Şeyh Muhammed Nazım El-Hakkani En-Nakşibendi Hazretlerinin 22 Nisan 2013 Sohbeti,

Transkript

1 İSKENDER-İ KEBİR Şeyh Muhammed Nazım El-Hakkani En-Nakşibendi Hazretlerinin 22 Nisan 2013 Sohbeti, Şeyh Mehmed Efendi, oyuncak değil şimdi. Temhil kalmadı, temehhül de yok. Bastıracak köpek şeytanının oynayan köpekleşen kavmi tard edecektir. Aman ya Rabbi. Köpek nefsimize bizi bırakmasın Cenab-ı Hak. Kendime de hissem var. Kendimizi daha iyi yapmaya çalışacağız. Ey ya Rabbim mashaallah. "Mâ a'zame shânek" Yere bak, hitap. Peygamber An-i İzam'da Peygamberler Sultanı'nın hitap, "Mâ a'zame shânek" demekten başka birşey diyemez. Allah Allah. Siz kullarına hitap için ey Rabbim. Habib-i Ekrem'inin (sav) hürmeti için emrini tazimen Habibi'nin şanına tazimen bu meclisimiz kurulsun. Rızalığın üzerine imdat talep ederim Ya Ashabu-l Madad Ya Rijal Allah. Allah. Ey hadirun, ey hazır olan yaran Şahı Merdan. Assalamu alaikum. Günümüz hayır, işimiz hayır, akıbetimiz hayır olsun. Ne güzel Rabbimiz bizi kabul buyurdu. Secde etmemize izin verdi, secde ettirdi. Şükürler olsun Mevlamıza, hesapsız salatu selam olsun Kainatın iftiharı Efendimiz'e (sav). Allahu akbar. Kıyam dur. Ya RasulAllah. Assalamu alaikum ey yaran Şahı Merdan. Şahı Merdan ki, insanlara hadlerini bildiren ve onlara edeb talim eden arslandır. Talimat nedir? İlk, assalamu alaikum. Selam, Cenab-ı Allah'ın İsmi Celili'nindir. Selamet denizlerinin anahtarı As-Salam. Selam sizin üzerinize olsun. Selamet olunuz ey iman edenler. Sizi hasta yapmaz, selam verirseniz sizi hasta yapmaz. Selamettesiniz. Korkmayınız. Assalamu alaikum ey yaran Şahı Merdan. Diyelim bütün hazinelerin anahtarı Bizmillahi r-rahmani r- Rahim. Ne güzel, ne azametli. Tabir edemiyoruz, Besmele-i Şerife'nin hakkında ne söyleyeceğimizi, yani iktidarı yok kimsenin. Yalnız bu klişe derler, klişe halinde indirilmiştir insanoğluna şeref tacı olmak için. Söyle Bismillahi r-rahmani r-rahim. Başına şeref tacı giydirirler. Dedik Bismillahi r-rahimani r-rahim. Assalamu alaikum. Ey yaran Şahı Merdan söyle Bismillahi r-rahmani r-rahim. Ey mülk ve melekutun hazineleri elinde olan Zât-ı Ecellu Alâ alemleri, görünen ve görünmeyenleri halkeden, mahlukatının evvelini bilen yok. Yarattıklarının sonunu bilen yoktur. Allah! Dhul Jalal-i wa l-jalal wa l- Jamal Ey insancıklar, meclisimiz Meclis-i İrfan olsun. Destur ya RijalAllah madad Ey Şahı Merdan huzurunuza edeble girilir. Öyle demiş bir Mübarek zat; Ehli İrfan meclisinde aradım kıldım talep, yani Şahı Merdan'ın meclisleri gibi, ondan izinli olan kimselerin meclisleri feyizlidir. Onların meclisleri kuru toprağın üzerine yağmur yağdığı vakitinde nasıl toprağı uyandırır, gönülleri uyandırır. Page 1

2 Ey Rabbimiz Subhanımız Allah'ı isteyenlerden birisi demiş ki, Allahu Dhul Jalal wal Kemal, onlar Celalin, Cemalin, Kemalin sahibi Rabbimiz'e yol bulmak istedi. O yol, ehli irfan olan edep sahiplerinin yollarıdır. Bunların yollarını aradım. Ne ile bunlar nurlanmış, gökyüzündeki yıldızlar gibi parlıyor? Karanlığın içinde parlayan yıldızlar gibidir onlar. Soruyorum bu cahil insanlara. Gökyüzüne gece, ayın olmadığı gecede bak. Gökyüzünün şenliğine bak. Nokta, nokta nurlar var. Nur görünüyor nokta, nokta. Ne diyoruz, yıldızlar diyoruz. Çok âlâ. O yıldızlar, o nurlarını nerden almış? Bir yerden aldı. O kibriti çakmasan, bir şavk gelmez. Gökyüzünde bu gece vakti, ayın olmadığı bir gecede gökyüzünün şenliğine bak. En karanlık gecelerde böyle bir ırmak gibi yıldızların akımı vardır, akıyor yıldızlar. Ne der eski zaman insanları ona? Samanyolu derler. Saman dökülmüş gibi böyle. Arapçada ne derler Şeyh Mehmet Efendi? Kehkeşan. Farisi söz müdür bilmiyorum. Ne derler arapça kainat gökyüzüne? Mecarrat. Mecarrat Mecarrat. Avam lisanında samanyolu derler. Samanyolu avamın bildiği mertebede inandığı bir sözdür. Avamı nas ona öyle söyler, samanyolu der. Karanlığın içerisinde parlayıp parlayıp gider kehkeşan. Evveli nerededir bilen yok. Ahiri nerededir bilen yok. Onları böyle nokta nokta ayırıp gösteren kim? Bilen ehli marifettir. Avamı nas da Allahu Dhul Jalal der. Avamı ve havâsı Allahu Dhul Jalal bu kehkeşanı halk eden O'dur. Ölçüsü nedir? Ölçüsü, onu yaratandadır. Ayarı nedir? Ayarlayan kimdir? Yerleri ayrı ayrı koyan kimdir? O parlayan noktaların yerlerini tayin eden kimdir? Kendi kendilerine mi yoksa, onları oraya koyan mı var? Elbette ki, deli olmalı ki kendi kendine koydu desin. Yok. O yıldızların herbirini yerli yerine koyan, kudret ve azametine nihayet olmayan, Ezeli Ebedi Kudret Sahibi Allahu Dhul Jalal. Tazim edelim, "Tafakkuru sa'atin khayrun min 'ibadati seb'ine sene." Değil mi? Bu gibi hakikatleri düşünmek yetmiş sene düşünmeden ibadet başka onun rütbesi başkadır. Yetmiş sene namaz kılsa, oruç tutsa gökyüzüne bakıp da bunları kim yerli yerine koydu diye düşünmese onun ibadetinin kıymeti çok aşağıda kalır. Herşey tesbih eder, herşey SubhanAllah der. Kainat bu nerede başlar, nerede biter? Buyur ey Şahı Merdan. Açılalım, dünyanın pisliğine batıp durmayalım. Dünyanın ziynetine aldanmayalım. Hakikatlere yürüyelim. Öğretilmiyor mekteplerde, şeytan bırakmıyor. Bunları söyletmiyor. Şeytanla beraber olanlar kahrolsun. Kalbi onlarla Ramazan'a kadar kalmayacaktır. Çünkü gökyüzünün şiddeti ve hiddeti Receb'den itibaren zuhura gelmektedir. Uçuracaktır. Sen küçüksün, lakin kimi temsil edersin? Ey insan! Buyur ey Şahı Merdan söyle. İnsan neyi temsil ediyor? Şeyh Mehmed Efendi. Biz kimi temsil ediyoruz? Page 2

3 Biz Cenab-ı Hakk'ın yeryüzünde temsilcileriyiz. Halife demek manası, halife kılacağım. Temsil. Benim azametimin idraklere yetişemeyen uçlarından haber veren, bir, yeni bir, Benim yanımda asaleti, şerefi başka mahluka verilmeyen, şeref ile şereflenen yeni bir mahluk meydana koyacağım, halkedeceğim. El- İnsan. Ne şeref! Alhamdu li'llah bizi insan yaratan Cenab-ı Hakk'a. Şükürler olsun bize Habibi'ni alemlerin iftiharı olan Habibi'ni (sav) bize gönderdi bize talim için. O Peygamber, ilmin şehri Benim dedi. Öğreneceğiniz herşeyi Bende bulursunuz. Benim ismim Madeenatu-l 'Ilm. Kapıcısı ammimoğlu Şahı Merdan'dır dedi. Ey Şahı Merdan buyur söyle bu yalancı alevi, şii diyenlere. Söyle, benim mezhebim nedir diye sor onlara. Yani, Şahı Merdan'ın mezhebi nedir? Mezhebi, iki türlü mezhep var. Adaletle yürünen mezhep, zulümle gidilen mezhep. Dünyadaki iki mezheptir. İnsanların kullandığı iki yol var. İşit ey Acemler, ey Şialar, ey Aleviler. İki yol var diyor. Birisi adalet yoludur, birisi zulüm yoludur. Ben ki, Cenab-ı Hakk'ın hitabı, alemlerin Halk Edicisi olan Rabbu-l 'Izzet'im. Izzu Jalalim hakkı için söylerim ki Benim yolum adalettir. Zulmü Kendime haram ettim. Size de haram ettim zulmü. Zulmetmeyiniz. "Fala tathlimoo"(9:36) Eğer bunu icra etmezseniz zulüm yoluna kaçarsanız, adaleti bırakırsanız, sizin de hakkınızdan gelecek ordular göndereceğim. Ki sizi tarumar etsin. Ordu göndermeye ihtiyaç yoktur diyor, Rabbu-l Izzet. Yerleri gökleri tutan melaikei kiram vardır. Onlara bir emir gelse, bir parça oynat bu yeri bir oynatma, zelzele derler. Melaikei Kiram sallıyor. Kürrrrr başlarına iner. Zalimlerin hakkından gelirim, ufak birşey o çok. "Fala tathlimoo"(9:36) Birbirinize zulmetmeyiniz. Ey Aleviler zulmünüz ayyuka yetişti. Ey Şia yaptırdığınız cinayetler, yaptığınız harbu darplar, yaktığınız, yıktığınız şeytanları bile ürküttü. Siz nasıl Şahı Merdan'ın huzuruna geleceksiniz? Sizi yıkacaktır. Rajabu Shahrullah geliyor, yıkacaktır, yıkacaktır. O yerlerin, göklerin, mülk ve melekutun mutlak Sahibi Allah'ın emriyle yürüyen Şahı Merdan'dır. O'nun evladı gelecek, yıkacaktır bu zulmünüzü, başınıza yıkacaktır. Zulmetmeyiniz, bu emirdir. Buyur ey Şahı Merdan. Hangi Peygamber zulmetti? Haşa hiçbirisi. Hangi İmam zulmetti? Sizin itikadınızda on iki İmam. Hangisi zulmetti, sizin yaptığınızı yaptı? Ey Acemler, ey Şia, ey Aleviler on iki imam var diyorsunuz, hangi İmam bu yaptığınız zulmü yaptı? Hangisinden fetva aldınız bre siz? Sallayacak yeryüzünü başınıza yıkacaklardır. Geliyor bir dalga, gökyüzünün intikamı yetişiyor. Mazlumları öldürürken yeryüzüne yaklaşıyor intikam alacak melaike, bir tek sizden bırakmayacaktır. Yetişmeyesiniz beklediğiniz İmama. Ey Şahı Merdan buyur, bize öğret, talim et. Dünyayı ve insanı çirkinleştiren nedir? Bu bir sualdir. Zulümdür. İnsana şeref nedir? Adalettir. Büyük insan kimdir? Büyük insan Allah'ın koyduğu adaleti gözetendir. Page 3

4 Acayip İskeder-i Kebir derler Şeyh Mehmed Efendi. İskender-i Kebir, Alexander the Great. Bu kadar imparatorlar geldi, krallar geldi, onlara great denilmedi, büyük denilmedi de niçin İskender-i Kebir dendi? Büyüklüğünü nereden aldı o? On beş yaşında ata bindi, kılınç takındı. Lakin onun kılıncı ey yunan milleti dikkat et. Alexander the Great Alexanderos dersiniz siz. Büyüklük sıfatını nasıl giydi? On beş yaşında ata bindi, yürüyeyim dedi. Beni muktedir kılan, insanlara hükmetmek için bana kuvvet veren beni Yaratana sığınıp, mülkünde yürüyeyim. Beni öğretenlerin öğrettiklerini yapayım. Alexander the Great. Büyük İskender-i Kebir derler. Ne için büyük oldu? Ben diyor ata bindim, kılınç kuşandım ve yerlerin göklerin Tanrısına ahdeyledim, ey Rabbim Ey beni Yaratan! Sensin, bu ata beni bindiren. Hiçbir insanın binemeyeceği hırçın ata binmeye bana iktidar verdin, Senin için yürüyeceğim. Bu kılıncı bana taktırdın, kuşandırdın. Ey yerlerin göklerin Tanrısı Yürüdü, Makedonya'dan yürüdü. Yürüdü, kılıncı ile yürüdü, atında yürüdü. Millet arkasına düştü. Beş kişiyle çıktı, belki milyonla insan arkasında yürüdü. Ne için o genç tuvana bir kral idi, heybetliydi. Heybet giydirdi onun hocası Pokrat, Sokrat bunlar ona tevhidi söyledi. Öğretti ona tevhidi. Seni Yaratan birdir, dikkat et. Seni gören, gözetleyen de O Kimsedir, dikkat et. Sana vereceğimiz nasihat, İskender-i Kebir'e zalim olma, kılıncını sana biz beline taktık, bu kılınç sakın bir kimseye zulmetmesin. O emirle yürüdü. Makedonya nerede, Hindistan nerede? Yürüdü, gitti, geldi. Onun heybetinden zaten karşısına ordu çıkmadı. Yürüdü, geçti, geçti, Hindistan'a kadar gitti. İskender-i Kebir karıncaya zarar vermedi. Geldi, geldi, Bağdat üstünde durdu. Meşheddir, meşheddir Bağdat ülkesi. Orada son nefesini verdi, nereye gömüldü? İnsanların gönüllerine gömüldü, büyüktü. Çünkü karıncaya zarar vermedi, zalim değildi. Onun için, ona Büyük İskender dediler. Büyüklük budur. İnsan kırmakla, Allah'ın yapısını yıkmakla, insan büyümez alçalır. Şeytanlaşır, şeytandan daha aşağı olur. Büyük diyor büyük işte kısas gösteriyor. İskender-i Kebir nasıl oldu? Bütün insanlar Allah'ın yarattığıdır. O, Makedonya'da kraldı. Bindi atına on beş yaşında. Yürüdü, geldi belki otuz üç belki otuz beş yaşında, o arzda ki şehidalar yurdudur orası, orada ruhunu teslim etti Mevlasına. Zalim olmadı, zulmetmedi. Ey Yunan dinle, ey Avrupalı dinle! Ey Acem dinle, ey Hind, Çin ahalisi dinle! Siz ürkütüyorsunuz insanları. Diyorsunuz ki biz kuvvetliyiz. Bu kadar silahlar yaptık. Ne için? İnsanları tüketmek için. Allah sizi tüketsin. Sultanları tüketenleri Allah tüketsin. Kralları indirenleri onları da Allah tüketsin. Büyük insan isteriz biz. Bizim yokluğunu sezdiğimiz büyük insandır. Büyük insan kıtlığında kaldık biz. Cebabire devri, zorbalar devri, diktatörler devri. Cebabire, şeytanlar devri, bunlar tutmuş ortalığı. Biz büyüğüz diyor, nereden büyük oldu? Milyonlarca insanı öldürdü. Hitleri, Mussolinisi, Stalin gavuru, Çin kafiri hepsinin yaptığı bu iş, insan kasaplığı. İnsan kasapları büyük olamaz. Page 4

5 Salhanede, mezbahada, işlerin onların oradadır. Baş tacı yaptı yirminci asrın insanı onları. Bunların peşinden gitti, gide gide işte bu hale düştüler şimdi. Onun için biz büyük insan isteriz. Şanı ulu insan isteriz ki Ecdad-ı İzamımız bin sene İslam'ın azametinin temsilcileri oldular. Osmanlı dendiği vakitinde dünya titredi. Niçin? Büyüktürler. Ulu kimselerdi Sultanlarımız. Yazık ki bugün o Sultanların ülkesine o Sultanlardan bir çocuk giremez. Yazıklar olsun o millete ki Ecdadını bu derecede hakaretle muamele ediyor, kılıncıyla fethettiği yere giremezsin diyor. Kim verdi bu yasağı? Nasıl yasak bu? Kılıncıyla fethetti Anadolu'yu. Şimdi giremezsin diyor ne sen ne çocuğun. Kadınlar girer de erkekler giremez diyor. MashaAllah. Allah duymaz mı görmez mi? Görür. Allah emrediyor. 'Ibbi Haqqun Nas. Hak sahibinin hakkını ver. Hak sahibi kimse onun hakkını ver, vermezsen zalimsin. Zalimsen gökyüzünün kılıncı boynunu vuracaktır. Büyük ol. Büyük adaletle büyük olur insan. Zulümle büyük olmaz. Stalin dediği şeytan, Lenin dediği şeytan, İtalya'daki, Almanya'daki şeytan bizdekini söylemeyelim, küserler, öfkelenirler. Onu, öfkelenenlerin de boynu gitsin. Yetişemeyecek onlar bayram etmeye. Yıkacak, zulmü yıkacak Mübarekler geliyor adalet Sahibi ey Şahı Merdan, Senin hitabın ne güzeldir. Bu hitap, bu aciz kulun değildir. Senin hitabındır mashaallah La quwwata illa billah. İslam'ın sancakları dikilecektir. Şeytanın hoşlanmadığı, ismini bile kaldırdığı İslam koca bir Osmanlı'nın kılıncıyla fethettiği yerde Müslüman diye isim kalmadı. Müessese kalmadı. Diyemiyorlar Fetva makamı veyahut müftülük makamı veyahut şeyhul İslam diyemiyorlar, diyanet reisi. Nereden geldi bu diyanet reisi? Koca Osmanlı tayin ettiği şeyhul İslam ki fetvasıyla Sultan bile katlolurdu. Onlar nerede? Şeyhul İslam olmak ayıp mı Türklere? Kaldırdılar, diyanet reisi. Nesi var diyanet reisinin? E işte bütün memlekette bir sarıklı gezen adam bu. E bizim sarığımız bize ne zarar verirdi ki, kaldırdık. Hala kaldırmıyorlar yasağı. Ey alimler! Yazık ki sizler de zalimsiniz. İslam'ın hakkını müdafaa etmiyorsunuz, edemiyorsunuz, edemiyorsan bırak. Kim isterse gelsin yapsın. Allah bizi affeylesin ey Şahı Merdan güzel söyledin. Hakkı verdin, bak İskender-i Kebir. Taptıkları var yeni milletin, Osmanlı'nın yerinde büyük diyemiyorlar, diyemez. Çünkü yaptığı işler, büyük insanın büyüklüğüne yakışmaz. Yakışmaz. Zalime büyüklük yakışmaz. Esfeldedir. Ey Rabbimiz bizi kötü nefsin eline bırakma. Bize Sahib gönder, bize Sultanımızı gönder. Senin şeriatını baş üstünde tutacak Sultan gönder Ya Rabbi. Amin bi hürmeti Yasin wal Qur'an-il Hakim. Ey Rabbimiz Sana sığındık. Söyletene bak söyleyene bakma. Page 5

6 Amin Amin wa salamun 'alal- mursaleen wal hamdu lillahi rabbil 'alameen. Rajabu Shahrullah geliyor, çok binalar yıkılacaktır. Çok temellerinden sökülecek binalar vardır, dikkat et. Kabristanlar sığmayacaktır. Gidecek zalimlerin cenazelerinden sökülüp atılacakları mezarlarından yıkılacak. Ya Rabbi bizi zalimlerden etme. Zalimden çeker onun tarafında olan onlar da bayrama yetişmeyecek. Ey Allahım İsmi Celili As-Sabur'dur. Sırası gelince yapar. El-Fatiha. MashaAllah ey Şahı Merdan. Hakkı söylersiniz. Ey yaran ve hak söze tabi ol. Değilse senin de ecelin bayrama da Ramazan'a da yetişmez. Fatiha. Video Link: Page 6