Perçin Dergisi ne Reklam vermek için; Yayın No: 4053 Yerel Süreli Yayın Aylık ve Türkçe Yayınlanır Sayı: 17. OSİAD Üyeleri İçin Reklam Fiyat Tarifesi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Perçin Dergisi ne Reklam vermek için; Yayın No: 4053 Yerel Süreli Yayın Aylık ve Türkçe Yayınlanır Sayı: 17. OSİAD Üyeleri İçin Reklam Fiyat Tarifesi"

Transkript

1 Yayın No: 4053 Yerel Süreli Yayın Aylık ve Türkçe Yayınlanır Sayı: 17 Yayın Sahibi OSİAD Ostim Sanayici ve İşadamları Derneği Adına Adnan KESKİN Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Şadan AYCAN Yayın Kurulu Ahmet ERBASAN Ahmet Taner SARAÇ Ayhan CAFEROĞLU Ayhan DÖNMEZ Fikri GÜRDAL İsmail Şadi AYCAN M. Turan EMEK Özgür Savaş ÖZÜDOĞRU Grafik Tasarım OSİAD Üyeleri İçin Reklam Fiyat Tarifesi Reklam Yeri Ebadı Tek Yayın 6 Yayın (1 Yıl) Arka Kapak Ön Kapak İçi Arka Kapak İçi İç Sayfalar İç Sayfalar Tam Sayfa Tam Sayfa Tam Sayfa Tam Sayfa 1/2 Sayfa TL.+KDV TL.+KDV 750 TL.+KDV 500 TL.+KDV 250 TL.+KDV TL.+KDV 800 TL.+KDV 600 TL.+KDV 350 TL.+KDV 175 TL.+KDV OSİAD Üyesi Olmayanlar İçin Reklam Fiyat Tarifesi Reklam Yeri Ebadı Tek Yayın 6 Yayın (1 Yıl) Arka Kapak Tam Sayfa TL.+KDV TL.+KDV Ön Kapak İçi Tam Sayfa TL.+KDV TL.+KDV AYCAN S Reklam Ajansı İsmail Şadi AYCAN Tel: info@aycans.com Arka Kapak İçi İç Sayfalar İç Sayfalar Tam Sayfa Tam Sayfa 1/2 Sayfa TL.+KDV 750 TL.+KDV 350 TL.+KDV TL.+KDV 600 TL.+KDV 225 TL.+KDV Yayın Yönetim Uzayçağı Cad. No:12 Ostim-ANKARA Tel: (pbx) Faks: osiad@osiad.org.tr Baskı DuMat Ofset Matbacılık Ergazi Mah. Gersan San.Sit Sk. No: 54 Yenimahalle ANKARA Tel: Faks: Basım Tarihi: Perçin Dergisi ne Reklam vermek için; Uzayçağı Caddesi No:18 Ostim - ANKARA, osiad@osiad.org.tr, Dergimizden izinsiz görüntü ya da her hangi bir alıntı yapılamaz. 1

2 Doğalgaz evde de sanayide de isyan ettirdi İÇİNDEKİLER 4 Kısa çalışma ödeneğinin vadesi uzadı soruda küresel kriz 2009 ümük sıkacak İhracat tepetaklak oldu IMF ile anlaşma bilmeceye döndü 2009 da terörle mücadelede yeni açılımlar Türk Halkı nın gelecek 20 yılı ipotek altında OSBÜK Başkanı: Ostim in geleceği parlak Sivil toplumculuk almadan verebilmektir Hukuk Yenilenebilir enerji için işbirliği Kyoto dan sonra Türkiye yi neler bekliyor? ABD nin Kriz Yönetimi Fiyaskosu ve Biz Bu kriz farklı bir kriz ASO da çekişmeli seçim Nikah fındığı Ağız ve diş bakımında 30 hafta

3 Krizin bir kez daha düşüncelerini doğruladığı lider: Atatürk Dünya, ancak yüzyılda görülebilecek derin bir krizi yaşıyor. Her şey 2007 yılında ABD konut piyasasında başlayan krizle ortaya çıktı. Önce finans kesimini sonra da reel sektörü etkiledi. İpin ucu bir kere kaçtı ve şimdi bütün dünya yakalamaya çalışıyor. Bu yakalama sürecinde dünya genelinde ekonomileri kurtarmak için hükümetlerin harcadıkları para 6 trilyon dolara yaklaştı. ABD yönetimi, geçen yıl patlak veren emlak krizinden çok kötü etkilenen dev mortgage şirketleri Fannie Mae ve Freddie Mac e el konulduğunu duyurdu ve gerisi geldi. Kriz, finans kalelerini de birbiri ardına çökertti. ABD li yatırım devi Lehman Brothers, 158 yıllık tarihini sona erdirerek iflas başvurusunda bulundu. Banka, alıcı bulamayınca da iflasını istedi. Devletleştirilen Freddie Mac, Fannie Mae, AIG, UBS, RBS, B&B, Hypo Real Estate, Fortis, Merrill Lynch, General Motors, Ford gibi devler de zordakiler arasında. Ekonomik dalga İzlanda kıyılarına o kadar sert vurdu ki ülke iflas etti. Dünyanın neredeyse tüm ülkelerine sıçrayan kriz, birçok ülkeyi bankalardaki mevduatlara yüzde 100 garanti vermeye zorladı. Şimdi küresel kredi krizinden kaynaklanan zararların 1,4 trilyon dolara ulaştığı tahminleri yapılıyor. Türkiye de krizden payına düşeni alıyor ama ülkemiz aslında zaten bir krizin içindeydi. Açıklanan son rakamlara göre, son 6 ayda 385 bin kişi işsiz kaldı. Çünkü, büyük firmalar ya kapandı ya üretime ara vermek zorunda kaldı ya da işçi çıkardı. Aralık ayındaki sanayi üretimindeki düşüş de yüzde 17.6 olarak açıklandı. Özellikle tekstil ve otomotiv sektöründe büyük çöküş yaşandı. Bir şarkı var, bindik bir alamete gedeyoz kıyamete diye. Dünya ile birlikte hepimiz bir kıyamete sürükleniyoruz. Bu kriz, toplumda oluşturulan pek çok ezberin bozulmasına neden oldu. Yıllardır, özelleştirmeleri savunanlar bile durup düşünmek durumundalar artık. Plansız özelleştirmelere karşı çıkan, stratejik olsun ya da olmasın kimi kamu işletmelerinin elden çıkarılmasının uzun dönemde ekonominin aleyhine olacağını söyleyenlere yapıştırılan vatan hainliği yaftası kalktı, iade-i itibar dönemi başladı. ABD de yapılan kamulaştırmaları hatırlayanların, plansız özelleştirmeleri eleştirdikleri için geçmişte dinozor muamelesi görenlere karşı herhalde biraz mahcup olmaları gerekiyor. Bazı ekonomistler ve düşünürler bu süreci Marks ın haklı çıktığı şeklinde yorumladılar. Uzmanların yürüttüğü bu tartışmaya saygılıyız. Ama bizler, karma ekonomik modeli uygulamaya koyan Atatürk ü hatırlamak gerektiğine inanıyoruz. Cumhuriyet in ilk yıllarında uygulamaya konulan planlı sanayileşmeden, özel sektör ve kamunun birlikte ekonomik hayatın içinde yeraldığı bir modelden sözediyoruz. Türkiye ve dünyanın geldiği bu aşama Atatürk dönemi ekonomi politikalarını bir kez daha dikkatlice okunmayı gerektiriyor. Bu çerçevede halen kamunun elinde bulunan üç büyük bankanın özelleştirilmesine dair düşünceleri zihnimizden atmalıyız. Nihat GÜÇLÜ 3

4 Doğalgaz evde de sanayide de isyan ettirdi Haber: Kelime ATA Doğalgaza geçen yıl yüzde 80 zam yapılması sanayici ve işadamları ile halkı bunalttı. Yüksek faturalar karşısında çıldırmanın eşiğine gelen halkın ödeme güçlüğü karşısında İGDAŞ bile taksitle ödeme uygulaması getirdi. Ama en acı olanı meclise sunulan bir teklifti. MHP Karaman Milletvekili Hasan Çalış, kombili evlerde oturan vatandaşlara her ay asgari ücretin üçte biri oranında doğalgaz yardımı yapılması için kanun teklifi verdi. Hükümet, doğalgaz faturalarının bütçelerde ve işletmelerde yarattığı gidermek amacıyla Hazine den onay aldı ve konutlarda yüzde 17, sanayide yüzde 18 indirim yaptı. MHP Karaman Milletvekili Hasan Çalış, kış mevsimi süresince, kombili evlerde oturan vatandaşlara her ay asgari ücretin üçte biri oranında doğalgaz yardımı yapılması için kanun teklifi verdi. MHP Karaman Milletvekili Hasan Çalış Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifini Meclis başkanlığına sundu. Teklifin gerekçesinde, yaşanan ekonomik krizin dalga dalga yayılarak toplumun tüm kesimlerini etkisi altına aldığı belirtilerek şöyle denildi: Doğalgaza geçen yıl yüzde 80 zam yapılması sanayici ve işadamları ile halkı bunalttı. Yüksek faturalar karşısında çıldırmanın eşiğine gelen halkın ödeme güçlüğü çekmesi üzerine İGDAŞ bile taksitle ödeme uygulaması getirdi. Ama en acı olanı meclise sunulan bir teklifti. MHP Karaman Milletvekili Hasan Çalış, kombili evlerde oturan vatandaşlara her ay asgari ücretin üçte biri oranında doğalgaz yardımı yapılması için kanun teklifi verdi. Vatandaşı karda kışta sokakta bırakan ülke yöneticilerinin millet nezdinde vicdani sorumlulukları vardır. Vatandaşlarımız ısınamıyorsa ısınma imkanı yoksa onu ısıtmak devletin en öncelikli görevleri arasındadır. Sosyal devlet vatandaşını karda kışta sokağa terk edemez. Bu nedenle ülkemizde yıllar yılı muhtaç ailelere yakacak olarak kömür yardımı yapılmaktadır. Sobalı evlerde oturan muhtaç aileler kömür yardımlarından yararlanarak bacalarını tüttürürken doğalgaz dönüşümü yapılmış, kombili evlerde oturan muhtaç aileler büyük bir sıkıntı çekmektedir. Bu nedenle bugün gelinen noktada kömür sobası kullanma imkanı bulunmayan ve doğalgaz alacak imkanı kalmayan kombili evlerde oturan muhtaç vatandaşlarımızın da bacalarının tüttürülmesi gerekmektedir. Bu da ancak bu ailelere doğalgaz yardımı ile gerçekleşecektir. Kredi kartı ile ödeme Doğalgaz a yapılan son zamlarla birlikte yükselen faturalar üzerine harekete geçiren İGDAŞ fatura ödemede taksit dönemini başlattı. İGDAŞ tarafından düzenlenen kampanya ile aboneler faturalarını kredi kartı ile 6 taksitle ödeyebilecek. Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan İGDAŞ Genel Müdürü Bilal Aslan, küresel kriz ve doğalgaz fiyatındaki artış sebebiyle taksit kampanyası başlattıklarını ifade etti.borçtan dolayı gaz kesme devrini sona erdirmeyi amaçladıklarını aktaran Aslan, Dünya ile birlikte ülkemizi de etkisi altına alan küresel krizin günlük yaşamdaki etkilerini biliyoruz. Biz müşteri memnuniyeti ilkesiyle hareket ediyoruz. Her zaman vatandaşımızın yanında olmaya gayret gösteriyoruz. Bu sebeple borcundan dolayı gaz kesmelere artık son vermek istiyoruz. Faturasını ödemede zorlanan abonelerimiz taksit imkânından da yararlanabilecekler. 1 Ocak 2009 itibariyle bu uygulamayı hayata geçirdik. Amacımız kış aylarında kimseyi gazsız bırakmamak. Uygulamanın abonelerimize büyük kolaylık getireceğini düşünüyoruz. diye konuştu. 4

5 10 soruda küresel kriz ABD de başlayan kriz tüm dünyayı sarsıyor. Dünya, 1929 ekonomik bunalımından sonraki en ciddi krizi yaşıyor. Bankalar batıyor, fabrikalar kapanıyor. Kriz nasıl başladı ve nasıl yayıldı? İşte krizde öne çıkanlar... Dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD de kredi kriziyle başlayan sorun finans piyasalarına yansıyınca dalganın boyu da arttı. ABD de birçok banka tarihe karıştı, bazı bankacılık modelleri rafa kalktı. İşte halen yaşanmakta olan krizle ilgili bilinmesi gereken 10 madde... Kriz nasıl başladı? ABD den başlayan küresel krizin temelinde mortgage piyasasına ilişkin sorunlar var. ABD de ortaya çıkan ve tüm dünyayı olumsuz etkileyen mortgage sektörü, ilk olarak üç yıl önce sorun yaratmaya başladı. ABD mortgage piyasası, 10 trilyon dolarlık büyüklüğüyle dünyanın en büyük piyasası konumunda bulunuyor. ABD de, para hacminin yüksek olması nedeniyle, bazı finansal kuruluşlar 5 yıl önce, kredibilitesi zayıf olan kişilere de mortgage kredisi vererek, geri dönüşü riskli bir mali yapıya girdiler. Sadece dar gelirlilerin kullandığı ve subprime olarak adlandırılan yüksek riskli krediler in boyutu 1.5 trilyon doları buluyor. 5 yıl öncesine kadar ABD de faizler son derece düşük olduğu için özellikle orta ve alt gelir grubundaki kişiler değişken faizli kredileri kullanmayı tercih ettiler. Ancak, ABD Merkez Bankası nın (Fed) son iki yılda faiz oranlarını artırması, konut sektörünü durgunluğa soktu. Konut satış fiyatları ile kira gelirlerinin de piyasa düzeyinin altına inmesiyle, 5 bu krediyi kullanan düşük gelirli gruplar, kredilerini düzenli olarak ödeyemez hale geldiler. Bankaların, tüketicilere satın alacakları ev ve dairelerin bedelinin tamamını, hatta değerinin yüzde 110 oranında borçlanma fırsatı vermesi, kredilerin geri dönüşünü zora soktu. ABD de bankalar konut kredileri için gereken parayı yatırım bankalarında ihraç ettikleri tahviller ile borçlanarak sağlıyorlardı. Ancak kredilerin geri dönüşümü zora girince yatırım bankaları ve

6 ABD mortgage piyasası için da çanlar çalmaya başladı. Krizin nedenleri neler? Temel olarak krizin nedenlerini şöyle sıralayabiliriz. Mortgage kredilerinin yapısının bozulması, faiz yapısının uyumsuzlaşması, konut fiyatlarındaki balon artışlar, menkul kıymetlerin fonlanmasında yaşanan sıkışıklık, kredi türev piyasalarının genişlemesi ve kredi derecelendirme sürecindeki sorunlar. Kredi krizi, finansal krize nasıl dönüştü? Kriz her ne kadar başlangıçta bir mortgage krizi olarak ortaya çıksa da takip eden süreçte bir likidite krizine dönüştü. ABD de 2007 yılında, finans ve sigorta, gayrimenkul, inşaat ve madencilik sektörü başta olmak üzere toplam dört sektörün büyüme hızının yavaşlamasıyla genel ekonominin büyüme hızı da yavaşladı. Ekonomik büyümenin yavaşlamasına neden olan reel sektör, mortgage krizinden olumsuz etkilendi. Faiz oranlarındaki değişim kredi piyasasında daraltıcı etki yaptı, kredi piyasasında 2006 yılında yüzde 13.2 oranında artış sağlanırken, 2007 yılında bu oran yüzde 4.8 olarak gerçekleşti. Yatırımcıların risk almadan kazanç elde etme isteği maliyeti düşük, kolay kredi imkanlarına bağlı olarak tüketicilerin aşırı borçlanmasına ve kontrolsüz kredi genişlemesine neden olarak sistemin kırılganlığını artırdı. ABD de subprime borçlularının ödeme güçlüğüne düşmesi ile tetiklenen kriz, bu kırılganlıklarla birlikte büyüdü. Büyük kurumsal yatırımcılar neden bundan etkilendi? Reyting kuruluşlarının, yüksek riskli kredilere dayalı menkul kıymetlerin notunu düşürmesi, bu menkul kıymetlere yatırım yapan kurumsal yatırımcıların portföylerinde tuttukları ve kredi notu düşürülen menkul kıymetler için yeniden değerleme yapmalarını zorunlu hale getirdi. Kurumsal yatırımcıların portföy değerlerinin düşmesi sonucu, bu menkul kıymetlerin, asıl defter değerlerinden çok daha düşük değerlerle değerlendirilmeleri nedeniyle, milyar dolarlık portföye sahip kurumsal yatırımcılar, ABD de değerlendirdikleri bazı yatırım fonlarını dondurmak zorunda kaldılar. Krizin ilk kurbanı kim oldu? ABD nin önde gelen bankalarından Bear Stearns, Mart ayında şirketin tamamını 236 milyon dolar olarak değerleyen hisse başı 2 dolar fiyatla JP Morgan a satıldı. Şirketin Ocak 2007 deki piyasa değeri 20 milyar dolardı. Bear Stearns ten iki günde 17 milyar dolar para çekilmesi üzerine kurtulamayacağı anlaşılınca Fed, batışın sistemin tümüne yayılmasını engellemek için satılma ya da iflas masasına gitme seçeneklerini bıraktı. Fed, şirketin JP Morgan a devri gerçekleşmezse Bear Stearns e yardım etmeyeceği yönünde bilgi verince Bear Stearns yetkilileri 84 dolar olarak açıkladıkları hisse başına defter değerine rağmen hisseleri JP Morgan a 2 dolara devretmeye razı oldu. Son bir yılda kaç banka battı? Uluslararası finans krizinin başlangıcı olarak kabul edilen Ağustos 2007 tarihinden bu yana ABD de batan banka sayısı 13 e ulaştı. Banka iflasları 2008 yılında hızlandı ve sadece bu yıl 11 banka iflas bayrağını çekti. Batan bankaların aktif büyüklüğü toplamı ise 173 milyar 800 milyon dolar düzeyinde bulunuyor. Kriz ABD de hangi bankacılık modelini tarihe gömdü? Kredi krizi öncesinde ABD de beş büyük yatırım bankası bulunuyordu. Yatırım bankaları, uzun vadeli kaynak transferi yapma görevini üstlenmiş kurumlar niteliğini taşıyor. Bu bankaların mevduat toplama yetkisi bulunmuyor. Bear Stearns ün Mart ta JP Morgan a satılmasının ardından, Bank of America Merrill Lynch i satın aldı. Alıcı bulamayan Lehman Brothers iflasını açıkladı. Son olarak Fed, ABD nin en büyük iki yatırım bankası Goldman Sachs ve Morgan Stanley yi desteklemek için her iki bankanın da statütüsünü değiştirdi. Tüm bu gelişmeler Wall Street teki yatırım bankacılığı modelinin sona erdiği anlamına geliyor. Peki bu yatırım bankaları neden battılar? Wall Street in prestijli yatırım bankaları bilançolarını olası zararlara karşı hiçbir önlem almadan aşırı şekilde genişletti. Yatırım bankaları, döneminde yaratılan 7 trilyon dolarlık riskli konut ve tüketici kredilerine yatırım yaptı. Bu krediler, 1999 daki miktarın iki katından fazlaydı. Yatırım bankaları, konut sektörünün büyüdüğü ve dünyanın her yerindeki yatırımcıların hazine kağıdı kadar güvenilir olduğu düşünülen mortgage a dayalı menkul kıymetleri aldığı dönemde, rekor kârlar elde etti. Ancak konut fiyatlarının düşmeye başlamasıyla, yatırım bankalarının gereken önlemleri almadığı ortaya çıktı. Wall Street yatırım bankalarının son yıllardaki borçluluğu baş döndürücü bir hızla arttı sonunda Lehman ın öz sermayesi, 2003 sonundan 2007 sonuna kadar olan dönemde yüzde 73 artarken, aktif büyüklüğü yüzde 121 arttı. Aynı süreçte Merill Lynch in aktif büyüklüğü yüzde 125 artarken, öz sermayesi sadece yüzde 10 büyüdü. Tüm bu nedenler yatırım bankaları için sonun başlangıcı oldu. Fed nasıl tepki verdi? 6

7 Fed, 2007 de başlayan dalgalanma sürecinde 3 üncü defa politika değişikliğine giderek, gösterge ve iskonto faiz oranlarını yeniden düşürmeye başladı ve çeşitli kanallarla piyasaya likidite desteğinde bulundu. İskonto faiz haddindeki indirime rağmen sistemin eski işleyişine dönmemesi, kuruluşların birbirine borç vermekte tereddüt etmeye devam etmesi üzerine Fed, gösterge faiz oranlarında indirime gitmeye başladı. Federal Açık Piyasa Kurulu yüzde 5.25 düzeyinde olan gösterge faizini 7 defada yüzde 2 ye indirdi. Fed, finansal dalgalanmanın etkilerini en aza indirmek amacıyla birçok yeni likidite sağlama kolaylıkları oluşturdu ve mevcut uygulamalar ile operasyonlarda önemli değişikliklere gitti. Çalkantının yaşandığı son bir yılda Fed in piyasaların peşinden geldiği, proaktif olmadığı tartışmaları yaşandı. Piyasaların baskısı Fed e son toplandıda faizi indirtmeye yetmedi ve Fed gösterge faizi yüzde 2 de bıraktı. Fannie Mae, Freddie Mac ve Lehman Brothers a seyirci kalan Fed, dünyanın en büyük sigorta şirketi AIG yi ise iflastan kurtardı. Krizin ABD ye maliyeti ne kadar? ABD de George Bush yönetimi, zor durumdaki şirketleri iflastan kurtarmak için Kongre ye 700 milyar dolarlık bir paket önerdi. Bush yönetiminin hazırladığı taslak planda iki yıl içinde, herhangi bir mali kuruluşun ödenemeyen borçlarının devralınması için hükümete geniş yetki veriliyor. Bunun, 1929 yılında yaşanan Büyük Buhran dan bu yana en büyük mali kurtarma planı olduğu belirtiliyor. Ancak krizin ABD ye toplam maliyetinin bu tutarla sınırlı kalmayacağı ve 1.8 trilyon dolara ulaşabileceği kaydediliyor. Henüz sonu gelmedi... Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Dominique Strauss-Kahn: Global krizin en kötü dönemini atlattığımızı söyleyemem. Finansal krizin sonuçları henüz geçmedi ancak ana sebepleri çok geride kaldı. Ekonomik toparlanma 2009 da olabilir. Fed in eski Başkanı Alan Greenspan: Bu 50 yılda, hatta muhtemelen yüzyılda bir yaşanabilecek olay. ABD nin bir ekonomik durgunluğa girmeden kurtulma ihtimali yüzde 50 nin altında, krizin daha da devam etmesini bekliyorum. Euro Ülkeleri Ekonomik Grup Başkanı ve Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker: Piyasalardaki kriz henüz sona ermedi. Geçici bir sona bile ulaşmayan mali kriz hâlâ şiddetle sürüyor ve büyük bir baş ağrısı yaratıyor. Ancak Avrupa görece olarak ABD den daha iyi durumda. 7

8 2009 ümük sıkacak Dünyanın küresel krizle sarsıldığı bir dönemde Türkiye de zor günler yaşıyor. Devasa firmalar, ya üretimlerine ara veriyor ya da işçi çıkarıyor. Nakit sıkıntısı had safhaya ulaştı. Çekler dönüyor. Bankalar, kredi verme şartlarını ağırlaştırıyor. İşadamı örgütlerinin yöneticileri ise hükümeti Mart ayı ve sonrası için uyarıyor. Dünyanın küresel krizle sarsıldığı bir dönemde Türkiye de zor günler yaşıyor. Devasa firmalar, ya üretimlerine ara veriyor ya da işçi çıkarıyor. Nakit sıkıntısı had safhaya ulaştı. Çekler dönüyor. Bankalar, kredi verme şartlarını ağırlaştırıyor. İşadamı örgütlerinin yöneticileri ise hükümeti Mart ayı ve sonrası için uyarıyor. İSO Başkanı Küçük, kendi başkanlık döneminin son, 2009 un ilk Meclis toplantısında yaptığı konuşmada genel ekonomik durumun yanı sıra sanayi sektörünün içinden geçmekte olduğu sürecin kapsamlı bir değerlendirmesini yaptı. Sanayi üretiminin Ağustos ayından bu yana küçüldüğünü, bunun 2001 sonrası dönemde daha önce hiç görülmeyen bir durum olduğunu ifade eden Küçük, Yaklaşık yüzde 14 e ulaşan bu düşüş 2001 sonrası dönemde, sanayi üretimindeki en yüksek küçülmedir. Türkiye İstatistik Kurumu, bir açıklama yapmadı ancak, araştırma şubemizin hesaplamalarına göre; 2008 yılının on bir ayı sonunda, sanayi üretimindeki ortalama artış, yalnızca yüzde 0,5 tir in aynı dönemindeki artış oranı 7,7 idi. Bir yıl içinde, yüzde 7,7 den yüzde 0.5 e düşmek üretimde ne kadar büyük bir kayıp olduğunu gösteriyor dedi. İhracat ve kapasite kullanımı düşüyor Konuşmasında dış ticaretteki gelişmelere değinen Küçük, ihracatın uzun yıllardan sonra ilk kez, Ekim ayında yüzde 1.7 oranında azaldığına dikkat çekerek Azalma oranı, kasım ayında yüzde 17.5 e çıktı. Türkiye İhracat Meclisi nin verilerine göre, Aralık ayında ise ihracatımız yüzde 25 azaldı. Üretime paralel olarak, ihracatımız da giderek artan bir azalma eğilimine girmiştir diye konuştu. Sanayi üretiminde Aralık için büyük düşüş bekliyoruz Aralık ayında, ihracatın yanında, kapasite kullanım oranın da büyük ölçüde gerilediğini belirten Küçük şöyle devam etti: İmalat sanayi kapasite kullanım oranı, Aralık ayında, top- 8

9 lamda yalnızca yüzde 64,7 olarak gerçekleşti yılında bile, toplamda bu kadar düşük bir aylık kapasite kullanım oranı ile karşılaşmamıştık.ihracatta ve kapasite kullanım oranındaki, yüksek düşüşler, Aralık 2008 de aylık sanayi üretiminde de büyük bir düşüş gerçekleşeceğinin habercisidir. Aralık ayındaki düşüşle birlikte, 2008 için, yıllık sanayi üretimi artış ortalaması yüzde 0.5 in de altına düşecektir. 2008, sanayi üretiminde, 2001 sonrası dönemin en olumsuz yılı olarak kayıtlara geçecektir. Cari açık 40 milyar dolara düşer Üretimdeki olumsuz gelişmenin, işsizlik sorununu daha da ağırlaştırdığını vurgulayan İSO Başkanı şöyle konuştu: Son verilere göre, Ekim 2008 itibariyle işsizlik oranı yüzde 10.9 a yükselmiştir. Küresel kriz nedeniyle talebin düşmesi ve ekonominin küçülmesi, cari açıkta ve enflasyonda yavaşlatıcı bir etki yaratmıştır için 50 milyar dolar civarında bir cari açık öngörülüyordu. Ocak - Kasım 2008 döneminde, cari işlemler açığı 38.9 milyar dolardır. Yıl sonu itibariyle, cari işlemler açığının 40 milyar dolar civarında gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. İstihdama büyük darbe olur Konuşmasında 2009 için umutlu olabilir miyiz? diye soran Küçük, Mevcut durum itibariyle, üretimi harekete geçirecek olan, iç talep ve dış talepte iyileşme işareti yoktur. Sanayi üretimindeki azalma, büyük olasılıkla, önümüzdeki aylarda da benzer oranlarda devam edecek gibi görünmektedir. Düşüşün önümüzdeki aylarda da devam etmesi, Türkiye ekonomisinin, özellikle, istihdam yönüyle, büyük darboğaz içine girmesi demektir. Alınacak önlemlerle, bunun önüne geçileceğini ümit etmek istiyoruz dedi. Yırcalı: Asıl büyük fatura ilk çeyrekten sonra Balıkesir Sanayi Odası Meclis Başkanı Rona Yırcalı ise, 2009 un zor bir yıl olacağını, asıl büyük faturanın ise ilk çeyreğin sonunda yaşanacağını vurguladı. İşsizliğin ve kötümserliğin hızla arttığını kaydeden Rona Yırcalı, Zaten her yıl iş piyasasına giren bin kişiye iş bulmamız gerekirken bunlara her gün yeni işsizler dahil oluyor. İşsizlik oranı yüzde 11 deniyor ama gençler arasında bu oran yüzde 20 yi bulmuş... Şu anda işten atılanlar aldıkları tazminatlarla geçiniyor. Bu paralar onları 1-2 ay idare edecek. Ama bu paralar bitince asıl sorun çıkacak. İşsizlik ekonomik bir mesele olmanın ötesinde sosyal, hatta siyasi bir sorun haline gelecek. Küresel kriz bir gün elbet bitecek ama işsizlik büyük bir sorun olarak önümüzde kalacak diye konuştu. Hükümetin ekonomideki sorunları görmemesine imkan olmadığını hatırlatan Yırcalı, otomotiv, lojistik, denizcilik, tekstil ve inşaat sektörünün durduğunu ifade etti. KOBİ ler ayağında daha ciddi sorunlar yaşandığını belirten Yırcalı, piyasalarda ödeme zincirinin kırıldığını, parası olanların bile ödeme yapmadığını kaydetti. Yırcalı, sözlerini şöyle sürdürdü: Bu günleri arayacağız Bütün ülkeler önlemini aldı, paketlerini açıkladı. Biz maalesef tedbir almadık, krizin ağırlığını anlayamadık. Önlem paketi deniyor ama daha hiçbir şey görmedik. Daha da kötüsü toplumda kötümserlik yayılıyor. Bizi idare edenlerin artık ekonomiye eğilmesi lazım ama maalesef hükümet tamamen yerel seçimlere 9 odaklandı. Krizde yeni bir dalga geleceği söyleniyor. Daha çok işçi çıkaran olacak. Mart ayında daha da ağırlaşacak çok zor geçecek, 2010 ne olur bilmiyoruz. IMF ile anlaşmanın gecikmesini de eleştiren Yırcalı, bunun bedelinin çok ağır ödeneceğini sözlerine ekledi. KOÇ: İşsizlik büyük bir sorun olarak çıkabilir. KOÇ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, iç ve dış piyasanın daraldığına dikkat çekerek, İşsizlik büyük bir sorundu, daha büyük bir sorun olarak önümüze çıkabilir. Bundan sonraki üç ay içerisinde ya da önümüzdeki sene içerisinde... dedi. Küresel krizin en önemli özelliğinin her an herşeyin değişmesi olduğuna dikkat çeken Koç, krizin nerede biteceğinin veya piyasaların nasıl toparlanmaya başlayacağının bilinmediğini vurguladı. Koç, sözlerini şöyle sürdürdü: Türkiye her ne kadar izafi olarak etkilenmemiş gibi gözükse de, dünyanın 17 nci en büyük ekonomisi olarak böyle bir krizden etkilenmememiz söz konusu değildir. Bunu borsa düşüşü olarak almamak lazım. Bu kriz 2001 den çok daha farklı de bankalar çok ciddi yara almıştı. Şimdi çok şükür bankalarımız çok daha kuvvetli bir finansal yapıya sahip. Benim korkum reel sektörün etkilenmesi. Reel sektörde ödeme zorluğu yaşanırsa bu sistemde ciddi sorunlar yaratabilir. Hem iç piyasa, hem dış piyasa daralıyor. İşsizlik büyük bir sorundu, daha büyük bir sorun olarak önümüze çıkabilir. Daha önce de söylediğim gibi bence bir IMF stand-by anlaşmasının şu anda yapılması piyasaları psikolojik olarak fevkalade rahatlatır diye düşünüyorum. Paranın maliyeti çok artmaya başladı. Likidite azaldıkça ülkeden para çıkışı hızlanabilir. Bu da bizim işi-

10 mize gelmez. O bakımdan dikkatli olmamız lazım. Yalçındağ: Hazırlık yapmalıyız TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ da, Türkiye nin yüzyılın en ciddi krizine 45 milyar dolarlık cari açıkla girdiğini belirterek, Krizden zarar göreceğiz ve büyüme yavaşlayacak. Temkinli olmak zorundayız. Olumsuz gelişmelere karşı gerektiğinde çok hızla müdahale edebilecek biçimde her hazırlığı yapmalı, daha da önemlisi piyasaları hazırlıklı olduğumuza ikna etmeliyiz dedi Özilhan: Yatırım planlarını askıya aldık Kemer sıkma döneminin başladığını söyleyen Tuncay Özilhan ise önümüzdeki dönemde işsizliğin artacağına dikkat çekti. Özilhan, yatırımlarını mecburen beklemeye aldıklarını ve likitte kaldıklarını kaydetti. ANADOLU Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, dünya düzeninin değiştiğini, önümüzdeki 2-3 yılın zorlu geçeceğini söyledi. Kemer sıkma döneminin başladığına dikkat çeken Özilhan, Şu aşamada yangın yerindeyken kimse yatırım düşünmez. Ya hiç kredi alınmaz ya da kredi talebi minimuma düşer. Türkiye küçülecek dedi. İhracat yavaşlayacak, turizm geliri düşecek ve yabancı sermaye ilgisi azalacak diyen Tuncay Özilhan, bu yıl yüzde 5.5 büyüme hedefleyen Türkiye nin yılı yüzde ile kapatacağını öngördü. Özilhan, hükümetin zamanında harekete geçemediğini, uzun bir dönemi ekonomi dışındaki konulara odaklanarak geçirdiğini de ifade etti. Reel sektörün dış borcunun da tehlikeli olduğunu belirten Özilhan, önümüzdeki dönemde işsizliğin artacağını ifade etti. Tuncay Özilhan, grubun yatırımlarını mecburen beklemeye aldıklarını, stokları minimize ettiklerini ve likitte kaldıklarını anlattı. Hisarcıklıoğlu: İç talebi canlandırmalıyız Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB ) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Asya dan yeni bir ekonomik kriz dalgasının beklendiğini belirterek sanayicilere uyarıda bulundu. Hisarcıklıoğlu, iç tüketimin devamının sağlanması durumunda Türkiye nin krizden etkilenmesinin sınırlı olacağını söyledi. Hisarcıklıoğlu, Asya dan yeni bir kriz dalgasının beklendiğini bildirdi. Dünyanın tarihinin en önemli ve en büyük krizi ile karşı karşıya olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, krizin nasıl durdurulacağını kimsenin bilmediğini ifade etti. Çin deki büyüme oranlarının beklenenin altında çıkması ve Japonya nın ihracatının beklenenin altında gerçekleşmesinden dolayı ekonomistlerin Asya üzerinden yeni bir kriz dalgası beklediğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, tedbirli olunması gerektiğini vurguladı. Türkiye nin ekonomik dinamiğinin yüzde 70 ini iç tüketimin oluşturduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, Türkiye için en önemli avantaj iç tüketimin devamını sağlamak. Ekonomimizi hızlandırmak ve büyümeyi devam ettirecek şey iç tüketimin devamını sağlamaktır. İç tüketimimizin devamını sağlayabilirsek bizim krizden etkilenmemiz çok sınırlı olacaktır. İçeride hep beraber Türkiye deki üretilen ürünlerden satın alarak, taleplerimizi ve ihtiyaçlarımızı ertelemeden iç tüketimin devamını sağlamalıyız. diye konuştu. 10 Karşılıksız çekte patlama Merkez Bankası tarafından bankalara duyurulan toplam karşılıksız çek sayısı ocak ayında, geçen yılın aynı ayına göre yaklaşık yüzde 45 artarak 195 bin 825 e çıktı. Merkez Bankası verilerine göre, karşılıksız çek sayısı 2008 yılı ocak ayında 135 bin 59 adet idi. Mahkemeler tarafından yapılan bildirimlere göre, Merkez Bankasınca duyurulan yasaklanan çek sayısı da Ocak ayında, 2008 yılının aynı ayına göre yüzde 16 azalarak 7 bin 113 den 5 bin 972 ye indi. Bankalarca Merkez Bankasına yapılan bildirimlere göre, Merkez Bankasınca duyurusu yapılan karşılıksız kaldıktan sonra ödenmiş çek sayısı ocak ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16,5 artarak 92 bin 694 den 108 bin 44 e çıktı.

11 11

12 İhracat tepetaklak oldu TİM verilerine göre, Türkiye nin 2009 yılı Ocak ayı ihracatı, geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 27,91 düşüşle 7 milyar 51 milyon 818 bin dolar oldu. En fazla düşüş, taşıt araçları ve yan sanayinde görüldü. Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen, 2009 yılında ihracatta yaklaşık yüzde 17, ithalatta da yüzde 25 azalma bekliyoruz dedi. İhracat Ocak ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 27.9 azalarak 7 milyar 51 milyon dolara gerilerken, yıllık ihracat ise yüzde artışla 124 milyar 768 milyon dolara yükseldi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, 2009 yılının ilk ihracat gerçekleşmelerini açıkladı. Buna göre, Ocak ayında tarım sektörü ihracatı yüzde 5.25 azalarak 1 milyar 130 milyon dolara, sanayi sektörü ihracatı yüzde azalarak 5 milyar 765 milyon dolara, madencilik sektörü ihracatı da yüzde azalışla 156 milyon dolara geriledi. Sanayi sektöründe tarıma dayalı işlenmiş ürünler ihracatı yüzde azalışla milyon dolara, kimyevi maddeler ihracatı yüzde azalışla milyon dolara, sanayi mamulleri ihracatı ise yüzde azalarak 4 milyar 664 milyon dolara düştü. En fazla düşüş yüzde ile taşıt araçları ve yan sanayi sektöründe Ocak ayında hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün ihracatı yüzde 19.6 azalarak 1 milyar 152 milyon dolara gerilemesine karşın bu dönemde en fazla ihracat yapan sektör oldu. Taşıt araçları ve yan sanayi sektörünün ihracatı yüzde azalarak 1 milyar 4 milyon dolara, demir çelik ürünleri ihracatı yüzde 0.03 azalarak milyon dolara, kimyevi maddeler ve mamulleri ihracatı ise yüzde 45.3 azalarak milyon dolara, elektrik-elektronik ihracatı ise 23.8 azalarak milyon dolara geriledi. Anılan dönemde makine ve aksamları ihracatı yüzde azalarak milyon dolar, demir ve demir dışı metaller ihracatı yüzde 34.8 azalarak milyon dolar, çimento ve toprak ürünleri ihracatı yüzde 2.68 azalarak 204 milyon dolar, değerli maden ve mücevherat ihracatı da yüzde lük azalışla 73.2 milyon dolar oldu. Yaş sebze ve meyve ihracatında yüzde 20.4 artış 12 Tarım sektöründe bitkisel ürünler ihracatı yüzde 1.47 azalarak milyon dolar, hayvansal ürünler ihracatı yüzde azalarak 82.5 milyon dolar, ağaç ve orman ürünleri ihracatı yüzde 8.77 azalarak milyon dolara düştü. Anılan dönemde hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatı yüzde 0.18 azalarak milyon dolara gerilerken, yaş sebze ve meyve ihracatı ise artarak milyar dolara yükseldi. Tütün ihracatı yüzde artarak milyon dolar olurken, meyve ve sebze mamulleri ihracatı yüzde 8.28 azalarak 71.9 milyon dolara, kuru meyve mamulleri ihracatı da yüzde 6.69 azalışla 78.9 milyon dolara düştü. Fındık mamulleri ihracatı yüzde azalışla 74.8 milyon dolara gerilerken, zeytin ve zeytinyağı ihracatı yüzde artışla 18.8 milyon dolar oldu. Kesme çiçek ihracatı ise yüzde artışla 4.5 milyon dolara yükseldi. Yıllık ihracat milyon dolara yükseldi Türkiye nin oniki aylık toplam ihracatı yüzde artışla 124 milyar 768 milyon dolara yükseldi. Aynı dönemde tarım sektörünün ihracatı yüzde artışla 13 milyar 469 milyon dolara, sanayi sektörünün ihracatı yüzde artışla 108 milyar 81 milyon dolara, madencilik sektörünün ihracatı da yüzde artışla 3 milyar 191 milyon dolara ulaştı. Sanayi sektöründe tarıma dayalı işlenmiş ürünler ihracatı yüzde 0.38 artışla 9 milyar 64 milyon dolar, kimyevi maddeler ihracatı yüzde artışla 13 milyar 140 milyon dolar, sanayi mamulleri ihracatı ise yüzde artışla 85 milyar 876 milyon dolar olarak gerçekleşti. Demir-çelik ürünleri ihracatı yüzde 65.9 arttı Son bir yılda taşıt araçları ve yan sanayi ihracatı yüzde 6.38

13 artışla 23 milyar 587 milyon dolar olurken, hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı ise yüzde 5.95 azalarak 15 milyar 441 milyon dolara geriledi. Elektrik ve elektronik ihracatı yüzde 4.52 artışla 9 milyar 687 milyon dolar, makine ve aksamları ihracatı yüzde artışla 6 milyar 825 milyon dolar, demir ve demir dışı metaller ihracatı yüzde artışla 6 milyar 13 milyon dolar, demir çelik ürünleri ihracatı yüzde 65.9 artarak 19 milyar 398 milyon dolar oldu. Çimento ve toprak ürünleri ihracatı yüzde artarak 3 milyar 398 milyon dolara yükselirken, değerli maden ve mücevherat ihracatı ise yüzde 3.08 lik azalışla 63 milyon dolar oldu. Zeytin ve zeytin yağı ihracatı yüzde 22.5 azaldı Son bir yılda tarım sektöründe bitkisel ürünler ihracatı yüzde artarak 10 milyar 91 milyon dolar, hayvansal ürünler ihracatı yüzde artarak milyon dolar, ağaç ve orman ürünleri ihracatı yüzde artarak 2 milyar 582 milyon dolara yükseldi. Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatı yüzde artışla 3 milyar 806 milyon dolar olurken, yaş sebze ve meyve ihracatı yüzde artışla 1 milyar 811 milyon dolara, kuru meyve ve mamulleri ihracatı yüzde 14.3 artışla 1 milyar 75 milyon dolara yükseldi. Zeytin ve zeytinyağı ihracatı yüzde 22.5 azalarak milyon dolara, fındık ve mamulleri ihracatı ise yüzde azalarak 1 milyar 354 milyon dolara geriledi. Tüzmen uyardı: İhracat ve ithalat azalacak Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen, Türkiye ihracatta 2002 ile 2008 yılları arasında altı altın yıl yaşamıştır dedi. İstanbul Fuarcılık tarafından Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) desteğiyle bu yıl 5. si düzenlenen İMOB 2009 Mobilya Fuarını ziyaret eden Tüzmen, 2008 yılında Türkiye nin 132 milyar dolar ihracat, 201,8 milyar dolar da ithalat yaptığını belirtti. Tüzmen, 2002 yılında 36 milyar dolar ihracat rakamından 2008 yılı sonunda 132 milyar dolara ulaşıldığını ifade ederek, şunları söyledi: İşte bu, arkadaşlarımızla Türkiye?nin bütün sektörleriyle böylesine başarı hikayesini yazmamız anlamına gelir. Yani neredeyse 100 milyar dolara yakın bir ihracatı bu kadar bir sürede ile 2008 yılları içerisinde Türkiye gerçekleştirme başarısını göstermiştir. Bu bizim gücümüz, bakın burada da mobilya fuarının açılışını yapıyoruz. Gerçekten ben şuna bakıyorum; arkadaşlarımız geçen seneye göre yaklaşık yüzde 20 gibi bir oranda fuar alanı genişletilmiş durumdalar. Krize rağmen fuar alanının yüzde 20 genişletilmesinin başarısını çok anlamlı buluyorum. Burası şimdi dünyanın en büyük fuarlarından biri metrekarede yapılıyor ve İstanbul, mobilya sektörünün buluşma yeri haline gelmiştir. Kürşat Tüzmen, sözlerini şöyle sürdürdü: Biz artık 132 milyar dolar ihracat yapan, 201,8 milyar dolar ithalat yapan bir ülke olarak neresinden baksanız 333 milyar dolar dış ticaret hacmine ulaştık 2008 yılında. Türkiye ihracatta 2002 ile 2008 yılları arasında altı altın yıl yaşamıştır. İhracatta rekorlar kırılmıştır senesinde dış ticaret hacmi olarak bu hacmi bulamayacağız size söyleyeyim yılında ihracatta yaklaşık yüzde 17, ithalatta da yüzde 25 azalma bekliyoruz. 100 milyar doların üzerinde ihracat yapabilme kapasitesini devam ettirebilirsek ölçek ekonomisi kurallarına göre bizim ihracatımız kritik kütleyi aşmış olur ve bundan sonrası daha rahat olur. Kriz döneminin geçmesinden sonra da çok ciddi bir şekilde yeni hamleler yapacağız. Tüzmen, 2012 yılında 200 milyar dolar ihracat, 2023 yılında da 500 milyar dolar ihracat rakamına ulaşmayı hedeflediklerini, ve ihracatı artırmak için çalışmalara devam edeceklerini söyledi. Tüzmen, dünyada yaşanan ekonomik kriz nedeniyle büyük ihracatçı ülkelerin yüzde arasında ihracat kaybı olduğunu ve Türkiye nin dünya pazarlarından daha fazla pay almaya çalışacağını bildirdi.

14 IMF ile anlaşma bilmeceye döndü Türkiye nin IMF anlaşması bilmeceye döndü. Ocak ayında Türkiye ye gelen IMF heyeti ile görüşmeler askıya alındı. Bakan Şimşek, IMF ile anlaşma olsa da krizin Türkiye yi etkileyeceğini söyledi. Türkiye nin IMF anlaşması bilmeceye döndü. Ocak ayında Türkiye ye gelen IMF heyeti ile görüşmeler askıya alındı. Davos taki gerçekleştirilen görüşmelerden de sonuç çıkmadı. Bakan Şimşek, IMF ile anlaşma olsa da krizin Türkiye yi etkileyeceğini söyledi. Uluslararası Para Fonu (IMF) Birinci Başkan Yardımcısı John Lipsky, Türkiye ile anlaşma yolunda çok önemli ilerlemeler kaydedildiğini söyledi. Davos toplantılarına katılan Lipsky, ilerlemeler çerçevesinde yakın zamanda olumlu bir sonuca ulaşacaklarına inandığını vurguladı.türkiye ekonomisinin önceki yıllarda gelişme kaydettiğini ifade eden Lipsky, Türkiye nin fonun etkin bir üyesi olduğunu, bu nedenle de fondaki pozisyonunun güçlendiğini söyledi. Hazineden Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek ise Edindiğim izlenim IMF ile sorunların çözülebileceği yönünde.kayıt dışını azaltmak konusunda IMF ile fikir birliğine sahibiz dedi. IMF programı olsa da krizin Türkiye yi etkilemeye devam edeceğini belirten Şimşek, IMF olsa da olmasa da Türkiye nin bir programa ihtiyacı olduğunu belirtti. Türkiye nin dinamiklerine uygun, kısa dönem dış finansman ihtiyacına yönelik kaygıları azaltacak bir program istediklerini kaydeden Şimşek, Her halükârda bir programla devam edeceğiz ve önlem alacağız dedi. Şimşek, 2009 yılının daha az sıkıntılı geçmesi için yapmamız gerekenleri yapacağız, IMF de bunun bir parçası. IMF ile görüşmelerde hiç bir aşamada bunları oyalayalım şeklinde bir değerlendirme olmadı. Bu görüşmelerde iki taraf var. İki tarafın da program üzerinde anlaşması gerekiyor. Bu sürecin uzadığının da farkındayım. Ancak IMF ile görüşmelerin sonucu için gün veremem, çünkü iki tarafı da ilgilendiriyor. IMF Müzakere süreci Müzakere konusu olan bazı sorunlar bulunduğunu belirten Şimşek, bu sorunları ortak bir noktada, ortak akılla çözmeye çalıştıklarını ifade etti. Bu programın Türkiye nin özellikle bu küresel krize karşı dayanıklılığını artıracağını vurgulayan Şimşek, şöyle devam etti: Daha önemlisi Türkiye nin şu ana kadar yaptığı, tamamladığı veya daha mükemmelleştirmesi gerektiği, yapamadığı birtakım yapısal reformları da içerecek güçlü bir program olmasını istiyoruz. Programın içeriği ve yapılması gerekenler konusunda çok fazla bir fikir ayrılığı yok. Bazı konulara, bazı yapısal önlemlere, onların nasıl yapılacağına ilişkin birtakım fikir ayrılıkları vardı. Görüşmelerde ilerleme sağlandı. Ama şu var, IMF olsa da, olmasa da Türkiye nin bir programa ihtiyacı var. Bizim niyetimiz bundan sonraki süreçte IMF programı çerçevesinde durumu kötüleştirmek değil. Programın öyle bir tasarlanması lazım ki Türkiye nin dinamiklerine biraz uygun ve de tabiki Türkiye nin temellerini sağlamlaştıracak, kısa sürede dış finansman ihtiyacını, özellikle özel sektör kaynaklı dış finansmana ilişkin kaygılarını giderecek türden bir program olmasını istiyoruz. IMF ile zayıf bir program yapılmasına ilk karşı çıkacak olan benim. Erdoğan rest çekti Başbakan Recep Tayyip Er- 14

15 doğan ise İstanbul Ticaret Odası (İTO), KOSGEB ve Referans gazetesinin iş birliğiyle düzenlenen 4. Başarılı KOBİ Yarışması nın ödül töreninde yaptığı konuşmada, ülkenin menfaatleri elde edilmediği sürece IMF anlaşmasına imza atmayacaklarını belirterek, Ülkemin menfaatleri elde edilecek ondan sonra oraya biz imzayı atarız dedi. Bundan önce olduğu gibi IMF ile imzayı attın mı attın yok öyle bir şey. Bu karşılıklı bir menfaat esasına dayalı bir protokoldür, bir anlaşmadır diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: Kaldı ki biz IMF nin ortağıyız. IMF niçin var? IMF, bu tür kriz anlarında veyahut da krize giren ülkelerle ilgili, onları rahatlatabilmek için kurulmuş olan bir kuruluştur. Bu kuruluş böyle bir anda beni çok daha sıkıntıya sokacak, önüme bir sözleşme veya protokol getiriyorsa biz bunu imzalamayız. Ben bunu birinci adamlarına da söyledim. Yanındakilere de söyledim. En son Davos ta ikinci adamına da bunu yine söyledim. Bundan sonraki süreçte de yaklaşımımız zaten budur. Eğer dedim bu şekilde bunu yapacaksak yapalım ama siz her görüşmede bizim önümüze yeni bir madde getirirseniz, kusura bakmayın biz sizinle bunu imzalayamayız. Benim bu duruşumdan rahatsız olanlar var. Niçin? Alışmışlar bu tür şeylere. Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır. Sen öyle yiyorsun ben böyle yiyorum, ne yapalım? (IMF) Anlaşmadığı takdirde 8 milyar dolar borcumuz var arkadaşlar, o kadar... Yolumuza biz kendi kaynaklarımızla, kendi irademizle yine devam ederiz dedi. Göreve geldiklerinde Türkiye nin IMF ye olan borcunun 23,5 milyar dolar olduğunu hatırlatan Erdoğan, şu anda bu rakamın 8 milyar dolar olduğunu bildirdi. Sonraki dünya savaşı finansal savaş olabilir Küresel finansal görünümünün her geçen gün daha korkunç bir hal aldığı belirtilirken sonraki dünya savaşının, finansal bir savaş olabileceği öne sürüldü. Washington Post gazetesince yayımlanan bir makalede riskli ülkelerin arasında Türkiye de sayıldı. Washington Post gazetesi, prestijli Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MİT) öğretim üyelerinden Prof. Simon Johnson ve merkezi İngiltere de olan Etkin Müdahale adlı kuruluşu Başkanı Peter Boone imzalı Sonraki Dünya Savaşı? Finansal Olabilir başlıklı bir makale yayımladı. Makalede küresel finansal görünümünün her geçen gün daha korkunç bir hal aldığını belirtilerek ABD Yönetiminin Wall Street i, Avrupa hükümetlerinin ise, ticari bankacılık sistemini korumak için önlem almak zorunda kaldıklarına dikkat çekildikten sonra İzlanda da yaşanan krizin sonuçlarının sandığından daha ciddi olacağı vurgulandı. İzlanda hükümetinin, yerleşiklerin mevduatını koruma sözünü verirken yerleşik olmayan mevduat sahiplerine benzer garanti sağlamayı reddetmesi ve bunun üzerine İngiltere Başbakanı Gordon Brown un İzlanda yı mahkemeye verme kararını almasının krizi tırmandırabileceği kaydedildi. Johnson ve Boone, Çoğu zaman bu türden bir finansal kriz, acı verir, maliyeti de yüksek olur derken yaşanan türbülansın, sermaye akımlarının on yıllarca düşük düzeyde kalmasına neden olacağını, siyaseti ve küresel barışı etkileyebileceği uyarısını da yaptı. Krizin yükselen piyasalar için de oluşturduğu tehlikeye dikkat çekildiği makalede şu görüşlere yer verildi: Daha küçük ülkeler ve yükselen piyasalarda çok daha büyük borç ödememe vakaları ve kredi panikleri görülebilir. İzlanda nın düşüşünden sonra herhalde büyük açıkları ve önemli tutardaki dış borçları olan ülkelere borç verenler, riskini azaltma yolunu arıyor. Açıktır ki riskli ülkeler, Doğu Avrupa nın çoğu, Türkiye ve Latin Amerika nın bazı bölümlerini kapsıyor. Rusya nın zorlukları, ödeme gücü olduğu gibi görünen ülkelerin de yüksek risk taşıyabileceği gösteriyor. 15

16 2009 da terörle Erdal SARIZEYBEK mücadelede yeni açılımlar 2008 yılı Türkiye için, teröristle mücadele yönüyle etkili olduğu ileri sürülse de, terörle mücadele açısından pek olumlu sonuçlar ortaya çıkarmamıştır, aksine yanlış siyasi yaklaşımların mücadeleyi bir karanlığa doğru sürüklediği dahi söylenebilir. Cahil vatandaşlarımıza Türkçe öğretmek yerine Kürtçe nin öğretilmeye kalkışılması, 91 Körfez savaşında hep yan çizen Talabani- Barzani ikilisinin, terörle mücadelede işbirliği adına, yeniden sahneye çıkarılması, terör örgütünün siyasi kanadı DTP nin çaresiz halkımız üzerinde otorite olma çabalarına seyirci kalınması, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne karşı eylem yapanların cezalandırılması yerine siyasi polemiklere çekilmesi hep siyasetin yanlışları olarak 2008 yılına izlerini bırakmıştır. Üstelik 2008 de siyasetin yeni açılımlar yapmak yerine, geçen yıla izini bırakan olayların peşinden sürüklendiği de ifade edilebilir. Peki, perşembenin gelişi çarşambadan bellidir deyişinden yola çıkarak 2009 yılı için terör ve teröristle mücadele çerçevesinde ne söylenebilir? 2007 de iz bırakan olaylar 2007 yılının en önemli olayı Genelkurmay Başkanlığı nın 12 Nisan günlü basın açıklamasında ortaya koyduğu terörle mücadeleye ilişkin değerlendirmelerdir. Birinci ve İkinci Körfez savaşlarında izlenen siyasetin Türkiye nin ulusal çıkarları açısından olumsuz sonuçlara yol açtığını ifade eden Genelkurmay; Irak ın parçalanmakta ve kuzeyinde bir Kürt devletinin kurulmakta olduğunu açıkça dile getirmiş ve bu siyasetle Türkiye nin coğrafyasına hapsolduğunu, ulusal siyasi hedeflerin elde edilebilmesi için artık askeri harekata başvurulması gerektiğini anlaşılır bir dille kamuoyuna duyurmuştur. Terörle mücadelede geçen uzun yılların kazanımları ve deneyimlerini elinde bulunduran siyasi irade bu çağrıya sıcak bakmamış ve elinde ulusal iradeyi temsilen TBMM nin verdiği savaş tezkeresi olmasına karşın Irak a harekât yapılmasına izin vermemiştir. Yılın en önemli olayı olarak yakın tarihimize damgasını vuran bu gelişmeyi işbirlikçi medya görmez ve duymazdan gelmiş, Irak a harekât yapılması gerekliliğini kamuoyuna yeterince yansıtmadığından hükümet de, konuyla bir ilgisi olmayan söylemlerle, askeri harekâtı geçiştirmiştir. Siyasetin bu vurdumduymazlığı 21 Ekim Dağlıca trajedisine neden olmuş ve Irak tan gelerek bir piyade taburumuza saldıran teröristlerle çıkan çatışmada 12 askerimiz şehit düşmüş, 9 askerimiz ise kaçırılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti nin hükümranlık haklarına yapılan bu tecavüzün ağırlığı siyasi irade tarafından görmezden gelinmiş, ulusal bir tavır alınması gereken yerde, Başbakan Erdoğan konuyu ABD Başkanı Bush ile görüşerek çözmek gibi ulus iradesinin dışına çekmeyi tercih etmiştir. 5 Kasım 2007 de yapılan Erdoğan-Bush görüşmesinden PKK müşterek düşman-anlık istihbarat paylaşımı şeklinde bir sonuç ortaya çıkmış ve bu sonuçla, PKK terör örgütünün silahlı misyonuna son verildiği, siyasi misyonun ise artık Barzani tarafından yürütüleceği anlaşılmıştır. 1 Aralık ta ABD istihbaratı ile başlayan hava harekatı, bu tespitimizi doğrular bir şekilde, Irak kuzeyinde konuşlu teröristleri bir yandan hırpalarken öte yandan Barzani ye doğru süpürmeye başlamıştır. Yapılmasının zorunlu olduğu Genelkurmay ca ifade edilen kara harekatına siyasi iradenin izin vermemesi ve bundan cüret alan teröristlerin Dağlıca Piyade Taburu na saldırmasına karşın siyasi iradenin ulusal bir soruna ABD masasında çözüm arayışlarına girişmesi 2008 e devredilecek siyasetin de rotasını belirlemiştir. Siyasi kararsızlığı 16

17 Fotoğraf: (arşiv) fırsat bilen DTP, yaptığı eylem ve söylemlerle ardında terör örgütü olduğunu açıkça ortaya koymuştur. Barzani liderliğini ön plana çıkaran hava harekatı ile PKK misyonunu üslenmiş bir Barzani- Talabani ikilisi yeniden sahneye çıkmıştır. İmralı çizgisini koruyan bir DTP siyasi manevralarına ağırlık vermiş, ABD- Barzani yörüngesinde rotasını çizmiş olan AKP ise teröre siyasi çözüm adına gerginlik üzerinden bir siyaset arayışına girmiştir. Her türlü siyasi olumsuzluklara karşın teröristle mücadelesini can pahasına yürüten bir TSK, siyasetin yanlışlarını kamuoyuna anlatmakta zorluk çeken bir muhalefet, yokluk ve yoksulluk içinde terörden acı çekmeye devam eden bir Türk milleti ile 2007 yılı bilançosunu 2008 e devretmiştir yılında yaşananlar Geçen yılda başlatılmış olan Irak kuzeyindeki terör inlerine karşı hava harekatı yılın ilk aylarından itibaren sürdürülmüştür. Bu harekat ile örgüt önemli darbeler almış, örselenmiş, kısmen dağıtılmış ancak eylem gücünü korumaya çalışmıştır. Bu gücün yok edilemeyişin başlıca nedeni, siyasi iradenin özellikle AB ülkelerinde faaliyet gösteren örgütün siyasi kanadı ile Türkiye de dokunulmaz zırhına bürünmüş örgütün siyasi kanadı DTP yi etkisiz hale getirecek tedbirlere başvurmamış oluşudur. Yani, bir yandan TSK can pahasına teröristle mücadele ederken, öte yandan siyasi iradenin terörle mücadele etmeyişi yüzünden PKK terör örgütü kolaylıkla eleman temin etmiş ve kesilmeyen finans kaynaklarıyla silah ve cephanesini temin ederek eylem gücünü korumuştur. Şubat ayında ani bir manevrayla TSK Irak kuzeyindeki Zap terör kampına bir askeri harekat düzenlemiş, çıkan çatışmalarda 27 vatan evladı şehit düşmüş ancak 300 e yakın 17 terörist de etkisiz hale getirilmiştir. Taktik olarak geçen yılın Ekim ayında başlatılmış olması düşünülen harekatın, kış aylarında yapılmış olması ilk anda kamuoyunda şaşkınlığa yol açmış ise de TSK böylesi zor bir harekatı başarı ile yürütmüştür. Bununla birlikte güneye doğru genişlemesi beklenen harekatın kısa sürede sona erdirilmesi ayrı bir şaşkınlık konusu olmuş, ilk anda şaşkınlıkla başlayıp sonradan öfkeye dönüşen kamuoyunun tepkisi ABD ye yönelmiştir. Kara harekatının sona ermesini müteakip hava harekatı yeniden başlamış, sessizliğini koruyan siyasetin gölgesinde devam eden harekatla örgüt hırpalanmaya devam edilmiştir. Buna karşın eylem gücünü koruyan terör örgütü, Irak kuzeyinde gerçekleşen bombardımanının arasından çıkarak, 9 Mayıs ta Aktütün karakoluna saldırıda bulunmuş ve çıkan çatışmada 6 askerimiz şehit düşmüştür. Bu

18 durum ABD istihbaratının güvenilir olmadığı yolunda tartışmalara neden olurken, bizler gibi düşüneler de ulusal harekat ulusal istihbaratla yapılır söylemlerini dile getirerek terörle mücadelede ABD ile işbirliğinin sorgulanması gerektiğini söylemeye başlamıştır. ABD nin Barzani yi bölgesel stratejik lider olarak ilan etmesi, yapılan hava ve kara harekatı ile İmralı çizgisindeki teröristlerin tasfiye edilmeye başlandığını kavrayan örgüt, var olduğu göstermek amacıyla çılgınca denilebilecek saldırılara kalkışmış, 9 Mayıs ta İstanbul Güngören semtinde gerçekleştirdiği bombalı eylemle 17 vatandaşın ölümüne, yüzü aşkın vatandaşımızın ise yaralanmasına neden olmuştur. Bu eylemi Diyarbakır polis aracına yapılan bombalı eylemi izlemiş, bu saldırıda da beş polisimiz şehit düşmüştür. Teröre karşı siyasi çözüm arayışını sürdüren siyasi irade, bu hain saldırılara karşılık terörle mücadelemiz kararlılıkla sürecek söylemlerinin ötesinde bir tedbire başvurmamış yani olayları izlemekle yetinmiştir. Örgütün siyasi kanadı DTP ise çaresiz halkımız meydanlara dökerek şiddet eylemlerine destek vermiş ve bir yanda PKK, öte yanda DTP Türkiye nin parçalanmasını hedefleyen silahlı ve siyasi misyonlarını sürdürmüşlerdir. Kış mevsiminin gelmesi örgütün kırsaldaki eylemlerini yavaşlatmış, bahar ve yaz aylarında yürütülen askeri operasyonlar sonucu aldığı darbeler yüzünden pek varlık gösteremeyen örgüt, 3 Ekim de, aynı yıl içinde ikinci kez, Aktütün karakoluna saldırı düzenlemiş ve çıkan çatışmada 17 askerimiz şehit düşmüştür yılında gelinen nokta şudur; - ABD PKK terör örgütünün silahlı misyonunun bittiğini, siyasi misyonun ise Barzani tarafından yürütüleceğini ilan etmiştir. - Bu durumu kabullenemeyen ve var olduğunu gösterme çabasında olan örgüt, çılgınca denilebilecek saldırılarını Türkiye de yoğunlaştırmıştır. - Talabani ve Barzani ABD den aldıkları misyona uygun olarak Türkiye ye yakınlaşma çabasına girmiştir. - Teröre siyasi çözüm arayışındaki AKP, Doğu da gerginliğin artmasına yol açarak yaklaşan yerel seçimlerde oy alabilmek kaygısına düşmüştür. - Muhalefet partileri nerdeyse Doğu illerindeki faaliyetlerini durma noktasına getirmiş, etkin muhalefetten uzaklaşmıştır. - TSK dağdaki son terörist de yok oluncaya kadar sürdürmeyi hedeflediği teröristle mücadelesine zor kış şartlarında da olsa devam etmekte ve Irak kuzeyindeki terör örgütünün harekete serbestisini yıkmak için hava harekatını sürdürmektedir. - Güvenlikten yoksun halkımız bir yandan terörün hedefi olurken öte yandan yokluk ve yoksulluğun pençesine düşmüş nefes almaya çalışmaktadır. İşte Türkiye 2009 a bu bilanço ile girmiştir. Peki yeni yılda Türkiye yi neler beklemektedir? da beklenenler Anlaşılan odur ki, siyasi iradenin teröre siyasi çözüm arayışları önümüzdeki yılda son hızla sürdürülecektir. Siyasi çözüm adı altında anayasal değişiklikler gündeme getirilecek ve Türkiye yeni yılı kimlik tartışmaları ile geçirecektir. Bu tartışmalar çerçevesinde; - Belediyelere özerklik verilmesi, - Kürtçe nin ikinci dil olarak eğitim ve öğretimde yer alması, - GKK teşkilatının kaldırılması, - Teslim olması düşünülen teröristlerin serbest bırakılarak DTP emrinde bir PKK gücü oluşturulması, - Doğu illerimize Kürtçe bilen personelin atanması, - Sözde aydınların ortaya çıkarak Ermeni meselesinde yaptıkları gibi soykırım, özür dileme, anıt dikme, meseleyi uluslararası platforma taşıma gibi devletin üniter yapısını parçalamak için zemin oluşturacak konuların gündem oluşturması beklenmelidir. Siyasetin bu açılımıyla Barzani- Talabani ikilisinin yine sahneye çıkarak bu tartışmalara taraf olması ve bu siyaseti destekleyici beyanlarda bulunup birkaç terörist ve birkaç litre benzin Türkiye ye vererek dostluk çağrılarında bulunması kaçınılmaz bir gelişme olarak ortaya çıkacaktır. DTP ye gelince, son hızla kitleleri harekete geçirerek bu siyaseti kendi lehine geliştirecek zorlamalara kalkışması, PKK terör örgütünün ise masaya oturabilmek için çılgınca eylemlerini yer yer sürdürmesi hep bu siyasetin sonuçları olarak karşımıza çıkacağı düşünülmelidir. TSK nin taraf olmadığı bu gelişmeler yine askeri operasyonları kırsala taşıyacak ve dağdaki teröristi yok etmeye yönelik böylesi bir harekat, yerdeki teröristleri kapsamadığı için etkili bir sonuca ulaşamayacaktır. Bu siyasetin kabulüyle Türkiye, geçen yıl olduğu gibi, önceki yıllarda da olduğu gibi kıymetli yıllarını, kıymetli kaynaklarını terörle mücadele adına harcamaya devam etmiş olmanın ötesinde birlik ve beraberlik gücünü de tehlikeye atmış olacaktır. Doğrusu bu mudur? Hayır, anlatalım 2009 da yeni açılım Dış Politika Teröre siyasi çözüm adına Türkiye de etnik köken ve dini mezhep farklılıklarını derinleştirebilecek açılımlara soyunmak, devletin üniter ve laik yapısını yıkmaya çalışmakla eş anlamlıdır. Böylesi yıkıcı ve bölücü bir siyasetin bir daha gündeme getirilmemek üzere gündemden

19 Fotoğraf: (arşiv) düşürülmesi zorunludur. Çünkü Türkiye de etnik köken ve dini mezhep farklılıklarının yarattığı bir sorun yoktur, bu bir İsrail siyasetidir ve Türkiye de her kim bu tür bir siyaset izliyorsa eğer, İsrail e hizmet etmiş olmaktadır. Gerçek ise şudur; Türkiye küresel projelerin hedefi durumundadır ve bu küresel projeler Türkiye deki farklılıkları hedefine ulaşmak için bir araç olarak kullanmaya çalışmaktadır. Avrupa nın Bizans yaklaşımı, İsrail in yaşam stratejisi ve ABD nin Haçlı seferlerini başlatarak Orta Doğu ya hakim olma düşüncesi bu projelerin temelinde olup Türkiye, öncelikle bu küresel siyaseti etkisiz hale getirebilecek onurlu bir dış politika belirlemelidir. Küresel ölçekli projeler etkisiz hale getirilmeden Türkiye nin kendi iç meselelerini çözüme kavuşturabilmesi olası değildir. Türkiye nin AB ye muhtaç olduğu asla düşünülmemeli ve AB ile ilişkiler yeniden gözden geçirilmelidir. Bu çerçevede Kıbrıs konusu da Hatay gibi bir çözüme ulaşacak bir siyasi manevra alanı içerisinde düşünülmelidir. ABD nin Irak ı işgali Türkiye nin tüm manevra alanlarını kapattığı şeklinde yorumlanmamalı, aksine Kerkük Türkmenlerinin haklarını korumak, Irak ın parçalanmasını önlemek, Barzani nin merkezi yönetime sıkı sıkıya bağlı kalmasını sağlamak ve de PKK terör örgütünü yok etmek için Türkiye nin Irak a, her hal ve koşulda, müdahale edebileceği hususu asla göz ardı edilmemelidir. Bölgede küresel güçlerin hedefi durumuna gelen İran, ABD siz bir Irak ve Suriye ile ilişkiler geliştirilmelidir. Türk milletinin varlığı ve bekasına tehdit olan küresel güçlerle işbirliği yapılarak içsel sorunların çözülebileceğini düşünmenin akıl ve mantık dışı bir yaklaşım olacağı da unutulmamalıdır. İç Politika İç meselelere gelince, içimizde bir Şark Meselesi vardır ve bu meselenin temelinde yüzyıllardır süre gelen bir feodal yapı ile PKK terör örgütü adı ile feodal yapıya karşı güç olarak ortaya çıkmış ve küresel projelere taşeronluk yapan bir eşkıya gücü 19 vardır. Dolayısıyla Türkiye bir yandan bu taşeron PKK örgütünü yok ederken, öte yandan güvenliği sağlayıp terörden doğan yaralarımızı saracak ve Atatürk ün ilke ve devrimlerini yurt sathına yayacak bir iç politika belirmelidir. Asıl zor olan budur ve Türkiye bu zoru başarmalıdır, çünkü bu feodal yapı toplumun ve siyasetin dokusuna işlemiş olup, orta çağ zihniyetinden demokratik sosyal hukuk nizamına geçmek kolay olmayacaktır. Bununla birlikte, Türkiye nin tarihten gelen devlet geleneği ve sahip olduğu iç dinamiklerle bu zoru aşmak mümkün olabileceği düşünülmelidir. Ulusal ve onurlu bir duruşla küresel projelere karşı dik duran bir Türkiye, Türk milletinin fedakarlığı, devletine bağlılığı ve inanılmaz sabrı ile yıllardır içinde yaşadığı sorunları aşmasını bilecek, özlem duyduğu iç huzur ve barışa kavuşabilecektir, yeter ki ülkeyi yönetenler dışa bakmaktan, sırtını dışa dayamaktan, dıştan nasihat almaktan kurtulup içe dönsün ve sahip olduğumuz gücü bir görsün

20 ABD nin Kriz Yönetimi Fiyaskosu ve Biz Ali KÜLEBİ TUSAM - Başkanvekili İkinci Dünya Savaşı ndan günümüze küresel ekonomi 28 kat büyümüş. Ne var ki özellikle son yıllarda bu büyümedeki sorumsuzluk anlayışı da belirgin bir şekilde ortaya çıkmaya başlamış. Olmayan parayla spekülatif alımlar, satımlar yapılmış, petrol ve emtia fiyatları vadeli alımlarla yapay şekilde arttırılmış, insanlar mali güçlerinin ötesinde gayrimenkul ve tüketim malları alımına teşvik edilmiş da dünyadaki toplam borç kişilerin toplam gelirlerinin üçte biriyken 2007 de toplam borç gelirin üç misli olmuş. Bu denli zorlamalı borçlanma günün birinde geri ödenemeyen ipotekli ev alımlarının krizi şeklinde ortaya çıkmış. Dünya ekonomisinin üçte ikisine sahip çok uluslu şirketler de bundan etkilenerek sapır sapır dökülmeye başlamışlar. Bunlar arasında Fannie Mae, Freddie Mac ve Lehman Brothers gibi dünyanın en büyük finans ve sigorta şirketleri olanlar da var. ABD de patlak veren, dalga dalga bütün dünyaya ve her şeyden önemlisi (hamdolsun iyiyiz desek de) bize ucu dokunan krizin sorumlularının kimler olduğu, krizin engellenebilir olup olmadığı gibi bir dizi soru da ister istemez bu bağlamda aklımıza geliyor. Gerçek şu ki uzmanların belirttiği üzere krizin ayak sesleri ta 1999 larda duyulmaya başlamıştı. Gene uzmanlara göre kriz yönetimi ve işlerin bu hale gelmesinde çok çeşitli derecelerde sorumlu olan isimler var. Faizleri gereğinden fazla düşürdüğü iddia edilen FED(ABD Merkez Bankası) ve bu kurumun eski başkanı Alan Gereenspan, sistemde gedikler açan uygulamaları başlatan Demokrat Clinton yönetimi, 3 trilyon Dolar a mal olduğu söylenen Irak Savaşı ve Cumhuriyetçi yönetim, kredi değerlendirme kurumları, kısıtlamalara ve kurallara boş veren pazar ekonomisinin hızlı destekçisi Margaret Thatcher, gerçek hisse değeri 80 Dolar olan Bear Stearns i JP Morgan a FED tarafından 2 Dolar a satmaya mecbur edilen yöneticiler, spekülatif alımları satımları yapıp pazarı kızıştıran bütün borsacılar ve finans kuruluşları, elindeki büyük döviz rezervlerini düşük faizle dünya piyasasına sunup gayrimenkul piyasasının şişmesi ve balonun patlamasına neden olan Çin sorumlular arasında sayılabilir. İşte bütün bunlar 1929 mali krizinden daha da büyük olacağı söylenen küresel krizin aktörleri. Her 20 şey küreselleşme ile başlamış ve yine küreselleşmenin kötü yönleri ile ortaya çıkmışı. Ama ortaya çıkan kapitalist sistemin kötü yönleri, tarihsel bir ironik şekle bürünüp devletin yeniden ekonomiye el atması gereğini de ortaya çıkarmış. Yönetimsiz krizin boyutları Çok insanın eziyet çekeceği, daha yoksul düşeceği anlaşılan bu krizle dünya ve krizin başladığı ABD açısından şanssız bir husus da şüphesiz ki bu ülkenin başında aklı başında, yerinde karar alabilen bir yönetimin olmamasıdır. Uzmanlar önümüzdeki iki ayda krizin boyutlarının daha da artacağını ve dünyanın başka yerlerinde daha da etkili bir şekilde sonuçlar yaratacağını söylüyorlar. Kendisinden mucizeler

İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi

İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi AYLIK RAPOR İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi Ocak ayında başlıca pazarlara ihracat geriledi, enflasyonda gerileme beklentisi ile Merkez Bankası politika faizini indirdi. EKONOMİK VE SEKTÖREL

Detaylı

KÜRESEL KRİZ VE TÜRKİYE EKONOMİSİ K. ÖNDER ERGÜN MALİYE UZMANI

KÜRESEL KRİZ VE TÜRKİYE EKONOMİSİ K. ÖNDER ERGÜN MALİYE UZMANI KÜRESEL KRİZ VE TÜRKİYE EKONOMİSİ K. ÖNDER ERGÜN MALİYE UZMANI SUNUM PLANI 1 KÜRESEL KRİZİN GELİŞİMİ 2 KÜRESEL KRİZİN TÜRKİYE YE ETKİLERİ 3 4 TÜRKİYE NİN KONUMU KRİZDE SON DURUM KÜRESEL KRİZ 1929 DÜNYA

Detaylı

Sayı: 2009/18 Tarih: 09.08.2009 Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı

Sayı: 2009/18 Tarih: 09.08.2009 Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı Sayı: 2009/18 Tarih: 09.08.2009 Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı - Ekonomik krizin şiddeti devam ederken, krize borçlu yakalanan aileler, bu dönemde artan işsizliğin de etkisi ile

Detaylı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı Çalışma hayatında barış egemen olmalı Ocak 19, 2012-3:31:16 olduğunu belirtti. olduğunu belirterek, ''Bu bakış açısı çerçevesinde diyalog merkezli çalışmalarımızı özellikle son 7 aydır yoğun bir şekilde

Detaylı

Enflasyon arttı, ihracat yavaşlıyor

Enflasyon arttı, ihracat yavaşlıyor AYLIK RAPOR Enflasyon arttı, ihracat yavaşlıyor İlk dört ayda enflasyon MB nin sene sonu hedefine yaklaştı. İhracatta düşüş sürüyor. EKONOMİK VE SEKTÖREL GELİŞMELER Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine

Detaylı

13.02.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ

13.02.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ 13.02.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ Aralık ayı cari işlemler açığı piyasa beklentisi olan -7,5 Milyar doların üzerinde -8,322 milyar dolar olarak geldi. 2013 yılı cari işlemler açığı bir önceki yıla göre

Detaylı

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Nisan 2015

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Nisan 2015 Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Nisan 215 BÜYÜME DÜŞMEYE DEVAM EDİYOR Zümrüt İmamoğlu* ve Barış Soybilgen ** 13 Nisan 215 Yönetici Özeti Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış Sanayi Üretim Endeksi (SÜE)

Detaylı

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde 1 16-31 Temmuz 2012 SAYI: 41 MÜSİAD Araştırmalar ve Yayın Komisyonu İşsizlikte Belirgin Düşüş 2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

Detaylı

Yeni yıla yüzde 13 seviyesinde başlayan işsizlik. Borsa İstanbul da işlem gören 10

Yeni yıla yüzde 13 seviyesinde başlayan işsizlik. Borsa İstanbul da işlem gören 10 GEÇTİĞİMİZ AY TÜRKİYE İşsizlik oranı yüzde 12,6 oldu Yeni yıla yüzde 13 seviyesinde başlayan işsizlik oranı Şubat döneminde yüzde 12,6 olarak açıklandı. Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Para Piyasası Likit Emeklilik Yatırım Fonu(KAMU) Emeklilik Yatırım Fonu nun

Detaylı

109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR

109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR -1- 109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR Yabancıların, 8 Haziran itibariyle Türkiye de 53 milyar 130 milyon dolarlık hisse senedi, 38 milyar 398 milyon dolar devlet iç borçlanma senedi (DİBS) ve 407

Detaylı

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU 14 Ekim Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU Cari açıkta düşüş Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası nın (TCMB) açıkladığı Ağustos ayı ödemeler dengesi rakamlarına göre cari işlemler açığı, bir önceki

Detaylı

GÜVEN ENDEKSLERİ. Kaynak: TCMB & TÜİK SANAYİ SEKTÖRÜ

GÜVEN ENDEKSLERİ. Kaynak: TCMB & TÜİK SANAYİ SEKTÖRÜ M A R T 17 ayında 97 seviyesine gerileyen Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE), Şubat ta 1, düzeyine yükselerek yeniden iyimser kanada geçti. Bu dönemde RKGE alt endekslerinde, son aydaki sipariş miktarı haricindeki

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74 i Bu sayıda; Ağustos Ayı Dış Ticaret Verileri, 2013 2. Çeyrek dış borç verileri değerlendirilmiştir. i 1 İhracatta Olağanüstü Yavaşlama

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. Gelir Amaçlı Esnek Emeklilik Yatırım Fonu nun 01.01.2008-31.12.2008 dönemine ilişkin

Detaylı

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 Prof. Dr. Yıldırım Beyazıt ÖNAL 6. HAFTA 4. GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERE ULUSLAR ARASI FON HAREKETLERİ Gelişmekte olan ülkeler, son 25 yılda ekonomik olarak oldukça

Detaylı

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik

Detaylı

12.03.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ

12.03.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ 12.03.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ Ocak ayı cari işlemler açığı piyasa beklentisi olan -5,2 Milyar doların altında -4,88 milyar dolar olarak geldi. Ocak ayında dış ticaret açığı geçen yılın aynı ayına göre

Detaylı

MİLLİ GELİR VE BÜYÜME

MİLLİ GELİR VE BÜYÜME EYLÜL Gayrisafi Yurtiçi Hâsıla (GSYH), yılının. çeyreğinde, önceki yılın aynı dönemine göre %, oranında büyüdü.. çeyrek gelişim hızı ise, %, e yukarı yönlü revize edildi. Böylece Türkiye ekonomisi, yılın

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 44 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%) 2016/17 Global İhracat-Büyüme Tahminleri Kaynak : EDC Export Credit Agency - ÜLKE ANALİZLERİ BÜYÜME ORANLARI ÜLKELERİN YILI BÜYÜME ORANLARI (%) Avrupa Bölgesi; 1,5 % Japonya; 0,50 % Kanada ; 1,30 % Amerika;

Detaylı

2017 YILI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

2017 YILI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı 217 YILI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı Dış Ticaret Verileri (Milyon Dolar) Dış Ticaret Verileri İhracat bir önceki yıla göre

Detaylı

F. Fethi Hinginar: S&P, Türkiye hakkında hatalı bir karar almıştır

F. Fethi Hinginar: S&P, Türkiye hakkında hatalı bir karar almıştır Türkiye İMSAD Temmuz Ayı Sektör Raporu yayınlandı F. Fethi Hinginar: S&P, Türkiye hakkında hatalı bir karar almıştır 15 Temmuz darbe kalkışmasının ardından Türkiye gündemi yoğunluğunu korurken, ülkenin

Detaylı

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum. Piyasalarda Bugün Ne Oldu? EURUSD USDTRY BRENT PETROL ALTIN GBPUSD

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum. Piyasalarda Bugün Ne Oldu? EURUSD USDTRY BRENT PETROL ALTIN GBPUSD IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum Piyasalarda Bugün Ne Oldu? EURUSD USDTRY BRENT PETROL ALTIN GBPUSD Japonya MB ndan sınırlı genişleme Hükümetinin 28 trilyon yenlik ek teşvik paketinin

Detaylı

MİLLİ GELİR VE BÜYÜME

MİLLİ GELİR VE BÜYÜME HAZİRAN 17 MİLLİ GELİR VE BÜYÜME Gayrisafi Yurtiçi Hâsıla (GSYH), 17 yılının ilk çeyreğinde önceki yılın aynı dönemine göre %5 oranında gerçekleştirdiği büyüme performansıyla, ekonominin hızlandığını gösterdi.

Detaylı

TÜRKon/HED/13-39 DEĞERLENDİRME NOTU. Faks: +90 (212) TÜRKİYE EKONOMİSİ. Sanayi üretiminde kritik gerileme.

TÜRKon/HED/13-39 DEĞERLENDİRME NOTU.  Faks: +90 (212) TÜRKİYE EKONOMİSİ. Sanayi üretiminde kritik gerileme. TÜRKİYE EKONOMİSİ İşsizlik artışa geçti. TÜİK Temmuz ayı işgücü istatistiklerine göre işsizlik oranı %9,3 e yükseldi. Mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı ise 0,4 puan artarak %10,1 olarak gerçekleşti.

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Gruplara Yönelik Gelir Amaçlı Esnek Emeklilik Yatırım Fonu nun 01.01.2008-31.12.2008

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 20 Şubat 2017, Sayı: 8. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 20 Şubat 2017, Sayı: 8. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 8 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Enflasyon çift haneye yaklaştı, cari açık daralıyor

Enflasyon çift haneye yaklaştı, cari açık daralıyor AYLIK RAPOR Enflasyon çift haneye yaklaştı, cari açık daralıyor Mevsimsellik ve geçişkenlik nedeniyle yıllık enflasyon çift haneye yaklaştı, cari açıkta daralma devam ediyor. EKONOMİK VE SEKTÖREL GELİŞMELER

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu ABD ekonomisindeki büyümenin ikinci çeyrekte %1.7 olarak

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015)

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015) TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015) Hane Halkı İşgücü İstatistikleri 2014 te Türkiye de toplam işsizlik %10,1, tarım dışı işsizlik ise %12 olarak gerçekleşti. Genç nüfusta ise işsizlik

Detaylı

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum Piyasalarda Bugün Ne Oldu? BRENT PETROL GBPUSD ALTIN EURUSD USDTRY Yurt içinde büyüme ve cari açık rakamları açıklandı Haftanın son işlem gününde 2016

Detaylı

Sanayi üretimi azaldı

Sanayi üretimi azaldı GÖSTERGELER PROJEKSİYON CARİ İŞLEMLER DENGESİ: Merkez Bankası nın ödemeler dengesi verilerine göre Eylül ayında oluşan fazlayla birlikte, Eylül ayı itibariyle 12 aylık cari işlemler dengesi 46 milyar 58

Detaylı

11.12.2013 CARİ İŞLEMLER DENGESİ

11.12.2013 CARİ İŞLEMLER DENGESİ 11.12.2013 CARİ İŞLEMLER DENGESİ Ekim ayı cari işlemler açığı piyasa beklentisi 2,9 Milyar dolar eksiyken, veri beklentilere paralel 2,89 milyar dolar açık olarak geldi. Ocak-Ekim arasındaki 2013 cari

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 40 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Makro Veri. Cari açık yeni rekorda. Tablo 1: Cari Denge (milyon $) -month,

Makro Veri. Cari açık yeni rekorda. Tablo 1: Cari Denge (milyon $) -month, Makro Veri Ödemeler Dengesi: Cari açık yeni rekorda İbrahim Aksoy Ekonomist Tel: +90 212 334 91 04 E-mail: iaksoy@sekeryatirim.com.tr Cari denge Aralık ta 7,5 milyar $ rekor açık verirken, rakam, piyasa

Detaylı

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ MAYIS 2018

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ MAYIS 2018 BUSİAD Hazırlayan:Doç.Dr.Metin 05.06.2018 1 ENFLASYON Nisan 2018 itibariyle tüketici fiyatlarının, %1,87 olarak gerçekleştiği ve %10,23 olan yıllık enflasyonun %10,85 düzeyine düştüğü görül müştü. Mayıs

Detaylı

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti TEPAV Değerlendirme Notu Şubat 2011 Cari işlemler açığında neler oluyor? Ekonomide gözlemlenen

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 6 Şubat 2017, Sayı: 6. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 6 Şubat 2017, Sayı: 6. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 6 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 28 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.50 Altın (USD) 1,225 Ekim 18 EUR/TRY 6.24 Petrol (Brent) 76.2 BİST - 100 90,201 Gösterge Faiz 24.4 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 5.21% -11.0% 25.2% 10.8%

Detaylı

İTKİB Genel Sekreterliği AR&GE ve Mevzuat Şubesi

İTKİB Genel Sekreterliği AR&GE ve Mevzuat Şubesi HALI SEKTÖRÜ 2014 EYLÜL AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ EKİİM 2014 1 2014 YILI EYLÜL AYINDA HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemizin halı ihracatı

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi Kasım 2017 Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017

Detaylı

2017 OCAK-TEMMUZ AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

2017 OCAK-TEMMUZ AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı 2017 OCAK-TEMMUZ AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı Dış Ticaret Verileri (Milyon Dolar) Dış Ticaret Verileri (Milyon Dolar)

Detaylı

Haziran 2014. Konya Dış Ticaret Verileri

Haziran 2014. Konya Dış Ticaret Verileri Haziran 2014 Konya Dış Ticaret Verileri Dış Ticaret Tablo 1-Dış Ticarette Türkiye Konya Karşılaştırması 1000 $ 2013 Haziran 2014 Haziran Değişim 2013 2014 Değişim İHRACAT Konya 103.812 112.271 8,15 649.933

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2016 EYLÜL AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2016 EYLÜL AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2016 EYLÜL AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Ekim 2016 2 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2016 EYLÜL İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME Yılın İlk 9 Ayında %2,6

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 15 Haziran 2015, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 15 Haziran 2015, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 15 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Çağlar Kuzlukluoğlu İnci

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 27 Mart 2017, Sayı: 13. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 27 Mart 2017, Sayı: 13. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 13 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı.

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı. Makro Veri Büyüme ve Dış Ticaret: Türkiye ekonomisi için yüksek büyüme=yüksek dış ticaret açığı İbrahim Aksoy Ekonomist Tel: +90 212 334 91 04 E-mail: iaksoy@sekeryatirim.com.tr TÜİK tarafından bugün açıklanan

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni 17 Ağustos 2015, Sayı: 23 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya İnci Şengül

Detaylı

GÜNLÜK BÜLTEN 04 Nisan 2014

GÜNLÜK BÜLTEN 04 Nisan 2014 GÜNLÜK BÜLTEN 04 Nisan 2014 ÖNEMLİ GELİŞMELER Fitch, Türkiye nin kredi notu ve görünümünü korudu Fitch, Türkiye'nin kredi notunu BBB- olarak korurken, kredi notunun Durağan olan görünümü de değiştirmedi.

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Ağustos 2017 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 TEMMUZ İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME Yılın İlk 7 Ayında

Detaylı

2010 YILI OCAK-MART DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

2010 YILI OCAK-MART DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ 2010 YILI DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ 2010 yılı Ocak-Mart döneminde, Türkiye deri ve deri ürünleri ihracatı % 13,7 artışla 247,8 milyon dolara yükselmiştir. Aynı dönemde

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2012, No: 33

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2012, No: 33 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2012, No: 33 i Bu sayıda; Kısa vadeli Dış Borç Stoku, Merkez Bankası Net Döviz Pozisyonu rakamları Uluslararası Yatırım Pozisyonu, Ve İmalat Sanayi

Detaylı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ Sayfa 1 Gözden Geçirme Notları 2011 Yılı Nisan Ayı Ödemeler Dengesi Göstergeleri Merkez Bankası tarafından tarihinde yayımlanan 2011 yılı Nisan ayına ilişkin Ödemeler Dengesi bültenine göre; 2010 yılı

Detaylı

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Aralık 2011, No:14

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Aralık 2011, No:14 EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Aralık 2011, No:14 Bu sayıda; Kasım ayı kapasite kullanım verileri, Ekim ayı dış ticaret verileri, Kasım ayı TİM ihracat verileri, TEPAV Perakende Güven

Detaylı

2017 yılı İhracatçı Eğilim Araştırması. 1. Çeyrek Gerçekleşme 2. Çeyrek Beklenti Sonuçları

2017 yılı İhracatçı Eğilim Araştırması. 1. Çeyrek Gerçekleşme 2. Çeyrek Beklenti Sonuçları 2017 yılı İhracatçı Eğilim Araştırması 1. Çeyrek Gerçekleşme 2. Çeyrek Beklenti Sonuçları Çin ve ABD Ziyaretleri 2 Tüm Dünyaya İhracat 3 2017 İhracat 30,00% 2017 İhracat Rakamları (TİM Verileri) 20,00%

Detaylı

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata 02.12.2016 / Ankara TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata 1/6 geçirilecek olan KOBİ lere Nefes Kredisi için imzalar, Başbakanlık Çankaya Köşkü nde düzenlenen lansman

Detaylı

TÜRKİYE DE BU HAFTA 14 18 EYLÜL 2015

TÜRKİYE DE BU HAFTA 14 18 EYLÜL 2015 TÜRKİYE DE BU HAFTA 14 18 EYLÜL 2015 TARIMDAKİ BÜYÜME İŞSİZLİĞİ GERİLETTİ Tarım sektörü son 10 yılın 8 inde büyüyerek yakaladığı istikrarı, 2015 yılında da sürdürürken yarattığı istihdamla toplam işsizlik

Detaylı

Mart 2014. Konya Dış Ticaret Verileri

Mart 2014. Konya Dış Ticaret Verileri Mart 2014 Konya Dış Ticaret Verileri Dış Ticaret Tablo 1-İhracatta Türkiye Konya Karşılaştırması 1000 $ 2012 Mart 2013 Mart 2013 Ocak - Mart 2014 Ocak - Mart İHRACAT 1000 $ Konya 120.741 133.742 10,8 319.568

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM ABD Merkez Bankası FED, 18 Aralık tarihinde tahvil alım programında azaltıma giderek toplam tahvil alım miktarını 85 milyar dolardan 75 milyar

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 22 Mayıs 2017, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 22 Mayıs 2017, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 21 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU % TÜFE ÜFE Ocak 2011 2012 2011 2012 Yıllık 4,90 10,61 10,80 11,13 Yıllık Ort. 8,28 6,95 8,89 11,11 Aylık 0,41 0,56 2,36 0,38 Yeni

Detaylı

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu) ZİRAAT BANKASI 2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI (40 Test Sorusu) 1 ) Aşağıdakilerden hangisi bir kredi derecelendirme kuruluşudur? A ) FED B ) IMF C ) World Bank D ) Moody's E ) Bank

Detaylı

2017 OCAK-HAZİRAN AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

2017 OCAK-HAZİRAN AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı 217 OCAK-HAZİRAN AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı Dış Ticaret Verileri (Milyon Dolar) Dış Ticaret Verileri (Milyon Dolar)

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Gruplara Yönelik Gelir Amaçlı Karma Borçlanma

Detaylı

MECLİS TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı

MECLİS TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı MECLİS TOPLANTISI Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı 3 Temmuz 207 5 TEMMUZ DEMOKRASİ VE BİRLİK GÜNÜ BASIN TOPLANTISI YENİ KABİNE İŞSİZLİK AZALIYOR MU? 5,0 28.57 28.500 2,0 9,0, 26.275 0,9 26.456

Detaylı

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum Piyasalarda Bugün Ne Oldu? BRENT PETROL GBPUSD USDTRY ALTIN EURUSD Yurtiçinde Gündem Yoğun Küresel piyasalarda sakin seyir devam ederken dikkatler

Detaylı

Merkez Bankası Gecelik Borçlanma Faizi (%)

Merkez Bankası Gecelik Borçlanma Faizi (%) GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2006 YILI İLK 9 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu ABD Merkez Bankası FED, 2004 yılında başladığı

Detaylı

Nisan 2015. Konya Ekonomik Verileri

Nisan 2015. Konya Ekonomik Verileri Nisan 2015 Konya Ekonomik Verileri Dış Ticaret İHRACAT BİLGİLERİ Tablo 1-İhracatta Türkiye Konya Karşılaştırması İHRACAT 1000 $ Nisan 14 Nisan 15 Değişim % Ocak-Nisan 14 Ocak-Nisan 15 Değişim % Konya 140.853

Detaylı

HAFTALIK BÜLTEN 04-08 OCAK 2016

HAFTALIK BÜLTEN 04-08 OCAK 2016 04-08 OCAK 2016 HAFTANIN ÖZETİ Yeni yılın ilk haftasında Ortadoğu da yaşanan gerginliklere bir yeni halka daha ekleyen Suudi Arabistan İran gerginliği piyasalarda etkisini hissettirdi. Bölgeye ilişkin

Detaylı

AR& GE BÜLTEN. Ekonomide Büyüme Trendi Ne Kadar Sürecek?

AR& GE BÜLTEN. Ekonomide Büyüme Trendi Ne Kadar Sürecek? Ekonomide Büyüme Trendi Ne Kadar Sürecek? Ahmet YETİM 2000 Kasım ayında bankacılık-faiz-kur ekseninde gelişen, önce para piyasalarını sonra reel ekonomiyi kemiren krizden bu yana geçen 5 yılda ekonominin

Detaylı

ŞUBAT 2016. Sanayi Üretim Endeksi 2015 Kasım ayında 130 seviyesinde gerçekleşerek yıllık bazda %3,6 artış kaydetti. Endeksin bu

ŞUBAT 2016. Sanayi Üretim Endeksi 2015 Kasım ayında 130 seviyesinde gerçekleşerek yıllık bazda %3,6 artış kaydetti. Endeksin bu ŞUBAT 1 yılını 1, seviyesin- bitiren Reel Kesim 1de Güven Endeksi (RKGE), yeni yılın ilk ayında 13,3 düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde endeksin gelişiminde, mal stok miktarı, son 3 aya dair sipariş miktarı

Detaylı

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum Piyasalarda Bugün Ne Oldu? EURUSD USDTRY GBPUSD BRENT PETROL ALTIN FOMC Üyelerinin Yeni Yıl Beklentileri Dikkatle Takip Edilecek Yeni haftanın en önemli

Detaylı

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 yılına iyi başlayan ülkemiz halı ihracatı, yılın ilk dört ayının sonunda bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla % 23,1 oranında artarak

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON EGE BÖLGESİ SANAYİ ODASI AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU % TÜFE ÜFE Ekim 2011 2012 2011 2012 Yıllık 7,66 7,80 12,58 2,57 Yıllık Ort. 5,93 9,53 10,26 7,80 Aylık

Detaylı

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemiz halı ihracatı 2009 yılını % 7,2 oranında düşüşle kapanmış ve 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk ayında ise halı

Detaylı

Japon piyasaları kapalı olacak. ABD piyasaları ise açık, bankalar kapalı olacak.

Japon piyasaları kapalı olacak. ABD piyasaları ise açık, bankalar kapalı olacak. HAFTANIN ÖNEMLİ GÜNDEM MADDELERİ 9 Ekim Pazartesi Türkiye Ağustos ayı Sanayi Üretimi Japon piyasaları kapalı olacak. ABD piyasaları ise açık, bankalar kapalı olacak. 11 Ekim Çarşamba Türkiye Ağustos ayı

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE ŞUBAT 2015 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 15 Mayıs 2017, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 15 Mayıs 2017, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 20 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Bugün, Yurtiçi Piyasalar Enflasyonla Topyekün Mücadele Programına Odaklandı

Bugün, Yurtiçi Piyasalar Enflasyonla Topyekün Mücadele Programına Odaklandı 09 Ekim 2018 Bugün, Yurtiçi Piyasalar Enflasyonla Topyekün Mücadele Programına Odaklandı 09 Ekim 2018 Almanya Federal İstatistik Ofisi'nin (Destatis) açıkladığı verilere göre, bu yılın Ağustos ayında Sanayi

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM 2013 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 2,8 oranında büyüyen ABD ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 3,6 oranında büyümüştür. ABD de 6 Aralık 2013 te

Detaylı

2017 OCAK-EKİM AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

2017 OCAK-EKİM AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı 2017 OCAK-EKİM AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı Dış Ticaret Verileri (Milyon Dolar) Dış Ticaret Verileri 2017 yılı Ekim

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU BÜYÜME 2012 yılı ikinci çeyreğe ilişkin hesaplanan gayri safi yurtiçi hasıla değeri bir önceki yılın aynı dönemine göre sabit fiyatlarla

Detaylı

01/01/ /12/2008 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 12 AYLIK RAPORU

01/01/ /12/2008 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 12 AYLIK RAPORU 01/01/2008 31/12/2008 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 12 AYLIK RAPORU BU RAPOR EMEKLİLİK YATIRIM FONLARININ KAMUYU AYDINLATMA AMACIYLA

Detaylı

SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv. Beyaz Eşya. İnşaat. Turizm. Enerji. Diğer Göstergeler. Sektörel Gelişmeler /Ağustos 2013 1

SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv. Beyaz Eşya. İnşaat. Turizm. Enerji. Diğer Göstergeler. Sektörel Gelişmeler /Ağustos 2013 1 SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv Otomotiv İç Satışlarda Hızlı Artış Temmuz Ayında Devam Ediyor. Beyaz Eşya Beyaz Eşya İç Satışlarda Artış Temmuz Ayında Hızlandı. İnşaat Reel Konut Fiyat Endeksinde

Detaylı

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212)

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212) GÜNLÜK EKONOMİ TAKVİMİ SAAT ÜLKE VERİ ÖNEM BEKLENEN ÖNCEKİ 09:00 EUR Almanya Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH) (çeyreklik) (1. Çeyrek) YÜKSEK 0,6% 0,6% 09:00 EUR Almanya Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH)

Detaylı

TOPLUMSAL RAPORLAR YATIRIM TEŞVİKLERİ VE İSTİHDAM - 2010 (05.12.2010) Yatırımlar büyürken istihdam küçülüyor

TOPLUMSAL RAPORLAR YATIRIM TEŞVİKLERİ VE İSTİHDAM - 2010 (05.12.2010) Yatırımlar büyürken istihdam küçülüyor TOPLUMSAL RAPORLAR 15 YATIRIM TEŞVİKLERİ VE İSTİHDAM - 2010 (05.12.2010) Yatırımlar büyürken istihdam küçülüyor 10 yıllık dönemler itibariyle teşvik sisteminin istihdama etkisi Yıllık Yıllık Yıllık Yıl

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 23 Ocak 2017, Sayı: 4. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 23 Ocak 2017, Sayı: 4. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 4 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70 GÜNLÜK EKONOMİ TAKVİMİ SAAT ÜLKE VERİ ÖNEM BEKLENEN ÖNCEKİ 08:45 CHF İşsizlik (Mevsimsel Olarak Ayarlanmamış) (Eyl) ORTA 3,3% 3,2% 08:45 CHF İşsizlik (Mevsimsel Olarak Ayarlanmış) (Eyl) ORTA 3,4% 3,3%

Detaylı

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2009 yılında ülkemiz halı ihracatı % 7,2 oranında düşüşle 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk çeyreğinin sonunda

Detaylı

2017 OCAK-EYLÜL AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

2017 OCAK-EYLÜL AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı 2017 OCAK-EYLÜL AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı Dış Ticaret Verileri (Milyon Dolar) Dış Ticaret Verileri (Milyon Dolar)

Detaylı

Mayıs 2015. Konya Ekonomik Verileri

Mayıs 2015. Konya Ekonomik Verileri Mayıs 2015 Konya Ekonomik Verileri Dış Ticaret İHRACAT BİLGİLERİ Tablo 1-İhracatta Türkiye Konya Karşılaştırması İHRACAT 1000 $ Mayıs 14 Mayıs 15 Değişim % Ocak-Mayıs 14 Ocak-Mayıs 15 Değişim % Konya 143.645

Detaylı

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18 ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 6.56 Altın (USD) 1,202 Ağustos 18 EUR/TRY 7.65 Petrol (Brent) 77.4 BİST - 100 92,723 Gösterge Faiz 24.5 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 7.36% 2.9% 17.9% 9.7%

Detaylı

GÜNLÜK BÜLTEN 23 Mayıs 2014

GÜNLÜK BÜLTEN 23 Mayıs 2014 GÜNLÜK BÜLTEN 23 Mayıs 2014 ÖNEMLİ GELİŞMELER ABD de işsizlik başvuruları ve imalat sektörü PMI beklentilerin üzerinde gelirken, ikinci el konut satışlarında 4 aylık aradan sonra ilk kez artış yaşandı

Detaylı

Mayıs Konya Dış Ticaret Verileri

Mayıs Konya Dış Ticaret Verileri Mayıs 2014 Konya Dış Ticaret Verileri Dış Ticaret Tablo 1-İhracatta Türkiye Konya Karşılaştırması 1000 $ 2013 Mayıs 2014 Mayıs Değişim 2013 Ocak - Mayıs 2014 Ocak - Mayıs Değişim İHRACAT İTHALAT 1000 $

Detaylı

tepav Mart2011 N201139 POLİTİKANOTU Cari Açığın Sebebini Merak Eden Bütçeye Baksın Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

tepav Mart2011 N201139 POLİTİKANOTU Cari Açığın Sebebini Merak Eden Bütçeye Baksın Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı POLİTİKANOTU Mart2011 N201139 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Sarp Kalkan 1 Politika Analisti, Ekonomi Etütleri Cari Açığın Sebebini Merak Eden Bütçeye Baksın Cari açık, uzun yıllardan

Detaylı

Konya Ekonomik Verileri. Temmuz 2014

Konya Ekonomik Verileri. Temmuz 2014 Konya Ekonomik Verileri Temmuz 2014 Dış Ticaret Tablo 1-Dış Ticarette Türkiye Konya Karşılaştırması 1000 $ Temmuz 13 Temmuz 14 Değişim % Oca.-Tem.13 Oca.-Tem. 14 Değişim % İHRACAT Konya 117.647 115.165-2,11%

Detaylı

MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER

MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER Türkiye Geneli Makro Ekonomik Verileri MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER 2013 2014 2015 2016 2017 2017* GSYH (Milyar $) 823,0 799,3 719,6 221,5-756 (2016 yılı III. Dönem) GSYH Büyüme Hızı (%) 4,2 3,0 4,0-1,8-4,4

Detaylı

Mayıs. Sanayi sektörünün. Reel Kesimin Beklentileri İyileşti Tüketici Güveni Haziran da Zayıfladı. Kapasite Kullanımı Güçlenmeyi Sürdürdü

Mayıs. Sanayi sektörünün. Reel Kesimin Beklentileri İyileşti Tüketici Güveni Haziran da Zayıfladı. Kapasite Kullanımı Güçlenmeyi Sürdürdü TEMMUZ 17 Mayıs ayında 19, seviyesine yükselen Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE), Haziran da 11, olarak kaydedildi. Bu dönemde RKGE kapsamındaki alt endekslerin büyük bölümünde olumlu gelişimler görüldü.

Detaylı