rritabl barsak sendromu

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "rritabl barsak sendromu"

Transkript

1 Güncel Gastroenteroloji rritabl barsak sendromu Dr. Nuri KARAMAN 1, Dr. Cansel TÜRKAY 2 Cumhuriyet Üniversitesi T p Fakültesi, ç Hastal klar Anabilim Dal 1, Gastroenteroloji Bilim Dal 2, Sivas barsak sendromu ( BS) TANIM: rritabl defekasyon düzensizli i ve defekasyonla de i iklik gösteren barsak alı kanlı ı ile karında rahatsızlık hissi, i kinlik veya a rı içeren bir grup fonksiyonel barsak hastalı ını içerir ( ). EP DEM YOLOJ rritabl barsak sendromu ( BS) ile gastrointestinal sistem hastalıkları arasında çok yaygın kar ıla ılır. BS ile uyumlu semptomlar eri kin ya grubunda %9-22 oranında görülür. Bununla beraber BS lu hastaların yalnızca % 5 i tanı ve tedavi amacıyla doktora ba vurmaktadır. Gastroenteroloji kliniklerine müracaat eden hastaların ise %20-50 sini BS lu hastalar olu turmaktadır ( -4). Batılı ülkelerde kadınların yakla ık % 20 sinde, erkeklerin yakla ık % 0 unda BS ile uyumlu semptomlar bulunur. Semptomların ba ladı ı ortalama ya kadınlarda arasındadır. Erkeklerde ise bimodal da ılım vardır ve genellikle 30 ve 50 ya lar civarında hastalık iki zirve dönemi olu turur. leri ya grubunda BS sıklı ı azalır, 60 ya üzerindeki popülasyonun % 0 unda BS ile uyumlu semptomların varlı ı gösterilmi tir. Bu ya grubunda kadın, erkek oranı hemen hemen e ittir ve konstipasyon daha fazladır (5-7). rritabl barsak sendromu ( BS) hastaların hayat kalitesini önemli ölçüde etkilemekte, belirgin i gücü ve ekonomik kayba yol açmaktadır. Ara tırmacılar bir çalı mada Amerika Birle ik Devletleri nde BS bakım giderlerini 8 milyar dolar/yıl olarak tahmin etmektedir ( ). Bir yılda çalı ılamayan gün sayısı BS lu hastalarda 3.4 gün, kontrol grubunda 4.9 gündür. BS hastalarının kendilerini çalı amayacak kadar çok hasta hissetti i gün sayısı tanıdan önce 4.2 gün iken, tanıdan sonra.2 gündür (8). BS DA KL N K ÖZELL KLER 1-Barsak alı kanlı ında de i iklikler: shal, kabızlık, ishal-kabızlık atakları ve defekasyon sıklı ında de i iklikler olur. Diyare predominant BS da günde 3 ten fazla defekasyon, gaitanın sulu ve ekilsiz olması, acele tuvalete gitme ihtiyacı bulunur (9- ). Defekasyon veya acele tuvalete gitme ihtiyacı genellikle sabah kahvaltısından sonra olur ( 2). Konstipasyon predominant BS haftada 3 ten az, sert veya parça parça defekasyonu, defekasyon esnasında ıkınma ihtiyacını içerir. Miks tip BS da diyare ve konstipasyon tiplerinin özellikleri birlikte bulunur (9- ). 2-Karın a rısı: Karın a rısı veya rahatsızlık hissi BS tanısı için gereklidir ( 3). Karın a rısı, i kinlik, kramp, yanma, sızı tarzında, sıkıcı, keskin, bıçakla keser gibi muhtelif ekillerde tarif edilir, genellikle karın alt kadranlarına, en sık sol alt kadrana lokalizedir ve hastayı gece uykudan uyandırmaz. Emosyonel stresler ve gıdalar sıklıkla a rıyı artırır, defekasyon veya gaz çıkarma a rıyı azaltır ( 2). 3-Karında distansiyon, gaz, ge irme: Bu ikayetler BS lu hastalarda yaygın olarak bulunur, hastalar genellikle karın alt bölgelerinin distansiyonu eklinde tarif ederler ( 2). Karın distansiyonu sabahları kaybolur ve günün ilerleyen saatlerinde artar ( 4). BS lu hastalarda yapılan çalı malarda kolonda normal volümde gaz saptanmı tır ( 5). 96 Haziran 2002

2 4-Gaitada mukus artı ı: rritabl barsak sendromlu hastalarda sıklıkla beyaz renkli veya berrak mukus görülür ( 2). 5-Kolon dı ı gastrointestinal semptomlar: Dispepsi, mide yanması, bulantı, kusma %25-50, özefagusla ilgili semptomlar %44-5 hastada görülür. Alt özefagus sfinkter basıncında azalma ve anormal kontraksiyonlar, mide, ince barsak ve safra kesesi semptomlarında motor anormallikler gösterilmi tir ( 2). 6- Menstruel siklus: Jinekolojik hastalarda BS benzeri semptomların görülme sıklı ı artmı tır ve bazı jinekolojik rahatsızlıklar BS semptomları ile birlikte olabilir. BS lu birçok kadın pelvik a rı nedeniyle kadın-do um hastalıkları uzmanına muayene olmaktadır. BS lu hastalarda menstruasyon esnasında barsak semptomlarında önemli alevlenmeler gösterilmi tir ( 2). 7-Ekstraintestinal semptomlar: Fibromyalji, ba a rısı, sırt a rısı, genitoüriner semptomlar ve psikososyal disfonksiyonlardır ( ). 8-Stresli ya am: rritabl barsak sendromu semptomları duygusal gerilim ve stres periyotları esnasında veya sonrasında artar. Depresyon, anksiyete bozuklu u, panik atak sık görülen psikolojik bozukluklardır ( 2). Psikolojik semptomlarla BS arasında bir sebep sonuç ili kisinin olmadı ı, psikolojik semptomların hastayı hekime getiren bir neden oldu u tespit edilmi tir ( 6-7). PATOF ZYOLOJ rritabl barsak sendromlu hastalarda herhangi bir morfolojik, histolojik, mikrobiyolojik veya biyokimyasal bozuklu u göstermede laboratuvar çalı malarının ba arısızlı ı BS nun primer olarak bir gastrointestinal motilite bozuklu u oldu unu destekler. Bu sendrom hakkındaki bilgilerimizin ço u motilite çalı malarından elde edilmi tir ( 2). 1- BS hastalarında anormal motilite: rritabl barsak sendromlu hastalarda ve normal ki ilerde dinlenme esnasında barsak motor aktivitesi benzerdir, bununla beraber BS hastaları bazı fizyolojik bulgularla beraber oldu unda çe itli uyaranlara artmı motilite yanıtı ile karakterizedir (8). Diyare predominant BS da barsak transit zamanı kısalmı tır ve büyük frekanslı, hızlı kolon kontraksiyonları vardır. Konstipasyon predominant BS da kolonun transit zamanı uzamı tır ve azalmı yüksek amplitüdlü kontraksiyonlar vardır (8). 2-Visseral afferent hipersensitivite: rritabl barsak sendromu hastalarında görülen çe itli stres etken- leriyle artmı motor reaktivite ve karındaki kasılmaların varlı ı karın a rısıyla tam korele de ildir ( 3). leum, kolon ve rektumun balonla yapılan basınç çalı maları BS hastalarının normal kontrollere göre önemli derecede daha dü ük basınçlarda ve hacimlerde rahatsızlık ve a rıdan yakındıklarını göstermi tir. Bu durumun visseral afferentlere özgü duyarlılıktan kaynaklandı ı öne sürülmektedir (8). Sigmoid kolon, duodenum ve özefagustaki çalı malar BS lu hastalardaki visseral hiperaljezinin yalnızca kolona spesifik olmadı ını göstermi tir (8). Visseral hiperaljezinin lokal veya santral sinir sistemi (SSS) tarafından ayarlanıp ayarlanmadı ı konusunda belirsizlik bulunmasına ra men son çalı malar SSS de visseral afferent impulsların i lenmesiyle olu an de i ikliklerin BS patogenezinde önemli bir faktör olabilece ini dü ündürmektedir ( 8). Yine son çalı malar medulla spinaliste bazı reseptörlerin uyaranlara kar ı tümüyle duyarlı olmadı ını, bunların ancak % 0-55 kadarının etkilendi ini ortaya koymu tur ( 9). Devamlı ve uzun süren uyarılar bir süre sonra ortadan kalksa bile reseptörlerde bir duyarlılık yaratır ve a rı belle i denilen bu olgudan sonra hastada bu durumu anımsatan normale yakın uyarılar bile di er reseptörlerin a ırı duyarlı olması nedeniyle normalden abartılı a rı olarak yansır (hiperaljezi) (8). 3-SSS yönetimi: rritabl barsak sendromu a rısında SSS nin yönetici etkisi son zamanlarda kanıtlanmı tır ( 8). Pozitron emisyon tomografi rektal distansiyona veya rektal distansiyonu hissetmeye bölgesel SSS cevabının ara tırılmasında BS hastalarında ve sa lıklı kontrollerde kullanılmı tır (8). rritabl barsak sendromu hastaları sa lıklı kontrollerden farklı olarak limbik sistemde bir alan olan ve aktif opioid ba lanmasıyla ilgili ön cingulate korteksde aktivasyonu sa layamaz, fakat anksiyete ve uyanıklıkla ili kili prefrontal korteksi aktive eder. Bu çalı ma göstermi tir ki visseral hiperaljezi ta ıyan BS hastaları hissedilen veya olu an visseral a rıya SSS nin a a ı düzenleme mekanizmalarını kullanamazlar, bunun yerine beyindeki a rı algılamayı artırıcı alanları aktive edebilirler. Bu fizyolojik bilgiler visseral a rının barsaktaki çe itli kronik uyarıcılarla arttı ını, bunların beyindeki duygulanım veya çe itli fizyolojik durumlarla yakın ba lantılı merkezlerle yönetildi ini gösterir (8). 4- BS da psikososyal faktörlerin rolü: Fizyolojik GG 97

3 Tablo 1. Roma II Kriterleri. A a ıdaki üç özellikten ikisini ta ıyan karında a rı veya rahatsızlık hissinin son 12 ayın, 12 haftasında veya daha uzun bir döneminde bulunması: -Defekasyonla azalması veya kaybolması 2-Defekasyon sıklı ında de i iklikle ili kili olması 3-Gaitanın ekli ve görünümündeki de i iklikle ili kili A a ıdaki semptomlardan 1 veya daha fazlası hastalık süresi veya günlerinin % 25 inde mevcuttur. BS nun alt gruplarının tanımlanmasında kullanılır. BS tanısında destekleyici semptomlardır: -Haftada 3 den az defekasyon sayısı 2-Günde 3 den fazla defekasyon sayısı 3-Sert veya parça parça ( keçi pisli i eklinde ) gaita 4- ekilsiz veya sulu gaita 5-Defekasyon sırasında ıkınma 6-Acil defekasyon ihtiyacı 7-Defekasyondan sonra tam bo almama hissi 8-Mukuslu gaita 9- i kinlik veya karında gerginlik hissi *Diyare predominant tip:2-4-6 nolu semptomlardan bir tanesi veya daha fazlasının oldu u ve -3-5 nolu semptomların hiçbirinin olmadı ı hastaları içerir. *Konstipasyon predominant tip: -3-5 nolu semptomlardan bir tanesi veya daha fazlasının oldu u ve nolu semptomların hiçbirinin olmadı ı hastaları içerir. Tablo 2. BS tanısını destekleyen bulgular -Karın a rısı (alt kadranlara lokalize): - Gıdalarla alevlenir - Defekasyonla azalır - A rı ile birlikte artmı barsak hareketleri - A rı ile birlikte yumu ak gaita - Hastayı gece uykudan uyandırmaz 2-Artmı karında gerginlik hissi 3-Az miktarda gaita (konstipasyon veya diyare) 4- iddeti de i ken kronik semptomlar 5-Stresli dönemlerde semptomların kötüle mesi Tablo 3. BS tanısına kar ı bulgular - leri ya ta ba langıç 2-Devamlı ilerleyici gidi 3-Semptomların sıklıkla gece uykudan uyandırması 4-Ate 5-Kilo kaybı 6-Hemoroid veya fissür dı ında rektal kanama 7-Steatore 8-Dehidratasyon 9-Uzun bir periyottan sonra devamlı semptomlar stres ve strese duygusal cevaplar hemen herkes de gastrointestinal fonksiyonu etkiler ve semptomları ortaya çıkarır, stresin barsak fonksiyonları üzerindeki etkisi genel oldu undan BS için bir diagnostik de eri yoktur. Bununla beraber semptomları kötüle tiren belirgin fizyolojik stres faktörlerinin belirlenmesi tedavi planında önemli katkı sa layabilir. Önemli faktörler erken aile hayatı, cinsel suistimal veya major kayıplardır (ölüm, bo anma gibi). BS hastaları medikal kontrol gruplarından veya sa lıklı ki ilerden daha fazla psikososyal bozukluklara sahiptir. Psikososyal faktörler, a rı bildiriminin artı ı, doktor vizitleri, alternatif medikal tedavi arayı ı, gereksiz cerrahiye ba vurma gibi hastalık davranı larını etkiler, tüm bu faktörler sonuç olarak klinik sonucu etkiler (8). TANI Tanısal Yakla ım:manning ve arkada ları 978 yılında BS tanısında kullanılmak üzere Manning kriterlerini belirlemi tir ( 2). Roma da uluslararası bir çalı ma grubu tarafından 992 yılında Manning kriterleri modifiye edilerek BS tanısında Roma kriterleri belirlendi ( 2). Roma da 998 yılında toplanan uluslararası çalı ma grubu BS tanısı için en son geli tirilmi Roma II kriterlerini belirlemi lerdir (Tablo ) (8). TANI VE AYIRICI TANI Fiziksel bulgular ve tanısal testler: rritabl barsak sendromu tanısını destekleyen pozitif klinik bulgular (Tablo 2) ve BS nu benzer birçok hastalıktan ayıran bulgular (Tablo 3) vardır ( 2). 98 Haziran 2002

4 Tablo 4. BS Ayırıcı tanısında kullanılan laboratuvar testleri A- Test Spesifik endikasyonu -Tam kan sayımı Anemi, inflamasyon 2-Eritrosit sedimentasyon hızı nflamasyon 3-Periferik yayma Eozinofili-parazitoz Monositoz-Tbc Toksik granülasyon- inflamasyon 4-Gaita mikroskobisi ve parazit Amip, parazit, inflamasyon yumurtası bakılması (3 kere) 5-GGK Tümör, inflamasyon 6-Fleksibl sigmoidoskopi,kolonoskopi Obstrüksiyon, inflamasyon, kolon CA 7- ki hafta laktozsuz diyet veya Laktoz intoleransı laktoz tolerans testi B-Anamnez dü ündürdü ünde bakılması gereken testler -Çift kontrast baryumlu kolon grafisi 2-ÖGD 3-USG 4-Gaita transit zamanı 5-Anal kanal basıncı veya elektromyografi Kolon CA, divertikülozis Dispepsi, peptik ulkus Safra kesesi hastalıkları Kolonda motilite bozuklu u Defekasyon bozuklu u Tablo 5. BS tanısına kar ı laboratuvar bulguları -Yüksek eritrosit sedimentasyon hızı 2-Lökositoz 3-Gaitada kan, iltihap veya ya 4-Günde 200 gramdan fazla gaita miktarı 5-48 saat açlıktan sonra diyarenin devamı (sekretuar diyare) 6-Hipokalemi 7-Manometrik tetkikle rektal distansiyona manometrik yanıtın gözlenmesi rritabl barsak sendromunda fizik muayene bulguları ço unlukla normaldir. Fizik muayenede hastalar gergin ve endi elidir, kilo kaybı yoktur, sigmoid kolon gergindir ve palpe edilebilir. Bununla beraber sigmoid kolon normal ki ilerde de palpe edilebilir ( 2). Diyare, konstipasyon, karın a rısı semptomlarıyla gelen hastalarda BS nu di er hastalardan ayırmak için bazı tetkikler rutin olarak yapılmalıdır ( 2). BS ayırıcı tanısında kullanılan laboratuvar testleri Tablo 4 de gösterilmi tir (8, 2). rritabl barsak sendromu tanısına kar ı laboratuvar bulguları Tablo 5 de gösterilmi tir (8, 2). rritabl barsak sendromunda hekimi uyaran ve ileri ara tırma gerektiren bazı alarm i aretleri vardır (Tablo 6) (8). Tablo 6. BS da ileri ara tırma gerektiren alarm i aretleri Öyküde: Kilo kaybı leri ya larda ba layan semptomlar Gece uyandıran semptomlar Ailede kanser veya inflamatuar barsak hastalı ı öyküsü Fizik muayenede: Ate Anormal fizik muayene bulgusu (karında kitle, hepatomegali) Gaitada a ikar kan Laboratuvar bulgularında: Anemi Lökositoz Artmı sedimentasyon hızı Biyokimya anormallikleri rritabl barsak sendromu iddetinin sınıflandırılması: 1-Hafif BS: Hafif iddette BS lu hastalar en yaygın tiptir, sıklıkla pratisyen hekimlere ba vurmaktadırlar, semptomlar seyrek veya aralıklı olur, barsak fizyolojisindeki de i imle ili kilidir. Hafif BS lu hastalarda a rı ve diyare yemeklerden sonra, menstruasyon dönemleri veya psikolojik streslerle artar. Belirgin psikososyal zorluklar veya psikiyatrik rahatsızlıklar yoktur, hastalıklarının kontrolü ve ya am kaliteleri iyidir, doktora sık ba vurmazlar (8). GG 99

5 2-Orta iddette BS: Hastaların küçük bir kısmı orta derecede iddetli ve genellikle aralıklı semptomlarla pratisyen veya uzman doktorlara ba vururlar, hastalık ciddi bir atak sırasında okul ve i zamanında kayba neden olabilir. Hastaların semptomları ço unlukla fizyolojik streslere ba lıdır ve genellikle barsak fizyolojisindeki de i imle koreledir. Doktorlara daha sık giderler ve ya am kaliteleri de i kendir (8). 3-Ciddi BS: Hastaların küçük bir kısmında BS semptomları ciddidir, ço unlukla tedaviye dirençlidirler ve referans merkezlere ba vururlar (8). Psikolojik problemler yaygındır (anksiyete, depresyon, somatizasyon, ki ilik kaybı, cinsel taciz). Devamlı veya sıklıkla tekrarlayan a rıları vardır, semptomlar genellikle de i mi gastrointestinal fizyolojiyle korele de ildir, SSS ile ili kilidir, antidepressanlar veya psikolojik tedaviler yararlı olur ( 9). Bu hastalarda psikososyal zorluklar belirgindir, fakat hastalıklarını kabul etmezler, minimuma indirgerler. Antidepressif tedaviyi kabul etmezler, bundan da ikayetçi de ildirler. Sa lık kurulu larına çok sık giderler, bunlara sık test yapılır, narkotikleri sık kullanırlar (8). TEDAV Genel özellikler:tüm fonksiyonel gastrointestinal rahatsızlıklarda oldu u gibi, BS olgularının da tedavisindeki ilk ve belki de en önemli basamak, ilk doktor ziyaretinde klinik kriterler kullanılarak sa lıklı bir tanı konulmasıdır. Sa lıklı bir tanı gereksiz ara tırmaları önler ve hastanın bu semptomların kanser veya ciddi bir organik hastalı a ba lı olmadı ına ikna edilmesine yardımcı olur. Dikkatli bir açıklama bir çok hastaya güven duygusu verir, çabuk ve güvenli bir telkin belki de doktorun tedavideki en önemli yardımcısıdır ( ). Hasta ile ilgili faktörler: Hastayı o anda doktora getiren neden mutlaka ara tırılmalıdır, çünkü hastanın geli sebebi tedavi açısından önemli bir ipucu olabilir. Örne in yakın zamanlarda ailede bir ölüm ciddi bir hastalık korkusunu açı a çıkarabilir, böyle durumlarda tedavi hastaları korkularının anlamsız oldu unu inandırmaya yönelik olmalıdır. Yeni bir diyet, hastalık veya ilaç kullanımı, çevresel stres, son zamanlarda hayatı tehdit edici bir olay, psikiyatrik bir rahatsızlık BS nu ba latan faktör olabilir, bu faktörler hasta için fiziksel semptomlardan daha önemli olabilir ve bu de erlendirme planını etkilemelidir. Hastanın hayat kalitesi ve günlük çalı ması da de erlendirilmelidir, bazen BS da tam bir iyile me mümkün de ildir ve terapötik yakla ımlar hastanın sosyal aktivitesini artırmaya yönelik olmalıdır ( ). Kademeli ve çok yönlü yakla ım: Doktora gitmeyen BS lu hastalar semptomlarından çok az endi e duyarlar ve tedaviye gerek görmezler. Referans merkezlerde uzman doktorlar tarafından görülen BS hastaları en problemli ve depresyon, anksiyete, panik ve di er fizyolojik rahatsızlıklara en fazla e ilimi olan gruptur. Tedavi, semptomların tipi ve ciddiyeti yanısıra fizyolojik sorunlara da ba lı olarak belirlenir ( ). Uzun süreli bir çalı mada ayrıntılı bir hikaye, presipite eden faktörler, hastalarla tanı ve tedavi esnasındaki görü menin sistemli kaydedilmesi sonucunda BS ile ilgili semptomlarla daha az muayene ve hastaneye yatırma görülmü tür. Az sayıda hasta psikiyatrist veya psikolo un yardımına ihtiyaç duymu tur ve psikiyatrik ilaç tedavisi gerekir ( ). Diyet: Bazı BS hastalarında diyet önerilerinin yararı olabilir. laçlar, laktoz, kahve ve gaz olu turan sebzeler semptomları provake ederse diyet ö ütleri verilmelidir. Diyet sakızları veya bonbon ekerlerinin içinde bulunan sorbitol, mannitol gibi yapay tatlandırıcıların çok fazla kullanımından kaçınılmalıdır. Sakin çevrede yenilen düzenli ö ünler cesaretlendirilmeli ve potansiyel olarak tehlikeli ya diyetlerinden kaçınılmalıdır. Diyare a ırlıklı BS hastalı ında kısıtlanmı diyetlerin ba arılı oldu una dair raporlar vardır, fakat bunların sonuçları henüz do rulanmamı tır. Yüksek lifli diyet konstipasyon predominant hastalarda semptomları giderebilir. Yeterli kepek dozları kabızlı ı, ıkınmayı iyile tirir, bu etki en az 30 gram / gün lifli gıda alındı ında maksimum olur (,4). laç tedavisi: Birçok ilaç BS tedavisi için önerilmi tir, bununla beraber çok çe itli semptom, patofizyolojisinin anla ılmazlı ı, SSS ve barsak sinir sistemi arasındaki kompleks ba lantılar ve bunların birçok alıcıları BS nun tek ilaçla düzelece ine ili kin üpheleri artırmaktadır. shal, kabızlık ve karın a rısı baskın semptomlar oldu unda ilaç tedavisi yardımcı olabilir ( ). Loperamid, difenoksilat ö ünlerden veya semptomlara yol açan aktivitelerden önce alınırsa ishali önleyebilir (20,2 ). Loperamid kolondaki opioid reseptörlerini uyararak düz kasların kasılmasını, ilerletici aktiviteyi ve kolonun transit zamanını yava latır, acil defekasyon ihtiyacının önlenmesine yardımcı olur (22). Kolestiramin teorik olarak ishali düzeltebilir, fakat kontrol denemelerde yetersiz bulunmu tur (23). 100 Haziran 2002

6 Verapamil gibi kalsiyum kanal blokörlerinin etkinli ini test eden küçük klinik denemeler cesaret verici de ildir (24). Selektif gastrointestinal kanal kalsiyum kanal blokörleri olan pinaverium bromid ve octylonium artmı motor cevabı azaltabilir. Barsak hareketlerinin sıklı ını ve kolonik transiti yava latırlar (25). Psyllium ve metilsellüloz gibi ticari lif benzerleri kabızlı ın düzelmesine yardımcı olabilir, fakat bunlar i kinli i artırabilir ( ). Bir ba langıç çalı ması kalsiyum polikarbofilin i kinlikle beraber olan kabızlı a yararlı olabilece ini göstermi tir (26). Oniki hafta sisaprid ve plasebonun kar ıla tırıldı ı bir çalı mada bu ilacın plaseboya göre anlamlı olarak karın a rısının sıklı ını, iddetini, abdominal distansiyonu azalttı ı, ve günlük dı kılama sayısını normalle tirildi i gösterilmi tir (27). Domperidon dopamin reseptör agonistidir, kolon üzerine etkisi yoktur, mide bo almasını hızlandırır ( 2). Dirençli vakalarda önerilen laktüloz veya polietilen glikole kar ı hasta toleransı sınırlı olabilir veya bunlarda BS tanısı üphelidir ( ). Antikolinerjik ajanlar dicyclomine, hyoscyamine gastrointestinal kanaldaki düz kaslarda asetilkolin salınımına ba lı depolarizasyonu bloke ederek kolonik motor aktiviteyi azaltırlar ve yemek sonrası karın a rısı, gaz, tenezmi giderirler. Yan etkileri idrar retansiyonu, ta ikardi, midriyazis ve a ızda kurumadır ( 2). Mebeverin bazı ülkelerde popülerdir ve BS da ince barsak hareketini normalle tirerek yararlı oldu u gösterilmi tir ( ). Trimebutin maleat, enkefaline benzer etki göstererek barsak düz kasları üzerinde mü ve delta reseptörlerine ba lanarak hipomotilite durumunda uyarıcı, hipermotilite durumunda inhibe edici etki yapar (28). BS lu hastalarda semptomların geriletilmesinde ve motilitenin düzelmesinde mebeverin kadar etkili bulunmu tur (29). Nane ya ı preparatları etkisiz görünmektedir. Metaanaliz sonucunda 8 tane düz kas gev etici ve antikolinerjik ajanın plasebodan daha iyi bulundu u (cimetropium bromide, dicylomine hydrocholoride, mebeverin, hyoscine butly bromide, octylonium bromide, peppermint oil, pinaverium bromide ve trimebutin) bildirilmektedir. A rı bazen trisiklik antidepressanlara cevap verir, dozları depresyon yapıcı dozdan daha azdır ( ). Mu, delta, kappa alıcı agonisti opioidlerin etkisi a rıya ili kin mesajların ve duysal peptidlerin salınımının inhibisyonu ile olu ur ( ). Kappa reseptör agonist fedotozine ile kalın barsaklarında distansiyon olu turulan BS lu hastalarda, plasebo grubuna göre kolon kompliyansında de i iklik olmaksızın a rı e i inde artı gözlenmi tir (30). Fedotozine i kinlik ve karın a rısının giderilmesinde de etkili ve güvenli bulunmu tur (3 ). Fosfodiesteraz izoenzim 4 ün selektif inhibitörü olan drotaverin BS lu hastalarda karın a rısında plaseboya göre anlamlı olarak daha belirgin düzelmeye yol açmı tır (32). Alfa 2 agonist lidamidin rektal duyarlılı ın ve di er semptomların azalmasında etkili bulunmu tur (33). Bir 5HT3 antagonisti granisetron BS da rektal hipersensitiviteyi dü ürmü tür, fakat di er antagonist ondansetron rektal hipersensitiviteyi dü ürmemi tir. Ço ul merkezli bir klinik ara tırmada 5HT3 reseptör antagonisti olan alosetron BS hastalı ı ve a rı, diyare ikayeti olan bayan hastalarda yardımcı olmu tur ( ). Alosetron BS lu ve sa lıklı ki ilerde kolon transit zamanını ve kolonun gerilme kapasitesini artırır (34). Kar ıla tırmalı bazı çalı malarda diyare predominant BS lu hastalarda semptomların kontrolünde plasebodan, trimebutinden ve mebeverinden daha etkili bulunmu tur (35-36). 5HT4 parsiyel agonisti tegaserod konstipasyon predominant BS lu hastalarda kolon transitini plaseboya göre % 20 hızlandırmı tır (37). 5HT4 tam agonisti prucalopride nin sa lıklı ki ilerde dı kılama oranı ve sayısını artırdı ı gösterilmi tir (38). Somatostatin ve analogları da benzer etkiye sahiptir. Octreotid oroçekal geçi zamanını BS hastalarında azaltır, fakat enjeksiyona gereksinim duydu undan pratik de ildir ( ). Psikolojik yakla ım ve davranı tedavileri için öneriler: Psikolojik tedaviler anksiyete kontrolünde yardımcıdır, davranı destekleyici tedavi a rı toleransını artırır ve bazı hastalarda tedavinin kontrolüne yardımcıdır. Hastaların semptomları incelendi inde karın a rısı orta derecede iddetli, devamlı veya sıklıkla tekrarlıyor ise, psikolojik streslerle birlikte ve ya am kalitesini bozuyorsa hasta psikiyatriste yönlendirilmelidir (8). KAYNAKLAR 1. Drossman DA. Irritable bowel syndrome. The Functional Gastrointestinal Disorders. 2 nd ed. In: Drossman DA, Talley NJ, Thompson WG, Whitead WE (eds), Philadelphia 2001; GG 101

7 2. Drossman DA, Lu Z, Andruzzi E, et al. U.S. householder survey of functional gastrointestinal disorders: Prevalance, sociodemography and health impact. Dig Dis Sci 1993; 38: Saito YA, Locke GR, Talley NJ, Zinsmeister AR, et al. A comparison irritable bowel syndrome. The American Journal Gastroenterology 2000; 95 :10 : Robin D Rothstein. Irritable bowel syndrome, Med Clın North Am. In: Lıchtensteın GR (eds), Philadelphia 2000; 84: 5: Stockbrügger RW, Jones R, Kennedy T, et al. Illutrated case histories in irritable bowel syndrome. Gastroenterology 1995; 109: Talley NJ. Prevalance of gastrointestinal symptoms in the elderly: a population based. Gastroenterology 1992; 102: Jones R. Likely impacts of recruitment site and methodology on characteristics of enrolled patient population: Irritable bowel syndrome clinical trial design. Am J Med 1999; 107: Drossman DA. A Biopsychosocial Approach to Irritable Bowel Syndrome: Improving the Physician-Patient relationship. Philadelphia 1997; Rao KP, Gupta S, Agrawal AK, et al. Evaluation of Manning s criteria in diagnosis of irritable bowel syndrome. J Assoc Physicians India 1993; 8: Poynard T, Naveau S, Benoit M, et al. French experience of Manning s criteria in irritable bowel syndrome. Eur J Gastroenterol Hepatol 1992; 4: Smith RC, Greenbaum DS, Vancouver JB, et al. Gender differences in Manning s criteria in the irritable bowel syndrome. Gastroenterology 1991; 100: Kewin W. Olden, Marvin M. Scuhuster. Irritable bowel syndrome. Gastrointestinal and Liver Disease Pathophysiology / Diagnosis / Management. 6 th Ed. In: Feldman M, Scharschmidt BF, Sleisenger MH (eds), Philadelphia 1998; 2: Drossman DA. The functional gastrointestinal disorders and their diagnosis: A coming of age. In: Drossman DA, Richter JE, Talley NJ, Thompson WG, Corazziari E, Whietehead WE (eds), Philadelphia 1994: Maxton DG, Whorwel PJ. Abdominal distension in irritable bowel syndrome: The patient s perception. Eur J Gastroenterol Hepatol 1992; 4: Lasser RB, Bond JH, Levitt MD. The role of intestinal gas in functional abdominal pain. N Engl J Med 1975; 293: Whitead WE, Bosmajian L, Zonderman HB, et al. Symptoms of psyhological distress ascociated with the irritable bowel syndrome: Comparison of community and medical clinic camples. Gastroenterology 1988; 95: Drossman DA, McKee DC, Sandler RS, et al. Psychosocial factors in the irritable bowel syndrome: A multivariate study of patients and non-patients with irritable bowel syndrome. Gastroenterology 1988; 95: Silverman DH, Munakata JA, Ennes H, Mandelkern MA, Hoh CK, Mayer EA. Regional cerebral activity in normal and pathological perception of visceral pain. Gastroenterology 1997; 112: Guthrie E, Creed F, Dawson D, Tomenson B. A controlled trial of psychological treatment for the irritable bowel syndrome. Gastroenterology 1991; 100: Cann PA, Read NW, Holdsworth CD, et al. Role of loperamide and placebo in management of irritable bowel syndrome. Dig Dis Sci 1984; 29: Efskind PS, Bernklev T, Vatn MH. A double-blind, placebo controlled trial with loperamide in irritable bowel syndrome. Scand J Gastroenterol 1996; 31: Hovdenak N. Loperamide treatment of the irritable bowel syndrome. Scand J Gastroenterol 1987; 130: Oddsson E, Rask-Madsen J, Krag E, et al. A secretory epithelium of the small intestine with increased sensitivity to bile acids in irritable bowel syndrome associated with diarrhea. Scand J Gastroenterol 1978; 13: Pace F, Coremans G, Dapoigny M, et al. Therapy of irritable bowel syndrome an overview. Digestion 1995; 56: Awad RA, Cordova VH, Dibildox M, et al. Reduction of postprandial motility by pinaverium bromide a calcium kanal blocker acting selectively on the gastrointestinal tract in patients with irritable bowel syndrome. Acta Gastroenterol Lantinoam 1997; 27: Toskes PP, Connery KL, Ritchey TW. Calcium polycarbophil compared with plasebo in irritable bowel syndrome. Aliment Pharmacol Ther 1993; 7: Van Outryve M, Milo R, Toussaint J, Van Eeghem PV. Prokinetic treatment of constipation-predominant irritable bowel syndrome: a placebo-controlled study of cisapride. J Clin Gastroenterol 1991; 13: Delvaux M, Wingate D. Trimebutine: mechanism of action, effects on gastrointestinal function and clinical results. J Int Med Res 1997; 25: Luttecke K. A three-part controlled study of trimebutine in the treatment of irritable bowel syndrome. Curr Med Opin 1980; 6: Delvaux M, Louvel D, Lagier E, et al. The kappa agonist fedotozine relieves hypersensitivity to colonic distention in patients with irritable bowel syndrome. Gastroenterology 1999; 116: Dapoigny M, Abitbol JL, Fraitag B. Efficacy of peripheral kappa agonist fedotozine versus placebo in treatment of irritable bowel syndrome. A multicenter dose-response study. Dig Dis Sci 1995; 40: Misra S, Pandey R. Efficacy of drotaverin in irritable bowel syndrome: a double blind, randomized, placebo-controlled trial. Program and abstracts of the 65th Annual Scientific Meeting of the American College of Gastroenterology 2000; 29: Awad RA, Llorens F, Camelo AL, Sanchez M. A randomized double-blind placebo-controlled trial of lidamidine HCL in irritable bowel syndrome. Acta placebo-controlled Gastroenterol Latinoam 2000; 30: Humphrey PP, Bounta C, Clayton N, Kozlowski K. Rewiew article: the therapeutic potential of 5HT3 receptor antagonist in the treatment of irritable bowel syndrome. Aliment Pharmacol Ther 1999;13: Holtmann G, Jones R, Saez LR, et al. Efficacy of alosetron in the treatment of women with diarrhea-predominant irritable bowel syndrome. Gut 2000; 47: A216, p Leddin D, Bommelaer G, Maltinti G, et al. Alosetron is significantly more effective than trimebutine in relieving abdominal pain in females with diarrhea-predominant irritable bowel syndrome. Gut 2000; 47(suppl III): p Prather CM, Camilleri M, Zinsmeister AR, et al. Tegaserod accelerates orocecal transit in patients with constipationpredominant irritable bowel syndrome. Gastroenterology 2000; 118: Emmanuel AV, Kamm MA, Roy AJ et al. Effect of novel procinetic drug. On gastrointestinal transit in health volunteers. Gut 1998; 42: Haziran 2002

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA KRONİK KARIN AĞRISI

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA KRONİK KARIN AĞRISI ÇOCUKLUK ÇAĞINDA KRONİK KARIN AĞRISI Prof. Dr. Aydan Kansu Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Bilim Dalı 7 y, ~ 1 yıldır karın ağrısı Göbek çevresinde Haftada

Detaylı

Kabızlık (Konstipasyon) Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK

Kabızlık (Konstipasyon) Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK Kabızlık (Konstipasyon) Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK Tanım: Rome-II Tanı Kriterleri Son 6 ay içerisinde en az 3 ay (aralıklı veya sürekli) aşağıdaki semptomlardan 2 veya daha fazlasının olmasıdır. **Haftada 2

Detaylı

İrritabl Barsak Sendromu

İrritabl Barsak Sendromu güncel gastroenteroloji 16/3 İrritabl Barsak Sendromu Hakan Ümit ÜNAL Başkent Üniversitesi İstanbul Uygulama ve Araştırma Merkezi, Gastroenteroloji Kliniği, İstanbul * İrritabl barsak sendromu (İBS) nedir?

Detaylı

Çocuklarda fonksiyonel barsak hastalığı. Functional bowel disease in infancy and childhood

Çocuklarda fonksiyonel barsak hastalığı. Functional bowel disease in infancy and childhood Çocuklarda fonksiyonel barsak hastalığı Functional bowel disease in infancy and childhood Yaşar Doğan*, Sabahat Çakmak**, Tülay Erkan***, Fügen Çullu Çokuğraş****, Tufan Kutlu**** (*) İstanbul Üniversitesi

Detaylı

İnfantil Kolik. Dr. Sevtap Güney Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Sosyal Pediatri Bilim Dalı

İnfantil Kolik. Dr. Sevtap Güney Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Sosyal Pediatri Bilim Dalı İnfantil Kolik Dr. Sevtap Güney Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Sosyal Pediatri Bilim Dalı Sunu Planı Tanım Sıklık Neden olur? Ne zaman geçer? Neden önemli?

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Polikliniği Olgu Sunumu 10 Ağustos 2018 Cuma

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Polikliniği Olgu Sunumu 10 Ağustos 2018 Cuma Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Polikliniği Olgu Sunumu 10 Ağustos 2018 Cuma İnt. Dr. Muhammed Türk Olgu 4 yaş, 10 aylık kız hasta Yaklaşık bir yıldır

Detaylı

Nörolojik Hastalıklarda Depresyon ve Sitokinler

Nörolojik Hastalıklarda Depresyon ve Sitokinler 46.ULUSAL PSİKİYATRİ KONGRESİ, 2010 Nörolojik Hastalıklarda Depresyon ve Sitokinler Dr.Canan Yücesan Ankara Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Akış Sitokinler ve depresyon Duygudurum bozukluklarının

Detaylı

DİSFONKSİYONEL İŞEME (İŞEME FONKSİYON BOZUKLUĞU) NEDİR?

DİSFONKSİYONEL İŞEME (İŞEME FONKSİYON BOZUKLUĞU) NEDİR? DİSFONKSİYONEL İŞEME (İŞEME FONKSİYON BOZUKLUĞU) NEDİR? Tuvalet eğitimi döneminde, nörolojik olarak normal bazı çocuklarda yanlış edinilmiş işeme alışkanlıkları neticesinde ortaya çıkan işeme fazındaki

Detaylı

İrritable Barsak Sendromu

İrritable Barsak Sendromu İrritable Barsak Sendromu Fonksiyonel Gastrointestinal (Gİ) Hastalıklar Alt Gİ kanal Üst Gİ kanal Disfaji Kardiyak olmayan kalp ağrısı Retrosternal yanma Gastroözofageal reflü Hastalığı (GÖRH) Dr.Ömer

Detaylı

Kadın İdrar İnkontinansı. Dr. M.NURİ BODAKÇİ

Kadın İdrar İnkontinansı. Dr. M.NURİ BODAKÇİ Kadın İdrar İnkontinansı Dr. M.NURİ BODAKÇİ Genel populasyonun çoğunda özellikle kadınlarda ve yaşlılarda mesane disfonksiyonu vardır. ICS üriner inkontinansı; objektif olarak gösterilebilen ve sosyal

Detaylı

Akut Karın Ağrısı. Emin Ünüvar. İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. eminu@istanbul.edu.tr

Akut Karın Ağrısı. Emin Ünüvar. İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. eminu@istanbul.edu.tr Akut Karın Ağrısı Emin Ünüvar İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı eminu@istanbul.edu.tr 28.07. Acil ve Yoğun Bakım Kongresi 1 AKUT Karın ağrısı Çocuklarda karın ağrısı

Detaylı

KONSTİPASYON (KABIZLIK)

KONSTİPASYON (KABIZLIK) KONSTİPASYON (KABIZLIK) Hazırlayan Doç. Dr. Sabire Yurtsever Mersin Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Öğretim Üyesi KONSTİPASYON (KABIZLIK) NEDİR? Konstipasyon, dışkının kuru ve sert olması, barsak boşaltımının

Detaylı

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit 2016 un türevi 1. ROMATİZMAL ATEŞ NEDİR? 1.1 Nedir? Romatizmal ateş, streptokok adı

Detaylı

Klinikte Analjeziklerin Kullanımı. Dr.Emine Nur TOZAN

Klinikte Analjeziklerin Kullanımı. Dr.Emine Nur TOZAN Klinikte Analjeziklerin Kullanımı Dr.Emine Nur TOZAN Analjezikler Hastaya uygulanacak ilk ağrı kontrol yöntemi analjeziklerin verilmesidir. İdeal bir analjezik Oral yoldan kullanıldığında etkili olabilmeli

Detaylı

Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu;

Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu; PROLAKTİNOMA Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu; Prolaktinoma beyinde yer alan hipofiz bezinin prolaktin salgılayan tümörüdür. Kanserleşmez ancak hormonal dengeyi bozar. Prolaktin hormonu

Detaylı

PRİMER NOKTURNAL ENUREZİS TEDAVİSİ

PRİMER NOKTURNAL ENUREZİS TEDAVİSİ PRİMER NOKTURNAL ENUREZİS TEDAVİSİ Doç. Dr. Selçuk Yücel Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Plan 1. Ne Zaman Tedavi? 2. Konzervatif Tedavi 3. Birincil Basamak

Detaylı

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü 1 2 AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI İçerik Karın ağrısı olan hastanın akut apandisit olup olmadığını değerlendirmede kullandığımız testlerin değerliliği kullanımları tartışılacaktır

Detaylı

Kronik abdominal a rı, en az 3-6 ay süreyle

Kronik abdominal a rı, en az 3-6 ay süreyle Güncel Gastroenteroloji Kronik Abdominal A r Senem KORUK 1, rfan KORUK 2, Erkan PARLAK 2 Gaziantep Üniversitesi T p Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon ABD 1, Gaziantep Türkiye Yüksek htisas E itim

Detaylı

Yeni Anket Verisi Girişi

Yeni Anket Verisi Girişi Yeni Anket Verisi Girişi lara ait kimlik verileri kesinlikle başka bir alanda paylaşılmayacaktır. ya ait özel veriler, sadece bilimsel çalışma merkezinin kendisi tarafından görüntülenebilecektir. proje

Detaylı

Prof. Dr. M. İhsan Karaman. Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Üroloji Kliniği

Prof. Dr. M. İhsan Karaman. Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Üroloji Kliniği Prof. Dr. M. İhsan Karaman Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Üroloji Kliniği İşeme Bozukluğu-Tanım Sağlıklı çocuklarda yanlış tuvalet eğitimi yada psikolojik yada ailesel nedenlerle gelişen

Detaylı

Peptik Ülser Kanamasında Tedavi Yaklaşımı

Peptik Ülser Kanamasında Tedavi Yaklaşımı Peptik Ülser Kanamasında Tedavi Yaklaşımı Plasebo? H 2 RA? PPİ? H.pilori eradikasyonu? Endoskopik tedavi? Prof.Dr. Ömer ŞENTÜRK 1 2 Her 100 000 yatıştan 10-50 üst gis kanama En sık neden p.ülser Mortalite

Detaylı

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA 1. vaka S.P ERKEK 1982 DOĞUMLU YUTMA GÜÇLÜĞÜ ŞİKAYETİ MEVCUT DIŞ MERKEZDE YAPILAN ÖGD SONUCU SQUAMOZ HÜCRELİ CA TANISI ALMIŞ TEKRARLANAN

Detaylı

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM Gastrointestinal Sistem Hastalıkları Dr. Nazan ÇALBAYRAM ÇÖLYAK HASTALIĞI Çölyak hastalığı bir malabsorbsiyon sendromudur. Hastalık; gluten içeren unlu gıdalara karşı genetik bazda immünojik bir intolerans

Detaylı

Doç. Dr. Orhan YILMAZ

Doç. Dr. Orhan YILMAZ Yazar Ad 151 Doç. Dr. Orhan YILMAZ İnsanda iletişimin en önemli araçlarından biri olan ses, kişinin duygusal yapısını yansıtan bir olaydır. Yaş ilerledikçe tüm organlarda görülebilen yaşlanma konuşma

Detaylı

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM Dünya genelinde 300 milyon kişiyi etkilediği düşünülmekte Gelişmiş ülkelerde artan prevalansa sahip Hasta veya toplum açısından yüksek maliyetli bir hastalık

Detaylı

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK GİRİŞ Yaygın anksiyete bozukluğu ( YAB ) birçok konuyla, örneğin parasal, güvenlik, sağlık,

Detaylı

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENFOMA LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENF SİSTEMİ NEDİR? Lenf sistemi vücuttaki akkan dolaşım sistemidir. Lenf yolu damarlarındaki bağışıklık hücreleri,

Detaylı

Uzun Salınımlı İlaç formları Aşırı Aktif Mesane Tedavisinde Fayda Sağlıyor mu?

Uzun Salınımlı İlaç formları Aşırı Aktif Mesane Tedavisinde Fayda Sağlıyor mu? Uzun Salınımlı İlaç formları Aşırı Aktif Mesane Tedavisinde Fayda Sağlıyor mu? Prof. Dr. Rahmi ONUR Marmara Üniversitesi Üroloji Anabilim Dalı İstanbul AAM ANTİMUSKARİNİK AJANLAR KANIT Antikolinerjik ilaçları

Detaylı

Akut ishal: ani başlar ve kısa sürer, Kronik ishal: birkaç günden uzun sürer, Tekrarlayan ishal: aralıklı olarak iyileşip tekrarlayan ishaldir.

Akut ishal: ani başlar ve kısa sürer, Kronik ishal: birkaç günden uzun sürer, Tekrarlayan ishal: aralıklı olarak iyileşip tekrarlayan ishaldir. İSHAL Diare; Enterit; Bir gün içinde üç den fazla sulu yumuşak dışkılama ya ishal denir. Vücuttan su ve tuz kaybı olur. İshal; bebekler, çocuklar ve yaşlılar için çok tehlikeli ve ölümcül olabilir. İshaller:

Detaylı

KARIN AĞRISI. Akut Karın Ağrısı: Acil Hekiminin İlk Yapması Gerekenler. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji

KARIN AĞRISI. Akut Karın Ağrısı: Acil Hekiminin İlk Yapması Gerekenler. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji : Acil Hekiminin İlk Yapması Gerekenler KARIN AĞRISI Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Tıp Fak. Gastroenteroloji BD İlk değerlendirmeyi takiben muhtemel tanı(ları)nız neler? Hangi gerekçelerle bu tanı(ları) düşündünüz?

Detaylı

Aşırı aktif mesanede tedavi. Dr. Hakan Vuruşkan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı

Aşırı aktif mesanede tedavi. Dr. Hakan Vuruşkan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Aşırı aktif mesanede tedavi Dr. Hakan Vuruşkan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı AŞIRI AKTİF MESANEDE TEDAVİ AAM Stres İnk. Miks Urge İnk. Ani sıkışma Sık idrar yapma Noktüri Tedavi

Detaylı

Neden MGB Tercih Ediyorum? DR. HALİL COŞKUN İSTANBUL

Neden MGB Tercih Ediyorum? DR. HALİL COŞKUN İSTANBUL Neden MGB Tercih Ediyorum? DR. HALİL COŞKUN İSTANBUL İdeal Bariatrik Cerrahi Kriterleri Ne Olmalıdır? 1. Düşük komplikasyon riski olmalı 2. Etkili kilo kaybı olmalı 3. Teknik olarak kolay uygulanabilmeli

Detaylı

IBS-IBH AYIRICI TANI. IBH OKULU I Antalya 2012 Cem KALAYCI

IBS-IBH AYIRICI TANI. IBH OKULU I Antalya 2012 Cem KALAYCI IBS-IBH AYIRICI TANI IBH OKULU I Antalya 2012 Cem KALAYCI İBH ve İBS IBS semptomlarını İBH daki rezidüel inflamasyondan ayırmak zor olabilir. IBH hastalarının %30-35 inde IBS semptomları vardır ve daha

Detaylı

YAŞLI DEĞERLENDİRME FORMU. Boy/kilo / BKİ):

YAŞLI DEĞERLENDİRME FORMU. Boy/kilo / BKİ): ÖYKÜ YAŞLI DEĞERLENDİRME FORMU Adı Soyadı: Doğum tarihi/yaş: Cinsiyeti: Eğitimi: Medeni durumu: Çocuk sayısı: İşi-mesleği: Gelir kaynakları: Boy/kilo / BKİ): Şu anki sağlık sorunları: Sosyal güvence: Emeklilik

Detaylı

Açıklama 2008 2009. Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

Açıklama 2008 2009. Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK Açıklama 2008 2009 Araştırmacı: YOK Danışman: YOK Konuşmacı: YOK SİLAHLI ÇATIŞMA İLE İLİŞKİLİ TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞUNDA DİĞER BİYOLOJİK TEDAVİ SEÇENEKLERİ Dr. Cemil ÇELİK Sunumun hedefleri Silahlı

Detaylı

0 T.C ERCİYES ÜNİVERSİTESİ ECZACILIK FAKÜLTESİ İRRİTABL BAĞIRSAK SENDROMU; KONVANSİYONEL VE ALTERNATİF TEDAVİ YÖNTEMLERİ Hazırlayan Mesut Kaan BAĞCI Danışman Yrd. Doç. Dr. Nalan İMAMOĞLU Eczacılık Temel

Detaylı

ÇOCUKLARDA MESANE BARSAK DİSFONKSİYONU ÇOCUK ÜROLOJİSİ BAKIŞI. Dr. Selami Sözübir Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İstanbul

ÇOCUKLARDA MESANE BARSAK DİSFONKSİYONU ÇOCUK ÜROLOJİSİ BAKIŞI. Dr. Selami Sözübir Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İstanbul ÇOCUKLARDA MESANE BARSAK DİSFONKSİYONU ÇOCUK ÜROLOJİSİ BAKIŞI Dr. Selami Sözübir Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İstanbul MBD Herhangi bir alt üriner sistem semptomu ile birlikte barsak ile ilgili

Detaylı

OVER KANSERİ. Yumurtalık kanseri; Over tümörü; Over kanseri neden olur?

OVER KANSERİ. Yumurtalık kanseri; Over tümörü; Over kanseri neden olur? OVER KANSERİ Yumurtalık kanseri; Over tümörü; Over hücrelerinden kaynaklanan kanserdir. Kadınlarda yumurtalıklara over denir. Over ler döllenme için gerekli yumurtaların hazırlandığı ve kadın hormonlarının

Detaylı

Doripenem: Klinik Uygulamadaki Yeri

Doripenem: Klinik Uygulamadaki Yeri Doripenem: Klinik Uygulamadaki Yeri Prof. Dr. Haluk ERAKSOY İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Yeni Antimikrobik Sayısı Azalmaktadır

Detaylı

İnsomni. Dr. Selda KORKMAZ

İnsomni. Dr. Selda KORKMAZ İnsomni Dr. Selda KORKMAZ Uykuya başlama zorluğu Uykuyu sürdürme zorluğu Çok erken uyanma Kronik şekilde dinlendirici olmayan uyku yakınması Kötü kalitede uyku yakınması Genel populasyonda en sık görülen

Detaylı

Yatan ve Poliklinik Takipli Kanserli Hastalarda İlaç Etkileşimlerinin Sıklığı ve Ciddiyetinin Değerlendirilmesi

Yatan ve Poliklinik Takipli Kanserli Hastalarda İlaç Etkileşimlerinin Sıklığı ve Ciddiyetinin Değerlendirilmesi Yatan ve Poliklinik Takipli Kanserli Hastalarda İlaç Etkileşimlerinin Sıklığı ve Ciddiyetinin Değerlendirilmesi Dr. Ali Ayberk Beşen Başkent Üniversitesi Tıbbi Onkoloji BD Giriş Sitotoksik tedaviler herhangi

Detaylı

1. NEVAKSON NEVAKSON verilen ilaç grubuna dahildir. NEVAKSON etkisini bakterilerin tam olarak geli imini durdurarak göstermekt

1. NEVAKSON NEVAKSON verilen ilaç grubuna dahildir. NEVAKSON etkisini bakterilerin tam olarak geli imini durdurarak göstermekt 500 mg i.m. enjektabl toz içeren flakon Kas içine uygulama içindir. Etkin madde: çermemektedir. okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. da 1. 2. u kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler

Detaylı

T.C. ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ HEMŞİRELİK ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMLARI DERS İÇERİKLERİ I. YARIYIL ZORUNLU DERSLER

T.C. ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ HEMŞİRELİK ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMLARI DERS İÇERİKLERİ I. YARIYIL ZORUNLU DERSLER T.C. ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ HEMŞİRELİK ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMLARI DERS İÇERİKLERİ I. YARIYIL ZORUNLU DERSLER PSH 501 - Ruh Sağlığı ve Psikiyatri Hemşireliği Temelleri

Detaylı

Kombine İntrakavernozal Enjeksiyon ve Görsel Uyarı Testleri nin Erektil Disfonksiyon Tanısında Rolü

Kombine İntrakavernozal Enjeksiyon ve Görsel Uyarı Testleri nin Erektil Disfonksiyon Tanısında Rolü Kombine İntrakavernozal Enjeksiyon ve Görsel Uyarı Testleri nin Erektil Disfonksiyon Tanısında Rolü Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dr. Murat TUNCER Sunu planı: ED tanım, prevalans

Detaylı

Deomed Medikal Yay nc l k

Deomed Medikal Yay nc l k Deomed Medikal Yay nc l k Schiltenwolf / Henningsen Muskuloskeletal A r lar Biyopsikososyal Yaklafl mla Tan ve Tedavi Türkçe Editörü / M. Sar do an Çeviri / A. Kasabal gil 16.5 x 24 cm, XVI + 320 Sayfa

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 3. FARMASÖTİK FORMU Film tablet Beyaz ile beyazımsı renkte, yuvarlak, konkav film tabletlerdir.

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 3. FARMASÖTİK FORMU Film tablet Beyaz ile beyazımsı renkte, yuvarlak, konkav film tabletlerdir. KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MENOCTYL 40 mg Film Tablet 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Otilonyum bromür 40 mg Yardımcı maddeler: Laktoz monohidrat 28 mg Yardımcı maddeler

Detaylı

İnmede Tedavisi BR.HLİ.102

İnmede Tedavisi BR.HLİ.102 BR.HLİ.102 Serebral Felç (İnme) ve Spastisitede Botoks Spastisite Nedir? Spastisite belirli kasların aşırı aktif hale gelerek, adale katılığına, sertliğine ya da spazmlarına neden olmasıyla ortaya çıkan

Detaylı

Böbrek Hastalıklarında Yaşanan Ruhsal Sıkıntılar; Yaşamı Nasıl Güzelleştirebiliriz? Prof.Dr.Oğuz Karamustafalıoğlu Üsküdar Üniversitesi

Böbrek Hastalıklarında Yaşanan Ruhsal Sıkıntılar; Yaşamı Nasıl Güzelleştirebiliriz? Prof.Dr.Oğuz Karamustafalıoğlu Üsküdar Üniversitesi Böbrek Hastalıklarında Yaşanan Ruhsal Sıkıntılar; Yaşamı Nasıl Güzelleştirebiliriz? Prof.Dr.Oğuz Karamustafalıoğlu Üsküdar Üniversitesi Hangi Böbrek Hastalarına Ruhsal Destek Verilebilir? Çocukluktan yaşlılığa

Detaylı

Çocuklarda Mesane Disfonksiyonunda Tanısal Yaklaşım ve Tedavi

Çocuklarda Mesane Disfonksiyonunda Tanısal Yaklaşım ve Tedavi Çocuklarda Mesane Disfonksiyonunda Tanısal Yaklaşım ve Tedavi Dr. NURDAN YILDIZ Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi T.N.A-12 y kız hasta Doğum tarihi: 03.01.2006 Başvuru tarihi: Haziran

Detaylı

2. Çocukluk çağında demir eksikliği anemisi?

2. Çocukluk çağında demir eksikliği anemisi? DEMİR EKSİKLİĞİ 1. Demir eksikliği anemisi nedir? Demir eksikliği anemisi : kan hücrelerinin yapımı için gerekli olan demirin dışarıdan besinlerle yetersiz alınması yada vücuttan aşırı miktarda kaybedilmesi

Detaylı

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011 Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri Sena Aydın 0341110011 PATOFİZYOLOJİ Fizyoloji, hücre ve organların normal işleyişini incelerken patoloji ise bunların normalden sapmasını

Detaylı

PARKİNSON HASTALIĞI. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

PARKİNSON HASTALIĞI. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak PARKİNSON HASTALIĞI Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Rana Karabudak TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü Türk Nöroloji Derneği (TND) 2014 Beyin Yılı Aktiviteleri çerçevesinde hazırlanmıştır. Tüm hakları TND

Detaylı

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ LALE AKKAYA Periton Diyaliz Hemşiresi CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA HASTANESİ 25. ULUSAL BÖBREK HASTALIKLARI DİYALİZ VE TRANSPLANTASYON HEMŞİRELİĞİ

Detaylı

DANIŞANLAR İÇİN DEĞERLENDİRME ANKETİ:

DANIŞANLAR İÇİN DEĞERLENDİRME ANKETİ: DANIŞANLAR İÇİN DEĞERLENDİRME ANKETİ: Bu anket durumunuz hakkında bilgi edinmede bize yardımcı olacaktır. Bu anket sorununuza uygun yaklaşımda yardımcı olacaktır. Cevaplarınız gizli tutulacaktır. Lütfen

Detaylı

Açıklama 2008-2010. Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

Açıklama 2008-2010. Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK Açıklama 20082010 Araştırmacı: YOK Danışman: YOK Konuşmacı: YOK TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞU VE UYKU Hypnos (Uyku Tanrısı) Nyks (Gece Tanrısı) Hypnos (uyku tanrısı) ve Thanatos (ölüm tanrısı) Morpheus

Detaylı

Yenilenmiş ve geliştirilmiş anti-aging favori serisi CHRONOLONG.

Yenilenmiş ve geliştirilmiş anti-aging favori serisi CHRONOLONG. КРАСОТА HER YAŞTA В GÜZELLİK! ЛЮБОМ ВОЗРАСТЕ! ПРЕДСТАВЛЯЕМ ВАМ ОБНОВЛЕННУЮ И УСОВЕРШЕНСТВОВАННУЮ СЕРИЮ ЛЮБИМЫХ АНТИВОЗРАСТНЫХ СРЕДСТВ CHRONOLONG Yenilenmiş ve geliştirilmiş anti-aging favori serisi CHRONOLONG.

Detaylı

1000 ml sulu çözeltide 667 gram laktüloz

1000 ml sulu çözeltide 667 gram laktüloz Duphalac 670 mg/ml şurup Ağız yolundan uygulanır. Etkin madde: 1000 ml sulu çözeltide 667 gram laktüloz Yardımcı Maddeler: Duphalac Şurup hiçbir yardımcı madde içermemektedir. Duphalac Şurup, laktuloz

Detaylı

Radyasyon Koliti Oluşturulmuş Sıçanlarda Ghrelinin Barsak Anastomozu Üzerine Etkisi Dr. Ebubekir Gündeş

Radyasyon Koliti Oluşturulmuş Sıçanlarda Ghrelinin Barsak Anastomozu Üzerine Etkisi Dr. Ebubekir Gündeş Radyasyon Koliti Oluşturulmuş Sıçanlarda Ghrelinin Barsak Anastomozu Üzerine Etkisi Dr. Ebubekir Gündeş Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Gastroenteroloji Cerrahisi Kliniği Giriş

Detaylı

Vaka II. Vaka I. Vaka III. Vaka IV

Vaka II. Vaka I. Vaka III. Vaka IV Göğüs Ağrısına Yaklașım A.Ü. Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D Dr. Murat BERBEROĞLU 03.07.2012 Sunu Planı Vakalar Giriș ve Epidemiyoloji Patofizyoloji Tanısal Yaklașım -öykü - risk faktörleri -fizik muayene -test

Detaylı

İrritabl Barsak Sendromu

İrritabl Barsak Sendromu güncel gastroenteroloji 20/4 İrritabl Barsak Sendromu Filiz AKYÜZ İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı, İstanbul GİRİŞ İrritabl barsak sendromu (İBS) organik neden

Detaylı

Bir ARB Olarak Olmesartan. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı

Bir ARB Olarak Olmesartan. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Bir ARB Olarak Olmesartan Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı PatenT (Prevalence, awareness, treatment and control of hypertension

Detaylı

İnoperabl Evre III ve Evre IV Malign Melanomda İmmünoterapi TOG Malin Melanom ve Deri kanserleri grubu. Prof Dr Melek Köksal Erkişi

İnoperabl Evre III ve Evre IV Malign Melanomda İmmünoterapi TOG Malin Melanom ve Deri kanserleri grubu. Prof Dr Melek Köksal Erkişi İnoperabl Evre III ve Evre IV Malign Melanomda İmmünoterapi TOG Malin Melanom ve Deri kanserleri grubu Prof Dr Melek Köksal Erkişi Amaçlar KT ile kemosensitif tümör kitlesi ufaltılmış hastalara immünoterapi

Detaylı

LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR!

LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR! LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR! Lenfödem, lenf sıvısının dolaşımındaki yetersizlik yüzünden dokular arasında proteinden zengin sıvı birikimine bağlı olarak şişlik ve ilerleyen

Detaylı

GELECEĞİN TIBBINA HOŞ GELDİNİZ

GELECEĞİN TIBBINA HOŞ GELDİNİZ GELECEĞİN TIBBINA HOŞ GELDİNİZ Her bünye kendine has özellikleriyle tek, kendine özel ve eşsizdir. Tedavilerin de kişiye özel olması kaçınılamaz bir gerekliliktir. ONDAMED, rezonans terapisinin kişiye

Detaylı

Mulders et. al. Eur Urol 2014, 65(5)

Mulders et. al. Eur Urol 2014, 65(5) Zytiga Etkililik Fizazi K et al. Abiraterone acetate for treatment of metastatic castration-resistant prostate cancer treatment : final overall survival analysis of the COU-AA-301 randomised, double-blind,

Detaylı

Diyaliz Hastalarında Dispepsi, GIS Problemler. Dr. Başol Canbakan

Diyaliz Hastalarında Dispepsi, GIS Problemler. Dr. Başol Canbakan Diyaliz Hastalarında Dispepsi, GIS Problemler Dr. Başol Canbakan Giriş ve Tanımlar Dispeptik semptomların değerlendirilmesi Dispepsinin yaşam kalitesi ve beslenme üzerine etkisi Helicobacter pylori ve

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin Madde: Her bir ampul 1000 mg Kolin alfoskerat a

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir tablet 2 mg loperamid e eşdeğer 2,16 mg loperamid HCl içerir.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir tablet 2 mg loperamid e eşdeğer 2,16 mg loperamid HCl içerir. KULLANMA TALİMATI LOPERAN 2 mg Tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Her bir tablet 2 mg loperamid e eşdeğer 2,16 mg loperamid HCl içerir. Yardımcı maddeler: Mısır nişastası, laktoz, talk, jelatin, Mg stearat,

Detaylı

ANKSİYETE BOZUKLUKLARININ KARDİYOVASKÜLER SİSTEM ÜZERİNE ETKİLERİ. Doç.Dr.Aylin Ertekin Yazıcı Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD

ANKSİYETE BOZUKLUKLARININ KARDİYOVASKÜLER SİSTEM ÜZERİNE ETKİLERİ. Doç.Dr.Aylin Ertekin Yazıcı Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD ANKSİYETE BOZUKLUKLARININ KARDİYOVASKÜLER SİSTEM ÜZERİNE ETKİLERİ Doç.Dr.Aylin Ertekin Yazıcı Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD Açıklama 2008 2010 Araştırmacı: Lilly Konuşmacı: Lundbeck Sunum

Detaylı

GEBELİKTE TİROİD FONKSİYONLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

GEBELİKTE TİROİD FONKSİYONLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ GEBELİKTE TİROİD FONKSİYONLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Doç. Dr. Habib BİLEN Atatürk Üniversitesi Tıp fakültesi İç Hastalıkları ABD Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı SUNU PLANI Örnek olgu

Detaylı

ADOLESANA VERİLMESİ GEREKEN KORUYUCU SAĞLIK HİZMETLERİ. Doç Dr Müjgan Alikaşifoğlu

ADOLESANA VERİLMESİ GEREKEN KORUYUCU SAĞLIK HİZMETLERİ. Doç Dr Müjgan Alikaşifoğlu ADOLESANA VERİLMESİ GEREKEN KORUYUCU SAĞLIK HİZMETLERİ Doç Dr Müjgan Alikaşifoğlu Sağlık Hizmetlerinin Özellikleri Ergenin yaşına, gelişim düzeyine uygun Bireysel, kültürel ve sosyoekonomik farklılıklara

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI CASODEX 150 mg film tablet Ağız yoluyla alınır. Etkin madde: 150 mg bikalutamid Yardımcı maddeler: Laktoz monohidrat, magnezyum stearat, polividon, sodyum nişasta glikolat, hipromelloz,

Detaylı

Dr. Mustafa Melih Çulha

Dr. Mustafa Melih Çulha Dr. Mustafa Melih Çulha ED li hastanın değerlendirilmesinde hem organik hem de psikojenik etkenlerin ayrıntılı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Hastanın etyolojisini hızlı ve etkin bir şekilde ortaya

Detaylı

BARİATRİK AMELİYATLARIN KİLO VERMENİN ÖTESİNDE 7 ÖNEMLİ YARARI

BARİATRİK AMELİYATLARIN KİLO VERMENİN ÖTESİNDE 7 ÖNEMLİ YARARI BARİATRİK AMELİYATLARIN KİLO VERMENİN ÖTESİNDE 7 ÖNEMLİ YARARI Bariatrik ameliyatlar sadece kilo kaybı sağlayarak fiziksel değişim sağlamazlar, asıl önemli olan kilo kaybı sonrası vücudumuz için bu 7 önemli

Detaylı

Prof.Dr.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı. 2006-2007 Eğitim yılı

Prof.Dr.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı. 2006-2007 Eğitim yılı ASİT Prof.Dr.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı 2006-2007 Eğitim yılı Ders programı Asitin tanımı Fizik muayene bulguları Asit miktarının ifadesi Asit yapan nedenler Asitli hastada ayırıcı tanı

Detaylı

Tabletler çiğnenmeden yeterli miktarda sıvı, örneğin bir bardak su ile yutulmalıdır.

Tabletler çiğnenmeden yeterli miktarda sıvı, örneğin bir bardak su ile yutulmalıdır. KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI DEBRİDAT tablet 100 mg 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Her bir tablet 100 mg Trimebutin Maleat içerir. Yardımcı maddeler: Laktoz monohidrat

Detaylı

Konstipasyon toplumda oldukça sık görülen,

Konstipasyon toplumda oldukça sık görülen, Güncel Gastroenteroloji Konstipasyon Tan m ve Epidemiyolojisi Cansel TÜRKAY 1, Timuçin AYDO AN 2, Ali ÖZDEN 3 Fatih Üniversitesi T p Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dal 1, ç Hastal klar Anabilim Dal 2,

Detaylı

Dirençli Aşırı Aktif Mesane

Dirençli Aşırı Aktif Mesane Dirençli Aşırı Aktif Mesane Nöromodülasyon Dr. Şahin KABAY Dumlupınar Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji A.D. Perkutanöz Posterior Tibial Sinir Sitümülasyonu- PTNS (Urgent PC) Sacral Nöromodülasyon (S3)-

Detaylı

PERİFERİK ARTER HASTALIKLARINDA SEMPTOMLAR. Dr. İhsan Alur Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD, Denizli

PERİFERİK ARTER HASTALIKLARINDA SEMPTOMLAR. Dr. İhsan Alur Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD, Denizli PERİFERİK ARTER HASTALIKLARINDA SEMPTOMLAR Dr. İhsan Alur Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD, Denizli PERİFERİK ARTER HASTALARINA YAKLAŞIM NASIL OLMALIDIR? A) ANAMNEZ (ÖYKÜ,

Detaylı

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim 2009 05:19 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim 2009 05:22

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim 2009 05:19 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim 2009 05:22 Çocuğumun Sık Sık Başı Ağrıyor Ne Yapabilirim? Başağrısı toplumun büyük kesiminde görülebilen ve insanların büyük çoğunluğunun hayatlarının değişik dönemlerinde karşılaştığı ve çare aradığı bir problemdir.

Detaylı

Spastik kolon; irritable barsak sendromu; IBS; İrritable kolon:

Spastik kolon; irritable barsak sendromu; IBS; İrritable kolon: SPASTİK KOLİT Spastik kolon; irritable barsak sendromu; IBS; İrritable kolon: Spastik kolit sık görülen bir barsak hastalığıdır. Kadınlarda erkeklerden 2 kat daha sık görülür, hastalık erişkin yaşların

Detaylı

Giriş. Yaşlılarda Karın Ağrısı. Genel Bilgiler. Genel Bilgiler. Değerlendirmeyi Etkileyen Faktörler Öykü. Değerlendirmeyi Etkileyen Faktörler Öykü

Giriş. Yaşlılarda Karın Ağrısı. Genel Bilgiler. Genel Bilgiler. Değerlendirmeyi Etkileyen Faktörler Öykü. Değerlendirmeyi Etkileyen Faktörler Öykü Giriş Yaşlılarda Karın Ağrısı Dr. Mutlu Kartal Şubat 2010 ABD de 2000 yılında 600 binden fazla yaşlı karın ağrısı başvurusu var 2030 yılında toplumun %20 si yaşlı olacak!!! 25 milyondan fazla acil servis

Detaylı

Uyku Fizyolojisi Uyku Hijyeni Obstrüktif Uyku-Apne Sendromu

Uyku Fizyolojisi Uyku Hijyeni Obstrüktif Uyku-Apne Sendromu Uyku Fizyolojisi Uyku Hijyeni Obstrüktif Uyku-Apne Sendromu Prof. Dr. Hakan Kaynak Uykum Uyku Bozuklukları Merkezi Normal Uyku Uykunun Dönemleri Nasıl Uyuyoruz? Richardson GS: The human circadian system

Detaylı

Ayrıca sinirler arasındaki iletişimi sağlayan beyindeki bazı kimyasal maddelerin üretimi de azalır.

Ayrıca sinirler arasındaki iletişimi sağlayan beyindeki bazı kimyasal maddelerin üretimi de azalır. Alzheimer hastalığı nedir, neden olur? Alzheimer hastalığı, yaşlılıkla beraber ortaya çıkan ve başta unutkanlık olmak üzere çeşitli zihinsel ve davranışsal bozukluklara yol açan ilerleyici bir beyin hastalığıdır.

Detaylı

Adet Yokluğu; Adet Kesilmesi; Menstruasyon un Kesilmesi; Adetlerin Durması;

Adet Yokluğu; Adet Kesilmesi; Menstruasyon un Kesilmesi; Adetlerin Durması; AMENORE Adet Yokluğu; Adet Kesilmesi; Menstruasyon un Kesilmesi; Adetlerin Durması; Genç kızlarda menstruasyon 9 ila 18 yaş arasında başlar. 12 yaş averaj yaşıdır ve birçoğu bu yaşta başlar. Adetin olmamasına

Detaylı

Ailesel Akdeniz Ateşi (AAA)

Ailesel Akdeniz Ateşi (AAA) www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Ailesel Akdeniz Ateşi (AAA) 2016 un türevi 2. TEŞHİS VE TEDAVİ 2.1 Nasıl teşhis edilir? Aşağıdaki yaklaşım izlenerek tanı konulur: Klinik şüphe: AAA dan ancak,

Detaylı

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ TAYFUR ATA SÖKMEN TIP FAKÜLTESİ DÖNEM III NÖROLOJİK BİLİMLER VE PSİKİYATRİ DERS KURULU (Dönem III, Kurul 7)

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ TAYFUR ATA SÖKMEN TIP FAKÜLTESİ DÖNEM III NÖROLOJİK BİLİMLER VE PSİKİYATRİ DERS KURULU (Dönem III, Kurul 7) MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ TAYFUR ATA SÖKMEN TIP FAKÜLTESİ DÖNEM III NÖROLOJİK BİLİMLER VE PSİKİYATRİ DERS KURULU (Dönem III, Kurul 7) DEKAN DEKAN YRD. BAŞKORDİNATÖR BAŞKORDİNATÖR YRD. BAŞKORDİNATÖR YRD.

Detaylı

Herediter Meme Over Kanseri Sendromunda. Prof.Dr.Mehmet Ali Ergün Gazi Üniversitesi Tı p Fakültesi T ı bbi Genetik Anabilim Dalı

Herediter Meme Over Kanseri Sendromunda. Prof.Dr.Mehmet Ali Ergün Gazi Üniversitesi Tı p Fakültesi T ı bbi Genetik Anabilim Dalı Herediter Meme Over Kanseri Sendromunda Prof.Dr.Mehmet Ali Ergün Gazi Üniversitesi Tı p Fakültesi T ı bbi Genetik Anabilim Dalı Herediter Meme Over Kanseri (HBOC) %5-10 arası kalıtsaldır Erken başlama

Detaylı

TÜRKİYE DE MİDE KANSERLERİ SIKLIĞI, COĞRAFİ DAĞILIMI VE KLİNİK ÖZELLİKLERİ. Prof.Dr.Fikri İçli

TÜRKİYE DE MİDE KANSERLERİ SIKLIĞI, COĞRAFİ DAĞILIMI VE KLİNİK ÖZELLİKLERİ. Prof.Dr.Fikri İçli TÜRKİYE DE MİDE KANSERLERİ SIKLIĞI, COĞRAFİ DAĞILIMI VE KLİNİK ÖZELLİKLERİ Prof.Dr.Fikri İçli ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİNDE 1990 YILINDA GÖRÜLEN KANSERLERİN DAĞILIMI (PATOLOJİ KAYITLARI) Erkek 1898

Detaylı

Prof.Dr.Kemal NAS Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon AD, Romatoloji BD

Prof.Dr.Kemal NAS Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon AD, Romatoloji BD Prof.Dr.Kemal NAS Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon AD, Romatoloji BD Kronik enflamatuar hastalıklar, konak doku ve immun hücreleri arasındaki karmaşık etkileşimlerinden

Detaylı

OLGU SUNUMU. Doç.Dr. Egemen Eroğlu Çocuk Cerrahisi ABD

OLGU SUNUMU. Doç.Dr. Egemen Eroğlu Çocuk Cerrahisi ABD OLGU SUNUMU Doç.Dr. Egemen Eroğlu Çocuk Cerrahisi ABD 2017 F. K., 8y 11a, kız Başvuru Şikayeti İdrar yolu enfeksiyonu İdrar kaçırma Hikayesi Beş yaşından beri; Sık İYE idrar kaçırma Sık idrara çıkma (+)

Detaylı

Ambulatuar Ürodinami. Dr. İlker Şen

Ambulatuar Ürodinami. Dr. İlker Şen Ambulatuar Ürodinami Dr. İlker Şen Ürodinamik Çalışmalar Konvansiyonel ürodinamik çalışmalar - Suni dolum Ambulatuar ürodinamik çalışmalar - Doğal dolum - Günlük aktiviteler sırasında alt üriner sistemin

Detaylı

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Kronik Pankreatit Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Tanım Pankreasın endokrin ve ekzokrin yapılarının hasarı, fibröz doku gelişimi ile karakterize inflamatuvar bir olay Olay histolojik

Detaylı

Farmakoloji. Opioidler. Farmakoloji. Farmakoloji. Klinik Özellikleri. Farmakokinetik. Dr. Erkan Göksu Acil Tıp Anabilim Dalı

Farmakoloji. Opioidler. Farmakoloji. Farmakoloji. Klinik Özellikleri. Farmakokinetik. Dr. Erkan Göksu Acil Tıp Anabilim Dalı Opioidler Dr. Erkan Göksu Acil Tıp Anabilim Dalı Opioidler MSS ve PSS afferent nöronlarında ağrı algısını modüle ederler µ, σ, κ reseptör agonisti κ: OP2 σ :OP1 µ:op3 (OP3a ve OP3b) İlaçların reseptörlere

Detaylı

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 KRONİK HASTALIK ANEMİSİ IX. BÖLÜM TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU GİRİŞ VE TANIM Kronik

Detaylı

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD Çalışmalarda birinci basamak sağlık kurumlarına başvuran hastalardaki psikiyatrik hastalık sıklığı, gerek değerlendirme ölçekleri kullanılarak

Detaylı

ÇOCUKLUK ÇAĞI İŞEME BOZUKLUĞU: BULGULAR VE TEDAVİ ALGORİTMASI

ÇOCUKLUK ÇAĞI İŞEME BOZUKLUĞU: BULGULAR VE TEDAVİ ALGORİTMASI ÇOCUKLUK ÇAĞI İŞEME BOZUKLUĞU: BULGULAR VE TEDAVİ ALGORİTMASI Doç. Dr. Selçuk Yücel Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı, Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Antalya referanslar The standartization

Detaylı

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Beyin Tümörleri Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Sizde mi Diş Sıkıyorsunuz? Diş sıkma ve gıcırdatma, gece ve/veya gündüz oluşabilen istemsiz bir aktivitedir.

Detaylı

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Tedavisi: Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Sıklık Yolaçtığı sorunlar Nedenler Kan basıncı hedefleri Tedavi Dünyada Mortalite

Detaylı