Șehirden DENİZEGOÇ LEIGH LEZARK KIŞKIRTAN ENERJİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Șehirden DENİZEGOÇ LEIGH LEZARK KIŞKIRTAN ENERJİ"

Transkript

1 HAZİRAN 2010 KIŞKIRTAN ENERJİ LEIGH LEZARK ISSN TL K.K.T.C 10 TL Șehirden DENİZEGOÇ Straples fenomeni Egzotik gece kıyafetleri Bavul şıklığı Yazın güzellik icatları Silikon göğüslerin felsefesi

2 ARTIDEĞER Pierre Bailey Pierre Bailey, Paris te yaşayan bir moda fotoğrafçısı. Vogue Rusya, Vogue Nippon (Japonya), I-D, Dazed and Confused Purple, gibi prestijli yayınların iz bırakan moda karelerini fotoğrafladı. Marc Jacobs ve Max&Co gibi markaların kampanya çekimleri de Bailey in yaptığı önemli işlerden. Moda Direktörümüz Mary Fellowes un stilistliğini yaptığı, renkleriyle gözümüzü alan çekimin de başkahramanı. Vogue Türkiye için yaptığınız çalışmayla ilgili en sevdiğiniz taraf ne oldu? Topuklu ayakkabı giymiş dört kadını Londra nın orta yerinde bir ormandan çıkarken görmek. Size nasıl insanlar ilham verir? Benim dağınıklığımla başa çıkabilecek her türlü insan! Bu yaz üstünüzden ne çıkmayacak? Giye giye paraladığım Sonic Youth tişörtüm. Ümit Savacı Yaz Gecesi adlı still life çekimlerini gerçekleştiren Ümit Savacı, 1983 te İzmir de doğdu. Üç yıldan beri moda fotoğrafları ile haşır neşir. İki yıl önce istanbul a taşındı. O tarihten bu yana da Fabrika Photography ekibinde. Vogue Türkiye için yaptığınız çekimlerle ilgili en sevdiğiniz taraf ne oldu? Çekimin en keyifli tarafı ışıkla boyama kısmıydı. Tamamen deneysel olduğu için eğlenceli bir oyun gibiydi. Size nasıl insanlar ilham verir? Fotoğraflarıyla Helmut Newton ve Steven Meisel, romanlarıyla da Paul Auster ve Boris Vian. Bu yaz neler üstünüzden çıkmayacak? Geçen yıl Tamer Yılmaz dan iddia karşılığında kazandığım yeşil şortum. Şu sıralar mp3 çalarınızda neler var? Son zamanlarda mp3 player ımda Massive Attack in Heligoland albümünü dinliyorum. " Fotoğraflarıyla Helmut Newton ve Steven Meisel, romanlarıyla da Paul Auster ve Boris Vian bana ilham veriyor." Ümit Savacı Sebastian Kaufmann Sebastian ın çok ilginç bir hikâyesi var. Arjantin doğumlu. Bir petrol şirketi ve hükümet için politika analisti olarak çalıştıktan sonra bir gün her şeyden sıkılıp Londra ya taşınıyor. St. Martins de master yapıp, moda gazetecisi olarak çalışmaya devam ediyor. Şimdi ise Vogue Çin, Numero Tokyo, I-D gibi çok önemli dergilerde moda çekimlerinde bağımsız stil editörlüğü yapıyor. Vogue Türkiye için yaptığınız çekimlerle ilgili en sevdiğiniz taraf ne oldu? Fotoğrafçı Hans Feurer ile Cannes da, gündoğumunda çekim yapmak tek kelimeyle sihirliydi. Size nasıl insanlar ilham verir? Fikirler ve yenilikler beni çok etkiliyor. Özellikle de moda alanında elini taşın altına sokmaktan korkmayanlar. Bu yaz neler üstünüzden çıkmayacak? Patrik Ervell tişörtüm çakırkeyif yaz günlerinde üstümde olacak. Hans Feurer İsveçli fotoğrafçı Hans Feurer, otuz senedir moda dünyasında. Vogue, I-D, Numero, Another, GQ Style gibi modanın en saygın dergilerine yıllardır moda çekimleri yapıyor. Ama Feurer in kariyerindeki en bilinen işlerden biri 1974 teki Pirelli Takvimi çekimleri. Bu sayıdaki Ten Uyumu adlı moda çekimimiz de onun objektifinden. Fotoğraflarının yıllar sonra bile tazeliğini ve güncelliğini nasıl koruduğu sorusuna yanıtı: Küçükken kendime ağaçtan bir ev yapmaya çalışırken nasıl hevesli ve heyecanlıysam, çektiğim her karede hala aynı hisleri duyuyorum. Cemre Narin Ürdün, Amerika, İspanya gibi ülkelerde yaşamış olan Cemre Narin in gurmeliğe olan merakı, işletme ve klinik psikoloji geçmişine ağır basıp, onu yemek yazarlığına sürüklemiş. Vogue Türkiye nin ilk 3 sayısında çikolata, bahar lezzetleri ve sokak yemeklerini yazan Cemre, bu ay tuz ve biberi anlattı. Vogue Türkiye için yaptığınız çalışmayla ilgili en sevdiğiniz taraf ne oldu? Koleksiyonumdaki tuzlara tek tek yeşil erik banmak çok eğlenceliydi. Bir de Mimolett in mutfağında Murat Bozok la yaptığımız sohbete bayıldım. Size nasıl insanlar ilham verir? Los Angeles ta yaşayan senarist/yönetmen kardeşim Ceyda Torun, farkındalığı ile beni hep etkiler. Bir de tabii ki evimdeki küçük adamlar, enerjileri ve saflıklarıyla. 26 HAZİRAN2010

3 ARTIDEĞER Lucy Fyfe Londralı illustratör Lucy, her ay Astro sayfalarımızın burç sembollerini hayal gücü ile resmediyor. Vogue Türkiye için yaptığınız çalışmayla ilgili en sevdiğiniz taraf ne oldu? Figür çizmek genelde oldukça zordur. Astroloji sayfasını çizerken epey zorlanıyorum ve bu hoşuma gidiyor. Size nasıl insanlar ilham verir? Bu dünyada bir fark yaratmaya çalışanlar. Şu sıralar mp3 çalarınızda neler var? Stevie Nicks, Rick James ve Ann Peebles. Emre Uzer Emre Uzer, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf Bölümü nden mezun olduktan sonra 44b adlı kendi stüdyosunu kurdu. Birçok karma sergide yer aldı, farklı şehirlerde seminerler verdi. Şu anda PPR a bağlı olarak çalışmaya ve fotoğraf dersleri vermeye devam ediyor. Onu ve portrelerini seviyoruz. Vogue Türkiye için yaptığınız çekimlerle ilgili en sevdiğiniz taraf ne oldu? Çeşme-Ilıca da kumsalın uçsuz bucaksız beyazlığı ve bu sezon denize ilk kez girmenin verdiği his tabii ki Size nasıl insanlar ilham verir? Birlikte vakit geçirmekten hoşlandığım o çok az sayıda insan bana ilham verir. Şu sıralar mp3 çalarınızda neler var? Skweee, özellikle Mrs. Qeada ve Limonious. Sibel Arna Nostalji sayfaları bu sayımızda Filiz Akın ı ağırlıyor. Akın ın sayısız filmine yayılan ve hayat tarzı olan şıklığını Sibel Arna nın kaleminden okuyacağız. Gazeteci Sibel Arna, Hürriyet in hafta sonu eklerinde moda yazıları yazıyor. Vogue Türkiye için yaptığınız röportajda en sevdiğiniz taraf ne oldu? Filiz Akın, Sizin kaynakçı gözlüğü dediğiniz büyük çerçeveli gözlüklere biz akvaryum gözlük derdik dedi. Bunu çok sevdim. Size nasıl insanlar ilham verir? Bana damardan ilham şırınga edenler eskiden sıkça değişirdi. Ama 9 ay önce kendime kalıcı bir ilham buldum: Oğlum Rüzgâr. Baktıkça iki röportaj daha yapasım, hiç durmadan yazasım, çoşasım, koşasım, eğlenesim, dans edesim geliyor. Yaşadığıma şükrettiriyor! "Özgür ruhlu, risk almaktan korkmayan insanlar beni hep etkilemiştir." Matthew Brookes İpek Çalışlar Gazeteci-yazar İpek Çalışlar, Latife Hanım ın hayatını anlattığı kitabından sonra bir başka önemli kadını, Halide Edib Adıvar ı yazdı. Vogue Türkiye için bu ay Halide yi bir kez daha kaleme aldı. Vogue Türkiye için yazarken en sevdiğiniz ne oldu? Halide Edib i yeniden düşünmek hoşuma gitti. Onun yaşadığı evlerden birinde kitabımı yazma isteğimi okurlarla paylaşmaktan da zevk aldım. Çünkü böyle muzırlıklar kitaplara sığmıyor. Size nasıl insanlar ilham verir? Halide ile ilgili çalışırken, onu tanımış kişiler ve yeni keşfettiğim kitaplar bana çok ilham verdi. Kulağa pek romantik gelmese de galiba bilgiyi paylaşabildiğim kişiler benim ilham kaynağım oluyorlar. Matthew Brookes İngiltere de doğup Güney Afrika da büyüyen, uzun zaman seyahat ettikten sonra sonunda Paris e yerleşen Matthew Brookes, bu sayıdaki Sörf Okulu çekimi için Çeşme ye geldi. Cartier, Louis Vuitton ve Zegna gibi ikonik markalar ve Vanity Fair, V, Vogue Hommes International gibi yayınlar için yaptığı çekimlerde işinin hakkını verenlerden. Vogue Türkiye için yaptığınız çalışmayla ilgili en sevdiğiniz taraf ne oldu? Bu çekimin en güzel tarafı Türkiye ye, Çeşme ye gelmem oldu. Ne kadar ilginç bir ülkeniz var! Size nasıl insanlar ilham verir? Özgür ruhlu, risk almaktan korkmayan insanlar beni hep etkilemiştir. Şu sıralar mp3 çalarınızda neler var? OMD den Souvenir adlı parça. HAZİRAN2010

4 FLAŞ Popüler hayat rehberiniz Yeni Yüz Nazlı Kırcalı Cihangir de arkadaşlarıyla eğlenirken geldi sürpriz teklif. Bir hafta sonra Nihat Odabaşı fotoğraflarını çekiyordu. güzeld. Normalde fotoğraf çekt r rken utanıp strese g rer m ama arkadaş ortamındak rahatlığı Çek m yaşadım. Nazlı, 24 yaşında. Brown Ün vers tes Medya ve Uluslararası İl şk ler Bölümü nden mezun. Son dönem n Par s te, Sorbonne Ün vers tes nde tamamlamış. Par s te geç rd ğ m üç ay çok key fl yd. İk sene önce İstanbul a döndüm, let ş m danışmanlığı ş rket nde çalışıyorum. İstanbul a âşık. Plânları arasında yurtdışında master yapmak varsa da dönüp geleceğ yer y ne burası. Dünyada İstanbul kadar güzel, karışık ve huzurlu b r şeh r yok. Kafamdak İstanbul, Devr m Erb l n res mler ndek g b. Karmaşık ve nefes kes c. Alışver ş yaparken b r tek kend s nde olacağını b ld ğ özel parçaları ya da sah den ht yacı olanları alıyor. H ssett ğ m g b g y n yorum. En çok farklı jean lerle V yaka t şört ve hırkaları komb ne ed yorum. Renkl, or j nal kumaşlardan şalları da çok kullanırım. Çok sevd ğ İstanbul da nasıl vak t geç r yor? Hafta çler genell kle a lemley m. Han b r f lm zlerken her kafadan b r ses çıkar da konuşmaktan zleyemezs n z ya, böyle b r durumumuz var. Çok y anlaşırız. Hafta sonları arkadaşlarımlayım. Cuma günü Anjel que te olup, Cumartes günü M ss P zza da b r şeyler y yerek, Otto da gecey b t reb l yoruz. Bazen de en eğlencel s ev part ler. Müz k, Nazlı ç n yemek çmek g b b r ht yaç. Elektro-punk, House ve alternat f müz k d nl yor. İlg s modern sanata, özell kle de Dal n n tabloları, Man Ray n c ns yets z fotoğrafları. Modada Ph l p L m ve Hüsey n Çağlayan ın sadel ğ n sev yor. Üstümdek desenl sarı bluz D ane von Furstenberg, jean se Ksub. Küpeler m Marakeş ten, kolyem se Santor n den annem hed ye olarak get rd. Mor tulum Vakkorama dan, m l ter ceket m seneler önce Cannes da b r dükkândan almıştım. Çantam Tod s, last k ayakkabılarım se Prada. Bu last kler sürekl ayağımda! IŞIK CANSU CANAYAK HAZİRAN FOTOĞRAF: NİHAT ODABAŞI, MODA EDİTÖRÜ: ECE SÜKAN

5 FLAŞ Yeni Mekan TAPAS MUTLULUĞU Adını kapı numarasından alıyor. Asmalımesc t n kalabalığı arasından geç p b r anda bambaşka b r yere gelm ş g b oluyorsunuz. Küçük ahşap bahçes, kırmızı ışıklı ç mekânı, sam m ortamıyla s ze, Arkanıza yaslanın d yor ve devam ed yor: Mevs me göre değ şen Tapas lardan y yerek usulüne uygun yapılan Sangr a lardan ç n, güzel müz k d nley p gülümsey n. Ondokuz un mutfağını Tapas ağırlıklı Akden z mutfağı d ye tar f ed yor şef Oğuz Dem rell. Londra da Cul nary Arts ta gastronom eğ t m alan Dem rell n n ve mekânın sah b Kaan Özcan ın (D namo FM n kurucuları ve esk dj ler nden) yorumu aynı: Asmalımesc t tek mekânların, mezeler n, çk ler n heps b rb r ne benz yor. B r farklılık gerek yordu. Ayrıca Tapas yapan düzgün b r yer de yoktu. Yemekler n h çb r nde donmuş gıda ya da katkı maddes kullanmıyorlar. Her şey taze ve anında yapılıyor. Portek z ve İspanyol şarapları olduğu kadar yerl şaraplar da var. Barda elbette tüm kokteyller mevcut. Bu sıcak günlerde en çok g den kokteyller, taze sıkılmış k v ve salatalık suyu le vodka karışımıymış. B r de Sangr a lar. Sangr a yı daha sert steyenler ç n de vodka ve c n eklenm ş strong sangr a alternat fler var. Bahçes yle beraber kapas tes yetm ş k ş. Ş md üst katı da almışlar, sonbahara yet şt recekler. Ondokuz da karşılaşacağınız s mler n müz syenler, dj ler, reklamcılar, ajans sah pler, medyadan ünlü s malar olması muhtemel. Öğle yemeğ ne de başlayan Ondokuz, pazarları kapalı. Çarşamba geceler Lad es N ght var. Kaan Özcan, nsanlara b r anda çok yüklen p onları boğmak stem yor. Kalıcı olmak ç n her şey n kend l ğ nden lerlemes gerekt ğ n düşünüyor. Tam da Ondokuz un rahatlığına ve sam m yet ne uygun b r bakış açısı. TAZE TAZE Ondokuz un en popüler kokteyli ve Tapas ı: Taze kivi ve salatalıklı vodka ile somon tartar. Jurnal Sokak No: 19 Asmalımescit, Tünel Beyoğlu BİLDİĞİNİZ GİBİ DEĞİL Eğer Münferit e gidecekseniz, her şeyden önce tipik meyhane beklentilerinizden kurtulun. Galatasaray da, Galata Residence a daha girmeden, simsiyah boyalı cephesini gördüğünüzde, bildiğiniz meyhanelerden birine gelmediğinizi zaten anlayacaksınız. Adından da anlaşılacağı gibi modern meyhane türünün az rastlanır bir örneği, münferit yani. Art Deco dekorasyonu Autoban dan. Serge Gainsbourg, Dalida, Marianne Rosenberg şarkıları bir başka şaşırtıcı özelliği. Masanızda olmasını isteyeceğiniz mezeler arasında enginar dolması, porçini mantarlı trüf peyniri, acı sirkeli buharda midyeye dikkatinizi çekmek isteriz. Bildiğiniz meyhanelerde yadırgayacağınız uzun barında sadece rakı yudumlanmıyor, her türlü kokteyl var. Meyhane olarak söyleyeceği sözünü dekor, bar, mezeler ve müziğiyle söylüyor, Münferit Kokteyli ile noktayı koyuyor. Rakı ve sweet & sour mix ten yapılan bu kokteyl, martini bardağında sunuluyor. Siz de pembe renkte bir rakı içiyorsunuz. Burada yaz boyunca içeriye tıkılıp kalacağınızı sanmayın. İnce, uzun, sarmaşıklı duvarları ile Alaçatı yı andıran bir bahçesi var. Tipik bir meyhanede fiyatlar ne ise burada da o. Öğlen açık. Müdavimleri daha çok civarda çalışan reklamcı, grafiker ve sanatçılar. Muhabbetli, güzel saatler geçireceğiniz bir mekân. IŞIK CANSU CANAYAK Firuzağa Mahallesi Yeni Çarşı Caddesi No: 19, Beyoğlu RAKININ BÖYLESİ Siz hiç pembe rakı görmüş müydünüz? Münferit te göreceksiniz, üstelik Martini bardağında. FOTOĞRAF: CEYLAN SÖZER 126 HAZİRAN2010

6 FLAŞ NE, NE KADAR? Fiyatları belirlerken çok zorlandım. Bir yandan kıymetli olsunlar istiyordum ama fiyat biçmek de ayıbıma gidiyordu. Takıların en ucuzu 100 TL civarında. Tabloların fiyatı TL ye kadar çıkabiliyor. YAKA İĞNELERİ Selin'in İstanbul Modern'de satılan İstanbul temalı ve MOMA için tasarladığı renkli yaka iğneleri. Öne çıkan Kâğıttan takılar Biz sadece kâğıdın üzerine yazmayı biliyoruz. Selin Sarpkan ise onu kesmeyi, ona boyut katmayı, hatta ondan takılar ve tablolar yapmayı Azimli, gelinliğini de kâğıttan yapacak. Yazı Işık Cansu Canayak Kürdan, neşter ve dişçi aletleri Çalışırken Selin e en çok bunlar lazım oluyor. Öyle detaylı ve ince bir iş yapıyor ki kâğıtlara en rahat onlarla şekil verebiliyor. Marmara Üniversitesi nde Fransızca öğretmenliği okurken içindeki ses onu mücevher tasarlamaya çağırıp durunca okulu yarım bırakmış. Pera Güzel Sanatlar da iki sene mücevher eğitimi alıp, bir sene de hocalık yapmış. Kostüm ve Mücevher Tarihi adında bir dersimiz vardı. Ama bu derste aldıklarım bana yetmiyordu. Kendi kendime yurt dışından kaynaklar getirtmeye, sahaflardan kitaplar toplamaya başladım. Sonra okulda getir onları bari burada da anlat dediler. Ardından bir mücevher firmasında birkaç sene çalışmış. Şu anki mesleğini bulması tesadüf eseri: Çocukluğumdan beri guaj, pastel, karakalem, ne bulursam devamlı çizer, kâğıttan maketler yapardım. Mücevheri de, çizmeyi de, kâğıdı da seviyorum; neden bunları bir araya getiren bir şey yapmayayım? dedim. Sıkıntıdan yapmaya başladığım bir şeydi. Satmayı düşünmüyordum. Sabancı Müzesi nde çalışan sanat yönetmeni kız kardeşimle bir davete gitmiştik. Tesadüfen tasarımlarımdan bazıları çantamdaydı. Hocaları çok beğendiler. İstanbul Bienali nin bir yan etkinliği olan Art Citizens Shop ta sergilemek istediklerini söylediler. Yine o gece bir halkla ilişkiler uzmanı, ürünlerin fotoğraflarını çekip kendi internet sitesine koymuş. Bir anda yüzlerce almaya başladım. Sonra web sitem yayına girdi ve böylece yayılıp gitti. Selin, tasarımlarında sadece Swarovski taş kullanıyor. Kafasında gördüğü desenin eskizini çıkardıktan sonra ona kâğıtlarla bir boyut ve derinlik katarak ilerliyor. Renk tercihi beyaz ve krem; hem zarif olduklarını düşünüyor hem de bu bir el sanatı olduğu için rengin detayların önüne geçmesini istemiyor. Kâğıttan takı deyince insan tereddüt ediyor biraz. Ya yırtılırsa, suda dağılırsa? Elbette bir altın kadar sağlam olamaz. Ama yapıştırma teknikleri, üzerine sürülen cilalar ile oldukça dayanıklı hale geliyor. Mesela suyun altında biraz durmasından hiçbir şey olmaz. Takılar arasında hasara en açık olan parça yüzük. O yüzden yapmayı pek tercih etmiyorum. Selin sipariş üzerine çalışıyor. En çok küpe ve yaka iğnesi yapıyor, bir de özel günler için gelen ilginç talepler var tabii. Bu, bazen bir tablo bile olabiliyor. Bir kez bir müşterisinin evi için beş tablo yapmış. Tabii ki her zaman kullandığı Schöller kâğıtlarla bu işle başa çıkamayacağından, bu kez duvar kâğıdını seçmiş: Anladım ki Türk insanı sevimli, sıcak figürler seviyor. Herkes uğur böceği istiyor mesela. Kedi de çok popüler. Birisi arkadaşına hediye etmek için bir Bodrum evi istedi, ama bahçesinde muhakkak begonviller ve kediler olsun dedi. Yakında pasta dükkânı açacak biri ise cupcake şeklinde bir yüzük sipariş etti. Şu anda ürünleri sadece İstanbul Modern de satılıyor. MOMA ya yüz tane yaka iğnesi örneği göndermiş ve görüşmeler sürüyor. Butiklerden gelen teklifleri ise geri çevirmek zorunda kalmış: Her şeyi tek başıma yaptığım için seri üretim yapamıyorum. Bir yere satmak için ise önce çok sayıda ürün biriktirmek gerekiyor. Buna henüz cesaret edemiyorum. Ama bir gün Paris ya da İtalya daki küçük butiklerden birinde yer alabilmek isterim. Zaten benim için işin bu yönü daha önemli. Bir serginin, birkaç çalışmamı satın alıp sergilemesi beni mesleğim adına en çok tatmin edecek şey olur. FOTOĞRAF: CEYLAN SÖZER, ÜRÜNLER: SELİN SARPKAN ARŞİVİNDEN. 134 HAZİRAN2010

7 BAKIŞ Hangi Persona? Marilyn Monroe, kullanılmasını istemediği fotoğraflarını çarpı koyarak işaretliyordu. Bu fotoğraf da onlardan biri ve ölümünden 6 hafta önce Bert Stern tarafından Vogue için çekilmiş. FOTOĞRAF: BERT STERN 174 HAZİRAN2010

8 Maskeler, perdeler hepimizde bolca var. Peki ya maske taşımayı meslek olarak seçenler Marilyn Monroe nun yenilgi olarak bahsettiği kadınlığı, Meltem Cumbul un bilmediğimiz utangaç yanı, Suzan Avcı nın fettan kadın maskesi altında 41 yıllık mutlu evliliği, Elvis in karizmasının altında yatan güvensizlik şaşırtmasın sizi. Çünkü aslında bir sürü biz var, bizden içeri Yazı Işık Cansu Canayak hakespeare, 1500 lü yılların sonlarında oyunlarını ve ş rler n yazarken b r yandan yaşam üzer ne kafa yoruyordu. Derken bunları b r araya get ren b r cümle kuruverd : Dünya kocaman b r sahne ve b z, hep m z onun oyuncularıyız lü yıllarda, apayrı b r alanda, b l mde se Charles Darw n, benzer sonuca tümüyle farklı ver lere dayanarak vardı: Canlılar yaşadıkları çevreye ve sosyal ortama uyum sağlamak zorundadır, ancak böyle var olab l rler. Yan, her k s de bulunduğumuz yere göre gardımızı aldığımız konusunda hemf k rd ler. Ant k Çağ da Yunanlı ve Romalı aktörler, b r karakter canlandırırken onu s mgeleyen b r maske takar, roller ne böyle hayat ver rlerd. Ortaçağ dan t baren bu maskeler b r kenara kalktı ve canlandırdıkları karakter g b h ssed p varsaymak, yan onları oynamak ön plana çıktı. Maske y ne oradaydı, ama artık görünmez yollardan g y l yordu. Düşününce, aslında b r tek oyuncuların değ l, nefes alıp veren herkes n böyle b r g y nme-soyunma odası olduğunu fark ed yoruz. İç nde maskeler, perdeler ya da d ğer b r değ şle, personalar olan b r oda. Thesaurus sözlüğünde varoluş, çgüdü, b nanın ön cephes, k ml k, rol, su altı, maske, an ma (can) g b anlamlar karşılık gel yor personaya. Yan neres nden bakarsanız bakın, b zden -b ze a t- b r parça. B nanın ön cephes tanımı özell kle anlamlı çünkü dışarıdan seyred l ş m z çok güzel özetl yor. Burası Shakespeare n ded ğ g b b r sahneyse ve b zler pek çok paralel oyun ç nde farklı roller oynuyorsak, zley c ler m z de var demekt r. Pek ya şöhretl s mler? Onların gerçek zley c ler de var, dolayısıyla şler b zden çok daha zor. Sahne ya da ekran personaları onlarla özdeşleş p ömür boyu arkalarından geleb l yor; zley c ler n n onlardan beklent ler se hep çok yüksek. Sadece bu da değ l, şler gereğ öyle çok maske takıp çıkarmaları gerek yor k acaba kend özler n nasıl koruyorlar tüm bunların ortasında? Yan onları tanıyoruz, ama gerçekten tanıyor muyuz? Ajda Pekkan-Süperstar, Br g tte Bardot-1950 ler n en seks d ş s, Tarkan- Mega Star, Bo Derek-ıslak t şörtüyle koşan kadın, Audrey Hepburn ve Grace Kelly-zarafet semboller, Sharon Stone-Temel İçgüdü dek tehl kel sarışın, Şevket Altuğ- Süper Baba, Perran Kutman-Per han Abla, El zabeth Taylor- Menekşe gözlü Kleopatra, Madonna-aykırılıkların kadını, Müjde Ar-Fahr ye Abla, Marlon Brando-Godfather, Mar lyn Monroe-aptal sarışın, Arnold Schwarzenegger-Term natör, Elv s Presley-Rock n Roll un kralı, Türkan Şoray-Sultan personaları olarak anılmıyor mu? Türk ye n n öneml kadın oyuncularından Meltem Cumbul, Stud o ve M mar S nan Ün vers tes nde oyunculuk dersler ver yor. Pek çok alt k ml ğ m z (personamız), g r p çıktığımız sosyal ortamlar yüzünden k l t altına g rer, maskelen r d yor. Oyunculuk büyük b r hed ye, bunlarla yüzleşeb lmek ç n. Örneğ n Yılan H kâyes ndek rolüm, ben m b r protot p gözlemley p çselleşt rerek kar katür ze etm ş hal md r. Burada gördüğünüz rol ve Meltem, gerçeğ m değ l, gerçekl ğ m n kırılmış hal d r. Abdülham t Düşerken f lm nde oynadığım rol se b r alt k ml ğ m n man püle ed lm ş şekl, daha şeytan olan alt k ml ğ m n dönüşmüş hal yd. Aşk Yakar dak karakter m se tamamıyla ben m bütünüm, varlığım, her şey m. A leye düşkünlüğümün, hassaslığımın, sadakat m n, kırılganlığımın b r toplamı. DÜNYAYA SUNULAN AMBALAJ Galatasaray Ün vers tes İlet ş m Fakültes hocalarından Doç. Dr. Hülya Uğur Tanrıöver, toplumun ünlüler bell personalarla kodlamasını şöyle yorumluyor: Ünlülerle kurulan l şk, b r hayranlık, gıpta ve yüceltme l şk s. İlet ş msel açıdan her grupta (bu ster beş altı k ş l k b r dost grubu, ster toplum olsun) b r l derl k eğ l m vardır. L dere hem hayranlık duyulur hem de zaman ç nde ondan b r takım beklent ler oluşur. Bu beklent ler n temel nde b reysel arzularımızı bu k ş ya da k ş lere aktarmamız, transfer etmem z var aslında. Bunu aktardığımız k ş de b r tür deal ben yaratırız. Ve bu hayranlık, hal yle ünlüler n kamusal k ml kler üzer nde b r baskı oluşturur. Ama bu k ml kler lle de hanım/c c olmak zorunda değ l. Başlangıçta onları hang personalarıyla kabul ett ğ m z öneml. Yaramaz çocuk mu, küfürbaz mı, çapkın mı? H ç unutmuyorum, çocukluğumda dönem n en büyük starı Zek Müren n oynadığı b r f lme g tm şt k. Yanımda oturan amcam daha lk sahnede haykırdı: Zek Müren erkek kılığında! Oysa takd r eders n z k kend çevres nde b r ler Zek Müren g b g y n p davransa onlara karşı h ç de hoşgörülü olmayab l rd. Ama çok sevd ğ Zek Müren en baştan bu k ml ğ yle ben msem şt. Zaten b r personayı ömür boyunca taşıyan ünlüler de genelde bu lk kabulle çel şmeyenler oluyor. Anal t k ps koloj n n kurucusu, dünyanın en öneml ps k yatr ve düşünürler nden İsv çrel Carl Gustav Jung da persona ve k ş l k kavramı üzer ne en fazla kafa yoranlardandı. Jung: Persona, k ş n n kend n dünyaya sunduğu ambalaj, bell b r etk bırakmak ç n tasarlanmış masked r. Üstel k sahte de değ l, b r b ç mde o k ş den b r parçadır. Tüm meslekler n kend ne has b r personası vardır. Ve dünya ünlü nsanlara bell davranış kalıplarını dayatır. Tehl ke se burada Onlar da bu personalarıyla özdeşleş rler. Örneğ n, profesör ders k tabıyla, tenor ses yle, oyuncu rolüyle özdeşleş r. MARILYN E KÜÇÜKKEN GÜZELSİN DİYEN OLMADI Dünyanın en ünlü kadınlarından Mar lyn Monroe, asıl adıyla Norma Jean Baker, belk de seks kadın dey nce akla gelen lk k ş. Sarışınlara yakıştırılan arzulanan kadın majında Mar lyn n Erkekler Sarışın Sever (Gentlemen Prefer Blondes, 1953) f lm ndek rolünün payı yok mu? Amer kalı romancı ve oyun yazarı Norman Ma ler, onun ç n: O b z m meleğ m z. Tatlı seks meleğ m z dem şt. Ve Mar lyn, etrafında oluşan bu personanın altında ne kadar çok ez ld ğ n hep anlattı. Ama en çarpıcı olanına bakın: Küçük b r kızken bana h ç çok güzels n d yen olmadı. Bütün küçük kızlara ne kadar güzel oldukları söylenmel - ç rk n olsalar b le. Ben kadın olarak b r yen lg y m. Onların benden-ben m kend mden yarattığım sarışın seks sembolü majının altında kalıyorum. Benden çok şey bekl yorlar ve ben onları tatm n edem yor, becerem yorum. İsveçl yönetmen Ingmar Bergman ın 1954 yapımı Persona f lm lk çıktığında herkes şaşkına çev rm şt. Çok y b ld ğ m z b r ben var benden çer lafının b r tür yorumu g b yd. F lm, kar yer n n en güzel zamanlarını yaşayan ünlü aktr st El zabeth n rol yapmaktan sıkılarak susmayı terc h etmes üzer ne kuruluydu. Sahnede yarattığı pek çok personadan sonra, sess zl ğ n maskes n g yen El zabeth, kend s ne HAZİRAN

9 BAKIŞ Oyunculuk hayattan farklı bir şey değil. Kendi gerçekliğinizle personanız örtüştüğü zaman tam ve rahatsınızdır. refakat eden Alma adlı hemş reyle b rl kte nz vaya çek l yordu. Amer kalı yazar Susan Sontag, konuyla lg l çok net b r yorum yaptı: Bu f lm, maskeler ve k ş l kler, d yalog ve sess zl k, oyunculuk ve ruh arasındak k lemlerde kalıp kaybolmuş bu k kadının üzer nden konuşulmalı. Burada El zabeth hakkında ne b l yorsak, hep hemş re Alma nın onun sess zl ğ n yorumlayışı üzer nden b l yoruz. Hep dışarıdan. B nanın dış cephes yan Woody Allen se persona konusuna kafa yormuş b r başka yönetmen. Bergman ın bu f lm n s nema tar h n n en y f lm olarak göstermes de bu yüzden anlamlı. Allen se kend personalarını kend f lmler nde rol alarak yansıttı. Ann e Hall ve Manhattan g b kült f lmler nde, kend alt k ml kler n n maskeler n y ne kend g yerek, personalarına ortaya çıkmaları ç n b r şans verd. Onları b r f lml ğ ne de olsa dışarı saldı. Bunların heps n b r araya get r rsen z, belk b r tam Woody elde edeb l rd n z. ROCK N ROLL UN EN HASSAS KRALI ELVIS Personası olan Rock n Roll un as Kral ını yıllarca kend s yle sürükleyen Elv s de çel şen maskeler n arasında sıkışıp kalmıştı. Yıllarca peş nden koşarak evlenmeye kna ett ğ hayatının kadını Pr sc lla nın kend s n başka b r adam ç n terk etmes en büyük korkusuydu. Kend ne güven n n bu denl pamuk pl ğ nde oluşu, Pr sc lla yı Elv s ten ten nedend. Ama sahne personasına baktığınızda dünyada ondan daha şanslı ve mutlu b r erkek olmadığına em n olab l rd n z. Çünkü Jung un ded ğ g b, zley c ler ünlüler n üzer nde muazzam b r baskı yapıyor, hassas yetlere müsaade etm yor, bu persona dışında başka b r şeye tahammül edem yorlardı. B r rock kralının b nasının dış cephes nde anasının kuzusu, üzgün b r oğlan çocuğunun fades olamazdı. K mse böyle b r ne hayran olmaz, onu dol ze etmez, sonsuza taşımazdı. Elv s n sahne personasının dışı hayranlarını, ama ç kend s n yakıyordu. Bu alanda yapılan tüm çalışmalar, nsanların b rb rler n, dünyayı ve nesneler algılayışında kodların ve modeller n önem n ortaya koyuyor. B ze karşımızdak k ş ler ya da durumları okuma kolaylığı get r yor, kend m z güvende h ssetmem z sağlıyor. Bunlar olmasaydı kend m z boşlukta h ssederd k d yor, Hülya Tanrıöver ve devam ed yor: Herkes b rb r n n k ml kler nden b rkaçını b l yor ve bunlardan kend s ne o zaman ve mekân ç n uygun olanları seç yor. Böyle düşündüğümüzde nsanın nasıl mükemmel b r varlık olduğunu b r kez daha anlıyoruz. Düşünsen ze, tek b r k ş yle b le let ş me g rd ğ m z her an, her b r m z farklı k ml kler m z devreye sokuyor, d ğerler n yedekte tutuyoruz; b r senfon orkestrasının şef g b Karşımızda se hem kend m z n hem de let ş me g rd ğ m z k ş n n k ml ğ n n farklı öğeler var. Örneğ n şu anda ben kend meslek k ml ğ mle s z n meslek k ml ğ n ze h tap ed yorum, oysa başka b r zaman ve mekânda karşılaşsak, bambaşka b r let ş m kuracağız. Persona ve Performans: Rolün Anlamı (1996) k tabının yazarı Robert J. Landy de personayı çok güzel anlatmıştı: B zler b r roller s stem n n ç ndey z. Kend n y ve sağlıklı h ssetmen n tek yolu, bu karmaşık ve b rb r yle çel şen roller toplamını doğru oynamak. Jung a göre de bu böyleyd. Her b r personamız b zden b r parça olduğu ç n mutluluğun yolu nsanın kend n doğrulaması, m zacını oluşturan tüm alt k ml kler b r bütün olarak kavrayab lmes yd. Meltem Cumbul u d nleyel m: Los Angeles ta k buçuk sene kend s yle çalıştığım Er c Morr s n oyunculuk metodu da Jung un üzer ne kurulu. Bunu yapmak ç n yargılayıcı, koruyucu, şeytan, kırılgan çocuk, muzur çocuk, kabul steyen çocuk g b alt personalarımızla tanışmamız gerek yor önce. Varlığımızın bütününü b r enstrüman g b görüp, onu akort etmek ed yoruz bu süreçte. Aslında b r günün ç nde b le ortaya çıkab l yor bunların heps. Çok sak n sandığınız ş arkadaşınız b r anda öyle b r tepk ver yor k ; Bu kadın böyle değ ld ; ne oldu buna? d ye şaşırıyorsunuz. Oysa bu da o kadın. B r anda kend personalarından b r başkasına geçt sadece. Mesela sunuculuk yaparken nsanları eğlend ren personam ortaya çıkmak zorunda. Oysa başka b r k ml ğ m var k utanır, ölse oraya çıkıp konuşamaz. Marlon Brando da b r metot oyuncusuydu. Gerçekl k akımını oyunculukta lk kez o kullandı. Üstel k bunu kend hayatına da taşımayı başardı. Örneğ n Oscar Törenler ne g tmek stem yorsa g tmed. Oyunculuk hayattan farklı b r şey değ l k. Ancak kend gerçekl ğ n zle personanız örtüştüğü zaman tam ve rahat olab l rs n z. Ben mesela, kalabalık ortamlarda, galalarda, davetlerde g ymek durumunda olduğum maskeler sevmed ğ m ç n bu t p yerlere g tm yorum. O kadar çok nsanı b r arada görünce utanıyorum. Bunu örtmek ç n ekstradan kahkahalar atıyor, gülümsüyor, ne yapacağımı b lem yorum. Bu yüzden sadece yanında rahat ett ğ m nsanlarla görüşüyorum, tek b r mekâna g d yorum. Ama uyum sağlamak üzer ne kurulmuş b r düzenden ötürü çares zl ğ m z de ortada. İsten len g b davranmaktan, b r türlü olma hal ne geçem yoruz. ÖTEKİ SUZAN AVCI Türk Sineması nda fettan ve kötü kalpli kadın rolleri dendiğinde ilk akla gelen isimlerden biri Suzan Avcı. Bu kabul, bunca yıl sonra bile toplumsal belleklerimizden silinmedi. Biliyorsunuz ben ilk önce iyi kızı oynadım. Baktım olmuyor, o sıralar Neriman Köksal çok revaçtaydı, onun yerini alayım dedim. Siyah saçlıydım o zamanlar. Beş senem tiyatrolarda geçti. Sonra dediler ki Seni metres rolünde oynatacağız, gel seni sarışın yapalım.o zamanlar Kim Novak modası vardı. Benim saçım da aynen onunkine benzedi. Böylece aldı yürüdü Şimdi bile hâlâ ben böyle sarışın-vamp bir kadın figürü göremiyorum dizi ve filmlerde. Nebahat (Çehre) Aşk-ı Memnu da kötü anne rolünü oynamayı kabul ederek en güzelini yaptı. Filmlerde hep arabozan kadını oynarken, bir yandan da özel hayatımda çok mutlu bir evlilik sürdürüyordum. 41 sene evli kaldım eşimle. Eşim senarist olduğu için evimize çok giren çıkan olurdu, görürlerdi anneliğimi, ev hanımlığımı, sofralarımı. Hiç alakası yoktu oynadığım kadın tipiyle. Ama nadir de olsa başıma komik şeyler gelmedi değil. Bir filmde ben, Murat Soydan ın onu sevdiği kızdan ayırmaya çalışan nişanlısını oynuyordum, Türkan Şoray ise sevdiği kızı. Filmi izlemeye gittik Türkan la. Salonda kadınlar Yine sen çıktın, bu kızın yuvasını yıkacaksın, ne biçim kadınsın sen diye bağırmaya başladılar bana. Türkan yanımdaydı, gülmeye başladı. Sonra hep beraber bastık kahkahayı. Kötü kadın personası ile bütünleşmiş olsam da aslında o sadece bir elbise benim için. Böyle anılmaktan hiçbir sıkıntım yok çünkü bu demektir ki başarıyla canlandırmışım bu kadın tipini ve yerim hala dolmuyor. Zaten ben özel hayatımda bu kötü kadın personamla aynı olsaydım bu rolleri bu kadar iyi canlandıramazdım. Oyunculuğun bu zıtlıklarla beslendiğini düşünüyorum. Mutlu bir ailem olmasaydı ben iyi bir oyuncu da olamazdım. 176 HAZİRAN2010

10 HAZİRAN

11 BAKIŞ Dünyanın en pahalı faresi İki sene önce bir Alman koleksiyonerden çok ilginç bir parça buldum lerden kalma bıyığı, kuyruğu, kulakları, en ince detayına kadar değerli taşlarla kaplı fare şeklinde bir otomaton (Bir canlı varlığı taklit etmesi için tasarlanmış makine). Saat değil ama saat kategorisine giriyor çünkü içindeki mekanik, saat ustaları tarafından yapılıyor. Asyalı bir iş adamı 260 bin dolara satın aldı bunu. Bu fiyat, el işçiliğine bir övgü çünkü bu bir sanat eseri. Zaman geçer saat kalır Siz hiç değeri 6 milyon dolar olan bir saati elinize alıp incelediniz mi? Yüzlerce kıymetli saati özel çekmecelerine yerleştirip, sanat eseri gibi seyredenleri duydunuz mu? Saat koleksiyonerleri bunu yapıyor. Dünyanın en büyük sanat alım satım şirketi Christie s in Cenova daki Saat Bölümü Başkanı Sabine Kegel, bu tutkuyu çok iyi biliyor. Yazı Işık Cansu Canayak 10 Mayıs 2010 günü Chr st e s n Cenevre de düzenled ğ Saat Müzayedes nde b r Patek Ph l ppe marka kol saat 5.6 m lyon dolardan adını g zl tutan b r İsveç Sanat müzes ne satıldı. Chr st e s n tar h ndek en yüksek satışın gerçekleşt ğ bu açık attırmada ş rket n saat uzmanı Sab ne Kegel n payı büyüktü. Farklı ülkelerde özell kle Avrupa da dolaşıp dünyanın en büyük sanat müzayede ş rket Chr st e s ç n v ntage ya da ant ka saatler toplayan Kegel, konusunda b r uzman. Saat ve şarabın b rb r yle uyumlu k koleks yon objes olduğunu düşünülerek düzenlenen b r organ zasyon le Chr st e s Saat Uzmanı Sab ne Kegel ve Şarap uzmanı Dav d Elswood uzmanlıklarını anlatmak üzere İstanbul a geld ler da kurulan ve 2009 da 3.3. m lyar dolar tutarında satış yapan Chr st e s de takı, fotoğraf, hatıra eşyaları, şarap, mob lya, dekorasyon dah l olmak üzere 450 n n üzer nde satış alanı var. Ama ş md k konumuz saat. Genova daki Patek Philippe Saat Müzesi nde 12 bin kadar saat sergileniyor. Şu sıralarda Çin saatleriyle ilgili bir sergi var. Eskiden Çin de yapılan saatler bozulduğunda tamir için Avrupa ya yollanıyormuş. Ama bu aylar sürdüğünden çözüm olarak her saatin bir ikizini yapmayı bulmuşlar. Bunlardan biri olan bu nar çifti saat, 200 yıllık ve iki sene once 300 bin dolara satıldı. KALİTESİ İŞÇİLİĞİNDEN Cenova da 10 Mayıs ta 5.6 m lyon dolara sattığımız saat g b örnekler her on senede b r olab lecek türden st snalar. Ama 2-3 m lyon dolara alıcı bulan pek çok saat oluyor. En çok satılan marka Patek Ph l ppe. Üret me başladıkları 1850 den bugüne yapılmış tüm saatler aynı şek lde tam r edeb lecekler n garant ederler. Esk parçaların heps n saklarlar. Yüksek f yatlara g den saatler sene önceden kalan, belk s par ş üzer ne yapılmış, kend ne has b r tar h olan, benzer olmayanlar. Örneğ n söz konusu saat şu ank sah b n n dedes n n özel s par ş üzer ne yapılmış 1943 te. Nad r olması çok öneml d yor, Kegel. B r saate kal tes n veren şeyler nelerd r, d ye soruyorum. anlatıyor: Kes nl kle şç l ğ. Hareketler ndek en nce detaya kadar tüm malzemeler en y s nden 178

12 Saat yerine anılar biriktirdiğini söyleyen Sabine Kegel, saat koleksiyonerliği konusunda konuşma yapmak üzere İstanbul daydı. FOTOĞRAF: ANDREW FOXALL olmalı. Net cede bunlar çok esk saatler. Mekan kler nde b r sorun olması doğal. B r araba g b düşüneb l rs n z. Bazen last kler n değ şt rmen z gerekeb l r. Müh m olan dış görünüşünde, or j nall ğ nde oynama yapmamak. Gene ş n n uzmanından öğren yoruz k, 1940 dan önce yapılmışlara ant ka, arasında üret lm şlere v ntage, son senedek lere se modern saatler den yormuş. Örneğ n cep saatler n n hemen heps ne ant ka den yor, çünkü genelde en az yüz yıllıklar. OSMANLI NIN TABLO GİBİ SAATLERİ Saat, dünyada en çok sah p olunan aksesuvar. Hemen herkes n b r saat vardır. Ama st l ve terc hler ülkeler n kültürler ne göre değ ş yor. Örneğ n İtalya da sağlam b r koleks yon kültürü var. Bu saat ç n de geçerl. Ama onlar en çok spor saatler, özell kle Rolex terc h ed yorlar. Asya ülkeler nde daha çok sarı altından, göz alıcı saatler g d yor. Ç n se bambaşka b r pazar. Buranın saatle olan güçlü l şk ler 14.yy da mparatorların b rb rler ne saat hed ye etme geleneğ ne kadar g d yor. Üstel k farklı b r zaman s stemler olduğundan, saat b ld ğ m z anlamda değ l, daha dekorat f anlamda kullanıyorlar. Kegel, Osmanlı zamanındak saatlere de hayran. Tablo g b saatler var bu dönemden. Özell kle m nyatürlerle, nc lerle süslenm ş, üzer nde İstanbul dan manzara ç z mler olan cep saatler b rer sanat eser. Geçen hafta böyle b r Osmanlı saat n çok y b r f yata sattık. Kegel den lk saat n ne zaman nerede yapıldığını da öğren yoruz: Kaynaklar, Doğu Almanya dak Augsburg Bölges nde, 15.yy c varında yapıldığını göster yor. Dağlık bölgelerdek köylerde yaşayan, b r saat üzer nde b r sene çalışab lecek zamanı olan nsanlar tarafından. Ama burda bahsett kler m z taşınab l r saatler. Yoksa k l se ya da sokak saatler çok daha esk den ber var. Almanya nın 1845 yılında kurulan dünyanın en prest jl saat markalarından A Lange &Söhne ülkedek güçlü saat geleneğ n n b r kanıtı. Marka bu sene 165 yaşına g r yor. Cep saatler n n de fanat ğ çok olsa da, k buna İstanbul dak alıcılar da dah l, kol saat y ne de en çok satılan saat türü. Özell kle Rusya da b r statü sembolü sayıldığını anlatıyor Sab ne Kegel. Saat, ben buyum demen n en kest rme yollarından b r orada. EN BÜYÜK ALICI ERKEKLER Saatler n en büyük alıcıları erkekler. Bu, hem onların yegane aksesuarı olmasından, hem de nce tekn k detayların kadınlardan çok erkekler n lg s n çekmes nden kaynaklanıyor. Eğer kadınları da müzayedeler m ze çekmek st yorsak ya mücevher ş n ç ne katıyoruz ya da bol mücevherl saatler. Ama bu zaten ayrı b r kategor oluyor. Sab ne se mücevherden daha çok saatlere lg duyuyor ve lg nçt r, h ç b r koleks yon yapmıyor. On tane saat m var ama ben saklamak üzere değ l, kullanmak ç n alıyorum. Özell kle 50 l, 60 lı, 70 l yıllardan kalanlar favor m. İlk saat m se 12. yaşgünüm ç n hed ye ed len T mex marka b r saatt. Hala b r yerlerde saklıyor olmalıyım. Özel yapılmış büyük b r çekmecede koleks yonlarını saklayan, onları b r tablo g b seyredenler anlayamıyor: tane saat olan koleks yonerler tanıdım. Bana göre takmadıktan sonra koleks yon yapmanın b r anlamı yok. Bence yatırım ya da saklama amaçlı değ l, kullanab leceğ ve çok sevd ğ şeyler almalı nsan. Bense bunun yer ne bol bol seyahat ed yorum, anı koleks yonu yapıyorum d yel m. Sab ne Kegel n ş md b r yere yet şmes lazım. İstanbul dak vakt dar. Ona özell kle de mesleğ n n yapıtaşı olan zaman kavramıyla lg l ne düşündüğünü soruyorum. H çb r zaman yetm yor. Yapılacak o kadar çok şey var k, günler bana hep kısa gel yor! 179

Bilge Çocuk. Kardan adama elveda dememek için; küresel ısınmaya dur de! Küçükçekmece Belediyesi nin çocuklara armağanıdır. Yıl: 2 Sayı: 6 / 2012

Bilge Çocuk. Kardan adama elveda dememek için; küresel ısınmaya dur de! Küçükçekmece Belediyesi nin çocuklara armağanıdır. Yıl: 2 Sayı: 6 / 2012 Bilge Çocuk Yıl: 2 Sayı: 6 / 2012 Kardan adama elveda dememek için; küresel ısınmaya dur de! Küçükçekmece Belediyesi nin çocuklara armağanıdır. Sevgili Çocuklar, Okumayı ve yeni bilgiler öğrenmeyi ne

Detaylı

Filantropi Seminerleri. "Başrolde Ödüllü Kadınlar Var"

Filantropi Seminerleri. Başrolde Ödüllü Kadınlar Var Filantropi Seminerleri "Başrolde Ödüllü Kadınlar Var" Seminer Deşifresi 11 Aralık 2014 Sabancı Center, Hacı Ömer Konferans Salonu İstanbul Konuşmacılar: Sheryl WuDunn, Pulitzer Ödüllü Gazeteci, Half The

Detaylı

M E R Y E M UZERLİ ÜNLÜ OLMAK BENİM İÇİN ÖNEMLİ DEĞİL

M E R Y E M UZERLİ ÜNLÜ OLMAK BENİM İÇİN ÖNEMLİ DEĞİL ELLEKAPAKRÖPORTAJ M E R Y E M UZERLİ ÜNLÜ OLMAK BENİM İÇİN ÖNEMLİ DEĞİL Türkiye, Meryem Üzerli yi Muhteşem Yüzyıl daki rolüyle tanıdı. Ama kocaman gülümsemesiyle ve pozitif enerjisiyle sevdi. Ülkeyi ani

Detaylı

YENi KÜRESEL MERKEZ BORSA İSTANBUL

YENi KÜRESEL MERKEZ BORSA İSTANBUL SAYFA 01 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 30 Eylül 2014 Salı BİST, stratej k ortaklıklarla büyüyor Bölgesel merkez olma yolunda lerleyen q Borsa İstanbul, stratej k ortaklıklarla kend teknoloj s n üreteb l r b

Detaylı

şahin: Pendik in yapısı kültür ve sanatla değişecek

şahin: Pendik in yapısı kültür ve sanatla değişecek MARMARA BELEDİYELER BİRLİĞİ YAYIN ORGANIDIR TEMMUZ 2015 - SAYI: 48 - ÜCRETSİZDİR www.marmara.gov.tr şahin: Pendik in yapısı kültür ve sanatla değişecek Pendik Belediye Başkanı Kenan Şahin bir doktor...

Detaylı

... Aylik Okul Öncesi, Çocuk ve Gençlik Kitaplari Gazetesi

... Aylik Okul Öncesi, Çocuk ve Gençlik Kitaplari Gazetesi ... IYI KITAP.... Aylik Okul Öncesi, Çocuk ve Gençlik Kitaplari Gazetesi Mart 2015 SayI 72.. Ücretsizdir www.iyikitap.net 2009 yılı Mart ayıydı. İyi Kitap ın ilk sayısı çıktı. O günden bu yana tam 72 sayı

Detaylı

İFADE ÇEŞİTLERİ 1. DESTEKLEYİCİ VE AÇIKLAYICI İFADELER. Dengeli beslenmek yani her çeşit yiyecekten yeterince yemek sağlığımız için önemlidir.

İFADE ÇEŞİTLERİ 1. DESTEKLEYİCİ VE AÇIKLAYICI İFADELER. Dengeli beslenmek yani her çeşit yiyecekten yeterince yemek sağlığımız için önemlidir. İFADE ÇEŞİTLERİ 1. DESTEKLEYİCİ VE AÇLAYICI İFADELER Dengeli beslenmek yani her çeşit yiyecekten yeterince yemek sağlığımız için önemlidir. Ben hiç yemek ayırt etmem. Açıkçası her yemeği severek yerim.

Detaylı

Berke Baş: Kendi hikâyelerimizle yeni bir tarih oluşturabiliriz!

Berke Baş: Kendi hikâyelerimizle yeni bir tarih oluşturabiliriz! Berke Baş: Kendi hikâyelerimizle yeni bir tarih oluşturabiliriz! Belgeselci Berke Baş, 2009 yılında iki kere Mithat Alam Film Merkezi nin konuğu oldu. Dört yönetmenli Bu Ne Güzel Demokrasi! nin ardından,

Detaylı

ÖZEL TUNÇSİPER OKULLARI

ÖZEL TUNÇSİPER OKULLARI ÖZEL TUNÇSİPER OKULLARI İçindekiler Ortak Alan 1-11 A 12-47 naokulu Ortak Alan 48-53 54-89 İlköğretim Ortak Alan 90-95 96-131 Lise Ortak Alan 132-133 Temmuz 2012 / Sayı 6 Yılda bir kez yayımlanır. İmtiyaz

Detaylı

PROF.DR. ÖMER ÇAHA İLE MÜLAKAT

PROF.DR. ÖMER ÇAHA İLE MÜLAKAT PROF.DR. ÖMER ÇAHA İLE MÜLAKAT DÜNYADA VAN GAZETESİ 7 Haziran da yapılacak olan genel seçimlerde Adalet ve Kalkınma Partisi nden (Ak Parti) Van Milletvekili Aday Adayı olan Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim

Detaylı

Logist Eurasia Fuarı nın ilgi odağı olduk

Logist Eurasia Fuarı nın ilgi odağı olduk Bir HMF Makina dergisidir. Üç ayda bir yayımlanır. Mart 2012 Sayı: 12 Logist Eurasia Fuarı nın ilgi odağı olduk Başarılı iş ortağımız Arna Forklift GS Store da Hyundai yi tercih etti İÇİNDEKİLER H a

Detaylı

Yaşar Holding Gıda ve İçecek Grubu yayınıdır. Para ile satılamaz. Ocak 2013 Sayı 32

Yaşar Holding Gıda ve İçecek Grubu yayınıdır. Para ile satılamaz. Ocak 2013 Sayı 32 Yaşar Holding Gıda ve İçecek Grubu yayınıdır. Para ile satılamaz. Ocak 2013 Sayı 32 SÖYLEŞİ Sibel Arna ile oğlu Rüzgar üzerine sohbet SAĞLIKLI BESLENME Vitamin deposu kış meyveleri LEZZETLİ TARİFLER Kışa

Detaylı

yirmibirinci sayı, ocak ikibinonüç süreli yayın ISSN: 1305-4785

yirmibirinci sayı, ocak ikibinonüç süreli yayın ISSN: 1305-4785 OLMAK YA DA IROLMAMAK RE GU LAR OĞUZ ATAY A TUTUNAMADIK MI? İTÜ lü bir mühendisi hayal edin. Üzerine başarılı bir yazarlık ve farklı bir anlatım üslubu ekleyin. İşte Oğuz Atay... Atay eserlerinin üniversitelerdeki

Detaylı

Kitabı okumaya başlamadan önce: Sevgili yol arkadaşım,

Kitabı okumaya başlamadan önce: Sevgili yol arkadaşım, Kitabı okumaya başlamadan önce: Sevgili yol arkadaşım, Bu kitap, hepimize, bir hayat amacımız olduğunu göstermek için yazıldı Bu kitabı yazan da aslında bir zamanlar kaybolmuştu 40 yaşına geldiğinde, kaybolduğu

Detaylı

TÜRKÇE. 2) MECAZ (DEĞİŞMECE) ANLAM Sözcüğün gerçek anlamından uzaklaşarak kazanmış olduğu yeni anlama mecaz anlam denir.

TÜRKÇE. 2) MECAZ (DEĞİŞMECE) ANLAM Sözcüğün gerçek anlamından uzaklaşarak kazanmış olduğu yeni anlama mecaz anlam denir. TÜRKÇE Anlam Bakımından Sözcükler...1 Sözcüklerde Anlam İlişkileri.3 Cümlede Anlam.6 Ses Bilgisi...9 Paragraf Bilgisi...13 Sözcüklerin Yapı Özellikleri..17 Yazım Kuralları..22 Noktalama İşaretleri...25

Detaylı

Bilge Çocuk. Denizler, yaşamayı bizim kadar hak ediyor. Küçükçekmece Belediyesi nin çocuklara armağanıdır. Yıl: 2 Sayı: 5 / 2012

Bilge Çocuk. Denizler, yaşamayı bizim kadar hak ediyor. Küçükçekmece Belediyesi nin çocuklara armağanıdır. Yıl: 2 Sayı: 5 / 2012 Bilge Çocuk Yıl: 2 Sayı: 5 / 2012 Denizler, yaşamayı bizim kadar hak ediyor Küçükçekmece Belediyesi nin çocuklara armağanıdır. Sanatsız kalmayın! Bilgi Evleri Sanat Kursları Kayıtları Devam Ediyor. n Gitar

Detaylı

İlköğretim. Ders ve Öğrenci Çalışma Kitabı 1. KİTAP. Esra ÖZCAN - Neşe SAĞAN

İlköğretim. Ders ve Öğrenci Çalışma Kitabı 1. KİTAP. Esra ÖZCAN - Neşe SAĞAN İlköğretim HAYAT BİLGİSİ 3 Ders ve Öğrenci Çalışma Kitabı 1. KİTAP Esra ÖZCAN - Neşe SAĞAN Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının 02.12.2011 tarih ve 8348 sayılı yazıları (28.11.2011 tarih ve 179 sayılı

Detaylı

lüyorum. Ebeveynlerinizi seniz düşersiniz. i belki de hiçbir şeyi Bu hayat mağduri- kalmayacak vaziyet-

lüyorum. Ebeveynlerinizi seniz düşersiniz. i belki de hiçbir şeyi Bu hayat mağduri- kalmayacak vaziyet- 01-15 ARALIK 2014 \\ www.212haber.com // Yıl:4 Sayı: 66 Fiyatı: 1 HAYATI OGRETIYORLAR BUGÜNLERDE farklı bir İLKELERİNİZDEN TAVİZ VERMEYİN projeye imza atan Darülaceze, Hayat Okulu ile çınarlarından biri

Detaylı

önce, önce, sonra, daha sonra, sonunda, en sonunda ifadelerinden uygun olanlarını kullanmalıyız.

önce, önce, sonra, daha sonra, sonunda, en sonunda ifadelerinden uygun olanlarını kullanmalıyız. OLAYLARIN OLUŞ SIRASI Bir olayı karışık anlattığımızda doğru anlaşılmayabilir. Bu yüzden anlattıklarımızda belli bir sıralama olmalıdır. Olayları oluş sırasına göre anlatırken ilk önce, önce, sonra, daha

Detaylı

DOĞRU ERKEĞİ BULMA KILAVUZU. İlhan Uçkan Epsilon Yayıncılık WWW.MAXIMUMBILGI.COM

DOĞRU ERKEĞİ BULMA KILAVUZU. İlhan Uçkan Epsilon Yayıncılık WWW.MAXIMUMBILGI.COM _ 1 DOĞRU ERKEĞİ BULMA KILAVUZU İlhan Uçkan Epsilon Yayıncılık _ İÇİNDEKİLER 1. Ders: 2 "Doğru erkeği" ararken - Neden siz hâlâ yalnızsınız - Erkek çok ama "doğru erkek" yok - İlişkiniz neden yürümedi

Detaylı

Panel: Aynı Toprakta Öteki Olmak Eğer sürekli dostluktan bahsetme ihtiyacı hissediyorsanız, bu ortada öyle bir dostluk olmadığı anlamına gelir.

Panel: Aynı Toprakta Öteki Olmak Eğer sürekli dostluktan bahsetme ihtiyacı hissediyorsanız, bu ortada öyle bir dostluk olmadığı anlamına gelir. Panel: Aynı Toprakta Öteki Olmak Eğer sürekli dostluktan bahsetme ihtiyacı hissediyorsanız, bu ortada öyle bir dostluk olmadığı anlamına gelir. Aylin Vartanyan, Arzu Öztürkmen, Ardaşes Margosyan, Vangelis

Detaylı

MURAT BELGE Başka Kentler, Başka Denizler 4

MURAT BELGE Başka Kentler, Başka Denizler 4 MURAT BELGE Başka Kentler, Başka Denizler 4 MURAT BELGE 1943 te doğdu. İ.Ü. Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü nü bitirdi. 12 Mart döneminde iki yıl cezaevinde kaldıktan sonra 1974 te

Detaylı

Enerji sektöründe riske dayalı karar verme artıyor! House da buluştu

Enerji sektöründe riske dayalı karar verme artıyor! House da buluştu ISSN: 1309-0054 Sayfa 8 Farklı bir bakış açısına mı ihtiyacınız var? Enerji sektöründe riske dayalı karar verme artıyor! Sayfa 10 The Kasım 2014 - Ocak 2015 Deloitte Times www.deloitte.com.tr Vergisel

Detaylı

Açılış Konuşması, Davut Kavranoğlu

Açılış Konuşması, Davut Kavranoğlu SONUÇ BİLDİRGESİ Açılış Konuşması, Davut Kavranoğlu Sevgili genel başkan yardımcım, çok değerli misafirler Yeni Dijital Dünya toplantımıza hepiniz hoş geldiniz. Geçmişin tecrübesiyle bugünün dünyasını

Detaylı

Tezin Kabul Ediliş Tarihi: Izı 01: i.9..9.!:1. imzası \ 11 () 9:..~~ ~(L-' ~ASr. \: ra "' ~

Tezin Kabul Ediliş Tarihi: Izı 01: i.9..9.!:1. imzası \ 11 () 9:..~~ ~(L-' ~ASr. \: ra ' ~ T.C. GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ FATMA BARBAROSOĞLU NUN HİKÂYE KİŞİLERİ ÜZERİNE BİR İNCELEME Hazırlayan Esen Yıldız Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı Yeni Türk Edebiyatı Bilim

Detaylı

Sarah Jio - Son Kamelya

Sarah Jio - Son Kamelya SARAH JIO m M yhcan ^jj)(enekşeleri ve 'Böğürtlen yasarından Önce küçük bir tohum düşer kalbin odasına, sonra aşkla yeşerir. Kulak verin, umudun sesini duyabiliyor musunuz? /A \ ROMAN 19401ı yılların Amerikası

Detaylı