Gültak: Laf değil proje üretiyoruz n Türkiye nin yol ayrımına geldiğini vurgulayan AK Parti Mersin

Transkript

1 Kılıçdaroğlu, Anamur da konuştu.. Devlet nasıl yönetilir kursu açacağım Kemal Kılıçdaroğlu Abdullah Özyiğit Hüseyin Çamak n CHP nin projelerine yönelik eleştirilere göndermede bulunan Kılıçdaroğlu, İktidar olunca onlara kurs açacağım. Hortumlar nasıl önlenir kursu açacağım, Devlet nasıl yönetilir kursu açacağım. diye konuştu. nsayfa 10 da Baysan, Aydıncık, Gülnar ve Erdemli de gitmedik mahalle bırakmadı nsayfa 5 de Yörüklerden destek istedi HAFTALIK BAĞIMSIZ SİYASİ GAZETE Perakende Satış Fiyatı : 1 TL 18 Mayıs 2015 Sayı : 600 MHP li Öztürk: Ülkeyi bölünmeye götürür.. Başkanlık sistemi dışarının dayatması n Oktay Öztürk, Başkanlık sisteminin tabandan gelmediğini, dışarıdan dikte edildiğini biliyoruz. Başta bulunanların ihtiraslarını iyi tahlil etmişler, onu başkan yaparak meseleyi iyi çözmüşler. Başkanlık sisteminin, sonunda bu ülkeyi bölünmeye götürecek bir sistem olduğunu düşünüyoruz. diye konuştu. Oktay Öztürk nsayfa 6 da Sağlar dan Başbakan Davutoğlu na yanıt.. Bakanlar, Mersin e değil kendilerine çalıştılar n CHP Mersin Milletvekili adayı, eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar, Başbakan Ahmet Davutoğlu nun Mersin mitinginde Mersin e yeni hiçbir şey vaat edemediğini belirterek, Havalimanı tamamlanacak diyor, Mersin- Antalya Yolu bitirilecek diyor 13 yılda bitirilemeyen bu projeleri Mersin daha ne kadar bekleyecek, Mersin i daha ne kadar oyalayacaklar dedi. nsayfa 10 da Mustafa Gültak Ali Öz, Bu iş bitmiştir n Mersin e gelen her bakan, 4 sene sonunda pılıyı pırtıyı toplayın çekip gitti diyen MHP li Ali Öz, Mersin de işsizliği bitireceğiz hava alanı yapacağız dediler. Ne oldu hava alanı? Onun için bu Ali Öz yalanlara karnımız tok diyeceğiz. diye konuştu. nsayfa 7 de Gültak: Laf değil proje üretiyoruz n Türkiye nin yol ayrımına geldiğini vurgulayan AK Parti Mersin Miletvekili adayı M. Mustafa Gültak, 7 Haziran da inşallah ülkemizin bütün karanlık geçmişini elimizin tersiyle kenara atacağız ve istikametimizi Yeni Türkiye'den tarafa çevireceğiz dedi. Tezcan: Mersin, dünya markası olma yolunda n Mersin e yapılan yatırımlarla ihracatın 5 kat arttığını söyleyen Ak Partili Tezcan, Mersin e yapılan yatırımlarla Mersin, üreten, ürettiğini dünyaya pazarlayan bir dünya markası olma yolunda ilerliyor. dedi. Mersin in en genç vekil adayı MHP li Tolga Arslan: 7 Haziran, Türkiye nin Tolga Arslan nsayfa 8 de nmhp nin gelecek nesillerin ümit çeşmesi olduğunu söyleyen Tolga Arslan, Refah için, aş için, iş için, gelecek için MHP ye evet diyeceksiniz. Genel seçimler, büyük milletimizi tıpkı asırlar öncesinde olduğu gibi lider ülke Türkiye ülküsüne götürecek yolun başlangıcı olacaktır. dedi. nsayfa 8 de Yılmaz Tezcan ikinci kurtuluşu nsayfa 7 de Kuyucuoğlu ndan renkli seçim çalışması Zeynep Gül Yılmaz Fikri Sağlar Abdi Satıroğlu Mersin 'Fetret' Devrinde... 3 de n Partisinin projelerini anlatan ve destek isteyen CHP li aday Yüksek Mühendis-ulaştırma Uzmanı Serdal Kuyucuoğlu; vatandaşlarla okey oynadı, üretim atölyelerinde tezgahın başına geçti. Şinasi Şirin Eğitim Sistemiyle ve İyi Yöneticilikle Övünenler! 5 de nsayfa 4 de Mahiye Morgül İran ı İran da Öğrenmek (1) 9 da Melike Zafer Ah Kadınlar Vah Erkekler 6 da Gül, Kadına değer vermek icraatla olur Gülsen Metin Süt Kokan Barış Güvercinleri: MALAKANLAR 4 de Mustafa Ongun Açık Artırma 11 de n Mersin de seçilebilecek tek kadın milletvekili adayın AK Parti de olduğuna dikkat çeken AK Parti Mersin Milletvekili Adayı Zeynep Gül Yılmaz, Her parti lafta kadına değer verdiğini söylüyor ancak Mersin de seçilebilecek yerde tek kadın aday AK Parti de. Demek ki kadına vermek lafla değil icraatla oluyor diye konuştu. nsayfa 8 de

2 2 18 MAYIS 2015 Şehir Hastanesi gün sayıyor n Vali Özdemir Çakacak, Mersin Entegre Şehir Kampüsü inşaatını inceledi. Mersin Valisi Özdemir Çakacak, Mersin Entegre Şehir Hastanesi inşaat alanını ziyaret ederek, çalışmalar hakkında bilgi aldı. Toroslar İlçesi Güneykent Mahallesi nde bulunan Mersin Entegre Şehir Hastanesi inşaat alanında incelemelerde bulunan Vali Çakacak, şantiye içerisinde Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri, İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı ile Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik tarafından karşılandı. Temeli 11 Mart 2014 tarihinde atılan ve tamamlandığında bin 259 yatak kapasitesi ile Mersin in ve Akdeniz Bölgesi nin en büyük sağlık merkezi olma niteliği kazanacak olan hastanenin yapım çalışmalarını yerinde inceleyen Vali Çakacak, inşaat işçileri ile de yakından ilgilendi. Hastane yapım işini üstlenen firma yetkililerinden bilgiler alan Valimiz, şantiye personeline çalışmalarında başarılar diledi. Proje koordinatörü Mete Yılmaz Bezircioğlu tarafından yapılan sunumda Türkiye de ilk kez henüz faaliyete geçmeden hastanenin inşaat işlerinde görev alan personelin sağlık hizmetlerinin bizzat şantiye içerisinde karşılandığı ve bu amaçla inşaat alanına bir röntgen sistemi kurulduğu bilgisi aktarıldı. Sunumda Mersin Entegre Şehir Hastanesi nde 2 bin 850 personel istihdam edileceğini ve günde ortalama 10 bin hastaya hizmet verileceği bildirildi. SMMMO da haksız rekabet semineri n Haksız Rekabet Modülü 3. Bölge Bilgilendirme Toplantısı na Mersin Mali Müşavirler Odası ev sahipliği yaptı. Türkiye Haksız Rekabetle Mücadele Kurulu (TÜRHAK) tarafından 12 Mayıs 2015 tarihinde düzenlenen toplantıya Mersin, Adana, Hatay, İskenderun, Kahramanmaraş, Niğde ve Osmaniye odalarının yönetim, denetim ve haksız rekabetle mücadele kurulu üyeleri katıldı. Oturum başkanlığını TÜRHAK Üyesi Abdullah Korkmaz ın yaptığı toplantıda TÜR- MOB Genel Sekreteri Yücel Akdemir ve TÜR- HAK Başkanı Yahya Arıkan konuşmacı olarak katıldı. Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Ömer Faruk Tokgöz Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) tarafından geliştirilen ve 2015 yılında tüm Türkiye deki meslek mensupları tarafından uygulanması zorunlu olan Haksız Rekabetle Mücadele yazılımının avantajları, mesleğe ve meslektaşlara getirdiği kolaylıklar ve en önemlisi haksız rekabetle mücadeleye getirdiği yenilikler anlatıldı. Toplantıyla ilgili açıklama yapan Mersin SMMMO Başkanı Ömer Faruk Tokgöz, Maliye Bakanlığınca belirlenen asgari ücret tarifesi üzerinden defter tutmaya yönlendirilen ve bu kritere göre meslek mensuplarının mükellefleriyle yaptıkları sözleşmelerin denetimini sağlayan yazılım, tüm Türkiye deki mükellefleri ve bağlı olduğu meslek mensubunu takip etme imkânı vermektedir. Aynı zamanda Haksız Rekabet Modülü Yazılımı, dönem içerisinde sözleşmesi devam eden müşterilerin işlerinin başka bir meslek mensubu tarafından kabul edilememesi, sözleşme feshinin yazılım üzerinden yapılmadan bir başka meslek mensubuyla yeni sözleşme düzenlenememesi gibi uygulamalar sayesinde mükellefin istediği ve beklediği kaliteli hizmeti sağlaması açısından önemli bir kamu görevini yerine getirmektedir. Ve buna bağlı olarak meslek mensuplarının da hak ettiği ücreti almalarını sağlaması açısından önemli bir yazılımdır. şeklinde konuştu. NTG den Güney Amerika çıkarması Narenciye ürünlerinin yurt içi ve yurt dışını talebini artırmak, kaliteli üretim planlaması ve doğru pazarlama kanallarının kullanılması amacıyla kurulan Narenciye Tanıtım Grubu (NTG), Ekonomi Bakanlığı koordinesinde Mayıs ta Brezilya-Arjantin e yönelik narenciye ürünlerini kapsayan inceleme heyeti organize edecek. Narenciye konusunda üretim yöntemleri, paketleme teknikleri, ihracat, endüstri ve bilimsel araştırmalarda gelinen noktaları yerinde incelemek üzere düzenlenen heyet kapsamında; Copal Gıda Üreticileri Birliği, Federcitrus Narenciye Federasyonu ve Tucuman Narenciye Üreticileri Derneği ziyaret edilecektir. Sao Paulo, Rio De Janeiro, Buenos Aires ve Tucuman şehirlerindeki paketleme tesisleri, Ar-Ge merkezleri, Meyve- sebze halleri ve pek çok firmanın tesis ve bahçelerini de bizzat inceleme olanağı sunacak olan seyahate Narenciye Tanıtım Grubu ve Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim kurulu başkanı Ali Kavak ve yönetim kurulu üyeleri, İstanbul, Doğu Karadeniz ve Ege İhracatçı Birlikleri, Adana Çiftçiler Birliği ve Türkiye genelindeki ihracatçı ve üreticilerden toplam 35 kişi katılım sağlayacak. Yeni pazarlar bulmak ve mevcut pazarlardaki varlığımızı koruyarak ülke ihracatını artırmak adına tarımda modernizasyon, inovatif çalışmalar ve ar-ge çalışmalarının taşıdığı önemin bilinci ile uluslararası pazarda rekabet avantajını koruyabilmek için düzenlenen inceleme seyahati büyük önem taşıyor. Toroslar da toplu sözleşme Toroslar Belediyesi ile Belediye-İş Sendikası arasında süren görüşmeler sonucu bir yıllık toplu iş sözleşmesi imzalandı. Toroslar Belediyesi nde görevli 158 işçiyi kapsayan sözleşme ile işçilerin sosyal haklarında iyileşmeler sağlanırken, maaşlarına da yüzde 12,5 zam yapıldı. Toroslar Belediyesi Yunus Emre Kültür Merkezi nde gerçekleştirilen imza törenine; Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, Belediye- İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Ali Sönmez ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Belediye Başkan Yardımcıları, müdürler ile belediye personeli katıldı. İmza töreni öncesinde bir konuşma yapan Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, personele günün şartlarında ve belediyenin imkanlarını göz önünde bulundurarak en iyi zammı verdiklerini söyledi.

3 18 MAYIS Editör den İki Satır Abdi Satıroğlu abdisatiroglu@hotmail.com Mersin 'Fetret' Devrinde... Fetret; devletin, bir hükümdarın ya da yöneticinin önderliğinde güzel geçen günlerin duraksamaya uğraması demektir. Türk Dil Kurumu'nun açıklaması ile de, "Hükümet gücünün gevşediği bir yerde düzenin yeniden kurulmasına kadar geçen süre " Şimdi bu bilgiye nerden ihtiyacımız oldu? Malum seçimler için geri sayım tüm hızıyla sürüyor. Adaylar hemen her platformda boy gösterip, Ankara'ya adım attıktan sonra ellerindeki 'sihirli değnek' ile yapacaklarını sıralayıp duruyorlar. Onlar vaatlerini sıralarken, Mersin'in sorunları bir bir aklımdan geçiyor. Ülkenin hali malum, 'her koyun kendi bacağından asılır' misali bizim bacağımızda Mersin. Ne demişler, "herkes kendi evinin önünü süpürürse, her yer temizlenir." Bizler de önce Mersin'i düzeltirsek, tüm Türkiye'yi belki düzeltebiliriz. Hayal mi? Kimbilir!!! Geçmişten gelen güzel günler bitti, Mersin 'fetret' devrine girdi. İdarecilerin vurdumduymazlığı yüzünden tüm şehir beklemedeyiz... Vaatler diyordum, adaylarımızdan duymak istiyorum; 'Ne oldu şu bizim Bölgesel Havaalanı?' En son bildiğim üzerinde otlar büyüyordu!!! 2013 yılında temeli atılan inşaat, ihaleyi alan firmanın maddi sorunları yüzünden durma noktasına gelmişti. İnşaatın durması yüzünden de yaklaşık bin çalışanın 850'si, ücretsiz izne ayrılmıştı. En son bildiğimiz bu. Şaşırdık mı? Hayır. Tarsus-Kazanlı Turizm Bölgesi'ne bakalım. Durum ne? Bildiğimiz inşaata daha başlanmadığı. 'Akdeniz'in incisi Mersin', 'Turizmin Başkenti Mersin' masallarıyla uyutuluyoruz. Bu masalların gerçekleşmesine yönelik kimsenin bir adım dahi attığı yok. Ha bugün ha yarın derken, geçen yıllar, kaybolan zaman var sadece. Şimdi o adaylar, sihirli değneklerini bir kenara bırakıp gerçek vaatlerini sıralasalar çok iyi ederler. Mersin'in en büyük sorunu, devleti ya da şehri yönetenlerin verdikleri hiçbir sözü yerine getirmemiş olmalarıdır. Bu kadar net. Bize masallardan önce gerçeklerden, yapılması gerekenlerin neden bugüne kadar yapılmadığından bahsedin. Başka ihsan istemez! Saygılarımla...

4 4 Farklı Pencereden Gülsen Metin İnsanın anavatanı çocukluğudur. der Doğan CÜCELOĞLU. Gerçekten de öyledir, hayata tutunduğumuz, umutlarımızı yeşerttiğimiz, beslendiğimiz köklerimizdir çocukluğumuz. Kars ın Yalınkaya Köyünde geçen çocukluğum benim en büyük zenginliğimdir. Çocukluk kahramanlarım rahmetli dedemin ve babaannemin hayatları kendi başına bir masal gibi olsa da, uzun kış geceleri televizyon olmayan odalarında biz çocukları oyalamak için ya kendi hayatlarından ya da çevreden gördükleriyle biz torunlarına büyünün kapılarını açarlardı. Sevgili babaannemden dinlediğim en güzel masallardan biridir Malakan Miçka nın hayatı. Uzun boyu, altın sarısı saçları ve mavi gözleriyle kış gecesi kahramanım Miçka yı, Tarık AKAN ın Deli Deli Olma filminde izlemek benim için muhteşem bir duyguydu. 93 Harbi ile başlar Malakanlar la ilk tanışıklığımız. Ancak onların hikâyesi birkaç asır daha geriden ve hüzünle başlar. Sonsuz bir ilham kaynağı gibidir. Toprakla aynı dili konuşur, Tabiat Ana yı üzmeyendir. Yok yere ışığı söndüğündeyse artık bir gece masalıdır ve kahramanları mazide dört bir yana dağılır. Bugünse onları geçmiş zaman dilimlerine sığdırmak zordur, çünkü hikâyeleri sonsuz bir mirastır... Rusya da 1660 lı yıllarda Patrik Nikon un Rus Ortodoks Din ve Dua adlı kutsal kitapta yaptığı bazı değişiklikler, halk ve kilise mensuplarının bir kısmı tarafından tepkiyle karşılanır. Değişiklikleri kabul etmeyen köylü halk gruplarının başında gelen Malakanlar, böylece Rus otokrasisi ve Ortodoks din anlayışından uzaklaşmaya başlar ve kendi özgün inanç tercihlerini, yaşam biçimlerini savunurlar. Malakanlar ın üzerindeki devlet ve kilise baskısı artmaya başlar. Giyimlerine karışılan, sürekli uzatmayı gelenek haline getirdikleri saç ve sakallarını kesme mecburiyeti getirilen Malakanlar, artan dayatmalarla düzene uydurulmaya çalışılır. Buna rağmen giderek farklılaşan inanç ve yaşam felsefeleriyle Malakanlar, artık kendi içlerinde ortak bir kültürü benimseyen ve paylaşan bir topluluk haline gelmiş ve inançlarına bağlı yaşamayı düstur edinmişlerdir. Öyle ki, egemen Rus Ortodoks inancına göre o tarihlerde haftada sadece 2 gün süt içilebilirken, Malakanlar bu perhize uymayarak haftanın her günü süt içilebileceğini savunurlar ve bu davranışları onların bugüne kadar değişmeden gelecek olan adlarını yaratır. Rusça da moloko süt, Molokan ise süt içen anlamına gelir. Malakanlar, perhizi bozanlardır Hayatını ülkesindeki köylülerin mücadelelerine ortak eden ünlü Rus yazar Tolstoy da Malakanlar ın destekçilerinden bu dönemde lı yıllara gelindiğinde Malakanlar (Dukhoborlar ile birlikte) Rus Ortodoks Kilisesi için bir karşı duruş sembolü olmaya başlar. Merkezden uzaklaştırılarak Transkafkasya ya (Kafkasya Ardı na) yerleşmelerine izin verilir ve Erivan, Tiflis, Gence gibi eyaletlere yerleştirilirler. II. Aleksander döneminde inanç ve ekonomik özgürlükleri bakımından kavuştukları elverişli ortam, Malakanlar ın yaşam kalitelerinin artmasını ve çiftlikler kurarak büyümelerini sağlar. Ancak bahar kısa sürer ve 19. yüzyılın sonlarında Malakanlar, bu kez en savunmasız oldukları yerlerinden vurulurlar. İnançları gereği geçmişten beri savaşa ve silaha kesin bir biçimde karşı duran bu insanlar, zorunlu askerlik hizmeti için çağrılırlar. Oysa elleri silahlara değil hatırı sayılır eşyalarına sarılır ve yollara düşerler yeniden. Ekinleri ve yeni kurdukları hayat, mahsulüyle geride kalır. İnançları gereği Rus Ortodoks Kilisesi çizgisinden ve Hıristiyanlığın diğer tüm yapılarından uzaklaşan Malakanlar, kendilerini Ruhani veya Gerçek Manevi Hıristiyan olarak tanımlamışlardır. İnsanoğlunun ruhunda yaşayan güçlü ve mutlak bir tanrıya inanırlar. Güneş Kitabı olarak bilinen kutsal kitaplarında ağırlıklı olarak 19. yüzyılda yaşamış öncü Malakanlar ın anlatımları ile yaşam felsefeleri, dualar ve çeşitli dinsel ritüeller yer alır. İlginç yanlarıysa haç, put ve ikonlar gibi el yapımı objeleri insanoğlunun birer abartısı olarak kabul edip şekilciliğe karşı gelişleri, Müslümanlıkta olduğu gibi domuz eti yemeyip, içki içmemeleri ve sigaradan uzak duruşlarıdır. Ruhani liderlere ihtiyaç duymayan; kiliseyi, mum yakma, istavroz ve vaftiz törenlerini reddeden ve batıl inancı olmayan bir halk topluluğudurlar. Yalın ibadetlerini ise her pazar toplandıkları Sabranya ismindeki kendilerine özgü kilisede yaparlar. 18 MAYIS 2015 Süt Kokan Barış Güvercinleri: MALAKANLAR Sosyo-kültürel yaşamlarını anlatırken işlerini ibadet gibi gördüklerini, sermaye birikimi gibi ticari kaygıları olmadığını, sürekli üreten ve bunu üleşen, sınıfsal farkları olmayan ve kadın-erkek eşitliğinin hem evde hem de tarlada hüküm sürdüğü, kendi içlerinde 7 göbek gerisiyle evlenmeyen bir kültüre sahip olduklarından bahsederek söze başlamalı. Kurdukları köyler yol üstü veya dere boylarıdır ve sıralı bir nizama sahiptir evleri. Evlerin arka bölümlerinde atölye ve ahır bulunur. En önemli sosyal yapı, köylerindeki okuldur onlar için. Tarım ve hayvancılıkta uzman olan Malakanlar, köyde yaşayabildikleri sürece kenti aramazlar. Uzun saç ve sakallarıyla erkekler, yarı açık örtünen kadınlar ve dimdik duran ihtiyarlar. Çocukları ise savaş ve kavgadan uzak bir yaşamın meyveleri gibi, hep güleç. Arka bahçelerinde ve tarlalarda gıdalarını ekip biçen, ahırlarında hayvanları besleyen, atölyelerinde tamir yapan ve imal eden, ekmeğini evinde pişiren, ununu kendi değirmeninde öğüten, semaver ve çaysız yapamayan Ve meraklı bir yabancı komşuya tüm bunları pay edebilen bir ortak yaşam 1880 li yıllarda binlerce Malakan artık Kars a gelmiş ve kent merkezine bağlı Çakmak ve Çalkavur köyleri ile Arpaçay ilçesine bağlı Yalınçayır ve Atçılar köyleri yıllarca en yoğun yaşadıkları yerleşim alanlarıdır. Malakanlar, Kars ta bölge halkına peynircilik, değirmencilik, bahçe ziraatı, arıcılık, hayvancılık ve tarımda büyük katkılar ve ilkler sağlamıştır. O tarihlerde diğer köylüler için tarım ve hayvancılık daha eski yöntemlerle ve oldukça sınırlı yapılabilirken, Malakanlar ın gelişiyle tarımda modern teknik ve aletlerin kullanımı yaygınlaşır. Heybetli Wladimir atları ve kuvvetli büyük baş hayvanları, bölgenin gözdesi oluverir çok geçmeden. Yöre toprağını patates, ayçiçeği ve lahana gibi belli başlı ürünlerle ilk kez onlar tanıştırır. Dere boylarında kurdukları değirmenler, civar köylüler için de çalışarak tahılların öğütülmesini sağlardı. Komşu köylülerle arı ve kovanlarını da paylaşarak, onları arıcılığa da özendirmişlerdi. Bir diğer hünerleriyse, bir şekilde ölmüş hayvanların etlerinden kendi yöntemleriyle sabun üretmeleriydi. Ekonomilerinin yetersiz olduğu zamanlarda, küçük atölyeleri ve evlerinde basit ihtiyaçlarını (masa, raf, basit ayakkabılar, gündelik giysi vb) kendi imkânlarıyla yaparlardı. İhtiyaç duymadıkça Kars veya ilçelere inmezlerdi ama köylerinde birer kentli gibi düşünür, giyinirlerdi. O tarihlerde gündelik yaşamın vazgeçilmezlerinden biri, ortak bir Kafkas kültürü olan semaver, Malakanlar la (ve diğer Rus göçmenleriyle) taşınır bu topraklara ve her eve girer zamanla. Ekimini yaptıkları ayçiçeği, Rusçadaki adıyla sımışka diye anılır ve köy evlerindeki buluşmalarda semaverden içilen çayın yoldaşı olur. Hatta Doğu Cephesi Komutanı Kazım Karabekir anılarında şöyle ifade ediyor: Malakanlar Ruslar zamanında bile askere gitmezlermiş, kan dökmek en büyük günah imiş, harpte dahi olsa. Ben onları yalnız nakliyede kullanıyordum. Buna dahi itiraz ediyorlardı. Ve artık bu topraklarda ortak bir kültür doğmuştu ve giderek de büyüyordu Takvim yaprakları birkaç on yıl sonrasını gösterene dek KARS TA KALMAK MI VİCDANİ REDÇİ OLMAK MI? Onların Kars a geliş nedeni dönüş nedeni olmuştur. 1916'da çıkarılan bir yasaya göre Türkiye Cumhuriyeti uyruğundaki her erkek 19 yaşına geldiğinde ilk askerlik yoklamasını yaptırır ve zorunlu askerlik hizmetini yapar tarihinde Malakanlar ın iki ülke yetkililerine başvurmaları, Rus konsolosunun Rusya daki Türk uyrukluların da askere alınacağını söylemesi sonucu değiştirmez. Malakanlar ın askere alınması konusundaki kararlılık, nedeniyle askere gitmeyi kabul eden Malakanlar Kars ta kalır ve yeni koşullara uygun yaşamaya başlar. Sayıları 20 bini bulan ve vicdanları bu dayatmayı reddeden Malakanlar ise istemeyerek de olsa bu kez kırk yıllık bir yaşamın mahsulünü, ürettikleri topraklarda bırakıp Rusya ya doğru yola koyulur. Takvimler 1922 yılını gösterir ve bu kitlesel göçü, sonraları peyderpey giden Malakan aileleri izleyecektir İlk kopuşlarından 40 yıl sonra, özünde bir yaşam felsefesi olan Malakanizm in özgün yapısının dış etkilere açık hale gelmesi ve saflığını yitirmesi korkusu, Malakan erkeklerinin artık evlenemiyor oluşuyla birlikte ikinci kez bu topraklardan kopuşa meyil yaratır. Kendi içlerinde 7 göbeğe kadar evlenme yasağı olan Malakanlar, kendi kızlarını komşu erkeklerle evlendirerek onlarla akrabalık kuruyor ancak aynı şekilde Malakan erkekleriyle diğer topluluklar kızlarını evlendirmiyorlardır. Çözüm bu kez kendi istekleriyle ve kendi istemedikleri koşulların gölgesinde belirir, göçtür yine de Kars ta kalan son 1500 civarındaki Malakan, çoğunlukla anavatanları Sovyet Rusya ya doğru yol alır. Diğer etnik gruplarla evlendirdikleri kızlarını, onların çocuklarını, çoğunu ödünç bıraktıkları evlerini, arka bahçelerini, akraba oldukları başka kültürlerle yan yana yattıkları mezarlarını ve Kars taki son anılarını arkalarında bırakarak, yine günün birinde dönebilmenin umuduyla giderler Kars ın solan rengi der, tarihçi Erkan Karagöz Malakanlar için ve yöre insanının mayasında kalan hoşgörünün başta bu insanların serptiği tohumların ve ortak kültürlerin paylaşıldığı dönemlerin ürünü olduğunu söyler. Araştırmacı Vedat Akçayöz ise Malakanlar ı bugüne bıraktıklarıyla özetler: Onlardan bize insanlık, sevgi, kardeşlik ve dostluk kaldı. Kan ve barut kokan savaş ortamında, elleri kana bulanmamış tertemiz anılar diye Bugün anılar bile bitiyor, yetemiyor onları anlatmaya. İçimden heyhat demek geliyor. Bir de geçmişe dönüp keşkeleri sıralamak Keşke annem, geçmiş günlerde bana anlattığı gibi bugün de un öğütmek için komşu köydeki Malakan teyzelere gidebilseydi. Babam evlerinin önünden geçerken gıptayla baktığı avlularından içeri geçebilseydi. Ve ben her gittiğimde memleketime, çayı semaverde demlenen bir Malakan evinin kapısını çalıp, sımışka sohbetlerine ortak olabilseydim çocukluk arkadaşlarımın Onlarla paylaşmanın her hâli güzel Bu hâl, hayal olsa bile Kars tan göç eden ve Amerika da yaşamakta olan Dimitri BRUHİN e paylaşımları için teşekkür ediyorum Mutlu olmak için; Bir hobi edin, Bir şiir oku, Kendine özel iki mısra şiir ezberle. Kuyucuoğlu ndan renkli seçim çalışması Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Yüksek Mühendis-Ulaştırma Uzmanı Serdal Kuyucuoğlu, merkez ve ilçelerde sürdürdüğü seçim çalışmasında vatandaşlarla buluşuyor. Partisinin projelerini anlatan ve destek isteyen Kuyucuoğlu; vatandaşlarla okey oynadı, üretim atölyelerinde tezgahın başına geçti. Bozyazı, Anamur, Aydıncık, Gülnar, Mut ve Mezitli de temaslarını sürdüren Kuyucuoğlu; vatandaşların CHP ye olan desteğini görmenin kendilerine mutluluk verdiğini söyledi. Halkın CHP ye olan ilgisini gizlemediğini kaydeden Kuyucuoğlu, Sivil Toplum Örgütü ve meslek odalarının düzenlediği aday tanıtım toplantılarında da sektör temsilcileriyle buluşuyor.

5 18 MAYIS 2015 Baysan, Aydıncık, Gülnar ve Erdemli de gitmedik mahalle bırakmadı Yörüklerden destek istedi Benim Düşüncem Şinasi Şirin 5 nak Parti nin 12 yılda 1.5 trilyon dolar vergi topladığını ancak Mersin ve ilçelerine yatırım yapılmadığını anlatan CHP li Mustafa Baysan, CHP ise Türkiye nin zenginliğinden herkesin faydalanmasını sağlayacak. Çiftçiyi, işçiyi, esnafı, yoksulu destekleyecek. Türkiye nin bu gücü var dedi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili adayı Mustafa Baysan seçim çalışmalarını Gülnar'da sürdürdü. Muhtarlarla akşam yemeğinde bir araya gelen Baysan, daha sonra Taşdüştü, Miskale, Bardat, Köseçobanlı, Demirözü, Konur, Dayıcık, Örenpınar, Kuskan ve Gezende, Büyükeceli, Yanaşlı ve Sipahili mahallelerinde vatandaşlarla buluştu. Üreticilerle konuşup sorunlarını dinleyen Baysan, Aydıncık ilçesinde muhtarları kahvaltıda ağırladı. CHP nin ekonomik ve sosyal projelerinin toplumda geniş yankı bulduğuna dikkat çeken Baysan, Türkiye nin en önemli sorunları Mezitli Belediyesi, ilçede bulunan semt pazarlarının üstünü kapatmak ve daha modern hale getirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Çevre ve gürültü kirliliği sağlayan semt pazarlarının üstünü kapatma çalışmasına, Akdeniz Mahallesi'ndeki pazar alanında başladı. Halkın ve esnafın daha rahat ve sağlıklı bir şekilde pazaryerinden faydalanabilmeleri için gerçekleşen çalışmaları aşamalı bir şekilde gerçekleştireceğini bildiren Başkan Tarhan, üstü kapatılan Pazaryerini ziyaret etti. Başkan Tarhan'ın Pazaryeri ziyaretine; CHP Milletvekili Adayı Hüseyin Çamak, Mersin Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği Başkanı Talat Dinçer, Mezitli Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Mustafa Köç, Mersin Pazarcılar Esnaf Odası Başkanı Fuat Kalkan ve Mezitli Pazarcılar Dernek Başkanı Abdulhalim Batur eşlik etti. Pazarcı esnafının ve halkın yoğun sevgi gösterileri ile karşılanan Başkan Tarhan, pazaryeri ziyaretlerinde ve alışveriş esnasında, boyunun uzun olduğundan çadırların en çok kendisini rahatsız ettiğini belirterek; "Pazaryerindeki ziyaretlerimde ve alışveriş yaparken hep eğilerek gezinirdim. Bundan sonra pazaryerini rahat bir şekilde gezebilirim. Tabi ki önceliğimiz halkımıza en iyi hizmeti sunabilmek. Semt pazarlarımız, daha önce pazarcı esnafımızın derme çatma brandalarıyla kapalıydı. Kışın yağmurun, yazın güneşin etkisiyle halkımız ve esnafımız bu konuda oldukça rahatsızdı. Biz zaten bu sorunu çözeceğimizi söylemiştik. İlçemizdeki tüm sorunları biliyor ve çözüme kavuşturuyoruz. Şimdi ilkini düzenlediğimiz Akdeniz Mahallesi semt pazarımızı halkımızın kullanımına sunduk. Sırayla diğer mahallelerimizdeki semt pazarlarımızın da üzerlerini kapatacağız" ifadelerini yer verdi. Mustafa Baysan olan işsizlik ve yoksullukla mücadele için kapsamlı bir çalışma yaptıklarını ve bu projeleri ortaya koyduklarını söyledi. 12 yılda ne yapıldı? Yöre halkına seslenen Mustafa Baysan, Ben de bu yörenin çocuğuyum. Seçimlerde bu bölgede CHP yi birinci parti yapacağınıza inanıyorum dedi. Partisinin ekonomi politikalarının en önemli ayağını tarımsal üretim desteklerinin oluşturduğunu kaydeden Baysan, Biz köylünün yanındayız. Köylümüz daha az maliyetle üretim yapabilsin, ürettiğini değerinde satabilsin diye mazotta, ilaç ve gübrede vergi yükünü azaltacağız. Yöremizde tarımın, hayvancılığın sorunlarını çok iyi biliyorum. Ben de bu yörede tarım yaptım, hayvancılık yaptım. Milletvekili seçildikten sonra Gülnarlının, Gülnarlı çiftçinin sorunlarının takipçisi olacağım dedi. Yörük ağılında dert dinledi Baysan, Gülnar gezisi sırasında Örenpınar Köyü Çatak mevkiinde bir Yörük ağılını görünce konvoyu durdurdu ve Yörükleri ziyaret etti. Vatandaşların besleği hayvanlarla ilgili bilgi alan Baysan, Biliyorsunuz ben veterinerim. Ne kadar zor şartlarda hayvancılık yaptığınızı biliyorum. İnşallah milletvekili seçildiğimde yöre insanımızın, hayvancılıkla geçinen vatandaşlarımızın durumunun iyileştirilmesi için de çalışacağım diye konuştu. Baysan, hayvancılıkla geçinen vatandaşların sorunlarını dinledikten sonra bölgeden ayrıldı. Erdemli de vatandaşlarla buluştu Erdemli de de temaslarda bulunan Baysan, CHP Erdemli İlçe Başkanlığı nı ziyaret eden Baysan daha sonra Erdemli Meyve Sebze Hali ni ziyaret etti. Burada üreticiler ve komisyoncularla sohbet eden Baysan, yöredeki meyve sebze yetiştiriciliği hakkında bilgi aldı, partisinin tarım politikalarını anlattı. Yeni hastane civarındaki esnafla selamlaşan Baysan daha sonra Koyuncu, Subaşı, Akdeniz, Çettepesi, Çiriş mahallelerinde vatandaşlarla buluştu. Tarhan, semt pazarları için harekete geçti KADER, Akşener e destek n MHP milletvekili adayı Meral Akşener'e, bir destek de Kadın Adayları Destekleme Derneği, KADER'den geldi. İddianın Akşener'in cinsiyetine yönelik bir saldırı niteliğinde olduğuna dikkat çeken KADER, "Meral Akşener'in yanındayız" mesajı verdi. MHP milletvekili Meral Akşener in, A Haber Kanalı nda Bir kadına yakışmayacak kasetler olduğuna ilişkin sözlerle hedef alınması ile ilgili Kadın Adayları Destekleme Derneği (KA.DER) kınama mesajı yayınladı. Mesajda şu ifadeler yer aldı: Kadın cinsiyetini hedef alan bu tip ifadeleri, güya siyaset malzemesi yapmak için kamuoyu önünde sarf etmek, Sayın Meral Akşener in şahsında, kadına yönelik şiddettir. Siyaset yapan kadınlara yöneltilen bu tip söylemler, kadınların karar alma mekanizmalarında yer almalarına tahammül edemeyen, ataerkil zihniyetin alçakça tezahürleridir. Bunu bir siyaset yapma tarzı olarak benimseyenleri, bu rezil siyaset tarzından dolayı lanetliyoruz ve siyaset kurumunu etik siyasete davet ediyoruz. Kadınların önüne konulan engellerin ortadan kaldırılması konusunda siyaset kurumunun ve toplumsal cinsiyet eşitliğine inanan sivil toplumun ortak çalışma yapmasının ne kadar gerekli ve önemli olduğu bir kere daha ortaya çıkmıştır. KA.DER olarak, bütün kadınların, kadınlığı üzerinden yaşadığı her türlü şiddete karşı ve Sayın Meral Akşener in yanında olduğumuzu belirtiriz. Eğitim Sistemiyle ve İyi Yöneticilikle Övünenler! Mersin İli Toroslar Merkez ilçe Çukurova Mahallesi Durmuş Ali Toksoy İ.Ö.O. dediğimde gazeteyi okuyan mahalle sakinleri iç çekecektir sanırım. Yıl 2012; Durmuş Ali Toksoy İ.Ö.O., deprem riskinden ötürü eğitim yapılmasında sakınca vardır gerekçesi ile öğrenciler Vali Sebahattin Çakmakoğlu İ.Ö.O. na nakil yapılarak 3 yıldır zor şartlar altında eğitimlerini sürdürmekteler. Zaten kıt kanaat geçinen mahalle sakinleri, buna ilaveten servis ücreti ödemek zorunda kalarak, daha zor duruma düşmüşlerdir. Üzerine üstlük, yüksek öğrenci sayısından ötürü, gerek eğitim kalitesi gerekse yavrularımızın sağlık durumları risk altına girmiştir. Gelelim 3 yıl öncesine; okulun ihale edilerek depreme dayanıklı hale getirilmesi için onarım yaptırılacağı söylenerek okul geçici olarak hizmet dışı kalmıştır. O günden sonra mahalleli, gerek muhtarlık kanalıyla gerekse kendi girişimleriyle Milli Eğitim Müdürlüğü ve Büyükşehir Belediyesi ne defalarca müracaat etmelerine rağmen çeşitli bahanelerle her defasında, mahalle sakinleri eli boş dönmüştür. Şimdi Eğitim Sistemiyle Övünenlere seslenmek istiyorum; iktidarları dönemlerinde bilmem kaç yüz bin derslik yapmakla övünenler, kimsesizlerin kimsesi olmakla övünenler, ücretsiz kitap, araç-gereç vermekle övünenlerin bu durumdan haberi var mı acaba?. Olmaması mümkün değil. Sonuç; 3 yılda bir arpa boyu yol kat edilmemiş olması. Yerel yönetimde; yaklaşık bir yıl önce, çok iddialı bir şekilde Mersin için Birlikte Yönetelim sloganıyla yola çıkıp seçim kürsülerinde nutuk atanlar. Mersin için henüz; palmiye ağaçlarını soymaktan, yollara çiçek dikmekten ve bu konuyla ilgili gereğinden fazla insan istihdam etmekten, sorunlu bir şekilde hazır otogarı açmaktan başka ne iş yapıyorlar, merak ediyor Mersin halkı. Her konuda olduğu gibi, bu konuda da Mersin insanını çığlığını duymaz, Çukurova Mahallesi sakininin sorununa eğilmez ve konu Milli Eğitim Müdürlüğünün demeye devam ederse, Bir sonraki dönem seçimleri sonunda masalarını koliye toplamak zorunda kalırlar deniyor. Bunu ben demiyorum, zamanında kendilerine inanıp oy veren Mersinliler diyor. Uzun sözün kısası; Eğitim sitemiyle övünenler ve Yerel yönetimde Birlikte Yönetelim iddiasıyla yola çıkanlar. En kötü hastalık, KİBİRLİLİK hastalığıdır. 7 Haziran a az kaldı. Benden söylemesi Tarsus a Yörük Müzesi Halil Atılgan Toroslar Yörük Müzesi, Tarsus İncirgediği Mahallesi nde gerçekleştirilen törenle açıldı. Mersin Büyükşehir Belediyesi, Adana Büyükşehir Belediyesi, Tarsus Belediyesi ve Karaisalı Belediyeleri nin destek verdiği müzenin açılış töreni Mengi Oyun ekibinin gösterileriyle başladı. Törene, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Tarsus Belediye Başkanı Şevket Can, Karaisalı Belediye Başkanı Saadettin Aslan, Tataristan Aznakay Heyeti, protokol üyeleri, sanatçılar ve İncirgediği halkı katıldı. B.MRS.80982

6 6 18 MAYIS 2015 Yaşam Gemisi Melike Zafer MHP li Öztürk: Ülkeyi bölünmeye götürür.. Başkanlık sistemi Ah Kadınlar Vah Erkekler (Biraz da gülümseyelim bu haftaki yazımızla ) Erkeklerin kadınlardan ricası varmış.geçenlerde tarafıma gönderilen bir mailde böyle yazıyordu.ve ardından da aşağıda okuyacağınız maddeler sıralanmıştı.. Önce okuyalım sonra cevap verelim * 8 hafta süren bas ağrıları baş ağrısı olamaz, bir doktora gidin. * Alışveriş yapmak zevkli değildir ve asla da olmayacaktır. * 'Beni seviyor musun?' diye sormayın. Emin olun ki sevmesek yanınızda bir saniye bile durmayız... * Bizden sizinle aynı üzüntüyü çekmemizi beklemeyin, o sizin kız arkadaşlarınızın işidir. * Bir yere gittiğimizde, hangi kıyafeti giyerseniz giyin, size çok yakışıyor, yemin ederiz. O yüzden bir daha sormayın. *Biz erkekler basitizdir. Mesela sizden ekmeği getirmenizi istiyorsak, aslında ekmeği getirmenizi istiyoruzdur. Bundan 'ekmek masada değil' diye bir iğneleme yaptığımız sonucunu çıkarmayın... * Eğer 2 değişik şekilde anlayabileceğiniz bir şey söylemişsek ve bunlardan biri kötü ve sizi üzecekse, kesinlikle öbür anlamında söylemişizdir, boşuna bizi sıkıntıya sokmayın... * Eğer bir şey istiyorsanız sormanız yeterli. Bir şeyi açıklığa kavuşturalım. Biz erkekler öyle farklı anlamlar taşıyan dolaylı soruları anlamayız. Ne istiyorsanız doğrudan söyleyin... * Eğer şişmanladığınızı düşünüyorsanız büyük ihtimalle şişmanlamışsınızdır zaten. Bize sormayın, cevap vermeyi reddediyoruzdur. * En karmaşık durumda bile bizim için temel kural şudur: 'En kolayını seç'. Bizden komplike şeyler beklemeyin. * Erkekler en fazla 16 renk görürler. Mesela, şampanya bir renk değil, bir içkidir. *Erkeklerin çoğunun en fazla 3 çift ayakkabısı vardır. * Biz basitizdir. O yüzden 30 çift ayakkabınızdan hangisinin kıyafetinize uyacağını sormayın, bilmiyoruzdur. Sormayınız. * Cuma + Cumartesi + Pazar = Bol yemek ve mutfak gerçekliğinin icrasıdır... Bizi anlamaya çalışın lütfen, fazla abartmayın ama... * Evi temizleyip yorulduktan sonra, yüzünüze bakılmayacak haldeyseniz, yaptığınız temizliğin bizim için bir anlamı yoktur, takdir beklemeyin. Temiz bir evden önce güzel en azından bakımlı görünen bir kadınla bir evi paylaşmak daha anlamlıdır... *Ev işlerinden sonra yattığınız yerde sızıp kalıyor ve her türlü kur çabasına yorgunum diyorsanız bu bizi bozar... Bir erkeğe temiz evden önce temiz bir eş ve hatta sadece bir eş lazımdır. Temizlik bir temizlikçi tarafından da yapılabilir ama bazı şeyler temizlikçi ile yapılmaz...yapılmamalı da. * Size 'neyiniz var' diye sorduğumuzda, 'hiç bir şeyim yok' derseniz size inanırız, bizim için olay bitmiştir. O yüzden bir şeyiniz varsa doğrudan söyleyin sonra bizi anlayışsız durumuna düşürmeyin... * Yeteri kadar ayakkabınız ve elbiseniz varken bizi iflas ettirmek bir sevgi gösterisi değildir. * * * * * * * Sanırım bu ricaların sonu gelmez Kaldı ki insanoğlu -kadın veya erkek fark etmez talepkardır. Yani her zaman mutlaka istekleri vardır. Talep doğrultusunda gereği yapılsa bile bu kez başka bir talebi olacaktır. Bu anlamda bir başka sefere kadınların erkeklerden ricasını sıralayan bir yazı paylaşmak istediğimi belirtmekle birlikte kendi adıma saygıdeğer erkeklere tek bir ricada bulunacağım: Lütfen kadınlardan ricada bulunmayınız... Anlamaya çalışınız. İşin kolayına kaçmak kadınların yaşam felsefesinde yoktur. Sevgiyle... Ve gülümsemeyle kalınız... dışarının dayatması Öztürk, bazı hakim ve savcıların hükümet kontrolüne girmesinden ve daha şimdiden afişlerin bile yasaklanmasından dolayı endişe duyduklarını aktardı. MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Adayı Oktay Öztürk, basın mensuplarıyla bir araya gelerek seçim öncesi ülke gündeminde yaşananları değerlendirdi. Öztürk, bazı hakim ve savcıların hükümet kontrolüne girmesinden ve daha şimdiden afişlerin bile yasaklanmasından dolayı endişe duyduklarını aktardı. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Adayı Oktay Öztürk, MHP Mersin İl Başkanı Sebahattin Kılıç ve Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz ile birlikte Mersin basın mensuplarıyla bir araya geldi. Kahvaltılı toplantıda ülke gündemi ve seçim güvenliğine yönelik değerlendirmelerde bulunan Öztürk, seçimlerin adil, huzur içerisinde ve güvenlikli bir şekilde geçmesini arzu ettiklerini kaydetti. Bizi yönetenlerin kendisi hukuka inanmıyor Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Öztürk, Bizim sıkıntımız bizi yönetenler hukuka inanmıyorlar. Bizim anlayışımızda hukuk konuşulduğu vakit bir takım kelimelerle cümlelerin Mezitli de içme suyu ilave çalışmaları bitti Mersin Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (MESKİ) Genel Müdürlüğü, Mezitli İlçesi nin içmesuyu sorunu çözüme kavuşturacak olan isale hattına ilave amaçlı yapmış olduğu içmesuyu hattı çalışmasını tamamlandı. MESKİ Genel Müdürlüğü ekiplerinin, Mezitli İlçesindeki vatandaşların içmesuyu sıkıntılarını çözmek amaçlı yürüttükleri çalışmalar kapsamında, Mezitli ye içmesuyu veren isale hattına bağlantı tamamlanarak ilçeye ilave içme suyu verilmeye başlandı. Mezitli ilçesinde yaz aylarında yaşanan su sıkıntılarının giderilmesi için yapılan çalımalar hakkında bilgi veren MESKİ Genel Müdürü Turgut Aybak, "Mezitli İlçesinde yaşanan içmesuyu sorununu çözüme kavuşturacak çalışmalar kapsamında ekiplerimiz 500 milimetre çapında içmesuyu bağlantı çalışmalarını tamamladı. İlçemizi büyük ölçüde rahatlatacak olan çalışmalar ile %35 oranında içmesuyu ilavesi yapmış bulunmaktayız. MESKİ ekiplerimiz kentin her noktasında hem arıza hem de yenileme çalışmalarına devam ediyor" dedi. Genel Müdür Aybak, tüm ilçelerde alt yapı ve içme suyu çalışmalarının bütün hızıyla devam ettiğini kaydetti. kullanılmaması lazım mesela benim, senin, bizim gerçek manada hukukun üstünlüğünün olmasın istiyoruz. Bir ülkede hukuk yok ise keyfilik vardır o zaman güç kimde ise onun doğruları hakim olur. Onun için öncelikle her şeyin yerli yerine oturmasını sağlayacağız. Kürsüde hakimin rahat olması lazım. Devleti yönetenlerin de sorumluluklarını bilmesi lazım dedi. Başkanlık sistemi tabanın değil, dışarının dayatması MHP olarak iktidara talip olduklarını belirterek Bizim ilkelerimiz var. Suhuta ermemiş hala muallakta kalmış yolsuzluklar var, rüşvet iddiaları var ihanetler var. Bunların hepsinin hesabını soracağız diyen Öztürk, Başkanlık sistemi ile ilgili soruya ise İlkelerimizde başkanlık sistemi yok. Başkanlık sistemi kuranlarla alabildiğine bir mücadelemiz var. Başkanlık sisteminin tabandan gelmediğini, dışarıdan dikte edildiğini biliyoruz. Başta bulunanların ihtiraslarını iyi tahlil etmişler, onu başkan yaparak meseleyi iyi çözmüşler. Başkanlık sisteminin, sonunda bu ülkeyi bölünmeye götürecek bir sistem olduğunu düşünüyoruz şeklinde cevapladı. MHP Mersin milletvekili adayları Oktay Öztürk ve Tolga Arslan, İl Başkanı Sebahattin Kılıç, İl Kadın Kolları Başkanı Semra Tekeli ile birlikte Alevi Kültür Dernekleri Mersin Şubesi ni ziyaret etti. Burada konuşan Öztürk, birlik ve beraberlik vurgusunda bulunarak Müştereklerimiz zenginliğimizdir dedi. B.MRS.81573

7 18 MAYIS Ali Öz, Bu iş bitmiştir n Türkiye de adalete olan güvenin bittiğini söyleyen MHP li Ali Öz, Karnımız aç olabilir, gelirimiz yeterli olmayabilir ama adalete olan güven bitmişse işin sonuna gelmiş demektir. şeklinde konuştu. Ali Öz MHP li aday Öztürk, Erdemli ilçesindeki temaslarında İlçe Başkanı Bekir Özsu, Belediye Başkanı Mükerrem Tollu, Erdemli İlçe Kadın Kolları Başkanı Afife Erdem ve ilçe yöneticileriyle birlikte açık hava toplantılarına katıldı, esnafı ziyaret etti. Milliyetçi Hareket Partisi Mersin Milletvekili Adayı Ali Öz, Toroslar İlçesi Kaşlı-Düğdüören Mahallesi nde halkla buluştu. Halkın yoğun ilgisiyle karşılanan Öz, gösterilen ilgi karşısında ümitlendiklerinin altını çizerken, Gelecek için ümitleniyoruz. Birilerinin korkma zamanı gelmiştir. Ampulün patladığının işaretidir. Bunların miadı dolmuştur. Son kullanım tarihleri tükenmiştir. Onun için milli bir iktidar 8 Haziran da iş başına gelmek zorundadır. diye konuştu. Adalete güven bitmişse Aralık operasyonlarında garibanın, fakirin, fukaranın, yetimin hakkını ayakkabı kutularına dolduranlara hesap sorma zamanı 7 Haziran dır. Düşünün bu ülkede ne oldu? Kendilerinin her eksiğini bulan hakimleri, savcıları derdest ettiler. Onları görevlerinin başından alıp cezaevine gönderdiler. Eğer bir ülkede adalet ortadan kalkmışsa, yargı bağımsızlığı bitmişse, hakimler kendilerini bağımsız hissetmiyorlarsa, hepimizin sokakta başına neler gelebileceğini herkesin düşünmesi lazım. Karnımız aç olabilir, gelirimiz yeterli olmayabilir ama adalete olan güven bitmişse işin sonuna gelmiş demektir. Milletin evlatları işsizlikten kırılıp geçerken, kendi çocuklarını sınava bile tabi tutmadan devletin en üst makamlarına oturtanlara hesap sormamız lazım. İşte bu hesabı sizler soracaksınız. Emekli kardeşime 20 lira zammı reva görenleri unutmayacaksınız dedi. Bakanlar uçtu gitti Öz, geçmişten örnekler vererek sürdürdüğü konuşmasında şunları kaydetti: Mersin, ülke genelinde 81 ilin içerisinde devlete en çok vergi veren 6 ncı il olup, hizmet almada 24 üncü sırada ise bu adaletsizliği reddediyoruz diyeceksiniz. AKP nin ekonomiden sorumlu her dönem bakanı oldu. O bakanlar 4 sene dayandılar Mersin e. Sonra pılıyı pırtıyı toplayıp çekip gittiler, kimse kalmadı. Hatırlayın 2002 de getirdikleri Dengir Fırat vardı, şimdi HDP den milletvekili adayı. Daha sonraki dönemde Türkiye de tarımı, turizmi, taşımacılığı peş peşe takıp Mersin i uçuracağız diyen Kürşat Tüzmen vardı, uçtu gitti. Sonra Zafer Çağlayan vardı. Mersin de işsizliği bitireceğiz hava alanı yapacağız dediler. Ne oldu hava alanı? Onun için bu yalanlara karnımız tok diyeceğiz. Hastanelerde sizi bedava muayene ettireceğiz dediler. Reçetelerden para alıyorlar. Sen aç mısın tok musun, bunu verebilecek gücün var mı diyen kalmadı. MHP iktidarında bu uygulamaların tamamına son vereceğiz. Özen den köylere ziyaret n MHP li aday Nihat Özen, geçtiğimiz hafta etkili olan dolu yağışından zarar gören köylülere ziyaret edip üzüntülerini paylaştı.. Seçim çalışmalarını sürdüren MHP Mersin Milletvekili adayı Nihat Özen, Gülnar daki temasları sırasında geçtiğimiz hafta etkili olan dolu yağışında bahçeleri Nihat Özen zarar gören köylülere de geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Yarmasu ve İshaklar Köyü nü gidip köylülerle buluşan Özen, bahçelerde de incelemelerde bulundu. Mersin in en genç vekil adayı MHP li Tolga Arslan: 7 Haziran, Türkiye nin ikinci kurtuluşu Tolga Arslan n Açık hava toplantılarında halkla buluşan Arslan, Bizimle yüyüreyeceğiniz her adım daha müreffeh, daha zengin, daha kaygısız bir hayata yöneliştir. diye konuştu. Kentin en genç vekil adayı olan MHP li Tolgar Arslan, açık hava toplantıları, sivil toplum örgütü ziyaretleri ve esnaf gezmeleriyle seçim çalışmalarını sürdürüyor. Toroslar da açık hava toplantısı düzenleyen Arslan a Toroslar Hamit Tuna, MHP Mersin İl Başkan Yardımcısı Hüsnü Doğan, MHP. Toroslar İlçe Başkanı Emre Aksay da eşlik etti. Toplantı sonrası seçim bürosunun açılışını gerçekleştiren Arslan, burada asker uğurlama törenine de katıldı; askere giden genç, arkadaşları ve akrabalarıyla halay çekti. MHP nin Ne Mutlu Türküm Diyenlerin son kalesi olduğunu vurgulayan Arslan, Mersin halkı olarak, Türk milletini huzurlu ve mutlu bir geleceğe taşımak için sorumluluktan kaçmadınız. 7 Haziran da sandığa gittiğinizde, Türkiye nin ikinci kurtuluşuna destek olacaksınız yılları arasını Onarım, Bütünleşme ve Atılım Dönemi olarak belirledik. Refah için, aş için, iş için, gelecek için MHP ye evet diyeceksiniz. Genel seçimler, büyük milletimizi tıpkı asırlar öncesinde olduğu gibi lider ülke Türkiye ülküsüne götürecek yolun başlangıcı olacaktır. Yürüyüşümüz, korkaklara karşı cesurların yürüyüşüdür, Yürüyüşümüz, talana ve yalana karşı şere- n yürüyüşüdür. Bizimle yüyüreyeceğiniz her adım daha müreffeh, daha zengin, daha kaygısız bir hayata yöneliştir. Dik baş, daha tok karın, daha mutlu yarına ilerleyiştir. Bizimle Yürü Toroslar ve Bizimle Yürü Mersin. diye konuştu. B.MRS

8 8 18 MAYIS 2015 Gültak: Laf değil proje üretiyoruz Ak Parti 1.sıra adayı Gültak, 2002 öncesi çıkışı imkânsız görünen o girdaptan ülkemizi alarak, siyasi, ekonomik ve demokratik istikrarı inşa ettik. dedi. AK Parti Mersin 1.sıra Miletvekili adayı M. Mustafa Gültak, 7 Haziran da Türk halkının ülkenin geleceğini oylayacağını vurgulayarak, Ülke olarak bir yol ayrımına geldik. Türk halkı ya istikrarın devamından yana olacak ya da eski vesayet sisteminden yana olacak. Bu ayrımdan sonra Türkiye ya eski Türkiye olarak yola devam edecek ya da yeni Türkiye'deki temel taşları hep birlikte döşeyeceğiz. dedi. Seçim çalışmaları kapsamında mahalleleri gezen, dernek ve sivil toplum örgütlerini ziyaret eden Gültak, 7 Haziran da inşallah Türkiye'nin bütün karanlık geçmişini elimizin tersiyle kenara atacağız ve istikametimizi yeni Türkiye'den tarafa çevireceğiz. Yeni Türkiye de istikrar, huzur, güven, barış, zenginlik ve refah var. Bu ülkede taş üstüne taş koymamış ve okyanus ötesinden emir ve talimat alan muhalefet partileri kalkmış bizi eleştiriyor. Biz laf değil hizmet üretip eser ortaya koyuyoruz. AK Parti olarak, 13 yılda inşa ettiğimiz büyük dönüşüm sayesinde ülkemizin sorunlarını çözebileceğimizi, sadece birikmiş sorunları çözmekle kalmadan, yükselen, güçlü, itibarlı bir ülke olabileceğimizi sağladığımız demokratik istikrar ve eserlerimizle bütün dünyaya gösterdik öncesi çıkışı imkânsız görünen o girdaptan ülkemizi alarak, siyasi, ekonomik ve demokratik istikrarı inşa ettik. Bu istikrarın devamı için de AK Parti iktidarının devam etmesi gerekir. diye konuştu. Mehmet Ali Eroğlu Gül, Kadına değer vermek icraatla olur Her parti lafta kadına değer verdiğini söylüyor ancak Mersin de seçilebilecek yerde tek kadın aday AK Parti de. diyen Zeynep Gül Yılmaz, önümüzdeki dönemde kadınların karar alma mekanizmalarında daha aktif rol alacağını söyledi. Seçim çalışmalarını aralıksız sürdüren AK Parti Mersin Milletvekili adayı Zeynep Gül Yılmaz, Yenişehir de bulunan Meltem Sitesi nde vatandaşlarla bir araya geldi. Site sakinlerinin yoğun ilgi gösterdiği toplantıda konuşan Yılmaz, Seçilirsem mecliste kadınların sesi ve sözcüsü olacağım. Her parti lafta kadına değer verdiğini söylüyor ancak Mersin de seçilebilecek yerde tek kadın aday AK Parti de. Demek ki kadına vermek la a değil icraatla oluyor. AK Parti, toplumun temelinin sağlam aileden ve kadından geçtiğini çok iyi biliyor. diye konuştu. AK Parti olarak kadınların istihdamını desteklediklerini ve kadınların istihdamını teşvik amacıyla sigorta prim işveren payının belirli oranlarda karşıladıklarını hatırlatan Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti: Önümüzdeki dönemde kadınların karar alma mekanizmalarındaki etkinliğini daha da artıracağız. Siyasetten bürokrasiye kültürel ve sanatsal hayattan sivil toplum faaliyetlerine kadar kadının katılımını ve rolünü güçlendireceğiz. Kadınlarımızın konumunu daha da güçlendirmek ve uygulamalarımızın etkinliğini artırmak üzere, kadına ilişkin mevzuatı ilgili tara arın görüşlerini alarak gözden geçireceğiz. Başta erken çocukluk dönemi eğitiminin geliştirilmesi olmak üzere, kız çocuklarının eğitime devam etmelerinin sağlanması için gerekli tedbirleri alacak ve ilave teşvik mekanizmalarını hayata geçireceğiz. Akdeniz ilçesine bağlı Çakmak Caddesi nde Cemal Balkaya ile birlikte esnaf ziyaretlerinde bulunan M. Emin Kaplan da AK Parti iktidarı dönemindeki ekonomik ve siyasi istikrara dikkat çekerek, Demokrasiyi güçlendirdik, temel hak ve hürriyetlerde sayısız reformlar yaptık. Vesayetçi ve yasakçı zihniyet tarihe gömüldü. Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkı geldi. Türkiye'nin döviz rezervlerini 28 milyar dolardan 125 milyar dolara çıkarttık. 36 milyar dolar olan ihracatımızı 158 milyar dolara çıkarttık. 13 yılda toplam 1,6 trilyon dolar yatırım yaptık. Artık kendi tankımızı, helikopterimizi, savaş uçağımızı Tezcan: Mersin, dünya markası olma yolunda Mersin e yapılan yatırımlarla ihracatın 5 kat arttığını söyleyen Ak Partili Tezcan, Mersin e yapılan yatırımlarla Mersin, üreten, ürettiğini dünyaya pazarlayan bir dünya markası olma yolunda ilerliyor. dedi. Tevfik Uzun Mustafa Gültak Mehmet Emin Kaplan Zeynep Gül Yılmaz Mezitli de sürdürdüğü seçim çalışmaları kapsamında Vatan Caddesi nde ve Tece de esnaf ziyaretlerinde bulunan AK Parti Mersin Miletvekili Adayı Yılmaz Tezcan ise, AK Parti döneminde Mersin e yapılan yatırımlara değinerek, Yaptıkları yatırımlarla Mersin deki ihracatı 5 kat arttırdık. Mersin e yapılan yatırımlarla Mersin, üreten, ürettiğini dünyaya pazarlayan bir dünya markası olma yolunda ilerliyor. Üreten Mersin, milli gelire vergileriyle de katkıda bulunuyor. Gerek yeni işletmelerin iş Kaplan, Muhalefet kuru sıkıyor ve gemimizi yapıyoruz. Bilim ve teknolojide atılım yaptık, yerli haberleşme uydumuzu ürettik. Paradan 6 sıfır attık, Türk Lirası'na itibar kazandırdık. Milli gelirimizi dörde katladık, 800 milyar dolara yükselttik. Biz muhalefet partileri gibi kuru sıkı atmıyoruz. La a değil icraatlarımızla konuşuyoruz şeklinde konuştu. Balkaya da 7 Haziran seçimlerinde ülkedeki huzur, barış ve istikrar ortamının devamı için esnaf ve vatandaşlardan destek istedi. Mehmet Emin Kaplan hayatına katılması gerekse mükelle ere sağlanan kolaylıklar sayesinde Mersin in ödediği vergiler arttı. Eğitimde de Mersin e yine devasa Yılmaz Tezcan İbrahim Gül Muhalefetin uçuk ve yalan vaatlerle halkı aldattığını vurgulayan AK Parti Mersin Milletvekili Adayı İbrahim Gül, Onlar yapamayacakları uçuk vaatlerle halkı aldatırken, biz AK Parti olarak icraatlarımızla konuşuyoruz. Asla yalan konuşmuyoruz. Tarsus ta çok sayıda hizmetler yaptık ancak maalesef halk bu hizmetleri MHP li belediyenin yaptığını zannediyor. Mersin ve Tarsus ta bir yatırımlar da bulunduk. Mersin e son 13 yılda 871 milyon TL eğitim yatırımı yaptık. Eğitimde kaliteyi artırmak amacıyla Mersin de yeni 3 bin 981 derslik inşa ettik. Mevcut derslikleri yeniledik. Öğrencilerin daha rahat şartlarda öğrenim görebilmesi için eğitimin her kademesinde derslik başına düşen öğrenci sayısını düşürdük ifadelerini kullandı. İbrahim Gül, Yeni Türkiye yi beraber kuralım yaptığımız hizmetler var bir de engellenen hizmetler var. Sevgili Tarsuslular, muhalefet partileri Mersin ve Tarsus sevdalısı değil, aksine Mersin düşmanlarıdır. Tarsus un 7 Haziran seçimlerinde AK Parti ye destek vermesini istiyor. Unutmayın onların Türkiye ye verebilecekleri hiçbir şeyleri yok. Gelin bize destek verin, Yeni ve Büyük Türkiye yi birlikte kuralım diye konuştu.

9 Ön yargılarınızı bir kenara bırakın ve yaz sıcakları bastırmadan bir İran gezisi yapın. Özellikle portakal çiçeklerinin açmaya başladığı Nisan ayı ortalarında Şiraz a gidin. O güzelim sarayların havuzlu bahçelerinde portakal çiçeği kokuları arasında dolaşacaksınız, Hafız ın Kabri olan bahçede gençleri birbirine şiir okurken resmedeceksiniz. Benim katıldığım tur şirketi her yıl bu ayda yapıyor İran gezisini. Meşed, Şiraz, Persepolis, Pazargad, Zerdüştler şehri Yazd, Nayin (Narin), İsfahan, Kuşan, Kum, Tahran, Kazvin, Zencan, Miyana, Tebriz... Kültür, tarih, sanat, heykel, mozaik, ayna ve seramik deryasında yüzecek, tavan nakışlarında ışıkla dans edecek, olağanüstü akustiklerle tanışacak, İsfahan Kızlar Camisinde gün batarken yansıyan ışıkla tavanda oluşan sedef tavus kuşundan gözünüzü ayıramayacak, Zencan da Hz.Ali için yapılmış dünyanın en yüksek 3.kubbesi Sultaniye deki geometriye aklınız takılacak, Kazvin Mavi Cami de kobalt rengi seramiklere neden Türk Mavisi (Lacivert) denildiğini düşünecek, onca depremden, İskender in Timur un ve Cengiz Han ın saldırılarından ayakta kalabilmiş bu eserlerin pek çoğuna UNES- CO tarafından koruma kararı alındığını öğreneceksiniz. Evet, İran UNESCO tarafından korumaya alınmış en fazla tarihi esere sahip olan bir Oğuzlu ülkesidir. Ayna sanatının nasıl bir şey olduğunu burada göreceksiniz. Işık-Oğuz kültürünün sembolüdür. Ulu Camileri, türbeleri ve sarayları bir de ayna sanatını görmek için gezin. Işığı her yönde çoğaltarak gönderen bu aynalı tavan işlemelerinin bir yararı da içeriye sinek girmiyor. Işığı çerağ gibi çoğaltarak yansıtan bu sanattan adını almış Şiraz, rehberimiz dedi. Bilimin ve sanatın, özellikle söz sanatı şiirin ışığını çoğaltarak yayan ünlüleri de çok. Şiraz ın ulu anası Artemis in tasvirlerinde de elinde bir ayna görürüz. Ayna, İran tarihinde önemli bir ışık kültürü sembolü olarak çıkıyor karşımıza. Azeri Türkçesiyle Kuruş diyor Aydın, Farsçası Kuroş. Kuruş un sembolü Kuş Adam, Zerdüşt sembolü ve bu sembolün Farsçası Fer Ve Har, yani, Türkçe düşündüğümüzde Işık ve Ateş diyor; işte anlambilimde buluştuk! Ateşe tapanlar diye batılılar çevirmiş, hayır öyle değil, Işık ve Isı (ateş) kaynağımız Güneş i tasvir ediyor. Kuş Adam üç daireyle de üç kuralı belirlemiş; İyilikle düşün, İyilikle konuş, İyilikle davran! Şehirlerde akşam de başlıyor çarşı pazar. Şiraz halkı gün boyu İrem Bahçesinde geziniyor, Şiraz Üniversitesine ait korumaya alınmış çok büyük bir botanik bahçesi var. Tulum zurna satın aldığım müzik mağazası da bu semtte. Şehrin merkezinde bir başka kültür ortamı yaşıyor insanlar, örneğin gençler Hafız ın kabrinde birbirlerine şiir okuyorlar. Bir şiir de ben okudum onlara; Yahya Kemal in Hafız ın Kabri olan bu bahçede bir gül varmış, Yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle... Bütün şehirlerde kadınlar genç kızlar gece yarılarına kadar İran ı İran da Öğrenmek (1) sokaktalar, alışverişteler. Tahmin ediyorum başka hiçbir ülkede kadınları ve çocukları bu kadar güvende dolaşırken göremezsiniz. İster istemez ülkemizle de kıyaslıyoruz. Kıyaslamayı kıyafet üzerinden yapan önyargılı gezginlerimiz bile önceliğin insanın can güvenliğinde olduğunu görünce yanıldıklarını teslim etmek zorunda kaldılar. Gezi için satın aldıkları kara örtüleri kullanmadılar bile, boyunlarına düşen bir yemeniyle örtünme işini hallettiler. Gündüzleri daha çok müze gezdik. Gittiğimiz müzelerde okullarla karşılaşıyorduk. Gerçekten çok kültürlü yetiştiriyorlar çocuklarını. Dil derseniz, üç dil öğretiyorlar, Arapça ve İngilizceyi ilkokulda öğrenmeye başlıyorlar. Müzelerde öğrenciler de bize ilgi gösteriyordu. Bir bayan Tarih öğretmeni sınıfını getirmiş İran tarih haritasının önünde ders işliyordu. Tarih şeridinde Farsçasının altında ALAB ASA- LAN SOLTAN okudum. Bildiğimiz Sultan Alp Arslan yazıyordu. Kaçari Sarayının 20 sütunu var, ama havuzdaki akisleri nedeniyle 40 sütunlu saray diye anılıyor. Bahçesinde Güzel Sanatlar Fakültesinin kız öğrencileri ile karşılaştık. Başlarında bayan öğretmen, 40 sütunlu sarayın karakalem resmini yaptırıyordu. Bu turun kültür tarih gezilerini başlatan ressam öğretmen Prof.Hasan Pekmezci ve eşi Şükran Pekmezci ile tanıştılar. Turumuzun ünlülerinden heykeltıraş (mücessemesaz) Metin Yurdanur ve eşi ressam Eser Yurdanur u da yanlarına alarak hep birlikte fotoğraf çektirdiler. Burada gördüğümüz Kaçari Sarayı 600 yıl Safevi devletinin başkanlık sarayı idi. Sarayın tüm duvarları boydan boya kadınlı erkekli zevk-u sefanın tablolarıyla doluydu. Bu devrin nasıl sona erdiğini tahmin etmek zor değil. Dış duvarda sultanın Frenk giysili tablosunu gördüğünüzde bu iktidarın Fransızlarla içli dışlı olmaya başladıklarında sonlarının geldiğini anlıyorsunuz. Gezdikçe rastladığınız şair heykellerine ve şair türbelerine şaşarsınız,. Hafız ı bin yıldır yaşatan bir kültür karşısında şapka çıkartırsınız. İlk uğrağınız Horasan Meşed de, bir sanat eseri olan İmam Rıza Camisidir. Tavanındaki aynalı nakışlarıyla, görkemli kubbeleriyle başınız hep yukarıda dolaşırsınız, başınıza girişte örtülen uzun örtü o yüzden kaymaya başlar ve saçınız göründüğünde bir kadın görevli sizi uyarır. Oradan ikinci durak Firdevsi nin muhteşem türbesine gidersiniz, edebiyat dersini Türkçe türküyle Kürt halayı oynamak, kaç bin yıllık kardeşliğin ispatıdır! 18 MAYIS 2015 İran ın eğitim-bilim ve sanat dili devlet dili olan Farsçadır, fakat bütün şehirlerde insanlarla Türkçe konuşabiliyorsunuz. Hele Türk olduğunuzu anladıklarına dilleri çözülüyor. burada Firdevsi nin kabri başında yapan öğrencilere rastlarsınız. Mezar taşında yazılı olan beyitleri okuyarak başlar ders, sonra duvarlarda şiirdeki kahramanları canlandıran heykel tablolar görürsünüz. Anlarsınız ki şiirin heykelle bütünleştiği bir mekan olarak da türbe bir Müslüman ülkede yapılabiliyor. Türbenin en tepesinde ise Avesta (Oğuzata) Kuş Adam kanatlarını açmış Firdevsi yi kucaklıyor; çünkü o, İran tarihinin en büyük atasını destanlaştırarak anlatmış. Aslında Farsça konuşmak için değil de, Mevlana yı, Firdevsi yi ve Hafız ı yazdığı dilden okumak için Farsça öğrenmek lazım. Başkent Mektubu Mahiye Morgül mahiye@gmail.com Seramiklerinden çinilerine, altın işlemelerinden ahşap işçiliklerine, ayna işçiliğinden soğuk hava depolarına, rüzgâr kulelerinden suyu soğutan yer altı havuzlarına kadar bir kültür sanat ve tarih denizinde bulursunuz kendinizi. Lacivert kobalt renginde tavan seramiklerini anlatırken rehberinizden duyarsınız bu rengin adının Türk Mavisi olduğunu. Bu renkte seramikle yapılmış bu yükseklikte kubbe dünyada bir başka yerde göremezsiniz. Turkuaz dedikleri bu değildir. İngilizcesini söylerken dark blue / koyu mavi ile ifade ediyor, ki bu da Türk Mavisi renginin tam karşılığı gelmiyor. İran ın eğitim-bilim ve sanat dili devlet dili olan Farsçadır, fakat bütün şehirlerde insanlarla Türkçe konuşabiliyorsunuz. Hele Türk olduğunuzu anladıklarına dilleri çözülüyor. Bir de Tatlıses den bir Mavi mavi masmavi diye başlıyorlar. Yeni yetmeler belli ki Türk dizileri izlemiş, birinin adını söylüyor. Birisi... Suçu ne dizisini izlemiş, itiraz ediyorum, annesi beni onaylıyor Evet o yahşi değildir diyor. Sokaklar tertemiz, oteller tertemiz, tuvaletler her yerde bedava ve pırıl pırıl. Tebrizli rehberimiz bizi çeşme suyu şişe suyundan daha temizdir diye uyarıyor. Rehberimiz Tebrizli Aydın, 29 yaşında makine mühendisi, yakışıklı ve bekârdı. Ona burada çalışma şartlarını, nasıl evleniliyor ve neden hala bekâr olduğunu sorduk. Özetin özeti, kendi düzeyinde bir kızla evlenmek için mihr denilen yüksek bedeli biriktirmesi ve araba modelini yükseltmesi lazım. İran ın yerli arabası var, çok ucuz, ama bu en alt seviyede kalıyormuş. Kendisi gibi Tebriz Teknik Üniversitesinden mezun iyi bir mühendisin yıllık 50 gün kadar yıllık izni var. Yıllık izninde böyle turlarda rehberlik yapmak gibi ek işlerde çalışması mümkün, ya da aynı iş yerinde fazla mesai yaparak ek ücret alması da mümkün. Boşandığı takdirde kadına ödenen mihr parası var. Başlıktan farklı, ailesine değil doğrudan kadına veriliyor. Bunun, İran da kadını koruma geleneğinden geldiğini söylüyor. Bence de İran, analar diyarı anlamında Er-ana ülkesidir, onlar da ERAN diye okuyorlar. Rehberimizin anlattıkları bununla örtüşüyor. Geçici beraberliklerin resmileştirilmesi bundan kaynaklıdır, diyor; kadın birisiyle beraber olduğu zaman hamile kalırsa kimden olduğu belli olsun, adam koyup kaçamasın diyedir, diyor. İran ın Horasan bölgesinde, Meşed şehrinde İmam Rıza Camisini ve Kum şehrinde Hz.Fatıma nın ve İmam Rıza nın kızkardeşi Mensube nin türbelerini ziyaret edenler yarı hacı kabul ediliyor. İran Şii inanışına göre bizim grupta 24 kişi hepimiz şimdi Meşedi ve Kum hacısıyız. İstanbul dan Meşed e hacı olmaya gelenler bile vardı. Günde ortalama on kilometre yürüyorduk. Yüzüme gölge yapsın diye başımda şapka vardı, tülbetten şal başımdayken üzerine takıyordum. Tülbent kayıp omuzlarıma düştüğünde de sorun olmadı. Sadece camilere girdiğimizde örtünün kaymaması gerekiyordu. Şapkamın bir yanına işlenmiş küçük bir Türk Bayrağı vardı, onu fark eden birçok İranlı benden şapkayı hatıra almak istedi. Kuşan da Aksaray daki caminin çinilerini ben yaptım diyen bir ustaya rastladım, o da şapkamı istedi, vermedim, İran görmüş bir şapkayı ben de hatıra saklayacaktım. Bu gezide ben asıl Kuruş un, Semiramis in ve Artemis in peşindeydim. Kuruş un başkentinde, bugünkü Şiraz da, bir tulum zurna bulacağımı biliyor ve satın almak istiyordum. Bu dileğim gerçekleşti. Hem de Kacari Türklerinin düğünlerinde bunu çalan bir mağazadan aldım. Tıpkı bizim Çamlıhemşin deki gibi Oy nani Koçari söyleyip horon oynuyorlar. Bizde olmayan sözlerine bile rastladım. Hatta buradaki Kürtlerin bu havayla Kürt halayı oynadıklarını söyledi; Türkçe türküyle Kürt halayı oynamak, kaç bin yıllık kardeşliğin ispatıdır! İsfahan da bir sarayın en üst katında bir Müzik Odasına çıktık, Kacar hanedanı zamanında yapılmış bu kulenin odalarında muhteşem akustik vardı, bunun için oradaydık. Buraya girerken görevliye selam vermek için Oy nani Koçari dedim, o bana türkünün başka sözleriyle cevap verdi, yazdım. Ayus duyus ne fayda (Oy nani Koçari) Oğlan duyi ne fayda (Oy nani Koçari) Kız oğlanı seversa (Oy nani Koçari) Elin sözi ne fayda (Oy nani Koçari) Koçari kimin yarı (Oy milli Koçari) Koçari menim yarım (Oy nani Koçari) Koçari dan geçemem (Oy milli Koçari) Koçari suz edemem (Oy nani Koçari) Şiraz ın Kaçari köylerinde okçuluk önemli bir spor olarak devam ediyormuş. Türkiye den buraya okçuluk kampına gelenler olduğunu o kampa bizzat katılan bir beyden öğrendim. O da bu kamplarda Türkçe konuşulduğundan söz etti. Şaşırmadım, çünkü ben de gezdiğimiz bütün şehirlerde halkla Azeri, Türkmen veya Kaçari şivesiyle konuşabildim. Az gayret etsem Farsçayı orda öğrenecektim. Çarşıda Kuruş heykeli ararken gruptan koptum, elimdeki ağır heykelle gruba yetişmek yerine otele dönmek istedim ve tur liderimize telefon etmek için kulübe aradım, bozuktu, uğraşırken beni görüp yanıma gelen satıcı Farsça harabe harabe dedi. Anlıyorsunuz, Farsça ile Türkçe bu kadar iç içe iki dildir. Aslında Farsça konuşmak için değil de, Mevlana yı, Firdevsi yi ve Hafız ı yazdığı dilden okumak için Farsça öğrenmek lazım. O şairler ki, hepsi de Türk asıllı oldukları halde, ortak devlet dili yani bilim, sanat ve edebiyat dili Farsça olduğu için bu dille yazdılar. Tahran da gittiğimiz bir müzede Firdevsi nin (Farsça Ferdovsi) İngilizce ye çevrilmiş Şehname destanına rastladım, hemen satın aldım. Sayfalarını çevirirken FERİDUN bölümü dikkatimi çekti. Bu bölümde anlatılan efsane benim için önemliydi, çünkü İran Şahı 1930 da Ankara ya geleceği zaman Atatürk bu bölümü besteci Ahmet Adnan Saygun dan opera olarak bestelemesini rica etmiş, o da üç ay içinde bestelemiş ve eserin adını ÖZSOY Operası koymuş, Ankara Operet Sahnesinde misafir Şah ve Atatürk le birlikte Türk devlet protokolü için sahnelenmişti. Bu yaşanmış sanat olayını yıllarca her On Kasım haftasında bütün öğrencilerime anlatmıştım. Tahran da karşıma gerçek öykü çıktı. Çok heyecanlandım, anladım ki Atatürk bu destanı Farsçasından okumuş, biliyordu. Farsçası Faredun, Türklerle Farsların ortak atası Oğuz beyi Büyük Kuruş un destandaki adıydı. Şimdi daha çok yeni, 29 Ekim MÖ.535 de altın silindir Lacivert kobalt renginde tavan seramiklerini anlatırken rehberinizden duyarsınız bu rengin adının Türk Mavisi olduğunu. üzerine ilk insan hakları bildirisini yazdığı için BM tarafından 29 Ekim Dünya Kuruş Günü ilan edildi. Gezi grubumuz Kuruş un bizim de ata dedemiz olduğunu henüz bilmiyordu, Persepolis e gittiğimizde Akmenid İmparatorluğunun sınırlarını gördüklerinde öğrendiler. Artemis in babasıydı Kuruş. Baştan bunları anlattığım için gezide tepki de almıştım. Artemis Yunanlı değildir diye on yıldan beri anlatıyorum ve ilk söyleyen de ben değilim. Bence hiç Halikarnas Balıkçısı okumamış olanlar İran tarih gezisine katılmamalı. Şah ın Atatürk le birlikte çekilmiş fotoğraflarından tanıdığımız başındaki beyaz tüylü tacı Tahran Müzesinde gördüm. Kraliçe Ferah Diba nın ve Süreyya nın giydiği taçlar da oradaydı. Biz o kraliçeleri Hayat Mecmuasının kapağında görürdük. Rıza Pehlevi devrildiğinde kraliçe bu taçları yurt dışına çıkartamadı, çünkü meclis kararıyla bunlar devlet malı olarak tescillenmişti. (devamı var) 9

10 10 18 MAYIS 2015 Sağlar dan Başbakan Davutoğlu na yanıt.. Bakanlar, Mersin e değil kendilerine çalıştılar n AKP nin 13 yılda Mersin e gönderdiği 3 bakanın Mersin için bir şey yapmadığını söyleyen Sağlar, Davutoğlu nun CHP ye yönelik, Biz hazineyi doldurduk, gözleri hazinede şeklindeki sözlerine de Hazineyi kullanarak kendine saray yapanlar, uçak alanlar bellidir. Halk da onların kim olduğunu gayet iyi biliyor diyerek yanıt verdi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili adayı, eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar, AKP Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu nun Mersin mitingindeki konuşmasına yanıt verdi. Davutoğlu nun, onlarca sorunla boğuşan Mersinlilere elle tutulur bir vaat de bulunamadığını belirterek, Mersinliler, 13 yıldır doğru dürüst bir yatırım yapmayan, Mersin de birçok sektörün gerilemesini, işsizliğin artmasını izleyen hükümetin Mersin için neler yapabileceğini merak ediyor. Ama hükümetin başındaki isim, Mersinlinin hiçbir sorunundan haberdar değil. Onun için kendini anlatıyor, dedesini anlatıyor, muhalefet partilerine sataşıyor, Mersin adına bir şey söyleyemiyor. Havalimanı tamamlanacak diyor, Mersin-Antalya Yolu bitirilecek diyor. Şehir Hastanesi nin temeli atılmış, o hastaneyi anlatıyor. Başka bir şey yok. Davutoğlu ndan önceki başbakan da Mersin e her gelişinde havalimanı diyordu, Antalya yolu diyordu, şehir hastanesi diyordu. 13 yılda bitirilemeyen bu projeleri Mersin daha ne kadar bekleyecek, Mersin i daha ne kadar oyalayacaklar dedi. Sağlar, 13 yılda Mersin in başına 2 bakan gönderdiler. Bu bakanlar Mersin için değil kendileri için çalıştılar, yandaşları için çalıştılar. Hediye adı altında 700 bin liralık kol saatleri aldılar, organize yolsuzluklar imza attılar diye konuştu. CHP nin seçim bildirgesinde yer alan ekonomik ve sosyal projelerin halkta heyecan yarattığını, AKP de ise paniğe neden olduğunu kaydeden Sağlar, Korkuyorlar çünkü 13 yıllık saltanatın sonuna geldiklerini biliyorlar. 13 yıldır kendi çevrelerinden, kendi yandaşlarından zenginler yaratırken halkı yoksullaştırdılar. Halk evine alacağı bir fazla ekmeğin hesabını yapar hale geldi, onlar saraylarına alacakları bardakların altın kaplama olmasını istediler. Şimdi sona geldiler. Bunu biliyorlar. Onun için CHP ye ve CHP Genel Başkanı na saldırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Davutoğlu, bizim yoksul halkın yaşam seviyesini iyileştirmek için vermeyi vaat ettiğimiz parayı çok bulmuş. Emekliye yılda 2 maaş ikramiyeyi çok bulmuş. Diyor ki, Biz hazineyi doldurduk. Gözleri hazinede. Gelip boşaltacaklar. Bunları söylerken kendisi bile inanmıyor olmalı. Çünkü hazineyi kullanarak kendine saray yapanlar, uçak alanlar bellidir. Hazineyi kullanarak yandaşlarına iş kurduranlar, medya havuzu kurduranlar bellidir. Halk da onların kim olduğunu gayet iyi biliyor ifadelerini kullandı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu nun geçtiğimiz haftaki Mersin ziyareti için eski ilçe ve belediye başkanları ile kanaat önderlerini biraraya getiren Sağlar, adaylar la birlikte birlik mesajı verdi. Devlet nasıl yönetilir kursu açacağım CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yaşanılabilir bir Türkiye için sloganıyla çıktıklarını, Ak Partililerin sürekli Kaynak nerede? diye sorduğunu söyleyerek, Bu ülkede kaynak var. İktidar olunca onlara kurs açacağım. Hortumlar nasıl önlenir kursu açacağım, Devlet nasıl yönetilir kursu açacağım dedi. Anamur da konuşan Kılıçdaroğlu, Önce üreteceğiz sonra hakça bölüşeceğiz. İnsanca ve hakça bir düzen kuracağız. Seçim bildirgemizi daha önce açıklamıştık. Güçlü bir sosyal devlet kuracağız. İşçi, memur, emekli, sanayici kazanacak. Hiçbir ailenin geliri 750 TL nin altında olmayacak. Aile Sigortası nı hayata geçireceğiz. Hede miz güler yüzlü bir Türkiye yaratmaktır. Biz, Emekçiye iki ikramiye vereceğiz, mazotun yatını düşüreceğiz diyoruz. Hemen Kaynak nerede? diye soruyorlar. Bu ülkede kaynak var. Taşeron işçiliğini kaldıracağız. İktidar olunca onlara kurs açacağım. Hortumlar nasıl önlenir kursu açacağım, Devlet nasıl yönetilir kursu açacağım. diye konuştu.

11 18 MAYIS Yine siyaset yine yalan yine dolan. Yüce Millet bu siyasilere inanıyor musunuz? Eyy siyasiler; biraz daha nezaketli olsanız eğri otursanız da doğru konuşsanız daha iyi olmaz mı? Bence birbirinize hakaretle saldıracağınıza birbirinize daha güzel baksanız, daha güzel konuşsanız, bu büyük Türkiye Cumhuriyeti milletine örnek olsanız, daha güzel olmaz mı? İçinizdeki kin ve nefreti bırakın artık. Kalemi elime alıyorum ki herhangi bir konuya yazayım, televizyon ekranlarındaki kısır çekişmelerinizi görünce kalemim direkt siyasete kayıyor. Yaz yavrum yaz. Hangi siyasiyi Açık Artırma yazarsan yaz. Seçim yaklaştıkça açık artırma kızıştı. Böyle açık artırmayı 70 yıldır ne gördüm ne de yaşadım. Sanki milletin oyuna hipotek koymuşlar. Bazıları asgari ücreti 1400 TL, diğeri 1500 TL, bir başkası 1800 TL diyor. Hele bir başkası da 5000 TL diyor. Bu vaadlerinize yüce Millet ne diyor biliyor musunuz? Nah alırsınız, nah verirsiniz diyor bu yüce Millet. Temsili bir örnek gibi. Vatandaşın biri berbere traş olmaya gitmiş. Berber; saçım ak mı kara mı? diye sormuş. Berber, Biraz sonra saçın önüne dökülünce görürsün. demiş. Sizde 7 Haziran da boyunuzun ölçüsünü alırsınız. Yüce Türk Milleti sizin gibi nice yalancılar gördü bilmez misiniz? Şimdiye kadar ne yaptınız, hangi projeyi ürettiniz, hangi yatırımı yaptınız, hangi görevde başarı gösterdiniz? Bu milleti siz aptal mı sanıyorsunuz? Söylediklerinize kendiniz bile inanmıyorsunuz ki bizlerde inanalım. Şu yalanlarınızı bıraksanız da gerçekleri söyleseniz, hile hurda çevirmeseniz, kısacası gerçekçi ve dürüst olsanız emin olun ki bu millet sizi ancak o zaman iktidar yapar. Ancak bu özellikler sizde olmadığına göre iktidarı rüyanızda görürsünüz. Sizler Siyonistlerin uşaklığını ve terörü bıraksanız olmaz mı? Nerede bir olay olsa CHP ve HDP nin milletvekilleri orada. Size tavsiyem sembolünüz olan ok gibi dosdoğru ve dürüst olun, verdiğiniz sözü bir defada Mustafa Ongun olsa tutun. Tutamayacağınız sözleri vermeyin. 46 ruhunu da bırakın artık. Bu Yüce Millet artık sizin verdiğiniz boş vaadlere inanmıyor. Bakın beyler! Şakağınızı elleriniz arasına alın ve uzun uzun düşünün. Bu milletin maneviyatı ile dini ile diyaneti ile uğraşmayı bırakın. Bazılarınız gelmeden Diyanet i kaldırıyor, bazılarınız İmam Hatip Liselerini. İslama karşı olduğunuza göre bu ülkeye hangi ülkenin sistemini getireceksiniz? Bir yandan Maksizmi bir yandan DHKP- Mersinli müteahhitlerden Amerika çıkarması Mersin Yapı Müteahhitleri Derneği yönetimi ve üyeleri, Amerika Birleşik Devletleri'ne 10 günlük bir gezi düzenledi. Amerika'da bir çok yerde inceleme yapan müteahhit heyeti, Güneş, deniz ve kum ile sembol olmuş efsanevi evlerin yanı sıra, yüksek binaları inceledi. sı biz yapı müteahhitleri için de elbette ilham kaynağı olmuştur. Ülkede inşaat sektörünün sağlam bir sisteme oturmuş durumda olması ve en büyük üretim gerçekleştiren sektör olması sebebiyle de ilgi odağı olduğunu söyleyebiliriz. Amerika'da ayrıca gördük ki, sektörde çok büyük inişler ve çıkışlar olmuyor. İnşaat yönetmelikleri de çok net ve açık" dedi. Türkiye'de inşaat sektörünün hızla büyüdüğünü kaydeden Ekinci, yurt dışında da başarılı işler yapan müteahhitler olduğunu ifade etti. Ekinci, dışa dönük ve gelişime açık bir sektör olan inşaat sektörünün sürekli yenilenmeye ve farklı fikirlere ihtiyacı olduğunu, bu nedenle de bu tür mesleki gezilerin önemli olduğunu sözlerine ekledi. Empire State Binasının yanı sıra, İkiz Kuleler olarak bilinen ve terör saldırısıyla yıkılan Dünya Ticaret Mersin in online alışveriş haritası açıklandı Merkezi'nin yeri ile New York'taki Sabancı Topluluğu nun online süpürge ve bebek bezi en çok tercih televizyon, elektrikli süpürge, USB birçok yapıdan oldukça etkilendiklerini söyleyen MERYAP Başkanı sin in online alışveriş haritasını Mersin de online alışverişin büyük alırken, yüzde 37 si alışverişini tek alışveriş platformu Kliksa, Mer- edilen ürünler arasında yer alıyor. bellek ve çamaşır makinası satın Nesim Ekinci, "Üyelerimiz arası açıkladı. bölümü sırasıyla Akdeniz, Yenişehir, Tarsus, Erdemli, Mezitli, Silifke, direrek gerçekleştiriyor. Erkekler ise çekimle, yüzde 63 ü ise taksitlen- kaynaşmayı sağlamak amacıyla, Kliksa.com verilerine göre, Mersinliler telefon, bilgisayar, elektrikli Toroslar, Anamur, ve Mut ilçelerin- sırasıyla akıllı telefon, televizyon, mesleki anlamda da büyük katkısı olacağına inandığımız için gerçekleştirdiğimiz Amerika gezisinde ri, anne bebek ve oyuncak kategori- Oto lastiği çok lastiği tercih ediyor. Mersinli erkek- ev aletleri, TV ve görüntü sistemlede gerçekleşiyor. USB bellek, elektrikli süpürge ve oto birçok yapıyı inceledik. Amerikan lerine yoğun rağbet gösteriyor. satılanlar arasında lerin yüzde 40 ı alışverişini tek kentlerinin modern dünya mimarisinin önemli eserlerine sahip olma- Ürün bazında ise akıllı telefon, televizyon, USB bellek, elektrikli sinli kadınlar; en çok akıllı telefon, rerek Kliksa.com verilerine göre Mer- çekimle, yüzde 60 ı ise taksitlendi- gerçekleştiriyor. C yi bir yandan PKK yı savunurken bir taraftan da demokrasiyi dilinizden düşürmüyorsunuz. Silahların gölgesinde demokrasi olmaz. Bu yaşayan toplum olarak en iyi biz biliriz. Şahsım bu olayları yaşamış ve görmüş biri olarak sizleri daha demokratik ve daha barışçıl olmaya davet ediyorum. Dilinizde demokrasi, insan hakları ve Cumhuriyet elden gidiyor ifadelerini kullanırken diğer taraftan Ermenilerle dirsek temasında ve ABD görüşmelerinize ne diyeceksiniz? İçiniz başka dışınız başka. Siz Allah ın ipine sarılmadığınız takdirde ömrünüzün sonuna kadar vallahi iktidar olamazsınız. Hz.Ali (Ra.) buyuruyor ki, Ölüm peşindeyken gaflette olana şaşarım. Sağlık sıhhati görmeyin başka şeylere imrenenlere şaşarım. Forum Mersin den hediye makinesi Forum Mersin, Türkiye de ilk kez Forum Alışveriş Merkezleri nde gerçekleşen bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor, tüm ziyaretçilerini Hediye Makinesi ne davet ediyor Mayıs tarihleri arasında Forum Mersin de kurulacak Hediye Makinesi ne girecek ziyaretçiler, arkadaşlarının yardımıyla sürpriz hediyelerden birini kazanma şansı yakalıyor. Mersin ve çevre illerin alışveriş ve yaşam merkezi Forum Mersin, hem eğlendiren hem kazandıran etkinliklerine, Türkiye de ilk kez Forum Alışveriş Merkezleri nde kurulan Hediye Makinesi ile devam ediyor Mayıs tarihleri arasında 100 TL ve üzeri alışveriş yapan Forum Mersin ziyaretçileri, alışveriş merkezine kurulacak dev Hediye Makinesi ne girerek sürpriz hediyelerin sahibi olma fırsatını yakalıyor. İki kişilik ekiplerin katılacağı yarışmada, bir kişi Hediye Makinesi ndeki kıskaca bağlanıyor, diğer yarışmacı ise ekip arkadaşını dışarıdan kumanda ile kontrol ederek hediye havuzunda kazanmak istedikleri hediyeye doğru yönlendiriyor. Oyuncaktan sinema biletine, hediye çekinden elektronik eşyalara kadar onlarca sürpriz hediye Hediye Makinesi nde Forum Mersin ziyaretçilerini bekliyor. Yerel Süreli Yayın Kuruluş Tarihi : Sayı : MAYIS 2015 Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Abdi Satıroğlu Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ayşegül Satıroğlu Haber Müdürü Maynur Koç Hukuk Danışmanı : Av.Erhan Karapınar (0324) Hukuk Danışmanı : Av.Hakan Zafer (0324) İdare Yeri : Kiremithane Mah. İstiklal Cad. Atlas Apt. No:87 Kat:1 No:4 Akdeniz / MERSİN (Özgür Çocuk Parkı - Atlıhan Oteli karşısı) Tel/Fax : (0.324) mersintercuman@gmail.com Web Site : Ofset Hazırlık : Mersin Tercüman Gazetesi Baskı : Yükselişim Basın Yayın Matbaa Gazetecilik San.Tic.Ltd.Şti Tesisleri / MERSİN Mersin Tercüman Basın Meslek İlkelerine Uyar. Sözleşmesi olmayan yazar ve çizerlere ücret ödenmez. Yazılar kaynak gösterilerek kullanılabilir. Köşe yazarlarının görüşleri, gazetenin genel görüşü değildir. B.MRS İLAN FİYATLARI Siyah beyaz tam sayfa : TL Siyah beyaz yarım sayfa: 700 TL Siyah beyaz çeyrek sayfa 350 TL Renkli tam sayfa : TL Renkli beyaz yarım sayfa: TL Renkli çeyrek sayfa 700 TL st/cm siyah-beyaz: 3 TL st/cm renkli: 6 TL Ticari reklamlar pazarlığa tabidir.

12 25 engelliye umut oldu Büyükşehir Belediyesi ve ÇİMSA ortaklığında yürütülen proje kapsamında 25 adet akülü sandalye sahiplerine teslim edildi. Mersin Büyükşehir Belediyesi ve Mersin Çimsa Çimento Sanayi ile ortak yürütülen proje kapsamında 25 adet akülü sandalye, Kongre ve Sergi Sarayı nda düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Törene, Mersin Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Celal Taş, Mersin Büyükşehir Belediyesi Engelliler Dairesi Başkanı, Mersin Çimsa Genel Müdürlüğü adına Levent Önce, engelli vatandaşlar ve aileleri katıldı. Mersin Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Celal Taş, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz ın vizyonunun engelsiz bir Mersin olduğunu vurgulayarak, Engelli vatandaşlarımızın günlük hayatlarında karşılaştığı birçok sıkıntı var. Yollarımız, kaldırımlarımız, dinlenme alanlarımız ve okullarımız engelli vatandaşlarımızın kullanımına uygun değil. Biz engelli vatandaşlarımızın yaşadığı sıkıntıları çözmek için çalışıyoruz. Başkanımız Sayın Burhanettin Kocamaz ın vizyonu ile ilk defa Büyükşehirler içerisinde Engelliler Dairesi Başkanlığı, Mersin Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kuruldu. Bu başkanımızın engelli kardeşlerimize vermiş olduğu değerin bir göstergesidir dedi. Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak sadece Engelliler Haftası nda değil her zaman engelli vatandaşların yanlarında olacaklarının altını çizen Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Celal Taş, Biz yaşadığımız ve görevimizin başında olduğumuz sürece engellilerle ilgili çalışmalarımız devam edecektir şeklinde konuşu. Akülü sandalyelerine kavuşan engelli vatandaşların mutluluğu yüzlerinden okunurken, Mersin Büyükşehir Belediyesi ne teşekkürlerini ilettiler. Ahilik Kültürü Haftası 22.kez kutlandı.. Vali şed kuşandı Türkiye birincisi oldular Ankara da yapılan Puanlı Atletizm Türkiye ya dikkat çekerek, öğrencilerden spor faaliyetlerine devam ederken derslerini de ihmal etme- birinciliği yarışmalarında erkeklerde Türkiye birincisi, kızlarda ise Türkiye dokuzuncusu olan melerini istedi. Atatürk Endüstri Meslek Lisesi atletizm takımı Koca, erkeklerde elde edilen Türkiye birinciliğinin Mersin de Puanlı Atletizm branşında bir İl Milli Eğitim Müdürü Adem Koca yı ziyaret etti. ilk olmasının kendilerini ayrıca mutlu ettiğini Başarılarından dolayı öğrencileri tebrik eden belirterek, 27 Haziran da Çin de yapılacak olan Milli Eğitim Müdürü Koca, birlikte hareket okullar Dünya şampiyonasında ülkemizi temsil etme ile takım sporları arasındaki doğru orantı- edecek öğrencilere başarı diledi. Öğrencilere organik tarım semineri Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen Organik Tarım bilgilendirme semineri, Doğa Koleji nde gerçekleşti. Organik tarım ve ekolojik pazarın öneminin anlatıldığı seminerde, öğrenciler konuşmacıların sordukları sorulara coşku ile cevap verdi. Mersin Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Celal Taş, Mersin de yıllardır eksikliğinin hissedildiği Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı nı, Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak oluşturduklarını ifade ederek, İlimiz bünyesindeki çiftçilerimize destek olmak adına gereken eğitimleri veriyor, elimizden geldiğince ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz. Özellikle tarımsal sulama ile alakalı sıkıntıları gidermek için çalışmalarımız devam ediyor dedi. Mersin Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği (MESOB) tarafından Kongre ve Sergi Sarayı nda düzenlenen törene Vali Özdemir Çakacak, Milletvekili Aytuğ Atıcı, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Nejat Atilla Demirhan, Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşu temsilcileri, esnaflar ve öğrenciler katıldı. Törendeki konuşmasındaki Ahilik Teşkilatı nın önemine vurgu yapan Vali Özdemir Çakacak, Sosyal kültürel ve ekonomik hayatımızın şekillenmesinde büyük öneme sahip olan Ahilik Teşkilatı, Anadolu nun Türkleşmesi ve İslamlaşmasında, Osmanlı Devleti nin temellerinin atılmasında ve milletimizin birlik ve beraberliğinde önemli rol oynamıştır. Ahi Evran-ı Veli nin öncülüğünde temelleri Kırşehir de atılan Ahilik, Türk halkı tarafından büyük bir kabul görmüştür. Ahiliğin toplumda bu denli kabul görmesinin nedeni hem dünyevi hem de uhrevi hayatı şekillendiren prensipler içermesidir. Öyle ki Ahilik geleneğinin tam anlamıyla yaşandığı dönemlerde Türkler en parlak dönemlerini yaşamıştır. Çünkü Ahilik, kardeşlik demektir. dedi. MESOB Başkanı Talat Dinçer ise Ahilik geleneği ve tarihsel geçmişi ile esnafların günümüzdeki konumu ve sorunlarıyla ilgili bilgiler vererek, Mersin Ahi Teşkilatı olarak Ahilik kültürümüzün değerlerinin Mersin den dünyaya anlatmak için çalışmaktayız. Pirimizin bize vasiyeti olan bilime ve yeniliğe önem veriyoruz. Başta Sayın Valimiz olmak üzere kutlama etkinliğimize katılan herkese teşekkür ediyoruz dedi. Mersin Büyükşehir Belediyesi Halk oyunları ekibinin keyifle izlenen gösterisinin ardından, Yılın Ahi si seçilen Durmuş Erdoğan a ödül verildi ve kaftanı Vali Özdemir Çakacak tarafından giydirildi. MESOB Başkanı Dinçer, Vali Çakacak a plaket takdim ederek, desteklerinden ötürü Ahi Babası seçildiğini belirtti ve Vali nin şet kuşatılmasına yardımcı oldu.