OBEZİTENİN KRONİK HEPATİT C DE TEDAVİ SONU YANIT ÜZERİNE OLAN ETKİSİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
|
|
- Aysel Enver
- 8 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI OKMEYDANI EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 4. İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ Şef: Doç. Dr. Laika KARABULUT OBEZİTENİN KRONİK HEPATİT C DE TEDAVİ SONU YANIT ÜZERİNE OLAN ETKİSİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ Dr. Serkan İPEK İSTANBUL
2 ÖNSÖZ Asistanı olduğum için kendimi çok şanslı hissettiğim, engin bilgi ve deneyimleriyle her zaman bize ışık tutan değerli hocam klinik şefim Doç. Dr. Laika KARABULUT a; Uzmanlık eğitimim süresince bilgi ve deneyimlerinden faydalandığım klinik şef yardımcımız Dr. Bilgivar KAYA, servis uzmanlarımız Dr. Arif ACAR, Dr. Vedat ÇELİK, Dr. Mehmet KÜÇÜK, Dr. Ferhan MANTAR, Dr. Yaşar YOĞUN ve Dr. Eylem ÖZGÜN e; Asistanlığım süresince büyük yardım ve desteğini gördüğüm değerli ablam Dr. Melek ÖZER e; Tez çalışmalarımda büyük emekleri olan Dr. Bilal UĞURLUKİŞİ, Dr. Mahmut ALTINDAL, Dr. Ahmet YAVUZ a; Her zaman uyum içinde çalıştığım asistan arkadaşlarım Dr. Cumali KARATOPRAK, Dr. Sibel HAMARAT, Dr. Asım ESENKAYA, Dr. Fatma AYDOĞAN, Dr. Tuğba DUMAN, Dr. Şeyda GÜLENAY, Dr. Hatice TAYYAR a; 4. İç Hastalıkları Kliniği hemşireleri ve tüm çalışanlarına; Uzmanlık eğitimimde büyük katkıları olan hastanemiz Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Şefi Dr. Taner YILDIRMAK, Biyokimya Klinik Şefi Dr. Sembol TÜRKMEN, Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesi 8. Klinik Şefi Doç. Dr. Esin TUNCAY a; Hastanemiz Başhekimi Dr. M. Hayri ÖZGÜZEL e ve Her zaman bana destek olan aileme sonsuz teşekkür ederim. 38
3 İÇİNDEKİLER GİRİŞ VE AMAÇ...1 GENEL BİLGİLER.2 HEPATİT C VİRÜSÜNÜN YAPISI HEPATİT C NİN EPİDEMİYOLOJİSİ BULAŞMA YOLLARI İMMUNOPATOGENEZ PATOLOJİ KLİNİK DOĞAL SEYİR TANI TEDAVİ...26 MATERYAL VE METOD BULGULAR TARTIŞMA ÖZET KAYNAKLAR.68 39
4 KISALTMALAR ALT : Alanin aminotransferaz. AST : Aspartat aminotransferaz. BMI (VKİ) : Body mass index (Vücut kitle indeksi). CTL : Sitotoksik T lenfosit. G-CSF : Granulosit koloni stimulan faktör. Gp : Glikoprotein. GSA : Gel shift analizi. GVA : Gerçek vücut ağırlığı. HAV : Hepatit A virüsü. HBV : Hepatit B virüsü. HCV : Hepatit C virüsü. HCV RNA : Hepatit C virüsü ribonükleik asit. HVR : Hypervariable region. İDA : İdeal vücut ağırlığı. IFN : İnterferon. IFN-R1 : İnterferon reseptör 1. IRES : Internal ribosomal entry site. Neut : Nötrofil. ORF : Open reading frame. PEG-IFN : Pegile interferon. PEPCK : Fosfoenolpiruvat karboksikinaz. PNL : Polimorfonükleer lökosit RIBA : Rekombinant immunoblot assay. SOCS : Suppressor of cytokine signalling. SSCP : Single-strand conformationel polymorphism. STAT : Sinyal transduseri ve transkripsiyon aktivatör faktörü. SVR : Sustained virologic response (kalıcı virolojik cevap). TGGE : Tempature gradient gel elektroforezi. 40
5 UTR : Untranslated region. VYA : Vücut yüzey alanı. 2-5 OAS : 2-5 oligoadenilat sentetaz 41
6 GİRİŞ VE AMAÇ Hepatit C, bir hepatotropik flavivirüs infeksiyonunun sebep olduğu, karaciğerin akut veya kronik nekroinflamatuar bir hastalığıdır. Ana klinik özelliği, artmış hepatoselüler karsinom riski ve siroza yol açan ilerleyici hepatik fibrozis geliştirebilmesidir. Hastalık ilk kez, hepatit A virüsü (HAV) ve hepatit B virüsünün (HBV) serolojik testlerinin yaygın olarak kullanılabildiği dönem olan 1970 lerin sonunda tanımlandı. O zamanlar, transfüzyon ilişkili hepatitli vakaların çoğunda bu virüslerden birinin etken olmadığı belirtilmişti. Bu nedenle non-a, non-b hepatit terimi kullanıldı (1). Şempanze çalışmaları, non-a, non-b hepatitin bulaşıcı olduğunu ve lipid kaplı bir virüsün buna yol açtığını doğruladılar lerin sonunda, Michael Houghton Laboratuarı nda non-a, non-b hepatitle ilişkili kodlanmış bir viral antijen tespit edildi ve hepatit C virüsü (HCV) olarak adlandırıldı (1). Hepatit C, dünyanın başlıca sağlık sorunlarından biridir. Akut hepatitlerin %20 sinden, kronik hepatitlerin %70 inden, son dönem sirozun %40 ından, hepatoselüler karsinomun %60 ından ve karaciğer transplantasyonunun %30 undan sorumludur (2). HCV nin 6 genotip ve 80 den fazla alt tipinin olduğu bilinmektedir (3). Genotip 1, 2 ve 3 tüm dünyada yaygın bir şekilde görülmektedir. Ülkemizde en sık görüleni, tedaviye yanıtı diğerlerine göre daha düşük düzeyde olan genotip 1b dir (4). Genotip 1b kan ve kan ürünlerinin transfüzyonu ile güçlü olarak ilişkili bulunmuştur. Kronik hepatit C de tedaviye yanıtı olumsuz etkilediği düşünülen bazı faktörler vardır. Bunlar; genotip 1, erkek cinsiyet, 45 yaşın üzerinde olmak, yüksek viral yük, ileri evre fibrozis, alkolizm, immunsupresif durumlar ve obezite olarak sayılabilir (2). Biz çalışmamızda, son yıllarda önemi giderek daha iyi anlaşılan, morbidite ve mortalitesi yüksek olan pek çok hastalığa zemin hazırladığı düşünülen obezitenin, kronik hepatit C tedavisi üzerine olan etkisini değerlendirdik. 42
7 GENEL BİLGİLER HEPATİT C VİRÜSÜNÜN YAPISI HCV yaklaşık 50 nm büyüklüğünde bir virüstür. Yapısı, genom özellikleri ve replikasyon siklusu flavivirüslere benzer. Ancak bugün hepacivirüs adı altında yeni bir grupta yer alır (1). Etkili hücre kültürü olmaması nedeniyle yapısı ve replikasyon siklusu hala tümüyle anlaşılamamıştır (2). Hepatit C virüs genomu, yaklaşık 9600 nükleotid içeren pozitif polariteli, tek zincirli RNA dır. Genom, 3 ve 5 uçlarda iki adet translasyona uğramayan bölge (untranslated region: UTR) bulundurur. Bu iki uç arasında, büyük bir prekürsör proteini kodlayan ve 9000 den fazla nükleotidden oluşan bir open reading frame (ORF) bulunur (3). ORF yaklaşık 3010 aminoasit uzunluğunda büyük bir poliprotein kodlar(4). 5 UTR: Genomun 5 ucunda bulunan 341 nükleotidlik UTR bölgesi, suşlar arasında yüksek oranda korunmuş nükleotid dizisine sahiptir (3). Bu özellik, HCV viremisinin saptanması ve kantifikasyonu çalışmalarının hedef bölgesi olması sonucunu doğurmuştur (4). 5 UTR, ORF nin başlama kodonunun hemen proksimalinde, ribozomlara doğrudan bağlanmaya olanak tanıyan bir internal ribosomal entry site (IRES) e sahiptir. HCV IRES inin yeri nükleotidler olarak tanımlanmıştır (5). 5 UTR bölgesi, virüs replikasyonu ve viral proteinlerin translasyonunda önemli rol oynar (3). 5 UTR bölgesi, antisens oligonükleotidler ve ribozomlar gibi nükleik asit temelli antiviral drogların geliştirilmesi için hedef teşkil etmektedir (2). HCV, büyük tek bir polipeptid kodlar. Bunu kodlayan genler şu şekilde sıralanır: 5 -C- E1-E2-p7-NS2-NS3-NS4A-NS4B-NS5A-NS5B-3 (Şekil 1). İlk kodlanan, C geni ürünü olan kor proteinidir (p22). Çok immunojenik bir proteindir. HCV ile infekte kişilerde bu proteine karşı antikor bulunur. Bu proteine ait olduğu düşünülen biyolojik etkiler şöyle sıralanabilir: HBV replikasyonunun baskılanması, hücre siklusunun düzenlenmesi ve hücresel protoonkogenlerin transkripsiyonunun düzenlenmesinde değişiklikler yapılması, apoptozun indüksiyonu ya da baskılanması. E1 ve E2 genleri, iki zarf glikoproteini kodlarlar: gp35 ve 43
8 gp70 (4). Virüs partikülünün lipid kılıfı içine gömülüdürler ve konak hücreye tutunmada gereklidirler (5). P7 proteininin işlevi bilinmemektedir. NS2 ve NS3, yapısal olmayan bölgelerin oluşumunda rol oynayan proteazları kodlar. NS4A nın ürünü, NS3 proteaz için kofaktördür. NS4B ve NS5A nın ürünlerinin işlevi bilinmemektedir. NS5A nın interferona direnci belirlediği saptanmıştır. NS5B nin ürünü RNA ya bağımlı RNA polimeraz işlevi görür (4). 5 UTR C E1 E2 P 7 NS2 NS3 NS 4A NS 4B NS 5A NS 5B 3 UTR Şekil 1. HCV genomunun organizasyonu (1). 3 UTR: Bu bölge nükleotidi kapsar. Bu bölge poly-u ya da poly-a ile sonlanır. Poly- U dan sonra da 98 baz uzunluğunda 3 -X dizisi bulunur (4). Buranın viral genomun replikasyon başlangıcında önemli rol aldığı düşünülmektedir (3). Deney hayvanı olarak HCV nin replikasyonunu sürdürebildiği tek tür şempanzelerdir (4). Quasispecies (türümsü) yapı: HCV nin önemli özelliklerinden birisi, yüksek genetik heterojenlik göstermesidir. Yüksek heterojenlik, replikasyonda görev alan RNA bağımlı RNA polimeraz enziminin proofreading aktivitesinin (3 5 ekzonükleaz düzeltici okuma etkinliğinin) olmamasıyla açıklanmaktadır (6). Bu nedenle yeni sentezlenen RNA sarmallarına yanlış girmiş bazları uzaklaştırıcı önemli bir onarım mekanizması çalışmamaktadır. Bu yüzden HCV sürekli olarak mutasyona uğrar ve asla özdeş RNA genomlarının homojen bir topluluğu olarak in vivo bulunmaz (5). HCV viryonlarının kandaki yarı ömrünün yaklaşık 2,5 saat olduğu kronik olarak infekte bir kişide hergün, 1.0x10 12 viriyon oluştuğu hesaplanmaktadır. Genomun kısalığı, mutasyon oranının fazlalığı ve virüs topluluğunun genişliği, infekte kişideki virüs topluluğunun bir ya da daha fazla nükleotid farklılığından oluşan, birbirinden farklı virüslerin toplamı olmasına yol açmaktadır. Bunlar quasispecies (türümsü) olarak adlandırılmaktadır. HCV, genom yapısının bu özelliği sayesinde yaşadığı ortama olağanüstü bir adaptasyon sağlamaktadır. Her 44
9 an bir başkasından çok az farklar taşıyan virüs toplulukları diğerlerine göre avantajlı duruma geçebilmekte, böylece o belli grup çoğalarak infeksiyonu sürdürmede hakim olmakta ve infeksiyonun sürekliliği sağlanmaktadır. Bunun tipik örneği tedaviye oluşan direnç ya da bağışıklık sisteminden kaçıştır (4). Zarf proteinlerini kodlayan bölge, diğer bölgelere kıyasla daha fazla mutasyon oranına sahiptir. Hypervariable Region 1 (HVR1) in HCV deki genetik mutasyonlar için en sıcak bölge olduğu bulunmuştur. HVR1, E2 zarf proteininin N-terminal aminoasitinden başlayan 27 aminoasit uzunluğundaki bölgedir. HVR1 deki önemli dizi değişikliği, onu HCV tür ayrımında marker olarak kullanma imkanını sağlamaktadır. HVR1 bütün genotiplerde bulunmasına rağmen HVR2 yalnızca genotip 1b de bulunur. HVR2 yedi aminoasit içermektedir ve E2 zarf proteininin pozisyonuna yerleşmiştir (7). HVR1 deki mutasyon oranı serum ALT düzeyiyle pozitif ilişkilidir. HVR1 deki türümsü yapıların durumu konağın immunolojik yanıtının derecesine bağlıdır. Konak immun yanıtı baskılandığında HVR1 mutasyon oranı düşer. Türümsü yapı, 5 UTR hariç HCV genomunun her bölgesine dağılmış durumdadır. HVR1, HCV genomunda türümsü yapı gösteren en karakteristik bölgedir (7). Türümsü yapı IFN tedavisine yanıtı etkileyen bir faktördür. HVR1 deki türümsü kompleksliği ile tedaviye yanıt arasında ters ilişki mevcuttur (8). Türümsü kopleksliğinin derecesi arttıkça IFN tedavisine yanıt azalır (9). İnfeksiyonun başlangıcındaki türümsü kompleksliği, hastalığın son safhasına göre daha düşüktür. Buna paralel olarak akut HCV infeksiyonlarının IFN tedavisine yanıtı, kronik infeksiyonlardan daha iyidir. (6) Quasispecies lerin saptanması klonlama ve ardından sekanslama (DNA dizi analizi) ile yapılabileceği gibi, daha basit yöntemler olan heteroduplex gel shift analizi (GSA) (10), temperature gradient gel elektroforezi (TGGE) ve single-strand conformationel polymorphism (SSCP) ile yapılabilmektedir. (11) HCV Genotipleri: Tüm genom dizileri belirlenmiş HCV suşları incelendiğinde, virüsün genomu boyunca, hemen hemen tüm bölgeleri kapsayan, DNA ya da protein dizisi benzerlikleri göze çarpmış ve 45
10 bunları grup ve alt gruplar halinde sınıflandırmak mümkün olmuştur. Bu sınıflandırma genotiplerin ortaya çıkmasına yol açmıştır (4). HCV nin 6 genotip ve 80 den fazla alt tipi mevcuttur. Genotipler 1 den 6 ya kadar rakamlarla, alt tipler ise a, b, c... gibi küçük harflerle ifade edilir. Genotip 1b nin üç ana alt tipi (W: Worldwide, J: Japan ve NJ: Non-Japan) bulunmaktadır (12). Genotip 1a ABD de en yaygın tiptir. Batı Avrupa ve Güney Doğu Asya da genotip 1b en fazla görülen tiptir. Genotip 2 bütün dünyada, genotip 3 çoğunlukla Hindistan, Pakistan, Avustralya ve İskoçya da, genotip 4 Ortadoğu ve Afrika da, genotip 5 Güney Afrika da, genotip 6 Hong Kong da yaygın olan tiplerdir (13).Türkiye de en sık genotip 1b görülür. Bunu genotip 1a izler (14-15). Bir toplumdaki HCV genotiplerinin frekansı, infeksiyon alındığındaki yaş ve bulaşma yoluna bağlı olarak değişir. Önceleri genotip 1b, Batı Avrupa ve ABD deki kan ürünlerinin transfüzyonu ile güçlü olarak ilişkili bulunurken, kan ve kan ürünlerinin taranmasında duyarlılığı yüksek yöntemlerin geliştirilmesiyle kan trasfüzyonuna bağlı yeni olguların oluşumunda dramatik bir düşüş gözlenmiş ve diğer genotiplerle kıyaslandığında genotip1b ve 2 nin nispi riskinde azalma kaydedilmiştir. Damar içi uyuşturucu kullanımına bağlı olarak gelişen HCV infeksiyonlu yeni vakaların artmasının sonucu olarak, bu grupta çok yaygın olarak bulunan genotip 1a ve 3a nın etken olarak görülme sıklığı artmıştır. Batı ülkelerinde, genotip 1b en yüksek prevalansı 50 yaşın üzerindeki genellikle kan transfüzyonu ve sporadik hepatitli hastalarda gösterirken, 1a ve 3a daha genç gruptaki predominant genotiplerdir (13). Belli genotiplerin hastalığın klinik gidişi ve tedavisi ile ilgili farklılıklar içerdikleri söylenebilir. Özellikle genotip 1b ile IFN a düşük düzeyde yanıt, siroz ve hastalığın uzun süreli gidişi arasında yakın bir ilişki bulunmuştur(16). HEPATİT C NİN EPİDEMİYOLOJİSİ Dünyada 300 milyon insanın HCV ile infekte olduğu bildirilmektedir (17). Buna bağlı olarak infeksiyonun prevalansı genel olarak %3 dolaylarında gözükmektedir (5). Akut hepatitlerin %20 sinin, kronik hepatitlerin %70 inin nedeni HCV infeksiyonlarıdır. Akut infeksiyonların yaklaşık %85 inin kronikleşmesi hastalığın ciddiyetinin en önemli göstergelerindendir (17). 46
11 Kan donörleri arasında yapılan çalışmada anti-hcv prevalansı Kuzey Avrupa ve ABD de %0.2 den düşük, Avustralya da % , Güney Avrupa ve Japonya da %1-1.5, Güney Amerika da ve Çin de %5 in üstünde, İtalya da %2.9, Kuzey ve Merkez Afrika da %10 un üstünde bulunmuştur (18). En yüksek oranlar %17-26 olarak Mısır dan bildirilmiştir (5). ABD de 3.9 milyon insan HCV ile infekte durumdadır. Çoğu 50 yaşın altındadır. Bu ülkede HCV nin bulaşması iki önemli yolla olmaktadır; ilki kan transfüzyonu, ikincisi ise damar içi ilaç kullanımıdır. Ancak son 10 yılda kan transfüzyonu ile virüsün bulaşmasının oldukça azalmasına rağmen ilaç bağımlılarında infeksiyon prevalansında artma söz konusudur. Ülkemizde kan donörleri arasında anti-hcv sıklığı %1 dolayındadır (19). HCV infeksiyonunun yaşa özgül prevalansı incelendiğinde üç ayrı kalıp göze çarpar. Birinci kalıpta, prevalans 20 yaşın altındaki kişilerde düşük, orta yaşlarda giderek artan ve yaş arasında üst düzeylere erişen oranlarda gözlenmekte ve 50 yaştan sonra hızla düşmektedir. Bu kalıp, başlıca ABD ve Avustralya da gözlenmektedir ve HCV bulaşmasının göreceli olarak yakın dönemlerde (10-30 yıl önce) gerçekleştiğine işaret eder. İkinci kalıpta, prevalans çocuklar ve genç erişkinlerde düşüktür, ancak yaşlılarda ani bir yükseliş gösterir ki bulaşmanın göreceli olarak daha eskilerde (30-50 yıl önce) gerçekleştiğinin göstergesidir. Bu kalıp Japonya ve İtalya da görülür. Üçüncü kalıpta ise, prevalans yaşla birlikte düzenli olarak artar. Uzak geçmişteki artan bulaşma riskini, süregiden yüksek riskin izlediğinin bir göstergesidir. Başlıca Mısır da gözlenmektedir. Ülkemizde ise birinci kalıp benzeri bir dağılım söz konusudur (5). BULAŞMA YOLLARI Virüs, sadece insan ve şempanzelerde enfeksiyona neden olmaktadır. Tek model deney hayvanının şempanzeler olması nedeniyle, oldukça az sayıda deneysel veri mevcuttur (19). Bulaşma için infeksiyöz materyalin hassas dokuya teması gereklidir. HCV-RNA birçok vücut sıvısında tespit edilmiş olmakla beraber en yüksek düzeylerde kanda bulunmaktadır (20). RNA degrade eden enzimler, ph ve tuz konsantrasyonu gibi faktörler bir vücut sıvısında bulunan viral partiküllerin canlılığını etkileyebilir. Örneğin, HCV çeperi safra içerisinde stabil olmayıp dışkıda görülen HCV canlı değildir. Çepersiz hale gelmiş HAV ın aksine HCV, kontamine fekal materyale maruz kalma ile bulaşmaz (21). Bulaşma için ihtiyaç duyulan diğer 47
12 bir faktör ise, replikasyonu destekleyecek bir dokunun bulunmasıdır. HCV esas olarak hepatositlerde replike olur (19). Replikasyonun retiküloendotelyal hücrelerde de gerçekleşebildiği bildirilmiştir (22). HCV-RNA semende veya tükrükte tespit edilebilmesine rağmen, bu vücut sıvılarının infeksiyöz partiküller taşıyıp taşımadıkları bilinmemektedir. Eğer bu sıvılar infeksiyöz partikül taşıyorlarsa ve mukozal hücreler de bu sıvılarla tipik olarak temas halindelerse infekte olmuş olabilirler. HCV nin kana direkt olarak inoküle edilmesi infeksiyona sebep olacaktır (19). HCV nin bulaşması başlıca parenteral yolla olmaktadır ve olguların yarısından bu yol sorumludur (5). A.PARENTERAL BULAŞMA 1. Meslekle İlgili Bulaşma: HCV, infekte hastalardan sağlık çalışanlarına iğne batmaları sonucunda %3-8 oranında bulaşmaktadır. Ayrıca konjoktivaya kan sıçraması ile de bulaşabilir(23).sağlık çalışanları kan donörlerine kıyasla daha yüksek anti-hcv prevalansına sahiptirler. ABD de sağlık çalışanlarının genelinde bildirilen oran %1.4 iken, diyaliz ünitesinde çalışanlarda %2, ilaç bağımlılarının tedavi edildikleri kliniklerde çalışanlarda %10, ve cerrahlar arasında ise %0.9 dur (24). Diş hekimleri HCV infeksiyonu için özel bir risk taşımaktadırlar. Diş hekimleri arasında anti-hcv prevalansı, ABD de %2 iken, İtalya da %6 bulunmuştur. Diş hekimleri arasında seropozitiflik oranı hastalar arasında intravenöz ilaç bağımlılarının sayısı, oral cerrahinin uygulanması ve meslek süresi ile paralellik göstermektedir (25). HCV seropozitif diş hekimleri, seronegatif diş hekimlerine kıyasla daha fazla AIDS li hasta, homoseksüel hasta, intravenöz ilaç bağımlısı hasta ve hemofilik hasta tedavi ettiklerini bildirmişlerdir (26). 2. Kan ve Kan Ürünleri Transfüzyonu: HCV-RNA pozitif kan transfüzyonunda infeksiyon genellikle oluşmaktadır (27). Donörlerin anti-hcv bakımından rutin testlere tabi tutulması ile posttransfüzyon HCV infeksiyonlarında önemli azalmalar sağlanmıştır (28). HCV kontaminasyonundan sonra ortalama gün içerisinde HCV ye karşı antikorlar oluşmaktadır. Antikor belirleme testlerine rağmen transfüzyon ile HCV bulaşması gerçekleşebilmektedir. Bu sebeple ABD de 48
13 Haziran 1999 da kan bankaları donörlerde HCV-RNA belirleme testleri uygulamaya başlamıştır(29). HCV, kontamine immunglobulin ve pıhtılaşma faktörleri gibi kan ürünlerinin intravenöz uygulamaları ile de çeşitli büyük salgınlarda bulaşma göstermiştir (30). Günümüzde uygulanan immunglobulin dekontaminasyon prosedürleri ve rekombinant pıhtılaşma faktörlerinin kullanılmaya başlanması bu ürünlerle oluşan bulaşma riskini azaltmaktadır (29). 3. Nosokomial Bulaşma: HCV nin hastane çevresinden bulaşması, nosokomial bulaşma olarak tanımlanır. Buna hastane dışında yapılan medikal ve cerrahi girişimler sonucu gelişen bulaşma da eklenebilir (19). HCV infeksiyonlu hastalarda hospitalizasyon öyküsünün olması epidemiyolojik bir risktir (31). Hemodiyaliz uygulanan hastalarda HCV infeksiyonu, nosokomial bulaşmaya en iyi örnektir. Nosokomial HCV bulaşması, genellikle infeksiyon kontrol uygulamalarında aksaklıklardan kaynaklanmaktadır (19). Yapılan bir yayında, kronik hepatit C infeksiyonlu bir kalp cerrahının açık kalp ameliyatı uyguladığı 5 hastasını infekte ettiği bildirilmiştir. Cerrah ve HCV infeksiyonu gelişen hastaların tümünün serumlarında HCV-RNA ekstrakte edilmiş, genotipleme ve HCV genomunun hipervariabl bölgesinin dizi analizleri yapılıp cerrahla hastaların aynı genotip HCV yi taşıdıkları moleküler olarak gösterilmiştir. Bulaşmanın sternotomi sırasında cerrahın elinde oluşan bir yaralanmadan dolayı cerrahın kanı ile hastanın açık yarasının temas etmesine bağlı olduğu düşünülmüş (32). Başka bir örnekte, İspanya da bir anestezistin yılları arasında 171 hastayı infekte ettiği bildirilmiştir. Kesin olmamakla beraber, anestezist bir miktar aneljezik maddeyi önce kendisine uygulayıp daha sonra da aynı enjektörü kullanarak hastalara analjezik vermiştir (33). 4. Hemodiyaliz Hastaları: Hemodiyaliz programındaki hastalarda HCV infeksiyonu, kan donörleri ve genel popülasyona göre oldukça yüksektir. Hemodiyaliz hastaları arasında HCV infeksiyonu prevalansı, ülkeler arasında ve aynı ülkedeki üniteler arasında farklılık göstermektedir. Kuzey Amerika da %8-39, Avrupa da %1-54, Asya da %17-51 ve Avustralya da %1-10 oranlarındadır. Suudi Arabistan dan ise oldukça yüksek (%90) oran bildirilmiştir (19). 49
14 5. İntravenöz (i.v.) İlaç Bağımlılığı: ABD de ve birçok gelişmiş ülkede i.v. ilaç kullanıcıları en yüksek HCV infeksiyonu riskine sahip olan grubu oluşturmaktadır (34). HCV infeksiyonunun yıllık insidansı i.v. ilaç kullanıcıları arasında %15-20 arasında olup, 5 yıl veya daha uzun süreden beri injeksiyon ile ilaç alanların %80 inden fazlasında anti-hcv mevcuttur. İ.v. ilaç kullanıcıları, infeksiyonu ortak kontamine iğne ve ekipman kullanımı yolu ile almaktadırlar (35). B. NON-PARENTERAL BULAŞMA 1. Cinsel Yolla Bulaşma: HCV-RNA kanın dışında vücut sekresyonlarında genelde tespit edilmez. Ancak, yüksek sensitiv PCR teknikleri ile vücut sekresyonlarında seyrek olarak bildirilmiştir. Örneğin tükrük, seminal sıvı ve vajinal sekresyon gibi (36). Kronik hepatit C li hastalarda periferik kanda, mononükleer hücrelerde HCV tespit edilmiştir. Tükrük lenfosit kapsamaktadır ve bu bakımdan tükrüğün virüs içermesi doğal kabul edilmektedir. Vücut sekresyonlarında tespit edilen HCV-RNA oldukça düşük titrededir. Bu sıvıların infeksiyöz olup olmadıkları tartışmalı olmakla birlikte, genellikle tükrük HCV infeksiyonu kaynağı olarak kabul edilmektedir. Kronik taşıyıcılarla intrafamilyal temas, virüsün önemli bir bulaşma yolunu oluşturur ve bu vakalarda tükrük infeksiyon kaynağı olabilmektedir. Cinsel temas da önemli bir bulaşma yolu olup, genital ülser, hematüri veya menstrüel kanama varlığında infeksiyon sıklığı artmaktadır (37). HCV nin cinsel yolla bulaşması ile ilgili epidemiyolojik çalışmalarda bildirilen oranlar %0-27 arasında değişmektedir. Multipartner seksüel aktivite, profesyonel seks çalışanları, profesyonel homoseksüeller ve cinsel temasla bulaşan hastalıklı vakalar arasında HCV infeksiyonu sıklığı genel popülasyondan daha yüksektir (38). Cinsel yolla HCV bulaşma riskinin, indeks hastaların dolaşımında bulunan HCV konsantrasyonu, HIV koenfeksiyonu ve hastanın immunsuprese olması ile arttığı bildirilmektedir (19). 50
15 2. Perinatal Bulaşma: HCV anneden yenidoğana vertikal olarak geçebilir. Genellikle dolaşımda viral yükü yüksek olan anneler yenidoğanı infekte etmektedirler. HCV ile infekte annelerden doğan çocuklarda %2-8 oranında HCV infeksiyonu meydana gelir (39). Maternal anti-hcv nin yenidoğana pasif transferi de olabileceği için, yenidoğanda HCV infeksiyonu var diyebilmek için, yenidoğanın serumunda HCV-RNA nın tespit edilmesi veya anti-hcv nin 18 aylık dönemden sonra tespit edilmesi gerekir (40). Perinatal bulaşma riski ile viremi seviyesi arasında yakın bir ilişki bulunur. HCV-RNA seviyesi 10 6 kopya/ml nin altında olan annelerden doğan bebekler arasında, HCV infeksiyonunun maternal-fetal bulaşması söz konusu değildir. Bunun aksine HCV-RNA seviyesi 10 6 kopya/ml nin üstünde olan annelerden doğan bebekler arasında bulaşma riski %36 ya kadar çıkmaktadır (39). Anneden yenidoğana HCV bulaşmasında iki tartışmalı durum vardır: Süt emzirmenin rolü ve sezeryan uygulamasının geçiş düzeyine bir azalma etkisi oluşturup oluşturmadığı. Anne sütünde HCV-RNA tespit edilmesine rağmen, birçok çalışma anne sütü ile beslenen yenidoğanları artmış risk altında bulmamaktadır (40). Bazı çalışmalarda sezeryan uygulamasının bulaşmayı azalttığı belirtilmesine rağmen bazılarında da etkisinin olmadığı bildirilmiştir. ABD de hastalık kontrol ve korunma merkezi (CDC), HCV infeksiyonunun bir kadının sezeryan ile doğum yapma ve emzirme kararını etkilemesini tavsiye etmemektedir (41). HCV ve HIV koenfeksiyonlu annelerden doğan bebeklerde perinatal bulaşma riski yüksektir. Bunun sebebi HIV ın neden olduğu immunsupresyonun HCV nin replikasyonunu artırması ve HCV-RNA seviyesinin yüksek olmasıdır (42). HCV taşıyıcısı bir kadında gebelik kontendike değildir. Ancak viral yükü yüksek kadınların gebe kalmaları durumunda bebeğin riski anlatılmalıdır. Genotiple neonatal infeksiyon riski arasında ilişki net değildir. HCV ile infekte annelerden doğan ancak infekte olmayan infantlardan maternal anti-hcv, genellikle 1 yıla kadar kaybolur, ancak bu süre 18 aya kadar da uzayabilir (40). 51
16 3. İntrafamilyal Bulaşma: HCV nin de HBV gibi aile içi bulaşması söz konusudur. Prevalans, temasın süresi ve özellikle indeks hastada infeksiyonun süresi ile yakından ilgilidir (43). Ülkemizde bildirilen intrafamilyal bulaşma oranları %0-4.2 arasında değişmektedir (44). 4. Diğer Bulaşma Yolları: HCV-RNA ter, idrar ve tükrük gibi birçok vücut sıvısında tespit edilmiştir. Vücut sekresyonlarındaki HCV-RNA çok düşük titrededir (45). Tükrük yolu ile bulaşma, insan ısırmasının olduğu sadece bir vakada bildirilmiştir (46). Vücut sıvıları, HCV bulaşmasında araç olabilmekle beraber bulaşmanın etkinliği oldukça düşüktür (45). İMMUNOPATOGENEZ HCV nin, E2 proteini ile hepatositler ve B lenfositler dahil bazı hücrelerin CD81 moleküllerine bağlanarak hücreye girdiği düşünülmektedir (47). Akut olgularda strüktürel birçok viral antijene karşı belirgin CD4+ T hücre proliferasyonu gelişir. Bu hücreler IL-2 ve IFN-γ sekrete ederler, fakat IL-4 ve IL-10 sekrete etmezler. Böylece tipik Th-1 yanıtı ortaya çıkar (48). Sitokin yapan CD4+ T ve CD8+ T hücreleri, muhtemelen hem virüs replikasyonunun baskılanmasında, hem de karaciğer hasarının oluşmasında önemli rol oynarlar (49). Apoptozun HCV enfeksiyonunda arttığı ve bunun, histolojik aktivite indeksi ve karaciğeri infiltre etmiş CD8+ T hücre miktarı ile pozitif korelasyon gösterdiği, fakat aminotransferaz düzeyleri, HCV yükü veya genotip ile korelasyon göstermediği saptanmıştır. Bu, biokimyasal aktivite ile karaciğerin histolojik hasarı arasında korelasyon olmayabileceğini de kısmen açıklar (50).Kronik hepatit C olgularında serumda TNF-α düzeyleri inflamasyonun gelişimini, TGF-β ise fibrozisin derecesini yansıtabilir (51). Karaciğerde lobüler CD8+ T hücre sayısı ile ALT düzeyleri arasında belirgin korelasyon vardır. CD8+ T hücrelerinin, virüsün strüktürel ve non-strüktürel proteinlerindeki birçok epitopu tanıdığı gösterilmiştir (49). HCV spesifik sitotoksik T lenfosit (CTL) aktivitesi periferik dolaşımdan çok karaciğerde bulunur. Karaciğer içindeki HCV spesifik CD8+ T hücre sayısının, periferdekinin 190 katına kadar artabileceği saptanmıştır. CTL yanıtı, 52
17 çoğunlukla daha düşük viremi düzeyi ve daha aktif karaciğer hastalığı ile paralellik gösterir (52). CTL ler karaciğer hasarının bir nedeni olsalar da, viral replikasyonu sınırlamada belli bir role sahiptirler (49). Akut hepatit C hastalarında ilk 6 ay süresince çeşitli HCV epitoplarına karşı etkin bir CD8+ T hücre yanıtı oluşmakta, ancak ilk 6 aydan sonra (kronik karakter kazananlarda) bu yanıt belirgin biçimde düşmektedir. Buna göre, IFN-γ sentezleyen HCV spesifik CD8+ T hücre etkinliği ile akut HCV eradikasyonu arasında oldukça keskin bir ilişki vardır. Ancak bu etkinin 6 aydan sonra neden tükendiği açıklanamamıştır (53). Şempanze modelinde persistan HCV enfeksiyonunun, CTL epitopunda mutasyonun ortaya çıkması ve bunu takiben HCV spesifik CTL yanıtının kaybolması ile birlikte olduğu gösterilmiştir (49). CD5+ B hücrelerinin kronik HCV enfeksiyonunda periferik kanda belirgin artış gösterdiği bildirilmiştir. Periferik kandaki CD5+ B hücre sayısı ile histolojik aktivite indeksi arasında negatif korelasyon bulunmuştur (progresif hastalığa karşı koruyucu etki). Bu hücreler HCV ile ilişkili otoimmun ve lenfoproliferatif patolojilerin ortaya çıkmasında önemlidir (54). HCV enfeksiyonunun nasıl kontrol edildiği, şifa ya da kronikleşmeyi belirleyen mekanizmanın ne olduğu iyi anlaşılamamıştır. Antiviral antikorlar virüsle birlikte bulunurlar ama onu nötralize etmezler. HBV enfeksiyonundan farklı olarak, HCV enfeksiyonunda şifayı işaret eden spesifik bir antikor paterni de yoktur. Şifa ile iyileşen hastalarda HVR-1 e karşı, kronikleşen olgularda görülenden daha hızlı bir antikor yanıtı oluşur ve bu, enfeksiyonun klirensini işaret edebilir (55). HVR-1 e karşı oluşan antikor havuzundaki bazı antikorların nötralize edici kapasite taşıdıkları düşünülmektedir (49). Böyle olsa bile, koruyucu anti-hvr- 1 immun yanıt, doğal enfeksiyondan sonra hızla düşer. Bu durum, iyileşmiş HCV enfeksiyonunun neden iyi bağışıklık bırakmadığını açıklayabilir. Erken anti-hvr1 yanıtı ile HCV enfeksiyonunun rezolüsyonu arasında anlamlı bir ilişki vardır (55) HCV kor proteininin, hücresel proto-onkogenlerle transkripsiyon düzeyinde ilişkiye girerek, hücre proliferasyonunu hızlandırıp hücre büyümesini etkileyebileceği düşünülmektedir. Dolayısıyla HCV kor proteininin onkojenik bir potense sahip olduğu anlaşılmaktadır (56). 53
18 PATOLOJİ Tüm hepatotrofik virüslerin anatomik lezyonları, ufak farklılıklar tanımlanmasına rağmen aynıdır. Genel olarak akut viral hepatitlerin histolojik özellikleri şu şekilde özetlenebilir: 1- Olağan düzenli lobüler paternin bozulması ile saptanan yaygın hasar bulguları. 2- Tek tek hücrelerde ya da ufak hücre topluluklarında fokal dejenerasyon ve nekroz. 3- Kupffer hücre hipertrofisi. 4- İntralobüler ve portal mononükleer inflamasyon. 5- Değişen derecede kolestaz. 6- Hepatosit rejenerasyon bulguları. Karaciğer hücre hasarı, hepatositlerin diffüz şişmesi olarak görülür ve bu balon dejenerasyonu adını alır. Bu değişiklikler, sentrilobüler bölgede en belirgin olup endoplazmik retikulumun belirgin şişmesinden dolayıdır (57). Alkolik hepatit ve ilaç hepatitlerinde de bulunabilen diagnostik olmayan gelişmelerdir (58). Balon dejenerasyonunu izole hepatositlerin ya da küçük hücre gruplarının ölümü takip edebilir (57). Hücre nekrozunun iki şekli bulunur. Birincisinde hücre zarlarında yırtılmayı sitoliz takip eder. Nekrotik hücreler, yerinden kaybolmuş izlenimi verirler ve hücrelerin kaybolduğu yerde retikülin çatısı çöker. Hücre ölümünün ikinci şekli (apoptoz) daha belirgindir. Hücrelerde kondansasyon ve fragmantasyon oluşur ve bunlar daha sonra makrofajlar tarafından fagosite edilen asidofilik cisimcikleri (councilman cisimciği) oluştururlar. Daha az olarak iki diğer form piecemeal nekroz ve köprüleşme nekrozu görülür. Ancak bu iki forma kronik hepatitte daha sık rastlanmaktadır (57). Hücrelerin fokal ortadan kalkışı benekli spotty nekroz olarak adlandırılır (58). Kupffer hücrelerinde ve sitoplazmalarında sıklıkla lipofusin pigmenti içeren portal makrofajlarda hipertrofi özellikle bulunur. Portal inflamatuar infiltrat da bulunabilir ve esas olarak makrofajla beraber lenfositlerden oluşur. Bazen plazma hücreleri ve eozinofiller de eşlik eder (57). Anikterik hepatitte safra stazı bulunmayabilir, fakat ikterik hastalarda belirgindir ve balonlaşmış hepatositlerde, Kupffer hücrelerinde, şişmiş karaciğer hücreleri arasındaki kanaliküllerde safra tıkaçları şeklinde safra pigment damlacıkları bulunur (57). Mikro ve 54
19 makroveziküler olabilen yağlanma, en sık hepatit C ile birliktedir. Hepatit C hariç, büyük vakuollü yağlanma, tam gelişmiş bir hepatitte nispeten mutad dışıdır (58). Rejenerasyon, normalde karaciğerde pek olmayan mitozu ortaya çıkartırken, karaciğer kordonlarının kalınlaşması veya rozet denilen yapıların oluşması ile sonlanır (58). Kronik hepatitte histolojik bulgular farklı şekillerde karşımıza çıkabilir. Hafif formlarda, lobüler yapı tamamen normal olmakla beraber hepatosit nekrozu olmaksızın plazma hücreleri ve makrofajlarla birlikte lenfositlerin yoğun bir portal infiltrasyonu bulunabileceği gibi, portal alanlarda hafif inflamasyona ek olarak lobüllerde az sayıdaki hepatositlerde dejeneratif ve nekrotik değişiklikler de olabilir. Bahsedilenlerden ilki kronik persistan hepatit, ikincisi kronik lobüler hepatit olarak adlandırılmaktaydı. Daha ağır formlarda lenfositler, plazma hücreleri ve makrofajların portal ve periportal infiltrasyonu mevcuttur. Hastalık kronikleştikçe plazma hücreleri daha belirgin olur ve lenfoid foliküller oluşabilir. Bu son durum da kronik aktif hepatit olarak adlandırılmıştı (57). Periportal inflamatuar infiltratla komşu hepatositlerin birleşme yerinde limiting plate de, güve yeniği görünümüne yol açan hepatositlerin aktif yıkılımı olabilir (R). Bu piecemeal nekroz adını alır. Bu nekroz kronik aktif hepatiti tanımlayan bir nekrozdur. Piecemeal nekrozda hepatositler şişme, büzüşme veya sitoplazmik parçalanmayla ortaya çıkan, bütünlük kaybı (apoptoz) gibi gelişmelerin söz konusu olduğu dejeneratif değişiklikler gösterir (58). Geniş nekrozlar, portal ve santral yapılar arasında birleşmeler yaparak, vasküler yapıları bağlayan köprüleşme (bridging) nekrozları geliştirir. Köprüleşme nekrozu, kronikleşme için iyi bir gösterge ciddi bir prognostik faktördür. Akut hepatitlerin de %10 kadarında görülebilir. Bilhassa yaşlı hastalarda, şiddetli veya ilerleyici klinik seyirle birlikte olabileceğinden ve kronisiteyi işaret edebileceği düşünüldüğünden önemli bir lezyondur (58). Belirtilen kronik hepatit bulguları bütün viral hepatitlerde hemen hemen benzer olmakla beraber, bazı histolojik bulgular özellikle kronik hepatit C yi ön planda akla getirir. Kronik hepatit C ile daha fazla birliktelik gösteren patolojik değişikliklerden kısaca şu şekilde bahsedilebilir: Parankimin hafif fakat sabit bir nekroinflamasyonu bulunur. Sinüzoidlerde daha sık lenfositozis ve Mallory benzeri materyal bulunur. Makro ve mikroveziküler steatoz önemli bulgulardandır. Portal alanlarda çok bol ve germinal merkezli lenfoid birikimler görünümünde lenfositik infiltrasyon tipiktir. Bazen safra duktus hasarı olabilir. Portal ve 55
20 septal venül endotelinde hemosiderin granülleri, perivenüler fibrozis diğer viral hepatitlere göre kronik hepatit C nin belirgin özellikleri içindedir (58). KLİNİK Akut hepatit C nin tanısı güçtür. Çünkü çoğunlukla subkliniktir (59,60,61). Akut hepatit C nin ikterik olanları %25 in altındadır (61). Erken dönemde anti-hcv saptanamadığı için, akut hepatitten kuşkulanılan hastada HCV-RNA bakılmazsa hapatit C tanısı konulamaz (59,61). Akut hepatit C nin inkübasyon peryodu yaklaşık 6-8 haftadır (sınırlar 2-26 hafta) (2,61). Kan ve kan ürünleri ile bulaşma olursa inkübasyon peryodu daha kısa olabilir (2-4 hafta) (61). HCV-RNA enfeksiyondan 1-2 hafta sonra pozitifleşir (2). 7-8 haftada serum ALT düzeylerinde orta derece ile 15 kata kadar değişen oranlarda artış olur (2). Genellikle 600 ü aşmaz (61) Klinik tanı nadiren konur ve bu, viral markerlara bağlıdır. İkterik hepatit nadirdir (2). Eğer ikter varsa genellikle 4 haftadan uzun sürmez (61). Akut hepatit C, genellikle asemptomatik olmasına rağmen, bazı hastalarda halsizlik, yorgunluk, dispepsi, sağ hipokondriumda ağrı gibi nonspesifik semptomlar olabilir (59,60). Kronik hepatit C de semptom ve fizik muayene bulguları açısından zengin bir hastalık değildir (59,60). Hastaların çoğu asemptomatiktir. Ancak bazı hastalarda akut hepatit C deki semptomlara benzer şekilde halsizlik, çabuk yorulma, kas-eklem ağrıları ve karında sağ üst kadran ağrısı olabilir. Kronik hepatit C nin ekstrahepatik hastalıklarla (kriyoglobulinemi, liken planus gibi) birlikteliğinde ise bu hastalıklara ait bulgular da olabilir (60,61). HCV infeksiyonu ile birliktelik gösterebilen ekstrahepatik hastalıklar tablo 1 de gösterilmiştir. Kronik hepatit C li hastanın fizik muayenesinde genellikle anormal bir bulguya rastlanmamakla birlikte bazı hastalarda hepatomegali saptanabilir (59). Yani hastaların çoğunda, fizik muayene bulguları eğer varsa, hastalığın ileri devrelerine kadar hepatomegali (bazen de splenomegali) ile sınırlıdır. Bazen bu bile yoktur. Hafif bir splenomegaliye portal hipertansiyon gelişmeden de rastlanabilir (kronik hepatit C lilerin bazılarında siroz gelişmeden trombositopeniye rastlanması bununla ilişkili olabilir) (61). Siroz ve portal hipertansiyon geliştiğinde splenomegali ve daha sonra da asit saptanabilir. Palmar eritem, spider angioma, jinekomasti, kas atrofisi gibi bulgular, ancak terminal devredeki hepatit C sirozunun bulgularıdır. Görüntüleme yöntemlerinde ileri devrelere kadar çoğu kez hiçbir anormallik bulunmamaktadır (59,61). Hatta siroz evresine gelindiğinde bile görüntüleme yöntemlerinde bariz anormallik saptanamayabilir (59). 56
21 Kronik hepatit C li hastaların çoğunda tanı tesadüfen konulmaktadır. Tanı ya kan bağışı esnasında, ya tesadüfen saptanan serum transaminaz düzeyi yüksekliği nedeniyle yapılan tetkiklerde ya da herhangi bir nedene bağlanamayan yakınmalar nedeniyle yapılan tetkikler sonucunda konulmaktadır (59,61). Unutulmaması gereken bir konu, kronik hepatit C tanısı konulan kişi kadınsa ve serum gamaglobulin düzeyi bariz olarak yüksekse, otoimmun işaretleyicilerinin (ANA, anti-sma, anti-lkm) istenmesi gerekir. Böyle hastaların bir kısmında otoimmun hepatit bulunabilir ve kronik hepatit C tanısı konup interferon başlanmasıyla, iyileşme bir yana alevlenme olabilmektedir (61). HCV İnfeksiyonu ile Güçlü Beraberlik Gösteren Hastalıklar Esansiyel mikst kriyoglobulinemi, Membranoproliferatif glomerulonefrit, Poliarteritis nodosa, Sjögren sendromu. HCV İnfeksiyonu ile Muhtemel Beraberlik Gösteren Hastalıklar Porphyria cutanea tarda, Non-Hodgkin lenfoma, Otoimmun tiroidit, Tip II diabet, Lichen planus, İdiopatik pulmoner fibrozis, Otoimmun trombositopeni, Fibromyalji sendromu, Aplastik anemi. HCV İnfeksiyonu ile Şüpheli Beraberlik Gösteren Hastalıklar Behçet hastalığı, Romatoid artrit, Mooren tip korneal ülser, Hemolitik anemi, Pankreatit, Guillian Barre sendromu, Antifosfolipid antikor sendromu. Tablo 1. HCV infeksiyonu ile birliktelik gösterebilen ekstrahepatik hastalıklar (87). DOĞAL SEYİR Hepatit C infeksiyonu yavaş seyirli bir hastalıktır. Hastalığın doğal seyrini belirlemede bazı engeller söz konusudur. Bunlar: -Akut hepatit C nin genellikle asemptomatik olması, hastaların çoğunda tanınamaması, bu nedenle hastalığın başlangıcının net olarak belirlenememesi, -HCV ve onun serolojik belirleyicilerinin keşfinin 20 yıl içinde olması nedeniyle, çalışmaların çoğunun süre açısından yeterli uzunlukta olmaması, 57
22 -Hastaların çoğunda tanı ve endikasyon konduğunda hemen tedaviye başlanması (60). Akut hepatit C geçirenlerin ortalama %25 inde iyileşme olup olay kronikleşmezken, %25 inde de karaciğerdeki harabiyet hafif düzeyde kalmakta ve ciddi bir ilerleme göstermemektedir. Hastaların yarısında ise ilerleyici bir seyir görülmektedir. Bu hastalarda serum ALT düzeyi ya sürekli yüksek kalmakta ya da zaman zaman yükselip zaman zaman da normal sınırlar içerisine inmektedir (fluktuasyon). Bazı hastalarda ise serum ALT düzeyi kalıcı olarak normal sınırlar içerisinde olmasına rağmen histolojik olarak progresyon görülmektedir (61). Hepatit C de, enfeksiyona maruz kalınmasından kronik hepatit gelişmesine kadar geçen ortalama süre 10 yıl, siroz gelişmesine kadar 20 yıl, hepatoselüler karsinom gelişmesine kadar da 30 yıl olmasına karşın, ilk kez hepatoselüler karsinom ile prezente olan ve hatta onun bile tesadüfen ortaya çıktığı hastalar vardır (Şekil 2). Hepatit C nin siroza ilerlemesi halinde, yılda %1-3 hepatoselüler karsinom gelişme riski ortaya çıkmaktadır (59). 58
23 HCV İnfeksiyonu -Koruyucu T Hücre Bağışıklığı -Subklinik Örtülü İnfeksiyon Akut C Hepatiti Ekstrahepatik Hastalıklar İyileşme Fulminan Hepatit Kronik HCV İnfeksiyonu Karaciğerde İnflamasyon-fibroz İnflamasyon-Fibroz yok veya minimal Siroz HCV Taşıyıcılar (Kc Hastalığı Yok) Dekompansasyon Hepatoselüler Ca Transplantasyon/Ölüm Şekil 2. HCV infeksiyonunun doğal seyri (62) Hastalığın derecesi ve hızını her birey için tahmin etmek güçtür. Cinsiyet, viral yük, karaciğerin demir içeriği, enfeksiyonun geçiş şekli ve süresi, alkol kullanımı gibi faktörler hastalığın doğal seyrini etkilemektedir (63). Erkek cinsiyet, artmış viral yük, genotip 1b, artmış quasispecies sıklığı ve karaciğerin demir içeriğinin yüksek olması, ciddi hastalıkla daha fazla oranda birliktelik göstermektedir (60). Kan transfüzyonu yoluyla HCV bulaşanlarda siroz, madde bağımlılarına göre daha sık görülmektedir (63). Enfeksiyon erken 59
24 yaşlarda alındığında, siroza gidiş ihtimali, ileri yaşlardakine (>45 yaş) kıyasla çok daha düşüktür. Birlikte alkol alımı veya karaciğer yağlanması da siroza gidişe yol açan faktörlerdir (59). Kesin olmamakla birlikte alkol tüketiminin serum HCV-RNA düzeylerini yükselttiği, histolojik zarar ve fibrozisi artırdığı düşünülmektedir. ABD de yapılan retrospektif bir çalışmada, HCV ile infekte hastalardan önceden anlamlı alkol kullanımı olanlarda (kadınlarda >40 gr/gün, erkeklerde >60 gr/gün, 5 yıl boyunca) viral yük, geçiş şekli ve cinsiyetten bağımsız olarak, siroz ve dekompanzasyonun 2-3 kat daha fazla görüldüğü bulunmuştur. Takibin ikinci on yılında fazla alkol alımı olanlarda siroz gelişimi %58, alkol kullanımı olmayanlarda %10 olarak saptanmıştır (63). Kompanse dönemdeki siroz, daha sonra dekompanse olur ve ilerleyen dönemlerde hepatoselüler karsinom gelişebilir.uygun zamanda karaciğer transplantasyonu gerçekleştirilemeyen vakalar, hastalığa bağlı olarak kaybedilir (60). TANI Serolojik Tanı: HCV infeksiyonu tanısı için bugün kullanılan en pratik yöntem antikor aranmasıdır. Bu amaçla, bugüne dek üç kuşak ELISA testi kullanılmıştır. İlk kuşak testler (EIA-1), tek bir rekombinant HCV klonundan elde edilmiştir. NS3 geninin bir kısmı ile NS4 geni ürününün tamamını içermişlerdir. Duyarlılık ve özgüllükleri düşük olup, serokonversiyonu saptamada yetersiz (geç) kalmışlardır. İkinci kuşak ELISA testleri (EIA-2), kor ve NS3 bölgelerinden ek rekombinant proteinler içermektedirler (64). Üçüncü kuşak testlerde (EIA-3) NS5 ten bir rekombinant protein eklenmiştir (65). EIA-3 testi ile EIA-2 ye göre serokonversiyon daha kısa sürede saptanır ve duyarlılık daha fazladır (66). İkinci ve üçüncü kuşak testler giderek mükemmelleşmişlerdir. Kan donörlerinin taranması sonucu, transfüzyona bağlı HCV infeksiyonu nerede ise sıfırlanmıştır. Ancak sorunlar bitmiş sayılamaz. Serokonversiyonun oluşumu, üçüncü kuşak testlerde 6-8 haftayı bulmaktadır. Bağışıklık sistemi bir şekilde baskılanmış kişilerde bu testler, fazla işe yaramazlar ve düşük risk grubundan kan donörlerinde hala yalancı pozitiflik elde edilebilmektedir (4). HCV ye karşı oluşan IgM tipi antikorların saptanmasının, akut infeksiyon göstergesi olarak değeri yoktur. Akut dönemde IgM saptanamayabildiği gibi, geç dönemde ortaya çıkabilmekte, kaybolmakta ya da uzun süre boyunca saptanabilmektedir. Yani HCV ye özgül 60
25 IgM ler, HCV infeksiyonu sırasında herhangi bir zamanda saptanabilmektedirler (4). HCV infeksiyonunda tanı algoritması Şekil 3 ve 4 te gösterilmiştir. Doğrulama Testleri: Özellikle düşük riskli popülasyonlarda, ELISA ile yüksek oranda yanlış pozitiflik saptanabildiği için doğrulama testlerine ihtiyaç duyulmuştur. Bunlardan en çok bilineni RIBA (rekombinant immunoblot assay) dır. Ancak ELISA ya göre duyarlılığı daha azdır. RIBA da kullanılan antijenlerden en az iki tanesine karşı pozitiflik oluşması, testin doğrulanması için yeterli kabul edilmektedir. Tek bir antijen pozitifliği indetermine denilen doğrulanamama durumudur (66). RIBA nın özgüllüğünün yüksek, ancak duyarlılığının düşük olması sebebiyle, günümüzde ELISA sonuçlarının RIBA ile kontrol edilmesinin doğru bir yaklaşım olmadığı görüşü ağırlık kazanmaktadır. Bu nedenle artık RIBA, doğrulama testi olarak çok fazla kullanılmamaktadır (67). Pencere Dönemi: HCV infeksiyonunda pencere dönemi oldukça uzundur ve mevcut tarama testleri (anti- HCV) her ne kadar geliştirilmiş olsalar da, bu dönemde kısalma sağlayamamışlardır. Bu amaçla çabalar iki yönde yoğunlaşmıştır. Birincisi nükleik asit testlerinin kan bankalarında uygulanmasını sağlamak, ikincisi ise HCV antijenini serumda saptayabilmektir. Nükleik asit testleri, hem özel teknoloji gerektirmeleri, hem de çok pahalı olmaları nedeniyle kan bankacılığında kullanıma girememişlerdir. Nükleik asit testlerinin kan bankalarında yapılabilmesinin tek yolu kanların havuzlaştırılmasıdır (pooling). Bu amaçla ABD de iki ayrı ürün FDA onayı almıştır (4). HCV antijenini serumda saptayabilmek için bir kit geliştirilmiştir. Kitin Fransa, Macaristan, İspanya ve Belçika da kullanıldığı ve HCV antijenini saptayabildiği bildirilmiştir (68). Ancak bu konuda daha fazla deneyime ihtiyaç duyulmaktadır (64). HCV RNA: HCV-RNA nın kalitatif ve kantitatif saptanması birçok durumda gereklidir. Bunlar kısaca şu şekilde özetlenebilir: 1- Akut infeksiyonda, serokonversiyondan önce virüsle ilgili ilk saptanan göstergedir. 2- Kronik hepatit C li bağışıklık yetersizliği olan ya da hemodiyaliz hastalarında antikor testleri negatif ya da indetermine olabilir. Bu durumda tanı HCV-RNA ile konur. 61
26 3- Tedavi öncesi viral yükün bilinmesi önemlidir. Tedaviden alınacak yanıt hakkında fikir verir. Çünkü viral yükü az olanlarda tedaviye yanıt daha iyidir. 4- Tedavi sırasındaki takiplerde viral yük düzeylerinde değişiklik olmaması, tedaviye devam edip etmeme konusunda fikir verir. 5- Tedavi sırasında ya da sonrasında HCV-RNA nın saptanamayacak duruma gelmesi tedaviye yanıt alındığı anlamına gelebilir (4). 6- Yenidoğan infeksiyonlarının tanısında önemlidir. HCV infeksiyonlu anneden bebeğe geçen maternal antikorlar nedeniyle yenidoğanda HCV infeksiyonu tanısı, HCV-RNA ya ya da 18 aydan fazla süreyle anti-hcv nin saptanmasına dayanır (40). STO İnfeksiyon yok negatif Anti-HCV için ELISA pozitif STO negatif HCV RIBA Yalancı pozitif ELISA Pozitif ya da indetermine RIBA testi mevcut değilse HCV-RNA tekrarı negatif HCV-RNA negatif pozitif pozitif STO İyileşmiş HCV infeksiyonu ya da yalancı pozitif ELISA Tıbbi Takip Muhtemel HCV infeksiyonu Şekil 3. Düşük prevalanslı yerlerde HCV infeksiyonu tanısı (1). 62
27 negati Anti-HCV için ELISA pozitif Akut İnfeksiyon Şüphesi HCV-RNA hayır evet pozitif negati Temastan 1 ve 6 ay sonra HCV-RNA ve HCV ELISA HCV-RNA Tekrarı pozitif negati Hepsi negatif pozitif Yalancı negatif ELISA şüphesi HCV RIBA hayır evet negati pozitif STO P negati HCV-RNA pozitif STO Yalancı pozitif ELISA İyileşen HCV İnfeksiyonu Tıbbi Değerlendirme HCV infeksiyonu Şekil 4. Yüksek prevalanslı yerlerde HCV infeksiyonu tanısı (1). 63
28 Karaciğer Biyopsisi: Karaciğer biyopsisinin başlıca endikasyonları şunlardır: Kronik viral hepatitlerin tanı ve evrelendirilmesinde, Karaciğer hastalıklarında tedavi etkinliğinin araştırılmasında, Alkolik ve non-alkolik steatohepatitlerin (ASH ve NASH), otoimmun hepatitlerin tanı ve evrelendirilmesinde, İlaca bağlı karaciğer hasarının tanı ve derecelendirilmesinde, Kolestatik karaciğer hastalıklarının (primer bilier siroz, primer sklerozan kolanjit) tanı ve evrelendirilmesinde, Karaciğerin biyokimyasal bozukluklarının araştırılmasında, Karaciğer içi kitlelerin tanısında, Sistemik inflamatuar ve granulomatöz hastalıkların tanısında (69). Karaciğer biyopsisiyle ilgili bazı konular günümüzde hala tartışmalıdır. Kronik hepatit C de de biyopsi konusunda tartışmalar sürmektedir. Genotip 2 ve 3 te pegylated interferon ve ribavirin kombinasyon tedavisine cevabın %80 lerde olduğu göz önüne alınırsa, bu olgularda biyopsinin gereksizliği düşünülebilir. Ancak ülkemizde olduğu gibi genotip 1 in hakim olduğu ve tedaviye yanıtın daha düşük olduğu ülkelerde tedavi öncesi ve sonrası değerlendirmelerde biyopsi gerekli gibi görülmektedir (70). Biyopsi karaciğerdeki hastalık aktivitesini ve daha da önemlisi fibroz derecesini (stage) göstermektedir ve fibroz derecesi prognostik öneme haizdir. Örneğin karaciğerinde fibroz bulunmayan, yani fibroz derecesi 0 olan bir hastada hepatit C nin siroza ilerleme riski çok azdır. Stage 4 olanlarda tedaviye yanıt, olmayanlara göre daha düşüktür. Tek başına stage 4 fibroz, irreversibl bir hadise değildir. Başarılı bir antiviral tedavi ile stage 4 olan bir hastanın stage 0 a dahi gerileyebildiği gösterilmiştir. Mikrovaskülaritede yapısal değişiklikler (örneğin şantlar) meydana gelmiş bir hastada geri dönüş, mümkün değil gibi görünmektedir. Biyopsi ayrıca yağlanma derecesi, safra yollarında hasar olup olmadığı ve varsa demir birikimi konusunda da fikir vermektedir (59). 64
29 Karaciğer biyopsileri perkütan, transjuguler, laparoskopik ve ince iğne aspirasyonu yoluyla yapılabilir. Uygun bir örnek 1-4 cm uzunluğunda mg ağırlığında olmalıdır ve en az 6 portal aralık içermelidir. Karaciğer biyopsisi sonrası ağrı, kanama, hemobilia, bilier peritonit, organ yaralanmaları, arterio-venöz fistül, infeksiyon ve nadiren anaflaksi, pankreatit, biyopsi iğnesi kırılması gibi komplikasyonlar olabilir (71). TEDAVİ 1990 da FDA tarafından interferon alfa ya hepatit C tedavisinde kullanım onayı verildi. Sonraki dönemlerde, hastalığın tedavisinde 3 mu (haftada 3 kez) 48 hafta boyunca interferon alfa kullanımı başlandı. O dönemlerde en iyi tedavi rejimi olmakla beraber, kalıcı cevap oranı düşüktü. Tedaviye ribavirin eklenmesi ile kalıcı cevap oranı artırıldı, ancak bu artış yine de tatmin edici bulunmadı. Bu nedenle yeni arayışlar sonucu pegylated interferonlar (peginterferon=peg-ifn) geliştirildi (72). Pegilasyon, bir protein molekülünün monometoksi polietilen glikol (PEG) molekülüne kovalan bağlarla bağlanmasıdır. Bu işlem, proteinin molekül ağırlığını artırır. Böylelikle tedavi amacıyla kullanılacak olan protein proteolize dayanıklı hale gelir, serum yarı ömrü uzar ve uzun süreli terapötik kan düzeyleri oluşur (72). Bu, hem haftada bir kez yapılan injeksiyonla hastanın tedaviye uyumunu olumlu etkiler, hem de stabil ve yüksek kan düzeyi sağlayarak, IFN alfa nın antiviral etkisini artırır (Şekil 5) (73). Bugün klinik kullanımda olan pegile edilmiş iki IFN molekülü (PEG-IFN alfa-2a ve PEG-IFN alfa-2b) bulunmaktadır. PEG-IFN alfa-2a, IFN alfa-2a nın 4 major pozisyonel izomerinin karışımını içeren (Lys 31, Lys 121, Lys 131, Lys 134 ) 40 kd ağırlığında dallı monometoksi PEG konjugatıdır. PEG-IFN alfa-2b ise, IFN alfa-2b nin 34. pozisyondaki histidin aminoasidinin, 12 kd ağırlığında tek zincirli bir monometoksi PEG molekülüne konjugasyonu ile oluşturulur. Pegilasyon sayesinde IFN alfa-2a nın 6-9 saat olan yarı ömrü saate çıkarken, IFN alfa-2b nin serum yarı ömrü 7-9 saatten 40 saate çıkar (74). 65
30 Serum IFN düzeyi PEG-IFN Standart IFN Saat Şekil 5. Haftada 3 kez uygulanan standart interferonlarla tek doz uygulanan pegylatedinterferonların haftalık serum düzeylerinin karşılaştırılması (75). Hangi Hastalar Tedavi Edilmelidir? Anti-HCV ve HCV-RNA pozitif, serum ALT düzeyleri yüksek ve biyopside kronik hepatit bulgusu olan hastalar kontrendikasyon yoksa tedavi edilmelidirler (76). Ciddi kronik C hepatiti olan hastaların, yani biyopside orta-ağır nekroinflamatuar aktivite ile evre 2-3 fibrozisi olan kişilerin progresif bir seyirle siroza ilerleme riski yüksektir ve tedavi edilmeleri gerekir. Diğer taraftan, biyopside minimal-hafif nekroinflamatuar aktivite ve evre 0-1 arası fibrozis saptanan kişilerle, siroz gelişmiş hastalarda tedavi kararının hastaya göre verilmesi görüşü benimsenmiştir (77). Karaciğer biyopsisinde siroz bulgusu olan hastalara, eğer hepatik ensefalopati, varis kanaması, sarılık, asit gibi dekompansasyon bulguları yoksa tedavi uygulanabilir (76). Tedavi Endikasyonu Açısından Genel Görüş Birliği Olan Hastalar: Yaş>18, ALT yüksek (>1.3xNormalin Üst Sınırı), Karaciğer biyopsisinde belirgin fibrozis, Klinik olarak kompanse karaciğer hastalığı, 66
Viral Hepatitler. Hepatit A Virus. Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış. Hepatit Tipleri. Hepatit A Klinik Özellikler
Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış Viral Hepatitler İnfeksiyöz Viral hepatitler A NANB E Enterik yolla geçen Dr. Ömer Şentürk Serum B D C F, G, TTV,? diğerleri Parenteral yolla geçen Hepatit Tipleri A B
DetaylıPrediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller. Dr. Dilara İnan Isparta
Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller Dr. Dilara İnan 04.06.2016 Isparta Hepatit B yüzey antijeni (HBsAg) HBV yüzeyinde bulunan bir proteindir; RIA veya EIA ile saptanır Akut ve kronik HBV
DetaylıTLERDE SEROLOJİK/MOLEK HANGİ İNCELEME?) SAPTANMASI
* VİRAL V HEPATİTLERDE TLERDE SEROLOJİK/MOLEK K/MOLEKÜLER LER TESTLER (NE ZAMANHANG HANGİ İNCELEME?) *VİRAL HEPATİTLERDE TLERDE İLAÇ DİRENCİNİN SAPTANMASI *DİAL ALİZ Z HASTALARININ HEPATİT T AÇISINDAN
DetaylıProf. Dr. Haluk ERAKSOY İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı
Prof. Dr. Haluk ERAKSOY İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı HCV İnfeksiyonu Akut hepatit C Kronik hepatit C HCV İnfeksiyonu Akut Viral
DetaylıAkut ve Kronik Hepatit B Aktivasyonunun Ayrımı. Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi
Akut ve Kronik Hepatit B Aktivasyonunun Ayrımı Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Akut Hepatit B ve Kronik Hepatit Aktivasyonunun Ayrımı Neden AHB ve KHB-A karışır? Neden AHB ve KHB-A
DetaylıIV. KLİMUD Kongresi, Kasım 2017, Antalya
IV. KLİMUD Kongresi, 08-12 Kasım 2017, Antalya 1 HCV Tanısında Cut off/ Sinyal (S/CO)/TV) Değerlerinin Tanısal Geçerliliklerinin Değerlendirilmesi TÜLİN DEMİR¹, DİLARA YILDIRAN¹, SELÇUK KILIǹ, SELÇUK
DetaylıHepatit C Virüsü: Tanıda Serolojik ve Moleküler Yöntemlerin Yeri. Üner Kayabaş İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Malatya
Hepatit C Virüsü: Tanıda Serolojik ve Moleküler Yöntemlerin Yeri Üner Kayabaş İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Malatya Dünyada 130-170 milyon kişi hepatit C virüsü (HCV) ile infekte Her yıl 3-4 milyon
DetaylıTravmalı hastaya müdahale eden sağlık çalışanları, hasta kanı ve diğer vücut salgıları ile çalışma ortamında karşılaşma riski bulunan diğer sağlık
Doç. Dr. Onur POLAT Travmalı hastaya müdahale eden sağlık çalışanları, hasta kanı ve diğer vücut salgıları ile çalışma ortamında karşılaşma riski bulunan diğer sağlık personeli gibi hastalardan bulaşabilecek
DetaylıVİRAL HEPATİTLER 5. Sınıf Entegre Ders. Prof. Dr. Fadıl VARDAR Prof. Dr. Sema AYDOĞDU
VİRAL HEPATİTLER 5. Sınıf Entegre Ders Prof. Dr. Fadıl VARDAR Prof. Dr. Sema AYDOĞDU Kronik Viral Hepatitler Sporadik Enfeksiyon ENDER HBV HCV HDV Ulusal Aşılama Programı Erişkinlerin Sorunu HFV, HGV,
DetaylıHEPATĐT C VĐRUS GENOTĐP DAĞILIMININ ALANĐN AMĐNOTRANSFERAZ VE HCV-RNA ĐLE ĐLĐŞKĐSĐ UZMANLIK TEZĐ. Dr. Mustafa Fatih KÜÇÜKÖZTAŞ
T.C. Sağlık Bakanlığı Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Đnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği Klinik Şefi: Doç. Dr. Nail Özgüneş HEPATĐT C VĐRUS GENOTĐP DAĞILIMININ ALANĐN AMĐNOTRANSFERAZ
DetaylıHEPATİT DELTA Klinik Özellikler, Tanı ve Tedavi. Prof. Dr. Mustafa Kemal ÇELEN Diyarbakır
HEPATİT DELTA Klinik Özellikler, Tanı ve Tedavi Prof. Dr. Mustafa Kemal ÇELEN Diyarbakır HDV 1700 nükleotidden oluşmaktadır Delta Ag S (22 kda) 195 aminoasit L (24 kda) 214 aminoasit Delta Ag ni 4 ayrı
DetaylıHIV/AIDS ve Diğer Retrovirus İnfeksiyonları,laboratuvar tanısı ve epidemiyolojisi
HIV/AIDS ve Diğer Retrovirus İnfeksiyonları,laboratuvar tanısı ve epidemiyolojisi Prof Dr Ali Ağaçfidan İstanbul Tıp Fakültesi, Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı İnsan retrovirusları
DetaylıKronik HCV İnfeksiyonlarında Güncel Tedavi Yaklaşımları Dr. Kaya Süer
Kronik HCV İnfeksiyonlarında Güncel Tedavi Yaklaşımları Dr. Kaya Süer Near East University Faculty of Medicine Infectious Diseases and Clinical Microbiology HCV tarihçesi 1989 Hepatitis C (HCV) genomu
DetaylıDr. Funda Şimşek SB Okmeydanı EAH Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
Dr. Funda Şimşek SB Okmeydanı EAH Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Sunum Kapsamı HCV tanımı HCV enfeksiyonunun seyri Epidemiyoloji HCV genotiplerinin önemi, dağılımı Laboratuvarımızdaki
DetaylıKronik Delta Hepatiti Tanı ve Tedavi
HDV-Viroloji Kronik Delta Hepatiti Tanı ve Tedavi HDV defektif bir RNA virusu RNA genomu ve HDAg ile bunu kuşatan HBsAg den oluşmuş kılıfa sahip (36-43 nm) Sadece karaciğerde replike olur HDV nin yüzeyel
DetaylıAkut Hepatit C Tedavisi. Dr. Dilara İnan Akdeniz ÜTF, İnfeksiyon Hastalıkları ve Kl. Mikr AD, Antalya
Akut Hepatit C Tedavisi Dr. Dilara İnan Akdeniz ÜTF, İnfeksiyon Hastalıkları ve Kl. Mikr AD, Antalya HCV DSÖ verilerine göre tüm dünya nüfusunun %3 ü (yaklaşık 170 milyon kişi) HCV ile infekte. İnsidans;
DetaylıOlgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi
Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi 03.05.2016 OLGU 38 yaşında evli kadın hasta İki haftadır olan bulantı, kusma, kaşıntı, halsizlik, ciltte ve gözlerde
DetaylıHepatit B de atipik serolojik profiller HBeAg-antiHBe pozitifliği. Dr. H. Şener Barut Gaziosmanpaşa Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve KM AD
Hepatit B de atipik serolojik profiller HBeAg-antiHBe pozitifliği Dr. H. Şener Barut Gaziosmanpaşa Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve KM AD Akut ve kronik HBV enf da seroloji Akut Hep B de HBe Ag,
DetaylıAkut Hepatit B ve Kronik Hepatit B Reaktivasyonu Ayrımı. Dr. Şafak Kaya SBÜ Gazi Yaşargil SUAM Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
Akut Hepatit B ve Kronik Hepatit B Reaktivasyonu Ayrımı Dr. Şafak Kaya SBÜ Gazi Yaşargil SUAM Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji HBV Neden Önemli? Dünyada yaklaşık 400 milyon kişi HBV ile
DetaylıUzm. Dr. Altan GÖKGÖZ Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Şanlıurfa
Uzm. Dr. Altan GÖKGÖZ Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Şanlıurfa Olgunun asıl sahibi olan kişi Dr. Derya KETEN Necip Fazıl Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
DetaylıAnti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması. Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı
Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Testler farklı amaçlarla uygulanabilir: - Tanı, tarama, doğrulama,
DetaylıÇOCUK GASTROENTEROLOJİ BD SABAH OLGU SUNUMU
ÇOCUK GASTROENTEROLOJİ BD SABAH OLGU SUNUMU Yakınma: Transaminaz yüksekliği Hikaye: Irak ta 6 aylıken orak hücreli anemi ve Beta talasemi major tanıları almış ve sık aralıklarla eritrosit transfüzyonu
DetaylıÇeşitli nedenlerle oluşabilen karaciğer fibrozisi hemen daima geri dönüşümsüzdür.
SİROZ Çeşitli nedenlerle oluşabilen karaciğer fibrozisi hemen daima geri dönüşümsüzdür. İlerleyici ilerleyici karaciğer hastalıkları sonuçta siroz ile sonuçlanan progresif fibrozise neden olur. Safra kanalikülü
DetaylıHCV ENFEKSİYONU SEROLOJİ VE NÜKLEİK ASİT TESTLERİNİN KLİNİK KULLANIMI
HCV ENFEKSİYONU SEROLOJİ VE NÜKLEİK ASİT TESTLERİNİN KLİNİK KULLANIMI Dr. Ali KAYA Mersin Ü. Tıp Fak. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD HCV enfeksiyonu - tanı Klinik tanı Klinik bulgular
DetaylıAkut Hepatit C: Bir Olgu Sunumu. Uz.Dr.Sevil Sapmaz Karabağ İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Manisa
Akut Hepatit C: Bir Olgu Sunumu Uz.Dr.Sevil Sapmaz Karabağ İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Manisa Olgu 24 yaşında erkek hasta 6. sınıf tıp öğrencisi Ortopedi polikliniğine başvurmuş Rutin
DetaylıYrd.Doç.Dr. Özgür Günal Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD
Yrd.Doç.Dr. Özgür Günal Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD HÇ, 28 yş, E, Memur 2010 yılı ocak ayında kan bağışı sırasında sarılık olduğu söyleniyor. Başvuru sırasında bazen halsizlik ve
DetaylıKronik Hepatit B li Hastanın Güncel Tedavisi
Kronik Hepatit B li Hastanın Güncel Tedavisi Prof. Dr. Reşat Özaras İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Enfeksiyon AD. rozaras@yahoo.com Genel Bakış HBV Enfeksiyonunda Neredeyiz? Eradikasyon
DetaylıSAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ
SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ Sağlık hizmeti veren, Doktor Ebe Hemşire Diş hekimi Hemşirelik öğrencileri, risk altındadır Bu personelin enfeksiyon açısından izlemi personel sağlığı ve hastane
DetaylıTRANSFÜZYONLA BULAŞAN HASTALIKLAR TARAMA TESTİYAPILANLAR: HEPATİTLER VE HIV
TRANSFÜZYONLA BULAŞAN HASTALIKLAR TARAMA TESTİYAPILANLAR: HEPATİTLER VE HIV Doç. Dr. Mustafa GÜL Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı 1 Sunum Planı Transfüzyonla
DetaylıHepatit B ile Yaşamak
Hepatit B ile Yaşamak NEDİR? Hepatit B, karaciğerin iltihaplanmasına sebep olan, kan yolu ve cinsel ilişkiyle bulaşan bir virüs hastalığıdır. Zaman içerisinde karaciğer hasarlarına ve karaciğer kanseri
DetaylıHIV ENFEKSİYONUNUN PATOFİZYOLOJİSİ VE DOĞAL SEYRİ
HIV ENFEKSİYONUNUN PATOFİZYOLOJİSİ VE DOĞAL SEYRİ Dr. Hayat Kumbasar Karaosmanoğlu Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Sunum Planı HIV in morfolojik ve
DetaylıPERİNATAL HERPES VİRUS İNFEKSİYONLARI. Uzm.Dr.Cengiz Uzun Alman Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları
PERİNATAL HERPES VİRUS İNFEKSİYONLARI Uzm.Dr.Cengiz Uzun Alman Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Perinatal dönemde herpesvirus geçişi. Virus Gebelik sırasında Doğum kanalından Doğum
DetaylıDOÇ. DR. GÜNAY ERTEM S. B. Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği
DOÇ. DR. GÜNAY ERTEM S. B. Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği *FG, *38 yaşında, bayan *İlk başvuru tarihi: Kasım 2010 *7 ay önce saptanan HBsAg pozitifliği
DetaylıUz. Dr. Ali ASAN. Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği
Uz. Dr. Ali ASAN Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği 1 2 Tarihçe Enfeksiyöz A E Enterik geçiş Viral hepatit Serum NANB B D C Diğer HGV,TT
DetaylıKONU 24A HEPATİT C. Tekin AKPOLAT, Cengiz UTAŞ
165 KONU 24A HEPATİT C Tekin AKPOLAT, Cengiz UTAŞ Hepatit C virusu (HCV) hemodiyaliz hastalarında kronik karaciğer hastalığının en sık nedenidir. Hepatit C virus infeksiyonu, ülkemizde hemodiyaliz ünitelerinin
DetaylıHBV-HCV TRANSPLANTASYON. Dr Sevgi Şahin Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi
HBV-HCV TRANSPLANTASYON Dr Sevgi Şahin Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi HBV infeksiyonu ve HD HBV infeksiyonu insidansı agresif aşılama politikaları ile azalmıştır A.B.D: %1 seropozitif HBV TÜRKİYE: %3.9-4.8
DetaylıOlgu Yaşında Erkek hasta Genel Cerrahide operasyon geçiriyor Önceki yıllarda damariçi uyuşturucu kullanımı öyküsü var Preop istenen tetkiklerde
Yunus Gürbüz Olgu 1 55 Yaşında Erkek hasta Genel Cerrahide operasyon geçiriyor Önceki yıllarda damariçi uyuşturucu kullanımı öyküsü var Preop istenen tetkiklerde Anti-HCV pozitif HCV RNA 324 600 IU/mL
DetaylıDr Gülden ERSÖZ Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD
Dr Gülden ERSÖZ Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Delta Ag Anti HD Ig M ve G HDV RNA Real time PZR qhbsag 49 yaşında erkek hasta, doktor Annesi ve dört
DetaylıVİRUS HASTALIKLARINDA TANI YÖNTEMLERİ
VİRUS HASTALIKLARINDA TANI YÖNTEMLERİ Doç. Dr. Koray Ergünay MD PhD Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Viroloji Ünitesi Viral Enfeksiyonlar... Klinik
DetaylıHepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları
HEPATİT B TESTLERİ Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları Hepatit B virüs enfeksiyonu insandan insana kan, semen, vücut salgıları ile kolay bulaşan yaygın görülen ve ülkemizde
DetaylıKronik Viral Hepatitlerde Histopatolojik Değerlendirme (HBV, HCV) Prof Dr Fatma Hüsniye Dilek Tıbbi Patoloji 13 Ekim 2017
Kronik Viral Hepatitlerde Histopatolojik Değerlendirme (HBV, HCV) Prof Dr Fatma Hüsniye Dilek Tıbbi Patoloji 13 Ekim 2017 Karaciğer iğne biyopsilerinde histopatolojk değerlendirme Genel özellikler Hepatit
DetaylıKaraciğer laboratuvar. bulguları. Prof.Dr.Abdullah.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı. 5.Yarıyıl
Karaciğer ve safra yolu hastalıklar klarında laboratuvar bulguları Prof.Dr.Abdullah.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı 5.Yarıyıl 2006-2007 2007 eğitim e yılıy Karaciğer ve safra yolu hastalıklarında
DetaylıFİBRİNOJEN DEPO HASTALIĞI. Yrd.Doç.Dr. Güldal YILMAZ Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı Ankara
FİBRİNOJEN DEPO HASTALIĞI Yrd.Doç.Dr. Güldal YILMAZ Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı Ankara H. K., 5 yaşında, Kız çocuğu Şikayet: Karında şişlik Özgeçmiş: 8 aylıkken karında
DetaylıKaraciğer Fonksiyon Bozukluklarına Yaklaşım
Karaciğer Fonksiyon Bozukluklarına Yaklaşım Dr. Sıtkı Sarper SAĞLAM DR.SITKI SARPER SAĞLAM - KEAH ACİL TIP KLİNİK SUNUMU 04.10.2011 1 Netter in Yeri: DR.SITKI SARPER SAĞLAM - KEAH ACİL TIP KLİNİK SUNUMU
DetaylıHemodiyaliz olgularında hepatit enfeksiyonu ve önlenmesi. Dr Hayriye Sayarlıoğlu, KSÜ, Nefroloji, Kahramanmaraş
Hemodiyaliz olgularında hepatit enfeksiyonu ve önlenmesi Dr Hayriye Sayarlıoğlu, KSÜ, Nefroloji, Kahramanmaraş Giriş Hemodiyaliz hastalarında enfeksiyon önemli mortalite nedenleri arasındadır Hepatit C
DetaylıVİRAL HEPATİTLER. Y.Doç.Dr.Gürdal YILMAZ
VİRAL HEPATİTLER Y.Doç.Dr.Gürdal YILMAZ Viral Hepatitler Esas olarak karaciğeri etkileyen sistemik infeksiyonlardır. HAV HBV HCV HDV HEV HGV Hepatit A İnkubasyon döneminde gaitada bol miktarda HAV bulunur
DetaylıHEPATİT GÖSTERGELERİNİN YORUMLANMASI
HEPATİT GÖSTERGELERİNİN YORUMLANMASI HEPATİT A VİRÜSÜ (HAV) NÜN GÖSTERGELERİ Anti-HAV Radioimmünassay (RIA) ve Enzim immünassay (EIA) yöntemleri ile bakılan anti-hav tanı koymada altın standarttır. Anti-HAV
DetaylıHepatit B, akut hepatitin ve kronik viral enfeksiyonların en sık nedenidir.
Hepatit (karaciğer iltihabı) ilaçlar, toksik maddeler, otoimmün hastalıklar, alkol, virüsler gibi bir çok nedenle oluşabilirse de % 95 nedeni hepatit virüsleri (hepatit A,B,C,D,E) dir. Hepatit B, akut
DetaylıDr.Funda Şimşek Çanakkale, Ocak 2015
Dr.Funda Şimşek Çanakkale, Ocak 2015 Sunum Planı Delta virus özellikleri Replikasyon Patoloji- Patogenez Epidemiyoloji Bulaş yolları Risk faktörleri Tarihçe İlk defa 1977 yılında Rizetto tarafından tanımlanmış
DetaylıYrd. Doç. Dr. Koray Ergünay MD PhD Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji AD. Viroloji Ünitesi
Hepatit C enfeksiyonlarında yeni bir laboratuvar testi: HCV kor (özyapı) antijeni Yrd. Doç. Dr. Koray Ergünay MD PhD Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji AD. Viroloji Ünitesi Hepatit
DetaylıTedavi Ne Zaman Yapılmalı Ne Zaman Yapılmamalı?
Tedavi Ne Zaman Yapılmalı Ne Zaman Yapılmamalı? Dr. Ziya Kuruüzüm DEÜTF Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Hepatit Akademisi 2015: Temel Bilgiler 22-25.01.2015, Kolin Otel, Çanakkale Sunum
DetaylıHepatit B Hasta Takibi Nasıl Yapılmalı?
Hepatit B Hasta Takibi Nasıl Yapılmalı? Yrd. Doç. Dr. Kaya Süer Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Sunum Planı Giriş HBsAg Pozitifliği Kronik Hepatit
DetaylıREHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD
REHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD 1 2 3 4 ANTİRETROVİRAL TEDAVİ HIV eradiksayonu yeni tedavilerle HENÜZ mümkün değil
DetaylıORGANİZMALARDA BAĞIŞIKLIK MEKANİZMALARI
ORGANİZMALARDA BAĞIŞIKLIK MEKANİZMALARI Organizmalarda daha öncede belirtildiği gibi hücresel ve humoral bağışıklık bağışıklık reaksiyonları vardır. Bunlara ilave olarak immünoljik tolerans adı verilen
DetaylıKronik Hepatit B Tedavisi Zor Olgular
Kronik Hepatit B Tedavisi Zor Olgular Dr. Faruk KARAKEÇİLİ Erzincan Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı 22.01.2016 HATAY Tedavisi Zor Olgular! Zor hasta
DetaylıHEPATİT DELTA VİRÜS İNFEKSIYONUNUN KLİNİK, TANI VE TEDAVİSİ
HEPATİT DELTA VİRÜS İNFEKSIYONUNUN KLİNİK, TANI VE TEDAVİSİ Prof.Dr. Celal Ayaz Dicle Üniversitesi Tıp fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim dalı DİYARBAKIR KLİNİK HDV'NİN
DetaylıSOLİT ORGAN TRANSPLANTASYONU ve BK VİRUS ENFEKSİYONLARI Doç. Dr. Derya Mutlu Güçlü immunsupresifler Akut, Kronik rejeksiyon Graft yaşam süresi? Eskiden bilinen veya yeni tanımlanan enfeksiyon etkenleri:
DetaylıHepatit C ile Yaşamak
Hepatit C ile Yaşamak NEDİR? Hepatit C kan yoluyla bulaşan Hepatit C virüsünün(hcv) neden olduğu bir karaciğer hastalığıdır. 1 NEDİR? Hepatit C virüsünün birçok türü (genotipi ) bulunmaktadır. Ülkemizde
DetaylıKRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin;
KRİYOGLOBÜLİN Cryoglobulins; Soğuk aglutinin; Kriyoglobülin kanda bulunan anormal proteinlerdir ve 37 derecede kristalleşirler. Birçok hastalık sırasında ortaya çıkabilirler ancak vakaların %90ı Hepatit
DetaylıGİRİŞİŞ Hepatit C virusu ( HCV ) nun) neden olduğu u C tipi viral hepatit, dünyand nyanın n başlıca sağlık k problemlerinden biridir. Yaklaşı şık k 20
HCV YE BAĞLI DEKOMPANZE KARACİĞ İĞER SİROZU S HASTALARINDA PEGİLE İNTERFERON ALFA-2A + RİBAVİRİN N TEDAVİSİ Fatih Tekin, Fulya Günşar,, Zeki Karasu, Ulus Akarca, Galip Ersöz Ege ÜTF Gastroenteroloji Bilim
DetaylıKronik Hepatit C Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar
Kronik Hepatit C Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar Asıl Dr. Alpay alt başlık ARIstilini düzenlemek için tıklatın İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
DetaylıDoç. Dr. Z. Ceren KARAHAN
Viral Salgınların Araştırılması Sekans Temelli Genotiplendirme Yöntemleri Doç. Dr. Z. Ceren KARAHAN Genotipleme Genomun genetik karakterizasyonu Bir bireyi/suşu, diğerlerinden ayıran mutasyonları (nt dizisi
DetaylıWEİL-FELİX TESTİ NEDİR NASIL YAPILIR? Weil Felix testi Riketsiyozların tanısında kullanılır.
WEİL FELİX TESTİ WEİL-FELİX TESTİ NEDİR NASIL YAPILIR? Weil Felix testi Riketsiyozların tanısında kullanılır. Riketsiyöz tanısında çapraz reaksiyondan faydalanılır bu nedenle riketsiyaların çapraz reaksiyon
DetaylıKAN YOLUYLA BULAŞAN ENFEKSİYONLAR
KAN YOLUYLA BULAŞAN ENFEKSİYONLAR Prof. Dr. Oğuz KARABAY BU sunularda UHESA sunularından yararlanmıştır. UHESA ya ve eğitmenlerine teşekkürü borç biliriz. 1 Sunum Özeti BU derste verilmek İstenenler!!!
DetaylıHEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI KİMLERE YAPILIR? HEPATİT B RİSKİ OLAN KİŞİLER
HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI Hepatit B aşısı bilinen en etkili aşılardan biridir. Hepati B aşısı inaktif ölü bir aşıdır, aşı içinde hastalık yapacak virus bulunmaz. Hepatit B aşısı 3 doz halinde yapılmalıdır.
DetaylıVİRAL HEPATİTLER. Dr. Selim Bozkurt. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı
VİRAL HEPATİTLER Dr. Selim Bozkurt Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Sunum Planı Hepatit Hepatit A Hepatit B Hepatit C Mesleki Maruziyet Potansiyel olarak Hepatit
DetaylıHEPATOTROPİK OLANLAR A, B, C, D, E, G F????? DİĞERLERİ HSV CMV EBV VZV HIV RUBELLA ADENOVİRÜS
HEPATOTROPİK OLANLAR A, B, C, D, E, G F????? DİĞERLERİ HSV CMV EBV VZV HIV RUBELLA ADENOVİRÜS.. HGV hariç (hafif hastalık veya hastalık yok) diğerleri benzer klinik tablo oluşturur. HBV DNA virüsü, diğerleri
DetaylıDr Bahadır Ceylan. Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji HIV EPİDEMİYOLOJİSİ
Dr Bahadır Ceylan Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji HIV EPİDEMİYOLOJİSİ -% 95 düşük-orta gelirli ülkede -% 50 kadın -2.5 milyon < 15 yaş 1990 dan
DetaylıKRONİK HEPATİT B (Olgu Sunumu) Dr. İlkay Karaoğlan Gaziantep Ün. Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hst. Ve Kl. Mik. AD.
KRONİK HEPATİT B (Olgu Sunumu) Dr. İlkay Karaoğlan Gaziantep Ün. Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hst. Ve Kl. Mik. AD. Kasım-1999 HK 41 yaş, erkek Öğretmen Gaziantep Yakınması: Yok Bir yıl önce tesadüfen HBsAg
DetaylıChapter 10. Summary (Turkish)-Özet
Chapter 10 Summary (Turkish)-Özet Özet Vücuda alınan enerjinin harcanandan fazla olması durumunda ortaya çıkan obezite, günümüzde tüm dünyada araştırılan sağlık sorunlarından birisidir. Obezitenin görülme
DetaylıDELİCİ KESİCİ ALET YARALANMALARI VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER
DELİCİ KESİCİ ALET YARALANMALARI VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER Hastanelerde Hastaneler enfeksiyon etkenleri bakımından zengin ortamlar Sağlık personeli kan yolu ile bulaşan hastalıklar açısından yüksek
DetaylıAkut ve Kronik Hepatit Tanısında Serolojik ve Moleküler Yöntemler Atipik Profiller
Akut ve Kronik Hepatit Tanısında Serolojik ve Moleküler Yöntemler Atipik Profiller Dr Güle Çınar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları ABD Etkenler HAV HBV HCV
Detaylıİmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar
İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar Dr. Dilek Çolak 10 y, erkek hasta Olgu 1 Sistinozis Böbrek transplantasyonu Canlı akraba verici HLA 2 antijen uyumsuz 2 Olgu 1 Transplantasyon öncesi viral
DetaylıTOKSOPLAZMA İNFEKSİYONUNUN LABORATUVAR TANISI UZM.DR.CENGİZ UZUN ALMAN HASTANESİ
TOKSOPLAZMA İNFEKSİYONUNUN LABORATUVAR TANISI UZM.DR.CENGİZ UZUN ALMAN HASTANESİ KLİNİK Bağışıklık sistemi sağlam kişilerde akut infeksiyon Bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde akut infeksiyon veya
DetaylıPERSONEL YARALANMALARININ ÖNLENMESİ VE TAKİBİ. Uz.Dr. Sevinç AKKOYUN
PERSONEL YARALANMALARININ ÖNLENMESİ VE TAKİBİ Uz.Dr. Sevinç AKKOYUN Sağlık Çalışanlarında İnfeksiyon Riski Kan yoluyla bulaşan hastalıklar Hepatit B, Hepatit C, HIV, Hepatit D Sağlık çalışanlarında majör
DetaylıVİRAL HEPATİTLER. Doç.Dr.Mustafa Kemal ÇELEN
VİRAL HEPATİTLER Doç.Dr.Mustafa Kemal ÇELEN Hepatit B virüs (HBV) infeksiyonu, bütün dünyada sık görülen ciddi seyirli bir karaciğer hastalığıdır. Bilindiği gibi Batı Ülkelerinde HBV infeksiyonunun sıklığı
DetaylıLafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik
LAFORA HASTALIĞI Progressif Myoklonik Epilepsiler (PME) nadir olarak görülen, sıklıkla otozomal resessif olarak geçiş gösteren heterojen bir hastalık grubudur. Klinik olarak değişik tipte nöbetler ve progressif
Detaylıİnfluenza virüsünün yol açtığı hastalıkların ve ölümlerin çoğu yıllık grip aşıları ile önlenebiliyor.
Her yıl milyonlarca kişiyi etkileyen bir solunum yolu enfeksiyonu olan grip, hastaneye yatışı gerektirecek kadar ağır hastalık tablolarına neden olabiliyor. Grip ve sonrasında gelişen akciğer enfeksiyonları
DetaylıKronik Hepatit B li Hastanın Güncel Tedavisi. Dr. Yaşar BAYINDIR Malatya-2013
Kronik Hepatit B li Hastanın Güncel Tedavisi Dr. Yaşar BAYINDIR Malatya-2013 Hepatit B ve İnsan 16. yy, Kore de Joseon Hanedanlığı ndan bir çocuk mumyası HBV genotip C2 3.000-100.000 yıl öncesine ait,
DetaylıGEBELİK VE VİRAL HEPATİTLER. Uz. Dr. Funda Şimşek Okmeydanı Eğitim Hastanesi İnfeksiyon Hast. ve Kli. Mikr.Kliniği
GEBELİK VE VİRAL HEPATİTLER Uz. Dr. Funda Şimşek Okmeydanı Eğitim Hastanesi İnfeksiyon Hast. ve Kli. Mikr.Kliniği GEBELİK VE VİRAL HEPATİTLER Uz.Dr.Funda Şimşek SSK Okmeydanı Eğitim Hastanesi İnfeksiyon
DetaylıBilinen, 5000 den fazla fonksiyonu var
Bilinen, 5000 den fazla fonksiyonu var KARACİĞER NEDEN ÖNEMLİ 1.Karaciğer olmadan insan yaşayamaz! 2.Vücudumuzun laboratuardır. 500 civarında görevi var! 3.Hasarlanmışsa kendini yenileyebilir! 4.Vücudun
DetaylıHepatit C Bilgilendirme Toplantısı. Doç.Dr. Özgür Günal
Hepatit C Bilgilendirme Toplantısı Doç.Dr. Özgür Günal Hepatit C Epidemiyoloji: Dünya genelinde yaklaşık 150-200 milyon kronik hepatit C hastası Her yıl yaklaşık 3-4 milyon yeni olgu Her yıl 350 bin den
DetaylıOLGU SUNUMU. Dr. Ziya Kuruüzüm. DEÜTF Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD
OLGU SUNUMU Dr. Ziya Kuruüzüm DEÜTF Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD VHÇG, Hepatit Kampı, Bolu, 01.03.2014 Olgu MŞ, 58 yaş, erkek, emekli Rutin yapılan tetkikler sırasında anti-hcv pozitif
DetaylıGebelerde Rubella (Kızamıkçık) Yrd.Doç.Dr.Çiğdem Kader
Gebelerde Rubella (Kızamıkçık) Yrd.Doç.Dr.Çiğdem Kader OLGU 1 İkinci çocuğuna hamile 35 yaşında kadın gebeliğinin 6. haftasında beş yaşındaki kız çocuğunun rubella infeksiyonu geçirdiğini öğreniyor. Küçük
DetaylıHEPATİT B, TÜRKİYE İÇİN AIDS TEN DAHA TEHLİKELİ. Dr. Zülkar Dönmez Asil Çelik San. Tic. A.Ş.
HEPATİT B, TÜRKİYE İÇİN AIDS TEN DAHA TEHLİKELİ BİRLEŞİK METAL-İŞ YAYINLARI Tünel Yolu Cd. No.2 81110 Bostancı - İstanbul Tel: (0216) 380 8590 Faks: (0216) 373 6502 Dr. Zülkar Dönmez Asil Çelik San. Tic.
DetaylıTİROİDİTLERDE AYIRICI TANI. Doç.Dr.Esra Hatipoğlu Biruni Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Diabet Bilim Dalı
TİROİDİTLERDE AYIRICI TANI Doç.Dr.Esra Hatipoğlu Biruni Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Diabet Bilim Dalı Tiroidit terimi tiroidde inflamasyon ile karakterize olan farklı hastalıkları kapsamaktadır
DetaylıKRONİK BÖBREK HASTASINDA (HBV) TEDAVİ PROTOKOLU NASIL OLMALIDIR?
KRONİK BÖBREK HASTASINDA (HBV) TEDAVİ PROTOKOLU NASIL OLMALIDIR? Dr. Ziya Kuruüzüm DEÜTF Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD 07.09.2013, UVHS, Güral Sapanca Otel, Sakarya Kronik böbrek hastası
DetaylıPEG-IFN ALFA 2B /RİBAVİRİN /BOSEPREVİR KOMBİNASYONU İLE TEDAVİ EDİLEN KHC OLGUSU
PEG-IFN ALFA 2B /RİBAVİRİN /BOSEPREVİR KOMBİNASYONU İLE TEDAVİ EDİLEN KHC OLGUSU Doç Dr Neşe Demirtürk Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği
DetaylıHepatit Hastalığı Gebelikten Etkilenir mi?
GEBELİKTE HEPATİT Gebelik ve hepatit Gebelik ve hepatit iki ayrı durumu anlatır. Birincisi gebelik sırasında ortaya çıkan akut hepatit tablosu, ikincisi ise kronik hepatit hastasının gebe kalmasıdır. Her
DetaylıHIV ENFEKSİYONUNUN İMMÜNOLOJİ LABORATUARINDA TAKİBİ
HIV ENFEKSİYONUNUN İMMÜNOLOJİ LABORATUARINDA TAKİBİ Doç. Dr. Gülderen Yanıkkaya Demirel Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İmmunoloji Anabilim Dalı Bşk Yeditepe Universitesi Hastanesi, Doku Tipleme Laboratuvarı
DetaylıKan Kanserleri (Lösemiler)
Lösemi Nedir? Lösemi bir kanser türüdür. Kanser, sayısı 100'den fazla olan bir hastalık grubunun ortak adıdır. Kanserde iki önemli özellik bulunur. İlk önce bedendeki bazı hücreler anormalleşir. İkinci
DetaylıİMMUNİZASYON. Bir bireye bağışıklık kazandırma! Bireyin yaşı? İmmunolojik olarak erişkin mi? Maternal antikor? Konak antijene duyarlı mı? Sağlıklı mı?
İMMUNİZASYON Bir bireye bağışıklık kazandırma! Bireyin yaşı? İmmunolojik olarak erişkin mi? Maternal antikor? Konak antijene duyarlı mı? Sağlıklı mı? Canlıya antijen verdikten belli bir süre sonra, o canlıda
DetaylıCMV lab.tanı Hangi test, ne zaman, laboratuvar sonucunun klinik anlamı?
CMV lab.tanı Hangi test, ne zaman, laboratuvar sonucunun klinik anlamı? Maternal inf.tanısı Fetal inf.tanısı Yenidoğan inf.tanısı Bir test sonucunun doğru yorumlanabilmesi, testin tanı doğruluğunun bilinmesi
DetaylıKan Hizmetleri Genel Müdürlüğü
Kan Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sunum Tarihi: 05 Kasım Nepton, Serkan www.kanver.org www.kizilay.org.tr GÜVENLİ KAN BAĞIŞÇISINA ULAŞIMDA NAT TARAMA TESTİ UYGULAMALARI Uzm. Dr.
DetaylıDünyada 350 milyonun üzerindeki hepatit B taşıyıcısının %50 sinden fazlasında infeksiyon perinatal yolla kazanılmıştır.
GİRİŞ Dünyada 350 milyonun üzerindeki hepatit B taşıyıcısının %50 sinden fazlasında infeksiyon perinatal yolla kazanılmıştır. HBeAg pozitif annelerden bebeğe bulaş oranı % 90 dır. Perinatal olarak kazanılan
DetaylıVİRAL ENFEKSİYONLAR VE KORUNMA. Yrd. Doç. Dr. Banu KAŞKATEPE
VİRAL ENFEKSİYONLAR VE KORUNMA Yrd. Doç. Dr. Banu KAŞKATEPE MERS-CoV (Middle East Respiratoy Seyndrome- Corona Virus Mers-CoV Öyküsü İlk olgu: v Haziran 2012 Suudi Arabistan v Pnömoni ve akut böbrek yetmezliği-
DetaylıOLGU SUNUMU. DOÇ. DR. VUSLAT KEÇİK BOŞNAK Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD.
OLGU SUNUMU DOÇ. DR. VUSLAT KEÇİK BOŞNAK Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD. GAZİANTEP MO; 44 yaşında sağlık çalışanı erkek hasta Şikayeti: Gün içerisinde
DetaylıGebelik ve Trombositopeni
Gebelik ve Trombositopeni Prof.Dr. Sermet Sağol EÜTF Kadın Hast. ve Doğum AD Gebelik ve Trombositopeni Kemik iliğinde megakaryosit hücrelerinde üretilir. Günde 35.000-50.000 /ml üretilir. Yaşam süresi
DetaylıGebede HSV İnfeksiyonu. Dr. Süda TEKİN KORUK Koç Üniversitesi Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü
Gebede HSV İnfeksiyonu Dr. Süda TEKİN KORUK Koç Üniversitesi Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü Olgu 14 günlük, erkek bebek Şikayeti: Sol kol ve bacakta kasılma, emmeme Hikaye:
DetaylıHepatit Delta Virüs infeksiyonunun klinik, tanı ve tedavisi
Hepatit Delta Virüs infeksiyonunun klinik, tanı ve tedavisi Prof.Dr. Celal Ayaz Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı DİYARBAKIR Hepatit D Virüs
Detaylı