CD'nin üzerine çıkan ses performansı kadar seviyordu.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "CD'nin üzerine çıkan ses performansı kadar seviyordu."

Transkript

1 ALTIN KULAK Eğilip iğnenin ucuna yakından baktı. Çok ufak da olsa gözle seçilir bir toz zerreciği elmasa tutunmuştu. Alttaki çekmeceden çıkardığı, bir sulu boya fırçasını andıran, özel samur fırçanın ucuyla iğne çubuğunu, son derece dikkatli ve yavaş bir şekilde, arkadan öne doğru süpürdü. Tekrar bakıp tozun temizlendiğinden emin olur olmaz bir kuyumcu titizliğiyle küçük levyeyi arkaya doğru itip, kolun kafayı tutan bölgesindeki narin kulpu kanca şeklini almış işaret parmağının yan kısmıyla hafifçe kaldırarak yatay bir seyir yaptırdı ve üstten bakarak vinil plağın perimetresinin içinde kalan kısmına hizaladı. Eli tekrar ağır ağır levyeye yöneldi; işaret parmağının ucuyla sap kısmını arkadan öne doğru hareket ettirdikten sonra kafasını eğip iğnenin plağın üzerine yumuşak inişini izledi. Yüzünü, yumuşak bir iniş yaptığı için turist kafilesi tarafından alkışlanan pilotun memnuniyet ifadesi kaplamıştı. Bu anın beş dakika öncesinde, parmaklarını müziğin yazılı olduğu bölüme temas ettirmeden, elini plak kılıfın içine sokmuş, plağı etiket bölümünden orta üç parmağına taşıtıp, baş parmağının içini de kenarına dik olarak bastırıp denge sağlayarak yavaşça dışarı çekmişti. Sonra da iki elinin parmaklarının iç kısmıyla kenarından karşılıklı olarak tuttuğu plağı ultrasonik yıkama cihazına dik olarak yerleştirmişti. Bu cihazda özel bir solüsyonla dört dakika süreyle yıkanan ve kurutulan plak, üzerinde birikmiş muhtemel statik elektriğin ve manyetizasyonun boşaltılması için otuz saniye süreyle farklı bir cihazda ikinci bir işlemden geçmişti. Zen felsefesine dayanan Japon çay ayinlerinin, harmoni, saygı, saflık ve sakinlik öğelerinin tümünü plak ile müzik dinlemenin dingin törenselliğinde bulabiliyordu. 'Harmoni' müziğin doğasında vardı, müziğe 'saygısı' büyüktü, analog plak 'saflık' demekti ve 'sakinlik' de içinde bulunduğu durumdu. Plağın kendisine huzur veren bu özelliğini tartışmasız bir şekilde

2 CD'nin üzerine çıkan ses performansı kadar seviyordu. İlk notalar duyulmaya başlandığında devasa boyutlardaki iki hoparlörüyle hayalî bir eşkenar üçgen oluşturan noktanın bir metre gerisine yerleştirilmiş rahat mı rahat dinleme koltuğuna yerleşti. İki hoparlörüne, onları süren lambalı amplilerine, pre amplisine ve bir sanat eseri görünümündeki pikabına gururla baktı. Sisteminin kablolarını, cereyan filtrelerini, titreşim giderici aletlerini, başkalarının büyü diye nitelendireceği sayısız aksesuarını, özenle tek tek dinleyerek seçmiş ve eşleştirmişti. Sisteminin sesini biraz açarak dinlemeyi seviyordu çünkü heyecan duygusunun doruğa ulaşması ancak gerçekçi volüm seviyeleriyle mümkündü. Alt ve üst komşusu alışmışlardı, pek sesleri çıkmıyordu, o da gece 23:00'ten sonra daha düşük volümde dinlemeye özen gösteriyordu. Yan daireye üç hafta önce yeni bir komşu taşınmıştı. Henüz hiç karşılaşmamışlardı; apartmanın "muhtarı" üst komşusu, yeni sakinin kedi fobisi olan yalnız bir kadın olduğunu söylemişti. Üst komşusunun iki kedisi vardı ve yeni komşunun fobi açılımı muhtemelen kedilerini kendisinden uzak tutması için yapılmış bir tür uyarıydı. Acaba müzik fobisi de var mıydı? İleriki günlerde kapısını çalıp hoş geldiniz demeliyim ve rahatsızlık verip vermediğimi sormalıyım diye düşündü. Bir fısıltı gibi başlayan müzik şimdi tüm odayı kaplamıştı. Levine yönetimindeki Berlin Filarmoni Orkestrası, enine, boyuna ve derinlemesine tüm katmanlarıyla "odasının içindeydi." Saint- Saëns'ın 3. Senfonisi'ni çalıyorlardı. Kendinden geçti, başını arkaya yaslayıp gözlerini kapadı. Eseri çok iyi bildiği için birkaç dakika sonra dikkati dağıldı ve ertesi gün yapacağı seyahati düşünmeye başladı. Haz duygusu yerini içini kemiren bir endişeye bırakmıştı. Yaşı kırkı geçmiş olmasına rağmen bu huyundan bir türlü vazgeçemiyordu: Ne zaman iyi hissetse, kısa bir süre sonra kendini aşağı çekecek olumsuz bir konu bulmayı beceriyordu. Ama bu seferki pek de öyle yabana atılacak türden

3 bir endişe değildi. ******************* Hakan'ın kulağı çok iyiydi ve kendini bildi bileli müzik dinlerdi. Ortaokulda, önce gitar, daha sonra piyano dersleri almıştı ve bugün her iki enstrümanı da iyi çalmaktaydı. Rock müzikten klasik batı müziğine kadar her tür müziğin iyisini dinlerdi; seçimi ise o anki ruh hâli yapardı. Tahminen dört bin CD ve beş bin LP'den oluşan geniş bir arşivi vardı. Sakinleşmek, huzur bulmak ve farkındalığı artırmak için yapılan meditasyonların faydaları yadsınamazdı; Hakan da müzik dinlerken yaşadığını hissediyor, sakinleşiyor, huzur buluyordu ama bütün bunların ötesinde hiçbir meditasyonla elde edilemeyecek derecede büyük bir haz duyuyordu. Hakan için, muhtemelen cinsellik de dahil hiçbir zevk kaynağı müziğin yerini tutamazdı. İçe dönük bir kişilikti, kış mevsimini yaza tercih ederdi. Yağmurlu, karanlık, soğuk kış akşamlarında, elinde viskisiyle sisteminin karşısına oturup plaklarını dinlemeye bayılırdı. Uzun süreli ilişkiler yaşayamıyordu; bazen kadınlar onu terk ediyor, bazen de kendisi sıkılıyordu. Onun yanına oturup hiç konuşmadan müzik dinlemek her kadının yapabileceği bir şey değildi. Zaten ağzı da çok fazla laf yapmazdı. Yirmili yaşlarında, Hakan'ın hassas kulağı bir hayat kurtarmıştı ve bu onun en övündüğü anısıydı. Sıcak bir yaz gününde babasının teknesiyle Caddebostan'dan yola çıkmışlardı. Marmara'nın karşı sahiline gidip döneceklerdi. Hayırsız adaları geçmişlerdi, yaklaşık yarı yoldaydılar. Hava bunaltıcıydı, hiç rüzgar esmiyordu. Biraz serinlemek için açık denizin ortasında motoru stop edip birlikte suya atlamışlardı. Hakan, sudan çıktıktan sonra, çok uzaklardan bir ses duymuştu. Diğerleri suda sohbet ediyorlardı. "Lütfen bir dakika sessizlik, galiba bir ses duydum" demişti. "Delirdin mi, açık denizin ortasında ne ses olabilir (?)" gibi bir cevap vermişlerdi ama yine de ısrar edip susturmuştu onları. Sonra bir kez daha duymuştu, duyulabilme eşiğinin sınırında "Heeeyyyy!" gibi bir

4 sesti. Gözleriyle sesin geldiği yöne odaklanınca, çok uzakta, suyun üzerinde toplu iğne başı büyüklüğünde bir karaltı seçebilmişti. Motoru çalıştırıp yanına gittiklerinde, saçları seyrelmiş, orta yaşlı, bitkin bir erkek suyun üzerinde durmaya çabalıyordu. Bilinci yerindeydi ama nedense anadan doğma çıplaktı. Teknede kadınlar da olduğu için merdivenden çıkmadan önce bir havlu istemişti ve ilk basamağa çıkar çıkmaz da örtünmüştü. Tüm bu detayları çok iyi hatırlıyordu. Tekneye çıkıp kurulanmış ve bir kenara oturmuştu. Dalgın duruyordu, kurtarıldığına sevinmemiş gibiydi. Nasıl olduğunu sorduklarında: "Gece geç vakit içkiliydik Arkadaşlarla boğazı yüzerek geçip geçemeyeceğim üzerine iddialaştık Sonra suya atladım ve maalesef akıntı beni buralara kadar sürükledi" demişti. Bu hikâyeye inanmamışlardı tabii, akıntıyla bu kadar sürede bu derece uzak bir noktaya gelebilmesi pek mümkün görünmüyordu. Babasının eski bir şortu ve gömleğini verip, cebine de 20 TL koyup Büyükada'ya bırakmışlardı adamı. Bu olaydan sonra yollarına devam etmeyip geri dönmüşlerdi. Dönüş yolunda yapılan tartışmalarda, bir hesaplaşma sonucu karanlık çeteler tarafından bir tekneden suya atıldığı veya intihar ettiği görüşleri ağırlık kazanmıştı. ******************* Kulak duyarlılığı ve genel müzik kültürünün değerlendirildiği "Altın Kulak Dünya Şampiyonası" Londra'da 5. kez düzenlenmekteydi ve ilk kez Türkiye'den bir yarışmacı katılacaktı. Üyesi olduğu İstanbul Odyofil Derneği oy birliğiyle Hakan'ı aday göstermişti. Çok heyecanlıydı. Bir hafta önce Kulak-Burun-Boğaz doktoruna gidip kulaklarını temizletmişti ve üç gündür kulak tıkacıyla dolaşıyordu. Kulak zarı üzerindeki ses basıncının belli bir süre düşük tutulması kulağın duyma eşiğini aşağı seviyelere çektiği için, tıkaç kullanımının duyma hassasiyetini artırmaktaki yararı büyüktü. Tıkaç çıkarıldığında çok kısık volümlerde bile mikro detayları duymak mümkün olabiliyordu. Üç gündür kulağında duran tıkaçları çıkartıp Saint-Saëns'ın 3. Senfonisi'ni dinlerken daha önce hiç duymadığı

5 seslerin bilincine varmak Hakan'ı şaşırtmıştı. Büyük bir sorumluluk aldığını düşünüyor ve başarısız olmaktan çok korkuyordu. Önceki yılların yarışma sorularını içeren CD'lerle kendini test etmiş ve bazı sorularda zorlanmıştı. Bir parçada Amazon ormanının gürültüleri arasına fagot, flüt ve timpani gibi üç enstrüman gizlemişlerdi. Fagotla timpaniyi bulmuş ama kuş sesleriyle örtüşen flütü bulamamıştı. Başka bir soruda Penderecki'nin 2. Keman Konçertosu'nun 3. bölümünden bir enstrüman (veya entrüman grubu) dijital olarak çıkarılmıştı ve bu eksik olan entrüman grubunun bulunması isteniyordu. Eksiğin violalar olduğunu bilmişti. Diğer bir soruda aynı parça üç farklı elektro gitarla çalınmaktaydı ve modellerin doğru olarak saptanması isteniyordu; Ibanez JS2400, Fender Telecaster ve Gibson Les Paul Standard cevabını doğru olarak vermişti. Tahta kurusunun ağacı kemirme sesini dinlediğinde böceğin cinsini doğru tahmin edememişti; böcek seslerini daha çok çalışması gerekiyordu. Kapı çaldı. Yakın arkadaşı Levent ricasını kırmamış ve yolculuk öncesinde Hakan'ı son bir kez çalıştırmak için gelmişti. Levent de bir odyofildi ve doğal olarak son derece duyarlıydı; Hakan'ın gerginliğini hissedip hemen bir soru patlattı: "'Selamat malam hadirin sekalian, selamat berpisah dan sampai bertemu lagi dilain waktu' bu cümle hangi albümde yer alıyor?" "Elinin körü, bu da nereden çıktı?" "Bilemeyeceğini tahmin etmiştim yılında Voyager gemisiyle uzaya yollanan ve ileriki bir zamanda başka bir gezegende olması muhtemel uzaylıların eline geçmesi umulan altın plak üzerine kazınmış cümlelerden biri. Endonezyaca 'İyi akşamlar baylar ve bayanlar. Hoşca kalın, tekrar görüşmek üzere' diyor. Sen anlamadın ama uzaylılar anlayacak." "Ha, ha, ha!" "Peki, al sana bir soru daha: Hangi grubun plak şirketi grubun bir parçasının bu albümde yer almasını reddetmiştir?" "Böyle bir şey nasıl reddedilebilir ki? Cevap 'Hiçbiri' olmalı" dedi Hakan.

6 "Ben de sana katılıyorum ama maalesef Beatles'ın plak şirketi EMI, grup üyelerinin arzusuna rağmen 'Here Comes the Sun' adlı parçalarına plakta yer verilmesini engellemiş." "İnanılır gibi değil!" "Voyager, ulaşabileceği en yakın noktaya yılda varacak; EMI telif haklarını oralardaki firmalara kaptırmak istemiyor herhâlde!" Kahkahalarla güldüler. Levent havayı yumuşatmayı başarmıştı. "Hadi, ciddi sorulara geçmeden önce güzel sisteminle bir şey çal da dinleyelim" dedi. Gitarist Scott Henderson'un grubu Tribal Tech'in konuyla da son derece ilintili albümü "Rocket Science"dan üç parça dinlediler ve sonrasında da gecenin geç saatlerine kadar çalıştılar. Levent ayrılırken Hakan'a sarıldı, iyi şanslar diledi. Hakan teşekkür etti, kapıyı Levent'in arkasından kapadı, vakit kaybetmeden valizini hazırladı, kulak tıkaçlarını taktı ve yatağa girdi. Ertesi sabah cep telefonunun alarmıyla uyandı, duş yaptı ve hızlı bir kahvaltı etmek için mutfağa geçti. Taksi 10:00'da gelecekti. Kulaklarını biraz olsun ferahlatmak için tıkaçlarını çıkardı. Tıkaçları taksiye biner binmez tekrar takacak ve uçak yolculuğu boyunca kulağında tutacaktı. Mutfakta ekmekleri kızartırken bir ses duydu, bavul gibi irice bir cismin yere düşme sesiydi bu. Komşularının birinden gelmişti ama sese tam olarak yön verememişti. Düşük frekanslar her yöne eşit dağıldıkları için yerlerini belirlemek kolay değildi. Kahvaltısını yerken gazeteye de göz attı. Beatles'ın plak şirketinin saçma kararı kafasına takılmıştı, "Acaba neden bugüne kadar hiçbir gazete yazmadı yoksa yazdı da ben mi atladım" diye düşündü. Uçak rezervasyoları, elektronik biletler, transferler, otel rezervasyonu gibi seyahatle ilgili tüm detaylar Londra'daki yarışma komitesi tarafından organize edilmişti; masraflar ise

7 İstanbul Odyofil Derneği ile Hakan tarafından yarı yarıya karşılanmıştı. Uçağı kaçırmak yarışmayı kaçırmak demekti: Taksi gelir gelmez, tam 10:00'da dışarıda olmalıyım, diye düşündü. 9:50'de odasından valizini alıp kapının önüne taşıdı. Tıkaçlarla koşullanmış kulaklarının hassasiyeti o derece artmıştı ki, buzdolabının içinde çatlayan buzun sesini bile duyabiliyordu. Acaba rakiplerinin de bu metottan haberleri var mıydı? Terliklerini çıkarıp ayakkabılarını giyerken yan daireden belli belirsiz bir kedi miyavlaması duydu. "Mümkün değil" dedi yüksek sesle. Kedi fobisi olan bir kadının evinde kedinin ne işi vardı (?). Muhtemelen kulaklarımdaki aşırı hassasiyetin getirdiği bir yanılsamadır, üst kattan gelen sesi yandan geliyormuş gibi algılamışımdır diye düşündü ama yine de yan duvara kulağını yanaştırıp bir süre dinledi. Yanılsama değildi, kedi sesi kesinlikle yan daireden geliyordu. Hemen çıkıp karşı kapının zilini çaldı. Kapının önüne gelince kedi miyavlaması daha da duyulur olmuştu ama onun dışında hiçbir ses yoktu. Bir kez daha bastı zile, içeriye kulak kabarttı, sonra da kapıcıya seslenip komşusunun evde olup olmadığını sordu. Mehmet Efendi de: "Evet evde olması lazım; dün akşam geç geldi ve şu ana kadar da dışarı çıktığını görmedim" diye cevap verdi. "Mehmet Efendi, hemen bir çilingir çağır!" Çilingirin gelmesi on dakika sürdü. Taksi aşağıda bekliyordu ama yarım saatlik bir emniyet payı ayırdığı için biraz oyalansa da yetişebilirdi. Çilingir beş dakika sonra kapıyı açtı. Önde Hakan arkada Mehmet Efendi ürkek adımlarla içeri girerken, çilingir "Hadi bana müsaade" dedi ve ayrıldı. Eve yeni taşınılmış olduğu besbelliydi; bir kısım eşya salonun orta yerindeydi ve bazı mobilyaların üzerinde ambalaj kartonları vardı. Pencerenin yan duvarında konsol tipte bir piyano duruyordu. Hakan biraz daha içeriye yürüyüp yemek odası tarafına dönünce o ana kadar yalnızca filmlerde gördüğü bir manzarayla karşılaştı ve donup kaldı. Genç bir kadın boylu boyunca yerde

8 sırt üstü yatıyordu. Başının çevresinde iki su bardağını dolduracak kadar kan birikmişti. Kalp atışlarının şiddeti kulaklarında öyle bir zonklama yapmaya başlamıştı ki diğer bütün sesler perdelenmişti. Yine de kadının yanında yere diz çöktü, eğildi ve sağ kulağını burnuna yaklaştırdı. Zor da olsa nefes alıp verdiğini duymak kalp atışlarını biraz olsun yavaşlattı. Cebinden telaşla telefonunu çıkarıp 112'yi çevirdi. Ambulansı beklemek zorundaydı, kadının yakınlarını araştıracak vakit yoktu. Ambulansı beklerken kediyi aramaya koyuldu. Miyavlamalar kesilmişti. Salonun içinde emekler pozisyonda ilerleyerek kanepelerin, koltukların altına bakıyor ve bir yandan da "pisipisi" diyordu. Sonunda kedi cevap verdi. Ses piyanonun bulunduğu taraftan geliyordu. Ardından bir küçük miyav daha duyuldu. Evet, ses kesinlikle piyanonun içinden geliyordu. Pedalların üzerindeki dikey kapağı kendine doğru çekip açtığında korkudan titreyen siyah beyaz bir yavru kedi gördü. Muhtemelen bir haftalık, küçücük bir kediydi. Yavruyu avuçlarının içine alıp Mehmet Efendiye: "Sence bu kedi piyanonun içine nasıl girmiş?" diye sordu. "Beyim, bayan piyanosunu tamire vermiş, dün akşamüstü getirip bıraktılar. Herhâlde tamir yapılan yerde içine girdi, farketmediler. Bayanın kediden çok korktuğunu ben de biliyorum, kendisi söylemişti." Hakan, Hercule Poirot edasıyla, eliyle çenesini tutup, "Yarım saat önce duyduğum gürültü demek buymuş!" dedi ve varsayımlarına devam etti: "Komşum sabah kalkıp evin içinde kedi sesi duyunca herhâlde korkudan bayılmış ve düşerken de başını mermer konsolun kenarına vurmuş." Sonra Mehmet Efendiye döndü: "Kediyi hemen bu daireden çıkaralım, şimdilik sende dursun, daha sonra üst komşuya teklif ederiz. O da istemezse piyano tamircisine götürürüz" dedi. Önce ambulansın sireni duyuldu, sonra ellerinde sedyeyle iki görevli koşarak içeri girdi. Yerde yatan kadını hızla muayene edip, yaralı bölgeye bandaj koydular.

9 "Gözünüz aydın, yaşıyor ama yarım saat geç kalınsaydı kan kaybından ölebilirmiş. Şimdi onu en yakın acil servise götüreceğiz" dediler ve arkadan da: "Bir yakını var mı?" diye sordular. Komşusunu kapıcıya teslim edip gidemezdi, "Kapı komşusuyum, ben ilgileneceğim" dedi Hakan. "O zaman lütfen sizi de alalım, formalitelerle ilgilenmeniz gerekecek" dediler. Birlikte dışarıya çıktıklarında kendisini bekleyen taksiyi gördü, ücretini ödeyip yolladı. O sırada sedyeye yatırılmış komşusu ambulansın arka kapısından içeri sokuluyordu. Hakan da ambulansa girip sedyenin yanına ilişti. İsmini bile bilmediği komşusunun koluna aceleyle serum bağlanıyordu. Ambulans hareket eder etmez acı bir siren sesi duyuldu. Hemen eli cebindeki kulak tıkaçlarına gitti ama vazgeçti. Kadının solgun yüzüne baktı, sanki ilk defa görüyor gibiydi, panikten ve koşuşturmaktan bakacak zamanı olmamıştı, ya da bakmıştı ama görmemişti. Yumuşak hatlı makyajsız yüzünün duru bir güzelliği vardı yaşlarında gibi duruyordu. Kadın, tam o anda, serumun veya yol sarsıntısının etkisiyle gözlerini açıp korkuyla Hakan'a baktı. Hakan, elini avuçlarının içine aldı ve gözlerini gözlerinden ayırmadan "Her şey iyi olacak, merak etmeyin" dedi. Komşusu hafifçe tebessüm edip tekrar kapadı gözlerini. Yüzünü dingin bir huzur kaplamıştı, ya da Hakan'a öyle görünüyordu. Altın Kulak Dünya Şampiyonası başlamadan bitmişti ama Hakan'ın kulakları ikinci kez hayat kurtarmıştı. "Bundan büyük bir ödül olabilir mi?" diye düşündü ve ağzı "altın" kulaklarına vardı, istem dışı.

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı.

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı. ÇAYLAK Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı. Alt katta genel tıbbi muayene ve müdahaleleri yapılıyordu. Bekleme salonu ve küçük bir de laboratuar vardı. Orta katta diş kliniği ve ikinci bir muayene

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu İgi ve ben Benim adım Flo ve benim küçük bir kız kardeşim var. Küçük kız kardeşim daha da küçükken ismini değiştirdi. Bir sabah kalktı ve artık kendi ismini kullanmıyordu. Bu çok kafa karıştırıcıydı. Yatağımda

Detaylı

Okuma- Yazmaya Hazırlık. Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Ve Ritim. Fen Ve Doğa Etkinlikleri

Okuma- Yazmaya Hazırlık. Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Ve Ritim. Fen Ve Doğa Etkinlikleri Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Ve Ritim Sohbetler *Tatilde neler yaptık? *Hava nedir? Hangi duyu organımızla hissederiz? *Tatildeyken hava nasıl değişimler oldu? *Müzik dendiğinde

Detaylı

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMİ BİR DERS Genç adam evlendiğinden beri evinde kalan babası yüzünden eşiyle sürekli tartışıyordu. Eşi babasını istemiyordu. Tartışmalar bazen inanılmaz boyutlara

Detaylı

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin kökünden kahverengi, pırıl pırıl bir şerit uzanıyordu.

Detaylı

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN 12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-İROL AŞARAN : Efendim : İyiyim sağol sen nasılsın : Çalışıyorum işte yaramaz birşey yok : Kim yazmış bunu : Kim yazmış bunu Milliyet te : Yani sen sen birşey yollamış mıydın

Detaylı

Korkut un Hindistan Güncesi - 2 Delhi. 2 Delhi Cuma Delhi`de 2.gün

Korkut un Hindistan Güncesi - 2 Delhi. 2 Delhi Cuma Delhi`de 2.gün Korkut un Hindistan Güncesi - 2 Delhi 2 Delhi 12.11.2010 Cuma Delhi`de 2.gün Sabah 04 sıralarında çalgılar eşliğinde ayin sesleriyle uyandım. Sesler giderek uzaklaştı ve kayboldu. Kısa sürdü ama kulağa

Detaylı

Kızım, evde köpek. bu köpeği eve? dedi. annesi. Zaten hep beni suçlarsın! dedi Cimcime. Mıyk! diye sızlandı köpek. Hemen gidecek bu köpek!

Kızım, evde köpek. bu köpeği eve? dedi. annesi. Zaten hep beni suçlarsın! dedi Cimcime. Mıyk! diye sızlandı köpek. Hemen gidecek bu köpek! Kızlar, ben geldim, dedi Gönül Hanım. Hav! Cimcime! Bu köpek nereden geldi? Sen zaten hiç köpek sevmiyorsun! dedi Cimcime. Evde köpeğin ne işi var? Miyav! Miyav! Miyav! diye ağladı kedi Köfte dığı odadan.

Detaylı

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor. OKUMA - ANLAMA: ÖĞRENCİLER HER GÜN NELER YAPIYORLAR? 1 Türkçe dersleri başladı. Öğrenciler her gün okula gidiyorlar, yeni şeyler öğreniyorlar. Öğretmenleri, Nazlı Hanım, her Salı ve her Cuma günü sınav

Detaylı

Bu konuda daha kim bilir ne yöntemler bulunacak? Tüm Kişisel Gelişim Uzmanı Meslektaşlarımı ve dostlarımı WC-TERAPİ çalışmalarına bekliyorum!

Bu konuda daha kim bilir ne yöntemler bulunacak? Tüm Kişisel Gelişim Uzmanı Meslektaşlarımı ve dostlarımı WC-TERAPİ çalışmalarına bekliyorum! Bu konuda daha kim bilir ne yöntemler bulunacak? Tüm Kişisel Gelişim Uzmanı Meslektaşlarımı ve dostlarımı WC-TERAPİ çalışmalarına bekliyorum! Televizyon programına konuk olarak çağırılmıştım. Bir gün içerisinde

Detaylı

Herkese Bangkok tan merhabalar,

Herkese Bangkok tan merhabalar, Herkese Bangkok tan merhabalar, Başlangıcı Erasmus stajlarına göre biraz farklı oldu benim yolculuğumun aslında. Dünyada mimarlığın nasıl ilerlediğini öğrenmek için yurtdışında staj yapmak ya da çalışmak

Detaylı

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse Gösterdim Gördü anlamına gelmez Söyledim Duydu anlamına gelmez Duydu Doğru anladı anlamına gelmez Anladı Hak verdi anlamına gelmez Hak verdi İnandı anlamına gelmez İnandı Uyguladı anlamına gelmez Uyguladı

Detaylı

&[1 CİN ALİ'NİN HİKAYE KİTAPLAR! SERIS.INDEN BAZILARI. l O - Cin Ali Kır Gezisinde. Öğ. Rasim KAYGUSUZ

&[1 CİN ALİ'NİN HİKAYE KİTAPLAR! SERIS.INDEN BAZILARI. l O - Cin Ali Kır Gezisinde. Öğ. Rasim KAYGUSUZ CİN ALİ'NİN HİKAYE KİTAPLAR!.. SERIS.INDEN BAZILARI 1 - Cin Ali'nin Atı 2 - Cin Ali'nin Topu 3 - Cin Ali'nin Topacı 4 - Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu 5 - Cin Ali'nin Oyuncakları 6 - Cin Ali Okula Başlıyor

Detaylı

Zulu folktale Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 4

Zulu folktale Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 4 Bal kuşunun intikamı Zulu folktale Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 4 Bu hikaye bal kuşu Ngede ile Gingile adında aç gözlü bir genç adamın hikayesi. Bir gün Gingile avlanmaya gittiğinde Ngede

Detaylı

TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU

TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU TARİH: / /2017 1. Öncelikle adınız nedir? Adınızın anlamı nedir? 2. Annenizden doğma, babanızdan olma, sizden başka evde yaşayan biri var mı? Varsa sizden büyük mü küçük mü?

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ : 2014 2015 Μάθημα : Τουρκικά Επίπεδο : Ε1 Διάρκεια : 2 ώρες

Detaylı

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan 1. Sahne (Koruluk. Uzaktan kuş cıvıltıları duyulmaktadır. Sahnenin solunda birbirine yakın iki ağaç. Ortadaki ağacın hemen yanında, önü sahneye dönük, uzun ayaklık üzerinde bir dürbün. Dürbünün arkasında

Detaylı

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

C A NAVA R I N Ç AGR ISI C A NAVA R I N Ç AGR ISI Canavar, canavarların hep yaptığı gibi, gece yarısından hemen sonra çıktı ortaya. Geldiğinde Conor uyanıktı. Kısa süre önce bir kâbus görmüştü. Herhangi bir kâbus değil- di bu;

Detaylı

Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli olduğunu, ellerinin üzerinde dakikalarca yürüyebileceğini söyledi.

Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli olduğunu, ellerinin üzerinde dakikalarca yürüyebileceğini söyledi. Marifetli Çocuk Üç kadın ellerinde sepetleriyle pazardan dönüyorlardı. Dinlenmek için yolun kenarındaki kanepeye oturdular. Çocukları hakkında sohbet etmeye başladılar. Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli

Detaylı

Azra hızlı hızlı giyinip, kahvaltı yapmadan evden ayrıldı. Asansöre binerken arkadan hala Berrak ın sesi geliyordu:

Azra hızlı hızlı giyinip, kahvaltı yapmadan evden ayrıldı. Asansöre binerken arkadan hala Berrak ın sesi geliyordu: Koru Azra nın kabusun etkisinden kurtulup yataktan kalkması için birkaç on dakikaya ihtiyacı vardı. Bu sırada Azra nın geveze ev arkadaşı Berrak her zamanki nutuk öğütlerinden birini atmakla meşguldü.

Detaylı

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen Yayın no: 168 SAYGI VE HÜRMET ÖYKÜLERİ Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür İç düzen: Durmuş Yalman Kapak: Zafer Yayınları İsbn: 978 605 4965 18 2 Sertifika no: 14452 Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın Grubu

Detaylı

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen Yayın no: 169 VEFA VE CÖMERTLİK ÖYKÜLERİ Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür İç düzen: Durmuş Yalman Kapak: Zafer Yayınları İsbn: 978 605 5523 15 2 Sertifika no: 14452 Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın Grubu

Detaylı

yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan

yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan Karganın Rengi Siyah! Siyah mı? Evet Emre, siyah. Kara değil mi? Ha kara, ha siyah Cenk, bence kara ile siyah arasında fark var. Arkadaşım Cenk le hâlâ aynı şeyi, kargaların rengini tartışıyoruz. Galiba

Detaylı

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda Bir gün sormuşlar Ermişlerden birine: Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır? Bakın göstereyim demiş Ermiş. Önce sevgiyi dilden gönle indirememiş olanları çağırarak onlara

Detaylı

TEŞEKKÜR. Kısa Film Senaryosu. Yazan. Bülent GÖZYUMAN

TEŞEKKÜR. Kısa Film Senaryosu. Yazan. Bülent GÖZYUMAN TEŞEKKÜR Kısa Film Senaryosu Yazan Bülent GÖZYUMAN Sahne:1 Akşam üstü/dış Issız bir sokak (4 sokak çocuğu olan Ali, Bülent, Ömer ve Muhammed kaldıkları boş inşaata doğru şakalaşarak gitmektedirler.. Aniden

Detaylı

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış; Yemek Temel, Almanya'dan gelen arkadaşı Dursun'u lokantaya götürür. Garsona: - Baa bi kuru fasulye, pilav, üstüne de et! der. Dursun: - Baa da aynısından... Ama üstüne etme!.. Ölçüm Bir asker herkesin

Detaylı

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz. Bozuk Paralar KISA FİLM Yaşar AKSU İLETİŞİM: (+90) 0533 499 0480 (+90) 0536 359 0793 (+90) 0212 244 3423 SAHNE 1. OKUL GENEL DIŞ/GÜN Okulun genel görüntüsünü görürüz. Belki dışarı çıkan birkaç öğrenci

Detaylı

Ankilozan Spondilit hastaları için Günlük egzersiz programı

Ankilozan Spondilit hastaları için Günlük egzersiz programı Ankilozan Spondilit hastaları için Günlük egzersiz programı Egzersiz 1 Yer Egzersizleri Yere sırtüstü uzanın. Dizlerinizi ayak tabanlarınız yere tam basacak şekilde bitişik olarak bükün. Kalçanızı mümkün

Detaylı

KURALLI VE DEVRİK CÜMLELER. --KURALLI CÜMLE: İş, hareket, oluş bildiren sözcükler cümlenin sonunda yer alıyorsa denir.

KURALLI VE DEVRİK CÜMLELER. --KURALLI CÜMLE: İş, hareket, oluş bildiren sözcükler cümlenin sonunda yer alıyorsa denir. --KURALLI CÜMLE: İş, hareket, oluş bildiren sözcükler cümlenin sonunda yer alıyorsa denir. Örnek: Mustafa okula erkenden geldi. ( Kurallı cümle ) --KURALSIZ (DEVRİK) CÜMLE: Eylemi cümle sonunda yer almayan

Detaylı

Rukia Nantale Benjamin Mitchley Nahide Büşra Ertekin Turkish Level 5

Rukia Nantale Benjamin Mitchley Nahide Büşra Ertekin Turkish Level 5 Simbegwire Rukia Nantale Benjamin Mitchley Nahide Büşra Ertekin Turkish Level 5 Simbegwire annesi öldüğü zaman çok üzüldü. Simbegwire ın babası, kızıyla ilgilenmek için elinden gelenin en iyisini yaptı.

Detaylı

I. BÖLÜM. Sayı, insan nefsinde birliğin tekrarından kaynaklanan manevi hayaldir. İhvan-ı Safa (Saflık Kardeşleri)

I. BÖLÜM. Sayı, insan nefsinde birliğin tekrarından kaynaklanan manevi hayaldir. İhvan-ı Safa (Saflık Kardeşleri) I. BÖLÜM Sayı, insan nefsinde birliğin tekrarından kaynaklanan manevi hayaldir. İhvan-ı Safa (Saflık Kardeşleri) Marifet, bize yâr olmayan sevgiliyi kalbimizin içinde öldürmek! İşte en haklı, en masum,

Detaylı

IMATEMATİK-AKIL OYUNLARI -ÖRNEK SORULARsoru

IMATEMATİK-AKIL OYUNLARI -ÖRNEK SORULARsoru IMATEMATİK-AKIL -ÖRNEK SORULARsoru Bir dart tahtasına 3 atış yapacaksınız.bu üç atış sonucunda toplamda 100 sayısına ulaşacaksınız. Bir sayı birden fazla vurulamaz. aynı harfleri yalnızca yatay ve dikey

Detaylı

Motelimiz, 7 iki kişilik oda, 2 üç kişilik oda ve 3 bungalowdan oluşuyor. Bungalowlarda 2 yatak odası ve 4 yatak var.çocuklu Aileler için çok ideal

Motelimiz, 7 iki kişilik oda, 2 üç kişilik oda ve 3 bungalowdan oluşuyor. Bungalowlarda 2 yatak odası ve 4 yatak var.çocuklu Aileler için çok ideal Adres : Çıralı - Olimpos - Kemer - Antalya - Türkiye Tel : 0090 242 825 73 27-825 73 28 Fax : 0090 242 825 71 28 Web : www.orangemotel.net E-mail : info@orangemotel.net Motelimiz, 7 iki kişilik oda, 2

Detaylı

CİN ALİ İLE BERBER FİL

CİN ALİ İLE BERBER FİL ....... CiN ALl'NIN HiKAYE KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI 1 - Cin Ali'nin Atı 2 - Cin Ali'nin To'Ju ' 3 - Cin Ali'nin Topacı 4 - Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu 5 - Cin Ali'nin Oyuncakları 6 - Cin Ali Okula

Detaylı

ÖN OYUN Yer, ağustos böceklerinin yuvası. Cici ve Mimi aynanın karşısında son hazırlıklarını yapmaktadır.

ÖN OYUN Yer, ağustos böceklerinin yuvası. Cici ve Mimi aynanın karşısında son hazırlıklarını yapmaktadır. ÖN OYUN Yer, ağustos böceklerinin yuvası. Cici ve Mimi aynanın karşısında son hazırlıklarını yapmaktadır. (Şapkasını takar.) Nasıl oldu Mimiciğim? Ay çok hoş! (Saçlarına taktığı çiçekleri gösterir.) Ne

Detaylı

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin. Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ: 2013-2014 Μάθημα: Τουρκικά Επίπεδο: Ε3 Διάρκεια: 2 ώρες Ημερομηνία:

Detaylı

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım Yeni evli bir çift vardı. Evliliklerinin daha ilk aylarında, bu işin hiç de hayal ettikleri gibi olmadığını anlayıvermişlerdi. Aslında birbirlerini sevmiyor değillerdi. Son zamanlarda o kadar sık olmasa

Detaylı

Ö NEMLİ NOT! BİSİKLETİ KULLANMADAN ÖNCE BU EL KİTABINI İYİCE OKUYUNUZ. ÖNEMLİ GÜVENLİK BİLGİLERİ

Ö NEMLİ NOT! BİSİKLETİ KULLANMADAN ÖNCE BU EL KİTABINI İYİCE OKUYUNUZ. ÖNEMLİ GÜVENLİK BİLGİLERİ Ö NEMLİ NOT! BİSİKLETİ KULLANMADAN ÖNCE BU EL KİTABINI İYİCE OKUYUNUZ. ÖNEMLİ GÜVENLİK BİLGİLERİ Ürünümüzü seçtiğiniz için teşekkürler. Bu el kitabının tamamını okuyunuz ve daima yanınızda bulundurunuz.

Detaylı

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ANTİKA SANDALYE

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ANTİKA SANDALYE BÖLÜM. İLETİŞİM, NLM VE DEĞERLENDİRME ( puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. NTİK SNDLYE 8 Genç adam, antika ile uğraşıyordu ve bu yüzden ülkenin en uzak yerlerini geziyor, beğendiği antika malları

Detaylı

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Hayallere inanmam, insan çok çalışırsa başarır Pelin Tüzün, Bebek te üç ay önce hizmete giren Şef makbul Ev Yemekleri nin

Detaylı

İsim İsim İsimlerin Tamamlanmış Hali

İsim İsim İsimlerin Tamamlanmış Hali Aşağıda verilen isimleri örnekteki gibi tamamlayınız. Örnek: Ayakkabı--------uç : Ayakkabının ucu İsim İsim İsimlerin Tamamlanmış Hali Kalem sap Çanta renk Araba boya Masa kenar Deniz mavi Rüzgar şiddet

Detaylı

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir.

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir. Çeviri Deniz Hüsrev Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir. 5 6 BİRİNCİ BÖLÜM Hayatınızı elinizden alınıp klozete atılmış, ardından da üzerine

Detaylı

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1 6. Sınıf sıfatlar testi testi 1 1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru anlamını sağlayan kelime sıfat değildir? A) Kaç liralık fatura kesilecek? B) Oraya gidip de ne iş yapacaksın? C) Ne kadar güzel konuşuyor

Detaylı

ISBN : 978-605-65564-3-2

ISBN : 978-605-65564-3-2 ISBN : 978-605-65564-3-2 1 Baba, Bal Arısı Gibi Olmak İstemiyorum ISBN : 978-605-65564-3-2 Ali Korkmaz samsun1964@hotmail.com Redaksiyon : Pelin GENÇ Dizgi/Baskı Kardeşler Ofset Matbaacılık Muzaffer Ceylandağ

Detaylı

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A. 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A. 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı AÇIKLAMALAR 1. Soruların cevaplarını kitapçıkla birlikte verilecek optik forma işaretleyiniz. 2. Cevaplarınızı koyu siyah ve yumuşak bir kurşun kalemle

Detaylı

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi BÝRÝNCÝ BÖLÜM 1 Dünya döndü Son ders zili çalýnca tüm öðrenciler sevinç çýðlýklarý atarak okulu terk etti. Ýkili öðretim yapýlýyordu. Sabahçýlar okulu boþaltýrken, öðleci grup okula girmeye hazýrlanýrdý.

Detaylı

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE Portal Adres AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE : www.gorelesol.com İçeriği : Gündem Tarih : 06.10.2014 : http://www.gorelesol.com/haber/haber_detay.asp?haberid=19336 1/3 AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE 2/3 AHMET ÖNERBAY

Detaylı

2011, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A.Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/İZMİR

2011, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A.Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/İZMİR KURABİ YE UÇAN OMLET 2011, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A.Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/İZMİR YAZAR: Niran Elçi - Matthew Thompson RESİMLEYEN: Serap Deliorman EDİTÖR: Burhan Düzçay BASKI

Detaylı

tellidetay.wordpres.com

tellidetay.wordpres.com Peşin Alınmış Ücret Gecenin oldukça ilerlemiş bir vaktinde özel bir kliniğin önünde duran taksiden üç kişi indi. Şoför yarı baygın yaşlıca bir adamın bir koluna aynı yaşlarda görünen hanımı ise diğer koluna

Detaylı

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΕΘΝΙΚΗΣ ΠΑΙ ΕΙΑΣ ΚΑΙ ΘΡΗΣΚΕΥΜΑΤΩΝ ΚΡΑΤΙΚΟ ΠΙΣΤΟΠΟΙΗΤΙΚΟ ΓΛΩΣΣΟΜΑΘΕΙΑΣ Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı Devlet Dil Sertifikası DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM

Detaylı

EĞİTİM TATİLİ TANIŞMA. Eğitim yolculuğu. Haus Kreisau. v a r d ı ğ ı m ğ z d a h e r k e s

EĞİTİM TATİLİ TANIŞMA. Eğitim yolculuğu. Haus Kreisau. v a r d ı ğ ı m ğ z d a h e r k e s EĞİTİM TATİLİ N i h a y e t A f a c a n ' a v a r d ı ğ ı m ğ z d a h e r k e s f e r a h l a m ı ş t ı çü n k ü y a p ı h a r i k a y d ı v e e n f e s b i r m a n z a r a s ı va r d ı. B a z ı l a r

Detaylı

Esrarengiz Olaylar. Dangg Dongg Dangg

Esrarengiz Olaylar. Dangg Dongg Dangg Esrarengiz Olaylar Saatler gece yarısını çoktan geçmişti. Uzaklarda bir yerlerde, sarkaçlı duvar saatinin iç ürperten sesi yankılandı: Dangg Dongg Dangg Bir köpek uludu. Yarasalar, ince tonlu haykırışlarla,

Detaylı

203 İRİS MAMA SANDALYESİ KURULUM ve KULLANMA KILAVUZU

203 İRİS MAMA SANDALYESİ KURULUM ve KULLANMA KILAVUZU 203 İRİS MAMA SANDALYESİ KURULUM ve KULLANMA KILAVUZU TS EN 14988 Kullanma kılavuzunu dikkatlice okuyup muhafaza ediniz. Verilen talimatlara uymadığınız zaman çocuğunuz güvende olmayabilir. Lü en verilen

Detaylı

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Üstüne, günlerin yorgunluðu çökmüþtü. Bunu ancak oyunla atabilirdi. Caný oyundan

Detaylı

Cornelia, şarkı söylemek isteyen kaz

Cornelia, şarkı söylemek isteyen kaz 1. Sol taraftaki kapağı sadece çiftlikleri görene kadar açın. Kaz Cornelia uyandığında, gecenin karanlığı ile kaplı dağları günün kuş tüyü hafifliğindeki ışıklar aydınlatmaya başlıyordu. Orta ve sağ kapağı

Detaylı

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman:

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman: Hafta Sonu Ev Çalışması BALON Küçük çocuk, baloncuyu büyülenmiş gibi takip ederken, şaşkınlığını izleyemiyordu. Onu hayrete düşüren şey, "Bizim eve bile sığmaz" dediği o güzelim balonların adamı nasıl

Detaylı

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz ÜNİTE 4 Şimdiki Zamanın Rivayeti Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz Siz gid-iyor-muş-sunuz

Detaylı

Bu testi yapın, kendinizi tanıyın!

Bu testi yapın, kendinizi tanıyın! Kendini Tanıma Testi Bu testi yapın, kendinizi tanıyın! İnsanlar sizin hakkınızda sandığınızdan farklı izlenimlere sahip olabilir. Gerçekten nasıl algılandığınızı siz de bilmek istemez misiniz? Bu teste

Detaylı

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum.

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum. PEPE NİN HİKAYESİ Pepe, herkesin olmak isteyeceği türden bir insandı. Her zaman neşeli olup, her zaman, söyleyeceği pozitif bir şey vardı. Birisi istediğinde hemen gidiyor, daima : Daha iyisi olamaz! diye

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

ÖNEMLİ GÜVENLİK BİLGİLERİ

ÖNEMLİ GÜVENLİK BİLGİLERİ ÖNEMLİ GÜVENLİK BİLGİLERİ Ürünümüzü seçtiğiniz için teşekkürler. Bu el kitabının tamamını okuyunuz ve daima yanınızda bulundurunuz. 1. Aleti monte etmeden ve kullanmadan önce bu el kitabının iyice okunması

Detaylı

Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen

Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen NOGAY Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen NOGAY Çok çok eski zamanlarda, var varken, yok yokken ahmak bir kurt, kapana yakalanmış. Kapana yakalanan

Detaylı

1. Bölüm. Uçağın kalkmasına bir saat vardı. Birkaç dakika içinde kapıya çağırılacaklardı. Eğer yapacaksa, şimdi yapması gerekiyordu.

1. Bölüm. Uçağın kalkmasına bir saat vardı. Birkaç dakika içinde kapıya çağırılacaklardı. Eğer yapacaksa, şimdi yapması gerekiyordu. 1. Bölüm Uçağın kalkmasına bir saat vardı. Birkaç dakika içinde kapıya çağırılacaklardı. Eğer yapacaksa, şimdi yapması gerekiyordu. Tim ayağa kalktı. İpi çekti. Grk ayağa kalktı, JFK Uluslararası Havaalanı

Detaylı

İLK OK UMA KİT APLARI

İLK OK UMA KİT APLARI İLK OKUMA KİTAPLARI Bu kitabın sahibi:... Altı yaşındaki Ugo bir sabah uyanmış ve bir de bakmış ki karnının üzerinde yeşil bir aslan oturuyor! Aslan şişman değilmiş ama pek ufak tefek de sayılmazmış.

Detaylı

GAZİANTEP LİSESİ REHBERLİK SERVİSİ

GAZİANTEP LİSESİ REHBERLİK SERVİSİ GAZİANTEP LİSESİ REHBERLİK SERVİSİ Konsantrasyon Sorunu Ders çalışmak yerine başka şeyler yapmak istiyorum, Kitabı elime alıyorum fakat kapağını bir türlü açamıyorum diyorsanız konsantrasyon sorununuz

Detaylı

SIFATLAR. 1.NİTELEME SIFATLARI:Varlıkların durumunu, biçimini, özelliklerini, renklerini belirten sözcüklerdir.

SIFATLAR. 1.NİTELEME SIFATLARI:Varlıkların durumunu, biçimini, özelliklerini, renklerini belirten sözcüklerdir. SIFATLAR 1.NİTELEME SIFATLARI 2.BELİRTME SIFATLARI a)işaret Sıfatları b)sayı Sıfatları * Asıl Sayı Sıfatları *Sıra Sayı Sıfatları *Üleştirme Sayı Sıfatları *Kesir Sayı Sıfatları c)belgisizsıfatlar d)soru

Detaylı

Jake mektubu omzunun üstünden fırlatır. Finn mektubu yakalamak için abartılı bir şekilde atılır.

Jake mektubu omzunun üstünden fırlatır. Finn mektubu yakalamak için abartılı bir şekilde atılır. İÇ - AĞAÇ EV SALONU - GÜNDÜZ Salon kapısının altından içeri bir mektup süzülür. mektubu almak için koşar. zarfı çevirir, üstünde yazmaktadır. Oo, posta gelmiş! Hey,, bu sana! mektubu omzunun üstünden fırlatır.

Detaylı

AFYONKARAHİSAR REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ

AFYONKARAHİSAR REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ SINAVA 5 KALA ADAYLARA ÖNERİLER SINAVA HAZIRLIK STRATEJİLERİ SEMİNERLERİ GEREĞİ HAZIRLANMIŞTIR Gideceği limanı bilmeyene hiçbir rüzgârdan hayır gelmez. BİR BALIKÇI OLSAYSINIZ İNANIN O PAZAR SİZİN İÇİN

Detaylı

MİNİK KALPLER SINIFI TUNA BUSE M.ALİ İDİL BATUHAN ZÜMRAL D.ALP DİLARA R.EKREM KEVSERNUR ABDULLAH İNCİ SELİM MELEK KEREM KORAY DURU MELİKE ÖĞRETMEN;)

MİNİK KALPLER SINIFI TUNA BUSE M.ALİ İDİL BATUHAN ZÜMRAL D.ALP DİLARA R.EKREM KEVSERNUR ABDULLAH İNCİ SELİM MELEK KEREM KORAY DURU MELİKE ÖĞRETMEN;) MİNİK KALPLER SINIFI TUNA BUSE M.ALİ İDİL BATUHAN ZÜMRAL D.ALP DİLARA R.EKREM KEVSERNUR ABDULLAH İNCİ SELİM MELEK KEREM KORAY DURU MELİKE ÖĞRETMEN;) Belirli Gün ve Haftalar ENERJİ TASARRUFU Ayın Mesleği

Detaylı

BARIŞ BIÇAKÇI Aramızdaki En Kısa Mesafe

BARIŞ BIÇAKÇI Aramızdaki En Kısa Mesafe BARIŞ BIÇAKÇI Aramızdaki En Kısa Mesafe BARIŞ BIÇAKÇI 1966 da Adana da doğdu. Hüseyin Kıyar ve Yavuz Sarıalioğlu ile birlikte Ocak 1994 ve Ekim 1997 de iki şiir kitabı yayımladı. İletişim Yayınları nca

Detaylı

Umutla, harabelerde günlük turuna çıkmış olan bekçi Hilmi Efendi yi aramaya koyuldu. Turist kalabalığı Efes sokaklarına çoktan akmaya başlamıştı.

Umutla, harabelerde günlük turuna çıkmış olan bekçi Hilmi Efendi yi aramaya koyuldu. Turist kalabalığı Efes sokaklarına çoktan akmaya başlamıştı. Düş Kırıklığı Karnı iyice acıkmıştı. Harabeler içinde bulunan bekçi kulübesinin ardındaki, begonvil, yasemin ve incir ağaçlarıyla çevrili alana doğru koştu. Leziz yemeğinin tadını uzaktan bile duyumsuyordu.

Detaylı

Bulgaria-Turkey IPA Cross-Border Programme CCI Number 2007CB16IPO008

Bulgaria-Turkey IPA Cross-Border Programme CCI Number 2007CB16IPO008 MADZHAROVO" DESTİNASYONU Haftanın turu Doğu Rodopların muhteşem ve eşsiz güzelliklerinde dolaşırken, İvaylovgrad barajının girişinde geniş kumsalları ile Arda nehrinin en güzel mendereslerini oluşturduğu

Detaylı

Çok Mikroskobik Bir Hikâye

Çok Mikroskobik Bir Hikâye Çok Mikroskobik Bir Hikâye ÜMMÜŞ PÖRTLEK İlköğretim Okulu nda sıradan bir ders günüydü. Eğer Hademe Kazım, yine bir gölgelikte uyuklamıyorsa, birazdan zil çalmalıydı. Öğretmenimiz, gürültü yapmadan toplanabileceğimiz

Detaylı

STRES YÖNETİMİ DURUŞLAR VE GEVŞEME YÖNTEMLERİ

STRES YÖNETİMİ DURUŞLAR VE GEVŞEME YÖNTEMLERİ STRES YÖNETİMİ DURUŞLAR VE GEVŞEME YÖNTEMLERİ 1- SHAVASANA CESET DURUŞU : Sırt üstü yere uzanın. Kollarınızı ve bacaklarınızı yana doğru açın ve avuç içlerinizi gökyüzüne çevirin. Tüm bedeni gevşetin ve

Detaylı

YALNIZ BİR İNSAN. Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem

YALNIZ BİR İNSAN. Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem YALNIZ BİR İNSAN Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem öyle sonunda hep iyilerin kazandığı, kötülerin cezalandırıldığı veya bir suçluyu bulmak için

Detaylı

Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır

Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır 1. Bölüm Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır Savaşı nın hikâyesidir. Diğer adıyla ona Akşam Yemeği Savaşları da diyebiliriz. Aslında Hayalet Avcıları III de diyebiliriz, ama açıkçası

Detaylı

Karşındakini Var Etmenin En Zor Yolu: DİNLEMEK - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Karşındakini Var Etmenin En Zor Yolu: DİNLEMEK - Genç Gelişim Kişisel Gelişim Fatma Atasever fatmaatasever@windowslive.com Uzun zamandır kendini kötü hisseden arkadaşıma bir psikoloğa gitmesini önerdim. Psikoloğa gidince ne değişecek? İlaç veremeyecek ki. Konuşarak ben nasıl tedavi

Detaylı

EZBERLEMİYORUZ, ÖĞRENİYORUZ. Hafta Sonu Ev Çalışması BEZELYE TANESİ

EZBERLEMİYORUZ, ÖĞRENİYORUZ. Hafta Sonu Ev Çalışması BEZELYE TANESİ Hafta Sonu Ev Çalışması BEZELYE TANESİ Zamanın birinde bir bahçe varmış. Bahçede bir bezelye varmış. Bezelye bahçede büyümüş. Tohum vermeye başlamış. Bir bezelye tanesi kabuğundan ayıklanmış. Evin çocuğu

Detaylı

Ö.Ç BİLFEN ANAOKU 6 YAŞ GRUBU GÜNLÜK EĞİTİM PROGRAMI 08.12.2014 PAZARTESİ-12.12.2014 CUMA

Ö.Ç BİLFEN ANAOKU 6 YAŞ GRUBU GÜNLÜK EĞİTİM PROGRAMI 08.12.2014 PAZARTESİ-12.12.2014 CUMA Ö.Ç BİLFEN ANAOKU 6 YAŞ GRUBU GÜNLÜK EĞİTİM PROGRAMI 08.12.2014 PAZARTESİ 08.12.2014 PAZARTESİ-12.12.2014 CUMA MÜZİK ETKİNLİĞİ-TÜRKÇE DİL ETKİNLİĞİ: Çocuklarla birlikte yere daire şeklinde oturulur. Öğretmen

Detaylı

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 6 (ΔΞΙ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή:

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 6 (ΔΞΙ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή: ΚΥΠΡΙΑΚΗ ΔΗΜΟΚΡΑΤΙΑ ΤΠΟΤΡΓΔΙΟ ΠΑΙΓΔΙΑ ΚΑΙ ΠΟΛΙΣΙΜΟΤ ΓΙΔΤΘΤΝΗ ΜΔΗ ΔΚΠΑΙΓΔΤΗ ΚΡΑΣΙΚΑ ΙΝΣΙΣΟΤΣΑ ΔΠΙΜΟΡΦΩΗ ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ ΜΑΘΗΜΑ: ΣΟΤΡΚΙΚΑ ΕΠΙΠΕΔΟ: A ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011

Detaylı

Pırıl pırıl güneşli bir günde, içini sımsıcak saran bir mutlulukla. Cadde de yürüyordu. Yüzü gülümseyen. insanların kullandığı yoldan;

Pırıl pırıl güneşli bir günde, içini sımsıcak saran bir mutlulukla. Cadde de yürüyordu. Yüzü gülümseyen. insanların kullandığı yoldan; Pırıl pırıl güneşli bir günde, içini sımsıcak saran bir mutlulukla Cadde de yürüyordu. Yüzü gülümseyen insanların kullandığı yoldan; yemyeşil ağaçların rüzgar ile savrulan dallarından çıkan sesin dalga

Detaylı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Satmam demiş ihtiyar köylü, bu, benim için bir at değil, bir dost. Günün Öyküsü: Talih mi Talihsizlik mi? Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir adam yaşıyormuş. Çok fakirmiş. Ama çok güzel beyaz bir atı varmış. Kral bu ata göz koymuş. Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir

Detaylı

Bilinen hikayedir. Adamın biri, akıl hastanesinin parmaklıklarına yaklaşmış. İçeride gördüğü deliye:

Bilinen hikayedir. Adamın biri, akıl hastanesinin parmaklıklarına yaklaşmış. İçeride gördüğü deliye: Bilinen hikayedir. Adamın biri, akıl hastanesinin parmaklıklarına yaklaşmış. İçeride gördüğü deliye: - Deli, deli, diye seslenmiş. Siz içeride kaç kişisiniz? Deli şöyle bir durup düşünmüş: 1 / 10 - Bizim

Detaylı

LanguageCert AÜ TÖMER C1 TürkYet (Konuşma) Örnek Sınav 1

LanguageCert AÜ TÖMER C1 TürkYet (Konuşma) Örnek Sınav 1 LanguageCert AÜ TÖMER C1 TürkYet (Konuşma) Örnek Sınav 1 Gözetmen İçin Açıklamalar Sınav Süresi: 13 Dakika G = Gözetmen A = Aday BİRİNCİ BÖLÜM (3 dakika) KAYIT CİHAZINI KONTROL EDİNİZ G: LanguageCert AÜ

Detaylı

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına 23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına Bodrum da 3 yıl önce kaptanlığa başlayan Gül Yavuz, 23 yıl yazılım sektöründe çalıştıktan sonra nasıl yat kaptanı olduğunu ve denizlerde kadın kaptan olmanın

Detaylı

Streslere karşı 7 etkin uygulama

Streslere karşı 7 etkin uygulama Streslere karşı 7 etkin uygulama Stres ve huzursuzluklarda, mide kazınmalarında korku ve kaygı durumlarında aşağıdaki uygulamalar size her zaman yardımcı olabilir: 1. Dikkati başka yere yönlendirmek Şarkı

Detaylı

Otistik Çocuklar. Berkay AKYÜREK 7-B 2464

Otistik Çocuklar. Berkay AKYÜREK 7-B 2464 Otistik Çocuklar Otistik olmak normal insan olmaktan çok farklı değildir aslında, sadece günlük ihtiyaçlarını karşılayamıyorlar. Yani bizim kendi başımıza yapabildiğimiz (yemek yeme, kıyafet giyme, oyun

Detaylı

Ev ve apartmana dair / H.Cahit YALÇIN

Ev ve apartmana dair / H.Cahit YALÇIN "Biz apartmanlara yabancıyız. Bir ailenin hayatında ev ocak en esaslı bir unsurdur. Bir odanın kapısını açtığım zaman, burada babam doğmuştu, bir sofaya çıktığım zaman, burada halam gelin olmuştu, bahçeye

Detaylı

Akıllı Astım Tedavisi

Akıllı Astım Tedavisi FF Akıllı Astım Tedavisi Astım hastaları için uygulama talimatı 1. flutiform dozaj aerosolünü ilk kez kullanmadan önce neye dikkat etmeliyim? Kusursuz bir işleyiş için ilk kullanımdan önce veya uzun süre

Detaylı

SATILMAZ EĞİTİM AMAÇLI KULLANILMAK İÇİN ÇOĞALTILMIŞTIR

SATILMAZ EĞİTİM AMAÇLI KULLANILMAK İÇİN ÇOĞALTILMIŞTIR CİN ALİ'NİN. HİKAYE. KİTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI l - Cin Ali'nin Atı 2 - Cin Ali'nin Topu 3 - Cin Ali'nin Topacı 4 - Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu 5 - Cin Ali'nin Oyuncakları 6 - Cin Ali Okula Başlıyor

Detaylı

yeniden açıncaya kadar bir kenara koyarlar, kendilerince unuturlar. Yalnızca gazetelerine verirler kendilerini.

yeniden açıncaya kadar bir kenara koyarlar, kendilerince unuturlar. Yalnızca gazetelerine verirler kendilerini. Yağmurlu Bir Gün O kadar yağmurlu bir gündü ki böyle bir günde kimsenin canı dışarıya çıkmak istemezdi. Yağmur geceden bu yana hız kesmeden, sağanak halinde yağmaya devam etmişti. Öylesine gürültülü yağıyordu

Detaylı

DENEYLERLE BÜYÜYORUZ

DENEYLERLE BÜYÜYORUZ BU AY HANGİ KAVRAMLARI ÖĞRENECEĞİZ? Hızlı-Yavaş Ön-Arka Sağ- Sol BEYİN FIRTINASI YAPALIM Büyüdüğünde hangi mesleği seçeceksin ve nasıl bir yerde yaşayacaksın? Bir gemi olsaydın nerelere giderdin? Neler

Detaylı

Okula sadece dört dakikalık yürüme mesafesinde oturmama

Okula sadece dört dakikalık yürüme mesafesinde oturmama Okula sadece dört dakikalık yürüme mesafesinde oturmama rağmen sık sık geç kalırım... okul BIZIM (Meşelik) yol.. BIZIM ev Üç Kuruş Sokağı Kale Yolu Dükkan iki dak Meşelik ika Percy Sokağı Okula iki dakika

Detaylı

&[1Ô A w - ' ",,,, . CiN. ALl'NIN. HiKAYE. KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI Rasim KAYGUSUZ

&[1Ô A w - ' ,,,, . CiN. ALl'NIN. HiKAYE. KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI Rasim KAYGUSUZ .... CiN. ALl'NIN. HiKAYE. KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI 1 - Cin Ali'nin Atı 2 - Cin Ali'nin Topu 3 - Cin Ali'nin Topacı 4 - Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu 5 - Cin Ali'nin Oyuncakları 6 - Cin Ali Okula Başlıyor

Detaylı

Hotel Römerhof / Erlensee

Hotel Römerhof / Erlensee Hotel Römerhof / Erlensee 1. Genel anlamda AB Eğitim Projeleri kapsamında kabul ettiğmiz grupları şirket olarak Frankfurt un 30 kilometre doğusunda bulunan Erlensee de Hotel Römerhof da ağırlamaktayız.

Detaylı