Gerçeği Hikâyesinden Güzel -Mustafa OĞUZ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Gerçeği Hikâyesinden Güzel -Mustafa OĞUZ"

Transkript

1 Gerçeği Hikâyesinden Güzel -Mustafa OĞUZ Türk dünyasının edebiyatına Ali Şir Nevai den sonrasına uzak kaldığımız bir gerçek. Türkçe konuşan, Türkçe düşünen ve Türkçe yazan Türk dünyasında devam edegelen bir edebiyat söz konusu. Divan şiiriyle Halk şiiriyle, romanıyla, hikâyesiyle görmesek de duymasak da bizim olan bir edebiyat dünyası var orada. Türkmenistan dan Mahdumkulu, Kazakistan dan Abay Konanbayev, Kırgızistan dan Cengiz Aytmatov, Azerbaycan dan Anar ve Bahtiyar Vahapzade isimleri az çok kulağımıza çalınan isimler. Oysa bu isimlerin dışında pek çok isim var. Son yıllarda bu eserler sınırlı sayıda da olsa Türkiye de yayımlanmaya, başladı. Türkmenistan daki Türk üniversitesinde görev yapan Hüdayi Can, önemli bir kültürel görevi de başarıyla yerine getiriyor. Yağmur dergisi okurları için Hüdayi Can la bir söyleşi gerçekleştirdik. Mustafa Oğuz Bize Hüdayi Can ı tanıtır mısınız? 1973 Denizli nin bir köyünde doğmuşum. Köyümüz Torosların batısında bir çam ormanının içinde. İlkokuldan sonra devlet parasız yatılı okudum. Biraz pısırık, biraz silik bir çocukluk, yine aynı minval üzere bir ömür işte. Ben dingin demeyi seviyorum, ama zaman zaman bungun da oluyor. Türkmencede garasöymez diye bir kelime var, Osmanlıcası merdümgiriz, günümüz Türkçesinde ne deniyor bilmiyorum. Biraz da öyleyim sanırım. Bildiğim kadarıyla uzun zamandır Türkmenistan dasınız. Bu süre içinde yaptığınız çalışmalara baktığımızda Türkmen edebiyatını yakından incelediğinizi görüyoruz. Bu konuda düşünceleriniz nelerdir? Yurt dışı tecrübem 1994 te başladı. Önce altı ay Tiflis te kaldım. Sonra bir buçuk yıl Türkiye dan beri de Türkmenistan dayım. Aslında iki yıl kadar bir ülkede kalmak, bu şekilde bütün Türk dünyasını gezmek gibi bir hayalim vardı ama, hiç bir şey insanın hayal ettiği gibi olmuyor. Burada başta biraz el yordamıyla, sonra bazı hocalarla, yazarlarla karşılaşınca daha düzenli okumalarım oldu. Türkmen edebiyatı dışardan görüldüğünden daha renkli. Belki Türkmen edebiyatı, Türk edebiyatıyla ayrılmaya başladıkları zamandan, 17. asırdan başlatılabilir. Belki biraz daha gerilere de gidilebilir. Kabaca Ruslardan önce ve sonra diye tasnif edebiliriz. Tabi Ruslardan sonra deyince, Sovyet öncesini ve sonrasını ayrı ele almak gerekir. Bütün bunlar bir tarafa ben üzerinde durulması gereken iki kaynak görüyorum Türkmen edebiyatında. Biri halk ürünleri. Bizim halk hikâyesi dediğimiz, burada destan denilen eserler. Sonra diğer anonim 1 / 8

2 ürünler, ninniler, maniler, atasözleri, türküler vs... Bir diğeri, özellikle yetmişli yıllarda yazmaya başlayan şairler ve seksenli yıllarda yazmaya başlayan yazarlar. Türkmen edebiyatının bu yirmi, yirmibeş yıllık dönemi üzerinde durmaya değer. Öncesi ve sonrasıyla ilgili düşüncelerim belirgin değil. Tabi, bazı şeyleri de zaman gösterir. Belki yazıp kenara koyanlar vardır ama... Bilemiyorum işte... Kapalı toplumların dili değişime de kapalıdır. Türkmenlerin bağımsız bir devlet oluşundan bugüne yaşadığı değişim ile Rus yönetiminde kaldığı dönemdeki dil serüvenini nasıl özetlersiniz? Bizde Tanzimat tan sonra yaşanan dil değişiminin Türkmen Türkçesinde yaşanmaya başladığından söz edebilir misiniz? Bağımsızlık sonrası dilde çok köklü değişimler yaşandı, hâlâ da yaşanıyor. Bir kere Türkmence resmi dil oldu. Resmi yazışmalar Türkmence yapılmaya başladı. Sonra bir zamanlar kendiliğinden ya da planlı olarak Rusçadan geçmiş kelimelerin tasfiyesiyle ilgili çalışmalar var. Bu çalışmalarda uygulanan yollar, biraz bizim dil devrimini andırmakla beraber bazı farklar da var. Mesela bizde Arapça- Farsça kelimelere uygulanan tasfiye Türkmencede Rusça kelimelerle birlikte Rusça vasıtasıyla gelen Fransızca, Yunanca, Latince vs.. kelimelere uygulanıyor. Bu yapılırken bazen bütün dünyada kullanılan kelimeler de değiştiriliyor. Mesela reklama atılıp mahabat, mahabatlandırma kelimesi alınıyor. Plan, program atılıp, maksatnama, meyilnama getiriliyor, doküman yerine resminama deniliyor. Böyle birçok örnek var. Bir de bazı aydınlar bu program dahilinde başta Türkçe olmak üzere Özbekçe, Azerice gibi kardeş dillerden faydalanmak gerektiğini savunurken, bazıları özellikle sadece Türkmenceye has kelimeler üretmeye çalışıyorlar. Kelime almayı gurur meselesi yapıyorlar. Bir de dildeki kelimelerin bu Arapça, bu Farsça gibi tasnifinden pek hoşlanmıyorlar. Onların bizden almadıkları ne malum anlayışı hakim. Sanırım bir zaman gelecek Türkçede olduğu gibi taşlar yerine oturacak. Geçiş döneminde bunlar normal karşılanabilir. Bir zamanlar tersine yapılan aşırılık şimdiki bazı aşırılıkları doğuruyor. Yani pek bizimkine benzemeyen, yönü farklı bir değişim süreci var. Farklılık sadece dilde değil, kültürle ilgili yapılmaya çalışılan dönüşüm hareketinde de aynı şekilde. Biz ait olduğumuz kitleden ayrılıp Avrupa ya eklenmeye çalışmışız. Burada ise Rus etkisinden kurtulup öz kültürüne, diline dönme gayreti söz konusu. Mesela bizde Cumhuriyetle birlikte başlatılan tercüme çalışmaları var. Batı klasiklerini çevirmişler. Şimdi burada Miras adlı bakanlık seviyesinde güçlü bir kuruluş var, doğu klasiklerini ve halk edebiyatı ürünlerini yayımlıyorlar. Elbette buradaki eğitim kurumları ve uydudan izlenen Türk televizyonları sayesinde Türkmenceyle günümüz Türkçesinin gittikçe yakınlaştığını da belirtmek lazım. Ancak televizyonlardaki günümüz Türkçesinin geldiği nokta Türkmence yi etkiliyor. Bu durum, yazı dilini şimdilik pek etkilemese de, konuşma dilinde bu etki açıkça görülebiliyor. Yazı dili daha yavaş değişiyor tabi. Bir seferinde bir şairle konuşuyordum, bana şimdi tam hatırlamıyorum ama evin bir yeriyle ilgili bir kelime sordu. Ben de Türkçesinin ne olduğunu söyledim. Yıllar önce Yesenin den bir şiir tercüme ediyormuş, bir kelimeye karşılık bulmakta zorlanmış, O zaman bu sözü bilseydim kullanırdım, şiire yakışacak bir kelimeymiş. Sizin şiirlerin birinde açar kelimesine rastladım mesela. dedi. Kendi dil köklerimizden kelimeler şairleri yazarları etkiliyor demek ki, bu tek tek hoşuna gitme ve kullanmalar tedricen edebi dillerin de yakınlaşmasını sağlayabilir. Türkmenistan ın yaşadığı ekonomik ve siyasi gelişmelerin ardından edebiyatın eskiye göre yeri nedir? 2 / 8

3 Şu anda edebiyat bir duraklama devresi geçiriyor gibi, belki dinlenme sürecidir bu, belki de birden patlama yapacaktır, bilemiyorum. Ama son yıllarda çıkan eserler sayı olarak da tiraj olarak da çok az. Onbeş yirmi yıl önceye baktığımızda ise özellikle tiraj olarak yayınlar oldukça iyiymiş. O zamanlar üç milyonluk bir ülke olduğunu düşünürsek bir şiir kitabının, bir hikâye kitabının birkaç yüz bin basabilmesi bir başarıdır. Bu bakımdan şu an bir gerileme havası var. Özel teşebbüsün yolu açılırsa edebiyat tekrar eski itibarını bulur, hatta daha iyi bir ortam oluşur diye düşünüyorum. Çünkü kim ne derse desin halkta kitaba susamışlık görülüyor. Türkmen edebiyatından Türkiye Türkçesine eser kazandırma işine tercüme mi aktarma mı demeliyiz? Bu işin kolay ve zor yönlerinden söz eder misiniz? Ben tam olarak aktarma ya da tercüme diyenlerin neyi kastettiklerini anlamış değilim. Genelde aktarma dendiği için aktarma diyorum, ama çevirme denmesinde de bir mahzur görmüyorum. Bazıları bu işi bir alfabeden bir alfabeye geçirmek gibi bir şey sanıyor. Ama aslında çok defa sadece kelimeleri değil cümle yapısını da değiştirmek gerekiyor. İşin kolaylığı aktarma ya da tercümede değil, başta dili öğrenmede söz konusu edilebilir. Bir yabancı dili öğrenmek bir binayı sıfırdan kurmak gibiyse, mesela Türkmence öğrenmek zaten planı kafanda olan ya da çocukken gidip sonra unuttuğun bir evi keşfetmek gibi... Öğrenciliğimizde ne işe yaradığını kestiremediğim birçok ders almıştık. Köktürkçe, Uygurca, Harezmce, Kıpçakça, Çağatayca vb.. sonra Azerice, Kırgızca derslerimiz vardı ikişer dönem. Türkmence okurken bütün o eski şivelerden, köyümüzün ağzından kelimelerle, deyimlerle karşılaştım. Elbette çabuk öğrendik. Zaten benliğimizde olan bir görüntünün üstündeki tozları almak gibi bir şey bu... Aktarma sürecindeyse kolaylık değil zorluk söz konusu. Bu sefer karıştırmalar başlıyor çünkü. Bir cümleyle, bir kelimeyle karşılaşıyoruz ve şaşırıp kalıyoruz; acaba bu İstanbul Türkçesinde de böyle mi, yoksa başka türlü mü söylemek lazım. Onun için aktarmalarda editör desteği daha çok önem arz ediyor. Mümkünse metinleri İstanbul Türkçesinden başka yazı diliyle hiçbir şekilde ilişkisi olmamış insanlara okutmak lazım. Ben bir arkadaşın aktardığı metni okusam ondaki bazı hataları göremeyebilirim mesela. Yalancı eşdeğerler de büyük bir proplem. Bunlar aynı gibi görünen, ama başka bir mana veren; hatta bazen taban tabana zıt manalar verebilen kelimeler. Türkmenceyle Türkçenin en az bin beş yüz kelimesi bu kategoride ele alınabilir. Bunları deyim, kelime grubu bazında ele alırsak sayı daha da artacaktır. Sanırım bu oran Azericede daha da fazladır. Türkmence maşgala yı meşgale, Azerice yuhu yu uyku şeklinde aktaran metinlere rastladım mesela. Bunlar çeviriyle aktarmanın farkları olarak ele alınabilir. İngilizce çeviri yapan bir yakınımla bazen bu konularda konuşuyoruz. O metni anladıktan sonra sadece nasıl ifade edebileceğini düşünüyor. Karıştırma endişesi yok. Bu bakımdan daha rahat... Baştaki soruya dönecek olursak, aktarma mı demeli, tercüme mi demeli demek, aslında Türkmence, Kazakça vs... dil midir, değil midir sorusunun uzantısı sanırım. Oldukça çetrefil bir konu ve bu konuda aykırı bir şey söylemek cesaret istiyor. Konunun siyasi ve ilmi uçları var. Ben hem meselenin bu coğrafyadan görülen siyasi manzarasını göz önünde tutarak, hem de başka dillerle mukayese ederek bugün Türkiye de şive mi lehçe mi olduğu tartışılan bu yazı dillerine kardeş dil demenin daha doğru olacağına inanıyorum. Rusçayla Ukraynaca arasındaki farkın Türkçeyle (bırakın Yakutçayı ) Türkmence arasındaki farktan daha büyük olduğunu sanmıyorum. Onlar dil diyorlar. Biz neden yüz yıl önceki ifadelerle konuşuyoruz anlamıyorum. Kasıtlı bir bölme söz konusu olsa bile, ki bunun kısmen böyle olabileceğini kabul etmekle birlikte tamamen bir planlama olmadığı kesindir. Yüz yılda bazı şeyler değişir; devletler kurulup devletler yıkıldığı gibi, bazı yazı dilleri ölüp bazı yeni yazı dilleri türeyebilir. 3 / 8

4 Bugün dünyanın dört bir yanında eğitim kültürel bir köprü vazifesi görüyor. Bunu edebiyat alanında ne ölçüde gerçekleştirebildik? Edebiyat alanında tabi henüz eğitimdeki gibi bir köprü kurulabildiği söylenemez. Daha bir iki yıl öncesine kadar buna çok üzülüyordum. Şimdi biraz daha müspet düşünmeye başladım. Her şeyin zamanı var. Biz istesek de bu süreci hızlandıramıyoruz. Gelecekten ümitliyim yani. Şu anda yavaş yavaş bizim öğrenciler gazetelerde, televizyonlarda çalışmaya başladılar. Onbeş yıl önce onbeş yaşında olan çocuklar şimdi 30 yaşında. Demek olgun eserler vermeleri için bir on onbeş yıl daha bekleyebiliriz. Geçen yıllarda öğretmenler niçin bu işi yapmıyor diye içerliyordum sanırım. Ama öğretmenin işi öğretmenlik... Ona niçin yazar, şair değilsin diye kızmak haksızlık olur, bunun yeni farkına vardım. Şimdi kimseye kızmıyorum. Şaka bir yana şahsi gayretlerle bugüne kadar birşeyler yapıldıysa da bugün daha ciddi çalışmanın zamanı geldi. Değişik çalışmalar da yapılıyor sanırım. Her yerin kendine göre şartları var tabi. Burada şartlar uygun olsaydı Kültür Bakanlığının çeviriye destek projesi dahilinde ciddi işlere teşebbüs edebilirdik. Neylersin ki yerim dar, sonra yenim dar... Özelde Hüdayi Can ve genelde eli kalem tutan öğretmenlerimiz neler yaptı ve neler yapmalıydı? Yaptıklarım, yapabileceklerime göre yeterli değil tabi. Düzenli bir çalışmam olmadı. Bu hem okuma hem yazma açısından. Birçok konuda rüzgarın esişine göre davrandık. Ama bazı arkadaşlar yapabilecekleri kadarını da yapmadılar. Böyle bir şeyin gerekliliğine inanmıyorlardı sanırım. Türkmen edebiyatıyla uğraşmayı boşa emek gibi gören arkadaşlar oldu. Kaybeden hem kendileri hem edebiyat oldu bu arada. Bu işleri yaparken hem bir eseri gün yüzüne çıkarıyorsun hem kendin kalem çalışması yapmış oluyorsun. Ben üzerinde çalıştığım eserlerden de, birlikte çalıştığım yazarlardan, şairlerden de çok şey öğrendim. Beraber çalıştığım eli kalem tutan arkadaş tanımına uygun arkadaş zaten fazla yoktu, bazıları da hiç bu alanlarla ilgilenmediler. Tercih meselesi tabi. Sanırım, arkadaşlarımız öğretmenlik vazifesinin ağırlığından dolayı bu tür çalışmalara vakit ayıramıyor. Türkmenistan a giderken aktarma işinin ne kadar önemli olduğunun farkındaydım. Hocalarımız bu konunun önemi üzerinde çok durmuşlardı çünkü. Başta İnci Enginün ve Emine Gürsoy Naskali olmak üzere bütün hocalarımız böyle bir misyonumuz olduğunu vurgulamışlardı. Ben de kendime yılda bir kitap aktarmak gibi bir hedef koydum. Tam dediğim gibi olmadı, ama sanırım en azından iki yıla bir eser düşüyor. Bundan başka zaman zaman günlük de tuttum. Düzenli olmadı. Günlükte birçok kırmızı çizgiler var. Baktım günlüğüm bir iç konuşma hâline gelmiş. Sonra yavaş yavaş gündemimden düştü. Bir de günlük ve hatıra yeni gittiğimiz bir yerde yazılırsa ilginç oluyor. Bir süre sonra insana hiç bir şey ilginç gelmemeye başlıyor. Her şey alışkanlık perdesiyle örtülüyor. Sizin çalışmalarınızla Türkiye Türkçesine kazandırılan kitaplar hangileri? Aktardığım beş kitap var. İlyas Amangeldi den Üç Noktanın Biri ve Kalır Dudaklarda Şarkımız, Hıdır Amangeldi den Kör Kuyu ve Gören Kim Görünen Kim, Ahmet Halmırat tan Arafat Dağı. Gurbandurdu Geldiyev in şiirlerinden bir derleme yaptık. Düşte Devam Ediyor adıyla ve şairle beraber aktardık. Gurbandurdu Geldiyev hem önemli bir şair hem de edebiyat profesörü. Onun Tükiyede konferanslarda sunduğu tebliğlerden Söz Konusu Edebiyat adıyla 4 / 8

5 bir kitap hazırladım ayrıca. Türkmenbaşı nın altı eserini de kolektif çalışmalarla aktardık. Bunlardan bazısını bir iki kişiyle aktarırken bazısında da beş altı kişinin emeği oldu. Kültür aktarımında edebiyatın yeri ve önemi nedir? Kültürel etkileşimde edebiyattan ne kadar yararlanabiliriz? Bir ülkenin, topluluğun kültürüyle ilgili izlenimlerimiz edebi eserler, filmler vasıtasıyla oluşuyor. Turistik bir gezi, bir tanıtım filmi biraz yüzeysel kalıyor belki. Bir edebi eserde, mesela bir romanda daha içten ve derinden yolculuk yapıyoruz. Aytmatov un romanlarıyla Kazak bozkırlarını Kırgızistan dağlarını geziyoruz. Elçin le, Anar la Bakü caddelerinde, Şuşa dağlarında güzel yolculuklara çıkıyoruz. Sanırım bir edebî eserden tanıdığımız coğrafyalar daha sıcak geliyor insana. Bizim kültürümüz de edebiyat vasıtasıyla tanıtılabilir elbette. Mesela Çalıkuşu nun bir film olarak ne kadar etkili olduğunu siz de görmüşsünüzdür belki. Biraz önce Türk edebiyatından Türkmenceye aktarılan eserlerden bahsettik. Malesef bu eserlerde Türkiye pek iyi anlatılmıyor. Ve bir zamanlar buralarda yaşayan insanlar bu anlatılanları değişmez gerçekler gibi kabul etmişler. Mesela Nazım da bir Anadolu manzarası geçiyor. Yalınayak, aç, kirli insanlar... O, kurtuluş savaşı yıllarını anlatıyor. Sonra Nazım ın şiirlerini Türkmenceye çeviren Allaberdi Hayıdov un Günün Uklayan Yerine Seyahat adlı kitabından bir uzun hikâyede aynı tasvire rastladım. Olay ya yetmişli ya seksenli yıllarda geçiyor. Güya Türkiye den gelen bir ajan İngiliz ajanla buluşacak, Aşkabat ın ne kadar geliştiğini görünce kendi ülkesiyle mukayese ediyor, üniversitede dinlediği hocaların sosyalist ülkelerle ve anlattıklarıyla ilgili kafasında şüpheler oluşuyor. Yani biz ne anlatırsak insanlar öyle zannetmişler. Aziz Nesin okumuşlar, Türkiye yi kimin eli kimin cebinde belli olmayan üçkâğıtçılar memleketi olarak görmüşler. Günümüzde bu kadar komik düşünceler olamaz tabi. Ama yine de bizim tecrübemiz, edebiyatta aldığımız yol çok önemli. Bizlerin birçok yönden ciddi birikimlerimiz var; bir kültür etkileşimi söz konusu olabilir, olmalıdır da. Doksan yedi yılında Hıdır İlyas Amangeldilerle tanıştım. Bir yere misafirliğe çağırdılar, şiirden edebiyattan konuşalım dedik. Ben giderken yanımda birkaç şiir, hikâye götürdüm. O gün onlara Yağmur şiirini okudum. O kadar şaşırdılar ki. O zamana kadar Peygamber efendimizle ilgili sadece klasik formlarda şiirler görmüşler. Hem şekil olarak, hem içerik olarak çok modern buldukları bir şiirle karşılaştılar Yağmur da. Onları şaşırtan esasında şiirin kendisi değil, konusuydu. Aynı seviyede başka bir konuda yazılmış şiir onları aynı derecede şaşırtmayacaktı belki. Sonra başka konularda daha modern şiirler okudum, pek tutmadılar. Peygamberimize bizzat ismiyle hitap edildiğini, belki en fazla serverimiz, sultanımız dendiğini görmüşlerdi. O da yüz, yüz elli yıl önceki şiirlerde. Onun yağmur sembolüyle anlatılabileceğini hiç düşünememişlerdi. İlyas Abiyle boş vakitlerimizde bir araya gelerek üç ay kadar çalıştık ve Yağmur u Türkmenceye aktarıp yayınladı. Bunu Arif Nihat ın Naat ı takip etti. Biz, Anadolu Türklerinin derin kültürünü, oturmuş hayat felsefesini; ancak edebiyat vasıtasıyla taşıyabiliriz. O da elbette iyi seçilmiş eserlerle. Halihazırda Türk edebiyatıyla yakından ilgilenmeyen birine Türk edebiyatının geldiği seviyeyi anlatmak maalesef mümkün değil. Buradaki yazarların, şairlerin Necip Fazıl dan, Sezai Karakoç tan, Yahya Kemal den, Cemil Meriç ten, hikâyecilerimizden, romancılarımızdan öğrenecekleri çok şeyler var. Başta kültürümüzü, birikimimizi görecekler. Maalesef günümüzde Türk denilince aydın, dünyayı anlayan insan imajından çok, iyi bina yapan, alışverişten anlayan insan imajı ön plana çıkıyor. 5 / 8

6 Temiz kalpli, ama öyle ince şeylerle pek ilgisi olmayan insanlar olarak görülüyoruz. Türk edebiyatından Türkmen edebiyatına aktarma mevzuunda yapılan daha başka çalışmalardan söz edebilir misiniz? Türk edebiyatından Türkmen edebiyatına aktarma konusunu bağımsızlık öncesi ve sonrası şeklinde iki başlık altında ele almak lazım. Bağımsızlığın ilk yılları da bu meselede mantalite olarak bağımsızlık öncesine eklenebilir. Bağımsızlık öncesi, aktarmadan ziyade Rusçadan tercüme söz konusu. Gerçi Allaberdi Hayıdov mesela Nazım Hikmet çevirisinin önsözünde Rusça nüshayı esas almakla beraber şiirlerin Türkçe asıllarından da faydalandığını söylüyor, ama ben pek inanmadım. Faydalansa Türkmencede de tam yerini bulan kafiyeleri bir kenara bırakıp kafiye bulmaya çalışmazdı. İki Nazım Hikmet derlemesi gördüm. Orhan Kemal den bir kitap, Aziz Nesin den hacimce küçük üç kitap gördüm. Aziz Nesin kitaplarının biri bağımsızlıktan sonra çıkmış yılında sanırım. Bağımsızlıktan sonra ise tarihi ve dini kitaplar tercih edilmiş. Mesela Faruk Sümer in Oğuzlar-Türkmenler adlı kalınca eseri çıktı. Sepetçioğlu nun Büyük Selçuklu devrini anlatan üç eseri biraz kısaltılarak Badalgam Merv adıyla oldukça kalın bir roman olarak yayımlandı. Kemal Tahir in Devlet Ana sı, Yavuz Bahadıroğlu dan Merhaba Söğüt dergi ve gazetelerde tefrika edildi. Salih Suruç dan Peygamberimizin Hayatı, Fethullah Gülen Hocaefendi den Sonsuz Nur un birinci cildi, Safvet Senih ten Şüpheler Üzerine ve Risale-i Nur Külliyatından Küçük Sözler benim gördüğüm, Türkmence ye aktarılan kitaplar. Bir de Diyanet tarafından bastırılan dini kitaplar, Kültür Bakanlığının katkılarıyla bastırılan Türkiye Türk Edebiyatı adlı eser var. Bunlardan bazıları konusunun uzmanı olmayan kişiler tarafından aktarıldığından bazı problemlerin olduğu söylenebilir. Genel olarak Sovyet döneminde siyasi tercihlerin, Sovyet sonrasında da dini ve milli kaygıların öne çıktığını görüyoruz. Yani, her iki dönemde de edebiyatın adı yok. Türkiye Cumhuriyetinin kaygıları var, ama belki de burada bu meselelerle ilgilenen muhatap bulamadıklarından emekler boşa gitmiş. Nazım Hikmet ve diğerleri önemli isimler tabi, ama özellikle bu isimlerin tercih edilmesi ve seçilen şiirlerde, hikâyelerde hep Türkiye, insanların fakr u zaruret içinde yaşadığı kapitalist bir ülke olarak anlatılıyor. Hatta bir ara bir yazı hazırlamak istedim. Salkımsöğüt ün Türkçe orjinalini, Rusçası ve Türkmencesiyle karşılaştıracaktım. Belki bir şair arkadaşın Türkçesini esas alarak tekrar aktarmasını sağlayacaktım. Yazının adını da Kardeş Edebiyatları Kaynağından Okumak ya da Sağ kulağı Sol Elle Göstermek koyacaktım. Rusçam yeterli olmadığı için yapamadım. Okurlarımıza Kaynak Yayınları arasında çıkan Firuze adlı eserinizden ve Firuze nin hikâyesinden söz eder misiniz? Firuze, bir roman denemesi; Aysona adlı kahramanın yazmaya çalıştığı eserin kahramanı aslında. Böyle birini duymuştum. Kendi güzellikleri, özellikleri kocasınınkinden öne geçince dedikodu çıkmış, o da küfüv sağlamak için kendini çirkinleştirmenin yollarını arayıp bulmuş. Aysona ise yirminci asrın ilginç Türkmen şairlerinden Annasoltan Kekilova ya benziyor biraz, ama o değil. Aslında bu iki karakter de çok ilginçti. Tabi ben ilginç olayları ne kadar sakin verilebilirse o kadar sakin vermişim. Gerilim sıfıra yakın yani. Aysona, Firuze yi kendine benzetiyor biraz. Onun için hikâyesini yazmak istiyor ama tamamlayamıyor. Anlatıcı, bir zamanlar Türkmenistan da bulunmuş bir öğretmen, o da Aysona nın hikâyesini yazmak istiyor. 6 / 8

7 Aslında tam manasıyla kuvveden fiile çıkmamış olsa da kendi ruh haliyle Aysona arasında paralellik hissediyor. Ben de kendim olarak kendimi Firuze romanının anlatıcısına yakın hissediyorum. Ama aynısı değilim. Birkaç katlı bir kurgu yapmak istedim. Sonra bu kurgu bazı yerlerinden kırıldı ve katlar birbirine karıştı. Ben de altında kaldım sanırım. Asıl anlatmak istediğimi bu birkaç katlı kurgunun altına bir yerlere gömmüştüm. Onun için de dosyanın adına Gömü demiştim. Firuze ismini editörüm Kalender Yıldız öne çıkardı. Çok da iyi yaptığını düşünüyorum. Sanırım gömü ismiyle çıksaydı bu kitap da öncekiler gibi gömülüp kalacakmış. Bir de ablam evdeki işe yaramaz kumaşları keser diker harika pikeler, örtüler yapardı. Firuze yi kurgularken onun bu pikelerini modelledim biraz. Hüdayi Can ın yazı çalışmalarını merak ediyoruz. Neler var dağarcığınızda? Şu an bir dosyaya son hâlini vermek üzereyim. Tek taraflı mektuplardan oluşmuş bir roman. Kendime bir yıl mühlet vermiştim, üç haftam kaldı. Bitirip yayınevine göndereceğim. Bazı noktalarında editör arkadaşlarla istişare etmem gerekecek sanırım. Bir de Türkçe Türkmence Yalancı Eşdeğerler Sözlüğü hazırlıyorum. Yaz tatiline bitirmek istiyorum ama belki güze de sarkabilir. Aslında önemli bir kısmı hazır. Bu arada bazen başka işlerden sıkılınca şiir aktarıyorum. Zihnimi canlı tutmamda katkısı olduğunu düşünüyorum. Bir yıldır Gurbannazar Ezizov un uzun bir şiiri üzerinde çalışıyorum. Bazen aylarca bakmıyorum, bazen atlaya atlaya üç-dört tane dörtlük çalışıyorum. Sanatçı, kendi toplumunun acısıyla sevinciyle yaşar ve bunu dillendirir. Siz de aynı durumu dokuz yıldır yaşayan birisi olarak bu duruma nasıl bakıyorsunuz? Toprağından kopukluk yazıyla aranıza giriyor mu? Evet, bazen hâlâ hüzün biriktirdiğimi düşünüyorum. Bazen kendimi çok yalnız, unutulmuş, terkedilmiş hissediyorum. Bir dergiye bir yazı göndersem mesela, hiç haber alamıyorum, bazen çıksa bile çok sonra haberim oluyor. Gözden uzak olan gönülden de uzak oluyor belki. Bir de bazı konuları bir gün memlekete dönersem daha iyi yazabileceğimi düşünüyorum. Dağlar, üzerinden görülmez çünkü. Dağı tüm heybetiyle görebilmek için uzaktan bakmak lazım. Tiflis günlerimle ilgili Ahmet Beyin Penceresi diye bir hikâye yazdım. Oradan ayrıldıktan iki yıl sonra yapabildim bunu. Emanet bir zaman yaşadım yani. Demin bitirmek üzere olduğumu söylediğim dosyanın konusu da öyle bir şey: Müstear zamanlarda, müstear mekânlarda yaşanan müstear hayatlar Akasya hikâyeleri, Yurtdışı Hatıraları Serisi, Marallar Suya İnince gibi eserlerle yurtdışındaki eğitim hizmetleri edebiyatta kendine yer bulmaya başladı. Söz konusu kitaplarda anlatılanları yaşayan birisi olarak bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Yaşananlarla yazılanlar örtüşüyor mu? Bu hususta sizinle aynı kaderi paylaşanlara düşen görevler nelerdir? Yazılanlar yaşananların küçük bir parçası. Bu konuda Ali Tokul un ikinci kitabının adını biraz değiştirerek gerçeği hikâyesinden güzel diyebiliriz. Bu yeni bir alan ve epey kitap çıktı, ama daha çok kitap çıkacak ve çıkmalı da. Yazılanlardan en başta kendim için çıkardığım dersi birkaç cümleyle de olsa aktarmak istiyorum. Öncelikle yazılan şey hatıraysa hatıra, hikâyeyse 7 / 8

8 hikâye olmalı. Yani gerçekle kurmacayı birbirinden ayırmak lazım. Bu hatıra ama biraz süslemeli düşüncesi nasıl yanlışsa, bu roman ama birebir gerçekleri anlatıyor düşüncesi de yanlış. Kitabın üzerinde roman, hikâye yazıyorsa bu kitap tamamen yaşanan olayları anlatıyorsa bile hayali bir kurgu gözüyle bakmalıyız. Hatıra yazıyorsa, o esere kurmaca burnunu sokmamalı. Ben bu kitaplardan tam olarak hatıra diyebileceğimiz eserleri daha çok sevdim. Kitapların hepsi elime geçmediği için içlerinde okuyamadıklarım da var. Olayları fazla destanlaştırmadan, gerçek hayat kareleri olarak anlatmak metni daha okunur kılıyor. Marallar Suya İnince yi sevdim. Hatta onunla ilgili bir değerlendirme de yazmıştım. Benefşe yle ilgili çevremdeki arkadaşlardan çok olumlu yorumlar aldımsa da o kitabı pek tutmadım. Olaylar nerede geçiyor, bu olay bir Türk cumhuriyetinde mi başka bir yerde mi geçiyor, halk müslüman mı, gayrimüslim mi bilemedim. Bunlar net olarak yazılmasa da yazar kendi kafasında bu soruların cevabını vermeli ve aysbergin görünen kısmı olarak bize sunduğu metinde okuyucu çelişkiye düşmemeliydi. Bir de coğrafyayı görmeyen birinin yazdığı metni, gören biri olarak okumak, düşüncelerimi olumsuz etkilemiş olmalı. Bize düşen elbette daha çok yazmaktır. Bu bir. İkincisi ve bence daha önemlisi, birbirimizin yazdıklarını okuyup, düşüncelerimizi eleştirilerimizi paylaşmaktır. Ben bu kitapları hep okumaya çalışıyorum, ama yorumlarımı paylaşma konusunda tembel ya da çekingen davranıyorum. Yazarını bire bir tanımadığım için nasıl bir tepki vereceğini kestiremiyorum çünkü. Belki bir yaz tatilinde bir hafta on gün beraber olma imkânı olsa hepimiz için çok istifadeli olur. Böyle bir yüz yüze tanışmadan sonra bir elektronik posta grubuyla fikir alışverişi devam ettirilebilir. Bu tür bir organizasyon kişiler için zor olsa da bir dernek, vakıf, yayınevi vs... için çok zor olmasa gerek. Bu keyifli sohbet için teşekkür ederim. Ben teşekkür ederim. Yağmur Dergisinden 8 / 8

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 Issue #: [Date] MAVİSEL YENER İLE RÖPOTAJ 1. Diş hekimliği fakültesinden mezunsunuz. Bu iş alanından sonra çocuk edebiyatına yönelmeye nasıl karar verdiniz?

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR Site İsmi : Zaman 53 Tarih: 10.05.2012 Site Adresi : www.zaman53.com Haber Linki : http://www.zaman53.com/haber/14544/camilerin-ayaga-kalkmasi-lazim.html ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Detaylı

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktin soğuk geciktim kış geciktiniz kış mevsiminde uç, sınır, son, limit bulunuyor/bulunur

Detaylı

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf ilk yar'larımızın sevgili dostları, ilkyar desteklerinizle giderek büyüyen bir aile olarak varlığını sürdürüyor. Yeni yeni ilk yar'larımızla tanışırken bir taraftan fedakar gönüllülerimizi, ve bir zamanlar

Detaylı

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik KISKANÇLIK KRİZİ > > ADAM - Kiminle konuşuyordun? > > KADIN - Tanımazsın. > > ADAM - Tanısam sormam zaten. > > KADIN - Tanımadığın birini neden soruyorsun? > > ADAM - Tanımak için. > > KADIN - Peki...

Detaylı

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. ANKET SONUÇLARI Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. Bu anket, çoğunluğu Ankara Kemal Yurtbilir İşitme Engelliler Meslek Lisesi öğrencisi olmak üzere toplam 130 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya

Detaylı

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ Kendinizden biraz bahseder misiniz? -1969 yılında Elazığ'da dünyaya geldim. İlk orta ve liseyi orada okudum. Daha sonra üniversiteyi Van 100.yıl Üniversitesi'nde okudum. Liseyi

Detaylı

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN 12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-İROL AŞARAN : Efendim : İyiyim sağol sen nasılsın : Çalışıyorum işte yaramaz birşey yok : Kim yazmış bunu : Kim yazmış bunu Milliyet te : Yani sen sen birşey yollamış mıydın

Detaylı

Ece Ayhan. Kardeşim Akif. Akif Kurtuluş'a Mektuplar. Hazırlayan Eren Barış. "dipnot

Ece Ayhan. Kardeşim Akif. Akif Kurtuluş'a Mektuplar. Hazırlayan Eren Barış. dipnot Ece Ayhan Kardeşim Akif Akif Kurtuluş'a Mektuplar Hazırlayan Eren Barış sı "dipnot Akif Kurtuluş: 1959, Ankara. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini 1981 yılında bitirdi. İlk şiiri, 1980 yılında Türkiye

Detaylı

KOMPOZİSYON ATEŞBÖCEĞİNE ÖVGÜ Bazen öğrencilere yazmanın ehemmiyetinden falan bahsediyorum. Çoğu, yazacağım da ne olacak, der gibi bakıyor yüzüme. İçlerinden bunu dillendirenler de oluyor arasıra.

Detaylı

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΕΘΝΙΚΗΣ ΠΑΙ ΕΙΑΣ ΚΑΙ ΘΡΗΣΚΕΥΜΑΤΩΝ ΚΡΑΤΙΚΟ ΠΙΣΤΟΠΟΙΗΤΙΚΟ ΓΛΩΣΣΟΜΑΘΕΙΑΣ Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı Devlet Dil Sertifikası DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM

Detaylı

Çocuk ve Gençlik Romanları Yazarı Tokatlı Hemşerimiz İbrahim Ünsal Uçar İyi yazar olmak isteyen bir gencin 100 roman okuyup bir roman yazması lazım

Çocuk ve Gençlik Romanları Yazarı Tokatlı Hemşerimiz İbrahim Ünsal Uçar İyi yazar olmak isteyen bir gencin 100 roman okuyup bir roman yazması lazım Çocuk ve Gençlik Romanları Yazarı Tokatlı Hemşerimiz İbrahim Ünsal Uçar İyi yazar olmak isteyen bir gencin 100 roman okuyup bir roman yazması lazım SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız Ünsal bey?

Detaylı

Stalin konusu ve gerçeğin tahrifi

Stalin konusu ve gerçeğin tahrifi Yalancı söylediği ya da yazdığının gerçek olmadığını bilmesine rağmen gerçeği değiştiren kişiye denilir. Söylediği ya da yazdığı yanlış olmasına rağmen böyle olduğunu bilmeyen kişiye yalancı denilemez.

Detaylı

14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ

14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ TÜRK-İŞ Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi 14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ 25-27 Mayıs 2012 Nova, İbis Hotel - İstanbul Oturumlar Panel

Detaylı

TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN MAKİNENİN ARKASI

TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN MAKİNENİN ARKASI TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN 21400752 MAKİNENİN ARKASI Fotoğraf uzun süre düşünülerek başlanılan bir uğraş değil. Aslında nasıl başladığımı pek hatırlamıyorum, sanırım belli bir noktadan sonra etrafa

Detaylı

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder..

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder.. Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder.. SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? hangi okullarda okudunuz bugüne kadar?

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

T.C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ. Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı İLGİLİ MAKAMA

T.C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ. Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı İLGİLİ MAKAMA Sayı : 10476336-100-E.531 29/01/2019 Konu : Ders İçerikleri-Çağdaş Türk Lehçerleri ve Edebiyatları Bölümü İLGİLİ MAKAMA Bu belge 5070 Elektronik İmza Kanununa uygun olarak imzalanmış olup, Fakültemiz Çağdaş

Detaylı

Yaz l Bas n n Gelece i

Yaz l Bas n n Gelece i Emre Aköz Yeni Okur-Yazarlar ve Gazetelerin Geleceği ABD li serbest gazeteci Christopher Allbritton õn yaşadõklarõ bize yazõlõ medyanõn (ki bu tabirle esas olarak gazeteleri kastediyorum) geleceği hakkõnda

Detaylı

İŞTİP TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜNDE TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE UYGULAMADA OLAN TÜRKÇE - MAKEDONCA MATERYALLER. 1.Giriş

İŞTİP TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜNDE TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE UYGULAMADA OLAN TÜRKÇE - MAKEDONCA MATERYALLER. 1.Giriş İŞTİP TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜNDE TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE UYGULAMADA OLAN TÜRKÇE - MAKEDONCA MATERYALLER 1.Giriş Son dönemde Türkiye ile Makedonya arasında her alanda iş birliği gelişti ve bunun neticesi

Detaylı

Yaptığım şey çok acayip bir sır da değildi aslında. Çok basit ama çoğu kişinin ihmal ettiği bir şeyi yaptım: Kitap okudum.

Yaptığım şey çok acayip bir sır da değildi aslında. Çok basit ama çoğu kişinin ihmal ettiği bir şeyi yaptım: Kitap okudum. Türkiye deki en büyük emek israflarından birisi İngilizce öğreniminde gerçekleşiyor. Çevremde çok insan biliyorum, yıllarca İngilizce öğrenmek için vakit harcamış, ama hep yanlış yerlerde harcamış. Bu

Detaylı

BİR ÇOCUĞUN KALBİNE DOKUNMAK

BİR ÇOCUĞUN KALBİNE DOKUNMAK BİR ÇOCUĞUN KALBİNE DOKUNMAK Ceylan Işık, Hacettepe Türkçe Öğretmenliği Biliyor musunuz, ben bir çocuğun kalbine dokundum? Hatta bir değil birçok çocuğun kalbine dokundum. Onların sadece ellerine, yüzlerine

Detaylı

Cümlede Anlam TEST 39. 1) Bu güzellikleri görmek için Uzungöl e gün doğarken gelmelisin. Bu cümlede aşağıdaki sorulardan hangisi nin cevabı yoktur?

Cümlede Anlam TEST 39. 1) Bu güzellikleri görmek için Uzungöl e gün doğarken gelmelisin. Bu cümlede aşağıdaki sorulardan hangisi nin cevabı yoktur? SABEDİN TÜRKER İÖO 5.SINIF TÜRKÇE Cümlede Anlam TEST 39 1) Bu güzellikleri görmek için Uzungöl e gün doğarken gelmelisin. Bu cümlede aşağıdaki sorulardan hangisi nin cevabı yoktur? 1. A. Niçin 2. B. Ne

Detaylı

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor. OKUMA - ANLAMA: ÖĞRENCİLER HER GÜN NELER YAPIYORLAR? 1 Türkçe dersleri başladı. Öğrenciler her gün okula gidiyorlar, yeni şeyler öğreniyorlar. Öğretmenleri, Nazlı Hanım, her Salı ve her Cuma günü sınav

Detaylı

Türk Dünyası Ortak İletişim Dili. Prof. Dr. Gülzura JUMAKUNOVA Ankara Üniversitesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Üyesi, Türkiye

Türk Dünyası Ortak İletişim Dili. Prof. Dr. Gülzura JUMAKUNOVA Ankara Üniversitesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Üyesi, Türkiye Türk Dünyası Ortak İletişim Dili Prof. Dr. Gülzura JUMAKUNOVA Ankara Üniversitesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Üyesi, Türkiye Geçen yüzyılın 90 lu yıllarında Sovyetler Birliğinin

Detaylı

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI ZORUNLU DERSLER BİRİNCİ YIL BİRİNCİ YARIYIL 1 YDİ 101

Detaylı

ALTIN KALPLİ ÖĞRETMENİM

ALTIN KALPLİ ÖĞRETMENİM ALTIN KALPLİ ÖĞRETMENİM Bu zamana kadarki okul hayatım boyunca birçok öğretmenim oldu. Şu an düşündüğüm zaman, aslında her birinden bir şeyler öğrendiğimi ve her birinin hayatımın şekillenmesinde azımsanmayacak

Detaylı

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası Kelime bilgimin büyük bir miktarını düzenli olarak İngilizce okumaya borçluyum ve biliyorsun ki kelime bilmek akıcı İngilizce konuşma yolundaki en büyük engellerden biri =) O yüzden eğer İngilizce okumuyorsan,

Detaylı

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: A1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA 1. Aşağıdaki metni -(y/n)a, -(n)da, -(n)dan, -(y/n)i ve -(I)yor ekleriyle tamamlayınız. (10 puan) Sevgili Ayşe, Nasılsın? Sana bu mektubu İstanbul dan yazıyorum.

Detaylı

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES (1899-1986) ARJANTİNLİ ŞAİR, DENEME VE KISA ÖYKÜ YAZARIDIR. 20. YÜZYILIN EN ETKİLİ

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI Ders No : 0310460203 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 4 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili

Detaylı

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,

Detaylı

www.turkceciler.com Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi

www.turkceciler.com Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi www.turkceciler.com Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi OKUMA GELİŞİM DOSYASI 204 OKUMA ALIŞKANLIĞININ KAZANDIRILMASI Okuma; kelimeleri, cümleleri veya bir yazıyı bütün unsurlarıyla görme, algılama, kavrama

Detaylı

ZONGULDAKLI GENÇ ŞAİR VE BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ DİN KÜLTÜRÜ ÖĞRETMNENLİĞİ BÖLÜMÜ ÖĞRENCİSİ UFUK SİLİK ŞİİR İLE HAYATIM YENİDEN ŞEKİLLENDİ

ZONGULDAKLI GENÇ ŞAİR VE BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ DİN KÜLTÜRÜ ÖĞRETMNENLİĞİ BÖLÜMÜ ÖĞRENCİSİ UFUK SİLİK ŞİİR İLE HAYATIM YENİDEN ŞEKİLLENDİ ZONGULDAKLI GENÇ ŞAİR VE BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ DİN KÜLTÜRÜ ÖĞRETMNENLİĞİ BÖLÜMÜ ÖĞRENCİSİ UFUK SİLİK ŞİİR İLE HAYATIM YENİDEN ŞEKİLLENDİ SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız ve hangi okulları

Detaylı

Bu çalışma sırasında bize yardımcı olan tercümanımız Habibe Biber e de ayrıca teşekkür ediyoruz.

Bu çalışma sırasında bize yardımcı olan tercümanımız Habibe Biber e de ayrıca teşekkür ediyoruz. 15 Ankara Çankaya İşitme Engelliler Gençlik Spor Kulübü Derneği nin hibe başvurusu yapma sürecinde TACSO projeden talep ettikleri teknik destek ile kendileriyle kısa bir dönem çalışma imkanı bulduk. Bu

Detaylı

Edwina Howard. Çeviri Elif Dinçer

Edwina Howard. Çeviri Elif Dinçer Edwina Howard Çeviri Elif Dinçer 4 Bölüm Bir Herkes aynı şeyi söyler: Jeremy türünün tek örneğidir. Herkes böyle söyler işte. Şey, öğretmenimiz Bay Buttsworth dışında herkes. Ona göre Jeremy başına bela

Detaylı

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz.

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz. Aşağıda Emek vererek Yazmış olduğumuz yazı ve bilgileri 5 dakika ayırıp okur inceler ve bizden ücretsiz bir örnek kayıt dosyası talep ederseniz. Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim

Detaylı

Bilim,Sevgi,Hoşgörü.

Bilim,Sevgi,Hoşgörü. Bilim,Sevgi,Hoşgörü. Mehmet Akif Ersoy 20 Aralık 1873 27 Aralık 1936 Mehmet Akif Ersoy, Türkiye Cumhuriyeti nin ulusal marşı olan İstiklal Marşı nın yazarıdır. Vatan Şairi olarak anılır. Yahya Kemal Beyatlı

Detaylı

zaferin ve başarının getirdiği güzel bir tebessüm dışında, takdir belgesini kaçırmış olmanın verdiği üzüntü. Yanımda disiplinli bir öğretmen olarak bilinen ama aslında melek olan Evin Hocam gözüküyor,

Detaylı

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son 10-11 senesinde bizim de katkılarımızın olması bizi her zaman çok mutlu ediyor çünkü Avrupa da yaşayan

Detaylı

Erbaa lı Genç Şair Muhammed Dikal Lisede edebiyatı gerçekten seven öğretmenlerim bana da Edebiyatı sevdirdiler

Erbaa lı Genç Şair Muhammed Dikal Lisede edebiyatı gerçekten seven öğretmenlerim bana da Edebiyatı sevdirdiler Erbaa lı Genç Şair Muhammed Dikal Lisede edebiyatı gerçekten seven öğretmenlerim bana da Edebiyatı sevdirdiler SORU- Kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz? MUHAMMED DİKAL

Detaylı

Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti

Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti SİNOPSİS Nobel Edebiyat Ödüllü yazar Orhan Pamuk, 2012 de İstanbul da, 2008 yılında yayınladığı Masumiyet Müzesi romanı ile aynı adı taşıyan bir müze açar. Müzenin içindeki eşyalar, romana konu olan ve

Detaylı

İÇİNDEKİLER. 1. BÖLÜM İSLÂMCILIK VE YENİ İSLÂMCI AKIM Yeni İslamcı Akımın Entelektüel Zemini Olarak İslâmcılık...17 Yeni İslâmcı Akım...

İÇİNDEKİLER. 1. BÖLÜM İSLÂMCILIK VE YENİ İSLÂMCI AKIM Yeni İslamcı Akımın Entelektüel Zemini Olarak İslâmcılık...17 Yeni İslâmcı Akım... İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...5 GİRİŞ...9 1. BÖLÜM İSLÂMCILIK VE YENİ İSLÂMCI AKIM Yeni İslamcı Akımın Entelektüel Zemini Olarak İslâmcılık...17 Yeni İslâmcı Akım...38 3 2. BÖLÜM ÖNCÜLER Necip Fazıl Kısakürek ve

Detaylı

ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM GELECEĞİM OLDU. Sayın Yurduseven öncelikle bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM GELECEĞİM OLDU. Sayın Yurduseven öncelikle bize biraz kendinizden bahseder misiniz? Çankaya Üniversitesi Bilgi İşlem Departmanı nda çalışan ve 2007 Bilgisayar Mühendisliği Bölümümüzden mezun olan Hakan Yurduseven ile bilgilendirici bir söyleşi gerçekleştirdik. ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM

Detaylı

NOKTALAMA İŞARETLERİ Yazılanları daha kolay okuyabilmek için, yazılanların yanlış anlaşılmasını önlemek için. Nokta (. ) Annem bana meyve getirdi.

NOKTALAMA İŞARETLERİ Yazılanları daha kolay okuyabilmek için, yazılanların yanlış anlaşılmasını önlemek için. Nokta (. ) Annem bana meyve getirdi. Yazılanları daha kolay okuyabilmek için, yazılanların yanlış anlaşılmasını önlemek için kullandığımız işaretlere NOKTALAMA İŞARETLERİ deriz. Nokta (. ) 1-Tamamlanmış cümlelerin sonuna nokta koyarız. Annem

Detaylı

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Güzel Bir Bahar ve İstanbul Güzel Bir Bahar ve İstanbul Bundan iki yıl önce 2013 Mayıs ayında yolculuğum böyle başladı. Dostlarım, sınıf arkadaşlarım ve birkaç öğretmenim ile bildiğimiz İstanbul, bizim İstanbul a doğru yol aldık.

Detaylı

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz? Nerelerde çalıştınız?

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz? Nerelerde çalıştınız? İşitme Engelli Bankacı Zehra Handan YAĞCI Bence her insanın özünde bir cevher vardır. Yeter ki o cevher keşfedilsin, üreten, ürettiğini ortaya koyan, muhakeme yapabilen bireylerin ortaya çıkması gerekir

Detaylı

ÇOCUK VE YETİŞKİN HAKLARI

ÇOCUK VE YETİŞKİN HAKLARI 1. DÜŞÜNME DERSİ Sevgili Lale, sevgili Murat ve sevgili okuyucumuz, önce malzeme kutusundan çıkardığımız şu karikatüre bir göz atmanda yarar var: Örnek: 1 ÇOCUK VE YETİŞKİN HAKLARI Tan Oral, Cumhuriyet

Detaylı

NOKTALAMA İŞARETLERİ MUSTAFA NAZIM ÖZGEN

NOKTALAMA İŞARETLERİ MUSTAFA NAZIM ÖZGEN NOKTALAMA İŞARETLERİ MUSTAFA NAZIM ÖZGEN BU ÖDEVİN HAZIRLANMASINDA MUSTAFA NAZIM ÖZGEN BURCU OLGUN GÜLŞAH GELİŞ VE FATMA GEZER TARAFINDAN ORTAK HAZIRLANMIŞTIR. BİLGİSAYAR 1 DERSİ PROJE ÖDEVİ NURAY GEDİK

Detaylı

SORU-- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

SORU-- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? İşitme Engelliler Milli Hentbol Takımının en genç oyuncusu Mustafa SEMİZ : Planlı çalışarak, disiplinli çalışarak zamanını ve gününü ayarlayarak nerede ve ne zaman is yapacağıma ayarlarım ondan sonra Her

Detaylı

Niğde Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu Başkanı Okan Aktaş Toplulukta Görev almak bir İletişimci olarak bana çok faydalı oluyor

Niğde Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu Başkanı Okan Aktaş Toplulukta Görev almak bir İletişimci olarak bana çok faydalı oluyor Niğde Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu Başkanı Okan Aktaş Toplulukta Görev almak bir İletişimci olarak bana çok faydalı oluyor SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda

Detaylı

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe MERAKLI KİTAPLAR Alfabe Bu kitabın sahibi:... Dinle bir tanem, şimdi sana, bir çocuğun öyküsünü anlatmak istiyorum... Uzun çoooooooook uzun adı olan bir çocuğun öyküsü bu! Aslında her şey onun dünyaya

Detaylı

EDEBİYATIN İZİ 86. İZMİR ENTERNESYONAL FUARI NA DÜŞTÜ

EDEBİYATIN İZİ 86. İZMİR ENTERNESYONAL FUARI NA DÜŞTÜ EDEBİYATIN İZİ 86. İZMİR ENTERNESYONAL FUARI NA DÜŞTÜ Oya Baydar, Mine Söğüt, Özcan Yüksek, Ercan Kesal, Arif Keskiner ve Melih Güneş konuklarla sohbet etti 86. İzmir Enternasyonal Fuarı nda bu yıl ilk

Detaylı

Verimli Çalışma Teknikleri

Verimli Çalışma Teknikleri Verimli Çalışma Teknikleri İlham, fikir gelince bunu mutlaka not alın! Ord.Prof.Dr. Süheyl ÜNVER evinin her tarafında kağıt ve kalem bulundururmuş. Duyduğu, aklına geldiği her şeyi yazarmış. 50 den fazla

Detaylı

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 8 (ΟΚΣΩ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή:

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 8 (ΟΚΣΩ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή: ΚΥΠΡΙΑΚΗ ΔΗΜΟΚΡΑΤΙΑ ΤΠΟΤΡΓΔΙΟ ΠΑΙΓΔΙΑ ΚΑΙ ΠΟΛΙΣΙΜΟΤ ΓΙΔΤΘΤΝΗ ΜΔΗ ΔΚΠΑΙΓΔΤΗ ΚΡΑΣΙΚΑ ΙΝΣΙΣΟΤΣΑ ΔΠΙΜΟΡΦΩΗ ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ ΜΑΘΗΜΑ: ΣΟΤΡΚΙΚΑ ΕΠΙΠΕΔΟ: Γ ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011

Detaylı

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: A1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA 1. Aşağıdaki metni -(y/n)a, -(n)da, -(n)dan, -(y/n)i ve -(I)yor ekleriyle tamamlayınız. (10 puan) Sevgili Ayşe, Nasılsın? Sana bu mektubu İstanbul dan yazıyorum.

Detaylı

Takdim. Bu, Türkiye nüfusu göz önüne alındığından her 90 kişiden birinin aday olması anlamına geliyor (TV, 17.00 Haberleri, 20.10.2013).

Takdim. Bu, Türkiye nüfusu göz önüne alındığından her 90 kişiden birinin aday olması anlamına geliyor (TV, 17.00 Haberleri, 20.10.2013). Takdim Biliyor musunuz? Bir televizyon haberine göre Türkiye de 2014 yerel seçimlerinde muhtar adaylarıyla birlikte 830 bin kişinin aday olması bekleniyordu. Bu, Türkiye de yaklaşık her 90 kişiden birinin

Detaylı

Herkese Bangkok tan merhabalar,

Herkese Bangkok tan merhabalar, Herkese Bangkok tan merhabalar, Başlangıcı Erasmus stajlarına göre biraz farklı oldu benim yolculuğumun aslında. Dünyada mimarlığın nasıl ilerlediğini öğrenmek için yurtdışında staj yapmak ya da çalışmak

Detaylı

KİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR?

KİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR? KİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR? Kişisel gelişim, insanın gelişimi merak etmesi, yeni insanlar tanıması, gazetede güzel yazı yazan veya kitap yazmış insanları merak ederek onları tanımak, sadece yazılarından

Detaylı

İŞİTME ENGELLİLERDE EVLİLİKTE DAHA AZ SORUN YAŞIYOR! - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

İŞİTME ENGELLİLERDE EVLİLİKTE DAHA AZ SORUN YAŞIYOR! - Genç Gelişim Kişisel Gelişim İŞİTME ENGELLİ GÜL USTABAŞ GENÇ İŞİTME ENGELLİLER NORMAL OKULLARDA KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİNE TABİ OLMALI. İŞİTME ENGELLİLERDE EVLİLİKTE NORMAL İNSANLAR GİBİ HATTA ONLARDAN DAHA AZ SORUN YAŞIYOR SORU-- Kısaca

Detaylı

SIFATLAR. 1.NİTELEME SIFATLARI:Varlıkların durumunu, biçimini, özelliklerini, renklerini belirten sözcüklerdir.

SIFATLAR. 1.NİTELEME SIFATLARI:Varlıkların durumunu, biçimini, özelliklerini, renklerini belirten sözcüklerdir. SIFATLAR 1.NİTELEME SIFATLARI 2.BELİRTME SIFATLARI a)işaret Sıfatları b)sayı Sıfatları * Asıl Sayı Sıfatları *Sıra Sayı Sıfatları *Üleştirme Sayı Sıfatları *Kesir Sayı Sıfatları c)belgisizsıfatlar d)soru

Detaylı

ERASMUS BAHAR DÖNEMİ Accademia della Moda İtalya DİDEM ALTUNKILIÇ

ERASMUS BAHAR DÖNEMİ Accademia della Moda İtalya DİDEM ALTUNKILIÇ Ben Didem Altunkılıç. 22 yaşındayım. Yaşar Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı bölümünde 4. Sınıf öğrencisiyim ve 3. yılımı Erasmus programı dolayısıyla gittiğim İtalya nın Napoli şehrinde Accademia

Detaylı

ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ

ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ ΠΡΟΦΟΡΙΚΟ ΛΟΓΟ (70005Γ) DİNLEME İSTEKLER (9) Metinleri dinleyelim

Detaylı

www.konusmakulubu.net Neden Konuşma Kulübü? Pek çok insan İngilizce ile ilgili anlıyorum ama konuşamıyorum ifadesini çokça kullanır. Bu durum insanların eğitim hayatından, iş hayatına hatta sosyal hayatına

Detaylı

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Hayallere inanmam, insan çok çalışırsa başarır Pelin Tüzün, Bebek te üç ay önce hizmete giren Şef makbul Ev Yemekleri nin

Detaylı

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin. Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz

Detaylı

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ Türk pop ve rock müziğinin sevilen ismi Aydilge,mini konseri ve imza günü etkinliği ile Kahramanmaraş Piazza Alışveriş ve Yaşam Merkezi nde hayranlarıyla buluştu.

Detaylı

Orhan benim için şarkı yazardı

Orhan benim için şarkı yazardı 70'li yılların ünlü ses sanatçısı ve sinema oyuncusu Yıldız Tezcan, 21 yaşındayken Orhan Gencebay ile büyük aşk yaşadığını, ancak o dönem çöpçatanlıklarını yapan Sevim Emre'nin sonradan Gencebay'ı elinden

Detaylı

20 Mart Vızıltı. Mercanlar Sınıfından Merhaba;

20 Mart Vızıltı. Mercanlar Sınıfından Merhaba; Mercanlar Sınıfından Merhaba; 20 Mart Vızıltı Bu hafta konumuz ormanlar idi. Orman nedir? Ormanların önemi ve faydaları nelerdir? Ormanları koruma konusunda üzerimize düşen görevler nelerdir? gibi sorular

Detaylı

2011-2012 GÖKYÜZÜ EĞİTİM KURUMLARI

2011-2012 GÖKYÜZÜ EĞİTİM KURUMLARI 2011-2012 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI GÖKYÜZÜ EĞİTİM KURUMLARI Şubat Ayı E-Bülteni 1 İÇİNDEKİLER 1. Doğum günü Olan Yıldızlarımız 2. Mihver Dersler 3. Branş Dersler 4. Kulüpler 2 DOĞUM GÜNÜ OLAN YILDIZLARIMIZ

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS TÜRK DİLİ II TRD103 2 2+0 2 2 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Zorunlu Dersin Koordinatörü

Detaylı

İlkokul Eğitim Koordinatörü TÜRKÇE

İlkokul Eğitim Koordinatörü TÜRKÇE 21 Eylül 2018 Değerli velilerimiz merhaba, Eğitim öğretim yılının başında heyecan ve yaz boyunca biriken enerjimizle işte okulumuzdayız. Yine kapılarımızı öğrencilerimize sevgiyle açtık. Ders araç gereçlerinin

Detaylı

Kıbrıs'ta öğrenci olmak

Kıbrıs'ta öğrenci olmak On5yirmi5.com Kıbrıs'ta öğrenci olmak Kıbrıs'ı tercih etmek isteyenler, bu haberimizi okumadan tercih formlarını doldurmayın! Yayın Tarihi : 2 Ağustos 2012 Perşembe (oluşturma : 4/13/2019) Zuhal Erkek'in

Detaylı

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin Bir bahar günü. Doğa en canlı renklerine büründü bürünecek. Coşku görülmeye değer. Baharda okul bahçesi daha bir görülmeye değer. Kıpır kıpır hareketlilik sanki çocukların ruhundan dağılıyor çevreye. Biz

Detaylı

2. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (18 Ocak-11 Mart 2016 )

2. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (18 Ocak-11 Mart 2016 ) 2. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (18 Ocak-11 Mart 2016 ) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

MEZUNLARIMIZIN OKULUMUZ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ

MEZUNLARIMIZIN OKULUMUZ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ MEZUNLARIMIZIN OKULUMUZ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ Onur BİÇER Yüksekokulumuza 2006 yılında görevime başlamış olup 2008 yılında kazanmış olduğum muhasebe ve vergi uygulamaları (İÖ) Programını okuyup 2010 yılında

Detaylı

25. İngilizce Geniş Zaman Konu Anlatımı (Simple Present) (www.konuanlatımı.com)

25. İngilizce Geniş Zaman Konu Anlatımı (Simple Present) (www.konuanlatımı.com) 25. İngilizce Geniş Zaman Konu Anlatımı (Simple Present) (www.konuanlatımı.com) Merhaba. Bugünkü konumuz simple present tense; yani namı değer geniş zaman. İngilizcedeki zamanların içinde en çok kuralları

Detaylı

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı SOSYAL BİLİMLERDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ TDE729 1 3 + 0 6 Sosyal bilimlerle ilişkili

Detaylı

KOPENHAG ZİRVESİ IŞIĞINDA TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ

KOPENHAG ZİRVESİ IŞIĞINDA TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ 16 Prof. Dr. Atilla ERALP KOPENHAG ZİRVESİ IŞIĞINDA TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ Prof. Dr. Atilla ERALP ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Kopenhag Zirvesiyle ilgili bir düşüncemi sizinle paylaşarak başlamak

Detaylı

İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR - Genç Gelişim Kişisel Gelişim SİVAS BELEDİYESİ İŞARET DİLİ EĞİTMENİ MUSTAFA EPİK. İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR. İŞBİRLİĞİ İÇİNDE YAPILAN ÇALIŞMALAR MUTLAKA BAŞARILI OLACAKTIR SORU- Bize kısaca kendinizi

Detaylı

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMİ BİR DERS Genç adam evlendiğinden beri evinde kalan babası yüzünden eşiyle sürekli tartışıyordu. Eşi babasını istemiyordu. Tartışmalar bazen inanılmaz boyutlara

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

Onceki izlenimdeki sevgi titresimleri sevgili Ugurcan'in izleniminde devam ediyor...

Onceki izlenimdeki sevgi titresimleri sevgili Ugurcan'in izleniminde devam ediyor... 23 Nisan gecti hala kendimizi toparlayamadik; bir sure daha ruyalarimizi susleyecekler... Ama her zaman onlarin en guzel basarilarla buraya gelmelerini heyecanla bekleyecegiz... Onceki izlenimdeki sevgi

Detaylı

Facebook. 1. Grup ve Sayfalar. Facebook ta birçok grup ve sayfa üzerinden İngilizce öğrenen kişilerle iletişime geçebilir ve

Facebook. 1. Grup ve Sayfalar. Facebook ta birçok grup ve sayfa üzerinden İngilizce öğrenen kişilerle iletişime geçebilir ve Hayatın hemen hemen her alanında bir şekilde karşımıza çıkan Facebook ve Twitter, İngilizce öğrenmek için iyi bir araç olabilir mi? İngilizce eğitimi uzun ve önemli bir süreçtir. Genelde ilkokul çağlarında

Detaylı

SEN SURAT OKUMAYI BİLİR MİSİN?

SEN SURAT OKUMAYI BİLİR MİSİN? SEN SURAT OKUMAYI BİLİR MİSİN? Ya pı Kre di Ya yın la rı - 4878 Sa nat - 235 Sen Surat Okumayı Bilir misin? / Selçuk Demirel Editör: İshak Reyna Kitap tasarımı: Selçuk Demirel Grafik uygulama: Süreyya

Detaylı

bunları biliyor muydunuz? primo Bill Gates Mark Zuckerberg oyuncak robot codie code.org bulmacalar NEDIR

bunları biliyor muydunuz? primo Bill Gates Mark Zuckerberg oyuncak robot codie code.org bulmacalar NEDIR primo bunları biliyor muydunuz? Bill Gates Mark Zuckerberg oyuncak robot codie code.org bulmacalar A M T I R O G L A NEDIR? U D KO AB L E M A G! P A Y N U OY Büşra Başlantı Esra Kahraman Gülçin Türkoğlu

Detaylı

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TDE 515 CUMHURİYET DÖNEMİ HİKAYE VE ROMANI Yarıyıl Kodu Adı T+U 1 TDE 515 Öğrenim Türü Örgün Öğretim Dersin Dili Türkçe Dersin Düzeyi Yüksek Lisans

Detaylı

YAZ DEMEDEN ÖNCE. Gülsemin ERGÜN KUCBA Türkçe Öğretmeni. gulseminkucba@terakki.org.tr. Terakki Vakfı Okulları 2. Yazma Becerileri Sempozyumu

YAZ DEMEDEN ÖNCE. Gülsemin ERGÜN KUCBA Türkçe Öğretmeni. gulseminkucba@terakki.org.tr. Terakki Vakfı Okulları 2. Yazma Becerileri Sempozyumu YAZ DEMEDEN ÖNCE Gülsemin ERGÜN KUCBA Türkçe Öğretmeni gulseminkucba@terakki.org.tr AMACIMIZ Okuma ve yazma eylemlerini temellendirmek, Yaratımla ilgili her aşamada yaratıcılığın bireyin gözlem ve birikimlerine

Detaylı

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart!

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart! On5yirmi5.com Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart! Üniversitelerin açılmasıyla birlikte geçen hafta İstanbul Polisi, Beyazıt ve Beşiktaş'ta bir dizi korsan fotokopi baskını gerçekleştirildi.

Detaylı

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU Nereden geliyor bitmek tükenmek bilmeyen öğrenme isteğim? Kim verdi düşünce deryalarında özgürce dolaşmamı sağlayacak özgüven küreklerimi? Bazen,

Detaylı

Gürkan Genç, 1979 yılının Ocak ayında dünyaya geldi. Hemen hemen her çocuk gibi en büyük tutkusu bisikletiydi. Radyo-Televizyon-Sinema bölümünden

Gürkan Genç, 1979 yılının Ocak ayında dünyaya geldi. Hemen hemen her çocuk gibi en büyük tutkusu bisikletiydi. Radyo-Televizyon-Sinema bölümünden 2 Gürkan Genç, 1979 yılının Ocak ayında dünyaya geldi. Hemen hemen her çocuk gibi en büyük tutkusu bisikletiydi. Radyo-Televizyon-Sinema bölümünden mezun oldu. Farklı kurumlarda çalıştıktan sonra 2 arkadaşı

Detaylı

'Kıyma Parası ile Kitap Almıştım'

'Kıyma Parası ile Kitap Almıştım' On5yirmi5.com 'Kıyma Parası ile Kitap Almıştım' İroni dolu yazıları, aykırı çıkışları ile bilinen gazeteci Fikri Akyüz le uzun soluklu bir söyleşi yaptık. Yayın Tarihi : 20 Nisan 2010 Salı (oluşturma :

Detaylı

Bodrum a gönül veren ünlüler Trafo da buluştu

Bodrum a gönül veren ünlüler Trafo da buluştu Bodrum a gönül veren ünlüler Trafo da buluştu Bodrum Ticaret Odası (BODTO) ve Bodrum Belediyesi tarafından ortaklaşa düzenlenen organizasyon ile yaşamının bir bölümünü Bodrum da geçirmiş ve Bodrum a gönül

Detaylı

D218 Sosyal Siyaset: Sosyal Yardım, Güç ve Çeşitlilik CDA1: CDA5613

D218 Sosyal Siyaset: Sosyal Yardım, Güç ve Çeşitlilik CDA1: CDA5613 D218 Sosyal Siyaset: Sosyal Yardım, Güç ve Çeşitlilik CDA1: CDA5613 Bölüm 2 Clarke Bu programda D218 ya da bir başka derse çalışmak için en önemli becerilerden birini konuşacağız. Konumuz, not tutmak.

Detaylı

5. SINIF TÜRKÇE NOKTALAMA İŞARETLERİ TESTİ

5. SINIF TÜRKÇE NOKTALAMA İŞARETLERİ TESTİ 1- Bir gün Nasreddin Hoca şehre gelip bir arkadaşıyla birlikte handa kalmış ( ) Gece yarısı arkadaşı sormuş ( ) ( ) Hocam ( ) uyudunuz mu ( ) ( ) Buyurun bir şey mi var ( ) ( ) Biraz borç para isteyecektim

Detaylı

Diğer: Diğer:... Diğer:...

Diğer: Diğer:... Diğer:... Anket Üniversite Bu anket formu, işitme engellilerin üniversite eğitimlerini desteklemeyi amaçlayan bir proje çerçevesinde sizlerin sorunlarını değerlendirmek için hazırlanmıştır. Ad Soyad: Devam ettiğiniz

Detaylı

Üniversite Üzerine. Eğitim adı verilen şeyin aslında sadece ders kitaplarından, ezberlenmesi gereken

Üniversite Üzerine. Eğitim adı verilen şeyin aslında sadece ders kitaplarından, ezberlenmesi gereken Engin Deniz İpek 21301292 Üniversite Üzerine Eğitim adı verilen şeyin aslında sadece ders kitaplarından, ezberlenmesi gereken formüllerden ya da analitik zekayı çalıştırma bahanesiyle öğrencilerin önüne

Detaylı

GİZEMLİ KUTULAR PROGRAMI ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ

GİZEMLİ KUTULAR PROGRAMI ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ GİZEMLİ KUTULAR PROGRAMI ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ 19.12.2012 Ben de bilim insanı olmak istiyorum çünkü pes etmem! (7. Sınıf Aklımda bilim insanlarının da hep doğruyu tam olarak bilemeyecekleri kaldı. Bilim insanlarının

Detaylı

Yazar : Didem Rumeysa Sezginer Söz ola kese savaşı Söz ola kestire başı Söz ola ağulu aşı Yağ ile bal ede bir söz Yunus Emre

Yazar : Didem Rumeysa Sezginer Söz ola kese savaşı Söz ola kestire başı Söz ola ağulu aşı Yağ ile bal ede bir söz Yunus Emre Hayatta, insanlar üzerinde en çok etkili olan şeyi arayan bir kız, bu sorusunu karşılaştığı herkese sorar. Çeşitli cevaplar alır ama bir türlü ikna olamaz. En sonunda şehrin bilgesi bir nineye gönderilir.

Detaylı