BENİM KÜRDÜM! TEHLİKELİ POLİTİKA VANDALA MANDAL! IŞİD e havadan karadan darbe

Transkript

1 Fiyatı 25 Kr Yarın SAATLERİNİZİ geri almayı unutmayın Yaz saati uygulamasının sona ermesiyle saatler 26 Ekim'de 04.00'ten itibaren 1 saat geri alınacak. Türkiye'de, 1925'te çıkarılan Günün Yirmi Dört Saate Taksimine Dair Kanuna dayalı olarak uygulanan yaz saati uygulaması, 26 Ekim Pazar günü sona erecek. TEHLİKELİ POLİTİKA BENİM KÜRDÜM! Sınırlarımızın dibi gerçek bir ateş çemberine dönmüşken, Türkiye yi bu çemberin içine sokmak için her yola başvuranlar aynı zamanda Türkiye ye bel bağlayanları hatta Türkiye yi kıskananları bile o çemberin içine atmak, yakmak istiyor. VANDALA MANDAL! AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin genel merkezinde, AK Parti 98. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'na katılarak gündemi değerlendirdi. Başbakan Davutoğlu güvenlik reformu ile ilgili olarak, Yeni bir kanuni düzenlemeyle her vandaldan yıktıkları yerin tazminatını alacağız dedi. Davutoğlu, Kılıçdaroğlu nu 1,5 milyon Suriyeliye sınırlarımızı açmak Türkiye'ye ihanettir sözlerinden dolayı eleştirdikten sonra, Haddini bilmeden dün ve bugün yaptığı açıklamalarda Türkiye'de parti ile devlet içiçe geçiyor diyor, bizim AK Parti dönemini kastederek. Türk tarihini bilmiyorsun, insanlık tarihini bilmiyorsun, Kerbela tarihini Başbakan Davutoğlu, bundan sonra Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısının her ay dönüşümlü olarak Türkiye'nin her yerinde yapılacağını söyledi. M.Nuri Parmaksız Bencileyin Sözler 8. Sayfada Hayrettin İvgin Kültürel Boyut 8. Sayfada Fehmi Koru Yeni Türkiye ve Abdullah Gül 3. Sayfada Prof.Dr. Nurullah Çetin Türkçe Bakış 9. Sayfada www. bilmiyorsun, bari CHP tarihini bil. 1936'da İçişleri Bakanı, CHP Genel Sekreteri oldu bu memlekette. Devletle partiyi özdeşleştiren tek parti var, o da CHP diye konuştu. 12. SAYFADA Muhatap HDP olsun CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Muhatap alınacaksa, HDP var parlamentoda, meşru, onunla oturur konuşursunuz. Neden Öcalan? dedi. HABERİ 12. SAYFADA gazetesi.com.tr gazetemizi bu adresten takip edebilirsiniz ü dan takip edebilirsiniz Türkiye Kuzey Irak Kürt yönetimi ile çok iyi ilişkiler kurarken, Almanya başta olmak üzere bazı ülkeler, bölgeye askeri bakımdan yerleşmek için büyük çaba gösteriyor. IŞİD e havadan karadan darbe IŞİD ile bazı Kürt gruplar arasında çatışmalar sürerken, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerine ait savaş uçakları, Halep'e bağlı Kobani'de (Ayn el Arap) terör örgütü IŞİD'inkontrolündeki Tel Şeir tepesini bombaladı. Öte yandan, ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), terör örgütü IŞİD'in Suriye ve Irak'taki hedeflerine 15 yeni hava saldırısı düzenlendiğini bildirdi. Suriye'de, Kobani yakınlarındaki 4 saldırıda IŞİD'in muharebe mevzileri, komuta kontrol merkezi ve aracı imha edildi. Deyru'z Zor'un doğusundaki 2 saldırıda ise örgütün elindeki petrol tankları vuruldu. Irak'ta, Musul barajının güneyinde düzenlenen 4 saldırıda IŞİD'in 4 küçük ünitesi hedef alınırken, örgütün bir aracı kullanılmaz hale getirildi. Gazetemizi Gazetemizi /yedigun.gazetesi SÜNNİ-Şİİ DÜŞMANLIĞI Belgedeki Arap-İran çekişmesine dikkat çekenler, Türk-Kürt ittifakının geleceğine dair öngörülerde bulunanlar, aynı kaynaktan beslenen Şii-Sünni inancını düşman kardeşlere dönüştürenler, petrol için her yol mubah anlayışı ile hareket edenler şimdi de benim Kürdüm politikası geliştiriyor. Çok tehlikeli KANDİL HERKESE AÇIK Kandil, Türkiye yi hedef alan Kürt oluşumlarından birinin terörle bezeli yöresidir. Böylesine bir sermayeyi elinde tutmak isteyen ülkeler Kandil i kendi haline bırakmıyor hiç. Çözüm sürecine rağmen kullanıma açık hale geliyorlar Çok tehlikeli. PYD, SİLAHLAR VE PYD ve kolları, Suriye Kürtlerinin temsilcisi gibi görünen ancak PKK nın Suriye şubesi olduğunu herkesin bildiği bir yapılanma. Havadan, karadan silahlarla beslenen PYD bugün IŞİD ile mücadele edebilir ancak Türkiye sınırının dibinde binlerce tonluk silah ve mühimmat ile donatılıyor. IŞİD ertesi bu silahları PKK nın emrine vermeyeceği ya da onların talimatıyla hareket ederek Türkiye yi hedef almayacağını kim garanti edebilir? Çok tehlikeli KUZEY IRAK GERÇEĞİ Kuzey Irak Bölgesel yönetimi ile Türkiye nin arası hiç olmadığı kadar iyi. Üretilen petrolün bir kısmı tüm engellemelere rağmen Türkiye üzerinden pazarlanmaya çalışılıyor. Türkiye karşıtı olmaları için tezgahlar var; başarılı olursa çok tehlikeli VE DİĞER HUSUSLAR Peşmergelerin Kobani ye geçmesini sağlayacak koridor, oluşan Kürt diasporasının Türkiye düşmanlığına kanalize edilmesi, Abdullah Öcalan ın sürecin parçası yerine tehdidin parçası yapılmak istenmesi çabaları da önemli ve tehlikeli sonuçlar verebilir. Türk-Kürt ittifakının ortadan kaldırılmak istenmesi; kimisi patlamaya hazır İran-Arap, Türkiye-İran, Kürt- Arap, Türk-Kürt, İran-Kürt ve sair kesimler arasında kavga çıkarma girişimleri de öyle Çok tehlikeli. Oktay YILMAZ ın yazısı 12. SAYFADA Peşmerge istemeyen PYD ye ÖSO askeri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Estonyalı mevkidaşı Toomas Hendrik Ilves ile ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, toplantıda Daha önce de ifade ettiğim gibi Sayın Obama'ya "Burada tercih edilmesi gereken birinci derecede Özgür Suriye Ordusu olabilir, ikinci derecede peşmergeler olabilir" demiştik. Daha sonraki gelişmelerde PYD 200 kişilik bir grubu kabul etti. Az önce aldığım bilgiye göre bu sayı 150'ye indirilmiş. Özgür Suriye Ordusu'ndan ise 1,300 kişiyi şu anda PYD kabul ettiğini ifade etmiş dedi.

2 2 SINEMA TV / MAGAZIN Konya da Hüseyin Kağıt rüzgarı esti KONYA- Son zamanların en hızlı çıkış yakalayan sanatçılarından biri olan Hüseyin Kağıt, ilk kez Konya'ya geldi. Karbeyaz Night Club'ta sahne alan Kağıt, yoğun bir ilgi ile karşılandı. Karbeyaz Night Club Genel Müdürü Halis Çokkaynar tarafından ağırlanan Ünlü Sanatçı, Konya'dan çok memnun kaldığını ifade etti. Müşterilerde adeta clube akın etti. Gece boyu tüm masalar rezerve olurken, Halis Çokkaynar, ünlü Sanatçı Hüseyin Kağıt'a ve müşterilerine teşekkür etti. (Haber ve fotoğraflar: Atilla KOCAOĞLU) Soprano Sarah Brightman İstanbul'a geliyor İSTANBUL- "Klasik crossover" müzik hareketinin öncüsü ve 3 oktavı aşan ses aralığıyla dikkat çeken soprano Sarah Brightman, İstanbul'da sahne alacak. "Good Music In Town" konserleri kapsamında 9 Kasım'da Ülker Sports Arena'da sahne alacak Brightman'a 60 kişilik senfoni orkestrası eşlik edecek. Tüm zamanların "en çok albüm satan İngiliz sopranosu" olarak gösterilen Brightman, dünya çapında 30 milyonluk albüm satışı, 40'ın üzerinde ülkede aldığı ödüllerle dünyanın en önemli kadın vokalleri arasında sayılıyor. Aktris, şarkı sözü yazarı ve dansçı da olan Brightman, 3 oktavı aşan ses aralığıyla "Phantom of the Opera", "Cats", "Requiem" ve "Aspects of Life" gibi müzikal yapımlarda rol aldı. Andrea Bocelli'yle seslendirdiği "Time To Say Goodbye" ile büyük bir ivme yakalayan Sarah Brightman, Barselona Olimpiyat Oyunları'nda da Jose Carreras ile "Amigos Para Siempre" şarkısını seslendirmişti. Vizyona yeni girecek filmler "Balık" Derviş Zaim'in yazıp yönettiği ve Bülent İnal, Sanem Çelik, Gizem Akman ile Myroslava Kostyeva'nın oynadığı "Balık", insan-doğa ilişkisi üzerine odaklanıyor. Film, çevrenin hor kullanılmasını ve insanın bundan zarar görmesini konu ediniyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen "Balık", Derviş Zaim'in "Devir" adlı filminden sonra doğa konusunda yaptığı ikinci filmi olma özelliğini taşıyor. Yargıç" Robert Downey Jr., Vera Farmiga, Robert Duvall ve Billy Bob Thornton'un oynadığı "Yargıç" isimli filmin yönetmen koltuğunda David Dobkin oturuyor. Dram türündeki filmde Robert Downey Jr., Hank Palmer adlı büyük şehirde yaşayan ve çalışan başarılı bir avukatı canlandırıyor. Filmin konusu özetle şöyle: "Hank, çocukluğunu geçirdiği kasabaya, kasabanın yargıcı olan babası cinayetle suçlandığında geri döner. Araları pek iyi olmasa da babasının davasının ardındaki gerçekleri ortaya çıkarmaya çalışan Hank, yıllar önce koptuğu ailesi ile de tekrar bir araya gelmenin yollarını bulacaktır." "Şeytan Tepesi" Peter Facinelli, Sophia Myles ve Nathalia Ramos başrolünde oynadığı korku ve gerilim türündeki Hollanda yapımı "Şeytan Tepesi" filminin yönetmenliğini daha önce görsel efekt konusunda çalışmalar yapan Victor Garcia üstlendi. Kolombiya'da araba yolculuğu yapan bir ailenin etrafında dönen filmin konusu şöyle: "Bir adam, asi kızı, eski karısı, karısının sevgilisi ve kendi nişanlısı araba yolculuğuna çıkmak zorunda kalır. Kolombiya'nın Medellin kentinde girdikleri ıssız bir yolda sel sularından ciddi bir kaza geçirirler. 05:53 İstiklal Marşı ve Günün 05:55 Sarayın İncisi 07:00 Sabah Haber 08:15 Herkes İçin Hukuk 08:25 Böyle Bitmesin 10:25 Beni Böyle Sev 13:00 Haber 13:15 Spor 13:20 Hava Durumu 13:30 1 Çorba 13:35 Küçük Hanımefendi 15:15 Hayat Yokuşu 16:20 Zengin Kız Fakir Oğlan 18:20 Yoldaki Haber 19:00 Ana Haber Bülteni 19:45 Spor 19:50 Hava Durumu 19:55 Yabancı Sinema "Limit Yok" 21:50 Kızılelma 23:55 Yabancı Sinema "İçgüdü" 02:10 Zengin Kız Fakir Oğlan 03:55 Yoldaki Haber 04:25 Böyle Bitmesin 07:00 Selena 08:40 SelenaKaradayı 13:10 Adanalı 15:10 Çocuklar Duymasın 17:10 Alemin Kıralı 18:55 Atv Ana Haber 20:00 Mumya 23:40 Şoray Uzun la 7 DE 7 00:55 Kaptan Drake - Yabancı 02:20 Coldıtz - Yabancı Sinema 04:10 Aşk Bir Hayal 05:25 Benim Annem Bir Melek 07:00 HER SABAH 08:45 GAGGUK 09:15 DÜNYAYI GEZİYORUM 10:20 BURADA NE YENİR? 11:20 YETER Kİ SEN KAZAN 12:30 ERKAN AKKUŞ İLE ÖĞLE 12:50 DERYA'NIN DÜNYASI 14:30 FATMAGÜL'ÜN SUÇU NE 16:30 DOLU DOLU ANADOLU 17:55 SICAK GÜNDEM 18:15 EKİN OLCAYTO İLE ANA HABER 18:50 THE UNIT (EKİP) 20:00 KAÇIRILMA 21:50 YABANCI SİNEMA 23:30 THE WALKING DEAD 00:30 YABANCI SİNEMA 02:00 YABANCI SİNEMA 03:15 THE WALKING DEAD 04:00 THE UNIT (EKİP) 05:20 Geniş Aile 06:45 Baba Ocağı 08:30 Kadın İsterse 10:00 Dürüye'nin Güğümleri 12:00 Aramızda Kalsın 14:00 medcezir 16:45 En Güzel Bölüm 17:15 Benim Kuaförüm 19:00 Star Haber 20:30 Sil Baştan 22:15 Mehmet Ali Erbil ile Eyvah Düşüyorum 00:15 Vay Arkadaş 02:00 Benim Kuaförüm 01:15 Oynat Bakalım 02:15 Söyle Söyleyebilirsen 03:15 Aramızda Kalsın 04:15 Özge ile Güzel Bir Gün 05:30 Sine8 06:30 Teksus 07:00 Batman 07:30 Casper 08:00 Duck Dodgers 08:30 Oynat Bakalım 10:00 Aramızda Kalsın 12:15 Özge ile Güzel Bir Gün 14:15 Batman 14:40 Casper 15:10 Duck Dodgers 15:30 Niko: Yıldızlara Yolculuk Sürpriz Baba 08:00 Galip Derviş 10:00 Küçük Ağa 12:00 Çok Güzel Hareketler Bunlar 14:00 Akasya Durağı 16:30 Arka Sokaklar 19:00 Ana Haber Bülteni 20:00 Çarkıfelek 21:45 Arkadaşım Hoşgeldin Kolaj 23: Acil 01:00 Ulan İstanbul 04:00 Melekler Evi Mumya: Ejder İmparatoru'nun Mezarı'nda O'Connell ailesi bu kez iki bin yıllık uykusundan uyanan dehşetli Ejder İmparatoru'nun mumyasıyla baş etmeye çalışıyor. Ejder İmparatoru Han'ı yenmenin tek yolu, imparatorun düşmanlarından oluşan, Çin Seddi'nin yapımı sırasında enkaz altında kalan acımasız orduyu canlandırıp savaşmaktır. Brendan Fraser'ı üçüncü kez Rick O'Connell rolünde gördüğümüz filmde, Rachel Weisz'ın yerini Mario Bello alırken olaylar 10 yıl sonrasında geçtiği için 20 yaşındaki Alex rolüne de Luke Ford getirilmiş. 20:00 MUMYA 20:00 ÖLÜM VURUŞU Orjinal İsmi:Kill Shot Yönetmen:John Madden Oyuncular:Mickey Rourke, Diane Lane, Thomas Jane Yapım Yılı:2008 Tür:Polisiye/Aksiyon Carmen Colson ve demirci eşi Wayne tesadüfen bulundukları bir emlakçı dükkanında azılı katillerin hedefi haline gelirler. Michigan ın bu tenha yerinde, polisler bile Carmen ve Wayne e yardım konusunda çaresizdirler. Federal Polis de çifte Tanık Koruma Programı nı önermekten başka bir katkıda bulunamaz. 3. BÖLÜM Okula gelen yetişkin sekiz kişi için bir seviye tespit sınavı yapılmasına karar verilir. Kadri ve Oktay'ın sınavdan geçebilmek için başka planları vardır. Mete'nin Maya ile olan sohbetini yanlış anlayan Evrim, Mete'yi kıskandırmak için Tunç'la sevgili olduklarını söyler. Fakat Tunç'un durumdan haberi yoktur. Yelda annesi ile telefonda görüşmüş ve hastalığının çok ilerlediğini öğrenir. Annesini son kez görebilmek için okuldan kaçma planı yapar. Bu planda Yiğit, Sergen ve Gizem de Yelda'ya yardım edeceklerdir. 20:30 SİL BAŞTAN

3 yurt haberleri 3 Erdoğan ın baba ocağındaki Kardeşlik Çeşmesi yoğun ilgi görüyor RİZE - TUNCAY BEKAR - Güneysu Kaymakamlığı, yaklaşık bir yıl önce Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) desteğinde, Handüzü Yaylası yolunda, bölge turizminin geliştirilmesi amacıyla "Güneysu Doğal Mirasını Keşfediyor" projesini başlattı. Proje çerçevesinde, yöredeki bin 400 rakımlı alanda yapılan "Arap Düzü Doğa Parkı" kısa süre önce tamamlanarak hizmete açıldı. İçerisinde 800 metre yürüyüş parkuru, 200 metre basamaklı yürüyüş parkuru, asma ve ahşap köprüler, dinlenme ve seyir terasları, şelale izleme alanı, gözetleme kuleleri, serender ve bir çeşme bulunan park, ilçe merkezine Yüksek yargıdan, işkenceye tazminat cezası ANKARA- Anayasa Mahkemesi, işkence gördükleri gerekçesiyle başvuran ve yargılama süreçleri 11 yıl süren 3 mağdura ayrı ayrı 40 bin lira tazminat ödenmesine hükmetti. Ağrı'da telefon teli hırsızlığı şüphesiyle Jandarma Komutanlığında gözaltına alınan 3 kişi, 3-6 Kasım 2001 tarihlerinde işkence ve kötü muameleye maruz kaldıkları gerekçesiyle dava açtı. Açtıkları davalardan sonuç alamayan şikayetçiler, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu. Başvurucular, hastanelerde, işlenen suçu gizlemek amacıyla, yanıltıcı rapor düzenleyen doktorlar hakkında etkin soruşturma yürütülmediği, bir kısım sanıkların beraat ettiği, yargılamanın 11 yıldan fazla sürdüğü gerekçeleriyle haklarının ihlal edildiğini iddia etti. Yüksek Mahkeme, başvuruların, Anayasa ile güvence altına alınan işkence yasağının usul ve maddi yönden ihlal edildiğine karar verdi. Anayasa Mahkemesinin ihlal kararının gerekçesi, Resmi Gazetede yayımlandı. Gerekçede, devletin, bireyin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına saygı gösterme yükümlülüğünün, öncelikle kamu otoritelerinin bu hakka müdahale etmemelerini, kişilerin fiziksel ve ruhsal zarar görmelerine neden olmamalarını gerektirdiği kaydedildi. Anayasal düzenleme bağlamında kişinin maddi ve manevi varlığının bütünlüğüne en fazla zarar veren muamelelerin "işkence" olduğu vurgulanan gerekçede, başvurucular hakkındaki sağlık raporlarında belirtilen yaraların tümünün ve başvurucuların gözaltı sırasında maruz kaldıkları kötü muameleye ilişkin beyanlarının, fiziksel acıların bulunduğunu ortaya koyduğu ifade edildi. Gerekçede, şu tespitler yapıldı: "Her ne olursa olsun özgürlüğü kısıtlanan kişi nezdinde, bu kişinin tutumu tam olarak gerekli kılmadıkça, fiziksel güç kullanılması insan onurunu kırar ve kural olarak Anayasa'nın 17. maddesinin 3. fıkrasını ihlal eder. Özellikle gözaltında yaşanan olaylar esnasında bir başvurucunun yaşının da küçük olduğu göz önüne alındığında, uğradığı şiddetin yoğunluğu nedeniyle gelecekte de sürekli bir acı ve endişe içinde yaşama riski altında kalabileceği inkar edilemez. Diğer taraftan gözaltında oldukları için zaten çok kırılgan bir durumda olan başvurucuların, kendi davranışlarından kaynaklanmadığı ve zorlayıcı bir neden de bulunmadığı halde sözlü ve fiziksel saldırıya maruz kalmaları, ayrıca bu güce başvuranların gözetiminde hastanelere sevk edilmeleri ve bu kişilerin yönlendirme ve etkileri ile doktor raporlarının düzenlenmesi şeklindeki eylemlerin, başvuruculara yönelik tehdidin varlığını devam ettirdiği, bunun da insan onuruna bir müdahale oluşturduğu açıktır. Birisi çocuk yaşta olan başvuruculara kasti olarak uygulanan muamelenin amacı, süresi, fiziksel ve ruhsal etkisi de dikkate alındığında ve söz konusu fiillerin boyutu ve bu muamelelerin ilgili kişilere itirafta bulunmaları veya kendilerine yöneltilen olaylar hakkında bilgi vermeleri amacıyla görevlerini yapan devlet görevlileri tarafından bilinçli olarak yapıldığı göz önünde bulundurulduğunda ve ayrıca bu muamelelerin, başvurucuların vücut bütünlüğünde oluşturduğu etkileri de dikkate alındığında, işkence olarak nitelendirilmesi mümkün görülmüştür." 15 kilometre uzaklıkta ve 106 hektar alanda bulunuyor. Konukların çay içebileceği alana da sahip olan park, son günlerde yöreye gelen yerli ve yabancı turistlerin beğenisini topluyor. DOKA Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırım AA muhabirine yaptığı açıklamada, Erdoğan'ın baba ocağı Güneysu ilçesinde yapılan parkın, yerli ve yabancı turistlerin yürüyüş ve piknik yapacakları alan olarak tasarlandığını ifade etti. Son yıllarda Körfez ülkelerinden çok sayıda Arap turistin Doğu Karadeniz'i ziyaret ettiğini belirten Kaldırım, "Yöremize gelen Arap Asansörcülerden güvenli iddiası ANTALYA - Asansör Sanayicileri Federasyonu Başkanı Yusuf Atik, asansörlerin oldukça güvenli ulaşım araçları olduğunu belirterek, "Dünyanın en güvenli yolculukları asansörlerle yapılıyor" dedi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Antalya Müdürlüğü ve Akdeniz Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayici ve İşadamları Derneği tarafından "Asansör denetimi, uygulamadaki sorunlar ve çözüm önerileri" toplantısı düzenlendi. Atik, Antalya Ticaret ve Sanayi Odasındaki toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'de kötü asansör bulunmadığını, bakımsız asansör olduğunu söyledi. Asansörlerin bakımlarının zamanında yaptırılması gerektiğini belirten Atik, asansör bakımında firma seçiminin önemli olduğunu vurguladı. Atik, asansör sahiplerinin kaliteli firmaları seçmeleri halinde Türkiye'deki sorunun ortadan kalkacağını kaydetti. Türkiye'de asansörlerin bakımının düzenli yaptırılmadığını ifade eden Atik, "Asansörlere bakım yaptıran kişiler, asansörü yapan firmaya bakımını yaptırmıyor. En ucuz kim yapıyorsa o firmaya yaptırıyor. O firma da başkasının malı olduğu için yeterli ilgiyi göstermiyor" turistler, Cumhurbaşkanımızın memleketi olan Güneysu'yu da ziyaret etmek istiyor. İlçeye yapılan bu park ile artık turistlerimizi daha nezih bir ortamda ağırlıyoruz. Park, aynı zamanda yörede yaşayan insanlarımızın da uğrak yerleri arasında bulunuyor" dedi. Kaldırım, doğal güzelliği ile göz dolduran bir mekanda yapılan parkın yapımı sırasında da yörenin özelliklerinin dikkate alındığını anlatarak, "Parkımızdaki köprüler, yürüyüş yollarının çevresi, serenderler ve çeşmemizin çevresi ahşaptan yapıldı. Parktaki tüm çalışmalar doğaya ve bölge mimarisine uygun gerçekleştirildi" diye konuştu. Çanakkale de lüks otomobil operasyonu ÇANAKKALE - Çanakkale'de, otomobilleri ithal ederken fiyatlarını normal değerinden daha düşük gösterip, devleti yaklaşık 1 milyon lira vergi kaybına uğrattığı iddia edilen 5 iş adamının aracına el konuldu. Kentte yaşayan 5 iş adamının, ithal ettikleri lüks otomobillerin fiyatlarını değerinden daha düşük gösterip, vergi kaybına neden olduğu gerekçesiyle soruşturma başlatıldı. Bu kapsamda, 5 iş adamına ait otomobillere el konuldu. Yapılan incelemede, devletin yaklaşık 1 milyon lira vergi kaybına uğratıldığı iddia edildi. İfadeleri alınan iş adamları serbest bırakılırken, otomobiller İl Emniyet Müdürlüğü otoparkına çekildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın baba ocağı olan Rize'nin Güneysu ilçesine yaptırılan Arap Düzü Doğa Parkı'nda açılan ve Bosna'daki Osmanlı mirasının simge eserlerden biri olan "Kardeşlik Çeşmesi"nin benzeri, yoğun ilgi görüyor. diye konuştu. Asansörlerden hiç kimsenin korkmasına gerek olmadığını savunan Atik, şöyle devam etti:"türkiye'de bir günde ortalama milyon kişi asansör kullanıyor. Yılda asansör kazalarından hayatını kaybeden kişilerin sayısı 10'u 15'i geçmez. Bu kazaların çoğunun çıkma sebebi asansör bakıcısının kişisel hatalarından kaynaklanıyor. Aslında asansörler oldukça güvenli ulaşım araçlarıdır. Dünyanın en güvenli yolculukları asansörlerle yapılıyor." Atik, Şişli'deki asansör kazasının "asansör kazası" olmadığını savunarak, "Orada kullanılan şey asansör değil, o bir iş makinesidir. Zaten işçiler sepetin içinde yukarıya çıkıp aşağıya iniyor. O asansör olamaz. Ne yazık ki bizde insanları yukarıya çıkaran her şeye asansör diyor" ifadesini kullandı. Fehmi KORU fkoru@gmail.com Yeni Türkiye ve Abdullah Gül İLERİDE Türkiye nin siyasi tarihini yazacakların malzeme bulmakta zorlanacakları bir zaman diliminde yaşıyoruz. Çoğu gözlemci iki dilli de ondan: Yakın tanıklık edilen konularda, dostlarla paylaşılan ile yazı ve yoruma dökülen arasında bazen farklar olabiliyor... Prof. Gerald MacLean in 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül le ilgili yeni çıkan eseri (Abdullah Gül & the Making of the New Turkey ; Oneworld Publications, Londra 2014) gerçekçi tanıklıklarla kaleme alınmış... Kitap, Türkiye nin son 25 yılına pek çok bakımdan ışık tutuyor. Ana ekseni Abdullah Gül, ama değinilen konuların çeşitliliği sebebiyle, hem siyaset sahnemizde varlıklarıyla önemli roller oynamış bütün kişilikler, hem de kültürden sanata, iş dünyasından diplomasiye kadar her alanda temayüz etmiş yerli-yabancı isimler kitabın sayfalarında karşımıza çıkıyor. Bize benzeyen ülkelerde, başka ülkelerden farklı olarak, kişilerin olayları belirlemedeki rolü daha fazla; özellikle sorumlu makamlarda bulunanların: Kitabın Fazilet ten AK Parti ye gidilen günleri anlattığı sayfaları sözgelimi; değişik tanıklıklarla Gül ün o süreçte ne kadar merkezi bir görev üstlendiğini mükemmel sergiliyor... Aynı durum, AK Parti nin iktidara erişmesi ve Gül ün başbakanlığı üstlenmesinden kısa süre sonra yaşanan 1 Mart (2003) Tezkeresi bunalımı için de söz konusu... Abdullah Gül, tezkereyi içine sindiremediği için, parti grubu üzerinde baskı uygulamadan, kamuoyu önünde fazla savunmadan, reddedilmesi sonrası Türkiye ile ABD arasında çıkan sürtüşmede Washington un husumetini başında bulunduğu hükümete çevirtmeyecek biçimde bunalımı yönetmişti. Ustaca... Hacimli kitabın içine gömüldüğünüzde, Abdullah Gül ün, görev üstlendiği her konuma kişiliğini taşıdığını, yüzüne de yansıyan iç rahatlığını destekleyen bilgisi ve deneyimleriyle, kendisini, içinde yer aldığı kadroyu, partisini ve ülkesini, en kritik ortamlardan, yarasız beresiz, üstelik çoğu kez daha da güçlenerek çıkardığını hatırlıyorsunuz. Yazarın konu edindiği şahsiyetten etkilendiği açık... Ama bir methiye değil bu; gerçeği yansıtırken gerektiğinde eleştiriyor da... Yazarın en önemli başarısı, yerli biyografi eserlerinde sıkça rastlanan, hakkında kitap kaleme aldığı kişiyi yücelteceğim derken onun hayat yolunu birlikte arşınladığı kişilerin değerini görmezden gelme kolaycılığına sapmaması... Abdullah Gül ün hayatından sahneleri aktarırken, içinde yer aldığı her dönemde yolunun kesiştiği kişilerle de okuru karşı karşıya getiriyor yazar ve onların hakkını teslimden de geri durmuyor. Kitabı okuyacak yabancılar, son yedi yılını cumhurbaşkanı olarak geçirmiş Abdullah Gül ün hayatının her döneminde Türk siyasetinde neler yaşandığını öğrenecekler. Uzmanlık alanı Osmanlı tarihi olan ve yurdumuza ilk kez 1974 te uğrayan yazarın, hazırlığı için birkaç yılını verdiği, misafir öğretim üyesi olarak bir yılını geçirdiği Bilkent Üniversitesi günlerinde de yazmayı sürdürdüğü kitap, bu yönden de olağanüstü önemli. MacLean kendisi talip olmuş yazmaya, yayınevini kendisi bulmuş, tanıklarla kendisi konuşmuş; bağımsız bir kitap bu. Gül Ailesi yazara fotoğraf albümlerini açmış. Kitapta yer alan 16 fotoğraftan ikisinde ben de varım. Meşhur elim tespihli fotoğrafımızı ilk paylaştığında, Cumhurbaşkanı Gül e, Sakallı fotoğrafımız da var, onları da ben yayımlayayım bari diye takılmıştım. Hyde Park ta çekilmiş o fotoğraf da var kitapta... Bu kitaptaki tanıklıkların değeri, yazara konuşanların, gerçekleri eğip bükmeden anlatmış olmalarından Ekim 2014/ HABER TÜRK fkoru@htgazete.com.tr

4 ANKARA 5 ÇETKODER kimlik ücretine tepki gösterdi Çevre Ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği (ÇETKODER) Genel Başkanı Mustafa Göktaş, Yeni çipli kimlikler için alınacak ücrete tepki gösterdi. GAZİ BOZKURT- Çevre Ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği (ÇETKODER) Genel Başkanı Mustafa Göktaş, yeni kimlikler için alınacak ücretin vatandaşa yeni külfet getireceğini söyledi. Göktaş, Dün ve bu gün basına yansıyan haberlerden öğreniyoruz ki, vatandaşların kullanımına sunulacak olan yeni akıllı çipli kimlikler nedeniyle her vatandaştan 18 lira talep edilecek. Bu durum tüketicileri zora sokacaktır. Özellikle dar gelirli, fakir ve fukara halkı daha büyük sıkıntıya sokacaktır. En basit bir örnekle 3 çocuklu bir aileyi ele alırsanız 5 kişinin kimliği değişecektir. Ve bu kimlik değişim işinin bu aileye maliyeti 90 lira olacaktır. Ülkemizin gerçekleri ortadadır. Doğu ve güneydoğu illerimiz başta olmak üzere Anadolu nun çok yerinde nüfuslu aileler vardır. Oturun, her biri tüketici durumunda olan vatandaşlarımızın halini hesap edin. Bu ücreti ödeyebilecek insan var, ödeyemeyecek insan var. Ödeyemeyen kimliksiz mi kalacak? Üstelik 76 milyonluk nüfus söz konusu. Ortaya çıkan rakama bakın dedi. Çevre Ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği (ÇETKODER) Genel Başkanı Mustafa Göktaş, Biz akıllı kimliklere karşı değiliz. Modern dünyanın çağdaş gelişimlerine ayak uyduralım. Hatta her tür bilgi bu kimliklerde olsun, cebimizde 4-5 çeşit kimlik taşımayalım. Ancak bu geçiş sürecindeki kimlik değişimlerinde Vatandaştan ücret alınmasın. Alınacak ise de maliyeti alınsın. 3-5 liraya mal olan bir kimliğin 18 liradan vatandaşa sunulması hak değil, adalet değil. Bu kamu hizmetini gerçekleştirirken bile vatandaştan nasıl ederim de üç kuruş daha yontarım düşüncesi ile hareket etmek yakışıksızdır. İlgililer bu konuda bir düzenlemeye acilen gitmeli ve ücret meselesini halletmeliler. Yenimahalle Kent Konseyi toplandı... Yenimahalle Kent Konseyi, Kadın ve Engelli Meclisi Genel Kurulları nı gerçekleştirdi. Güner in acı günü HABER MERKEZİ - Çankaya Belediyesi Başkan Yardımcısı Gülsün Bor Güner, babası TBMM 16. Dönem CHP Niğde Milletvekili Yılmaz Cemal Bor u kaybetti. Yılmaz Cemal Bor içintbmm de düzenlenen cenaze töreninde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile eski ve yeni CHP Milletvekilleri de hazır bulundu. Gülsün Bor Güner i, Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen ve çalışma arkadaşları yalnız bırakmadı. Eski Niğde Milletvekili Yılmaz Cemal Bor (80), TBMM de düzenlenen törenin ardından Kocatepe Camii nde kılınan öğle namazını müteakip Karşıyaka Mezarlığı nda son yolculuğuna uğurlandı yılında Niğde nin Bahçeli Kasabası nda doğan, evli ve üç çocuk babası Yılmaz Cemal Bor, Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunudur. Bor, Kaymakamlık ve Emniyet Genel Müdürlüğü nde şube müdürlüğü görevlerinde bulunmuş ve TBMM nin 16.döneminde CHP milletvekili seçilmişti. HABER MERKEZİ - Batıkent Meydan AVM de yoğun katılımla gerçekleştirilen genel kurullara Yenimahalle Kent Konseyi Başkanı Adnan Keskin, yürütme kurulu üyeleri ve çok sayıda Sivil Toplum Kuruluşu temsilcisi katıldı. Genel kurulların divan başkanlığını Yenimahalle Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Leyla Yıldız, divan başkan yardımcılıklarını ise Uğur İlkdoğan, Fatma Bal, Suna Sezer ve Kazım Zafer yaptı. Yenimahalle Kent Konseyi nin Kadın Meclisi Başkanlığı na Gülşen Sucu İnal, Engelli Meclisi Başkanlığı na ise Meral Yazıcıoğlu Yalçınkaya seçildi. Yenimahalle Kent Konseyi nin faaliyetlerinden bahseden Adnan Keskin, daha aktif çalışmak için çaba harcadıklarını bildirdi. Kent konseyinin çalışmalarında başarı sağlayabilmesi için desteklerini esirgemeyen ve tüm birimlerini seferber eden Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar a teşekkür eden Keskin, Oluşturulacak meclisler, yerel yönetişim anlayışına sahip demokratik örgütlenmelerdir. Hedefimiz, bireylerin sorumluluk taşıyan ortaklar olarak yerel yönetimlerin karar alma süreçlerinde katkıda bulunmalarını, ortak noktalarda buluşmalarını, hoşgörülü, uzlaşmacı, aktif, bilgili ve sorumluluk sahibi vatandaşlar topluluğu oluşturmalarını sağlamaktır. Sorunları hep birlikte çözeceğiz dedi. Yenimahalle ye sahip çıkacaklarını bildiren Divan Başkanı Leyla Yıldız ise, çözümde ortaklık geliştirip, aktif katılım sağlamalarının önem taşıdığını belirtti. Her şeyi belediye başkanı ya da idari amirlerden beklemenin yanlış olduğunu ve herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini kaydeden Yıldız, şunları söyledi: Yenimahalle de insan hakları ile çoğulcu ve katılımcı demokrasi ilkelerini hep birlikte yaşatacağız. Yenimahalle Kent Konseyi oluşturularak bunun ilk adımı atıldı. İkinci adımı atmak ve çalışma meclislerini oluşturmak için toplandık. Yaşadığımız kente sahip çıkıp meclislerde görev almalıyız. Keçiören Belediyesi Afganistan a örnek... HABER MERKEZİ- Afganistan Yerel Yönetimler Bağımsız İdaresi nden gelen heyet, Keçiören Belediyesi nin proje ve faaliyetlerini yerinde inceleyerek bilgi aldı. Konuk heyete ilk olarak Keçiören Belediyesi hizmet binası gezdirilirken; Çevre Koruma ve Sağlık Müdürlüğü, Zabıta Müdürlüğü ve Mali Hizmetler Müdürlüğü nün hizmetleri tanıtıldı. Yükseltepe ve Kuzey Ankara Kentsel Dönüşüm alanlarını da gezerek inceleyen heyete çalışmalar hakkında bilgi verildi. Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak a yaptığı başarılı hizmetlerden dolayı plaket takdim eden Afganistan heyeti, Başkan Ak ile belediyecilik hizmetleri alanında görüş alışverişinde bulundu. Estergon Kalesi Ören Köşk te kabul ettiği heyeti Türkiye ye, Ankara ya, Keçiören e hoşgeldiniz diyerek karşılayan Başkan Ak, Keçiören in 840 bin nüfusu ile belediyecilik hizmetleri içerisinde örnek gösterilen belediye olduğunu söyledi. Kardeş şehir uygulamaları sayesinde bazı ülkelerle tecrübe ve bilgi paylaşımı yaptıklarını ifade eden Başkan Ak, Heyetler şeklinde karşılıklı gidip gelerek yapılan hizmetleri inceliyoruz. Birbirimize aktaracağımız önemli tecrübelerimiz var. Karşılıklı fikir alışverişinde bulunmamız sayesinde önemli kazanımlar elde ediyoruz dedi. Hamamönü nde Sanat sezonu açıldı HABER MERKEZİ- Hamamönü Sanat Galerisi, bu sezonda da yine birbirinden değerli eserlere ev sahipliği yapıyor. Hamamönü'ndeki Sanat Galerisi, emekli öğretmen ve ressam Erdal Kartal ın eserlerini ağırlamaya başladı. Resme uzun yıllardır büyük ilgi duyan Erdal Kartal, Hamamönü Sanat Galerisi nde açtığı kişisel sergisiyle sanatseverlere merhaba dedi. Sanatçının yağlı boya çalıştığı ve yaklaşık 50 eserden oluşan sergisi sanatseverlerden büyük ilgi gördü. Sergide yağlı boya tekniğinin en güzel örneklerini sergileyen Kartal, küçük yaşlardan beri resme büyük ilgi duyduğunu söyledi. ÇANKAYA EVİ törenle açıldı HABER MERKEZİ - Çankaya Belediyesi nin, vatandaşların evlilik başvurusu, çevre ve emlak vergisi ödeme gibi belediye işlemlerini yapabileceği ve 21 ayrı branşta açılacak kurslardan yararlanabileceği Çankaya Evi nin ilki Türkkonut ta açıldı. Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen in gerçekleştirdiği açılışa, CHP Çankaya İlçe Başkanı Mehmet Perçin, Çankaya Belediyesi Meclis Üyeleri, bölge muhtarları ve vatandaşlar da katıldı. Göreve geldiğinde Çankaya yı herkesin evi yapacağını ve bunu gerçekleştiriyor olmanın mutluluğunu yaşadığını ifade eden Alper Taşdelen, Verdiğimiz sözleri bir bir tutuyoruz. Çankayalıları bürokrasiden kurtaracak ve işlemlerini kolayca yapabilecekleri Hoş Geldiniz Masası nı iki gün önce açtık. Şimdi de Çankaya evleri ile bütün Çankaya yı bir çatı altında buluşturuyoruz. Çankaya, Çankaya da yaşayan herkesin evidir. Bu duyguyu, bu coşkuyu, bu sevinci hep birlikte paylaşmak, hep birlikte öğrenmek, hep birlikte eğlenmek için Çankaya Evlerini açıyoruz. İlk Çankaya Evimizi Çayyolu nda açıyoruz çünkü Çayyolu nun buraya Çankaya nın geldiğini hissetmesini istiyoruz. dedi. Çankaya Evlerinin 21. Yüzyılın Halkevi olacağını belirten Taşdelen, Halkevlerinde yürütülen dil-edebiyat, güzel sanatlar, temsil, spor, sosyal yardım, halk dershaneleri ve kursları, kütüphane ve yayın, köycülük, tarih ve müze gibi çalışmaların aynısının Çankaya Evlerinde de yürütüleceğini söyledi. Taşdelen, Cumhuriyetimizin ilke ve devrimleri Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından nasıl Halkevleri aracılığıyla milletimize ulaştırdıysa Çankaya Evleri de aynı değerlere sahip çıkacaktır. şeklinde konuşmasını sürdürdü. Çankaya Evlerinin üretim merkezi haline dönüşeceğini vurgulayan Taşdelen, Çankaya Evleri, paylaşmanın, dayanışmanın sembolü olacak. Çankaya mızdan başlayarak yurdumuzun dört bir yanına yardım eli uzatacak. dedi. Çankaya Evi nde açılışı yeni yapılan Hoş Geldiniz Masasının küçük bir örneğinin de yer alacağını belirten Başkan Taşdelen, Biz halkımızın ayağına gideceğiz. Buradaki vatandaşımız nasıl buradan yararlanacaksa Dikmen deki vatandaşımız da aynı hizmete sahip olacak. Çünkü biz insanımızı seviyoruz. Çünkü biz halkımızı seviyoruz. Hizmetten başka sevdamız yok. şeklinde konuştu. Nezaket Okulları eğlendirirken öğretiyor HABER MERKEZİ- 3 ila 5 yaş grubundaki çocukların eğitim gördüğü Nezaket Okulları nda, minikler doyasıya eğleniyor. Adab-ı muaşeret eğitimi alan çocuklar aynı zamanda birçok aktiviteye de katılıyor. Eğlenerek öğrenme metodunun uygulamaya konulduğu Nezaket Okulları nda miniklere kendini tanıma, arkadaş edinme, güzel konuşma, çevre bilinci, hayvan sevgisi, büyüklere saygı, küçüklere karşı sevgi, sağlıklı beslenme, temizlik gibi hayati konularda eğitim veriliyor. Çocuk tiyatrosu ve sinema gösterimi ile sanatsal faaliyetler yapılıyor. Gezilerle de Ankara tanıtılıyor. Uzman eğitmenler eşliğinde hem eğlenen hem de öğrenen binin üzerindeki çocuk, 6 ayrı merkezde eğitimine devam ediyor.

5 6 ADANA - ÖMER FANSA - Tarımsal üretimde elde edilen ürünün yüksek fiyata satılması milyon 600 bin tona ulaşacak. kadar üretim sürecinde çevresel değerler ve üretimde rol alanların, özellikle de işçilerin sosyal yönlerinin geliştirilmesi de önem taşıyor. Bu kriterlerin yükseltilmesi için bir çok sektörde farklı yol izlenirken dünya çapında milyonlarca çiftçinin daha sağlıklı koşullarda kaliteli pamuk üretmesi amacıyla uluslararası tekstil firmalarının da katılımıyla "İyi Pamuk Girişimi" (Better Cotton Initiative-BCI) oluşturuldu. BCI kapsamında Türkiye'de kurulan İyi Pamuk Uygulamaları Derneği (IPUD), bu ürünü üretmeyi taahhüt eden çiftçilerin tarlalarında, çevre ve sosyal yönden inceleme yapıyor. Dünyada geçen yıl 900 bin ton, bu yıl 1 milyon 900 bin ton lif halinde iyi pamuk üretildi. BCI'ya göre, 2015 projeksiyonunda bu rakam 2 Safranda hedef yıllık 30 kilogramlık üretim KARABÜK- AHMET ÖZLER - Karabük'ün Safranbolu ilçesinde yetiştirilen, boya, yemek, kozmetik, ilaç ve gıda gibi birçok alanda kullanılabilen ve dünyanın en pahalı bitkisi olarak bilinen safranda üretim hedefi, 30 kilogram olarak belirlendi. Ağırlığının 100 bin katı kadar sıvıyı sarıya boyayabilen, 80 bin çiçekten sadece yarım kilogram üretilebilen ve "mucize bitki" olarak adlandırılan safran, ilçenin çeşitli köylerinde 41 çiftçi tarafından 42 dönüm alanda üretiliyor. Ağustos ayında dikilmeye başlanan ve bu günlerde mor renkli ve hoş kokulu çiçekler açan, santimetre uzunluğundaki safran bitkisi, kilogramı ortalama 20 bin liradan hem yurt içinden hem de yurt dışından alıcı buluyor. Yetiştirilmesi çok zahmetli olan ve sabah erken saatlerde güneş doğmadan önce tecrübeli çiftçiler tarafından toplanan safran, ilçede yılda yaklaşık 23 kilogram kadar üretiliyor. İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Çetin Ayvalık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, safran bitkisinin ilçeleriyle özdeşleştiğini ve Safranbolu'da çok kaliteli safran yetiştirildiğini söyledi. Devlet olarak her zaman safran üreticilerinin yanında olduklarını vurgulayan Ayvalık, "Şu günlerde çiçek açan safran bitkisinin üretimi gerçekten çok zahmet isteyen bir konu. İşinin ehli çiftçiler tarafından titizlikle yetiştiriliyor. Müdürlüğümüzün de destekleriyle üretimde artış yaşıyoruz. 12 köyümüzden geçen yıl yaklaşık 23 kilogram ürün hasat ettik" diye konuştu. Çiftçilere verilen safran soğanlarının teknik elemanların nezaretinde dikiminin sağlandığını dile getiren Çetin, şöyle devam etti: "Başta hasat, kurutma olmak üzere yıllık bütün bakım işlemleri müdürlüğümüzün denetiminde gerçekleşmiştir. Çiftçilerimize verilen safran soğanı 3 yıllık dönem sonunda yüzde 20 fazlası ile geri alınıp, bu soğanlar yeni üreticilere verilmektedir. Bu sayede üretimde devamlılık sağlanmakta. Üretim alanının artmasının yanı sıra uygulanan üretim teknikleri geliştirilmiş, dikimden hasada kadar yapılacak çalışmalar sistemli eylem planı haline getirilmiştir." İyi pamuk uygulamasının iki yıldır sürdürüldüğü Türkiye'de de üretimde artış söz konusu. Geçen yıl 15 bin ton lif halde iyi pamuk elde edilen Türkiye'de bu yıl 12 bin 716 hektarda 24 bin tona ulaşıldı. Üretim miktarı ve üretim alanındaki artış, yüzde 60 oldu. Bu yıl 17 üreticinin 13 bin 850 dekarda iyi pamuk ekimi yaptığı Adana'da, Ticaret Borsası Başkanı Muammer Çalışkan, AA muhabirine, uygulamanın uluslararası tekstil firmalarının çevre ve sosyal duyarlılığından ortaya çıktığını kaydetti. İyi pamuk uygulamasının izlenebilir, kontrol edilebilir, disipline edilebilir kavramları içeren iyi tarım uygulamalarının pamuk versiyonu olduğuna dikkati çeken Çalışkan, Türkiye'de bunun IPUD aracılığıyla yürütüldüğünü, çırçır veya pamuk üreticilerinin ANKARA - Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, yemek çeklerinde (ticket) yüzde 12'ye yaklaşan komisyon oranlarının esnafı isyan ettirdiğini ifade etti. Palandöken, yazılı açıklamasında, 1 milyonun üzerinde kullanıcısı ile 4 milyar liranın üzerinde büyüklüğü olan yemek çeki pazarında, birkaç yabancı şirketin tekelleşmeye giderek komisyonları yüksek tuttuğunu belirtti. Yemek çeklerinden alınan komisyon oranının yüzde 12'lere kadar çıktığını ifade eden Palandöken, "Yemek kartı piyasasında esnafın hakkı yeniyor. Bu kadar yüksek komisyonlarla emeğimize ortak olunuyor. Esnaf yüzde 12 kazanamazken, yemek çeki firmalarına bu kadar yüksek komisyon ödüyor. Bu esnaf nasıl geçinsin, faturalarını nasıl ödesin?" ifadelerini kullandı. Çiftçinin daha sağlıklı koşullarda, çevre ve sosyal değerleri iyileştirilmiş pamuk üretmesini öngören iyi pamukuygulaması, dünyada ve Türkiye'de hızla yayılıyor. Türkiye de iyi pamuk üretimi yaygınlaşıyor bu derneğe taahhütte bulunduğunu anlattı. Çalışkan, şunları söyledi: "İyi pamuk, tarımda, üretimde, sosyal ve çevresel değerleri ön plana çıkartıyor. IPUD, ürünü, ekiminden mahsulün toplanmasına kadar kontrol ediyor. İşçilerin kaldıkları yerlerden sigortası, iş sağlığı şartları, çocuk işçi çalıştırılmamasına, kullanılan suyun miktarı ve kaynağından ilaçların miktarı, ambalajların istiflendiği yere kadar denetliyor. Bu yıl Adana'da tarım işçilerinin çocukları, tarlaların yanındaki su kanallarına grip, boğulabilir diye ikazda bulunuldu. Kanal etrafına tel örgü çektirilmesini sağlayacağız. Bu bile önemli. Türkiye'de iş güvenliği ihmali yüzünden ölenleri görüyorsunuz. Kim bilir, kaç çocuk ölüyor, haberimiz olmuyor. Onun için kesinlikle hem çevre hem sosyal yönden çok faydalı bir uygulama." Yemek çekindeki komisyon esnafı isyan ettiriyor Yemek çeklerinin bir kısmının da amacının dışında kullanıldığını belirten Palandöken, şunları kaydetti: "Piyasayı ele geçirmiş büyük yemek kartı şirketleri arasında komisyon oranlarında bir rekabet olmadığı gibi ödemeleri de keyfi olarak geciktirerek esnafımıza ikinci darbeyi vuruyor. Yemek kartları kullanıcı sayısı arttıkça, komisyonların düşmesi beklenir, bizde aksine oranlar yükseliyor. Ayrıca yemek kartlarının üye iş yeri dışında yani amacının dışında kullanılmasına müsaade ediyorlar. Giyim kuşam, tatil köyleri hatta akaryakıt alımında bile kullanılan yemek çekleri sistemde kaçağa yol açıyor. Avrupa Birliği ülkelerindeki oranlar dikkate alınmalı. Mutlaka alınan komisyonlara bir sınırlama getirilerek, kullanımına yönelik yasal düzenleme yapılmalıdır." Elektrikte; jeotermal, güneş ve rüzgar payı ANKARA - ZEYNEP BEYZA KARABAY - Türkiye'de bu yılın 7 ayında üretilen elektrikte jeotermal, güneş ve rüzgar enerjisinin payı arttı. Uluslararası Enerji Ajansı'nın aylık elektrik istatistiği raporuna göre, 2014'ün 7 ayında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla, elektrik üretiminde jeotermal, güneş ve rüzgarın payı yüzde 14,4 yükselerek 5 bin 456 gigavatsaat oldu. Raporda, elektrik üretiminin bir önceki yıla göre yüzde 3,8 artışla 140 bin gigavat saate, tüketiminin ise yüzde 3,3 artışla 141 bin 415 gigavat saate ulaştığı belirtildi. Fosil yakıtların elektrik üretimindeki payında da yüzde 17,7 artış gözlemlenirken, geçen yıla göre en büyük düşüş yüzde 31,9 ile hidro elektrik üretiminde oldu. Fosil yakıtlarda 2014'te üretilen elektrik 107 bin 803 gigavatsaate yükselirken, hidro elektrik santrallerinden üretilen elektrik miktarı 25 bin 166 gigavatsaate düştü. Ayrıca raporda, geçen yıla göre yüzde 293 artan elektrik ihracatının bin 388 gigavatsaat, ithalatının ise yüzde 11,9 artarak 4 bin 378 gigavatsaat olduğu ifade edildi. Rapora göre, 2014'teki elektrik üretiminin yüzde 78'i fosil yakıtlardan, yüzde 18'i hidro elektrik santrallerinden, yüzde 4'ü jeotermal, güneş ve rüzgar enerjisinden sağlanıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, 2013'te üretilen elektrik miktarı yaklaşık 240 bin gigavatsaat, tüketilen elektrik miktarı ise yaklaşık 246 bin gigavatsaat. Sisteme eklenen 6 bin 985 megavat ile kurulu gücün 64 bin 44 megavata ulaştığı yer alan verilerde, geçen yıl elektrik üretiminin, yüzde 43,8'inin doğal gazdan, yüzde 25,4'ünün kömürden, yüzde 24,8'inin hidro elektrik santrallerinden, yüzde 2'sinin sıvı yakıtlardan ve yüzde 4'ünün de yenilenebilir kaynaklardan elde edildiği yer alıyor. Verilere göre, Türkiye'nin elektrikteki kurulu gücü, 2014'ün 9 ayında işletmeye alınan santrallerle 68 bin 230 megavata ulaştı. EKONOMİ Elektrik ve doğalgazda borç yapılandırma isteği ANKARA - Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, yılbaşına kadar elektrik ve doğalgaz borçlarını da yapılandıracak bir düzenleme yapılmasının, vatandaşları rahatlatacağını bildirdi. Palandöken, yazılı açıklamasında, kamuoyunda "torba yasa" olarak bilinen "6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun"a elektrik ve doğalgaz borçları dahil olmadığı için esnaf ve sanatkarlardan kendilerine bu yönde yoğun talep geldiğini ifade etti. Kışla vatandaşın doğalgaz ve elektrik kullanımının arttığını belirten Palandöken, "Borcunu ödeyemeyenler soğukta kalacak. Yetkililerimize sesleniyoruz. Yılbaşına kadar elektrik ve doğalgaz borçlarını da yapılandıracak bir düzenleme yapılması vatandaşımızı rahatlatacaktır" dedi. "Tarihi af" olarak nitelendirilen ve kamuya olan borçlar için yapılandırma getirilen 6111 sayılı kanun kapsamına elektrik borçlarının da dahil edildiğini hatırlatan Palandöken, şunları kaydetti: "Bu kapsamda 345 bin 651 abone başvuru yapmış ve borçlarını yapılandırmıştı. Bugün yapılandırma talebi daha da fazla. Sadece resmi daire abone grubundan 189 milyon 716 bin 414 lira, belediyeler abone grubundan 1 milyar 394 milyon 463 bin 144 lira, esnaf sanatkar ve sanayicinin ise toplamda 6 milyar 718 milyon 450 bin lira ödenmeyen elektrik borcu var. Bunun yanında esnafın, çiftçinin ve hane halkının elektrik ve doğalgaz borçları birikmiş durumda. Borçlarını peşin ödeyene indirim yapılmalı, taksitle yapılacak ödemelerde ise belirlenecek tutar 2'şer aylık dönemlerde olmak üzere 6, 9, 12 veya 18 eşit taksite bölünebilmeli, gecikme cezaları Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi üzerinden düşük faizle hesaplanmalıdır." ÖTV'nin bütçe payı 100 milyar liraya yaklaşıyor ANKARA - İBRAHİM YILMAZ Yılı Merkezi Yönetim Bütçesi'nde, Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) toplamı 94 milyar 431 milyon 458 bin lira olarak öngörülüyor. ÖTV'nin, 2016'da 101 milyar 902 milyon liraya, 2017'de de 110 milyar 28 milyon liraya çıkması bekleniyor yılı bütçesinde, gelir vergisinden 85 milyar 37 milyon 788 bin lira, kurumlar vergisinden 39 milyar 86 milyon 618 bin lira, veraset ve intikal vergisinden 455 milyon 580 bin lira, motorlu taşıtlar vergisinden 8 milyar 841 milyon 57 bin lira, damga vergisinden 10 milyar 56 milyon 656 bin lira ve beyana dayanan KDV'den 71 milyar 834 milyon 269 bin lira kaynak bekleniyor. Motorlu taşıtlar vergisinden elde edilen gelirin 2016'da 9 milyar 304 milyon TL'ye, 2017'de de 9 milyar 947 milyon liraya yükselmesi öngörülüyor. Bütçe gelirleri arasında, ÖTV toplamı 94 milyar 431 milyon 458 bin lira olarak öngörülüyor. ÖTV içinde petrol ve doğalgaz ürünlerinden 48 milyar 110 milyon 256 bin lira, motorlu taşıt araçlarından 12 milyar 898 milyon 310 bin lira, alkollü içkilerden 5 milyar 939 milyon 376 bin lira, tütün mamullerinden 23 milyar 500 milyon 5 bin lira, kolalı gazozlardan 305 milyon 186 bin lira, dayanıklı tüketim ve diğer mallardan 3 milyar 678 milyon 325 bin lira gelir elde edilecek. Şans oyunları vergisi olarak 849 milyon 516 bin lira, özel iletişim vergisi olarak 4 milyar 714 milyon 593 bin lira, gümrük vergileri olarak 6 milyar 995 milyon 389 bin lira ve ithalde alınan katma değer vergisi olarak 75 milyar 102 milyon 825 bin lira toplanacak. ÖTV'nin, 2016'da 101 milyar 902 milyon liraya, 2017'de 110 milyar 28 milyon liraya çıkması bekleniyor. Alkollü içkilerden elde edilen gelirin 2016'da 6 milyar 200 milyon liraya, 2017'de 6 milyar 521 milyon liraya; tütün mamullerinden elde edilen gelirin de sırasıyla, 24 milyar 534 milyon ve 25 milyar 804 milyon 867 bin liraya ulaşması hedefleniyor yılı bütçesinde tapu harçlarından 8 milyar 545 milyon 565 bin lira, trafik harçlarından 628 milyon 785 bin lira, yurt dışı çıkış harçlarından 106 milyon 5 bin lira gelir bekleniyor. Söz konusu yılda, 1 milyar 37 milyon 787 bin liralık taşınmaz kira geliri beklenirken, bunun 453 milyon 737 bin TL'sini lojman kira geliri oluşturuyor. Vergi, resim ve harç gecikme faizi olarak beklenen gelir 873 milyon 854 bin lira yılı bütçesinde, para cezalarından toplam 8 milyar 959 milyon 630 bin lira gelir bekleniyor. Para cezalarında yargı para cezaları 520 milyon 821 bin lira, trafik para cezaları 2 milyar 699 milyon 435 bin lira, vergi ve diğer amme alacakları gecikme zamları 1 milyar 947 milyon 163 bin lira öngörülüyor. Trafik para cezalarından 2016'da 2 milyar 992 milyon 926 bin lira, 2017'de 3 milyar 279 milyon 819 bin lira gelir hedefleniyor. Bütçede, taşınmaz satışlarından da gelir bekleniyor. Toplamda 1 milyar 696 milyon 363 bin liralık taşınmaz satış geliri hedeflenirken, bunun 300 milyon lirasını sosyal tesislerin satışı, 110 milyon 962 bin lirasını arazi satışı, 437 milyon 858 bin lirasını arsa satışı oluşturuyor.

6 EKONOMİ 7 İSTANBUL - "Türkiye Özel Sermaye Forumu 2014" toplantısında konuşan Şimşek, şirket satın almalarının ve birleşmelerinin en önemli motorunun büyüme olduğunu söyledi. Büyüme olursa bu aktivitelerin güçlü olacağını aktaran Şimşek, Türkiye'nin bu açıdan önemli bir 10 yıl geçirdiğini kaydetti. Şimşek, gelecek 10 yılın daha kritik olacağına dikkati çekerek, "Sebebi de şu; geçtiğimiz 10 yılda küresel ekonomiye baktığımızda, gelişmekte olan ülkelere baktığımızda çok yüksek emtia fiyatları görüyorsunuz. Çok düşük faiz ortamı, şu anda devam ediyor ama eninde sonunda bitecek. Global likiditenin bol olduğu bir dönem. Dolayısıyla aslında büyümenin de göreceli olarak yüksek olduğu bir dönem" değerlendirmesinde bulundu. Gelecek 10 yılın en önemli konusunun büyüme olacağını belirten Şimşek, bu dönemde "Büyüme nerede olacak?" sorusuna doğru cevap verilebildiği takdirde o zaman geçmiş 10 yıl gibi iyi kazançlar elde edebileceğini söyledi. Şimşek, büyümenin temel faktör olacağı gelecek 10 yıl içerisinde veya büyümenin son 10 yıla göre kıt, potansiyelinin düştüğü bir ortamda Türkiye'nin gelecek 10 yıl içerisinde farklılaşacağını kaydeden Şimşek, bu farklılaşmanın da zeminini şimdiden hazırladıklarını, hazırlamaya devem ettiklerini belirtti hedeflerine Ar-Ge ile varırız İSTANBU - Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşmak için 8-9 sene içinde milli gelirden Ar-Ge'ye ayırdığı payı yüzde 2,5'lar üzerine, ihracattaki yüksek teknolojili ürünler oranını da yüzde 15'lere çıkarmak zorunda olduğunu söyledi. Zeybekci, marka geliştirme programı "Turquality" çerçevesinde Koç ve Sabancı iş birliğiyle geliştirilen "Yönetici Geliştirme Programı"nın 11. Dönem Sertifika, 12. Dönem Açılış Törenine katıldı. Burada konuşan Zeybekci, eğitimin insan hayatındaki önemine değindi. Kendi hayatından örnekler veren Zeybekci, "ben artık oldum, öğrendim" demenin yanlış olduğunu, hayatın her aşamasında öğrenilecek şeylerin bulunduğunu anlattı. Bakan Zeybekci, "Yönetici Geliştirme Programı"na atıfta bulunarak, Türkiye'de üniversitelerden mezun olanlara "avukat", "mühendis" gibi kimliklerin hemen verildiğine, Türkiye'de bunların tamamının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğine işaret etti. Türkiye ekonomisinde 2002 yılından bu yana meydana gelen gelişmelere de değinen Zeybekci, Türkiye'nin ihraç kilogram fiyatının 1,70 dolara yaklaştığını, bunun iyi ama yetersiz olduğunu söyledi. Öte yandan Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye'nin yerinde saymaması için yüzde 5'in üzerinde büyümesi gerektiğini belirtti. Zeybekci, Türkiye'nin ihracatının yaklaşık yüzde 45'inin AB'ye yapıldığını kaydederek, ağustos ayı içinde yüzde 10 artışla 10 milyar doların üzerine çıkan doğrudan yabancı yatırım tutarının yüzde 70'inin ise Avrupa'dan geldiğini belirtti. Türkiye'nin son 10 yılda çok önemli aşamalar kaydettiğini anlatan Zeybekci, 1980'de 5 milyar dolar olan ticaret hacminin bugün 470 milyar dolara, kişi başı milli gelirin de 10 bin 800 dolar seviyesine çıktığını belirtti. Zeybekci, Gayrisafi yurtiçi hasılanın 230 milyar dolardan 820 milyar dolar seviyesine geldiğini kaydetti. Zeybekci, bu sayede Türkiye'nin satın alma paritesine göre dünyanın 21. ekonomisi iken bugün 16. sıraya kadar yükseldiğini ve Avrupa'nın en büyük 6. ekonomisi olduğunu ifade etti. Türk Hava Yolları'nın ilk defa en fazla ülkeye uçan hava yolu olduğunu ve bunu yurt dışına açılan iş dünyasının göstergesi olarak değerli bulduğunu belirten Zeybekci, Türk müteahhitlerin 34 milyar dolarlık iş aldıklarını söyledi. Siyasi istikrar olmadan reform olmadığını ve Türkiye'de siyasi istikrarın olduğu dönemlerde reform yapıldığını dile getiren Şimşek, sözlerine şöyle devam etti: "Reformlarla birlikte refah artışı oluyor. Siyasi istikrar reformlar için çok önemli bir değişken. Türkiye'de bu yıl iki seçimi geride bıraktık. Seçimlerden önce nispeten yoğun bir gündem yaşandı. Bir kargaşa ve tartışma ortamı yaşandı. Siyasi motivasyonlarla bir sürü konu gündeme geldi. Ama sonuçta çok açık ve net olarak her iki seçimde son derece yumuşak ve demokrasinin güçlendiği bir süreç olarak geçirildi. Türkiye'de mahalli seçimlerde AK Parti bir önceki mahalli seçime göre oy oranını iyi bir şekilde artırarak belediyelerin neredeyse yüzde 60'ını kazandı. Hemen akabinde cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı. Bu seçimde de bütün muhalefet bir olmasına rağmen başbakanımız, cumhurbaşkanı oldu. Bir hafta içerisinde Türkiye'de iktidardaki partinin genel başkanı değişti, başbakanı değişti, yeni bakanlar kurulu kuruldu. Yeni cumhurbaşkanı var. İktidardaki partinin yeni bir genel başkanı ve yöneticileri var. Ne kadar yumuşak bir geçiş oldu. Kavga, gürültü yaşanmadan Türkiye bunu başardı. Bunu kaç ülke yapabilir merak ediyorum. Türkiye'de siyasi istikrara ilişkin en ufak bir tereddüt varsa bu tereddütlerin TÜRKMENABAT- Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbangulı Berdimuhamedov, Türkmenistan doğalgazını Hint Okyanusu'na ulaştıracak Türkmenistan-Afganistan- Pakistan-Hindistan (TAP) boru hattının inşaatına 2015'te başlanacağını açıkladı. Türkmenistan Devlet Başkanı, Aksakallar Konseyinin Türkmenabat kentinde yapılan yıllık toplantısında yaptığı konuşmada, yakın gelecekte enerji alanında önemli yatırımlara ANKARA - İBRAHİM YILMAZ - Devlet memurlarının fazla mesai ücretleri, yeni yılda 9 kuruş artarak 1 lira 63 kuruşa yükselecek. AA muhabirinin 2015 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Tasarısı verilerinden derlediği bilgilere göre, memurların saat başı fazla çalışma ücreti, yeni yılda yüzde 5,8 artış gösterecek. Halen 1 lira 54 kuruş olan saat başı fazla çalışma ücreti, 1 Ocak 2015'ten itibaren 1 lira 63 kuruş olarak uygulanacak. Bakanlıkların özel kalem müdürlüklerinde çalışan personele ve makam şoförlerine ayda 90 saati, genel müdürlüklerin merkez teşkilatlarında görevli şoförlere de yeni yılda 60 saati geçmemek üzere 1,62 lira yerine 1,71 lira fazla mesai ücreti verilecek. Her makam için aylık toplam 450 saati geçmemek kaydıyla Kurul Başkanı (Bakanlıklar), genel müdür ve daha üst birim yöneticileri, strateji geliştirme başkanı, vali, general ve amiral rütbesini haiz olmak kaydıyla Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, kuvvet komutanlıkları ile Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığındaki daire başkanı ve daha üst birimlerin yöneticileri, rektör, büyükşehir ve il belediye başkanları ile birlikte çalışan personel de yine ayda 90 saati geçmemek üzere makam onayına istinaden saat başına 1,71 lira fazla çalışma ücreti alacak. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Gelecek 10 yıl içerisinde büyüme temel faktör olacak. Büyümenin son 10 yıla göre kıt, potansiyelinin düştüğü bir ortamda Türkiye, gelecek 10 yıl içerisinde farklılaşacak. Bu farklılaşmanın da zeminini şimdiden hazırladık, hazırlıyoruz" dedi. Büyüme temel faktör geride kalmış olması lazım. Eylül başında yeni hükümet göreve başladı, güvenoyu aldı. Eylül başında yapılan bir ankete göre bugün seçim olsa, vatandaşın yüzde 52'ye yakını iktidardaki partiye, AK Partiye oy verecek. Eylül ayında 18'inde yapılan başka bir ankete göre burada da yüzde 51 civarı. dolayısıyla Türkiye'de siyasi istikrara ilişkin tereddütlerin geride kalmış olması lazım. Bütün siyasi motivasyonlarla ortaya atılan iddialara rağmen Türkiye çok açık ve net olarak istikrardan yana, reformdan yana, refahtan yana bir tercih ortaya koymuştur." Mehmet Şimşek, ekonomi yönetimi olarak Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın başkanlığında uzun bir süredir Türkiye'nin değişiminin ve dönüşümünün yeni halkasını oluşturacak, çok kapsamlı ikinci - üçüncü nesil reform paketini içeren bir paket üzerinde çalıştıklarını aktararak, bu çalışmaların devam ettiğini ve bu sene içerisinde biteceğini söyledi. Bu reformlarında bir kısmını gelecek yıl yapılacak seçimleri beklemeden bir kısmını da hemen seçimlerden sonra uygulamaya koyacak şekilde hazırladıklarını dile getiren Şimşek, bu reform programının 25 dönüşüm alanını kapsadığını ve bu 25 dönüşüm alanına ilişkin bin 200'ün üzerinde reform tedbiri alınacağını kaydetti. Türkmen doğalgazı Hint Okyanusu na imza atacaklarını duyurdu. Bölgede siyasi ve ekonomik istikrar sağlayacağına inandıkları TAP projesine 2015'te başlayacaklarını belirten Berdimuhamedov, ayrıca 2016'da Türkmenistan-Çin doğalgaz boru hattının 4. etabının açılışını yapacaklarını söyledi. Türkmenistan Devlet Başkanı Berdimuhamedov, ülke içerisinde devam eden ve uzunluğu bin kilometreden fazla olan Doğu-Batı boru hattının inşaatının da 2016'da tamamlanacağını ifade etti. Yaklaşık 30 trilyon metreküp doğalgaz rezerviyle Rusya, İran ve Katar'dan sonra 4. sırada yer alan Türkmenistan, bu sektöre önemli yatırımlar yapıyor. Doğalgazını özellikle Avrupa pazarına ulaştırmak isteyen Türkmen hükümeti, halihazırda Rusya, İran ve Çin'e gaz ihraç ediyor. Memurun fazla mesaisi 1,63 liraya çıkarılcak Yüksek Öğretim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğüne bağlı yurtlar ile üniversitelere bağlı yurtlarda görev yapan personelden gerçekleştirdikleri fazla çalışma karşılığında kendilerine izin verilme imkanı bulunmayanlara da ayda 90 saati aşmamak üzere yeni yılda 1,63 lira ek çalışma ücreti ödenecek. Anadolu Üniversitesi dışındaki diğer yükseköğretim kurumları kadrolarında görev yapan personelden, Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi'nce düzenlenen akademik danışmanlık ve yüz yüze eğitim hizmetlerinin yürütülmesine yardımcı olmak üzere normal çalışma saatleri dışında görevlendirilen ve fiilen görev yapan personele ayda 60 saati aşmamak üzere saat başına 2,80 lira ödemede bulunulacak. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsünde çalışan (110 kişiyi geçmemek üzere) personelden fazla çalışma karşılığında kendilerine izin verilme imkanı bulunmayanlara, ayda 60 saati geçmemek üzere saat başına 1,63 lira ödenecek. Mesleki ve teknik eğitim bölgesinde yer alan meslek yüksekokulları ile ilişkilendirilen ve teknik orta öğretim kurumlarında görev yapan Milli Eğitim Bakanlığı idari personeline, yasal çalışma saatinin bitiminden sonra fiilen yaptıkları fazla çalışma süreleri için ayda 100 saati geçmemek üzere saat başına 2,80 lira ödeme yapılacak. İstanbul Jewellery Show 15 binden fazla sektör profesyonelini ağırladı İSTANBUL - İstanbul Jewellery Show'a, kuyumculuk sektöründen 15 binden fazla profesyonel ziyaretçi katıldı. İstanbul Jewellery Show açıklamasına göre, yılda iki kez düzenlenen fuarın sonuncusu Ekim tarihlerinde gerçekleştirildi. Dört gün süren fuar ile yerli ve yabancı birçok firma, tasarımcı ve önde gelen alıcılar bir araya geldi. Ünlü markaların en yeni modellerinin sergilendiği ve iş birliklerine imza atılan fuar, 2013 ekim ayında gerçekleştirilen fuara oranla, tekil ziyaretçilerde yüzde 10 büyüme kaydetti. İstanbul Jewelry Show ekim fuarı, yüzde 36'sı yurt dışından, yüzde 64'ü ise Türkiye'den olmak üzere 15 bin 66 kuyumculuk sektörü profesyoneli tarafından ziyaret edildi. Geçen yılın ekim ayındaki fuara 95 ülkeden ziyaretçi katılırken, son fuar, 107 ülkeden ziyaretçileri ağırladı. Doğu Avrupa, Asya, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'dan önde gelen alıcılarla tanışma ve iş birliği imkanı sağlayan fuarı bu yıl ziyaret eden ülkelerin başında ise sırasıyla İran, Rusya, Irak, Lübnan, Cezayir, Yunanistan, Azerbaycan, İtalya, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Fas, Tunus, Bulgaristan ve Hindistan geldi. Türkiye'nin mücevher ihracatında önemli paya sahip olan fuarda, milyon dolarlık ticari iş birliklerinin temeli atıldı. Açıklamada görüşlerine yer verilen İstanbul Jewelry Show'u düzenleyen UBM Uluslararası Fuarcılık AŞ Genel Müdürü Şermin Cengiz, dünya genelindeki önemli alıcıların; altın takı, pırlantalı mücevher, değerli taş, inci, montür, gümüş, saat, vitrin dekorasyon, makine, ekipman ve yan sanayi, kalıp ve kasa sektöründen 800'ün üzerinde firma ile tanışmasını sağladıklarını belirtti. Fuarın en son tasarımların bir arada görülebileceği mükemmel bir buluşma noktası olarak dikkati çektiğini ifade eden Cengiz, ekim ayı, Noel, yeni yıl, tatil sezonu ve yıl sonu siparişleri için en doğru zamanlama olduğundan fuarı bu doğrultuda sadece sektör profesyonellerini buluşturmaya yönelik organize ettiklerini bildirdi. Fashionİst Abiye milyon dolarlık iş hacmi üretecek İSTANBUL- Fashionİst Abiye, Gelinlik ve Damatlık Fuarı, abiye, gelinlik ve damatlık modasının dünyaca ünlü marka ve tasarımcılarını ikinci kez İstanbul'da ağırlamaya hazırlanıyor. Fuarın bu yıl 300 milyon dolarlık iş hacmine ulaşması hedefleniyor. Yapılan açıklamaya göre, Patika Fuarcılığın organize ettiği, Osmanbey Tekstil İşadamları Derneği OTİAD'ın destek verdiği fuar, yarın Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı ile İstanbul Kongre Merkezi'nde açılacak. Fuar, 23 Kasım'da sona erecek. Fuarda, 30'un üzerinde yerli ve yabancı tasarımcı ile yüzlerce abiye, gelinlik ve damatlık markası, 2015 yılı kreasyonlarını sergileyecek. Fuara, ulusal ve uluslararası abiye, gelinlik, damatlık üreticilerinin yanı sıra pek çok ünlü markanın satın alma yöneticileri de katılacak. 25 bin metrekarelik bir alanda düzenlenecek Fashionİst'te bu yıl, sektöre yön veren 120 seçkin firmanın özgün abiye, gelinlik ve damatlıkları modaseverlerle buluşacak. Fuar boyunca yerli ve yabancı tasarımcıların gerçekleştirileceği birbirinden renkli defilelerin yanı sıra yüzlerce ünlü markanın düzenleyeceği sergi ve gösterilerle, 2015 yılının abiye, gelinlik ve damatlık modası tanıtılacak. Abiye, gelinlik ve damatlıkta Türk tasarımcıları ile Türk markalarına, Avrupa başta olmak üzere Rusya, Türk cumhuriyetleri, Ortadoğu ve Afrika pazarında yeni ufuklar açan fuar, bu yıl 65 ülkeden 25 bin kişinin üzerinde yerli ve yabancı ziyaretçiye ev sahipliği yapacak. İlk yılında 47 ülkeden 12 bini yabancı olmak üzere 18 bin üzerinde ziyaretçiyi ağırlayan Fashionİst, ünlü tasarımcıların özgün modelleri ve markaların yeni kreasyonları ile dünya moda trendlerini belirleyen bir organizasyon olmayı hedefliyor. Katılımcılarına geçen yıl 150 milyon dolarlık bir iş hacmi sağlayan ve bu yıl 300 milyon dolarlık bir iş hacmine ulaşması hedeflenen Fashionİst Fuarı, Türk tekstil sektörü ile Türk abiye modasına yön veren Osmanbey tekstil sanayicilerine yeni ve büyük pazarlar yaratması açısından da büyük bir önem taşıyor.

7 8 25 Ekim 2014 Cumartesi KÜLTÜREL BOYUT Prof. Dr. Hayrettin İVGİN EY KAVM-İ TÜRK SEN NESİN? Herhalde biz Türkler, geleceğimizi kendimiz yok ediyoruz. Tarihimizde hep böyle oldu. Diyorlar ya; Tarihte 16 Türk devleti, 118 i aşkın özerk cumhuriyet, beylik, hanlık ve atabeylikler, kurduk. Benim çok tuhafıma gidiyor. Kurdun iyi güzel de, neden yıkıldın? Ve neden yaşatamadın? Hem de 16 defa ve hanedanlıklarında 118 defa Sen şuna mı güveniyorsun ey kavm-i Türk? Bir Türk devleti yıkılır, bir Türk devleti kurulur. Onun için yıkılırsa yıkılsın. Nasıl olsa bir daha kurulur. Herhalde böyle düşünüyorsun. Kendi ayağına; -bırakın ayağı beynine-kurşun sıkan bir başka millet var mı acaba? Bu nasıl şuurdur? Diline sahip değilsin. Toprağına sahip değilsin, İktidarına sahip değilsin. Ekonomine sahip değilsin. Orduna sahip değilsin. Medyana sahip değilsin. Halkına sahip değilsin. Hukukuna sahip değilsin. Kültürüne sahip değilsin. Dinine sahip değilsin. Atatürk üne sahip değilsin. Ne olacak bu halin ey Türk? Kürt, ırkçılığını ve milliyetçiliğini yapıyor. İnandığın, güvendiğin Batılı müttefiklerin arkandan sana oyunlarını oynuyor. Sen halâ işin şuuruna varamadın. Üstelik seni tarihe gömmek isteyenlerin oyunlarına ve tuzağına düşüyorsun. Hem de bu tuzakların; demokrasi, insan hakları ve eşitlik uğruna sana kurulduğunun farkında bile değilsin. Önce dilden başladılar. Senin dilini çürütüyorlar. Ama bu Batılılar dayatmalarıyla, bölücüler anadili anadili çığırtkanlığıyla kendi dillerine sahip çıkıyorlar. Sen ne yapıyorsun? Devlet büyüklerini Potamya ya hoş geldiniz, Potamya seninle gurur duyuyor. diyerek karşılıyor ve yaşadığın şehrine, bu şehrin kültürüne sırt çeviriyorsun. Ey, Konyalı Türk kardeşim, sen sermaye koyarak kurduğun lokantanın adına İkonium Restaurant diyorsun. Ey, Kayseri nin özbeöz Türk girişimcileri, alışveriş merkezini işletmeye açıyorsun ama adını Kasserıa AVM olarak veriyorsun. Derdin ne ey kavmi Türk? Darende ye bir otel yapıyorsun. İyi güzel ama neden adını Tiriyandafil olarak koyuyorsun. Buna Darende Otel desen neyin eksilir ey şuursuz Türk? Bize on yıldan bu yana Tunceli adını unutturdular. Bazı milletvekilleri Dersim Milletvekili olduğunu söylüyor, kartvizitini böyle bastırıp dağıtıyor. Bu şuursuzluk her yere mikrop gibi bulaştı. İzmirli şuursuz işadamı Smyrna Restoran ını açıyor. Denizlili girişimci,kurduğu otelin adını Tripolis Otel diye tescil ettiriyor. Van daki otel sahibi bu ekmek teknesinin adını Tamara koyuyor. O şehrin Belediyesi çift (V) ile şehrini tanımlayarak Wan diye yazıyor. Karadenizli işadamı Samsun a bir otel inşa ediyor. Adını Amisos Otel olarak takıyor. Daha neler, neler yapıyorsun ey cumhuriyet Türkü şuursuzlar.! Kırklareli adının suyu mu çıktı ki oteline Endorfina diyorsun? Alanya adından utanıyor musun ki o güzel oteline Kolonoros Otel diyorsun? Aferin yüce Türk, aferin şanlı Türk, sen devam et! Öncelikle dilini sen kendin boz ve yık. Türkçe demek Türk demektir. Türkçe yi kaldır ki Türk de ortadan kalksın. Arif Nihat Asya Bayrak şiirini boşuna yazmış. Boşuna dilini korumaya çalışmış, boşuna ordusuna övgüler düzerek sahip olmuş. Demek ki boşuna. Ben ki ateşle konuşurdum, Selle konuşurdum. İdil le Volga yla Nil le konuşurdum Sangaryos u Sakarya, İkonyum u Konya yapan Dille konuşurdum. diyen Arif Nihat Asya herhalde şimdi mezarında ağlıyordur. Ey Türk, bin yıldır bu topraklardasın ama toprağına, diline sahip çıkamıyorsun. Ver dilini, sat dilini, terk et dilini! Demek ki Konya yı emanet almışsın, Samsun u benimsememişsin, Van dan vazgeçmişsin, Darende yi sevmiyorsun. Ver, ver, antik devirlerin bugünkü göz boyayan açgözlülerinize ver. Sen esasında bugünlerde vesayet altına girmişsin. Kendini Teodoros un torunu mu sanıyorsun? Sen Fatih ten önce Kostatinopoliste mi yaşadın? Demek ki sen Türklükten vazgeçmişsin. Sen Bizanslısın, sen Rumsun, sen Doğu Romalısın. Demek ki 1071 in şanlı komutanı Alparslan ın çocukları Anadolu yu terk etti. Senin ey Türk, aklın tutulmuş herhalde. Artık ben buna inanmaya başladım. İSTANBUL - Türkiye-Japonya diplomatik ilişkilerinin başlangıcının 90. yıl dönümü kapsamında düzenlenen "Türk-Japon Dostluk Gecesi"nde, Japon koto sanatçısı Atsuko Suetomi ve kanun sanatçısı Göksel Baktagir konser verdi. Türk Japon Vakfı ve Japonya Büyükelçiliği tarafından Japonya'nın İstanbul Başkonsolosluğu'nun katkılarıyla organize edilen gece, İş Sanat Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. Japonya'nın Ankara Büyükelçisi Yutaka Yokoi, İstanbul'da "Türk- Japon Dostluk Gecesi"ni düzenlemekten büyük mutluluk duyduklarını söyledi. Türk Japon Vakfı'nın, gerçekleştirdiği etkinliklerle iki ülke dostluğunun merkezi haline geldiğini vurgulayan Yokoi, şunları kaydetti: KÜLTÜR-SANAT Devlet Tiyatroları, kadın sorunlarını sahneye taşıyor ANKARA - ŞENAY ÜNAL - TUĞBA ÖZGÜR DURMAZ - Devlet Tiyatroları (DT), ilk kez perde açacağı, tek kişilik oyun "İyiyim"le Türkiye'deki kadın sorunlarını tiyatro sahnesine taşıyor. Senaryosunu Hüseyin Alp Tahmaz'ın kaleme aldığı, hayata yenik başlayan bir kadının, yıllarca kaçtığı geçmişiyle yüzleşme anının anlatıldığı "İyiyim"in yönetmenliğini Volkan Özgömeç üstleniyor. Yönetmen Özgömeç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eserin, temelinde kadından hareketle aslında var olduğu dünyayı ve cinsiyet ayrımı yapmadan insanların yaşadıklarını konu edindiğini söyledi. Stüdyo Sahne'de sanatseverlerle bir araya gelen oyunda Zeynep Hürol'un, 40 yaşında hayatla yüzleşen Vanlı Ayşe adlı bir kadını canlandıracağını anlatan Özgömeç, "Günlük yaşamda sık kullandığımız bir kelimedir iyiyim ancak bu iyiyimlerin bir çoğu gerçek duygumuzu ifade etmez aslında. Öyle kalıp hale gelmiştir ki bu sözcük, sıfat olma özelliğini kaybetmiştir adeta günlük kullanımda. Anlamını yitirmiştir. İçimizde fırtınalar koparken, gözyaşlarımız pınarlarından süzülmek üzereyken bile sarf etmişizdir mutlaka. Bu yönüyle de bir ironi simgesine dönüştürmüşüzdür. İşte eserin baş kahramanı Ayşe de 'iyiyim' sözcüğü üzerinden topluma ayna tutacak" diye konuştu. Volkan Özgömeç, İyiyim'de bu ironinin Ayşe adlı karakterin üzerinden anlatıldığını belirtti. Ayşe'nin hikayesinin düşle gerçeğin, geçmişle şimdinin, sevgiyle nefretin, iyiyle kötünün iç içe geçtiği bir hikaye olduğunu kaydeden Özgömeç, şöyle devam etti: "Ayşe 40 yaşında, feodal yapıdaki bir aileden gelen fakat büyük şehirde büyümüş, üniversite mezunu bir kadın. Ayşe'nin hayatında işler çoğu kez istediği gibi gitmemiş. Ne özel hayatında ne de iş hayatında gerçek anlamıyla iyi olma, iyi hissetme durumunu yaşayamamış. Çocukken ailece yaşadıkları trajik bir olayın ardından mutlu aile tablosu bozulmuş, babası annesine karşı şiddet uygulamaya başlamış. Ayşe ve altı kız kardeşi de buna tanık olmuş. Bu sebeple annesini hep ezilmiş bir kadın olarak gören Ayşe, babasıyla da sıkıntılı bir ilişki yaşamış." Türk-Japon Dostluk Gecesi nde müzik ziyafeti "Etkinliklerin İstanbul'a da taşınmasından çok mutluyum. Geçen yıl mayıs ayında Türkiye ve Japonya başbakanlarının tekrar görüşmesi, bakanların farklı zamanlarda bir araya gelmesi, iki ülke arasında bilimsel, kültürel ve diğer alanlardaki ilişkilerin derinliğini de geliştirmiştir. Bu yıl Türkiye-Japonya ilişkilerinin 90. yılı ancak Japonya ve Türkiye arasındaki ilişkiler Ertuğrul fırkateynine kadar uzanmaktadır yıl dolayısıyla birçok etkinlik yapılacak. 'Ertuğrul' isimli film çekilecek. Filmin çekimleri aralık ayında başlanacak. Japonya ve Türkiye arasında benzeri bulunmayan bir dostluk var." Türkçe başladığı konuşmasını Japonca sürdüren Yokoi, davetlilerden hem Türk Japon Vakfı'na hem de iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da gelişmesine destek vermelerini istedi. SES YAYIN CİHAZI SATIN ALINACAKTIR 11 İNCİ ANA İKMAL MERKEZİ K.LIĞI MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI GENEL KURMAY BAŞKANLIĞI BAĞLILARI VE MÜSTEŞARLIK 1 KALEM 50 ADET SES YAYIN CİHAZI alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : ŞEHİT ÜSTEĞMEN HASAN ŞAHAN KIŞLASI 11'İNCİ ANA İKMAL MERKEZİ KOMUTANLIĞI YENİKENT SİNCAN/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : 11.ikmal.merkezi@windowslive.com ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : 1 KALEM 50 ADET SES YAYIN CİHAZI ALIMI Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : 11'İNCİ ANA İKM.MRK.K.LIĞI TŞN.(DAY.) MAL SAYMANLIĞI ( GENERAL SELAHATTİN GÖKKARTAL KIŞLASI ) ETİMESGUT / ANKARA c) Teslim tarihi : Taahhüt konusu mal, sözleşmenin imzalanmasını müteakip (bir tire kırkbeş) takvim günü içinde defaten teslim edilecektir 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : 11'İNCİ ANA İKM.MRK.K.LIĞI 1 NU.LI İHL.KOMS.BŞK.LIĞI YENİKENT / SİNCAN / ANKARA b) Tarihi ve saati : :30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhale yerli ve yabancı tüm isteklilere açıktır. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 20 TRY (Türk Lirası) karşılığı 11'İNCİ ANA İKM.MRK.K.LIĞI 1 NU.LI İHL.KOMS.BŞK.LIĞI YENİKENT / SİNCAN / ANKARA adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar 11'İNCİ ANA İKM.MRK.K.LIĞI 1 NU.LI İHL.KOMS.BŞK.LIĞI YENİKENT / SİNCAN / ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (DOKSAN) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Basın ( Resmi İlanlar Konser öncesi AA muhabirine açıklama yapan Türk Japon Vakfı Başkanı Prof. Dr. Cafer Tayyar Sadıklar da Türkiye- Japonya ilişkisinde bugüne kadar hiçbir pürüz yaşanmadığına dikkati çekti. Bu ilişkilerin daha da ileriye taşınması gerektiğini belirten Sadıklar, "Japonya bizim gerçek dostumuzdur. Japonlar Türkiye'ye çok büyük altyapı ve üstyapı yatırımları getirdiler. Boğazı geçen köprüleri, Marmaray'ı Japonlar yaptı. Barajlar ve fabrikalar yaptılar. Şu anda da ilişkiler çok iyi durumda. Bu yıl 150 firma yatırım yapmak için geldi" ifadelerini kullandı. Sadıklar, Türk Japon Vakfı'nın çalışmaları hakkında bilgi vererek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Vakıf 1992'de kuruldu. 1998'de kültür merkezinin açılışını yaptık. Ortaya, dünyada örneği olmayan bir kültür merkezi çıktı. 1996'dan bu yana 500 etkinlik yaptık. Konferanslar düzenledik, konserler verdik. Japonca dersleri veriyoruz. 100'e yakın öğrencimiz var. Kütüphanelerimiz var. Japonlara Türk kültürünü, Türklere de Japonların kültürünü anlatıyoruz. Türklere Japonca'yı öğretmeye çok önem veriyoruz. Yatırım için gelen firmalar kendi dillerini bilen elemanlar arıyor. Dil olmadan hiçbir şey olmuyor. Planlarımız arasında İstanbul'da bir şube açmak var. Bu merkezde Japonca'yı sistematik bir şekilde öğreteceğiz. Japonların Türk kültürüne merakları çok yoğun. Görevli gelen memurlar önce Türkçe öğreniyor." Geceler hep aynı... Geceler görevini yapıyor ve hasretle dağlıyor her nefeste yüreğimi. Sen ağlama benim yârim; sen ağlama ben senin yerine de MEHMET NURİ PARMAKSIZ BENCİLEYİN SÖZLER AŞKTA UYKU DA BİR UYKUSUZLUKTA ağlarım hârla; çünkü sen ağlarsan kalbime akar gözyaşların; beni yakar gözyaşların Anladım ki yanmak âşık için dert değil sonlu olan dünyada... Nihayetinde tamamen kavuşmak olduktan sonra âşığın çektiğini büyütmesine ne gerek var ki? Aşk; kendinden sonra ancak şükre âşık benimle yarışabilir ve bilin ki hasret bile hasrete ancak benim kadar âşık olan bir gönülle özleme alışabilir Ey cânıma cân katan! Ey sevgili! İçimdeki ateş ve yangın öyle büyük ki, bütün güller ve al olan her şey sanki kırmızılığını benden alıyor... Gözlerin; özünü sudan alan çiçekler gibi her dem ben de açıyor ve senle şad olan gönlüm cümle âleme aşk saçıyor Ben bu dünyaya hasret içinde hasret çekmeye gelmişim Sevgili Vuslatına erebilmek benim derdim Hasretinle dünyada bu kadar mutluyken bile mahşerde vuslatını tahayyül etmekte zorlanıyor kalbim Rûhum sana bende olduktan sonra senden başkasını arzu etmez ve dilemez oldu içim Aşkımın çevresi mutluluk ve huzur duvarları ile çevrili... Harcı şükür ve teslimiyet... Duvarlar üstündeki dikenli teller hasret ve sabırla örülü... Aşk ölümsüzlüğü aşılasa da ruhuma, sonlu olanda beni yaşayan bir ölüye döndürdü İçimdeki mutluluk ve huzurun tarifi yok Sevgili... Sana sevgimi ve aşkımı anlatacak ne kelime, ne hâl, ne de tanım bulamıyorum işte... Mahşer, o kadar çok büyüdü ki içimde; yüreğim cihanları içine alıyor ve coştukça coşuyor sana... Ruhumu aşkınla, ömrümü ömrünle buluşturana şükürler olsun Öylesine büyük ki yaşadığım, baktığım her şeyde önce Rabbimi sonra seni gösteriyor bana. Şükürlerle yâdım oluyorsun her gece ve ben beni aşarak, beni öldürerek, varlığımı sende eriterek sana koşuyorum hasret gecelerde hece hece Beklemek ve hasret ateşten daha yakıcı olsa da, bunlar nedir biliyor musun sevgili? Beklemek, vuslata merdiven Hasret şükrü artıran bir hâl... Zor olsa da dayanabilmek; böylece beklemek de güzel çünkü kalbim, her dem kalbinin içinde büyüyerek seni bekliyor. Vuslatına dâir her gece içim, şükrüm senin için biriktirdiğim hayallere her gün yeni hayaller ekliyor İşte bu yüzden sevgili İşte bu yüzden; gerçek aşka ulaşanlar için aşkta uyku da bir; uykusuzlukta... GÜNÜN DÖRTLÜĞÜ Hüzne düşmesin gönlün gönlüm sana siperdir, Ben benden vazgeçmişim yoluna fedâ serdir. Mevlâ'ya teslimim ben; O'na ettiğim duâ: El-vekil rızân ile beni mahşere erdir.

8 YAŞAM-ÇEVRE 9 BULMACA TÜRKÇE BAKIŞ Diyanet 81 ilde 40 milyon fidan dikecek ANKARA - DUYGU CAN - Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) çevre bilincinin artırılması amacıyla hazırlanan "KAGEM Orman Projesi" kapsamında 81 ilde 40 milyon 500 bin fidan dikecek. TDV Kadın Aile ve Gençlik Merkezi (KAGEM) Müdürü Hicret Toprak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İslam'da tabiatla barışık bir dünya düzeninin öngörüldüğünü söyledi. Bu kapsamda çevre bilinci konusunda farkındalık oluşturmak üzere "KAGEM Orman Projesi"ni hazırladıklarını belirten Toprak, vakıf olarak özellikle "ekolojik kıyamet" denilen olgu karşısında inisiyatif almaları gerektiğine inandıklarını dile getirdi. TDV Mütevelli Heyeti İkinci Başkanı Mazhar Bilgin ile Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez arasında 13 Mayıs'ta işbirliği protokolü imzalandığını anımsatan Toprak, "Protokolle tüm KAGEM üyelerinin, TDV, Diyanet İşleri Başkanlığı, Diyanet TV çalışanlarının birer ağacı olacak şekilde Ankara Çubuk ilçesi Gökçedere mevkisinde 12,7 hektar alana 50 bin ağaç dikilecek" dedi. İHALE İLANI TIBBİ SEKRETERLİK HİZMETİ ALIMI HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI Tıbbi Sekreterlik Hizmeti hizmet alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : Hacettepe Üniversitesi Erişkin Hastanesi Satınalma Müdürlüğü (Merkez Birimler) C-Katı Sıhhiye ALTINDAĞ/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : aksum@hacettepe.edu.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : 2-İhale konusu hizmetin a) Niteliği, türü ve miktarı : 6 adet Tıbbi Sekreter Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : Hacettepe Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi c) Süresi: İşe başlama tarihi , işin bitiş tarihi İhalenin a) Yapılacağı yer : Hacettepe Üniversitesi Erişkin Hastanesi C-Katı Satınalma Müdürlüğü (Merkez Birimler) Sıhhiye/ANKARA b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası veya Meslek Odası Belgesi; Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğinin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğinin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimdeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu işin tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren, standart forma uygun belge, 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İş deneyimini gösteren belgeler: Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 30 oranından az olmamak üzere, ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: İsteklinin yurtiçinde veya yurtdışında kamu veya özel sektörde bedel içeren tek bir sözleşme kapsamında taahhüt edilen her türlü personel çalıştırılmaya dayalı olan veri hazırlama ve kontrol işletmeni, veri girişi kullanım elamanı, otomasyon sisteminin işletilmesi, ofis personel hizmetleri ve tıbbi sekreterlik gibi hizmetler benzer iş olarak kabul edilecektir. Sunulacak olan iş deneyim belgesi bu hizmetlerde her hangi birine ait olabileceği gibi ikisi veya daha fazlasını bir arada barındıracak şekilde de verilebilir. Ancak, benzer iş olarak belirlenenlerden sadece bir tane iş deneyim belgesi değerlendirmeye esas alınır. 5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhale yerli ve yabancı tüm isteklilere açıktır. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 20 TRY (Türk Lirası) karşılığı Hacettepe Üniversitesi Döner Sermaye işletmesi Satınalma Müdürlüğü (Merkez Birimler) adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Hacettepe Üniversitesi Erişkin Hastanesi C-Katı Satınalma Müdürlüğü (Merkez Birimler) Sıhhiye/ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, Birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu üzerine ihale yapılan istekliyle, her bir iş kaleminin miktarı ile bu kalemler için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 120 (YüzYirmi) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13.Diğer hususlar: İhale, Kanunun 38 inci maddesinde öngörülen açıklama istenmeksizin ekonomik açıdan en avantajlı teklif üzerinde bırakılacaktır. Basın ( Resmi İlanlar BUL- MACA Soldan sağa: 1. Çobanların çaldığı ıslık. Şikâr. 2. Bir şeyin olmasına çok az kalmak anlamında bir sözcük. Şehzadelerin özel eğitmenleri. 3. Balık avlamakta ya da odun taşımakta kullanılan büyük kayık. 4. Askerin su kabı. Eski bir devlet. 5. Bilgin. Petrol çıkarılan dağımız. 6. Bir tür etli ve büyük zeytin. 7. Nokta, puan. Küçük bir limon türü. 8. Hava basıncı birimi. Baş derisini kaplayan kıllar. Bir nota. 9. Aktinyumun simgesi. Yoğunluk. 10. İnsan eliyle açılan suyolu. Danslı ve özel giysili gece eğlencesi. 11. Kiraya verilerek gelir getiren mülk. Başarısız olmuş kimse. 12. Ölümlü, gelip geçici. Kalın ve kaba kumaş. 13. Üye. Bayrak. 14. Kekeleyerek konuşan kimse. Verme, ödeme. 15. Aşağısı dar, yukarısı geniş bir çeşit yeniçeri başlığı. 16. Güney Afrika nın plaka işareti. Yoğurt, pekmez gibi koyu durumdaki şeyleri suyla inceltmek. 17. Paylama, azarlama. Arapçada su. Yemek yemesi gereken kimse. 18. Aklını yitirmiş olan, mecnun. Üzme, sıkıntı verme, üzgü. 19. Yabani hayvan barınağı. Sih dininin kurucusu. 20. Sergen. Yeti. Yukarıdan aşağıya: 1. Bulmaya çalışmak. Geviş getiren hayvanların ayaklarının arkasındaki körelmiş tırnak. Tanrının adını art arda söyleme. 2. Nazi Hücum Kıtasının kısaltması. Ayağı sekili at. İslam ın beş şartından biri. Olumsuzluk anlatan önek. 3. Keman yapımı ile ünlü İtalyan aile. Geçinme parası. İsim. 4. Muğla ilinin bir ilçesi. Renklerin en koyusu, siyah. Kertenkele. 5. Telli balıkçıl. Örnek alınacak söz, atasözü. İslam ın beş şartından biri. Mikroskop camı. 6. Kurutulmuş kabağın içine çakıl taşları doldurarak yapılan ritim sazı. Endonezya nın plaka işareti. Kadınsı davranışları olan erkek. 7. Muğla ilinin bir ilçesi. Binek hayvanı. herhangi bir işi yapmak için ortaya konan güç, efor. Gözleri görmeyen. Bir renk. 8. Sermaye, kapital. Alın yazısı, yazgı, kader. Baş çoban. 9. İlgi. Sonsuza değin, sürgit. Bir kümes hayvanı. 10. Voltamperin simgesi. Bir müzik parçasının canlı çalınacağını belirten müzik terimi. Gaye, erek, maksat. Umar. Hazırlayan: Ercan BOSTANCIOĞLU KAYIP tarihinde Ankara Baro Başkanlığına verdiğim vukuatlı nüfus kayıt belgesi, ikametgah belgesi ve gelir bilançosu kaybolmuştur. Hükümsüzdür. Bülent KONCA ÇÖZÜMÜ BUGÜN 11. SAYFADA KARS - Iğdır'da 258 kuş türüne ev sahipliği yapan Aras Nehri Kuş Cenneti, KuzeyDoğa Derneği ekibi tarafından 200 metre yükseklikten "uçan kamera" yardımıyla görüntülendi. Tuzluca ilçesine bağlı Yukarı Çıyrıklı köyü yakınlarında, kahverengi bozkırla çevrili yeşil bir vaha olan Aras Nehri Kuş Cenneti'nin kuşların gözünden çekilen filmi, zorlu coğrafyalardan göç eden kuşların hayatta kalmaları için kritik bir vaha olduğunu gösteriyor. Prof. Dr. Nurullah Çetin ncetin64@hotmail.com MODERN İSLÂMCILAR BATAKLIĞA SAPLANMIŞTIR - 2 Günümüzdeki 3. Nesil İslâmcıların fikrî kaynakları ise genellikle Batıdır. Batının sosyolojik, siyasi, ideolojik kavramlarıyla konuşurlar. Batılıların sözlerini, düşüncelerini referans alırlar. Ayetle, hadisle konuştuklarını, yazdıklarını pek göremezsiniz. Bu konuda bir kişilik zaafına tutulmuşlardır. Aşağılık duygusu içinde "ayet ve hadisle konuşursak gerici derler, alay ederler, küçümserler, entelektüeller, solcular, liberaller, batılılar tarafından kaale alınmayız" zannı içindedirler. Millî kimliklerini inkâr ederler, dinî kimliklerini de gizlerler. Allah ve Türk milletinin memnuniyeti ve hoşnutluğu yerine liberaller, Türk düşmanı ırkçılar, şunlar bunlar tarafından beğenilmeyi daha çok önemserler. Bu aşağılık duygusunu bastırmak ve kişilik ispat etmek için batıcılara karşı "biz batılıları iyi biliyoruz, batılı kaynakları sizin kadar biz de biliyor ve ciddiye alıp itibar ediyoruz" demek isteyen bir tavır içindedirler. Başta "demokrasi" olmak üzere bütün siyasi, sosyolojik ve felsefi yaklaşımları, batı algısına uygun emperyalist kavramlar üzerine bina edilmiştir. Mesela bu bağlamda temsilî bir niteliğe sahip olmak üzere kendileri için "Müslüman Türk" adını yeterli görmezler. Bundan utanırlar ya da bu adı reddederler. Tamamen batılı bir ad olan "Muhafazakâr Demokrat" diye bir kavramı kendilerine tanımlayıcı bir kimlik adı olarak seçmişlerdir. Görüleceği gibi bu adın İslâmcılıkla bir alakası yoktur. *1. Nesil İslâmcıların mesela Mehmet Akif'in ütopyası "zamanımızda bir asr-ı saadet" idi. 2. Nesil İslâmcıların mesela Necip Fazıl'ın ütopyası ve projesi Türkiye merkezli ve Türkiye'nin öncülüğünde, bütün Türk ve İslam dünyasını derleyip toparlayacak mahiyette "Büyük Doğu" idi. Günümüzdeki 3. Nesil İslâmcı arkadaşların ütopyaları ve mega projeleri de Amerika'nın İslâm coğrafyasını paramparça edip kolayca sömürülebilir, güdülebilir ve Hristiyanlaştırılabilir ve İsrail'in kölesi edilebilir (zira başkalarını Yahudileştirme olmuyor) hâle getirmeyi amaçlayan "Büyük Orta Doğu Projesi" nde yardımcı, destekleyici rolü oynamaktır. Bir de tabii Hristiyan Haçlı Birleşik Devleti projesi olan "Avrupa Birliği"nde sığıntı da olsa bir yer kapmaya çalışmak. *1. ve 2. Nesil İslâmcılar liberal, kapitalist, sosyalist, komünist, mason, İslam ve Türk düşmanı Hristiyan ve Yahudi oluşumlara karşı sert mücadeleler veriyor, kendilerini bunlara karşı konumlandırıyorlardı. Bugünkü 3. Nesil İslâmcı kardeşlerimiz ise bu saydığımız batı kaynaklı her türlü harekete yanaşmadır, bunlara sempatik görünme gayretindedir, bunlarla işbirliği yapmaya çok heveslidirler. Bu bağlamda gazete ve televizyonlarını baba ve dedelerinin mücadele ettiği zihniyet sahipleri tarafından işgal ettirmişlerdir. Bu adamlara maaş vererek her gün millî ve dinî değerlerimize küfrettirmektedirler. İslâm ve Türklük düşmanı gazeteciler, yazarlar, şunlar bunlar, günümüz modern İslâmcılarının ve cemaatçilerinin fikir babası, hocası, akıldanesi, uzmanı, azmanı, siyasetçisi, bilim adamı durumundadır. *1. ve 2. Nesil İslâmcılar, gündelik hayatlarında sekülerleşmeye, moderniteye, genel toplum ve devlet düzeninde kapitalizme şiddetle karşıydılar. Bugünkü modern İslâmcılar ise küresel sistemin lordlarının emrinde sekülerliğin ve kapitalistliğin önde gidenidirler. *1. ve 2. Nesil İslâmcıların Türkiye diye bir derdi vardı. Bugünkülerin ise öyle bir derdi yoktur. Tam tersine Türk millî devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni tasfiye etme ve bu bölgede, İslâm coğrafyasında etnisite, kabile, mezhep, şebeke eksenli bir politika takip etmektedirler. *1. ve 2. Nesil İslâmcıların içinde bulundukları zamanın şartlarında özgün bir İslâm medeniyeti inşa etme gibi bir derdi vardı. Günümüzdekilerin öyle bir derdi olmadığı gibi; modern Batı medeniyetine eklemlenmeyi ve içinde erimeyi önlerine en büyük hedef olarak görmüşlerdir. *1. ve 2. Nesil İslâmcıların Haçlı- Siyon emperyalist cephesinin dünyaya saldığı zulüm, haksızlık ve sömürüyü yok etme mücadele azim ve iradeleri vardı. Bugünküler ise bunları ortadan kaldırmak bir yana; politikalarıyla emperyalist zulüm, haksızlık ve sömürüye yardımcı konuma düşmüşlerdir. Günümüzdeki modern İslâmcılık gelip geçicidir, İslâm ise bâkîdir. Kavmiyetçi, yanaşmacı, işbirlikçi İslâmcı sapmalar yok olmaya mahkûmdur, ama İslâm dimdik ayaktadır. İslâmcılar politika ve söylem planında var görünseler de fiilen yok oldular, ama Müslümanlar sapasağlam ayaktadır. İslâmcılar, Amerika ve Avrupa'nın himayesinde büyük Kürdistan kurma çalışmalarına devam etsinler. Müslümanlar da Allah'ın himayesinde Türk birliğinin de içinde olduğu İslâm Birliğini kurmak için çalışmaktadırlar. Günümüz modern İslâmcıları, İslâm'ı sadece kendilerinin temsil ettiği sahtekârlığını Müslüman kitlelere yayarak ufkumuzu karartmak, umutlarımızı söndürmek, geleceğimizi suya düşürmek istiyor olabilirler. Ama bilinsin ki İslâmcılık İslâm'ı, İslâmcılar da Müslümanları temsil yetkisine sahip değillerdir. Saf, samimi, hakiki mümin ve müslim, bilgi ve bilinç donanımlı Müslümanlar, moderniteye ve emperyalizme esir olmuş İslâmcı şebekeyi etkisiz kılmayı başaracaklardır. (Bitti) Aras Nehri Kuş Cenneti, havadan görüntülendi Yaptıkları bilimsel çalışmalarla bölgede 258 kuş türü kaydeden ve 67 binden fazla kuşu halkalayan KuzeyDoğa Derneği Başkanı ve ABD Utah Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu, yaptığı açıklamada, Doğu Anadolu Bölgesi'nde ilk kez kullanılan uçan kamera tekniğiyle kuş cennetini havadan çektiklerini söyledi. Şekercioğlu, alanı çok iyi bilmelerine rağmen görüntüleri izlerken heyecanlandıklarını ifade etti.

9 10 ANKARA - SELMA BIYIKLI ADABAŞ - Uyarılara rağmen son haftalarda zehirli mantar nedeniyle çok sayıda vatandaş hastanelik oldu. Zehirli mantardan hayatını kaybedenler bulunduğu gibi bazıları ancak karaciğer nakliyle kurtuldu. Sonbaharın yüzünü gösterdiği ekim ayı başından beri ülkenin dört bir yanından mantardan zehirlenme haberleri geldi. AA muhabirinin edindiği bilgilere göre, Sağlık Bakanlığı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Afet ve Acil Durum Yönetimi Daire Başkanlığı Ulusal Zehir Danışma Merkezine (UZEM) son 2 ayda 255 mantar zehirlenmesi vakası bildirildi, bu başvuruların 160'ı ise son 15 gün içinde yapıldı. Ekim ayı süresince Osmaniye ve Adana'da toplam 8, Ordu'da 3, Çorum Bayat'ta 1, Konya Beyşehir'de 7, Kırklareli Vize'de 1, Eskişehir'de 12, Çanakkale Biga'da 5, Nevşehir'de 3, Çankırı'da ise 9 kişinin yedikleri mantardan zehirlenerek tedavi altına alındığı da basına yansıdı. Son olarak Ordu'da zehirli mantar tüketen 2 kişi öldü, 1 kişi tedavi altına alındı. Karabük'ün Eskipazar ilçesinde yaşayan ve kayınvalidesinin doğadan topladığı mantarı tüketen 3 çocuk annesi Ayşegül Aydemir (28) ile de Balıkesir'de yol kenarında bulduğu mantarı yiyen Davut Ünal (7) karaciğer nakli sayesinde yaşama tutundu. Sağlık Bakanlığı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Doç. Dr. Osman Arıkan Nacar, mantar zehirlenmelerinin özellikle ilkbahar ve sonbahar ayları gibi yağışların bol olduğu, dolayısıyla daha fazla mantarın yetiştiği mevsimlerde daha sık görüldüğünü belirtti. Son haftalarda mantar zehirlenmelerinde artış görüldüğünü ifade eden Nacar, vatandaşlardan dikkatli olmalarını istedi. Doğada birçok yabani mantar türü bulunduğunu, bu konuda ne kadar uzmanlaşılmış olunursa olunsun zehirlenme ve ölümle karşılaşılabileceğine dikkati çeken Nacar, bazı mantarların çok küçük bir miktarının bile insanı öldürecek kadar zehirli olduğunu vurguladı. Nacar, zehirli ve zehirsiz mantarları birbirinden ayırmanın güçlüğüne işaret ederek, şunları kaydetti: "Zehirli mantarların tadı yenilebilen mantarlarınkinden farklı değildir. Etinin rengi, kokusu ve tadı ile bir mantarın zehirli olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Bu nedenlerle zehirli ve yenilebilen mantarları birbirinden ayırt etmek çok zor olduğundan yabani mantarlar toplanıp yenilmemelidir. Ayrıca, mantarlar hakkındaki yanlış inançlar da zehirlenme olaylarını artırıcı MEVCUT ESKİ FIRIN BİNASININ GÜÇLENDİRME YAPILARAK YEMEKHANE ŞEKLİNE DÖNÜŞTÜRÜLMESİ YAPIMI TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ(TMO) TEKNİK İŞLER DAİRESİ BAŞKANLIĞI MEVCUT ESKİ FIRIN BİNASININ GÜÇLENDİRME YAPILARAK YEMEKHANE ŞEKLİNE DÖNÜŞTÜRÜLMESİ YAPIMI yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır. İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : Milli Müdafaa Cad Kızılay ÇANKAYA/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : teknikisler.db@tmo.gov.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : 2-İhale konusu yapım işinin a) Niteliği, türü ve miktarı : 1 adet - Güçlendirme ve Bakım Onarım İşi Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : Ankara c) İşe başlama tarihi : Sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 5 gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanacaktır. ç) İşin süresi : Yer tesliminden itibaren 270 (ikiyüzyetmiş) takvim günüdür. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : TMO Genel Müdürlüğü Müdafaa Cad. No: Bakanlıklar/ANKARA b) Tarihi ve saati : :30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da Esnaf ve Sanatkarlar Odası veya ilgili Meslek Odası Belgesi Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da esnaf ve sânatkar odasından veya ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu işte idarenin onayı ile alt yüklenici çalıştırılabilir. Ancak işin tamamı alt yüklenicilere yaptırılamaz. İstekliler, ihale konusu yapım işinde alt yüklenicilere yaptırmayı düşündükleri işlere ait listeyi teklif ekinde vereceklerdir Tüzel kişi tarafından iş deneyimi göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İş deneyim belgeleri: Son on beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında taahhüt edilen ve teklif edilen bedelin % 75 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler. 4.4.Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler ve benzer işlere denk sayılacak mühendislik ve mimarlık bölümleri: Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: (B) Üstyapı (Bina) İşleri III. Grup Bina İşleri veya içerisinde bina güçlendirme yapımı da bulunan bina bakım onarım işi yapmış olmak Benzer işe denk sayılacak mühendislik veya mimarlık bölümleri: İnşaat Mühendisliği 5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 250 TRY (Türk Lirası) karşılığı TMO Genel Müdürlüğü Teknik İşler Dairesi Başkanlığı Müdafaa Cad. No:18 Kat:6 Çankaya/ANKARA adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar TMO Genel Müdürlüğü Müdafaa Cad. No: Bakanlıklar/ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, anahtar teslimi götürü bedel üzerinden verecektir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle anahtar teslimi götürü bedel sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 120 (yüzyirmi) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13. Diğer hususlar: İhalede Uygulanacak Sınır Değer Katsayısı (N) : 1 Teklifi sınır değerin altında olduğu tespit edilen isteklilerin teklifleri, Kanunun 38 inci maddesinde öngörülen açıklama istenmeksizin reddedilecektir. Basın ( Resmi İlanlar etki yapmaktadır. Zehirli mantarları salyangozlar ve diğer hayvanların yemediği, ağaçlarda yetişen mantarların zehirsiz olduğu, mantarı yoğurtla yemenin zehirlenmeyi önlediği, zehirli mantarların iç kısmının koparılınca mavileştiği ve kurutulmuş mantarların zehirlemediği gibi bilgiler yanlıştır. Bu bilgilere güvenerek mantar yemek kesinlikle doğru değildir." Mantar zehirlenmesinin, bulantı, kusma, ishal, sersemlik, göğüs ağrısı, uykuya meyil, tansiyon düşüklüğü, bulanık görme, yüz ve boyunda kızarma, nabızda artış, ateş, ağızda metal tadı, karın ağrısı ve terleme gibi belirtileri bulunduğunu anlatan Nacar, zehirlenme durumunda bir çok hastada karaciğer-böbrek yetmezliği gelişebileceği gibi, koma hatta ölümle sonuçlanan durumlar ortaya çıkabileceğini bildirdi. Nacar, Türkiye'de görülen ciddi mantar zehirlenmelerinin yüzde 95'inin, karaciğer ve böbrek yetmezliğine neden olan mantar türlerinden kaynaklandığının altını çizerek, zehirlenme ile ilgili bilgi vermek ve mantar zehirlenmelerinde kullanılan antidotun temini için Acil SAĞLIK Mantar zehirlenmeleri giderek tırmanıyor Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü bünyesindeki "114" No'lu telefon hattıyla Ulusal Zehir Merkezi (UZEM) 7/24 danışmanlık hizmeti verdiğini anımsattı. Doç. Dr. Nacar, "Sonuçları düşünüldüğünde toplama mantar yemek, hayatınıza malolabilir. Zehirlenmenin önlenmesindeki tek çare doğal alanlarda yetişen mantarların kesinlikle yenmemesi ve mantar tüketilmek istenen durumlarda bandrolü ve son kullanım tarihi uygun kültür mantarının tercih edilmesidir" diye konuştu. Bu arada, UZEM tarafından halkı zehirli mantarlar konusunda bilinçlendirmek ve bilgilendirmek amacıyla hazırlanan broşürde, pişirilse de yoğurtla da yense mantarın zehirleyebileceği, sirkeli ve tuzlu suda kaynatmanın mantarın zehrini almadığı, kurutulmuş mantarın da zehirleyebileceği, koparıldığında rengi değişmese bile mantarın zehirli olabileceği, çayırlardan ve ağaçlardan toplanan mantarların yenmemesi gerektiği, hayvanların yediği mantarın da insanlar üzerinde geri dönüşü olmayan sağlık sorunlarına, hatta ölüme neden olabileceği vurgulanıyor. PERSONEL HİZMETİ ALINACAKTIR İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ SAĞLIK BAKANLIĞI MÜSTEŞARLIK 36 Aylık Santral Operatörlüğü Hizmeti Alım İşi hizmet alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : Bağdat Cad. No: 62 Macunköy YENİMAHALLE/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : asmihale@saglik.gov.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : 2-İhale konusu hizmetin a) Niteliği, türü ve miktarı : 10 personel ile 36 aylık Santral operatörlüğü Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : Ankara c) Süresi : İşe başlama tarihi , işin bitiş tarihi İhalenin a) Yapılacağı yer : Ankara Sağlık Müdürlüğü Bağdat Cad. No: 62 Yenimahalle ANKARA b) Tarihi ve saati : :30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası veya Meslek Odası Belgesi; Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğinin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğinin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimdeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu işin tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren, standart forma uygun belge, 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: Bankalardan temin edilecek belgeler: Teklif edilen bedelin %10 dan az olmamak üzere istekli tarafından belirlenecek tutarda bankalar nezdindeki kullanılmamış nakdi veya gayrinakdi kredisini ya da üzerinde kısıtlama bulunmayan mevduatını gösterir banka referans mektubu, Bu kriter mevduat ve kredi tutarları toplanmak ya da birden fazla banka referans mektubu sunularak sağlanabilir İsteklinin ihalenin yapıldığı yıldan önceki yıla ait yıl sonu bilançosu veya eşdeğer belgeleri: a) İlgili mevzuatı uyarınca bilançosunu yayımlatma zorunluluğu olan istekliler yıl sonu bilançosunu veya bilançonun gerekli kriterlerin sağlandığını gösteren bölümlerini, b) İlgili mevzuatı uyarınca bilançosunu yayımlatma zorunluluğu olmayan istekliler, yıl sonu bilançosunu veya bilançonun gerekli kriterlerin sağlandığını gösteren bölümlerini ya da bu kriterlerin sağlandığını göstermek üzere yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir tarafından standart forma uygun olarak düzenlenen belgeyi sunar, Sunulan bilanço veya eşdeğer belgelerde; a) Cari oranın (dönen varlıklar / kısa vadeli borçlar) en az 0,75 olması, b) Öz kaynak oranının (öz kaynaklar/ toplam aktif) en az 0,15 olması, c) Kısa vadeli banka borçlarının öz kaynaklara oranının 0,50 den küçük olması, yeterlik kriterleridir ve bu üç kriter birlikte aranır. Yukarıda belirtilen kriterleri bir önceki yılda sağlayamayanlar, son iki yıla ait belgelerini sunabilirler. Bu takdirde, son iki yılın parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanmadığına bakılır. Serbest meslek erbabının vereceği, ilgili mevzuatına göre düzenlenmiş ve onaylanmış serbest meslek kazanç defteri özetinde gösterilen değerlere göre, son yıla ait toplam gelirin toplam gidere oranının veya son iki yıla ait gelir ve giderlerin parasal tutarlarının ortalaması üzerinden bulunacak oranın en az (1,25) olması şartı aranır. Serbest meslek kazanç defteri özetinin yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir ya da vergi dairesince onaylı olması gerekir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İş deneyimini gösteren belgeler: Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 30 oranından az olmamak üzere, ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: Kamu ve özel sektörde yapılmış personel çalıştırmaya dayalı hizmet işleri benzer iş olarak kabul edilecektir. 5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhale yerli ve yabancı tüm isteklilere açıktır. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı Ankara Kurumlar Döner Sermaye Saymanlığı Veznesi (Plevne Sk. No:7 Uls Altındağ/ ANKARA) veya Halk Bankası Ankara Batıkent Şubesi İBAN TR hesabına doküman bedeli yatırıldıktan sonra (doküman üzerine İKN, Firma Adı ve Şartname Bedeli bilgileri yazdırılacak) dekont veya makbuz karşılığı Ankara İl Sağlık Müdürlüğü İdari İşler Şube Müdürlüğü Satınalma Biriminden (Bağdat Caddesi No:62 Yenimahalle /ANKARA) satın alınabilir. adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Ankara Sağlık Müdürlüğü İdari İşler Şube Müdürlüğü Satınalma Birimi Bağdat Cad. No: 62 Yenimahalle ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, Birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu üzerine ihale yapılan istekliyle, her bir iş kaleminin miktarı ile bu kalemler için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (doksan) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13.Diğer hususlar: Teklifi sınır değerin altında olduğu tespit edilen isteklilerin teklifleri, Kanunun 38 inci maddesinde öngörülen açıklama istenmeksizin reddedilecektir. Basın ( Resmi İlanlar

10 dış dünya 11 Almanya Kuzey Irak taki Kürt gruplara silah yardımı da yapacak BAKÜ - Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier, Kuzey Irak'ta IŞİD'le savaşan Kürt gruplara silah göndereceklerini ve askeri eğitim verebileceklerini söyledi. Resmi temaslarda bulunmak için Azerbaycan'a gelen Steinmeier, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Dışişleri Bakanı Elmar Memmedayrov'la görüştü. Azerbaycan Dışişleri Bakanlığında ikili ve heyetlerarası görüşme gerçekleştiren Steinmeier ve Memmedyarov, daha sonra ortak basın toplantısı düzenledi. Memmedyarov, Alman mevkidaşı ile ikili ilişkiler üzerine verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini, Ortadoğu, Suriye, Irak ve Ukrayna'da yaşanan gelişmeleri müzakere ettiklerini belirtti. Azerbaycan-Almanya arasındaki ticaret hacminin geçen yıl 3 milyar dolar olduğunu bildiren Memmedyarov, Alman mevkidaşı ile bu rakamın artırılması gerektiği konusunda aynı görüşte olduklarını kaydetti. Steinmeier ise doğu ve batı arasında stratejik bir noktada bulunan Azerbaycan'a büyük önem verdiklerini, Azerbaycan'ın Avrupa ve Asya arasında köprü rolünü sürdüreceğini ümit ettiklerini belirtti. Yukarı Karabağ sorununun biran önce çözüme kavuşmasından yana olduklarını söyleyen Alman bakan, önümüzdeki günlerde Paris'te gerçekleştirilecek Azerbaycan- Ermenistan cumhurbaşkanları görüşmesinden ümitli olduklarını ifade etti. Gazetecilerin sorusu üzerine Irak'taki gelişmelere de değinen Steinmeier, "Kuzey Irak'ta, IŞİD'le savaşan Kürt gruplara insani yardım yapıyoruz. Fakat bunun yeterli olmadığını gördük. IŞİD'le mücadele için silah da göndereceğiz. Silahlı Kürt grupların eğitilmesi konusu da gündemimizde var. Erbil'e bir araştırma komisyonu gönderdik. Komisyon döndükten sonra kararımızı vereceğiz" diye konuştu. Bir gazetecinin, "Almanya'da bazı gösteriler polis gücü ile dağıtıldı. Başka ülkelerde benzer durumlar yaşandığında bunu kınıyorsunuz" diye hatırlatması üzerine Steinmeier, şunları söyledi: "Dedikleriniz Almanya gerçeklerini yansıtmıyor. Adaletli olursanız ülkemizin en liberal gösteri haklarına sahip bir ülke olduğunu görürsünüz. Bizde gösteri özgürlüğü var. Polis, göstericiler zor kullandığı taktirde zor kullanmak zorunda kalır. Sizin dediklerinize katılmıyorum." YÜKSEK HIZLI TREN BUSİNESS VAGONLARINDA DAĞITILACAK TEK KULLANIMLIK KULAKLIK SATIN ALINACAKTIR T.C DEVLET DEMİRYOLLARI İŞLETMESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (TCDD) YHT BÖLGE MÜDÜR YARDIMCILIĞI Yüksek Hızlı Tren Business Vagonlarında Dağıtılacak Tek Kullanımlık Kulaklık Alım İşi alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : Talatpaşa Bulvarı Gar/ANKARA Gar ALTINDAĞ/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : barkonburcincecen@tcdd.gov.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : Yüksek Hızlı Tren Business Vagonlarında Dağıtılacak Tek Kullanımlık Kulaklık ( Adet ) Alım İşi Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri :.Kulaklıklar, Ankara Gar içerisindeki Yolcu Hizmetleri Müdürlüğüne tutanak karşılığında teslim edilecek ve gösterilen depolara istiflenecektir. c) Teslim tarihi : a- İhale ilanında belirtilen sayı kadar kulaklık, sözleşme imzalanmasının ardından en geç 75 gün içerisinde ve en fazla iki parti halinde teslim edilecektir. b- Kulaklıklar, Ankara Gar içerisindeki Yolcu Hizmetleri Müdürlüğüne tutanak karşılığında teslim edilecek ve gösterilen depolara istiflenecektir. c- Teslim tutanağı 3 TCDD ve 1 firma yetkilisince imzalanacak, teslim tutanağı olmayan ürünler teslim alınmamış olarak kabul edilecektir. d- Yüklenici nakliye için hiçbir ek ücret talep etmeyecektir. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Anafartalar Mahallesi Talat Paşa Bulvarı No:12 YHT Bölge Müdürlüğü b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: Tedarik edilecek malların numuneleri, katalogları, fotoğrafları ile teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman: İstekli Firmalarca Teklif Ettikleri Ürüne Ait En Az 1 (Bir) Adet Numune Kulaklığı Teklif Dosyası İçinde veya İhale Sırasında Tutanak Karşılığında Komisyona Sunacaktır. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı TCDD 2. Bölge Müdürlüğü Veznesine doküman bedelini yatırmak suretiyle YHT Bölge Müdürlüğü İhale Bürodan veya Ziraat Bankası Ankara Kurumsal IBAN No: TR doküman bedelini yatırmak suretiyle YHT Bölge Müdürlüğü İhale Bürodan adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar YHT Bölge Müdürlüğü İhale Büro adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 60 (Altmış) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Basın ( Resmi İlanlar ALTINDAĞ BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN İLAN Altındağ İlçesi sınırları içerisindeki; muhtelif mahallelerde bulunan ve aşağıda, mahallesi, ada, parsel numarası belirtilen taşınmazlardaki Belediyemiz hisselerinin; 2886 sayılı yasanın 45. maddesine göre Açık Teklif Usulü İhale suretiyle satışı yapılacak olup; hesaplanan diğer vergi ve harçlar ile tüm giderler peşin olarak tahsil edilecektir. 1- İhale aşağıda belirtilen tarih ve saatlerde Samanpazarı Anafartalar Caddesi üzerinde No: 177 de bulunan Altındağ Belediye Sarayı Başkanlık Binasında toplanan ENCÜMEN huzurunda yapılacaktır. 2-Bu ihaleye ait şartname, Altındağ Belediye Sarayı Zemin Katta bulunan Emlak ve İstimlak Müdürlüğünde görülebilir. 3)İhaleye girebilmek için isteklilerden şu şartlar aranır. İsteklinin gerçek kişi olması halinde;türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde kanuni ikametgahının olması,gerçek kişinin yabancı uyruklu olması halinde, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde gayrimenkul iktisap edebileceğini gösterir Dışişleri Bakanlığı veya Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünden alınmış belgeyi ibraz etmeleri,ihaleye ortak olarak girecek şahısların noterden onaylı ortaklık sözleşmelerinin ibrazı, İsteklinin bir şirket olması halinde;idare merkezinin bulunduğu yer mahkemesinden veya sicilinin kayıtlı olduğu Ticaret Odasından veya resmi bir kurumdan şirketin sicile kayıtlı ve halen faaliyette bulunduğuna dair ihalenin ilan tarihinden sonra alınmış bir belgeyi ibraz etmesi,şirketin sirkülerinin veya şirket adına tekliflerde bulunacak kimselerin bu şirketin vekili olduğunu gösterir noterden tasdikli vekaletnamelerinin ibrazı gerekmektedir. İstekli Tüzel Kişi olması halinde;tüzel kişiliği gerçek şahsın temsil etmesi halinde, temsil yetkisine haiz olduğunu gösterir bir belgenin ibrazı, tüzel kişiliği kanıtlayan bir belgenin verilmesi, temsil yetkisine sahip kimselerin noterden tasdikli imza sirküleri ibraz etmeleri gerekmektedir.isteklinin yabancı uyruklu bir şirket olması halinde, Yabancı Uyruklu gerçek kişilerden aranan belge ile birlikte (Bu belgenin şirkete uygunluğu gerekmektedir.) Türkiye de şirketin faaliyetine müsaade edildiğini gösteren ilgili resmi kurumdan alınan belgenin ibrazı, İsteklinin bir dernek, federasyon, konfederasyon ve vakıf olması halinde;dernek, federasyon,konfederasyon veya vakıf genel merkezinin bulunduğu yerde halen faaliyette bulunduğuna dair resmi mercilerden ihale ilanının yapıldığı tarihten sonra alınmış belgenin ibrazı, dernek, federasyon,konfederasyon veya vakıf genel kurulunca gayrimenkul alınması hususundaki genel kurul kararının tasdikli suretinin ibrazı,dernek, federasyon, konfederasyon veya vakfı temsile yetkili kılınanların noterden tasdikli imza sirkülerinin ibrazı gerekmektedir. 4-Geçici Teminat bedelleri en geç ihale günü saat 12:00 e kadar yatırılacaktır. 5- İhale için verilen teklifler verildikten sonra geri alınmaz. 6- Belediyemiz ihaleyi yapıp, yapmamakta serbesttir. Parselin Satılan m2 Birim Muhammen Geçici No Ada Parsel Yüzölçümü Hisse Değeri Bedeli Teminat İhale İhale Mahalle No No (m2) (m2) (TL) (TL) (TL) Tarihi Saati 1 ALİ ERSOY ,43 180,00 460, , , :00 Basın ( Resmi İlanlar Yemen Ulusal Diyalog Konferansı (UDK) Üyesi Hammud Haşim ez-zahiri, Husiler Yemen'de karşı devrim yapmaya çalışıyor İSTANBUL - ENSAR FIRAT - Yemen Ulusal Diyalog Konferansı (UDK) Üyesi Hammud Haşim ez- Zahiri, Husi Ensarullah Hareketi'ni eski rejim yanlılarıyla ittifak kurarak "karşı devrim" yapmaya çalışmakla suçladı. İstanbul'da düzenlenen İslam Ülkeleri 6. Kanaat Önderleri Forumu'na katılan Zahiri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Husiler'in yapmaya çalıştığı karşı devrimdir, üstelik buna eski rejimin taraftarlarıyla ittifak kurarak kalkıştılar. ABD ve bazı bölge ülkeleri, 11 Şubat 2011 Devrimi'nin başarısızlığa uğramasını isteği için yaşananlara göz yumuyor ancak Yemen halkı, kurulan komploları boşa çıkaracak" dedi. Devrimden sonra krize neden olan sorunların çözümü amacıyla kurulan Ulusal Diyalog Konferansı'nın üyesi Zahiri, Husilerin İran'ın istekleri doğrultusunda hareket ettiğini öne sürerek "Husiler İran'ın Yemen'deki temsilcisidir. Onlar, Tahran'ın istekleri doğrultusunda hareket ediyor, İran ne istiyorsa onu yapıyor" diye konuştu. Çözümün barışçıl olması için büyük çaba sarf ettiklerini vurgulayan Zahiri, bu konuda umutlu olduklarını ancak aksi durumda bazı bölgelerde olduğu gibi Yemen halkının Husilere karşı direneceğini ve onları başarısızlığa uğrayacağını belirtti. Islah Partisi İb kenti milletvekili Muhammed el-hazmi de Husi Ensarullah Hareketi'nin başkent Sana başta olmak üzere bazı kentlerde kontrolü ele geçirmesi ile askeri ve siyasi girişiminin sadece Yemen'le alakalı bağımsız olay olmadığına dikkati çekti. Hazmi, Yemen'deki krizin Mısır, Libya, Irak ve Suriye gibi diğer "Arap Baharı" ülkelerinde yaşanan krizlerle beraber ele alınması gerektiğini vurgulayarak, "Halkların başlattığı sürecin başarısızlığa uğraması için diğer ülkelerde oynanan oyunların bir benzeri de Yemen'de sahneleniyor. Husiler zayıf olmalarına rağmen içeriden ve dışarıdan aldığı destekle ülkede istedikleri yolda ilerleyebildiler. Husiler, Yemen'de 'Hizbullah' projesini temsil ediyor ancak başarılı olamayacaklar" diye konuştu. BULMACANIN ÇÖZÜMÜ Yemen Islah Partisi İb kenti Milletvekili Muhammed el-hazmi

11 12 haber DUMANLI BELDE Murat DUMAN İNSANLIĞIN DÜŞMANI: YAHUDİLER Ellerimi şakaklarıma koymuş, bu konuyu nasıl işleyebilirim diye düşünüyor, bilgisayarım önümde, ne yazacağıma karar vermeye çalışıyordum. Ancak bir sorun vardı. Cümleleri bir araya getiremiyordum. O kadar çok cinayet işlemiş, insanlık dışı, densiz bir kavimden bahsetmem gerekiyordu ki, sonunda düşüncelerimi beynimle onaylayıp tuşlara basmaya başladım. Maalesef insanlığın başına bela olan, insan demeye dilimin varmadığı gibi, hiçbir canlıyla da denk göremediğim yaratıkları yazıyordu parmaklarım. Çünkü öyle bir zamana yol alıyorlar ki, tez zamanda önleri alınmazsa asıl ve en büyük hedefleri Türkiye olacaktır. Türkiye nin bir gün bu azılı düşmanla karşı karşıya gelmesini kuvvetle muhtemel görüyorum. İki ülke arasında savaş kaçınılmaz olacak ve kazanan (hiç istemem ama) yine onlar olacaktır. Peki, neden onlar olacak? İşte can alıcı soru budur. İştigal ettiğim mesleğim vesilesiyle dünyayı gezme fırsatı yakaladım. Bir defasında yolum Kudüs e düştü. Bir cumartesi günü büyük bir otelde iş toplantısındaydık. Toplantı devam ederken bir Yahudi geldi ve elektrikleri kesti. Zifiri karanlıkta kaldık. Meğer cumartesi günü onların Sebt Günü ymüş ve o gün teknolojiden hiç faydalanmazlarmış. Sabah namazına Mescid-i Aksa ya gittim. İsrail askerlerinin kindar bakışları arasında camiye girdim. Ağlama Duvarı na geldiğimizde altı tane meşalenin yandığını gördüm. Rehbere sebebini sorduğumda; Bu meşaleler, Yahudiler Tevrat ta Allah tarafından vaat edilen topraklara kavuşana kadar yanacak. Her Yahudi gelir buraya, Ağlama Duvarı nda ağladıktan sonra bu meşalenin altında yeminlerini tekrarlarlar. diye karşılık verdi. Bu gezimin ardından iki sefer de Amerika ya gittim. Bir fırtına esnasında Miami de bulunmuştum. Öyle bir fırtına olmuştu ki, kendimizi o şehirden başka bir şehre uçakla zor attık. İşte o zaman Amerika nın başka topraklar araması gerektiğini bariz bir şekilde gördüm. Amerika, yaşayacağı verimli topraklar arıyor ve kendisine her şeyini teslim eden bir İsrail devleti yaratması gerektiğini o korkunç fırtınadan sonra anlamıştım. Onların gözü kesinlikle Mezopotamya ve Çukurova dadır. Arap Yarımadası her zaman iştahını kabartmıştır. Bu sebepledir ki, Arap devletleri zaten devlet gibi bir yapıya sahip olmadığından karşısında caydırıcı güç olarak sadece Türkiye Cumhuriyeti devleti kalmaktadır. Araplar bu dünyada olsalar da olur olmasalar da! Şimdiden hepsi Amerika nın kölesi olmuş durumdadır. Daha dün zaten İngiliz kölesi değiller miydi? Osmanlı yı arkadan vurup İngilizlerin oyununa gelerek isyan çıkartmadılar mı? Türkler, tembel Araplar yatarken, sevgili Peygamberimizin ve Mekke ile Medine nin hatırı, İslam birliği ve Kur an için Anadolu dan has buğdayları götürüp onların kurtulmalarını sağlamadı mı? Kaldı ki, o dönem dağlarında ne altın, ne de petrol kuyuları vardı. İşte bu Araplar, Osmanlı nın yaptığı bu iyiliklere karşın İngilizlerle bir olup bizi arkamızdan vurmadılar mı? Arapların hâli belli! İran a gelince, o, ipin hem altında oynar hem de üstünde. İsrail e düşman gibi görünmesine rağmen şu anda ambargoya maruz kaldığından Amerika ve İsrail le flört etmektedir. Onları da amacı Türkiye yi savaşa sokmaktır. Çünkü çok iyi bilirler ki, Türkler savaşa girerse ya karşı tarafı bitirir ya da kendisi biter. Örneği tarihte görülmektedir. Dünyanın % 33 ü Türk topraklarıyken şimdi % 33 ün birinde oturmaktayız. Bu durumumuzdan en mutlu olan da İran dır. Evet, hâl böyleyken Türkiye, gelecekte İsrail le mutlaka bir savaşa girecektir. Çünkü İsrail, ahtapot misali dünyayı soymaya doymamakta ve Amerika nın uşaklığını yaparak ayakta kalma mücadelesi vermektedir. Ve onların dünyada asla dostu yoktur. Geçmişte topraklarında yaşadığı devletlerde fitne fesat sokarak toplu ölümlerini hazırlamışlardır. İsrail, asla ahde vefayı da bilmez. Kendilerini ölümden kurtararak varlıklarını devam ettirmelerini sağlayan, dünyaya meydan okuyan Osmanlı yı da arkasından vurmaya her zaman hazırlardı. Onun için biz Türkler; Yahudileri kurtardık, bize dost olurlar. hayaline kapılmamalıyız yılındaki Kurban Bayramı nda öğretmen kızımı ziyaret için Ödemiş e gitmiştim. Bayram namazını kıldığım camiden eve geldim. Kahvaltı yaparken televizyondan haberleri izliyordum. Kudüs te bir baba, oğlunu bağrına basmış, İsrail askerleri hem oğlunu hem de adamı ateş açarak öldürdüler. Kahvaltıyı bıraktım ve aşağıda okuyacağınız Çocuklar Ölmesin adlı şiiri kaleme aldım. İnanın, bir harfini dahi düzeltmedim. Şimdi soruyorum. Bakın, Bağdat ı, Basra yı işgal etmediler mi? Nil i işgal etmediler mi? Otuz yıldır PKK belasını başımıza sararak gücümüzü en az otuz yıl geriye götürmediler mi? Baktılar ki, bu insanlar ölmekle bitmiyor, PKK dan taviz kopartarak anlaşma yoluna girdirmediler mi? Demek ki on iki yıl öncesinden bazı olaylar tahmin edilebiliyor. Öyleyse Türkiye nin savaşa girmesi de olayların akışına bakılınca şimdiden ayna gibi görülmektedir. Öyleyse neler yapmamız lazım, bence bu konuda düşünmeliyiz. Peki, neler yapmalıyız? Bugünkü gücünden beş kat daha güçlü bir profesyonel ordu hazırlamalıyız. Mevcut askerî eğitimin yerine özel eğitim vererek özel asker yetiştirmeliyiz. Ordumuzun gücü dünyayı, bize saldırmadan önce iki kez düşünmeye sevk etmeli. Fatih Sultan Mehmet İstanbul u aldığında; Allah bu şehri bize iman gücüyle aldırdı. dediğinde Yeniçerilerden birisi aradan kılıcı uzatarak; Efendim, bu kılıç vardı. demiş. Üstün bir savunma gücü olmayan devletler kalıcı olamazlar. Başta uçağımızı, savaş gemilerimizi, tankımızı hülasa silahımızı dünyada bulunan silahlardan daha üstün vasıflarda, menzil gücü daha yüksek olacak şekilde üretmeli ve bunları tamamen kendimiz yapmalıyız. Her alanda ekonomik gücümüzü en üst seviyeye çıkartmalıyız. Mutlaka kendi tükettiğimiz ne varsa en az % 80 ini biz üretmeli ve iç pazardan ziyade dış pazara mal satmalıyız. Tüketim toplumu olmaktan çok üretim toplumu olmalıyız. Toplumumuzun sağlığını bozan unsurları derhâl saf dışı bırakarak vatanını milletini canından aziz bilen sağlıklı nesiller yetiştirmeliyiz. Eğitim ve öğretime daha çok devlet desteği ayırmalıyız. Akarsularımızın üzerinde elektrik santralleri yaparak elektrik kullanımını ucuz hâle getirmeliyiz. Akıp giden sularımızı mutlaka yurdumuzun kırsal alanlarına kaydırarak, sulama yaparak tarımda verimi en üst seviyeye yükseltmeliyiz. Tarımı ilkellikten çıkartıp bilimsel metotlarla yapmalıyız. Şehirleşmek yerine köylerimizi yaşanır hâle getirmeli, insanlarımızın meşguliyetlerini artırmalıyız. Emeklilerimize kahve köşelerine oturmak yerine becerilerine ve güçlerine göre büyük çiftliklerde arıcılık, hayvancılık, meyvecilik, sebzecilik, bağcılık yapmalarına imkân vermeli, emekleri karşılığında refah içinde yaşayacakları bir ortam hazırlamalıyız. Şehirlerarası ulaşımlarımızı toplu taşıma yoluyla gerçekleştirmeliyiz. Ormanlarımızı korumalı ve hayvancılığa önem vermeliyiz. Yer altı kaynaklarımızı verimli şekilde kullanmalıyız. Bütün yazışmalarımızda internet çağını yakalamalıyız. Hülasa biz, biz olmalıyız, bir olmalıyız, diri olmalıyız. İçimizden kin ve nefreti çıkartmalı, al bayrağın altında düşmanlarımıza inat, sevgiyle saygıyla birbirimizi kucaklayarak yaşamalıyız Filistin de zülüm ölüm kusarken, Yüzünü Kâbe ye sürsen ne fayda? İslam yiğitleri bir bir susarken, Cennet-i âla da dursan ne fayda? ÇOCUKLAR ÖLMESİN Sen böyle susarsan çare bulunmaz, Ateş cana düşer, nefret silinmez, Kudüs kutsiyettir, neden bilinmez? Koşarak menzile varsan ne fayda? Mescid-i Aksa da namaz zordaysa, Baba kucağında çocuk vurdular, Namusu perişan, canı dardaysa, Masum insanlara tuzak kurdular, Üzgünüm, ruhunda vicdan hurdaysa, Silahsız kamplara tankı sürdüler, Sorgusuz cennete girsen ne fayda? Katillere adres sorsan ne fayda? Canilerden medet umup kanarsın, Yeter Murat, yazma, alsın alanlar, Yahudi düşmandır, dost mu sanırsın? Sözlerim, yüzyıla gelsin gelenler, Bağdat ı, Basra yı, Nil i sunarsın, Mahşerde hesabı sorsun ölenler, Başını taşlara vursan ne fayda? Köle diyarında er sen ne fayda? AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Yıkanların, tahrip edenlerin, sadece şehirleri değil, kardeşi kardeşe düşman ederek milli birliği tahrip edenlerin karşısında olduk, kale gibi durduk, kale gibi durmaya devam edeceğiz" dedi. Vandallara ağır ceza ANKARA -Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen partisinin 98. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu. Davutoğlu, dün, Doğu ve Güney Doğu'dan AK Parti İl Başkanları ile bir araya geldiklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sizlerin aranızda oturan, şu anda, demokrasi kahramanlarıyla. O yıkımlar sonrasında belediye başkanlarımızla bir araya geldik. Yıkımların hemen akabinde onlara şu sözü vermiştik; hükümet olarak, aynen Van depreminden sonra verdiğimiz söz gibi, yıkılan her yerde yepyeni bir şehir kuracağız. Yangın yerinde gül yetiştireceğiz, diye. O günden bugüne, şu kısa süre içinde, 41 milyon liralık yardım, hasar tahrip analizlerine göre vatandaşlarımıza yapılan yardım yerlerine ulaştı. Hepsini tek tek eskisinden daha güzel inşa edeceğiz. Ta ki Vanlılar, Diyarbakırlılar, Siirtliler, Şırnaklılar, Hakkarililer, Bingöllüler, Bitlisliler, Urfalılar, Karsllar görsünler ki yıkılan yerlerde gül yetiştiren bir iktidar, bir siyaset felsefesi var ama bunun yanında yeni bir kanuni düzenlemeyle tespit ettiğimiz her Vandal'dan yıktıkları yerin tazminatını alacağız. İşte Van depreminin yıl dönümünde her birimiz bu iki siyaset felsefesinin farkını halkımıza anlatmak durumundayız. Her yerde de anlatmak durumundayız. Van'da da Edirne'de de her Oktay YILMAZ Tarihin her döneminde bir ilgi odağı olan ve her fırsatta karıştırılan genel olarak Ortadoğu, özel olarak Mezopotamya nın halkları huzur ararken. Kendisini çare gibi gösteren huzursuzluk yaratanların eline düşmekten kurtulamıyor. ETRAF ATEŞ ÇEMBERİ Sınırlarımızın dibi gerçek bir ateş çemberine dönmüşken, Türkiye yi bu çemberin içine sokmak için her yola başvuranlar aynı zamanda Türkiye ye bel bağlayanları hatta Türkiye yi kıskananları bile o çemberin içine atmak, yakmak istiyor. SÜNNİ-Şİİ DÜŞMANLIĞI Belgedeki Arap-İran çekişmesine dikkat çekenler, Türk-Kürt ittifakının geleceğine dair öngörülerde bulunanlar, aynı kaynaktan beslenen Şii-Sünni inancını düşman kardeşlere dönüştürenler, petrol için her yol mubah anlayışı ile hareket ederek insanları, halkları birbirine düşürenler şimdi de benim Kürdüm politikası geliştirmeye başladı. Çok tehlikeli HALK OLAYLARDA YOK Dünyanın en eğitimli, donanımlı Kürtleri kuşkusuz Türkiye de. Bu geniş kitleyi yönlendirmek ve yönetmek isteyenler kanlı terör sürecine rağmen bunda başarılı olamadı, olamıyor. Türk-Kürt kardeşliğinin laftan ibaret olmadığı her fırsatta gösterildi, gösteriliyor. 40 kişinin hayatını kaybettiği Kobani bahaneli olaylarda bile, halk değil, şoven duygularla kışkırtılmış bazı gençler ve görevi belli olanolmayan kişiler vardı sokaklarda. KANDİL HERKESE AÇIK Kandil, Türkiye yi hedef alan Kürt oluşumlarından birinin terörle bezeli yöresidir. Böylesine bir sermayeyi elinde tutmak isteyen ülkeler Kandil i kendi haline bırakmıyor hiç. Her türlü yardım, teşvik ve tahrikin yanında pek çok vaatte de bulunuluyor. İran istihbaratının başındaki zatın son dönemde Kandil yollarında pabuç eskitmesi ve Kobani bahaneli olayların bundan sonra patlak vermesi tesadüf olamaz. Aynı şekilde dost ve müttefik dediğimiz bazı ülkelerin istihbarat elemanlarının Kandil ile kol kola olması da anlamlıdır. Yani, Kandil de birileri için benim Kürdüm muamelesi görüyor. Böylece her türlü kullanıma açık hale geliyorlar Çok tehlikeli. yerde anlatacağız. Yeni Türkiye inşa edenlerin ülkesi olacak. Bu yeni Türkiye'yi eski Türkiye'ye döndürmek isteyenler kesinlikle tarihin çöplüğüne atılacaklar." "Biz bunu yaparken birileri geçen ay içinde, sizinle son buluşmamızda ve Kurban Bayramı kutlamalarıyla mutluluk içinde evine döndüğü günlerde, bir başkaları da Van'ı ve Van'ın komşusu olan bütün o güzel vilayetleri yıkmak için, talan etmek için planlar yaptılar" ifadesini kullanan Davutoğlu, şöyle devam etti: "İşte iki farklı siyaset: Bir siyaset felsefesi diyor ki, bir şehir yıkıldığında -ister doğal afetle ister başka şekilde- bizim görevimiz o şehri inşa etmektir, o şehrin insanlarını diğer şehir insanlarına kardeş kılacak hamleler yapmaktır. Diğeri ise şunu diyor; depremin yıkamadığı yerler varsa gelir, biz yıkarız diyor. Aramızdaki siyaset felsefesi anlayışı bu. HDP bunu diyor, CHP o yıkıma tweetlerle destek oluyor. İşte iki siyaset felsefesi. Türkiye'de çok siyasi parti olabilir ama iki siyasi akım vardır, inşa edenler ve tahrip edenler, yapanlar ve yıkanlar. Arkadaşlar, biz hep yapanların, inşa edenlerin yanında olduk, önünde olduk bundan sonra da öyle olacağız. Yıkanların, tahrip edenlerin, sadece şehirleri değil, kardeşi kardeşe düşman ederek milli birliği tahrip edenlerin karşısında olduk, kale gibi durduk, kale gibi durmaya devam edeceğiz." Tehlikeli bir benim Kürdüm politikası PYD, SİLAHLAR VE Kobani, bir diğer adıyla Ayn El Arap için mücadele ettiğini söyleyen PYD ve kolları, Suriye Kürtlerinin temsilcisi gibi görünen ancak PKK nın Suriye şubesi olduğunu herkesin bildiği bir yapılanma. IŞİD in işgal ve insanlık dışı uygulamaları bir anda PYD yi sempatik hale getirdi. Bu yapıyı PKK nın bir kolu olarak görenler artık ona yardım ederek IŞİD ile mücadele yöntemi geliştirir oldu. Havadan, karadan silahlarla beslenen PYD bugün IŞİD ile mücadele edebilir ancak Türkiye sınırının dibinde binlerce tonluk silah ve mühimmat ile donatılan bu yapılanmanın IŞİD ertesi bu silahları PKK nın emrine vermeyeceği ya da onların talimatıyla hareket ederek Türkiye yi hedef almayacağını kim garanti edebilir? Çok tehlikeli KUZEY IRAK GERÇEĞİ Irak ın Kuzeyinde bulunan ve siz isterseniz özerk bölge deyin, ister özel bölge deyin ama artık adına hemen herkesin Kürdistan dediği bölge, Irak içinde anayasal bir konum kazanmış ve Irak Kürdistan parlamentosu adı altında faaliyet gösteren bir yasama gücüne de kavuşmuştur. Türkiye ile arası hiç olmadığı kadar iyi. Öyle ki, bölgede üretilen petrolün bir kısmı tüm engellemelere rağmen Türkiye üzerinden pazarlanmaya çalışılıyor. Türkiye karşıtı olmaları için emperyaller her tezgahı deniyor. Başarılı olurlarsa çok tehlikeli PEŞMERGE KORİDARI Türkiye, birilerinin PYD yi silahlandırmaya başlamasının hemen ardından Barzani peşmergelerinin Kobani ye geçmesini sağlayacak bir koridor açtı. Bu koridor amacı doğrultusunda hizmet verirse sorun yok, aksi gelişmeler yaşanırsa Çok tehlikeli KÜRT DİASPORASI Artık dünyada bir Kürt diasporası oluşmaya başladı. Bu güç yine birileri tarafından Türkiye düşmanlığına kanalize edilirse, Türk-Kürt kardeşliği büyük yara alır Çok tehlikeli ABDULLAH ÖCALAN Ve İmralı. Türkiye Kürtleri kadar Kürt coğrafyasının önemli bölümünde etkili olan Abdullah Öcalan, kim ne derse desin çözüm sürecinin önemli bir parçası. Onu önemli bir parça olmaktan önemli bir tehdide dönüştürme çabaları sonuç vermedi. Verirse çok tehlikeli SONUÇ OLARAK Satır başları ile hatırlatmaya çalıştığımız bu hususlar, bölgede en büyük güç olma özelliği taşıyan ve birilerinin korkulu rüyası olan Türk-Kürt ittifakının ya sağlayacak ya bozacak gelişmelerdir. İran-Arap, Türkiye-İran, Kürt-Arap, Türk-Kürt, İran-Kürt ve sair kavga ya da ittifaklara açık bölgede Türkiye çok özgün, menfaatini düşünen politikalar geliştirip uygulamak zorunda. Bu sürecin içinde Kürtlerle birlikte hareket etmesi de kaçınılmaz görünüyor. Aksi durum çok tehlikeli. Diğer önemli yıl dönümünün de Hicri yılbaşı olduğunu ifade eden Davutoğlu, şunları söyledi: "Yeni Hicri yılbaşı, bütün milletimize ve İslam dünyasına hayırlı, mübarek olsun. Ama işte tam da bizim siyaset felsefemiz ve takip ettiğimiz dış siyaset, insanlık siyasetini anlamak için hicreti anlamak lazım. Hicret, bir insanlık sınavıydı. Bir grup garip, başlarında bir ulu Peygamber, yurtlarından yerlerinden sürüldüler. Geride her şeylerini bıraktılar, bir tek imanlarını yüreğinde taşıyarak bir bilinmeze doğru yürüdüler, Medine'ye doğru yürüdüler. Onurları için, özgürlükleri için ve sonradan gelecek nesillere bir vahiy emaneti bırakmak için yürüdüler. Allah rahmet eylesin onlara, selam olsun onlara. Bize onur davasını tevdi ettiler ve bir grup insan, ilahilerle büyük bir rahmet ve merhamet duasıyla yollarda gözleri onu beklediler. Hicret edenler, ulaşacakları yerlerdeki kardeşlerinden emindiler. Onları karşılayan ensar, yapacakları vazifenin bilincindeydiler ve tarihin gördüğü en kutsal buluşma gerçekleşti. Mekke ve Medine'nin buluşmasının iki şehrin buluşması değil, insanlık vicdanının buluşmasıydı. Hepimize örnek olan insanlık vicdanıydı. Onun için yılbaşı, hicri yılbaşı olarak kabul edildi. Ulu Peygamber, bir eve misafir; Ebu Eyyüb el-ensari, İstanbul'un manevi fatihi, bütün diyarların ruhi mimarıdır." Kılıçdaroğlu: Muhatap HDP olsun ANKARA - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Muhatap alınacaksa, HDP var parlamentoda, meşru, onunla oturur konuşursunuz. Neden Öcalan? Bütün Kürtleri temsil ediyor mu? Hayır. Ama ben ülkede etnik kimlikten kaynaklanan bir sorun varsa çözmek istiyorum. Parlamentoda temsilciler var, oturup konuşursunuz, çözersiniz. Ben o nedenle Öcalan'a ayrı bir yer verilmesini, mekan tutulması, sekretarya gibi olguların çok doğru olduğu kanısında değilim" dedi. Kılıçdaroğlu, Bilkent Üniversitesi Politik Düşünce Kulübü'nün düzenlediği, "Muhalefetin Çözüm Sürecine Bakışı" konulu konferansa katıldı. Sorunun kolay çözülebilecek bir konu olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin yıldır çözemediği bir sorunu tartıştıklarını söyledi. "Keşke bu tartışmaları sorunun doğduğu dönemde yapabilseydik. Bir araya gelip rahatlıkla konuşabilseydik" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Ama bu gerçekleşmedi. Pek çok insanımız hayatını kaybetti ve şimdi bizler bu sorunu çözmeye çalışıyoruz. CHP olarak bizim düşüncemiz ne? Defalarca ifade ettik ama belki burada derli toplu sizlere anlatacağım. Bu sorun nasıl çözülür? İlk soracağımız soru bu. Bizim görüşümüz şu, bu sorun güvenlik yöntemleriyle çözülmez. 30 yıllık deneyim bize bunu gösterdi. İlk kez çıktık dedik ki bu sorunu bir siyasal parti olarak, bu sorunun çözümü ancak siyasi birliktelikten geçer. Toplumsal mutabakattan geçer. Gelin bu sorunun çözümü için elimizi taşın altına koyalım ve bu sorunu çözelim. Peki ikinci soru, sorun nerede çözülür? Onu da söyledik. Bu sorun kapalı kapılar ardında çözülmez. Bu sorunun çözüm yeri TBMM'dir. Yani milli iradenin tecelli ettiği yerde bu sorunu oturup tartışmamız lazım. Soru üç, peki nasıl çözeceğiz ve nasıl bir araya geleceğiz? Onun da yanıtını hazırladık. Dedik ki bu sorunu çözmek için parlamentoda bir araya geleceğiz. Siyasi partilerden eşit ağırlıkta milletvekillerinin oluşturduğu bir uzlaşma komisyonu kuralım. Her siyasi parti, grubu olan 4 siyasi parti var ve o partilerden örneğin ikişer kişi, üçer kişi bir araya gelsinler, eşit sayıda olsun ve bu sorunu nasıl çözeriz diye oturup tartışsınlar." Bu komisyona paralel olarak bir de parlamento dışında yine eşit sayıda grupların temsil edildiği "Akil Adamlar Heyeti" oluşturulması önerisini dile getirdiklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, sorunun mutlaka meşru zeminde çözülmesi gerektiğine işaret etti. O dönemde, Başbakanlık görevini yürüten Recep Tayyip Erdoğan'la görüştüğünü ve önerilerini sunduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, tekliflerinin kabul edilmediğini, ardından da yine şehitler geldiğini söyledi.

12 TURİZM Mısır da cin çıkarma seansları turistik gösteriye dönüştü KAHİRE- Mısır tarihinde uygulana gelen ruh ve cin çıkartma seansları günümüzde eğlence ve turizm sektörünün vazgeçilmez parçası haline geldi. 'Zaar ayinleri' şeklinde de adlandırılan toplantılar, Mısır tarihinde halk hekimliğinin bir parçası olarak görülüyor. Zaar ayinleri, uzun süre insana musallat olduğuna inanılan 'cin, şeytan ya da kötü ruhlardan' kurtulmak için düzenleniyor. Günümüzde Zaar, Kahire'deki Tahrir Meydanı yakınlarında "Mekan" adıyla bilinen bir kültür merkezinde turistik gösteri olarak icra ediliyor. Zaar ustaları, Mısır, Sudan ya da Fas zaarı çeşitleriyle izleyicinin karşısına mütevazı giyimleriyle çıkıyor. Zaar ustası Şeyha, tütsüler yakarak dumanıyla salonun çevresini kötü ruhlardan temizliyor. Mısır neyi, defler ve zillerle başlayan ilahiler, dinleyenleri müzikle birlikte hareket etme duygusuna zorluyor. Ayin müdavimleri müziğin ritmine göre vücutlarını sağa ve sola sallayarak tempoya ayak uyduruyor. Öncelikle müzik eşliğinde "Ben kimi öveyim, Muhammed'i öveyim. Kıyamet günü bana şefaatçi olacak odur. Ben süs ve güzelliğin aşığıyım, Ey Peygamber!" sözleriyle ruhaniyete adım atılıyor. Zaar ayininin icra edildiği Mekan Kültür Merkezi'nin başkanı Ahmed Magrabi yapılan etkinliği tarif ederken "Zaar, Mısır'ın geleneksel folklör çeşitlerinden biridir. Çok eski bir gelenektir" diyor. ISSN Tarihte "Olympos" ve "Keşiş Dağı" olarak da anılan Uludağ ile Bursa arasında yarım asırdır alternatif ulaşım sağlayan teleferik, sonbaharda yolcularına renkli bir seyir de vadediyor. MUĞLA - Selçuk Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Asuman Baldıran'ın bilimsel danışmanlığında oluşturulan 15 kişilik ekip, Lagina Kutsal Alanı'nda temizlik çalışmalarına başladı. Muğla Müze Müdür Vekili Esengül Yıldız Öztekin, gazetecilere yaptığı açıklamada, MÖ 3. yüzyılda kurulduğu belirlenen alanda yapılan arkeolojik kazıların, Türk bilim adamları tarafından yürütülen ilk kazı olduğuna işaret etti. Osman Hamdi Bey'in yıllarında yaptığı çalışmalarda elde edilen arkeolojik buluntuların halen İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergilendiğini belirten Öztekin, Lagina'nın, Eskihisar Mahallesi'ndeki Stratonikeia Antik Kenti'nin dini merkezi olduğuna değindi. Öztekin, Lagina Kutsal Alanı'nda TRABZON - ZAFER SEL - Doğal güzellikleri ve tarihi değerleriyle turizmde önemli bir yer tutan Trabzon, kruvaziyer turizminde de bölgenin merkezi olmak istiyor. Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Trabzon'a, geçen yıl 27 kruvaziyerle 10 binin üzerinde turistin geldiğini belirtti. Öz, bu yıl da nisan ayında kente ilk kruvaziyerin geldiğini vurgulayarak, kruvaziyer turizminin bölgenin turizm aktivitesine önemli bir katkı sağlayacağını söyledi. Her geçen yıl bu konuda ilerleme sağlandığını dile getiren Öz, "Şimdiye kadar ilimize 38 kruvaziyer gemisi ile 15 bin turist geldi. Geçen yılın aynı döneminde ise 20 gemi ile 10 binin üzerinde turist ilimizi ziyaret etmişti" dedi. Vali Öz, kente gelen kruvaziyer sayısının bu yıl 40'a çıkmasını hedeflediklerini anlatarak, bu gemilerle birlikte Trabzon'a en çok Amerika ve Avrupa'dan turistlerin geldiğini ifade etti. Kruvaziyer turizminde dünyada çok hızlı ve önemli gelişmelerin yaşandığını belirten Öz, Lagina Kutsal Alanı gün yüzüne çıkarılıyor Tanrıça Hekate'ye adanmış bir tapınak, bir sunak, anıtsal giriş kapısı ve kutsal alanın etrafını çevreleyen sütunlu galerilerden oluştuğunu anlattı. Karialıların Antik Çağ'da Lagina'da her sene şenlikler düzenlediğini, dört yılda bir de büyük şenliklerin yapıldığını ifade eden Öztekin, bu şenlikler sırasında genç kızların Lagina'dan Stratonikeia'ya anahtar götürüp getirerek kente bağlılıklarını ifade ettiklerini bildirdi. 13 Uludağ da teleferikle rengarenk sonbahar yolculuğu büyülüyor BURSA - HALUK YÜKSEL - Kayak ve kış turizminin önemli merkezlerinden Uludağ'ın, daha çok beyaz örtüsüne alışkın ziyaretçiler, bu kez sarı ve yeşil arasındaki bütün tonları cömertçe sergileyen yüzüyle tanışma fırsatı buluyor. AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Teferrüç Mahallesi'ndeki ana istasyondan Uludağ'ın sırtlarındaki bin 231 metre rakımlı Kadıyayla ve bin 635 metre yüksekliğindeki Sarıalan mevkilerine ulaştıran teleferik, 12 dakikada katedilen yaklaşık 4,5 kilometrelik güzergah boyunca yerli ve yabancı ziyaretçilerine bugünlerde seyir zevki hayli yüksek yolculuğa çağırıyor. Yaz sezonunu, büyük çoğunluğunu Arap turistlerin oluşturduğu tatilcilerin yoğun ilgisiyle kapatan teleferik, sonbahar tutkunlarını kayın, kestane, gürgen, meşe ve karaağaç gibi ağaçların sararan yaprakları ile çam ve köknar gibi iğne yapraklı türlerin yeşil tonları arasındaki renk cümbüşü içinde geziye çıkarıyor. Ziyaretçiler, bu renkli yolculuğun ardından piknik yapmak istemeleri halinde Kadıyayla İstasyonu'nda inerek doğanın tadını çıkarabiliyor. Kadıyayla'da inmeyi tercih edenlerin büyük çoğunluğunu, Uludağ'ın Bursa'ya bakan yamaçlarında kestane toplamak isteyenler oluşturuyor. Ziyaretçiler, bu istasyondan yaya olarak Bursa'ya inerken yanlarında getirdikleri poşet ya da çuvalları kestaneyle dolduruyor. Teleferiğin ilk bölümünün son istasyonu olan Sarıalan'da ise ziyaretçiler için çadırlı kamp yerleri, barakalar ve bungalov tipi barınma imkanları yer alıyor. Bu alanda kır gazinoları, dükkanlar, sağlıklı yaşam parkuru, oyun ve spor sahaları, günübirlik piknik alanları da bulunuyor. Bursa Teleferik AŞ yetkilisi Erdal Ey, yenilenen tesisin ziyaretçilerine daha konforlu yolculuk imkanı sağladığını, 8 kişilik cam kabinlerin 360 derece görüş imkanı sağladığını ve seyir zevkini artırdığını söyledi. Yaprakların ekim ayı itibarıyla sararmaya başladığını, bu nedenle teleferik güzergahı boyunca sarı ile yeşil arasında her tonu bulmanın mümkün olduğunu ifade eden Ey, hava koşullarının normal seyretmesi halinde bu renk cümbüşünün aralık ortalarına kadar görülebileceğini anlattı. Trabzon, kruvaziyer turizminde de iddialı Genel Yayın Yönetmeni Ahmet TEKEŞ Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Abdülmecit KOYUNSAĞAN GÜNLÜK SİYASİ GAZETE Yayın Sahibi İmaj İç ve Dış Tic. A.Ş. Yıl: 44 Sayı: Ekim 2014 Cumartesi Haber Koordinatörü Dursun ERKILIÇ Yazı İşleri Müdürü Ayşegül BALDEMİR İstihbarat Şefleri Şenol GÜNÜÇ - Kenan ERGEN Görsel Yönetmen Şebnem ÜNAL Sayfa Editörleri Yasemin AYDOĞDU - Emine ÖZCAN İnternet Editörü Alparslan OĞUZ Haber Merkezi İsmail Yıldız, Hakkı Murat SÖBÜTAY, Tülay CANPOLAT, Gazi BOZKURT, Burcu KERİM, Betül SÜSLEN İdari Merkez Yayın Sahibi Macun Mah Cadde No: 2 Yenimahalle/ANKARA Temsilcisi: Yazı İşleri Tel: (PBX) Fax: gazeteyedigun@gmail.com Yiğit YİĞİT Ankara Temsilciliği İstanbul Temsilciliği Rüzgarlı Cd. Plevne Sk. No: 14 Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. Ulus/ANKARA No: 2 K.1 Sefaköy/Küçükçekmece/İSTANBUL Tel: (0312) Tel: (0212) Dağıtım: TURKUVAZ DAĞITIM SAN. VE TİC. A.Ş. Yayın Türü: Yaygın Süreli (Pazar hariç) Basıldığı Yer: Dorukkaya Mat. Yay. Rek. Mağ. Enerji ve İnş. A.Ş. - İstanbul Yolu 6. km Macun Mh. 3. Cd. No: 2/1 Yenimahalle/ANKARA Tel: Resmi ilanlarımızı internet sitemizden de görebilirsiniz. Sözleşmesiz yazarlara ücret ödenmez YediGün Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir "Biz de bu noktada, Trabzon'u tanıtmak ve biraz daha ön plana çıkarmak ve kruvaziyer turizmden gerekli katkıyı alabilmek adına önemli tanıtım çalışmaları yaptık. Bu çalışmalarımız uluslararası turizm fuarlarında devam edecek. Gemi sayısını çok daha ileri seviyelere taşıyarak bu sektörden daha fazla pay almak istiyoruz. Bu konuda tanıtım ve diğer çalışmalarımız aralıksız sürecek" şeklinde konuştu. Öz, Trabzon'un, 4 ülkeden 4 liman şehrinin katılımıyla oluşturulan Karadeniz Kruvaziyer Platformu'nda gelecek yıllarda çok daha etkili olacağını vurguladı. Söz konusu platformun, taraflar arasında turizmin gelişmesinde işbirliğini, ortak tanıtımı ve benzeri hedefleri amaçladığını dile getiren Öz, "Türkiye'den Trabzon, Gürcistan'dan Batum, Rusya Federasyonu'ndan Sochi, Ukrana'dan Yalta şehirlerinin liman ile ticaret ve sanayi odaları arasında imzalanan protokol kapsamında Karadeniz'de kruvaziyer turlarının geliştirilmesi için çalışmalar gerçekleştirilecek" ifadesini kullandı.

13 Erciyesspor, Beşiktaş karşısında ilk peşinde KAYSERİ- Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Suat Altın İnşaat Kayseri Erciyesspor, ligin 7. haftasında konuk edeceği lider Beşiktaş'ı mağlup ederek, rakibine karşı ilk galibiyeti almayı hedefliyor. AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Kayseri Erciyesspor ile Beşiktaş, 27 Ekim Pazartesi günü Spor Toto Süper Lig'de 7. kez karşılaşacak. İki ekip arasında geride kalan 6 lig maçından 3'ünü Beşiktaş kazanırken, 3 karşılaşma berabere sonuçlandı, Kayseri temsilcisi Beşiktaş'a karşı ligde galibiyet alamadı. Lig maçlarında Beşiktaş 12, Kayseri Erciyesspor ise 8 gol attı. BEŞİKTAŞ YIKIMI Fenerbahçe'ye karşı yürekten oynamalıyız ANKARA - Gençlerbirliği'nin Rumen golcüsü Bogdan Stancu, Spor Toto Süper Lig'de bugün deplasmanda yapacakları Fenerbahçe maçında iyi sonuç almak için "yürekten mücadele etmeleri gerektiğini" söyledi. Stancu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sarı-lacivertlilerin ligin en iyi takımları arasında yer aldığını ve kendilerini çok zorlu bir mücadelenin beklediğini belirterek, "Fenerbahçe her zaman çok güçlü bir rakiptir ve deplasmanda zorlu bir maça çıkacağız. Sahadan iyi sonuçla ayrılabilmek için çok çalışmalı ve iyi oynamalıyız" diye konuştu. İstanbul'a puan almak için gittiklerini ifade eden Rumen golcü, "Rakibimize karşı tüm kalbimizle mücadele etmeli ve maça iyi konsantre olmalıyız. Buna yapamazsak Fenerbahçe karşısında puan alma şansımız yok" dedi. SARAYBOSNA - Beşiktaş'ın UEFA Avrupa Ligi C Grubu'nda Sırbistan'ın Partizan takımını 4-0 yenmesi, Sırbistan basınında geniş yankı buldu. Sırbistan'ın en önemli gazetelerinden "Blic" haberi, "Beşiktaş yıkımı" başlığı ile verirken, Beşiktaş'ın bir saatten az bir Chico: Öncelikli görevim savunma GAZİANTEP -Chico, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'ye gelmesinde Fenerbahçe'nin eski kaptanı Alex De Souza ve Gaziantepspor'un eski oyuncularından İvan De Souza'nın etkili olduğunu söyledi. Türk futbolunun Brezilya'dan farklı olduğunu dile getiren 27 yaşındaki futbolcu, Türkiye'de daha fazla koşmak ve taktik çalışmak gerektiğini ifade etti. Fiziksel olarak da güç gerektiğini vurgulayan Chico, "Türkiye'de futbol daha hızlı. Ben de bu tempoya yavaş yavaş alışmaya başlıyorum. Şampiyonluğun favori takımları var ama diğer takımların da onlardan aşağı kalır yanı yok. Ligde 6 hafta geride kalırken üst sıralarda farklı takımların bulunduğunu görüyoruz" dedi. Savunma oyuncu olmasına rağmen gol da attığını hatırlatan Chico, şöyle konuştu: "Gol atmak mutluluk verici ama öncelikli hedefim takımın galibiyeti, takımın kazanmasıdır. Sonuçta hepimiz ortak amaca hizmet ediyoruz. Gaziantepspor'un galibiyeti, üst sıralara çıkması her şeyden önemli. Öncelikli görevim takımı savunmada rahatlatmak ancak gol Spor Toto Süper Lig'de attığı 2 golle dikkatleri üzerine çeken Gaziantepspor'un Brezilyayı savunma oyuncusu Luis Francisco Grando (Chico), gol atmanın mutluluk verdiğini ancak öncelikli hedefinin savunma olduğunu söyledi. atarsam bu ekstra mutluluğum olur." Chico, ilerleyen süreçte büyük takımlarda top koşturmak istediğini söyledi. Brezilya Milli Takımı'nda forma giymenin zorluğuna işaret eden Chico, "Milli takımda oynamak hayalim fakat hedefim olmaktan çıkar. Çünkü özellikle benim oynadığım pozisyonda birçok yetenekli futbolcu var. Elbette oynamak isterim. Bu beni çok mutlu eder ama şimdilik hayal gibi gözüküyor" diye konuştu. Suriye'deki iç savaş nedeniyle Gaziantep'in yanlış anlaşıldığını vurgulayan Chico, "Bence Gaziantep bir futbolcunun futbol oynayabileceği ve hayatını sürdürebileceği güzel şehir. Her ne kadar 'yanı başımızda savaş var' deseler de bence güvenli ve huzurlu. Burada ailemle yaşıyorum. Eğer öyle bir kaygım, korkum olsaydı onları getirmezdim" dedi. Şehrin mutfak kültürüne alışmakta zorlandığını dile getiren Chico, Brezilya ve Türk mutfağının birbirine çok benzediğini ancak Brezilya ve Gaziantep mutfağının farklı olduğunu belirtti. sürede skoru 4-0'a getirdiğini vurguladı. Haberin detaylarında ise Partizanlı futbolcuların UEFA Avrupa Ligi'ndeki üçüncü maçında büyük bir yıkım yaşadıkları, kendi sahalarında Beşiktaş'a 4-0 yenildikleri ifade edildi. Beşiktaş'ın 4-0'ın ardından temposunu düşürdüğü, ancak buna rağmen Partizan'ın "şeref golü" bulmasına izin vermedikleri de belirtildi. "Politika" gazetesi ise haberi, "Partizan Beşiktaş'a farklı mağlup oldu" başlığı ile verdi. Haberde, Partizan'ın gruptaki ikinci yenilgisini aldığı belirtilirken, gruptaki dördüncü maçında Partizan'ın İstanbul'da Beşiktaş'a konuk olacağı kaydedildi. Beşiktaş'ın maçın başında uzaktan şutlarla kaleyi yokladığı, skorun 4-0'a gelmesinin ardından ise iki tarafın da önemli bir şans bulamadığı ifade edildi. Galatasaray'da Aysal dönemi sona eriyor İSTANBUL- Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, yarın yapılacak olağanüstü seçimli genel kurulda başkanlık bayrağını devredecek. 14 Mayıs 2011'de yapılan genel kurulda 2 bin 998 oy alarak, kulüp tarihinin en yüksek oyuyla başkan seçilen Aysal, yine kulüp tarihinin 3 yıllık görev dönemi için seçilen ilk başkanı olmasına karşın, bu süresini dolduramadı. Olağanüstü genel kurulla göreve gelen Aysal, 22 Haziran 2013 tarihinde olağanüstü genel kurula gitti ve tek aday olduğu seçimde yönetimini önemli ölçüde değiştirerek, bin 404 oyla tekrar başkan seçildi. Aysal, divan kurulu toplantılarında yaşadığı sorunların ardından geçen ay bir kez daha olağanüstü genel kurul kararı alırken, olağanüstü seçimli genel kurulda başkan adayı olmadı. Ünal Aysal, başkanlığı yarınki seçimin ardından adaylardan Alp Yalman veya Duygun Yarsuvat'a bırakacak. Sivas çıkışa geçmek istiyor SİVAS- Spor Toto Süper Lig'de istediği sonuçları elde edemeyen Sivasspor, bugün sahasında Çaykur Rizespor'u yenerek çıkışa geçmek istiyor. Ligde 7. haftaya 5 puanla 15. sırada giren kırmızıbeyazlılar, Çaykur Rizespor ile bugün sahasında karşılaşacak. Sivas 4 Eylül Stadı'nda saat 16.00'da başlayacak Sivasspor-Çaykur Rizespor maçını hakem Fırat Aydınus yönetecek.

14 SPOR yaşında başladığı halterde dünya üçüncüsü oldu Royal Halı Gaziantep e nazar değdi GAZİANTEP- Türkiye Basketbol Ligi'nin ilk iki haftasında Anadolu Efes ve Fenerbahçe'yi yenerek dikkatleri çeken Royal Halı Gaziantep'te, sakat oyuncular nedeniyle sıkıntı yaşıyor. Gaziantepli sporseverlerin "potanın ağaları" diye nitelendirdiği Royal Halı Gaziantep, ilk 2 haftada güçlü rakipleri karşısında aldığı galibiyetle taraftarlarına umut verdi. Aldığı başarılı sonuçlarla lige iyi başlangıç yapan mor-sarılı ekip, hafta sonu sahasında yapacağı Beşiktaş İntegral Forex maçının hazırlıklarını 5 oyuncusundan yoksun sürdürüyor. Ofspor, kayıplarını telafi etmek istiyor TRABZON - Spor Toto 2. Lig Kırmızı Grup'ta hafta sonu sahasında Keçiörengücü'nü konuk edecek olan Ofspor, ligin son 2 haftasındaki puan kayıplarını telafi etmek istiyor. Kulüp Başkanı Olcay Saral, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zorlu bir maçın kendilerini beklediğini belirterek, "Ev sahibi olma avantajımızı lehimize çevirmek istiyoruz. İyi oynuyoruz ancak son 2 haftada berabere kalarak puanlar kaybettik. Daha iyi olmalıyız. Keçiörengücü maçına kayıplarımızı telafi etmek için çıkacağız" dedi. Yönetim, futbolcu ve teknik kadro olarak üzerlerine düşeni yaptıklarını ifade eden Saral, "Bir şikayetimiz taraftarlarımıza olacak. Onların desteklerine fazlasıyla ihtiyacımız olduğu halde yanımızda göremiyoruz. Tribünlerin boşluğu bizleri üzüyor. İsteğimiz, Keçiörengücü maçıyla başlayan bir taraftar bütünlüğünü sağlamak" diye konuştu. Gençler den A Milli Takım teşhisi ANKARA - Gençlerbirliği ve 20 Yaş Altı Futbol Milli Takımı'nda forma giyen Ahmet Çalık, İrfan Can Kahveci, Berat Tosun ve Taylan Antalyalı, başarısız sonuçlar alan A Milli Futbol Takımı'nda "arkadaşlığın eksik olduğu"nu savundu. Genç futbolcular, AA muhabirine yaptıkları değerlendirmede, formasını giymeyi hayal ettikleri A Milli Takım'da çok iyi futbolcular bulunmasına karşın "arkadaşlık eksik olduğu için" birlikteliğin sağlanamadığını öne sürdüler. Geçen sezondan bu yana Gençlerbirliği A Takımı kadrosunda sürekli yer bulan Ahmet Çalık, kırmızı-siyahlı ekibe her zaman olduğu gibi bu sezon da altyapıdan yetişmiş futbolcuların katıldığını belirterek, başkent ekibinin bu özelliğini, gelecek yıllarda da devam ettireceğinden emin olduğunu kaydetti. Gençlerbirliği altyapısında yetişen İrfan Can Kahveci ve Berat Tosun ve bu sezon transfer edilen Taylan Antalyalı ile Türkiye 20 Yaş Altı Futbol Milli Takımı kadrosunda birlikte mücadele ettiklerini ifade eden Ahmet Çalık, "Bu, kulübümüz ve bizim için gurur verici bir durum. Birlikte güzel maçlar çıkardık, çok güzel bir duyguydu ve güzel sonuçlar aldık. Birbirimizi iyi tanıdığımız için kamplarda ve sahada rahat hissediyoruz" dedi. ANTALYA- Antalya'da yaşayan 37 yaşındaki görme engelli Cenk Yanık, 2 yıllık çalışmanın ardından hem Avrupa şampiyonluğunu hem de dünya üçüncülüğünü kazandı. İstanbul'da ailesiyle yaşarken 10 yaşında babasının çalıştığı deponun üçüncü katından düşmesi sonucu sağ gözünü kaybeden Yanık, buna rağmen 12 yaşında kung-fu ve futbola başladı. Kung-fu'da Küçükler Türkiye Şampiyonu olmayı başaran Yanık, futbolda da Zeytinburnuspor'un gençler kategorisinde Antalyaspor da hedef lig sonuna kadar istikrar ANTALYA - Bu sezon geride kalan 6 haftada aldığı 4 galibiyet, 2 beraberlikle 14 puan toplayan Antalyaspor, averaj farkıyla Osmanlıspor'un önünde ligin zirvesinde bulunuyor. Kırmızı-beyazlılar, meşin yuvarlağı rakip ağlara 15 kez bırakmayı başarırken, kalesinde 6 gol gördü. Takımda en golcü isimler 4'er golle Emrah Başsan ve Lamine Diarra oldu. Gencer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sezon başında teknik direktörleri ANKARA - Ziraat Bankası Voleybol Takımı Antrenörü Fernando Munoz Benitez, kendilerini oldukça zor bir yılın beklediğini söyledi. Benitez, ilk haftası geride kalan Erkekler Birinci Ligi'yle ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yıl takımların çok güçlü kadrolar kurduğunu belirterek, "Yabancı oyunculara baktığımızda, her sezon daha da nitelikli oyuncuların Türkiye'ye geldiğini görüyoruz. Bu yıl kurulan kadrolar gerçekten çok kaliteli. Türkiye, tarihinin en güçlü ligini yaşayacak" diye konuştu. Geçen sezona oranla daha mücadeleci bir kadro kurmaya çalıştıklarını anlatan İspanyol çalıştırıcı, "Hedefimiz Avrupa kupalarına katılabilmek. Yerli oyuncularımızda değişiklik yaptık. Milli pasör Hüseyin Koç ile libero Volkan Döne aramıza katıldı. Yabancı oyuncularda ise daha tecrübeli olanları tercih ettik. Amacımız, performanslarının yanı sıra tecrübeleriyle de genç olan takıma katkı sağlayabilmeleri" ifadelerini kullandı. Engin Korukır'ın "Birinci veya ikinci oluruz, üçüncülük, dördüncülük bize yakışmaz" derken kendilerinin, "Nasipse bir şeyler, arkası gelirse kovalarız. Şampiyonluk gelirse 'hayır' demeyiz" düşüncesinde olduklarını söyledi. Takımın ilk 6 haftada 4 galibiyet ve 2 beraberlik alarak Korukır'ın dediği gibi zirveye yerleştiğini vurgulayan Gencer, "Takımı tebrik etmek lazım ama zirvede olmaktan ziyade bunu taşıyabilmek, sonunu getirebilmek oynamaya devam etti. Yanık, yaşadığı kazaya bağlı olarak sol gözünde yüzde 70 görme kaybı oluşması üzerine her iki sporu da bırakmak zorunda kaldı. Vücut geliştirme ile amatör olarak uğraşmaya başlayan Yanık, iki yıl önce 35 yaşında antrenör Ekrem Celil'in teşvikiyle haltere başladı. Yanık, Ekim tarihlerinde Antalya'nın Kemer ilçesinde düzenlenen Görme Engelliler 1. Avrupa ve 12. Dünya Halter Şampiyonası'nda masterler 125 kiloda Avrupa şampiyonluğu ile dünya üçüncülüğünü elde etti. PTT 1. Lig lideri Antalyaspor'da kulüp başkanı Gültekin Gencer, zirvede olmaktan ziyade bunu taşıyabilmek ve sonunu getirebilmenin önemli olduğunu söyledi. önemli. Geçen yıl Ankaraspor, bu sene ise Osmanlıspor olarak mücadele eden takım, ligin ilk yarısında açık farkla liderdi. Son 5 haftada şampiyonluğu kaybettiler" dedi. "Her şeyden önce takım, teknik heyet ve yönetim olarak hiç kimsenin dirliği, beraberliği ve bütünlüğü bozulmasın. Allah nazardan saklasın" diyen Gencer, kaynaşma, birlik beraberliğin lig sonuna kadar gitmesi temennisinde bulundu. Çok zor bir yıl olacak Yanık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçirdiği kazada gözlerinden birinin 3, diğerinin de bir milimetre yerinden oynadığını, bu nedenle sağ gözünün tamamen işlevini kaybettiğini, sol gözünde ise yüzde 70 görme kaybı oluştuğunu söyledi. Çocukluğunda kung-fu yaparken 3 kez Türkiye şampiyonu olduğunu, futbolda ise Zeytinburnuspor'un alt yapısından gençler kategorisine yükseldiğini anlatan Yanık, "Orada da gözüm engel oldu, oynayamadım. 35 yaşında da halterle tanıştım" dedi. Ragbi Milli Takımı, Bosna Hersek sınavına hazırlanıyor Avrupa Milletler Kupası Ragbi 2. Ligi'nde mücadele eden Ragbi Milli Takımı, hafta sonu oynayacağı Bosna Hersek maçına hazırlanıyor. EDİRNE - Ragbi Milli Takımı namağlup unvanıyla yükseldiği B grubundaki başarı grafiğini devam ettirmek istiyor. Türkiye Beyzbol, Softbol, Korumalı Futbol ve Ragbi Federasyonu Başkanı Şahin Kömürcü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, milli takımın üst gruba hazırlık maçları da dahil hiç kaybetmeden yükseldiğini anımsattı. Hafta sonu Bosna Hersek Ragbi Milli Takımı karşılaşmasına "mutlak galibiyet" parolasıyla çıkacaklarını ifade eden Kömürcü, "Bosna Hersek sevdiğimiz bir ülke. Ragbide bizden ekiler ama onlara iyi bir ev sahipliği sergilerken, ülkelerine mağlup uğurlayacağız. Sahaya yenmek için çıkacağız" dedi. Takım Koçu Engin Yüksel de Bosna Hersek, Bulgaristan, Finlandiya ve Norveç'in bulunduğu gruptaki ilk karşılaşmanın Bosna Hersek maçıyla başladığını ifade etti. İyi bir hazırlık dönemi geçirdiklerini anlatan Yüksel, "Sezonu bu maçla Türkiye'de açacağız. Kazanırsak iyi bir başlangıç yapmış olacağız, kazanmak istiyoruz. Kampa hafta başı başladık. Fransa, Almanya, İngiltere ve Türkiye'deki kulüplerden 30 sporcu var. Günde 2 idman yapıyoruz. Özellikle dışarıdan gelen sporcularımız çok deneyimli. Türkiye'den katılan sporcularımız da çok iyiler. Deneyimimizi sahada gösterip galibiyetle ayrılacağız" diye konuştu. Yüksel, Bosna Hersek karşılaşması sonrası milli takımın 1 Kasım Cumartesi günü Bulgaristan Milli Takımı ile karşılaşacağını kaydetti.

15