ÖZELLE Ş TİRİLMESİ ve

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÖZELLE Ş TİRİLMESİ ve"

Transkript

1 istanbul TicARET ODASı YAYı N NO: KIT ~ LERIN ÖZELLE Ş TİRİLMESİ ve DUNYA ~ DAKI ORNEKLER SEMINER 15 MAYIS 1989

2 İSTANBUL TİCARET ODASI YAYIN NO: KİT'LERİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ ve DÜNYA'DAKİ ÖRNEKLER SEMİNER 15 MAYIS 1989

3

4 içindekiler ÖNSÖZ Seminer Açış Konuşmaları - Yalım EREZ Maliye ve Gümrük Bakanı Ekrem PAKDEMiRLi'nin konuşması... 9 I.OTURUM Başkan : Prof.Dr Orhan OGUZ i. TEBLiG: Kamu Girişimlerinin Ekonomik Sorunları Prof. Ray REES ii. TEBLiG: Özel ve Kamu Sektörünün çalışmasının Karşılaştırılması Prof. Robert MILLWARD iii. TEBLiG: ingiltere'de Özelleştirme Gereksinimi ve Uygulaması Prof. Stephen LlTTlECHILD ii. OTURUM Başkan : Prof. Dr. Tansu ÇiLLER IV. TEBLiG: Türkiye Özelleştirme Uygulaması Ökkeş ÖZUYGUR PANEL..._ Başkan : Prof. Dr. Tansu ÇiLLER Panelistıer: Dr. Adnan KAHVECi Doç.Dr. Abdulkadir ATEŞ Doç.Dr. Tevfik ERTÜZÜN Halit NARiN BesimTiBUK

5 J

6 ÖNSÖZ Bilindiği gibi, "Özelleştirme" konusu son yıllarda sadece Türkiye'nin değil, ülkemiz dışındaki birçok Gelişmiş ve Gelişmekte olan ülkenin de gündeminde ön sıralarda yer almakta olup, konu yoğun bir şekilde tartışılmaktadır. Özelleştirmeden yana olanlar; bu uygulamayla ekonominin daha rasyonel işleyeceğini ve bu sayede hem tek tek işletmelerin, hem de ekonominin etkinliğinin artacağını, verimsiz çalışan kamu kurumlarının hazineye getirdiği yükün azalacağını, devletin çeşitli yatırımlar için ek finansman imkanı sağlayacağını ileri sürmektedirler. Buna karşılık, özelleştirmeye karşı olanlar; özellikle Gelişmekte olan ülkelerde piyasa ekonomisinin bir bütün olarak verimli ve etkin işlemesi için yapısal yetersizlik ve bozukluklar bulunduğunu ve bunlar ortadan kaldırılmadıkça özelleştirme programlarının başarı şansının az olacağını iddia etmektedirler. Güncelolan "Özelleştirme" konusundaki bu karşıt fikirlerin bilimsel bir temelde tartışıldığı ve bu alanda söz sahibi yerli ve yabancı uzmanların katılımıyla gerçekleştirilen seminerimizdeki konuşmalar; daha fazla sayıda ilgili kitlesine ulaştırabilmesi ve seminerde ileri sürülen fikirlerin bu alanda yapıcı bir tartışma ortamına katkıda bulunmasi için, kitap haline getirilmiştir. Seminer kitabının üyelerimize ve ilgililere faydalı olmasını diler, seminerin organizasyonunu gerçekleştiren odarnız Araştırma Raportörlerinden Ömer iskender'e teşekkür ederim. Genel Sekreter Prof.Dr. ismail Özas!an

7

8 istanbul TicARET ODASı YÖNETiM KURULU BAŞKANı YAUM EREZ'iN KONUŞMASı Sayın Bakanım, saygıdeğer misafirler, değerli konuşmacı ve panelistler. Ülkemiz ekonomisinin gündeminde yer alan ve son günlerdeki gelişmeler dolayısıyla, güncel bi'r konu haline gelen Kir'lerin özelleştirilmesi konusundaki seminerimize hoşgeldiniz. Bilindiği gibi, Türkiye'de kamu girişimciliği, Cumhuriyetin ilk yıllarından 1960'ye kadar belirli bir ekonomik felsefenin sonucu olarak, sistematik bir uygulamayla ortaya çıkmış, bu tarihten günümüze kadar geçen sürede, sistemsiz olmakla beraber, bazı ekonomik ve sosyal uygulamaların sonucu olarak sürekli bir şekilde büyümüştür. Birinci dönemde, özel yatırımlar için yeterli kaynak ve girişimcilik ruhunun bulunmaması, ve dünya ekonomik konjonktürüyle açıklanmak istenen, kamu işletmeciliği, 1950'den sonra ve özellikle son 30 yılda meydana gelen gelişmeler sonunda bütün inandırıcılığını kaybetmiş olmasına rağmen, büyümesine devam etmiş ve sonunda şişkin bir kamu sektörü ortaya çıkmıştır. Kamu işletmeciliğinin sorunlarını burada tekrar etmek istemiyorum, ancak kamu işletmeciliğiyle siyasi müdahaleler arasındaki sıkı ilişkiyi belirtmeden geçemeyeceğim. Kamu işletmeciliğinin yapısındaki hastalıklar, Türkiye'de yaşayan enflasyon olgusunun da kaynağını oluşturmaktadır. Bir misal vermek üzere, toprak mahsülleri ofisinin buğdayalım fiyatları ve politikası sonucu uğradığı zararların ilk defa 1950 senesinde merkez bankası bilançosunda konsolide edildiğini geriye dönük bir hatırlatma olarak zikredebilirim. Özelleştirme deyimiyle ilk akla gelen, kamu iktisadi teşebbüslerinin özel sektöre devridir. Ancak özelleştirmenin başarılı olarak gerçekleştirilebilmesi için, yöntemin doğru seçilmesi gerekmektedir. iki temel yöntem gözlenmektedir. Ya bu girişimler işletme düzeyinde, pazarlık yoluyla, tamarrt.en devredilecektir, ya da hisselere bölünüp, borsada satılacaktır. Türkiye'de bugün her iki yöntem de uygulanmaktadır. ilk yöntem, idareyi yeni satın alana tümden bırakırken, ikinci yöntem, mülkiyeti tabana yaymayı amaçlamaktadır. Ancak, hangi yöntemi kullanırsanız, kullanın, işletmelerin ya da hisselerin değerlerinin satıştan önce bir değerlendirmeyle saptanması gerekmektedir. Bu arada, özelleştirilecek kuruluşların, mali ve teknik yapılan hakkında, muhtemel yatırımcılara gerçek bilgiler verilmesi, ve yanıltıcı beyanlardan kaçınılması gereğine özellikle işaret etmek istiyorum. Özelleştirmede, uygulanacak yöntem de ulaşılmak istenen amaç kadar önemlidir. Sermaye piyasasının özelleştirmede ne ölçüde ve ne etkinlikte kullanılabileceği üzerinde önemle durulmalıdır. Özelleştirme sermayesinin yerli veya yabancı olması, özel sektöre devredileceklerin seçimi, önceliğin tespiti,

9 özelleştirme süreci, bütün bu konular düzenlediğimiz bu panelde ayrıntılarıyla ele alınacaktır. Biz ito olarak bu konuda herhanği bir ön yargı ve fikir ileri sürmekten önemle kaçınıyoruz, ve burada cerayan edecek görüşmeleri hiçbir şekilde etkilemek istemiyoruz. Seminer konumuzun, Türkiyenin ekonomik gündemindeki yeri ve önemi göz önüne alındığında, gerek seminerimizi izleyenler ve gerekse konuyla ilgilenenler açısından yararlı sonuçlar vereceğinden ümitliyim. Degerli konuşmacıların zamanını daha fazla kullanmamak için, ben sözlerimi burada kesiyorum. Seminere katılan, sayın bakanımıza, tüm konuşmacı ve panelistlere, siz sayın misafirlerimize teşekkürlerimi ve saygılarımı surıuyorum.

10 MAliYE VE GÜMRÜK BAKANı EKREM PAKDEMiRLI'NiN KONUŞMASı Sayın Başkan, değerli misafirler, sözlerime bize bir kez daha seçkin bir panelist topluluğu ve dinleyiciler huzurunda, Türkiye'de özelleştirme meselelerini, konuşma, tartışma fırsatı verdikleri için iro'nun başkan ve Yönetim Kuruluna teşekkür ederek başlamak istiyorum. Tabiatıyla, özelleştirme denildiğinde meseleleri, gerek sosyal, gerekse ekonomik meseleleri biriikte, tartışıimak durumundayız. Sadece ekonomik yönünden meseieyi ele almak, ve bunu böyle ifade etmek, kanımca eksik olur. Toplumun, sosyal yönden de buna hazırlıklı olması gerekir diye düşünüyorum. Eğer büyük kesimler arasında bir fikir tartışması ve çatışması varsa, özelleştirmenin çok uzun zaman alacağı veya bekleneni vermeyeceğini ifade etmek istiyorum. Tabiatıyla Türkiye'de bilhassa son 10 yıldır, bir zihniyet değişikliği olmaktadır, ve olmaya da devam edecektir. Artık sanırım toplumun büyük bir kısmı devletin bakkahye, efendim kasaplık, manavlık, hatta konfeksiyonla ı terzilik meselelerinden çekilmesini istiyor. Çekilirken tabi, bu hizmetlerin ve sektörün gerek tabana yayılarak, gerekse blok olarak özel sektöre devredilmesinde fayda vardır diye düşünüyoruz. Ancak yanılmıyorsam, bazı sektörlerde toplum hala tartışma içinde. Mesela devlet imalat sektöründe olmalımıdır? Sorusunu kendi kendine soruyor. Bizim hükümetimize göre olmamalıdır. Hükümetimize göre devlet daha çok ait yapıya yönelmeli, imalat ve üst yapı mese!elerini özel sektör dinamizmi içinde, pazar güçlerine terk etmelidir. işte bu tartışmalarda, bu foksiyonlarda ne derece muvaffak olabiliriz. Bunlar herhalde tartışılacaktır. Bildiğiniz gibi, devletimizin bütçesi oldukça kısıtlı, milli geliriyle orantılı olmayan bir biçimde kısıtlıdır. Çok basit olarak şu hesabı sizlere arz etmek istiyorum. KDV beklentisi bu sene 7,5 trilyon liradır ve mal, hizmetler toplamının takriben O/O 50'si vergilendirilmektedil Yani ma! ve hizmetlerinin O/O 50'si katma değere tabi değildir. Bildiğiniz gibi katma değer vergisinde oranlar var, 1, 3, 10, 12. Bu vergilerin ağırlıkı toplamı da, O/O 6'dlf. Yani, milli geliri teşkil eden mal ve hizmetlerin % SO'sini vergilendiriyor, KD\Fye tabi tutuyoruz. Bunlar da % 6 oranındadır. Tersten bir hesap yaparsanız, Türkiyenin milli geliri şu anda, 350 trilyon lira oluyor. Eğer KDV'de kaçak yoksa, kaçağın miktarını ben bir bakan olarak burada söylemek istiyorum ama herkes kendi vicdanında ve zihninde bu muhasebeyi yapıyor, Türkiye'nin milli geliri 250 trilyoi'lun altında o!amıyor. Bütçeye baktığınız zaman, bütçemiz bu yıl açiğıyla beraber 32 trilyon, 4,5 trilyon açığı var.

11 Buna 3,2 trilyon lira belediyeya yapılan otomatik transferler dahil değil. Yani 3,2 trilyon lirayı otomatik olarak devletin bütçesine girmeden, belediyelere aktarıyoruz, Efendim bir paragraf açmak istiyorum. Biz bu bütçe açığını kapatmak için, maliye bakanlığı olarak, bir bütçe uygulama genelgesi gönderdik. Başbakanlık da bir tasarruf genelgesi gönderdi. Başbakanlık genelgesinde tasarruf bazında belediyelere de bir atıfda bulunuldu. Yani belediyelerle elde ettikleri, gerek öz kaynaklarını, gerekse bütçeden aldıkları otomatik kaynaklan, çarçur etmesinler diye bir kaç cümle, vardı. Ve burada belediyeler kendi muhtemel başarısızliklannı hükümete yüklemesinler diye. Benim şahsi fikrim, başbakanlık genelgesinden bu ibarenin kaldırılması ve belediyenin öz gelirleriyle, kendi planlarını yapabilmeleridir. Şimdi biz 4,5 trilyon açığı tasarruf genelgeleriyle ve daha etkin bir vergi toplama mekanizmasıyla kapatmak istiyoruz. Başarımızı bu yılın sonunda ölçebileceğiz. Devletin küçülmesiı bizim hükümetimizin ana felsefesidir, dedik. Devletin imalat sektöründen ve diğer hizmet sektörlerinden çekerken, alt yapıya, yönelmiş devleti adaletin sağlanması, güvenliğin sağlanması, dış ilişkiler, ve ekonomik politikanın düzenlenmesiyle ilgiii meselalerde, yoğunlaştırmak istiyoruz. Tabiatıyla özelleştirirken, mülkiyeti tabana yaygınlaştırmak ve herkese bu rejimin müdafi haline getirmek esas gayedir. Ancak, bazı hallerde, bunun fazla bir geçerliliği olmadığı ve bazı hallerde bunun mümkün olmadığını görüyoruz. Ancak, neyin yapılabileceğini görmek, işte bu gibi seminer~ lerde ortaya çıkacak fikirlerin kristalleşmesiyle mümkündür, zannediyorum. Değerli panelistıer, önümüzdeki 2 saat içinde bunları herhalde tartışacaklar ve bize kendi ülkelerindeki deneyimlerini, bilgilerini aktaracaklardır. Bildiğiniz gibi Doğu bloku Ülkelerinde; Sovyetler Birliğinde, Çinde artık özel sektöre doğru bir yönelme var. Bu Ülkeler toprak mülküyetini kabul etmektedirler. Efendim asgari ve azami işyeri büyüklüklerini t~sbit ettiler. Özel sektöre doğru hızla kaymaktadırlar. Batı blokunda gelişmiş Ulkelerin çoğu bu özelleştirme mesafelerinde oldukça yol aldılar. Dolayısıyla Türkiye ilk defa bunu yapacak, kendi deneyimiyle bir kültür oluşturacak değil, daha önce yapılanlar var, yapılmışlar var, bunlardan istifade etmek ve bunlardan faydalanmak durumundayız. Ben panelist arkadaşların zamanlarına tecavüz etmemek için iyi bir de dinleyici olacağımı ifade eder, hepinize saygılar sunuyorum efendim. 10

12 i. OTURUM Başkan: Prof.Or. ORHAN OGUZ Marmara Üniversitesi TEBLiGLER - Kamu Girişimlerinin Ekonomik Sorunları Prof. RAY REES Guelph Üniversitesi - Kanada - Özel ve Kamu Sektörünün çalışmasının Karşılaştırılması Prof. ROBERT MILL W ARD Saıford Üniversitesi - ingiltere - ingiltere'de Özelleştirme Gereksinimi ve Uygulaması Prof. STEPHEN littlechild Birmingham Üniversitesi - ingiltere

13

14 i. TESlid KAMU GiRişiMLERiNiN EKONOMiK SORUNLARI Prof. Ray REES* Çok teşekkür ederim. Sayın bayanlar ve baylar sizlere kamu teşebbüslerinin sorunları konusunda hitap etmekten büyük kıvanç duymaktayım. Yapmak istediğim şey, bu sorunları genelaltı terimler, akademik bir ekonomistin yaklaşımın! benimseyebileceğim terimler cinsinden tartışmaktır. Bu sorunlardan bazılarını ortaya atmak ve mümkün olduğu takdirde daha sonraki tar, tışmalar bakımından bazı yapıları açıklamak isterim. Ve bu sorunları tartışırıken, esas olarak Büyük Britanya'da kamu teşebbüsleri konusunda edindiğim kendi deneyimlerimden yararlanacağım.fakat bu arada bildiğim diğer bazı ülkeler için geçerli olan bazi noktalara da değinmeyi umuyorum. Kamu teşebbüsü sorunlarını esas olarak iki gruba ayırmak istiyorum. Bunlardan birincisi, kamu teşebbüsleri performans sorunları olarak adlandırdığım performans sorunlan, ikincisi ise yapısal sorunlar adı vereceğim, bir endüstriyelorganizasyon biçimi olarak, bir ekonomik organizasyon biçimi olarak kamu teşebbüslerinin altında yatmakta olan sorunlardır. Meslekdaşım Sayın Robert Millward'ın kamu teşebbüsierinin performansı konusunda bir hayli ayrıntılı olarak konuşaca~ını tahmin ettiğimden bu konudaki konuşmam belki de biraz kısa olacaktır. Ben performans sorunlarının esas olarak dört gruba ayrı.labileceği kanısındayım. Bunların birincisi, konuşmacılardan birisinin daha önce bahsetmiş olduğu karlılık sorunudur: Gözlemlerimize göre, bir çok ülkede kamu teşe,bbüslerinin karakteristik özelliği oldukça düşük karlılık düzeyleri veya aslında, oldukça yüksek zararlardır. Ve bunun yol açtığı sorun, bu zararların ilgili hükümetin vergi gelirlerinden büyük bir kısmını alıp götürmesidir. Bunlar kamu sektörü açıklarının önemli nedenlerinden biri olarak, finansman ihtiyacı yaratır, enflasyon sorunları yaratabilir, kamu harcamalarının diğer alanlardan buralara saptırılmasına neden olabilir, ve ilgili mali yetkililer için oldukça ciddi sorunlar ortaya çıkarabilir. Fakat, aynı zamanda, bu karlılık sonuçlarını yorumlarken dikkatle davranmamız gerektiği teşebbüslerini karlı duruma geçirmek daima mümkündür. Çünkü bu kuruluşlar genellikle önemli ölçüde tekel gücüne sahiptir. Bunlar, hizmet verdikleri piyasalarda çoğu kez hakim bir pazar konumuna sahiptir. Bu nedenle, fiyatlarını artırmak suretiyle bu zararları ortadan kaldıracak karları üretmek genellikle mümkündür ve bu durum kendi başına, bu kuruluşların faaliyetlerindeki temel ver:mlilik konusunda pek fazla bir şey ifade etmez. Aynı zamanda ve çoğu kez, kamu teşebbüslerinin belirli bazı sosyal amaçlara hizmet kanısındayım. Kamu * London School of Economics'den 1965 yılında mezun oldu yıffarı arasında Londra Üniversitesfnde iktisat dersleri verdi. Çeşitli özel ve kamu kuruluşlarında damşmanlll<da yapan Prof. Rees,1987 yılından beri Kanada Gu/eph Üniversitesi'nde öğretim üyeliği yapmaktadır. 13

15 etmesini isteriz. Örneğin, bölgesel ekonomik kalkınmaya yardımcı almada, bir ekonominin altyapısını geliştirmede ve nitelikleri gereği karlı olmayabilen diğer faaliyetlerde kamu teşebbüsleri sadece esas kuruluş amacına uygun fonksiyonları karşılamakta oldukları gerçeğini yansıtabilirler. Bu bakımdan, bir kamu teşebbüsünün karlılığını yorumlarken ve bir kamu teşebbüsünün gözlemlenen karlılık durumundan özer bir teşebbüsün karlılık durumundan varabileceğimiz sonuçların aynısını çıkarırken oldukça dikkatli davranmamız gerektir. Bütün bunlara rağmen, yine de, kamu girişimlerinin karlıhğı konusunda edinilen deneyimlerin genelolarak verimsizlik telkin etmekte olduğunu söylemekte yarar vardır. Bu da beni perform mans konusundaki ikinci kaygıma, verimlilik sorununa ve özellikle emeğin kullanılmasında emek üretkenliğinin verimliliği sorununa getirmektedir. Gereğinden fazla sayede personel istihdaml f aşırı emek kullanımı diyebileceğimiz bir durumun gelişmesi kamu teşebbüslerinin karakteristik bir özelliği gibi görünmektedir. Verimli emek kullanım düzeylerinde, bu durum tüm dünyadaki kamu teşebbüslerinde yaygın bir sorun izlenimini vermektedir ve belki de mevcut performans sorunlarının en şiddetli türüdür. Size ingiliz demiryolu endüstrisinden bir örnek verebilirim. Lokomotifierin buharla tahrik edildiği eski günlerde, birisi lokomotifi kullanacak makinist ve diğeri buharı artırmak amacı ile ateşi artırmak için kazana kömür atan ateşçi olmak üzere, iki kişiye ihtiyaç vardı. Gün geldi bu lokomotifierin yerlerini dizellokomotifler ve dizeielektrik lokomotifler aldı. Bu lokomotifieri tek kişinin kullanması mümkündü. Buharı artırmak için kazana kömür atması gereken bir kişiye artık gerek yoktu. Ancak bugün hala bu trenlerin iki kişi kullanmaktadır. Fakat bunlardan birisi orada eski ateşçinin bir bakıma gölgesi gibi durmakta ve sadece birisi treni kullanmaktadır. Geçmişten gelen bu şekildeki bir uygulama aşırı personel kullanımı ve emek üretkenliği problemlerine verilebilecek bir örnek oluşturmakta, diğer bir deyimle tüm dünyadaki kamu teşebbüslerinin karakteristik özelliği olarak gözükmektedir. Üçüncü ve önemli bir performans problemi türü planlama iyimserliği diyebileceğim bir problemdir. Bu da yatırım planları formüle edilip, gelirler, gelir oranları tahminleri geliştirilirken yine pek çok ülkedeki kamu teşebbüslerinin karakteristik bir özelliği olarak ortaya çıkmaktadır. Bu yatırımların karlılığı ve üreteceği yararların, zamanı gelip de bu yatırımlar fiilen üretime geçtiklerinde bunlardan sağlanan gelirlerin çoğu kez tahmin edilenden, yatırım planları formüle edilirken tahmin edilenden daha düşük olduğu gözlenmektedir. Bunun nedeni genellikle talep büyümesi konusundaki aşırı iyimser varsayımlar veya maliyet düzeyleri veya üretkenlik düzeylerine ilişkin aşırı iyimser tahminlerdir, Böylece, planlamada bu şekildeki aşırı iyimserlikler kamu teşebbüslerinde büyük ölçüde aşırı yatırıma yol açabilir, Bu yatırımların, ekonominin, sonunda çok daha ürekten, çok daha değerli olabilecekleri diğer kesimlerinden buraya aktarılmış olacağı kuşku~ suzdur. Aşırı iyimser planlamaya dayanan bu aşırı yatırım iyimserliği sorunu 14

16 yine kamu teşebbüslerinin karakteristik bir özellıği olarak görülmektedir. Son olarak, bu bölümde değineceğim dördüncü tür perf'qrmans sorunu da değişikliğe yavaş bir uyum hızı diyebileceğimiz bir sorundur. Birinci durumda bir pazar, önemli ölçüde teknolojik değişikliğin vaki olduğu, yeni teknolojilerin geliştirilmekte, yeni bu/uşların yapılmakta olduğu bir endüstri vardır. Talep~ ler artmaktadır ve kamu teşebbüsleri çoğu kez yenilikçi olduklannı ve bu de~ ğişen talepler ve değişen teknolojilere kendilerini adapte etmekte yavaş olduklarını göstermekte; yeni ürünler ve yeni metodlan geliştirme ve hem üretim ve hem de ürün tiplerinde sadece yenilikler yapma konularında çoğu kez oldukça az müteşebbis oldukları izlenimini vermektedirler. Ancak madalyanın öbür yüzü ise kamu teşebbüslerinin pazarlar küçülürken, yerlerine diğer malların konulması nedeni ile belirli bazı mauara gösterilen talep düşerken kendilerini bu pazar küçülmeleri ve talep azalmalarına adapte etmekte, özellikle üretim ölçeğini, işgücü büyüklüğünü ve öz sermayesini küçültmede yine geç kalmalarıdır ki bunun sonucu olarak verimsizlikler yine uzun süre devam edecektir. Eldeki kanıtların ortaya koyduğuna göre kamu teşebbüslerinin belli başlı sorunlarının bulunduğu alanlar işte bu dört alandır. Ancak ben bu sorunları nedenlerden ziyade semptomlar olarak görmekteyim. Bunlar kamu teşebbüslerinin performansı konusunda kaygı duyma~ mamız için temel üstü nedenler değildir. Gerçekte. kamu teşebbüsleri ile ilgili olarak mevcut daha derin yapısal güçlüklerin semptomlarıdır. Ben şimdi yapı sorunları adını verdiğim bu hususları tartışmak istiyorum. Kanımca yapısal sorunlar cinsinden ifade edebilecek birbiri ile ilişkili üç temel sorun bulunmaktadır. Bunların ilki iyi tartışılmakta olduğu kanısında olduğum ve hepimizin iyice farkında olduğu bir sorun olan, bir kamu teşebbüsünün amaçları sorunudur. Özel bir teşebbüste kararlar karmaşık, yöneticiler için yaşam güçtür, fakat teşebbüsün hedefleri veya amacı oldukça basittir. Özel bir teşebbüste amaç para kazanmak, kazanç sağlamak, firn manın yaşamını sürdürmesini ve büyümesini sağlamaktır. Kamu teşebbüsleri durumunda ise, genellikle birden fazla amaç, birden fazla hedef vardır ve bu amaçlarla hedefler genellikle birbiri ile çatışmak eğilimindedir. Bunlardan herhangi birisinin izlenmesi diğer bazılarının gerçekleştirilmesini genellikle güçleştirmektedir. Gerçekte bu amaçların genel terimler cinsinden tanımlanması, belirtilmesi ve açıklanması çok güç olabilir; bu bakımdan yönetim, tam olarak neyi gerçekleştirmeye çalışmaları gerektiğini güç tesbit edebilir. Bu durum kamu teşebbüslerini, örneğin istihdam fırsatlarının sürdürülmesi, bölgesel kalkınma, fiyat istikrarının korunması gibi sosyal amaçların yanında aynı zamanda kamu maliyesine getirdikleri taleplerin minimuma düşürülmesi ve benzeri hedeflerin gösterilmesi halinde özellikle geçerli olan bir durumdur. Genel terimler cinsinden tanımlanması güç olan karmaşık bir takım amacın bulunması kamu teşebbüslerindeki yönetimlerin göre- 15

17 vini son derece güçleştirmektedir. Yönetim için açık seçik bir amaçlar takımının tanımlanmaması, kamu teşebbüslerinin işlerine sürekli olarak vaki olan politik müdahaleler nedeniyle güç olmaktadır. Bazı bakımıardan kamu teşebbüslerinin kontrolünü elinde bulunduran hükümet veya politikacılar, amaçları önceden net bir şekilde belirtemediklerinden, kararların alınmasını, görmek istedikleri sonuçların sağlanması için karar verme safhasında devamlı olarak müdahale etmek zorunluluğu hissetmektedirler. Politikacılar tam olarak ifade edilememiş üstü kapalı hedefler koymak eğilimindedirler ve bu üstü kapalı hedeflerin sonuçlarına sürükli politik müdahalelerle ulaşmak ih~ tiyacmdadırlar; böyle bir tutum ise ilgili kamu teşebbüsünün verim ve performansı bakımından çok zararlıdır. işte buı gerçekte, daha önce irdeiemiş olduğum performans sorunlarına yol açan temel bir sorundur. ikinci temel sorun ise, yönetime verilecek teşvikleri, kamu teşebbüs!erindeki yöneticiler için bir tür ödü mekanizmasının tanımlanması sorunudur. Özel teşebbüslerde bu husus da oldukça sadedil Özel teşebbüslerde yöneticilere verilecek ödülleri girişimin karlıiığı ile ilişkilendirmek mümkündür ve bu durum özel teşebbüslerde ki yöneticilere özel firmanın amaçlanna ulaşması için iyi tanımlanmış bir grup teşvik getirmektedir. Fakat bu durum, çeşitli nedenlerle kamu teşebbüslerinde geçerli değil gibi görünmektedir. Gerçekte, kamu teşebbüsü yöneticileri için benzer teşvik mekanizmalarııteşvik araçları tasar~ ianmıştır ve bu nedenle yöneticilerin verimli ve ekonomik üretim ve kararları benimseyecakleri şekilde uyanlmaları çoğu kez güç olabilmektedir. Kamu teşebbüsü yöneticileri için konuları ödül ve ceza mekanizmaları çoğu kez çok gevşek olmakta, hem iyi ve hem de kötü performans aynı tür ödülü alabilmektedir. Yöneticilere sabit bir ücret ödenmesi eğilimi vardır ve kamu teşebbüsündeki bir üst kademe yöneticisinin bir politikac!yı kızdırması veya utanılacak duruma düşülmesi halinde işini kaybetrnesi ihtimali kuruluşun performansının oldukça kötü olması halinde işini kaybetmesi ihtimalinden çok daha büyüktür. Ve yine, kamu teşebbüsierinde etkin bir yönetim teşvikleri dizisini tasarlama sorunu kanunca temel bir sorun olup bildiğim hiçbir ülkede gerçekten bir çözüme kavuşturulmuş değildir. Ve nedeni kısmen ve hiç kuşkusuz daha önce zikretmiş olduğum ilk soruna, amaçların tanımlanması sorununa dayanmaktadır. Eğer teşebbüsü n amaçlarının net bir tanımı elde bulunmuyorsa, ödül ve teşvikler ile anılan amaçlar arasında bir ilişkinin nasil kurulacağını tam olarak bilmek güçtür. Ve bu iki sorun, yani teşvikler so ~:--ınu ile amaçlar sorunu arasında yakın bir karşılıklı ilişki bulunmaktadır. Uçüncü temel yapı sorunu sermaye piyasası disiplinlerinin yokluğu adını vereceğim sorundur. Benim tanıdığım ülkelerde sermaye piyasaları, menkul değerler piyasaları, yeni kredi pazarları yeni finans endüstrisinin yönetimler için şirketin etkin bir şekilde çalışmakta olduğu konusu da hem sermaye pi~ yasaları ve hem de hissedarlar için anlam ifade edecek uzun vadeli kararlar almaları bakımından oldukça katı disiplinlerin konulmasında önemli bir rol oynadığı kuşkusuzdur. Ve bunlar şirketin etkin çalışmasında kötü bir rol oynadığı kuşkusuzdur. Ve bunlar şirketin etkin çalışmasında kötü bir karar verme 16

18 mekanizmasının, hisse fiyatlarının düşmesi, diğer şirketler tarafından dev~ ralınması, ve üst kademe yöneticileri arasında önemli değişikliklerin yapılması ile sonuçianabiieceğr şeklinde bir cezalandırma mekanizması sağlamaktadır. Bu bakımdan, özel sektörde özel sermaye piyasası disiplininin bulunması yöneticiler için çok önemli bir uyan ve kontrol aracı oluşturur. Kamu teşebbüsü sektöründe mahiyeti itibariyle bu sermaye piyasası disiplinieri mevcut olmaz, Zira kamu teşebbüsleri sermayelerini genellikle kamu kamu teşeb~ kuruluşlarından sağlamaktadır. Ve yine, bildiğim hiç bir ülkede ı büsü yöneticileri için, kısıtlamalar kaynak ve teşvikler sağlamakta özel ser~ maye piyasası kadar etkin bir resmi mekanizma henüz bulunamamıştır. Buna karşılık, yatırım planlarının formüle edilmeleri sırasında, uygulamaya konma Ianndan önce, kamu makamlarınca değerlendirmelerine ve kontrol edilmelerine imkan veren bazı süreçlerin oluşması eğilimi görülmektedir. Bu şekildeki yatırım planlaması kontrolü nihai olarak pek etkin olmamakta ve gerçekte, daha önce yatırım planlamasında aşırı iyimserlik olarak adlarıdırdığım hususun varlığının ana nedeni olma eğilimi göstermektedir. Temel sorun, hi& kuşkusuz bir eşit bilgi sorunudur. Kamu teşebbüsleri kendi talepleri, kendi fiyatları, kendi teknolojisi, kendi gerçekleştirilebilir verimlilik düzeyleri konularında daima daha çok ve daha iyi bilgilere sahiptir. Kamu girişimleri bu konularda daima girişimin yatırım planlarını izlemekte olan bir hükümet makamından çok daha iyi bilgiye sahiptir ve bu bilgi eşitsizliği, bilgi eşitsizliğinin varlığı, kamu teşebbüslerinin aşırı iyimser yatırım planlarını uygulamasını oldukça kolaylaştırmaktadır. Ve bu da hiç kimsenin henüz bir çözüm getirmediği, kamu sektöründe, özel sermaye piyasasının özel teşebbüs ile ilgili olarak oynadığı rol bakımından sermaye piyasası için iyi bir ikame olabiiecek etkin bir yatırım kontrol mekanizması bulamadığı kanısında olduğum diğer bir sorundur. Sözü bağlamak gerekirse, yapmak istediğim şey önce kamu teşebbüslerinin performans sorunlarını, ardından da temel nitelikteki yapısal sorunlarını kısaca ve genel bir biçimde, daha sonraki tartışmalar için yararlı olacağını umduğu m bir biçimde tesbit etmeye çalışmak olmuştur. Bütün bu söylenenler kamu teşebbüsierinin mutlaka hiç bulunmaması gerektiğini ima etmemektedir. Fakat özelleştirme tartışmalarının kısmen.de olsa kamu teşebbüslerini bu şekilde tesbit edilen problemlere dayanmakta olduğu kuşkusuzdur. Bana öyle geliyor ki kamu teşebbüsünün uygun bir ekonomik kuruluş biçimi olduğunu savunmak isteyen bir kişinin bana bu temel sorunlardan; amaçların tanımlanması yönetim teşviklerinin tanımlanması ve yatırım yapanlar üzerinde disiplinler ve kontroller sağlama problemlerinin, etkin bir biçimde nasıl çözümlenebileeeğini göstermesi gerekir. Fakat, hep söylediği gibi, bu problemler özelleştirme konusunda başlangıçta öne sürülen iddiaların bir kısmını oluşturmaktadır; bu bakımdan söylediklerimin bu günün geriye kalan esas tartışma konusu olan özelleştirme konusuna yararlı bir giriş sağlayacağını ummak isterim. 17

19

20 ii. TEBLiG ÖZEL VE KAMU SEKTÖRÜNÜN ÇAlıŞMASıNıN KARŞILAŞTIRILMASI Prof. Robert MiLLWARO* Beni konferansa davet ettikleri için istanbul Ticaret Odası'na teşekkür ederim. Kamu teşebbüsleri ve özel teşebbüsler ve bunların aynı endüstri içinde bir arada bulundukları firmalar konusunda yapılmış akademik çalışmalara ilişkin bilgiler vermek isterim. Bu oldukça kapsamlı bir konu olup konuşmamı yoğunlaştırmak istediğim alanlar öncelikle kamu hizmetleri sektörü ulaştırma, yakıt, su, bu alanlar olup bunların ekonomik verim sorunları üzerinde durmak ve bu üç bağlamda (konfeksde) şu ana kadar elimizde bulunan kanıtlara bakmak istiyorum. Her şeyden önce ingiltere bağlarnı içinde, bu alanda kurumsal üretim konusundaki tarihi deneyimine bakmak istiyorum. ingiltere'deki özelleştirme programı konusunda çok fazla konuşmayacağım. Çünkü Prof. Littlechild'in bu konuda daha sonra bir konuşma yapacağını biliyorum. ikinci olarak, kamu hizmetleri sektöründe özel firmalar, güdümlü özel firmalar, belediye firmaları, federal hükümete ait firmaların çok zengin bir karışımının, kamu ve özel mülkiyetin çok zengin bir karışımının görüldüğü Amerika Birleşik Devletlerinden bahsetmek istiyorum. Ve, kamu mülkiyetinin şimdi imalat alanında fiilen yayılmış old4ğu daha az gelişmiş ülkeler hakkında elimizde bulunan sınırlı kanıtlar konusunda da bir şeyler söylemeyi umuyorum. Daha önce Prof. Rees performans ve verimlilik sorunlarından bazılarına dem ğinmişti. Bugün buraya üç sütun yazarı davet etmiş bulunuyorsunuz, onun için birbirinden biraz farklı üç hikaye dinleyeceksiniz. ilk olarak özel mülkiyete kaydırmanın verimlilik üzerindeki yararlı etkilerine ilişkin kanıtların o kadar kuwetli olmadığr konusunu, ikinci ve bunun karşıtı olarak daha fazla rekabete yer veren bir rejimin verimliliği artırdığı hususunu ele almak istiyorum. Ve üçüncü olarak, hükümet dairelerinin, hükümet mekanizmalarının temel kompetansının oldukça önemli olduğu hususuna değinmek istiyorum. Önce ingiltere'deki tarihi durum konusunda birkaç söz söylememe izin vermenizi istiyorum. Hatırlanması gereken ilk nokta ingiltere'deki kamu mülkiyetinin 19. yüzyılda ortaya çıkmış olmasıdır. Gaz, su, elektrik, tramvaylar; bunların hepsi özel şirketlerde başladı. Dahası, 19. yüzyılın başlarında ingiltere'de mahalli idareler etkili olmadığı gibi yolsuzluklar çoktu. Fakat 19. yüzyılın ortalarına gelindiğinde bu kötü durumlar düzeltilmişti. Bu alanlardaki özel şirketlerin çoğu kamuıaştınlmış, yani mahalli idareler tarafından devra!ınmıştı. Bu aşamada kamu mülkiyeti lehinde ileri sürülen iddialar oldukça.. Hull iktisat eğitimi gören ve daha sonra dof.'toraslnl 1966 yılmda Manchester'da ta mamlayan Prof. Millward,çeşitli tarihlerde Manchester Üniversitesfnde iktisat dersleri vermiştir. Özel ve kamu kuruluşlarında damşmanlık da yapmış olan Prof. Millward 1975 yılından beri Saıford Üniversitesi'nde iktisat profesörlüğü yapmaktadır. 19

21 pragmatik, tamamen ticari nitelikte idi ve belirli herhangi bir ideolojiye bağb' lanmamıştı. Ve kanımca geçerli olan iki husus vardı. Her şeyden önce, bahsetmiş olduğum bu alanlar, yani hizmetler (gaz elektrikbsu) alanları çok önemli kentiaşme sorunları, çevre kirliliği sorunları, arazi planlama sorunları, doğal tekel sorunları ile karşı karşıya idi. Şimdi bu, teoride kalsa bile, hiç kuşkusuz düzenlemeye, düzenleyici kontrola açık idi ve Amerika Birleşik Devletlerinde durum böyle olmuştu. Amerika Birleşik Devletleri kamu mülkiyetini tercih etmedi; düzenlemeyi seçti. Buna karşılık biz kamulaştırmaya gittik. Nedeni bugün tam bir açıklığa kavuşmuş olmamakla birlikte, ingiltere'de 19. yüzyılda bir hayli süre düzenlemeye gittik, ancak bu o kadar etkili o!madl. Bu ilk deneyimler konusunda ele almak istediğim ikinci husus, bu sıralarda mahalli idareler tarafından işletilen kamu firmalarının birçok bakımıardan özel firmalar kadar maliyet etkinlikli ve verimli olduğudur. Ben kendim örneğin 19. yüzyıldaki gaz endüstrisi konusunu inceleyerek, bunların verimliliklerine baktım ve bu dönemde aynı ölçüde etkin olduklarını gördüm. ingiltere'de bütün m bu mülkiyetin kamu sektörüne ikinci kez aktarılması, bütün sektörlerin milli leştirilmiş kömür, gaz,elektrik, demiryolu, havayolları, posta, telefon endüst= rilerinin tekelci kontrolüne verildiği, geçen savaştan sonraki dönemine rastlar. Burada işleyen iki faktör vardı; bunlardan ilki, kömür dı~ şmda, minimum etkin işletme ölçeğinin mahalli idarelerin ihtiyaç duyduklarından daha büyük birimler üzerine çıkmış olmaları idi. Eğer kamu mülkiyeti benimsenecek ise bunun ulusal bir düzeyde olması gerekiyordu. ikinci olarak, yine düzenleme yoluna gitmemiştik. Bu dönemde de niye düzenlemeye gitmemiş olduğumuz sorulduğu takdirde cevap yine tam açık olmayacaktır. Ancak insanlar i930'ların sorunlarını hala hatırlamaktaydı: Çok büyük ölçülerde işsizlik, katalizör olarak görülen bir sistem ile karşılaşılan sorunlar ve dolayısı ile insanların 1940'larda, özel teşebbüs çözümlerinin o safhadaki tehlikeli durumları nedeni ile kamu mülkiyetini seçmiş olmalarıydı. Bu nedenle 1940'Iarın sonları ile 50'lerde ingiltere'de ortaya çıkan şey, yüksek derecede merkeziyetçi ve kendi endüstrileri içinde herhangi bir rekabet ile karşı karşıya bulunmayan kuruluşlar olmuştur. Bunların her birisi kendi endüstrileri içinde tekelci idi, ancak ürünler arasında az da olsa rekabetle karşılaşıyor~ lardı ve bu nedenle örneğin kömür elektrik ile rekabet ediyordu. Ancak, bu şekildeki rekabet bile hükümet müdahaleleri nedeni ile, köreimiş ve azalmıştı. Bunun karşıtı da Parlamento ve Parlamento komisyonları tarafından yapılan ayrıntılı müdahaleler idi. Şimdi, bunun verimlilik sorunu ile ilgisi kanunca iki katildır. Herşeyden önce, ingilizlerin millileştirmiş oldukları endüstrilerin üretkenlik (verimlilik) ve maliyet etkinliği konusunda gerçekte ne bildiğimizi soracak olursak cevap pek fazla bir şeyolmayacaktır. Zira adı geçen endüstrilerde özel firmalar bulunmadığından, ingiliz kamu firmalarını özel firmalarla kolayca karşılaştırabilmek mümkün olmamıştır. Bunun alternatifi zaman içerisinde üretkenliğin ne şekilde artmış olduğuna bakmamız olacaktır. Eğer bunu ingiliz kamu hizmetleri sektörü için bir ilgi meselesi olarak yapacak otur- 20

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU SPK 7. ARAMA KONFERANSI NDA YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 ARALIK

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ NAZİLLİ İİBF İKTİSAT BÖLÜMÜ VE AVRUPA ARAŞTIRMALAR MERKEZİ TARAFINDAN DÜZENLENEN GÜNCEL EKONOMİK SORUNLAR KONGRESİ NDE YAPACAĞI Açılış Konuşmasının

Detaylı

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 Prof. Dr. Yıldırım Beyazıt ÖNAL 6. HAFTA 4. GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERE ULUSLAR ARASI FON HAREKETLERİ Gelişmekte olan ülkeler, son 25 yılda ekonomik olarak oldukça

Detaylı

T.C. İSTANBUL KALKINMA AJANSI

T.C. İSTANBUL KALKINMA AJANSI T.C. İSTANBUL KALKINMA AJANSI Bölgesel Yenilik Stratejisi Çalışmaları; Kamu Kurumlarında Yenilik Anketi İstanbul Bölgesel Yenilik Stratejisi Kamu Kurumlarında Yenilik Anketi Önemli Not: Bu anketten elde

Detaylı

AKOFiS ÖDEME VE MENKUL KIYMET MUTABAKAT SİSTEMLERİ, ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA KURULUŞLARI HAKKINDA KANUN. Halkla İlişkiler Başkanlığı

AKOFiS ÖDEME VE MENKUL KIYMET MUTABAKAT SİSTEMLERİ, ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA KURULUŞLARI HAKKINDA KANUN. Halkla İlişkiler Başkanlığı ÖDEME VE MENKUL KIYMET MUTABAKAT SİSTEMLERİ, ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA KURULUŞLARI HAKKINDA KANUN Halkla İlişkiler Başkanlığı TA K D İ M Değerli; Ana Kademe, Kadın Kolları, Gençlik Kolları MKYK

Detaylı

Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve Değerli Konuklar,

Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve Değerli Konuklar, Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve Değerli Konuklar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu nun desteğiyle, Enerji

Detaylı

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ 2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ TEPAV EPRI Dış Politika Etütleri AB Çalışma Grubu 9 Kasım 2005 Ankara Zeynep Songülen

Detaylı

2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ TÜRKİYE EKONOMİ KURUMU TARTIŞMA METNİ 2003/6 http://www.tek.org.tr 2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ Zafer Yükseler Aralık, 2003

Detaylı

BANK MELLAT Merkezi Tahran Türkiye Şubeleri 2014 II. ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

BANK MELLAT Merkezi Tahran Türkiye Şubeleri 2014 II. ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU BANK MELLAT Merkezi Tahran Türkiye Şubeleri 2014 II. ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU 1 İ Ç İ N D E K İ L E R I. GENEL BİLGİLER 1. Şubenin Gelişimi Hakkında Özet Bilgi 2. Şubenin Sermaye ve Ortaklık Yapısı 3.

Detaylı

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu v TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ÖNSÖZ Yirmi birinci yüzyılı bilgi teknolojisi çağı olarak adlandırmak ne kadar yerindeyse insan hakları çağı olarak adlandırmak da o kadar doğru olacaktır. İnsan

Detaylı

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası FĐNANSAL EĞĐTĐM VE FĐNANSAL FARKINDALIK: ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Durmuş YILMAZ Başkan Mart 2011 Đstanbul Sayın Bakanım, Saygıdeğer Katılımcılar, Değerli Konuklar

Detaylı

RAKAMLARLA KONYA İSTİHDAMI FEYZULLAH ALTAY

RAKAMLARLA KONYA İSTİHDAMI FEYZULLAH ALTAY Bugün, yükselen ekonomisi ve gelişmekte olan performansıyla ülkesi için önemli bir katma değer oluşturan sayılı merkezlerden birisidir. Gelişmekte olan ekonomisine paralel olarak birçok sektörde yeni iş

Detaylı

2012 YILI BALIKESİR İŞLETMELERİNİN SOSYO-EKONOMİK DURUM VE 2013 YILI BEKLENTİ ARAŞTIRMASI BALIKESİR TİCARET ODASI

2012 YILI BALIKESİR İŞLETMELERİNİN SOSYO-EKONOMİK DURUM VE 2013 YILI BEKLENTİ ARAŞTIRMASI BALIKESİR TİCARET ODASI 1 12 YILI BALIKESİR İŞLETMELERİNİN SOSYO-EKONOMİK DURUM VE 13 YILI BEKLENTİ ARAŞTIRMASI Şubat 13 2 ÖNSÖZ Değişen yerel ve ulusal ekonomik gündem paralelinde hazırlanan ve tamamen bilimsel esaslara göre

Detaylı

TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ

TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ GAZİ ERÇEL BAŞKAN TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI 6. Uluslararası Finans ve Ekonomi Forumu VİYANA, 9 KASIM 2000 Euro ile ilgili görüşlerimi sizlerle paylaşmak üzere, bu

Detaylı

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014 Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş Finansal Erişim Konferansı Açılış Konuşması 3 Haziran 2014 Sn. Hazine Müsteşarım, Sn. BDDK Başkanım, Dünya Bankasının ülke direktörü Sn. Raiser, yurtiçinden

Detaylı

Türkiye de Özelleştirme: Ekonomik ve Sosyal Etkileri. Dr. Orkun ÖZBEK. Tanım ve Amaçlar

Türkiye de Özelleştirme: Ekonomik ve Sosyal Etkileri. Dr. Orkun ÖZBEK. Tanım ve Amaçlar 2007 ARALIK -EKONOMİ Türkiye de Özelleştirme: Ekonomik ve Sosyal Etkileri Dr. Orkun ÖZBEK Tanım ve Amaçlar Genel bir tanımla kamu mülkiyetinin kısmen ya da tamamen özel sektöre devri anlamını taşıyan özelleştirme,

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014 ORTA VADELİ PROGRAM (2015-201) 8 Ekim 2014 DÜNYA EKONOMİSİ 2 2005 2006 200 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 T 2015 T Küresel Büyüme (%) Küresel büyüme oranı kriz öncesi seviyelerin altında seyretmektedir.

Detaylı

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Doç. Dr. Turan EROL un

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Doç. Dr. Turan EROL un Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Doç. Dr. Turan EROL un Şirket Finansmanı ve Halka Açılmada Yeni Yol Haritası: Girişim Sermayesi ve Özel Sermaye Şirketleri Panelinde Yaptığı Konuşma 21.03.2008 Oditoryum,

Detaylı

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar Yatırım (Sermaye Bütçelemesi) ve Finanslama Kararları Şirket Nedir? Finansal Yönetici Kimdir? Şirketin Amaçları Finansal piyasalar ve kurumların

Detaylı

2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ. Zafer YÜKSELER. (19 Haziran 2017)

2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ. Zafer YÜKSELER. (19 Haziran 2017) 2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ Zafer YÜKSELER (19 Haziran 2017) TÜİK, 2017 yılı ilk çeyreğine ilişkin GSYH büyüme hızını yüzde 5 olarak açıklamıştır. Büyüme hızı, piyasa beklentileri olan

Detaylı

ÖZELLEŞTİRME. Süleyman YAŞAR

ÖZELLEŞTİRME. Süleyman YAŞAR I ÖZELLEŞTİRME Süleyman YAŞAR II Yay n No : 1558 flletme-ekonomi Dizisi : 154 Geniflletilmifl 2. Bas - Mart 2005 - STANBUL ISBN 975-295 - 443 - X Copyright Bu kitab n bu bas s için Türkiye deki yay n haklar

Detaylı

tepav Haziran2012 N201234 Yeni TTK ya Uyum Maliyeti Ne Kadar? DEĞERLENDİRMENOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

tepav Haziran2012 N201234 Yeni TTK ya Uyum Maliyeti Ne Kadar? DEĞERLENDİRMENOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı DEĞERLENDİRMENOTU Haziran2012 N201234 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Sarp Kalkan 1 Politika Analisti, Ekonomi Etütleri Yeni TTK ya Uyum Maliyeti Ne Kadar? Son dönemde ekonomi gündeminin

Detaylı

NAKDİ SERMAYE ARTIŞINA SAĞLANAN KURUMLAR VERGİSİ AVANTAJI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ:

NAKDİ SERMAYE ARTIŞINA SAĞLANAN KURUMLAR VERGİSİ AVANTAJI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ: TARİH : 15/02/2016 SİRKÜLER NO : 2016/22 NAKDİ SERMAYE ARTIŞINA SAĞLANAN KURUMLAR VERGİSİ AVANTAJI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ: 1. YASAL DÜZENLEME İLE İLGİLİ HATIRLATMA: Bilindiği üzere, 6637 sayılı Kanunla

Detaylı

Türkiye de Dünya Bankası: Öncelikler ve Programlar

Türkiye de Dünya Bankası: Öncelikler ve Programlar Türkiye de Dünya Bankası: Öncelikler ve Programlar Dünya Bankası Grubu Hakkında Dünya Bankası nedir? 1944 te kurulan Banka, kalkınma desteği konusunda dünyanın en büyük kaynağıdır 184 üye ülke sahibidir

Detaylı

ÇALIŞMA EKONOMİSİ II

ÇALIŞMA EKONOMİSİ II ÇALIŞMA EKONOMİSİ II KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ.

Detaylı

Gürc r an n B ange g r

Gürc r an n B ange g r Gürcan Banger Hareket Noktası Kendi işini kurmaya karar vermede başlıca etkenler şunlardır: 1. İşini kaybetmek, 2. İşsizlik döneminin uzun sürmesine tepki, 3. Bir iş fırsatının belirlenmesi, 4. Daha çok

Detaylı

KURUMLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 1) NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SERİ NO: 9)

KURUMLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 1) NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SERİ NO: 9) KURUMLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 1) NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SERİ NO: 9) Resmi Gazete No: 29643 Resmi Gazete Tarihi: 04/03/2016 MADDE 1 3/4/2007 tarihli ve 26482 sayılı Resmî Gazete

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( ) ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME (2014-2016) I- Dünya Ekonomisine İlişkin Öngörüler Orta Vadeli Program ın (OVP) global makroekonomik çerçevesi oluşturulurken, 2014-2016 döneminde; küresel büyümenin

Detaylı

MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2010 YILI OCAK- HAZİRAN DÖNEMİ MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ

MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2010 YILI OCAK- HAZİRAN DÖNEMİ MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2010 YILI OCAK- HAZİRAN DÖNEMİ MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ DEĞERLENDİRMEK ÜZERE DÜZENLEDİĞİ BASIN TOPLANTISI KONUŞMA METNİ

Detaylı

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık İÇİNDEKİLER FİNANS, BANKACILIK VE KALKINMA 2023 ANA TEMA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA: FİNANS VE BANKACILIK ALT TEMALAR Türkiye Ekonomisinde Kalkınma ve Finans Sektörü İlişkisi AB Uyum Sürecinde Finans ve Bankacılık

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72 i Bu sayıda; Haziran İşgücü ve İstihdam gelişmeleri; Ocak-Ağustos Bütçe verileri değerlendirilmiştir. i 1 Gerçek işsizlikte ciddi artış

Detaylı

Liberalleşmenin Türkiye Enerji. 22 Şubat 2012

Liberalleşmenin Türkiye Enerji. 22 Şubat 2012 Liberalleşmenin Türkiye Enerji Piyasasına Etkileri i 22 Şubat 2012 Liberalleşmenin son kullanıcılara yararları somutları çeşitli sektörlerde kanıtlanmıştır Telekom Havayolu Liberalleşme öncesi > Genellikle

Detaylı

2012 yılı merkezi yönetim bütçesine bakış

2012 yılı merkezi yönetim bütçesine bakış Değişmeyen yapısal sorunlar ışığında 2012 yılı merkezi yönetim bütçesine bakış GİRİŞ Bütçe, öncelikle yürütme organının kamunun ihtiyaçlarını belirlemesi ve bunların karşılanması için halktan toplanacak

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Ağustos 2017 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 TEMMUZ İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME Yılın İlk 7 Ayında

Detaylı

KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ VE ÖZELLEŞTİRME

KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ VE ÖZELLEŞTİRME Doç. Dr. Pınar Feyzioğlu Akkoyunlu İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ VE ÖZELLEŞTİRME Yay n No : 2578 İşletme-Ekonomi Dizisi : 531 1. Bask -

Detaylı

5510 sayılı SSGSS Kanunuyla getirilen sistem bağlanacak emekli aylıklarını düşürecek.

5510 sayılı SSGSS Kanunuyla getirilen sistem bağlanacak emekli aylıklarını düşürecek. YENİ DÖNEMDE EMEKLİ AYLIKLARI NASIL HESAPLANACAK? Emekli Aylıkları Oransal Olarak Daha Düşük Bağlanacak 5510 sayılı SSGSS Kanunuyla getirilen sistem bağlanacak emekli aylıklarını düşürecek. Aylıkların

Detaylı

MALİ HİZMETLER MÜDÜRLÜĞÜ 2008 YILI FAALİYET RAPORU

MALİ HİZMETLER MÜDÜRLÜĞÜ 2008 YILI FAALİYET RAPORU MALİ HİZMETLER MÜDÜRLÜĞÜ 2008 YILI FAALİYET RAPORU MALİ HİZMETLER MÜDÜRLÜĞÜ 2008 YILI FALİYET RAPORU 2004 Yılında Belediyemiz birimleri günü geçmiş birbirinden bağımsız bilgisayar teknolojisiyle hizmetini

Detaylı

Bölüm 3. Dış Çevre Analizi

Bölüm 3. Dış Çevre Analizi Bölüm 3 Dış Çevre Analizi 1 2 Çevre Analizi Ç E V R E A N A L İ Z İ D I Ş Ç E V R E İ Ç Ç E V R E Genel / Uzak Dış Çevre Analizi Sektör / Yakın Dış Çevre Analizi İşletme İçi Çevre Analizi Politik Uluslararası

Detaylı

Finans Sektöründe Tüketici Hukuku ve Uygulama Alanları Sempozyumu. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı Türkiye Bankalar Birliği

Finans Sektöründe Tüketici Hukuku ve Uygulama Alanları Sempozyumu. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı Türkiye Bankalar Birliği Finans Sektöründe Tüketici Hukuku ve Uygulama Alanları Sempozyumu Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı Türkiye Bankalar Birliği İstanbul 6 Aralık 2012 Sayın Bakanım, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun

Detaylı

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002. C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002. DEVLET PLANLAMA TEŞKİLATI NIN GELİR DAĞILIMINDA ADALETSİZLİK VE YOKSULLUK SORUNUNA YAKLAŞIMI (SEKİZİNCİ

Detaylı

SERMAYE PİYASASI HUKUKU

SERMAYE PİYASASI HUKUKU SERMAYE PİYASASI HUKUKU KISA ÖZET KOLAYAOF 2 Kolayaof.com 0 362 2338723 Sayfa 2 İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE- SERMAYE PİYASASI HUKUKU VE SERMAYE PİYASASININ İŞLEYİŞİ... 4 2. ÜNİTE- SERMAYE PİYASASI ARAÇLARI...

Detaylı

İlişkili taraf tanımı ile bu standardın kapsamının ayrıntıları için UMS 24 standardına bakınız.

İlişkili taraf tanımı ile bu standardın kapsamının ayrıntıları için UMS 24 standardına bakınız. UMS 24 Standarda (standardın ilgili paragraflarına referans verilmiştir) İlişkili Taraflar İle İlgili Açıklamalar Kontrol listesinin bu kısmı ilişkili taraflar ve söz konusu taraflarla olan işlemlerin

Detaylı

Cari açığın bazı özellikleri ve politika önerileri. Seyfettin Gürsel

Cari açığın bazı özellikleri ve politika önerileri. Seyfettin Gürsel Bilgi Notu 8/2 23.7.28 Cari açığın bazı özellikleri ve politika önerileri Seyfettin Gürsel Bu bilgi notunda büyümekte olan cari açığın (22-27) yatırım mallarının finansmanı, enerji fiyatları, reel kur

Detaylı

Sentez Araştırma Verileri

Sentez Araştırma Verileri Eğitim, Görsel-İşitsel & Kültür Yürütme Ajansı Eğitim ve Kültür Genel Müdürlüğü Yaşam Boyu Öğrenim Programı İnternet Üzerinden Kişisel İşgücünü Geliştirin Leonardo da Vinci LLP (Yaşamboyu Öğrenim Programı)

Detaylı

Makroekonomik Hedeflere Ulaşmada Rekabet Politikası ve Uygulamalarının Rolü

Makroekonomik Hedeflere Ulaşmada Rekabet Politikası ve Uygulamalarının Rolü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Makroekonomik Hedeflere Ulaşmada Rekabet Politikası ve Uygulamalarının Rolü Durmuş Yılmaz, Başkan 26 Mart 2008, Ankara Değerli Konuklar, Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Detaylı

Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşmaları: Yatırım Kavramı ve En Çok Gözetilen Ulus Kayıtları

Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşmaları: Yatırım Kavramı ve En Çok Gözetilen Ulus Kayıtları Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşmaları: Yatırım Kavramı ve En Çok Gözetilen Ulus Kayıtları Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması (YKTK) Anlaşmaları veya dünyada bilinen diğer adıyla

Detaylı

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL Brezilya: Ülkeler arası gelir grubu sınıflandırmasına göre yüksek orta gelir grubunda yer almaktadır. 1960 ve 1970 lerdeki korumacı

Detaylı

Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler

Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler Risk Yönetimi ve Kontrol Genel Müdürlüğü Ekonomik Analiz ve Değerlendirme Dairesi Küresel Ekonomik Görünüm OECD 6 Mayıs ta yaptığı değerlendirmede 2014 yılı için yaptığı

Detaylı

Firma Değerlemesi (1) Ders 6 Finansal Yönetim 15.414

Firma Değerlemesi (1) Ders 6 Finansal Yönetim 15.414 Firma Değerlemesi (1) Ders 6 Finansal Yönetim 15.414 Bugün Firma Değerlemesi Temettü iskonto modeli (DDM) Nakit akışı, karlılık ve büyüme Okuma Brealey ve Myers, Bölüm 4 Firma Değerleme WSJ haberine göre

Detaylı

BÖLÜM KÜÇÜK İŞLETMELERİN SORUNLARI VE ÇÖZÜM YOLLARI

BÖLÜM KÜÇÜK İŞLETMELERİN SORUNLARI VE ÇÖZÜM YOLLARI BÖLÜM 10 -- KÜÇÜK İŞLETMELERİN SORUNLARI VE ÇÖZÜM YOLLARI DIŞ SORUNLAR Küçük işletmelerin gelişmekte olan ülkelerde önüne çıkan engeller aşağıdaki gibi listelenebilir: 1. Finansman sorunu - Kaynak çeşidi

Detaylı

Bölgesel kalkınmada BKA ların genel görünümü

Bölgesel kalkınmada BKA ların genel görünümü economicpolicyresearchinstitute ekonomipolitikalarıaraş tırmaenstitüsü Bölgesel kalkınmada BKA ların genel görünümü Derya Sevinç July 14, 2006, Kayseri Kalkınma Ajansları:Genel Görünüm Slide 2 Avrupa AB

Detaylı

Tedarik Zincirinde Satın Alma ve Örgütsel İlişkiler

Tedarik Zincirinde Satın Alma ve Örgütsel İlişkiler Tedarik Zincirinde Satın Alma ve Örgütsel İlişkiler Arş.Gör. Duran GÜLER Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Satın Alma ve Tedarik Satın Alma: Üretimde kullanılmak ya da yeniden satmak

Detaylı

Girişimcilik GİRİŞİMCİLİK. Ders 01. ŞENYURT / 1

Girişimcilik GİRİŞİMCİLİK. Ders 01. ŞENYURT     / 1 GİRİŞİMCİLİK Ders 01 www.ozersenyurt.net www.orbeetech.com / 1 Başlamak için mükemmel olmak zorunda değilsin; Fakat mükemmel olmak için başlamak zorundasın www.ozersenyurt.net www.orbeetech.com / 2 GİRİŞİMCİLİK

Detaylı

ISLAMIC FINANCE NEWS ROADSHOW 2013-TURKEY

ISLAMIC FINANCE NEWS ROADSHOW 2013-TURKEY ISLAMIC FINANCE NEWS ROADSHOW 2013-TURKEY 3 EYLÜL 2013 DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Değerli konuklar, yurtdışından gelen değerli misafirlerimiz, finans sektörünün kıymetli

Detaylı

Yerelleşme, en genel anlamda, kamu hizmetleri sorumluluk ve yetkilerinin merkezi hükümetten yarı-bağımsız hükümet veya organizasyonlara veya özel

Yerelleşme, en genel anlamda, kamu hizmetleri sorumluluk ve yetkilerinin merkezi hükümetten yarı-bağımsız hükümet veya organizasyonlara veya özel YERELLEŞME NEDİR? Yerelleşme, en genel anlamda, kamu hizmetleri sorumluluk ve yetkilerinin merkezi hükümetten yarı-bağımsız hükümet veya organizasyonlara veya özel sektöre ya da alt yönetsel birimlere

Detaylı

MAHALLİ İDARELER FİNANSMANI MAYIS 2008

MAHALLİ İDARELER FİNANSMANI MAYIS 2008 MAHALLİ İDARELER FİNANSMANI MAYIS 2008 MAHALLİ İDARELERİN FİNANSMANI İÇERİK 1. BORÇLANMA NEDENİ 2. BORÇLANMA ÇEŞİTLERİ VE KAYNAKLARI 3. KREDİ HACMİ VE VAKIFBANK UYGULAMASI 4. YURT DIŞI FARKLI UYGULAMALAR

Detaylı

EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N

EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N 1 EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER 1 3 M A R T 2 0 1 4, P E R Ş E M B E Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N 1948 DEKİ EKONOMİK DURUM 2 TABLO I Ülke ABD Doları Danimarka 689 Fransa 482 İtalya

Detaylı

tepav Tasarruf kamudan başlar Nisan2012 N201124 DEĞERLENDİRMENOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

tepav Tasarruf kamudan başlar Nisan2012 N201124 DEĞERLENDİRMENOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı DEĞERLENDİRMENOTU Nisan2012 N201124 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Sarp KALKAN 1 Analist, Ekonomi Etütleri Tasarruf kamudan başlar Türkiye nin cari açık sorunu ve bunun altında yatan

Detaylı

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/96

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/96 Ö z e t B ü l t e n Tarih : 21.12.2018 Sayı : 2018/96 Değerli Müşterimiz; Son günlerde mevzuatımızda meydana gelen gelişmeler, konu başlıkları itibariyle aşağıdadır. A. Konu Başlıkları; -2019 Yılından

Detaylı

DERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ

DERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ DERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ Bugünki dersin içeriği: 1. MALİYE POLİTİKASI VE DIŞLAMA ETKİSİ... 1 2. UYUMLU MALİYE VE

Detaylı

Türkiye, bu oranla araştırmaya katılan 24 ülke arasında 5. sırada yer alıyor.

Türkiye, bu oranla araştırmaya katılan 24 ülke arasında 5. sırada yer alıyor. Sayın Başkan, Değerli Basın mensupları, Odamızın Mayıs ayı olağan Meclis toplantısına hoş geldiniz diyor, hepinizi şahsım ve yönetim kurulu adına saygıyla selamlıyorum. 65. Hükümetimiz, dün Sayın Cumhurbaşkanımızın

Detaylı

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ VİZYON BELGESİ (TASLAK) Türkiye 2053 Stratejik Lokomotif Sektörler MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ Millet Hafızası ve Devlet Aklının bize bıraktığı miras ve tarihî misyon, İstanbul un Fethinin

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... 1-20 1.1. Temel Makro Ekonomik Göstergelere Göre Türkiye nin Mevcut Durumu ve Dünyadaki Yeri... 1 1.2. Ekonominin Artıları Eksileri; Temel

Detaylı

ACP Yapı Elemanları Şirket Müdürü Erhan Karabağ

ACP Yapı Elemanları Şirket Müdürü Erhan Karabağ ACP Yapı Elemanları Şirket Müdürü Erhan Karabağ ACP Yapı Elemanları Şirket Müdürü Erhan Karabağ dan, Röportaj Konumuz Olan 2014 Yılı Değerlendirmeleri ve 2015 Yılı Hedefleriyle İlgili Bilgiler Aldık. Firmanız

Detaylı

Sayın Arsuz Belediye Başkanım,/ Saygıdeğer Konuşmacılar,/

Sayın Arsuz Belediye Başkanım,/ Saygıdeğer Konuşmacılar,/ Sayın Arsuz Belediye Başkanım,/ Saygıdeğer Konuşmacılar,/ Değerli Katılımcılar,/ Arsuz Belediyesi nin ev sahipliğinde düzenlenen/ bölgemizin enerji sektöründeki durumu/ ve geleceği hakkında görüşmeler

Detaylı

FİNANSAL YÖNETİME İLİŞKİN GENEL İLKELER. Prof. Dr. Ramazan AKTAŞ

FİNANSAL YÖNETİME İLİŞKİN GENEL İLKELER. Prof. Dr. Ramazan AKTAŞ FİNANSAL YÖNETİME İLİŞKİN GENEL İLKELER Prof. Dr. Ramazan AKTAŞ 1 İçerik Finansal Yönetim, Amaç ve İşlevleri Piyasalar, Yatırımlar ve Finansal Yönetim Arasındaki İlişkiler İşletmelerde Vekalet Sorunu (Asil

Detaylı

YÖNT 101 İŞLETMEYE GİRİŞ I

YÖNT 101 İŞLETMEYE GİRİŞ I YÖNT 101 İŞLETMEYE GİRİŞ I İŞLETME BİRİMİ VE İŞLETMEYİ TANIYALIM YONT 101- İŞLETMEYE GİRİŞ I 1 İŞLETME VE İLİŞKİLİ KAVRAMLAR ÖRGÜT KAVRAMI: Örgüt bir grup insanın faaliyetlerini bilinçli bir şekilde, ortak

Detaylı

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI KEMAL KILIÇDAROĞLU NUN KONUK KONUŞMACI OLDUĞU TOPLANTI YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI 1 ARALIK 2014 İZMİR Cumhuriyet Halk Partisi nin çok değerli Genel Başkanı ve çalışma arkadaşları,

Detaylı

3. Emek Piyasası. Grafik-3.1: İşsizlik Oranları (yüzde)

3. Emek Piyasası. Grafik-3.1: İşsizlik Oranları (yüzde) 3. Emek Piyasası Türkiye de işsizlik oranında son dönemde katılık ve bozulmalar dikkat çekmektedir. 2012 yılından itibaren yavaş bir tempoda artan işsizlik oranı 2016 yılı ikinci yarısında belirgin bir

Detaylı

İçindekiler kısa tablosu

İçindekiler kısa tablosu İçindekiler kısa tablosu Önsöz x Rehberli Tur xii Kutulanmış Malzeme xiv Yazarlar Hakkında xx BİRİNCİ KISIM Giriş 1 İktisat ve ekonomi 2 2 Ekonomik analiz araçları 22 3 Arz, talep ve piyasa 42 İKİNCİ KISIM

Detaylı

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU 4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU Yeni Dönem Türkiye - AB Perspektifi Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı: Fırsatlar ve Riskler ( 21-22 Kasım 2013, İstanbul ) SONUÇ DEKLARASYONU ( GEÇİCİ ) 1-4. Türkiye

Detaylı

DEVLET BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN YAPISAL REFORMALARIN MAKROEKONOMİK ETKİLERİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI (26 EKİM 2007 ANKARA)

DEVLET BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN YAPISAL REFORMALARIN MAKROEKONOMİK ETKİLERİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI (26 EKİM 2007 ANKARA) DEVLET BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN YAPISAL REFORMALARIN MAKROEKONOMİK ETKİLERİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI (26 EKİM 2007 ANKARA) Değerli Katılımcılar, Değerli Konuklar, Türkiye, yapısal reformlar ile

Detaylı

Ata Portföy Yönetimi A.Ş 3 Ocak 2014

Ata Portföy Yönetimi A.Ş 3 Ocak 2014 Ayın Yatırım Sözü: Çoğunluk iyimser iken menkul kıymet fiyatları getiriden ziyade risk içerir; Çoğunluk kötümser iken ise menkul kıymet fiyatları içerdiği riskten daha fazla getiri potansiyeli sunar. Horawd

Detaylı

R KARLILIK VE SÜRDÜRÜLEB

R KARLILIK VE SÜRDÜRÜLEB ÜRETİMDE İNOVASYON BİLAL AKAY Üretim ve Planlama Direktörü 1 İleri teknolojik gelişme ve otomasyon, yeni niteliklere ve yüksek düzeyde eğitim almış insan gücüne eğilimi artıyor. Mevcut iş gücü içinde bu

Detaylı

2015/2.DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVLARI MUHASEBE DENETİMİ 25 Temmuz 2015-Cumartesi 09:00-10:30

2015/2.DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVLARI MUHASEBE DENETİMİ 25 Temmuz 2015-Cumartesi 09:00-10:30 2015/2.DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVLARI MUHASEBE DENETİMİ 25 Temmuz 2015-Cumartesi 09:00-10:30 SORULAR SORU 1- Genel kabul görmüş denetim standartlarında; Çalışma Alanı ve Raporlama Standartlarını

Detaylı

8.0 PLANLAMA UYGULAMA ARAÇLARI

8.0 PLANLAMA UYGULAMA ARAÇLARI 8.0 PLANLAMA UYGULAMA ARAÇLARI 8.1 EKONOMİK VE MALİ YÖNLER 364 8.1 EKONOMİK VE MALİ YÖNLER 8.1 EKONOMİK VE MALİ YÖNLER 365 8.1 EKONOMİK VE MALİ YÖNLER 8.1.1 Giriş Kent gelişiminin planlaması farklı ülkelerde

Detaylı

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI 2014 YILI PROGRAMI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI 2014 YILI PROGRAMI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR T.C. KALKINMA BAKANLIĞI 2014 YILI PROGRAMI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR 11 EKİM 2013 T.C. KALKINMA BAKANLIĞI 2014 YILI PROGRAMI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR 11 EKİM 2013 İÇİNDEKİLER GENEL

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Gruplara Yönelik Gelir Amaçlı Kamu Borçlanma Araçları

Detaylı

Maliye Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

Maliye Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri Maliye Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri MLY733 1 3 + 0 6 Araştırma yöntemlerindeki farklı anlayışları, yaygın olarak kullanılan

Detaylı

Türkiye de işsizler artık daha yaşlı

Türkiye de işsizler artık daha yaşlı Türkiye de işsizler artık daha yaşlı Esen Çağlar, Ozan Acar, Haki Pamuk Mart 2007 2001 krizinden günümüze Türkiye ekonomisinde iki önemli yapı değişikliği birlikte yaşanmıştır. Bir yandan makroekonomik

Detaylı

2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi 2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisadi ve Mali Analiz Yüksek Lisansı Bütçe Uygulamaları ve Mali Mevzuat Dersi Kıvanç

Detaylı

Türkiye Ekonomisinde Temel Sorunlar ve CHP nin Ekonomi Politikaları Eylül 2012

Türkiye Ekonomisinde Temel Sorunlar ve CHP nin Ekonomi Politikaları Eylül 2012 Türkiye Ekonomisinde Temel Sorunlar ve CHP nin Ekonomi Politikaları Eylül 2012 Faik Öztrak Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tekirdağ Milletvekili 1 2003-2012 Bir Başarı Hikayesi Var mı?

Detaylı

ENERJİ SEKTÖRÜNDE YÖNETİM YAPISI. A. Banu Demirbaş. Sayın Başkan, teşekkür ediyorum...

ENERJİ SEKTÖRÜNDE YÖNETİM YAPISI. A. Banu Demirbaş. Sayın Başkan, teşekkür ediyorum... ENERJİ SEKTÖRÜNDE YÖNETİM YAPISI A. Banu Demirbaş Sayın Başkan, teşekkür ediyorum... Enerji sektöründe serbestleşme ve özelleştirme uygulamaları gereği yeniden yapılanma sürecinde sektörün yönetim yapısı

Detaylı

Yatırımcılara dünyayı vadediyoruz.

Yatırımcılara dünyayı vadediyoruz. Yatırımcılara dünyayı vadediyoruz. Akbank T.A.Ş. B Tipi Franklin Templeton Şemsiye Fonu na Bağlı Yabancı Menkul Kıymetler Alt Fonları Akbank - Franklin Templeton işbirliği ile dünya çapında yatırım fırsatı:

Detaylı

1930 DÜNYA BUHRANI DÂHİL, TÜRKİYE BU KADAR AĞIR KRİZ YAŞAMADI.

1930 DÜNYA BUHRANI DÂHİL, TÜRKİYE BU KADAR AĞIR KRİZ YAŞAMADI. ESFENDER KORKMAZ CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ 30 HAZİRAN 2009 BASIN BİLDİRİSİ 1930 DÜNYA BUHRANI DÂHİL, TÜRKİYE BU KADAR AĞIR KRİZ YAŞAMADI. Türkiye 2009 un (Ocak- Şubat-Mart aylarında) ilk çeyreğinde tüm

Detaylı

ÖZELLEŞTİRME UYGULAMALARI ve ALTYAPI YATIRIMLARININ FİNANSMANI: ALTERNATİF YATIRIM FON VE ORTAKLIKLARI İLE DİĞER SERMAYE PİYASASI ARAÇLARI

ÖZELLEŞTİRME UYGULAMALARI ve ALTYAPI YATIRIMLARININ FİNANSMANI: ALTERNATİF YATIRIM FON VE ORTAKLIKLARI İLE DİĞER SERMAYE PİYASASI ARAÇLARI ÖZELLEŞTİRME UYGULAMALARI ve ALTYAPI YATIRIMLARININ FİNANSMANI: ALTERNATİF YATIRIM FON VE ORTAKLIKLARI İLE DİĞER SERMAYE PİYASASI ARAÇLARI KONULU ÇALIŞTAY AÇILIŞ KONUŞMASI Dr. Vahdettin ERTAŞ SPK Başkanı

Detaylı

Modern Pazarlama Anlayışındaki Önemli Kavramlar

Modern Pazarlama Anlayışındaki Önemli Kavramlar Modern Pazarlama Anlayışındaki Önemli Kavramlar Müşteri Değeri: Bir değişim işleminde müşterinin elde ettiği yararların katlandığı veya ödediği bedele oranı Müşteri Tatmini: Mal veya hizmetin, müşteri

Detaylı

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI 2015 YILI PROGRAMI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI 2015 YILI PROGRAMI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR T.C. KALKINMA BAKANLIĞI 2015 YILI PROGRAMI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR 15 EKİM 2014 T.C. KALKINMA BAKANLIĞI 2015 YILI PROGRAMI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR 15 EKİM 2014 İÇİNDEKİLER GENEL

Detaylı

GİRİŞİM SERMAYESİ YATIRIM ORTAKLIĞI SİSTEMİ

GİRİŞİM SERMAYESİ YATIRIM ORTAKLIĞI SİSTEMİ GİRİŞİM SERMAYESİ YATIRIM ORTAKLIĞI SİSTEMİ Genellikle profesyoneller tarafından oluşturulan Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı sistemi genç, dinamik, hızlı büyüme ve yüksek karlılık potansiyeli olan

Detaylı

Çin in Avrupa da Pazar Kaybı Devam Ediyor Yazar: Mithat Aracı/Da Kong

Çin in Avrupa da Pazar Kaybı Devam Ediyor Yazar: Mithat Aracı/Da Kong Çin in Avrupa da Pazar Kaybı Devam Ediyor Yazar: Mithat Aracı/Da Kong 2013 yılının bu ilk Çorapland dergisiyle başlayarak, sizlere, bu güne kadar yalnızca pamuklu soket segmenti vasıtasıyla analiz ettiğim

Detaylı

MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2013 YILI İLK YARI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ

MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2013 YILI İLK YARI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2013 YILI İLK YARI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ DEĞERLENDİRMEK ÜZERE DÜZENLEDİĞİ BASIN TOPLANTISI KONUŞMA METNİ 15 TEMMUZ 2013

Detaylı

Bölüm 1 (Devam) Finansal Piyasalar & Kurumlar

Bölüm 1 (Devam) Finansal Piyasalar & Kurumlar Bölüm 1 (Devam) Finansal Piyasalar & Kurumlar İşlenecek Konular Finansal piyasalar ve kurumların önemi Tasarrufların şirketlere akışı Finansal piyasaların ve aracıların fonksiyonları Değer maksimizasyonu

Detaylı

ADİ ORTAKLIK KASASINDAKİ NAKİT FAZLASININ ORTAKLARA

ADİ ORTAKLIK KASASINDAKİ NAKİT FAZLASININ ORTAKLARA ADİ ORTAKLIK KASASINDAKİ NAKİT FAZLASININ ORTAKLARA KATILIM PAYLARI ORANINDA AVANS OLARAK VERİLMESİ HALİNDE TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI VE KDV UYGULAMASI Uygulamada sıkça karşılaşılan

Detaylı

SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR

SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR 1 Sirküler Tarihi: 11.03.2016 Sirküler No : 2016/9 SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR SERMAYE ARTIRIMINDA İNDİRİMİN USUL VE ESASLARI BELİRLENDİ 1. Genel Bilgi: Bilindiği üzere 6637 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde

Detaylı

TESİS TASARIMI ve PLANLAMASI -Giriş-

TESİS TASARIMI ve PLANLAMASI -Giriş- TESİS TASARIMI ve PLANLAMASI -Giriş- Hazırlayan Yrd. Doç. Selçuk Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi - Endüstri Mühendisliği Bölümü İşletme: İnsanların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla mal ve

Detaylı

MALİYE ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS

MALİYE ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS MALİYE ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ 1. Yıl - GÜZ DÖNEMİ Doktora Uzmanlık Alanı MLY898 3 3 + 0 6 Bilimsel araştırmarda ve yayınlama süreçlerinde etik ilkeler. Tez yazım kuralları,

Detaylı

FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME

FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME Niyazi ÖZPEHRİZ FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME 1. Giriş Finansal sistemin işleyişi, ekonomik büyüme üzerinde önemli etkilere sahip olabilmektedir. İyi işleyen bankacılık sistemi ve menkul

Detaylı

FİNANSAL YÖNETİM. Finansal Planlama Nedir?

FİNANSAL YÖNETİM. Finansal Planlama Nedir? FİNANSAL YÖNETİM FİNANSAL PLANLAMA Yrd.Doç.Dr. Serkan ÇANKAYA Finansal analiz işletmenin geçmişe dönük verilerine dayanmaktaydı ancak finansal planlama ise geleceğe yönelik hareket biçimini belirlemeyi

Detaylı

DEVLET BAKANI VE BAŞMÜZAKERECİ BABACAN: TÜRKİYE, İŞ YAPMAK, HİZMET ÜRETMEK, ÜRÜN ÜRETMEK, PARA KAZ

DEVLET BAKANI VE BAŞMÜZAKERECİ BABACAN: TÜRKİYE, İŞ YAPMAK, HİZMET ÜRETMEK, ÜRÜN ÜRETMEK, PARA KAZ DEVLET BAKANI VE BAŞMÜZAKERECİ BABACAN: TÜRKİYE, İŞ YAPMAK, HİZMET ÜRETMEK, ÜRÜN ÜRETMEK, PARA KAZ Şubat 17, 2007-12:00:00 DEVLET BAKANI VE BAŞMÜZAKERECİ BABACAN: ''TÜRKİYE, İŞ YAPMAK, HİZMET ÜRETMEK,

Detaylı

15 Ekim 2014 Genel Merkez

15 Ekim 2014 Genel Merkez ÇİN Yatırım Fırsatları Paneli 15 Ekim 2014 Genel Merkez İş Dünyamızın Saygıdeğer Mensupları, Değerli MÜSİAD üyeleri, Değerli Basın Mensupları, Toplantımıza katılımından dolayı teşekkür ediyor, Sizleri

Detaylı