Ülkemizde nükleer santral kurulması, Kapak Konusu

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Ülkemizde nükleer santral kurulması, Kapak Konusu"

Transkript

1 TÜRKİYE NİN NÜKLEER REAKTÖRLERE İHTİYACI VAR MI? Ömer ERSUN Büyükelçi (E) İsviçre deki Beznau nükleer güç santrali, nükleer enerjinin çevreyle barışık olduğunun en iyi örneklerinden biri. Ülkemizde nükleer santral kurulması, T.B.M.M. nin geçtiğimiz Kasım ayında sessiz sedasız denebilecek bir ortamda süratle kabul ettiği bir Kanun la, yasal olarak karara bağlandı. Bu yazıda kısaca şu soruların yanıtları aranmaktadır: 1) Nükleer teknolojiye hâlen sahip ülkelerin geçirdiği tecrübelerin ışığında bu kararın özü, hâkim niteliği (ekonomik, teknik, siyasî, stratejik vb.) nasıl yorumlanmalıdır? 2) Yabancı medyayı izleyenler bazı çevrelerin seslendirdiği nükleer enerji aleyhtarlığının farkındadır. Bu olguyu objektif bir yaklaşımla nasıl değerlendirmeliyiz? 3) Nükleer silahlarla, nükleer reaktörler arasında nasıl bir bağlantı kurulabilir? 4) Dünya daki nükleer enerji piyasasının temel özellikleri nelerdir? 5) Çıkarılan Kanun ve yayınlanan kriterler ne ölçüde amaca hizmet edecektir? Bu soruların yanıtları, bir bütün olarak, okuyucunun başlıktaki temel soru hakkında kişisel bir karara varması için yeterli olacaktır. Başlarken, nükleerin kendi mesleğimi ilgilendiren yönleri üzerinde uzmanlaşmış ve daha çok Türkiye dışında olup bitenlerin ülkemize yansımalarıyla uğraşmış bir diplomat olarak, bu konunun son aylarda ele alınış biçiminden üzüntü duyduğumu vurgulamam gerekiyor. Mevcut görüntü, bizden çok geri bazı ülkeleri hatırlattığı için onuruma dokunuyor, kabul edemiyorum. Bir iki çarpıcı örnek, ne demek 39

2 Nükleer reaktör, nükleer sanayi kurmanın ve ülkeye nükleer teknoloji getirmenin ilk adımı ve olmazsa olmazıdır. Barışçı nükleer teknolojiye sahip bir Türkiye, uluslararası ilişkilerde bugünkünden bambaşka bir şekilde algılanacaktır. Zira, ancak yüksek teknolojiye adım attığınızda, birinci sınıf devletler kategorisinin kapısını aralarsınız. lusu olmakla suçluyor. TAEK, yabancı dilde Türkiye için hazırlanmış bir kanun metnini nereden bulsun da, tercüme etsin? Maksat açık: dışardan tâlimat alıyor, yabancı çıkarlarına hizmet ediyorsunuz demek istiyorlar. Bu kadar ağır bir suçlama, kesin kanıt olmadan, bu kadar rahat nasıl yapılabilir. Daha da kötüsü var. Istanbul Elektrik Mühendisleri Odasını temsilen bir kişi, televizyona çıkıp nükleer enerjiyi savunanlar vatan hainidir (!) deyiveriyor. Bu ölçüsüz kişi, Türkiye de böyleyse İngiltere de, Fransa da, hattâ Finlandiya da da ne kadar çok insanı vatana ihanetle suçlamakta olduğunun farkında mı? Tercüme ithamının sahiplerinin varsayımına göre, çokuluslu büyük şirketlerden biri, kendi çıkarlarına uygun bir kanun taslağı hazırlatıp TAEK e tercüme için vermiş oluyor. Taslak yabancı bir büyük şirketten gelseydi, başından beri bu kadar kusurlu ve eksik olur muydu? Çokuluslu şirketlere kızabilirsiniz ama işlerinde gayrı ciddî olduklarını söyleyemezsiniz. Bunlardan biri para yatıracağı işi, yürümeyeceği kesin ve sorun çıkaracağı baştan belli bir mevzuatla riske atmak ister mi? Benim, bürokratik düzeydeki yasal hazırlığın özbeöz yerli olduğu hususunda hiç kuşkum yok. Aksi halde bu kadar alaturka olmazdı. Ülkemizde nükleer alanda hayattaki akademisyenlerin duayeni Profesör Özemre teknik kusur ve eksiklerin analizini ayrıca hazırlamakta olduğu için ben meseleye farklı bir açıdan yaklaşıyorum. Türkiye deki tartışmalarda, her düzeyde ve kademede içe dönük bir yaklaşım egemen. Sanki dış dünya yok, biz ayda yaşıyoruz. Hükûmetin kararını uygulamaya aktarma sorumluluğunu taşıyanlar dahi öyle beyanlarda bulunabiliyor ki, hayretler içinde istediğimi somutlaştıracaktır. Nükleer Karşıtı Platform Türkiye Atom Enerjisi Kurumu nu (TAEK), hem de yazılı olarak, bir tercüme kanun un sorumkalıyorum. Biz acaba ne yaptığımızı biliyor muyuz, nasıl bir yola girmekte olduğumuzun farkında mıyız? diyorum. Çünkü uluslararası ilişkilerde hiç şakası olmayan en netâmeli konu nükleerdir. İşin bu yönüne biraz ışık tutabilmek için kendi kendime yönelttiğim beş sorudan ilk dördünü, örneklerle etraflıca yanıtlamaya kalksam, bu makaleyi bir kitap hacmine çıkarmam gerekir. Şimdilik, her soru için bir kaç paragraflık çok kısa yanıtlarla okurlara bu konularda düşünme, okuma, araştırma dürtüsü verecek, meraklarını uyandıracak bazı ipuçları sunmak amacındayım. 1. Nükleer Santral Nedir, Ne Değildir? T.B.M.M. de 9 Kasım 2007 de kabul edilen Nükleer Güç Santrallarının Kurulması, İşletilmesi ve Enerji Satışı hakkındaki 5710 sayılı Kanun ülkede nükleer enerji konusunda küçük çapta bir tartışma başlattı. Nükleer enerjiye karşı olan kişi ve kuruluşların bazı protesto girişimleri de olmasa, Türk halkı bizden başka dünyanın herhangi bir demokratik ülkesinde heyecan yaratacak ve sert tartışmalara yol açacak fevkâlade önemli bir konuda bir adım atıldığının farkında bile olmayacaktı. Esasen, büyük medya insana acaba petrol lobisinin mi etkisindeler? dedirtecek kadar bu konuyu gözardı etmeye eğilimli. Az sayıdaki tartışma programı, izleyici sayısı daha kısıtlı, yerel denebilecek TV kanalları tarafından düzenlendi. Özel ve büyük TV kanalları diziler, yarışmalar ve televole tipi programlardan zaman ayırıp, bu çok önemli bir konu; halkımızı aydınlatmamız gerek demediler. Devletten de bir kamuoyu oluşturma çabası gelmedi. Bu tartışmalı, hassas konuda halkın desteği aranmadı. Oysa, nükleer sanayi kurma girişimi, bütün dünyada fevkâlade önemli politik bir karar, stratejik bir tercih olarak algılanır. Siyaset ve diplomasinin kulisleri hareketlenir, konu kamuoyunun öncelikli meselesi hâline gelir. Hüzünle görüyorum ki ülkemizde bu konu, alelâde bir termik santral kurmakla eşdeğerde tutuluyor. Nükleer sorunsalının uluslararası düzeydeki perde gerisi çekişmeleri ve stratejik tartışmalarına meslek hayatının önemli bir bölümünde tanık olmuş, NATO içi üst düzey en gizli toplantılara tek temsilci olarak katılmış, uzun bir zaman diliminde Cumhurbaşkanı ve Başbakan düzeyinde özel brifingler vermiş ve 1980 lerin ilk yarısında Doğu-Batı arasında bu alanda şiddetlenen çekişmeyi Dışişleri adına her ay 40 Stratejik Analiz, Ocak 08

3 3466 Canada Gazette Part I November 27, 1999 GOVERNMENT HOUSE RÉSIDENCE DU GOUVERNEUR GÉNÉRAL AWARDS TO CANADIANS The Chancellery of Honours has announced that the Canadian Government has approved the following awards to Canadians: DÉCORATIONS À DES CANADIENS La Chancellerie des distinctions honorifiques annonce que le Gouvernement du Canada a approuvé l octroi des distinctions honorifiques suivantes à des Canadiens : From the Government of Greece Du Gouvernement de la Grèce Officer of the Order of the Phoenix Officier de l Ordre du Phoenix to Mrs. Eleni Bakopanos, M.P. à M me Eleni Bakopanos, député Dr. Karl Buckthought au docteur Karl Buckthought Mr. John Cannis, M.P. à M. John Cannis, député Mr. Peter Delefes, M.L.A. M. Peter Delefes, M.A.L. The Hon. Philippe Deane Gigantes l hon. Philippe Deane Gigantes Mr. Jim Karygiannis, M.P. M. Jim Karygiannis, député Mr. Ken Pontikes M. Ken Pontikes Mr. Christos Sirros, M.L.A. M. Christos Sirros, M.A.L. From the Government of Poland Du Gouvernement de la Pologne Commander s Cross of the Order of Merit La Croix de Commandeur de l Ordre du Mérite to Gen J. M. G. Baril, C.M.M., M.S.M., C.D. au Gén J. M. G. Baril, C.M.M., M.S.M., C.D. Officer s Cross of the Order of Merit La Croix d Officier de l Ordre du Mérite to Col Alan Strynadka, C.D. au Col Alan Strynadka, C.D. LGEN (Ret d) JAMES C. GERVAIS, C.M.M., C.D. Deputy Secretary [48-1-o] Le sous-secrétaire LGÉN (retraité) JAMES C. GERVAIS, C.M.M., C.D. Türkiye deki son nükleer enerji santrali ihale sürecine Kanada da katılmış ve bu ülkedeki Rum-Yunan-Taşnak koalisyonu ihaleyi akamete uğratmak için yoğun uğraş vermişti. Bu koalisyonun önde gelenleri Yunan Hükümeti tarafından madalya ile ödüllendirildi. [48-1-o] Millî Güvenlik Kurulu önünde değerlendirmiş bir diplomat olarak tartışma götürmez bir gerçeği en yalın ifadesiyle vurgulamam gerekiyor: nükleer reaktör kurulması kararını, yalnızca elektrik enerjisi üretmenin mukayeseli şartları açısından değerlendirmek gerektiğini düşünenler fena halde yanılıyor. Dünyada neler olup bittiğinden habersiz olduklarını söylersem haksızlık etmiş olmam. Zira, onlar ne düşünürse düşünsün, yabancılar bu olaya onlardan çok farklı bakıyor. Nükleer reaktör, nükleer sanayi kurmanın ve ülkeye nükleer teknoloji getirmenin ilk adımı ve olmazsa olmazıdır. Barışçı nükleer teknolojiye sahip bir Türkiye, uluslararası ilişkilerde bugünkünden bambaşka bir şekilde algılanacaktır. Zira, en kısa bir deyişle, ancak yüksek teknolojiye adım attığınızda, birinci sınıf devletler kategorisinin kapısını aralarsınız. Tekstil, otomotiv veya beyaz eşya üreticiliğiyle yetinen bir ülke, kapı aralığında beklemeye mahkûmdur. Nükleer sanayi bu bakımdan en önemli ölçütlerden biridir. Kore ye bakınız, çeyrek yüzyılda nereden nereye geldi. Ben 20. yüzyılın son yıllarında Ottava da Büyükelçiyken, Kanada nın da katıldığı nükleer santral ihalemizi akamete uğratmak için medyada ve parlamento nezdinde canhiraş 41

4 gayretler sarfeden Rum-Yunan-Taşnak koalisyonu ve önyargılı Türkiye düşmanlarının ileri sürdükleri göstermelik gerekçeler bir yana 1, asıl kaygıları neydi acaba? Lütfen bir düşününüz. Çevreci hareketin kurucu öncülerinden James Lovelock ve Patrick Moore gibi kişilikler, çevreci yazar Bruna Comby öncülüğünde kurulan Nükleer Enerjiye taraftar Çevreciler örgütünün internet sitesinde, çevreci hareketin nükleer enerji karşıtlığını yüzyılın en büyük hatası ve kavrayışsızlığı olarak niteliyorlar. Nükleer sanayi kurmak için 40 yıldır süren gayretlerimizin yegâne müspet sonucu ülkemize, bir avuç da olsa, çok değerli atom mühendisleri ve hocalar kazandırmak oldu. Bu bilim insanları, 20. yüzyılın sonunda giriştiğimiz üçüncü tecrübede bürokrasinin yanlışlarıyla, siyasetin koalisyon hesaplarına mağlup oldular. Onların mağlubiyeti, Kanada da benim karşıma dikilen Rum-Taşnak-Yunan koalisyonunun zaferiydi. Önde gelenlerini zamanın Yunan Hükûmeti madalya ile ödüllendirdi. Bugün dördüncü denemeye girişirken söz konusu akademisyenlerimizin oluşturduğu beyin sermayemizi en verimli şekilde kullanmak, bu defa başarılı olabilmemizin ön koşuludur. Böylece, ilk sorunun yanıtına ilişkin bazı ipuçlarını vermiş bulunuyoruz. Özetle Hükûmet, son kırk yıl içinde üç kere başarısızlıkla sonuçlanan bir girişimi dördüncü kez yenilemek gibi güç bir işe girişmektedir. T.B.M.M. nin bu kararı, Devletimizin âli çıkarlarını doğrudan etkileyecek fevkâlade önemli siyasî-stratejik bir karardır ve ekonomik, teknik, teknolojik boyutları bu temel gerçeğin ışığında yorumlanıp, değerlendirilmelidir. Tabiî, gönül isterdi ki böylesine yaşamsal bir adım, marjinal unsurlar hariç, iktidar muhalefet tüm siyasî partilerimizin katkıda bulunduğu bir millî mutabakat sonucu karara bağlansın. 2. Nükleer Enerji Aleyhtarları Haklı mı? Bu konudaki tartışma, iki cephe arasında futbol takımı fanatiklerinin çatışması düzeyinde geçtiği için iki taraftan biri mutlak haklı, diğeri ise ya şaibeli ya da suçludur. Gerçek hayatın hiç bir alanının siyah beyaz olmadığı ve yaşamımıza gri renklerin egemen olduğu nedense dikkate alınmaz. Nükleer enerji karşıtlarının haklı olduğu pek çok nokta var (aynen nükleer enerji taraftarlarının olduğu gibi). Özetlemeye çalışalım. Nükleer teknolojinin hiç bir tehlikesinin olmadığı, aklı başında bir insan tarafından ileri sürülebilir mi? Kaldı ki, Soğuk Savaş döneminde kırk küsur yıl insanlar dehşet dengesi denen bir saçmalığın sözde şemsiyesi altında, nükleer tehdidin gölgesinde yaşadılar. Hemen herkes nükleer savaş çıkarsa dünyanın sonunun gelebileceği korkusu içindeydi. Şimdi de El Kaide bir nükleer silah edinirse ne yaparız deniyor. Ünlü McNamara 2 iki yıl önce ABD nin mevcut nükleer silah politikasını gayriahlâkî, yasadışı, askeri açıdan gereksiz ve korkunç derecede tehlikeli olarak tanımladı. 3 Hiroşima ve Nagazaki nin dehşet verici korkunç görüntüleri belleklere kazındı de BM 2. Silahsızlanma Özel Genel Kurulu nun raportörü 4 iken New York da Türkevi nde çeşitli heyetler meyanında Japonya dan gelenleri de kabul etmiştim. Beraberlerinde getirdikleri atom bombalarının sakat/eksik bıraktığı, nasılsa hayatta kalmış zavallı insanların görüntüsü korkunçtu. Bu durumda, insanlar bugün dahi kaygı duymakta haksız mı? Üstelik, bütün bunların sorumlusu, maddenin gözle görülemeyen en küçük parçacıklarının çatışmasından doğduğu söylenen ve radyasyon ismini verdikleri, normal insan açısından ne idüğü belirsiz bir gizli güç. Görmeniz ya da önceden hissetmeniz tamamen imkânsız ama sizi öldürebilir, sakat bırakabilir ya da kansere neden olabilir. Bundan korku duymayacak bir akıllı yaratık tasavvur edebiliyor musunuz? Hele, günümüzün insanına sabahtan akşama kadar hiç farkında olmadan bir radyasyon denizinde yüzdüğü öğretilmiyorsa... Özellikle siyasî tercihleri sol ve liberal olan insanlar, bütün bu nedenlerle atom dan nefret ediyorlar ve haklıdırlar. Nükleer hakkındaki bilgi ve algılamaları yukarda özetlediğim parametrelerle sınırlı aydınlar, ayrıca mensup oldukları grupların mahalle baskısı altındadır. Küreselleşme koşullarında dini imanı para olan çok uluslu şirketlerin çeşitli marifet ve skandalları medyaya yansıyor. Milyar dolarlara mal olduğu için sadece onlara yaradığı varsayılan nükleer reaktörleri desteklemesini bir aydından nasıl beklersiniz? Eş dost ne der? Ünlü yazar ve bilim insanı, İngiltere Kraliyet Bilimler Akademisinin saygın üyesi, dünya çevresine yerleştirilen haberleşme uydularının öncüsü Arthur C. Clarke ın, Clarke ın Üçüncü Kanunu diye anı- 42 Stratejik Analiz, Ocak 08

5 Nükleer sanayinin kurulması bir anlamda yüksek teknolojiye geçiş anlamına geliyor. Yukarıda, geleceğin nükleer enerji kaynağı füzyon reaksiyonlarını kullanan deneme safhasındaki Z makinası görülüyor. lan bir önermesi şöyledir: Yeterince ileri herhangi bir teknoloji sihirden ayırdedilemez 5. Gerçekten, nükleer teknolojiyle bugün yapılabilenleri bir asır öncesinin insanına gösterebilseydik kara büyü suçlamasına maruz kalabilirdik. İnsanlar özellikle akıl erdiremedikleri şeylerden korkar ve haklıdırlar. Bununla beraber, korkunun ecele faydası yok. Çünkü, bilimin ilerleyişini durdurmanın olanağı yok. Ancak, kontrol altına alabiliriz, onu da bugünkü dünya toplumu yeterince başaramıyor. Arkadan gelen moleküler biyoloji, nükleerin pabucunu dama attıracak potansiyel korkunçluklara gebe. Dolayısıyla, insanlık tam bir açmaz içinde... Korku patalojik bir olay. Korkunun etkisindeki insanı bilimsel ya da mantıkî açıklamalarla teskin ve ikna etmek fevkâlade zor. Korkusunu haklı ve yerinde gösterecek gerekçeler bulmak için her yolu deneyecektir. Bu nedenlerle nükleer karşıtı olanları anlıyor ancak, onlarla rasyonel bir diyalogu nasıl kurabileceğimizi bilemiyorum. Buna mukabil, küresel ısınmanın yarattığı ciddî tehdit Batı da nükleer enerji aleyhtarlığının bayraktarlığını yapan çevrecilerin önemli bir bölümünü çoktan uyandırdı. Çevreci hareketin kurucu öncülerinden, Gaia teorisiyle tanınan saygın bilim adamı James Lovelock ve 1971 de Greenpeace in kurucuları arasında yer alan ve uzun yıllar direktörlüğünü yapan Patrick Moore gibi kişiliklerine dil uzatmak hiç kolay olmayan şahsiyetler, çevreci yazar Bruno Comby öncülüğünde kurulan Nükleer Enerjiye Taraftar Çevreciler (Environmentalists For Nuclear Energy -EFN) örgütünün internet sitesinde 6, çevreci hareketin nükleer enerji karşıtlığını yüzyılın en büyük hatası ve kavrayışsızlığı olarak niteliyorlar. Örgüt 56 ülkede 8000 den fazla üyesi ve taraftarı olduğu iddiasında. Lovelock, daha önceki bir makalemde de zikrettiğim gibi, küresel ısınmanın dünyayı felâkete götürdüğü düşün- 43

6 Nükleer enerji piyasası gerçekten bir bilmece gibidir ve çözümlenmesi zordur. Çünkü, perde gerisindeki güçlü Hükûmetlerin keyiflerine göre yönettiği yarı tekelleşmiş bir piyasada serbest rekâbet şartları mevcut değildir. Bu yüzden en elverişli teknolojinin değil, en güçlü devletin empoze edebildiği teknolojinin pazar payı yüksektir. 4. Nükleer Enerji Piyasası Bilmecesi Nükleer camia nispeten küçük bir topluluktur ve hâlen iş başındaki bürokratların neler yaptığı bu özel çevrede zamanla duyulur. Sanırım bundan iki yıl kamazdan gelip, eskiden söylediklerini yeni unsurlar katmadan tekrarlayıp, duruyor. Nükleer teknolojinin tehlikeli yönleri olduğu tartışılmaz bir gerçek. Sihirden ayıredilemeyen molekülerbiyoloji gibi diğer ileri teknolojiler için de bu gözlem geçerli. Yalnız, tehlikeden söz edildiğinde diplomatlar ve askerler müphem tehdit tanımlarından hiç hazetmez. Tedbir alınabilmesi için tehlikenin kaynağındaki tehdit in açık seçik teşhis ve tespit edilmesi lâzımdır. Nükleer teknoloji konusunda sürüp giden sağırlar diyalogu hatta kör döğüşünde gözden kaçırılan en hayatî nokta budur. Tehdidi oluşturan nükleer silahlardır ve insanlık öncelikle uluslararası hukuktaki açık vaad ve hükme rağmen, bunları ellerinde tutmakta ısrar eden büyük devletlere, daha doğrusu onların kör-bencil ve aşırı derecede sorumsuz siyasî önderlerine (örneğin ABD deki neocon lar) karşı en yaygın ve güçlü tepkileri göstermek için uluslararası düzeyde örgütlenmeli, üzerlerinde ciddî bir baskı yaratabilmelidir. Donkişot gibi reaktörlere savaş açarak onları rahatlattığınızın, zaman kazandırdığınızın farkında değilsiniz. İnsanoğlu atomun sırrını çözdü, bu bilgiyi yok sayamazsınız, donduramazsınız. Cin şişeden çıktı, geri tıkamazsınız. Tıpkı koyun klonlandıktan sonra zamanında gerekli önlemleri ortaklaşa almazsanız, insanın klonlanmasını da önleyemeyeceğiniz gibi. Yanlış hedef seçimi sadece bilgiyi kötüye kullananların işine yarıyor. 3. Reaktör Nükleer Silah Doğurur mu? Madde, uzay ve zaman hakkında doğal gözlemlerimizi altüst eden ve gündelik deneyimlerimize tamamen ters düşen (meğer uzay eğri, zaman hıza göre değişken imiş), insan beyninin yarattığı en muhte- cesiyle çevreci dostlarına daha fazla inatçılık etmemeleri için açıkça yalvarıyor 7. Nükleer enerjinin patalojik düşmanları da, bu iyi niyetli çağrıları duyşem teorinin somut sonucu olan nükleer teknoloji, münhasıran insanlığın hayrına kullanılabilirdi. Ne yazık ki, başlangıç döneminde gerekli uluslararası denetim mekanizmaları hayata geçirilemediği için mutlak silah öncelik kazanmıştır. Böylece, tüm uluslar uzun yıllar, global bir tehdidin gölgesinde yaşamış ve nükleer enerji öcü konumuna düşürülmüştür. Bugün uluslararası çok sıkı kurallara riayetle kuracağınız nükleer sanayi sizi atom bombası yapımına götürmez. Camiada makul herkesin teslim ettiği bir gerçek olduğu için teknik ayrıntısına girmeyeceğim. Yalnız, her konuda olduğu gibi burada da gri renkleri gözardı edip, siyah beyaz bir yanıt doğru olmaz. Bir devlet, başına gelebilecek her türlü belayı göze alıp, gizli kapaklı işlere girişirse atom bombasına ulaşabilir. Ancak, bundan sonrası daha önemli. Hiroşima dan bu yana nükleer strateji konusunda ciltler dolusu araştırmalar yayınlandı. Bernard Brodie başlangıçta atom bombasına mutlak silah adını takmıştı ama, sonradan klasik anlamda bir silah olmadığı konusunda yaygın bir mutabakat oluştu. Örneğin Türkiye gibi bir devlet hiç bir zaman kullanamayacağı, kendisine bir savaş kazandıramayacak, sadece belaya dâvetiye çıkaracak atom bombasını ne yapsın? Buna rağmen ne olur, ne olmaz; Türkler nükleer sanayiye hiç el sürmesin diyen dostlarımız var. Bir kaç paragrafta özetlenemeyecek kadar uzun bir konu. Kısacası, tehlikeli diye nitelenen bir yüksek teknolojiden uzak durmamız isteniyor. (Sadece nükleerde değil başka bazı alanlarda da). Bu kabul edilebilecek bir şey değil. Burada adı konmayan tehlike, nükleer silah yapma yeteneğine kavuşabileceğimiz kuşkusudur. Oysa, Türkiye nin atom bombası yapmasını istemek için sadece nükleer strateji cahili, ya da sersem olmak yetmez, çılgın olmak gerekli. Devletin güvenlik sorumluluğunu taşıyan kurumlar içinde çılgınlığa yer yoktur. Bu görüşü, 1980 li yıllarda Millî Güvenlik Belgesi nin yenilenme çalışmalarını Dişişleri adına yürüten bir bürokrat olarak söylüyorum. Özetle, tehlikenin kaynağı nükleer silahlardır, reaktörler değil. Uluslararası kurallara ve denetimlere saygı gösterilerek kurulan ve çalışan bir nükleer reaktörle atom bombasını irtibatlandırmak gerçeği fazla zorlamak olur. 44 Stratejik Analiz, Ocak 08

7 Fransa daki Catenom nükleer güç kompleksinde Keban Barajı nın 4 katı düzeyinde enerji üretiliyor. Resimde, kompleksteki soğutma kulelerinden çıkan zararsız su baharı görülüyor. dar önce TAEK de düzenlenen bir toplantıda tartışılanları duyduğumda hayretler içinde kalmış, inanamamıştım. Uzatmadan özünü söyleyeyim: Efendim, ülkemizde nükleer reaktörü ya devlet yaparmış, ya özel teşebbüs veya ikisi ortak olurmuş. Bu üç ana modalitenin (seçeneğin) ayrıntılı içeriğini değerlendirmeye çalışmışlar. Nükleerden hiç anlamayanlar bir araya gelirse, böyle abuk sabuk tartışmalarla vakit öldürebilirler. Herhalde demiştim, daha sonra bu işi bilen, geçmişin tecrübelerinden ders çıkaran akademisyenlerimizi de aralarına alırlar da, tartışmaların düzeyi yükselir. Neyse, nükleer enerji piyasası gerçekten bir bilmece gibidir ve çözümlenmesi zordur Ekim ayında üçüncüsü düzenlenen uluslararası bir bilimsel konferansa 8 sunduğum bir tebliğin 9 bir bölümünü bu konuya ayırmıştım. Kendilerini eleştirmeme rağmen Amerikalıların da ilgi gösterdiği tespitlerimi en kısa şekliyle şöyle özetleyebilirim: a) Perde gerisindeki güçlü Hükûmetlerin keyiflerine göre yönettiği yarı tekelleşmiş bir piyasada serbest rekâbet şartları mevcut değildir. Bu yüzden en elverişli teknolojinin değil, en güçlü devletin empoze edebildiği teknolojinin pazar payı yüksektir. b) Yakıt ve donanım üreticileri arasındaki örtülü savaşlar, 1970 lerde sahtekâr müteahhitlerin ihale kapatması gibi gizli kartel uygulamaları (üstelik şirketler değil devletler düzeyinde) karakolda son bulmuş, mahkeme zabıtları sayesinde dünya çevrilen inanılmaz dolapları öğrenmiştir. Dolayısıyla, nükleer enerji alanında bazı kurallara bağlı olarak işleyen düzenli bir piyasadan da söz edilemez. 45

8 c) Nükleer sanayinin tarihi garip ve beklenmedik iniş çıkışlarla doludur. Meselâ, 1970 lerin ikinci yarısında Başkan Carter kafayı plütonyumun abartılan Nükleer sanayi kurma gibi hassas ve teknik bir konuda bürokratın görevi siyasetçinin önüne mükemmele yakın bir hazırlık sunmaktır. Bürokrat, uzmanların da katkısını alarak bilgi ve uzmanlık temelinde ülke yararına bir iş yapıldığına ikna olunacak şartları hazırlar. Mevcut bürokrasi dört yıldır bu hazırlığı yapmadıysa, ne iş yaptı acaba? tehlikelerine takınca, ortalık alt üst olmuş ve ABD en sadık müttefikleriyle dahi (İngiltere ve Japonya gibi) kavgalı hale gelmiştir. Carter samimiyetini ispatlamak gayretiyle Amerikan nükleer sanayiini sakatlayan kararlara da imza atabilmiştir. Kıssadan hisse: nükleer enerji piyasası şaşırtıcı sürprizlere gebedir. d) Bütün demokratik ülkeler kamuoylarında mevcut radyasyon fobisinin genellikle oyuncağı olan gündelik siyaset, nükleer sanayinin önündeki en büyük engeldir. Her ülkede yerli unsurlarla sınırlı kaldığı takdirde bir ölçüde yönetilebilir olan bu halk dalkavukluğu, ne yazık ki gizli yabancı eller için bir fırsat penceresi yaratarak pazar şartlarını zorlayabilmektedir. Yukarda sunduğum çok kısa özetin ışığında, bazı yetkililerin fındık fıstık piyasasına girecek tüccar rahatlığıyla nükleer reaktör alım seçeneklerinden (!) sözetmelerinin değerlendirilmesini okuyucularımızın ferasetine bırakıyorum. 5. İlk Reaktörü Kurabilecek miyiz? Diplomatlara bazen laf mühendisi diye takılırlar. Her şakada bir gerçek payı vardır. Doğrudur, biz usta çırak yöntemiyle metinlerin satır arasını okumayı, söylenenlerin gerisinde gizlenenleri yorumlamayı ve yabancılara karşı idare-i kelâmda bulunmayı meslek gereği zaman içinde öğrendik. Örneğin ben bir dönem, Varşova Paktı ve Sovyetlerin birbirinin tekrarı hissi veren metinlerini çözümlemekte uzmanlaşmıştım. Bu alışkanlıkla Kanun un ilk ve ikinci versiyonlarını, önerilen, yapılan değişiklikleri, yetkililerin verdiği demeç ve röportajları ve TBMM internet sitesinden bilgisayarıma kaydederek Meclis zabıtlarını satır satır okudum. Nükleer mühendis olmadığıma göre bir kanaate varmak için başka çarem de yoktu. En dikkate değer gördüğüm noktaları aşağıda özetlemeye çalışacağım. Beni en fazla şaşırtan, doğrusunu söyleyeyim şoke eden bir gözlemim şu oldu: Bürokrasi zâten kısacık taslaklar üretmiş, bunlar üzerinde asıl yoğun biçimde çalışan milletvekillerimiz olmuş. Kadük olan ilk taslaktaki ciddî hukukî hatalar (nükleer değil) önceki Cumhurbaşkanımız tarafından belirlenip, iade edilmiş. İkinci taslak üzerinde hukukî yanlışlar dahil tüm düzeltmeler Redaksiyon yetkisi verilen Meclis Komisyonu tarafından yapılmış ve metnin hemen her maddesi değiştirilmiş. Anlayamadığım, hiç bir anlam veremediğim hususlar şunlar: a) Yanlış hatırlamıyorsam Hükûmet nükleer sanayi kurma yolundaki prensip kararını alalı neredeyse dört yıl geçti. Bu kadar hassas ve teknik bir konuda bürokratın görevi siyasetçinin önüne mükemmele yakın bir hazırlık sunmaktır. Siyasetçi eleştirir, kusur bulur; bürokratın görevi uzmanların da katkısını alarak kusuru, eksiği düzeltmek, bilgi ve uzmanlık temelinde ülke yararına bir iş yapıldığına siyasetçinin ikna olacağı şartları hazırlamaktır. Mevcut bürokrasi dört yıldır bu hazırlığı yapmadıysa, ne iş yaptı acaba? b) Hiç bir ciddî Batı ülkesinde, nükleer gibi özel ihtisas gerektiren çok boyutlu ve hassas bir konuda, siyasetçi bürokratın ayıbını bizzat kapatmaya çalışmaz. Herşeyden önce siyasetçi zâten pek çok değişik ve teknik konuda önüne gelen kanun tekliflerini değerlendirmek gibi ağır bir yükün altındadır. Nükleer kadar girift bir konuya, mesleği değilse ve bir şekilde önceden üzerinde çalışmamış ise nasıl yeterli vakit ayırsın? Ayrıca, her kelimenin önem taşıdığı böyle bir yasada, değişiklik yapılacaksa, anında olmaz. Yasanın iç dengelerinin bozulmaması için bürokrasinin emek verdiği hazırlığa sahip çıkması ve değişiklik önerisinin pişirilmesi gerekir. Parlamentomuzun tarihinde acaba böyle baştan aşağı Komisyonda değiştirilerek çıkan başka bir yasa örneği var mı? Doğrusu merak ediyorum. Gözlemlediğim diğer bir husus şu oldu. Türkiye nin nükleer sanayi kurma projesinin özü söz konusu olduğunda, iktidar muhalefet ayrımı yapılmaksızın 46 Stratejik Analiz, Ocak 08

9 Parlamentomuzda büyük ölçüde destek veren bir yaklaşım egemen. Milletvekillerimiz yasa öncesi dönemde yeterince bilgilendirilmiş olsa, süreç iyi yönetilebilse, bu projenin yasal altyapısının millî bir konsensüsle ve büyük bir çoğunlukla TBMM den geçirilmesinin mümkün olduğu anlaşılıyor. Ne kadar yazık! Dosta düşmana karşı böyle bir görüntü ne kadar iyi olurdu Müzakerelerde gördüğüm, aynı hatibin konuşmasında teknik olarak doğrularla yanlışlar birbirine karışabiliyor ve aynı parti grubu adına değişen sözcülerin konuşmalarında birbirine uyumsuz unsurlar yer alabiliyor. Anlaşılan, ya söz alan konuyla ilgili milletvekillerimizin hepsine böyle bir tartışmaya iyi hazırlanmak için yeterli zaman bırakılmamış, ya da bürokrasi görevini iyi yapamamış. Zira, sözünü ettiğim yanlış ya da eksik bilgiye dayanan ifadelerin tümü teknik hususlarla ilgili, prensip sorunlarıyla değil. Eskiden önemli konularda bizi açık, ya da gerekiyorsa gizli komisyon toplantılarına davet eder, saatlerce sorguya çekerlerdi. Örneğin, yakıt teknolojisi nedir, ne değildir? En temel konulardan biri olduğu halde zihinlerde berraklaşmadığı anlaşılıyor. Zira, Genel Kurulda reaktör kurulması için şart koşan olmuş. Tabiî, olsa iyi olur da, nasıl olabilir, ya da olmaz; Türkiye de denemesi oldu mu? Bütün bunlar daha önce milletin temsilcilerine anlatılmalıydı. Kezâ atık meselesi de böyle. Ancak, bu noktada milletvekilleri mazurdur zira yasayı hazırlayan bürokrasi dahi anlaşılan bu sorunun tek çözümü var sanıyor. Kıdemli ve saygın bir parlamanter, nükleeri iyi bildiği halde, lütfedip benden teknik bilgi istemek nezâketini göstermişti. Yasa geçtikten sonra merak ettim, üniversiteden ve emekli hocalarımızdan soruşturdum. Tabiî herkese ulaştığımı söyleyemem ama benden sorulması galiba istisna zira, adı kamuoyunda bilinen çok değerli akademisyenlere bir şey soran olmamış! Batı da daima mevcut nükleer enerji kavgaları son bir kaç yıldır yoğunlaşıyordu yılında bu çekişme, tartışmaya yeni unsurların ilâvesiyle (küresel ısınma, Rusların doğal gazı silah olarak kullanma eğilimi, Amerikalıların İran la başlattıkları talihsiz gerilim vb) iyice hız kazandı. Öyleki, nükleerde lehte ya da aleyhte gerekçe peşinde koşanların hepsini fazlasıyla tatmin edecek malzeme internette hazır bekliyor. Bizim mecburen partizan yaklaşımların ötesini görmeye, tek tek argümanlardan ziyade genel yönelimleri (trend leri) teşhise çalışmamız gerekiyor. Bu açıdan merak ediyorum, İngiltere nin önümüzdeki 40 yıllık dönemde enerji politikasında Günümüzde dördüncü bir denemeye girişmek siyasî cesaret işiydi zira içerden dışardan baltalanacağı peşinen belliydi. Hükümet bu cesur kararı aldı. Uygulamaya geçildiğinde, atom mühendislerinin dışlandığına önce inanamadık. Zira bu mayın tarlasına girerken olumlu katkısı olabilecek herkesten yararlanmak, âdeta bir millî seferberlik ilân etmek gerekirdi. nükleere vermeyi öngördüğü yer, Avrupa Birliğindeki Üçüncü Sanayi Devrimi ve nükleerin yeri tartışmaları, ABD nin Nuclear Power 2010 başlıklı sanayii ile masraf bölüşmeyi öngören programı hakkında acaba bürokrasi milletin temsilcilerine bilgi sundu mu? Hiç sanmıyorum zira sunsaydı dünyada nükleer enerjiden vazgeçildiği yolundaki eski argüman kolayca seslendirilemez, en azından nüanslara dikkat edilirdi. Benim hiç anlayamadığım bir diğer husus, Yasa nın Anayasa Mahkemesi ne gönderilmesi riskinin göze alınıp, büyük bir telâş içinde çabucak Parlamento dan geçirilmesidir. Dört yıl bekleyip birdenbire bu kadar aceleye ne lüzum var ve büyük ölçüde geçmişten devralınan kifayetsiz bir bürokrasinin yanlışlarını yok yere neden siyasetçi yükleniyor? Malûm, bu yasayı baltalamaya çalışacak geniş ve güçlü bir cephe mevcut: Nükleeri tehlike olarak algılayan aydınlar, çevrecilerin önemli bir bölümü, sinsi bir petrol lobisi, Türkleri çok seven ve radyasyondan korumak isteyen bazı yabancı çevreler, onlara yardıma ve hatta bizzat masraf yapmaya hazır Rum-Taşnak koalisyonu vb. Şayet bunları ayaklandırmamak için acele edildiyse, boşuna gayret. Bunlar zamanı gelince yapacaklarını yapacaktır. Ancak, şu sıralar Rum-Taşnak koalisyonunun keyifle ellerini oğuşturduklarına hiç şüphem yok. Süreci kesin izlemişlerdir. Fazla zahmet etmelerine şimdilik ihtiyaç kalmadı zira biz birbirimize düştük. Geçen Mart ve Nisan aylarında Sayın Enerji Bakanı ve TAEK Başkanı Zaman gazetesine verdikleri ayrıntılı röportajlarda bugünkü yasanın düşünce alt- 47

10 Türkiye nükleer sanayi girişimlerinde daha önce üç kez başarısız olmuştur. Yeni kanundaki eksik ve yanlışlıklar giderilmeden uygulandığı takdirde, Türkiye bir kez daha başarısız olma ihtimaliyle karşı karşıya bulunmaktadır. Sayın Enerji Bakanı TBMM zabıtlarına göre TAEK i hakikaten övündüğümüz...bir kuruluşumuz olarak savunmuşlar. Şimdi, en yakın ve içten destekçisi olabilecek akademisyenleri nükleer karşıtlarının safına itme becerisini gösterenleri nasıl savunacak acaba? Oysa, perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. Kara mizah örneği uyarı mektupları göndermek yerine, olası eleştirilerin nasıl karşılanacağı, duygusal (yani irrasyonel) ya da ideolojik saldırılaların önünde kendi Hükûmetimi eleştirmek istemediğim için son anda katılmaktan vazgeçtim. Temelden yanlış yaklaşımların MGK ve TBMM filtrelerinden geçerken düzeltileceği ümidindeydim. Artık iş çığrından çıktığı, Kanun da Anayasa Mahkemesi ne gönderildiği için bu açıklamayı yapabiliyor ve bu makaleyi kaleme alabiliyorum. En temel yanlışın ne olduğunu Almanya Çevre Bakanı Sigmar Gabriel geçen Ekim ayında bir cümleyle benim için özetledi: Hiçbir nükleer güç santrali devlet yardımı olmadan kurulamaz 10 Hiç tahmin etmiyorum ama, çıkan kanun şayet yürürlüğe konursa, Kamu iştiraki ve yatırımı na ilişkin 6. madde yegane işlem maddesi gibi görünüyor. O zaman kopacak büyük patırtı bir yana, 6. maddenin düz Türkçe ye tercümesi şu: Özel teşebbüs beceremezse devletimiz yapar. Ama nasıl yapar? Özel teşebbüse stepne olarak. Biz ABD değiliz, kaldı ki Amerika bile böyle yapmıyor. Özel teşebbüsün öncülüğü masalı sönüp, dünya gerçekleri kafamıza çarptığında, ilk feryad edecek olan herhalde eli sıkı Maliye Bakanımız olacaktır. Bin zahmetle korumaya çalıştığı malî disiplini TAEK ya da TEAŞ ın keyfine kurban edeceğini sanmıyorum. Çünkü bu 6. maddenin eski KİT leri aratan bir karadelik oluşturacağını hemen görecektir. Belki kendisine Arjantin in bitmeyen çilesini arada anlatan da olur. Bir kehanet değil öngörüde daha bulunmak istiyorum. Nükleer piyasanın Westinghouse gibi (ki, AP-1000 şu anda rağbet edilen bir reaktör) en büyükleri bu şartlarda Türkiye ye gelmez, davet etsek ciddiye alıp teklif filan vermez. Bu mevzuat altyapısıyla şapkadan kuş çıkar, tavşan çıkar. Hep beraber göreceğiz. Türkiye 40 yılda üç kez denedi ve bu projeyi, açıkça söyleyelim beceremedi. Günümüzde dördüncü bir denemeye girişmek siyasî cesaret işiydi zira, içerden yapısını açıklayınca, tebliğ vermeye davet edildiğim uluslararası bir konferansa, Türkiye nin nükleer politikası hakkındaki soruları yanıtlamak ve yabancıdışardan baltalanacağı peşinen belliydi. Hükûmet bu cesur kararı aldı. Uygulamaya geçildiğinde, hukukî altyapı hazırlanırken nükleer teknolojinin özelliklerine vakıf yegâne meslek grubu olan atom mühendislerinin dışlandığına önce inanamadık. Zira, bu mayın tarlasına girerken olumlu katkısı olabilecek herkesten yararlanmak, adetâ bir millî seferberlik ilân etmek gerekirdi. Nitekim ortaya, bir termik santralle nükleer santrali, ikisi de elektrik üretiyor diye benzer sandığı anlaşılan nükleer konularda bilgisiz bürokratların hazırladığı apaçık belli, garip bir mevzuat çıktı. İş bittikten sonra, TAEK in aklına her nasılsa bazı (hepsi değil) atom mühendislerine danışmak geldi. Geçtiğimiz Kasım ayının ikinci yarısında, alelacele (aceleleri neyse?) düzenledikleri bir toplantının davetiyesi, kimine postadan çok geç (toplantı yapıldıktan bir hafta sonra) geldi. Kimi de üç gün sonra gelen ve bilgi alışverişi öneren tuhaf bir elektronik postaya, suça ortak edilmemek için cevap dahi vermedi. Böylece TAEK, nükleer alanda önde gelen akademisyenlere, atom mühendislerine hiç danışmamış olmak suçlamasından sözde kurtulmuş oldu. Asıl acıklı gelişme Aralık ayına kaldı. Nükleer karşıtları nın yazılı saldırı ve suçlamalarına maruz kalan TAEK, o zamana kadar isimlerini unuttuğu akademisyenlere gönderdiği bir mektupla bakın isminizi kullanıp, sizi de saldırılarına alet ediyorlar uyarısında bulundu. Bu uyarıya Günaydın diye karşılık vermek gerekir. Türkiye ye nükleer sanayii getirmekte size en özlü ve etkili katkıyı verebilecek bir meslek grubunu hazırlık döneminde hiç kaale almayacaksınız. Ancak herşey bitip, yaptığınız profesyonellik dışı iş yüzünden saldırıya uğrayınca onlardan bir mektupla yardım istemek aklınıza gelecek. Böyle bir kara mizah ancak Türkiye de, ya da çok geri bir üçüncü dünya ülkesinde olabilir. 48 Stratejik Analiz, Ocak 08

11 rın nasıl çürütülüp, püskürtüleceği çok önceden belirlenebilirdi. Bugün nükleer karşıtları ve taraftarları TAEK in karşısında birleşebiliyorsa, gereğinden çok fazla güçlendirilmiş bu direnci kırmak hiç kolay olmayacaktır. Bu mücadelede, bir Türk Büyükelçisiyle Rum-Taşnak-Yunan koalisyonun karşıtlığı gibi saflar açık seçik belli olmalıydı. Kaldı ki, bugünkü acınası duruma yol açan bürokrasi, daha sonra başımıza neler geleceğini de tahmin edemiyeceği için Sayın Bakanı bekleyen sürprizler tüketilmiş değildir. Demokratik bir toplumda sürgit ben yaptım oldu anlayışı da yürümez. Bir yerde daha ciddî bir kazaya uğramanız kaçınılmazdır. Stratejik açıdan devletimizin âli çıkarlarına uygun olduğu ve uluslararası ilişkilerde Türk düşmanı çevrelere (Rum-Taşnak koalisyonu gibi) karşı bize mukayeseli üstünlük kazandıracağı için Hükûmetin gönülden desteklediğim cesur bir kararını ben, kendi ülkemde nükleer karşıtları önünde savunamayacak duruma düşürülmekten ciddî rahatsızlık duyuyorum. Bu nedenle artık nükleer konularda yayın yapmama kararı aldım. Esasen, kıramadığım bazı dostların ısrarı üzerine kaleme aldığım bu yazı böylece, benim için aynı zamanda bir nükleere vedâ yazısı oluyor Sonuç Bu gözlemler ışığında çıkarılabilecek bazı sonuçların şunlar olabileceğini düşünüyorum: - Kanunun Anayasa Mahkemesi nden dönme ihtimali çok yüksektir. Yüksek yargıçlarımız bilirkişi ve uzmanların görüşlerini de değerlendirerek, yasal altyapıdaki eksik ve yanlışları herhalde tespit edeceklerdir. - Nükleer sanayi kurma kararının uygulamaya aktarılması için gerekli önkoşullardan biri bürokrasinin yeterli bilgi ve görgüyle donatılmasıdır. Hazırlıksız bir bürokrasiyle kurulmaya kalkışılacak bir nükleer sanayi Türkiye için büyük tehlikeler içerecektir. - Nükleer sanayi konusunda Türkiye hala değişik dış tesirlerin etkisinde olup, bu konunun bilimsel ve objektif bir şekilde tartışılması henüz kolay değildir. - Türkiye nükleer sanayi girişimlerinde daha önce üç kez başarısız olmuştur. Yeni kanundaki eksik ve yanlışlıklar giderilmeden uygulandığı takdirde, Türkiye bir kez daha başarısız olma ihtimaliyle karşı karşıya bulunmaktadır. Tarihin tekerrürünü önlemek istiyorsak, ondan ders almasına bilmeliyiz. SA Dipnotlar 1 Bunlardan bir sözde deprem uzmanı (Karl Buckthough) Türk halkını çok sevdiği (herhalde Türk Büyükelçisinden de çok sevdiği) için çırpındığı iddiasındaydı yıllarındaki ABD Savunma Bakanı 3 Robert McNamara, Kıyameti Önlemek, Foreign Policy Türkiye Baskısı, No. 34, Eylül-Kasım 2005, İstanbul, ss Sovyet Bloku nun 7 ay süren direnmesine rağmen Batılıların adayı olarak ve Bağlantısızların desteğiyle sonuçta ismen (ülkemi temsilen değil) consensus ile seçildim. Sovyetler yaptıkları üç somut denemede karşıma ne Bağlantısızların içindeki yandaşlarından, ne de Varşova Paktı üyelerinden uzmanlık ya da yeterliliği geniş destek toplayacak bir aday bulup çıkaramadılar. 5 Any sufficiently advanced technology is indistinguishable from magic. Arthur C. Clarke, Profiles of the Future, Londra, Pan Books Ltd., Environmentalists For Nuclear Energy (EFN) örgütünün internet sayfası için bakınız: 7 Nicholas Kristof, Nukes Are Green, The New York Times, 9 Nisan rd International Topical Meeting on High Temperature Reactor Technology, Johannesburg, Güney Afrika, Ekim, 1-4, Daha fazla bilgi için bakınız: action=downloads. 10 Sigmar Gabriel, No Nuclear Power Station Can Be Built Without State Help, EurActiv., 3 Ekim Baskı öncesi makalemi okuyan dostlardan biri şu ciddî eleştiride bulundu: Ülke yararına olduğuna inandığın bir işte neden havlu atıyorsun? Kim okur, kim dinler? ortamında yaşasak da, sonucuna bakmadan doğru bildiğin işleri yapmaya devam etmelisin. Balık bilmezse, Halik bilir. Yoksa Türkiye nin, senin deyiminle yüksek teknolojiye terfiinden tamamen ümidi kestin mi?. Yanıtım açık: Hayır, Türkiye nin büyük devletler kategorisine girmenin kaçınılmaz bir gereği olarak, ilerde nükleer sanayiini kuracağını, rüzgar, güneş, hidrojen, jeotermal ve biyoyakıt gibi enerji kaynaklarından yararlanacağını, kendi toryumunu işleyeceğini, bilgisayar mühendisliği, moleküler biyoloji ve parçacık fiziği gibi devrim yaratan alanlarda dünyayı şaşırtacak beyinler yetiştireceğini biliyorum. Yalnız ne yazık ki, benim fazla vaktim kalmadı. Yanlış başlayan bir işi düzeltmek, yeniden yapmaktan daha zordur, çok daha fazla zaman alır. 40 yılda yaptığımız üç büyük yanlıştan hâlâ ders alamamışsak, dört yıl önce aldığımız doğru bir kararı, bugün bu yanlış noktaya getirebiliyorsak, sözünü ettiğim gelişmeleri ben kendi ömür sürem içinde göremiyeceğim demektir. Sadece nöbeti devrediyorum. Sorumluluk genç kuşakların. 49

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 SÖZCÜ / AKP de bir kişi konuşur, diğerleri asker gibi bekler! Tarih : 06.01.2012 CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu hem AKP deki tek adamlığı hem de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın üslubunu ve liderliğini

Detaylı

Devrim Öncesinde Yemen

Devrim Öncesinde Yemen Yemen Devrimi Devrim Öncesinde Yemen Kuzey de Zeydiliğe mensup Husiler hiçbir zaman Yemen içinde entegre olamaması Yemen bütünlüğü için ciddi bir sorun olmuştur. Buna ilaveten 2009 yılında El-Kaide örgütünün

Detaylı

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER Modern Siyaset Teorisi Dersin Kodu SBU 601 Siyaset, iktidar, otorite, meşruiyet, siyaset sosyolojisi, modernizm,

Detaylı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Satmam demiş ihtiyar köylü, bu, benim için bir at değil, bir dost. Günün Öyküsü: Talih mi Talihsizlik mi? Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir adam yaşıyormuş. Çok fakirmiş. Ama çok güzel beyaz bir atı varmış. Kral bu ata göz koymuş. Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir

Detaylı

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. 28 Nisan 2014 Basın Toplantısı Metni ; (Konuşmaya esas metin) Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. -- Silahlı Kuvvetlerimizde 3-4 yıldan bu yana Hava Kuvvetleri

Detaylı

Hackerlar ortaya çıkardı: Birleşik Arap Emirlikleri İsrail yanlısı kurumları fonluyor!

Hackerlar ortaya çıkardı: Birleşik Arap Emirlikleri İsrail yanlısı kurumları fonluyor! Hackerlar ortaya çıkardı: Birleşik Arap Emirlikleri İsrail yanlısı kurumları fonluyor! BAE Washington büyükelçisi Yusuf el-uteybe'ye ait olduğu iddia edilen ve bazı hacker gruplar tarafından yayınlanan

Detaylı

Murat Çokgezen. Prof. Dr. Marmara Üniversitesi

Murat Çokgezen. Prof. Dr. Marmara Üniversitesi Murat Çokgezen Prof. Dr. Marmara Üniversitesi 183 SORULAR 1. Ne zaman, nasıl, hangi olayların, okumaların, faktörlerin veya kişilerin tesiriyle ve nasıl bir süreçle liberal oldunuz? 2. Liberalleşmeniz

Detaylı

SARACAĞIZ YARALARIMIZI

SARACAĞIZ YARALARIMIZI BİRBİRİMİZLE KONUŞARAK, DİNLEYEREK, SARACAĞIZ YARALARIMIZI 1 Tek adam rejimi kurulacak, tek adam herşey olacak, devletin tümüne hükmedecek. Bir kişi Başkan seçilecek ve o kişi hem hükümet, hem Meclis,

Detaylı

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ Mehmet Uçum 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri a. Tartışmanın Arka Planı Ülkemizde, hükümet biçimi olarak başkanlık sistemi tartışması yeni

Detaylı

Cemil ÇİÇEK TBMM Başkanı. Çocuklar bizim geleceğimizdir. Onlara ne kadar önem verir,onları ne kadar iyi eğitir, ne kadar donanımlı hale getirirsek,

Cemil ÇİÇEK TBMM Başkanı. Çocuklar bizim geleceğimizdir. Onlara ne kadar önem verir,onları ne kadar iyi eğitir, ne kadar donanımlı hale getirirsek, Çocuklar bizim geleceğimizdir. Onlara ne kadar önem verir,onları ne kadar iyi eğitir, ne kadar donanımlı hale getirirsek, geleceğimiz de o kadar teminat altında demektir. Cemil ÇİÇEK TBMM Başkanı 1 Ali

Detaylı

KPSS'de çok konuşulan 'vitamin' sorusu ve çözümü

KPSS'de çok konuşulan 'vitamin' sorusu ve çözümü On5yirmi5.com KPSS'de çok konuşulan 'vitamin' sorusu ve çözümü Kaç gündür bir 'vitamin' sorusudur gidiyor. İşte geçtiğimiz günlerde yapılan KPSS sorularında yer alan 'vitamin' sorusu ve çözümü... Yayın

Detaylı

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti Leyla Tavflano lu Çok sıklıkla Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan a gittiğim için olsa gerek beni bu oturuma konuşmacı koydular. Oraların koşullarını

Detaylı

Takdim. Bu, Türkiye nüfusu göz önüne alındığından her 90 kişiden birinin aday olması anlamına geliyor (TV, 17.00 Haberleri, 20.10.2013).

Takdim. Bu, Türkiye nüfusu göz önüne alındığından her 90 kişiden birinin aday olması anlamına geliyor (TV, 17.00 Haberleri, 20.10.2013). Takdim Biliyor musunuz? Bir televizyon haberine göre Türkiye de 2014 yerel seçimlerinde muhtar adaylarıyla birlikte 830 bin kişinin aday olması bekleniyordu. Bu, Türkiye de yaklaşık her 90 kişiden birinin

Detaylı

TÜRKĠYE DE ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ: NEDENLER, YAġANANLAR VE SONUÇLAR

TÜRKĠYE DE ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ: NEDENLER, YAġANANLAR VE SONUÇLAR TÜRKĠYE DE ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ: NEDENLER, YAġANANLAR VE SONUÇLAR 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrasında ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) koşullarında, 16 Aralık 2016 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi

Detaylı

MUĞLA DA ÇEVRE TALANINA TEPKİ

MUĞLA DA ÇEVRE TALANINA TEPKİ MUĞLA DA ÇEVRE TALANINA TEPKİ Muğla Çevre Platformu nun (MUÇEP) Milas buluşmasına damgayı; arka arkaya gelen çevre, imar, tarım alanları konularında çıkarılan kararlar ve Okluk Koyu nda yıkılan Cumhurbaşkanlığı

Detaylı

Özgüven Nedir? Özgüven Eksikliği Nedir?

Özgüven Nedir? Özgüven Eksikliği Nedir? Özgüven Nedir? Özgüven; kendimiz ve yeteneklerimiz hakkında pozitif ve gerçekçi bir anlayışa sahip olduğumuz anlamına gelmektedir. Diğer taraftan, özgüven eksikliği ise; kendinden şüphe duymak, pasiflik,

Detaylı

SİBER SAVAŞLAR RAUND 1 STUXNET

SİBER SAVAŞLAR RAUND 1 STUXNET SİBER SAVAŞLAR RAUND 1 STUXNET 21. yüzyıl teknolojileri her anlamda dünyanın geleceğine şekil vermeye devam ediyor. Öyle ki teknolojinin ulaştığı nokta artık onun doğrudan bir silah olarak da kullanabileceğini

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

Kuzey Kore'nin yeni füzesi ABD'ye ulaşabilir mi? Uzmanlara göre Kuzey Kore'nin denemeleri Batı açısından kaygı verici

Kuzey Kore'nin yeni füzesi ABD'ye ulaşabilir mi? Uzmanlara göre Kuzey Kore'nin denemeleri Batı açısından kaygı verici Kuzey Kore'nin füzeleri dünyanın gündeminde: Yeni füze ABD'yi vurabilir mi? Kuzey Kore'nin yeni füzesi ABD'ye ulaşabilir mi? Uzmanlara göre Kuzey Kore'nin denemeleri Batı açısından kaygı verici. 18.05.2017

Detaylı

Nükleer Enerji Santrali Nedir? Yararları ve Zararları

Nükleer Enerji Santrali Nedir? Yararları ve Zararları Nükleer Enerji Santrali Nedir? Yararları ve Zararları Nükleer enerji santrali, bilinenin aksine daha az zararlı olup termik ve hidroelektrik santrallerin çevreye verdiği zarardan daha az zarar vermektedir.

Detaylı

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi tarafından tam algılanmadığı, diğer bir deyişle aynı duyarlılıkla değerlendirilmediği zaman mücadele etmek güçleşecek ve mücadeleye toplum desteği sağlanamayacaktır.

Detaylı

Siyasette kutuplaşma. Ahval 13/8/2018

Siyasette kutuplaşma. Ahval 13/8/2018 Ahval 13/8/2018 Türkiye deki durumdan söz edeceğim, ama konu her ülke için de geçerli. Siyasi kutuplaşma, çok farklı görüşlerin ortaya çıkması olmasa gerek, bu farklı görüşlerin taraflarca tartışılamaz

Detaylı

Final Sınavı. Güz 2005

Final Sınavı. Güz 2005 Econ 159a/MGT 522a Ben Polak Güz 2005 Bu defter kitap kapalı bir sınavdır. Sınav süresi 120 dakikadır (artı 60 dakika okuma süresi) Toplamda 120 puan vardır (artı 5 ekstra kredi). Sınavda 4 soru ve 6 sayfa

Detaylı

Neden Daha Fazla Satın Alalım?

Neden Daha Fazla Satın Alalım? Neden Daha Fazla Satın Alalım? Ana Tema Önerilen Süre Kazanımlar Öğrenciye Kazandırılacak Beceriler Yöntem ve Teknikler Araç ve Gereçler Giderek artan bilinçsiz tüketim ve üretim çevreyi olumsuz etkiliyor.

Detaylı

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme ( 2017-2021 Türkiye - Malezya ) Türkiye; 80 milyonluk nüfusu, gelişerek

Detaylı

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU (10 puan) Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Bu konuda

Detaylı

Türkiye nin Nükleer Silahlanmaya Bakışı

Türkiye nin Nükleer Silahlanmaya Bakışı Bilge Strateji, Cilt 5, Sayı 9, Güz 2013, ss.9-13 Türkiye nin Nükleer Silahlanmaya Bakışı 1 Sinan ÜLGEN* Türkiye nin özellikle askeri alandaki nükleer stratejisine baktığımızda nükleer silahlanma konusunun

Detaylı

Beyaz Saray'daki Trump-Erdoğan Zirvesinden Ne Çıktı?

Beyaz Saray'daki Trump-Erdoğan Zirvesinden Ne Çıktı? Beyaz Saray'daki Trump-Erdoğan Zirvesinden Ne Çıktı? Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la Amerika Başkanı Donald Trump ilk kez Beyaz Saray'da biraraya geldi. 22.05.2017 / 10:49 Washington Türk-Amerikan

Detaylı

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN 12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-İROL AŞARAN : Efendim : İyiyim sağol sen nasılsın : Çalışıyorum işte yaramaz birşey yok : Kim yazmış bunu : Kim yazmış bunu Milliyet te : Yani sen sen birşey yollamış mıydın

Detaylı

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Bashar al-assad ın Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül ve Bayan Hayrünnisa Gül onuruna verilen Akşam Yemeği nde yapacakları konuşma 15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye

Detaylı

SEÇİM SİSTEMLERİ SUNUŞU

SEÇİM SİSTEMLERİ SUNUŞU SEÇİM SİSTEMLERİ SUNUŞU Erol Tuncer TESAV Vakfı Başkanı 26 Ekim 2013 (Ülke Politikaları Vakfı nın düzenlediği Açık Oturum) I.TARİHÇE İki dereceli seçim sistemi: 1877 den 1943 seçimlerine kadar Tek dereceli

Detaylı

Soru şudur: 25 yıldan fazla yaşadığınız bir ülkenin insanı olmaz mısınız?

Soru şudur: 25 yıldan fazla yaşadığınız bir ülkenin insanı olmaz mısınız? Soru şudur: 25 yıldan fazla yaşadığınız bir ülkenin insanı olmaz mısınız? Bu ülkenin de insanı olmanız, gelmiş olduğunuz ülkeyle bağınızın kesilmesi, ona yabancılaşmanız anlamına gelmez. Ama eğer 20-25

Detaylı

mmo bülteni þubat 2005/sayý 81 doðalgaz temin ve tüketim politikalarý raporu da basýn mensuplarýna daðýtýlmýþtýr.

mmo bülteni þubat 2005/sayý 81 doðalgaz temin ve tüketim politikalarý raporu da basýn mensuplarýna daðýtýlmýþtýr. TÜRKÝYE DE DOÐAL GAZ TEMÝN VE TÜKETÝM POLÝTÝKALARI Basýna ve Kamuoyuna 10 Ocak 2005 Oda Baþkanýmýz Emin KORAMAZ Odamýzýn Doðalgaz alanýnda yaptýðý çalýþmalarý ve Türkiye deki Doðalgazýn durumu hakkýnda

Detaylı

NKP

NKP 24 Haziran da Ülkemiz adım adım bir nükleer bataklığa doğru sürükleniyor. AKP, hayati önemdeki bu konuyu her türlü hukuksal ve siyasal denetimden kaçırıyor. Nükleer santrallerin ya da bu santraller gerekçe

Detaylı

Sayın Büyükelçiler, Değerli Kongre üyeleri, Çok değerli dostum Sayın Zügayir ve Brosh, Kıymetli basın mensupları,

Sayın Büyükelçiler, Değerli Kongre üyeleri, Çok değerli dostum Sayın Zügayir ve Brosh, Kıymetli basın mensupları, Sayın Büyükelçiler, Değerli Kongre üyeleri, Çok değerli dostum Sayın Zügayir ve Brosh, Kıymetli basın mensupları, Ankara Forumunun beşinci toplantısını yaptığımız için çok mutluyum. Toplantıya ev sahipliği

Detaylı

Ülkemizde Elektrik Enerjisi:

Ülkemizde Elektrik Enerjisi: Karadeniz Teknik Üniversitesi Elektrik-Elektronik-Bilgisayar Bilim Kolu Eğitim Seminerleri Dizisi 6 Mart 8 Mayıs 22 Destekleyen Kuruluşlar: Karadeniz Teknik Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği

Detaylı

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 STRATEJİK VİZYON BELGESİ ( TASLAK ) TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 Yeni Dönem Türkiye - Arjantin İlişkileri: Fırsatlar ve Riskler ( 2014 Buenos Aires - İstanbul ) Türkiye; 75 milyonluk

Detaylı

Avrupa nın en cesur ülkesi Türkiye

Avrupa nın en cesur ülkesi Türkiye Amway Avrupa nın 11 Avrupa ülkesinde yaptırdığı Girişimcilik Anketi sonuçları açıklandı: Avrupa nın en cesur ülkesi Türkiye Amway Avrupa tarafından yaptırılan Girişimcilik Anketi sonuçlarına göre Girişimcilik

Detaylı

GÜNEŞ C C GÜNEŞ ENERJİSİ NÜKLEER ENERJİ

GÜNEŞ C C GÜNEŞ ENERJİSİ NÜKLEER ENERJİ GÜNEŞ DÜNYA Evrendeki 100.000.000 Galaksiden biri Samanyolu.. Samanyolu ndaki 500.000.000 yıldızdan, yani Evrendeki 50.000.000.000.000.000 (katrilyon) yıldızdan sadece biri ise, bizim dünyamız.. GÜNEŞ

Detaylı

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU DERSİMİZİN TEMEL KONUSU 1 1. TÜRK HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARINI TANIMAK 2. TÜRKIYE DE NELER YAPABİLİRİZ SORUSUNUN CEVABINI BULABİLMEK DERSİN KAYNAKLARI 2 SİZE GÖNDERİLEN MATERYAL: 1. 1982 Anayasası: https://www.tbmm.gov.tr/anayasa/anayasa_2011.pdf

Detaylı

AÇIK AÇIK SÖYLEYELİM!

AÇIK AÇIK SÖYLEYELİM! AÇIK AÇIK SÖYLEYELİM! ^^Tek kişinin egemenliğine dayalı ^^Yasama Yürütme ve Yargının tek elde toplanacağı ^^Meclis in devre dışı bırakılacağı ^^Hukuk Devletinin ortadan kalkacağı ^^Fren, denge ve denetim

Detaylı

Türk ve Alman Bak fl Aç s ndan ran daki Geliflimin Güvenlik Politikas Boyutlar

Türk ve Alman Bak fl Aç s ndan ran daki Geliflimin Güvenlik Politikas Boyutlar Türk ve Alman Bak fl Aç s ndan ran daki Geliflimin Güvenlik Politikas Boyutlar Klaus Naumann Önümüzdeki yıllarda dünya siyasetinin en önemli sorunu genişlemiş Ortadoğu bölgesinde, yani benim dünya politikasının

Detaylı

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı - 'Büyük haber gazetecinin ayağına gelmezse o büyük haberin ayağına nasıl gider? - Söz ağzınızdan bir kez kaçınca rica minnet yemin nasıl işe yaramaz? - Samimi bir itiraf nasıl harakiri ye dönüştü? - Evren

Detaylı

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem NEDEN Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem YERLi VE MiLLi BiR SiSTEM Türkiye, artık daha büyük. Dünyada söz söyleyen ülkeler arasında. Milletinin refahını artırmaya başladı. Dünyanın en büyük altyapı

Detaylı

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son 10-11 senesinde bizim de katkılarımızın olması bizi her zaman çok mutlu ediyor çünkü Avrupa da yaşayan

Detaylı

NEWSLETTER 24 TEMMUZ 2016 DARBE BİTTİ Mİ? SIRADA NE VAR?

NEWSLETTER 24 TEMMUZ 2016 DARBE BİTTİ Mİ? SIRADA NE VAR? NEWSLETTER 24 TEMMUZ 2016 DARBE BİTTİ Mİ? SIRADA NE VAR? Maalesef korktuğumuz başa geldi ve içimizden şehitler alan kahrolası bir darbe ülkenin üzerine karabasan gibi çöktü. Söylemiştik, uyarmıştık demenin

Detaylı

TOEFL Hakkında Herşey!

TOEFL Hakkında Herşey! On5yirmi5.com TOEFL Hakkında Herşey! TOEFL sınavına girmek istiyor ama ne yapmanız gerektiğini bilmiyorsanız işte size yol gösterecek bir yazı... Yayın Tarihi : 1 Ocak 2010 Cuma (oluşturma : 10/27/2015)

Detaylı

20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010

20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010 T.C. BAŞBAKANLIK AVRUPA BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ Siyasi İşler Başkanlığı 20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010 - Reform İzleme Grubu nun (RİG) 20. Toplantısı, Devlet Bakanı ve Başmüzakerecimiz

Detaylı

VİZYON BELGESİ (TASLAK)

VİZYON BELGESİ (TASLAK) VİZYON BELGESİ (TASLAK) VİZYON BELGESİ İSTANBUL GÜVENLİK KONFERANSI 2016 Devlet Doğasının Değişimi: Güvenliğin Sınırları ( 02-04 Kasım 2016, İstanbul ) Bilindiği üzere ulus-devlet modern bir kavramdır

Detaylı

TÜRKİYE SİYASİ GÜNDEM ARAŞTIRMASI AĞUSTOS 2016

TÜRKİYE SİYASİ GÜNDEM ARAŞTIRMASI AĞUSTOS 2016 TÜRKİYE SİYASİ GÜNDEM ARAŞTIRMASI AĞUSTOS 2016 Araştırmacılar Derneği üyesi olan GENAR, araştırmalarına olan güvenini her türlü denetime ve bilimsel sorgulamaya açık olduğunu gösteren Onur Sözleşmesini

Detaylı

ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞTAYI Türkiye Nükleer Güç Programı 2030

ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞTAYI Türkiye Nükleer Güç Programı 2030 VİZYON BELGESİ(TASLAK) ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞTAYI Türkiye Nükleer Güç Programı 2030 (03-05 Aralık 2015, İstanbul) BÖLÜM 1 Nükleer Güç Programı (NGP) Geliştirilmesinde Önemli Ulusal Politika Adımları Temel

Detaylı

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,

Detaylı

Bakan Güler, "Türkiye rüzgar enerjisinde AB ülkeleri arasında 1'inci, olacak" dedi

Bakan Güler, Türkiye rüzgar enerjisinde AB ülkeleri arasında 1'inci, olacak dedi Türkiye'de 3 bin enerji yatırımcısı var Bakan Güler, "Türkiye rüzgar enerjisinde AB ülkeleri arasında 1'inci, olacak" dedi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Türkiye'de enerji yatırımcısı sayısının

Detaylı

KPSS 2007 GK (50) DENEME 3 / 52. SORU 50. Aşağıdakilerden hangisi hukuk devleti ilkesinin gereklerinden biri değildir? A) Yasal idare B) Devlet faaliyetlerinin belirliliği C) İdarenin mali sorumluluğu

Detaylı

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz ÜNİTE 4 Şimdiki Zamanın Rivayeti Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz Siz gid-iyor-muş-sunuz

Detaylı

İşten Atılan Asil Çelik İşçilerinin okuduğu basın açıklaması: 15/03/2012

İşten Atılan Asil Çelik İşçilerinin okuduğu basın açıklaması: 15/03/2012 15 Mart 2012 Perşembe günü işlerinden atılan Asilçelik işçileri Bursa nın Orhangazi ilçesi cumhuriyet meydanında basın açıklamasıyla İşimizi İstiyoruz talebini dile getirdikleri ve işlerine geri dönene

Detaylı

özlü bir medya kazası işledi. Yıldırı m

özlü bir medya kazası işledi. Yıldırı m - Bakan Yıldırım dan yıldırım gibi özlü sözler - Manisa 4. Asliye Ceza dan insan hakları ve Anayasa dersi - Telefon Ablukası ile Gazze Ablukası arasındaki on benzerlik RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar

Detaylı

Murabaha Nedir? Murabahalı Satış Ne Demek?

Murabaha Nedir? Murabahalı Satış Ne Demek? Murabaha Nedir? Murabahalı Satış Ne Demek? Murabaha Nedir sorusuna lügâvi manasında cevap çok kısa olabilir ama burada daha çok günümüzdeki fiilî durumunu ele almak faydalı olacak. Bahse konu yöntemden,

Detaylı

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ No.12, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ NO.12, ARALIK 2016 ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI 30 Kasım 2016 Çarşamba günü Ortadoğu Stratejik

Detaylı

MÜHENDİSLİK KARİYERİ Mühendislik Kariyeri Mezun olduktan sonra çalışmak için seçtiğiniz şirket ne olursa olsun genelde işe basit projelerle başlayacaksınız. Mühendis olmak için üniversitede 4 yıl harcamanıza

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI 7 Ocak 2015 İstanbul, Sabancı Center Sayın Konuklar, Değerli Basın Mensupları,

Detaylı

CERN BÖLÜM-3 İZAFİYET TEORİSİNDE SONUN BAŞLANGICI MI?

CERN BÖLÜM-3 İZAFİYET TEORİSİNDE SONUN BAŞLANGICI MI? CERN BÖLÜM-3 İZAFİYET TEORİSİNDE SONUN BAŞLANGICI MI? Geçtiğimiz ay sonlarında CERN den yapılan açıklama belki de bugüne kadar CERN den yapılan açıklamaların en sansasyoneliydi. Açıklamada nötrinolarla

Detaylı

Siyaset ile medya savaşa hazırlanıyor

Siyaset ile medya savaşa hazırlanıyor Siyaset ile medya savaşa hazırlanıyor Medya neden savaşları veya çatışmaları sever? 01 Eylül 2013 Yrd. Doç. Dr. Metin Ersoy Havadis Gazetesi-Poli Takvim yaprakları sonbaharın gelişini müjdelerken tarih

Detaylı

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ 1 / 7

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ 1 / 7 YENİ TEŞVİK SİSTEMİ 1 / 7 Biliyorsunuz, 19 Haziran da yeni teşvik sistemine ilişkin gerekli yasal prosedürler tamamlandı ve konuya ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı -2012 yılının başından itibaren geçerli

Detaylı

KUZEY KIBRISTA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ MEVZUATI

KUZEY KIBRISTA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ MEVZUATI «Öngörülen birleşik Kıbrısta işyerinde işçi sağlığı ve güvenliği» 18 Eylül 2015, MERİT Hotel Lefkoşa Halil Erdim Maden Mühendisi TAŞOVA koordinatörü Kuzey Kıbrıs ta İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası 1 Mart

Detaylı

Yazılı Ödeviniz Hakkında Kendinize Sormanız Gereken Bazı Sorular

Yazılı Ödeviniz Hakkında Kendinize Sormanız Gereken Bazı Sorular 24.00/24.02 Güz Dönemi, 2005 Yazılı Ödeviniz Hakkında Kendinize Sormanız Gereken Bazı Sorular Bir Ödevi yazmaya başlamadan önce, hazırladığınız taslağınızı, bir de şu soruları aklınızda tutarak gözden

Detaylı

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını denetleyen en yüksek organ ise devlettir. Hukuk alanında birlik

Detaylı

10 Ağustos. Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Yazılı Medya Araştırması. 18 Ağustos 2014. 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi Yazılı Medya Araştırması

10 Ağustos. Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Yazılı Medya Araştırması. 18 Ağustos 2014. 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi Yazılı Medya Araştırması 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Yazılı Medya Araştırması 18 Ağustos 2014 İÇİNDEKİLER 1. SUNUŞ... 3 2. ADAYLAR HAKKINDA ÇIKAN HABERLER NASIL SUNULDU?... 3-4 2.1 HABERLERİN ADAYLARA GÖRE DAĞILIMI...

Detaylı

HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin CHP İl Kongresine katılarak bir konuşma

Detaylı

Liderlikte Güncel Eğilimler. Konuşan Değil, Dinleyen Lider. Şeffaf Dünyada Otantik Lider. Bahçevan İlkesi. Anlam Duygusu Veren Liderlik

Liderlikte Güncel Eğilimler. Konuşan Değil, Dinleyen Lider. Şeffaf Dünyada Otantik Lider. Bahçevan İlkesi. Anlam Duygusu Veren Liderlik Video Başlığı Açıklamalar Süresi Yetkinlikler Liderlikte Güncel Eğilimler Konuşan Değil, Dinleyen Lider Son on yıl içinde liderlik ve yöneticilik konusunda dört önemli değişiklik oldu. Bu videoda liderlik

Detaylı

DİŞ HEKİMLERİ İSYAN BAYRAĞINI ÇEKTİ http://www.zamanindahaber.com/saglik/dis-hekimleri-isyan-bayragini-cekti-h50455.html 23.12.

DİŞ HEKİMLERİ İSYAN BAYRAĞINI ÇEKTİ http://www.zamanindahaber.com/saglik/dis-hekimleri-isyan-bayragini-cekti-h50455.html 23.12. DİŞ HEKİMLERİ İSYAN BAYRAĞINI ÇEKTİ http://www.zamanindahaber.com/saglik/dis-hekimleri-isyan-bayragini-cekti-h50455.html 23.12.2014 Dişhekimleri, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'ndan randevu bekliyor

Detaylı

İMF siz Yapamayacak mıyız?...47 Yakın İzleme Programı Üzerine...48 Daha Dikkatli Olma Zamanı...49 Siyasette İstikrarsızlığa Yılında Ekonomi

İMF siz Yapamayacak mıyız?...47 Yakın İzleme Programı Üzerine...48 Daha Dikkatli Olma Zamanı...49 Siyasette İstikrarsızlığa Yılında Ekonomi I İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1 I. PLANLAMANIN İLK ON YILI (1963 1973 Dönemi)... 7 II. EKONOMİNİN TIKANDIĞI YILLAR (1973 1983 Dönemi)...11 24 Ocak Kararları...12 III. EKONOMİDE AÇILIM YILLARI (1983 1993 Dönemi)...15

Detaylı

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ 9.11.2017 Sayın Bakanım, STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 1 İş Dünyamızın Değerli Temsilcileri, Kıymetli Basın Mensupları, Global

Detaylı

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI KEMAL KILIÇDAROĞLU NUN KONUK KONUŞMACI OLDUĞU TOPLANTI YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI 1 ARALIK 2014 İZMİR Cumhuriyet Halk Partisi nin çok değerli Genel Başkanı ve çalışma arkadaşları,

Detaylı

EK: Mucize Avcısı nı yayına hazırlarken, çok

EK: Mucize Avcısı nı yayına hazırlarken, çok EK: Mucize Avcısı nı yayına hazırlarken, çok uzun yıllar önce yazdığım bir yazıyı hatırladım. Onaltı yaşında, lisede iken yazdığım bir yazıyı. Cesaret edip, bir gazetenin araştırma merkezine göndermiştim.

Detaylı

AR& GE BÜLTEN. Enerjide Yeni Ufuklara

AR& GE BÜLTEN. Enerjide Yeni Ufuklara Enerjide Yeni Ufuklara Nurel KILIÇ Enerji yol haritalarının oluşturulduğu dünyada, yapısal değişim gözleniyor. Ülkemizi coğrafi/stratejik konumu gereği çok yakından etkileyen bu süreçte ülkemiz için çizilen

Detaylı

MALKARA BELEDİYE BAŞKANLIĞI BASIN YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ KURULUŞ, GÖREV, YETKİ, SORUMLULUK ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

MALKARA BELEDİYE BAŞKANLIĞI BASIN YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ KURULUŞ, GÖREV, YETKİ, SORUMLULUK ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK MALKARA BELEDİYE BAŞKANLIĞI BASIN YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ KURULUŞ, GÖREV, YETKİ, SORUMLULUK ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler Amaç ve kapsam MADDE 1-

Detaylı

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014 Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye ile Kürdistan arasındaki ekonomik ilişkiler son yılların en önemli rakamlarına ulaşmış bulunuyor. Bugünlerde petrol anlaşmaları ön plana

Detaylı

Bu resmi ne yönden yada nasıl gördüğünüz,nasıl yorumladığınız çok önemli! Çünkü medya artık hayatımızın her alanında ve her an yanı başımızda!

Bu resmi ne yönden yada nasıl gördüğünüz,nasıl yorumladığınız çok önemli! Çünkü medya artık hayatımızın her alanında ve her an yanı başımızda! SUNUMUMUZA HOŞGELDİNİZ Bu resmi ne yönden yada nasıl gördüğünüz,nasıl yorumladığınız çok önemli! Çünkü medya artık hayatımızın her alanında ve her an yanı başımızda! Haber ve bilgi verme amacı başta olmak

Detaylı

Ülkelerin Siber Savaş Kabiliyetleri. SG 507 Siber Savaşlar Güz 2014 Yrd. Doç. Dr. Ferhat Dikbıyık

Ülkelerin Siber Savaş Kabiliyetleri. SG 507 Siber Savaşlar Güz 2014 Yrd. Doç. Dr. Ferhat Dikbıyık Ülkelerin Siber Savaş Kabiliyetleri SG 507 Siber Savaşlar Güz 2014 Siber Savaş Kabiliyeti Nasıl Ölçülür? Cyber War The Next Threat to National Security and What to Do about it, Richard Clarke, 2010. Siber

Detaylı

14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ

14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ TÜRK-İŞ Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi 14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ 25-27 Mayıs 2012 Nova, İbis Hotel - İstanbul Oturumlar Panel

Detaylı

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz.

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz. Aşağıda Emek vererek Yazmış olduğumuz yazı ve bilgileri 5 dakika ayırıp okur inceler ve bizden ücretsiz bir örnek kayıt dosyası talep ederseniz. Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim

Detaylı

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü) IV- KREDİ KARTI ÜYELİK ÜCRETİ İLE İLGİLİ GENELGELER 1. GENELGE NO: 2007/02 Tüketicinin ve Rekabetin Korunması lüğü GENELGE NO: 2007/02...VALİLİĞİNE Tüketiciler tarafından Bakanlığımıza ve Tüketici Sorunları

Detaylı

EMİN ELLERDE YOL ALIN.

EMİN ELLERDE YOL ALIN. EMİN ELLERDE YOL ALIN. ORİJİNAL OPEL GÜVENCESİ Opel FlexCare programımız pek çok sıradışı fayda sunuyor: Gönül Rahatlığı Her türlü kaza veya arıza durumunda birçok yardım şekli ile yanınızda olacağız.

Detaylı

MBA 507 (7) ALGILAMA VE KARAR ALMA

MBA 507 (7) ALGILAMA VE KARAR ALMA MBA 507 (7) ALGILAMA VE KARAR ALMA Algı Bireylerin çevrelerini anlamlandırabilmek adına duyumsal izlenimlerini düzenleme ve yorumlama sürecine verilen isimdir. davranışlarımız algıladığımız dünyaya göre

Detaylı

DANIŞMANLIK TEDBİRİ UYGULAMALARI ÇOCUK TANIMA FORMU

DANIŞMANLIK TEDBİRİ UYGULAMALARI ÇOCUK TANIMA FORMU DANIŞMANLIK TEDBİRİ UYGULAMALARI ÇOCUK TANIMA FORMU ADI- SOYADI T.C. KİMLİK NUMARASI DOSYA NUMARASI İLK GÖRÜŞME TARİHİ Çocukla İlgili Genel Bilgiler Hukuki statüsü Suça Sürüklenen Mağdur Tanık Korunmaya

Detaylı

Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba.

Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba. 1. Bölüm Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba. Bütün bu insanın kafasını şişiren karmaşa, çok ama çok masum bir günde başladı. O gün çok şirin, çok masumdu. O gün öyle muhteşem, öyle harika ve öyle

Detaylı

11. HAFTA 2.ARAŞTIRMA İNCELEME YAZILARI

11. HAFTA 2.ARAŞTIRMA İNCELEME YAZILARI 11. HAFTA 2.ARAŞTIRMA İNCELEME YAZILARI A. RAPOR: Herhangi bir konuyu, olayı veya incelenmekle görevlendirilen kişi veya kişilerin, yaptıkları araştırmanın sonuçlarını ilgili yere bildirmek üzere yazdıkları

Detaylı

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik KISKANÇLIK KRİZİ > > ADAM - Kiminle konuşuyordun? > > KADIN - Tanımazsın. > > ADAM - Tanısam sormam zaten. > > KADIN - Tanımadığın birini neden soruyorsun? > > ADAM - Tanımak için. > > KADIN - Peki...

Detaylı

ALMANYA VE FRANSA NIN NÜKLEER KARARININ ARDINDAN

ALMANYA VE FRANSA NIN NÜKLEER KARARININ ARDINDAN ALMANYA VE FRANSA NIN NÜKLEER KARARININ ARDINDAN Fukuşima Nükleer Santralinde yaşanan kaza hiç şüphesiz nükleer santraller için yeni bir dönem başlattı. Bu denli büyük bir kazanın Japonya gibi güvenilirlik

Detaylı

YENİ AKİT GAZETESİ İNTERNET SAYFASINDAKİ 16 03 2015 TARİHLİ HABERE İLİŞKİN YORUMUM AŞAĞIDADIR. Erdoğan: Bedeli suç işleyen ödesin

YENİ AKİT GAZETESİ İNTERNET SAYFASINDAKİ 16 03 2015 TARİHLİ HABERE İLİŞKİN YORUMUM AŞAĞIDADIR. Erdoğan: Bedeli suç işleyen ödesin YENİ AKİT GAZETESİ İNTERNET SAYFASINDAKİ 16 03 2015 TARİHLİ HABERE İLİŞKİN YORUMUM AŞAĞIDADIR Erdoğan: Bedeli suç işleyen ödesin Erdoğan, Balıkesir Ekonomi Ödülleri Töreni nde konuştu: Ben diyorum ki,

Detaylı

Süleyman Demirel Hayatını Kaybetti

Süleyman Demirel Hayatını Kaybetti Süleyman Demirel Hayatını Kaybetti Türkiye Cumhuriyeti nin 9. Cumhurbaşkanı, 40 yılı aşkın siyasi hayatında kendi deyimiyle altı kez gittiği başbakanlığa yedi kez gelen parti lideri, Devlet Su İşleri nin

Detaylı

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB Danýþma Kurulu 38. Dönem 2. Toplantýsý 16 Nisan 2005'te Ankara'da TMMOB çalýþmalarý üzerine bilgilendirme ve TMMOB çalýþmalarýnýn deðerlendirilmesi gündemi

Detaylı

İşte bu, kişileri birbirlerinden ayıran özelliklerin tümüne, kişinin Girişimcilik Profili diyoruz.

İşte bu, kişileri birbirlerinden ayıran özelliklerin tümüne, kişinin Girişimcilik Profili diyoruz. KİŞİNİN GİRİŞİMCİLİK PROFİLİ Her insanın vücut yapısı nasıl ki her spora uygun değilse, her insanın çeşitli özellikleri de onun her türlü girişim i yapmasına uygun değildir. Bir başka deyişle, kişinin

Detaylı

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015 Türkiye Cezasızlık Araştırması Mart 2015 İçerik Araştırma Planı Amaç Yöntem Görüşmecilerin Dağılımı Araştırma Sonuçları Basın ve ifade özgürlüğünü koruyan yasalar Türkiye medyasında sansür / oto-sansür

Detaylı

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR Site İsmi : Zaman 53 Tarih: 10.05.2012 Site Adresi : www.zaman53.com Haber Linki : http://www.zaman53.com/haber/14544/camilerin-ayaga-kalkmasi-lazim.html ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Detaylı

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu Toplantısı TOBB Plaza da

Detaylı

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf ilk yar'larımızın sevgili dostları, ilkyar desteklerinizle giderek büyüyen bir aile olarak varlığını sürdürüyor. Yeni yeni ilk yar'larımızla tanışırken bir taraftan fedakar gönüllülerimizi, ve bir zamanlar

Detaylı