Kamusaldan Özele Dönüşen Olanaklar Işığında Üniversitede Demokrasi. Doç. Dr. Serdar M. Değirmencioğlu 1

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Kamusaldan Özele Dönüşen Olanaklar Işığında Üniversitede Demokrasi. Doç. Dr. Serdar M. Değirmencioğlu 1"

Transkript

1 Kamusaldan Özele Dönüşen Olanaklar Işığında Üniversitede Demokrasi Doç. Dr. Serdar M. Değirmencioğlu 1 S. Akyol, M. K. Coşkun, Z. Yılmaz, M. B. Aydın & R. Altunpolat (der.) Dönüştürülen Üniversiteler ve Eğitim Sistemimiz. Ankara: Eğitimsen, 2008 (sayfa 35-60). Özet Üniversitelerin toplumdan uzaklaģması ve kamusal süreçlerden kopması üzerine tartıģmalar uzun süredir YÖK odaklı yapılmaktadır. 12 Eylül rejiminin ve bu rejimin bir ürünü olan YÖK ün etkisi birçok açıdan büyük olsa da, üniversitelerin iç dinamiklerine eğilinmesi ve üniversitelerde yaģananların belgelenmesi önem taģımaktadır. Üniversitelerde yaģanan süreçlerin üzerinde durulan araģtırmaların (vaka analizi veya daha genel düzeyde) sayısı çok azdır. Eğer köklü üniversitelerde demokratik uygulamaların geriletilmesi ve kaldırılması, gerek yeni kurulan üniversitelerde gerekse yıllık geçmiģi olan özel üniversitelerde demokratik mekanizmaların yerleģmesi için gerekli iģleyiģin bulunmaması söz konusu ise, üniversitelerde var olan kaynakların nasıl kullanıldığı üzerinde titizlikle durulması ve kötü uygulamaların belgelenmesi yararlı olacaktır. Bu bildiride hedeflenen, üniversitelere içeriden bakarak bir yandan üniversitelerin kamusal iģlevlerinin daraltılmasının, bir yandan hiyerarģik yönetimin ve kiģisel iktidarların güçlendirilmesi ile hesap sorma mekanizmalarının zayıflatılmasının beklenebilecek etkisi olan kiģiye ve makama özel olanakların artıģı ele alınmaktadır. Bildiride bu artıģa gösterge olan örnekler ele alınmakta ve betimlenmektedir. ÇalıĢmada ele alınan örnekler, üniversiteler ziyaret edilerek ve görüģmeler yapılarak derlenmiģtir. Üniversitelerden toplanan veriler dıģında, bir üniversitenin mezunlar derneği yayını incelenerek üniversite mezunlarının üniversiteye iliģkin görüģleri ve taleplerinin olup olmadığı da incelenmiģtir. 1 Yazarın e-posta adresi: s_degirmencioglu@yahoo.com.

2 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 2 Kamusaldan Özele Dönüşen Olanaklar Işığında Üniversitede Demokrasi Doç. Dr. Serdar M. Değirmencioğlu Türkiye de üniversitelerde çalıģan öğretim elemanlarının Ģu ya da bu Ģekilde, er ya da geç duydukları korkunç öykülerden biri, Türkiye nin en eski üniversitelerinden birinde öğretim üyelerinin asistanlarına çanta taģıtması üzerinedir. Bu öykü, vahim olmakla birlikte, sanki çok gülünç bir fıkra gibi anlatılır ve üniversitelere iliģkin çok önemli bir tartıģmanın baģlamasını sağlamaz. Yıllar önce bu öyküyü duymuģ bir öğretim üyesi arkadaģım, bu öykünün gayet ciddi olduğunu bana anlatmak istemiģti. Bana asıl anlatmak istediği, sözü geçen üniversitenin ne kadar geride kaldığı ve vahim durumda olduğuydu. Bizzat gözlemlediği ve bana anlatmak istediği durumda, asistanların yalnız çanta taģımadığını, tek sıra olmuģ bir halde bir profesör tarafından denetlenebildiklerini öğrenmiģti. Bu gözlem, tahmin edilebilir ki, baģka birçok öğretim üyesi tarafından da paylaģılan bir gözlemdir. Ancak ne bu öyküyü bana aktaran öğretim üyesi, ne de bu durumu (ve belki de benzerlerini) gözlemleyen diğer öğretim üyeleri bu olayı inceleyerek takip etmediler, bir mücadeleye dönüģtürmediler. Takip edenler olsa da, bu süreçte öğrenilenler kağıda dökülmedi ve üniversitelerdeki benzeri keyfi uygulamalar üzerine yeterince gidilemedi. Bu bildirinin çıkıģ noktası, bu tablonun ve benzeri çok üzücü tabloların, üniversite içerisinde tartıģılmaması ve üniversiteler üzerine eğilen araģtırmacılar tarafından yeterince ele alınmamasıdır. Çok uzun süredir gerek üniversitelerin toplumdan uzaklaģması ve kamusal süreçlerden kopması, gerekse üniversite içerisindeki kabul edilemez birçok düzenleme ve uygulama üzerine tartıģmalar YÖK odaklı yapılmaktadır. 12 Eylül rejiminin ve bu rejimin bir ürünü olan YÖK ün etkisi birçok açıdan çok büyük olsa da, üniversitelerin iç dinamiklerine eğilinmesi, üniversitelerde var olan iktidar iliģkilerinin YÖK ile nasıl kötüleģtiğinin ve üniversitelerde yaģananların belgelenmesi önem taģımaktadır. Üniversitelerde yaģanan süreçlerin üzerinde durulan araģtırmaların (vaka analizi veya daha genel düzeyde) sayısı çok azdır. Eğer bir yandan köklü üniversitelerde demokratik uygulamaların geriletilmesi ve kaldırılması, diğer yandan gerek yeni kurulan üniversitelerde gerekse en çok yıllık geçmiģi olan özel üniversitelerde demokratik mekanizmaların yerleģmesi için gerekli iģleyiģin bulunmaması söz konusu ise, üniversitelerde var olan kaynakların nasıl kullanıldığı üzerinde titizlikle durulması ve kötü uygulamaların belgelenmesi yararlı olacaktır. Bu konuda yararlı olabilecek kapsamlı bir kaynak bu sene BirleĢmiĢ Milletler in kültürel süreçlerle ilgilenen birimi olan Unesco tarafından yayımlanmıģtır. 2 Bu kaynağın içerdiği örnekler, okullar ve üniversitelerin iģleyiģine titizlikle yaklaģılması gerektiğini göstermektedir. İktidarın Kullanımına Yakından Bakmak 2 Hallak, J. & Poisson, M. (2007) Corrupt schools, corrupt universities: What can be done? Unesco International Institute for Educational Planning. Unesco Publications.

3 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 3 Üniversitelerde bir yandan demokratik uygulamaların geriletilmesi veya kaldırılması, diğer yandan yeni üniversitelerde demokratik uygulamaların henüz güçlenmemiģ olması, üniversite bünyesinde keyfi uygulamaların, haksızlıkların ve iktidarı ellerinde tutan kiģilerin kimi olanakları kendilerine, destekçilerine ve kendilerine yakın buldukları kiģilere tahsis etmelerinin artması anlamına gelebilir. Eğer bu keyfi uygulamalar, haksızlıklar ve kamusal olanakların kiģisel olanaklara çevrilmesi gibi kötüye kullanımlar belgelenirse, üniversitelerin demokratikleģmesi mücadelesinde daha güçlü bir zemin oluģması söz konusu olabilir. Üniversitelerde ortaya çıkan keyfi uygulamaların, haksızlıkların ve kiģisel çıkarların kötüye kullanıma varmasının tam olarak ne gibi gerilimler, çatıģmalar ve örnekler ile yaģanabileceğini önceden kestirmek oldukça zordur. Sözü edilen olumsuz uygulamaların süreç içerisinde yaģanacak gerilimler, çatıģmalar veya aģırılıklar ile ne denli aģırıya, garipliğe ve akıl almazlığa doğru evrilebileceğini de kestirmek zordur. Tam da bu nedenle üniversitelerde yaģanan keyfi uygulamaların, haksızlıkların ve kötüye kullanımların olabildiğince titizlikle, yani olağan bilimsel yaklaģımla belgelenmesi üniversite içinde var olan aksamaların anlaģılmasında çok yararlı olacaktır. Benzer bir konudan, iktidarın ve Ģiddetin okullarda nasıl kullanıldığına iliģkin yapılan çalıģmalardan verilebilecek örnekler, bu saptamanın daha da netleģmesini sağlayabilir. Okul içinde uygulanan Ģiddet örnek olarak incelendiğinde, okulda Ģiddetin sık sık yalnızca bir öğretmenin bir öğrenciyi dövmesi gibi algılandığı görülmektedir. Oysa Ģiddet, hem uzun erimli etkileri ve etki-tepki zinciriyle, hem de fiziksel olmayan boyutlarıyla okul içinde çeģitli Ģekillerde ortaya çıkabilir. Türkiye de ders yılında değiģik okullarda yaģanan ve okullar ziyaret edilerek toplanan aģağıdaki örnekler, Ģiddetin tek bir Ģekilde ortaya çıkmadığını, otoriteiktidar-baskı-ģiddet iliģkilerinin çeģitlilik gösterdiğini ve bu nedenle yakından incelenmesinin yararlı olduğunu göstermektedir. Kimi durumlarda, yapılan eylemin, var olan bir uygulamanın, bir sözün bir çeģit Ģiddet oluģturduğu bilinmemektedir. Türkiye de öğrencilerin psikolojik Ģiddete maruz kalma sıklıkları ve olasılıkları, fiziksel Ģiddete maruz kalma sıklıkları ve olasılığından daha fazladır. Öğretmenlerin bir bölümü yaptıklarının Ģiddet olarak görülebileceğini, öğrenciye zarar verecek bir davranıģ olduğunu düģünmemektedir. Öğretmenimiz vurmak istediğinde, dayak yasak diye bağırıyoruz. O zaman öğretmenimiz arkadaģımızın elini açıp, eline tükürüyor. (Ankara daki bir ilköğretim okulu 8. sınıf öğrencisi) 3 Öğretmenimiz bizi tahtaya kaldırıp problem çözdürüyor. Problemi çözemezsek yüzümüze tebeģirle çarpı atıyor. (Ġstanbul daki bir ilköğretim okulu 7. sınıf öğrencisi) Öğretmenimiz bize vuracağı zaman ayağımıza basıyor ki, kaçamayalım. (Ġstanbul daki bir ilköğretim okulu 7. sınıf öğrencisi) NevĢehir'deki Akarca Ġlköğretim Okulu'nun öğretmenler odası özel bir okulun yardımıyla yenilendi. Okuldaki tören, iģgüzar yöneticilerin manasız uygulaması yüzünden gölgelendi. 3 Okulda Şiddet Sempozyumu nda öğrencilerin görüşlerinin yansıtılabilmesi için yapılan önçalışmaların bir parçası olarak Ankara da yazar tarafından yürütülen bir atölye çalışmasından alınmıştır.

4 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 4 R. ile S. adlı iki öğrenci, protokoldekiler tuvalete gider de ellerini yıkarsa diye tören boyunca tuvalet önünde havlu nöbeti tuttu. 4 Balıkesirde bir köyün ilköğretim okulunda 1. sınıf öğretmeni N.U.nun, öğrencisi A.K.ye okuduğu konuyu anlatamaması nedeniyle tahtaya 20 kez "Ben eģeğim, anlamıyorum" yazısını yazma cezası verdiği öne sürüldü. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramından önce meydana gelen olay, öğrenci velilerinin Milli Eğitim Müdürlüğüne Ģikayet dilekçesi vermesiyle ortaya çıktı. Dilekçede cezalandırılan öğrencinin yazıyı yazarken, arkadaģlarının alay konusu olduğu belirtildi. Ġddiaya göre, arkadaģlarının alayından çok etkilenen A.K. gece altını ıslattı ve ertesi gün de okula gitmek istemedi. Balıkesir Ġl Milli Eğitim Müdürü Ġbrahim Binay, "Bize gelen Ģikayet dilekçesi üzerine müfettiģ görevlendirdik. SoruĢturma sürüyor. Hazırlanacak rapor doğrultusunda öğretmen arkadaģımız kusurlu görülürse bunun cezasını çekecek" dedi. Sınıf öğretmeni N.U. ise amacının aileleri duyarlı hale getirmek olduğunu savunarak Ģöyle konuģtu: "A.K. iyi bir öğrenci, ancak arkadaģları 8-9 kitap okuyup, bitirdi, o hala ikinci kitabı bile bitiremedi. Ailesini kaç kez okula görüģmek için çağırdım, gelmedi. Amacım kendimce ceza vermek ve annebabasının okula gelmesini sağlamaktı. Galiba biraz aģırıya kaçtım, yanlıģ yaptım. 5 Yukarıdaki örneklerde hem Ģiddetin ve kötü muamelenin okuldan okula değiģebildiğini, diğer yandan da denetlenmeden ve demokratik iģleyiģten bağımsız bir Ģekilde uygulanan otoritenin ne kadar keyfi ve acımasız olabildiği görülmektedir. Bu bağlamda üniversitelerde yaģananlar incelenirken değiģik üniversitelere tek tek bakılması ve keyfi uygulamaların hafife alınmaması önem taģımaktadır. Ġlköğretimde ve lisede çok aģırı hak ihlalleri, çok ciddi Ģiddet örnekleri olarak nitelendirilebilecek örnekler gazetelere yansırken üniversitelerde yaģanan olaylardan çok azının gazetelere yansıdığı rahatlıkla söylenebilir. Gazetelere yansıyan olaylar, daha çok seslerini duyurmak isteyen öğrencilere yönelik olarak uygulanan baskı, kaba kuvvet ve kötü muameleleri içermektedir. Oysa üniversitelerde yaģanan keyfi uygulamalar, haksızlıklar ve kötüye kullanımların çok daha geniģ bir yelpazeyi kapsadığı bilimsel bir yaklaģımla hemen belgelenebilecek düzeydedir. Basit bir örnek olarak, üniversitelerde öğrencilerin almaya hakları olan önemli belgeleri nasıl aldıkları incelenebilir. Öğrencilerin aldıkları dersleri ve notları gösteren belge hemen her üniversitede öğrencilere ayrı bir ücretle ve ayrı bir sürede verilmektedir. Öğrencilerin bu belgeleri almak için gittikleri birimde (çoğu zaman Öğrenci ĠĢleri) gördükleri muamele çoğunlukla istenmeyen bir muameledir. Gerek ücret ve süre, gerekse istenmeyen muamele tümüyle keyfi uygulamalar içermektedir ve öğrenciler açısından çok rahatsız edici Ģeylerdir. Ancak bu keyfi uygulamaların tartıģıldığı pek görülmemektedir. Bu noktada daha da çarpıcı bir örnek vermek yararlı olabilir: Karadeniz bölgesindeki bir üniversitede bir doktora öğrencisi akģam danıģmanı tarafından telefonla aranır. DanıĢmanı, sigarası bittiği için öğrenciyi aramaktadır. Ġleride büyük olasılıkla öğretim üyesi olacak doktora öğrencisi kendisinden beklenini yapar; danıģmanına sigara alır ve evine götürür. Özetlemek gerekirse, üniversite içinde iktidarın nasıl kurulduğuna ve kullanıldığına bakmak, var olan sorunların anlaģılmasında ve çözümler üretilmesinde çok yararlı olacaktır. 4 Havlu asacak askı bulamadınız mı? Radikal, 30 Nisan 2006, başsayfa, fotoğraflar: DHA. (Haber ile yayımlanan fotoğraflar ve adlar, çocukların haklarına saygılı olmak amacıyla yazar tarafından çıkarılmıştır.) 5 Hürriyet, Mayıs 2006.

5 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 5 Üniversitedeki İktidar ve Çıkar Dinamiklerine Yakından Bakmak Bu bildiride hedeflenen, üniversitelere içeriden bakarak bir yandan üniversitelerin kamusal iģlevlerinin daraltılmasının, bir yandan hiyerarģik yönetimin ve kiģisel iktidarların güçlendirilmesi ile hesap sorma mekanizmalarının zayıflatılmasının beklenebilecek etkisi olan kiģiye ve makama özel olanakların artıģının incelenmesidir. Bildiride bu artıģa gösterge olan çeģitli örnekler ele alınmakta ve betimlenmektedir. Bu artıģı incelerken, üniversitelerin içerisindeki dinamiklere odaklanmakla birlikte üniversitelerin giderek daha çok özel çıkarın ilgisini çektiğini ve bu çıkar sahiplerinin üniversitenin asli iģlevleri olan öğrenme, araģtırma ve uygulama ile değil, üniversitede var olan büyük mali potansiyel ile ilgilendiğini vurgulamak gerekmektedir. Bu mali potansiyelin peģindeki kiģi ve kuruluģlar, üniversite içinde iktidar ne kadar hesap vermez ve keyfi ise, o kadar daha kolay yol alabilecektir. Bu noktayı biraz daha açabilmek için çarpıcı örnekler yararlı olabilir. Bu örneklerden biri, üniversitelerde yönetimin keyfi ve baskıcı uygulamalarını destekleyecek takip teknolojisinin bazı Ģirketler tarafından özellikle üniversitelere yönelik olarak pazarlanır durumda olmasıdır. 6 Bu Ģirketlerden birisi olan TETA Elektronik A.ġ. ürünlerini Ģu çarpıcı ifadelerle 7 pazarlamaktadır: Üniversiteye (kampusa ve binalara) giris ve çikis denetimi yapilarak yetkisiz veya istenmeyen kisilerin girisi engellenmektedir. Binalarin ve/veya kampusun girislerine yerlestirilen turnikelerde otomatik olarak giris yetkisi sinanmakta, ve yetki verilmis ise geçisine izin verilmektedir. Herhangi bir kisinin giris yetkisi istenildigi anda kaldirilabilmekte, bilgisayar vasitasiyla tüm sisteme bildirilmektedir. Kisilerin, sadece belirli alanlara giris yapabilmesi (alan sinirlamasi) ve belirli saatlerde giris yapabilmesi (zaman sinirlamasi) mümkündür. Alan ve zaman kontrolü yetkili tarafindan istendiginde bilgisayardan degistirilebilmektedir. Üniversite içinde ikincil güvenlik alanlari (örnek: laboratuarlar) ayni kart kullanilarak açilabilir. Bilgisayara baglantili (on line) veya baglantisiz (off-line) alanlar olusturulabilir. Ve tüm giris çikis kayitlari, ister on line, ister off line olsun, elde edilebilir. Üniversite personeli kendi çalisma bölgelerinde veya üniversite nizamiyesinde bulunan kart okuyucularda kart okutarak, ise baslama ve çikis kayitlarini bilgisayar ortamina aktarmakta ve bu bilgilerden yararlanarak puantaj verileri elde edilmektedir. Bordroya esas olan bu bilgiler son derece kisa zamanda ve hatasiz elde edilebilmektedir. Istendigi taktirde ögrencilerin yoklamasi, ayni sekilde bina veya derslik girisinde yer alan kart okuyucu kullanilarak bilgisayar ortamina aktarilabilmekte ve raporlanabilmektedir. Yurt girislerinde ögrenci kontrolü ve giris saati bazinda takip edilebilir. Girislere yerlestirilen yarim boy ve tam boy turnikeler ile her ögrencinin kendi yurduna 6 Pazarlanan bu ürünlerin üniversite içindeki iktidarı ve keyfi uygulamaları güçlendirdiğine iliģkin göstergeler bu metinde ele alınmayacaktır. 7 Bu ifadeler şirketin web sitesinden alınmıştır ve ifadelerdeki tüm yazım yanlışları olduğu gibi bırakılmıştır. Kaynak:

6 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 6 girmesi saglanir. Yurt giris ve çikis saatleri terminaller daha önceden programlanarak kontrol altina alinabilir. Üniversitelerden mali beklentisi olan Ģirketlerin arasında, üniversite içini, yani günümüzde artık rektörlük tarafından yönetilen kamusal alanı, bir reklam ve etkinlik alanı olarak gören ve kullanmak isteyen Ģirketler de bulunmaktadır. Bu Ģirketlerden Kampüs Reklam ve Organizasyon A.ġ. pazarladığı aģağıdaki ürünlerle bir yandan üniversite içindeki kiģileri, bir yandan da üniversite dıģından Ģirketleri üniversitede yeni pazarların varlığından haberdar etmektedir. 8 Kampüs Floor, üniversite kantinlerinde yer alan en etkili mecralardandır ve Kampüs A.ġ tarafından önerilen en yeni uygulamadır. Öğrencilerin zorunlu olarak geçtikleri giriģler ve çıkıģlar gibi stratejik noktalarda zeminlere yapıģtırma olarak uygulanan reklamlar yüksek görünürlülük ve akılda kalıcılık sağlamaktadır. Kaymayan, yıpranmayan, baskı ve uygulama esnekliği sunan, anti-refle yapıģkan malzeme üzerine basılan 70 x 100 ebadındaki reklamlar, üç boyutlu olarak da tasarlanabilmektedir. KampüsFest organizasyonu her yıl bahar döneminde pek çok okul kampüsünü gezerek, gençleri müzik dolu, eğlenceli bir ortamda bir araya getirmektedir. KampüsFest esnasında Kampüs A.ġ, müģterilerine sponsorluk, ürün denetme veya özel tanıtım fırsatları sunmaktadır Bugüne dek üniversite içerisinde düzenlenen etkinliklerin (örn., Ģenlik, konser, panayır) üzerinde yeterince durulduğu söylenemez. Bu etkinliklerin rektörlük tarafından belirleniyor olması daha çok rektörlüğün öğrenci taleplerine ve etkinliklerine müdahale etmesi veya engel olması ile gündeme gelmekte ve tartıģılmaktadır. Oysa bu etkinliklerin kimi devlet üniversitelerinde üniversiteye gelir getirmek için kullanıldığı ve oldukça ciddi pazarlıkların söz konusu olduğu biraz araģtırıldığında ortaya çıkabilir. Örnek vermek gerekirse, Ankara daki bir devlet üniversitesinde düzenlenen konserlere sponsor olan bir banka, bu desteğinin karģılığı olarak rektörlükten kampüs içinde kredi kartı pazarlama izni almıģtır. 9 Bu üniversitenin devletten yeterince mali destek alamadığı için bu yola baģvurduğu söylense de, öğrencilerin kredi kartı edinmesi ve borçlanması gibi tehlikeler göz önünde tutulduğunda rektörlüğün bu kararının oldukça dar görüģlü olduğu rahatlıkla söylenebilir. Bu üniversitede ve baģka devlet üniversitelerinde gözlemlenen benzer bir süreç, üniversitelerde bankaların Ģube açabilmesini sağlamıģtır. Kampüste Ģube açabilmek veya kampüse para makinası koyabilmek isteyen bankalar aynı tarihlerde üniversitelere çeģitli bağıģlarda bulunmuģlardır. Görünürde bağıģ olan bu ödemeler karģılığında bankalara sağlanan olanakların tam olarak neler içerdiği bilinmemektedir. Bu belirsizlikte üniversite karar mekanizmalarındaki kiģilere de kimi özel bağıģların yapılmıģ olması mümkündür. Üniversiteleri bir pazar olara gören Ģirketlerin varlığı ve etkinlikleri, üniversite içinde var olan ve üniversitenin bir bilim üreten kuruluģtan gelir üreten ve bir süre sonra gelirini maksimize etmeye yönelen bir Ģirkete dönüģmesi tehlikesini daha da Bu olay 1998 de gözlemlenmiştir. Sözü geçen banka yaklaşık bir yıl sonra büyük bir skandal ile batmıştır.

7 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 7 ciddileģtirmektedir. Bu tehlikenin var olduğu birçok devlet üniversitesinde var olan vakıfların iģleyiģinden ve bu vakıflar hakkındaki Ģikayetlerden bilinmektedir. Bir örnek vermek yeterli olabilir: tüm kantinleri iģletme hakkını elinde bulunduran Selçuk Üniversitesi Vakfı nın öğrencilerden kâr etmeyi kendisine amaç edinmesi üniversitelilerin eleģtirilerine neden oldu. AlıĢveriĢ merkezlerinde 25 YKr ye satılan paket neskafelerin üniversite kafeteryalarında 60 YKr ye satılması öğrencilerin Üniversite bile bizi kazıklamaya çalıģıyor yorumlarına neden oluyor. Öte yandan kantindeki birçok ürün piyasa değeri ile kıyaslanamayacak kadar pahalı olduğu gözlenirken, çayın 40 YKr, yarım tostun 1.20 YTL ye, köfte ve türü ürünlerin 1.5 YTL ile 2.5 YTL arasında satılması öğrencilerin adeta isyan etmesine neden oluyor. 10 Yöntem ve Toplanan Bilgiler Bu çalıģmada ele alınan örnekler, 2006 yılında üniversiteler ziyaret edilerek ve görüģmeler yapılarak derlenmiģtir. Üniversitelerden toplanan veriler dıģında, ikinci el veri kaynakları olarak görülebilecek gazetelerdeki haberler, öğrenci dergileri ve üniversiteleri doğrudan veya dolaylı olarak ele alan web siteleri ve sanal forumlar da gerektiğince kullanılmıģtır. Bu çalıģmada ele alınan ve incelenen örnekler, çoğunlukla kurumların ve kiģilerin adları verilmeden tartıģılacaktır. Bunun temel nedeni, bu tartıģmanın kurumsal ve kiģisel savunma-saldırı havasına bürünmesine izin vermemektir. Üniversitelerin açıkça tartıģılması ve kötü uygulama örneklerinin üniversiteleri daha iyiye götürmek isteyen kiģilerce ele alınması, gerek halen sürmekte olan çekiģmeler (örn., YÖK-hükümet), gerek ele alınan örneklerdeki kimi uygulamaların hukuki yaptırımları olması olasılığı, gerekse üniversitelerin önemli bir rant kaynağı durumuna gelmiģ olması nedeniyle henüz erkendir. Alışıldık Keyfi Uygulamalar Bu çalıģmada ele alınan örnekler genel olarak çarpıcı ve alıģılmadık olmakla birlikte, üniversitelerde yaygın olarak yaģanan ve bu nedenle alıģıldık hale gelen keyfi uygulamaların göz ardı edilmesini gerektirmemektedir. Tam tersine, üniversitelerde yaygın olarak yaģanan sorunların üzerinde ayrıca ve özellikle durulması gerekmektedir. Bu uygulamalardan bazıları, öğretim elemanlarının öğrencilerden ayrı olanaklara sahip olmasına dayalıdır ve bu kitaptaki bir diğer çalıģmada bizzat üniversite öğrencileri veya mezunları tarafından ele alınmaktadır. 11 Birkaç örnek ile açmak gerekirse, kimi üniversitelerde asansörler, belirli tuvaletler, yemekhaneler veya yemekhane ya da kantindeki bazı bölümler yalnızca öğretim üyelerine tahsis edilmektedir. Bu iyi bilinen örneklerin dıģında, makam ve makam sahiplerine tanınan ayrıcalıklar ile ilgili örnekler ise daha az ele alınmaktadır. Oysa bu örnekler hemen her kurumda hemen göze çarpacak Ģekilde bulunmaktadır. Bölüm baģkanının, dekanın veya diğer yönetici konumundaki kiģilerin odalarının daha geniģ, daha Ģık ve daha donanımlı olması bu uygulamalardan biridir. Dekanın ofisinin herhangi bir özel neden olmamasına karģın daha geniģ olması ile yüzlerce öğrenciye hizmet vermekte olan 4-5 asistanın odalarının olmaması çoğu zaman birlikte tartıģılmayan konulardır. Çok sayıda öğretim 10 ( 11 Yağcıoğlu, Özkök, Üner & Altuntaş. Duvarları yıkmak: Üniversiteler toplumla nasıl buluşur?

8 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 8 elemanı bir yazıcı ile yetinmek zorunda olmasına karģın, dekanın iki yazıcı birden kullanması gibi düzenlemeler üzerine hemen hiç yazılı tartıģma bulunmamaktadır. Makam sahiplerine tanınan ayrıcalıklar makamın düzeyi yükseldikçe daha da çarpıcı hale gelebilmektedir. Bu uygulamalar, rektör ve yardımcılarının ofislerinin çok daha geniģ, çok daha Ģık ve çok daha donanımlı olmasının ötesinde kırmızı halı, büyük koltuklar, özel bardaklar gibi ne iģlev taģıdığı belli olmayan aksesuarları da içerebilmektedir. Bu örnekleri çoğaltmak yerine, üniversitelerin kamusal iģlevleri ve demokratik bir iģleyiģe sahip olmaları açısından makam ve kiģilere tahsis edilen alanlar ve olanaklar ile, üniversitenin diğer öznelerinin kullanımına açık olan alan ve olanakların orantılanmasının çok önemli bir zorunluluk olduğu söylenebilir. Bu ve benzeri göstergelerin üzerinde titizlikle durulması ve hesap sorma süreçlerinin iģletilmesi, üniversitelerde yaygın olarak yaģanan keyfi uygulamaların alıģıldık hale gelmemesi için önem taģımaktadır. Papyonlu Garsonlar, Özel İkram, Özel Tuvaletler Makam sahiplerine tanınan ayrıcalıkların, makamın önemi ve iktidarı arttıkça daha da çarpıcı bir hale gelebildiğini kabul etmek zor olmayabilir. Bu uygulamaların nereye dek varabileceğini araģtırmak ve belgelemek ise oldukça zordur ve bu çalıģma açısından özellikle önem taģımaktadır. Bu noktada bir parantez açarak, üniversitelerde görülebilecek kötü uygulamaların yalnızca üniversitelere özgü sorunlar olarak görülmemesi gerektiği vurgulanmalıdır. Üniversitelerdeki eğilimler çoğu zaman, hem genel olarak toplumdaki, hem üniversitelerde görev alan bireylerin geldiği toplum kesimlerindeki, hem de benzer kurumlardaki eğilimleri yansıtır. Bu bağlamda, iktidarın ve yetkilerin keyfi kullanıldığı baģka ortamlarda veya aģırı bulunabilecek taleplerin ve düzenlemelerin kolayca dile getirildiği ve tartıģıldığı kurumlarda görülen eğilimlerin üniversitelerde görülmesi olasılığı vardır ve bu eğilimler üzerine özellikle gidilmelidir. Bir örnek olarak, yasama yetkisini ellerinde tutan ve demokrasilerde önemli bir iģlevi olan temsil görevine getirilmiģ olan milletvekillerinin ara ara medyaya veya gündeme yansıyan talepleri incelenebilir. Bu talepler, milletvekillerine özel maaģ veya hakların verilmesi gibi teklifleri içerdiği zaman medyada daha çok yer almakta ve tartıģılmaktadır. Oysa mecliste milletvekillerinin kendileri için uygun gördükleri ve talep ettikleri kimi hizmetler bu hizmetler gerçekleģmese bile oldukça önemli ipuçları taģımaktadır. Örneğin, 2003 yılında mecliste yasal düzenlemeler gerçekleģmesi için uzun süreyle ve çok çalıģtıkları için ödüllendirilmeleri gerektiğini düģünen milletvekillerinin talepleri basına Ģu Ģekilde yansımıģtır: iktidar partisinin milletvekilleri üç aylık fedakârlıklarının ödülü olarak dizüstü bilgisayar, papyonlu garson, geniģ odalar ve lokantadaki masalara çiçek konulmasını istediler. 12 Milletvekillerinin papyonlu garson talep etmeleri, Türkiye de kimi lokantalarda, birçok otobüsler Ģirketinde ve kimi kuruluģlarda hizmet eden görevlilerin papyon takması geleneği ile iliģkilidir. Bu modern kisvenin neden önemli veya istenir olduğu bu 12 Radikal, 09/03/2003.

9 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 9 çalıģmada tartıģılmayacaktır. Önemli olan, milletvekillerinin kendilerine kimi yerlerde verilen özel kisveli hizmeti uygun görerek, bu hizmetten talep etmeleridir. Meclisteki bu eğilimin üniversitelere yansıyıp yansımadığı incelenebilir. Eğer yansıyorsa, öğretim üyelerinin veya üniversite yönetiminin papyonlu garson uygulamasını üniversite açısından uygun ve gerekli gördüğü ortaya çıkacaktır. Bu sorunun yanıtı aslında oldukça iyi bilinmektedir. Ankara daki bir üniversitede, öğretim üyelerine ayrılmıģ olan yemekhanede uzun süredir papyonlu garsonlar hizmet vermektedir. Ġstanbul da bir özel üniversitede yemekler özel bir Ģirket tarafından hazırlanmakta ve satılmakta; bu özel Ģirketin çalıģanları olan garsonlar papyon takmaktadır. Papyonlu garson uygulamasının daha da öteye götürüldüğü üniversiteler de vardır. Bu çalıģmada, 2006 yılında ziyaret edilen bir devlet üniversitesinde papyonlu garsonlar yemekte değil, rektörlük binasında senato toplantısı nedeniyle hizmet etmekteydi. Rektörlük binasında bulunan konuklar ve öğrenciler bu uygulamayı görmekte ve üniversite yönetiminin bu seçkin hizmet tercihinden haberdar olmaktaydı. Papyonlu garsonlar üzerinde durulması, üniversitelerde olağanlaģtırılan uygulamaların aslında ne kadar garip olduğunun anlaģılması için özellikle önem taģımaktadır. Papyonlu garsonlar ve özel kiģilere özel hizmet uygulamalarının makam ve ünvanla iliģkili olduğu, bir özel üniversitedeki uygulama yakından incelendiğinde daha iyi anlaģılmaktadır. Üniversitede düzenlenen önemli etkinliklerde (örn., konferans), üniversiteyi önemli bir konuğun ziyaretinde veya mütevelli heyetinin konukları olduğunda konuklar kim olursa olsun masalara beyaz örtüler serilmekte ve yemek garsonların servisi ile yenmektedir. Papyonlu garson uygulaması ve benzeri uygulamaların özel üniversitelerdeki sosyal etkisi üzerinde de kısa durmak yararlı olabilir. Özel üniversiteler konuģma, konferans gibi akademik etkinliklerde sunulan çay kahve ikramında bile ikramın hizmetlilerce ayağa getirilmesi söz konusu olabilmektedir. Örneğin Ġstanbul daki bir üniversitede akademik toplantılar sürerken görevliler çay veya kahve dağıtabilmektedir. Bu uygulamanın aslında ne kadar garip ve gereksiz olduğu, Ġstanbul daki bir baģka özel üniversitede yurt dıģından gelen bir konuğun konuģması sırasında çok iyi görülmüģtür. Toplantı öncesi veya sonrası ikrama alıģık ama ayağa getirilen ikramı geldiği ülkede görmemiģ olan ünlü konuk psikolog, konuģmasına baģladıktan sonra içeri giren görevlinin çay dağıtması karģısında ne yapacağını bilememiģ ve en sonunda benim Ģimdi ne yapmam gerekiyor? diye sormuģtur. Özetle, günümüzde Türkiye deki özel üniversitelerde öğrencilerin de katıldığı birçok toplantıda, çay ve kahve vb. ikramların ayağa gelmesi gibi bir önceki çağdan kalma, alttakiler-üsttekiler, hizmetçi-hizmet alan toplumsal ayrımlarını yaģatan ve belleten deneyimler yaģanmaktadır. Üniversiteyi ve üniversitede okumayı çok önemli ve kategorik bir çağdaģ deneyim olarak gören kiģilerin ve kuruluģların üniversitelerdeki uygulamalara daha yakından bakmaları gerektiği ortadadır. Diğer yandan üniversitelerde ayağa gelen ikramlar gibi olanakların var olması aslında kamusal kaynakların israf edildiğini de göstermektedir. Özel olanakların özellikle makam ve ünvanla iliģkili olduğu, rektör ve yardımcılarının veya mütevelli heyeti üyelerinin bulunduğu mekanlardaki tuvaletlerden ve ikramlardan da görülebilir. Bir özel üniversitedeki uygulama kısaca Ģöyle özetlenebilir.

10 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 10 Rektör ve bir yardımcısının ofisleri ile birkaç mütevelli heyeti üyesinin ofisleri aynı kattadır. Bu katta birkaç sekreter ve görevli çalıģmaktadır ve görevlilerden birinin görevi ikramlardır. Katta bulunan tuvaletler özel Ģekilde tasarlanmıģ ve süslenmiģtir. Çok Görünür ve Çok Arzulanır Bir Özel Olanak: Makam Araçları Türkiye de makam aracına olan talep ve araç kullanımı özellikle 1980 lerde bir yandan arabaların çoğalması, bir yandan da araba kullanmanın giderek daha çok insan tarafından istenir ve ulaģılabilir bir statü simgesi durumuna gelmesiyle iliģkilidir. Özel sektörde belirli makamlardaki kiģilere araç ve sürücü tahsisi uzun süredir var olmakla birlikte özellikle bu dönemde araç ve sürücü tahsisi daha da yaygınlaģmıģtır. KiĢiye tahsis edilen araçların kamu sektöründe de giderek daha çok rastlanır olması, toplumda yaygınlaģan eğilimlerin kamu kurumlarına yansıması ile ortaya çıkabilir ve ĢaĢırtıcı değildir. ġaģırtıcı olan, bu uygulamaların ne gibi Ģekillerde yeniden üretildiği, yani nerelere varabileceğidir. Bu konuda çok farklı bilgiler bulunmakla birlikte, özellikle son yıllarda kamu kuruluģlarına çok ĢaĢırtıcı serbest piyasa yöntemleriyle makam araçları alındığı iddia edilmektedir. Bu iddialardan birine göre, üst düzey bürokratlar lüks makam araçları edinmek için yönetiminde bulundukları bakanlıklar ve kurumların çalıģanların maaģının yatırıldığı bankalardan son model makam araçları talep etmekte ve bu araçları elde edebilmektedir. Ne siyasi etik ne Bankalar Yasası ne de Bütçe Yasası'na uyan bu uygulama artık 'normal' sayılıyor. Hemen hemen bütün devlet kurumlarının kullandığı bu yöntem, ödenek engelinin aģılması ve bütçe denetiminden kaçıģın da en kolay yolu. Makam aracı alınmasının bütçe ödenekleri açısından çok zor olması, bu uygulamayı cazip kılıyor. ĠçiĢleri Bakanı Abdülkadir Aksu ve müsteģarlık emrine tahsis edilen, biri 272 bin YTL, diğeri 221 bin YTL'lik Mercedes makam araçları, ĠçiĢleri Bakanlığı personel maaģlarının 5 yıl süreyle Vakıfbank aracılığıyla ödenmesi karģılığında alındı. Ancak Aksu'ya tahsis edilen gri makam aracı, bakanlıkça karģılanan 6 bin YTL harcamayla siyaha dönüģtürüldü. Gümrük MüsteĢarlığı'nda çalıģan bütün daire baģkanlıklarına ve genel müdürlere, tanesi 30 bin YTL'den Renault Megan marka 18 makam aracı alındı. Bunun karģılığında da personelin maaģları için Vakıfbank ile anlaģıldı 13 Bu makam aracı sevdasının üniversitelere yansıdığına iliģkin basında hemen hiç haber bulunmamaktadır. Ancak Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel AĢkın ın ODTÜ yü ziyareti sırasında basına yansıyanlar bu açıdan incelenmeye değerdir. 14 Bu ziyarette Prof. Dr. Yücel AĢkın ın makam aracı olmadığını, her yere taksi ile gittiğini söylediği ve Makam aracı olmayan tek üniversiteyiz dediği gazetelere yansımıģtır. Bunun üzerine ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut un üniversitesinin makam araçlarından birisi ile kendisini istediği yere bırakabileceklerini söylediği de gazetelere yansımıģtır. Hemen her üniversitede rektörlüğe bağlı birimlerin yöneticilerine ve dekanlara araç tahsis edildiği tahmin edilmektedir. Bu uygulamanın özellikle devlet üniversiteleri açısından incelemesinde ve bu araçların ve sürücülerinin kamuya maliyetinin ne olduğunun saptanmasında büyük yarar vardır. Özel sektördeki yaygın özel araç ve sürücü tahsisi uygulamasının özel üniversitelere de yansıyacağı kolaylıkla tahmin edilebilir. 80 ve 90 larda özellikle büyük karların kazanıldığı ve çok ciddi yolsuzlukların yapıldığı bankacılık sektöründe özel araç 13 Devlet memuru maaşıyla makam aracı saltanatı (Akşam, ). 14 Rektöre makam aracı vermiyorlar (Radikal, 02/06/2005).

11 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 11 tahsisinin bankalar arası transferlerde kullanıldığı bilinmektedir. Tahsis edilen araçlar ve diğer özel olanaklar (örn., konut) gider gösterilebildiği için Ģirket açısından kolaylıkla kullanılan araçlar olmaktadır. Özel üniversitelerin kurulması ve yaygınlaģması ile benzeri tahsisler özel üniversitelere öğretim üyesi çekmekte de kullanılmıģtır. Bu uygulama giderek, tıpkı özel sektördeki özel araç ve sürücü tahsisi gibi yerleģmiģ ve kurumsallaģmıģtır. Bu uygulamanın üniversiteye nasıl bir katkı yaptığı gerçekten yakından incelenmeye değerdir. Bir aracın yıllık giderinin ne olduğu ve her bir makam aracının üniversiteye ne kadarlık bir mali yük getirdiği bu çalıģmada ele alınmayacaktır. Makam araçları ile birlikte üniversitede oluģan makam aracı sürücüsü kadrosunun büyüklüğü ve bu kadronun üniversiteye getirdiği yük ya da bu giderlerin üniversitede hangi akademik harcamaları engelleyebileceği de baģka bir çalıģmanın konusu olmak durumundadır. Makam sürücülerinin gerek çalıģma koģulları gerekse yaģadıkları üzerine de ayrı bir çalıģma yapılması çok yararlı olacaktır. KiĢilere tahsis edilen olanaklar üzerine yapılmıģ araģtırmalar bulunmadığı için bu çalıģmada bu sorunun ne denli geniģ ve derin olduğunu üzerinde özellikle durulmuģtur. Bu çalıģmada yakından incelenen bir özel üniversitede mütevelli heyeti üyelerinin her birine ve rektörlük kademesinde görev alan her kiģiye özel araç ve sürücü tahsis edilmektedir. Araç ve sürücü tahsis edilen kiģiler arasında dekanlar ve enstitü müdürleri de bulunmaktadır. Ġdari iģlerden sorumlu, yani kilit görevlerdeki kiģilere (genel sekreter, genel sekreter yardımcısı, mali iģler müdürü gibi) de özel araç ve sürücü tahsis edilmektedir. Tahmin edileceği üzere tahsis edilen araçların boyutları ve modelleri makamın statüsünü veya önemini yansıtmaktadır. Öte yandan, özel araç ve sürücü tahsisinde bu uygulamanın ne kadar keyfi ve tartıģılır olduğunu gösteren çok ilginç istisnalar da görülmektedir. Bu istisnalardan biri, tahsisin makamdan bağımsız olabilmesidir. Üniversitenin kurucusu olarak bilinen kiģinin yakın çalıģtığı ve/veya arkadaģı olduğu kiģilere araç tahsis edilmesi söz konusudur. Bir diğeri, tahsisin makamdan bağımsız olmanın ötesinde süresiz olabilmesidir. Daha da çarpıcı bir diğer istisna, tahsis edilen aracın trafik kazasına maruz kalmasıyla ortaya çıkmıģtır. Kazanın aracı kullanan kiģinin (örn., bir dekan) hatası nedeniyle oluģmasına rağmen tüm giderlerin üniversite tarafından karģılanması ve kaza geçiren aracın yerine yeni bir aracın verilmesi üniversitedeki olanakların ne kadar keyfi ve kiģiye özel olarak kullanılabildiğini göstermektedir. Yukarıda sözü geçen keyfi uygulamalardan birini yakından incelemek, özel üniversitelerde kurumun olanaklarının kiģilere ne kadar sınırsızca tahsis edilebildiğini ve ne kadar pervasızca kullanılabildiğini daha açık olarak gösterebilir. Ġncelenen üniversitelerden birinde, makamdan bağımsız araç tahsisi eski rektörlerin araçlarını görevden ayrıldıktan sonra da kullanabilmelerini sağlamaktadır. Makam aracını kullanmayı sürdüren eski rektörlerden birisi, üniversiteye geldiği hemen her gün üniversitenin en görülebilir yerinde aracından inmekte, sürücüsünün getirdiği çantasını ve ceketini almakta ve ofisine gitmektedir. Sürücüsünün tutumu, durumu daha da üzücü kılmaktadır: Sürücü kapıyı açan, gerektiğinde bekleyen (örn., eski rektör para çekmeye gittiğinde çantasını tutarak) ve yalnızca bu iģi yapmakla görevli olduğu için hizmet ettiği kiģiyi memnun etmeye dikkat eden bir kapı kulu gibi davranmaktadır.

12 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 12 Eğer bu eski rektör, makamdan bağımsız olarak kendisine tahsis edilen makam aracından baģka bir yerde inecek olsa, belki makam aracı kullanması ve sürücüsüne gösterdiği tutum öğrenciler tarafından görülmeyebilir. Ancak eski rektörün bu konuyu umursamadığı görülmektedir. Üniversitede bir eski rektörün pervasızca bu tutumu sergilemesi, üniversitelerin kaynaklarının özel olanaklara dönüģmesinin ne kadar vahim bir hale gelebileceğini çok somut olarak göstermektedir. Üniversitedeki hemen herkesin rahatlıkla gözlemleyebileceği ve hemen her gün yinelerek göz önünden gitmeyen bu tutumun kamuoyu gündemine yansımamıģ olması, bu çalıģmanın çıkıģ noktasını doğrulamaktadır. Özel araç ve sürücü tahsisi, tıpkı orduda ve kamu kurumlarında olduğu gibi kötüye kullanıma çok açıktır. Bu örneklerde görülen ve aslında dikkatli gözlerce kolayca yakalanabilecek keyfi ve açık kötü uygulamalar, üniversite içerisinde ne kadar görünür durumda ise üniversitenin saygınlığına o kadar çok zarar vermektedir. Yukarıda incelenen üniversitede genel sekreterin veya diğer idari personelin araçlarına binerken kapılarının güvenlik görevlileri tarafından açılması da rahatlıkla gözlemlenen bir durumdur. Özel araç tahsisinin ne kadar kötüye kullanıldığını saptamak zordur. Bu nedenle bu araģtırmada ancak ipuçları elde edilebilmiģtir. Örneğin, bu çalıģmada incelenen Ġstanbul daki üniversitelerden birinde, bir dekanın aracını eģi ve diğer yakınları için kullandığı ve aracın aynı gün içerisinde defalarca kentin iki yakası arasında gidip geldiği öğrenilmiģtir. Son olarak vurgulanmasında yarar olan, bu ayrıcalıklı kiģiler veya katman ile üniversitedeki diğer kiģiler arasında makam araçlarının ve diğer kiģiye özel olanakların kullanımı ile artan yabancılaģmadır. Bu yabancılaģmanın etkisi baģka bir araģtırmada özellikle ele alınmaya değerdir. Öte yandan, makam araçları ile üniversiteye gelen giden kiģilerin, üniversitenin ve çevresinin koģulları hakkında da yalıtılmıģlık yaģamaları söz konusudur. Bu çalıģmada incelenen üniversitelerden birinden bir örnek vermek yararlı olabilir. Ülke çapında çok saygıdeğer bir iktisatçı olarak bilinen ve bu nedenle üniversitede çok özel bir yeri olduğu söylenen bir öğretim üyesi, üniversitenin çevresinde dilenen çocuklar olduğu üniversitenin çevresinde biraz zaman geçiren hemen herkes tarafından gayet iyi bilinmesine karģın bu durumdan haberdar olduğunda hayretler içinde kalmıģtır. Otopark Uygulamaları ve Öncelikler Makam aracı tahsisi ve bu tahsisin kurumsallaģması ile üniversitelerde otopark düzenlemelerinde de ilginç bir tahsis uygulaması ortaya çıkmasına neden olmuģtur. Tahsis edilen araçlar arttıkça üniversitede bu araçlar için özel otopark yerleri ayırılması ve bu araçlar hiçbir tasarruf önceliği olmadan her gün kullanıldığı için bu yerlerin kalıcı olması söz konusu olmuģtur. Tahmin edilebileceği üzere, otopark yerleri de makamın düzeyine bağlı olarak belirlenmektedir. Otopark sıkıntısı olan üniversitelerde, otopark tahsisi bir diğer önemli özel olanak tahsisine dönüģmektedir. Makam araçlarını park etmekten sorumlu sürücülerin, otopark tahsisi için yeterince yer bulunmayan üniversitelerde araçları yeniden ve yeniden yerlerinden oynatması gibi garip ve gereksiz durumlar da ortaya çıkmaktadır.

13 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 13 Diğer yandan, üniversite içinde otopark yerlerinin nasıl tahsis edildiği üniversitenin nasıl ve hangi öncelikler gözetilerek yönetildiğine iliģkin ipuçları sağlamaktadır. Bu çalıģmada incelenen özel üniversitelerden birinde, öğretim elemanlarının araçlarını nereye park edebilecekleri tümüyle merkezden belirlenmektedir. Üniversitede açılan MBA programı öğrencileri, özel öğrenciler oldukları yani programa çok para ödedikleri için üniversite yönetimi tarafından tahsis edilen yerlere park edebilmektedir. Üniversitenin diğer lisans veya lisansüstü öğrencileri için ise böyle bir Ģey söz konusu değildir. Bu uygulamanın ortaya çıkardığı bir diğer gerçek, üniversite yönetiminin MBA programı öğrencilerine yalnızca diğer öğrencilerden değil, öğretim elemanlarından da öncelikli tuttuğudur. Öğretim elemanları ile MBA programı öğrencileri otoparkı aynı zamanda kullanmak isterlerse, MBA programı öğrencilerine öncelik verilmektedir. Otopark kullanımı, yani kimin aracının nereye çekildiği veya çekilebildiği, dıģarıdan çok dikkat edilmediği sürece yakalanamayacak iktidar iliģkilerini yansıtmaktadır. Tam da bu nedenle, üniversite içerisindeki dikkatli gözlerce incelenmeli ve tartıģılmalıdır. Öte yandan, dıģarıdan bakan gözlerin de kolayca yakalayabileceği durumlara bu çalıģmada rastlanmıģtır. Ġncelenen bir özel üniversitede otopark kullanımının da ötesine geçen bir durum söz konusudur. Üniversitenin ana binasının önünde, daha çok boģ alan olarak tasarlanmıģ bir alana, üniversitedeki önemli kiģiler araçları park edilebilmektedir. Fotoğraflardan da görülebileceği üzere, araçların park edildiği alan tam binanın önüdür ve park yeri değildir. Ancak üniversitede iktidarda olanlar (örn., rektör, mütevelli heyeti üyeleri) bu alanı istedikleri gibi kullanabilmektedirler. Tıpkı makam araçlarının pervasızca kullanımı gibi bu çok görünür keyfi ve çok rahatsız edici uygulama üniversitenin saygınlığına zarar vermektedir. FOTOĞRAF 1 BURAYA FOTOĞRAF 2 BURAYA Karar Alma Süreçleri, Atama ve Atmalar Yukarıda ele alınan birçok çarpıcı keyfi uygulama örneği, üniversitelerde karar alma süreçlerinin ne kadar yukarıdan aģağıya iģlediğini ve yakından incelenen özel üniversitelerde ayrıcalıklı kiģilerin yönetiminde küçük derebeyliklerinin oluģabileceğini göstermektedir. Üniversitenin bir piramit gibi dibi ne kadar geniģ olursa olsun, yukarıda tek bir noktaya bağlı olarak iģlemesi, yani tepeden inme yönetilen bir kuruluģ olması, üniversitedeki olanakların kiģilere tahsisini kolaylaģtırmakta, tepedeki kiģilerin değiģmesi durumunda özel olanakların baģka kiģilere tahsis edilmesine ve üniversite yönetiminin ciddi bir çıkar ve parsa paylaģımı alanı durumuna gelmesine neden olmaktadır. Bu gidiģatın üniversiteye zarar vermesi kaçınılmazdır. Öte yandan üniversite içerisinde öğretim elemanlarının zayıf duruma düģmesi ve bilimsel önceliklerin arka planı itilmesi de ayrıcalıkların öne çıktığı bir iģleyiģ var olduğu sürece kaçınılmazdır. Akademik kadronun özellikle özel üniversitelerde yönetimde etkisi yok denecek kadar azalmıģtır. Birçok özel üniversitenin bir dershane gibi iģletildiği, öğretim üyeleri ile tıpkı özel okullarda olduğu gibi senelik sözleģmeler yapıldığı bilinmektedir. 15 Daha ciddi 15 Bu çalışmada incelenen bir özel üniversitede, öğretim elemanlarına kendileri ile hassas bir konuda hassas bir görüşme yapılacağı Mayıs ayı ortasında rektör imzasıyle genel bir e-posta mesajı ile iletilmiştir. Bu mesaj gerek

14 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 14 akademik kurumlar olma yolunda olduğu söylenen kimi özel üniversitelerde ise üniversite içerisinde öğretim elemanlarının rolü çok kısıtlı tutulmakta ve kararlar yukarıdan aģağıya iletilmektedir. Tüm özel üniversitelerde bütün görevler atama ile dağıtıldığı için demokratik iģleyiģin bu üniversitelerde hemen hiç yerleģmediği rahatlıkla söylenebilir. Özel üniversitelerde akademik kadronun etkisinin ve demokratik iģleyiģin yokluğunda mütevelli heyetinin etkisi kaçınılmaz olarak aģırı derecede güçlüdür. Mütevelli heyeti tarafından atanan rektör ve diğer yöneticilerin yanında, idari personelin de mütevelli heyeti tarafından belirlenmesi üniversite içerisindeki iģleyiģi büyük ölçüde akademik kadronun etkisi dıģına çekmekte ve tepeden aģağıya olarak sabitlemektedir. Bu iģleyiģin, idari personeli akademik kadro karģısında farklı bir konuma çekmesi ve genel sekreterlik gibi kilit konumları kamusal çıkarlardan çok özel çıkarların korunması açısından çok güçlü hale getirmesi olasıdır. Bir örnek meseleyi netleģtirebilir: Bu çalıģmada incelenen üniversitelerden birinde düzenlenen yoga dersleri bu derslere genel sekreter katıldığı için herhangi bir akademik içerikli toplantıdan daha önemli ve öncelikli bir etkinliğe sahiptir. Yoga dersinin uzaması durumunda, dersin ardından yapılacak olan uluslararası katılımlı bir toplantının beklemesi gerektiği bizzat genel sekreter tarafından belirtilebilmektedir. Özetle, özel üniversitelerdeki tepeden inmeci iģleyiģ karar verici konumdaki kiģileri aģırı güçlü kılmakta ve onların üniversitenin olanaklarını kendi istekleri ve kaçınılmaz olarak kendi çıkarları doğrultusunda kullanmalarına olanak tanımaktadır. Özel üniversitelerde YÖK tarafından zorunlu tutulan akademik organlar yok değildir. Ancak bu organların hemen hepsi, üniversiteden üniversiteye bazı farklılıklar olmakla birlikte, önemli kararlar almaktan uzaktır. Birçok özel üniversitede Fakülte Yönetim Kurulları (FYK) yapılmamakta ve yukarıdan alınan kararlara FYK üyeleri imza atmaktadır. Diğer üniversitelerde ise FYK toplanmakta ve kimi kararları alabilmektedir. Ancak önemli kararlar söz konusu olduğunda, FYK bir dekanın deyiģi ile otomatik onaylama 16 iģlevi görmektedir. Üniversite bünyesindeki karar alma süreçlerinin tümüyle yukarıdan aģağı iģlemesinin üniversiteyi nasıl etkilediği hemen hiç tartıģılmamaktadır. Oysa yakından incelendiğinde, üniversite içinde ortak ve belirli bir sürece dahil olarak alınan kararların yokluğunda, yani usulsüz uygulamalarda, üniversitenin içinde daha çok sorun yaģanması söz konusudur. Tepeden inme alınan kararların geri çevrilmesi bu nedenle neredeyse olanaksız hale gelmektedir. Bu gerek öğretim elemanları gerekse üniversite açısından çok ciddi bir konudur çünkü üniversitede kimin bâki olduğu bile kararların alınıģına bağlıdır. Çarpıcı bir örnek vermek yararlı olabilir yılında bir özel üniversiteden uzaklaģtırılan altı öğretim elemanın durumları tek tek incelendiğinde her birinin yukarıdan (örn., mütevelli heyeti, bölüm baģkanı gibi) gelen bir kararla görevlerinden uzaklaģtırıldığı görülebilir. Bu uzaklaģtırmaların ortak noktası, hepsinin usulsüz olması ve herhangi bir akademik prosedürün izlenmemiģ olmasıdır. Bu Ģekilde içerdiği anlam gerekse söylem açısından çok ilginçtir: Eğitim Öğretim Yılı "Akademik Personel Görüşmeleri"nin ile tarihleri arasında kampüsünde lisans bölümlerinde görev alan öğretim elemanları ile yapılması planlanmıştır. Görüşme gün ve saatleri ilgili kişilere telefonla ayrıca bildirilecektir. Bilgilerinizi ve gereğini saygılarımla rica ederim. 16 Sözü geçen dekan bu durumu anadili olan İngilizcede rubberstamping olarak nitelendirmiştir.

15 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 15 görevden uzaklaģtırılmaların yapıldığı bir üniversitede, iģlerini yitiren elemanların haklarını aramaları söz konusu değildir. Özetlemek gerekirse, özel üniversitelerde usulsüzlük görülmesi bir rastlantı değil, tam tersine önemli kararların tümüyle yukarıdan aģağı alınmasının sonucudur. Mütevelli heyetinin ve birçok özel üniversitede mütevelli heyetindeki asıl güç olan bir kiģinin (çoğu zaman üniversitenin kurucusunun) üniversite içerisinde bütün önemli kararları alabileceği bir sistem kurmuģ olması ve bu sistemi sürdürmek istemesi aslında gayet doğaldır. Kararların bizzat mütevelli heyeti veya atamayla gelen yöneticiler tarafından alınması, öğretim elemanlarının dayanıģma zeminini ortadan kaldırmaktadır. Usulsüzlük, yani devreye girebilecek akademik organların ve süreçlerin olmaması, iģten çıkarma gibi dayanıģmacı tepkilerin özellikle devreye girmesi gereken durumlarda dayanıģmaya izin vermemektedir. Sonuç olarak özel üniversiteler kimi farklılıklar göstermekle birlikte öğretim üyelerinin çoğunluğu açısından büyük bir tehlike barındırmaktadır. Mütevelli Heyeti ve Öğretim Üyesi İlişkileri Yukarıda sözü edilen uygulamaların kendiliğinden veya Ģans eseri ortaya çıkmadığı barizdir. Üniversitelerde iģ güvencesinin olmaması, öğretim elemanlarının zayıf tutulması ve usulsüz uygulamalar iktidarda olanların ve gücü ellerinde tutanların iģine gelmektedir. Çarpıcı bir örnek vermek gerekirse, mütevelli heyeti baģkanı ile yalnızca düģüncelerini söylediği için ters düģen bir öğretim üyesi, tümüyle siyasi görüģleri nedeniyle ve aslında üniversiteyi ilgilendirmeyen nedenlerle, masasında görevinden alındığını bildiren bir mektup bulabilmektedir. Mütevelli Heyetinin veya bu heyetten bağımsız olarak kararlar alabilen tek bir kiģinin (heyet bakanı, kurucu gibi) iktidarı, akademik kadronun üniversite içerisindeki etkisini büyük ölçüde sınırlamaktadır. Bu iktidarın akademik kadroyu tümüyle karģısına almadığı, tam tersine belirli akademisyenlere özel olanaklar, özel hareket alanları sağladığı Ģu ana dek verilen örneklerden anlaģılabilir. Daha açarak söylemek gerekirse, önemli noktalardaki kiģilere özel olanaklar tahsisi ve çoğunluktaki diğer akademisyenlere değiģik Ģekillerde özellikle iģ güvencesinin olmaması ile korku salınması, özel üniversitelerde akademik kadronun var olan iktidara boyun eğmesini ve dayanıģma ile hak arama yoluna girmemesini sağlamaktadır. Birçok akademisyen hâlâ devlet üniversitelerinde yaģanan ciddi baskıların özel üniversitelerde var olamayacağına inanmaktadır. Oysa günümüzde özel üniversitelerde gelinen nokta, bu kanının tümüyle yanlıģ olduğunu göstermektedir. Mütevelli heyeti ile öğretim üyelerinin iliģkileri yakından incelendiğinde, ortaya çıkan durum oldukça vahimdir. Devlet üniversitesinde soru sorduğu için dekan tarafından azarlanan bir öğretim üyesi, yaklaģık bir sene sonra geçtiği özel üniversitede toplantıdan erken ayrıldığı için mütevelli heyeti baģkanı tarafından azarlanabilmektedir. Mütevelli heyeti baģkanının sözleri bu özel üniversitedeki iktidar iliģkilerini çok açık olarak göstermektedir: Mütevelli Heyeti böyle bir toplantı için size zaman ayırmıģken, siz toplantıdan nasıl erken çıkarsınız? Bu iki örnekteki ortak nokta, yani devlet ve özel ayrımını ortadan kaldıran öğe ise, her iki toplantıda diğer öğretim üyelerinin tümüyle sessiz kalmalarıdır. Bu sessizlik iktidar sahiplerinin ürünü olmakla birlikte, yeniden üretildikçe iktidarı daha da güçlendirmektedir.

16 Kamusaldan Özele DönüĢen Olanaklar, s. 16 Mütevelli Heyetinin üniversiteleri nasıl etkilediği üzerine daha çok araģtırma yapılması gerektiği vurgulanmalıdır. Türkiye deki özel üniversite deneyimi, iktidar iliģkilerinin giderek daha tehlikeli hâl alacağını ve üniversitelerdeki olanakların kiģilere tahsisinin garip sonuçlarının artacağını düģündürmektedir. Bu noktada iki örnek yararlı olabilir. Bu çalıģmada incelenen özel üniversitelerin hepsinde, mütevelli heyetinin veya yöneticilerin kimlere burs verileceği hakkında keyfi uygulamaları görülmüģtür. Bir öğrencinin deyiģi ile, kapısında yeterince ağlandığında mutlaka burs çıkaran mütevelli üyeleri vardır. Bir diğer örnek daha da çarpıcıdır. Uzun süredir mütevelli heyeti baģkanlığı ve üyeliği görevini sürdüren bir kiģi, üniversitedeki öğretim elemanlarından veya personelden değiģik konularda yardım istemekte, daha sonra aldığı yardımı ilerletmek istemekte ve kimi zaman aldığı yardımı (örn., bir konuda yapılmıģ kapsamlı bir araģtırma) kendi ürünü olarak baģkalarına sunmakta, hatta yayımlamaktadır. Üniversitenin İmajı, Halkla İlişkiler ve Mezunların Rolü Bu noktada üniversiteler üzerine yapılan tartıģmaların genellikle dıģarıda bıraktığı mezunları, yani eski öğrencileri ele almak yararlı olabilir. Üniversitelerde her zaman çoğunlukta olan öğrenciler, mezun oldukça çok daha geniģ bir mezunlar kitlesine katılmaktadırlar. Mezunların mezun oldukları üniversitelere bağlı kaldıkları, bağıģlarda bulundukları ve mezunlardan oluģan dernekler kurdukları bilinmektedir. Özellikle örgütlü olan mezunların üniversite açısından önemli özneler olabileceği göz önünde tutularak mezunlar derneklerinin üniversiteye iliģkin görüģleri ve talepleri, özellikle de kamusal olanakların özel olanaklara dönüģtürülmesi hakkındaki tutumları incelenebilir. Mezunlar üzerine yapılan araģtırmalar, özellikle ABD de yaygındır. ABD üniversitelerinde mezunlara yaygın halkla iliģkiler ve pazarlama yaklaģımı ile bakıldığı görülmektedir. 17 Bu yaklaģımda üniversitelerin mezunları ile kurdukları iliģki daha çok merkezden belirlenir ve mezunlarla iliģkiler özel bir birim tarafından yürütülür. ABD üniversitelerinde mezunların önemli görülmesinin bir nedeni, mezunların üniversiteye yapacakları bağıģlardır. 18 Yapılan çalıģmalar, üniversitelerin spor takımlarının baģarılarının mezunları etkilemek açısından bir araç olarak önemli görüldüğünü göstermektedir Mezunların üniversitenin iģleyiģine iliģkin talepleri veya etkileri ise ele alınmamaktadır. Türkiye de mezunların üniversite ile iliģkisi, özellikle de üniversiteden talepleri üzerinde hemen hiç durulmamıģtır. Bu nedenle bu çalıģmada Ģu ana dek çeģitli örneklerle ele alınan Ankara daki bir devlet üniversitesinin mezunlarının Ġstanbul da kurduğu mezunlar derneği ele alınmıģtır. Bu dernek 1000 den fazla aktif, 3000 kadar aktif olmayan üyeye sahiptir. Derneğin aylık yayın organı mezunların üniversite ile olan iliģkilerini saptamak amacıyla incelenmiģtir. Derginin incelenen sayıları yıllarına aittir. 17 McAlexander, J. H., Koenig, H. F. & Schouten, J. W. (2004) Building a university brand community: The long-term impact of shared experiences. Journal of Marketing for Higher Education,14(2), Okunade, A.A. & Berl, R. L. (1997) Determinants of charitable giving of business school alumni. Research in Higher Education, 38(2), Stinson, J, L. & Howard, D. R. (2007) Athletic success and private giving to athletic and academic programs at NCAA institutions. Journal of Sport Management; 21(2), Wolfe, R, A. (2000) An interview with Dr. Henry S. Bienen, President of Northwestern University. Journal of Sport Management, 14(2),

ĠSHAKOL. Ġġ BAġVURU FORMU. Boya Sanayi A.ġ. En Son ÇekilmiĢ Fotoğrafınız. No:.. ÖNEMLĠ NOTLAR

ĠSHAKOL. Ġġ BAġVURU FORMU. Boya Sanayi A.ġ. En Son ÇekilmiĢ Fotoğrafınız. No:.. ÖNEMLĠ NOTLAR Ġġ BAġVURU FORMU ĠSHAKOL Boya Sanayi A.ġ. No:.. En Son ÇekilmiĢ Fotoğrafınız ÖNEMLĠ NOTLAR 1. BaĢvuru formunu kendi el yazınızla ve bütün soruları dikkatli ve eksiksiz olarak doldurup, imzalayınız. ĠĢ

Detaylı

STRATEJİK AMAÇLAR-HEDEFLER-PERFORMANS GÖSTERGELERİ

STRATEJİK AMAÇLAR-HEDEFLER-PERFORMANS GÖSTERGELERİ STRATEJİK AMAÇLAR-HEDEFLER-PERFORMANS GÖSTERGELERİ STRATEJİK AMAÇ 1: Eğitim Öğretim Kalitesini Arttırmak HEDEF 1.1. Lisans programlarına kabul edilen öğrencilerin niteliklerini artırmak. HEDEF 1.2. Öğretim

Detaylı

KARABÜK ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL HAKKINDA NAKLEN TAYİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR

KARABÜK ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL HAKKINDA NAKLEN TAYİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR KARABÜK ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL HAKKINDA NAKLEN TAYİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR Amaç Madde 1- (1) Karabük Üniversitesi nde görev yapan idari personelin naklen tayin taleplerinin değerlendirmesinde uygulanacak

Detaylı

S. NO İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KİŞİ VE KURULUŞLAR

S. NO İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KİŞİ VE KURULUŞLAR 1 2 DR.FEVZİ-MÜRÜVET UĞUROĞLU ORTAOKULU 2016-2017 / 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILLARI EĞİTİM ORTAMLARINDA UYUŞTURUCU KULLANIMI VE BAĞIMLILIK İLE MÜCADELE EYLEM PLANI Eğitim ortamında ortamlarında uyuģturucu

Detaylı

T.C. KARABÜK ÜNİVERSİTESİ TRAFİK YÖNERGESİ

T.C. KARABÜK ÜNİVERSİTESİ TRAFİK YÖNERGESİ T.C. KARABÜK ÜNİVERSİTESİ TRAFİK YÖNERGESİ Amaç ve Kapsam Madde 1- Bu Yönergenin amacı, can ve mal güvenliği yönünden; Karabük Üniversitesinin yönetimi altındaki alanlar içinde trafik düzeninin sağlanması

Detaylı

KIRIKKALE ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİLLER YÜKSEKOKULU

KIRIKKALE ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİLLER YÜKSEKOKULU KIRIKKALE ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİLLER YÜKSEKOKULU 2017 YILI FAALİYET RAPORU HAZIRLAYAN Prof. Dr. Adnan KARAİSMAİLOĞLU 2017 ÖNSÖZ Yüksekokulumuz Bakanlar Kurulunun 2013/4623 sayılı kararı ile 08 Nisan 2013

Detaylı

Sayı: / Aralık 2014 Konu: Aile Hekimliği Nöbet ŞUBE / TEMSİLCİLİKLERE

Sayı: / Aralık 2014 Konu: Aile Hekimliği Nöbet ŞUBE / TEMSİLCİLİKLERE Sayı: 300-2014/1847 29 Aralık 2014 Konu: Aile Hekimliği Nöbet ŞUBE / TEMSİLCİLİKLERE İlgi: a- 300-2014/862 sayı ve 14.05.2014 tarihli yazımız. b- 300-2014/930 sayı ve 02.06.2014 tarihli yazımız. Ġlgi yazılarımızda

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ (YÖK FORMATINDA)

ÖZGEÇMİŞ (YÖK FORMATINDA) ÖZGEÇMİŞ (YÖK FORMATINDA) 1) Adı, Soyadı Ġsmail Kapan 2) Doğum Tarihi 01.04.1956 3) Unvanı Yardımcı Doç. Dr. 4) Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Hukuk Ġstanbul Üniversitesi 1982 Yüksek

Detaylı

SAĞLIKTA DÖNÜġÜMÜN TIP EĞĠTĠMĠNE ETKĠSĠ

SAĞLIKTA DÖNÜġÜMÜN TIP EĞĠTĠMĠNE ETKĠSĠ SAĞLIKTA DÖNÜġÜMÜN TIP EĞĠTĠMĠNE ETKĠSĠ Sağlıkta yapılan dönüģümü değerlendirirken sadece sağlık alanının kendi dinamikleriyle değil aynı zamanda toplumsal süreçler, ideolojik konumlandırılmalar, sınıflararası

Detaylı

EGE ÜNİVERSİTESİ TEHLİKELİ ATIK YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

EGE ÜNİVERSİTESİ TEHLİKELİ ATIK YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç EGE ÜNİVERSİTESİ TEHLİKELİ ATIK YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Madde 1- Bu Yönergenin amacı, Ege Üniversitesi Rektörlüğü sorumluluk alanı içinde bulunan eğitim, öğretim,

Detaylı

YÖNETMELİK. Siirt Üniversitesinden: SĠĠRT ÜNĠVERSĠTESĠ YABAN HAYVANLARI KORUMA, REHABĠLĠTASYON UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM

YÖNETMELİK. Siirt Üniversitesinden: SĠĠRT ÜNĠVERSĠTESĠ YABAN HAYVANLARI KORUMA, REHABĠLĠTASYON UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM 2 Şubat 2015 PAZARTESİ Resmî Gazete Sayı : 29255 Siirt Üniversitesinden: YÖNETMELİK SĠĠRT ÜNĠVERSĠTESĠ YABAN HAYVANLARI KORUMA, REHABĠLĠTASYON UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç,

Detaylı

YÖNETMELİK. MADDE 3 (1) Bu Yönetmelik 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 14 üncümaddesine dayanılarak hazırlanmıģtır.

YÖNETMELİK. MADDE 3 (1) Bu Yönetmelik 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 14 üncümaddesine dayanılarak hazırlanmıģtır. 18 Ağustos 2014 PAZARTESİ Resmî Gazete Sayı : 29092 Üsküdar Üniversitesinden: YÖNETMELİK ÜSKÜDAR ÜNĠVERSĠTESĠ YAZ EĞĠTĠM-ÖĞRETĠMĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE

Detaylı

FIRAT ÜNİVERSİTESİ PROJE KOORDİNASYON VE DANIŞMANLIK OFİSİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

FIRAT ÜNİVERSİTESİ PROJE KOORDİNASYON VE DANIŞMANLIK OFİSİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar FIRAT ÜNİVERSİTESİ PROJE KOORDİNASYON VE DANIŞMANLIK OFİSİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönergenin amacı; Fırat Üniversitesine bağlı olarak kurulan Proje

Detaylı

ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç ve kapsam

ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç ve kapsam ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve kapsam MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı, Ulusal ĠĢ Sağlığı ve Güvenliği Konseyinin kuruluģ amacını,

Detaylı

2012 YILI SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ FAALĠYET RAPORU

2012 YILI SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ FAALĠYET RAPORU 2012 YILI SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ FAALĠYET RAPORU ĠÇĠNDEKĠLER ÜST YÖNETĠCĠ SUNUġU I- GENEL BĠLGĠLER A- Misyon ve Vizyon.. B- Yetki, Görev ve Sorumluluklar... C- Ġdareye ĠliĢkin Bilgiler.... 1- Fiziksel

Detaylı

1.) Kamu Görevlileri Etik DavranıĢ Ġlkeleri ile BaĢvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik aģağıdakilerden hangisi hakkında uygulanamaz?

1.) Kamu Görevlileri Etik DavranıĢ Ġlkeleri ile BaĢvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik aģağıdakilerden hangisi hakkında uygulanamaz? Test 3 1.) Kamu Görevlileri Etik DavranıĢ Ġlkeleri ile BaĢvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik aģağıdakilerden hangisi hakkında uygulanamaz? A) Bakanlar kurulu üyeleri B) Mahalli idareler ve bunların

Detaylı

GÜNEġĠN EN GÜZEL DOĞDUĞU ġehġrden, ADIYAMAN DAN MERHABALAR

GÜNEġĠN EN GÜZEL DOĞDUĞU ġehġrden, ADIYAMAN DAN MERHABALAR GÜNEġĠN EN GÜZEL DOĞDUĞU ġehġrden, ADIYAMAN DAN MERHABALAR ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ BAġARILI YÖNETĠMDE ĠLETĠġĠM Hastane İletişim Platformu Hastane ĠletiĢim Platformu Nedir? Bu

Detaylı

MUSTAFA KEMAL ÜNĠVERSĠTESĠ BĠLGĠSAYAR BĠLĠMLERĠ UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

MUSTAFA KEMAL ÜNĠVERSĠTESĠ BĠLGĠSAYAR BĠLĠMLERĠ UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ MUSTAFA KEMAL ÜNĠVERSĠTESĠ BĠLGĠSAYAR BĠLĠMLERĠ UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Mustafa Kemal Üniversitesi

Detaylı

İnsan Kaynakları Yönetiminin Değişen Yüzü

İnsan Kaynakları Yönetiminin Değişen Yüzü İnsan Kaynakları Yönetiminin Değişen Yüzü İnsan Kaynakları Yönetiminin Değişen Yüzü 21. yüzyılda Ģirketlerin kurumsallaģmasında, insan kaynakları yönetiminin Ģirketlerde etkin bir Ģekilde iģlemesi, giderek

Detaylı

Birinci Bölüm. İkinci Bölüm

Birinci Bölüm. İkinci Bölüm Birinci Bölüm Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; İpek Üniversitesinin yönetimi, işleyişi, akademik organları ve görevlerine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

Detaylı

6098 SAYILI BORÇLAR KANUNU KAPSAMINDA. ADAM ÇALIġTIRANIN SORUMLULUĞU. Av. Mustafa Özgür KIRDAR ERYĠĞĠT HUKUK BÜROSU / ANKARA

6098 SAYILI BORÇLAR KANUNU KAPSAMINDA. ADAM ÇALIġTIRANIN SORUMLULUĞU. Av. Mustafa Özgür KIRDAR ERYĠĞĠT HUKUK BÜROSU / ANKARA 6098 SAYILI BORÇLAR KANUNU KAPSAMINDA ADAM ÇALIġTIRANIN SORUMLULUĞU Av. Mustafa Özgür KIRDAR ERYĠĞĠT HUKUK BÜROSU / ANKARA 14.09.2017 1-Genel Olarak Borçlar Kanunu nda kusursuz sorumluluk halleri, kusursuz

Detaylı

ÜNĠVERSĠTE HASTANELERĠ BĠRLĠĞĠ DERNEĞĠ GENEL KURULU NĠSAN 2009 DAN BU GÜNE ÜNĠVERSĠTE HASTANELERĠ BĠRLĠĞĠ FAALĠYETLERĠ 2 EYLÜL 2010 ĠSTANBUL

ÜNĠVERSĠTE HASTANELERĠ BĠRLĠĞĠ DERNEĞĠ GENEL KURULU NĠSAN 2009 DAN BU GÜNE ÜNĠVERSĠTE HASTANELERĠ BĠRLĠĞĠ FAALĠYETLERĠ 2 EYLÜL 2010 ĠSTANBUL NĠSAN 2009 DAN BU GÜNE ÜNĠVERSĠTE HASTANELERĠ BĠRLĠĞĠ FAALĠYETLERĠ 2 EYLÜL 2010 ĠSTANBUL Üniversite Hastaneleri Birliği Platformu; 2009 Nisan, Ġstanbul Üniversitesi Toplantısı, 2009 Mayıs, Hacettepe Üniversitesi

Detaylı

GeliĢimsel Rehberlikte 5 Ana Müdahale. Prof. Dr. Serap NAZLI

GeliĢimsel Rehberlikte 5 Ana Müdahale. Prof. Dr. Serap NAZLI GeliĢimsel Rehberlikte 5 Ana Müdahale Prof. Dr. Serap NAZLI Okul psikolojik danışmanları okullarda hangi PDR etkinliklerini uygular? PDR etkinliklerinin genel amacı nedir? Doğrudan-Dolaylı Müdahaleler

Detaylı

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ. SÜREKLĠ EĞĠTĠM UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ FAALĠYET RAPORU

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ. SÜREKLĠ EĞĠTĠM UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ FAALĠYET RAPORU HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ SÜREKLĠ EĞĠTĠM UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ FAALĠYET RAPORU 2012 ĠÇĠNDEKĠLER ÜST YÖNETĠCĠ SUNUġU I- GENEL BĠLGĠLER A- Misyon ve Vizyon.. B- Yetki, Görev ve Sorumluluklar... C- Ġdareye

Detaylı

OKULLARDA GELİŞİMSEL ve ÖNLEYİCİ PDR-3. Prof. Dr. Serap NAZLI Ankara Üniversitesi

OKULLARDA GELİŞİMSEL ve ÖNLEYİCİ PDR-3. Prof. Dr. Serap NAZLI Ankara Üniversitesi OKULLARDA GELİŞİMSEL ve ÖNLEYİCİ PDR-3 Prof. Dr. Serap NAZLI Ankara Üniversitesi KGRP de 5 Ana Müdahale Doğrudan müdahaleler: 1. Psikolojik danıģma 2. Sınıf rehberliği Dolaylı müdahaleler: 3. Konsültasyon

Detaylı

2016 YILI OCAK-HAZĠRAN DÖNEMĠ KURUMSAL MALĠ DURUM VE BEKLENTĠLER RAPORU

2016 YILI OCAK-HAZĠRAN DÖNEMĠ KURUMSAL MALĠ DURUM VE BEKLENTĠLER RAPORU 2016 YILI OCAK-HAZĠRAN DÖNEMĠ KURUMSAL MALĠ DURUM VE BEKLENTĠLER RAPORU Kamuda stratejik yönetim anlayıģının temelini oluģturan kaynakların etkili ve verimli bir Ģekilde kullanılması ilkesi çerçevesinde,

Detaylı

RİSK KAYIT FORMU. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 Tespit Edilen Risk Riske Verilen Cevaplar:Mevcut Kontroller. Birim/Alt Birim. Etki.

RİSK KAYIT FORMU. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 Tespit Edilen Risk Riske Verilen Cevaplar:Mevcut Kontroller. Birim/Alt Birim. Etki. Sıra No Referans No Stratejik Hedef Birim/Alt Birim Hedefi Olasılık Etki Risk Puanı Değişim RİSK KAYIT FORMU İdare: Birim / Alt Birim : Tarih: / / 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 Tespit Edilen Risk Riske

Detaylı

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR. BaĢvuru no.29628/09 Hikmet KÖSEOĞLU/TÜRKİYE

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR. BaĢvuru no.29628/09 Hikmet KÖSEOĞLU/TÜRKİYE AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR BaĢvuru no.29628/09 Hikmet KÖSEOĞLU/TÜRKİYE Başkan, Nebojša Vučinić, Yargıçlar, Paul Lemmens, Egidijus Kūris, ve Bölüm Yazı

Detaylı

ODTÜ KUZEY KIBRIS KAMPUSU TRAFİK KURALLARI VE UYGULAMALARINA YÖNELİK USUL VE ESASLAR

ODTÜ KUZEY KIBRIS KAMPUSU TRAFİK KURALLARI VE UYGULAMALARINA YÖNELİK USUL VE ESASLAR ODTÜ KUZEY KIBRIS KAMPUSU TRAFİK KURALLARI VE UYGULAMALARINA YÖNELİK USUL VE ESASLAR 1. AMAÇ VE GENEL ESASLAR 1.1. Trafik kuralları ve uygulamalarının amacı Kampus ta trafik kazalarını önlemek, park etme

Detaylı

T.C. ORTA KARADENİZ KALKINMA AJANSI GENEL SEKRETERLİĞİ. YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU

T.C. ORTA KARADENİZ KALKINMA AJANSI GENEL SEKRETERLİĞİ. YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU Adı Soyadı : Emre ARSLANBAY Unvanı : Uzman Konu : Hollanda ÇalıĢma Ziyareti Görev Yeri : HOLLANDA Görev Tarihi : 05-10.03.2017 RAPOR

Detaylı

YÜKSEK İHTİSAS ÜNİVERSİTESİ

YÜKSEK İHTİSAS ÜNİVERSİTESİ YÜKSEK İHTİSAS ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK, KÜLTÜR VE SPOR DAİRESİ BAŞKANLIĞI YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1- (1) Bu yönergenin amacı, öğrencilerin beden ve ruh sağlığını

Detaylı

PAMUKOVA İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ PERSONELİ GÖREV DAĞILIMI

PAMUKOVA İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ PERSONELİ GÖREV DAĞILIMI PAMUKOVA İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ PERSONELİ GÖREV DAĞILIMI A) TEMEL EĞİTİM : Okul öncesi eğitimi yaygınlaģtıracak ve geliģtirecek çalıģmalar yapmak, Ġlköğretim öğrencilerinin maddi yönden desteklenmesini

Detaylı

EK 8: AKADEMİK PERSONEL MEMNUNİYET ANKETİ

EK 8: AKADEMİK PERSONEL MEMNUNİYET ANKETİ EK 8: AKADEMİK PERSONEL MEMNUNİYET ANKETİ T. C. MALTEPE ÜNİVERSİTESİ EĞİTİMDE KALİTE ÇALIŞMALARI KOORDİNATÖRLÜĞÜ KALİTE GÜVENCESİ ÇALIŞMALARI: AKADEMİK DEĞERLENDİRME VE KALİTE GELİŞTİRME ÇALIŞMALARI Maltepe

Detaylı

MEDYADA KADINA YÖNELİK ŞİDDET HABERLERİNDE KADINLARA YAKLAŞIMIN DİLDE YANSIMASI

MEDYADA KADINA YÖNELİK ŞİDDET HABERLERİNDE KADINLARA YAKLAŞIMIN DİLDE YANSIMASI MEDYADA KADINA YÖNELİK ŞİDDET HABERLERİNDE KADINLARA YAKLAŞIMIN DİLDE YANSIMASI Hazırlayan: DEKAUM (Dokuz Eylül Üniversitesi Kadın Hakları ve Sorunları AraĢtırma ve Uygulama Merkezi) Yöneten: Yrd. Doç.

Detaylı

T.C. KARABÜK ÜNĠVERSĠTESĠ REKTÖRLÜĞÜ

T.C. KARABÜK ÜNĠVERSĠTESĠ REKTÖRLÜĞÜ T.C. KARABÜK ÜNĠVERSĠTESĠ REKTÖRLÜĞÜ ARAÇ KULLANIM YÖNERGESĠ 2017 Amaç ve Kapsam MADDE 1- (1) Bu Yönergenin amacı, makam hizmetine tahsis edilen taşıtların dışında Karabük Üniversitesinin sahip olduğu

Detaylı

İSTANBUL 29 MAYIS ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

İSTANBUL 29 MAYIS ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ İSTANBUL 29 MAYIS ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ (23 Mayıs 2012 tarih ve 28301 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanmıştır.) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Detaylı

EK 1 HİZMET ENVANTERİ TABLOSU

EK 1 HİZMET ENVANTERİ TABLOSU 1 307 Öğrenci Sağlık ĠĢleri SAĞLIK HĠZMETLERĠ Üniversitemiz Öğrenci ve Personeline ilk yardım ve acil sağlık hizmeti vermek. Psikolojik DanıĢmalık ve Rehberlik hizmeti sunulması Yükseköğretim Kurumları,

Detaylı

ÖĞR.GÖR.DR. FATĠH YILMAZ YILDIZ TEKNĠK ÜNĠVERSĠTESĠ MESLEK YÜKSEKOKULU Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ PROGRAMI

ÖĞR.GÖR.DR. FATĠH YILMAZ YILDIZ TEKNĠK ÜNĠVERSĠTESĠ MESLEK YÜKSEKOKULU Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ PROGRAMI ÖĞR.GÖR.DR. FATĠH YILMAZ YILDIZ TEKNĠK ÜNĠVERSĠTESĠ MESLEK YÜKSEKOKULU Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ PROGRAMI Dünya da her yıl 2 milyon kiģi iģle ilgili kaza ve hastalıklar sonucu ölmektedir. ĠĢle ilgili kaza

Detaylı

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ KALİTE GÜVENCE SİSTEMİ KURULMASI VE KALİTE KOMİSYONU ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNERGE

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ KALİTE GÜVENCE SİSTEMİ KURULMASI VE KALİTE KOMİSYONU ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNERGE SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ KALİTE GÜVENCE SİSTEMİ KURULMASI VE KALİTE KOMİSYONU ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNERGE BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1- (1) Bu Yönergenin

Detaylı

Yayın hayatına 07 Temmuz 2007'de başlayan KANAL 35, geçen kısa süre içerisinde katettiği mesafe ile bölgenin en güçlü kanalları arasına girmeyi,

Yayın hayatına 07 Temmuz 2007'de başlayan KANAL 35, geçen kısa süre içerisinde katettiği mesafe ile bölgenin en güçlü kanalları arasına girmeyi, Yayın hayatına 07 Temmuz 2007'de başlayan KANAL 35, geçen kısa süre içerisinde katettiği mesafe ile bölgenin en güçlü kanalları arasına girmeyi, teknik olanakları ve profesyonel kadrosuyla da önce İzmir,

Detaylı

T.C. BĠNGÖL ÜNĠVERSĠTESĠ REKTÖRLÜĞÜ Strateji GeliĢtirme Dairesi BaĢkanlığı. ÇALIġANLARIN MEMNUNĠYETĠNĠ ÖLÇÜM ANKET FORMU (KAPSAM ĠÇĠ ÇALIġANLAR ĠÇĠN)

T.C. BĠNGÖL ÜNĠVERSĠTESĠ REKTÖRLÜĞÜ Strateji GeliĢtirme Dairesi BaĢkanlığı. ÇALIġANLARIN MEMNUNĠYETĠNĠ ÖLÇÜM ANKET FORMU (KAPSAM ĠÇĠ ÇALIġANLAR ĠÇĠN) ÇALIġANLARIN MEMNUNĠYETĠNĠ ÖLÇÜM ANKET FORMU (KAPSAM ĠÇĠ ÇALIġANLAR ĠÇĠN) Düzenleme Tarihi: Bingöl Üniversitesi(BÜ) Ġç Kontrol Sistemi Kurulması çalıģmaları kapsamında, Ġç Kontrol Sistemi Proje Ekibimiz

Detaylı

ÖZ DEĞERLENDİRME EYLEM PLANI ŞABLONU- KURUM DÜZEYİNDE Öz Değerlendirme Eylem Planı

ÖZ DEĞERLENDİRME EYLEM PLANI ŞABLONU- KURUM DÜZEYİNDE Öz Değerlendirme Eylem Planı ÖZ DEĞERLENDİRME EYLEM PLANI ŞABLONU- KURUM DÜZEYİNDE Öz Değerlendirme Eylem Planı Okul: VAN TEKNİK VE ENDÜSTRİ MESLEK LİSESİ Eylem Planının Süresi: 6 ay Geliştirilecek Alanlar (ÖD Raporundan Aktarılacak)

Detaylı

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Uludağ Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama

Detaylı

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI İSTANBUL

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI İSTANBUL KARARIN ÖZÜ : Sivil Savunma Uzmanlığı nın Görev ve ÇalıĢma Yönetmeliği. TEKLİF : Sivil Savunma Uzmanlığı nın 31.03.2010 tarih, 2010/1043 sayılı teklifi. BAġKANLIK MAKAMI NA; Ġlgi: 18.03.2010 tarih ve 129

Detaylı

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ SU ÜRÜNLERĠ VE SU SPORLARI. UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ SU ÜRÜNLERĠ VE SU SPORLARI. UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ SU ÜRÜNLERĠ VE SU SPORLARI UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Hitit Üniversitesi Su Ürünleri

Detaylı

SĠRKÜLER (2019/39) Bilindiği üzere 6102 sayılı TTK nun 516,518,565 ve 610.ncu maddeleri hükümlerine göre;

SĠRKÜLER (2019/39) Bilindiği üzere 6102 sayılı TTK nun 516,518,565 ve 610.ncu maddeleri hükümlerine göre; Ġstanbul, 24.02.2019 SĠRKÜLER (2019/39) Konu Yıllık Faaliyet Raporları Bilindiği üzere 6102 sayılı TTK nun 516,518,565 ve 610.ncu maddeleri hükümlerine göre; Anonim ġirketler ve kooperatiflerde yönetim

Detaylı

ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL, ENDÜSTRİYEL VE TEKNOLOJİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL, ENDÜSTRİYEL VE TEKNOLOJİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL, ENDÜSTRİYEL VE TEKNOLOJİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ Amaç BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Madde 1 (1) Bu yönetmeliğin amacı; Abant

Detaylı

MBA MBA. Altın ve Kıymetli Metaller. Yüksek Lisans Programı (Tezsiz, Türkçe)

MBA MBA. Altın ve Kıymetli Metaller. Yüksek Lisans Programı (Tezsiz, Türkçe) MBA 1 MBA Altın ve Kıymetli Metaller Yüksek Lisans Programı (Tezsiz, Türkçe) Neden ŞEHİR? Uluslararası yetkinliğe ve sektör tecrübesine sahip eğitim kadrosu 2 Disiplinel yaklaşım yerine, disiplinler arası

Detaylı

T.C. ERBAA KAYMAKAMLIĞI HÜKÜMET KONAĞI AMĠRLĠĞĠ UYGULAMA YÖNERGESĠ

T.C. ERBAA KAYMAKAMLIĞI HÜKÜMET KONAĞI AMĠRLĠĞĠ UYGULAMA YÖNERGESĠ HÜKÜMET KONAĞI AMĠRLĠĞĠ UYGULAMA YÖNERGESĠ OCAK - 2012 Yazı ĠĢleri Müdürlüğü Sayı : B.05.4.VLK.0.60.43.00-010.04-10 02/01/2012 Konu : Hükümet Konağı Amirliği Uygulama Yönergesi ile imzalanmıģtır. ERBAA

Detaylı

BARTIN ÜNİVERSİTESİ OKUL ÖNCESİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BARTIN ÜNİVERSİTESİ OKUL ÖNCESİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Bartın Üniversitesinden: Amaç BARTIN ÜNİVERSİTESİ OKUL ÖNCESİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Bartın

Detaylı

FIRAT ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA VE YAYIN ETİK KURULU YÖNERGESİ

FIRAT ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA VE YAYIN ETİK KURULU YÖNERGESİ FIRAT ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA VE YAYIN ETİK KURULU YÖNERGESİ AMAÇ Madde 1. Bu yönerge; Fırat Üniversitesi birimlerinin ve mensuplarının; bilimsel araģtırma, proje, yayın, eğitim ve öğretim, hakemlik,

Detaylı

25 Aralık 2016, Pazar. 26 Aralık 2016, Pazartesi (1. Gün)

25 Aralık 2016, Pazar. 26 Aralık 2016, Pazartesi (1. Gün) YÖK KALİTE KURULU DIŞ DEĞERLENDİRME TAKIMI ZİYARET PROGRAMI (Taslak) (25.12.2016 28.12.2016) Zaman Ziyaret Sürecinde Kimler İle Ne Yapılacağı Ziyaretin İçeriği Görüşme Yeri 25 Aralık 2016, Pazar Öğlene

Detaylı

ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER OFİSİ YÖNERGESİ BİRİNCİ KISIM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER OFİSİ YÖNERGESİ BİRİNCİ KISIM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER OFİSİ YÖNERGESİ BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1- Bu Yönergenin amacı, Rektörlüğe bağlı olarak görev yapan ve Rektör Yardımcısı

Detaylı

Fakülteler. Enstitüler. Yüksekokullar. Meslek Yüksekokulları. Koordinatörlükler. Engelli Öğrenci Birimi

Fakülteler. Enstitüler. Yüksekokullar. Meslek Yüksekokulları. Koordinatörlükler. Engelli Öğrenci Birimi ANA SĠTE Yatay Eksen Ana BaĢlıkları Ana Sayfa Hakkımızda Yönetim Akademik Ġdari Öğrenci ġü de YaĢam ĠletiĢim Yatay Eksen Alt BaĢlıkları Hakkımızda Yönetim Akademik Ġdari Öğrenci Rektör Fakülteler Genel

Detaylı

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ KALİTE KOMİSYONUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ KALİTE KOMİSYONUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ KALİTE KOMİSYONUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Kısaltmalar Amaç Madde 1 (1) Bu Usul ve Esasların amacı, İstanbul Ticaret Üniversitesi

Detaylı

T.C. GİRESUN ÜNİVERSİTESİ SPOR FAALİYETLERİNİN DÜZENLENMESİ VE YÜRÜTÜLMESİ HAKKINDA YÖNERGE. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar

T.C. GİRESUN ÜNİVERSİTESİ SPOR FAALİYETLERİNİN DÜZENLENMESİ VE YÜRÜTÜLMESİ HAKKINDA YÖNERGE. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar T.C. GİRESUN ÜNİVERSİTESİ SPOR FAALİYETLERİNİN DÜZENLENMESİ VE YÜRÜTÜLMESİ HAKKINDA YÖNERGE BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönergenin amacı, Giresun Üniversitesi öğrencilerinin

Detaylı

T.C. İSTANBUL AREL ÜNİVERSİTESİ AKADEMİK PERSONEL YÜKSELTME ve ATANMA YÖNERGESİ

T.C. İSTANBUL AREL ÜNİVERSİTESİ AKADEMİK PERSONEL YÜKSELTME ve ATANMA YÖNERGESİ T.C. İSTANBUL AREL ÜNİVERSİTESİ AKADEMİK PERSONEL YÜKSELTME ve ATANMA YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, DAYANAK ve TANIMLAR Amaç Madde 1: Bu yönergenin amacı, İstanbul AREL Üniversitesinde açık bulunan

Detaylı

MEBBİS ATAMA PUANI BELİRLEME BAŞVURUSUNDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

MEBBİS ATAMA PUANI BELİRLEME BAŞVURUSUNDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR T.C. ĠSTANBUL VALĠLĠĞĠ Ġl Milli Eğitim Müdürlüğü 2 0 1 3 / 1 E Ğ Ġ T Ġ M K U R U M L A R I Y Ö N E T Ġ C Ġ L Ġ Ğ Ġ S I N A V A D A Y A L I M Ü D Ü R L Ü K v e M Ü D Ü R Y A R D I M C I L I Ğ I A T A M

Detaylı

İKİNCİ BÖLÜM Son Hükümler. Hüküm bulunmayan haller MADDE 224- (1) Bu yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde ilgili mevzuat hükümleri uygulanır.

İKİNCİ BÖLÜM Son Hükümler. Hüküm bulunmayan haller MADDE 224- (1) Bu yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde ilgili mevzuat hükümleri uygulanır. İKİNCİ BÖLÜM Son Hükümler Hüküm bulunmayan haller MADDE 224- (1) Bu yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde ilgili mevzuat hükümleri uygulanır. Yürürlükten kaldırılan yönetmelikler MADDE 225- (1) Bu Yönetmeliğin

Detaylı

RİSK KAYIT FORMU. İdare: Birim / Alt Birim : Tarih: 04/01/ Etki. Risk Puanı. Değişim. Olasılık

RİSK KAYIT FORMU. İdare: Birim / Alt Birim : Tarih: 04/01/ Etki. Risk Puanı. Değişim. Olasılık Sıra No Referans No Stratejik Hedef Birim/Alt Birim Hedefi RİSK KAYIT FORMU İdare: Birim / Alt Birim : Tarih: 04/01/2016 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 0 11 12 13 14 Tespit Edilen Risk Riske Verilen Riske Verilecek

Detaylı

TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ ECZACILIK AKADEMİSİ BİLİM, HİZMET, TEŞVİK VE AKADEMİ ÖZEL ÖDÜLLERİ BAŞVURU ESASLARI VE FORMLAR

TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ ECZACILIK AKADEMİSİ BİLİM, HİZMET, TEŞVİK VE AKADEMİ ÖZEL ÖDÜLLERİ BAŞVURU ESASLARI VE FORMLAR TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ ECZACILIK AKADEMİSİ BİLİM, HİZMET, TEŞVİK VE AKADEMİ ÖZEL ÖDÜLLERİ BAŞVURU ESASLARI VE FORMLAR Madde 1. TÜRK ECZACILARI BĠRLĠĞĠ ECZACILIK AKADEMĠSĠ tarafından: Bilim, Hizmet, TeĢvik

Detaylı

G Ü Ç L E N İ N! Technical Assistance for Supporting Social Inclusion through Sports Education

G Ü Ç L E N İ N! Technical Assistance for Supporting Social Inclusion through Sports Education Technical Assistance for Supporting Social Inclusion through Sports Education Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından ortak finanse edilmektedir. Spor Eğitimi Yoluyla Sosyal Katılımın

Detaylı

T.C. TEKĠRDAĞ VALĠLĠĞĠ ÇEVRESEL GÜRÜLTÜ DEĞERLENDĠRĠLMESĠ YÖNETMELĠĞĠNDE BELEDĠYELERĠN YÜKÜMLÜLÜKLERĠ ĠL ÇEVRE VE ORMAN MÜDÜRLÜĞÜ

T.C. TEKĠRDAĞ VALĠLĠĞĠ ÇEVRESEL GÜRÜLTÜ DEĞERLENDĠRĠLMESĠ YÖNETMELĠĞĠNDE BELEDĠYELERĠN YÜKÜMLÜLÜKLERĠ ĠL ÇEVRE VE ORMAN MÜDÜRLÜĞÜ T.C. TEKĠRDAĞ VALĠLĠĞĠ ÇEVRESEL GÜRÜLTÜ DEĞERLENDĠRĠLMESĠ YÖNETMELĠĞĠNDE BELEDĠYELERĠN YÜKÜMLÜLÜKLERĠ ĠL ÇEVRE VE ORMAN MÜDÜRLÜĞÜ GÜRÜLTÜ NEDĠR? HoĢa gitmeyen ***istenmeyen *** rahatsız edici ses olarak

Detaylı

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ Mehmet Uçum 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri a. Tartışmanın Arka Planı Ülkemizde, hükümet biçimi olarak başkanlık sistemi tartışması yeni

Detaylı

TOPLUMSAL CĠNSĠYETLE ĠLGĠLĠ KURAMLAR. İlknur M. Gönenç

TOPLUMSAL CĠNSĠYETLE ĠLGĠLĠ KURAMLAR. İlknur M. Gönenç TOPLUMSAL CĠNSĠYETLE ĠLGĠLĠ KURAMLAR İlknur M. Gönenç Erkek diģi sorulmaz, muhabbetin dilinde, Hak kın yarattığı her Ģey yerli yerinde. Bizim nazarımızda, kadın erkek farkı yok, Noksanlıkla eksiklik, senin

Detaylı

ÖZGEÇMĠġ. Derece Alan Üniversite Yıl. Enstitüsü

ÖZGEÇMĠġ. Derece Alan Üniversite Yıl. Enstitüsü 1. Adı Soyadı : ÖZGÜL DAĞLI ÖZGEÇMĠġ 2. Doğum Tarihi : 31.05.1977 3. Unvanı : Yrd. Doç. Dr 4. Öğrenim Durumu : Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans ĠletiĢim Sanatları Anadolu Üniversitesi ĠletiĢim

Detaylı

RİSK KAYIT FORMU. Birim/Alt Birim. Etki. Stratejik Hedef. Risk Puanı. Sıra No. Değişim. Olasılık. Hedefi. Referans No.

RİSK KAYIT FORMU. Birim/Alt Birim. Etki. Stratejik Hedef. Risk Puanı. Sıra No. Değişim. Olasılık. Hedefi. Referans No. Sıra No Referans No Stratejik Hedef Birim/Alt Birim Hedefi RİSK KAYIT FORMU İdare: Birim / Alt Birim : Tarih: 04/01/2016 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 Tespit Edilen e Verilen e Verilecek Cevaplar: Başlangıç

Detaylı

HER YAKAYA BİR ROZET HER ARACA BİR ÇIKARTMA

HER YAKAYA BİR ROZET HER ARACA BİR ÇIKARTMA HER YAKAYA BİR ROZET 1 HER ARACA BİR ÇIKARTMA SUNUŞ 2011 Unıversıade kıģ oyunları Uluslar arası nitelik taģımaktadır. Bu nedenle organizasyonunla ilgili tanıtım çalıģmalarının sadece yerel ölçekte değil,

Detaylı

T.C. AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

T.C. AVRASYA ÜNİVERSİTESİ T.C. AVRASYA ÜNİVERSİTESİ YAZ ÖĞRETİMİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar Amaç Madde 1 Bu Yönergenin amacı; Avrasya Üniversitesi nde uygulanan Yaz Öğretimi ne ilişkin esasları düzenlemektir.

Detaylı

(Resmi Gazete Tarihi: 22.09.2013; Resmi Gazete Sayısı: 28773)

(Resmi Gazete Tarihi: 22.09.2013; Resmi Gazete Sayısı: 28773) 22 Eylül 2013 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 28773 YÖNETMELİK (Resmi Gazete Tarihi: 22.09.2013; Resmi Gazete Sayısı: 28773) İpek Üniversitesinden: İPEK ÜNİVERSİTESİ DİL EĞİTİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Detaylı

Ġnternet ve Harekât AraĢtırması Uygulamaları

Ġnternet ve Harekât AraĢtırması Uygulamaları Ġnternet ve Harekât AraĢtırması Uygulamaları Cihan Ercan Mustafa Kemal Topcu 1 GĠRĠġ Band İçerik e- Konu\ Mobil Uydu Ağ Genişliği\ e- e- VoIP IpV6 Dağıtma Altyapı QoS ticaret\ Prensip Haberleşme Haberleşme

Detaylı

SAĞLIK ORTAMINDA ÇALIġANLARDA GÜVENLĠĞĠ TEHDĠT EDEN STRES ETKENLERĠ VE BAġ ETME YÖNTEMLERĠ. MANĠSA ĠL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ HEMġĠRE AYLĠN AY

SAĞLIK ORTAMINDA ÇALIġANLARDA GÜVENLĠĞĠ TEHDĠT EDEN STRES ETKENLERĠ VE BAġ ETME YÖNTEMLERĠ. MANĠSA ĠL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ HEMġĠRE AYLĠN AY SAĞLIK ORTAMINDA ÇALIġANLARDA GÜVENLĠĞĠ TEHDĠT EDEN STRES ETKENLERĠ VE BAġ ETME YÖNTEMLERĠ MANĠSA ĠL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ HEMġĠRE AYLĠN AY GİRİŞ ÇalıĢmak yaģamın bir parçasıdır. YaĢamak nasıl bir insan hakkı

Detaylı

T.C. B A ġ B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.0.PPG.0.12-010-06/14200 3 ARALIK 2009 GENELGE 2009/18

T.C. B A ġ B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.0.PPG.0.12-010-06/14200 3 ARALIK 2009 GENELGE 2009/18 I. GİRİŞ GENELGE 2009/18 2007-2013 döneminde Avrupa Birliğinden Ülkemize sağlanacak hibe niteliğindeki fonlar Avrupa Konseyinin 1085/2006 sayılı Katılım Öncesi Yardım Aracı Tüzüğü ve söz konusu Tüzüğün

Detaylı

GİRESUN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

GİRESUN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ GİRESUN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Giresun Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma

Detaylı

DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TURİZM FAKÜLTESİ, TURİZM VE OTELCİLİK YÜKSEKOKULU TÜZÜĞÜ

DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TURİZM FAKÜLTESİ, TURİZM VE OTELCİLİK YÜKSEKOKULU TÜZÜĞÜ DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TURİZM FAKÜLTESİ, TURİZM VE OTELCİLİK YÜKSEKOKULU TÜZÜĞÜ (22.5.2014 R.G.122 A.E.327 Sayılı Tüzük) KUZEY KIBRIS EĞİTİM VAKFI VE DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ KURULUŞ YASASI (18/1986,

Detaylı

FIRAT ÜNİVERSİTESİ DENEYSEL ARAŞTIRMALAR MERKEZİ KURULUŞ VE İŞLEYİŞ YÖNERGESİ

FIRAT ÜNİVERSİTESİ DENEYSEL ARAŞTIRMALAR MERKEZİ KURULUŞ VE İŞLEYİŞ YÖNERGESİ FIRAT ÜNİVERSİTESİ DENEYSEL ARAŞTIRMALAR MERKEZİ KURULUŞ VE İŞLEYİŞ YÖNERGESİ 1. BÖLÜM: Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar AMAÇ Madde 1. Bu Yönergenin amacı, Tarım ve KöyiĢleri Bakanlığının 16 Mayıs 2004

Detaylı

T.C. TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

T.C. TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar T.C. TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve Kapsam MADDE 1-(1) Bu Yönerge, Turgut Özal Üniversitesinde tam zamanlı olarak çalışmakta olan

Detaylı

T.C. ULUDAĞ ÜNĠVERSĠTESĠ KADRO GÖREV TANIMLARI

T.C. ULUDAĞ ÜNĠVERSĠTESĠ KADRO GÖREV TANIMLARI KADRO UNVANI : Büro Destek Personeli BAĞLI OLDUĞU UNVAN : ġef Uludağ Üniversitesi üst yönetimi tarafından belirlenen amaç ve ilkelere uygun olarak; Enstitüler, Fakülteler, Yüksekokullar, Meslek Yüksekokulları

Detaylı

PROJE YÖNETİM OFİSİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Dayanak

PROJE YÖNETİM OFİSİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Dayanak Sayfa No 1 / 5 BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Dayanak Amaç ve Kapsam Madde 1 - (1) Bu yönergenin amacı, Kapadokya Üniversitesinin stratejik hedefleri doğrultusunda geliştirilecek bilimsel, sosyal vb. araştırmalar

Detaylı

ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ AKCİĞER VE PLEVRA KANSERLERİ ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar.

ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ AKCİĞER VE PLEVRA KANSERLERİ ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ AKCİĞER VE PLEVRA KANSERLERİ ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi

Detaylı

HİZMETİÇİ EĞİTİM KOORDİNATÖRLÜĞÜ

HİZMETİÇİ EĞİTİM KOORDİNATÖRLÜĞÜ 1 Rektör kim tarafından atanır? a) Cumhurbaşkanı. b) Yükseköğretim Kurulu c) Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı d) Mütevelli Heyet 2 Rektörün görev süresi kaç yıldır? 3 Rektör adaylarını kim önerir? a)

Detaylı

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ E -DİLEK ÖNERİ SİSTEMİ (WEB)

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ E -DİLEK ÖNERİ SİSTEMİ (WEB) T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ E -DİLEK ÖNERİ SİSTEMİ (WEB) 8/02/205 30/04/205 DÖNEMİ ANALİZ RAPORU Üniversitemiz ana sayfasına 5.02.205 tarihinden itibaren e dilek öneri linki eklenmiştir. 8/02/205

Detaylı

ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ Sayfa No 1 / 5 ABANT İZZET BAYSAL BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1- (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörlüğüne bağlı olarak kurulan Abant İzzet

Detaylı

Mal ve Hizmete Aç Fazla Beklentisi Olmayan Bulduğu Ürün veya Hizmetten Memnun Olan Fazla EleĢtirmeyen

Mal ve Hizmete Aç Fazla Beklentisi Olmayan Bulduğu Ürün veya Hizmetten Memnun Olan Fazla EleĢtirmeyen MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ YÖNETİMİ MüĢteri iliģkileri kapsamında ele alacağımız konular: MüĢteri Kavramı MüĢteri Türleri MüĢteri Memnuniyeti Kavramı Etkili MüĢteri ĠliĢkileri Ġçin Temel Ġlkeler MüĢteri ġikayetlerini

Detaylı

YÖNETMELİK. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinden: MEHMET AKĠF ERSOY ÜNĠVERSĠTESĠ KADIN SORUNLARI UYGULAMA VE. ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

YÖNETMELİK. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinden: MEHMET AKĠF ERSOY ÜNĠVERSĠTESĠ KADIN SORUNLARI UYGULAMA VE. ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ 3 Temmuz 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28342 YÖNETMELİK Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinden: MEHMET AKĠF ERSOY ÜNĠVERSĠTESĠ KADIN SORUNLARI UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç,

Detaylı

TÜRK SPOR TEġKĠLATINI MEYDANA GETĠREN KURUM VE KURULUġLAR (5) DOÇ.DR.HAKAN SUNAY A.Ü.SBF

TÜRK SPOR TEġKĠLATINI MEYDANA GETĠREN KURUM VE KURULUġLAR (5) DOÇ.DR.HAKAN SUNAY A.Ü.SBF TÜRK SPOR TEġKĠLATINI MEYDANA GETĠREN KURUM VE KURULUġLAR (5) DOÇ.DR.HAKAN SUNAY A.Ü.SBF Türk Spor TeĢkilatını Meydana Getiren Kurum ve KuruluĢlar Ülkemizdeki spor kuruluşlarını hizmet ve faaliyetleri

Detaylı

ÖZEL ANTALYA ANADOLU HASTANELERİ GRUBU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI DR.AHMET CÖMERT

ÖZEL ANTALYA ANADOLU HASTANELERİ GRUBU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI DR.AHMET CÖMERT ÖZEL ANTALYA ANADOLU HASTANELERİ GRUBU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI DR.AHMET CÖMERT 1 ĠLETĠġĠM İki ya da daha fazla kiģinin düģünce ve fikir alıģveriģidir KonuĢma, hareket yada mimikler ile gerçekleģir. Bizim

Detaylı

DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ, SAĞLIK HİZMETLERİ YÜKSEKOKULU TÜZÜĞÜ

DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ, SAĞLIK HİZMETLERİ YÜKSEKOKULU TÜZÜĞÜ DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ, SAĞLIK HİZMETLERİ YÜKSEKOKULU TÜZÜĞÜ (22.5.2014 R.G.122 A.E.328 Sayılı Tüzük) KUZEY KIBRIS EĞİTİM VAKFI VE DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ KURULUŞ YASASI

Detaylı

GİRNE ÜNİVERSİTESİ AKADEMİK TEŞKİLAT VE İŞLEYİŞ YÖNETMELİĞİ

GİRNE ÜNİVERSİTESİ AKADEMİK TEŞKİLAT VE İŞLEYİŞ YÖNETMELİĞİ GİRNE ÜNİVERSİTESİ AKADEMİK TEŞKİLAT VE İŞLEYİŞ YÖNETMELİĞİ Amaç Madde 1 Bu yönetmeliğin amacı Girne Üniversitesi akademik birimlerin teşkilatlanması, işleyiş, görev, yetki ve sorumluluklarıyla, ilgili

Detaylı

ġġrket TANITIMI VĠZYON 10 yıl içinde 10 önemli ülkede markalaģarak gerçek bir dünya markası olmak.

ġġrket TANITIMI VĠZYON 10 yıl içinde 10 önemli ülkede markalaģarak gerçek bir dünya markası olmak. ġġrket TANITIMI VĠZYON 10 yıl içinde 10 önemli ülkede markalaģarak gerçek bir dünya markası olmak. MĠSYON Jean e meydan okumaktalar.günlük giyimin en Ģık ve rahat tasarımlarını 365 gün en uygun fiyatlarla

Detaylı

ÖZEL SPOR MERKEZLERİNDEKİ İŞLETME SORUNLARININ İNCELENMESİ (Ankara İli Örneği) Doç. Dr. Hakan SUNAY Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi

ÖZEL SPOR MERKEZLERİNDEKİ İŞLETME SORUNLARININ İNCELENMESİ (Ankara İli Örneği) Doç. Dr. Hakan SUNAY Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi ÖZEL SPOR MERKEZLERİNDEKİ İŞLETME SORUNLARININ İNCELENMESİ (Ankara İli Örneği) Doç. Dr. Hakan SUNAY Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi GİRİŞ-AMAÇ Günümüzde teknolojik gelişmeler, bilim alanındaki

Detaylı

ÇORLU MESLEK YÜKSEKOKULU GELENEKSEL EL SANATLARI PROGRAMI FAALİYET RAPORU

ÇORLU MESLEK YÜKSEKOKULU GELENEKSEL EL SANATLARI PROGRAMI FAALİYET RAPORU ÇORLU MESLEK YÜKSEKOKULU GELENEKSEL EL SANATLARI PROGRAMI FAALİYET RAPORU 1. Genel Bilgiler a) Misyon Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, bilim ve teknolojiden yararlanan, evrensel ve toplumsal değerlere

Detaylı

BU PAZAR SEÇĠM OLSA! Faruk Acar ANDY-AR BĢk.

BU PAZAR SEÇĠM OLSA! Faruk Acar ANDY-AR BĢk. TÜRKĠYE SĠYASĠ GÜNDEM ARAġTIRMASI-NĠSAN 2013 AraĢtırma; Kantitatif AraĢtırma tekniklerinden ( Yüzyüze görüģme ) yöntemi uygulanarak 04-10 Nisan 2013 tarihleri arasında 21 il'de toplam 3.473 denek ile görüģme

Detaylı

ATILIM ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA, GELİŞTİRME, TASARIM, UYGULAMA, DANIŞMANLIK VE TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ (ARGEDA-TTO) YAPI VE İŞLEYİŞ YÖNERGESİ

ATILIM ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA, GELİŞTİRME, TASARIM, UYGULAMA, DANIŞMANLIK VE TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ (ARGEDA-TTO) YAPI VE İŞLEYİŞ YÖNERGESİ (25.12.2018 gün ve 14 sayılı Senato Kararı) ATILIM ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA, GELİŞTİRME, TASARIM, UYGULAMA, DANIŞMANLIK VE TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ (ARGEDA-TTO) YAPI VE İŞLEYİŞ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç-Kapsam-Dayanak-Tanımlar

Detaylı

TÜRK MÜHENDİS VE MİMAR ODALARI BİRLİĞİ KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ 2.ULUSAL LABORATUVAR AKREDİTASYONU VE GÜVENLİĞİ SEMPOZYUMU VE SERGİSİ

TÜRK MÜHENDİS VE MİMAR ODALARI BİRLİĞİ KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ 2.ULUSAL LABORATUVAR AKREDİTASYONU VE GÜVENLİĞİ SEMPOZYUMU VE SERGİSİ I. DUYURU Bilindiği üzere Kimya Mühendisleri Odası Ġstanbul ġubesi tarafından düzenlenen ve TS EN ISO/IEC 17025 Standardının tüm maddelerinin ve sorunlu alanlarının ele alındığı 1.Ulusal Laboratuvar Akreditasyonu

Detaylı

ELEKTRONİK TİCARET ÖDEME ARAÇLARI

ELEKTRONİK TİCARET ÖDEME ARAÇLARI DERS NOTU - 2 ELEKTRONİK TİCARET ÖDEME ARAÇLARI Ġnternet üzerinden güvenli bir Ģekilde ödeme yapılabilmesi için pek çok araç geliģtirilmiģtir. Kredi Kartı Elektronik Para Elektronik Çek Diğer Ödeme Araçları

Detaylı

MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ DANIŞMA KURULLARI YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ DANIŞMA KURULLARI YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ DANIŞMA KURULLARI YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve kapsım MADDE 1- (1) Bu Yönergenin amacı Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi bünyesinde danışma

Detaylı

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ KONSEYİ YÖNERGESİ

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ KONSEYİ YÖNERGESİ YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ KONSEYİ YÖNERGESİ Amaç Madde 1 Bu Yönergenin amacı; YTÜ ne kayıtlı öğrencilerin eğitim, sağlık, spor ve kültürel ihtiyaçlarının karşılanması ve geliştirilmesinde haklarını

Detaylı

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ ANA YÖNETMELİĞİ

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ ANA YÖNETMELİĞİ 30 Mayıs 2011 PAZARTESİ Resmî Gazete Sayı : 27949 YÖNETMELİK İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ ANA YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; İstanbul

Detaylı

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ DIŞ İLİŞKİLER OFİSİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ DIŞ İLİŞKİLER OFİSİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ DIŞ İLİŞKİLER OFİSİ YÖNERGESİ Amaç ve Kapsam Amaç BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar MADDE 1 (1) Bu Yönergenin amacı, Rektörlüğe bağlı olarak görev yapan ve Üniversite

Detaylı