Editörden. Değerli okuyucularımız, hastalarımız ve ziyaretçilerimiz; Doç. Dr. Salih SOMUNCU Medikal Direktör ve Genel Yayın Editörü

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Editörden. Değerli okuyucularımız, hastalarımız ve ziyaretçilerimiz; Doç. Dr. Salih SOMUNCU Medikal Direktör ve Genel Yayın Editörü"

Transkript

1

2

3 Editörden Doç. Dr. Salih SOMUNCU Medikal Direktör ve Genel Yayın Editörü Değerli okuyucularımız, hastalarımız ve ziyaretçilerimiz; 2012 yılına merhaba diyen dergimiz Hospital ın yeni sayısına hoş geldiniz. Size özel hazırladığımız konular ve merak edilen soruların yanıtlarını bir araya getirdiğimiz bu yayınımızda ilginizi çekecek konular bulacağınızı umuyoruz. Her alanda olduğu gibi sağlık alanında yaşanan gelişmeler, hastalıklarla mücadelenin temelinde tedaviden önce önleyici çalışmaların olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Özellikle çağın vebası olarak nitelendirilen kanser hastalığının erken tanısının ne kadar önemli ve hayat kurtarıcı olduğunu görüyoruz. Bu amaçla 11. Sayımızda erken tanının en büyük yardımcısı Check up ile erken tanının hayat kurtarıcı olduğu pankreas ve akciğer kanserlerine detaylı olarak yer verdik. Teknolojik gelişmelerin çözümüne sağladığı katkıyı bir kez daha gözler önüne seren girişimsel radyoloji ve tüp bebekteki özel uygulamaları güncel başlığı altında sizlerin beğenisine sunduk. Kışın sert yüzünü göstermesi ve güneşin hayatımızdan çekilmeye başlamasıyla birlikte gündeme gelen D vitamini eksikliği de konu başlıklarımız arasında. Ayrıca kış sporlarında dikkat edilmesi gerekenler ve özellikle çocuklarımızda kış mevsimiyle birlikte daha sık görülen üst solunum yolu enfeksiyonları konusundaki yazılarımızı ilgiyle okuyacağınıza inanıyoruz. Plastik Cerrahi ve Dermatoloji konularında en çok merak edilen soruları Burun Estetiği, Saç Ekimi ve Lazer Epilasyon yazılarımızla yanıtladık. Ayrıca bu sayımızda çocuklarımızda çevredeki uyaranların artması nedeniyle daha fazla görülmeye başlayan öğrenme güçlüğü ve Disleksi yi işledik yılının ve bundan sonraki tüm yılların sizlere sağlık ve mutluluk getirmesi dileğiyle.

4 HİSAR INTERCONTINENTAL HOSPITAL İmtiyaz Sahibi: Hisar Intercontinental Hospital adına Uzm. Dr. Fazlı YILMAZER Genel Yayın Editörü Doç. Dr. Salih SOMUNCU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Banu BİCAN Görsel ve İçerik Editörleri Özlem ÖZEN M. Kemalettin SEVİNDİ Yayın Kurulu Doç. Dr. Salih SOMUNCU Prof. Dr. Bekir Sami UYANIK Doç. Dr. Yılmaz BİLSEL Doç. Dr. Seyhan ALKAN Gülveren AKYOL Sanat Yönetmeni ve Grafik Tasarım Ali UZUN Kurumsal İletişim Hisar Intercontinental Hospital Kurumsal İletişim Müdürlüğü Tel: Güncel Gündem Tüp Bebek Tedavisi Başarıyı Artıran Özel Uygulamalar Girişimsel Radyoloji Tanı ve Tedavi Amaçlı Girişimsel Radyoloji Kış Sporları D Vitamini Uzman Görüşü Dosya İçimizden Biri İÇİNDEKİLER 8 Çocuklarda Tekrarlayan 24 Greenlight Üst Solunum Yolu Enfeksiyonları Diş Sıkma ve Gıcırdatma 78 Kolesterol Yakın Plan Rinoplasti Burun Estetiği ile İlgili Merak Edilenler 70 Dr. İzlem Göçmen 62 Denizaltının Sessiz Ama Canlı Dünyası Yönetim Merkezi Hisar Intercontinental Hospital Saray Mah. Site Yolu Cad. No: 7 PK Ümraniye / İstanbul Tel: Faks: Baskı Çamlıca Basım Yayın ve Tic. A.Ş. Bağlar Mah. Mimar Sinan Cad. No:52 Güneşli Bağcılar / İstanbul Tel: Faks: Dosya Akciğer Kanseri Check Up Pankreas Kanseri Yaşamdan Kesitler Nijer 40 Masum ve Mağdur İnsanların Coğrafyası Çocuk Sağlığı Disleksi 58 Yerel süreli yayın Dergimizde yer alan yazılar hastalıkların tanı ve tedavi metodları hakkında toplumu bilgilendirmek üzere yayımlanmaktadır. Dergimizde kullanılan yazı ve fotoğraflar Hisar Intercontinetal Hospital in izni olmadan kullanılamaz. Sağlıklı Yaşam Saç Ekimi Saç Ekimi Öncesi ve Sonrasında Merak Edilen Her Şey Lazer Epilasyon Tıp ve Sanat Kötü Doktorlar, Şarlatanlar 50 Kısa Kısa Klinik Laboratuvarlar 81 Multifestjin deydik Hijyen ve Cilt Sağlığı Eğitimi Verdik NRP Eğitimine Ev Sahipliği Yaptık

5 1983 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi nden mezun olan Dr. Gürbüz, ihtisasını Ankara Dr. Zekai Tahir Burak Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi nde tamamladı. Hacettepe Üniversitesi nden doçentlik unvanını aldı. Amerika da Johns Hopkins Üniversitesi Üreme Endokrinolojisi, İnfertilite ve Tüp Bebek Bölümü nde çalışan Doç. Dr. Gürbüz, Hisar Intercontinental Hospital Tüp Bebek Merkezi Direktörü olarak görev yapıyor. Doç. Dr. Birgül GÜRBÜZ Tüp Bebek [IVF] Merkezi Direktörü İlk tüp bebek Louise Brown ın doğumunun üzerinden 33 yıl geçti. Geçen bu süre zarfında, tüp bebek uygulamasında pek çok yenilik ve değişiklik de yaşandı. Özellikle son yıllarda başlayan özel uygulamaların desteğiyle, doğal yollarla bebek sahibi olamayan çiftlerin tedavisinde tüp bebek yöntemleri ilk sıralara yükseldi. Türkiye de ise son verilere göre tüp bebek sayısı 50 binin üzerinde bulunuyor. Tüp bebek tedavisinde başarı şansını artıran uygulamaları, Hisar Intercontinental Hospital Tüp Bebek Merkezi Direktörü Doç. Dr. Birgül Gürbüz den öğrendik Tüp Bebek Güncel Embriyo Dondurma (Cryopreservation) Tüp bebek uygulamasının yapıldığı dönemde hastaya kaliteli embriyoların transferinden sonra artan kaliteli embriyolar, çiftin isteği ile daha sonraki denemelerde kullanılmak üzere dondurularak saklanabilir. Türkiye de yasal olarak 5 yıl boyunca embriyolar sıvı nitrojen içinde saklanabilmektedir. Bu durum hastaya maddi ve manevi avantaj sağlar. Eğer bu uygulamada gebelik oluşmaz veya düşük ile sonlanırsa veya çift doğumdan sonra tekrar bebek sahibi olmak isterse; bir sonraki tüp bebek işleminde tekrar yumurtalıkların uyarılması ve yumurta toplanmasına gerek kalmaksızın embriyolar çözülerek sadece embriyo transfer işlemi uygulanır. Bazen tıbbi zorunluluk nedeniyle de embriyoların dondurulup transferin ertelenmesi gerekebilir. Embriyoların transfer edileceği dönemde kadında herhangi bir hastalık, ameliyat gibi durumlar ortaya çıkarsa transfer ertelenip embriyolar dondurulabilir. Rahim iç duvarını döşeyen tabakalar yeterince olgunlaşmaz ve ince kalırsa, tedavi sırasında kadının yumurtalıklarının aşırı uyarılmasına bağlı hiperstimülasyon sendromu (OHSS) ortaya çıkarsa; embriyolar dondurulup, bu sorunların giderildiği bir dönemde embriyo transferi yapılabilir. Ayrıca rahim içinde yer kaplayan polip, miyom, yapışıklık gibi sorunlar tedavi sırasında fark edildiği zaman da embriyolar dondurulup bu sorunlar cerrahi olarak düzeltildikten sonra çözülüp, embriyo transferi yapılabilir. 5 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 6

6 Embriyolar Ne Zaman ve Nasıl Dondurulur? Embriyolar tüm gelişim evrelerinde dondurulabilir. Embriyolar koruyucu bir sıvı (kriyoprotektan) ile dengelenerek özel plastik taşıyıcılara konulur ve sıvı nitrojen içerisinde 196 derecede dondurulur. Her hasta için ayrı saklama yerleri olan özel tanklarda saklanır. Dondurulmuş embriyolar çözülecekleri zaman sıvı nitrojenden çıkarılır, koruyucu sıvıdan ayrılarak özel bir kültür ortamına alınır ve inkübatöre konulur. Aynı gün veya ertesi gün iyi görünen embriyolar transfer edilebilir. Embriyolar dondurma işlemine karşı hassas oldukları için tüm dondurulan embriyolar çözüldüğünde aynı canlılıkta bulunmaları mümkün olmayabilir. İyi bir dondurma programından beklenen canlılık oranı %75 80'dir. Dondurulup çözdürülmüş embriyo transferi ile elde edilen klinik gebelik ve canlı doğum oranları taze embriyo transferleri ile elde edilen oranlara yakındır. Yumurtalar Hangi Durumlarda Dondurulabilir? Tıbbi zorunluluk durumunda yumurtalar sperm ile döllenmeden daha ileri yıllarda kullanılmak üzere dondurulabilir. Bu tıbbi zorunluluk halleri Sağlık Bakanlığı Yönetmeliği nde belirtilmektedir. Evli olmayan kadınlarda, kısırlık oluşturma riski yüksek olan kanser tedavileri öncesinde yumurtalar dondurulabilir. Kanser tedavisi öncesinde kadının evli olması durumunda yumurta dondurulması yerine embriyo dondurulması daha yüksek başarı sağlanması nedeni ile tercih edilir. Tıraşlama/Soyma (Assited Hatching) Transfer edilecek embriyoların en dış zarının (zona pellucida) mikroskop altında mekanik, asit veya lazer ile kısmen inceltilmesi işlemidir. Bu işlemin embriyonun, rahim duvarına tutunmasını kolaylaştırdığı düşünülmektedir. İleri yaşlarda, kalın duvarlı embriyolarda veya daha önceki uygulamalarda rahim içine tutunma (implantasyon) problemi olan hastalarda uygulanır. 7 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 IMSI (Intra Cytoplasmic Morphologically Selected Sperm Injection) IMSI; geleneksel IVF/ICSI mikroskopları ile karşılaştırıldığında özel büyütme teknikleri kullanarak spermlerin morfolojik analizlerinin üst düzeyde incelemesine olanak sağlayan bir yöntemdir. Standart ICSI uygulamalarında canlı sperm hücresi en fazla 400 kat büyütülerek spermin genel morfolojik özellikleri (baş boyun kuyruk yapısı) incelenebilir. IMSI Kimlere Uygulanmalıdır? Özellikle erkekte şiddetli kısırlık görülen vakalarda, Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığında, Nedeni izah edilemeyen infertilite durumlarında, Sperm örneğinde normal sperm oranı düşük olan vakalarda IMSI uygulaması, implantasyon ve gebelik oranlarını artırıp; erken dönem düşük riskini azaltabilir. PGD (Pre implantasyon Genetik Tanı) Doğum öncesi anne karnında gelişen bebekte genetik bir hastalık olup olmadığı gebeliğin 12. haftasından itibaren yapılan testlerle anlaşılabilir. Ancak bu testler ciddi bir hastalığı gösterdiğinde gebeliğin ilerlemiş döneminde (yaklaşık 5.ay) sonlandırılması gerekir. Bu da çiftin psikolojik ve fizyolojik olarak yıpranmasına neden olur. Oysaki pre implantasyon genetik tanı (PGD) ile genetik hastalığı olan embriyolar daha anneye transfer edilmeden yani gebelik başlamadan tespit edilerek; kromozomlarında sayısal ya da yapısal nitelikte bir bozukluğa sahip olabilecek olan embriyolar saptanır. Böylece sadece sağlıklı embriyolar transfer edilebilir. Embriyolar şekil ve yapı itibarı ile normal görünseler bile kromozom anomalilerine bağlı olarak gebelik gelişmeyebilir veya gelişen gebelik düşükle sonlanabilir. Yapılan araştırmalarda iyi kalitede görünen embriyolarda %35 40, kötü kalitedeki embriyolarda %85 90 a varan oranda kromozomal bozukluk saptanmıştır. Üreme sağlığı uzmanı, genetik danışman ve ilgili hastalığın doktoru tarafından hastanın PGD için uygun olup olmadığı değerlendirilir. Çift tüp bebek işlemine hazırlanır. Anneden alınan yumurta, babadan alınan sperm ile laboratuvar ortamında döllenir. Bölünmüş embriyolar 3. gün 6 10 hücre aşamasına geldiğinde önce hücrelerin ayrışması için hazırlanan özel sıvıda bekletilir, daha sonra mikroskop altında uygun teknikle her embriyodan 1 2 tane hücre çıkartılır. Biyopsi ile elde edilen hücreler numaralandırılarak, fiksasyon işlemi uygulandıktan sonra kromozomların mikroskop altında incelenmesine olanak sağlayan özel teknikler uygulanır. Sayısal ya da yapısal kromozomal bozukluk gösteren embriyolar tespit edilir ve sağlıklı embriyolar anne adayının rahmine transfer edilir. Bu tekniğin uygulanacağı vakaların son derece özenle seçilmesi gerekir. Unutulmamalıdır ki, PGD, embriyodan biyopsi yöntemiyle bir hücrenin alınmasını gerektiren ve potansiyel olarak embriyoya zarar verebilecek bir işlem olup; gereksiz uygulanan vakalarda yarardan çok zarara neden olabilir. Anne rahmine transfer edilmesi düşünülen embriyo sayısından daha az sayıda embriyo elde edilen vakalarda kesinlikle uygulanmamalıdır. Metabolomics Günümüzde transfer edilecek embriyolar seçilirken mikroskop altında değerlendirilerek hücre sayıları ve şekilsel özelliklerine göre en kalitelisi ve anne rahmine tutunma ihtimali en yüksek olan seçilir. Ancak embriyonun kalitesinin iyi olması embriyoların genetik ve metabolik aktiviteler açısından normal olduğunu tespit etmeye yeterli değildir. Embriyoların kromozomal (genetik) olarak normal olup olmadığını değerlendirmek ancak biyopsi yoluyla alınan bir veya iki hücrenin preimplantasyon genetik tanı (PGD) yöntemiyle incelemesiyle mümkün olabilir. Ancak bu yöntemin uygulanması için; ileri anne yaşı, genetik bir hastalık taşıyıcısı olmak, tekrarlayan gebelik kayıpları, tekrarlayan başarısız uygulamalar, şiddetli erkek faktörü gibi geçerli sebeplerinin olması gerekir. Bir insanın kan ve idrar tahlilleri değerlendirilip sağlık durumuyla ilgili bilgi edinildiği gibi; embriyoların da metabolizmalarını; yani beslenme alanı içindeki hangi maddeleri tükettiğini, bunun sonucunda içinde geliştiği ortama ne salgıladığını inceleyerek sağlık durumları ile ilgili bilgi alınabileceği ve gebelik oluşturma şansının değerlendirilebileceği düşünülmektedir. Yeni geliştirilen bu yeni yöntemin adı Metabolomics tir. Henüz rutin kullanıma girmemiş olan ve faydası araştırılan bu yöntemin ayrıca embriyonun tutunabilirliğini artırmak şeklinde bir avantajı yoktur. Endometrial Ko Kültür (Yapay Rahim) Tekrarlayan tüp bebek başarısızlıkları ve tekrarlayan yavaş ve/veya kötü embriyo kalitesi olan çiftlerde; tedaviye başlamadan önce anne adayından toplanmış ve dondurularak saklanmış olan rahim içi endometrium hücreleri üzerinde embriyoların kültüre edilmelerinin sonuç verebileceği düşünülmüştür. Adetin 21. günü rahim içinden alınan ufak bir doku örneği laboratuvar koşullarında ayrıştırılır, hastanın kendi kanından elde edilen inaktive edilerek filtrasyondan geçirilmiş serum ile kültür ortamı oluşturulur ve gerekli hücreler çoğaltılır (1 3 hafta arası sürmektedir). Eğer bir sonraki adet döneminde tedavi planlanıyorsa kültür devam ettirilir. Daha ileri bir tarih planlanması durumunda ise gelişen hücreler dondurularak saklanır. Daha sonra hasta tüp bebek tedavisine alınır. Yumurta toplama işlemi yapıldığında dondurulmuş olarak saklanan örnekler çözülür. Ko kültür dediğimiz yapay bir rahim içi dokusu oluşturulur. Tüp bebek işlemi yapılıp döllenme görüldükten sonra oluşan embriyolar transfer işlemine kadar bu doku içinde büyütülür. Son yıllarda geliştirilen kültür sıvıları, embriyolar için çok uygun beslenme alanı oluşturarak ko kültür uygulamalarının gebelik şansını çok yükseltmediğinden dolayı çoğu merkez riskler içeren bu yöntemi tercih etmemektedir. Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 8

7 Gündem Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi nden 1998 yılında mezun olan Bülent Çapar, uzmanlığını 2005 yılında İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği nde tamamladı yılları arasında New York, Hospital for Special Surgery de Spor Yaralanmaları ve Artroskopik Cerrahi, Protez Cerrahisi ile ilgili özel çalışmalarda bulunan Op. Dr. Bülent Çapar ın mesleki ilgi alanları arasında; Spor Yaralanmaları ve Artroskopik Cerrahi (Diz, Omuz, Ayak Bileği, Kalça), Osteoartritte (Kireçlenme) Protez Cerrahisi, Revizyon Protez Cerrahisi (Sorunlu Protez Cerrahisinde İkincil Cerrahi) yer almaktadır. Op. Dr. Bülent Çapar Hisar Intercontinental Hospital Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü nde görev yapmaktadır. Bütün yıl spor yapmayıp bir anda, kayak gibi denge, hız, nefes, akciğer kapasitesi ve ciddi bir bedensel aktivite gerektiren bir spor tercihi dikkatsiz ve bilinçsiz yapıldığında ciddi yaralanmalara, ortopedik sakatlıklara neden olabiliyor. Spor yaralanmaları ve kayak yaparken sakatlanmamak için alınması gereken önlemleri Hisar Intercontinental Hospital Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Bülent Çapar a sorduk Kış sporlarında özellikle kayak yaparken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir? Her spor dalında olduğu gibi spora başlamadan önce gerekli kas egzersizlerimizi yapıp kaslarımızın aktiviteye hazırlıklı olmasını sağlamalı aktivite öncesi ısınmalıyız. Isınmamış kas ve bağlar yaralanmaya açıktır. Soğuk havalarda görülen sakatlıklar daha çok kas ve tendon sakatlıkları olduğundan vücut ısısını koruyan, rüzgâr ve su geçirmez kıyafetler tercih edilmelidir. Ayrıca hafif kıyafetler, ayakları terletmeyen ve ayak bileğini destekler nitelikte Op. Dr. Bülent ÇAPAR Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Heyecan Tutkunuz, Sakatlıkla Sonlanmasın! Kış mevsiminin gelmesiyle kar keyfini doyasıya yaşamak isteyen heyecan tutkunlarının ilk durağı kayak merkezleri, bu yıl da kayak sevdalılarıyla dolup taşacak gibi. Ancak gerekli tedbirler alınmazsa, bu keyifli spor ciddi sakatlanmalara yol açabiliyor... olan ayakkabılar ve kar gözlüğü, eldiven ve eklem pedleri gibi ekipmanların kullanımı spor yaralanmalarını önemli ölçüde azaltır. Kış sporlarında hangi tip yaralanmalarla daha sık karşılaşıyorsunuz? Genelde düşmeye bağlı el bileği burkulmaları ve eklem çevresi kırıkları gibi basit sakatlıklarla karşılaşıyoruz. Ancak ayak bileği diz yaralanmaları çapraz bağ, yan bağ yaralanmalarını da beraberinde getiriyor. Diz yaralanmaları basit bir menisküs yırtığından, daha ciddi bağ yaralanmalarına kadar değişen boyutlarda çok daha ciddi sakatlanmalara yol açabiliyor. Özellikle spor sırasında akut olarak kas gerilmeleri, yırtılmaları, eklem içi ve çevresindeki bağlarda kopma, eklem çıkıkları, kırıklar görülebileceği gibi kronik yaralanmalarda kıkırdak yaralanmaları ve osteoartrit (kireçlenme) de görülebilir. Kış Sporlarına Dikkat! 9 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 10

8 Bu tip yaralanmalar için risk faktörleri nelerdir? Bu Doğrultuda Yapılması Gerekenler: Öncelikle bu tip yaralanmalar kişinin yapmakta olduğu spora olan yetkinliğine, eğitimine ve tekniğine bağlıdır. Kayak gibi teknik bilgi isteyen sporlara başlamadan önce mutlaka ders alınmalıdır. Yaralanmalar için risk faktörlerini ise çevresel nedenler ve bedensel nedenler olarak basit iki başlık altında toplayabiliriz. Çevresel Nedenler Vücuda aşırı yük binmesi Vücut kas ve bağları kişinin yapısına bağlı olarak belirli ölçüde baskıya dayanabilecek ölçüdedir. Bu dayanıklılık daha önce yapılan egzersize bağlı olarak değişir. Doğru olmayan teknikle spor yapılması Özellikle spor yaparken bağ ve kas yapısının bilinçsizce baskıya maruz bırakılması dokunun yaralanmaya açık hale gelmesine neden olur. Uygun olmayan ekipman Spora uygun olmayan kıyafet ve donanım ile spor yapılması özellikle ayak ayak bileği yaralanmalarına ve burkulmaların artmasına neden olur. Vücutta ani ısı değişiklikleri Çeşitli nedenlerle vücut ısısının belirli sınırlar içinde kalamaması durumunda, çabuk yorulma, yorulmalara bağlı olarak da düşmeler görülebilir. Bedensel Nedenler Bacak uzunluklarındaki eşitsizlikler, Kas güçsüzlüğü, Vücut esnekliğindeki azalma, Eklem gevşekliği, Obezite ve aşırı kilo. Spor yaralanmaları sonrası uygulanması gereken ilk müdahaleler nelerdir? Spor yaralanmaları bağ yırtılması, kırık gibi hastanede müdahale ve tedavi gerektirebildiği gibi çoğu yaralanma da kişinin kendi yapabileceği ilk müdahale ile de rahatlatılabilir. Tipik olarak birçok yaralanma sonrası şişlik, kızarıklık, yaralanan bölgede aşırı duyarlılık ve ısı artışı görülebilir. Yaralanma sonrası ilk yapılması gereken dokunun aşırı şişmesini (ödemi) önlemektir. Buz veya soğuk kompres uygulanması: Hem ağrının hem ödemin artışını önlemede yardımcıdır. Burada önemli olan buzun cilde direkt olarak temas ettirilmemesidir. Birkaç saatte bir dakika soğuk kompres uygulanması doğru olacaktır. Kompresyon: Yaralı bölge bandaj ile hafif sıkıca sarılarak uygulanabilir. Ödemin artmasını önlemekte yardımcıdır. Uç noktadan yukarıya doğru sarılarak uygulanmalıdır. Elevasyon: Yaralanan uzvun kalp seviyesine yakın hale getirilmesi ödemin gelişimini yavaşlatacaktır. İstirahat: Aktivitenin bırakılarak istirahata geçilmesi iyileşme sürecini hızlandıran önemli bir etkendir. İlk müdahalenin ardından zaman kaybetmeden ortopedi travmatoloji veya acil servis uzmanı olan bir sağlık merkezine başvurulmalıdır. Her ne kadar yukarıda belirttiğimiz ilk müdahalelerden sonra kişi kendini iyi hissedip sakatlığının düzeleceğini düşünse de bu büyük bir yanılgı olabilir, sakatlığının daha ciddi boyutlara ulaşmasına yol açabilir. Burada önemli olan ve sıklıkla karsılaştığımız konulardan birisi de bireye özgü farklılıklardır. Bazı hastaların ağrı eşiği yüksek olduğu için ciddi yaralanma geçirdikleri halde ayak ayak bileği hareketlerindeki kısıtlılığı önemsiz olarak değerlendirip sağlık merkezine geç başvururlar. Öncelikli olarak tavsiye edebileceğimiz şey yaralanma bölgesinde şişme (ödem) olan hastaların mümkün olan en kısa zamanda uygun bir sağlık merkezine giderek muayene olmasıdır. Sakatlığın ve tedavinin değerlendirilmesi mutlaka uzman hekimler tarafından yapılmalıdır. 11 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012

9 Bırakın Ciğerleriniz Nefes Alsın! Dosya 13 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı 2007 de dünya genelinde 1 milyon 180 bin kişinin akciğer kanseri nedeni ile yaşamını kaybettiğini açıkladı yılına kadar da her yıl 10 milyon kişinin bu nedenle yaşamını kaybedeceği tahmin ediliyor... Ülkemizde net sağlık istatistikleri olmasa da her yıl bin yeni akciğer kanseri hastası orta çıkıyor ve bu rakamın binlere kadar ulaşabileceğinden endişe duyuluyor yılında Gülhane Askeri Tıp Akademisi nden mezun olan Öztürk, uzmanlığını 1994 yılında İç Hastalıkları; Yan Dal Uzmanlığını ise 1997 yılında yine GATA da Tıbbı Onkoloji alanında tamamladı yılında Yardımcı Doçent; 2004 yılında ise Doçent olan Öztürk, 2010 yılına kadar GATA Tıbbı Onkoloji Bilim Dalı nda Öğretim Üyesi olarak çalıştı. Doç. Dr. Ahmet Bekir Öztürk; Hisar Intercontinental Hospital da Medikal Onkoloji Bölümü nde görev yapıyor. Özellikle son yıllarda artış gösteren bu kanser türü ile ilgili merak edilenleri Hisar Intercontinental Hospital Medikal Onkoloji Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Bekir Öztürk ile konuştuk Erken tanının çok zor olduğu ancak düzenli sağlık kontrolleri ile erken yakalanma şansının olabildiği Akciğer Kanseri nin, tüm dünya genelinde ciddi oranda artış göstermeye devam ettiğine dikkat çeken Öztürk, 2007 yılında Amerika da yapılan bir araştırmaya göre erkek ve kadın akciğer kanseri tanısı almış; ne yazık ki bunların %86 sı 5 yıl içerisinde hayatını kaybetmiş. Bu çok ciddi bir rakam. açıklamasında bulundu. Sigara ile Kısalan Hayatlar Akciğer dokusunda olan hücreler ihtiyaç ve kontrol dışı çoğalarak akciğer içerisinde kitle oluşturur. Bu kitle bulunduğu ortamda büyümesinin yanı sıra hastalığın ileriki evrelerinde çevre dokulara veya dolaşım yoluyla uzak organlara (kemik, beyin, karaciğer gibi) Doç. Dr. Ahmet Bekir ÖZTÜRK Medikal Onkoloji Uzmanı Çağın vebası akciğer kanseri. Ne yazık ki tüm dünyada, kalp hastalıklarına bağlı ölümlerden sonraki sırayı hiçbir şekilde başka bir hastalığa bırakmıyor. sıçrayarak ciddi hasara yol açabilir. Akciğer kanserlerinin %85 ini sigara içenlerde görüyoruz. Yapılan incelemelerde tanı konulan akciğer kanseri hastalarının %50 sinin düzenli sigara içenler olduğu bilgisine ulaşılmış. Sigara içmeyenlerin akciğer kanseri olmayacağını söylemek ne yazık ki mümkün değil. İçmeyenlerde de akciğer kanseri görülebilir. Yıllarla birlikte akciğer kanserinin en sık görülen Steve Jobs tipi de değişti. Genelde genç ve 45 yaş altı kadınlarda sıklıkla görülen kanser tipi adenokarsinomdur. Geçen 25 yıl içerisinde adenokarsinom, yassı epitelyum hücreli karsinomun yerini alarak en sık görülen akciğer kanseri türü haline geldi. Küçük hücreli karsinom tipinin görülme sıklığında azalma devam ediyor. Erkeklerde Akciğer Kanseri Azalırken Kadınlarda Artış Gösteriyor! Akciğer kanserini en sık yaş arasında görüyoruz. Son yıllarda erkeklerde azalma gözlemlenirken kadınlarda tam aksi bir durum görmeye başladık li yıllardan sonra Akciğer Kanseri Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 14

10 ülkemizde kadınlarda bu kanser türü ciddi artış gösterdi. Bu, özellikle kadınlarda sigara tüketiminin yaygınlaşması ve hormonal nedenlere (sigaradaki kanserojenlere daha duyarlı olmalarına) bağlı. Sigarayı bıraktırma çalışmaları erkeklerde 40 yıl önce başlatıldı. Bu nedenle ölüm hızında düşme görülüyor. Ancak kadınlarda sigara içimi yoğunluğu erkeklere göre yıl daha gecikmiş olarak arttığı için sigara bıraktırma çalışmalarının özellikle yoğunlaştırılması gerekiyor. Çünkü ölüm hızı yüksekliği sigara içimi ile yakından ilintili. Akciğer Kanserinin Diğer Suçlusu: Radyasyon Radyasyon akciğer kanseri gelişiminde suçlanan nedenlerin arasında. Yüksek düzeyde Radon a maruz kalan veya meme kanseri, lenfoma nedeni ile tedavi amaçlı radyoterapi almış kişilerde de ilerleyen dönemde akciğer kanseri gelişebilir. Çevresel ve çalışma faktörleri olarak asbest toz, berilyum, hardal gazı ve silika akciğer kanseri riskini artıran nedenlerden kabul ediliyor. Özellikle asbeste maruz kalmanın yanı sıra sigara kullanımı mevcut ise akciğer kanseri riski daha da artıyor. Dökümhane işçileri ve kaynak işi ile uğraşanlarda kimyasal ajan olarak nikel, kadmiyum, krom ve kobalt, akciğer kanseri gelişme riskini kuvvetlendiriyor. Arseniğin solunum veya sindirim yolu ile alınması da akciğer kanseri riskini artıran bir diğer ajan. Özellikle işlenmiş suyun yoğun tüketildiği Şili gibi ülkelerde akciğer kanserinden ölüm riskinin artmış olduğu saptanmış. Ayrıca fabrika bacaları, motorlu taşıtlar gibi nedenlere bağlı hava kirliliğinin (kanser riskini artırabileceği düşünülmektedir, ancak riskin derecesi belirlenememiştir), evlerde uygun olmayan şekilde yakıt tüketiminin kanser yapıcı maddelerin oluşmasına neden olduğu biliniyor. Yanlış beslenme de diğer kanser türlerinde olduğu gibi akciğer kanserinde de risk faktörü yaratabilir. 15 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Risk altında mıyım? Sigara içiyorsanız (Sigara içme süresi, toplam içilen sigara, başlama yaşı ve içilen sigaranın tipine göre de risk değişkenlik gösterir. Ayrıca, günde 2 paket sigara içenlerde, içmeyenlere göre akciğer kanserinden ölüm riski 70 kez fazladır.), Ailenizde akciğer kanseri olan varsa (Sigara içmiyorsanız riski 2,8 oranında; sigara içiyorsanız 30 kat artırır), Kendiniz içmediğiniz halde sigara dumanına maruz kalan pasif içicilerdenseniz (Riski 1,2 1,3 artırır), Hava kirliliğine maruz kalıyorsanız, Asbest gibi maddeler kullanılan iş kollarında çalışıyorsanız, Ailenizde akciğer hastalığı varsa risk altında olabilirsiniz. Akciğer Kanserinde Belirtiler Akciğer kanserinin en önemli özelliği sinsi olarak ilerleyen ve ileri aşamalara kadar belirtilerini çok fazla göstermeyen bir hastalık olmasıdır. Hastalığın sessiz seyretmesi müdahaleyi geciktirdiği için tedavi şansını düşürür. Bu nedenle: İnatçı öksürük, Kanlı balgam çıkarma, Nefes darlığı, Pnömoniye bağlı ateş, prodüktif öksürük (solunum sistemine kaçan bir yabancı cismin atılması için oluşan öksürük), Plevra (akciğer zarı) ve göğüs duvarının tutulmasına bağlı ağrı, Yutma borusunun etkilenmesine bağlı yemekle oluşan ağrı, Ses kısıklığı, Kilo kaybı, İştahsızlık, Terleme ve halsizlik, Beyine yayılıma bağlı baş ağrısı, sara atakları, çift görme, Kemik tutulumuna bağlı, ağrı ve patolojik kırıklar, Yemek yemede zorluk, Karaciğer tutulumuna bağlı ağrı, sarılık gibi şikayetleriniz varsa gecikmeden doktora başvurmanız hayat kurtarıcı olabilir. Akciğer Kanserinde Check Up, Erken Tanı İçin Büyük Destek! Hastalık yakın bölgelere yayılmadan önce nadiren belirti verdiği için hastalarımızın yaklaşık %15 ine erken dönemde tanı koyabiliyoruz. Genelde başka bir hastalık için yapılan incelemeler sonucunda ortaya çıkan verilerle tanı oluyor. Bu nedenle akciğer kanseri başta olmak üzere tüm kanser türleri ve hastalıklarla ilgili erken teşhis konulabilmesi için sağlıklı her insanın yılda en az 1 kez yaptıracağı check up la erken teşhis şansı çok yükseliyor. Akciğer kanserinin erken tanısı için daha önce 50 yaş üzeri ve düzenli sigara içenlerde balgam sitolojisi, akciğer film takipleri ile erken tanı ve ölüm riskinde azalma sağlanamamıştır. Ayrıca bronkoskopi ile bronşları inceliyoruz. Gerekirse akciğerden incelenmek üzere parça alıyoruz. Bu süreç lokal anestezi altında yapıldığı için hasta ağrı hissetmiyor. Son yıllarda görüntüleme yöntemlerinin gelişmesi erken tanıyı da kolaylaştırdı. Bu yönde özellikle düşük radyasyon ile helikal veya spiral ince kesitli BT ile tarama çalışmaları yapılmaya başlandı. Ancak bunun sonuçlarını önümüzdeki yıllarda hep beraber göreceğiz. Hali hazırda BT ile tarama yöntemi rutin olarak uygulanmıyor. Akciğer Kanserinde Tedavi Erken dönemde yakalanmış akciğer kanserinin tedavisi cerrahidir. Cerrahi tedaviden sonra kemoterapi ya da radyoterapi uygulamıyoruz. Ancak hastalığın ileriki evrelerinde ameliyat sonrası mutlaka kemoterapi ya da radyoterapi uygulanması gerekiyor. Damardan ya da ağız yoluyla ilaç verilmesi şeklinde uygulanan kemoterapi ya da ışın tedavisi olan radyoterapi ile kanser hücrelerinin vücutta yayılmasını önleyerek var olan kanserli hücreleri yok ediyoruz. Sebze ve meyve tüketimi kanserden korur mu? Konuyla ilgili yapılan pek çok çalışmadan biri de D vitamini ve retinoidlerin akciğer kanserinden koruyucu etkilerine yönelik olanıdır. Ancak net bir sonuç görülmemiştir. Son dönemde Avrupa da 450 bin kişiyi kapsayan bir çalışma meyve ve sebze tüketiminin kanserde koruyucu etkisi olduğunu göstermiştir. Brokoli, karnabahar gibi izosiyanat içeriği yüksek sebzelerin özellikle sigara içenlerde tüketiminin koruyucu etkisinden söz etmemiz mümkün. Narenciye ile alınan Beta Kriptoksantin de akciğer kanseri riskinde azalmaya yol açar. Çinko ve selenyum alımı ile hafif derecede bir risk azalması da söz konusu olabilir. Danimarka da yapılan bir çalışmada alkol ve sigara tüketimi yoğun olan kişilerde diyetsel fosfat tüketiminin de koruyucu etkisi görülmüştür. Akciğer kanserinden nasıl korunabiliriz? Kendinize bir iyilik yapın. Sigara içiyorsanız sigarayı bırakın. İçmiyorsanız da sigara içilen alanlardan ve sigara içen insanlardan uzak durun. Çünkü pasif içicilik de sizi risk altına sokar. Spor yapın. Az yağlı besinlerle sağlıklı beslenin, meyve ve sebzeyi bol miktarda tüketin. Alkol tüketiminden kaçının. Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 16

11 Sağlıklı Yaşam 17 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Hacettepe Tıp Fakültesi nden 2001 yılında mezun olan Op. Dr. Hakan Özdemir, uzmanlığını 2008 de Hacettepe Üniversitesi Hastanesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı nda tamamladı. Mesleki ilgi alanları arasında Estetik Cerrahi, Ortognatik Cerrahi (Çene Bozuklukları Cerrahisi), Cilt Tümörleri, El Cerrahisi Ve Rekonstrüktif Mikrocerrahi, Tüm Vücut Yaralanmaları, Dudak-damak Yarıkları, Genital Bölge Cerrahisi (Genital Estetik), Saç Ekimi, Lazer Uygulamaları yer alan Op. Dr. Hakan Özdemir Hisar Intercontinental Hospital Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Bölümü nde görev yapıyor. Saç ekimi nedir? Op. Dr. Hakan ÖZDEMİR Vücuttaki kılın veya saçın olduğu yerden doku dışına alınıp; saçsız veya vücutta başka bir alana yerleştirilmesi işlemine saç ekimi denir. Saç ekimi bir tür doku naklidir ve bu nakil kişinin kendi dokusuyla yapılır. Son zamanlarda kaş, kirpik, sakal, bıyık ve kol kılı gibi ekimler de yapıldığından Saç Ekimi tanımı yetersiz kalmaktadır. Doğru tanımlama Kıl Kökü Nakli şeklinde olmalıdır. Lokal anestezi altında Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı tarafından içinde canlı saç köklerinin bulunduğu bir doku parçası blok halinde (FUT) veya tek tek (FUE) alınır ve uzman ekip tarafından tekli, ikili ve üçlü greft adını verdiğimiz gruplara ayrılır. Daha sonra ayrılan bu saç kökleri yine lokal anesteziyle tamamen saçsız kalmış ya da seyrelmiş alanlara, cildin altına doğru mikro kanallar açarak; bu kanallar içerisine tek tek taşınır ve işlem tamamlanır. Saç Muayenesi ve Analizi Saç Ekimi Ünitesi nde hastalarımızın estetik cerrahi uzmanı tarafından saç muayeneleri yapılır, saçsızlıklarının tedavi planı ve saç nakli hakkında kendilerine detaylı bilgi verilir. Bu muayenede açıklık ve seyreklik alan derecesi ölçülür, ense üzerindeki dökülmeyen saç köklerinin sağlığına ve sıklığına bakılır. Detaylı saç analiz raporu düzenlenerek kişi saçlarının durumu hakkında bilgilendirilir. Eğer kişinin ense üzerindeki saçlı alanı, açıklığını kapatacak kadar ise Saç Ekimi tedavisi yapılır, eğer bu alan uygun değilse diğer yöntemlerle ilgili bilgiler verilir. Saç ekimi uzmanları saç analizi ile saç sorunlarınızı tespit ederek, saç tedavisini planlar ve yapılan tedavilerin olumlu sonuçlarını gerçekçi bir şekilde rapor ederek hastalarına uygun bir tedavi sunar. Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Saçlarınızda ciddi bir azalma mı var? Saçlı bölgenin giderek azaldığını hissetmenizin yanı sıra, çevrenizde de fark edilmeye mi başlandı? Bazıları dalga mı geçiyor? Modern tıbbın sunduğu saç ekim yöntemleriyle kendi saçlarınıza; üstelik eskisinden daha gür bir şekilde Kıl Kökü Nakli kavuşmanız mümkün. Saç ekiminde son yıllarda yaygın olarak kullanılan yöntemlerden biri FUE yöntemidir. FUE ile saç ekimi bir ameliyat olmadığı için ağrı, yara, enfeksiyon, kanama ve yara izi gibi genel ameliyat komplikasyonlarının gelişme olasılığı da çok düşüktür. Hastanemiz 3 çeşit saç ekim yöntemi uyguluyoruz. Saç Naklinde Kullanılan Yöntemler FUE (Follicular Unit Extraction) Kısaca FUE olarak adlandırılan Follicular Unit Extraction, ensenizin üst kısmı ve kulak üstünüzdeki saçlarınızdan yararlanarak cerrahi işlem yapılmadan lokal anestezi altında Micromotor yöntemi ile 1 mm den biraz küçük Punch larla tek tek saçlı deriden çıkarılması işlemidir. Bu işlemde kesi yapılmadığı için dikiş atılması gerekmez. Çıkarılan saç kökleri, hücre suyunda bekletilerek saç ekimi başlayana kadar sağlıklı kalmaları sağlanır. Günümüzde; hastalarımızın tercihi doğrultusunda 10 hastamızdan 9 una bu yöntem uygulanmaktadır. FUE yönteminin avantajları, FUT yöntemi yapılan hastalarda görülen deride yara izinin kalmaması, ekimdeki başarı oranının daha yüksek olması ve daha çok saç kökü transferine olanak sağlaması şeklinde sayılabilir. FUT (Follicular Unit Transplant) Plastik Cerrahi FUT yöntemi olarak adlandırdığımız Fullicular Unit Transplant, ensenin üst kısmı olan iki kulak arasındaki alandan lokal anestezi altında cerrahi bir işlemle doku parçası alınmasıdır. Çıkarılan bu parça tekli ve ikili gruplara ayrılır. Ayrılan bu parçalar (greft), lokal anestezi Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 18

12 ile açılan kanallara yerleştirilir. Bu bölgede saç alınma işlemi sırasında bir doku kesisi yapıldığı için, estetik dikiş ile kapatmak gerekmektedir. FUT mu, yoksa FUE mi? Saç ekimi isteği olan hastaların ilk sorduğu sorulardan bir tanesi de FUT mu daha iyidir, yoksa FUE mi? Sanılanın aksine bu iki saç nakil yöntemi birbirinden çok da bağımsız olan yöntemler değildir. FUE yöntemi, FUT yönteminin bir adım daha ileri gitmiş şeklidir. FUT (Follicular Unit Transplant) yöntemi kıl foliküllerinin başka bir vücut alanına naklini tarif eder. FUE (Follicular Unit Extraction) ise kıl foliküllerinin saçlı alandan çıkarılmasını tarif eder. FUE yönteminde saçlı alandan mikromotorla tek tek çıkarılan kıl folikülleri (kökleri) işlem sonunda saçsız alana nakil edilir. Klasik saç ekimi işleminde, ense ve iki kulak arası saçlı deriden bir şerit halinde saç bloğu çıkarılmakta ve bu daha sonra 1 li 2 li 3 lü ve hatta daha çok kıl folikülünün olduğu parçalara ayrılır ve vücudun diğer bölgesine nakil edilirdi. Ense saçlı derisinden alınan alan ise dikiş atılarak kapatılırdı. Bu yöntem hem ağrılı hem de saçlı deride dikiş izi bırakması nedeniyle çok uygun olmayan bir yöntemdir. Adlandırılması FUT olarak yapılan bu yöntem, çok tercih edilmemektedir. Modern saç ekimi yönteminde ise kıl folikülü alınması işlemi ense ve iki kulak arkası bölgeden mikromotorla tek tek yapılmaktadır. Alınan alanda açık yara oluşmadığı için dikiş atılması da gerekmemekte ve iz kalması gözlenmemektedir. Çıkarılan kıl folükülleri yine aynı şekilde vücudun diğer bölgesine nakil edilmektedir. Adlandırılması FUE olan bu teknik, üstün sonuçları bakımından hem uzmanlar hem de hastalar tarafından çok daha fazla tercih edilmektedir. Sonuç olarak cerrahi olan yöntem FUT, cerrahi olmayan yöntem FUE şeklinde adlandırılmıştır. BHT (Body Hair Transplant) BHT; Saç köklerinizi vücudunuzdaki kıllardan yararlanarak tek tek almanıza olanak verir. FUE yöntemi ile aynı anda daha fazla saç teli nakledebilmek amacıyla da yapılmaktadır. Saç Ekimi İşlemi Öncesi Hazırlık Kanı sulandırıcı ve kanamayı artırıcı aspirin ve benzeri ilaçlar minimum 7 gün öncesinden kesilmelidir. Bu tür ilaçları düzenli kullanan kişiler doktorlarıyla görüşmeli ve hazırlanmalıdır. Öncesinde duş alınmalı ve jöle, krem, losyon, boya gibi herhangi bir madde sürülmemelidir. İşlem öncesi 2 saatlik açlık süresi olmalıdır. Yanınızda araba kullanmak için 1 kişi bulunmalıdır. Saç ekim operasyonuna gelirken önden fermuarlı, düğmeli rahat giyip çıkarabileceğiniz kıyafetler (eşofman tarzı) tercih edilmelidir. Operasyondan en geç 3 gün önce sigara ve alkol kesilmelidir. Operasyon öncesi gece ideal olarak 8 saat uyku alınmalıdır. Operasyon öncesi, uzman istemediği takdirde saç kesimi yapılmamalıdır. İşlem Sonrası Öneriler Doktorunuzun verdiği ilaç ve talimatları tek tek uygulayın. İlaç kullanımından dolayı alkol ve benzeri maddeler tüketmeyin. Operasyon sonrasında 1 gün süre ile araba kullanmayın. Saç ekimi sonrası 2 3 gün boyunca zor işlerden kaçının. Stresli ortamlarda bulunmayın ve ağır spor yapmayın. Operasyondan sonraki 2 3 gün cinsel ilişkide bulunmayın. Saç ekilen alanı sürtünme, kaşıma ve diğer travmalara maruz bırakmayın. 10 gün boyunca güneş ışığı, rüzgar gibi doğal dış ortamlardan korunun, dış ortamda şapka takın. Sırt üstü yatın. Saçlarınızı yıkarken ekim alanına fazla yüklenmeyin. Saçlarınızı yıkarken hafif masaj uygulayabilirsiniz ancak ekim alanına masaj yapmayın. Saç kurutma makinesini belirli bir süreye kadar kullanmayın. 15 gün sprey, boya, jöle gibi kozmetik ürünlerinden kaçının. 10 gün denize, yüzme havuzuna girmeyin. Saç Ekimi Öncesi İşlem Sonrası İyileşme Süreci 3 gün sonra saç ilk defa yıkanır. Masaj ve ovuşturma yapılmaz. Saç ekilen ve köklerin alındığı yerlerde oluşan kabuklar dökülmeye başlar. Nemlendirici ve epitelizan kremler sürülür gün içinde saç ekilen yer iyileşir. Normal saç yıkama başlanır. Varsa 15. günde dikişler alınır. 3 hafta sonra ekilen saçlar dökülmeye başlar. 3 4 ay sonra dökülen saçlar uzar ay sonra istenilen ideal saç yapısına kavuşulur. Ekimden sonraki ilk yıkamanız genelde 3. günden itibaren başlar. Hekiminiz özel şampuan ve losyonlarla 1 hafta süreyle başınızı yıkamanızı isteyecektir. Bu yıkamalar sonunda ekim alanı ve greft alınan alandaki minik kepeğe benzer epitel dokuların, kabuklanmaların tamamen dökülmesi gerekir, zira kalıcı olması durumunda iz bırakabilirler. Saç Ekimi ile İlgili Merak Edilenler Saç ekimi neden hastane ortamında yapılmalıdır? Saç ekimi ciddi bir tıbbi işlemdir ve oluşabilecek komplikasyonlara karşı, hijyen koşullarının en iyi şekilde sağlandığı hastane ortamında yapılmalıdır. Saç ekimi kimler tarafından yapılmalıdır? Saç ekimi estetik plastik ve rekonstrüktif cerrahi uzmanı ve bu konuda eğitim almış, uzmanlaşmış sağlık teknikeri tarafından gerçekleştirilmelidir. Yasalarımız bu işlemin sadece plastik cerrahlar, dermatologlar ve cerrahi ekibi tarafından yapılmasına izin vermektedir. Saç ekimi kararı nasıl verilir? Saç nakli ve saç ekimi seçilecek tekniğin kişiye bağlı olarak değiştiği bir işlemdir. Bu yüzden doktorunuzu seçerken ekim tekniklerinde olduğu kadar aynı zamanda da flepler üzerinde deneyimi olan bir uzman olması gerekir. Bu uzman aynı zamanda hangi tür girişimin sizin için daha uygun olabileceğine karar verebilecek yetkide olmalıdır. Saç ekiminden beklenti ne olmalıdır? Bütün estetik operasyonlarda olduğu gibi, önkoşul sağlıklı olmak ve gerçekçi beklentiler taşımaktır. Operasyon limitlerinin anlaşılması çok önemlidir. Amaç görünümünüzü mümkün olduğunca iyileştirmektir. Saç ekimi kafadaki açık bölgenin tamamen saçla kaplanması anlamına gelmez. Sahip olduğunuz kök miktarına göre belirli bölgeye nakil yapılarak estetik bir görünüm sağlanması hedeflenir. Bu nedenle saç ekimine karar vermeden önce uzmanlarınızdan sizin saç dökülme tipiniz ve diğer özelliklerinizle ilgili, uygun olan seçenekleri size açıklamasını isteyiniz. Kimlere saç ekimi yapılır? Saç Ekimi Sonrası Andogenetik tip (yaşa, hormonlara, ailesel kalıtıma bağlı), saç dökülmesi görülen erkekler saç ekiminin en sık uygulandığı hasta grubudur. Ayrıca yanık sonrası saçında veya kaşında açık alan oluşanlar, daha önce saç ekimi yaptırmış ama memnun kalmayanlar, geçirdiği saçlı deri ameliyatı sonrası kısmen saçsız alanı oluşmuş kişiler ve kadın tipi saç dökülmesi görülenler saç ekimine aday hasta grubudur. Saç ekimi yaptırmak için saçsız kalmayı beklemeye gerek yoktur. Yaş, saç ekimi için bir engel oluşturmaz. Her sağlıklı bireyin uygun verici alanla saç ektirmemesi için hiçbir sebep yoktur. Ayrıca başka bir bölgeye nakledilmek üzere alınan saç kökünün yerine yenisi çıkmaz. Operasyon sonrası günlük hayat nasıl olacak? 4 6 saat süren operasyon sonucu hastalar günlük hayatına kaldığı yerden devam edebilirler. Saç ekimi ağrısız, acısız, yatak istirahatı gerektirmeyen bir işlemdir. 19 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 20

13 Uzman Görüşü İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi nden 1987 yılında mezun olan Emin Ünüvar, İhtisasını 1992 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı nda tamamladı. Prof. Dr. Emin Ünüvar, Michigan Üniversitesi (USA), İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Pediatri Bilim Dalı gibi birçok önemli kurumda görev yapmıştır. Çocuklarda tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonları hakkında bilinmesi ve dikkat edilmesi gerekenleri, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Emin Ünüvar a sorduk Üst solunum yolu enfeksiyonu nedir? Nelere yol açar? Çocuk hekimlerinin en sık karşılaştığı hastalıklar üst solunum yolu enfeksiyonlarıdır. Basit gibi görünse de tedavi edilmezse çocuğun hayatını ciddi anlamda etkiler. Romatizmal ateş hastalığına yol açarak; eklemler, kalp kası ve böbrekleri etkiler, çok ciddi rahatsızlıklara neden olabilirler. Üst solunum yolu enfeksiyonları çocuklarda en sık görülen enfeksiyonlardır ve en sık akut nazofarenjit ve bademcik iltihabı olmak üzere tekrarlayan boğaz enfeksiyonu, kulak enfeksiyonu, akut bakteriyel rinosinüzit ve akut larenjitten oluşur. Bu enfeksiyonlar nezle, gripten farklı olarak çocuk hekimlerinin antibiyotik kullanmak durumunda kaldığı enfeksiyonların da başında gelir. Prof. Dr. Emin ÜNÜVAR Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte üst solunum yolu enfeksiyonları çocukları daha sık yoklamaya başladı. Özellikle 2 10 yaş arası çocuklarda erişkinlere göre grip, nezle, sinüzit, bademcik iltihabı (tonsillit) gibi birçok hastalık daha sık görülüyor. Bu hastalıklar tedavi edilmezse, ileride ciddi sorunlara yol açabiliyor. Boğaz enfeksiyonlarının tekrarlayan boğaz enfeksiyonu olarak nitelendirilebilmesi için ne gerekir? Pediatride kabul gören tanımıyla; Yılda en az 7 veya daha fazla bademcik iltihabı geçirilmesi, Geçen son 2 yıl içerisinde her yılda en az 5 enfeksiyon geçirilmesi, Geçen 3 yıl içerisinde her yıl başına en az 3 veya daha fazla enfeksiyon geçirilmesidir. Hastalığın tanımlanması da çok önemlidir. Klinik olarak 38 C veya daha fazla olan ateş, 2 cm den küçük olan boğazdaki lenf bezlerinin büyümesi, bademcik ve yutakta iltihaplanmalar gibi enfeksiyon bulguları veya boğaz salgısından klinikle beraber Beta mikrobu kültürünün pozitif çıkmasıdır. Bu klinik bulgulardan en az bir veya daha fazlasının olması yeterli kabul edilir. Tekrarlayan boğaz enfeksiyonlarında tanı kadar tedavi de çok önemlidir. Eğer uygun tedavi verilmez, dozlar eksik kalırsa veya tedavi süresi yetersizse beta mikrobu tam tedavi edilemez ve tekrarlayan boğaz enfeksiyonu gelişebilir. Çocuklarda Tekrarlayan Üst Solunum Yolu Enfeksiyonları 21 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 22

14 Tekrarlayan boğaz enfeksiyonları, kimlerde daha sık görülür? Sıklıkla 2 10 yaş arası çocuklarda gözlenir. İki yaş altında nadirdir. Kimler risk altındadır? Erkek çocuklar, Ailesinde tekrarlayan boğaz enfeksiyonu/bademciklerin büyümesi olanlar, Geniz eti büyümesi görülenler (genetik bir yatkınlıkları vardır), Evde pasif sigara dumanı, Beslenme yetersizlikleri, Aşıların eksikliği, Bazı anatomik özellikler, Down sendromu gibi sendromlar, Beta mikrobu, Mide asidinin yemek borusundan çıkıp nefes borusuna taşması sonucu reflü yaşayanlar, Yuvaya, kreşe gitme, Anne sütü ile beslenme eksikliği, Nörolojik ve immunolojik başta olmak üzere kronik bazı hastalıkları olanlar, Tüm bademcik iltihabı geçiren çocukların %10 15 inde uzun dönemde tekrarlayan boğaz enfeksiyonu ve bademcik büyümesi görülebilir. Tekrarlayan boğaz enfeksiyonuna, neden olabilecek mikroplar nelerdir? Akut bademcik iltihabına neden olan başlıca virüsler gribe neden olan virüslerdir. Bakterilerde ise %90 en sık etken, beta mikrobudur. Difteri, çeşitli bakteriler gibi nedenler ise nadir etkenler olarak daha düşük sıklıktadır. Mantarlar ancak bağışıklık sistemi bozulanlarda karşımıza çıkar. Akut hastalıkta durum böyle iken kronik veya tekrarlayan boğaz enfeksiyonu vakalarında ise yine beta mikrobu görülebilirse de kapalı alanlarda daha sık üreyen mikropların önde geldiği gösterilmiştir. Beta mikrobu taşıyıcılığı çocuklarda %15 20 oranındadır. Taşıyıcı vakalarda görülen viral enfeksiyonlar sanki beta mikrobu enfeksiyonu gibi alınırlar. Hastalık bulguları nelerdir? Tekrarlayan boğaz enfeksiyonu ile bademciklerin büyümesi her zaman birbiriyle örtüşmez, farklı tablolar olarak da karşımıza çıkabilir. Tekrarlayan boğaz enfeksiyonu/bademciklerin büyümesinin en sık nedeni de bademcik ve geniz eti iltihaplarıdır. Geniz eti büyümesi sık tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonlarıyla ortaya çıkabileceği gibi çocuklarda kronik burun tıkanıklığının en sık nedenidir. Tekrarlayan boğaz enfeksiyonu (bademciklerin büyümesi) durumunda klinik bulgular tekrarlayan boğaz enfeksiyonu olmayan vakalardan büyük bir fark göstermez. Boğaz enfeksiyonlarındaki belirtiler: Ateş, Boğaz ağrısı, İştahsızlık, Burun tıkanıklığı, Akıntı, Anjin, Boyundaki lenf bezlerinin büyümesi önde gelenlerdir. Tekrarlayan boğaz enfeksiyonu ve bademciklerin büyümesinde de farklı olarak; Kötü ağız kokusu, Uyku apnesi bulguları, İştahsızlık, Yutma güçlüğü, Obstrüktif uyku apne (OSA) bozukluğu, Diş çürükleri, Bademciklerde iltihaplanma, Büyümede gerilik, İşitme kayıpları, Değişik düzeylerde bilinçsel fonksiyonlarda gerilik, Çene yapısında bozukluk, Ciddi vakalarda da akciğer hipertansiyonu görülebilir. Klinik mutlaka aileyi de içermelidir. Ailelerin akut eklem romatizması, ameliyatla bademcik ve geniz etinin alınması, antibiyotik sık kullanılmasından ötürü zehirlenme riski, işitme kaybı endişeleri ve öğrenme güçlükleri olasılıkları önem taşır. Çocuğun durumu mutlaka aile ile paylaşılmalı ve tedavi uyumu için ailelerle tekrarlayan boğaz enfeksiyonu hakkında ortak tutum içerisinde bulunulmalıdır. Tekrarlayan boğaz enfeksiyonu, bademciklerin büyümesi vakalarında ağız ve diş sağlığı mutlaka değerlendirilmelidir. Klinik tanıda en önemli nokta hastalığın tekrarlayan boğaz enfeksiyonu mu yoksa bademciklerin büyümesi mi? olduğunun belirlenmesidir. Hastalık kesin olarak nasıl tanımlanabilir? Klinik bulgular mutlaka iyi değerlendirilmelidir. Tekrarlayan boğaz enfeksiyonu/bademciklerin büyümesi vakalarında istenecek temel laboratuvar testleri belirlenmiş değildir. Her vaka kendi özellikleri ile değerlendirilmelidir. Solunum yolu alerjisini düşündürecek bulgular varsa bu yönde alerji testleri istenebilir. Tekrarlayan boğaz enfeksiyonu/bademciklerin büyümesi tanısına klinik bulgularla ulaşılır. Beta mikrobu için temel tanı yöntemi boğaz kültürüdür. Boğaz kültürü sadece beta mikrobu için yapılır ve kullanılan antibiyotiklerin vücutta oluşturacağı direnci ölçen test istenmez. Tanısal duyarlılığı %96 dır. Sonuç saat içerisinde çıkar. Bu nedenle klinik bulgular beta mikrobu enfeksiyonunu düşündürüyorsa hızla vücutta iltihap yapan bakterilerin testleri de kullanılabilir (Strept A test). Tanısal duyarlılığı %85 düzeyindedir. Klinik bulgular beta mikrobu ile uyumlu ve hızlı streptokok testleri pozitif ise beta mikrobu tedavisine başlanabilir. Eğer beta mikrobu klinik bulguları var ancak hızlı test negatif ise boğaz kültürü beklenmelidir. Geniz eti büyümesi için hasta değerlendirilip obstrüksiyon bulguları araştırıldıktan sonra mutlaka kulak burun boğaz hastalıkları uzmanı ile görüşülmelidir. Kulak muayenesi her vakada yapılmalıdır. Beta mikrobu tanısı için asla ASO testi istenmemelidir. Geniz ve boğaz salgısından gram boyamanın bir anlamı yoktur. CRP, lökosit değeri tanısal veya tanı değerleri bir anlam ifade etmez. 23 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 24

15 Sağlıklı Yaşam Lazer Epilasyonla Hem İstenmeyen Tüylerden, Hem de Kıl Dönmelerinden Kurtulmak Mümkün! Uzm. Dr. Canan SAVAŞ İYİGÜN Dermatoloji Uzmanı İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi nden 1995 yılında mezun olan Dr. Canan Savaş İyigün, uzmanlığını, 1999 yılında Şişli Etfal Hastanesi Dermatoloji Bölümü nde tamamladı. 10 yılı aşkın süredir Dermatolojik Lazer uygulamaları konusunda yurtiçi ve yurtdışında çok sayıda lazer uygulamaları eğitimi bulunan Uzm. Dr. Canan Savaş İyigün Hisar Intercontinental Hospital Dermatoloji Bölümü nde görev yapıyor. İstenmeyen tüyler, kadın erkek demeden herkesin bir an önce sağlıklı bir şekilde kurtulmak istediği şeylerin başında geliyor. Aslında onlardan kurtulmak hiç de zor değil. Üstelik bunu yaparken, kıl dönmelerine de veda edebilirsiniz! Estetik ve güzelliğin yanı sıra, sağlıklı olmak için de tercih edilen yöntemlerden biri olan Lazer Epilasyon hakkında merak edilenleri, Hisar Intercontinental Hospital Dermatoloji Uzmanı Dr. Canan Savaş İyigün e sorduk Lazer epilasyon nedir? Lazer epilasyon uygulamasında her hastaya, bölgeye ve cilt tipine göre seçilecek lazer sistemi, enerji, dalga boyu vb... değişir. Bu sayede kıl köklerine etki edecek ama cilde zarar vermeyecek güçte çalışılarak en kısa sürede tedavinin bitirilmesi amaçlanır. Lazer epilasyonda, lazer ışığı kıl köklerine rengini veren melanin pigmentini hedef alır. Milisaniyeler içinde cilde uygulanan lazer ışığı, cilt hücrelerine zarar vermeden geçerek kıl kökündeki renk pigmentleri tarafından emilir. Gönderilen enerji ısıya dönüşerek kıl kökünü tahrip eder, kıl kökünün kıl üretme kabiliyeti kaybolur veya kısıtlanır. Güvenli bir uygulama mıdır? Lazer epilasyon, istenmeyen tüyleri kalıcı veya uzun süreli yok etmek için günümüzde kullanılan etkili teknolojik gelişmeler arasındadır. Lazer epilasyonun bu etkisi FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından ilk defa 1997 yılında onaylanmış ve o zamandan beri tüm dünyada yaygın olarak kullanılmaktadır. Lazer Epilasyon 25 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 26

16 Lazer epilasyonun en başarılı olduğu bölgeler hangileridir? Lazer epilasyonda en etkili sonuçlar, açık renk cilt ve koyu renk kıl yapısına sahip olan kişilerde alınır. Hastaya göre değişebilmekle birlikte koltuk altı ve bacaklar daha kısa sürede sonuç alınan bölgelerdendir. Epilasyon amacı ile kullanılan lazerler nelerdir? Alexandrite, Diod, Nd Yag lazerler kullanılır ve birçok marka vardır. Ipl (Intense pulse light/yoğun atımlı ışık) sistemi, lazer olmamasına rağmen epilasyonda kullanılmaktadır. Lazerler arasında hem hekim hem hasta açısından en yaygın kullanılan Alexandrite Lazer dir. Neden birden fazla seans uygulanması gerekir? Lazer ışığı büyüme evresindeki kıl köklerini etkiler. Bütün kıl kökleri aynı zamanda büyüme evresinde olmadığından her seans sonrası %10 25 oranında azalma beklenir ve uygulamalar belli aralıklarla tekrarlanan seanslardan oluşur. Vücut bölgelerine göre seans aralıkları, seans süreleri nasıl olmalıdır? Genellikle vücut bölgelerinde lazer epilasyon seans aralıkları 6 8 hafta, yüz bölgesinde 4 6 haftadır. Tedavi, uygun cilt yapısına sahip bireylerde ortalama 5 8 seansta tamamlanır. Kılların renklerinde ve büyüme devrelerinde olan değişikliklerden ötürü lazer epilasyon seansı sayısı kişiye; hatta aynı kişide vücudun farklı bölgelerine göre değişir. Tekrarlanan seanslar sonrasında cilt ve kıl yapısının uygun olması halinde uygulama yapılan bölgedeki kılların, kadınlarda %70 90'ı, erkeklerde ise %60 80'i kalıcı olarak temizlenir. Geriye kalan kıllar ise ince, açık renkli ve kozmetik önemi az olanlardır. Seans süresi kullanılan cihazların özelliklerine göre değişmekle beraber ortalama yüz için 5 6 dakika, bacaklar için dakika sürmektedir. Uygulama sırasında acı hissedilir mi? Genel olarak çok acılı bir işlem değildir. Lastik çarpması gibi bir his duyulur. Ayrıca aşırı ısınan kıl gövdesinin çevre dokulara zarar vermesini engellemek için işlem sırasında cilt soğutulur. Kıl dönmelerini engellemede lazer epilasyonun bir rolü var mı? Kalıcı kıl kaybı olduğundan batıkları engellemede de faydalıdır. İğneli epilasyondan üstünlükleri nelerdir? İğneli epilasyona göre daha kısa sürede ve kolay uygulanır. İğneli epilasyonda her kıl kökü için ayrı işlem yapılırken lazer uygulamasında aynı anda birçok kıl kökü tahrip edilmektedir. Lazer epilasyonun yan etkileri nelerdir? Uygulama sonrasında kızarıklık ve kıl köklerinde hafif kabarıklık olabilir. Bu etki kısa sürede kaybolur. Nadiren kabuklanma, uygulama alanında açık veya koyu renk değişikliği olabilir. Epilasyon öncesinde dikkat edilmesi gerekenler: Vücutta kıl dağılımı yaş, ırk, ilaçlar, hormonal bozukluklar, vücudun bölgesel özelliklerinden etkilenir. Bu nedenle öncelikle kişi değerlendirilir, tüylenmenin nedeni araştırılır, gerektiğinde tahlil ve tetkikler yapılır. İşlemden önce cilt tipi ve kıl rengi tedaviye uygun olup olmadığı, hangi lazerin kullanılacağı ve uygun dozu belirlenir. Lazer tedavisine engel teşkil edecek bir hastalık veya ilaç kullanımı olup olmadığı değerlendirilir. Lazer epilasyon uygulanacak bölgeler güneş veya solaryumdan bronzlaşmamış; seans sırasında kişinin gerçek ten rengine yakın olmalıdır. Lazer epilasyon uygulanacak bölgelerdeki kıllara 1 ay içinde kökten alma işlemi (ağda, cımbız, epilatör, ip gibi) sarartma, boyama yapılmamış olmalıdır. Uzayan kıllar seanstan 1 2 gün önce kısaltılır. Cilt soyucu ürün (peeling) kullanılıyorsa (retinoik asit, glikolik asit gibi) 1 hafta önceden bırakılmalı ve işlem öncesi uzmana bilgi verilmelidir. Lazer uygulaması yapılacak bölge temiz olmalı cilt üzerinde makyaj malzemesi, deodorant gibi kalıntılar bulunmamalıdır. Lazer epilasyon sırasında ve sonrasında dikkat edilmesi gerekenler: Uygulama sırasında mutlaka koruyucu gözlük kullanılmalıdır. Uygulama sonrası çok sıcak duş alınmamalı; epilasyon yapılan bölge tahriş edilmemelidir. 1 ay kadar güneşten korunulmalı; solaryuma girilmemelidir. İşlem yapılan kıllar 1 3 haftada dökülür. Seans aralarında çıkan tüyler jilet, makas gibi yöntemlerle kısaltılabilir. 27 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 28

17 1990 yılında Çukurova Tıp Fakültesi nden mezun olan Mehmet Soy, uzmanlığını 1995 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Bölümü nde; yan dal uzmanlığını 1998 yılında Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji-İmmünoloji Bilim Dalı nda yaptı. Doçentliğini 2002 yılında Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Romatoloji Bilim Dalı nda; profesörlüğünü ise 2007 yılında Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ve Romatoloji Bilim Dalı nda tamamladı. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi nde Hastane Başhekimliği, İç Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanlığı, Romatoloji Bilim Dalı Başkanlığı görevlerini yürüttü. İnflamatuar ve noninflamatuar romatizmal hastalıklar ve romatizmal hastalıklarda ateroskleroza eğilim mesleki ilgi alanları arasında yer almaktadır. Prof. Dr. Mehmet Soy Hisar Intercontinental Hospital da İç Hastalıkları Bölüm Başkanı olarak görev yapıyor. Prof. Dr. Mehmet SOY İç Hastalıkları ve Romatoloji Uzmanı İç Hastalıkları Bölüm Başkanı Bu yıl kesinlikle sağlığıma önem vereceğim, çünkü hayatımı seviyorum diyorsanız; check up sizin için uygun sağlık taraması seçeneklerinden biri olabilir. Check-Up Dosya Özellikle yeni yıla yenilenerek girmeye niyetlenmiş; bu yıl daha zayıf olacağım, bu yıl daha başarılı olacağım gibi sözler verip daha yılın ilk aylarında bu sözlerinizi tutamıyor olabilirsiniz. Ancak bu yıl kesinlikle sağlığıma önem vereceğim, çünkü hayatımı ve yaşamayı seviyorum diyorsanız check up sizin için uygun bir sağlık araştırması seçeneği olabilir. Çok kısa bir zaman ayırarak yaptırabileceğiniz bu uygulama ile sağlığınızın durumunu, başlangıç aşamasında olan hastalıklarınızı öğrenebilir; erken teşhisle zamanında tedavi olabilir ve bundan sonra tutabileceğiniz sözler vermeye devam edebilirsiniz. Dünya değişiyor, ekolojik denge bozuluyor. Buzulların erimeye başlamasıyla birlikte pek çok canlı yeryüzünden silinmeye başladı. Belki de gelecekte çocuklarımız bizim gördüklerimizi göremeyecek, bizim yediklerimizi yiyemeyecek, yaşadığımız doğal çevreye sahip olamayacak. Yaşadıklarımızı anlattığımızda bunlar onlara masal gibi gelecek. Bozulan ekolojik dengeyle birlikte görülen hastalıklar da değişim gösteriyor. Günümüz yaşam şartları, stresli çalışma ortamları, çevre faktörleri, refah düzeyinin artmasıyla değişen beslenme alışkanlıkları, kanser, koroner kalp hastalığı, hipertansiyon, diyabet, böbrek hastalıkları, beyin kanaması gibi komplikasyonlarla seyreden veya ölümcül olabilen hastalıkların görülme sıklığını artırdı. Böyle bir dönemde bu hastalıklarla savaşmanın altın kurallarından biri de erken teşhis. Erken teşhisin en büyük yardımcısı ise yılın belli dönemlerinde yaptırabileceğiniz check up lar Sağlık en değerli hazinemiz. Bu bilince ne yazık ki sağlığımızla ilgili sıkıntı yaşamaya başladığımızda sahip oluyoruz. Ancak sağlıklı her bireyin hastalanmadan yılda en az bir kez check up yaptırması gerekiyor. Özellikle çocukluk dönemi sağlıklı bir geleceğin temellerinin atıldığı dönem olduğu için; bu dönemde yapılan taramalar, ileri yaşlarda belirti vererek organ hasarlarına neden olabilecek hastalıkları erken teşhis etmek için çok önemli bir adım. Anemi, parazit ve enfeksiyon hastalıkları, obezite, görme ve işitme kusurları, diş sağlığı ve bakımı gibi konularda yapılabilecek tetkikler ve muayenelerle hem çocuklarınızın sağlıklı gelişimini takip etmiş hem de onları bu konuda bilinçlendirmiş olursunuz. Çocuk yaş gruplarına ait check up panellerinin yanı sıra yaş, cinsiyet, aile öyküsü ve risk faktörlerine göre çeşitli programlar, kişisel ihtiyaçlara yönelik bireysel taramalar da mevcuttur. 29 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 30

18 Neden Check Up? Herhangi bir hastalığı ve yakınması olmayan kişilerin bile en az bir defa 20 li yaşlarda kolesterol, kan şekeri ve kan basıncı değerlerini ölçtürmesi gerekir. Eğer değerler normal çıkarsa 30 yaşına kadar 5 yılda bir, yaş aralığında 3 yılda bir, 40 yaşından sonra ise risk durumuna göre 1 3 yıllık periyotlarla yapılması gerekir. Check up programlarında kanserler için kişinin yaş ve cinsine uygun olarak dizi screen testleri bulunmaktadır. Herhangi bir kanser belirtisi olmadan kişide kanseri araştıran screen testleri hayat kurtarıcı olabilmektedir. Örneğin kolon kanserinin erken tanısı için ABD Ulusal Kanser Enstitüsü 50 yaşından sonra her yıl dışkıda gizli kan ve 5 yılda bir kolonoskopi önermektedir. Ailesinde erken yaşlarda kolon kanseri olanlarda bu incelemeler 35 yaşından itibaren önerilir. Kolonoskopi işleminde sadece kanser değil kanserin öncüsü olabilen polipler de saptanabilir ve işlem sırasında poliplerin çıkarılması işlemi de yapılarak tedavi edilebilir yaşları arasındaysanız, özgeçmiş ve soy geçmişinize bağlı olarak bir ya da iki yılda bir; 50 yaş üzerindeyseniz her yıl düzenli olarak mamografi çektirmelisiniz. Yaşla birlikte önemi artan; özellikle 50 yaş üzeri erkeklerde kalp damar hastalıkları, akciğer, prostat ve kolon kanseri, bayanlarda menopoz şikayetleri ve kemik erimesi, kalp damar hastalıkları, meme ve rahim kanseri gibi problemleri teşhis etmek üzere içeriği genişletilmiş yıllık check up programları uygulanır. Ortaya çıkan riskli durumlar için kontroller daha kısa aralıklarla önerilir. Hastanemizin check up programlarının içeriğinde hastanın yaş ve klinik özelliklerine göre; hekim muayeneleri, hematolojik tetkikler, kalp risk faktörlerinin araştırılması, metabolizma, karaciğer ve böbrek fonksiyon testleri ve kan elektrolitlerini içeren biyokimya tetkikleri, hormon tetkikleri, enfeksiyon araştırması, radyolojik tetkikler, endoskopik muayeneler ve kanser tarama testleri yer almaktadır. Hastanın yaş, cinsiyet ve klinik özelliklerine göre Check up hizmetinde kullanılan üniteler: Biyokimya, Hematoloji ve Mikrobiyoloji Laboratuvarları, Konvansiyonel Radyografi, Konvansiyonel ve Doppler Ultrasonografi, Bilgisayarlı Tomografi, Manyetik Rezonans Görüntüleme, Nükleer Tıp, Mamografi, Kemik Yoğunluğu Ölçümü, Standart Elektrokardiyografi, Eforlu EKG ve Ekokardiyografi, Nükleer Kardiyoloji, Koroner BT Anjiyografi, Özofagoskopi, Gastroskopi, Duodenoskopi, Sigmiodoskopi, Kolonoskopi, Solunum Fonksiyon Testi, Odyometri, Patolojik İnceleme. Check up taramaları profesyonel bir sağlık ekibi tarafından laboratuvar ve görüntüleme olanaklarından yararlanılarak gerçekleştirilir. Önlem almanın tedavi etmekten daha kolay olduğu prensibine dayanan check up, yaşam kalitesini artırmayı hedefleyen önemli yatırımlardan biridir.. 5 soruda Check up Check up nedir? Check up, herhangi bir kişinin sağlık durumu, genetik ve çevresel faktörlere göre taşıdığı riskleri göz önünde bulundurarak yaşı ve cinsiyetine göre, çeşitli test ve radyolojik görüntülemelerle yapılan detaylı bir incelemedir. Özellikle bir şikayeti olmayan sağlıklı bireylerde gizli biçimde var olabilecek hastalıkların, önlenebilir sağlık sorunlarının ortaya çıkmasını engellemeye ve erken tanı koymaya, hatta genel sağlık durumunun daha da iyileştirilmesine yönelik periyodik bir muayenedir. Neden yapılır? Günümüz tıbbı, hastalıklar ortaya çıkmadan önce gerekli önlemleri alarak, sağlıklı kalmamızı amaçlar. Çünkü her hastalığın önlenmesi, tedavisinden çok daha kolay ve ekonomiktir. Bu nedenle şikayeti olmayan kişilerde yapılacak muayene ve tetkiklerle, henüz gizli olan problemler tespit edilerek, hastalıkları önleyici tedbirler alınabilir veya erken teşhis ile hastalıkların ilerlemesi engellenebilir. Bu kontrollerin belirli aralıklarla tekrarı da gerekir. Özellikle risk grubunda olanlar daha kısa aralıklarla check up yaptırmalıdır. Hangi hastalıklar Check up ile erken teşhis edilebilir? Yaşa göre tetkik programları değişmekle birlikte genel olarak Kolesterol (kandaki yağ), Diyabet, Hipertansiyon, Kalp ve kapak hastalıkları, Akciğer hastalıkları, Böbrek hastalıkları, Bulaşıcı hepatit virüsüne bağlı karaciğer hastalıkları, Akciğer kanseri, Kalın barsak kanseri Karaciğer kanseri Pankreas kanseri Mesane kanseri Erkeklerde prostat, Kadınlarda meme, rahim ve rahim ağzı kanserleri, Kemik erimesi Bazı kan hastalıkları bu tür check up programlarıyla tespit edilebilir. Check up nasıl yapılmalıdır? Check up sadece tetkiklerden oluşan bir inceleme değildir. Bu tetkikler öncesi yapılacak uzman doktor muayenelerinde kişinin şikayeti, hikayesi, özgeçmişi, soy geçmişi, alışkanlıkları ve varsa kullandığı ilaçlara özgü alınacak bilgiler, kişiye özel tetkiklerin eklenmesini sağlayarak en güvenilir sonuca varılmasını amaçlar. Bu nedenle check up programlarının mutlaka uzman hekimler tarafından yapılması ve değerlendirilmesi gereklidir. Check up için hastaneye gelirken neler yapılmalıdır? Hamileyseniz veya kuşkularınız varsa bu durumu işlemlere başlamadan önce mutlaka doktorunuza bildiriniz. Daha önceden yapılmış testler veya tetkik sonuçlarınız varsa onları da beraberinizde getiriniz. Mutlaka önceden randevu alınız ve randevunuza hiçbir şey yemeden, içmeden geliniz (8 12 saatlik bir açlık süresi gereklidir). Rahat bir kıyafetle geliniz. Sürekli kullandığınız ilaçlarınız varsa mutlaka Checkup doktorunuza iletiniz. Bayanların mümkünse adet dönemi dışında kalan günleri tercih etmeleri gerekir. 31 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 32

19 Dosya Doç. Dr. Yılmaz BİLSEL Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi nden 1992 yılında mezun olan Yılmaz Bilsel, Genel Cerrahi ihtisasını İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi nde tamamladı yılında Doçentlik unvanı alan Dr. Bilsel, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD B servisi ve Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi nde 3. Cerrahi Kliniklerinde uzun süre çalıştı. Aynı zamanda; Clarenville Memorial Hospital - Kanada, Indianapolis Methodist Hospital ABD, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Gastroenterolojik Cerrahi ve Endoskopi Ünitesi, İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi ERCP ünitesi nde de çalışmalarda bulundu. Gastrointestinal Sistem Cerrahisi, GİS Endoskopisi ve ERCP, Laparoskopik Cerrahi ve Onkolojik Cerrahi alanlarıyla özel olarak ilgilenen Doç. Dr. Yılmaz Bilsel, Hisar Intercontinental Hospital Genel Cerrahi Bölümü nde Onkolojik ve Laparoskopik Cerrahi konusunda Genel Cerrahi ekibimizin başında görev yapıyor. Vücudumuzun Şeker Kontrolörü Pankreas, Kanser Olursa! Geçtiğimiz aylarda bilgisayar ve eğlence dünyasının vizyon sahibi ve yaratıcı dehası, Apple ın CEO su Steve Jobs u kaybettik. Yeryüzünde birçok kişi onu pankreas kanseri sayesinde tanıdı. Ya da tam tersi oldu, pankreas kanseri onun sayesinde yeniden gündeme oturdu. Kamuoyunun yakından tanıdığı Venezuella Devlet Başkanı Hugo Chavez de pankreas kanserine yakalanan ünlü simalar arasında bulunuyor. Yaşadığımız dünyayı değiştirme iddiasında olan bu iki ünlünün, kötü kaderleri haricinde, belki de tek ortak noktaları her ikisinin de deneysel tedavilere katılmak isteği oldu. Jobs Amerika nın seçkin kliniklerinde derdine çare aradı ancak savaşı kaybetti. Chavez ise Küba ve Brezilya da tedavi olanaklarını sonuna kadar kullanmaya devam ediyor. Karnın arkasına gizlenmiş bir organ olan pankreasın sinsice yayılan kanserini Hisar Intercontinental Hospital Genel Cerrahi Uzmanı Steve Jobs Doç. Dr. Yılmaz Bilsel le konuştuk Çok zengin lenf ve sinir ağlarına sahip olan ve bulunduğu yer itibariyle de zor belirti veren pankreas kanseri, erken dönemde yakalanması oldukça zor olan bir kanser türüdür. Midenin arkasında enlemesine yerleşmiş sünger kıvamında bir organdır. Baş kısmı oniki parmak barsağıyla, kuyruk kısmı ise dalakla komşudur. Çeşitli hormonlar ve enzimler salgılamakla yükümlü olan pankreas, salgıladığı İnsülin ve Glukagon hormonları ile kan şekerini düzenler. Bu iki hormon düzgün çalışmazsa diyabet yani şeker hastalığı gelişir. Ayrıca pankreas salgıladığı enzimlerle de yağ, protein ve karbonhidrat sindirimine yardımcı olur. Pankreas Kanseri 33 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 34

20 Pankreas Kanserinde Risk Faktörleri Pankreas kanserinin nasıl geliştiği henüz bilinmese de diyabetik hastalarda veya kronik pankreatiti (uzun süreli pankreas iltihabı) olan kişilerde daha sık görüldüğünü söylemek mümkündür. Sigara içiyor olmak bu hastalıkta diğer kanser türlerinde olduğu gibi önemli bir risk faktörüdür. Daha çok 50 yaşından sonra görülür. Kadınlarda erkeklere oranla biraz daha sık rastlanır. Vakaların küçük bir kısmı aileden genetik yolla geçebilmektedir. Belirtileri nelerdir? Pankreastaki bir tümör başlangıçta hiç belirti vermeyebilir. Bu nedenle hastaların birçoğunda pankreas kanseri ilk tespit edildiği anda genellikle ilerlemiş durumdadır. Erken bulguları arasında; koyu renkli idrar, yorgunluk halsizlik, sarılık (önce gözün beyaz kısmında Pankreas görüntüsü başlar sonra tüm cilde yayılır), iştah ve kilo kaybı, bulantıkusma veya karnın üst kısmında arkaya, sırta doğru vuran ağrı sayılabilir. Bunların dışında ishal veya hazımsızlığa da rastlanabilir. Kanser tanısı nasıl konulur? Tümörün pankreastaki yerleşimine göre belirtiler farklı olabilir. Pankreas başındaki tümörler daha çok sarılık ile kendini gösterirken, gövde ve kuyruk tümörleri daha sıklıkla kilo kaybı ve ağrı ile ortaya çıkarlar. Tanıda ultrasonografi, karın tomografisi veya MR kullanılır. Tümör belirteçlerinden CEA ve CA 19 9 değerleri yükselmiş olabilir. Bazen kesin tanı için iğne biyopsisi ile şüpheli lezyondan örnek almak gerekir. Fakat kimi zaman tanı o kadar belirgindir ki ameliyat kararı biyopsi alınmaksızın da verilebilir. Pankreas Kanserinde Tedavi Yöntemleri Eğer kanser çok ileri bir safhada değilse tek tedavi yöntemi cerrahidir. Pankreas başı tümörleri için pankreatikoduodenektomi yani Whipple Ameliyatı yapılır. Bu girişimde midenin uç kısmı, ana safra kanalı, safra kesesi, oniki parmak barsağının tamamı ve pankreasın baş kısmı alınır. Zor ve uzun bir ameliyattır. Gövde ve kuyruk tümörleri içinse dalakla beraber pankreasın sorunlu kısmının alınması yeterli olur. Nispeten daha kolay bir müdahaledir. Eğer hastanın genel durumu çok kötü veya sarılığı çok ileri bir safhada ise, zaman kazanmak açısından, bazen ERCP (anestezi verilmeden, endoskopla ağızdan girilerek yapılan bir işlem) ile ana safra kanalına stent konarak hastanın sarılığının bir miktar azalması amaçlanır. Kimi zaman ameliyat edilemeyecek kadar ileri vakalarda kalıcı stentler yerleştirildiği de olur. Tümör çıkarılamayacak durumdaysa radyoterapi ve kemoterapi denenebilir. Eğer kanser başka organlara da sıçramışsa sadece kemoterapi uygulanır. Cerrahi uygulanan hastalar ameliyattan fayda görür. Ancak ne yazık ki hastaların % inin tanı anında hastalığı ilerlemiş bir safhadadır. Ameliyat olan hastalara ameliyat sonrası dönemde, hastalıklarının evresine göre kemoterapi veya radyoterapi de verilir. Pankreas Kanserinden Korunma Yolları Doğrudan bir korunma yolu ve kesin bir önlem olmamakla birlikte sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek çok önemlidir. Öncelikle eğer sigara içiyorsanız, sigarayı mutlaka bırakın. Beslenmenizde meyve, sebze ve tahıla ağırlık verin. Pankreas tümör hücresinin elektron mikroskobunda görüntüsü Düzenli bir şekilde egzersiz yapın. 35 HOSPITAL Ocak, Şubat, Mart 2012 Ocak, Şubat, Mart 2012 HOSPITAL 36

Saç Ekimi BR.HLİ.050

Saç Ekimi BR.HLİ.050 Saç Ekimi Saçlarınızda ciddi bir azalma mı söz konusu? Saçlı bölgenin giderek azaldığını hissetmenizin yanı sıra çevrenizde de fark edilmeye mi başlandı? Bazıları dalga mı geçiyor? Hiç canınızı sıkmayın.

Detaylı

Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri...

Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri... Kanser Nedir? Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri... Kanser, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birisi. Sık görülmesi ve öldürücülüğünün yüksek olması nedeniyle de bir halk

Detaylı

AKCİĞER KANSERİ. Doç.Dr.Filiz Koşar

AKCİĞER KANSERİ. Doç.Dr.Filiz Koşar AKCİĞER KANSERİ Doç.Dr.Filiz Koşar Akciğer Kanseri Nedir? Kanserler genellikle ilk ortaya çıktığı dokuya göre adlandırılır. Akciğer kanseri ilk önce akciğerde başlar Akciğerler göğüs boşluğumuzun büyük

Detaylı

AKCİĞER KANSERİ AKCİĞER KANSERİNE NEDEN OLAN FAKTÖRLER

AKCİĞER KANSERİ AKCİĞER KANSERİNE NEDEN OLAN FAKTÖRLER AKCİĞER KANSERİ Akciğer kanseri; akciğerlerde anormal hücrelerin kontrolsüz olarak çoğalması sonucu ortaya çıkar. Kanser hücreleri akciğerlere, komşu dokulara veya vücudun diğer bölgelerine yayılabilir.

Detaylı

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler MEME KANSERİ Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler KANSER NEDİR? Hücrelerin kontrolsüz olarak sürekli çoğalmaları sonucu yakındaki ve uzaktaki başka organlara yayılarak kötü klinik

Detaylı

Saç Ekimi. hair implant. dünyanın saçını ekiyoruz

Saç Ekimi. hair implant. dünyanın saçını ekiyoruz Saç Ekimi dünyanın saçını ekiyoruz Beslenmenizden mevsim değişikliklerine pek çok faktör saçlarınızı etkileyebilir ve dökülmelerine sebep olabilir. Ciddi olmayan düzeyde saç dökülmesi problemi yaşıyorsanız

Detaylı

ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM

ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM 9.11.2015 ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM Konular Doğum öncesi gelişim aşamaları Zigot Doğum öncesi çevresel etkiler Teratojenler Doğum Öncesi G elişim Anneyle ilgili diğer faktörler Öğr. Gör. C an ÜNVERDİ Zigot

Detaylı

Sperm Bozuklukları Sperm Testi: Sperm testi nasıl yapılır, gerekli koşullar nelerdir?

Sperm Bozuklukları Sperm Testi: Sperm testi nasıl yapılır, gerekli koşullar nelerdir? Sperm Bozuklukları Sperm Bozuklukları Çocuk sahibi olamayan çiftlerin yaklaşık yarısında neden erkeğe bağlı olabilir. Dünya Sağlık Örgütü nün yaptığı araştırmalar doğrultusunda dünya genelinde erkeklerde

Detaylı

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI D.P.Ü. KÜTAHYA EVLİYA ÇELEBİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR PROF. DR. AHMET HAKAN VURAL OP. DR. GÜLEN SEZER ALPTEKİN ERKUL OP. DR. SİNAN ERKUL

Detaylı

LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR!

LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR! LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR! Lenfödem, lenf sıvısının dolaşımındaki yetersizlik yüzünden dokular arasında proteinden zengin sıvı birikimine bağlı olarak şişlik ve ilerleyen

Detaylı

EKLEM HASTALIKLARI. Romatizmal Eklem Hastalığı

EKLEM HASTALIKLARI. Romatizmal Eklem Hastalığı EKLEM HASTALIKLARI Ellerimiz, kollarımız, boynumuz, ayaklarımız gibi yürümemizi, hareket etmemizi ya da bir cismi tutmamızı sağlayan tüm fonksiyonlarımız eklemlerimiz sayesinde görevlerini yerine getirmektedir.

Detaylı

PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ

PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ PROSTAT BÜYÜMESİ Prostat her erkekte doğumdan itibaren bulunan, idrar torbasının hemen altında yer alan bir organdır. Yaklaşık 20 gr ağırlığındadır ve idrar torbasındaki idrarı

Detaylı

Vücutta dolaşan akkan sistemidir. Bağışıklığımızı sağlayan hücreler bu sistemle vücuda dağılır.

Vücutta dolaşan akkan sistemidir. Bağışıklığımızı sağlayan hücreler bu sistemle vücuda dağılır. HODGKIN LENFOMA HODGKIN LENFOMA NEDİR? Hodgkin lenfoma, lenf sisteminin kötü huylu bir hastalığıdır. Lenf sisteminde genç lenf hücreleri (Hodgkin ve Reed- Sternberg hücreleri) çoğalır ve vücuttaki lenf

Detaylı

Omurga-Omurilik Cerrahisi

Omurga-Omurilik Cerrahisi Omurga-Omurilik Cerrahisi BR.HLİ.017 Omurga cerrahisi, omurilik ve sinir kökleri ile bu hassas sinir dokusunu saran/koruyan omurga üzerinde yapılan ameliyatları ve çeşitli girişimleri içerir. Omurga ve

Detaylı

Endometriozis. (Çikolata kisti)

Endometriozis. (Çikolata kisti) Endometriozis (Çikolata kisti) Bugün Neler Konuşacağız? Endometriozis Nedir? Belirtileri Nelerdir? Ne Sıklıkta Görülür? Hangi Sorunlara Neden Olur? Nasıl Tanı Konur? Nasıl Tedavi Edilir? Endometriozis

Detaylı

Tüp Bebek Merkezi her şey bebek için

Tüp Bebek Merkezi her şey bebek için Tüp Bebek Merkezi her şey bebek için Yeni bir hayata dair minik bir ses, kocaman bir umut. Medicana International İstanbul Hastanesi Tüp Bebek Merkezi deneyimli uzman kadrosu ve son teknoloji ürünü tıbbi

Detaylı

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI VEREM (TÜBERKÜLOZ) NEDİR? Verem hastalığı; verem mikrobunun solunum yolu ile alınmasıyla oluşan bulaşıcı bir

Detaylı

Tekrarlayan Gebelik Kayıpları

Tekrarlayan Gebelik Kayıpları Tekrarlayan Gebelik Kayıpları Tekrarlayan gebelik kaybı, üç ve daha fazla gebeliğin 20. gebelik haftasından önce düşükle sonlanması olarak tanımlanır. Kadınların %10-20'sinde 1 kez düşük görülebilir. Yani

Detaylı

Ankilozan Spondilit BR.HLİ.065

Ankilozan Spondilit BR.HLİ.065 Gençlerde Bel Ağrısına Dikkat! Bel ağrısı tüm dünyada oldukça yaygın bir problem olup zaman içinde daha sık görülmektedir. Erişkin toplumun en az %10'unda çeşitli nedenlerle gelişen kronik bel ağrıları

Detaylı

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı. VEREM HASTALIĞI ve VEREM HAFTASI

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı. VEREM HASTALIĞI ve VEREM HAFTASI T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI ve VEREM HAFTASI VEREM EĞİTİM VE PROPAGANDA HAFTASI Geleneksel olarak her yıl Ocak ayının ilk Pazar gününden

Detaylı

Sigaranın Vücudumuza Zararları

Sigaranın Vücudumuza Zararları Sigaranın Vücudumuza Zararları Sigaranın vücudumuza olan zararları ve sigarayı bıraktıktan sonra vücudumuzdaki değişimler burada anlatılmaktadır. Sırt ve Bel Ağrısı: Sigara içmek bel ile ilgili hastalıkların

Detaylı

Hisar Intercontinental Hospital

Hisar Intercontinental Hospital Varisler BR.HLİ.92 Venöz Hastalıklar (Toplardamarlar) Varis Hastalığı: Bacaklarımızda kirli kanı yukarı taşımak üzere görev alan iki ana ven sistemi bulunur. Yüzeyel ve derin ven sistemi olarak adlandırılan

Detaylı

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı çeken sigara vücuda birçok zarar vermekte ve uzun süre

Detaylı

Beyin Omurilik ve Sinir Tümörlerinin Cerrahisi. (Nöro-Onkolojik Cerrahi)

Beyin Omurilik ve Sinir Tümörlerinin Cerrahisi. (Nöro-Onkolojik Cerrahi) Beyin Omurilik ve Sinir Tümörlerinin Cerrahisi (Nöro-Onkolojik Cerrahi) BR.HLİ.018 Sinir sisteminin (Beyin, omurilik ve sinirlerin) tümörleri, sinir dokusunda bulunan çeşitli hücrelerden kaynaklanan ya

Detaylı

Neden Çankaya Ortopedi?

Neden Çankaya Ortopedi? Neden Çankaya Ortopedi? www.cankayaortopedi.com Tedaviniz ortopedinin alt dallarında uzmanlaşmış bir ekip tarafından bilimselliği kanıtlanmış yöntemlerle yapılır Artroskopi ve Spor Yaralanmaları Artroplasti

Detaylı

MEME KANSERİ VE KENDİ KENDİNE MEME MUAYENESİ İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ 2009

MEME KANSERİ VE KENDİ KENDİNE MEME MUAYENESİ İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ 2009 MEME KANSERİ VE KENDİ KENDİNE MEME MUAYENESİ İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ 2009 KANSER NEDİR? Kanser; Hücrelerin kontrolsüz olarak sürekli çoğalmaları sonucu yakındaki ve uzaktaki başka organlara yayılarak

Detaylı

21.12.2015 Pazartesi İzmir Basın Gündemi

21.12.2015 Pazartesi İzmir Basın Gündemi 21.12.2015 Pazartesi İzmir Basın Gündemi MANİSA HABER Soğuklarla birlikte sinüzit vakalarında artış yaşanıyor Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ercan Pınar, havaların

Detaylı

TÜTÜN ÜRÜNLERİNİN ZARARLARI PASİF ETKİLENİM

TÜTÜN ÜRÜNLERİNİN ZARARLARI PASİF ETKİLENİM TÜTÜN ÜRÜNLERİNİN ZARARLARI VE PASİF ETKİLENİM TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ Başlıca tütün ürünleri nelerdir? SİGARA ELEKTRONİK SİGARA PİPO PURO NARGİLE ESRAR

Detaylı

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI VE VEREM HAFTASI

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI VE VEREM HAFTASI T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI VE VEREM HAFTASI VEREM EĞİTİM VE PROPAGANDA HAFTASI Geleneksel olarak her yıl Ocak ayının ilk Pazar gününden

Detaylı

Türkiye'de Yıllara Göre Yeni Verem Hasta Sayıları. 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1995 2000 2005 2007 Yıllar

Türkiye'de Yıllara Göre Yeni Verem Hasta Sayıları. 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1995 2000 2005 2007 Yıllar Verem Haftası etkinlikleri çerçevesinde Akkuş İlçe Sağlık Grup Başkanımız Dr. Mustafa AKDOĞAN 18/01/2010 tarihinde ilçemizde çalışan din adamları ve halka yönelik verem hastalığı ile ilgili çeşitli bilgiler

Detaylı

For Sifa University Hospital Saç Ekimi Ünitesi

For Sifa University Hospital Saç Ekimi Ünitesi For Sifa University Hospital Saç Ekimi Ünitesi www.sifa.edu.tr FUE SAÇ EKİMİ Saç ekimi, çeşitli nedenlerle saç açıklığı ya da seyrekliği oluşmuş alanlara, kişinin kendi saç köklerinin nakledilerek saçsız

Detaylı

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Beyin Tümörleri Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Sizde mi Diş Sıkıyorsunuz? Diş sıkma ve gıcırdatma, gece ve/veya gündüz oluşabilen istemsiz bir aktivitedir.

Detaylı

Hepatit B ile Yaşamak

Hepatit B ile Yaşamak Hepatit B ile Yaşamak NEDİR? Hepatit B, karaciğerin iltihaplanmasına sebep olan, kan yolu ve cinsel ilişkiyle bulaşan bir virüs hastalığıdır. Zaman içerisinde karaciğer hasarlarına ve karaciğer kanseri

Detaylı

KANSER TANIMA VE KORUNMA

KANSER TANIMA VE KORUNMA KANSER TANIMA VE KORUNMA Uzm. Dr Dilek Leyla MAMÇU Sunum İçeriği Genel Bilgiler Dünyada ve Ülkemizdeki son durum Kanser nasıl oluşuyor Risk faktörleri neler Tedavi seçenekleri Önleme mümkün mü Sorular/

Detaylı

HODGKIN DIŞI LENFOMA

HODGKIN DIŞI LENFOMA HODGKIN DIŞI LENFOMA HODGKIN DIŞI LENFOMA NEDİR? Hodgkin dışı lenfoma (HDL) veya Non-Hodgkin lenfoma (NHL), vücudun savunma sistemini sağlayan lenf bezlerinden kaynaklanan kötü huylu bir hastalıktır. Lenf

Detaylı

BİRİNCİL KEMİK KANSERİ

BİRİNCİL KEMİK KANSERİ BİRİNCİL KEMİK KANSERİ KONDROSARKOM (KS) PROF. DR. LEVENT ERALP Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı İÇİNDEKİLER Kondrosarkom Nedir? KS dan kimler etkilenir? Bulgular nelerdir? KS tipleri nelerdir? Risk faktörleri

Detaylı

MENİSKÜS ZEDELENMELERİ

MENİSKÜS ZEDELENMELERİ MENİSKÜS ZEDELENMELERİ Diz eklemi uyluk (femur) ve kaval (tibia) kemikleri arasında kusursuz bir uyum içinde çalışır. Bu uyumun sağlanmasında, diz içerisinde yer alan menisküs denilen yarım ay şeklindeki

Detaylı

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ MENOPOZ DÖNEMİ BU EĞİTİMDE NELER PAYLAŞACAĞIZ? Menopoz nedir?

Detaylı

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011 Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri Sena Aydın 0341110011 PATOFİZYOLOJİ Fizyoloji, hücre ve organların normal işleyişini incelerken patoloji ise bunların normalden sapmasını

Detaylı

B unl a r ı B i l i yor mus unuz? MİTOZ. Canlının en küçük yapı biriminin hücre olduğunu 6. sınıfta öğrenmiştik. Hücreler; hücre zarı,

B unl a r ı B i l i yor mus unuz? MİTOZ. Canlının en küçük yapı biriminin hücre olduğunu 6. sınıfta öğrenmiştik. Hücreler; hücre zarı, MİTOZ Canlının en küçük yapı biriminin hücre olduğunu 6. sınıfta öğrenmiştik. Hücreler; hücre zarı, sitoplazma ve çekirdekten meydana gelmiştir. Hücreler büyüme ve gelişme sonucunda belli bir olgunluğa

Detaylı

Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır.

Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır. Bölüm 9 Astım ve Gebelik Astım ve Gebelik Dr. Metin KEREN ve Dr. Ferda Öner ERKEKOL Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır. Erişkinlerde astım görülme

Detaylı

9. Sigarayı bırakma zamanı

9. Sigarayı bırakma zamanı 9. Sigarayı bırakma zamanı 1 9. Sigarayı bırakma zamanı Dünyada 8 saniyede 1 can alan, yılda 4 milyon kişinin ölümüne neden olan, dünyada her 10 erişkinden birinin ölüm nedeni sayılan sigarayı bırakmak

Detaylı

LENFATİK VE İMMÜN SİSTEM HANGİ ORGANLARDAN OLUŞUR?

LENFATİK VE İMMÜN SİSTEM HANGİ ORGANLARDAN OLUŞUR? LENFOMA NEDİR? Lenfoma, diğer grup onkolojik hastalıklar içinde yaşamın uzatılması ve daha kaliteli yaşam sağlanması ve hastaların kurtarılmaları açısından daha fazla başarı elde edilmiş bir hastalıktır.

Detaylı

Kan Kanserleri (Lösemiler)

Kan Kanserleri (Lösemiler) Lösemi Nedir? Lösemi bir kanser türüdür. Kanser, sayısı 100'den fazla olan bir hastalık grubunun ortak adıdır. Kanserde iki önemli özellik bulunur. İlk önce bedendeki bazı hücreler anormalleşir. İkinci

Detaylı

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri Kansızlık (anemi) kandaki hemoglobin miktarının yaş ve cinsiyete göre kabul edilen değerlerin altında olmasıdır. Bu değerler erişkin erkeklerde 13.5 g/dl, kadınlarda 12 g/dl nin altı kabul edilir. Kansızlığın

Detaylı

BEL AĞRISI. Dahili Servisler

BEL AĞRISI. Dahili Servisler BEL AĞRISI Dahili Servisler İnsan omurgası vücut ağırlığını taşımak, hareketine izin vermek ve spinal kolonu korumak için dizayn edilmiştir. Omurga kolonu, birbiri üzerine dizilmiş olan 24 ayrı omur adı

Detaylı

Meme Sağlığı Merkezi

Meme Sağlığı Merkezi Meme Sağlığı Merkezi BR.HLİ.100 Sevgili Hanımlar, Meme, sağlıklı neslin devamı için elzem bir organdır. Cinsel gücüyle ve süt yapma yetisiyle bu görevini yerine getirir. Biz kadınlar memelerimiz ile gurur

Detaylı

Artroskopi, ortopedik cerrahların eklem içini görerek tanı koydukları ve gerektiğinde

Artroskopi, ortopedik cerrahların eklem içini görerek tanı koydukları ve gerektiğinde Artroskopi nedir? Artroskopi, ortopedik cerrahların eklem içini görerek tanı koydukları ve gerektiğinde çeşitli tedavileri uyguladıkları bir cerrahi prosedürdür. Artroskopi sözcüğü latince arthro (eklem)

Detaylı

MEME KANSERİ Erken tanı konulduğunda şifa şansı son derece yüksek bir kanser türüdür.

MEME KANSERİ Erken tanı konulduğunda şifa şansı son derece yüksek bir kanser türüdür. MEME KANSERİ { Erken tanı konulduğunda şifa şansı son derece yüksek bir kanser türüdür. Meme Kanserinde Erken Tanı İçin Ne Yapılmalı? 20 yaşından sonra tüm kadınlar ayda bir kez memenin yumuşak olduğu

Detaylı

AYDINLATILMIŞ HASTA ONAM FORMU

AYDINLATILMIŞ HASTA ONAM FORMU AYDINLATILMIŞ HASTA ONAM FORMU Anabilim Dalı / Klinik Adı: Hastanın Adı, Soyadı: Baba adı: Doğum tarihi: Ana adı: TC Kimlik No: Planlanan girişimin adı: MİRİNGOTOMİ (Kulak zarının çizilmesi) veya VENTİLASYON

Detaylı

İnfluenza virüsünün yol açtığı hastalıkların ve ölümlerin çoğu yıllık grip aşıları ile önlenebiliyor.

İnfluenza virüsünün yol açtığı hastalıkların ve ölümlerin çoğu yıllık grip aşıları ile önlenebiliyor. Her yıl milyonlarca kişiyi etkileyen bir solunum yolu enfeksiyonu olan grip, hastaneye yatışı gerektirecek kadar ağır hastalık tablolarına neden olabiliyor. Grip ve sonrasında gelişen akciğer enfeksiyonları

Detaylı

Bakteriler, virüsler, parazitler, mantarlar gibi pek çok patojen hastalığın oluşmasına neden olur.

Bakteriler, virüsler, parazitler, mantarlar gibi pek çok patojen hastalığın oluşmasına neden olur. Dr.Armağan HAZAR ZATÜRRE (PNÖMONİ) Zatürre yada tıbbi tanımla pnömoni nedir? Halk arasında zatürre olarak bilinmekte olan hastalık akciğer dokusunun iltihaplanmasıdır. Tedavi edilmediği takdirde ölümcül

Detaylı

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit NEFRİT Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Genel Bilgiler Böbreğin temel fonksiyonlarından birisi idrar üretmektir. Her 2 böbrekte idrar üretimine yol açan yaklaşık 2 milyon küçük ünite (nefron) vardır. Bir nefron

Detaylı

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ CİNSEL YOLLA BULAŞAN HASTALIKLAR BU EĞİTİMDE NELER PAYLAŞACAĞIZ?

Detaylı

AKILCI İLAÇ KULLANIMI AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI. Adana Devlet Hastanesi 2016 Ecz. Gonca DURAK

AKILCI İLAÇ KULLANIMI AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI. Adana Devlet Hastanesi 2016 Ecz. Gonca DURAK AKILCI İLAÇ KULLANIMI AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI Adana Devlet Hastanesi 2016 Ecz. Gonca DURAK Akılcı İlaç Kullanımı tanımı ilk defa 1985 yılında Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılmıştır. Kişilerin

Detaylı

SİNÜS - AĞRI, BASINÇ, AKINTI

SİNÜS - AĞRI, BASINÇ, AKINTI SİNÜS - AĞRI, BASINÇ, AKINTI Yardım edin sinüslerim beni öldürüyor! Bunu daha önce hiç söylediniz mi?. Eğer cevabınız hayır ise siz çok şanslısınız demektir. Çünkü her yıl milyonlarca lira sinüs problemleri

Detaylı

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak İNME Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Rana Karabudak TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü Türk Nöroloji Derneği (TND) 2014 Beyin Yılı Aktiviteleri çerçevesinde hazırlanmıştır. Tüm hakları TND ye aittir. Kaynak

Detaylı

09/11/2015 BEYAZ KAN HÜCRELERİ. Lökosit ya da akyuvarlar olarak adlandırılan beyaz kan hücresi, kemik iliğinde üretilir.

09/11/2015 BEYAZ KAN HÜCRELERİ. Lökosit ya da akyuvarlar olarak adlandırılan beyaz kan hücresi, kemik iliğinde üretilir. BEYAZ KAN HÜCRELERİ Lökosit ya da akyuvarlar olarak adlandırılan beyaz kan hücresi, kemik iliğinde üretilir. 1 Görevleri nelerdir? Bu hücreler vücudu bulaşıcı hastalıklara ve yabancı maddelere karşı korur.

Detaylı

BAŞ BOYUN KANSELERİ. Uyarıcı işaretlerin bilinmesi:

BAŞ BOYUN KANSELERİ. Uyarıcı işaretlerin bilinmesi: BAŞ BOYUN KANSELERİ Uyarıcı işaretlerin bilinmesi: Bir yılda 55000 Amerikalıda baş ve boyun bölgesinde kanser tesbit edildiğini, bunların 13000 ünün öldüğünü ve yine bunların önlenebileceğini biliyor muydunuz?

Detaylı

Uygulama yirmi dakika sürüyor ve hemen normal yaşamınıza dönebiliyorsunuz. "Kaşlarımın arasındaki çizgi beni aslında olmasamda, kızgın gösteriyor.

Uygulama yirmi dakika sürüyor ve hemen normal yaşamınıza dönebiliyorsunuz. Kaşlarımın arasındaki çizgi beni aslında olmasamda, kızgın gösteriyor. Yüzümüzde aşırı çalışan mimik kasları dinamik yüz çizgilerine yol açıyor ve bizi olduğumuzdan daha yaşlı gösteriyor. Bu çizgilerin cerrahi ile giderilmesi çok zahmetli olabiliyor. Botoks maddesini yüzdeki

Detaylı

KANSER NEDIR? TARAMA YÖNTEMLERI NELERDIR? BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ KANSER ŞUBE DR.AYŞE AKAN

KANSER NEDIR? TARAMA YÖNTEMLERI NELERDIR? BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ KANSER ŞUBE DR.AYŞE AKAN KANSER NEDIR? TARAMA YÖNTEMLERI NELERDIR? BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ KANSER ŞUBE DR.AYŞE AKAN 2005 DEN 2030 A DÜNYADA KANSER 7 milyon ölüm 17 milyon 11 milyon yeni vaka 27 milyon 25 milyon kanserli kişi

Detaylı

Romatizma BR.HLİ.066

Romatizma BR.HLİ.066 Nedir? başta eklemler olmak üzere, birçok organ ve dokunun doğrudan ya da dolaylı olarak zarar görmesine yol açabilen hastalıklar grubudur. Kanda iltihap düzeyinde yükselmeye neden olup olmamasına göre

Detaylı

Rahim Ağzı Kanseri Korkulu Rüyanız Olmaktan Çıkıyor

Rahim Ağzı Kanseri Korkulu Rüyanız Olmaktan Çıkıyor Rahim Ağzı Kanseri Korkulu Rüyanız Olmaktan Çıkıyor Rahim Ağzı Kanseri Korkulu Rüyanız Olmaktan Çıkıyor Rahim Ağzı Kanserinde Çığır Açan Adım Kadın Kanserleri Hakkında Mutlaka Bilmeniz Gerekenler Özel

Detaylı

Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan

Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan Kalp Kapağı Hastalıkları Nelerdir? Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan Bozok Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD. Giriş

Detaylı

DIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU

DIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU DIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU Hastanın Adı, Soyadı: TC Kimlik No: Baba adı: Ana adı: Doğum tarihi: Sayın Hasta, Sayın Veli/Vasi,

Detaylı

Genellikle 50 yaş üstünde görülür ancak seyrekte olsa gençler de de görülme olasılığı vardır.

Genellikle 50 yaş üstünde görülür ancak seyrekte olsa gençler de de görülme olasılığı vardır. Erkek üreme sisteminin önemli bir üyesi olan prostatta görülen malign (kötü huylu)değişikliklerdir.erkeklerde en sık görülen kanser tiplerindendir. Amerika'da her 5 erkekten birinde görüldüğü tespit edilmiştir.yine

Detaylı

GRİP İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ 2008

GRİP İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ 2008 GRİP İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ 2008 GRİP HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER Gribin nasıl bir hastalık olduğunu, Gripten korunmak için neler yapmamız gerektiğini, Grip aşısını ve ne zaman aşı olmamız

Detaylı

Orta Kulak İltihabı (Otitis Media)

Orta Kulak İltihabı (Otitis Media) Orta Kulak İltihabı (Otitis Media) Orta Kulak Neresidir : Kulak; Dış, Orta ve İç kulak olmak üzere 3 kısma ayrılarak incelenir.dış kulak yolunun sonunda kulak zarı bulunur. Kulak zarı dış ve orta kulağı

Detaylı

AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR

AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR Akciğer kanseri olmak her şeyin sonu değildir. Bu hastalığı yenmek için mutlaka azimli, inançlı ve sabırlı olmanız

Detaylı

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR Prof. Dr. Mehmet Ersoy DEMANSA NEDEN OLAN HASTALIKLAR AMAÇ Demansın nedenleri ve gelişim sürecinin öğretmek Yaşlı bireyde demansa bağlı oluşabilecek problemleri öğretmek

Detaylı

Su Çiçeği. Suçiçeği Nedir?

Su Çiçeği. Suçiçeği Nedir? Suçiçeği Nedir? Su çiçeği varisella zoster adı verilen bir virüs tarafından meydana getirilen ateşli bir enfeksiyon hastalığıdır. Varisella zoster virüsü havada 1-2 saat canlı kalan ve çok hızlı çoğalan

Detaylı

Beyin Tümörü Sinir sisteminin (Beyin, omurilik ve sinirlerin) tümörleri, sinir dokusunda bulunan çeşitli hücrelerden kaynaklanabilir ya da vücudun başka bir yerindeki habis tümörün genellikle kan yolu

Detaylı

Kalp Kapak Hastalıkları

Kalp Kapak Hastalıkları BR.HLİ.085 içerisinde kanın bulunduğu dört odacık vardır. Bunlardan ikisi sağ, ikisi ise sol kalp yarımında bulunur. Kalbe gelen kan önce sağ atriuma gelir ve kalbin sağ kulakcığı ve sağ karıncığı arasında

Detaylı

HEPATİTLER (SARILIK HASTALIĞI) VE 0212 5294400 2182 KRONİK BÖBREK HASTALIKLARI VE 0212 5294400 2182

HEPATİTLER (SARILIK HASTALIĞI) VE 0212 5294400 2182 KRONİK BÖBREK HASTALIKLARI VE 0212 5294400 2182 İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ 2013 YILI HASTA OKULU PLANI HASTANE ADI TARİH SAAT KONU EĞİTİM YERİ HASTA OKULU PROGRAMI İÇİN HASTA VE YAKINLARININ İLETİŞİM KURABİLECEKLERİ TELEFON NUMARASI HASEKİ 28/01/2013

Detaylı

MEDİKAL KOZMETOLOJİ ÜNİTESİ LASER EPİLASYON

MEDİKAL KOZMETOLOJİ ÜNİTESİ LASER EPİLASYON MEDİKAL KOZMETOLOJİ ÜNİTESİ LASER EPİLASYON LAZER EPİLASYONUN HASTANE BÜNYESİNDE UYGULANMASI AVANTAJ MIDIR? Daha önceden lazer epilasyon uygulamalarının denetimi ile ilgili net bir yasa yoktu ve bu uygulamalar

Detaylı

10. SINIF KONU ANLATIMI. 16 ÜREME BÜYÜME GELİŞME Döllenme ve Aile Planlaması Soru Çözümü

10. SINIF KONU ANLATIMI. 16 ÜREME BÜYÜME GELİŞME Döllenme ve Aile Planlaması Soru Çözümü 10. SINIF KONU ANLATIMI 16 ÜREME BÜYÜME GELİŞME Döllenme ve Aile Planlaması Soru Çözümü DÖLLENME Dişi üreme sistemine giren sperm hücreleri yumurta hücresinin salgıladığı FERTİLİZİN sayesinde yumurta hücresini

Detaylı

Reflü Hastaları Ne Yapmalı?

Reflü Hastaları Ne Yapmalı? On5yirmi5.com Reflü Hastaları Ne Yapmalı? Reflü hastalarının, yaşam kalitelerini yükseltmek ve daha az sorun yaşamaları için yapabilecekleri basit çözümler var. Yayın Tarihi : 11 Ekim 2011 Salı (oluşturma

Detaylı

Meme Kanseri Nedir? Kimler Risk Altındadır?

Meme Kanseri Nedir? Kimler Risk Altındadır? Meme Kanseri Nedir? Özellikle son yıllarda kadınlarda görülme oranı artan kanserlerin başında geliyor. Etkin tarama programlarıyla erken tanı sağlandığında ölümlerde ciddi oranda azalmanın olduğu meme

Detaylı

İnsülin Nasıl Uygulanır? Diyabet

İnsülin Nasıl Uygulanır? Diyabet İnsülin Nasıl Uygulanır? Diyabet BR.HLİ.046 www.hisarhospital.com İNSÜLİN UYGULAMA Diyabette temel amaç kan şekeri düzeyini hedef aralıklarda tutmaktır. Bu amaçla beslenme tedavisi, egzersiz ve ilaç tedavisi

Detaylı

KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI. Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü

KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI. Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü KALP KRıZINDE ILK MÜDAHALE Kalp krizi tıbbi bir acil durumdur. Erken tanı ve hızlı tedavi oldukça hayati

Detaylı

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir?

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? VÜCUT BAKIMI 1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? A) Anatomi B) Fizyoloji C) Antropometri D) Antropoloji 2. Kemik, diş, kas, organlar, sıvılar ve adipoz dokunun

Detaylı

Hammertoe Düzeltme Sistemi

Hammertoe Düzeltme Sistemi Hammertoe Düzeltme Sistemi MUTLU AYAKLAR YİNE BURADA! BU YENİ, KABLOSUZ PROSEDÜR HAKKINDA SEVİNİLECEK BİR ŞEY nextradesis/nex*tra*de*sis/ (-de sis) interfalanjiyel eklemin cerrahi fiksasyonudur, ve hassaslık,

Detaylı

Hazırlayan: Fadime Kaya Acıbadem Adana Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Hazırlanma Tarihi:

Hazırlayan: Fadime Kaya Acıbadem Adana Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Hazırlanma Tarihi: Hazırlayan: Fadime Kaya Acıbadem Adana Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Hazırlanma Tarihi: 30.06.2018 » İnfluenzanın Tanımı» İnfluenza Bulaş Türleri» İnfluenza Nasıl Bulaşır?» Konak Seçimi» Klinik

Detaylı

Astım hastalarında görülen öksürük, hırıltı ve nefes darlığı gibi yakınmaların sebebi, solunum

Astım hastalarında görülen öksürük, hırıltı ve nefes darlığı gibi yakınmaların sebebi, solunum Bölüm 28 Çocuğum Astımlı mı Kalacak? Dr. S. Tolga YAVUZ Astım hastalarında görülen öksürük, hırıltı ve nefes darlığı gibi yakınmaların sebebi, solunum yollarında ortaya çıkan ve şiddeti zaman içinde değişmekle

Detaylı

TÜBERKÜLOZ Tüberküloz hastalığı gelişimi için risk faktörleri

TÜBERKÜLOZ Tüberküloz hastalığı gelişimi için risk faktörleri TÜBERKÜLOZ Tüberküloz, Mycobacterium tuberculosis mikrobu ile oluşan bulaşıcı bir hastalıktır. Kişiden kişiye solunum yoluyla bulaşir. Hasta kişilerin öksürmesi, aksırması, hapşurması, konuşması ile havaya

Detaylı

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar?

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar? BÖBREK HASTALIKLARI Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Böbrekler ne işe yarar? Böbreğin en önemli işlevi kanı süzmek, idrar oluşturmak ve vücudun çöplerini (artık ürünleri) temizlemektir. Böbrekte oluşan idrar, idrar

Detaylı

TÜBERKÜLOZ. Verem; TB; TBC; Tüberküloz nasıl yayılır? Tüberküloz şikayetleri nelerdir?

TÜBERKÜLOZ. Verem; TB; TBC; Tüberküloz nasıl yayılır? Tüberküloz şikayetleri nelerdir? TÜBERKÜLOZ Verem; TB; TBC; Hava yoluyla yayılan bulaşıcı akciğer hastalığıdır. Akciğer dışında kemik, lenf bezleri, böbrek, beyin zarları gibi diğer organları da tutabilir. Tüberküloz bakterisi Mycobacterium

Detaylı

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D.

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. Multipl Myeloma Nedir? Vücuda bakteri veya virusler girdiğinde bazı B-lenfositler plazma hücrelerine

Detaylı

Yüz Felci (Fasiyal Palsi)

Yüz Felci (Fasiyal Palsi) Yüz Felci (Fasiyal Palsi) Yüz Felci Ne Demektir: Yüz hareketlerini (dudak, yanak, kaş,göz çevresi) yapmamızı yüz siniri (fasial sinir) aracılığı ile sağlarız. Beyinden gelen hareket emirlerini yüz siniri,

Detaylı

Kelime anlamı olarak kanser, bir organ veya dokudaki hücrelerin düzensiz bir şekilde bölünüp çoğalmasıyla ortaya çıkan kötü urlara denir.

Kelime anlamı olarak kanser, bir organ veya dokudaki hücrelerin düzensiz bir şekilde bölünüp çoğalmasıyla ortaya çıkan kötü urlara denir. Kelime anlamı olarak kanser, bir organ veya dokudaki hücrelerin düzensiz bir şekilde bölünüp çoğalmasıyla ortaya çıkan kötü urlara denir. Genel anlamda ise kanser, hücrelerde DNA'nın hasarı sonucu hücrelerin

Detaylı

YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR?

YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR? YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR? Vücudun, büyümesi yenilenmesi çalışması için gerekli olan enerji ve besin öğelerinin yeterli miktarda alınmasıdır. Ş. İKİBUDAK BİYOLOJİ ÖĞRETMENİ SAĞLIKLI BİR Y AŞAMIN

Detaylı

POLİKİSTİK OVER SENDROMU (PCOS)

POLİKİSTİK OVER SENDROMU (PCOS) POLİKİSTİK OVER SENDROMU (PCOS) www.anatoliatupbebek.com.tr www.anatoliaivf.com CERTIFIED EN I SO 9001 Certificate No. 20100173002732 Kurumumuzun, ISO-9001/2015 uluslararası hizmet kalite standardı belgesi

Detaylı

PLASTİK CERRAHİ MEME ESTETİĞİ

PLASTİK CERRAHİ MEME ESTETİĞİ PLASTİK CERRAHİ MEME ESTETİĞİ PLASTİK CERRAHİ MEME KÜÇÜLTME VE DİKLEŞTİRME MEME KÜÇÜLTME Meme küçültme ameliyatı, kadının dış görünümünü düzeltmek amacıyla yapılan kozmetik bir ameliyat gibi bilinmekle

Detaylı

Yaşlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen değişiklikler gibi vücut duruşunda ve yürüyüşünde de değişiklikler meydana

Yaşlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen değişiklikler gibi vücut duruşunda ve yürüyüşünde de değişiklikler meydana Yazar Ad 111 Prof. Dr. Selçuk BÖLÜKBAŞI Yaşlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen değişiklikler gibi vücut duruşunda ve yürüyüşünde de değişiklikler meydana gelir. Kas-iskelet sistemi vücudun destek

Detaylı

Spor yaralanmaları ve tedavi yöntemleri

Spor yaralanmaları ve tedavi yöntemleri Spor yaralanmaları ve tedavi yöntemleri İster amatör olarak spor yapın, isterseniz profesyonel sporcu olun, başınıza en sık gelen olaylardan biridir sakatlanmak. Yazan: Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı

Detaylı

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI T Ü R K İY E HALK SAĞLIĞI KURUM U Van Halk Sağlığı Müdürlüğü

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI T Ü R K İY E HALK SAĞLIĞI KURUM U Van Halk Sağlığı Müdürlüğü T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI T Ü R K İY E HALK SAĞLIĞI KURUM U Van Halk Sağlığı Müdürlüğü Sayı : 37.81 1.563-934/ 28/04/2014 Konu : Teklife Davet Tel : Faks : Kurumumuzun ihtiyacı olan (2) kalem Dünya Astım Günü

Detaylı

Tiroid nedir? BR.HLİ.058

Tiroid nedir? BR.HLİ.058 BR.HLİ.058 bezi boynun ön bölümünde adem elması adı verilen kıkırdağın hemen altında bulunan kelebek şeklinde bir organdır. Yaklaşık 20 gram ağırlığındadır. Vücudumuz için hayati önemi olan hormonlar salgılar.

Detaylı

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ Prof.Dr.Ayşe Kılıç draysekilic@gmeil.com AMAÇ Lokomotor sistemin temel yapılarını ve çocuklarda görülen yakınmalarını, öykü, fizik muayene ve basit tanı yöntemlerini öğrenmek

Detaylı

Hipertansiyon. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015

Hipertansiyon. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Hipertansiyon HT Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Bu sunum Arş. Gör. Dr. Neslihan Yukarıkır ve Arş. Gör. Dr. Dilber Deryol Nacar

Detaylı

ÖZEL ÖZKAYA HASTANE İŞLETMECİLİĞİ

ÖZEL ÖZKAYA HASTANE İŞLETMECİLİĞİ ÖZEL ÖZKAYA HASTANE İŞLETMECİLİĞİ Özel Özkaya Hastane İşletmeciliği olarak 2006 yılından itibaren Kızılay da bulunan Tıp Merkezlerimiz siz değerli hastalarımıza hizmet vermektedir. Merkezlerimiz ; - Milli

Detaylı