SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI DEVELİ LİSESİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "9-10-11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI DEVELİ LİSESİ"

Transkript

1 SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI DEVELİ LİSESİ

2 TÜRK EDEBİYATI DÖNEMLERİ TABLOSU 1. İslamiyet Öncesi T. Edb. 2. Geçiş Dönemi T. Edb. 4. Divan Edebiyatı 5. Batı Edebiyatı a) Sözlü Edebiyat - Kutadgu Bilig a) Beyitlerle kurulan nazım biçimleri a) Tanzimat Edebiyatı Koşuk - Divan-ı Lugatü t Türk - Gazel - Kaside b) Servet-i Fünun Sav - Atabetü l Hakayık - Mesnevi - Kıt a c) Fecr-i Ati Sagu - Divan-ı Hikmet - Müstezad d) Milli Edebiyat Destan b) Dörtlük ve Bentlerle kurulanlar e) Cumhuriyet Edebiyatı b) Yazılı Edebiyat - Rubai - Tuyuğ Orhun(Göktürk) Yazıtları - Şarkı - Murabba Uygur(Yenisey) Yazıtları - Muhammes - Terci-i Bent - Terkib-i Bent 3. Halk Edebiyatı A) Anonim H. Edb. B) Âşık Edb. C) Tekke-Tasavvuf Edb. a) Mani a) Koşma a) İlahi b) Ninni (Güzelleme-Taşlama- b) Nefes c) Türkü Koçaklama- Ağıt) c) Deme d) Ağıt b) Semai d) Nutuk c) Varsağı e) Devriye d) Destan f) Şathiye İSLAMİYETTEN ÖNCEKİ TÜRK EDEBİYATI (..?-11.yy.) A) SÖZLÜ EDEBİYAT DÖNEMİ: Türk edebiyatında yazının henüz kullanılmadığı edebi dönemdir. Bu dönem edebiyatı, sözlü olarak (anonim) üretilmiş ve kulaktan kulağa yayılarak varlığını sürdürmüştür. Bu dönemde edebiyatımızı Şamanizm, Manihaizm, Budizm gibi dinler etkilemiştir. Genel özellikleri: 1. Bu dönem edebiyatındaki nazım şekilleri müzik eşliğinde (kopuz adı verilen sazla) söylenmiş türlerdir. 2. Ölçü, milli ölçümüz olan hece ölçüsüdür. 3. Nazım birimi dörtlüktür. Dönemine göre son derece sade bir dili vardır. 4. Mısralarda genel olarak yarım kafiye kullanılmıştır. 5. Daha çok doğa, aşk ve ölüm konuları işlenmiştir. 6. Bu döneme yönelik elimizdeki en önemli ve eski kaynak Kaşgarlı Mahmut un Divan-ı Lügat-it Türk adlı eseridir. DÖNEMİN ÜRÜNLERİ: 1. KOŞUK: Sığır denilen sürek avları sırasında söylenen şiirlerdir. Konusu daha çok doğa, aşk, savaş ve yiğitliktir. Bu tür daha sonra Halk edebiyatında Koşma adıyla anılmıştır. 2. SAV: Dönemin özlü sözleridir. Bugünkü atasözlerinin ilk biçimi niteliğindedir. 3. SAGU: Yuğ adı verilen ölüm törenlerinde, ölen kişilerin erdemlerini ve duyulan acıları dile getiren şiirlerdir. Bu şiirler kopuz adı verilen bir çalgı aletiyle söylenirler.(unutma) Halk Edebiyatındaki karşılığı, Ağıt; Divan edebiyatındaki karşılığı, Mersiyedir. 4. DESTAN: Toplumu derinden etkileyen olaylar sonunda halk arasında kendiliğinden oluşan uzun nazım türüdür. Türk destanlarının tümü ikinci evrede (oluş evresi) kalmıştır. UNUTMA: İslamiyet Öncesi Türk edebiyatı örnekleri olan sav, sagu, koşuk gibi nazım biçimlerinden ilk bahseden ve ilk örneklerini yayımlayan eser Divanı- Lugatü t Türk tür. Türk Destanlarının kaynakları: 1. Arap, İran, Çin kaynakları 2. Firdevsi Şehname 3. Cüveyni Tarih-i Cihangüşa 4. Reşidüddin Cami üt Tevarih DESTANLARIN ÖZELLİKLERİ 1. Toplumun ortak görüşlerini yansıtması 2. Olağanüstü özellikler taşıması 3. Kişilerinin seçkin olması (Kral, Han, Hakan... vb.) 4. Milli dilde söylenmiş olması 5. Milli nazım ölçüsüyle söylenmiş olması 6. Oldukça uzun olması 7. Konuları bakımından savaş, deprem, yangın, mizah, ünlü kişilerin yaşamları eklinde sıralanabilmesi

3 TÜRK DESTANLARI Destanlarımız yazıya geçirilmedikleri için bugün bunların ancak konularını bilmekteyiz. Bunları da İran, Çin ve Arap kaynaklarından öğreniyoruz. A) SAKA DEVRİ DESTANLARI 1) Alp Er Tunga Destanı: Türk İran savaşlarında Alp Er Tunga nın yiğitliklerini ve bu savaşları anlatır. Konu olarak Firdevsi nin yazdığı Şehname ile aynıdır. Alp Er Tunga nın bu destandaki karşılığı Efrasiyap tır. 2) Şu Destanı: İskender le Türkler arasındaki savaşı ve Türk hakanı Şu nun kahramanlıklarını anlatır. B) HUN DEVRİ DESTANI Oğuz Kağan Destanı, Hun hükümdarı Mete yi ve onun yaşamını anlatır. C) GÖKTÜRK DEVRİ DESTANLARI 1) Bozkurt Destanı: Göktürklerin dişi bir kurttan türeyişini anlatır. 2) Ergenekon Destanı: Bir savaşta yenilen ve Ergenekon a açılan Türklerin orada bir demir dağı eritip intikamlarını almalarını anlatır. D) UYGUR DEVRİ DESTANLARI 1) Türeyiş Destanı: Uygurların bir erkek kurttan türeyişi anlatılır. 2) Göç Destanı: Uygur Türklerinin Yada denilen bir sihirli taşı Çinlilere vermesiyle yaşadıkları kıtlıklar neticesinde anayurtlarından göçünü anlatır. NOT: Destanlar oluşumları bakımından iki grupta incelenebilir. a) Doğal Destanlar: Halk arasında ortaya çıkan anonim ürünlerdir. Bunlar genellikle daha sonra bir şair tarafından derlenip düzenlenmiştir. Bu türe örnek olarak şu destanları sıralayabiliriz. - İlyada, Odysseia Yunanlıların (Homeros) - Kalevala Finlilerin - Niebelungen Almanların - Ramayana, Mahabarata Hintlilerin - La Cid İspanyolların - Chanson de Roland Fransızların - Gılgamış Sümerlerin - Şinto Japon - Firdevsi, Şehname İranlıların - İgor - Rus b) Yapma (Suni) Destanlar: Bir olayın doğal destana benzetilerek bir şairce destanlaştırılmasıdır. Yapma destan örneği olarak şunları sıralayabiliriz: Yabancı Yapay Destanlar: Dante ilahi Komedi İtalyan Tasso Kurtarılmış Kudüs İtalyan Voltaire Henriade - Fransız Milton Kaybolmuş Cennet - İngiliz Ariosto Çılgın Orlando İtalyan Türk Yapay Destanlar: Üç Şehitler Destanı Fazıl Hüsnü Dağlarca Sakarya Meydan Savaşı Ceyhun Atuf Kansu Kurtuluş Savaşı Destanı Nazım Hikmet Ran Genç Osman Destanı Kayıkçı Kul Mustafa Çanakkale Şehitleri Destanı Mehmet Akif Ersoy B) YAZILI EDEBİYAT DÖNEMİ Bu dönemi Göktürk ve Uygur dönemi eserleri olarak iki grupta inceleyebiliriz. 1) Göktürk (Orhun) Yazıtları (VIII. yy): Bunlarda Çinlilere karşı bağımsızlık savaşı yapan, Türk bütünlüğünü yeniden kurmak için içte ve dışta savaşan Göktürklerin hikâyesi anlatılır. Bu abideler 38 harfli olan Göktürk alfabesiyle yazılmıştır. Bunlardan en önemli olanları: a) Vezir Tonyukuk Yazıtı (720): Dört bakana vezirlik etmiş olan Tonyukuk tarafından yazılmıştır. Daha çok Çinlilerle yapılan savaşlar anlatılmaktadır. b) Kül Tigin Yazıtı (732): Göktürk hakanı olan Bilge Kağan kardeşi Kül Tigin in ölümü üzerine bu abideyi dikmiştir. c) Bilge Kağan Yazıtı (735): Göktürk hakanı olan Bilge Kağan ın ölümünden sonra yazdırılmış bir abidedir. Son iki yazar daha çok dönemin olaylarından, törelerinden ve Bilge Kağanın ulusuna dilediği iyi dileklerden söz eder. Türk adının geçtiği ilk yazılı belge ve Türk edebiyatının ilk yazılı örnekleri olan Göktürk abidelerindeki yazılar Prof. Thomsen tarafından çözülmüştür. Orhun yazıtlarını bilim dünyasına ilk tanıtan: İsveçli Subay Strahlenberg tir. Orhun yazıtlarından ilk bahseden kitap: Cüveyni Tarih-i Cihangüşa Orhun yazıtlarını ilk Türkçeye çeviren Tanzimat sanatçısı: Şemsettin Sami Bu yazıtların yazarı Yolluğ Tigin dir. Bu yazıtlar nutuk (söylev) tarzında yazılmıştır. Söylev, hatıra ve tarih türünün ilk örnekleridir. 2) Uygur Dönemi Eserleri: Göktürk devletinin yıkılmasından sonra kurulan Uygur hanlıklarından kalma eserlerdir. Daha çok Buda ve Mani dininin esaslarını anlatan metinlerdir. Bunlar Turfan yöresinde yapılan kazılarda ortaya çıkarılmıştır. Uygurların kâğıda kitap basma tekniğini bildikleri anlaşılmaktadır. Dönemden kalma birçok hikâyenin yanında kökünç denilen bir tür ilkel tiyatro eserleri de vardır. Uygurlar bu eserleri 14 harfli Uygur alfabesiyle yazmışlardır. Şiirleri elimize geçen ilk Türk şairi Aprinçur Tigin dir. Altun Yaruk, Sekiz Yükmek, Irg Bitig(Fal Kitabı), Kalyanamkara Papamkara bu dönemin önemli eserleridir. İslamiyet öncesinde şairlere; oyun, kam, baskı, ozan ve şaman denir.

4 İSLAMİYETİN ETKİSİNDEKİTÜRK EDEBİYATI ( yy) Türkler onuncu yüzyıldan itibaren kitleler halinde İslamiyeti kabul etmeye başlamışlardır. İslam kültürünün etkisiyle yavaşa yavaş yeni bir edebiyat ortaya çıkmıştır. Kendine özgü nitelikleri ve kurallarıyla Divan Edebiyatı adını verdiğimiz dönemin oluşumu 13. yüzyıla kadar gelir. Daha sonra bu edebiyat anlayışı 19.yüzyıla kadar etkin bir şekilde varlığını sürdürür. Diğer yandan, İslamiyet ten önceki Sözlü Edebiyat Dönemi, İslam kültürünün etkisiyle içeriğinde küçük değişimlere uğrayarak Halk Edebiyatı adıyla gelişimini sürdürür. Yani, bir anlamda Halk Edebiyatı dediğimiz edebiyat, İslamiyet ten önceki edebiyatımızın İslam uygarlığı altındaki yeni biçimlenişidir. Oysa Divan Edebiyatı tamamen dinin etkisiyle şekillenmiş bir edebiyattır. Türklerin Müslüman olduğunu kabul ettiğimiz 10.yüzyılla, Divan edebiyatının başlangıcı olarak kabul edilen 13. yüzyıl arasında İslamiyet in etkisi altında verilmiş olan, bir anlamda geçiş dönemi ürünlerimiz sayılan eserler yer almaktadır. İLK İSLAMİ ÜRÜNLER KUTADGU BiLiG: Eserin adı mutluluk veren bilgi anlamına gelmektedir yılında Yusuf Has Hacip tarafından yazılmıştır. Mesnevi nazım biçimiyle yazılan ilk eserdir. Hakaniye lehçesi kullanmıştır. Türk edebiyatındaki alegorik eserler: 1. Kutadgu Bilig=Yusuf Has Hacip 2. Mantıku t Tayr= Gülşehri 3. Hüsn ü Aşk: Şeyh Galip Edebiyatımızda aruz ölçüsünün ilk kullanıldığı eser olarak kabul edilmektedir ve şehname ölçüsüyle yazılmıştır. İlk siyasetname örneğidir. Didaktik özellikler göstermektedir. Eserde adaleti, aklı, saadeti ve devleti temsil eden dört kahramanın çevresinde gelişen olaylarla yazar, devlet idaresinin ve sosyal düzenin nasıl olması gerektiğini anlatır. (Alegorik bir eserdir.) Gündoğdu Hükümdar Ay Toldı Saadet Ogdülmüş Aklı Odgurmış Kanaat DİVAN-I LÜGATÜ T TÜRK Kaşgarlı Mahmut tarafından kaleme alınmıştır. Hakaniye Türkçesiyle yazılmış olan eserde 7500 civarında Türkçe sözcük Arapça olarak açıklanmıştır. Ayrıca Türk boylarının dilleri ve Türk illeri hakkında bilgi verir. (UNUTMA) Eserine bir de Türk illerinin haritasını koyan Kaşgarlı Mahmut, Türkçe sözcüklerin açıklamalarını yaparken dört yüze yakın dörtlükten oluşan şiirlerle atasözlerini (sav) örnek olarak verir. Divan-ı Lügat-it Türk, Türk dilinin ana eseri, Türk edebiyatının ve folklorunun bir hazinesi olarak kabul edilmektedir. İslamiyet Türk edebiyatının ilk sözlüğüdür. ATABETÜ L-HAKAYIK: 12. yüzyılda Edip Ahmet tarafından aruz ölçüsü (şehname vezni) ve dörtlüklerle yazılmıştır. Eserin adı hakikatler basamağı veya hakikatlerin eşiği anlamındadır. Hakaniye Türkçesiyle yazılmış olan eserde, bilginin faydası, cehaletin zararları, cömertlik, cimrilik, iyi ve kötü huylar anlatılarak halka yararlı olmak amacı güdülmüştür. Dini-ahlaki bir eserdir. Edip Ahmet in bu eseri yazarken Kutadgu Bilig den etkilendiği bilinmektedir. Mesnevi nazım şekliyle yazılmış olan bu eserde dil ağırdır. DİVAN-I HİKMET: 12. yüzyılda Ahmet Yesevi tarafından dörtlüklerle ve hece ölçüsüyle yazılmış dini, tasavvufi ve öğretici bir eserdir. Az da olsa aruzla yazılan dörtlüklerde Ahmet Yesevi, ilk mutasavvıf Türk şairidir. Dörtlüklerin her birine hikmet adı verilmiş ve bu hikmetler Orta Asya ve Anadolu da yayılarak halkı derinden etkilemiştir. Yesevilik tarikatının da kurcusu olan Ahmet Yesevi daha sonra Anadolu da kurulan pek çok tarikata kaynak olmuştur. Orta Asya ve Türk boylarının bulunduğu bölgelerde yüzyıllarca sevilerek okunan Bakırgan Kitabı nın yazarı olan Süleyman Ata da, Ahmet Yesevi nin haleflerinden biridir. Onun eseri de dini, tasavvufi ve öğretici şiirlerden oluşmaktadır. DEDE KORKUT HİKÂYELERİ: 12. Yüzyılda yaşayan Oğuz Türklerinin iç ve dış mücadeleleri anlatılmaktadır. Halk arasında söylene söylene 14.yüzyılda son şeklini almış ve 15. yüzyılda yazıya geçirilmiştir. Hikâyelerin yazarı belli değildir. Dede Korkut hikâyeleri on iki hikâye ile bir önsözden oluşmaktadır. Destan geleneğinden halk öykücülüğüne geçiş dönemi ürünleridir. Hikâyelerde olaylar nesir, kahramanların duygu ve düşünceleri nazımla dile getirilmiştir. Arı bir dil kullanılmış, olağanüstü olaylar yer verilmiştir. Türkçenin canlı ve doğal anlatım güzelliğini gösteren hikâyelerde ses tekrarları da sıkça yer almaktadır. Dede Korkut hikâyelerin kahramanı değil anlatıcısıdır. Dede Korkut hikâyelerinin tek ve tam nüshası Almanya da Dresden Kütüphanesi ndedir yılında Kilisli Rıfat Bilge bu hikâyeleri Dresden yazmalarından kopya edinerek yayımlamıştır.

5 DİVAN EDEBİYATI ( yy) DİVAN EDEBİYATININ GENEL ÖZELLİKLERİ 1. Nazım birimi genellikle beyittir ve cümle beyitte tamamlanır. Beyit, cümleye egemendir. 2. Nazım ölçüsü aruz dur. 3. Dili Arapça, Farsça, Türkçe karışımı olan Osmanlıca dır. 4. Şiirlerde tam ve zengin uyak kullanılmıştır. 5. Şiirlerin konuyu içeren başlıkları olmadığı için nazım biçimlerine göre adlandırılmışlardır. 6. Klişe bir edebiyattır. Duygu ve düşünceler değişmez sözlerle (Mazmun) anlatılır. 7. Anlatılan şey değil, anlatış biçimi ön plandadır. 8. Soyut bir edebiyattır. İnsan ve doğa gerçekte olduğundan farklı ele alınmıştır. 9. Aydın zümrenin edebiyatıdır. Medrese kültürü hâkimdir. Genellikle saraya ve çevresine seslenir. 10. Sanatlara bolca yer verilmiş, sanat yapmak amaç durumuna gelmiştir. 11. Ulusal bir edebiyat olmayıp dinin etkisiyle şekillenmiştir. Arap ve İran edebiyatının etkisi çok fazladır. 12. Şiirde daha çok aşk, sevgili, içki, din ve kadercilik gibi konular işlenmiştir. 13. Nazım ön planda tutulmuş, nesre pek az yer verilmiştir. 14. Nesir alanında tezkireler (edebiyat tarihi görevini gören biyografik eser), münşeatlar (mektuplar), tarihler, dini metinler ve nasihatnamelere de rastlanmaktadır. Bunlarda da sanat yapma amacı ön plandadır yüzyılda gelişmeye başlamış 16. ve 17. yüzyıllarda en olgun dönemini yaşamış, 19.yüzyılın sonlarına kadar sürmüştür. 16. Kafiye göz içindir anlayışı vardır ve sanat toplum içindir anlayışı hâkimdir. 17. Bu edebiyata ayrıca Avam edebiyatı, Yüksek Zümre edebiyatı, Saray edebiyatı, Eski Türk edebiyatı da denilmektedir. 18. Sanatçılar konuları bulmak için: Kuran ayetleri, hadis, tefsir, fıkıh, kelam gibi dini bilimler; İslam tarihi, tasavvuf, İran mitolojisi, peygamber ve evliya hikâyeleri, kimya, simya, tıp, astronomi, musiki gibi bilimlerden yararlanır. 19. Nesirden (düzyazı) çok nazım (şiir) önem kazanmış, nesir ihmal edilmiş. DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ: 1. GAZEL: Özellikle aşk, güzellik ve içki konusunda yazılmış belirli biçimdeki şiirlere denir. Beyit sayısı genellikle 5-15 arasında değişir. Uyak düzeni aa ba ca şeklindedir. Gazelin ilk beyti mutlaka kendi arasında uyaklı olur. Bu ilk beyte matla, son beyte ise makta adı verilir. Bir gazelin en güzel beytine beyt-ül gazel, şairin mahlasının bulunduğu beyte de mahlas beyti denir. Beyitleri arasında anlam birliği bulunan gazele yek-ahenk, aynı güç ve güzellikte beyitlerden oluşan gazele de yek-avaz gazel adı verilir. (UNUTMA) Bir gazelin ilk beyti(matla) sorulursa; kafiye düzenine bakılacak ve kafiye düzeni (aa) olacak. (UNUTMA) Bir gazelin son beyti(makta) ise; şairin mahlasının (ismi) geçtiği beyit seçilecek. NOT: Gazelin konu bakımından Halk edebiyatındaki karşılığına Koşma denir. Fuzuli, Baki, Naili ve Nedim en önemli temsilcileridir. UNUTMA: Fuzuli rind u şeydadır, hemişe halka rüsvadır Sorun kim bu ne sevdadır, bu sevdadan usanmaz mı? Gazelde dizelerin asıl uyaklarından başka ortalarında da uyaklar görülür. Bir beyitten bir dörtlük oluşturulabilir. Bu tür gazellere musammat gazel denir. Aşkı işleyenler "âşıkane gazel" Dünyanın faniliğini işleyenler "rindane gazel" Hayat dersi verenlere "hikemi gazel" Çapkınlığı anlatanlara "şuhane gazel" denir. Baki, Nedim, Fuzuli önemlidir. Gazel Araplardan alınan bir türdür. Mazmun: Divan edebiyatındaki kalıplaşmış sözlerdir. Bu sözler bütün şairler için aynı şeyi ifade eder. Gül; sevgili Bülbül; aşık Kirpik; ok Gamze; bakış vb Makta=Nokta=Son Beyit Fuzuli rind u şeydadır Hemişe halka rüsvadır Sorun kim bu ne sevdadır Bu sevdadan usanmaz mı? 2. KASİDE: Din ve devlet büyüklerini övmek amacıyla belirli kurallar içinde yazılan uzun şiirlerdir. En az 33, en çok 99 beyitten oluşur. Bazen arasında değişen beyitlerden oluşan kasidelerde vardır. Kasidenin en güzel beytine beyt-ül kaside, şairin mahlasının bulunduğu beyte de taç-beyit adı verilir. Nef i, Baki, Fuzuli, Nedim ünlü kaside şairleridir. Nef i bu türün üstadı olarak kabul edilir. Uyak düzeni gazel ile aynıdır. Uyak düzeni aa ba ca şeklindedir. Tam bir kasidede sırasıyla şu bölümler bulunur: 1. Nesip ya da teşbib: Konuyla ilgisi olmayan bahar, yaz, kış, bahçe gibi betimlemeler yapılır. Bir konu ya da tema üzerinde durulur. 2. Girizgâh: Tek beyitten oluşan bu bölümde aslı konuya girilir. 3. Medhiye: Allah ın, Peygamber in, padişahın ya da devletin önde gelen kişilerin övüldüğü bölümdür. 4. Fahriye: Şairin kendisini övdüğü bölümdür. En ünlü fahriyeyi Nef'i yazmıştır. 5. Tegazzül: Kasidedeki ölçüye uygun olarak yazılan ve araya sıkıştırılan gazele denir. 6. Dua: Bu bölümde Allah a, Peygamber e, ülke büyüklerine iyi dileklerde bulunulur. 7. Taç: Beyit: Şairin adının ya da mahlasının geçtiği bölümdür. a a a b

6 Kasideler konularına göre şu adları alır: Tevhid: Allah ın birliği övülür. En güzel tevhidi Nabi yazmıştır. Medhiye: Devletin ileri gelenleri övülür. En ünlü methiyeyi Nef'i yazmıştır. Münacaat: Allah a yakarmak için yazılır. Naat: Hz. Peygamber, dört halife ya da tarikat büyüklerini övmek için yazılır. En ünlü naatı Fuzuli ( Su Kasidesi) yazmıştır. Hicviye: Genellikle devrin yöneticilerini yermek amacıyla yazılır. En ünlü hicviyeyi Nef'i yazmıştır. Mersiye: Önde gelen birinin ölümü üzerine yazılır. En ünlü mersiyeyi Baki (Kanuni Mersiyesi) yazmıştır. Bahariye: Bahar mevsiminin güzelliklerini anlatan kasidelerdir. Iydiye: Bayram kasidesi Cülûsiye: Padişahın tahta çıkışını anlatan kasidelerdir. 3. MESNEVİ: Her beyti kendi içinde uyaklı uzun nazım biçimidir. Mevlânâ nın ünlü tasavvufi mesnevisi beyitten oluşmuştur. Aynı şair tarafından yazılmış beş mesneviye Hamse adı verilir. Bir anlamda Divan edebiyatında manzum hikâyelerin yazıldığı bir biçim olarak da tanımlayabiliriz. Hamse sahibi olarak tanınmış önemli divan şairleri: Ali Şir Nevâi, Taşlıcalı Yahya, Fuzuli, Nev i-zâde Atâi dir. Divan edebiyatında roman ve hikâye gibi türler olmadığı için mesneviler bir bakıma bu türlerin yerini tutmuşlardır. Mesneviler aşk, dini ve tasavvufi, ahlaki-öğretici, savaş ve kahramanlık, bir şehri ve şehrin güzelliklerini anlatma, mizah gibi türlü konularda yazılmıştır. Türk edebiyatındaki ilk mesnevi Yusuf Has Hacip in yazdığı Kutadgu Bilig tir. Türk edebiyatındaki önemli mesneviler: Yusuf Has Hacip Kutadgu Bilig Garipname Âşık Paşa İskendername Ahmedi Vesiletü n Necat (Mevlid) Süleyman Çelebi Harname Şeyhi Leyla ile Mecnun Fuzuli Hüsrev ü Şirin Şeyhi Mantık-ut Tayr Gülşehri Hüsn ü Aşk Şeyh Galip Hayriye Nabi Rebab-name Sultan Veled 4. KIT A Araplardan alınan bir türdür. 2 beyitten oluşur. 2'den fazla beyitten oluşanlara (12 beyte kadar çıkabilir) "Kıt'a-i Kebire" denir. Kafiye düzeni: xa/xa şeklindedir. Felsefi konular, tasavvuf, şairin dünya görüşü işlenir. Gazelden farkı Matla beyti yoktur. Şair mahlasını kullanmaz. Beyitler arasında anlam birliği bulunur. Felsefi ve sosyal düşünceler, eleştirel, hicviyeler kıta biçiminde yazılır. 5. MÜSTEZAD Gazelin uzun dizelerinden sonra kısa dizenin eklenmesiyle oluşur. Kısa dizelere "ziyade" denir. Ah eylemeye başladı aya ne bu halet N'olsun bu hararet (ziyade) Bilmem yine bir derdi mi var bülbül-i canım Ol mürg-i nihanım (ziyade) Kafiyelenişi gazel gibidir. Uzun dizeler gazeldeki gibi uyaklanır, kısa dizeler de kendi aralarında uyaklı olur. Yazılması zor olduğundan fazla örneği yoktur. Mesneviler; bugünkü roman ve hikâyenin karşılığı olarak Divan edebiyatında kullanılan bir nazım şeklidir. Mesnevilerde kafiye düzeni aa-bb-cc Şeklindedir. Kafiye düzeninin bu şekilde olması mesnevilerde yazma kolaylığı sağlamaktadır. Arap ve Türk edebiyatına İran edebiyatından geçmiştir.

7 BENTLERLE KURULAN NAZIM BİÇİMLERİ 1. RUBAİ İran edebiyatından alınmıştır. Tek dörtlükten oluşur. Asıl söylenmek istenen son iki dizededir. Aşk, şarap, dünya nimetleri, hayatın anlamı, hayat felsefesi, ölüm, rindlik gibi konular işlenir. Aruzun özel kalıplarıyla yazılır. Yaklaşık 24 aruz kalıbıyla yazılmışlardır. Mahlas kullanılmaz. Kafiye düzeni: aaxa'dır. İçerik ve kafiye düzeni bakımından Mani ye benzer. En büyük şairi Ömer Hayyam'dır. Türk edebiyatında bu türün en başarılı temsilcisi Yahya Kemal'dir. Bunun yanında Arif Nihat Asya da rubai nazım biçimini kullanmıştır. Türk edebiyatında rubai yazmayı meslek haline getiren sanatçı Azmizade Haleti dir. ÖNEMLİ: Divan edebiyatı sanatçıları rubai nazım biçimine karşılık olarak Türk edebiyatında tuyuğ nazım biçimini kazandırmışlardır. Tuyuğ ile rubai arasındaki tek fark tuyuğun fâ i lâ tün fâ i lâ tün fâ i lün kalıbıyla yazılmasıdır.. /. /_. 2. TUYUĞ: Türklerin kullandığı ve Divan edebiyatına kazandırdığı bir nazım türüdür. Tek dörtlükten oluşur. Halk edebiyatındaki maniye benzer. Kafiye düzeni: aaxa'dır Mahlas ve konu sınırlaması yoktur. Cinaslara yer verilir. Azeri ve Çağatay edebiyatında gelişmiştir. Edebiyatımızda en çok tuyuğ yazmış şair Kadı Burhanettin dir. En büyük şairi Kadı Burhanettin in dışında Ali Şir Nevai ve Nesimi de bu nazım biçimini kullanmışlardır. Tuyuğ=Rubai=Mani = Bu üçünün ortak özelliği kafiye düzeninin aynı olması ve içeriklerinin aynı olmasıdır.(önemli) 3. MURABBA En az 3 en çok 7 dörtlükten oluşur. Her konuda yazılabilir. Özellikle övgü, yergi, dini ve öğretici konular işlenir. Kafiye düzeni: aaaa/bbba/ccca...'dır Son dörtlükte şair mahlasını kullanır. En büyük şairi Namık Kemal'dir. 4. ŞARKI Türklerin kullandığı ve Divan edebiyatına kazandırdığı bir nazım türüdür. Kafiye düzeni murabbayla aynıdır. aaaa/bbba/ccca veya abab/cccb/dddb Aşk ve sevgilinin güzelliği işlenir. Bestelenmek için yazılır. DİKKAT: Bir dörtlüğün şarkı olabilmesi Üçüncü dizeye "miyan" denir. için 2. ve 4. dizelerinin nakarat olarak En az 3 en çok 7 dörtlükten oluşur. kullanılması gerekir. En büyük şairi Nedim'dir. Lale devrinde gelişmeye başlamıştır. Halk edebiyatındaki koşma ve türküye benzer. Türkünün etkisiyle oluşturulduğu düşünülmektedir. Cumhuriyet döneminde ise, neo-klasik Yahya Kemal de şarkı nazım biçimini kullanmıştır. Her bendin sonunda tekrarlanan bir beyit vardır; bu beyite, nakarat denir. Bestelenmek üzere yazılmış murabbalar da şarkı olarak adlandırılır. NOT: Divan edebiyatında üçlü ya da daha çok mısralı bentlerden meydana gelmiş nazım şekillerinin genel adı MUSAMMAT tır. Yani dört dizeden oluşan murabba, şarkı gibi biçimlerin; beş dizeden oluşan tahmis, taştir, tardiyye gibi biçimlerin ya da altı veya daha çok dizeden oluşan biçimlerin tümünün üst başlığı MUSAMMAT tır. 5.TERKİB-İ BENT: Bentlerle kurulan bir nazım biçimidir. Her bent, sayısı 5-10 arasında değişen bendden oluşur. Bu bendlere hane denir ve bu haneler 5-19 beyit arasında değişir. Bendin son beytine vasıta beyti denir. Terkib-i bentte vasıta beyti her beytin sonunda değişir ve vasıta beyti mutlaka kendi içinde uyaklı olur. Terkib-i bentlerde genellikle talihten ve hayattan şikâyetler, dini, tasavvufi, felsefi düşünceler anlatılmış, toplumsal yergi niteliğinde eleştirilere yer verilmiştir. Mersiye ler (ölüm konusunu işleyen şiirler) genellikle bu nazım biçimiyle yazılmıştır. Baki nin ünlü Kanuni Mersiyesi bu nazım biçimiyle yazılmıştır. Bu türün en önemli temsilcileri Bağdatlı Ruhi ve Ziya Paşa dır. Ayrıca hiciv türünde yazılmış Terkib-i Bendler de vardır.

8 6.TERCİ-i BENT: Biçim bakımından Terkib-i bente benzer; ancak vasıta beyti her bendin sonunda değişmez ve aynen tekrarlanır. Konularında daha çok Tanrının gücü, evrenin sonsuzluğu, doğanın ve yaşamın karşıtlıkları vardır. En ünlüsü Ziya Paşa nın yazdığı Terci-i bentlerdir. UYARI: Bir şairin, başka bir şairin çok beğendiği bir şiirini (konu, nazım biçimi, ölçü, uyak örgüsü bakımından) örnek olarak yazdığı şiirlere nazire denir. Fuzuli nin Leyla ile Mecnun mesnevisi, Genceli Nizami nin Leyla vü Mecnun a naziredir. TERBİ: Bir şairin bir gazelin her beytinin üstüne ölçü ve uyağa uymak koşuluyla başka bir şairin ikişer dizesinin eklenmesiyle oluşan murabbadır. Eklenenlerin ölçüye ve uyağa uyma zorunluluğu vardır. 7. MUHAMMES: Beşer dizelik bentlerden oluşur. aaaa/bbba/ccca biçiminde uyaklanır. Muhammes in başlıca türleri: 1. Tahmis: Bir gazelin her beytinin üstüne, üçer dize eklenmesiyle oluşturulan muhammestir. 2. Taştir: (aaa)aa Bir gazelin her beyitinde iki dize arasına üçer dize eklenmesiyle oluşturulan muhammestir. a(aaa)a 3. Tardiye: İlk bendin son dizesinin, diğer dizeleriyle uyaklı olmayan muhammestir. DİVAN EDEBİYATI NAZIM TÜRLERİ 1. TEVHİT VE MÜNACÂT: Tanrının birliğini ve yüceliğini anlatan şiirlere tevhit, Tanrıya yapılan yalvarış ve yakarışları anlatan şiirlere de münacât denir. Daha çok kaside biçimiyle yazılmıştır. 2. NAAT: Hz. Muhammed i övmek için yazılan şiirlere denir. Bunlar da daha çok kaside biçimiyle yazılmıştır. 3. MERSİYE: Bir kimsenin ölümü üzerine duyulan üzüntü ve acıyı anlatmak için yazılan şiirlerdir. Genellikle Terkib-i bent biçimiyle yazılmıştır. (Bu türün, Eski Türk Edebiyatı ndaki adı sagu, Halk Edebiyatı ndaki adı ise ağıttır). 4. METHİYE: Bir kimseyi övmek için yazılan şiirlerdir. Bunlar da genellikle kaside biçiminde yazılmıştır. 5. HİCVİYE: Bir kimseyi yermek için yazılan şiirlerdir. 6. FAHRİYE: şairlerin kendilerini övmek amacıyla yazdıkları şiirlerdir. DİVAN EDEBİYATINDA NESİR VE ÖZELLİKLERİ Nesir ihmal edilmiş bir türdür; çünkü nesir ürünleri edebi eser sayılmamış. Eserlerde paragraf kullanılmamış. Noktalama işaretleri kullanılmamış. Cümleler bağlaçlar kullanılarak çok uzatılmış. Nesir yazılarına "münşi", nesir yazmaya "inşa", nesir yazılarıyla oluşturulan eserlere "münşeat" denir. DİVAN NESRİ 1. Sade Nesir: Halkın konuştuğu dilden fazla uzaklaşılmadan oluşturmuştur. Halk kitapları, Kuran, hadis açıklamaları yazılmış. En başarılı örneğini "Kabusname" adlı çevirisiyle Mercimek Ahmet vermiştir. (ÖNEMLİ) 2. Süslü Nesir: Bu nesir türünde şiirde olduğu gibi hüner göstermek amaçlanmıştır. Uzun cümlelerin, secilerin, sanatların olduğu nesirdir. Divan edebiyatında en başarılı örneğini 15.yy da "Tazarruname" adlı eseriyle Sinan Paşa vermiştir. (ÖNEMLİ) Veysi ve Nergisi'nin de eserleri bu türdedir. 3. Orta Nesir: Yer yer süslü nesre kaçmakla birlikte bir konuyu anlatma, öğretme amacı güder. Tarih, gezi, coğrafya ve din kitaplar bu türde yazılmış. Evliya Çelebi, Kâtip Çelebi, Naima güzel örnekler vermiştir. DİVAN EDEBİYATI AKIMLARI TÜRKÎ-İ BASİT: 14. ve 15. yy'larda şiirimizin Arapça ve Farsça sözcük ve tamlamaların işgaline uğradığını, bunun sonucunda Türk şiir dilinin kimliğini kaybettiğini düşünen bazı sanatçıların bu duruma tepki göstermeleri sonucu ortaya çıkmış bir akımdır. Aydınlı Visali, Edirneli Nazmi, Tatavlalı Mahremi adlı sanatçılar desteklemiş. Hemen hemen öz Türkçe şiirler yazdılar. Yabancı sözcük ve tamlamaları şiire sokmadılar; ama biçim olarak Divan şiiri geleneğine bağlı kaldılar. Mazmunlar yerine halk dilindeki mecazları, deyim ve atasözlerini kullanmışlardır.

9 Bu akım yaygınlık kazanmamış ve kısa sürede etkisini yitirmiştir. MAHALLİLEŞME: İstanbul'un fethinden sonra "Necati" ile oluşmaya başlayan, 18 yy'da Nedim'le zirveye ulaşan bir akımdır. Şiirde İstanbul şivesine ve İstanbul a ait tüm özelliklere daha fazla yaklaşmak isteyen bir akımdır. Bu akım Halk edebiyatındaki âşık tarzı söyleyişle, şehirde gelişen halk dilinin ve Divan tarzı söyleyişin birleşmesinden oluşmuştur. Bu akımdan etkilenen sanatçılar hece ile türkü yazması bu akımdan etkilendiğini göstermektedir. Baki, Nedim, Enderunlu Vasıf en önemli temsilcileridir. SEBK-İ HİNDÎ 17. yüzyılda Hindistan a seyahat eden İranlı şairlerin açtıkları yeni bir şiir akımıdır. Söz sanatlarını bir kenara bırakan bu sanatçılar, son derece kapalı bir anlatımı kullanmışlardır. Az sözle çok şey anlatmayı amaçlamışlardır. Mısralarda bir iç musiki oluşturan bu şairler, herkesçe bilinmeyen mazmunlar kullanarak geniş bir hayal gücü oluşturmaya çalışmışlardır. En önemli temsilcileri; Nefî, Neşati, Naili ve Şeyh Galip tir. Batı edebiyatındaki sembolizm akımına benzer. DİVAN EDEBİYATI NESİR TÜRLERİ TEZKİRE: ÜNLÜ TEZKİRELER (ÖNEMLİ) Ünlü kişilerin yaşam öykülerinin toplandığı eserlerdir, diğer ismi Şuara tezkireleridir. Ali Şir Nevai Mecalisü n Nefâis Türk edebiyatında ilk tezkire Ali Şir Nevai tarafından yazılan Mecalisü'n Nefais'tir. Âşık Çelebi Meşairu ş-şuara Anadolu sahasında yazılan ilk tezkire Sehi Bey in yazdığı Heşt Behişt tir. Tezkireler bugünkü biyografi türünün karşılığıdır. Bu türün Halk edebiyatındaki karşılığına ise Cönk denir. Hasan Çelebi Tezkiretü ş Şuara Ahdi Gülşen-i Şuara Sehi Bey Heşt Behişt Latifi Latifi Tezkiresi SEFARETNAME: Yurtdışına gönderilen elçilerin gittikleri yerleri anlattığı eserlerdir. Sefir, elçi anlamına gelmektedir. En ünlü sefaretname Yirmi Sekiz Çelebi Mehmet in yazdığı Paris Sefaretnamesi dir. SİYASETNAME: Devlet adamlarına yöneticilikle ilgili bilgi veren, ideal devlet düzenini anlatan eserlerdir. İlk siyasetnamemiz Yusuf Has Hacip'in "Kutadgu Bilig" adlı eseridir. En ünlüsü ise Nizamülmülk' ün yazdığı eserdir. SEYAHATNAME: Gezilip görülen yerlerin anlatıldığı eserlerdir. Günümüzün gezi yazılarıdır. Seydi Ali Reis'in "Miratü'l Memalik", Evliya Çelebi'nin "Seyahatname"si türün önemli örnekleridir. Seyahatnameler belge niteliği taşımaktadırlar. Seydi Ali Reis Mir atül Memâlik Evliya Çelebi Seyahatname Nâbi Tuhfetü l Harameyn Keçizade İzzet Molla Mihnet Keşan MÜNŞEAT Mensur olarak yazılmış yazıların ya da mektupların toplandığı eserlerdir. Divan edebiyatında şairlerin mektuplardan oluşan münşeatları vardır. Divan edebiyatında Fuzuli nin 16. Yüzyılda yazdığı Şikâyetname adlı eseri ünlü bir mektuptur. Veysi ve Nergisi de bu türde eserleri vardır. En önemli münşeatlar: Münşeat-ı Fuzuli Münşeat-ı Kani SİYER: Peygamberimizin hayatını anlatan eserlerdir. Manzum veya mensur şekilde yazılabilir. Türk edebiyatında oldukça başarılı örnekleri vardır. Bu türün en önemli eseri; Siyer-i Veysi adlı eserdir. HİLYE: Hz. Peygamber in fiziki ve ruhi özelliklerini anlatan eserlerdir. Manzum ve mensur şekilde yazılabilir. SURNAME: Bu eserlerde şehzadelerin sünnet ve düğün törenleri anlatılır. Manzum ve mensur türde yazılabilir. En önemlisi; Vehbi nin yazdığı Surname-i Vehbi dir. ŞEHRENGİZ: Herhangi bir şehir ve şehrin güzelliklerinden söz eden şiirlerdir. Daha çok mesnevi türünde görülen bu nazım biçimi sadece Türk edebiyatında görülmektedir. NAZİRE: Bir şairin herhangi bir şiirin aynı vezin ve kafiyeyle başka bir şair tarafından benzerinin yazılmasına nazire denmektedir. Nazire yazmaya tanzir denir. (UNUTMA)

10 GAZAVATNAME: Din uğruna yapılan savaşları (gaza) anlatır. MENAKIBNAME: Evliyaların ve din büyüklerinin hayatı anlatılır. MİRACNAME: Hz. Peygamber in Mirac a çıkışını anlatan şiirlerdir. Daha çok kaside nazım şekliyle yazılır. SAKİNAME: İçki ve içki âleminin övüldüğü şiirlerdir. Tasavvufi anlamda kullanılan sakinameler de vardır. PENDNAME: Öğüt vermek amacıyla yazılmış didaktik (öğretici) eserlerdir. En ünlüsü Güvahi nin yazdığı Pendname dir. TEHZİL: Nazirenin şaka ve alay yolu ile yazılan türüdür. Tehzilde ciddi bir esere şaka ve alay maksadıyla, aynı vezin ve kafiyeyle nazire yazılır. DİVAN EDEBİYATININ ÖNEMLİ ŞAİR VE YAZARLARI MEVLANA ( ) Afganistan'ın Belh şehrinde doğup Konya'ya gelmiştir. Hayatındaki en önemli kişi Şems Tebrizi'dir. Bütün eserlerini Farsça yazmıştır. Eserlerinde tasavvuf düşüncesini işlemiştir. "Hamdım, piştim yandım" ve Ne olursan ol yine gel" sözleri önemlidir yılı UNESCO tarafından "Mevlana Yılı" ilan edildi. Ölüm gününe "Şeb-i Arus" demiştir. İslam dünyasının en büyük tasavvuf şairidir. En önemli eseri Mesnevi sidir. o Mesnevi: beyitten oluşur. Tasavvufi hikâyeler vardır. Kuran ve Hadisten sonra üzerinde en çok durulan eserdir. o Fih-i Ma Fih: "Ne varsa içindedir." anlamındadır. Mevlana nın çeşitli meclislerde yaptığı sohbetlerin not edilmesiyle oluşmuştur. o Mecalis-i Seb a: Mevlana nın Arapça ve Farsça söylenmiş 7 hutbesinin not edilmesinden meydana gelmiş dini içerikli bir eserdir. o Mektubat: Selçuklu hükümdarına ve devrin ileri gelenlerine yazdığı nasihatler ve kendine sorulan soruların cevaplarıdır. o Divan-ı Kebir: Çeşitli konularda söylediği şiirlerinden oluşur beyit civarındadır. SULTAN VELED (13. Yüzyıl) Mevlana'nın oğludur. Babasının ölümünden sonra "Mevlevilik Tarikatı"nı kurmuştur. Anadolu'da Oğuz Lehçesi'yle ilk şiirleri yazmıştır. Eserlerinde her zaman tasavvuf düşüncesini işlemiştir. Şiirleri didaktik özellikler gösterir. Türkçe yazdığı eserleriyle dikkat çekmesine rağmen şiirlerini genellikle Farsça yazmıştır. Eserleri: İntihaname İbdidaname Rebabname Maarif Farsça Divan HOCA DEHHANİ: (13. Yüzyıl) 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divan edebiyatının kurucusu sayılır. Aşk ve şarap şiirleriyle ünlenmiştir. Selçuklu Şehnamesi: Selçuklu hükümdarı Alâeddin Keykubad adına Farsça yazılmış bu eser 20 bin beyit olarak kaleme alınmıştır. Gazel ve kaside türünde de şiirleri olan şairin bir Divanı vardır. AHMET FAKİH: (13. Yüzyıl) İran kültürünü iyi bilen sanatçı coşkun bir mutasavvıftır. "Çarhname" adlı eseriyle tanınmıştır. Bu eser dini ve ahlaki öğütler içeren bir mesnevidir. ŞEYYAD HAMZA: Bir şeyyat (duvarcı) olan şair; Anadolu yu gezen gezgin bir derviştir. Hece ve aruzla şiirler yazmıştır. Anadolu'da Yunus Emre'den önce Türkçe şiir yazan ilk kişidir. Heceyle yazdığı şiirler daha başarılıdır. En önemli eseri, mesnevi nazım biçimiyle yazdığı Yusuf ile Züleyha adlı mesnevisidir. Bu mesnevi 1516 beyitten oluşur. KADI BURHANETTİN(14. Yüzyıl) ( ) Asıl adı Burhaneddin Ahmet tir. Kayseri de doğmuş, iyi bir eğitim almıştır yılında Sivas ta tahta çıkmış ve 18 yıl sultanlık yapmıştır. Akkoyunlu Devleti nin kurucularıyla yaptığı savaşta esir düşerek 1399 da idam edilmiştir. Eserlerini Arapça, Farsça ve Türkçe kaleme alan sanatçı Azeri lehçesini kullanmıştır. Aşk, tasavvuf ve yiğitlik gibi konularda yazan sanatçı, tuyuğ nazım biçiminin kurucusu sayılmaktadır. Sade bir dille söylenmiş tuyuğları sanatı açısından son derece önemlidir. Anadolu Türk şiirinin kurucularından biri olan şair, aruzu da Türkçeye ilk uyduranlardandır. Türkçe Divan ve Tercih ul Tavzih adlı eserleri vardır. Bir "Divan ı ve "İksi-i Saadet" adlı eseri vardır.

11 SEYYİD NESİMİ (14. Yüzyıl) (? 1404) 14. Yüzyılda yaşamış olan şair, Azeri Türkçesi edebiyatının en önemli şairi olmuştur. Şiirlerini tasavvuf yönünde lirik bir tarzda kaleme almıştır. Sade bir dil kullanmış olan şair, tuyuğ nazım biçiminin de önemli temsilcileri arasında yer alır. Hurufilik düşüncesini yaymaya çalıştığı için derisi yüzülerek katledilmiştir. Hurufilik: Evrenin ve insanın oluşunu maddeye dayandıran, her varlığı 32 harfle açıklamaya çalışan ve harflere esrarengiz düşünceler yükleyen bir düşünce sistemidir. Farsça ve Türkçe şiirlerden oluşan bir Divanı vardır. GÜLŞEHRİ: Türkçeyi bir sanat dili haline getirmeye çalışmıştır. Asıl adı "Ahmet"tir. Kırşehir'de Mevlevi tekkesini kurmuştur. Feridüttin Attar'ın "Mantıku't Tayr (Kuşların Dili)" adlı eserini temiz bir Türkçe ile çevirmiştir. Felekname adlı bir mesnevisi de vardır. ÂŞIK PAŞA: Türk dilinin gelişmesi için büyük emekler vermiştir. Arapça ve Farsçaya karşı Türkçeyi savunmuştur. En tanınmış eseri beyitlik "Garibname"dir. Mesnevi olarak yazılan eserde dini ve tasavvufi öğütler verir. Aydınlardan Türkçeye gereken önemi vermelerini ister. Süleyman Çelebi bu eserden çok etkilenmiştir. AHMEDİ: ( ) (14. Yüzyıl) Divan sahibi ilk Anadolu şairidir. 14. Yüzyılın en büyük Divan şairidir. Tamamen din dışı konuları işlemiştir. Dili kendinden önceki şairlere göre ağırdır. İskendername, Cemşid ü Hurşid adlı iki mesnevisi ve bir Divan ı vardır. ŞEYHİ: ( ) (15. Yüzyıl) Devrinde "Şeyh ül Şuara" olarak bilinir. Şeyhlik de yapmış büyük bir mutasavvuftur. Göz doktorudur. Sultan Çelebi Mehmet i tedavi ettiği için kendisine Tokuzlu köyünün tımarı verilmiştir. Kendisine verilen tımarı almaya giderken tımarın eski sahipleri tarafından dayak yemiştir. Bu durumu "Harname" adlı mesnevisinde hicvetmiştir. Harname didaktik ve alegorik bir eserdir. Türk edebiyatında fabl türünün ilk eseri sayılmaktadır. En ünlü eseri ise "Hüsrev ü Şirin"dir. NECATİ: (15. Yüzyıl) Divan kâtipliği de yapan bir şairdir. Şeyhi ve Ahmet Paşa dan sonra döneminin en büyük üçüncü şairidir. Şiirlerinde Türkçe kavramları, atasözlerini, halk deyimlerini kullanır. Bu özelliğiyle "Mahallileşme"nin başlatıcısı sayılır. Bir divanı vardır. AHMET PAŞA: (15. Yüzyıl) Şeyhi ile Necati arasında yetişmiş en ünlü divan şairidir. Kendi devrinin "Sultan'uş Şuara"sı olarak bilinir. Yazdığı şiirlerdeki dili ve üslubu son derece başarılıdır. Edebiyatımızda tarih düşürme (ebced hesabı) sanatını ilk işleyenlerdendir. Fatih in sohbet arkadaşı, hocası ve veziridir. Fatih in gazabına uğramış, hapse atılmış ve ünlü Kerem redifli 35 beyitlik kasidesini yazarak padişaha yollamıştır. Divan edebiyatında nazireciliğin kurucusu sayılır. Tek eseri Türkçe yazdığı Divan ıdır. SÜLEYMAN ÇELEBİ: (15. Yüzyıl) 15. yüzyılda yaşamıştır. Hz. Muhammed için yazdığı Vesiletü n Necat (mevlit) adlı mesnevisiyle tanınmış bir şairdir. (İslam edebiyatında Hz. Muhammed in hayatını anlatan eserlere SİYER denir.) Türk edebiyatında Mevlid yazma çığırını açan ilk şairdir. Mevlid in bölümleri: 1. Münacaat(Allah a yakarış) 2. Veladet(Peygamberin doğumu) 3. Risalet(Peygamber oluşu) 4. Mir aç(peygamberimizin göğe yükselişi) 5. Rıhlet(Peygamberimizin ölümü) 6. Dua

12 ALİ ŞİR NEVAİ: (15. Yüzyıl) ( ) Anadolu dışındaki (Çağatay) en ünlü divan şairidir. Eserlerinde Çağatay Türkçesini kullanmıştır. Ayrıca Arapça ve Farsçayı çok iyi bilmektedir. Sanatçı, tüm Türkleri dil ve kültür alanında tek bir çatı altında toplamaya çalışan bir dil milliyetçisidir. Türk edebiyatında ilk defa 5 mesnevi yazarak hamse yazan ilk şairdir. Eserleri: Hamse: Sanatçının hamsesi şu mesnevilerden oluşur: Hayretü'l Ebrar, Leyla vü Mecnun, Sedd-i İskenderi, Ferhad ü Şirin, Seb'a-yı Seyyare Mecalis-ün Nefâis: İlk şuara tezkiresidir. Şairler hakkında geniş bir bilgi vermiştir. eserlerdir. Mizan-ül Evzan: Türklerin kullandığı nazım ve musiki şekilleri hakkında bilgi verir. Aruzu sistemleştirmeye çalışmıştır. Muhakemet-ül Lugateyn: Türkçenin Farsçadan üstün olduğunu göstermek için yazılmış bir sözlüktür. Bu yönüyle Divan-ı Lügatü t Türk e benzer. Bunların dışında 4 Türkçe Divan 1 Farsça Divan'ı vardır. SİNANPAŞA: Divan edebiyatının düzyazı ustalarındandır. Fatih'in hocalarındandır. En önemli eseri "Tazarruname" süslü nesrin güzel örneğidir. Bunun dışında "Tezkiret-ül Evliya ve Maarifname" adlı eserleri vardır. FUZULİ( ) (16. Yüzyıl) Divan edebiyatının en büyük şairidir. Kerbela da yaşamıştır. Türbedarlık yapmış iyi bir eğitim görmüştür. Şiirlerin Azeri Türkçesi ile yazılmıştır, Dönemine göre dili sadedir. Gazel şairi olarak bilinir. Şiiri bir ilim işi olarak görür. İlimsiz şiiri temasız duvara benzetir. Şiirlerinde en önemli öğeler tasavvuf ve aşktır."leyla ile Mecnun" adlı mesnevisinde bu konuyu ustaca dile getirmiştir. FUZULİ ESERLERİ Divan (Türkçe) Su Kasidesi Türkçe yazdığı divanının içinde yer alır. Divan (Farsça) Divan (Arapça) Leyla İle Mecnun: Sevgiliden ayrılmanın acısının, sevgiliye duyulan aşktan ilahi aşka geçişin işlendiği, mesnevi biçiminde yazılmış bir hikâyedir. Şikâyetname: Hiciv türünün çok çarpıcı bir örneği olan, maaşını alamadığı için Nişancı Mehmet Paşa'ya yazmış olduğu, edebiyatımızda önemli bir mektup örneğidir. Hadikatu's Süeda: Kerbela olayının yer yer manzum parçalarla anlatıldığı mensur bir yapıttır. Şah ü Geda, Beng ü Bade, Sakiname: Mesnevi türünde kaleme aldığı diğer eserleridir. ZATİ: Baki'nin yetişmesinde emeği olan bir üstattır. "Şems-ü Pervane" adlı mesnevi ile "Edirne Şehrengiz"i vardır. BAKİ: Divan edebiyatının "Sultanü'ş Şuara"sıdır. Çok iyi bir eğitim görmüş müderris olmuş ama hayalindeki Şeyh-ül İslamlığa ulaşamamıştır. Yazdığı her beyti bir kuyumcu titizliğiyle işlemiştir. Mesnevi nazım biçimini hiç kullanmamıştır. Tasavvufla hiç ilgilenmemiştir. Kanuni nin ölümü üzerine yazdığı "Kanuni Mersiyesi" önemlidir. Kanuni Mersiyesi: Şairin, Kanuni'nin ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getiren bir şiiridir. Fezail-i Mekke: Mekke'nin faziletlerinin anlatıldığı, çeviri bir yapıttır. BAĞDATLI RUHİ: En önemli eseri divanındaki "Terkib-i Bend"dir. Bu esere en güzel nazireyi Ziya Paşa yazmıştır. TAŞLICALI YAHYA: Anadolu'daki önemli mesnevi yazarıdır. Eserlerinde yalın bir dil kullanarak divan şiirinin yerlileşmesinde katkıları olmuştur. Bir hamsesi vardır. Bu eserde yer alan mesneviler: Gence-i Raz, Kitab-ı Usul, Gülşen-i Envar, Şah u Geda Yusuf u Züleyha LATİFİ: "Latifi Tezkiresi" önemli eseridir. Hamse: Bir şairin beş tane mesnevi yazmasıyla oluşan eserdir. Tezkire: Şairlerin eserleri ve hayatları hakkında bilgi veren ve bugünkü biyografinin yerini tutan Kanuni Mersiyesi; Terkib-i bent biçiminde yazılmıştır. Nesirle Yazılmış Ünlü Eserler: Kabusname: Mercimek Ahmet Tazarruname: Sinan Paşa Seyahatname: Evliya Çelebi Keşfü z-zünün: Kâtip Çelebi Naima Tarihi: Naima

13 SEHİ BEY: Anadolu'daki ilk tezkireyi yazan kişidir. Eserinin adı "Heşt Behişt"tir. SEYDİ ALİ REİS: Türk edebiyatındaki ilk gezi yazısı olan "Mir'at-ül Memalik"i yazmıştır. NEF'İ: (17. Yüzyıl) Asıl adı Ömer'dir. Hiciv ve medhiye edebiyatımızın en ünlü şairidir. Dilinin ölçüsü olmayan övdüğünü göklere çıkaran yerdiğini yerin dibine sokan biridir. En önemli eseri "Siham-ı Kaza"dır. Vezir Bayram Paşa'yı hicvettiği için öldürülmüştür. Türkçe ve Farsça divanı vardır. NABİ: 17. YÜZYIL Divan edebiyatında "didaktik (öğretici) şiir" çığırını açmıştır. Şiirlerinde heyecan ve duygu öğelerine az yer vermiş; toplum düzensizliklerini, hayatın kişiyi kötülüklere götüren yönlerini göstermeye çalışmış; din, ahlak ve töreyle ilgili öğütler vermiştir. Şiirlerinde hikmetli sözlere, atasözlerine yer vermiştir. Şiiri düşüncelerini anlatmada bir araç olarak görmüştür. Dili devrine göre oldukça sade, üslubu sağlam ve akıcıdır. Oğluna yazdığı nasihatlerden oluşan "Hayriye" ve bir aşk macerasını anlattığı "Hayrabat" adlı iki mesnevisi vardır. Divan Hayriye: Ahlaki ve didaktik bir mesnevidir. Hayrabat: Bir aşk macerasını anlatan mesnevidir. Tuhfetü'l -Haremeyn: Hac yolculuğu anlatılır. Münşeat: Mektuplardan oluşur. ŞEYHÜLİSLAM YAHYA: 17. YÜZYIL Baki'den sonraki en büyük gazel şairidir. EVLİYA ÇELEBİ: 17. YÜZYIL Edebiyatımızda gezi türünün en büyük yazarıdır. 10 ciltlik "Seyahatname" adlı eseri önemlidir. Gökten nazire indi Siham-ı Kaza sına Nef i diliyle uğradı hakkın belasına Divan edebiyatında Hikemi(Öğretici) şiirin en önemli temsilcisidir. Şiirlerinde hikmetli sözler söylemiş, halka hitap etmiş. 15. yy da Yazılan Tarih Kitapları: Aşıkpaşazade Tarihi Selçukname (Oğuzname)-Yazıcıoğlu Ali Kitab-ı Cihannüma- Neşri Düsturname-Enveri Oruç Bey Tarihi Selatinname-Kemal KÂTİP ÇELEBİ: 17. YÜZYIL Çok önemli bir bilgindir, Avrupalılar ona "Hacı Kalfa" demiştir. Keşfü'z Zünun: Batı'da önem verilen bu eser bir bibliyografyadır kitap hakkında bu eserde bilgi verilir. Cihannüma: Önemli bir coğrafya kitabıdır. Türkçe Fezleke: Osmanlı tarihini anlatır. Arapça Fezleke: Dünyanın yaratılışını anlatır. Veysi ve Nergisi bu dönemin önemli süslü nesir yazarlarıdır. Tuhfetü'l Kibar fi Esrari'l Bihar: Osmanlı donanmasını anlatır. Takvimü't Tevarih: Peygamberler tarihini anlatır. Mizanü'l Hak fi İhtiyari'l Ahak: Dönemin din bilginlerinin tartıştıkları konularla ilgili düşüncelerini söyler. NAİMA: İlk resmi "Vak'anüvist"tir. Vakanüvis; tarihi olayları yazan kişilere denir. "Naima Tarihi" en önemli eseridir. PEÇEVİ İBRAHİM: "Peçevi Tarihi" en önemli eseridir. 16. yy da Yazılan Önemli Eserler: Tevarih-i Al-i Osman-İbn-i Kemal Tacü t-tevarih-hoca Sadettin Efendi Künhü l-ahbar-gelibolulu Mustafa Ali Edebiyatımızda ilk tezkire olan Mecalisü n-nefais i Ali Şir Nevayi yazmıştır. İlk Osmanlı tezkiresini Sehi Bey, Heşt Behişt adıyla yazmıştır. NEDİM: 18. YÜZYIL Lale Devri'nin önemli bir şairidir. Şarkı nazım biçimini edebiyatımıza kazandırmıştır. Mahallileşme akımının en büyük temsilcisidir. Divan edebiyatında ilk kez somut bir güzelden söz etmiştir. Zevk ve eğlence şairidir.

14 Hece ölçüsüyle bir de türkü yazmıştır. Patrona Halil isyanında damdan dama atlarken araya düşüp ölmüştür. Şiirlerinde dini ve tasavvufi konulara hiç yer vermemiştir. "Malumdur benim sühanım mahlas istemez" demiştir. Kullandığı dil, açık, yalın ve ahenklidir. Şiirlerini "Divan"ında toplamıştır. İstanbul şairidir. İstanbul un güzelliklerini anlatmıştır. Yahya Kemal bu yönüyle Nedim e benzer. KEÇECİZADE İZZET MOLLA: 18. YÜZYIL "Mihnet-i Keşan" taşra ile kent yaşamını karşılaştırdığı önemli eseridir. ŞEYH GALİP: 18. YÜZYIL Divan edebiyatının son büyük şairidir. Sebk-i Hindi akımının önemli temsilcisidir. Mevlevi şeyhidir. Türk edebiyatında sembolizme benzeyen şiir çığırını açmıştır. Hüsn ü Aşk adlı eseri önemli tasavvufi bir mesnevidir. NESİR TÜRLERİ Tarih: Resmi niteliği olmayan bir türdür. Vakayiname ise Osmanlı devletinin resmi tarihidir. Tezkire: Edebiyat tarihi veya biyografının divan edebiyatındaki karşılığıdır. Sefaretname: Osmanlı elçilerinin bulunduğu ülkelere ait bilgileri izlenimleri içeren ve gezi yazısına benzeyen bir türdür. Seyahatname: Gezi yazısıdır. Divan edebiyatında nesir, dil ve üslup açısından üç bölümden ele alınır. A)SADE NESİR: Halk için sade bir dille konuşulur temelde konuşma dil yeteneğini kaybetmemiştir. B)ORTA NESİR: Halk konuştuğu dilden ayrılmış yer yer süslü nesrin niteliklerini taşımakla beraber anlatmak istediği anlaşılır bir şekilde ortaya koyan nesirdir. C)SÜSLÜ NESİR: Ustalık göstermek amacıyla yazılış yabancı kelimelere tamamlamalara yüklü şekillerin kullandığı söz ve anlam. Sanatlarıyla dolu bağlaçlarla uzayıp giden cümlelerle örülmüş, güç anlaşılır bir nesirdir. DİVAN EDEBİYATININ EN ÜNLÜ YAPITLARI: Leyla vü Mecnun: Fuzuli ye ait mesnevi tarzında bir eserdir. İnsana duyulan aşkın ilahi aşka dönüşmesi anlatılır. Su Kasidesi: Fuzuli ye ait naat türünde yani peygamberi öven bir eserdir. Şikâyetname: Fuzuli nin, Nişancı Celalzade Mustafa Çelebi ye yazdığı toplumsal ve sosyal eleştiri niteliğinde bir mektuptur. Mevlit: Asıl adı Vesiletü n-necat olan Süleyman Çelebi ye ait mesnevi tarzında bir eserdir. Aruzla yazılmıştır. Altı bölümden oluşur: Münacat: Allah a yakarış Veladet: Peygamberin doğumu Risalet: Peygamber oluşu Miraç: Gökyüzünde Allah la buluşması Rıhlet: Peygamberin ölümü Dua: Bitiş Harname: Şeyhi ye ait hiciv türünde bir eserdir. Kendi başından geçenleri bir eşeğin başından geçiyormuş gibi anlatmıştır. Fabl örneğidir. Kanuni Mersiyesi: Baki nin Kanuni için yazdığı ağıt türünde bir şiirdir. Tazarruname: Sinan Paşa nın eseridir. Allah a yakarış demektir. Secilerle dolu, süslü nesir örneğidir. Hüsn ü Aşk: Şeyh Galip in mesnevi tarzındaki eseridir. Nabi nin Hayriye adlı mesnevisinden daha güzel mesnevi yazabileceğini ispatlamak için yazmıştır. TASAVVUF FELSEFESİ Tanrı nedir? Evrenin oluşu nasıldır? Biz neyiz? Niçin geldik dünyaya? Yaşamımızın anlamı, var olmanın aslı, gerçek, başlangıç ve son nelerdir? Bu ve bunun gibi fizik ötesi sorulara cevap vermeye çalışan düşünüş yoluna Tasavvuf düşüncesi denir. [Vahdet-i Vücut (Varlığın Birliği) Teorisi]. Bu düşünüşe göre Tanrı tek varlıktır. (Vücud-i Mutlak). Aynı zamanda tek güzelliktir (Hüsn-i Mutlak). Tek varlık olan Tanrı kendisini görecek gözler, sevecek gönüller istemiş ve kâinat olarak tecelli etmiştir. Bu tıpkı aynayla kaplı bir odada olmak gibidir. Ayna varlığın çeşitli görüntülerini yansıtır. O halde, evren ve tüm insanlar Tanrı nın bir görüntüsüdür. Öyleyse insanlar arasında renk, inanç, dil, ırk... gibi ayrımlar yapmak anlamsızdır. Bütün görüntülerde Varlık ve Yokluk öğeleri bir aradadır. İnsan dünyaya bağlı tutku ve zevklerini yok ederek Varlık öğesini geliştirir. Bunun yolu da tekkelerden (tarikatlar) geçer. Burada insan sıkı bir eğitimle dünya nimetlerinden vazgeçerse, sonunda özü olan Tanrı ya kavuşabilir. Bu da gerçek aşktır. İnsanların birbirlerine duyacakları aşk ise mecazdır. Bu, kişiyi Tanrı dan uzaklaştırır. Bir hırka, bir lokma insana yetmelidir. Tekkelerde bu yolla Tanrı ya ulaşan insan sonunda Enel Hak ( Ben Tanrı yım ) derecesine varır. Bu kişilere insan-ı Kâmil ya da Ermiş denir.

15 HALK EDEBİYATININ GENEL ÖZELLİKLERİ 1. Halk arasında gelişip yaygınlaşmış ve en fazla etki de İslamiyet ten görmüş bir edebiyattır. 2. Âşık edebiyatı, Tekke edebiyatı ve Anonim Halk edebiyatı olmak üzere üç kolda gelişmiştir. 3. Bu edebiyatın yazarları halkın arasında bulunan üst tabakadan olmayan insanlardır. Çoğunlukla okuma yazma bilmeyen kimselerdir. 4. Topluma ayna tuttuğu için yazılan eserlerden halkın yaşantısına birebir şahit olunmaktadır. 5.Aşk, doğa sevgisi, özlem, güzellik, yiğitlik, ayrılık, gurbet, ölüm, zamandan yakınma, din ve tasavvuf başlıca temalardır. Bu temalar da anlatılırken de toplum yaşantısına sadık kalınmıştır ve somut özellikler aktarılmıştır. 6. Genellikle açık, yalın, sade ve içten bir anlatım seçilmiştir; ama ileriki yüzyıllarda Arapça ve Farsçanın etkisiyle de yazılmış ürünler vardır. 7. Şiir daha çok tercih edilen bir tür olmuştur. Anonim ve Tekke edebiyatı düz yazı ürünlerini kullanırken Âşık edebiyatı düz yazı ürünlerini kullanmamıştır. 8. Doğaçlama yoluyla irticalen söylenen bir edebiyattır. 9. Bu edebiyata ait ürünler cönk adı verilen defterler toplanmaktadır. Sözlü edebiyata ait ürünler de son zamanlarda yapılan derleme çalışmalarından elde edilmiştir. 10. Bu edebiyatın da kendine ait ahenk unsurları vardır. Kullanmış olduğu mazmunlar ve söz sanatları vardır. 11. Nazım birimi dörtlüktür ve hece ölçüsü kullanılmıştır. Osmanlı toplumunda 17. yüzyıldan itibaren şehirleşmenin yaygınlaşması ve özellikle kalem şairi denilen medrese eğitim almış kişiler aruzla ürün vermişlerdir. NOT: Aruzla şiir yazan şairlerimiz denilince Âşık Ömer ve Âşık Gevheri gelecektir. 12. Bu edebiyatımız tamamen müzikle iç içedir. Orta Asya dan beri kullanılan bir tür olarak her zaman müzik tercih edilmiştir. Mesela Âşık edebiyatı şairleri için saz ve müzik olmazlardan biridir. A. ANONİM HALK EDEBİYATI 1.Yazarı belli olmayan toplumda kendiliğinden ortaya çıkmış bir edebiyattır. 2.Tamamıyla sözlü bir edebiyattır. Bu edebiyatın yayılması nesilden nesile kulaktan kulağa aktarılarak geçmiştir. Bu aktarma esnasında bozulmalar, unutulmalar, değişimler olması bu edebiyatın sürekli farklılaştığını gösterir. 3. Elimize ulaşan ürünlerin birçoğu yakın tarihimizde yapılan derleme çalışmalarıyla kazanılmıştır. 4.Mani, türkü, ağıt, ninni, tekerleme nazımla yazılan türler olup masal, efsane, halk hikâyesi ve fıkra da nesirle yazılan türlerdir. Köy seyirlik oyunlarıyla kukla, Karagöz, ortaoyunu, meddah ve tuluat gibi göstermeye bağlı türler de bulunmaktadır. ANONİM HALK EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ ve TÜRLERİ 1. MANİ Dört dizeden oluşur. Anonim Halk şiirinin en küçük biçimidir. Hecenin 7 li kalıbıyla söylenir.. İlk iki dizesi doldurma dizesi yani hazırlık dizesidir. Asıl anlatılmak istenen son iki dizede verilir. Uyak düzeni a a x a biçimindedir. Maniler nişan ve evlenme törenleri; asker uğurlama, sıra geceleri gibi şenlikler; sünnet törenleri; Hıdrellez, Nevruz, bayram, ramazan gibi özel günlerde söylenmektedir. Bu tür en çok köy ve şehir hayatı içindeki kadınlar tarafından icra edilmektedir. Fars edebiyatındaki "rubai"nin etkisiyle doğduğu sanılmaktadır. Birçok mani çeşidi vardır. En çok kullanılanlar düz mani, kesik mani, cinaslı mani, yedekli mani (artık mani) ve karşılıklı manidir. MANİLERE ÖRNEKLER DÜZ MANİ: A benim bahtiyarim Gönülde tahtı yarim Yüzünde göz izi var Sana kim bahtı yarim ARTIK MANİ: Dört dizeden fazla olan mani çeşididir. Bahçelerde baz olur Gül açılır yaz olur Ben sana gülüm demem Gülün ömrü az olur Mani=Tuyuğ=Rubai Ortak özellikleri: 1. Tek dörtlükten oluşurlar. 2. Kafiye düzeni aaxa şeklindedir. Farklı yönleri: Mani 7 li hece ile yazılır. Tuyuğ aruzun sadece fâ i lâ tün kalıbıyla yazılır. CİNASLI MANİ: Cinaslı manilerde,1. mısra cinaslı ayağı oluşturan kelimedir. Bu kelime veya kelime gurubu anlamlı olsa veya olmasa, düşünceye bir giriş ve kafiyeye başlangıç teşkil ettiğinden maninin yapısında ve anlamında bir değişikliğe yol açmaz. KARŞILIKLI MANİ(DEYİŞ): Bu tür maniler karşılıklı iki kişinin söyledikleri manilerdir. Bu manilerde maniyi kimin söylediği ve cevaplayanın kim olduğu belirtilir. KESİK MANİ: Birinci dizesi 7 heceden az, anlamlı ya da anlamsız bir sözcük grubu olan maniler. Bu kesik dize sadece kafiyeyi hazırlar.

16 2. TÜRKÜ Kendisine ait özel bir ezgiyle söylenen halk edebiyatı nazım biçimidir. 7 li heceyle söylenmiş olan mani ve 11 li heceyle söylenmiş olan koşma bu türe ait olan ezgiyle söylendiği zaman türkü olur. İki bölümden oluşur genellikle. Birinci bölüme bend denir. Asıl türkünün oluştuğu bölümdür. İkinci bölüme de kavuştak denir. Her bendin sonunda tekrarlanır. Bu bölüme nakarat da denilir. Bazı türkülerde kavuştak bulunmayabilir. 7 li,8 li ve 11 li heceyle söylenir. En fazla 11 li hece kullanılmaktadır. Türküler konularına göre aşk türküleri, sevda türküleri, gurbet türküleri, askerlik türküleri, hapishane türküleri, kahramanlık türküleri, ölüm türküleri (ağıtlar), eşkıya türküleri, tören türküleri, doğa türküleri, oyun türküleri... gibi türlere ayrılır. Özel bir ezgiyle söylenen türküler ezgilere göre usullü ve usulsüz olmak üzere ikiye ayrılır. Usullü türküler "oyun havaları"dır. Bunlara Urfa'da "kırık hava", Konya'da "oturak", Karadeniz'de "horon", Ege'de "zeybek", Trakya'da "karşılama", Erzurum'da "Sümmani", Isparta yöresinde dattiri" gibi değişik adlar verilir. Usulsüz türküler ise "uzun hava"lardır. Söyleyeni belli olan, adı belli âşıklarca söylenen türküler de vardır. Türkü nazım biçiminden örnekler veren ilk eser Ali Şir Nevai nin yazdığı Mizanü l Evzan dır. 3. AĞIT Tek başına bir nazım biçimi olmayıp acıklı ve üzüntülü bir olay bildiren türkü ve koşmaların nazım türüdür. İslamiyet öncesi dönemde yuğ törenlerinde yuğcular tarafından sağu şeklinde söylenmekteydi. Sadece sevilen bir kimsenin ölümü üzerine yazılmayıp aynı zamanda vatanın işgal edilmesi, doğal afetler, istediği kızı alamayan kızın gencin üzüntüsü, sevdiği hayvanın ölümü üzerine gibi söylenen ağıtlar vardır. Ağıtlar belli bir ezgiyle söylenir. Diğer türkülerden ezgisiyle ayrılır. Sagu=Mersiye=Ağıt 4. NİNNİ Türk kültüründe önemli bir yeri olan ninniler, çocukları uyutmak için söylenen manzum eserlerdir. Kendi başına bir nazım biçimi olmayıp yine türkü şeklinde söylenmektedir. ANONİM HALK EDEBİYATI NESİR TÜRLERİ ANLATMAYA BAĞLI METİNLER 1. MASAL Masallar karakterleri ve olayları bakımından olağanüstü özellikler taşıyan ürünlerdir. Karakterler insanlardan olabildiği gibi insan dışındaki varlıklar da masal kahramanı olabilir. Masallar ve fablların karakter bakımından ayrıldığı nokta da zaten buradadır. Yani fabllar tamamen insan dışındaki varlıklardan oluşur ama masallar öyle değildir. Masallarda olayın geçtiği yer ve zaman belirsizdir. Yer ve zaman gerçekte olmayan bir zamandır. Mesela yer olarak Kaf Dağı ve Harikalar Diyarı seçilir. Zaman olarak da evvel zaman içinde kalbur saman içinde diyerek belirsizlik sağlanmıştır. Her masalın bir giriş tekerlemesi bir bitiş tekerlemesi vardır. Masalların sonunda öğüt vermek amaçlanır. Kıssadan hisseyle olay sonlanır. Masallar karakterleri iyi-kötü, güzel-çirkin, siyah beyaz olarak ayrılmaktadır. Anlatıcı bu karakterler arasında taraf tutarak sonuç nasıl biteceğini de hissettirmektedir. Keloğlan masalları, Türk halk masallarının en ünlülerindendir. 2. EFSANE Çeşitli varlıkları ve olayları olağanüstü şekilde anlatan eserlerdir. Efsane halk arasında bir inanç meselesidir. Halk burada anlatılan olayları olmuş kabul eder. Masal ve efsane arasındaki fark da budur. Masaldaki olayların gerçekliğine inanılmaz. Efsanede inanılır. Belli bir biçim ve üslupları olmadığı için düz yazı şeklinde tezahür ederler. 3. HALK HİKÂYESİ Edebiyatımızda önemli bir yeri olan halk hikâyeleri olağanüstü özelliklerin olduğu metinlerdir. Bir ozan tarafından icra edilir. İcra edilirken saz eşliğinde söylenir. Nesir ve nazım karışık olarak kullanılır. Olayların anlatımı nesir şeklinde anlatılır. Karşılıklı konuşmalar ve duyguların anlatımı nazım biçimindedir. Nazım şeklinde anlatılan yerlerde saz da kullanılır. Âşıklar, hikâyeyi anlatırken taklit yaparak, jest ve mimiklerle anlatımlarını canlandırırlar. Yazarı belli olamayan ürünlerdir ve nesilden nesile aktarılarak ortaya konur. Halk hikâyelerinde kahramanlar bey, tüccar, kadı, bey kızı, fakir delikanlı, eşkıya gibi halktan kişilerdir. Tıpkı masallar gibi giriş ve bitiş tekerlemeleri vardır. Masallara göre zaman ve mekân daha belirgindir. Halk hikâyesinin ilk örnekleri 16.yüzyıldan itibaren görülmüştür. Âşık Garip, Kerem ile Aslı, Emrah ile Selvi, Elif ile Mahmut, Arzu ile Kanber, Tahir ile Zühre, Köroğlu, Ferhat ile Şirin en ünlü halk hikâyeleridir. Bu halk hikâyelerine bakıldığında bunların çoğunun aşk ve kahramanlık hikâyesi olduğu göze çarpmaktadır. NOT: Destan döneminden halk hikâyesine geçişi sağlayan ilk ürünümüz Dede Korkut Hikâyeleri dir.

17 ÂŞIK EDEBİYATI (SAZ ŞİİRİ) 1. Din dışı konuları işleyen, âşık denilen gezgin saz şairlerinin ürünleriyle oluşan edebiyattır. 2. Âşık edebiyatının kökeni saz ve sözdür. Şiirler saz eşliğinde söylenir. 3. Âşıklar köylerde, göçebe obalarda, yeniçeri ocaklarında, kasaba ve şehirlerde usta-çırak geleneği içinde yetişir. 4. Âşıklar kervansaray, panayır, köy odası, kışla, kahvehane, saray, konak gibi yerlerde; düğünlerde, toplantılarda, derneklerde sazlarıyla usta malı ve doğaçlama şiirler söylerler. 5. Dil yalındır, halkın konuştuğu dildir. 6. Konular halkın yaşayışından alınır: aşk, ölüm, ayrılık, doğa vb. 7. Nazım birimi dörtlüktür. 8. Başlıca nazım biçimleri koşma, semai, varsağı ve destan; nazım türleri ise güzelleme, koçaklama, taşlama ve ağıttır. 9. Şiirler, genellikle 8'li ve 11 'li hece ölçüsüyle söylenmiş; yarım ve cinaslı uyak kullanılmıştır. Şiirlerin belli bir adı yoktur, şiirin sonunda şairin mahlası (Tapşırma) geçer. Tapşırma: Şairin adı gecen dörtlüğe denir. 10. Âşık edebiyatı ürünlerinin birinci derecede kaynağı, aşağıdan yukarıya doğru açılan, dar ve uzun bir defter olan "cönk"lerdir. Şiir meraklısı kişilerce tutulan ve danadili de denilen ve cönklerde, şiir dışında atasözü, bilmece, mani, fıkra, halk hikâyesi gibi diğer Halk edebiyatı ürünlerine de yer verilmiştir. 11. Âşık edebiyatı 17. yüzyıldan itibaren Divan şiirinin etkisinde kalmış, özellikle 19. yüzyılda Divan şiiri öğelerinin âşık şiirindeki etkileri iyice belirginleşmiştir. 12. Âşıkların Divan şiirinden aldıkları gazel, müstezat, murabba, muhammes, müseddes biçimlerini kullanarak geliştirdikleri aruzlu nazım biçimleri şunlardır: Divan, selis, kalender, vezn-i ahar, semaî, satranç. 13. Âşıklar, âşıklık geleneğini yaşatmak ve kendi tarzlarını kuşaktan kuşağa devam ettirmek için çırak yetiştirmeye önem vermişlerdir. Bu gelenek 19.yüzyılda âşık kollarını ortaya çıkarmıştır. En ünlü âşık kolları Emrah kolu, Ruhsati kolu ve Şenlik koludur yüzyılın başlarında ortaya çıkan "Âşık edebiyatı" geleneği 20. yüzyılda önemini kaybetmiştir. ÂŞIK EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ VE TÜRLERİ 1. KOŞMA Âşık edebiyatı içerisinde en çok kullanılan nazım biçimdir. Koşma=Koşuk=Gazel İslamiyet ten Önceki Türk edebiyatındaki koşukların devamı niteliğindedir. Üçünün ortak özelliği aynı Kendine ait özel bir ezgiyle söylenmektedir. konuları işlemeleridir. On birli hece ölçüsünün genellikle 6+5 ya da duraklı kalıbıyla söylenir. Uyak düzeni abab / cccb / dddb biçimindedir. İlk dörtlüğü xaxa veya aaab biçiminde uyaklanan koşmalar da vardır. Dörtlük sayısı en az üç, genellikle 5-6'dır; ancak dörtlük sayısı 6'dan çok da olabilir. Son dörtlükte şairin mahlası geçer. Bu dörtlüğe Tapşırma denir. Nazım Türleri Koşmalar konularına göre "güzelleme", "koçaklama", "taşlama" ve "ağıt" gibi çeşitli türlere ayrılır. Güzelleme: Her hangi bir kişiyi, bir atı, bir kadını öven ve güzelliğini anlatan şiirlere denir. Divan şiirindeki Medhiye türünün karşılığıdır. Lirik tarzda yazılan koşmalardır. Koçaklama Kahramanlık, yiğitlik, dövüş ve savaş konusunda söylenen şiirlerdir. Koçaklama=Varsağı Tek fark varsağının Sekizli hece Bu türün ustaları Köroğlu ve Dadaloğlu'dur. ölçüsüyle söylenmesi, koçaklamanın 11 li hece ile Batı şirindeki epik şiir türünün karşılığıdır. yazılmasıdır. Taşlama: Toplumdaki haksızlıkların, yolsuzlukların; kişilerin beğenilmeyen özelliklerinin alaya alınarak, güldürücü, iğneleyici bir anlatımla dile getirildiği şiirlerdir. Bu tür en çok eser veren yazarlar Seyrani ve Bayburtlu Zihni dir. Taşlama=Hiciv=Satirik=Yergi=Eleştiri Batı şiirindeki satirik türün, Divan şiirindeki hiciv türünün karşılığıdır. Divan edebiyatında ise bu türün öncüsü Nefi dir. Ağıt: Acıklı, üzücü bir olayı konu alan şiirlerdir. Sel, yangın, deprem gibi doğal afetler ya da çeşitli kaza ve hastalıklar karşısında da söylendiği gibi, ölümün olmadığı üzücü olaylar da ağıt söyleme nedeni olabilir. Ağıt söyleme işine ağıt yakma, ağıt söyleyenlere ise ağıtçı denilir. Ağıt daha çok kadınlar tarafından söylenir. Ağıt, İslamiyet ten önceki dönemde "sagu"nun, Divan edebiyatında ise "mersiye"nin karşılığıdır. 2. SEMAİ Âşık edebiyatında kendine özgü bir ezgiyle söylenen şiirdir. Koşma ile semai arasındaki tek fark s er 8 li, Koşma nazım biçimiyle aynı şekilde düzenlenir. koşmalar 11 li hece ölçüsüyle yazılırlar. Sekizli hece ölçüsüyle söylenir. 3. VARSAĞI Âşık edebiyatında Güney Anadolu'da Varsak boyu Türklerinin özel bir ezgiyle söylediği şiirlerdir. Koşma biçiminde düzenlenir. Sekizli hece ölçüsüyle söylenir.

18 Yiğitçe, mertçe bir edası vardır. Özellikle ilk dörtlükte "bre, be, behey, hey, aman" gibi ünlemler dikkat çeker. Koşma ve semaiden bu yönüyle ayrılır. 4. DESTAN Âşık edebiyatının en uzun şiiridir. Koşma biçiminde düzenlenmekle birlikte ezgisinin farklılığı ve dörtlük sayısının çokluğu yönüyle koşmadan ayrılır. Dörtlük sayısı kimi destanlarda 120'yi bulur. Genellikle on birli hece kalıbıyla söylenir. Ancak sekizli hece kalıbıyla ya da mani dörtlükleriyle söylenen destanlar da vardır. Âşık edebiyatında koşmaya benzer bir nazım biçimi olan destanı, anonim edebiyattaki ulusal destanlarla karıştırmamak gerekir. Destanlarda savaş, kahramanlık, doğal afetler, toplumsal yergi, gülünç olaylar, çeşitli konularda öğütler gibi konular işlenir. TEKKE EDEBİYATI (Dini - Tasavvufi Halk Edebiyatı) 1. "Tasavvuf", İslamiyet in doğuşundan kısa bir süre ortaya çıkmış, tarikatlar ve tekkeler aracılığıyla Müslümanlar arasında yayılmış bir düşünce ve inanç sistemidir. 2. Tasavvuf bir İslam mistisizmidir; amacı insanı aşk yoluyla Allah'a ulaştırmaktır. (Mistisizm: Tanrı'ya ve gerçeğe akıl ve araştırma yolu ile değil de gönül yoluyla, duygu ve sezgiyle ulaşılabileceğini kabul eden felsefe ve din doktrini, gizemcilik.) 3. Tasavvuf, Allah'ın varlığını, evrenin ve insanın oluşumunu "vahdet-i vücut" anlayışıyla açıklar. 4. Vahdet-i vücut anlayışına göre tek bir varlık vardır, o da Allah'tır. Evrendeki tüm varlıklar Allah'ın "tecelli"si, çeşitli görünüşleridir. Mutlak varlık olan Allah, aynı zamanda mutlak güzelliktir. Allah kendi güzelliğini görmek istemiş, yokluk ve hiçlik âlemini, yani evreni yaratmıştır. Tasavvufta bu durum, insanın kendi kendini görmesi için aynaya bakmasına benzetilerek açıklanır. 5.Allah'a en yakın varlık olan insan, ruh ve bedenden oluşmuştur. Beden, yokluk; ruh varlık öğesidir. İnsan kendindeki yokluk öğesini aşarak Allah'a ulaşabilir. Yani mutlak varlığa katılabilir. "Fenafillah" denilen bu mertebeye ulaşanlar artık "insan-ı kâmil"dir ve "Enel-Hak" (ben Hakk'ım) sırrına ermiştir. 6.Sufîlere (kendini tasavvuf yoluna adayanlara) göre dinin bir emir ve yasaklardan oluşan dış yüzü (şeriat), bir de asıl amaç olan iç yüzü (hakikat) vardır. 7.'Tarikat", şeriattan hakikate giden yol demektir. Bu yolda yürüyen kişiye, yani dervişe "mürit"; ona kılavuzluk yapan şeyhe ise "mürşit" denir. 8.Tekke", bir bakıma tasavvuf öğretisinin okulu sayılan mekândır. Tasavvuf düşüncesinin gelişmesinde ve yaygınlık kazanmasında tekkelerin büyük rolü olmuştur. Medreselerin bir bilim merkezi olmasına karşılık, tekkeler sosyo-kültürel hayatı düzenleyen bir merkez kimliğini üstlenmiştir. Özellikle Mevlevîlik, Bektaşîlik gibi kimi tarikatlarda tekkeler aynı zamanda bir sanat ve edebiyat merkezi olmuştur. Tekkelere dergâh, zaviye gibi adlar da verilmiştir. 9. Dinî- tasavvufî halk edebiyatı 12. yüzyılda Türkistan'da Ahmet Yesevi ile başlamıştır. Yesevîliğin 13. yüzyılda Anadolu'ya girmesiyle tasavvuf inancı Anadolu'da da gelişmeye başlamış, Yunus Emre'nin açtığı yolda kısa sürede zengin bir geleneğe dönüştürülmüştür. Mevlana gibi aydın çevreye seslenen ya da bu çevrede oluşan tarikatlara bağlı sanatçılar, eserlerini Divan edebiyatı tarzında vermişlerdir. Halk arasında yayılmış tarikatlara bağlı sanatçılar ise seslendikleri kitle halk olduğu için eserlerini Âşık edebiyatı biçimleri içinde halk diliyle yazmışlar; ancak zaman zaman divan edebiyatı öğelerini de kullanmışlardır. Tekke edebiyatı şiirleri çoğunlukla hece ölçüsüyle yazılmakla birlikte aruzun da sıkça kullanıldığı görülür. Tekke şairleri hem Divan hem Âşık edebiyatından aldıkları nazım biçimlerini kullanmışlardır. Tekke edebiyatında ilahi, nefes, nutuk, devriye, sathiye gibi türlerin yanı sıra Divan edebiyatından alınan tevhit, münacaat, naat, miraciye, mevlit gibi türlere de yer verilmiştir. Tekke edebiyatı ürünlerinde İslam dinine ve tasavvuf kültürüne ait Arapça-Farsça kökenli terimler dışında genellikle yalın bir halk Türkçesi kullanılmıştır. Yazılan şiirlerin çoğu tekkelerde düzenlenen ayinlerde özel bir ezgiyle ve ney, kudüm, re-bap gibi tekke sazlarının eşliğinde söylenmiştir. Şiirin ağırlıkta olduğu Tekke edebiyatında velâyetname, Vücutname, pendname, fütüvvetname, siyer, kısas-ı enbiya, tezkiret'ül evliya gibi nesir örneklerine de rastlanır. Tasavvuf inancını benimsetme, halkı eğitme amacı öne çıktığı için yazılan eserler genellikle didaktik niteliktedir. Ancak ilahi aşkın coşkusuyla yazılan kimi eserlerde derin bir lirizm de görülür. Bazı Tasavvuf Terimleri: Abdal: Kendisini Allah yoluna adayan sufî ya da eren Âşık: Kendisini ilahi aşka adamış kimse. Aşk: Tasavvufta iki tür aşktan söz edilir. İnsanlara karşı duyulan aşk, mecazi aşk; Allah'a karşı duyulan aşk ise ilahi aşktır. Mecazi aşk, ilahi aşka ulaşmak için bir basamaktır. Aşk, evrenin ve insanın yaratılış sebebidir. Bâtın: İçte olan, gizli ve görünmeyen şey. Bir lokma, bir hırka: Hırsı, bencilliği sınırlamak, azla yetinmeyi öğretmek amacıyla dervişlere önerilen tutumu anlatan sözdür. Çile: Bedensel arzulardan kurtulup ruhsal arınmayı sağlamak için çilehane denilen dar ve karanlık bir hücrede sıkı perhize girme ve yalnızlığa çekilme. Genellikle kırk gündür.

19 Ene'l Hak: Hallac-ı Mansur'un öldürülmesine neden olan ünlü sözü. "Ben Hakk'ım" anlamındaki bu söze tasavvufta "Ben kendi varlığımı Allah'ın varlığında yok ettim, Allah'tan başka bir varlık yok." gibi anlamlar verilmiştir. Tasavvuf dışı çevreler ise bu sözü "Ben Allah'ım" anlamında anladığı için küfür saymıştır. Fenâfillah: Sufînin dünya ilgilerinden tamamen uzaklaşarak kendi varlığını unutup Allah ile bir olması. Tasavvufta ulaşılacak son mertebe. Gurbet: Sufîlere göre asıl vatan ruhlar âlemidir; bu dünya ise bir misafirhanedir, gurbettir. İnsan-ı kâmil: Tasavvufta en üst mertebeye ulaşmış ( yetkin insan. Kadeh: Tasavvuf yoluna giren dervişe verilen ilahi bilgiler. Derviş bu bilgilere ulaştığında kendisinden geçer. Mey (şarap) : İlahi aşkın verdiği coşku Meyhane: Tekke Mürit: Tasavvuf yoluna girmiş, manevi yolculuğa girmiş kişi. Mürşit: Doğru yolu gösteren rehber, şeyh Nefis: Ruh, insanın Allah'tan kaynaklanan eğilimlerinin; nefis ise bedensel arzularının bütünüdür. Nefis yok edilemez; ama ona hâkim olunabilir. Ney: İnsan-ı kâmilin simgesidir. Neyin içi boştur, insan-ı kâmilin de maddi isteklerden arınmış olduğu için içi boştur. Pir: Bir tarikatın kurucusu olan kişidir. Pir-i mugan: İlahi aşk şarabını sunan mürşit Saki: Allah aşkını sunan insan-ı kâmil. Zahit: Kaba sofu, ham ruhlu, pişmemiş, dinin özünden habersiz, kurallara önem veren kişi. 1. TEKKE EDEBİYATI NAZIM TÜRLERİ A. İLAHİ Allah'ı övmek ve ona duyulan aşkı dile getirmek, ona yaklaşmak amacıyla söylenen şiirlerdir. Belli bir makamla söylenir. Genelde hece ölçüsünün 7-8'li kalıbıyla söylenir. Aruzla söylenenleri de vardır. Uyak düzeni, dörtlüklerle söylenenlerde koşma tipi; beyitlerle söylenenlerde gazel tipindedir. Tarikatlara göre değişik isimler almışlardır. Mevleviler ayin, Bektaşiler nefes, Gülşehriler tapuğ, Aleviler deme, Yeseviler de hikmet adını vermişlerdir. Yunus Emre bu türün önemli isimlerindendir. B. NEFES Bektaşi şairlerince yazılan tasavvuf konulu şiirlerdir. Bunlara nefes denilmesinin nedeni iç bilgisinden ve gerçeklerden söz edip kutsal bir ilhamla söylenildiğine inanılmasıdır. Konusu da genellikle vahdet-i vücut inancının Bektaşilerce anlaşıldığı şeklidir. Hz. Ali methiyelerine ve naatlara da Bektaşiler tarafından bu ad verilmiştir. Nefes, Bektaşi törenlerinde saz eşliğinde söylenir. Pir Sultan ve Kaygusuz Abdal ünlü isimleridir. C. DEME Alevi-Bektaşi dergâhlarında makam ve sazla söylenen tasavvuf şiirlerine "deme" adı verilir. D. NUTUK Tekkelerde tarikata yeni giren dervişlere yol göstermek ve tarikat adabını öğretmek amacıyla söylenmiş şiirlerdir. Daha çok Bektaşilerde görülür. Çoğunlukla hece ölçüsüyle ve dörtlüklerle söylenir. Didaktik niteliktedir. E. DEVRİYE Tasavvuf düşüncesindeki devir kuramını anlatan şiirlerdir. Devir kuramında evrenin ve insanın Allah'tan çıkıp yeniden Allah'a döndüğü açıklanır. Genellikle Bektaşi şairleri tarafından yazılmıştır. Devir kuramına göre dünyaya gelen varlık önce cansızdır, sonra bitki, daha sonra hayvan, en sonra da insan-ı kamile geçtikten sonra ise Allah'a döner ve onunla birleşir; yani aslına dönmüş olur. F. ŞATHİYE Tekke edebiyatındaki mizahî nitelikteki şiirlerdir. Tekke edebiyatındaki şathiyeler iki çeşittir: Deli saçması gibi görünen, ancak açıklandığında anlamlı olduğu anlaşılan şathiyeler ve Allah'a şaka yollu hitap eden, onunla senli benli sohbet edercesine yazılan şathiyeler. Şathiyelerde Allah"ın celâl sıfatının değil, cemâl sıfatının ön plana çıkarıldığı, yani Tanrı'nın cezalandırıcı özelliğinden çok bağışlayıcı özelliğinin vurgulandığı düşünülür. Yine de şathiyelerin çoğu, kuralcı din anlayışına bağlı kişilerce hoş görülmemiş, küfür sayılmıştır. Bu tür şiirlere genellikle Bektaşi-Alevi şairlerinde rastlanır.

20 2. TEKKE EDEBİYATI NESİR TÜRLERİ A. MENAKIBNAME Sözlük anlamı "övülecek iş, hareket ve meziyetler" olan "menakıp", tekke edebiyatında bir terim olarak "bir din büyüğünün kerametlerini anlatan küçük hikâye" demektir. Menakıpname ise din ve tasavvuf büyüklerinin biyografilerini, kerametlerini anlatan eserlerin adıdır. Kimi örnekleri nazım biçiminde yazılmıştır. B. VELÂYETNAME Bir tarikat şeyhinin ya da ermiş olduğuna inanılan bir tasavvuf büyüğünün hayatını, kerametlerini konu alan eserlerdir. Manzum örnekleri de vardır. C. FÜTÜVVETNAME Sözlük anlamı "gençlik, yiğitlik, cömertlik" olan fütüvvet sözcüğü terimsel anlamıyla, tasavvufun belirlediği insan tipinin adıdır. Bu insan tipinin niteliklerinin anlatıldığı eserlere "fütüvvetname" adı verilir. Fütüvvetnamelere göre fütüvvet, "kendini değil halkını düşünmek, halkın derdiyle dertlenmek, nefsi için istediğini fazlasıyla başkaları için de istemek, başkalarının kusur ve ayıpları örtmek, nefse düşman olmak, yoksuldan nefret duymamak, zengine halini arz etmek, eline geçenle elinden çıkanı bir görmek, kimseye düşman olmamak, kimseden mürüvvet (iyilik) ve insaf beklememek fakat herkese karşı mürüvvet ve insaf sahibi olmak, iki âlemden de geçmek demektir. Fütüvvetnameler, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde esnaf ve sanatkârların bağlı olduğu bir örgüt olan ahiliğin ahlak anlayışını ve uyması gereken kuralları açıklayan bir içtüzük gibidir. D. VÜCUTNAME Tasavvufa göre insanın yaratılış sürecini ve gelişim evrelerini anlatan eserlerdir. Kaygusuz Abdal'ın "Vücutname"si bu türün önemli örneklerindendir. ÂŞIK EDEBİYATININ ÖNEMLİ TEMSİLCİLERİ KÖROĞLU: (16. YÜZYIL) 16.yy.da yaşamıştır. Kavganın, direnişin ve özgürlüğün sembolüdür. Coşkulu, gür sesli bir söyleyişi vardır. Dostluk, mertlik, aşk özgürlük, doğa sevgisi temel konularıdır. Hece ölçüsünü kullanmıştır. Divan edebiyatından etkilenmemiştir. Bolu Bey ine karşı mücadele etmiştir. KARACAOĞLAN (17. YÜZYIL) Güney illerimizdeki (Mersin, Adana, K.Maraş vb.) yaygın bir söylentiye göre Adana'nın ilçesi olan Bahçe'ye bağlı Farsak (Varsak) köyünde doğmuştur. Karacaoğlan'ın 16. yüzyılın sonları ile 17. yüzyılın ilk yarısında yaşamış bir halk şairi olduğu söylenebilir. Karacoğlan "koşma", "destan", "türkü", "semai" ve "varsağı" türünde şiirler söylemiştir. Bunlar, biçimsel yönden, geleneksel âşık edebiyatımızın en güzel örnekleridir. Karacoğlan'ın şiirleri, yaşamla sıkı sıkıya bağlıdır. Konular, hep yakın çevreden; hareketli, canlı göçebe yaşamından alınmıştır. Karacoğlan, bu yönüyle de öteki saz şairlerinden ayrılır; daha çok bir "dünya şairi" olarak çıkar karşımıza. KAYIKÇI KUL MUSTAFA (17.YY) (?-1658) 1-16.yy Yeniçeri şairlerinin en tanınmış olan kayıkçı kul Mustafa kayıkçı unvanını Murat Reis in levendi olarak Cezayir de bulunduğu için almıştır. 2-Divan şiiri etkisinde uzak kalmış şair, bütün şiirlerini doğal bir söyleyişle hece ile kaleme almıştır. Karacaoglan tarzını andıran bir üslubu vardır 3-Padişah 4.Murat ın hayranlığını kazanan, Bagdat kuşatması sırasında atılan bir okla yaralanıp Dicle nehrine düşerek boğulan Genç Osman için yazdığı Genç Osman destanı yüzyıllarca okunmuş ve büyük şöhret bulmuş bir yapay destandır. 4-Özellikle askerler arasında şiirleri okunup sevilen şairin destan, koşma, türkü dışında tasavvufla ilgili şiirler de vardır AŞIK ÖMER (17.YY)(1630?-1707) 1-Hayatı hakkında kesin bilgi bulunmayan Aşık Ömer, Konya nın Gözlevi köyünde doğmuştur. 2-Gençliğinde çok yer gezmiş, bazı savaşlara katılmış, imamlık, hafızlık, dervişlik yapmıştır. 3-Saz şairleri içinde en çok şiir yazan Âşık Ömer dir. Hece ile koşmalar, s er, türküler, destanlar tekerlemeler söylemiştir. Öldüğünde 1500 e yakın şiir bırakmıştır 4-Şiirlerinde başta aşk teması olmak üzere, gurbet, ölüm, ahret, tasavvuf, peygambere ve dört halifeye Bağlılık gibi konuları işlemiştir 5-Divan şiirinden de etkilenmiş, hem heceyi hem aruzu kullanmıştır. Tevhit, naat, gazel, kaside, murabbaları vardır. Bu şiirlerinde

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır. Edebiyatı Sanatçıları Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. ı vardır. MEVLANA: XIII.yüzyılda yaşamıştır. Birkaç

Detaylı

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR)

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR) DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR) BENTLERLE KURULAN NAZIM BİÇİMLERİ A. BENT SAYISI TEK OLANLAR (TEK DÖRTLÜKTEN OLUŞANLAR) RUBAİ Edebiyatımıza İran edebiyatından gelmiştir. Dört

Detaylı

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı Sözlü Dönem Yazılı Dönem İslamî Dönem Türk Edebiyatı Geçiş Dönemi Divan Edebiyatı Halk Edebiyatı Batı etkisinde Gelişen Türk Edebiyatı Tanzimat

Detaylı

Ö n e m l i Ö z e l l i k l e r i

Ö n e m l i Ö z e l l i k l e r i Ö n e m l i Ö z e l l i k l e r i Şiirde aruz ölçüsü kullanılmış. Dil; Türkçe, Arapça ve Farsça sözcüklerden oluşan Osmanlıca dır Şairler anlatıma (üslup) çok önem vermişler. Her konuda kurallar vardır.

Detaylı

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım İLETİŞİM, DİL VE KÜLTÜR 1. İletişim 2. İnsan, İletişim ve Dil 3. Dil Kültür İlişkisi DİLLERİN SINIFLANDIRILMASI VE TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ 1. Dillerin Sınıflandırılması

Detaylı

AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ

AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ DERS:SİYASET VE EDEBİYET KONU:DİVAN EDEBİYATI Gökhan GÜLLÜ Şerafettin ALPDEĞER Azad ŞEKER DİVAN EDEBİYATI Divan edebiyatı Türklerin İslam

Detaylı

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN 1) XI. Yüzyıl dil ürünlerinden olan bu eserin değeri, yalnızca Türk dilinin sözcüklerini toplamak, kurallarını ve

Detaylı

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ I (BEYİTLERLE KURULANLAR)

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ I (BEYİTLERLE KURULANLAR) DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ I (BEYİTLERLE KURULANLAR) DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ A. BEYİTLERLE KURULANLAR Genellikle aşk, şarap, sevgilinin güzelliği, baharın neşesi, talihin cilvesi gibi lirik

Detaylı

Sade Nesir: Halkın konuştuğu dilden fazla uzaklaşılmadan oluştumuştur.

Sade Nesir: Halkın konuştuğu dilden fazla uzaklaşılmadan oluştumuştur. HAZIRLAYAN SERDAR GÜL DİVAN EDEBİYATI (KLASİK TÜRK EDEBİYATI) Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni SERDAR GÜL Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni SERDAR GÜL NESİR ÖZELLİKLERİ Nesir ihmal edilmiş bir türdür; çünkü

Detaylı

-Rubai nazım şekli denince akla gelen ilk sanatçı İranlı şair.. dır.

-Rubai nazım şekli denince akla gelen ilk sanatçı İranlı şair.. dır. 10. SINIF TÜRK EDEBİYATI ÇALIŞMA SORULARI 1. Gazelin özelliklerinden beşi tanesini yazınız. 2. Aşağıda verilen kavramları tanımlayınız. Matla: Taç beyit: Tegazzül: Fahriye: Methiye: 3. Verilen dörtlüğün

Detaylı

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER)

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER) İnci GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER) Hoca ESERLERİN ORTAK ÖZELİKLERİ Hem İslâmiyet öncesi kültürü hem de İslâmî kültür iç içedir. Aruzla hece, beyitler dörtlük birlikte kullanılmıştır. Eserler

Detaylı

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler OLAY ÇEVRESINDE GELIŞEN EDEBI METINLER Oğuz Türkçesinin Anadolu daki ilk ürünleri Anadolu Selçuklu Devleti

Detaylı

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı Türk edebiyatı İslamiyet öncesi Türk edebiyatı ya da Destan dönemi Türk edebiyatı, Türklerin İslamiyet'i kabulünden önceki dönemlerde oluşturdukları edebiyata verilen isimdir.[1]

Detaylı

TÜRK VE DÜNYA EDEBİYATINDA NAZIM BİÇİMLERİ. işledikleri konulara ve ilgili oldukları alanlara göre de nazım türlerine ayrılırlar.

TÜRK VE DÜNYA EDEBİYATINDA NAZIM BİÇİMLERİ. işledikleri konulara ve ilgili oldukları alanlara göre de nazım türlerine ayrılırlar. TÜRK VE DÜNYA EDEBİYATINDA NAZIM BİÇİMLERİ Şiirler nazım birimlerine, kafiyelerine, vezinlerine ve mısra sayılarına göre nazım şekillerine; işledikleri konulara ve ilgili oldukları alanlara göre de nazım

Detaylı

TÜRK EDEBİYAT TARİHİ

TÜRK EDEBİYAT TARİHİ İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK EDEBİYATI Milletlerin edebiyatları ilk önce sözlü ürünlerden oluşur. Daha sonraları yazının kullanılmaya başlanmasıyla yazılı edebiyat da oluşmaya başlar. Türk edebiyatında da aynı

Detaylı

TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015

TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015 ADI : SOYADI:. SINIF : NU.:.. TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015 KAHTA FEN LİSESİ 2014 2015 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM I. YAZILI. 1. SORU 2. SORU 3. SORU 4. SORU 5. SORU 6. SORU 7. SORU 8. SORU

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9 İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9 I. BÖLÜM EDEBİYAT NEDİR? 1.1. Edeb den Edebiyata...11 1.2. Edebî Eser...13 1.3. Edebî Metin...14 1.4. Edebiyat Bilimi...33 1.5. Edebiyat Sosyolojisi...33 1.6. Edebiyat Tarihi...35

Detaylı

CEVAPLAR 1 C 2 D 3 E 4 A 5 D 6 C 7 E

CEVAPLAR 1 C 2 D 3 E 4 A 5 D 6 C 7 E İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK EDEBİYATI ÇIKMIŞ SORULAR 1. Aşağıdaki dizelerin hangisi, sadece Türk destanlarını kapsamaktadır? (1975/ÖSYS) A) Alp Er Tunga Oğuz Türeyiş Şehname B) Şu Türeyiş Gılgamış Oğuz C) Türeyiş

Detaylı

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 EDEBİYAT TARİHİ / TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERE AYRILMASINDAKİ ÖLÇÜTLER 1.Edebiyat tarihinin uygarlık tarihi içindeki yerini.edebiyat tarihinin

Detaylı

İslam medeniyetinde Türk Edebiyatı

İslam medeniyetinde Türk Edebiyatı On5yirmi5.com İslam medeniyetinde Türk Edebiyatı İslam medeniyetinde Türk Edebiyatı'nın özellikleri... Yayın Tarihi : 1 Nisan 2014 Salı (oluşturma : 7/12/2017) KUTADGU BİLİG 11. yy.da (1069-1070) Yusuf

Detaylı

Savaş, kahramanlık ve vatan sevgisi gibi konuları destansı ve abartılı bir anlatımla işleyen şiirlerdir.

Savaş, kahramanlık ve vatan sevgisi gibi konuları destansı ve abartılı bir anlatımla işleyen şiirlerdir. ŞİİR TÜRLERİ 1. EPİK ŞİİR Epik, destan niteliğinde olan, destansal demektir. Savaş, kahramanlık ve vatan sevgisi gibi konuları destansı ve abartılı bir anlatımla işleyen şiirlerdir. Destanlar, epik şiirin

Detaylı

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 13.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî Yunus Emre Hacı Bektaş-ı Velî Sultan Veled

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 13.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî Yunus Emre Hacı Bektaş-ı Velî Sultan Veled ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 13.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî Yunus Emre Hacı Bektaş-ı Velî Sultan Veled ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî/ Eserleri Mesnevi Dîvân-ı Kebir

Detaylı

divan edebiyatı Aruz ölçüsü

divan edebiyatı Aruz ölçüsü Türklerin İslamiyet e geçişinden sonra; İslam uygarlığının bilim, inanç ve kuralları etkisi altında, Arap ve Fars edebiyatının estetik kuralları üzerine kurulan edebiyat akımına divan edebiyatı denir.

Detaylı

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ a. 14.Yüzyıl Orta Asya Sahası Türk Edebiyatı ( Harezm Sahası ve Kıpçak Sahası ) b. 14.Yüzyılda Doğu Türkçesi ile Yazılmış Yazarı Bilinmeyen Eserler c.

Detaylı

2014 2015 DERS YILI MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA ANADOLU LİSESİ VE FEN LİSESİ 10. SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ YARIYIL ÖDEVİ

2014 2015 DERS YILI MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA ANADOLU LİSESİ VE FEN LİSESİ 10. SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ YARIYIL ÖDEVİ 2014 2015 DERS YILI MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA ANADOLU LİSESİ VE FEN LİSESİ 10. SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ YARIYIL ÖDEVİ 1. Alp Er Tunga öldi mü Issız ajun kaldı mu Ödlek öçin aldı mu Emdi yürek yırtılur

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 2 EDEBİ BİLGİLER (ŞİİR BİLGİSİ) 1. İncelediği şiirden hareketle metnin oluşmasına imkân sağlayan zihniyeti 2. Şiirin yapısını çözümler. 3. Şiirin

Detaylı

DESTAN DÖNEMI TÜRK EDEBIYATI. Destan Dönemi

DESTAN DÖNEMI TÜRK EDEBIYATI. Destan Dönemi DESTAN DÖNEMI TÜRK EDEBIYATI Destan Dönemi SÖZLÜ DÖNEM GENEL ÖZELLIKLERI Bu dönem ürünleri tamamıyla manzumdur. Nesir alanında eser yoktur. Dönemin yaşayış tarzını ve kültürünü yansıtan eserlerdir. Türk

Detaylı

Tarih İçinde Türk Edebiyatı

Tarih İçinde Türk Edebiyatı 1.Ünite Tarih İçinde Türk Edebiyatı Edebiyat Tarihi ve Türk Edebiyatının Dönemlere Ayrılmasındaki Ölçütler 1. Aşağıdakilerden hangisi toplumları, milletleri, kuruluşları etkileyen hareketlerden doğan,

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR 1. Edebiyat tarihinin incelediği konuları açıklar. 2. Edebî eserlerin yazıldığı dönemi temsil eden belge olma niteliğini sorgular 3. Uygarlık tarihiyle edebiyat

Detaylı

GAZETE. *ilk resmi turkçe gazete: Takvim-i Vekayi *ilk yarı resmi gazete: Ceride Havadi *ilk özel gazete

GAZETE. *ilk resmi turkçe gazete: Takvim-i Vekayi *ilk yarı resmi gazete: Ceride Havadi *ilk özel gazete ROMAN ROMAN *dünya edebiyatında ilk modern roman: Don Kişot, Servone *ilk çeviri roman: Fenelonda (Tercümanı Telemogue) *ilk yerli roman: Taaşuku Talat ve Fitnat *bir edebi akım (romantizm) etkisiyle yazılan

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ...

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ... İÇİNDEKİLER Birinci Bölüm... 7 ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ... 8 Türk Dillerinin Sınıflandırılması... 14 Türk Dillerinin Ses Denklikleri Bakımından Sınıflandırılması... 16 Altay Dilleri Teorisini Kabul

Detaylı

DİVAN EDEBİYATI. Divan edebiyatı, Türklerin, on üç ve on dokuz yüzyıllar arasında Anadolu da

DİVAN EDEBİYATI. Divan edebiyatı, Türklerin, on üç ve on dokuz yüzyıllar arasında Anadolu da DİVAN EDEBİYATI GENEL ÖZELLİKLERİ Divan edebiyatı, Türklerin, on üç ve on dokuz yüzyıllar arasında Anadolu da oluşturdukları, temelinde İslam dininin bulunduğu Türk, Arap ve İran edebiyatlarının karışımı,

Detaylı

CEVAPLAR 1 C 2 D 3 D 4 C

CEVAPLAR 1 C 2 D 3 D 4 C HALK EDEBİYATI 1 1. Aşağıdakilerden hangisi Aşık edebiyatının genel özelliklerinden A) Din etkisi dışında oluşturulan halk edebiyatıdır. B) Nazım birimi dörtlük, ölçüsü ise hece ölçüsüdür. C) Genellikle

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I ÖMER SEYFETTİN ( 1884 1920 ) Milli Edebiyat akımının ve çağdaş Türk öykücülüğünün öncülerindendir. Küçük hikâyeyi tamamen bağımsız bir hale getirmiştir. Türk edebiyatında

Detaylı

DİVAN EDEBİYATI DİVAN EDEBİYATI

DİVAN EDEBİYATI DİVAN EDEBİYATI A: Divan Edebiyatına Giriş 1. Temel Kavramlar 2. Divan Edebiyatının Oluşumu 3. Divan Edebiyatının Gelişim Dönemleri 4. Divan Edebiyatının Kaynakları 5. Divan Edebiyatının Özellikleri 6. Divan Edebiyatının

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİNDEKİ BAĞIMSIZ SANATÇILAR YAHYA KEMAL BEYATLI (1884 1958) Şiirleri Milli edebiyat akımına uymaz, daha çok makale ve konferanslarında bu akımı

Detaylı

İSLÂMÎ DEVİR TÜRK EDEBİYATI ( yy.)

İSLÂMÎ DEVİR TÜRK EDEBİYATI ( yy.) Yazı İçerik İslamiyetin Kabulünden Sonraki Destanlar Kutadgu Bilig Divanü Lugati't-Türk Atabetü'l-Hakayık Divan-ı Hikmet Kitab-ı Dede Korkut Türk Halk Edebiyatı Türk halk edebiyatının başlıca özellikleri

Detaylı

OLAY ÇEVRESİNDE GELİŞEN METİNLER ANLATMAYA BAĞLI METİNLER

OLAY ÇEVRESİNDE GELİŞEN METİNLER ANLATMAYA BAĞLI METİNLER OLAY ÇEVRESİNDE GELİŞEN METİNLER ANLATMAYA BAĞLI METİNLER MESNEVİ Divan şiirinde, her beytinin dizeleri kendi arasında uyaklı, aruzun genellikle kısa kalıpları ile yazılan nazım biçimine ve bu biçimde

Detaylı

OĞUZ TÜRKÇESİNİN ANADOLU DAKİ İLK ÜRÜNLERİ (XIII. - XIV.

OĞUZ TÜRKÇESİNİN ANADOLU DAKİ İLK ÜRÜNLERİ (XIII. - XIV. OĞUZ TÜRKÇESİNİN ANADOLU DAKİ İLK ÜRÜNLERİ (XIII. - XIV. yüzyıl) Bu ürünler Türklerin 19. yy.a kadar devam ettireceği ve yeni kültürün etkisiyle 13. yüzyılda Anadolu'da örneklerini vermeye başladığı Divan

Detaylı

BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı

BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı Öğrenci : MEHMET ERKAN Eğitsel Performans Olay Çevresinde Oluşan

Detaylı

1. DÖNEM 1. YAZILI SINAVI (SAYFA 24)

1. DÖNEM 1. YAZILI SINAVI (SAYFA 24) 1. DÖNEM 1. YAZILI SINAVI (SAYFA 24) 1. Edebiyat tarihi; bir toplumun çağlar boyunca oluşturduğu edebiyat eserlerini, bunları yaratan edebiyatçıların yaşayışlarını ve sanat anlayışlarını tarihsel gelişim

Detaylı

FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI

FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI AHMET HAŞİM ( 1884 1933 ) Fecriati topluluğunun en önemli şairi olup modern Türk şiirinin kurucularından biridir. Türk edebiyatında akşam şairi olarak da tanınır. Sanat

Detaylı

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni ÖĞRETİCİ METİNLERİN ÖZELLİKLERİ VE YAZILIŞ AMAÇLARI Öğretici metinler, bir konuyu

Detaylı

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır.

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır. BEŞ HECECİLER Milli edebiyattan etkilenen Beş Hececiler, milli kaynaklara dönmeyi ilke edinmişlerdir. Şiire I. Dünya Savaşı Milli Mücadele yıllarında başlayıp Mütareke yıllarında şöhret kazanan edebi topluluktur.

Detaylı

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2 İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 ÖNSÖZ DİL NEDİR? / İsmet EMRE 1.Dil Nedir?... 1 2.Dilin Özellikleri.... 4 3.Günlük Dil ile Edebî Dil Arasındaki Benzerlik ve Farklılıklar... 5 3.1. Benzerlikler... 5 3.2. Farklılıklar...

Detaylı

DÎVÂN EDEBİYATI FETHİYE MEHMET ERDOĞAN ANADOLU LİSESİ. Mücahid Serçek Türk Edebiyatı Öğretmeni

DÎVÂN EDEBİYATI FETHİYE MEHMET ERDOĞAN ANADOLU LİSESİ. Mücahid Serçek Türk Edebiyatı Öğretmeni DÎVÂN EDEBİYATI FETHİYE MEHMET ERDOĞAN ANADOLU LİSESİ Mücahid Serçek Türk Edebiyatı Öğretmeni DÎVAN EDEBİYATI Türklerin İslam kültüründen etkilenmeleri sonucu oluşturdukları bir edebiyattır. Klasik Türk

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi

Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Eğitim Tarihi Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi İslam Öncesi Türklerde Eğitimin Temel Özellikleri 2 Yaşam biçimi eğitimi etkiler mi? Çocuklar ve gençlerin

Detaylı

MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ PDR ANA BİLİM DALI 2018 BAHAR YARIYILI TÜRK EĞİTİM TARİHİ DERSİ İZLENCESİ

MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ PDR ANA BİLİM DALI 2018 BAHAR YARIYILI TÜRK EĞİTİM TARİHİ DERSİ İZLENCESİ MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ PDR ANA BİLİM DALI 2018 BAHAR YARIYILI TÜRK EĞİTİM TARİHİ DERSİ İZLENCESİ Dersi Veren: Osman SEZGİN Telefon: (216) 521 97 97 E-posta:

Detaylı

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü *BEL5BEH3M* Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanlığı Sayı :70677404/105.04/E.80966 13/09/2017 Konu :2017-2018 Güz Dönemi

Detaylı

TANZİMAT I. DÖNEM: ŞAİR VE YAZARLAR. * Şinasi *Ziya Paşa *Namık Kemal. * Ahmet Mithat Efendi *Şemsettin Sami

TANZİMAT I. DÖNEM: ŞAİR VE YAZARLAR. * Şinasi *Ziya Paşa *Namık Kemal. * Ahmet Mithat Efendi *Şemsettin Sami TANZİMAT I. DÖNEM: ŞAİR VE YAZARLAR * Şinasi *Ziya Paşa *Namık Kemal * Ahmet Mithat Efendi *Şemsettin Sami İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 İBRAHİM ŞİNASİ İstanbul da doğdu. Arapça, Fransızca, Farsça dersleri

Detaylı

SULTAN VELED DİVANI (ÇEV. PROF. DR. VEYİS DEĞİRMENÇAY) ŞEYDA ARISOY

SULTAN VELED DİVANI (ÇEV. PROF. DR. VEYİS DEĞİRMENÇAY) ŞEYDA ARISOY SULTAN VELED DİVANI (ÇEV. PROF. DR. VEYİS DEĞİRMENÇAY) ŞEYDA ARISOY Divan yazma Anadolu da 13. ve 19. yüzyıllar arasında görülen şairlerin değişik nazım türlerinde kaleme alınmış şiirlerini bir araya topladıkları

Detaylı

TÜRK HALK ŞİİRİ EDB305U KISA ÖZET

TÜRK HALK ŞİİRİ EDB305U KISA ÖZET TÜRK HALK ŞİİRİ EDB305U KISA ÖZET DİKKAT Burada ilk 4 sahife gösterilmektedir. Özetin tamamı için sipariş veriniz www.kolayaof.com 1 1. ÜNİTE Türk Halk Şiirinin Kökeni, Gelişimi ve Genel Özellikleri HALK

Detaylı

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT DÖNEMİ EDEBİYATININ OLUŞUMU KAZANIMLAR.Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini.batı düşüncesine,

Detaylı

METİNLERİ SINIFLANDIRILMASI

METİNLERİ SINIFLANDIRILMASI Türk ve dünya edebiyatında ortaya konan eserler, amaçları ve içerikleri açısından farklı özellikler taşırlar. Bu eserler genel olarak üç ana başlıkta toplanır. Ancak son dönemde bu sınıflandırmaların sınırları

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi... İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi...13 BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...27 5 İKİNCİ BÖLÜM Husrev ü Şirin Mesnevisinin İncelenmesi...57

Detaylı

Tablo 2: Doktora Programı Ortak Zorunlu-Seçmeli Dersler TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI DOKTORA PROGRAMI GÜZ YARIYILI

Tablo 2: Doktora Programı Ortak Zorunlu-Seçmeli Dersler TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI DOKTORA PROGRAMI GÜZ YARIYILI Tablo 2: Doktora Programı Ortak Zorunlu-Seçmeli Dersler TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI DOKTORA PROGRAMI GÜZ YARIYILI Ortak Zorunlu-Seçmeli Dersler Eski Türk Edebiyatı Bilim Dalı TDE 601 Divan Şiiri

Detaylı

Türk Eğitim Tarihi. 2. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri. Dr.

Türk Eğitim Tarihi. 2. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri.   Dr. Türk Eğitim Tarihi 2. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri Dr. Ali GURBETOĞLU www.agurbetoglu.com agurbetoglu@hotmail.com 1. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri İslam

Detaylı

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Türk toplumlarında ilk kez medrese denen eğitim

Detaylı

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER YEDİ MEŞALECİLER Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan ilk edebi topluluktur. 1928 de Yedi Meşale adıyla ortaklaşa bir kitap çıkarıp bu kitabın ön sözünde şiirle ilgili görüşlerini açıklamışlardır. Beş Hececiler

Detaylı

10. SINIF DENEME SINAVLARI SORU DAĞILIMLARI / DİL VE ANLATIM

10. SINIF DENEME SINAVLARI SORU DAĞILIMLARI / DİL VE ANLATIM 10. SINIF DENEME SINAVLARI SORU DAĞILIMLARI / DİL VE ANLATIM 01 Sunum - Tartışma - Panel 8 5 1 02 Anlatıma Hazırlık 2 1 03 Anlatımda Tema ve Konu 4 2 1 04 Anlatımda Sınırlandırma 2 1 05 Anlatımın ve Anlatıcının

Detaylı

Prof. Dr. Osman HORATA TDE 472 Eski Türk Edebiyatı Ders Notları

Prof. Dr. Osman HORATA TDE 472 Eski Türk Edebiyatı Ders Notları KLASİK ÜSLUP Günlük konuşma diline ait unsurların yoğun bir şekilde kullanıldığı folklorik üslup, klasik estetiğin derinlik ve zarafetinden yoksun olması sebebiyle basit bulunmuş, folklorik üslubun yüzeyselliğine

Detaylı

Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ 6.SINIF SOSYAL BİLGİER

Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ 6.SINIF SOSYAL BİLGİER Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ 6.SINIF SOSYAL BİLGİER SOSYAL BİLGİLER KONU:ORTA ASYA TÜRK DEVLETLERİ (Büyük)Asya Hun Devleti (Köktürk) Göktürk Devleti 2.Göktürk (Kutluk) Devleti Uygur Devleti Hunlar önceleri

Detaylı

Yüksek Lisans Öğretim Programı Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı

Yüksek Lisans Öğretim Programı Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Yüksek Lisans Öğretim Programı Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Genel Bilgiler H.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı; a. Türk Dili, b. Eski Türk Edebiyatı, c. Yeni Türk

Detaylı

ESKİ TÜRK EDEBİYATINDA ŞEKİL VE TÜR BİLGİSİ ESKİ TÜRK EDEBİYATINDA ŞEKİL BİLGİSİ

ESKİ TÜRK EDEBİYATINDA ŞEKİL VE TÜR BİLGİSİ ESKİ TÜRK EDEBİYATINDA ŞEKİL BİLGİSİ ESKİ TÜRK EDEBİYATINDA ŞEKİL VE TÜR BİLGİSİ ESKİ TÜRK EDEBİYATINDA ŞEKİL BİLGİSİ Nazım biçimi, bir manzumenin dış yapı özelliklerinin bütünüdür. Nazım biçimini belirleyen faktörler şunlardır: Nazım Birimi

Detaylı

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü Yirminci asrın ilk yarısının sonlarına doğru Fransa da ortaya çıkan felsefi bir akımdır.

Detaylı

Türk Eğitim Tarihi. 1. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri. Yrd. Doç. Dr.

Türk Eğitim Tarihi. 1. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri.  Yrd. Doç. Dr. Türk Eğitim Tarihi 1. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU www.agurbetoglu.com agurbetoglu@yahoo.com 1. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri

Detaylı

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL ÇORUM ADA ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI II BİLİM GRUBU ÇERÇEVE PROGRAMI

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL ÇORUM ADA ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI II BİLİM GRUBU ÇERÇEVE PROGRAMI T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL ÇORUM ADA ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI II BİLİM GRUBU ÇERÇEVE PROGRAMI 1 1. KURUMUN ADI: Özel Çorum Ada Özel Öğretim Kursu 2. KURUMUN ADRESİ: : Yavruturna

Detaylı

YAZI TÜRLERİ ŞENDA SOLMAZ KONUSUNU YAŞAMDAN ALAN YAZI TÜRLERİ OLAY YAZILARI

YAZI TÜRLERİ ŞENDA SOLMAZ KONUSUNU YAŞAMDAN ALAN YAZI TÜRLERİ OLAY YAZILARI YAZI TÜRLERİ ŞENDA SOLMAZ KONUSUNU YAŞAMDAN ALAN YAZI TÜRLERİ OLAY YAZILARI 1- MAKALE Herhangi bir konuda öne sürülen bilgi görüş ve düşünceleri kanıtlamaya yönelik yazı türüdür. Yazan öne sürdüğü görüş

Detaylı

9.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI

9.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI I. ÜNİTE - GÜZEL SANATLAR VE EDEBİYAT GÜZEL SANATLAR İÇİNDE EDEBİYATIN YERİ Güzel sanatları diğer eserlerden ayıran en önemli özellik insanda coşku ve estetik haz uyandırmasıdır. Güzel sanatlar için yapılan

Detaylı

Müşterek Şiirler Divanı

Müşterek Şiirler Divanı Müşterek Şiirler Divanı Yazar İ. Hakkı Aksoyak ISBN: 978-605-9247-54-2 1. Baskı Nisan, 2017 / Ankara 1000 Adet Yayınları Yayın No: 228 Web: grafikeryayin.com Kapak ve Sayfa Tasarımı Baskı ve Cilt Grafik-Ofset

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ KISALTMALAR

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ KISALTMALAR İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9 KISALTMALAR...13 Türk Edebiyatı Tarihi Muhtırası na Dair...15 Türk Edebiyatı Tarihi Muhtırası...20 Türk Dili...20 Türk Yazıları...20 Eski Türk Şairlerinin Vazifeleri...21 Elde Bulunan

Detaylı

İLK İSLAMİ ESERLER KUTADGU BİLİG (Mutluluk Veren Bilgi) YUSUF HAS HACİP ( )

İLK İSLAMİ ESERLER KUTADGU BİLİG (Mutluluk Veren Bilgi) YUSUF HAS HACİP ( ) İLK İSLAMİ ESERLER KUTADGU BİLİG (Mutluluk Veren Bilgi) YUSUF HAS HACİP (1069-1070) GÜNDOĞUNCA Adalet ve yasa gelir.. ÖGDÜLMİŞ ( Oğlu imiş) Vezirin oğlu, Akıl ve ilimi temsil eder. ODGURMUŞ (Oturmuş) Dost-Filozof

Detaylı

9. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI

9. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI 9. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI www.edebiyatogretmeni.org Türk Edebiyatı Dil ve Anlatım Dersleri Kaynak Sitesi RETGREGTGTGRTGTRGGT[Metni yazın] Sayfa 1 I. ÜNİTE - GÜZEL SANATLAR VE EDEBİYAT 1. GÜZEL

Detaylı

03 Temmuz 2013 tarih ve 51 sayılı Üniversite Senato toplantısının 1 nolu karar ekidir.

03 Temmuz 2013 tarih ve 51 sayılı Üniversite Senato toplantısının 1 nolu karar ekidir. 03 Temmuz 2013 tarih ve 51 sayılı Üniversite Senato toplantısının 1 nolu karar ekidir. 1. SINIF GÜZ YARII I.YARI KIRKLARELİ ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ İKİLİ ÖĞRETİM

Detaylı

SERVETİFÜNUN SANATÇILARI - I

SERVETİFÜNUN SANATÇILARI - I SERVETİFÜNUN SANATÇILARI - I TEVFİK FİKRET (1867 1915) Servetifünun edebiyatının öncüsü ve üstadı sayılmaktadır. Şiirlerinde aşk, doğa, aile, çocuk, acıma gibi bireysel duyarlılıkları karamsar bir bakış

Detaylı

5.DEYİM Bir kavramı bir durumu ya çekici bir anlatımla ya da özel bir yapı içinde belirten ve çoğunun gerçek anlamlarından ayrı bir anlamı bulunan

5.DEYİM Bir kavramı bir durumu ya çekici bir anlatımla ya da özel bir yapı içinde belirten ve çoğunun gerçek anlamlarından ayrı bir anlamı bulunan 5.DEYİM Bir kavramı bir durumu ya çekici bir anlatımla ya da özel bir yapı içinde belirten ve çoğunun gerçek anlamlarından ayrı bir anlamı bulunan kalıplaşmış sözcük öbekleri ya da tümcelere deyim denir.

Detaylı

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI ŞEHİR TANITIM YAYINLARI 1 Yayın Adı: Şiir Şehir Urfa Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi Hazırlayan: Mehmet KURTOĞLU Sayfa Sayısı: 160 Toplam Baskı

Detaylı

9.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI

9.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI I. ÜNİTE GÜZEL SANATLAR VE EDEBİYAT GÜZEL SANATLAR İÇİNDE EDEBİYATIN YERİ Güzel sanatları diğer eserlerden ayıran en önemli özellik insanda coşku ve estetik haz uyandırmasıdır.güzel sanatlar için yapılan

Detaylı

10. SINIF KONU TARAMA TESTLERİ LİSTESİ / DİL VE ANLATIM

10. SINIF KONU TARAMA TESTLERİ LİSTESİ / DİL VE ANLATIM 10. SINIF KONU TARAMA TESTLERİ LİSTESİ / DİL VE ANLATIM Sunum - Tartışma - Panel Sunum - Tartışma - Panel (Etkinlik) Anlatıma Hazırlık 04 Anlatımda Konu ve Tema - I 05 Anlatımda Konu ve Tema - II 06 Anlatıma

Detaylı

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı SOSYAL BİLİMLERDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ TDE729 1 3 + 0 6 Sosyal bilimlerle ilişkili

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/ :14

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/ :14 MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/2012 23:14 1.Aşağıdaki sanatçılarımızdan hangileri Beş Hececiler grubunda yer alır? A) Orhan Veli Kanık Ahmet Kutsi Tecer B) Yusuf Ziya Ortaç Faruk Nafiz Çamlıbel

Detaylı

Yeni Osmanlılar Cemiyeti Kurucularından Mehmed Âyetullah Bey Dönem-İnsan-Eser

Yeni Osmanlılar Cemiyeti Kurucularından Mehmed Âyetullah Bey Dönem-İnsan-Eser Yeni Osmanlılar Cemiyeti Kurucularından Mehmed Âyetullah Bey Dönem-İnsan-Eser Yazar Ferhat Korkmaz ISBN: 978-605-9247-84-9 1. Baskı Kasım, 2017 / Ankara 100 Adet Yayınları Yayın No: 252 Web: grafikeryayin.com

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Kenan Erdoğan Unvanı. Adı Soyadı. Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri

ÖZGEÇMİŞ. Kenan Erdoğan Unvanı. Adı Soyadı. Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı Kenan Erdoğan Unvanı Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri Manisa Daha Önce Bulunduğu Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi Araştırma Görevlisi, Celal Bayar Üniversitesi

Detaylı

Kübra YILMAZ, Yudum HACIOĞLU, Kadri ŞAHİN, Abdülkadir Arslan

Kübra YILMAZ, Yudum HACIOĞLU, Kadri ŞAHİN, Abdülkadir Arslan YAYIN KURULU Hazırlayanlar Kübra YILMAZ, Yudum HACIOĞLU, Kadri ŞAHİN, Abdülkadir Arslan YAYINA HAZIRLAYANLAR KURULU Kurumsal Yayınlar Yönetmeni Saime YILDIRIM Kurumsal Yayınlar Birimi Dizgi & Grafik Mustafa

Detaylı

HALK EDEBİYTI IV AŞIK EDEBİYATINDA ÜSLUP

HALK EDEBİYTI IV AŞIK EDEBİYATINDA ÜSLUP HALK EDEBİYTI IV AŞIK EDEBİYATINDA ÜSLUP Türk halk şiirinde kullanılan dilin, yalın veya sadece olduğu yönünde yaygın bir kanaat vardır. Divan Şiiri'nde kaleme alınmış şiirler göz önüne alındığında bu

Detaylı

1. BÖLÜM. Þiirin Anlamsal Özellikleri

1. BÖLÜM. Þiirin Anlamsal Özellikleri Cevap Anahtarý 1. BÖLÜM Güzel Sanatlar ve debiyat Þiirin Biçimsel Özellikleri Þiirin Anlamsal Özellikleri Söz Sanatlarý 3 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 Düz Yazý Türleri

Detaylı

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL ÇORUM ADA ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI V BİLİM GRUBU ÇERÇEVE PROGRAMI

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL ÇORUM ADA ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI V BİLİM GRUBU ÇERÇEVE PROGRAMI T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL ÇORUM ADA ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI V BİLİM GRUBU ÇERÇEVE PROGRAMI 1 1. KURUMUN ADI: Özel Çorum Ada Özel Öğretim Kursu 2. KURUMUN ADRESİ: Yavruturna mah.

Detaylı

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 11 Mart :05 - Son Güncelleme Perşembe, 27 Mayıs :12

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 11 Mart :05 - Son Güncelleme Perşembe, 27 Mayıs :12 Fecr-i Âti edebi topluluğundan sonra 1928 yılında Yaşar Nabi Nayır, Sabri Esat Siyavuşgil, Muammer Lütfi Bahşi, Kenan Hulusi Koray, Ziya Osman Saba, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Kudret Solok gibi biri

Detaylı

EDEBİ BİLGİLER. verilir.

EDEBİ BİLGİLER. verilir. EDEBİ BİLGİLER 1. Türk edebiyatının milli ölçüsüne hece adı 22. Üç Şehitler Destanı...epik... şiir türünün güzel bir örneğidir. 2. Tevfik Fikret in hece ölçüsünü kullandığı şiir kitabının adı 23. 8 li

Detaylı

3. KURUCUNUN ADI : Sinerji Eğitimcilik San. Tic. Ltd. Şti./Celal DEMİR

3. KURUCUNUN ADI : Sinerji Eğitimcilik San. Tic. Ltd. Şti./Celal DEMİR 1. KURUMUN ADI : Özel Osmaniye Artı Bilim Temel Lisesi 2. KURUMUN ADRESİ : Cumhuriyet Mah. Akyar Cad. No:87/B 3. KURUCUNUN ADI : Sinerji Eğitimcilik San. Tic. Ltd. Şti./Celal DEMİR 4. PROGRAMIN ADI : Türk

Detaylı

ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-V ÇERÇEVE PROGRAMI. 2. KURUMUN ADRESİ :Kesikkapı Mah. Atatürk Cad. No.79 Fethiye /MUĞLA

ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-V ÇERÇEVE PROGRAMI. 2. KURUMUN ADRESİ :Kesikkapı Mah. Atatürk Cad. No.79 Fethiye /MUĞLA ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-V ÇERÇEVE PROGRAMI 1. KURUMUN ADI :Tercih Özel Öğretim Kursu 2. KURUMUN ADRESİ :Kesikkapı Mah. Atatürk Cad. No.79 Fethiye /MUĞLA 3. KURUCUNUN ADI :ARTI ÖZEL EĞİTİM

Detaylı

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM ÖZELLİKLERİ İlk özel gazete Tercüman-ı Ahval ile başlar. Toplum için sanat anlayışı benimsenmiştir. Halkı aydınlatma amacıyla eser verildiği için

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...III

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...III İÇİNDEKİLER GİRİŞ...III Bölüm I Çocuk Edebiyatı ve Gelişimle İlgili Temel Kavramlar 15 Fiziksel (Bedensel)Gelişim 20 İlk Çocukluk Döneminde(2-6)Fiziksel Gelişim 21 6-12 Yaş Arası Fiziksel Gelişim 23 12-18

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI Kazanımlar Osmanlı

Detaylı

Veysel BALCI YSSAL TD ve Ed. Öğrt.

Veysel BALCI YSSAL TD ve Ed. Öğrt. Veysel BALCI YSSAL TD ve Ed. Öğrt. GÜZEL SANATLAR VE EDEBİYAT Güzel sanatların sınıflandırılması Geleneksel sınıflandırma Görsel sanatlar: (plastik sanatlar)resim, heykel, mimari İşitsel sanatlar (fonetik):

Detaylı

AHMEDÎ ve DÂSİTÂN-İ TEVÂRİH-İ MÜLÛK-İ ÂL-İ OSMAN

AHMEDÎ ve DÂSİTÂN-İ TEVÂRİH-İ MÜLÛK-İ ÂL-İ OSMAN 71 AHMEDÎ ve DÂSİTÂN-İ TEVÂRİH-İ MÜLÛK-İ ÂL-İ OSMAN Nihat ŞEMİN Muş Alparslan Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, III. Sınıf, I. Öğretim Öğrencisi. AHMEDÎ ve DÂSİTÂN-İ TEVÂ- RİH-İ MÜLÛK-İ

Detaylı

9.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI

9.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI 9.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI I. ÜNİTE GÜZEL SANATLAR VE EDEBİYAT Özellikleri GÜZEL SANATLAR İÇİNDE EDEBİYATIN YERİ Güzel sanatları diğer eserlerden ayıran en önemli özellikinsanda coşku ve estetik

Detaylı

DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ "X" 1.YARIYIL 1.YARIYIL 2.YARIYIL 2.YARIYIL. Kodu Adı Z/S T+U AKTS Birleşti

DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ X 1.YARIYIL 1.YARIYIL 2.YARIYIL 2.YARIYIL. Kodu Adı Z/S T+U AKTS Birleşti 2011-2012 DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ "X" YENİ DERS PLANI** 1.YARIYIL 1.YARIYIL Birleşti ATA 101 ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ I Z 2+0 2 X X X X ATA 101 ile ATA 102

Detaylı

GARİP AKIMI (I. YENİ)

GARİP AKIMI (I. YENİ) GARİP AKIMI (I. YENİ) Garipçiler: Orhan Veli, Melih Cevdet Anday, Oktay Rifat Horozcu nun oluşturduğu bir topluluktur. 1941 yılında Orhan Veli, Oktay Rıfat, Melih Cevdet Garip adlı ortak bir kitap yayımladılar.

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 4. Öğrenim Durumu :Üniversite Derece Alan Üniversite Yıl Türk Lisans. Halk Atatürk Üniversitesi 1970. Türk Halk Hacettepe Üniversitesi 1971

ÖZGEÇMİŞ. 4. Öğrenim Durumu :Üniversite Derece Alan Üniversite Yıl Türk Lisans. Halk Atatürk Üniversitesi 1970. Türk Halk Hacettepe Üniversitesi 1971 Resim ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : Prof. Dr. Ensar ASLAN İletişim Bilgileri :Ahi Evran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Adres Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanlığı Telefon : Mail : 2. Doğum Tarihi : 3. Unvanı

Detaylı