BAZAL GANGLİYON DIŞI PRİMER İNTRASEREBRAL KANAMALARDA PROGNOZU ETKİLEYEN FAKTÖRLER

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "BAZAL GANGLİYON DIŞI PRİMER İNTRASEREBRAL KANAMALARDA PROGNOZU ETKİLEYEN FAKTÖRLER"

Transkript

1 T.C. S.B. İSTANBUL EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ NÖROLOJİ KLİNİK ŞEFİ Doç. Dr. Orhan YAĞIZ BAZAL GANGLİYON DIŞI PRİMER İNTRASEREBRAL KANAMALARDA PROGNOZU ETKİLEYEN FAKTÖRLER Dr. İlkay YILDIRIM Nöroloji Tıpta Uzmanlık Tezi İSTANBUL 2008

2 T.C. S.B. İSTANBUL EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ NÖROLOJİ KLİNİĞİ BAZAL GANGLİYON DIŞI PRİMER İNTRASEREBRAL KANAMALARDA PROGNOZU ETKİLEYEN FAKTÖRLER Dr. İlkay YILDIRIM Nöroloji Tıpta Uzmanlık Tezi Tez Danışmanı: Uzm. Dr. Himmet DERECİ Doç. Dr. Orhan YAĞIZ İSTANBUL 2008

3 TEŞEKKÜR Uzmanlık eğitimim boyunca engin bilgi ve deneyimlerinden yararlandığım çok değerli hocam, klinik şefi Doç. Dr. Orhan Yağız a, İlgi ve desteğini hiçbir zaman esirgemeyen emekli klinik şef yardımcısı Uzm. Dr. Demir Okyay a, Eğitimime katkılarından dolayı uzmanlarımız Dr. A. Aytuğ Hayırlı, Dr. Sabire Yıldırım, Dr. Hüsniye Aslan, Dr. Şirin Saçak, Dr. Aysel Kaya Tekeşin e, ayrıca tezime katkılarından dolayı Uzm. Dr. Himmet Dereci ye, Rotasyonlarım boyunca ilgi ve desteklerinden dolayı Prof. Dr. Mefkure Eraksoy, Doç. Dr. Zuhal Yapıcı, Doç. Dr. Mecdi Ergüney ve Doç.Dr. Cem İlnem e, İstanbul E.A.H başhekimi sayın Op. Dr. Özgür Yiğit e, Birlikte çalışmaktan onur duyduğum asistan arkadaşlarım; Dr. Vasfiye İlbay, Dr. Mulla Bozkurt. Dr. Filiz Manga, Dr. Aysu Yetiş, Dr. Şevket Şahin, Dr. Nesrin Bahçekapılı, Dr. Eftal Sevinç, Dr. Çimen Kalender, Dr. Arif Çakır a, her zaman yakın ilgi ve yardımlarını gördüğüm sevgili arkadaşlarım Dr. Emine Taşkıran ve Dr. Reyhan Sürmeli ye, her konuda olduğu gibi tez aşamasında da desteğini esirgemeyen değerli arkadaşım Dr. A. Yener İnce ye, Birlikte çalışma fırsatı bulduğum hemşire arkadaşlarım ve hastane personeline, Tüm yaşamım ve eğitim hayatım boyunca hep yanımda olan ve bana güç veren canım aileme, Teşekkürlerimi sunarım. Dr. İlkay YILDIRIM I

4 İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER... II KISALTMALAR... II TABLOLAR... III ŞEKİLLER... IV ÖZET... V SUMMARY... VI 1. GİRİŞ VE AMAÇ GENEL BİLGİLER SEREBROVASKÜLER HASTALIKLAR SANTRAL SİNİR SİSTEMİ ANATOMİSİ SEREBRAL VASKÜLER ANATOMİ Serebral arteriyel sistem Serebral venöz sistem SEREBROVASKÜLER HASTALIKLARDA RİSK FAKTÖRLERİ İNMEDE SINIFLANDIRMA İNTRASEREBRAL KANAMALAR Epidemiyoloji Etyoloji Patogenez Lokalizasyon Klinik belirtiler Tanı Takip ve tedavi Prognoz GEREÇ VE YÖNTEM YÖNTEM İSTATİSTİKSEL DEĞERLENDİRME BULGULAR TARTIŞMA SONUÇLAR KAYNAKLAR II

5 KISALTMALAR AF AVM BBT CRP DM EEG GİA GKS HOP HT INR İNO İSK KİBAS MRG MRA NVAF PaCO2 PaO2 PT PTT RFP SAK SKA SPB SVH SVR WHO : Atrial Fibrilasyon : Arteriyovenöz Malformasyon : Bilgisayarlı Beyin Tomografisi : C-Reaktif Protein : Diyabetes mellitus : Elektroensefalografi : Geçici İskemik Atak : Glasgow Koma Skalası : Hypertension Optimal Treatment : Hipertansiyon : International Normalized Ratio : İnternükleer Oftalmopleji : İntraserebral Kanama : Kafa İçi Basınç Artış Sendromu : Magnetik Rezonans Görüntüleme :Magnetik Rezanans Anjiografi : Nonvalvüler Atrial Fibrilasyon : Parsiyel Arteriyel Karbondioksit Basınç : Parsiyel Arteriyel Oksijen Basınç : Protrombin Zamanı : Parsiyel Tromboplastin Zamanı : Risk Faktör Puanı : Subaraknoid Kanama : Serebral Kan Akımı : Serebral Perfüzyon Basıncı : Serebrovasküler Hastalık : Serebral Vasküler Rezistans : Dünya Sağlık Örgütü II

6 TABLOLAR Tablo 1: İnme Risk Faktörlerinin Sınıflandırılması Tablo 2: İntraserebral Kanamaların Nedenleri Tablo 3: İntraserebral Hemorajilerin Lokalizasyonu Sıklıkları Tablo 4: Hematomların İntrakraniyal Yerleşimleri Tablo 5: Medikal Tedavi Endikasyonları Tablo 6: İntraserebral Hemorajide Cerrahi Girişim Endikasyonları Tablo 7: Prognozu Kötü Etkileyen Faktörler Tablo 8: Olguların cinsiyete göre mortalite oranları Tablo 9: Olguların yaş gruplarına göre dağılımı Tablo 10: Olguların yaş gruplarına göre mortalite oranları Tablo 11: Olguların kanama lokalizasyonuna göre dağılımı Tablo 12: Olguların kanama lokalizasyonuna göre mortalite oranları Tablo 13: Olguların kanama lokalizasyonlarının diğer dağılımı Tablo 14: Olguların kanama lokalizasyonlarının diğer mortalite dağılımı Tablo 15: Lober kanamaların lokalizasyonuna göre dağılımı Tablo 16: Lober kanamaların lokalizasyonuna göre mortalite dağılımı Tablo 17: Olguların BT puanlarına göre dağılımı Tablo 18: Olguların BT puanlarına göre mortalite oranları Tablo 19: Olguların GSK ya göre dağılımı Tablo 20: Olguların GKS ye göre mortalite oranları Tablo 21: Olguların RFP ye göre dağılımı Tablo 22: Olguların RFP ye göre mortalite oranları Tablo 23: Olguların Cins, GKS, BT puanı, Yaş, Lokalizasyona göre prognoz değerleri III

7 ŞEKİLLER Şekil 1: Serebral arterler... 7 Şekil 2: Serebral arterler (bazal görünüm) Şekil 3: Serebral venöz drenaj (lateral görünüm) Şekil 4: Serebral venöz drenaj (sagital görünüm) Şekil 5: Olguların cinsiyete göre mortalite oranları Şekil 6: Olguların yaş gruplarına göre mortalite oranları Şekil 7: Olguların kanama lokalizasyonuna göre mortalite oranları Şekil 8: Lober kanamaların lokalizasyonuna göre mortalite dağılımı Şekil 9: BT puanlarına göre mortalite oranları Şekil 10: Olguların GKS ye göre mortalite oranları Şekil 11: Olguların RFP ye göre mortalite oranları IV

8 ÖZET Çalışmamız, 2004 Eylül ve 2007 Eylül tarihleri arasında İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Kliniği nde, bazal gangliyon dışı primer İSK nedeniyle yatırılarak takip edilen toplam 120 hastanın retrospektif olarak incelenmesi ile yapıldı. Bu çalışmada hastalığın ilk 30 gününde prognozu etkileyen faktörler değerlendirildi. Hastalar yaş ve cins tayini, HT, DM, SVH öyküsü, lipid yüksekliği, sigara ve alkol kullanımı ayrıca diğer başka bir sistemik hastalık varlığına göre puanlandırıldı. Şuur durumu GKS ye göre değerlendirildi.tüm hastalara ilk 48 saat içinde BT planlanarak lokalizasyon (lober, mezensefalon, pons, medulla oblongata, serebellum), hematom çapı (<30mm<), orta hattı itme (<10mm<) ve ventriküle açılma durumuna göre puanlandı. Edinilen bilgilerle hastalar RFP, GKS ve BT puanlarına göre gruplandırıldı. İlk 30 gün içinde ölen ve yaşayan hasta grupları açısından farklılık olup olmadığı istatistiksel olarak karşılaştırıldı ve bu faktörlerin prognoza etkileri değerlendirildi. Yaş, cinsiyet ve RFP ye göre oluşturulan gruplarda prognoz açısından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık saptanmadı (p>0.05). GKS ye göre oluşturulan gruplarda ölüm oranı istatistiksel olarak anlamlı bulundu ve en düşük puanı alan grupta ölüm oranı en yüksek ölçüldü (p<0,001), BT puanlarına göre oluşturulan hasta gruplarının mortalite oranlarında da istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulundu ve BT puanı arttıkça mortalite oranınında arttığı saptandı (p<0,001). Kanama lokalizasyonlarına göre prognoz açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı. Mezensefalon, pons, medulla oblongata, diğer grup olarak ele alınıp değerlendirildiğinde mortalite oranı lober ve serebellum lokalizasyonlu olgulara göre anlamlı derecede yüksek saptandı ( p<0.001). Sonuç olarak; çalışmamızda 120 bazal gangliyon dışı primer İSK lı hasta değerlendirildi ve kadın cinsiyet, ileri yaş, GKS nin 11 ve altı, BT puanının 2 nin üstünde olması yani hematom volümü, kanamanın ventriküler sisteme açılması ve orta hat yapılarını itmesi prognozu olumsuz etkileyen faktörler olarak değerlendirildi. Anahtar kelimeler: Primer intraserebral kanama, bazal gangliyon, prognoz V

9 THE FACTORS AFFECTING THE PROGNOSIS IN THE CASES OF PRIMARY INTRACEREBRAL HEMORRHAGE SPARING BASAL GANGLIA SUMMARY This is a retrospective study of 120 patients, with primary intracerebral hemorrhage sparing basal ganglia, observing and fallowing up in Neurology Departement of the İstanbul Educational and Researche Hospital, from 2004 September to 2007 September. We performed this study to evaluate the factors affecting the prognosis in the first 30 days. The patients were scored according to their ages, sex, the presence or absence of hypertension, diabetus mellitus, cerebrovascular accident, hyperlipidemia, cigarette smoking, alcohol consumption, and the other systemic diseases. The level of consciousness is measured by using GCS. All patients were graded, in the first 48 hours with CT, according to localisation (lober, mesaencephalon, pons, medulla oblangata, cerebellum), hematoma size (<30mm<), shifting (<10mm<) and presence of ventricular hemorrhage. After grouping of patients according to their RFP, GCS; and CT scores, we evaluated statistically the mortality rates in the first 30 days for each groups and the affect of this scores on the prognosis. No statististical diffferences were found between groups made according to age, sex and RFP (p<0.05). The mortality rate differences between groups according to GCS and CT scores were statistically significant (p<0,001). The hemorrage localisation had no influence statistically on prognosis, but when the brainstem was accepted as a single special group for localisation, it had a significantly higher mortality rate than the other hemorrage areas (p<0,001). As a special feature the women sex and higher age were the risk factors for the lower prognosis, when they were taken in consideration in the cases with the GCS lower than 11 and CT scores higher than 2. Key words: Primary intracerebral hemorrhage, basal ganglia, prognosis VI

10 1. GİRİŞ VE AMAÇ Erişkin dönemin nörolojik hastalıkları arasında, serebrovasküler hastalıklar (SVH) sıklık ve önem açısından açıkça önde yer alır. SVH, tüm dünyada kalp-damar hastalıkları ve kanserden sonra üçüncü ölüm nedeni, aynı zamanda sakatlık ve özürlülük oluşturmakta birinci sırada yer almaktadır. Akut dönemde yüksek mortalite ve uzun dönemde dizabilitenin önde gelen nedenidir. Bu açıdan SVH, süratle karar vermeyi ve önlem almayı gerektiren, prognozun ciddiliği ve oluşturduğu sosyal sorunlar sebebiyle iyi bilinmesi gereken bir hastalıktır. SVH, beyin kan damarlarını ilgilendiren patolojik süreç sonucu beyinde bulunan tüm bozuklukları ifade etmektedir. İnme (stroke), spesifik SVH a bağlı olarak meydana gelen, ani bir şekilde fokal serebral fonksiyon kaybına neden olan bir sendromdur. İnme, altta yatan fokal beyin hasarının patolojisine göre iskemik ve hemorajik olarak iki gruba ayrılmaktadır. İnmelerin %80 (%70-85) i beyin infarktı, %15 (%7-15) i intraserebral kanama (İSK), %5 (%2-8) i subaraknoid kanama (SAK) olarak görülmektedir. İSK lar iskemik inmeden daha ölümcüldür, fakat daha az sıklıkta görülmektedir. İlk 30 gün içinde iskemik inmede ölüm oranı %8-20, hemorajik inmelerde %30-80, SAK da %20-50 düzeyindedir. Literatürde tüm lokalizasyonları içeren İSK larda prognozu etkileyen faktörleri değerlendiren pek çok çalışma bulunmaktadır. Yine bu literatür bilgilerinde en sık lokalizasyon olarak bazal gangliyon kanamaları rapor edilmektedir. 1

11 Bu çalışmada daha az sıklıkta görülen bazal gangliyon dışı primer İSK larda hastalığın ilk 30 gününde prognozu etkileyen faktörler araştırıldı ve prognozu bu kadar ciddi ve mortalitesi yüksek olan İSK lardan bazal gangliyon dışı primer İSK ların klinik bulguları, risk faktörleri ve Bilgisayarlı Beyin Tomografi (BBT) özelliklerinin hastanın prognozuna olan etkisi tartışıldı. 2

12 2. GENEL BİLGİLER 2.1. SEREBROVASKÜLER HASTALIKLAR SVH, terimi kan damarlarını ilgilendiren patolojik bir süreç sonucu, beyinde oluşan tüm bozuklukları ifade etmektedir. İnme ise spesifik olarak SVH ya bağlı olarak gelişen, ani yerleşimli fokal nörolojik bir sendromudur. Patolojik sürecin geniş bir anlamı olup, lümenin emboli veya trombüsle tıkanması, bir damarın yırtılması, damar duvarının genişliğinin değişikliği, beyin damarları içinde akan kanın vizkositesinin veya başka özelliklerinin değişmesi gibi özellikleri kapsar (3). Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ne göre inme; vasküler nedenler dışında görünür bir neden olmaksızın, beyin kan akımının bozulması sonucunda fokal veya global serebral fonksiyon kaybına ait belirti ve bulguların hızla yerleşmesi ve bu bulguların 24 saat veya daha uzun sürmesi ile karakterize klinik bir sendromdur. Bu tanımlamaya göre SAK inmeye dahil edilirken, subdural hematom, travma, enfeksiyon, tümör gibi nedenlere bağlı infarkt veya kanama, serebral iskemiye bağlı geçici iskemik ataklar (GİA) tanımlama dışı bırakılmıştır (3,43,108). İnmenin yaklaşık %85 i iskemi ve %15 i hemoraji nedeniyle meydana gelmektedir. Ülkemizde bu oran %72 iskemik, %28 hemorajik inme olarak saptanmıştır (3,91,108). 3

13 İnme, tüm dünyada ölüm nedeni olarak üçüncü, sakatlık ve özürlülük oluşturmada birinci sırada yer alır. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) nde her yıl inme görülmekte ve yaklaşık bunların i iskemik lezyon, i İSK ve SAK olarak tespit edilmekte ve bunlara bağlı olarak ölüm gerçekleşmektedir (65,91,108). İnme epidemiyolojisi araştırılırken coğrafya, toplumların yaş, cinsiyet, ırk gibi kendine ait özellikleri önemlidir. Epidemiyolojik araştırmalarda, hastalığın ne oranda ölüme yol açtığı, insidans ve prevalansı ile inme tiplerinin frekansının değerlendirilmesi gerekmektedir. Ülkeden ülkeye değişmekle beraber, yaş arası erkeklerde SVH dan dolayı ölüm oranı / ve kadınlarda bu oran / olarak saptanmaktadır. Doğu ülkelerinde ve Japonya da bu oran artmakta, Kuzey İskandinav ülkeleri, Hollanda, ABD, Kanada ve İsviçre de bu oranlar 100/ nin altında olup,düşüktür. İnme nedeniyle ölümlerin coğrafi dağılımı ülkeden ülkeye farklılık göstermektedir. ABD de batıdan doğuya doğru, Fransa da güneybatı da ve Bretagne da ölüm oranı artmaktadır. Irklar açısından da farklılıklar vardır. Amerikalı zencilerde beyazlara göre ölüm oranı her iki cinsiyette de 2,5 kat artmaktadır. Tüm ülkelerde en sık görülen gerçek, yaş ve erkek cinsiyetiyle ölüm riskinin artmasıdır (19,24,43,108). Son yıllarda başta hipertansiyon (HT) olmak üzere düzeltilebilir risk faktörlerinin kontrol altına alınması, görüntüleme yöntemleri ile erken dönemde doğru tanı konulması, inme ünitelerinin sayısının artması ve yeni tedavi olanaklarının kullanımı sayesinde SVH ya bağlı ölüm oranında azalma olduğu bildirilmektedir (3,108). SVH nın epidemiyolojisini incelemede en geçerli verilerden biri insidans olup, belirli bir zaman diliminde bir populasyonda ortaya çıkan yeni inme olgularını ifade etmektedir. Yapılan çalışmalarda yaşlara göre yaş arasında yıllık inme insidansı binde , yaş arasında binde , 75 yaşından sonra binde gibi değerlerde verilmiştir. Kadınlarda yaş arası inme insidansı, erkeklere göre 2 3 kat daha azdır. 85 yaşa doğru bu fark azalmaktadır Kırkbeş yaşından önce inme insidansını tahmin etmek zordur, çünkü tüm inmelerin %3-5 ini oluşturmaktadır. Kış aylarında ise inmenin arttığı görülmektedir. (3,55) İnme insidansı siyah ırkta yüzbinde 233, beyaz ırkta yüzbinde 93 tür (108). İnmenin coğrafi dağılımına göre Japonya da yüksek, Libya da 4

14 düşük insidans bulunmuştur. ABD de siyahlarda beyazlara göre inme riski erkeklerde 1,4, kadınlarda 2,7 kat daha fazla bulunmuştur (55,59,108). İnme prevalansı, belirli bir zamanda bir popülasyondaki olguların total sayısıdır. Bu oran yaşla birlikte artmaktadır. Batı ülkelerinde inme prevalansı binde 8, Japonya da binde 20 dir. Ülkemizde ise sağlıklı veriler yoktur (108). Toplam olarak her yıl milyonda 666 kişi inmeden dolayı ölmektedir. Bu ölüm oranı inmeyi dünyada üçüncü ana ölüm nedeni yapmaktadır. Aynı zamanda milyonda 1300 kişide inmeden dolayı değişik derecelerde sekeler kalmaktadır. Bu oranda inmeyi en fazla sakatlığa ve bağımlılığa yol açan hastalık kategorisine sokmaktadır. Bu nedenlerden dolayı inmeyi tanı ve sağaltım açısından son yıllarda modern yaklaşımlar başlamıştır. Eskiden müdahale edilemeyen SVH da artık farmakolojik ve girişimsel yaklaşımların dışında genel bakım ilkelerindeki bilinçli sağaltım seçimleriyle, inme sonrası komplikasyonların azaltılması sağlanmış ve hasta açısından tekrar eski yaşama dönme şansı artmıştır. Risk faktörlerinin daha iyi tanınması ve tedavi edilmesiyle, inme sıklığı ve buna bağlı mortalite azalmıştır (3,59,65,93,108). 2.2 SANTRAL SİNİR SİSTEMİ ANATOMİSİ Santral sinir sistemini oluşturan yapılar kranialden kaudale doğru şu şekilde sıralanır: Prosencephalon (forebrain) - Telencephalon (beyin hemisferleri; frontal, occipital, parietal ve temporal loblar) - Diencephalon (epithalamus, thalamus, hypothalamus,subthalamus) Mesencephalon (midbrain) Rhombencephalon (hindbrain) - Metencephalon (pons ve cerebellum) - Myelencephalon (medulla oblongata) Medulla spinalis Bazal gangliyonlar ise beyin hemisferlerinin derininde yer alan beş çift nucleus tan oluşmuştur. Bunlar nucleus caudatus, putamen, globus pallidus, substantia nigra ve nucleus 5

15 subthalamicus tur. Nucleus caudatus, putamen ve globus pallidus a birlikte corpus striatum, putamen ve globus pallidus a ise nucleus lentiformis adı verilir (36,103). 2.3 SEREBRAL VASKÜLER ANATOMİ Serebral arteriyel sistem Beyin damarlanması, sağda truncus brachiocephalicus tan ve solda direkt arcus aorta dan çıkan a. carotis communis in dalı olan a. carotis interna lar ile a. vertebralis ve bunların oluşturduğu Circulus arteriosus cerebri den çıkan arterler tarafından beslenir (8,56) A. carotis interna Bu arter, boyun bölgesinde a. carotis communis in verdiği iki uç daldan biridir. Os temporale içerisindeki canalis caroticus tan geçerek cranium boşluğuna girer. A. carotis interna seyrine göre dört kısımda incelenir (8,35,104): Pars cervicalis: A. carotis interna bu bölgede dal vermez. Pars petrosa: Bu bölgede verdiği dallar: - aa. Caroticotympanicae - canalis pterygoidei Pars cavernosa: Bu bölgede verdiği önemli dallar: - r. sinus cavernosi - hypophysialis inferior - r. meningeus Pars cerebralis: Bu bölgede verdiği önemli dallar - Ophtalmica - a.hypophysialis superior - communicans posterior - a.choroidea anterior - cerebri anterior - cerebri media 6

16 Şekil 1: Serebral arterler A. vertebralis Bu arter, a. subclavia nın birinci parçasından çıkar. Altıncı servikal vertebra dan itibaren processus transversus lardaki foramen transversarium ların içinde yukarı doğru yükselir ve foramen magnumdan geçerek kranyal boşluğuna girer (35,104). vertebralis in servikal bölgede verdiği dallar: rr. spinales rr. musculares vertebralis in cranium boşluğu içerisinde verdiği dallar: rr. meningei spinalis posterior spinalis anterior inferior posterior cerebelli rr. medullares mediales rr. medullares laterales 7

17 A. basilaris Sağ ve sol vertebralis ler pons un alt kenarı hizasında birleşerek a. basilaris i oluşturur. A. basilaris, pons un ön yüzünde, sulcus basilaris içinde yukarıya doğru yükselirken şu dalları verir (35,104): aa. Pontis a. labyrinthi a. inferior anterior cerebelli a. superior cerebelli a. cerebri posterior Circulus arteriosus cerebri (Willis poligonu) Cisterna interpedincularis içerisinde a. carotis interna ile a. basilaris in dalları ve bunlar arasındaki anastomozların meydana getirdiği circulus arteriosus cerebrinin oluşumuna katılan arterler şunlardır (35,104): a. cerebri anterior a. communicans anterior a. carotis interna a. cerebri posterior a. comminucans posterior Kortikal dallar Bu dallar a. cerebri anterior, a. cerebri media ve a. cerebri posterior dan çıkar. Bunlar beyin hemisferlerinin cortical kısımlarını besler ve birbirleriyle bağlantılı pleksuslar oluşturur (3,8,36,104). - A. cerebri anterior: A. carotis interna nın chiasma opticum un hemen lateralinde verdiği daldır. Bu arter rostromedial yönde ilerler ve karşı taraftaki a. cerebri anterior ile, a. communicans anterior aracılığıyla anastomoz yapar. A. cerebri anterior, hemisferlerin medial yüzünde, corpus callosum un üst yüzünde arkaya doğru devam eder. A. cerebri anterior un cortical dalları, cortex in medial yüzünün sulcus parietooccipitalis in önümde kalan kısmını; lateral yüzünde ise medial yüze komşu olan 2-2,5 cm genişliğinde bant şeklinde bir sahayı besler (8,36,104). 8

18 A.cerebri anterior un kortikal dalları: orbitofrontalis medialis a. polaris frontalis a. callosomarginalis a. pericallosa - rr. paracentrales - rr. precuneales - A. cerebri media: A. carotis interna nın a. cerebri anterior u verdikten sonraki devamı olan bu arter, substantia perforata anterior un altında ilerleyerek insula ile lobus temporalis in arasında seyreder. A. cerebri media nın dalları sulcus lateralis ten çıkarak hemisferlerin lateral yüzünde dağılır. A. cerebri media nın cortical dalları, hemisferlerin a. cerebri anterior tarafından beslenen dar bir bant şeklindeki alan ve lobus occipitalis dışında kalan tüm lateral yüzeyini ve polus temporalis i besler. Ancak a. cerebri media dan çıkan bazı küçük dallar polus occipitalis teki santral görme ile ilgili sahaya gider (3,8,36,104). A. cerebri media nın cortical dalları: a. temporalis anterior a. orbitofrontalis lateralis a. frontalis ascendens a. sulci precentralis a. sulci centralis a. parietalis anterior a. parietalis posterior r. gyri angularis a. temporalis posterior -A. cerebri posterior: A. basilaris in uç dalı olan bu arter crus cerebri nin lateralinde ilerleyerek tentorium cerebelli nin üst kısmına ulaşır. A. cerebri posterior un cortical dalları, lobus temporalis in medial ve inferolateral yüzleri ile lobus occipitalis in medial ve 9

19 lateral yüzlerini besler. Sonuç olarak lobus occipitalis te bulunan görme cortex i a. cerebri posterior tarafından beslenmektedir. Ayrıca a. cerebri posterior, ventriculus tertius ve ventriculus lateralis lerin plexus choroideus u ile beyin sapına da dallar verir (8,36,104). A. cerebri posterior un kortikal dalları: - rr. temporales anteriores - rr. temporales posteriores - r. parieto-occipitalis - r. calcarinus Beyinde arteriyel sirkülasyonlarda anastomotik bağlantılar vardır. Bunlar üç kategoriye ayrılır. İlki intrakranial anastomozdur ki, esas olarak Willis poligonunda ve ayrıca kortikal düzeyde serebellumda superior, anterior-posterior ve posterior-inferior serebellar arterler arasında oluşur. İkincisi ekstrakranial-intrakranial anastomozlardır. Bunlarda iki grupdur. Birinci grup eksternal karotid arter ile oftalmik arter arasında, ikinci grup ise eksternal karotid arterin meningeal ve ethmoidal dalları ile serebral arterlerin leptomeningeal dalları arasındadır. Üçüncüsü ekstrakraniyal anastomozlardır ki, servikalde vertebral ve eksternal karotid arterler arasındadır (7,98). Beyin arterlerinin seyri süperfisiyal ve penetrandır. Süperfisiyal olanlar subaraknoid aralıkta seyreden internal karotid ve vertebrobaziller sistem ve dallarıdır. Bu arterlerin otonomik afferentleri vardır ve penetran arterler için gerekli perfüzyonu sağlarlar. Penetran arterioller korteks ve beyaz cevherde vertikal ve horizontal seyrederek bölgesel otoregülasyonu sağlarlar. Bunların önemli bir nöral desteği yoktur. Her majör arterin sulama alanı belirlidir ve bu alanlar arasında sınır bölgeleri (watershed area) vardır. Bu arterlerin birinin akut tıkanması bu alanı hemen etkiler (8,36,59,104). 10

20 Şekil 2: Serebral arterler (bazal görünüm) Serebral venöz sistem Beyin drenajını sağlayan venöz sistem üç grup damardan oluşur (3,7,52,98). Yüzeyel venöz sistem Derin venöz sistem Venöz sinüsler Serebral korteks yüzeyel kortikal venlerle, derin yapılar da derin venöz sistemle drene olur. Yüzeyel venöz sistemdeki en önemi yapılar transvers sinüse açılan Labbe veni ile süperior sagittal sinüse drene olan Troland venidir. Frontal lobun inferior orbital yüzeyindeki venler inferior sagittal sinüs ve kavernöz sinüse drene olurlar. Oksipital lob altındaki venler Galen venine açılır (8,36,104). 11

21 İki önemli derin ven olan internal serebral ven ve bazal venin birleşmesi Galen venini oluşturur. Galen veni sinüs rektusa drene olur. Serebellum venleri transvers sinüs, superior petrozal sinüs, sinüs rektus ve Galen venine açılır. Beyin sapının venleri transvers ve inferior petrozal sinüslerle birleşir (4,8,36). Venöz sinüsler, durada bulunan ve venöz kanın sistemik dolaşıma katılmasını sağlayan kanallardır. En büyüğü superior sagittal sinüstür. İnferior sagittal sinüs Galen veni ile birleşerek sinüs rektusu oluşturur. Sinüs rektus confluens sinüse açılır. Confluens sinüse superior ve inferior sagittal sinüsler, transvers sinüs ve oksipital sinüs boşalır (8,36,104). Şekil 3: Serebral venöz drenaj (lateral görünüm) Şekil 4: Serebral venöz drenaj (sagital görünüm) 12

22 2.4. SEREBROVASKÜLER HASTALIKLARDA RİSK FAKTÖRLERİ SVH larda risk faktörlerinin epidemiyolojik çalışmalarla belirlenmesi ve önlenmesi önem kazanmaktadır. Risk faktörlerinin belirlenmesinde başlıca veriler, çok sayıda birey ile yapılmış, randomize ve düşük hatalı epidemiyolojik çalışmalardan sağlanmaktadır. Risk faktörlerinin belirlenmesi, relatif riskinin hesaplanmasının yanısıra bu faktörlerin toplumdaki prevelanslarında bilinmesi, hem toplum sağlığı hem de ülke ekonomisi açısından önemlidir. SVH da risk faktörleri aşağıdaki şekilde sınıflandırılmıştır (3,43,50,55,108). I. Değiştirilemeyen Risk Faktörleri a) Yaş: Yaş ilerledikçe inme riski artmaktadır. 55 yaşından sonraki her dekatta risk iki kat artmaktadır (6,65,108). b) Cins: İnme erkeklerde kadınlara göre daha fazla görülmektedir. Ancak kadınlarda inme nedenli ölüm hızı daha yüksektir (3,14,42,108). c) Irk: Zencilerde, Çinliler de ve Japonlar da inme insidansı beyazlara göre daha yüksektir (108). d) Aile öyküsü: Aile öyküsünün risk faktörü oluşunda benzer yaşam tarzları, beslenme alışkanlıkları ve bazı herediter özellikler etken olmaktadır. Monozigot ikizlerde dizigot ikizlere göre inme riski daha yüksektir. Yapılan son çalışmalarda inmenin genetik temeli olmakla birlikte, tek bir inme geninin sorumlu olmadığı ve çevresel faktörlerle ilişkisinin anlamlı olduğu belirtilmektedir (65,108). II. Değiştirilebilir Risk Faktörleri Kesinleşmiş risk faktörleri HT, DM, hiperinsülinemi ve glukoz intoleransı, kalp hastalıkları, hiperlipidemi, sigara, asemptomatik karotis stenozu, orak hücreli anemi (2,7,39,43,50,55,65,83,88,108). 13

23 Kesinleşmemiş risk faktörleri Beslenme alışkanlıkları, fiziksel aktivite, obesite, alkol kullanımı, hiperhomosisteinemi, ilaç kullanımı, hormon tedavisi, hiperkoagülabilite, fibrinojen, inflamasyon, migren (3,31,42,55,108), (Tablo 1). *Tablo 1: İnme Risk Faktörlerinin Sınıflandırılması I. Değiştirilemeyen risk faktörleri a) Yaş b) Cins c) Irk d) Aile Öyküsü II. Değiştirilebilen risk faktörleri a) Kesinleşmiş faktörler 1. Hipertansiyon 2. Diabetes Mellitus, hiperinsülinemi ve glikoz intoleransı 3. Kalp hastalıkları 4. Hiperlipidemi 5. Sigara 6. Asemptomatik karotis stenozu 7. Orak hücreli anemi b) Kesinleşmemiş faktörler 1. Beslenme Alışkanlıkları 2. Fiziksel aktivite 3. Obezite 4. Alkol kullanımı 5. Hiperhomosisteinemi 6. İlaç kullanımı ve bağımlılığı 7. Hormon tedavisi i) Oral kontraseptif kullanımı ii) Hormon replasman tedavisi 8. Hiperkoagülabilite 9. Fibrinojen 10. İnflamasyon 11. * Migren * Balkan S. Serebrovaskular Hastalıklar. Güneş Kitabevi 2. Baskı,

24 2.5. İNMEDE SINIFLANDIRMA İnme etyolojisine yönelik ilk sınıflandırmalar, genellikle lezyonun patolojisine göre yapılmış ve tüm inmeler iskemik ve hemorajik olarak iki gruba ayrılmıştır. Daha sonraki çalışmalarada ise ileri kardiyolojik, hematolojik, nöroradyolojik, biokimyasal tetkiklerin kullanımıyla lezyonun patolojisi ile birlikte, lezyon lokalizasyonu ve oluş mekanızmasına göre sınıflandırmalar yapılmıştır. İnme, tipine, arter alanına, klinik seyire, klinik kategorilerine, arter alanına göre sınıflara ayrılabilir. İnme tipine göre iskemik ve hemorajik olarak ikiye ayrılmaktadır. Çalışmamızın temelini İSK lar oluşturduğundan burada hemorajik tip hakkında bilgi verilecektir (3,19,43,55,59,91,93,108) İNTRASEREBRAL KANAMALAR Arteriyel ve venöz kanın, ani olarak beyin dokusu içine geçişi ile oluşan klinik tabloya İSK denir (85,108) Epidemiyoloji Tüm inmelerin %15 (7-15) i İSK dır. Tüm inmeler içinde, iskemik inmelerden daha az sıklıkta görülmesine karşın mortalite ve morbiditesi daha yüksektir. Bu durum damar dışına sızan kan miktarı, oluşmuş ise hematomun kitlesi, yaygınlığı ve lokalizasyonu ile yakından ilgili olup mortalite %26-60 arasında değişmektedir. Serebral hemoraji tiplarinden olan İSK nın mortalite hızı SAK a göre 1,5-2 kat daha fazladır (4,,10,24,45,85,108). Popülasyonda, yılda yüzbinde oranında görülmektedir. ABD de her yıl yeni olgu görülmektedir ve siyah ırkın beyaz ırka göre 1,4 kat daha fazla risk taşıdığı bildirilmektedir. Japon ve Çin kökenli Amerikan vatandaşlarında da diğer ırklara göre daha yüksek görülmektedir. İSK erkeklerde kadınlara göre daha sık görülmektedir. Ülkemizde ilk ciddi rakamlar Türk Beyin Damar Hastalıkları Derneği nin, Türk Çok Merkezli Stroke Çalışması ndan elde edilmiştir. Bu çalışmada, eğitim veren hastanelerin 15

25 nöroloji kliniklerine yatan 3100 akut inmeli hastanın verileri toplanmış ve bu veriler doğrultusunda Türkiye de iskemik inme sıklığı %71,2 olmasına karşın İSK %28,8 olarak saptanmıştır. Bu oran batı toplumlarına göre yüksek bir oran olarak değerlendirilmiştir. Aynı çalışmada tüm inmeli hastalarda ilk 2 haftadaki ölüm hızı%11, tüm hemoraji olguları arasında ölüm hızı ise %16,2 olarak saptanmıştır (10,19,85,108) Etyoloji İSK ların en sık nedeni HT dur. HT nun bu etkisi İSK lı otopsi vakalarında görülen, yüksek sol ventrikül hipertrofisi insidansı ile de desteklenmektedir. İleri yaşta daha çok İSK görülme nedeni ise hipertensiyon prevalansının artışı ile açıklanmaktadır. Kanama nedeni HT sonucu oluşan arteryel duvarın zararlanması ve rüptürüdür. Uzun süreli kan basıncı artışı penetran arter duvarında lipid ve hyalin materyalin birikmesine (lipohiyalinozis) ve fazla sayıda mikroanevrizmal oluşumlara (Charcot-Bouchard anevrizmaları) yol açabilir. Bunların çapları milimikron boyutta olup çoğu bazal ganglion, serebellum, beyin sapı gibi beynin derin kısmında yer almaktadır. Kronik HT nun yanı sıra akut HT durumlarında; amfetamin ve kokain kullanımı, aşırı soğuğa maruz kalma, trigeminal sinir stimülasyonu, karotis endarterektomi ve konjenital kalp anomalilerinin düzeltilmesi sonrası da benzer yerleşimli İSK görülebilir. Spontan İSK lı hastaların yaklaşık %50 sinde ise geçmişlerinde HT olmamakla beraber hastaneye başvurduklarında ölçülen kan basıncı değerleri yüksektir (6,11,91,93,108). Türk Çok Merkezli Stroke Çalışmasında ülkemizde serebral hemorajide HT %79,2 risk faktörü olarak belirlenmiştir. Ülkemizde serebral hemorajinin batı toplumundakinden 2 kat fazla görülmesinde, HT nun erkenden teşhis edilememesi, tedaviye erken dönemde başlanamaması ve tedavinin sürekli bir şekilde uygulanamaması rol oynamaktadır. Lipohiyalinozis, mikroanevrizma ve diğer nedenler primer (Hipertansif) İSK olarak değerlendirilirken; vasküler malformasyonlar ve anevrizma, serebral amiloid anjiopati, travma, serebral neoplazm, vaskülit, antikoagülan, asetil salisilat, trombolitik tedavi, sempatomimetik ilaç kullanımı, alkol kullanımı ve diğer nedenler sekonder İSK olarak tanımlanmaktadır (4,19,59,85,108). 16

26 İSK ya yol açan nedenler 4 ana sınıfa ayrılarak incelenebilir (4,85,108), (Tablo 2). Anatomik faktörler Hemodinamik faktörler Hemostatik faktörler Diğer faktörler Tablo 2: İntraserebral Kanamaların Nedenleri Anatomik faktörler: Serebral kan damarlarının malformasyonu veya değişiklikleri Küçük damarların lipohiyalinosisi veya mikroanevrizması Serebral AVM Amiloid anjiopati Sakküler anevrizmalar Intrakraniyal venöz trombozlar Mikroanjiomlar Dural AVM fistüller Septik arteritis ve mikotik anevrizmalar Moyamoya sendromu Arteryal diseksiyonlar Karotikokavernöz fistüller Hemodinamik faktörler: Artelyal hipertansiyon Migren Hemostatik faktörler: Antikoagülan veya antitrombosit ilaç kullanımı Trombolitik tedavi Hemofili Lökemi ve trombositopeni Diğer faktörler: İntraserebral tümörler Alkol Amfetamin kullanımı Kokain ve diğer sempatomimetik (özellikle propalomin) kullanımı Vaskülit 17

27 Anatomik faktörler: Sakküler anevrizma berry anevrizması olarak da adlandırılır (4). Bu anevrizmaların çoğu arterlerin bifurkasyonuna ya da willis poligonuna yakındır ve media ve lamina elastika interna tabakasındaki gelişimsel defektten kaynaklandığı varsayılmaktadır (14,43;55,96). Anevrizmada yalnızca adventisya ile örtülü intima dışarı doğru kabarır, kese yavaş yavaş genişler ve en tepesinden yırtılır (4,43,77,96). AVM ile birlikteliği % 5 tir (4,96). Mikotik anevrizma, yerleştiği damar duvarını zayıflatan septik emboliler tarafından oluşturulur (19,43,85). Çoğunlukla arterlerin periferik dallarında yerleşir ve sakküler anevrizmalardan daha sık olarak multipldir. Enfektif endokarditlerin %5 inde İSK görülür.kanama nedeni genellikle arter duvarındaki piyojenik nekrozdur. Septik emboli ve mikotik anevrizmalar genellikle korteks ve altındaki beyaz cevherde yer alır (43,55,85,57,77,96). AVM ler özellikle normotansif genç insanlarda, İSK ların 1/3 ünü oluşturur. Büyük çoğunluğu %80 supratentoryal yerleşimlidir. AVM, arteryel ve venöz sistem arasındaki anormal bağlantı ve dilate damar düğümünde oluşur. Embriyo daki ilkel arteryovenöz bağlantıların kalıntısı olduğu düşünülmektedir (4,95). Mikroanjiomlar 45 yaşın altında nedeni açıklanamayan İSK nın %25 inin oluşturur ve bazal gangliyon dışı kanamalara neden olur (55,85). Kavernöz anjiomlar, beynin herhengi bir bölgesinde kanama oluşturan, dilate ve ince duvarlı vasküler kanalları olan, keskin sınırlarla beyin dokusundan ayrılan yapılardır. Multipl olma ve ailesel özellik oranı fazladır (4,45,55,85). Venöz anjiomlar, birkaç dilate venin tek bir geniş venle sarılmasıyla oluşurlar, sıklık sırasına göre frontal, parietal ve serebellum yerleşimlidir ve seyrek olarak rüptüre olurlar (4,85). Telenjektaziler en sık pons ve sebellum lokalizasyonludur ve multipl olduklarında kanama riskleri artar (4,85,95). Dural AVM fistüller, genellikle dural sinüslere drene olurlar. Minör ve majör kafa travmalarında rüptüre olur ve kanarlar (4,93,95). Normotansif ve yaşlı hastalarda travma olmaksızın tekraralayan kanamaların en sık nedeni amiloid anjiopatidir. Serebral beyaz madde yada subaraknoid aralıktaki küçük arterlerin duvarında kongofilik amiloid madde birikimi sonucunda artan frajiliteden ötürü kanama olmaktadır. Sıklıkla multipl ve lober yerleşimlidirler (12,55,85,90,103). İntrakraniyal venöz trombozlarda parasagittal yerleşimli kanamalar görülür (4,19,55,85). 18

28 Moya moya sendromunda genellikle genişlemiş perforan dallarda birinin yırtılması ile sıklıkla lokalizasyonu bazal gangliyon yerleşimli kanamalardır. Arteryel disseksiyonlarda kanama seyrektir. Damar duvarı yırtıldığında kan arter tabakası arasında birikir. Spontan veya travma sonucu olabilir, kadınlarda daha sıktır. Genellikle SAK kanamaları görülür (4,19,43,59,85). Hemodinamik faktörler: HT nun etkileriyle arter duvarına değişikliğe uğraması sonucu İSK oluşur. Bu değişiklikler genellikle bazal gangliyon ve internel kapsülü besleyen media serebral arterlerin dallarında oluşur. Damarlar, lamina elestika internanın ayrılması, reduplikasyonu, medianın hyalinazisyonu ve Charcot Bouchard isimli küçük anevrizmaların oluşmasıyla zayıflar. Bu zayıflamış kan damarlarının rüptüre olmasıyla İSK oluşur. HT, İSK için en önemli risk faktörüdür. Ender de olsa migren atakları sonrası İSK vakaları bildirilmiştir (4,5,19,29,43,55,64,84,85). Migrenin dolaylı yolla İSK nedeni olabileceği vurgulanmaktadır (55,85). Hemostatik faktörler: Oral antikoagülan kullanan hastalarda İSH riski normallere göre kat artmaktadır (37,55,107). Çesitli nedenlerle antikoagüle edilmis hastalarda İSK oranı % ve yıllık risk %1-1.5 dir (55). Ancak oral antikoagülana bağlı İSH gelisen olguların %47-87 si hipertansiftir (55,57,107).Akut miyokard infarktüsü nedeniyle antikoagüle edilen olguların %3.3 ünde İSK gelismektedir ( 57). Bu kanamaların genellikle sistemik kanama bulgusu yokken sızıntı seklinde uzun sürerek, olguların yarısında saat içinde progresif seyirle kötülesen nörolojk defisit olusturduğu ve mortalitenin yüksek olduğu belirtilmistir (39,50,55). Serebellar ve lober lokalizasyonları sık görülmektedir. Antitrombositik tedavide trombolitik ve antikoagülan tedaviye oranla daha seyrek İSK görülmektedir. Trombolitik tedavi içinde İSK önemli bir komplikasyondur. Hastaların %0,7-0,8 oranında görülmektedir. Lösemi, hemofili, dissemine intravasküler koagülopati, idiopatik ve akkiz trombopeni ve hipofibrinojenemi İSK a yol açmaktadır (4,43,55,85). 19

29 Diğer faktörler: İSK ların %5 inde tümör için kanama görülmektedir. Spontan İSK a neden olan tümörler malign karakter taşırlar. Metastatik olanlardan en sık sırasıyla koriokarsinom, melanom, böbrek karsinomu ve bronkojenik karsinomken, primer beyin tümörleri arasında kanamaya eğilimi en fazla olan glioblastoma multiformedir. Serebral tümörlerin %1 inde kanama olur (4,19,43,55,85). Kronik alkol kullanımında karaciğer fonksiyonlarının bozulması ile oluşan trombopeni ve pıhtılaşma sisteminin etkilenmesi İSK riskini arttırmaktadır (4,31,43,85). Amfetamin, vaskülite yol açarak arter rüptürü ve İSK ya neden olmaktadır (55,85). Kokaine bağlı kanamalarda vasküler anomali oranı yüksek bulunmustur. Kanamalar lober ya da derin lokalizasyonlu olup çoğunlukla multipldır (19,55,85). Sempatomimetikler, genç ve normotansif hastalarda, ilacın kullanımını takiben saatler içinde, genellikle lober ve multipl İSK lara neden olmakta bunu da multifokal vaskülopati oluştararak yapmaktadır (19,43,55,85) Granülomatöz anjiit, sistemik lupus eritamatozus ve miks konnektif doku hastalığı gibi hastalıklarda görülen vaskülitli arterlerin zayıflamış duvarları, İSK ya neden olmaktadır (4,85) Patogenez Kronik HT da serebral otoregülasyon bozulur ve ani bir kan basıncı artışı ile kanama gelişebilir. Travma da otoregülasyonu bozabilir ve oluşan parankim hasarı neticesinde İSK oluşabilir. İSK lar genellikle sabah saatlarinde veya fizik egzersiz sırasında ortaya çıkarak ani başlangıç gösterirrler. Kapiller, arteriolar ve küçük damarların yırtılması kanın beyin parankimi içine sızmasına neden olur. Hematom kitle etkisi ile çevresindeki dokuya basınç uygular ve bu basınç ile çevra kapillerler doku içine yırtılarak hematomun genişlemesine yolaçar. Artmış sistemik kan basıncı genişlemeye katkıda bulunur. Hematomlar bulundukları bölgedeki nörolojik bağlantıları kesintiye uğratıp nörolojik hasara yol açarlar. Daha sonrasında ventrikül veya beyin yüzeyindeki spinal sıvıya bası yaparak genişleyebilirler (4,15,25,29,43,57,77,88,93). 20

30 Lokalizasyon İSK lar serebral dokuda yerleştikleri yere göre sınıflandırılırlar. Buna göre en sık görülen lokalizasyon %35-50 sıklıkla putamen olup ikinci sıklıkta lober kanamalardır. Bu sıralamayı talamik, serebellar, pons, kaudat, medulla oblongata, mesensefalon yerleşimleri takip eder (4,43,59,85,91,93), (Tablo 3). Tablo 3: İntraserebral Hemorajilerin Lokalizasyonu Sıklıkları Kanama lokalizasyonu Görülme sıklığı (%) Putaminal 40 Lober 22 Talamik 15 Serebellum 8 Pons 8 Kaudat 7 Benzer bir sınıflama da tentoriyum serebri yerleşimine göre supratentoriyal ve infratentoriyal şeklinde ikiye ayrılır (4,85), (Tablo 4). Tablo 4: Hematomların İntrakraniyal Yerleşimleri Yerleşim yeri Lokalizasyon yüzdesi (%) Supratentoryal = Hemisferik 90 Yüzeyel (lober) 30 Derin 60 Beyaz cevher 10 Bazal gangliyonlar 50 İnfratentoryal 10 Beyin sapı (pons) Serebellar 21

31 Klinik belirtiler İSK lar monofazik olup çoğu hasta acile başvurduğunda kanama zaten durmuştur. Ortalama kanama süresi 1 saatten az olup hastaların sadece %3-5 inde 1-3 veya daha uzun sürer. % hastada ilk 24 saatte hematomda genişleme görülür. Hastanede gelişen klinik durum bozulması daha çok ödem ve diğer nedenlerden ötürüdür. Hastaların 1/3 ünde klinik bozulma görülür ve sıklıkla bu durum ilk 24 saatte oluşur (1,4,12,13,25,28,85). Ani ve fokal epileptik nöbetlerle başlayan bir klinik tablo arteriyovenöz malformasyon (AVM), tümör veya amiloid anjiopatiyi düşündürebilir. Uzun süreli HT hikayesi lipohyalinozis veya mikroanevrizma nedeni olabilir. Kanser tanısı alan hastada metastaz kanaması olasılığı yüksektir. Kalp hastalığı nedeniyle oral antikoagülan kullanan hastada hemoraji nedeni olabilir. Hikayede, iskemik SVH ın hemorajik transformasyonu, postpartum venöz trombozlar, travma sonrası arter disseksiyonları, hemofilili bir hastada ani başağrısı ve koma dikkat edilmesi gereken durumlardır (4,12,17,55,59,95,96,85). Semptom ve bulgular kanamanın oluştuğu bölgeye göre farklılık gösterir. Bulantı, kusma, başağrısı, bilinç değişikliği, görme değişiklikleri, ptozis, duyu değişikliği, fasiyal paralizi, fokal kortikal bulgular, disfaji, anormal tat duyusu, motor belirtiler, serebellar bulgular ve konvulziyonlar görülebilir. Lokalizasyona göre muayene bulguları da çok değişken olabilir (41,55,59,77,85,93). Putaminal kanamalar Putaminal hematomlarda kontrlateral hemiparezi, hemihipoestezi ve ipsilateral konjuge göz deviasyonu izlenir, pupiller reaksiyonlar normaldir. Masif hematomlarda basınç etkisi ve shift nedeniyle ipsilateral dilate veya nonreaktif pupil yada bilateral konjuge bakış paralizisi gelisebilir ve bu durum kötü prognozla ilgilidir. Daha küçük hematomlarda, midputaminal yerlesimli ise kapsüla interna genusuna baskı ile persistan hemiparezi olurken; ön lokalizasyonlularda motor defisit ya hafiftir ya da olmaz. 22

32 Posterior putaminal küçük boyutlu hematomlar hemihipoestezi yanısıra solda ise afazi, sağda ise görsel ihmal yapar. Sağ putaminal hematomda alloestezi olabilir. Bu sol taraftan verilen stimulusun sağdan 0.5 sn kadar sonra algılanması olup gövde ve üst ekstremite proksimalinde izlenir, yüz ve distalde yoktur (41,45,55,85). Kaudat kanamaları Kaudat hematomları apati, abuli, restless ajitasyon ve hafıza azalması ile karakterize kognitif ve davranıssal bozukluklar olustururlar. Hematomun posterolaterale doğru disseke olması ile internal kapsül etkilenir ve de hemiparezi çıkar ama bu nadirdir. Afazi ise beklenmez. Kaudat hemorajide kafa içi basınç artışı (KİBAS), meningeal irritasyon bukguları ve fokal nörolojik defisit ile birlikte siddetli bas ağrısı olur ve tablo klinik olarak SAK ile karısır. Kaudat hematom sıklıkla ventriküle açılır ve olguların takriben 3/4 inde hidrosefali gelisir ancak prognoz iyidir ve çoğu hastada sekel de kalmaz. Hidrosefali, hematom rezorbsiyonu ile düzelme eğilimindedir, nadiren sant gerekir. Ender olduğu bildirilen muayene bulguları arasında ise transient konjuge bakıs paralizi, ipsilateral Horner ve kontrlateral hipoestezi sayılabilir (19,43,55,59,77,93). Talamus kanamaları Talamus hematomları genellikle kontrlateral duyu kaybı ve ataksiye neden olurken motor defisit minördür.motor defisit kapsüla internaya bası olduğunda gelişir. Akut baslangıç sık, defisitin yerlesmesi putaminal hemorajilerden hızlıdır. Pupiller miyotik ve ısık reaksiyonu zayıflamıstır. Oküler sistemdeki diğer bulguların baslıcaları vertikal bakış (özellikle yukarıya) paralizisi, primer pozisyonda gözlerin asağı deviasyonu, pseudo abdusens paralizi (bir yada iki gözün abduksiyon zayıflığı ile hiperadduksiyonu), ipsi yada kontrlaterale konjuge göz deviasyonudur. Davranışsal bozuklukların baslıcaları ise dikkat azalması, somnolans, apati, amnezi, yeni hafızada ve öğrenmede azalma, afazi ve vizüel ihmaldir (4,19,55,77,93). 23

33 Küçük talamik hematomların çapı 2 cm den küçük olup anterolateral, posterolateral, medial ve dorsal olarak sınıflandırılır. Medial talamus yapıları etkilenmişse bilinç ve davranıssal bozukluklar, pupil ve okulomotor bulgular ön planda iken, anterolateral yerlesimlilerde ılımlı motor-duyusal sendrom olusur ve internal kapsül ön kısmı genellikle tutulmustur. Bellek ve dikkat bozukluğu eslik edebilir. Dorsal lokalizasyonda minimal ve geçici sensori-motor sendrom olur. Sağda ise kontrlateral apraksi ve topografik bellek bozukluğu, solda ise transkortikal veya subkortikal afazi olur. Posterolateral tipde ise ağır sensorimotor sendrom olmakta ancak genellikle birkaç hafta gibi kısa sürede düzelmektedir. Bu lokalizasyonda tipik nöro-oftalmolojik bulgular izlenebilir. Talamus hematomlarına bağlı olarak izole vertikal bakıs paralizi gelisebileceği gösterilmistir. Nadiren izole tremor da olabilir (4,19,55,77,93). Lober kanamalar Lober hematomlarda klinik, lokalizasyona bağlıdır. Oksipitalde hemianopsi ve ipsilateral orbital ağrı, pariyetalde davranışsal bozukluklar, anterotemporalde bas ağrısı, ılımlı hemiparezi, kontrlateral hissi ve kognitif bulgular ile vizual ihmal, frontalde abuli ve kontrlateral motor bozukluk ile bifrontal bas ağrısı ve de temporal lobda ise afazi, ajitasyon ve hemianopsi ile aynı taraf pre-auriküler bas ağrısı olur. Temporoparietal yerlesim en sıktır. Neredeyse tüm çalısmalarda ortaya konulan bu durum yani beynin üçte bir arka kısmında lober hematomun fazla görülmesinin nedeni aydınlatılamamıstır. Ancak bunun lobların boyutu ve oranı ile ilgili olmadığı ortaya konmustur (4,22,53,55,63,67). Ropper ve Davis in lober hemoraji serilerinde ise sıklık sırası oksipital, temporal, frontal ve parietal olarak bildirilmiştir (4). Lober hematomlarda hipertansiyon oranı diğer lokalizasyonlara göre daha düsük iken kriptik vasküler malformasyon oranı yüksektir. Mortalitesi de daha düsüktür. 50cc den büyük lober hemorajilerde mortalite fazladır. Ancak bilinç düzeyi gerileyen, normotansif ve genç hastalarda hematom büyük ve yüzeyel ise, cerrahi uygulanır. Sebebi bilinemeyen multipl lobar hematomlarda, yaslılarda serebral amiloid anjiopati, gençlerde ise ilaç kullanımı ön planda düsünülmelidir. Lober hematoma bağlı laküner sendrom nadirdir, sadece pür motor hemiparezi bildirilmiştir (4,19,22,43,45,53,75). 24

34 Serebellar kanamalar Serebellar hematomlarda beyin sapı kompresyonu öncesinde yapılacak cerrahi bosaltmanın yasam kurtarıcı olması nedeniyle acil olarak tanı konulması mutlak gereklidir. Bu nedenle kliniği iyi bilinmeli ve süphe olduğunda BT acil olarak çekilmelidir. Klinik tablo hematomun lokalizasyonuna göre değisir; hemisferik serebellar hematomlar daha sık olup, superior serebellar arter tarafından beslenen dentat nukleus ve çevresinden sol taraf daha fazla olmak üzere köken alırlar. Vermis kaynaklı orta hat hematomları ise serebellar hematomların ancak %5 lik bir kısmını olusturur (4,55,77,93). Hemisferik tipin, tipik klinik tablosunu olusturan siddetli vertigo, bulantı, kusma, ayakta duramama ve dengesizlik ani olarak ortaya çıkar. Şiddetli ve genellikle oksipital lokalizasyonlu bas ağrısı %75 olguda eslik eder. Giderek bilinç bozukluğu gelisip komaya kadar ilerler. İpsilateral troklear ya da abdusens paralizi, hematom tarafına konjuge bakıs paralizi, Horner, skew deviasyonu, ipsilateral korneal hiporefleksi ve bilateral piramidal bulguların çıkması pons kompresyonunu gösterir. Baskı ilerledikçe fasial paralizi ortaya çıkar. Pupiller miyotik ve non-reaktiftir. Motor defisitin son devreye kadar görülmemesi tipiktir (4,27,33,53,55,59,101). Vermis kaynaklı tipin de ise ventriküle açılma oranı fazladır, acil cerrahinin kesin olarak endike olduğu bu tip kanamada ponsa baskı ile oftalmopleji, solunum problemleri, kuadripleji ve komanın gelişmesi erken ve beklenmediktir. Vermis hematomunda erken ve siddetli olarak gövde ataksisi çıkar, hemoraji sıklıkla lingula ve velum medullareye yayılıp troklear sinir felcine neden olur. Serebellar hematomlarda koma gelismeden önce hangi hastanın hafif ve orta siddette nörolojik defisit ile kurtulacağı, hangisinin ise pons kompresyonu ile komaya gireceğini ortaya koyan klinik tablo yoktur. Koma ve herniasyon ani gelisir ve tedavisiz mutlak mortal seyreder (4,27,33,45,53,55,59,101). Koma gelisimini tahminde hematom çapı önemlidir, BT de 3 cm ve daha büyük çaplı bir hematom ilk hafta içinde belirlenirse operasyona verilir. Daha geç devrede 25

35 belirlenen büyük yada erken devrede ancak 3 cm den küçük olan hematomlarda yakın takip ile medikal tedavi uygulanabilir. Vermis hematomu, akut hidrosefali ve progresif mental kötülesme 3cm den küçük hematomlardaki kesin cerrahi endikasyonlarıdır. Küçük serebellar hematomlarda izole vertigo yada nistagmus olabilir. İzole pedinküler küçük hematomlarda ipsilateral ataksi, fasial veya bakıs paralizi olabileceği bildirilmiştir (4,27,33,45,53,55,59,101,107). Mezensefalik kanamalar Mezensefalon hematomları oldukça nadir olup literatürde 75 civarında olgu bildirimi vardır. Genelde akut nörooftalmolojik patoloji ile ortaya çıkar. Bilinç düzeyi değisimi ve bas ağrısı sık iken hemiparezi, hemihipoestezi ve ataksi nadirdir. Prognoz ise iyidir. Hastaların sadece %5 i ölürken tam veya minör defisit ile düzelen hasta oranı %74 dür. Parsiyel dorsal mezensefalik hematomlarda Parinaud sendromu, vertikal bakıs paralizi, skew deviasyonu, bilateral Horner olabilir. Klinikte sıklıkla kombinasyonlar halinde 3. veya 4. kranial sinir paralizisi, ataksi, kontrlateral hemiparezi-hemihipoestezi, tinnitus, hiperakuzi olur. Nadiren küçük hematomlara bağlı olarak pür sensori stroke, izole okülomotor paralizi, pedinküler hallüsinöz izlenebilir (27,53,55,56,58,101). Pons kanamaları Pons hematomları sıklıkla paramedian tegmento bazal lokalizasyonlu olup tegmentum ve 4. ventriküle doğru yayılır ve rostral mezensefalona ilerlerler. Bunlar büyük santral paramedian pontin hematomlar olup en sık görülen ve klasik olan tiptir. Tipik klinik tetradı kuadripleji, koma, miyotik (pinpoint) ama reaktif pupil ve bilateral horizontal konjuge bakıs paralizidir. Otonomik bulgular ( hipotermi, preterminal hipertermi, Horner veya nörojenik mesane) izlenebilir. Okuler bobbing oluşu rostraldeki vertikal bakıs merkezinin korunduğunu gösteren nispeten spesifik bir bulgudur (4,19,27,43,53,55,59,77,93,101,107). Pons hematomunda görülen tipik sekli bilateral horizontal bakıs paralizisi ile birlikte olup, simetriktir. Kornea refleksi bilateral olarak alınmaz. Motor defisit baslangıçta 26

36 çapraz hemiparazi seklinde olabilir sonra yerini asimetrik kuadripareziye ve izleyerek de koma ve kuadriplejiye bırakır. Bu tip santral ve büyük pons hematomları öldürücüdür. Hastaların % i basta uyanık olmakla birlikte bunların %80 i izleyen 48 saat içinde eksitus olacaktır. %30 koma öncesinde oksipital lokalizasyonlu bas ağrısı vardır. %80 hastada preterminal devrede hipertermi izlenir (4,19,27,43,53,55,59,77,93,101,107). Daha küçük unilateral bazal veya bazo-tegmental pontin hematomlar veya diğer adıyla hemipontin tip, pür motor hemiparazi, ataksik hemiparazi, dizartri-beceriksiz el sendromu, ataksik hemiparezi ve trigeminal güçsüzlük gibi laküner klinikler yapabilirse de genellikle daha büyük olur ve ipsilateral 7, konjuge bakıs paralizi veya 6 sinir paralizisine ile birlikte kontrlateral hemipleji olustururlar. Komaya gidis ve ölüm ise nadir değildir. Dorsolateral veya lateral tegmental pontin hematomlar, kontrlateral hemihipoestezi, ipsilateral konjuge bakıs paralizisi, 1,5 sendromu, parsiyel vertikal bakıs paralizi, oküler bobbing ve bazen internükleer oftalmopleji (İNO) ya neden olur. Ayrıca ataksi bulunabilir; ipsilateral ya da kontrlateral, tek taraflı ya da bilateral olabilir. Aksiyon tremoru n.ruber tutulumuyla ilgilidir. Kontrlateral hemipleji ve asimetrik küçük pupiller (miyotik olan ipsilateral) ve görsel hallüsinasyon tablonun diğer komponentleri olup, bu tip pons hematomlarında prognoz iyidir (4,19,27,43,53,55,59,93,101,107). Medulla oblongata kanamaları Meduller hematomların izole olarak bulunusu oldukça nadirdir. Literatürde 10 civarında olgu vardır. Sıklıkla kaudal pontin hematomların medullaya yayılımı sonucudur ve genellikle Wallenberg kliniği olur. Tablo mortal seyreder (4,43,59,85) Tanı Tanı için nörolojik muayene, serebral BT ve Magnetik rezonans görüntüleme (MRG) değerlidir. Diğer tanı yöntemleri olarak serebral anjiyografi, elektroensefalografi (EEG) ve transkraniyal Doppler gerekebilir (4,85). 27

HEMORAJİK İNME. Yrd. Doç. Dr. Aysel MİLANLIOĞLU Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ABD

HEMORAJİK İNME. Yrd. Doç. Dr. Aysel MİLANLIOĞLU Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ABD HEMORAJİK İNME Yrd. Doç. Dr. Aysel MİLANLIOĞLU Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ABD İntraserebral kanamalar inmelerin %10-15 ini oluşturmaktadır. İntraparenkimal, subaraknoid, subdural ve

Detaylı

Medulla SpinalisÆin Arterleri

Medulla SpinalisÆin Arterleri Santral Sinir Sisteminin Damarlar Prof. Dr. M³rvet Tuncel Medulla SpinalisÆin Arterleri ò A. vertebralis û A. spinalis anterior û A. spinalis posterior ò Rr. radiculares ò A. vertebralis Rr. radiculares

Detaylı

Ölümcül Santral Sinir Sistemi Hastalıkları I epidural, subdural, intraparankimal kanamalar

Ölümcül Santral Sinir Sistemi Hastalıkları I epidural, subdural, intraparankimal kanamalar Ölümcül Santral Sinir Sistemi Hastalıkları I epidural, subdural, intraparankimal kanamalar Uzm. Dr. Yusuf Ali Altuncı Ege Ünv. Acil Tıp Anabilim Dalı Olgu 1 25 yaşında inşaat işçisi Yüksekten düşme E2M3V2

Detaylı

Temel Nöroşirürji Kursları Dönem 4, 3. Kurs Mart 2018, Altınyunus Hotel, Çeşme, İzmir

Temel Nöroşirürji Kursları Dönem 4, 3. Kurs Mart 2018, Altınyunus Hotel, Çeşme, İzmir Türk Nöroşirürji Derneği Temel Nöroşirürji Kursları Dönem 4, 3. Kurs 14-18 Mart 2018, Altınyunus Hotel, Çeşme, İzmir 14 Mart 2018 Çarşamba PROGRAM OTELE GİRİŞ 16:00 18:00 OTURUM 1 AÇILIŞ ve KONUŞMALAR

Detaylı

Dr. A. YÜKSEL BARUT 1

Dr. A. YÜKSEL BARUT 1 1 1 Santral Sinir sistemi (SSS): Beyin (Encephalon) ve Omurilik (Medulla Spinalis), 2 Periferik Sinir Sistemi (PSS) : Beyin sapı ve omurilikten çıkan bütün sinirler, 3 Otonom sinir sistemi (OSS) : Hem

Detaylı

İnme ve Hipertansiyon. Dr. Bijen Nazlıel GÜTF Nöroloji ABD

İnme ve Hipertansiyon. Dr. Bijen Nazlıel GÜTF Nöroloji ABD İnme ve Hipertansiyon Dr. Bijen Nazlıel GÜTF Nöroloji ABD İnme ve Hipertansiyon Beyin kapalı kemik bir çatının,kafatasının içinde yer alır. Kafatasının esnekliği yetişkin bir insanda sıfıra yakındır. Kafa

Detaylı

SEREBRAL ARTERİYOVENÖZ MALFORMASYONLAR VE SINIFLAMALARI. Prof. Dr. Işıl Saatci

SEREBRAL ARTERİYOVENÖZ MALFORMASYONLAR VE SINIFLAMALARI. Prof. Dr. Işıl Saatci SEREBRAL ARTERİYOVENÖZ MALFORMASYONLAR VE SINIFLAMALARI Prof. Dr. Işıl Saatci Vasküler Malformasyonlar: 1.AVM 2.Kavernöz malformasyonlar (kavernomlar) 3.Gelişimsel venöz anomaliler (DVA) 4.Kapiller telenjiektaziler

Detaylı

Serebral Vasküler Alanlar Anatomi, Varyasyon, Kollateral Dolaşım

Serebral Vasküler Alanlar Anatomi, Varyasyon, Kollateral Dolaşım Öğrenim hedefleri Arterial sulama alanları ve varyasyonlarını öğrenmek Serebral Vasküler Alanlar,, Kollateral Dolaşım Kollateral dolaşımı öğrenmek Arterial sulama bölgelerindeki infarktları tanımak Sınır

Detaylı

Doppler Ultrasonografi ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ

Doppler Ultrasonografi ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ Doppler Ultrasonografi PROF. DR. NEVZAT UZUNER ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ Ekstrakraniyal Doppler Ultrasonografi Endikasyonları GİA veya inme geçiren hastalar Boyunda üfürüm duyulan hastalar Subklaviyan

Detaylı

(ANEVRİZMA) Dr. Dağıstan ALTUĞ

(ANEVRİZMA) Dr. Dağıstan ALTUĞ ANEURYSM (ANEVRİZMA) Arteriyel sistemindeki lokalize bir bölgeye kan birikmesi sonucu şişmesine Anevrizma denir Gerçek Anevrizma : Anevrizma kesesinde Arteriyel duvarların üç katmanını kapsayan Anevrizma

Detaylı

Küçük Damar Hastalığı; Semptomatoloji. Kürşad Kutluk Dokuz Eylül Üniversitesi 27 Mayıs 2017, İzmir

Küçük Damar Hastalığı; Semptomatoloji. Kürşad Kutluk Dokuz Eylül Üniversitesi 27 Mayıs 2017, İzmir Küçük Damar Hastalığı; Semptomatoloji Kürşad Kutluk Dokuz Eylül Üniversitesi 27 Mayıs 2017, İzmir KÜÇÜK DAMAR HASTALIĞINDA KLİNİK BULGULAR Yok Özel fokal nöroloik semptomlar Sinsi gelişen global nörolojik

Detaylı

İNME. Doç. Dr. Hakan Oğuztürk İnönü Üniversitesi Acil Tıp AD-2014

İNME. Doç. Dr. Hakan Oğuztürk İnönü Üniversitesi Acil Tıp AD-2014 İNME Doç. Dr. Hakan Oğuztürk İnönü Üniversitesi Acil Tıp AD-2014 SVO Dünya sağlık örgütü Beyin kan akımının çeşitli sebeplere bağlı olarak ani olarak kesilmesi ile ortaya çıkan fokal, serebral fonksiyon

Detaylı

Dural AVF lerde Tedavi. Prof.Dr.Saruhan Çekirge Bayındır Hastanesi Koru Hastaneleri Ankara

Dural AVF lerde Tedavi. Prof.Dr.Saruhan Çekirge Bayındır Hastanesi Koru Hastaneleri Ankara Dural AVF lerde Tedavi Prof.Dr.Saruhan Çekirge Bayındır Hastanesi Koru Hastaneleri Ankara İntrakraniyal dural AVF Dural arterler ile dural venöz sinüsler veya kortikal venler arası patolojik şantlardır.

Detaylı

İskemik Serebrovasküler Olaylarda Karotis Arterinin Cerrahi Tedavisi Prof. Dr. Ayla Gürel Sayın

İskemik Serebrovasküler Olaylarda Karotis Arterinin Cerrahi Tedavisi Prof. Dr. Ayla Gürel Sayın İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri Ateroskleroz; Koroner, Serebral, Periferik Arter Tutulumu Sempozyum Dizisi No: 52 Ekim 2006; s. 99-107 İskemik Serebrovasküler Olaylarda Karotis

Detaylı

İNME. Beyin kan damarlarının oklüzyonu, Beyin kan damarlarının rüptürü

İNME. Beyin kan damarlarının oklüzyonu, Beyin kan damarlarının rüptürü İNME İNME NEDİR? Vasküler nedenler dışında görünür bir neden olmaksızın fokal serebral fonksiyon kaybına ait belirti ve bulguların hızla yerleşmesi ile karakterize bir klinik sendromdur WHO İNME Beyin

Detaylı

Uzm. Dr. Haldun Akoğlu

Uzm. Dr. Haldun Akoğlu Uzm. Dr. Haldun Akoğlu Genel Bilgiler Çoğu intrakranyal lezyon kolayca ayırt edilebilen BT bulguları ortaya koyar. Temel bir yaklaşım olarak BT yorumlama simetriye odaklı olarak sol ve sağ yarıların karşılaştırılmasına

Detaylı

KRANİAL BT YORUMLAMA. Uzm. Dr. Mehtap KAYNAKCI BAYRAM

KRANİAL BT YORUMLAMA. Uzm. Dr. Mehtap KAYNAKCI BAYRAM KRANİAL BT YORUMLAMA Uzm. Dr. Mehtap KAYNAKCI BAYRAM 15.12.2017 SUNUM PLANI BBT temelleri BBT de normal anatomi Acil hekimi BBT de neleri değerlendirmelidir? Blood Can Be Very Bad Patolojik BBT ornekleri

Detaylı

GEÇİCİ İSKEMİK ATAK: Görüntüleme Gerekli mi? Prof. Dr. Cem ÇALLI

GEÇİCİ İSKEMİK ATAK: Görüntüleme Gerekli mi? Prof. Dr. Cem ÇALLI GEÇİCİ İSKEMİK ATAK: Görüntüleme Gerekli mi? Prof. Dr. Cem ÇALLI Geçici İskemik Atak (GİA): Kan akımının azalmasına bağlı Geçici nörolojik defisit atağı Semptomlar 24 saatten az Semptom süresi genellikle

Detaylı

SEREBRAL TROMBOZLU ÇOCUKLARDA KLİNİK BULGULAR VE TROMBOTİK RİSK FAKTÖRLERİ

SEREBRAL TROMBOZLU ÇOCUKLARDA KLİNİK BULGULAR VE TROMBOTİK RİSK FAKTÖRLERİ SEREBRAL TROMBOZLU ÇOCUKLARDA KLİNİK BULGULAR VE TROMBOTİK RİSK FAKTÖRLERİ Ankara Çocuk Sağlığı Hastalıkları Hemotoloji Onkoloji Eğitim Araştırma Hastanesi 2 Amaç Klinik bulguların özellikleri Kalıtsal

Detaylı

Kafa Travmalarında Yönetim

Kafa Travmalarında Yönetim Kafa Travmalarında Yönetim Dr. Uğur YAZAR Karadeniz Teknik Üniversitesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Genel Bilgiler Kafa travması basit bir baş ağrısından ölüme kadar değişik sonuçlara yol açan

Detaylı

28.02.2015. Sarkoidoz. MSS granülomatozları. Sarkoidoz. Sarkoidoz. Granülom / Granülomatoz reaksiyon

28.02.2015. Sarkoidoz. MSS granülomatozları. Sarkoidoz. Sarkoidoz. Granülom / Granülomatoz reaksiyon Granülom / Granülomatoz reaksiyon Non-enfektif granülomatozlar: Sinir sistemi tutulumu ve görüntüleme Küçük nodül Bağışıklık sisteminin, elimine edemediği yabancı patojenlere karşı geliştirdiği ve izole

Detaylı

Hemispherium cerebri. Fissura longitudinalis cerebri ile serebral hemisferler birbirinden ayrılırlar.

Hemispherium cerebri. Fissura longitudinalis cerebri ile serebral hemisferler birbirinden ayrılırlar. Doç. Dr. Ayşin Kale Hemispherium cerebri Fissura longitudinalis cerebri ile serebral hemisferler birbirinden ayrılırlar. Fissura longitudinalis cerebri: Falx cerebri ve aa. cerebri anterior bu aralıkta

Detaylı

Abdominal Aort Anevrizması. Dr.Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK

Abdominal Aort Anevrizması. Dr.Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK Abdominal Aort Anevrizması Dr.Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Sunum Planı Giriş ve tanım Epidemiyoloji Etyoloji Patofizyoloji Klinik Tanı, ayırıcı tanı Tedavi Giriş ve Tanım Anevrizma,

Detaylı

Türk Nöroşirürji Derneği Temel Nöroşirürji Kursları Dönem 4, 3. Kurs Mart 2018, Altınyunus Hotel, Çeşme, İzmir

Türk Nöroşirürji Derneği Temel Nöroşirürji Kursları Dönem 4, 3. Kurs Mart 2018, Altınyunus Hotel, Çeşme, İzmir 14 Mart 2018 Çarşamba OTELE GİRİŞ 16:00 18:00 OTURUM 1 16:00 AÇILIŞ ve KONUŞMALAR 16:05 Olgu sunumu: Olgu sunumu ile ilgili interaktif soru ve salondan yanıt alınması 16:10 Vasküler Nöroşirürji tarihçesi

Detaylı

CORTEX CEREBRİDEKİ MERKEZLER. Prof.Dr.E.Savaş HATİPOĞLU

CORTEX CEREBRİDEKİ MERKEZLER. Prof.Dr.E.Savaş HATİPOĞLU CORTEX CEREBRİDEKİ MERKEZLER Prof.Dr.E.Savaş HATİPOĞLU Cortex cerebri Duyu bölgeleri ;duyuların alındığı bölgeler Motor bölgeler ; hareketlerin istek doğrultusunda başlatıldığı veya sonlandırıldığı bölgeler

Detaylı

AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015 AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015 Ani ölümün önemli bir nedenidir Sıklığı yaşla birlikte artar 50 yaş altında nadir rastlanır E>K Aile

Detaylı

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak İNME Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Rana Karabudak TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü Türk Nöroloji Derneği (TND) 2014 Beyin Yılı Aktiviteleri çerçevesinde hazırlanmıştır. Tüm hakları TND ye aittir. Kaynak

Detaylı

Nörovasküler Cerrahi Öğretim Ve Eğitim Grubu Hasta Bilgilendirme Formu

Nörovasküler Cerrahi Öğretim Ve Eğitim Grubu Hasta Bilgilendirme Formu Nörovasküler Cerrahi Öğretim Ve Eğitim Grubu Beyin-Omurilik Arteriovenöz Malformasyonları ve Merkezi Sinir Sisteminin Diğer Damarsal Bozuklukları Hasta Bilgilendirme Formu 5 AVM ler Ne Tip Sağlık Sorunlarına

Detaylı

Hemorajik Transformasyon Reperfüzyon kanaması

Hemorajik Transformasyon Reperfüzyon kanaması RADYOLOJİ ANABİLİM DALI Hemorajik Transformasyon Reperfüzyon kanaması (klinik ve radyolojik öngörü, prognoz) Dr Alpay ALKAN Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji A.D Öğrenim hedefleri İnme

Detaylı

Uzm. Dr. Haldun Akoğlu

Uzm. Dr. Haldun Akoğlu Uzm. Dr. Haldun Akoğlu Genel Bilgiler Çoğu intrakranyal lezyon kolayca ayırt edilebilen BT bulguları ortaya koyar. Temel bir yaklaşım olarak BT yorumlama simetriye odaklı olarak sol ve sağ yarıların karşılaştırılmasına

Detaylı

Santral (merkezi) sinir sistemi

Santral (merkezi) sinir sistemi Santral (merkezi) sinir sistemi 1 2 Beyin birçok dokunun kontrollerini üstlenmiştir. Çalışması hakkında hala yeterli veri edinemediğimiz beyin, hafıza ve karar verme organı olarak kabul edilir. Sadece

Detaylı

SEREBROVASKÜLER HASTALIK / İNME. Arş. Gör. Meryem İLMEK

SEREBROVASKÜLER HASTALIK / İNME. Arş. Gör. Meryem İLMEK 1 SEREBROVASKÜLER HASTALIK / İNME Arş. Gör. Meryem İLMEK 2 Serebrovasküler Hastalık (SVO-SVH) Beyin kan akımının bozulması sonucu gelişen merkezi sinir sisteminin bilişsel, duyusal, motor ve emosyonel

Detaylı

ARTERİYEL DİSSEKSİYON: TANI, MEDİKAL ve ENDOVASKÜLER TEDAVİ

ARTERİYEL DİSSEKSİYON: TANI, MEDİKAL ve ENDOVASKÜLER TEDAVİ ARTERİYEL DİSSEKSİYON: TANI, MEDİKAL ve ENDOVASKÜLER TEDAVİ Prof. Isil Saatci *, Prof. Saruhan Cekirge **, Yüksek İhtisas Üniversitesi Koru Hastaneleri, Bayındır Hastaneleri, Ankara * Proctoring agreement

Detaylı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ 20.05.2010 Giriş I Renovasküler hipertansiyon (RVH), renal arter(ler) darlığının neden

Detaylı

4/13/2019. İNTRASEREBRAL KANAMA Mekanizma, Görüntüleme, Tedavi. Spontan ISH: ISH: BT bulguları. Spontan ISH: Risk Faktörleri

4/13/2019. İNTRASEREBRAL KANAMA Mekanizma, Görüntüleme, Tedavi. Spontan ISH: ISH: BT bulguları. Spontan ISH: Risk Faktörleri AHA/ASA Guideline (2015) ISH yaklaşım rehberi İNTRASEREBRAL KANAMA Mekanizma, Görüntüleme, Tedavi Dr. Cenk Eraslan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı ISH: Nörogörüntüleme için öneriler

Detaylı

KAFA TRAVMALI HASTALARDA GÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI. Dr. Fatma Özlen İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi AD

KAFA TRAVMALI HASTALARDA GÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI. Dr. Fatma Özlen İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi AD KAFA TRAVMALI HASTALARDA GÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI Dr. Fatma Özlen İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi AD KAFA TRAVMASI VE RADYOLOJİ Hangi hastalara görüntüleme

Detaylı

Karotis ve Serebrovasküler Girişimlerde Komplikasyonlar ve Önlenmesi. Doç Dr Mehmet Ergelen

Karotis ve Serebrovasküler Girişimlerde Komplikasyonlar ve Önlenmesi. Doç Dr Mehmet Ergelen Karotis ve Serebrovasküler Girişimlerde Komplikasyonlar ve Önlenmesi Doç Dr Mehmet Ergelen 1-Karotis Girişimleri 2-Akut İskemik İnme de MekanikTrombektomi Karotis Girişimleri Komplikasyonlar 1-Karotid

Detaylı

Dr Talip Asil Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı

Dr Talip Asil Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Dr Talip Asil Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Karotis Arter Hastalığı İskemik İnmelerin yaklaşık %20-25 inde karotis arter darlığı Populasyonda yaklaşık %2-8 oranında

Detaylı

Beyin Omurlik Damarlarının Cerrahi Tedavisi

Beyin Omurlik Damarlarının Cerrahi Tedavisi Beyin Omurlik Damarlarının Cerrahi Tedavisi (Nörovasküler Cerrahi) BR.HLİ.015 Sinir sisteminin damar hastalıkları ve bunların cerrahi tedavisi beyin ve sinir cerrahisinin spesifik ve zorlu bir alanını

Detaylı

Vestibüler Sistem ve Vertigo Prof. Dr. Onur Çelik

Vestibüler Sistem ve Vertigo Prof. Dr. Onur Çelik Vestibüler Sistem ve Vertigo Prof. Dr. Onur Çelik www.onurcelik.com Vestibuler sistem Periferik Otolitik yapılar Utrikulus Sakkulus Semisirküler kanallar Vestibüler ganglion Vestibüler sinir Vestibuler

Detaylı

Acil Serviste Kafa BT (Bilgisayarlı Tomografi) Değerlendirmesi. Uzm. Dr. Alpay TUNCAR Acil Tıp Uzmanı KIZILTEPE DEVET HASTANESİ

Acil Serviste Kafa BT (Bilgisayarlı Tomografi) Değerlendirmesi. Uzm. Dr. Alpay TUNCAR Acil Tıp Uzmanı KIZILTEPE DEVET HASTANESİ Acil Serviste Kafa BT (Bilgisayarlı Tomografi) Değerlendirmesi Uzm. Dr. Alpay TUNCAR Acil Tıp Uzmanı KIZILTEPE DEVET HASTANESİ Kafa Travmasında Bt Hızlı ve etkin Kolay ulaşılabilir Acil Serviste Kafa Bt

Detaylı

İskemik İnme ve Acil Yaklaşım(*)

İskemik İnme ve Acil Yaklaşım(*) İskemik İnme ve Acil Yaklaşım(*) Dr. Birsen İnce İnme, merkezi sinir sisteminde iskemi ya da kanamaya bağlı olarak aniden gelişen nörolojik defisit şeklinde tanımlanır. İskemik inme ise, inme olgularının

Detaylı

Akut Mezenter İskemi. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012

Akut Mezenter İskemi. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Akut Mezenter İskemi Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Sunum Planı Tanım Epidemiyoloji Anatomi Etyoloji/Patofizyoloji Klinik Tanı Ayırıcı tanı Tedavi Giriş Tüm akut mezenter iskemi

Detaylı

Akut İskemik İnme. İskemik İnme (%85) Hemorajik inme (%15)

Akut İskemik İnme. İskemik İnme (%85) Hemorajik inme (%15) 1 Akut İskemik İnme STROKE ( inme ):Beyinin bir bölgesine kan akımının kesilmesi sonucu oluşan nörolojik hasardır. İskemik İnme (%85) Hemorajik inme (%15) 2 Akut İskemik İnme Arrest olan iskemik inme vakalarının

Detaylı

YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR. Yrd.Doç.Dr.Adalet ARIKANOĞLU D.Ü.T.F.Nöroloji A.B.D

YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR. Yrd.Doç.Dr.Adalet ARIKANOĞLU D.Ü.T.F.Nöroloji A.B.D YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR Yrd.Doç.Dr.Adalet ARIKANOĞLU D.Ü.T.F.Nöroloji A.B.D DAVRANIŞ NÖROLOJİSİ TANIM:İnsanda yüksek serebral fonksiyonların anatomik ve fonksiyonel özellikleri ile bu fonksiyonların

Detaylı

Asendan AORT ANEVRİZMASI

Asendan AORT ANEVRİZMASI Asendan AORT ANEVRİZMASI Aort anevrizması, aortanın normal çapından geniş bir çapa ulaşarak genişlemesidir. Aorta nın bütün bölümlerinde anevrizma gelişebilir. Genişlemiş olan bölümün patlayarak hayatı

Detaylı

RADYOLOJİ RADYODİAGNOSTİK ANABİLİM DALI-DÜTF- DİYARBAKIR

RADYOLOJİ RADYODİAGNOSTİK ANABİLİM DALI-DÜTF- DİYARBAKIR NÖRORADYOLOJİ NÖRORADYOLOJİDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ ve GİRİŞİMSEL RADYOLOJİ RADYODİAGNOSTİK ANABİLİM DALI-DÜTF- DİYARBAKIR Dr. Faysal EKİCİ İNCELEME YÖNTEMLERİ DİREKT GRAFİLER BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ MANYETİK

Detaylı

Sunum planı. Kranyal ve spinal vasküler hastalıklarda radyocerrahi. Radyasyonun damarlar üzerindeki etkileri. Radyasyonun damarlar üzerindeki etkileri

Sunum planı. Kranyal ve spinal vasküler hastalıklarda radyocerrahi. Radyasyonun damarlar üzerindeki etkileri. Radyasyonun damarlar üzerindeki etkileri Kranyal ve spinal vasküler hastalıklarda radyocerrahi Dr. Ömer Uzel Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı Sunum planı Radyasyonun damarlar üzerindeki etkisi Radyocerrahi İntrakranyal

Detaylı

SAH vs. ICH: 2015 Guidelines. Dr. Zhandulla Nakipov Astana / Kazakhstan

SAH vs. ICH: 2015 Guidelines. Dr. Zhandulla Nakipov Astana / Kazakhstan SAH vs. ICH: 2015 Guidelines Dr. Zhandulla Nakipov Astana / Kazakhstan GIRİŞ Bugün beyin kanaması deyince, doğrudan merkezi sinir sisteminin (beyin, beyinsapı, beyincik) dokusu içine (intraserebral) ya

Detaylı

GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU)

GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU) Op.Dr. Tuncer GÜNEY Göz Hastalıkları Uzmanı GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU) HASTALIĞINI BİLİYOR MUSUNUZ? Glokom=Göz Tansiyonu Hastalığı : Yüksek göz içi basıncı ile giden,görme hücrelerinin ölümüne

Detaylı

Hemorajik strokta Acil Tıp, Nöroloji ve Nöroşirurji triadı. Dr. Şerife ÖZDİNÇ Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD

Hemorajik strokta Acil Tıp, Nöroloji ve Nöroşirurji triadı. Dr. Şerife ÖZDİNÇ Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD Hemorajik strokta Acil Tıp, Nöroloji ve Nöroşirurji triadı Dr. Şerife ÖZDİNÇ Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD Sunum planı 2 Giriş Strokların % 8-18 i hemorajik İntraserebral kanama

Detaylı

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün; Epilepsi bir kişinin tekrar tekrar epileptik nöbetler geçirmesi ile niteli bir klinik durum yada sendromdur. Epileptik nöbet beyinde zaman zaman ortaya çıkan anormal elektriksel boşalımların sonucu olarak

Detaylı

YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR. Dr.Adalet ARIKANOĞLU DAVRANIŞ NÖROLOJİSİ

YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR. Dr.Adalet ARIKANOĞLU DAVRANIŞ NÖROLOJİSİ YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR Dr.Adalet ARIKANOĞLU DAVRANIŞ NÖROLOJİSİ TANIM:İnsanda yüksek serebral fonksiyonların anatomik ve fonksiyonel özellikleri ile bu fonksiyonların çeşitli beyin hastalıkları sonucu

Detaylı

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI D.P.Ü. KÜTAHYA EVLİYA ÇELEBİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR PROF. DR. AHMET HAKAN VURAL OP. DR. GÜLEN SEZER ALPTEKİN ERKUL OP. DR. SİNAN ERKUL

Detaylı

Pediatrik İnme. Epidemiyoloji. Klinik özellikler. Sınıflandırma. İnme 4/12/2019. Dr. Anıl Özgür. İnme: Çocuklarda inme 3 13/100.

Pediatrik İnme. Epidemiyoloji. Klinik özellikler. Sınıflandırma. İnme 4/12/2019. Dr. Anıl Özgür. İnme: Çocuklarda inme 3 13/100. Erişkinde inme iskemik hemorajik Çocuklarda inme iskemik hemorajik Pediatrik İnme 20% Dr. Anıl Özgür 45% 55% Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD 80% Epidemiyoloji Klinik özellikler İnme: serebrovasküler

Detaylı

E(mbolic) S(troke) U(ndetermined) S(ource) Kaynağı Belirlenmemiş Embolik İnme PROF. DR. NEVZAT UZUNER ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ

E(mbolic) S(troke) U(ndetermined) S(ource) Kaynağı Belirlenmemiş Embolik İnme PROF. DR. NEVZAT UZUNER ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ E(mbolic) S(troke) U(ndetermined) S(ource) Kaynağı Belirlenmemiş Embolik İnme PROF. DR. NEVZAT UZUNER ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ Her 6 hastadan biri ilk inmeden sonraki 5 yıl içinde tekrar inme geçirir

Detaylı

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler Anestezi Uygulama II 2017-2018 Bahar / Ders:9 Anestezi ve Emboliler Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI Emboli Nedir? Damarlarda dolaşan kan içerisine hava ya da yabancı cisim girişine bağlı olarak, dolaşımı engelleyen

Detaylı

En iyi yöntem inmeden korunma Risk faktörlerinin belirlenmesi

En iyi yöntem inmeden korunma Risk faktörlerinin belirlenmesi İNME SONRASI TEDAVİ En iyi yöntem inmeden korunma Risk faktörlerinin belirlenmesi Birincil Koruma Amaç asemptomatik kişilerde inmeye neden olabilecek risk faktörlerini belirlemek, önlemek ve kontrol altına

Detaylı

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Dönem T+U Saat Kredi AKTS. Sinir Sistemi TIP 204 2 103+40 9 10. Kurul Dersleri Teorik Pratik Toplam

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Dönem T+U Saat Kredi AKTS. Sinir Sistemi TIP 204 2 103+40 9 10. Kurul Dersleri Teorik Pratik Toplam DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Dönem T+U Saat Kredi AKTS Sinir Sistemi TIP 204 2 103+40 9 10 Kurul Dersleri Teorik Pratik Toplam Anatomi 42 16 58 Fizyoloji 39 18 57 Histoloji ve Embriyoloji 12 4 16 Biyofizik

Detaylı

İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir

İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir AMAÇ Radyolojik olarak algoritm Tanı ve bulgular Tedavi sonrası takip İnvazif Asperjilloz Akciğer

Detaylı

Kasık Komplikasyonları ve Yönetimi. Doç.Dr.Gültekin F. Hobikoğlu Medicana Bahçelievler

Kasık Komplikasyonları ve Yönetimi. Doç.Dr.Gültekin F. Hobikoğlu Medicana Bahçelievler Kasık Komplikasyonları ve Yönetimi Doç.Dr.Gültekin F. Hobikoğlu Medicana Bahçelievler Femoral Komplikasyonlar External kanama ve hematom (%2-15) Psödoanevrizma (%1-5) Retroperitoneal hematom (

Detaylı

GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ TÜRKÇE TIP FAKÜLTESİ DÖNEM 3 DERSLERİ

GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ TÜRKÇE TIP FAKÜLTESİ DÖNEM 3 DERSLERİ GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ TÜRKÇE TIP FAKÜLTESİ DÖNEM 3 DERSLERİ Konu: Nörolojik bilimlere giriş Amaç: Merkezi ve Periferik Sinir Sistemi nin çalışma prensiplerini ve ilgili klinik durumları anlamak. Serebrum,serebellum,

Detaylı

Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları

Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları Nozokomiyal SSSİ En ciddi nozokomiyal enfeksiyonlardan biri Morbidite ve mortalite yüksektir. Nozokomiyal SSSİ Tüm HE %0.4 ünden sorumlu. En sık görülen formları: Bakteriyel

Detaylı

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM Nadirdir!!! Üst aerodijestif sistem malinitelerinin % 5-10 u, tüm malinitelerin ise %0.5 i hipofarinks kanserleridir. Kötü seyirlidir!!! İleri evrede başvurmaları ve

Detaylı

İntraserebral hemorajiler. Dr. Ayşe Sağduyu Kocaman

İntraserebral hemorajiler. Dr. Ayşe Sağduyu Kocaman İntraserebral hemorajiler Dr. Ayşe Sağduyu Kocaman www.eusi-stroke.org İntraserebral hemoraji Tüm inme nedenlerinin % 10-17 si İSH İnsidans 10-20/100.000 Amerika da 3. ölüm nedeni Erkek>Kadın 55 yaş üstü

Detaylı

Tedavi. Tedavi hedefleri;

Tedavi. Tedavi hedefleri; Doç. Dr. Onur POLAT Tedavi DVT tanısı konduktan sonra doğal gidişine bırakılırsa, ölümcül komplikasyonu olan PE ve uzun dönemde sakatlık oranı son derece yüksek olan posttromboflebitik sendrom ve Pulmoner

Detaylı

Ses Kısıklığı Nedenleri:

Ses Kısıklığı Nedenleri: Sesin oluşumunda temel olarak üç sistem rol oynamaktadır. Bu sistemlerden birincisi jeneratör sistemdir. Jeneratör sistem basınçlı hava çıkışını sağlayan akciğerler tarafından oluşturulur. İkincisi vibratuar

Detaylı

SPONTAN İNTRASEREBRAL KANAMA: Mekanizma, Görüntüleme, Tedavi

SPONTAN İNTRASEREBRAL KANAMA: Mekanizma, Görüntüleme, Tedavi SPONTAN İNTRASEREBRAL KANAMA: Mekanizma, Görüntüleme, Tedavi Prof. Dr. Cem ÇALLI Ege University Hospital Dept. Of Radiology Neuroradiology Section Izmir, Turkey Spontan ISH: Beyin parankiminde nontravmatik

Detaylı

MEDULLA SPINALIS vfor. magnum hizasında medulla oblongata dan başlar, sacrum un ortası hizasına kadar devam eder.

MEDULLA SPINALIS vfor. magnum hizasında medulla oblongata dan başlar, sacrum un ortası hizasına kadar devam eder. MEDULLA SPINALIS vfor. magnum hizasında medulla oblongata dan başlar, sacrum un ortası hizasına kadar devam eder. vmerkezi Sinir Sisteminin canalis vertebralis içinde yer alan bölümüdür.incelen caudal

Detaylı

Beyin Omurilik ve Sinir Tümörlerinin Cerrahisi. (Nöro-Onkolojik Cerrahi)

Beyin Omurilik ve Sinir Tümörlerinin Cerrahisi. (Nöro-Onkolojik Cerrahi) Beyin Omurilik ve Sinir Tümörlerinin Cerrahisi (Nöro-Onkolojik Cerrahi) BR.HLİ.018 Sinir sisteminin (Beyin, omurilik ve sinirlerin) tümörleri, sinir dokusunda bulunan çeşitli hücrelerden kaynaklanan ya

Detaylı

GOÜ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM II V. KURUL

GOÜ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM II V. KURUL V. Kurul Sinir Sistemi ve Duyu Organları V. Kurul Süresi: 6 hafta V. Kurul Başlangıç Tarihi: 24 Mart 2010 V. Kurul Bitiş ve Sınav Tarihi: 3 4 Mayıs 2010 Ders Kurulu Sorumlusu: Yrd. Doç. Dr. Gülgün YENİŞEHİRLİ

Detaylı

8 Merdiven çıkmak, yürümek gibi hareketler baş ağrınızın şiddetini etkiliyor mu? (azaltıyor, etkisiz, arttırıyor)

8 Merdiven çıkmak, yürümek gibi hareketler baş ağrınızın şiddetini etkiliyor mu? (azaltıyor, etkisiz, arttırıyor) Baş ağrısı yakınması ile gelen hastalarda şu yol izlenmelidir: Anamnez FM NM Gerekirse tetkikler/primer-sekonder baş ağrısı ayrımı Tanı Tedavi Baş ağrısı anamnezi alırken şu sorular sorulmalıdır: 1 Başınızın

Detaylı

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır. Doç. Dr. Onur POLAT Hasar Kontrol Cerrahisi 1992 yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır. Hasar Kontrol Cerrahisi İlk aşama; Kanama ve kirlenmenin

Detaylı

Motor Nöron ve Kas Hastalıkları. Uzm Dr Pınar Gelener

Motor Nöron ve Kas Hastalıkları. Uzm Dr Pınar Gelener Motor Nöron ve Kas Hastalıkları Uzm Dr Pınar Gelener Genel Bilgiler Vücudun herhangi bir bölümünde kas kuvveti azalması: parezi Tam kaybı (felç) : paralizi / pleji Vücudun yarısını tutarsa (kol+bacak)

Detaylı

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR Prof. Dr. Mehmet Ersoy DEMANSA NEDEN OLAN HASTALIKLAR AMAÇ Demansın nedenleri ve gelişim sürecinin öğretmek Yaşlı bireyde demansa bağlı oluşabilecek problemleri öğretmek

Detaylı

Omurga-Omurilik Cerrahisi

Omurga-Omurilik Cerrahisi Omurga-Omurilik Cerrahisi BR.HLİ.017 Omurga cerrahisi, omurilik ve sinir kökleri ile bu hassas sinir dokusunu saran/koruyan omurga üzerinde yapılan ameliyatları ve çeşitli girişimleri içerir. Omurga ve

Detaylı

İNMEDE GÖRÜNTÜLEME. Dr. Cem CALLI. Chief of Neuroradiology Section Ege University Hospital Dept. Of Radiology Izmir, Turkey

İNMEDE GÖRÜNTÜLEME. Dr. Cem CALLI. Chief of Neuroradiology Section Ege University Hospital Dept. Of Radiology Izmir, Turkey İNMEDE GÖRÜNTÜLEME Dr. Cem CALLI Chief of Neuroradiology Section Ege University Hospital Dept. Of Radiology Izmir, Turkey İNME nedir? Beyin kan akımının bozulması sonucu beyin fonksiyonlarının hızlı ilerleyici

Detaylı

Aksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri. Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı

Aksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri. Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı Aksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı Meme kanserli hastalarda ana prognostik faktörler: Primer tümörün büyüklüğü

Detaylı

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI Gebelikte ortaya çıkan fizyolojik değişiklikler Sodyum ve su retansiyonu Sistemik kan basıncında azalma Böbrek boyutunda artma ve toplayıcı sistemde dilatasyon Böbrek kan

Detaylı

Dr Ercan KARAARSLAN Acıbadem Üniversitesi Maslak Hastanesi

Dr Ercan KARAARSLAN Acıbadem Üniversitesi Maslak Hastanesi Dr Ercan KARAARSLAN Acıbadem Üniversitesi Maslak Hastanesi 1 Öğrenme hedefleri Metastazların genel özellikleri Görüntüleme Teknikleri Tedavi sonrası metastaz takibi Ayırıcı tanı 2 Metastatik Hastalık Total

Detaylı

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı Göğüs Cerrahisi Akciğer Kanserinde Anamnez ve Fizik Muayene Bulguları Giriş Akciğer kanseri ülkemizde 11.5/100.000 görülme sıklığına

Detaylı

Strok, ictus, serebrovaskuler aksidan, apopleksi serebral gibi sözcüklerin bize göre Türkçe karşılığı inme dir.

Strok, ictus, serebrovaskuler aksidan, apopleksi serebral gibi sözcüklerin bize göre Türkçe karşılığı inme dir. SEREBROVASKULER HASTALIKLAR Yrd. Doç. Dr. Yavuz YÜCEL Nöroloji Anabilim Dalı SEREBROVASKULER HASTALILAR 1- İSKEMİK 2- HEMORAJİK İntraserebral Hemoraji Subaraknoid Hemoraji Anevrizmalar AVM STROK-İNME Strok,

Detaylı

Kafatası Fraktürleri Dikkat Edilecekler. Eve Gönderme Kriterleri

Kafatası Fraktürleri Dikkat Edilecekler. Eve Gönderme Kriterleri PEDİATRİK KAFA TRAVMALARI VE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ SADIK GİRİŞGİN SELÇUK ÜNİVERSİTESİ MERAM TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Çocuklarda mortalite ve morbidite sebepleri arasında üçüncü sırada yer

Detaylı

MS, gen yetişkinlerin en yaygın nörolojik hastalıklarından birisidir de Sir August D Este tarafından ilk kez tanımlanmıştır.

MS, gen yetişkinlerin en yaygın nörolojik hastalıklarından birisidir de Sir August D Este tarafından ilk kez tanımlanmıştır. Fzt. Damla DUMAN MS, gen yetişkinlerin en yaygın nörolojik hastalıklarından birisidir. 1822 de Sir August D Este tarafından ilk kez tanımlanmıştır. Kuvvetsizlik, spastisite, duyusal problemler, ataksi

Detaylı

ATRİYAL FİBRİLASYON Atriyal fibrilasyon En sık görülen aritmi Epidemiyoloji Aritmiye bağlı hastaneye yatanların 1/3 ü AF li. ABD de tahmini 2.3 milyon, Avrupa da 4.5 milyon insan AF ye sahip. Sıklığı

Detaylı

Prof Dr Acun Gezer İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Şaşılık Birimi

Prof Dr Acun Gezer İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Şaşılık Birimi Ekstraoküler felçler ve nistagmus Prof Dr Acun Gezer İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Şaşılık Birimi Anatomi Ekstraoküler kaslar Rektus kasları İç rektus (İR) üst rektus üst oblik

Detaylı

SİNİR SİSTEMİ DERS PROGRAMI

SİNİR SİSTEMİ DERS PROGRAMI T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2017 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II SİNİR SİSTEMİ V. DERS KURULU (19 MART 2017-25 MAYIS ) DERS PROGRAMI DEKAN BAŞKOORDİNATÖR DÖNEM II KOORDİNATÖRÜ DÖNEM

Detaylı

SEREBRAL VENÖZ SİNÜS TROMBOZU

SEREBRAL VENÖZ SİNÜS TROMBOZU SEREBRAL VENÖZ SİNÜS TROMBOZU Prof Dr Derya Uludüz İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji AnaBilim Dalı Vasküler Nöroloji Bilim Dalı Algoloji Bilim Dalı 1825 Dr John Abercrombie SEREBRAL

Detaylı

Doç. Dr. Celal KATI OMÜ ACİL TIP AD.

Doç. Dr. Celal KATI OMÜ ACİL TIP AD. Doç. Dr. Celal KATI OMÜ ACİL TIP AD. 1 Primer başağrıları Sekonder başağrıları Kırmızı alarm Yanlış teşhis 2 Acil başvurularında 4. neden (%3) Primer ve sekonder nedenler oldukça fazla Tanısal tetkikler

Detaylı

Paratiroid lezyonlarında USG ve Sintigrafinin Karşılaştırılması

Paratiroid lezyonlarında USG ve Sintigrafinin Karşılaştırılması Paratiroid lezyonlarında USG ve Sintigrafinin Karşılaştırılması Op. Dr. Savaş Baba, Doç. Dr. Barış Saylam,Op. Dr. Hüseyin Çelik, Op. Dr. Özgür Akgül,Op. Dr. Sabri Özden, Ass. Dr. Deniz Tikici, Ass. Dr.

Detaylı

ANATOMİ ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI İLE

ANATOMİ ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI İLE ANATOMİ ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI İLE İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ VE FIRAT ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ANATOMİ ANABİLİM DALI ORTAK YÜKSEK LİSANS PROGRAMI Program Yürütücüsü : Prof. Dr. Davut

Detaylı

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 8 a

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 8 a Fizyoloji PSİ 123 Hafta 8 Sinir Sisteminin Organizasyonu Sinir Sistemi Merkezi Sinir Sistemi Beyin Omurilik Periferik Sinir Sistemi Merkezi Sinir Sistemi (MSS) Oluşturan Hücreler Ara nöronlar ve motor

Detaylı

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar Kalp kası beyinden sonra en fazla kana gereksinim duyan organdır. Kalp kendini besleyen kanı aortadan ayrılan arterlerden alır. Bu arterlere koroner

Detaylı

SEREBROVASKÜLER HASTALIKLAR. Dr. Yavuz YÜCEL Nöroloji A.D.

SEREBROVASKÜLER HASTALIKLAR. Dr. Yavuz YÜCEL Nöroloji A.D. SEREBROVASKÜLER HASTALIKLAR Dr. Yavuz YÜCEL Nöroloji A.D. SEREBROVASKÜLER HASTALILAR 1- İSKEMİK 2- HEMORAJİK -İntraserebral Hemoraji -Subaraknoid Hemoraji.Anevrizmalar.Arteriovenöz malformasyonlar 2 Anterior

Detaylı

LK İNME SONRASI SAPTANAN RİSK FAKTÖRLERİNİN MORBİDİTE VE MORTALİTE ÜZERİNE ETKİSİ

LK İNME SONRASI SAPTANAN RİSK FAKTÖRLERİNİN MORBİDİTE VE MORTALİTE ÜZERİNE ETKİSİ T.C Sağlık Bakanlığı Dr.Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Kliniği Klinik Şefi: Doç.Dr.Ülkü TÜRK BÖRÜ LK İNME SONRASI SAPTANAN RİSK FAKTÖRLERİNİN MORBİDİTE VE MORTALİTE ÜZERİNE

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Servisi Olgu Sunumu 28 Eylül 2018 Cuma

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Servisi Olgu Sunumu 28 Eylül 2018 Cuma Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Servisi Olgu Sunumu 28 Eylül 2018 Cuma İnt.Dr.Hanife Albayrak KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Detaylı

SİNİR SİSTEMİ DERS PROGRAMI

SİNİR SİSTEMİ DERS PROGRAMI T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2017 2018 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II SİNİR SİSTEMİ V. DERS KURULU (19 MART 2017-25 MAYIS 2018) DERS PROGRAMI DEKAN BAŞKOORDİNATÖR DÖNEM II KOORDİNATÖRÜ

Detaylı

PERİFERİK ARTER HASTALIKLARINDA SEMPTOMLAR. Dr. İhsan Alur Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD, Denizli

PERİFERİK ARTER HASTALIKLARINDA SEMPTOMLAR. Dr. İhsan Alur Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD, Denizli PERİFERİK ARTER HASTALIKLARINDA SEMPTOMLAR Dr. İhsan Alur Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD, Denizli PERİFERİK ARTER HASTALARINA YAKLAŞIM NASIL OLMALIDIR? A) ANAMNEZ (ÖYKÜ,

Detaylı

Dünya genelinde her 3 4 kişiden biri kronik hastalıklıdır. (Ülkemizde Kronik Hastalıklar Raporu na göre,

Dünya genelinde her 3 4 kişiden biri kronik hastalıklıdır. (Ülkemizde Kronik Hastalıklar Raporu na göre, KRONİK HASTALIKLAR *Genellikle tam iyileştirilmeleri söz konusu olmayan, *Sürekli, *Yavaş ilerleyen, *Çoğu kez kalıcı sakatlıklar bırakan, *Oluşmasında kişisel ve genetik etkenlerin rol oynadığı, *Genellikle

Detaylı

SSS Enfeksiyonlarının Radyolojik Tanısı. Dr. Ömer Kitiş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı Nöroradyoji

SSS Enfeksiyonlarının Radyolojik Tanısı. Dr. Ömer Kitiş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı Nöroradyoji SSS Enfeksiyonlarının Radyolojik Tanısı Dr. Ömer Kitiş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı Nöroradyoji Nöroradyoloji de;doku kontrast mekanizmaları T1/T2/PD; T1-T2 relaksasyon zamanları

Detaylı