26 Şubat 1988, Cuma. 2. Gümrük ve İstihsal (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "26 Şubat 1988, Cuma. 2. Gümrük ve İstihsal (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi."

Transkript

1 I YASANA. YILI: 1968/3 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ TUTANAK DERGİSİ 32»nci BİRLEŞİM 26 Şubat 1988, Cuma Sâyfa I. GELEN EVRAK II. BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI 1. Polis Örgütü (Kuruluç, Görev ve Yetkileri) (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi Gümrük ve İstihsal (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi Kamu Alacaklılarının Tahsili Usulü (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi Kamu Alacaklılarının Tahsili Usulü Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi Gümrük ve istihsal (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi

2 Sayfa 6. Cumhuriyetçi Türk Partisi Meclis Grup Başkanlığının Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi ile îdari ve Sosyal İşler Komitesindeki üyelerinde değişiklik yapılmasına ilişkin Tezkeresi Kıbrıs Türk Sosyal Sigortalar (Değişiklik) Yasa Tasarısının (Y.T.No:267/3/88) ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi Kamu Görevlileri (Değişiklik) Yasa _ Tasarısı, Güvenlik Kamu Görevlileri (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Öğretmenler (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Mahkemeler (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Hukuk Dairesi (Değişiklik) Yasa Tasarısı ve Sayıştay (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi Toplumcu Kurtuluş Partisi Grup Başkanlığının Hukuk ve Siyasi İşler Komitesinde üye değişikliğine ilişkin Tezkeresi Ulusal Birlik Partisi Grup Başkanlığının İdari ve Sosyal İşler Komitesinde üye değişikliğine ilişkin Tezkeresi Ulusal Birlik Partisi Lefkoşa Milletvekili Sayın Enver Emin'in yurtdışı izin istemine ilişkin Tezkeresi }2. Toplumcu Kurtuluş Partisi Gazi Mağusa Milletvekili Sayın Hüseyin Angolemli nin "Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikasının Eylemleri ve Hükümetin Tavrı" konulu gündem dışı konuşma istemine ilişkin Tezkeresi /4217

3 Sayfa 13. Ulusal Birlik Partisi Lefkoşa Milletvekili Sayın Vehbi Zeki Serter'in "Rum Yönetimi Başkanlığına seçilen Yorgo Vasiliu'nun vermiş olduğu son beyanatlarla" ilgili gündem dışı konuşmasına ilişkin Tezkeresi Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefkoşa Milletvekili Sayın Ozker Özgür'ün "Basına karşı açılan zem ve kadih davaları w na ilişkin gündem dışı konuşmasına ilişkin Tezkeresi» Toplumcu Kurtuluş Partisi Gazi Mağusa Milletvekili Sayın İsmail Bozkurt'un yurt dışı izin istemine ilişkin Tezkeresi. III. GÖRÜŞÜLEN İŞLER Yol Güvenliği Yasa Tasarısı..../4218

4 - 4±İ8 - I. GELEN EVRAK TASARILAR 1. Kıbrıs Türk Saaya} Sigortalar (Değişiklik) Tasa Tasarısı (T.T.«o:267/3/88) (Başkanlığa galiş tariki: ) İdari ts Sasyal î«lar Konitaşina: ) (Halkın bilgisine sunulacaktır). 2. Malikaneler (Değişiklik Ha:3) Tasa Tasarısı (T. T. Ba: 21)8/3/88) (Başkanlığa galiş tariki: ) (Kkanaai, Halijm t Bitçe re Plân Konitesine: ) 3. Hukak Dairesi (Değişiklik) Tasa Tasarısı (T.T.Ma:219/3/88) (Başkanlığa gali» tarihi: ) (Kkenoni, Maliye, Bütça Ta Plân Konitasina: ) 4. Sayıştay (Datifiklik) Tasa Tasarısı (T.T.Mat270/3/88) (Başkanlığa galiş tarihi: )(kkoaoai, Maliye, Btttça ra Plân Ko«itasiaa: ) 3. U n GSrevlileri (Değişiklik) Tasa Tasarısı(T.T.Naı271/3/86) (Başkanlığa galiş tarlhi: )(kkaaoai, Haliya # Bitçe a Plân Keaitaaina: ) 6. Güvenlik Kaan OSreYİİleri (Değişiklik) Taaa Taaarısı (T.T.Ha:272/3/88) (Başkanlığa galiş tarihi: ) (Ekeneai, Maliya, Bütça ra Plân Koa taaina: ) 7. Oğretnenler (Değişiklik) Tasa Tasarıaı(T.T.Ha:273/3/88) (Başkanlığa galiş taribi: )(ekonani, Maliya, Bütça Ya Plân Konitaaine: )../

5 RAPORLAR 8. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetlerini Güçlendirme Kurumu (Değişiklik) Tasa Tasarıları (T.T«Ne:252/3/88 vs T.T.No:150/2/87) ile Ekonomi, Maliye» Bütçe Plân Komitesini» Birleştirilmiş Tasarılara ilişkin Raporu (Başkanlığa geliş tarihi: ) 9. Tarım Dairesi (Kuruluş, Görev re Çalışma Esasları) Tasa Tasarısı (T.T.No:97/1/86) ve Kuruluş Tasa Tasarılarımı İnceleme Komitesinin Tasarıya ilişkin Raporu (Başkanlığa geliş tarihi: ) SORULAR VE TANITLARI 10. Cumhuriyetçi Türk Partisi Gazi Magusa Milletvekili Sayın Ergin Abdullah'ın, "Güney 1 den Kuzey'e Göç eden Kıbrıslı Türkler için herhangi bir uluslararası kuruluştan Tardın Galip gelemediği" ilo ilgili Tazılı Sorusuna (T.S.No: 121/3/88) İskan Bakanlığının vermiş olduğu yanıt (Başkanlığa goliş tarihi: ) (Soru Sahibine: ) TEZKERELER 11. Kıbrıs Türk Sosyal Sigortalar (Değişiklik) Tasa Tasarısının (T.T.No:267/3/88) ivedilikle görüşülneaiae ilişkin Başbakanlık Tezkeresi (Başkanlığa geliş tarihi: ) 12. Kana Görevlileri (Değişiklik) Tasa Tasarısının (T.T.No: 271/3/88), Güvenlik Kamu Görevlileri (Değişiklik) Tasa Tasarısının (T.T.No:272/3/88), Öğretmenler (Değişiklik) Tasa Tasarısının (T.T.No:273/3/88). Mahkemeler (Değişiklik) Tasa Tasarısının (T.T.No:218/3/88), Hukuk Dairesi (Değişiklik) Tasa Tasarısının (T.T.No:219/3/88) ve Sayıştay (Değişiklik) Tasa Tasarısının (T.T.No:270/3/88) ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi (Başkanlığa geliş tarihi: ).../

6 Tepluaev Kurtuluş Partisi Grup Başkanlığının, Hukuk Siyasi İşler Kouitesinde «ya değişikliğine ili«kin Terkeresi.(2431/1988)(Başkan lif a geliş tarihi: ) 14. Ulusal Birlik Partisi Grup Başkanlığının, İdari Sosyal İşlar Kalitesinde Oya değişikliğine ilişkin Taskarasl. (2433/1988) (Başkanlığa çeliş tarihi: )../

7 BİRİNCİ OTURUM Açılma Saati: BAŞKAN - Hakkı Atun KATİP KATİP - Dr.Erbay Kanatlı - Feridun Onsav BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; Cumhuriyet Meclisinin, l'inci DVnetn, 3'üncü Yasama Yılının, 32'nci Birleşimini açıyorum. Ad ekunmak suretiyle yoklama yapılacaktır. Okuyunuz lütfen. (Ad okunarak yoklama yapıldı») Sayın Başkan. KATİP - Toplantı yeter sayısı vardır BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; toplantı yeter sayısı vardır, görüşmelere geçiyoruz./ 4222

8 II. BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI l'inci maddemiz Başkanlığın Genel Kurula Sunuşlarıdır. Birinciyi okuyorum: Polis Örgütü (Kuruluş, Görev ve Yetkileri) (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi, okuyunuz lütfen. KATIP - Sayı : BB/2/ Konu : Polis Örgütü (Kü'ruluş, Görev Lefkoşa ve Yetkileri) (Değ.) Yasa Tasarısı hlt» KKTC Cumhuriyet Metflisi Başkanlığı, Lefkoşa. İlgi: 18/2/1988 tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. îlgi yazımız ekinde sunulan, Polis Örgütü (Kuruluş Görev ve Yetkileri)(Değ.) Yasa Tasarısı, 38/1987 sayılı Emeklilik (Değ.) Yasası ile Emeklilik Yasasına getirilen değişikliklere paralel olarak Polis Mensuplarının emekli İlklerine ilişkin kurallar içerdiğinden süratle yasalaşması gerekli görülmektedir. Bu itibarla, Cumhuriyet Meclisi İçtüzüğünün 86(fc) maddesi uyarınca sözü edilen tasarının ivedilikle görüşülmesi hususunda gereğini saygılarımla istirham ederim. Dr. Derviş Eroğlu Başbakan BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; onayınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Etmeyenler?... Çekimser?... Oyçokluğuyla kabul edilmiştir. /

9 , Gümrük ve istihsal (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi. Okuyunuz lütfen. KATÎP - Sayı : BB/2/ Konu : Gümrükler İstihsal (Değişiklik) Lefkoşa Yasa Tasarısı. KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı, Lefkoşa. ilgi: tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. ilgi yazımız ekinde sunulan, Gümrük ve İstihsal (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Fazla Mesai ücretleri ile Gözetim ve Denetim ücretlerini basitleştirerek üç sınıf altında toplamak, mevcut enflasyon nedeniyle kamu görevlilerine getirilen maaş artışları ile Devletin bu hizmetler dolayısı ile tahsil ettiği meblağlar arasında bozulan dengenin giderilmesini amaçladığından bir an önce yasalaşması Hükümetimizce gerekli görülmektedir. Bu itibarla Gümrük ve istihsal (Değişiklik) Yasa Tasarısı için Cumhuriyet Meclisi içtüzüğünün 86(1) Maddesi uyarınca ivedilik kararı verilmesi hususunda tavassutlarınızı istirham ederim. Dr. Derviş Eroğlu Başbakan BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Etmeyenler?... Çekimser?... Oyçokluğuyla kabul edilmiştir.../

10 Üçüncü sunuş, Kamu Alacaklarının Tahsili; Usulü (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi. KÂTÎP - Sayı : BB/2/ Konu : Kamu Alacaklarının Tahsili Lefkoşa Usulü hakkında (Değ.) Yasa Tasarısı. KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı, Lefkoşa. îlgi: tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. İlgi yazımız ekinde sunulan Kamu Alacaklarının Tahsili Usulü hakkında (Değ.) Yasa Tasarısı, mezkûr Yasa altında uygulanan gecikme zamlarının KKTC'de uygulamaya konulan faiz oranları karşısında etkisiz ve anlamsız hale geldiğinden hareketle, sözü<edilen gecikme zamlarının yükseltilmesini ve böylece Kamu Alacaklarının gününde ödenmesinin sağlanmasını hedeflemektedir. Kamu Gelirlerinin vaktinde tahsiline yönelik düşünceler ışığında bir an önce yasalaşması uygun görülen Kamu Alacaklarının Tahsili Usulü hakkında (De&) Yasa Tasarısı hakkında içtüzüğün 86(1) Maddesine atfen ivedilik kararı verilmesinin sağlanmasını saygılarımla istirham ederim. Dr. Derviş Eroğlu Başbakan../ 4225.

11 BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; Onayınıza sunuyorum. Kabul edenler?. Etmeyenler?... Çekimser?.. Oyçokluğuyla kabul edilmiştir. 4. Kamu Alacaklarının Tahsili Usulü Yasa Tasarısının Bu farklı mı? KATIP - Evet efendim. Tezkeresi. BAŞKAN - İvedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık KATİP - Sayı: BB/2/ Konu: Kamu Alacaklarının Tahsili Lefkoşa, Usulü (Değişiklik) Yasa Tasarısı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı, Lefkoşa. îlgi: tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. îlgi yazımızla sunulan ve Devletin Snemli gelir kaynaklarından biri olması gereken taşınmaz mallarla ilgili kira alacaklarında karşılaşılan zorlukları gidermeye yönelik olduğundan süratle yasalaşması gerekli gö'rülen Kamu Alacaklarının Tahsili Usulü (Değişiklik) Yasa Tasarısı hakkında Meclis İçtüzüğünün 86 (1) Maddesi uyarınca ivedilik kararı verilmesi hususunda gereğini saygılarımla istirham ederim. Dr. Derviş Eroğlu Başbakan../

12 ERDAL SÜREÇ (Lefkoşa)(Yerinden)- Sayın Başkan... BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; onayınıza sunuyorum. Kabul edenler?... ERDAL SÜREÇ (Devamla)- İvedi olmayanlar oylanır Sayın Başkan. BAŞKAN - Etmeyenler?... Çekimser?... Oyçokluğuyla kabul edilmiştir. OZKER ÖZGÜR (Lefkoşa)(Yerinden)- İvedi olmayan ne kaldı? BAŞKAN - İçtüzüğü gözden geçireceğiz hep. NACİ T. USAR (Gazi Magusa)(Yerinden)- İvedi olmayan hakkının hakkı kaldı efendim. BAŞKAN - Ben devam ediyorum. Gümrük ve İstihsal (Değişiklik)'Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi. Okuyunuz lütfen. KATİP Sayı: BB/2/85/239 Konu: Gümrük ve İstihsal (Değişiklik) Lefkoşa, Yasa Tasarısı hakkında. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı, Lefkoşa. İlgi: tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. İlgi*de kayıtlı yazı ile iletilen, Gümrük ve İstihsal (Değişiklik) Yasa Tasarısı ile amaçlanan, üç ağırlık kıstasına dayanan ardiye ücretlerinin tek ağırlık sistemine indirgenmesidir. Bu suretle basitlik ve Container taşımacılığının teşviki sağlanacaktır. Mezkûr Yasa Tasarısı../

13 ile ayrıca, Ardiye ücretlerine günün koşullarına uyu» sağlayacak bir ayarlama yapılması da öngörüldüğünden ivedilikle yasalaşması zaruri görülmektedir. Bu nedenle sözü edilen Yasa Tasarısı için İçtüzüğün 86 (1) Maddesi uyarınca ivedilik kararı verilmesinin teminini saygılarımla istirham ederim. Dr. Derviş Eroğlu Başbakan NACİ T. USAR (Gazi Magusa)(Yerinden)- Hem ivedilik önergeleri verirler, hem de ne oylanır farkında değiller. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; bu ivedilik öneri tezkeresini de oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Sayacağız yalnız lütfen. Sayınız lütfen. ALPAY DURDURAN (Lefkoşa)(Yerinden)- Biz de sayacağız. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; yerlerinize oturua efendim. Sayın Serakıncı. NACİ T. USAR (Devamla)- Sınıfın densiz çocuğu. BAŞKAN - Saydınız mı efendim? KATİP - 23 efendim. ERGUN VEHBİ (Lefkoşa)(Yerinden)- Disiplinsiz tarafı görüyorsunuz Sayın Başkan. BAŞKAN Etmeyenler?... EŞBER SERAKINCI (Gazi Magusa)(Yerinden)- Biz Başkanlıktan ihtar aldık mı kuzu kuzu uyarız arkadaş. KATİP BAŞKAN - 23'e 16 oyla oyçokluğuyla kabul edilmiştir sayın milletvekilleri.../ 4228.

14 ALPAY DURDURAN (Lefkoşa)(Yerinden)- Kelle mi sayarsınız, elleri mi sayarsınız efendim? BAŞKAN - 6. Cumhuriyetçi Türk Partisi Meclis Grup Başkanlığının Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi ile İdari ve Sosyal İşler Komitesindeki üyelerinde değişiklik yapılmasına ilişkin Tezkeresi. Okuyunuz lütfen. KATİP - 19 Şubat 1988 Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi Başkanlığına, Lefkoşa. Cumhuriyetçi Türk Partisinin Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi temsilcisi Hasan Sarıca yerine Kemal Emirzade'yi, İdari ve Sosyal İşler Komitesi üyesi Kemal Emirzade yerine Hasan Sarıcamı görevlendirdiğimizi bilginize getirir, gerekenin yapılmasını rica ederiz. Ozker özgür Cumhuriyetçi Türk Partisi Meclis Grubu Başkanı BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; onayınıza sunuyerua. Kabul edenler?... Etmeyenler?.. Çekimser?... Oybirliğiyle kabul edilmiştir. 7. Kıbrıs Türk Sosyal Sigortalar (Değişiklik) Yasa Tasarısının (Y.T.NO:267/3/88) ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi. Okuyunuz lütfen../

15 - 422Ç - KATİP - Sayı: BB/2/ Konu: K.T.Sosyal Sigortalar Lefkoşa (Değişiklik) Yasa Tasarısı. KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı, Lefkoşa. îlgi: tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. îlgi yazımız ekinde sunulan Kıbrıs Ttîrk Sosyal Sigortalar (Değişiklik) Yasa Tasarısı ile 26/1985 sayılı (Değişiklik) Yasası ile getirilen değişiklikler sonucu ortaya çıkan bazı anomalilerin giderilmesi, çelişkilerin düzeltilmesi ve sigortalılar lehine gerek sağlık ve gerekse eski sigortalılık sürelerinin tevsiki açısından bazı yasal düzenlemelerin yapılması amaçlandığından bir an önce yasalaşması Hükümetçe gerekli görülmektedir. Bu itibarla, Kıbrıs i 'ürk Sosyal Sigortalar (Değ.) Yasa Tasarısı hakkında Meclis içtüzüğünün 86(1) Maddesi uyarınca ivedilik kararı verilmesinin sağlanmasını saygılarımla istirham ederim. Dr. Derviş Eroğlu Başbakan BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; onayınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Etmeyenler?... Çekimser?... Oybirliğiyle kabul edilmiştir../ 4230

16 Kamu Görevlileri (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Güvenlik Kamu Görevlileri (Değişiklik) Yasa Tasarısının, Öğretmenler (Değişiklik) Yasa Tasarısının, Mahkemeler (Değişiklik) Yasa Tasarısının, Hukuk Dairesi (Değişiklik) Yasa Tasarısı ve Sayıştay (Değişiklik) Yasa Tasarısının ivedilikle görüşülmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi. KATİP - Sayı: BB/2/85-260,261,262,263,264,265. Konu: Bazı Yasa Tasarıları için Lefkoşa 25 Şubat 1988 ivedilik kararı verilmesi hk. KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı, Lefkoşa. İlgi: a) 25 Şubat, 1988 tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. b) 25 Şubat, 1988 tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. c) 25 Şubat, 1988 tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. d) 25 Şubat, 1988 tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. e) 25 Şubat, 1988 tarih ve BB/2/ sayılı yazamız. f) 25 Şubat, 1988 tarih ve BB/2/ sayılı yazımız. İlgi yazılarımız ekinde sunulan Kamu Görevlileri (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Güvenlik Kamu Görevlileri (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Öğretmenler (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Mahkemeler (Değişiklik N0:3) Yasa Tasarısı, Hukuk Dairesi (Değişiklik) Yasa Tasarısı ve Sayıştay (Değişiklik) Yasa Tasarısı maaşlarla ilgili olup 1 Ocak 1988 tarihinden başlayarak yürürlüğe gireceğinden süratle Yasalaşmaları gerekli görülmektedir. Bu nedenle anılan Yasa Tasarıları için, Cumhuriyet Meclisi İçtüzüğünün 86(1) maddesi uyarınca ivedilik kararı verilmesi hususunda tavassutlarınızı saygılarımla istirham ederim. Dr. Derviş Eroğlu Başbakan./

17 - ^ BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; onayınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Sayınız lütfen. KATİP BAŞKAN - Etmeyenler?... KATİP BAŞKAN - 22'ye İS oyla kabul edilmiştir sayın milletvekilleri. 9. Toplumcu Kurtuluş Partisi Grup Başkanlığının Hukuk ve Siyasi İşler Komitesinde üye değişikliğine ilişkin Tezkeresi. KATİP - 26 Şubat 1988 KKTC Meclis Başkanlığı, Lefkoşa. Hukuk ve Siyasi İşler Komitesinde görevli partimiz temsilcisi Sayın Çetin Veziroğlu'nu geri çektiğimizi ve yerine Sayın Alpay Durduran f ı görevlendirdiğimizi belidirir, gereğini saygılarımla rica ederim. Erdal Süreç TKP Grup Başkanı. BAŞKAN-Sayın milletvekilleri; oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Etmeyenler?... Çekimser?... Oybirliğiyle kabul edilmiştir. 10'uncu ve sonuncusu, onaymıza sunulacak sunuş, Ulusal Birlik Partisi Grup Başkanlığının îdari ve Sosyal İşler Komitesinde üye değişikliğine ilişkin Tezkeresi. KATİP - 26 Şubat 1988 Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı, Lefkoşa. îdari ve Sosyal İşler Komitesi üyesi Sayın Enver Emin'i geri çektiğimizi ve yerine Sayın Eşber Serakmcı'yı görevlendirdiğimizi belirtir, gereğini saygılarımla arzederim. Eşber Serakıncı UBP Grup Başkan Vekili../4232

18 BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; onayınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Etmeyenler?... Çekimser?... Oybirliğiyle kabul edilmiştir. Bilgi için bir sunuş var. Ulusal Birlik Partisi Lefkoşa Milletvekili Sayın Enver Emin'in yurtdışı izin istemi. Okuyunuz lütfen. KÂTİP - 19 Şubat 1988 ^ Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı Lefkoşa. 22 Şubat 1988 tarihinde yurt dışsın gideceğimi ve 19 ÎJart 1988 tarihine kadar yurt dışında kalacağımı bildirir, bu süre içinde izinli sayılmam konusunda gereğini saygılarımla arz ederim. Enver Emin Ulusal Birlik Partisi Lefkoşa Milletvekili BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; sunuşlar böylece tamamlanmıştır. Gündem dışı dört konuşma istemi vardır. Uç konuşmacıya söz vereceğim. efendim. NACİ T. USAR (Gazi Mağtısa)(Yerinden)- Hepsi kenuşsun BAŞKAN - Birinci söz, Toplumcu Kurtuluş Partisi Gazi Magusa Milletvekili Sayın Hüseyin Angolemli»nin "Kıbrıs Türk Oğretaenler Sendikasının Eylemleri ve Hükümetin tavrı" konulu gündem dışı konuşma istemidir. Okuyunuz lütfen../

19 KATİP - 22 Şubat 1988 Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı Lefkoşa. 26/2/1988 günkü Meclis birleşiminde "Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikasının Eylemleri ve Hükümetin tavrı" konusunda gündem dışı konuşma yapmak isteğimin işleme konmasını arz eder, saygılarımı sunarım. Hüseyin Angolemli Toplumcu Kurtuluş Partisi Gazi Magusa Milletvekili BAŞKAN - Sayın Angolemli buyurun. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Gazi Magusa)- Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bir müddetten beri öğretmenlerimiz anayasal hakları olan grev hakkını ve bunun yanında birtakım eylemlerini sürdürmektedir. Öğretmenlerimiz, grev nedenlerini de herkesin anlayacağı bir açıklıkla ortaya sermekte, hatta, ücretlerin fiyatlar karşısında gün be gün nasıl gerilediğini birtakım satışlar da düzenleyerek halkımızın gözleri önüne sermektedirler. Ote yandan Hükümet, öğretmenlerin grev nedenlerini Çürütmek için birtakım beyanlarda bulunmakta ve uyduruk rakamlarla ücretlerin fiyatlar karşısında gerilemesini* verilen birtakım ek zamlarla durdurulduğunu, en azından ücretlerin alım gücünün korunduğunu iddia etmektedir ve bunu yaparken de öğretmenlerin bu grevini kırmak için halkı ve diğer çalışan kesimi öğretmenlere karşı tavır almaya yönelik birtakım beyanlarda bulunmaktadır. Örneğin, grev günleri velileri, hem de BRT*yi kullanarak, okulların açık olduğunu, çocuklarını okullara göndermelerini söylemekte.. / 4254

20 ve bunu yaparken de doğabilecek olayları göz ardı etmektedir ve bugün geleceğimizin belirlenmesinde: en önemli unsur olan öğretmenlerle velileri karşı karşıya getirme çabası içerisine girmiştir. Fakat değerli arkadaşlar; çalışan kesim, dar gelirliler kendi yaşantılarını öğretmenlerin sergilerinde görebilmektedirler. Dolayısıyle Hükümetin çağrılarına yurttaşlarımız kulak asmadılar çünkü öğretmenin ortaya serdiği nedenlepin ne kadar haklı olduğunu görebilmişlerdir. Hal böyle olunca değerli arkadaşlar; yine üzülerek görmekteyiz ki Hükümet bu defa öğretmenleri parçalamayı, Kıbrıs'taki Öğretmenler Sendikasının onurlu ve haklı iüeadelesini yıkmak için birtakım tertiplere girişmiş bulunmaktadır. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bugün yaşanmakta olan grev, diğer grevlerden bazı yönleriyle ayrılmaktadır, farklılık göstermektedir. Hükümetin geçmiş grevlerde ben grev halinde olan kuruluşlarla görüşme yapmam ilkesi uğruna grevlere kulağını kapadığını ve grevlerin giderek zaman içerisinde kırılmasını beklemiştir. Sonuçta birtakım maddi zararları da göze almıştır. Ama bugün durum hiç de öyle değildir değerli arkadaşlar. Zaten bu konuşmamı yapmaktaki en büyük amacım da buydu. Bugün sorarım Hükümete, bugünkü vurdum duymazlıkla fatura kime çıkmaktadır? Maddi zarar mıdır, yoksa bir neslin sırtına mı çıkarılmaktadır bugünkü fatura? Öğretmenlerimiz açık ve seçik sonuna kadar mücadele vereceklerini bildirmişler, çünkü haklıdırlar, güçleri de vardır, hem maddi güçleri vardır, hem manevi güçleri vardır.../

21 ve bunu bir süre boyunca da sürdüreceklerini açıklamışlardır, ve o programa baktığımızda sonuçta bu faturanın kime çıkacağı apaçık orta yerdedir. Bu fatura neslimize, bir neslin geri kalmasına, dolayısıyle yurdumuzun geleceğini etkilemektedir. Hükümet açıklama yapıyor, bunlar çok şey istiyor, gücümüz yoktur, bütçemize göre davranalım. Ama öte yandan görmekteyiz ki bazı kesimlere de gayet cömert davranmaktadır. Örneğin son Komisyona gelen yargıçlar hakkındaki kanun tasarısında bu görülmektedir. Yani işlerine geldiğinde para vardır, gelmediğinde para yoktur. SAĞLIK VE SOSYAL YARDIM BAKANI Dr. MUSTAFA ERBÎLEN (Yerinden) - Heyecanlanma, yavaş konuş. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Ve bir ilke uğruna grev halinde, eylem halinde olanlarla görüşmem inadı uğruna birtakım değerlerimiz de yıkılıp gitmektedir. Değerli arkadaşlar; Hükümeti ben burdan bir kere daha diyaloga çağırıyorum. Her zamanki tutumundan, yani varsın grevler sürsün, çünkü sonuçta bunlar kırılır, gider tutumundan vazgeşsin. Çünkü orta yerde olan dediğim gibi bir neslin yok olmasıdır. Geleceğimizin değerli arkadaşlar, geleceğimiz ortadadır../

22 Onun için Hükümeti bu kürsüden bir kere daha öğretmenlerle diyaloga çağırırım. Bu sadece öğretmenler için değil, tüm yurdumuzun çıkarınadır. dinlemezler. OZKER OZGUR (Lefkoşa)(Yerinden)- Dinlemezler bile, SAĞLIK VE SOSYAL YARDIM BAKANI Kr. MUSTAFA ERBÎLEN (Yerinden)- Turgut*un avukatlığını yüklenmek Angolemli*:ye kaldı zere. OZKER OZGUR (Devamla)- Dinlemez çünkü. TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden)- Sayın Bakan burda dinliyor. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla)- Evet. MİLLİ EĞİTİM VE KÜLTÜR BAKANI SALİH COŞAR (Yerinden)- Dinliyoruz, cevap da vereceğiz. OZKER ÖZGÜR (Devamla)- Eh, bakalım ne diyeceksiniz. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla)- Değerli arkadaşlar; bu diyaloga girmeyen husus kalmamıştır. Tüm veliler ve yurttaşlarımız da Hükümetin bir an evvel, grevde olanlarla masaya oturmam ilkesi ki bu ilke de Anayasanın ruhuna aykırıdır, bu ilkesinden vazgeçip, öğretmenlerle diyaloga oturmaya çağırırım. Saygılar sunarım. BAŞKAN - Buyurun Sayın Bakan. MİLLİ EĞİTİM VE KÜLTÜR BAKANI SALİH COŞAR - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; bu kürsüden çeşitli konuşmalar olmaktadır. Gündem dışı, gündemle ilgili. Bu konuşmalar dinlenmemektedir diye tanımlamalar var, Bazan konuşmalar yapılırken konuşmacı tarafından, biz bu söylediklerimizi tarih için söylüyoruz diyenler var, biz bu../

23 söylediklerimizi zabıta kaydetmek için söylüyoruz diyenler var Muhterem arkadaşlar; bu kürsü milletin kürsüsüdür. Milletvekili olarak bu kürsüden toplumu, halkı, memleketi ilgilendiren sorunları elbetteki dile getireceğiz, bunlar dinlenecek, çare bulunacak. Ama, bu millet kürsüsünden çıkıp da afaki konuşmalar yapılırsa... HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla)- Nedir afaki Sayın Bakan? olur. SALİH COŞAR (Devamla)- Kıymeti harbiyesi de o kadar OZKER ÖZGÜR (Lefkoşa)(Yerinden)- Afaki size göre, peki nasıl? SALİH COŞAR (Devamla)- Anlatacağız efendim niçin öyledir? OZKER ÖZGÜR (Devamla)- Ne demek? SALİH COŞAR (Devamla)- Anlatacağız sayın başkan, sabredin. Sabredin anlatalım. Anlatalım. Olursa dedik, davranış da öyle olur. BAŞKAN - Güncel... SALİH COŞAR (Devamla)- Tümünün öyle olduğunu söylemedik Grev, anayasal bir haktır. Saygılıyız, saygı duymaktayız. Grev, bir zümrenin yararlarını savunmak için de yapılır, ülkedeki genel birtakım hususları savunmak için de yapılabilir. Ona da saygımız var. Öğretmen Sendikası, daha doğrusu İlkokul Öğretmenler Sendikası, bu ülkedeki genel kamu görevlilerinin özlük hakları, maaş düzeniyle ilgili birtakım iddiaları var, birtakım savları var. Buna dayanarak grev haklarını kullanmak istemişlerdir ve grev yapıyorlar. Bir süreden beri de bu eylem programlarına devam etmektedirler. Bugüne kadar, kaç aydan beri bu program devam etmektedir. İlgili sendikadan, Hükümet bizim eylem programımızı bozmaya matuf davranışlar../

24 içerisindedir, Hükümet bazı sarı sendikacıları devreye sokmuştur, Hükümet, bizim grevimize müdahale etmektedir diye bir beyanları var mı? ERDAL SÜREÇ (Lefkoşa)(Yerinden)- Var ya. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (ffiazi Mağusa)(Yerinden)- Vardır Sayın bakan, vazgeçin. SALİH COŞAR (Devamla)- Yoktur. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla)- Vardır Sayın Bakan. SALİH COŞAR (Devamla)- Yoktur. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla)- Vardır. ERDAL SÜREÇ (Devamla)- Senin milletvekillerin çağırır parti binasına ve öğretmenlere... SALİH COŞAR (Devamla)- Var mı bir beyanat? ERDAL SQREÇ (Devamla)- Vardır evet. SALİH COŞAR (Devamla)- Yoktur. ERDAL SÜREÇ (Devamla)- Fakat siz duymuyorsunuz, vardır SALİH COŞAR (Devamla)- Kişisel temaslar, kişisel şeyler bizi bağlamaz. ERDAL SÜREÇ (Devamla)- Baskı yapıyorsunuz, çağırıyorsunuz öğretmenleri d*.../

25 SALİH COŞAR (Devamla)- Hayır efendim. OZKER OZGUR (Lefkoşa)(Yerinden)- UBP doğrudan baskı yapıyor öğretmenler üzerine. SALİH COŞAR (Devamla)- Kesinlikle reddediyoruz. Sayın Başbakanımızın geçen gün açıklamaları vardır. ERDAL SÜREÇ (Devamla)- Grup başkan vekilinize de sorun Sayın Bakan ne diyecek size bakalım bu hususta. SALİH COŞAR (Devamla)- İlgili sendikadan bir tek ses var mı bu konuda? Bir tek savunma, bir tek sav var mı? Yok. Siz burada kendi kendinize gelin güveyi oluyorsunuz. Kendi kendinize.../ 4240

26 ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Sen de farkında değilsin hiçbir şeyden. SALÎH COŞAR (Devapla) - Kendi dikendimize... ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Hiçbir şeyden farkında değilsin. SALÎH COŞAR (Devamla) - E, tabiî canım. Biz İlgili Bakanlık, Hükümet farkında değil. Nerde o beyanat, hangi basında beyanat var, hangi... okumuyorsun. KEMAL EMÎRZADE (Lefkoşa) (Yerinden) - Birlik Gazetesini HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Gazi Mağusa) (Yerinden) - BRT»yi de dinlemezsin sen. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Hayır, sendika ile niye görüşmüyorsunuz? Onun yanıtını istiyorum beto. SALİH COŞAR (Devamla) - Ona da geleceğiz. OZKER OZGUR (Devamla) - Sendikayı niye dinlemiyorsunuz? SALİH COŞAR (Devamla) - Geleceğiz Sayın Başkan. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Önemli olan odur. SALİH COŞAR (Devamla) - Geleceğiz, evvelâ bu kürsüden ne konuşulduğunu, konuşanın bilmesi gerekir. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Bilir bilir. SALİH COŞAR (Devamla) - Bu kürsüden... siz de. ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) (Yerinden) - Öğreneceksiniz../

27 a SALÎH COŞAR (Devamla) - Bu tek konuyu söylemek için beş tane iddiada bulunamazsın. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Maşallah. SALÎH COŞAR (Devamla) - Bu Kürsü, milletin kürsüsüdür. Buraları 4 ezber korilıçulıûa*. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Atın dışarı yanlış konuşanları. SALÎH COŞAR (Devamla) - Bunu öğreneceksiniz siz de. Siz de bunu öğreneceksiniz. Aksi halde bizim de dinleme veya dinlememe özgürlüğümüz var, onu söylüyoruz. Bu kürsüden dinlemek ve dinlememek özgürlüğümüz doğar. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Zaten vardır. SALİH COŞAR (Devamla) - Vardır tabiî. RASIH KESKİNER (Girne) (Yerinden) - Zaten dinlemiyorsunuz. SALİH COŞAR (Devamla) - Niye dinleyelim? ALPAY DURDURAN (Devamla) - 0 kadar. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla).- Dedik ya dinlemiyorsun. SALİH COŞAR (Devamla) - Ortada doğru dürüst dayanan, rakama dayanan bir savınız oldu mu? araştırmaya HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Yok, hiç. SALİH COŞAR (Devamla) - Yok. Oyle. Havadan. şimdi. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Yani grev de yok./

28 SALÎH COŞAR (Devamla) - Havadan konuşuyorsunuz* HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Grev de yok» SALİH COŞAR (Devamla) - Ne diyorsunuz? Greve karşı tertipler var. Bu ifade benim mi? Bu ifade sizin. Nerde o tertipler? Hangi tertip? Böyle bir tertibi mi var Hükümetin?. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Olsa söyleyecek miydiniz yani? SALÎH COŞAR (Devamla) - Yok kardeşim. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Olsa söyleyecek misiniz? SALÎH COŞAR (Devamla) - Yok böyle birşey. SALÎH USAR (Girne) (Yerinden) - Memlekette partizanlık da yok. Partizanlık da yok memlekette. SALÎH COŞAR (Devamla) - Hüsnü kuruntularla... SALÎH USAR (Devamla) - Hüsnü kuruntu?... SALİH COŞAR (Devamla) - Hüsnü kuruntularla bir yere varamazsınız beyler. grev var? OZKER ÖZGÜR (Lefkoşa) (Yerinden) - Önemli olan niye BAŞBAKAN Dr. DERVİŞ EROGLU (Yerinden) - Sayın Başkan; diyalog kürsüden... Sayın Bakan. BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım efendim. Buyurun../

29 Bakanı OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Evet, dinleyelim Sayın BAŞKAN - Lütfen dinleyelim. SALÎH COŞAR (Devamla) - Dinlerseniz anlatacağız niye grev olduğunu da. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Tamam. SALÎH COŞAR (Devamla) - Niçin o tutumda olduğumuzu da. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - İşte saadete gelelim. SALİH COŞAR (Devamla) - Demokrasi açıklık rejimi. Biz kapalı davranmıyoruz ki, açık davranıyoruz. Diyoruz ki; grev yapma hakkıdır her sendikanın. Saygımız var, yapabilir, yapıyor. Greve müdahale, reddederiz öyle birşey yoktur. Zaten ilgili sendikanın böyle bir şikâyeti de yoktur. Biliyor. Grevi yasaklayacağız, yasak koyacağız; ona karşı da Hükümetimizin Sayın Başkanı, Başbakan tarafından açıklama var. 0 da verilmiştir. Amma ve lâkin bu topluma dönüp şunu da açık kalblilikle ifade ediyoruz. Diyoruz ki; bu ülke kalkınmakta olan bir ülkedir. Bu ülkenin planı, programı ortadadır. ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) (Yerinden) - Kalkınmamıştır, geri kalmıştır. SALÎH COŞAR (Devamla) - Gelir düzeyi ortadadır. yana. SALİH USAR (Girne) (Yerinden) - Hep burjuvaziden SALİH COŞAR (Devamla) *lerde nerdeydik, 1980*- lerde nerdeyiz, 1987'de nerdeyiz, bu kürsüden rakamlarla çeşitli toplantılarda, çeşitli ziyaretlerde açıklanmıştır, rakamlar konuşuyor. Ezber konuşmuyoruz biz. Rakamla konuşuyoruz. / 4244.

30 OZKER OZGUR (Devamla) - İflasın eşiğindeyiz. SALİH COŞAR (Devamla) - Hangi iflâsın eğiğinde, hangi iflâsın? OZKER OZGUR (Devamla) - Nerdeyiz? SALİH COŞAR (Devamla) - Millî gelirdeki artış ortada... OZKER OZGUR (Devamla) - Tabiî. SALİH COŞAR (Devamla) - İthalattaki artış ortada, ihracattaki artış ortada, ödemeler dengesi ortada. ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) (Yerinden) - Artı (+). SALÎH COŞAR (Devamla) - Hangi rakamlardır, hangi faktörlerdir. RASIH KESKİNER (Girne) (Yerinden) - Güllük gülistanlık. SALİH COŞAR (Devamla) - Bir devletin durumunu ortaya koyan? Sizin hayal hanenizden çıkan rakamlar mı? Değil. Bir devletin durumunu, aynasını gösteren nedir? OZKER OZGUR (Devamla) - 121,000 lira asgar ücret. SALİH COŞAR (Devamla) - Ödemeler dengesi mi? Ortada OZKER OZGUR (Devamla) - 121,000 lira asgari ücret. SALÎH COŞAR (Devamla) - Tasarruf oranı mı? O da ortada. Alın bu rakamları karşılaştırın. Bir konferans yapalım, bu konuda bilinçlendirelim sizi.../

31 ERDAL SÜREÇ (Lefkoşa) (Yerinden) - Açık oturun yapalım. SALÎH COŞAR (Devamla) - Hangi faktörlere bakılır? ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) (Yerinden) - Genel görüşme açtırınız efendim. getirelim. SALÎH COŞAR (Devamla) - Getirelim efendim, BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım efendim. Karşılıklı konuşmayalım. NACÎ T. USAR (Gazi Mağusa) (Yerinden) - BRT 1 de naklen ve canlı yayında tartışalım efendim. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Genel görüşme açın. hazırız. SAtÎH COŞAR (Devamla) - BRT«de de tartışmaya ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Nerde ama? SALÎH COŞAR (Devamla) - Meydanda da tartışmaya hazırız, bu parlamentonun kürsüsünden de tartışmaya hazırız. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Genel görüşmeye hazırız. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Genel görüşmeye hazırız. SALÎH COŞAR (Devamla) - Hodri meydan. efendim. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Önergenizi bekleyeceğiz../ 4246

32 SALÎH COŞAR (Devamla) - Hodri meydan. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Önergenizi bekliyoruz. NACİ T. USAR (Devamla) - Havaya atan gitsin? SALÎH COŞAR (Devamla) - Hangi faktörlere bakıldığını koyarız ortaya. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Önergenizi bekliyoruz efendim. SALÎH COŞAR (Devamla) - Karşılaştırırız. SALÎH USAR (Girne) (Yerinden) - 121,000 lira ile nasıl geçinildiğini anlatınız bize Sayın Bakan. SALÎH COŞAR (Devamla) - Çıkıp bu topluma... BAŞKAN - Lütfen, lütfen. SALİH COŞAR (Devamla) - Nasıl aşağıya indireceğinizi onu da anlatmanız lâzım. zaten. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Aşağıya indirdiniz SALİH COŞAR (Devamla) - Öneriniz var mı?... Biz göremedik öneri şimdiye kadar muhalefetten.../ 4247.

33 öneri çok. FADIL ÇAĞDA (Girne) (Yerinden) - Yok efendim, SALÎH COŞAR (Devamla) - Hiç göremedik. Bu memlekette mazotun galonunu 1,500 liraya satıyoruz farzedin ve siz diyorsunuz bunu 700*e satacağız. Nasıl satacağınızı söyleyeceksiniz burda. ERDAL SÜREÇ (Lefkoşa) (Yerinden) - îyi. SALÎH COŞAR (Devamla) - Programınızda söyleyeceksiniz. SALÎH USAR (Devamla) - Kim söyleyecek? SALÎH COŞAR (Devamla) - Bu memlekette maaşları eğer dolarla ödemek gerekiyorsa ve siz ödeyebileoeksiniz, bunu da nasıl yapacağınızı söyleyip bu toplumu inandıracaksınız. înandırsanız zaten burda sizler olacaksınız, biz değil. Siz olacaksınız. İnandıramıyor sunuz işte../ 4248.

34 NACİ T.USAR (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Yani siz kendi gücünüzle mi ordasınız? SALÎH COŞAR (Devamla) - Ya nasıl hurdayız? NACÎ T.USAR (Devamla) - Bizi ona inandıracaksınız. SALİH COŞAR (Devamla) - Halkın iradesi ile kurdayız. Evet, nasıl hurdayız? Halkın iradesi ile hurdayız. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Gazi Mağusa)(Yerinden) ile. TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) - Çikletten çıktı. SALİH COŞAR (Devamla) - Nerden? NACİ T.USAR (Devamla) - %64'ü temsil ediyordunuz, unuttum sahi. BAŞBAKAN Dr.DERVİŞ EROGLU (Yerinden) - Sen %20'yi temsil ediyorsun. Ona gbre konuğun. SALİH COŞAR (Devamla) - Bir... NACİ T.USAR (Devamla) - %64'Ü temsil ediyordunuz. SALİH COŞAR (Devamla) - Bir.. Çoğulcu demokraside siyasal partiler esas unsurdur. Anayasaya birlikte kopduk bu ifadeleri. E, şimdi siyasal partiler hep bıraktık, tümünü topluyorsunuz Sayın Naci Talât ve %64 söylüyorsunuz. NACİ T.USAR (Devamla) - E, işte %64 veya 2İ ,000. ALPAY DURDURAN (Lefkoşa)(Yerinden) - Başka...../

35 SALÎH COŞAR (Devamla) - E, yak işte. Yok a %64, aynı gsrbş ortada yok. Farklı programlar var. OZKER 6ZGUR (Lefkoşa)(Yerinden) - Barajı da biz koyduk ALPAY DURDURAN (Davamla) - llb da pencereden bakıyor efendim. SALİH COŞAR (Devamla) - Farklı programlar var şeker kardeşim, farklı programlar. 0 programlarda inandırıcı olamıyorsunuz. Neden olamıyorsunuz? ÇfinkO sadece kendinize gsre tenkit ediyorsunuz* TARİM VE ORMAN BAKANİ AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) - Olsa olsa metodu ile gidiyorlar. El yordamı ila. SALİH COŞAR (Devamla) - Yeni bir alternatif koyabildiniz mi? Koyamadınız. ila. AYTAÇ BEŞEŞLER (Devamla) - Olsa olsa, el yordamı SALİH COŞAR (Devamla) - Söyleyemiyorsunuz, söyleyemiyorsunuz. Farkımız o. Efendim, ben tekrar konuyu dağıtmadan dsneyim. NACÎ T.USAR (Devamla) - Size de söyletiyorlar efendim. Aramızdaki fark şu. Biz kendimiz ssylflyorus... SALÎH COŞAR (Devamla) - Evet. NACÎ T»USAR (Devamla) - Size ise ssyletiyorlar. SALÎH COŞAR (Devamla) - Kimse ssyletmiyor. Yok. 1976'dan 1988'e geldik. On iki sene HükOmet programlarımız ortada. Siz yine tenkit ediyorsunuz. Zabıtlarda var*./ 4250.

36 ERGİN ABDULLAH (Gazi Magusa) (Yerinden) - Hap ufaldınız Sayın Bakan, SALİH COŞAR (Devamla) - Satırlarının değişmediğini siz bu kürsüden söylüyorsunuz. Bizim programlarımız pak değişmedi ki. SALİH USAR (Girne)(Yerinden) - Halka başka söylersiniz, başka yaparsınız. SALİH COŞAR (Devamla) - Hiç değişmedi programlar aynı programlar. Seçim bildirgelerimiz de aynı seçim bildirgeleri. Yapacaklarımızı söylüyoruz.yaptıklarımızla söylüyoruz. ALPAY DURDURAN (Devamla) - %52, %44, %36. OZKER ÖZGÜR (Lefkoşa)(Yerinden) - Söylediğiniz ve yaptığınız bir değil. SALİH COŞAR (Devamla) - Yok efendim. Felsefemiz» * V V değişti mi bizim? Değişmedi. Hiç değişmedi felsefemiz. Aynı felsefe. SALİH USAR (Girne)(Yerinden) - KDV'yi getiriyorsunuz. ALPAY DURDURAN (Devamla) - KDV'yi getiriyorsunuz. BAŞKAN - Dinleyelim efendim lfltfen. SALİH COŞAR (Devamla) - Siz diyorsunuz ki biz nasıl yapacağız söylemiyorsunuz. OZKER 6ZGUR (Devamla) - Tamam efendim, sendika ile diyalog... /

37 SALtH COŞAR (Devamla) - Siz söyleyemiyorsunuz, farkımız o. TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) - Cesaret meselesi. ALPAY DURDURAN (Devamla) - <*enel görüşme açın efendim söyleyelim size. SALtH COŞAR (Devamla) - E, işte programlarımız ortada., bildirgeleriniz ortada, beyanatlarınız ortada. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Söylemediniz ki. KASIH KESKINER (Girne)(Yerinden) - Programı okumadınız ki. SALtH COŞAR (Devamla) - Biz mi? Eğer istersen sınava girelim senin programından. Senin programından sınava girelim. Hangi sayfasında ne var:, konuşalım. ERDAL SÜREÇ (Lefkoşa)(Yerinden) - Şeyden bahset bize Sayın Bakan. OZKER OZGUR (Devamla) - Şimdi sendika ile... işte. SALİH COŞAR (Devamla) - E, bırakın da bahsedelim Bıraksanız ondan da bahsedeceğiz. OZKER OZGUR (Devamla) - Sizin hoşunuza gider. BAŞBAKAN Dr.DERVİŞ EROGLU (Yerinden) - Sayın Başkan, lütfen ikaz ediniz. efendim. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; lütfen dinleyelim../ 4252

38 SALİH COŞAR (Devamla) - Muhterem arkadaşlar;,.. BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım. SALİH COŞAR (Devamla) - Hükümetimiz... Dr.DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Olmaz yani. SALİH COŞAR (Devamla) - Hükümetimiz müteaddit kez, müteaddit defa yinelemiştir. Sistemimiz ortada. Biz çalışanı enflasyon altında ezdirtmeyiniz. (Alpay Durduran oturduğu yerden güler.) Evet, evet. Hoşunuza gidiyor tabii* Artışları alınca hoşunuza gidiyor. Hem alıyoruz, hem şikayet ediyoruz. Farkımız o. FADIL ÇAĞDA (Girne)(Yerinden) - Peki, halk nasıl oluyor da birden fazla iş yapmak mecburiyetinde kalıyor Sayın Bakan? SALİH COŞAR (Devamla) - Söyleyelim. soktunuz* FADIL ÇAĞDA (Devamla) - Üç iş yapar duruma SALÎH COŞAR (Devamla) - Niçin biliyor musunuz? Serbest rejimdeki Özlemlerdir o. Daha yukarılara çıkma Szlemi. (CTÎ ve TKP sıralarında gülüşmeler.) SALÎH ÜSAR (Girne) (Yerinden) - İşgücü vardır. açıtımız../

39 r SALİH COŞAR (Devamla) - Bunun literathrdeki ismini de ssyleyeyim size; "level of aspiration N derler buna. Sayın Ozker tercüme etsin. 0 Szlem yüksektir bu fllkede. Herkes daha yukarı çıkmak ister, onun için çalışıyor. ALPAY DURDURAN (Devamla) - İhtiras. KEMAL EMİRZADE (Lefkoşa) (Yerinden) - Siz rakam rakam dersiniz Sayın Bakan. 1979'da kaç tane akmak satın alırdı bir çalışan, şimdi kaç tane alır. SALİH COŞAR (Devamla) - E, işte mukayese de bu. Sistemimiz ortada. artık. RASIH KESKİNER (Girne)(Yerinden) - Ekmek yemezler HASAN SARICA (Gazi Magusa) (Yerinden) - Aşağı indirme sistemi. SALİH COŞAR (Devamla) - Biz eşel-mobil sistemi içerisinde enflasyonda doğan artışı gününde çalışanımıza yansıtıyoruz. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Genel görüşmeyi teklif ediniz. SALİH USAR (Devamla) - Yargıçlara getirdiğiniz artışları buna da getirin efendim. SALİH COŞAR (Devamla) - Bir devlette kamu idaresinde hiyerarşi kutreti olmadan kamı düzeni olmaz.../

40 Bunu en azından benim kadar biliyorsunuz. Kamu düzenindeki hiyerarşi kudretinin ücretlerde bir yansımasıdır. 0 zaman dönelim ve bazı kesimlerimizin bir felsefesi vardır. Midelerimizin hacmi aynıdır, niye eşit maaş almayalım? Sizler, onu söyleyenler de oldu bu memlekette. Onu getirin gündeme deyin ki, herkes eşit maaş alsın. Olur mu öyle şey? Bu memlekette bir kamu düzeni var, bir hiyerarşi kudreti var, bunun bir yansıması var ücretlere. Ücretlerde de muhakkak ki bir silsile olacak. Biz bu silsileye baktığımız zaman en yüksek maaşla, en düşük maaş arasındaki orana bir bakın Kat 4*ü bile bulmaz. Fevkalade dar bir katsayı var. Bu katsayı dünyanın hiçbir yerine bu kadar dar değildir. Bu sosyal adalete olan inancının ve tatbikatının bir tezahürüdür Partimizin. Taban kısmen yükseltilmiştir, tavan fazla yelpaze açılmamıştır. Bu gerçekte var. Bak vesile ettiniz, onu da söyledik. FADIL ÇAĞDA (Gime) (Yerinden) - Yüzdeliklerle onu sağlayacaksınız, yazacaksınız Sayın Bakan ücret uygulaması ile. tekrarlıyorum. SALÎH COŞAR (Devamla) - Ben tekrar bu kürsüden ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) (Yerinden) - Genel görüşme teklif ediniz. SALÎH COŞAR (Devamla) - Grevlere saygılıyız, grevle ri kırmak, belli sarı sendikacıları yollara dökmek gibi bir davranışımız kesinlikle yoktur, reddederiz. Böyle bir beyanımız da yoktur, böyle bir tutumumuz da yoktur. Sendikadan böyle bir açıklama da yoktur. Böyle bir iddia varsa âendika yapar bu iddiayı, biz bunun araştırmasını yaparız. Amma ve lâkin biz ücretlilerle toplu sözleşme düzeni içerisinde yeteri kadar görüşme yapıldığı ve bütün bu konuların ortaya konduğu iddiasındayız. Şunu da unutmayınız ki bir hükümeti kamu görevlisi ile, memur statüsündeki çalışanlar toplu düzeni içerisinde oturup görüşme yapması da fevkalade ilerici bir tutumdur. Bunu unutmayın. Arz ederim.../

41 onu. ERDAL SÜREÇ (Lefkoşa) (Yerinden) - Sen sağlamadın BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakan Salih Coşar. ERDAL SÜREÇ (Devamla) - İngiliz Devrinden belli sağlanmış bir haktır. Sen mi sağladın da ilerici den? MİLLİ EĞİTİM VE KÜLTÜR BAKANI SALİH COŞAR (Yerinden) Hangi hak, hangi kanun? var. ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Sömürge Döneminden beri BAŞKAN - Sayın milletvekilleri... SALİH COŞAR (Devamla) - Hangi hak?... OZKER ÖZGÜR (Lefkoşa) (Yerinden) - Sömürge dönemindendir. BAŞKAN - İkinci gündem dışı konuşma istemi Ulusal Birlik Partisi Lefkoşa Milletvekili Sayın Vehbi Zeki Serter*in "Rum Yönetimi Başkanlığına seçilen Yorgo Vasiliu^un vermiş olduğu son beyanatlarla ilgili"dir. Lütfen okur musunuz Sayın Feridun Onsavf KATİP - 24 Şubat 1988 Sayın Hakkı Atun, KKTC Meclis Başkanı. Rum Yönetimi Başkanlığı*na seçilen Yorgo Vasiliu*nun, vermiş olduğu son beyanatları ile ilgili olarak gündem dışı bir konuşma yapmak istiyorum. Tavassutlarınızı saygılarımla arz ederim. Dr. Vehbi Zeki Serter UBP Lefkoşa Milletvekili..../4256

42 BAŞKAN - Buyurun Sayın Vehbi Zeki Serter. VEHBÎ ZEKÎ SERTER (Lefkoşa) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; günlerdir konuşulan Rum Yönetimi Başkanlığı seçimi, nihayet geçen Pazar günü Rum kesimlerinde yapıldı ve Rum Komünist AKEL Partisinin desteklediği aday olan Yorgo Vasiliu, geçerli oyların 'ünü alarak seçimi kazandı* I _ FADIL ÇAĞDA (Girne) (Yerinden) - Eksik söylediniz. VEHBÎ ZEKÎ SERTER (Devamla) - Bilindiği gibi Cumhurbaşkanımız Sayın Rauf Denktaş, Rum Başkanlık seçimlerinden önce verdiği demeçlerde, seçimi kazanacak olan Rum Yönetimi Başkanı ile koşulsuz olarak görüşmek için Ledra Palace'de bir araya gelmeleri için çağrıda bulunacağını söylemişti. Sayın Cumhurbaşkanımız bu sözünü tutmuş ve Pazar günkü seçimi kazanan Rum Yönetimi Başkanını yeni görevinden dolayı kutlarken onu Ledra Palace*de bir araya gelmek için çağrıda bulunmuştur. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; kamuoyu Cumhurbaşkanımızın bu olumlu jestini takdirle karşılarken, Vasiliu*nun cevabını beklemeye koyulmuştur. Fakat Vasiliu*nun vakit geçirmeden verdiği yanıt, herkesi şaşırtmış ve soğuk bir duş etkisi bırakmıştır. Vasiliu, BBC Radyosu ile yapmış olduğu mülikatmda muhabirin, "Rauf Denktaş ile görüşmeye hazır olup olmadığı" sorusunu şöyle cevaplamıştır: "Denktaş*ı Cumhurbaşkanlığı Sarayında görmekten memnun olurum ve kendisine çay, ya da kahve ikram edebilirim. Bilindiği gibi ben Kıbrıs Cumhuriyeti*nin Cumhurbaşkanlığı mevkiine seçildim. Sayın Denktaş*ı, Kıbrıs Türk Toplumunun Lideri olarak kabul etmeye hazırım."./4257

43 Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hemen burada söylemek isterim ki Sayın Vasiliu'nun Sayın Cumhurbaşkanımıza vermiş olduğu bu denli bir yanıt, cidden büyük bir talihsizliktir. Vasiliu'nun sadece Rum oyları ile seçilmiş bir başkan olduğu ve yalnız Rum Toplumunu temsil ettiğini burada açıkça bir kez daha belirtmek istiyorum, Kıbrıs Türkü, 1963 yılında Rumlar tarafından yıkılmış bulunan Kıbrıs Cumhuriyeti diye bir devleti tanımamakta ve tüm organlarını Rumların oluşturduğu böyle bir sözde devleti kabul etmemektedir. Bugün Güneyde yıkılmış bulunan Kıbrıs Cumhuriyeti yerine Rumların oluşturduğu bir Rum yönetimi vardır. Sayın Vasiliu, bu beyanatının hemen arkasından da ulusal konseyi toplayıp vatan kurtaracağını, Türk askerlerinin adadan çekilmediği ve tüm Rum göçmenlerinin evlerine dönmelerinin temin edilmediği sürece ^dada barış yapılamayacağını da açıklamıştır. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Türk Silahlı Kuvvetlerinin hangi şartlar altında Kıbrıs'a çıktığı herkesçe bilinmektedir. Türk Askeri 20 Temmuz 1974 sabahı Kıbrıs'a, Yunan Cuntası tarafından yıkılmak istenen Kıbrıs'ın Yunanistan'a ilhakını önlemek ve 150,000'i aşkın soydaşının, Girit misali yokedilmesini engellemek için ve beynelmilel antlaşmaların kendisine verdiği hukuki yetkiye dayanarak Garanti Antlaşması tahtinde çıkmıştır. Bugün Kıbrıs'ın bağımsızlığı kurtuldu ise bu kurtarma şerefi, tamamen Türk Silahlı Kuvvetlerine aittir. Yunan Cuntasını deviren ve Yunanistan'a demokrasiyi getiren, ayrıca Kıbrıs'ta Rumlar arasında başlayan iç savaşı durduran da yine Barış Harekfttı olmuştur, Türk Askeri bugün Kıbrıs'ta antlaşmaların kendisine verdiği hukuki yetkiye dayanarak meşru bir şekilde bulunmakta ve Adada barışı sağlamaktadır..,/4258

44 Diğer yandan, göçmenlerin yerine dönmeleri diye bir konu bulunmamaktadır. Bu konu, geçmişte yapılan ve uygulanan nüfus antlaşması ile halledilmiştir. 5 Ağustos 1975 tarih sayılı Birleşmiş Milletler Dökümanınm Bitinde sözkonusu antlaşma ile ilgili olarak aynen şöyle denilmektedir. "Şu anda Adanın Güneyinde bulunan Kıbrıs Türklerinin istedikleri takdirde düzenli bir program çerçevesinde ve Birleşmiş Milletler Barış Gücünün yardımlarıyla ve eşyalarıyla birlikte Kuzeye geçmelerine izin verilecektir." Bir başka maddede de şöyle denilmektedir. "Şu anda Kuzeyde bulunan ve hiçbir baskıya tabi tutulmadan kendi istekleri ile Güneye geçmek isteyen Rumlara izin verilecektir." Sözkonusu Antlaşmanın Birleşmiş Milletler denetim ve gözetimi altında uygulandığına dair bilgi ise Genel Sekreterin 13 Eylül 1975 tarih ve sayılı raporun Ek 2, 4'üncü paragrafında yer almaktadır. Dolayısıyla bu konu kapanmıştır. Kapanan bir konunun tekrar gündeme getirilmesi, barış anlayışı ile bağdaştırılabilir mi? Sayın Vasiliu ulusal konseyi toplayıp vatan kurtaracağını da söylemiştir. Bundan ne kastettiği de aşikârdır. 1974'ten önceki günlere dönmek için çaba sarfedeceğini söylüyor. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bugün samimi olarak barış anlayışı içinde bulunan halkımızın, 8dün veremeyeceği hususları, bir kez daha Yüce Meclis kürsüsünden Sayın Vasiliu'ya ve dünya kamuoyuna açıklamayı milli bir görev addetmekteyim. 1. Kıbrıs Türkü, Cumhurbaşkanı olarak Türk halkının oyları ile seçilmiş bulunan Sayın Rauf Danktaş'ı tanımakta ve kabul etmektedir. Sayın Vasiliu sadece Rum oyları ile seçilmiş Rum Yönetimi başkanıdır.../4259

45 Göçmenlerin yerine dönmesi diye bir konu yoktur. 3. Kesin antlaşmaya varılmadan Türk Askerinin Kıbrıs'tan çekilmesi sözkonusu edilemez. 4. Vadılacak muhtemel bir çözümde, Anavatan Türkiye'nin etkin garantisi olmalıdır. 5. Kıbrıs Türkünü 1974'ten önceki acıklı ve karanlık günlere kimse geri götüremez. Sayın Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi Kıbrıs Sorunu ancak coğrafi kesime ve siyasal eşitliğe dayalı iki kesimli federal bir çdzümle halledilebilir. Sayın Vasiliu, eğer hakikaten barış istiyorsa, bu gerçekleri görmeli ve ona göre hareket etmelidir. Davos görüşmelerinde Türk ve Yunan Başbakanları tarafından yaratılmış bulunan olumlu havanın hftla geçerli olduğuna inanmakta ve bu görüşmelerin olumlu sonuçlar vermesini içtenlikle arzulamaktayız..../4260

46 -ÎU260 - Fakat, hakikatlerin tahrif edilerek Kıbrıs Sorununun Rumlar tarafından, daha uzun bir süre askıda bırakılmasına tahammülümüzün olmadığını da ayrıca burada belirtmek isterim* Yeni seçilmiş bulunan Rum Yönetimi Başkanı Sayın Vasiliu*yu, aklıselime ve Cumhurbaşkanımız tarafından kendisine uzatılan dostluk elini sıkmaya davet ediyorum. Bu yapılmadığı takdirde, görevimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni kökleştirmek ve tanıtmak olacaktır. Bundan hiç kimsenin şüphesi ve kuşkusu olmasın. Rum-Yunan ikilisini Kıbrıs Sorunu ile ilgili olarak bir kez daha Yüce Meclis Kürsüsünden uyarıyor ve hakikatleri görerek ve de kabul ederek gerçek barışın elde edilmesine yardımcı olmaya davet ediyorum. Bu bizim... NACÎ T. USAR (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Davos; onlara da bize de bir hakikat getirecek efendim. VEHBÎ Z. SERTER (Devamla) - İnşallah. En büyük temennimizdir Sayın Naci Talât. Belirttim onu konuşmamda. X NACÎ T. USAR (Devamla) - Bize de. Yalnız onlara değil. VEHBÎ Z. SERTER (Devamla) - Bu bizim samimi dileğimizdir. Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim. BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Vehbi Zeki Serter. OZKER OZGUR (Lefkoşa) (Yerinden) - Olumsuz bir konuşma değil. BAŞKAN - Üçüncü gündem dışı konuşma istemi Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefkoşa Milletvekili Sayın Ozker Özgür*ün "Basına karşı açılan zem ve kadih davaları ile ilgili"dir. Lütfen okur musunuz?...../426i

47 KÂTİP - 25 Şubat 1988 KKTC Meelis Başkanlığı, Lefkoşa. Yarınki birleşimde basına karşı açılan zem ve kadih davaları hakkında gündem dışı konuşmak istiyorum. Gereği için başvurur, saygılarımı sunarım. Ozker Özgür CTP Lefkoşa Milletvekili. BAŞKAN - Buyurun Sayın Ozker Özgür. OZKER OZGtJR (Lefkoşa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhurbaşkanının açığı yoldan Yeni Doğuş Partisi destekli Ulusal Birlik Partisi Hükümeti de yürümektedir. TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) - Beni karıştırma. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Yenidüzen'e kesilen... Aytaç Bey. SALÎH USAR (Girne) (Yerinden) - Hamama giren terler OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Destekli diyoruz. Yenidüzenfe kesilen 200,000,000 luk tazminatı geçen gün Kıbrıs Postası*na kesilen 80,000,000*luk tazminat izlemiştir. AYTAÇ BEŞEŞLER (Devamla) - Ya ortak, ya destekli. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Yeni Doğuş Partisi destekli Denktaş-UBP İktidarının açtığı bir sürü zem ve kadih davası sırada beklemektedir..../4262

48 Muhalefet İktidar mensuplarına karşı açtığı tüm davaları geri çekmiş bulunmaktadır. Siyasal kişilerin hesaplaşma yerinin mahkemeler olmaması gerektiğini muhalefet çok açık biçimde belirtmiş bulunmaktadır. Muhalif basın, tüm gazetelerin uyması gereken kuralları birlikte saptamak üzere iktidarı ve iktidardan yana basını görüşmeye çağırmıştır. YDP destek&idenktaş-ubp İktidarının yanıtı* muhalif basın» karşı yeni davalar açmak olmuştur. AYTAÇ BEŞEŞLER (Devamla) - Koalisyon Hükümeti deyin kısaca* OZKER OZGfR (Devamla) - Denktaş*UBP İktidarı bu tutumu ile yargı organını bir baskı ve sindirme araeı olarak kullanmaya devam edeceğini resmen.ilân etmiş olmaktadır* tf, * İktidarın kendilerine verdiği rolü benimaeyeia sınıfsal kenum Ve siyasal geçmişleri belli yargıçlar da Cumhurbaşkanının şeref ve haysiyetinin iadesi için 200,000,000 lira. Başbakandın şeref ve haysiyetinin iadesi için de 50,000,000 lira tazminat biçmişlerdir. mam VEHBİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Lider değilmişler. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Bakanlarımızın şeref ve haysiyetlerinin kurtulması için 20,000,000 ile 10,000,000«luk tazminat miktarlarını yeterli bulmuşlardır. MEHÜfeT CİVA (Lefkoşa) (Yerinden) * Taşkent gene iyidir* Mehmet gürültüye gitti. 02KSR ÖZGÜR (Devamla) - Değerli milletvekilleri; zem ve; kadih davaları ve sonuçları giderek bu ülkede traji*komik bir eyuna dönüşmektedir. Durumu yakından izleyenler gülmek ve ağlamak arasında boealşmaktadırlar..../4263

49 Özellikle yabancıların koyduğu teşhis, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki rejimin, giderek bir dikta rejimine dönüşmekte olduğu yönündedir, lir yanda muhalefete en ağır hakaret ve küfürleri yağdıran bir iktidar basını, beri yanda iktidarın yetersizliklerini, yolsuzluk ve kaçakçılık olayları karşısındaki kayıtsızlığını dile getiren muhalif bir basına karşı açılan zem ve kadih davalarında kesilen yüz milyonlar. Yargıçlardan bile rüşvet istendiği halde Başbakanın ve bakanların kıllarını kıpırdatmadıkları bir ortamda zem ve kadih davalarında yüz milyonlarca liralık tazminatlarla muhalif basın iflasa sürüklenmektedir. Tanık yetersizliği gerekçesi ile yirmiye yakın kaçakçılık dosyası. ERGBN VEHBİ (Lefkoşa)(Yerinden) - Yirmi sekiz. OtKER OZGOR (Devamla) - Yargı organına bile ulaşamazken, zem ve kadih davaları geciktirilmeden sonuçlandırılmaktadır. Cumhurbaşkanının TRT muhabirine açıktan para verdiği, yani rüşvet verdiği saptanmışken ve rüşveti alan muhabirin görevine son verilirken, rüşvet veren kişi olarak Cumhurbaşkanı hakkında hiçbir işlem, hiçbir eleştiri yapılmamakta, fakat Yenidüzen ve Kıbrıs Postası'nm susturulması için uydurma davalar birbirini izlenebilmektedir. Devlet kasasını soyarak yurt dışına kaçanlarla, kaçakçılık olaylarına adı karıştığı için Güneye sişinan gümrük müdürleri ülkeye çağrılır, haklarında hiçbir işlem yapılmaz ve nerdeyse taltif edilirlerken Rauf Bey, Derviş Bey, Taşkent Bey ve Bayram Beye yöneltilen eleştiriler onurlarını incitti gerekçesi ile yüz milyonları almaya hak.../4264

50 kazanmakta, bunun adına hukuk düzeni denmektedir. Bu oynanmaya başlanan traji-komediyi ne kadar sürdürme niyetiniz olduğunu bilmiyoruz. Ancak fimdi traji-komik gibi görünen bu oyun giderek tam bir trajediye dönüşecektir. Bunu görmek için çok uzak görüşlü olmak gerekmez. Yargı organını muhalefete karşı bir baskı aracı olarak kullanma taktiği tehlikeli bir taktiktir. Bu yaklaşım ham yargı organını, hem demokrasiyi yıpratmaktadır. Sınıfsal konum ve siyasal geçmişleri belli yargıçlar mahkeme kararlarına yüz milyonları yazar ve kürsüden okurken siz iktidar mensupları birşeyler başardığınızı sanabilir ve sevinebilirsiniz. Ancak sınıfsal konumları ve siyasal geçmişleri bilinen yargıçların öngördükleri tazminatların ağırlığı muhalif basını yıkar gibi görünürken, aslında demokrasinin kendisi yıkılmaktadır. Yıkılmakta olan demokrasinin enkazı altında kalmaktan kurtulacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Yanılgınızın çok uzun sürmemesini dileriz. Ana Muhalefet Partisi, Cumhuriyetçi Türk Partisi girdiğiniz bu tehlikeli yoldan geri dsneceğinize inanmak ister. Tarihte, ağır baskı, tehdit ve tazminatlarla basının susturulabildiğine rastlanmamaktadır. Baskılar, tehditler, ağır tazminatlar bir süre için etkili olabilir..../4265

51 Baskıcı yönetimler bir süre basını ve halkı susturduklarını salabilirler ancak sustuğu sanılan halkın sürkeli olarak suskun kalmadığını akıldan çıkarmamak gerekiyor. Saygılar sunarım. BAŞKAN - Teşekkür ederim S a ym Ozker Özgür. Buyurun S a yın Başbakan 1.: BAŞBAKANA Dr*. DERVİŞ EROGLU - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Ozker Özgür'ün konuşmalararının son kısmını dinledim. Ancak daha önceki konuşması, başlangıçtaki konuşmasını da Grup Başkan Vekilimiz dinleyerek bana iletmiştir. Mahkemeler konuşunum devamlı olarak Meclis Kürsüsünden ele alınması ve bağımsız yargı organlarının yıpratılmaya çalışılması hakikatten üzücü bir olaydır. İsrarla bu Meclis kürsüsünden ve kendi yayın organlarından mahkemelerimiz, yargı organlarımızı yaj>ratmak için ne mümkünse yapmakta, mahkemelere karşı duyulan güveni sarsmak için ne mümkünse yapılmaktadır. ERGÜN VEHBİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Kaldı ise, güven kaldıysa. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - İşte, Sayın Ergün Vehbi'nin söylediği orttada. "Güveni kaldı ise". ERGÜN VEHBÎ (Devamla) - Çıkın halka sorun Sayın Eroglu. Size halkın söylediğini söylüyoruz. BAŞKAN - Lütfen dinleyelim efendim. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Sizin mahkemelere karşı saygınız yoksa, güveniniz yoksa, herkesin aynı düşünce içerisinde olacağını düşünmek de bence hatalıdır. Çünkü Sargı organlarına.../4266

52 herkesin itimadı vardır. Oyle olsa Yargıya müracaat edilmezdi ve eğer bir memlekette yargı olmazsaydı, adalet nasıl tecelli edecekti? Siz yayın organlarında çıkacaksınız bir kişiye diyeceksiniz ki rüşvet aldı, hırsızlık yaptı diyeceksiniz ve o kişinin size yine yanın organları ile hayır, ben hırsızlık yapmadım, r&şvet almadım diyecek, bekleyeceksiniz bu cevaba karşılık cevap vereceksiniz. Hayır Başbakan da hırsızdır, ^akanlar da hırsızdır. Değerli kardeşlerim gerçekleri gözardı edemezsiniz. Bir kişiyi suçlarken, suçladığınız kişiyi yargı organı önünde de suçlu olduğunu ispatlayacaksınız, Basındaki yazılarınızla da suçlu olduğunu ispatlayacaksınız. Ispatlayaa&yacagımız şeyi söyleyeceksiniz ve bir reaksiyon olmayacak. Her söylediğiniz kamuoyu gerçekmiş gibi kabullenecek, suçladığınız kişi suça hiç ses çıkarmadan kabul edecek ve bu memlekette baaın Özgürlüğü var diyeceksiniz. Basın özgürlüğü değerli kardeştorim,kişilerin şeref ve haysiyeti ile oynamak demek değildir. OZKER ÖZGÜR (Lefkoşa) (Yerinden) - İngiliz yasalarıyla yazarları mahkûm etmek da değildir. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Eğer bu memlekette mejrcu* yasalar ne ise^ o yasalara göre hareket edilir. Bizim yüriirlüktekolan yasalarımız bunlarsa, bu yasalara göre vatandaş gibi yazar, gazeteciler, milletvekilleri de uymak mecburiyetindedir. FERDÎ SABİT SOYER (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Birlik'in Yazı İşleri Müdürü uyar mı buna? Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Uymadığı için, Birlik'in Yazı İşleri Müdürü uymadığını zannettiğiniz için mahkemeye verdiniz. ERGÜN VEHBİ (fcefkoşa) (Yerinden) - Mahkeme Bakanınızı itham etti. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Verdiniz efendim. /4267

53 etti.. FERDÎ SABÎT SOYER (Devamla) - Mahkeme Bakanınızı itham ERGÜN VEHBÎ (Devamla) - Bakanınızı itham etti mahkeme hala B akan ama. BAŞKAN: - Dinleyelim efendim, dinleyelim lütfen. de. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Cumhuriyetçi Türk Partisi FERDÎ SABÎT SOYER (Devamla) - Yargıya saygınız var. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı da, Toplumcu Kurtuluş Partisi Genel Başkanı da ve ba.' ı milletvekilleri bu sözlerden ve yazılardan dolayı mahkemeye vermişlerdir 10 dava açılmıştır, bir kısmı şov yapılsın diye geri çekilmiştir, ama bir kısmı dün gazetesini siyah çıkaran bir g.azetoıin sahibi, Birlik Gazetesi. hakkındaki davasını sürdürmektedir. Birlik Gazetesi hakkında dava açıldığı zaman basın özgürlüğüne müdahale olmayacak ama bir başka gazete, -için dava açıldığı zaman o basın özgürlüğüne müdahale sanılacak. FERDÎ SABÎT SOYER (Devamla) - Memleketin en küfürbaz gazetesi Birlik Gazetesi'dir. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - 0 ayrı konu. ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) (Yerinden) - Güneş Gazetesi onu geçti. ERGUN VEHBÎ (Devamla) - öüneş geçti. Dr, DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - H a ngi gazetelerin küfürbaz olduğunu....,/4268

54 BAŞKAN - Dinleyelim efendim. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla)- Bu memlekett-e küfür edebiyatının kimlerin getirdiğini bu halk bilmektedir. FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - gayet iyi bilmekteyiz. OZKER OZGUR (Devamla) - Biliriz, biliriz. bilmektedir. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla)- Sayın Ozker Özgür de BAŞKAN - Dinleyelim efendim. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Naci Beye sözüm yok bugün, lâf atmayacağım. S a yın Ergün Vehbi de bilir çünkü kalem oynatır. OZKER OZGUR (Devamla) - Derviş Bey de bilir. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Ben de bilirim, gayet iyi biliyorum ve... FERDİ SABİT SOYER (Devamla)- Şimdi mahkeme Bakanınızı suçlu buldu, ne olacak bu iş? DİR. DERVİŞ EROSLU (Devamla) - V e geçen defaki konuşmalarımda belirttiğim gibi bu küfür edebiyatı sayesinde meşhur olan yazarları da anlatmıştım isim vermedin. FERDİ SABİT SOYER (Devamla) Yargıya saygılısınız....../4269

55 Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Ve bugün o yazarlardan eser kalmadığını da söylemiştim. Çünkü küfüre dayalı ka^em sallamak uzun ömürlü olamaz. FERDÎ SABÎT SOYER (Gazi Magusa) (Yerinden) - Şimdi avukatınız oldular, en küfürbaz adamları şimdi avukatınız yaptınız. OZKER OZGUR (Lefkoşa) (Yerinden) - Avukatlığınızı yapıyorlar şimdi. EŞBER SERAKINCI (Gazi Magusa) (Yerinden) - Değil.- BAŞKAN - Dinleyelim efendim, lütfen. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Şimdi Sayın Başkan... OZKER OZKER (Devamla) - Avukatlığınızı yapıyorlar. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Görevinizi hatırlatmak istemiyorum. Yalnız bu Meclise bir gelenek getirildi muhalefet partileri tarafından, kendileri konuşacak, dinleyeceksiniz, siz konuşacaksınız koro halinde söz atılacak. îşte demokrasinin güzel bir örneği değerli kardeşlerim. NACİ T. USAR (Gazi Magusa) (Yerinden) - Dinlediğimizin de örneğidir Sayıh Başbakan. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; lürfen karşılıklı konuşmayalım, dinleyelim efendim..../4270

56 Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Böyle bir dinle, cevabını ver. Kürsüden hitap ederken bir ağızdan birden laf çıkarılırsa zannederim orası kahvehane olur, meclis olmaz. SALİH USAR (Girne) (Yerinden) - Sizin dava niçin görülmemiştir Sayın Başbakan? aleyhinize açılan Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Görüşülecektir. SALÎH USAR (Devamla) - Niçin görülmemiştir? Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Görüşülecektir. SALİH USAR (Devamla) - Çok önceden açılmıştı ama. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Ben de 85'te açtım davayı. konuşmayalım. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; lütfen karşılıklı SALİH USAR (Devamla) - Çok önce açılmıştı. ^ Dr.,DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Ne zannederdiniz yani ben N&ei -.Talât'tan. sonra mı açtım? Ben de 85'te açtım davayı. Lefkoşa'da açtım. BAŞKAN - Konuşmayı dinleyelim. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Siz Mağusa'da açtınız, daha mahkeme sırası gelmedi. SALİH USAR (Devamla) - 86'da açıla*, 87*de açılan görüşüldü. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - '5'te açıldı bizim davalarımız da. ERGUN VEHBİ (Lefkoşa) (Yerinden ) - Bizimkiler.gayya kuyusuna atıldı.../427i

57 Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) -Gayya kuyusuna değil, işte Birlik Gazetesi aleyhine açılan dava üç hafta önce ya bir Cuma günü görüşülmeye başlanmıştır. FERDİ SABİT SOYER (Gazi M agusa) (Yerinden) - Beraat edersiniz efendim. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Mikroskop davası niye JörîlfOlmuyor Sayın Başbakan? görüşülsün. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Görüşülsün efendim, o da OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Niye görüşülmüyor? EŞBER SERAKINCI (Gazi Magusa) (Yerinden) - Ondan evvel büyülteç var. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - O da görüşülsün. 0 w mikroskop nereden geldi? Cumhuriyetçi Türk Partisi Magusa ilçe başkanından gelmiştir. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Niye görüşülmüyor? Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Görüşüldü. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Görüşülecek efendim. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Beraber seninle görüşülsün. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Görüşülsün tabiî. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Tamam görüşülsün. OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Niye görüşülmesin?.../4272

58 Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Seninle beraber görüşülecek ama. O şartla. ERGİN ABDULLAH (Gazi Magusa) (Yerinden) - Efendim, kimdir ilçe başkanı, onu söyleyin bize? OZKER ZGÜR (Devamla) - Nasıl bizimle beraber? ERGİN ABDULLAH (Devamla) - İlçe başkanı kimdir,efendim? Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Dr. Ramiz Gökçerdi o OZKER ÖZGÜR (Devamla) - Ben... BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; lütfen dinleyelim efendim Sayın Başbakanı. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Belediye Başkanı adayınızdı efendim. ERGİN ABDULLAH (Devamla) - Adını söyle o zaman. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Belediye başkanı adayınızdı. şeydir. ERGİN ABDULLAH (Devamla) - Belediye başkanı başka Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Sen o zaman daha meydanlarda yoktun. Sen daha o zaman meydanlarda yoktun, bilemen. ERGİN ABDULLAH (Devamla) - öyle zannet. Siz yoktunuz efendim. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Ama Cumhuriyetçi Türk Partisinin ne olduğunu ben bilirim. BAŞKAN - Lütfen karşılıklı konuşmayın..../4273

59 ERGÎN ABDULLAH (Devamla) - Biz politikadayken siz hastanede doktorluk yapıyordunuz Sayın Başbakan, BAŞKAN - Sayın Ergin Abdullah lütfen efendim, müdahale etmeyin efendim. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Bem doktorluk yapmakla iftahar ederim. ERGUN VEHBİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Başbakan çok sinirli efendim. Başbakan eger arzu ederse on dakika ara verilsin de sakinleşsin de ondan sonra... Dr. DERVÎŞ ER081BU (Devamla) - H a yır efendim, memnuniyetle söz atmalarınıza da cevap veririm ama bu Meclis çalışmaları bu şekilde değil. Gündem dışı konuşmalarda konuşmacı konuşur, diğerleri dinler, sorular ve yanıt verilecekse verilir. Ben ilk defa bu sene görüyorum bu geleneği, 87 yılında başladı ve devam ediyorsunuz. ERGUN VEHBİ (Devamla) - Eskiden diyalog vardı. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Ulusal Birlik Partisinden veya Yeni Doğuştan bir kişi çıktı mı... ERGUN VEHBÎ (Devamla) - Eskiden normal diyalog vardı onun kopardığınız için böyle yürüyor. EŞBER SERAKINCI (Gşzi Magusa) (Yerinden) - Daha çok cırmalayacaksınız. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - îşte konuşuyor. BAŞKAN - Lütfen sayın milletvekilleri. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Hükümet kanadından kim çıksa bu şekilde bir yaygara çıkarılıyor diyeceğiz artık müsaadenizle Sayın Başkan. Çünkü bu yaygara ölüyor artık..../4274

60 QZKER OZGUR (Devamla) - Yaygara değil efendim. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - E, yaygara oluyor. OZKER OZGUR (Devamla) - Sözlerinize dikkat edin lütfen. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Meclis çalışması yöntemlerinin dışına çıkıyoruz. OZKER OZGUR (Devamla) - Sözlerinize dikkat edin lütfen. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri... Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Dikkat ederim ve özellikle. OZKER OZGUR (Devamla) - Yaygara sözünü geri çekin. İÇİŞLERİ, KÖYlŞLERl VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) - Yaygaradır Sayın Ozker. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Özellikle seçtim çünkü on defadır Meclis kürsüsüne çıktığımda dinleme... FERDİ S. SOYER (Gazi Magusa) (Yerinden) - Şimdi bakanlar suçludur onu anlatın bize. Dr. DBBVlŞ EROGLU (Devamla) - Dinleme alışkanlığı ortadan kalktı, lütfen Sayın Başkan grubuna hakim ol diye bu kürsüden ikaz ettim ama bu ikazımıza rağmen ne zaman kürsüye çıksak aynı şekilde hep bir ağızdan müdahaleyi, söz atmayı görüyoruz. FADIL ÇAĞDA (Girne) (Yerinden) - Tahrik ediyorsunuz Sayın Başbakan. OZKER OZKER (Devamla) - Tahrik ediyorsunuz. FADIL ÇAĞDA (Devamla) - Bunu niye kabullenmiyorsunuz?.../4275

61 konuştunuz... Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Efendim siz çıktmir - BAŞKAN - Sayın milletvekilleri... Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Sayın Fadıl Çağda sizi biz dört saat dinledik bu kürsüde, dört saat dinledik ve laf atmadık. FADIL ÇAĞDA (Devamla) - Teşekkürler Sayın Başbakan. Biz de dinliyoruz. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Siz bizi beş dakikalık bir yanıt vermemizden... FADIL ÇAĞDA (Devamla) - Estağfurullah, biz de dinliyoruz efendim. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Hani nasıl dinliyorsunuz? dinliyoruz. FADIL ÇAĞDA (Devamla) - Dinliyoruz, can kulağıyla HÜSEYİN CURCIOGLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Sayın Başkan, müdahale edin lütfen. BAŞKAN - Evet efendim, lütfen dinleyelim efendim. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Efendim şunu özetle söylemek isterim, hakimlerimize hepimizin saygı duyması gerekmektedir. Bugün hakimlik görevini yapan kişilerin tarafsız görev yaptığına inanmaktayız. Görevlerini o anlayış içerisinde yerine getirmekte olduklarını kabul etmekteyiz. Eger siz mahkemede yargılanıp suçlu bulynmuşsanız ve o kararı hakim almak mecburiyetindeyse bu hakimin yansızlığını göstermez, bilakis adalet ilkelerine bağlı hareket ettiğini gösterir. Biz ne basını susturmak, ne bu memlekette baskı rejimini getirmek, ne de demokrasiyi yıkma düşüncesindeyiz. Bu memlekette kullanılan grev hakkı da Anayasaya girmiştir, bizlerin oylarıyla o Anayasa geçmiştir.../4276

62 Yine bizim Hükümet Programımızda da, başkanı bulunduğum partinin parti programında da grev hakkına saygı duyulması gereği Üzerinde durulmaktadır ve demokrasi üzerinde de hassasiyetle durmaktayız, titremekteyiz demokrasi üzerine ve demokrasiyi yılmak düşüncesinde olan:, hakkını mahkemede aramaya çalışanlara değil, memlekette kişilerin şerefi ve laysiyeti ile oynamak için basını kullananlardır. Basını sadece şeref ve haysiyetle oynamak için kullanmamanız gerekmektedir Sayın Özgür. Basını, halkı, vatandaşı aydınlatmak, hükümetin üzerinde tenkitleriniz varsa o tenkitlerinizi yapmak için kullanacaksınız ve bileceksiniz ki şeref ve haysiyet ile oynamaya çalıştığınız kişi en azından sizin kadar şerefli ve haysiyetlidir, şeref ve haysiyetine düşkündür. Saygılar sunarım. ERGÜN VEHBÎ (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Sayın Başkan. (Anlaşılmayan sözler) ERG0N VEHBÎ (Ddvamla) - Sataşma var efendim. Ergtta Vehbi kalem oynatıyor ve yalan yapıyor dedi Sayın Başbakan. TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden)- Sataşma yok efendim. ERDUN VEHBÎ (Devamla) - îzin verirseniz... BAŞBAKAN Dr. DERVİŞ EROGLU (Yerinden) - Benim üzerime de gittiniz... gideceğiz? ERGUN VEHBÎ (Devamla) - Madem sataşmadır niye Özerine EŞBER SERAKINCI (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Ne dedi? ERGUN VEHBÎ (Devamla) - Kalem oynatıyor dedi. ÎÇÎŞLERÎ, KOYÎŞLERÎ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) - Kalem oynatmak -kötü bir şey mi? EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Kalem oynatmak kötü bir

63 şey mi be JüLlâhsız? ERGUN VEHBÎ (Devamla) - Yalan söylüyor dedi. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Oyle bir şey demedi. efendim. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Yok Öyle bir şey demedik BAŞKAN - Yalan söylüyor diye bir kelime geçmedi. ERGUN VEHBÎ (Devamla) - Sayın Başkan sonra benim ismimne gerekçe ile geçti? Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Naci'nin ismi da geçti. ERGUN VEHBÎ (Devamla) - Benim ismimin Sayın Eroğlu'nun konuşmasında ne gerekçe ile geçti anlayamadım. geçti. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Lâf attın da onun içim Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Bilakis... ERGUN VEHBÎ (Devamla) - Ergün Vehbi kalem oynatıyor ve çamur atıyor. de verelim. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Çamur atanların ismini EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Sataşma yok. Sayın Ergün Vehbi kalem oynatıyor... BAŞKAN - Sayın milletvekilleri;....../4278

64 söyleyince. ERGÜN VEHBÎ (Devamla) - Çamur atmanın arkasından BAŞKAN - Sataşma değil Sayın Ergün Vehbi. ERGİN VEHBÎ (Devamla) - Sayın Başkan; kendisi bir siyasal ahlakla bağdaşmaz dedi 50, 000,000, tazmilıat istiyor küfür ettik diye kendisine, şimdi kendisi bir saat yalan yayından bahsetti ve bizim ismimizi de geçittirdi. cevap EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Biz Sayın Ozker Özgüre verdik. KEMAL EMÎRZADE (Lefkoşa) (Yerinden) - Onlar haklı. BAŞKAN - Sayın Ergün V e hbi bu hususta bir gündem dışı konuşma hazırlarsınız gelecek birleşimde söz veririm ben size. ERGÜN VEHBÎ (Devamla) - Bu bizim tüzüksel hakkımızdır. BAŞKAN - Tamam. ERGÜN VEHBÎ (Devamla) - Sayın B aş"bakan eğer hakaret anlamında kullanmadıysa. diyor. BAŞKAN - Kullanmamış, öyle bir şey yok efendimi ERGÜN VEHBÎ (Devamla) - Beyan etsin o zaman gündem dışı konuşmayalım ama... Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Ben Ergün Vehbi'ye hakaret etmedim. BAŞKAN - S a ym Ergün Vehbi... ERGÜN VEHBÎ (Devamla) - Hakaret edecek sonra... yok. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Yok yahu öyle birşey

65 - 4279; '«i bir şey... BAŞKAN - Sayın Ergün Vehbi, Sayın Başbakan öyle Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Sayın Ergün Vehbi ben size lıakaret etmedim ki. ERGUN VEHBÎ (Devamla) - Bir saat yalan yayından bahssettikten sonra o da kalem oynatıyor derseniz o anlamı çıkar. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Yani kalem oynatır, yazarsınız demek ister size. ERGUN VEHBÎ (Devamla) - Yani iyi niyetle kalem oynatır onu demek istedi? EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Evet. (Anlaşılmayan Sözler) ERGUN VEHBÎ (Devamla) -...îyiniyetle o zaman kabul. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - îyiniyetle söyledi. Ulusal Birlik Partisi daima iyintyetlidir zaten. ERDAL SBBEÇ (Lefkoşa) (Yerinden) Sayın Başkan; usul hakkında söz istiyorum. BAŞKAN - Buyurun Sayın Erdal Süreç. buldu EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Kim ne bulduysa iyiniyetinden bu güne kadar. FERDÎ SABÎT SOYER (Gazi Mağusa) (Yerinden) - okuyucu buldun, yazılarını beyenirler. îyi bir TAŞKENT ATASAYAN (Düvamla) - Erdal'a ne oldu? BAŞKAN - Usul hakkında..../4280

66 ERDAL SÜREÇ (Lefkoşa) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; ( Anlaşılmayan Sözler) BAŞKAN - Dinleyelim efendim lütfen. ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Gündem dışı konuşmanın amacı, güncel konuları Meclis kürsüsüne getirip duyurmaktır. Ancak görüyoruz ki ülkede... Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Bana cevap veremezsiniz. ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Hayır sizinle ilgili değil Sayın Başbakan. Sizinle ilgili değildir, ben usul hakkında. konuşuyor. BAŞKAN - Dinleyelim efendim lütfen usul hakkında ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Sizinle ilgili değildir ben usul hakkında, başka konuda. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - H ayır yani bir milletvekili konuşacak, Başbakan cevap verecek, usul hakkında... OZKER OZGUR (Lefkoşa) (Yerinden) - Dinilelim efendim konuşmacıyı. Başbakan. ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Bu gündemle ilgilidir Sayın.Sizinle ilgili değildir söyleyeceğim. efendim. BAŞKAN - Dinleyelim efendim,sayın Başbakan dinleyelim tamam. ERGÜN VEHBÎ (Devamla) - Bak konuşturmayacak şimdi, BAŞKAN - Sayın milletvekilleri dinleyelim efendim. /4281

67 için. Dr. DERVÎŞ EROGLU (Devamla) - Erdala hiç lâf atmadığım AYTAÇ BEŞEŞLER (Devamla) - Severiz çünkü onu. ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Aslında ülkemizde o kadar çok güncel olay vardır ki bunları önemli oranda getirsek sanırım Meclisin bütün gününü de alırız. Ancak görüyorum ki bu gündem dışı konuşma istemi muhalefet tarafından iyiniyetle kullanılmaktadır ve iki, üç hatta dört kişi konuşma isteminde bulunmaktadır. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Uuu... çok uyar. ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Buna rağiken Başkanlık Divanının bu konuda gereken duyarlılığı göstermediğini görmekteyiz. Ben kişi olarak,toplumcu Kurtuluş Partisi temsilcisi olarak bu ülkede özellikle son onbeş gündenberidir bir elektirik zammı sorunu olduğunu, faturaların insanların geçimini aşan boyutlarda kişilere gittiğini ve herkesin huzursuzluk ve rahatsizlik içerisinde olduğunu şahsen saptadım. Bunu Mecliste gündem dışı bir konuşma ile Meclise getirmek isteminde bulundum ve bu istemimi Meclis Başkanlığına sunduğum gün Mecliste kimse gündem dışı konuşma isteminde bulunmamıştı. Ama şimdi görüyorum ki Sayın Başkan hem kısıtlamıştır üç kişi ile, dört kişi olmasına rağmen sanki bir kişi daha konuşursa çok daha uzun süre alacakmış gibi,../4282

68 4282 İıeıjh kısıtlamada bulunmuştur, hem de beni neye dayanarak bu konuyu ertelediğini anlayamadığım bir gerekçeyle gündemin dışına çıkarmıştır. TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) - Sen şimdi»gündem dışı konuşma yapmadın yani değil mi? ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Ben kesinlikle... FÖIDI SABÎT SOYER (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Usul hakkındadır. ERDAL SÜREÇ (Devamla) - Kesinlikle bu elektrik zammı konusunun bu Meclisin gündemine gireceğini, tartışılması ve tartışılması gerektiğini bir kez daha vurguluyorum ve Sayın Başkan'a da takdir hakkını kullanırken bundan sonra daha sağlıklı davranmasını istiyorum. Teşekkür ederim EŞBER SERAKINCI (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Başkanlığın takdiridir elektrik konusunun gündeme... BAŞKAN - Sayın... Sayın milletvekilleri;... Teşekkür ederim Sayın Erdal Süreç. ERDAL SÜREÇ (Lefkoşa) (Yerinden) - Sen kısıtlarsan ben de böyle yaparım. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; bir açıklamada bulunmak isterim. Sayın Erdal Süreç usul hakkında söz almıştır. Kendisine teşekkür ederim. Hakikatten bugünkü gündem dışı konuşmalar listesinde kendisi birinci sıradaydı, müracaatı birinci sıradaydı. Dört gündem dışı konuşma istemi vardı. Bu gündem dışı./4283

69 konuşma istemlerinin üçüne Başkanın, Başkanlık Divanının değil, Başkanın söz verme yetkisi vardır ve bu üçünün içerisinde güncel olanları kendisi seçmiştir, Sayın Başkanımız Hakkı Atun seçmiştir ve sıraya koymuştur ve hakikatten Erdal Süreç Beyin dördüncü konuşma istemi, birinci olmasına rağmen sona kalmıştır. Ancak dördüncü konuşma isteminin Genel Kurulun oylarıyla olması gerektiğinden ve oylama neticesi de dördüncü konuşma istemine yer verilmediğinden bu nedenle konuşma istemi dışta kalmıştır. KATIP - Oylanmadı Sayın Başkan. BAŞKAN - Yoksa güncelliği açısından dördü de günceldir. Ancak sıra açısından birinci olmasına rağmen dörüncü sıraya düşmüştür. Bu Başkanın yetkisidir. BAŞBAKAN Dr. DERVİŞ EROGLU (Yerinden) - Sayın Başkan. BAŞKAN - Bu nedenle olmuştur. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Sayın Başkan, İçtüzük oybirliğiyle geçmiştir, oybirliğiyle geçmiştir İçtüzük ve içtüzüğe göre üç gündem dışı konuşma olabilir maddesi girmiştir. BAŞKAN - Evet, o kesindir, içtüzüğümüz yetki de vermiştir zaten,sayın Başkan bu yetkiyi... OZKER ÖZGÜR (Lefkoşa) (Yerinden) - Oylayalım dördüncü de konuşsun efendim. BAŞKAN - Oylanmıştır efendim, oylanmıştır efendim. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Birinci sıra diye bir şey yoktur, Başkan yanlış söyledi. İçtüzüğe göre birinci sıra mı var? BAŞKAN - Sayın milletvekilleri;..../4284

70 Dr, DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Başkan takdirini kullanmıştır, üç konuşmaya söz veriyorum dedi. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Konuşmaların... BAŞKAN - Dördüncü oylanmamışsa oylayabilirim? SESLER - Oylayın efendim. KATİP - Sayın Başkan oylanmamıştır. BAŞKAN - Oylama yapılmadı mı? KATİP - Oylama yapılmadı. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Oylayamazsınız efendim. OZKER OZGUR (Devamla) - Oylanmadı nasıl? BAŞKAN - Yapılmadıysa... İÇİŞLERİ, KOYİŞLERÎ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) - Oylama yapacaksanız usul hakkında. BAŞKAN - Yapılmadıysa oylama yapmam lazım. Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Yapamazsınız efendim, Meclis Başkanı takdir hakkını kullandı, ve üç konuşmacıya söz verdi, ERGUN VEHBİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Usulsüzlük mü var, ne var Sayın Başkan? BAŞKAN - Üçten dışına da oylama hakkı vardır efendim, TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Usul hakkında Sayın Başkan.../4285

71 BAŞKAN - Buyurun Sayın Taşkent Atasayan. Oylanmadıysa yapmam lazım. İÇİŞLERİ, KOYİŞLERÎ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN - Sayın ^aşkan, muhterem milletvekilleri;... Dr. DERVİŞ EROGLU (Devamla) - Hakkınız yoktur efendim, Meclis Başkanı takdirini kullanmıştır. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - İçtüzüğümüze göre Meclis Başkanı gelmiş kürsüde yerini almış, yoklama yapıp nisabı tespit etmiş ve ondan sonra oturumu açmıştır. Meclis B aşkanı İçtüzüğün kendisine verdiği yetkiyi kullanarak bugün üç gündem dışı konuşmaya söz vereceğim dedi ve arkadaşlara söz verdi, konuşmalarını yaptılar. Arada Meclis Başkanı herhangi bir nedenle yerini yardımcısına bıraktı. Şimdi Sayın Başkan oylama yapacağım diyor. Bu usulsüzlüktür. şimdi. OZKER OZGUR (Lefkoşa) (Yerinden) - Nasıl yetki ondadır Dr. DERVİŞ ERDGLU (Devamla) - Değil efendim. EŞBER SERAKINCI (Gazi Magusa) (Yerinden) - Olmaz efendim. İÇİŞLERİ, KOYİŞLERÎ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) - E, bir yetki böyle* bir yetki böyle, nasıl olur Ozker Hoca? Olamaz öyle şey. En azından Meclis Başkanına hakarettir bu efendim. BAŞKAN - Buyurun Sayın Naci Talât. NACİ T. USAR (Gazi Magusa) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bir İçtüzük tartışması oluyor bu durumda Sayın Taşkent Atasayan 1 ın söyledikleri üzerine. Şimdi efendim 62 f nci maddeyi hep beraber ve usul hal içinde okuyalım isterseniz, sinirlenmeden, celallenmeden, heyecana kapılmadan, usul hal içinde 62'nci maddeyi okuyalım. (l)'inci fıkra diyor ki; "Cumhuriyet Meclisi Genel Kuruluna duyurulması gerekli görülen güncel ve ivedi durumlarda onbeşer dakikayı aşmamak üzere Başkanın takdiri ile en çok üç milletvekiline gündem dışı söz verilebilir.../4286

72 YÜKSEL TUÖCAROGLU (Lefkoşa) (Yerinden) - En çok. NACİ T. USAR (Devamla) - "Hükümet bu konuşmalara yanıt verebilir. Konuşmacı sayısının artması ve konuşma süresinin uzatılması için Meclis Başkanı gerskli durumlarda Genel Kurul onayına başvurabilir." Şimdi efendim bu madde açıktır. Kürsüde oturan arkadaşımız Sayın Sait Güven Meclis ^aşkanıdır ve eger Sayın Sait Güven bu anda gerekli görürse üçüncü konuşmacıdan sonra konuşmacı sayısının artırılmasını Genel Kurula başvurup» oylama yaptırtabilir. OZKER ÖZGÜR (Lefkoşa) (Yerinden) - Bravo.. NACİ T. USAR (Devamla) - Bu, şu anda Sait Güven Bey kardeşimizin yetkisi dahilinde olan bir husustur ve konuşmacı sayısının üçü aştığı bütünvhallerde de kürsüde ister Hakkı Bey bulunsun, ister Sait B ey bulunsun eger yanlış hatırlıyorsa lütfen düzeltiniz, üçüncü konuşmacıdan sonra dört, beş ve altıncı konuşmalara söz verip vermeyeceği hususu hep Genel Kurula sorulur ve oylama yapılmıştır. bitmiştir. TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) - işlem NAÇÎ T. USAR (Devamla) - Hepsinde oylama yapılmıştır. Bize göre işlem... AYTAÇ BEŞEŞLER (Devamla) - Geriye dönülemez. NACÎ T. USAR (Devamla) - Bize göre işlem tamamlanmamı tır# SALÎH USAR (Girne) (Yerinden) - Yok efendim, her zaman için üçüncü konuşmacıdan sonra oylanır. NACÎ T. USAR (Devamla) - Hakkı Bey çtnkü ilk gündemi dışı konuşmaya söz verirken»üçten fazla olanların 'V'"-./4287

73 konuşup konuşmayacağı konusunu oylama ile tesbit etmemiştir, İÇİŞLERİ, KOYİŞLERİ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) - Şu anda Hakkı Bey burdadır. NACÎ T. USAR (Devamla) - Oylama ile tesbit edilmemiştir. H akkı Bey de kürsüde olsaydı aynı itirazları yapacaktık efendim, yapacaktık. TAŞKENT ATASAYAIf (Devamla) - Baştan niye yapmadın Naci, onu söyle, baştan niye yapmadın? NACÎ T. USAR (Devamla) - Dolayısıyle şu anda Meclis Başkanı kürsüde bulunan Sayın Milletvekili 62'inci maddenin (l)'inci fıkrasının son cümlesine dayanarak»tekrar pekala Genel Kurula oylama ile başvurarak konuşmacı sayısını artırıîhp artırılmamasına karar verdirtemlir. ERGUN VEHBÎ (Lefkoşa) (Yerinden) - Konuşmacı itiraz ederse oylamaya sunar. NACÎ T. USAR (Devamla) - Konuşmacının isra*». vardır. (Anlaşılmayan Sözler) AYTAÇ BEŞEŞLER (Devamla) - Sen de inanmıyorsun bu işe. ERGUN VEHBÎ (Devamla) - İsrarı ediyor. sözler) ALPAY DURDURAN (Lealkoşa) ( Y erinden) - (Anlaşılmayan../4288

74 NACİ T. USAR (Devamla) - Ama tabii işinize geldiği şekilde İçtüzüğü yorumlarsınız. Bu memlekette adettir, aatılfe Anayasalar, yasalar her şey işinize geldiği gibi yorumlanıyor. EŞBER SERAKINCI (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Sayın Başkan söz istiyorum, usul hakkında. BAŞKAN - Sayın Naci Talât teşekkür ederim. Usul hakkında buyurun Sayın Eşber Serakıncı size de söz vereyim. ALPAY DURDURAN (Yerinden) (Anlaşılmayan sözler) (A n laşılmayan Sözler) FERDİ SABİT SOYER (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Mutlaka bak göresin sen öyle diyecek. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; arkadaşım bu Tüzüğün yapılmasına birlikte t* emeğimiz geçen bir arkadaşım olmakla birlikte kendisi hukukctf alıp da maddeleri böyle»ündürüp,kısaltma eksersizini bu kürsüden yapmaya çalıştı. Şimdi arkadaşlar; madde açık, maddeyi tekrar okumayargerek yok, arkadaşım söyledi. Bir kere Başkanlığa verilmiş bir takdir hakkı vardır. Başkan bu takdir hakkınn kullanmıştır ve demiştir kfi. bugünkü oturuma geldiğinde; dört konuşmacı var, üçüne konuşma hakkı veriyorum.../4289

75 FERDÎ SABİT SOYER (Devamla) - Oyle demedi efendim. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Demiştir efendim tutanaklara "bakılsın. FADIL ÇAĞDA (Devamla) - Oyle demedi efendim. anda.. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - îster iktidar kanadında o HASAN SARICA (Lefkoşa) (Yerinden) - Getirin tutanakları inceleyelim. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - îster muhalefet kanadından herhangi bir itiraz vaki olmuş değildir, denmemiştir itirazımız vardır bu dördüncüsü de oylamaya konsun. Kaldı ki maddedin alt tarafına geldiğimizde,bunlar zamanında bilinerek yazılan şeylerdir. Başkanın gerekli görmesi halirade burada oturan adama da bu Başkanın da belli yetkileri olması lâzımdır. Gerekli görmesi halinde oylamaya sun^r, gerekli görmezse sunmaz. Halbuki Naci Arkadaşım şunu getirmiştir buraya, siz üçten sonra bunu w gündem dışı konuşmaları devam ettiği son ana kadar bunu getirirsiniz.../4290

76 Peki her gündem dışı konuşmasında son anda itiraz vaki olsa ki bu yapılabilir ve çok tevekkeli bir konudur buç özellikle Başkanlığı ikaz ediyorum. NACÎ T. USAR (Gazi Magusa) (Yerinden) - KKTC'yi... EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Eğer burda tersi bir karar verilecek olursa,hiç bir zaman gündem dışı konuşmalar üçle sınırlandırılamaz oylanmadan ve Başkanlık bu yetkisini de kullanmamış olur. ERDAL SÜREÇ (Lefkoşa) (Yerinden) - Tamam olur, vazgeçtik konuşmadan. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Niçin gerçekleri size söyleyince vazgeçersiniz konuşmaktan? Gerçekleri söylüyoruz kardeşim, gerçek budur saptırmayalım. Başkanlık gerekli görmemiştir. NACÎ T. USAR (Devamla) - Genel Kurul karar verir efendim. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Gerekli görmemiştir, o yetkisini kullanmıştır. Neden zamanında itiraz edilmedi? Ki itiraz hakkı da yoktur. FADIL ÇAĞDA (Girne) (Yerinden) - Konuşmacı itiraz ediyor konuşsun diye. Oylanacaktır bu. OZKER OZGUR (Lefkoşa) (Yerinden) - Oyle bir şey söylemedi Başkan. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Esası budur Naci kardeşim bunu bir..../4291

77 NACİ T. USAR (Devamla) - Yani Naci arkadaşın söylediği tamamdır* EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Muhalefet genel sekreteri olarak bu şekilde çekip sündürmek istemiştir ama bu lastik kopar burda. Çünkü madde gayet şeydir... FADIL ÇAĞDA (Devamla) - Koparsa... EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Açık ve Emin arkadaşımın kulakları çınlasın, seçiktir. Sağolun. BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Eşber Serakıncı. HASAN SARICA (Lefkoşa) (Yerinden) - Muhalefeti dinlemeye dinlemeye lastiği çoktan kopardınız. değil mi? BAŞKAN - Buyurun Sayın Alpay Durduran, usul hakkında ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) (Yerinden) - gvet. BAŞKAN - Buyurun Sayın Alpay Durduran. NACİ T. USAR (Devamla) - İki tane Meclis Başkanı arasında bile ayırım güdersiniz, ne adamlarsınız vallahi billahi? EŞBER SERAKINCI (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Hayır getirdiğim... NACİ T. USAR (Devamla) - Pes vallahi. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Oyle olduktan sonra şimdi gelsin Genel Başkan, Meclis Başkanı gelsin, o da değiştirsin. Ne yani tahtaravalli mi oynamaya geldik? ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) -Sayın Başkan..../4292

78 NACl T. USAR (Devamla) - Pes vallahi. ERGUN VEHBÎ (Lefkoşa) (Yerinden) - Konuşmacı itiraz ederse oylanacak. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri;... EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Olmaz öyle şey. Kuruldur. ERGUN VEHBÎ (Devamla) - Kararı alacak olan Genel EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Genel Kuruldur ama madden açıktır. Oyle olsa İçtüzüğe ne gerek var. OZKER OZGUR (Lefkoşa) (Yerinden) - Geüel Kurul... BAŞKAN - Dinleyelim efendim lütfen. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Her geldiğimizde burda istediğimiz kararı alalım yürüyelim. BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım dinleyelim. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri;... OZKER OZGUR (Devamla) - Hem demokrasi dersiniz... EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Ama demokraside disiplinsizlik yok demek değil ya. OZKER OZGUR (Devamla) - Genel Kurul.. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Demokrasinin bir esasında belli kalıplara ve disipline uymak demektir. Yani o demokrasiyi de yozlaştırmayalım biz. Demokrasi adına da isteğe...../4293

79 4293 FADIL ÇAĞDA (Girne) (Yerinden) - Demagoji yapıyorsunuz. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Efendim, demagoji yapmıyoruz. konuşmacıyı. ERGÜN VEHBÎ (Devamla) - Sayın Başkan konuşturmuyorlar BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; lütfen konuşmacıyı dinleyelim. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Bizim konuşmacıya bir lafımız yok. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Bizim demokrasi bu kadar hassas ve narinse ve burdaki inancı hukuki bir ayırımdan dolayı yaralanacaksa yandık demektir zaten. 62'nci maddenin (l)'inci fıkrası gündem dışı konuşmaların önemli bir bölümünü halletmektedir. Orda diyor ki; süre şu kadar vesaire, Başkanın takdiriyle en çok üç milletvekiline gündem dışı söz verilebilir. Yani Meclisimizin Başkanı her kimse bu iradeyi uygulayacak olan, kendi takdirine göre üç milletvekiline gündem dışı söz verebilir. Kime? Uç milletvekiline. Dolayısıyle bu doğrudan doğruya milletvekilleriyle ilgili bir konudur. Kimdir mesela? Sayın Erdal Süreç'tir. Sayın Erdal Süreç'e söz verilir mi verilemez mi takdirine göre? Sayın Erdal Süreç biliyor mu kendisine söz verilip verilmediğini? Bilmiyor. Bugünkü gündemin başında Sayın Başkan üç kişiye söz vereceğim demiştir. Takdir hakkını kullanmıştır. Daha fazlası Genel Kurulun yetkisindedir. Genel Kurul karar verirse daha fazla konuşulabilir. Eğer itiraz vaki olursa, ben konuşmak isterim derse milletvekili, Genel Kurulun onayına başvurulabilir. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Bravo, gerekli durumlarda../4294

80 ALPAY DURDURAN (Devamla) - Kim gerekli görecek? EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Başkanlık. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Soru işareti. Başkanlık. Sayın Başkan da turda oturmaktadır. Sayın Başkan diyor ki ben gerekli gördüm, İferiel Kurulun onayına başvuracağım. Çünkü gündem dışı konuşma talebi üçü... EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Kararı veren kendisi değil ALPAY DURDURAN (Devamla} - Uçü aşmıştır. veren. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Kendisi değildir kararı ALPAY DURDURAN (Devamla) - Şimdi mademki talep kişiyle ilgilidir. Demek ki Sayın Erdal Süreç Meclis kürsüsünden dendiğinde üç kişiden fazlasına söz vermeyeceğim dendiğinde kendisine söz verilip verilmediğini bilmek durumundaydı. Ama kimse bilmiyordu. Çünkü yalnız bir sayı söylendi. Yani gündem dışı konuşma istemi doğrudan doğruya milletvekiliyle ilgiliys o anda bu konuda karar verilmiş değildir. Eğer üç kişiden fazla konuşmacıya dair takdir hakkı kullanılmış ve konu kapan mışsaydı ve o anda itiraz var mıdır, yok mudur diye bakılacaksaydı, üç kişinin de isminin burdan okunması da gerekirdi. Çünkü gündem dışı konuşma istemi tamamen şahsi bir meseledir../4295

81 Şahsi olduğuna göre benim isteğimin karşılanıp karşılanmadığını benim bilmem gerekir ki ttiraz edeyim» Bu noktada bir eksiklik olduğu için ondan sonra Sayın Başkan bu takdir hakkının kendisinden soruşturulduğuna karar verdi ve dedi ki benim yetkimdir Genel Kurula başvuracağım. Bu gayet doğaldır. Dolayısıyla şu anda başkanlık yapmakta olan Sayın Başkan Vekilimiz tamamen İçtüzüğe uygun bir karar vermiştir ve Genel Kurulun onayına başvuracaktır. Bu ne teamülleri değiştirir, ne de İçtüzüğü zedeler. Doğrudan doğruya şu andaki görevli Sayın Başkanın taktirine giren bir konudur, Genel Kurula başvurmak istemiştir, hakkı vardır. Yani ben o gerekli durumlarda sözünün üzerinde yorum bile yapmadan bu sonuca varıyorum çünkü. Gündem dışı... EŞBER SERAKINCI (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Hayır, şu anda değişse ne olacak? ALPAY DURDURAN (Devamla) - 0 zaman konuşmacı şu durumla karşı karşıya bırakılmış olacaktır. Yani siz üç rakamıyla kendi kendinizi bağlayamazsınız. Çünkü istem milletvekilleriyle ilgili bir konudur, EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Biz bağlamadık.. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Ben bakacağım o zaman talep ettim, gündem dışı konuşma hakkım vardı... EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Bağlayan biz değiliz oğlum, Başkanlık bağladı kendini, ALPAY DURDURAN (Devamla) - Bir saniye efendim. Benim hakkım vardı gündem dışı konuşma hakkım vardır, ama üç defadan fazla konuşma olacağı için henim hakkım ya Başkanın taktirine göre ortadan kalkacak, veyahut da Genel Kurulun taktirine gidecektir. İki şıkla karşı karşıyayım ben. Bunun için müracaat ettim. Şu anda Meclis Başkanlığı yapmakta olan kişi dedi ki Genel Kurulun takdirine havale../4296

82 4296 ediyorum. Bu anda değişir de başka bir başkan gelirse kürsüye, ondan sonra bunu uygulamak mecburiyetindedir, aksi halde bir önceki başkanın kararını ortadan kaldırmak durumunda kalması gerekir. Buna herhangi bir gerekçe var mıdır? Herhangi bir neden var mıdır? Hiçbir neden yoktur ve zaten Genel gurulun onayına havale edilmiş olan bir husus içtüzüğe ters değilse bunun üzerinde bu kadar konuşmanın da gereği kalmaz. Burda yapılan hata şurdadır. Değerlendirmelerde yapılan hata. Gündem dışı konuşma istemi tamamen şahsidir, milletvekiline aittir. Bunun akıbetinin ne olduğunun belirdiği anda kişi itiraz edecektir. Doğal olan budur. Sayın Hakkı Atun'un başkanlık yaptığı sırada Sayın Erdal Süreç de bilseydi ki konuşamayacak o anda itiraz edebilirdi. Ama bilmediği için itiraz edemedi. Ne zaman durum ortaya çıktı, o zaman itirazını yaptı. Bu gayet doğaldir. Dolayısıyle iki başkanın kararı arasında bir çelişki olduğunu söylemenin de olanağı yoktur. Belki Sayın Hakkı Atun olsaydı kürsüde, belki Sayın Hakkı Atun da Genel Kurula sorayım o zaman diyecekti. Ben takdir hakkımı kullandım ama madem ki ısrar ediyor talep sahibi, Genel Kurulun takdirine sunuyorum diyebilirdi. Diyebilirdi. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Gelsin cevap versin o zaman. Burdan cevap versin. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Diyemez efendim artık. Burda madem ki Başkan vardır başka birşey söyleyemez. BAŞKAN - Sayın Alpay Durduran teşekkür ederim. Sayın milletvekilleri; bugünkü birleşimi ben açmış olsaydım Başkan olarak her zaman yaptığım gibi eğer üçten fazla gündem dışı konuşma istemi varsaydı ben dördüncünün veyahut da beşincinin konuşma istemini Genel Kurula sunacaktım. Yani oylamaya gidecektim. Ancak bugünkü toplantıyı Sayın Meclis Başkanımız Hakkı Atun Bey açmıştır ve kürsüyü değişirken bana şunu demiştir. Üç gündem dışı konuşma./4297

83 istemine söz vereceksiniz. İşaretledim. Birincisi Erdal Süreç Beyindir ama o kadar acil değildir, diğerlerine söz verdim dedi. Onun için Erdal Beyi dışladık. Ancak ben kürsüdeyken bu her zamanki gibi oylandığını ve Erdal Beyin birinci konuşma hakkı olmasına rağmen dışta kaldığını tahmin ettim. Erdal Beyin itirazı olunca araştırdım ve oylama yapılmadığını öğrendim. Onun için ben Genel Kurula bunu sunmaya gittim. Yoksa Başkanımızın takdir hakkını ben yermiyorum butfda. Eğer kendileri hurdadırlar, isterlerse değişirler ve takdir haklarını kullanabilirler. Benim görüşüm budur. EŞBER SERAKINCI (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Sayın Başkan; usul halkrnda... BAŞKAN - Onun için ben usul hakkında artık... efendim. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - iki cümlelik söz istiyorum BAŞKAN - Ben Genel Kurula gidiyorum efendim burda. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - İki cümle söyleyeceğim, îki cümle, fazla değil. BAŞKAN - Buyurun. NACl T. USAR (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Kaç defa usul hakkında söz alacaksın Eşber Bey? EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Hakkım var efendim. Sınırlama yok. Burda birşey söyleyeceğiz. Güzel birşeydir. Bırakın tartışılsın. Tartışılsın../4298

84 4298 Biz:belli şeyleri yerli yerine oturtmaya çalışıyoruz. Şimdi Sayın Durduran arkadaşım bir izahatta bulundu. Bunların da açıklığa kavuşmasında fayda var bu Genel Kurulda. Diyor ki; arkadaşım bilmiyordu. Bildiği anda itiraz hakkını kullandı. Benim şimdi Genel Başkan, ben diyorum ki takdir hakkımı kuddsmj/erum, Genel Kurula gidiyorum. Ben soruyorum Başkanlığa. Şayet bunu oylanış olsaydı ve üçle sınırlandırmış bulunsaydı... gidemezdi. ERGÜN VEHBÎ (Lefkoşa) (Yerinden) - Evet, o zaman EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Pir dakika. gidemezdi. NACÎ T. USAR (Gazi Mağusa) (Yerinden) - 0 zaman BAŞKAN - Dinleyelim efendim, lütfen dinleyelim. EŞBER SERAKINCI (Devamla)» Bir dakika. Sınırlandırmış olsaydı ve Erdal arkadaşım yine bunun bilincinde son isim okunduğu zaman dsaydı, o zaman bu arkadaşımın itirazı konusunda ne yapacaktı Başkanlık? NACÎ T. USAR (Devamla) - Genel Kurul kararı vardır. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Aynıdır. NACÎ T. USAR (Devamla) - Yok Eşber yo%. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Genel Kurul kararı üç dedi, Başkanlık yetkisini kullandı üç dedi, hiç farkı yoktur. NACÎ T. USAR (Devamla) - Yok kardeşim yok. EŞBER SERAKINCI (Devamla) -Hiç farkı yoktur../4299

85 NACÎ T. USAR (Devamla) - Genel Kurul kararı olanla olmayan arasında nasıl fark yoktur? beceremedin. ERGÜN VEHBÎ (Lefkoşa) (Yerinden) - Beceremedin, NACÎ T. USAR (Devamla) -.Ey T 01'e gel. gelin. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Ynk siz bir sene sonra BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Eşber Serakmcı. Sayın milletvekilleri; sonuncu s-ündem dışı konuşma, istemini oylarınıza Sunuyorum. Kabul edenler?... Sayın lütfen. Reddedenler?... Reddedilmiştir efendim. Oyçokluğu ile redde-" dilniiştir. NACÎ T. USAR (Devamla) - Budur işte usul, budur. EŞBER SERAKINCI (Gazi Makusa) (Yerinden) - Usul değil bu. Usul bu değildir. (Milletvekilleri kendi aralarında konuşurlar.) BAŞKAN - Savın milletvekilleri; gündemimizin birinci kısmı üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır. İkinci kısımdaki Uygun Bulma Yasa Tasarısının görüşülmesi belirli bir süre askıya alınmış olduğundan ve di er kırımlarda da görüşülecek konu olmadığından, şimdi gündemin altıncı kısmına, görüşülecek tasarı ve öneriler ile -komitelerden <?elen diğer işlere geçiyoruz. III. GÖRÜŞÜLEN İŞLER Bu kısımda önce l'inci sırada yer alan Y<*1 Güvenliği Yasa Tasarısı ile îdari ve Sosyal İşler Komitesinin Tasarıya ilişkin Raporu görüşülecektir. Sayın Komite Başkanının Rarorunu sunmasını rica edeceğim. ÎDARÎ VE SOSYAL İŞLER KOMİTESİ BAŞKANI HÜSEYİN CURCİOGLU - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;./4300

86 4300 CUMHURİYET MECLİSİ İDARİ..VE SC6YAIL İŞLER KOMİTESİNİN "YOL GüVUNLÎfST TASA.. TASARISI (Y.T.NO:216/3/87) :, NA İLİŞKİN RAPORUDUR* 'Komitemiz, 8 Aralık 1987, 12 Ocak, 19 Ocak, 26 Ocak, 2 Şubat*ve 16 Şubat 1988 tarihlerinde yakmış olduğu toplam altı toplântida, Yol Güvenliği Yasa Tasarı&ıttı* içişleri, Köylşletfi ve Doğal Kaynaklar- Be kanının,ulaş-fcırma ve Turizm Bdtittmın, Trafik Genel Müdürünün, Başsavcı Yardımcısının ve Devlet Laboratuvarı Müdürünün verdiği-bilgiler ile ; Tasarının Ek»teki Gerekçesi ışığında görüşmüş ve çalışmalarını tamamladıktır. Komitemiz, Tasarıda esasa ve şekle İlişkin aşağıda belirtilen değişiklikleri ve düzenlemelferi yapmıştır. * Genel Kurallar ^aşlığı altında Birinci Kısır düzenlenmiştir Tasarının "Kısa: İsim" yan başlıklı l*nc i ^'maddesini aynen ve tykirliği ile kakül etmiştir. Tasarının'"Tefsir" yan başlıklı 2'ncİ. maddesinde aşağıdaki düzenlemeler yayılmıştır. ;. i ' : ' ;.,1, Hastahane tanımı, bu Yasa amaçları bakımından sadece kamuya.ait hastahaneler murat edilerek yeniden düzenlenmiştir.,, 2. Matbu "sonuç tanımı, kayıt yapmâyan türdeki bir cihazla nefes örneği alınabileceği olasılığı dövünülerek, bu tür cihazları kapsayacak şekilde yeniden 4 düzenlenmişti?*» _. 3. Son.analiz tanımı,, kavram kargaşasını gidersek ve. bu Yasa. amaçları bakımından açıklığa kavuşturmak amacıyla yeniden düzenlenmiştir. < 4. Yasanın 3'üncü maddesinde sözü edilen' "i'igili mevzuatla'anlatılanın hangi yasalar olduğunu belirlemek için maddeye "ilgili mevzuat" tanımı eklenmiştir.. 5. Bu Yasa amaçları bakımından nefes veya ksih : _ örneği alınrajası yanında, kan alınamaması halinde idrar örneği alınıp analiz yapılmasınırı faydalı bir yol olacağı düşüncesiyle, Yasanın ilgili maddelerine idrar örneği eklenmiş, ayrıca tefsir maddesine de ;ı idrar örneği"' '' tanımı eklemiştir. 2'nci ma:dde, yapılan esasa ve şekle ilişkin bu düzenlemelerle birlikte oyçokluğu ile kabul edilmiştir. İÜ <-A \.. "../4301

87 4302- * vermesini istediği kişlain, istenen Örneği vermeyi- reddetmesinin veya vermekten,kaçınmasının bir cezai suç, teşkil edebileceği yönünde ilgili, kişinin dikkatini çekmek.çorunda olduğunu düzenleyen yeni (5) l nci fıkra düzenlenmiş; polis mensubunun, vücudunda alkol bulunduğu makul şüphesi üzerine kendisinden istenen nefes örneğini vermeyi reddeden bir. kişiyi yakalayabileceği,ancak tıbbi tedavi görmek amacıyla hastahanede bulunan böyle bir kişinin yakalanamayacağı kuralı (6)'ncı fıkrada düzenlenmiş ve 6'ncı madde»yapılan bu düzenlemelerle birlikte oybirliği ile kab&i edilmiştir.,;, S6n analiz için nefes örneği alınması" yan başlıklı 7'nci haddenin (l)'nci f ıkrasının ikinci koşul bendi 1, teknik olarak tir fıkra halinde düzenlenmesi gerekliliği ile (2)'nci fıkra- olarak düzenlenmiş, ondan sonra gelen fıkralar yeniden sayılandırılmiş; : fl&ddeyapılan 1 teknik düzenlemelerle birlikte oybirliği ile kabul edilmiştir. 4 "Nefes örneği vermeyi reddetmek için makul sebeb" yan başlıklı*8 1 inci madde, oyçokluğu ile kabul edilmiştir. "Tıbbi tedavi görmek amacıyle hastahanede bulunan kişilerin korunması" yan başlıklı 9?uncu madde, nefes.veya kan örneği alınabileceği gibi idrar örneği de alınabileceği ilkesinden hareketle, maddenin gerekli yerlerine "idrar :: sözcüğü eklenmek suretiyle ve yapılan biçimsel düzenlemelerle birlikte oybirliği ile kabul edilmiştir..'"sanığın nefes,, kan veya idrarındaki alkol miktarının ispatı" yan başlıklı Tasarının 10'unçu maddesi, vucudunda- alkol bulunduğu makul şüphesi üzerine analiz için nefes veya kan -örneği alınabilmesi yanında analiz için idrar örn'eğl de istenebilmesi ilkesinden hareketle, maddenin ilgili yerlerine "idrar** sözcükleri eklenerek ve yapılan biçimsel düzenlemelerle birlikte oyçokluğu ile kabul edilmiştir. "Suç ve Cezalar" yan başlıklı U'inci madde, maddedeöngörülen para veya hapis cezalarının suçla o-rantılı olmadığa, ağır olduğu gerekçesiyle hafifletilerek yapılan^esasa ilişkin değişikliklerle birlikte oyçokluğu ile kabul edilmiştir. Emniyet kemeiîl ile ilgili kurallar Dördüncü Kısımda 1 düzenlenmiştir.,,./4303

88 Tasarının 18'nci maddesi oytijmiği ile kabul edilmiştir, "Bu Yasaya aykırı davranış için cezalar 1 ' yan başlıklı 19'uncu madde»yasaya aykırı davranma halinde işlenecek suçların ve öngörülen cezaların belirlenmiş olduğu ve bu maddenin gerfcksiz olduğu nedeniyle oybirliği ile Tasarıdan çıkarılmıştır. Tasarının tüzük yapma yetkisi ;) yan başlıklı yeni 19'uncu maddesi, Bakanlar Kurulunun sadece bu Yasanın öngördüğü tüzükleri yapabileceği yönünde yapılan düzenlemeyle birlikte oybirliği ile kabul edilmiştir. Bu Yasayı yürütme yetkisinin hangi bakana ait olduğunu belirlemek için "yürütme yetkisi" yan başlıklı yeni 20»nci madde düzenlenmiş ve madde oybirliği ile kabul edilmiştir. "Yürürlüğe Giriş" maddesi olan 21'nci madde, teknik cihaz yönünden yasanın gereklerinin yerine getirilmesine hazır olunmadığı, bu nedenle yasanın hazırlıklar tamamlandıktan sonra Bakanlar Kurulunun saptayacağı bir tarihte yürürlüğe gireceği yönünde yapılan düzenlemeyle madde oybirliği ile kabul edilmiştir. Tasarının tümü oyçokluğu ile kabul edilmiştir. Komitemiz, Tasarının sunulan Rapor ışığında değerlendirilerek kabulünü oyçokluğu ile Genel K urula salık verir../4305

89 Hüseyin Curcioğlu (Daşkan; Ergin İlktaç (Başkan Vekili) (Uy e) a Alpay Durduran (Uye) Kemal Emirzade (Uye) Yüksel Tüccaroğlu (Uye) (Uye) 16 Şubat 1988 /4306i

90 - BKr GEREKÇE I Karayollarında, can ve mal emniyeti yo*, nden trafik düzenini vo güvenliğini saklamak için teabit edilecek örnek tek tip emniyet kemeri takma ve kullanma zorunluluğu ile bir kaza anında veya makûl'bir şüphe üzerine, istisnai durumlar hariç, bir polie memurunun nefes ve kanda alkol tesbiti İBteyebilme hususlarım ve imlenecek suçlara uygulanacak cezaları hüküm altına almak için, trafiği düzenleyen çeşitli yaaa vc mevzuatın yanı sıra, Bakanlığımız "Yol Güvenliği Yasa Taaarısı"nın hazırlanmadım zaruri bulmuş ve gerekli düzenlemeyi yapmıştırx- i 1) Madde 1 ile Yasanın kısa ismi verilmiştir. 2) Yaaanın münderooatmda işlenecek olan kelimelerin tefsir ve açıklaması yapılmıştır1 3) Madde 3 ile Yol Güvenlik Komisyonunun bagkan ve üyelerinin kimlerden oluşacağım ve komisyon başkanının gaybubeti halinde yerine Başsavcının vekillik edeceği hususları islenmektedir. 4) Yol Güvenlik Komisyonunun yetkiler' ile bu yetkileri kullanırken kişi ve örgütlerden gorüt isteme ve Bakana rapor ve öneri sunma hükmü de madde 4 ilo - lenmektedir. 5) Nefes veya kazıdaki alkol oranının fesbit edilen sının aşa- ' cak şekilde alkollü içki aldıktan sonra bir kimsenin araç kullanması veya kullanmaya teşebbüs, etmesi hallerinin suç teşkil ettiği hususları, madde 5 ile hükme bağlamaktadır. '6) Bir polis memuru, makûl şüphe üzerine veya makûl şüphe şartı.... r *> ). aranmadan 9'uncu madde kuralları saklı kalmak kaydıyle herhangi bir kişiden, istendiği yerde veya bu mümkün değilse en yakın polis karakolunda ilk tahlil için nefes örneği ver-, meşini isteyebilir. Buna riayet etmeyen veya reddeden kişilerin ise suç işlemiş olacakları ve makûl şüphe üzerine mahkeme emri olmaksızın bu gibi kişilerin, Polis memuru tarafından tutuklanabilecekleri ancak, tıbbi tedavi görmek amacıyla hastahanede bulunmakta olan herhangi bir kişinin ise, tutuklanamayaoagı hususları, madde 6 altında 6 fıkra halinde işlenmektedir, 7) Nefes örneğinin ilk tahlili yapılmış herhangi bir kişiden, nefes öxx»ginin son tahlili için -»olla memuru, 9.uncu madde kuralları mahfuz kalmak şartı ilt ilci nefes örneği vermesini.../4307.

91 isteyebilir. Gerekli teknik teçhizatın bulunduğu en yakın yerde gerçekleştirilmesi SngSrülen iki nefes örneğinin son tahlili sonucunun farklı çıkması halinde, düşük miktarın kişinin lhhine olarak dikkate alv>aoa ı ve* bu meydanda son tahlil Srnegl yemeyi reddeden kişilerin bir buq içleniş olacakları vo Polis memurunun, kigilerin bu hurıuuta daikknt- 1 erini çekme mükellefiyetleri olduğu, 5 fıkra halinde madde- 7 altında hükme bağlanmak istenmiştir. 8) Madde 8) nefes Srnegi vermeyi reddetmek için nelerin makul sebep olarak kabu. edilebilj^ıeoegini, makûl sebebin ne ile. tevsik edileoegini ve nereye ibraz edilmesi gerektiği, ibraz edilmemesi halinde ise kişinin istenen nefes örneğini, makul bir Bebebi olmaksızın reddettiğine veya vermekten kaçındığına dair delil teşkil edeceğini, iki fıkra halinde islemektedir. 9) Tedavi için haetahenede bulunan kişilerden nefes ve kan örneği alınmasını, doktorun isin vermesi şartına bağlamaktadır. Ancak nefes veya kan Srnegi verilmesi ve polis tarafından Md. 7(3) fıkra uyarınoa yapılacak ihtarın, kiginin sağlık durumuna olumsuz etkisi olacağı kanaatinin hnnıl olması İmlinde, doktorun isin vermeyi reddedebileceği hususlarının yanısıra kan örneğinin kişinin rızası ile verilebileceğini,01)04k, kişinin sağlık durumunun rıza gösterecek durumda olnmnası halinde ise,, kişiden tedavi, ihtiyaçları için alınan kamdan,bir Smek labaratuvar tahlili için alınabileceği, bunun ise ilgili kişinin kanı olduğuna dair tedaviden sorumlu, doktorun tasdik etmesi gerektiğini madde 10, 3 fıkra altında hükme bağlamaktadır. "i -.rf '. 10) Bu Yaşa kuralları uyarınca,.kişinin verdiği nefes veya kan ^örneğinde bulunarç alkol miktarının dikkate alınacağı esasından hareketle, kişinin araç kullandığı veya kullanmaya taşeb*, Büs ettiği sırada nefes veya kanında bulunan alkol miktarının, kişinin verdiği nefes veya kan Srneğindo bulunan alkol miktarından as olmadığı Madde 10 (l)*de hükme bağlanmaktadır, îkinci fıkra ise, (l) ( inoi fıkra bükünlerinin uygulanmoyac.ı- * "gi hususları'içermektedir. Nefesorneginin son tahlilinin yapıldığı cihaz tarafından üretilen ve polis memurunca bir tasdikname İle tasdik edilen matbıı sonuç ile Lovlet Genol Kimyahanesinde kimyagerin imzasınj. taşıyan tasdikname ile tasdik edilmiş kan Srnegi tahlili netioesinin, Oeza Hahke-.../4308.

92 ' İf ' / meleri usulü yönünden nefes veya kan örneğinde bulunan alkol miktarını ispat edioi delil teşkil edeceği ancak, sanığın davanın görülme tarihinden en az üç gün önce veya Mahkemenin özel durumlarda müsade edeceği oüre iğinde Mahkeme ile itham eden malıvuna tebligatta bulunarak herhangi.bir matbu uonuç voya taodilcnameyi voya evrakı imzalayan veya iruzu ettiği iddia edilen kişinin, Mahkemede hazır bulunması talebi üzerine Mahkeme, tasdikname veya tasdikname olarak ibraz edilen belgeyi ispatlayıoı delil olarfck kabul edilmebini reddedeceği amir hükümleri, Madde 1Ö'da işlemektedir. 11- Madde 11 ile bu Yasanızı 5»inci mad^le, 6'mcı maddenin (5)'inci fıkra.ve 7*inci maddenin (4) 'uncu fıkra kurallarına aykırı hareketten dolayı iglenecek suçlara uygulanacak ceza çeşitleri belirlenmektedir. 12- Emniyet kemerlerinin Örnek tek tiplerini ve uyulması gereken Ön kofulları ile bunlara uyulup, uyulmadığını tecbit amacıyla Devletçe kabul edilecek örgütlerin saptanma hususlarını, Bakana Resmi Gazete'de yad yırlayacağı bildiri ile tesbit yetkisi, m&cde 12 ile verilmektedir. Bunun yanısıra Bakana emniyet kemeri tala ması, bağlanma, bağıgıklık v.s. konuları ile ilgili olarak emirname isdar etme yetkisi de, bu madde altında verilmektedir. 15** Saptanan örnek tek tip emniyet kemerlerinin yapılacak çağrı ile mukayyit tarafından muayene edilebileceği hususu, madde 13 ile getirilmek- I todir. 14 Emniyet kemeri takma zorunluluğu ile bu zorunluluğa getirilen istisnai haller madde 14 altında iki fıkra halinde hükme bağlamaktadır Madde 13 ile emniyet kemeri kullanma zorunluluğu ile 10 yağından küçük ve 5 yağından büyük olan çocuklarpn hangi şartlarla ön koltukta oturabileceği ve 5 yağından küçük olanların ise ön koltuğa oturmasına hiçbir halde kesinlikle müsaade edilemiyeceği ve emniyet kemeri kullanma zorunluluğunun, Bakanın Resmi Gazete'de yayımlanacak bir emirnamesi ile saptanacak tarihten sonra zorunlu olaöağı hüküm altına alınmaktadır, 16- Emniyet kemeri kullanma zorunluluğundan bağıgıklılc halleri, madde 16 altında üç fıkra halinde imlenmektedir. i t 17- Emniyet kemeri takma ve kullanma zorunluluğu kurallarına aykırı haret ket ed^rilveya. «dilmesine müsaade edfcnloru ıhlcuraiyetleri halinde uygulanacak cezalar madde 17'de işlenmektedir,.../4309. \ I!

93 a YOL GÜVENLİĞİ Y;.SA TASARISININ İÇDUZENİ BİRİNCİ KISIM - Genel Kurallar Madde 1. Kısa İsim Madde 2. Tefsir İKİNCİ KISIM - Yol Güvenlik Komisyonunun Kuruluşu ve Yetkileri Madde 3. Yol Güvenlik Komisyonunun Kurulması. Madde 4. Yol Güvenlik Komisyonunun Yetkileri. ÜÇÜNCÜ KISIM - Alkol Etkisi Altında Araç Kullanma ile ilgili Kurallar. Madde 5, Alkollü Araç Kullanma Yasağı Madde 6, İlk analiz için nefes örneği alınabilecek durumlar. Madde 7. Son Analiz için Nefes Örneği Aiınaasac. Madde 8. Nefes örneği Vermeyi Reddetmek için makul sebep. Madde 9. Tıbbi Tedavi Görmek Amacıyla Hastahanede Bulunm Kişilerin Korunması, Madde 10. Sanığın Nefes, Kan veya idrarmdaki Alkol miktarının ispatı. Madde 11. Suç ve Cezalar, DÖRDÜNCÜ KISIM - Emniyet Kemeri Kullanılmasına ilişkin Kurallar 'Madde 12. Örnek Tip Emniyet Kemeri Saptanması. Madde 13. Saptanan Örnek Tip Emniyet Kemerlelinin Denetimi. Madde 14. Emniyet Kemeri Takma Zorunluluğu. Madde 15, Emniyet Kemeri Kullanma Zorunluluğu. Madde 16, Emniyet Kemeri Kullanma Zorunluluğundan Bağışıkl Madde 317 Suç ve Cezalar Madde 18» Sürüş Ehliyeti Sahibi olma veya Alma Hakkından mahrumiyet. BEŞİNCİ KISIM - Son Kurallar Madde 19. Tüzük Yapma Yetkisi Madde 20. Yürütme Yetkisi Madde 2X. Yürürlüğe Giriş.../4311.

94 BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Komite Başkanı Hüseyin Curcioğlu. Sayın milletvekilleri; Rapor ve Tasarının bütünü üzerinde söz almak isteyen var mıdır? Buyurun Sayın Alpay Durduran, ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; iki konu burda düzenlenmiş bulunuyor» Birincisi alkollü araba kullanmayı bir ölçüde tanımlamak, ikincisi de kazalarda ölüm ve yaralanma olaylarında bir azalma yaratabilmek için kemer takma zorunluluğu getirmek. BU iki konuda da saygılı olduğumuzu peşinen belirterek söze başlamak istiyorum. Bizde alkollü araba kullanmanın güçleştirilmesi, zorlaştırılması, yaydırılması için gerekli tedbirlerin de alınmasından yanayız. Kazalarda yaralanma ve ölüm oranını azalttığı iddiası bulunan kemer takma mecburiyeti üzerinde de düşünülmesi gerektiğine inanmaktayız, Ancak bu yasa ile yol güvenliğini artırıp artırmadığımızı veya ne kadar artırdığımızı da değerlendirmek durumundayız. Bizim sorumluluğumuzdadır,meclisimizin sorumluluğundadır. Meclisimizin görevidir gerekli tedbirleri almak ve yol güvenliğkri.sağlamak. Bunlarla ne dereceye kadar artırıyoruz^ bunu da birlikte tartışma zorunluluğu duymaktayız. Onun için genel olarak yol güvenliği üzerinde konuşmak gerekir bu konuyu ele almak için. Örneğin içkili araba kullanarak kaza yapma oranı ülkemizde %2 dolayındadır. Yani bu rakamlar doğruysa sorunun üzerinde durmamak gerekir, %2»nin üzerinde mi duralım, %98 1 in üzerinde mi duralım, sorusuyla karşı karşıya kalırız ve o %98*i önce düşünmek durumunda kalırız. Onun için bu rakamlara bakarak mı hareket edelim, yoksa değil mi diye önce bu konuları da tartışmak gerekmektedir. Bakıyorum mali konular olduğunda Devletimizin kılıcı bugünlerde kesiyor. Bir değişiklik.../4312.

95 yapıldı ve yol vergisi vermekte gecikirseniz ki bir buçuk- iki aylık bir süre konmuştur, araba miktarı ve memur sayısı düşünüldüğünde, bunu zamanında vermenin güçlüğü de ortadadır, %25 oranında cezalı olarak ödeyeceksiniz. Gecikme iki aysa, iki ayın da ortalaması alınırsa, düzenli bir şekilde vermenin olası olduğu düşünülürse demek ki bir aylıktır, bir aylık gecikmeye %25 zam. Bir yılın içerisinde bu eder 12 x %25, 12 x 9625 yani #3000 zam demektir. Bu oranları eğer dikkate alırsak, yani borcunuza %3000 faiz ödeyeceksiniz Devlete karşı demektir bunun anlamı. Bu kadar hayişkâr olduğumuz bir dönemde acaba verdiğimiz paralar yerinde kullanılıyor mu ve araba vergilerinin amacı bu yolları ıslah etmektir. Bu ıslahat yapılıyor mu sorusuyla y@l güvenliğiyle ilgili olarak bakacağız. Bir Girme yolu yaptık yabancı parasıyla. Bizim paramızla da değil. Yabancı parasıyla seviyemizi gösterdik. Virajda yol sağa doğru dönüyorsa yolun eğimi de sağa doğru olmalı. Yani sağa doğru alçalan bir yol yapılmalı, yolun sol tarafı sağ tarafından yüksek olmalıdır. Bizim Girne yolunda tersi yapılmıştır..../4313,

96 Yani araba kullananı yoldan savuraöc için tedbir aldık. Karayollarımız yoldan arabanın kaçması için tedbir aldı. Bu gösteriyor ki, sorun, yol güvenlimi bakımından devletin sorunudur. Birinci halletmemiz gereken, devlete ciddiyet getirmektir. Bu ciddiyet ne derecededir? Onu da muayene usullerine bakarak anlayabiliriz, ^ir malzemeyi eğer muayene etmek istiyorsunuz tamam mı de&il mi diye, kritik bir noktasına bakarsınız, orası tamamsa demekki tamamdır. Bu ülkede boru çalmak yasaktır. Düdük çalmak da yasaktır. Polis düdük çalamaz uluorta. Gerekli olduğu anda ancak düdük çalabilir ve 1963'ten 8nce bu ülkede ciddiyet ve disiplin olduğu zamanlarda Doli-in böyle dütdüt dütdüt dütdüt dütftdüt diye düdük senfonisi çaldığını duymazdık. Şimdi bakıyoruz maşallah Türk filmlerindeki gibi drüt drüt dütdüt drüt düt drüt düt düt diye bize düdük senfonisi çalmaya başladı polislerimiz. Demekki hu ülkede artık ciddiyet en son yuvalarından birisiydi polis, nolisterilde kaçmıştır. Artık Girne Kapısında Atatürk'ün heykelinin önünde düdük denfonisini dinleyebilirsiniz. Dü dü dütdüt, biraz daha dütdüt sen, sen biraz daha dütdüt. Yr^ni normal işaretlerin yerine bir düdük senfonisi Aziz Nesin'in fıkralarına konu olan düdük senfonisi bizim ülkemizde de işitilmeye başlanmıştır. Demek ki bu kemere ve içkili araba kullanmaya gelin ceye kadar çözümlememiz gereken ç^k konu vardır. Cnce yolla rımızın standartlarını yükseltmemiz gerekir. Halbuki biz, bütün bu %25 vesaire zamlı vergilere karşın yollarımızın bakımını yapacak durumda bile değiliz. Türkiye proje yaptı, beş yılda yollarımızı kaplayacak, tamir edecek. Demek ki biz, bırakınız yol yapmayı bir kenara, şu anda kullandığımı yolların tamiratını yapacak düzeyde değiliz. Bu dereceye /.../4314

97 düşmüş bulunuyoruz ve tabii en büyük sakatlık da yol anlayışımızdadır. Kaldırımı, insanın yürüyerek geçeceği yolu, yolun dışına attık. Artık kaldırım yoktur. Yaya nerde gezsin? Paran varsa araba bulursun, dört lastik üstünde gezersin. DBrt lastiğin üzerinde gezerken çamurdan pek az etkilenirsin. Yolun arızalarından da çok az etkilenirsin. Ama sen eğer araba alamayacak kadar fakirsen yani devlet sana yardım edecektir diyor Anayasa bu durumda iken. Devlet sana yardım edecektir diyen Anayasaya rağmen, devlet yardım etmesi gerekene değil, daha sonra düşünmesi gerekene yani arabalıya yol yapmaktadır. Yayayı unutmuştur. Esas görev yayayadır birinci. Ve bizim yasalarımıza göre de yaya trafiği men edilemez. Beled^enin de yetkisi yoktur yaya trafiğini düzenlemeye. Yaya istediği yerden yürür. Arabalı, yaya yolda değilse ancak geçebilir kural budur. Elbette ki"yayaya da sen yolu tıkama denebilir. Ama yaya yol bulamazsa yürüyeycek,, yolun içerisinde yürüyeycek, Arabalı ancak trafik polisi tarafından durdurulacak ve yayaya yol vaflecek şekilde muamele ^örecektir. Bizim yasalarımız ve disiplinimiz bu iken artık bu terkedilmiştir Irabalı, arabasını dağdan aşıracak, yaya ise çamurların içerisinde teoinecektir. Kentlerimizin göbeğinde bile yaya yürümek için dağcılık yanmak lazımdır, çizme giymek lazımdır. Bu hallere gelmiştir. Bu yol güvenliğini sarsan hususlardan birisidir. Çünkü yaya için yer yapılmadığında yaya yolun içinde yürümek mecburiyetinde bırakılmıştır..../4315

98 Yaya yolun içinde yürürken de bu sefer arabalılar kendisine yapılan yolda giderken yayayı golün içinde görünce şaşırmakta ve birçok kazalara neden olunmaktadır. Demek ki birçok hususları peşinen ballataedlktea sonra bu yasalardan umut beklemenin olanağı yoktur. Sorarım size. Görmezler nerden gidecektir? Yol güvenliği. Hani yol güvenliği? Bugün Meclisimizin köşesindeki ağacın altından kaldırımdan bir görmez geçmeye kalksın, bir defa daha kör olacaktır. 0 dikenli dalın dikenleri gözlerine batacak, bir defa daha kör olacaktır. RASIH KESKÎNER (Girne)(Yerinden)- Gören de geçemez. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Ama, bu ağacın dallarının insan geçişine mani olmayacak şekilde kesilmesi vazifesi devletindir. En fazla muhtaç olanlar unutuldu ve devlet ona göre muamele etmeye başladı, önce umumi telefon koyacağına, önce evlerimize telefon koydular. Umumi telefon daha gelecek. Maalesef devletimiz tepe taklak bir anlayışı bugün bu yurttaşa karşı sergilemektedir. Yaya geçirt i yoktur. Yollar güvence içerisinde değildir. Yollar yayanın geçeceği şekilde değildir. Çamur deryası içerisine yayalar atılmıştır, perişan edilmiştir yayalar. Bunun içerisinde de yol güvenliği diye birşey kalmamıştır. Görmezlerin, sakatların geçişi için hiçbir tedbir alınmamıştır. Arabayla, tekerlekli arabayla bir insanın yollarımızda dolaşmasına imkân ve ihtimal yoktur. Hepsini, bunları unuttuk. Yolların güvenliğine bakmak için bir kadeh içki içti mi, içti mi, içmedi mi ona bakmaya çalışıyoruz. Maalesef ters bir durumla karşı karşıyayız. Bu uyarıları yapmak ihtiyacını hissettim. Trafik işaretlerine gelelim. Bir yağ bidonunun kapağı gibi kesilmiş,"burda durulmaz" levhaları koymakla trafiği düzenlediğimizi sanmaktayız. Yolcu trafiğini, yaya trafiğini düşünmeyen bir trafik anlayışı, elbetteki diğerlerini de halledemez. Şehir planımız, temelinden sakat bir anlayışla gelişmeye müsaade etmiştir. Labirentler inşa edilmiştir. Arabanıza bindifiiz miydi, mecbursunuz ille de anayola çıkacaksınız. Herkes de anayola çıkınca, elbetteki yollar bu.../4316.

99 trafiği taşıyamaz hal^e gelmiştir. Tek hatta gitmeyi beceremeyen bir sürücü ve tek hatlık yolları* tek gidiş, tek geliş yolları düzenleyemeyen bir trafik düzeni bugtln iki gidiş, iki gelişi düzenlemek durumunda bırakılmıştır. Bunlar, büyük kazalara sebep olacak olan şeylerdirler. Aşırı hızlara müsaade edilmiştir. Bu labirentlerin içerisinden insanların çıkıp yürümek mecburiyetinde olduğu yollarda hiç gereksiz genişlikte, yollar inşa edilmiştir ve artık bu yollarda yarışlar başlamıştır. Arabalar birbiriyle, her gün görülebilir, yarış etmektedirler. Kentin içerisinde yarış arabalarıyla karşı karşıya bulunmaktayız.ralliye hazırlanır gibi, envai türlü süslerle de süslenmiş arabaların içerisinde birçok gençler sürekli yarışmaktadır. Bunlara mani olacak herhangi birşey yoktur. Herkesin söylediği gerçekler vardır. Bakan, eden de yoktur. Türkiye'den gelen arabaların farları bizim trafiğe göre terstir. Sürekli olarak karşıdan gelen arabaların gözüne girmektedir. Yıllardır bunların üzerinde uyarmalar vardır. Bakan, eden var mıdır? Çaresi yok mu bunun? Çaresi çoktur. Çaresi çok ve basittir. Bunun çaresi de aranmamıştır. Bu direksiyonların durumu bu araba hacmine göre, özellikle son üç yılda büyük çapta araba değiştir»» başlamışken, iştenseydi fabrikalara, bize bundan sonra direksiyonu değiştirerek araba yollayacaksınız denebilirdi. Denmemiştir ve iki türlü araba bu ülkede aynı anda kullanılsın uygulaması sürdürülmüştür. Bir tarafta genellikle ikinci el *a«ıtalara dayaaan iş arabaları. Otobüsler, kamyonlar, münibgsler ve saire. Bir tarafta ise, özel arabalar. Özel arabalarda sol direksiyon egemenliği, iş araçlarında da sağ direksiyon egemenliği bu ülkede kabul edilmiş ve sürdürülmüştür..../4317.

100 Demek ki çözümsüzlüğü biz kendi elimizle hazırladık ve bugün trafik kazalarının en önemli faktörlerinden birisi de bu oldu. Maalesef yol güvenliği lâflarla Çözülebilecek olan birşey değildir, devlet ciddiyeti gerektirmektedir. Herkes afaba miktarının değişmelerle artışında, herkesin yeni arabaları elde etme imkânını bulması nedeni ile son iki üç yılda bunun üzefiinde çalışmaktadır. Bu araba artışı ortalığa çıkar çıkmaz büyük miktarlarda ithalata, enflasyondan yararlanan düşük faizlerle kredi dağıtmaya Devlet başlayınca emirler verilmeliydi ve kesinlikle bu trafik düzeni hakkındaki karar uygulamaya konulmalıydı. Nedir bu karar? Bu karar trafikte sağ direksiyonun kalaeağı kararıdır, bunu değiştirecek bir ortamın bulunmadığı kararıdır. Sola değiştirme fikri derhal tepki yaratmış ve unutulmuş bulunuyor. Dolayısıyle bu sağ direksiyon korunmalı, sol direksiyon araba girişine doğrudan ithalatlarda mani olunmalıydı, olunabilirdi, hiçbir maddi güç, malî güç de getirmezdi bu. İmalatçı firmalar bunu yapman m kendilerine kârlı olduğunu derhal görebilirler ve bu isteğimizi karşılayabilirlerdi. Ama bu konuda maalesef harekete geçilmemiştir. Trafik işaretleri konusunda biraz daha konuşmak isterim. Hatta bunu Meclisimizde de bulunan son, Devletimizin bastığı haritaya bakarak milletvekillerinin kontrol etmesini dilerim. Alın karşınıza bu haritayı yılında basılmış bir haritadır. Haziran Farzedin ki Ercan Hava Limanı yine revize edilmek için veyahut da ciddi bir bakım yapmak için kenara alındı ve Geçitkale Hava Limanı kullanılacaktır. Buyurun. Bu haritaya göre güzergâh saptayın ve gidin bir turist yerine koyun kendinizi ve Geçitkale Hava Limanını bulun bakalım, bulabilir misiniz? Buyurun. Denemesi bedava. Bir kere haritada Geçitkale Hava Limanına gidilecek herhangi bir yol yoktur. Size Geçitkale Köyünü, kasabasını gösterecektir. Geçitkale Kasabasına giden yollar bellidir, alın işaretleri gidin..../4318.

101 NACÎ T. USAR (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Kurumanastırdan geçer, ALPAY DURDURAN (Devamla) - Eğer kalkarsam* Kurumanastir'dan, Geçitkale*ye gitmeye, hava limanına gidecek bir tabelâ da bulamayacaksınız ve Geçitkale'nin içerisinde dön babam dön. hava yolu arayacaksınız. RASIH KESKİNER (Girne) (Yerinden) - Kamufle edil - mi9tir görülmemesi için. ALPAY DURDURAN (Devamla) -Ve bugün ülkemizde maalesef turiste vereceğimiz doğru dürüst bir kent haritası da yoktur. Tabiî Rum tarafından basılan "A to Z" Kıbrıs Kitapları vardır hem de 1970*lerden beridir vardır. Havanları kullanırken onlara karşı bu haritalardan yararlandıydık da ama bugün biz, yıl 1988 ve bir harita bile yapamadık turizmden bahsederken. Bu da trafi» yol güvenliğinin bir aracıdıü. Çünkü bugün Lefkoşa'nın içerisinde bir i mahalle bir de numara, adres arıyorsunuz. Nasıl gideceksiniz? Git biraz dur, sağa bak, sola bak, git biraz daha dur, sağa bak, sola bak, Mağusa Kazası gene aynı. Git biraz dur sağa bak, gidin Maraş*ta bir sokak bulun, bir ' numara - bulun da bir adreste bir ziyarete gidin bakalım, gidebilir misiniz? Bunlar tabiî git dur, git dur, her durduğunuzda bir' tehlike yaratacaksınız trafik için, her durduğunuzda bir trafik sorunu yaratacaksınız ve bu Yasanın maalesef düzenleyebileceği, sağlayabileceği faydalardan çok daha fazla tehlikeleri siz bunlardan dolayı yaratacaksınız. Tabelâ diye birşey, memleketimizde maalesef tam bir skandal şeklindedir. Otların arasında kaybolmuş tabelâlar gördüğünüz gibi, ters yöne dönmüş tabelâlar ve hiç konnayan tabelâlar da vardır. Hiç könnayap tabelâlar da vardır. Gelin Dikmen*den Lefkoşa'ya doğru, fevkalâde işlek bir yoldur. Anayola çıkacağınız anda nereye geldiğinizi, nereye döneceğinizi bilmenize imkân yoktur. Kentimizin içinde, karayollarımızm anayol yaptığı ve portakal yolu dediği, meşhur caddesine çıktığınızı belki farkedersiniz altıgen tabelâyı görerek; ama nereye gideceğinizi hiçbir zaman tayin edemezsiniz,.../4319.

102 - A Bunlarla yol güvenliğini sağlamanın olanağı yoktur. Bunları halletmeden böyle, şeylerden medet ummanın da olanağı yoktur. Tonaj denetimi. Tonaj denetimi olmayan bir ülke var mıdır? Düşünebilir misiniz? Umumi telefon 5 olmayan bir ülke düşünebiliyorsanız, bunu da düşünebilirsiniz ve bu da işte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetidir. Başka bir devlet yoktur tonaj denetimi olmayan. Son yaptığımız köprülerin üstü bile zebra sırtına benzedi böyle hop, hop, hop gitmektedirler. Çünkü, devamlı köpirüler çökmektedir, yollar çökmektedir ve yolların ömürleri çok kısa bir sürede bitmektedir. Karşınızda, evler yıkılmaktadır, tarihi eserler tehlikeye girmektedir bu tonaj yüzünden vetelbettekibunlar da trafiğin en büyük sorunlarından birisidir. Mağusa yolundaki ölümlerin çoğunun içerisinde bu tonaj dolayısıyla denetlenmemiş vasıtalar yatmaktadır. Olmadık yerlerden, koca koca TIR 1 lar çıkarsa anayola, elbette büyük tehlikelerle karşı karşıya kalırsınız. Nasıl girebilir bv köy yoluna bir TIR? Hangi ciddi idare buna müsaade edebilir? Ancak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti işte. Başka birisi değil Daha önceden de yine Meclis kürsüsünden ifade ettim. Bir damarda bir kan akarken daralma olursa, damar daraldı, aort yetmezliği vesaire, çeşitli adlar var üstünde, her neyse, güme gidersiniz. Ne olur? Daralmanın şayin- W* birikme, bir labirent oluşur. Labirentin içerisinde bir durağan bir bölge hasıl olur, o durağan bölgede yavaş yavaş pıhtılaşma başlar, tıkar damarı ve adamı götürür. Damarda genişleme olursa ne olur? Yine aynıdır. Damardaki bir genişleme de tamamen aynı sonucu doğurur. 0 niye genişlediği yerde bir girdap meydana getirir, bir durağan, kapalı bölge meydana getirir. Orda yine pıhtılaşma olur, zamanla o pıhtılaşma da damarı tıkar ve yine topu dikersiniz. Trafikte de böyledir bu. Nasıl damarlardaki akışlar hidrolik kanunlarına göre ele alınıp çözümleniyorsa, trafik kanunu da yine aynı kanunlara göre çözümlenmektedir, ya elektriğin denklemleri kullanılır, ya hidroliğin denklemleri kullanılır trafik sorunlarını çözmek için de. Trafik yolu hesaplanacağında tamamen, tıpatıp hidrolikte ve elektrikte kullanılan determinatlarla.»-.../4320.

103 hesaplar yapılmaktadır. Başka bir hesap metodu yoktur ve trafik kürsüsü örneğin Türkiye«de, Makine Fakültesindedir, Elektrik FaküLtesindedir, ikisi beraberdirler, aynı kürsüleri kullanırlar, aynı binanın içerisinde Makine ve Elektrik Fakültesinin kurulduğu yerdedir. Neden? Çünkü, trafik de aynı kurallara göre yapmaktadır. Demek ki, yol genişlediği anda sorun vardır, yol daraldığı anda da sorun vardır. Biz, şimdi bol parayı bulduk, yabancılardan, genişlet yolları. Sonuç? Sonuç ölümlerdir. Şimdiden uyarıyoruz. Şimdiden görülüyor. Birçok gencimizin hayatı tehlikededir. Evet, bu gençlerimiz hatalıdırlar. Evet, bu gençlerimiz sürat yapmamalıdırlar. Yasaktır. 30 mil saat - ten öteye hız yapmak yasaktır. Yasaktır ama, yine gençlerimizin yine bileceğiz ki yasakları çiğneyenleri olacaktır. Onları korumak da borcumuzdur. Bu devlet, yalnız yasaya uyanı değil, yasaya uymayanı da korumak, ona da hizmet vermek mecburiyetindedir. Onun için aşırı hız yapmaya meylettirecek tedbirlerden uzaklaşmamız gerekir. Biz tam tersine, kalktık, Chalanger ve pist yapar gibi yollar inşa etmeye kalktık. Hiç gerekli birşey değildi bu. Alın elinize kentlerimizin haritalarını. Küme küme evcikler dağıldı, gidiyor, kent kutusu diye birşey kalmadı. Mağusa'aın hududunun nerde başladığı, nerde bittiğini, artık tayin etmenin imkânı kaldı mı? Lefkoşa'nm kaldı mı? Girne'nin kaldı mı? înşaat yapıla» yerlerin hududu kalmadı artık. Dagıldj) gitti, bunların arasında bağlantı yolları yapılmazsa ve yalnız bırakılırsa parselasyon sahipleri yapsın yolları, hiç çıkış yolu bula* mazsınız. Her arabasını alan «doğrudan doğruya anayola çıkmak mecburiyetinde kalır, istediğiniz kadar genişletin yolu. Trafiğin hafiflediği anda yarış pisti inşa etmiş olmaktan başka birşey yapamazsınız

104 ve gençlerimizin hayatını tehlikeye sekarsmız. Bunların tedbirleri alınmadan, yel güvenliğinden bahsetmenin olanağı yektur. Iaçbakanlığm nü, yeni bir yel yapıldı işte. Buyurun gidin eraya ve gürün trafiğin ne kadar kerkunç bir anlayışla ele alındığını erda saptayın. Yel güvenliği, Başbakanlığın Snündeki kavşak, ki tamamen yeni yapıldı. Neresi güvenlidir? Bir yaya nasıl geçecek bir taraftan bir tarafa? Yeksa fıkralarda elduğu gibi bu tarafta yaşayan, Steki taraftakine "Yahu sen e tarafta mı değdun" diyecek? îki gidiş, iki geliş bir yel ve ena çıkan yellar. îki gidiş, İki geliş yelun içerisinde bir yaya nasıl yakalayacak beş anı da geçsin? Elbette ki yakalayamayacak. Yaya geçidi elmazsa, yaya geçidi ışıkları kenmazsa ve bu trafik durdurulmazsa, yaya çıkacak yelun içerisine birinci sırayı atlatacak, yelda bekleyecek ikinci sıra beşalsm, hejr enu da atlayacak, yelun içinde tekrar duracak, tekrar bekleyecek enu da atlasın ve yavaş yavaş karşıya geçsin. Ve gidin bugün bu s ylediğim manzara vardır bu yelun içerisinde, yeldan geçmeye çalışan insanlar sağlarına, sallarına bakarak arabaların arasından kendisine yel aramaya çalışmaktadır. Bir"Çangıl"yarattık biz, başka birşey yaratmadık. Ama alsanız burdan Yenişehir'den çıkayım da bu yelun içerisine girmeyeyim deseniz, parselâsyenların yarattığı labirentlerin ^.içerisinde kaybolursunuz ve çıkamazsınız. Burda bu kadar geniş ^yatırımlar yapacağınıza, bu kadar geniş yellar yapacağınıza, bir Kanlıdere'de bir ksprü daha atıp erdan bağlayamaz mıydınız? Taşkent üzerinden atamaz mıydınız bu trafiğin çoğunluğumu? Blbette atabilirdiniz. Bu Mağusa yolunun yanında bir bat daha yapıp trafiği e taraftan da atamaz mıydınız? Onu da atabilirdiniz. Bütün bunlar için yeterli elan paralar, bu Girne'nin piste benzeyen yolunda çarçur edildi maalesef ve gidildi. Bugün ne yaya memnun, ne arabalı memnun. Trafik tıkalı. Boşuna geçen zamanlar, boşuna harcanan yakıtlarla karşı karşıya kalmış bulunuyoruz. Bunları iyiee bilmek ve buna gvre yel güvenliği hakkında konuşmak gerekmektedir.../4322.

105 Yasalarımız diyar ki; kapıdan eğer siz bir yala çıkacaksanız, ince kapıyı açıp açmamak için izin almak mecburiyetindesiniz. İzin almadan siz bir yala kapı bile açamazsınız. Bu kadar sağlam yasalarla düzen altına kanmuştur bu ülkedeki trafik düzeni. Fakat maalesef bunlar hep unutuldu. Bunlara hiç dikkat edilmemektedir. Canı isteyen istediği yerde kapıyı açar. İstediği gibi de" cangılm" içerisinde seyahat eder. Bu bir izgürlüktür. Ama bizim bu Szgürlük anlayışı mıdır anlayışımız, yaksa halka hizmet etmek için kurallar kayup halkı, hatta kendine rağmen karumak mıdır? Yasalarımız bize devlet alarak halkı halka rağmen karuma. görevini. vermektedir bu trafik kanularmda. Onun için çak daha düzenli bir şekilde hareket etmek zorunluluğunu hissetmeliyiz. Bugün bakarız yallarımızın, kaldırım varsa bile, bir kaldırımın üzerinde bir dakikadan fazla da yürüyemeyiz. Çünkü ya bir inşaat altı ile karşı karşıya kalırız, veyahutta başımıza bir air canditiager'dea şıp şıp şıp sular damlar. SALİH USAR (Girne) (Yerinden) - Veya araba park etmiştir. ALPAY BURDURAN (Devamla) - Veyahutta arabalar park etmiştir. Ye bunlar, Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; ciddi şekilde uyarıyerum, Türkiye'nin de paraları ile, Suudi Arabistan'ım da paraları ile yapılan yeni yatırımlarla bizim tarafımızda inşa edilmektedir. Çıkın burdan pencereden uzatın başınızı bakın. Maliye Bakanlığı izin de almadan, devlet yetkilerinden istifade ederek araya kişkler dikiyar... RASIH KESKİNER (Girne) (Yerinden) - Yalun içine. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Binalar dikiyar. RASIH KESKİNER (Devamla) - Kanuna aykırıdır bunlar. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Tamamen trafik kanunlarına aykırı bir şekilde ve bakın ününe bakalım kim nereye park etmiş, yaya nerden geçecek? Bakın bakalım ne gereceksiniz? Paranız yaksa, altınıza sağlam bir araba çekememişseniz, Maliye Bakanlığına ulaşmak için hayatınızı tehlikeye sekmak mecburiyetindesiniz.../4323

106 Kaldırım diye taşlar dizildi, gerisi çamurdur, inşaat artıklarıdır, tahtalar, demir kırıntıları, çimento artıkları, çiviler vesaireler yığın yığın durmaktadır. Milyarlık yatırımlar yolların ucuna, devlet daireleri yanyana diziliyor. Oraya dönmek için savaşı göze. almanız lazım. Hayatınızı tehlikeye atacaksınız da gideceksiniz ancak. Yol güvenliği ne? Yolu biz vahşi bir ormana benzettik. Çok şükür ki nüfusumuz artmıyor. Yoksa nüfusumuz artsa tam bir çıkmazla karşı karşıya kalacağız. Paramız yoktur ne yapalım? Paramızla yapıyoruz efendim bunları biz, paramızla yapıyoruz. Bu tehlikeli noktaları, bu insan hayatına olan saygısızlığı anıt olarak paramızla yapıyoruz«yanına bir tabelâ koyuyoruz, KKTC-TC yardımlaşmasının sonucu diye. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; maalesef bizim halimiz çok kötüdür. Bu bizim için aşağılayıcı bir durumdur. Kıbrıs'ta vaziyet böyle değildi. Böyle bir muamele yoktu, böyle bir anlayış yoktu. Bunları paramız olmadığı için de yaratmış değiliz. Para ala ala yşpatıyoruz bunları. Demek ki bizim seviyemiz, o zamanki düzenin seviyesine erişmemişti ve bugün kendi kendimize layik bu muameleyi görmekteyiz. Bu sonuca ulaşma gibi aş& ıl&yıcı bir durumla karşı karşıya bulunmaktayız, üzüntü verici olan yan budur, üzüldüğüm yan budur. Bunu bütün samlarjyetlale dile getiririm. Açalım gözlerimizi bakalım,arabaya binip de çamura ayağımız değmiyor, nasıl olsa biri de gelip drang diye bizi arabanın içinde vurmuyor diye kendimizi rahat da saytaayalım. Burda,yürüyen in san lar da vardır. Burda trafik kazaları da olmaktadır ve insanlar da ölmektedir. Herkesin feryadı karşısında bu Yasa geldi Meclise. Birileri birşey yapma ihtiyacını hissetti. Bu Yasayı yolladı Meclise. Ama, bakalım bakalım, esas tehlikenin, esas sıkıntının kaçta kaçını elimize alabildik. Esas ona bakalım. Maalesef hiç de durum iç açıcı değildir. Gelelim Yasanın kendisine; şimdi, Yasanın kendisi bir kere önce, insan üsklarayla ve bir yerdeki idarenin medeniyet derecesiyle ilgilidir. Once ne istaniyoç yurttaş, polis dur dediğinde duracak, dursun. Nefes ver diyecek, verecek ve.../4324.

107 / elinde bir alet, bakacaklar aletin üzerine. O kırmızıyı gösterdiyse sen suçlusun. Hemen suçlu olacaksın orda ve diyecek ki bas bu kâğıdın altına ki suç işledin. Basaeaksm kâğıdın altına, suçunu da kabul edeceksin ve ona göre de bir cezaya çarptırılacaksın. Bunu, bir de suçların davasız halli kuralları içerisine alıp ileride, otomatik hale getireceğiz. Çatlatacaksınız^ gidip ondan sonra, on beş gün içerisinde parayı, mahkemeye gitmeden suçluluğu kabul edeceksiniz. Bunu kabul ederken siz, aynı zamanda inanmanız gerekir ki cüddi bir Polis Örgütüyle, eiddi bir muameyeleyle karşı karşıya kalacaksınız. Halbuki başta da söylediğim gibi, bizim polia artık düdük senfonisi çalmaya başlayan bir polis oldu, maalesef. t>ine de dairelerimizin içerisinde en iyi durumda olduğunu söyleyebileceğimiz bir bölümdür Trafik Polisi. En iyi durumda olduğunu söyleyebileceğimiz ama, bizim dairelerimizden en iyi maalesef düdük senfonisi çalmaya başladı bize. Bitti diyor. Disiplin misiplin kalmadı. Nedir? Drüt, drüt, düt. Niçin drüt drüt düt? Hangi yasa size bu yetkiyi veriyor dü dü düt diyesiniz vatandaşa? Hiçbir hakkımız yoktur. Antalya Lisesine gittiğimde, bana dediler ki sana ceza verdik. Nereye gittiğinde? TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden)- ALPAY DURDURAN (Devamla)- Antalya Lisesinde öğrenci iken, bana dediler ki sana ceza. Neymiş cezamız dedik. Cumartesi öğleden sonra yurdu terketmeyeceksin. Pansiyonu terketmeyeceksin Antalyalının tfcbiriyle. Yani, okudun gece kalman bölümünü terketmeyeceksin. Dedim ki... İÇİŞLERİ, KOYÎŞLERİ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)- Kabahatini de söyle hiç olmazsa

108 ALPAY DURDURAN (Devamla) - Kabahatlileri asmak lâzım. Toranaga öyle yapardı. Bir tek suç vardır, o da Tora* ııaganın tayin ettiği suç, belirlediği suç; eezası da tek* tir, idam. Katagaynan kelleni keserler. Mahana hiç, ortadan kalktı ki suçu bir tarafa bırakalım. Suçun ne olursa olsun, cezası suça orantılı olarak, hiç Alpay adı geçmeden başka İlgisiz makamlar tarafından belirlenmiş olmalıdır. Eğer çağdaş bir devlette isek, hukukun üstünlüğü varsa, birinci hakkım benim, yurttaş olarak birinci hakkım; hiç benim adımın geçmediği, beni bilmeyen insanlar tarafından başka bir zamanda, başka bir yerde suçumu tayin etmeli* cezasını da ona göre belirlemelidir. Benim birinci hakkım budur eğer hukukun üstünlüğü varsa. Antalya Lisesi*nde bana dediler ki sen Cumartesi günü öğleden sonra yurdu terketmeyeceksin, sinemaya gitmeyeceksin, parkta dolaşmayacaksın. Dedim tamam. Sebep, suçum? Peki farzedin ki bin bu suçu işledim. Gösterin bana böyle bir ceza bakayım hangi yönetmelikte vardır? Yoktur dediler. Ben çıkıyorum dedim ve çıktım, gittim. NACÎ T. USAR (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Yani o zamandan belliydi ne olacağın. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Ben, bana, almadıysam bile, bana verilen hakları kullanma taraflısıyım. ÎÇÎŞLERÎ, KOYÎŞLERÎ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) - Yabancı bir adam, böyle bir cesaret, mühim bir mesele. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Ne yabancısı? TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Gurbet elde. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Öğrenciyim efendim. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Gurbet elde..../4326.

109 ALPAY DURDURAN (Devamla) - Ve ben de iki ayaklım, insanım. TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) - Anavatanda yabancılık çekilir mi? TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Gurbetlik var. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Oyle olsun. de Anavatandan bahsederler bize. Yani bir AYTAÇ BEŞEŞLER (Devamla) - Anavatandı!» Alpay Bey. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; burda da durum böyle olmalıdır. Yani bir yurttaş ancak hiç karşılaşmadığı, hiç tanışmadığı, başka bir zamanda ve başka bir mekanda tayin edilmiş olan suçlar ve cezalarla ilgili olmalıdır. Bir polise kim yetki verebilir dü dü düt, düt desin size? B8yle bir yetki verilmemiştir polise. Tam tersine gereksiz yere düdük çalma diye Yasası vardır ve ceza yersiniz. Klâkson ve Dödük Çalma Yasağı Yasası diye yasamız bile vardır bizim. Bu ülke bu düzeye gelmiştir ki sırf bu konu için yasa bile çıkarmıştır. Ama biz unuttuk bunları hep gibi dün olan olayları, dünkü düzeyimizi bile unuttuk. Sanki de olmadık bir ortamdan geçtik ve beynimiz yıkandı. Birşey geldi, bir başka bir bilgi akımı, kültür bize, böyle çiğnedi geçti üstümüzden, hepsini cip İnkâr. Allah kerim daha dünümüzü unuttuk,maalesef bu durumdayız. O zaman ben, böyle birşey geldiğinde bana polis dur deme hakkına sahip olacak araba ile, araba ile giderken ben yolda, dur deme hakkına sahip olacaktır. Ne yapmışım, ben? Sağdan sola arabayı sallamış mıyım, yolun içerisinde hiç uygun düşmeyen hareketler mi.../4327.

110 yapmışım, ansızdan yavaşlamış, sonra hızlanmış, ansızdan sağa geçmiş, sonra sola geçmiş, dans ettirmeye mi başlamışım arabayı, yoksa olmadık yerde ışıklarımı yakıp söndürmeye mi başlamışım, etrafı rahatsız mı etmişim, yoksa boru mu çalmışım? Hayır, Hiçbir şey yapmamış olsam dahi polisin yetkisi olacakmış. Dur, duracağım ben. Diyeceğim ki bu Devletin Polisi ancak yasalardan aldığı yetkilerle hareket eder, yasal bir muamele ile karşı karşıya kalacağım ben. Çünkü ben durdurulduğum anda başlarım rahatsız-eli ya. Niçin durdurdu beni polis? Sebep ne? Niye durdursun? Gereksiz yere durdurulursam zaman kaybederim, endişelenirim acaba birşeyim mi eksik, acaba stop lambasını farketmedim ben de yanmıyor mu? İradem dışında pek ali stop lambası yanmayabilir ama ceza yiyeceğim ben şimdi. Hemen endişelenmeye, rahatsız olmaya başlıyorum ban polis durdurdu beni. Polis durdurdu diye rahatsız olmayan vatandaş düşünebilir miyiz? Mümkün değildir. Ben cezalandırılıyorum. Bana dur dediği andan itibaren benim için bir ceza biçilmiştir artık. Bum» için ciddi bir neden olması lâzım. Hayır, nedensiz ben diyorum ki durdurabilir seni polis. Durduracak beni, ondan sonra Çıkaracak bir makine, uzatacak bana, üfle bakayım. Ben, şimdi inanacağım ki o üflediğim şey de steril olacak* Benden önce bir AİDS*11ye üfletmemiş olacaklar, meselâ veremliye üfletmemiş olacaklar. Buna inanmam lâzım. Peki bir steril makineyi iyi muhafaza edeeek düzeyde bir polise sahip miyim? Buna da inanmam lâzım, bunu kabul etmek için.,,./4328.

111 Onun için bu kurallar aneak ileri sanayi ülkelerinde ortaya çıkmıştır ve ancak oralarda uygulama eesareti gösterilebilmiştir ve ama aynı zamanda da acaba doğru mu yapıyoruz diye bu kurallar konduğu günden beri de tartışılmaktadır. Bu yıl ingiltere'de en Snemli konu olarak trafikte tartışılan kemer takma mecburiyetidir. Acaba hakkımız var mı vatandaşı böyle bir muameleye tabi tutmaya? Yani kapıyı açacak vatandaş gider kapının 8nüne arabasına adım attığı anda dur devlet var diyecek. Aman devlet var ille bu kemeri ben buraya geçirmek mecburiyetindeyim. Kemerin altında kim rahat oturabilir? Kimse rahat oturamaz arkadaşlar. Bu aşikardır. Bu kayışı taktığınız anda rahatsızsınız. Kolay kolay sağa dönemezsiniz, sola dbnemezsiniz* Onun için bu rahatsızlığı hissedersiniz siz. Devamlı size devlet asılmıştır boynunuza hissini verir bu. E, bu hakkı var mı kimsenin, vatandaşa taktırılacak birşey mi bu? Birşeyler bunun karşılığında alınmalı. Vatandaşa birşeyler sağlanmalı ki vatandaş buna razı gelsin. Onun için bunlar en fazla tartışılan konulardırlar gelişmiş sanayi ülkelerinde. Onun için ben polise dur bakayım sen taktın mı bu kayışı deme yetkisini vereceksem, önce emin olacağım ki vatandaşıma kaş çatılmayacak, vatandaşıma hor bakılmayacak. Yoksa bile bu kemer bu vatandaş kendi hayatını biraz tehlikeye sokan ufak bir ihmalde bulunmuştur muamelesi görecek yalnız. Yani kendisini koruyan bir polis görecektir. Sayın yurttaşım biz senin hayatını korumak istiyoruz, niçin takmadınız, ben size hizmet etmek için yaklaşıyorum, "öperim canım ciğerim" gibisinden bir muamele ile yaklaşması lâzım. Oyle mi olacak, yoksa "ne takmadin lan bunu, ha yerim seni" mi muamelesine tabi tutulacak? Bunlardan fe^n emin olmadıktan sonra bu Yasaya nasıl kalkacağım da gönül rahatlığıyla oy vereyim? Koruyacağım diye her gün vatandaşın ensesine bu şaplak patlatılacaksa, ben buna koruma demem. Vazgeçin arkadaşlar derim. Çünkü zaten içki kullanma ile trafik cezalarındaki orantı %3*ten aşağıdır. %2 vesaire. Onun için bunları ben gönül rahatlığı ile kabul edeceksem, önce polisimin.../4j29.

112 yurttaşa karşı muamelesini gündeme getirmek durumundayım. Bunu göreceğim, bununla emin olacağım ve ona göre hareket edeceğim. Biz yasasında dedik ki polis hassas noktaları ve kişileri ve politik şeyleri, vesaireler! koruyacak. Koruyacaksa birisi tanıyacak. Eğer bu ülkede hilft daha bir Sayın Ozker Özgür'ü tanımayan bir polis çıkıyorsa ve dün polis teşkilâtına girmemişse, ben derim ki dur bakalım daha bu yasasının bu amir kurallarını bile alamamış, kendisine bu verilememiş, bu zorunluluk bile getirilememiş kendisine. Dinliyorum ben, adı sürekli televizyonların gündeminde olan, radyoların ve gazetelerin gündeminde olan, gerek olumlu yönden, gerek olumsuz yönden sürekli ismi üzerinde spekülasyonlar sarfedilen meşhur hainler ve büyük vatanseverler her iki kategoriden de, polisimiz tarafından tanınmamaktadır. Ya o hainler bu vatanseverlerden birini temizlemek isterlerse polis nasıl koruyacak? Ya bu vatanseverler Sayın Cumhurbaşkanımızın isteği doğrultusunda hainleri temizlemeye kalkarlarsa, çağrılarına uyarlarsa, zannederlerse ki doğrudur yaptıkları, bir Cumhurbaşkanı istedi bunu ve kalkarlarsa hainleri temizlesinler, ne yapacağız biz? Bu polis nasıl koruyacaktır? RASIH KESKÎNER (Girne) (Yerinden) - 0 da yardımcı olacak, nasıl? ALPAY DURDURAN (Devamla) - Dolayısıyla bu noktalarda iş bir kere kopmaktadır. Düdük senfonisini dinledikten sonra bakarım bu da arkasından gelir, ondan sonra bir bakarım ki, her kim bir milletvekilini yanlış yere park etti diye yazarsa, amirleri tarafından haşlanıyor. Bunu gayet iyi biliyorum. Haşlanan polislerden de dinledim, haşlayanlardan da dinledim. Benden özür dilemeye kalkan da oldu. "Yanlış yere park ettiniz, sizi yazdılar, özür dileriz Sayın Durduran" dediler bana. "Ben özür dilerim" dedim. "Yapmamam lâzımdı, ben özür dilerim" dedim, ama başkaları da yapıyor diye herkesin suç işlediği yerde o»uç olmaktan çıkar. Nasıl rüşvet bugün bu memlekette suç olmaktan çıktıysa bu da çıkar.../4330

113 Nez Onun için dedim ki kusura kakmayın dedin, işte kir hata yaptık. Ben Sztir dileyeceğime e benden izür diliyer. Benek ki pelisler trafik suçu delayısıyle bir milletvekilini yazarlarsa haşlanıyerlar. I, bizim arabanın da camında nal kadar Meclis diye yazar. Hen de tam ismi ile biyle "Kuzey Kıbrıs Türk Cunhuriyeti SHırietL SscM M bsyle barış dallan ile sarılmış vaziyette ay-yı *ızı ile vesairesi ile nal kadar Meclisin amblemi durur camın üstünde ve vazifesi, acaba yergisini «dedi mi, idemedi mi diye e cama da bakmaktır pelisin biyle e tekerler var mı arda, yek mu diye bir de bakmak mecburiyeti vardır. Buna rağnen sürekli pelisler yazarlarsa, denek ki bir iş var bu işte. Demek ki pelise vereceğiniz yetkilere dikkat etneliyiz biz. Başka çareniz yektur. Bir nilletvekili elarak ben fazla bundan etkilenmiyerum. Ana etkilenecek vatandaşları düşünmemiz gerekir. Nal kadar Meclis anblenini girneyip de yazabiliyersa ve gidip içeride haşlanıyersa pelis, en beş gün senra gelip bir daha yazıp gene haşlanıyersa &mak ki. bupdfeâfae yetkiyi verdiniz miydi, yurttaş sıkıntıdadır. Bunları bilmek zerundayız biz ve buna gire hareket etnek gerekir. Oyle elunca, aklına henen bir de Askeri Bilgeler Yasası gelir. Bu Mecliste bize dediler kj;*hiç elur nu canın, yani bizi savunnakla girevlendirdiğimiz, titizlikle keruduğtuauz erdumuz, bir harita çıkaracak da bizim menleketi askeri bilge mi ilân edecek? Yani çek büyütüyersun yahu" dediler bana. E, vallaha benin e gün siyiediğimden yüz kat daha fazlası eldu. ülkemizin %97'si askeri bilge ilân edildi. Biz de dedik ki avcı dağda gezer. Ben ava gitmem. Gerçi ben de dağda gezerim ama ben ava gitmem. Tabelâ yek, hududu çizilmemiş askeri bilgeler. İkide birde yurttaş yakalanacak, hiç almazsa isteyerek ve bilerek askeri bilgeye girmediğini gisterebiliyersa bir vatandaş, dava edilmesin, salıverilsin dedik. Bunu suç almaktan çıkarın dedik. Bilerek ve isteyerek askeri bilgeye girmişse birisi hile ile, zarla, aldatarak, saklanarak, saklayarak, vesaire girmişse, bunlar suç elsun. Ana yanlışlıkla girmek suç elmasın dedik e askeri bilgeye. Hade canın dediler, hiç elur mu? Yani yanlışlıkla gireceksiniz askeri bilgeye da sizi cezalandıracaklar, dava edecekler? Vazgeçin yahu iyle kitü düşünmeyin yahu, dediler biza«şu anda 4,000 tane dava vardır arkadaşlar. 4331/...

114 Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 4,000 tane dava vardır. Vatandaş kuyruktadır şimdi ceza yemek için. Mahkemeler l»u davalara bakamıyorlar a kadar yığıldı. Gelelim içki meselesine. Başladılar işte,efendim bu 80 miligram alursa kanda, iki buçuk duble viski ancak bu kadar gisterebilir dediler bize. İÇİŞLERİ, KOYİŞLERİ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) cc. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Allah Allah dedik biz de. iki buçuk duble viskiden de fazla içmesin vatandaş. Yani iki buçuk dublede hakikaten kantralda bir zaaf meydana gelebilir dedik. Uygun gsrüldü bize de bu şey. Ondan senra dediler ki bu İngiltere'deki rakamdır. Dedik dur bakalım. İngiltere'de biz gideriz ve bize bir yığın Kıbrıslı, Kıbrıslı almayan insan yemek verir. Yemekte bakarız bütün misafirler şarap içer. Bilirsiniz, şarap bardağı şsyle küçük bir bardak elur genellikle, dar uzun bir bardak elur. Bu kadar ve bir bardak şarabı içmekten kaçınırlar araba kullanacak alanlar. Bir bardak şarap içtiydim falan zaman, yine kırmızı gfsterdi a fcakina derler. Ya, demek ki bu iki buçuk duble eğer İngiltere'deki Slçeğe gsre alursa, püüü, kan çanağı mı elur, mar mu alur, ne güsterir bu makina, yaksa yanacak mı Allah bilir. Hiç de bu iki bufuk duble almadığı aşikârdır. İngiltere'deki Slçü ise, be bfyledir. Bunu ben birleştirirsem şimdi, hangi palis kimin ensesinde baza pişirmek isterse, elinde makina dayayacak burnunuza. Siz de istediğiniz kadar, efendim steril midir, değil midir diye bağırın çağırın. Yak efendim ben üflemem buna, temiz değil dediniz miydi, bu sefer bir de nefes Irneğini vermeme suçu işleyeceksiniz. Ben kimseyi tehlikeye sekmadım. Ben yalun bir tarafından bir tarafına kaymadım. Birine vurmadım, yanlış yere park etmedim, 4332/...

115 t.6(6) Herhangi bir şekilde ışıklarımı açıp da kimsenin gözüne ışık sokmadım. Kimseye düt deyip de hakaret etmedim. Kimseye elimle, kolumla da işaretler yapmadım. "Yürü lan" gibisinden hq eketler d yapmadım. Normal bir vatandaş bir duble viski içtim, geliyorum,evime gideceğim, tarafımdan, sol taraftan gidiyorum. Fazla aşırı hız da yapmıyorum, hız limitleri İçerisinde kalıyorum. Hiçbir kusurum yok. Arabam da gıcır gıcır. Plakam parlak görülür. Kırmızı şeridi de çizilmiş, çok mühim oldu o kırmızı şerit nedense, kırmızı şeridim de çizilmiş... SALİH USAR (Girne)(Yerinden) - İsim de yok. ALPAY DURDURAN (Devamla) - laşka kelimelerde ayıpolaflar da yok üzerinde. Hiçbir şey yok. Temiz bir vatandaş olarak gidiyorum. Düt durduttu beni. Eyvah, acaba üçgenlerim arabada mı diye telaşlandım. Onlar da arabada. E, dayayacak burnuma bir makiııe üfle buna. Dur be kardeşim bakalım temiz mi? Acaba bunun ucundaki o markucu steril hale getirdin rai sen? Bir Musa» adamın üzerine,adamın kendisi steril değilse, nasıl ben nasıl üfleyeyim ona? Oflemem dedfc imiydi hapı yuttun. Hapis cezasına kadar gidecekmiş bu iş. E, bu muameleyi ne bizim polisimiz yapabilir, ne de biz böyle bir muameleyi kabul etmeliyiz. Bundan bir kamu yararı çıkacağını da ben anlayamıyorum. BAŞKAN - Sayın Durduran, devam edecek değil mi efendim? ALPAY DURDURAN (Devamla) - Evet efendim. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; itirazınız yoksa oturumu 14.30'a erteliyorum. Kapanma saat i: /...

116 İKİNCİ OTURUM Açılma Saati: BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; Cumhuriyet Meclisinin, l'inci Dönem; 3'üncü Yasama Yılının; 32'inci Birleşiminin; 2'nci oturumunu açıyorum.lütfe* ad okuyarak yoklama yapar mısınız? (Ad okunarak yoklama yapılır») Sayın *agk*n. KATİP - Toplantı yeter sayısı vardır BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; toplantı yeter sayısı vardır. Yol Güvenlik Yasa Tasarısı ile Bapor üzerinde kalındığı yerden görüşmelere devam ediyoruz. SSz sırası Sayın Alpay Durduran*da idi Buyurun Sayın Alpay Durduran. 4334/.

117 ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Yol. Gü$eniği Yasası ile ilgili olarak görüşmelere devam ediyorduk ve Birinci Kısmı ile ilgili olarak yani "Alkol Almış Halde Araba Kullanma"ile ilgili kurallarını eleştiriyorduk. Bir yurttaşın herhangi bir -' ; hangi bir kimsenin ne malını ne de canını tehlikeye sokmadan ama bir duble viski içmiş halde vaya bir duble konyak içmiş..ftalde araba kullanmasının suç olarak ilânı konusunu ele alıyoruzjölr araştırma sonucu istatistik ^olarak Komitenin bilgisine ^tirildi. Buna göre belirli standartta gerek kişinin ağırlığı olarak, gerekse alkolü alma süratine bağlı olarak kanda eger 30 ile 50 miligram arasında bir alkol varsa. SAĞLIK VE SOSYAL YARDIM BAKANI MUSTAFA ERBÎLEN (Yerinden) - Herif yandı. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Efor 'i başlarmış. Yani biraz daha canlı hareketeteye başlarmış. Canlı olmanın başlaması yani normal halinden biraz daha canlılık göstermesi tehlikeli bir husus değildir. 50 ile 80 miligram arasında bu canlılık görülür. 80'den sonra konsantrasyonda bozuklukların tes'pit edildiği idda edilmektedir. Bu gibi istatistiklerin değeri i nedir? Bunun standart dağılması ne kadardır, kaç w kişi 75 kilonun üzerindedir, kaç kişi bu kadar değerde kanında alkol olduğu halde tespit edilemecek.kadar konsatrasyom bozukluğu göstermektedir? Bunların hakkında da elde bir bilgi yoktur. Bunlar standart bir istatistik<iir ve 80 miligrânr w konsantrasyon bozukluğunun izinin ilk saptandığı andır. 4335/...

118 ile 120 arasında konsantrasyonda bozukluk başlangıcı vardır. Yani konsantrasyonunda bozukluk yoktur, bozukluk başlangıcı vardır. YÜKSEL TUCCAROGLU (Lefkoşa) (Yerinden) - 87'den sonra. ALPAY DURDURAN (Devamla) - 120'den sonra konsantrasyon bozukluğu saptanır. Daha önce ^ yani 80 ile 120 arasında da konsantrasyon bozukluğu izi görülebilir. Bizim hukuk sistemimizde diyor ki; bir suçsuzu, cezalandıracağınıza, bir suçsuzu suçlu sayacağınıza daha ' İyisi bırakın 100 tane suçlu cezasız kalsın. Bizim hukuk prensibimiz budur ve bu konular bugün gelmiş.. Sanayi ülkelerinde böyle standartlaştırihp da uygulanmaya başlandıktan sonra tartışılmaktadır. Bugün Avrupa'da günün konusudur bu, bunu tartışıyor. Madem ki bir suçsuzu suçlamataak için 100 tane suçsuzun cezasız kalmasına göz yumacaksın,... İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Suçlunum» ALPAY DURDURAN (Devamla) tane suçlunun cezasız kalmasına göz yumacaksın, öyle ise bununla biz nasıl bağdaştıracağız Manı? Birtakım istatistiklerle 80 ile 120 arasında konsantrasyonda bir bozukluk.izinin başlangıcı yardedilmiş. E, Ahmet'te varsa, Mehmet'te var mı? Ahmet'te var diye Mehmet'te olacak diye hiçbir kesinlik 80 ile 100 arasında sözkonusu değildir. 4336/..

119 4336 Dolayısıyle bit burda tersini yapıyoruz. Yani bir tane suçluyu yakalayabilmek için yüz tane suçsuzu da suçlu olarak ilân ediyoruz ve peşinen de cezalandırıyoruz. Yasaya da koymuyoruz, efendim, evet, tamam, 80 miligramsa suçlu olabilir. Bakalım bakalım bozukluk görüldü mü, konsantrasyon bozukluğu görüldü mü? Araştıralım. Öyleyse cezalandıralım değil. Kanına bakılacak. 80 miligram gösterdiyse suçludur diyeceğiz. Dolayısıyle bu nokta üzerinde gayet hassas karar vermek mecburiyetindeyiz. Eğer 80 miligram alkol varsa bir litre kanda ve bu Kıbrıslı Türkler arasında bir konsantrasyon bozukluğu göstermek için yeterli bir sebep varsa, o zaman oturup ciddi ciddi düşünelim. Halbuki bunun hiç bir incelemesi de yoktur. Amerika'da bazı devletlerde 120 miligrama kadar alkol almanın hiç bir sakıncası yoktur. 120 miligram saptanırsa kanda ancak o zaman alkollü olarak araba kullanıldığına karar verile- P bilir. Biz bu işleri maalesef çok aşırı bir titizlikle ele alıp 80'e indirmiş bulunuyoruz. Ama hiç de ciddi bir örgütle yapmıyoruz bunu. Soruyoruz biz Komitede Trafik Müdürlüğüne. Kıbrıs'ta kaç kişi sarhoş vaziyette araba kullanıldı diye saptanmıştır? Doktorlar efendim sarhoştur demiyorlar. Trafik polisimizin hali malum, doktorlarımızın hali de meydana çıkıyor. Hiç bir doktor kalkıp da zilzurna sarhoş olsa bile araba sürücüsü sarhoştur demiyormuş. E, doktor demeyecek ama bu elektronik aygıtcık gösterecekmiş. Dedik hiç olmazsa bu aygıtcık tap eden cinsten olsun. Bütün uzmanlar ayağa kalktı. Yok efendim, dünyada tapeden, sonucu tap eden alet yoktur. Dedik yahu bu kadarcık yazar hesap makinelerinin yapıldığı bugünkü dünyada bunu yazacak, basacak bir aygıt yoktur dünyada? Yoktur dediler. Her şey kararlaştırıldıktan sonra da getirdiler bize verdiler resimler iyle bu konudaki makineleri. İşte buyurun. Bu makine yazar da basar da. Tarihini de koyar üzerine ve dlimize verir kâğıdı. İÇİŞLERİ, KOYİŞLERİ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) - Konuşur da. 4337/...

120 ALPAY DURDURAN (Devamla) - Bir o kaldı. Ama bizde konuşmak pek kıymetli olmadığı için konuşmayı zaten istemiyoruz ÎBRAHÎM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Onu da susturdular ALPAY DURDURAN (Devamla) - îşte burda. Bize uzmanlar gelir konuşur... SAĞLIK VE SOSYAL YARDIM BAKANI Dr. MUSTAFA ERBÎLEN (Yerinden) - Çağa uyuyor. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Büyük büyük sözler de söylerler ama sonunda da böyle kâğıtcıklar da getirirler,dağıtırlar ve bakarız tersini de görürüz. Bunlara dayanarak biz yurttaşın böyle kamışları ağızlarına sokmak mecburiyetinde kalmalarını... TAŞKENT ATASAYAN (Devamla} -"P o sabi e" dar ama Alpay Bey. ALPAY DURDURAN (Devamla) - 0'tozable"dır da o'his" tamam mıdır bilemiyorum ben, ben bilemiyorum. Çünkü'Vüspozable ın da bir adabı vardır. Açarsınız kullanırsınız. Açar da ağında bırakırsanız bitti. Dolayı siyle bu -hiç de* öyle hafife alınacak düşünülecek bir konu değildir. Ciddiyetle üzerinde durup da ona göre hareket edilmesi gereken bir konudur. Çünkü hiç unutmayın, bir gün,pazar günü, gezmeden dönerken arabaları. dizecekler sıraya ve üfle ağam bakayım, koyacaklar ağzınıza bunu ve siz bekleyeceksiniz sizin ağzınıza sokacakları zamanı bekleyeceksiniz sırada. Gelecekler size sok bakayım bunu ağzınıza diyecekler,sokacaklar ağzınıza ve siz de emin olacak mısınız bakalım bunun temiz olduğuna. Dr. MUSTAFA ERBÎLEN (Devamla) - Şimdi her vasıtayı yapmaya gerek yok. Seçeceksiniz. şey yazmadık. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Yok, biz Yasamıza hiç bir Dr. MUSTAFA ERBÎLEN (Devamla) - Yok. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Yani polis bir makul şüpheyle vesaire gibi bir şey yoktur. Doğrudan doğruya siz iki tek attınız mı kanınızda 80 miligram varsa bir tek şekilde tespit edilebilir, kuyruğa dizeceksin hepsini ve hepsinin ağzına sokacaksın ona göre ve alacaksın nefesini. 4338/...

121 Hayır dediğinizin saç içleniş olacaksınız. Bu, anlaşılabilecek bir husus değildir. Hiçbir suç işlememiş bir insan, peşinen cezalandırılmış olmaktadır. Bunu yapacaksak, ciddi nedenlere dayanmamız gerekmektedir. Biz dedik ki hiç olmazsa mademki Amerika'da, bizden çok daha ciddi idarelerin bulunduğu bir sanayi ötesi toplumda 120 miligram alkole kadar olan bir derece... İÇİŞLERİ, KOYİŞLERİ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) ALPAY DURDURAN (Devamla) »ye kadar dedik. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla)- Ama bu yanlıştır. İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa)(Yerinden)- Amerika'da 150'dir Sayın Başkan. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Evet, tamam. 150'ye, maksimum. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla)- Teksas»ta 150'dir. İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Nüfus yoğunluğuna göre. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Herhalde burası da Teksas'tır. ERGİN ABDULLAH (Gazi Mağusa)(Yerinden)- En son gelen verilerde bir gramdır Alpay Bey. En son verilerde bir gramdı. yani, bir gram. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Bir miligram değil ERGİN ABDULLAH (Devamla)- Evet. 4339/...

122 ALPAY DURDURAN (Devamla)/- Bak, bir grama kadar da çıkabiliyormuş. Biz 130 miligram mademki, bir sanayi ötesi toplumda, sanayi devrimini aşmış bir toplumda uygun mütalâa ediliyor, niye bu ülkede de bunu kabul etmeyelim dedik. Bizdeki trafik malûm, bizdeki trafik kazalarının nedenleri de malûm, bunların içerisinde alkollü olarak kaza yapanların oranı da malûm. 0 da malûm. Dolayısıyla niçin 130'den az bir sayıyı seçelim? Hiç olmazsa 130 olsun da, yurttaş askeri bölgelere girme yasağı işler gibi, suçlar işleyip de mahkemelere de dizilmesin dedik. Burda da maalesef dinletemedik ve sonunda bu kurallara ret oyu vermek durumunda kaldık. Bize... SAĞLIK VE SOSYAL YARDIM BAKANI Dr. MUSTAFA ERBÎLEN (Yerinden)- Alkol alışkanlığından kesmek için toplumu böyle bir yala saptık. RASÎH KESKİNER (Girne)(Yerinden)- Kestin sigarayı da kaldı alkol. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Yavaş, yavaş, adım adım. Diyelim ki 150 önce, ondan sonra yavaş yavaş umumi yerlerde içmeyi, sigara içmeyi nasıl yasaklamaya başladıysak onun gibi, bunun içilmemesini, bu içkinin içilmemesini, biraz fiyatlarını yükselterek, biraz standartlar koyarak içkilere, onları ilerleterek bu alışkanlıktan caydıralım halkı ve içmemesi için devamlı halk teşvik edilmiş olsun ve ondan sonra uygulayalım bu kuralları. Buna varım. Çünkü, zaten bu Avrupa*da bu 80 miligrama düşürülmesinin nedeni budur. İngiliz Hükümeti, alkolizmle mücadelenin bir aracı olarak bunu görmüş 4340/...

123 ve bunun üzerine yürümüştür ve bugün İngiltere'nin o tarihi pup'landa birer birer kapanmaya başlamıştır ve şimdi pup*ları koruma tedbirleri alıyorlar bunlardan dolayı. Bizde böyle birşey yok. Dolayısıyla böyle bir kampanyanın bir aracı olmadığına göre, dedik ki hiç olmazsa makul birşey yapalım, önce yurttaşa diyelim ki alkollü vaziyette içki kullanmak, sarhoş vaziyette yani daha açık bir şekilde söyleyelim, sarhoş vaziyette içki kullanmak yasaktır. Zaten trafik... SAĞLIK VE SOSYAL YARDIM BAKANI Dr. MUSTAFA ERBÎLEN (Yerinden)- Araba kullanmak. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Sarhoş vaziyette araba kullanmak yasaktır. Bu Trafik Yasasında halen mevcuttur. Bunu dqha ciddi bir şekilde izlemeye başlarsınız. Arkasından da dersiniz ki, alkollü demek,, sarhoş demek, filan maddedeki suçu işlemek demek, kanda 150 miligramdan fazla alkol bulunur vaziyette araba kullanmak demektir diye bir tanım yaparsınız, bu işte böylece ilk adımlar atılır. Ondan sonra bu mücadele sürdürülür ve götürülür. A bunlar yapılmadan yurttaşı böyle bir muameleye maruz bırakmak ve herkesi suçlu yapabilecek bir ortam yaratmak bizim tarafımızdan kabul edilebilecek bir husus değildir. Özellikle üzüldüğüm taraflardan birisi de, Komitede bunu bize kabgl ettirmek için sürekli değişen rakamlar da verildi. İşte, birisi dedi ki iki buçuk duble viski içebilirsin. Ne kadardır o? 106 cc*ymiş iki buçuk duble. Erkekse buyursun birisi içsin ve gelsin bakalım kanına. Hiç bunların aslı astarı olmadığı da en son toplantılarda meydana çıktı. Sırf Komiteye kabul ettirmek için bu 80 miligram sözünü, bize içebileceğiniz miktarlar şunlardır dediler. Biz içki içmek için ille de kanımızdaki alkole mi bakacağız? Yoksa içtik ve araba bulamadık mı gideceğimiz yere gitmek için. Bunların makul bir yanı yoktu zaten. 4341/...

124 Ama şunu bize göstermektedir ki gerçekten eğer bu Yasa uygulanmaya başlanırsa ve 80 miligram<la başlanır bifço^ yurttaş bundan büyük zarar görecektir ve hakikaten yurttaşı uzun süre tedirgin edeceğiz bu Yasayla biz. Çok uzun süre tedirgin edeceğiz. Çünkü kimse kalkıp da polisi kontrol edemeyecekt&vı&coanyahu, lüzumsuz yere ne durdurup da bu yurttaşın nefesine musallat oluyorsun diye söz anlatamayacağız ve hep polisten şikâyet etmeye başlayacağız. Biz sorumluluğunu ataak istemeyiz üzerimize. Bizim dinimiz zaten daha önceki tavırlardan yanlış bulmaktadır. Bugün ülkemizde istatistiklere girmiyor Kuzey: Ktfcrıs Türk Cumhuriyeti tanınmış olmadığı için, istatistiklere girmiyor ama, bugün Avrupa'nın en fazla sabıkalısının bulunduğu memleket Türkiye, ikincisi Batı Almataya'ymış, çünkü orada da yine bizimkiler varmış, Bir de Kıbrıs bunların arasına, bu askerjlıyaışgöeaı» dolayısıyle girdi. Çünkü verilen yüzdelere baktığımızda Kıbrıs*ta da çok büyük oranlarda askeri suç sürekli işlenmeye başlanmıştır. Bir de bunu eklersek dünya rekoruna doğru gideceğiz. Çünkü bu «franlarda suçların bulunduğu ülkelerde böyle yasalar da yoktur. Herkesin şunu anlaması gerekmektedir ki bir insanın kanında 80 miligram alkol vardır diye suç işlemiş değildir. Benim kanımda 80 de olsa suç işlemem 120 de olsa suç işlemem, 500 de olsa suç işlemem. 500 de ne olurmuş? 400*den sonra koma haline gelirlermiş ki koma halinde olduğum halde bile ben suç işlemem. Ne zaman suç işlerim ben? Arabaya biner birinin hayatını tehlikeye sokarsam suç işlemiş olurum. Başka bir zaman değil. Dolayısıyle suç işleyen bir adamla değil, korumaya çalıştığınız bir adamla karşı karşıyayız. Buna göre bu konuya yaklaşmamız gerekir. Bakarız Trafik Yasasına, sarhoş vaziyette, yani gerçekten kendini kontrol edemeyecek vaziyette gitmiş, araba kullanmış ve kaza yapmış bir adam. Bunun çekeceği ceza, bir 4342/...

125 yıla kadar hapis, bize sanki da getiriyorlar ceza keserler, iki yıla kadar hapis. Neymiş? 80 miligramdan daha fazla kanında alkol vardır diye. Olmadı. Yani sanki da suç işledi, yeyin bu adamı gibi bir muamele sözkonusu oluyor bu işte. Bunu kabul etmemize olanak yoktur. Bunun bizim ülkemizde uygulanabilmesi için çok sıkı bir çalışmadan ve çok sıkı bir eğitimden geçmek gerekmektedir. Biz bu>düzeye daha geldiğimiz inancında değilim. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; birisi 106 cc. viskiye denktir dedi, ötekisi 119 cc.'ye denktir dedi, ötekisi başkasına dedi. Dolayısıyla bunları-" bir kenara bırakıyorum ve şunu belirtmek isterim ki, ciddi bir yaklaşım sözkonusu olmadığı için biz bu fasılma yasanın ret oyu vereceğiz. Oylama sırasında olanlar da bu şeyimizi, kararımızı etkilemiştik elbetteki. Kimin ne karar verdiği Komitede de ortaya çıkmadı maalesef. Darmadağınık gitti o iş. ER.ALTAN YAVUZ (Lefkoşa) (Yerinden) - Oylamayla belirlendi Sayın Durduran. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Tamam oylamayla geldi... Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Ama siz isterseniz komaya girecek kadar içiniz, araba kullanmayınız. Bunlar Komitede çok tartışıldı ve ilmi bir şekilde tartışıldı. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Bitirdiniz mi? Şimdi Yas nın diğer şeyine gelince... Dr. YÜKSEL TUCCAROGLU (Lefkoşa) (Yerinden) - Sen konuşunca öyle mi yaparlar değil mi Alpay Bey? BAŞKAN - Dinleyelim efendim lütfen. 4343/...

126 ALPAY DURDURAN (Devamla). - Hayır banda geçmekte daima sıkıntı çekerler kâtipler, uyarırlar. Onun için yardımcı oluyorum. Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Orda bu karara iki doktor, iki eczacı evet dedi bu 80 miligrama. Doktor ve eczacı olmayanlar hayır dedi. Bu bellidir. Komite kararları da vardır Sayın Durduran. ALPAY DURDURAN (Devamla) - E, ne yapalım yani? Anlamadım. Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Ama siz isterseniz alttan üstten çıkana kadar içiniz ama araba kullanmayınız, kim engeller sizi? ALPAY DURDURAN (Devamla) - Size böyle bir şey yapmak niyetinde olduğumu söyleyen oldu mu? Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - E, kaç defa... ALPAY DURDURAN (Devamla) - Siz kendi kendinize vehim kurup ondan sonra da kalkıp bana sözler söylemeye çalışıyorsunuz burda. Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Hayır, hayır. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Vehimdir sizinki bu. Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Hayır. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Ben böyle bir şey söylemedim. Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Vehim değildir. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Tabiî siz kendi kendinize ben bir şey söylemiş gibi kurdunuz, döndünüz bana böyle mi, yapacaksınız siz, diyorsunuz. Hayır efendim ne münasebet. 4344/...

127 YÜKSEL TUCCAROGLU (Lefkoşa)(Yerinden)- Sayın Durduran kaza yaparsam diye... ALPAY DURDURAN (Devamla)- Sizin vehim dediğinize göre ko nuşmak mecburiyetinde değilim ben. Siz benim söylemediklerimi nerden duydunuz da bana yanıt vermeye çalışıyorsunuz? ALTAN YAVUZ (Lefkoşa)(Yerinden)- İngiltere'de bile 50 miligramdır. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Nedir 50 miligram olan? ALTAN YAVUZ (Devamla)- Kanda 50 miligram tabii. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Tabii, oy kullanmanızın... ALTAN YAVUZ (Devamla)- Güney'de 80 miligramdır. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Oy kullanmanızın ne kadar gerekçesiz ve geçersiz olduğunu gösteriyorsunuz. Çünkü... ALTAN YAVUZ (Devamla)- Hayır efendim. ALPAY DURDURAN (Devamla)- İngiltere'de 80'dir, Güney 1 de 80, 90*dır Güney'de. ALTAN YAVUZ (Devamla)- Evet. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Hayır, siz böyle oy kullandınız işte. Gösteriyorsunuz nasıl oy kullandığınızı. Bir de bana lâf atmaya çalışıyorsunuz olduğunuz yerden. ALTAN YAVUZ (Devamla)- Güney'in değil de bizim... ALPAY DURDURAN (Devamla)- Gelin, burdan konuşun. Ona göre ciddi olsun bu işler biraz. BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım efendim, dinleyelim konuşmacıyı. Gerekirse /-

128 ALPAY DURDURAN (Devamla)- Efendim? ALTAN YAVUZ (Devamla)- Sayın burduran, Güney 1 in yollarıyla bizim yollarımız bir mi? BAŞKAN - Söz alırsınız Sayın Altan Yavuz, ne var? ALPAY DURDURAN (Devamla)- Yani bizim yollarda ALTAN YAVUZ (Devamla)- Mukayese kaldırmaz Sayın Durduran. Güney*le bizim bir mi? ALPAY DURDURAN (Devamla)- Bizim yollarda geçmek için daha ayık olmak lazım, daha dikkatli olmak lazım? Efendim? YÜKSEL TUCCAROGLU (Lefkoşa)(Yerinden)- Daha ayık, daha dikkatli. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Tamam. TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden)- Bizig yollarda yolsuzluk var. MUSTAFA ADAOGLU (Gazi Mağusa)(Yerinden)- 0 tarafta 90, bu tarafta 80. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla)- Ve suç işlememek içindir o alınan önlem. Söz... BAŞKAN - Evet, sayın konuşmacıyı dinleyelim efendim. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Siz peşin suçlu ilan ediyorsunuz vatandaşı, peşin. Peşin suçlu ilan ediyorsunuz siz. 4346/...

129 YÜKSEL TÜCCAROGLU (Devamla)- Siz ne diyorsunuz? Ben korna^olana kadar içerim. Suç işlemezsem suçlu değilim. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Değil. YÜKSEL TÜCCAROGLU (Devamla)- Suç işlememek için alınacak olan önlemdir bu 80 miligram işte. İşlenmesin. Bir önlem alınsın. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Sayın Altan Yavuz diyor ki, sana mani olmayacağım diyor, içebilirsin diyor bana. Siz bana mani m olacaksınız? ALTAN YAVUZ (Lefkoşa)(Yerinden)- Hayır, içebilirsiniz ama araba kullanmayınız. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Gördtfc.mü,' bak içebiltfftinis diyor. Siz ne karışıyorsunuz bana? BAŞKAN - Efendim, bunu karşılıklı tartışmayalım. Konuşmapıyı dinleyelim ve gerekene söz veririm efendim. yok, için. ALTAN YAVUZ (Devamla)- İçmenizi engelleyen kimse ALPAY DURDURAN (Devamla)- Tamam, bana söylemeyin ona söyleyin. Ben biliyorum çünkü bunu. BAŞKAN - Söz almak isteyene söz veririm. ha. YÜKSEL TÜCCAROGLU (Devamla)- Komiteye çevirdik ona. ALPAY DURDURAN (Devamla)- 0 bilmiyor. Ona söyleyin, ALTAN YAVUZ (Devamla)- Hayır, Komitede beraberdik. Beraber karar verdik. 4347/..

130 BAŞKAN - Devam edin efendim konuşmanıza. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Şimdi, Sayın Altan Yavuz 1 un söylediği gibi değil konu. İngiltere*de 30 miligram değil, 80 miligram kandadır. 30 miligram değil, 80 miligramdır. Güney*de 90 miligramdır. Avrupa'nın bazı ülkelerinde 50*ymiş. Amerika'da da 150*ye kadar. Dolayısıyla, buyurun seçin siz. 50'den 150*ye kadar değişen sayılar var. TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden)- Amerika'da araba kullanacağım bundan sonra. İÇİŞLERİ, KOYİŞLERÎ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)- Bizde de 80 dendi. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Siz de 80 dediniz. Ben de diyorum ki az dediniz. ALTAN YAVUZ (Devamla)- İşi kim bilir? ALPAY DURDURAN (Devamla)- İşte, içmeyle Sayın Yüksel Tüccaroğlu'nun söylediğinde bir haklı -I: yan çıkıyor orta yere. İçmeyle araba kullanmayı siz karıştırdıktan sonra, polis nasıl karıştırmasın? AYTAÇ BEŞEŞLER (Devamla)- Hep bunlar bu yolsuzluktan oluyor. Yol yok. Değil mi Alpay Bey? YÜKSEL TÜCCAROGLU (Lefkoşa)(Yerinden)- Devam Alpay. MUSTAFA ADAOGLU (Gazi Mağusa)(Yerinden)- Helikoptere binersek ne olacak Alpay? ALPAY DURDURAN (Devamla)- 0 zaman serbestsiniz. Esrar da çekebilirsiniz. Onda da serbestsiniz. 0 zaman suç değildir. Esrar içmiş vaziyete araba kullanırsanız serbestsiniz. Kendinizi kaybetmiş vaziyette araba kullanmak suçunu işlemişseniz, demin o oy verdiğini söylediği kesimler size yoktur birşey bunda deyip rapor veriyorlarmış, polis öyle şey verdi. Yani, ben doktorların kararlarına bu kadar itimat ederim işte. Niçin bana doktorlar ve eczacılar oy 4348/..

131 verdi deyip de bir avantajmış gibi söylemeye çalışıyorsunuz? Hiçbir şey, hiçbirinin farkı yoktur bunun. Ha doktor, ha mühendis. Ne karkı var? MUSTAFA ADAOGLU (Gazi Magusa)(Yerinden)- Kimdir oğlum bu teraziyi ölçecek, ne hakim kaldı, ne doktor kaldı, ne mfihendis kaldı. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Hiçbir şey yoktur. Bu memleketteki herkesin boyu birdir. MUSTAFA ADAOGLU (Devamla)- îyi. zaten. ALPAY DURDURAN (Devamla)- İstisnalar kaideyi bozmaz YÜKSEL TUCCAROGLU (Lefkoşa)(Yerinden)- En azından tıbbi konularda lazım doktor... ALPAY DURDURAN (Devamla)- Bu tıbbi değil efendim, bu trıcfiki konudur. Bak, yazıyor burda. işi. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla)- Beyindeki konsantrasyon ALPAY DURDURAN (Devamla)- Yol Güvenliği Yasa Tasarısı. Trafiki konudur bu. Hiç doktorla alakası yoktur bu işin. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla)- Beyindeki konsantrasyon işinde doktor lazım. ALPAY DUHDURAN (Devamla)- Konsantrasyonısiz saptayacak hiçbir alete veya gerece sahip değilsiniz. Olanlarınız da tamamdır bunlar diye rapor veriyor. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla)- Tıp ilmini reddetmiş olursunuz o zaman. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Siz reddediyorsunuz ben değil. 4349/...

132 MUSTAFA ADAOGLU (Gazi Mağusa)(Yerinden)- Bu on iki yıl tahsil ne, asıl maraton tahsili. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Bu konu değil ki, bu konuda değil ki o on iki yıl. On iki yılda trafik kurallarını göstermediler. Düt, düt da demiyorlar hiç. işini. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla)- Bunu da içerir, alkol ALPAY DURDURAN (Devamla)- Hiç. Ha yahu, siz kimyayı okuyan herkes kendini alkoldan anlar zanneder. Onun tgibi bi rş eydir- bu 4a içiyor. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla)- Herşey alkollü, herşeyi ALPAY DURDURAN (Devamla)- Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; doktorlarımız raporlar vererek insanlarımızın kendini kaybetmediğini kanıtlıyorlarmış. Onun için böyle bir yasa getirip yollardı güvenliği sağlayacakmışız. Böyle bir yasayla güvenliği sağlamanın olanağı var mıdır? Döndü sonra Komite ve içine şöyle kurallar koydu. yine. Dedik ki, eğer doktor derse ki bu adamın nefesini alamazsın, alamazsın. Kanına bakamazsın, yine bakamazsın. Yine geldi doktorun eline. Hangi güvenliği sağladık? Daha önce doktora sevkederlerdi kaza yapan, suç işlemiş olan adamı. Bakın da bu adam sarhoştur diye. Doktor, hayır değildir derdi. 4350/...

133 Adamın burnunu sıksalar alkol damlasa yere, yine o sarhoş değildir diye rapor verirdi doktorlar, hastane bize böyle rapor verdiği için biz trafik kazalarında sarhoşluk nedeniyle suçlar ne kadar olmuştur diye statistik yapamıyoruz diyor Trafik Müdürümüz Komitede. Oyle midir? Bunları söylüyor, ondan sonra biz yine getiriyoruz Komite olarak ve diyoruz ki doktor rapor verirse kanını da almazlar. Dr. YÜKSEL TUCCAROGLU (Lefkoşa) (Yerinden) - Acil durumlardadır o Sayın Durduran. Dr. ALTAN YAVUZ (Lefkoşa) (Yerinden) - Kimlere verebileceğini okursanız görürsünüz Sayın Durduran. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Hiç acil diye yazmaz. Dr. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla) - Acil durumlarda, onu çok tartıştık. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Hiç acil diye yazmaz işte. Siz bir heves uğruna zannettiniz ki tıbbi bir konudur bu, kendi kendinize fetva verdiniz işte. Oylarınızı nasıl kullandığınız bu şekilde anlaşılıyor işte. tahrip ediyor- Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Siz yasayı sunuz Sayın Alpay Durduran. BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım efendim, lütfen dinleyelim konuşmacıyı. Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Okuyunuz o maddeyi de görelim nasıldır. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Okuyalım efendim. 4351/...

134 Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Kimlere rapor verebileceğini yazar elbette orda. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Tamam işte, "doktorun sakıncalı bulduğu hallerde alınmaz kanı" diyor. Başka bir şey demiyor. Ne acil diyor, ne başka bir şey diyor. Dr. YÜKSEL TÜCCAROGLU (Devamla) - Sakıncalı durum da odur. Yani şahıs kan kaybediyor, doktor onu kurtarmak için mi uğraşacak, yoksa kanındaki alkole bakmak için mi? Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Kanamadan ölmek üzere olan bir insandan üfle diyeceksiniz kendine, olacak iş mi bu? (Alpay Durduran güler.) RASIH KESKİNER (Girne) (Yerinden)-(Anlaşılmayan sözler.) ALPAY DURDURAN (Devamla) - E, işte herkes duyuyormuş gibi balona üflenecek diyor şimdi. Balon malon yok işte arkadaş. SAĞLIK VE SOSYAL YARDIM BAKANI Dr. MUSTAFA ERBÎLEN (Yerinden) - Bir mesleği rezil ettin yahu. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Hani burda balon görüyor muyuz? FADIL ÇAĞDA (Girne) (Yerinden) - Borudur. Borudur Sayın Durduran. Boruya sokacaklar ağzına. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Balon var mı burda? Hiç balon malon yok. Onun için üfleyemedim diye birşey yok. (Güler) Bu şeye göre mademki nefes alıyor, ayakta durabiliyorsun yani ölmüyorsun, yatsan bile yere yine ölmedi daha ve mademki nefes alabiliyorsun, bu nefes alınacaktır. DqMUSTAFA ERBİLEN (Devamla) - İstisnai olaylar için yani bir mesleği bu kadar küçümsemek doğru değildir. 4352/...

135 Dr. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Yok yahu, doktordan fazla doktor oldu... ALPAY DURDURAN (Devamla) - Eğer mühendis hu kadar önemsizse, öteki de o kadar önemsizdir. Bir memlekette bu tarlada beraber bittik biz. Benim söylediğim odur. olay. Dr. MUSTAFA ERBÎLEN (Devamla) - Tamam münferit bir Dr. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla) - Mühendislik konusunda biz öyle şey yapmıyoruz. ALPAY DURDURAN (Devamla) - îki doktor, iki eczacı oy vermiş, hiç olacak iş mi? Tamamen trafik konusu bu. Yol trafik güvenliği ne zamandan beri tıbbın konusu oldu? Dr. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla) - Yalnız alkol. Dr. MUSTAFA ERBÎLEN (Devamla) - Komisyona öyle rastgeldiyse yani o iş başkadır. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri;... MUSTAFA ADAOGLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Alpay Bey, Komitedeki arkadaşlar delegeyi yaptınız mı üstünüzde içki çıktı 80 miligram... ALPAY DURDURAN (Devamla) - Biz tarif ettik, dedik ki burda çeşitli iddialarda bulunuluyor, birisi diyor ki iki buçuk duble içebilirsin. Öteki diyor ki bir duble içebilirsin. Ben diyorum ki bir bile içemezsin. Başka biri dedi ki 119 miligram. Hurda yazılıdır. Resmi bir rakam vermediler bize. MUSTAFA ADAOGLU (Devamla) - Lâzımdı içesiniz işte. 4353/...

136 ALPAY DURDURAN (Devamla) - 70 kilogram diyor 119 miligram çekebilin kafaya. MUSTAFA ADAOGLU (Devamla) - Komite kendileri de inceleme yapsın. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Öteki 106 miligram dedi. Nasıl olacak bu işte? Başkası 75 kilogramsa dedi, 120 miligram. Herkes dilediğine göre birşeyler söylüyor. İÇİŞLERİ, KOYİŞLERİ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) - Kiloya göredir. fark vardır. FADIL ÇAĞDA (Girne) (Yerinden) - Arada birer dublelik ALPAY DURDURAN (Devamla) - Ama ters orantılı şeyler de söyleniyor. Hiç tutmuyor bunlar, birbirini. FADIL ÇAĞDA (Devamla) - Bir dublelik fark vardır arada. MUSTAFA ERBİLEN (Devamla) - Kendisinin ölçüsüyle Curci'nin ölçüsü bir mi? ALPAY DURDURAN (Devamla) - Kilosunu da dediler burda. Tamam _ bizinl Curci şişeyle içerim ben diyor, bana tesir etmez. Ama olabilir. Maalesef biz bu işin ciddiyetle sürdürülebileceğine inanmıyoruz. Konu budur. Kemerlere gelince. Kemer takılması mecburiyeti bir gerekçeye dayandırılmıştır. Radyo ve televizyonlarda çarpışan arabaların koltuğundan fırlayıp kafasıyla cama vuran insanların filmlerini sık sık gördük ve bize ısrarla gösterilmeye çalışıldı ki, kemerle bağlanmazsanız kaza ihtimalinde yaralanma oranı artacaktır. Ölüm oranı artacaktır. Bu hakikatten önemli bir etkendir. Bundan dolayı da artık kemerler arabalarda standart hale gelmiştir. Sorun bitti mi? Bitmedi. Bir yığın başka sorun da beraberinde gelmektedir. Bu işte de ciddiyet şarttır. Yani kemer belirli standartlarda olacak ve denetlenecektir. Bu uyarıyı şimdiden yapıyoruz. 4354/...

137 Çünkü daha kemer konusu görüşülür görüşülmez, ithalâtçılar bu ülkeye yığdılar. Tayvan malı, Hong-Kong malı ve bilmem ne malı kemerleri bu ülkeye yığdılar ve birçok arkadaş da bana geldi müracaatta bulundu ne yapacağım bu kemeri diye. Dedim, bu kemerle araba çekebilirsin. Araban yolda kaldığında bu kemerle araba çekebilirsin, dayanır hakikatin. Ama emniyet kemeri olarak kullanamazsın. Çünkü, bir; arabasına takılacak vaziyette değildir. Arabası başka tip, asilli ve saireli şeyler istiyor. Arabasına takılacak vaziyette değil. İkincisi; kilidi normal olarak bir harekette açılabilecek şekilde olmalıydı. Açılacak şekilde de değildir. Sabit olarak arabaya geçirilmesi, zemininin delinmesi gereken tipleri de getirdiler. Canı isteyen, istediğini bu serbest ekonomi, başı bozuk ekonomi döneminde bu ülkeye yığdılar. MUSTAFA ADAOGLU (Gazi Magusa)(Yerinden)- Seçme özgürlüğü. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Seçme özgürlüğü. Buyurun vatandaşlarımız istediğinizi seçebilirsiniz. Müsaade et de ben seçeyim. Kaza olduğunda kafamı cama vuracağım. Yahu, sana ne? Bu da bir seçme özgürlüğü değil mi?benim kafamı koruyacağına sen, biraz da bu kesemi koru. Bu kese korunmadı. Şimdi, kim, nasıl, bunun standardını saptayacak? İçişleri Bakanının karşısında çok ağır bir sorun maalesef yığılmış bulunmaktadır zamanında tedbir alınmadığı için. Olmazsa şimdi bunların standartları tutmazsa, kim bunu muayene edecek, kim bu yurttaşı koruyacaktır? Astarı yüzünden pahalı. Alacak 5, 6000 liraya, ki ucuzdur 5, 6,000 liraya bir kemer. 5, 6,000 liraya, 30, 40,000 lira da takma masraû. ödeyecek. Çünkü, ekstradan kıvrılmış demirler, ekstradan delikler, ekstradan vidalar, karşılıklı kelebek aomunları vesaireler takılması gerekecek. Arabalar delinecek, arabalar understud yapılacak vesaire, bir sürü luzumsuz işler de beraberinde getirilmiş bulunuyor.,/4355

138 FADIL ÇAĞDA (Girne)(Yerinden)- Standardını İçişleri Bakanlığı ithal etsin efendim. MUSTAFA ADAOGLU (Gazi Mağusa)(Yerinden)- Eski araba bırakmadık Alpay'çığım memlekette. Merak etme. ALTAN YAVUZ (Lefkoşa)(Yerinden)- Tabii, uymayanı da yasaklayacak İçişleri Bakanı Sayın Durduran. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Tamam ama... ALTAN YAVUZ (Devamla)- Bu, bu kemerlerin dışında uymaz yasaklayacak. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Yani, bu özgürlük anlayı şını biz kabul etmeyiz işte, siz nasıl bu özgürlük anlayışını kabul etmeyip, insana rağmen, insanı korumaya çalışıyorsunuz ki biz de destekliyoruz. Tamamdır, doğrudur bu insan korunmalıdır. Kendine rağmen de korunmalıdır, destekliyoruz. Aynı zamanda insanı bu bakımdan korumak lazımdır. Niçin siz serbest bırakacaksınız ve milyonlarca liramız Tayvan'a dökülecek, geriye de araba çekeceği olanlar kalacak elimizde? Yazık değil mi bize? ALTAN YAVUZ (Devamla)- içişleri Bakanı getirin dedi mi Sayın Durduran? Gündeme geldi, konuşuldu... ALPAY DURDURAN (Devamla)- İçişleri Bakanı getirin dediğinde getirilseydi hata olacaktı. ALTAN YAVUZ (Devamla)- Suçu nedir? ALPAY DURDURAN (Devamla)- Peki, getirin demedi diye bunların gelişini görmemek hata değil mi yani?../4356

139 ALTAN YAVUZ (Devamla)- Getirmeselerdi. ALPAY DURDURAN (Devamla)- Getirmeselerdi, işte. Gel de, bırak da ben de vurayım bu cama Jrahu kafamı ne karışıyorsun işime? Böyle anlayış olmaz. Yanlıştır. Niçin siz ille de ihracat tescil fiyatı istersiniz? Niçin ille de ihraç ettiğinde parayj, bu ülkeye getirin diyeceksiniz? Bunların kuralları bunlardır. Koruyorsunuz ki, bu ülkeden iadeyle dahi bu paralar gitmesin boşu boşuna. Bu denetim mekanizmalarını devlet koyacak, kol '- layacak bu işleri. Yoksa aksi halde devlete ne luzu» var? Bırakın biz kendimizi koruruz. MUSTAFA ADAOGLU (Gazi Magusa)(Yerinden)- Standart kemerde haklısın. Standart kemer olması lazım. ALPAY DURDURAN ( Devamla)- Sayın Başkan, sayın milletvekilleriî bugünkü gün ülkemizde belki de bütün arabalarımıza yetefek kadar kemer ithal edilmiş bulunuyor. Fakat kim, nasıl takacaktır? Bunlar belli değildir? Bir de, arabalarımızın yapıları vardır. Şimdi onların üzerinde de düşünmek ve değerlendirme yapmak gerekecektir. Bazı arabaların koltukları Öne doğru katlanır. Dolayısıyla, siz kemeri bağladığınızda, koltuğunuzla beraber kemerin üzerine yükleneceksiniz. 0 zaman bu bir emniyet mi getirecek? Yoksa kemerle koltuk arasında kaburgalarınızı mı kıracaksınız? Yani, çöken dümenlerin icadedildiği bu dönemde, gerçi ondan da vazgeçiliyor artık ama, çöken dümenlerin bile icadedildiği bu dönemde, öne doğru katlanabilen klipssiz koltuklar ne olacak?,/4357

140 4357 İÇİŞLERİ, KOYÎŞLERÎ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) - Koltuk bozuktur be Alpay Bey. Bozuk koltuklardır hep. Dr. ERBAY KANATLI (Kâtiplik Kürsüsünden) - Hayır, mini'lerin koltuklarını kastediyor. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Aldınız mı cevabınızı efendim. Dr. ERBAY KANATLI (Devamla) - Tek kapılı arabaları. FADIL ÇAĞDA (Girne) (Yerinden) - Bakanlık koltuğu değil bu, değil mi Sayın Durduran? Dr. ERBAY KANATLI (Devamla) - Tek kapılı arabaların koltukları öne doğru devrilir, arkaya doğru değil. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Dolayısıyle bu konuların ciddi olarak hazırlık gerektirdiği kanısındayız. Bu hazırlık nedeni ile Yasaya bir madde kondu ve dendi ki "Bakanlar Kurulunun çıkaracağı bir emirname ile bu Yasa yürürlüğe girecektir." Bu maddesini bu Yasanın bütün kalbimizle destekliyoruz ve bakana çağrıda bulunuyoruz. Sayın Bakan bu tedbirleri alın ve ondan sonra bu Yasayı yürürlüğe koyun, yoksa çok miktarda rahatsız olacak olan yurttaşımız olacaktır. Büyük şikâyetlerle, büyük miktarda şikâyetlerle karşılaşacaksınız, büyük sorunlarla karşılaşacaksınız, biz bunun sorumluluğuna bu alkol meselesinden dolayı kurtuluyoruz, iştirak etmeyeceğiz. Bu bizim için rahatlatıcı bir unsur olacaktır, sağolun bizi dinlemediğiniz için bu konularda. MUSTAFA ADAOGLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Sağlar bizim olacak bu durumda. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Buyurun siz istediğiniz kadar yurttaşımızı 80 miligramdan fazla alkol var kanında diye yakalayın ve cezalar kesin kendisine, bunun hapis../4358

141 cezası da kondu, hapse de sokun, ondan sonra emniyet kemeri takmadı diye cüzdanını boşaltın birkaç kere vatandaşın, onun şeyini, kredisini size olduğu gibi çıkarıyorum. Zaten bu memlekette istatistik olmadığına göre, sonunda bir fayda sağlansa bile istatistikler görülmeyecek, kimse de sizi alkışlamayacaktır. MUSTAFA ADAOGLU (Devamla) - Ekonomik kemer sıkma politikasına paraleldir bu. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Bazı eski âmtfealar bu kemerler yfizünden belki hurdaya çıkarırlar da ekonomi de biraz ferahlar. SAĞLIK VE SOSYAL YARDIM BAKANI Dr. MUSTAFA ERBÎLEN (Yerinden) - Curci'nin ne kadardı ölçüsü? ALPAY DURDURAN (Devamla) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bu iş gerçekten yanlış yapılmaktadır. Uyarıyorum tekrar. Bu iş yarın çağıracaksınız bir kokteyle, gelecek bazı yurttaşlar, dokunulmazlığı olmayan insanlar da gelecrttye bir duble viski vereceksiniz eline, o tedehi» arkasına saklanacak, yavaş yavaş o dubleyi içecek, çıkacak dışarıya, polis kendisini yakalayacak. 0 zaman siz nasıl izah edeceksiniz bunu, &fendim bana Cumhurbaşkanı ısmarladıydı veyahut da Saşbakan veya bakan ısmarladıydı dediğinde ne söyleyeceksiniz? ALTAN YAVUZ (Lefkoşa) (Yerinden) - Yanlış söylüyorsunuz. Bir duble ile 80 miligrama çıkmaz.. Bunu bilerek yanlış söylüyorsunuz. Yanlış olduğunu bile bile. Bir duble viski ile 80 miligrama çıkmaz Sayın Durduran. etsin Alpay. ERDAL SÜREÇ (Lefkoşa) (Yerinden) - îki duble./4359

142 ALTAN YAVUZ (Devamla) - Yanlış söyledikten sonra... ALPAY DURDURAN (Devamla) - Sayın Altan Yavuz; hiçbir şekilde garanti edemezsiniz çıkmayacağını. Ben bunu gördüm. ALTAN YAVUZ (Devamla) - Bir duble ile çıkmaz Sayın Durduran. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Ve sizin uzman dedikleriniz gelip de bana bu kadar çok değişik rakam verirse, ben o zaman yalnız kendi tecrübeme inanırım. Komitede talep ettik. Bir deneme yapılsın. Niçin yapılmadı? yaptı. R&SIH KESKÎNER (Lefkoşa) (Yerinden) - Kendiler ALPAY DURDURAN (Devamla) - Gelsin o makinanın irmeği? nefeslerimizi de deneyelta., Sayın İçişleri Bakanımızı çağırıyorum bir deneyim yapsın, nefeslerimizi deneyelim. Eğer gerçekten bir duble viski oranında bir buçuk duble konyak falan veyahut da iki duble rakı demektir bu falan bu oranda içen bir insanın nefesinde eğer 30 veya 50 ne ise, burda Yasaya göre... Dr. YÜKSEL TUCCAROGLU (Lefkoşa) (Yerinden) - 80'nin altında. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Efendim?... Dr. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla) - 80'nin altındadır. ALPAY DURDURAN (Devamla) - 0 kandakidir efendim. Dr. YÜKSEL TUCCAROGLU (Devamla) «../436ü

143 ALPAY DURDURAN (Devamla) mikrogramdan yukarı ise ve kırmızı retık görülürse bu cihazda o zaman değiştirsin bu şeyi. Ondan önce bu Yasayı yürürlüğe koymasın. Buyurun ben çağırıyorum. Eğer iddianız oysa koyalım orta yere bunları, görelim. Çünkü ben İngiltere*de bunu gördüm. Bir bardak şarabı, şarabı içmeye korkuyorlar devletin verdiği bir kokteylde. Bakıyorum Kıbrıslılar da, İngilizler de ben araba kullanacağım içmeyeyim diyor ve bir bardak şarbı içmiyorlar. Bunu gördüm ben karşımda. Bu insanlar bunu yapıp da ceza ile karşılaşmasalardı hiç bu kadar çekinirler miydi? Onun için ben inanmıyorum söylenenlere. Böyle çelişkili rakamlar da verilirse, ben nasıl inanabilirim? DIŞİŞLERİ VE SAVUNMA BAKANI KENAN ATAKOL (Yerinden)- Araka kullanacak olan içmesin Sayın Durduran. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Tamam efendim ama,.. Dr. YÜKSEL TÜCCAROGLU (Devamla) - Bizim de istediğimiz bu. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Ama içebilir diyor. Ben onlara söylüyorum. içmesin. Dr. YÜKSEL TÜCCAROGLU (Devamla) - Korksun ve./4361

144 ALPAY DURDURAN (Devamla) - İçmesin derseniz o zaman siz de bir kokteyle davet edersdniz vatandaşı, bir de şahadet vereceksiniz* KENAN ATAKOL (Devamla) - Portakal suyu içsin. ALPAY DURDURAN (Devamla) - Teşekkür ederim. BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Alpay Durduran. Dr. ALTAN YAVUZ (Lefkoşa) (Yerinden) - Cihazlar gelsin, hazırlansın, yapalım. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; söz sırası... TARIM VE ORMAN BAKANI AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) - Alkolü müdafaa eder. BAŞKAN - Sayın Ergin Abdullah'tadır. Buyurun Sayın Ergin Abdullah. AYTAÇ BEŞEŞLER (Devamla) - Alkolü müdafaa eder. ERGİN ABDULLAH (Gazi Magusa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Raporda da ifade edildiği gibi Yol Güvenliği Yasası altı toplantıdan sonra sonuçlandırılabilmiş, Komisyonda değişik boyutlara varan tartışmalar yaşanmış olmasına karşın, sonuçta, altıncı toplantının sonunda bitirilebilmiş ve bugün görüşülmesine başlamış bulunuyoruz.../4362

145 SAĞLIK VE SOSYAL YARDIM BAKANI Dr.MUSTAFA ERBÎLEN (Yerinden) - İçişleri... ERGİN ABDULLAH (Devamla) - Efendim? Dr.MUSTAFA ERBİLEN (Devamla) - İçişlerinin de alternatifi oldu şimdi? İÇİŞLERİ, KOYİŞLERİ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden) - Komisyon üyesi. BAŞKAN - Lütfen s8z kesmeyelim efendim. Dinleyelim efendim konuşmacıyı. OZKER OZGOR (Lefkoşa)(Yerinden) - İçişlerimize karışmayın. İçişlerimize müdahale ettirmeyiz. ERGİN ABDULLAH (Devamla) - Sayın Bakan yedi düvele bedel olduğunu iddia ediyor. Onun için gazete?- ciliği ne zaman öğrendi sorusunu kendisine ben sormayacağım ve anımsatmayacağım burda. Madem sataştı böyle birşey olsun verelim kendisine. ALTAN YAVUZ (Lefkoşa)(Yerinden) - Fakat 80 miligramda çok yardımcı oldu bize Sayın Ergin. ERGİN ABDULLAH (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Yol Güvenliği Yasa Tasarısı bir gereksinmeyi, bir ihtiyacı, bir kofluğu doldurmak amacı ile getirilmiş ve bunun üzerinde birtakım tartışmalar yaşanmıştır. Esas gerekçesinde de vurgulandığı gibi Yol Güvenliği Yasa Tasarısı karayollarında can ve mal emniyetini sağlayabilmek ve bu can ve mal emniyetinin sağlanması ile birlikte bir diğer adımı karayollarımızdaki trafik düzenini ve güvenliğini /4363

146 4363 sağlamak amaç edinilmiştir. Şimdi karayollarında can ve mal emniyetini veya trafik düzenini ve güvenliğini bu yasa tek taşına sağlayabilecek durumda mıdır? Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak buna inanmamız olası değildir. Yani bu Yasa tek başına karayollarındaki can ve mal güvenliğini veya mevcut trafik keşmekeşini sona erdirip önümüze yepyeni bir düzen getirecek içerikte ve boyutta değildir. Fakat alkollü araç kullanılmasını ve onun ötesinde ikinci bölüm olarak kemer takma zorunluluğunu getirdiği ve belirli esaslara bağladığı düşünüldüğü takdirde mevcut karmaşanın içerisindeki feifc olumsuzluğun ortadan kaldırılması amacı doğrultusunda görmekteyiz bu Yasa Tasarısını. Karayollarındaki genel durum bütçe müzakerelerinde parti sözcümüz Aktan Sadık arkadaşım tarafından uzun uzadıya vurgulanmış idi. Komisyon safhasında da karayollarımızm genel durumu.trafik sorunun içinde bulunduğu keşmekeşlik ve kaos ve diğer olumsuzluklar komite üyesi Arkadaşlarımız tarafından uzun uzun dile getirilmişti. Bunları burda bir kez daha uzun uzadıya anlatmak gereksizdir kanaatindeyim. Yalnız altyapı eksikliğinin bariz ve açık olduğu bir ortamda yani karayollarımızm, karayolu ağımızın veyahut da durumu ortadadır. Şehiriçi ve şehirdışı anayollardaki trafik işaret ve levhalarının ikaz uyarı amaçlı,bilgi verici trafik levha, araç ve tabelalarının durumu, eksikliği ortadadır ve ne yazık ki bu olumsuzlukların yanında bir yığın olumsuzluk daha vardır. Yani ışıksız yollarda geceleyin dolaşan araba sayısı denetim ve kontrollerin./4364

147 etkin bir biçimde uygulanmayışından kaynaklanan birtakım trafiğe yansıyan olumsuzlukları se yazık ki yaşayıp görmekte, işitmekte, duymaktayız ve her geçen gün bu olumsuzluklar birtakım yeni yeni canların alınmasına zemin ve neden yaratmaktadır. Yani çalıntı arabaların ülkemize ginnesi konusunda gösterilen duyarsızlık aynı konuda yaşlı arabaların trafikten men edilmemesinden ötürü doğan olumsuzluklardan farksız bir durum arzetmektedir. Aynı şekilde tonaj kısıtlamasının bizim karayolları ağımızın yapısı ve genel potansiyeli gözönünde tutulmadan hiçbir kontrolün ve âamtiminlıl yapılmaması ve bir yerde başıbozukluğun bu alanda da yaşanmış olması./4365

148 Mağusa ve Lefkoşa yolu arasında geçen ömrümüz içerisinde sıkça karşılaştığımız bir diğer olumsuzluğu oluşturmaktadır, Yani sadece kemer takma zorunluluğu veya alkollü araç kullanmayı önlemekle trafik kargaşasına son verilemez. Trafik düzeni ve güvenliği sağlanamayacağı inancımızı bu düşüncelerledir ki başlangıçta dile getirdik. Dingil genişliği dediğimiz standart yol yapımızın belirli bir bölümünü kapsayacak boyutta ve ebatta geniş yol alanı içerisinde, geniş bir bölümünü kapsayıp gidiş-geliş şeritlerini tehlikeli boyutta tehdit eden böylesi bir olumsuzluğun da giderilebilmesi için hiçbir önlemin, hiçbir tedbirin alınmadığı bir koşul içerisinde biz ne kadar ideal düzeyde alkol kısıtlamasına veya kemer takma zorunluluğunu getirsek bile bu olumsuzluklar yaşanmaktadır. Uzun vasıtalar, askeri araçlar ve benzeri diğer karayollarımızm yapı ve boyutunu aşan düzeydeki araçlar, aynı düzeydeki olumsuzlukların sürmekte olduğu»! bilmekte olduğu bir'ortamda bu Yasanın ideal anlamdaki trafik dizenini ve güvenliğini veya kişi carçve «aniyetini ne düzeyde sağlayabileceği yine tartı gji*kaldırmaktadır. Aynı şekilde sol direksiyon arabaların yarattığı sorunlar, bu Yasa ile birlikte ortadan kalkacak ve sorun bir anda temize havale edilecek demek değildir. Aksine torpil mekanizması ne yazık ki trafik alanında da işletildiği için, birtakım olumsuzluklar bu alanda da yaşanmaktadır. Eğer içerili birisini yolda durdurup, herhangi bir polis görevlisi suç işlediğinden ötürü hız kısıtlamasının içerisinde aşırı sürat yapmadan ötürü yazıp w cezaya çarptırdığı zaman, içeriden bir dayı bulup bunu siidirtir ve affa uğrar ve ilgili polis görevlisi haşlanır ise, bu konuda da ne yazık ki birtakım spekülâtif kuşkuların ve istismarların olabileceği akla gelmektedir.../4366

149 Eğer mevcut yasaların açıkça suç saydığı halleri çiğneyebilecek birtakım içerili unsurlar müdahalelerle yasal çiğnemelere, yasal suç işlemelerine zemin yaratılırsa, aynı kuşku ve endişemiz bu Yasada da ne yazık ki geçerli olacaktır. Hatirigo işler... EŞBER SERAKINCI (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Hep CTP'liler yapar bunları. ERGİN ABDULLAH (Devamla) - Bellidir CTP«İllerin nasıl araba kullandığı Sayın Serakmcı. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Bellidir tabiî. ERGİN ABDULLAH (Devamla) - Mağusa Polisinde kimlerin gidip, kimleri. kurtardığını trafik cezasından sen de benden daha iyi biliyorsun. EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Yahu seni kaç defa sildirdik ya be Ergin? Söylemezsin tabiî bize. ERGİN ABDULLAH (Devamla) - Aynı şekilde bu Yasa Tasarısı ile birlikte etkin denetim ve kontrol mekanizması eğer Emniyet Teşkilâtımızın ve özelde trafik şubemizin etkinlik koyarak gerek araç gereçle donanması, gerekse personel açığının giderilmesi suretiyle daha etkin ve kontrol bir denetim mekanizmasını yaratmaz ise, bu. Yasada pratikte vatandaşlarla polis arasındaki /4367

150 karşılıklı birtakım çatışmayı özellikle alkol konusunda Alpay Durduran arkadaşımın belirttiği birtakım çekinceleri yaşayacak ve göreceğiz. Bunun içindir ki biz komisyon aşamasında.bu konuda özellikle vatandaşları ve bilhassa vatandaşla muhatap olacak olan polislerin eğitilmesi ve vatandaşa karşı davranıç biçimlerinin düzeltilmesi yönünde çok hassas ve duyarlı olunması gerektiğini belirttik. Aynı düzey eğer bu eğitim çalışmaları ve aydınlatma, bilgilendirme de isimlendirebileceğimiz çalışma bir kampanya biçiminde ilgili diğer birimlerle şoför, esnaf birlikleri ve benzeri diğer taksici federasyonları,birlikleri ve diğer ilgili kurum ve kuruluşlarla birlikte yürütülecek geniş boyutlu bir kampanya açılıp halkımız bu konuda aydınlatılmaz ise sonuçta birtakım endişelerimizin, birtakım çekincelerimizin pratikte yaşanması gibi bir olumsuzluğu üzülerek görmüş ve yaşamış olacağız. Genel düzeydeki bu olumsuzlukları vurgulamış olmamıza karşın Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak alkollü araç kullanımı ve kemer takma zorunluluğunun belirli esaslar çerçevesinde bir standartlaşma doğrultusunda getirilen belirli ölçekler ve belirli koşullara bağlanması ve genelde bu çekincelerimiz olmasına karşın bu yasanın her derde deva olabilecek bir nitelik taşımamış olmasına kacşm oyumuz olumlu olmuştur. Bu Yasa ile ilgili olarak Cumhuriyetçi Türk Partisi adına genel düzeyde özet olarak söyleyeceklerimiz bunlardır. Teşekkür eder, saygılar sunarım..../4368

151 BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Ergin Abdullah» Buyurun Sayın Bakan Taşkent Atasayan. İÇİŞLERİ, KOYİŞLERİ VE DOĞAL KAYNAKLAR BAKANI TAŞKENT ATASAYAN - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; biraz önce, benden 5nce s5z alan Sayın Ergin Abdullah'ın da dediği gibi Yol Güvenliği Yasa Tasarısı ilgili komitenin altı birleşiminde ve çeşitli ilmi sayılacak tartışmalardan sonra ancak getirilebilmiş bir yasadır. Bu Yasanın genel görüşmesi esnasında söz alan Sayın Alpay Durduran'm Yol Güvenliği ve Trafik konuları hakkında söylediği bazı hususlara iştirak etmemek mümkün değildir» Söyledikleri arasında hakikatler olduğu gibi bazı konuları da biraz fazla"egzacure»ederek takdim etmiştir. Bunu da söylemekte yarar vardır. Sayın Alpay Durduran'ın hatırlayacağı gibi Meclis Komitesinde çeşitli rakamlar gelmiştir. Bu rakamlar arasında bu alkol miktarının 50 miligram kanda 100 mililitre kanda 50 miligramı kabul eden İlkeler olduğu gibi 150 miligrama kadar çıkan ülkeler de mevcuttur. Hatta biraz 8nce bir arkadaş bir gram diye laf attı. Fakat o da bir damacana içki gerektirecek bir rakamdır ki ona ban şahsen inanmıyorum. Şimdi Alpay Bey tabii kemer kısmı tamam diyor ama alkol kısmını pek benimsemediğini söylüyor. Halbuki komitede bu konuda Sayın Durduran'dan daha bîmsas olan arkadaşlarımız vardı. Onlar da s8z almadıkları için o fikirlerini ortaya koyamamışlardır..../4369

152 Burda Alpay Beyin de, Ergin Beyin de hakikaten önemli olarak vurguladıkları bir husus vardır. Yani bu alkol meselesi lle t kemer meselesi gündeme geldiğinde yani bu Yasanın yürürlüğe girmesinde, "bu Yasa Bakanlar Kurulu'nun Resmi Gazete! de yayınlayacağı bir tarihte yürürlüğe girer" şeklinde bir madde de Yasaya koymamızın esas sebebi, gelecek olan aletlerin görünmesi, kullanacaklar tarafından ve kullandırılacaklar tarafından muayene edilmesi, gayet tabiîdir ki Alpay. Bey bir küçük- dar bardak İçerisindeki şarabı diyor üfledi ve kırmızı çıktı. Ben de diyeceğim ki herhalde o kırmızılık ya şarabın kırmızılığıydı veyahut da alet bozuktu ki o da olabilir yani. Herhalde Alpay Bey bozuk bir alete rastgeimiştir. ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) (Yerinden) - Oyumun rengidir de onun için. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Hastalık konusuna gelince; çeşitli alternatifler vardır. Yani bu üfleme borusunun ki Alpay Bey ona da hortum dedi... ALPAY DURDURAN (Devamla) - Markuç. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Markuç dedi. Bunun disposable - olanları vardır ki önündeki numunelerde bunlar da vardır. Yani bir üfleme borusu bir tek kişi tarafından kullanılır ve atılır. Ama onu açık tutar de mikrop kaparsa, o da onu muhafaza edenin kusurudur. Yani Yasaya bakarken, tüm olumsuz yönleri ile bakmamak lâzım. Gayet tabidir ki bu Yasa yürürlüğe girmeden evvel televizyonda, basın organlarında ve radyoda gerekli ikazları yapmak, gerekli eğitimi yapmak, vatandaşlara....../4370

153 NACÎ T. USAR (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Hükümetin görevidir. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Hükümetin görevidir. Ayrıca bu konuda... NACÎ T. USAR (Devamla) - Peki başka bir göreviniz daha var. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Bu konuda... NACÎ T. USAR (Devamla) - Yolları onaracak mısınız, yapacak mısınız? TAŞKENT.ATASAYAN (Devamla) - Bu konuda... NACÎ T. USAR (Devamla) - Yol olmadıktan sonra... TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Bu Yasayı fiilen yürütecek olan... NACÎ T. USAR (Devamla) - Hava # ha üfle, ha üfleme. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Polis Teşkilâtının da eğitilmesi görevimizdir ki bu konuda da gerekli titizliği göstereceğiz. Ayrıca Alpay Bey diyor ki millet Hong-Kong*tan Tayvan*dan kemer ithal etmiş, kayış ithal etmiş ve bunlar araba çekmekten başka hiçbir işe yaramaz. Herhalde bunlar o maksatla ithal edilmiştir. ALPAY DURDURAN (Lefkoşa) (Yerinden) - Bazıları. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Yani herkes kendi aklı ile bayram yaparsa, o bayramı yapanın bileceği iştir. Burda bizim Yasamızda "emniyet kemeri" tarifinde;eamiyet kemeri diyor "herhangi bir motorlu aracın içindeoturmakta olan bir klfinin vücudunu geri tutmak amacıyla özel olarak.../4371

154 imal edilmiş ve 12 f nci madde kuralları uyarınca Bakanın çıkaracağı bir emirname ile saptanan örnek tiplerden birinin niteliklerine uygun kemerleri -aalatıı;," 12'nci m iadde de:»örnek Tip Emniyet Kemeri Saptanması 12. (J.) Bakan, Resmî Gazete'^e yayımlayacağı bir emirname ile, bu Yasa kuralları bakımından kullanılacak emniyet kemerlerinin örnek tiplerini, emniyet kemerlerinin niteliklerini ve bu niteliklere uyulup uyulmadığını onaylamak için kabul edilecek örnekleri saptar. (2) Bakan, herhangi bir motorlu araca emniyet kemeri takılması ve bu kemerlerle bağlanma konularını düzenleyen emirnameler yayımlayabilir. Bu emirnamelerle, çeşitli araç sınıfları, çeşitli kişiler ve çeşitli koşullarla ilgili farklı düzenlemeler yapılabilir." Yani, bu konuda sayın arkadaşımın hiç üzülmemesi ve endişe etmemesi gerekir. Çünkü Yasada gerekli tertibat alınmıştır. Ayrıca Alpay Beyin biraz önce genel yol güvenliği konusunda ileri sürdüğü konularla ilgili olarak da Yasada yine gerekli madde vardır. Bildiğiniz gibi bu Yasa bir Yol Güvenliği Komisyonunu öngörmektedir ki, bu Yol Güvenliği Komisyonu İçişleri Bakanı Başkanlığında, Ulaştırma Bakanlığı, Cumhuriyet Başsavcısı veya atayaoağı yetkili temsilci, Eğitim işleri ile görevli Bakan veya atayacağı yetkili temsilci, Sağlık işleri ile görevli Bakan veya atayacağı yetkili temsilci 31* Emniyet Genel Müdürü ve atayacağı yetkili temsilciden oluşmaktadır..../4372

155 Ve bu Yol Güvenliği Komisyonunun esas görevleri: "Halkın genel yollarda ve öteki genel yerlerde güvenlik içinde hareket etmesine olanak sağlamak bakımından ilgili mevzuatın uygulanma yöntem ve usullerini; Kuzey Kıbrıs Tfirk Cumhuriyeti sınırları içinde yol güvenliği düzeyini yükseltmek için yeni yasal düzenlemelere gidilmesini ve pratik önlemler alınmasını, ayrıca; Bu Yasa ile ilgili mevzuatta değişiklik yapılması, kaldırılması veya mevzuata yeni kurallar eklenmesi"ve diğer konular yanında bu konularla ilgili olarak Bakanlar Kuruluna rapor sunmak ve önerilerde bulunmak bu yol güvenlik komisyonunun görevleri arasındadır. Bugün arkadaşlar biz, Kuzey Kıbrıs Tfirk Cumhuriyeti olarak toplumumuzun kültür ve diğer seviyelerinin yüksek olduğunu, okuma yazma oranının çok yüksek bir toplum olduğunu, medeni ve uygar bir toplum olduğumuzu iddia ederken bu Yol Güvenliği Yasası da bunun bir parçasıdır. Kemer ve alkollü içki kullanmaya tahdidat getirilmesi zannedersem bu kadar uzatılmadan ve geç kalınmış bir yasa olarak nitelendirilerek daha süratle geçmesi hepimizin görevidir. unu söylüyorum. Bu Yasa ile memlekette bir karışıklık olmasın. Alkol yasağı getirilmiyor. Sayın bir arkadaşımın dediği gibi sanki da../4373

156 'üncü Murat zamanı ve memlekette içki yasağı yor diye biy hava verilmeye başlanmasın bu Yasa ile. Herkes isterse çatlayana kadar içebilir. Yeter ki alkol sınırını aştıktan sonra araba kullanmasın. Burda diğer bir husus bizim teknik arkadaşlarımızın verdikleri bilgiye göre ve yapılan denemelere göre bu Yasa geçtiği takdirde Sayın Alpay Durduran' ın bozuk aletine rastgelmemek kaydı ile, tabii bizim aletlerimiz de bozulabilir, Alpay Beyin gördüğü bozuk alet gibi bunlar da bozuk çıkabilir. ALPAY DURDURAN (Lefkoşa)(Yerinden) - Bozulduğunu nerdan bilecen? TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - E, bir üflemede kırmızı çıktığına göre alet bozuktur. NACİ T.USAR (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Bozulmadık nesi kaldı zaten. yahu Naci'nin EŞBER SERAKINCI (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Nedir dediği amal kaldı? NACİ T.USAR (Devamla) - Bozulmadık neyiniz TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Söylemeyim birşey Naci, sonra kavga çıkacak. Neyin bozuk olduğunu söylemeyim de... EŞBER SERAKINCI (Devamla) - Yok söyle..../4374

157 TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Efendim memlekete alkol yasağı gelmemektedir. Alkollü, alkol sınırını aşmış araba kullanma yasağı gelmektedir ki bu iyi birşeydir. Biraz 8nce dediğim gibi bu yasa ile elen sınır 119 mililitre viski veya rakı, 4 teneke kutu bira bu Yasada konan tahditler de sınır içerisindedir. Bunun üzerindeki miktarlar ancak sınırı aşar ve bu dediğim rakamlar da 70 kiloluk bir şahış içindir. Böyle ağır toplar için daha fazla içki... EŞBER SERAKINCI (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Yani Naci'yi kasteden? TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Naci gibi arkadaşımı», Vehbi Bey gibi, ismail Bey gibi daha miktar içebilir ama Ozker ftoca'nın kalıbındaki bir arkadaş için bu huduifclar tamamdır. Yani herhangi bir kokteylde, herhangi bir şeyde iki hatta üçe yakın duble viski veya rakı rahatlıkla İçilebilir. DIŞÎŞLERt VE SAVUNMA BAKANI KENAN ATAKOL (Yerinden) içilmesin Sayın Bakan. Araba kullanacak olan içmesin. TAŞKENT ATASAYAN (Devamla) - Benim temennim bu Yasanın Meclisten geçmesi ile biz de bakanlık olarak, Hükümet olarak süratle bunun gereklerini yerine getirip teknik ve personel konularını süratle halledip Yasayı süratli. bir şekilde yürürlüğe koymak görevimizdir. Teşekkür ederim. BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakan Taşkent Atasayan. Sayın milletvekilleri; Rapor ve Tasarının bütünü üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır. Madde madde görüşül meşine geçilmesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?.. Reddeden?... Çekimser?... Oyçokluğu ile kabul edilmiştir, l'inci maddeyi lütfen okur musunuz?../4375

158 KATÎP - YOL GOVENLÎGÎ YASA TASARISI Kuzey Kıbrıs T ürk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meilisi aşağıdaki Yasayı yapar: BÎRÎNCÎ KISIM Genel Kurallar Kısa îsim 1* Bu Yasa, Yol Güvenliği Yasası olarak isimlendirilir. BAŞKAN - l'inci madde üzerinde söz isteyen? var mı?. «Yoktur. Maddeyi oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?.»reddeden?. «Çekimser?...Oyçokluğu ile kabul edilmiştir

159 "f ',:j. ı K&ÎP'- Kısa İsim Tefsir c :: -v-.- n V 1. Bu Yasa, Yol Güvenliği Yasası olarak isimlendirilir. 2. (l) Bu Yasada metin başka türlü ger^tlrmedikçe: "Araç", karayolunda kullanılabileni, motorlu veya motorsuz taşıtlar ile özel amaçlı Çaşıtları,i'ş makinelerini ve lastik tekerlekli traktörleri anlatır. "Bakan", İçişleri ile görevli Bakanı anlatır. "Cihaz", nefeste bulunan ve nefeâin.içerdiği etil alkol miktarını saptamak için yapılmış olan ve İçişleri ile görevli Bakan ile Ulaştırma işleri ile görevli Bakanın..ortak kararı ile saptanan nitelik ve özellikleri taşıyan tüm cihazları anlatır. "Emniyet kemeri", herhangi bir motorlu araçm İçinde oturmakta olan bir kişinin vücudunu geri tutmak amacıyla özel olarak imal edilmiş ve 12'nci madde kuralları uyarınca Bakanın çıkaracağa, bir emirname ile saptanan- örnek tiplerden birinin niteliklerine.uyan kemerleri anlatır. "Hastahane", münhasıran tıbbi tedavi yapılan * kamuya ait her bin&yı anlatır. " : "" ' ' "tdra'c Örneği", Laboratuvar analizi için yeterli ^ miktarda alınan idrarı anlatır. t "İlgili- mevzuat"-, Bu Yasa ile aşağıda öngörülen < ' "yasaib-r«fte tbu yasalar uyarınca yapılan tüzük, " ; nizamname,-yönetmelik, ve--emirnameleri anlatır. ' * ' */4377*

160 Fasıl 331 4/1983 Klâkson ve Diidük Yasaklama Yasası; Fasıl 333 Motorlu Araçlar (üçüncü şahıs sigorta)yasası; - 7/196*. Fasıl 334 Yol Kuralları Yasası; 5/1983 Fasıl 335 Araçlar ve Trafik Düzenleme Yasası; 10/103-- ^ 21/1974 Motorlu Araçlar ve Yol Trafik Yasası; 12/ / /1976 < 6/ /1979 ", ; 39/1*82 ' " ' ' 50/ / /1986. ' 66/1Ü87 " 27/1975 Motorlu Araçlarla Yolcu ve Eşya Taşıması 4/1978 "' 20/1982, n /ı Qfl? (Denetim) Yasası-. «4 12/ /1987 '»îlvç analiz",.-hu maddede tanımlanan ve nefeste etil alkol miktarı.-bulunup bulunmadığını göstere ve cihaz ile nefes örneğinin analizini anlatır. "Kan örneği", "Laboratuvar analizi için yeterli miktarda alman kanı anlatir. ' "Laboratuvar analizi", kandaki-veya idrardaki etil alkol miktarını saptamak için Devlet '.-t ' Laboratuvarmda bilinen bilimsel bir yöntemle yapılan analizi anlatır. "Mukayyit", Motorlu Araçlar ve Yfl Trafik Yasasının 2'nci ve 3'ncü maddelerinde tanımlanan kişiyi anlatır. A "Matbu sonuç", cihazın ;^omatik olarak verdiği ve bir kağıt veya başka bir madde üzerine basılmış ve analiz edilen nefes örneğinde bulunan etil aikol miktarını gösterir belgeyi veya kayıt yapmaya^ türdeki cihazlarda, cihazın göstergesinden okunmak suretiyle görevli polis mensubunca kayda geçirilip İmzalanan ve analiz 'edilen nefes örneğindeki alkol miktarını gösterir belgeyi anlatır.../4378»

161 "Moterlu araç", emniyet kemeri kullanılması amaçları bakımından en çok sekiz yolcu taşıyabilen kamu veyş özel anaçlı her motorlu aracı veya ağerlıgı 40 cwt (kantarı) aşmayan hafif kamyoneti anlatır. "Nefes% doğal olarak nefes alıp verme sırasında dışa verilen havayı anlatır. "Nefes örneği", ilk analiz veya son analiz yapılması için yeterli sayılacak nefes miktarını afilatır. w "Ön koltuk", motorlu araç sürücüsünün oturduğu koltuğu ve varsa sürücünün koltuğu dışında aracın ön kısmında bulunan koltuğu anlatır. Ancak bir motorlu aracın ikiden fazla Kn koltuğu olması halinde, bu Yasa amaçları bakımından sadece araç sürücüsünün koltuğu ile sürücü koltuğuna en uzak olan koltuk ön koltuk sayılır, aralarında bulunan başka herhangi bir koltuk ise 8n koltuk sayılmaz. ' \ "örnek tip", aşağıdakileri anlatır: (A) Aşağıdaki kpnulardan biri veya birçoğunu, yani ticari eşyanın adı, sınıflandırılması, derecelendirilmesi, bileşimi, ağırlığı, miktarı., hacmi, özellikleri, kullanımı veya özellikleri veya 'kısımlarının özelliklerini kapsayan tanımlama veya açıklaması; (B) Bir ticari eşya veya kısımlarının denenmesi veya ölçülmesi ve yukarıdaki (A) bendinde sözü edilen konulanla ilgili olarak örnek alma ve denetleme yöntemlerinin tanımlanması; (C) Bir ticari eşya veya kısımlarının denenmesi.veya ölçülmesi ve yukaşadaki (A) bendinde sözü edilen konularla ilgili olarak örnek alma ve denetleme yöntemlerinin tanımlanması;ve (Ç) Bir ticari eşyanın paketlenme ve işaretlenmesinin tanımlanmasıp

162 (D) Bir ticari eşyanın veya bir grup ticari eşyanın imali, kullanımı-, bakımı, tesisi veya m»ntesi- için gerekli yöntemin tanımlanması (pratik kodlâma olarak da bilinir)^ (E) Ticari.eşyayı işaretleme şekli ve yönteminin tanımlanması; ve (F) Ticaret ve sanayide daha yüksek verim sağlamak için birleştirilmiş sistem veya yöntemlerin tanımlanması. i "Saptanan.sınır", duruma göre, 100 mililitre..... verilen nefeste 40 microgram etil alkolü; veya 100..mililitre kanda 80 miligram etil alkolü veya 100 mililitre idrarda 107.miligram etil alkolü anlatır. "Son analiz", verilen nefes örneğinin İçerdiği etil alkolün -miktarını saptamak için ilgili r kişiden yeniden alman nefes örneğinin i ikinci kez analizini anlatır.! 13/1976 "Tabip.", Kıbrıs T(j r k TaMple'r Birliği Yasasının 2'nci ve 4 f ncü maddelerinde tanımlanan kişileri anlatır. "Trafik suçu :i, Motorlu Araçlar ve Yol Trafik Yasası ile Motorlu' Araçlarla Yolcu ve Eşya Taşıması(Denetim) Yasası kurallarına ve bu yasalar- uyarınca "yapılan tüzük ve nizamname kurallarına aykırı olarak işlenen herhangi bir suçu anlatır. (2) Bu Yasada kullanılmakla beraber tanımı yapılmamış lan, ancak Motorlu Araçlar ve Yol Trafik Yasası ile Motorlu Araçlarla Yolcu ve Eşya T a gıması (Denetim) Yasasında tanımlanmış»lan sözcükler veya sözdizileri, bu Yasa amaçları bakımından, sözkonusu Yasalarda kendilerine verilmiş olan aynı anlamı taşırlar. n c../ 4380.,

163 (Meclis Başkanı Hakkı Atun Başkanlık kürsüsünü Meclis Başkan Yardımcısı Dt. Sait Güven'den devralır.) BAŞKAN - Evet sayın milletvekilleri; 2'nci madde hakkında söz isteyen?:... Yoktur. 2'nci maddeyi oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler''... Etmeyenler?... Çekimser?... Oybirliğiyle kabul edilmiştir. 3'üncü madde. ol Güvenliği Komisyonunun Kurulması KATİP - İKİNCİ KISIM Yol Güvenliği Komisyonunun Kuruluşu ve Yetkileri 3. (1) içişleri ile görevli Bakanlığa bağlı olarak aşağıdaki kişilerden oluşan bir Yol Güvenliği Komisyonu kurulur: (A) içişleri ile görevli Bakan (Başkan); (B) Ulaştırma işleri ile görevli Bakan veya atayacağı yetkili temsilcisi (üye); (C) Cumhuriyet Başsavcısı veya atayacağı yetkili temsilcisi (üye); (Ç) Eğitim işleri ile görevli Bakan veya atayacağı yetkili temsilcisi (üye); (D) Sağlık işleri ile görevli Bakan veya atayacağı yetkili temsilcisi (üye); ve (E) Emniyet Genel Müdürü veya atayacağı yetkili temsilcisi (üye). (2) Yol Güvenliği Komisyonu Başkanının yokluğu veya görevini yapamayacak durumda olması halinde Komisyon Başkanına, Ulaştırma işleri ile görevli Bakan vekillik eder. BAŞKAN - 3'üncü madde hakkında söz isteyen?... Yok. Oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Etmeyenler?... Çekimser?... Oybirliğiyle kabul edilmiştir.../4381.

164 O t l T

165 Yol Güvenliği Komisyonunun Yetkileri KATÎP - 4. (1) Yol Güvenliği Komisyonu aşağıdaki konuları inceler: (A) Halkın genel yollarda ve öteki genel yerlerde güvenlik içinde hareket etmesine olanak sağlamak bakımından ilgili mevzuatın uygulanma yöntem ve usullerini; (B) Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içinde yol güvenliği düzeyini yükseltmek için yeni yasal düzenlemelere gidilmesinin veya pratik önlemler alınmasının gereklilik ve yararlılığını; (C) Bu Yasa ile ilgili mevzuatta değişiklik yapılması, kaldırılması veya mevzuata yeni kurallar eklenmesi gereğini; ve (Ç) Bakanın Komisyona havale edeceği yol güvenliği ile ilgili başka herhangi bir konuyu. (2) Yol Güvenliği Komisyonu, (D'inci fıkrada sözü edilen konuları inceleyerek Bakanlar Kuruluna rapor sunar ve önerilerde bulunur. (3) Yol Güvenlik Komisyonu, (l)'inci fıkrada sözü edilen konuları incelerken, konular hakkında ilgili kişi veya örgütlerden görüş isteyebilir. 5*4382.

166

167 BAŞKAN - 4'üncü madde hakkında söz isteyen?... Yok» Oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?...etmeyenler?... Çekimser?...Oybirliği ile kabul edilmiştir. KATİP - UföNCU KISIM Alkol Etkisi Altında Araç Kullanma ile İlgili Kurallar Alkollü Araç Kullanma Yasağı 5. Bir araç sürücüsürfia,, nefesindeki kanındaki veya idrarındaki alkol oranı, saptanan sınırı aştığı halde, alkollü olarak herhangi bir yolda veya başka herhangi bir yerde araç kullanması veya kullanmaya teşebbüs etmesi yasaktır. BAŞKAN - 5'inci madde hakkında söz isteyen?...yoktur. Oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?...etmeyenler?. t Çekimser?...Oybirliği ile kabul edilmiştir.../ 4383

168 t i j J 'l

169 KATİP - 6. (1) Bir polis mensubu: (A) Herhangi bir yolda veya başka her- hangi bir genel yerde araç kullanan veya kullanmaya teşebbüs eden bir kişinin vücudunda alkol bulunduğundan veya araç hareket halinde iken tarafik suçu işlediğinden; veya İlk Analiz için Nefes Ornegi Almabile cek Durumlar (B) Bir kişinin vücudunda alkol bulunduğu sırada bir yolda veya başka herhangi bir genel yerde araç kullandığından veya kullanmaya teşebbüs ettiğinden ve o kişinin vücudunda alkol bulunmaya devam ettiflinden, makul olarak şüphe etmesi halinde, 9'uncu madde kurallarına bağlı kalmak koşuluyla, o kişiden ilk analiz için nefes örneği vermesini isteyebilir.../ 4384.

170 ( 2) Bir polis mensubu, yukarıdaki (l)! inci fıkrada belirtilen durumlar dışında, bir yolda veya başka herhangi bir gesll yerde bir trafik kazasx. olması halinde kaza siragında aracı süren veya aracı sürdüğüne veya sürmeye teşebbüs ettiğine makul sebeblere dayanarak kanaat getirdiği "bir kişiden, 9'uncu madde kuralları saklı kalmak koşuluyla, ilk analiz için nefes örneği vermesini isteyebilir. : (3) Bir kişiden, alkollü olduğu makul şüphesi Üzerine durdurulduğu yerde veya bu mümkün değilse, gerekli teknik teçhizatın bulunduğu en yakın polis. karakolunda, yuk rıdaki. (l)'inci ve (2)'inci fıkra kuralları uyarınca neffe örneği vermesi istenebilir», (4) Makul bir sebebi olmadan, (3)'üncü fıkra uyarınca gösterilen polis karakoluna gitmeyi reddeden veya gitmekten kaçınan veya bu madde kuralları uyarınca kendinden istendiğinde nefes örneği vermeyi reddeden veya herhangi bir şekilde vermekten kaçman kişi bir suç işlemiş olur. (5) Bir polis mensubu, vücudunda alkol bulunduğu. şüphesi üzerine, bu madde kuralları uyarınca kendisinden istenen nefes örneğini vermeyi reddeden veya v rmekten herhangi bir şekilde Jkaçman bir kişiyi yakalayabilir. Ancak tıbbi tedavi görmek amacıyla hastanede bülunan böyle bir kişi bu fıkra kuralları dışındadır. (6) Bir polis mensubu, bu madde kuralları uyarınca nefes örneği vermesini istediği kişinin, istenen örneği vermeyi reddetmesinin veya vermekken kaçınmasının, bir cezai suç teşkil edebileceği 'yönünde dikkatini çekmek zorundadır, BAŞKAN - 6'ncı madde hakkında söz isteyen sayın milletvekilleri? Yoktur. Oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?... EtmeyealerS... Alpay Durduran. Çekimser?...Oyçokluğu ile kabul edilmiştir. / _../4385.

171 (6) Bir polis mensubu, vücudunda alkol bulunduğu makul şüphesi üzerine, bu madde kuralları uyarınca nefes örneği vermesini istediği kişinin, istenen örneği vermeyi reddetmesinin veya vermekten kaçınmasının bir cezai suç teşkil edebileceği yönünde dikkatini çekmek zorundadır. BAŞKAN - 7'nci madde hakkında söz isteyen?... Yok. Oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Etmeyenler?... Çekimser?... Oyçokluğuyla kabul edilmiştir. KATÎP - Nefes 8. (1) Örneği Vermeyi Reddetmek için Makul Sebep Tıbbi nedenlerden dolayı bir kişinin tedavisinden doğrudan sorumlu olan bir Devlet tabibibin imzasıyla onaylanmış tıbbi bir raporda gösterilen bir sebep,bir kişinin nefes örneği vermeyi redde^ebilmesi için 6'ncı maddenin (4)'üncü fıkrası ve 7'nci maddenin (5)'inci fıkrası amaçları bakımından makul sebep sayılır. Bu rapor, kişiden nefes örneği vermesi istendiği zaman, isteyen polis mensubuna veya üç gün içerisinde ilgili kişinin evine en yakın polis karakoluna sunulur. (2) (l)'nci fıkra kuralları uyarınca öngörülen tıbbi raporun, saptanmış süre içerisinde sunulamaması, ilgili kişinin istenen nefes örneğini vermeyi makul bir sebebi olmaksızın reddettiğine veya vermekten kaçındığına ilişkin delil sayılır ve ilgili kişi hakkında, 6'ncı maddenin (4)'ncü fıkrası veya 7'nci maddenin (5)'nci fıkrası kuralları uygulanır.../ 4387.

172 BAŞKAN - S^nci madde hakkında söz isteyen?... Yok. Oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Etmeyenler?... Çekimse^*?... Oybirliğiyle kabul edilmiştir. KATİP - Tıbbi 9. Tedavi Görmek Amacıyla Hastahane*» de Bulunan Kişilerin Korunması (1) Tıbbi tedavi görmek amacıyla hastahanede bulunan bir kişiden, bu Yasa amaçları için nefes, kan veya idrar örneği vermesi istenemez. Ancak böyle bir kişinin tıbbi tedavisinden doğrudan sorumlu olan tabibin vereceği onay üzerine (2)'nci fıkra kuralları saklı kalmak ve örnek, kişinin tedavi edilmekte olduğu hastahanede alınmak koşuluyla nefes, kan veya idrar örneği istenebilir. (2) Bu Yasa amaçları için nefes, kan veya idrar örneği vermesi istenen bir kişinin tedavisin-, den doğrudan sorumlu olan tabip, kan, nefes veya iddar örneği verilmesi istemini, sadece 7'nci maddenin (6)'ncı fıkrasında öpgörülen ihtarın yapılmasının ve istenen örneğin verilmesinin kişinin sağlığı üzerinde olumsuz etki doğuracağı gerekçesiyle, reddedebilir. (3) f'nci maddenin (2)'nci fıkrası kuralları uyarınca istenen kan örneği, sadece örnek vermesi istenen kişinin"önayı ile alınır. Ancak kan örneği vermesi istenen kişinin örnek vermeyi reddetmesi veya sağlık durumu nedeniyle örnek vermeyi onaylayabilecek durumda olmaması halinde, tıbbi tedavisi için kendisinden kan alınmışsa, alınan bu kandan bir örnek laboratuvar analizi için kullanılabilir. Ancak kanın ilgili kişiden alındığı ilgili tabip tarafından onaylanmalıdır.../ 4388.

173 4388 BAŞKAN - 9'uncu madde hakkında söz isteyen? Buyurun Sayın Başkan* İDARİ VE SOSYAL İSLER KOMİTESİ BAŞKANI HÜSEYİN CURCİOGLU - Sayın BSŞkan, sayın milletvekilleri; 9'uncu maddenin (2)'nci fıkrasının aşağıdaki şekilde değiştirilmesini öneriyorum* "(2) Bu Yasa amaçları için nefes, kan veya idrar w örneği vermesi istenen bir kişinin tedavisinden w doğrudan sorumlu olan tabip, kan,nefes veya w idrar örneği vermesini istemesini sadece >7 'nci maddenin (6)'ncı fıkrası ile, 6,'ncı maddenin! (<5)'nci fıkrasında öngörülen fflbrin yapılmasını ve istenilen örneğin verilmesinin kişi sağlığı «w üzerinde olumsuz etki doğuracağı gerekçesi ile reddedilir" Gerekçemiz sadece 7'inci maddenin (6) 'nci fıkrasında değil, 6'ıncı maddenin (6)'ncı fıkrasında da^hdar olgusu vardır. Bu nedenle fıkrada bu maddeye de atıfta bulunmamız gerekmektedir. Öneri bu nedenle hazırlanmıştır» (Komite Başkanı öneriyi yazılı olarak Başkana sunar) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; Sayın Komite Başkanının bu (Değişiklik) Önerisinin görüşülüp görüşülmemesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?...etmeyenler?... Çekimser?... Oybirliği ile kabul edilmiştir.../4389.

174 Bu (Değişiklik)Onerisi hakkında söz isteyen?. «Yoktur, (Değişiklik) Önerisini sıralama alt paragraf üste, üst paragraf alta gelecek şekilde olması kaydı ile oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?..etmeyenler?.»çekimser?... Oybirliği ile Kabul edilmiştir. Bu (Değişiklik) Önerisi ile birlikte 9'uncu madde hakkında söz isteyen?...yok. 9'uncu maddeyi oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?...etmeyenler?... Sayın Durduran. Çekimser?...Oyçokluğu ile kabul edilmiştir. KATİP - Sanığın 10. (1) Nefes. Kan veya idrarındaki Alkol Miktarının İspatı Bu Yasanın 5'nci maddesi kurallarına aykırı bir davranışta bulunmakla suçlanan kişinin, nefes, kan veya idrarında bulunan alkol miktarının ispatlanması için, ilgili w kişinin verdiği nefes, kan veya idrar örneğinde bulunan alkol miktarı dikkate alınır ve araç kullandığı veya kullanmaya teşebbüs ettiği sırada nefes, kan veya idrarında bulunan alkol miktarının, verdiği nefes, kan veya idrar örneğinde bulunan alkol miktarından daha az olmadığı varsayıldır. Ancak, herhangi bir aracı bir yolda veya teşka genel bir yerde kullanmakta veya kullanmaya teşebbüsden vazgeçtikten sonira ve nefes, kan veya idrar örneği vermeden önce alkollü içki aldığını ve bu şekilde hareket etmese idi, nefes, kan veya idrarındaki alkol miktarının saptanan sınırı aşmayacağını ispatlayan sanık hakkında bu fıkra kuralları uygulanmaz.../4390.

175 (?.) Bu Yasa kurallarına aykırı. davranmakla; -işlen* bir s.uçl,a,. ilgili ceza muhakemeleri u.şuıltlnde, aşağıdaki hususlar, nefes,kan.veya.idrar örneğindi "bulunan alkol miktarım ispa^layajx5; ;:,d.elil oluşturur: *».... ; -, - v < %'-..:..,. -.rt.r. i... - * " :.... I * X ( A) Nefes' örheginırı : sqn/ahaiîzir&e- saptanan matbu3 ftonviç;- matbu sonucun öşjliğittöe; gerek sonucun bulundüğu kâğıdın üzerihde yapılmış gerek başî şekilde yapılmış ve polis mensubunca imzalanm^ bir de onay belcesi bulunmalı ve bu belge- ile'] matbu sonucun, sanık tarafından belgede yazıla y- tarih ve saatte verilen nefes örneğine ait; olc in: : ; - ı f hf jft onaylanmalıdır; veya, ; - -' (B.) Kan veya idrar örneğinin laboratuvarda anî$4.<î sırasında bulunan alkol miktarı ile ilgili t ' ' olarak Devlet Laboratuvarında görevli kimyageri! imzasını "taşıyan bir analiz.- belgesi. Alkol' miktarının hangi lcan veya idrar örneği ile' ilgili olduğu' analiz belgesinde belirtilmelidir^ (3) Yukarıdaki'(2;'nci fıkranın (A)'bendinde sözü edilen ve matbu sonucu veya onay belgesifai veya matbu -sonuç ile onay belgesinin her ikisini de oluşturan her belge, itham etleri makam adına Mahkeme tarafından ispatlayıö'ı delil olarak lcatbul * edilir ve Mahkeme başka şekilde emretmedikleri nefes örneğini analiz eden ve bu'fıkranın öh'lprcklf evrakı imzalayan polis mensubunun Mahkemede bîfis hazır bulunması gerekmez, r - r ^f Ancak sanık, davanın görülme tarihinden cp. azş gün önce veya Mahkemenin öze-l durumlarda müsadifeedeceği, fffıre^içinde,î;iahkgmeve yei"i"fcha'm~ edere makam tablîğatfa bulunarak nay ; belgesini^^ veya başka evrakı imzalayan veya imzaladığı iddia edilen kişinin bizzat Ma ha z-ır- bulunma s ını isterse, Mahkeme, herhangi' İBîüi'vj -bel'^sini 4 veya onay belgesi olarak ibraz edilen başkai v "«-i her belgenin.ispatlayıcı delil,olarak kabul edilmesini reddedebilir.,.. i îr?!.-»fj /439i*

CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ

CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ DÖNEM: II YASAMA YILI: 1992/2 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ 30'uncu Birleşim 10 Nisan 1992, Cuma İÇİNDEKİLER I. GELEN EVRAK II. BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A.

Detaylı

CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ

CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ DÖNEM : III YASAMA YILI: 1/1994 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ 27 1 nci Birleşim 3 Mayıs 1994, Salı Sayfa İÇİNDEKİLER I. GELEN EVRAK 2616 II. BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA

Detaylı

CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ

CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ DÖNEM : 11 YASAMA YILI: 1990/1 KUZEY KIBRISTÜRK CUMHURİYETİ CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ 1 1 inci Birleşim 18 Mayıs 1990, Cuma İÇİNDEKİLER Sayfa I. GELEN EVRAK 2 II. MİLLETVEKİLLERİNİN AND İÇMESİ

Detaylı

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları Cumhuriyetin kuruluşu Anadolu insanının iman, namus, bağımsızlık, özgürlük, vatan ve millete sevgi ile bağlılığının inancı ve iradesi ile kendisine önderlik yapan Mustafa

Detaylı

KIBRIS GEÇİCİ TÜRK YÖNETİMİ MECLİSİ. 12'nci Birleşinr 18 ARALIK 1970 CUMA

KIBRIS GEÇİCİ TÜRK YÖNETİMİ MECLİSİ. 12'nci Birleşinr 18 ARALIK 1970 CUMA / DONEM: II t KIBRIS GEÇİCİ TÜRK YÖNETİMİ MECLİSİ Z A B I T L A R I 12'nci Birleşinr 18 ARALIK 1970 CUMA - 2 - GÜNDEM; BOLUM: A 1. 1970 Disiplin Adliye Kurulları (Geçici Hükümler) Kural Tasarısı. 2. Sosyal

Detaylı

CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI

CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI DONEMîII YASAMA YILI:1990/1 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI 13'öncü Birleşim 9 Ekim 1990, Salı İÇİNDEKİLER Sayfa: I. GELEN EVRAK 627 II. BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

RESMÎ GAZETE EK III TEBLİĞ VE İLÂNLAR KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANLIĞI

RESMÎ GAZETE EK III TEBLİĞ VE İLÂNLAR KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANLIĞI KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ RESMÎ GAZETE Sayı : 81 EK III TEBLİĞ VE İLÂNLAR 5 Mayıs, 2009 Sayı : 362 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANLIĞI Sayı: CMB.0.00-194/09-09/^*^ Sayın Dr. Derviş Eroğlu,

Detaylı

Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız!

Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız! Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız! Havacılık sektörüne grev yasağı getiren yasa tasarısı mecliste onaylandı. Hava-İş Sendikası, yasa mecliste görüşülmeye başlanmadan

Detaylı

KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN

KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ (OMBUDSMAN) KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN 1. İlk Ombudsman Nail Atalay 2. Anayasa nın 114. Maddesi 3. Ombudsman Yasası 4. Ombudsman ın atanması

Detaylı

151 NOLU SÖZLEŞME KAMU HİZMETİNDE ÖRGÜTLENME HAKKININ KORUNMASI VE İSTİHDAM KOŞULLARININ BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME

151 NOLU SÖZLEŞME KAMU HİZMETİNDE ÖRGÜTLENME HAKKININ KORUNMASI VE İSTİHDAM KOŞULLARININ BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME 151 NOLU SÖZLEŞME KAMU HİZMETİNDE ÖRGÜTLENME HAKKININ KORUNMASI VE İSTİHDAM KOŞULLARININ BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME ILO Kabul Tarihi: 7 Haziran 1978 Kanun Tarih ve Sayısı: 25 Kasım 1992

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ LİSANS TEZİ

YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ LİSANS TEZİ i YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ LİSANS TEZİ ÖZKER YAŞIN NIN 1969-1972 YILLARI ARASINDAKİ SAVAŞ GAZETESİNDEKİ KÖŞE YAZILARI BEYTULLAH TOPALOĞLU 20082978 LEFKOŞA,

Detaylı

MECLİS KARAR ÖZET TUTANAĞI Ü Y E L E R T.C. KARAPINAR BELEDİYE BAŞKANLIĞI KARAR TARİHİ : 09/05/2014 KARAR NUMARASI : 13

MECLİS KARAR ÖZET TUTANAĞI Ü Y E L E R T.C. KARAPINAR BELEDİYE BAŞKANLIĞI KARAR TARİHİ : 09/05/2014 KARAR NUMARASI : 13 KARAR NUMARASI : 13 AYDOĞDU, Belediye Meclisi 5393 Sayılı Belediye Kanunun 20. maddesi uyarınca 2014 yılı Mayıs ayı toplantısı için Belediye Hizmet binası, Başkanlık odasında toplandı. Toplantı başında

Detaylı

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK DANIŞMA MECLİSİ TOPLANTISI İLE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI YÖNETMELİĞİ

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK DANIŞMA MECLİSİ TOPLANTISI İLE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI YÖNETMELİĞİ ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK DANIŞMA MECLİSİ TOPLANTISI İLE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI YÖNETMELİĞİ (15.12.2011 - R.G. 213 - EK III - A.E. 652 Sayılı Yönetmelik) ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK DANIŞMA MECLİSİNİN

Detaylı

4 üncü Birleşim 20.5.1999 Perşembe

4 üncü Birleşim 20.5.1999 Perşembe DONEM : 21 ÇILT ; 1 YASAMA YILI: 1 4 üncü Birleşim 20.5.1999 Perşembe

Detaylı

KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN. 5. Ombudsman ın görev ve yetkileri ile yetki devri. 6. Ombudsman ın yetkisi dışında olan konular

KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN. 5. Ombudsman ın görev ve yetkileri ile yetki devri. 6. Ombudsman ın yetkisi dışında olan konular KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ (OMBUDSMAN) Adres: 143, Bedrettin Demirel Caddesi, Kat: 4 Lefkoşa Telefon: 22 75 814-22 75 954 Fax: 22 88 907 1. Anayasa nın 114. Maddesi 2. Ombudsman

Detaylı

NEYI DAHA BEKLİYORSUN! MASADA YANDAŞ MEMURUN İŞİ YAŞ! KAMU ÇALIŞANI. Yanlışta ısrar etme, senin iradeni satanların peşinden gitme!

NEYI DAHA BEKLİYORSUN! MASADA YANDAŞ MEMURUN İŞİ YAŞ! KAMU ÇALIŞANI. Yanlışta ısrar etme, senin iradeni satanların peşinden gitme! MASADA YANDAŞ MEMURUN İŞİ YAŞ! KAMU ÇALIŞANI DAHA NEYI BEKLİYORSUN! Yanlışta ısrar etme, senin iradeni satanların peşinden gitme! TÜRKİYE KAMU-SEN Sizin Sendikanız Ülkemi, milletimi ve geleceğimi düşünüyor,

Detaylı

U T A N A K. Dönem : 2015 Toplantı : Nisan Birleşim : 5 Oturum : 1 Birleşim Tarihi : 10.04.2015 Birleşim Saati : 17.30

U T A N A K. Dönem : 2015 Toplantı : Nisan Birleşim : 5 Oturum : 1 Birleşim Tarihi : 10.04.2015 Birleşim Saati : 17.30 T U T A N A K Dönem : 2015 Toplantı : Nisan Birleşim : 5 Oturum : 1 Birleşim Tarihi : 10.04.2015 Birleşim Saati : 17.30 Gündemin 1. maddesinde yer alan yoklama yapıldı. 34 üyeden müteşekkil İl Genel Meclisinin

Detaylı

TÜRKİYE BUYUK MİLLET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ CİLT : 156. 99'uncu Birleşim 4 Mayıs 2007 Cuma

TÜRKİYE BUYUK MİLLET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ CİLT : 156. 99'uncu Birleşim 4 Mayıs 2007 Cuma DÖNEM: 22 YASAMA YILI: 5 TÜRKİYE BUYUK MİLLET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ CİLT : 156 99'uncu Birleşim 4 Mayıs 2007 Cuma IÇINDEKILER Savfa I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ 4 II. - GELEN KÂĞITLAR 5 III. - ÖNERİLER 26

Detaylı

MİLLİ GÜVENLİK KURULU VE MİLLİ GÜVENLİK KURULU GENEL SEKRETERLİĞİ KANUNU

MİLLİ GÜVENLİK KURULU VE MİLLİ GÜVENLİK KURULU GENEL SEKRETERLİĞİ KANUNU 6219 MİLLİ GÜVENLİK KURULU VE MİLLİ GÜVENLİK KURULU GENEL SEKRETERLİĞİ KANUNU Kanun Numarası : 2945 Kabul Tarihi : 9/11/1983 Yayımlandığı R. Gazete : Tarih : 11/11/1983 Sayı : 18218 Yayımlandığı Düstur

Detaylı

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR ANAYASANıN TEMEL ILKELERI 2 1. madde Türkiye devleti bir cumhuriyettir. 2. Madde Cumhuriyetin nitelikleri Cumhuriyetçilik Başlangıç ilkeleri Atatürk

Detaylı

MALİ TAKVİM Erkan KARAARSLAN OCAK - Maliye Bakanlığınca (Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü/BÜMKO) merkezi yönetim bütçesiyle ilgili ayrıntılı harcama ve finansman programlarının hazırlanmasına ilişkin

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN TEMEL HUKUK BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? Yargı nedir? Türk hukukunda yargının bölümleri Anayasa Yargısı İdari Yargı Adli Yargı TEMEL HUKUK YARGI Yargı, devletin hukuk

Detaylı

Kuzey Kıbrıs ta. Bir Çay Molası. Ekonomik ve Kültürel İşbirliği Buluşması. 19-24 Kasım 2012. Lefkoşa - Güzelyurt - Girne - İskele - Gazimağusa

Kuzey Kıbrıs ta. Bir Çay Molası. Ekonomik ve Kültürel İşbirliği Buluşması. 19-24 Kasım 2012. Lefkoşa - Güzelyurt - Girne - İskele - Gazimağusa Kuzey Kıbrıs ta Bir Çay Molası Ekonomik ve Kültürel İşbirliği Buluşması 19-24 Kasım 2012 Lefkoşa - Güzelyurt - Girne - İskele - Gazimağusa FAALİYET RAPORU K.K.T.C. NİN 29. KURULUŞ YILDÖNÜMÜNDE KUZEY KIBRIS

Detaylı

(Resmî Gazete ile yayımı: 11.12.1992 Sayı : 21432 Mükerrer)

(Resmî Gazete ile yayımı: 11.12.1992 Sayı : 21432 Mükerrer) 25 Kamu Hizmetinde Örgütlenme Hakkının Korunmasına ve İstihdam Koşullarının Belirlenmesi Yöntemlerine İlişkin 151 Sayılı Sözleşmenin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun (Resmî Gazete ile yayımı:

Detaylı

Güneş (Kıbrıs) 17 11 2014

Güneş (Kıbrıs) 17 11 2014 Güneş (Kıbrıs) 17 11 2014 Demokrat Bakış (Kıbrıs) 17 11 2014 www.kibrisinternetgazetesi.com 17 11 2014 EROĞLU, KARTAL BELEDİYE BAŞKANI ÖZ VE TC ESKİ BAKANLARINDAN GÜREL İ KABUL ETTİ CUMHURBAŞKANI EROĞLU,

Detaylı

KPSS 2007 GK (50) DENEME 3 / 52. SORU 50. Aşağıdakilerden hangisi hukuk devleti ilkesinin gereklerinden biri değildir? A) Yasal idare B) Devlet faaliyetlerinin belirliliği C) İdarenin mali sorumluluğu

Detaylı

TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ DANIŞMA VE İZLEME KONSEYİ NİN OLUŞUMU, TOPLANMASI VE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI TÜZÜĞÜ

TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ DANIŞMA VE İZLEME KONSEYİ NİN OLUŞUMU, TOPLANMASI VE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI TÜZÜĞÜ TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ DANIŞMA VE İZLEME KONSEYİ NİN OLUŞUMU, TOPLANMASI VE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI TÜZÜĞÜ (3.2.2015 - R.G. 20 - EK III - A.E. 107 Sayılı Tüzük) TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ DAİRESİ

Detaylı

Public Sector Budget in Turkey Türkiye de Kamu Kesimi Bütçesi

Public Sector Budget in Turkey Türkiye de Kamu Kesimi Bütçesi Public Sector Budget in Turkey Türkiye de Kamu Kesimi Bütçesi Doç. Dr. Sezgin Polat Public Economics Course Political Science Department Galatasaray University Fall, 2017 Outline Yasama Yürütme Yargı -

Detaylı

16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI 16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI Değerli Arkadaşlar, Türkiye zor günlerden geçiyor. Ajan filmlerini aratmayan olaylar gün geçmiyor ki gündeme

Detaylı

T.C. ŞEHZADELER BELEDİYE BAŞKANLIĞI Yazı İşleri Müdürlüğü

T.C. ŞEHZADELER BELEDİYE BAŞKANLIĞI Yazı İşleri Müdürlüğü T.C. ŞEHZADELER BELEDİYE BAŞKANLIĞI Yazı İşleri Müdürlüğü 5393 Sayılı Belediye Kanunu'nun 20. Maddesi gereğince 01 Eylül 2015 Salı günü saat 18.00 de Belediye Meclis Başkanı Ömer Faruk ÇELİK Başkanlığında

Detaylı

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. 28 Nisan 2014 Basın Toplantısı Metni ; (Konuşmaya esas metin) Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. -- Silahlı Kuvvetlerimizde 3-4 yıldan bu yana Hava Kuvvetleri

Detaylı

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI 3.Ders Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER HUKUKUN KAYNAKLARI Yargı organları kararlarını, hukuka dayanan, hukuktan kaynaklanan, hukukun gerektirdiği kararlar olarak sunarlar. Bu açıdan yargı

Detaylı

Ben bir yazarım demek, kullanacağım kelimeleri ben seçerim demektir.

Ben bir yazarım demek, kullanacağım kelimeleri ben seçerim demektir. Sayın Yargıç, Ben bir yazarım. Ben bir yazarım demek, kullanacağım kelimeleri ben seçerim demektir. Siyasilerin, savcıların, yargıçların günün koşullarına göre değişip duran arzularına uyarak düşüncelerimi,

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 SÖZCÜ / AKP de bir kişi konuşur, diğerleri asker gibi bekler! Tarih : 06.01.2012 CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu hem AKP deki tek adamlığı hem de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın üslubunu ve liderliğini

Detaylı

Sayı: 26/2013. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

Sayı: 26/2013. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi nin 4 Kasım 2013 tarihli Dokuzuncu Birleşiminde Oybirliğiyle kabul olunan Sosyal Güvenlik (Değişiklik) Yasası Anayasanın 94 üncü maddesinin (1) inci fıkrası

Detaylı

YÖNTEM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK ve BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş.

YÖNTEM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK ve BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. 2016/090 30.12.2016 Konu: 2017 Yılı İçin Asgari Ücret Belirlendi. Asgari Ücret Tespit Komisyonu Kararında, 2017 yılında uygulanacak asgari ücret brüt tutarı aylık 1.777,50 TL olarak belirlenmiştir. Buna

Detaylı

Maliye Bakanlığı (BÜMKO) 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca bir önceki yılda Başbakan oluru ile iptal edilen boş sürekli işçi kadrolarını il

Maliye Bakanlığı (BÜMKO) 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca bir önceki yılda Başbakan oluru ile iptal edilen boş sürekli işçi kadrolarını il OCAK Maliye Bakanlığınca (Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü/BÜMKO) merkezi yönetim bütçesiyle ilgili ayrıntılı harcama ve finansman programlarının hazırlanmasına ilişkin usul ve esasların belirlendiği

Detaylı

İşten Atılan Asil Çelik İşçilerinin okuduğu basın açıklaması: 15/03/2012

İşten Atılan Asil Çelik İşçilerinin okuduğu basın açıklaması: 15/03/2012 15 Mart 2012 Perşembe günü işlerinden atılan Asilçelik işçileri Bursa nın Orhangazi ilçesi cumhuriyet meydanında basın açıklamasıyla İşimizi İstiyoruz talebini dile getirdikleri ve işlerine geri dönene

Detaylı

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem ÖZETLE Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem MiLLETiN ONAYIYLA Mevcut Anayasa da Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti nin başıdır. Sistemin işleyişi, devletin bekası ve vatanın bütünlüğü, Türkiye

Detaylı

Sayı: 31/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

Sayı: 31/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi nin 24 Şubat 2014 tarihli Kırkaltıncı Birleşiminde Oybirliğiyle kabul olunan Devlet, Kurumsal, Şehit ve Kayıp Şehit Cenaze Törenlerine İlişkin Kuralları

Detaylı

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU (10 puan) Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Bu konuda

Detaylı

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır?

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır? 1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır? A) Cumhurbaşkanlığı B) Başbakanlık C) Adalet Bakanlığı D) Halk E) HSYK 3-Aşağıdakilerden hangisi adli yargının

Detaylı

Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Yardımcı Kuruluşlar Hükümete veya bakanlıklara görevlerinde yardımcı olmak, belirli konularda görüş bildirmek, bir idari

Detaylı

Onlar konuşur, AK Parti yapar

Onlar konuşur, AK Parti yapar Onlar konuşur, AK Parti yapar Nisan 21, 2015-8:15:00 AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti'nin vadettiği şeyleri kesinlikle yapacağının altını çizdi. Davutoğlu, Ankara Atatürk Spor

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, DANIŞTAY - UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ - ANAYASA MAHKEMESİ

Detaylı

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU DERSİMİZİN TEMEL KONUSU 1 1. TÜRK HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARINI TANIMAK 2. TÜRKIYE DE NELER YAPABİLİRİZ SORUSUNUN CEVABINI BULABİLMEK DERSİN KAYNAKLARI 2 SİZE GÖNDERİLEN MATERYAL: 1. 1982 Anayasası: https://www.tbmm.gov.tr/anayasa/anayasa_2011.pdf

Detaylı

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ. Sorular Cevaplar

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ. Sorular Cevaplar ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ Sorular Cevaplar Soru 1. Halkın oylarıyla seçilen Cumhurbaşkanı görevini yaparken taraflı mı olmalı? Tarafsız mı olmalı? Cevap 1. Tarafsız olmalı. Cumhurbaşkanı cumhur u yani milletin

Detaylı

2014 YILI MAHALLİ İDARELER SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER

2014 YILI MAHALLİ İDARELER SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER 2014 YILI MAHALLİ İDARELER SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER A- İLGİLİ MEVZUAT Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 76 ncı maddesinin son fıkrasında; hakimler ve savcılar, yüksek

Detaylı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı Çalışma hayatında barış egemen olmalı Ocak 19, 2012-3:31:16 olduğunu belirtti. olduğunu belirterek, ''Bu bakış açısı çerçevesinde diyalog merkezli çalışmalarımızı özellikle son 7 aydır yoğun bir şekilde

Detaylı

SIRA SAYISI: 417 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

SIRA SAYISI: 417 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ YASAMA DÖNEMİ YASAMA YILI 26 1 SIRA SAYISI: 417 668 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler ile Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında

Detaylı

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ 12 Eylül Darbesi 1973 seçimlerinden 1980 yılına kadar gerçekleşen seçimlerde tek başına bir iktidar çıkmadığından bu dönem hükümet istikrarsızlığı ile geçen bir dönem olmuştur.

Detaylı

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ GÜVENLİK KUVVETLERİNİ GÜÇLENDİRME KURUMU GELİR KAYNAKLARI VE YARDIM KOMİTELERİ TÜZÜĞÜ

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ GÜVENLİK KUVVETLERİNİ GÜÇLENDİRME KURUMU GELİR KAYNAKLARI VE YARDIM KOMİTELERİ TÜZÜĞÜ KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ GÜVENLİK KUVVETLERİNİ GÜÇLENDİRME KURUMU GELİR KAYNAKLARI VE YARDIM KOMİTELERİ TÜZÜĞÜ [(30.4.1981 R.G. 37 EK III A.E. 211 Sayılı Tüzüğün), (12.6.1981 R.G. 53 EK III A.E. 301),

Detaylı

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00 Türkiye de siyaset yalnızca oy kaygısı ile yapılıyor Siyasete popülizm hakimdir. Bunun adı ucuz politika dır ve toplumun geleceğine maliyet yüklemektedir. Siyaset Demokrasilerde yapılır. Totaliter rejimler

Detaylı

3.Meclisin faaliyetlerine ara vermemesi şeklinde olan meclisin her zaman açık olması yasamanın hangi ilkesi ile ilgilidir?

3.Meclisin faaliyetlerine ara vermemesi şeklinde olan meclisin her zaman açık olması yasamanın hangi ilkesi ile ilgilidir? 1.Aşağıdakilerden hangisi Anayasa Mahkemesinin sadece şekil olarak incelediği bir konudur? A) Anayasa değişiklikleri B) İç Tüzükler C) KHK D) Kanunlar E) Tüzükler 3.Meclisin faaliyetlerine ara vermemesi

Detaylı

Başbakan Yıldırım TRT Haber de gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu

Başbakan Yıldırım TRT Haber de gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu Başbakan Yıldırım TRT Haber de gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu Ocak 20, 2017-10:32:00 Başbakan Binali Yıldırım, TBMM'de TRT Ana Haber yayınına katılarak, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu

Detaylı

MADDELER T.C. İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ GENÇLİK MECLİSİ YÖNETMELİĞİ

MADDELER T.C. İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ GENÇLİK MECLİSİ YÖNETMELİĞİ MADDELER T.C. İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ GENÇLİK MECLİSİ YÖNETMELİĞİ AMAÇ Madde 1 İstanbul Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi Yönetmeliği nin amacı; gençlerimizin demokratik katılımını sağlayarak

Detaylı

SIRA SAYISI: 587 TÜRKÝYE BÜYÜK MÝLLET MECLÝSÝ. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuveyt Devleti Hükümeti Arasında Yükseköğretim ve Bilimsel

SIRA SAYISI: 587 TÜRKÝYE BÜYÜK MÝLLET MECLÝSÝ. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuveyt Devleti Hükümeti Arasında Yükseköğretim ve Bilimsel TÜRKÝYE BÜYÜK MÝLLET MECLÝSÝ YASAMA DÖNEMİ YASAMA YILI 24 4 SIRA SAYISI: 587 Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuveyt Devleti Hükümeti Arasında Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Alanında İşbirliği Anlaşmasının

Detaylı

KIBRIS TÜRK YÖNET+HÎ MECIÎSİ. Vuncü Birleşin 31 EKİİI 1972 SALI

KIBRIS TÜRK YÖNET+HÎ MECIÎSİ. Vuncü Birleşin 31 EKİİI 1972 SALI DÖNEM; II YIL: 3 KIBRIS TÜRK YÖNET+HÎ MECIÎSİ Z A B I T L A P. I Vuncü Birleşin 31 EKİİI 1972 SALI - 2 - GÜÎp)EM: BÖIJ^Î: A 1. 1970 ICira Kontrol (Geçici Hü-ümler) Kural Tasarısı 2. 1971 Kıbrıs Türk Yönetimi

Detaylı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Karacan Düzce'de

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Karacan Düzce'de AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Karacan Düzce'de 22.11.2017-22:35 Son Güncelleme: 22.11.2017-22:35 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Harun Karacan, 2019 a giden yolda dava uğruna daha fazla mücadele edeceğiz

Detaylı

SAĞLIK KURUMLARI MEVZUATI

SAĞLIK KURUMLARI MEVZUATI SAĞLIK KURUMLARI MEVZUATI KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKAT Burada ilk 4 sayfa gösterilmektedir. Özetin tamamı için sipariş veriniz www.kolayaof.com 2 Kolayaof.com 0 362 2338723 Sayfa 2 İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE- MEVZUAT

Detaylı

SIRA SAYISI: 425 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

SIRA SAYISI: 425 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ YASAMA DÖNEMİ YASAMA YILI 26 2 SIRA SAYISI: 425 674 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (1/760) ve İçtüzük ün 128

Detaylı

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ BAŞBAKANLIĞI KOOPERATİF ŞİRKETLER MUKAYYİTLİĞİ DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ÇALIŞANLARI KOOPERATİFİ LTD.

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ BAŞBAKANLIĞI KOOPERATİF ŞİRKETLER MUKAYYİTLİĞİ DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ÇALIŞANLARI KOOPERATİFİ LTD. KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ BAŞBAKANLIĞI KOOPERATİF ŞİRKETLER MUKAYYİTLİĞİ Sayı : KŞM.0.00-634/01-I9-E.32 9 Ocak 2019 Konu : DAÜ - KOOP:'un 30 Ocak 2019 Tarihli Özel ve Yıllık Genel Kurulu Hk. DOĞU AKDENİZ

Detaylı

Cumhurbaşkanı Konuşması

Cumhurbaşkanı Konuşması Cumhurbaşkanı Konuşması Lefkoşa,KKTC 07 Mart 2011,Pazartesi Cumhurbaşkanlığı Basın Bürosu Cumhurbaşkanı Sayın Dr.Derviş Eroğlu nun Alaköprü Barajı Temel Atma Töreni nde Yaptıkları Konuşma Sayın Başbakan,

Detaylı

DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ

DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ 07.11.2013 Halkla İlişkiler Başkanlığı TA K D İ M Değerli; Ana Kademe, Kadın Kolları, Gençlik Kolları MKYK üyemiz, Bakan Yardımcımız, Milletvekilimiz, Ana Kademe, Kadın Kolları,

Detaylı

Bilgi. Ankara 2 Nolu Şube. İşkolunda Gelişmeler. Konfederasyonlar, Sendikalar. Yargı Kararları. İşkolu Tespit Kararları.

Bilgi. Ankara 2 Nolu Şube. İşkolunda Gelişmeler. Konfederasyonlar, Sendikalar. Yargı Kararları. İşkolu Tespit Kararları. Ankara 2 Nolu Şube Bilgi İşkolunda Gelişmeler Konfederasyonlar, Sendikalar Yargı Kararları İşkolu Tespit Kararları Kamu Atamaları Mevzuat Değişiklikleri Ekonomik Göstergeler Haberler Bilgi Sayısı : 1 Bilgi

Detaylı

7 nci Birleşim 10.12. 2002 Salı

7 nci Birleşim 10.12. 2002 Salı DONEM : 22 CİLT : 1 YASAMA YILI: 1 7 nci Birleşim 10.12. 2002 Salı I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ II. - GELEN KÂĞITLAR İÇİNDEKİLER III. - BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A) OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI

Detaylı

MİLLÎ GÜVENLİK KONSEYİ GENEL SEKRETERLİĞİNE

MİLLÎ GÜVENLİK KONSEYİ GENEL SEKRETERLİĞİNE MİLLÎ GÜVENLİK KONSEYİ S. Sayısı : 661 11.8.1983 Tarih ve 2876 Sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununun Geçici 4 üncü Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısının Danışma Meclisince

Detaylı

Devrim Öncesinde Yemen

Devrim Öncesinde Yemen Yemen Devrimi Devrim Öncesinde Yemen Kuzey de Zeydiliğe mensup Husiler hiçbir zaman Yemen içinde entegre olamaması Yemen bütünlüğü için ciddi bir sorun olmuştur. Buna ilaveten 2009 yılında El-Kaide örgütünün

Detaylı

TÜRKİYE ADALET AKADEMİSİ GENEL KURULUNUN TOPLANTI, ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

TÜRKİYE ADALET AKADEMİSİ GENEL KURULUNUN TOPLANTI, ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar TÜRKİYE ADALET AKADEMİSİ GENEL KURULUNUN TOPLANTI, ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı, Türkiye Adalet Akademisi

Detaylı

T.C. PALANDÖKEN İLÇE BELEDİYE MECLİSİ. Dönemi : 2014 Karar Tarihi : 08.04.2014 Karar No : 20

T.C. PALANDÖKEN İLÇE BELEDİYE MECLİSİ. Dönemi : 2014 Karar Tarihi : 08.04.2014 Karar No : 20 Karar No : 20 5393 Sayılı Belediye Kanununun 19. Maddesi ile Belediye Meclisi Çalışma Yönetmeliğinin 5.ve 19.maddesi uyarınca görev süreleri tamamlanan 1. Meclis Başkan Vekili ve 2. Meclis Başkan Vekilinin

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXI TABLOLAR

Detaylı

ERENLER BELEDİYE MECLİSİNİN 05/01/2015 TARİHİNDE YAPMIŞ OLDUĞU TOPLANTISINA AİT TUTANAK ÖZETİ

ERENLER BELEDİYE MECLİSİNİN 05/01/2015 TARİHİNDE YAPMIŞ OLDUĞU TOPLANTISINA AİT TUTANAK ÖZETİ ERENLER N 05/01/2015 TARİHİNDE YAPMIŞ OLDUĞU TOPLANTISINA AİT TUTANAK ÖZETİ G Ü N D E M : Bir evvelki Meclis Toplantısına ait Tutanağın okunarak kabulü 1- Kozluk Mahallesi İmar Plan Tadilatına Ait Komisyon

Detaylı

YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı

YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı Aralık 05, 2014-3:06:00 Başbakan Davutoğlu, bedelli askerlik konusunun Yüksek Askeri Şura'da (YAŞ) görüşüldüğünü ve olumlu kanaatlerin ifade edildiğini söyledi. Başbakan

Detaylı

MALİ TAKVİM OCAK. - Maliye Bakanlığınca (BÜMKO) ayrıntılı harcama programı vizeleri yapılır.

MALİ TAKVİM OCAK. - Maliye Bakanlığınca (BÜMKO) ayrıntılı harcama programı vizeleri yapılır. MALİ TAKVİM OCAK - Maliye Bakanlığınca (Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü/BÜMKO) merkezi yönetim bütçesiyle ilgili ayrıntılı harcama ve finansman programlarının hazırlanmasına ilişkin usul ve esasların

Detaylı

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi 1. HAFTA: OSMANLI ANAYASAL GELİŞMELERİ [Türk Anayasa Hukukukun Bilgi Kaynaklarının Tanıtımı:

Detaylı

Sayı: 7/2017. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı. yapar:

Sayı: 7/2017. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı. yapar: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi nin 30 Ocak 2017 tarihli Otuzüçüncü Birleşiminde Oybirliğiyle kabul olunan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Arasında

Detaylı

CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI

CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI DÖNEM 111 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI 12'nci Birleşim 29 Kasım 1994, Salı İÇİNDEKİLER I. GELEN EVRAK Sayfa II. BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A. ONAYA SUNULANLAR

Detaylı

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız T.C. MALİYE BAKANLIĞI Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü Sayı : 80755325-105.05.07-1116 09/02/2016 Konu : Geçici Personele Ek Ödeme Yapılması ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) İlgi : 09.10.2015 tarihli

Detaylı

İ Ç İ N D E K İ L E R

İ Ç İ N D E K İ L E R İ Ç İ N D E K İ L E R ÖN SÖZ.V İÇİNDEKİLER....IX I. YURTTAŞLIK A. YURTTAŞLIĞI YENİDEN GÜNDEME GETİREN GELİŞMELER 3 B. ANTİK YUNAN-KENT DEVLETİ YURTTAŞLIK İDEALİ..12 C. MODERN YURTTAŞLIK İDEALİ..15 1. Yurttaşlık

Detaylı

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNİN DIŞ İLİŞKİLERİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNİN DIŞ İLİŞKİLERİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN 7117 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNİN DIŞ İLİŞKİLERİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN Kanun Numarası : 3620 Kabul Tarihi : 28/3/1990 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 6/4/1990 Sayı : 20484 Yayımlandığı Düstur

Detaylı

2015 YILI 25. DÖNEM MİLLETVEKİLİ GENEL SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER

2015 YILI 25. DÖNEM MİLLETVEKİLİ GENEL SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER 2015 YILI 25. DÖNEM MİLLETVEKİLİ GENEL SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER A- İLGİLİ MEVZUAT Türkiye Cumhuriyeti Anayasası nın 76. maddesinin son fıkrasında; hâkimler ve savcılar,

Detaylı

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kahramanmaraş ın Elbistan İlçesi nde siyaseti sadece insan için yaptıklarını, iktidara gelmeleri halinde terörü sonlandırıp ülkeye huzuru getireceklerini

Detaylı

GENEL KURUL ÇALIŞMA ESAS VE USULLERİ YÖNERGESİ

GENEL KURUL ÇALIŞMA ESAS VE USULLERİ YÖNERGESİ Sayfa : 2/5 Amaç Madde 1- Bu Yönergenin amacı; Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı Genel Kurulu nun çalışma esas ve usullerinin belirlenmesidir. Kapsam Madde 2- Bu Yönerge, Vakfın tüm olağan ve olağanüstü

Detaylı

Sayın Yönetim Kurulu Üyesi/ ve Meclis Üyesi Arkadaşlarım,/

Sayın Yönetim Kurulu Üyesi/ ve Meclis Üyesi Arkadaşlarım,/ 1 Sayın Meclis Başkanım,/ Sayın Yönetim Kurulu Üyesi/ ve Meclis Üyesi Arkadaşlarım,/ 2018 yılının/ ilk meclis toplantısına hoş geldiniz diyor,/ sizleri saygılarımla selamlıyorum./ Sözlerime başlarken,/

Detaylı

Biz yeni anayasa diyoruz

Biz yeni anayasa diyoruz Biz yeni anayasa diyoruz Ocak 05, 2015-9:32:00 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, "Biz 'anayasa değişikliği' demiyoruz, 'yeni anayasa' diyoruz. Türkiye'nin anayasayla ilgili sorunu ancak

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Kılıçdaroğlu: İş adamı konuşuyor tehdit, gazeteci konuşuyor tehdit, belediye başkanı konuşuyor tehdit, ne olacak tehditlerin sonu? Tarih : 04.06.2011 -BATMAN MİTİNGİ- Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu,

Detaylı

SÖYLEŞİ H /PROF.DR. SEZA REİSOĞLU**

SÖYLEŞİ H /PROF.DR. SEZA REİSOĞLU** SÖYLEŞİ H /PROF.DR. SEZA REİSOĞLU** Uygulanan ekonomik politikalar sonucunda, devletin küçültülmesi, kamusal alanın daraltılması koşullarında, kamu işveren sendikalarına olan ihtiyaç gittikçe azalıyor.

Detaylı

MECLİS KARAR ÖZETİ KARAR TARİHİ : 04/01/2019 KARAR NUMARASI : 2019/1

MECLİS KARAR ÖZETİ KARAR TARİHİ : 04/01/2019 KARAR NUMARASI : 2019/1 KARAR TARİHİ : 04/01/2019 KARAR NUMARASI : 2019/1 TEŞKİL EDENLER :Süleyman ÖZBAĞ, Fatih KAVAK, Hüsniye BAYRAM, Selami BAYHAN, Belediye Meclisi, Meclis Başkanı Süleyman ÖZBAĞ ın Başkanlığında, üyelerden

Detaylı

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu v TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ÖNSÖZ Yirmi birinci yüzyılı bilgi teknolojisi çağı olarak adlandırmak ne kadar yerindeyse insan hakları çağı olarak adlandırmak da o kadar doğru olacaktır. İnsan

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLÎ YARGI MAHKEMELERİ, BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ,

Detaylı

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır Baki olan Rabbimiz ve davamızdır Eylül 26, 2014-2:33:00 Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Yine böyle bir şölenle inşallah, bir gün biz de Sayın Cumhurbaşkanımızın bana tevdi ettiği bu görevi bir başka kardeşimize

Detaylı

CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı

CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe Örgütü Yalıkavak Mahalle Temsilciliği tarafından geniş katılımlı birlik ve dayanışma

Detaylı

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ Mehmet Uçum 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri a. Tartışmanın Arka Planı Ülkemizde, hükümet biçimi olarak başkanlık sistemi tartışması yeni

Detaylı

Sosyal Düzen Kuralları

Sosyal Düzen Kuralları TEMEL HUKUK Sosyal Düzen Kuralları Toplum halinde yaşayan insanların yerine getirmek zorunda oldukları ödevleri ve kullanacakları yetkileri belirten kurallara, sosyal düzen kuralları veya sadece sosyal

Detaylı

: HÜSEYİN DARTAL İl Sağlık Müdürlüğü, Merkeı/ŞANLIURF A TÜRK MİLLETİ ADINA

: HÜSEYİN DARTAL İl Sağlık Müdürlüğü, Merkeı/ŞANLIURF A TÜRK MİLLETİ ADINA T.C. ŞANLIURFA 1. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/874 KARAR NO : 2016/201 ----------- DAVACI : HÜSEYİN DARTAL İl Sağlık Müdürlüğü, Merkeı/ŞANLIURF A DAVALI : ŞA LIURFA VALİLİLİGİ _V_E_KI.-L -:-.,.. İ ------:

Detaylı

Dönemi 2016 Tarihi Saat 14:00 Sayısı 58 Birleşim 1 Oturum Özü İlçemiz Kültür Mahallesi 61 ada 15- T.C. AKÇADAĞ BELEDİYESİ BELEDİYE MECLİSİ

Dönemi 2016 Tarihi Saat 14:00 Sayısı 58 Birleşim 1 Oturum Özü İlçemiz Kültür Mahallesi 61 ada 15- T.C. AKÇADAĞ BELEDİYESİ BELEDİYE MECLİSİ Tarihi 07.10.2016 Sayısı 58 Özü İlçemiz Kültür Mahallesi 61 ada 15-16-19-20-21 ve 25 nolu parsellerin bulunduğu alanda yapılacak 1/1000 ölçekli İmar Plan Tadilatı için Malatya Büyükşehir Belediyesine yetki

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ BAZI MADDELE RİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN. (Resmi Gazete ile yayımı: 16.6.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ BAZI MADDELE RİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN. (Resmi Gazete ile yayımı: 16.6. 95 TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ BAZI MADDELE RİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN (Resmi Gazete ile yayımı: 6.6.007 Sayı: 6554) Kanun No Tarihi MADDE - 7//98 tarihli ve 709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti

Detaylı

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu Ocak 05, 2017-4:11:00 Başbakan Binali Yıldırım, Keçiören Belediyesi önünde düzenlenen metro açılış töreninde yaptığı konuşmada, nüfusu

Detaylı