DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7"

Transkript

1 T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI AÇIK ÖĞRETİM OKULLARI AÇIK ÖĞRETİM LİSESİ - MESLEKİ AÇIK ÖĞRETİM LİSESİ DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 DERS NOTU YAZAR Gökmen KUTLUTÜRK ANKARA 2016

2 MEB HAYAT BOYU ÖĞRENME GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI AÇIK ÖĞRETİM LİSESİ DERS NOTLARI DİZİSİ Copyright MEB Her hakkı saklıdır ve Millî Eğitim Bakanlığına aittir. Tümü ya da bölümleri izin alınmadan hiçbir şekilde çoğaltılamaz, basılamaz ve dağıtılamaz. Yazar : Gökmen KUTLUTÜRK Grafik : Hatice DEMİRER Kapak : Güler ALTUNÖZ

3

4

5

6

7 İÇİNDEKİLER ÖĞRENME ALANI: İNANÇ 1. ÜNİTE DÜNYA HAYATI VE AHİRET 1. Hayat Amaçsız Değildir Ahirete İmanın Dünya Hayatını Anlamlandırmaya Katkısı Ölüm Bir Hayat Gerçeğidir Ahirete Uğurlama Cenaze Namazı Kur an ve Mevlit Okumak Dua Etmek ve Hayır Yapmak Kıyamet Yeni Bir Hayat: Ahiret 21 NELER ÖĞRENDİK? 24 DEĞERLENDİRME SORULARI 26 ÖĞRENME ALANI: İBADET 2. ÜNİTE TÖVBE VE BAĞIŞLAMA 1. İnsan Hata Yapabilen Bir Varlıktır Tövbe Hatadan Dönme ve İyiye Yönelme Erdemidir Allah Bağışlayıcıdır, Bağışlayanı Sever Bağışlama Bireysel ve Toplumsal Hoşgörünün Temelidir İyilikler Kötülükleri Giderir 37 NELER ÖĞRENDİK? 39 DEĞERLENDİRME SORULARI 41 ÖĞRENME ALANI: HZ. MUHAMMED (S.A.V.) 3. ÜNİTE HZ. MUHAMMED İ ANLAMA 1. Hadis ve Sünnet 47

8 2. Hz. Muhammed in Davranışlarının Yerel ve Evrensel Boyutu Dinin Anlaşılmasında Sünnetin Önemi Başlıca Hadis Kaynakları 53 NELER ÖĞRENDİK? 55 DEĞERLENDİRME SORULARI 56 ÖĞRENME ALANI: VAHİY VE AKIL 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE TASAVVUFÎ YORUMLAR 1. Tasavvufİ Düşüncenin Oluşumu Tasavvufİ Düşüncede Allah-Varlık İlişkisi Tasavvufİ Düşüncenin Ahlaki Boyutu Kültürümüzde Etkin Olan Tasavvufİ Yorumlar Yesevîlik Kâdirilik Nakşibendilik Mevlevîlik Alevilik-Bektaşilik Cem ve Cemevi Cemin Yapılışı Semah Musahiplik Dua ve Gülbenkler Muharrem Ayı ve Aşure Nusayrilik Birlikte Yaşama ve Hoşgörü Kültürü 79 Okuma Metni: Dört Kapı Kırk Makam 82 NELER ÖĞRENDİK? 84 DEĞERLENDİRME SORULARI 86 DEĞERLENDİRME SORULARI CEVAP ANAHTARI 89 SÖZLÜK 90 KAYNAKÇA 97

9 1. ÜNİTE DÜNYA HAYATI VE AHİRET ÖĞRENME ALANI: İNANÇ Sizi boş ve anlamsız yere yarattığımızı ve bize dönmek zorunda olmadığınızı mı sanıyorsunuz? (Mü minûn suresi, 115. ayet.) Yukarıdaki ayetin vermek istediği mesaj ne olabilir?

10 Bu ünitenin sonunda; NELER ÖĞRENECEĞİZ? 1. Dünya hayatının bir amacı olduğunu fark edeceksiniz. 2. Hayatı anlamlandırmada ahiret inancının önemli bir katkı sağladığının farkına varacaksınız. 3. Yapılan iyilik ve kötülüklerin karşılığı olduğunu kavrayacak, sorumluluk bilinciyle hareket edeceksiniz. 4. Ölümün kaçınılmaz olduğunu fark ederek hayatta kalıcı eserler bırakmanın önemini kavrayacaksınız. 5. Dünyadan ayrılan kişiler için yapılan dinî uygulamaları örnekleriyle açıklayabileceksiniz. 6. Cenaze namazına katılmanın ve taziyede bulunmanın dinî ve insani bir görev olduğunun bilincine varacaksınız. 7. Kıyamet ve ahiretle ilgili kavramların anlamlarını açıklayabileceksiniz. 8. Ahiretin varlığını Kur an-ı Kerim den ayetlerle ve evrenden örneklerle açıklayabileceksiniz. ANAHTAR KAVRAMLAR Dua etme Ölüm Cenaze namazı Dünya hayatı ve ahiret Kıyamet Kur an okuma Hayır yapma 10

11 GİRİŞ DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 Bu ünitede evrenin ve insanın boş yere yaratılmadığı, hayatın bir amacı olduğu üzerinde durulacak, dünya hayatının ahiret için bir hazırlanma yeri olduğu vurgulanacaktır. Kıyametle başlayan ahiret hayatının safhaları hakkında bilgiler verilecektir. Ölen bir insanın ardından cenaze namazı kılma, Kur an okuma, dua etme, hayır yapma gibi dinî ve insani görevlerimizin olduğu ve bunların nasıl yapılması gerektiği anlatılacaktır. 1. Hayat Amaçsız Değildir!? Dünya ahiretin tarlasıdır. hadisinden neler anlıyorsunuz? Evrendeki her şeyin bir amacı var mıdır? Evrende hiçbir şey amaçsız, boş ve anlamsız değildir. Allah ın yoktan var etmiş olduğu insanın da yaratılışının belirli bir amacı vardır. Bu amaç, insanın Allah a kulluk etmesidir. Yani onu tanıması ve tanıtması insanın yaratılış amacıdır. Her insan dünyada kendisine belirlenmiş olan süre kadar kalacak ve bu süre bitip öldükten sonra da yeniden diriltilecektir. Sonra ahirette, dünyada yaptıklarından hesaba çekilecektir. İnsan aklı ve iradesiyle, sorumlu bir varlık olarak yaratılmıştır. İnsanın, Allah a, topluma ve kendisine karşı görev ve sorumlulukları vardır. İnsanın Allah katındaki değeri, taşıdığı sorumluluğun gereklerine uygun davranması, güzel iş ve davranışlar sergilemesine bağlıdır.? Kur an a göre hayatın amacı nedir? Kur an da O, yerde ne varsa hepsini sizin için yarattı. Sonra (kendine has bir şekilde) semaya yöneldi, onu yedi kat olarak yaratıp düzenledi (tanzim etti). O, her şeyi hakkıyla bilendir. (Bakara suresi, 29. ayet.) buyrulmaktadır. Her şey insana ve onun amaçlarına hizmet için yaratılmıştır. Yine Kur an da yer alan; Sizi boş ve anlamsız yere yarattığımızı ve bize dönmek zorunda olmadığınızı mı sanıyorsunuz? (Mü minûn suresi, 115. ayet.) ayeti hayatın amaçsız ve boş olmadığını vurgulamaktadır. Dünya hayatı geçicidir ve insanlar, imtihan için yaratılmıştır. Bu konu ile ilgili Allah şöyle buyurmaktadır: O, hanginizin daha güzel iş yapacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı. O, üstündür, bağışlayandır. (Mülk suresi, 2. ayet.) Diğer ta- 11

12 raftan Peygamberimizin dünyayı ahiretin tarlası olarak ifade etmiştir. Allah ın en şerefli varlığı olan insanoğlu, amaçsız bir şekilde yeryüzüne gönderilmemiştir. İnsan, Yüce Yaratıcıya ve çevresine karşı yaratılış amaçlarına uygun davranışlar sergilemelidir. Dünya hayatının amaçsız olmadığını bilip hayatını güzel ahlak ilkeleri doğrultusunda yaşamaya çalışmalıdır. Kâinattaki her şeyin bir amacı ve görevi olduğuna göre bütün her şeyin kendisinin hizmetine sunulduğu insanın dünyadaki amacı ne olabilir? Aşağıya yazınız. 2. Ahirete İmanın Dünya Hayatını Anlamlandırmaya Katkısı! Ahirete inanmak insan davranışlarını nasıl etkiler? Ahirete iman, insanın sorumluluk duygusunu geliştirir. Onun kötülüklerden sakınmasını ve iyi şeyleri davranış hâline getirmesini sağlar. Din, insanın dünya ve ahiret mutluluğu için gönderilmiştir. Din, fert ve toplum hayatını her yönüyle kuşatmış; iman, ibadet, ahlak ve davranışlarla ilgili prensipler ortaya koymuştur. Dinin, iman konusunda en fazla üzerinde durduğu esaslardan biri, ahirete imandır. Ahirete iman, dünyada yapılan her davranışın karşılığının görüleceğine ve öldükten sonra tekrar diriliş yurdu olan ahirette bunlardan hesaba çekileceğine inanmaktır.? Ölüm bir yok oluş mudur? İslam dinine göre yaşam, dünya hayatı ile sınırlı değildir. Dolayısıyla ölüm, bir yok oluş değil, yeni ve ebedî bir hayatın başlangıcıdır. Ahiret inancı olan insanın, hayatı, düzen ve disiplin içinde olur. Sorumluluk duygusu en üst düzeyde gelişir. Bunun sonucunda bencillik, aşırı hırs ve dünyaya aşırı bağlılık gibi dinin doğru bulmadığı davranışlar, yerini huzur ve güven duygusunun hâkim olduğu bir hayata bırakır. 12

13 Ahiret hayatı, kişilerin dünya hayatını anlamlandırmalarına katkı sağlar. Dünyada söylenen her sözün ve yapılan her türlü davranışın ahirette sorgulanacağı gerçeği, bireyleri güzel ahlaka yöneltir. Allah tarafından insana verilen aklın görevlerinden biri, nefis muhasebesi yapmak ve ölümden sonrası için hazırlanmaktır. Ahiret gününde hesaba çekilme inancı, kişiyi bencillik ve aşırılıklardan alıkoyar. Kişinin başkalarına karşı daha saygın olmasını sağlar. Yaptığı her davranışın ve söylediği her sözün hesabını yapar. Doğru ve dürüst olmaya çalışır. Haksızlıktan ve haram yemekten sakınır. İslam dininin hedefi, insanların dünya ve ahiret saadetini temin etmektir. Yaptıklarının karşılığını göreceğini bilen insan, Allah tan hakkıyla korkar. Kimseye kötülük etmez. Herkese iyilik eder. Adalete riayet eder. Kendisi için istediği şeyleri başkası için de ister. Nefsi için kötü gördüğü şeyleri başkası için de kötü görür. Allah a tevekkül ve itimat eder. Büyüklerine saygılı, küçüklerine karşı merhametli olur. Bu güzel davranışlar, ahirete imanın dünya hayatını anlamlandırmaya katkısının bir sonucudur. Aşağıdaki cümleyi uygun şekilde tamamlayınız? Ahirete iman, insanın; sorumluluk duygusunun gelişmesini, sağlar. 3. Ölüm Bir Hayat Gerçeğidir! Her günün hâli, dünkü günün hâline benzemez. Haller ömür, zaman ırmak gibi akıp gider. Onu bağlayacak, akışını durduracak hiçbir şey yoktur. Hz. Mevlana Her canlı doğar, büyür ve belli bir zaman sonra ölür. Ölüm hayatın bir gerçeğidir. Kur an da geçen; Her canlı ölümü tadacaktır (Âl-i İmran suresi, 185. ayet.) ayeti bu gerçeği anlatmaktadır. Doğum gibi ölüm de hayatın ayrılmaz bir parçasıdır. İslam inancına göre, ölüm bir yok oluş değildir. Geçici dünya hayatından, sonsuz ahiret hayatına geçiştir. Ölüm, Allah a inananlar için yaptıkları iyi ve güzel davranışların karşılığı olarak ödüllendirilecekleri ahiret hayatına geçiş kapısıdır. İnanmayanlar için ise ölüm, her şeyin yokluğa gittiği bir korku ve ümitsizlik hâlidir. 13

14 İnsan ne kadar yaşayacağını, ne zaman, nerede ve nasıl öleceğini bilemez. Allah ın her insana verdiği bir ömür vardır ve bu süre bitince insan ömrü son bulacaktır. İnsan ömrünün sonlandığı ana ecel denir. Bu konuda Allah şöyle buyurmaktadır: Allah, eceli geldiğinde hiç kimseyi ertelemez. Allah, yaptıklarınızdan haberdardır. (Münafikûn suresi, 11. ayet.) Kişi, ömrü sonlanmadan ömür sermayesi bitmeden hem kendisine hem de başkalarına faydayı işler yapmalıdır. E Biliyor musunuz? Mevlâna, öldüğü günü, çok sevdiği Yüce Allah a kavuşma günü olarak görmüş ve bu günün şeb-i arûs olarak kabul edilmesini istemiştir. Şeb-i arû; aşığın maşukuna kavuştuğu gece, vuslat gecesi, sevgiliye kavuşma anlamına gelir. İnsana düşen görev, sağlığını koruyup, hayatını tehlikeye düşürecek tedbirsiz durumlardan kaçınmak, sınırlı olan dünyadaki zamanı boşa geçirmemektir. Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için, yarın ölecekmiş gibi ahiret için çalışmalı ve gayret göstermelidir. Ölüm kaçınılmaz bir son ise, birey yaşamını anlamlandırmak için gayret etmelidir. İnsanlar tarafından genellikle doğum sevinçle karşılanırken ölümden korkulur. Ölümden kaçış olmadığına göre ölümün, hayatımıza anlam kazandırmasını sağlamalıyız. Bunun için ölüm gelmeden önce ahirette bize sevap kazandıracak faydalı işler yapmalı, topluma, insanlığa yararlı eserler bırakmalıyız. O demde ki, perdeler kalkar perdeler iner Azrail e hoş geldin diyebilmekte hüner Kapı kapı bu yolun son kapısı ölümse; Her kapıda ağlayıp, o kapıda gülümse. Necip Fazıl KISAKÜREK Resim : Necip Fazıl Kısakürek. 14

15 DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 4. Ahirete Uğurlama Neylersin ölüm herkesin başında Uyudun uyanamadın olacak, Kim bilir nerede, nasıl, kaç yaşında? Bir namazlık saltanatın olacak Taht misali o musalla taşında! Cahit Sıtkı Tarancı (Otuz beş yaş, s. 189.) Ölen bir insana karşı bazı görevlerimiz vardır. Bunlar hem insani hem de dinî görevlerdir. Bu görevlerin başında, ölünün yıkanması, kefenlenmesi, cenaze namazının kılınması, cenazenin defni, Kur an okuma, dua etme ve hayır yapma gelmektedir. Resim : Ölümle insanın ahiret hayatı başlamış olur. 15

16 4.1. Cenaze Namazı Ölen kimse için cenaze namazı kılmak, dinî sorumluluklarımızın başında gelir. Cenaze namazı, Müslümanların abdestli olarak ve kıble tarafına yönelerek kıldıkları cenaze için bir dua olan bir namazdır. Cenaze namazı farz-ı kifâye dir. Yani bir toplumda bir kısım Müslümanların bu namazı kılmalarıyla, diğerlerinin üzerinden yükümlülük kalkar. Cenaze namazına niyet edilerek başlanır. Bu niyette, ölünün erkek veya kadın, olduğu belirtilir. İmam; Allah rızası için hazır olan cenaze namazını kılmaya ve cenaze için dua etmeye diyerek niyet eder ve namaza başlar. Cenaze namazının şartları tekbirler ve kıyâm (ayakta durmak) dır. Bu namazda diğer namazlarda olan, rukû ve secdeler bulunmaz. Cenazenin yıkanmış olması, konulduğu yerin temiz olması ve cemaatin önünde bulunması gerekir. Ölüm haberini hısım ve akrabaya, eşe dosta bildirmek gerekir. Bu duyuru, müezzinlerin salâ okuyuşları ile yapılmaktadır. Cenazeyi gereksiz yere bekletmek hoş karşılanmamıştır. Nitekim Hz. Muhammed bir hadisinde şöyle buyurmuştur: Cenaze defninde acele ediniz. Eğer bu ölü iyi bir kişi ise, bu bir iyiliktir. Onu (bir an evvel kabirdeki) hayır ve sevabına ulaştırmış olursunuz (Buhari, Cenâiz, 52.) Ölüleri hayırla anmak, onların arkasından yaptığı iyi işlerle yâd etmek sünnettir. Bir Müslümanın cenazesinde bulunmak herkese farz değilse de mümkün mertebe çok sayıda cemaatin bulunması ölü için rahmet ve bağışlanma vesilesidir. Ayrıca cenazeye katılan Müslümana da büyük bir sevap vardır. Cenaze namazına katılmak ve taziyede bulunmak dinî ve insani bir görevdir. Ölünün evinde yemek vermek, ölü sahibine başsağlığı dilemek, kabirleri zaman zaman ziyaret etmek sünnettir. E Bilgi kutusu Cenaze namazı nasıl kılınır? Cenaze önde olacak şekilde kıbleye yönelerek saf bağlanır ve niyet edilir. İmam ve cemaat tekbir alarak ellerini bağlarlar. Tekbirden sonra imam ve cemaat içlerinden ve celle senâüke cümlesiyle birlikte Sübhaneke duasını okurlar. Ardından imam ellerini kaldırmadan tekbir alır. Cemaat da içinden tekbir alır ve içlerinden Allahümme salli ve Allahümme barik dualarını okur. Tekrar aynı şekilde tekbir alırlar ve bilenler cenaze duasını, bilmeyenler kunut dualarını veya dua niyetiyle Fatiha suresini okur. Son olarak aynı şekilde tekbir alınır ve arkasından sağa ve sola selam verilerek namaz bitirilir. 16

17 4.2. Kur an ve Mevlit Okumak DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 Kur an, insanlara öğüt ve şifa ve rahmet olarak gönderilmiş ilahî bir kitaptır. Kur an, her zaman okunmalı ve anlamaya gayret gösterilmelidir. Ölen kimsenin arkasından yapılabilecek en güzel şeylerden biri de Kur an okumaktır. Ölen bir kimsenin ardından onu hayırla anmak dinî ve insani görevlerimizdendir. Kabrin başında ölen kişilerin ardından Yasin, Mülk, Nebe, İhlâs, Felak ve Nâs sureleri okunabilir. Bunların sevabı ölünün ruhuna bağışlanarak Allah tan affı dilenir. Cenaze defnedildikten sonraki günlerde vefat eden kişinin evinde Kur an dan bazı bölümler okunur ve dua edilir. Bu uygulamalar, cenaze yakınlarının üzüntülerinin paylaşılmasını, ölümün hatırlanmasını, ondan ibret alınmasını, komşuluk ve akrabalık bağlarının güçlenmesini sağlar. Her mümin yaptığı ibadetlerin, okuduğu Kur an ın sevaplarını, başta Peygamberimiz olmak üzere, ana-babasına ve bütün müminlere hediye etmelidir. Kur an ı, hayatımızın her alanında rehber olarak almalı, onun, ölüler için rahmet vesilesi olduğu kadar, hayatta olanlar için de rehber niteliğinde olduğunu unutmamalıyız. Ölen kişinin ardından Kur an okumanın yanı sıra Mevlit okumak da toplumumuzda gelenekselleşen bir uygulamadır. Mevlit, Süleyman Çelebi tarafından yazılmıştır. Asıl adı Vesiletü n-necat tır. Mevlitte, Hz. Muhammed i öven, yücelten ve onun güzel ahlakını anlatılmaktadır. Mevlit okuma geleneği, Müslümanlar arasında yaygınlaşan ve uygulanan önemli bir gelenektir. Toplumda Hz. Muhammed e duyulan sevgi nedeniyle, onun örnek ahlakını beyitlerle anlatan mevlit, mevlithanlar tarafından okunmaktadır. Kültürümüzde Mevlit, evlenme töreninde, hacıların dönüşünde, sünnet merasiminde, asker uğurlamada da okunmaktadır. Ancak mevlit okumak dinî bir zorunluluk olmayıp toplumumuzda yerleşmiş güzel bir âdettir. E Unutmayalım Ölünün ardından okunacak Kur an-ı Kerim ve yapılacak dua için belirli yer ve zaman sınırlaması yoktur. Uygun zamanlarda, merasim düzenleyerek insanları önceden haberdar edip Kur an tilavet etmek, ilahiler söylemek, mevlit okumak ve dinî sohbet yapmak; ölümü hatırlatması ve bireyin kendini ahirete hazırlaması açısından faydalıdır. 17

18 4.3. Dua Etmek ve Hayır Yapmak Resim : Ölen kimselerin ardından dua etmek ona karşı yapacağımız görevlerden birisidir. 12.) şeklinde cevap vermiştir. Ölen bir kimse için yapılabilecek en büyük iyiliklerden birisi onun için dua etmek ve hayır yapmaktır. Peygamberimiz ölen bir mümin için yaptığı duada; İlahî, sen bunun Rabb isin. Onu yaratan ve Müslüman edensin. Sen onun ruhunu aldın. Onun gizli ve açık hâllerini daha iyi bilirsin Sen onu bağışla. (Riyazussalihîn ve Tercemesi, C 2, s. 294.) diyerek bize bu konuda yol göstermiştir. Başka bir hadislerinde Peygamberimiz kendisine; Ey Allah ın Resulü, anne ve babamın vefatlarından sonra da onlara iyilik yapma imkânı var mı, ne ile onlara iyilik yapabilirim? diye sorulan bir soruya; Evet vardır. Onlara dua, onlar için Allah tan istiğfar (günahlarının affedilmesini) talep etmek, onlardan sonra vasiyetlerini yerine getirmek, anne ve babasının akrabalarına karşıda sıla-i rahmi (akraba ziyaretini) ifa etmek, anne ve babasının dostlarına ikramda bulunmak. (Ebu Davud, Sünen, Edeb, Dua etmenin belirli bir yeri ve zamanı yoktur. Kişi dua ederken hiçbir aracıya gerek olmadan doğrudan Allah a yönelebilir. Allah, her an kullarının isteklerini duyar. Bizler ölülerimizin ardından Kur an okumalı, onların bağışlanmaları için dua etmeliyiz. Onlar için Allah tan af ve mağfiret dilemeliyiz. Dinimizde ölen bir kimsenin ardından onun için Allah tan bağışlanma dilenmesi, hayırla anılması ve iyiliklerinden bahsedilmesi tavsiye edilmiştir. Ölen bir kimsenin ardından onun için hayır yapmak, sadaka vermek dinimizin tavsiye ettiği uygulamalardandır. Peygamberimiz kendisine; Ey Allah ın Resulü! Annem vefat etti. Ben onun için ihtiyaç sahiplerine yardımda bulunsam ona faydası olur mu? şeklinde sorulan bir soruya; Evet cevabını vermiş, bunun üzerine soru soran kişi; Benim bir meyveliğim var onu, annem için fakirlere dağıtıyorum. demiştir. (Buhari, Vesaya, 15.) 18

19 E Bilgi kutusu İnsan ölünce üç şey hariç dünyadaki ameliyle ilişkisi kesilir. Ancak bu üç şey dolayısıyla sürekli hayır yazılır. Bu üç şey; Sadaka-i cariye (okul, hastane, cami vb. bırakmak), kendisinden istifade edilen bir ilim (bırakmak) ve kendine dua edecek salih bir evlat geride bırakmaktır. (Müslim, Vasiyyet, 3.) Bu örneklerden de anlaşılacağı üzere ölen bir kimsenin arkasından, imkânlar doğrultusunda hayır-hasenatta bulunulması dinimizin tavsiye ettiği uygulamalardandır. Ölünün ardından gerek yemek yapıp fakirlere dağıtmak, gerekse ölü adına çeşitli yardımlarda bulunmak güzel davranışlardandır. Aşağıdaki tabloyu uygun şekilde doldurunuz. Ölen bir kimsenin arkasından yapılması gereken başlıca görevler Dua etmek 5. Kıyamet! Her canlı ölümü tadacaktır. Kıyamet günü yaptıklarınızın karşılığı size eksiksiz verilecektir (Âl-i İmran suresi, 185. ayet.) Sözlükte, dikilmek, ayağa kalkmak anlamına gelen kıyamet, dinî bir kavram olarak; içinde yaşadığımız dünyanın ve onun bünyesinde yer aldığı kâinatın parçalanıp yok olması, daha sonra insanların hesap vermek üzere toplanması demektir. Kıyamet, canlı ve cansız bütün varlıkları kapsayan bir yok oluş ve sonrasında yeniden dirilme gibi iki aşamadan oluşur. Yani bütün canlıların helak oldukları güne Kıyamet dendiği gibi, bütün ölülerin tekrar diriltildikleri güne de Kıyamet denir. 19

20 Kıyametin kopuşu, İsrafil adlı meleğin sûr borusuna üflemesiyle başlayacaktır. İsrafil sûra iki kez üfleyecek, birincisinde dünya yaşamı son bulacak ve tüm canlılar ölecektir. İkinci bir üfürüşte ise, bütün insanlar dirilecek, mahşer denilen büyük bir meydanda toplanacaklardır. Kur an daki; Sûra üflenince, Allah ın dilediği bir yana, göklerde olanlar, yerde olanlar hepsi düşüp ölür. (Zümer suresi, 68. ayet.) ayeti kıyametin nasıl kopacağı hakkında bilgi vermektedir. E Biliyor musunuz? Kur an-ı Kerim de kıyamete; Yevmü l-kıyâme (Kalkış, Diriliş Günü), Yevmü l- Âhir (Son Gün), el-âhire (Gelecek Hayat), Yevmü d-din (Ceza Günü), Yevmü l- Hesap (Hesap Günü), Yevmü l-cem (Toplanma Günü), Yevmü l-ba s (Diriliş Günü), Yevmü t- Teğabün (Kusurların Ortaya Çıktığı Gün), el-karia (Şaşırtan Felâket), el- Hakka (Büyük Hakikat) ve el-vakıa (Büyük Olay) gibi isimler verilmektedir.?? Kur an-ı Kerim de Kıyamet Olayı nasıl anlatılmaktadır? Kur an, kıyamet hakkında insanları uyarmakta ve o günün çok dehşetli bir gün olacağını haber vermektedir. Kıyamet günü, dünyadaki dağ, ova ve nehirlerin birbirine katılıp harman edileceğini haber veren Yüce Allah, tabiattaki değişimin şu şekilde olacağını haber vermektedir: Güneş katlanıp dürüldüğünde, yıldızlar döküldüğünde, dağlar yürütüldüğünde, gebe develer salıverildiğinde, vahşî hayvanlar toplanıp bir araya getirildiğinde, denizler kaynatıldığında, ruhlar birleştirildiğinde, diri diri toprağa gömülen kıza, sorulduğunda, Hangi günah sebebiyle öldürüldü? diye. Defterler açıldığında, gökyüzü sıyrılıp alındığında, cehennem tutuşturulduğunda ve cennet yaklaştırıldığında. (Tekvir suresi, ayetler.). Bir başka ayette de; Gökyüzü yarıldığı zaman, yıldızlar döküldüğü zaman, denizler birbirine katıldığı zaman, kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman. (İnfitâr suresi, 1 5. ayetler.) şeklinde kıyamet olayı anlatılmaktadır. Kıyamet Ne Zaman Kopacaktır? 20

21 Kıyamet vaktinin depremi müthiş bir şeydir! Onu gördüğünüz gün, her emzikli kadın emzirdiği çocuğu unutur, her gebe kadın çocuğunu düşürür. İnsanları da sarhoş bir halde görürsün. Oysa onlar sarhoş değillerdir... (Hac suresi, 1 2. ayetler.) O gün gökyüzü, erimiş maden gibi olur. Dağlar da atılmış yüne döner. Dost, dostu sormaz. (Meâric suresi, ayetler.) Kur an, kıyamet olayının kesinliğini, yakınlığını bildirdiği, hatta oluş biçimine ilişkin tasvirler verdiği hâlde zamanı konusunda bir açıklama yapmaz. Kıyametin ne zaman kopacağını Allah tan başka hiç kimse bilmemektedir. Bu konuda Kur an; Kıyamet saatinin bilgisi şüphesiz Allah katındadır. (Lokman suresi, 34. ayet.) buyurmakta ve kıyametin ne zaman kopacağının hiç kimse tarafından bilinemeyeceğini belirtmektedir. Kur an da anlatılan kıyametle ilgili ayetlerle Yüce Allah, insanların yeniden dirilme olayını kavramasını ve buna hazırlıklı olmasını amaçlamaktadır. 6. Yeni Bir Hayat: Ahiret! Yaptıklarının karşılığını göreceğine inanan bir kimse hayatını nasıl şekillendirir? Her canlı doğar, büyür ve ölür. Bitkiler, hayvanlar ve insanlar için ölüm kaçınılmaz bir sondur. Yüce Allah bu gerçeği Kur an da, Her canlı ölümü tadacaktır. (Âli İmran suresi 185. ayet.) şeklinde belirtmektedir. Her insanda yaratılışından gelen sonsuz yaşama isteği vardır. İnsan; ölmemek, dünyadan ayrılmamak, hep yaşamak ister. İnsanların ölümsüzlük isteğini dinimiz, öldükten sonra dirilmenin olduğu ve 21

22 ? ebedî olarak yaşayacağı ahiret hayatının varlığını haber vererek karşılar. Sözlükte sonra olan, son gün anlamına gelen ahiret, dinî bir terim olarak; kıyametin kopması ile başlayacak olan ve ebedî olarak devam edecek olan hayattır. Yani kısaca dünyanın sona ermesi ile başlayacak olan sonsuz hayata ahiret denir. Ahirete inanmak İslam dininin iman esaslarındandır. Ahiret hayatının aşamaları nelerdir? Ölen her insan ahiret gününde diriltilecektir. Akıllı ve irade sahibi bir varlık olması nedeniyle de dünyadaki sözlerinden ve yaptığı davranışlarından sorumlu tutulacaktır. Daha sonra bunu mahşer, hesap, mizan, cennet ve cehennem gibi aşamalar izleyecektir. Kıyametle ilgili bazı kavramları şöyle açıklayabiliriz; Haşir: Toplanma, bir araya gelme. Yeniden dirilme. Kıyamet gününde ölülerin diriltilip mahşere çıkartılmasıdır. Mahşer: Yeniden diriliş ile birlikte insanların hesap vermek üzere toplanacakları yere denir. Mizan: Sevap ve günahların tartıldığı özel adalet terazisine denir. Sevabı çok olanlar cennete, günahı çok olanlar ise cehenneme gidecektir. Hesap: Kişinin dünyada yaptığı davranışlarından sorgulanmasıdır. Hesap sırasında Kim zerre kadar hayır yapmışsa onu görür. Kim de zerre kadar şer işlemişse onu görür. (Zilzal suresi, 7 8. ayetler.) Cennet: Allah a inanıp emir ve yasaklarına titizlikle uyanların gireceği ve içinde sonsuza kadar yaşayacağı ödül yeridir. Cennet çeşitli nimetlerle donatılmış olup, dünyada amelleri iyi olanların kazanacağı ebedî ahiret yurdudur. Cehennem: İnanmayan veya inandığı hâlde günahı çok olanların (Allah affetmediği takdirde) gireceği ceza yeridir. İnanmayanlar sonsuza kadar cehennemde kalacak, inandığı hâlde günahı sevabından çok olanlar, cehennemde günahı kadar ceza gördükten sonra cennete gireceklerdir. Aşağıdaki cümleyi uygun şekilde tamamlayınız? Ölen her insan ahiret gününde yeniden dirilecektir. Bu yeniden dirilişi; mahşer, gibi ahiret aşamaları izleyecektir. 22

23 E Unutmayalım Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: Kişi kıyamet gününde şu dört şeyden hesaba çekilmedikçe yerinden ayrılamaz, Ömrünü nerede geçirdiğinden, Vücudunu nerede yıprattığından, Malını nereden kazanıp nereye harcadığından, Bildiği ile amel edip etmediğinden. (Tirmizi, Kıyame, 1.)? Ahiretin varlığına evrenden ve Kur an-ı Kerim den örnekler neler olabilir? Akıl sahibi insan, çevresindeki oluşumları inceleyerek ahiret hayatının var olduğunu gözlemleyebilir. Kış mevsiminde, ağaç ve bitkilerin kupkuru olmalarına rağmen ilkbaharda tekrar yeşillenmeleri (dirilmeleri) ahiret hayatının varlığına önemli bir delil oluşturmaktadır. Yüce Allah, öldükten sonra tekrar dirilmeyi, kuru toprağın, yağmurla birlikte tekrar canlanıp ürün vermesine benzetmiştir. Kaf suresi ayetlerde bu durum şöyle açıklanmaktadır: Gökten bereketli bir su indirip, onunla kullar için rızık olarak bahçeler ve biçilecek ekinler, birbirine girmiş kat kat tomurcukları olan hurma ağaçları bitirdik. Böylece onunla ölü bir beldeye yaşam verdik. İşte dirilip kabirlerden çıkış da böyledir. Başka bir ayette ise; Ölümünden sonra yeryüzünü diriltir. Siz de mezarlarınızdan işte böyle çıkarılacaksınız! (Rum suresi 19. ayet.) buyrularak ahiretin varlığı vurgulanmıştır. Mekkeli müşrikler, Peygamber Efendimize yeniden dirilme konusunda Çürümüş kemikleri kim diriltecek? şeklinde bir soru yöneltmişlerdir. Bunun üzerine Yüce Allah, Kur an da; İnsan kendi yaratılışını unutarak bize de bir örnek getirdi. Dedi ki, Çürümüş kemikleri kim diriltecek? De ki, Onları ilk defa kim yaratmış ise o diriltecektir. O her türlü yaratmayı bilendir. (Yâsin suresi, ayetler.) buyurarak cevap vermiştir. Ahirete iman eden ve Allah ın huzurunda yaptığı her şeyden hesap vereceği bilinciyle yaşayan insan haktan, adaletten, doğruluktan ayrılmaz; başkalarının hakkına girmez, canına, malına zarar vermez, Allah ın emir ve yasaklarına uymaya çalışır. 23

24 NELER ÖĞRENDİK? Dünya hayatının bir amacı olduğunu fark ettik. Evrende hiçbir şey amaçsız ve anlamsız değildir. Evrende en mükemmel olarak yaratılan insan da boş yere yaratılmamıştır. Allah ın yoktan var etmiş olduğu insanın da yaratılışının belirli bir amacı vardır. Bu amaç, insanın Allah a kulluk etmesidir. Hayatı anlamlandırmada ahiret inancının önemli bir katkı sağladığının farkına vardık. Yapılan iyilik ve kötülüklerin karşılığı olduğunu kavradık, sorumluluk bilinciyle hareket etmenin önemini öğrendik. İslam dinine göre yaşam, dünya hayatı ile sınırlı değildir. Dolayısıyla ölüm, bir yok oluş değil, yeni ve ebedî bir hayatın başlangıcıdır. Ahiret inancı olan insanın hayatı, düzen ve disiplin içinde olur. Sorumluluk duygusu en üst düzeyde gelişir. İslam dininin hedefi, insanların dünya ve ahiret saadetini temin etmektir. Yaptıklarının karşılığını göreceğini bilen insan, Allah tan hakkıyla korkar. Kimseye kötülük etmez. Herkese iyilik eder. Adalete riayet eder. Kendisi için istediği şeyleri başkası için de ister. Nefsi için kötü gördüğü şeyleri başkası için de kötü görür. Allah a tevekkül ve itimat eder. Büyüklerine saygılı, küçüklerine karşı merhametli olur. Bu güzel davranışlar, ahirete imanın dünya hayatını anlamlandırmaya katkısının bir sonucudur. Ölümün kaçınılmaz olduğunu fark ederek hayatta kalıcı eserler bırakmanın önemini kavradık. İslam inancına göre, ölüm bir yok oluş değildir. Geçici dünya hayatından, sonsuz ahiret hayatına geçiştir. Ölüm, Allah a inananlar için yaptıkları iyi ve güzel davranışların karşılığı olarak ödüllendirilecekleri ahiret hayatına geçiş kapısıdır. Ölümden kaçış olmadığına göre ölümün, hayatımıza anlam kazandırmasını sağlamalıyız. Bunun için ölüm gelmeden önce ahirette bize sevap kazandıracak faydalı işler yapmalı; topluma, insanlığa yararlı eserler bırakmalıyız. Dünyadan ayrılan kişiler için yapılan dinî uygulamaları örnekleriyle açıkladık. Ölen bir insanın ardından cenaze namazı kılma, Kur an ve Mevlit okuma, dua etme, hayır yapma gibi dinî ve insani sorumluluklarımız vardır. Mevlit okuma, dinî bir zorunluluk değil, toplumumuzda yerleşmiş güzel bir uygulamadır. 24

25 Kıyamet ve ahiretle ilgili kavramların anlamlarını açıkladık. DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 İçinde yaşadığımız dünyanın ve onun bünyesinde yer aldığı kâinatın parçalanıp yok olması, daha sonra insanların hesap vermek üzere toplanmasına kıyamet denir. Kıyametin kopması ile başlayacak olan ve ebedî olarak devam edecek olan hayata ahiret denir. Ahirete inanmak İslam dininin iman esaslarındandır. Yeniden dirilişle birlikte gelişecek haşr, hesap, mizan, cennet ve cehennem gibi olaylar hep kıyamet gününde olacaktır. Bu nedenle ahiret inancı, kıyamete ve onunla birlikte gelecek olaylara inanma ve kabul etmeyi içerir. Ahiretin varlığını Kur an-ı Kerim den ayetlerle ve evrenden örneklerle açıkladık. Akıl sahibi insan, çevresindeki oluşumları inceleyerek ahiret hayatının var olduğunu gözlemleyebilir. Mevsimlerin oluşumunda, bitkilerin yaratılışında olduğu gibi evrendeki birçok olayda ahiretin varlığına deliller vardır. Kur an da da ahiretin varlığı ile ilgili örnekler vardır. Ahirete iman eden ve Allah ın huzurunda, yaptığı her şeyden hesap vereceği bilinciyle yaşayan insan; haktan, adaletten, doğruluktan ayrılmaz. Başkalarının hakkına girmez, canına, malına zarar vermez. Allah ın emir ve yasaklarına uymaya çalışır. 25

26 Değerlendirme Soruları 1. Aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? A. Dünya hayatı sınırlı ve geçici bir hayattır. B. Dünya hayatında yapılanların karşılığı vardır. C. Dünya hayatının sonu ölümdür. D. Dünya hayatından kaçınıp sadece ahirete çalışılmalıdır. 2. Ölümü, sevenin sevdiğine kavuşması şeb i arus olarak ifade eden âlim, aşağıdakilerden hangisidir? A. Necip Fazıl Kısakürek B. Mevlana C. Yunus Emre D. Hacı Bektaş Veli 3. Aşağıdakilerden hangisi ahirete inanmanın yararlarından birisi olamaz? A. Ahiret, dünya hayatını anlamlandırır. B. Bireyin ölümsüzlük isteğine cevap verir. C. Kişinin söz ve davranışlarına dikkat etmesini sağlar. D. Kişinin bencil ve sorumsuz olmasına katkı sağlar. 4. Kıyametin kopuşunda, sûra üflemekle görevli melek, aşağıdakilerden hangisidir? A. Cebrail B. Azrail C. Mikail D. İsrafil 5. Aşağıdakilerden hangisi vefat eden bir Müslümanın arkasından yapılması gereken davranışlardan değildir? A. Kur an okumak B. Cenaze namazı kılmak C. Hayır yapmak D. Yaptığı yanlış ve doğrularla onu anmak 26

27 6. Aşağıdakilerden hangisi ahiret hayatının aşamalarından değildir? A. Ölüm anı B. Mahşer C. Mizan D. Cehennem 7. Allah a inanıp emir ve yasaklarına titizlikle uyanların ahirette gireceği ve içinde sonsuza kadar yaşayacağı yere ne denir? A. Dünya B. Ahiret C. Cennet D. Cehennem 8. Ahirette sevap ve günahların tartıldığı mahiyeti insanlarca bilinmeyen özel adalet terazisine ne ad verilir? A. Mahşer B. Mizan C. Sırat D. Sûr 9. Aşağıdakilerden hangisi, Peygamberimizin hadisi şerifinde belirtilen, hesap günü kişiye sorulacak sorulardan birisi değildir? A. Ömrünü nerede geçirdiğinden B. Vücudunu nerede yıprattığından C. Malını nereden kazanıp nereye harcadığından D. Günahları bilerek işleyip işlemediğinden 10. Ölen kimse için kılınan cenaze namazının hükmü nedir? A. Farz-ı kifaye B. Vacip C. Sünnet D. Âdet 27

28 . ÜNİTEDE ÖĞRENDİKLERİMİZİ NOT EDELİM 28

29 2. ÜNİTE TÖVBE VE BAĞIŞLAMA ÖĞRENME ALANI: İBADET Tövbe ne demektir? Tövbe niçin yapılmalıdır? Allah ın tövbeleri kabul ettiğini bilen insan neler hisseder?

30 Bu ünitenin sonunda; NELER ÖĞRENECEĞİZ? 1. Birey olarak herkesin hata yapabileceğini öğreneceksiniz. 2. Hatadan dönmenin bir erdem, tövbe etmenin ise dinî bir gereklilik olduğunu kavrayacaksınız. 3. Tövbe ve bağışlamanın tamamen kişinin kendi iç dünyası ile ilgili olduğunu öğreneceksiniz. 4. Tövbe etmenin her zaman ve her yerde mümkün olabileceğini fark edeceksiniz. 5. Tövbe ve bağışlamanın sevgi temelli bir eylem olduğunu fark edeceksiniz. 6. Tövbe ve bağışlamanın Allah a, insanlara ve bütün varlıklara karşı sevgi ve yakınlık kazandıracağını kavrayacaksınız. 7. Bağışlamayı başaran bireylerin oluşturduğu bir toplumda, hoşgörünün hâkim olacağını fark edeceksiniz. 8. Tövbe ve bağışlamanın insana huzur ve mutluluk verdiğini, toplumlar arasında sevgi ve yakınlık sağladığını kavrayacaksınız. 9. İyiliklerin kötülükleri giderdiğini fark edeceksiniz. 10. Tövbe ile ilgili ayet ve hadisleri öğreneceksiniz. ANAHTAR KAVRAMLAR Pişmanlık Samimiyet Af dileme Tövbe Söz verme Günah İyilik 30

31 GİRİŞ DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 Bu ünitede insanın hata yapabilen bir varlık olduğu bununla birlikte iyi davranışlarda bulunmaya özen göstermesi gerektiği üzerinde durulacaktır. İşlenen günahlardan tövbe etmek gerektiği anlatılacak, hatadan dönmenin bir erdem olduğu vurgulanacaktır. Yapılan iyiliklerin kötülükleri giderdiği açıklanacak, bağışlamanın toplumda hoşgörü ortamının oluşmasına katkı sağladığı ifade edilecektir. 1. İnsan Hata Yapabilen Bir Varlıktır! Hatasız kul olmaz., Kusursuz dost arayan dostsuz kalır. ifadeleri size neler hatırlatıyor? Yüce Allah insana, akıl, irade gibi üstün özellikler vermiştir. Bu özellikleri sayesinde insan iyi ya da kötüyü seçme kabiliyetine sahiptir. Bu yüzden o, kendi özgür iradesiyle gerçekleştirdiği davranışlarından sorumludur. İnsan, aklı ve iradesiyle seçmiş olduğu davranışlarda bazen hata yapabilir. O yaratılış itibariyle iyilik veya kötülük işlemeye meyillidir. Önemli olan yapılan hatadan ve işlenen günahtan pişman olabilmek ve Allah tan af dileyebilmektir. Pişman olup bağışlanma diledikten sonra da davranışlarında iyiliğe yönelebilmektir. Peygamberimiz; İnsanoğlunun her biri hata yapabilir. Ancak hata yapanların en hayırlısı tövbe edenlerdir. (Tirmizi, Kıyamet, 50.) buyurarak insanların hata yapabileceğini ifade etmiş, önemli olanın hatadan tövbe etmek olduğunu belirtmiştir. İnsanoğlunun hatadan dönebilmesi bir yücelik ve erdemdir. Dinimiz hatalardan dönebilmeyi, günahlardan uzak durabilmeyi bir fazilet olarak görmüştür. Peygamberimiz hata ve günahlardan kaçınmanın insana büyük sevap kazandıracağını belirtmiş ve şöyle buyurmuştur: Asıl muhacir (hicret eden), hata ve günahları terk edebilendir. (Buhari, İman, 4.)? İslam dinine göre ne zamana kadar tövbe edilebilir? Dinimize göre insan, hayatının son anına kadar hata ve günahlarından tövbe edebilir. İnsan, bilerek veya bilmeyerek işlemiş olduğu hata ve günahlardan Allah a tövbe etmeli ve ondan bağışlanma dilemelidir. 31

32 E Unutmayalım İnsanın hatasını düzeltebilmesi için öncelikle hata yaptığını anlamış olması gerekir. Bu durumda, kişinin kendisine karşı dürüst olması, vicdanının sesini dinlemesi, hatalarını hiçbir bahane veya mazeret ileri sürmeden düzeltmeye çalışması gerekir. 2. Tövbe Hatadan Dönme ve İyiye Yönelme Erdemidir! De ki: Ey kendileri aleyhine aşırı giden kullarım! Allah ın rahmetinden umut kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Doğrusu O, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir. (Zümer suresi, 53. ayet.) Tövbe; kişinin işlediği bir günah veya hatadan pişmanlık duyarak bir daha yapmamaya karar vermesidir. Diğer bir ifadeyle, dinimizin hoş karşılamadığı, uygun görmediği iş ve davranışlarda bulunan bireylerin aynı hatayı bir daha yapmamaya kendi iradesiyle karar vermesi ve yaptığı hatalardan dolayı Allah tan bağışlanmayı istemesidir. İnsanlar isteyerek veya istemeyerek günah işleyebilirler. Bu insanın doğasında vardır. Önemli olan hatalarımızın, günahlarımızın farkına varıp, pişman olmak ve bir daha yapmamaya çalışmaktır. Allah kullarını sever. Onların tövbe etmesinden hoşnut olur. Müslümanlara yakışan hatalardan dönme ve iyiye yönelme vesilesi olan tövbe etmektir. Bu konuda Kur an-ı Kerim de şöyle buyrulmuştur: Ey müminler, hepiniz Allah a tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz. (Nur suresi, 31. ayet.) Yine bir başka ayette: Allah kullarından tövbeyi kabul eden, kötülükleri bağışlayan ve yaptıklarınızı bilendir. (Şûra suresi, 25.ayet.) buyrularak tövbe teşvik edilmiştir. Hz. Muhammed, bütün insanların hata yapabileceğini, önemli olanın hatadan tövbe ile vazgeçmek olduğunu belirtmiştir. Peygamberimiz sık sık tövbe etmiş ve insanlara tövbe etmelerini tavsiye etmiştir. Sevgili Peygamberimiz; Allah ım! Sen affedicisin, cömertsin, affetmeyi seversin, beni de affet. (Tirmizi, Deavât, 84.) duasını çokça tekrar etmiştir. Allah ın kullarının tövbe etmesinden duyduğu sevinci, Peygamberimiz bir hadisinde şöyle ifade etmiştir: Kulunun tövbesinden dolayı Allah Teala nın sevinci, sizden biriniz ıssız çölde devesini kaybedip de tekrar bulduğunda duyduğu sevinçten daha fazladır. (Buhari, Deavat, 4.) 32

33 E Bilgi kutusu DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 Tövbe ederken özel bir yere, zamana veya bir aracıya gerek yoktur. Ancak tövbe, ölüm anında yapılmaz, yapılsa da kabul olmaz. Bunun dışında her zaman tövbe yapılabilir. Tövbede üç şart vardır: 1. Günahı terk etmek 2. Yaptığına pişman olmak 3. Bir daha yapmamaya karar vermek Bunların dışında bir de insanın üzerinde kul hakkı varsa o kişiden helallik istemek gerekir. Resim : Tövbe, hatadan dönme ve iyiye yönelme erdemidir. Mümin, tövbe sayesinde yersiz endişelerden kurtulur. Hayatına yeni bir sayfa açar. Kişi, tövbe ile gönlünü Allah a açarak manevi yönden rahatlar. Allah ın kendisini affedeceğine inanan kişi, başka insanların da hatalarını affetmek gerektiğini fark eder. Böylece insanlar arasındaki kardeşlik, yardımlaşma, dayanışma gibi özelliklerin ortaya çıkmasına ve güçlenmesine katkı sağlar. İnsan, tövbe ederek hem Allah ın sevgisini kazanır hem de manevi yönden huzura kavuşur. Yüce Yaratıcı nın affına sığınarak günahlarının bağışlanacağını bilir. Tövbe eden kişide oluşan huzur ve mutluluk onun, insanlar arasındaki ilişkilerine de yansır. Bu nedenle tövbe, insanlar arasında sevgi ve kardeşliğin oluşmasına katkı sağlar. 33

34 E Not edelim Tövbe; yapılan hatadan pişman olmak ve bir daha işlememeye söz vermek, İstiğfar; Allah tan bağışlanma dilemek, Mağfiret; Allah ın günahları örtmesi ve bağışlaması demektir. İnsan ancak kendi günahından dolayı tövbe edebilirken, başkalarının günahından dolayı da istiğfar edebilir. Yani başkasının affını Allah tan dileyebilir. Kur an da pek çok ayette istiğfarda bulunmak emredilmiş, Allah ın mağfiret edici olduğu ısrarla vurgulanmış, özellikle seher vaktinde olmak üzere istiğfar edenler övülmüştür. (Bkz. Âl-i İmran suresi, 17. ayet, Zariyat suresi, 18. ayet.) Allah ın kabul edeceği tövbe, ancak bilmeden kötülük edip de sonra tez elden tövbe edenlerin tövbesidir; işte Allah bunların tövbesini kabul eder; Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir. Yoksa kötülükleri yapıp yapıp da içlerinden birine ölüm gelip çatınca Ben şimdi tövbe ettim. diyenler ile kâfir olarak ölenler için (kabul edilecek) tövbe yoktur. Onlar için acı bir azap hazırlamışızdır. (Nisâ suresi, ayetler.) Yukarıdaki ayetlerden hareketle Yüce Allah ın kabul edeceği ve etmeyeceği tövbeler hangileridir? Aşağıdaki noktalı yerlere yazınız. 3. Allah Bağışlayıcıdır, Bağışlayanı Sever Yüce Allah ın isimlerinden; Et-Tevvab: Tövbeleri kabul eden, Es-Settar: Hata ve günahları örten, El-Afüvv: Çok affedici, çok bağışlayan, El-Ğaffâr: Çok affeden, çok bağışlayan, günah ne kadar çok olursa olsun yine bağışlayan anlamına gelir. 34

35 ? Bağışlama Yüce Allah, kullarına karşı çok merhametli ve şefkatlidir. O, kullarının yapmış olduğu hatalardan dolayı onları hemen cezalandırmayandır. İşlediği günahtan dolayı pişmanlık duyan ve tövbe eden kullarını affeden, bağışlayandır. Yüce Allah ın isimlerinden birisi çok çok bağışlayan anlamındaki El-Afüvv dür. O, kendisine içtenlikle yönelerek tövbe eden kullarını bağışlar. Bağışlama, suç veya günah işleyeni, hatalı davrananı affetmek, cezalandırmaktan vazgeçmektir. Yüce Allah, kullarını bağışlayıcı ve affedicidir. Allah ın bağışlayıcı ve affedici olduğuna Kur an-ı Kerim in birçok ayetinde vurgu yapılmaktadır. Allah ın Kur an da en çok tekrarlanan sıfatlarından ikisi, Rahman ve Rahîm dir. Yani merhamet eden, esirgeyen ve bağışlayan sıfatlarıdır. Allah ın bu iki sıfatı Bismillâhirrahmânirrahîm de geçmekte ve bizler Besmele yi her hayırlı işe başlarken söylemekteyiz. Böylece Allah tan bağışlanma ve yardım dilemekteyiz. Yine Kur an daki; Şüphesiz Allah çok affedici ve çok bağışlayıcıdır. ayeti ve Ayetlerimize inananlar sana geldiğinde onlara de ki: Selam size! Rabb iniz merhamet etmeyi kendisine yazdı. Gerçek şu ki: Sizden kim, bilmeyerek bir kötülük yapar, sonra ardından tövbe edip de kendini ıslah ederse, bilsin ki Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir. (En am suresi, 54. ayet.) ayeti de Yüce Allah ın bağışlayıcı ve affedici olduğunu açıklamakta ve insanları, günahları için bağışlanma dileyip tövbe etmeye çağırmaktadır. Bağışlayıcı ve affedici olan Yüce Allah, insanların da bağışlayıcı ve affedici olmasını ister. Allah, bağışlayan kullarını sever. Bir Müslüman, hata yaptığı ve bundan samimi olarak vazgeçtiği zaman Allah ın kendisini bağışlamasını ümit eder. Çevresindeki insanların da kendisini mazur görmesini ve affetmesini arzular. İşte insan, kendisine yapılmasından hoşlandığı tavrı, başkalarına da göstermesi gerektiğinin farkına varmalıdır. Müminler kendileri için talep ettikleri bu bağışlanmayı başka kimselere de gösterirler. Bu konuda Kur an da; Kim sabreder ve affederse şüphesiz bu hareketi, yapılmaya değer işlerdendir. (Şûrâ suresi, 43. ayet.) buyrulmakta ve kötülük karşısında sabreden ve onu bağışlayan kimselerin, mert ve azimli insanların yaptığı işi yapmış olacağı belirtilmektedir. Aslında dinimizin istediği de budur. Bağışlama, merhamet ve hoşgörü, müminlerin en önemli ahlaki özelliklerindendir. Bağışlama ve affetme Kur an-ı Kerim de övülmüştür. Bir ayette; Kim, affeder, haksızlık edenle arasını düzeltirse onun da mükâfatı Allah a aittir (Şûrâ suresi, 40. ayet.) buyrulmuş ve bu duruma dikkat çekilmiştir. insana ne kazandırır? Affetme ve bağışlama insanı yücelten bir davranıştır. Bağışlamak bir zaaf değil bir cömertliktir. Bağışlayan insan, kendini daha iyi hisseder. Bunu başarabilen insanlar, bağışlamanın gerçek bir sabır, erdem ve hoşgörü olduğunun farkına varırlar. 35

36 İslam tarihi affetme ve bağışlamanın en güzel örnekleriyle doludur. Peygamber Efendimiz, Mekke yi fethettiğinde, bir zamanlar kendisine zulmeden, kendisini öldürmek isteyen müşrikleri affetmiştir. Bu erdemli davranış karşısında birçok müşrik Müslüman olmuştur. Yine Fatih Sultan Mehmet, İstanbul u fethettiğinde öldürüleceklerini zanneden Hristiyan din adamlarını affetmiş, hatta ibadetlerini rahatça yapabilmeleri için düzenlemeler yapmıştır. Dinimizde affetmek ve bağışlamak teşvik edilmiştir. İnsan, kendisine karşı yapılan kötülükleri affedebilmeli, hata ve kusurları bağışlayabilmelidir. Çünkü bağışlamak sevgi temelli bir davranıştır. Kendimize karşı yapılan hata ve yanlışları hoşgörüyle karşılayabilmek ve hata yapanları affetmek, Allah a, insanlara ve bütün varlıklara karşı sevgi ve yakınlık kazandırır. Bağışlamayı başaran bireylerin oluşturduğu bir toplumda hoşgörü, kardeşlik, birlik ve beraberlik duyguları hâkim olur. 4. Bağışlama Bireysel ve Toplumsal Hoşgörünün Temelidir! İnsanların birbirini bağışlamadığı ve hoşgörü ortamının olmadığı bir toplumda ne gibi olumsuzluklar ortaya çıkabilir? Bireysel ve toplumsal hoşgörünün hâkim olabilmesi için toplumu oluşturan fertlerin bağışlama ve affetme kültürüyle yoğrulmuş olması gerekir. Bağışlama, bireysel ve toplumsal hoşgörünün temelini oluşturmaktadır. Çünkü bağışlama ile hoşgörü arasında sıkı bir ilişki vardır. Hoşgörü, her şeyi anlayışla karşılama, olabildiğince müsamaha gösterme demektir. Hoşgörülü olmak, insanların yapmış olduğu hataları affedebilmektir. İslam dini, müminlerin affedici, bağışlayıcı ve hoşgörülü olmalarını isteyerek barış içinde huzurlu bir toplum oluşmasını amaçlamaktadır. Hoşgörülü olmak için insanların birbirlerinin hatalarını affedebilmeleri gerekir. Bu konuda Kur an da; Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar da vardır. Onlardan sakının. Ama affeder, kusurlarını başlarına kakmaz, kusurlarını örterseniz, bilin ki, Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir. (Teğâbün suresi, 14. ayet.) buyrularak müminlerin hata ve kusurlar karşısında affetme yolunu tercih etmelerini ve bu hataları örtmelerini tavsiye etmektedir. Peygamberimiz, hiçbir zaman insanların hata ve kusurlarını yüzlerine vurmamış, onları toplum içinde rencide etmemiştir. Peygamberimizin bu ahlaki özelliği Kur an da şöyle ifade edilmiştir: Şayet sen kaba, katı yürekli olsaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılıp giderlerdi (Âl-i İmran suresi, 159. ayet.) Peygamberimizin insanlara karşı bu şekildeki merhametli ve affedici tutumu sayesinde Müslümanlar arasında bireysel ve toplumsal hoşgörü hâkim olmuştur. 36

37 Sevgi temellidir. İnsanı yüceltir. Bağışlama Toplumsal hoşgörünün temelidir. Kusurları örtmek ve hataları affetmektir. Bağışlamayı başaran insanların oluşturduğu bir toplumda sevgi, kardeşlik ve hoşgörü hâkim olur. Bağışlama, hem bireysel, hem de toplumsal hayattaki sonuçlarıyla, affediciliğin insanlar için en doğru bir hayat tarzı olduğunu gösterir. Bireyler birbirlerini affettiği zaman toplumda hoşgörü iklimi egemen olur, insanlar arasındaki iletişim sağlıklı hâle gelir. Toplumda birlik ve beraberlik, huzur ve mutluluk artar. Toplumsal dayanışma ve kaynaşma ile birçok zorlukların üstesinden gelinebilir. Bireysel ve toplumsal hoşgörüyü sağlamak için insanlara düşen görevler neler olabilir? Aşağıya yazınız.!? İyilik 5. İyilikler Kötülükleri Giderir İyilik yap, denize at. Balık bilmezse Hâlik (Yaratan) bilir. Yukarıdaki atasözünde ne gibi mesajlar verilmektedir? nedir? 37

38 Dinimize göre iyilik, Kur an ve sünnete uygun olan her türlü söz, fiil ve davranıştır. İyilik yapıldığında sevap kazanılır. Kötülük ise, Allah ve Resulünün emir ve yasaklarına uygun olmayan, sahibinin günaha girmesine sebep olan söz, fiil ve davranıştır. İnsan, bilerek veya bilmeyerek, isteyerek veya istemeyerek Allah ın rızasına uygun olmayan kötü davranışlarda bulunabilir. Ama İslam dininde yapılan her türlü iyilik, işlenmiş olan ve peşinden pişmanlık duyulan kötülükleri gidermeye bir vesiledir. Yani samimi olarak yapılan iyilikler kötülükleri giderir. İnsan, bir kötülük işlediğinde hemen ondan pişman olmalı, tövbe etmeli ve peşinden iyiliğe yönelmelidir. Bu konuda Kur an da; Ancak tövbe ve iman edip iyi davranışta bulunanlar başkadır; Allah, işte onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir. Kim tövbe edip iyi davranış gösterirse, şüphesiz o, tövbesi kabul edilmiş olarak Allah a döner. (Furkan suresi, ayetler.) buyrularak insanların işlemiş oldukları kötülüklerden dolayı pişman olmaları ve arkasından da tövbe ederek iyiliğe yönelmeleri emredilmektedir. Bu konuda Peygamberimiz de; Nerede olursan ol, Allah tan kork ve işlediğin kötülüğün hemen arkasından onu yok edecek bir iyilik yap. (Tirmizi, Birr, 55.) buyurarak yapılan iyiliklerin kötülükleri gidereceğine bu nedenle işlenen kötülüklerin ardından en kısa zamanda iyilik yapılması gerektiğine vurgu yapmıştır. Kur an ve sünnette iyiliklerin ve kötülüklerin neler olduğu belirtilmiştir. Örneğin öfke, kin, kıskançlık, bencillik, yalan söylemek, hırsızlık gibi birçok kötü davranış men edilmiştir. Namaz, oruç gibi farz ibadetler, insanlara iyilik, muhtaçlara yardım, anne-babaya hürmet, akraba ve komşu haklarını gözetme gibi Allah ın rızasına uygun davranışlar iyilik olarak açıklanmış ve yerine getirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bundan dolayı Allah tan korkup sakınan kişi, karşısına çıkan her olayda Allah ın rızasına ve Kuran a uygun bir tavır sergiler. Hayatının her anında iyi davranışlarda bulunur. Gizli veya açık yaptığı her davranışın ahirette karşısına çıkacağını bilir ve sürekli olarak doğru düşünmeye, güzel davranışlarda bulunmaya çaba gösterir. Bu nedenle iyiliğin gerçek anlamıyla yaşanabilmesi için insanın, Allah tan korkması, ahirete inanması ve Allah ın rızasını kazanmaya çalışması gerekir. İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır. (Allah ın rızasını gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Antlaşma yaptığı zaman sözlerini yerine getirir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Muttakîler ancak onlardır! (Bakara suresi, 177. ayet.) Yukarıdaki ayette açıklanan iyilikler nelerdir? Maddeler halinde yazınız. 38

39 NELER ÖĞRENDİK? Birey olarak herkesin hata yapabileceğini, hatadan dönmenin bir erdem olduğunu, tövbe etmenin ise dinî bir gereklilik olduğunu öğrendik. Allah tarafından varlıkların en mükemmeli ve en şereflisi olarak yaratılan insan, hata etmeye ve günah işlemeye açık bir varlıktır. İnsan, aklı ve iradesiyle seçmiş olduğu davranışlarda bazen hata yapabilir ve günah işleyebilir. İnsan yaratılış itibariyle iyilik veya kötülük işlemeye meyillidir. Önemli olan yapılan hatadan ve işlenen günahtan pişman olabilmek ve Allah tan af dileyebilmektir. Pişman olup bağışlanma diledikten sonra da davranışlarında iyiliğe yönelebilmektir. Tövbe; dinimizce hoş karşılanmayan, uygun görülmeyen iş ve davranışlarda bulunan bireylerin aynı hatayı bir daha yapmamaya kendi iradesi ve bilinciyle karar vermesi ve yaptığı hatalardan dolayı Allah tan bağışlanmayı istemesidir. Tövbe ve bağışlamanın kişinin kendi iç dünyası ile ilgili olduğunu öğrendik. Hoş olmayan, istenmeyen, hata ve kusurlarda bulunan kişi, tövbe ederse iç dünyasını Yüce Allah a açmış olur. Yüce Yaratıcı nın affına sığınarak günahlarının bağışlanacağını bilir. Ümitsizlikten ve daha büyük günahlara sapmaktan kendini alıkor. Bu durum, bireyin daha mutlu ve huzurlu olmasına olanak tanır. Dinin özünde var olan, barış ve mutluluk böylece önce bireylerin iç dünyasında daha sonra ise toplumlar arasında yaygınlaşır. Tövbe etmenin her zaman ve her yerde mümkün olabileceğini fark ettik. Tövbe ederken özel bir yere, zamana veya bir aracıya gerek yoktur. Ancak tövbe, ölüm anında yapılmaz, yapılsa da kabul olmaz. Bunun dışında her zaman tövbe yapılabilir. Tövbede üç şart vardır: Günahı terk etmek, yaptığına pişman olmak, bir daha yapmamaya karar vermek. Bunların dışında bir de insanın üzerinde kul hakkı varsa o kişiden helallik istemek gerekir. Tövbe ve bağışlamanın sevgi temelli bir eylem olduğunu, Allah a, insanlara ve bütün varlıklara karşı sevgi ve yakınlık kazandıracağını kavradık. İnsan, tövbe ederek hem Allah ın sevgisini kazanır hem de manevi yönden huzura kavuşur. Yüce Yaratıcı nın affına sığınarak günahlarının bağışlanacağını bilir. Tövbe eden kişide oluşan huzur ve mutluluk onun, insanlar arasındaki ilişkilerine de yansır. Bu nedenle tövbe, insanlar arasında sevgi ve kardeşliğin oluşmasına katkı sağlar. 39

40 Bağışlamayı başaran bireylerin oluşturduğu bir toplumda, hoşgörünün hâkim olacağını öğrendik. Bireysel ve toplumsal hoşgörünün hâkim olabilmesi için toplumu oluşturan fertlerin bağışlama ve affetme kültürüyle yoğrulmuş olması gerekir. Bağışlama, bireysel ve toplumsal hoşgörünün temelini oluşturmaktadır. İslam dini, müminlerin affedici, bağışlayıcı ve hoşgörülü olmalarını isteyerek barış içinde huzurlu bir toplum oluşmasını amaçlamaktadır. Hoşgörülü olmak için insanların birbirlerinin hatalarını affedebilmeleri gerekir. Tövbe ve bağışlamanın insana huzur ve mutluluk verdiğini, toplumlar arasında da sevgi ve yakınlık sağladığını kavradık. Affetmeyi bilen, bunu yapmakla olgunlaşır. İçinde beslediği kini törpüler. Gerçek bağışlama insanı yüceltir, kendini daha iyi hissetmesini sağlar. Bağışlamanın gerçek bir erdem, sabır ve eğitim olduğunu bunu içtenlikle başaranlar zaten bilirler. Bağışlama, hata yapanın ruhsal açıdan arınmasına, kendi olumsuzluklarını görmesine ve onarmasına yol açan ahlaki bir terbiye yolu ve yöntemidir. İnsan, herhangi bir kusur, hata veya kayıp karşısında öfkeye kapılıp tahammülsüz davranışlar gösterebilir. Oysa aynı insanlar bir hata yaptıklarında etraflarındaki insanların bu hatalarını affetmesini ve hoş görmesini isterler. Bağışlama, şefkat ve hoşgörü Kur an da bildirilen güzel ahlak özelliklerindendir. Tüm insanların bu ahlakı yaşar hâle gelmeleri yeryüzünde barış, huzur ve refahın tesis edilmesinde çok büyük önem taşımaktadır. İyiliklerin kötülükleri giderdiğini öğrendik. İslam dininde yapılan her türlü iyilik, işlenmiş olan ve peşinden pişmanlık duyulan kötülükleri gidermeye bir vesiledir. Yani samimi olarak yapılan iyilikler kötülükleri giderir. İnsan, bir kötülük işlediğinde hemen ondan pişman olmalı, tövbe etmeli ve peşinden iyiliğe yönelmelidir. 40

41 Değerlendirme Soruları DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 1. Aşağıdakilerden hangisi İslam ın insana bakışı hakkında yanlıştır? A. Mükemmel bir şekilde yaratılmıştır. B. Kâinatın en şerefli varlığıdır. C. Hata yapabilen ve hatasını fark edebilen bir varlıktır. D. Günahkâr bir varlık olarak doğmuştur. 2. Kişinin işlediği bir günah ve hatadan pişmanlık duyarak bir daha yapmamaya karar vermesi anlamına gelen kavram aşağıdakilerden hangisidir? A. Dua B. İbadet C. Tövbe D. Zikir 3. Aşağıdakilerden hangisi tövbenin insana kazandırdıklarından birisi olamaz? A. İnsanı umutsuzluktan kurtarır. B. Bireyi bencil yapar. C. Manevi yönden kişiyi rahatlatır. D. Yaşama yeni bir sayfa açar. 4. Aşağıdakilerden hangisi Allah ın bağışlayıcı sıfatlarından birisi değildir? A. Rahman B. Tevvab C. Rahim D. Kudret 5. Aşağıdakilerden hangisi Hz. Muhammed in ahlaki özellikleri arasında sayılamaz? A. Affedici B. Hoşgörülü C. İntikamcı D. Merhametli 41

42 6. Aşağıdakilerden hangisi bağışlama için söylenemez? A. Bağışlama insanı yüceltir. B. Bağışlama bireyi ruhsal açıdan arındırır. C. Bağışlama, bireyi zayıf kişilikli yapar. D. Bağışlama, hoşgörü kültürünü geliştirir. 7. Aşağıdakilerden hangisi tövbe eden kişinin dikkat etmesi gereken hususlardan biri değildir? A. İşlediği günahlardan dolayı pişman olmak B. İşlediği günah başkasına zarar vermişse ondan helallik dilemek C. Tövbe ettikten sonra aynı günahı bir daha işlememek D. Bir türbeye giderek günahını itiraf etmek 8. Aşağıdaki özeliklerden hangisi tövbe için gerekli değildir? A. Pişmanlık B. Samimiyet C. Kararlılık D. Sağlık 9. Aşağıdakilerden hangisi tövbenin kabul edilmesi için gerekli durumlardan birisi değildir? A. Tövbenin içtenlikle yapılması B. Günahlardan pişmanlık duyulması C. Hatanın sık sık tekrar edilmesi D. Hatanın bir daha yapılmaması 10. Aşağıdakilerden hangisi dinimizin insanlara tavsiye ettiği ahlaki davranışlardan birisidir? A. Kin tutmak B. Affetmek C. Öfkelenmek D. Küs durmak 42

43 . DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 ÜNİTEDE ÖĞRENDİKLERİMİZİ NOT EDELİM 43

44

45 3. ÜNİTE HZ. MUHAMMED İ ANLAMA ÖĞRENME ALANI: HZ. MUHAMMED (S.A.V.) Kur an-ı Kerim, Peygamberimizin hayatı dikkate alınmadan anlaşılabilir mi?

46 Bu ünitenin sonunda; NELER ÖĞRENECEĞİZ? 1. Hadis ve sünnet kavramlarının anlamını örneklerle açıklayacaksınız. 2. Hz. Muhammed in sünnetinden ve hadislerinden örnekler vereceksiniz. 3. Hz. Muhammed in sözlerinin ve davranışlarının yerel ve evrensel boyutunu kavrayacaksınız. 4. Hz. Muhammed in çeşitli olaylar karşısındaki farklı söz ve davranışlarının nedenlerini irdeleyeceksiniz. 5. Hz. Muhammed in sözlerinin ve davranışlarının inceliklerini anlayarak onu model alacaksınız. 6. Sünnet ve hadislerin, Kur an ı ve İslam ı anlamak bakımından önemini irdeleyeceksiniz. 7. Literatürümüzde yer alan temel hadis kitaplarını tanıyacaksınız. ANAHTAR KAVRAMLAR Sünnet Hadis Evrensellik Hz. Muhammed i anlama Fiili sünnet Kütübü sitte Buhari 46

47 GİRİŞ DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 Bu ünitede hadis ve sünnet kavramları açıklanacak, dinin anlaşılmasında sünnetin önemi vurgulanacaktır. Başlıca hadis kaynakları hakkında bilgiler verilecek, özellikle Kütübü sitte olarak bilinen altı hadis kitabına değinilecektir. 1. Hadis ve Sünnet! Hadis-i şerif kavramı size neyi çağrıştırıyor? Hadis, sözlükte, söz, haber, yeni şey anlamalarına gelmektedir. Terim olarak ise, Hz. Muhammed in değişik olaylar ve sorular karşısında insanları aydınlatmak, Kur an ın bazı ayetlerini daha açık bir dille ifade etmek amacıyla söylediği sözlere denir. Sünnet sözlükte, yol, gidiş, âdet gibi anlamlara gelir. Terim olarak, Hz. Muhammed in takip ettiği yola, hayatında prensip hâline getirdiği fiil ve davranışlarına sünnet denir. Kısaca, Hz. Peygamberin söz, fiil ve takrirlerine sünnet denir. Söz (Sözlü sünnet) : Hz. Peygamberin söylemiş olduğu sözlerdir. Sözlü sünnet, özel olarak hadis kavramı ile de ifade edilir. Müslümanlar Hz. Muhammed in buyruklarını ve tavsiyelerini büyük bir dikkatle dinlemiş ve onların ışığında hareket etmişlerdir. Onun sözleri daha sonra ilmi yollarla bir araya getirilerek hadis kitapları oluşturulmuştur. Peygamberimizin; Sizin en hayırlınız Kur an ı öğrenen ve öğreteninizdir. (Buhari Fezâilü l-kur an, 21.) buyruğu, sözlü sünnete örnek olarak gösterilebilir. Fiil (Fiili sünnet) : Peygamberimizin ortaya koyduğu uygulamalardır. O, bir hadisinde; Namazı benden gördüğünüz gibi kılın. (Buhari, Salât, 18.) demiştir. Müslümanlar Peygamberimizin uygulamalarına bakarak namazın kılınışını öğrenmişlerdir. Takrir (Takriri sünnet) : Hz. Muhammed in şahit olduğu olaya veya kendisine arz edilen bir meseleye karşı çıkmaması, onu tasdik etmesidir. Onun huzurunda söylenen bir sözü Peygamberimiz reddetmemiş ise sünnet olarak kabul edilmiştir. Örneğin, su bulamadığı hâlde teyemmüm alarak namaz kılan bir kimse namazdan sonra su bulduğu hâlde namazını yeniden kılmamış, Peygamberimiz de buna ses çıkarmayarak tasvip etmiştir. 47

48 Aşağıdaki tabloyu uygun şekilde doldurunuz. Sünneti üç alt başlıkta inceleyebiliriz Fiili sünnet E Biliyor musunuz? Hadis ve sünnet çoğu zaman birbirinin yerine kullanılan iki kavramdır. Ancak sünnet ile hadis arasında ince bir ayrım vardır. Sünnet genellikle Hz. Peygamberin uygulamalarını, fiil ve davranışlarını ifade eder, hadis ise bu uygulamaları da içeren Hz. Peygamberin sözlerini ifade eder. Hz. Peygamberin hadislerine, değerli söz anlamında, Hadis-i Şerif denir. Sünnet, Kur an ın açıklayıcısıdır. Sünnet olmadan, İslam dinini tam anlamıyla öğrenmek ve yaşamak mümkün değildir. Peygamberimize uymanın önemi ile ilgili Yüce Allah Kur an da; Peygambere itaat eden, Allah a itaat etmiş olur. (Nisa suresi, 80. ayet.) buyurarak bu durumu açıklamıştır. Sevgili Peygamberimiz de; Size iki şey bırakıyorum. Onlara sıkı sarıldığınız sürece yolunuzu şaşırmazsınız: Allah ın kitabı ve Resulü nün sünneti. şeklinde buyurarak sünnetin dindeki önemine vurgu yapmıştır. E Not edelim Sünnet, dinî bilgi elde etme bakımından Kur an dan sonra ikinci kaynak konumundadır. 48

49 Resim : İslam dininde Kur an dan sonra ikinci kaynak sünnettir. 2. Hz. Muhammed in Davranışlarının Yerel ve Evrensel Boyutu Hz. Muhammed, tüm insanlığa örnek olarak gönderilmiş son peygamberdir. Yüce Allah Kur an ı Kerim de; Andolsun ki, Resulullah, sizin için, Allah a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah ı çok zikredenler için güzel bir örnektir. (Ahzab suresi, 21. ayet.) buyrularak onun, tüm insanlar için en güzel örnek olduğu açıklanmıştır. Peygamberimizin ilk muhatabı kendi kavmi olmakla birlikte getirdiği mesajlar tüm insanlığa yöneliktir, yani evrenseldir. Çünkü o, âlemlere rahmet olarak gönderilmiştir. Bu konuda Kur an daki; (Resulüm!) Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik. (Enbiya suresi, 107. ayet.) ayeti ve Biz seni bütün insanlara ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bunu bilmezler. (Sebe suresi, 28. ayet.) ayeti bu durumu açıklamaktadır. Hz. Muhammed in tüm hayatı veya hayatının belirli bölümlerinin bütün boyutlarıyla, sahabe tarafından yazılı ve sözlü olarak kaydedildiği bilinmektedir. Hz. Muhammed, tüm insanlığa gönderilmesi nedeniyle onun bütün davranışları ve sözleri, insanları kucaklayıcı evrensel bir yapı içermektedir. Bu durum, sünnetin evrensel bütünlüğünü oluşturmaktadır. Peygamberimiz, getirdiği mesajları ilk önce kendi yakın çevresine anlattığı için onun mesajlarının bir yerellik boyutu bir de evrensellik boyutu vardır. Bu iki durumun iyi anlaşılması, İslam dininin daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır. Hz. Muhammed in 49

50 söz, fiil ve davranışlarında yerellik denildiği zaman; onun kendi dönemine ait bölgesel, kültürel ve ekonomik özellikler anlaşılmaktadır. Evrensellik denildiğinde ise, hadis ve sünnetin içerdiği mesajların tüm insanlığa yönelik olması anlaşılmaktadır. Peygamberimizin davranışlarının yerel ve evrensel boyutunu bir örnekle açıklayalım: İslam dininin günlük yaşamda temizliğe büyük önem verdiği bilinen bir gerçektir. Bu konuda Peygamberimiz; Eğer ümmetime zahmet vermeyecek olsaydım, her abdest alırken misvak kullanmalarını emrederdim. (Müslim, Taharet, 42.) buyurmuş ve Müslümanların misvak kullanarak dişlerini temizlemelerini tavsiye etmiştir. Misvak, o coğrafyada yetişen arak ağacının dalı veya kökünden elde edilen, lifleri olan ve diş temizlemede kullanılan bir tür fırçadır. Günümüzde misvak yerine başka diş temizleme araçları kullanılabilir. Bu hadisteki misvak kullanma tavsiyesi, Peygamberimizin hadislerindeki yerel unsuru ön plana çıkarmaktadır. Çünkü o dönemde diş temizleme aracı olarak o coğrafyada insanların en iyi bildiği malzeme misvak tır. Peygamberimiz de onu tavsiye etmiştir. Ancak Peygamberimizin bu hadiste özellikle üzerinde durduğu ve vurguladığı konu, ağız ve diş temizliğidir. Bu tür hadislerde araçlardan çok amaca dikkat çekilmiştir. Hadisteki ağız ve diş temizliği konusu Peygamberimizin söz, fiil ve davranışlarındaki evrensel yönü ortaya koymaktadır. Peygamberimizin ağız ve diş sağlığı ile ilgili sünneti, her zaman geçerliliğini koruyan ve bütün insanları ilgilendiren evrensel bir mesajdır. Hz. Peygamber in hayatı incelendiğinde söz ve davranışlarının bir model, örnek ve rehber olduğu görülecektir. Sünnet, Hz. Peygamber in, Allah ın emirlerine uygun hareket etmek maksadıyla seçip yaşadığı hayat, gittiği yol demektir. Bir anlamda sünnet, son ilahî kitap olan Kur an ın, Hz. Muhammed tarafından evrensel planda ortaya konmuş bir yorumudur. Bu sebeple Kur an-ı Kerim, beşerî, coğrafî, tarihî, sosyal, meslekî ve ekonomik farklılıklarına rağmen bütün insanları Hz. Peygamber in çizdiği ve örnek olduğu hayat modeline uymaya davet etmektedir. Çünkü onun sünneti, muhtelif toplum kesimlerinin hepsine birden örnek olabilecek zenginliktedir. Onun hayatı, Kur an ın insan hayatına uygulanmış şeklidir. Herkes onda örnek alabilecek bir yön bulabilir. Sünneti bu bütünlük, zenginlik ve evrensellik içinde düşünmek, Hz. Peygamber i ve onun şekillendirdiği İslam hayatını kavramak için önem arz etmektedir. 50

51 Eğer ümmetime zahmet vermeyecek olsaydım, her abdest alırken misvak kullanmalarını emrederdim. (Müslim, Taharet, 42.) Peygamberimizin bu hadisinde vermek istediği mesaj, yerel ve evrensel boyutuyla nasıl anlaşılmalıdır? Aşağıya yazınız. 3. Dinin Anlaşılmasında Sünnetin Önemi! Kur an ın ve İslam ın anlaşılmasında Peygamberimizin sünnetinin rolü nedir? Hz. Peygamberin yaşam tarzı ve ahlakî yönden örnek oluşu, tebliğ ettiği dinin insanlar tarafından kabul edilmesi ve yayılması açışından önem taşımaktadır. Hz. Muhammed in peygamber olmadan evvel sahip olduğu bir takım güzel davranışlar, peygamberliği süresince de devam etmiştir. Bu da onun ahlakının Kur an ın işaret ettiği örnek ahlaka uygunluğunu göstermektedir. Örneğin; çevresinde dürüstlüğü, doğru sözlülüğü ve sözünde durmasıyla şöhret bulduğu için daha peygamber olmadan kendisine Muhammedü l-emin denilmiştir. Peygamberimizin bu örnek hayatını iyi anlamak dinin anlaşılması açısından önemlidir. Hz. Peygamberin sünneti, İslam dininde Kur an dan sonra gelen ikinci kaynaktır. Sünnetin önemi Kur an da birçok ayette vurgulanmaktadır. Örneğin; (Resulüm!) De ki: Eğer Allah ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah son derece bağışlayıcı ve esirgeyicidir. (Âl-i İmran suresi, 31. ayet.) ayeti bu durumu açıklamaktadır. İslam âlimlerinin ortak görüşüne göre Hz. Peygamberin Kur an ı açıklama konusunda üç temel görevi vardır. Bunlar; te kid (destekleyici), tefsir (yorumlayıcı) ve teşrî (hüküm koyuculuğu) dir. Te kid (Destekleyicilik) : Sünnet herhangi bir hükme Kur an gibi delalet eder, yani her yönüyle Kur an ın hükmüne uygun bir beyanda bulunur. Mesela, Namazı kılın ve zekâtı verin., Ey inananlar, oruç size farz kılındı., Kâbe ye gitmeye yol bulabilene haccetmek Allah ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. ayetlerinde mutlak olarak ifade buyrulan İslam ın şartlarını bir de İslam beş temel üzerine kurulmuştur. (Buhari, İman, 1.) hadisi, -uygulamaya yönelik hiç bir açıklama getirmeksizin- sadece hü- 51

52 küm açısından beyan etmekte, açıklamakta ve desteklemektedir. Sünnetin Kur an hükümlerini destekler nitelikteki bu açıklamaları, sünnetin dindeki önemini göstermektedir. Tefsir (Açıklayıcılık) : Buna beyan da denir. Sünnet, Kur an da bulunan herhangi bir hükmü değişik yönlerden açıklar. Örneğin, imsak vakti için Beyaz iplik siyah iplikten sizin için ayırt edilinceye kadar. ( Bakara suresi, 187. ayet.) ayetindeki beyaz ve siyah iplikten maksadın gündüzün aydınlığı ile gecenin karanlığı olduğunu belirten hadisler ve yine İnanıp da imanlarına herhangi bir zulüm bulaştırmayanlar. (En am suresi, 82. ayet.) ayetindeki zulümden kastın, şirk olduğunu açıklayan hadis, sünnetin tefsir yönünü ortaya koymaktadır. Bu sebeple sünnet, Kur an ın açıklayıcısıdır. Teşrî (Hüküm koyuculuk) : Kur an ın herhangi bir hüküm getirmediği konuda sünnetin Kur an ın bütünlüğüne uygun bir hüküm ortaya koyması demektir. Hz. Muhammed, bazı durumlarda Kur an da yer almayan konularda, Kur an ın özüne uygun hükümler koymuştur. Örneğin, Yüce Allah, Kur an da helal ve haram konusunda genel ilkeleri ve ölçüleri belirtmiştir. Peygamberimiz de bu temel ilkeler çerçevesinde nelerin helal, nelerin haram olduğunu açıklamıştır. Örneğin, kendisine hangi hayvanların etinin yenilebilip yenilemeyeceği sorulduğunda; Azı dişi olan her yırtıcı hayvanın ve pençesiyle avlanan her kuşun yenilmesi yasaktır. (Ebu Davud, Et ime, 32.) buyurarak bu konuda bir hüküm ortaya koymuştur. Görüldüğü üzere dinin anlaşılmasında sünnetin yeri ve önemi büyüktür. Kur an da birçok konuda temel ilkeler belirlenmiş, bunların açıklamaları ise Hz. Peygamber tarafından yapılmıştır. Kuran da namaz kılınması, hac ibadeti ve zekât gibi temel görevler emredilmiş, bunların nasıl ve ne şekilde yapılacağı Peygamberimizin sünnetiyle ortaya konulmuştur. Bu açıdan İslam ın ve Kur an ın doğru bir şekilde anlaşılması için Peygamberimizin söz ve uygulamalarını bilmeli ve onun sünnetine uygun yaşamalıyız. Resim : Dinin anlaşılmasında sünnetin önemli bir yeri vardır. 52

53 4. Başlıca Hadis Kaynakları DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 Peygamberimizin söylemiş olduğu hadisleri, büyük bir titizlikle takip eden sahabeler, onun sözlerini hem ezberlemişler hem de yazıya geçirmişlerdir. Bu hadisleri başkalarına da aktarmışlar ve bunların gelecek nesillere ulaşmasını sağlamışlardır. Peygamberimizin vefatından sonra sahabeler, hadisleri toplamışlar ve belli ölçüler çerçevesinde tasnif ederek hadis kitapları meydana getirmişlerdir. Günümüze kadar ulaşan bu hadis kitaplarından Kütübü sitte diye bilinen altı hadis kitabı Müslümanlar arasında en bilinen ve meşhur olan kitaplardır. Kütübü sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünneti meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur an-ı Kerim den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buhari ile Müslim in Câmiu s-sahih adlı eserleri ile Ebû Dâvud, Tirmizi, Nesâi ve ibn Mâce nin Sünen türündeki eserlerinden ibarettir. Sahih-i Buhari: Bu eser, Buhari olarak tanınan Muhammed bin İsmail el-buhari tarafından derlenmiştir. Hadis tarihi içinde bir dönüm noktası kabul edilen Sahih-i Buhari, güvenilir hadislerin toplanmasıyla oluşturulan bir kitaptır. Buhari eserine aldığı hadisleri konularına göre tanzim ve tertip etmiştir. Onun gösterdiği dikkat ve titizliğin güzel bir neticesi olarak eseri, Kur an dan sonra en sağlam kitap olarak İslâm âlimlerinin beğenisine mazhar olmuştur. Sahih-i Müslim: Bu eser, Müslim bin Haccâc el-kuşeyrî tarafından hazırlanmıştır. Müslim, İran ın Nişabur şehrinde 826 yılında doğmuş ve 883 yılında aynı şehirde vefat etmiştir. Müslim ömrünün sonlarına doğru Buhari ile de tanışmış ve onun ilmini takdir etmiştir. Müslim, bu eserine üç binin üzerinde hadis almıştır. Bu hadis kitabı Buhari den sonra ikinci hadis kitabı olarak kabul edilmiştir. Müslim, bu eserine, yalnızca âlimlerin güvenilirliği konusunda görüş birliğine vardığı hadisleri aldığını ifade etmiştir. Sünen-i Tirmizi: Bu eser, Tirmizi olarak tanınan Ebu İsa Muhammed bin İsa tarafından derlenmiştir. Tirmizi, 824 senesinde Özbekistan ın Tirmiz şehrinde doğmuş ve 892 yılında aynı şehirde vefat etmiştir. Tirmizi nin meşhur eserinin adı Sünen dir. Tirmizi eserini fıkıh konularına göre tertip etmiştir. Bu eserinde dört bine yakın hadis bulunmaktadır. Sünen-i Ebu Davud: Bu eser, Ebu Davud adı ile tanınan, Muhammed bin Süleyman es-sicistânî tarafından hazırlanmıştır. Ebu Davud, 834 yılında Sicistan da doğmuş ve 897 yılında Basra da vefat etmiştir. Ebu Davud birçok eser vermiştir. Bunların en meşhuru fıkıh konularına ait derlemiş olduğu Sünen-i Ebu Davud adlı hadis kitabıdır. Bu eserine seçerek yaklaşık beş bin hadis almıştır. Onun eseri hadis kaynakları içinde oldukça önemli bir yere sahip olan Sünen türünün ilki kabul edilmektedir. 53

54 Sünen-i Nesâi: Bu eser, Ebu Abdurrahman Ahmet bin Şuayb tarafından hazırlanmıştır. Nesâi, İran ın Horasan şehrinin Nesâ kasabasında 830 yılında doğmuş ve 915 yılında Mekke de vefat etmiştir. Nesâi, Büyük Sünen adını verdiği ve daha ziyade fıkhî hadislerden derlediği bu eserinden en sahih hadisleri seçerek Sünen (el-müctebâ) adlı eserini oluşturmuştur. Sünen-i İbni Mace: Bu eser, İbni Mace olarak tanınan Muhammed bin Yezid el- Kazvinî tarafından derlenmiştir. İbni Mace, 824 yılında İran ın Kazvin şehrinde doğmuş ve 886 yılında vefat etmiştir. Tefsir, hadis ve tarih alanlarında çeşitli eserleri bulunan İbni Mâce nin en meşhur eseri, Kütübü sittenin altıncı kitabı sayılan Sünen dir. Dört bine kadar hadis içeren Sünen; tertibi, tekrardan uzak ve kısa oluşu bakımından oldukça değerlidir. Kütübü sitte dışında başka hadis kaynakları da vardır. İmam Malik in Muvatta ı, Ahmet bin Hanbel in Müsned i, Darimi nin Sünen i bunlardan bazılarıdır. Bunların yanı sıra Kütübi Erbaa diye bilinen Kuleynî nin el-kafi si, Saduk un el-fakîh i, Tusi nin et-tezhib ve el-istibsar ı ile Meclisi nin Biharu l-envar ı gibi başka hadis kaynakları da vardır. Aşağıdaki tabloyu uygun şekilde doldurunuz. Sahihi Buhari Kütübü sitte 54

55 NELER ÖĞRENDİK? Hadis ve sünnet kavramlarının anlamını örneklerle açıkladık. Hz. Muhammed in değişik olaylar ve sorular karşısında insanları aydınlatmak, Kur an ın bazı ayetlerini daha açık bir dille ifade etmek amacıyla söylediği sözlere hadis denir. Hz. Muhammed in takip ettiği yola, hayatında prensip hâline getirdiği fiil ve davranışlarına sünnet denir. Kısaca, Hz. Peygamberin söz, fiil ve takrirlerine sünnet denir. Hz. Muhammed in sözlerinin ve davranışlarının yerel ve evrensel boyutu hakkında bilgi edindik. Peygamberimiz İslam dinini ilk olarak kendi yaşadığı bölgede yaymaya başlamıştır. Onun ilk muhatabı kendi kavmi olmakla birlikte getirdiği mesajlar tüm insanlığa yöneliktir, evrenseldir. Çünkü o, âlemlere rahmet olarak gönderilmiştir. Peygamberimiz, getirdiği mesajları ilk önce kendi yakın çevresine anlattığı için onun mesajlarının bir yerellik boyutu bir de evrensellik boyutu vardır. Bu iki durumun iyi anlaşılması, İslam dininin daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır. Hz. Muhammed in söz, fiil ve davranışlarında yerellik denildiği zaman; onun kendi dönemine ait bölgesel, kültürel ve ekonomik özellikler anlaşılmaktadır. Evrensellik denildiğinde ise hadis ve sünnetin içerdiği mesajların tüm insanlığa yönelik olması anlaşılmaktadır. Sünnet ve hadislerin, Kur an ı ve İslam ı anlamak bakımından önemini kavradık. Sünnet, Kur an ın açıklayıcısıdır. Sünnet olmadan İslam dinini tam anlamıyla öğrenmek ve yaşamak mümkün değildir. Hz. Peygamberin sünneti, İslam dininde Kur an dan sonra gelen ikinci kaynaktır. İslam âlimlerinin ortak görüşüne göre Hz. Peygamberin Kur an ı açıklama konusunda te kid (destekleyici), tefsir (yorumlayıcı) ve teşrî (hüküm koyuculuğu) olmak üzere üç temel görevi vardır. Kur an da birçok konuda temel ilkeler belirlenmiş, bunların açıklamaları ise Hz. Peygamber tarafından yapılmıştır. Kur an da namaz kılınması, hac ibadeti ve zekât gibi temel görevler emredilmiş, bunların nasıl ve ne şekilde yapılacağı Peygamberimizin sünnetiyle ortaya konulmuştur. İslam ın ve Kur an ın doğru bir şekilde anlaşılması için Peygamberimizin söz ve uygulamaları bilinmeli ve onun sünnetine uygun yaşanmalıdır. Literatürümüzde yer alan temel hadis kitaplarını tanıdık. Günümüze kadar ulaşan temel hadis kitaplarından en meşhurları Kütübü sitte diye bilinen altı hadis kitabıdır. Bunlar; Kur an-ı Kerim den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buhari ile Müslim in Câmiu s-sahih adlı eserleri ile Ebu Davud, Tirmizi, Nesâi ve İbn Mâce nin Sünen türündeki eserlerinden ibarettir. Kütübü sitte dışında başka hadis kaynakları da vardır. İmam Malik in Muvatta ı, Ahmet bin Hanbel in Müsned i, Darimi nin Sünen i bunlardan bazılarıdır. Bunların yanı sıra Kütübi Erbaa diye bilinen Kuleynî nin el-kafi si, Saduk un el-fakîh i, Tusi nin et-tezhib ve el-istibsar ı ile Meclisi nin Biharu l-envar ı gibi başka hadis kaynakları da vardır. 55

56 DEĞERLENDİRME SORULARI 1. Aşağıdakilerden hangisi sünnetin, Kur an-ı Kerim için üstlendiği görevlerden biri değildir? A. Tebdil (değiştiricilik) B. Te kid (destekleyicilik) C. Tefsir veya beyan (açıklayıcılık) D. Teşri (hüküm koyuculuk) 2. Aşağıdakilerden hangisi Kur an ın açıkladığı Hz.Muhammed in özelliklerinden birisi değildir? A. Son peygamber oluşu B. Örnek ahlak sahibi oluşu C. Kur an ın açıklayıcısı oluşu D. Ölümsüz bir varlık oluşu 3. Aşağıdakilerden hangisi, Hz. Muhammed e duyulan sevginin ve bağlılığın bir sonucu olmamalıdır? A. Taklit etmek B. Örnek almak C. İzinden gitmek D. Rehber edinmek 4. Aşağıdakilerden hangisi Kütübü sitte kitapları arasında yer almaz? A. Buhari-Sahih B. Müslim-Sahih C. Tirmizi-Sünen D. Ebu Hureyre-Sünen 5. Aşağıdakilerden hangisi Hz. Muhammed in peygamberlik görevlerinden birisi olamaz? A. Tebliğ B. Müjdeleyici C. Örneklik D. Zorlayıcı 56

57 6. Aşağıdakilerden hangisi Mekkeli müşriklerin Peygamberimizi doğru, dürüst ve güvenilir olduğu için verdiği lakaptır? A. El-Emin B. Er-Rahmet C. En-Nebi D. Er-Resul 7. Aşağıdaki ifadelerden hangisi sünnetin dinî anlamlarından birisi değildir? A. Hz. Peygamberin sözleri B. Hz. Peygamberin davranışları C. Ashabın yaptığı Peygamberimizin onayladığı uygulamalar D. Peygamberimizin devlet başkanlarına gönderdiği mektuplar 8. Aşağıdakilerden hangisi Kütübü sitte müellifleri arasında yer almaz? A. Tirmizi B. Ebu Davud C. Kuleyni D. Müslim 9. Kur an-ı Kerim de Hz. Muhammed in aşağıdaki özelliklerinden hangisi yer almaz? A. Merhametli olması B. Yeme, içme ve giyim şekli C. Ahlaklı olması D. Seçilmiş olması 10. Hz. Muhammed i anlama konusunda aşağıdakilerden hangisi doğru bir ifadedir? A. Onun gibi giyinmek B. Yaşadığı yerleri ziyaret etmek C. Onun yediklerini yemek D. Söz ve davranışlarındaki amaçlara göre hareket etmek 57

58 . ÜNİTEDE ÖĞRENDİKLERİMİZİ NOT EDELİM 58

59 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE TASAVVUFİ YORUMLAR ÖĞRENME ALANI: VAHİY VE AKIL Tasavvufi oluşumlar, insanın dinî yaşantısına ne gibi katkı sağlar? Mevlevîlik hakkında neler biliyorsunuz?

60 Bu ünitenin sonunda; NELER ÖĞRENECEĞİZ? 1. İslam düşüncesinde çeşitli tasavvufi yorumların ortaya çıkış nedenlerini açıklayabileceksiniz. 2. Allah-varlık ve Yaradan-yaratılan ilişkisi hakkında bilgi edineceksiniz. Tasavvufi düşüncede ahlakın yerini ve önemini kavrayacaksınız. 3. Yesevîlik, Mevlevîlik, Nakşibendilik, Kâdirilik ve Alevilik-Bektaşiliğin tasavvufi bir oluşum olduğunu fark edeceksiniz. 4. Cemin yapılışı, çeşitleri ve semah, musahiplik ve gülbenk kavramları hakkında bilgi edineceksiniz. 5. Muharrem ayı ve aşurenin toplumumuzdaki önemini fark edeceksiniz. 6. Nusayrilik hakkında bilgi edineceksiniz. 7. Birlikte yaşama ve hoşgörü bilincine sahip olacaksınız. 8. İslam düşüncesindeki farklı yorumların dinde zenginlik ve çoğulculuk olduğunu kavrayacaksınız. ANAHTAR KAVRAMLAR Allah Ahlak İnsan Tasavvuf Mevlevîlik Nakşibendilik Kâdirilik 60

61 GİRİŞ DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 Bu ünitede tasavvuf kavramı açıklanacak, İslam kültüründe tasavvufi düşüncenin oluşumu hakkında bilgiler verilecektir. Tasavvufi düşüncede ahlakın önemi anlatılacak, toplumumuzda var olan Kâdirilik, Nakşibendilik, Mevlevîlik ve Alevilik- Bektaşilik gibi bazı tasavvufi oluşumlar hakkında açıklamalar yapılacaktır. 1. Tasavvufi Düşüncenin Oluşumu!? Tasavvufi Tasavvuf nedir? Tasavvuf, İslam ın temel ilkelerine dayanarak nefsi arındırma, ahlakı güzelleştirme ve bu şekilde dini yaşayarak Allah a ulaşma yoludur. Tasavvuf, insanın ahlaki yönden gelişmesini ve olgunlaşmasını amaç edinir. Tasavvufi düşüncede insanın, yaratıcısına karşı yaptığı ibadet ve görevlerinde manevi yönünü canlı tutması amaçlanır. Tasavvufi düşüncede, yapılan işlerde samimiyet ve ihlas önemlidir. Tasavvuf, VIII. yüzyılın ortalarında oluşan, IX. yüzyılın sonlarına doğru kurumsallaşan bir disiplindir. Tasavvuf; insanı, Allah ı sevmeye ve davranışlarında Allah ın hoşnutluğunu kazanmaya yönlendiren dinî akımdır. Tasavvufun asıl kaynağı Kur an ve Sünnet tir. Tasavvuf yoluna koyulan insana mutasavvıf veya sufi denir. Tasavvufi düşünce çeşitli aşamalardan geçerek günümüze kadar gelmiştir. düşünce nasıl ortaya çıkmıştır? Hz. Muhammed in sade bir hayat yaşaması, maddi şeylere değer vermemesi ve malını Allah yolunda harcaması gibi davranışları, tasavvufi düşüncenin temellerini oluşturur. İslam ın ilk dönemlerinde Müslümanlar ibadete, kalp temizliğine, haramlardan kaçınmaya, kötülüklerden uzak durmaya ve insanlarla olan ilişkilere son derece önem vermişlerdir. İlk dönem inananların hayatları sade ve tertemiz bir dinî yaşam içerisinde geçmiştir. Onlar, Allah ın huzurunda büyük bir sorumluluk duygusu içinde hareket ederek söz ve davranışlarına dikkat etmişlerdir. Tasavvufi düşüncenin temeli bu dönemde oluşmuş olsa da kurumsallaşması daha sonraki dönemlerde olmuştur. Hasan Basri ve Rabia Adeviyye gibi tanınmış sufiler bu dönemin devamında ortaya çıkmışlardır. Tasavvufi düşüncenin kurumsallaşması IX. yüzyılın sonlarına doğru gerçekleşmiştir. Hz. Muhammed in vefatından sonra ortaya çıkan siyasi anlaşmazlıklar, dinin özünden çok dış görünüşüne önem verme gibi olumsuz tutumlar tasavvufi düşün- 61

62 cenin oluşumunu hızlandıran etkenler olmuştur. Bazı devlet yöneticilerinin adaletsiz yönetimleri, siyasi çıkarlar, servet düşkünlüğünün artması, iç karışıklıklar ve dinin özünden çok dış görünüşüne önem veren uygulamalar sonucunda, bazı Müslümanlar, kendilerini toplumdan soyutlayarak tamamen zikre ve dinî sohbetlere yöneldiler. Bu düşünceye sahip olan Müslümanlar, İslam ın özünden uzaklaştıran olumsuzluklar karşısında, Hz. Peygamber ve onun arkadaşlarının yaşayışlarını örnek alma çabası içine girdiler. Bu anlayışın sonucu olarak Hicri II. yüzyılda tasavvuf düşüncesi ortaya çıkmıştır. Bu asrın sonuna doğru diğer ilim dallarından ayrı olarak tasavvuf bir ilim dalı hâline gelmiştir. Zinnun Mısri ve Beyazıd Bistami bu dönemin en ünlü sufileridir. E Biliyor musunuz? Tasavvufi düşünce, toplumda sosyal ve siyasal olayların yol açtığı dinî ve ahlaki değerlerdeki yozlaşmanın önüne geçmek ve yeniden dinin özüne uygun yaşanmasını sağlamak amacıyla ortaya çıkmıştır. Tasavvuf, on ikinci yüzyılın sonlarından itibaren, geniş kitleler üzerinde kendini hissettirmiştir. Tasavvufi sohbetler daha düzenli, daha disiplinli bir kuruma dönüşmüştür. Bu belirli prensipleri olan oluşumlara tarikat denilmiştir. Tarikat, bireyi Allah a götüren yollardandır. Tarikatlar, tasavvufi düşüncenin öğretildiği ve uygulama alanına geçirildiği kurumlardır. Tasavvufi bir oluşum olan tarikatlar, bir âlimin etrafında şekillenmiştir. Abdulkadir Geylani, Ahmet Rifai, Ahmet Yesevî bu dönemde yetişen mutasavvıflardır. Selçuklular ve Osmanlılar zamanında ise Mevlana ya nispet edilen Mevlevîlik, Anadolu da Hacı Bektaş Veli ye nispet edilen Bektaşilik, Hacı Bayram Veli ye nispet edilen Bayramiyye, Aziz Mahmut Hüdai ye nispet edilen Celvetiyye, Ahî Evran diye bilinen Şeyh Nasîrüddin e nispet edilen Ahilik gibi tasavvuf ekolleri oluşmuştur. Tasavvufi düşüncenin Türk toplumunun kültürel, manevi, edebi ve dinî yaşamı üzerinde çok önemli etkileri olmuştur. Sufiler ise; Türkler in Müslüman olmalarında ve Anadolu nun İslamlaşmasında önemli rol oynamışlardır. Türkler arasında Ahmet Yesevî, Mevlana, Yunus Emre gibi çok önemli mutasavvıflar yetişmiştir. E Bilgi kutusu Kalbini manevi kirlerden temizleyen, Allah tan başka her şeyi gönlünden çıkaran, ruhunu Hakk ın zikri ile süsleyen tasavvuf ehline mutasavvıf denilir. 62

63 2. Tasavvufi Düşüncede Allah-Varlık İlişkisi İnsanoğlu var olduğu günden beri, varlık ve Allah ilişkisine ilgi duymuştur. Bütün dinler, felsefi sistemler genellikle bu ilişkiyi çözmeye ve anlatmaya çalışmıştır. Tasavvufi düşüncede varlık konusu önemli bir yer tutar. İslam ın tevhit inancı, tasavvufi düşüncede, Allah-varlık anlayışını doğurmuş ve bu anlayışın hayatın her safhasında hissedilmesini sağlamıştır. Tasavvufi düşüncede Allah-varlık ilişkisi, Allah; Yaradan, varlık; yaratılan şeklinde açıklanmıştır. Kur an-ı Kerim de Allah-varlık Yaradan-yaratılan konusuna vurgu yapılmıştır. Bu ilişkide; a. Allah, tüm varlığın yaratıcısı ve sahibidir. b. Allah, tüm varlıkları bir düzen ve ölçü içinde yaratmıştır. c. Tüm varlıklar, Allah ın varlığına, birliğine ve gücüne birer delildir. Kur an daki Allah-varlık ilişkisinden hareket eden tasavvufi düşünce, önce insanı kendi varlığı hakkında bilinçlendirmeyi, bunun sonucunda da insanın Allah ı daha yakından tanımasını amaç edinmiştir. Resim : Tasavvufi düşüncede Allah, tüm varlığın yaratıcısı ve sahibidir. Tasavvufi düşünceye göre, her varlık Allah ın cemal (güzellik) sıfatından bir iz taşır. Bu cemal sıfatının bir sonucu olarak her varlık, sevilmeye layıktır. Ancak asıl sevilmesi gereken varlık, bütün güzellikleri yaratan cemal sahibi Yüce Allah tır. Tasavvufi düşünceyle yoğrulmuş bir mutasavvıf, kâinata ve her varlığa bu gözle bakar. Bu durum tasavvufi düşüncedeki Yaradan-yaratılan düşüncesinin bir tezahürüdür. 63

64 3. Tasavvufi Düşüncenin Ahlaki Boyutu! Tasavvufi düşüncede ahlakın yeri ve önemi nedir? Ahlak sözlükte, huy seciye, tabiat, mizaç, karakter anlamlarına gelmektedir. Terim olarak ise, insanın iyi veya kötü olarak nitelendirilmesine sebep olan huylarına, söz ve davranışlarına ahlak denir. İslam ahlakının temel esasları Kur an-ı Kerim e ve Peygamberimizin örnek davranışlarına dayanır. Bir anlamda Kur an, ahlakın evrensel kaynağıdır. Peygamber Efendimiz de bunun en güzel örneğini temsil etmektedir. O, hayatı boyunca hep Kur an ın belirlediği ahlaki ölçülere uygun yaşamıştır. Nitekim Peygamber Efendimizin ahlakına dair Hz. Aişe ye yöneltilen bir soruda o; Kur an okumuyor musunuz? Onun ahlakı Kur an dır. (Müslim, Müsafirin, 139.) şeklinde cevap vermiştir. Ayrıca Kur an daki; Şüphesiz sen yüce bir ahlak üzeresin. (Kalem suresi, 4. ayet.) ayeti bu hakikati desteklemektedir. Kur an ın öngördüğü ve Hz. Muhammed in bizzat yaşayarak örnek olduğu güzel ahlak ilkeleri mutasavvıflar tarafından uygulanmaya çalışılmıştır. Mutasavvıflar, tasavvufi yaşamda, ibadet ve zikrin yanında ahlaki faaliyet ve faziletlerin de önemli olduğunu belirtmişlerdir. Nitekim Ebu l-hasan en- Nuri ye göre Tasavvuf ne birtakım merasimler ne de bir bilgi yığınıdır; aksine tasavvuf yalnızca ahlaktır. (Selçuk Eraydın, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 340.) diyerek tasavvufi düşüncenin ahlaki boyutuna vurgu yapmıştır. E Biliyor musunuz? İlk dönem mutasavvıflarından olan Hasan Basri, takva ehlinin; doğru sözlülük, ahde vefa, sıla-i rahim (akraba ziyareti), yoksullara merhamet, gurur ve kibirden arınmışlık, insanlarla iyi geçinme, güzel huy gibi ahlaki faziletlerle tanınabileceğini belirtmiştir. Tasavvufi anlayışa göre hem dinin hem de aklın reddettiği bütün kötü huyların ve çirkin davranışların kaynağı nefistir. Tasavvufi ahlakta çoğunlukla insanın manevi benliğinin yüksek tarafını temsil eden ruh, meleğe; nefis ise şeytana benzetilir. Bu yüzden ahlaki fenalıklar ancak zikir ve sakınma ile uzaklaştırılır. Nefsin kötü eğilimlerini kırmak ise onu kötü huylarından arındırmak suretiyle önlenebilir. Tasavvufi ahlakta nefse karşı verilmesi öngörülen bu savaş, bir nevi iradeyi hür kılma, insanın ahlaki mükemmelliğe ulaşmasını ve Allah a yakınlaşmasını önleyen bedenî ve dünyevî tutkuların bağımlılığından kurtulma mücadelesidir. 64

65 Sabırlı ol. Sözünde dur. Kanaat sahibi ol. Kalbini temiz tut. Öfkene hâkim ol. Temizliğe dikkat et. Asla adaletten ayrılma. Vaktini hayırlı işlerde değerlendir. Başkalarının kusurlarını araştırma. Kendin için istemediğini başkası için de isteme. Yukarıda tasavvufi düşüncede önemli olan bazı ahlaki ilkeler verilmiştir. Piramidin boş kalan yerlerini siz tamamlayarak zirveye çıkınız. 65

66 4. Kültürümüzde Etkin Olan Tasavvufi Yorumlar! İnsanın manevi yönden olgunlaşmasında Yüce Allah ı ve Peygamberimizi anmanın katkısı nedir? Hz. Peygamberden günümüze İslam dininin anlaşılma ve yorumlama biçimleri Kur an ve sünnetin özüne uygun olarak çeşitli şekillerde olmuştur. Tasavvufi yorum, bu çeşitlilik içinde yer alır. Tasavvufi düşünce, İslamiyet in farklı kültür ve medeniyetlere mensup insanlara ulaşmasında büyük katkı sağlamıştır. Kâdirilik, Nakşibendilik, Mevlevîlik ve Alevilik-Bektaşilik gibi tasavvufi oluşumlar bunlardan bazılarıdır. 4.1.Yesevîlik? Ahmet Kuruluşundan günümüze kadar Orta Asya da çok geniş bir bölgeyi etkisi altına alan ve varlığını Anadolu da da devam ettiren Yesevî tarikatı Hoca Ahmet Yesevî nin fikirleri etrafında oluşmuştur. Yesevî kimdir? Ahmet Yesevî, XI. yüzyılın sonlarına doğru Batı Türkistan da, bugünkü Kazakistan sınırları içinde bulunan Çimkent bölgesinin Sayram şehrinde doğmuştur. Doğum tarihi hakkında kesin bir bilgi yoktur. Ahmet Yesevî, tasavvuf eğitimini ilk olarak yaşadığı şehir olan Yesi de, Aslan Baba dan almıştır. Sonra Buhara ya gidip Şeyh Yusuf Hemedanî nin talebesi olmuştur. Ahmet Yesevî, eğitimini burada tamamlamış ve hocasının çok değer verdiği bir müridi olarak onun sevgisini kazanmıştır. Yesi şehrinde Aslan Baba dan aldığı tasavvuf eğitiminin ardından Buhara şehrinde de Şeyh Yusuf Hemedanî den öğrendiği dinî ilimlerle eğitimini tamamlamıştır. Hayatının sonuna kadar İslam ı insanlara öğretmeye çalışan Hoca Ahmet Yesevî, Türkistan ın Yesi şehrinde 1166 yılında vefat etmiştir. E Unutmayalım Hoca Ahmet Yesevî Allah ve peygambere büyük bir aşkla bağlıdır. Türkistan da ona Hazreti Türkistan, Pir-i Türkistan (Türkistan Büyüğü) denilmektedir. Türkler onun etrafında oluşan Yeseviyye Tarikatı ından etkilenmiştir. Yesevîlik Horasan, İran ve Azerbaycan Türkleri arasında da benimsenmiştir. O zamanlar Rum diyarı olan Anadolu ya fetihler başladığı dönemde Hoca Ahmet Yesevî, müritlerini önden Anadolu içlerine göndermiş, buralarda söz ve davranışlarıyla örnek olmaları- 66

67 nı ve İslam dinini anlatmalarını istemiştir. Ahmet Yesevî nin Anadolu ya gönderdiği talebelerine Alp Erenler denilmiştir. İlk fetihlerle birlikte Alp Erenler, Horasan erenleri olarak Anadolu ya girmiştir. Yetiştirdiği dervişler, onun öğretilerini Türkistan dan Volga boylarına, Kafkasya ya ve Anadolu ya kadar geniş alanlara yaymış ve adına kurulmuş olan Yeseviyye veya Yesevîlik tarikatını günümüze kadar yaşatmışlardır. Yesevîlik; Türk dili ve kültürüyle güçlendikten sonra Maveraünnehir ve Harezm bölgesinde hızla yayılmıştır. Yesevîlik, bu hızlı gelişim sonucunda Hicri VII. (Miladi XIII.) yüzyılda başta Hacı Bektaş Veli olmak üzere müritleri tarafından Anadolu ya taşınmıştır. Anadolu da varlığını Bektaşilik ve Nakşibendîlik tarikatları ile devam ettiren Yesevî tarikatının en önemli özelliği, tasavvuf kültürü ile Türkçenin bir araya getirilmesidir. Hacı Bektaş Veli ve Sarı Saltuk, Ahmet Yesevî nin Anadolu ya manevi fetihler için yolladığı halifeleridir. Hoca Ahmet Yesevî dinî ve ahlaki öğütlerini, peygamber ailesine olan sevgisini, dünya zevkleri ve düşkünlüğünün zararlarını, hikmetler hâlinde anlatmaya çalışmıştır. Söylediği hikmetli sözlerle insanların gönüllerine hitap etmiş ve çok tesirli olmuştur. Dinî öğütleri genellikle basit ve sade bir dille şiir şeklinde söylemiş, yeri geldikçe de kısa hikâyelere yer vermiştir. Hoca Ahmet Yesevî nin söylemiş olduğu hikmetli sözleri, Divan-ı Hikmet isimli eserde toplanmıştır. Daha sonraki asırlarda yaşamış pek çok şaire ilham kaynağı olan bu eser, günümüzde hâla elden ele dolaşmakta ve okunmaktadır. Ahmed Yesevî nin Divân-ı Hikmet adı altında toplanmış olan şiirleri; dervişlerin faziletleri ile ilgili methiyeler, Hz.Peygamber ve büyük İslam sufîleriyle ilgili kıt alar, dünyanın durumundan şikâyet, kıyametin yaklaşması, cennet ve cehennem hikâyeleri gibi konuları ele alır. Ehl-i sünnet tasavvuf tarikatlarından sayılan Yeseviye tarikatı, bütün sünnetleri kabul etmiş, müritlerinin dinin hükümlerini eksiksiz yerine getirmelerini imanın şartlarından saymıştır Kâdirilik İslam dünyasındaki tasavvufi oluşumlardan biri olan Kâdirilik, Abdulkadir Geylani nin düşünceleri etrafında oluşmuştur. Abdulkadir Geylani, Hazar bölgesindeki Geylan da 1077 yılında doğmuştur. Etkili ve akıcı bir usluba sahip olduğu için verdiği dinî sohbetlerle çevresindeki insanları etkilemiş ve fikirlerini geniş kitlelere ulaştırmıştır. Kâdirilik, Asya dan Balkanlara ve Orta Doğu dan Afrika ya kadar geniş bir coğrafyaya yayılmıştır. Kâdirilik, insanın görevlerini hatırlatarak dinî emir ve yasaklara uymayı öğütler. Kâdirilik öğretisi, insanın tövbe ederek Allah a ibadete yönelmesini ve her işinde ihlas ve samimiyetle hareket etmesini tavsiye eder. Kâdirilikte fakir ve muhtaç kimselerin yardımına koşmak en önemli görevlerden sayılır. Kâdirîlikte Allah ın isimlerinin zikredilmesine ve Hz. Peygambere salâvat getirilmesine önem verilerek nefsin 67

68 kötülüklerden arındırılması ve güzel huylar edinmesi istenir. E Not edelim Kâdirilikte önem verilen beş temel ilke vardır: 1. Allah ın rızası için çalışmak 2. Allah ın yasaklarından uzak durmak 3. Nimetin değerini bilip şükretmek 4. Hizmeti ibadet niyetiyle yapmak 5. Yardımlaşmayı artırmak (İslam Ansiklopedisi, Türkiye Diyanet Vakfı, C 24, s.133.) 4.3. Nakşibendilik Nakşibendilik, Bahaeddin Nakşibend in düşünceleri etrafında oluşan tasavvufi bir oluşumdur. Bahaeddin Nakşibend, 1318 yılında Buhara da doğmuştur. Nakşibendilik te içten ve sessiz olarak Allah ı zikretmek önemlidir. Bu şekilde insanın kötü arzularının giderileceğine inanılır. Allah ı çokça anan insan, onun sevgisini kalbine yerleştirir, nakşeder. Nakşetmek kavramından hareketle bu tasavvufi oluşuma Nakşibendilik adı verilmiştir. Nakşibendiliğin en önemli prensiplerinden biri ilim ve irfan meclislerinde ahlaklı insanlarla birlikte olmak ve onlarla sohbet yapmaktır. Nakşibendilik te bu prensibe sohbet adı verilir. Bu tasavvufi yorumda Kur an ve sünnete bağlılık ve ibadete devamlılık önemlidir. E Bilgi kutusu Nakşibendilikte önem verilen başlıca ilkeler şunlardır: 1. Gönlünde Allah tan başkasına yer vermemek 2. Allah ı daima hatırlamak ve çokça zikretmek 3. Kalbi kötü düşüncelerden arındırmak 4. Her an bilinçli olmak 5. Her anı iyi değerlendirmek (İslam Ansiklopedisi, Türkiye Diyanet Vakfı, C 32, s. 335.) 68

69 Nakşibendilik yorumunu temsil eden önemli şahsiyetlerden bazıları, İmam Rabbani ve Mevlana Halid dir. Nakşibendilik, Bahaeddin Nakşibend in öğrencileri aracılığıyla Türkistan, Anadolu ve Hindistan olmak üzere geniş bir alana yayılmıştır Resim : Bahaeddin Naksibend in Buhara daki türbesi Mevlevîlik Mevlana Celaleddin Rumi nin düşünceleri çerçevesinde kurulan tarikattır. Mevlana, 1207 yılında bugünkü Afganistan ın Belh şehrinde doğmuş, 1273 yılında Konya da vefat etmiştir. Mevlana nın oğlu Sultan Veled, hayatını babasının düşüncelerini yaymaya adadığı ve bu tasavvufi yorumu sistemleştirdiği için Mevlevîlik in asıl kurucusu sayılır. Mevlana Celâleddin Rumi, dostlarının katıldığı özel toplantılar düzenlemiş, dinî sohbetler yapmış, şiir söylemiş, zikrederek sema yapmıştır. Zamanla bir tören niteliği kazanan bu toplantılar belli kurallara, belli görüş ve düşünce ilkelerine bağlanmıştır. Toplantılarda ney, kudüm ve benzeri çalgıların çalındığı zikirler, törenler daha derli toplu ve ölçülü yapılmaya başlanmıştır. Kısa bir süre içinde geniş bir alana yayılan ve halk arasında büyük bir ilgi uyandıran bu toplantılara katılanların sayısı artmıştır. Bu düşünce, İran, Arabistan ve Anadolu nun birçok yerinde kabul görmüştür. Mevlana nın ölümünden sonra oğlu Sultan Veled, aynı yoldan giderek, babasının düzenlediği toplantılara ve bunlarda yapılan sema, zikir ve benzeri törenlere, bir tarikat niteliği kazandırmıştır. Törenlere katılmak, toplantılarda bulunmak, sema meclisine ve zikre girmek için birtakım değişmez kurallar koymuştur. 69

70 Resim : Konya daki Mevlana türbesi. Mevlevîliğe göre tasavvuf eğitimin amacı insanın kendine gelmesini, kendini bulmasını sağlamaktır. Gerçeğe ulaşmanın asıl yolu aşk ve cezbedir. Mevlevîliğin en önemli iki özelliği sema ve çiledir. Mevlevîlikte başlıca tarikat ayini, sema (âyin-i şerif) dır. Belli kurallar içinde ve müzik eşliğinde yapılan semadan başka zikir telkini, taç ve hırka giyme, halvet, tarikata giriş, halifelik verme de belli kurallara bağlanmıştır. Halvet, diğer tarikatlarda olduğu gibi kırk gün süren bir ibadet, riyazet biçiminde değil, tekkede hizmet biçiminde uygulanır. Bin bir gün süren bu halveti (çile) tamamlayan kişiye derviş adı verilir. Mevlana hayatı boyunca insanlara, Allah ı sevdirme gayreti içinde olmuştur. Farsça yazmış olduğu Mesnevi adlı eserinde, veciz şiirlerle, kısa ibretlik hikâyelerle insanların gönlüne hitap etmiş ve dini sevdirmeye çalışmıştır. Mesnevi de insanlara sevgiyi, gerçek aşkı, örnek insan olmayı öğütlemiş ve insanların güzel ahlaklı, dürüst, çalışkan, alçakgönüllü, sabırlı, doğru sözlü olmalarını istemiştir. O, insanlara hoşgörüyle yaklaşmıştır. Mevlevîlik Türk düşünce ve sanat hayatına önemli etki ve katkıları olan bir tarikattır. Mevlana nın düşünceleri yüzyıllar boyunca etkisini sürdürmüş, günümüze kadar canlılığını koruyabilmiştir. Mevlevi tekkeleri, tarikat faaliyetlerinin yanı sıra bir sanat ve kültür kurumu gibi çalışmış, baştan beri birçok şair, yazar ve bestecinin yetiştiği merkezler olmuştur. 70

71 E Bilgi kutusu DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 7 Mevlevîlikte önem verilen başlıca şunlardır: 1. İnsanlığa hizmet etmek 2. Her zaman iyi ve güzel davranışın örneği olmak 3. Mesnevi okumak ve mutasavvıf olmak 4. Aklı iyi kullanmak, hikmet sahibi olmak 5. Dindar olmak 6. Maddi ve manevi bakımdan temiz olmak 7. Mevlana yı pir tanımak 8. Allah tan, Hz. Muhammed den sonra Mevlana ya bağlanmak, ona gönülden inanmak 9. Bilimle uğraşmak, bilgi sahibi olmak 10. Alçakgönüllü, sabırlı, güler yüzlü, hoşgörülü ve nazik olmak 4.5. Alevilik-Bektaşilik Alevi Ali yi seven, ona saygı duyan ve ona taraftar olan kişi anlamlarına gelir. Aleviler; Allah ın birliğine (tevhide) ve adaletine inanan, Hz. Muhammed i son Peygamber olarak kabul eden, kutsal kitabı Kur an-ı Kerim olan, Hz. Muhammed in ehl-i beytini seven Müslümanlardır. Alevilik-Bektaşilik; Yesevîlik, Mevlevîlik, Nakşibendilik, Kâdirilik gibi tasavvufi bir oluşumdur. Alevilik-Bektaşilik düşüncesinin oluşumu ve gelişiminde Hacı Bektaş Veli nin önemli bir rolü olmuştur. Hacı Bektaş Veli, 1281 yılında Horasan ın Nişapur şehrinde doğmuş, 1338 yılında Nevşehir in Hacı Bektaş ilçesinde vefat etmiştir. Hacı Bektaş Veli, Bektaşilik düşüncesinin kurucusudur. Hacı Bektaş Veli, öğrencileriyle birlikte Pir-i Türkistan olarak bilinen Hoca Ahmet Yesevî nin, Allah sevgisi ve güzel ahlakı esas alan öğretisini, Anadolu ya taşımıştır. Anadolu ya göç eden Türklerin siyasi istikrara kavuşmasında, birlik ve beraberlik bağlarının güçlenmesinde, Hacı Bektaş Veli nin büyük katkıları olmuştur. Ahmet Yesevî nin manevi ocağından beslenen Hacı Bektaş Veli, bir Horasan ereni olarak Anadolu da, adalet ve özgürlük gibi değerleri yaymış ve birlikte yaşama kültürünü geliştirmiştir. Bu çabalarından dolayı Hacı Bektaş Veli, Anadolu halkının değer verdiği manevi önderler arasında yer almıştır. 71

72 Resim : Nevşehir deki Hacı Bektaş Veli camii ve türbesi. Hacı Bektaş Veli nin Makâlât adlı eseri, Bektaşilik düşüncesinin oluşmasında önemli bir yere sahiptir. Bu eserde, İslam ın itikat, ibadet, ahlak konularıyla ilgili bilgiler vardır. Hacı Bektaş Veli, bu konularla ilgili görüşlerini dört kapı kırk makam ilkesine göre açıklamıştır. O, Makâlât adlı eserinde, insanın Allah a dört kapı kırk makamdan geçerek ulaşabileceğini ifade etmiştir. Bu kırk makamın on tanesi, şeriat içindedir. On tanesi marifet içindedir. On tanesi tarikat içindedir. On tanesi de hakikat içindedir. Hacı Bektaş Veli, en önemli eserlerinden biri olan Makâlât ta, insanın sonsuz âlemdeki kurtuluşunun ancak dengeli, iyi ahlaklı bir yaşam sürmesiyle mümkün olduğunu anlatmıştır. Dilenmeyi, başkasının sırtından geçinmeyi kesinlikle reddetmiştir. Çalışmayı, helâl kazanıp helâl yemeyi, imkânları ölçüsünde paylaşmayı inancının temel değerlerinden saymıştır. Bütün uygulamalarıyla insanı düşündürmeye, kendi varlığındaki güzellikleri alçak gönüllülük içinde fark ettirmeye çalışmıştır. Bektaşiliğin amacı olgun yani kâmil insan yetiştirmektir. Alevilik-Bektaşilik düşüncesinin temel kaynakları arasında yer alan Mâkâlat ta namaz, zekât, oruç ve hac gibi ibadet konuları da yer alır. Bu ibadetler, aynı zamanda Hz. Muhammed ile Hz. Ali nin buyruğu olarak kabul edilmiştir. Hacı Bektaş Veli nin hayatının anlatıldığı Velâyetname adlı eser, Alevilik-Bektaşilik düşüncesinin temel kaynakları arasında yer almaktadır. Bu eserde, buyruklara, 72

73 ozanlar tarafından söylenmiş deyiş ve nefeslere yer verilmiştir. Velâyetname de eski Türk inançlarına dair bazı inanç motifleri görülmekle beraber başta Allah inancı ve Hz. Muhammed in peygamberliği olmak üzere İslamî inanç esaslarına atıflar da yer almaktadır. Buyruklar; zikir, tövbe, ilahî aşk, insan-ı kâmil, tevazu ve murakabe gibi tüm tasavvufi yorumları içerir. E Bilgi kutusu Alevilik-Bektaşilik ile ilgili bazı kavram ve deyimler şunlardır: Deyiş, nefes, üç sünnet yedi farz, muharrem orucu, mürebbi, musahip, pir, talip, semah, cem, rehber, sofracı. Buyruklarda yer alan en önemli hususlardan biri üç sünnet, yedi farz kavramıdır. Üç sünnet; hakkı zikretmek, kalpte düşmanlığa yer vermemek ve yola teslim olmaktır. Yedi farz ise sırrını izhar etmemek, gördüğünü örtmek, özür ile niyaz eylemek, mürebbi hakkını gözetmek, musahip hakkını gözetmek, tövbe almak ve taç giyip özünü üstada teslim etmek şeklindedir. Buyruklarda, toplumu doğru bir şekilde Hakk a ulaştırmak için Kur an ın bilinmesinin ve davranışların Kur an a uygun olmasının gerekli olduğu belirtilir. Buyruklarda dile getirilen; Ayetsiz, kitapsız söz söyleyip nasihat eden pirin söylediği sözler saygın değildir. Söylenen sözün kesinlikle Kur an a uygun olması gerekir. ifadesi bu durumu açıklar. Alevilik-Bektaşilik düşüncesi diğer tasavvufi oluşumlar gibi İslam ın ahlaki prensipleri üzerinde önemle durur ve bu prensiplerin insanlar arasında yaygınlaşmasını gaye edinir. Buyruklarda, Alevilik-Bektaşilik yolunun sevgi ve dostluk yolu olduğu şu şekilde ifade edilir: Yolumuz sevgi ve dostluk üzerine kurulmuştur. Dergâhımızda kışkırtıcı, bozguncu ve karıştırıcılara yer yoktur. Çekememezlik, kıskançlık, kendini beğenme, kin, inat, arkadan konuşma, dedikodu, başkasını suçlama, iftira, küfür, zulüm, yalan ve cinayet Tanrı nın yasak ettiği işlerdir. Bir talip tüm bu kötülükleri benliğinden uzaklaştırıp yüreğinden silmelidir. Talip, eli ile koymadığını almaz, gerekmezse söz söylemez. O, kulağı ile duymadığına duydum demez, gözü ile görmediğine gördüm demez... Alevilik-Bektaşilik düşüncesinde, ehl-i beyt sevgisi önemli bir yer tutar. Ehl-i beyt sözcük olarak ev halkı demektir. Bu düşüncede, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin soyundan gelenleri sevmek ve onlara saygı duymak önemlidir. 73

74 E Bilgi kutusu Alevilik-Bektaşilik düşüncesinde önemli bir yer tutan ahlaki ilkelerden bazıları şunlardır: 1.Edepli olmak 2.Tamah etmemek 3.Haramdan uzaklaşmak 4.Alçakgönüllü olmak 5.Kimseye acı ve zarar vermemek (Cabbar Kulu, Kitab-ı Cabbar Kulu, s. 82.) Cem ve Cemevi Cem; toplanmak, bir araya gelmek, bütünleşmek demektir. Alevilik-Bektaşilikte cem, bir araya gelinerek yapılır ve cemi, dede yönetir. Cem her zaman yapılmakla birlikte yılın belli zamanlarında yapılan cemler de vardır. Örneğin, Abdal Musa cemi, dardan indirme cemi, ikrar cemi, düşkünlükten kaldırma cemi, Muharrem cemi, Hızır cemi ve Nevruz cemi bunlardan bazılarıdır. Ceme katılan kişiler aşkla Allah a yönelirler. Yüreklerinin Allah sevgisiyle dolmasını sağlarlar. Cemde okunan gülbank, dua, on iki imam aşkına söylenen düvaz, deyiş ve nefesler arasında sık aralıklarla topluca Allah Allah denir. Böylece Hakk a olan inanç ve ikrar tazelenmiş olur. Cemde tevhitler (Lâ ilâhe illallâh) okunur. Eller göğüslere konarak Hz. Muhammed ve ehl-i beytine salâvatlar getirilir ve işlenmiş olan günahlar için tövbe istiğfar edilir. Dargın ve küskünler barışır, ceme katılanların birbirlerine helâllik vermesi sağlanır. Cemevi, cemin yapıldığı yerdir. Bunun yanında tasavvufi sohbetlerin yapıldığı bu mekânlar, duruma göre yoksullara aşevi, misafirhane, birlik, dirlik ve kardeşlik evi olmuştur. Buralar, ilim, eğitim ve kültür evi olarak da kullanılmaktadır. Cemler, daha önceleri, dergâh ve tekke gibi mekânlarda yapılırdı. Zamanla şehirleşme ile birlikte kentlerde cemevi adı verilen mekânlar yapılmış ve cemler buralarda yapılmaya başlanmıştır. Yılın belli zamanlarında yapılan bazı cemler bulunmaktadır. Yılın ilk cemi yol büyüklerinden Abdal Musa adına yapılır. Küskünlerin barıştırılması ve birliğin sağlanması amacıyla yapılan bu cem, Abdal Musa cemi olarak adlandırılır. 74

75 Cem çeşitlerinden biri de dârdan indirme cemidir. Alevilikte, ölen kişi için Hakk a yürüdü ifadesi kullanılır. Hakk a yürüyen (ölen) bir kişinin yedisi veya kırkında kurban kesilip lokma dağıtılan cem, dâr cemi olarak adlandırılır. Alevilik-Bektaşilikte bir başkasının hakkını çiğneyen, herhangi bir kişiye zarar verecek davranışlarda bulunan ve birbiriyle küs olan kimseler düşkün sayılır. İşlediği hata nedeniyle yol düşkünü ilan edildikten sonra tövbe ederek üzerindeki kul hakkını iade eden kişiler için düşkünlükten kaldırma cemi yapılır Cemin Yapılışı Alevilik-Bektaşilikte cemin önemli bir yeri vardır. Bir araya gelinerek topluca yapılan cemi, başından sonuna kadar dede yönetir. Dede, Hz. Muhammed in manevi makamına (posta) oturur. Bu esnada Hz. Ali postuna oturan rehber, dedenin yanındaki yerini alır. Gelen insanların ayakkabılarından sorumlu olan iznikçi, içeriye rahat girilmesini sağlayan kapıcı, içeriye girenlere yer gösteren gözcü, gelen lokmaları alan lokmacı ve kurban kesme işlemini yerine getiren kurbancı, bağlama çalıp söyleyecek zakir ve diğer hizmet sahipleri yerlerini alırlar. Dede dua okuyarak cemi başlatır. Dede ilk önce dargın ve küskün olanlar varsa onları barıştırır. Daha sonra sırasıyla on iki hizmeti yerine getirecek canların duası, delil hizmeti (çerağ uyandırma), tezekkâr hizmeti (abdest aldırma), kurban ve lokma hizmeti ve diğer hizmetler yerine getirilerek cem birlenir. Topluca tövbe istiğfâr edilir. Zâkir (aşık), bağlama eşliğinde düvâzdeh-imâm, tevhit, miraçlama ve mersiyeler okur. Daha sonra semahlar dönülür. Sakka hizmetinde bulunanlar Kerbelâ da 72 evladı ve yâranıyla birlikte susuz bırakılan ve şehit edilen Peygamber torunu Hz. Hüseyin aşkına su dağıtırlar. Son olarak getirilen lokmalar, kesilen kurbanlar dede tarafından dualandıktan sonra dağıtılır. sonra Dede hizmet yapanlara dua eder. Dede, hizmet aralarında çeşitli konularda sohbetler verir. Cemin sonunda dede şöyle dua eder: Bismişah! Allah, Allah. Oturan, duran, kovsuz gıybetsiz Hakk Muhammed Ali deyip evine varan tüm canların Yüce Allah dildeki dileğine, gönüldeki muradına vasıl eyleye. Gerçeğe hû Cemlerde gönüllerdeki Hakk sevgisi Allah, Allah sesleriyle dışa vurulurken, Hakk ın kelamı olan Kur an-ı Kerim den pek çok ayet okunur. Bir hizmetten başka bir hizmete geçilirken mutlaka bir ayet okunur. Meselâ; Sakka hizmeti yapılırken; İnkâr edenler, göklerle yer bitişik bir hâlde iken bizim, onları birbirinden kopardığımızı ve her canlı şeyi sudan yarattığımızı görüp düşünmediler mi? Yine de inanmazlar mı? (Enbiya suresi, 30. ayet.) ayeti okunur. Kurban kesimi sırasında ise, Sâffât suresi ayetleri okunur. Alevilik-Bektaşilik düşüncesinin temel kaynakları arasında yer alan Erkan ve Buyruk kitapları incelendiğinde cemdeki pek çok uygulamanın, Kur an ayetleriyle temellendirildiği ve ilgili ayetlerin bu uygulama sırasında okunduğu görülmektedir. 75

76 Semah Semah, ilahî aşkı ruhunda duymaya, o aşkla Allah ın güzel isimlerinden herhangi birini anarak ayakta dönmeye denir. Semah, okunan ilahiler eşliğinde elleri gökyüzüne doğru uzatarak Hakk ın birliğini çokça zikretmektir. Evrende bulunan her şeyin döndüğünden hareketle Aleviler, Allah a olan aşk ve sevgilerini semahla gösterirler. Ebu l-vefa el-bağdâdî, cem sırasında dönülen semahı ateşe, semah yapanların gönüllerini de oduna benzetmiştir. Pak olan gönlün kokusunun da güzel olacağını belirten büyük mutasavvıf, nasıl güzel kokusu olan ağaçlar ateşe atıldıklarında etraflarına güzel kokular saçıyorlarsa, ruhu ve gönlü olgunlaşmış kişilerin de semah döndüklerinde yaptıkları dairevî hareketlerin kalplerine cila verip aşk ve şevklerini artırdığını belirtmektedir. Alevilik-Bektaşilik düşüncesinin temel kaynaklarından olan Buyruk ta semah sırasında canların dönmesi, su akarken değirmen taşının dönmesine benzetilmiştir. Derviş döndükçe ilahî aşk onun gönlüne akar. Dervişin gönlüne boşalan ilahî aşk tır. Semah esnasında, semah dönenler dedenin oturduğu bölüme sırtlarını dönmemeye dikkat ederler. Dedenin oturduğu bölüme geldiklerinde yüzlerini çerağa dönerek boyunlarını hafif bükerler ve buradan o şekilde geçerler. Yâ Rabb! Aşkın ver bana hû diyeyim döne döne Âşık olayım ben sana hû diyeyim döne döne Koma hiç benliğim bende, varlığım yok eyle sende Seni görüp her mekânda hû diyeyim döne döne Seyyid Nizamoğlu Musahiplik Alevilik-Bektaşilikte musahipliğin önemli bir yeri vardır. Musahiplik; yol kardeşliği demektir. Evli olan iki kişinin aileleriyle birlikte dede huzurunda kurban keserek hayat boyu yol kardeşi olmaya söz vermesine musahiplik adı verilmektedir. Bu kardeşlik, akrabalık bağıyla oluşan kardeşlikten başka, toplumsal olarak kurulan bir kardeşliktir. Peygamberimiz Medine ye hicret ettikten sonra burada, Mekke den gelen her muhaciri, Medine deki bir ensar ile kardeş ilan etmişti. Böylece Mekke den gelen Müslümanlar ile Medineli Müslümanlar arasında sosyal dayanışma ve kaynaşma meydana gelmişti. Kardeş olan Müslümanlar her şeylerini birbirleriyle paylaşmışlar, her konuda birbirlerine destek olmuşlardı. Alevilik-Bektaşilik geleneğindeki mu- 76

77 sahiplik, İslam tarihindeki Muhacir-Ensar kardeşliğine dayanmaktadır. Musahiplik, Peygamberimiz döneminde sahabe arasındaki birlik, beraberlik, yardımlaşma ve kardeşliğin günümüzde yaşatılmasıdır. Musahipliğin temelinde, dayanışma ve paylaşma vardır. Bütün mal varlıklarını Mekke de bırakarak Allah rızası için Medine ye göç eden Muhacirlerle, Medine li Müslümanların evlerini, işlerini, bağ ve bahçelerini paylaştıkları gibi musahipler de bütün varlıklarını yol kardeşleriyle paylaşırlar. Dede, musahip olan kişilere şöyle öğüt verir: Evlatlarım! Siz musahip oldunuz. Başta musahip musahibinden malını esirgemeyecek. Yalan söylememek, haram yememek, zina yapmamak, dedikodu etmemek, elinle koymadığını almamak, gözünle görmediğini gördüm dememek, kimseyi incitmemek gerek. Tüm bu dediklerimi yapacaksınız. Nefsinize uymayın, yolunuzdan azmayın. Çiğ (haram) lokma yemeyin, malı mala, canı cana katın. Hâlinize haldeş, yolunuza yoldaş olun. Musahipler arasında hem dinî anlamda hem de sosyal anlamda yol kardeşliği vardır. Musahiplik özetle şu temeller üzerine kuruludur: a. Birbirlerine ölünceye kadar yardımcı olmak b. Yalan söylememek, haram yememek c. Eline, diline, beline sahip çıkmak ç. Birbirlerinin suç işlemesine engel olmak Dua ve Gülbenkler Dua sözlükte, çağırmak, seslenmek, yardım talep etmek, içten yakarış anlamına gelir. Terim olarak insanın bütün benliğiyle Allah a yönelerek maddi ve manevi isteklerini ona arz etmesi demektir. Duanın ana gayesi insanın Allah a hâlini arz etmesi ve ona niyazda bulunmasıdır. Bu açıdan dua, Allah ile kul arasında bir iletişimdir. Alevilik-Bektaşilikte gülbenk, dua anlamında kullanılır. Sözlükte gülbenk kelimesi; gül sesi, bülbül ötüşü gibi anlamlara gelir. Alevilik-Bektaşilik geleneğinde gülbenk; Allah tan af dileme, ona yalvarma ve sığınmayı ifade eder. Gülbenkteki cümleler kısa, öz ve birbiriyle uyumludur. Alevilik-Bektaşilik geleneğinde değişik zamanlarda değişik amaçlarla söylenen çeşitli gülbenkler vardır. Bayramlarda, mutlu zamanlarda ve üzüntülü anlarda gülbenk okunarak dua edilir. Bazı duaların yüzlerce yıllık geçmişi vardır. Bölgeden bölgeye doğal olarak dualarda değişiklikler olsa da genelde dualar, Bismişah Allah Allah! (Her şeyin kaynağı olan Allah ın adıyla) ile başlar. Dedenin okuduğu gülbenke orada bulunanlar, Allah Allah diyerek katılır. Gülbenklerde söylenen Allah Allah sözü, Allah ım, duamızı kabul et! anlamında söylenir. 77

78 Muharrem Ayı ve Aşure İslam tarihinde önemli yere sahip olan Muharrem ayı, hicri takvime göre yılın birinci ayıdır. Peygamber Efendimiz bu ayda tutulan orucun önemini şu şekilde vurgulamıştır: Ramazan orucu dışında en faziletli oruç Allah ın ayı Muharrem de tutulan oruçtur (Müslim, Sıyam, 202.) Peygamberimiz bu hadisinde Muharrem ayını Allah ın ayı olarak nitelemiş ve bu ayın faziletine dikkat çekmiştir. Muharrem ayının onuncu gününe aşura denir. Peygamberimiz Muharrem ayının dokuz, on ve onbirinci günlerinde oruç tutmuş ve Müslümanların da bu günlerde oruç tutmalarını tavsiye etmiştir. (Buhari, Savm, 69.) Alevilik-Bektaşilikte Muharrem ayının ayrı bir yeri ve önemi vardır. Hz. Hüseyin e büyük bir sevgiyle bağlı olan Alevi-Bektaşiler, bu ayda başta Hz. Hüseyin olmak üzere, Kerbela da şehit düşenler için mersiyeler ve dualar okurlar. Bu ay boyunca Hz. Peygambere ve onun ehl-i beytine salâvat getirirler ve dualar ederler. Alevi-Bektaşiler, Muharrem ayının ilk on iki gününü oruçlu olarak geçirirler. Bu günlerde Hz. Hüseyin in ve evladının Kerbela da susuz bırakılmış olmasından dolayı su içmez, eğlence yapmaz ve kurban kesmezler. Oruçlar tutulduktan sonra on üçüncü günü Kerbela dan sağ olarak kurtulan Hz. Hüseyin in oğlu Zeynü l-âbidin için şükran kurbanı keser ve aşure kaynatırlar. Muharrem ayında komşulara, eş dost ve akrabalara aşure pişirip dağıtmak toplumumuzda yaygın bir gelenektir. Bu ayda aşure kaynatılıp dağıtılması gibi bir takım sosyal uygulamalar, toplumsal dayanışma ve yardımlaşma açısından önemlidir. Bunun yanı sıra Muharrem ayı, yetimlerin, fakirlerin, kimsesizlerin korundukları bir aydır. 5. Nusayrilik Nusayrilik, Muhammed bin Nusayr tarafından kurulmuştur. Nusayriler, İslam ın tasavvufi yorumlarından Alevilik düşüncesine bağlıdırlar. Düşüncelerini ehl-i beyt imamlarından Hasan el-askeri yoluyla Hz. Ali ye, ondan da Hz. Muhammed e dayandırırlar. Nusayriliğin görüşlerini, Muhammed bin Nusayr den sonra Hüseyin bin Hamdan el-hasbî devam ettirmiştir. Nusayriliğin temel inançları ve hareket noktaları Kur an dır. İslam ın tasavvufi yorumlarından Alevilik düşüncesine bağlı olan Nusayriler, temel inançlarını ve görüşlerini, Kur an-ı Kerim çerçevesinde şekillendirmiş ve bu doğrultuda bir yaşam tarzı benimsemişlerdir. Nusayriler, Kur an ın hiçbir değişikliğe uğramadan günümüze kadar geldiğine inanırlar. Nusayrilik düşüncesine sahip olanlar, günlük yaşantılarında Kur an-ı Kerim e bağlı kalarak ehl-i beyt ve on iki imamın görüşlerini benimserler ve bu doğrultuda dinî görevlerini yerine getirirler. Nusayriler, Allah ın varlığına ve birliğine, Hz. 78

79 Muhammed in onun kulu ve elçisi olduğuna inanırlar. Hz. Muhammed e ve onun ehl-i beytine dua eder, salât ve selam getirirler. Nusayriler, Hz. Ali nin öğütlerinin, hutbelerinin ve güzel sözlerinin bir araya getirildiği Nehcü l-belâğa adlı esere büyük değer verirler ve bunu Kur an-ı Kerim den sonra önemli bir başvuru kaynağı olarak görürler. Hz. Ali, Nehcü l-belâğa da Kur an ın öğrenilmesi ve öğretilmesiyle ilgili şöyle demiştir: Kur an ı öğrenin. Çünkü Kur an, en güzel sözdür. Onun bilgilerinde derinleşin. O kalplerin baharıdır. Kur an ın nuruyla şifa dileyin. Çünkü o, göğüslerin şifasıdır. (Nehcü l-belâğa, Hutbe, 110.) Hz. Ali nin bu ve bunun gibi Kur an ın öğrenilmesiyle ilgili tavsiyelerinden dolayı Nusayrilikte Kur an ın öğrenilmesi ve öğretilmesi önemlidir. Nusayrilerin kutladıkları Ramazan, Kurban ve Gadir-i Hum gibi bazı önemli bayramları vardır. Nusayriler, Hz. Ali nin Gadir-i Hum denilen yerde veli tayin edildiğine inanırlar. Bundan dolayı hicri aylardan Zilhicce ayının 18. gününü Gadir-i Hum bayramı olarak kutlarlar. 6. Birlikte Yaşama ve Hoşgörü Kültürü! Fatih Sultan Mehmet in İstanbul u fethettiğinde Hristiyanlar, Yahudiler gibi farklı din mensuplarının inançlarını yaşamalarını engellememesi İslam dininin hangi yönünü ortaya çıkarmaktadır? Hoşgörü, her şeyi anlayışla karşılama, olabildiğince müsamaha gösterme demektir. Hoşgörülü olmak; din, dil, inanç, anlayış vb. bakımdan kendisinden farklı olanlardan rahatsızlık duymamak, onların farklı yönlerini anlayışla karşılayabilme erdemi gösterebilmektir. Hoşgörü sahibi insanlara anlayışlı, müsamahalı, toleranslı kimseler denir. Birlikte yaşama kültürü bir toplumun en temel şartlarından biridir. Toplumlar, farklı düşünen, farklı inançlara sahip olan insanlardan oluşabilir. Bu durumda toplumun bir ve beraber yaşayabilmesi için fertlerin hoşgörü sahibi olması ve birlikte yaşama bilincini geliştirmiş olması gerekir. Aslında hoşgörü anlayışı ve birlikte yaşama bilinci toplumun en temel yapı taşı olan aileden başlar. Allah, her insanı farklı karakterde yaratmıştır. Beş parmağın beşi de bir olmadığı gibi insanlar da bir torna tezgâhından çıkmış tıpatıp aynı makine parçaları gibi değildir. Her insan kendi fıtratı gereği farklı düşünebilir, farklı bakış açılarına sahip olabilir. Bu durumda insanların farklı düşüncelerine saygılı olmak, onlara değer vermek hem ailede hem de toplumda huzur ve mutluluğun kaynağı olacaktır. 79

80 Resim : İslam dini, birlikte yaşama kültürüne önem vermiştir.? Müslümanlar Dünyada birçok farklı ırk, inanç ve kültür vardır. İnsanları farklı farklı ırklarda yaratan Yüce Allah tır. Bu farklılık bir ayrılık değil bilakis bir rahmettir ve toplumları tanıma vesilesidir. Bu konuda Kur an da; Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi kavimlere ve kabilelere ayırdık. Muhakkak ki Allah katında en değerli olanınız, ondan çok korkanınızdır (Hucurât suresi, 13. ayet.) buyrulmuş ve birbirini tanıyıp anlamaları için Allah ın insanları farklı toplumlara ayırdığı belirtilmiştir. Kur an da, insanların birbirlerini tanıyıp anlamaları amacıyla farklı toplumlara ayrıldığı ifade edildiğine göre, toplumlar arasında tarihten gelen ayrılık ve çatışma noktalarının bir kenara bırakılıp birlikte yaşama ve hoşgörü kültürünün, önce dinî alanda daha sonra birçok alanda yaşama geçirilmesi insanlığın faydasına olacaktır. arasında birlikte yaşama kültürü nasıldır? İslam dini, insanlar arasında her alanda olumlu ilişkilerin kurulmasına ve yeryüzünden ayrımcılığın kaldırılmasına önem verir. Bunun için farklı din ve kültüre mensup insanlara hoşgörülü olunmasını tavsiye eder. İslam tarihi bu hoşgörü anlayışının örnekleriyle doludur. Peygamber Efendimizin Medine de farklı inanç sahibi kavimlerle birlikte yaşaması, Fatih Sultan Mehmet in İstanbul u fethettiğinde Hristiyan, Yahudi ve diğer din mensuplarının ibadethanelerini yıktırmaması ve ibadetlerine devam etmelerine müsaade etmesi sadece birkaç örnektir. Günümüzde ülkemizde farklı dine, inanca, görüş ve düşünceye mensup vatandaşlarımızın bir arada yaşaması, hoşgörü anlayışının ve birlikte yaşama kültürünün güzel bir sonucudur. 80

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı Hayat Amaçsız

Detaylı

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL:

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün URL: Kültürümüzden Dua Örnekleri Güzel İş ve Davranış: Salih Amel İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 Kültürümüzde birçok dua örneği

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Varlıklar Âlemi Meleklere İman Meleklerin

Detaylı

URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün. Dua. Dua İbadetin Özüdür. Niçin ve Nasıl Dua Edilir? Kur'an'dan ve Hz. Peygamber'den Dua Örnekleri BÖLÜM: 2

URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün. Dua. Dua İbadetin Özüdür. Niçin ve Nasıl Dua Edilir? Kur'an'dan ve Hz. Peygamber'den Dua Örnekleri BÖLÜM: 2 Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün URL: Dua Dua İbadetin Özüdür Niçin ve Nasıl Dua Edilir? Kur'an'dan ve Hz. Peygamber'den Dua Örnekleri BÖLÜM: 2 Dua Arapça kökenli bir kelime olup «istemek, davet etmek» demektir.

Detaylı

SUNUŞ YOLUYLA ÖĞRETİM ETKİNLİĞİ. Kazanımlar:

SUNUŞ YOLUYLA ÖĞRETİM ETKİNLİĞİ. Kazanımlar: SUNUŞ YOLUYLA ÖĞRETİM ETKİNLİĞİ Ders : Sınıf : Ünite : Konu : Etkinliğin adı : Süre : DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 9.Sınıf İslam da İman Esasları Ahrete iman İlahi Adalet 40 + 40 dak. Kazanımlar: Ahiret

Detaylı

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar 1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar İÇİNDEKİLER KUR AN NEDİR? KUR AN-IN AMACI? İNANÇ NEDİR İBADET NEDİR AHLAK NEDİR KISSALAR AYETLER KUR AN NEDİR? Kur an-ı Hakîm, alemlerin Rabbi olan Allah ın kelamıdır.

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com amaz Memduh ÇELMELİ NAMAZ: AYET ve HADİSLER «Namazı kılın; zekâtı verin ve Allah a sımsıkı sarılın...» (Hac, 78) Namazı kılın; zekâtı verin; Peygamber e itaat edin ki merhamet göresiniz. (Nûr, 56) «Muhakkak

Detaylı

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ 5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ Allah İnancı Ünite/Öğrenme Konu Kazanım Adı KOD Hafta Tarih KD1 KD2 KD3 KD4 KD5 KD6 Allah Vardır ve Birdir Evrendeki mükemmel düzen ile Allahın (c.c.) varlığı ve birliği

Detaylı

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız 4. SINIFLAR (PROJE ÖDEVLERİ) Öğrenci No 1- Dinimize göre Helal, Haram, Sevap ve Günah kavramlarını açıklayarak ilgili Ayet ve Hadis meallerinden örnekler veriniz. 2- Günlük yaşamda dini ifadeler nelerdir

Detaylı

CEVAP ANAHTARI. Meleklerin Özellikleri ve Görevleri - Meleklere İman, Davranışların Güzelleşmesine Katkıda Bulunur

CEVAP ANAHTARI. Meleklerin Özellikleri ve Görevleri - Meleklere İman, Davranışların Güzelleşmesine Katkıda Bulunur Ünite 1 MELEKLER VE AHİRET İNANCI Varlıklar Âlemi - Meleklere İman 1- A 2-C 3-D 4-D 5-B 6-A 7-D 8-C 9-B 10-C Meleklerin Özellikleri ve Görevleri - Meleklere İman, Davranışların Güzelleşmesine Katkıda Bulunur

Detaylı

Dua Dua, insan ile Allah arasında iletişim kurma yollarından biridir. İnsan, dua ederken Allah ın kendisini işittiğinin bilincindedir. İnsan dua ile dileklerini aracısız olarak Allah a iletmekte ondan

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ Öğrenme Alanı: İNANÇ. ÜNİTE: KAZA VE KADER Öğrencilerle Tanışma, Dersin Amacı ve İşleniş Şekli. Öğretmeni tanır ve dersin amacı, derste işlenecek konular ve ders işleme teknikleri hakkında bilgi sahibi

Detaylı

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler Hani, Rabbin meleklere, Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım demişti. Onlar, Orada bozgunculuk yapacak, kan dökecek birini mi yaratacaksın? Oysa biz sana hamd

Detaylı

2015 2016 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ

2015 2016 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ KONU VE ININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ Öğrenme Alanı: İNANÇ 1. ÜNİTE: KAZA VE KADER EYLÜL Öğrencilerle Tanışma, Dersin Amacı ve İşleniş Şekli. Öğretmeni tanır ve dersin amacı, derste işlenecek

Detaylı

2014 2015 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ

2014 2015 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ KONU VE ININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ Öğrenme Alanı: İNANÇ 1. ÜNİTE: KAZA VE KADER EYLÜL Öğrencilerle Tanışma, Dersin Amacı ve İşleniş Şekli. İlk Ders Genelgesi 1. Allah Her Şeyi Bir Ölçüye

Detaylı

3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler

3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler 3. ÜNİTE: EN GÜZEL ÖRNEK HZ. MUHAMMED İN İBADETLERİ 3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler KAZANIMLARIMIZ O Bu ünitenin sonunda öğrenciler Hz. Muhammed'in: O 1. Öncelikle bir kul olarak davrandığını kavrar.

Detaylı

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 06 07 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ AY EKİM KASIM HAFTA ARALIK DERS KONU ADI SAATİ Allah Her Şeyi Bir Ölçüye Göre Yaratmıştır Kader ve Evrendeki Yasalar İnsan İradesi ve Kader

Detaylı

Allah a Allah (ilah,en mükemmel, en üstün,en yüce varlık) olduğu için ibadet etmek

Allah a Allah (ilah,en mükemmel, en üstün,en yüce varlık) olduğu için ibadet etmek 1.VE EN YÜCESİ: Allah a Allah (ilah,en mükemmel, en üstün,en yüce varlık) olduğu için ibadet etmek 2.SEVİYE: Allah ın rızasını ve sevgisi kazanmak için 3.SEVİYE: Allah ın verdiği nimetlere(yaşam-akıl-yiyecekler

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ ZEKAT SADAKA: AYET-İ KERİMELER «Namazı kılın, zekâtı verin, önceden kendiniz için yaptığınız her iyiliği Allah katında bulacaksınız. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızı görür.» (Bakara,

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com Konu Anlatımı MELEKLER Hazırlayan Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com Konu Anlatımı MELEKLER Hazırlayan Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com Konu Anlatımı MELEKLER Hazırlayan Memduh ÇELMELİ Varlıklar Âlemi Evrende bulunan varlıklar yalnızca duyularımızla algılayabildiklerimizden ibaret değildir. Âlemde görünen ve görünmeyen sayısız varlık bulunmaktadır.

Detaylı

URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün. Teravih Namazı. Namazı Bozan Durumlar. Namazın İnsana Kazandırdıkları. Kunut Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3

URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün. Teravih Namazı. Namazı Bozan Durumlar. Namazın İnsana Kazandırdıkları. Kunut Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün URL: Teravih Namazı Namazı Bozan Durumlar Namazın İnsana Kazandırdıkları Kunut Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 o Teravih namazı ramazan ayında kılınır. o Yatsı namazının son

Detaylı

İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016 EN GÜZEL İSİMLER O NUNDUR Aziz Müminler! Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah tır. Güzel isimler O nundur.

Detaylı

HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ

HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ ب س م الله الر ح من الر ح يم الل ه ل نت ل ه م و ل و ك نت ف ظ ا غ ل يظ ال ق ل ب ف ب م ا ر ح م ة م ن لا نف ض وا م ن ح و ل ك İmran, 159) (Al-i HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ Muhterem Müslümanlar!

Detaylı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ORTAOKUL TEMEL DİNÎ BİLGİLER DERSİ (İSLAM; I-II) ÖĞRETİM PROGRAMI

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ORTAOKUL TEMEL DİNÎ BİLGİLER DERSİ (İSLAM; I-II) ÖĞRETİM PROGRAMI T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ORTAOKUL TEMEL DİNÎ BİLGİLER DERSİ (İSLAM; I-II) ÖĞRETİM PROGRAMI ANKARA 2012 1.GİRİŞ Yaratılıştan itibaren hayata yön veren, temel hak ve

Detaylı

BEP Plan Hazırla T.C Ağrı Valiliği ALPASLAN ORTAOKULU Müdürlüğü Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı

BEP Plan Hazırla T.C Ağrı Valiliği ALPASLAN ORTAOKULU Müdürlüğü Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı BEP Plan Hazırla T.C Ağrı Valiliği ALPASLAN ORTAOKULU Müdürlüğü Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı Öğrenci : ALİ İHSAN ASLAN Eğitsel Performans Bismillâhirrahmanirrahim

Detaylı

Ü N İ T E L E N D İ R İ L M İ Ş Y I L L I K D E R S P L A N I

Ü N İ T E L E N D İ R İ L M İ Ş Y I L L I K D E R S P L A N I Ş U B A T 25.02.203 / 0.03.203 8.02.203 / 22.02.203 Tel : 0 26 39 59 38 Faks : 0 26 334 96 96 http://pamem.meb.k2.tr ÖĞRETİM YILI : 202 / 203 İN ADI : DİN KÜLTÜRÜ VE MESLEK AHLAKI ÖĞRETMENLERİ : YAVUZ

Detaylı

1 Ahlâk nedir? Ahlâk; insanın ruhuna ve kişiliğine yerleşen alışkanlıklardır. İki kısma ayrılır:

1 Ahlâk nedir? Ahlâk; insanın ruhuna ve kişiliğine yerleşen alışkanlıklardır. İki kısma ayrılır: 1 Ahlâk nedir? Ahlâk; insanın ruhuna ve kişiliğine yerleşen alışkanlıklardır. İki kısma ayrılır: 1. Güzel ahlâk 2. Kötü ahlâk 2 Güzel ahlâk neye denir? Allah ın ve Resulü nün emir ve tavsiye ettiği, diğer

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı Allah

Detaylı

ICERIK. Salih amel nedir? Salih amelin önemi Zekat nedir? Zekat kimlere farzdır? Zekat kimlere verilir? Sonuc Kaynaklar

ICERIK. Salih amel nedir? Salih amelin önemi Zekat nedir? Zekat kimlere farzdır? Zekat kimlere verilir? Sonuc Kaynaklar ICERIK Salih amel nedir? Salih amelin önemi Zekat nedir? Zekat kimlere farzdır? Zekat kimlere verilir? Sonuc Kaynaklar Salih amel nedir? Salih: dogru yolda olan, fesat icinde olmayan, faydalı ve yarayışlı

Detaylı

12. SINIF ÖĞRENME ALANLARI

12. SINIF ÖĞRENME ALANLARI 12. SINIF ÖĞRENME ALANLARI 1 4 İNANÇ VAHİY VE AKIL 2 6 İBADET DİN VE LAİKLİK 3 5 7 HZ. MUHAMMED AHLAK VE DEĞERLER DİN, KÜLTÜR VE MEDENİYET 1- İNSAN HATA YAPABİLEN BİR VARLIKTIR 2- TÖVBE HATADAN DÖNME

Detaylı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ORTAÖĞRETİM TEMEL DİNÎ BİLGİLER DERSİ (İSLAM, I-II) ÖĞRETİM PROGRAMI

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ORTAÖĞRETİM TEMEL DİNÎ BİLGİLER DERSİ (İSLAM, I-II) ÖĞRETİM PROGRAMI T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ORTAÖĞRETİM TEMEL DİNÎ BİLGİLER DERSİ (İSLAM, I-II) ÖĞRETİM PROGRAMI ANKARA 2012 1.GİRİŞ Yaratılıştan itibaren hayata yön veren, temel hak

Detaylı

7.SINIF SEÇMELİ KUR AN-I KERİM DERSİ ETKİNLİK (ÇALIŞMA) KÂĞITLARI (1.ÜNİTE)

7.SINIF SEÇMELİ KUR AN-I KERİM DERSİ ETKİNLİK (ÇALIŞMA) KÂĞITLARI (1.ÜNİTE) 7.SINIF SEÇMELİ KUR AN-I KERİM DERSİ ETKİNLİK (ÇALIŞMA) KÂĞITLARI (1.ÜNİTE) ÖĞRENCİNİN ADI-SOYADI: SINIFI: NO: 1 1. ETKİNLİK: BOŞLUK DOLDURMA ETKİNLİĞİ AYET-İ KERİME SÜNNET KISSA CENNET TEŞVİK HAFIZ 6236

Detaylı

Allah Kuran-ı Kerim'de bildirmiştir ki, O kadın ve erkeği eşit varlıklar olarak yaratmıştır.

Allah Kuran-ı Kerim'de bildirmiştir ki, O kadın ve erkeği eşit varlıklar olarak yaratmıştır. İslam a göre kadınlar erkeklerden daha değersiz kabul edilmez. Kadınlar ve erkekler benzer haklara sahiptirler ve doğrusu bazı hususlarda kadınlar, erkeklerin sahip olmadığı bazı belirli ayrıcalıklara

Detaylı

Güzel Ahlâkı Kazanmak

Güzel Ahlâkı Kazanmak Ramazan, Allah a yakınlaşma vesilesidir. Oruç tutan insan Allah ın beğendiği davranışlar sergilemeye, nefsinin tutkularından sakınmaya çalışır. Şeytana karşı dikkatli ve şuurludur, vicdanının doğruyu fısıldayan

Detaylı

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 2016-2017 5. SINIF DEĞERLENDİRME SINAVI - 1 2016-2017 5. SINIF DEĞERLENDİRME SINAVI - 1 DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

Detaylı

8. S. I. ÜNİTE TEST (40 SORU):

8. S. I. ÜNİTE TEST (40 SORU): 8. S. I. ÜNİTE TEST (40 SORU): 1. Aşağıdakilerden hangisi yanlış bir tevekkül anlayışıdır? a) İhtiyaçlarımızı karşılamak için çalışmak ve Allah tan başarı dilemek b) Çiftçinin tarlaya tohumu atması ve

Detaylı

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir. İBADET 1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir. 2 İslam ın şartı kaçtır? İslam ın şartı beştir.

Detaylı

7.SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ SORULARI

7.SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ SORULARI 7.SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ SORULARI I. İnsanın apaçık düşmanıdır. II. Kötülükleri güzel gösterir. III. İnsanları kötü yola yönlendirmeye çalışır. 1. Yukarıda özellikleri verilen varlık hangisidir?

Detaylı

Muhammed Aleyhisselam ın Dilinden Dualar

Muhammed Aleyhisselam ın Dilinden Dualar Muhammed Aleyhisselam ın Dilinden Dualar yusufisik1@hotmail.de K ur ân-ı Kerim deki dua ayetleri gibi Peygamberimizin duaları da Arapça aslından okunursa daha iyidir. Ancak, tercümeleri de dua olarak okunabilir.

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ KURBAN: AYET ve HADİSLER Biz, her ümmet için Allah ın kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanların üzerlerine onun adını anarak kurban kesmeyi meşru kıldık. İlahınız,

Detaylı

Hz.Resulüllah (SAV) den Dualar

Hz.Resulüllah (SAV) den Dualar Hz.Resulüllah (SAV) den Dualar Camiye Girerken Allah ın adıyla, Allah ın Resulüne salat ve selam olsun. Allah ım, hatalarımı bağışla ve bana rahmet kapılarını aç. Camiden Çıkarken Allah ın adıyla, Allah

Detaylı

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır. İnsanın toplumsal bir varlık olarak başkaları ile iyi ilişkiler kurabilmesi, birlik, barış ve huzur içinde yaşayabilmesi için birtakım kurallara uymak zorundadır. Kur an bununla ilgili ne gibi ilkeler

Detaylı

EDİRNE İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 MERKEZ 4. DÖNEM VAAZ (EKİM, KASIM, ARALIK) VE İRŞAT PROGRAMI

EDİRNE İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 MERKEZ 4. DÖNEM VAAZ (EKİM, KASIM, ARALIK) VE İRŞAT PROGRAMI 5.10.2015 Pazartesi 06.10 2015 Salı Y.ÇİFTÇİ S.AL Y.ÇİFTÇİ 7.10.2015 Çarşamba Y.ÇİFTÇİ 15:00 8.10.2015 Perşembe S.AL S.AL 9.10.2015 Cuma E.ÜZÜM S.AL Y.ÇİFTÇİ 15:00 E.ÜZÜM (Siyer ) Mirac ve Hediyesi Namaz

Detaylı

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları Kur ân-ı Kerim de Oruç Ey müminler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de sayılı günler içinde Oruç tutmanız farz kılındı. Umulur ki, bu sayede, takva mertebesine

Detaylı

7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI Varlıklar Âlemi Varlıklar âlemini sınıflandırarak özelliklerini örneklerle açıklar Meleklere İman Meleklerin Özellikleri ve Görevleri

Detaylı

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla (Farz kılınan oruç) sayılı günlerdir. Sizden kim, (o günlerde) hasta veya seferde ise o, (tutamadığı) günler sayısınca başka günlerde

Detaylı

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım. TEMEL DİNİ BİLGİLER 1 Rabbin kim? Rabbim Allah. 2 Dinin ne? Dinim İslam. 3 Kitabın ne? Kitabım Kur ân-ı Kerim. 4 Kimin kulusun? Allah ın kuluyum. 5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu

Detaylı

Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor.

Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor. Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor. Bugün her şeyi sorgulayan genç beyinlere ikna edici cevaplar

Detaylı

AİLE KURMAK &AİLE OLMAK

AİLE KURMAK &AİLE OLMAK AİLE KURMAK &AİLE OLMAK Dr. Fatma BAYRAKTAR KARAHAN Uzman-Ankara Aile Nedir? Aile kelimesinin kökü, ğavl dir. Bu kelime, ağır bir sorumluluk altına girmek demektir. Bu kökten gelen aile ise, birini çekince

Detaylı

GENEL YAYIN YÖNETMENÝ VE SORUMLU YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜ TALÝP ARSLAN

GENEL YAYIN YÖNETMENÝ VE SORUMLU YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜ TALÝP ARSLAN 1 ÝMTÝYAZ SAHÝBÝ MUSTAFA KOÇ GENEL YAYIN YÖNETMENÝ VE SORUMLU YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜ TALÝP ARSLAN BASKI YERÝ ÇAÐLAYAN A.Þ. TS EN ISO 9001:2008 SER NO: 300-01 SARNIÇ YOLU ÜZERÝ NO:7 GAZÝEMÝR / ÝZMÝR TEL: 0

Detaylı

Kurban Nedir Ve Niçin Kesilir?

Kurban Nedir Ve Niçin Kesilir? Kurban sözlükte yaklaşmak, yakınlaşmak gibi anlamlara gelmektedir. Kurban, Allah a yaklaşmak ve onun hoşnutluğunu kazanmak amacıyla belirli bir zamanda uygun nitelikteki bir hayvanı kesmektir. Kesilen

Detaylı

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ Kur an-ı Kerim : Allah tarafından vahiy meleği Cebrail aracılığıyla, son Peygamber Hz. Muhammed e indirilen ilahi bir mesajdır. Kur an kelime olarak okumak, toplamak, bir araya

Detaylı

Islam & Camii Diyanet İşleri Türk İslam Birliği

Islam & Camii Diyanet İşleri Türk İslam Birliği & Camii Diyanet İşleri Türk İslam Birliği Mülheim an der Ruhr Fatih Camii Islam kelimesi üc manaya gelir 1. Yüce Allahın emirlerine itaat edip, yasaklarından kacınmak. 2. Bütün insanlarla diğer canlılar

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com dinkulturuahlakbilgisi.com 1-Ülkemizde Kızılay, Sosyal hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Aşevleri -gibi kurumların varlığı aşağıdakilerden hangisine önem verildiğini göstermektedir? A- Milli eğitime

Detaylı

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55 Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55 8 Ey insanlar! Rabbiniz birdir, atanız (Âdem) da birdir. Hepiniz Âdem densiniz, Âdem ise topraktan yaratılmıştır. Allah katında en değerli olanınız, O na karşı gelmekten

Detaylı

PEYGAMBERLERE VE İLAHİ KİTAPLARA İNANÇ 7. 10. Ey Resûl! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O nun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Doğrusu Allah, kâfirler

Detaylı

İçindekiler. Günlük namazlar. Cemaatle namaz. Cuma namazı. Bayram namazı. Cenaze namazı. Teravih namazı. Namazın insana kazandırdıkları

İçindekiler. Günlük namazlar. Cemaatle namaz. Cuma namazı. Bayram namazı. Cenaze namazı. Teravih namazı. Namazın insana kazandırdıkları Ön Söz Bu dergide namaz ibadetinden bahsedilmektedir. Namaz ibadetinin bize kazandırdıklarını, nasıl namaz kılacağımızı, namazın içindeki ve dışındaki şartları vb. gibi konuları özetlemektedir. Dergi kolay

Detaylı

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ TESTİ

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ TESTİ DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ TESTİ DİKKAT! BU BÖLÜMDE YANTLAYACAĞNZ TOPLAM SORU SAYS 20 DİR. ÖNERİLEN YANTLAMA SÜRESİ 40 DAKİKADR. 1) Annemize Babamıza 3) İnsanda yardımlaşma, cömertlik, insan sevgisi

Detaylı

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK (MAZERET) SINAVI 14 ARALIK 2013 Saat: 11.20

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK (MAZERET) SINAVI 14 ARALIK 2013 Saat: 11.20 T.C. 8. SINIF I. DÖNEM ORTK (MZERET) SINVI 14 RLIK 2013 Saat: 11.20 DİN KÜLTÜRÜ VE HLK BİLGİSİ 1. Biz herşeyi bir ölçüye göre yarattık. (Kamer suresi, 49. ayet) Güneş ve ay bir hesaba göre hareket eder.

Detaylı

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a): Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a): da: - Yavrum ne oldu niye acele acele camiye koşuyorsun? der. Bu soruya karşılık çocuk - Efendim,

Detaylı

Bu yazı, Dostlarımızın Hakları, Somuncu Baba, Malatya, Ağustos 2011, sayı:130, ss:32-35 de yayımlanmıştır.

Bu yazı, Dostlarımızın Hakları, Somuncu Baba, Malatya, Ağustos 2011, sayı:130, ss:32-35 de yayımlanmıştır. DOSTLARIMIZIN HAKLARI 1 Prof.Dr. Mehmet Zeki AYDIN 2 İnsan olarak hepimizin dosta ihtiyacı vardır. Dost olmak dost bulmak zordur ama dostluğu devam ettirmek daha zordur. Dostlarımızla ilişkilerimizi devam

Detaylı

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERNDİRME VE SINAV HİZMETRİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 2016-2017 SINIF DEĞERNDİRME SINAVI - 1 2016-2017 SINIF DEĞERNDİRME SINAVI - 1 DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ Adı ve Soyadı

Detaylı

TEOG 2. MERKEZİ ORTAK SINAVLAR DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ DERSİ BENZER SORULARI

TEOG 2. MERKEZİ ORTAK SINAVLAR DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ DERSİ BENZER SORULARI TEOG SINAV SORUSU-1 1. Bir genç, ihtiyar bir kimseye yaşı sebebiyle ikramda bulunursa Allah yaşlılığında ona ikram edecek kimseleri mutlaka takdir eder. Bu hadiste verilen mesaj aşağıdaki ayetlerin hangisinde

Detaylı

NİÇİN EVLENMEDEN ÖNCE İNSANIN KENDİNİ TANIMASI ÇOK ÖNEMLİDİR? YA DA KENDİNİ TANIMAK NEDİR?

NİÇİN EVLENMEDEN ÖNCE İNSANIN KENDİNİ TANIMASI ÇOK ÖNEMLİDİR? YA DA KENDİNİ TANIMAK NEDİR? Asiye Türkan NİÇİN EVLENMEDEN ÖNCE İNSANIN KENDİNİ TANIMASI ÇOK ÖNEMLİDİR? YA DA KENDİNİ TANIMAK NEDİR? İNSAN NEDEN EVLENİR? İlim ilim bilmektir İlim kendin bilmektir Sen kendini bilmezsen Bu nice okumaktır.

Detaylı

Ck MTP61 AYRINTILAR. 5. Sınıf Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi. Konu Tarama No. 01 Allah İnancı - I. Allah inancı. 03 Allah İnancı - III

Ck MTP61 AYRINTILAR. 5. Sınıf Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi. Konu Tarama No. 01 Allah İnancı - I. Allah inancı. 03 Allah İnancı - III 5. Sınıf 01 Allah İnancı - I 02 Allah İnancı - II 03 Allah İnancı - III Allah inancı 04 Ramazan ve Orucu - I 05 Ramazan ve Orucu - II Ramazan orucu 06 Ramazan ve Orucu - III 07 Adap ve Nezaket - I 08 Adap

Detaylı

Dinî bir terim olarak ise; günahlardan arınmak, temize çıkmak, ilâhî af ve rahmete nâil olmak demektir.

Dinî bir terim olarak ise; günahlardan arınmak, temize çıkmak, ilâhî af ve rahmete nâil olmak demektir. Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif Berat Kandili dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Müftü Şerif mesajında, Fitne, fesat, gıybet ve iftira gibi, bizi biribirimize düşman eden kötülüklerden uzak durmalı,

Detaylı

TİN SURESİ. Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ. 3 Bu güvenli belde şahittir;

TİN SURESİ. Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ. 3 Bu güvenli belde şahittir; Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla 3 Bu güvenli belde şahittir; 1 4 1 İNCİR AĞACI ve zeytin (diyarı) şahittir! 4 Doğrusu Biz insanı en güzel kıvamda yaratmış, 2 İncir ile Hz Nuh un tufan bölgesi olan

Detaylı

KUR'ANDAN DUALAR. "Ey Rabbimiz, Bize dünyada bir iyilik, ahrette bir iyilik ver. Bizi ateş azabından koru." ( Bakara- 201 )

KUR'ANDAN DUALAR. Ey Rabbimiz, Bize dünyada bir iyilik, ahrette bir iyilik ver. Bizi ateş azabından koru. ( Bakara- 201 ) KUR'ANDAN DUALAR "Ey Rabbimiz Bizi sana teslim olanlardan kıl, neslimizden de sana teslim olan bir ümmet çıkar, bize ibadet yerlerimizi göster, tövbemizi kabul et zira tövbeleri kabul eden, çok merhametli

Detaylı

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. BÜYÜKLERİN HİKMETLİDEN SÖZLERİ Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. Buyruldu ki; Faziletli kimseler için (hiçbir yer) gurbet sayılmaz. Cahilin ise

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı Kader ve

Detaylı

Resulullah ın Hz. Ali ye Vasiyyeti

Resulullah ın Hz. Ali ye Vasiyyeti Resulullah ın Hz. Ali ye Vasiyyeti Hz. Ali (kv) bildiriyor: Resulullah (sav) bir gün beni huzuruna çağırdı: "Ya Ali! Senin bana yakınlığın, Harun Peygamberin Musa Aleyhisselama olan yakınlığı gibidir.

Detaylı

ZAFER TALHA ÇİMEN 8/E - 1453

ZAFER TALHA ÇİMEN 8/E - 1453 ÖZEL EGE LİSESİ (ORTAOKULU) DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ KAZA VE KADER (Allah, herkesin ne yapacağını bilip yazdığına göre, insanların hayır işlemesinin bir anlamı var mı? İslam da İnsanın İradeli Fiilleri

Detaylı

kaza, hükmetmek, Terim anlamı ise kaza, yaratılması demektir.

kaza, hükmetmek, Terim anlamı ise kaza, yaratılması demektir. ÖRNEKLER DERS: DİN KÜLTÜRÜ VE AHL. BİLGİSİ ÜNİTE: 1. ÜNİTE (KADER İNANCI) KONU: KAZA VE KADER İNANCI KADER: Kelime olarak KAZA: Kelime olarak kader; bir şeye gücü kaza, hükmetmek, - Su 100 yetmek, biçimlendirmek,

Detaylı

İBRAHİM (a.s) MAKAMINI NAMAZ YERİ EDİNMEK Salı, 02 Şubat :47

İBRAHİM (a.s) MAKAMINI NAMAZ YERİ EDİNMEK Salı, 02 Şubat :47 Hani Evi (Kâ'be yi) insanlar için bir toplanma ve güvenlik yeri kılmıştık. "İbrahim'in makamını namaz yeri edinin (Bakara Suresi, 125) Yüce Allah ın hoşnutluğunu, sevgisini ve yakınlığını kazanabilmek

Detaylı

ÖZEL BİLFEN İLKÖĞRETİM OKULU ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

ÖZEL BİLFEN İLKÖĞRETİM OKULU ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÖZEL BİLFEN İLKÖĞRETİM OKULU 2016-2017 ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ TEST: 16 1. Hac ibadeti ne zaman farz olmuştur? A) Hicretin 9. yılında B) Hicretin 6. yılında C) Mekke nin fethinden

Detaylı

Anlamı. Temel Bilgiler 1

Anlamı. Temel Bilgiler 1 Âmentü Haydi Bulalım Arkadaşlar aşağıda Âmentü duası ve Türkçe anlamı yazlı, ancak biraz karışmış. Siz doğru şekilde eşleştirebilir misiniz? 1 2 Allah a 2 Kadere Anlamı Ben; Allah a, meleklerine, kitaplarına,

Detaylı

2018 Yılı 1. Dönem Vaaz Listesi

2018 Yılı 1. Dönem Vaaz Listesi 2018 Yılı 1. Dönem Vaaz Listesi Personel Vaaz Konusu Tarih Cami Vakit ÇOKKTA BİRLİK CUMA NAMAZI 5.1.2018 ŞEHİTLER C. ONUN SÜNNETİ 12.1.2018 KEPEZ BLD. MERKEZ C. GÜZEL AHLAK SAHİBİ OLMAK 19.1.2018 MECİDİYE

Detaylı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı İMAM HATİP ORTAOKULU TEMEL DİNÎ BİLGİLER DERSİ (İSLAM; 5, 6,7 ve 8.Sınıflar) ÖĞRETİM PROGRAMI ANKARA 2012 1.GİRİŞ Yaratılıştan itibaren hayata

Detaylı

LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Deneme Sınavı

LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Deneme Sınavı LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Deneme Sınavı LGS(Liselere Geçiş Sistemi) deneme sınavı arayan birçok öğrenci için güzel bir hizmet Şanlıurfa MEM tarafından veriliyor. LGS deneme sınavı ile 2 Haziran

Detaylı

Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya

Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya VAHYE DAYALI DİNLER YAHUDİLİK Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya nispetle verilmiştir. Yahudiler

Detaylı

Terim olarak kader, "Allah'ın her şeyi belirli bir ölçü, düzen ve uyum içerisinde yaratmasına ve yaratılmış olan her şeyi programlamasına " denir.

Terim olarak kader, Allah'ın her şeyi belirli bir ölçü, düzen ve uyum içerisinde yaratmasına ve yaratılmış olan her şeyi programlamasına  denir. On5yirmi5.com Kaza ve kader nedir? Kader; planlamak, değerlendirmek, ölçmek ve programlamak gibi anlamlara gelir. Kaza ise, kesin karar vermek, düzenlemek, gerçekleştirmek ve yaratmak anlamına gelir. Yayın

Detaylı

Ramazan ve Bayram Ramazan Ramazan Allah a yakınlaşmak için yegane bir zaman. Allah dünyada kendisi ve insanlar arasına perdeler koymuş. Bu perdeleri açmak ve aşmak, Allah a yakınlaşmak, onu hissetmek için

Detaylı

Tövbe ve Af Dileme-4

Tövbe ve Af Dileme-4 Tövbe ve Af Dileme-4 Kutsalsın, Kutsalsın, Kutsalsın ey güçlü Rab Tanrı; Yer ve gök Sana verilen hamtlarla doludur. Rabbin adına gelen ve tekrar gelecek olana en yücelerde hamtlar olsun. Baba ya, Oğul

Detaylı

ALLAH TEÂLÂ'NIN ARŞA İSTİVÂ ETMESİ

ALLAH TEÂLÂ'NIN ARŞA İSTİVÂ ETMESİ ALLAH TEÂLÂ'NIN ARŞA İSTİVÂ ETMESİ استواء االله عرشه ] تر [ Türkçe Turkish Abdurrahman el-berrâk Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 00-43 استواء االله عرشه» باللغة ال ية «عبد الر ن ال اك

Detaylı

Dua ve Sûre Kitapçığı

Dua ve Sûre Kitapçığı Dua ve Sûre Kitapçığı Hazırlayan: Melike MÜFTÜOĞLU instagram.com/oyunveetlinliklerledinogretimi SÜBHANEKE DUASI Allah ım! Sen eksik sıfatlardan pak ve uzaksın. Seni daima böyle tenzih eder ve överim. Senin

Detaylı

TEMİZLİK HAZIRLAYAN. Abdullah Cahit ÇULHA

TEMİZLİK HAZIRLAYAN. Abdullah Cahit ÇULHA TEMİZLİK HAZIRLAYAN Abdullah Cahit ÇULHA TEMİZLİK MADDİ TEMİZLİK MANEVİ TEMİZLİK İslam dini, hem maddî, hem de manevî temizliğe büyük bir önem vermiştir. Bu iki kısım temizlik arasında büyük bir ilgi vardır.

Detaylı

ÇANAKKALE İLİ GELİBOLU İLÇE MÜFTÜLÜĞÜ 2016 YILI 1. DÖNEM (OCAK-ŞUBAT-MART) VAAZ VE İRŞAD PROGRAMI

ÇANAKKALE İLİ GELİBOLU İLÇE MÜFTÜLÜĞÜ 2016 YILI 1. DÖNEM (OCAK-ŞUBAT-MART) VAAZ VE İRŞAD PROGRAMI Sıra No ÇANAKKALE İLİ GELİBOLU İLÇE MÜFTÜLÜĞÜ 2016 YILI 1. DÖNEM (OCAK-ŞUBAT-MART) VAAZ VE İRŞAD PROGRAMI VAAZ EDENİN VAAZIN ADI SOYADI ÜNVANI YERİ TARİHİ GÜNÜ VAKTİ KONUSU Dr. İbrahim ÖZLER İlçe Müftüsü

Detaylı

Bu ay içinde orucu ve namazı o kişiye kolaylaştırılır. Bu ay içinde orucu ve namazı ALLAH tarafından kabul edilir.

Bu ay içinde orucu ve namazı o kişiye kolaylaştırılır. Bu ay içinde orucu ve namazı ALLAH tarafından kabul edilir. 1- Ramazan ayının birinci gecesi kılınacak namaz: Bu gecede bir kimse 2 rekat namaz kılsa, her rekatta da KADİR SÜRESİNİ okursa; ALLAHÜ Teâlâ ( cc ) o kişiye 3 türlü kolaylık verir. Bu ay içinde orucu

Detaylı

3 Her çocuk Müslüman do ar.

3 Her çocuk Müslüman do ar. TAHR C * 1 Sözlerin en güzeli Allah ın kitabı, yolların en güzeli Muhammed in yoludur. Buhari, Edeb, 70; tisam, 2. z Müslim, Cuma, 43. z Nesai, Iydeyn, 22. z bn Mace, Mukaddime, 7. z Darimî, Mukaddime,

Detaylı

BÖLÜM: 2. Oruç Tutarken Nelere Dikkat Etmeliyiz? Orucu Bozan Durumlar. Orucun Kişiye ve Topluma Kazandırdıkları. Ramazan Bayramı Sevinci

BÖLÜM: 2. Oruç Tutarken Nelere Dikkat Etmeliyiz? Orucu Bozan Durumlar. Orucun Kişiye ve Topluma Kazandırdıkları. Ramazan Bayramı Sevinci Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün URL: Oruç Tutarken Nelere Dikkat Etmeliyiz? Orucu Bozan Durumlar Orucun Kişiye ve Topluma Kazandırdıkları Ramazan Bayramı Sevinci Maun Suresi ve Anlamı BÖLÜM: 2 Sosyal hayatımızı

Detaylı

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 T.C. 8. SINIF I. ÖNEM ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 İN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 1. 3. Peygamberler bir meslek edinerek çalışmışlar, rızıklarını kazanmışlardır. Örneğin Hz. avut demircilik, Hz.

Detaylı

BEP Plan Hazırla T.C Osmangazi Kaymakamlığı HAMİTLER TOKİ MTAL Müdürlüğü Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı

BEP Plan Hazırla T.C Osmangazi Kaymakamlığı HAMİTLER TOKİ MTAL Müdürlüğü Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı BEP Plan Hazırla T.C Osmangazi Kaymakamlığı HAMİTLER TOKİ MTAL Müdürlüğü Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı Öğrenci : HİDAYET KENAR Eğitsel Performans Duanın Allah tan

Detaylı

URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün. Ramazan Ayı ve Önemi. Ramazan Orucu. Ramazan Ayı ve Oruçla İlgili Kavramlar. Muharrem Orucu BÖLÜM: 1

URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün. Ramazan Ayı ve Önemi. Ramazan Orucu. Ramazan Ayı ve Oruçla İlgili Kavramlar. Muharrem Orucu BÖLÜM: 1 Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün URL: Ramazan Ayı ve Önemi Ramazan Orucu Ramazan Ayı ve Oruçla İlgili Kavramlar Muharrem Orucu BÖLÜM: 1 Günleri, geceleri, haftaları ya da ayları değerli kılan, bu zamanlarda

Detaylı

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 T.. 8. SINIF I. DÖNEM ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 1. İnsanın sorumlu bir varlık olması aşağıdakilerden hangisiyle ilgilidir? A) Düşünmesi B) Konuşması ) Yürümesi D) Beslenmesi 4. Hz. Muhammed

Detaylı

DENİZ BİNBOĞA 6- D 296

DENİZ BİNBOĞA 6- D 296 DENİZ BİNBOĞA 6- D 296 ÖNSÖZ Bu kitap namaz hakkında bilgi sahibi olmak isteyen çocuklar ve büyük yaştaki insanlar için güzel bir bilgi kaynağıdır. Kitapta namaz hakkında her bilgi yer almaktadır. İnternet

Detaylı

NAMAZ. 2 Namaz kimlere farzdır? Ergenlik çağına gelmiş, akıllı ve Müslüman olan herkese farzdır.

NAMAZ. 2 Namaz kimlere farzdır? Ergenlik çağına gelmiş, akıllı ve Müslüman olan herkese farzdır. NAMAZ 1 Namazın önemi ve faydaları nelerdir? 1. İslam ın şartlarından biridir. 2. Kulu, Allah a yaklaştırır. 3. Cemaatle kılınması, birlik ve beraberliği pekiştirir. 4. Sorumluluk bilincini geliştirir.

Detaylı

Azrail in Bir Adama Bakması

Azrail in Bir Adama Bakması Mevlâna (1207 1273) Güçlü bir bellek, çağrışım yeteneği, üretkenlik, olağanüstü görüş ve anlatım gücü, derin duygusallık ve hüzün, her yönüyle İslam kültürüne hâkimiyet... İşte Mevlâna deyince akla gelen

Detaylı

İLAHİ KİTAPLARA İNANÇ

İLAHİ KİTAPLARA İNANÇ İLAHİ KİTAPLARA İNANÇ Memduh ÇELMELİ İLÂH İlâh: Tapılmaya lâyık görülen yüce varlık. «Lâ ilahe illallah Allah tan başka ilah yoktur.» İlâhî: Allah a ait. Allah a özgü. Allah ile ilgili. ilahi KİTAP VAHİY

Detaylı

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet.

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet. BULUŞ YOLUYLA ÖĞRENME ETKİNLİK Ders: DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ Sınıf: 9.Sınıf Ünite: İslam da İman Esasları Konu: Kitaplara İman Etkinliğin adı: İlahi Mesaj Süre: 40 dak + 40 dak Yine onlar, sana indirilene

Detaylı

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ Giriş Ana hatlarıyla İslam dini programı, temel sayılan programlardan sonra daha ileri düzeylere yönelik olarak hazırlanmıştır. Bu programı takip edecek ders

Detaylı