Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler Münir Karıncaoğlu 2009

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler Münir Karıncaoğlu 2009"

Transkript

1 Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler Münir Karıncaoğlu 2009 Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

2 Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler Giriş: Neden hurda kâğıt 1. Proses kavramları (Sayfa 6) 1.1. Kütle, ağırlık, hacim ve yoğunluk nedir? 1.2. Basınç nedir? 1.3. Fark basınç nedir? 1.4. Vakum nedir? 1.5. Seviye nedir? 1.6. Akış nedir?(debi) 1.7. Sıcaklık ve ısı nedir? 1.8. Kesafet nedir 1.9. Rutubet ve gramaj nedir? İş, güç ve enerji nedir? 2. Genel kavramlar (Sayfa 20) 2.1. Balya nedir, içindekiler nelerdir ve nasıl uzaklaştırılırlar? 2.2. Hafif rejekler ve ağır rejekler nelerdir? 2.3. Tampon, boş tampon, bobin nedir? 2.4. Iskarta ve döküntüler nelerdir? 2.5. Vals nedir, silindir nedir? 2.6. Elek nedir, keçe nedir? 2.7. Testliner, Fluting, Kraft nedir? 2.8. Raspa, raspa dudağı ve raspa hamili nedir? 3. Proseste kullanılan ve borularda dolaşan maddeler (Sayfa 25) 3.1. Taze su, Temizlenmiş su, Beyaz su nedir? 3.2. Hamur nedir? 3.3. Buhar nedir? 3.4. Hava nedir? 3.5. Yağlar nedir? 3.6. Kâğıt fabrikasında kullanılan kimyasallar nelerdir? Kuru Mukavemet artırıcılar Sentetik mukavemet artırıcılar CMC karboksimetilselüloz Nişasta Retansiyon maddeleri Poly Alüminyum Klorür Köpük söndürücüler Boyar maddeler Elek pasivasyon maddesi ATC Şlaym Kontrol Maddeleri Tutkallama maddeleri Sudkostik 3.7. Doğal gaz Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

3 4. Ekipmanlar (Sayfa 32) 4.1. Pompalar Santrifüj pompalar Sıvı halkalı Vakum pompaları Kademeli pompalar 4.2. Vanalar Bıçaklı sürgülü el vanaları Kelebek tipi el vanaları Globe tipi (tıkaçlı, oturtmalı) el vanaları Küresel tip el vanaları Kontrol vanaları Pnömatik on-of vanalar 4.3. Karıştırıcılar 4.4. Redüktörler 4.5. Kayış kasnaklı hız değiştiriciler 4.6. Pulperler 4.7. Temizleme elekleri (Hafif yoğunluktakileri temizleyenler) 4.8. Klinerler (Ağır yoğunluktakileri temizleyenler) 4.9. Fanlar ve körükler Refinerler Kompresörler Hidrolik üniteler Yağlama üniteleri Boru hatları Vinçler Tanklar Büteler 5. Kâğıt fabrikasını meydana getiren üniteler (Sayfa 43) 5.1. Ham madde ve stok sahası 5.2. Konveyörler ve pulper bölgesi Konveyörün çalıştırılması Pulper Pulperdeki hurda kâğıt-hamur-su dengesi nasıl sağlanır? Pulper içinde neler olur? Kuyruk nasıl oluşur? Kör barsak veya çöp kapanı (Junk trap) nasıl çalışır? Detrashpac (Çöp ayırma eleği) Naylon ayırma tamburu (Seleckpac) Klinerler ağır kirlilikleri temizler 5.3. Hamur hazırlama bölgesinin çalışması Kaba temizleme kademeleri İnce temizleme kademeleri Fraksinatör 5.4. Yaklaşım bölgesi (Approach flow) Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

4 5.5. Hamur kasası 5.6. Elekler 5.7. Presler Preslerin hidrolik üniteleri ve baskılar Preslerin tahrik kısmı Pres valsleri Pres raspaları ve raspa hamileri Pres keçeleri Şerit verici Pres fıskiyeleri 5.8. Vakum sistemi Düşük vakum bölgesi Eleklerde yüksek vakum bölgesi Vakum pompaları ve halka suyu sistemi Vakum sisteminde otomasyon 5.9. Kurutma kısmı ve havbe Kurutma silindirleri Kurutma grupları Buhar kondense sistemi Yağlama sistemi Kurutma keçeleri Kâğıt sevk sistemi Mal sarıcı ve gramaj ölçüm çerçevesi Bobin makinesi Mamul ambarı Buhar üretim merkezi (Kazan) Buhar üretimi için gerekli donanımlar şunlardır Kazanın çalışması Atık arıtma 6. Elektrik, otomasyon ve ölçü aletleri (Sayfa 69) 6.1. Fabrikanın elektriği nasıl geliyor? 6.2. Trafolar 6.3. A.G Şalt panoları 6.4. MCC panoları 6.5. Motorlar 6.6. Tahrik sistemi 6.7. Donanım ve yazılım nedir? Basınç transmitterleri (PT= Pressure Transmitter) Fark basınç transmitterleri (dp= Differential pressure Transmitter) Seviye transmitterleri (LT= Level Transmitter) Akışmetreler (FT= Flow Transmitter) Kesafet transmitterleri (CT= Consistency Transmitter) Kontrolörler Kontrol vanaları Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

5 Giriş: Neden hurda kâğıt? Kâğıdın diğer atıklara göre avantajları vardır. Hem dönüşümlüdür hem de zaman içinde tabiatta yok olur. Yeniden kâğıda dönüştürüldüğünde elyafa yeni bir ömür kazandırılmış olur. Yeniden dönüşüm kâğıt fabrikalarında olur. Her yeni dönüşüm nedeniyle elyafta zayıflama olacağından bazı tür kâğıtların üretimi ya doğrudan selülozdan ya da bir miktar selüloz ilave edilerek yapılır. Fakat dönüşümlü fabrikaların çoğunda selüloz kullanılmamaktadır. Bir geri dönüşüm sonrası ölü elyaflar sistemden uzaklaştırılır. Ölü elyaflardan kâğıt yapılması mümkün olmaz. Ölü elyaflar toz şeklinde atık suya geçerler. Elyafların kalan sağlamları kullanılarak kâğıt yapılır. Bu nedenle kâğıtta geri dönüşüm sanki sonsuz kere mümkünmüş gibi görülür. Selüloz ise ağaçların kalın olan kısımlarının kabukları alınarak elde edilir. Burada önce yongalama işlemi yapılır. Ardından kimyasal maddelerle pişirilen yongalar refinerlerde öğütülür. Öğütülen elyafların boyları çok uzundur. Bazı fabrikalar selülozu bu haliyle işleyerek, boylarını ve enlerini daha da küçülterek kağıda dönüştürür. Bazıları ise elyafları bu haliyle, kalın tabakalar halinde kurutarak selüloz elde eder. Bunlar ticari selülozlardır. Türkiye ağaç yönünden fakir olduğundan selülozu ithal eder. Selüloz fotokopi kağıdı ve tuvalet kağıtları yapımında kullanılır. Pek çok fabrika hurda kağıt işleyerek ekonomiye önemli bir girdi sağlar. Hurda kağıt için bazı önemli kaynaklar bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi marketlerin kutu atıklarıdır. İkinci önemli kaynak belediye çöplükleridir. Çöpe düşen kağıt büyük ölçüde kayba uğrar ve katı maddeler açısından üzerinde kirlilikler taşır. Ayrıca ıslanan kağıt çürümeye başlar. Bu nedenle kullanılan kağıtların temiz ve kuru olarak ayrı bir şekilde atılması ekonomiye kazanç sağlar. Bu bilinçsizlik yüzünden atık kağıdın yarısından fazlası kayba uğramaktadır. Atık kağıdın bir çöp olmadığını bilerek, çevremize bilgi aktarmalıyız. Unutmayalım ki kağıt çalışanları olarak biz de gelirimizi atık kağıda borçluyuz. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

6 Atık kâğıt hakkında bazı gerçekler bize bilinçlenmede güç verecektir. 1. Her yıl milyonlarca ton atuk kâğıt ortaya çıkar. 2. Bunların neredeyse % 40 ı geriye döner. Kalan % 60 ı dünya için kayıptır. 3. Geriye dönüşüm Türkiye de dolayısıyla dünyada yaklaşık 8 milyon ağacın kesilmemesi demektir. Atıkların geri kazanılma oranı arttıkça kesilen ağaç sayısı azalacak dünyamız daha çok yağmur alacaktır. 4. Çoğunlukla bizim ürettiğimiz tür kâğıtlarda yani oluklu kağıtlarında selüloz ilavesi yapılmaz. Bu durum hiç ağaç kesilmemesi demektir. 5. Geri dönüşümlü kâğıt üretimi için fabrikalarda neredeyse insan çalışır. Buna hurda toplayıcıları, nakliyeciler ve hurda dönüşüm merkezlerinde çalışanlar dâhil değildir. 6. Üretilen kâğıt Türkiye ye milyonlarca dolar döviz kazandırır. 7. Türkiye de üretilen kâğıtla dünyanın etrafını 2,5 metre enindeki kâğıtla 150 kere dönmek mümkündür. 8. Türkiye kâğıt tüketimi ve üretimi sürekli artan bir ülkedir. 9. Kişi başına kâğıt kullanımı gelişmiş ülkeleri yakalayabilmesi için, mevcut fabrikaların kapasitelerini 10 kat arttırmak gerekir. Yatırımlar sürekli olarak yapılmakta ve bu fark hızla kapanmaktadır. Ormanların kesilmemesi orada yaşayan bitki ve hayvanların yani doğanın yok olmaması anlamına da gelir. Unutulmamalıdır ki küresel ısınmanın nedenlerinden biri de yok olan bitki örtüsüdür. Bir ormanın meydana gelmesi binlerce hatta on binlerce yıllık bir gelişme sonucudur. Ülkemizin kıt olan kaynakları kullanılırken çok dikkat edilmelidir. Kağıt fabrikalarında yoğun elektrik ve su kullanılır. Bunların da özenle kullanılması maliyetleri düşüreceğinden, şirketlerin ayakta kalması kolaylaşır. Bu nedenle fabrikamızın verimli hale getirirlmesi için çalışılmalı ve her tür öneri getirilmelidir. Bu kitapçık bir fabrikanın nasıl çalıştığının kolayca anlaşılması ve çalışanların azami ölçüde katkılarının sağlanması amacıyla düzenlenmiştir. Konunun anlaşılması bazı kavramların iyi bilinmesine bağlıdır. Ortak bir dil kullanılmadıkça konuların anlatılması ve anlaşılması zorlaşır. Bu nedenle sadeliğe öncelik verilmiş ve çok özel ekipmanlar dikkate alınmamıştır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

7 1. Proses kavramları 1.1 Kütle, ağırlık, hacim ve yoğunluk nedir? Cisimlerin yer çekimi olmayan yerlerde ağırlıkları yoktur. Bu nedenle uzayda her şey yüzer. İşte bu ortamda cisimlerin kütleleri gene de vardır. Kütle bir cisimdeki madde miktarını belirtir. Kg olarak adlandırılır. Kütle iki kefeli terazilerle ölçülür ve m harfi ile gösterilir. Cisimlerin kütlelerine yer çekimi tarafından bir kuvvet etki eder. Yer çekimi olmasaydı cisimlerin ağırlıkları anlaşılamazdı. Ağırlığı ortaya çıkaran yer çekimi ivmesi G ile gösterilir ve m/sn² olarak ifade edilir. Ağırlık cisme etki eden yer çekimi kuvvetidir. m=kütle (kg) G= yer çekimi ivmesi (m/sn²) Dünya için 10 m/sn² olarak alınabilir. F= G X m = Newton veya kgm/ sn² Ağırlık dinamometre ile ölçülür. Dinamometre kancalı ağırlık ölçen aletlerdir. Birimi, Newton dur. Ayda yer çekimi dünyadakinin 6 da birine düştüğünden cisimlerin ağırlıkları da dünyaya göre altıda bir olarak ölçülür. Altta dinamometre ve terazi ile ağırlık ölçümü görülmektedir. Terazi üzerinde iki adet cisim görülmektedir. Birinci cisim ağırlığı ölçülecek cisimdir. Hem kütlesi hem de yer çekimi ivmesi bulunmaktadır. Diğer kefede ise kilo bulunmaktadır. Bu durumda yer çekimi ivmesi her iki kefeye de etki etmektedir. Cisimlerin bir de hacimleri vardır. Hacim o cismin uzayda kapladığı yerdir. Cisimler üç boyutlu olduklarından hacimler cm³, dm³, m³ gibi üç boyutları ile ifade edilirler. Hacim ölçümünde hacmi bilinen kaplardan yararlanılır. Yoğunluk ise birim hacimdeki madde miktarıdır. Yani birim hacmin kütlesine yoğunluk denir. Birim hacim bir santimetre küp veya bir litre olarak alınabilir. Bir litre suyun ağırlığı bir kilogramdır ve bir litre demire göre azdır. Çünkü içindeki madde miktarı demirdeki madde miktarına göre azdır. Yoğunluk birimlerinin en bilinenleri gr/cm³, kg/m³, gr/litre, kg/litre, ton/m³ tür ve d harfi ile gösterilir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

8 Yoğunluğu farklı cisimler su içine atıldıklarında ya batalar ya da yüzerler. Suyun yoğunluğu 1 gr/cm³ veya 1 kg/litredir. 1.2 Basınç nedir? Katı, sıvı ve gazlar ağırlıkları nedeniyle üzerinde bulundukları yüzeye bir kuvvet uygularlar. Kuvvetin kaynağı ne olursa olsun birim yüzeye dik olarak etki eden kuvvete basınç (P), bütün yüzeye dik olarak etki eden kuvvete de basınç kuvveti (F) denir. P: Basınç ( Atü, bar, paskal) F: Kuvvet (Kg) A: Alan (cm², m²) Hava bir gaz karışımı olduğundan yeryüzüne bir basınç uygular. İnsan vücudu bu basınca alışık olduğundan basıncı hissetmeyiz (Tıpkı su altındaki balıkların etkilenmemeleri gibi). Bu basıncın büyüklüğü bir atmosfer basıncıdır ve 1 Ata diye adlandırılır. Manometreler bu basıncı okumazlar. Yaklaşık 10 metre yüksekliğindeki bir su sütununun bir santimetre kareye yaptığı basınca eşittir. O zaman şunu söyleyebiliriz. 10 metre derinliğindeki bir havuzun tabanında bir santimetrekare alan üzerine yaklaşık 1 kg kuvvet etki etmektedir. Buna bir atmosfer diyoruz. Aşağıda bir alan görülmektedir. Bu alanın kenar uzunlukları santimetre olarak verilmektedir. Bu alan yaklaşık bir kitap büyüklüğündedir. Üzerine atmosferin yaptığı toplam kuvvet nedir? A(alan)= 30x 15= 450 cm² F= AxP = (450 cm²) X (1kg/cm²) = 450 Kg. Bu kuvvet neredeyse yarım tona yaklaşmakla birlikte kitaba her yönden etki ettiğinden hissedilmemektedir ve hissedilmediği için sıfır olarak kabul edilir. Yani dünya üzerinde basınç konuşurken atmosferin etkisi dikkate alınmadan bu değerden sonrası için konuşulur. Tüm boru hatlarında yapılan ölçümler pompa tarafından sağlanan net basıncı anlatır. Manometre veya basınç transmitterleri üzerinde bunları okumak mümkündür. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

9 Basınç için kullanılan alan birimi önemlidir. Bir santimetre kare için konuşurken Atü veya bar terimi kullanılır. Bir metre kareye etki eden kuvvet için paskal tanımı kullanılmaktadır. Bu nedenle birimleri birbirine dönüştürmek gerekebilir. Son yıllarda paskal birimi tüm dünyaca kabul görmüştür. Aşağıda bu dönüşümleri yapabilmek için bir tablo verilmiştir. Çevirim tablosu Kağıt fabrikalarında karşılaşılabilecek bazı basınç birimleri ve çevirim faktörleri Pascal bar atm 1 Pa (N/m 2 )= bar (dan/cm 2 ) = 10 5 (0.1Mpa) atmosfer = (0, Mpa) Statik basınç bir cismin diğerlerine göre ne kadar yukarıda olduğunu ifade eder. Yani çatıya konmuş bir su tankı hem binaya bir ağırlık yani basınç uygularken pompa olmaksızın bu basınçla alt katta suyun kullanılmasını sağlar. Ayni tank aşağıda ise yukarıya su basabilmek için pompa gerekir. Bu durumda dinamik basınç konuşulur. Dinamik basınç bir kuvvet uygulayarak yani cismi harekete geçirerek elde edilir. Bu nedenle pompalar dinamik basınç üretmek için kullanılırlar. Rüzgâr dinamik basınç üretir. Kuvvet bir cismin üzerine yer çekimi uygulanmasıyla ortaya çıkar. Kuvvet ayrıca döner makinalarla ve piston gibi aletlerle üretilir. Pompa sıvıyı iterek bir kuvvet uygular. Bu kuvvet boru içindeki duvarlarda basınç olarak ortaya çıkar. Döner makinaların ürettiği dönüş kuvvetine moment denir. Levye ile ve kaldıraç ile kuvvet büyütülerek cisme aktarılabilir. Hava ve gazlar ısıtıldıkça genişlerler. Bu esnada kapalı bir kap içinde iseler genişleyemediklerinden kap içinde basınç artmaya başlar. Buhar üretimi bu şekilde olur. Kapalı bir kap içinde ısıtılan su buharlaşarak basıncı artmaya başlar. Basıncın artması sıcaklığın etkisiyledir. O zaman sıcaklık arttırılarak yüksek basınçlı buhar elde etmek mümkündür. Bunun terside doğrudur. Basıncı yüksek buharın sıcaklığı da yüksektir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

10 Suyun buharlaşabilmesi için deniz kenarında 100º C ye kadar ısıtılmalıdır. Bu noktada buhar hale gelmesi için ısıtılmaya devam edilmesi gerekir. Bu nedenle 100º C buharın içindeki enerji, 100º C suyun içindeki enerjiden çok fazladır. Bu enerjiye gizli ısı denir. Kâğıt makinasından kazana dönen 100º C deki kondensat-buhar karışımı, enerji yönünden çok zengin olduğundan ısı geri kazanma açısından kaybedilmemesi gerekir. 1.3 Fark basınç nedir? Sıvılar gibi akışkan halde bulunan tüm cisimler boru içinden geçerken sürtünürler. Sürtünme enerjinin kaybolması demektir. Bu nedenle sıvı basıncı mesafe arttıkça düşer. Çok uzun hatların sonunda basınç nerdeyse kaybolur. Binaların üst katlarına su çıkmaması bu nedenledir. Buralarda hidrofor pompalar kullanılır. Buna sürtünme kaybı denir. Bazen sürtünme kaybının getirdiği sorunu aşmak için boru çapı büyütülür veya pompanın basma basıncı arttırılır. Pompanın çıkışı ile boru hattınını daha sonraki bir noktasın arasında basınç farlılığı meydana gelir. Bu durum istenmeyen bir durumdur. Fark basıncın özellikle istendiği durumlar da mevcuttur. Kâğıt fabrikalarında fark basınç; Temizleyicilerde iyi temizleme olması için Buhar silindirlerinde kağıt kurudukça giriş ve çıkış boruları arasında Buhar hatlarında Buhar akış miktarının bulunmasında Hamur kasası ve buhar seperatörleri gibi basınçlı kaplarda seviye ölçümünde kullanılır. Elek tipi temizleyicilerde elek üzerinde basınç kaybı meydana gelir. Hamur eleğe belli bir basınçta girer ve elek gözeneklerinde basıncını kaybederek düşük basınçla çıkar. Burada basınç düşmesinin yani fark basıncın elek tipine göre belirli bir değerde olması istenir. Elek gözeneklerinin aşırı tıkanması fark basıncın artmasına neden olur. Tam tersine basınç farkı olmuyorsa veya çok düşükse gelen tüm hamur elekten doğrudan geçiyor demektir. Buda temizliğin olmadığı anlamına gelir. Buhar hattı üzerinde akış miktarı ölçmek için kasıtlı olarak bir bölgede daralma yaratılır. Daralma sonucu bu daralmanın önündeki basınçla daralma sonrasında basınç farkı oluşur. Buhar akışı arttıkça basınç farklılığı artıyor demektir. Bu prensip buhar hatlarında basınç ölçümü yapılmasını sağlar. Basınçlı kaplardaki seviye ölçümü daha sonra seviye konusu işlenirken anlatılacaktır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

11 Fark basınç transmitterlerinin kullanıldığı yerler 1.4 Vakum nedir? Boşluk, havasızlık anlamında kullanılan 'vakum' terimi çoğu kez yanlış anlaşılır. Normal şartlarda, deniz seviyesinde, vücudumuzun her santimetrekaresi üzerinde bir kilogram hava basıncı vardır. Parmağınıza bir kilogramlık bir yük taksanız zor taşırsınız ama parmağınızın minik bir bozuk para büyüklüğünde olan kısmı üzerinde her zaman bu ağırlık vardır. (Bakınız Basınç) Basıncın, santimetrekareye bir kilogram olan atmosfer basıncının (1 ata) altına düşmesine vakum denilir. Örneğin santimetrekarede 0,8 kilogramlık (800 gram) bir basınç pratikte atmosfer basıncının ne kadar altında ise o kadar yani l = 200 milibar vakum olarak ifade edilir. Vakumda, yani hava basıncı atmosfer basıncından daha düşük olduğunda üzerimizdeki basınç da azalmış yükümüz hafiflemiş olduğuna göre vücudumuz da daha rahat etmez mi? Hayır, tersine. Vücudumuzun iç basıncı atmosfer basıncına göre ayarlıdır. Dışımızdaki basınç düşerse, denge bozulacağından ve iç basıncımız fazla geleceğinden başta damarlarımız olmak üzere tüm organlarımız zarar görebilir, devam etmesi durumunda ise insanı ölüme götürebilir. Hakiki veya mutlak vakum tam sıfır hava basıncına ulaşmaktır ki, bu pratikte mümkün değildir. Vakum metrelerde bu noktayı -1 olarak okumaktayız. Uzayda bile hakiki vakum yoktur. Bir ortamın hakiki yani mutlak vakumda olması için, içinde molekül, atom, elektron ve atomun diğer küçük parçacıklarından hiçbirinin Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

12 olmaması gerekir. Uzayda bile hakiki vakum vardır diyemiyoruz. Ancak uzay o kadar büyük, parçacıklar da o kadar küçüktürler ki yüzde 99,9999 vakumdur diyebiliriz. Elinize bir şişe alıp havasını boşaltıp, ağzını da sızdırmaz şekilde kapatırsanız şişenin içinde vakum oluşmuştur diyebiliriz. Şişenin kapağında bir delik açarsanız dışarıdaki hava derhal içeri hücum eder, içerdeki vakumun yerini alır. O halde dünyamızı çevreleyen hava tabakası niçin uzayın boşluğuna, vakumlu ortamına kaçmıyor? Atmosferin üst katmanlarına gittikçe de hava basıncı sıfıra yaklaşır. Havanın vakumlu ortama kaçmasını yaratacak bir hava basıncı yoktur, bu nedenle uzayın boşluğu hava moleküllerini çekemez, atmosfer tabakamız da uzayın boşluğuna kaçıp gitmez. Molekülleri yer çekimi etkiler ve hava kaçamaz. 1.5 Seviye nedir? Kâğıt fabrikalarında seviye tanklar, büteler, buhar ve vakum seperatörleri, hamur kasası gibi yerlerde ölçülür. Seviyesi ölçülecek kabın bir sıfır noktası bir de % 100 denilen en üst noktası vardır. Seviye bir tankın veya bütenin boş veya dolu olduğunu görmek amacıyla ölçülür. Tankın taşmaması veya hamur yokluğundan üretimin aksamaması için gereklidir. Seviye transmitteri tankın tabanına monte edilir. Aslında basınç ölçümü ile seviye ölçülmektedir. Tankın tabanındaki Transmitter yapılan basınca bakarak üzerinde ne kadar metre sıvı olduğunu bilir. Bu basınca statik basınç denir. Seviye arttıkça statik basınç ayni oranda artar. Bu arada bazı kaplarda sıvının üzerinde bir buhar veya hava basıncı olabilir. Bu durumda tabana yapılan basınç fazla olacağından seviye ölçümü hatalı olacaktır. Hatayı ortadan kaldırmak için ortamdaki basınç, fark basınç transmitterinin her iki koluna etki etmelidir. Seviye ölçümü Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

13 1.6 Akış nedir? (Debi) Bir boru, içinden geçecek sıvıya veya buhara kılavuzluk yapar. Onun emniyet içinde yerine ulaşmasını sağlar. Boru içinde akışı sağlayabilmek için pompalar, fanlar, kompresörler, buhar kazanları veya statik seviye kullanılır. Hamur ve su pompaları bunun için vardır. Sarnıçlardan su kendi statik basıncı ile akarken, pompaya ihtiyaç duymaz. Akış miktarı üretim sırasında doğru miktarda akışkanın geçmesi için gereklidir. Su ve doğal gazda akış miktarı bilinmiyorsa, kalite ve tasarruf sağlanamaz. Yapılacak üretime göre istenilen mal akışını, istenilen yüksekliğe basmak için pompalar kullanılır. Akış miktarı pompanın çıkışındaki vanalarla ayarlanabilir. Bazı noktalarda akış miktarı üretimin kalitesini etkilediğinden, akış miktarının doğrudan ölçülmesi gerekir. Akış miktarı litre/dakika veya ton/saat olarak ifade edilir. Buna ayni zamanda debi de denir. Debi Birim zaman içinde akan madde miktarı olarak tanımlanır. Toplam akış miktarı ise sadece günlük, haftalık veya aylık tüketim rakamlarını öğrenmek için kullanılır. Buradan ya fatura düzenlenecektir. Ya da ton üretim başına kullanılan su, kimyasal madde, doğal gaz gibi maddeler hesaplanacaktır. Şimdi örnek olarak Pulperde 1 ton hurda kâğıdın % 4 kesafette açılması için kullanılacak su miktarını bulalım. Hurda kâğıdın içinde yabancı madde olmadığını düşünelim; Bu durumda % 4 ü elyaf olan bir hamurun % 96 sı su demektir. Yani 4 ton elyaf için 96 ton su gerekmektedir. O zaman 1 ton elyaf için 24 ton su gerekir. Saatte 6 ton elyaf açılan bir pulperde kullanılacak su miktarı 6X24ton=144 ton/saattir. Suyun debisi saatte 144 tondur denir. Hamur hazırlaması 200 ton/gün için yapılmış olan bir tesiste pulperde saatte 8340 kg elyaf açılmalıdır. O zaman saatte gereken su miktarı= 8,34X24ton = 200 Ton/saat su gerekir. Demek ki pulper su deposundan pulpere verilecek su miktarı 200 ton/saattir. Ve bu debide suyun pulper su deposuna mutlaka gönderilmesi gerekir. Bu depodan başka yerlere kullanılacak sular varsa bunlar da dikkate alınmalıdır. Bu örnek debinin yani akış miktarlarının ne kadar hayati önem taşıdığını göstermek için verilmiştir. Öte yandan akış miktarlarının ölçülebilmesinin de önemi ortadadır. Bunun için akış metreler kullanılmaktadır. İşletmelerde kullanılan akış metrelere örnek aşağıda verilmiştir; Manyetik akış metreler, alt ve üst kat gramaj kontrolünde ve fraksinatör giriş ve çıkışlarında, refiner girişlerinde pulper çıkışlarında kullanılmaktadır. Su sayaçları işletmeye su sağlayan kuyulardan ve arıtma tesisinden geri dönen suyun miktarını ölçmek için kullanılmaktadır. Kimyasal dozaj için kullanılan ufak rotametreler Buhar akışı için kullanılan orifis metreler Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

14 Manyetik akış metreler, alt ve üst kat gramaj kontrollerinde, fraksinatör giriş ve çıkışlarında, refiner girişlerinde kullanılmaktadır. Alt ve üst eleğe verilen elyaf miktarı doğrudan gramaj kontrolünü hedeflemektedir. Fraksinatörde ise alt kata ve üst kata gidecek kısa ve uzun elyafların miktarı oransal olarak belirlenir. Hamur kasasından önceki ön ayarlar için kullanılır. Manyetik akış metreler borudan geçen sıvıyı bir iletken gibi görerek hamurun hızına göre elektrik üretirler. Su sayaçları kuyu gibi temiz su hatlarında, işletmeye gelen suyun miktarını ölçmek için kullanılmaktadır. Bu miktarlar hem kuyuların performansını hem de günlük tüketilen su miktarlarını bilmemizi sağlar. İçindeki döner çark suyun miktarına göre hızlanarak akışı toplam olarak ölçer. Kimyasal dozaj için kullanılan ufak rotametrelerin amacı verilen kimyasal miktarını görebilmektir. Miktarlar dozaj pompaları ile değiştirilebilir. Orifis plakaları: Buhar akışı için kullanılan orifis plakaları buhar hattı üzerinde daralma yaratarak basınç düşümünü ölçerler. Meydana gelen fark basınç içinden geçen buhar miktarı ile artar. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

15 Buhar hatlarında debi ölçümü Debinin hesaplanması Debi hesaplanmasında şu yöntemler kullanılabilir. Hamuru veya suyu basan pompanın basma miktarı bilindiğinden belirli bir zaman aralığında basılan mal miktarı hesaplanabilir. Hamurun hızı biliniyorsa Akış miktarı = Boru kesiti X hamur hızı Genellikle kâğıt fabrikalarında hamurun hızı 1 m/sn veya en fazla 1,5 m/sn arasındadır. Boru çapından kesit alan hesaplanarak bu alandan belirli sürede geçen hamur miktarı bulunabilir. 1.7 Sıcaklık ve ısı nedir? Sıcaklık ve ısı çok karıştırılan iki kavramdır. Sıcaklık kelimesi derece cinsinden bir büyüklüğü anlatırken ısı kelimesi enerjiyi anlatır. Enerji iş yapma yeteneğidir. Odanın veya içtiğimiz suyun sıcaklığı 25º C dediğimizde, bunun sıcaklığı veya soğukluğu anlattığını bilmeliyiz. Bir odanın veya suyun sıcaklığını değiştirmek için ısıtmak veya soğutmak gerektiğini bilmeliyiz. 25º C deki odayı 30º C ye çıkarmak için oldukça fazla enerji harcarız. Yani ısı veririz. Fakat 25º C deki bir bardak suyu 30º C ye çıkarmak için elimizde biraz tutmamız yeterli olur. Vücudumuzun ısısı yani enerjisi yeterli olur. Bu arada 25º C deki denizi 30º C ye çıkarmak için güneşin ısısı da yetmez. İşte ısıtırken veya soğuturken ortama ısı veririz veya ısı alırız. Isıtmak ve soğutmak için bir araca ihtiyacımız vardır. Doğal gaz kombileri, sobalar veya klimalar ısı üreten araçlardır. Sıcaklığı ölçmek için sadece termometre gerekir. İşletmelerde sıcaklık ölçümü buhar hatlarında, havbe içinde, soğutma kulesi giriş ve çıkışlarında ve laboratuar gibi bazı odalarda yapılmaktadır. Isı ise buhar elde etmek için buhar kazanlarında üretilmektedir. Bu nedenle kazanlara ısı veya buhar santralı da denir. Elektriğinde üretildiği sistemlere enerji santralı adı verilmektedir. Isı için kullanılan birim kw, BTU, kalori gibi tanımlardır. Isı kalorimetre denilen kütle içine hapsolmuş veya diğer bir kütleye aktarılan enerji miktarını gösteren aletlerle ölçülür. Çok çeşitli kalorimetre çeşidi bulunur. Isının yayılması için, Sıcak cisim soğuk cisme temas ederek ısıtır. Isı gözle görünmeyen bir ışık çıkartarak karşıdaki cismi ısıtır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

16 Ortamda ısıyı iletecek hava gibi bir araç bulunmalıdır. Soğutma kuleleri vakum pompalarından çıkan sızdırmazlık suyunun sıcaklığını düşürmek için kurulmuştur. Soğuk olarak vakum pompalarına giren su ısınarak çıkar Sıcak olarak soğutma kulesine giren su kulenin fanı yardımıyla soğuyarak çıkar. Burada soğuma olayı fanın suya hava üflemesi ve bunun sonucunda suyun buharlaşarak soğuması şeklinde olur. Buharlaşma sürekli su kaybı demektir. Üfleme yoluyla soğutma yapabilmek için ortamın sıcaklığı ve deniz kenarına göre yükseklik önemlidir. Bu yolla su Türkiye de ancak 29º C ye kadar soğutulabilir. 1.8 Kesafet nedir? Kesafet sadece kâğıt fabrikalarında hamur için kullanılan bir terimdir. Hamurun içindeki elyaf miktarını yüzde (%) olarak ifade eder. Yani % 3 kesafetteki 100 kg hamurda 3 kg elyaf ve 97 kg su var demektir. Bir diğer tanımı hamurun içindeki kuru madde miktarının % de olarak ifadesidir. Çoğunlukla kolaylık açısından dolgu maddesi kullanılmayan kâğıtlarda, kuru madde miktarı ile kesafet ayni amaçla kullanılır. Kesafet ölçümü işletmelerde pulper çıkışında, fraksinatör giriş ve çıkışında, elekli temizleyicilerin girişinde, alt ve üst elek makine bütesi çıkışlarında bulunmaktadır. Pulperde kesafet kontrolunun amacı pulper içindeki kesafeti görmek ve işletmeye verilecek katı madde miktarlarını kontrol etmektir. Ölçüm kesafet transmitterleri ile yapılır. Üç tür kesafet transmitteri vardır. Birinci tür transmitter bıçaklı tiptir. Boru içine takılır. Boru içinden geçen hamur miktarı bıçak üzerinde bir kuvvet oluşturur. Hamur ne kadar fazla ise kuvvet o kadar fazla olduğundan kesafet ölçümü doğruya yakın yapılır. İkinci tür kesafet transmitterleri hamur içine mikrodalga sinyal gönderir. Karşıdaki algılayıcı kesafete göre sinyali daha az algılar. Bu tip transmitterler daha sağlıklı ölçüm yaparlar. Üçüncü tür transmitterle motorlu tiptir. İşletmelerde her üç tip taransmitter görülebilir. Şimdi akış ve kesafet kavramları bilindiğine göre bir hamur kasasına giren kuru madde miktarını hesaplayabiliriz. Bunun için önce akış miktarını görelim. QCS veya DCS ekranı üzerinde manyetik akış metreden gelen bilgi 2800 kg/dakika (2.8ton/dakika) olarak okunmaktadır. Bunun anlamı saatte 2,8x 60=168 ton hamur verildiğidir. Bu hamurun % 3 kesafette olduğu kesafet transmitterinde biliniyorsa kuru madde miktarı 168X 3/100 = 5,04 ton kuru madde geçmektedir. Görüldüğü gibi akış ve kesafet kâğıdın gramajını tayin eden çok önemli iki kavram olmaktadır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

17 1.9 Rutubet ve gramaj nedir? Satılacak kâğıt için rutubet ve gramaj gibi iki önemli parametre daha bulunmaktadır. Bunlar daima yan yana olarak seslendirilirler. Satılacak kâğıdın özelliklerini müşterinin istekleri belirler. Çok rutubetli mal müşteri tarafından kullanılamaz ve kâğıdın tutkalla yapıştırılması özelliği kaybolur. Üretiminde aksamalar meydana gelir. Çok kuru kâğıt ise çabuk patlama özeliğine sahiptir ve kurutmak maliyetli bir iştir Bu nedenle kâğıdın rutubeti ortalama % 7-7,5 olarak alınır ve belli bir toleransı olur. % 7 rutubet 100 kg kâğıtta 7 kg su bulunduğunu gösterir. Kesafet konusunda makinaya verilen kuru madde miktarı 5.05 ton/saat olarak hesaplanmıştı. Rutubet buna eklendiğinde ve kenar ıskartaları dikkate almaz isek bu kuru maddenin tampondaki kâğıt olarak % 7 rutubette 5.04X 100/93=5.42 ton olacağı hesaplanır. Kâğıdın gramajı ise gene müşteri tarafından belirlenmektedir. Bir metre kare kâğıdın terazideki ağırlığına gramaj diyoruz. Bazı makinalarda gramaj 90 gr/m² den 200 gr/m² ye kadar değiştirilebilmektedir. Bu bilgilerden şu hesaplamalar yapılabilir. 225 cm eninde, 100 gr/m² kâğıttan, 370 m/dakika makine hızında üretim yapılmaktadır. Bir saatin sonunda ne kadar kâğıt üretilir? Bir metre/dakika hızda dakikada 2.25 m² kâğıt üretilebilir. 370 metre/dakika hızda Dakikada 2.25m² X 370 m/dakika X 0,1 kg/m²=83.25 kg kâğıt üretilir. Bu rakam bir saat sonra 83.25kgX 60dakika=4995 kg/saat olur İş, güç ve enerji nedir? Bir iş yapılmak istendiğinde enerji harcanır. Enerji ısı verilerek veya hareket ettirilerek harcanır. Enerji için bir kaynağa ihtiyaç vardır. Bu durumda işin tanımı Bir dış kuvvet tarafından bir cisme aktarılan ve onu harekete geçiren enerjidir. Merdiven çıkarak enerji harcanır. Enerjinin kaynağı vücudumuzdur. Yerçekimine karşı bir kuvvet uygularız. Merdiveni çıkmak için enerji harcarız. Suyu pompa ile bir yerden bir yere göndermek için enerji harcarız yani iş yaparız. Tüm kuvvet uygulamalarında cismi hareket ettiremiyorsak, enerji harcarız fakat iş yapmış olmayız. Merdiven üzerinde bir saat beklersek merdivene bir kuvvet uygulamış oluruz. Fakat iş yapmış olmayız. Enerji de harcanmış olur. Enerji harcanması da iş yapıldığını göstermez. Önü kapalı bir pompa enerji harcar fakat iş yapmaz. İş yapma enerji harcayarak sonuç elde etmektir. Aharcanan enerji yapılan işe göre çoksa çalışma verimsizdir denir. Enerji kaynakları çeşitli olabilir. Rüzgâr, su, güneş gibi. Enerjinin başlıca iki çeşidi vardır. Hareket halindeyken var olan enerjiye kinetik enerji denir. Duran bir cismin depoladığı enerjiye potansiyel enerji denir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

18 Enerjinin şekilleri de vardır. Işık enerjisi, ısı enerjisi, mekanik enerji, elektrik enerjisi, kimyasal enerji, nükleer enerji, ses enerjisi, hidrolik enerjii enerjinin diğer şekilleridir. Sanayide en çok bilinen enerji türü elektrik enerjisidir. Elektrik enerjisi harcanarak motorlar döndürülür. Dönen motor elektrik enerjisini mekanik enerjiye çevirir. Kazanda yanan doğalgaz ısı enerjisi üretir. Kâğıt bu enerji ile kurur. Fabrikadaki lambalar elektrik enerjisini ışık enerjisine dönüştürür. Aküler ve piller kimyasal enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürür. Barajlarda biriken suda potansiyel enerji vardır. Bu enerji barajdaki cebri borudan akıtılarak dinamik enerjiye dönüştürülür. Hareket eden suda türbini çevirecek enerji vardır. Türbinin dönüşü mekanik enerjiye dönüşür. Türbine bağlı olan elektrik dinamosu mekanik enerjiyi elektrik enerjisine döndürür. Elektrik enerji birimi kilovat saattir. Evlerimizde elektrik faturası kilovat saat olarak yazılır. Sayaçlar bu değeri okur. Kazanlarda doğalgaz metre küp olarak satın alınır. Fakat faturası evlerde metreküp olarak gelirken sanayide kilovat saat olarak gelir. Neden enerji tüketim değerlerinin sonunda saat bulunmaktadır? Çünkü enerji harcanırken bir zaman içinde harcanır. Ayni enerji yani kilovat saat ne kadar kısa süre içinde harcanırsa fatura değişmez fakat biz kısa süre içinde çok enerji harcamış veya iş yapmış oluruz. Bir de kilovat nedir ona bakalım. Kilovat bir güç tanımıdır. Bir ampul 40 vatlık ise 100 vatlık ampule göre daha az ışık saçar yani daha az ışık üretir ve daha az elektrik enerjisi harcar. Güç tanımının içinde zamanı görmeyiz. Güç bir kuvvetin ifadesidir. Birim zamanda harcanan enerjiye güç denir. Yani bir saatte 1 kilovat harcayan bir elektrik ısıtıcısının gücü bir kilovattır. Güç için eskiden kullanılan kelime takat idi ve gerçekten insanlara bir şey ifade etmektedir. Biz güçlü olanı tanıyabiliriz. 55 kilovat gücünde bir motor 5,5 kilovat gücündeki bir motordan on kat daha güçlüdür daha kuvvetlidir, fakat aynı zaman içinde on kat fazla elektrik enerjisi harcar. Halbuki 5,5 kilovat gücündeki motor 10 saat içinde 55 kilovatı harcar. Şimdi bir deponun çıkışına önce 55 kilovatlık motoru olan bir pompa bağlayarak depodaki suyu 1 saatte boşaltalım. Ayni depoya ayni miktarda su doldurarak 5,5 kilovatlık motoru olan başka bir pompa bağlayalım. Bu durumda depoyu on saatte boşaltırız. Şayet pompa 0,55 kilovat gücünde olursa depo 100 saatte boşalır. Her durumda harcanan enerji 55 kilovat saat olacaktır. Fakat İşin süresi değişmiştir. Güçlü olan pompa işi bir saatte yaparken güçsüz olan 10 saatte, daha güçsüz olan ise 100 saatte yapmıştır. Fakat yapılan iç için elektrik faturası ayni gelecektir. Çünkü yapılan iş yani harcanan enerji ayni miktardadır. O zaman güç ile enerji kavramları arasında zaman gibi bir değer girmektedir. Güçsüz olmak az enerji harcamak anlamına gelmez. İşin süresinin kısalması bizi gücü arttırmak zorunda bırakır. Ayni deponun 6 dakikada boşaltılması gerekseydi 550 kilovat gücünde motoru olan pompa gerekecekti. Bir işi yapmak için verilen süre gücü belirler. Gücü artırarak zamanı kısaltabiliriz. Bu durum fabrikalarda kapasiteye bağlı olarak pompa güçlerinin neden değiştiğini gösterir. Bir saat içinde 5 ton kâğıt üretmek istiyorsak ortalama olarak 2000 kilovat saat elektrik enerjisi harcarız. Bir saat içinde 10 ton kâğıt üretmek içinse 4000 kilovat saat elektrik enerjisi harcamak gerekir. Yapılan iş iki katına çıkınca harcanan enerji de iki Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

19 katına çıkar. Ayni şekilde kullanılacak ısı enerjisi elde etmek için kullanılan buhar miktarı da iki katına çıkar. Şimdi bir kilovat gücün ne yapabileceğine bakalım. Bir kilovat kayıpsız bir ortamda bir kilogram ağırlığındaki herhangi bir şeyi bir saniye içinde 100 metre yukarıya çıkarabilecek bir aletin gücüdür. Bu tanıma göre göre 100 kilogram metre/saniye bir kilovattır. Pompa hesaplarında bu tanımdan her zaman yararlanmak mümkündür: Saatte 240 ton suyu 18 metre yukarıya basacak bir pompanın gücü ne olmalıdır? Bu pompa 24 saatte ne kadar enerji harcar? Yukarıdaki tanıma göre hesap yapılacak olursa; bir saatte 240 ton su basılması bir saniyede 67 kg su basılması demektir. 67 Kg/saniye X 18 metre= 1206 kilogram metre/saniye yaptığından suyun yukarıya çıkarılması için 12,06 kilovatlık bir enerjiye ihtiyaç vardır. Pompanın yüzde yüz verimli olmadığını biliyoruz. Çünkü pompalar suyu basarken kendi içindeki açıklıklardan su geriye kaçar. Pompanın verimi şayet % 70 ise 12,06 / 0,7=17,22 Kilovatlık bir pompa gerekmektedir. Bunun motoru 18,5 kilovat olarak seçilir. 24 saatlik çalışma sonunda bu pompada harcanan enerji; 24 saat X 17,22 kilovat= 413,28 kilovat saattir. Görüldüğü gibi tanımlar işin temelinde yatan kavramlardır ve tüm hesaplamalar tanımlar olmaksızın yapılamazlar. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

20 2. Genel kavramlar 2.1. Balya nedir, içindekiler nelerdir ve nasıl uzaklaştırılırlar? Balya atık kâğıtların toplama merkezlerinde hidrolik balya preslerinde sıkıştırılması ile elde edilir. Normal şartlarda atık kâğıt, sağlıklı kağıdın ve kağıt ürünlerinin kullanımı sonucu dökme tabir edilen şekilde ortaya çıkar. Bu şekilde toplanarak atık kağıt alım noktalarına getirilen kağıt yığın durumundadır. Bu kâğıt yığınının içinde ayrıca ipler, cam şişeler, tahta parçaları, plastik parçalar, suda çözülemeyen tutkallar, metal parçaları, taş parçaları, straforlar, metal zımba telleri ve kâğıda saplanmış olarak kum parçaları bulunabilir. Tüm bu sözü geçen cisimlere yabancı katı maddeler denir. Yabancı katı maddeler bir atık kağıt balyası içinde yaklaşık olarak kâğıdın ağırlığının % 5 i kadar tutar. Atık kağıt alım merkezinde çeşitli kağıt türlerine göre ayrılarak balyalanır. Saf selüloz balyaları ise onu üreten fabrikalardan balyalı olarak çıkarak kullanıcıya ulaşır. Kâğıt rutubet alma özelliği yüksek olduğundan aşırı miktarda suyu emebilir. Bu nedenle atık kâğıt balyasının içinde % 40 lara kadar yükselebilen su bulunmaktadır. Atık kâğıt alımında aldanma olmaması için, hurda kâğıdın içindeki yabancı katı madde miktarı ve su miktarı dikkate alınarak fire olarak düşülür ve atık kağıt buna göre faturalandırılır. Balya içindeki en önemli kalem atık kâğıttır. Buna hurda kağıt ta denir. Hurda kâğıt denildiğinde işletmeler için oluklu mukavva artıkları, beyaz hurda kâğıtlar ve gazete kâğıtları anlaşılır. Fakat bunların hurda içinde bir miktar karışık olarak görülmeleri bazen sorun yaratmaz. Balya haline getirilen kâğıtlar balya teli ile bağlanır. Balya telinin sürekli çalışan pulperlerde kuyruk oluşumuna katkısı vardır. Bu nedenle teller çoğunlukla alınmadan hurda kâğıt pulperine verilir. Kuyruk pulper içine sarkıtılan halata denir. Bu halata balya telleri sararak naylon ve ipleri toplar. Pulper içindeki hamurun temizlenmesine yardımcı olur. Kuyruk kalınlaştıkça pulperden çekilerek alınır. Çok fazla kalınlaşan kuyruk hem naylonları alamaz hem de pulper motoruna ek yük getireceğinden, pulper motorunun termik açmasına neden olur. Onun için kuyruğun ara sıra pulperden dışarıya çekilmesi ve kesilerek uzaklaştırılması gerekir. Balya içindeki büyük katı maddeler pulperin özel bir cep kısmından belirli aralıklarla dışarı alınır. 10 mm ve altındaki küçük katı maddeler ve hamur ise pulper tabanındaki süzgeçten geçerek hamur hazırlamadaki çeşitli temizleme kademelerinde temizlenir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

21 2.2. Hafif rejekler ve ağır rejekler nelerdir? Pulperde kaba olarak temizlenen hamurun içinde halâ temizlenmesi gereken ve büyüklükleri 10 mm yi geçmeyen katı kirlilikler bulunur. Bu kirliliklere genel olarak rejek denir. Hafif rejekler naylon parçaları, ip parçaları, strafor parçaları ve tutkal artıklarıdır. Bunların yoğunlukları birin (1 gr/cm³) altındadır. Bu nedenle daha çok yüzmeye meyillidirler. Fakat koyu bir hamur içinde maddenin hareketi zorlaştığından serbest hareket edemezler. Hamura tutunarak hareket ederler. Bu tür kirlilikler sepetli elek türü temizleyicilerde temizlenirler. Ağır rejekler yoğunluğu sudan ağır olan rejeklerdir. Bunlar kum, cam parçaları, zımba telleri gibi kirliliklerdir. Bu tür kirlilikler, kliner adı verilen kademeli siklonlarda temizlenir. Bu tür kirlilikler de koyu hamur içinde sıkışacaklarından temizlenmeleri zordur. Bu nedenle bu tür kirliliklerin temizliğinde hamurun kesafeti önemlidir. Kesafetin düşürülerek uygun hale getirilmesi temizlemeyi kolaylaştırır. Tüm bu temizleme işlemleri bir kerede bitirilemediğinden temizleme yani rejek alma işlemleri hep kademeli olmaktadır. Her seferinde bir miktar yabancı maddenin rejek olarak alınması mümkün olabilmektedir. Bu durum hamur hazırlama kısmında ve makina yaklaşım bölgesinde ilk bakışta karmaşık gibi görünen bir makina yoğunluğu yaratır Tampon, boş tampon, bobin nedir? Tampon, üretim sırasında mal sarıcıda sarılmakta olan kâğıda denir. Mal sarıcıda belli çapa geldiğinde tam tampon olur ve makinadan dışarı alınır. Bazen imalat sırasındaki şartlar nedeniyle eksik çapta yarım tampon çıkabilir. Hiç mal sarılmamış boş haldeki valse boş tampon denir. Boş tamponların sert lastikle kaplı yüzeylerinin çizilmemesine, falçata ile kesilmemesine dikkat edilmelidir. Bobin, tampondan müşterinin istediği ende, bobin makinasında kesilmiş ve etiketlenmiş kâğıda denir. Bobinlerin eni ve gramajı müşterinin istediği gibi olacağından çok fazla bobin eni ve gramaj ölçüsü bulunabilir. Makina enine göre bir tampondan birden fazla bobin elde edilebilir. Bu mal sarıcı ve bobin makinasının kapasitelerine bağlıdır. Bazen bobin eni bobinin iki veya üç veya daha çok ebatta parça olarak kesilmesini gerektirir. Parçaların her biri ayrı müşteri talebi olabilir. Bobin makinası genellikle kağıt makinası hızının 2 veya 3 katı hızdadır. Bobin üretildikten sonra tartılıp, sarılarak etiketlenirler ve mamul ambarına alınarlar. Buradan müşterilere sevk edilir Iskarta ve döküntüler nelerdir? Bobin kesimi sırasında kenardan bir miktar şerit kesimi yapılmak zorundadır. Buna kenar ıskarta denir. Kesilen kenar ıskartalar, kenar ıskarta fanı ile (hava ile) uzaklaştırılarak parçalanır ve mal sarıcının altındaki pulpere dökülür. Burada hamur hale getirilerek yeniden kullanılmak üzere hamur hazırlamaya gönderilir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

22 Bobin makinasında bobinin sarımı öncesinde ve sonrasında bir kısım ıskarta daha ortaya çıkar. Bunlar da mal sarıcı altındaki pulpere atılarak hamur hale getirilir. Bir başka tabirle açılır. Kâğıt kopmaları sırasında da bir miktar ıskarta ortaya çıkar. Bunlar da mal sarıcı pulperinde açılırlar. Üretimi hatalı yapılmış mallar da ıskarta olarak adlandırılır. Bunlar da tampon üzerinde kesilerek mal sarıcı altındaki pulperde açılırlar. Hatalı üretilen bobinler çoğunlukla hamur hazırlama pulperine gönderilirler Bu arada kâğıt makinasının altına kâğıt kopmalarında bir miktar ıskarta düşer. Bunlar da alt kattan elle toplanarak ana pulpere gönderilirler. Kâğıt makinasında kuru ve yaş kısımdan alınan ve geri döndürülen hamura döküntü denir. Elekte geniş olarak safiha haline getirilen kâğıdın kenarları arzu edilen düzgünlükte gramaja sahip değildir. Hem salon tarafından hem de tahrik tarafından kenar kesici fıskiyelerle kesilerek, elek altı döküntü bütesine gönderilirler. (Makinada operatörün bulunduğu tarafa salon tarafı (operatör tarafı), tahrik motorlarının bulunduğu tarafa tahrik tarafı denir.) Eleklerdeki döküntüler de karıştırılarak hamur hale getirilir ve hamur hazırlamadaki döküntü bütesine aktarılırlar. Preslerde ve elekte kopan safiha elek ve pres altı döküntü bütelerine düşer. Tüm ıskarta ve döküntülerin geri kazanılmaları verimliliği etkiler, fakat bunların azaltılmaları verimliliğe çok daha fazla katkı sağlar Vals nedir, silindir nedir? Kâğıt fabrikalarının kâğıt makinası kısmı birbirine benzeyen silindir ve valslerden meydana gelir. Silindiri valsten ayıran en önemli özellik içine buhar veriliyor olmasıdır. Bu nedenle yaş kısımda bulunan tüm döner kısımlara vals denir. Ayni şekilde presler de valslerden kuruludur. Kurutma kısmında ise hem silindirler hem de valsler bulunur. Bazen kurutma silindirlerinin buhar verilmeyen türleri de bulunabilir. Bunlar gene de silindir olarak geçerler. Valslerin muhtelif çeşitleri bulunur. Bu nedenle bazı valslerin özel adları vardır. Hamur kasasından hemen sonraki valse göğüs (breast) valsi denir Hamur kassından gelen malı göğüsleyen vals olarak bilinir. Eleğin en sonunda tahrik valsi bulunur. Bu valsin hemen yanında Gauç vals bulunur. İçinde vakum bulunan valse sifon valsi veya Gauç vals denir. Aralarda sevk valsleri, gergi valsleri ve regüle valsleri vardır. Bu valslerin görevleri eleği düzgün şekilde taşımaktır. Eleğe yardımcılık yaparlar. Üst eleğin olduğu makinalarda kağıdı alt eleğe veren birleşme yerindeki valse birleştirme valsi denir. Bu valslerin işletmelerde imalatçı tarafından verilmiş özel isimleri de olabilir. Pres valsleri bulunduğu kısma göre adlandırılırlar. Birinci pres, ikinci pres, üçüncü pres gibi adlar alırlar. Bazı makinalarda birinci pres ve ikinci pres birleşmiştir. Preslerde çift vals bulunuyorsa alt vals üst vals gibi adlar verilir. Birinci ve ikinci presin birleşik olduğu sistemlerde ortaya bir vals eksilmiştir. Yani iki preste toplam 3 vals Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

23 vardır. Birinci presin üst valsi ve ikinci presin alt valsi ortak hale gelmiş ve orta vals adında bir vals ortaya çıkmıştır. Kurutma kısmında da sevk valsleri bulunur. Bazı valsler kâğıdı yönlendirme veya açma işinde kullanılırlar. Bunlara kambur vals denir. Mal sarıcı girişinde ve bobin makinası girişinde bu valslerden bulunur. Bir başka vals grubu ise regüle valsi olarak adlandırılır. Bunlar elek veya keçenin kaçmasını otomatik olarak önleyen valslerdir. Bazı valslerde ise gergi elle ayarlanır Elek nedir, keçe nedir? Elek, hamurun içindeki suyun süzülerek safihanın oluştuğu ilk kısımdır. Genelde safihanın oluşumu uzun elek diye tabir edilen kısımda olur. Bazı makinalarda üst kat diye adlandırılan ikinci bir elek grubu daha monte edilmiştir. Her iki elek bir noktaya kadar safihayı taşıyarak daha sonra birleşirler. Böylece çift katlı kâğıt üretmek mümkündür. Safiha genellikle yaş kısımdaki kağıdın adıdır. Keçe ise eleğe göre daha kalın yapıdaki dokumalardır. Elekten farkı suyu içinde tutabiliyor olmasıdır. Pres valsleri kâğıda keçe ile birlikte basarlar. Kâğıdın içindeki su keçe tarafından emilirken diğer taraftan da vakumla bu sular keçeden uzaklaştırılır. Preslerde kullanılan keçelere pres keçesi denir. Kurutma kısmında da keçeler bulunur. Bu keçelere kurutma keçeleri denir. Amaçları kâğıdı silindirle keçe arasına alarak kâğıdın silindire iyice basmasını sağlamaktır. İyi bir kurutma için baskı gereklidir. Buhar ise keçenin arasından geçerek uzaklaşır. Tüm gergi ve regüle valsleri elek ve preslerde olduğundan farksızdır. Bunlar sonsuz olarak üretilmezler. Fermuarla halka şekline getirilirler Testliner, Fluting, Kraft nedir? Dünyada yüzlerce kâğıt çeşidi vardır. Atık kağıtlardan ülkemizde genellikle bunlardan birkaç çeşidi üretilmektedir. Fluting adı verilen kâğıt oluklu mukavvanın ortasında kullanılır. Gramajı gr/m² arasındadır. Bu rakam giderek aşağıya doğru düşmektedir (70 gr/m²). Dayanım yönünden düşük dayanımlı kâğıtlardandır. Tek kat olarak sadece alt elek kullanılarak üretilirler. Hurda kâğıt olarak özel seçilmiş kâğıtlar kullanılmaz. Testliner denilen kâğıt ise iki katlı olarak ve üst katı boyanarak üretilir. Hurda kalitesi yüksek olmak zorundadır. Gramajları daha çok 115 gr/m² ve üzerindedir. Oluklu mukavva yapımında üs kat ve alt kat olarak kullanılırlar. Kutunun dışında kullanılmaları nedeniyle görünüşleri temiz ve renkleri dalgasız olmalıdır. Testliner kâğıtları iki tür üretilirler. Bazı fabrikalarda sadece esmer Testliner üretilmektedir. Üst kata beyaz hurda kâğıt hamuru verilebilen yerlerde beyaz Testliner üretilebilir. Bunun için ayrı bir pulper ve beyaz hurda kâğıdı ağartmak için beyazlatma ünitesi gerekmektedir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

24 Çok özel ve temiz seçme oluklu hurdaları kullanılarak daha dayanıklı kâğıtlar üretmek mümkündür. Bunlara bazen imitasyon Kraft denmektedir. Kraft saf selülozdan üretilen kâğıtlara denir. Dayanımları son derecede yüksektir. Esmer Kraft selülozu çimento torbalarının yapımında kullanılmaktadır. Beyaz Kraft kâğıt ise gene beyaz torbaların yapımında, içecek bardaklarında ve dayanıklı süt kutularının yapımında kullanılmaktadır Raspa, raspa dudağı ve raspa hamili nedir? Raspalar (Doctor blade) silindir ve valslerin yüzeyine yapışan kirlilikleri sıyırmaları için kullanılırlar. Kurutma silindirlerinde kullanılanlar metal ve diğer valslerde kullanılanlar ise kolay aşınabilen fiber ve plastik kökenli malzemelerden yapılmışlardır. Raspa aşınırken valsin veya silindirin yüzeyinin aşınmaması gerekir. Raspa bir kanalın içine tutturulur. Bu kanallı parçaya raspa dudağı (Doctor holder) denir. Raspa ve raspa dudağını taşıyan şaseye de raspa hamili (Doctor body) denir. Bazı raspalar sabit yapılmışlardır. Yani çalışırken ileri geri hareket yapmazlar. Bazı raspalar ise ileri geri hareket ederler. Bu tür raspalara salınımlı (osilatörlü) raspa denir. Osialtörlü raspalar ya havalı bir sistemle ya da motorlu bir sistemle salınım yaparlar. Bir raspanın hareketli olmasının nedeni gerek raspanın gerekse silindir yüzeyinin düzenli aşınmasını sağlamaktır. Raspaların vals üzerine yatırılmaları elle veya pistonlarla yapılır. Bu esnada raspanın sert hareketle vals üzerine düşmemesi gerekir. Kırılmış veya aşınmış raspaların vals yüzeyine saplanma ve valsin kaplamasına zarar verme riski bulunur. Şekil: Raspa hamili Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

25 3. Proseste kullanılan ve borularda dolaşan maddeler 3.1. Taze su, Temizlenmiş su, Beyaz su nedir? Kâğıt fabrikaları çok su kullanan yerlerdir. Suyun çok kullanılması genellikle üretilen kâğıt miktarıyla orantılıdır. Bu nedenle kâğıt fabrikalarında su temini kuyulardan yapılır. Fabrikalarda arazi üzerinde açılmış kuyular bulunur. Kuyular yaklaşık 100 m ve altındaki derinliklerden su çeker. Bu suyun adı taze sudur. Fabrikalarda taze su için yapılan özel su depoları bulunur. Şekil: Derin kuyu pompaları Taze su fabrika içinde kullanılması sonucu kirlenir. Bu amaçla suyun temizlenerek yeniden kullanılması gerekir. Böylece su ihtiyacı oldukça azalacaktır. Ayni zamanda temizleme işlemi sonucu elyaf kazanımı ve kimyasal maddeler yönünden zengin olan suyun geri kazanılması mümkündür. Bu suya temizlenmiş su denir. Ayrıca atılan suyun içinde enerli saklıdır. Çünkü alınacak taze su sıcaklığı, atılan su sıcaklığına göre düşük olduğundan, enerji kaybı söz konusudur. Bu kayıpların olmaması için suyun arıtılması işlemi yapılır. Arıtma işlemi suyun içinden ölü elyafın, yani askıdaki katı maddelerin alınarak temizlenmiş suyun canlıların yaşayacağı oksijene kavuşturulmasıdır. Bunun için önce Flotasyon üniteleri ve çeşitli havuzlar kullanılır. Arıtma ünitesinden çıkan su, elekteki bazı fıskiyelerde, bazı temizlik işlerinde ve salmastralarda kullanılabilir. Arıtma işlemleri sonucunda kullanım dışı fazla su varsa dışarıya gönderilir. Elekten süzülen sulara ise beyaz su adı verilir. Bu su elyaf yönünden zengin olduğundan fazlası atılmaz, pulperde hamur açılmasında kullanılır. Fazlası ise kesafet düşürme ve temizlenmiş su elde edilmesinde kullanılır. Sistemdeki tüm suların pompa ile basılması gerekir. Su pompalarının yüksek basınçlı olanları tehlikelidir. Çünkü basınçlı boru hatlarının kaçakları tehlike yaratır Hamur nedir? Kâğıt fabrikalarının borularının çoğunda hamur dolaşır. Pulperden çıkıp hamur kasasına gelinceye kadar, hamur çeşitli kesafetlerde pompalanır. Bu dolaşımın Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

26 nedeni hamurun temizlenerek kâğıt yapılacak hale getirilmesidir. İyi bir kâğıt üretmenin temelinde iyi kâğıt hamuru elde etmek yatar. Hamurun işlenmesi enerji harcadığından, hamur hazırlama işleminin abartılmaması fakat müşterinin memnun olacağı duruma getirilmesi yeterlidir. Hamurun taşması oldukça maliyetlidir. Bu nedenle hamur taşmalarının önüne geçilmesi gerekir. Hamur büteler içinde depolanır. Her hamur bütesinde hamurun çökmemesi için karıştırıcı bulunur. Hamur kendi halinde karıştırmadan bırakılırsa iki türlü tehlike ortaya çıkar. Birinci tehlike hamurun faz yapması yani suyun ve hamurun ayranda olduğu gibi ayrışmasıdır. Bu durumda hamur pompası suyu basacağından sıra koyulaşan hamura geldiğinde pompa sıkışır. İkinci tehlike ise hamurun içinden çıkabilecek yanıcı, boğucu, zehirleyici ve patlayıcı gazların olmasıdır. Bu nedenle uzun beklemelerde büte karıştırıcılarının durdurulmaması gerekir Buhar nedir? Buhar, kâğıt üretiminde su ve hamurdan sonra gereken üçüncü akışkandır. Buhar kâğıdın kurutulması için gereklidir. Kurutma silindirleri içine kâğıdı kurutmak için buhar verilir. Buharın ekonomik kullanılması gerekir. Her türlü buhar kaçağı hem maliyetli, hem de iş kazalarına ve yanıklara yol açacak kadar tehlikelidir. Bu nedenle buhar hatlarındaki çalışmalarda hattın tamamen boşaltılması gerekir. Kâğıt üretimi için gerekli olan buhar parmak hesabıyla bir kilo kâğıt için 1,5 kg buhardır. Buhar kazanda üretilerek makinaya gönderilir. Bir kısım makinalarda makinaya gönderilen buhar basıncı 10 bar civarındadır. Silindirler bu buharı kullanır. Bazı makinalarda ise basınç öncelikle 3-4 bar arasında ara bir basınca düşürülür. Makinada ise silindirlerde 1,5 bar civarında buhar kullanılır. Buhar basıncı yükseldikçe buharın sıcaklığı yükselir. Bu nedenle buharın nakledilmesinde yüksek basınçlar kullanılır. Buhar borularındaki kayıplar nedeniyle buharın taşınması fazla uzağa olmaz. Buharın borudan sıcaklığının kaybolmaması için buhar boruları izole edilir. Böylece ortama fazladan sıcaklık verilmemiş olur Hava nedir? Kâğıt fabrikalarında borularda dolaşan 4. sıradaki madde havadır. Hava kompresörlerde elde edilir. Fabrikalarda hava kompresörlerinin bulunduğu özel mekanlar ayrılır. Havanın fabrikalarda kullanıldığı yerler; Elek ve keçelerin kaçmalarını önleyen sistemler Kâğıdın bağlanması sırasındaki işlemler Bazı cihazların ve enstrümanların çalışması için besleme havası Pistonlu on-of vanaların çalışması için hava gücü Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

27 Arıtma sistemlerinde havayla doyurma işleminde Makinaya gres yağı basabilmek için havanın gücünden yararlanma Bazı temizlik işlerinde 3.5. Yağlar nedir? Yağların borular içinde dolaşmasının iki nedeni vardır. Birinci amacı rulmanların yağlanmasıdır. Kâğıt makinasının kurutma kısmındaki vals ve silindirlerinde rulmanlar vardır. Rulmanların yağlamalarının düzenli yapılabilmesi için yağlama pompa istasyonundan borularla her rulmana sürekli yağ gönderilir. Bu yağ ısınarak geri döner ve soğuyarak tekrar rulmanlara gönderilir. Yağlama üniteleri yüksek basınçlı değildir. Amaç yağın dolaşmasının sağlanmasıdır. Burada kullanılan yağlar sıcaklığa ve rutubete dayanıklıdır. İkinci kullanım yeri ise kuvvet elde etmektir. Preslerde olduğu gibi gene hidrolik pompa istasyonundan hidrolik silindirlere gönderilir. Burada amaç hidrolik pompa ile yüksek basınçlar elde ederek basma kuvveti yaratmaktır. Hidrolik ünitelerde hidrolik yağlar kullanılır. Bu yağlar son derecede akışkan yağlardır. Yağlama yağları ilşe hidrolik yağlar çok farklı özelliklerde olduklarından birbirlerinin yerine kullanılamazlar Kâğıt fabrikasında kullanılan kimyasallar nelerdir? (Hazırlayan Orhan Kuşçu) Kuru Mukavemet artırıcılar Kağıdın kullanımı sırasında dayanıklı olması gerekir. Özellikle atık kağıtlarda yapılan üretimlerde dayanım düşmektedir bu nedenle kağıt üretiminde bazı kimyasallar mukavemeti arttırmak için kağıda ilave edilirler. Bunların en önemlisi nişastalardır Sentetik mukavemet artırıcılar PVA polyvinil ve Alkol bazlı mukavemet arttırıcılardır CMC karboksimetilselüloz Çözünebilir selüloz türevleridir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

28 Nişasta Yıllık bitki tohumlarından kimyasal yollarla elde edilirler, Gıda sektöründe, Şeker yapımında ve mukavemet artırmak amacıyla kâğıt sektöründe kullanılır. Kâğıt sektöründe üç türlü uygulaması vardır. Yüzeyden uygulama: Pişirilmiş modifiye nişastaların pişirilerek kısmen kurutulmuş kâğıt üzerine uygulanıp tekrar kurutulması şeklinde uygulanır kg/ton-kâğıt aralığında kullanılır. En verimli ve yaygın mukavemet artırma yöntemi olarak bilinir CMT ve patlama gibi parametreleri % aralığında artırdığı gözlenmiştir kullanılan nişastanın fiyatı diğerlerine göre daha düşük olmasına karşın üretimi düşürür ve kurutma maliyetini artırır. Sprey uygulaması: Suda çözünebilen nişastaların iki elek arasına ya da sadece alt elek üzerine su çizgisinden hemen sonra özel spreylerle uygulanması ile yapılır. Uygulamada en çok dikkat edilmesi gereken şeyin hamur sıcaklığının 60 C den az olmaması ya da % 50 kurulukta ilk 10 silindirde bu sıcaklığın sağlanması ve akabinde de 105 C de jelleşmenin sağlanması gerekmektedir. Yüksek hızlı modern makinalarda bu mümkün olamamakta genellikle düşük hızlı makinalarda uygulanmaktadır. Yaş kısımdan Katyonik nişasta uygulaması: Katyonize edilmiş olarak satın alınan nişasta 95 C de pişirilerek yaş kısım sonundan makine deposu veya karıştırma deposuna uygulanır. Katyonik olduğu için hamurla birleşerek kâğıt makinasına doğru yol alır bir kısmı hamur ile birleşse de birçoğu elek altına geçer özellikle hurda kâğıtta bulunan kirlilikler nedeni ile elyaf ile birleşmesi zor olduğundan uygulama öncesinde PAC ya da Katyonik temizleyiciler (ATC) uygulanır. Kurutma bölümünde jelleşerek elyafa yapışarak kuru mukavemet değerini artırır. Genellikle ton kâğıt başına 5 15 kg. verilir %5 15 mukavemet artışı sağlanır Retansiyon maddeleri RETANSİYON: Eleğin üzerine verilen hamurdan elekte kalanların % olarak ifade edilmesidir. Uzun elyafların büyüklüğü elek gözeneğinden büyük olduğu için Retansiyon (Elek tutumu) hemen hemen % 100 dür kısa ve toz elyaflarla dolgu maddelerinin (Kalsit, talk kaolin v.s. ) bir kısmı uzun elyaflara tutunarak elek üzerinde kalırlar ancak büyük kısmı eleğin altına geçer. Retansiyon maddesinin görevi eleğin altına geçenleri azaltmak, hamurun su bırakışını kolaylaştırarak elek'te daha fazla su bırakmayı sağlayarak buhar sarfiyatını düşürmek formasyonu düzeltmek ve diğer kimyasalların işleyişine yardımcı olmaktır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

29 Poly Alüminyum Klorür Kuvvetli Katyonik bir kimyasal maddedir. Nişastanın elyafa daha iyi bağlanması için nişasta dozajından hemen önce sisteme verilerek kirlilikleri fikse eder. Ayrıca dual sistemlerde Retansiyon sisteminin bir ayağını oluşturur. Kâğıdın su emiciliğini azaltmak için kullanılan anyonik reçinenin elyafa tutunmasını, boyar maddelerin aktivitesini sağlar Köpük söndürücüler Hamurun içine karışan havayı dışarıya atarak sistemdeki köpüğü önleyen ya da kesen poli alkoller ya da zayıf asitlerdir Boyar maddeler Müşterilerin istemiş olduğu kâğıt rengini sağlamak için hamura ya da yüzeye uygulanan anyonik, Katyonik, ya da direkt nitelikteki maddelerdir. Toz, Çamur ya da sıvı olarak satılırlar Elek pasivasyon maddesi Hamur içinde bulunan sticky'lerin(yapışkan) eleğe yapışmasını önlemek amacıyla göğüs valsinden önce fıskiye yardımı ile eleğe uygulanan Katyonik polyaminlerdir ATC Anyonik kirlilik giderici polimerlerdir. Eski kâğıt bünyesindeki anyonik kirlilikleri fikse ederek diğer kimyasalların işlevlerini tam yapmasını sağlamak amacıyla kullanılırlar Şlaym Kontrol Maddeleri Hamur ve su içerisinde oluşan bakterileri temizleyerek sistemi temiz tutarlar. Kâğıt kopmalarını azaltırlar kokuyu giderirler giysi malzemelerinin temizliğine yardımcı olurlar Tutkallama maddeleri Kâğıdın su direncini artırmak amacıyla kullanılan organik ve sentetik reçinelerdir Sudkostik Sanayi de en yaygın kullanılan bazdır. Kâğıt üretiminde Ph kontrolünde ya da reçine veya yapışkanların elek keçe gibi giysi malzemelerinin temizlenmesi için kullanılır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

30 3.7. Doğal gaz Doğal gaz son yıllarda buhar elde etmek için kullanılan enerji kaynağıdır. Tehlikeli olduğu için güvenlik nedeniyle korunması gereken bir boru tesisatıdır. Doğalgazın amacı buhar kazanında buhar elde etmektir. Doğal gaz fabrikaya basınçlı gelir ve basıncı düşürülerek kullanılır. Boru hatları genellikle sarıya boyanır. Doğalgaz boru hatlarının geçtiği kısımlara yaklaşmak ve işlem yapmak sakıncalı olduğundan, özel izinle çalışılması gerekir. Doğal gaz esas olarak metan (CH4) ve daha az oranda etan (C4H10) ve propan (C3H8) gibi hidrokarbonlardan meydana gelir. Ayrıca bileşiminde azot (N2), karbondioksit (CO2), hidrojen sülfür (H2S) ile helyum (He) gazları da bulunabilir. Ancak H2S zararlı bir bileşen olduğundan, doğal gaz üretim noktasında bu bileşenden temizlenerek boru hattına pompalanır. Doğal gaz renksiz ve kokusuz bir gazdır. Doğal gazın evsel kullanım ve merkezi ısıtma olmak üzere konutlarda iki farklı kullanım alanı vardır. Bu farklı alanlardaki alternatif yakıtlar da farklıdır. Evsel kullanımda alternatifler hava gazı, LPG; ısıtmada ise kömür ve fueloildir. Doğal gazın en önemli özelliklerinden birisi zehirsiz olmasıdır. Doğal gazın solunması halinde zehirleyici ve öldürücü etkisi yoktur. Ancak ortamda çok fazla birikmişse teneffüs edilecek oksijen azaldığından dolayı boğulma tehlikesi vardır. Bu yüzden şehre dağıtmadan önce gaza koku verilmektedir. Böylece ortamda gazın varlığını hissetmek mümkün olmaktadır. Doğal gazın en önemli tehlikesi diğer gaz yakıtlarda da olduğu gibi belirli oranlarda hava ile karışması halinde patlayıcı olmasıdır. Bu nedenle gaz sızıntılarının olmaması, olacak kaçakların hemen belirlenmesi ve gaz sızabilecek yerlerin iyi havalandırılmış olması emniyet açısından çok önemlidir. Doğal gazın diğer önemli bir özelliği havadan hafif olmasıdır. Dolayısı ile hava içinde yükselme eğilimindedir. Gaz kaçakları hava ile karışmadan önce yükseklerde toplanır. Bu yüzden havalandırma bacalarından kolaylıkla dışarı atılabilirler. Doğal gaz kuru bir gazdır. Bu özelliği dolayısıyla dişli bağlantılarda kurumayan türde sızdırmazlık malzemeleri kullanılmalıdır. Doğal gazın ısıl değeri hava gazına göre daha fazla, tüp gaza göre daha düşüktür. Doğal gaz çevreyi kirletmeyen bir yakıttır. Çevreyi kirleten üç ana faktör doğal gaz dumanı içerisinde bulunmamaktadır. Bunlardan birincisi kükürt oksitlerdir. Bu madde duman gazındaki ve havadaki nemle, sülfürik aside dönüşür. Böylece hem kazan borularını, hem de asit yağmurları ile çevreyi aşındırır ve tahrip eder. Ayrıca solunması halinde insanlar için zehirleyici etkisi vardır. İkincisi is ve uçan kül parçacıklarıdır. Özellikle kömür yakılması halinde çevreye yayılan bu katı parçacıklar temizlik ve insan sağlığı açısından son derece zararlıdır. Ayrıca kazan yüzeylerini kaplayarak verimi ve ısıl kapasiteyi düşürürler. Üçüncü faktör ise yanmamış gazlardır. Bunlar içinde özellikle karbon monoksit belirli dozlara ulaştığında öldürücü etkisi olan son derece zararlı bir maddedir. Her üç zararlı da doğal gaz yanma ürünlerinde bulunmamaktadır. Yanma ürünleri içinde bulunan ve Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

31 çevreye zarar veren bir başka bileşen de Azot oksitlerdir. Azot oksitler fiziksel rahatsızlıklara, gözlerde yanmaya ve yüksek dozda bulunduğunda boğulma hissine neden olur. Yanma ürünleri içinde Azot oksit oluşumunun ana nedenlerinden biri yanma sıcaklığının yüksek olmasıdır. Doğal gaz temiz bir yakıttır. Doğal gazın temiz bir yakıt olması kazan bakım ve işletmesi açısından önemli bir avantaj sağlar. Fueloil veya kömür yakılması halinde kalorifer kazanı ısıtma yüzeyleri üzerinde biriken kül ve kurum tabakası hem yüzeyleri aşındırır hem de ısı geçişini engelleyerek kazan verimini düşürür. Bu yüzden kazan boruları haftada en az bir kere temizlenmek zorundadır. Hâlbuki doğal gaz kullanımında böyle bir sorun yoktur. Doğal gazın yakılması için ön hazırlama ve depolama gerekmez. Doğal gaz kullanılması halinde yakıt hazırlama ve kül atma işlemlerine gerek kalmaz. Hem fueloil, hem de kömür depolanmak zorundadır. Bu nedenle kazan dairelerinde yakıt tankı veya kömürlük hacimleri oluşturulmaktadır. Hâlbuki doğal gazda buna gerek yoktur. Yakıt doğrudan şebekeden kazana boru ile bağlanmaktadır. Özellikle yakıt depolama zorunluluğu dolayısı ile katı ve sıvı yakıtlarda kazan dairesi bodruma yapıldığı halde, doğal gaz için kazan daireleri çatı katında oluşturulabilir. Böylece değerli inşaat alanlarından önemli ölçüde tasarruf yapılabilir. Yakılmadan önce fueloil ısıtılmak, filtrelenmek ve basınçlandırılmak zorundadır. Kömür ise kırılmak, taşınmak ve kurutulmak gibi işlemlere gerek gösterir. Ayrıca mekanik olarak ocağa beslenmesi istendiğinde pahalı sistemler gerekir. Hâlbuki doğal gazda böyle bir ön hazırlamaya gerek yoktur. Otomatik kontrole uygundur. Doğal gaz yakıcıları tamamen otomatik kontrolle, insana gerek duymadan ve emniyetli bir şekilde çalışırlar. Devreye çabuk girip, devreden çabuk çıkabilirler. Doğal gaz kazanları yüksek verimlidir. Doğal gazlı kazanlarda ısıl verim de yüksektir. Bir kazanın ısıl veriminin yüksek olması, kazanı terk eden duman gazlarının sıcaklığının düşük olmasına bağlıdır. Fueloil veya kömür yakılması halinde, daha önce sözü edilen, kükürt oksitlere bağlı asit korozyonu nedeniyle duman sıcaklıkları fazla düşürülmez. Hâlbuki doğal gazda böyle bir sorun olmadığından daha verimli kazanlar yapmak mümkündür. Doğal gaz ekonomiktir. Bütün bu temizlik, depolama, yakıt hazırlama ve kül atma maliyetleri göz önüne alınırsa, doğal gaz yakılmasının gerek yatırım, gerekse işletme maliyetlerinde önemli kazançlar sağladığı söylenebilir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

32 4. Ekipmanlar (Hazırlayan Cengiz Altunbaş) 4.1. Pompalar Santrifüj pompalar Santrifüj pompaların temel çalışma prensibi, içindeki fanın ya da çarkın dönmesi ile oluşturulan merkezkaç kuvvetin etkisiyle sıvının bir yerden bir yere naklidir. Bu esnada enerji harcanır ve bu enerji sıvıya aktarılır. Bu enerji belli bir basınçta ve debide sıvının iletilmesini sağlar. Santrifüj pompalar fan veya çark, ana gövde, fan mili, yataklama elemanları, sızdırmazlığı sağlayan salmastralar, kaplin ve motordan oluşur. Şekil: Bir hamur pompası ve işletmemizdeki fan pompası Bu pompaların seçiminde istenen debi ve basınç göz önünde tutulup, boru hatlarındaki basınç kayıpları, emiş yüksekliği, viskozite, sıvının türü ve yoğunluğu, sıcaklık vs. dikkate alınır. Santrifüj pompalar sıfır debide maksimum basınç ve minimum enerji (düşük amper çekimi) tüketirler. Bu yüzden santrifüj pompalar ilk devreye alınırken çıkış vanaları kısılır ve motorun şebekeden ani akım çekişi önlenir. Maksimum vana açıklığında pompa maksimum güç çeker. Bunun nedeni pompa maksimum iş yapmaya başlamıştır. Eğer pompa motoru düşük güçte seçilmişse motor bu ani akım çekişine dayanamaz. İlk devreye almada dikkat edilmesi gereken bir husus da pompa yönünün doğru tayin edilmesidir. Pompa ters yönde uzun müddet çalıştırılırsa pompa çarkının milden çıkması olasıdır. Nedeni ise çark iç dişinin hareket yönüne ters sıkılmış olmasıdır Sıvı halkalı Vakum pompaları Vakum, pompa içerisinde hacim değişikliği sağlanarak oluşturulur. Pompa içerisindeki havanın hacmi değiştirilerek basınç farkı yaratılır. Vakum pompalarında vakum hattına vana koyularak istenilen vakum basıncı ve hava debisi sağlanır. Santrifüj pompaların aksine vakum pompasının emişindeki vana kısılmaya başladığında vakum basıncı ve kullanılan güç (çekilen amper) artar. Pompa daha çok iş yapmaya başlamıştır. Su ringli vakum pompalarında uygun bir vakum basıncı için gövde ile fan arasında belli bir aralığın oluşması istenir. Bu sebeple pompa içerisine belli bir miktar su verilir. Bu suyun az verilmesi istenen aralığının oluşmamasına Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

33 dolayısı ile istenen vakum basıncı değerlerine ulaşılamamasına sonucunu olur. Suyun fazla verilmesi durumlarında da istenen aralığa tekrar ulaşılamaz pompa fazla suyu her devirde belli bir miktar atacağından fazla su vakum basıncı kaybına neden olur. Şekil: Sıvı halkalı vakum pompasının iç görünüşü Kademeli pompalar Kademeli pompaların çalışma prensipleri santrifüj pompalar ile aynıdır. Arka arkaya yerleştirilen çarklardan oluşur. Yüksek basınçların istenildiği yerlerde kullanılır. Şekil: Kademeli pompa 4.2. Vanalar İletim hatlarında debi dolayısı ile basınç kontrolunde kullanılır. Bunun yanında bakım amaçlı iletim hattındaki akışı kesmek için kullanılırlar Bıçaklı sürgülü el vanaları Hamur hatlarında elle debi kontrolünde pompaların debi kontrollerinde düşük basınçlarda kullanılır. Ana elemanı belirli ölçülerde kesilmiş plaka veya orta kısmında dairesel delik olan plakalardır. İyi bir debi ayarı yapmak mümkündür. Orta derece yoğunluktaki sıvılar için uygundur. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

34 Şekil: Bıçaklı sürgülü bir el vanası Kelebek tipi el vanaları Bu tip vanalar kâğıt fabrikalarında su hatlarında kullanılır. Genellikle düşük basınçlarda ve temiz su hatlarında kullanılır. Kelebek vanalarda hassas debi ayarı diğer tip vanalara nazaran daha zordur. Bu nedenle kâğıt fabrikalarında tam açık veya tam kapalı (açma kapama vanası yani diğer adıyla kesme vanası) olarak kullanılırlar. Şekil: Kelebek el vanası türleri Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

35 Globe tipi (tıkaçlı, oturtmalı) el vanaları Bu tip vanalar düşük yoğunluktaki akışkan iletim hatlarında yaygın olarak kullanılır. Su buhar gaz v.s. Yüksek basınçlarda kullanımı yaygındır. Debi ayarı yapabilme özellikleri son derecede iyidir. Elle ayar vanası olarak kullanılırlar. Ayar gerektiren taze su hatları için uygundurlar. Şekil: Globe vana ve iç görünüşü Küresel tip el vanaları Genellikle açma ve kapama gerektiren yerlerde, küresel kesitli içi belirli çapta delik olan parçalardan yararlanılır. Bu nedenle kesme vanası olarak kullanılırlar. Yoğunluğu yüksek olan akışkanlar için uygun değildir. Su hatlarında buhar ve gaz hatlarında kullanılır. Şekil: Küresel vana ve iç görünüşü Kontrol vanaları Kontrol vanaları debi, seviye, kesafet, basınç gibi değerlerin çok hassas kontrol edilmesi istendiği yerlerde kontrolörden gelen sinyallere göre elektriksel bilgiyi mekanik harekete dönüştürüp iletim hattında belli oranlarda kısma ve açma yaparlar. Adından da anlaşılacağı gibi amaçları akış miktarını ayarlayarak seviyeyi, kesafeti, gramajı kontrol etmeye yararlar. Fabrikamızda çok miktarda kontrol vanası mevcuttur. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

36 Şekil: Kontrol vanası Pnömatik on- of vanalar Hattaki akışı kesmek için elektrik valfine gönderilen sinyal ile valfe giren havanın yönü değiştirilerek iletim hattı Pnömatik pistonun hareketiyle kapatılır veya açılır Karıştırıcılar Şekil: Pnömatik sürgülü vanalar Bir depoda, iki farklı maddenin karışımında veya karışıma homojenlik sağlamak amacıyla karışıma belli bir hareket veren mekanik elemanlardır. Şekil: bütelerde kullanılan karıştırıcı Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

37 4.4. Redüktörler Redüktörler İstenen güç ve hız değerlerini sağlamak amacıyla elektrik motorlarına bağlı olarak çalışan makinelerdir. Bu iletim redüktörün bünyesindeki değişik diş sayılarındaki dişli gurupları ile yapılır. Şekil: Bir redüktör ve içindeki parçalar 4.5. Kayış kasnaklı hız değiştiriciler İşlevleri Redüktörler gibi istenen güç ve hız değerlerini sağlamak amacıyla kullanılırlar. Ancak burada yararlanılan malzemeler kayış ve kasnaklardır. Şekil: V kayışı kullanan kanallı bir kasnak 4.6. Pulperler Pulper hurda kâğıdı tekrar kâğıt hamuru haline getirmek için yapılmış özel bıçakları olan karıştırıcılardır. Pek çok pulper tipi mevcuttur. Fabrikamızdaki pulper sürekli çalışan türdedir. Hamur elde etmenin yanında diğer bir görevi hurda kâğıttaki kirliliklerin büyük bir kısmını prosese sokmadan sistemden uzaklaştırmaktır. Pulperin içinde bir bıçak ve tanında süzgeç delikleri vardır. Bu haliyle pulper bir kıyma makinası gibi çalışarak hurda kâğıdı parçalar ve alttaki Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

38 süzgeçlerden geçebilecek büyüklüğe getirir. Parçalanamayan hurda kâğıt alt süzgeçten geçemeyeceğinden parçalanıncaya kadar pulper içinde kalır. Kesikli pulperlerde bu kısım parçalanmadan rejek olarak çıkmaktaydı. Şekil: Bir pulperin iç görünüşü Şekil: Pulper tabanındaki bıçak ve elek 4.7. Temizleme elekleri (Hafif yoğunluktakileri temizleyenler) Kâğıt hamurundaki yabancı maddeleri strafor naylon vs. sistemden uzaklaştırmak için kâğıt hamurunu belli bir devirde dönen silindirik üzerinde belli çap ve adette delikleri olan makinelerde işleme tutulurlar Klinerler (Ağır yoğunluktakileri temizleyenler) Kâğıt hamurundaki kum, demir taş gibi yoğunluğu yüksek maddeleri sistemden uzaklaştırmak için kâğıt hamuru konik(siklon) şekilli konstrüktif elemanlardan geçirilir. Burada hamur merkezkaç kuvvetiyle enerjilendirilir ve bu etkiyle ağır materyaller siklon cidarlarından koniğin dar kısmına ilerleyerek dışarı atılır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

39 Şekil: Ağır kirlilik temizleyicisi 4.9. Fanlar ve körükler Çalışma prensipleri santrifüj pompalar gibidir. Ancak fanlardan belli basınçta ve debide hava iletiminde yararlanılır. Yüksek basınçta hava üretimi fanlardan beklenemez ancak çok yüksek hava debilerine ulaşabilirler. Vakumlarda kullanılan türde olanı aşağıda gösterilmiştir. Bunlara hava körükleri de denir Refinerler Şekil: Fanlar ve körükler Refinerlerin amacı elyafın öğütülmesidir. Bunun için hamurun önce temizlenmiş olması gerekir. Refinerlerin içinde karşılıklı duran iki plaka vardır. Plakaların üzerinde bıçak kanalları bulunur. Hamur bu iki plakanın arasından geçirilir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

40 4.11. Kompresörler Şekil: Refiner ve içindeki bıçakları Sistemde kullanılan Pnömatik pistonlar, Pnömatik on of vanalar kontrol vanaları gibi proses enstrümanlarında 6-7 bar civarında hava istenir. Bu basınçlardaki havayı sağlamak için kompresörlerden yararlanılır. Yüksek basınç ve düşük debi üretirler. Özel kullanım alanlarına göre bu basınç özel basınçlı hava üretme makinalarıyla daha da arttırılabilir. Fabrikamızda kullanılan kompresörlerin çıkışında havayı temizleyen filtre elemanları bulunur. Ayrıca kompresörde üretilen hava kompresör içindeki soğutucuda soğutulur Hidrolik Üniteler Şekil: Bir hava kompresörü Sistemlerde yüksek kuvvet gerektiren yerlerde kullanılan pistonlara basınçlı akışkan göndermek için dizayn edilirler. Basıncı oluşturmak için pozitif deplasmanlı pompalardan (dişli pompa, paletli pompa, vidalı pompa, Pistonlu pompa) yararlanılır. Basınç iletiminde belirli viskozitedeki yağlardan yararlanılır. Hidrolik ünitelerde yağ sıcaklığı önemlidir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

41 Şekil: Hidrolik ünite Yağlama üniteleri Dönen veya iki yüzeyin beraber çalışan ekipmanlardaki aşınma ömrünü en aza indirmek için sürtünmenin ve bundan kaynaklanan ısının minimuma indirilmesi gerekir. Bu nedenle belli debi ve sıcaklıklarda yağın dönen elemanlardan geçirilmesi için yağlama ünitelerinden yararlanılır. Buralarda da istenen basıncı oluşturmak için pompalardan yararlanılır Boru hatları Şekil: Merkezi yağlama ünitesi Bir sıvıyı gazı veya katıyı bir yerden bir yere istenen basınçta ve debide nakletmek için kullanılırlar. İçinden geçecek maddeye, akış miktarına, basıncına, sıcaklığa göre boruların teknik özellikleri ve malzemesi tayin edilir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

42 4.15. Vinçler Malzemeleri kaldırmak ve başka bir yere nakletmek için kullanılırlar. Kullanım amacına göre değişik tip ve ebatta üretilirler. Şekil: Bir tavan vinci Tanklar Tanklar genelde sıvı ve gaz malzemelerin kullanıma girmeden önce belli hacimlerde ve basınçlarda depolamak veya nakil edilmelerinde kullanılırlar. Genelde yüksek basınçlara dayanıklı olmaları için metal malzemelerden yapılırlar. Şekil: Paslanmaz bir tank Büteler Sisteme giren kâğıt hamurunu homojen hale getirmek ve belli hacimlerde depolamak için kullanılırlar. Paslanmaz sacdan olabilecekleri gibi betondan da yapılırlar. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

43 5. Kâğıt fabrikasını meydana getiren üniteler Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

44 Her kâğıt fabrikası birbirinin ayni değildir. Çünkü üretilen kâğıdın cinsine ve üretim miktarına ve tasarımcının öngörülerine göre makinaların sıralanışı ve işletilmesi farklıdır. Bunun yanında fabrikanın bulunduğu bölgedeki yasal kurallar ve sağlanan imkânlar, suyun sertliği, iklimin farklılığı, çalışan insanların nitelikleri, pazara yakınlık, müşterilerin farklılıkları ve en önemlisi ham madde olan hurda kâğıdın karışımı fabrikaları birbirine benzemez yapmaktadır. Aşağıdaki bölümlendirme yapılırken genel olarak tüm fabrikalarda görülebilecek bölümlendirmeler yapılmıştır. Farklılık detaylarda olacaktır. Bu nedenle aşağıdaki bölümlendirmeyi bilmek, genel kültür olarak bir fabrikanın anlaşılabilmesini sağlayacaktır. Her bölümün kendi içindeki detayları ise örnek olarak anlatılmıştır. Bu tanıtımın amacı kişiyi uzman yapmak değildir. Fakat iş akışının nasıl geliştiği kolaylıkla anlaşılabilecektir Ham madde ve stok sahası Kâğıt fabrikaları ham maddeyi çeşitli kaynaklardan sağlarlar. Bunların başında atık toplama işini yapan kişi ve şirketler bulunur. Ayrıca market ve çeşitli kuruluşların artıkları değerlendirilir. 3. ve önemli kaynaklardan biri de ithalat yoluyla hurda kâğıt getirilmesidir. Resim: Hurda kâğıtlar Hurda kâğıtlar ya dökme olarak ya da balyalı olarak gelirler. Genellikle nakliye giderlerinin düşürülmesi, beslemenin kolay olması açısından balyalı hurda kâğıt tercih nedenidir. Balyalı gelen kâğıdın içinde kâğıt dışı maddelerin çokluğu dikkati çeker. Balyalı kâğıdın içindekiler daha önce anlatılmıştı. Gelen balyaların analizinin yapılması gerekir. Bu durum hurda kâğıda ödenmesi gereken paranın tespit edilmesine yarar. Bundan başka ve önemli diğer yararı fabrikayı çalışamaz hale getirecek yabancı maddelerin bilinmesi ve hurda kâğıdı gönderecek kişilerin uyarılması gerekir. Yabancı katı maddelerin az olması işleme maliyetini düşürür. Genellikle kum ve rutubet iki önemli fire nedenidir. Bunlar kadar önemli olmasa da hurda kâğıdın içindeki diğer kâğıt türlerinin miktarları da önemlidir. Kâğıdın elyaf kalitesi üretim için son derece önemlidir. Hurda kâğıdın içinde % 1 in üzerindeki yabancı maddeler fireye tabi tutulur. Bu gün için yabancı madde miktarı % 5 ve üzerindedir. Atık kağıdın bulunma zorluğu firenin artmasına yol açmaktadır. İkinci fire olan rutubet ise hurda kâğıtta % 10 Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

45 olarak sınırlanmıştır. % 40 gibi rutubet değerleri hurda kâğıtta yaygın rakamlardır. % 10 un üzerindeki rutubet gene fire olarak düşülür. Rutubet ve yabancı madde miktarının tespitini laboratuar yapar. Rasgele alınan balya içindeki yabancı maddeler ve rutubet, analizle ölçülür. Buna örnekleme denir. Bir balyanın brüt ağırlığı 1-2 ton civarındadır. Buraya kadar ham madde anlatılmıştır. Gelen hurda kâğıt kamyonu önce kantara alınarak kamyonun dolu ağırlığı tespit edilir. Daha sonra hurda kâğıtlar iş makinasıyla kamyondan hurda kâğıt alanına boşaltılır. Bu arada laboratuar örnekleme yapar. Gerektiği takdirde analizler tekrarlanır ve başka balyalardan ölçümler yapılır. Boş kamyon tekrar kantara girerek boş darası alınır ve Dolu ile boş arasındaki ağırlık ölçülmüş olur. Bu fark gelen bürüt hurda kağıt miktarını verir. Analiz sonucu fire miktarı belirlenerek gelen hurda miktarından düşülür. Böylece net hurda miktarı ortaya çıkar. Hurda kâğıt alanından bir taraftan kâğıt üretimi için ham madde alınırken bir taraftan da hurda gelişi devam eder. Böylece sürekli bir hareketlilik yaşanır. Hurda kâğıt alanının fazla miktarda hurda kâğıtla doldurulması yangın ve kaza riskini arttırır. Bu nedenle her fabrikanın stok miktarı kendi tercihi doğrultusunda değişiktir. Hurda kâğıt miktarı fabrikaların üretim kapasitesine göre artar. Hurda kâğıt alanının zemini de kâğıdın kalitesi açısından önemlidir. Beton zemin kirliliği azaltır. Sahanın aydınlatmasının da iyi olması gerekir. Bu iş kazalarını önler ve hareketleri kolaylaştırır. Hurda alanında yangın söndürme tertibatının bulunması ve yağmur sularını tahliye edecek kanallarının olması istenir. İş makinalarının çalışmasına engel olacak engebeler ve aydınlatma direkleri olmamalıdır. Trafiğin işleyebilmesi için yolların yapılmış olması ve işaretlemelerin olması gerekir. Bu alanda yeraltı tesisatı bulunmamalıdır. Gelen hurda kâğıt cinsine göre depolanmalıdır Konveyörler ve pulper bölgesi Konveyörün çalıştırılması Konveyörün amacı hurda kâğıdı pulpere göndermektir. Konveyör metal parçalardan yapılmış sonsuz olarak bağlanmış bir palet grubudur. Zincir ile tahrik edilir. Konveyörün hızı pulpere malı besleyebilmesi için ayarlanmıştır. Pulper içi yeterli hamur kesafetine sahipse mal beslemesi konveyörü durdurularak yapılır. Konveyörün üzerine asla kesilmemiş telli balya konmamalıdır. Balyaların telleri demir makasıyla kesilmiş olmalıdır. Böylece balya parçalara ayrılabilmelidir. Pulpere atılacak bütün balya, pulper kesafetini aşırı yükseltir. Teller kesilmeyecek olursa balyanın ayrılması imkânsızlaşır. Balya telleri kesildikten sonra genellikle alınmaz ve pulpere sarkıtılan kuyruk tarafından tutulurlar. Konveyorün bakım için aşağıdan üretim için yukarıdan çalıştırılması mümkündür. Zincirli yapısı itibariyle oldukça arızaya temayüllüdür. Özellikle ağır balyaların bant üzerine konulurken darbe yapması ve düzensiz balya beslemesi konveyörü tahrip eder. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

46 Şekil: Bir pulper besleme konveyörü Pulper Kâğıt fabrikalarında işletme açısından iki pulper türü bulunur. Birinci tür pulper doldur boşalt yöntemiyle çalışan pulperdir. İkinci tür pulper sürekli çalışan ve durdurulmaması gereken bir pulperdir. Bu amaçla sürekli otomatik konumda bırakılması arzu edilir. Bıçak yapısı açısından ise iki tür parçalayıcı bulunur. Yüksek kesafet pulperlerinde bıçak bir çam ağacı görünümündedir. Bunlar genellikle doldur boşalt türü pulperlerde kullanılır. Şekildeki pulper düşük kesafetli bir bıçak yapısına sahiptir. Sürekli çalışan pulperlerde bıçak yapısı bu şekildedir. Şekil: Pulperin iç görünüşü Pulpere mal beslemesi pulper operatörü tarafından yapılır. Pulperin seviyesi ve kesafeti kontrol edilmesi gereken iki önemli noktadır. Pulper içinde parçalanan kâğıt hamuru, pulper boşaltma bütesine alınır. Pulperin içinde ve tabanında bıçaklı bir karıştırıcı vardır. Pulper tabanında bulunan süzgecin (elek) üzerinde bıçak döner (Bakınız şekil). Bu bıçak hem karıştırıcı, hem de kıyma makinasının bıçağı gibi dönerken elyafı parçalar. Parçalanan elyaf elekten geçerek pulper boşaltma pompanın emişine gelir. Pompa elekten geçenleri büteye basar. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

47 Bu arada pulper seviyesi düşer. Genellikle pulper üzerinde elyaflı su deposu bulunur. Pulperin seviyesine göre sürekli su girişi sağlanır. Bu sisteme pulper seviye kontrol sistemi denir ve otomatik olarak seviye düştükçe su girişi yapar. Sürekli su girişi ve mal çıkışı pulper içindeki kesafeti düşürür. Bu nedenle konveyörün aralıklarla pulpere mal alması gerekir. Kesafete göre otomatik olarak hurda kağıt beslemesi yapılır. Pulperin beslemesi konveyörü çalıştırarak sağlanır. Pulper içi kesafet ve seviye kontrolün takibi pulper operatörünün görevidir Pulperdeki hurda kâğıt-hamur-su dengesi nasıl sağlanır? Şimdi bir pulpere çalışırken giren ve çıkan mal dengesine bakalım. Saatte 5 ton kâğıt üretilecektir. Bunun için pulpere yaklaşık 6 ton hurda kâğıt beslenmelidir. Çünkü balya içinde yabancı madde olduğu ve balyalardaki rutubetin % 10 un üzerinde olduğu düşünülürse, 5 ton üretim için yaklaşık 6 ton hurda gerekecektir. Bu yaklaşım aritmetiği kolaylaştırmak ve konuyu anlaşılır hale getirmek için yapılmak zorundadır kg kâğıt hurdası 1 saatte verileceğinden her on dakikada bir 1000 kg kâğıt hurdası pulpere verilmelidir. Dolu Pulperin toplam iç hacminin 30 m³ olduğunu varsayalım. Pulper içi kesafetin % 3,5 ta tutulması isteniyorsa, pulper içinde bu kesafette 1000 kg mal bulunmalıdır. İşte bu nedenle ağırlığı 1000 kg gelen bir balyanın pulpere atılması kesafetin % 7 ye çıkması anlamına geleceğinden bütün balya beslemesi yapılmamalıdır. Her seferinde 200 kg gibi bir beslemenin yapılması uygun olacaktır. Bu durumda pulper kesafeti % 3 4 arasında oynayacaktır. Bu da ortalamanın % 3,5 olması demektir. Bu durumda her 10 dakikada 1000 kg besleme yapılacaksa ve her seferinde 200 kg besleme yapılması uygunsa otomasyon sisteminin mal beslemesi için her iki dakikada bir konveyörden pulpere 200 kg mal alması uygun olur. Bu miktarın ölçülmesinde loadcell li kantar kullanılabileceği gibi operatörün kişisel becerisi de kullanılabilir. Saatte Brüt 6 ton elyaf açmak için gereken su miktarı ise % 3,5 kesafet için 165 ton/saat olacaktır. Pulper çıkışına konulacak pompa sınırlama getirilmediği sürece pulperi boşaltmak isteyecektir. Bu nedenle pompa çıkışındaki vana kısılarak, pulperi boşaltmadan ve büteyi taşırmadan pulper seviyesini ve kesafeti kontrol altında tutmak mümkündür Pulper içinde neler olur? Pulper içine atılan hurda kâğıdın içinde yabancı maddeler bulunduğu daha önce söylenmişti. Bunun için balya ve içindekiler bölümüne bakılmalıdır. Hurda kâğıt pulper içinde hamur hale getirilir. Hamur içindeki yabancı maddeleri, yoğunluğu hamurdan ağır olanlar ve yoğunluğu hamurdan hafif olanlar diye ikiye ayırmak gerekir. Her iki yabancı madde türünün temizlenmesinde çeşitli aşamalarda farklı temizleme işlemleri yapılır. Bu işlemler iyi bir hamurun hazırlanması ve sonuçta kaliteli bir kağıdın üretilmesi için gereklidir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

48 Kuyruk nasıl oluşur? Pulper içine sarkıtılan halata kuyruk denir. Bunun tanımı daha önce yapılmıştı. Kuyruğun amacı hamurun içindeki naylon ve ip türü hafif kirlilikleri daha fazla ufalanmadan sistemden ayırmayı amaçlar. Burada temel felsefe bütün olan her tür yabancı maddenin daha fazla ufalanarak sistemde temizlenemez hale gelmelerini önlemektir. İyi bir pulperleme veya elyaf açma kâğıdı parçalarken kirliliklere fazla dokunmamayı gerektirir. Parçalanmış kirlilikler pulperden geçebildiklerinden daha sonra temizlenmeleri güçleşir. Bu nedenle kuyruk oluşumunda kuyruğun pulperden belirli aralıklarla dışarıya çekilmesi gerekir. Bunun için kuyruk çekme tamburu bulunur. Otomatik olarak çalışabilecek kuyruk sistemleri bulunmaktadır. Balya telleri de kuyruğa sarıldıklarından kuyruk oluşumuna katkıda bulunurlar. Teller naylonları ve ipleri daha iyi toplarlar. Belirli kalınlığa ulaşan kuyruk dışarıya çekilir Çöp kapanı nasıl çalışır? Ağır kirlikler pulper tabanına çökeceklerinden bıçağa zarar vermemeleri için daima dipten uzaklaştırmaları gerekir. Pulper üzerindeki çöp kapanı dibe inen ağır kirlilikler için yapılmış bir ön temizleme işlemidir. Amacı pulperin içinde mümkün olduğu kadar temizlik yapabilmektir. Tıpkı midede hazmı olmayan katı parçacıkların apandisite kaçması gibi, ağır kirlilikler pulperde kendilerine ayrılan kapan içine dolarlar. Zaman ayarlı vanalarla pulperden dışarıya atılırlar. Atılma işlemi katı cisimlerin miktarına bağlı olarak süre ile oynayarak daha fazla miktarda ağır kirliliğin uzaklaştırılması sağlanır. Her kirliliğin uzaklaştırılması beraberinde bir kısım hamurun da atılması anlamına gelir. Bu kural fabrikadaki tüm temizleme kademeleri için geçerlidir. Bu nedenle sık boşaltım yapılması arzu edilmez. Boşaltım süresi tecrübe ile ve hurda kâğıdın temizliği ile ilgili olarak tespit edilmelidir. Bunun kararını pulper operatörü verebilmelidir. Kontrolü ise pulper bölge sorumlusu tarafından yapılmalıdır. Bu sistemin tüm ağır kirlilikleri uzaklaştırabildiği söylenemez. Bunun dışında bir kez pulperden hemen sonra bir kez de eleklerden önce iki kez daha kum, cam, tel parçaları temizleme işlemi yapılır. Daha sonra bunlar anlatılacaktır Çöpten elyafı ayırma eleği Büyük hafif kirlilikler kuyrukla ve diğer ağır kirlilikler çöp kapanından uzaklaştırılırken, halata tutunamayan hafif kirlilikler de zaman ayarlı olarak pulperden uzaklaştırılırlar. Pulper içinden belirli hacimde hamur alınarak çöp eleğine gönderilir. İçindeki naylon ve ip türü maddeler küçük bir pulper gibi çalışan ayırma eleğinden alınırlar. Çop eleğinden kazanılan hamur tekrar pulpere döner. Çöp eleği yeniden kirli hamur alarak pulperin hafiflemesini sağlar. İşlem sürekli devam eder. Pulperin toplam hacmine ve çöp eleğini hacmine göre gerekli zaman ayarları yapılır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

49 Naylon ayırma tamburu Çöp ayırma eleği pulper içinden çıkan hafif çöpleri ayırarak naylon ayırma tamburuna gönderir. Tambur yatay bir helezon gibi içine gelen naylonları ileriye doğru gönderir. Çöp olmasına rağmen hala bir miktar hamur bulaşığı bulunmaktadır. İçindeki fıskiye ile hamurlar geri kazanılır. Kazanılan hamurun pulpere pompalanması gerekir. Hafif kirlilikler ise tamburun sonundan dışarıya dökülürler Klinerler ağır kirlilikleri temizler Pulperden çekilen hamurun içinde kum, cam ve metal türü küçük ebatlı kirlilikler vardır. Bunların öncelikle temizlenmeleri tüm sistemin aşınmasını azaltır. Temizleme kademeli bir kliner sistemi ile sağlanır. Birinci kademeden çıkan kirlilikler ikinci kademede elyaf geri kazanma işlemi için yeniden elden geçer. Çıkan temizlenmiş hamur bir büteye gönderilir. Bu noktadan sonra hamur, hamur hazırlamaya ulaşmış olur. Pulper operatörünün amaçlarından biri de bu büteyi dolu tutmaktır. Bu bütenin seviyesi pulper panosunda izlenebilir olmalıdır Hamur hazırlama bölgesinin çalışması Hamur hazırlama kısmı bir büte ile başlar ve makine bütesinin çıkışında son bulur. Tüm amacı hamurun içindeki kirliliklerin temizlenmesidir. Bu nedenle pek çok temizleme kademesi pompa ve büteden oluşur. Oldukça basit yapısı çok kademelilik nedeniyle karmaşıkmış gibi görülür. Tüm kademeler birbirine benzer. Bu kısmı alt başlıklara ayırmak mümkündür Kaba temizleme kademeleri Bu bölgede sırasıyla kaba temizleme eleği ve bazı seperatörler bulunmaktadır. Amaç büteden gelen hamurun içindeki naylon ve ip parçalarını tutmaktır. Temizleme eleğinin giriş kesafeti % 2,5 veya % 2,8 arasında ve basıncı 1,5 bar olmalıdır. Eleğin üzerinde 0,5 bar basınç düşümü beklenmektedir. Temizlenen hamurun % 80 i doğrudan ince temizleme kademesine gönderilir. Rejek olarak kalan % 20 miktardaki hamur turbo seperatöre gönderilir. Bu durum kaliteli temizlik için gereklidir. Turbo seperatörden temizlenen hamur ileriye verilirken çıkan rejek ise rejeksortere gelir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

50 İnce temizleme kademeleri Bu bölüm temizleme elekleri, sarsak elekler ve teksif eleklerinden meydana gelmektedir. Her bir eleğin rejek kısmı bir sonraki elekte işlenir. Son eleğin rejekleri ise sarsak elek üzerine dökülür. Çalışma sırasında tüm eleklerin de çalıştırılması zorunludur. Bu nedenle bu bölgedeki en zorlu ekipman grubu ince temizleme kademeleridir. İşlemler sırasında hamur kesafeti düşmektedir. Düşük kesafetle kendisinden sonra gelen gruba girmemek için teksif elekleri ile kesafetin arttırılması gerekir. Kaba temizleme eleğinde olduğu gibi her eleğin giriş ve çıkış basınçlarının kontrol altında tutulması gerekir. Sarsak elekler Fraksinatör Kaba ve ince temizleme kademelerini geçen hamurun kâğıt makinasında alt eleğe ve üst eleğe gönderilmesi için bir oran dâhilinde ikiye ayrılması gerekir. Genellikle üst eleğe % ve alt eleğe % civarında hamur gönderilir. Hamuru miktarsal olarak ikiye bölmenin yanında fraksinatör hamuru uzun ve kısa elyaf diye ikiye ayırır. Fraksinatör aslında bir elektir. Uzun elyaf alt kata Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

51 kısa elyaf üst kata gönderilir. Üst kata gönderilen hamura boya ilave edilir. Boyanmış kısa elyaf daha uzun ve kirli olan alt katın üzerini kapatarak düzgün ve boyalı bir üst yüzey ortaya çıkarır. Bu kâğıda Testliner denir. Fraksinatörün girişinde 1, 5 bar basınçta % 3 kesafette hamur olmalıdır. Elek üzerinde 0,5 bar basınç düşümü beklenmelidir. Fraksinatörden çıkan uzun elyaflar içindeki düğümlerden riyafnerler aracılığıyla kurtulurlar. Rifaynerden çıkan hamur makine bütesine dökülür Yaklaşım bölgesi (Approach flow) Yaklaşım bölgesi adını hamurun kâğıt makinasına yaklaşmasından alır. Adından da anlaşılacağı gibi amacı kâğıt makinasının, yani hamur kasasının ihtiyacı olan ve hamur hazırlamada hazırlanan hamuru düzenlemektir. Makine bütesinin çıkışındaki pompa, hamuru önce seviye kasasına basar daha sonrada sulandırılmış olarak klinerlere yani ağır kirlilikleri temizleyen kademelere gönderir. Burada amaç hamurun kâğıt üretilebilecek özelliklere kavuşturulmasıdır. Elyaf önce sulandırılır ve son kez ağır ve hafif kirliliklerden temizlenir. Bu bölge makinaya verilen hamurun kesafetinin ve miktarının belirlendiği yerdir. Gramaj değerlerinin ve kâğıt kalitesinin değişmesinde bu bölgedeki olaylar etkilidir. Bu bölgede hamur kesafeti düşüktür yani % 1 civarındadır. Bu bölge içinde hamur kasasından önceki son ekipman fan pompası ve basınçlı elektir. Fan pompası hamurun dalgalanmadan basınçlı eleğe ve oradan hamur kasasına gelmesini sağlar Hamur kasası Hamur kasası kâğıt makinasının ilk parçasıdır. Amacı eleğe hamurun düzgün verilebilmesini sağlamaktır. Hamur yaklaşım bölgesinde hamur kasasında sorun yaratmayacak özelliklere getirilmiş ve kesafeti % 0,8 ile % 1 arasına düşürülmüştür. İçinde yabancı madde bırakılmamıştır. Resim: Hamur kasası Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

52 Hamurun eleğe aktığı açıklığa cetvel ağzı denir. Cetvel ağzı tüm elek eninde eşit aralıkta yapılmıştır. Bu açıklık değiştirilebilmektedir. Açıklık ayarı üzerine takılmış olan komparatorlarla ayarlanır. Bunlar hassas ölçüm yapan cetvellerdir. İyi cetvel ayarına sahip hamur kasaları düzgün gramaj dağılımlı kâğıt çıkarırlar. Hamur kasasının içinde hamurun dağılımını düzgün hale getiren döner delikli valsler bulunur. Bunları adı üstüvanedir. Çalışırken üstüvaneler fıskiye ile temizlenmektedir Böylece deliklerin tıkanması önlenir. Hamur kasası içinde hamur seviyesinin sabit olması beklenir. Bir taraftan kasaya hamur girerken diğer taraftan hamur çıkmaktadır. Bu denge bozulmamalı ve hamur hasası içindeki seviye sabit tutulmalıdır. Bu amaçla seviye kontrolu konulmuştur. Hamur kasasının elek üzerine hamuru dökmesi kendiliğinden olmaz. Kasaya hamur basan fan pompası bu işte yardımcı roldedir. Hamuru iten güç hamur kasasına verilen hava basıncıdır. Hava basıncının kontrolu için bir vana kullanılmaktadır. Buna rağmen kasa basıncının sabit tutulabilmesi fan pompasının görevidir. Fan pompasındaki hız kontrolu kasa iç basıncının sabit kalmasını sağlar. Üretimin artması için kâğıt makinasının hızlanması gerekir. Hızlanması için tahrik sisteminden komut verilir. Kâğıt makinasının hızlanması durumunda elek de hızlanacaktır hamur kasasından akan hamur miktarı değiştirilmez ise gramaj düşer. Bu durumda kasa içi basıncı arttırılarak eleğe dökülen hamur miktarı arttırılır. Elek hızı ile hamur kasasından çıkan hamurun hızı (jet hızı olarak geçer) arasında doğrusal ilişki olmalıdır. Hamur elekten daha hızlı aktığında ise hamurda yığılma olur. Eleğin hızı hamurdan fazla ise gramaj düşer. Gramaj kontrolu hamur miktarını arttırdığında kesafet yükselir ve safiha bozulur. Özetle belirli bir gramaj kağıt üretimi için hamur kasası içindeki kesafetin fazla değiştirilmemesi gerekir. Makine hızlandıkça jet hızı basınçla oynayarak arttırılmalıdır. Buna elek/jet oranı denir. Makine hızlandıkça bu oran sabit tutulmalıdır. Bazı fabrikalarda iki hamur kasası bulunur. Her elek için bir hamur kasası gerekmektedir. Üst hamur kasası da ayni mantıkla çalışır. Alt hamur kasasında sulandırma kontrolu yapılmaktadır. Sulandırma kontrolu kâğıdın enine gramaj değişimi olması durumunda o bölgeye su vererek veya su keserek o bölgedeki elyaf miktarını değiştirmeyi amaçlar. Bir noktada hamur kasası içinde bölgesel olarak kesafetle oynar. Hamur kasasına basılacak sulandırma pompası suyunu elek altından alır Elekler Hamur kasasından düzenli olarak akan hamur elek üzerinde safiha haline gelir. Hamur kasasından preslere doğru hamur giderken kademeli olarak içindeki suyu bırakır. Hamur kasasında % 0,8 kesafette hamur göndermek demek saatte 6 ton elyaf için 750 ton su göndermek demektir. Elekten % 20 kurulukta malın Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

53 çıkabilmesi için, içindeki suyun 726 tonunu elek kısmında bırakmış olması gerekir. Bu durum eleğin su almada ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Önce eleğe gelen hamurun içindeki su elekten kendi ağırlığı ile akar. (Bakınız şekil) Hamur kasasından hemen sonraki bölgelerde vakum yoktur. Şekil: Elekte suyun alınması Şekilde mavi renkli olarak gösterilen kısımlarda vakum bulunur. Vakum miktarı hamur kasasından uzaklaşıldıkça artar. Vakum bilerek arttırılır, çünkü suyun aşağıya süzülmesi giderek zorlaşır. Bu kısımlarda vakum fanları eleğin altından emiş yaparak suyun süzülmesini arttırırlar. Suyun süzülmesine drenaj da denir. Vakum fanlarının emiş gücü düşüktür. Suyun emilmesi bir süre sonra gene zorlaşır. Daha fazla suyun emilmesi için vakum pompaları devreye girer. Böylece elekte su süzülmesi ciddi enerji harcanarak yapılmaya başlanır. Elekten çıkmadan önce sifon valsi ile son kez vakumlama yapılır. Elek üzerindeki mavi kutulara vakum kasaları denir. Vakum nedeniyle eleğin vakum kasasına sürten kısımlarına vakum çitaları konulmuştur. Hem elekte hem de vakum çitalarında aşınmalar olur. Şekil: Vakum kasası Elek kısmı dönen valslerden, su alma elemanlarından ve eleğe destek olacak şase parçalarından meydana gelir. Eleğin kendisi de sürekli çalışan döner bir parça olduğundan, aşınır ve belirli sürelerde değiştirilir. Elek plastik kökenli dokunmuş malzemelerden yapılmıştır. Değiştirilmesinin tek nedeni aşınmalar değildir, bunun yanında delinmeler, geçirimsizliğin artması ve bazen sevk valslerinin düşerek eleği parçalaması gibi nedenlerdir. Elek dönüşü sırasında dönme gücünü elek tahrik motorundan alır. Motor çalıştırılmadan önce eleğin ıslatılması gerekir. Buna eleğin şartlandırılması denir. Şartlandırma düşük hızda yani sürünme hızında devam eder. Yeni takılmış bir elek bir süre sonra uzayacağından gerginliği azalır. Bu nedenle eleğin gerginliği elek gergi sistemi ile değiştirilir. Eleğin yanlara kaçmasını önleyen kenar algılayıcılar bulunur. Bunlar eleğin bir tarafa gitmesi durumunda ayar valsinin pozisyonunu değiştirerek eleği yerinde tutarlar. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

54 Eleğin makinaya göre uzunluğu belirlidir. Eni de makinanın durumuna göre hesaplanmıştır. Bu nedenle elek, özel olarak sipariş edilir. Geçirgenliği farklı elekler vardır. Makinada üretilen kâğıt türü ve kâğıdın gramajına göre elek seçimi yapılır. Eleğin hiç ek yeri yoktur daha doğrusu fabrikasyon eklidir. Makinaya halka şeklinde geçirilir. Bu nedenle elek değişiminde, bazı parçaların sökülmesi gerekir. Bu ise zaman alıcıdır. Gerek eleğin pahalı oluşu gerekse, söküp takmanın uzun olması eleğin dikkatli kullanılmasını ve korunmasını gerektirir. Eleğin üzerindeki safiha elek sonunda preslere aktarılır. Bu işlem pikap valsi ile olur. Kenar kesme fıskiyesi ile önde ve arkada artan parçalar ise elek üzerinden aşağıya elek altı pulperine düşer. Eleğe yapışan hamurlar ilk fırsatta fıskiyeler yardımı ile temizlenirler. Tüm bu parçalar da elek altı pulpere inerek geriye kazanılırlar. Elekte alınan su preslerde kâğıdın kopmadan durabilmesine yarar. Elekten süzülen sular elek altı bütesi ve vakum ayakları havuzlarında toplanarak tekrar hamurun, hamur kasasına sulandırılarak verilmesini sağlarlar. Eleğin gözenekleri zaman içinde çeşitli kirlilikler tarafından doldurulur. Bu nedenle elekte ara sıra kimyasallarla ve deterjanlarla temizlik yapılır. Alt elekte eleği çeviren bir veya iki adet motor bulunur. Bunlar eleği birlikte ortaklaşa çekerler. Eleğin çekilmesi hız ve yükler arttıkça zorlaşır ve büyük güçler gerekir. Tek bir noktadan aşırı kuvvetle eleğin çekilmesi eleği zorlar. Elekte uzamalar ve kaçmalar meydana gelir. Bunu önlemek için motor sayısı ikiye bazen üçe çıkarılır. Üst elek tek motorla tahrik edilir. Alt elekte geçerli olan genel bilgilerin tamamı üst elek için de geçerlidir Presler Preslerin temel amacı kâğıdın içindeki suyu baskı uygulayarak çıkarmaktır. Elekte vakumla su alma işlemi tamamlanmış ve vakumla suyun alınması imkânsız hale gelmiştir. Bu nedenle safihaya baskı uygulanarak suyun alınması gerekir. Genellikle baskının kademeli olarak arttırıldığı üç pres kademesi bulunur. Pres kademeleri bütün kâğıt makinalarında görülür. Preslerin arasında uzun mesafeler kâğıt sarktığı için dayanımı bozarlar. Bu nedenle presler birbirlerine çok yaklaştırılırler. Hatta birinci ve ikinci presler tek bir presmiş gibi görülebilirler. Ortadaki vals, hem birinci presin üst valsi hem de ikinci presin alt valsidir. Her iki prese ortak bir ad verilmiş olabilir. Birinci pres valsin ayni zamanda pikap valsi görevini de yapar. Safihayı elekten prese geçiren valse pikap valsi denir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

55 Şekil 1: Birinci ve ikinci presin yandan görünüşü Preslerin hidrolik üniteleri ve baskılar Preslerin baskıları hidrolik güçle sağlanır. Hidrolik gücü hidrolik pompalar sağlarlar. Hidrolik ünite içine akışkan hidrolik yağı doldurulur. Yağın viskozitesi preslerin çalışmasını etkiler. Viskozite düşükse preslerin çalışırken titreşimi fazla olacaktır. Fazla viskozite ise yağın dolaşımını zorlaştırır. Yağ basınç altında iken ısınır. Bu nedenle hidrolik ünitelerde yağın soğuması için tedbir alınması gerekir. Preslerin basınç ayarları suyun iyi alınabilmesi için her preste daha fazla olmak durumundadır. Üçüncü pres baskısı ikinciden çok ve ikinci pres baskısı birinciden çok olmak durumundadır. Çünkü her pres kademesinde daha önce alınamayan suyun bir miktarının alınması istenir. Şimdi hidrolik baskıların nasıl uygulandığına bakalım. Bunun yolu hidrolik ünitelerdeki ayarlanabilir kumanda valfleridir. Hidrolik pompa sabit basınçla yağı basar ve valfler istenilen basıncı preslerin hidrolik silindirlerine gönderir. Bu sayede her pres kademesinde farklı basınç oluşur. Silindirlere piston da denir. Kurutma silindirleri ile karışmamaları için bundan böyle piston olarak adlandırılacaklardır. Pistonlar valse her iki ucundan basarlar. Amaç iki silindir arasında baskı çizgisi oluşturmaktır. Baskı çizgisine Nip adı verilir. Üç pres olduğundan üç pres Nipi bulunur. Aşağıda birinci presin sembolik resmi verilmiştir. Konunun anlaşılması için yataklar ve diğer detaylar çizilmemiştir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

56 Şekil 2: Birinci pres Şimdi birinci presin baskı değerlerine bakalım. Hidrolik ünitedeki pompanın basıncı her iki pistona da gelir. Bu piston içindeki hidrolik yağın basıncıdır. Preslerde ikinci bir çizgisel kuvvet değeri vardır. Yukarıda buna baskı çizgisi yani nip denmişti. Bu çizgi üzerine oluşan kuvvete Nip kuvveti denir. Pres valslerinin uzunluğu boyunca yapılan baskının değeri önemlidir. Presler için nip kuvveti kn/m olarak ifade edilir. Her iki uçtan pistonların bir valse eşit basması önemlidir. Bu durum nip kuvvetinin eşit dağılmasını sağlar. Yani göstergelere bakıldığında baskıların her iki uçta çok küçük oynamalarla eşit olduğu görülmelidir. Farklı değerler varsa bunu düzeltmek mümkündür. Şimdi 2. presteki duruma bakalım. Şekil 3: Simpresin önden görünüşü İkinci preste yapılan baskıların daha fazla olması gerekecektir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

57 Şekil 4: Üçüncü pres Üçüncü preste ise nip baskı kuvveti dahada fazla olmalıdır. Üçüncü pres hidrolik ünitesi Pres kısmında kâğıdın eni değişmediğinden her pres bir önceki prese göre daha fazla baskı uygular denilmişti. Bunun sonucu tahrik motorlarını güçleri de giderek artar. Zaman içinde pres nip baskı kontrolu yapılarak preslerin düzgün baskı yapıp yapmadıkları kontrol edilir Preslerin tahrik kısmı Her pres bir motor tarafından döndürülür. bağımsız preslerde valsin sadece biri döndürülür ve ikinci vals birinci valsin baskı etkisiyle döner. Birinci ve ikinci valsler birlikte dönüyorsa durum farklıdır. İki pres bulunmasına rağmen dört yerine üç vals bulunur. Birinci ve ikinci presin birer valsi döndürülür. Ortadaki vals kendiliğinden döner. Orta vals her iki pres motoruna tabi olarak döner. Birinci presin motoru ana motor olarak geçer. Birinci pres eleğin hızında döner. Birinci pres elekten farklı bir hızda ise kâğıt kopar. Bu tür olaylarda birinci presin hızı bir miktar arttırılıp azaltılabilir. Böylece elekle ayni hızda dönmesi sağlanır. Birinci prese hız kontrolü uygulandığından elek hızında dönmek zorundadır. Fakat İkinci prese gellikle yük kontrolü uygulandığından birinci presle yükü paylaşması beklenir. Yük paylaşımında hızlarda eşitlik kaybolabilir. Toplam yükün belirli bir yüzdesini birinci pres, kalanını ikinci pres almalıdır. İkinci presin sürekli olarak birinci pres yüküne bakması istenir. Bunun anlamı ikinci preste hızın kontrol edilmediği yükün kontrol edildiğidir. Bu durumda ikinci presin hızı birinci prese göre yük nedeniyle farklı olabilir. Orta valsin dönüşü temas yoluyla hem birinci prese hem de ikinci prese olmaktadır. Orta valsin dönüşünü birinci pres belirlediğinden ikinci presin farklı hızda dönmeye çalışması orta valsta sürtünmeye yol açar. Bu nedenle yük kontrolu yüzünden birinci prese göre farklı bir ikinci pres dönüş hızı görüldüğünde operatör hızları eşitleyebilmek için ikinci presin hızını çekiş kontrolundan ayarlamalıdır (draw). Burada önemli olan nokta hızları eşitlemek adına yükün tamamının birinci pres motorunun sırtına kalmamasıdır ve yük kontrolu bu durumu ayarlamaya çalışır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

58 Zaten hız kontrolu yerine yük kontrolunun öncelikli olması bu nedenledir. İkinci pres hızı birinciye göre aşırı sapacak olursa hız farklılığının presleri durdurması gerekir. Bunun için verilmiş olan hız farklılığı toleransı bulunur. Bu değer aşılacak olursa presler duracaktır. Tekrarlamak gerekirse hızların eşitlenmesine çalışılırken mutlaka yük paylaşımı ekranda dikkate alınmalıdır. Başka bir sorun yoksa adil yük paylaşımı hızların birbirine eşit veya çok yakın olmasını sağlayacaktır. Sonuç olarak ikinci preste hızı yük ve operatör birlikte belirler Pres valsleri Pres valsleri özel malzemelerle kaplanmıştır. Vals yüzeyindeki bozulmalar üretimin yapılamamasına neden olur. Bu nedenle zaman zaman vals yüzeylerinde taşlama yapılması gerekir. Pres valslerinin yüzleri gerekçesi ne olursa olsun bozulmamalıdır. Valsler her iki ucundan millerine yataklanmıştır. Yataklar üzerine aşırı yükler bindiğinden pres valslerini yağlamaları ve kontrolları sürekli yapılmalıdır. Bu sayede valsler sorunsuz dönerler. İkinci pres üst valsi ile üçüncü pres alt valsinde özel soğutma sistemi bulunur Pres raspaları ve raspa hamileri Raspalar daha önce anlatılmıştı. Pres raspaları pres valsleri üzerinde biriken ve yapışan elyafı ve kirlilikleri sıyırmaya yarar. Raspa hamileri raspayı tutan paslanmaz çelik tutuculardır. Aşınan raspalar zaman içinde görevlerini yapamazlar. Bu nedenle salon tarafından müdahale edilerek değiştirilmeleri gerekir. Sim presin orta valsindeki raspa baskı sırasında hareketlidir. Bu salınımlı raspa türündendir. Salınımını hava ile yapar. Vals üzerine Pnömatik olarak indirilir. Raspalar bir tür sıyırma bıçağı olduğundan dikkatli davranılmalı ve keskin raspa ağzının tehlikeli olduğu bilinmelidir Pres keçeleri Keçelerin amacı safiha sıkılırken ortaya çıkacak suyu tutmaları ve mümkün olan en fazla suyu ortamdan uzaklaştırmalarıdır. Bu esnada kâğıdın dayanım değerleri bozulmamalıdır. Keçe ayni zamanda kâğıdı taşıyarak bir sonraki kısma götürür. Suyun uzaklaştırılması baskıya ve makine hızına bağımlıdır. Keçeler de makinaya göre özel uzunluklarda tam kapalı halka olarak eksiz imal edilirler. Aslında ek yerleri bulunmakla birlikte imalatçı bunu görünmeyecek hale getirmiştir. Keçeler de kirlilikler tarafından tıkanırlar. Elekte olduğu gibi keçelerinde temizlenmeleri gerekir. Kenara kaçmaları önleyecek düzenekler keçeler için de söz konusudur. Kenara kaçma genellikle havanın olmadığı zamanlarda veya valslerin kirlilik nedeniyle ön ve arka taraftaki baskılarının değişmesi sonucu olur. Bu durumda keçe hızla kenara kaçarak katlanır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

59 Keçelerden suyun uzaklaştırılması eleklerde olduğu gibi vakumla olur. Preslendikten sonra keçeye geçen su vakum sistemi ile keçeden uzaklaştırılır. Vakum sistemi ayrıca anlatılacaktır. Keçeler zaman içinde kirlenirler. Kimyasal olarak temizlikleri yapılır. Temizlenemeyen keçeler değiştirilirler Şerit verici Pres kısmında ikinci presten üçüncü prese ve üçüncü presten kurutma kısmına kâğıdın verilebilmesi için konmuş düzeneğe şerit verici denir. Amacı safihadan bir uç kopartarak bu ucu hava ile daha ön tarafa göndermektir Pres fıskiyeleri Keçelerin su ile temizlenmeleri için konulmuş fıskiyelerdir 5.8. Vakum sistemi Vakum pompaları kâğıt fabrikalarında mutlaka olmak zorundadır. Makina kapasitesindeki artış vakum ihtiyacının artmasına neden olur. Kapasitenin büyümesi nedeniyle vakum pompası sayısı birden fazla olmak zorundadır. Vakum kâğıt makinasının yaş kısmında uygulanır ve her uygulama noktasında başka vakum değeri kullanılır. Vakum miktarının da farklı olması pompa sayısının çok olmasıyla birleşince ortaya her bölgeye ayrı vakum pompası konması fikri ortaya çıkmıştır. Vakum ihtiyacı elekle başlar. Elek üzerinde hamur kasasından sonra belirli bir bölgede hamurun suyu serbest olarak eleği geçer. Daha sonra vakum ihtiyacı şu sırayı takip eder; Düşük vakum bölgesi Bu bölgede alt elek için vakum fanı bulunur. Bu vakum bir kısım vakum kasasına bağlıdır. Vakum değerleri oldukça zayıftır. Bu değerler bile aşırı su emilmesine yardımcı olur. Üst elekte ise gene benzer bir sistem bulunur. Vakum fanları gerçekte ters yönde dönen hava fanlarıdır. Bunlar eleğin hemen yakınına monte edilirler. Elekten süzülen sular vakum kasalarına iner. Bu fanlar elekteki safihadan emiş yaptıklarından vakum sızdırmazlıkları safihanın geçirgenliğine bağlıdır. Vakum kasaları içine gelen sular vakum seperatörüne yönlendirilir. Vakum seperatörleri emilen havayı ve suyu birbirinden ayırmak için kullanılırlar. Seperatör içindeki hava vakum fanı ile emilerek bir bacaya pompalanır. Geriye kalan sular bir boru ile havuza inerler. Bunlara vakum ayakları denir. Bu havuz içindeki sular ise taşarak beyaz su bütesine inerler. Havuz içinde daima su bulundurulması seperatörün çıkış ağzını tamamen sızdırmaz yapmaktır. Aşağıda basit olarak bu sistemin resmi verilmiştir. Burada vakumu kontrol eden vanalar, enstrümanlar ve diğer el vanaları gösterilmemiştir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

60 Şekil: Eleklerde alçak vakum bölgesinde vakum sistemi Eleklerde yüksek vakum bölgesi Elekte düşük vakum bölgesi bittikten sonra yüksek vakum bölgesi başlar. Yüksek vakum bölgesi vakumun arttırıldığı kısımlardır. Fanlarla vakum arttırılamadığından vakumu yaratmak vakum pompalarının görevidir. Vakum pompalarının eleğe bağlantı şeması vakum fanlarından farksızdır. Aradaki tek fark vakum emişinin fazla olmasıdır. Vakum arttırılarak bir miktar daha suyun elekten süzülmesi sağlanır. Vakumun fazla olmasının sonucu olarak vakum ayakları alt kata indirilir. Bunun nedeni yüksek vakum nedeniyle suyun da emilerek vakum pompalarına doğru gelmesinin önlenmesidir. Vakum ayaklarının alt kata indirilmesi zorunlu olduğundan alt kattan beyaz su bütesine suyun verilmesi pompa ile sağlanmaktadır. Yüksek vakum ihtiyacı için fabrikalarda birden fazla vakum pompası bulunur. Pompalar sırasıyla aşağıdaki noktalarda görevlendirilmişlerdir. Alt elek yüksek vakum pompası Elek Sifon valsi vakum pompası Üst elek yüksek vakum pompası 1. Pres pikap valsi vakum pompası Pikap keçesi vakum pompası 2. pres üst keçe vakum pompası 3. pres alt keçe vakum pompası Yedek vakum pompası Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

61 Aşağıda eleklerin yüksek vakum bölgesinde nasıl bir vakum sistemi kurulduğu görülecektir. Şekil: Eleklerde yüksek vakum bölgesinde vakum sistemi Elek sifon valsi ile preslerde kullanılan vakum pompaları 3. tür seperatör sistemi kurulmasına neden olmuştur. Bu bölgeler en fazla vakumun olduğu noktalar olduğundan alt kata sifon ayaklarının indirilmesi seviye için yeterli olmaz. Bu vakum miktarı alt kattaki vakum ayaklarındaki suyu emmeye başlar. Bu nedenle vakum ayaklarına birer pompa bağlanmıştır. Bazı vakum seperatörleri üst kattadır. Şekil: Sifon valsi ve preslerde vakum sistemi Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

62 Vakum pompaları ve halka suyu sistemi Vakum pompalarını vakum fanlarından ayıran birinci özellik vakum miktarının yani emiş gücünün fazlalığıdır. İkinci özellik ise pompaların içine sızdırmazlık için su verilmesidir. Vakum pompasına sızdırmazlık suyu veya halka suyu verilmediği takdirde vakum pompaları emiş yapamazlar. Bu suyun aşırı verilmesi durumunda ya aşırı vakum olacak termik açacak ya da vakum yapılamayacaktır. Üretimin devamının sağlanması için vakum pompalarının çektikleri akım gözlenmeli ve termik açma önlenmelidir. Bunun dışında halka suyunun vakum pompasında kullanıldıktan sonra atılması su sarfiyatını arttıracağından vakum pompalarından çıkan halka suları bir depoya gelmelidir. Buradan tekrar kullanılmak üzere vakum pompalarına basılmalıdır. Bu durum suyun aşırı ısınmasına neden olur. Kapalı bir vakum halka suyu sisteminde mutlaka suyun soğutulması gerekir. Bu amaçla sistemde soğutma kulesi kullanılır. Soğutma kulesine 40º C olarak giren su 28-30º C olarak çıkmaktadır. Aşağıda vakum halka suyu sisteminde, suyun nasıl dolaştığı görülmektedir. Şekil: Vakum halka suyu sistemi Bu sistem kapalı bir sistem olduğundan suyun soğuması durumunda buharlaşma ile su kaybedeceğinden su takviyesi gerekir. Buraya ayrıca vakum seperatörlerinden sürüklenme yolu ile de su gelir. Bu durum seperatör pompalarının çalışmaması durumunda iyice abarır. Sistemdeki havuzlardan su taşmaya başlar. Sistemin taşmaması için su dengesinin sürekli kontrol edilmesi gerekir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

63 Soğutma kulesindeki sürekli buharlaşma yoluyla bir süre sonra vakum halka suyu kalitesini kaybeder. Hem içindeki elyaf miktarı artar, hem de sıcaklığın etkisiyle bakteri ürer. Bu arada suyun sertliği artmaya başlar. Suyun sertliği pompa içinde kireçlenme yaratırken bakteriler de metalleri yemeye başlar. İşletme sırasında kimyasal maddelerle durum kontrol altına alınır. Zaman zaman havuzlardaki suyun boşaltılarak yeniden temiz su ile başlanılması gerekir Vakum sisteminde otomasyon Vakum sistemi otomasyon açısından oldukça fazla sayıda enstrümana sahiptir. Vakum pompalarının içine giren halka suyunun akışı görülmelidir. Havuzlardaki suyun eksikliğini tamamlamak için seviye kontrolu vardır. Dolaşan suyun sıcaklığı temizlenmiş su alarak kontrol edilir. Bu durum seviye yükselmesine yol açar. Bu nedenle seviyenin gözlenmesi bir miktar suyun boşaltılması gerekir. Vakum pompalarının vakum yaptıkları yerlerde vakum miktarı kontrol edilir. Bunun amacı hamurdan düzgün su alınmasını sağlamaktır. Aşağıda makine üzerinde herhangi bir noktadaki vakum kontrol şeması tipik olarak verilmektedir. Genel olarak tüm vakum kontrol devreleri birbirine benzemektedir. Vakum boruları elek üzerinde bağlı olduğu emiş noktasındaki havayı emerek seperatöre getirir. Vakumla beraber sürüklenen sular da seperatöre gelir ve oradan kendi ağırlığı ile vakum ayaklarına iner. Hava ise seperatörün üstünde kalır ve oradan vakum pompasına gider. İstenilen vakum miktarı Ekran üzerinden değer olarak girilir. V1 kontrol vanası istenilen vakum miktarını sağlarken, aşırı vakum olması durumunda sistemi tehlikeye sokmamak için V2 vanası dışarıdan bir miktar hava emerek vakumu ayarına katkıda bulunur. Vakum ayaklarına inen sular oradan beyaz su bütesine inerler. Şekil: Vakum sistemindeki vakum kontrol devresi Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

64 5.9. Kurutma kısmı ve havbe Kurutma silindirleri Safiha pres kısmını geçince kurutma grubuna gelir. Kurutma grubunun görevi safihayı kurutmaktır. Kurutma işi kurutma silindirleri içine buhar vererek olur. En baştaki silindirlere az buhar verilir. Silindire gelen buhar silindir göbeğindeki buhar başlığından içeriye girer. Silindir içinde soğuyarak su haline dönüşür. Yoğuşan buharın su haline kondensat denir. Kondensat buharın girdiği buhar başlığı içindeki farklı bir yoldan buhar seperatörlerine döner. Kondensatı geriye döndüren kuvvet buharın basıncıdır. Buharın basıncı tamamen kaybolmuşsa kondensatın çıkışı imkânsız hale gelir. Seperatöre gelen kondensat buradan kondensat tankına oradan da kazandaki kondensat tankına pompalanır. Kondensatın geri kazanılmasının nedeni yumuşak su olması ve içinde enerji bulunmasıdır. Şekil: Kurutma silindirinin içi ve buharın girişi kondensatın çıkışı Kurutma grupları Kurutma silindirlerinden bir kısmı ortak dişli sistemi ile dönerler. Böyle ortak dönen kurutma silindirleri topluluğuna kurutma grubu denir. Makinalarda kurutma gruplarının sayısı oldukça fazladır. Temizlik kağıtlarında daha büyük bir kurutma silindiri olan yanki bulunmaktadır. Onunda çalışma şekli aynidir. Fakat bir silindirden oluşan gruptur Buhar kondense sistemi Kurutma silindirleri buhar dağılımı genel olarak 3 gruptur. İkinci grup, üçüncü grup, dördüncü grup ve beşinci grupların tamamı ana kurutma grupları olarak adlandırılırlar. Ana gruplara gelen buhar oldukça canlı gelir. Burada Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

65 kullanılarak canlılığını kaybeden buharın kondensatı seperatöre iner buhar kısmı ise altıncı ve yedinci gruplara gelir. Şayet altıncı ve yedinci gruba gelen buharın basıncı yetiyorsa ilave canlı buhara ihtiyaç olmaz. Fakat bir miktar canlı buhar kondensatın atılmasına katkıda bulunabilir. Bu gruplara gelen buharın kondensatı kendi seperatörlerine iner. Buharı ise birinci kurutma grubuna verilir. Böylece birinci kurutma grubu en ölü ve fazla sıcak olmayan buharla beslenir. Bu nedenle birinci grupta kondensatın atılamaması olayı sıkça yaşanır. Vakumla kondensatın emilmesi gerekir. Aşağıda şematik olarak gruplara gelen buharın ve içindeki kondensatın ayrılması gösterilmektedir. Otomasyon sistemi ve vanalar gösterilmemiştir. Şekil: Buhar kondense sistemi Yağlama sistemi Kurutma grupları buharla çalışırlar. Buhar kurutma silindirini ısıttığından kurutma silindirlerinin yataklarının gres yağı ile yağlanması durumunda sıcaklık yüzünden akma olacaktır. Sıvı yağlama yağının sürekli olarak sistemde Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

66 dolaştırılması hem yağın aşırı ısınmamasına hem de kurutma silindirlerinin sürekli olarak kaliteli bir yağla yağlanmasını sağlar. Bu amaçla bir yağ deposu ve bir yağlama pompası yağın dolaştırılmasında kullanılır. Yağ pompadan çıktıktan sonra ince borularla her rulmana ayrı ayrı gider. Rulmanı yağladıktan sonra gene ayrı bir borudan geri döner. Yağlamanın olup olmadığı göstergelerle izlenir. Yağ miktarı bu göstergelerden ayarlanabilir Kurutma keçeleri Kurutma kısmında da preslerde olduğu gibi keçeler bulunur. Bu keçelere kurutma keçeleri denir. Amaçları kâğıdı silindirle keçe arasına alarak kâğıdın silindire iyice basmasını sağlamaktır. İyi bir kurutma için keçede güçlü baskı gereklidir. Kâğıttan çıkan buhar ise keçenin arasından süzülerek çıkar. Tüm keçelerin gergi ve kaçmayı önleme mekanizmaları elek ve preslerde olduğundan farksızdır. Gergiler elle ayarlanır. Kaçmayı önleme sistemi ise hava ile bir valsin ileri geri hareket etmesini sağlar. Kurutma keçeleri sonsuz olarak üretilmezler. Fermuarla iki ucundan kilitlenerek halka şekline getirilirler Kâğıt sevk sistemi Kâğıdın kurutma grubundan geçirilebilmesi kâğıdın hava ile ileriye doğru taşınması sayesinde olur. Elle yapılan sevk işlemi hayati tehlike yaratır. Her silindirin olduğu yerde hava vanası açılarak kâğıt ileriye doğru yönlendirilir. Makinanın bazı noktalarında bu iş için hava gücü yetersiz hale gelir ve Sevk işlemi sevk ipi ile yapılır Mal sarıcı ve gramaj ölçüm çerçevesi Kâğıt kurutma grubunun sonuna geldiğinde imalat bitmiş demektir. Bu durumda kâğıdın içindeki rutubet ve kâğıdın gramaj dağılımının bilinmesi gerekir. Mal sarıcı öncesi konulan çerçeve ve üzerindeki sensörler bu işlevi yerine getirir. Sürekli tarama yaparak kâğıtla ilgili bilgileri toplar. Gerekli görüldüğünde operatör tarafından gramaj ve rutubet istekleri bilgisayar ekranı üzerinden değiştirilir. Çerçeveden hemen sonra mal sarıcı bulunur. Burada kâğıt tampon halinde sarılır. Belli çapa gelen tampon makinadan alınmadan önce yeni boş tampona kâğıt aktarılır. Daha sonra da boş dolu tampon bobin makinasına gönderilir. Mal sarıcıda kopma olduğu takdirde alt kattaki pulpere ıskartalar gönderilir. Buradan da döküntü bütesine basılır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

67 5.10. Bobin makinesi Bobin makinası müşterinin istekleri doğrultusunda tampondan bobine dönüşümü sağlar. Tamponun kenarları kesim açısından düzgün değildir. Bobin sarma sırasında kenarlar taşlanır ve kenar ıskartaları mal sarıcı altındaki pulpere hava fanı ile parçalanarak gönderilir. Tampon bobin makinasında önce açma ayakları üzerine alınır. Ayaklar ayni zamanda kâğıdın gerginlinin sağlanması açısından fren tertibatına sahiptir. Bobin makinası yaklaşık 1000 metre dakika hıza kadar çıkabilir. Motoru DC beslemelidir. Bobin olarak sarılacak kâğıdın merkezinde mihver boru bulunur. Bobin bu borunun etrafına sarılır. Mihver boru kenarlardan merkezlenerek sıkıştırılır. Kâğıdın ucu açılarak merkezdeki mihver boruya birkaç tur sarılır ve sonra üzerine ağırlık basarak sarma işlemi başlar. Sarım hızını kâğıdın dayanımı belirler. Sarım işlemi biten bobin son uç yapıştırılarak çemberlenir ve bobin kantarında tartılır. Burada gerekli etiket üretilir ve bobin üzerine yapıştırılır. Buradan mamul ambarına teslim edilir Mamul ambarı Üretilen bobinlerin müşteriye gitmeden önce depolandıkları geçici depo alanıdır. Bu alan içinde ayni zamanda yükleme işleri de yapılır. İdeal olarak mamul ambarında hiç stok birikmemiş olması istenir. Fakat bazen ürün kenarlarından küçük enli kâğıtlar artabilir. Bunlara kombine artıkları denir. Özel bir talep oluncaya kadar beklerler. Mamul ambarının rutubetten uzak ve temiz olması istenir. Burada bazen bobinlerin üst üste dizilmeleri gerekir. Bobinlerin kenarlarının ezilmemesi ve darbe görmemeleri istenir. Etiketlerin ve çemberin bozulmamasına özen gösterilir. Sevkıyat kamyonlarının brandalarının olması ve brandaların delik olmamaları gerekir. Bobinler özel ataşmanlı bobin forklifleri ile yüklenirler. Yola çıkmadan önce sevk irsaliyeleri düzenlenerek daha sonra muhasebe tarafından faturaları kesilir Buhar üretim merkezi (Kazan) Kurutma gruplarının ihtiyacı olan buhar kazanda üretilir. Buhar üretimi için elektrik ve doğalgazın yanında işlenmiş ve yumuşatılmış su kullanılır. Buhar kullanıldıktan sonra meydana gelen kondensat geri döner. Bu nedenle su ihtiyacı üretilen buhardan azdır Buhar üretimi için gereken donanım şunlardır Su yumuşatma ünitesi buhar için gerekli olan suyu yumuşatır. Amaç suyun içindeki kireç ve benzeri sertlikleri almaktır. Bunun için su yumuşatma reçineleri kullanılır. Suya sertlik veren maddeler kazan iç Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

68 borularında kireçlenmeye sebep olurlar. Kireçlenme kazan verimini düşürür. Ve borularda delinmelere yol açar. Biri yedek iki tankı vardır. Bir tankın su yumuşatma kapasitesi düşmüşse diğer tanka geçer. Kapasitesi düşen tank tuzlu su ile rejenere edilir. Degazör tankı kazana beslenecek suyun bulunduğu tanktır. Hem suyun depolanmasına yarar hem de suyu 102º C -104º C arasında tutarak içindeki oksijen dışarıya atar. Su içindeki oksijen kazanın içerden çürümesine yani paslanmasına yol açar. Besi suyu pompaları, degazörde biriken suyun buhar üretilebilmesi için kazanın içine pompalanmasını sağlar. Brülör sistemi, kazanın buhar üretebilmesi için doğalgazın otomatik olarak yakılmasını sağlar. Kazanda bu amaçla yanma hücresi bulunur. Yanma hava fanı, doğalgazın yanabilmesi için gereken hava, yani oksijen hava fanı ile sağlanır. Kondensat tankı, işletmeden gelen kondensatın dolduğu tanktır. İçindeki suyu degazöre aktarır Kazanın çalışması Kazan brülör sistemi otomatik olarak çalışır. Kazanın içinde su mevcutsa ve diğer donanımlar çalışmaya hazırsa brülör ve taze hava fanı çalıştırılır. Kazanın ısınması soğuk start durumunda uzun sürer. Buhar basıncının kazan çıkışında belirli bir değerde olması istenir. Bu basınç değeri kâğıt makinası için oldukça yüksektir. Bu nedenle basınç düşürücüler kullanılır. Fakat kâğıdın bağlanması sırasında ani çekişlerde basınç oldukça düşer. Buhar basıncını ayakta tutabilmek için basınç düşürülerek kullanılır. Kâğıt makinasında buhar kondense sistemi bu işleri yapar. Kazan kullanım sırasındaki bu işlemleri bilmez. Kazan içinde günlük olarak blöf işlemi yapılması gerekir. Su yumuşatma cihazına rağmen pas ve tortular kazanda birikirler. Günlük olarak bir vanadan atmosfere atılırlar. Bu kazanda su ihtiyacını yaratır. Kaçaklar yoksa tüm buhar kondensat olarak geri döner Atık arıtma Fabrikada kullanılan sular kuyulardan gelir. Kuyuların kapasiteleri kâğıt fabrikasında kullanılan suyu temin etmeye yetmelidir. Bunun yanında beyaz suyun bir kısmı ve kanala giden atıklar temizlenerek yeniden kullanılmalıdır. Depolarda beyaz suyun fazla kısmı depo edilir. Sarnıçlarda kullanılamayan su taşar. Bu nedenle taşan suyun temizlenmesi istenir. Arıtma ünitelerinin amacı dışarıya gönderilecek suyu temizlemek ve bir kısmını yeniden kullanmaktır. Bir fabrika ne kadar kapalı sistemle çalışıyorsa çevreye o kadar zararsızdır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

69 6. Elektrik, otomasyon ve ölçü aletleri Kâğıt fabrikaları enerji tüketen yerlerdir. Buhar yanında elektrik tüketimleri oldukça yüksektir. Bu nedenle kâğıt fabrikaları ile enerji santralları çoğunlukla yan yanadır. Elektrik tesisleri ile kâğıt fabrikaları iç içedir. Eskiden kâğıt fabrikaları bir derenin kenarına kurulur ve elektriğini sudan üretir ve suyunu dereden alırdı. Ayni su ile kâğıt üretimi de yapardı Fabrikanın elektriği nasıl geliyor? Elektrik tesisatı fabrikaya gelen elektrik hatları ile başlar. Orta gerilimle fabrikaya elektrik nakledilir. Bunlara nakil hatları denir. Şalt panoları elektriğin dağıtımının yapıldığı panolardır. Bu panoların amacı elektriği kısımlara bölerek dağıtmaktır. Bu amaçla şalt panolarının içinde trafoların enerjisini verip kesebilecek kesiciler bulunur. Trafoların elektriksel korumaları da bu kısımda yapılır. Bu dağıtım sonucu fabrika bölgelere ayrılmış olarak elektriği alır Trafolar Orta gerilim şalt panosunda dağıtımı yapılan enerji trafolara gönderilir. Trafoların amacı elektriği dağıtmak ve ayni zamanda kullanılabilir gerilim seviyesine düşürmektir. Genellikle fabrikalara volt olarak gelen elektrik trafolarda 400 volta düşürülür. Son kullanım noktasında bu gerilim 380 volt olur. 400 volt gerilim fazlar arası gerilimdir ve faz nötr arası gerilim 230 volttur. Bu gerilim de kullanım noktasında 220 volt olarak görülür. Böylece tek fazlı aletler 220 voltluk olarak alınırlar. 3 fazlı aletler de 380 volt olarak alınırlar. Elektrikte gerilim düştükçe akım artar. Bunun için elektriğin iletilmesinde orta gerilim kullanılır. Akımın artması çekilen kabloların kesitini arttırır. Bu arada artan akım kablolarda gerilim düşmesine neden olur. Gerilimin az düşmesi istenirse kablo kesitlerini iyice arttırmak gerekir. İletim hatlarının çok büyük kesitli olmaması için gerilim önce trafolarla arttırılır. İnce bir iletim hattı ile yerine ulaştırılır. Yerinde tekrar gerilim bir trafo ile düşürülerek kullanılır. Trafolar belli bir büyüklüğe göre standart olarak üretildiklerinden, tüketim ihtiyacı trafo sayısını arttırır. 40 adet trafosu olan kâğıt fabrikaları vardır. Üretilen kâğıt miktarı arttıkça trafo sayısı artacaktır A.G Şalt panoları Trafolarda gerilim düşürüldükten sonra, her trafonun çıkışında tekrar şalt panosu ihtiyacı ortaya çıkar. Trafo gücü büyük olduğundan kullanım bölgelerinin ihtiyacına göre yeniden bir şalt panosuyla dağıtım yapılır. Buradan motor besleme panolarına (MCC) ve aydınlatma panolarına dağıtım yapılır. Her trafonun şalt panoları yakınında olması gerekir. Bu panolarda sadece şalterler bulunur. Şalt panosu denmesinin diğer amacı da sadece şalterlerden kurulu panolar olmalarıdır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

70 6.4. MCC panoları Şalt panosundan dağıtılan enerji MCC panoları denilen ve motorlara enerji veren panolara gelir. Bu panoların amacı motorlara yol vermek ve onları elektriksel olarak korumaktır. Bazen otomasyonun ihtiyacı olan kumanda özellikleri bu panolara yapılmıştır. MCC panolarından her motor için ayrı ayrı besleme yapılır. Birden fazla motor tek bir yol vericiden beslenmez. Çünkü bu durumda motorların korumaları yapılamaz. Bunun için kontaktörler kullanılır. Kontaktörler enerji altında motoru kaldırabilir ve durdurabilirler. Motorların koruması için bazı yöntemler geliştirilmiştir. Sürekli olarak motorun çevirdiği yükün motor gücünden büyük olması durumunda motor termiği motora giden enerjiyi keser, yani kontaktör açar. Bu tür açmaya termik açma denir. Termiği açtıran neden elektriksel değil bir arıza değil mekanikseldir. Bu durumda ya motorun yükü fazladır ya da pompa gibi yüklerde sıkışma söz konusudur. Bazen motor yanabilir veya motor besleme kablosunda kısa devre olabilir. Bu durumda motor besleme şalteri veya motorun sigortası atar. Bu durumda akım çok yüksektir ve binlerce amper değere ulaşmıştır. Sonuç motorun aşırı akım çekmesinden farklı bir durumdur ve elektriksel arıza göstergesidir. Bu tür açmalara manyetik açma denir. Bazı motorlar hız kontrollu olduklarından frekans çevirici yol vericilerle çalıştırılırlar. Bunlar elektronik malzemeler olduklarından kendi koruma sistemleri vardır. Hız kontrol üniteleri tahrik sistemlerinde kullanılır. MCC panolarının kontrol edilebilmesi için otomasyon sistemi gerekir. Otomasyon sistemi bazen bir kumanda masası bazen de bir DCS veya LCD ekranı, bazen de bir bilgisayar ekranıdır Motorlar Fabrikalardaki elektrik motorları genellikle 3 fazdan beslenen alternatif akım motorlarıdır. Tüm sanayilerde bu tür motorlar yaygındır. Bu motorlarda bakım son derece azdır. Belirli dönemlerde büyük motorlara yağ basılır. Soğutulmaları kendi pervaneleri olur. Pervanenin bulunduğu kısımdaki petekler ve motorun üzerinde hamur artıkları ve kirlilikler olmamalıdır. Ayrıca motorlarda elektrik olduğu için üzerine su tutulmamalıdır. Motorlara elektriğin getirilmesi kablo ile olur. Çalıştırılmaları için kumanda sistemine ihtiyaç vardır Tahrik sistemi Tahrik sistemi kâğıt makinasının çalıştırılması için gereken Redüktörler, şaftlar, motorlar ve hız kontrol ünitelerinden meydana gelir. Tüm bu sistemin çalıştırılabilmesi için ayni zamanda yazılım gerekmektedir. Makine kontrolunun en zor taraflarından biri tahrik sistemidir. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

71 Tahrik sistemi kâğıdın kopmadan makine üzerinde akmasını sağlayan ve hızları birbirine uyumlu ardışık motorlardan kuruludur. Makinanın hızı bu sistem üzerinden kontrol edilir ve hız ayarlamaları buradaki panolar üzerindeki ekranlardan yapılır. Hız kontrolu için esas alınan hız değeri elekte ölçülen değerdir. Kâğıt makine sonuna doğru uzadığından preslerden itibaren her tahrik motoru bir öncekine göre metre dakika olarak daha hızlı döner 6.7. Donanım ve yazılım nedir? Otomasyon sistemlerinde bazı terimler kullanılmaktadır. Bu terimlerin başında yazılım ve donanım kelimeleri gelir. Donanım otomasyon sistemi içinde elle tutulabilen parçalara denir. Yazılım ise sistemin verilen mantığa uygun olarak çalışabilmesi için üretilen özel programlardır. Bunlara yazılım denmesi özel bilgisayar programları olmalarıdır. PLC ve DCS birbirlerinden farklı fakat benzer işleri yapan donanımlardır. Kâğıt fabrikalarında her ikisi de görülebilmektedir. PLC daha ufak işleri yapabilirken, DCS daha büyük alanları kontrol edebilmektedir. Adının ne olduğuna bakmaksızın tüm otomasyon sistemleri kablolar aracılığı ile çalışırlar. Bunun için 3 çeşit kablo tipi kullanılır. Haberleşme kabloları anan grupların arasındaki haberleşme sırasında kullanılır. Kumanda kabloları ise sahada monte edilmiş bir cihazla kumanda merkezi arasına çekilen sinyal kablosudur. Bunların dışında enerji taşıması için çekilen kablolara besleme kabloları denir. Kablolar donanım kısmına girerler. Donanım kısmına giren diğer aletler vardır. Bunlara genel adıyla enstrüman denir. Kontrol vanaları, transmitterler, kontrolörler ve çeşitli Sensörler enstrüman grubundandır. Bunlar çoğunlukla sahada bulunurlar. Enstrümanların amacı basıncı, seviyeyi, akışı, kesafeti ve sıcaklık gibi diğer kâğıt üretimi sırasında gereken parametreleri ölçmek, göstermek, kaydetmek ve kontrol etmektir. Transmitterler yapılan işe ait bir değeri ölçerler ve standart bir elektrik sinyaline döndürerek kablo ile uzağa gönderebilirler. Bu sinyal genellikle 4 20 ma veya 0 10 volttur. Sensörler ise bir değeri sadece algılarlar fakat elektrik sinyali haline getirmezler. Sviçlerler sensör tiplerindendir. Bir kablo ile bağlansalar da hiçbir zaman elektriksel bir dönüştürücü gibi çalışmazlar. Sadece kapanan veya açılan bir kontak olduğunu söylerler Basınç transmitterleri (PT= Pressure Transmitter) Boru içindeki basınçları ölçmek ve bunları uzağa iletmek için kullanılırlar. Basıncı algılamak için paslanmazdan diyaframları bulunur. Diyafram üzerine etki eden kuvvet diyafram arkasına iletilir. Diyaframın arkasında içi yağ dolu bir hazne bulunur. Yağ ortamda basıncı iletici bir görev yapar. Bunun da Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

72 arkasında basıncı hisseden bir sensör bulunur. Sensörün ölçtüğü değerin elektrik sinyaline dönüştürülmesi için ayrı bir dönüştürme ünitesi bulunur. Cihazın ekranında değer görülebilmesi için kablosunun bağlı olması gerekir. Sinyal göndermesi için bağlanan kabloda 24 volt gerilim bulunduğundan sinyal kablosu ayni zamanda besleme kablosu olarak ta çalışır. Ekranı üzerinden çeşitli bilgilere ulaşmak ve onları ayarlamak mümkündür Fark basınç transmitterleri (dp= Differential Pressure Transmitter) Fark basınç transmitterleri iki ayrı yerdeki basıncı ölçerek aradaki basınç farlılığını gösteren transmitterlerdir. İç yapıları bir diyaframdan oluşur. İki taraftan diyaframa basınç etki ederek sanki tek taraftan etki varmış gibi ölçüm yapılır Seviye transmitterleri (LT=Level Transmitter) Basınç transmitterlerine çok benzerler. Aslında düşük basınç ölçenlerine seviye transmitteri bulunur. Bir tankın dibindeki seviye tank tabanına basınç yapar. Bu basınç seviye ile doğru orantılıdır. Basınç transmitterlerindeki yapıyı okuyunuz. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

73 Akışmetreler (FT=Flow Transmitter) Akışmetreler diğer transmitterlere benzemez. Çünkü akışmetrelerin çalışma prensibi hareketli bir iletkenin manyetik alan içinde bırakılmasına dayanır. Bu iletkenin uçları arasında gerilim meydana gelir. Su iletken olduğundan akışmetrenin içindeki elektrik bobini manyetik alan yaratır. Manyetik alan akışmetrenin elektrotları arasında gerilim okunmasına neden olur. Okunan çok küçük bir gerilim olduğundan uzağa iletilemez. Bunun için standart elektrik sinyaline döndürülmesi gerekir. Bu nedenle akışmetrelere ek olarak transmitterler kullanılır. Akışmetrelerin kalibrasyonları içinden geçecek akış miktarına göre yapılır. Kağıt hamurunda a.c. sinyalli akışmetreler doğru ölçüm yaparlar Kesafet transmitterleri (CT= Consistency Transmitter) Farklı enstrümanlardan biri de kesafet transmitterleridir. Üç türlü kesafet transmitteri bulunur. Birinci tip transmitter bıçaklı tür olandır. Hamur borusu içine daldırılan bir lama kendi üzerine hamur tarafından yapılan kuvveti ölçer. Bu kuvveti standart bir elektrik sinyaline döndürerek uzağa gönderir. Hamur kesafeti kuvveti arttırır. Uzun elyaf ve kısa elyafa göre hamur kesafeti değiştiğinden hata payları yüksektir. İkinci tip kesafet transmitteri mikro dalga türüdür. Borudan geçen hamurun içine mikro dalga sinyal gönderir. Hamurun kesafetine göre gönderilen sinyal zayıflayarak algılanır. Bu tür transmitterler halen en güvenilir transmitter türüdür. Hamurdaki boyadan etkilenirler. Üçüncü tür transmitter çarklı ve motorludur. Hamur içinde motor tarafından döndürülen bir pervane bulunur. Hamur kesafeti pervaneyi zorlayarak motordan çekilen akımı arttırır. Çekilen motor akımına göre kesafet ölçülür. Kesafet arttıkça motorun akımı artar. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

74 Şekil: Mikrodalga ve bıçaklı tür kesafet transmitteri Kontrolörler Transmitterler tarafından ölçülen değerler bir iş yapabilmek için kablo ile bir kontrolöre gelir. Kontrolör kontrol etme kararını verecek olan cihazdır. Kontrolör bir PLC veya DCS içindeki bir donanım olabileceği gibi bağımsız bir ünite de olabilir. Fabrikalarda bazen her üç tür kontrolör de bulunabilir. Buradan hem ölçülen değer görülebilir hem de istenilen değer bilgisi girilerek proses kontrol altında tutulur. Aşağıda basit bir kontrol devresi görülmektedir. Ölçüm noktası boru hattı üzerinde veya tank üzerindeki transmitterin takılı olduğu yerdir. Buna kesafet kontrolunu örnek alalım. Hamurun kesafeti transmitter tarafından ölçülerek kontrolöre bildirilir. Kontrolörün içinde set değerini operatör daha önce girmiştir. Ölçülen değer, set değeri ile mukayese edilir. Mukayese sonucu kontrolör kontrol vanasına gerekli müdahaleyi yapar. Ölçüm noktası daima kontrol vanasından sonra akışın düzgün olduğu bir yerdir Kontrol vanaları Kontrol vanaları hava ile beslenirler. Fakat çalışabilmeleri için kontrolörün ürettiği 4 20 ma sinyale ihtiyaçları vardır. Hava ile çalışan her vana kontrol vanası değildir On-off Pnömatik vanalar kontrol vanaları ile karıştırılmamalıdır. Münir Karıncaoğlu /Dönüşümlü Kâğıt İşletmeciliği Temel Bilgiler/

AKIŞKAN STATİĞİNİN TEMEL PRENSİPLERİ

AKIŞKAN STATİĞİNİN TEMEL PRENSİPLERİ 8 AKIŞKAN STATİĞİNİN TEMEL PRENSİPLERİ 2 2.1 BİR NOKTADAKİ BASINÇ Sıvı içindeki bir noktaya bütün yönlerden benzer basınç uygulanır. Şekil 2.1 deki gibi bir sıvı parçacığını göz önüne alın. Anlaşıldığı

Detaylı

ÖĞRENME ALANI : FİZİKSEL OLAYLAR ÜNİTE 2 : KUVVET VE HAREKET

ÖĞRENME ALANI : FİZİKSEL OLAYLAR ÜNİTE 2 : KUVVET VE HAREKET ÖĞRENME ALANI : FİZİKSEL OLAYLAR ÜNİTE 2 : KUVVET VE HAREKET A BASINÇ VE BASINÇ BİRİMLERİ (5 SAAT) Madde ve Özellikleri 2 Kütle 3 Eylemsizlik 4 Tanecikli Yapı 5 Hacim 6 Öz Kütle (Yoğunluk) 7 Ağırlık 8

Detaylı

ÖĞRENME ALANI: Kuvvet ve Hareket 2.ÜNİTE: Kaldırma Kuvveti ve Basınç. Kaldırma Kuvveti

ÖĞRENME ALANI: Kuvvet ve Hareket 2.ÜNİTE: Kaldırma Kuvveti ve Basınç. Kaldırma Kuvveti ÖĞRENME ALANI: Kuvvet ve Hareket 2.ÜNİTE: Kaldırma Kuvveti ve Basınç Kaldırma Kuvveti - Dünya, üzerinde bulunan bütün cisimlere kendi merkezine doğru çekim kuvveti uygular. Bu kuvvete yer çekimi kuvveti

Detaylı

HİDROLİK VE PNÖMATİK KARŞILAŞTIRMA

HİDROLİK VE PNÖMATİK KARŞILAŞTIRMA PNÖMATİK SİSTEMLERİN KULLANIM ALANLARI Pnömatik sistemler, Hızlı fakat küçük kuvvetlerin uygulanması istenen yerlerde; temizlik ve emniyet istenen tasarımlarda da kullanılır. Pnömatik sistemler aşağıda

Detaylı

KALDIRMA KUVVETİ. A) Sıvıların kaldırma kuvveti. B) Gazların kaldırma kuvveti

KALDIRMA KUVVETİ. A) Sıvıların kaldırma kuvveti. B) Gazların kaldırma kuvveti KALDIRMA KUVVETİ Her cisim, dünyanın merkezine doğru bir çekim kuvvetinin etkisindedir. Buna rağmen su yüzeyine bırakılan, tahta takozun ve gemilerin batmadığını, bazı balonların da havada, yukarı doğru

Detaylı

MAKİNE MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ Ders 4

MAKİNE MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ Ders 4 Akışkanlar ile ilgili temel kavramlar MAKİNE MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ Ders 4 Yrd. Doç. Dr. Yüksel HACIOĞLU Su,, gaz, buhar gibi kolayca şekillerini değiştirebilen ve dış etkilerin etkisi altında kolayca hareket

Detaylı

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SAKARYA MESLEK YÜKSEKOKULU

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SAKARYA MESLEK YÜKSEKOKULU TERMODİNAMİK Öğr. Gör. SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SAKARYA MESLEK YÜKSEKOKULU ISI Maddenin kütlesine, cinsine ve sıcaklık farkına bağımlı olarak sıcaklığını birim oranda değiştirmek için gerekli olan veri miktarına

Detaylı

CĠSMĠN Hacmi = Sıvının SON Hacmi - Sıvının ĠLK Hacmi. Sıvıların Kaldırma Kuvveti Nelere Bağlıdır? d = V

CĠSMĠN Hacmi = Sıvının SON Hacmi - Sıvının ĠLK Hacmi. Sıvıların Kaldırma Kuvveti Nelere Bağlıdır? d = V 8.SINIF KUVVET VE HAREKET ÜNİTE ÇALIŞMA YAPRAĞI /11/2013 KALDIRMA KUVVETİ Sıvıların cisimlere uyguladığı kaldırma kuvvetini bulmak için,n nı önce havada,sonra aynı n nı düzeneği bozmadan suda ölçeriz.daha

Detaylı

ÖN ÇÖKTÜRME HAVUZU DİZAYN KRİTERLERİ

ÖN ÇÖKTÜRME HAVUZU DİZAYN KRİTERLERİ ÖN ÇÖKTÜRME HAVUZU DİZAYN KRİTERLERİ Ön çöktürme havuzlarında normal şartlarda BOİ 5 in % 30 40 ı, askıda katıların ise % 50 70 i giderilmektedir. Ön çöktürme havuzunun dizaynındaki amaç, stabil (havuzda

Detaylı

MEKATRONİĞİN TEMELLERİ HİDROLİK/PNÖMATİK SİSTEMLER

MEKATRONİĞİN TEMELLERİ HİDROLİK/PNÖMATİK SİSTEMLER MEKATRONİĞİN TEMELLERİ HİDROLİK/PNÖMATİK SİSTEMLER Enerji Kaynakları Hidroliğin Tanımı Sıkıştırılamaz özellikteki akışkanların kullanıldığı, akışkanın basıncının, debisinin ve yönünün kontrol edilebildiği

Detaylı

E = U + KE + KP = (kj) U = iç enerji, KE = kinetik enerji, KP = potansiyel enerji, m = kütle, V = hız, g = yerçekimi ivmesi, z = yükseklik

E = U + KE + KP = (kj) U = iç enerji, KE = kinetik enerji, KP = potansiyel enerji, m = kütle, V = hız, g = yerçekimi ivmesi, z = yükseklik Enerji (Energy) Enerji, iş yapabilme kabiliyetidir. Bir sistemin enerjisi, o sistemin yapabileceği azami iştir. İş, bir cisme, bir kuvvetin tesiri ile yol aldırma, yerini değiştirme şeklinde tarif edilir.

Detaylı

F KALDIRMA KUVVETİ (ARCHİMEDES PRENSİBİ) (3 SAAT) 1 Sıvıların Kaldırma Kuvveti 2 Gazların Kaldır ma Kuvveti

F KALDIRMA KUVVETİ (ARCHİMEDES PRENSİBİ) (3 SAAT) 1 Sıvıların Kaldırma Kuvveti 2 Gazların Kaldır ma Kuvveti ÖĞRENME ALANI : FİZİKSEL OLAYLAR ÜNİTE 2 : KUET E HAREKET F KALDIRMA KUETİ (ARCHİMEDES PRENSİBİ) (3 SAAT) 1 Sıvıların Kaldırma Kuvveti 2 Gazların Kaldır ma Kuvveti 1 F KALDIRMA KUETİ (ARCHİMEDES PRENSİBİ)

Detaylı

Vakum Teknolojisi * Prof. Dr. Ergun GÜLTEKİN. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi

Vakum Teknolojisi * Prof. Dr. Ergun GÜLTEKİN. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Vakum Teknolojisi * Prof. Dr. Ergun GÜLTEKİN İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Giriş Bilimsel amaçla veya teknolojide gerekli alanlarda kullanılmak üzere, kapalı bir hacim içindeki gaz moleküllerinin

Detaylı

OREN3005 HİDROLİK VE PNÖMATİK SİSTEMLER

OREN3005 HİDROLİK VE PNÖMATİK SİSTEMLER ÖRNEK PROBLEMLER Boru çapı hesabı: Q: Debi litre/dak. A: Boru kesit alanı cm2 V: Ortalama akış hızı m/sn d: Boru iç çapı Örnek Problem: Pompa debisi 3 lt/sn olan bir hidrolik sistemde akışkan hızı ortalama

Detaylı

BASINÇLI HAVANIN ENERJİSİNDEN FAYDALANILARAK GÜÇ İLETEN VE BU GÜCÜ KONTROL EDEN SİSTEMDİR.

BASINÇLI HAVANIN ENERJİSİNDEN FAYDALANILARAK GÜÇ İLETEN VE BU GÜCÜ KONTROL EDEN SİSTEMDİR. Pnömatik Nedir? BASINÇLI HAVANIN ENERJİSİNDEN FAYDALANILARAK GÜÇ İLETEN VE BU GÜCÜ KONTROL EDEN SİSTEMDİR. Tüm Endüstriyel tesisler herhangi bir tip akışkan ihtiva eden bir güç sistemi kullanır. Bu sistemde

Detaylı

ELEKTRİK ENERJİSİ ÜRETİMİNDE KULLANILAN KAYNAKLAR

ELEKTRİK ENERJİSİ ÜRETİMİNDE KULLANILAN KAYNAKLAR ELEKTRİK ENERJİSİ ÜRETİMİNDE KULLANILAN KAYNAKLAR Alternatör Elektrik elde etmek için bir mıknatısı iletken sargı içinde kendi çevresinde döndürmemiz yeterlidir. Manyetik alanın hareketi ile de elektrik

Detaylı

3.1. Proje Okuma Bilgisi 3.1.1. Tek Etkili Silindirin Kumandası

3.1. Proje Okuma Bilgisi 3.1.1. Tek Etkili Silindirin Kumandası HİDROLİK SİSTEM KURMAK VE ÇALIŞTIRMAK 3.1. Proje Okuma Bilgisi 3.1.1. Tek Etkili Silindirin Kumandası Basınç hattından gelen hidrolik akışkan, 3/2 yön kontrol valfine basılınca valften geçer. Silindiri

Detaylı

Hidroliğin Tanımı. Hidrolik, akışkanlar aracılığıyla kuvvet ve hareketlerin iletimi ve kumandası anlamında kullanılmaktadır.

Hidroliğin Tanımı. Hidrolik, akışkanlar aracılığıyla kuvvet ve hareketlerin iletimi ve kumandası anlamında kullanılmaktadır. HİDROLİK SİSTEMLER Hidroliğin Tanımı Hidrolik, akışkanlar aracılığıyla kuvvet ve hareketlerin iletimi ve kumandası anlamında kullanılmaktadır. Enerji Türleri ve Karşılaştırılmaları Temel Fizik Kanunları

Detaylı

Akışkanlar Mekaniği Yoğunluk ve Basınç: Bir maddenin yoğunluğu, birim hacminin kütlesi olarak tanımlanır.

Akışkanlar Mekaniği Yoğunluk ve Basınç: Bir maddenin yoğunluğu, birim hacminin kütlesi olarak tanımlanır. Akışkanlar Mekaniği Yoğunluk ve Basınç: Bir maddenin yoğunluğu, birim hacminin kütlesi olarak tanımlanır. Basıncın derinlikle değişimi Aynı derinlikteki bütün noktalar aynı basınçta y yönünde toplam kuvvet

Detaylı

3. ÜNİTE BASINÇ ÇIKMIŞ SORULAR

3. ÜNİTE BASINÇ ÇIKMIŞ SORULAR 3. ÜNİTE BASINÇ ÇIKMIŞ SORULAR 1-) 2002 OKS 3-) 4-) 2004 OKS 2-) 2003 OKS 5-) 2005 OKS 6-) 2006 OKS 10-) 2010 SBS 7-) 2008 OKS 11-) 2011 SBS 8-) 2009 SBS 2012 SBS 14-) 12-) 15-) 2015 TEOG 2014 TEOG 13-)

Detaylı

ISI VE SICAKLIK. 1 cal = 4,18 j

ISI VE SICAKLIK. 1 cal = 4,18 j ISI VE SICAKLIK ISI Isı ve sıcaklık farklı şeylerdir. Bir maddeyi oluşturan bütün taneciklerin sahip olduğu kinetik enerjilerin toplamına ISI denir. Isı bir enerji türüdür. Isı birimleri joule ( j ) ve

Detaylı

8. Sınıf II. Ünite Deneme Sınavı Farklılık Ayrıntılarda Gizlidir

8. Sınıf II. Ünite Deneme Sınavı Farklılık Ayrıntılarda Gizlidir 1. Bir öğrenci sıvının kaldırma kuvveti ile ilgili aşağıdaki deney düzeneğini kurarak K cismi bağlanmış dinamometrenin havada 100N, suda 60N gösterdiğini gözlemliyor. 3. Taşma seviyesine kadar su dolu

Detaylı

TERMODİNAMİK SINAV HAZIRLIK SORULARI BÖLÜM 4

TERMODİNAMİK SINAV HAZIRLIK SORULARI BÖLÜM 4 Kapalı Sistem Enerji Analizi TERMODİNAMİK SINAV HAZIRLIK SORULARI BÖLÜM 4 4-27 0.5 m 3 hacmindeki bir tank başlangıçta 160 kpa basınç ve %40 kuruluk derecesinde soğutucu akışkan-134a içermektedir. Daha

Detaylı

Hidrolik-Pnömatik. Hazırlayan: Öğr. Gör. Aydın ÖZBEY

Hidrolik-Pnömatik. Hazırlayan: Öğr. Gör. Aydın ÖZBEY Hidrolik-Pnömatik Basınçlandırılmış akışkanın, mekanik özelliklerini, davranışlarını, kuvvet iletiminde kullanılmasını, akışkanın hareket ve kontrolünü inceleyen bilime hidrolik ya da pnömatik denir. Hidrolikte

Detaylı

Kaldırma kuvveti F k ile gösterilir birimi Newton dur.

Kaldırma kuvveti F k ile gösterilir birimi Newton dur. Cisimlere içerisinde bulundukları sıvı ya da gaz gibi akışkan maddeler tarafından uygulanan,ağırlığın tersi yöndeki etkiye kaldırma kuvveti denir. Kaldırma kuvveti F k ile gösterilir birimi Newton dur.

Detaylı

T.C. ONDOKUZ MAYIS ÜNĠVERSĠTESĠ MÜHENDĠSLĠK FAKÜLTESĠ MAKĠNA MÜHENDĠSLĠĞĠ BÖLÜMÜ SANTRĠFÜJ POMPA DENEY FÖYÜ HAZIRLAYANLAR. Prof. Dr.

T.C. ONDOKUZ MAYIS ÜNĠVERSĠTESĠ MÜHENDĠSLĠK FAKÜLTESĠ MAKĠNA MÜHENDĠSLĠĞĠ BÖLÜMÜ SANTRĠFÜJ POMPA DENEY FÖYÜ HAZIRLAYANLAR. Prof. Dr. T.C. ONDOKUZ MAYIS ÜNĠVERSĠTESĠ MÜHENDĠSLĠK FAKÜLTESĠ MAKĠNA MÜHENDĠSLĠĞĠ BÖLÜMÜ SANTRĠFÜJ POMPA DENEY FÖYÜ HAZIRLAYANLAR Prof. Dr. Aydın DURMUŞ EYLÜL 2011 SAMSUN SANTRĠFÜJ POMPA DENEYĠ 1. GĠRĠġ Pompa,

Detaylı

TEMEL KAVRAMLAR. Öğr. Gör. Adem ÇALIŞKAN

TEMEL KAVRAMLAR. Öğr. Gör. Adem ÇALIŞKAN KÜTLE: Yeryüzünde hacim kaplayan cisimlerin değişmez madde miktarıdır. ( sıcaklığa, basınca, çekim ivmesine bağlı olarak değişmez. ) Terazi ile ölçülür. Kütle birimi SI birim sisteminde Kg dır. Herhangi

Detaylı

ENERJİ. Konu Başlıkları. İş Güç Enerji Kinetik Enerji Potansiyel Enerji Enerji Korunumu

ENERJİ. Konu Başlıkları. İş Güç Enerji Kinetik Enerji Potansiyel Enerji Enerji Korunumu ENERJİ Konu Başlıkları İş Güç Enerji Kinetik Enerji Potansiyel Enerji Enerji Korunumu İş Bir cisme uygulanan kuvvet o cismin konumunu değiştirebiliyorsa, kuvvet iş yapmış denir. İş yapan bir kuvvet cismin

Detaylı

ENERJİ DENKLİKLERİ 1

ENERJİ DENKLİKLERİ 1 ENERJİ DENKLİKLERİ 1 Enerji ilk kez Newton tarafından ortaya konmuştur. Newton, kinetik ve potansiyel enerjileri tanımlamıştır. 2 Enerji; Potansiyel, Kinetik, Kimyasal, Mekaniki, Elektrik enerjisi gibi

Detaylı

MAKİNE MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ Ders 3

MAKİNE MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ Ders 3 Enerji Kaynakları MAKİNE MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ Ders 3 Enerji kaynakları Yakıtlar Doğa kuvvetleri Özel doğa kuvvetleri Yrd. Doç. Dr. Yüksel HACIOĞLU Katı Sıvı Gaz Odun Petrol Doğal Gaz Hidrolik Güneş Rüzgar

Detaylı

5 kilolitre=..lt. 100 desilitre=.dekalitre. 150 gram=..dag. 1. 250 g= mg. 0,2 ton =..gram. 20 dam =.m. 2 km =.cm. 3,5 h = dakika. 20 m 3 =.

5 kilolitre=..lt. 100 desilitre=.dekalitre. 150 gram=..dag. 1. 250 g= mg. 0,2 ton =..gram. 20 dam =.m. 2 km =.cm. 3,5 h = dakika. 20 m 3 =. 2014 2015 Ödevin Veriliş Tarihi: 12.06.2015 Ödevin Teslim Tarihi: 21.09.2015 MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA OKULLARI 1. Aşağıda verilen boşluklarara ifadeler doğru ise (D), yanlış ise (Y) yazınız. A. Fiziğin ışıkla

Detaylı

GİRİŞ TURBO MAKİNALARIN TANIMI SINIFLANDIRMASI KULLANIM YERLERİ

GİRİŞ TURBO MAKİNALARIN TANIMI SINIFLANDIRMASI KULLANIM YERLERİ GİRİŞ TURBO MAKİNALARIN TANIMI SINIFLANDIRMASI KULLANIM YERLERİ Turbo kelimesinin kelime anlamı Turbo yada türbin kelimesi latince kökenli olup anlamı bir eksen etrafında dönen parçadır. 1 TANIM Turbo

Detaylı

5.SINIF FEN VE TEKNOLOJİ KİMYA KONULARI MADDENİN DEĞİŞMESİ VE TANINMASI

5.SINIF FEN VE TEKNOLOJİ KİMYA KONULARI MADDENİN DEĞİŞMESİ VE TANINMASI 5.SINIF FEN VE TEKNOLOJİ KİMYA KONULARI MADDENİN DEĞİŞMESİ VE TANINMASI Yeryüzündeki sular küçük damlacıklar halinde havaya karışır. Bu damlacıklara su buharı diyoruz. Suyun küçük damlacıklar halinde havaya

Detaylı

Buna göre, bir devrede yük akışı olabilmesi için, üreteç ve pil gibi aygıtlara ihtiyaç vardır.

Buna göre, bir devrede yük akışı olabilmesi için, üreteç ve pil gibi aygıtlara ihtiyaç vardır. ELEKTRİK AKIMI Potansiyelleri farklı olan iki iletken cisim birbirlerine dokundurulduğunda potansiyelleri eşit oluncaya kadar birinden diğerine elektrik yükü akışı olur. Potansiyeller eşitlendiğinde yani

Detaylı

YAĞMUR SUYU (YAPRAK) FİLTRESİ YAĞMUR SUYU TOPLAMA

YAĞMUR SUYU (YAPRAK) FİLTRESİ YAĞMUR SUYU TOPLAMA YAĞMUR SUYU (YAPRAK) FİLTRESİ YAĞMUR SUYU TOPLAMA NASIL ÇALIŞIR? YAĞMUR SUYU NASIL TOPLANIR? Başta çatılar olmak üzere, açık alanlar otoparklar, yollar ve drenaj borularından toplanabilir. NERELERDE KULLANILIR?

Detaylı

Sıcaklık: Newton un ikinci hareket yasasına göre; Hareket eden bir cismin kinetik enerjisi, cismin kütlesi ve hızına bağlıdır.

Sıcaklık: Newton un ikinci hareket yasasına göre; Hareket eden bir cismin kinetik enerjisi, cismin kütlesi ve hızına bağlıdır. Sıcaklık: Newton un ikinci hareket yasasına göre; Hareket eden bir cismin kinetik enerjisi, cismin kütlesi ve hızına bağlıdır. Mademki bir maddedeki atom ve moleküller hareket etmektedirler, o halde harekete

Detaylı

Enerjinin varlığını cisimler üzerine olan etkileri ile algılayabiliriz. Isınan suyun sıcaklığının artması, Gerilen bir yayın şekil değiştirmesi gibi,

Enerjinin varlığını cisimler üzerine olan etkileri ile algılayabiliriz. Isınan suyun sıcaklığının artması, Gerilen bir yayın şekil değiştirmesi gibi, ENERJİ SANTRALLERİ Enerji Enerji soyut bir kavramdır. Doğrudan ölçülemeyen bir değer olup fiziksel bir sistemin durumunu değiştirmek için yapılması gereken iş yoluyla bulunabilir. Enerjinin varlığını cisimler

Detaylı

BASINCA SEBEP OLAN ETKENLER. Bu bölümü bitirdiğinde basınca sebep olan kuvvetin çeşitli etkenlerden kaynaklanabileceğini fark edeceksin.

BASINCA SEBEP OLAN ETKENLER. Bu bölümü bitirdiğinde basınca sebep olan kuvvetin çeşitli etkenlerden kaynaklanabileceğini fark edeceksin. BASINCA SEBEP OLAN ETKENLER Bu bölümü bitirdiğinde basınca sebep olan kuvvetin çeşitli etkenlerden kaynaklanabileceğini fark edeceksin. Basınca neden olan kuvvetler çeşitli etkenlerden kaynaklanır. Balon

Detaylı

AKM 205 BÖLÜM 8 - UYGULAMA SORU VE ÇÖZÜMLERİ

AKM 205 BÖLÜM 8 - UYGULAMA SORU VE ÇÖZÜMLERİ AKM 205 BÖLÜM 8 - UYGULAMA SORU VE ÇÖZÜMLERİ Doç.Dr. Ali Can Takinacı Ar.Gör. Yük. Müh. Murat Özbulut 1. Yoğunluğu 850 kg/m 3 ve kinematik viskozitesi 0.00062 m 2 /s olan yağ, çapı 5 mm ve uzunluğu 40

Detaylı

KOYULAŞTIRMA VE KOYULAŞTIRMA TESİSLERİ (BUHARLAŞTIRICILAR) PROF. DR. AHMET ÇOLAK PROF. DR. MUSA AYIK

KOYULAŞTIRMA VE KOYULAŞTIRMA TESİSLERİ (BUHARLAŞTIRICILAR) PROF. DR. AHMET ÇOLAK PROF. DR. MUSA AYIK KOYULAŞTIRMA VE KOYULAŞTIRMA TESİSLERİ (BUHARLAŞTIRICILAR) PROF. DR. AHMET ÇOLAK PROF. DR. MUSA AYIK 10. KOYULAŞTIRMA VE KOYULAŞTIRMA TESİSLERİ (BUHARLAŞTIRICILAR) Gıda sanayinde, koyulaştırma yada buharlaştırma

Detaylı

Buna göre, bir devrede yük akışı olabilmesi için, üreteç ve pil gibi aygıtlara ihtiyaç vardır.

Buna göre, bir devrede yük akışı olabilmesi için, üreteç ve pil gibi aygıtlara ihtiyaç vardır. ELEKTRİK AKIMI ve LAMBALAR ELEKTRİK AKIMI Potansiyelleri farklı olan iki iletken cisim birbirlerine dokundurulduğunda potansiyelleri eşit oluncaya kadar birinden diğerine elektrik yükü akışı olur. Potansiyeller

Detaylı

BİLGİSAYAR DESTEKLİ TASARIM DERSİ-DÖNEM SONU PROJELERİ

BİLGİSAYAR DESTEKLİ TASARIM DERSİ-DÖNEM SONU PROJELERİ BİLGİSAYAR DESTEKLİ TASARIM DERSİ-DÖNEM SONU PROJELERİ 4. Proje: Hidrolik Türbin Tasarımı (Hydrolic Turbine) Barajlardan ve çaylardan elektrik üretmek için hidrolik (sıvı) türbinler kullanılır. Bunlar

Detaylı

A- KALDIRMA KUVVETİ (ARCHİMEDES PRENSİBİ)

A- KALDIRMA KUVVETİ (ARCHİMEDES PRENSİBİ) A- KALDIRMA KUETİ (ARCHİMEDES PRENSİBİ) 1- Kütle Kazanım: 1.7 Cisimlerin kütlesini ve hacmini ölçerek yoğunluklarını hesaplar. 1.7 Yoğunluk birimi olarak kg/m 3 ve g/cm 3 kullanılmalıdır. 1.7 Katıların

Detaylı

Akışkanların Dinamiği

Akışkanların Dinamiği Akışkanların Dinamiği Akışkanların Dinamiğinde Kullanılan Temel Prensipler Gaz ve sıvı akımıyla ilgili bütün problemlerin çözümü kütlenin korunumu, enerjinin korunumu ve momentumun korunumu prensibe dayanır.

Detaylı

STADLER. Mühendisliğin zirvesinde. Balistik ayırıcılar

STADLER. Mühendisliğin zirvesinde. Balistik ayırıcılar Mühendisliğin zirvesinde Balistik ayırıcılar Becerileri: Bir malzeme akışının etkili şekilde çeşitli bölümlere ayrılması Yuvarlanan ve ağır maddeler; örn. kaplar, plastik şişeler, taşlar, ahşap, teneke

Detaylı

ÖZET. Basit Makineler. Basit Makine Çeşitleri BASİT MAKİNELER

ÖZET. Basit Makineler. Basit Makine Çeşitleri BASİT MAKİNELER Basit Makineler Basit Makine Nedir? Günlük hayatımızda yaptığımız işleri kolaylaştırmak için bir takım araçlar kullanırız. Bir kuvvetin yönünü, büyüklüğünü ya da bir kuvvetin hem büyüklüğünü hem de yönünü

Detaylı

P u, şekil kayıpları ise kanal şekline bağlı sürtünme katsayısı (k) ve ilgili dinamik basınç değerinden saptanır:

P u, şekil kayıpları ise kanal şekline bağlı sürtünme katsayısı (k) ve ilgili dinamik basınç değerinden saptanır: 2.2.2. Vantilatörler Vantilatörlerin görevi, belirli bir basınç farkı yaratarak istenilen debide havayı iletmektir. Vantilatörlerde işletme karakteristiklerini; toplam basınç (Pt), debi (Q) ve güç gereksinimi

Detaylı

Kavitasyon. Pompa Teknolojileri ve Çalışma Prensipleri

Kavitasyon. Pompa Teknolojileri ve Çalışma Prensipleri Kavitasyon Pompanın içinde statik basınç, basılan sıvının buharlaşma basıncının altına düştüğünde sıvı buharlaşır ve içinde küçük buhar kabarcıkları oluşur. Sıvının pompa içinde dinamik hareketiyle sürüklenen

Detaylı

Basınç sensörlerinin endüstride kullanımı

Basınç sensörlerinin endüstride kullanımı Basınç sensörlerinin endüstride kullanımı Basınç sensörleri için, farklı pazarlarda değişik önemler taşıyan pek çok uygulama vardır. Şekilde kimya endüstrisiyle ilgili bir kullanım görülmektedir. Mutlak

Detaylı

Bernoulli Denklemi, Basınç ve Hız Yükleri Borularda Piezometre ve Enerji Yükleri Venturi Deney Sistemi

Bernoulli Denklemi, Basınç ve Hız Yükleri Borularda Piezometre ve Enerji Yükleri Venturi Deney Sistemi Bernoulli Denklemi, Basınç ve Hız Yükleri Borularda Piezometre ve Enerji Yükleri Venturi Deney Sistemi Akışkanlar dinamiğinde, sürtünmesiz akışkanlar için Bernoulli prensibi akımın hız arttıkça aynı anda

Detaylı

haberleri sektör MEMBRANLI TANKLAR ÇALIŞMA PRENSİPLERİ MONTAJ VE KULLANIMDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER isimlendirme

haberleri sektör MEMBRANLI TANKLAR ÇALIŞMA PRENSİPLERİ MONTAJ VE KULLANIMDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER isimlendirme sektör haberleri MEMBRANLI TANKLAR ÇALIŞMA PRENSİPLERİ MONTAJ VE KULLANIMDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER Membranlı tanklar (MT), Türkiye'ye 1990'lı yılların başında girmiş, doğal gazın yaygınlaşması ile

Detaylı

EVAPORATİF SOĞUTMA DENEYi

EVAPORATİF SOĞUTMA DENEYi RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MEC403 Makine Laboratuarı-I Dersi EVAPORATİF SOĞUTMA DENEYi 1 GİRİŞ Günümüzün iklimlendirme sistemleri soğutma çevrimi

Detaylı

Prof. Dr. Berna KENDİRLİ

Prof. Dr. Berna KENDİRLİ Prof. Dr. Berna KENDİRLİ Genel olarak havalandırma, yapı içerisindeki kullanılmış havanın doğal veya yapay olarak yapı dışındaki temiz havayla yer değiştirmesidir. Sera içinde ortam sıcaklığının aşırı

Detaylı

KLİMA İÇ TESİSAT YIKAMA MAKİNASI SERVİS BÜLTENİ

KLİMA İÇ TESİSAT YIKAMA MAKİNASI SERVİS BÜLTENİ KLİMA İÇ TESİSAT YIKAMA MAKİNASI SERVİS BÜLTENİ Satış Sonrası Hizmetler Yöneticiliği 1 / 13 02.2008 Rev 0 01/2008 02.2008 İÇİNDEKİLER 1. ÜRÜN TANITIMI... 3 2. MONTAJ ŞEMASI... 3 3. MONTAJ ŞEMASINDA BELİRTİLEN

Detaylı

PRES ĐŞLERĐNDE HĐDROPNÖMATĐK OLARAK ÇALIŞAN YÜKSEK GÜÇ ARTIRICI ÜNĐTELER

PRES ĐŞLERĐNDE HĐDROPNÖMATĐK OLARAK ÇALIŞAN YÜKSEK GÜÇ ARTIRICI ÜNĐTELER atölyeden PRES ĐŞLERĐNDE HĐDROPNÖMATĐK OLARAK ÇALIŞAN YÜKSEK GÜÇ ARTIRICI ÜNĐTELER A. Turan GÜNEŞ Pres işlerinde zaman zaman yüksek güçlü ve kısa kurslu alt ve üst baskı düzenlerine ihtiyaç duyulur. Đki

Detaylı

BASINÇLI KAPLARDA ÇALIŞMALARDA İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ

BASINÇLI KAPLARDA ÇALIŞMALARDA İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ 1 Basınçlı kaplarda temel prensip olarak hidrostatik test yapılması esastır. Bu testler, standartlarda aksi belirtilmediği sürece işletme basıncının 1,5 katı ile ve bir yılı aşmayan sürelerle yapılır.

Detaylı

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ AKIŞKANLAR MEKANİĞİ LABORATUVARI

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ AKIŞKANLAR MEKANİĞİ LABORATUVARI T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ AKIŞKANLAR MEKANİĞİ LABORATUVARI BORULARDA VE HİDROLİK ELEMANLARDA SÜRTÜNME KAYIPLARI DENEY FÖYÜ 1. DENEYİN AMACI Borularda

Detaylı

1. HAFTA Giriş ve Temel Kavramlar

1. HAFTA Giriş ve Temel Kavramlar 1. HAFTA Giriş ve Temel Kavramlar TERMODİNAMİK VE ISI TRANSFERİ Isı: Sıcaklık farkının bir sonucu olarak bir sistemden diğerine transfer edilebilen bir enerji türüdür. Termodinamik: Bir sistem bir denge

Detaylı

Bölüm 5 KONTROL HACİMLERİ İÇİN KÜTLE VE ENERJİ ÇÖZÜMLEMESİ

Bölüm 5 KONTROL HACİMLERİ İÇİN KÜTLE VE ENERJİ ÇÖZÜMLEMESİ Bölüm 5 KONTROL HACİMLERİ İÇİN KÜTLE VE ENERJİ ÇÖZÜMLEMESİ Kütlenin korunumu: Kütle de enerji gibi korunum yasalarına uyar; başka bir deyişle, var veya yok edilemez. Kapalı sistemlerde: Sistemin kütlesi

Detaylı

VANTİLATÖR DENEYİ. Pitot tüpü ile hız ve debi ölçümü; Vantilatör karakteristiklerinin devir sayısına göre değişimlerinin belirlenmesi

VANTİLATÖR DENEYİ. Pitot tüpü ile hız ve debi ölçümü; Vantilatör karakteristiklerinin devir sayısına göre değişimlerinin belirlenmesi VANTİLATÖR DENEYİ Deneyin amacı Pitot tüpü ile hız ve debi ölçümü; Vantilatör karakteristiklerinin devir sayısına göre değişimlerinin belirlenmesi Deneyde vantilatör çalışma prensibi, vantilatör karakteristiklerinin

Detaylı

ÇİMENTO TESİSLERİNDE ATIK ISI GERİ KAZANIMINDAN ELEKTRİK ÜRETİMİ. Hasan Çebi. Nuh Çimento 2015

ÇİMENTO TESİSLERİNDE ATIK ISI GERİ KAZANIMINDAN ELEKTRİK ÜRETİMİ. Hasan Çebi. Nuh Çimento 2015 ÇİMENTO TESİSLERİNDE ATIK ISI GERİ KAZANIMINDAN ELEKTRİK ÜRETİMİ Hasan Çebi Nuh Çimento 2015 Özet Enerjiyi yoğun kullanan çimento tesisler yıllarca proses gereği attıkları ısılarını değerlendirmek için

Detaylı

Hidrolik Paletli Pompa

Hidrolik Paletli Pompa Hidrolik Paletli Pompa 05532862889 bilgi@ahidrolikdunyasi.com http://www.ahidrolikdunyasi.com Hidrolik paletli pompalar tanımı Hidrolik paletli çalışma prensibi Hidrolik paletli kapasite çizelgesi Hidrolik

Detaylı

SORULAR VE ÇÖZÜMLER. Adı- Soyadı : Fakülte No :

SORULAR VE ÇÖZÜMLER. Adı- Soyadı : Fakülte No : Adı- Soyadı : Fakülte No : Gıda Mühendisliği Bölümü, 2014/2015 Öğretim Yılı, Güz Yarıyılı 00391-Termodinamik Dersi, Dönem Sonu Sınavı Soru ve Çözümleri 06.01.2015 Soru (puan) 1 (15) 2 (15) 3 (15) 4 (20)

Detaylı

Isı Cisimleri Hareket Ettirir

Isı Cisimleri Hareket Ettirir Isı Cisimleri Hareket Ettirir Yakıtların oksijenle birleşerek yanması sonucunda oluşan ısı enerjisi harekete dönüşebilir. Yediğimiz besinler enerji verir. Besinlerden sağladığımız bu enerji ısı enerjisidir.

Detaylı

Kağıdın geri dönüşümü sayesinde ağaç kesimi azalacak ve ormanların yok olması engellenmiş olacaktır. Bunun sonucunda doğal kaynaklarımız korunmuş

Kağıdın geri dönüşümü sayesinde ağaç kesimi azalacak ve ormanların yok olması engellenmiş olacaktır. Bunun sonucunda doğal kaynaklarımız korunmuş Kağıdın geri dönüşümü sayesinde ağaç kesimi azalacak ve ormanların yok olması engellenmiş olacaktır. Bunun sonucunda doğal kaynaklarımız korunmuş olacak ve küresel ısınmanın etkilerini azaltma yönünde

Detaylı

METEOROLOJİ. III. Hafta: Sıcaklık

METEOROLOJİ. III. Hafta: Sıcaklık METEOROLOJİ III Hafta: Sıcaklık SICAKLIK Doğada 2 tip denge var 1 Enerji ve sıcaklık dengesi (Gelen enerji = Giden enerji) 2 Su dengesi (Hidrolojik döngü) Cisimlerin molekülleri titreşir, ancak 273 o C

Detaylı

TEKNOLOJİNİN BİLİMSEL İLKELERİ. Bölüm-8 SIVI AKIŞKANLARDA BASINÇ. Akışkanlar sıvı ve gaz olarak ikiye ayrılırlar.

TEKNOLOJİNİN BİLİMSEL İLKELERİ. Bölüm-8 SIVI AKIŞKANLARDA BASINÇ. Akışkanlar sıvı ve gaz olarak ikiye ayrılırlar. Bölüm-8 SIVI AKIŞKANLARDA BASINÇ 8.1. Sıvı Akışkanlarda Basınç Akışkanlar sıvı ve gaz olarak ikiye ayrılırlar. Sıvı akışkanlar sıkıştırılamayan, gaz akışkanlar ise sıkıştırılabilen akışkanlar olarak isimlendirilirler.

Detaylı

6. GENLEŞME DEPOLARI 6.1 AÇIK GENLEŞME DEPOSU

6. GENLEŞME DEPOLARI 6.1 AÇIK GENLEŞME DEPOSU 6. GENLEŞME DEPOLARI Genleşme depoları sistemdeki basıncın kontrolü ve sisteme gerekli su desteğinin sağlanması bakımından çok önemlidir. Genleşme depoları açık ve kapalı olmak üzere iki tiptedir. 6.1

Detaylı

TEKNİK HİZMETLER KLİMA BAKIM İŞLETME BİRİMİ TALİMATLARI

TEKNİK HİZMETLER KLİMA BAKIM İŞLETME BİRİMİ TALİMATLARI SAYFA NO 1/7 1.AMAÇ VE KAPSAM : Klima santrallerinin bakımının nasıl yapıldığının tanımlanması. Hastanemiz dahilindeki klima santrallerini kapsar. 2.GÖREV VE SORUMLULUK : Teknik hizmetler Müdürlüğü Klima

Detaylı

2. Basınç ve Akışkanların Statiği

2. Basınç ve Akışkanların Statiği 2. Basınç ve Akışkanların Statiği 1 Basınç, bir akışkan tarafından birim alana uygulanan normal kuvvet olarak tanımlanır. Basıncın birimi pascal (Pa) adı verilen metrekare başına newton (N/m 2 ) birimine

Detaylı

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SAKARYA MESLEK YÜKSEKOKULU

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SAKARYA MESLEK YÜKSEKOKULU TERMODİNAMİK Öğr. Gör. SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SAKARYA MESLEK YÜKSEKOKULU Debi: Birim kesitten birim zamanda akan akışkan miktarıdır. Debinin SI birim sistemindeki birimi m 3 /s dir. Debi=hacim / zaman veya

Detaylı

HİDROLİK-PNÖMATİK. Prof. Dr. İrfan AY. Makina. Prof.Dr.İrfan AY. Arş.Gör.T.Kerem DEMİRCİOĞLU. Balıkesir - 2008

HİDROLİK-PNÖMATİK. Prof. Dr. İrfan AY. Makina. Prof.Dr.İrfan AY. Arş.Gör.T.Kerem DEMİRCİOĞLU. Balıkesir - 2008 Makina * Prof. Dr. İrfan AY Arş.Gör.T.Kerem DEMİRCİOĞLU * Balıkesir - 008 1 HİDROLİK VE PNÖMATİK 1.BÖLÜM HİDROLİK VE PNÖMATİĞE GİRİŞ TARİHÇESİ: Modern hidroliğin temelleri 1650 yılında Pascal ın kendi

Detaylı

KAYNAMALI ISI TRANSFERİ DENEYİ. Arş. Gör. Emre MANDEV

KAYNAMALI ISI TRANSFERİ DENEYİ. Arş. Gör. Emre MANDEV KAYNAMALI ISI TRANSFERİ DENEYİ Arş. Gör. Emre MANDEV 1. Giriş Pek çok uygulama alanında sıcak bir ortamdan soğuk bir ortama ısı transferi gerçekleştiğinde kaynama ve yoğuşma olayları gözlemlenir. Örneğin,

Detaylı

Yeni Nesil Beton Santralleri Başlıca Avantajları PowerMix 180 TEKNİK ÖZELLİKLERİ Model: Kapasite: Karıştırıcı Mikser: AGREGA BUNKER

Yeni Nesil Beton Santralleri Başlıca Avantajları PowerMix 180 TEKNİK ÖZELLİKLERİ Model: Kapasite: Karıştırıcı Mikser: AGREGA BUNKER Yeni Nesil Beton Santralleri Başlıca Avantajları PowerMix 180 Demirstar, değişik kapasite ve özelliklerde ürettiği sabit beton santralleri ile beton üreticilerinin tüm ihtiyaçlarına rahatlıkla cevap verebilmektedir.

Detaylı

Hidrostatik Güç İletimi. Vedat Temiz

Hidrostatik Güç İletimi. Vedat Temiz Hidrostatik Güç İletimi Vedat Temiz Tanım Hidrolik pompa ve motor kullanarak bir sıvı yardımıyla gücün aktarılmasıdır. Hidrolik Pompa: Pompa milinin her turunda (dönmesinde) sabit bir miktar sıvı hareketi

Detaylı

GERİ DÖNÜŞÜM VE GERİ KAZANIM

GERİ DÖNÜŞÜM VE GERİ KAZANIM GERİ DÖNÜŞÜM VE GERİ KAZANIM Cam, metal, plastik, kağıt / karton gibi değerlendirilebilir. Gıda ambalaj atıkları çeşitli fiziksel ve kimyasal işlemlerden geçirilerek yeni bir hammaddeye veya ürüne dönüştürülebilirler.

Detaylı

İçten yanmalı motorlarda temel kavramlarının açıklanması Benzinli ve dizel motorların çalışma prensiplerinin anlatılması

İçten yanmalı motorlarda temel kavramlarının açıklanması Benzinli ve dizel motorların çalışma prensiplerinin anlatılması Sakarya 2010 İçten yanmalı motorlarda temel kavramlarının açıklanması Benzinli ve dizel motorların çalışma prensiplerinin anlatılması Temel Kavramlar Basınç; Birim yüzeye etki eden kuvvettir. Birimi :bar,atm,kg/cm2

Detaylı

Bilgi İletişim ve Teknoloji

Bilgi İletişim ve Teknoloji MADDENİN HALLERİ Genel olarak madde ya katı ya sıvı ya da gaz hâlinde bulunur. İstenildiğinde ortam şartları elverişli hâle getirilerek bir hâlden diğerine dönüştürülebilir. Maddenin katı, sıvı ve gaz

Detaylı

Fotovoltaik Teknoloji

Fotovoltaik Teknoloji Fotovoltaik Teknoloji Bölüm 3: Güneş Enerjisi Güneşin Yapısı Güneş Işınımı Güneş Spektrumu Toplam Güneş Işınımı Güneş Işınımının Ölçülmesi Dr. Osman Turan Makine ve İmalat Mühendisliği Bilecik Şeyh Edebali

Detaylı

9. SINIF FİZİK YAZ TATİLİ ÖDEV KİTAPÇIĞI. MEV Koleji Özel Ankara Okulları

9. SINIF FİZİK YAZ TATİLİ ÖDEV KİTAPÇIĞI. MEV Koleji Özel Ankara Okulları 9. SINIF FİZİK YAZ TATİLİ ÖDEV KİTAPÇIĞI MEV Koleji Özel Ankara Okulları Sevgili öğrenciler; yorucu bir çalışma döneminden sonra hepiniz tatili hak ettiniz. Fakat öğrendiklerimizi kalıcı hale getirmek

Detaylı

İlk çamur arıtım ünitesidir ve diğer ünitelerin hacminin azalmasını sağlar. Bazı uygulamalarda çürütme işleminden sonra da yoğunlaştırıcı

İlk çamur arıtım ünitesidir ve diğer ünitelerin hacminin azalmasını sağlar. Bazı uygulamalarda çürütme işleminden sonra da yoğunlaştırıcı İlk çamur arıtım ünitesidir ve diğer ünitelerin hacminin azalmasını sağlar. Bazı uygulamalarda çürütme işleminden sonra da yoğunlaştırıcı kullanılabilir. Çürütme öncesi ön yoğunlaştırıcı, çürütme sonrası

Detaylı

MACH_FLAP

MACH_FLAP www.machinno.com.tr MACH_FLAP İÇİNDEKİLER MACH_BUTTERFLY Kelebek Klape MACH_DIVERTER Pantolon Klape MACH_SLIDING Sürgülü Klape MACH_BUTTERFLY Kelebek Klape Kelebek klapeler (vanalar) endüstriyel uygulamalarda

Detaylı

TAMGA ENDÜSTRİYEL KONTROL SİSTEMLERİ LTD.ŞTİ., ENERJİ YÖNETİMİNDE SINIRSIZ ÇÖZÜMLER SUNAR. HOŞGELDİNİZ

TAMGA ENDÜSTRİYEL KONTROL SİSTEMLERİ LTD.ŞTİ., ENERJİ YÖNETİMİNDE SINIRSIZ ÇÖZÜMLER SUNAR. HOŞGELDİNİZ TAMGA ENDÜSTRİYEL KONTROL SİSTEMLERİ LTD.ŞTİ., ENERJİ YÖNETİMİNDE SINIRSIZ ÇÖZÜMLER SUNAR. HOŞGELDİNİZ TAMGA TRİO YANMA VERİMİ Yakma ekipmanları tarafından yakıtın içerdiği enerjinin, ısı enerjisine dönüştürülme

Detaylı

Birimler. Giriş. - Ölçmenin tanımı. - Birim nedir? - Birim sistemleri. - Uluslararası (SI) birim sistemi

Birimler. Giriş. - Ölçmenin tanımı. - Birim nedir? - Birim sistemleri. - Uluslararası (SI) birim sistemi Birimler Giriş - Ölçmenin tanımı - Birim nedir? - Birim sistemleri - Uluslararası (SI) birim sistemi 1 Ölçme: Değeri bilinmeyen bir büyüklüğün birim olarak isimlendirilen ve özelliği bilinen başka bir

Detaylı

FİZİK PROJE ÖDEVİ İŞ GÜÇ ENERJİ NUR PINAR ŞAHİN 11 C 741

FİZİK PROJE ÖDEVİ İŞ GÜÇ ENERJİ NUR PINAR ŞAHİN 11 C 741 FİZİK PROJE ÖDEVİ İŞ GÜÇ ENERJİ NUR PINAR ŞAHİN 11 C 741 İŞ İş kelimesi, günlük hayatta çok kullanılan ve çok geniş kapsamlı bir kelimedir. Fiziksel anlamda işin tanımı tektir. Yola paralel bir F kuvveti

Detaylı

DENEY 3. MADDENİN ÜÇ HALİ: NİTEL VE NİCEL GÖZLEMLER Sıcaklık ilişkileri

DENEY 3. MADDENİN ÜÇ HALİ: NİTEL VE NİCEL GÖZLEMLER Sıcaklık ilişkileri DENEY 3 MADDENİN ÜÇ HALİ: NİTEL VE NİCEL GÖZLEMLER Sıcaklık ilişkileri AMAÇ: Maddelerin üç halinin nitel ve nicel gözlemlerle incelenerek maddenin sıcaklık ile davranımını incelemek. TEORİ Hal değişimi,

Detaylı

METEOROLOJİ SICAKLIK. Havacılık Meteorolojisi Şube Müdürlüğü. İbrahim ÇAMALAN Meteoroloji Mühendisi

METEOROLOJİ SICAKLIK. Havacılık Meteorolojisi Şube Müdürlüğü. İbrahim ÇAMALAN Meteoroloji Mühendisi METEOROLOJİ SICAKLIK İbrahim ÇAMALAN Meteoroloji Mühendisi Havacılık Meteorolojisi Şube Müdürlüğü Sıcaklık havacılıkta büyük bir öneme sahiptir çünkü pek çok hava aracının performans parametrelerinin hesaplanmasına

Detaylı

AKIŞ ÖLÇÜMLERİ. Harran Üniversitesi Makina Mühendisliği Bölümü. Dr.M.Azmi AKTACİR-2010-ŞANLIURFA 1

AKIŞ ÖLÇÜMLERİ. Harran Üniversitesi Makina Mühendisliği Bölümü. Dr.M.Azmi AKTACİR-2010-ŞANLIURFA 1 AKIŞ ÖLÇÜMLERİ Dr.M.Azmi AKTACİR-2010-ŞANLIURFA 1 Akış ölçümleri neden gereklidir? Akış hız ve debisinin ölçülmesi bir çok biyolojik, meteorolojik olayların incelenmesi, endüstrinin çeşitli işlemlerinde

Detaylı

ASİSTAN ARŞ. GÖR. GÜL DAYAN

ASİSTAN ARŞ. GÖR. GÜL DAYAN ASİSTAN ARŞ. GÖR. GÜL DAYAN VİSKOZİTE ÖLÇÜMÜ Viskozite, bir sıvının iç sürtünmesi olarak tanımlanır. Viskoziteyi etkileyen en önemli faktör sıcaklıktır. Sıcaklık arttıkça sıvıların viskoziteleri azalır.

Detaylı

MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ ERİME VE DONMA NOKTASI

MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ ERİME VE DONMA NOKTASI MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ KAYNAMA NOKTASI ERİME VE DONMA NOKTASI YOĞUNLUK Bir maddeyi diğerlerinden ayırmamıza ve ayırdığımız maddeyi tanımamıza yarayan özelliklere denir. K A Y N A M A MADDENİN

Detaylı

FRANCİS TÜRBİNİ DENEY SİMÜLASYONU

FRANCİS TÜRBİNİ DENEY SİMÜLASYONU 1 COK-0430T 2 COK-0430T FRANCİS TÜRBİN DENEYİ DENEYİN AMACI: Francis türbinin çalışma prensibini uygulamalı olarak öğrenmek ve performans karakteristiklerinin deneysel olarak ölçülmesi ile performans karakteristik

Detaylı

Zeus tarafından yazıldı. Cumartesi, 09 Ekim :27 - Son Güncelleme Cumartesi, 09 Ekim :53

Zeus tarafından yazıldı. Cumartesi, 09 Ekim :27 - Son Güncelleme Cumartesi, 09 Ekim :53 Yazı İçerik Sıcaklık Nedir? Sıcaklığın Özellikleri Sıcaklığın Ölçülmesi Sıcaklık Değişimi Sıcaklık Birimleri Mutlak Sıcaklık Sıcaklık ve ısı Sıcaklık ıskalası Sıcaklık ölçülmesi Yeryüzünün Farklı Isınması

Detaylı

Akışkanların Dinamiği

Akışkanların Dinamiği Akışkanların Dinamiği Akışkanların Dinamiğinde Kullanılan Temel Prensipler Gaz ve sıvı akımıyla ilgili bütün problemlerin çözümü kütlenin korunumu, enerjinin korunumu ve momentumun korunumu prensibe dayanır.

Detaylı

SORU 1) ÇÖZÜM 1) UYGULAMALI AKIŞKANLAR MEKANİĞİ 1

SORU 1) ÇÖZÜM 1) UYGULAMALI AKIŞKANLAR MEKANİĞİ 1 SORU 1) Şekildeki sistemde içteki mil dönmektedir. İki silindir arasında yağ filmi vardır. Sistemde sızdırmazlık sağlanarak yağ kaçağı önlenmiştir. Verilen değerlere göre sürtünme yolu ile harcanan sürtünme

Detaylı

Adı - Soyadı: Bekir Ergül Sınıf: 9-D No: 977 Öğretmeni: Fahrettin Kale

Adı - Soyadı: Bekir Ergül Sınıf: 9-D No: 977 Öğretmeni: Fahrettin Kale Adı - Soyadı: Bekir Ergül Sınıf: 9-D No: 977 Öğretmeni: Fahrettin Kale HACİM Hacim; bir maddenin kapladığı yerdir. Hacim; a. V harfi ile gösterilir. b. Skaler büyüklüktür. c. Maddeler için ayırt edici

Detaylı

Kadar artar. Artan bu hacmi depolayacak açık genleşme deposunun hacmi ise;

Kadar artar. Artan bu hacmi depolayacak açık genleşme deposunun hacmi ise; 7. GENLEŞME DEPOLARI Genleşme depoları sistemdeki basıncın kontrolü ve sisteme gerekli su desteğinin sağlanması bakımından çok önemlidir. Genleşme depoları açık ve kapalı olmak üzere iki tiptedir. 7.1

Detaylı

Açık hava basıncını ilk defa 1643 yılında, İtalyan bilim adamı Evangelista Torricelli keşfetmiştir. Yaptığı deneylerde Torriçelli Deneyi denmiştir.

Açık hava basıncını ilk defa 1643 yılında, İtalyan bilim adamı Evangelista Torricelli keşfetmiştir. Yaptığı deneylerde Torriçelli Deneyi denmiştir. GAZ BASINCI 1)AÇIK HAVA BASINCI: Dünyanın çevresindeki hava tabakası çeşitli gazlardan meydana gelir. Bu gaz tabakasına atmosfer denir. Atmosferdeki gazlar da, katı ve sıvılarda ki gibi ağırlığından dolayı

Detaylı

İnstagram:kimyaci_glcn_hoca GAZLAR-1.

İnstagram:kimyaci_glcn_hoca GAZLAR-1. GAZLAR-1 Gazların Genel Özellikleri Maddenin en düzensiz hâlidir. Maddedeki molekül ve atomlar birbirinden uzaktır ve çok hızlı hareket eder. Tanecikleri arasında çekim kuvvetleri, katı ve sıvılarınkine

Detaylı