Bodrum'a hücum. Zeki Müren'in Bodrum'u Yok!

Transkript

1 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE YIL: 21 SAYI: Kuruş Proje görüşüldü Bodrum'a hücum mmuğla Valisi Amir Çiçek, Valilik 75.Yıl Toplantı Salonu'nda TEKNOPARK (Teknoloji Geliştirme Bölgesi) ekibi ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar ile bir araya geldi. ØHaberi S.6'da Tek seferde geri park yaktı mtürkiye Sürücü Kursları ve Eğitimcileri Konfederasyonu (TUSEKON) Genel Başkanı İsmail Yılmaz, sınava ilk girişlerinde ehliyet alamayan sürücü adaylarından yüzde 60'ının tek seferde aracı geri park edemediği için elendiğini söyledi. ØHaberi S.9'da msezon süresince Bodrum-Datça ve Datça-Bodrum seferleri yapacak olan arabalı feribota talep beklenenden fazla olunca çift taraflı ek seferler konulmasına karar verildi. Buna göre, 25 Temmuz-31 Ağustos arası yapılacak seferlere Bodrum'dan ve Datça'dan 14.15'te kalkacak seferler eklendi. ØSerpil KARAN S.2'de Zeki Müren'in Bodrum'u Yok! mişletmelerin doğru düzgün, işletmecilerin profesyonel ve belediye hizmetlerinin ise çevre, güvenlik ve alt yapı bakımından turizme olan katkısını değerlendiren Colldwell Banker Artemis'in yetkin ismi İşadamı Metin Sığırtmaç, İnsanların sakin ve dingin bir hayatı yaşaması için ki artık giderek Bodrum'la ilgili sakinlik ve dinginlik düşünülmüyor. o kentin doğal güzelliklerinin olması gerekir. Zeki Müren'in yaşadığı Bodrum artık yok ve şimdi başka bir Bodrum yaratılıyor. dedi. ØTülay SÜKÜN S.11'de

2 2 Bodrum'a 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE hücum msezon süresince Bodrum-Datça ve Datça-Bodrum seferleri yapacak olan arabalı feribota talep beklenenden fazla olunca çift taraflı ek seferler konulmasına karar verildi. Buna göre, 25 Temmuz-31 Ağustos arası yapılacak seferlere Bodrum'dan ve Datça'dan 14.15'te kalkacak seferler eklendi. Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin Bodrum-Datça arasında faaliyet gösteren feribot seferlerinin devam etmesi için gerekli yasal işlemleri tamamlamasının ardından çalışma ruhsatı da Muğla Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenmiş ve seferler iki adet arabalı feribotla başlamıştı. Muğla Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı, Deniz Hizmetleri Şube Müdürlüğü denetiminde Bodrum Feribot İşl.ve Tic. A.Ş. tarafından işletilen Bodrum-Datça Feribot seferleri; karadan 4 saatte gidilen 230 kilometrelik yolu 1 saat 45 dakikada tamamlanan 18.5 deniz miline indiriyor. Eylül'e kadar her gün dört sefer Bodrum-Datça ve Datça-Bodrum sefer saatleri, hava ve deniz şartlarına bağlı olmak kaydıyla şu şekilde: tarihleri arasında karşılıklı olarak her gün 09.30, ve 17.30, tarihleri arasında karşılıklı olarak her gün 09.30, 17.30, tarihleri arasında Bodrum ve Datça'dan her gün 09.30, 16.00, tarihleri arasında ise Bodrum'dan Salı, Perşembe ve Cumartesi günleri 09.30, Datça'dan Çarşamba, Cuma günleri 09.30, Pazar günleri saat 16.00'da hareketle vatandaşlara hizmet verecek. Bu seferlere ek olarak 25 Temmuz-31 Ağustos Bodrum'dan ve Datça'dan 14.15'te de seferler yapılacak. Geri sayım başladı: Yatlar Bodrum Cup için 27. kez hazırlanıyor mbu yıl 27. kez düzenlenecek olan Bodrum Cup Uluslararası Yelkenli Ahşap Yat Yarışları için hazırlıklar başladı Ekim 2015 tarihleri arasında düzenlenecek olan 2015 yılı yarış hazırlıklarını başlatan Bodrum Cup Uluslararası Yelkenli Ahşap Yat Yarışları Organizasyon ve Yarış Komitesi üyeleri ile Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon bir araya geldi. Yarış beş etaptan oluşuyor Bodrum Cup Organizasyon Komitesi Başkanı Süleyman Uysal ve Yarış Komitesi Başkanı Uğur Ayaz'ın yanı sıra organizasyonda görev olan kurul üyelerinin katılımı ile gerçekleşen toplantıda çalışmalar değerlendirildi. Organizasyon komitesi üyeleri Başkan Kocadon'a hazırlıklarda gelinen aşamalardan bahsederek fikir alışverişinde bulundu Ekim 2015 tarihleri arasında Bodrum-Gümüşlük, Gümüşlük- Leros, Leros-Leros, Leros- Yalıkavak ve Yalıkavak-Bodrum etapları arasında geçilmesi planlanan yarış için hazırlıkların hızla sürdüğünü ifade eden komite üyeleri, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon'a destekleri için teşekkür etti. Başkan Kocadon, amaçlarının Bodrum'un değerlerini yansıtan ve Bodrum adını uluslararası ELEMAN İLANI arenada duyuran bu tür organizasyonları, her geçen yıl üstüne bir şeyler katarak daha güzel hale getirmek olduğunu ve belediye olarak el verdiği ölçüde her konuda desteklerinin süreceğini belirtti. Bodrum da bulunan showroomumuzda görevlendirilmek üzere satış pazarlama danışmanları aranmaktadır. İrtibat: (İlknur KELEŞ) 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE YIL 21 SAYI: 4344 Kuruluş Tarihi: 19 Nisan 1994 Yarımada Basın ve Yayıncılık Turizm Ltd. Ştd. Adına İmtiyaz Sahibi Hüseyin ANIL Yazı İşleri Müdürü Editör Muhabir Muhabir Muhabir :Ekin ANIL :Serpil SEYFİOĞLU :Yeliz YAVAŞ :Serpil KARAN :Tülay SÜKÜN Yönetim ve Baskı Yeri Yokuşbaşı Mah. Basın Sit. No: Yarımada Basın Yayın info@yarimadagazetesi.com haber@yarimadagazetesi.com facebook.com/bodrumyarimadagazetesi YEREL SÜRELİ YAYIN BODRUM YARIMADA GAZETESİ Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir. Köşe yazılarının sorumluluğu yazarlarına aittir. İLAN TARİFESİ ABONE ÜCRETLERİ 1 Yıllık ( şehiriçi dağıtım alanı içinde) : TL 1 Yıllık (Şehirlerarası Posta gerekiyorsa) : TL 6 Aylık (Şehiriçi dağıtım alanı içinde) : TL 6 Aylık (Şehirlerarası Posta gerekiyorsa) : TL İlan Fiyatlarına KDV Dahil Değildir...

3 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE

4 4 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE 1 TL yüzünden emeklilikten olmayın Stra-Trajik Dış Politika Türkiye çok acı şekilde 32 gencini Suruç'taki terör saldırısında kaybetti. Olağan şüpheli konumunda yer alan IŞİD tarafından gerçekleştirilen saldırının ardından Türkiye önce Suriye'de IŞİD'i ardından Irak'ta PKK mevzilerini vurmaya başladı. Öncelikle şunu hemen belirtmekte yarar var ki IŞİD'e karşı yapılan bu harekât kısaca açıklarsak bir hudut operasyonudur. Yani, öyle IŞİD'i falan yok edebilecek bir harekât değil aksine IŞİD'in varlığını kabul edip, IŞİD'i Türkiye sınırından Suriye'nin içlerine doğru itmek asıl amaç. Türkiye'nin Arap Baharı'yla birlikte takip ettiği strateji Orta Doğu'da oyun kurucu devlet olma iddiasındaydı. Soğuk Savaş'ın sona ermesinin ardından nasıl ki Almanya'nın Doğu Avrupa'daki eski komünist rejimlerin dönüşümlerinde liderlik yaptıysa, Türkiye de benzer rolü Arap Baharı sonrasında yaşanması planlanan dönüşümde Orta Doğu'da yapacaktı. Başbakan Davutoğlu'nun birçok makalesinde ve Stratejik Derinlik adlı kitabında Türkiye'nin hinterlandı olarak adlandırdığı Orta Doğu'nun Doğu Avrupa olmadığı açıkken, ayrıca Türkiye'nin de Almanya'nın oynadığı öncü rolü oynayacak kapasitesinin olmamasından dolayı Türkiye artık duvara toslamış durumda. Orta Doğu'nun içine düştüğü şiddet sarmalına büyük heveslerle dalan Türkiye maalesef çok büyük bedeller ödemekte. Geleneksel Türk dış politikasından farklı olarak yönünü tamamıyla Orta Doğu'ya çevirmiş Türkiye artık bir savaşın içinde. Bu İslamcı maceranın sonu aslında en başından beri belliydi. Birçok yazar, akademisyen ve düşünürün dillendirdiği gibi Türkiye artık Pakistanlaşmış bir ülke konumuna geldi. Bu gerçeği sadece bizler değil batılılarda görüyor fakat sadece ve sadece AKP kadroları göremiyor. Bakın İngiliz Times gazetesi ne diyor: Türk dış siyaseti henüz kısa bir süre önceye kadar genellikle Yeni Osmanlıcılık olarak adlandırılan doktrine göre yönetiliyordu. Ankara'nın amacı, sert ve yumuşak gücün birleşimiyle, imparatorluğun modern bir kopyasını yaratabilmekti. Ancak güneyinde mutasyona uğrayan savaşlar ve Türkiye'nin beceriksiz rehaveti bu ilüzyonların patlamasına neden oldu. Türkiye'nin bölgesel nüfuz merkezi olma isteğiyle çıktığı yolda geldiği nokta, kırılmış bir aşırı gururdan geriye kalan büyük bir enkazı andırıyor. Ne yazık ki bütün ülke olarak bu yanlış politikaların faturasını ödemeye yeni başladık ve korkum o dur ki ülke olarak daha yeni ödemeye başladığımız fatura gün geçtikçe artacak. Ayrıca daha acı olan durum ise seçimi kaybetmiş olan bir iktidarın başkanlık sistemine geçebilmek için bu şiddet sarmalından beklentisi olması. Yani MHP'ye giden oyları geri almak ve HDP'yi baraj altına itmek için bilerek, isteyerek oluşturulan bu politikaların sonucunda ülkece batan bir gemiyle yolculuk etmeye çalışıyoruz. Sanırım artık gemiyi kurtarmak için çok geç bir zamandayız. msgk'ya 1 lira borcunuzun olması bile emekliliğinize engel. Bu nedenle uzmanlar, emeklileri borç durumlarını sorgulamaları konusunda uyarı yapıyor. İstanbul'da emeklilik için gerekli gün ve yaş şartlarını yerine getiren bir vatandaş Bağ-Kur'a olan TL'lik borcu nedeniyle 2 aydır TL'lik emekli maaşını alamıyor. Bağ-Kur'a olan bu sembolik borcundan haberi olmadığını, kendisine SGK'dan borçluluk durumuna dair herhangi bir uyarı gelmediğini belirten ismini vermek istemeyen emekli adayı, "Daha önce esnaf olduğum için Bağ-Kur'a bağlıydım. Bakkal dükkanımı kapatınca tüm borçlarımı ödeyip Bağ-Kur'dan ayrıldım" dedi. 2 aydır maaş alamadı Daha sonra bir mağazada SGK'lı olarak çalışmaya başladığını anlatan emekli adayı, şöyle devam etti: "Ancak yıllar önce Bağ- Kur'daki evrak hatası nedeniyle kalan 1 TL'lik bir borç zamanla CHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir, hasta tutuklular hakkında Adalet Bakanı Kenan İpek'in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na yazılı soru önergesi verdi. İnsan Hakları Derneği gibi demokratik kitle örgütleri ve sivil toplum örgütlerinin ortaya koyduğu verilere değinen Demir, adli ve siyasi toplam 300 kadarı ağır olmak üzere, 1000'e yakın hasta tutsak olduğunu belirtti. Son 13 yılda, raporlarına rağmen 230 hasta mahkumun tahliye edilmediğine işaret eden Demir, hasta tutukluların tahliye edilmesi yönünde bir çalışma olup olmadığını sordu. birikip TL olmuş. Emeklilik için başvurduğum Gaziosmanpaşa SGK'da, borç durumuna dair bana herhangi bir bilgi verilmedi. Borçtan haberim olmadığı için ödeme yapmadım. Daha sonra Bağ-Kur'a bağlı olduğum Malatya'dan Gaziosmanpaşa SGK'ya borçlu olduğuma dair yazı geliyor. Ancak bunun gelmesi 2 ayı buluyor. İki aydır emekli olmayı bekliyorum." E-Devlet'ten kontrol edin 1 Ekim 2008 sonrasında sosyal güvenlik sistemi tek çatı altında birleştirildiği için kişi hangi statüde emekli olacak olursa olsun SGK'ya prim borcu var ise emekli olamıyor ve kendisine emekli aylığı bağlanamıyor. Dolayısıyla primlerini kendisi ödeyen 4/b'liler yani Bağ-Kur'lular, 4/a'lı olarak emekli olsalar bile emekli aylığına hak kazanabilmek için prim borçlarını ödemek durumundalar. 4/b'liler emekli olmadan önce e- devlet sistemi üzerinden prim borçlarının bulunup bulunmadığını kontrol etmeliler. Emekliliğe hak kazandığı halde borcu olan vatandaşların SGK'ya dilekçe vererek geçmiş dönemlere ait borçlarını ödemeli veya yapılandırmak zorundalar. SGK uyarı göndermeli Primlerini kendisi ödeyen 4/b'liler yani Bağ-Kur'luların, 4/a'lı olarak emekli olsalar bile emekli aylığına hak kazanabilmek için prim borçlarını ödemek zorunda olduklarını belirten uzmanlara göre SGK, emeklilik için başvuran adaya borçluluk durumuna ilişkin bir uyarı göndermek zorunda. Nurettin Demir hasta tutukluları sordu Demir'in yazılı soru önergesinin tam metni ise şöyle; İnsan Hakları Derneği gibi demokratik kitle örgütleri ve sivil toplum örgütlerinin ortaya koyduğu verilere göre adli ve siyasi toplam 300 kadarı ağır olmak üzere, 1000'e yakın hasta tutsak bulunmaktadır. Son 13 yılda, cezaevinde bulunan 2300 hasta mahkûm, raporlarına rağmen tahliye edilmedikleri için hayatlarını kaybetmiştir. Bu bağlamda; 1- Hasta tutukluların özellikle durumu ağır olanların tahliye edilmesi yönünde herhangi bir çalışma var mıdır? 2- Hasta tutukluların Uluslararası Sözleşme ve Hukuk Kuralları çerçevesinde tedavileri yapılacak mıdır?

5 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE YENİDEN DOĞUŞ Kemal ÖZCAN Geçenlerde dikkatimi çeken ilginç bir yazıyı sizlerle paylaşmak istedim.. Yazı kartalların yaşam sürelerini uzatmak için girdikleri acı ve ıstırap dolu bir süreci anlatıyordu. Gerçekten etkileyici ve bir o kadar da ilham veren bir hikaye veya bir efsane.. Hikaye şöyle; Kartal, kuş türleri içinde en uzun yaşayanıdır. 70 yıla kadar yaşayan kartallar vardır. Ancak bu yaşa ulaşmak için, 40 yaşlarındayken çok ciddi ve zor bir kararı vermek zorundadır. Kartalın yaşı 40'a dayandığında pençeleri sertleşir, esnekliğini yitirir ve bu nedenle de beslenmesini sağladığı avlarını kavrayıp tutamaz duruma gelir. Gagası uzunlaşır ve göğsüne doğru kıvrılır. Tüyleri kartlaşır, kalınlaşır ve kanatlarına takılmaya başlar.artık kartalın uçması iyice zorlaşmıştır. Dolayısıyla kartalın burada iki seçimden birisini yapması gerekir. Ya ölümü seçecektir ya da yeniden doğuşun acılı ve zorlu sürecini göğüsleyecektir. Bu yeniden doğuş süreci 150 gün kadar sürecektir. Bu yönde karar verirse kartal bir dağın tepesine uçar ve orada bir kaya duvarında, artık uçmasına gerek olmayan bir yerde yuvasında kalır. Bu uygun yeri bulduktan sonra kartal gagasını sert bir şekilde kayaya vurmaya başlar. En sonunda kartalın gagası yerinden sökülür ve düşer. Kartal bir süre yeni gagasının çıkmasını bekler. Gagası çıktıktan sonra bu yeni gaga ile pençelerini yerinden söker çıkarır. Yeni pençeleri çıkınca kartal bu kez eski kartlaşmış tüylerini yolmaya başlar. 5 ay sonra kartal, kendisine 20 yıl veya daha uzun süreli bir yaşam bağışlayan meşhur yeniden doğuş uçuşunu yapmaya hazır duruma gelir. Bu hikaye gerçek veya değil,ama ibret alınacak cinsten.. Kartalların hayata yeniden doğmak için verdikleri mücadele biz insanlarınkine ne kadar da benziyor. Biz de yeni bir hayata kanat açmak istediğimizde, aynı kartallarınki gibi sancılı bir değişim süreci yaşarız.. Çoğumuz acılarından, işe yaramayan inançlarından, kötü alışkanlıklarından vazgeçemez. Kaderini kabul edip, olacakların başına gelmesini bekler. Ve bir gün çaresiz son çırpınışlarıyla mutsuz ve hayallerini gerçekleştirememiş bir şekilde ayrılır bu dünyadan. Kendi yaşamımızda sık sık bir yeniden doğuş süreci yaşamak zorunda kalırız. Zafer uçuşunu sürdürmek için, bize acı veren eski alışkanlıklarımızdan, geleneklerimizden ve anılarımızdan kurtulmak zorundayız. Ancak geçmişin gereksiz safrasından kurtulduğumuzda, deneyimlerimizin yeniden doğuşumuzun getireceği olağanüstü sonuçlarından tam olarak yararlanabiliriz.tek yapmamız gereken, kartallar kadar yürekli olmak, yeni bir hayatı istemek, sabırlı olup, emek vermek. Hoşkalın,inançla ve dirençle kalın.. ZAYİ İLANI Ulaştırma Bakanlığı'ndan aldığım SRC2 ve SRC4 belgelerimi kaybettim. Hükümsüzdür. Bahri ZORLU/ Rüzgarın kızı Almanya'da esti m21-26 Temmuz tarihleri arasında Almanya'nın Sylt bölgesinde gerçekleştirilen 2015 IFCA (International Funboard Class Association) Dünya Sörf Şampiyonası'nda Bodrumsporlu Lena Aylin Erdil birinci oldu. 17 ülkeden 90 sporcunun kıyasıya mücadele ettiği yarışlarda 26 yaşındaki Lena Aylin Erdil kadınlar arasında şampiyon olarak dünyanın en hızlı sporcularından biri olduğunu bir kez daha gösterdi. Dünyanın önde gelen kadın sörfçüleri arasında yer alan Erdil'in en son başarıları arasında; 2014 yılında PWA dünya kupasında ikincilik ve Türkiye şampiyonlukları bulunuyor. Hayalleri gerçek oldu Son katıldığı şampiyonadan da birincilikle ayrılan Erdil şunları söyledi; Almanya'nın Sylt adasında sonlanan IFCA Slalom Dünya Şampiyonası'nda bayanlar kategorisinde birinci oldum. Uzun senelerdir katıldığım bu organizasyonun bu şampiyonasında da sonunda birinci olmak çok keyifli oldu. Bodrum Belediyesi Başkanlık Makamında gerçekleşen ziyarette, Başkan Mehmet Kocadon ile günümüz iş dünyası hakkında ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan gençler ortaklaşa yaptıkları çalışmalarından bahsetti. Önümüzdeki süreçte merkezi Şanghay olan Türk-Çin ortaklığında, Bodrum ilçe merkezinde bir turizm acentesi de açarak faaliyetlerini turizm sektörü ile genişleteceklerinin bilgisini veren gençler, ayrıca Şanghay'daki turizm fuarına Bodrum standı ile katılarak Bodrum'un tanıtım faaliyetlerine katkıda bulunmak istediklerini söyledi. Bodrum'a özel tatlar e- ticaretle satılacak Başkan Kocadon ile fikir alışverişinde bulunan gençler, turizm çalışmaları yanı sıra bir yandan faal olarak yürüttükleri e- Geçen sene bu organizasyon Azore Adalarında yapılmıştı ve ikinci olarak bitirmiştim. Bu sene podyumun en üst basamağına çıkmak benim için bir hayalin gerçek olması demek. 'IFCA Women Champion' ünvanını kazandığım için çok mutluyum ve gururla bu haberimi sizinle paylaşıyorum. Şampiyonanın 7 yarışından 6'sını kazanarak 9 ülkeden 10 bayan sporcunun katıldığı bu yarışmayı böyle açık ara kazanmam kendime özgüvenimi daha da arttırdı ve bundan sonraki yarışmalarımda da bu başarılarımı aynı şekilde sürdürmek için elimden geleni yapacağım. Bodrum Şangay'a gidiyor mbodrumlu genç yatırımcılar Seha Ergene ve Abdullah Girik, Çinli genç iş adamı Bai Yuan ile birlikte Bodrum'u Şangay'da tanıtacak. ticaret sistemi ile Bodrum'un geleneksel tadı Bodrum Mandalinasından yapılmış Bodrum Mandalina Gazozu, Bodrum Mandalina Lokumu ve Reçeli gibi ürünlerin de satışını yapacaklar.

6 6 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE Proje görüşüldü mmuğla Valisi Amir Çiçek, Valilik 75.Yıl Toplantı Salonu'nda TEKNOPARK (Teknoloji Geliştirme Bölgesi) ekibi ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar ile bir araya geldi. Basın mensuplarına açıklama yapan Vali Amir Çiçek: Muğla'nın gelişmesi, kalkınması ve vatandaşlarımızın yaşam standartlarının yükselmesi bilime ve teknolojiye dayanarak olur. TEKNOPARK'ın temel amacı da bu büyümeyi sağlamaktır. Üniversitemiz akademisyenleri ile birlikte bu gelişime ellerinden gelen katkıyı sağlamışlardır. TEKNOPARK rotasını AR-GE (Araştırma-Geliştirme) ve teknoloji ile belirleyen, sağlam temeller üzerine oturtulmuş bilimsel bir oluşumdur. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın onayı ile Üniversitemizde 62 dönümlük arazi üzerine TEKNOPARK yapılacaktır. Bu konuda emeği geçen herkese gayretli çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. dedi. Proje süreci hakkında bilgi veren Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Mansur Harmandar ise: 10 Temmuz günü Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında Teknopark kurulmasıyla ilgili değerlendirme komisyonu toplandı. Dosyamızı incelediler ve oy birliğiyle Muğla'da Teknoloji Geliştirme Bölgesi kurulmasına karar verdiler. TEKNOPARK'ın geç kalmasının ve uzun sürmesinin nedeni ihmal değil arazi sorunudur. Arazi sorunu çözülünce TEKNOPARK hakkındaki karar da sonuca ulaştı. Bu konuda Bakanlığımız genel TEKNOPARK değil tematik alanlarda TEKNOPARK yapılmasını önerdi. Teknoloji Geliştirme Bölgesi, Üniversitemizin öncülüğünde Üniversite- Sanayi İşbirliğinin yasal zemininin güçlendirilmesi ve girişimciliğin canlandırılması amacı ile kurulacaktır. TEKNOPARK'ın başlıca yetkinlik alanları Yenilenebilir Enerji, Sağlık-Turizm ve Gıda-Tarım ve Hayvancılık olacak şekilde yapılandırılacaktır. Buraya her yıl 3 milyonun üzerinde turist gelmektedir. Bu rakam sağlık turizmi için önemli bir potansiyeldir. Bu potansiyeli kullanmak için de sağlıkta gelişmeliyiz. Üniversitemizin Sağlık Bakanlığı ile ortak yaptırmakta olduğu hastanemiz bunun için bir kaynaktır. Ayrıca hastanemizin bitmesinden sonrada sağlık turizmine yönelik, sağlıkla ilgili yatırımlara Bakanlığımız ile birlikte devam edecektir. Üniversitemizde kullanılan enerjinin %4'ünü güneş enerjisinden karşılıyoruz. Bunu %10'a çıkarmak istiyoruz. Bu proje bize birçok kolaylık sağlayacak.'' ifadelerini kullandı. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar projenin bu aşamaya gelmesinde büyük payı olan Vali Çiçek'e teşekkür ederken, Muğla'nın Türkiye'den dünyaya açılan bir pencere olması için çaba sarf ettiklerini belirtti. Vali Çiçek ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar TEKNOPARK projesindeki gayretli çalışmalarından dolayı Öğretim Görevlisi Filiz Öner ile Yard. Doç. Dr. Nurettin Öner'e teşekkürlerini sundu. Bizimle Çalışmak İster misiniz? GRAFİKER Maliye Anlaşmalı Matbaada ve Her Tür Baskılı Ürünün TASARIMINDA çalışacak... lcoreldraw, Photoshop, Adobe InDesign, Adobe Illustrator Programlarına Hâkim, ltakım Çalışmasına Yatkın, BAY & BAYAN Elemanlar Aranıyor. CV Başvurusu için, info@ekinofset.net Eleman Aranıyor Gümüşlük'te bulunan sitemizin muhasebesinde çalışacak, kooperatif muhasebesi konusunda tecrübeli, ETA SQL programı kullanabilen MUHASEBECİ ve ÖN MUHASEBE elemanı arıyoruz. Randevu için :

7 7 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE Belediye ekipleri karınca gibi çalışıyor Öğrencilerin yaz tatiline girdiği dönemde çalışmalarını hızlandıran Bodrum Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri, okullar açılmadan önce işlemleri bitirmeyi planlıyor. Bodrum Belediye Başkan Yardımcısı Taner Uslu, ilçe genelinde belediye ekipleri tarafından sürdürülen yol ve meydan düzenleme çalışmaları ile bakım ve onarım çalışmalarını yerinde inceledi. Uslu, Mazı Mahallesi'nde bulunan okullara giderek Bodrum Belediyesi tarafından okulda yapılan bakım ve onarım işlerini inceledi. Mazı ziyareti boyunca ayrıca mahalle muhtarı ve vatandaşlarla görüşerek istek ve taleplerini alan Başkan Yardımcısı Uslu, Mumcular Mahallesi'ne de giderek Mumcular Meydan Projesi kapsamında devam eden çalışmaları inceledi. Taner Uslu daha sonra Torba Mahallesi'nde yer alan Bodrum Belediyesi Geçici Hayvan Bakım Evi'ndeki iyileştirme çalışmalarını ise Bodrum Belediye Başkan Yardımcılarından Kemal Orman ile birlikte inceledi. Sayı 40'a yükseldi lbodrum'da Göktepe Mevkii'nde devam eden inşaat alanında bulunan tarihi mezarların sayısı her geçen gün artıyor. Mayıs ayı başlarında inşaat alanında çalışan iş makinası tarafından zarar verildikten sonra bulunan 11 adet tarihi kaya mezarında Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi ekiplerince kurtarma kazısı başlatılmıştı. Göktepe'nin Batı yamacında bulunduktan sonra başlatılan kurtarma kazılarında, çekmece tipi olarak bilinen kaya mezarlarının sayısı 40'a yükseldi. Mezarların içerisinde yapılan kurtarma kazılarında gözyaşı şişesi gibi tarihi değeri olan eserlerde bulunurken, bölgenin tahmin edilen nekropol alanı olması nedeniyle de daha birçok tarihi mezarın ve eserin ortaya çıkabileceği tahmin ediliyor. Kepçe darbeleriyle bulunmuştu Göktepe'de, yapımına başlandığı günden bu yana Bodrumluların yanı sıra tarih ve doğaseverlerin de tepkisine neden olan inşaat alanındaki çalışmalarda, iş makinasının darbeleri sonucu zarar gördükten sonra bulunan MÖ I. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen mezarlarda Temmuz ayı başından bu yana kurtarma kazıları devam ediyor. Müzeye bağlı arkeolog ve işçiler tarafından devam eden çalışmalarda gözyaşı şişesi gibi tarihi değeri olan eserlerde bulunmuştu. Yeni bulunan mezarlar da zarar görmüş Kurtarma kazıları kapsamında Temmuz ayı ortalarında mezar sayısı 11'den 26'ya yükselmişti. Arkeologlar tarafından sürdürülen çalışmalarda bulunan mezarların yaklaşık 3 metre yukarısında yeni mezarlar tespit edildi. Bulunan son mezarlarla birlikte bölgedeki mezar sayısı 40'a yükselirken, yeni bulunan tarihi mezarlarında iş makinesi tarafından büyük zarar gördükleri de dikkatlerden kaçmıyor. Göstermelik sondaj iddiaları vardı Göktepe'de devam eden lüks villa inşaatları yerel ve ulusal basında çıkan haberlerin dışında Bodrum Belediye Meclisi'nde de gündeme gelmiş, MHP'li meclis üyeleri yapılan inşaatın kaçak olduğunu iddia etmişlerdi. Mayıs ayı meclisinde konuyu gündeme taşıyan MHP'li meclis üyeleri basın mensuplarına konuyu takip ederek kendilerine gerekli bilgileri aktaracaklarını belirtirken, 2005 yılında Bodrum Sualtı ve Arkeoloji Müzesi arkeologlarından birinin imzasıyla yarımadanın değişik bölgelerinde göstermelik sondaj kazıları yapıldığı ve bu kazılar sonrasında düzenlenen raporlarla alanların imara açıldığı ve inşaat izni verildiği iddia edilmişti. Göktepe'de yapılan sondaj çalışmalarında yapımına devam eden inşaat alanı içinde aynı kişi veya kişilerin imzası olduğu iddia edilirken, alınan raporlar, imar izinleri ve belediyeden alınan izinler sayesinde bölgede başlatılan villa inşaatları ise devam ediyor. (İHA)

8 8 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE Boğazdan kalbe giden tehlikeli yol: Enfeksiyonlar lhalk arasında kalp romatizması olarak adlandırılan akut romatizmal ateş hastalığı, uzmanlar tarafından tüm dünyada çocukluk ve erişkinlik döneminde görülen kalp hastalıklarının en sık sebebi olarak gösteriliyor. Uzmanlar, tedavi edilmeyen boğaz enfeksiyonlarının ise yaklaşık 3 hafta sonra bu ciddi hastalığa neden olabildiği konusunda uyarıyor. Toplu halde yaşanan okul, yurt, tatil köyü gibi mekanlarda bu hastalık daha ağır seyrettiği için tedavisi dikkat gerektiriyor. Memorial Diyarbakır Hastanesi Kardiyoloji Bölümü'nden Uz. Dr. Gökmen Bellur, akut romatizmal ateş ve hastalığın tedavisi hakkında bilgi verdi. Eklemlerde ağrı, şişlik ve kızarıklık varsa dikkat! Belur'a göre, endüstrileşmiş ülkelerdeki erken tanı ve yeterli tedaviler sayesinde akut romatizmal ateşin gelişme olasılığı ve buna bağlı kalp kapak hastalıkları eskiye oranla oldukça azalmışken gelişmekte olan ülkelerde bu durum halen önemli bir sağlık sorunu olmaya devam ediyor. Akut romatizmal ateş tablosunun en sık görülen bulgusu büyük eklemlerdeki ağrı, şişlik ve kızarıklıktan oluşan artrit tablosu. Oldukça ağrılı seyreden bu eklem tutulması tablosu genellikle hastalık kalıntısı bırakmadan iyileşiyor. Daha az görülen diğer bulgular ise kalbin etkilendiği göğüs ağrısı, nefes darlığı ve çarpıntı gibi şikayetler ile kendini gösteren kardit tablosu. Uz. Dr. Gökmen Bellur, hastalığın geç döneminde ise beyin ve santral sinir sisteminin etkilenmesi ile oluşan tablolar ve bazı cilt bulgularının ortaya çıktığını, eklemlerin etkilenmesi ile oluşan artritin vücutta hasar bırakmadan iyileşmesine rağmen kalp ve beyin tutulması sonrası kalıcı hasar görülebildiği konusunda uyarıyor. Boğaz enfeksiyonu hastalığın seyrini hızlandırıyor Uz. Dr. Gökmen Bellur, kalp tutulumunun tüm akut romatizmal ateş geçiren hastaların %50 kadarında görüldüğünü ve kalp tutulumu gelişen hastaların yaklaşık olarak %70'inde ileriki yıllarda daha belirginleşerek kalp kapak hasarları ortaya çıkardığını söylüyor. Enfeksiyon görülme yaşlarının genellikle çocukluk dönemi (5-15 yaşları arasında) olduğunu belirten doktor Bellur, Erken dönemdeki sıkıntılar geçtikten sonra hastaların uzun bir süre herhangi bir şikayeti olmaz. Kapak harabiyetine bağlı nefes darlığı, çabuk yorulma çarpıntı gibi şikayetler orta yaşlarda ortaya çıkmaya başlar. Bu hastalık oldukça yavaş ilerleyen bir karaktere sahiptir. Ancak sık tekrarlayan boğaz enfeksiyonu atakları hastalığın seyrini hızlandırıp, daha erken yaşlarda şikayetlerin ortaya çıkmasına sebep olabilir. Bu önemli nokta hastaları sık hastalanmaktan korumanın gerekliliğini ortaya koymaktadır. Bu amaçla tüm dünyada uygulanan en önemli korunma yöntemi 28 günde bir uygulanan koruyucu iğnelerdir. Bu, tedavinin şekli, dozu ve uygulanma süresi ise pek çok faktörün birlikte değerlendirilmesi sonrası hekim tarafından kararlaştırılan bir durumdur diyor. Vakit kaybetmeden önlem alın Çocukluk çağlarındaki boğaz enfeksiyonlarının erken tanı ve yeterli tedavisinin yapılması ve toplu yaşanan yerlerde yeterli korunma önlemlerinin alınmasının akut romatizmal ateşin gelişme ihtimalini azaltacağını söyleyen Bellur, Akut romatizmal ateşe yakalanan hastalarda erken tanı ve tedavi, uygun süre ve dozda yapılacak olan koruyucu tedaviler, ileride gelişebilecek olan kapak harabiyetinin gelişme oranını ve erkenden kapak hasarına bağlı müdahale gereksinimini azaltacaktır diyor. BURCUNUZ NE DİYOR? Bugün her konuda fikir beyan ederek şimşekleri üzerinize çekebilirsiniz. Kimsenin işine karışmamalı nerede ne konustugunuza dikkat etmelisiniz. Finansal konularda da konusmalariniz yüzünden beklediginizi bulamayabilirsiniz. Özel yaşamınızda ise es ya da sevgilinizle romantizmin doruklarına çıkabilirsiniz. Gökyüzü bugün iş ilişkilerinizde diplomatik olmanın getirecegi faydalara isaret etmekte. Çözülmesi güç işlerinizi sorunsuz bir şekilde yoluna koyabilir, önemli ve kazançlı bir anlaşmanın altına imza atabilirsiniz. Özel yaşamınızda da sanşlı etkiler söz konusu. Bugün bencilce yaklaşımlardan uzak durmalı, ses tonunuz karşınızda ki kişilerin üzerinde olumsuz izlenim birakacağınızı unutmadan hareket edin. Özel yaşamınızda da krizler yaşayabilir haklıyken haksız duruma düşebilirsiniz. BOĞA 21 Nisan - 21 Mayıs Bugün maddi konularda kazançlı çıkacağınız tekliflerle karşılaşacaksını. Israrcı tavırlara şaşırmadan kabul edin ve kazanç kapıları size aralanmışken, hızla içeri girin ve ilerleyin. Özel yaşamınızda ise esinizden gelecek güzel bir hediye beklenmedik bir sürpriz sizi çok mutlu edecek. Bugün komşu ve arkadaşlarınızla paylaşımlarınıza dikkat etmeli, ağzınızdan çıkan sözlerin esiri olabileceğinizin bilinci ile hareket edin. İş hayatınızda ise zamanı doğru kullanamazsanız ciddi krizler yaşayabilirsiniz. OĞLAK 23 Aralık - 20 Ocak Bugün işinizle ilgili her konuda şans sizden yana. Hakkınızı alacak dürüstlüğünüzün mükafatını fazlası ile alacaksınız. Özel yaşamınızda da ne kadar şanslı olacağınızın bilincine çok daha iyi idrak edeceksiniz. İKİZLER 22 Mayıs - 21 Haziran Bugün ikili ilişkilerinizde sinirli davranışlar içinde olmamalı, finansal konularda risk almamalısınız. Ailevi konularda da ısrarcı olmaktan haklı çıkmak için söz düellolarına girmemelisiniz. Aşk hayatınızda ise sakin davranmalısınız. Bugün sezgileriniz iş hayatınız da doğru kararlar almanıza yardımcı olacaktır. Beklenmedik gelirler elde edebilir yüksek kazançlar güçlü iş birlikleri kurabilirsiniz. Özel yaşamınızda da kıskançlıklara takılıp kalmadan mutluluğun tadını çıkarın. Gökyüzü bugün şanslı enerjilerle özgürlük duygunuzla hareket edip kazançlı çıkacağınızı müjdeliyor sizlere. Özel yaşamınızda da aşk dolu dizgin hükmünü sürmeye başlıyor. YENGEÇ 22 Haziran - 23 Temmuz Gökyüzü bugün ev kazalarına dikkat etmeniz için uyarıyor sizleri. Bir anlık dikkatsizlik sıkıntılara sebep olabilir. İşinizle ilgili konularda da bugün risk almaktan uzak durmalı gereksiz kahramanlığa soyunmamalısınız. AKREP 23 Ekim - 22 Kasım Gökyüzü bugün ailenizle gerginlikleri başlatan taraf olmamanız için uyarıyor sizleri. Yaşanacak olayların boyutlari hiç tahmin edemeyeceğiniz şekilde sonlansın istemiyorsanız çok dikkatli olun. Özel yasamınızda da aşk ve sağ duyu üstün gelecek. Bugün birlikte çalıştığınız insanlardan faydalar görecek maddi olarakta kazançlı çıkacaksınız. Özel yaşamınızda ise tutku, heyecan, özlem fazlası ile etkili olacak yeni başlangıçlar kalıcı etkiler yaşayacaksınız.

9 9 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE Tek seferde geri park yaktı Yılmaz, yaptığı açıklamada, "Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Direksiyon Eğitimi Dersi Sınav Yönergesi"nde yapılan değişikliğin ardından tek seferde iki araç arasına park etme, hiç stop ettirmeme gibi şartların getirildiğini ve bu değişikliklerin sürücü adaylarını çok zorladığını belirtti. Dünya standardının üstünde Türkiye'deki ehliyet sınavlarının dünya standartlarının üzerine çıkarıldığını ancak ölçme değerlendirmede bazı değişikliklerin yapılması gerektiğini dile getiren Yılmaz, şunları kaydetti: "Türkiye'de eskiden yazılı sınavlar çok zordu, direksiyon sınavı çok kolaydı. Direksiyon sınavında başarı yüzde 95, yazılı sınavda yüzde 40'lar civarındaydı. Dünya ülkelerinde ise yazılı sınavlarda başarı oranı yüzde 70-80, direksiyon sınavındaki başarı oranları yüzde 40-50'ler arasında. Dolayısıyla Türkiye'deki başarı oranları da bu seviyelere gelmiş durumda. Gerçekten bilenlerin geçtiği sınav yapılıyor. Bundan yana sıkıntımız yok. Direksiyon sınavı esnasında ölçme kriterlerinde bazı değişikliklerin yapılması sürücü adaylarını rahatlatacaktır. İki araç arasına tek hamlede park zorunluluğunda sürücülere bir hata yapma hakkı verilsin çünkü bu ölümcül kazalara neden olabilecek asli kusur değil. Yine aynı şekilde rampada kalkışlarda da sürücü aracı stop ettirdiğinde kalıyor. Bunda da bir hak daha verilmesi faydalı olur. Ayrıca rampada kalkışlarda el freni kullanılmasına müsaade edilmiyor bunun da serbest olması gerektiğini düşünüyoruz. Diğer ülkelerde bu konularda bir seferde bırakmıyorlar." En usta şoförlerin bile tek seferde iki araç arasına park yapamadığını, birçok sürücünün rampada durduğunda aracını stop ettirebildiği ve el freni kullanarak kalkış yaptığına dikkati çeken Yılmaz, yeni araç kullanmaya başlayanların bu manevraları tek seferde yapamamalarının normal olduğunu vurguladı. Strese neden oluyor Sürücü adaylarının hata yapma şansları bulunmadığı için strese girdiklerini anlatan Yılmaz, "Heyecanlanan ve 'yapamazsam kalırım' korkusu yaşayan sürücüler, normalde yaptıkları hareketleri bile yapamayabiliyor. Eğer adaylara birer hak daha verilirse 'bunda yapamazsam diğerinde yaparım' düşüncesiyle hareket edecekleri için daha rahat olacaklar ve belki de büyük çoğunluğu ilk haklarında yapacak" dedi. Yılmaz, direksiyon sınavlarında sürücü adaylarının gereksiz bir gerginlik yaşadığını dile getirerek, "Ehliyet sınavında ilk seferde başarısız olan sürücü adaylarının yaklaşık yüzde 60'ı geri yanaşarak iki araç arasına tek seferde aracını park edemediği, yüzde 20'si rampada aracı stop ettirdiği, yüzde 20'si de hatalı sollama, şerit ihlali ve diğer kusurlardan dolayı kalıyor. Aslında bu oranların tam tersi olması gerekiyor. Hatalı sollama can kaybına neden olabilir ama iki araç arasına tek seferde araç park edememek can kaybına neden olmaz" diye konuştu. Diğer hatalar gözden kaçıyor Adayların; yayalara, ışıklara, şerit izleme, sollama kurallarına, tehlikelere karşı reflekslerinin yerinde olup olmadığı gibi konular büyük önem taşımasına rağmen komisyon üyelerinin bunlara daha az dikkat ettiğini gözlemlediklerini anlatan Yılmaz, şunları söyledi: "Bu kuralların ihlali durumunda can kayıpları yaşanabiliyor. Sınavlarda, trafikte can ve mal güvenliğine direkt etki edecek konulara yoğunlaşılmasını istiyoruz. Yoksa ilk seferde park etse ne olur etmese ne olur, sonuçta 3-5 dakikası gider. Park yerinde ölümcül kaza olmaz. Rampada stop ettirse ne olacak tekrar dener kalkış yapar. Rampada stop ettirmek ölümcül kazaya neden olmaz." Geri park çalışıyorlar İleri sürüş eğitmeni Melih Öğüt de sınavlarda öğrencilerin en çok zorlandığı konunun geri park yapmak olduğunu belirtti. Sınavda bu konuda tek hak verildiği için sürücü adaylarının strese girdiğini ve paniklediğini dile getiren Öğüt, "10 yıllık sürücülere bile 'tek hakkınız var' deseniz onların da büyük çoğunluğu yapamayacaktır. Adaylar, hiçbir hayati tehlikesi olmayan geri parkı yapamadığı için başarısız sayılarak direksiyon sınavından kalıyor. Geri park şartı geldikten sonra normal trafik eğitimini bıraktık adaylarla geri park çalışıyoruz" dedi. LAPİNA TURİZM

10 10 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE

11 11 30 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE İşletmelerin doğru düzgün, işletmecilerin profesyonel ve belediye hizmetlerinin ise çevre, güvenlik ve alt yapı bakımından turizme olan katkısını değerlendiren Colldwell Banker Artemis'in yetkin ismi İşadamı Metin Sığırtmaç, Bir kentin vizyonu çok önemli! İnsanlar dışarıda polis - zabıta görmemeli ama inadına da o şehrin güvenliğinin varlığını hissetmeli! Kentin 50 yıllık program ve imar planları yapıldı mı? Alt yapı ne olacak, bununla ilgili teknik inceleme sonuçları ortaya kondu mu? Monte Carlo, Nice ve İspanya Kıyıları gibi örnek turizm kentlerine gidilip, modeller alındı mı? Kazanılan paranın ne kadarı geri dönüyor, bununla ilgili, Turizm Bakanlığı'nın bir çalışması var mı? İmar planları, kişilere göre mi yapılıyor? Gibi, şu anda Bodrum Belediyesi'nin bizim sektörümüzü de etkileyen, içinden çıkamadığı birçok problemi var. diye görüş belirtti. Bodrum'da yaşayan herkesin Bodrum Turizmi hakkında bir fikrinin olacağını söyleyen İşadamı Metin Sığırtmaç, İnsanlar, sadece konuşuyor ama katkı anlamında bir şey yapmıyor. Özel sektör, belediye ve ticaretler ise bu zamana kadar turizme katkı sağlama adına çok şey yaptı. 1990'lı yıllardaki Turizm Bakanı Mustafa Taşar döneminde, Türkiye Turizmi'nde hedef kitle belirlenirken, tanıtım ve reklam anlamında da çok ciddi yatırımlar yapılmıştı. Ancak şimdi gelinen noktaya bir bakmak lazım! diye bir değerlendirmede bulundu. İstanbul'da bir otel işletmesi olduğu için 1993 Yılı'ndan beri turizmin içinde bulunduğunu ve uluslararası fuarlarda da neler yapıldığını gördüğünü belirten Colldwell Banker Artemis'in yetkin ismi İşadamı Metin Sığırtmaç, özel sektör, devlet ve yerel yönetimlerin turizmi negatif ya da pozitif etkileyebileceklerini DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ sukuntulay@gmail.com info@yarimadagazetesi.com haber@yarimadagazetesi.com TÜLAY SÜKÜN Zeki Müren'in Bodrum'u Yok! mişletmelerin doğru düzgün, işletmecilerin profesyonel ve belediye hizmetlerinin ise çevre, güvenlik ve alt yapı bakımından turizme olan katkısını değerlendiren Colldwell Banker Artemis'in yetkin ismi İşadamı Metin Sığırtmaç, İnsanların sakin ve dingin bir hayatı yaşaması için ki artık giderek Bodrum'la ilgili sakinlik ve dinginlik düşünülmüyor. o kentin doğal güzelliklerinin olması gerekir. Zeki Müren'in yaşadığı Bodrum artık yok ve şimdi başka bir Bodrum yaratılıyor. dedi. Tülay SÜKÜN dile getirdi. Bodrum'da nüfus artışına karşı hükümetin tutumu ve Muğla'nın büyükşehir olmasından dolayı yeterli önlemin alınamayışını, Bodrum'dan konut alan yabancılar, yeterli belediye hizmeti alamadığı için son üç yıldır geri dönüyor. Bodrum'da ettikleri zarardan dolayı Avrupalılar kendi pazarlarından Bodrum'u çıkardı. Bunu görüyoruz. Şimdi, Arap ve Azeri Pazarı Bodrum'a ilgi gösteriyor. Fiyatlar ise Yalıkavak'ta, birden bire iki katına çıktı. Bir fiyat ekspertizi yapılamıyor. şeklinde değerlendiren Metin Sığırtmaç, gayrimenkul piyasasının ise çok ciddi ve dinamik bir sektör olduğunun altını çizdi. Başka Bodrum Yaratılıyor Turizm ve inşaat sektörünün birbirleri için istihdam yarattığını belirten Sığırtmaç, Bu bir zincir. Bodrum'u seçen yatırımcılar ve arsa sahipleri, kendini bir yere koyuyor. Belediye de imar verirken zorlanıyor. Giderek, beyaz evler ve mavi çerçeveli kapı pencereler kayboluyor, inşaatların kodlarına da uyulmuyor. Bu şekilde de Bodrum'un gerçek özelliği yok ediliyor. Yan yana bölgelerdeki imar standartlarına uyulması, önlemin bir an önce alınması ve kaybolan özelliklerin de korunması lazım! diye konuştu. Bodrum Yarımadası'nın tamamının bir resminin çekilip, çekilmediğinin endişesi taşıyorum. diyen Metin Sığırtmaç, Anayol, trafik gibi sorunları kişiler zaten geldikleri yerlerde de yaşıyor. İnsanların sakin ve dingin bir hayatı yaşaması için ki artık giderek Bodrum'la ilgili sakinlik ve dinginlik düşünülmüyor. o kentin doğal güzelliklerinin olması gerekir. 2.el satışların arttığını ve giderek insanların burayı terk ettiğini görüyoruz. Beklentisini bulamayan Bodrum'dan gidiyor. Zeki Müren'in yaşadığı Bodrum artık yok ve başka bir Bodrum yaratılıyor. anlatımını yaptı. Yüksek Gelirli ama Az Alıcı Şimdi kendilerinin de artık daha butik çalıştığını sözlerine ekleyen İşadamı Metin Sığırtmaç, Özel gayrimenkullere yöneldik. Gayrimenkulde dünyanın en büyük ve en iyi iş yapan kurumsal firması Colldwell Banker'in Bodrum Artemis Şubesi olarak ciddi eğitimler aldık. Hizmet aşamasında, satıcı teşhisini doğru yapıp, ona göre alıcı kitlesi belirliyoruz. Portföye göre satış oranımız oldukça yüksek. % 60'larla çalışıp, elimizdeki portföyü değerlendiriyoruz. Böylece Bodrum için ciddi bir hizmet de sunmuş oluyoruz. Lüks konutta da dünyanın tanınan markası olarak, Türkiye'de ilk defa Bodrum için izin aldık. Bu sayede, daha elit, yüksek fiyatlı ve daha yüksek bütçeli kişilerden oluşan portföy alıcılarını Bodrum'a getireceğiz. dedi. Bodrum'a daha çok konut alıcısından ziyade, daha yüksek gelirli ama az sayıda kişilerin gelmesini sağlamaya çalıştıklarını söyleyen Metin Sığırtmaç, Bodrum'da neredeyse herkes gayrimenkulle uğraştığı için gayrimenkul sektöründe de bir zorlanma yaşanıyor. Biz profesyonelliği uygulayacağız ve sektörümüzden de bizi örnek alacak kişiler, mutlaka olacaktır. diye belirtti. Yeni çıkacak emlak yasası ile sektörde birçok problemin önüne geçileceğini, hem alıcıların, hem de satıcıların korunup, eğitimli ve profesyonel elemanlarla hizmet verileceğini açıklayan İşadamı Sığırtmaç, 2015 Ocak, Şubat ve Mart Ayları'nda Türkiye İşlem ve Ciro Birincisi olduklarını ve sürekli olarak da Ege Bölge Birincisi durumunda bulunduklarını anlattı. Bodrum Artemis olarak, kısa dönem konut ve villa kiralama işlemlerinde Dünya Birincisi olduklarını da belirten Metin Sığırtmaç, konut alıcılarının son birkaç aydır iyice azaldığını dile getirdi. Hata Lüksümüz Yok Bakanların, 'Yatırım yapmayın, nakitte kalın!' demelerinin, inşaat, turizm ve diğer birçok sektörün de zarar görmesine yol açtığını söyleyen İşadamı Metin Sığırtmaç, Gayrimenkulde kimse özeleştiri yapmıyor. Hedef kitle belirlenirken, gidip o kitlenin bulunması ve sunumun iyi, ekspertizin doğru yapılması lazım. Gayrimenkullerin fiyatını ise satıcı değil, alıcı belirler. Satıcıların belirlediği fiyatlarla pazara çıkıldığı için ya satışlar düşük oluyor, ya satış süresi uzuyor ya da gayrimenkul satılmıyor. Ayrıca, satıcıdan yetki alınıp, satışa çıkılması gerekirken, yetki vermeyen satıcılar da kendi satış sürelerini uzatıyor. Bu kirlilikler ortadan kalkmalı ve bizim de buna öncü olmamız gerekli! Gayrimenkulde arsa bedelleri ve inşaat maliyetleri zaten belli! diye konuştu. Coldwell Banker Bodrum Artemis olarak kendi pazarlama ağları olduğunu da söyleyen Metin Sığırtmaç, Diğer firmalarda olmayan alıcıların göreceği bir internet ağımız var. Ancak yine de turizm ve inşaat sektörünün ayrılmaz bir bütün olduğunu herkesin anlaması lazım. İnsanlara duyguları değil, zekâları hata yaptırır. Sorumlulukları olan ve kendisinden başka insanları etkileyecek olan bizlerin ise hata yapma şansı ve lüksü yok! dedi.

12