T.C. GAZĠOSMANPAġA ÜNĠVERSĠTESĠ Bilimsel AraĢtırma Projeleri Komisyonu. Sonuç Raporu. Proje No: 2012/18

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "T.C. GAZĠOSMANPAġA ÜNĠVERSĠTESĠ Bilimsel AraĢtırma Projeleri Komisyonu. Sonuç Raporu. Proje No: 2012/18"

Transkript

1 T.C. GAZĠOSMANPAġA ÜNĠVERSĠTESĠ Bilimsel AraĢtırma Projeleri Komisyonu Sonuç Raporu Proje No: 2012/18 Projenin BaĢlığı: TOKAT ĠLĠ ERĠġKĠNLERĠ NDE HEMOKROMATOZĠS SIKLIĞI ve ĠLĠġKĠLĠ GEN MUTASYONLARININ ANALĠZĠ Proje Yöneticisi Prof. Dr. ġemsettin ġahġn Birimi Tıp Fakültesi/ Tıbbi Biyokimya AD. AraĢtırmacılar ve Birimleri Öğr. Gör. Dr. Ġsmail BENLĠ - Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya AD. Yrd. Doç. Dr. Ali AKBAġ - Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya AD. Öğr. Gör. Dr. Leyla AYDOĞAN - Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya AD. (Kasım / 2013)

2 T.C. GAZĠOSMANPAġA ÜNĠVERSĠTESĠ Bilimsel AraĢtırma Projeleri Komisyonu Sonuç Raporu Proje No: 2012/18 Projenin BaĢlığı: TOKAT ĠLĠ ERĠġKĠNLERĠ NDE HEMOKROMATOZĠS SIKLIĞI ve ĠLĠġKĠLĠ GEN MUTASYONLARININ ANALĠZĠ Proje Yöneticisi Prof. Dr. ġemsettin ġahġn Birimi Tıp Fakültesi/ Tıbbi Biyokimya AD. AraĢtırmacılar ve Birimleri Öğr. Gör. Dr. Ġsmail BENLĠ - Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya AD. Yrd. Doç. Dr. Ali AKBAġ - Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya AD. Öğr. Gör. Dr. Leyla AYDOĞAN - Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya AD. (Kasım / 2013)

3 i ÖZET* TOKAT ĠLĠ ERĠġKĠNLERĠ NDE HEMOKROMATOZĠS SIKLIĞI ve ĠLĠġKĠLĠ GEN MUTASYONLARININ ANALĠZĠ Bu çalışmanın amacı Türkiye nin Karadeniz bölgesindeki Tokat ilinde hemokromatosize neden olan C282Y, H63D ve S65C mutasyonlarının dağılımını ve bu mutasyonların serum demir (SD), doymamış demir bağlama kapasitesi (UIBC), total demir bağlama kapasitesi (TIBC), serum ferritin (SF) ve transferrin saturasyonu (TS%) seviyelerine etkisini araştırmaktır. Çalışma grubu Türkiye nin Karadeniz Bölgesinde bulunan, on sekiz yaş üstü yaklaşık bireyin yaşadığı, Tokat ilini yansıtan yetmiş lokal alandan seçilmiştir. Çalışma populasyonunu oluşturan 1095 birey birey arasından rastgele örnekleme metodu ile seçilmiştir. Çalışmaya populasyonunda HFE mutasyonlarının (C282Y, H63D, S65C) genotip ve allel frekansları belirlenmiş, ayrıca genotipe göre SD, UIBC, TIBC, SF ve TS% değerleri tespit edilmiştir. C282Y, H63D ve S65C mutasyonlarının allel frekansları sırasıyla %0,41, %10,5 ve %0,73 dir. Erkeklerde ve bayanlarda genotiplere göre belirlenen ortalama SD, UIBC, TIBC, SF ve %TS seviyeleri arasında istatistiksel olarak anlam tespit edilmemiştir. Sonuç olarak; toplumumuzda HFE mutasyonları içinde HH için en riskli allel olan C282Y %0,41 gibi düşük frekansı göstermesi bakımından Avrupa toplumları içinde en az görülen populasyonlardan biridir. H63D allel frekansı %10,5 olarak tespit edilmiştir. Bu oran Avrupa toplumlarında gözlenene yakın olmakla birlikte toplumumuz Avrupa da en düşük frekansa sahip populasyon olarak tespit edilmiştir. S65C allel frekansı ülkemizde ilk defa incelenmiş ve allel frekansı %0,73 olarak bulunmuştur. HFE mutasyonlarının toplumumuzda demir indekslerini etkilediği ancak bu etkinin anlamlı düzeyde olmadığı gözlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Hemokromatozis, HFE, Polimorfizm, C282Y, H63D, S65C (*) Bu çalışma Gaziosmanpaşa Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu tarafından desteklenmiştir (Proje No: 2012/18).

4 ii ABSTRACT* ANALYSIS of HEMOCHROMATOSIS and RELATED GENE MUTATIONS FREQUENCIES in the ADULTS of TOKAT PROVINCE The aim of this study was to Tokat province in Turkey's Black Sea which is why hemokromatosize C282Y, H63D and S65C mutations and mutations in the distribution of serum iron (SI), unsaturated iron binding capacity ( UIBC ), total iron binding capacity ( TIBC ), serum ferritin (SF ) and transferrin saturation (TS %) to investigate the effect of the level. The working group in the Black Sea region of Turkey, approximately 530,000 individuals over the age of eighteen lived seventy Tokat province reflects the local area have been selected. Individuals that make up the population of 530,000 individuals working from 1095 were selected by random sampling method. The study population HFE mutations ( C282Y, H63D, S65C ) genotype and allele frequencies were determined, also by genotype SD, UIBC, TIBC, SF and TS % values were determined. C282Y, H63D and S65C mutations in the allele frequencies, respectively, 0.41 %, 0.73 %, and 10.5%, respectively. Men and women, is determined by the average of genotypes SI, UIBC, TIBC, SF and TS % was detected between the levels of statistical significance. As a result, the risk allele in our society that HFE C282Y mutations in the HH frequency as low as 0.41% in terms of showing the populations in European societies is one of the least. H63D allele frequency was found to be 10.5%. This rate is close to that observed in European societies, our society has been identified as the population in Europe, with the lowest frequency. S65C allele frequency was examined for the first time in our country and the allele frequency was found to be 0.73%. HFE mutations significantly impact our society, but this did not appear to affect iron indices. Keywords: Hemochromatosis, HFE, Polymorphism, C282Y, H63D, S65C ( ) This study was supported by the Gaziosmanpasa University Scientific Research Projects Commission. (Project No: 2012/18).

5 iii ÖNSÖZ Bu çalışmada Türkiye nin Karadeniz bölgesindeki Tokat ilinde HFE geninde gözlenen C282Y, H63D ve S65C mutasyonlarının dağılımı ve bu mutasyonların serum demir (SD), doymamış demir bağlama kapasitesi (UIBC), total demir bağlama kapasitesi (TIBC), serum ferritin (SF) ve transferrin saturasyonu (TS%) seviyelerine etkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Çalışmaya katkılarından dolayı Gaziosmanpaşa Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu na, Klinik Araştırmalar Etik Kurulu na, çalışmada emeği geçen herkese teşekkür ederim.

6 iv ĠÇĠNDEKĠLER Sayfa ÖZET i ABSTRACT ii ÖNSÖZ iii SĠMGE ve KISALTMALAR DĠZĠNĠ v TABLOLAR DĠZĠNĠ vi 1. GĠRĠġ 1 2. GENEL BĠLGĠLER Herediter hemokromatozis Herediter hemokromatozis te klinik özellikler Herediter hemokromatozis te tanı Herediter hemokromatozis te tedavi Herediter Hemokromatozis te aile taraması 6 3. MATERYAL ve YÖNTEM Çalışma Grubunun Seçimi Genotipleme Biyokimyasal Analizler İstatistiksel Analizler 8 4. BULGULAR 9 5. TARTIġMA ve SONUÇ 12 KAYNAKLAR 18

7 v SĠMGE ve KISALTMALAR DĠZĠNĠ HH : Herediter Hemakromatozis SD : Serum demir UIBC : Doymamış demir bağlama kapasitesi TIBC : Toplam demir bağlama kapasitesi %TS : Transferrin saturasyon yüzdesi SF : Serum ferritin MHC-I : Major histokompatibilite kompleksi sınıf 1 PCR : Polimeraz Zincir Reaksiyonu ECLIA : Elektrokemilümmenisans Assay

8 vi TABLOLAR DĠZĠNĠ Tablo Sayfa Tablo 1. Çalışmamızda gözlenen HFE mutasyonlarının genotip ve allel frekansları 10 Tablo 2. HFE mutasyonlarına göre SD, UIBC, TIBC, SF ve TS% indeksleri 11 Tablo3: Farklı Avrupa ülkelerindeki HFE mutasyonlarının allel frekansları 15 Tablo 4. Genel populasyonlarda HFE genotip frekansları (%) 16

9 1 1. GĠRĠġ Herediter Hemokromatozis (HH) vücutta aşırı demir birikmesine neden olan genetik bir hastalıktır (Pietrangelo, 2004). Karaciğer, kalp, pankreas gibi organlardaki aşırı demir birikimi siroz, hepatosellüler karsioma, diabetes mellitus ve kardiyomyopati gibi hastalıklara neden olabilmektedir (Franchini, 2005). Beyaz ırk (caucasian) popülasyonlarında prevalansı 1:300 civarındadır (Hanson, 2001). HH hastalığı ile ilişkili olan ve 6. kromozomun kısa kolunda lokalize HFE geni üzerinde üç yaygın mutasyon tespit edilmiştir. Bunlardan birincisi HFE geninde exon 4 üzerindeki 845G>A mutasyonudur. Bu mutasyon 282. pozisyon üzerinde sistein ve tirozin aminoasidi değişimiyle sonuçlanmaktadır (C282Y). HH hastalarının büyük çoğunluğu (%52-96) bu mutasyonu homozigot olarak taşımaktadır (Hanson,2001; Feder, 1996). İkinci mutasyon ekzon 2 üzerindeki 187C>G mutasyonudur. Bu mutasyon 63. pozisyonda histidin ve aspartik asit değişimiyle sonuçlanmaktadır (H63D). Üçüncü mutasyon ise 65. poziyonda serin ve sistein aminoasitlerinin değişimine neden olan 193A>T mutasyonudur (S65C) (Oliveira, 2006). C282Y mutasyonunun homozigot olması ve H63D mutasyonuyla compound heterozigot durumunda olması HH hastalığı için yüksek bir risk teşkil etmektedir. S65C mutasyonu ise genellikle hastalık için büyük bir risk oluşturmamaktadır (Kucinskas, 2012). Bu çalışmanın amacı Türkiye nin Karadeniz bölgesindeki Tokat ilinde hemokromatosize neden olan C282Y, H63D ve S65C mutasyonlarının dağılımını ve bu mutasyonların serum demir (SD), doymamış demir bağlama kapasitesi (UIBC), total demir bağlama kapasitesi (TIBC), serum ferritin (SF) ve transferrin saturasyonu (TS%) seviyelerine etkisini araştırmaktır.

10 2 2. GENEL BĠLGĠLER 2.1. Herediter Hemokromatozis HFE geni 343 aminoasitlik bir protein olan HFE protenini kodlar. Bu yapısıyla HFE proteini major histokompatibilite kompleksi sınıf 1 (MHC-I) proteinleri ile benzerlik göstermektedir ancak antijen sunma özelliği yoktur. Bununla beraber MHC-I molekülleri gibi β2-mikroglobülin ile fiziksel olarak ilişkilidir. Proteindeki en yaygın mutasyon olan C282Y mutasyonunda, α3 halkasındaki 282. Aminoasitteki sistein yerine tirozinin geçmesi ve bu alandaki disülfit bağının ortadan kalkması ile meydana gelir. Bu bağın ortadan kalkması β2-mikroglobüline bağlanmayı engeller. Bu mutant protein hücre yüzeyine tutunması bozuk, endoplazmik retikulum içinde retansiyona uğrayan ve daha hızlı yıkılan bir protein özelliği kazanır. Diğer mutasyon olan H63D mutasyonunda α1 zincirinde 63. pozisyondaki histidin, aspartat ile yer değiştirmiştir. Bu mutasyonun biyolojik etkisi C282Y mutasyonu kadar güçlü değildir. HFE mutasyonunun demir birikimine nasıl neden olduğunu açıklamak üzere iki hipotez gündemdedir: 1-Hepsidin hipotezi, 2-Doudenal kript hücre programlama hipotezi. Hepsidin demirin negatif bir regülatörüdür ve bu proteinin ekspresyonu demir deposuyla ters ilişkilidir. Günümüzde sebebi tam olarak ortaya konmamış olmakla birlikte mutasyona uğramış HFE proteini olanlarda uygunsuz olarak daha az eksprese edilir ve olasılıkla HFE proteini, hepatositlerde demir depo algılayıcı sisteminin önemli bir parçasıdır. Diğer daha eski olan hipoteze göre duodenal kript hücreleri vücut depo demirinin esas algılayıcısıdır ve demir emiliminin esas belirleyisidirler. Bu modele göre HFE nin TfR1 ile ilişkisi duodenal kript hücrelerinin serumdaki demir depolarını algılamasını sağlar ve buna göre kript hücrelerinden demirin seruma serbestleştirilmesi kolaylaştırılır. HFE proteinindeki fonksiyon kaybı kript içinde rölatif bir demir yetersizliği algısına sebep olur ve demir emiliminde artış görülür. Ancak ilk model yani hepsidinin demir regülâsyonunda santral rol oynadığı hipotezi günümüzde daha çok taraftar bulmaktadır (Parkkila ve ark., 1997; Lebron ve ark., 1998; Davies ve ark., 2004).

11 3 C282Y mutasyonu, Kuzey Avrupa kökenlilerde görülen en yaygın HFE gen mutasyonudur. Avrupa da kuzeyden güneye doğru görülme sıklığında azalma görülmektedir. H63D mutasyonu dünya genelinde daha yaygın görülen bir mutasyondur. Klinik etkisi daha zayıf olmakla birlikte homozigot veya C282Y ile compound heterozigot mutasyonunun HH riskini arttırdığı bildirilmektedir (Beutler, 1997) Herediter Hemokromatozis te Klinik Özellikler Günümüzde mutasyonlar tespit edildikten sonra, HFE ilişkili HH hastaları herhangi bir belirti veya bulgu göstermeden de, homozigot hastaların aile taraması esnasında veya rutin biyokimyasal incelemelerle tanınabilmektedir. Semptomatik hastalar yaşlarında tanınabilirler. Genetik mutasyon sıklığı açısından kadın ve erkeklerde fark yokken birçok klinik çalışmada erkek kadın oranı, 2:1 den 8:1 e kadar değişmektedir. Tanının sadece hastalığın fenotipik özelliklerine dayandığı yıllarda, reprodüktif çağda kadınların mens ve doğum yoluyla kan kayıpları nedeniyle kadınlarda hastalık olduğundan daha az teşhis edilmekteydi. Hastalarda en sık görülen belirtiler yorgunluk, bitkinlik, artralji, abdominal ağrı, libido kaybı ve erkeklerde impotanstır. Hepatomegali fiziki incelemede hastaların çoğunluğunda tespit edilen bir bulgudur. Hastalarda kapsüler gerilmeye bağlı karında non-spesifik sağ üst kadran ağrısı görülebilir. Splenomegali ve kronik karaciğer hastalığının asit, ödem, sarılık gibi diğer bulguları da görülebilir. Diyabet erken tanı sürecinden dolayı daha az görülmektedir ve tipik olarak karaciğer sirozu gelişmeden önce görülmez. Ciltte görülen koyu kül rengi pigmentasyon artışı klinisyenler açısından uyarıcı olmalıdır. HFE ilişkili HH kliniği, mutasyonlara bağlıdır. En yaygın görülen ve en belirgin demir aşırı birikimiyle karakterize durum C282Y homozigot hastalardır. C282Y/H63D birlikte heterozigot tespit edilen hastalar orta şiddette demir birikimi gösterirlerken, H63D homozigot ve C282Y heterozigot fenotipe sahip kişiler genellikle normaldir (Mcdonnel ve ark., 1999). HFE ilişkili HH li hastalarda serum ferritin düzeyleri ve hepatik demir yükü artmıştır. Ancak hepatik demir yükü her zaman hasar oluşturacak kadar yaygın

12 4 değildir ve bu hastalarda siroz görülme oranı 1960 lı yıllarda yaklaşık olarak %50 iken 1990 lı yıllarda %5-10 a kadar gerilemiştir (Adams ve ark., 1991). Serum transaminaz seviyelerinde ılımlı bir yükseklik söz konusudur. Tedavide uygulanan düzenli flebotomi ile enzimler tipik olarak normale döner. Hastalık siroz gelişiminden sonra tespit edilirse düzenli tedaviye rağmen HCC gelişebilir (Deugnier ve ark., 1993). Erken tanı sebebiyle pankreasın demire daha az maruziyeti sonucu daha az görülen diyabet haricinde birçok endokrin disfonksiyon görülebilir. Erkeklerde impotans ve libido kaybı, primer testiküler yetersizliğin yanı sıra hipofize demir birikimi sonucu gelişen gonadotropin yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Kardiyomyopati, atrial ve ventriküler disritmiler ve konjestif kalp yetersiziliği görülebilir (Olson ve ark., 1989). HFE ilşikili HH de klasik artropati 2. Ve 3. metakorpofalangeal eklemlerde görülür. Hastaların yaklaşık %25-50 sinde görülen bu komplikasyon vücut demir yükü ile ilişkisiz bir durumdur. Eklem aralığında daralma, kondrokalsinozis, subkondral kist oluşumu, osteopeni ve eklemde şişme görülebilir (Shumacher, 1982). Ancak hastalığa bağlı artropati tipik olarak flebotomiden fayda görmez Herediter Hemokromatozis te Tanı Günümüzde tanı birinci basamak olarak biyokimyasal (transferin satürasyonu ve serum ferritin düzeyi) ve ikinci basamakta genetik (HFE ve diğer genlerin moleküler testleri) testlere dayanmaktadır. Böylece karaciğer biyopsisi ihtiyacında azalma görülmektedir. Transferin satürasyonu vücut demir birikimini göstermede en duyarlı tetkiktir ve çalışmalarda belirlenen eşik değer %45 olarak belirtilmiştir (Camaschella ve ark., 2000). Yapılan bir çalışmada yılları arasında yeni tanınan hastaların %62 si bu yolla dikkati çekerek tanıya ulaşılmıştır. Kalan hastaların %14 ü aile üyelerinin taramasıyla tespit edilmiştir (Bacon ve ark., 1997). Ferritin ve serum demir parametrelerinde açlık ölçümleri gerekmektedir. Çünkü normal bireylerin yaklaşık %50 sinde yemek sonrasında artmış demir düzeyleri görülebilmektedir. Serum ferritin düzeyleri için kadınlarda >200 μg/l ve erkeklerde >300 μg/l patolojik olarak kabul edilmektedir. Ferritin düzeyi karaciğerdeki harabiyet için de tahmin ettirici olabilir ve

13 5 >1000 μg/l eşik değeri karaciğer fibrozisinin varlığını düşündürebilir (Njajou ve ark., 2001). Ancak ferritin akut faz reaktanı olarak da yükselebildiğinden ve genç HH li hastalarda henüz yükselmemiş olabileceğinden sensitivitesi düşüktür. Tip 4 HH in bazı mutasyonlarında retiküloendotelyal sistem organlarında aşırı demir birikimi ve yüksek ferritin düzeyi görülürken serum demir ve transferin satürasyonunun normal olabileceği akılda tutulmalıdır. Günümüzde serum demir parametrelerinde yükseklik tespit edildiğinde genetik test yapılması önerilmektedir. Eğer C282Y homozigot veya H63D ile compound heterozigot tespit edilirse ve serum ferritin düzeyi >1000 μg/l ise hepatomegali yok ve serum transaminaz düzeyleri normal ise karaciğer biyopsisi yapılması önerilmemektedir. Eğer serum ferritin düzeyi >1000 μg/l ise ve enzimler yüksek veya hepatomegali varsa karaciğer biyopsisi endikedir (Guyader ve ark., 1998). Günümüzde genetik testlerin varlığında karaciğer biyopsisinin tek endikasyonu karaciğer hasarının düzeyinin belirlenmesidir. Ancak compound heterozigot mutasyon tespit edilenlerde karaciğer biyopsisi ile değerlendirme önerilmektedir (Bruce ve ark., 2006). HFE ilişkili HH de örneklerin Perls Prusya mavisi ile boyanmasıyla yapılan histopatolojik incelemede tipik olarak periportal hepatositlerde demir birikimi izlenmektedir. Ancak Kupffer hücrelerinde ve safra kanalı hücrelerinde çok az veya hiç demir birikimi izlenmemektedir (Bassett ve ark., 1986). Histolojik incelemenin haricinde karaciğer parankiminde biyokimyasal demir ölçümleri önemlidir. Tipik olarak HFE ilişkili HH da karaciğer demir konsantrasyonu (HIC) 10,000 μg/g dan (kuru ağırlık) fazladır (normalde <1500 μg/g). HIC bazen 30,000 μg/g den fazla olabilir (Bruce ve ark., 2006). Vücuttaki demir deposunu göstermede non-invazif yöntemler de kullanılabilir. Hemosiderin ve ferritin magnetik kullanımını içeren superconducting quantum interference device (SQUID) adı verilen MRI yöntemi ile tanısal duyarlılık artabilir Herediter Hemokromatozis te Tedavi Siroz ve fibrozis gelişmeden önce erken tanı konulmuş hastalarda uygun tedavi ile normal sağ-kalım ulaşılabilirdir. Terapötik flebotomi HH in esas tedavisidir. Hastanın toleransına göre önerilen sıklık haftada bir veya iki ünite (1 ünite yaklaşık ml

14 6 ve yaklaşık mg demir ihtiva eder) flebotomi ile tedaviye başlanır. C282Y homozigot hastalarda g aşırı birikmiş demir seans flebotomi ile çıkarılabilir. Anemi gelişenler veya yaşlı hastalarda haftalık yarım ünite flebotomi ile devam edilir. Flebotomiyi tolere edemeyen hastalarda demir şelasyonu için deferroksamin (sc mg/kg/gün pompa ile sürekli infüzyon 8-10 saatte) kullanılabilir. Tedaviye ilk aşamada hematokrit %37 ye getirilinceye kadar devam edilir. Amaç transferin satürasyonunu %50 nin altına, ferritin düzeyini 50 ng/ml nin altına indirmektir. Bu seviyelere ulaşıldıktan sonra idamede 2-3 ayda bir ünite flebotomi gerekmektedir. Demir çıkarılması ile hastaların %30 unda fibroziste azalma görülebilmekte iken sirotik patern oturduktan sonra gerileme gözlenmez ve HCC riskinde görülen artış devam eder. Flebotomi ile artrit ve hipogonadizmde de düzelme görülmezken diyabetin regülsyonunda kolaylık görülür. Hastalarda tanı ve tedavi gecikip son dönem karaciğer yetersizliği tablosu ile komplike olursa karaciğer transplantasyonu düşünülmelidir (Bruce ve ark., 2006) Herediter Hemokromatozis te Aile Taraması HFE ilişkili HH li bir hasta teşhis edilip tedavi başlandığında tüm aile bireyleri taranmalıdır. Kardeşlerde asemptomatik olan ve C282Y homozigot olanlar veya compuond heterozigot olanlarda karaciğer biyopsi endikasyonu yoktur. Aile bireylerinden ferritin düzeyi yüksek olanlara terapötik flebotomi planlanmalıdır. Olmayanlar yıllık ferritin düzeyleri ile takip edilmelidir. C282Y için homozigot ve heterozigot iki bireyin birlikteliğinden doğacak çocukların %50 olasılıkla homozigot C282Y mutasyonunu taşıma riski vardır. Bu bireylere genetik danışmanlık önerilmelidir (Bruce ve ark., 2006).

15 7 3. MATERYAL ve YÖNTEM 3.1. ÇalıĢma Grubunun Seçimi Çalışma grubu Türkiye nin Karadeniz Bölgesinde bulunan, on sekiz yaş üstü yaklaşık bireyin yaşadığı, Tokat ilini yansıtan yetmiş lokal alandan seçilmiştir. Çalışma populasyonunu oluşturan 1095 birey birey arasından rastgele örnekleme metodu ile seçilmiştir. Çalışma için gerekli izin Gaziosmanpaşa Üniversitesi Etik Kurul undan alınmıştır. Çalışmaya katılan bireyler çalışma hakkında bilgilendirilmiş ve onamları alınmıştır Genotipleme Genomik DNA izolasyonu tam kandan High Pure Polymerase Chain Reaction Template Preparation Kit (Roche Molecular Biochemicals, Mannheim, Germany) kullanılarak üretici firmanın protokolüne göre yapılmıştır. HFE C282Y, H63D ve S65C mutasyonları LightMix (TIB MOLBIOL, Berlin, Germany) ticari kiti ve Light-Cycler 480 II Real-Time PCR sistemi (Roche Diagnostics, Mannheim, Germany) kullanılarak yapılmıştır Biyokimyasal Analizler Kan örnekleri standart jelli kan tüplerinde biriktirilmiş ve santrifüj işlemiyle serumlar elde edilmiştir. Serum örnekleri biyokimyasal analizlerin yapılacağı güne kadar -80 C de muhafaza edilmiştir. SD ve UIBC analizleri Cobas c501 (Roche Diagnostic, Mannheim, Germany) otoanalizörü kullanılarak Ferro Zine metodu ile çalışılmıştır. SF electrochemiluminescence immunoassay (ECLIA) yöntemiyle Cobas e601(roche Diagnostic, Mannheim, Germany) otoanalizöründe çalışılmıştır. TIBC hesaplanması SD ve UIBC değerleri toplanarak (SD+UIBC) yapılmıştır. %TS ise TIBC değerinin SD değerine bölümü ve yüz ile çarpımı ile elde edilmiştir (SD/TIBC*100).

16 Ġstatistiksel Analizler Tüm veriler ortalama ± standart sapma olarak verilmiştir. Tüm istatistiksel hesaplamalar SPSS 15.0 programı ile yapılmıştır (SPSS Inc. Chicago, IL). Verilerin normal dağılıma uygunluğu Kolmogorov-Smirnov testi ile analiz edilmiştir. Gruplar arasındaki verilerin karşılaştırılmasında Samples T Test ve Mann-Whitney U Test kullanılmıştır. Gruplar arası genotip frekanslarının ve kategorik değişkenlerin karşılaştırılmasında Ki-kare testi kullanılmıştır. Göreli oranlar lojistik regresyon analiziyle belirlenmiştir. P<0,05 olan değerler istatistiksel açıdan anlamlı olarak kabul edilmiştir.

17 9 4. BULGULAR Çalışma grubundaki erkek sayısı 541 (%49,4), bayan sayısı ise 554 (%50,6) olarak belirlendi. Erkek bireylerin yaş ortalaması 41,17±17,69, bayan bireylerin yaş ortalaması ise 41,56±16,27 ydi. C282Y, H63D ve S65C mutasyonlarının cinsiyete göre genotip ve allel frekansları Tablo 1 de gösterilmiştir. Populasyonumuzda C282Y için homozigot mutasyon yoktu. H63D/H63D frekansı %2,19 du. H63D/H63D frekansı bayanlarda (%3,07) erkeklere (%1,29) göre daha fazlaydı. S65C/S65C frekansı ise %0,37 dir. En yaygın heterozigot genotipi wt/h63d (%16,62) olarak bulunmuştur. Wt/C282T ve wt/s65c genotiplerinin frekansı ise sırasıyla %0,82 ve %0,73 dir. Wt/H63D genotipinin frekansı erkeklerde (%19,22) bayanlara (%14,08) göre daha fazla bulunmuştur. Populasyomuzda hiçbir compound mutasyon (C282Y/H63D, C282Y/S65C, H63D/S65C) tespit edilmemiştir. C282Y, H63D ve S65C mutasyonlarının allel frekansları sırasıyla %0,41, %10,5 ve %0,73 dir. Erkek ve bayanlarda genotiplere göre ortalama SI, TIBC, SF ve %TS seviyeleri Tablo 2 de gösterilmiştir. wt/c282y (176,4±86,37 µg/dl) ve H63D/H63D (180,86±60,42 µg/dl) genotipli erkeklerde SI seviyeleri wt/wt (125,64±68,97 µg/dl) genotiplilere göre artmıştır. Bu artış SI normal değerlerinin üzerindedir (SI normal values for males: µg/dl). TIBC düzeyleri erkeklerde wt/c282y (349,2±88,51) ve wt/s65c (338,14±33,34) genotipli bireylerde wt/wt (388,41±114,94) genotiplilere göre azalmıştır. Erkeklerde SF düzeyi ise wt/c282y (166,97±104,91 ng/ml) genotipli bireylerde wt/wt (103,66±105,79 ng/ml) göre artmıştır. Erkeklerde %TS düzeyleri wt/wt (32,20±13,05) genotipli bireylere göre wt/c282y (49,15±14,86) ve H63D/H63D (44,99±4,97) genotipli bireylerde artmış olarak tespit edilmiştir. Bayanlarda ise SI seviyesi wt/c282y (124,5±71,79 µg/dl) genotipli bireylerde wt/wt (91,22±49,79) genotiplilere göre atmıştır. Bayanlarda TIBC seviyeleri wt/h63d genotipliler hariç diğer mutasyon taşıyan genotipe sahip bireylerde wt/wt genotiplilere göre düşüktür. Bayanlarda %TS, wt/c282y (32,59±6,42) genotipli bireylerde wt/wt (22,82±10,72) genotiplilere göre yükselmiştir. Erkeklerde ve bayanlarda genotiplere göre belirlenen ortalama SI, UIBC, TIBC, SF ve %TS seviyeleri arasında istatistiksel olarak anlam tespit edilmemiştir.

18 10 Tablo 1. Çalışmamızda gözlenen HFE mutasyonlarının genotip ve allel frekansları Genotip Frekansı Genotip Erkek Kadın Toplam wt/wt 419 (77,45) 449 (81,05) 868 (79,27) wt/c282y 5 (0,92) 4 (0,72) 9 (0,82) wt/h63d 104 (19,22) 78 (14,08) 182 (16,62) wt/s65c 5 (0,92) 3 (0,54) 8 (0,73) C282Y/C282Y C282Y/H63D C282Y/S65C H63D/H63D 7 (1,29) 17 (3,07) 24 (2,19) H63D/S65C S65C/S65C 1 (0,18) 3 (0,54) 4 (0,37) Total 541 (100) 554 (100) 1095 (100) Allel Frekansı Allel Erkek Bayan Toplam wt 952 (87,9) 983 (88,7) 1935 (88,3) C282Y 5 (0,46) 4 (0,36) 9 (0,41) H63D 118 (10,9) 112 (10,1) 230 (10,5) S65C 7 (0,64) 9 (0,81) 16 (0,73) Total 1082 (100) 1108 (100) 2190 (100) Değerler n(%) olarak gösterilmiştir.

19 11 Tablo 2. HFE mutasyonlarına göre SD, UIBC, TIBC, SF ve TS% indeksleri Genotip wt/ wt wt/ C282Y wt/ H63D H63D/ H63D wt/ S65C S65C/ S65C Erkek (n=419) (n=5) (n=104) (n=7) (n=5) (n=1) SD (ND: µg/dl) 125,64 ±68,97 176,4 ±86,37 127,88 ±71,62 180,86 ±60,42 99,6 ±40, UIBC (ND: µg/dl) 262,77 ±93,49 172,8 ±59,57 250,91 ±92,78 215,76 ±41,09 238,54 ±44,39 344,7 - TIBC (ND: µg/dl) 388,41 ±114,94 349,2 ±88,51 378,79 ±124,12 396,61 ±97,01 338,14 ±33,34 394,7 - SF (ND: ng/ml) 103,66 ±105,79 166,97 ±104,91 106,75 ±104,51 107,22 ±78,89 38,61 ±13, TS% (ND:<50) 32,20 ±13,05 49,15 ±14,86 33,55 ±13,02 44,99 ±4,97 29,42 ±11,81 12,66 - Bayan (n=449) (n=4) (n=78) (n=17) (n=3) (n=3) SD (ND: µg/dl) 91,22 ±49,79 124,5 ±71,79 100,27 ±51,07 93,41 ±33,81 98,67 ±44,29 43,33 ±3,51 UIBC (ND: µg/dl) 318,74 ±108,04 239,43 ±57,53 314,03 ±102,01 261,46 ±65,44 270,33 ±76,55 318,7 ±13,01 TIBC (ND: µg/dl) 409,96 ±116,81 363,93 ±128,27 414,3 ±110,94 354,87 ±58, ±33,51 362,02 ±16,51 SF (ND: ng/ml) 51,93 ±50,47 58,55 ±26,3 45,98 ±47,86 59,09 ±42,02 38,5 ±13,93 11,18 ±2,23 TS% (ND:<45) 22,82 ±10,72 32,59 ±6,42 24,80 ±10,75 26,75 ±9,49 27,56 ±13,95 11,95 ±0,34 Sonuçlar ortalama±standart sapma şeklinde verilmiştir. ND: normal değer

20 12 5. TARTIġMA ve SONUÇ Araştırmamızda Türkiye nin Karadeniz bölgesinde bulunan Tokat ilindeki sağlıklı gönüllülerden oluşan ve Tokat ilinin genelini yansıtan bir populasyonda C282Y, H63D ve S65C mutasyonlarının frekanslarını araştırdık. Bunun yanında bu mutasyonların serum demir (SI), total demir bağlama kapasitesi (TIBC), serum ferritin (SF) ve transferrin saturasyonu (TS%) seviyelerine etkisini araştırdık. Çalışmamız bölgemizde (Karadeniz bölgesi) HFE mutasyonları üzerine yapılan ilk çalışmadır. Çalışmamıza Tokat bölgesini yansıtan 1095 sağlıklı gönüllü katılmıştır. Türkiye de HFE üzerine daha önce de epidemiyolojik çalışmalar yapılmıştır. Ancak bizim araştırmamız, HFE mutasyonu taranan çalışma populasyonunun büyüklüğü bakımından en kapsamlı araştırma olma özelliği taşımaktadır. Türk toplumunda HFE mutasyonlarının tarandığı ilk çalışma 1997 yılında yapılmıştır (Merryweather-clark ve ark, 1997). 70 kişi ile yapılan bu çalışmada H63D allel frekansı %13,6 olarak bulunmuştur. C282Y mutasyonu ise tespit edilememiştir. Barut ve arkadaşlarının (2003) 4633 sağlıklı kişi üzerinde yaptıkları araştırmada, yüksek fasting transferrin saturasyon oranı (fasting TS%>50) olan 26 kişide C282Y ve H63D frekanslarını belirlemiştir. Buna göre heterozigot H63D mutasyon oranı %0,23 (11/4633), homozigot H63D mutasyon oranı ise %0,02 (1/4633) olarak tespit edilmiştir. C282Y mutasyonu ise belirlenememiştir. Bozkaya ve arkadaşlarının (2004) yaptığı araştırmada 3060 kan donöründen oluşan çalışma populasyonunda düşük fasting UIBC (<28 µmol/l) ve yüksek fasting TS% (>45) olan beş kişiye HFE genotiplemesi yapılmıştır. Sadece iki kişide (2/3060) heterozigot H63D mutasyonu tespit edilmiştir. Bu çalışmada da C282Y mutasyonu tespit edilememiştir. Karaca ve arkadaşlarının 2013 yılında Orta Anadolu da 2304 kişiyle yaptıkları çalışmada ise yüksek TS% oranına sahip 14 kişi tespit etmişlerdir. Bu kişilerde yapılan genotip belirlenmesinde %0,043 (1/2304) C282Y homozigot, %0,043 (1/2304) C282Y heterozigot ve %0,043 (1/2304) H63D heterozigot mutasyon tespit etmişlerdir. Ülkemizde yapılan bu çalışmalarda sadece yüksek fasting TS% oranı (>50) olan kişilerde mutasyon taraması yapıldığı için bu sonuçlar genel populasyonda gözlenen HFE mutasyonlarının frekanslarını yansıtmamaktadır.

21 13 Türkiye de yapılan önceki çalışmalarda sadece Karaca ve arkadaşları (2012) C282Y mutasyonu tespit etmiştir. Çalışmamızda elde ettiğimiz verilere göre wt/c282y mutasyon oranı %0,82 (9/1095) olarak gözlenmiştir. Bu oran Karaca ve arkadaşlarının (2012) elde ettiği orana (%0,043) göre yüksektir. C282Y/C282Y mutasyonu bizim çalışmamızda da belirlenememiştir. Bulgularımıza göre H63D heterozigot ve homozigot genotip frekansı %16,62 (182/1095) ve %2,19 (24/1095), allel frekansı %10,5 ( 230/2190) olarak bulunmuştur. H63D allel frekansı Merryweather-clark ve arkadaşlarının (1997) tespit ettiği orana (%13,6) yakındır. Genotip frekansları ise ülkemizde yapılan önceki çalışmalara göre oldukça yüksektir. Bunun sebebi önceki çalışmalarda sadece yüksek fasting TS% oranı olan bireylerde genotipleme yapıldığından dolayı genotip tespiti yapılan kişi sayısının oldukça az olmasından kaynaklanmaktadır. Çalışmamızla birlikte S65C mutasyon frekansı da ülkemizde ilk defa incelenmiştir. Wt/S65C ve S65C/S65C genotip frekansı sırasıyla %0,73 (8/1095) ve %0,37 (4/1095) olarak bulunmuştur. S65C allel frekansı ise %0,73 (16/2190) dır (Tablo 1). HH hastalığı Avrupa da en sık gözlenen otozomal resesif genetik hastalıklardan bir tanesidir. Özellikle Kuzey Avrupa da yüksek insidansa sahiptir (1-300) (Merryweather- Clarke,1997). Bu nedenle HFE mutasyonları Avrupa toplumlarında sıkça çalışılmıştır. C282Y allel frekansı İngiltere (%8,1), İsviçre (%6,1), İrlanda (%11), Danimarka (%7) gibi Kuzey Avrupa ülkelerinde %5 den yüksek gözlenirken gözlenmektedir. Avusturya (%3,7), Hırvatistan (%3,3), Çek Cumhuriyeti (%3,4), Almaya (%3,8), Macaristan (%3,4), Slovenya (%4) gibi Orta Avrupa ülkelerinde %2-5 arasındadır. Yunanistan (%1,3), İtalya (%1,5), Sırbistan-Karadağ (%1,6) gibi Güney Avrupa ülkelerinde ise C282Y allel frekansı %2 altına düşmektedir. Bulgularımıza göre (%0,41) bir Güney- Doğu Avrupa ülkesi olan Türkiye de C282Y allel frekansı %0,41 e kadar düşmektedir (Tablo 3). H63D mutasyonu C282Y mutasyonuna göre Avrupa toplumlarında frekansı daha yüksek ve daha dengeli dağılım göstermektedir. Bulgaristan (%23), Fransa (%16,7), İrlanda (%15), Polonya (%16,2), Sırbistan-Karadağ (%15,7), İspanya (%20,6) ve İngiltere (%15,2) de %15 ve üzerinde allel frekansına sahiptir. Avusturya, Danimarka,

22 14 Almanya, Yunanistan, Macaristan, Romanya, İsviçre gibi ülkelerde H63D allel frekansı %10-15 arasındadır. Bulgularımıza C282Y mutasyonunda olduğu gibi H63D mutasyonunda da Avrupa ülkeleri arasında Türkiye en az H63D allel frekansına (%10,5) sahip ülke olarak gözlenmektedir (Tablo 3). S65C allel frekansı Hırvatistan (%1,8), Çek Cumhuriyeti (%1,25), Sırbistan-Karadağ (%1,6) ve İsviçre (%1,6) de %1 üzerinde tespit edilmiştir. Çalışmamız Türkiye de S65C allel frekansının araştırıldığı ilk çalışmadır. S65C allel frekansı %0,73 olarak bulunmuştur. Bu sonuç İtalya (%0,5), Romanya (%0,75) ve Slovenya (%0,5) da bulunan değerlere yakındır (Tablo 3). Hanson ve arkadaşlarının (2001) kapsamlı çalışmasında C282Y ve H63D genotip frekanslarını dünyanın farklı bölgelerine göre karşılaştırmışlardır (Tablo 4). Bu çalışmada en yüksek C282Y homozigot, heterozigot genotip frekansı Avrupa da %0,4 ve %9,2, Amerika da %0,5 ve %9 olarak bildirmişleridir. Afrika/Orta Doğu da C282Y homozigot genotipi gözlenmemekle birlikte C282Y heterozigot frekansı %0,2 dir. Asya ve Avustralya da ise C282Y genotipi ne homozigot nede heterozigot şekilde bulunmamaktadır. Bulgularımıza göre C282Y homozigot genotipi tespit edilmemiştir. C282Y heterozigot genotip frekansı ise %0,82 dir. Benzer şekilde H63D homozigot genotipi Avrupa da ve Amerika da sırasıyla %2,0, %2,5 olarak bildirilmişken, Afrika/Orta Doğu, Asya ve Avustralya da gözlenmemektedir. H63D heterozigot genotipi Avrupa ve Amerika da %21,6 ve %22,8 gibi yüksek frekansa sahip iken Afrika/Orta Doğu (%5,4), Asya (%2,8) ve Avustralya (%0,3) da düşük oranlardadır. Sonuçlarımıza göre bölgemizdeki H63D homozigot ve heterozigot genotip frekansları %2,19 ve %16,62 dir. Tespit ettiğimiz C282Y genotip frekansının Afrika/Orta Doğu ve Asya da gözlenen genotip frekansına benzer şekilde düşük, bunun yanında H63D genotipinin Avrupa daki gibi yüksektir. Bu durum büyük ihtimalle Türkiye nin Avrupa- Asya-Orta Doğu arasında coğrafi bir köprü vazifesi görmesinden kaynaklanmaktadır.

23 15 Tablo3: Farklı Avrupa ülkelerindeki HFE mutasyonlarının allel frekansları Ülke n Allel frekansı (%) C282Y H63D S65C Avusturya 271 3,7 12,9 - Bulgaristan Hırvatistan 200 3,3 14,5 1,8 Çek Cumhuriyeti 481 3,4 14,9 1,25 Danimarka ,1 - Fransa ,1 16,7 - Almanya 425 3,8 13,2 - Yunanistan 196 1,3 13,5 - Macaristan ,4 12,3 - İtalya (Apulia bölgesi) 500 1,5 14 0,5 İrlanda Polonya 871 3,1 16,2 - Romanya (Transylvania Bölgesi) 225 1,75 10,9 0,75 Romanya (Moldovia bölgesi) 200 1,75 13,25 - Sırbistan-Karadağ 318 1,6 15,7 1,6 Slovenya ,5 0,5 İspanya ,2 20,6 - İsviçre 502 6,1 12,4 1,6 İngiltere ,1 15,2 - Türkiye ,6 - Türkiye ,41 10,5 0,73 Referans Datz, 1997 Ivanova, 1999 Ristić, 2003 Čimburová, 2005 Merryweather- Clarke,2000 Merryweather- Clarke,2000 Merryweather- Clarke,2000 Merryweather- Clarke,1997 Merryweather- Clarke,2000 Pietrapertosa, 2003 Brynes, 2001 Moczulski, 2001 Trifa, 2012 Voicu, 2009 Sarić, 2006 Ristić, 2003 Merryweather- Clarke,2000 Milman, 2005 Merryweather- Clarke,2000 Merryweather- Clarke,1997 Bizim çalıģmamız

24 16 Tablo 4. Genel populasyonlarda HFE genotip frekansları (%) (Hanson, 2001) n wt/ wt/ C282Y/ wt/ H63D/ C282Y/ wt C282Y C282Y H63D H63D H63D Avrupa Afrika/Orta Doğu Asya Avustralya Amerika Bizim çalıģmamız Çalışmamızda HFE mutasyonlarının bölgemizdeki dağılımının yanı sıra bu mutasyonların SI, UIBC, TIBC, SF ve TS% gibi demir indekslerine etkisini de araştırdık. Bulgularımıza göre erkeklerde heterozigot C282Y genotipi wt/wt genotipine göre SI, SF ve TS% değerlerinde artışa, UIBC düzeyinde ise azalmaya neden olmuştur. Bayanlarda SI ve UIBC değerlerinde artış tespit edilmiştir. Homozigot H63D genotipi erkeklerde wt/wt genotipine göre SI ve TS% değerinde artışa UIBC düzeyinde azalmaya neden olmuştur. Ancak erkeklerdeki SI hariç diğer serum indeksleri normal değerler arasındadır. Ayrıca mutasyon gözlenen genotiplerin serum indeksleri wt/wt genotipli bireylerle karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlam tespit edilmemiştir. Bunun nedeni önceki çalışmalarda belirtildiği gibi Türkiye de HH insidansının çok düşük olmasından kaynaklanmaktadır. Karaca ve arkadaşları (2012) Türkiye de HH insidansını %0,043 olarak belirlemişlerdir. Ayrıca HFE mutasyonları içerisinde HH için en risklisi olan C282Y genotipidir. Bu nedenle çalışmamızda C282Y nin heterozigot olarak gözlenme oranının düşük (9/1095), homozigot olarak ise hiç bulunmayışı serum indekslerindeki artış ve azalmaların istatistiksel olarak anlam kazanmamasının sebebi olarak görülebilir. Sonuç olarak; toplumumuzda HFE mutasyonları içinde HH için en riskli allel olan C282Y %0,41 gibi düşük frekansı göstermesi bakımından Avrupa toplumları içinde en az görülen populasyonlardan biridir. H63D allel frekansı %10,5 olarak tespit edilmiştir. Bu oran Avrupa toplumlarında gözlenene yakın olmakla birlikte toplumumuz Avrupa da en düşük frekansa sahip populasyon olarak tespit edilmiştir. S65C allel

25 17 frekansı ülkemizde ilk defa incelenmiş ve allel frekansı %0,73 olarak bulunmuştur. HFE mutasyonlarının toplumumuzda demir indekslerini etkilediği ancak bu etkinin anlamlı düzeyde olmadığı gözlenmiştir. Çalışmamız çalışma populasyonun büyüklüğü bakımından ülkemizde HFE mutasyonlarının tarandığı ilk çalışma olmasından dolayı önemlidir.

26 18 KAYNAKLAR Adams PC, Kertesz AE, Valberg LS. Clinical presentation of hemochromatosis: A changing scene. Am J Med 1991;90: Bacon BR, Sadiq SA. Hereditary hemochromatosis: Presentation and diagnosis in the 1990s. Am J Gastroenterol 1997;92: Bassett ML, Halliday JW, Powell LW. Value of hepatic iron measurements in early hemochromatosis and determination of the critical iron level associated with fibrosis. Hepatology 1986;6:24. Barut G, Balci H, Bozdayi M, Hatemi I, Ozcelik D, Senturk H. Screening for iron overload in the Turkish population. Dig Dis. 2003; 21(3): Beutler E. Genetic irony beyond haemochromatosis: clinical effects of HLA-H mutations. Lancet 1997;349: Bozkaya H, Bektas M, Metin O, Erkan O, Ibrahimoglu D, Dalva K, Akbiyik F, Gurel S, Bozdayi AM, Akay C, Yurdaydin C, Aslan O, Uzunalimoglu O. Screening for hemochromatosis in Turkey. Dig Dis Sci Mar;49(3): Bruce R. Bacon and Robert S. Britton. Hemochromatosis. In: Feldman Mark, ed. Gastrointestinal and liver disease pathophysiology, diagnosis, management. 8th ed. Canada: Saunders Elseiver, 2006: Byrnes V, Ryan E, Barrett S, Kenny P, Mayne P, Crowe J. Genetic hemochromatosis, a Celtic disease: is it now time for population screening? Genet Test Summer; 5(2): Camaschella C, De Gobbi M, Roetto A. Hereditary hemochromatosis: Progress and perspectives. Rev Clin Exp Hematol 2000;4: Čimburová M, Půtová I, Provazníková H, Pintérová D, Horák J. S65C and other mutations in the haemochromatosis gene in the Czech population. Folia Biol (Praha) 2005; 51: Datz C, Lalloz MR, Vogel W, et al. Predominance of the HLA-H Cys282Tyr mutation in Austrian patients with genetic haemochromatosis. J Hepatol 1997; 27: Davies PS, Enns CA. Expression of the hereditary hemochromatosis protein HFE increases ferritin levels by inhibiting iron export in HT29 cells. J Biol Chem 2004;279: Deugnier YM, Guyader D, Crantook L, et al. Primary liver cancer in genetic hemochromatosis: A clinical, pathological, and pathogenetic study of 54 cases. Gastroenterology 1993;104: Franchini M, Veneri D (2005) Recent advances in hereditary hemochromatosis. Ann Hematol 84: Feder JN, Gnirke A, Thomas W, Tsuchihashi Z, Ruddy DA, Basava A et al. A novel MHC class I-like gene is mutated in patients with hereditary haemochromatosis. Nat Genet 1996; 13: Guyader D, Jacquelinet C, Moirand R, et al. Noninvasive prediction of fibrosis in C282Y homozygous hemochromatosis. Gastroenterology 1998;115: Hanson EH, Imperatore G, Burke W: HFE gene and hereditary hemochromatosis: a HuGE review. Human Genome Epidemiology. Am J Epidemiol 2001, 154(3):

27 19 Ivanova A, von Ahsen N, Adjarov D, Krastev Z, Oellerich M, Wieland E. C282Y and H63D mutations in the HFE gene are not associated with porphyria cutanea tarda in Bulgaria. Hepatology 1999; 30: Karaca H, Güven K, Önal M, Gürsoy Ş, Başkol M, Özkul Y. The prevalence of primary hereditary hemochromatosis in central Anatolia. Turk J Gastroenterol. 2013;24(1): Kucinskas L, Juzenas S, Sventoraityte J, Cedaviciute R, Vitkauskiene A, Kalibatas V, Kondrackiene J, Kupcinskas L. Prevalence of C282Y, H63D, and S65C mutations in hereditary HFE-hemochromatosis gene in Lithuanian population. Ann Hematol Apr;91(4): Doi: /s Epub 2011 Sep 27. Lebron JA, Bennett MJ, Vaughn DE, et al. Crystal structure of the hemochromatosis protein HFE and characterization of its interaction with transferrin receptor. Cell 1998;93: McDonnel SM, Preston BL, Jewell SA, et al. A survey of 2851 patients with hemochromatosis: Symptoms and response to treatment. Am J Med 1999;106: Merryweather-Clarke AT, Pointon JJ, Shearman JD, Robson KJ. Global prevalence of putative haemochromatosis mutations. J Med Genet Apr;34(4): Merryweather-Clarke AT, Pointon JJ, Jouanolle AM, Rochette J, Robson KJ. Geography of HFE C282Y and H63D mutations. Genet Test 2000; 4: Milman N, a Steig T, Koefoed P, Pedersen P, Fenger K, Nielsen FC. Frequency of the hemochromatosis HFE mutations C282Y, H63D and S65C in blood donors in the Faroe Islands. Ann Hematol 2005; 84: Moczulski DK, Grzeszczak W, Gawlik B. Frequency of the hemochromatosis C282Y and H63D mutations in a Polish population of Slavic origin. Med Sci Monit 2001; 7: Njajou OT, Vaessen N, Joosse M, et al. A mutation in SLC11A3 is associated with autosomal dominant hemochromatosis. Nat Genet 2001;28: Oliveira TM, Souza FP, Jardim AC, Cordeiro JA, et al. (2006). HFE gene mutations in Brazilian thalassemic patients. Braz. J. Med. Biol. Res. 39: Olson LJ, Edwards WD, Holmes DR, et al. Endomyocardial biopsy in hemochromatosis: Clinicopathologic correlates in six cases. J Am Coll Cardiol 1989;13: Parkkila S, Waheed A, Britton RS, et al. Association of the transferrin receptor in human placenta with HFE, the protein defective in hereditary hemochromatosis. Proc Natl Acad Sci USA 1997;94: Pietrapertosa A, Vitucci A, Campanale D, et al. HFE gene mutations an Apulian population: allele frequencies. Eur J Epidemiol 2003; 18: Pietrangelo A (2004) Hereditary hemochromatosis a new look at an old disease. N Engl J Med 50: Ristić S, Makuc J, Starcević N, et al. Hemochromatosis gene mutations in the Croatian and Slovenian populations. Clin Genet 2003; 64: Sarić M, Zamurović Lj, Keckarević-Marković M, et al. Frequency of the hemochromatosis gene mutations in the population of Serbia and Montenegro. Clin Genet 2006; 70: Shumacher HR. Articular cartilage in the degenerative arthropathy of hemochromatosis. Arthritis Rheum 1982;25:

28 20 Trifa AP, Popp RA, Militaru MS, Farcaş MF, Crişan TO, Gana I, Cucuianu A, Pop IV. HFE gene C282Y, H63D and S65C mutations frequency in the Transylvania region, Romania. J Gastrointestin Liver Dis Jun;21(2): Voicu PM, Cojocariu C, Petrescu-Danila E, Covic M, Stanciu C, Rusu M. Prevalence of HFE (hemochromatosis) gene mutations C282Y and H63D in a Romanian population. Blood Cells Mol Dis 2009; 42:

Demir Metabolizması ve Herediter Hemokromatozis

Demir Metabolizması ve Herediter Hemokromatozis güncel gastroenteroloji 13/2 Demir Metabolizması ve Herediter Hemokromatozis Yekta TÜZÜN 1, Mustafa YAKUT 2 1 Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı, Diyarbakır 2 Ankara Üniversitesi

Detaylı

HFE geninde, C282Y homozigot mutasyonu saptanan bir olgu takdimi ve bu nedenle ailesinde HFE gen mutasyonu sıklığı

HFE geninde, C282Y homozigot mutasyonu saptanan bir olgu takdimi ve bu nedenle ailesinde HFE gen mutasyonu sıklığı Türk Biyokimya Dergisi [Turkish Journal of Biochemistry Turk J Biochem] 2014; 39 (2) ; 150 154 doi: 10.5505/tjb.2014.71602 Olgu Sunumu [Case Report] Yayın tarihi 30 Haziran, 2014 TurkJBiochem.com [Published

Detaylı

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 KRONİK HASTALIK ANEMİSİ IX. BÖLÜM TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU GİRİŞ VE TANIM Kronik

Detaylı

Demir Birikimi Olan Hastada C282y/H63d Mutasyonu: Herediter Hemokromatozis Olgusu

Demir Birikimi Olan Hastada C282y/H63d Mutasyonu: Herediter Hemokromatozis Olgusu Türk Klinik Biyokimya Derg 2013; 11(1): 31-35 Olgu Sunumu Demir Birikimi Olan Hastada C282y/H63d Mutasyonu: Herediter Hemokromatozis Olgusu C282y/H63d Mutation In A Patient with Iron Overload: A Case of

Detaylı

Herediter Hemokromatosiz Tanı Ve Tedavi

Herediter Hemokromatosiz Tanı Ve Tedavi güncel gastroenteroloji 14/2 Herediter Hemokromatosiz Tanı Ve Tedavi Yeter BAYRAM 1, Cansel TÜRKAY 2 Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi 1 İç Hastalıkları Anabilim Dalı, 2 Gastroenteroloji Bilim Dalı, Ankara

Detaylı

Parkinson Hastalığı ile α-sinüklein Geni Polimorfizmlerinin İlişkisinin Araştırılması

Parkinson Hastalığı ile α-sinüklein Geni Polimorfizmlerinin İlişkisinin Araştırılması İ.Ü. CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TIBBİ BİYOLOJİ ANABİLİM DALI Parkinson Hastalığı ile α-sinüklein Geni Polimorfizmlerinin İlişkisinin Araştırılması Araş.Gör. Yener KURMAN İSTANBUL

Detaylı

SNP TEK NÜKLEOTİD POLİMORFİZMLERİ (SINGLE NUCLEOTIDE POLYMORPHISMS)

SNP TEK NÜKLEOTİD POLİMORFİZMLERİ (SINGLE NUCLEOTIDE POLYMORPHISMS) SNP TEK NÜKLEOTİD POLİMORFİZMLERİ (SINGLE NUCLEOTIDE POLYMORPHISMS) Herhangi iki bireyin DNA dizisi %99.9 aynıdır. %0.1 = ~3x10 6 nükleotid farklılığı sağlar. Genetik materyalde varyasyon : Polimorfizm

Detaylı

GENETİK HASTALIKLARDA TOPLUM TARAMALARI

GENETİK HASTALIKLARDA TOPLUM TARAMALARI GENETİK HASTALIKLARDA TOPLUM TARAMALARI Bir genetik hastalığa neden olan veya bir genetik hastalığa yatkınlığa neden olan belirli genleri taşıyan kişilerin tespit edilmesi için yapılan toplum temelli çalışmalardır.

Detaylı

Major Depresif Bozukluk (MDD) Dünyada maluliyete sebep olan en sık ikinci hastalık Amprik tedavi yaklaşımı İlaca yanıt Yan etki bireysel farklılıklar

Major Depresif Bozukluk (MDD) Dünyada maluliyete sebep olan en sık ikinci hastalık Amprik tedavi yaklaşımı İlaca yanıt Yan etki bireysel farklılıklar Esra Arslan Ateş, Korkut Ulucan, Mesut Karahan, Kaan Yılancıoğlu, Hüseyin Ünübol, Ahmet İlter Güney, Muhsin Konuk, Nevzat Tarhan. Dr. Esra ARSLAN ATEŞ Marmara Üniversitesi Pendik EAH Tıbbi Genetik Major

Detaylı

MOLEKÜLER TANISI DÜZEN GENETİK HASTALIKLAR TANI MERKEZİ. SERPİL ERASLAN, PhD

MOLEKÜLER TANISI DÜZEN GENETİK HASTALIKLAR TANI MERKEZİ. SERPİL ERASLAN, PhD β-talaseminin MOLEKÜLER TANISI DÜZEN GENETİK HASTALIKLAR TANI MERKEZİ SERPİL ERASLAN, PhD BETA TALASEMİ HEMOGLOBİNOPATİLER Otozomal resesif (globin gen ailesi) Özellikle Çukurova, Akdeniz kıyı şeridi,

Detaylı

Antalya İlindeki Beta-Talasemi Gen Mutasyonları, Tek Merkez Sonuçları

Antalya İlindeki Beta-Talasemi Gen Mutasyonları, Tek Merkez Sonuçları Antalya İlindeki Beta-Talasemi Gen Mutasyonları, Tek Merkez Sonuçları Ayşegül UĞUR KURTOĞLU, Volkan KARAKUŞ, Özgür ERKAL, Erdal KURTOĞLU Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Biyokimya Kliniği,Genetik

Detaylı

OLGU SUNUMU. Dr. Selma ÜNAL Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji BD.

OLGU SUNUMU. Dr. Selma ÜNAL Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji BD. OLGU SUNUMU Dr. Selma ÜNAL Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji BD. OLGU 1 A.C., erkek hasta 16 yaşında ve Talasemi İntermedia tanısı ile izleniyor, İlk kez 8 yaşında eritrosit suspansiyonu

Detaylı

Hemokromatozisin Femur Başı Aseptik Osteonekrozu ile Birlikteliği

Hemokromatozisin Femur Başı Aseptik Osteonekrozu ile Birlikteliği Olgu Sunumu Hemokromatozisin Femur Başı Aseptik Osteonekrozu ile Birlikteliği A Case of Hemochromatosis Associated with Femoral Head Aseptic Osteonecrosis Taşkın ŞENTÜRK 1, Neslihan SOYSAL 2, Bilgehan

Detaylı

Üroonkoloji Derneği. Prostat Spesifik Antijen. Günümüzdeki Gelişmeler. 2 Nisan 2005,Mudanya

Üroonkoloji Derneği. Prostat Spesifik Antijen. Günümüzdeki Gelişmeler. 2 Nisan 2005,Mudanya Prostat Spesifik Antijen ve Günümüzdeki Gelişmeler Prostat Kanseri 2004 yılı öngörüleri Yeni tanı 230.110 Ölüm 29.900 Jemal A, CA Cancer J Clin 2004 Kanserler arasında görülme sıklığı #1 Tümöre bağlı ölüm

Detaylı

IL28B genotip tayini kronik hepatit B hastalarında oral antiviral tedavi cevabını öngörmede kullanılabilir mi?

IL28B genotip tayini kronik hepatit B hastalarında oral antiviral tedavi cevabını öngörmede kullanılabilir mi? IL28B genotip tayini kronik hepatit B hastalarında oral antiviral tedavi cevabını öngörmede kullanılabilir mi? Sıla Akhan, Aynur Aynıoğlu, Elif Sargın Altunok, Murat Sayan Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi,

Detaylı

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji AD Prof. Dr. Filiz Aydın

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji AD Prof. Dr. Filiz Aydın İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji AD Prof. Dr. Filiz Aydın Dominant / resesif tanımları Otozomal ve gonozomal kalıtım nedir? İnkomplet dominant/ kodominant ne ifade eder? Pedigri nedir, Neden yapılır?

Detaylı

¹GÜTF İç Hastalıkları ABD, ²GÜTF Endokrinoloji Bilim Dalı, ³HÜTF Geriatri Bilim Dalı ⁴GÜTF Biyokimya Bilim Dalı

¹GÜTF İç Hastalıkları ABD, ²GÜTF Endokrinoloji Bilim Dalı, ³HÜTF Geriatri Bilim Dalı ⁴GÜTF Biyokimya Bilim Dalı Dr. Derda GÖKÇE¹, Prof. Dr. İlhan YETKİN², Prof. Dr. Mustafa CANKURTARAN³, Doç. Dr. Özlem GÜLBAHAR⁴, Uzm. Dr. Rana Tuna DOĞRUL³, Uzm. Dr. Cemal KIZILARSLANOĞLU³, Uzm. Dr. Muhittin YALÇIN² ¹GÜTF İç Hastalıkları

Detaylı

KRONİK BÖBREK HASTASINDA (HBV) TEDAVİ PROTOKOLU NASIL OLMALIDIR?

KRONİK BÖBREK HASTASINDA (HBV) TEDAVİ PROTOKOLU NASIL OLMALIDIR? KRONİK BÖBREK HASTASINDA (HBV) TEDAVİ PROTOKOLU NASIL OLMALIDIR? Dr. Ziya Kuruüzüm DEÜTF Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD 07.09.2013, UVHS, Güral Sapanca Otel, Sakarya Kronik böbrek hastası

Detaylı

AİLESEL AKDENİZ ATEŞİ (AAA-FMF)

AİLESEL AKDENİZ ATEŞİ (AAA-FMF) AİLESEL AKDENİZ ATEŞİ (AAA-FMF) MOLEKÜLER YAKLAŞIMLAR DÜZEN GENETİK HASTALIKLAR TANI MERKEZİ SERPİL ERASLAN, PhD AİLESEL AKDENİZ ATEŞİ Otozomal resesif kalıtım Akdeniz ve Ortadoğu kökenli populasyonlarda

Detaylı

14 Aralık 2012, Antalya

14 Aralık 2012, Antalya Hamilelerde Uyku Bozukluğunun Sorgulanması ve Öyküden Tespit Edilen Huzursuz Bacak Sendromunda Sıklık, Klinik Özellikler ve İlişkili Olabilecek Durumların Araştırılması A Neyal, G Benbir, R Aslan, F Bölükbaşı,

Detaylı

Akut Hepatit C Tedavisi. Dr. Dilara İnan Akdeniz ÜTF, İnfeksiyon Hastalıkları ve Kl. Mikr AD, Antalya

Akut Hepatit C Tedavisi. Dr. Dilara İnan Akdeniz ÜTF, İnfeksiyon Hastalıkları ve Kl. Mikr AD, Antalya Akut Hepatit C Tedavisi Dr. Dilara İnan Akdeniz ÜTF, İnfeksiyon Hastalıkları ve Kl. Mikr AD, Antalya HCV DSÖ verilerine göre tüm dünya nüfusunun %3 ü (yaklaşık 170 milyon kişi) HCV ile infekte. İnsidans;

Detaylı

ALFA FETOPROTEİN (TÜMÖR BELİRLEYİCİSİ)

ALFA FETOPROTEİN (TÜMÖR BELİRLEYİCİSİ) ALFA FETOPROTEİN (TÜMÖR BELİRLEYİCİSİ) Diğer adı ve kısaltma: α fetoprotein, AFP. Kullanım amacı: Primer karaciğer, testis ve over kanserlerinin araştırılması ve tedaviye alınan cevabın izlenmesi amacıyla

Detaylı

attomol apo B-100 quicktype

attomol apo B-100 quicktype attomol apo B-100 quicktype İnsan apolipoprotein B-100 (apo B-3500 mutasyonu) gen inde 10708G>A geçiş tespitine yönelik kit Sadece in vitro diagnostik kullanım içindir! 20 tespit sipariş numarası: 1015

Detaylı

Akut Hepatit B ve Kronik Hepatit B Reaktivasyonu Ayrımı. Dr. Şafak Kaya SBÜ Gazi Yaşargil SUAM Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Akut Hepatit B ve Kronik Hepatit B Reaktivasyonu Ayrımı. Dr. Şafak Kaya SBÜ Gazi Yaşargil SUAM Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Akut Hepatit B ve Kronik Hepatit B Reaktivasyonu Ayrımı Dr. Şafak Kaya SBÜ Gazi Yaşargil SUAM Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji HBV Neden Önemli? Dünyada yaklaşık 400 milyon kişi HBV ile

Detaylı

Hepatit C. olgu sunumu. Uz. Dr. Hüseyin ÜÇKARDEŞ Bilecik Devlet Hastanesi

Hepatit C. olgu sunumu. Uz. Dr. Hüseyin ÜÇKARDEŞ Bilecik Devlet Hastanesi Hepatit C olgu sunumu Uz. Dr. Hüseyin ÜÇKARDEŞ Bilecik Devlet Hastanesi BİLECİK DEVLET HASTANESİ 1957 2015 N.E. 36 yaşında, kadın hasta Kadın Doğum polikliniği 16.07.2013 Anti-HCV: pozitif ve lökositoz

Detaylı

NEVŞEHİR İLİNDE HEPATİT C VİRÜS GENOTİP DAĞILIMI İLE SERUM ALANİN AMİNOTRANSFERAZ VE KANTİTATİF SERUM HCV RNA DÜZEYLERİ İLİŞKİSİ*

NEVŞEHİR İLİNDE HEPATİT C VİRÜS GENOTİP DAĞILIMI İLE SERUM ALANİN AMİNOTRANSFERAZ VE KANTİTATİF SERUM HCV RNA DÜZEYLERİ İLİŞKİSİ* ANKEM Derg 2015;29(1):3640 doi: 10.5222/ankem.2015.036 Araştırma NEVŞEHİR İLİNDE HEPATİT C VİRÜS GENOTİP DAĞILIMI İLE SERUM ALANİN AMİNOTRANSFERAZ VE KANTİTATİF SERUM HCV RNA DÜZEYLERİ İLİŞKİSİ* Deniz

Detaylı

Emrah Salman, Zeynep Ceren Karahan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi. Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Emrah Salman, Zeynep Ceren Karahan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi. Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Emrah Salman, Zeynep Ceren Karahan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Antibiyotik kullanımına bağlı ishal etkeni olan Clostridium difficile, nozokomiyal diyarenin en sık

Detaylı

α1-antitrypsin quicktype

α1-antitrypsin quicktype attomol α1-antitrypsin quicktype İnsan α-1 antitripsin gen inde M-, Z- and S-alellerin tespitine yönelik kit Sadece in vitro diagnostik kullanım içindir! Z-mutasyonun tespiti için 10 sipariş numarası:

Detaylı

J Popul Ther Clin Pharmacol 8:e257-e260;2011

J Popul Ther Clin Pharmacol 8:e257-e260;2011 SİTOMEGALOVİRUS (CMV) Prof. Dr. Seyyâl ROTA Gazi Ü.Tıp Fakültesi LOW SYSTEMIC GANCICLOVIR EXPOSURE AND PREEMPTIVE TREATMENT FAILURE OF CYTOMEGALOVIRUS REACTIVATION IN A TRANSPLANTED CHILD J Popul Ther

Detaylı

VIII. FAKTÖR XII EKSİKLİĞİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU BÖLÜM ULUSAL TANI VE TEDAVİ KILAVUZU 2013

VIII. FAKTÖR XII EKSİKLİĞİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU BÖLÜM ULUSAL TANI VE TEDAVİ KILAVUZU 2013 ULUSAL TANI VE TEDAVİ KILAVUZU 2013 FAKTÖR XII EKSİKLİĞİ VIII. BÖLÜM TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KALITSAL FAKTÖR XII EKSİKLİĞİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU FAKTÖR XII EKSİKLİĞİ Dr. M. Cem Ar ve THD Hemofili Bilimsel

Detaylı

PREİMPLANTASYON GENETİK TANIDA KULLANILAN YÖNTEMLER ve ÖNEMİ

PREİMPLANTASYON GENETİK TANIDA KULLANILAN YÖNTEMLER ve ÖNEMİ PREİMPLANTASYON GENETİK TANIDA KULLANILAN YÖNTEMLER ve ÖNEMİ Yrd. Doç. Dr. Hakan GÜRKAN Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı PGT NEDİR? Gebelik öncesi genetik tanı (PGT) adı verilen

Detaylı

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2013/2014 Şubat)

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2013/2014 Şubat) Rapor No: 1/ Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (13/1 Şubat) Şubat 1 OSD OICA Üyesidir OSD is a Member of OICA 1. Otomobil Pazarı AB (7) ve EFTA ülkelerinde otomobil pazarı 13 yılı Şubat ayında

Detaylı

BİYOİSTATİSTİK Sağlık Alanına Özel İstatistiksel Yöntemler Dr. Öğr. Üyesi Aslı SUNER KARAKÜLAH

BİYOİSTATİSTİK Sağlık Alanına Özel İstatistiksel Yöntemler Dr. Öğr. Üyesi Aslı SUNER KARAKÜLAH BİYOİSTATİSTİK Sağlık Alanına Özel İstatistiksel Yöntemler Dr. Öğr. Üyesi Aslı SUNER KARAKÜLAH Ege Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Biyoistatistik ve Tıbbi Bilişim AD. Web: www.biyoistatistik.med.ege.edu.tr

Detaylı

Tip 1 diyabete giriş. Prof. Dr.Mücahit Özyazar Endokrinoloji,Diyabet,Metabolizma Hastalıkları ve Beslenme Bölümü

Tip 1 diyabete giriş. Prof. Dr.Mücahit Özyazar Endokrinoloji,Diyabet,Metabolizma Hastalıkları ve Beslenme Bölümü Tip 1 diyabete giriş Prof. Dr.Mücahit Özyazar Endokrinoloji,Diyabet,Metabolizma Hastalıkları ve Beslenme Bölümü ENTERNASYONAL EKSPER KOMİTE TARAFINDAN HAZIRLANAN DİABETİN YENİ SINIFLAMASI 1 - Tip 1 Diabetes

Detaylı

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM Gastrointestinal Sistem Hastalıkları Dr. Nazan ÇALBAYRAM ÇÖLYAK HASTALIĞI Çölyak hastalığı bir malabsorbsiyon sendromudur. Hastalık; gluten içeren unlu gıdalara karşı genetik bazda immünojik bir intolerans

Detaylı

Human Papillomavirüs DNA Pozitif ve E6/E7 mrna Negatif, Anormal Sitolojili Servikal Örneklerin Genotiplendirilmesi

Human Papillomavirüs DNA Pozitif ve E6/E7 mrna Negatif, Anormal Sitolojili Servikal Örneklerin Genotiplendirilmesi Human Papillomavirüs DNA Pozitif ve E6/E7 mrna Negatif, Anormal Sitolojili Servikal Örneklerin Genotiplendirilmesi Aylin Altay Koçak 1, İpek Tüney 2, Koray Ergünay 2, Alp Usubütün 3, Kunter Yüce 4, Ahmet

Detaylı

MİDE KANSERİNDE APOPİTOZİSİN BİYOLOJİK BELİRTEÇLERİNİN PROGNOSTİK ÖNEMİ

MİDE KANSERİNDE APOPİTOZİSİN BİYOLOJİK BELİRTEÇLERİNİN PROGNOSTİK ÖNEMİ MİDE KANSERİNDE APOPİTOZİSİN BİYOLOJİK BELİRTEÇLERİNİN PROGNOSTİK ÖNEMİ Cem Sezer 1, Mustafa Yıldırım 2, Mustafa Yıldız 2, Arsenal Sezgin Alikanoğlu 1,Utku Dönem Dilli 1, Sevil Göktaş 1, Nurullah Bülbüller

Detaylı

Dr. Nilay HAKAN Muğla Sıtkı Koçman Üniv. Tıp Fak. Neonatoloji Bilim Dalı Perinatal Medicine Nisan 2017, İZMİR

Dr. Nilay HAKAN Muğla Sıtkı Koçman Üniv. Tıp Fak. Neonatoloji Bilim Dalı Perinatal Medicine Nisan 2017, İZMİR Nedeni Açıklanamayan Patolojik ve Uzamış Sarılığı Olan Yenidoğanlarda UDP- Glukuroniltransferaz 1 (UGT1A1), Hepatik Organik Anyon Taşıyıcısı (SLCO1B) ve Glutatyon S-transferaz (GST) Polimorfizmlerinin

Detaylı

KRONİK BÖBREK HASTALIĞI (YETMEZLİĞİ) OLAN TÜRK HASTALARINDA TÜMÖR NEKROZ FAKTÖR ALFA ve İNTERLÖKİN-6 PROMOTER POLİMORFİZMLERİNİN ETKİSİ

KRONİK BÖBREK HASTALIĞI (YETMEZLİĞİ) OLAN TÜRK HASTALARINDA TÜMÖR NEKROZ FAKTÖR ALFA ve İNTERLÖKİN-6 PROMOTER POLİMORFİZMLERİNİN ETKİSİ KRONİK BÖBREK HASTALIĞI (YETMEZLİĞİ) OLAN TÜRK HASTALARINDA TÜMÖR NEKROZ FAKTÖR ALFA ve İNTERLÖKİN-6 PROMOTER POLİMORFİZMLERİNİN ETKİSİ Hazırlayan: Meral YILMAZ Cumhuriyet Üniversitesi KRONİK BÖBREK HASTALIĞI

Detaylı

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik LAFORA HASTALIĞI Progressif Myoklonik Epilepsiler (PME) nadir olarak görülen, sıklıkla otozomal resessif olarak geçiş gösteren heterojen bir hastalık grubudur. Klinik olarak değişik tipte nöbetler ve progressif

Detaylı

Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalarında ağırlık ve ölüm riskinin tahmininde plazma cell-free DNA düzeyinin önemi

Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalarında ağırlık ve ölüm riskinin tahmininde plazma cell-free DNA düzeyinin önemi Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalarında ağırlık ve ölüm riskinin tahmininde plazma cell-free DNA düzeyinin önemi Bakır M¹, Engin A¹, Kuşkucu MA², Bakır S³, Gündağ Ö¹, Midilli K² Cumhuriyet Üniversitesi

Detaylı

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji AD Prof. Dr. Filiz Aydın

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji AD Prof. Dr. Filiz Aydın İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji AD Prof. Dr. Filiz Aydın X kromozomu üzerindeki genler için; Erkekler X e bağlı karakterler için hemizigottur Dişiler iki X kromozomuna sahip oldukları için mutant

Detaylı

(İnt. Dr. Doğukan Danışman)

(İnt. Dr. Doğukan Danışman) (İnt. Dr. Doğukan Danışman) *Amaç: Sigara ve pankreas kanseri arasında doz-yanıt ilişkisini değerlendirmek ve geçici değişkenlerin etkilerini incelemektir. *Yöntem: * 6507 pankreas olgusu ve 12 890 kontrol

Detaylı

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı BİRİNCİ BASAMAKTA GÜNCEL DURUM > 6330 Aile Sağlığı Merkezi

Detaylı

Dahiliye Konsültasyonu için Altın Öneriler: En Sık Görülen On Olgu Örneği Asıl Deniz alt Güney başlık Duman stilini düzenlemek için tıklatın Marmara

Dahiliye Konsültasyonu için Altın Öneriler: En Sık Görülen On Olgu Örneği Asıl Deniz alt Güney başlık Duman stilini düzenlemek için tıklatın Marmara Dahiliye Konsültasyonu için Altın Öneriler: En Sık Görülen On Olgu Örneği Asıl Deniz alt Güney başlık Duman stilini düzenlemek için tıklatın Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Olgu 1 28 yaşında erkek Ortopedi

Detaylı

MEME KANSERİ KÖK HÜCRELERİNİN GEN EKSPRESYON PROFİLİ

MEME KANSERİ KÖK HÜCRELERİNİN GEN EKSPRESYON PROFİLİ MEME KANSERİ KÖK HÜCRELERİNİN GEN EKSPRESYON PROFİLİ Sait Murat Doğan, A. Pınar Erçetin, Zekiye Altun, Duygu Dursun, Safiye Aktaş Dokuz Eylül Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü, İzmir Slayt 1 / 14 Meme Kanseri

Detaylı

PEDİATRİK MAKROTROMBOSİTOPENİLİ OLGULARDA MYH9 & TUBB1 GEN MUTASYONLARI

PEDİATRİK MAKROTROMBOSİTOPENİLİ OLGULARDA MYH9 & TUBB1 GEN MUTASYONLARI PEDİATRİK MAKROTROMBOSİTOPENİLİ OLGULARDA MYH9 & TUBB1 GEN MUTASYONLARI 1 Didem Torun Özkan, 2 Abdullah A. Waheed, 3 Yeşim Oymak, 3 Canan Vergin, 2 Ayten Kandilci, 4 Nejat Akar 1. Okan Üniversitesi, Sağlık

Detaylı

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ Sami Uzun 1, Serhat Karadag 1, Meltem Gursu 1, Metin Yegen 2, İdris Kurtulus 3, Zeki Aydin 4, Ahmet

Detaylı

Hepatit Hastalığı Gebelikten Etkilenir mi?

Hepatit Hastalığı Gebelikten Etkilenir mi? GEBELİKTE HEPATİT Gebelik ve hepatit Gebelik ve hepatit iki ayrı durumu anlatır. Birincisi gebelik sırasında ortaya çıkan akut hepatit tablosu, ikincisi ise kronik hepatit hastasının gebe kalmasıdır. Her

Detaylı

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Kahramanmaraş 1. Biyokimya Günleri Bildiri Konusu: Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Mehmet Aydın DAĞDEVİREN GİRİŞ Fetuin-A, esas olarak karaciğerde

Detaylı

HEREDİTER SFEROSİTOZ. Mayıs 14

HEREDİTER SFEROSİTOZ. Mayıs 14 HEREDİTER SFEROSİTOZ İNT.DR.DİDAR ŞENOCAK Giriş Herediter sferositoz (HS), hücre zarı proteinlerinin kalıtsal hasarı nedeniyle, eritrositlerin morfolojik olarak bikonkav ve santral solukluğu olan disk

Detaylı

BİR BAKIŞTA SAĞLIK -AVRUPA 2010 -

BİR BAKIŞTA SAĞLIK -AVRUPA 2010 - BİR BAKIŞTA SAĞLIK -AVRUPA 2010 - (OECD ve Avrupa Birliği işbirliğinde hazırlanan Bir Bakışta Sağlık-Avrupa 2010 adlı yayının özetidir) AĞUSTOS 2011 ANKARA İçindekiler ÖZET 1 BÖLÜM 1- SAĞLIĞIN DURUMU...

Detaylı

ADIM ADIM YGS LYS Adım EKOLOJİ 15 POPÜLASYON GENETİĞİ

ADIM ADIM YGS LYS Adım EKOLOJİ 15 POPÜLASYON GENETİĞİ ADIM ADIM YGS LYS 108. Adım EKOLOJİ 15 POPÜLASYON GENETİĞİ Belirli bir bölgede yaşayan aynı türlerin oluşturduğu topluluğa popülasyon denir. Popülasyon genetiği, popülasyonu temel alan genetik koludur.

Detaylı

Altının parıltısına ve gümüşün parlaklığına sahip olmayan fakat biyolojik önem bakımından bu metalleri gölgede bırakan esansiyel bir elementtir

Altının parıltısına ve gümüşün parlaklığına sahip olmayan fakat biyolojik önem bakımından bu metalleri gölgede bırakan esansiyel bir elementtir Renal Anemi Tedavisinde Güncel Yaklaşım Hemodiyaliz Hastalarında Optimal Demir Kullanımı Dr. Celalettin Usalan Gaziantep Üniversitesi Fe +++ Fe ++ Fe ++ DEMİR Fe +++ Altının parıltısına ve gümüşün parlaklığına

Detaylı

ESANSİYEL HİPERTANSİYONLU HASTALARDA PLAZMA APELİN ve ADMA DÜZEYLERİ

ESANSİYEL HİPERTANSİYONLU HASTALARDA PLAZMA APELİN ve ADMA DÜZEYLERİ ESANSİYEL HİPERTANSİYONLU HASTALARDA PLAZMA APELİN ve ADMA DÜZEYLERİ Çelebi G., 1 Sönmez A., 2 Erdem G., 1 Tapan S., 3 Taşçı İ., 1 Erçin C.N., 4 Doğru T., 4 Kılıç S., 5 Üçkaya G., 2 Yılmaz Mİ., 6 Kutlu

Detaylı

TRANSFERRİN ERİTROSİT. Transferrinin normal değerleri: Transferin seviyesini düşüren sebepler. Eritrosit; RBC: Red Blood Cell = Alyuvar

TRANSFERRİN ERİTROSİT. Transferrinin normal değerleri: Transferin seviyesini düşüren sebepler. Eritrosit; RBC: Red Blood Cell = Alyuvar TRANSFERRİN Transferin kanda demiri taşıyan bir proteindir. Her bir trasferrin molekülü iki tane demir taşır. Transferrin testi tek başına bir hastalığı göstermez. Beraberinde serum demiri, ferritin, demir

Detaylı

DOÇ. DR. GÜNAY ERTEM S. B. Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

DOÇ. DR. GÜNAY ERTEM S. B. Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği DOÇ. DR. GÜNAY ERTEM S. B. Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği *FG, *38 yaşında, bayan *İlk başvuru tarihi: Kasım 2010 *7 ay önce saptanan HBsAg pozitifliği

Detaylı

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Kronik Pankreatit Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Tanım Pankreasın endokrin ve ekzokrin yapılarının hasarı, fibröz doku gelişimi ile karakterize inflamatuvar bir olay Olay histolojik

Detaylı

AVRUPADA DİYABET HARİTASI VE GENEL PERSPEKTİF. Prof. Dr. Şehnaz Karadeniz İstanbul Bilim Üniversitesi

AVRUPADA DİYABET HARİTASI VE GENEL PERSPEKTİF. Prof. Dr. Şehnaz Karadeniz İstanbul Bilim Üniversitesi AVRUPADA DİYABET HARİTASI VE GENEL PERSPEKTİF Prof. Dr. Şehnaz Karadeniz İstanbul Bilim Üniversitesi Diyabet Dünya çapında ve Avrupa da halk sağlığı sorunu AVRUPADA DİYABET YÜKÜ 20-79 yaşları 2003 2025

Detaylı

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2012/2013 Ağustos)

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2012/2013 Ağustos) Rapor No: 213/18 Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (212/213 Ağustos) Ağustos 213 OSD OICA Üyesidir OSD is a Member of OICA 1. Otomobil Pazarı AB () ve EFTA ülkelerinde otomobil pazarı 212 yılı

Detaylı

HEMODİYALİZ HASTALARINDA PROKALSİTONİN VE C-REAKTİF PROTEİN DÜZEYLERİ NASIL YORUMLANMALIDIR?

HEMODİYALİZ HASTALARINDA PROKALSİTONİN VE C-REAKTİF PROTEİN DÜZEYLERİ NASIL YORUMLANMALIDIR? HEMODİYALİZ HASTALARINDA PROKALSİTONİN VE C-REAKTİF PROTEİN DÜZEYLERİ NASIL YORUMLANMALIDIR? Nazlım Aktuğ Demir, Şua Sümer, Gülperi Çelik, Rengin Elsürer Afşar, Lütfi Saltuk Demir, Onur Ural SDBY hastalarında

Detaylı

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI BİYOLOJİ

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI BİYOLOJİ YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI BİYOLOJİ CEVAP 1: (TOPLAM 9 PUAN) 1.1: Eğer terleme ve su emilimi arasındaki ilişkide ortam sıcaklığının etkisini öğrenmek istiyorsa; deneyi aynı sayıda yaprağa sahip aynı tür

Detaylı

Metilen Tetrahidrofolat Redüktaz Enzim Polimorfizmlerinde Perinatal Sonuçlar DR. MERT TURGAL

Metilen Tetrahidrofolat Redüktaz Enzim Polimorfizmlerinde Perinatal Sonuçlar DR. MERT TURGAL Metilen Tetrahidrofolat Redüktaz Enzim Polimorfizmlerinde Perinatal Sonuçlar DR. MERT TURGAL Giriş Homosistein iki farklı yolla metabolize olur Transsülfürasyon= homosistein sistatiyon (CBS) Remetilasyon=

Detaylı

Herediter Meme Over Kanseri Sendromunda. Prof.Dr.Mehmet Ali Ergün Gazi Üniversitesi Tı p Fakültesi T ı bbi Genetik Anabilim Dalı

Herediter Meme Over Kanseri Sendromunda. Prof.Dr.Mehmet Ali Ergün Gazi Üniversitesi Tı p Fakültesi T ı bbi Genetik Anabilim Dalı Herediter Meme Over Kanseri Sendromunda Prof.Dr.Mehmet Ali Ergün Gazi Üniversitesi Tı p Fakültesi T ı bbi Genetik Anabilim Dalı Herediter Meme Over Kanseri (HBOC) %5-10 arası kalıtsaldır Erken başlama

Detaylı

HCC de Profilaksi, Erken Tanı, Tarama ve Tedavi Yaklaşımı

HCC de Profilaksi, Erken Tanı, Tarama ve Tedavi Yaklaşımı HCC de Profilaksi, Erken Tanı, Tarama ve Tedavi Yaklaşımı Dr. Bülent Değertekin Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji ve Hepatoloji BD Konuşmamda Erken Tanı Tarama Kimi?

Detaylı

Prof.Dr. Alaattin Yıldız İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı

Prof.Dr. Alaattin Yıldız İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Prof.Dr. Alaattin Yıldız İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Eritrosit Yaşam Süreci 120 gün Dolaşım Globin Amino asid Kemik iliğinde Eritropoez Fe Fe 3+ Transferrin Hem Biliverdin Dalak karaciğer

Detaylı

Kronik Delta Hepatiti Tanı ve Tedavi

Kronik Delta Hepatiti Tanı ve Tedavi HDV-Viroloji Kronik Delta Hepatiti Tanı ve Tedavi HDV defektif bir RNA virusu RNA genomu ve HDAg ile bunu kuşatan HBsAg den oluşmuş kılıfa sahip (36-43 nm) Sadece karaciğerde replike olur HDV nin yüzeyel

Detaylı

DR.YUSUF CAN YURT HİPONATREMİ 2014 REHBERİ

DR.YUSUF CAN YURT HİPONATREMİ 2014 REHBERİ DR.YUSUF CAN YURT HİPONATREMİ 2014 REHBERİ HIPONATREMI NEDIR? Kan Na konsantrasyonunun

Detaylı

Minimal Kalıntı Hastalık (MRD)

Minimal Kalıntı Hastalık (MRD) Minimal Kalıntı Hastalık (MRD) Doç. Dr. Müge GÖKÇE İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi Çocuk Hematoloji & Onkoloji Bilim Dalı Sitomorfolojik Remisyon Kemik iliğinde %5 in altında

Detaylı

V. BÖLÜM HEREDİTER SFEROSİTOZ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

V. BÖLÜM HEREDİTER SFEROSİTOZ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 HEREDİTER SFEROSİTOZ V. BÖLÜM TANI VE TEDAVİ KILAVUZU HEREDİTER SFEROSİTOZ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU HEREDİTER SFEROSİTOZ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU GİRİŞ Herediter sferositoz (HS);

Detaylı

Nütrisyonel tarama metodları

Nütrisyonel tarama metodları Nütrisyonel tarama metodları Doç Dr Sema Basat Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi 02.11.2013 Özellikle hastanede yatan hastada malnütrisyon TANIMLANMIYOR TEDAVİ EDİLMİYOR. NEDEN? TARAMA, DEĞERLENDİRME,

Detaylı

DİYABETTEN KORUNMADA CİNSİYET İLİŞKİLİ FARKLILIKLAR. Dr. İlhan TARKUN Kocaeli Üniversitesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı

DİYABETTEN KORUNMADA CİNSİYET İLİŞKİLİ FARKLILIKLAR. Dr. İlhan TARKUN Kocaeli Üniversitesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı DİYABETTEN KORUNMADA CİNSİYET İLİŞKİLİ FARKLILIKLAR Dr. İlhan TARKUN Kocaeli Üniversitesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Cinsiyet İlişkili Farklılıklar ERKEK BEYNİ KADIN BEYNİ Cinsiyet İlişkili

Detaylı

HABER BÜLTENİ Sayı 39

HABER BÜLTENİ Sayı 39 HABER BÜLTENİ 12.01.2017 Sayı 39 Konya Hizmetler Sektörü 2016 da, 2015 e Göre Daha Kötü Performans Sergiledi: Konya Hizmetler Sektörü Güven Endeksi, geçen aya ve geçen yılın aynı dönemine göre düştü. Endeks

Detaylı

IV. KLİMUD Kongresi, Kasım 2017, Antalya

IV. KLİMUD Kongresi, Kasım 2017, Antalya IV. KLİMUD Kongresi, 08-12 Kasım 2017, Antalya 1 HCV Tanısında Cut off/ Sinyal (S/CO)/TV) Değerlerinin Tanısal Geçerliliklerinin Değerlendirilmesi TÜLİN DEMİR¹, DİLARA YILDIRAN¹, SELÇUK KILIǹ, SELÇUK

Detaylı

Hemoglobinopatilere Laboratuvar Yaklaşımı

Hemoglobinopatilere Laboratuvar Yaklaşımı Hemoglobinopatilere Laboratuvar Yaklaşımı Dr. Çağatay Kundak DÜZEN LABORATUVARLAR GRUBU 1949 yılında Orak Hücre Anemisi olan hastalarda elektroforetik olarak farklı bir hemoglobin tipi tanımlanmıştır.

Detaylı

HCC de Tarama, Tanı ve Profilaksi

HCC de Tarama, Tanı ve Profilaksi HCC de Tarama, Tanı ve Profilaksi Dr. Bülent B Değertekin ertekin Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji ve Hepatoloji BD Konuşmamda Tarama Kimi? Ne zaman? Ne sıklıkla? Hangi yöntemle? Tanı

Detaylı

Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant)

Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant) 1 Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant) 2 Prospektüs 3 Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant) Steril,apirojen Formülü Beher Zoladex LA Subkütan implant, enjektör içinde, uygulamaya hazır, beyaz

Detaylı

Küçük Hücreli Dışı Akciğer Karsinomlarının EGFR Mutasyon Analizinde Real-Time PCR Yöntemi ile Mutasyona Spesifik İmmünohistokimyanın Karşılaştırılması

Küçük Hücreli Dışı Akciğer Karsinomlarının EGFR Mutasyon Analizinde Real-Time PCR Yöntemi ile Mutasyona Spesifik İmmünohistokimyanın Karşılaştırılması Küçük Hücreli Dışı Akciğer Karsinomlarının EGFR Mutasyon Analizinde Real-Time PCR Yöntemi ile Mutasyona Spesifik nın Karşılaştırılması Dr.M.Çisel Aydın, Doç.Dr.Sevgen Önder, Prof.Dr.Gaye Güler Tezel Hacettepe

Detaylı

AVRUPA OTOMOTİV PAZARI 2014 YILI OCAK AYINDA %5 ARTTI.

AVRUPA OTOMOTİV PAZARI 2014 YILI OCAK AYINDA %5 ARTTI. 28 Şubat 2014 BASIN BÜLTENİ AVRUPA OTOMOTİV PAZARI 2014 YILI OCAK AYINDA %5 ARTTI. AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre otomotiv pazarı 2014 yılı Ocak ayında 2013 yılı aynı ayına göre %5 büyüdü ve toplam

Detaylı

Akdeniz Anemisi; Cooley s Anemisi; Talasemi Majör; Talasemi Minör;

Akdeniz Anemisi; Cooley s Anemisi; Talasemi Majör; Talasemi Minör; TALASEMİ Akdeniz Anemisi; Cooley s Anemisi; Talasemi Majör; Talasemi Minör; Talasemi kırmızı kan hücrelerinin üretimini bozan genetik hastalıklardır. Ülkemizde çok sık görülmektedir. Hastaların kırmızı

Detaylı

Ankilozan Spondilit te Patogenez: Yeni Gelişmeler

Ankilozan Spondilit te Patogenez: Yeni Gelişmeler Ankilozan Spondilit te Patogenez: Yeni Gelişmeler 1 Prof. Dr. Pamir Atagündüz Marmara Üniversitesi Romatoloji Bilim Dalı 21 Nisan 2017 Genel Bilgiler Kronik, progressif, inflamatuar hastalık grubu Prevalans

Detaylı

NAZOFARENKS KARSİNOMUNDA CLAUDIN 1, 4 VE 7 EKSPRESYON PATERNİ VE PROGNOSTİK ÖNEMİ

NAZOFARENKS KARSİNOMUNDA CLAUDIN 1, 4 VE 7 EKSPRESYON PATERNİ VE PROGNOSTİK ÖNEMİ NAZOFARENKS KARSİNOMUNDA CLAUDIN 1, 4 VE 7 EKSPRESYON PATERNİ VE PROGNOSTİK ÖNEMİ Dinç Süren 1, Mustafa Yıldırım 2, Vildan Kaya 3, Ruksan Elal 1, Ömer Tarık Selçuk 4, Üstün Osma 4, Mustafa Yıldız 5, Cem

Detaylı

SAĞ VE SOL KOLON YERLEŞİMLİ TÜMÖRLER: AYNI ORGANDA FARKLI PATOLOJİK BULGULAR VE MİKROSATELLİT İNSTABİLİTE DURUMU

SAĞ VE SOL KOLON YERLEŞİMLİ TÜMÖRLER: AYNI ORGANDA FARKLI PATOLOJİK BULGULAR VE MİKROSATELLİT İNSTABİLİTE DURUMU SAĞ VE SOL KOLON YERLEŞİMLİ TÜMÖRLER: AYNI ORGANDA FARKLI PATOLOJİK BULGULAR VE MİKROSATELLİT İNSTABİLİTE DURUMU Ezgi Işıl Turhan 1, Nesrin Uğraş 1, Ömer Yerci 1, Seçil Ak 2, Berrin Tunca 2, Ersin Öztürk

Detaylı

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2011/2012 Ekim)

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2011/2012 Ekim) Rapor No: 212/23 Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (211/212 Ekim) Kasım 212 OSD OICA Üyesidir OSD is a Member of OICA 1. Otomobil Pazarı AB (27) ve EFTA Ülkeleri nde otomobil pazarı 211 yılı

Detaylı

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü 1 2 AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI İçerik Karın ağrısı olan hastanın akut apandisit olup olmadığını değerlendirmede kullandığımız testlerin değerliliği kullanımları tartışılacaktır

Detaylı

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results: ÖZET Amaç: Bu araştırma, üniversite öğrencilerinin akılcı ilaç kullanma davranışlarını belirlemek amacı ile yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı-kesitsel türde planlanan araştırmanın evrenini;; bir kız ve

Detaylı

RA Hastalık Aktivitesinin İzleminde Yeni Biyobelirteçler Var mı? Dr. Gonca Karabulut Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı

RA Hastalık Aktivitesinin İzleminde Yeni Biyobelirteçler Var mı? Dr. Gonca Karabulut Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı RA Hastalık Aktivitesinin İzleminde Yeni Biyobelirteçler Var mı? Dr. Gonca Karabulut Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı Biyobelirteç Nedir? Normal biyolojik süreçler, patolojik süreçler

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 33 KONYA HİZMETLER SEKTÖRÜNÜN ÇALIŞAN SAYISI BEKLENTİSİ ARTTI

HABER BÜLTENİ xx Sayı 33 KONYA HİZMETLER SEKTÖRÜNÜN ÇALIŞAN SAYISI BEKLENTİSİ ARTTI HABER BÜLTENİ xx.07.2016 Sayı 33 KONYA HİZMETLER SEKTÖRÜNÜN ÇALIŞAN SAYISI BEKLENTİSİ ARTTI Konya Hizmetler Sektörü Güven Endeksi, geçen aya ve geçen yılın aynı ayına göre yükseldi. Önümüzdeki 3 ayda hizmetlere

Detaylı

Atrial Fibrilasyon dan Gerçek Kesitler: WATER (Warfarin in Therapeutic Range) Registry den İlk Sonuçlar

Atrial Fibrilasyon dan Gerçek Kesitler: WATER (Warfarin in Therapeutic Range) Registry den İlk Sonuçlar Atrial Fibrilasyon dan Gerçek Kesitler: WATER (Warfarin in Therapeutic Range) Registry den İlk Sonuçlar 1. Ege Üniversitesi İlaç Geliştirme Ve Farmakokinetik Araştırma-Uygulama Merkezi (ARGEFAR) 2. Central

Detaylı

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi İhsan Ateş 1, Mustafa Altay 1, Nihal Özkayar 2, F. Meriç Yılmaz 3, Canan Topçuoğlu 3, Murat Alışık 4, Özcan Erel 4, Fatih Dede 2 1 Ankara Numune Eğitim

Detaylı

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr. BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr. Aslı KANTAR Akut rejeksiyon (AR), greft disfonksiyonu gelişmesinde major

Detaylı

FİBRİNOJEN DEPO HASTALIĞI. Yrd.Doç.Dr. Güldal YILMAZ Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı Ankara

FİBRİNOJEN DEPO HASTALIĞI. Yrd.Doç.Dr. Güldal YILMAZ Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı Ankara FİBRİNOJEN DEPO HASTALIĞI Yrd.Doç.Dr. Güldal YILMAZ Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı Ankara H. K., 5 yaşında, Kız çocuğu Şikayet: Karında şişlik Özgeçmiş: 8 aylıkken karında

Detaylı

HABER BÜLTENİ Sayı 51

HABER BÜLTENİ Sayı 51 HABER BÜLTENİ 12.01.2018 Sayı 51 Konya İnşaat Sektörü 2017 de, 2016 ya Göre Daha Kötü Performans Sergiledi: Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, geçen yılın aynı dönemine düşerken, geçen aya göre yükseldi.

Detaylı

Kardiyovasküler hastalıklardan korunmak için 5 önemli neden :

Kardiyovasküler hastalıklardan korunmak için 5 önemli neden : 2008 İskemik Kalp Hastalıklarında Primer ve Sekonder Korunma Doç. Dr. Mehdi Zoghi Kardiyovasküler hastalıklardan korunmak için 5 önemli neden : 1. Kardiyovasküler hastalıklar (KVH) erken ölümlerin başlıca

Detaylı

hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması

hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması Tuncay Güçlü S.B. Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Biyokimya Bölümü 16-18 Ekim 2014, Malatya GİRİŞ Kronik

Detaylı

KONYA HİZMETLER SEKTÖRÜNÜN FİYAT BEKLENTİSİ DÜŞTÜ

KONYA HİZMETLER SEKTÖRÜNÜN FİYAT BEKLENTİSİ DÜŞTÜ KONYA HİZMETLER SEKTÖRÜNÜN FİYAT BEKLENTİSİ DÜŞTÜ HABER BÜLTENİ 15.04.2016 Sayı 30 Konya Hizmetler Sektörü Güven Endeksi geçen aya göre yükselirken, geçen yıla göre düştü. Önümüzdeki 3 ayda hizmetlere

Detaylı

HEREDITARY THROMBOPHILIAS AND LOW MOLECULAR WEIGHT HEPARIN (HEREDİTER TROMBOFİLİLERDE DÜŞÜK MOLEKÜLER AĞIRLIKLI HEPARİN KULLANIMI)

HEREDITARY THROMBOPHILIAS AND LOW MOLECULAR WEIGHT HEPARIN (HEREDİTER TROMBOFİLİLERDE DÜŞÜK MOLEKÜLER AĞIRLIKLI HEPARİN KULLANIMI) HEREDITARY THROMBOPHILIAS AND LOW MOLECULAR WEIGHT HEPARIN (HEREDİTER TROMBOFİLİLERDE DÜŞÜK MOLEKÜLER AĞIRLIKLI HEPARİN KULLANIMI) Prof Dr Rıza Madazlı Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum

Detaylı

Persistan ALT Yüksekliği ile Seyreden Kronik Hepatit B (KHB) Hastalarında Karaciğer Hasarının Öngörülmesinde HBV DNA Seviyesi Ne Kadar Önemli?

Persistan ALT Yüksekliği ile Seyreden Kronik Hepatit B (KHB) Hastalarında Karaciğer Hasarının Öngörülmesinde HBV DNA Seviyesi Ne Kadar Önemli? Persistan ALT Yüksekliği ile Seyreden Kronik Hepatit B (KHB) Hastalarında Karaciğer Hasarının Öngörülmesinde HBV DNA Seviyesi Ne Kadar Önemli? Dr.Ercan YENİLMEZ GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Enfeksiyon

Detaylı

Beslenme desteğinde hangi içerik kime, ne zaman, hangi yolla uygulansın?

Beslenme desteğinde hangi içerik kime, ne zaman, hangi yolla uygulansın? Beslenme desteğinde hangi içerik kime, ne zaman, hangi yolla uygulansın? Dr. Beste Atasoy Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı & Sağlık Bakanlığı-Marmara Üniversitesi Pendik

Detaylı