ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 19 Temmuz 2010 Pazartesi YIL: 9 SAYI: 3133 FÝYATI: 2 TL (KDV dahil) Þener LEVENT SAÐA SOLA

Transkript

1 KTHY batýnca ve Erdoðan'dan da hakaret serisi baþlayýnca daha çok coþtuk galiba! Þafak nöbetçilerimiz nöbete giriyor bu akþam. Ve yarýn KTHY uçamasa da Türk Yýldýzlarý uçacak baþýmýzda! ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 19 Temmuz 2010 Pazartesi YIL: 9 SAYI: 3133 FÝYATI: 2 TL (KDV dahil) Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com KIBRIS'TA ÜÇ ADALET l 2. sayfada Ýþgal altýnda ÝCAZETSÝZ yazýlar KÝM ÝLÝKLEDÝ BU GÖMLEÐÝ? Turgut Afþaroðlu ÝRSEN KÜÇÜK AMA 70'LÝK ÇINARIN ÝSYANI BÜYÜK Mehmet Levent NE ATARSINIZ BE BU PÝSLÝKLERÝ SAÐA SOLA ÝYÝ BÝR DEÐERLENDÝRME ÞART OLDU AL KARTINI, GÝR NÖBETE... Erdoðan Baybars Sezan Artun Ali Osman "Kýbrýs'ýn gömleði yanlýþ iliklendi" diyen Cemil Çiçek'e soruyor ve yanýt bekliyoruz... Kim ilikledi bu gömleði Büyük baþbakanlar mý, yoksa küçük baþbakanlar mý? n Türkiye'de Merkez Bankasý Baþkaný'nýn maaþý 31 bin 831 TL... Baþbakan Tayyip Erdoðan'ýn maaþý ise 9 bin küsur... Fatih Terim'in milli takým teknik direktörü iken aldýðý maaþ Erdoðan'ýn maaþýnýn 15 katý, Gül'ün maaþýnýn ise 8 katý idi... Ýrsen Küçük de Erdoðan'a bu sorularý neden sormadý? n "Toplumumuza hakaret yok" diye savunma yapan Ýrsen Küçük inandýrýcý olamadý. Kendisinin maaþý ile banka müdürünün maaþý kýyaslanýrken en azýndan Erdoðan'a "Elmalarla armutlarý neden karýþtýrýyorsun?" diye soramaz mýydý? n Bizi savurganlýkla suçlayýp azarlayan Türkiye'nin durumuna bakýn: Ýsviçre'nin milli geliri 65 bin dolar, milletvekili maaþý 4,200 dolar... Finlandiya'nýn milli geliri 52 bin dolar, milletvekili maaþý 4 bin dolar... Türkiye'nin milli geliri ise 10 bin dolar, milletvekili maaþý 6 bin dolar! Turgut Afþaroðlu yazýyor, 3. sayfada "Dobra Dobra" sütununda... Ýngiliz-Rum komplosu... Ýngilizden davacý oldu, tutuklandý n Yaklaþýk 1,5 yýl önce güneye kuzeyden mülteci kaçýrdýðý iddiasýyla Ýngiliz Üsler Polisi tarafýndan tutuklanan ve daha sonra Türk polisine teslim edilen Güray Kafa, Ýngiliz polisine açtýðý davayý ilerletmek için gittiði Dikelya'da yine tutuklandý... n "Güneyde aranan þahýs" olduðu iddiasýyla tutuklanan Kafa, ayný gün Larnaka'daki Rum polisine teslim edildi... n 6 gün Larnaka'da tutuklu kalan Güray Kafa Rum mahkemesine çýkarýldý, ancak hakkýnda hiçbir delil bulunamadý. Mahkeme Kafa'yý 10 bin Euro nakdi kefalete baðlayarak serbest býraktý... Þener LEVENT yazýyor, 2. sayfada 'AÇI' sütununda ÝÇÝ BOÞ SÖYLEMLERLE AVUTULUYORUZ Dolgun Dalgýçoðlu l 5. sayfada DOKUNULMAZLAR Niyazi Ökten Yalçýn Okut l 7. sayfada Dalgalan sen de bu þafaklarda ey Þafak l 8. sayfada Yavrularýný yiyen kedi Özgün Kutalmýþ l 8. sayfada Arif H.Tahsin yazýyor: Sendikalar ve siyasiler n2. sayfada

2 POLEMÝK Özlem GÜNEYLÝ ALT YÖNETÝMÝN EN ÜST DÜZEYÝ ÝLE EN ALT DÜZEYÝ Kendini aþaðýlanmýþ hissetmek adý üstünde öncelikle 1 hissiyat meselesidir./ DE hissiyatýnýza gerekli ayarý zaten ta baþtan çekmiþsinizdir./ Bu nedenle karþýnýzdaki sizi aþaðýlar DA hissiyatýnýz kuvvetli DEÐÝLSE ruhunuz sezmez/ yüreðiniz duymaz./ En güzeli. Burada esas sorun KKTC Baþbakaný'nýn/ TC Baþbakaný'nýn kendisine kaç para maaþ aldýðýný sormasýný doðal karþýlamasýdýr. Kutlu Adalý ANA'DIR SEVER DE DÖVER DE demiþti 1 vakitler./ Hatýrlayýnýz. Meseleye ANA-YAVRU hiyerarþisi açýsýndan bakýnca yine de þaþýlacak 1 þey yoktur./ Gerçi süklüm püklüm GÝBÝSÝNDEN taþlar atýlýyor Ýrsen beye bu aralar./ Ve fakat AKEPE karþýsýnda süklüm püklüm olan solcularý DA görmüþlüðümüz olduðu için ayýptýr söylemesi fazladan devrimcilik yükleyemiyorum yazýlanlara. Eðer ilelebet "ANA"sýnýn "YAVRU"su kalmaya yemin ettiyseniz./ KÝ KKTC Meclisi'nde ettiðiniz yemin DE aslen bunun yeminidir./ Yemin vakti kendinizi kaptýrmýþ/ havalara girmiþ olabilirsiniz./ Hakkaten 1 iþ yapmaya yeltendiðiniz an (KÝ ENDERDÝR BU DA) lüzum eden yerlere toslar/ yükseldiðiniz yerden PAT diye yere çakýlýrsýnýz./ Gönüllü 1 iniþ olmaz tabii indirirler sizi ama siz yine de BEN KENDÝM ÝNDÝM ÇIKTIÐIM YERDEN dersiniz. Bu arada unutmayalým KÝ KKTC Baþbakaný'nýn (Ýster KÜÇÜK olsun ister SABÝT farketmez yani!!) soramayacaðý sorular GIRLA bu muhabbette. Mesela YAVRU/ Allahýn izniyle düzelttiniz mi OBAMA ile iliþkileri efendim/ DÝYE sorabilir mi? Ya da açýlým bitti diyorlar efendim doðru mu GÝBÝSÝNDEN 1 þeyler geveleyebilir mi aðzýnda? Þöyle 1 konuþma geçtiðini düþünün Tayyip Erdoðan ile herhangi 1 KKTC Baþbakaný/ Bakaný/ Cumhurbaþkaný veya diðerleri arasýnda: -Nüfus konusunda DA acil paket lazým efendim? -Hangi nüfus? -Anavatanýmýzýn Kýbrýsa gönderdiði nüfus efendim?/ Biraz fazla oluyor artýk/ kaldýramýyoruz/ hiçbirþeyi planlayamýyoruz... -Sen ne diyosun ya? -Hani siz Ýstanbul Belediye Baþkaný iken Ýstanbul'a göçü engellemek için giriþleri vizeye baðlamak istiyordunuz ya o bakýmdan þey ettim./ Yani gene sizden ilham aldým efendim. -Ýstanbul baþka KKTC baþka caným/ Karýþtýrmýyalým herþeyi birbirine/ Külahlarý deðiþiriz YANÝ./ Kýbrýs'taki MÝLLÝ DAVA/ Unutmayalým... -Ben de aynen öyle düþünüyorum efendim: Yani Ýstanbul nerde KKTC nerde? * Böyle 1 konuþmanýn devamýnda KKTC'nin muhterem temsilcisi adeta 1 adet bayrak direðine dönüþür/ 1 o yana 1 bu yana savrulup duran 2 adet bayrak vardýr./ Salla bayraðý kap parayý. Biraz MÝLLÝ DAVA biraz MÝLLÝ HAVA/ derken sonuna gelinir görüþmenin. Ýþ gaztecilerin karþýsýna çýkýp ne kadar yararlý 1 görüþme olduðunu anlatmaya kalýr./ KÝ bu son görüþmede de olan biten budur. Ýþte orada Tayyip Erdoðan sorar: -Siz ne kadar maaþ alýyordunuz Ýrsen bey? Oysa sorunun þöyle sorulmasý gerekir: -Biz size ne kadar maaþ veriyorduk Ýrsen bey? Bu önemli 1 detaydýr ama kimse üstünde durmadýðýna göre bana ne YANÝ! Son anda Tayyip Erdoðanýn kafasý kýzar da KKTC Meclisi yan gelip yatma yer midir DÝYE sorarsa./ Bilmeyecek ne var bunda./ Yanýt þöyle olur: -Evet efendim aynen öyledir efendim/ SÝZ nasýl buyurduysanýz efendim... * Kýbrýs'a iniþ yapar yapmaz basýný suçlarlar/ sendikalarý suçlarlar./ Saptýrmýþlardýr/ Çarpýtmýþlardýr/ Ekipleri orada asla aþaðýlanmamýþtýr./ Anavatan ile aramýzý bozmaya çalýþýyorlardýr... En üst düzeyde aðýrlandýk DA derler ve fakat aslýnda onlarýn EN ÜST DÜZEY dedikleri ALT YÖNETÝMÝN ÜSTÜ kadardýr KÝ/ ALT YÖNETÝMÝN ALTI DA BÝRDÝR ÜSTÜ DE BÝRDÝR yani... Kýbrýs ile ilgili meseleleri derinlemesine ele aldýklarýný DA söyleyebilirler/ Ve fakat bu meselenin " 1 de yanlamasý verevlemesi vardýr/ diklemesi vardýr./ E biraz da DÝKLENMESÝ olsa fena mý? -Çok doðru söyledin be Özlem vallahi./ Haçana 1 böyle dumbos edecegler be ama? -Çömelik olmaz DÝYOSUN yani? -? Olaylar ve Gerçekler Arif Hasan Tahsin Evvela bir hatýrlatma yapalým. Sezar'ýn hakkýný Sezar'a verelim da sonra devam edelim. Federe Devlet'ten önce sistemimiz Baþkanlýk Sistemi idi. Kýbrýs'ýn Cumhurbaþkan Muavini olarak da Denktaþ Bey bu yönetimin baþýydý. Niyet, her güne baþlarken Kýbrýslýtürklerin cebinden, TL'nin deðer kaybý nedeniyle Türkiye'nin çekip aldýðý parayý almasýný ve toplumun alýnterini çalmasýný önlemek miydi, yoksa baþka bir þey için miydi bilmem. Ama Denktaþ Beyin baþkanlýðýndaki hükümet kendi parasýný basmaya karar verdi. Ve Maliye Bakaný'ný Türkiye'den izin almak için Ankara'ya gönderdi. Ankara her sabah kendine altýn doðuran tavuðu keser miydi? Ve Türkiye bize, toplum olarak, paramýzý basmak suretiyle, TL ile baðladýðý haraçtan kurtulma izni vermedi. Hemen þunu da belirtmeliyim: 1974'ten sonra hýzla zenginleþen tüccarýmýz da her nedense TL'nin resmi para birimi olarak Kýbrýs'ýn kuzeyinde devam ettirilmesinden yanaydý. Ýddialara göre yeni tüccarlarýmýz TL'nin deðer kaybýndan süratle para kazandýlar. Az zamanda sterlin milyonerleri yarattýk. Ýngiliz gazeteleri öyle yazdýydý Ýngiltere'de... TL'nin deðer kaybýndan yaratýlan vurgun düzenine son verilmesi için TKP meclise bir tasarý sundu. Teferruatýný hatýrlamam. Tasarýnýn mecliste tartýþýldýðý gün bir kýsým sendikacýlarla tüccarlar mecliste idiler. Tartýþma içerde devam ederken dýþarda da devam ederdi. Kilit olarak sendikacýlar da tüccarlar da Türk-Sen Genel Baþkaný rahmetli Necati Taþkýn'ý görürlerdi. Necati Taþkýn da oradaydý. Türk-Sen'e baðlý en az bir sendikacý UBP listesinden milletvekili olarak seçildi ve o gün mecliste idi. Yoksa birden fazla mýydý? O gün, Türk-Sen'e baðlý sendikacý, ya da sendikacýlar kimden yana oy kullanýrsaydý, o kazanacaktý. Ya emekçiler, ya da Türkiye ile vurguncu sermaye kazanacaktý yani... Necati Taþkýn neye karar verdi bilmem. Türk-Sen'e baðlý sendikacý ya da sendikacýlarla konuþup konuþmadýðýný da bilmem. Konuþtu da sözü dinlemedi mi, yoksa dinledi mi da bilmem. Ama sonuçta bu oy veya oylar emekçi kesimin aleyhine kullanýldý. Yani emekçi soyulmaya, vurguncu sermaye ile Türkiye da soymaya devam edecekti. SENDÝKALAR VE SÝYASÝLER Sendikalar, "Peki yahu TL yerine sterlin, ya da dolar olsun. Yeter ki ikide birde devalüe edilmeyen bir para birimi olsun" dediler ama, tabii ki o da kabul edilmedi. Çalma çýrpma, sömürü devam etmeliydi. Sendikalarýn aleyhine yaratýlan düþmanlýðýn haklý hiçbir yaný yoktur. Toplum çok dikkatli olmalýdýr. Toplumun haklarýný korumaya çalýþan sadece sendikalardýr. Emekçi halkýn... Daha önce da söyledik. Bilmemek ayýp deðil, sormamak, öðrenmemek ayýptýr. Kaç kiþi gidip meclis tutanaklarýný inceledi. Ýnceleyen bir kimse þimdi konuþulduðu gibi konuþmaz ve yazmazdý. Kimseyi incitmemeye çalýþýrýz ama, bilen da gonuþur, bilmeyen da. En baþta da siyasiler ve iyi niyetli de olsa bazý gazeteciler. Mesela hayat pahalýlýðý tahsisatýnýn, sendikalarýn sözlerini yönetime geçirebildikleri zamanlar, ki daha siyasi partiler yoktu, her çalýþana eþit miktarda ödendiðini unuttunuz mu? Yüzdelik esasýna geçiþ, yani çok alana çok, az alana az hayat pahalýlýðý tahsisatý verilmesi kararý sendikalarýn karþý çýkýþlarýna raðmen siyasiler tarafýndan alýndý. Bilmez misiniz? Unuttuysanýz hatýrlayýnýz. Yerimiz bitiyor ama kaldýðý kadarýný kullanalým. Sendikalarýn Sosyal Sigortalar kurulurken, emeklilik hakkýna sahip olanlarýn da üye yapýlmasýný ve zaman içerisinde (Hak sahipliliði ortadan kalkýnca) herkesin sadece sosyal sigortalý olmasýný önerdiklerini ama siyasilerin bunu da kabul etmediklerini bilir misiniz? Unuttuysanýz hatýrlayýn bunu da. 18 yaþýný bitiren ve iþsiz olan herkese, kaynak da göstererek maaþ baðlanmasýný sendikalarýn meclise önerdiklerini, ama bu önerinin bir tek olumlu oy aldýðýný, geriye kalanlarýn olumsuz oy kullandýklarýný unuttunuz mu? Unuttunuzsa hatýrlayýn. Gereksiz iþe alma yerine iþsizlik parasý verin dedi bir baþka deyiþle sendikalar. Toplum olarak hala daha iþgal ettirmediðimiz bazý kalelerimiz vardýr. Bunlar arasýnda hatýrý sayýlýr miktarda sendikamýz da vardýr. Onlarý koruyalým yýpratmayalým, yýpratýlmasýna izin vermeyelim. Bu kaleleri korumak, toplumun varlýðýný sürdürebilmesi için gereklidir. Yerimiz bu kadar... Çiziktirdi Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com KIBRIS'TA ÜÇ ADALET Dün yazdým. Ama eksik yazdým galiba... Ne demiþtim? Adalet yok bu adada... Ne kuzeyinde... Ne güneyinde... Bunun eksiði þu: Ýngilizin adadaki egemen üs bölgesinde de yok adalet... Bugün sizlere anlatacaðým olayla bu eksiði de tamamlýyorum iþte... Adý Güray Kafa... Pile-Beyarmudu arasýndaki ara bölgede yaþýyor... Hayvancýlýkla uðraþýyor... Bakýn neler gelmiþ baþýna Kafa'nýn... Yaklaþýk 1,5 yýl önce evine gitmekte olduðu bir sýrada Ýngiliz üsler polisi tarafýndan tutuklanmýþ... Yaka paça hücreye atýlmýþ Dikelya'da... Kuzeyden güneye mülteci kaçýrýr diye suçlanmýþ... Ancak hiçbir delil bulunamamýþ hakkýnda... Mültecilerle yüzleþtirilmiþ... Tanýyan çýkmamýþ kendisini orda da... Üsler polisi bu kez tutmuþ, kuzeydeki Türk polisine teslim etmiþ Kafa'yý... Maðusa'da hücreye atmýþlar bu kez... Mahkemeye çýkarmýþlar... Ve ellerinde hiçbir delil olmadýðý halde ancak kefaletle serbest býrakmýþlar onu bin TL þahsi ve 10 bin TL nakdi kefalet... 4 de kefil... Bir de yurtdýþýna çýkýþ yasaðý... Ve haftada bir polis karakolunda ispat-ý vücut... Peki sonra? Sonrasý þu: Kafa'ya kuzeyde açýlan dava ikinci yýlýna girdi çoktan... Hala ortada bir þey yok. Tam 7 kez ertelenmiþ dava... Duruþma bile yapýlamamýþ. Son erteleme tarihi 21 Temmuz... Öbür gün yani... Bakalým bu kez olsun polis ve savcýlýk ortaya bir þey koyabilecek mi? Meselenin Türk tarafýndaki yüzü bu... Bir de Ýngiliz Üsler Mahkemesi'ne bakalým þimdi... Güray Kafa, kendisini haksýz biçimde tutuklayan Ýngiliz üs polisine dava açmýþ Dikelya'da... Þikayetçi olmuþ... Maðduriyetinin tazmin edilmesini talep etmiþ... Yaklaþýk 1 yýl oluyor bu davayý açalý... Ancak Ýngiliz Üsler Mahkemesi ilerletmiyor davayý... Kafa'nýn suçsuzluðunu bu mahkemede ispat etmesine fýrsat verilmiyor... Duruþma tayin edilmiyor... Mahkemeye çaðrýlmýyor Kafa... Ve bakýn sonra neler olmuþ... Önceki hafta avukatlarýyla görüþmek ve davanýn ilerletilmesini saðlamak için Kafa Dikelya'daki üs mahkemesine gitmiþ... Ancak oradan iþi bitip de ayrýlýrken, bir de ne görsün... Ýngiliz polisi yolunu kesmiþ... Onu tutuklamýþ... Kelepçelemiþ... Rum avukatlarýn hayretli bakýþlarý ve þiddetli itirazlarý arasýnda... Larnaka'daki Rum polisi ile irtibat kurmuþlar sonra... Ve Kafa'yý onlara teslim etmiþler... Neden? Güneyde aranýyormuþ güya... Bu da meselenin Ýngiliz yüzü... Rum adaletine bakalým þimdi de... Kafa'yý Larnaka polis karakolundaki hücreye týkmýþlar... Ertesi gün de mahkemeye çýkarmýþlar... Mahkemede ifade veren polis ellerinde henüz herhangi bir delil olmadýðýný söylemiþ ve soruþturma için zaman istemiþ... Rum yargýç 5 gün daha tutukluluk vermiþ Kafa'ya gün yeniden mahkeme huzuruna çýkarmýþlar onu... Delil melil yok yine... Bunun üzerine yargýç ne yapmýþ bilir misiniz? Týpký bizim yargýcýn yaptýðýný bin Euro nakdi kefaletle serbest býrakmýþ Kasým'a ertelemiþ davayý... Kafa güçbela bulduðu 10 bin Euro'yu mahkemede saymýþ ve serbest kalmýþ... Üç adaleti anlattým iþte size Kýbrýs'ta... Türk... Ýngiliz... Ve Rum adaleti! Beðen de beðendiðini...

3 AFRÝKA dan mektup... BU YALAKALIK YARIÞINDA ONURLU BÝR TEK SES OLMAK MÜMKÜN MÜ? Bazýlarý ne sanýyor? Bütün bu yapýlanlar, bu yýkým paketleri, bu aþaðýlanmalar, bu hakaretler falan, tek ses olarak birleþtirmeye yarayacakmýþ toplumumuzu... Yani ayrýmýza gayrýmýza bakmadan tek bir güç olup karþýsýna dikilecekmiþiz bunlarýn... Keþke öyle olsa... Nerde ama nerde... Bakýn, Erdoðan'ýn ne yenir, ne yutulur hakaretlerine karþý bile yeterli ses çýkmamýþ toplumumuzdan... Birkaç sendika tepki göstermiþ yalnýz... Hepsi o kadar... Hani siz CTP'den herhangi bir ses duydunuz mu? Ya TDP'den? Týs çýkmamýþ hiçbirinden... Ne kýnamýþlar, ne protesto etmiþler... "Sen bu hakaretleri yapamazsýn toplumumuza" bile diyememiþler Erdoðan'a... Diyemezler de... Hayalleri var çünkü... Meclis ve hükümet hayalleri... Ankara'ya karþý diklendiklerinde meclisten de silineceklerini, hükümete ise bir daha hiç gelemeyeceklerini bilirler çünkü... Mustafa Akýncý böyle itilmedi mi sahnenin dýþýna? Henüz 60 yaþýnda olduðu halde aktif politikayý bu yüzden býrakmak zorunda kalmadý mý? Keþke Kýbrýslýtürk seçmeni olsun görebilseydi bunu... Kýrk yýlda bir baðrýndan çýkan onurlu bir sese daha çok kan verebilseydi keþke... Ýrsen Küçük'ün yerinde Mustafa Akýncý olsaydý, hiç öyle bir piþkinlik yapabilir miydi Erdoðan? * Siyasi partilerimizden ses çýkmýyor, ama Fikir Kulübü'nden çýkýyor mesela... Dün bir bildiri yayýnlamýþlar... "Bir banka müdürünün maaþý KKTC'deki maaþlarý temsil edemez" diyorlar. Ve þunu ekliyorlar: "KKTC'deki maaþ sistemini yaratan söz konusu müdür olmadýðý gibi, Kuzey Kýbrýs'ta o düzeyde maaþ alan çok sayýda üst düzey bürokrat, emekli ve çalýþan var." Peki, 'Havadis' gazetesi yöneticileri bunu bilmez mi? Bilirse, o halde neden bir banka müdürünü hedef aldý ve günlerce bu müdüre saldýrýp durdu? Toplumumuzun bu kadar aþaðýlanmasýna ve en üst düzeyde hakarete uðramasýna çanak tutan bu yayýnlarýn sebebi ne? Þimdi o gazetenin hissedarlarý arasýnda olan bankanýn eski yöneticileri... Yeni genel müdür suistimallerin ve yolsuzluklarýn üstüne gidiyor diye cezalandýrmaya kalkýyorlar onu! Çamur atýyorlar! Tutturduklarý bir '42 bin' lira ile ortalýðý bulandýrýyorlar... * Durum bu kadar vahim iken nasýl tek ses olacaðýz burada? Nasýl ayaða kalkacak toplum? Ýþte size yeni bir 20 Temmuz manzarasý... Þafak Nöbeti maskaralýðý... Hamaset kýyameti... Ýlerici ve barýþçýlarýmýzdan bir ses var mý? Yok! Neden yok? ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE Fikir Kulübü: Bir banka müdürünün maaþý KKTC'deki maaþlarý temsil edemez Fikir Kulübü, "ülkedeki çarpýk sistemin sorumlularý olarak hükümetin Kýbrýs Türk halkýný Türkiye yetkililerine ve kamuoyuna þikayet ettiðini" iddia ederek, bunu protesto ettiðini kaydetti. Fikir Kulübü imzasýyla yapýlan yazýlý açýklamada, bir banka müdürünün aldýðý maaþýn Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti'ndeki (KKTC) bütün çalýþan ve emeklilerin maaþ düzeyi olarak takdim edilmesinin kabul edilemez olduðuna iþaret edildi. Açýklamada, "uygulanacak acý reçeteler için insanlarýn onurlarý pahasýna zemin yaratýlmak istendiði" öne sürülerek eleþtirildi ve þöyle denildi: "Türkiye kamuoyu geçici bir süre yanýltýlabilir, ama iki kardeþ devlet arasýndaki iliþkileri hýrpalayýcý ve bu ülkede gereksiz saflaþmalara çanak tutucu yönüyle kabul edilemezdir." Yazýlý açýklamada, Baþbakan Ýrsen Küçük ve hükümet "hatayý düzelterek gerekli açýklamalarý öncelikle Türkiye kamuoyuna yapmaya" davet edildi. KKTC'de siyasi sisteminin iflas ettiði ileri sürülen açýklamada, "Adalet ve dengeli gelir daðýlýmýndan yoksun, ekonomik ve siyasi sistemin yýllardýr kurulup pekiþmesinde büyük rol oynayan UBP iktidarlarýndaki partizan yönetim zihniyetinin, bugün, günü kurtarmak adýna Kýbrýs Türk halkýný olan bitenin tek sorumlusu olarak gösterme gayreti halkýmýz arasýnda derin üzüntü ve tepkiye yol açmýþ bulunmaktadýr" ifadesi kullanýldý. Açýklamada, iki ülke baþbakanlarýnýn resmi görüþmenin ardýndan basýn önünde yaptýðý geleneksel açýklamalarda, bugüne kadar genel olarak iliþkilerdeki ana hatlara vurgu yapýlýrken, "sonuncu basýn toplantýsýnda Türkiye Baþbakaný Recep Tayyip Erdoðan ile Baþbakaný Ýrsen Küçük'ün açýklamalarýnýn alýþýlan üslubu KALDIRIMLARIN DARALTILMASINA TEPKÝ Trafik Kazalarýný Önleme Derneði (TKÖD), baþkent Lefkoþa'da kaldýrýmlarýn üzerinde bulanan aðaçlarýn çevresinin sarý taþlarla örülerek kaldýrýmlarýn "daraltýlmasýna" karþý çýktý. TKÖD Baþkaný Mehmet Avcý dün yaptýðý yazýlý açýklamada, kaldýrýmlarýn tüm dünyada yayalarýn güven içinde ve rahat yürüyebilmesi için yapýldýðýna; kaldýrýmýn bir þehrin medeniyet ve insana verdiði deðerin gösteresi olduðuna iþaret etti. "Kaldýrýmlar, yayalarýn yani gençlerin, yaþlýlarýn, ayaklarý aksayanlarýn, bastonlularýn, beyaz bastonlularýn, bedensel engellilerin, gözleri iyi görmeyenlerin, çocuk arabasýnda bozduðu" ileri sürüldü. "KKTC'deki bir banka müdürü ile Baþbakaný'nýn maaþýnýn kýyaslanmasý noktasýna vararak, dünyada ve Türkiye'de pek çok emsali bulunan benzer durumdaki maaþ farklýlýklarýndan adeta Kýbrýs Türk halký sorumlu tutulmuþtur" ifadesi kullanýlan açýklamada, "KKTC'deki maaþ sistemini yaratanýn söz konusu müdür olmadýðý gibi Kuzey Kýbrýs'ta o düzeyde maaþ alan çok sayýda üst düzey bürokrat, emekli ve çalýþan bulunduðu" görüþü kaydedildi. Açýklamada, Kýbrýs'ta adil, eþit statüye dayalý kalýcý ve sürdürülebilir bir siyasi çözüm arandýðý bu günlerde, Kuzey Kýbrýs'ýn yaþam standardýnýn geriye çekilmesi deðil, tam tersine Güney Kýbrýs'taki sosyoekonomik normlar ve þartlarla ayný seviyeye yükseltilmesinin Kýbrýs Türk halkýnýn bir çözümden sonra da bu topraklarda varoluþu baðlamýnda kaçýnýlmaz bir öncelik olduðu ileri sürüldü. Bu noktada azami dikkatin gösterilmesi gereken bir dönemde, KKTC ve Türkiye kamuoyunu karþýlýklý irrite edici ifadelerden de mümkün mertebe kaçýnýlmasý gerektiði belirtilen açýklamada, "Kýbrýs Türkü bugüne kadar dünyadaki haksýz izolasyon ve ambargolarla Anavataný Türkiye'nin desteði sayesinde ayakta kalarak mücadele etmiþ ve halen etmektedir" denildi. Açýklamada þu görüþlere de yer verildi: "Anavatan Türkiye sayesinde özgürlüðümüze kavuþtuðumuz 20 Temmuz Barýþ Harekâtý'nýn bu mutlu yýldönümünde, kimsenin Kýbrýs Türk halkýný iktidar çýkarlarý uðruna Ankara ve Türkiye kamuoyuna þikâyet edip, iliþkileri zedeleme pahasýna bozuk sistemi sürdürme hakký yoktur, olmamalýdýr. Halkýmýzý da bu bilinçle hareket etmeye davet eder, 20 Temmuz Barýþ ve Özgürlük Bayramýmýzý en içten dileklerimizle kutlarýz." çocuðunu taþýyan annelerin, bir veya iki çocuðunu ellerinden tutarak yürüyen anne babalarýn, çocuklarýn tek baþlarýna güvende yürüyebileceði, güvenli yükseklikte ve güvenli geniþlikte olmalýdýr" denilen açýklamada, kaldýrým yapýmý ve güvenli konumunu korumanýn belediyelerin asli görevi olduðu kaydedildi. Açýklamada, Lefkoþa'da kaldýrýmlarýn üzerinde daha önceleri ekilmiþ ve büyümüþ aðaç köklerinin "kale duvarlarýný andýran" sarý taþlarla çevrilmekte olduðu kaydedilerek, kaldýrýmlara dikilen aðaç köklerinin bile yayalarýn geçebileceði güvenli geniþliði daraltmamasý gerekliliði üzerinde duruldu. Turgut Afþaroðlu Haftada Bir Dobra Dobra turgutafsaroglu@yahoo.com KÝM ÝLÝKLEDÝ BU GÖMLEÐÝ? Kabul edelim ya da etmeyelim. Onlar bizi; yeterince Türk ve yeterince Müslüman kabul etmiyorlar... Ama Allah'larý var. Bizi daha Türk yapmak için daðýmýzý taþýmýzý bayraklarla donattýlar. Daha Müslüman yapmak için, 162 ilkokula karþý, 182 cami yaptýlar. Yani daha ne yapsýnlar? Ama olmayýnca olmuyor... O zaman da Kýbrýslýtürklere bakýþ açýsý þöyle þekilleniyor: -Biz iki millet, tek devletiz. Örneðin Azerbaycan'la tek millet, iki devlettirler. Bizimle tam tersi... Ne demek tek devlet? KKTC, Türkiye'nin 82. vilayetidir demektir. KKTC Ankara'dan yönetiliyor, demektir. KKTC baþbakaný ve bakanlarý ve meclisi göstermeliktir, demektir. Erdoðan büyük baþbakan, bizimki küçük baþbakan, demektir. Ve büyük baþbakan, küçük baþbakaný sever de, döver de demektir... Herkes, -Erdoðan, küçük baþbakana 70 milyon televizyon seyircisinin önünde hakaret etti, diyor. Bizimki inkâr ediyor. Aþaðýlama, hakaret etme yok, diyor. Eee etme eyleme be küçük baþbakan... Aþaðýlama da var, hakaret de var, azarlama da var... Daha da kötüsü, bu aþaðýlanmayý koltuk uðruna kabullenmek de var. Þimdi baþbakan olmak vardý anasýný satayým. Ve diklenmeden nasýl dik durulacaðýný, dosta düþmana göstermek... -Sayýn Küçük, sizin maaþýnýz ne kadar? -7,5-8 sayýn baþbakaným... -Müdürünüzün maaþý ne kadar? -14 bin sayýn baþbakaným... -Eee olur mu? Baþbakanýn maaþý 8 bin, müdürünün maaþý 14 bin olur mu? Bizim baþbakan sus pus... Ve de iki kat süklüm büklüm... Sen orada bir toplumu temsil ediyorsun... Biraz dik durmak yok mu? Arkasýndan, sýcaðý sýcaðýna bir soru da sen sorsana: -Sayýn baþbakaným, gerçi kadýna yaþý, erkeðe maaþý sorulmaz ama, merakýmý baðýþlayýn. Sizin maaþýnýz ne kadar? -9 bin küsur...yani 10'a yakýn... -Peki sayýn baþbakaným...tc Merkez Bankasý Baþkaný'nýn maaþý ne kadar? -Vallahi bilmiyorum... -Tamý tamýna 31 bin 831 TL... -Öyle mi? -O kadar da deðil sayýn baþbakaným. Milli takým teknik direktörü iken Fatih Terim'in maaþý sizin maaþýnýzýn 15 katý, Sayýn Gül'ün maaþýnýn 8 katý idi. -Ýyi ama onlarýn görevleri baþka... -Bizim müdürün de görevi baþka...bu parayý alan benim özel kalem müdürüm deðil ki! Bir milyar dolara yakýn bir mevduatý idare eden Kooperatif Merkez Bankamýzýn Genel Müdürü... Böyle bir diyaloðu Erdoðan daha fazla sürüdürebilir miydi? Dilerse sürdürsün... Arkasýndan makineli tüfek gibi, 'One minute' deyip sorularý arka arkaya patlatacaksýn: Norveç'in Kiþi Baþýna Düþen Milli Geliri 98 bin dolar, milletvekili maaþý 7,500 dolar... Yani milli gelirlerinin yüzde 7.6'sý... Ýsviçre'nin milli geliri 65 bin dolar, milletvekili maaþý 4,200 dolar... Finlandiya'nýn milli geliri 52 bin dolar, milletvekili maaþý 4,000 dolar... Ve Türkiye'nin milli geliri 10 bin dolar, milletvekili maaþý 6,000 dolar... Yani milli gelirin yüzde 60'ý... Olmaz ki sayýn Erdoðan, olmaz ki! Baþkasýnýn gözünde çöp ararken, kendi gözünüzdeki merteði görmemek olmaz ki! Erdal Þafak, Cemil Çiçek'e atfen: -Kýbrýs'ýn gömleði yanlýþ iliklendi, diyor. Doðru, bu gömlek yanlýþ iliklendi... Ýyi de kim ilikledi bu gömleði? Büyük baþbakanlar mý, yoksa da küçük baþbakanlar mý?

4 ALAKAYA DÝRÝFÝL Þu iþe bakýn hele ziyaret çarpýtýlmýþ Gözümüzle görmesek vah vah yazýk diyeceðiz "Manamucuk" þamar oðlaný gibi kalakalmýþ Bilmem ki bu kafayla nereye gideceðiz? Ali OSMAN Periyodik AL KARTINI, GÝR NÖBETE... Beyaz kimlik kartý, yanýlmýyorsam CTP döneminde verilmeye baþlanmýþ ama ondan sonra ne hikmetse durdurulmuþtu Alanlardan bazýlarýnýn resimlerini de yayýnlamýþtýk gazetemizde Þikayetçiydiler O günün parasýyla 2000 TL civarýnda bir paraya mal olmuþtu kendilerine ve "bir iþe yaramýyor" diyorlardý.. Ýlk etapta yaklaþýk 1000 kiþiye beyaz kimlik kartý verilmesi için hafta sonu Devlet Basýmevi ek mesai yaptý. Hükümet için acildi 20 Temmuz'a hazýr olmasý gerekiyor... Her dönem öbek öbek, yýðýn yýðýn vatandaþ yaptýlar ama bunlar özel vatandaþlardýr 20 Temmuz vatandaþlarýdýr bunlar Kartlarýný alacaklar ve doðru Yavuz Çýkarma Plajý'na koþup Þafak Nöbeti'ne girecekler! Beyaz kimlik kartý alanlar seçme ve seçilme hariç her türlü hakka sahipmiþ Bu kartý aldýktan belli bir süre sonra da KKTC'nin "normal vatandaþlýk" kartýný alma hakký elde edebiliyorlarmýþ Kýsa sürede birkaç yüz bin tane basýlacak ve KKTC 13. maaþlarý böylece denkleþtirecek... Kartý alanlar çalýþma izni, bilmem ne gibi problemlerden ve çýkarlarsa geri giremezler korkusundan kurtulacaklar... Çýkarlar karþýlýklý... Geçtiðimiz hafta, Ýrsen Bey kabul etmese de, Türkiye Baþbakaný Tayip Erdoðan'ýn Ýrsen Küçük nezdinde KKTC'lileri aþaðýlamasýnýn ve Küçük'ün de bunu alýp kabul etmesinin, ayrýca karþýlýklý þükranlarýn tezahürü þeklinde geçti. Kýbrýs sorununu birçok þeyi gözden kaçýrmak için bir müdürün maaþýna endekslediler Oysa bu topraklarda sorun Türkiye'dir Yýllar önce buraya göç eden ve Türkiye ile baðlarýný büyük oranda koparan TC kökenlilerin de dile getirdiði bir meseledir Türkiye belasý! Burada, ikiye bölünmüþ de olsa, Kýbrýs Cumhuriyeti diye bir devletin olduðunun idraki içinde olmayan bir mentalitesi var Türkiye Devleti'nin Dýþ Basýn Birliði gazetecilerden oluþur Ancak bildiðimiz anlamda gazetecilerden deðil Bunlar yabancýlardýr Ve bunlar, barýþ çözüm baðýrýþlarýndan çok Türkiye baskýlarýna karþý tepkileri bertaraf etmek amacýyla, iki toplum arasýndaki þövenist duygularý yeniden yukarýlara çekmek için harekete geçtiler. Þafak Nöbeti tutacaklarmýþ Sonra da yeyip içip eðleneceklermiþ Parasý Tatar'dan ve Ýrsen'den.. Yani Tayyip'in kasasýndan çýkýp bize borç olarak yazýlacak Durum bu Bunlar yapýlýrken "altýn vuruþa" hazýrlanan Türkiye de karýþýklýk içinde paketini geçirtecek ve darbesini vuracak.. Beyaz kimlik kartlarýný alanlar, seçme ve seçilme hakkýný kullanmak için gelecek seçimleri bekleyecekler Þafak Nöbeti Türkiye'nin burayý tamamen kontrolü altýna aldýðýnýn dünyaya vurgulanmasý olacak... Gidecek olanlara ve destekçilerine bir bakýn, anlarsýnýz Kalay SÝZ ONLARA KISACA S.O.S DÝYEBÝLÝRSÝNÝZ En kolay nerede sosyalist olunur? Kýbrýs'ta. En çok nerede hem sosyalist, hem gerici olunur? Nerede hem iþgal karþýtý olunur, hem iþgal rantçýsý? Hiç kuþkunuz olmasýn, Kýbrýs'ta. Üç beþ sayfayý kýrmýzý mürekkebe batýrýp çýkarýn, alýn size sosyalist yayýn. Yok yok bunlar sosyalizmi ketçapla falan karýþtýrýyorlar. Hele, o ketçabýn içine Stalin'in býyýklarý da uzanýnca, fevkalade komik manzaralar çýkýyor ortaya. Ama ne yazýk ki, hayata dair hiçbirþey söyleyemediklerinden, çamura yaslanýyorlar, çamuru da batýrýyorlar kýrmýzý boyaya. Kendilerini SOS-YA-LÝST olarak tanýmlýyorlar ama siz onlara kýsaca S.O.S diyebilirsiniz. Bu yýl bir de bu çýktý... Þafak Nöbeti'nde bakýn neler yapacaklar Dýþ Basýn Birliði'nin öncülüðünde ilk kez bu yýl Yavuz Çýkarma Plajý'nda düzenlenen olan Þafak Nöbeti bu akþam gerçekleþtiriliyor.. Þafak Nöbeti Organizasyon Komitesi açýklamasýna göre, 19 Temmuz'u 20 Temmuz'a baðlayan gece yarýsý Yavuz Çýkarma Plajý'nda toplanacak olanlar, 20 Temmuz'u "Þafak Nöbeti" ile bekleyecek. Girne Polis Müdürlüðü ve baþta Alsancak Belediyesi olmak üzere belediyeler organizasyon için gerekli tüm hazýrlýklarýný tamamladý. Saat 00.00'da Yavuz Çýkarma Plajý'nda toplanacak katýlýmcýlar, açýlýþ konuþmalarýnýn ardýndan Bülent Ortaçgil, Yasemin Kumral ve Ayten Alpman'ýn þarkýlarýyla "aydýnlýk günlerin geliþini" kutlamaya baþlayacak. Konser alanýndan ellerinde meþalelerle plaja yürüyecek katýlýmcýlar sahildeki kamp ateþleri eþliðinde bekleyiþe geçecek. Bir saatlik sembolik sessiz bekleyiþte sadece sanatçý Volkan El'in neyine üflediði naðmeler duyulacak. Ardýndan Yakýndoðu ve Girne Amerikan üniversitelerinin gemileri ile Yatçýlar Federasyonu'nun yatlarý kýyýya yanaþarak fenerlerini yakýp sirenlerini çalacak. Daha sonra havai fiþekler atýlacak. 20 Temmuz 1974'de adaya Yavuz Çýkarma Plajý'ndan çýkan gaziler Türkiye'den gemilerle gelerek, sahilde bekleyen Mücahit gazilerle kucaklaþacak ve beyaz güvercinler havaya býrakýlacak. Etkinlik, Din Ýþleri Baþkaný'nýn sabah ezanýný sahilde okumasý ve þehitlerin ruhlarý için dualarla devam edecek. "Þafak Nöbeti", saat 05:00'te ikram ve kahvaltýyla sona erecek. Açýklamaya göre, Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti'nde "Þafak Nöbeti" projesine 142 sivil toplum örgütü imza koyarken, halkýn tüm kesimlerinden de destek geldi. Açýklamaya göre, "Þafak Nöbeti"; Genç TV, ART ve ADA TV'den de canlý yayýnlanacak. Katýlýmcýlar için belediyeler, aþaðýda belirtilen yer ve saatlerde otobüs seferi düzenleyecek. Kendi araçlarýyla katýlmak isteyenler de park yeri sorunu yaþamayacak. OTOBÜS SEFERLERÝ "Lefkoþa Belediyesi terminal, Kuðulu Park, Ortaköy Fýrýný önünden saat 23.00Gazimaðusa Belediyesi Anýt Çember'den saat 22.30Girne Belediyesi Belediye önünden saat 23:00Güzelyurt Belediyesi Terminalden 22.30Lefke Belediyesi Atatürk Parký'ndan 22.30Gönyeli Belediyesi Gönyeli Camii önünden 22.30Paþaköy Belediyesi Köy Meydanýndan 22.30Vadili Belediyesi Spor Kulübü önünden 22.30Serdarlý Belediyesi Belediye önünden 22.30Geçitkale Belediyesi Kent Merkezinden 22.30Akdoðan Belediyesi Spor Kulübü önünden 22.30Dipkarpaz Belediyesi belediye önünden 23.00Büyükkonuk Belediyesi belediye önünden 22.00Deðirmenlik Belediyesi anayoldan 22.30Çatalköy Belediyesi Kahveler önünden " BAÞBUÐ'DAN AYNI TERANE- Türkiye Cumhuriyeti Genelkurmay Baþkaný Ýlker Baþbuð, Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu'na 20 Temmuz dolayýsýyla kutlama mesajý gönderdi. Baþbuð mesajýnda, 20 Temmuz Barýþ Harekatý sonrasýnda ulaþýlan ve 26 yýldýr devam eden huzur ve güven ortamýnda çözümü daha fazla arzulayan tarafýn Kýbrýs Türk halký olduðunu vurgulayarak, "Ancak Rum tarafý, Türk tarafýnýn çözüm çabalarýna geçmiþte olduðu gibi bugün de olumlu bir karþýlýk vermemektedir" dedi. Baþbuð, Türk Silahlý Kuvvetleri'nin, KKTC Anayasasý ve uluslararasý anlaþmalardan kaynaklanan hak ve sorumluklarý doðrultusunda Kýbrýs Türk halkýnýn güvenliðinin, bugün ve gelecekteki en güçlü teminatý olmaya devam edeceðini de belirterek, "Bu tarihi vazifeyi en iyi þekilde yerine getirecek kararlýlýk, yetenek ve kudrette olduðumuzu vurgulamakta yarar görüyorum" dedi. Kalaycý Sessizliðin Sesi Mehmet Levent mlevent10@yahoo.com.tr ÝRSEN KÜÇÜK AMA 70'LÝK ÇINARIN ÝSYANI BÜYÜK "Afrika"nýn sürekli okuyucusu olduðunu söyleyen yaþlý bir vatandaþ aradý dün telefonla. Ýsmi gerekmez. Mesarya köylerinin birinden. Günaydýnlaþtýk. "Gusura bakmayýn" dedi, "Sizi sabah sabah rahatsýz eddim." Gözüne uyku girmemiþ bütün gece. Bizi aramak için sabahý zor etmiþ. "Gözüm kör olaydý da o Erdoðan'ýnan Güçüðü televizyonda seyredmeseydim. Gulaglarým saðýr olaydý da o lâflarý duymayaydým. Adam bizi çog afeden ama resmen köpeðin þeyine sokup çýkardý. Bizimki da kedi bissi kesildi garþýsýnda. Gendine ne sorduysa Erdoðan guzucug guzucug cevab verdi. Allah inandýrsýn seni oðlum, 73 yaþýndayým, hayatýmda hiç bu gadar utandýðmý hatýrlamam. Yer yarýlaydý da içine gireydim keþge. Urumdan gurtarmýþlar bizi ha... E sorarým gendilerine. Bize bu hakaretleri yabmak için mi Urumdan gurtardýnýz ya bre? Bizim gençliðimiz Türkiye sevgisiyle geþdi. Ama bunnar bunun da içine sýþdýlar." Sanki bir solukta döküverdi içini... Öfkesini, isyanýný haykýrarak... Ve en önemlisi kýrýlan, zedelenen onurunu yerden kaldýrarak bir nebze olsun rahatlamak istiyordu. Onu dinledim dinledim dinledim... Tüylerim diken diken oldu. Yetmiþini aþmýþ bir çýnar canlandý gözümde. Herþeye raðmen maðrur, baþý dik bir çýnar. Öfkesini öfkem... Ýsyanýný isyaným kabul edip, yüreðimin bir köþesine koydum. O "þafak nöbetine koþun" tellâllarýna ve KKTC tüm kurumlarýyla batýrýlýrken, 20 Temmuz'u "coþkuyla" kutlamaya hazýrlananlara en güzel yanýttý. Acý, kahýr, öfke ve isyan dolu bir yanýt. Ama alabildiðine içten... Alabildiðine gerçek... Ýrsen Küçük, þahsýnýn ve kendi þahsýnda Kýbrýslýtürk toplumunun onurunun hayasýzca ayaklar altýna alýnýp üzerinde hora tepilmesinden hiç þikayetçi deðil! Sanýrým Erdoðan orada yüzüne tükürseydi, o yaðmur yaðdý diye teþekkür bile edecekti! Kimden þikayetçiymiþ Ýrsen bey? Medya ve sendikalardan. Gerek kendisinin ve beraberindeki heyetin orada aþaðýlandýðý, gerekse halkýmýza hakaret edildiði þeklinde ortaya atýlan iddialar gerçekleri yansýtmaktan uzakmýþ! Ýnsaf da dinin yarýsý derler ama nafile. Ýrsen beyin ondan nasibi yok. Kardeþim, Tayyip bey sana 80 milyonun huzurunda "Maaþýn kaç?" diye sordu mu sormadý mý? Sordu... Sen de ona 7-8 bin TL dedin mi demedin mi? Dedin... Olay orada bitmiþ demektir. Bunun adý aþaðýlama ve hakarettir. Dünyada ve siyaset tarihinde hiçbir sözlük, bunu lâtife, iltifat ya da mükâfat olarak anlamlandýrmaz. Bu arada gözden kaçan birþey daha var. TC Baþbakaný R.T. Erdoðan'ýn KKTC Baþbakaný Ýrsen Küçük'ün maaþýnýn 8 bin TL olduðunu bilmemesi mümkün mü? Mümkün deðildir. Peki 14 bin TL maaþ alan müdürün bir banka genel müdürü olduðunu ve KKTC'de tüm daire müdürlerinin 5-6 bin TL civarýnda maaþ aldýðýný bilmemesi mümkün mü? Mümkün deðildir. O halde neden sormuþtur? Gayet basit. Bunu canlý olarak Ýrsen Küçük'e söyletip, Kýbrýslýtürkleri "Lâle Devri'nde yaþayan kör yiyiciler" olarak 80 milyona gammazlamak için! Kuzu kuzu bu oyuna gelen Küçük, "Hakarete uðramadýk" diye kimseye masal anlatmasýn. Yoksa ananýzýn hakareti bile size iltifat mý gelmeye baþladý?

5 19 Temmuz 2010 Pazartesi 5 Þaziye nin Görüþü: Turizmi kalkýndýrmak için bugüne kadar yapýlan proje ve planlarý üst üste koysanýz birkaç minare boyu eder. * Zor kararlar siyasi cesur kararlar gerektirirmiþ. - Anlayacaðýnýz Küçük'ü de, "cesursun-aslansýnsen yaparsýn" diye diye kandýrp sýrtýmýza bindirdiler. * Erdoðan, müdür 14 bin, baþbakan 8 bin olmaz demiþ. - Oluru kaçtýr hocam? * Hristofyas'ýn öneriler paketi açýklanmýþ. - Böyle bir paketi kabul edemeyiz.. Yine burun kývýrdýk * Baþbakan Küçük "Kýbrýs Türkü rahat olsun" demiþ. - Nasýl rahat olalým baþbakaným, nasýl? Ýnsan altý oyulurken rahat olabilir mi? * Uyarý niteliðindeki grevler devam edecekmiþ. - Grev gibi grev yapmayý biz de isterdik ama gücümüz bu kadarýna yetiyor ne yazýk Erdal Þafak KKTC'yi yazmaya devam ediyor. Yazsýn vallahi. Çok faydalý bilgiler elde ediyorum. Sanýrým bundan sonra kendisine verilen yanýtlarda büyük bir azalma olacaktýr. Çünkü yazdýklarýnýn hepsi doðru be gardaþ. KKTC'ye ayna tuttu adam. Çirkin yüzümüzü görünce irkildik tabii. Erdoðan Baybars BÖYLE BÝR ANDI ebaybars@yahoo.com NE ATARSINIZ BE BU PÝSLÝKLERÝ SAÐA SOLA Glapsides Devamýnda Silver Beach Onun devamýnda Salamis antik kenti ve Bedis! Böyle bir sahil Böyle bir deniz adada yoktur herhalde Ama pis Ve bakýmsýz Hemen söyleyim. Ýlgilileri eleþtirmek, "ne temizlemezsiniz ya be" demek için yazmýyorum bu satýrlarý. Bir yerde onlar da haklý. E haçana bir temizleyecekler. Her adamýn arkasýna iki çöpçü koysan yine yetiþemezler. Pis insanlar olup çýktýk. Bu defa, "Lanet olsun yüzünüze suratýnýza. Ne atarsýnýz be terbiyesizler bu çöpleri saða sola" demek için yazýyorum. Karpuz kabuklarýna.. Boþ bira ve içki þiþelerine... Kopmuþ terliklere ve yýrtýlmýþ eski þemsiyelere alýþtýk Bunlara rastlamak çok doðal. Çocuk bezi bile var artýk. E bu kadarý da ayýp yahu. Hiç mi utanma kalmadý. Yazýnýn bu noktasýnda durdum. Bir an tüm yazdýklarýmý "delete" yapmak geçti içimden. Memleket yangýn yerine dönmüþ Her an batma tehlikesi var Millet ne yana döneceðini þaþýrmýþ Oturup da bu krizden nasýl kurtulabileceðimizi anlatacaðýma, ben tutmuþ, sahile atýlan karpuz kabuklarýndan bahsediyorum. Olacak þey deðil. Bir an "sorumsuzca" davrandýðýmý düþünüp kendimden utanýyorum. Ama Sahildeki çöp atýklarý aklýmý baþýma getiriyor. O kadar çok çeþitli ve kaliteli þeyler yenip içilmiþ ki, böyle bir atýðýn krizdeki bir toplumun çöpleri olamaz diye düþünüyorum. Bu kadar çok yemesek, içmesek, bu kadar çok çöp çýkar mý? Ama kimbilir Millet belki battý balýk yan gider diye yemeye içmeye vermiþtir kendini. Fotoðraf: Erdoðan BAYBARS Anne termosuma kahve koy Akþama nöbete gideceðim... Baflýnýn Köþesi Dr.Dolgun Dalgýçoðlu dolgun2002@yahoo.com ÝÇÝ BOÞ SÖYLEMLERLE AVUTULUYORUZ Olayýn nasýl geliþtiðini, TC Baþbakaný Recep Tayyip Erdoðan'ýn "KKTC" Baþbakaný Ýrsen Küçük'ü dolayýsýyla Kýbrýslýlarý, neler söyleyip de küçük düþürdüðünü kaçýrmýþtým. Ertesi gün gazetelerin manþetleri ve bazý liderlerin açýklamalarý ile uyandým. Durum iyi deðil. Baþka bir ülkenin baþbakaný, ayný ayardaki baþka bir ülkenin baþbakanýna - bizimkine- "Senin maaþýn kaç" diye sorabilir mi? Tayyip sordu Bu ne yenilir, ne yutulur bir þeydir. Bazý iyimser arkadaþlar, "Bizim yetiþtirebileceðimiz politikacý ancak bu kadar olur, sayýn baþbakanýmýz da çok hassastý, aðzýný açýp bir þey söyleyemedi" dediler. Dediler de sayýn baþbakanýn ertesi gün verdiði beyanat bunun hiç de öyle olmadýðýný gösteriyordu Ne demiþ Küçük? "Sayýn Erdoðan'ýn bize desteðini açýklamasýndan bazý kesimler gocunabilir. Bazý kuruluþlarýn konuyu saptýrmalarýna prim vermek mümkün deðil." Anladýnýz mý? Bizim baþbakan ya olayýn hala farkýna varamadý, ya da buna "layýk"... Bize ne, o nasýlsa KKTC'yi ilgilendirir diyelim ve Kýbrýs'a dönelim. Görüþmelerin baþýndan beridir var olan bir söylem þudur; erken zamanda mümkünse bu yýl sonunda adil ve kalýcý bir çözüm.. Bekledik, umutladýk, sevindik, bir þey çýkmadý. Kýsaca bu söylem içi boþ bir söylemmiþ. Anladýk da biraz geç anladýk. Hristofyas yeni önerilerini sýraladý geçen gün, bunlarýn arasýnda Maraþ'ýn sahiplerine iadesi karþýlýðýnda Maðusa limanýnýn AB kontrolünde açýlmasý da vardý. Elimizde iade edeceðimiz toprak var, etmeliyiz. Geri göndermemiz gereken yerleþikler var, göndermeliyiz. Aramýza almamýz gereken mal sahibi Rumlar da hazýr, gelmeliler. Adil ve kalýcý bir çözüm diyenler gerçekten samimi iseler ufak ufak göstersinler istediklerini. Yola çýksýnlar ve karþý tarafý geri adým atmamasý için köþeye sýkýþtýrsýnlar Ancak görünen ne yazýk ki tam tersi. Adil ve kalýcý bir çözüm, hem de bu yýlýn sonunda derlerken Verilmesi gereken topraklara otel kondurmak, ekim alanlarýný duble yola çevirmek... Bozulan çevreyi daha da bozmak... Kýsacasý Kýbrýs'ýn kuzeyini Kýbrýslýlarýn iradesi dýþýnda tutmak. Ancak unutulmamasý gereken þudur ki Kýbrýs, kuzeyiyle güneyiyle Kýbrýs Cumhuriyeti'nindir. Dolayýsýyla bizimdir. Yani tembel, iþe yaramaz, baþka ülkelere muhtaç gibi lanse edilen Kýbrýslýlarýn. Hristofyas 1974 faþist cuntaya karþý savaþ verip ölen yurtsever Kýbrýslýlarý anma töreninde bir þey daha söyledi, "Çok sayýda Kýbrýslý Türk çýkmaz içindedir ve bunlar olasýlýkla, özgür bölgelere dönmeyi tercih edecekler, mallarýný ve Kýbrýs Cumhuriyeti Anayasasý'na göre iki toplumlu olan Kýbrýs Devleti'nin idaresine katýlýmý talep edecekler". Saðýma soluma bakýyorum Hristofyas haklý çýkacak gibi. Ancak... Ýstabul'da bir belediye otobüsü düþünün. Þoför ikide birde "Ýlerleyelim" diye baðýrýyor. Ýlk girenler genelde sýkýþtýrýlarak gerilere gitmek zorunda býrakýlýyorlar. Ve girenler arttýkça kaçacak yer kalmýyor onlara. Sonuçta ya inip boþ otobüs bekleyecekler, ya da sýkýþýp ezilecekler. Hristofyas haklý olmasýna haklý ancak görüþmeler bu hýzla devam ederse, Kýbrýs Devleti'nin idaresine katýlacaklar dediði Kýbrýslýlarý bulamayacak. Çünkü bütün plan ve projeler bunun üstüne kurulmuþtur.

6 Bilinmesi gereken Sezan Artun Kýbrýs'ýn Kuzey'inde sahneye sürülen iktidarlar istedikleri kadar irade kullandýklarýný iddia etsinler... Türkiye'yi perdelemeyi sürdürsünler... Halk, artýk onlarýn sýfatýný ve pozisyonlarýný çýplak gözle görebilmektedir. Minareye kýlýf uydurmak o kadar da kolay olmadýðý gibi... Türkiye'nin Kýbrýslýtürklere reva gördüðü yýkým paketlerini sahiplenerek de Türkiye'yi sorumluluktan ve vebalden ÝYÝ BÝR DEÐERLENDÝRME ÞART OLDU kurtaramazlar. Perde gerisindeki Türkiye'yi kamufle etmek için hükümet olarak, göðüslerini þimþeklere siper edebilirler... Ama artýk þimþekler onlara yönelik deðildir. Yýkým paketlerinin gerçek mimarlarýnadýr. Ankara'ya. * * * Türkiye yöneticilerinin kullandýklarý aþaðýlayýcý üslubu... Kýbrýs'ýn Kuzey'inde Baþbakanlýk veya Bakanlýk yapanlar susarak sineye çekebilirler... Kýbrýslýtürkler bu gibi aþaðýlayýcý ve hor görücü açýklamalarý DENKTAÞ'I UNUTMADILAR- Rauf Denktaþ, dün Oramiral Murat Bilgel'i Lefkoþa'daki ofisinde kabul etti. Oramiral Bilgel'e ziyaretinde, KTBK Komutaný Korgeneral Hilmi Akýn Zorlu ve Tümamiral Serdar Dülger eþlik etti. Ziyaretin anýsýna karþýlýklý olarak aný þilti ve plaketleri sunuldu. TEKNÝK ÖÐRETMENLERÝN GURURU! KKTC Teknik Öðretmenler Derneði (TÖDER), 20 Temmuz'un 36'ncý yýldönümünün, bu yýl da çeþitli tören ve etkinliklerle kutlanacak olmasýnýn kendilerini gururlandýrdýðýný kaydetti. TÖDER Baþkaný Ahmet Arslan yaptýðý açýklamada, 20 Temmuz 1974'de yapýlan Barýþ Harekâtý'nýn, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Garanti Anlaþmalarý'ndan kaynaklanan haklarý doðrultusunda gerçekleþtiðini belirtti Kýbrýs Cumhuriyeti sonrasý Rum tarafýnýn adanýn tümünü ele geçirme planlarýný devreye koyduðu Aralýk 1963 yýlý itibarýyla Kýbrýs Türk milletinin varlýðýný sürdürmesi yolunda verdiði mücadelenin 11 yýl sürdüðünü ifade eden Arslan, Türkiye Cumhuriyeti'nin adaya barýþý getirmesi ile Kýbrýs Türk halkýnýn þu anki yaþama kavuþtuðunu kaydetti. Arslan mesajýnda, "KKTC halký bu mutlu günün deðerini her geçen gün daha iyi anlayabilmektedir" dedi. Ýrsen Küçük'ün mutluluðu... Küçük: TBMM heyetini aðýrlamaktan mutluluk duyuyoruz... Baþbakan Ýrsen Küçük, 20 Temmuz kutlamalarýna katýlmak üzere bugün KKTC'ye gelen AKP Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Ýdare Amiri Ömer Faruk Öz, MHP Milletvekili Murat Özkan ile TBMM Genel Sekreter Yardýmcýsý Sadýk Yamaç'tan oluþan TBMM heyetini kabul etti. Baþbakan Ýrsen Küçük kabulde yaptýðý konuþmada, Kýbrýs Türkü için önemli bir günde TBMM heyetini aðýrlamanýn mutluluðuna iþaret ederek, "Her zaman sizlere kapýlarýmýz açýk" dedi. Küçük, TBMM ile Cumhuriyet Meclisi'nin daha sýký iliþki içinde olmasýný tercih ettiklerini anlatarak, Cumhuriyet Meclisi'nin özellikle Meclis Ýç Tüzüðü'nde yaþadýðý sýkýntýlarý Türkiye'yi örnek alarak aþabileceðini, böylece Türkiye gibi daha hýzlý çalýþabilen bir meclis yaratmanýn mümkün olduðunu söyledi. reddetmekte ve þiddetle kýnamaktadýr. Hiçbir kurum veya kiþi, aþaðýlayýcý davranýþlar karþýsýnda, Kýbrýslýtürkler'in sessiz kalmalarýný beklememeli. Kýbrýslýtürkler, þimdi içinde bulunduklarý durumdan sorumlu deðillerdir. Bugün yaratýlan düzen, onlarýn iradeleri dýþýnda oluþmuþtur. Kendi iradeleri ile oluþmayan çarpýk düzenin getirdiði olumsuz ekonomik ve sosyal sorunlar da Kýbrýslýtürklere mal edilip bedeli onlara ödetilmeye çalýþýlamaz. Kuzey Kýbrýs nüfusunun üçte ikisinin Türkiye kökenli yerleþikler olduðu bilindiði... Kýbrýs'a yapýlan harcamalarýn üçte ikisinin TC vatandaþlarý olan bu kiþilere gittiði... Kýbrýs'ta yaþanan sorunlarýn çok büyük bir bölümünün bu nüfus yapýsýndan kaynaklandýðý gün gibi aþikar iken... Bu nüfus yapýsýný oluþturan Türkiye hükümetleri olduðu halde... Bunun hesabýnýn üçte bir olan Kýbrýslýtürklere yüklenmesi... Küçük düþürücü davranýþlar ve ifadeler kullanýlmasý... Ne kadar adil olur ve kabul edilebilir? * * * Aþaðýlama ve azarlamanýn en son örneði... TC Baþbakaný'nýn Ýrsen Küçük ile gerçekleþtirdiði basýn toplantýsýnda yer aldý. KKTC'yi baðýmsýz bir devlet olarak tanýdýðýný iddia eden Türkiyeli yetkililerin, hiçbir diplomatik aðýz ve harekete yakýþmayan, azarlar ve hesap sorar þeklindeki sorular ibret verici... Dünyanýn hiçbir ülkesinde bir baþbakan, konuk ettiði yabancý bir devletin baþbakanýna "maaþýný" soramaz. Ancak TC Baþbakaný, Ýrsen Küçük'e, bir daire müdürü ile konuþuyormuþ gibi, rahat bir tarzda maaþýný sorup, maaþ karþýlaþtýrmasý yapabiliyor. Bu davranýþýn dünya diplomasisinde bir örneði var mý? Örneðin TC Baþbakaný, ABD ziyaretinde Obama'nýn veya "One minute!" dediði Ýsrail liderine de maaþlarýný sormuþ mudur? * * * KKTC'nin Baþbakanlýðý sýfatýný taþýyan kiþi ve hükümeti, Türkiye'nin Kuzey'de uygulamak istediði yaþam þeklini... "Ýstikrar, geleceði kurtarma ve reform" boþ sözcüklerini öne sürerek sahiplenebilirler... Ancak toplum artýk burada yerli iktidarýn deðil... Türkiye'deki iktidarlarýn rota çizdiðini görmektedir. Bundan önemlisi, bu rotanýn Kýbrýslýlar için hiç de hayýrlý bir rota olmadýðýný görebilmektedir. Günden güne yükselen sesler de yerli iþbirlikçilere deðil... Doðrudan Kýbrýslýyý tüketmeye, yýllar öncesinin hayat seviyesinin de altýna taþýmaya çalýþan TC iktidarlarýný hedef almaktadýr. Yerli iktidarlarýn Türkiye yetkilileri karþýsýnda katlandýklarý utanç verici, küçük düþürücü konuþma ve beyanatlarý, Kýbrýslýtürkler ya sineye çekerek sinsi sinsi yok ediliþi, kurtuluþ saymaya devam edecek... Ya da Kýbrýslý olarak varoluþunu iç ve dýþ platformlarda savunacak. Ankara, ya Kýbrýslýnýn sesine kulak verecek... Ya da Kýbrýslýtürklerle daha büyük sorunlar yaþamaya hazýr olacak. Bugün Kýbrýs'tan yükselen sesler arasýnda, körü körüne "Türkiye eleþtirilmezdir, tabudur!" görüþünde olanlarýn da bulunmasý, gelinen aþamayý iyice deðerlendirmeyi gerektirir. GÜNLÜK UMBERTO ECO SORUYOR: 'ÝNTERNET OLSAYDI YAHUDÝ SOYKIRIMI OLUR MUYDU?' Can Yayýnlarý, Sosi Dolanoðlu çevirisiyle, Umberto Eco ile Jean-Claude Carriere'in sohbetlerini "Kitaplardan Kurtulabileceðinizi Sanmayýn" adýyla okurlarýna sundu. Bu kitapla, kitabýn beþ bin yýllýk tarihinde bir yolculuða çýkabilirsiniz. Düþünür ve yazar Umberto Eco ile sinemacý dramaturg Jean-Claude Carrière'in sohbeti çarpýcý anekdotlarla dolu. Jean-Claude Carrière diyor ki; 'Söyleyebileceðimiz tek þey, yazýnýn eskiden beri ve hâlâ tehlikeli bir uðraþ olduðu'... Umberto Eco'nun karþýlýðý þöyle oluyor: "Gene de küreselleþen toplumda her þeyden haberdar olduðumuz ve bunun sonucunda da harekete geçebildiðimiz kanaatindeyim. Ýnternet var olsaydý Yahudi soykýrýmý mümkün olur muydu? Emin deðilim. Herkes olan biteni anýnda öðrenirdi." Doðrusu biz de emin deðiliz. Ama emin olduðumuz bir þey var: Ýnternet olduðu halde kimse durduramýyor Ýsrail'in Filistinlilere uyguladýðý þiddeti... Ýnternete raðmen dünyada katliamlar sürüyor ayrýca... UÇAKLAR Yurtdýþýndan adaya gelemeyen yurttaþlarýmýz havaalanlarýnda periþan olurken, uçaklar Türkiye'den bol bol konuk taþýmýþ bize 20 Temmuz þenlikleri için... Ne þehit olmuþ ne gazi, yine þamataya gitmiþ Niyazi! BAYRAK Bir vatandaþýmýzýn önerisi: Daðlardaki bayraðý ordan kaldýrýn, biraz da daðýn arka yüzüne koyun... Toroslara baksýn! Anasý ile kucaklaþsýn! BÝZÝM UÞAKLAR Erdal Þafak, "Eðer TC'li nüfus adada bu kadar arttýysa, o halde neden KKTC meclisine yansýmýyor bu?" diye soruyor. Merak etme Erdal Bey, yakýnda o da olacak. Bizim Kýbrýslý uþaklar o kadar iyi hizmet veriyorlar ki, þimdilik TC'liye ihtiyaç duyulmuyor! KENAN AKIN Bir öneri daha var baþka bir yurttaþtan. Bu kez Kenan Akýn'ý cumhurbaþkaný seçelim diyor. Neden? Hristofyas onunla görüþtüðünde sorsunmuþ ona: "Solomu'yu sen mi vurdun bayrak direðinde?" Vacip mi? Bizce hiçbir mahzuru yok! Týrnak... "Mehmet Ali Talat ya da bir baþkasýnýn parti lideri olup olmayacaðý tartýþmasýný yapmaktan daha çok, son on yýlda hep en baþlarda olup da yaptýklarýyla partiyi mahveden 'merkezci' ve 'çýkarcý' grubun kesinlikle temizlenmesi tartýþýlmalý... Aksi takdirde; aslan gibi Ýrsen Küçük'ün ve maþallah UBP'nin ya da Derviþ Eroðlu'nun gitmesi için hiç bir sebep olmaz." Serhat ÝNCÝRLÝ (Kýbrýs) "Çünkü ilk kez somutuna ellediðimizce gördük ki dünyaya anlatamadýk deyip kabul ettiremediðimiz KKTC, Lefkoþa'nýn ötesinde yoktur! Týpký, gerçekte olmayan KTHY gibi! Yahut týpký yüzde sekseni Rumun olduðu için bizim olmayan kuzeydeki topraklarýmýz gibi!" Eþref ÇETÝNEL (Halkýn Sesi) "Sahi, bir de 14 bin TL'lik maaþ derdi var. Gerçekten, bu ülkede kaç kiþi bu kadar maaþ alýyor ki dillere pelesenk oldu? Açýklansa da öðrensek. Böylece Türkiye Baþbakanýnýn hassas adalet duygusunu incitmekten de kurtulmuþ oluruz." Bekir AZGIN (Havadis) "Evet! Þafak, 19 Temmuz'u 20 Temmuz'a baðlayan gecenin sabahýnda sökecek ve hepimiz orada buluþacaðýz..." Osman GÜVENÝR (Vatan) Günün Kahramaný FERDÝ SABÝT SOYER TC Baþbakaný Tayyip Erdoðan'ýn Ýrsen Küçük'ün þahsýnda toplumumuza yaptýðý hakaretlere bazý sendikalardan tepki gelirken, ne CTP'den, ne de TDP'den hiç ses çýkmamasý gözlerden kaçmadý. Bununla birlikte CTP lideri Ferdi Sabit Soyer, Ankara'yý hiç kýnamadan sadece buradaki iþbirlikçi hükümete yüklendi. Ve dün bir bildiri yayýnlayarak bu hükümeti halka doðrularý söylemeye çaðýrdý. Herþey bu kadar apaçýk, bu kadar ayan beyan ortadayken, daha hangi doðrularýn söylenmesini bekliyor Ferdi Sabit? Söylenmedik ne kaldý?

7 19 Temmuz 2010 Pazartesi FESLÝKAN Niyazi Ökten DOKUNULMAZLAR Dünyadaki ekonomik kriz dolayýsýyla nerdeyse tedbir almayan ülke kalmadý Ýspanya'sýndan tutun da, Fransa'sý, Ýngiltere'sine kadar. Gerçi bu küresel kriz, kendi içinde çeliþkiler içeren Kapitalizmin çöküþünün habercisidir, ancak deneyecekler... Çöküþü geciktirmek için her çareye baþvuracaklar. KKTC kendini soyutlayamaz dünyadan. O da tedbirler almak zorundaydý. Alýnan tasarruf önlemleri daha ileriye götürülebilirdi. Sadece yüksek gelirlileri vergilendirmek yetersiz kaldý maalesef. Paralel olarak ekonomide de yapýlandýrýlmaya gidilmesi gerekir. Özellikle kayýt dýþý çalýþanýn kararlýlýkla tespit edilerek ekonomiye kazandýrýlmasý kaçýnýlmaz hale geldi. Ya vergi hýrsýzlarý? Bu ülke ekonomisi bünyesinde %70 dolayýnda vergi hýrsýzý barýndýrýr... Yalan mý? Evinize tamirata gelen serbest meslek sahibinden kaçta kaçý size fatura keser? Veya özel þirketler? Vergilerini asgariye indirmek için bin bir dolap çevirmiyorlar mý? Bilmeyen mi var? Sonra hani siyasilerimiz, bakanlarýmýz, politikacýlarýmýz gönüllü olarak maaþlarýna %10 kesinti getireceklerdi? Unutuldu, unutturuldu. Ne halse evinde oturup tam maaþ çeken müþavir konusunu da aðzýna alan yok. Özellikle her gün deðiþik þehirde sokaklarda baðýrýp çaðýran sendikalar neden bu konuda suskun? Yoksa normal mi acaba? Canlý televizyon yayýnlarýnda izliyoruz KKTC'nin þu hallere düþmesinde ortak sorumluluk bulunduðu algýlanýyor artýk. Dile getirilmekte, geçmiþ günlerde hatalar yapýldýðý kabul edilmektedir. Elbette hatalar yapýldý. Baþta partizanlýk gelir. Ha siz parti militanýný yüksek baremlerden emekliye ayýrmak için ne bileyim ben müdür, müsteþar atayacaksýnýz üç-beþ aylýðýna... Sendikalar neredeydi bu rezalet uygulamalar devam ederken? KKTC'de adaletsiz ve rezalet ve eþitsiz bir düzen yaratýldý. Þu veya bu þekilde yýkýlmalý, her þey tekrardan düzenlenmelidir. Özellikle kamu ile özel sektör arasýndaki kamunun yararýna ayrýcalýklar sýfýra veya asgariye indirgenmeli... Deðil mi? Kimisi yer kimisi bakar olur mu? Dünyadan soyutlanamaz Kýbrýs'ýn kuzeyi. Kýbrýs'ýn kuzeyi ne zamandan beri 'dokunulmazlar' ülkesiymiþ! Eroðlu: Rum tarafýnýn tutumu yanlýþ Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu, Kýbrýs Rum tarafýnýn "Mülkiyet" baþlýðýnýn görüþülmeye baþlandýðý günden bu yana bu konuyu baþka bazý baþlýklarla iliþkilendirme gayreti içinde olduðunu belirterek, bu yaklaþýmlarýnýn doðru bir yaklaþým olmadýðýný, her baþlýðýn kendi içinde anlamlý þekilde müzakere edilmesi gerektiðini Rum tarafýna izah ettiklerini söyledi. Derviþ Eroðlu, BRT muhabirinin, Dimitris Hristofyas'ýn yeni öneriler sunduðunu belirterek, bu konuda ne düþündüðünü sormasý üzerine þunlarý söyledi: "Kýbrýs Rum tarafý, Mülkiyet baþlýðýna baþladýðýmýz günden itibaren bu konuyu baþka bazý baþlýklarla iliþkilendirme gayreti içerisindedir. Kendilerine bu yaklaþýmlarýnýn doðru olmadýðýný, önce her baþlýðýn SAÐLIK-SEN'DEN ÇALIÞMA BAKANLIÐI'NA TEPKÝ Saðlýk Çalýþanlarý Sendikasý (Saðlýk-Sen), Kýbrýs Türk Hava Yollarý (KTHY)'nin bir kýsým çalýþanýnýn iþlerini kaybetmemesi amacýyla Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakanlýðý ile varýlan uzlaþmanýn "sulandýrýlmaya çalýþýldýðýný" ileri sürerek buna tepki gösterdi. Sendika baþkaný Kemal Oktar dün yaptýðý yazýlý açýklamada, "ülkede her geçen gün daha da zorlaþan hayat koþullarý karþýsýnda, Ankara'daki yetkililere, Kuzey Kýbrýs'ýn yaþam þartlarýnýn, çarþý pazar kendi içinde anlamlý þekilde müzakere edilmesi gerektiðini, baþlýklar arasýndaki al-verin sürecin son aþamasýnda referandumlar öncesinde yapýlabileceðini defalarca izah ettik. Rum tarafý þimdi de ayný yaklaþýmý kamuoyuyla paylaþarak yeni bir öneri yaptýðý imajýný vermeye çalýþmaktadýr." Eroðlu, Rum tarafýnýn Maraþ ve uluslararasý konferans konularýnda da yeni bir þey söylemediði gibi kabul edilemez yaklaþýmlar ortaya koyduðunu vurgulayarak, þöyle dedi: "Biz, uluslararasý konferans ya da toplantý baðlamýnda Türkiye tarafýndan yapýlan öneriyi destekliyoruz. Rum tarafýnýn yaklaþýmý ne yenidir, ne de gerçekçi ve uygulanabilirdir. Buradan herkese bir hatýrlatma yapmak istiyorum; müzakere denilen þey, müzakere masasýnda yapýlýr." Soyer den hükümete çaðrý... Halka doðruyu söyleyin CTP Genel Baþkaný Ferdi Sabit Soyer, UBP Hükümeti'ne "bundan sonra olsun yapmak istedikleri konusunda halka doðruyu söyleme" çaðrýsý yaptý. Soyer dün yaptýðý yazýlý açýklamada, yaþanan süreci "çok ciddi bir karmaþa içine sürüklendik" ifadesiyle deðerlendirerek, yaþananlarýn salt bir ekonomik bunalým hali olmadýðýný, bunun "Kýbrýs Türk halkýnýn siyasi ve toplumsal varlýðýný sarsan bir durum olduðunu" ileri sürdü. "Bu yüzden hem kendi içimizde derin kýrýlganlýklar oluþuyor hem de Türkiye ile olan iliþkilerimiz inanýlmaz zarar görüyor" diyen Soyer, bunun ana nedeninin; önlemlerin bütünlükten uzak ele alýnmasý ve yapýsal sorunlarýn ise gözden kaçýrýlmasý olduðu görüþünü kaydetti. Soyer, bu topraklarda yaþayan, doðum yeri neresi olursa olsun, konumu veya siyasi duruþu ne isterse olsun, her insanýn, kadýn ve erkeðin, genç ve yaþlýnýn "en büyük" endiþesinin "toplumsal varlýðýn tehlikeye girdiði endiþesi" olduðunu savunarak, þu sorularý kamuoyunun ilgisine getirdi: "Peki, o zaman toplumsal varlýk endiþesi taþýyan bir halk, nasýl olur da iþ çevreleri, emek dünyasýna, emek dünyasý da iþ çevrelerine karþý olur? Nasýl olur da üreticiler bunlarýn hepsine, esnaf bu kesimlere karþý kendini kapalý hisseder? Nasýl olur da finans dünyasý, basýn ve siyaset bu bütünlükten uzaklaþýr?" Ferdi Sabit Soyer, "varlýk sorunu olan bir halkýn farklý kesimlerinin birbirine karþý getirilerek varlýðýný koruyamayacaðýný" kaydederek, kesimlerin birbirine karþý getirilmesinin kabul edilemeyeceðini belirtti. "Bütünlüklü bir bakýþ açýsýna fiyatlarýnýn yanlýþ aktarýldýðýný" öne sürdü. Oktar, "ülkedeki beþ esnafý, Türkiye'den üç otuza aldýklarýný halka astronomik karlarla satarak haksýz kazanç saðlamakla" suçladý. Ülkedeki sendikalarýn çoðunluðunun yaþanan her türlü sorunun akýl ve ortak fikirler yoluyla ortadan kalkacaðýný her fýrsatta açýkladýðýný anlatan Oktar, "siyasilerin 'ben bilirim ben yaparým' mantýðýnýn sürgit edilmesiyle ülkede sosyal patlamalara çanak tutulduðunu" iddia etti. sahip olmayan ekonomik önlemlerin bu nedenle baþarýsýnýn söz konusu olamayacaðýný" ifade eden Soyer, hükümetin meseleye "borudan baktýðý" için aldýðýn önlemlerin her bir kesimin birbirine girmesine yol açtýðýný savundu. CTP/BG Genel Baþkaný Soyer açýklamasýna "Üstelik de bu tedbirler toplumda tartýþýlmamýþ, halkýn onayýný yansýtan, temsili demokrasinin özüne göre þekillenmemiþtir" diye devam ederek, "Ýþte bu nedenle varlýk sorunu olan Kýbrýs Türk halký, tam bir kör dövüþü içine sokulmuþ ve tüm toplumsal katmanlar birbirinin karþýtý haline dönüþtürülmüþtür" dedi. Soyer, "bu durumun özellikle son beþ altý yýlda geliþen toplumsal demokratik birliði dinamitlediði; tüm dünyaya güzel bir demokratik birlik örneði gösteren Kýbrýs Türk halkýnýn birbirine karþýt katmanlara dönüþtürüldüðünü" öne sürdü. "Ýktidarda olma hýrsý ile böyle bir fenalýk yapýlamaz" diyen Soyer, ekonomik sýkýntýlarý aþmak için dayatma paketler yerine bütün sorunlarýn tartýþýlmasý ve sorunlarýn ortak akýlla ele alýnmasý gerektiðini belirtti. Soyer, "19 Nisan seçimlerinde bunun yapýlarak halka gerçeklerin söylenmesi ve ortak aklý ortaya çýkarmak yerine yalan dolan, kýskançlýk, husumet ve boþ vaatlere dayalý hayal tacirliði yapýlarak, iradenin sakatlanarak bugünkü olumsuz sürecin ortaya çýkmasýna neden olunduðunu" iddia etti. Soyer, Baþbakan Ýrsen Küçük'ün, Türkiye'ye yaptýðý son ziyarette özlü sorunlar yerine, Türkiye Baþbakaný Recep Tayyip Erdoðan'a "halkýn halký þikâyet edilmesi haline dönüþtüðünü" savundu. 7 GÖR DUY KONUÞ GÖR DUY KONUÞ YEÞÝLÇAM AKTÖRLERÝ Ýsmi yanýmýzda saklý bir vatandaþýmýz, köþemize, "Yeþilçam Aktörleri" baþlýðýný koyduðu bir mektup gönderdi. Mektubu þöyle: "Ýsmim yayýnlanmamak suretiyle, aþaðýdaki yazýnýn gazetenizde yayýnlanmasýný istiyorum. Ýrsen Küçük, Ersin Tatar ve ekibini gerçekten kutlamak lazým. Kýbrýs Türk toplumunu çok iyi analiz edip, Tayyip beye verdikleri bilgilerden dolayý Üstün Hizmet Ödülünü herbiri da haketmiþlerdir. Ayrýca yine bu ekibin en kýsa sürede Yeþilçam'da film çalýþmalarýna katýlmalarý için toplum olarak destek verilmesi gerektiðini düþünüyorum. Çünkü Tayyip beyin verdiði rolleri herbiri çok iyi oynadýlar. Gerçi sahnede sadece Ýrsen bey olmasýna raðmen yine de baþrol aktörü olarak baþarýlýydý. Yalnýz Ýrsen bey sanýrým yaþlýlýktan olacak, maaþýný tam olarak ezberleyemediði için TL olarak seslendirdi. Burada biraz detone oldu. Çektiði þükranlarla eski baþbakanlarýmýzý aratmadý. Bence 10 üstünden 9'u haketmiþtir. Konuya girecek olursak bu diyalog gerçekten yýllarca unutulmayacak ve de Türkiye'nin bir alt yönetimi olduðumuzun, diðer bir deyiþle Türkiye'nin iþgali altýnda olduðumuzun kanýtý olarak arþivlerimize girecektir. Ne yazýk ki Ýrsen bey ve Ersin bey Kýbrýs'ta sýkýntý içine girdiklerinden, çýkýþ yolu olarak bizi Tayyip beye bir çocuk gibi þikayet etmiþlerdir. Geçen sene hükümete geldiklerinden bir süre sonra ek-mesailere gözünü diken Ersin bey hatýrlanacaðý üzere tüm ek mesai alan çalýþanlarý isimleriyle gazeteye vermiþti. Yine ayni mantýkla hareket edip Tayyip beye kimin ne kadar maaþ aldýðýný söylemekte hiç tereddüt etmemiþtir. Sanýrým yakýnda memurlarýmýzýn izin dilekçelerini de Tayyip beyin onayýndan geçirme yasa tasarýsý meclise sunulabilir diye düþünüyorum. Ülkedeki sistemin kurucusu olan UBP, yýllarca kurmuþ olduðu düzene göre memurlarý ödemiþtir. Adaletli veya adaletsiz o ayrý konu. Burada UBP'nin maaþlarý deþifre edip Türkiye hükümetlerini ayrýca özel sektör çalýþanlarýný kýþkýrtmasý kabul edilebilir þey deðil. Çünkü bu maaþlarýn yaratýcýsý zaten UBP'nin ta kendisidir. Eðer yýllar evvel geleceði düþünerekten bazý tasarruf tedbirlerini almýþ olsalardý, partizanlýk yapýp orayý burayý memur doldurmasalardý bugün KTHY batmayacaktý. Ayni þekilde CTP de kendine verilen 4 yýllýk süreyi iyi kullanmýþ olsaydý bugün durum daha iyi olabilirdi. Ama bu ülkede iþgal altýnda olduðumuz sürece ne UBP, ne CTP, ne DP, ne TDP hükümete tek baþýna dahi gelse bu nüfus artýþýný, kültürel yozlaþmayý, ekonomik sýkýntýlarý, suç oranlarýný, TC yetkililerinden sürekli aþaðýlanmayý engelleyemez. Ya hep birlikte Kýbrýslý Türkler olarak sokaða dökülüp dünyaya iþgal altýnda olduðumuzu haykýracaðýz ve ayrýca Kýbrýs Cumhuriyeti'ndeki haklarýmýza dönmek istediðimizi güçlü bir þekilde seslendireceyik, ya da asalak gibi yaþayarak önümüze konanla yetinmeye devam edeceðiz. Tüm sendikalara çaðrý yapýyorum, lütfen bu istekler doðrultusunda hareket etsinler. Yoksa sonumuz çok kötü olacak." ALO AFRÝKA HATTI BÝZÝM DUVAR BÝZ TEMMUZ'DA YASEMÝN DÝZERÝZ AÐBÝLER Bizim Mandra Türkiye'de yayýnlanmakta olan "Sabah" gazetesinin Erdal Þafak adlý köþeyazarý, ustalarýndan aldýðý talimatlarý fazlasýyla yerine getirmeye ve Kýbrýslýtürklere hiç aslý astarý olmayan yalanlarla hakaretamiz saldýrýlarýný sürdürmektedir. Mandradaki bir kýsým TC kökenlilerden aldýðý maksat ve niyetine uygun, yalanlarla donatýlmýþ mailleri köþesine dolduran Þafak, Kýbrýslýtürklerin gerçekleri yansýtan ve kendisine yanýt teþkil eden maillerine ise yer vermemeye özen göstermektedir. Sokaktaki adam "Bunlarý okudukça insanlýðýmdan utanýyorum" diye kendi kendine söylenir.

8 8 19 Temmuz 2010 Pazartesi Arada Bir Özgün Kutalmýþ Yavrularýný yiyen kedi Perþembe gecesi tv'den Küçük - Erdoðan basýn toplantýsýný ve toplantýda söylenenleri izlerken içimden elimdeki içki bardaðýný ekrana savurmak geldi. KKTC'nde var olduðu söylenen hükümetin baþý, baþbakan Küçük'ün içine düþürüldüðü durumu görünce isyan etmemek mümkün deðildi. Küçük'e muadili Erdoðan tarafýndan sorulan sorulara kekeleyerek ve Erdoðan'ýn beklediði cevaplarý vermesi tam bir utanç belgeseli gibiydi. KKTC'nin gerçeklerini birinci el muhataplarýndan dinleyeceðine, TC Baþbakaný Erdoðan, buraya atadýðý kendi bürokratlarýnýn yanlýþ ve yalan yönlendirmeleri ile hareket ederek, Küçük'ün þahsýnda tüm Kýbrýslý Türkleri aþaðýlamýþtýr. Nitekim basýn toplantýsýnýn bir yerinde Sn Erdoðan önünde oturan Kýbrýs'ta görevli koordinatör - müsteþarýna "Merkez Bankasýndaki faizler kaç Halil Ýbrahim (Akçalý) Bey" diye soru yöneltmiþtir. Eðer Erdoðan Halil Ýbrahim Bey'in kendisine verdiði bilgiler doðrultusunda konuþuyorsa söyledikleri az biledir. Çünkü Halil Ýbrahim Bey'in tespitlerine göre 2006 yýlýnda yapýlan ve nüfusumuzu 265 bin olarak saptayan sayým doðrudur. Yine Halil Bey'in tespitlerine göre burada bulunan TC'li nüfus 30 bin civarýnda olup toplam nüfusumuz 300 bin civarýndadýr. Bu 30 bin ilâve nüfusun da KKTC bütçesine yýllýk maliyeti Halil Ýbrahim Bey'in çalýþma ve tespitlerine göre sadece 20 milyoncukmuþ. Kýbrýs'a ilk atandýðýnda muhalefet tarafýndan vali olarak isimlendirilen Halil Ýbrahim Akçalý'nýn KKTC konusundaki diðer tespit ve çalýþmalarý da nüfustaki tespiti gibiyse ve raporlarý da o doðrultuda ise TC basýnýnda çýkan ve en yetkili aðýzlarca seslendirilen Kýbrýslý Türklerle ilgili söylemler bana göre az biledir. Kapalý kapýlar ardýnda iki baþbakanýn ne konuþtuklarýný bilemiyoruz. Kýbrýs Türklerini temsilen baþbakan sýfatý ile Erdoðan'ýn karþýsýnda oturan Küçük'ün tavýrlarýný da bilemiyoruz. Ancak basýn toplantýsýndaki Erdoðan'ýn tavýrlarýndan bizim baþbakanýn ikili görüþmelerde ezilip büzüldüðünü anlýyoruz. Öyle olmasaydý, Kýbrýs Türklerini yönettiði iddiasýndaki bir baþbakanýn, basýn toplantýsýnda Erdoðan'ýn kendisine yönelttiði sorular karþýsýnda önce Erdoðan'a bir "One minut" çekmesi gerekiyordu. Ardýndan da KKTC'nin ikinci büyük bankasý olan bir banka genel müdürünün aylýk maaþýnýn 14 bin lira olmasýnýn az bile olduðunu söylemesi gerekiyordu. Bundan sonra Küçük, Erdoðan'a sormalýydý. Ziraat ve Halk Bankasý Genel Müdürleri ile TC Merkez Bankasý Baþkaný aylýk ne kadar ve yýlda kaç aylýk maaþ aldýklarýný sormalýydý. Maaþlarýndan gayri aldýklarý primleri ve makam tahsisatlarýný da sormalýydý. Ayrýca bu bankalarýn Türkiye'nin en güzide tatil beldeleri ile büyük þehirlerdeki lojman ve sitelerinde bu müdürlerin yetmiþ sülâlelerinin tatil yapýp konakladýklarýný da sormalýydý. Bir de þimdi emekli olan Atalay Çoþkun denen bir Karayollarý Genel Müdürü'nün dünyanýn en zengin bürokratý ilân edildiðini ve Ýstanbul Boðaziçi'nde yüzme havuzlu yalý sahibi olduðunu da Erdoðan'a hatýrlatmalýydý. Yine bir one minut daha çekerek KKTC'deki gelmiþ geçmiþ karayollarý genel müdürlerinin tümünün servetlerini toplasalar Atalay Çoþkun'un Boðaziçi'ndeki yalýsýnýn garajýný bile alamayacaklarýný da Erdoðan ve TC'li basýnýn dikkatine getirmeliydi. Ne yazýk ký benim baþbakaným, TC'li muhatabýnýn karþýsýnda kekeleyerek, týpký yavrularýný yiyen kedi gibi, sýrf iki yýl daha baþbakanlýk koltuðunda oturabilmek için 70 yýllýk geçmiþini, soyadýný ve temsil ettiði Kýbrýs Türkünü yiyip bitirmiþtir. Bu arada gazetecilerin gazetesi denen bir gazete ise Cuma günkü manþetinde "Erdoðan'ý bile isyan ettirdiler" diye yazarak Kýbrýs Türklerine arkadan hançer saplamýþtýr. Yaptýklarý gazetecilik olsa saygý ile karþýlayacaðým. Ancak Koop. Merkez Bankasý Genel Müdürü, bankada CTP zamanýnda yapýlan düzgün yolsuzluklarý ortaya çýkardýðý için bu gazetenin hedefi konumuna gelmiþtir. Genel Müdürü karalamak için yaptýklarý yayýnlarla Kýbrýs Türklerini TC basýnýna malzeme yaparak aþaðýlatmaktadýrlar. Olmaz olsun böyle gazetecilik. Ulaþtýrma Bakaný Saner: CAS personeli bugün N-CAS'a iþ baþvurusu yapmalý "Hafta baþýndan itibaren bilet fiyatlarý düþmeye baþlayacak..." Bayýndýrlýk ve Ulaþtýrma Bakaný Ersan Saner, Kýbrýs Türk Hava Yollarý'nýn mevcut personelinin, daha önce açýklandýðý þekilde, yeni þirkette istihdam edileceðinin altýný çizerek, CAS personelinin bugün saat 18.00'e kadar HAVAÞ'la ortaklýk þeklinde kurulan N-CAS'a iþ baþvurusu yapmasýný istedi. Bakan Saner, hafta baþýndan itibaren bilet fiyatlarýnýn düþmeye baþlayacaðýný da kaydetti. Saner, Kýbrýs Türk Hava Yollarý ile ilgili son geliþmeleri BRT'ye deðerlendirdi. Saner, Kýbrýs Türk Hava Yollarý'nýn mevcut personelinin, daha önce açýklandýðý þekilde, % 51'i Atlasjet, % 49'u KTHY'ye ait olacak yeni þirkette istihdam edileceðini ifade etti. 132 CAS çalýþanýnýn kurulacak yeni þirkete alýnacaðýnýn altýný çizen Saner, CAS personeli dýþýnda kalan gerek yurtiçi ve gerekse yurtdýþýndaki personelin yüzde 65'inin Atlasjet tarafýndan geri çaðrýlacaðýný kaydetti. Bakan Saner, Atlasjet'e geri çaðrýlacak personelin 220'sinin pilot, kabin amiri ve hostesten oluþan uçuþ ekibinden olacaðýna iþaret ederek, bu sayýnýn da mevcut personelin hemen hemen tümünü kapsadýðýna dikkat çekti. Saner, Atlasjet'le görüþüp anlaþamayan personelin nasýl rehabilite edilebileceði konusunun ise daha sonra kararlaþtýrýlacaðýný söyledi. 132 CAS personelinin HAVAÞ'la ortak kurulan N-CAS adlý þirkette iþe baþlayacaklarýný kaydeden Saner, "Tümünü orada istihdam etme arzusu içerisindeyiz" dedi. Bakan Saner açýklamasýnda, görevine devam etmek isteyen CAS personeline çaðrýda bulunarak, bugün saat 18.00'e kadar baþvuruda bulunmalarýný istedi ve herhangi bir þekilde müracaatta bulunmayanlarýn daha sonra iþe alýnmalarýnýn söz konusu olmayacaðýný belirtti. Saner þöyle dedi: "Salý günü itibarýyla duyuru yaptýk ve personel almak için müracaat kabul ettik. Þu ana kadar CAS personelinin yarýsýndan fazlasý müracaat etmiþ bulunmaktadýr. Þu anda alacaðýmýz kiþilerde önceliði CAS personeline vereceðiz. Ancak, CAS personelinden herhangi bir þekilde müracaat etmeyen herhangi bir kiþinin daha sonra bizim tarafýmýzdan iþe Ýrsen Küçük: Son kararlarla KKTC hýzla kalkýnacak Baþbakan Ýrsen Küçük, dün Türk Silahlý Kuvvetleri'ni (TSK) temsilen 20 Temmuz Barýþ ve Özgürlük Bayramý kutlamalarýna katýlan Oramiral Murat Bilgel'i kabul etti. Oramiral Bilgel'e ziyaretinde, KTBK Komutaný Korgeneral Hilmi Akýn Zorlu ve Tümamiral Serdar Dülger eþlik etti. Oramiral Bilgel kabulde yaptýðý konuþmada, KKTC'de bulunmaktan gurur ve onur duyduðunu kaydederek, Garanti Anlaþmalarý'ndaki yetkilerini kullanarak güvenliði için daima KKTC'nin yanýnda olacaklarýný vurguladý. Kýbrýs'taki müzakerelerin BM parametreleri çerçevesinde, devam etmesinden yana olduklarýný vurgulayan Bilgel, AB'nin KKTC'ye verdiði sözler doðrultusunda ambargolarý bir an önce kaldýrmasý gerektiðini belirtti. KÜÇÜK Baþbakan Ýrsen Küçük ise konuþmasýnda, 1974 Barýþ Harekatý'nýn yaratýcýsý olan TSK alýnmasý mümkün olmayacaktýr. Onun için Pazartesi günü akþam 18.00'de kapanacak müracaata tüm CAS personelinin baþvurmasýný istiyorum. Hiçbir CAS personelinin zarar görmeden görevine devam edebilmesi için gerekli katkýyý ortaya koyacaðýz." Bakan Saner, N-CAS þirketine, CAS personeli dýþýnda 270 kiþinin daha baþvuruda bulunduðunu da açýkladý. KKTC'ye yurtdýþýndan gelmeye çalýþan ve KTHY'den bilet alan herkesin ülkeye normal þartlarda taþýnmasýna devam edildiðini belirten Saner, bu konudaki sýkýþýklýðýn büyük bölümünün aþýldýðýný anlattý. Bakan Saner, bu haftadan itibaren kýsa sürede ortaya çýkan farklý fiyatlarýn normale döneceðini de belirtti. Fiyat farklarýnýn gerek Türk Hava Yollarý'nýn ek sefer talebi ve gerekse AtlasJet'in ek seferlerini artýrmasýndan kaynaklandýðýný ifade eden Saner, hafta baþýndan itibaren fiyatlarýn düþmeye baþlayacaðýný söyledi. Saner, KTHY'nin uçuþ izninin iptal edilmesinden önce uçmakta olduðu Gaziantep, Kayseri gibi bölgelerdeki havalimanlarýna bilet alan yurt dýþýndaki yolcularýn ise sýkýntý yaþadýklarýný, ancak KKTC'ye gelecek olan vatandaþlarda bir sorun bulunmadýðýný belirtti. Saner, uçuþlarla ilgili sorunu olan yolcularýn istedikleri zaman kriz masalarýna ulaþarak gereken desteði alabileceklerini de kaydetti. Ýngiltere'de okullarýn tatili ile baþlayacak dönemde Kuzey Kýbrýs'a gelecek seferlerde ciddi bir sorun yaþanmayacaðýna inanç belirten Saner, ancak Türkiye'nin þu anda uçuþ gerçekleþtirilemeyen þehirlerinde bir sýkýntý oluþabileceðini, sorunun çözümü için gereken çalýþmanýn yapýldýðýný anlattý. Ellerinde KTHY bileti olan yolculara 2011 yýlýnýn sonuna kadar kullanabilecekleri baþka bir bilet saðlanacaðýný ifade eden Bakan Saner, KKTC'ye gelmek isteyen tüm acente sahiplerine de kapýlarýnýn açýk olduðunu belirtti. KTHY'nýn hiç kimsenin istemediði bir þekilde uçuþlarýna ara verdiðini belirten Saner, "Ýnanýyoruz ki biz þirketimizi Mayýs 2011 yýlýnda göklerde yine uçuracaðýz, Mayýs 2011 tarihine kadar ise yeni þirketin iþletme ve kâr ortaklýðý altýnda uçmasýný saðlayacaðýz" dedi. mensuplarýný aralarýnda görmekten duyduðu memnuniyeti dile getirerek, TSK ve Anavatan'ýn her zaman Kýbrýs'ta adil çözüm için destek verdiðini ve gayret gösterdiðini söyledi. TSK'nin bugün yinelediði desteðin yaný sýra Türkiye'ye yaptýðý son ziyarette TC Cumhurbaþkaný ve Baþbakaný'nýn da her zaman KKTC'nin yanýnda olacaklarýný belirttiklerini söyleyen Küçük, bundan duyduðu memnuniyeti dile getirdi. KKTC'nin askeri konularda güven altýnda olmasýnýn önemini vurgulayan Küçük, 1974'te Türkiye'nin müdahalesiyle adada akan kanýn durduðunu, halen BM üyesi olmasa da, KKTC'nin demokratik bir þekilde yönetildiðini, bu demokratik yönetimi dünyanýn da gördüðünü belirtti. Sýranýn kalkýnmada olduðunu belirten Küçük, Anavatan'ýn desteðiyle, ülkede alýnan son kararlarýn hayata geçmesiyle KKTC'nin çok kýsa zamanda kalkýnacaðýný söyledi. Kalem Yalçýn Okut yalcinokut@yahoo.com Dalgalan sen de bu þafaklarda ey Þafak Sabah gazetesi köþecilerinden Erdal Þafak bir süredir Kýbrýslýtürklerin maaþlarý, tembellikleri, avantacýlýklarý üzerine döktürüyor da döktürüyor; Kýbrýs þafaklarýnda Þafaklaþýyor!.. Kýbrýslýtürklerin birçoðu da bu Þafaklaþmaya kýzýyorlar; haklý olarak. Hani, bilmesek yeme bizi Þafak Bey diyeceðiz ama, yazdýðý gazetenin kirli çamaþýrlarý o denli kirli ve o kadar ayyuka çýktý ki, essahtan okadar olur!.. Bilinmektedir; AKePe hükümeti seçimleri salt çoðunlukla kazandýðý / kazandýrýldýðý birinci döneminde defansif bir politika izliyordu; yaptýklarýný korka korka yapýyordu. Ýkinci döneminde ise ofensif politikaya geçti. Hatýrlardadýr; þimdilerde arapsaçýna dönen Ergenekon davasý çerçevesinde, -komünist olmasa da- Türkiye nin yüzaký aydýnlarýndan Profesör Dr. Türkan Saylan ýn evi sabahýn köründe basýlýp didik didik aranmýþ; Türkiye de cüzzam hastalýðýnýn kökünü kazýmýþ olan Türkan Haným a olmadýk eziyetler yapýlmýþtý onca yaþýnda ve kanser hastasý olduðu biline biline. Utanmasalar tutuklayýp Ergenekon davasýn dahil edeceklerdi o güzel kadýný Ýþte Erdal Þafak böyle bir iktidarýn borazaný olan Sabah gazetesinde yazmaktadýr; ve misyonu AKePe hükümetinin borazanlýðýný yapmaktýr; gazetecilik deðil SORARLAR ADAMA Kýbrýslýtürklerin beþ on tanesinin -gerçekten anormal olan- maaþlarýyla uðraþýp tüm Kýbrýslýtürkleri tembel ve avantacý olmakla suçlayan Erdal Þafak, uygulamaya konulan bu bilgi kirletmesi, bu manipülasyon, bu deregülasyon operasyonundan habersiz mi?.. Habersiz olabilir mi?.. Habersiz ise nasýl gazetecidir?.. Yoksa, domuzuna haberlidir, ve domuzuna bu domuzca operasyonun içinde midir?.. Bu sorularýn doðru yanýtý kuþkusuz ki ikincisidir. Sahi, Erdal Bey, Kýbrýslýtürk memurlarýn maaþlarýna takmýþken, zatý-ý alinizin bir de kendi maaþýnýzý açýklamanýz þeffaflýk gereði deðil midir?.. Açýklayýn 40 bin dolar mý, 50 bin dolar mý, 60 bin dolar mý?.. Ayrýca, bir cerideden bir diðer cerideye transfer olurken ne kadar transfer parasý aþlýyorsunuz?.. Açýklayýn Eski solcu ve ünlü liboþlardan Ali Kýrca nýn bir kanaldan diðerine transfer olurken 2 milyon dolar transfer parasý aldýðý söylenmektedir; her ne kadar Ali Kýrca kadar yetenekli deðilseniz de sizinki ne kadardýr?.. Yazmakta olduðunuz Sabah gazetesinin ve ATV televizyonunun nasýl bir Holdingten alýnýp Tayip Bey in yakýný olan bir baþka Holdinge hediye edildiði hatýrlardadýr. Ýhaleye baþka hiçbir grup sokulmamýþ, tek kale maç ya da kalecisiz penalti atýþý gibi Çalýk Grubuna armaðan edilmiþti. Üstelik Çalýk Grubunun verdiði 1.2 milyar dolar da kamu bankalarýndan Çalýk a kredi olarak verilmiþti; deðil mi?.. Gazeteci etiði ve hayat anlayýþýnýz bu çirkef oyunlarý yutacak, hazmedecek kadar geniþ meþrepli midir?.. CEMÝL ÇÝÇEK; NE GÜZEL ÇÝÇEK!.. Kýbrýs Ýþlerinden Sorumlu Devlet Bakaný Cemil Çiçek Efendi, Kýbrýs ýn gömleði yanlýþ dikildi buyurmuþ. Buyurur; adý Cemil ya, buyurur Arapça Cemil kelimesinin: hayran býrakan, övgüye deðer, güzel, sevimli gibi anlamlarý var. Sevimli, güzel Çiçek öyle dediyse öyledir! Biz mi bileceðiz, Sevimli Çiçek mi bilecek?.. Yanlýþ dikilen [bu] gömleði çýkarýp Kýbrýslýtürklere bir deli-gömleði giydirmek için kollarý sývamýþ Cemil Çiçek/Sevimli Çiçek Daha on yýl öncesine kadar politikada sahnesinde adlarý bile geçmeyen Çiçek, Arýnç, Erdoðan, Gül ve benzerlerinin Erbakan Hoca nýn ayaklarýný yýkayarak politika sahnesinde temayüz ettikleri de unutulmamýþtýr. ABD nin dizayn etmesi ve tüm gücü ile desteklemesi ile iþbaþýna gelen bu ekip çok kýsa sürede çok büyük meblaðlarda serveti cukka ettikleri için dillerini tutamýyorlar; istediklerini söylüyorlar. Erdal Þafak da bu koronun Bulunmaz Hint Kumaþý olduðunu sanýyor Ol hikâyet budur özetle Arif Hoca nýn sýk sýk yazdýðý gibi: Hiçbir iþgalciye yar olmadý bu Ada. Devran dönecek ve bunlar da gidecek

9 19 Temmuz 2010 Pazartesi Tünel ALINTI TÜRK BÖLÜCÜLÜ- ÐÜNÜN YENÝ ÝSMÝ: ÖZKÖK Özkök, Dostoyevski ve Camus romanlarýndan çýkmýþ karakterlerin çakmasý gibidir. Bir anda iþlediði cinayet sebebiyle ruhsal ýstýraplar yaþayan karakter olur, sonra bir daha o suçu iþler. Sonra geri adým atar, varoluþçu bir tip olur. Bir suç nasýl iþlenir detaylarýyla anlatýr, sonra "Buna karþýyým, ama suçluyu da anlamak lazým" der. Her haltý yapar eder sonra acý çeken Hýristiyan mümin moduna girer. Tuhaf adamdýr Ertuðrul Özkök. Türk bölücülüðünün yeni ismi. Ama tabii "Birlikte yaþamamýz gerektiðini düþünüyor". Soruyor, "Kürtlere daha fazla ne vereceðiz?" Þarkýlarýný söyleyebiliyorlar, anadillerinde konuþabiliyorlar, hapishanelerde anneleriyle Türkçe konuþmak zorunda deðiller. Biz Türkler bütün bunlarý "bahþettik" Kürtlere, pazarcýlar, kapýcýlar hep Kürt. Hangi Türk, kapýcýsýna Kürt olduðu için kötü davranmýþ, deðil mi ama? Rasim OZAN KÜTAHYALI (Taraf) DÝPNOT KKTC'de cumhurbaþkaný, baþbakan, Yüksek Mahkeme Baþkaný ve Baþsavcý 11 bin TL brüt maaþ alýr. ÝRSEN KÜÇÜK, LAFI BOYUNDAN BÜYÜK ARÞÝV TARÝH 9 HAZÝRAN, 2009 Lefkoþa Devlet Hastanesi'nde MRI cihazý yine arýzalandý. Çekim yapýlamýyor. Acil çekim bekleyen hastalara ileriki tarihlerde randevu veriliyor. Gözden kaçmayanlar TEMMUZ GELÝYORRRRRR Þu an itibarýyla darbe koþullarýndayýz. 20 Temmuz geliyorrrrr. Geriye saymaya baþlayýn. Çýkarýn postallarýnýzý ve üniformalarýnýzý, hazýrlayýn bayraklarý. "Çiçek"ler geliyor, "Gandi Kemal"ler geliyor. Karþýlamasý var, uðurlanmasý var, iþ çýktý yine KKTC yetkililerine. Hiç kimse "KKTC yan gelip yatma yeridir" diye dil uzatmaya kalkmasýn, KKTC tepeden týrnaða milli hislerin adeta bir pasta gibi kabartýldýðý bir tören alanýdýr. Az þey mi bu: Her sene Temmuz ayýnda egolar balon gibi þiþiriliyor. Her sene Temmuz ayýnda Türkiyeli yetkililer kurtarýyor, Kýbrýs Türkü kurtarýlýyor... ÝNCÝR ÇEKÝRDEÐÝ "Lopez haným KKTC'yi ziyaretten vazgeçmiþ, hem de 3 milyon dolarý gözden çýkararak. Niye? Çünkü ABD'deki Rum-Yunan lobisi bu güzide sanatkârý elektronik mesajlarla sersemletmiþ, ürkütmüþ..." Rauf DENKTAÞ Aklýnýzda bulunsun Topukludan sonra spor ayakkabý tehlikeli Bilim adamlarý, gün boyu topuklu ayakkabýyla dolaþan kadýnlarýn bunlarý çýkarýp düz ayakkabý giymelerinin zararlý olduðunu ortaya koydu. Manchester Metropolitan Üniversitesi'nde yapýlan araþtýrmaya göre uzun süre topuklu ayakkabý giyen kadýnlarýn aþil tendonlarý sertleþiyor. Bu kiþiler bir anda düz ayakkabýya geçtiklerinde kaslarý zorla þekil deðiþtiriyor ve bu durum aðrýya neden oluyor. Ayrýca bu ani deðiþim zaman içinde kaslarýn zayýflamasýna neden oluyor. Ýki yýldan uzun süre haftada 5 gün topuklu ayakkabý giyen kadýnlarýn baldýr kaslarý da yüzde 13'e kadar kýsalýyor ve düz ayakkabý giyildiðinde bacaðýn zorlanarak aðrýmasýna neden oluyor. "Hükümetimizin aldýðý her karar, doðru olduðuna inandýðýmýz için alýnmýþtýr. Kararlarýmýzýn arkasýndayýz ve doðru olduðuna inandýðýmýz kararlarý da almaya devam edeceðiz." Ýrsen KÜÇÜK Memleketimden manzaralar 9 Posta... Posta... Posta... Posta... Posta... Posta... HA GAYRET BÝR SAKSI DA KIBRIS ÝÇÝN Birlikte yaþarken baskýdan baþka bir yöntem akýllarýna gelmemiþtir de, iþ zora girince "ayrýlalým" diyecekleri tutmuþtur. Üstelik bu fikir 'Türkiye Türklerindir' gazetesinden yükselmiþtir. Kibirli Türk Ertuðrul Özkök sorar: "Kürtlerle birlikte yaþamak zorunda mýyýz?" Senelerce ayrý devlet isteyen Kürtleri bölücülükle suçlayýp hapislere týkanlarýn kafasýna saksý mý düþtü ne?.. Bir saksý daha düþerse, "Kýbrýslýtürklerle Kýbrýslýrumlar birarada yaþayabilir" derler mi acaba? Ha gayret, belki düþer ha!.. 'Et ile týrnaða karþý cici bey manikürü, bir efendi yanýlsamasý' Ertuðrul Özkök önce Türklerle Kürtler birlikte yaþamak zorunda mýdýr? sorusunu sorarak parlak fikirlerini sýraladý, tepkilerden bunalýnca Hu, daðdaki arkadaþ iþittin mi? baþlýklý bir yazý yazarak güya kendisini eleþtirenleri þu satýrlarla ti ye aldý: HUU, daðdaki arkadaþ, duydun mu? Buradaki coþku, birlik beraberlik çýðlýklarý daðlarda da yankýlanýyor mu? Kötü adam diye kala kala vallahi bir sen kaldýn bir de ben. Biliyorsun, ben döneðim. Anýnda vazgeçtim, birlikte yaþamaya karar verdim! Türk kelimesini aðzýma alýrsam namerdim! Bölücülük artýk buralarda geçer akçe deðil. Þimdi moda, birlik-beraberlik türküleri söylemek. Herkes ayný þarkýyý söylüyor: Ýkimiz bir fidanýn güller açan dalýyýz. Bütün siyasi partiler ayný duyguyu haykýrýyor. Biz ayrýlamayýz. Daðdaki Kimyasal Ali lere bunu kim söyleyecek? Bana yüklenmek yerine, bir zahmet gidip o daðdakilere buradaki havayý anlatsanýz. Ben bu iþte epey dayak yedim. Ne Hitler liðim kaldý, ne Miloseviç liðim. (...) Türk toplumu Kürt açýlýmý yaparken, Kürtler de birlikte yaþama adabýnýn gereklerini yerine getirmelidirler. UMUR TALU: Çoðu zaman, haksýzýn hakkýný savunabilmiþ Ertuðrul Özkök ün, Batý bölünmek isteyebilir makamýnda ifade hakkýný savunurum. Ayný yazýþmayý, bu ülkede herkes yapamaz. Terörle Mücadele Kanunu, bölücülükten kaç yýla vuruyor, Özkök saymýþ mý? Cezaevleri, böyle radikal olmayan bir þey söyleyip bölücü örgüt üyeliði, yardým ve yataklýk tan yatan mahkumla dolu. Terörle 26 yýlýn 20 yýlýnda en gövdeli gazeteyi yöneten biri, o 20 yýlda düzdüðü manþetlerle 26 yýlýn ateþine nasýl benzin döktüðünü izah edecek önce. Biz de onun en radikal fikri ifade hakkýný savunacaðýz. Utanacak önce. Biz de özköklüðünü deðil, özgürlüðünü savunacaðýz. Yoksa, 70 ine gelirken; tatminsiz, hep gündem olmak isteyen pop star gibi, salla gitsin. Fikrin ne arkasý ne önü olsun. Ne bedeli, ne geçmiþi, ne özeleþtiri süreci olsun; ne 40 bin insan acýsý, ne yoksul Türk ve Kürtlerin kayýplarýn hüznü seni baðlasýn. Bir gün öyle salla, bir gün þöyle salla. Janjanlý bir yarým Türkiye! Gazeteciliði sitcom, gustosu gýcýr, kiþi baþýna geliri hallice, ter kokmayan! Aykýrý düþünce ifade hakkýnýzý savunurum; ama yolunuz faþistik birader! Bir sorununuz da þu: Ne kadar manikür yaptýrýrsanýz yaptýrýn; en çok sayýda þehidinizi bile gariban, küçük, Kürt Þýrnak tan veren bir et ile týrnak yapýnýz var Tavþan Kardeþ! (haberturk.com): BEJAN MATUR: Baþlattýðý tartýþma, ýrkçýlýðýný ele verince, üzülüp Hu, Daðdaki Arkadaþ iþittin mi baþlýklý bir yazý kaleme almýþ. Kimyasal Ali sýfatýný uygun gördüðü daðdaki arkadaþlarýna, birlik-beraberlik korosunu þikâyet ediyor! Özkök ün kafasýndaki Kürtler, daðda dolaþanlar, adam öldürenler! Kürt ten bunu anladýðý için, birlikte yaþama adabý hakkýnda, kendisini ders verecek konumda görüyor. Özkök Sizi kabul ederek özveride bulunacaðýz ama siz de, birlikte yaþamanýn adabýna uyun demeye getiriyor. Görgülü olun. Yoksa çamurlu ayaklarýnýzla kapýda kalýrsýnýz! Özkök ün baþlattýðý tartýþma, toplumu kutuplaþtýrma çabasýndan. Düne kadar yok saydýðý Kürtlüðü, kabul ettiði noktada, Kürtler var ama þiddetten baþka yol bilmezler demek, yeni bir çatýþma alaný yaratarak o kimliði kontrol etme iddiasýndan kaynaklanýyor. Toplumun gidiþatýna yön verme hakkýný sadece kendisinde gören bir efendi yanýlsamasý. Nasýl bir efendilikse? Demokrasi performanslarýný bu köylülükle, gerilikle yaþamaya deðmez duygusu ne kadar belirliyor acaba? Dünyadaki baþarýlý entegrasyon örnekleri arasýnda sayýlan Kürt/Türk entegrasyonu hakkýnda, býrakýn vicdan sahibi entelektüel tavrý, bir sosyolog olarak bile sorumlu davranmýyorlar. Bütün deðerler, þiddetin taarruzu altýnda yok olmuþsa, yeni bir konuþma baþlatmak samimiyet gerektirir. Sorumlu hissetmediðin, geleceðini dert etmediðin birini, zorlandýðýn ilk virajda sýrtýndan atmak demokratlýkla baðdaþmaz. Ayrýlýk tartýþmasýný bari samimi yürütebilseler! (zaman.com.tr)

10 10 19 Temmuz 2010 Pazartesi MÜZAKERELERÝN AÐIR RÝTMÝ KÖTÜMSERLÝK YARATIYORMUÞ Derviþ Eroðlu ile Dimitris Hristofyas'ýn arasýnda Kýbrýs sorununa çözüm bulunmasý amacýyla yürütülen müzakerelerin "aðýr ritiminin" BM, Brüksel ve Londra'da kötümserlik yarattýðý belirtildi. Kathimerini gazetesi BM, Brüksel ve Londra'nýn, Mülkiyet konusunda ilerleme saðlanabilecek bir yöntemi göremediklerini belirterek BM uzmanlarýnýn Mülkiyet konusuna iliþkin bazý formüller hazýrladýðýný yazdý. BM uzmanlarýnýn bu hareketinin pratik anlamda deðerinin bulunmadýðýný yazan gazete, buna paralel olarak da manzarayý netleþtirecek olan Toprak konusundaki önerilerin de müzakere masasýna konmadýðýný, bunun da Toprak konusunu al-ver de tutmak isteyen Türk tarafýnýn tepkisine neden olacaðýný belirtti. ANASTASÝADÝS: DOÐRUDAN TÝCARET BÜYÜK TEHLÝKE DÝSÝ Baþkaný Nikos Anastasiadis,Kýbrýslý Rumlar tarafýndan kabul edilebilir bir çözüme yol açacak giriþimlerin üstlenilmesinde ve birliðin saðlanmasýnda diðer siyasi dinamiklerle ve Rum Yönetimi Baþkaný Dimitris Hristofyas'la iþbirliði yapmaya hazýr olduðunu söyledi. Alithia gazetesinde yer alan söyleþisinde Anastasiadis, DÝSÝ'nin tezlerini deðiþtirip deðiþtirmediði þeklindeki bir soru üzerine, partisinin yýlýn gerekli þekilde deðerlendirilmeden geçtiði kaygýsý taþýdýðýný söyledi. Oldu bittilerin kalýcýlaþmasý ve tehdidin devam etmesi konusunda hassasiyetleri bulunduðunu söyleyen Anastasiadis, bu yöndeki açýklamalarýnýn seçimlere dönük olduðuna iliþkin eleþtirilerin ise kendilerine hakaret olduðunu kaydetti. Anastasiadis, bir baþka soru üzerine, Rum tarafýnýn çözüm konusunda isteksiz olduðuna iliþkin yabancýlar üzerindeki imajýn yýkýlmasý gerektiðini de ifade etti. Anastasiadis, TC Baþbakaný Erdoðan'ýn AB'ýn müdahil olmasýný kabul ettiðine iliþkin açýklama yaptýðýný da iddia ederek, bu fýrsatýn deðerlendirilmesi gerektiðini söyledi. Anastasidis, "Ancak Türkiye AB'ýn müdahil olmasýný ilk kez kabul ederken bizim uluslararasý konferanstan bahsetmemiz karýþýklýk yarattý" dedi. Avrupa'da bugün hakim düþüncenin, Kýbrýs sorunun "iþgal ve istila sorunu olmadýðý" yönünde olduðunu ifade eden Anastasidis, Türkiye'nin bir kaç yýldan beri "suçlarýndan arýndýðýný" belirtti. Anastasiadis, Kýbrýs sorununun Kýbrýslý Türklerin izolasyonu sorunu olarak algýlanmasýnýn önemli olduðunu belirterek, Doðrudan Ticaret Tüzüðü'nün onaylanmasýnýn tehlike yaratacaðýný yineledi. DOÐAL GAZ KONUSUNDA ULUSLARARASI ÞÝRKETLERLE GÖRÜÞMELER Rum Devlet Doðal Gaz Ýþletmesi (DEFA)'nýn, doðal gaz konusunda Shell, BP, Exxon gibi uluslararasý þirketlerle müzakereleri dün tamamladýðý bildirildi. Fileleftheros gazetesi, "Doðal Gaz Konusunda Sýcak Yaz" baþlýklý haberinde, Elektrik Kurumu (AÝK)'in sývýlaþtýrýlmýþ doðal gaz terminali anlaþmasýný 20 gün içerisinde sonuçlandýracaðýný yazdý. Devlet Doðal Gaz Ýþletmesi (DEFA) Konseyi'nin, doðal gaz konusunda "Shell Ýnternational Trading Middle East", "BG LNG Trading", "BP Gas Marketing" ve "Exxon Mobil" þirketleriyle müzakereleri dün tamamladýðýný yazan gazete, buna eþ zamanlý olarak uluslararasý "VVTI" þirketinin de doðal gaz için terminal inþa edeceðini belirtti. Le Monde'un bu sayýsý yasaklandý Fransa Cumhurbaþkaný Nicolas Sarkozy, Fransa'da iki ayda bir yayýnlanan mizah dergisi Le Monde'un son sayýsýný yasaklattý. Neredeyse her sayýsýnda Sarkozy'nin fotoðraflarýna fotomontaj yaparak cumhurbaþkanýný çýplak ya da eþcinsel olarak gösteren dergi, Temmuz-Aðustos sayýsýnda daha da ileri gitti. Sayýnýn kapaðýndaki fotoðrafta hapishane parmaklýklarý arkasýndaki Sarkozy çýplak ve eðilmiþ vaziyette gösterildi. Fotoðrafta Sarkozy'nin hemen arkasýndaki ikinci bir adamýn da cumhurbaþkaný ile cinsel THY Birmingham uçaðý acil iniþ yaptý Ýstanbul-Birmingham uçaðýnýn sað motorunda arýza meydana geldi... Ýstanbul-Birmingham seferini yapan Türk Hava Yollarý'na ait yolcu uçaðý havalandýktan kýsa bir süre sonra sað motorunda arýza meydana geldi. Uçak arýza nedeniyle Atatürk Havalimaný'na acil iniþ yaptý. Edinilen bilgiye göre; Türk Hava Yollarý'nýn TK-1969 sefer sayýlý Boeing tipi "VAN" isimli yolcu uçaðý 83 yolcuyla dün saat sýralarýnda Ýstanbul- Birmingham seferini yapmak üzere Atatürk Havalimaný'ndan havalandý. Kalkýþýndan kýsa bir süre sonra uçaðýn sað motorunda arýza meydana geldi. Bunun üzerine geri dönme kararý alan uçaðýn pilotu saat sýralarýnda Atatürk Havalimaný'na acil iniþ yaptý. Acil iniþ yapan THY uçaðý için ambulans ve itfaiye ekipleri apronda hazýr bekletilirken, uçak bakým için hangara çekildi. Uçaðýn içinde bulunan yolcular baþka bir uçakla Birmingham'a gönderildi. Rum Savunma Bakaný Papakostas: Nikiforos'un kaderi müzakerelere baðlý Rum Savunma Bakaný Kostas Papakostas, "Nikiforos" tatbikatýnýn yapýlýp yapýlmayacaðýnýn, Kýbrýs müzakerelerinin gidiþatýna baðlý olacaðýný ifade etti. Fileleftheros gazetesine demecinde, Rum Milli Muhafýz Ordusu (RMMO)'nun baþlýca tatbikatlarýndan olan "Nikiforos" tatbikatýnýn yapýlýp yapýlmayacaðýna henüz karar verilmediðini söyleyen Papakostas, bunun sadece askeri deðil, siyasi bir karar olduðunu vurguladý. Yýl boyunca eðitimler yapýldýðýný kaydeden Papakostas, RMMO'nun mücadele kabiliyetinin bu tatbikata baðlý olmadýðýný ifade etti. Habere göre, merkezi Hollanda'da bulunan VVTI þirketinin büyük hisse sahiplerinden biri de Malezya devleti. VVTI'nin yan þirketi Vitol ise ABD, Hollanda, Rusya, Almanya, Birleþik Arap Emirlikleri, Litvanya, Nijerya, Pakisyan ve Arjantin'de terminallere sahip. Ticaret, Sanayi ve Turizm Bakaný Antonis Pashalidis, doðal gaz konusunda yaptýðý açýklamada, bu konunun belirlenen zaman çerçevesinde tamamlanacaðýný teyit etti. Simerini gazetesine göre Pashalidis, konuyla ilgili müzakerelerin son aþamada olduðunu, þu anda az miktarda þirketle ayrýntýlý müzakere yapýldýðýný ifade etti. Pashalidis, þirketler arasýnda tercih yapýldýðý zaman ayrýntýlarýn belirleneceðini söyledi. iliþkiye girdiði izlenimi yaratýldý. Sarkozy'nin bireysel dava açmasýnýn ardýndan mahkeme, fotoðrafýn yasaklanmasýna karar verdi. Dergi pazartesi gününden itibaren toplatýlacak. Le Monte iki yýllýk yayýn hayatýnda daha önce de defalarca Sarkozy'yi eþcinsel gösteren fotoðraflar basmýþ, bir keresinde penisine büyütme ameliyatý yaptýrdýðýný ima eden bir baþlýk atmýþtý. Sarkozy, bu kapaklarla ilgili þikayette bulunmuþ, ancak toplama kararý çýkarttýrmamýþtý. Fransa'da 30 yýldan beri ilk kez bir yayýn cumhuraþkaný isteðiyle toplatýlýyor. "LAKATAMYA HAVA ÜSSÜNÜN KAPATILMASINA DAÝR BÝR NÝYET YOK" Gazeteye demecinde, Lakatamya hava üssünün en azýndan þimdilik kapanmasýna dair bir niyet olmadýðýný söyleyen Papakostas, bunun operasyonel amaçlarla yapýldýðýný ifade etti. Daha iyi bakým ve eðitim için tüm hava unsurlarýnýn özel olarak bu amaç için inþa edilmiþ Baf'taki Andreas Papandreu hava üssüne taþýnmalarý gerektiðini belirten Papakostas, helikopter alaný, hava kuvvetleri komutanlýðý ile bölüðün Lakatamya'da kalacaðýný ifade etti. DÜNYADAN... DÜNYADAN... Göremesem de normalim ABD'nin Oregon Eyaleti'ndeki Portland Kenti'nde, 1999 yýlýnda henüz 16 yaþýndayken bir tüfeðin kazara ateþlenmesi sonucu yüzünü kaybeden ve siyah bir uyku maskesiyle dolaþan Chrissy Steltz'e protez yüz takýldý. Steltz baþarýlý operasyon sonrasý sevincini, "Ben kendimi göremeyecek olsam da oðlum annesinin artýk normal bir insan gibi göründüðünü bilerek büyüyecek" sözleriyle dile getirdi. Þimdi 27 yaþýnda olan Steltz, 11 yýl önce bir partide erkek arkadaþýnýn elindeki tüfeði kazara ateþlemesi sonucu yüzünün orta bölümünü, burnunu ve gözlerini kaybetmiþti. Steltz'in yüzü, gözleri camdan olan bir silikon maskeyle yeniden yapýlandýrýldý. Doktorlar protez yüzü hazýrlarken talihsiz kadýnýn 11 yýl önce çekilmiþ fotoðraflarýndan yararlandý. Maske, kadýnýn kalan kemiklerine implantasyonlara manyetik olarak tutturuldu. Steltz'in göz boþluðu ya da burun kemikleri olmadýðý için yüz nakli yapýlamýyordu. Steltz, körler alfabesi öðrenerek liseyi bitirdi. Ayný okulda okuyan ve görme engelli olan Gregory Dilgers ile evlenen kadýnýn, 1 yaþýnda Geoffrey isimli bir oðlu var. Felçliler için büyük adým Yeni Zelandalý bilim insanlarý felçlilere yeniden yürüme imkaný saðlayan dünyanýn ilk robot bacaklarýný ürettiklerini öne sürdü. Felçli ve tekerlekli sandalyeye mahkûm olanlara yürüme olanaðý saðlayan Rex isimli 38 kilogram aðýrlýðýndaki robot bacaklar testten geçti. 5 yýl önce motosiklet kazasý sonrasýnda felç olan Hayden Allen (23), robot bacaklarla yeniden yüremeyi baþardý. Allen, "Kendimi tekrar normal insan gibi hissediyorum" dedi. Yaratýklar filmindeki Ripley karakterinden esinlenerek geliþtirilen bacaklar manevra koluyla hareket ettiriliyor. Robot bacaklar bu yýl sonunda 150 bin Amerikan dolarýndan Yeni Zelanda'da satýþa sunulacak. Boyu sadece 55 cm... Ýngiltere'de yaþayan 55 santim boyunda, 3 kilo 275 gram aðýrlýðýndaki Charlotte Garside, dünyanýn en küçük kýzý olarak kabul ediliyor. 2 yaþýndaki Charlotte'un boyu yaþýtlarý gibi oynamak istediði oyuncak bebeklerle ayný. Ülkenin Hull kentinde 4 haftalýk prematüre ve sadece 450 gram aðýrlýðýnda doðan minik kýzýn uzamasý þimdilik mümkün görünmüyor. Katý gýda yiyemeyen, her 11 saatte bir süt karýþýmýyla beslenebilen Charlotte, ayakta durabilmesine karþýn Aþil tendonlarýndaki sorun nedeniyle yürüyemiyor. Küçük kýzýn 13, 10 ve 6 yaþlarýnda normal boya sahip üç ablasý bulunuyor. 30 santimlik DEVBURGER ABD'de bir fast-food zinciri 30 santimlik hamburger denemeye baþladý. Özellikle genç yaþtaki erkeklerin tercih edeceði düþünülen hamburgerde üç hamburger köftesi, üç büyük dilim peynir ve diðer garnitürler bulunuyor. Ortalama olarak 800 kalori ve 20 gram doymuþ yað içeren ürün þimdilek 12 restoranda test ediliyor. Ancak zincir ilginin büyük olduðunu, diðer þubelerde de satýþa baþlayacaklarýný söyledi.

11 19 Temmuz 2010 Pazartesi GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS DÜNYADAN... DÜNYADAN... MAHÝ: DÝSÝ BÝRÝNCÝ PARTÝ Mahi gazetesi, Rum ana muhalefet partisi DÝSÝ'nin, bugünkü verilere göre, gelecek yýl Mayýs ayýnda yapýlacak seçimlerde, yüzde 36'lýk oy oranýyla birinci parti olacaðýný yazdý. Gazete, DÝSÝ'nin birinci parti olmasýnda, þu an iktidarda olan AKEL'in, özellikle ekonomik konulardaki baþarýsýzlýðý ve "tarihten kopan" ideolojik yaklaþýmlarýnýn etkili olduðunu belirtti. Gazete, DÝSÝ'nin seçimlerde, parti içindeki birliði saðlamýþ olmasýný "güçlü bir silah" olarak kullanacaðýný kaydetti. ÝNGÝLÝZ ÜSLERÝNÝ PROTESTO Limasol sakinleri dün, Ýngiliz üslerini bölgedeki arsalarý konusunda izlediði tutum nedeniyle protesto etti. Alithia gazetesi, Limasol sakinlerinin bölgedeki arsalarýnýn, Ýngilizler tarafýndan "kuþlarýn korunmasý için" parsellendiðini yazdý. Gazete, bu durumu yaptýklarý eylemle protesto eden Limasol sakinlerinin, bölgedeki arsalarýna ev yapmak istediklerini kaydetti. Gazete, eylemcilerin, Ýngiliz üslerindeki polis karakolunun önündeki yolu 10 dakika süreyle kestiklerini ve Ýngiliz üsleri "siyasi" yöneticisine bildiri verdiklerini kaydetti. 3 EKONOMÝSTÝN ARAÞTIRMASI Kýbrýslý Türk ekonomist Özlem Oðuz Cilsal, Rum ekonomist Praksula Antoniadu Kiriaku ve Ýngiliz ekonomist Fiona Mullen'in, Güney Kýbrýs'taki "PRIO" isimli þirketin de desteðiyle, iþbirliði yaparak Kýbrýs sorununun çözümüyle gelecek ekonomik faydalarý araþtýrdýðý belirtildi. Fileleftheros gazetesinin haberine göre 3 ekonomist, çalýþmalarý nedeniyle iki toplumlu ödül olan "Stelyos Hacýyannu 2009" ödülünü de aldý. Gazete, 3 ekonomistin, Kýbrýs sorununun çözümünün, Yunanistan ve Türkiye için ne gibi yararlar saðlayacaðýna iliþkin yapmýþ olduklarý üçüncü araþtýrmayý Salý günü açýklayacaklarýný yazdý. MISIR ÝLE DOÐALGAZ ANLAÞMASI ÝPTAL Tasos Papadopulos'un Baþkan olduðu dönemde, Mýsýr ile Güney Kýbrýs arasýnda, sýkýþtýrýlmýþ doðalgaz aktarýmý ile ilgili bir anlaþma hazýrlandýðý, fakat 2008 yýlýnda iktidara gelen Rum Yönetimi Baþkaný Dimitris Hristofyas'ýn, bu anlaþmayý iptal ettiði belirtildi. Mahi gazetesi, araþtýrmalarý sonucu elde ettiði bilgilere dayanarak, Tasos Papadopulos hükümetinin Mýsýr ile sýkýþtýrýlmýþ doðalgaz konusunda anlaþmaya vardýðýný, doðal gazýn aktarýlmasýnda yüzer tesis kullanýlmasýnýn öngörüldüðünü belirtti. Stefanos Stefanu: Öneriler bizi bir adým ileriye götüren önerilerdir Rum Hükümet Sözcüsü Stefanos Stefanu, Baþkan Dimitris Hristofayas'ýn önerdiði üç eksenli önerilerin, Rum tarafýnýn yýllardýr sahip olduðu tezlere dayalý olduðunu söyledi. Haravgi gazetesine göre Stefanu dün yaptýðý açýklamada, önerilerin kabul edilmesinin Kýbrýs sorununu çözmeyeceðini ancak çözüm sürecine ivme kazandýracaðýný iddia etti. Stefanos Stefanu önerilerin; az ya da çok, Kýbrýs sorununun bütün konularýnýn görüþüldüðü, müzakerelerin iki turunun ardýndan, uygun bir zamanda sunulduðunu belirtti ve görüþülmesi için konularýn ve boyutlarýn baðdaþtýrýlmasýnýn tam zamaný olduðunu öne sürdü. Stefanu, Rum önerilerine deðinirken, mülkiyet konusunun toprak ve TC kökenli KKTC vatandaþlarý konusuyla baðdaþtýrýlmasý gerektiðini savundu, Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu'nun bu konuda bugüne kadar olumsuz tavýr sergilediðini kaydetti. Stefanu, Eroðlu'nun bu olumsuzluðunun, yýlsonuna kadar çözüm istediði þeklinde söyledikleriyle ters olduðunu ileri sürdü. Kýbrýs sorununun temel boyutlarýnýn ele alýnmasýnýn bazý partilerin talebi olup olmadýðý þeklindeki soru üzerine Stefanu, önerileriyle birlikte Hristofyas'ýn, tüm partilerin- sunduklarý önerilerin onaylanmasýnýn mümkün olduðu anlamýna gelmeksizin- tezlerini dikkate aldýðý, dinlediði ve istiþare ettiðini gösterdiðini söyledi. Hristofyas'ýn üç eksenli önerileri çerçevesinde sunduklarýna da deðinen Stefanu, kapalý Maraþ bölgesine iliþkin olarak Maraþ'ýn "yasal" sahiplerine iadesi, Doðrudan Ticaret Tüzüðü gibi "bölücü" öneriler ve faaliyetlere yol açmaksýzýn "Kýbrýs Türk toplumunun ekonomik açýdan desteklenmesi için" Maðusa Limaný'nýn açýlmasýný önerdiklerini ifade etti. Stefanu, buna eþ zamanlý olarak, belirli AB baþlýklarýnýn açýlmasýyla da Türkiye'nin de bundan yararlanacaðýný savundu. Stefanos Stefanu, uluslararasý konferansýn, "iþgal ordularý", TC kökenli KKTC vatandaþlarý ve güvenlik konularý gibi Kýbrýs sorununun uluslararasý boyutlarýný ele almak için Güvenlik Konseyi'nin beþ daimi üyesi, garantör devletler, "Kýbrýs Cumhuriyeti"nin katýlýmýyla uygun zamanda BM tarafýndan toplanmasý gerektiðini de ileri sürdü. Türk tarafýnýn buna yanýt vermemesi durumunda Güney Kýbrýs'ýn "yeniden" önde olacaðýný iddia eden Stefanu, Kýbrýs sorununun çözümü için gerçekten yanýt vermesinin, Türkiye için "Halep ordaysa arþýn burada" demek olduðunu savundu ve AB'nin; Rum tarafýnýn önerilerinin hayata geçirilmesi gidiþatýna yönelmesi gerektiðini öne sürdü. Kayýplar kiþiye kimlik tespiti yapýldý Otonom Kayýp Þahýslar Komitesi'nin bugüne kadar 184'ü Kýbrýslý Rum, 51'i de Kýbrýslý Türk olmak üzere toplam 235 kayýp kiþinin kalýntýlarýna kimlik tespiti yaptýðý ifade edildi. Politis gazetesi, bugünkü özel eki içerisinde okuyucuya sunduðu Kayýplar konusuyla ilgili derleme haberinde birtakým sayýsal unsurlara da yer verdi. Buna göre, 31 Mayýs 2010 tarihli son raporuna dayanarak, Otonom Kayýp Þahýslar Komitesi'nin bugüne kadar 184 Kýbrýslý Rum ve 51 Kýbrýslý Türk'ün kalýntýlarýna kimlik tespiti yaptýðýný yazan gazete, içerisinde kayýp kalýntýlarý bulunduðuna inanýlan 663 yerin kazýldýðýný, bunlardan 218'inde insan kemiklerine rastlanmadýðýný haber verdi. Haberde, Nevroloji ve Genetik Enstitüsü'ne toplam bin 223 kemik numunesi ulaþtýðý ve bin 180 DNA analizi yapýldýðý da ifade edildi. AY. MARÝNA'DA 36 YIL SONRA ÝLK AYÝN Maronitlerin, Yýlmazköy'deki "Ay. Marina Kilisesi"nde 36 yýl sonra ilk kez ayin yaptýklarý bildirildi. Haravgi gazetesi, Maronitlerin Baþpiskoposu Yousef Sueyf'in yönettiði ayine, yaklaþýk 500 kiþi katýldýðýný yazdý. Habere göre Sueyf ayinde yaptýðý konuþmasýnda, Ay. Marina Kilisesi'nin kendileri için önemli olduðunu kaydetti. Ay. Marina Kilisesi'nin askeri bölge içerisinde olduðunu yazan gazete, kiliseye giriþlerin "devasa" güvenlik önlemleri çerçevesinde ve askerin gözetimi altýnda yapýldýðýný iddia etti. Gazete haberinde, kiliseyi tarif eden ifadeler de kullandý. Öte yandan Simerini gazetesi, KKTC makamlarýnýn medya mensuplarýný ve film yapýmcýlarýný kiliseye almadýðýný, bununla birlikte kamera ve fotoðraf makinesi gibi herhangi bir kayýt cihazýný da, kilisenin yasak bölge sýnýrlarý içerisinde olmasý gerekçesiyle kiliseye sokmadýðýný ileri sürdü. Gazete, kiliseye giriþteki sýký güvenlik önlemlerini haberinin manþetine taþýrken, ayine katýlanlarýn çantalarýnýn karýþtýrýldýðýný ve kiliseye giriþte tüm kiþisel bilgilerini vermek durumunda kaldýklarýný iddia etti. Haberde, "kilisenin giriþini kapatan büyük metal kapýlarýn bulunduðu bölgedeki durumun, kilisenin askerin deposu olarak kullanýldýðýnýn kanýtý olduðu" savunuldu. Ýþte mutlu evliliðin 'bilimsel' sýrlarý ABD'li yazar, gazeteci Anneli Rufus, evlilik üzerinde yapýlan araþtýrmalarý derleyerek mutlu evliliðin bilimsel sýrlarýný açýkladý. Araþtýrmalardan birine göre çocukluk fotoðraflarýnda gülümseyen kiþilerde ileri yaþlarda boþanma oraný yüzde 10. Ciddi tavýr takýnarak poz veren kiþilerde yüzde 31. Baþka bir araþtýrmaya göre ise boþanmalarda meslek de etkili. Örneðin masörler arasýnda boþanma oraný yüzde 38 diþçilerde yüzde 8. Yazar, araþtýrma sonuçlarýný derleyerek boþanacak kiþilerde görülen 15 iþareti de derledi. 15 uyarýdan birinde testosteron seviyesi yüksek erkeklerin boþanma olasýlýðý yüzde 43 daha fazla. Ýngiltere'de yapýlan bir araþtýrmaya göre ise modern evliliklerde boþanma 12 yýldan sonra yaþanýyor. Bu süre 7 yýl olarak biliniyordu. Gözyaþýnýn nedeni film deðil serotonin! Bilim adamlarý, bazý insanlarýn duygusal filmler izlerken aðlamasýnýn nedenini çözdü. Hollanda Rotterdam'da bulunan Erasmus Týp Merkezi uzmanlarýnýn araþtýrmasýna göre, mutluluk hormonu olarak da bilinen serotoninin farklý seviyelerde salgýlanmasý kiþiyi duygusal durumlara karþý daha hassas hale getiriyor. Çalýþma kapsamýnda 25 kadýn gönüllü iki gruba ayrýlarak bu gruplara serotonin salgýlattýrýcý bir kimyasal ya da etkisiz ilaç (plasebo) verildi. Dört saat sonra kadýnlar acýklý filmler izlediler. Serotonin alanlarýn daha az aðladýðý görüldü. Yüzbaþý Amazon! Ýngiliz Ed Stafford 6 bin 937 kilometrelik Amazon nehri boyunca 2.5 yýldýr sürdürdüðü yürüyüþü tamamlamak üzere. 2002'de Afganistan'da iken görevi býrakan eski bir yüzbaþý olan Stafford, daha önce hiçbir insanýn atýlmadýðý bu destansý macerayý 10 gün içinde tamamlayýp Atlantik'e ulaþmayý umuyor. The Sun Gazetesi'ne konuþan Stafford 2007'de kýz arkadaþýnýn kendisini terk etmesiyle baþladýðý yolculuðun 1 yýl süreceðini öngördüðünü anlattý. Ancak yolda karþýsýna çýkan eli palalý yerliler, Perulu Aydýnlýk Yol gerillalarý, vahþi jaguarlar, dünyanýn en zehirli yýlanlarý ve sinekler macerayý uzatmýþ. Yolculuk boyunca sýk sýk pirana yiyen Stafford, bir keresinde yerliler tarafýndan bebek ticareti yapan bir canavar olarak algýlanmýþ. Yolculuk sýrasýnda nehrin kýyýlarý arasýnda þiþme bot kullanýp, sineklerin derilerinin altýna yerleþtirdiði yumurtalarý iðneyle çýkarmýþ. Paris'in baþý yine dertte Güney Afrika Cumhuriyeti'nden sonra bu kez de Korsika'da üzerinde esrar bulundurmak suçundan sorgulandý.. Korsika basýný, özel bir jetle Korsika'ya gelen Paris Hilton'un havaalanýnda polis tarafýndan arandýðýný ve üzerindeki bir gramdan az esrarýn ele geçirildiðini duyurdu. Paris Hilton, polis sorgusunun ardýndan, çantasýnda bulunan esrarýn miktarýnýn çok az olmasý nedeniyle serbest býrakýldý. Hilton, son olarak Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Port Elizabeth kentinde oynanan Brezilya-Hollanda Dünya Kupasý çeyrek final maçýný izledikten sonra gözaltýna alýnmýþtý.

12 Günün Manisi Bu seki yümseg seki Düþtü potinin teki Sen yar buldun evlendin Fýþkýlýk mubareki Klasik ve Türk pop müziði alanýnda duayen kabul edilen Selmi Andak hayatýný kaybetti. Klasik ve Türk pop müziði alanýnda duayen kabul edilen, Cumhuriyet Gazetesi'nin 58 yýllýk müzik yazarý, besteci Selmi Andak, 89 yaþýnda yaþamýný yitirdi. Yapýlan açýklamada, Selmi Andak'ýn aðýr ilerleyen Parkinson hastalýðý nedeniyle uzun süredir tedavi gördüðü Balat Musevi Hastanesi'nde yaþama veda ettiði, zatürre nedeniyle durumu aðýrlaþan Andak'ýn bir haftadýr yoðun bakým servisinde tedavi gördüðü belirtildi. SELMÝ ANDAK KÝMDÝR? Selmi Andak 1921'de Ýzmir'de doðdu. Galatasaray Lisesi, Ýstanbul Hukuk Fakültesi öðrenimi ile birlikte, Ýstanbul Belediye Konservatuvarýnda müzik eðitimini tamamladýktan sonra, Paris'te "Ecole Normali de Musique"de kompozisyon (beste) 12 KÜLTÜR - SANAT 19 Temmuz 2010 Pazartesi Kitap Dünyasý KADINLAR DÝLE GELÝNCE Küçük Hanýmefendi'nin Edebiyat Atölyesi Aslý Güneþ 2009, 288 sayfa. bölümünde ihtisas yaptý. Müzik alanýndaki çalýþmalarýnýn yaný sýra, uzun yýllar gazetecilik mesleðinde sanat ve müzik eleþtirmeni olarak görev yaptý. Bu yýl 70. sanat yýlýný yeni bestelerle kutlamaya hazýrlanan Andak için 2000 yýlýnda çýkan "Bir Sevgi Yeter - Selmi Andak" adlý CD, 60. sanat yýlýna adanmýþtý. Andak'ýn ÖZDEYÝÞLER "Gurur bütün insanlarda eþittir. Fark yalnýz onu belli etmekteki vasýta ve tarzlardýr." La Rochefoucauld Müzik dünyasýnýn acý kaybý Andy Warhol mahkemelik oldu Londra merkezli bir film yapým þirketi, Andy Warhol Vakfý'ný ve vakfýn yan kuruluþu Andy Warhol Art Authentication'ý mahkemeye verdi. Joe Simon-Whelan film yapým þirketi, vakfý Warhol'un eserlerinin ticaretini tekelleþtirmek ve önüne geçmek için gizli anlaþmalar yapmakla suçluyor. Art Authentication Board (Eserlerin orijinallik onayýný yapan kurum), 1964 tarihli Warhol otoportresinin orijinallik onayýný iki kez yapmadý ve þirket bunun üzerine kurumu mahkemeye verdi. The Art Authentication Board, uzun süredir tartýþmalarýn ve eleþtirilerin odaðýnda olan bir kuruluþtu. Çünkü Warhol'un hiçbir eseri kurumun orijinallik onayý olmadan satýlamýyor. New York mahkemesi, New York, Londra ve Hong Kong'da galeri zinciri olan Larry Gagosian'ý da konuyla ilgili ifade vermesi için mahkemeye çaðýrdý. ayrýca 2003 yýlýnda bestelerinden oluþan saygý albümü "Uluslararasý Ödüllü Selmi Andak Þarkýlarý", ile yýllarý arasýnda Eurovision Þarký Yarýþmasý Türkiye finalleri için hazýrlamýþ olduðu bestelerden oluþan "Eurovision Þarký Yarýþmasý Tükiye Finallerinde Selmi Andak Besteleri" albümü bulunuyor. Andak'ýn kýsa süre önce de bestelerinden oluþan "Bal gibi Olur" ve "O Þarkýyý Henüz Yazmadým" adlý iki karma CD'si Ossi Müzik tarafýndan sevenleriyle buluþturulmuþtu. 800 BESTEYE ÝMZA ATTI Andak, Sezen Aksu'nun söylediði "Ben Her Bahar Aþýk Olurum", Neco "O Þarkýyý Henüz Yazmadým", Yeliz "Hayalimdeki Adam", Zerrin Özer "Unutamadýðým", Asu Maralman "Bal" gibi ismli þarkýlarýna imza attý. Selmi Andak'ýn yaklaþýk 800 bestesi bulunuyor. Matisse'in radikal dönemi MoMA'da 20. yüzyýlýn büyük ressamý Henri Matisse'in yýllarý arasýndaki yaptýðý geometrik þekiller ve keskin çizgilere sahip deneysel tablolarý New York MoMA'da sergilenecek. 18 Temmuz'da baþlayacak 'Matisse: Radical Invention, ' baþlýklý sergi, Matisse'in kübizm akýmýna kapýldýðý dönemden hemen önceki çalýþmalarýný içermesi bakýmýndan önemli. 120 eserin yer aldýðý serginin önemli tablosu, sanatçýnýn sekiz sene boyunca üzerinde çalýþtýðý 'Bathers by a River' (üstte). Sergi, 11 Kasým'a kadar sürecek. Nobelli yazarlar tek sergide 1950 yýlýndan bu yana Nobel ödülü kazanan edebiyatçýlarýn fotoðraflarýný çeken Lütfi Özkök'ün sergisi Stockholm'deki Nobel Müzesi'nde açýldý... Yazar ve fotoðraf sanatçýsý Lütfi Özkök'ün Nobel ödüllü edebiyatçýlarýn fotoðraflarýndan oluþan sergisini, Stockholm'deki Nobel Müzesi'nde açtý yýlýndan beri yaþadýðý Ýsveç'te Nobel ödülü kazanan yazarlarýn fotoðraflarýný çeken Özkök'ün sergisinde Pablo Neruda, Jean- Paul Sartre, Nadine Gordimer, Octavio Paz, Gabriel Garcia Marquez, Samuel Beckett Günter Grass'ýn yaný sýra 2006 yýlýnda Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan Orhan Pamuk'un fotoðrafý da yer alýyor. Nobel edebiyat ödülünü 1951 yýlýndan bu yana kazanan yazarlarýn fotoðraflarýndan oluþan sergi, deðiþik ülkelerden gelen çok sayýda kiþi tarafýndan ilgiyle ziyaret ediliyor. Yazar ve fotoðraf sanatçýsý olan Lütfi Özkök'ün Nobel Ödüllü Edebiyatçýlar adlý fotoðraf kitabý 2006 yýlýnda Türkiye'de yayýmlanmýþtý. Kitapta portrelerin yanýsýra, Nobel Edebiyat Ödülü'nün verilme gerekçesi, ödül vesilesiyle edebiyatçýlarýn yaptýklarý konuþmalardan alýntý ve kýsa yaþamöyküleri bulunuyordu. Bu arada Lütfi Özkök'ün 22 yaþýndaki torunu Anna Juhlin, dedesinin hayatýný kendi gözünden anlattýðý 26 dakikalýk belgesel film çekti. Özkök'ün Ýsveç'teki eviyle birlikte Ýstanbul'dan görüntülerin yer aldýðý Þairin Fil Kulesi adlý film, Çek Cumhuriyeti'nde düzenlenen film festivalinde Ýsveç'i temsil ediyor. TADIMLIK seni kimselere sormadým onsekiz yaþýný alýp kalktýn ýsrarla uçtu saçlarýn bir pasdar gelip yapýþtý bir pasdar bir pasdar daha üçünü de arkamda býraktým Nevzat Çelik "Yaðmur yaðmasaydý" adlý kitabýndan Kristal Küre Ýspanya'yý gösterdi Dünyanýn en eskilerinden biri olarak kabul edilen festivalde büyük ödül Kristal Küre'nin sahibi Ýspanyol La Mosquitera oldu. Film ekibi adýna ödülü yapýmcý Luis Minarro aldý. Yönetmen Agusti Vila, filmde sinema tarihinin efsanevi ismi Charlie Chaplin'in kýzýnýn da bir rol aldýðýný söyledi: "Geraldine Chaplin'i böyle küçük bir rol için ikna edebileceðimizi hiç düþünmemiþtik. Fakat, yapýmcýyla konuþtuk ve bunun iyi bir fikir olduðuna karar verdik. Kendisine senaryo gönderildi, Chaplin bunu okudu ve sessiz bir rol oynamayý kabul etti. Ve sonunda babasý gibi bir oyunculuk yapacaðý için mutlu olduðunu söyledi." Binlerce sinemaseveri buluþturan festivalde 12 film büyük ödül için yarýþtý. 60 ülkeden 200'ün üzerinde gösterime yer verilen organizasyonda Özel Jüri Ödülü ise Çek - Danimarka ortak yapýmý Kooky'ye verildi. Çek Cumhuriyeti'nde düzenlenen Karlovy Vary Uluslararasý Film Festivali, Avrupa'nýn en eskilerinden ve Doðu sinemasýný Batý'yla buluþturan ideal bir köprü. Bu yýl Ýngiliz aktör Jude Law ve Rus yönetmen Nikita Mikahilkov da festivalin onur konuklarý arasýndaydý. Sinemalarda Bugün-bu gece Lefkoþa Mýsýrlýzade Galeria Toy Story 3 ( ) 1. salon Son Þarký ( ) 2. salon Muhtar Yusuf Galleria Sihirbazýn Çýraðý ( Cuma- Cumartesi 23.00) 1. salon Kapalý ( Cuma- Cumartesi 23.00) Lefkoþa Astro Kapalý Girne Girne Galeria Sinema Club Kapalý ( ) Maðusa Maðusa Galeria Alacakaranlýk Tutulma ( Cuma/Ctesi 23.15) 1. salon Gece ve Gündüz ( Cuma/Ctesi 19.30) 2. salon

13 19 Temmuz 2010 Pazartesi KARATAHTA Burak Maviþ Mayýs ayýnda Alman ARTE televizyonundan misafirlerimiz ilginç bir konuda bizleri ziyaret etmiþti. Misafirlerimiz Almanca ve Fransýzca yayýn yapan ARTE televizyonunun, Ýstanbul ve Ýsrail bürosundandý. Almanya'da gösterilecek bir program için yedi dakikalýk bir haber hazýrlamak için adamýzda bulunuyorlardý. Bu çerçevede KTÖS Genel Sekreteri Þener Elcil, Nakþibendi Tarikatý lideri Þeyh Nazým, ESKAD'dan yetkili biri ile röportaj gerçekleþtirmiþ, Ýpsos (Akova) ve Yalusa (Y.Erenköy)'de görüntü kaydetmiþti. Bu kadar taným arasýnda konumuzun din olduðu da belirginlik kazanmýþtý. Konularýmýzdan biri laikliði temel almýþ bir ülkenin, devlet eliyle cami inþa etmesiydi. Hiç aklýmýza gelmemiþti ama, ne Türkiye'de cami için, ne de Almanya'da kilise için devlet tarafýndan herhangi bir bütçe ayrýlmýyordu. Sebebi ise çok basit. Devletin dini olmadýðý gibi her dinden insan da devletin vatandaþýydý. Oysa Kýbrýsýn kuzeyinde kurdurulan ayrýlýkçý rejimin bütçesinde cami yapýmý için kaynak bulunuyordu. Araþtýrdýðýmýz ikinci konumuz ise Türkiye'ye Kur'an kurslarýna gönderilen öðrencilerin Türkiye baðlantýsý kim olabilirdi... Sorunun cevabýný misafirimiz kendi eliyle Ýstanbul'un fethi için düzenlenen þenliklerde buldu. Sorumuzun cevabý, Türkiye'de þeriat düzeni isteyen odaklardan biri olan Milli Görüþ'çülerdi. Tabii ki Milli Görüþ'çüler Kur'an kurslarýna çocuk gönderir de Süleymancýlar, Nurcular ve diðerleri boþ durur mu? Posta FM'de Can Sarvan'ýn konuðu olan Din Görevlileri Sendikasý Baþkaný Mehmet Dere ve Din Görevlileri Birliði Baþkaný Hayri Koç'un ifadeleri ise bir hayli ilginçti. Dini siyasete alet etmeye çalýþan bu iki þahýs Hizbullah kamplarýna bile gidenler olduðunu iddia etti. Hizbullah'ýn ne olduðunu, ne yaptýðýný bilmeyen yok! Kendi coðrafyamýzda "terörist" kavramýna uzaktýk, artýk kendimizi yakýn mý hissetmeliyiz? Biz Kýbrýslý Türklerin din algýlayýþý daima toleranslý olmuþtur. Bunun baþlýca sebebi ise çeþitli kültürlerle yüzyýllardýr beraber yaþamýþ olmamýzdýr. Ne geçmiþte ne de þimdi, kimsenin din algýlayýþýna, cemaatýna, tarikatýna, namazýna niyazýna, orucuna, baþýný baðlamasýna karýþmadýk ama laik toplum anlayýþýmýzý tehdit edenlere de haddini bildirdik. Din ile siyaseti birbirine karýþtýrmadýk. Ama AKP'nin Türkiye'de hegemonya kurmasý ile eþ zamanlý olarak, kendi coðrafyamýzda bizim din algýlayýþýmýza karýþýldýðýný hissettik. Kur'an kurslarý tartýþmasýnda maðdur olan bu kurslarýn yapýlmasýný isteyenler ÇOCUKLUK ANILARINA SAYGI- XXV "CAMÝ YAPTIN, MÝNARE DÝKTÝN DE DEÐÝÞTÝK MÝ SANDIN BAYIM" deðil, maðdur olan Kýbrýslý Türklerdir. AKP destekli odaklar kendi din algýlayýþlarýný bu coðrafya da hakim kýlmak istemekte, biz Kýbrýslý Türklerin mayasýný deðiþtirmeye çalýþmaktadýr. Mayamýzý bozmamak için mücadele etmek bizim ellerimizdedir. Kýbrýs kuzeyinde inþa edilen camiler, eskiden cem evi tarzýnda inþa edilen ibadethanelere dikilen minareler, AKP'yi destekleyen tarikatlarýn ve Kýbrýs'ta dinden nemalanmak isteyen yerli iþbirlikçilerin Kýbrýslý Türklerin din algýlayýþýna müdahalesi olduðunu söylemek için bilge olmaya gerek yoktur. Din algýlayýþýmýza müdahale, ezelden beri devam eden asimilasyon politikalarýnýn bir parçasýdýr. 1960'lý yýllarda Kýbrýslý Türkleri ayrýlýkçýlýða sürüklemek için"türkleþtirme" politikasý vardý, þimdi de birleþmeyi engellemek için "Sunni Hanefi tarzýnda Müslümanlaþtýrma" politikasý var. Oysa biz Kýbrýslý Türkler din Monarga (Boðaztepe) Ýlkokulu algýlayýþýmýzdan gayet mutluyuz, bu mutluluðumuz neden bu kadar AKP'ye batýyor? Monarga (Boðaztepe) Ýlkokulu Monarga, iki toplumun bir arada yaþadýðý karma köylerden biriydi nüfus sayýmýna göre, Kýbrýslý Türkler 57, Kýbrýslý Rumlar 18 kiþiydi 'deki TMT'nin gettolaþtýrma politikasý ve iki toplumun arasýnda yaþanan çatýþmalardan doðan endiþeden dolayý, köydeki nüfuslarý fazla olmasýna raðmen, Avgalidha (Kurtuluþ)'ya göç ettirildiler. 1974'den sonra köye geri döndülerse de, kendi Ovgoros (Ergazi) Ýlkokulu evleri yerine Kýbrýslý Rumlarýn evlerine yerleþmeyi tercih ettiler. Monarga'da iki tane ilkokul vardý. Biri Kýbrýslý Türklerin, diðeri ise Kýbrýslý Rumlarýn ilkokuluydu. Bugün Kýbrýslý Rumlarýn Ýlkokulu izci binasý olarak kullanýlmaktadýr. Kýbrýslý Türklerin ilkokulu ise hafýzasýzlaþtýrma ve asimilasyon politikalarýna kurban giderek imamýn lojmanýna çevrilmiþ ve okulun arazisine de cami inþa edilmiþtir. Ovgoros (Ergazi) Ýlkokulu Ovgoroz, Kantara kalesinin güneydoðusunda bulunan, Kýbrýslý Türklerin yaþadýðý bir köydür. Ayrýca þu an ikili müzakerelerde Kýbrýslý Türkleri temsil eden Sn.Eroðlu'nun da köyüdür. Köyün en yüksek mevkisinde eski doðal yapýsý ile inþa edilmiþ köyün ilkokulu bulunmaktadýr. Merkezileþtirme ile beraber köyün ilkokulu kapanmýþ, çocuklar ise Trikomo (Ýskele) Ýlkokulu'nda eðitime devam etmiþtir. Köyün ilkokulu güzel yapýsýna raðmen veran durumdadýr. Birçok öðrencinin hayallerinin bulunduðu okul binasýnýn halini görüp te üzülmemek elde deðil. Bu üzüntünün asýl sebebi benliðimize, kimliðimize, coðrafyamýza uzaklaþtýðýmýzýn farkýndalýðýný yaratamamaktýr. Kültürel kimliðimize aidiyet duymak yerine umursamaz tavrýmýzýn kurbanýnýn da biz olduðunu er geç anlayacaðýz. 13 Düdüklü Tencere Bülent Aykut TÜRKÝYE TELEVÝZYONLARI BIKTIRIYOR... Türkiye televizyonlarýnda, ne hikmetse, yapýlan programlara konuk olarak bilirkiþi çaðrýlacaðý zaman devamlý ayný isimler üzerinde durulur! Özellikle ben, ABD'de yaþayan Dr Mehmet Öz'ü görmekten býktým usandým... Gýna geldi desem yeridir. Prof. Dr. Mehmet Öz Amerika'da yaþýyor ama Türkiye'ye geldiði zaman kanal kanal dolaþýyor, gelemediði zaman da TV ekranlarýna verilen görüntüsü ile bizlere domatesin, biberin, fasulyenin faydalarýný anlatýyor. Dr. Öz'ün mesleðine kariyerine saygým sonsuz, ama sebzeler ve meyveler hakkýnda anlattýklarýný Türkiye'de bilmeyen manav, aktar, esnaf yok gibi... Sayýn Öz'ün anlattýðý domatesin, biberin faydasýný benim cahil babaannem 45 sene evvel bana anlatýyordu... Dr. Öz; ekranlarda illaki birþeyler anlatacaðým diyorsa bari yeni bir þeyler anlatsýn... Demem þu ki; sadece bana deðil, birçok insana her zaman TV kanallarýnda belli baþlý isimleri görmekten gýna geldi. Sanki 80 milyonluk Türkiye'de baþka kimse yokmuþ gibi! Ayný isimler yýllardýr bütün kanallarý dolaþýrken bazý TV kanallarýnda da kadrolu olarak hizmet veriyorlar ve maaþ alýyorlar... Bazý TV kanallarýnýn kadrolu falcýsý, rüya yorumcusu olduðunu da eklemeden geçmeyeyeim. Ekranda görmekten býktýklarým arasýnda emekli generaller de var! Bu býkkýnlýk neden mi? Bunlar Türkiye TV'lerinin haber kanallarýný adeta parsellediler! Bütün tartýþma programlarýnda onlar var. Askeri konular dýþýnda her konuda ahkâm kesmelerini ben þahsen anlayamýyorum Yapýlan konuþmalar ayný, tavýrlar ayný... Belli sözlerin dýþýna bugüne kadar çýkamadýlar, çýkamazlar da. Emekli generaller, Türkiye' de Ermeni, Kürt, Çingene açýlýmlarý konuþulduðu zaman programlarýn sanki olmazsa olmazlarý... Programda 3-5 konuk olacak, ama aralarýnda illaki bir de emekli general olacak... Bu programlara katýlan emekli generallerin içinde, TV haber kanallarýnýn deyimiyle "efsane" olanlar bile var! Yüzleri gülmez, her daim ciddiler, espriyi kavrama yetenekleri çok zayýf, espri yapma yetenekleri çok zayýf bile deðil, berbat... Her þeyi onlar biliyorlar, programa çýkan bütün konuklar onlar gibi düþünsün istiyorlar... Programda konuþma sýrasý onlara gelince en çok yaptýklarý da þu, askeriyede kendilerine öðretileni kendi gözlüklerinden, kýsaca Türkiye tarihini anlatýyorlar... Sonra kahramanlýklar, destanlardan giriyor sýraya... Kendinden farklý düþüncede biri varsa önce onun tezini çürütmeye çalýþýyor, küçümseyen tavýrlarla konuþuyor, diðer konuþmacýlarýn sözünü devamlý kesiyor, kendinden farklý düþünen ne kadar konuk varsa yerden yere vuruyor ve bazen çoðunu hainlikle suçluyor. Zaman zaman programýn sunucusu ve diðer konuþmacýlar emekli generalin karþýsýnda eziliyorlar, büzülüyorlar! Nedendir bu tavýrlar, onu da anlamak zor... Anlý þanlý gazeteciler, profesörler sus pus oluyorlar karþýlarýnda... Yýllarýn gazetecileri bunlarýn karþýsýnda el-pençe divan vaziyetinde... Devamlý "Paþam, komutaným" hitaplarý, ve pohpohlama durumlarý! 70 yaþýndaki gazetecinin emekli bir generale komutaným demesini ben anlayamam... TV programýnda emekli bir general tarafýndan azarlanan gazetecinin, akademisyenin sus, pus olmasýný da anlayamam... Kavga gürültü yapýlsýn demiyorum ama medenice cevap verilsin... Onlar karþýsýnda ezildikçe, onlara komutaným dedikçe onlara peygamber muamelesi yaptýkça, ne Türkiye'de, ne de ülkemizde bir adým yol almamýz mümkün deðildir. Bunlarýn karþýsýnda susmanýn, ezilip büzülmenin adý saygý filan deðil bence; bu çok baþka bir þey! Ezilip büzülmeyen 2-3 TV sunucusu, gazeteci var gene de... Ben de onlarý izlemeye çalýþýyorum. TV kanallarýna emekli general çýkarmakla reyting alacaðýný sanan kanallar yanýlýyorlar! Birçok izleyici TV'lerdeki bazý programlarda emekli bir general konuþtuðu zaman, konuþmasý bitene kadar kanal deðiþtiriyor... Ekranlarý parselleyen 3-5 emekli generalin tümü de býkmadan usanmadan yýllardýr ayný þeyleri söylüyorlar, üstelik yüzleri de asýk! Bir dairenin içinde dönüp duruyorlar o dairenin dýþýna da çýkamazlar... Görüþ açýlarý oraya kadar çünkü... Uzun sözün kýsasý, onlar ayný þeyleri konuþmaktan býkmadý, ama ben onlarý izlemekten býktým...

14 14 19 Temmuz 2010 Pazartesi BULMACA Soldan Saða: 1-Uzak Doðu ülkelerinde yabancý ortaklýklar hesabýna iþ sözleþmesi yapan yerli aracý. 2-Doðum iþini gerçekleþtiren kadýn. Ýridyum'un kýsaltmasý. Büyük kardeþ, aðabey. 3- Kaybolmamasý için gizli bir yere koymak. Namus. 4-Tersi "Taze olmayan". Oyuk veya çukur bir þeyin en alt bölümü. 5-Beraber. Pamuk, keten veya ipekten, seyrek dokunmuþ delikli bir tür kumaþ. 6-Tersi "Bir tarikat veya sanatýn ilk kurucusu". Merasim. 7-Manganez'in kýsaltmasý. Çizilmesi, kýrýlmasý, kesilmesi veya çiðnenmesi güç olan, katý. Sona "H" konursa "Bunama, bunaklýk" olur. 8-Ýlave. Ýri karýnlý, kiriþli, mýzrapla çalýnan bir Türk müziði çalgýsý. Geniþliði ve taþýdýðý su niceliði bakýmýndan en büyük akarsu, nehir. 9-Bir ülkedeki halkýn bütünü, amme. Toplum içindeki en küçük birlik. 10-Eskiden subaylarýn kýta ve daire dýþýnda buyruklarýnda bulunan er (iki kelime). Damarda dolaþan. 11- Tersi "Çiçekleri mavi renkte ve beþ taç yapraklý, lifleri dokumacýlýkta kullanýlan bir bitki". Çýplak. Neon'un kýsaltmasý. Dünün çözümü DÜN Hazýrlayan: Osman Levent (leventosman@yahoo.com) Nöbetçi Eczaneler Lefkoþa Caneþ Devrim Eczanesi: Þht. Mustafa Mehmet Sok. D. No:3 Turgut Yenaðralý Pasajý (Life Hospital Yaný) Tel: Saðlýk Eczanesi: Ýstanbul Sok. No:51/ B Mücahitler Sitesi Karþýsý Tel: Maðusa Özçað Eczanesi: Ýsmet Ýnönü Bulvarý No:411 Salamis Yolu Tel: Girne Medicinebox Eczanesi: Mustafa Çaðatay Cad. Zehra Nevzat Apt. No:3 Tel: Güzelyurt Ýnci Eczanesi: Kutlu Adalý Bulvarý No:1-K Terminal Karþýsý Tel: Yukarýdan Aþaðýya: 1-En kýsa yoldan. 2- Göçebelerin konak yeri. Ýletiþim dizgesi birliði. Kuzu sesi. 3-Eski dilde "Okul". Kamu Ýktisadi Teþebbüsleri'nin kýsa yazýlýþý. 4-Bir nota. Gece yapýlan sinema, tiyatro gösterisi. 5-Uymak (iki kelime). 6-Ticaret gemisi sahibi. Vücutta beliren þiþlik. 7-Bir þeyin olduðundan büyük veya çok gösterilerek anlatýlmasý, mübalâða. Hayvan yuvasý. 8-Harf okunuþu. Tersi "Namus". 9-Radyum'un kýsaltmasý. Canlý, etkin, hareketli. 10-Tersi "Eski dilde; bulunan, olan". Birçok kiþinin zor kullanarak ele geçirdikleri malý alýp kaçmasý, çapul. 11-Vurma, dövme. Bir yerde oturanlar, sakinler. TV'DE BU AKÞAM Cengiz Han'ýn Ýzinde Türü: Yabancý Sinema 24 / 20:15 Olay günümüzde geçmektedir. Kalmýk ailesi ünlü atalarý Cengiz Han ýn ayak izlerini takip ettikleri bir yolculuða çýkýyorlar. Ýhtiyar babaanne Buvush, þair amca Anatol, yeðeni usta binici Batur ve Batur un kýzý genç Léra bizi hayatlarýnýn en sýra dýþý macerasýný paylaþmaya çaðýrýyorlar. Bu göçebe aile için tarihi Ýpek Yolu nu boyunca yaptýklarý bu harika gezi sanki bir hac yolculuðu gibidir. Kalmukistan dan Kazakistan a, Moðolistan dan Sibirya ya kadar uzanan yolculukta, dört kiþi inanýlmaz doða manzaralarýna tanýk oluyorlar. Basit ve mutlu bu insanlar, hayatlarýnýn en muhteþem yolculuðu boyunca geleneklerine baðlý ve doðayla uyumlu þekilde yaþayan insanlarla tanýþýyorlar Taþýyýcý Türü: Yabancý Sinema FOX / 20:30 Eski Özel Kuvvetler Uzmaný Frank Martin Fransa'nýn Akdeniz kýyýlarýnda kendisine verilen görevleri sakin bir hayat sürerek yerine getirmektedir. O taþýyýcýdýr ve görevinin en önemli özelliði asla soru sormamasýdýr. Bazen gizemli bazen de çok tehlikeli görevleri onu beklemektedir. Fakat o iþi için koyduðu kurallarý asla çiðnememektedir. Frank in son görevi daha önce yerine getirdiði sayýsýz görevlerden çok da farklý deðildir. Fakat yola koyulduðunda paketin hareket ettiðini fark eder ve içinden güzel bir kadýn çýkar. Frank in bu beklenmedik yol arkadaþýna karþý davranýþý onun iþi dolayýsý ile koyduðu kurallara riayet etmesini gerektirmektedir. Ama bu güzel paket bu kez iþleri karýþtýracak ve onu beklenmedik tehlikelerin içine sokacaktýr. Frank kurallarýn bozulmak için konduðuna inanmaya baþlayacaktýr. Yenilmez Türü: Yabancý Sinema CINE5 / 21:00 Ýki yenilmez boks dövüþçüsü. George Chambers ya da lakabýyla yenilmez Ýceman kendinden oldukça emin ve önüne geleni döveceðine inanan bir adamdýr.kendisi bir çok kez ringde dövüþmüþtür fakat bir defa da yenilmemiþtir.monroe Hutchens ise daha ciddi,fazla konuþmayý sevmeyen bir böksördür. sevgilisinin kendisini aldattýðý erkeði öldürerek 1991 yýlýnda hüküm giyer.ve hapishaneye düþer ancak yine de forumda kalýr. Boksun saygýn adamlarýndan olan Mendy Ripstein ise ayný hapishanededir.hapishanede her þey sýradan giderken bir anda ilginç bir olay olur ve George Chambers hapishaneye düþer. Artýk iki yenilmez dövüþçü ayný hapishanededir. Ayný Ayýn Altýnda Türü: Yabancý Sinema TV8 / 21:15 Yönetmen Patricia Rigger ýn üç ödül alan ilk sinema film olan Ayný Ayýn Altýnda filmi,dokuz yaþýnda bir çocukla annesinin baþýndan geçenlerin anlatýldýðý ve Amerika da sinemada tüm zamanlarýn en fazla seyirci rakamýna ulaþmýþ bir Latin filmi. Annesine kavuþabilmek için ABD Meksika sýnýrýný geçmeye çalýþan bir gencin hikayesini konu alan bir dramdýr. Arrian Alonso nun annesi Birleþik Devletler de hizmetçi olarak çalýþmaktadýr ve anneannesi ile yaþayan oðlunu bir gün yanýna aldýrmayý ummaktadýr. Limasol T.K.B. Asbank Türk Bankasý Ltd. Universal Bank NÝJERYA'DA KÖYE SALDIRI: 8 ÖLÜ Nijerya'da bir Müslüman grubun Hristiyanlarýn yaþadýðý köye saldýrdýðý, 8 kiþiyi öldürdüðü bildirildi. Nijerya ordusunun sözcüsü, son aylarda Müslüman ve Hristiyanlarýn sýk sýk karþý karþýya geldiði Jos kenti yakýnýndaki Mezze köyüne düzenlenen saldýrýda 7 evin ve bir kilisenin ateþe verildiðini, 8 kiþinin öldüðünü belirtti. BAÐDAT'TA ÝNTÝHAR SALDIRISI: 11 ÖLÜ Irak'ýn baþkenti Baðdat'ta hükümetin desteklediði Sünni milislere karþý düzenlenen intihar eyleminde 11 milis öldü, 2 asker ve 27 milis yaralandý. Ýçiþleri Bakanlýðý kaynaklarý, Radvaniye semtindeki saldýrýda bir intihar eylemcisinin, üzerindeki bombayý, Sahva adlý milis grubu mensuplarýnýn içinde patlattýðýný belirtti. Ýlk sýralarda hükümet ve ABD güçlerine karþý gelen Sahva, daha sonra bu güçlerin yanýnda yer almýþtý. ALASKA'DA 6,7'LÝK DEPREM ABD'nin Alaska eyaletindeki Aleutian Adasý'nda 6,7 büyüklüðünde deprem meydana geldi. Depremin, þiddetli sarsýntýlarýn neden olduðu dev dalgalar olarak bilinen tsunamiye yol açma tehdidi bulunmadýðý bildirildi. ABD Jeolojik Araþtýrma Kurumu, depremin merkez üssünün Bering Denizi'nde 34 kilometre yerin altýnda olduðunu açýkladý. Alaska Tsunami Uyarý Merkezi, depremin dev dalgalara yol açma riski bulunmadýðýný duyurdu. ÇÝN'DE 2 MADENDE YANGIN: 36 ÖLÜ Çin'de 2 madende çýkan yangýnda toplam 36 madenci öldü. Resmi Þinhua ajansýnýn haberine göre Devlet Ýþ Güvenliði Kurumu bugün yaptýðý açýklamada, ülkenin kuzeyindeki Þaanxi bölgesinde özel sektörün iþlettiði bir kömür madeninde, dehliz içerisinden geçen elektrik kablosunun alev aldýðýný, dün meydana gelen olayda, içerideki 28 madencinin tümünün öldüðünü belirtti. PAKÝSTAN'DA SALDIRI: 16 ÖLÜ Pakistan'ýn kuzeybatýsýnda sivil araç konvoyunu hedef alan silahlý militanlarýn 16 kiþiyi öldürdüðü bildirildi. Yerel yetkililer, sorunlu Kurram bölgesinde, Peþaver kentine doðru giden araçlara düzenlenen saldýrýda yaralananlar da olduðunu kaydetti, ancak sayý belirtmedi. Son üç yýldýr saldýrýlarýn, soygunlarýn ve fidye için adam kaçýrma olaylarýnýn görüldüðü Kurram'da bu yýl güvenlik güçleri tarafýndan büyük çaplý operasyon düzenlenmiþti. DÜNKÜ SERBEST PÝYASA DÖVÝZ KURLARI BANKALAR DOLAR EURO S.T.G. Alýþ Satýþ Alýþ Satýþ Alýþ Satýþ

15 19 Temmuz 2010 Pazartesi 15 Yüksek Temas Grubu Koordinatörü Roucek: Ticarete evet, Kýbrýslý Türklerin izolasyonuna hayýr Avrupa Parlamentosu'na (AP) mensup Çek asýllý Sosyalist milletvekili ve AP Kýbrýslý Türklerle Yüksek Seviyede Temas Grubu Koordinatörü Libor Roucek, Rum gazetelerinden Fileleftheros'a verdiði demeçte, Doðrudan Ticaret Tüzüðü ve Kýbrýslý Türklerin izolasyonu konusu baþta olmak üzere Kýbrýs sorunuyla ilgili geliþmelere deðindi. Pavlos Ksanthulis imzalý Brüksel çýkýþlý habere göre, Kýbrýs müzakereleriyle ilgili olarak kendisine soru yöneltilen Roucek, müzakerelere iliþkin net bir zaman takvimi bulunmadýðýný, üzerinde durulan þeyin; "iki tarafýn da çalýþmasý ve prosedürü bu yýlýn sonuna kadar baþarýyla tamamlamasý gerektiði" þeklinde olduðunu belirtti. "Bunun mümkün olan bir hedefi mi teþkil ettiði" sorusunun ortaya konulmasý gerektiðini ifade eden Roucek, "Peki bu hedef yýl sonuna kadar mümkün olmazsa" sorusuna ise, "Öyleyse karar vermek iki lidere ve sayýn Downer'e kalýr" dedi. Avrupa Birliði'yle Kuzey Kýbrýs arasýnda doðrudan ticaret yapýlmasýný öngören tüzükle ilgili soru üzerine, üç Avrupa tüzüðü bulunduðunu hatýrlatan Roucek, bunlarýn 2004 yýlýndaki Annan Planý referandumunun baþarýsýzlýðýnýn sonucu olarak; "Kýbrýs Türk toplumuna yönelik jest olarak önerildiðini" kaydetti. Referandumda Kýbrýslý Türklerin Annan Planý'na "evet" dediðini ve Kýbrýslý Türklerin çoðunluðunun Avrupa'ya doðru ilerlemek istediðini dile getiren Roucek, Rumlarýn plana "hayýr" dediklerini, bunun sonucu olarak da üç tüzük önerildiðini hatýrlattý. Bunlardan birincisinin adým adým hayata geçiriliyor olan Mali Yardým Tüzüðü olduðunu ifade eden Roucek, ikincisinin ise Yeþil Hat Tüzüðü yani adadaki iç ticaret olduðunu anýmsattý ve kendi düþüncesine göre bunun iþlev göstermediðini söyledi. Roucek, bunun 5-6 milyon Euro'yla sýnýrlanan alýþveriþ hacminden dolayý ortaya çýktýðýný ifade ederek bu miktarýn hiçbir þey olduðuna iþaret etti. "KIBRISLI TÜRKLERÝ ÝZOLE ETMEK NE AB'NÝN NE DE RUMLARIN MENFAATÝNE..." Tüzüklerin üçüncüsünün 5-6 yýldýr "donmuþ olan" Doðrudan Ticaret Tüzüðü olduðunu ifade eden Roucek, kendisinin kiþisel olarak, "Kýbrýslý Türkleri tecrit (izole) etmemenin; hem Avrupa Birliði (AB) hem de Rum kesiminin menfaatine olduðuna inandýðýný" dile getirdi. Zira; gelecekte ne olacaðýndan baðýmsýz olarak, iki toplumun adayý paylaþtýklarýný söyleyen Roucek, kendi tecrübesine dayanarak, "iki tarafta da ticari temaslar dahil ne kadar çok temasta bulunulursa, gelecekte ortaya çýkacak çözüm ne olursa olsun, bunun gelecek için o kadar iyi olacaðýný" belirtti. "TC KÖKENLÝLER PROBLEM" "Kýbrýs'ýn olasý bir þekilde Tayvanlaþtýrýlmasý ve adada iki özerk/otonom bölgenin meydana gelmesi sizi endiþelendirmiyor mu?" þeklindeki soruya yanýtýnda, kendisinin kiþisel olarak bunu "Tayvanlaþtýrma" olarak adlandýrmayacaðýný, ne de Tayvan'ý örnek olarak almayacaðýný dile getiren Roucek, bunlarýn tarihsel olarak farklý meseleler olduklarýna iþaret etti. Kýbrýs'ta Kýbrýslý Rumlar ve Kýbrýslý Türkler bulunduðunu söyleyen Roucek, "þu an ilave bir probleme sahip olunduðunu çünkü gittikçe daha çok TC kökenli, zaman geçtikçe de gittikçe daha az Kýbrýslý Türk var olduðu" görüþünü savundu. "Zaman ve demografik problemin Kýbrýslý Rumlarýn aleyhine iþlediðini" öne süren Roucek, o halde Birleþmiþ Milletler (BM) ve Avrupa Birliði'nin (AB) yardýmýyla Kýbrýs sorununun çözümünü baþarmanýn hem Kýbrýslý Rumlarýn hem de Kýbrýslý Türklerin yararýna olacaðýný düþündüðünü ekledi. "DOÐRUDAN TÝCARET VAR..." "Ticaretten konuþacak olursak, Kýbrýslý Türklerin; yani adanýn diðer parçasýnýn geride kalmasýnýn ne AB üye devletlerinin ne de Rum kesiminin menfaatine olduðunu düþünüyorum" diyen Roucek, "Her ne olursa olsun, ister doðrudan ticaret olsun, ister olmasýn; mesele orada Kýbrýslý Türklerin, TC kökenlilerin, doðal olarak Türk Ordusu'nun yani insanlarýn yaþýyor olmasýdýr" dedi. Roucek sözlerinin devamýnda, "Ýster bu Kýbrýs Rumlarý'nýn hoþuna gitsin, ister gitmesin; toplum ve ekonomi geliþtikçe doðrudan ticaret var" dedi. Ýstatistiklere ve unsurlara bakýldýðýnda, AB'ye üye devletlerden yýllýk olarak 250 milyon Euro ithalat kayda geçirildiðini dile getiren Roucek; "Alman, Fransýz, Ýtalyan arabalarý görüyoruz. Ýspanyol ve Ýtalyan mobilyalarý ve yemek çeþitleri görüyoruz. Bütün bunlar Kýbrýs Türk limanlarý vasýtasýyla geliyor. Bu gerçektir ve biz bunu yadsýyamayýz" dedi. "DOÐRUDAN TÝCARETÝ KIBRISLI TÜRKLER ÝSTEMEDÝ..." "Madem sizin de söylediðiniz gibi doðrudan ticaret oluyor, neden Avrupa Birliði tarafýndan meþrulaþtýrýlmasý gerekir? Siyasi açýdan yükseltme (terfi) sebepleri yüzünden mi? Yeþil Hat Tüzüðü'nün iþlev göstermediðini de savundunuz. Bu deðerlendirmeniz temelinde; Doðrudan Ticaret Tüzüðü'nün hayata geçirilmesi gerektiðini düþündüðünüzü mü anlayalým yani? Bunu böyle mi görüyorsunuz?" sorusu üzerine ise Roucek þunlarý söyledi: "Bunu böyle görüyorum, çünkü dediðim gibi, Kýbrýslý Türkleri izole etmek hiç kimsenin menfaatine deðil. Çünkü her halükarda Kýbrýslý Türkler, Avrupa Birliði vatandaþýdýr. Adanýn tümünün Avrupa Birliði'nin parçasý olduðu, fakat Kuzey'deki Avrupa vatandaþlarýnýn müktesebatýn ertelenmesi yüzünden ayný haklardan yararlanamadýðý irrasyonel bir durumda yaþýyoruz. Kuzey'e gider ve referandumdan ve Annan Planý'ndan önceki istatistiklere ve kamuoyu yoklamalarýna bakarsak; Kýbrýslý Türklerin yüzde 95'i Avrupa Birliði'ni destekliyordu. Bu oran þu an yüzde 50'nin altýnda. Bu Avrupa Birliði'nin yararýna deðil ve bir þeyler yapmalýyýz. Bu ise doðrudan ticaretle baðlantýlýdýr, çünkü bu AB'nin sözüydü. Kýbrýslý Türkler bunu istememiþti. Bu Avrupa Birliði'nin sözüydü. Ve güvenirlik meselesi yüzünden bu sözü hayata geçirmemiz gerektiðine inanýyorum. Hiçbir þekilde (KKTC'nin) siyasi anlamda yükseltilmesi veya tanýnmasý konusu ortaya konmuyor." "YAPMAMIZ GEREKEN ÞEY TARAFLARA YARDIMCI OLMAK..." Yapýlmasý gereken þeyin, geliþme aþamasýnda olan müzakereler temelinde çözümü baþarmalarý için taraflara yardýmcý olmak olduðuna iþaret eden Roucek, "Bir çerçeve; AB'nin katkýsýyla BM himayesinde bir prosedür, iki kesimli-iki toplumlu federasyona iliþkin kararlar var. Baþarýsýzlýk durumunda ne olacaðý konusunda varsayýmlarda bulunmak istemiyorum. Muhtemel baþarýsýzlýk mevcut deðil..." dedi.

16

17

18 18 19 Temmuz 2010 Pazartesi

19 19 Temmuz 2010 Pazartesi BAÞSAÐLIÐI Deðerli dostumuz, iyi insan 19 Kewell yeniden Galatasaray'da n Galatasaray, sözleþmesi sona eren Avustralyalý futbolcusu Harry Kewell ile 1 yýllýðýna tekrar anlaþmaya vardý... Bu sezon sonu Galatasaray ile mukavelesi sona eren Avustralyalý futbolcu Harry Kewell, sarý-kýrmýzýlý takýmda 1 yýl daha kaldý. 2 sezon Galatasaray formasý giyen Avustralyalý futbolcu, özellikle sarý-kýrmýzýlý taraftarlar tarafýndan çok seviliyordu doðumlu tecrübeli futbolcu uzun yýllar Ýngiltere Preimer Lig'de Leeds United ve Liverpool'da oynadýktan sonra sezonu baþýnda Galatasaray'a transfer olmuþ ve ilk sezonunda ligde 26 maçta oynamýþ ve 8 gol atmýþtý. Geçtiðimiz sezon yaþadýðý sakatlýklar nedeniyle sadece 17 maç forma giyen Kewell, az maç oynamasýna raðmen rakip filelere 9 gol atmayý baþarmýþtý. Mustafa TOPRAKOÐLU NUN beklenmedik ölümünü derin bir acýyla öðrendik. Yaslý ailesine ve yakýnlarýna sabýr ve baþsaðlýðý dileriz. MELÝ EMLAK SATILIK 1)Lefkoþa Kýzýlbaþ'ta Türk koçanlý sýfýr apartman dairesi zemin stg 2)Kermiya sosyal konutlarýnda 4. kat satýlýk manzaralý apartman dairesi stg 3)Boðaz'da Türk koçanlý sýfýr ikiz villa stg 4)Yenikent'te Türk koçanlý ikiz villa stg 5- Girne de 2 yatak odalý Türk koçanlý sýfýr apt. daireleri 45 bin Stg. 6- Hamitköy anayol üzerinde Türk koçanlý 1 evl ayakkare arsa, 60 bin Stg ELEMAN ARANIYOR Deðirmenlik'te büyükbaþ hayvan bakýmýndan ve saðýmýndan anlayan eleman aranýyor Velox Translation Services Tercümanlýk ve danýþmanlýk bürosu Tel: Adres:Þht. Mustafa Y. Hacý Sokak Yeniþehir-Lefkoþa Kocaman'dan futbolculara uyarý n Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, Köln karþýsýnda alýnan farklý maðlubiyetten sonra oyuncularýný sert bir dille uyardý... Yeni sezon hazýrlýklarýný sürdüren Fenerbahçe, Belçika'nýn Genk kentindeki çalýþmalarýný sürdürüyor. Teknik direktör Aykut Kocaman, ETL-Dom Kupasý Turnuvasý'nda dün FC Köln'e karþý alýnan 5-2'lik yenilgiden sonra futbolcularý uyardý ve "Kendinizi toparlayýn. Bunun böyle devam etmesine izin vermeyeceðim" dedi. Kocaman, futbolcular ile yaptýðý toplantýda, dün ortaya konan oyunun Fenerbahçe'ye yakýþmadýðýna dikkati çekerek, "Futbolculuk kariyerimin en kötü günlerinden birini yaþadým. Sizler için de ayný olduðunu tahmin ediyorum. Kendinizi toparlayýn. Bunun böyle devam etmesine izin vermeyeceðim. Kimse vazgeçilmez deðildir. Fenerbahçe'de oynadýðýnýzý aklýnýzdan çýkarmayýn. Bizde tek yýldýz kulüptür, Fenerbahçe'dir" dedi. Fenerbahçe'nin bu sabahki idmanýnda, Köln karþýlaþmasýnda yer almayan ve oyunda az kalan oyuncular, pas çalýþmasý ve dar alanda çift kale maç yaptý. Antrenmanda kaleci Volkan Demirel ile diðer kaleciler ayrý çalýþtý. Ýdman sonrasýnda Alex'in, Aykut Kocaman ile saha içerisinde bir süre konuþmasý dikkati çekti. Fenerbahçeli futbolculara bugün öðleden sonra izin verildi. Sarý-lacivertliler, yarýn kamp yaptýklarý Genk'de, Belçika 1. Lig takýmlarýndan KRC Genk ile 3. hazýrlýk karþýlaþmasýný yapacak. Ukrayna nýn Baþkenti Kiew de Ýngilizce dilinde Týp, Diþ Hekimliði veya Eczacýlýk okumak ister miydiniz? AA. BOGOMOLETS NATIONAL MEDICAL UNIVERSITY size bu fýrsatý sunuyor. Týp fakültesi 6 yýl (Ýngilizce), 4500 dolar yýllýk okul harcý Diþ hekimliði 5 yýl (Ýngilizce) 4600 dolar yýllýk okul harcý Dünyanýn birçok ülkesinden gelen öðrencilerin okuduðu bu okulda Kýbrýslý öðrencilere giriþ SINAVSIZdýr. Ayrýntýlý bilgi: Mobile: (KKTC) (Ukrain) Kýnalar Selülit yaðý Deniz yaðlarý Bitkisel yaðlar Þifalý bitkiler Doðal taþlar El ve vücut kremleri Bitkisel masaj yaðlarý Bitkisel þampuanlar Ýlvina salyangoz kremleri Atatürk Caddesi No:22 B1 Lefkoþa - Yeniþehir (1001 Çeþit Maðazalarý karþýsý...) Tel:

20 25 yaþ serbest transferin bedeli 5 bin sterlin futbol sezonu sonunda kulübüne 5 yýl hizmet etmiþ, sözleþmesi tarihi itibariyle bitmiþ ve 25 yaþýný doldurup serbest transfer hakký elde etmiþ futbolcular için 1.Lig'de 5,000 ve 2.Lig'de 3,000 yetiþtirme bedeliyle istediði kulüpte lisans çýkarma hakkýna sahip olacak. 5 yýldan az hizmeti olanlar ise bedelsiz olacak. Transfer dosyasý açýlýyor futbol sezonu "Transfer Dönemi" bugün baþlýyor. Kýbrýs Türk Futbol Federasyonu'ndan yapýlan açýklamaya göre bugün baþlayacak olan transfer dönemi 18 Ekim 2010 tarihinde sona erecek. KTFF tüzüðü gereði 1 Temmuz baþlamasý gereken transfer dönemi transfer talimatý ile ilgili çalýþmalar ve olaðanüstü genel kurul nedeniyle bugüne ertelenmiþti. Geçtiðimiz günlerde toplanan olaðanüstü genel kurulda profesyonel transfer talimatýnýn kaldýrýlmasý yönünde tavsiye kararý üretilmiþ, tahkim kurulundan aldýðý görüþ doðrultusunda KTFF yönetim kurulu bu kararý onaylayarak yeni sezonda, 16 Temmuz 2010 tarih ve 02/ sayýlý genelge kararý ile uygulanacak yeni Amatör Futbolcu Tescil, Vize ve Transfer Talimatý'ný yürülüðe koyduðunu açýklamýþtý. KTFF Amatör Futbolcu Tescil, Vize ve Transfer Talimatý'nda neler var? Futbolcularýn istifalarý Futbolcular tescilli bulunduklarý kulüplerden 9. madde hükümlerini yerine getirmek kaydýyla her zaman istifa edebilirler. Ýstifa eden futbolcu, istifa dilekçesini iki nüsha hazýrlayarak bir nüshasýný kayýtlý bulunduðu spor kulübüne diðer nüshasýný da Kýbrýs Türk Futbol Federasyonu'na verir. 18 yaþýndan küçük futbolcularýn istifasý velisi tarafýndan verilir. Baðlý bulunduklarý spor kulübünden istifa eden futbolcular, kulüplerin resmi mührünü ve yetkilisinin imzasýný taþýyan bir iliþiksiz belgesi alýrlar. Aldýklarý bu iliþiksiz belgesini transfer olacaklarý spor kulübü vasýtasýyla her zaman Kýbrýs Türk Futbol Federasyonu'na vermeye mecburdurlar. Bu iliþiksiz belgeleri Kýbrýs Türk Futbol Federasyonu'nca onaylanmadýkça geçerli sayýlamaz. Futbolcularýn transfer iþlemleri a) Futbolcu Tescilli bulunduðu kulübünden iliþiksiz belgesi ve muvafakatname almak þartýyla bir sezonda yalnýz bir kez transfer yapabilir. Futbolcu ayný sezon içinde bir kez de ödünç (geçici) transfer yapabilirler. Ödünç (geçici) olarak transfer yapan bir futbolcu o sezon sonunda otomatik olarak eski kulübüne döner. Ancak sezon sona ermeden geçici olarak bulunduðu kulübün onay vermesi halinde ve transfer döneminde olmasý koþulu ile eski kulübüne geri dönebilir. Bu haktan yararlanan futbolcularýn o sezon içerisinde bonservisli dahi olsa baþka bir kulübe transfer olmasý mümkün deðildir. Aralýksýz 3 (üç) yýl kulübünde tescili bulunan ve 28 yaþýný bitirmiþ futbolcular, lisansiye olduðu kulüpten bir baþka kulübe muvafakatsýz transfer olmak istediklerinde, federasyonca her sezon öncesi belirlenecek iliþiksiz belgesi bedelini en son kulübüne ödemesi kaydýyla serbest transfer yapabilirler. Ancak bu gibi futbolcularýn her yýlýn 01 Temmuzunda 28 yaþýný tamamlamalarý koþuldur. Bir kulübe en son tescil edildiði tarihten itibaren iki yýl tescilli bulunan 30 (otuz) yaþýný bitirmiþ amatör futbolcular lisansiye olduklarý kulüpten baþka bir kulübe muvafakatsýz transfer olmak istediklerinde bulunduklarý kulüpte lisansiye olduklarý her yýl federasyonca her sezon öncesi belirlenecek iliþiksiz bedelini en son kulübüne ödemesi kaydýyla iki yýlda bir serbest transfer yapabilirler. n Futbolda daha ligin þekli konusundaki tartýþmalar kulüpler ve futbolcular arasýnda devam ederken transfer dönemi de bugün baþlayacak. Bir çok kulüpte henüz baþkan belirlenmesi için Genel Kurul dahi yapýlmadý. Transfer dönemi 18 Ekim 2010 tarihinde sona erecek... n 25 yaþýný doldurup serbest transfer hakký elde eden futbolcular için 1. Lig'de 5,000 (Beþ bin sterlin ve 2. Lig'de 3,000 (üç bin sterlin) yetiþtirme bedeliyle istediði kulüpte lisans çýkarma hakkýna sahip olacak. 5 yýldan az hizmeti olup 25 yaþýný dolduran futbolcular ise bedelsiz olarak serbest kalacaklar... Ýki yýl veya daha uzun bir süre lisanslý olduðu kulübün resmi karþýlaþmalarýna katýlmayan futbolcular serbest futbolcu addedilirler ve istedikleri kulüpte yeni kayýt yaptýrabilirler. Bu þekilde transfer yapacak futbolcular eski kulüpleri adýna lisanslarýnýn vize edilmiþ olmasý ve müsabaka takým listesinde adýnýn bulunmasý transfer yapmasýna engel deðildir. Futbolcunun fiili müsabakada oynamamýþ olmasý þarttýr futbol sezonu sonunda 28 yaþýný doldurup, kulübüne aralýksýz 3 (üç) yýl hizmet etmiþ futbolcular için 1.Lig'de 3,000 (üç bin Ýngiliz Poundu), 2.Lig'de 2,000 (iki bin Ýngiliz Poundu) ve 3.Lig'de ise 1,500 (bin beþ yüz Ýngiliz Poundu) karþýlýðý serbest transfer hakký verilir. Yükselme Ligleri bitimiyle (Play-Off/Out maçlarý dahil) 21 yaþ-altý futbolcu için en fazla 1,500 (bin beþ yüz Ýngiliz Poundu), 21 yaþüstü futbolcular için en fazla 1,000 (bin Ýngiliz Poundu) ödeyerek üst liglere (1.inci, 2.inci ve 3.üncü) transfer yapýlabilir. b) Transfer yapacak futbolcular ile yeni tescil edilen futbolcularýn yaþ düzeltmeleri iþlemlerde dikkate alýnamaz. Tescil sürelerinin hesaplanmasýnda Federasyon kayýtlarý esas alýnýr. Birden fazla spor kulübüne ayný transfer döneminde transfer isteðinde bulunan futbolcularýn transfer iþlemleri Futbol Disiplin Talimatý hükümlerinin uygulanmasý sonucuna kadar yapýlamaz. Cezanýn bitiminde futbolcularýn yeniden transfer isteminde bulunmasý gerekir. Yukarýdaki hüküm dýþýnda cezalý futbolcularýn transferleri yapýlýr, ancak lisanslarý cezanýn bitiminde verilir. Futbolcularýn transfer süresi her yýl sezon baþýndan önce KTFF Yönetim Kurulu tarafýndan belirlenecek tarihler arasýnda olacaktýr. Bir spor kulübü adýna lisans çýkardýktan sonra, lisansýn süresi içinde baþka bir kulüp adýna lisans çýkartma talebinde bulunanlar veya çýkaranlar hakkýnda Futbol Disiplin Hükümleri uygulanýr ve ilk lisans geçerli sayýlýr. c) Ýliþiksiz belgesi, verilen sezon için geçerlidir ve iliþiksiz belgesi ve muvafakatnamesi verilen futbolcular diledikleri kulübe transfer olurlar. Ýstedikleri halde kulüplerinden iliþiksiz belgesi ve muvafakatname alamayan futbolcular istifa dilekçelerini iliþiksiz belgesi bedeli olan parayý ödediklerine gösteren resmi makbuzlarýný ekleyerek ibraz etmeleri halinde iliþiksiz belgeleri ve iþlemleri Kýbrýs Türk Futbol Federasyonunca yapýlýr. f) KKTC futbol liglerinde lisanslý olup (yabancý uyruklu futbolcular dahil), herhangi bir kulübün kadrosunda bulunan ve sürekli yurt dýþýna giden futbolcular, yurt dýþýna gidiþ tarihinden itibaren yönetim kurulunun takdirine baðlý olarak en az bir, en çok üç yýl sure ile KKTC liglerinde herhangi bir kulübe transfer olamaz. 2 yabancý futbolcu transferi olacak Kulüpler Federasyonca izin verildiði takdirde Birinci Lig en çok 2 yabancý uyruklu futbolcu için tescil, vize ve transfer iþlemleri yapabilecek futbol sezonunda, bu sezonun baþlangýç tarihi itibarý ile (01 Temmuz) KKTC'ye yasal yollardan giriþ yapan, izinle ikamet edenlerin çocuklarý, resmi görev gereði KKTC'de bulunan elçilik mensuplarý, öðretmen veya ordu mensubu subay çocuklarýnýn yaþlarý, KKTC Liglerinin genç takýmlarýnda futbol oynamak için belirlenen yaþ sýnýrýnýn altýnda olanlar, filiz lisans çýkartmak koþulu ile genç takýmlarda yerli futbolcu statüsünde liglerimizde oynayabilecektir. Bu þekilde yerli statüde oynama hakký elde etmiþ futbolcular, kendi liglerinin "A" takýmlarýnda yerli statüsü elde etmiþ sayýlmayacaklar. Yabancý uyruklu futbolcu transfer, filiz lisans ve vize iþlem süresi her yýl sezon baþýndan önce KTFF Yönetim Kurulu tarafýndan belirlenecek tarihler arasýnda olacak futbol sezonunda federasyonca lisanslarý geçerli kabul edilen ve 2 (iki) yýl alt yapýda oynadýklarý için yabancý sayýlmadan oynamalarýna izin verilen yabancý uyruklu futbolcularýn lisanslarýnýn geçerliliði devam edeceði açýklandý. ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE Sahibi AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Direktör ALÝ OSMAN TABAK Genel Yayýn Yönetmeni: ÞENER LEVENT Dizilip Basýldýðý Yer: AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Tesisleri Adres: Arca Apt. Ýkinci Selim Cad. No:49, Daire 1 Lefkoþa (Meclis Yaný) Santral: Fax: Reklam servisi: Kültür-Sanat servisi: Dýþ muhabirler: Almanya: Yaþar ALTAY Sidney: Hakan LEVENT avrupa@kktc.net Web sayfasý: