Bir Krizin Anatomisi: ABD Mortgage Piyasasının Kurumsal Yapısı ve Krizin Dinamikleri

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Bir Krizin Anatomisi: ABD Mortgage Piyasasının Kurumsal Yapısı ve Krizin Dinamikleri"

Transkript

1 Paper presented at EconAnadolu 2009: Anadolu International Conference in Economics June 17-19, 2009, Eskişehir, Turkey. Bir Krizin Anatomisi: ABD Mortgage Piyasasının Kurumsal Yapısı ve Krizin Dinamikleri Murat Birdal * İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İktisat Bölümü, Türkiye. birdal@istanbul.edu.tr Özet ABD Merkez Bankası (FED) ülke ekonomisinde 2000 lerin başında Nasdaq balonunun patlamasıyla birlikte açığa çıkan ekonomik krizi aşmak amacıyla faizleri hızla aşağıya çekerek, emlak sektöründe yeni bir balonun oluşmasına katkı sağlamıştır. Emlak fiyatlarındaki artışla yaygınlaşan ikinci ipoteklerden kaynaklı krediler yoluyla tüketici talebinde ve ekonomide büyüme sağlanırken, menkul kıymetleştirme yoluyla emlak kredileri uluslararası piyasalara ihraç edilmiştir. Bu durum merkezinde inşaat sektörünün ve finans piyasalarının bulunduğu, küresel piyasalar tarafından fonlanan talebin tetiklediği bir ekonomik balona yol açmıştır yılında ABD emlak piyasasında başlayarak dünya piyasalarını etkisi altına alan ekonomik kriz finansal denetimsizliğin yanı sıra, para ve finans piyasaları üzerindeki ABD hegemonyasının sorgulanmasını da beraberinde getirmiştir. Bu makalede ABD mortagage piyasasının kurumsal yapısı ve sistemdeki aktörlerin emlak balonunun oluşmasındaki rolü üzerinden dünya piyasalarını sarsmakta olan finansal krizin dinamikleri tartışılmaktadır. Anahtar Kelimeler: Emlak Balonu, Finansal Kriz, Menkul Kıymetleştirme, Mortgage piyasası. JEL Sınıflaması: E11, E32, G01. * İletişim: İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi, İktisat Bölümü, Beyazıt, İstanbul. Tel: / E-Posta: birdal@istanbul.edu.tr.

2 1. Giriş Geçtiğimiz on yıl içerisinde dev bir hacme ulaşan ABD mortgage piyasası reel sektördeki kar oranlarının düşme eğiliminde olduğu, hazine tahvillerinin ise düşük getiri oranları dolayısıyla eski cazibesini yitirdiği bir dönemde uluslararası finans sermayesinin başlıca yatırım alanı haline gelmiştir. Ülkedeki emlak piyasasına yönelik fon akışı mortgage kredisi maliyetlerini daha önce benzeri görülmemiş bir şekilde ucuzlatırken, aşırı fon arzı mortgage piyasasında önceleri uygulanmakta olan kimi standartların gevşetilmesine yol açmış ve yüksek riskli (subprime) krediler hızla yaygınlaşmıştır. Bu durum, bir yandan ABD de ev sahipliğinin hızla tabana yayılmasını sağlarken diğer yandan ülkedeki emlak fiyatlarının hızla artışını sağlamıştır. Bu sürecin oluşumunda ABD Merkez Bankası FED in 2000 lerin başında NASDAQ balonunun patlamasıyla birlikte açığa çıkan ekonomik krizi aşmak amacıyla faizleri hızla aşağıya çekmesi ve dönemin FED başkanı Alan Greenspan başta olmak üzere ekonomiden sorumlu yetkililerin yatırımcıları emlak piyasasındaki büyümenin kalıcılığına ikna etme ve değişken faizli kredilere yönlendirme çabaları da önemli rol oynamıştır. Emlak fiyatlarındaki artışla yaygınlaşan ikinci ipoteklerden kaynaklı krediler yoluyla tüketici talebinde ve ekonomide büyüme sağlanırken, menkul kıymetleştirme yoluyla emlak kredileri uluslararası piyasalara ihraç edilmiştir. Bu durum merkezinde inşaat sektörünün ve finans piyasalarının bulunduğu, küresel piyasalar tarafından fonlanan talebin tetiklediği bir ekonomik balona yol açmıştır. Bu makalede ABD mortgage piyasasının kurumsal yapısı ve aktörlerin balonun oluşumundaki rolü incelenecek, yakın zaman değin ev sahipliğini yaygınlaştıracak örnek uygulama olarak gösterilen bir sistemde yaşanan tıkanıklığın nasıl uluslararası bir finansal krize dönüştüğü tartışılacaktır. 2. ABD Mortgage Sistemine Genel Bir Bakış Dilimize tutsat olarak da çevrilen mortgage, aslen ülkemizde ve Kıta Avrupa sında kullanılan ipotek kelimesinin Anglo-Saxon lardaki karşılığı. ABD deki mortgage piyasası 12 trilyon dolar gibi bir hacme sahip pek çok katmandan oluşan dev bir piyasa. Piyasasının böylesi bir hacme ulaşmasında son dönemdeki yüksek riskli mortgage kredilerinin katkısı büyük. Sadece dar gelirlilerin kullandığı "yüksek riskli krediler"in boyutu 1,5 trilyon dolar düzeyine ulaşıyor. 1 1 Brownell,

3 ABD Mortgage kredileri (milyar dolar) Toplam Emlak Alımı Yeniden Finansman Kaynak: US Census Bureau ABD de her bireyin yaşamı boyunca kullandığı krediler ve ödediği (ya da ödeyemediği) taksit ve borçlardan oluşan bir kredi tarihçesi bulunuyor. Tıpkı bir şirket, ya da ülke ekonomisi gibi bireylere kredi puanı veriliyor ve bireyler bu puana göre değişen faiz hadlerinde kredi kullanma olanağına sahip oluyor. Eğer bireyin kredi tarihçesi kötüyse ya da yoksa, değil kredi kullanmak, ev kiralamak hatta telefon hattı almak dahi büyük bir problem haline geliyor. Ev sahibi olmak isteyen bireyler bu kredi tarihçesi ile krediyi sağlayacak finansal kuruluşa başvuruyor. Bir miktar nakit ve 30 seneye varan taksitlerle krediyi sağlayan kurum adına ipoteklenmiş bir ev satın alabiliyor. Ödemenin gerçekleşmemesi durumunda ise eve alacaklı kurum tarafından el konuluyor. Mevcut işleyişte finansmanı ilk sağlayan kurum bu borcu üzerinde tutmuyor ve ikinci pazarda satıyor. İkinci pazardaki şirketler ise bir havuz oluşturarak piyasadaki yatırımcılara bu mortgage kredilerine dayalı tahviller satıyorlar. Böylece ikili bir kontrattan doğan borç ve taşıdığı risk piyasadaki binlerce yatırımcıya aktarılıyor. ABD emlak piyasasında son derece önemli bir yer tutan mortgage kredilerinin bireyler açısından cazibesi ise şu nedenden kaynaklanıyor. Kiraların ev fiyatlarına oranının yüksek olduğu ve uzun vadeli ve düşük faizli kredi olanaklarının bulunduğu ülkelerde bireyler belli bir peşinat sonrasında kira yerine kredi borcu ödeyerek söz gelimi 30 sene sonrasında oturduğu evin sahibi olabiliyor. Bu durum elbette inşaat sektöründe de canlanma yaratıyor, çünkü bireyler kiracı oldukları evde yapamadıkları ya da yapmadıkları yatırımları ev sahibi olduklarını ya da olacaklarını düşündükleri durumlarda yapmaktan çekinmiyorlar. Özellikle son dönemde mortgage kredilerine yönelik artan ilginin bir diğer (hatta en ağırlıklı) nedeni ise emlak fiyatlarındaki hızlı artıştan faydalanmak isteyen bireylerin spekülasyon saikiyle yaptıkları emlak yatırımları. Emlak değerlerindeki tırmanışın kalıcılığına ikna olan 2

4 bireyler düşük peşinatlı ve cazip başlangıç faizlerine sahip kredilerle ev satın almaktaydılar. Emlak balonunun zirvesinde iki yıl kadar kısa bir süre içerisinde kimi evlerin yüzde 50 lere varan oranda değerlendiği düşünülürse, bireylerin iki yıl kadar kısa bir süre sonunda evi satıp krediyi kapatarak ne denli büyük karlar elde ettiği anlaşılmaktadır. İşin daha da cazip yanı bu yatırımların fazla bir özsermaye gerektirmemesi ve son dönemde ortaya çıkan kredi olanakları sayesinde yüksek kaldıraç oranları ile gerçekleştirilebilmesidir. Elbette faiz oranlarının yükselmesi, emlak fiyatlarının ise hızla düşüşe geçmesi karşısında spekülasyon saikiyle yapılan, büyük oranda dış finansman kaynaklarına dayalı bu yatırımlarında önü kapandı. Mortgage kredilerine başvuran birçoklarının diğer bir beklentisi de uzun vadeli kredi kontratının bireyleri normalde yapamadıkları şekilde tasarrufa zorluyor olması. Bireyler kendi iradesine söz geçiremediği durumlarda, dışsal etkenleri de devreye sokarak, kendi gelecekteki tercihlerini kısıtlayacak şekilde bir zorunluluk hali yaratmayı ya da bağlayıcı bir yükümlülük altına girmeyi tercih edebilmektedir. Tıpkı sabah kalkmakta zorlanan ve kimi zaman çalar saati kapatıp uyuya kaldığı için işe geç kalan bir kişinin kendini ayağa kalkmaya zorlamak için saati odanın uzak bir köşesine yerleştirmesi gibi. Tüketim toplumunun en belirleyici özelliklerinden biri insanların kısa süre önce yaptığı bir harcamadan pişman olması, hangi güdülerle yaptığını sorgulaması ve yine de her yeni maaş döneminde aynı hatayı tekrarlamasıdır. ABD de Noel hesabı olarak da bilinen ve diğer mevduat hesaplarından farklı olarak sene başında yatırılan paranın her ne sebeple olursa olsun Kasım ayına kadar çekilemediği bir hesap türü bulunmaktadır. Aynı vadeli mevduat hesaplarından daha az faiz getirisi olmasına rağmen rağbet edilen bu hesap türünün tercih edilmesinin altındaki yegâne etken de bireyin harcama yetkisinin elinden alınmasıdır. Kısacası, birey banka tarafından harcama özgürlüğünün elinden alınması karşılığında daha az bir hesap getirisine razı olmaktadır. 2 İpotekli konut kredilerinde de, para tasarruf edememenin de verdiği kaygıyla hareket eden bireyler kimi zaman kendilerini kaldırabileceklerinin de ötesinde bir yükümlülük altına sokabiliyorlar. Hele bir de faiz hadlerinin yükselmesi ya da daha kötüsü işsizlik gibi bir durumla karşı karşıya kalınırsa durum içinden çıkılmaz bir hal alabiliyor. Bu yüzden finansal kuruluşların bireyin geliri ve kredi tarihçesi üzerine yaptığı araştırmalar ve ekonomik dalgalanmalar da göz önüne alınarak bireyin ödeyebilme gücü üzerinden kredi miktarının belirlenmesi sistem açısından büyük önem taşıyor. Belki de hepsinden önemlisi ise bir yandan kredi kartları diğer yandan mortgage kredileri, araba kredileri derken bireyin hayatında bankaların giderek artan rolü. Bu sistemin ürünü ise 2 Dasgupta ve Maskin,

5 ömrünün otuz yılını bankaya ev borcunu ödemeye adayan ve kendi geleceğinin ekonomik sistemin istikrarıyla sıkı sıkıya bağlı olduğuna inanan bireyler. Birkaç aylık kredi borçlarının aksaması bile birçok aile için yıkım anlamına geldiği ABD ekonomisinde işini kaybetme ihtimalini bile aklından geçirmeye cesaret edemeyecek kadar ağır bir yük altına girmiş olan bireyler karşısında işverenin sahip olduğu pazarlık ve yaptırım gücü kuşkusuz çok daha artmaktadır. 3. Mortgage Piyasaları ve Finansal Aktörler Mortgage piyasaları sistemin en altında yer alan kredi arayışındaki bireyden en tepesindeki yatırım bankaları ve hedge fonlara kadar uzanan oldukça karmaşık bir ilişkiler ağından oluşuyor. Bu bölümde Florida daki yoksul Hispanik bir göçmenin geri ödeyemediği mortgage kredisinin Avrupa daki dev bir bankayı nasıl iflasa sürükleyebildiğini anlamaya çalışacağız Mortage Başvurusu ve Broker lar Mortgage kredilerinin serüveni Amerikan rüyasını gerçekleştirmek üzere ev sahibi olmaya karar veren bireyin mortgage kredisi için başvuruda bulunmasıyla başlıyor. Bu aşamada bireyler ya mortgage komisyocularına (broker) ya da doğrudan bankalara başvuru yapabiliyorlar. Doğrudan bankaya başvuru yapmak varken niye broker aracılığıyla bankaya başvuruluyor diye düşünebilirsiniz. Banka sadece kendi elindeki mevcut kredi paketlerinden birini seçme olanağı tanırken broker yerel ya da ülke çapındaki çok sayıda farklı bankadan teklif alarak daha cazip bir kredi alternatifi yaratabiliyor. Özellikle ufak yerleşimlerdeki yerel bankaların sınırlı finansman gücü karşısında brokerların ilişki ağındaki ulusal bankaların sunduğu alternatifler önemli bir avantaj sağlıyor yılında emlak kredilerindeki payı yüzde 70 lere kadar tırmanan brokerların tercih edilmesinin bir diğer nedeni ise doğrudan bankaya başvurması durumunda kolay kolay kredi alamayacak bireylerin piyasayı iyi bilen brokerlar yoluyla kredi alabilmesi. 3 Brokerların sık sık müşterilerin bilgilerini makyajlandığı ve düzenli gelirini belgeleyemeyecek müşterilere bile kredi sağladığı biliniyor. Bundan dolayı problemli kredi tarihçesine sahip olan ya da düzenli geliri olmayan müşteriler genelde broker aracılığıyla kredi başvurusunda bulunuyor. Kredi notu bireyler in ödemeleri gerçekleştirebilme gücünü ifade ediyor ve bireylerin detaylı kredi tarihçesine dayanıyor. Burada bireylerin bundan önce kullandığı kredilerin toplam büyülüğü, geri ödeme oranı, gecikmiş ödemeleri ve halen toplam kredi limitlerinin toplam 3 Broker ların pazar payı hakkındaki istatistiklere Access Mortgage Research and Consulting Inc. in web adresinde yayımlanan aylık raporlarından ulaşabilirisiniz. 4

6 kredi borçlarına oranı gibi veriler kredi notunun belirlenmesinde önemli rol oynuyor. Kredi tarihçesi için sıkça başvurulan kuruluşların en bilinenlerinden FICO nun (Fair Isaac Corporation) puanlama sistemi 850 ile 300 arasında değişiyor. Bu puanlama sistemine göre 800 ve üzeri gibi oldukça yüksek kredi notuna sahip bulunanlar risksiz faiz oranı (prime rate) hatta biraz daha altında kredi alma olanağına sahip oluyorlar. 4 Eğer kredi notunuz 620 nin altında ise riskli borçlu (subprime borrower) kategorisine dahil oluyorsunuz ve daha yüksek faizlerin yanı sıra daha kimi zaman toplam kredinin yüzde 5 ini bulabilen sabit masraflar da ödemek zorunda kalıyorsunuz. Kısacası kendi içinde tutarlı gözüken bu sistem bugüne kadar ödemelerini aksatmasa dahi fazla kredi kullanmayan ve mali anlamda daha dar olanaklara sahip geniş toplum kesimlerini çok daha büyük bir borç riskinin altına sürüklüyor. Bir örnekle açıklarsak, yüzde 10 faizle 30 yıl vadeli dolar kredi alan dar gelirli ve yüksek riskli birey toplamda dolar öderken, aynı miktar krediyi yüzde 5 faiz ile kullanma olanağına sahip olan risksiz zengin müşteri toplamda 483,138 dolar ödeyerek kullanabiliyor. 5 Bir diğer deyişle ödeme gücü düşük olan birey aynı miktar kredi için dolar fazla faiz ödüyor. Bireylerin taşıdığı riskten kaynaklanan bu farklılık, düşük gelir grubunun asimetrik bir faiz yükünün altına sokarak finansal sitemi daha kırılgan bir hale getiriyor. Broker kredi talebinde bulunan bireyin bilgileriyle bankalara başvuruda bulunuyor ve en uygun alternatifleri bireylere sunuyor. Burada uygunluk sadece müşterinin ihtiyaçlarına göre belirlenmiyor. Çoğu zaman brokerlar müşterileri daha fazla komisyon alabilecekleri bankalara ve kredilere yöneltmeye çabalıyorlar. Son dönemde broker tarafından yanlış bilgilendirildim şikayetiyle dava açanların sayısında hızlı bir artış yaşanmasının ve brokerların piyasa payındaki düşüşün ardındaki temel nedenlerden biri de bu. Kredi türü ve banka kararlaştırıldıktan sonra broker gerekli formları müşteriye imzalatıp bankaya iletiyor. Banka başvuruyu onaylarsa kredi açılıyor ve birey evine kavuşuyor. Bu aşamadan itibaren broker komisyonunu alarak devre dışı kalıyor ve aylık kredi ödemeleri bankaya yapılıyor. Anlaşılacağı gibi sistem brokerlar açısısından hiçbir risk taşımıyor. Kredi geri ödense de ödenmese de broker komisyonunu alıyor. Bu yüzden brokerlar müşterinin tarihçesi ve finansal durumu ne olursa olsun daha fazla kredi açmak dışında bir kaygı taşımıyor ve iktisat literatüründe ahlaki tehlike (moral hazard) olarak adlandırılan durum ortaya çıkıyor. 4 Brownell, 2008: Brownell,2008:14. 5

7 Brokerların komisyonu genelde toplam kredinin yüzde1 i dolayında oluyor ve kredi sözleşmesindeki tutara ekleniyor. Ne var ki özellikle yüksek riskli ninja kredilerde komisyon getiri farkı primi (yield spread premium) adı verilen ek ödemelerle yüzde 3 ün üzerine yükselebiliyor. 6 Çoğu müşteri tarafından anlaşılmayan bu prim broker bireye alabileceği en düşük faiz oranının üzerinde faizle kredi pazarladığında banka tarafından ödenen komisyondan oluşuyor. Örneğin, broker bireye bankadan yüzde 6 faizle kredi temin ediyor ama müşteriye yüzde 6.5 ile sözleşme imzalatıyor. Aradaki farkın bir bölümü banka tarafından broker a önceden komisyon olarak ödeniyor. Elbette bireyin bu yüksek faizleri ödemeye devam etmesi için yeniden finansmana yönelmesinin de engellenmesi gerekiyor. Bu yüzden sözleşmelere erken ödeme cezası (pre-payment penalty) da eklenerek kredinin vadesinden önce kapatılması zorlaştırılıyor. Çoğu broker müşterileri alabileceklerinden daha yüksek faizli ya da yüksek erken ödeme cezası bulunan kredilere yönelterek alacağı komisyonu arttırıyor. Kısacası, brokerlar sadece bankalar açısından ahlaki tehlike taşımıyor, kredi başvurusunda bulunan ve ufak çaplı bir kitap büyüklüğünde (50 sayfa civarında) teknik terimlerle dolu mortgage detayları arasında kaybolan bireyler kendilerini brokerların iyi niyetine teslim ediyor ve suistimale davetiye çıkarıyor. Erken ödeme cezası (prepayment penalty) alınan kredinin ortalama olarak yüzde 2 ila 3 üne denk geliyor ve zamanla azalarak 5 yıl sonrasında sıfırlanıyor. Yüksek peşinatlarla alınan düşük riskli kredilerde çoğu zaman uygulanmayan bu ceza borçlu tarafından tercih edildiği takdirde daha düşük faizden kredi alma olanağı sağlayabiliyor. Yüksek riskli krediler de ise çok sık olarak uygulanıyor. Erken ödeme cezası bir çok alıcının kredi sözleşmesinde fazlaca dikkat etmediği ama krediye uygulanan faiz oranlarının yükselmesi ile birlikte yeniden finansman seçeneklerini değerlendirdiği aşamada elini kolunu bağlayan bir durum olarak ortaya çıkıyor. Özellikle değişken faizlerin uygulanması ve yeniden finansman durumunda uygulanacak cezalar konusunda brokerların eksik bilgilendirmede bulunduğu kamuoyuna ve mahkemelere sıkça yansıyan şikayetler arasında yılı içerisinde batık kredilerin hızla artışı ile birlikte mahkemeleri meşgul eden binlerce dava başvurusundan birine kısaca göz atalım. Emlak balonun zirvesinde olduğu bir dönemde Bob Houk ve eşi birçok Amerikalı gibi posta kutularına gelen yeniden finansman önerilerinden birini değerlendirmek üzere aracı kuruluşun yolunu tutuyorlar. Görüştükleri yetkili ödemekte oldukları yüzde 4.5 luk faizi yüzde 1 e çekecek yeni bir paket öneriyor. 7 6 Washington Post, Big Money, One Mortgage at a Time, Aşırı riskli kredilere İngilizce geliri işi ve mülkü olmayan ın baş harflerinden türetilen (No Income, No Job or Assets) ninja krediler adı veriliyor. 7 Beitel,

8 Mutlulukla öneriyi kabul eden çift kısa bir süre sonra ödedikleri faizin yüzde 7 ye varmış olduğunu fark ediyorlar. Sonradan anlaşılıyor ki bahsedilen yüzde 1 faiz oranı sadece ilk ay için geçerli iken sonraki aydan itibaren faizler yüzde 7 ye tırmanmakta ve çift ilk ay sonra sonrasında sadece borcun minimumunu ödeyerek (kredi kartlarında olduğu gibi) toplam borcun büyümesine yol açmış. Bugün Houk lar brokerlar ya da kredi kuruluşları tarafından yanlış bilgilendirildikleri iddiasıyla mahkemeye giden binlerce Amerikan ailesinden biri İkincil Piyasalar ve Menkul Kıymetleştirme Bundan yaklaşık 30 yıl kadar önce eğer bir bankadan emlak kredisi alındıysa bu kredi vadesi dolana kadar bankanın bilançosunda yerini korumaktaydı. Günümüzde ise emlak kredisi veren kurumlar bu kredileri üstlerinde tutmamakta, açtıkları kredi sözleşmelerinden bir paket oluşturup kontratın imzalanmasından doğan sabit ücretlerin yanı sıra ödenecek faizin bir bölümünden (genelde yüzde dolayında) pay alarak ikincil piyasada satmaktadırlar. Bu piyasanın başlıca aktörleri devlet tarafından sigortalanan ya da desteklenen Ginny Mae, Fannie Mae ve Freddy Mac gibi kuruluşların yanı sıra Lehman Brothers, Bear Sterns, Wells Fargo, Countrywide Special gibi çoğu Wall Street merkezli özel yatırım bankalarıdır. Bu bankalar ellerinde biriken mortgage kredilerini bir havuzda toplayarak oluşturdukları gelir akışına dayalı tahvilleri dünya piyasalarına ihraç ederler. 9 Menkul kıymetleştirme (securitization) adı verilen bu süreç sonucunda kredi riski menkul kıymetleri alan yatırımcılara transfer edildiği gibi buradan elde edilen gelirle de yeni krediler için kaynak yaratılmaktadır. Mortgage piyasaları emlak kredilerini veren ve finansmanını gerçekleştiren aktörlerin ayrıştırılmasıyla büyük bir devinim kazanmıştır. Böylece hayatında ABD dışına adım atmamış bir çiftçinin evi dünyada yerini dahi bilmediği bir ülkedeki yatırımcılar tarafından finanse edilebilmektedir. Aşağıdaki tablodan izlenebileceği gibi 2006 yılında açılan mortgage kredilerinin toplamı 3 trilyon doları bulurken bu kredilerin yaklaşık yüzde 68 lik bölümü menkul kıymetleştirilmiştir. CMO ların (Teminatlı İpotek Yükümlülükleri) icadı kredi finansman olanaklarını genişleterek emlak kredilerinin bollaşmasının önünü açmış ve 1990 ların ortasında yapılan bir araştırmaya göre ev sahiplerinin yıllık 17 milyar dolar tasarruf etmesine olanak tanımıştır Wronged by WaMu, Seattle Times, Phillips, 2008: Morris,2008:40. 7

9 ABD Mortgage Piyasası Temel Göstergeler Kaynak: Inside Financial Mortgage Emlak kredilerinde menkul kıymetleştirme yoluna gidilmesinin en çok eleştirilen yönü emlak Yıl Mortgage Kredileri (milyar dolar) Menkulleştirme Oranı (%) Yüksek Riskli Krediler (milyar dolar) Yüksek Riskli Kredilerin Oranı (%) Yüksek Riskli Kredilerin Menkul Kıymetleştirme Oranı (%) kredisini sağlayan kurumun riski üstünden atması ve dolayısıyla kimi zaman gerekli belgelere ihtiyaç duymaksızın yüksek riskli kredilere yönelmesidir. Geleneksel mortgage sisteminde krediyi sağlayan kurum kredinin vadesi dolana değin kontratı üzerinde tuttuğundan batık riski karşısında son derece titiz davranmak zorundaydı. Bu sebeple kredi başvurusunda bulunan bireylerle krediyi açacak görevli yüzyüze, gerekli tüm belgeleri edindikten sonra kredi onayı verilirdi. Menkul kıymetleştirme ile birlikte kredi açan banka batık riskini diğer binlerce kontratla birlikte başka bir kuruma transfer etmekte olduğu için kredi başvurusunda bulunan bireylerin ödeme kapasitesinin belgelendirmesi konusunda gösterilen hassasiyet ortadan kalkmıştır. Bu aşamada ortaya çıkan ahlaki tehlike yaşanan krizinin ardındaki en önemli etkenlerdendir. İpoteğe dayalı menkul kıymetler özellikle kredilerin vadelerinin belirsizliği dolayısıyla yatırımcılar açısından büyük riskler barındırmaktadır. Bunun en önemli nedeni faiz oranları ile kredi geri ödemeleri (prepayment) arasındaki doğrudan ilişkidir. Emlak kredilerinin vadesi genelde 30 yıl olmasına rağmen tercihe bağlı olarak kalan anapara erken ödenerek kredi kapatılabilir. Faiz oranları düştüğünde emlak kredisi alanlar yeniden finansmana yönelerek daha düşük faizle yeni bir kredi alıp eski borçlarını vadesinden önce kapatırlar. Bu durumda yatırımcılar beklenenden daha kısa vadede anaparayı geri alırlar ve daha düşük faiz oranından yeni yatırım yapmak durumunda kalırlar. Bu yüzden piyasada faiz oranlarının düşmesi ipoteğe dayalı menkul kıymetlerin değerinde de düşüş yaratmaktadır. Faiz oranları yükselmekte olduğunda ise yeniden finansman arayışları durur ve kredilerin geri dönüş vadesi beklenenden uzar. Böylece uzun vadeli ve sabit faizli yatırımlarını kısa vadeli ve yüksek faizli kredilerle finanse etmeye çalışan yatırımcılar zor durumda kalırlar. Bundan dolayı erken geri 8

10 ödeme riski ikincil piyasaların daha da büyümesini engellemektedir yılında ilk olarak Freddie Mac ın piyasaya sürdüğü CMO lar geri ödeme riskini yeniden dağıtarak ve yatırımcıların risk tercihlerine uygun farklı yatırım alternatifleri sunarak ikincil piyasaların bugünkü hacmine ulaşmasında büyük pay sahibi olmuştur. 11 İpoteğe dayalı menkul kıymetlerin(mbs) günümüzde en yaygın kullanılanı olan CMO lar emlak kredilerinin bir havuzda toplanarak ortaya çıkan gelirin farklı vadelere göre dilimlere ayrıştırılarak menkul kıymetleştirilmesi sonucu ortaya çıkar. Basitleştirmek amacıyla emlak kredilerinden oluşan gelir havuzunun 4 farklı dilime ayrıldığını farzedelim. 1. dilim vadesi gelmiş ya da gelmemiş anapara ödemeleri ve bu dilime ayrılmış faiz ödemelerinden gelen geliri almaktadır. Bu dilimin payına düşen anapara tümüyle ödendiğinde gelir akışı kesilir ve o ana kadar sadece faiz geliri almakta olan 2. diliminin anaparası geri ödenmeye başlar. Bu işlem Z dilimi adı verilen son dilime kadar devam eder. Z dilimi bu süre zarfında faiz geliri almaz ama hak edilen gelir anaparaya eklenir ve anapara ödemeleriyle birlikte ödenir. 12 Böylece erken ödeme riski ortadan kalkmasa da riski yeniden dağıtacak şekilde gelir havuzu farklı vadelere bölünmüş olur. İlk dilim kısa vadeli yatırımcılar için caziptir. Özellikle faizlerin yükseleceğini varsayan ya da kısa vadeli ödeme yükümlülükleri bulunan yatırımcılar tercih eder. Faizlerin düşmesi durumunda kredilerin vadesinden önce kapatılması karşısında yatırımları boşa çıkacak ilk grup da onlardır. Sonraki dilimler daha uzun vadelidir ve dolayısıyla erken ödeme riskine karşı daha korunaklıdır. Ama faizlerin ani bir yükselişinden de onlar daha çok zarar görür. Elbette bu dilimleme de yatırımcıyı erken ödeme riskinden tümüyle korumaz, faizlerin hızla düştüğü ve geri ödemelerin patladığı bir ortamda ortalama ömrü 10 sene olması beklenen bir yatırımın vadesi 2 senede dolabilir. Bu amaçla PAC (Planned Amortization Class) ya da TAC (Targeted Amortization Class) adı verilen ve yatırımcıyı ana para ödemelerinin belirli bir seviyenin üstüne çıkmasına ya da altına düşmesine karşı koruyan farklı CMO türleri oluşturulmuştur. Bir diğer yöntem ise gelirin yalnızca faiz gelirleri ve anapara geliri olarak ikiye ayrılmasından oluşan yatay dilimlemedir. Bu durumda geri ödemelerin artması anapara gelirlerini alan dilimin işine gelirken, faiz gelirlerinden pay alan dilim kredi vadelerinin uzamasından kazançlı çıkar lere kadar 4 dilimden oluşan CMO lar bugün yatırımcıların vade ve risk tercihlerine göre uyarlanmış 50 kadar dilime ayrılabilmektedir Markham,2002: Santomero ve Babbel,2001: Lehman Brothers,

11 İkincil mortgage piyasasının merkezinde Ginnie Mae, Freddy Mac ve Fanny Mae bulunmaktadır. Bir devlet kuruluşu olan Ginnie Mae yalnızca Federal Housing Administration (FHA), Department of Veterans Affairs (VA) gibi sosyal öncelikleri olan kurumların açtığı kredilerin faiz ve anapara ödemelerini garanti altına almaktadır. Ginnie Mae tarafından garanti edilen kredilerin kapsamı oldukça dar olduğu gibi (2006 yılında toplam MBS lerin ancak yüzde 4 ünü oluşturmaktadır) ardında devlet garantisi bulunduğundan risk oranı ve yatırımcılara getirisi oldukça düşüktür. Ginnie Mae tarafından garantilenen krediler özel sektör tarafından menkul kıymetleştirilerek piyasaya sürülür. 14 Devlet destekli kuruluşlar olan Freddie Mac ve Fanny Mae ise yine sıkı denetlenen bazı standartlara sahip olmakla birlikte Ginny Mae e oranla daha geniş bir kesimin kredi ihtiyacına hizmet etmektedir. Bu iki kurum sadece belli standartlara uyan kredileri birincil piyasadan almakta, garantiledikleri krediler toplam MBS lerin yüzde 40 ını oluşturmakla birlikte oluşturulan menkul kıymetler doğrudan bu kurumlar tarafından piyasaya sürülmektedir. Bu kurumlar tarafından alınan krediler borçlunun kredi skoru, gelirinin ve borçlarının belgelendirilmesinin yanı sıra açılan kredinin konut değerine oranı (LTV ratio) ve kredi tavanı (1 Ocak 2007 itibariyle $ ) gibi kimi standartlarla uyum göstermek durumundadır. 15 Bu standartlarla uyum göstermeyen emlak kredileri (non-conforming loans) MBS lerin geriye kalan yüzde 56 lık bölümünü oluşturmakta (2007 verilerine göre) ve bu kuruluşların garantisi olmaksızın özel sektördeki finansal kurumlar tarafından piyasaya sürülmektedir. Garanti kapsamı dahilinde olmayan MBS ler yüksek kredi notuna sahip bireylerin aldığı ama devlet destekli kuruluşlarının uyguladığı üst kredi limitini aşan (jumbo loans) A tipi kredileri de içermektedir. Jumbo kredilerin yanı sıra yüksek kredi skoruna sahip bireylere açılan ama borçlunun gelir beyanının belgelendirilmesinin eksik yapıldığı ya da emlak değerinin kredi oranına göre düşük kaldığı (LTV ratio) krediler (Alt-A) ve kredi notu düşük, ipotek edilen evin değerine güvenilerek kimi zaman gelirin belgelendirmesine dahi gerek duyulmaksızın açılan yüksek riskli krediler (sub-prime loans) bu gruba dahil edilmektedirler. Özel sektör tarafından piyasaya sürülen MBS lerin içerisinde Alt-A tipi ve yüksek riskli kredilerin oranı hızla artmış, on yıl içerisinde 1996 yılındaki yüzde 47 seviyesinden yüzde 71 e tırmanmıştır. 16 Bu kategorideki krediler içinde bulunduğumuz dönemde yaşanan finansal krizi tetikleyen batık emlak kredilerinin ağılıklı bölümünü oluşturmaktadır. Ardında kamu destekli 14 Rosen, Rosen, Rosen,

12 kuruluşların garantisi bulunmayan CMO larda (non-agency CMOs) tıpkı CDO larda olduğu gibi yalnızca vade riskine göre değil batık riskine yönelik de farklılaştırılmaya ve dilimlemeye gidilmektedir. Oluşturulan havuzdaki en alt dilim ödenmeyen faiz ve anaparadan kaynaklanan zarara öncelikli olarak maruz kalır, dolayısıyla risk primi oldukça yüksektir. Emlak kredilerinin serüveni çoğu zaman burada bitmez. Özellikle 2004 yılından itibaren hızla artan bir şekle emlak kredilerine dayalı tahviller satın alındıkları yatırımcılar tarafından ellerindeki diğer varlığa dayalı diğer tahvillerle birleştirilmekte ve oluşturulan gelir havuzundan yaratılan yeni tahviller piyasa piyasaya sürülmektedir. CDO larla birlikte Wall Street batık riski yüksek ipoteğe dayalı tahvilleri uluslararası piyasalardaki geniş bir yatırımcı portföyüne ihraç ederek bilançolarından kaydırma olanağına kavuşmuştur. 17 Teminatlı borç yükümlülükleri (collateralized debt obligations) ya da kısaca CDO adı verilen menkul kıymetlerin büyük bölümü emlak kredilerinde dayalı tahvillerden oluşmakla birlikte araç, teçhizat v.b. diğer kredilerinden kaynaklanan tahvilleri de içermektedir. Emlak balonunun zirvesinde olduğu döneminde CDO ların yüzde 80 dolayında bir bölümü ipoteğe dayalı tahvillerden oluşmuştur. Bu tahvillerin yüzde 70 lik kısmının A tipinin altındaki batık riski göreceli yüksek kredilerden, yarıya yakınının ise yüksek riskli kredilerden oluştuğu tahmin edilmektedir. 18 CDO lar yatırım bankaları, hedge fonlar, emeklilik fonları, sigorta şirketleri, ticari bankalardan üniversitelere, vakıflara hatta belediyelere kadar geniş bir yatırımcı yelpazesine hitap etmektedir. Bunların yanı sıra Fanny Mae de aynı zamanda başlıca CDO yatırımcılarındandır. Farklı kaynaklara dayalı kredi tahvillerinin aynı havuzda toplanarak dilimlere ayrılmasıyla gelir akışının bölüştürüldüğü CDO larda batık riskine yönelik farklılaştırılmaya gidilmektedir. Bu doğrultuda CDO lar gelir akışının paylaşımındaki önceliklere dayalı olarak dilimlere ayrılır. 19 Bu dilimler bugün 6 veya daha fazla olabilmekle birlikte basitleştirmek amacıyla 3 dilime ayrıldığını varsayalım. En üst dilim, toplamın yüzde 70 sini oluşturmaktadır ve havuzdan sağlanan gelir üzerindeki ilk hak sahibidir. Normal piyasa koşularında kredilerin yüzde 30 unun geri ödenmemesi düşünülemeyeceğinden, tümüyle güvenilir olduğunu gösteren AAA notu almaktadırlar. Bir alt dilim toplamın yüzde 20 sini oluşturur ve geri ödenmeme oranı yüzde 10 un üstüne çıkmadığı takdirde zarar görmeyeceğinden halen güvenli sayılmaktadır. Riski en üst dilime oranla daha yüksek olduğundan getirisi de daha yüksektir. En alt dilim toplamın yüzde 10 unu oluşturur ve kredilerin geri ödenmemesi 17 Muolo ve Padilla 2008: Morris, 2008: Lehman Brothers,

13 durumunda tümüyle eriyene değin zararı emer. Riski oldukça yüksek olduğu için toksik atık olarak da adlandırılan bu tahvillerin getirisi de çok yüksektir. Birçok farklı kaynaktan beslendiği için dayandığı varlıkların yatırımcı tarafından sorgulanması pek mümkün olmayan CDO lara yatırımcılara yönelik belli standartlar oluşturmak amacıyla kredi değerlendirme kuruluşları tarafından not verilmektedir. Ne var ki, emlak balonunun şişmekte olduğu yıllarda mevcut durumun sürekliliğine duyulan inanç CDO lara verilen kredi notlarına da yansımış, yüzde 70 i yüksek riskli emlak kredilerine dayalı tahvillerden oluşan bir gelir havuzundan yüzde 80 i en üst seviyedeki AAA ve AA kredi notuna sahip CDO türetilebilmiştir. 20 Dünyanın en güvenilir yatırım aracı olan ABD haziran tahvillerinin de AAA notuna sahip olduğu düşünülürse, bu durum emlak piyasasına duyulan güvenin yanı sıra değerlendirme kuruluşlarının güvenilirliğine dayalı soruları da beraberinde getirmektedir. Emlak kredilerinin serüveni burada da bitmemektedir. Son dönemde yaygınlaştığı şekliyle CDO ların riskli dilimleri toplanıp bir araya getirilerek CDO 2 adı da verilen yeni CDO lar oluşturulmakta ve yeniden dilimlenerek piyasaya sürülmektedir. Bu yöntemle üst dilimlerin batık riski alt dilimlere kaydırılmakta böylece pazarlanabilir hale getirilmektedir. Alt dilimler ise son derece yüksek batık riski taşıdığı için risk sever yatırımcıya son derece yüksek prim vaad etmektedir. CDO 2 lerin alt dilimlerinden türetilen CDO 3 ler dahi mevcuttur. CDO ların türetilmesindeki kritik faktör buradan da anlaşılacağı gibi oluşturulan havuzun karşılaşacağı ilk kayıpları massedecek ve üst dilimleri kısmen de olsa batık riskinden arındıracak alt dilimlere alıcı bulmaktır. Bu alıcılar da tahmin edileceği gibi yüksek kaldıraç oranlarıyla her türlü denetimden bağımsız işlev gösteren hedge fonlardır. Elde kalan yüksek riskli CDO dilimleri ise off-shore a aktarılarak yatırım bankalarının bilançoları yüksek riskli toksik atıklardan kısmen arındırılmıştır. Emlak kredilerine dayalı bir tahvil çeşidi ise sentetik CDO lardır. Sentetik CDO lar doğrudan tahviller yerine onların dayandığı kredileri batma riskine karşı sigortalamak için kullanılan kredi riski swapları (CDS, credit default swaps) tarafından desteklenir ve nakit CDO lara benzer bir mantıkla risk gruplarına ayrılarak yatırımcılarına bu sigortaların primlerini dağıtır. Dolayısıyla getirileri sigortalanan tahvillere paralel bir seyir izler. Son dönemde büyük finans kuruluşlarının CDO yatırımlarını fonlamak için sıkça başvurdukları bir diğer yol ise off-shore da kurdukları finans kuruluşları aracıyla oluşturdukları SIV (structured investment vehicle) adı verilen yapılandırılmış yatırım 20 Morris,2008:78. 12

14 ürünlerdir. 21 İlk olarak 1988 yılında Citibank tarafından oluşturulan SIV ler zamanla çoğu büyük finans kuruluşu tarafından kullanılmaya başlanmıştır. CDO yatırımlarını çoğu zaman kısa vadeli kredilerle finanse eden kurumların bu yükümlülükleri karşında sermaye yükümlülükleri de artmıştır. Bu kurumlar özellikle küresel olarak sermayenin kar marjının düştüğü bir dönemde yüksek kaldıraç oranlarıyla faaliyet göstermek amacıyla CDO yatırımlarını büyük ölçüde kendi bilançolarından bu kuruluşlara kaydırmıştır. Böylece daha az sermaye ile daha büyük hacimli yatırım yapma olanağına kavuşmuşlardır. SIV lerin temel stratejisi piyasalardan 3 ila 6 aylık kısa vadeli ve düşük faizli borçlar temin ederek daha uzun vadeli ve yüksek getirili yatırımların fonlanmasıdır. Buradaki başlıca tehlike vadelerin uyumsuzluğu dolayısıyla borcun yeniden finansmanıdır. Piyasalarda likidite darlığımın yaşanması, faiz oranlarının sert bir şekilde dalgalanması durumunda büyük zarar yaşanacaktır. SIV lerin yatırımları büyük oranda yüksek riskli ipotek kredilerine dayalı CDO ların batık riskinden kısmen korunaklı üst sınıflarına yapıldığı için kriz öncesine değin kısmen güvenli olarak değerlendirilmiştir nin ortalarından itibaren batık kredilerin hızla artması, zararın hızla en alt sınıf CDO lardan taşarak en üst sınıftakilere dahi sıçraması ve yeniden finansman olanaklarının hızla daralması SIV lerin ve dahil oldukları gölge bankacılık sisteminin de sonunu hazırlamıştır ABD Emlak balonu ( ) Son dönemde dünya piyasalarını sarsan mortgage krizinin perde arkasını görebilmek için, 2001 yılından itibaren ABD emlak piyasasında yaşanan gelişmelere kısaca bir göz atmakta fayda var. Hatırlanacağı gibi 1990 ların başındaki en önemli teknolojik gelişmesi önceki dönemlerde kullanılan oda boyutundaki dev bilgisayarların yerini alan daha ucuz ve pratik kişisel bilgisayarların ev ve iş hayatımızdaki artan rolü olmuştu. Giderek yaşamımızın vazgeçilmezlerinden biri haline gelen bilgisayar ve internet bu alanda faaliyet gösteren birçok yeni şirketin ekonominin zirvesine tırmanmasını sağladı. Bu dönemde hızla gelişen yazılım sektörü ve internet sektörü 1990 larda ekonomik büyümenin de motoru olarak değerlendiriliyordu ile 2000 yılları arasında NASDAQ (Amerikan Borsası Teknoloji Endeksi) 600 den 5000 seviyesine ulaştı. Bu tarihte eşi benzeri görülmemiş büyüme giderek daha çok yatırımcıyı bu hisselere yöneltmekte ve hisseler aşırı değer kazanmaktaydı. Ve balon en sonunda patladı yılı içerisinde birkaç ayda endeks 5000 seviyesinden önce 2000 lere 2002 yılında ise 800 seviyesine kadar geriledi. 21 Beitel, Sigma collapse ends shadow bank project. Financial Times,

15 Dot-com balonunun patlamasıyla ortaya çıkan krizin önünü almak amacıyla FED 2001 yılı içerisinde gecelik faiz oranlarını 11 kez indirerek %6,5 tan %1,75 seviyesine çekti Haziranında %1 seviyesine düşen ve 1 yıl kadar bu seviyeyi koruyan düşük faiz oranları aynı zamanda emlak balonunun ardındaki başlıca etkenlerden de biri oldu. Kısacası dot-com balonunun patlamasıyla oluşan kriz ortamında yaraları sarmak ve ekonomik durgunluğun önüne geçmek amacıyla faizleri düşüren FED bu politikasıyla emlak balonunun tehlikeli boyuta ulaşmasına ön ayak olmuştu. Düşük faizlere, kredi yeter koşullarının neredeyse tümüyle kalktığı ve yüksek riskli kredilerin toplama oranının giderek arttığı bu koşullarda emlak fiyatları da katlanmaya başladı. Emlak fiyatlarındaki tırmanış ise ihtiyacın da ötesinde emlak yatırımını en cazip yatırım aracı haline getirerek emlak satışlarını daha da tetikledi ve balon büyümeye başladı. Bu süreçte ev alıp 2005 yılında emlak fiyatlarının duraklamaya başladığı dönemde satış yapan yatırımcılar %100 lere varan karlar elde ettiler yılı içerisinde ise emlak satışları durma noktasına geldi ve emlak fiyatları gerilemeye başladı. Balon hava kaçırmaya başlamıştı! 250 Case-Schiller ev fiyat endeksi (mevsimsellikten arındırılmış) 200 Ev fiyatları Kaynak: S&P/Case-Shiller Home Price Indices 14

16 400 ABD'de yeni ev satışları Satılan ev (bin) Q1 2002Q3 2003Q1 2003Q3 2004Q1 2004Q3 2005Q1 2005Q3 2006Q1 2006Q3 2007Q1 2007Q3 2008Q1 2008Q3 Kaynak: U.S. Census Bureau 4.1. Emlak Balonunun Oluşumunda Yüksek Riskli Kredilerin Rolü Daha önce ABD deki mortgage kredi piyasasının temelinde bireylerin kredi tarihçesine ve düzenli gelirine dayalı risk değerlendirmesinin yattığını belirtmiştik yılından itibaren ABD ekonomisinin içine girdiği ekonomik durgunluk ve hızla düşen kar oranları karşısında ABD piyasasında büyük miktarda atıl fonlar oluşmuştu. Bu fonlar kimi zaman aktif müdahalelerle yabancı sermayeyle daha barışık hale getirilmeye çalışılan çevre ülkelerine akarken, finansal sermaye iç pazarda da hareket alanını genişletmeye yöneldi yılından itibaren düşük faizler ve piyasadaki atıl fonların artışı karşısında kimi finansal kuruluşları kredibilitesi zayıf olan (kredi geçmişi problemli olan) kişilere de mortgage kredisi vererek kredi hacmini arttırmayı tercih etti. Yüksek riskli krediler (subprime credit) olarak adlandırılan bu krediler dar gelir gruplarının da mortgage piyasasına daha yüksek faizlerle de olsa dahil olmasına olanak tanıdı. Bu durum piyasa faiz oranının üzerinde faiz gelirleri elde eden mortgage yatırımcılarına kısa vadede cazip kar olanakları ve yepyeni bir piyasa sunarken uzun vadede geri dönüşü riskli bir mali yapıyı da ortaya çıkardı. Yüksek riskli kategorisine dahil olanlar arasında ilk sırada düşük kredi notu bulunanlar yer almaktadır. Genellikle 850 üzerinden 620 nin altı puan alanlar yüksek riskli sayılmaktadır. Geçmiş kredi borçlarının taksitlerini aksatanlar (iki ödemenin 60 günün üzerinde veya bir ödemenin 90 günün üzerinde gecikmesi durumunda kayıtlara geçmektedir) ya da ödemeyenler, daha önce iflas etmiş olan ve ipotekli evine el konmuş bulunanlar bu gruba dahildir. Yüksek riskli kategorisindeki bir diğer grup ise geri ödemeleri karşılayacak düzenli gelirini belgeleyemeyenlerdir. Vergi ödemelerini düzenli gerçekleştirmeyenler, kayıt dışı çalışanlar ve 15

17 yasadışı göçmenlerden oluşan oldukça geniş bir nüfus gelirini belgelendirmekte sıkıntı yaşamaktadır. Emlak balonunun zirvesinde yüksek riskli krediler içerisinde önemli bir yer tutan belgesiz krediler (no-doc loan) bu açıdan büyük popülerlik kazanmıştı. Kredi veren kuruluşlar daha yüksek bir sabit ücret karşılığında (peşinat değil) bireylerin sözlü beyanına güvenerek belgesiz kredi açıyorlardı. Kredi faizlerinin düşük, emlak fiyatlarının hızla yükseldiği bir ortamda bu durum finansal kurumlar açısından pek sorun yaratmıyordu. Borç geri ödenemediği takdirde değer kazanmakta olan eve el konularak satışa sunulabilirdi. Bu durumda kontratın imzalanması sırasında yapılan sabit ödemeler de kurumun yanına kar kalmaktaydı. Yüksek riskli kategorisine dahil edilen diğer bir grup ise kredi notu bulunmayanlardır. Öğrenciler, yeni iş hayatına atılanlar, daha önce kredi kartı ya da herhangi bir kredi kullanmamış olanlar geçmiş borç ödemeleri üzerinden geleceğe yönelik projeksiyon yapmaya imkan tanıyacak bir kredi tarihçeleri bulunmadığı için riskli görülmektedir. Böylece ABD nin yaklaşık yüzde 35 i yüksek riskli kategorisinde yer almaktadır. Ne var ki bu kategoride yer almamasına rağmen düşük başlangıç faizlerinden faydalanmak amacıyla ya da daha yüksek komisyon peşinde olan brokerlar tarafından yanlış yönlendirildikleri için yüksek riskli kredilere yönelmiş geniş bir kesim de bulunmaktadır. Bu kategoriye düşmemesine rağmen yüksek riskli kredilerden faydalanan bireylere dair istatistikler özellikle dil sorunu yaşayan Hispaniklerin ana dili İngilizce olan diğer etnik gruplara göre daha yüksek oranda bu kredilere yönlendirildiğini göstermektedir FED in Faiz Politikaları ve Değişken Faizli Krediler Krizin ağırlaşmasındaki bir diğer etken ise yüksek riskli mortgage kredilerinin faiz yapısı oldu. ABD mortgage piyasasında faiz yapısına göre iki farklı kredi sistemi uygulanmakta. Bunlardan ilki sabit faizli 20, 25 ya da 30 yıllık krediler. Sabit faizli krediler, gelecekteki faiz riskinin kredi veren finansal kuruluşlar tarafından üstlenmesi anlamına gelmektedir. Faiz riskinden kaçınmak isteyen alıcılar bunun karşılığında piyasa faiz oranının üzerinde sabit bir faiz oranından kredi kullanmayı tercih etmekteler. İkinci tip kredi sistemi ise faiz riskini alacaklıdan borçluya aktaran değişken faizli kredilerdir. Yakın zamana kadar ABD'de piyasa faiz oranı son derece düşük bir seviyede seyrettiği için özellikle yüksek riskli kredilerden faydalanan orta ve alt gelir grubundaki kişiler değişken faizli kredileri kullanmayı tercih ettiler. Ancak, FED in son iki yılda faiz oranlarını aşamalı 23 Brownell,2008:64. 16

18 olarak artırması, konut satış fiyatları ile kira gelirlerinin de piyasa düzeyinin altına inmesiyle, bu krediyi kullanan düşük gelirli gruplar, geri ödemelerini sürdüremez hale geldiler. Değişken faizli krediler özellikle faizlerin düşük seyrettiği dönemde kısıtlı geliriyle ev sahibi olmak isteyen bireyler için açık bir tercih nedeniydi. Aynı zamanda bankalar tarafından tespit edilen oldukça düşük başlangıç faiz oranları da bu tip kredilerin cazibesini arttırıyordu. Elbette bu tip krediler büyük risk taşımaktaydı. Faizler yükseldiği zaman ödemeler de katlanacaktı. Ne var ki, piyasadaki cazip yeniden finansman alternatifleri ve yükselen emlak fiyatları birçoklarının büyük bir güvenceyle değişken faizli kredilere yönelmesini sağladı. Düşük başlangıç faizinin uygulandığı dönem sona erdiğinde cazip yeni bir krediden faydalanarak eski borç kapatılır yeni ödeme planına geçilebilirdi. Ya da faizler yükselişe geçer ve yeniden finansman durumunda dahi aylık ödemelerde ciddi bir artış yaratırsa ev satılarak kredi kapatılabilirdi. Burada kritik unsur emlak fiyatlarındaki hızlı yükselişti. Herkes bu artışın sonsuza dek süreceğini varsayıyordu. Bankalar için de değişken faizli krediler cazipti. Özellikle emlak kredilerine göre çok daha kısa vadeli mevduatlarla kredilerini fonlayan bankalar sabit faizlerle emlak kredisi açıp cari faizlerle mevduat topladıklarından (her ne kadar bir kısmını sabit faizlere yansıtsalar da) faizi riskini büyük oranda kendileri üstlenmekteydi. Özellikle 1980 lerde Paul Volcker hazinenin başına geçip enflasyonla mücadele amacıyla faizleri bezeri görülmemiş biçimde yüzde 11 lerden yüzden 20 lerin üzerine çekince bankalar önceden açtıkları kredileri fonlamakta büyük zorluk yaşamışlardı. Bu yüzden değişken faizli emlak kredileri bankalar için de faizlerdeki keskin bir artış riskine karşın önemli bir güvence oluşturmaktaydı ve bankalarca teşvik edilmekteydi. Değişken faizli krediler farklı ödeme planlarına sahip birçok kredi türünü kapsamaktadır. Yaygın olanlardan hibrid (melez) krediler sabit ve faiz kredilerin bileşiminden oluşmaktadır. İlk dönemde (çoğunlukla 5 yıla kadar) sabit faiz uygulanırken sonradan değişken faizler uygulanmaya başlar. Seçenekli değişken faizli krediler ise patlayan krediler (exploding ARMs) olarak da bilinen, düşük gelir grubunun ağırlıkla yöneldiği ve krizin patlamasındaki en önemli etken olan kredi türüdür. Özellikle düşük geliri olup ilerideki gelir artışına güvenenler, ödeme planları arasında geçiş yaparak düşük başlangıç faizlerinden yaralanmak isteyenleri ve emlak fiyatlarındaki artıştan yararlanıp evi bir süre elde tuttuktan sonra elden çıkarmayı amaçlayanlar bu kredi türlerine yönelmişlerdir. Bu krediler kısa vadede bireylere son derece cazip olanaklar sunmakla birlikte uzun vadede ödeme koşulları giderek ağırlaşmaktadır. Bazı ödeme planları bir ile yedi yıl arasında oldukça düşük faiz oranları ile kredi verirken bu dönem sonunda faizde keskin bir artış yaşanmaktadır. 17

19 Diğer bir seçenekte ise birey bir süre sadece faiz ödemelerini gerçekleştiriyor ve bu dönemden sonra anaparayı da ödemeye başlamaktadır. Elbette anapara ödemesi geciktiği için aylık ödemelerde daha büyük bir ağırlık oluşturmaktadır. Yine yaygın olarak görülen diğer bir ödeme planı ise bireylerin bir süre için ödenmesi gerekenin altında bir faiz oranında ödeme gerçekleştirmesi farkın ise anaparaya eklenmesi şeklindedir. Bu kredi türünün en riskli olanı bireylerin örneğin krediyi 40 yıllık vadede ödeyecekmiş gibi anapara ve faiz ödediği (böylece aylık ödemelerin düşük tutulduğu) ama kısa bir süre sonra (çoğunlukla 5-7 yıl) ana parayı ödediği kredilerdir. Aşağıdaki grafikten de izlenebileceği gibi FED in gecelik borçlanma faizi 2000 yılı içerisinde yüzde 6.5 lara kadar ulaşırken, 2001 yılı içerisinde 6 seviyesinden yüzde 2 seviyesinin altına kadar düşmüştü. Faizlerdeki bu trend 2004 yılına kadar sürdü ve 2003 yılı sonunda tarihi 0.98 seviyesine ulaştı yılının ikinci yarısında başlayan faiz artışlarıyla aynı yılın sonunda 2.25 seviyesine ulaşan FED faizleri, 2005 yılında yüzde 4 ü aştı ve 2006 Haziranından FED in faizleri yarım puan düşürdüğü 18 Eylül 2007 tarihine değin 5.25 seviyesinde seyretti. 4 sene içerisinde 4.25 puan yükselen faizler değişken faizle borçlanan ev sahiplerini giderek büyüyen bir faiz yüküyle karşı karşıya bıraktı. 7.00% 6.00% 5.00% 4.00% 3.00% 2.00% 1.00% 0.00% Kaynak: FED Gecelik Faiz Oranı Oca.97 May.97 Eyl.97 Oca.98 May.98 Eyl.98 Oca.99 May.99 Eyl.99 Oca.00 May.00 Eyl.00 Oca.01 May.01 Eyl.01 Oca.02 May.02 Eyl.02 Oca.03 May.03 Eyl.03 Oca.04 May.04 Eyl.04 Oca.05 May.05 Eyl.05 Oca.06 May.06 Eyl.06 Oca.07 May.07 Eyl.07 Faiz oranlarındaki dalgalanmaların kredili emlak alımlarına doğrudan etkisini incelemek için 30 yıllık sabit faizli, 15 yıllık sabit faizli ve değişen faizli mortgage kredilerindeki faiz oranlarının 2000 yılından 2007 yılına kadarki seyrini gösteren aşağıdaki grafiğe göz atmakta fayda var. Grafikte görüldüğü gibi 2001 yılından itibaren değişken ve sabit faizli krediler arasındaki faiz marjı giderek açılmış ve değişken faizler 3.5 puan seviyesinin altına gerilemiştir yılında ise 6 puan seviyesine ulaşmıştır. Basitleştirirsek, 2004 yılında ayda 1400 dolar faiz ödeyen bir Amerikalının aylık faiz yükü (geçen sürede ödenen anaparadan 18

20 kaynaklı olarak yaşanacak düşmeyi göz ardı edersek) 2007 Eylül ayı itibariyle 2400 dolara çıkmıştır. ABD'de Değişken ve Sabit Faizli Tutsat Kredilerinde Faiz Oranları /14/2000 7/21/ /27/ /17/ /23/ /13/ /20/2002 3/28/ /16/2004 4/23/2004 7/30/ /20/2005 8/26/ /16/2006 9/22/ /29/ /13/2007 % 30 year FRM 15 year FRM 1 year ARM Kaynak: Değişken faizli kredilerin FED in faiz oranlarındaki artıştan nasıl etkilendiğini kısa bir örnekle açıklayalım yılında yani FED in gösterge faiz oranları yüzde 1 seviyesinde iken 200 bin dolar kredi ve 50 bin dolar peşinat ile ev sahibi olan yüksek riskli kategorisinde bir birey ele alalım. Başlangıç faiz oranının iki yıl boyunca sabit yüzde 2 olduğunu varsayarsak bireyin bu süre zarfındaki aylık ödemesi (ana para artı faiz) 739 dolar olmuştur. Kontrata göre birey bu dönem sonunda ise risksiz faiz oranı artı yüzde 5 ile faiz ödemeye devam edecektir. Bu durumda eğer faiz artışı gerçekleşmeseydi bireyin aylık ödemesi 1,199 dolar olacaktı. Ne var ki FED in gösterge faizleri bu süre zarfında yüzde 5.25 e tırmandı ve aylık ödemeler 1,792 dolar seviyesine yükseldi. Bireylerin değişken faizli kredilere yönelmesinin ardında balonun süreceğine dair temel yanılgı büyük rol oynadı. Faizlerin aynı düşük seviyeyi korumasının olanaksız olduğu ve bir süre sonra yükselişe geçeceğini şüphesiz herkes tahmin ediyordu. Burada öngörülmeyen emlak fiyatlarının da düşüşe geçeceği oldu. Spekülasyon amacı ya da düşük faizlerden faydalanıp ilk kez ev sahibi olmak isteyen bireyler değişken faizli kredilere yöneldiler. Uzun vadede artacak olan faizlerin ağırlaştıracağı ödeme yükünü artan ev fiyatları sayesinde yeniden finansmana başvurarak ya da evi yüksek fiyattan elden çıkararak elde edecekleri karla bertaraf etmeyi düşünenler fena halde yanıldı. Kreditörlerde balonun büyüsüne kendini kaptırmışlardı. Yüksek riskli kredilere kucak açmalarındaki en öneli etken emlak fiyatlarının 19

ABD Eşik Altı (Subprime) Finans Krizi. Yrd. Doç. Dr. Cem Demiroğlu Koç Üniversitesi

ABD Eşik Altı (Subprime) Finans Krizi. Yrd. Doç. Dr. Cem Demiroğlu Koç Üniversitesi ABD Eşik Altı (Subprime) Finans Krizi Yrd. Doç. Dr. Cem Demiroğlu Koç Üniversitesi Kriz nasıl oluştu? Emlak balonu + Aşırı kaldıraç kullanımı ABD konut fiyatı endeksi Kaynak: S&P/Case-Shiller Home Price

Detaylı

MENKUL KIYMETLEŞTİRME

MENKUL KIYMETLEŞTİRME MENKUL KIYMETLEŞTİRME Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi DÜNYADA KONUT FİNANSMANI DÜNYADA KONUT FİNANSMANI

Detaylı

CDS Primlerinin Borsa Endeksi Üzerindeki Etkisi: Borsa İstanbul Üzerine Bir Uygulama

CDS Primlerinin Borsa Endeksi Üzerindeki Etkisi: Borsa İstanbul Üzerine Bir Uygulama YOZGAT BOZOK ÜNİVERSİTESİ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi CDS Primlerinin Borsa Endeksi Üzerindeki Etkisi: Borsa İstanbul Üzerine Bir Uygulama Yasin REYHAN Yozgat Bozok Üniversitesi yasin.reyhan@bozok.edu.tr

Detaylı

MENKUL KIYMETLEŞTİRME

MENKUL KIYMETLEŞTİRME MENKUL KIYMETLEŞTİRME Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi İPOTEK ve İPOTEK TÜRLERİ HUKUKİ ÇERÇEVEDE İPOTEK

Detaylı

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar Yatırım (Sermaye Bütçelemesi) ve Finanslama Kararları Şirket Nedir? Finansal Yönetici Kimdir? Şirketin Amaçları Finansal piyasalar ve kurumların

Detaylı

Küresel Finans Krizi Yrd. Doç. Cem Demiroğlu Koç Üniversitesi İçerik Finansal krizin sebepleri Kredi arzını baskılayan faktörler Krizle mücadele yöntemleri 2 Krizin sebepleri 1. Likidite bolluğu sonucunda

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTIN EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2013 YILI 6 AYLIK FAALİYET RAPORU 1-Ekonominin Genel durumu Dünya ekonomisi 2013 ü genel olarak bir toparlanma dönemi olarak geride bıraktı.

Detaylı

1-Mortgage sisteminin tüketiciye yararı ne olacak?

1-Mortgage sisteminin tüketiciye yararı ne olacak? 20 Soruda Mortgage 1-Mortgage sisteminin tüketiciye yararı ne olacak? Faizlerin serbest bırakılması gündeme gelecek. Sistemden yararlanacak müşteriler sabit veya değişken faiz oranları arasında tercih

Detaylı

GENEL MUHASEBE. KVYK-Mali Borçlar. Yrd. Doç. Dr. Serap DURUKAN KÖSE Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi

GENEL MUHASEBE. KVYK-Mali Borçlar. Yrd. Doç. Dr. Serap DURUKAN KÖSE Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi GENEL MUHASEBE KVYK-Mali Borçlar Yrd. Doç. Dr. Serap DURUKAN KÖSE Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi KAYNAK KAVRAMI Kaynaklar, işletme varlıklarının hangi yollarla sağlandığını göstermektedir. Varlıklar,

Detaylı

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi FİNANSMANI İŞLETME Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PİYASA FAİZ ORANLARI 2 Faiz Faiz, başkasının parasını

Detaylı

Pay Opsiyon Sözleşmeleri. Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası

Pay Opsiyon Sözleşmeleri. Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası Pay Opsiyon Sözleşmeleri Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası Bu dokümanda kullanılan içeriğin bir kısmı, Türkiye deki düzenlemeler çerçevesinde menkul kıymetler veya türev araçlarla ilgili faaliyet göstermek

Detaylı

Bölüm 1 (Devam) Finansal Piyasalar & Kurumlar

Bölüm 1 (Devam) Finansal Piyasalar & Kurumlar Bölüm 1 (Devam) Finansal Piyasalar & Kurumlar İşlenecek Konular Finansal piyasalar ve kurumların önemi Tasarrufların şirketlere akışı Finansal piyasaların ve aracıların fonksiyonları Değer maksimizasyonu

Detaylı

Mortgage Nedir? Yeni Konut Finansman Sistemi Nasıl İşleyecek?

Mortgage Nedir? Yeni Konut Finansman Sistemi Nasıl İşleyecek? Mortgage Nedir? Yeni Konut Finansman Sistemi Nasıl İşleyecek? Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER den, yeni tüketici konut finansman modeli Mortgage ve genel haliyle ipotekli satış sisteminin

Detaylı

MENKUL KIYMETLEŞTİRME

MENKUL KIYMETLEŞTİRME MENKUL KIYMETLEŞTİRME Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi MENKUL KIYMETLEŞTİRME Menkul Kıymetleştirme nin

Detaylı

https://www.garantiemeklilik.com.tr/fon-ile-ilgili-duyurular.aspx internet adreslerinden

https://www.garantiemeklilik.com.tr/fon-ile-ilgili-duyurular.aspx internet adreslerinden GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTERNATİF STANDART EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2013 YILI 6 AYLIK FAALİYET RAPORU 1- Ekonominin Genel durumu Dünya ekonomisi 2013 ü genel olarak bir toparlanma dönemi olarak

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu ABD ekonomisindeki büyümenin ikinci çeyrekte %1.7 olarak

Detaylı

Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı

Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı 13 Ekim 2011 Malatya KÜRESEL KRİZ ORTAMINA NASIL GELİNDİ? Net Bugünkü Değer Yöntemi Varlık fiyatlarının indirgenmiş nakit akımları (Net

Detaylı

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 Prof. Dr. Yıldırım Beyazıt ÖNAL 6. HAFTA 4. GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERE ULUSLAR ARASI FON HAREKETLERİ Gelişmekte olan ülkeler, son 25 yılda ekonomik olarak oldukça

Detaylı

4) Bir mekânın alt ve üstünü oluşturan yatay taşıyıcı yapı elemanına ne ad verilir? A) Döşeme B) Kolon C) Kiriş D) İnce Yapı E) Temel

4) Bir mekânın alt ve üstünü oluşturan yatay taşıyıcı yapı elemanına ne ad verilir? A) Döşeme B) Kolon C) Kiriş D) İnce Yapı E) Temel Gayrimenkul Değerleme Esasları 19/12/2015 Sınavı 1) Katılım payları sadece nitelikli yatırımcılara satılmak üzere kurulan fon Aşağıdakilerden hangisidir? A)değişken Fon B)fon sepeti C)serbest yatırım fonu

Detaylı

Bakan ŞENER den temel hatlarıyla Mortgage

Bakan ŞENER den temel hatlarıyla Mortgage Bakan ŞENER den temel hatlarıyla Mortgage 2006 yılının ilk yarısında başlayacak olan mortgage sisteminde taksitlerini aksatanlara üç ay süre verilecek. İşte herkesin merakla beklediği Mortgage nin ayrıntıları

Detaylı

FİNANSAL RİSKLER & KORUNMA YÖNTEMLERİ

FİNANSAL RİSKLER & KORUNMA YÖNTEMLERİ FİNANSAL RİSKLER & KORUNMA YÖNTEMLERİ Finans Önemli, Öğrenmek Heyecan Verici, Bilmek Değerlidir! DOÇ. DR. KORAY KAYALIDERE SUNUŞ İÇERİĞİ Finansal piyasalardaki riskler, Faiz - döviz kuru etkileşimi ve

Detaylı

Banka Bilançosunun Özellikleri Pazar, 26 Aralık 2010 18:24

Banka Bilançosunun Özellikleri Pazar, 26 Aralık 2010 18:24 Ticari bir işletme olarak bankaların belirli bir dönem içerisinde nasıl çalıştıklarını ve amaçlarına dönük olarak nasıl bir performans sergilediklerini değerlendirebilmenin yolu bankalara ait finansal

Detaylı

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU Bu rapor Cigna Finans Emeklilik ve Hayat A.Ş. Para Piyasası Likit Kamu

Detaylı

MENKUL KIYMETLEŞTİRME

MENKUL KIYMETLEŞTİRME MENKUL KIYMETLEŞTİRME Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi İpotek Piyasaları ve İkincil İpotek Piyasası

Detaylı

Güncellenmiş Faiz Dersi

Güncellenmiş Faiz Dersi Güncellenmiş Faiz Dersi Faiz Nedir Nasıl Hesaplanır? Faiz Nedir? Piyasa açısından bakarsak faizi, tasarruf sahibinin, tasarrufunu, ihtiyacı olana belirli süre için kullandırmasının karşılığı olarak aldığı

Detaylı

Varant nedir? Varantların dayanak varlığı ne olacak? İlk uygulamada borsa endeksleri ve dolar/tl olacak.

Varant nedir? Varantların dayanak varlığı ne olacak? İlk uygulamada borsa endeksleri ve dolar/tl olacak. TÜRK yatırımcısı yeni bir ürünle tanışıyor: Varant. Ay sonunda 15 varantla başlaması beklenen işlemler yatırımcılara kaldıraç oranları nedeniyle yüksek getiri fırsatı sunuyor. UniCredit Menkul Değerler

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Para Piyasası Likit Emeklilik Yatırım Fonu(KAMU) Emeklilik Yatırım Fonu nun

Detaylı

ÜNİTE:6 Teknik Analiz ÜNİTE:7 Yatırım Politikaları ÜNİTE:8 Yatırım Şirketleri

ÜNİTE:6 Teknik Analiz ÜNİTE:7 Yatırım Politikaları ÜNİTE:8 Yatırım Şirketleri ÜNİTE:1 Finansal Piyasaların Organizasyonu/Yapısı ÜNİTE:2 Menkul Kıymetlerin Fiyatlanması ÜNİTE:3 Menkul Kıymet Yatırımları ÜNİTE:4 Yatırım İçin Bilgi Kaynakları ÜNİTE:5 Temel Analiz 1 ÜNİTE:6 Teknik Analiz

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ NAZİLLİ İİBF İKTİSAT BÖLÜMÜ VE AVRUPA ARAŞTIRMALAR MERKEZİ TARAFINDAN DÜZENLENEN GÜNCEL EKONOMİK SORUNLAR KONGRESİ NDE YAPACAĞI Açılış Konuşmasının

Detaylı

Bölüm 1. Para, Banka ve Finansal Piyasaları Neden Öğrenmeliyiz?

Bölüm 1. Para, Banka ve Finansal Piyasaları Neden Öğrenmeliyiz? Bölüm 1 Para, Banka ve Finansal Piyasaları Neden Öğrenmeliyiz? DR. HÜLYA ÜNLÜ 1-2 Sunumlar bilgi amaçlıdır. Tek başına yeterli değildir. Sunumlarda kullanılan Birincil Kaynak Mishkin in Kitabıdır. Finansal

Detaylı

TAHVİL DEĞERLEMESİ. Prof. Dr. Aydın Yüksel MAN 504T Yön. için Finansal Analiz & Araçları Ders: Tahvil Değerlemesi

TAHVİL DEĞERLEMESİ. Prof. Dr. Aydın Yüksel MAN 504T Yön. için Finansal Analiz & Araçları Ders: Tahvil Değerlemesi TAHVİL DEĞERLEMESİ 1 Giriş İşlenecek ana başlıkları sıralarsak: Tahvillerin özellikleri Tahvilin piyasa fiyatının hesaplanması Tahvillerde fiyat ve piyasa faizi ilişkisi Vadeye kadarki getirinin hesaplanması

Detaylı

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GRUPLARA YÖNELİK ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GRUPLARA YÖNELİK ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GRUPLARA YÖNELİK ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU Bu rapor Cigna Finans Emeklilik ve Hayat A.Ş. Gruplara Yönelik Esnek Emeklilik

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2007 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2007 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2007 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu ABD de başlayan ve ardından tüm gelişmiş ülke piyasalarına

Detaylı

ONDÖRDÜNCÜ BÖLÜM TAHVİL, HAZİNE BONOSU VE PAY DEĞERLEMESİ 21

ONDÖRDÜNCÜ BÖLÜM TAHVİL, HAZİNE BONOSU VE PAY DEĞERLEMESİ 21 ONDÖRDÜNCÜ BÖLÜM TAHVİL, HAZİNE BONOSU VE PAY DEĞERLEMESİ 21 Yrd.Doç.Dr.Ayben Koy Yrd. Doç. Dr. Ayben KOY, 1980 yılında doğdu. İlk ve ortaöğretimi Çanakkale de bitirdi. 2004 yılında İstanbul Üniversitesi

Detaylı

109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR

109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR -1- 109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR Yabancıların, 8 Haziran itibariyle Türkiye de 53 milyar 130 milyon dolarlık hisse senedi, 38 milyar 398 milyon dolar devlet iç borçlanma senedi (DİBS) ve 407

Detaylı

AKTİF YATIRIM BANKASI A.Ş. B TİPİ TAHVİL BONO FONU PERFORMANS SUNUM RAPORU

AKTİF YATIRIM BANKASI A.Ş. B TİPİ TAHVİL BONO FONU PERFORMANS SUNUM RAPORU AKTİF YATIRIM BANKASI A.Ş. B TİPİ TAHVİL BONO FONU PERFORMANS SUNUM RAPORU A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖYE BAKIŞ YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER Halka arz tarihi: 25 Şubat 2013 30 Haziran 2015 tarihi

Detaylı

EV DEĞİŞTİREN MORTGAGE SABİT FAİZLİ KONUT FİNANSMAN KREDİSİ VE TEMİNAT SÖZLEŞMESİ KREDİYE İLİŞKİN BİLGİLER

EV DEĞİŞTİREN MORTGAGE SABİT FAİZLİ KONUT FİNANSMAN KREDİSİ VE TEMİNAT SÖZLEŞMESİ KREDİYE İLİŞKİN BİLGİLER Müşteri No. İşbu Ev Değiştiren Mortgage Krediye şkin Bilgiler sayfası, Ödeme Planı, Ev Değiştiren Mortgage Konut Finansman Kredisi İle İlgili Sözleşme Öncesi Bilgi Formu Kapak Sayfası, Sözleşme Öncesi

Detaylı

GÜNE BAŞLARKEN 6 Nisan 2009

GÜNE BAŞLARKEN 6 Nisan 2009 GÜNE BAŞLARKEN 6 Nisan 2009...ekonomikarastirma@halkbank.com.tr... YURTİÇİ GELİŞMELER Yurtiçi Piyasalar-Döviz Bankalararası döviz piyasasında dolar kuru bugün açılışta, küresel piyasalardaki olumlu havaya

Detaylı

Özel Sektörün Yurtdışından Sağladığı Kredi Borcu İstatistikleri

Özel Sektörün Yurtdışından Sağladığı Kredi Borcu İstatistikleri Özel Sektörün Yurtdışından Sağladığı Kredi Borcu İstatistikleri Tanım Ve Açıklamalar İstatistik Genel Müdürlüğü Ödemeler Dengesi Müdürlüğü İçindekiler I- Tanımlar... 3 II- Türkiye de Özel Sektörün Dış

Detaylı

Konut Kredisi Piyasasına Bakış

Konut Kredisi Piyasasına Bakış Konut Kredisi Piyasasına Bakış Türkiye Konut Kredisi İstatistikleri (Kasım 2010 - Ekim 2011) Kasım 2011 Uyarı: Bu raporda sunulan istatistiklerin bir kısmı Konutkredisi.com.tr web sitesinin ziyaretçilerinin

Detaylı

KAMU FİNANSMANI VE BORÇ GÖSTERGELERİ

KAMU FİNANSMANI VE BORÇ GÖSTERGELERİ KAMU FİNANSMANI VE BORÇ GÖSTERGELERİ HAZIRLAYAN 21.05.2014 RAPOR Doç. Dr. Binhan Elif YILMAZ Araş.Gör. Sinan ATAER 1. KAMU FİNANSMANI Merkezi Yönetim Bütçe Dengesi, 2013 yılı sonunda 18.849 milyon TL açık

Detaylı

Güncel Ekonomik Yorum

Güncel Ekonomik Yorum NİSAN 15 Güncel Ekonomik Yorum Mart ayı finansal piyasalar açısından son derece oynak bir seyir izlemiştir. Yurtdışı piyasalarda ABD tarafında FED in(amerika Merkez Bankası) faiz arttırımını ne zaman yapacağı

Detaylı

Kamu Finansmanı ve Borç Göstergeleri

Kamu Finansmanı ve Borç Göstergeleri Kamu Finansmanı ve Borç Göstergeleri HAZIRLAYAN.1.14 RAPOR Doç.Dr.Binhan Elif YILMAZ Arş.Gör.Sinan ATAER 1. KAMU FİNANSMANI 13 yılının on aylık döneminde merkezi yönetim bütçe dengesi 7.664 milyon TL lik

Detaylı

ÖZEL SEKTÖR BORÇLANMA ARAÇLARINA İLİŞKİN RİSK BİLDİRİM FORMU

ÖZEL SEKTÖR BORÇLANMA ARAÇLARINA İLİŞKİN RİSK BİLDİRİM FORMU ÖZEL SEKTÖR BORÇLANMA ARAÇLARINA İLİŞKİN RİSK BİLDİRİM FORMU ÖNEMLİ AÇIKLAMA Özel sektör borçlanma araçları alım satım işlemleri sonucunda kar elde edebileceğiniz gibi zarar riskiniz de bulunmaktadır.

Detaylı

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ M A R M A R A Ü N İ V E R S İ T E S İ İ K T İ S A T F A K Ü L T E S İ A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ CARİ İŞLEMLER DENGESİ DIŞ TİCARET DENGESİ BORÇLANMA GÖSTERGELERİ VE CARİ İŞLEMLER DENGESİ NET ULUSLARARASI

Detaylı

Fon Bülteni Ekim Önce Sen

Fon Bülteni Ekim Önce Sen Fon Bülteni Ekim 216 Önce Sen Fon Bülteni Ekim 216 NN Hayat ve Emeklilik Fonları Sektör Karşılaştırmaları Yüksek Getiri! Son 1 Yıl - 3/9/21-3/9/216 2 2 1 1-11,6 13,74 9,7 12,3 14,74 12,44 8,72 9,7 9,3

Detaylı

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. STANDART EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. STANDART EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. STANDART EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU Bu rapor Cigna Finans Emeklilik ve Hayat A.Ş. Standart Emeklilik Yatırım Fonu nun 01.01.2015-30.06.2015

Detaylı

https://www.garantiemeklilik.com.tr/fon-ile-ilgili-duyurular.aspx internet adreslerinden

https://www.garantiemeklilik.com.tr/fon-ile-ilgili-duyurular.aspx internet adreslerinden GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2013 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU 1- Ekonominin Genel durumu Dünya ekonomisi 2013 ü genel olarak bir

Detaylı

OSMANLI YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. E-ŞUBE DE BONO İŞLEMLERİ

OSMANLI YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. E-ŞUBE DE BONO İŞLEMLERİ OSMANLI YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. E-ŞUBE DE BONO İŞLEMLERİ Bono ve Tahvil Nedir? Bonolar (vadesi 1 yıldan kısa süreli), tahviller (vadesi 1 yıldan uzun süreli); hazine veya özel şirketlerin ödünç para

Detaylı

31/12/2004 tarihli Bilanço (YTL) 31/12/2004 tarihli Gelir Tablosu (YTL) Varlıklar (+) 10,122,098.- Borçlar (-) -20,410.-

31/12/2004 tarihli Bilanço (YTL) 31/12/2004 tarihli Gelir Tablosu (YTL) Varlıklar (+) 10,122,098.- Borçlar (-) -20,410.- 01/01/2004 31/12/2004 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPORU BU RAPOR EMEKLİLİK YATIRIM FONLARININ KAMUYU AYDINLATMA AMACIYLA DÜZENLENEN YÜKÜMLÜLÜKLERİ

Detaylı

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti TEPAV Değerlendirme Notu Şubat 2011 Cari işlemler açığında neler oluyor? Ekonomide gözlemlenen

Detaylı

MENKUL KIYMETLEŞTİRME

MENKUL KIYMETLEŞTİRME MENKUL KIYMETLEŞTİRME Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi MENKUL KIYMETLEŞTİRME YÖNTEMLERİ 2 Menkul kıymetleştirme

Detaylı

1-Ekonominin Genel durumu

1-Ekonominin Genel durumu GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTIN EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2014 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU 1-Ekonominin Genel durumu 2014 yılı TCMB nin Ocak ayında faizleri belirgin şekilde arttırmasıyla başlamıştır.

Detaylı

Finansal Hesaplar 2013

Finansal Hesaplar 2013 Finansal Hesaplar 2013 İstatistik Genel Müdürlüğü Parasal ve Finansal Veriler Müdürlüğü İçindekiler I. Genel Değerlendirme...3 II. Mali Olmayan Kuruluşlar...5 III. Mali Kuruluşlar...6 IV. Genel Yönetim...8

Detaylı

12.03.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ

12.03.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ 12.03.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ Ocak ayı cari işlemler açığı piyasa beklentisi olan -5,2 Milyar doların altında -4,88 milyar dolar olarak geldi. Ocak ayında dış ticaret açığı geçen yılın aynı ayına göre

Detaylı

15.433 YATIRIM. Ders 19: Menkul Kıymet Analizi. Bahar 2003

15.433 YATIRIM. Ders 19: Menkul Kıymet Analizi. Bahar 2003 15.433 YATIRIM Ders 19: Menkul Kıymet Analizi Bahar 2003 Giriş Piyasada gözlemlediğimiz fiyatlar nasıl açıklanır? Etkin bir piyasada, fiyat kamuya açık olan tüm bilgileri yansıtır. Piyasa bilgisini piyasa

Detaylı

Yeni gerçekler karşısında finans sistemi kendini ne şekilde revize ediyor, etmeli?

Yeni gerçekler karşısında finans sistemi kendini ne şekilde revize ediyor, etmeli? Yeni gerçekler karşısında finans sistemi kendini ne şekilde revize ediyor, etmeli? Yeni ABD Düzenlemesi: Dodd-Frank Yasası T. Sabri Öncü Kadir Has Üniversitesi NYU-Stern Finans Sektörü Reformları Çalışma

Detaylı

KOÇ ALLIANZ HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

KOÇ ALLIANZ HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR KOÇ ALLIANZ HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor, Koç Allianz Hayat ve Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Kamu Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım

Detaylı

İPOTEKLİ KONUT FİNANSMANI VE HUKUKU MORTGAGE (TUTSAT) NİSAN 2007 (M.T. Yıldırım Beyazıt Önal) İÇİNDEKİLER

İPOTEKLİ KONUT FİNANSMANI VE HUKUKU MORTGAGE (TUTSAT) NİSAN 2007 (M.T. Yıldırım Beyazıt Önal) İÇİNDEKİLER İPOTEKLİ KONUT FİNANSMANI VE HUKUKU MORTGAGE (TUTSAT) NİSAN 2007 (M.T. Yıldırım Beyazıt Önal) İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER 1. MORTGAGE KAVRAMI VE TARİHİ GELİŞİMİ 1.1. MORTGAGE KAVRAMININ ORTAYA ÇIKIŞI

Detaylı

ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI

ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI Faiz oranlarının yapısı; Menkul kıymetlerin sahip olduğu risk, Likidite özelliği, Vergilendirme durumu ve Vade farklarının faiz oranlarını nasıl etkilediğidir. FAİZ ORANLARININ

Detaylı

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.50 Altın (USD) 1,225 Ekim 18 EUR/TRY 6.24 Petrol (Brent) 76.2 BİST - 100 90,201 Gösterge Faiz 24.4 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 5.21% -11.0% 25.2% 10.8%

Detaylı

1- Ekonominin Genel durumu

1- Ekonominin Genel durumu GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2014 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU 1- Ekonominin Genel durumu 2014 yılı TCMB nin Ocak ayında faizleri belirgin

Detaylı

Ata. Fonu ( Fonun BaşlangıcındB Performans. 4 Aralık 2012 : %44.93 : %9.41 : %34.79 : 2.7 ATYADEG TI)

Ata. Fonu ( Fonun BaşlangıcındB Performans. 4 Aralık 2012 : %44.93 : %9.41 : %34.79 : 2.7 ATYADEG TI) Ata Portföy Yönetimi A.Ş 4 Aralık 2012 Ata Büyüme Hisse Fonu ( 2012 Yıl Başından Beri Performans (30 Aralık 2011 3 Aralık 2012) Ata A Tipi Değişken Fon : %54.34 IMKB 100 Endeksi : %44.93 Nispi Getiri :

Detaylı

Sunum Başlığı Arial Regular 20 pt. Departman Ad/Panel/Yer Tarih

Sunum Başlığı Arial Regular 20 pt. Departman Ad/Panel/Yer Tarih Sunum Başlığı Arial Regular 20 pt Departman Ad/Panel/Yer Tarih Yatırım Finansman Kurumsal Kimliğimiz Ürün ve Hizmetlerimiz 2 Türkiye nin ilk özel aracı kurumu olarak, Türkiye İş Bankası ve Türkiye Sınai

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU(EURO) YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU(EURO) YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU(EURO) YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Gelir Amaçlı Karma Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım

Detaylı

Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. (Fon Kullanıcısı) TF Varlık Kiralama A.Ş. (İhraççı) Halka Arz Edilecek Kira Sertifikası Termsheet.

Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. (Fon Kullanıcısı) TF Varlık Kiralama A.Ş. (İhraççı) Halka Arz Edilecek Kira Sertifikası Termsheet. Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. (Fon Kullanıcısı) TF Varlık Kiralama A.Ş. (İhraççı) Halka Arz Edilecek Kira Sertifikası Termsheet Aralık 2018 Yasal Uyarı Bu sunum TÜRKİYE FİNANS KATILIM BANKASI A.Ş.

Detaylı

Büyüme, Tasarruf-Yatırım ve Finansal Sektörün Rolü. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı

Büyüme, Tasarruf-Yatırım ve Finansal Sektörün Rolü. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı Büyüme, Tasarruf-Yatırım ve Finansal Sektörün Rolü Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı Büyüme: Yatırım ve Tasarrufun Fonksiyonu Büyüme : Büyümenin Temel Unsuru : Üretimin Temel Faktörleri : Üretimin Diğer

Detaylı

2015 EKİM ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

2015 EKİM ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ EKİM ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ 17 Aralık Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcuna ilişkin Ekim verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015)

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015) TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015) Hane Halkı İşgücü İstatistikleri 2014 te Türkiye de toplam işsizlik %10,1, tarım dışı işsizlik ise %12 olarak gerçekleşti. Genç nüfusta ise işsizlik

Detaylı

A) %1 B) %2 C) %3 D) %4 E) %5

A) %1 B) %2 C) %3 D) %4 E) %5 1) Bugün bankaya yatırılan 25.000 TL nin yıllık %15 faiz oranı üzerinden 15 yıl sonraki değeri aşağıdakilerden A) 125.400 B) 203.426 C) 360.800 D) 100.600 E) 240.745 5) Yıllık %12 faiz oranı üzerinden

Detaylı

KONUT FİNANSMANI SÖZLEŞME ÖNCESİ BİLGİ FORMU

KONUT FİNANSMANI SÖZLEŞME ÖNCESİ BİLGİ FORMU KONUT FİNANSMANI SÖZLEŞME ÖNCESİ BİLGİ FORMU Bu form Banka dan talep edilen konut kredisine ve kredi sözleşmesine ilişkin koşullar hakkında bilgi verilmesi amacıyla düzenlenmiştir. Aşağıda detayları belirtilen

Detaylı

2. YATIRIMCI GRUBU Güvenceye önem veren yatırımcılar, gayrimenkul finanse etmek isteyenler

2. YATIRIMCI GRUBU Güvenceye önem veren yatırımcılar, gayrimenkul finanse etmek isteyenler YATIRIM ARACI Ürün Broşürü Wüstenrot Ideal Bausparen Yatırım Aracı Yapı tasarrufu Vade bitimi Kredi tahsisi sırasında Yatırım Bölgesi Almanya Koşullar Tarifeye bağlı Yatırım Sınıfı Yapı tasarrufu Sermayenin

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 16 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya İnci Şengül 1 DenizBank

Detaylı

1Ç08 finansallarında öne çıkan gelişmeler:

1Ç08 finansallarında öne çıkan gelişmeler: Akbank, birinci çeyrek konsolide BDDK finansallarını açıkladı. Buna göre 1Ç08 de Akbank ın net karı yıllık bazda %61 artarak 720mn YTL olarak gerçekleşti. Bankanın özsermaye getirisi ise 30.2% oldu. Bununla

Detaylı

FOREKS GÜNLÜK BÜLTEN İÇİNDEKİLER

FOREKS GÜNLÜK BÜLTEN İÇİNDEKİLER 26.02.2014 FOREKS GÜNLÜK BÜLTEN İÇİNDEKİLER Genel Bakış EUR/USD ( Euro / Dolar ) Teknik Analiz GBP/USD ( Sterlin / Dolar ) Teknik Analiz USD/TRY ( Dolar / Lira ) Teknik Analiz XAU/USD ( Altın / Dolar )

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Eşref Savaş BAŞCI

Yrd. Doç. Dr. Eşref Savaş BAŞCI SERMAYE MALİYETİ Yrd. Doç. Dr. Eşref Savaş BAŞCI İçerik Öz Sermaye Maliyeti İmtiyazlı Hisse Senedi Maliyetinin Yaygın (Adi) Hisse Senedinin Maliyetinin Finansal Varlıkları Fiyatlama Modeline Göre Özsermaye

Detaylı

Bölüm 4. Tahviller. Tahvil Fiyatlaması BD = + + + ... Tahvil Değerleme. İşletme Finansının Temelleri

Bölüm 4. Tahviller. Tahvil Fiyatlaması BD = + + + ... Tahvil Değerleme. İşletme Finansının Temelleri İşletme Finansının Temelleri Bölüm 4 Tahvil Değerleme İşlenecek Konular Tahvil Piyasası Faiz Oranları ve Tahvil Fiyatları Cari Getiri ve Vadeye Kadar Getiri Tahvil Getiri Oranları Getiri Eğrisi Şirket

Detaylı

FAİZ HAREKETLİLİĞİ. Mehmet ÖZÇELİK. Bilgi Raporu Ekonomik Araştırmalar ve Proje Müdürlüğü. KONYA Nisan, 2016 www.kto.org.tr

FAİZ HAREKETLİLİĞİ. Mehmet ÖZÇELİK. Bilgi Raporu Ekonomik Araştırmalar ve Proje Müdürlüğü. KONYA Nisan, 2016 www.kto.org.tr Mehmet ÖZÇELİK Bilgi Raporu Ekonomik Araştırmalar ve Proje Müdürlüğü KONYA Nisan, 2016 www.kto.org.tr İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ... 1 2. POLİTİKA FAİZİ... 2 3. GECELİK FAİZ... 4 4. FAİZ ve YATIRIM-TASARRUF İLİŞKİSİ...

Detaylı

Temel Finans Matematiği ve Değerleme Yöntemleri Dönem Deneme Sınavı

Temel Finans Matematiği ve Değerleme Yöntemleri Dönem Deneme Sınavı 1. Aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? A) Para-ağırlıklı getiri yöntemi oldukça kolay hesaplanabilen ve maliyetsiz bir yöntemdir. B) Portföy getirisini hesaplarken en doğru yöntem para-ağırlıklı getiri

Detaylı

KÜÇÜK İŞLETMELERDE FİNANSMAN İŞLEVİ VE YENİ FİNANSAMAN YÖNTEMLERİ. Öğr. Gör. Aynur Arslan BURŞUK

KÜÇÜK İŞLETMELERDE FİNANSMAN İŞLEVİ VE YENİ FİNANSAMAN YÖNTEMLERİ. Öğr. Gör. Aynur Arslan BURŞUK KÜÇÜK İŞLETMELERDE FİNANSMAN İŞLEVİ VE YENİ FİNANSAMAN YÖNTEMLERİ Öğr. Gör. Aynur Arslan BURŞUK KÜÇÜK İŞLETMELERDE FİNANSMAN İŞLEVİ Finansman, işletmelerin temel işlevlerini yerine getirirken yararlanacakları

Detaylı

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 23 Aralık 2015 Ankara

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 23 Aralık 2015 Ankara İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI 23 Aralık 2015 Ankara Özet: Makroekonomik Görünüm ve Para Politikası Sıkı para politikası duruşunun ve alınan makroihtiyati önlemlerin etkisiyle yıllık kredi büyüme

Detaylı

Finansal Ekonometri. Ders 3 Risk ve Risk Ölçüleri

Finansal Ekonometri. Ders 3 Risk ve Risk Ölçüleri Finansal Ekonometri Ders 3 Risk ve Risk Ölçüleri RİSK Tanım (Oxford English Dictionary): Risk bir tehlike, kötü sonuçların oluşma şansı, kayıp yada şansızlığın ortaya çıkmasıdır. Burada bizim üzerinde

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. Gelir Amaçlı Esnek Emeklilik Yatırım Fonu nun 01.01.2008-31.12.2008 dönemine ilişkin

Detaylı

KÜRESEL KRİZ VE TÜRKİYE EKONOMİSİ K. ÖNDER ERGÜN MALİYE UZMANI

KÜRESEL KRİZ VE TÜRKİYE EKONOMİSİ K. ÖNDER ERGÜN MALİYE UZMANI KÜRESEL KRİZ VE TÜRKİYE EKONOMİSİ K. ÖNDER ERGÜN MALİYE UZMANI SUNUM PLANI 1 KÜRESEL KRİZİN GELİŞİMİ 2 KÜRESEL KRİZİN TÜRKİYE YE ETKİLERİ 3 4 TÜRKİYE NİN KONUMU KRİZDE SON DURUM KÜRESEL KRİZ 1929 DÜNYA

Detaylı

FİNANSMAN MATEMATİĞİ

FİNANSMAN MATEMATİĞİ FİNANSMAN MATEMATİĞİ Serbest piyasa ekonomisinde, sermayeyi borç alan borç aldığı sermayenin kirasını (faizini) öder. Yatırımcı açısından faiz yatırdığı paranın geliridir. Başlangıçta yatırılan para ise

Detaylı

GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ İÇİN YENİ NESİL FİNANS ARAÇLARI. 28 Mayıs 2013

GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ İÇİN YENİ NESİL FİNANS ARAÇLARI. 28 Mayıs 2013 GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ İÇİN YENİ NESİL FİNANS ARAÇLARI 28 Mayıs 2013 Bankaların Sermaye Yeterliliği ve Konut/İnşaat Kredilerinin Gelişimi Sermaye Yeterliliği Rasyosunun Gelişimi Bankaların sermaye yeterliliği

Detaylı

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013 Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program 22 Kasım 201 Büyüme Tahminleri (%) 4, 4,1 Küresel Büyüme Tahminleri (%) 4,1,2,0 ABD Büyüme Tahminleri (%) 2,,,,,,1,6,6 2,8 2,6 2,4 2,2

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU SPK 7. ARAMA KONFERANSI NDA YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 ARALIK

Detaylı

Yeni Bireysel Emeklilik Sistemi

Yeni Bireysel Emeklilik Sistemi Yeni Bireysel Emeklilik Sistemi 1 Ocak 2013 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren sistem ile birlikte bireysel emeklilik sektöründe yepyeni bir dönem başladı. Vergi avantajı yerine devlet katkısı esası getirildi

Detaylı

Bölüm 4. Tahviller. Tahvil Fiyatlaması BD = + + + ... 3/21/2013. Tahvil Değerleme. İşletme Finansının Temelleri

Bölüm 4. Tahviller. Tahvil Fiyatlaması BD = + + + ... 3/21/2013. Tahvil Değerleme. İşletme Finansının Temelleri İşletme Finansının Temelleri Bölüm 4 Tahvil Değerleme İşlenecek Konular Tahvil Piyasası Faiz Oranları ve Tahvil Fiyatları Cari Getiri ve Vadeye Kadar Getiri Tahvil Getiri Oranları Getiri Eğrisi Şirket

Detaylı

31/12/2004 tarihli Bilanço ( YTL) Varlıklar (+) 1,162,813.- Borçlar (-) -2,913.- Gelirler Toplamı 108,393.-. Giderler Toplamı -39,305.-.

31/12/2004 tarihli Bilanço ( YTL) Varlıklar (+) 1,162,813.- Borçlar (-) -2,913.- Gelirler Toplamı 108,393.-. Giderler Toplamı -39,305.-. 01/01/2004 31/12/2004 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPORU BU RAPOR EMEKLİLİK YATIRIM FONLARININ KAMUYU AYDINLATMA AMACIYLA DÜZENLENEN

Detaylı

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 24 Şubat 2016 Ankara

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 24 Şubat 2016 Ankara İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI 24 Şubat 2016 Ankara Özet: Makroekonomik Görünüm ve Para Politikası Dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerinin ılımlı seyri cari dengedeki iyileşmeyi

Detaylı

SERMAYE PİYASALARI VE FİNANSAL KURUMLAR

SERMAYE PİYASALARI VE FİNANSAL KURUMLAR DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. SERMAYE PİYASALARI VE FİNANSAL KURUMLAR

Detaylı

2015 HAZİRAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

2015 HAZİRAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ HAZİRAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ 13 Ağustos Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcuna ilişkin yılı ikinci çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası

Detaylı

01/01/ /12/2004 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPORU

01/01/ /12/2004 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPORU 01/01/2004 31/12/2004 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPORU BU RAPOR EMEKLİLİK YATIRIM FONLARININ KAMUYU AYDINLATMA

Detaylı

Güncel Ekonomik Yorum

Güncel Ekonomik Yorum MAYIS 15 Güncel Ekonomik Yorum Nisan ayı genelinde finansal piyasalarda özellikle hisse senetlerinde yukarı yönlü olmakla beraber son aylardaki volatil durumunu korumaktadır. ABD de FED in uzun süredir

Detaylı

Fon Bülteni Kasım Önce Sen

Fon Bülteni Kasım Önce Sen Fon Bülteni Kasım 216 Önce Sen Fon Bülteni Kasım 216 NN Hayat ve Emeklilik Fonları Sektör Karşılaştırmaları Yüksek Getiri! Son 1 Yıl - 31/1/21-31/1/216 2 2 1 1-9,96 9,38 9,7 1,1 7,96 7,96 7,96 7,33 7,8

Detaylı

SABAH BÜLTENİ. Piyasalarda Çin Etkisi Sürüyor. 11 Ocak 2016-8:30 GENEL GÜN ÖZETİ. Merkez döviz teminat oranını yükseltti

SABAH BÜLTENİ. Piyasalarda Çin Etkisi Sürüyor. 11 Ocak 2016-8:30 GENEL GÜN ÖZETİ. Merkez döviz teminat oranını yükseltti SABAH BÜLTENİ Piyasalarda Çin Etkisi Sürüyor 11 Ocak 2016-8:30 GENEL GÜN ÖZETİ Merkez döviz teminat oranını yükseltti Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) bankaların Bankalararası Para Piyasası ndaki

Detaylı

YAPI KREDİ PORTFÖY PY BORÇLANMA ARAÇLARI (DÖVİZ) ÖZEL FONU 1 OCAK - 31 ARALIK 2017 DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU

YAPI KREDİ PORTFÖY PY BORÇLANMA ARAÇLARI (DÖVİZ) ÖZEL FONU 1 OCAK - 31 ARALIK 2017 DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU YAPI KREDİ PORTFÖY PY BORÇLANMA ARAÇLARI (DÖVİZ) ÖZEL FONU 1 OCAK - 31 ARALIK 2017 DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU YAPI KREDİ PORTFÖY YÖNETİMİ A.Ş. TARAFINDAN KURULAN ve YÖNETİLEN YAPI KREDİ PORTFÖY

Detaylı

FİNANSAL PİYASALAR VE KURUMLAR. N. CEREN TÜRKMEN

FİNANSAL PİYASALAR VE KURUMLAR. N. CEREN TÜRKMEN FİNANSAL PİYASALAR VE FİNANSAL KURUMLAR N. CEREN TÜRKMEN cturkmen@sakarya.edu.tr 1 FİNANSAL SİSTEM Bir ekonomide fonları talep edenler, fonları arz edenler bunlar arasındaki fon akımlarını düzenleyen kurumlar

Detaylı