Yaklaşık 90 yıl kadar önce, kolesterol ile aterosklerotik

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Yaklaşık 90 yıl kadar önce, kolesterol ile aterosklerotik"

Transkript

1 Ateroskleroz ve Koroner Kalp Hastalıklarında Mikroorganizmaların Rolü Demir SERTER* * Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, İZMİR Yaklaşık 90 yıl kadar önce, kolesterol ile aterosklerotik lezyonlar arasındaki ilişkinin gösterilmesinin ardından, yapılan çok sayıdaki epidemiyolojik çalışma, birçok başka faktörün de koroner kalp hastalığında (KKH) rol oynadığını ortaya koymuştur. Bunlar arasında sigara alışkanlığı, hipertansiyon, diabet, yaş, cinsiyet ve aile öyküsü ilk sırada sayılabilir [1]. Son yıllarda ise aterogenezde, doku hasarına yanıt modelinden söz edilmeye başlanmıştır. Buna göre, infeksiyonun, damar endotelinde hasar oluşturarak, ateroskleroz oluşumuna katkıda bulunabileceği öne sürülmektedir [2]. Yakın zamanda yapılmış olan bazı çalışmalar, aşırı derecedeki yangısal yanıtın, yukarıda sayılan risk faktörlerini taşımayan bazı hastalarda, damar tıkanmasını tetikleyeceğine dair kanıtlar ortaya koymuştur. Friedman ve van der Wal tarafından arteriyel plaklarda saptanmış olan makrofaj infiltrasyonu, aterogenezde yangısal yanıtın rol oynadığının en önemli göstergesidir [3,4]. Böyle bir aterosklerotik plağın parçalanması sonucunda sırasıyla ortaya çıkan trombosit kümelenmesi, tromboz ve koroner tıkanmasının miyokard infarktüsünün gelişmesinden sorumlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu bulgular, ateroskleroz etyopatogenezinde mikrorganizmaların tetikleyici antijen rolü oynayabileceği konusundaki düşünceleri yoğunlaştırmıştır. The Role of Microorganisms in the Development of Atherosclerosis and Coronary Heart Diseases Key Words: Coronary heart diseases, Atherosclerosis, Chlamydia pneumoniae Anahtar Kelimeler: Koroner kalp hastal klar, Ateroskleroz, Chlamydia pneumoniae ATEROSKLEROZ-İNFEKSİYON İLİŞKİSİ Virüsler, ateroskleroz ile ilişkili olduğu düşünülen ilk infeksiyon etkenleridir. Bindokuzyüzyetmişli yılların sonlarında, bir herpes virüsü olan Marek hastalığı virüsünün tavuklarda ateroskleroza neden olabileceği ve aşılama ile ateroskleroz gelişiminin önlenebileceği gösterilmiştir [5]. Bunun ardından, insanlarda ateroskleroz gelişiminde herpes virüslerinin rolü gündeme gelmiş ve çalışmalar bu doğrultuda yoğunlaştırılmıştır. Yapılan araştırmalar, sitomegalovirüs (CMV) ve herpes simpleks virüsünün (HSV) ateroskleroz etyopatogenezinde etken olabileceğine ilişkin kanıtlar ortaya koyarken, Epstein-Barr virüsü (EBV) için böyle bir ilişki gösterilememiştir. İnsan herpes virüsleri ile yapılan çalışmalarda, arter duvarında virüslerin saptanma oranları %10-90 arasında değişmektedir [6-11]. Yamashiroya ve arkadaşları, travma sonucu ölmüş olan genç (15-35 yaş) hastalardan alınan arteriyel dokularda DNA hibridizasyonu ve immünositokimya teknikleri kullanarak; HSV, CMV ve EBV araştırmışlar ve 20 olgudan 8 inin koroner arterlerinde ve 7 sinin de torasik aorta örneklerinde HSV ve/veya CMV nin varlığını göstermişlerdir [6]. Ancak, virüs saptanan 7 torasik aortanın 4 ünde, ateromatöz lezyon bulunmayan bölgelerde de virüsün bulunduğu saptanmış ve bu durum, herpes virüsleri ile ateroskleroz arasında gerçekten nedensel bir ilişki olduğu konusunda kuşkular uyandırmıştır. Hendricks ve arkadaşları, polimeraz zincir reaksiyonu (PZR) ile, ileri derecede aterosklerozu olan Flora 2000;5(1):5-12 5

2 Serter D. Ateroskleroz ve Koroner Kalp Hastalıklarında Mikroorganizmaların Rolü hastaların %90 ında, minimal derecede aterosklerozu olan veya lezyonu olmayanların ise %50 sinde CMV DNA sını saptamışlardır [7]. Benzer şekilde, Melnick ve arkadaşları da aynı yöntemle, aterosklerotik aorta örneklerinde %90 ve lezyonsuz bölgeden alınan örneklerde %93 oranında CMV nükleik asidini göstermişlerdir [8]. Bu çalışmalar, CMV nin, arter duvarında latent bir infeksiyon oluşturduğunu, fakat bu infeksiyonun, aterosklerotik damarlar için özgül olmadığını ortaya koymaktadır. Buna karşılık, CMV ile infekte kardiyak transplant alıcılarında greft aterosklerozu, seronegatif kişilere göre daha sık karşımıza çıkmakta ve daha ciddi düzeyde olmaktadır [9,10]. Grattan ve arkadaşları, kardiyak transplantasyon yapılmış 301 hastada serolojik olarak CMV infeksiyonunu araştırmışlar ve olguların yaklaşık %30 unda, transplantasyon sonrasında primer CMV infeksiyonu geliştiğini veya reaktivasyon olduğunu saptamışlardır [9]. Hastaların 5 yıllık izlem sonuçlarına göre, greft aterosklerozunun CMV ile infekte olan grupta daha erken dönemde ve daha sık oluştuğunu, aterosklerozun daha ciddi düzeyde olduğunu ve hasta yaşamını anlamlı ölçüde kısalttığını göstermişlerdir. Zhou ve arkadaşları ise, koroner aterektomi yapılan ve CMV ile infekte hastaların %31 inde restenoz geliştiğini, restenoz gelişme oranının, CMV seropozitif hastalarda, seronegatif olanlara göre anlamlı derecede daha fazla olduğunu ve CMV infeksiyonunun, daha ağır düzeyde stenoza yol açtığını saptamışlardır [10]. Bir başka çalışmada, karotis arteri endarterektomi örneklerinde immünositokimya yöntemi ile CMV ve HSV-1 araştırılmış ve olguların %35.5 inde CMV, %10.5 inde HSV bulunduğu saptanmış; hatta bazı örneklerde iki mikroorganizmanın birlikte bulunabildiği de görülmüş, ancak aterom plağında CMV bulunmasının, kandaki antikor düzeyleri ile ilişkili olmadığı anlaşılmıştır [11]. Ateroskleroz etyopatogenezinde etken olabileceği düşünülen bir başka patojen de Helicobacter pylori dir. İlk olarak 1992 yılında, kardiyoloji kliniğine başvuran 388 erkek hasta üzerinde yapılmış olan bir çalışmada, olguların %49.2 sinde anti-h. pylori IgG antikorlarının bulunduğu ve seropozitivitenin diğer risk faktörlerinden bağımsız olarak, iskemik kalp hastalığı ile ilişkili olduğu görülmüştür [12]. Ancak, daha sonraki yıllarda, aort anevrizması olan bir grup hastadan alınan aterom plağı örneklerinde aynı etken PZR ile araştırılmış ve H. pylori DNA sına rastlanmamıştır [13]. Yorum Yukarıda sözü edilen çalışmalar, bazı infeksiyon etkenlerinin ateroskleroz ile ilişkili olduğuna dair kanıtlar ortaya koymakla birlikte, bu mikroorganizmaların ateroskleroz patogenezindeki rollerini tam olarak açıklığa kavuşturamamaktadır. Özellikle aynı arter bölgesinde birden fazla mikroorganizmanın birlikte bulunmaları, bu etkenlerin, aterom plağının oluşumuna katkıda bulunmaktan çok, doku hasarının olduğu bölgelerde nonspesifik olarak yerleştiklerini düşündürmektedir. Oysa, son yıllarda yapılan çalışmalar, keşfinden bu yana pek de uzun bir zaman geçmemiş olan bir mikroorganizma için durumun biraz daha farklı olduğunu ortaya koymaktadır. ATEROSKLEROZ-Chlamydia pneumoniae: Serolojik Araştırmalar Chlamydia cinsinin üçüncü türü olarak yaklaşık 10 yıl önce tanımlanmış olan C. pneumoniae, başlangıçta pnömoni, bronşit, farenjit ve sinüzit gibi solunum yolu hastalıklarından sorumlu bir patojen olarak bilinmekteydi [14,15]. Saikku ve arkadaşlarının 1988 yılında yaptığı bir çalışma, bu yeni patojeni, tıp dünyasının gözünde yeni bir yere yerleştirmiş, ilginç tartışmalara neden olmuş ve daha önceki görüşleri altüst eden çok sayıda çalışmanın yapılmasına yol açmıştır [16]. Akut miyokard infarktüsü (AMİ) geçiren 40 ve kronik koroner kalp hastalığı (KKKH) olan 30 erkek hasta üzerinde yapılan bu çalışmada, C. pneumoniae ya karşı IgG ve IgA türü antikorların varlığı ile AMİ ve KKKH arasında anlamlı bir ilişki olduğu ve yüksek antikor titrelerinin bulunması halinde, bu ilişkinin daha da güçlendiği görülmüştür. Ayrıca, AMİ geçiren hastaların %68 inde, IgM titrelerinde üç kat artışın da saptanması, araştırmacılar tarafından AMİ nin, C. pneumoniae ya bağlı kronik bir hastalığın akut alevlenmesi ile ilişkili olabileceği şeklinde yorumlanmıştır. Değinilen bulgular, Saikku ve arkadaşlarının, daha geniş çaplı bir çalışmayı gerçekleştirmelerine neden olmuştur [17]. Bu araştırma aslında, Helsinki Kalp Çalışması adı altında yürütülen ve serum trigliserid, HDL ve LDL düzeylerini düşüren bir ilaç olan gemfibrozilin etkinliğini saptamak için planlanan beş yıllık bir araştırmanın yan ürünüdür. Saikku ve arkadaşları, beş yıllık izlem süresi içinde, ölümcül veya ölümcül olmayan AMİ geçiren veya ani kalp ölümü gelişen 103 erkek hastada, kronik C. pneumoniae infeksiyonunun, bu iki olayla ilişkisini incelemişlerdir. Serolojik testler, serumunda klamidya lipopolisakkaridi (LPS) içeren immün kompleksler (İK) taşıyan ve/veya anti-c. pneumoniae IgA antikor titreleri 6 Flora 2000;5(1):5-12

3 Ateroskleroz ve Koroner Kalp Hastalıklarında Mikroorganizmaların Rolü Serter D. yüksek olan hastalarda, koroner kalp hastalığı komplikasyonlarının gelişme riskinin, kontrol grubuna göre anlamlı oranda daha fazla olduğunu göstermiştir. Ayrıca, bu ilişkinin, koroner kalp hastalığına zemin hazırlayan yaş, sigara kullanma, hipertansiyon gibi klasik risk faktörlerinden tamamen bağımsız olduğu saptanmıştır. Ancak, sigara içen olgularda anti-c. pneumoniae antikor titrelerinin daha yüksek bulunduğu belirtilmektedir. Bu çalışmaları, elde edilen verileri destekleyen başka çalışmalar izlemiştir. Thom ve arkadaşları, en az bir koroner arterinde lezyon bulunan 171 hasta ve 120 kontrol olgusunu serolojik açıdan incelemiş ve serumda anti-c. pneumoniae antikorlarının bulunmasının, koroner arter hastalığı (KAH) riskini 2.6 kat arttırdığını, ancak bu riskin, antikor titresi ile ilişkili olmadığını ileri sürmüşlerdir [18]. Blasi ve arkadaşları, 65 yaşın altındaki, AMİ geçirmiş 61 hastada serolojik olarak yakın zamanda geçirilmiş akut C. pneumoniae infeksiyonuna ilişkin kanıtların bulunduğunu saptamışlardır [19]. Ülkemizde, İzmir bölgesinde yapmış olduğumuz bir çalışmada, kronik koroner arter hastalığı olan hastalarda ve AMİ geçiren olgularda, kronik infeksiyon göstergesi olan yüksek titrede anti-c. pneumoniae IgG ve IgA antikorlarının, kontrol grubuna göre belirgin ölçüde daha fazla olduğu saptanmıştır [20]. Tüm bu bulgular da C. pneumoniae ile kardiyolojik olaylar arasındaki ilişkiyi bir kez daha desteklemektedir. Yorum Yukarıda sunulan tüm çalışmalar, kronik C. pneumoniae infeksiyonu ile ateroskleroz arasında nedensel bir ilişki olduğuna, hatta akut reinfeksiyonların AMİ oluşumunu tetiklediğine dikkati çekmektedir. Ancak, bunların hepsi serolojik çalışmalardır. Bilindiği gibi, C. pneumoniae infeksiyonları, toplumda son derece yaygın olarak bulunan infeksiyonlardır. Beş yaşına kadar olan çocuklarda antikor oranları düşük iken, okula başlama dönemlerinde bu oranlar yükselmeye başlamakta ve erişkinlik döneminde, sıklıkla geçirilen reinfeksiyonlar nedeniyle antikor oranları %50-80 lere ulaşmaktadır [14,15,20]. Toplumda bu kadar yaygın olan bir etkenin, ateroskleroz etyopatogenezindeki kesin rolünü serolojik incelemeler ile kanıtlamak kolay değildir. Araştırılan antikorların tipi ve titresinin yorumu, kontrol grubunun özellikleri, kontrol grubu ile hasta grubunun eşleştirilmesi ve hastalığın epidemiler şeklinde seyretmesi nedeniyle çalışmanın yapıldığı zaman dilimi gibi pek çok faktör, bu konuda kesin bir sonuca varılmasını engellemektedir. Ayrıca aterosklerozda birçok başka predispozan faktörün de rol oynadığının bilinmesi, olayı daha da karmaşık ve kuşkulu hale getirmektedir. İnfeksiyonun aterogenez oluşumuna birkaç değişik mekanizma ile katkıda bulunabileceği düşünülmektedir. Bunlardan biri, infeksiyon etkenlerinin dolaşım sisteminde oluşturdukları toksinlerin veya immün komplekslerin, damar duvarında birikmeleri sonucunda bir bağışık yanıtın ortaya çıkmasıdır [21]. Nitekim, klamidyal LPS içeren immün komplekslerin serumda bulunması durumunda, AMİ ve KKKH arasındaki ilişki daha da güçlenmektedir [17,21]. C. pneumoniae, mononükleer fagositler içinde çoğalabilmektedir [22]. Bakterinin ve LPS gibi bakteriyel elemanların, dolaşım sistemine makrofajlar aracılığıyla geçtiği ve kendilerine karşı oluşmuş antikorlarla birleşip, immün kompleksler oluşturdukları düşünülebilir [22,23]. Bu komplekslerin, damar duvarında birikerek yangı oluşumuna ve prokoagülan değişikliklere yol açmak suretiyle ateroskleroz gelişimine katkıda bulundukları ileri sürülmektedir [21,23]. İnfeksiyon etkenlerinin endotel ve düz kas hücreleri üzerindeki sitopatolojik etkileri ve serum lipid metabolizmasını bozmaları da infeksiyonların, aterogenez oluşumundaki diğer olası mekanizmalarıdır [18,23]. Hatta tüm bu mekanizmaların birlikte hareket etmelerinin ve olaya diğer presipitan faktörlerin de karışmasının, aterogenezi hızlandırdığı düşünülebilir. Seroepidemiyolojik çalışmalar etyolojiyi kesin olarak kanıtlamasa da, C. pneumoniae ile ateroskleroz arasında bir ilişki olduğu kesindir. Ancak, açıklanması gereken en önemli nokta, infeksiyonun mu yoksa damar duvarındaki patolojinin mi önce oluştuğudur. ATEROSKLEROZ-C. pneumoniae: Morfoloji ve Moleküler Biyoloji Temeline Dayanan Araştırmalar Birbirini destekleyen serolojik çalışmaların ardından, Shor ve arkadaşları, Güney Afrika da 10 otopsi olgusunun koroner arterlerinden aldıkları örneklerde, hem fibrolipit aterom plağında hem de intimal düz kas hücrelerinde elektron mikroskobu ile C. pneumoniae nın inklüzyon cisimlerine benzer yapılar saptamışlardır [24]. Daha sonra, bu olguların 7 sinin koroner arter örnekleri immünositokimya yöntemleriyle de incelenmiş ve bu yapıların, gerçekten de C. pneumoniae ya ait oldukları kanıtlanmıştır. Bu bulgular, olaya yeni bir boyut kazandırmıştır. Flora 2000;5(1):5-12 7

4 Serter D. Ateroskleroz ve Koroner Kalp Hastalıklarında Mikroorganizmaların Rolü Shor ve arkadaşlarının çalışmasının ardından, elde edilen bulguları destekleyen çok sayıda araştırma yapılmıştır. Kuo ve arkadaşları, yine Güney Afrika da, 31 erkek ve 5 kadın otopsi olgusundan koroner arter ve serum örnekleri almışlar ve bunlardan elde ettikleri verileri, 11 kontrol olgusunun verileri ile karşılaştırmışlardır [25]. Bir öncekinden çok daha sistematik olan bu çalışmada elektron mikroskobisinin yanı sıra, immünositokimya, PZR ve doku kültürü gibi daha duyarlı yöntemler de kullanılmıştır. Çalışmaya dahil edilen 36 olgunun 17 sinin 30 yaşın altında olması, elde edilen sonuçları daha da ilginç kılmaktadır. Otuzaltı olgunun 15 inde immünositokimya ile ve PZR yapılabilen 30 olgunun da 13 ünde C. pneumoniae saptanmıştır. Toplam 36 olgunun 20 si herhangi bir yöntemle pozitif bulunmuştur. Aterom plağı bulunmayan kontrol olgularının hiçbirinde mikroorganizmaya rastlanmamıştır. Elektron mikroskobu ile incelenen 21 örneğin 6 sında, armut şeklindeki tipik inklüzyonlara, 11 inde ise dejenere olmuş atipik şekillere rastlanmış, ancak bu olguların hiçbirinde kültür ile etken izole edilememiştir. Ayrıca, arter dokusundan alınan örneklerde, hem çizgisel yağlanma şeklindeki erken lezyonlarda (7/16) hem de fibrolipit plak şeklindeki geç lezyonlarda (13/20) mikroorganizmanın saptandığı belirtilmektedir. Aynı çalışmada olguların 34 ünden serum örneği alınarak, mikroimmünfloresan (MİF) yöntemiyle anti-c. pneumoniae IgG antikorları araştırılmış ve 26 sında antikor saptanmıştır. Ancak, 8 seronegatif olgunun 6 sında, doku örneklerinde C. pneumoniae nın saptanmış olması ve yüksek titrede antikor taşıyan 6 olguda da doku örneklerinin negatif bulunması, çalışmanın ilgi çeken bir özelliğidir. Benzer bir araştırma, klinik olarak aşikar koroner arter hastalığı (KAH) olan ve koroner aterektomi uygulanmış 38 hasta üzerinde yapılmıştır [26]. İmmünositokimya yöntemiyle aterektomi örneklerinin %45 inde, PZR ile %32 sinde ve toplam olarak örneklerin %55 inde C. pneumoniae saptanmıştır. Mikroorganizmanın yalnız makrofajlarda bulunduğu, düz kas hücrelerinde saptanamadığı bildirilmektedir. Restenoz gelişen olgularda C. pneumoniae bulunma oranının, primer lezyonu olan hastalardakine göre daha fazla olmasına karşın, bu fark istatistiksel açıdan anlamlı bulunmamıştır. Ayrıca, lezyonda organizmanın saptanma oranının, seronegatif ve seropozitif hastalarda ve serumdaki antikor titresine göre farklılık göstermediği de belirtilmektedir. Yukarıda sunulan araştırmaların ardından, C. pneumoniae nın sadece koroner arter lezyonları ile sınırlı olmadığı, aort anevrizması ve karotisteki aterom plaklarında da benzer sıklıkta saptandığı gösterilmiştir [11,13,27]. Chiu ve arkadaşlarının, karotis stenozu nedeniyle endarterektomi uygulanmış 76 hasta üzerinde yapmış oldukları çalışmada, olguların %71 inde immünositokimya tekniğiyle C. pneumoniae saptanmıştır [11]. Her ne kadar yüksek antikor titresi saptanan hastalarda C. pneumoniae bulunma oranının, antikor titresi düşük olan veya antikoru olmayan gruplara göre daha fazla olduğu görülmüşse de, bu üç grup arasında istatistiksel bir farklılık gözlenmemiştir. Aynı hastalarda CMV ve HSV nin de varlığını inceleyen araştırmacılar, hastaların %7.9 unda, üç mikroorganizmanın birlikte bulunduğunu belirtmektedirler. Benzer şekilde, Blasi ve arkadaşları da, 51 hastadan alınan aort anevrizması aterom plağı örneklerinin %51 inde PZR ile C. pneumoniae DNA sını göstermişler ve PZR pozitif hastalardaki seropozitivitenin, PZR negatif hastalardakine göre anlamlı ölçüde daha fazla olduğunu saptamışlardır [13]. Bugüne değin ateroskleroz ve C. pneumoniae ilişkisini araştıran çalışmalar arasında yalnız Weiss ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada doğrudan bir ilişki gösterilememiştir [28]. Bu araştırmada, 72 hastadan alınan koroner aterektomi örnekleri kültür, PZR ve elektron mikroskobisi yöntemleri ile incelenmiş ve yalnız PZR ile incelenen 56 örneğin birinde pozitiflik saptanmıştır. Hasta ve kontrol grupları arasında anti- C. pneumoniae IgG antikor titreleri açısından istatistiksel açıdan anlamlı bir fark görülmüş olmasına karşın, arteriyel lezyonlarda etkenin gösterilememiş olması, yukarıda sunulmuş olan çok sayıda çalışmanın sonuçları ile çelişen bir bulgudur. Ancak, yazarlar da bu sonucu tam anlamıyla yorumlayamamış ve bu konuda yeterli bir açıklama ileri sürememişlerdir. Yorum Saikku ve arkadaşlarının, C. pneumoniae ile aterogenez arasında nedensel bir ilişki olduğunu ileri süren araştırmalarının ardından, bu konuya ilişkin olarak günümüze değin yapılmış olan çalışmalar, organizmanın gerçekten de aterom plağında bulunduğunu kanıtlar niteliktedir [16]. Mikroorganizmanın, çeşitli yaş gruplarındaki hastalardan alınmış olan, koroner arter, karotis ve abdominal aorta gibi değişik bölgelerdeki doku örneklerinde bulunduğu, immünositokimya, PZR ve elektron mikroskobisi gibi değişik yöntemlerle gösterilmiş; elde edilen pozitif sonuçlar başka yöntemlerle ve başka laboratuvarlarda doğrulanmış ve tüm hasta grupları, kontrol grup- 8 Flora 2000;5(1):5-12

5 Ateroskleroz ve Koroner Kalp Hastalıklarında Mikroorganizmaların Rolü Serter D. ları ile eşleştirilerek çalışılmıştır. Bu durumda, Weiss ve arkadaşlarının, koroner aterom plaklarında C. pneumoniae yı saptayamadıkları çalışma dışında, C. pneumoniae-ateroskleroz ilişkisi konusunda kuşku uyandıracak bir durum söz konusu değildir [28]. Organizmanın, bugüne değin kültür yöntemiyle aterom plağından izole edilmesi mümkün olmamıştır. C. pneumoniae, uygun koşullar altında dahi izolasyonu zor olan bir mikroorganizmadır [14,15,29]. Çalışmaların bir bölümünde otopsi örnekleri kullanılmış olduğundan, örneklerde canlı mikroorganizma bulunması olasılığı düşüktür. Ayrıca, kronik infeksiyonun ateroskleroza yol açtığı düşünülecek olursa, endarterektomi örneklerinde de çok sayıda ve hızlı bölünen mikroorganizma bulunmaması beklenen bir durumdur. Aynı doku örnekleri üzerinde uygulanan değişik testlerle farklı sonuçların elde edilmesi, her bir testte, aynı aterom plağının farklı bölgelerinden alınmış örneklerin kullanılması ile açıklanmaktadır [25,30,31]. Diğer taraftan, immünositokimya tekniğinde, aterom plağının çok küçük bir bölümünün kullanılmasına bağlı olarak, elde edilen pozitif sonuçların, aslında beklenenin altında olduğu da belirtilmektedir [27]. Ayrıca organizmanın, lezyonun çok derinlerine yerleşebilmesi nedeniyle, farklı testlerde farklı sonuçlar elde edilebilmektedir [26]. C. pneumoniae, doku hasarının olduğu bölgelerde, intimal düz kas hücrelerinin ve makrofajların içinde, köpüksü hücrelerde ve plağın santral nekrotik alanında bulunmaktadır [25,26]. Buna karşın, aterom plağının yakınındaki normal arter dokusunda ve normal koşullarda ateroskleroz gelişmesi beklenmeyen, internal meme arteri gibi arter dokularında patojenin saptanamamış olması, bu mikroorganizmanın, HSV ve CMV gibi bir seyirci ajan olmaktan çok, etyopatogenezde rol oynayan gerçek bir patojen olduğu konusundaki düşünceleri kuvvetle desteklemektedir [25,27]. Doku örneklerinin yanı sıra, serolojik incelemelerin de yapıldığı çalışmalarda, bazı seronegatif olgularda doku örnekleri immünositokimya ve/veya PZR ile pozitif bulunurken, yüksek titrede antikor taşıyan bazı hastaların doku örneklerinde ise organizmanın saptanamaması dikkati çekmektedir [11,25,26]. Bu durum, yüksek titrede antikorların, infeksiyonu tam olarak elimine etmemekle birlikte, organizmanın üremesini baskıladığını ve etkenin ortaya konulmasını güçleştirdiğini düşündürmektedir. Ayrıca, aterom plağındaki kronik/latent C. pneumoniae infeksiyonunun, antikor oluşturmaya yetecek düzeyde bir antijenik uyarı yapamama olasılığı da gözardı edilemez [11,25,30]. Aterosklerozlu hastalar üzerinde yapılmış olan çalışmaların bir bölümünde, klamidyal LPS içeren immün komplekslerin gösterilmiş olması da, serumda antikorların saptanamamasını açıklayabilecek bir başka bulgudur [11]. Tabii ki bu hastalarda, farkedilemeyen bir bağışıklık defektinin bulunabileceği de unutulmamalıdır [11,25]. ATEROSKLEROZ-C. pneumoniae: RETROSPEKTİF BULGULAR Şu ana kadar sunulmuş olan çalışmaların tümü, C. pneumoniae ile aterogenez arasında bir ilişki olduğunu destekler nitelikteyse de, bunların hiçbiri, C. pneumoniae infeksiyonunun, aterogenezi tetiklediğine dair kesin bir kanıt ortaya koyamamaktadır. Davidson ve arkadaşları, 1998 yılında infeksiyonun aterogenezden önce oluşup oluşmadığını araştırmak amacıyla bir çalışma yapmışlardır [32]. Bu çalışmada, koroner kalp hastalığı (KKH) gelişme riski çok düşük olan ve %97 si kardiyovasküler hastalık dışı nedenlerle ölmüş 60 Alaska yerlisi incelenmiştir. Mikrobiyolojik inceleme için postmortem alınan koroner arter örnekleri ile antemortem (ölümden 9-12 yıl önce) ve postmortem serum örnekleri kullanılmıştır. Koroner arter örneklerinin %37 si, PZR veya immünositokimya ile Chlamydia trachomatis pozitif bulunmuştur. Pozitiflik oranları, erken ve ilerlemiş lezyonlarda önemli bir farklılık göstermemektedir. Örneklerin %77 sinde makrofaj köpük hücrelerinin infekte olduğu gözlenmiştir. Otuzbeş yaşın üzerindeki hastalarda, ölümden önce alınmış serum örneklerindeki IgG antikorlarının ortalama geometrik titreleri, C. pneumoniae pozitif olan grupta, negatif olan gruba göre istatistiksel olarak anlamlı derecede daha fazla bulunmuştur. Özellikle 1:256 nın üzerindeki titrelere sahip olgularda, koroner arterde C. pneumoniae bulunma olasılığının, anlamlı derecede daha fazla olduğu saptanmıştır. Bu çalışma, hastada aterom plağı oluşmadan çok önce, C. pneumoniae infeksiyonunun bulunduğunu, hiçbir kuşkuya yer vermeksizin kanıtlamakta ve C. pneumoniae nın, ateroskleroz patogenezinde rol oynadığına ilişkin görüşleri bir kez daha doğrulamaktadır. ATEROSKLEROZ-C. pneumoniae: Hayvan Modeli Yukarıda özetlenen çalışmaların ardından, Moazed ve arkadaşları, tavşan modelinde C. pneumoniae nın aterogenezdeki rolünü araştırmışlardır [33]. Bu çalışmada, tavşanlar intranazal ve intratekal olarak infekte edilmişler; sonuçta C. pneumoniae hay- Flora 2000;5(1):5-12 9

6 Serter D. Ateroskleroz ve Koroner Kalp Hastalıklarında Mikroorganizmaların Rolü vanların nazofarinks, trakea ve akciğer dokularında saptandığı halde, aorta dokusunda gösterilememiştir. Tavşanların klamidyal infeksiyonlara yeterince duyarlı olmadığı sonucuna varan araştırmacılar, hemen bunun ardından bir fare modeli geliştirmişlerdir. Bu araştırma, konuya ilişkin birçok kuşkuyu ortadan kaldıran sonuçları ile tıp biliminde önemli bir gelişmenin ilk basamağını oluşturmuştur. Moazed ve arkadaşları bu çalışmada, yüksek kolesterol ve yağ içeren diyet olmaksızın ateroskleroz gelişimi gösteren apoe-defektli farelerdeki infeksiyonu, yalnız yüksek kolesterollü diyetle beslendiğinde ateroskleroz gelişen C57BL/6J farelerindeki infeksiyon ile karşılaştırmıştır [34]. Deneyde, normal diyetle beslenen her iki fare grubunda da intranazal inokülasyondan sonra C. pneumoniae aorta dokusunda saptanmıştır. Ancak organizma, apoe-defektli farelerde uzun süre persistan gösterirken, normal diyetle beslenmiş C57BL/6J farelerinde kısa sürede saptanamaz olmuştur. Ayrıca, apoe-defektli farelerde, ileri yaşta yapılan inokülasyonlar ve/veya değişik dönemlerde birden çok kez inokülasyonlar, daha çok sayıda farenin aortasında infeksiyon oluşması ve infeksiyonun daha uzun süre devam etmesi ile sonuçlanmıştır. Tüm bu bulgular, C. pneumoniae nın, ateromatöz dokulara yerleşme eğilimi gösterdiğini ve bu organizma ile oluşan kronik infeksiyonların, yangısal bir reaksiyona yol açarak, aterogenezde rol oynadığını bir kez daha gözler önüne sermektedir. Yine bir başka tavşan modelinde, nazofaringeal yoldan C. pneumoniae ile infekte edilen ve standart diyetle beslenen 11 tavşanın birinde ilk haftanın sonunda, aortada erken (çizgisel yağlanma), birinde de ikinci haftanın sonunda ilerlemiş (fibröz plak gelişimi) lezyonların geliştiği belirtilmektedir [35]. Son olarak 1998 yılında Muhlestein ve arkadaşlarının yaptığı deneysel çalışma, aterosklerozun önlenebilir bir hastalık olması açısından, konuya yeni bir boyut kazandırmıştır [36]. Bu çalışmaya toplam 30 tavşan dahil edilmiştir. Bunlardan 20 si C. pneumoniae ile nazal yoldan, 3 hafta aralarla 3 kez infekte edilirken, 10 tavşan da infekte edilmemiş ve kontrol grubu olarak kullanılmıştır. İnfekte edilen tavşanların 10 u ve infekte edilmeyen tavşanların 5 i, inokülasyondan 3 gün sonra başlanmak üzere, 7 hafta süreyle azitromisin ile sağaltım görmüşler, diğer 15 tavşana ise plasebo uygulanmıştır. İnfekte edilmiş, sağaltılmamış tavşanlardaki torasik ve abdominal aorta örneklerinde, maksimal intima kalınlığı, aterom/lümen oranı ve plak alanı endeksinin, infekte edilip sağaltılan ve infekte edilmemiş hayvanlardaki değerlere göre, istatistiksel açıdan anlamlı derecede daha fazla olduğu saptanmıştır. Buna karşılık, kontrol grubu ile infekte edilip, sağaltılmış hayvanlar arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık bulunmamıştır. Ayrıca, infeksiyonun hemen ardından uygulanan sağaltımın, aterogenezi önlediği gösterilmiş ve aterosklerozun antibiyoterapi ile önlebilir olması konusu gündeme gelmiştir. ANTİBİYOTERAPİ ile ATEROGENEZ ÖNLENEBİLİR Mİ? Hayvan modelinde yapılmış olan bu çalışma, aterosklerozun, insanda da antibiyoterapi ile önlenebileceği konusundaki düşünceleri yoğunlaştırmıştır. Bu fikir, iki farklı grubun yaptığı araştırmalarla desteklenmiştir. Birkaç ay ara ile yayınlanmış olan bu iki çalışmadan ilki, Gupta ve arkadaşlarına aittir [37]. Araştırmacılar, 6 ay veya daha uzun bir zaman önce AMİ geçirmiş olan 220 erkek hastayı çalışmalarına dahil etmişlerdir. Hastalar, anti-c. pneumoniae IgG antikorları bulunmayan, antikor titreleri 1:8 ile 1:32 arasında olan ve antikor titreleri 1:64 veya üzerinde olan olgular şeklinde üç gruba ayrılmışlardır. Yüksek titrede antikorları olan grup, 3 ay sonra kontrol edilmiş ve antikor titreleri persistans gösteren 72 hastanın 60 ı, azitromisin ile çift-kör, plasebo kontrollü bir çalışmaya dahil edilmişlerdir. Hastaların 28 ine tek kür (3 gün boyunca 500 mg/gün), 12 sine iki kür (3 ay arayla iki kez aynı doz ve sürede) azitromisin verilmiş, 20 hastaya da plasebo uygulanmıştır. Altı ay sonra yapılan kontrollerde, azitromisin kullanan hastaların %43 ünde, plasebo kullananların ise %10 unda anti- C. pneumoniae antikor titresinin 1:16 veya daha altına düştüğü gözlenmiştir. Ayrıca, sağaltımdan sonraki 18 aylık izlem süresinde, azitromisin alan hastalarda istenmeyen kardiyovasküler olayların (AMİ, anstabil anjina veya kardiyovasküler ölüm) gelişme olasılığının, plasebo grubuna göre 5 kat azaldığı ve anti-c. pneumoniae antikor titresi arttıkça bu tür istenmeyen komplikasyonların da arttığı gözlenmiştir. İkinci çalışmada ise, son 48 saat içinde, Q dalgası olmayan AMİ tanısı almış veya anjin epizodu geçirmiş 21 yaşın üzerindeki 202 hasta incelenmiştir [38]. Bu olguların 102 sine roksitromisin (2 x 150 mg/gün), 100 üne de plasebo verilmiştir. Sağaltıma alınan 102 hastanın 9 u, plasebo kullanan 100 hastanın ise 7 si, minimum 72 saatlik sağaltım süresini tamamlayamamışlardır. En az 72 saat roksitromisin alan 93 hastanın 66 sı ve plasebo alan 93 hastanın 63 ü, sağaltım sürelerini 30 güne tamamlamışlardır. Sağaltımdan sonraki 31 ve 90. günlerde ve 6. ayda, IgG titreleri kontrol edilmiş ve hastalar, bu süre boyunca, istenmeyen sonuçların (şiddetli yineleyen is- 10 Flora 2000;5(1):5-12

7 Ateroskleroz ve Koroner Kalp Hastalıklarında Mikroorganizmaların Rolü Serter D. kemi, AMİ ve ölüm) gelişmesi açısından izlenmişlerdir. Roksitromisin alan tüm hastalarda, yineleyen anjina, AMİ ve iskemik ölüm gelişme oranları azalmış, fakat bu azalma istatistiksel açıdan anlamlı bulunmamıştır. Buna karşılık, 30 gün boyunca roksitromisin alan grupta, istenmeyen sonuçlardan ikisinin veya üçünün birden, 72 saat boyunca roksitromisin alan grupta da istenmeyen sonuçlardan ikisinin birden gelişme oranlarında, istatistiksel açıdan anlamlı bir azalma saptanmıştır. Yazarlar, roksitromisinin antimikrobiyal etkisinin, aterosklerotik plak içindeki kronik infeksiyonun reaktivasyonunu engellemek suretiyle olduğunu düşünmekle birlikte, yine aynı ilacın antiinflamatuvar aktivitesinin de, plak içindeki yangısal olayları azaltarak, plak içinde stabilite sağlayabileceğinden söz etmektedirler. TARTIŞMA ve SONUÇ Ateroskleroz gelişiminde, infeksiyon etkenlerinin rolü yadsınamaz. Özellikle de C. pneumoniae infeksiyonlarının, aterogenezde aktif bir rol oynadıkları açıkça görülmektedir. Bundan sonraki hedef, antimikrobiyal sağaltımın, aterogenezin önlenmesindeki yerini belirlemektir. Yukarıda sunulan iki çalışma, antibiyotik sağaltımının, hastalığın seyri ve komplikasyonların gelişmesi üzerinde pozitif etkileri olduğu doğrultusunda veriler ortaya koymaktadır. Bu bulgulara dayanarak, çok sayıda çalışma planlanmaktadır. Ancak, halen açıklığa kavuşturulması gereken bazı noktalar bulunmaktadır. Bu konuda öncelikle yanıtlanması gereken bazı sorular mevcuttur: Sağaltımın etkinliğini saptayacak sonuçlar/kriterler nelerdir? Örneğin antibiyoterapi ile varılmak istenen nokta aterom plağının oluşmasını mı yoksa AMİ veya kardiyovasküler ölüm gibi komplikasyonların gelişmesini mi önlemektir? Hastalarda yapılacak serolojik incelemelerin çalışma sonuçları üzerinde etkisi var mıdır; yoksa bu bir zaman kaybı mıdır? Serumda antikorların bulunmasının ve antikor titrelerinin, kardiyovasküler komplikasyonlarla ilişkisi nedir? Seronegatif hastaların da aterom plaklarında organizma saptanmıştır, her iki durumun da komplikasyonlarla doğrudan ilişkisi olup olmadığı kesin olarak bilinmemektedir. Sağaltımın süresi ne olmalıdır? Burada öncelikle, replikasyon özelliği olmayan elementer cisimlerin antibiyotiklere duyarlı olmadığı önemlidir. Kısa süreli antibiyotik sağaltımı, aterom içindeki replike olan organizmaları öldürüp, yangısal reaksiyonu geçici olarak baskılayabilir, fakat organizmayı tamamen elimine etmesi beklenemez. Bu durumda, antibiyoterapinin bitiminden haftalar, hatta aylar sonra, elementer cisimler infeksiyonu yeniden başlatabilirler [39]. Sağaltılan hastaların izlem süresi ne olmalıdır? C. pneumoniae kronik bir infeksiyon oluşturmakta, sık reinfeksiyonlar yapmakta ve yukarıda da belirtildiği gibi, antimikrobiyal sağaltım ile, özellikle de aterom plağı gibi sekestre bölgelerde elimine edilmesi kolay olmamaktadır. Bu durumda, antibiyoterapinin etkinliği konusunda kesin bir yargıya varmak için, çalışmaya alınan hastaların yıllarca izlenmeleri gerekmektedir. Sağaltım, istenmeyen kardiyovasküler komplikasyonlara yol açabilir mi? Aralıklı olarak uygulanan antimikrobiyal sağaltımlar, baskılanmış klamidyaları yeniden üremek üzere aktive edebilir. Bu da plağın destabilizasyonuna ve rüptüre yol açabilir [39]. Heyecan verici sonuçlarına karşın, aterosklerozun antibiyotiklerle sağaltımına ilişkin çalışmalar henüz kesin sonuçlara varmak için yeterli değildir. Eldeki veriler ön çalışma niteliğindedir; eksik noktaları bulunmaktadır. Bu konuda daha geniş çaplı ve daha uygun şekilde planlanmış çalışmalar yapılmadan, klinikte koroner arter hastalığının antibiyotiklerle sağaltılması düşünülmemelidir. KAYNAKLAR 1. Sumpter MT, Dunn MI. Is coronary artery disease an infectious disease? Chest 1997;112: Ross R. The pathogenesis of atherosclerosis: An update. N Eng J Med 1986;314: Friedman M, Van den Bovenkamp GJ. The pathogenesis of a coronary thrombus. Am J Pathol 1966;48: Van der Wal AC, Becker AE, van der Loos CM, et al. Site of intimal rupture of erosion of thrombosed coronary atherosclerotic plaques is characterized by an inflammatory process irrespective of dominant plaque morphology. Circulation 1994;89: Minick CR, Fabricant CG, Fabricant J, Litrenta MM. Atherosclerosis induced by infection with herpes virus. Am J Pathol 1979;96: Yamashiroya HM, Ghosh L, Yang R, Robertson AL. Herpesviridae in the coronary arteries and aorta of young trauma victims. Am J Pathol 1988;130: Hendricks MGR, Salimens MMM, Vanboven CPA, Bruggeman CA. High prevalence of latently present cytomegalovirus in arterial walls of patients suffering from grade III atherosclerosis. Am J Pathol 1990;136: Melnick JL, Hu C, Burek J, Adam E, DeBakey ME. Cytomegalovirus DNA in arterial walls of patients with atherosclerosis. J Med Virol 1994;42: Grattan MT, Moreno-Cabral CE, Starnes VA, Oyer PE, Stinson EB, Shumway NE. Cytomegalovirus infection is associated with cardiac allograft rejection and atherosclerosis. JAMA 1989;261: Flora 2000;5(1):

8 Serter D. Ateroskleroz ve Koroner Kalp Hastalıklarında Mikroorganizmaların Rolü 10. Zhou YF, Leon MB, Waclawiw MA, et al. Association between prior cytomegalovirus infection and the risk of restenosis after coronary atherectomy. N Engl J Med 1996;335: Chiu B, Viira E, Tucker W, Fong IW. Chlamydia pneumoniae, cytomegalovirus, and herpes simplex virus in atherosclerosis of the carotid artery. Circulation 1997; 96: Patel P, Mendall MA, Carrington D, et al. Association of Helicobacter pylori and Chlamydia pneumoniae infections with coronary heart disease and cardiovascular risk factors. BMJ 1995;311: Blasi F, Denti F, Erba M, et al. Detection of Chlamydia pneumoniae but not Helicobacter pylori in atherosclerotic plaques of aortic aneurysms. J Clin Microbiol 1996; 34: Grayston JT, Campbell LA, Kuo C-C, et al. A new respiratory tract pathogen: Chlamydia pneumoniae strain TWAR. J Infect Dis 1990;161: Grayston JT, Aldous MB, Easton A, et al. Evidence that Chlamydia pneumoniae causes pneumonia and bronchitis. J Infect Dis 1993;168: Saikku P, Mattila K, Nieminen MS, et al. Serological evidence of an association of a novel chlamydia, TWAR, with chronic coronary heart disease and acute myocardial infarction. Lancet 1988;29: Saikku P, Leinonen M, Tenkanen L, et al. Chronic Chlamydia pneumoniae infection as a risk factor for coronary heart disease in the Helsinki Heart Study. Ann Intern Med 1992;116: Thom DH, Grayston JT, Siscovick DS, Wang S-P, Weiss NS, Daling JR. Association of a prior infection with Chlamydia pneumoniae and angiographically demonstrated coronary artery disease. JAMA 1992;268: Blasi F, Cosentini R, Raccanelli R, et al. A possible association of Chlamydia pneumoniae infection and acute myocardial infarction in patients younger than 65 years of age. Chest 1997;112: Gencay M, Dereli D, Ertem E, et al. Prevalence of Chlamydia pneumoniae specific antibodies in different clinical situations and healthy subjects in İzmir, Turkey. Eur J Epidemiol 1998;14: Linnanmaki E, Leinonen M, Mattila K, Niemiren MS, Valtonen V, Saikku P. Chlamydia pneumoniae-specific circulationg immune complexes in patients with chronic coronary heart disease. Circulation 1993;87: Black CM, Perez R. Chlamydia pneumoniae multiplies within human pulmonary macrophages. In: Abstracts of the 90th Annual Meeting of the American Society for Microbiology. Washington DC: American Society for Microbiology, 1990: Saikku P. Chlamydia pneumoniae infection as a risk factor in acute myocardial infarction. Eur Heart J 1993;14(Suppl K): Shor A, Kuo CC, Patton DL. Detection of Chlamydia pneumoniae in coronary artery fatty streaks and atheromatous plaques. S Afr Med J 1992;82: Kuo CC, Shor A, Campbell LA, Fukushi H, Patton DL, Grayston JT. Demonstration of Chlamydia pneumoniae in atherosclerotic lesions of coronary arteries. J Infect Dis 1993;167: Campbell LA, O Brien ER, Cappuccio AL, et al. Detection of Chlamydia pneumoniae TWAR in human coronary atherectomy tissues. J Infect Dis 1995;172: Grayston JT, Kuo CC, Coulson AS, et al. Chlamydia pneumoniae (TWAR) in atherosclerosis of the carotid artery. Circulation 1995;92: Weiss SM, Roblin PM, Gaydos CA, et al. Failure to detect Chlamydia pneumoniae in coronary atheromas of patients undergoing atherectomy. J Infect Dis 1996; 173: Kuo CC, Grayston JT. Factors affecting viability and growth in HeLa 229 cells of Chlamydia spp. strain TWAR. J Clin Microbiol 1988;26: Grayston JT, Kuo CC, Campbell LA, Benditt EP. Chlamydia pneumoniae, strain TWAR and atherosclerosis. Eur Heart J 1993;14(Suppl K): Grayston JT. Chlamydia in atherosclerosis. Circulation 1993;87: Davidson M, Kuo CC, Middaugh JP, et al. Confirmed previous infection with Chlamydia pneumoniae (TWAR) and its presence in early coronary atherosclerosis. Circulation 1998;98: Moazed TC, Kuo CC, Patton DL, Grayston JT, Campbell LA. Experimental rabbit models of Chlamydia pneumoniae infection. Am J Pathol 1996;148: Moazed TC, Kuo CC, Grayston JT, Campbell LA. Murine models of Chlamydia pneumoniae infection and atherosclerosis. J Infect Dis 1997;175: Fong IW, Chiu B, Viira E, Fong MW, Jang D, Mahony J. Rabbit model for Chlamydia pneumoniae infection. J Clin Microbiol 1997;35: Muhlestein JB, Anderson JL, Hammond EH, et al. Infection with Chlamydia pneumoniae accelerates the development of atherosclerosis and treatment with azithromycin prevents it in a rabbit model. Circulation 1998; 97: Gupta S, Leatham EW, Carrington D, Mendall MA, Kaski JC, Camm AJ. Elevated Chlamydia pneumoniae antibodies, cardiovascular events, and azithromycin in male survivors of myocardial infarction. Circulation 1997; 96: Gurfinkel E, Bozovich G, Daroca A, Beck E, Mautner B. Randomized trial of roxithromycin in non-q-wave coronary syndromes: ROXIS pilot study. Lancet 1997; 350: Grayston JT. Antibiotic treatment of Chlamydia pneumoniae for secondary prevention of cardiovascular events. Circulation 1998;97: Yazışma Adresi: Prof. Dr. Demir SERTER Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Bornova - İZMİR Makalenin Geliş Tarihi: Kabul Tarihi: Flora 2000;5(1):5-12

Đskemik Kalp Hastalıklarında Đnfeksiyonun Rolü

Đskemik Kalp Hastalıklarında Đnfeksiyonun Rolü Đskemik Kalp Hastalıklarında Đnfeksiyonun Rolü THE ROLE OF INFECTION IN ISCHEMIC HEART DISEASE Mehmet GÜL*, M.Uygar KALAYCI**, Mehmet TOKAÇ***, Ertuğrul KAFALI**, Hasan GÖK**** * Uz.Dr., Selçuk Üniversitesi

Detaylı

ATEROSKLEROZDA NFEKS YONUN ROLÜ

ATEROSKLEROZDA NFEKS YONUN ROLÜ ANKEM Derg 2004; 18 (Ek 2): 36-40 ATEROSKLEROZDA NFEKS YONUN ROLÜ Fehmi MERCANO LU stanbul Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı, Çapa, STANBUL ÖZET Son 15 yıl içinde yapılan epidemiyolojik ve serolojik

Detaylı

TOKSOPLAZMA İNFEKSİYONUNUN LABORATUVAR TANISI UZM.DR.CENGİZ UZUN ALMAN HASTANESİ

TOKSOPLAZMA İNFEKSİYONUNUN LABORATUVAR TANISI UZM.DR.CENGİZ UZUN ALMAN HASTANESİ TOKSOPLAZMA İNFEKSİYONUNUN LABORATUVAR TANISI UZM.DR.CENGİZ UZUN ALMAN HASTANESİ KLİNİK Bağışıklık sistemi sağlam kişilerde akut infeksiyon Bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde akut infeksiyon veya

Detaylı

VİRUS HASTALIKLARINDA TANI YÖNTEMLERİ

VİRUS HASTALIKLARINDA TANI YÖNTEMLERİ VİRUS HASTALIKLARINDA TANI YÖNTEMLERİ Doç. Dr. Koray Ergünay MD PhD Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Viroloji Ünitesi Viral Enfeksiyonlar... Klinik

Detaylı

Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller. Dr. Dilara İnan Isparta

Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller. Dr. Dilara İnan Isparta Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller Dr. Dilara İnan 04.06.2016 Isparta Hepatit B yüzey antijeni (HBsAg) HBV yüzeyinde bulunan bir proteindir; RIA veya EIA ile saptanır Akut ve kronik HBV

Detaylı

PERİNATAL HERPES VİRUS İNFEKSİYONLARI. Uzm.Dr.Cengiz Uzun Alman Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları

PERİNATAL HERPES VİRUS İNFEKSİYONLARI. Uzm.Dr.Cengiz Uzun Alman Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları PERİNATAL HERPES VİRUS İNFEKSİYONLARI Uzm.Dr.Cengiz Uzun Alman Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Perinatal dönemde herpesvirus geçişi. Virus Gebelik sırasında Doğum kanalından Doğum

Detaylı

SOLİT ORGAN TRANSPLANTASYONU ve BK VİRUS ENFEKSİYONLARI Doç. Dr. Derya Mutlu Güçlü immunsupresifler Akut, Kronik rejeksiyon Graft yaşam süresi? Eskiden bilinen veya yeni tanımlanan enfeksiyon etkenleri:

Detaylı

Gebelikte İnfeksiyonların Değerlendirilmesi

Gebelikte İnfeksiyonların Değerlendirilmesi Gebelikte İnfeksiyonların Değerlendirilmesi Ergin AYAŞLIOĞLU Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D Gebelikte İnfeksiyonların Değerlendirilmesi Maternal

Detaylı

VİRAL TANI KİTLERİ (GFJ-480)

VİRAL TANI KİTLERİ (GFJ-480) VİRAL TANI KİTLERİ (GFJ-480) CMV PCR Tanı Kiti Cytomegalovirus un Konvensiyonel PCR yöntemiyle tanınması. HHV-5 olarak da bilinen Sitomegalovirüs, herpes virus ailesinin bir üyesidir. Oldukça sık görülen

Detaylı

Kardiyovasküler hastalıklardan korunmak için 5 önemli neden :

Kardiyovasküler hastalıklardan korunmak için 5 önemli neden : 2008 İskemik Kalp Hastalıklarında Primer ve Sekonder Korunma Doç. Dr. Mehdi Zoghi Kardiyovasküler hastalıklardan korunmak için 5 önemli neden : 1. Kardiyovasküler hastalıklar (KVH) erken ölümlerin başlıca

Detaylı

İSKEMİK SEREBROVASKÜLER HASTALIKLARLA CHLAMYDİA PNEUMONİAE ENFEKSİYONLARI ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ARAŞTIRILMASI

İSKEMİK SEREBROVASKÜLER HASTALIKLARLA CHLAMYDİA PNEUMONİAE ENFEKSİYONLARI ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ARAŞTIRILMASI Turkish Journal of Cerebrovascular Diseases 2013; 19 (2): 56-63 doi: 10.5505/tbdhd.2013.68552 ARAŞTIRMA YAZISI ORIGINAL ARTICLE İSKEMİK SEREBROVASKÜLER HASTALIKLARLA CHLAMYDİA PNEUMONİAE ENFEKSİYONLARI

Detaylı

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ Sağlık hizmeti veren, Doktor Ebe Hemşire Diş hekimi Hemşirelik öğrencileri, risk altındadır Bu personelin enfeksiyon açısından izlemi personel sağlığı ve hastane

Detaylı

HIV ile İlişkili Komorbiditeler Simpozyumu: Multidisipliner Bakım Ağı Oluşturma 4 Kasım 2016,(İstanbul)

HIV ile İlişkili Komorbiditeler Simpozyumu: Multidisipliner Bakım Ağı Oluşturma 4 Kasım 2016,(İstanbul) HIV ile İlişkili Komorbiditeler Simpozyumu: Multidisipliner Bakım Ağı Oluşturma 4 Kasım 2016,(İstanbul) Kardiyovasküler Sorunlu Hasta Dr. Cihan YEŞİL Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları

Detaylı

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Kliniği

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Kliniği HEPATİT VEYA KARACİĞER TRANSPLANTASYONU SONRASI APLASTİK ANEMİ: KLİNİK ÖZELLİKLER VE TEDAVİ SONUÇLARI Özlem Tüfekçi 1, Hamiyet Hekimci Özdemir 2, Barış Malbora 3, Namık Yaşar Özbek 4, Neşe Yaralı 4, Arzu

Detaylı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ 20.05.2010 Giriş I Renovasküler hipertansiyon (RVH), renal arter(ler) darlığının neden

Detaylı

Prof. Dr. Ramazan Sarı Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı

Prof. Dr. Ramazan Sarı Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı DM TEDAVİSİNDE KOMPLİKASYONLAR DM TEDAVİSİ VE KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAR Prof. Dr. Ramazan Sarı Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı Slide 1 Sunum planı DM ve kardiyovasküler hastalık-riskleri

Detaylı

Steril pyrüili böbrek nakli hastalarında gerçek zamanlı multipleks polimeraz zincir reaksiyon test sonuçları

Steril pyrüili böbrek nakli hastalarında gerçek zamanlı multipleks polimeraz zincir reaksiyon test sonuçları Steril pyrüili böbrek nakli hastalarında gerçek zamanlı multipleks polimeraz zincir reaksiyon test sonuçları Mehmet Sarıer 1, Meltem Demir 2, Şafak Göktaş 3, İbrahim Duman 1, Yücel Yüksel 4, Levent Yücetin

Detaylı

Miyokard nfarktüsü Geçiren Hastalarda Chlamydia pneumoniae Antikorlar n n Araflt r lmas

Miyokard nfarktüsü Geçiren Hastalarda Chlamydia pneumoniae Antikorlar n n Araflt r lmas Türk Mikrobiyol Cem Derg (25) 35:31-39 Miyokard nfarktüsü Geçiren Hastalarda Chlamydia pneumoniae Antikorlar n n Araflt r lmas Ümran ÖZTÜRK YILMAZER (*), Ali A AÇF DAN (*) (*) stanbul Üniversitesi, stanbul

Detaylı

BIR GRİP SEZONUNUN BAŞıNDA İLK OLGULARıN İRDELENMESİ

BIR GRİP SEZONUNUN BAŞıNDA İLK OLGULARıN İRDELENMESİ BIR GRİP SEZONUNUN BAŞıNDA İLK OLGULARıN İRDELENMESİ NECLA TÜLEK, METİN ÖZSOY, SAMİ KıNıKLı Ankara Eğitim Ve Araştırma HASTANESİ İnfeksiyon Hastalıkları Ve Klinik Mikrobiyoloji GİRİŞ Mevsimsel influenza

Detaylı

KORONER ARTER HASTALARININ ATEROM PLAĞI ÖRNEKLERİNDE HERPES GRUBU VE HEPATİT A VİRUSLARINA AİT NÜKLEİK ASİT VARLIĞININ ARAŞTIRILMASI

KORONER ARTER HASTALARININ ATEROM PLAĞI ÖRNEKLERİNDE HERPES GRUBU VE HEPATİT A VİRUSLARINA AİT NÜKLEİK ASİT VARLIĞININ ARAŞTIRILMASI MİKROBİYOL MİKROBİYOLOJİ BÜL 2007; 41: BÜLTENİ 537-544 537 KORONER ARTER HASTALARININ ATEROM PLAĞI ÖRNEKLERİNDE HERPES GRUBU VE HEPATİT A VİRUSLARINA AİT NÜKLEİK ASİT VARLIĞININ ARAŞTIRILMASI INVESTIGATION

Detaylı

YILIN SES GETİREN MAKALELERİ

YILIN SES GETİREN MAKALELERİ YILIN SES GETİREN MAKALELERİ Dr. Yeşim Uygun Kızmaz SBÜ Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğt. ve Araş. Hastanesi Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Aylık Toplantısı 25.12.2018,

Detaylı

Eskimeyen Yeniler: Nabız Hızı ve Nabız Basıncı

Eskimeyen Yeniler: Nabız Hızı ve Nabız Basıncı Kan Basıncında Yeni Kavramlar Eskimeyen Yeniler: Nabız Hızı ve Nabız Basıncı Prof. Dr. Enver Atalar Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Nabız Basıncı Nabız Basıncı: Sistolik

Detaylı

Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D.

Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D. Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D. Endotel zedelenmesi ATEROSKLEROZ Monositlerin intimaya göçü Lipid yüklü makrofajlar Sitokinler İntimaya kas h. göçü

Detaylı

SON DÖNEM BÖBREK YETMEZLİKLİ HASTALARDA VASKÜLER SERTLİK İLE VASKÜLER HİSTOMORFOMETRİK BULGULARIN KORELASYONU

SON DÖNEM BÖBREK YETMEZLİKLİ HASTALARDA VASKÜLER SERTLİK İLE VASKÜLER HİSTOMORFOMETRİK BULGULARIN KORELASYONU SON DÖNEM BÖBREK YETMEZLİKLİ HASTALARDA VASKÜLER SERTLİK İLE VASKÜLER HİSTOMORFOMETRİK BULGULARIN KORELASYONU Müge Özcan 1, Kenan Keven 1, Şule Şengül 1, Arzu Ensari 2, Selçuk Hazinedaroğlu 3, Acar Tüzüner

Detaylı

Transplantasyon Öncesi Verici ve Alıcının İnfeksiyon Yönünden Taranması. Dr. Filiz Günseren AÜTF Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları AD

Transplantasyon Öncesi Verici ve Alıcının İnfeksiyon Yönünden Taranması. Dr. Filiz Günseren AÜTF Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları AD Transplantasyon Öncesi Verici ve Alıcının İnfeksiyon Yönünden Taranması Dr. Filiz Günseren AÜTF Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları AD Transplantasyon Öncesi Alıcı ve Vericilerin İnfeksiyon

Detaylı

Karotis Arter Aterom Plaklar nda Chlamydia Pneumoniae ve Helicobacter Pylori DNA s n n Polimeraz Zincir Reaksiyonu ile Saptanmas

Karotis Arter Aterom Plaklar nda Chlamydia Pneumoniae ve Helicobacter Pylori DNA s n n Polimeraz Zincir Reaksiyonu ile Saptanmas Kaplan ve Arkada¾lar Türk Göüs Kalp Damar Cer Derg Karotis Arter Aterom Plaklar nda Chlamydia Pneumoniae ve Helicobacter Pylori DNA s n n Polimeraz Zincir Reaksiyonu ile Saptanmas DETECTION OF CHLAMYDIA

Detaylı

HIV/AIDS ve Diğer Retrovirus İnfeksiyonları,laboratuvar tanısı ve epidemiyolojisi

HIV/AIDS ve Diğer Retrovirus İnfeksiyonları,laboratuvar tanısı ve epidemiyolojisi HIV/AIDS ve Diğer Retrovirus İnfeksiyonları,laboratuvar tanısı ve epidemiyolojisi Prof Dr Ali Ağaçfidan İstanbul Tıp Fakültesi, Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı İnsan retrovirusları

Detaylı

Hiperlipidemiye Güncel Yaklaşım

Hiperlipidemiye Güncel Yaklaşım İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri Sık Görülen Kardiyolojik Sorunlarda Güncelleme Sempozyum Dizisi No: 40 Haziran 2004; s. 69-74 Hiperlipidemiye Güncel Yaklaşım Prof. Dr. Hakan

Detaylı

Kolistin ilişkili nefrotoksisite oranları ve risk faktörlerinin değerlendirilmesi

Kolistin ilişkili nefrotoksisite oranları ve risk faktörlerinin değerlendirilmesi Kolistin ilişkili nefrotoksisite oranları ve risk faktörlerinin değerlendirilmesi DR. FATİH TEMOÇİN Fatih TEMOÇİN, Meryem DEMİRELLİ, Cemal BULUT, Necla Eren TÜLEK, Günay Tuncer ERTEM, Fatma Şebnem ERDİNÇ

Detaylı

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Tedavisi: Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Sıklık Yolaçtığı sorunlar Nedenler Kan basıncı hedefleri Tedavi Dünyada Mortalite

Detaylı

SERVİKAL ÖRNEKLERDE HPV DNA ve SİTOLOJİK İNCELEME SONUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

SERVİKAL ÖRNEKLERDE HPV DNA ve SİTOLOJİK İNCELEME SONUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ SERVİKAL ÖRNEKLERDE HPV DNA ve SİTOLOJİK İNCELEME SONUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Begüm Nalça Erdin 1, Alev Çetin Duran 1, Ayça Arzu Sayıner 1, Meral Koyuncuoğlu 2 1 Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi,

Detaylı

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr. BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr. Aslı KANTAR Akut rejeksiyon (AR), greft disfonksiyonu gelişmesinde major

Detaylı

İnfektobezite: Çocuklardaki Obezitede Adenovirüslerin Rolü

İnfektobezite: Çocuklardaki Obezitede Adenovirüslerin Rolü İnfektobezite: Çocuklardaki Obezitede Adenovirüslerin Rolü Elçin Kal Çakmaklıoğulları 1, Tamer Şanlıdağ 1, Betül Ersoy 2, Sinem Akçalı 1, Ahmet Var 3, Candan Çiçek 4 1 Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi,

Detaylı

ORGANİZMALARDA BAĞIŞIKLIK MEKANİZMALARI

ORGANİZMALARDA BAĞIŞIKLIK MEKANİZMALARI ORGANİZMALARDA BAĞIŞIKLIK MEKANİZMALARI Organizmalarda daha öncede belirtildiği gibi hücresel ve humoral bağışıklık bağışıklık reaksiyonları vardır. Bunlara ilave olarak immünoljik tolerans adı verilen

Detaylı

İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar

İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar Dr. Dilek Çolak 10 y, erkek hasta Olgu 1 Sistinozis Böbrek transplantasyonu Canlı akraba verici HLA 2 antijen uyumsuz 2 Olgu 1 Transplantasyon öncesi viral

Detaylı

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bruselloz Brucella cinsi bakteriler tarafından primer olarak otçul

Detaylı

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA KORONER AKIM REZERVİ VE KARDİYOVASKÜLER HASTALIK İLİŞKİSİ

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA KORONER AKIM REZERVİ VE KARDİYOVASKÜLER HASTALIK İLİŞKİSİ PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA KORONER AKIM REZERVİ VE KARDİYOVASKÜLER HASTALIK İLİŞKİSİ Yaşar Çalışkan 1, Halil Yazıcı 1, Tülin Akagün 1, Nadir Alpay 1, Hüseyin Oflaz 2, Tevfik Ecder 1, Semra Bozfakıoglu

Detaylı

Dislipidemi ve Koroner Arter Hastalıklarında Chlamydia Pneumoniae

Dislipidemi ve Koroner Arter Hastalıklarında Chlamydia Pneumoniae Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dislipidemi ve Koroner Arter Hastalıklarında Chlamydia Pneumoniae Chlamydia Pneumoniae in Dyslipidemia and Coronary Vascular Dissease Abdulkerim YILMAZ *, Osman ARIKAN

Detaylı

TLERDE SEROLOJİK/MOLEK HANGİ İNCELEME?) SAPTANMASI

TLERDE SEROLOJİK/MOLEK HANGİ İNCELEME?) SAPTANMASI * VİRAL V HEPATİTLERDE TLERDE SEROLOJİK/MOLEK K/MOLEKÜLER LER TESTLER (NE ZAMANHANG HANGİ İNCELEME?) *VİRAL HEPATİTLERDE TLERDE İLAÇ DİRENCİNİN SAPTANMASI *DİAL ALİZ Z HASTALARININ HEPATİT T AÇISINDAN

Detaylı

KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ VE TÜTÜN KULLANIMI: MEKANİZMA. Mini Ders 2 Modül: Tütünün Kalp ve Damar Hastalıkları Üzerindeki Etkisi

KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ VE TÜTÜN KULLANIMI: MEKANİZMA. Mini Ders 2 Modül: Tütünün Kalp ve Damar Hastalıkları Üzerindeki Etkisi KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ VE TÜTÜN KULLANIMI: MEKANİZMA Mini Ders 2 Modül: Tütünün Kalp ve Damar Hastalıkları Üzerindeki Etkisi TEMEL SLAYTLAR Kardiyovasküler Hastalıkların Epidemiyolojisi

Detaylı

KOAH infektif alevlenmelerinde atipik patojenlerin rolü

KOAH infektif alevlenmelerinde atipik patojenlerin rolü KOAH infektif alevlenmelerinde atipik patojenlerin rolü Mehmet Sezai TAŞBAKAN 1, Ayça Arzu SAYINER 2, Abdullah SAYINER 3 1 S.B. İzmir Eğitim Hastanesi, Göğüs Hastalıkları Kliniği, 2 Dokuz Eylül Üniversitesi

Detaylı

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri Emel AZAK, Esra Ulukaya, Ayşe WILLKE Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik

Detaylı

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA KARDİYOVASKÜLER HASTALIK GELİŞME RİSKİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA KARDİYOVASKÜLER HASTALIK GELİŞME RİSKİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA KARDİYOVASKÜLER HASTALIK GELİŞME RİSKİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Erol Demir¹, Sevgi Saçlı¹,Ümmü Korkmaz², Ozan Yeğit², Yaşar Çalışkan¹, Halil Yazıcı¹, Aydın Türkmen¹, Mehmet Şükrü

Detaylı

Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması. Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması. Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Testler farklı amaçlarla uygulanabilir: - Tanı, tarama, doğrulama,

Detaylı

Salmonella Enfeksiyonu İle Koroner Arter Hastalığı Arasındaki İlişki

Salmonella Enfeksiyonu İle Koroner Arter Hastalığı Arasındaki İlişki Van Tıp Dergisi: 8 (4):120-123, 2001 Salmonella Enfeksiyonu İle Koroner Arter Hastalığı Arasındaki İlişki Recep Demirbağ Özet: Amaç: Ateroskleroz koroner arter hastalığının(kah) altta yatan en önemli sebebidir.

Detaylı

Dünyanın En Önemli Sağlık Sorunu: Kronik Hastalıklar. Dr. H. Erdal Akalın, FACP, FIDSA, FEFIM (h)

Dünyanın En Önemli Sağlık Sorunu: Kronik Hastalıklar. Dr. H. Erdal Akalın, FACP, FIDSA, FEFIM (h) Dünyanın En Önemli Sağlık Sorunu: Kronik Hastalıklar Dr. H. Erdal Akalın, FACP, FIDSA, FEFIM (h) Sağlık Sisteminde Karışıklığa Yol Açabilecek Gelişmeler Bekleniyor Sağlık harcamalarında kısıtlama (dünya

Detaylı

Hemodiyaliz Hastalarında Salusin Alfa ve Beta Düzeylerinin Ateroskleroz ile İlişkisi

Hemodiyaliz Hastalarında Salusin Alfa ve Beta Düzeylerinin Ateroskleroz ile İlişkisi Hemodiyaliz Hastalarında Salusin Alfa ve Beta Düzeylerinin Ateroskleroz ile İlişkisi Savaş SİPAHİ 1, Ahmed Bilal GENÇ 2, Seyyid Bilal AÇIKGÖZ 3, Mehmet YILDIRIM 4, Selçuk YAYLACI 4, Yakup Ersel AKSOY 5,

Detaylı

Pnömonide Etkene Yönelik Antimikrobiyal Tedavi

Pnömonide Etkene Yönelik Antimikrobiyal Tedavi Pnömonide Etkene Yönelik Antimikrobiyal Tedavi Prof. Dr. Necla TÜLEK Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Streptococcus pneumoniae H. influenzae M.catarrhalis

Detaylı

Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma

Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma Johanna M. Geleijnse,* Cees Vermeer,** Diederick E. Grobbee, Leon J. Schurgers,** Marjo H. J. Knapen,**

Detaylı

Dr. Gökhan AKSAN Şişli Hamidiye Etfal E.A.H Kardiyoloji Kliniği 22/04/16

Dr. Gökhan AKSAN Şişli Hamidiye Etfal E.A.H Kardiyoloji Kliniği 22/04/16 Dr. Gökhan AKSAN Şişli Hamidiye Etfal E.A.H Kardiyoloji Kliniği 22/04/16 AMAÇ Diabetes mellitus (DM) önemli bir kardiyovasküler risk faktörüdür. Tüm diyabetik hasta ölümlerinin %70-80 inden kardiyovasküler

Detaylı

Kronik Total Oklüzyon (KTO) da İlaç Salınımlı Stentler. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

Kronik Total Oklüzyon (KTO) da İlaç Salınımlı Stentler. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Kronik Total Oklüzyon (KTO) da İlaç Salınımlı Stentler Prof Dr Deniz Kumbasar Prof.Dr.Deniz Kumbasar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı AHA ACC LEZYON SINIFLAMASI RESTENOZ RİSKİNİ

Detaylı

Anti-HLA Antikorlar ve Transplantasyon

Anti-HLA Antikorlar ve Transplantasyon Anti-HLA Antikorlar ve Transplantasyon ne zaman, ne yapmalı? Prof.Dr. Ali ŞENGÜL Medicalpark Antalya Hastane Kompleksi İmmünoloji bölümü Anti-HLA Ab Oluşumu Gebelik Transfüzyon Transplantasyon İyi HLA

Detaylı

Gebede HSV İnfeksiyonu. Dr. Süda TEKİN KORUK Koç Üniversitesi Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü

Gebede HSV İnfeksiyonu. Dr. Süda TEKİN KORUK Koç Üniversitesi Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü Gebede HSV İnfeksiyonu Dr. Süda TEKİN KORUK Koç Üniversitesi Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü Olgu 14 günlük, erkek bebek Şikayeti: Sol kol ve bacakta kasılma, emmeme Hikaye:

Detaylı

Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili;

Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili; KORONER RİSK TESTİ Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili; Koroner kalp hastalıklarına yol açan kolesterol ve lipit testleridir. Koroner risk testleri

Detaylı

Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlarda Tanı

Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlarda Tanı Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlarda Tanı Deniz Gökengin Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar Gonore Klamidyal

Detaylı

Gebelik ve Enfeksiyonlar. Prof.Dr. Levent GÖRENEK

Gebelik ve Enfeksiyonlar. Prof.Dr. Levent GÖRENEK Gebelik ve Enfeksiyonlar Prof.Dr. Levent GÖRENEK Olgulara Yaklaşım 2 1. TORCH grubu enfeksiyon etkenleri nelerdir? Toxoplasmosis Other (Sifiliz, Varicella zoster ) Rubella Cytomegalovirus Herpes simplex

Detaylı

Beyin Omurilik Sıvısında Myelin Basic Protein Testi; CSF myelin basic protein; BOS da myelin basic protein;

Beyin Omurilik Sıvısında Myelin Basic Protein Testi; CSF myelin basic protein; BOS da myelin basic protein; MYELİN BASİC PROTEİN Beyin Omurilik Sıvısında Myelin Basic Protein Testi; CSF myelin basic protein; BOS da myelin basic protein; Beyin Omurilik Sıvısı içinde Myelin Basic Protein miktarının araştırılmasıdır.

Detaylı

KORELASYON VE REGRESYON ANALİZİ. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik Anabilim Dalı

KORELASYON VE REGRESYON ANALİZİ. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik Anabilim Dalı KORELASYON VE REGRESYON ANALİZİ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik Anabilim Dalı İki ya da daha çok değişken arasında ilişki olup olmadığını, ilişki varsa yönünü ve gücünü inceleyen korelasyon

Detaylı

Dahiliye Konsültasyonu için Altın Öneriler: En Sık Görülen On Olgu Örneği Asıl Deniz alt Güney başlık Duman stilini düzenlemek için tıklatın Marmara

Dahiliye Konsültasyonu için Altın Öneriler: En Sık Görülen On Olgu Örneği Asıl Deniz alt Güney başlık Duman stilini düzenlemek için tıklatın Marmara Dahiliye Konsültasyonu için Altın Öneriler: En Sık Görülen On Olgu Örneği Asıl Deniz alt Güney başlık Duman stilini düzenlemek için tıklatın Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Olgu 1 28 yaşında erkek Ortopedi

Detaylı

Fungal Etkenler. Toplantı sunumları Dr.AyşeKalkancı. Santral Sinir Sistemi Enfeksiyonlarında Tanı. Ege Mikrobiyoloji Günleri-3

Fungal Etkenler. Toplantı sunumları Dr.AyşeKalkancı. Santral Sinir Sistemi Enfeksiyonlarında Tanı. Ege Mikrobiyoloji Günleri-3 Toplantı sunumları Dr.AyşeKalkancı Santral Sinir Sistemi Enfeksiyonlarında Tanı Fungal Etkenler Dr. Ayşe Kalkancı Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı SSS enfeksiyonları Mortalite

Detaylı

YÜKSEK KOLESTEROL. Hiperkolesterolemi; Yüksek kolesterol sebepleri nelerdir?

YÜKSEK KOLESTEROL. Hiperkolesterolemi; Yüksek kolesterol sebepleri nelerdir? YÜKSEK KOLESTEROL Hiperkolesterolemi; Kolesterol ve kolesterole bağlı kalp damar hastalıklar en büyük ölüm sebebidir. Hiperkolesterolemi kan yağlarından biri olan kolesterolün yüksek olmasıdır. Kan yağları

Detaylı

Alıcı ve Vericinin Böbrek Transplantasyonuna Hazırlanması. Prof. Dr. Yaşar BAYINDIR BUHASDER-2017

Alıcı ve Vericinin Böbrek Transplantasyonuna Hazırlanması. Prof. Dr. Yaşar BAYINDIR BUHASDER-2017 Alıcı ve Vericinin Böbrek Transplantasyonuna Hazırlanması Prof. Dr. Yaşar BAYINDIR BUHASDER-2017 ABD: Solid Organ Nakli 26.034 organ nakli (Ocak-Eylül 2017 arası) 4.491 (%17) canlı verici 21.543 (%83)

Detaylı

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Kahramanmaraş 1. Biyokimya Günleri Bildiri Konusu: Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Mehmet Aydın DAĞDEVİREN GİRİŞ Fetuin-A, esas olarak karaciğerde

Detaylı

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi İhsan Ateş 1, Mustafa Altay 1, Nihal Özkayar 2, F. Meriç Yılmaz 3, Canan Topçuoğlu 3, Murat Alışık 4, Özcan Erel 4, Fatih Dede 2 1 Ankara Numune Eğitim

Detaylı

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI Akut tonsillofarenjit veya çocukluk çağında daha sık karşılaşılan klinik tablosu ile tonsillit, farinks ve tonsil dokusunun inflamasyonudur ve doktora başvuruların

Detaylı

Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ

Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ Prof.Dr.Oktay Demirkıran İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Yoğun Bakım Bilim Dalı Acil Yoğun Bakım Ünitesi Avrupa da yaklaşık 700,000/yıl

Detaylı

SINIR DEĞERLER NE ÖNERİLİR? Düzen Laboratuvarlar Grubu

SINIR DEĞERLER NE ÖNERİLİR? Düzen Laboratuvarlar Grubu SEROLOJİK TANIDA SINIR DEĞERLER NASIL DEĞERLENDİRİLİR? NE ÖNERİLİR? Dr. Tutku TANYEL Dr. Tutku TANYEL Düzen Laboratuvarlar Grubu Şüpheli ilişkimin üzerinden 5 gün geçti acaba ne testi yaptırsam HIV bulaşıp

Detaylı

Yoğun Bakımlarda İnfeksiyon Kontrolü: Haricen Klorheksidin Uygulanmalı mı?

Yoğun Bakımlarda İnfeksiyon Kontrolü: Haricen Klorheksidin Uygulanmalı mı? Yoğun Bakımlarda İnfeksiyon Kontrolü: Haricen Klorheksidin Uygulanmalı mı? Dr. Funda YETKİN İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Sunum Planı Klorheksidin

Detaylı

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ Sami Uzun 1, Serhat Karadag 1, Meltem Gursu 1, Metin Yegen 2, İdris Kurtulus 3, Zeki Aydin 4, Ahmet

Detaylı

İMMUNİZASYON. Bir bireye bağışıklık kazandırma! Bireyin yaşı? İmmunolojik olarak erişkin mi? Maternal antikor? Konak antijene duyarlı mı? Sağlıklı mı?

İMMUNİZASYON. Bir bireye bağışıklık kazandırma! Bireyin yaşı? İmmunolojik olarak erişkin mi? Maternal antikor? Konak antijene duyarlı mı? Sağlıklı mı? İMMUNİZASYON Bir bireye bağışıklık kazandırma! Bireyin yaşı? İmmunolojik olarak erişkin mi? Maternal antikor? Konak antijene duyarlı mı? Sağlıklı mı? Canlıya antijen verdikten belli bir süre sonra, o canlıda

Detaylı

İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI MEZUNİYET SONRASI (UZMANLIK) EĞİTİMİ DERS MÜFREDATI

İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI MEZUNİYET SONRASI (UZMANLIK) EĞİTİMİ DERS MÜFREDATI İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI MEZUNİYET SONRASI (UZMANLIK) EĞİTİMİ DERS MÜFREDATI DERS KODU ve ADI TMİK 001: Vaka Değerlendirme Toplantısı TMİK 002: Makale

Detaylı

Doripenem: Klinik Uygulamadaki Yeri

Doripenem: Klinik Uygulamadaki Yeri Doripenem: Klinik Uygulamadaki Yeri Prof. Dr. Haluk ERAKSOY İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Yeni Antimikrobik Sayısı Azalmaktadır

Detaylı

Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalarında ağırlık ve ölüm riskinin tahmininde plazma cell-free DNA düzeyinin önemi

Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalarında ağırlık ve ölüm riskinin tahmininde plazma cell-free DNA düzeyinin önemi Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalarında ağırlık ve ölüm riskinin tahmininde plazma cell-free DNA düzeyinin önemi Bakır M¹, Engin A¹, Kuşkucu MA², Bakır S³, Gündağ Ö¹, Midilli K² Cumhuriyet Üniversitesi

Detaylı

Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili;

Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili; KORONER RİSK TESTİ Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili; Koroner kalp hastalıklarına yol açan kolesterol ve lipit testleridir. Koroner risk testleri

Detaylı

Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması

Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması Melis Demirci, Özlem Tünger, Kenan Değerli, Şebnem Şenol, Çiğdem Banu

Detaylı

Ekinokokkozis. E. granulosus Kistik Ekinokokkozis. E. multilocularis Alveoler Ekinokokkozis. E. vogeli ve E. oligoarthrus Polikistik Ekinokokkozis

Ekinokokkozis. E. granulosus Kistik Ekinokokkozis. E. multilocularis Alveoler Ekinokokkozis. E. vogeli ve E. oligoarthrus Polikistik Ekinokokkozis Kistik ekinokokkozis tanısında immünokromatografik testin yeri var mı? Gülden Sönmez Tamer, Devrim Dündar, Hüseyin Uzuner Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Ekinokokkozis

Detaylı

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA REZİDÜEL RENAL FONKSİYON VE İNVAZİF OLMAYAN ATEROSKLEROZ BELİRTEÇLERİ İLİŞKİSİ

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA REZİDÜEL RENAL FONKSİYON VE İNVAZİF OLMAYAN ATEROSKLEROZ BELİRTEÇLERİ İLİŞKİSİ PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA REZİDÜEL RENAL FONKSİYON VE İNVAZİF OLMAYAN ATEROSKLEROZ BELİRTEÇLERİ İLİŞKİSİ Yaşar Çalışkan 1, Halil Yazıcı 1, Tülin Akagün 1, Nadir Alpay 1, Abdullah Özkök 1, Nihat Polat

Detaylı

Emrah Salman, Zeynep Ceren Karahan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi. Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Emrah Salman, Zeynep Ceren Karahan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi. Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Emrah Salman, Zeynep Ceren Karahan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Antibiyotik kullanımına bağlı ishal etkeni olan Clostridium difficile, nozokomiyal diyarenin en sık

Detaylı

Bir ARB Olarak Olmesartan. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı

Bir ARB Olarak Olmesartan. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Bir ARB Olarak Olmesartan Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı PatenT (Prevalence, awareness, treatment and control of hypertension

Detaylı

Viral Hepatitler. Hepatit A Virus. Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış. Hepatit Tipleri. Hepatit A Klinik Özellikler

Viral Hepatitler. Hepatit A Virus. Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış. Hepatit Tipleri. Hepatit A Klinik Özellikler Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış Viral Hepatitler İnfeksiyöz Viral hepatitler A NANB E Enterik yolla geçen Dr. Ömer Şentürk Serum B D C F, G, TTV,? diğerleri Parenteral yolla geçen Hepatit Tipleri A B

Detaylı

Piperasilin-Tazobaktam(TZP) a Bağlı Hematolojik İstenmeyen Etkiler

Piperasilin-Tazobaktam(TZP) a Bağlı Hematolojik İstenmeyen Etkiler Piperasilin-Tazobaktam(TZP) a Bağlı Hematolojik İstenmeyen Etkiler Aysun Sarıbuğa, Serap Şimşek Yavuz, Seniha Başaran, Atahan Çağatay, Halit Özsüt, Haluk Eraksoy İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi

Detaylı

Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta

Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta M. Bülent ERTUĞRUL, M. Özlem SAYLAK-ERSOY, Çetin TURAN, Barçın ÖZTÜRK, Serhan SAKARYA Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi, İnfeksiyon

Detaylı

Akut ve Kronik Hepatit B Aktivasyonunun Ayrımı. Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi

Akut ve Kronik Hepatit B Aktivasyonunun Ayrımı. Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Akut ve Kronik Hepatit B Aktivasyonunun Ayrımı Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Akut Hepatit B ve Kronik Hepatit Aktivasyonunun Ayrımı Neden AHB ve KHB-A karışır? Neden AHB ve KHB-A

Detaylı

Demografik Özelliklerin Koroner Arter Hastalığına Etkisinin Analizi

Demografik Özelliklerin Koroner Arter Hastalığına Etkisinin Analizi Demografik Özelliklerin Koroner Arter Hastalığına Etkisinin Analizi İçindekiler Giriş Bilgi Keşfi Sınıflandırma Uygulama Sonuç ve Öneriler Giriş Koroner Arter Hastalığı(KAH) : Koroner arterler kalbi besleyen

Detaylı

REHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

REHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD REHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD 1 2 3 4 ANTİRETROVİRAL TEDAVİ HIV eradiksayonu yeni tedavilerle HENÜZ mümkün değil

Detaylı

Gebelerde Toxoplasma gondii Seropozitifliğinin Değerlendirilmesinde İstenen Testlerin Önerilen Tanı Algoritmasına Uygunluğunun Değerlendirilmesi

Gebelerde Toxoplasma gondii Seropozitifliğinin Değerlendirilmesinde İstenen Testlerin Önerilen Tanı Algoritmasına Uygunluğunun Değerlendirilmesi Gebelerde Toxoplasma gondii Seropozitifliğinin Değerlendirilmesinde İstenen Testlerin Önerilen Tanı Algoritmasına Uygunluğunun Değerlendirilmesi Dr.Hilal GÜREL Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Detaylı

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları HEPATİT B TESTLERİ Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları Hepatit B virüs enfeksiyonu insandan insana kan, semen, vücut salgıları ile kolay bulaşan yaygın görülen ve ülkemizde

Detaylı

SOLİD ORGAN TRANSPLANTASYONLARINDA İMMÜN MONİTORİZASYON

SOLİD ORGAN TRANSPLANTASYONLARINDA İMMÜN MONİTORİZASYON SOLİD ORGAN TRANSPLANTASYONLARINDA İMMÜN MONİTORİZASYON Ali ŞENGÜL MEDICALPARK ANTALYA HASTANE KOMPLEKSİ İMMÜNOLOJİ BÖLÜMÜ Organ nakli umudu Beklenen Başarılı Operasyonlar Hayaller ve Komplikasyonlar?

Detaylı

ĐNFLAMASYON ĐNFEKSĐYON ve ATEROSKLEROZ. Dr. Sabri DEMĐRCAN

ĐNFLAMASYON ĐNFEKSĐYON ve ATEROSKLEROZ. Dr. Sabri DEMĐRCAN ĐNFLAMASYON ĐNFEKSĐYON ve ATEROSKLEROZ Dr. Sabri DEMĐRCAN Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji ABD 2 ŞUBAT 2002 ÇARŞAMBA KARDĐYOLOJĐ SEMĐNERĐ GĐRĐŞ - 1 Tüm dünyada KAH, MI, stroke ve periferik

Detaylı

CMV lab.tanı Hangi test, ne zaman, laboratuvar sonucunun klinik anlamı?

CMV lab.tanı Hangi test, ne zaman, laboratuvar sonucunun klinik anlamı? CMV lab.tanı Hangi test, ne zaman, laboratuvar sonucunun klinik anlamı? Maternal inf.tanısı Fetal inf.tanısı Yenidoğan inf.tanısı Bir test sonucunun doğru yorumlanabilmesi, testin tanı doğruluğunun bilinmesi

Detaylı

Aşı İçeriği ve Ülkemize Uyumu

Aşı İçeriği ve Ülkemize Uyumu Yetişkinde Pnömokok Aşılaması: Aşı İçeriği ve Ülkemize Uyumu Prof. Dr. Dilek ARMAN Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Türkiye de Hastane Ölümleri 1. İskemik

Detaylı

7.EKMUD Kongresi,Antalya-Türkiye GÜNAYDIN

7.EKMUD Kongresi,Antalya-Türkiye GÜNAYDIN 7.EKMUD Kongresi,Antalya-Türkiye GÜNAYDIN SENDROMİK YAKLAŞIM NEDİR? DR.GÜLAY KORUKLUO LU HALK SA LI I GENEL MÜDÜRLÜ Ü ULUSAL VİROLOJİ REFERANS LABORATUVARI 7.EKMUD Kongresi,Antalya-Türkiye Sendrom; belirli

Detaylı

Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar

Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar Prof.Dr.Halit Özsüt İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Detaylı

EPSTEIN-BARR VİRUS ENFEKSİYONLARI TANISINDA ELISA VE İMMUNOBLOT TESTLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

EPSTEIN-BARR VİRUS ENFEKSİYONLARI TANISINDA ELISA VE İMMUNOBLOT TESTLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI EPSTEIN-BARR VİRUS ENFEKSİYONLARI TANISINDA ELISA VE İMMUNOBLOT TESTLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI Nilgün Kaşifoğlu, Tercan Us, Nazmiye Ülkü Koçman, Yurdanur Akgün Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

BOS, idrar, doku, diğer doku ve sıvılarda (DDS) Kalitatif testler (pozitif / negatif sonuç) Kantitatif testler (miktar belirten; viral yük)

BOS, idrar, doku, diğer doku ve sıvılarda (DDS) Kalitatif testler (pozitif / negatif sonuç) Kantitatif testler (miktar belirten; viral yük) Klinik Viroloji Laboratuvarı testleri: 1. Serolojik testler: Serum veya plazmada antijen ve/veya antikor araştırılması 2. Serum dışı örneklerde (BOS, sürüntü örnekleri, idrar, doku, diğer sıvı örnekleri;

Detaylı

hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması

hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması Tuncay Güçlü S.B. Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Biyokimya Bölümü 16-18 Ekim 2014, Malatya GİRİŞ Kronik

Detaylı

Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve Önlenmesi: Ulusal Uzlaşı Raporu

Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve Önlenmesi: Ulusal Uzlaşı Raporu Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve Önlenmesi: Ulusal Uzlaşı Raporu Diyb. Hemş. Dr. Selda ÇELİK İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi, İç Hastalıkları Anabilim

Detaylı

Dr. Birgül Kaçmaz Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

Dr. Birgül Kaçmaz Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Dr. Birgül Kaçmaz Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD İnhaler uygulama İntraventriküler/intratekal uygulama Antibiyotik kilit tedavisi Antibiyotik içerikli

Detaylı

Fiziksel Aktivite ve Sağlık. Prof. Dr. Bülent Ülkar Spor Hekimliği Anabilim Dalı

Fiziksel Aktivite ve Sağlık. Prof. Dr. Bülent Ülkar Spor Hekimliği Anabilim Dalı Fiziksel Aktivite ve Sağlık Prof. Dr. Bülent Ülkar Spor Hekimliği Anabilim Dalı 1 Fiziksel İnaktivite Nedir? Haftanın en az 5 günü 30 dakika ve üzerinde orta şiddetli veya haftanın en az 3 günü 20 dakika

Detaylı

ST YÜKSELMESİZ AKUT KORONER SENDROMDA GİRİŞİMSEL TEDAVİ STRATEJİSİ

ST YÜKSELMESİZ AKUT KORONER SENDROMDA GİRİŞİMSEL TEDAVİ STRATEJİSİ ST YÜKSELMESİZ AKUT KORONER SENDROMDA GİRİŞİMSEL TEDAVİ STRATEJİSİ Sabahattin Umman İTF Kardiyoloji Anabilim Dalı 1 /18 Akut Koroner Sendromlar Önemleri Miyokart Hasarı Fonksiyon kaybı, Patolojik Fonksiyon

Detaylı