Güvercin (Kahramanmaraş) HES Projesi EkosistemDeğerlendirme Raporu

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Güvercin (Kahramanmaraş) HES Projesi EkosistemDeğerlendirme Raporu"

Transkript

1 BERRAK ENERJİ ÜRETİM TİCARET VE SANAYİ A.Ş. Güvercin (Kahramanmaraş) HES Projesi EkosistemDeğerlendirme Raporu Yrd. Doç.Dr. Fevzi ÖZGÖKÇE Yrd. Doç.Dr. Murat ÜNAL Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen Fakültesi TEMMUZ 2011 [Şirket adını yazın]

2 ÖNSÖZ Biz doğayı atalarımızdan miras almadık, çocuklarımızdan ödünç aldık der bir Kızılderili atasözü. Doğayı korumanın, insanlığı korumayla eş anlamlı olduğunu her geçen gün daha çok anladığımız bu yüzyılda çevreyi tanımak kadar onu korumakta büyük önem taşımaktadır. Ülkelerin tarihi ve kültürel zenginlikleri yanında biyolojik çeşitliliği de önemlidir. Faaliyet alanını gün geçtikçe genişleten insanoğlunun, çevreyi tehdit eden aktivitesi sonucunda, bir kısmı henüz hiç tanınmayan, bilinmeyen canlı türleri kayıp olabilmektedir. Aynı zamanda sınırlı veya çok lokal yayılış alanına sahip bazı bilinen taksonlar bu faaliyetler sonucu ileri derecede risk altındadırlar. Yaşam ortamlarının dengesini alt üst eden insan aktiviteleriyle ortaya çıkan ekolojik sorunların sayısı oldukça yüksektir. Hızlı sanayileşme ve aşırı nüfus artışı dünyamızın dengesini bozmuş ve dolayısıyla başta insanlar olmak üzere tüm canlılar bundan etkilenmişlerdir. Primer üretici olmaları sebebi ile bitkilerin ekosistemde özel bir önemi vardır. Bitkilerin bu vazgeçilmez fonksiyonları başka bir varlık tarafından telafi edilemeyen ve hayat için vazgeçilmeyen temel fonksiyonlardır. Bitkilerin tabiattaki bu çok önemli etkilerinden dolayıdır ki bütün dünyada bitkiler üzerine çok yoğun araştırmalar yapılmış ve yapılmaktadır. Ülkemiz sosyal ve ekonomik gelişimi ve bu gelişmeye paralel olarak gereksinim duyduğu elektrik enerjisini kesintisiz, kaliteli, güvenilir ve ekonomik olarak üretmek durumundadır. Bu nedenle öncelikle yerli enerji kaynaklarından yararlanılarak projeler geliştirmeli ve gerekli yatırımlar yapılmalıdır. Elektrik enerji üretiminde fosil, nükleer yakıtlı termik ve doğal gazlı santraller yanında hidroelektrik santrallerin yenilenebilir ve pike çalışma gibi iki önemli özelliği mevcuttur. Elektrik enerjisi tüketimi ekonomik gelişmenin ve sosyal refahın en önemli göstergelerinden biridir. Bir ülkede kişi başına düşen elektrik enerjisi üretimi ve tüketimi o ülkedeki hayat standardını göstermektedir. Gelişmiş ülkelerde kişi başına elektrik tüketimi kwh olmasına karşın ülkemizde brüt 1900 kwh dır. Hayata geçirilmiş enerji projeleri ile ilgili yatırımların tarihi gelişimine bakıldığı zaman önemli mesafelerin alınmış olduğu görülmektedir. Fakat Türkiye elektrik enerjisi üretimi ve tüketim açısından gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında son sıralarda bulunmaktadır. Ülkemizin gelişmiş ülkeler düzeyine erişebilmesi için bütün olanaklarını kullanarak enerji arzını artırması için her türlü çabayı göstermesi ve elektrik enerjisi ihtiyacını karşılamak için ekonomik yapılabilirliği olan tüm hidroelektrik potansiyelini kullanması gerekmektedir. Su kaynakları, uzun vadede istikrarlı kullanılması gereken doğal zenginliklerdendir. Su kaynaklarının ekolojik durumlarının ortaya çıkarılması ve iyi ekolojik konumlarının korunması, diğerlerinin ise iyi statüye yükseltilmesi önem arz etmektedir. Bir ülkenin sahip olduğu tabii kaynak potansiyeli bilinmeden, söz konusu kaynaklardan faydalanma şekli, miktarı ve bu kaynakların ekosistemdeki önemi hakkında gerçekçi bir değerlendirme yapılamaz. Biyosferde her canlının mutlaka çok önemli fonksiyonları vardır. Ancak üreticilerin ekosistemdeki fonksiyonları diğer canlılara göre çok daha önemlidir. Her canlının belirli bir ekolojisi ve bu ekolojinin uzandığı saha genişliği kadar bir yayılış alanı vardır. Temmuz

3 İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ 1 İÇİNDEKİLER 2 ŞEKİLLER DİZİNİ 2 ÇİZELGELER DİZİNİ 2 EKLER DİZİNİ 2 1. GİRİŞ 3 2. MATERYAL ve YÖNTEM 5 3. ÇALIŞMA ALANININ GENEL TANIMI 8 4. BULGULAR SONUÇ ve EKOLOJİK DEĞERLENDİRMELER TEHDİTLER ve DİĞER KORUMA KONULARI KAYNAKLAR ŞEKİLLER DİZİNİ Sayfa Şekil 1.1. Çalışma alanının Coğrafi haritası. 4 Şekil 3.1. Güvercin HES alanı ve alt havzaları 9 Şekil 3.2. Kahramanmaraş ilinin iklim diyagramı 13 ÇİZELGELER DİZİNİ Sayfa Çizelge 4.1.Takson Sayılarının Karşılaştırılması 15 Çizelge 4.2. Endemik Taksonlar ve Oranlarının Karşılaştırılması 16 Çizelge 4.3. Fitocoğrafik Bölgelerinin Karşılaştırılması 17 EKLER DİZİNİ Sayfa Ek 1. Çalışma alanında tespit edilen bitkiler (Çalışma alanının Florası) 35 Ek 2: Çalışma alanının Faunası (Çalışma alanında tespit edilen hayvanlar) 54 Temmuz

4 1. GİRİŞ Türkiye coğrafi konumu, jeomorfolojik yapısı ve değişik iklim tiplerinin etkisi altında bulunması nedeniyle zengin bir flora ve fauna çeşitliliğine sahiptir. Bunun en önemli göstergelerinden birini Biyolojik Çesitliliğin birçok alanda kullanımıdır. Avrupa ve Asya kıtalarının sahip olduğu topraklar bütünü üzerinde yapılan fitocoğrafik sınıflandırmalar sonucu Türkiye; üç farklı fitocoğrafik bölgeye ayrılmıştır; 1. Avrupa- Sibirya, 2. Akdeniz ve 3. İran Turan fitocoğrafik bölgeleridir. Bir ülkenin sahip olduğu tabii kaynak potansiyeli bilinmeden, söz konusu kaynaklardan faydalanma şekli, miktarı ve bu kaynakların ekosistemdeki önemi hakkında gerçekçi bir değerlendirme yapılamaz. Biyosferde her canlının mutlaka çok önemli fonksiyonları vardır. Ancak üreticilerin ekosistemdeki fonksiyonları diğer canlılara göre çok daha önemlidir. Her canlının belirli bir ekolojisi ve bu ekolojinin uzandığı saha genişliği kadar bir yayılış alanı vardır. Su kaynakları, uzun vadede istikrarlı kullanılması gereken doğal zenginliklerdendir. Su kaynaklarının ekolojik durumlarının ortaya çıkarılması ve iyi ekolojik konumlarının korunması, diğerlerinin ise iyi statüye yükseltilmesi önem arz etmektedir. Kahramanmaraş, hızla gelişen bir ilimiz olup, merkez nüfusu hızla artarken şehirsel mekan genişlemiş, geleneksel el sanatları yerini hızlı bir şekilde tekstil ağırlıklı fabrikalara bırakmıştır. Şehrin özel konumu nedeniyle endüstri alanları daha çok akarsuların da içerisinde bulunduğu ovada yoğunlaşmıştır. Verimli ovada ilaçlı ve gübreli zirai faaliyetler de yoğunluğunu sürdürmektedir. Akarsuların evsel ve endüstriyel atıklarca aşırı kirlenme yönünde baskı yapmaktadır. Ayrıca şehir ve çevresinde su kullanımına olan ihtiyaç artmış, temiz su temini ve atıksular bir problem olarak ortaya çıkmıştır. Bu çalışmamız esnasında Ceyhan Nehri ve özellikle Çağırgan Deresi ve kollarındaki evsel ve endüstriyel kaynaklı kirlenme gözle görülür duruma geldiği gözlemlenmiştir. Günümüzde su kullanımı hızla artırmış ve o oranda kirlenmede artmaktadır. Artan su ihtiyacı su kaynaklarının sınırsız kullanımı ve atıksuların problem olarak ortaya çıkmasına neden olmuştur. Birçok az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde atıksular temizleme işlemine tabi tutulmadan akarsulara boşaltılmaktadır. Bu durum akarsularda kirliliğin boyutlarını kontrol edilemez seviyeye çıkardığı gibi akarsulardan yeterince faydalanmayı da sınırlandırmaktadır. Proje alanı Kahramanmaraş Merkez ilçesinde bulunmakta olup, Doğu Akdeniz bölümünün kuzey doğusunda yer alır. Merkez ilçenin batısında Andırın ilçesi, kuzeyinde Göksun ve Ekinözü, doğuda Pazarcık ve Çağlayancerit ve güneyde Türkoğlu İlçeleri ile çevrilidir. Proje alanı; Merkez ilçenin Çokran, Gölpınar, Kalekaya ve sadıklı Köyü sınırları içerisinde kalmaktadır (Şekil 1.1). Kahramanmaraş, Merkez ilçe deniz seviyesinden 568 m. yükseklikte olup, ilin kuzey kesimleri oldukça dağlıktır. Yeryüzü şekilleri genellikle Güneydoğu Torosların uzantıları olan dağlarla bunlar arasında kalan çöküntü alanlarından oluşmaktadır. Arazi yüksekliği 350 metreden 3000 metreye kadar çıkan Kahramanmaraş da geniş ovalar vardır. Bunlar; Gâvur, Maraş, Göksun, Aşağı Göksun, Afşin, Elbistan, Andırın, Mizmilli, Narlı ve İnekli Ovalarıdır. Kahramanmaraş ın belli başlı dağları ise; Nurhak, Binboğa, Engizek, Uludaz ve Ahırdağıdır. Ceyhan nehri ile Aksu, Bertiz, Erkenez, Göksu, Göksun, Hurman, Körsulu, Sarsap, Çağırgan deresi ve Söğütlü çayları Kahramanmaraş ın başlıca akarsularıdır. Toprakların %59,7 sini dağlar, %24'ünü platolar ve %16,3 ünü de ovalar teşkil eder. İl kapsamı içinde belli başlı dağlık alanlar genellikle Güneydoğu Torosların uzantılarıdır. Bunlar Engizek dağı, Ahırdağı, Amonos ( Nur) dağları, Nurhak dağları, Kandil dağları, Sarımsak dağı, Düldül dağı ve Binboğa dağlarıdır. İl kapsamındaki dağlar üçüncü zamanın Alp sistemi kıvrım Temmuz

5 Güvercin (Kahramanmaraş) HES Projesi EkosistemDeğerlendirme Raporu dağlarındandır. Bunlar çeşitli aşınmalarla düzleşmiş ve Neojen sonunda yükselmiş kırıklı ve kıvrımlı dağ sıralarıdır. Kahramanmaraş üç ayrı coğrafi bölgenin (Akdeniz Bölgesi, Doğu Anadolu Bölgesi, Güneydoğu Anadolu Bölgesi ) birbirine en çok yaklaştığı alanda yer alır. Şekil 1.1. Çalışma alanının Coğrafi Haritası. Coğrafi konumu ve diğer faktörlerinde etkisi ile üç farklı iklim tipi arasında Bozulmuş Akdeniz İklimi ne daha yakın bir iklim özelliği gösterir. Kahramanmaraş merkezde görülen iklimin aksine kuzeye doğru gidildikçe yükseltiye bağlı olarak tamamen karasal iklim özellikleri görülür. Kahramanmaraş ın yıllık ortalama sıcaklık değeri 16,5 C, Pazarcık ta 14,8 C, Andırın da 13 C iken Temmuz

6 Elbistan da bu değer 10,3 C ye düşer. Yıllık ortalama sıcaklıklar güneyden-kuzeye, batıdan doğuya doğru yükseltiye bağlı olarak karasallığında etkisiyle bariz bir şekilde azalma göstermektedir. Aylık ortalama sıcaklıların yıl içinde dağılışı ise, Kahramanmaraş ta 4,5 C, Pazarcıkta 4,2 C, Andırında 3,2 C, Elbistan da -3,7 C en soğuk ay Ocak ayıdır. Aylık ortalama sıcaklıkların en yüksek olduğu ay Kahramanmaraş ta 28 C, Pazarcık ta 27,6 C, Andırında 22,9 C ile Ağustos, Elbistan da 23 C ile Haziran ayıdır. Aylık ortalama sıcaklıklar Ocak ayından Ağustos ayına kadar artmakta, daha sonraki dönemde Ocak ayına kadar düşmektedir. Kahramanmaraş ta yılın dört ayında sıcaklık ortalamaları 23 C nin üzerindedir. Bu özelliği ile merkez Akdeniz rejim tipi nin etkisi altındadır. Kuzey ve kuzeydoğusu ise Karasal rejim tipi özelliğine sahiptir. Bu durum kış mevsimi ılık yaz mevsimi ise sıcak olan Merkez ilçeyi Denizel Akdeniz Rejimi n den Karasal Akdeniz Rejimi ne yaklaştırır. Andırın, Akdeniz iklim kuşağında yer almakla beraber, Orta Anadolu ikliminin de etkisinde kalarak geçiş bölgesi iklim özelliği göstermektedir. Genelde ilçenin geniş bir kısmında özellikle güney kesimlerinde yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı, Akdeniz iklimi hüküm sürer. 2. MATERYAL ve YÖNTEM 2.1. Materyal Araştırma alanının materyalini materyalini ve ve 2011 yıllarında, Kahramanmaraş ili, Merkez İlçe sınırları içerisinde yer alan Çağırgan Deresi üzerinde kurulacak olan Güvercin Regülatörü ve HES Projesi alanı çevresindeki istasyonlardan toplanan Biyolojik Çeşitlilik örnekleri ve bu alanlara ait ekolojik kayıtlar oluşturmaktadır Yöntem Çağırgan Deresi üzerinde kurulacak olan üzerinde Güvercin Regülatörü ve HES Proje sahası ve olası etki alanında biyolojik çeşitlilik ve çevre ile ilgili saha çalışmaları sadece 2011 yılı vejetasyon dönemine has olmayıp ve yıllarında alanda gerçekleştirilen biyolojik çeşitliliğin tespitine yönelik veriler de kullanılmıştır. Bu çalışmalarda alanın karasal ve sulak biyolojik çeşitliliği ile mevcut bitki topluluklar ve habitat çeşitliliği incelenmiştir. Çevresel veri tabanı araştırmalarının temel amacı olan alandaki flora ve vejetasyon ile sucul ve karasal faunanın (Memeliler, Kuşlar, Sürüngenler, Kurbağalar, Balıklar ve Omurgasızlar) belirlenmesi ile proje alanındaki biyolojik çeşitliliğe olası etkilerin ve su kalitesinin belirlenmesi ve gerekli koruma ve etki azaltma yöntemlerinin geliştirilmesi için bir temel oluşturmak olduğundan dolayı sonuçta olası etkiler belirlenmekte ve değerlendirilmekte ilgili etki azaltıcı önlemler sunulmaktadır. Bütün bu amaçlar ışığında biyolojik çeşitlilik ve çevre ile ilgili bilgiler dört başlık altında toplanmıştır; 1. Proje alanında gerçekleştirilen arazi çalışmaları 2. Alan ile ilgili literatürün incelenmesi 3. Saha çalışmaları esnasında yöre halkıyla yapılan anket ve yüz yüze ikili görüşmeler 4. Doğa koruma ile ilgili kamu ve özel kurum ve kuruluşlarından alınan belge ve bilgiler ile ikili görüşmeler Arazi çalışmaları Bu çalışmalar vejetasyon süresinin başından (bölgemizde bu Mart ayı sonlarına doğru başlar ve Kasım ayı sonlarına kadar devam eder) sonuna kadar arazinin gezilerek taranması şeklinde gerçekleştirilmiştir. Daha önce söz konusu alanında bu belirtilen tarihlerde Biyolojik Çeşitlilik Araştırma ekimizin araştırıcılarının yapmış oldukları arazi çalışmaları ve literatür verileriyle bu dönemler ait materyal temin edilmiş olup sadece bu yıl iki aylık dönemde arazi dolaşılarak biyolojik Temmuz

7 materyalin 2011 yılındaki durumları yeniden değerlendirme ve üzerinde Güvercin Regülatörü ve HES in kurulacağı alanlarda ayrıntılı araştırmalarla arazi çalışmaları tamamlanmıştır. Alanın jeolojisi Maden Tetkik ve Arama Enstitüsünün 1/ ölçekli Türkiye Jeoloji haritasının alanımızla ilgili paftası başta olmak üzere; Yalçın (1980), Atan (1969) ile Ketin (1966) in sahamızı ilgilendiren çalışmalarından faydalanılarak hazırlanmıştır. Alanın büyük toprak grupları Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü nün Kahramanmaraş İli Arazi Varlığı (Anonim, 1996) ile ilgili raporundan temin edilmiştir Laboratuar çalışmaları Arazi çalışmasının yapılmadığı dönemlerde daha önce toplanıp kurutulan bitki örneklerinin ve hayvan örneklerinin teşhisi ve örneklerle ilgili diğer önemli tespitler belirlenmiştir. Kurallara uygun olarak her bir çalışma gurubunun araştırma alanından topladıkları örneklerin tayinleri için her alanın ilgili teşhis kaynaklarından yararlanılarak teşhisler yapılmıştır. Alanı temsil edecek şekilde hemen her farklı habitatta giderek örneklemeler yapılmıştır. Bölgede artan bir şekilde ağırlığını hissettiren aşırı otlatma, yangın, kesim, tarla açma, sulama, çorak ve tuzlu alanların ıslah çalışmaları, yapılaşma, kentleşme, endüstriyel gelişim, baraj ve HES yapımları, altyapı çalışmaları ve pestisit kullanımı gibi olumsuz koşullar karşısında taksonlann durumlarını tespit etmek ve buna göre gerekli tedbirlerin alınmasına yardımcı olmak amacıyla Uluslararası Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) bazı tehlike sınıfları belirleyerek Kırmızı Bülten adı verilen Red Data Book adlı eserlere dayanılarak Ceyhan vadisi özellikle Çağırgan Deresi ve çevresinde tespit edilen endemik ve nadir canlıların, alandaki lokalitesi kaydedildikten sonra yaşamını tehdit edici faktörler karşısındaki durumu ifade edilmiştir. Buna göre IUCN kategorileri baz alınarak araştırma alanındaki söz konusu endemik ve nadir bitkilerin ve hayvanların tehlikeler karşısındaki durumları belirlenmiştir. Özellikle literatürde kayıtlı ve çalışma alanına yakın yapılan araştırmalarda tespit edilen kayıtlar ve bunların dışındaki yayılışların tespit edilmesiyle alanın Flora ve Faunası ile habitat çeşitliliğinin ve varsa tehdit faktörlerinin tespiti için 4 kişilik araştırma ekibi harita üzerinde belirlenen istasyonlarda detaylı arazi çalışmaları yapıldı. Bu arazi çalışmalarıyla toplanan Biyolojik Çeşitliliğe ait örnekler ilgili esereler yardımıyla teşhis edildi. Yaz döneminde yapılan arazi çalışmaları dahil alanla ilgili toplam 443 bitki örneği ve 329 hayvan örneği toplanmıştır. Toplanan bu bitki ve hayvan örneklerine toplayıcı numarası verildikten sonra lokaliteleriyle birlikte gerekli diğer arazi kayıtları ve GPS değerleri arazi defterine kayıt edildi ve her canlının tekniğine uygun olarak saklandı. Bitki örnekleri için temel kaynaklar olarak Flora of Turkey and the East Aegean Islands (Davis, ; Davis ve ark., 1988; Güner ve ark., 2000) adlı eserden yararlanılmıştır. Türkiye Florası nın yetersiz kaldığı durumlarda Flora Iranica (Rechinger, ), Flora Europaea (Tutin ve Heywood, ), Flora of Iraq (Towsend ve Guest ), Flora Palaestina (Zohary, ) gibi flora kitaplarından da yararlanılmıştır. Floristik (Ek 1) ve faunuistik (Ek 2) listeler ayrı bölümler halinde verilmiştir. Floristik ve Faunistik listelerde yer alan taksonlar filogenetik sıraya göre yazılmıştır. Endemik ve nadir taksonların dahil edildiği tehlike kategorileri verilmiştir. Bitkiler için Taksonların tehlike kategori ve kriterleri, başta Ekim ve ark. (2000) olmak üzere IUCN (2001), Özhatay ve ark (2005), Akçakaya (2005), Güven ve ark. (2006) ve Anonim (2007) nın çalışmalarından yararlanarak durumlarının değerlendirilmesi ayrıca yapılmıştır. Bitkiler, Kelebekler, Balıklar, Kurbağalar, Sürüngenler, Kuşlar, Memeliler ait toplanan tüm Biyolojik çeşitliliğe ait örneklerin habitatlarından ekolojik kayıtlar alındı, bütün örneklerin fotoğrafları, dijital fotoğraf makineleri ile yakın, populasyon ve habitat fotoğrafları çekildi. Bunların yanı sıra alanda o canlı gurubunu tehdit eden çevresel faktörler de fotoğraflandı. Bu fotoğraflar bilgisayara toplama tarihlerine göre aktarılarak görsel materyal haline getirildi. Fotoğrafı çekilen her canlıya arazi defterindeki aynı toplama numarası verildi. Memeli, Sürüngen ve Kurbağalar; Uygun habitatları ve uygun zamanlarda araştırılarak örneklemeler yapıldı ve teşhisleri Baran ve Atatür (1997) göre yapıldı. Temmuz

8 Kuşlar çalışılırken; Populasyon yoğunluğunu ve tür çeşitliliğini belirlemede sayım teknikleri olarak hat boyunca gözlem (Line transect) ve noktasal gözlem yöntemleri kullanıldı (Bibby ve Burgess 1992; Dobinson, 1976). Balıklar çalışılırken; Çağırgan deresinde tür tespiti için yapılan avcılıkta elektroşoker kullanılmıştır, bu yöntemin benimsenmesindeki amaç elektroşokerin seçiciliği en az olan av aracı olmasıdır, bu sayede ağların alamadığı küçük boydaki balıkların temini mümkün olmaktadır. Araziden elektroşoker yardımıyla toplanan numuneler % 4 lük formol içinde laboratuara getirildikten sonra örneklerin teşhisleri yapılmıştır. Tür tespiti yapılırken tayin anahtarında belirtilen özellikler dikkatle incelenmiştir bunlar: Balığın göz çapı, ligne lateraldeki pul sayısı, yanal çizginin boy ve şekli, ağız çevresindeki bıyık adedi, konumları ve boyları, vücuttaki beneklenmeler, yüzgeçlerin serbest kenarlarının düz veya girintili olup olmadıkları, ağız konumu ile dudakların şekli ve yapısı, dorsal yüzgeç adedi, dorsal yüzgeçteki diken ve yumuşak ışın adedi, yüzgeçlerin başlama ve bitiş noktalarının bir birine olan mesafesi, birinci solungaç yayı üzerindeki diken sayısı, standart boy, vücut yüksekliği, baş boyu, anal yüzgeç yumuşak ve diken ışın sayısı, baş genişliği vb. gibi özelliklerin belirlenmesi arazide yapıldığı için kolaylıkla tayin anahtarı vasıtasıyla familya ve tür tespitleri yapılmıştır (Geldiay ve Balık, 1996; Alaş ve Solak, 2005). Kelebek ve diğer omurgasızların toplanması sırasında çeşitli alet ve kimyasal maddeler kullanılmıştır. Çalışma sırasında arazide kullanılan aletler ve kimyasal maddeler tül atrap, toplama kapları, örnekleri öldürmek için kullanılan etil asetatlı kavanozlar, naftalin, GPS, germe pensleri ve örneklerin geçici olarak korunması için özel olarak parşömen kağıtlarından hazırlanan zarflar oluşturmuştur. Örneklerin toplanması hava şartlarının uygun olduğu durumlarda sabah saat dokuz, öğleden sonra saat üç zaman aralıklarında (kelebek ve özellikle uçan diğer omurgasızların aktif olduğu saatler) gerçekleştirilmiştir. Örneklerin toplanması atrapla yapılmıştır. Atrapla yakalanan örnekler etil asetatlı kavanozlara konarak bir süre beklenmiştir. Böylece öldürülen örnekler elle temas etmeden bir karton kutuya konulmuştur. Kutuda bulunan örnekler pens yardımıyla omurgasızlara mümkün olduğu kadar zarar verilmeden alınarak önceden hazırlanan zarflara konulmuştur. Zarflara konulan örnekler etiket bilgileri veya çalışma formu sayısı not edilerek saklama kutularına konulmuştur. Daha sonra Entomoloji Laboratuvarı na getirilen örnekler naftalinlenerek saklama kutularına konulmuştur. Arazi çalışmaları bitirildikten sonra laboratuara getirilerek standart müze materyali haline getirilmiş ve teşhisleri yapılmıştır. Bunun için bu omurgasızlar bir dizi işlemden geçirilmiştir. Laboratuar çalışmalarında kullanılan aletleri; germe pensleri, germe tahtaları, örnek yumuşatma kapları, böcek iğneleri, germe iğneleri, aydınger kağıtları oluşturmuştur. Örneklerin standart müze materyali haline getirilmesi için kuruyan örneklerin rahat bir şekilde gerilebilmeleri için nemlendirme kaplarında bir gün süreyle nemlendirilmeleri sağlanmıştır. Nemlendirme kabı uygun bir kapanabilir kaba bir sünger yerleştirilerek süngere emebileceği kadar su dökülerek hazırlanmıştır. Nemlendirme kabında bir gün bekletilen örnekler alınarak uygun boyutta (0 ve 1 numaralı böcek iğneleri ) böcek iğneleri ile iğnelenmiştir. Böceklerin iğnelenmesi bittikten sonra örnekler tekrar alınarak nemlendirme kaplarına tam olarak germe kıvamına gelmeleri için bir gün süreyle daha nemlendirme kaplarında nemlendirmeye bırakılmışlardır. Örnekler iyice yumuşadıktan sonra üçüncü gün germe işlemi gerçekleştirilmiştir. Germe için alınan örnekler abdomen ve kanat genişliklerine göre seçilmiş germe tahtaları üzerinde gerilmişlerdir. Germe sırasında örneklerin germe tahtalarına sabitlenebilmeleri ve iyi bir şekilde kurumaları sağlanabilmesi için plastik plastik uçlu iğneler kullanılmıştır. Germe işlemi bittikten sonra örneklerin kuruması için doğrudan güneş almayan bir yere konulmuştur. Kurutma işlemi için ortalama bir hafta beklendikten sonra germe tahtalarında kuruyan örnekler pens ve toplu iğneler yardımıyla dikkatli sökülmüştür. Sökülen örnekler lokalite etiketleriyle etiketlenerek Entomoloji Araştırma Laboratuar ında bulunan böcek kutularına konularak standart müze materyali haline getirilmiştir. Kelebeklerin teşhisleri öncelikle morfolojik özelliklerine göre yapılmıştır. Teşhisi morfolojik özelliklerine göre yapılamayan taksonların ise erkek bireylerinin genital preparatı yapılarak teşhis işlemleri gerçekleştirilmiştir. Temmuz

9 3. ÇALIŞMA ALANININ GENEL TANIMI 3.1. Coğrafi Konumu ve Yeryüzü Şekilleri Bu çalışma, Kahramanmaraş İli, Merkez ilçesi sınırları içinde Çağırgan deresi üzerinde yapılması planlanan Güvercin Regülatörü ve HES Projesi nin yapılacağı alanlar ve çevresinin Biyolojik Çeşitliliğini araştırmak ve Ekolojik özelliklerini tespit etmek amacı ile yapılmıştır. Arazi çalışmaları esnasında Çağırgan deresi üzerinde yapılacak olan Güvercin HES (Şekil 3.1) Ekolojik değerlendirme yapabilmek ve Biyolojik Çeşitliliğin tespitine; öncelikle literatür araştırmalarına başlandı ve bizzat Ceyhan Nehri ile Çağırgan Deresi ve Güvercin HES in yapılacağı alan yaklaşık olarak kuzey enlemleriyle doğu boylamları arasındaki sahada periyodik arazi çalışmaları gerçekleştirildi. Bu çalışmalarda alanın karasal ve sulak biyolojik çeşitliliği ile mevcut bitki topluluklar ve habitat çeşitliliği ile ekolojik veriler alınarak ayrıntılı olarak alan incelenmiştir. Davis in Grid kareleme sistemine göre C6 karesi içerisinde yer alan bölge Akdeniz- Güneydoğu-İç Anadolu bölgelerinin kesişme noktaları arasında yer alır. Araştırma alanı ayrıca Akdeniz ve Iran-Turan fitocoğrafik bölgelerinin geçiş kuşağındadır. Bölgenin Biyolojik Çeşitliliği yakın geçmişteki antropojenik etkenlerle (kumocakları, taşocakları, otlatma, tarım arazisi açma, usulsüz kesim, yangın, avlanma, vb.) büyük ölçüde tahrip görmüş olmasına rağmen ulaşımın zor olduğu Ceyhan nehri çevresi tamamıyla korunabilmiş bölgeleri de içermektedir. Güvercin Regülatörü ve HES Projesinin yer üstü su kaynağını Çağırgan Dere ve kolları oluşturmaktadır. Çağırgan Dere, yaklaşık 2259 m kotlarından doğar. Akışını kuzey ve kuzey batı yönünde sürdürerek regülatör yerine ulaşır. Çağırgan Derenin regülatör kesidindeki yağış alanı 64.8 km 2 'dir. Çağırgan Dere, regülatör yerinden sonra akışını Kuzey yönüne doğru sürdürerek Ceyhan Nehrine dökülür. Kahramanmaraş ın önemli yükseltileri genellikle Güneydoğu Torosların uzantılarıdır. Bunlar Engizek dağı, Ahırdağı, Amonos ( Nur) dağları, Nurhak dağları, Kandil dağları, Sarımsak dağı, Düldül dağı ve Binboğa dağlarıdır. İl kapsamındaki dağlar üçüncü zamanın Alp sistemi kıvrım dağlarındandır. Bunlar çeşitli aşınmalarla düzleşmiş ve Neojen sonunda yükselmiş kırıklı ve kıvrımlı dağ sıralarıdır. Ceyhan nehri Kahramanmaraş ın en önemli akarsuyu olup 509 km dir. Aksu çayı (150 km) Ceyhan nehrinin önemli bir koludur. Bu çay havzanın güneyinde Engizek dağlarında yer alan Kaya dibi mevkiinde, Küçükcerit köyünün doğusunda, kuvvetli bir kaynaktan çıkar. Erince dağının güneybatısından bir yarma boğaz vadi den geçerek ve Sarayköyü yakınında Gölbaşı na açılır. Havza boyunca arazi belirli yerlerde çok sarp ve engebelidir. Havza boyunca geniş ve derin olmayan vadilerde Çağırgan deresi ve kolları üzerindeki alanlarda tarım yapılmaktadır. Özellikle ilkbahar karların erimesiyle ve son bahar yağışlarıyla su seviyesi çok yükselmekte olup mecrası tatlı meyillidir Araştırma Alanının Genel Jeolojisi İnceleme alanını da çevreleyen geniş bölgedeki stratigrafik istifi; Amanos Paleozoyik ve Mesozoyik Kaya Birimleri ile Kuvaterner yaşlı birimler oluşturmaktadır. Amanos Paleozoyik Kaya Birimleri Afrika-Arabistan plakasının kuzey uzantılarını oluşturan Paleozoyik yaşlı birimler; Antakya- Kahramanmaraş İlleri arasında yer alan Amanoslar ile Adıyaman İli Penbeğli-Tut bölgesinde ve Mardin İli Derik dolayında yüzeylenmektedir. Amanoslar'daki ilk jeolojik araştırmalar Dean ve Temmuz

10 Krummenacher (1961), Janetzko (1972), Lahner (1972) ve Ishmavvi (1972) tarafından, Alt Paleozoyik yaşlı yüzeylenmelerin stratigrafisini belirlemeye yönelik çalışmaları ile başlamıştır. Bu çalışmaları takiben, GD Anadolu'da yeni Kambriyen ve Ordovisiyen kesitleri belirlenmiş, Dean (1975, 1982) tarafından korelasyon tabloları hazırlanmıştır. Yalçın (1980), Orta ve Kuzey Amanoslarla ilgili detaylı bir harita yayımlamış, Paleozoyik istifinde var olan bazı sorunları aydınlatarak Devoniyen uyumsuzluğunu belirlemiştir. Detay çalışmaların azlığından dolayı kaya birimlerinin ayırtlanmasında farklı çalışanlarca değişik adlamalar yapılmış, ancak ortak bir görüşe varılamamıştır. Dean ve Monod (1985), önceki çalışmalardaki verileri değerlendirip derledikleri örneklerde tanımladıkları fosillere dayalı olarak formasyonların yaş konaklarını belirlemişlerdir. Dean ve diğerleri (1997) tarafından yapılan revizyon çalışmalarında, Kuzey Amanosların orta bölümündeki Alt Paleozoyik stratigrafisi bölgenin güneyine kadar uzatılarak Amanoslardaki Paleozoyik kayaların ilişkileri yeniden gözden geçirilmiştir. Elde edilen verilerle çok sayıdaki litolojik üniteler korele edilmiş, formasyonların adlaması, korelasyonları ve yaş konakları verilmiştir. Penbeğli-Tut dolayındaki Paleozoyik yaşlı birimler, Amanosları doğuda Mardin-Derik ve Hakkari dolayındaki yüzeylenmelere bağlamaktadır (Ketin, 1966). Buradaki yüzeylenmelerin litolojileri, ünite sınırları, yaşları ve birbirleriyle olan ilişkileri ilk kez Ketin (1966) tarafından ayırtlanmıştır. Kambriyen yaşlı olan bu yüzeylenmeler daha sonra Dean ve diğerleri (1986), Dean ve Monod (1985) tarafından araştırılarak geliştirilmiş, yaşlandırılmış ve diğer Paleozoik yaşlı yüzeylenmelerle kıyaslanmıştır. Şekil 3.1. Güvercin HES alanı ve alt havzaları Temmuz

11 Amanos Mesozoyik Kaya Birimleri Amanoslarda, Mezozoyik sırasında yeni bir çökelme dönemi başlamıştır. Olasılıkla Geç Karbonifer'de (Lahner,1972; Ishmavvi, 1972; Janetzko, 1972) başladığı ileri sürülen bu yeni dönemde, bölgede Orta-Geç Triyas'tan Turoniyen'e kadar kalın bir karbonat çökelimi olmuştur. Komprehensif Seri (Lahner,1972; Janetzko, 1972; Ishmavvi, 1972), Amanos Grubu (Yalçın, 1980) gibi adlarla ele alınan istif, Atan (1969) tarafından Amanosların güney kesiminde formasyon mertebesinde ayırtlanarak incelenmiştir. Mezozoyik karbonat istifinin tabanını Arılık kuvarsiti oluşturmaktadır. Kuvaterner Yaşlı Birimler İnceleme alanı bugünkü morfolojisini Kuvaterner de kazanmış ve genç örtü üzerinde akarsu ağı gelişmiştir. Proje alanı ve çevresinde Kuvaterner yaşlı oluşukları; alüvyon ve yamaç molozu birikimleri temsil etmektedir. Proje sahası ve çevreleyen geniş bölgede; yukarıda tabandan tavana doğru sıralı olarak verilen kaya türlerinden; Zabuk Formasyonu (ez), Çaltepe Formasyonu (eç), Seydişehir Formasyonu (eos), Bedinan Formasyonu (Ob), Küreci Dolomiti (TRJk) ve Karadağ Kireçtaşı na (JKk) ait kaya türleri yüzeylediğinden bu bölümde tüm stratigrafik istif yerine, bu formasyonlara ayrıntılı olarak değinilmiştir Araştırma Alanının Toprak Özellikleri Araştırma bölgesinde toprak oluşumuna etki eden başlıca faktörler; iklim anakaya, topografya, bitki örtüsü ve diğer canlılardır. Bu faktörlerin değişik oranlarda etkili olduğu yerlerde, farklı toprak tipleri meydana gelmiştir. Nitekim araştırma sahasında koluvyal topraklar, kırmızı kahverengi topraklar, alüvyal topraklar ve tarıma uygun organik toprak gruplarının geniş yayılış gösterdiği tespit edilmiştir. Çokran, Gölpınar, kalekaya ve Sadıklı Köyleri civarında nadassız kuru tarım yapmaya elverişli koluvyal topraklar yer almaktadır. Çağırgan deresi boyunca alüvyal araziler ile sulu tarıma elverişli organik topraklar yer alır. Organik topraklar kurutulan bataklık araziden elde edilen topraklardır. Bu topraklar çok verimli olup, ülkemizde korunmasına gerek duyulan tarım topraklarını oluşturur. Alanda bu toprakların yaş bakımından çok genç olanları mevcut olduğu gibi, yüzlerce senelik olanlar vardır. Topraklar genel olarak kumlu, açık renkli ve asitlidir. Ağır geçirgen, fakat drenajları iyi olan bu topraklar her nevi mahsul yetiştirmeye müsaittir. Araştırma sahasında, eğimli yamaçlardan yüzeysel akışlarla veya akarsularla taşınan değişik büyüklükteki materyalin, eğimin azaldığı alanlarda birikmesiyle oluşan ve belli katlara sahip olmayan koluvyal topraklara da rastlanmaktadır. Bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere araştırma sahasında yer alan farklı tipteki toprakların yayılış alanı ve özelliklerini belirleyen önemli iki faktör, ana kaya ve topografyadır. İklim, bitki örtüsü ve hidrografik unsurların da toprak oluşumuna çeşitli dereceden etkileri olmuştur. Ancak bu toprak oluşum faktörleri bölge toprakları için değişik problemlerde ortaya koymaktadır. Beşeri unsurlarında, sahadaki toprak unsurları üzerinde çeşitli etkileri olmaktadır. Nitekim eğimi fazla olan yamaç alanlardaki mera alanlarında tarımsal faaliyetlerde bulunulması toprak erezyonunu artırmaktadır. Ayrıca mera alanlarında bulunan ve toprak örtüsünü koruyan bitkilerin aşırı otlatma nedeniyle tahrip olması da erezyonu artıran bir diğer beşeri etken olarak karşımıza çıkmaktadır (Akaya, 2007). Temmuz

12 3.5. Araştırma Sahasının İklimi Yıllık ortalama sıcaklığın en yüksek olduğu istasyon C ile Kahramanmaraş tır. Yıllık ortalama sıcaklık Göksun da C Elbistan da ise C dir. De Martonne nin kuraklık indisine göre; Kahramanmaraş "yarı nemli" Elbistan "yarı kurak", Göksun "nemli" bölgeler arasına girmektedir (Erinç, 1988). Emberger metoduna göre Kahramanmaraş "Az yağışlı, serin" Akdeniz biyoiklim katına; Elbistan "Yarı kurak, çok soğuk", Göksun ise "Akdeniz biyoiklim" katına girmektedir (Erinç, 1988). Yağış rejimleri şöyledir: Kahramanmaraş ve Göksun da K.İ.S.Y. Elbistan da ise İ.K.S.Y. şeklindedir. Yağış rejimi tipi olarak Doğu Akdeniz yağış rejimi tipinin I. ve II. Alt tipine girmektedir (Akman, 1990). Akdeniz yağış rejimi taşıyan Kahramanmaraş ta toplam yağış mm, Göksun da mm., Elbistan da ise 386 mm dir. Çalışma alanında, ılık ve yağışlı kışları, sıcak ve kurak yazları ile karakterize edilen tipik bir Akdeniz iklimi hüküm sürmektedir. Yıllık yağış rejimi Kış, İlkbahar, Sonbahar ve Yaz'dır (KİSY). Bu rejim Doğu Akdeniz ikliminin tipik ilk variantıdır. Araştırma alanında yıllık ortalama sıcaklık 16,5 0 C'dir. Maksimum ortalama sıcaklık (M) Ağustos ayında görülür ve 35,9 0 C'dir. Minimum ortalama sıcaklık (m) Ocak ayında 1,2 0 C'dir (Anonim, 2006). Çalışma alanının iklim diyagramı Kahramanmaraş meteoroloji istasyonundan gözlenen verilere göre hazırlanmıştır (Şekil 3.2). Araştırma alanının tabii bitki örtüsü, vejetasyon yapısı ve meteorolojik veriler bölgenin Akdeniz ikliminin tesiri altında olduğunu göstermektedir. Biyolojik olarak da Akdeniz iklimi şöyle tarif edilir: Fotoperyodizmi günlük ve mevsimlik, yağışları soğuk ve nispeten soğuk mevsimlere toplanmış, kurak mevsimi yaz olan ve maksimum bir sıcaklıkla (25 0 C den fazla) uyuşan tropikal dışı bir iklimdir (Akman, 1990). Akdeniz Havzası nın kışın alçak basıncın etkisi altında bulunması ve Kuzey Avrupa üzerinden gelen Atlantik hava akımına maruz kalması sebebiyle bol yağış almaktadır. Atlas okyanusundan gelen Basra Körfezine doğru yönelen hava akımları soğuk enlemlerden sıcak enlemlere doğru uzanırken, ısınarak kuru bir karakter kazanır. Bu nedenle yaz ayları hemen hemen yağışsız ve kuraktır" (Erinç, 1988). Akdeniz iklimleri üzerine çalışan Akman, Daget ve Emberger gibi araştırıcılar, çok geniş bir alana hitap eden Akdeniz ikliminin kıyı şeridinden iç kısımlara gidildikçe tedrici olarak farklılaştığını dikkate alarak bu iklim tipini bir çok alt biyoiklim katlarına ayırmışlardır (Akman, 1981). Araştırma alanımızda tabii yayılış gösteren Pinus brutia, Quercus coccifera, Q. cerris, Styrax officinalis, gibi maki elemanı bitkiler, alanda Akdeniz ikliminin hüküm sürdüğünü gösteren indikatorlerdir. Türkiye deki Akdeniz ikliminin sınırlarının çizimi için Zohary, Pinus brutia nın dağılışının batı ve kuzey sınırını kullanmış; bu ağacı gerçek Akdeniz iklimi şartlarının göstericisi olarak kabul etmiştir (Zohary, 1973). Ancak meteorolojik veriler de bir bölgenin ikliminin belirlenmesinde son derece önemlidir. Çalışma alanımızın iklimini tespit etmek için en yakın istasyonlar seçilmiştir. Bu amaçla Kahramanmaraş, Elbistan ve Göksun istasyonlarından faydalanılmıştır. Kahramanmaraş doğu Akdeniz bölgesinde yer almakla birlikte konum itibarı ile G. Doğu Anadolu ile Doğu Anadolu bölgelerinin geçiş yerindedir. Bu nedenle çok değişik iklim karakteristikleri hâkimdir. Genelde Akdeniz iklim özelliklerine sahip iken, Göksun, Afşin, Elbistan gibi ilçelerimiz Doğu Anadolu iklim özelliklerine, Kahramanmaraş merkez ve yakın çevreleri hem Akdeniz hem de G. Doğu Anadolu bölgesinin iklim özelliklerine sahiptir. Bu nedenle yazları sıcak ve kurak kışları ise ılıman ve yağışlı özellik gösterir. Uzun yıllar aylık sıcaklık ortalaması 16,6 0 C, uzun yıllar yağış ortalaması 734,5 kg/m 2, minimum sıcaklık değeri -9,6 0 C (Şubat 1997), maksimum sıcaklık değeri ise C (Ağustos 1987 ve Temmuz 1998) dir. Kahramanmaraş meteorolojik gözlem istasyonunun 31 yıllık zaman dilimine göre; ortalama yağış mm olup, en yüksek yağış miktarı 1996 yılında ve 1169 mm ile en yüksek değerdedir. En Temmuz

13 düşük yağış miktarı ise 1999 yılında mm olarak ölçülmüştür. Yağışların genel olarak Aralık, Ocak ve Şubat aylarında düştüğü, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında da yağışın en aza düştüğü aylardır. Aynı yıllar arasında Sıcaklık değerlerine bakıldığında; Kahramanmaraşta yıllık ortalama sıcaklık değeri C, en yüksek uzun yıllar aylık ortalaması C Temmuz ve Ağustos aylarında görülürken, endüşük uzun yıllar aylık ortalama ise Ocak ayında ve C olarak gözlemlenmiştir. En düşük sıcaklık 1992 Şubat ayında C olarak ölçülmüş ve yüksek sıcaklık ise Temmuz ayında C olarak gözlemlenmiştir. Bitki örtüsü ve diğer canlıların yaşam alanlarının oluşumunda ve kurulacak barajlar ve HES ler için yıllık yağış miktarı ile beraber yağış rejimi, kurak periyodun bulunup bulunmadığı ve kuraklık şiddetinin önemi de büyüktür. Çalışma alanımız çevresindeki istasyonlarda yapılan rasatlara göre, yıllık ortalama nispi nem en yüksek olduğu aylar Kahramanmaraş ta Aralık ayında % 75.0, Elbistan da Aralık ta % 82, Göksun da Aralık, Ocak ve Şubat ta % 81, en düşük olduğu aylar ise Kahramanmaraş ta Mayıs % 51, Elbistan da Temmuz da % 46, Göksun da Temmuz ve Ağustos ta % 53 tür. İlde hakim rüzgar yönü WNW ( Batı Kuzey Batı ) dır. Uzun yıllar ortalama rüzgar hızı 1.9 m/sec dır. Fırtınalı günler çok olmamakta, fakat kuvvetli rüzgarlar yaz aylarında vuku bulmaktadır. Bir coğrafi bölgenin alacağı yağış miktarı esas olarak coğrafik unsurlara bağlıdır. Başka bir deyişle, yağışın aylara dağılışı başta havadaki yoğunlaşma şartlarının yıl içerisindeki durumuyla, sonra da; yüksek yerler, çukur alanların uzanış tarzları, bakı şartları ve denizden uzaklıklarıyla ilgilidir. Kış mevsiminde polar ve tropikal hava kütleleri Akdeniz üzerinde etkili olur. Akdeniz yağış rejimi taşıyan Kahramanmaraş ta toplam yağış mm, Göksun da mm, Elbistan da 386 mm dir. Bu istasyonların en fazla yağış aldığı aylar sırasıyla Ocak, Aralık, Şubat; Göksun da Aralık, Ocak, Mart; Elbistan da; Mart, Aralık ve Ocak aylarıdır. Bu istasyonların hepsinde en az yağış Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında görülmektedir. Kahramanmaraş ta yağışın en fazla olduğu ay 76.1 mm ile Aralık ayıdır. Bunu mm ile Kasım ayı takip eder. Göksun da yağışın en fazla olduğu ay 97.2 mm ile Aralık ve 94.9 mm ile Ocak ayıdır. Elbistan da ise yağışın en fazla olduğu ay 61.2 mm ile Mart ve sonra Ocak ayıdır. Aylara göre Ocak - Ağustos ayları arasında sıcaklıkta devamlı artış Ağustos dan itibaren devamlı düşüş gözlenir. Kasım ayından Nisan ayı sonuna kadar olan değerde aylık ortalama sıcaklıkların yıllık ortalamaya göre düşük oldukları, buna karşılık Mayıs-Ekim sonu arasında da yüksek oldukları gözlenmiştir. Ortalama yüksek sıcaklıklar Temmuz ve Ağustos aylarında görülmekte olup Ağustos ayı için bu sıcaklıklar Kahramanmaraş ta C, Elbistan da C, Göksun da C dir. Ortalama düşük sıcaklıklar tüm istasyonlarda Ocak ve Şubat aylarında -9 0 C, Elbistan ve Göksun da en düşük sıcaklık Ocak ayında ölçülmüş olup bu değer Elbistan da C, Göksun da C dir. Çalışma bölgesi Köppen in iklim sınıflamasına göre "yazları sıcak ve kurak, kışı soğuk" Akdeniz iklim tipine girmektedir. Bu iklim tipi, yıllık ortalama sıcaklığın 18 0 C den az ve en sıcak ayın ortalama sıcaklığının 18 0 C den fazla olması ile karekterize edilir (Erinç, 1988). De Martonne nin kuraklık indisine göre; Kahramanmaraş I : 25.0, Elbistan I : 19.9, Göksun I : 30.7 olup, Kahramanmaraş "yarı nemli" Elbistan "yarı kurak", Göksun "nemli" bölgeler arasına girmektedir. İstasyonların yağış rejimleri şöyledir: Kahramanmaraş ve Göksun da K.İ.S.Y. Elbistan da ise İ.K.S.Y. şeklindedir. Yağış rejimi tipi olarak Doğu Akdeniz yağış rejimi tipinin I. ve II. alt tipine girmektedir. Emberger formülüne göre Kahramanmaraş "Az yağışlı, serin" Akdeniz biyoiklim katına; Elbistan "Yarı kurak, çok soğuk" Göksun ise "Akdeniz biyoiklim" katına girer. Biyoiklim Yorumu Araştırma alanı, makro iklim bakımından Akdeniz ikliminin etkisi altındadır. Çalıştığımız alanın etrafındaki Elbistan ve Göksun daki istasyonların iklim verilerine bakıldığında bölgenin Akdeniz ikliminin tesiri altında olduğu anlaşılır. Akdeniz iklimleri kış yağmurları ve ekstrem yaz Temmuz

14 kuraklığı ile karekterize olunur. Araştırma alanı çevresine ait Kahramanmaraş, Elbistan ve Göksun metoroloji istasyonlarının iklim diyagramlarında kış yağışlarının ve yaz kuraklığı süresinin çok bariz olduğu görülür. Kahramanaraş, Elbistan ve Göksun istasyonlarının yükseklikleri sırasıyla 549 m, 1150 m ve 1340 m. Şekil 3.2. Kahramanmaraş ili İklim diyagramı 4. BULGULAR 4.1. Biyolojik Çevre Burada çalışma alanındaki mevcut ekolojik durum üzerinde durulmuştur. Bu Bölüm; 1. Habitat Tipleri ve Vejetasyon 2. Flora 3. Sucul ve Karasal Fauna 4. Çalışma alanında bulunan ve Uluslar arası öneme sahip yada tehlike altında olarak sınıflandırılan taksonlar olmak üzere dört alt bölüme ayrılmıştır. Ancak bu bölümün verileri ayrı olarak sunulmamış olup hemen Flora ve Fauna başlıkları altında ilgili canlıların tehlike kategorileri verilmiştir HABİTAT TİPLERİ ve VEJETASYON (BİTKİ TOPLULUKLARI) Çağırgan Deresi Güvercin HES havuz ve santral arasındaki bölümünü içine alan araştırma alanındaki vadi yamaçlarında, ekserisi Akdeniz fitocoğrafik bölgesini karakterize eden maki formasyonu ile belirli yerlerde Iran-Turan fitocoğrafik bölgesini karakterize eden step formasyonuna rastlanmaktadır. Bu alanlarda seyrelmiş ardıç, meşe ve çam toplulukları yer almaktadır. Çok yoğun olmamakla beraber ağır tahrip altında olan meşe toplulukları yer yer göze çarpmaktadır. Aynı zamanda dar kayalık alanların, hareketli yamaçların bulunduğu vadinin ortasından geçen Çağırgan Deresi alana habitat çeşitliliği kazandırmaktadır. Alandaki ağaç ve çalı toplulukları Çokran köyü ile Kalekaya Köyleri arasında daha seyrek, ve heriki yamaçta ağaç ve çalı topluluğunun en yaygın türleri Juniperus excelsa, Quercus robur subsp. Temmuz

15 pedunculiflora, Q. infectoria subsp. boissieri, Q. libani, Celtis glabrata dır. Bunlar arasında Paliurus spina-christi, Juglans regia, Pistacia eurycarpa, Acer monspessulanum subsp. cinerascens, A. monspessulanum subsp. ibericum, Lonicera caucasica subsp. caucasica, L. nummulariifolia subsp. nummulariifolia, Amygdalus communis, Cerasus microcarpa subsp. tortuosa, C. brachypetala var. bornmuelleri, Crataegus monogyna subsp. monogyna, ayrıca az sayıda Juniperus oxycedrus subsp. oxycedrus, Rosa pulverulenta, R. canina, Rhamnus kurdicus, Daphne mucronata, D. oleoides subsp. kurdica ve Pinus brutia gibi ağaç ve çalılar yer almaktadır. Seyrek meşe ardıç ve çam toplulukları altında göze çarpan en yaygın otsu bitkiler arasında Alyssum murale var. murale, Corydalis integra, Astragalus lagopodioides gibi taksonlar görülmektedir. İl arazisinin %35 u orman- fidanlık alanlarla kaplıdır. %30 ı tarım arazisi, % 26 sı tarım dışı arazisi, % 8 i çayır-mera ve %1 i de su yüzeyi oluşmaktadır. Çalışma alanının büyük bir kısmı Çalılık ve maki vejetasyonudur, çok az bir kısmı ise step vejetasyonudur. Proje alanının batısındaki dağlık kesimde Pinus ve Quercus ağaçları seyrek olarak Cupresus sempervirens, Paliurus spina-christi, Vitis vinifera, Robinia pseudoacacia, Rhus coriaria, Cotinus coggyria, Cerasus microcarpa, Alhagi psudoalhagi, Persica vulgaris, Tamarix tetrandera, Crateagus curvisepala, Cydonia oblongata, Malus sylvestris, Punica granatum yer almaktadır. Çağırgan Deresi kenarlarında ve nemli yerlerde Adianthum capillus-veneris, Lepidium latifolium, Alliari petiolata, Viola odorata, Silene compacta, Trifolium pratense var. pratense, Medicago sativa subsp. sativa, Epilobium roseum, subsp. subsessile, Cirsium arvense subsp. vestitum, Lythrum salicaria, Juglans regia, Salix alba, Populus tremula, Tamarix smyrnensis, Typha angustifolia, Juncus compressus, Carex stenophylla subsp. stenophylloides, Trachomitum venetum subsp. sarmatiense, Eleocharis uniglumis, Scirpoides holoschoenus, Dactylorhiza umbrosa, Phragmites australis, Cupresus sempervirens, Cotinus coggyria, Cerasus microcarpa, Alhagi psudoalhagi, Persica vulgaris, Tamarix tetrandera, Crateagus curvisepala gibi taksonlar yaygındır. İlkbaharda karların erimesiyle kayalık alanların eteklerinde oluşan nemli kesimlerin yaygın türleri Ceratocephalus falcatus, Drabopsis verna, Barberea plantaginea, Viola occulta, Puschkinia scilloides, Gagea gageoides, Colchicum szovitsii, Orchis palustris dir. Yol kenarlarında en çok rastlanan bitkiler ise Camelina rumelica, Neslia paniculata, Sisymbrium loeselii, Cardaria draba subsp. draba, C. draba subsp. chalepensis, Crambe orientalis var. orientalis, Cleome iberica, Reseda lutea var. lutea, Chenopodium botrys, Rhus coriaria, Acroptilon repens, Senecio vernalis, Chondrilla juncea var. juncea, Serratula coriacea, Centaurea solstitialis subsp. solstitialis, Cichorium intybus, Anchusa azurea var. macrocarpa, Heliotropium europaeum, Convolvulus arvensis, Euphorbia macroclada, E. heteradena, Cynodon dactylon var. villosus dur. Vadinin tabanı sucul vejetasyon özelliğindedir. Ayrıca vadideki çeşmelerin çevresi ve yazın kuruyan derelerin içi ve kenarlarındaki alanlarda da sucul vejetasyon gelişmiştir. Bataklık-sazlık kesiminlerinde; Phragmites australis, Typha latifolia, Schoenoplectus lacustris subsp. tabernaemontani, Bolboschoenus maritimus var. maritimus, Sparganium erectum subsp. erectum gibi taksonlar bazen saf bazen çeşitli türlerin iştirak ettiği topluluklar oluştururlar. Sulak alanlarda rastlanan ve teşhis edilen bazı hidrofit ve higrofitler taksonlar şunlardır; Lytrum salicaria, Polygonum amphibium, Carex divulsa, Eleocharis quinqueflora, E. palustris, Alisma graminea, Bidens tripartita, Veronica anagallis-aquatica, Mentha longifolia subsp. typhoides, Plantago major subsp. major, Nasturtium officinale, Juncus inflexus tur Flora Araştırma alanının tamamı Akdeniz fitocoğrafya bölgesine girmektedir. Çalışma alanında üç temel vejetasyon tipi gözlenmektedir (Varol ve Tatlı, 2001). Alandaki önem sırasına göre bu vejetasyon tipleri: 1. Orman vejetasyonu: Bu vejetasyon lokal iklim durumlarına, yükseltiye ve bakıya göre 600 m'den 1800 m'ye kadar farklı zonlarda bulunmaktadır. Ağaç katının genel bitkileri, Pinus brutia Ten., P. nigra Arnold subsp. pallasiana (Lamb.) Holmb., Cedrus libani A.Rich., Abies cilicica (Ant. & Kotschy) Carr. subsp. cilicica, Fagus orientalis Lipsky., Quercus cerris L. subsp. cerris, Quercus Temmuz

16 petraea (Mattuschka) Lield. subsp. pinnatiloba (C. Koch) Menitsky, Quercus libani Olivier, Carpinus orientalis L., Ostrya carpinifolia L. ve Populus tremula L. türleridir. 2. Maki vejetasyonu: Bu vejetasyon tipi alanda 500 m'den 900 m yüksekliklere kadar yayılış göstermektedir. Bu katın yaygın taksonları: Quercus coccifera L., Calicotome villosa (Poiret) Link, Cercis siliquastrum L. subsp. siliquastrum, Styrax officinalis L., Arbutus unedo L., Erica manipuliflora Salisb., Pistacia terebinthus L. subsp. palaestina (Boiss.) Engler, Cotinus coggyria Scop., Phyllyrea latifolia L. gibi bitkilerdir. 3. Step vejetasyonu: Bu vejetasyon tipi 1600 m de Abies ve Cedrus ormanlarının tahrip edildiği ve regressif bir süksesyonun görüldüğü lokal alanlarda ve açaç zonunun üstünde ( m) yayılış gösterir. Bu katın dominant bitki türleri Micromeria fruticosa (L.) Druce subsp. brachycalyx P.H.Davis, Achillea grandifolia Friv., Potentilla thuringiaca Bernh. ex Link, Scrophularia xanthoglossa Boiss. var. decipiens (Boiss. & Kotschy) Boiss., Acantholimon acerosum (Willd.) Boiss. var. acerosum, Astragalus cuspistipulatus Eig, Arenaria drypidea Boiss., Thymus kotschyanus Boiss. & Hohen var. kotschyanus, T. kotschyanus var. glabrescens, Boiss, T. kotschyanus var. eriophorus (Ranniger) Jalas, Teucrium polium L., Achillea setacea Waldst. & Kit, Astragalus kurdicus Boiss. var. kurdicus, Phlomis linearis Boiss. & Ball, Marrubium globosum Montbret & Aucher ex Bentham var. globosum, Scorzonera lasiocarpa Chamberlain ve Veronica macrostachya Vahl var. macrostachya 'dır. Araştırma alanında bu çalışma ile toplanan tür ve türaltı seviyede takson sayısı 380 dir. Taksonlardan 4 tanesi Pteridophyta, 376 i Spermatophyta divisiolarına aittir. Spermatophyta üyelerinden 7 takson Gymnospermae alt divisiosuna, 369 takson da Angiospermae alt divisiosuna dahildir. Angiospermae lerin 310 u Dicotyledoneae ve 59 u Monocotyledoneae sınıfında yer almaktadır. Alanda tespit ettiğimiz taksonlardan 2 tanesi endemiktir ve endemizm oranı % 0.53 tür. Araştırma alanımızdaki endemik 2 takson (Helleborus vesicarius Aucher) Ranunculaceae familyasında ve (Satureja cilicica P.H. Davis) Lamiaceae olup işletme alanının çok uzağında ve her iki taksonunda populasyon durumu çok iyidir ve bireyler sağlıklıdır. Proje alanına yakın Yukarı Ceyhan Vadisi Florası nda (1995) 68 familya ve 262 cinse ait 412 takson tespit edilmiş (Çizelge 4.1) ve bunlardan 28 (% 6,7) takson Türkiye için endemiktir (Çizelge 4.2). Çimen Dağı Florasında yaklaşık olarak 1350 bitki örneği toplanmış, bu örneklerin teşhisleri sonucunda 67 familyaya ait 287 cins, 524 tür, 8 alttür ve 6 varyete tespit edilmiştir. Toplam takson sayısı 534'dür. Teşhis edilen taksonlardan 68'i endemiktir ve endemizm oranı %12,7'dir. Çizelge 4.1. Takson sayılarının karşılaştırılması Çalışma Alanı Familya Sayısı Cins Sayısı Tür Sayısı Güvercin HES Yukarı Ceyhan Vadisi Çimen Dağı Kapıçam Ormanları İmalı Deresi Yukarı Ceyhan Vadisi Başkonuş Dağı Berit Dağı Şekeroba-Türkoğlu Pazarcık - Narlı Araştırma alanımızda en çok tür ve türaltı takson içeren ilk 10 familya Asteraceae 48 (% 12.63), Brassicaceae 30 (% 7.89), Fabaceae 28 (% 7.39), Poaceae 28 (% 7.39), Rosaceae 23 (% 6.05), Lamiaceae 20 (% 5.26), Boraginaceae 17 (% 4.47), Apiaceae 12 (% 3.16), Caryophyllaceae 12 (% 3.16), ve Liliaceae 12 (% 3.16) dir. İlk beş familyanın toplam taksonların yaklaşık olarak yarısını ve ilk on familyanın da toplam taksonların üçte ikisini oluşturması bu familyaların hem dünyada hem Temmuz

17 de Türkiye de en fazla takson içermelerinden kaynaklanmaktadır. Türkiye Florası nda, tür sayısı bakımından en zengin ilk 10 familya araştırma alanımızdaki ilk 10 familya nın 9 tanesi ile aynıdır. Yukarı Ceyhan Vadisi Florası nda en çok takson içeren familyalar ise sırasıyla; Fabaceae 60, Asteraceae 52, Poaceae 31, Brassicaceae 24 ve Lamiaceae 20 dir. Araştırma alanı ve ona yakın alanlarda yapılan çalışmalardaki takson sayısı bakımından en zengin ilk 5 familya karşılaştırıldığında tüm çalışmalarda ilk sırayı Asteraceae familyası almaktadır. Asteraceae familyası Kafkaslarda % 13, Orta Doğu Asya da % 15, Balkan ve Pireneler de % 14 ve ülkemizde % 12.5 gibi yüksek bir yüzde ile temsil edilmektedir (Komarov, 1959). Bu familyanın ilk sırayı alması, tür sayısı yönünden dünya nın ve Türkiye nin en zengin familyalarından biri olması ve kolay yayılış göstermesi, ekolojik şartlara geniş toleranslı olmasından kaynaklanmaktadır. Çalışma alanına ve çevre floralara bakıldığında en fazla takson Asteraceae familyasında tespit edilmiştir. Çalışma alanına yakın floristik araştırmalarda bu yönüyle Berit Dağı ile uyuşmaktadır. Yukarı Ceyhan Vadisinde ise Asteraceae ikinci sırada yer alırken Fabaceae birinci sırada yer almaktadır. Bu da çalışma alanının Gani Dağı bölgesindeki yükselti gösterilebilir. Bunun yanında familyaların içerdiği tür sayıları da bir biri ile örtüşmektedir. En çok tür ve türaltı takson içeren ilk 5 cins sırasıyla Astragalus 6 (% 1.58), Centaurea 5 (% 1.32), Salvia 5 (% 1.32), Ranunculus 4 (% 1.05), Potentilla 4 (% 1.05) ve Papaver 4 (% 1.05), dir. Proje alanına yakın Yukarı Ceyhan Vadisi Florası nda (1995) En çok takson içeren ilk 5 cins sırasıyla; Trifolium 10, Vicia 9, Euphorbia 8, Papaver 6, Galium 6 taksonla temsil edilmiştir. Türkiye florasında Astragalus, Verbascum, Centaurea, Allium, ve Silene cinsleri en fazla tür içeren ilk 5 cinstir. Çalışmamızda da Türkiye Florası ndaki ilk 5 cins arasında 2 cins yer almamaktadır. Karşılaştırdığımız çalışmalarda cinslerin sıralanmasındaki farklılık, habitat özellikleri ve araştırıcının çalışma tarzı farklılıklarından kaynaklanabilir. Çizelge 4.2. Endemik takson sayılarının ve oranlarının karşılaştırılması Çalışma Alanı Endemik Takson Sayısı Endemizm Oranı (%) Güvercin HES 2 0, 35 Yukarı Ceyhan Vadisi Kapıçam Ormanları İmalı Deresi Yukarı Ceyhan Vadisi Başkonuş Dağı Berit Dağı Şekeroba Pazarcık - Narlı Proje alanına yakın Yukarı Ceyhan Vadisi Florası nda (1995) %23,5 oranı ile Akdeniz elementleri ilk sırayı almaktadır. İran-Turan elementleri %17,2 ve Avrupa-Sibirya elementleri ise %3,4 oranlarıyla temsil edilmişken, Çimen Dağı nda; Tüm taksonların fitocoğrafi bölgelere göre dağılımları şu şekildedir: Akdeniz elementleri 141 (%26,4), İran-Turan elementleri 86 (%16,1), Avrupa- Sibirya elementleri 26 (%4,8), geniş yayılışlı ve bölgesi belli olmayanlar 281 (%52,7) iken proje alanından tespit edilen taksonların fitocoğrafik bölgelere dağılımı ve oranları ise Iran-Turan elementleri 67 (% 17.63), Akdeniz elementleri 60 (% 15.79) ve Avrupa-Sibirya elementleri 26 (% 6.84) türle temsil edilmektedir. Çok bölgeli veya fitocoğrafik bölgesi bilinmeyenler ise 227 (% 59.74) dir (Çizelge 4.3). Bölgemizde ve araştırma alanımıza yakın tüm çalışmalarda Akdeniz fitocoğrafik bölgesi hakimken, bizim araştırma alanımızda Akdeniz fitocoğrafik bölge elemetleri 2. sırada yer almaktadır. İran-Turan fitocoğrafik bölge elementi daha fazladır. Karşılaştırma yaptığımız 7 çalışmadan ikinci sırayı İran-Turan fitocoğrafik bölge elementleri alırken sulak alan özelliğinde çalışma alanımızda üçüncü sırayı Avrupa-Sibirya elementleri yer almaktadır. Sulak alanlar dünyanın her yerinde hemen hemen benzer bitkier barındırdığında araştırma alanımızda sadece 1 takson oda faaliyet alanı ve etkisi dışında yer alan Helleborus vesicarius Aucher ve Satureja cilicica P.H. Davis Endemik olan taksonların tehlike kategorileri Türkiye Bitkileri Kırmızı Temmuz

18 Kitabı ve 2001 IUCN Kategorilerine göre düzenlenmiştir. Türlerin tehlike kategorilerine dağılımları (Ekim ve ark., 2000): her iki tür tehdit altına girebilir NT şeklindedir. Çizelge 4.3. Fitocoğrafik bölgelerin karşılaştırılması Çalışma Alanı Fitocoğrafik Bölge Oranı (%) Güvercin HES İran-Turan Çimen Dağı Akdeniz Kapıçam Ormanları Akdeniz İmalı Deresi Akdeniz Yukarı Ceyhan Vadisi Akdeniz Başkonuş Dağı Akdeniz Berit Dağı Akdeniz Şekeroba Akdeniz Pazarcık - Narlı Akdeniz Fauna Çalışma alanında yapılan gözlemlerde Omurgalı şubesine ait toplam olarak 108 hayvanın; 13 ü memeli, 67 si kuş, 17 si sürüngen, 6 sı çift yaşamlı ve 5 takson balıklar sınıfında yer almakta ve Omurgasız şubesine ait 143 takson tespit edilmiştir. Omurgasızlardan; 7 si Su bakireleri, 7 si Sinir kanatlılar, 13 ü yarım kanatlılar, 14 ü Çatı kanatlılar, 45 ü Kelebekler, 32 si Sinekler, 23 ü Kınkanatlılar ve 2 si Arılara aittir. Memeli Hayvanlar: Ulusal ve uluslararası kriterlere göre en yüksek riskte (Bern Sözleşmesi Ek 2 ve IUCN Kırmızı Listede tehlikeli olarak sınıflandırılan) Kurt (Canis lupus), ve Akdeniz nalburunlu yarasa (Rhinolopus euryale) dır. Bu türler Türkiye Merkezi Avlanma Komisyonu (MAK) gereği koruma altındadır (Avlanma Yasağı). Alanda gözlemlenen 13 memeli hayvandan, 12 tanesi az riskli / düşük risk, 1 tanesinin az riskli / tehlikeye yakın kategorisinde olduğu, ayrıca bu memeli hayvan türlerinin 2 tanesi Bern Sözleşmesi Anx2, 6 tanesi Anx3 kategorisine girdiği tespit edilmiştir. Bu taksonların hiçbiri CITES sözleşmesinde yer almamaktadır. Bölgede tespit edilen 13 memeli türünden 1 i 2004 yılı IUCN Kırmızı Listesi nde zarar görebilir ( VU Vulnerable) kategorisinde, 12 si en düşük risk ( LC Least concern) kategorilerindedir. Memeli türlerinin statüleri yukarıdaki listede belirtilmektedir. Yarasaların sayıları, kirlilik ve habitat kalitesinin düşmesi nedeniyle azalmaktadır. Kuşlar: İnceleme alanında toplam 67 kuş türü tespit edilmiştir. Bu kuşlar Çağırgan vadisinin inceleme alanı dışındaki bölümlerinde de mevcut olmakla birlikte ve çoğu Türkiye nin değişik bölgelerinde yaygın olarak bulunmaktadır. % 80 kadarı yerli kuş türü, % 15 u yaz göçmeni ve % 5 ide kış göçmeni ve geçit kuşudur. Kuşların % 85 inin inceleme alanında ürediği görülmüştür. Bu alanda yırtıcı ve tüneyen ötücü kuşlar için dik kayalık yamaçlardan ağaçlıklı nehir kenarı olan vadilere, ekili alanlara, yarı doğal otluklara, seyrelmiş doğal ormanlık alanlara, seyrek ağaç ve çalı bulunan kayalıklara ve çıplak kayalıklara kadar sayısız beslenme ve üreme alanı mevcuttur. Bu çevrede tespit edilen kuşların çoğunun birden fazla çeşit yuvalama şekli seçtikleri görülmüştür. Yırtıcı kuşlar yüksek rakımlardaki karışık ormanlarda, seyrek ağaçlı ve çalılık kaplı kayalarda ve çıplak kayalıklarda görülmüştür. Avcı kuşlar sonbahar göçü sırasında inceleme alanını durup-kalkmak için kullanmamaktadır. Avcı kuşların bölgenin üstünden 1000 m yükseklikten uçtukları görülmüştür. Bölgede henüz ornitolojik açıdan ayrıntılı olarak araştırılmamıştır. Alanında birçok yırtıcı, ötücü ve su kuşları bulunmaktadır. Alan hem sucul hem de karasal ekosistemler içermektedir. Ornitolojik açıdan araştırılmaya değer, son derece önemli alanlar içermektedir. IUCN nin belirlemiş olduğu Red Data Book kategorilerine göre bu kuş türlerinden 3 tür tehlikeye girebilir (NT) kategoride ve diğer 64 tür düşük tehlike (LC) kategorisinde yer almaktadır (Ek Temmuz

19 2). Yapılan çalışma, yaz sezonunda olduğundan dolayı ayrıntılı ornitolojik araştırmalar tür çeşitliliğini arttıracaktır. Literatürlerde bu bölge ile ilgili ornitolojik verilere rastlanmıştır. Çalışma Vadide yapılan ilk ornitolojik çalışma niteliğindedir. Alanda tespit edilen kuş türlerinin 70 tanesinin Türkiye IUCN kırmızı liste kategorisinde yer aldığı, 35 tanesinin Bern Sözleşmesinin Ek 2, 10 tanesinin Ek 3 kategorisinde olduğu tespit edilmiştir (Ek 2). Alanın kuş çeşitliliğinin en yüksek gözlendiği alanlar habitat çeşitliliğinin de en yüksek olduğu alanlardır. Kuşlar hakkında bölgede yaşayan diğer canlılardan daha fazla bilgi bulunmaktadır. Kuş listemizde Anas platyrhynchos ve Ciconia ciconia CITES sözleşmesinde yer almaktadırlar. Yeşil başlı ördek ten 2 ve Ak leylek ikiside sadece göç esnasında alanda geçtikleri ve arazi gözlemlerimizde 36 çifte rastlanmıştır. Kuşlardan 9 tanesi Merkezi Av komisyonu kararına gore avlanmamamsı gerekmektedir. Sürüngenler ve İki Yaşamlılar İnceleme alanı içinde 17 sürüngen türü bulunmuştur. Çağırgan deresi vadisinde sadece 6 takson iki yaşamlı türü bulunmuştur. İnceleme alanında tespit edilen sürüngen iki yaşamlı türlerinin hepsi tüm Türkiye de veya Doğu Bölgelerinde yaygın olarak bulunmaktadır. Hepsi Bern Sözleşmesi Ek 2 veya Ek 3 ünde yer almakta ancak hiç birisi IUCN Kırmızı Listede yer alamamaktadır. Bütün sürüngenler Türkiye Merkezi Avlanma Komisyonu Ek 1 ine göre koruma altındadır. Proje süresince araştırma ekibimizce yapılan arazi çalışmalarıyla toplam 17 sürüngenin varlığını tespit ederken, bunlardan 10 taksonda anket ve literatüre dayalı olarak tespit edilmiştir. Bunlardan; 1 takson kaplumbağalara ait, 2 takson keler, 6 takson kertenkeleler ve 7 takson ise yılanlara aittir. Listede yer alan diğer sürüngen türleri, kuru, taşlık çıplak araziler ya da steplerde bulunmaktadır. Bern sözleşmesi ek 2 de 6 sürüngen yer akırken ek 3 te 8 tür bulunmaktadır. Sürüngenlerden 16 tanesi Merkezi Av komisyonu kararına gore avlanmamamsı gerekmektedir. Güvercin HES Proje alanında ve çevresinde 6 ikiyaşamlı türü tespit edilmiştir. Bu türlerin hepsi tehlikeye yakın NT (near threatened) kategorisindedir. Çeşitli habitatlarda bulunmaktadırlar; Pelobates syriacus (Toprak kurbağası) daha çok nemli topraklar ile sulak alanları tercih eder, Rana ridibunda (Ova kurbağası) ise daha çok göller ve havuzlarda bulunur, Hyla savignyi (Yeşil Kurbağa) genelde ağaç ve çalılıklar ile nemli kayalıklarda yaşayan bir türdür. Bufo viridis (Gece Kurbağası) üremek için sulak alanlara gider ancak yılın diğer zamanlarında daha kuru step alanlarda bulunur. Bern sözleşmesi ek 2 de 2 çift yaşamlı yer akırken ek 3 te 2 tür bulunmaktadır. Balıklar İnceleme alanında toplam olarak 5 balık taksonu tespit edilmiştir. Şabut, Bıyıklı balık ve Sazan balığı bölgede en çok rastlanan türlerdir. Çağırgan Deresi nin ana ve yan kollarında askıdaki sedimanların az olması nedeniyle, yılın belli dönemlerinde temiz ve hızlı akması nedeniyle sadece burada beklenirken yapılan avlamalarda alabalık tespit edilememiştir. Tespit edilen hiçbir balık türü göçmen balık türü değildir. Bern sözleşmesi ek 2 de 3 Balık yer akırken ek 3 te 2 tür bulunmaktadır. IUCN Kırmızı Listede hiçbir balık yer almamaktadır. Raporda da açıkça görüleceği gibi balıkların bazıları durgun su, bazıları da az akıntılı bölgeleri tercih eden balıklardır. Bu balıklar örnekleme yaptığımız bölgenin dominant türleridir; HES ler yapıldıktan sonra, nehirde yaşamaya devam edecek türlerin yanı sıra, şu an bulundukları her türlü parametrenin HES lerden sonra oluşabileceği bölgelere göç edeceklerdir. Yani balık uydu koordinatları baz alındığında aynı koordinatlarda kalmak zorunda değildir. Yaşamını kötü yönde etkileyebilecek her türlü problemin çözüm yolunu aramak üzere balıklar göç etme eğilimindedirler. Bu durumu sel ya da taşkın gibi afetlere benzetebiliriz, bu olaylar her akarsuda mevsimsel olarak yaşanan olaylardır. Balıkları bulunmaları gereken zondan daha öteye sürükleyecektir. Balık optimum ya da optimuma yakın, besin azlığı, bulanıklık, ph, çözünmüş oksijen, sıcaklık ve tuzluluk gibi su kalite kriterlerini arayacağından bir geri dönüş (göç) yoluna koyulacaktır. Can suyunun az akıntılı olması muhtemelen yeterli olacaktır. Derede yakaladığımız balıkların ve literatür tarayarak derede bulunan türlerin hepsi durgun ya da az akıntılı bölgeleri tercih eden Temmuz

20 balıklardır. Can suyu az da olsa belirli bir oranda akıntılı olacağından Çağırgan deresinin avlama gerçekleştirdiğimiz istasyonlarda akış rejiminden çok da farklı olmayacaktır. Can suyu da bir problem olmaktan ziyade HES lerin kurulacağı bölge için gerek inşaat aşamasında gerekse de su tutulduktan sonra mevcut su ekosisteminin sürdürülebilir olması açısından çok büyük bir önem arz etmektedir. Balıkçılık açısından zengin su kaynaklarına sahip olan Kahramanmaraş'ta akarsular kaynaklarını dağlık bölgedeki ormanlık alanlardan alır ve kırsal alanlardan geçer. Bu durum orman köylüsüne akarsulardan yararlanma imkanı doğurur. Bu amaçla, Kahramanmaraş Merkez İlçe'nin orman köylerinde üretim yapılabilecek akarsular ve baraj göllerindeki su ürünleri potansiyeli belirlenmelidir. Ayrıca, akarsu kaynaklan ve baraj göllerimizde üretimi etkileyen olumlu ve olumsuz faktörler belirlenerek bölge halkının en çok tanıdığı ve Kahramanmaraş ilinde avlanan belli başlı balık ise; Akbalık, Alabalık, Gümüşbalığı, Karabalık, Kayabalığı, Sazanbalığı, Kızılkanat, Tatlısu kefali, Yayın balığı, Yılan balığı dır (Kara ve ark., 1998). Omurgasızlar: Alanda gözlemlenen 143 Omurgasız dan; 3 tanesinin nesli 1. derecede tehlikede olan kelebek türleri olduğu, 4 tanesinin de ikinci derecede tehdit altında olan kelebek türü olduğu tespit edilmiştir. Bölgede fazla bulunması ve rezervuar alanına bağımlı olmamaları sebebiyle kayıpları herhangi bir türün yaşamasını önemli ölçüde etkilemeyecektir. 5. SONUÇ ve EKOLOJİK DEĞERLENDİRME Bölgenin topoğrafik yapısı genel olarak su ve yamaç sporları için büyük avantaj sağlamakta ve Çağırgan deresi etrafındaki belirli yükseltiler bitki örtüsü, sessizliği ve bol oksijenli havası, su kaynakları ve doğal peyzajı ekoturizmi için çok yönlü özellikler taşmaktadır. Kahramanmaraş üç ayrı coğrafi bölgenin (Akdeniz Bölgesi, Doğu Anadolu Bölgesi, Güneydoğu Anadolu Bölgesi) birbirine en çok yaklaştığı alanda yer alır. Coğrafi konumu ve diğer faktörlerin de etkisi ile üç farklı iklim tipi arasında Bozulmuş Akdeniz İklimi ne daha yakın bir iklim özelliği gösterir. Kahramanmaraş merkezde görülen iklimin aksine kuzeye doğru gidildikçe yükseltiye bağlı olarak tamamen karasal iklim özellikleri görülür. Kahramanmaraş ta yükseltiye bağlı olarak bitki örtüsü de değişmektedir. Çalı Formasyonu, Orman Formasyonu ve Alpin Formasyonu olarak üç çeşit bitki formasyonu görülmektedir. Bunlardan Çalı Formasyonu metreler arasında yer almaktadır. Karışık çalılardan meydana gelen bu bitki örtüsüne Maki Formasyonu denir. Maki Formasyonu içinde, Kermes meşesi (Quercus coccifera), Mazı meşesi (Q. infectoria), Sandal (Arbutus andrachne), Zeytin (Olea europea), Karaçalı (Paliurus spina-christi), Erguvan (Cercis siliquatrum) gibi bitki türlerine rastlanır. 900 ile 2000 metrelere kadar olan kısımlarda kuru ve yarı nemli olarak ayırabileceğimiz Orman Formasyonu vardır. Burada iğne yapraklı ağaçlardan Kızılçamlar bol miktarda bulunmaktadır. Kızılçamların arasında kışın yaprağını döken ağaçlara da rastlanmaktadır metreler arasında Karaçam (Pinus nigra), Göknar (Abies cilicica), Sedir (Cedrus libani), Ardıç ve Meşe türleri, kızılçamların arasında karışık halde bulunmaktadır metrelerin üzerinde ise Alpin Ot Formasyonunu görebiliriz. Geven (Astragalus sp), Burçak (Coronilla sp), Menekşe (Viola sp), Gelincik (Papaver sp), Yumak (Festuca sp), Çoban Yastığı (Acanthalimon sp) gibi türlerin hakim olduğu bu formasyon bölgedeki dağların yüksek kısımlarında görülür. Öneml Bitki alanı yaklaşımı 1990 lı yıllarda birbirinden bağımsız olarak iki yerde çıkmış daha sonra kabul görerek dünya üzerinde uygula alanları bulmuştur. Ülkemizde de 1992 yılında soğanlı bitkilerin korunması ile ilgili çalışma kıvılcımı olmuştur yılında CD ekiyle baskıya giren Türkiyenin Önemli Bitki Alanları Kıtabı (Özhatay ve ark., 2003) daha sonra Türkiye nin 122 Önemli Bitki Alanı (Özhatay ve ark., 2005) adıyla tam metin halinde basılarak önemli bitki alanları konusunda müracat kitabı olmuştur. Daha sonraki yıllarda ÖBA ağları kurularak ÖBA ların birbiri ile iletişimi Temmuz

21 sağlanmaya çalışılmıştır. En son BTC (Bakü Tiflis Boru Hattı) Projesi kapsamında 22 yeni ÖBA daha tanımlanarak Türkiye deki ÖBA sayısı 144 çıkmıştır. Bu her iki eserde de Çağırgan Deresi ve çevresi ÖBA kapsamında değerlendirilmemiştir. Ahır Dağı Önemli Bitki Alanı (ÖBA), Kahramanmaraş şehir merkezinin hemen kuzeybatısında 2339 m ye kadar yükselir. İnsan müdahalesiyle oldukça değişmiş olan ÖBA bitki örtüsü, günümüzde çoğunlukla bozulmuş meşe, çeşitli dağ step mera ve parçalanmış dağınık taşlar üzerindeki bitki topluluklarından oluşur. Zengin bir flora içeren Ahır Dağı, Türkiye nin doğusunda üzerinde en çok çalışılmış dağlardan birisidir. Florasında Türkiye ye endemik 122 takson bulunur. Bunlardan beş tanesi birkaç istisna dışında yalnızca dağa özgüdür: Ajuga relicta, Ankyropetalum reuteri, Astragalus akmanii, Echinops vaginatus ve Polygonum ekimianum. ÖBA resmi olarak koruma altında değildir. Ahır Dağını tehdit eden en önemli unsurlar arasında, yakacak için aşırı kesim ve otlatmanın yanı sıra; Kahramanmaraş şehir merkezinin yukarısında, dağın orta bölümlerine kadar, yamaçların meyve bahçelerine dönüştürülmesi ve yazlık ev yapımı sayılabilir. Ayrıca çevrede bitki örtüsünün korunabilmesi için alınabilecek tedbirleri kısaca şöyle sıralayabiliriz; 1. Az miktarda da olsa pestisitlerle ilaçlanan kültür alanlarının içerisinde ve çevresinde yetişen bitki türlerinin (floristik listede belirtilen), bu ilaçlardan zara görmelerinin engellenmesi. 2. İlaçlama konusunda halkın bilinçlendirilmesi. 3. Hububat tarımı yapılan alanlarda anız yakılmasının engellenmesi. 4. Alandaki Pinus brutia topluluklarında görülen çam kese böceği ile mücadelenin sağlanması. 5. Bölgede yaygın olarak yapılan keçi yetiştiriciliğinden vazgeçilmesi 6. Kaçak orman kesimlerinin önlenmesi Arazide yapılan gözlemlerde, aşırı otlatma, ağaç kesimi, erozyon ve otların biçilmesi gibi nedenlerle alanın bitki örtüsünde yoğun bir tahribat olduğu belirlenmiştir. Gerek yakacak temini gerekse hayvan yemi temini için aşırı şekilde yapılan kesim sonucu alandaki ağaçlar oldukça seyrelmiştir. Kesim yapılan alanlarda da sürdürülen otlatmalarla yeni gelişmeye başlayan genç sürgünlere büyüme olanağı tanınmamaktadır. Bu durum doğal olarak ağaçların bodurlaşmasına yol açmıştır. Aşırı otlatma, çalışma alanımızın hemen her yerinde görülmektedir. Çok az miktarda bulunan düzlük alanlarda da hayvan yemi olarak yonca ekilmektedir. Ayrıca yapılan ağaç kesimleri sonucu oluşan açık alanlar yöre halkı tarafından otlak ve ot biçme alanı olarak kullanılmaktadır. Bu durum bölgedeki otlatma baskısını giderek arttırmaktadır. Tüm bu sebeplerden dolayı bitki örtüsü giderek zayıflamakta, bütün bunlara arazinin eğimi de eklenince alanda ileride bir erozyon sorunu ortaya çıkaracaktır. Çalışma alanında söz konusu faktörlerin, bilinçsiz ve kontrolsüz bir şekilde giderek artması, acil koruma önlemlerinin alınmasını gerektirmektedir. Araştırma alanının etkin bir şekilde korunması için var olan kanunların uygulanmasındaki yetersizliklerin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Yöre halkı bilinçlendirilerek ve bölgedeki askeri birliklerle de işbirliği sağlanarak, öncelikle kaçak ağaç kesimi, aşırı otlatma ve otların biçilmesi, kaçak kkum ve taş ocaklarının önlenmesi, kaçak balık ve yaban hayvanlarının avlanmasının önüne geçilmelidir. Araştırma alanında yetişen nadir ve endemik türlerin, tohumları toplanarak, ülkemizdeki tohum bankalarına gönderilebilir. Uyum sağlayabilenler seçilen herhangi bir alanda çoğaltılabilir ya da tohumlar kendi habitatlarına ekilebilir. Alınacak önlemlerin sonucunda ortaya çıkacak her türlü faaliyetin sürdürülebilir olması tüm bu çabaların en önemli kısmıdır. Yöre halkı alandan tamamen soyutlanmamalı koruma kullanma dengesi gözetilmelidir. Aksi durumda arazide büyük tahribat göç sosyoekonomik sorunların kaçınılmaz olarak ortaya çıkması gibi problemlerle karşılaşılabilir. Yöre halkını farklı yönlerde istihdam etmek için Arıcılık, Halıcılık, Alabalık çiftlikleri gibi gelir getirici faaliyetler teşvik edilerek gelir çeşitliliği sağlanabilir ve arazi üzerindeki baskı azaltılabilir. Dağcılık, doğa yürüyüşü, ekoturizm, su sporları gibi doğa üzerinde etkisi az, ancak hem yöre halkına ekonomik katkı sağlayacak hem de doğayı korumalarını teşvik edecek faaliyetler geliştirilmelidir. Temmuz

22 Eğitim ve bilinçlendirme faaliyetleri ile yöre halkının Çağırgan vadisi doğasının korunmasında katılımcı bir yaklaşım ile alana sahip çıkması sağlanabilir, dernekler ve diğer ilgi gruplarını bir araya getirecek çalışmalar yapılabilir. Yakacak amacıyla, sarp yamaçlardaki ağaç ve çalı türlerinin sürekli ve yoğun kesimi sonucunda alandaki odunsu bitki örtüsü azalmakta ve erozyon oranı artmaktadır. Dünyamızın en büyük problemlerinden biri olan erozyon; toprağın bulunduğu yerden aşınıp taşınarak başka bir yerde birikmesi olayıdır. Esasen erozyon sözcüğü de buradan doğmuştur. Erozyon sözcüğünün kökü Latince olup kemirme anlamındadır. İlk olarak dikkati çeken erozyon şekli su erozyonu olmuştur. İnsanoğlunun olumsuz müdahalesi sonucu, bozulan tabii denge sebebiyle, toprağa düşen yağmur tutulamamakta; neticede meydana gelen yüzeysel akış ve seller toprağı aşındırıp taşımakta ve verimli taban arazilerini verimsiz hale getirmektedir. Ülkemizin hemen her bölgesinde, bütün şiddeti ile devam eden erozyonun önemi, son yıllarda herkes tarafından anlaşılmaya başlanmıştır. Bilhassa ani ve şiddetli yağışların olduğu, karların eridiği ilkbahar ve sonbahar aylarında, toprakların üst tabakası sellerle akıp gitmekte ve ülkenin bu kıymetli serveti yıldan yıla azalmakta ve yerleşim alanları su ve çamur altında kalmaktadır. Ayrıca erozyona uğrayan topraklarımızın %99 u su erozyonundan, geriye kalan %1 i de rüzgar erozyonundan etkilenmektedir. Ülkemizde en önemli çevre sorunu niteliğinde olan ve insanımızı açlığa, yoksulluğa ve göçe zorlayan toprak erozyonu çok önemli bir ekolojik sorundur. Aynı zamanda erozyon, ekosistemin bozulmasında ve suların kirletilmesinde en büyük etkendir. Canlılar için son derece önemli olan ve çok uzun bir sürede oluşabilen toprağın verimli tabakasının erozyon nedeniyle kaybolması, hem tabiat için büyük bir kayıp olmakta, hem de gelecekteki hayat şartları ve bölgedeki bütün canlıların yaşantısını olumsuz yönde etkilemektedir. Su ürünleri açısında Çağırgan ve Ceyhan çevresindeki Köylüler gördüğümüz kadarıyla serpme ve hayalet (televole) dedikleri bir av aracıyla yasak dönemler dahil balık avlanmaktadırlar. Akarsulara özgü balık türlerinden genellikle sığ sularda ve bentik ekosistemlerde (dipte) yaşayanlar, Güvercin HES havuzunda benzer su derinliği ve habitatları arayacak ve yan kolların birleşimlerinde, kıyıya yakın sığ kesimleri tercih edecektir. Uygun habitat bulamayan türler uyum sağlayamayacak ve Güvercin HES su tutma alanında ortadan kalkacaktır. Güvercin HES havuzu oluşması, bazı hassas türleri olumsuz etkileyebilecektir ve bu türler de havuz alanında ve yan kollarda ortadan kalkabilecektir. Mevcutta kapalı kalmış olan bu populasyonun Güvercin HES havuz alanınında gelişmek ve üremek için nehrin yukarı kesimlerine ya da yan kollara hareketleri beklenmektedir. Bu haraketlerin sağlanabilmesi için Balık Geçitlerinin yapılması gerekmektedir. HES projeleri için şüphesiz en kritik konu; suyun ne kadarının kullanılacağı ve uzun yıllar sonucu mevcut sulak alanlar ve akarsular boyunca mevcut ekosistemlerin devamını sağlayacak ekolojik su ihtiyacının (cansuyu) miktarı ve bunun HES lerin kullanım ömürleri boyunca sürekliliğinin sağlanmasıdır. Su Kullanım Anlaşması yapılırken bırakılacak ekolojik su miktarı (cansuyu), sulama suyu, içme suyu ve şayet varsa balık üretim çiftlikleri ve bunun benzeri ihtiyaç duydukları kullanım suyu konusu çevresel etkiler açısında önem arz etmektedir. Çağırgan Deresi mevcut sucul yaşamının korunması amacıyla çayda yeterli akışın sağlanması için rezervuar doldurma işlemi sırasında minimum bir su mansaba verilecektir (rezervuar alt çıkışından veya yanından). Doldurma işlemi, yağışın maksimum olduğu koşullarda rezervuar tamamen dolana kadar uygulanacaktır. Doldurma işleminin süresi, doğal yağış dinamiklerine bağlıdır. Mansab tarafında serbest bırakılacak minimum debi Güvercin regülatör için aşağıda verilmiştir. HES lerin kullanım ömrü boyunca bu alt değerler ve daha üst değerde can suyu bırakılarak ekosistemin olumsuz etkilenmesi en minimum seviyede olacaktır tarih ve sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasasında Üretim Faaliyetinde Bulunmak Üzere Su Kullanım Hakkı Anlaşması İmzalanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik te yer alan 7. Madde hükümlerine göre doğal hayatın devamı için mansaba bırakılacak su miktarı projeye esas alınan son on yıllık ortalama akımın en az %10 u olacak ve ÇED sürecinde ekolojik ihtiyaçlar göz önüne alındığında bu miktarın yeterli olmayacağının belirlenmesi durumunda miktar artırılabilecektir. Daha önce lt/sn ekolojik su ihtiyacı Temmuz

23 (cansuyu) yeni yönetmelikte bırakılacak ekolojik su ihtiyacı (cansuyu) son 10 yıllık ortalama akımın en az %10 u olarak belirlenmiştir. Bu oran aslında her nehir havzası için aynı olmamakla birlikte her akarsu için havzasının doğal dengesini devam ettirebilecek ve diğer su haklarını güvenceye alacak bir oranın belirlenmesi gerekir. Mansapta, Çağırgan deresi kenarında yaşayanlar üzerindeki olumsuz etkiler; kurak sezondaki debinin doğal debiye benzemesiyle ihmal edilebilir. Su tutma işlemi sırasında, debi; kısa süre için mansapta, nehir kenarında yaşanlar üzerindeki zararlardan veya olumsuzluklardan kaçınmak için doğal koşullardan daha yüksek değerlere çıkarılabilir. Can suyunun yukarıda belirtildiği gibi verilmesi durumunda alandaki biyolojik çeşitlilik üzerinde önemli bir olumsuz etki beklenmemektedir. Yalnızca kurak dönem uzarsa, uygun önlemlerin (pompalama gibi) alınması gerekmektedir. Ve mutlaka çalışanların belirlene oranda can suyunun verilmesini sürekli kontrol etmeleri gerekmektedir. Kesinlikle HES lerde çalışanlar üretilen enerji miktarı oranında prim artırımına gidilmemeli aksi durumda can suyu dahi belirlenen değerlerde bırakılmayabilir, ekosistem bozulmalarının önüne o zaman kesinlikle geçilemez. Bütün bunlara rağmen önerimiz Çağırgan Deresi nde bırakılacak suyun belirlenmesinde alanda Çağırgan havzasının bütününe dayalı bir planlama yapılmalıdır. Bütüncül havza planlamaları interdisipliner ve sektörel temsilciler, yerel yönetimler ve sivil toplum örgütlerini içine alarak oluşturulmalıdır. Şüphesiz her akarsuyun kendine has karakteristikleri ve çevresindeki ekosistemlerin özellikleri göz önünde bulundurulmalı ve interdisipliner bilimsel çalışmalara dayandırılmalıdır. Cansuyunun bırakılması ve zamanlaması mutlaka kontrol altında olmalıdır. Ayrıca ilgili kurum ve bağlı taşra teşkilatı yönetmelik ile yetkilendirilerek görevlendirilmelidir. Yöre halkının ve ilgili STK ların da bu sürece dahil edilmesi yararlı olacaktır. Çağırgan deresinin membaında önemli bir sulama tesisi yoktur. Güvercin HES projesi, yalnızca elektrik üretmek amacıyla planlanmıştır. Santralde kullanılan sular, herhangi bir kayıp olmadan tekrar yatağa bırakılacaktır. Projenin su hakları konusunda bir problem olmayacağı düşünülmektedir. Güvercin Regülatörü ve HES Projesi biriktirmesiz, nehir tipi santral türünde tasarlandığından su kaçakları açısından yapıların inşasını olumsuz yönde etkileyecek bir hidrojeolojik koşul ile karşılaşılmayacaktır. Güvercin Regülatörü ve HES (Kahramanmaraş) Projesi akarsu kesit alanında Çağırgan Deresi akarsu yatağına bırakılması önerilen çevresel akış miktarının belirlenmesi amacıyla regülatörde yılları arasında gözlenen aylık ortalama ve günlük akım değerleri içinde gözlenen en düşük akım değerleri belirlenmiştir. En düşük akım miktarının belirlenmesinin amacı; 46 yıllık sürede sözkonusu drenaj alanında ölçülebilen ve akıma geçen en az su miktarını ifade ettiği varsayılmıştır. Bu varsayımla birlikte sözkonusu en düşük akım değerinin gerçekleştiği dönemde, akarsuya bağlı ekosistemin, gerçekleşen en düşük akım miktarına rağmen ekosistemin varlığının sürdürdüğü düşünülmektedir. Bu yaklaşım dikkate alındığında; Güvercin Regülatörü ve HES (Kahramanmaraş) Projesinde Çağırgan deresi akarsu yatağına bırakılması önerilen çevresel akış miktarının bu regülatörde gözlemlenen en düşük akımdan daha düşük olmaması gerektiği ortaya çıkmaktadır. Başka bir ifadeyle Çağırgan deresi akarsu kesit alanında yağışlı ve /veya kurak dönemde akarsu yatağına bırakılması önerilen çevresel akış miktarının gözlenen günlük en düşük akım miktarından küçük olamamsı gerekmektedir. Bu durum Çağırgan deresinin ve çevresinin ekosistem ve hidrolojik açıdan sürdürülebilirliğinin bir göstergesi anlamına gelmektedir. Güvercin HES regülatöründen gözlenen en düşük akım değeri m3/s olup gözlem yapılan zaman aralığında muhtelif yıllara ait Ocak, Şubat, Nisan, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık aylarında gözlenmiştir. Yukarıda belirtilen Çağırgam deresi Güvercin regülatöründe gözlenen en düşük akım miktarı yaklaşımı dikkate alındığında, söz konusu regülatörden, Çağırgan deresi akarsu yatağına bırakılması gereken çevresel akış miktarı yağışlı ve kurak dönemlerde yıllık ortalama akımın sırasıyla % 21 (0.358 m 3 /s) ve % 22 den (0.376 m 3 /s) az olmaması önerilmektedir. Güvercin Regülatörü ve HES projesi sınırları içinde kalan drenaj alanlarındaki kaynak boşalımları ve yağışlardan itibaren yüzeysel akıma Temmuz

24 geçen su miktarı da dikkate alındığında bölgedeki ekosistemin sürdürülebilir olması ve bu faaliyette etkilenmemsi için hesaplanan çevresel akış mikraının bölgedeki tüm koşullara uyumlu olduğu kanaatindeyiz. Güvercin Regülatörü ve HES Projesi için elde edilen çevresel akış oranları, Tennant Metodunda öngörülen sınıflamaya göre; yağışlı ve kurak dönemde çevresel açıdan orta-iyi sınıfından yer almaktadır. Fakat proje alanınıniklim koşulları ile Güvercin regülatörü ve HES arasında kalan 26.6 km 2 lik drenaj alanında gelecek yüzeysel akım miktarı da (0.681 m 3 /s) dikkate alındığında, bu çalışma kapsamaında hesaplanan çevresel akış miktarının, proje alanındaki doğal ekosistemi koruyacağı düşünülmektedir. Bu çalışma kapsamında yapılan değerlendirmeler, proje alanındaki doğal akım koşullarının temsil etmektedir. Su kullanım hakları ile ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmamaıştır. Baraj, gölet ve regülatörler inşa edilirken balıkların göç hareketleri düşünülmelidir. Balıkların üreme veya beslenme alanlarına göç hareketi engellenmemelidir. Hem mevcut hem de bundan sonra akarsular üzerine inşa edilecek baraj, gölet ve Regülatörlerde mutlaka balıkların göç hareketine izin verecek balık geçitleri inşa edilmelidir. Yaz aylarında yağış rejiminden dolayı debisi zaten azalan akarsular tarım arazilerinin sulanmasında kullanılmaktadır. Zaman zaman akarsuyun tamamı sulama birlikleri aracılığıyla tarım arazilerine yönlendirilmekte, aşağı bölgelerde akarsuların kurumasına sebep olunmaktadır. Akarsuların tüm suyunun tarım arazilerinin sulanmasında kullanılması uygulamasından sulama birlikleri vazgeçmelidir, aksi bir durum görüldüğünde DSI yetkilileri görev ve sorumlulukları gereği müdahale etmelidirler HES LERİN İNŞASI ve İŞLETMELERİ ESNASINDA ÇEVRESEL ETKİLERİ Coğrafya ve jeolojik yapıya etkileri Projenin inşaatı sırasında yapılacak olan kazı, dolgu, düzeltme, malzeme alımı boşaltımı, yol açma ve iyileştirme gibi işlemler nedeniyle mevcut arazinin topoğrafik yapısında değişiklikler olabilecektir. İlk işlem arazinin temizlenmesidir. Bu kapsamdaki en önemli iş ağaçların kesilerek yolun iş makinelerinin geçebileceği hale getirilmesidir. Kesilen ağaçlar Çevre ve Orman Bölge Müdürlükleri ve Orman İşletme Şeflikleri tarafından değerlendirilmelidir. Bu temizlik işleminin ardından arazideki bitkisel toprak tabakası sıyrılacaktır. Bu tabaka daha sonraki peyzaj çalışmalarında yüzey kaplaması amaçlı kullanılmak üzere uygun yerlerde depolanmalıdır. Daha sonra ise gerekli kazı ve dolgular yapılacaktır. Proje yapıları için gerekli olan beton agregası ve yol kaplaması için stabilize malzeme, proje kapsamında belirlenen malzeme alanlarından temin edilecektir. Bu malzeme ocakları için ÇED Raporu gerekip gerekmediği araştırılmalıdır. Malzeme ocaklarında yapılacak çalışmalar topoğrafyanın değişmesine sebep olabilecektir. Bu alanlarda gerekli çalışmalar yapıldıktan sonra tesviye işlemleri yapılacak ve çukurların oluşması önlenecektir. Topoğrafyaya uygun olarak nihai düzenlemeler yapılacaktır. Regülatörüın devreye girmesiyle suyun yüzey alanı da Regülatörü aks yerinden itibaren genişleyecektir. Bu anlamda projenin doğal coğrafya üzerindeki etkisi göl oluşum şeklinde olacaktır. Bu alandaki jeolojik birimler göl altında kalacaktır. Proje alanındaki benzersiz nitelikte jeolojik ve jeomorfolojik oluşum bulunmamaktadır Meteorolojik ve İklimsel Değişimler Güvercin Regülatöründe tutulacak suyun, iklimsel ve meteorolojik olarak, değişim meydana getirmesi beklenmemektedir. Göl alanının küçük olması nedeniyle sis ve nem oluşumu gibi mikroklima değişimleri olmayacaktır. Bu türde değişimler iklim olarak karasal ve kurak bölgelerde ve özellikle step vejetasyonunun hakim olduğu bölgelerde çok büyük hacimli Regülatörü göllerinin yapılmasıyla ortaya çıkmaktadır. Regülatörüda oluşacak gölün hacimsel olarak nispeten küçük olması ve bölgenin iklim şartları da göz önüne alındığında mikroklimatik değişim olması beklenmemektedir. Temmuz

25 Doğal Koruma Alanlarına Etkileri Güvercin Regülatörü ve HES Proje alanında herhangi bir doğal koruma alanı, önemli doğa alanı (ÖDA), önemli bitki alanı (ÖBA) ve önemli kuş alanı (ÖKA) bulunmamaktadır Su Kaynaklarına Etkileri Projenin gerçekleştirilmesi, su kaynakları için kirlilik tehdidi oluşturmayacaktır. Regülatörü yapıldıktan sonra oluşacak gölde, akarsuyla taşınan sedimentin çökelmesi sonucu, suyun bulanıklığında azalma olacaktır. Ancak bu olumlu etkinin inşaatlar sırasında da korunması gerekmektedir. İnşaat çalışmaları Çağıgan Deresinin debisinin az olduğu dönemlerde yapılacaktır. Bu işlem aynı zamanda derivasyon işleminin kolay ve ekonomik olmasını da sağlayacaktır. Akarsu yatağında yapılacak her türlü çalışmalar sırasında 'Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği'ndeki ilgili tüm maddelere uyulacaktır. Projenin inşaatı sırasında şantiye sahalarında oluşacak atık sular ve katı atıklar su kaynaklarına kesinlikle deşarj edilmeyecektir. Gerek atık suların toplanması ve deşarjı sırasında, gerekse akarsu yatağında bulunan malzeme ocaklarından malzeme alınırken 'Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği'ndeki ve katı atıkların depolanması ve bertarafı sırasında da 'Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği'ndeki ilgili tüm maddelere uyulacaktır. Atık suların ve katı atıkların deşarjı için ilgili kurumlardan gerekli izinler alınacaktır. Proje sahasının su kaynağı, Çağırgan deresi olup mansabında ekolojik hayatın devamı için cansuyu bırakılacaktır. Projenin inşaatı ve işletilmesi aşamasında çalışacak personelin içme ve kullanma suyu sonucunda evsel atıksu oluşacaktır. Bu sular için sızdırmaz fosseptik inşa edileceğinden evsel nitelikli atıksuyun doğrudan yüzeysel su kaynağına deşarj edilmesi önlenecektir. Bu nedenle atıksulardan kaynaklı bir su kirliliği söz konusu olmayacaktır. İnşaat ve işletme aşamasında gerekli olacak içme ve kullanma suları, civardaki su kaynaklarından ve köy sularından karşılanacaktır. Köy suyu kullanımı için ilgili muhtarlıklardan su kullanım izni alınacaktır. HES in işletilmesi döneminde elektrik üretimi için türbinlenen sular aynı miktarda yatağa geri dönecektir. Bu sebeple, HES de türbinlenen sular aynı miktarda ve kalitesinde bir değişiklik olmadan Çağırgan deresine geri dönecektir. Proje kapsamında gerçekleştirilecek inşaat faaliyetleri ile işletme faaliyetleri sırasında bir miktar su kullanımı söz konusu olmaktadır Su Ekosistemine Etkileri Regülatörü gölünün oluşmaya başlamasıyla mansapta ve rezervuarda biyolojik yaşam hızla değişir. Başlangıçta sular altında kalarak çürüyen organizma kalıntıları, suda kısa süre içinde aşırı bir besin maddesi arzına neden olmaktadır. Rezervuar derinliği boyunca meydana gelen durağan tabakalaşma yardımıyla anaerobik bir ayrışma ortamı oluşarak, kükürt, hidrojen v.b gazların çıkışlarıyla, kötü kokan karanlık renkli bir göl meydana gelmesine yol açmaktadır. Bunun hemen ardından suda artan besin maddelerine bağlı bir fitoplankton patlaması gözlenir. Büyük yeşil-esmer renkli kütleler halinde su yüzeyini kaplayan bu bitkilerin yanında su yüzünde yüzer görünümlü makroflora da gelişebilir. Bu gelişmeler gölün ömrü açısından zararlı olabilir. Oluşan makroflora hastalık vektörlerine (şistona vektörü salyangoz, sivrisinek larvaları) yataklık eder. Bunları önlemek için, Regülatörü su tutmaya başlamadan önce rezervuar saha temizliğinin yapılması gerekmektedir. Bu temizlikte ağaçlar kesilerek ortamdan uzaklaştırılmalı, çalı türündeki bitkiler ise ileride balıklara yumurtlama ortamı sağlaması için bırakılmalıdır. Suyun santral binasına iletim tüneliyle ulaştırıldığı durumlarda, nehrin tünelle çevrilmesi ile nehir yatağında su miktarının azalması özellikle sucul canlılar üzerinde etkilere neden olmaktadır. Projenin işletilmesi aşamasında Regülatörü yeri ile santral yeri arasında kalan dere yatağına, projenin işletme çalışmaları göz önünde bulundurularak kurak dönem debisi kadar su bırakılacaktır. Ülkemizde akarsularda bulunan balık türleri yaygın ve genellikle göl ekosistemine adapte olabilen türleri içermektedir. Regülatörü gölünün oluşumunu takiben sayıca artış beklenen bu türler bölgede balıkçılığın gelişimine katkıda bulunacaktır. Bu nedenle Regülatörü yapımının balıklar üzerinde bir olumsuz etki yaratması beklenmemektedir. Ayrıca balık geçitlerinin yapılması da türlerin akarsu boyunca hareketlerinin devamını sağlayacaktır. Malzeme alanlarında yapılacak çalışmaların su ekosistemine herhangi bir etkisi olmayacaktır. Temmuz

26 Balık populasyonları Tatlı su ekosistemlerinde, serbest yüzen algler (fitoplankton), zemine tutunan algler (periphyton) ve sucul bitki örtüsü, sucul besin zincirinin temelini oluşturmaktadır. Birincil üretim koşullarını değiştiren herşey, besin zincirinin diğer kısımlarını da etkileyecektir (IUCN, 1997). HES ler yalnızca su kullanılan yapılar değildir, aynı zamanda karmaşık ve dinamik ekosistemlerdir ve genellikle doğal ekosistemlere göre daha az tür barındırırken (çeşitlilik) özellikle inşaat aşamasında oldukça çevreyi olumsuz etkilemektedirler. Çağırgan deresi balıkları, akarsudaki mevsimsel değişimlere iyi uyum sağlamışlardır. Akarsulara özgü balık türlerinden genellikle sığ sularda ve bentik ekosistemlerde (dipte) yaşayanlar, gerek baraj gölünde gereksede HES lerin işletmeleri esnasında benzer su derinliği ve habitatları arayacak ve yan kolların birleşimlerinde, kıyıya yakın sığ kesimleri tercih edecektir İşletme aşaması Güvercin Regülatörü ve HES Projesinde inşaat ve işletme dönemlerinde Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği ne uygun olarak çalışmalar yürütülecektir. Kazılardan çıkan malzeme çevreye zarar vermeyecek şekilde depo edilecektir. Santral işletmesi sırasında oluşacak yağlar depolanarak uzaklaştırılacaktır. Su seviyesindeki değişiklikler, Güvercin Regülatörü ve HES Projesinin işletme esnasında sucul ekosistemleri yapısal ve işlevsel olarak etkileyecektir. Su seviyesindeki önemli değişimlerin başta balık populasyonları üzerinde hem olumlu hem de olumsuz sonuçları olacaktır. Su seviyesinin üreme mevsiminde yükselmesi durumunda, balıkların üremesi artacak ve eski sayılarına ulaşması hızlanacaktır. Su seviyesinin yükselmesi, kıyı şeridinden bitki besin maddeleri yıkanmasına ve sucul organizmalara daha fazla bitki besin maddesi sağlanmasına ve bu sayede yeni doğan balıkların yaşama şansının artmasına yol açacaktır. Olumsuz etkiler, başlıca olarak seviye düşmesinden kaynaklanacaktır. Seviye düşmesi alanında, üreme mevsiminde balıklar kıyıya vurabilir, üreme alanları tahrip olabilir ya da balık habitatları ve üreme alanları daralabilir, zararlı otlar ve besin kaynaklarında değişiklikler olabilir. Nehir ekosisteminden ve kıyılardan gelen bitki besin maddelerinin birikmesi, su tutulmasını izleyen ilk birkaç yılda balık verimini ve gelişmesini arttıracaktır. Bu değişiklik, dengesiz verimlilik adı verilen 5 aşamalı bir süreçte gerçekleşecektir. Bu süreçte, başlangıçta balık verimi oldukça yüksektir (birinci aşama), bunu izleyen 5 yıl içinde, balık veriminde önemli bir düşüş ve balık çeşitliliğinde bir artış sonucunda hassas bir kararlılık dönemi (ikinci aşama) gözlenir. Üçüncü ve dördüncü aşamalarda, balık veriminin sabitlendiği ve hassaslığın azaldığı bir denge ve olgunlaşma dönemi yaşanır. Beşinci aşama, ancak, bitki besin maddelerinin neden olduğu kirliliğin artması ve uygun olmayan arazi kullanım şekillerinin yaygınlaşması sonucunda dengesiz verimlilik durumunun ortaya çıkması halinde gözlenir. Diğer taraftan, bu genel hatların dışında, balık veriminde yıldan yıla değişiklikler gözlenebilir. Güvercin HES işletme şekli, hidroelektrik santral işletme politikası, baraj gölü çevresindeki erozyon, ilkbahardaki yüzey akışları, yağışlar ve insan faaliyetlerinden kaynaklanan fazladan bitki besin maddesi yüklemesine bağlı olarak, her HES havuzuna gelen bitki besin maddesi yükü farklıdır. Hidroelektrik santralin işletilmesi sırasında, bazı balıklar türbinlerden geçecektir ancak yalnızca büyük olanlar yaralanacak ya da ölecektir. Türbinlerden geçecek balık sayısının tahmin edilmesi zordur. Bu olayın baraj gölündeki balık populasyonu üzerindeki etkisinin az olması beklenmektedir, ancak baraj yerinin akış aşağısındaki Çağırgan deresi kesiminde yırtıcı (etçil) türlerin bulunmasını etkileyecektir. Akış aşağı kesimdeki akım rejimi, sıcaklık, su kimyası ve bulanıklık değişimleri bazı türleri olumlu etkileyecektir ancak yerli türlerin büyük çoğunluğu üzerinde olumsuz etkilere neden olacaktır. Akarsu ekosistemlerinde bulunan ve taşkın düzlükleri ile ilişkili olan Barbus grypus, Barbus plebejus gibi çoğu balık türleri, taşkın düzlüğü habitatlarını beslenme ve üreme için kullanmaya uyum sağlamıştır. Taşkınların azalması sonucunda bu habitatların daralması, çoğunlukla, üremek için çakıl düzlüklerine ihtiyaç duyan türlerin populasyonlarının azalmasına ya da tamamen ortadan kalkmasına neden olur. Üreme habitatı gereksinimleri daha geniş bir yelpazede olan Barbus luteus ve Aspius Temmuz

27 vorax gibi türler uygun habitatlar bulabilecektir ve üreme habitatı gereksinimi konusunda daha seçici olan türlere göre daha iyi durumda olacaktır. Hidroelektrik santralden akış aşağıya bırakılan akımlardan kaynaklanan etkiler aşağıdaki gibidir: Normal işletme koşullarında bırakılan günlük akımlar, enerji talebine göre değişecektir. Yaz aylarında bu durum, sıcaklık ve nehir akımlarındaki büyük değişikliklere genel olarak daha iyi uyum sağlamış olan akarsu ortamını tercih eden (lotik) türler için avantaj sağlayacaktır. Barbus luteus gibi göl ortamını tercih eden (lentik) türler, değişimlerin büyüklüğünün ancak uzun zaman dilimleri içinde önemli olduğu sistemlerde yaşamaya alışık olmaları nedeniyle, en çok etkilenecek olan türlerdir Biyolojik çeşitlilik Uygun etki azaltıcı önlemler alınmadığı takdirde, hidroelektrik projeleri, özellikle yüksek sayıda endemik, nadir ve zarar görebilir bitki ve hayvan türleri bulunan bölgelerdeki biyolojik çeşitliliğin değişmesine neden olabilmektedir (Kılıç ve Eken, 2004). Doğa Derneği ve Dünya Kuşları Koruma Kurumu (BirdLife International) 2006 yılında Türkiye deki Önemli Doğa Alanları nın (ÖDA) güncel bir listesini hazırlamıştır (Eken, Bozdoğan, İsfendiyaroğlu, Kılıç & Lise, 2006). Akdeniz Bölgesi nde çalışma alanına yakın ÖDA lar sırasıyla; Ahır Dağı: ÖDA AKD072, Engizek Dağı; ÖDA AKD071, Gavur Gölü; ÖDA AKD073, Binboğa Dağları. ÖDA AKD 069 lardaki koruma statüleri bulunmamaktadır ve proje sahası bu alanların içinde yer almamaktadır Flora ve Bitki Toplulukları Üzerine Etkileri Bölgedeki flora ve vejetasyon büyük oranda arazi kullanımı esnasında daha düşük oranda da işletmeden etkilenecektir. Alanda karayolun olması ve yeni yolların diğer barajlar ve HES ler gibi çok ve uzun açılmaması ekosistem üzerindeki baskıyı oldukça düşük düzeyde tutmaktadır. Su tutulmaması nedeniyle en fazla etkilenecek bitki örtüsü, işletmenin yapılacağı ve boruların döşeneceği alanlardaki bitki örtüsüdür. Korunacak rezervuar üstü alanlarda özellikle Ceyhan vadisinde ve Çağırgan akış yukarısı kesimlerde önemli bitki toplulukları homojen olarak yetişmektedir. Tüm alanda tespit edilen endemik taksonlar populasyonları civar alanlarda sağlıklı bir şekilde yaşayacak ve Çağırgan deresi vadisinde yapılacak baraj ve HES lerin yapımı ve inşası sonrasında tehlike altında kalmayacaklardır. İnceleme alanında tespit edilen dere yatağındaki işletme alanında kalacak özellikle söğüt ve ılgın topluluklarının %20 2i yok olacaktır. Ancak Çağırgan deresinin birçok yerinde ve özellikle yukarı kısımlarında ve bu HES lerin yapılacak sahaların dışında da etki altında kalmayacak olan bazı küçük kolları boyunca halen bu alanda yok olacak bitkiler sağlıklı bir şekilde olacaklardır. Her ne kadar inceleme alanındaki bazı bitki taksonları Güvercin HES inin inşa alanında yok olacaksa da, alandaki köylerin yukarı kesimlerinde ve Güvercin HES in alanı dışında kalacak alanlarda önemli bitki toplulukları bulunmaktadır. Korunmuş bitki türleri toplulukları rezervuar hattının altında ve üstünde homojen bir şekilde dağılmıştır ve bu türlerin görüldüğü alanlar (yani topluluk olarak) çok fazla etkilenmeyecektir. Kayalık alanlardaki yarı-kurakçıl çalılık ve çitlembik toplulukları rezervuar boyunca uzanan iletim hattının kot seviyelerinde ve yukarı kesimlerde uzanmaktadır. Bu nedenle relokasyon yollarının flora üzerine etkisi önemsiz olarak değerlendirilmektedir. Bölgedeki flora ve bitki örtüsü büyük oranda arazi kullanımı ve düşük oranda da işletmeden etkilenecektir Fauna Üzerindeki Etkisi Bölgedeki karasal fauna inşaat çalışmalarının verdiği rahatsızlık ve rezervuarda su tutulmasından dolayı oluşacak bitki örtüsü ve arazi kaybı ve yuvalarının bozulması sonucu proje faaliyetlerinden doğal olarak etkilenecektir. Civar bölgelerdeki benzer hayvan topluluklarının Temmuz

28 populasyonu çok sık ve yoğun olmadığı için rezervuar alanı ve inşaat alanında uzaklaşıp civardaki benzer habitatların varlığından dolayı hayvanlar bitkilere oranla daha az etkileneceklerdir. İnşaat sırasında balık türü nüfusu bir ölçüye kadar etkilenebilir ancak inşaat etkileri geçici olacaktır ve Çağırgan havzasının mansap ve memba kısımlarında balık türlerinin yuvalanabileceği yeterli ortamlar bulunmaktadır. Bazı türlerin kısmi nüfus kayıpları nedeniyle inşaat etkilerinin nüfus üzerindeki etkisi önemli ölçüde olacaktır. Su kalitesinde herhangi bir kalite değişimi (bulanıklık, ph, vs) olması veya hemen mansapta özellikle su tutma döneminde çok yüksek veya alçak akış hızları gibi herhangi bir hidrolik düzensizlik olması halinde türler nehrin kollarına kaçabilecektir. Akış aşağısında yer alan bu kollar balık türlerinin yaşamlarını sürdürebilmesi için uygun habitatlar sağlamaktadır. Rezervuar hidrodinamik ve ekolojik modellemelerine dayanılarak, rezervuarın işletilmesi sırasında termal katmanlaşma ve karışma yıllık döngüsü ve kollar sayesinde değişik yaştaki değişik balık türleri için yeterli mertebede sıcaklık farklılıkları sağlanacağı görülmüştür. Ayrıca rezervuarın büyük bir kısmı balık türleri için uygun yaşam ve yumurtlama şartları arz etmektedir. Uzun vadede amonyağın sebep olacağı herhangi olumsuz bir etki beklenmemektedir. Balıkların yumurtalarını bırakabilecekleri uygun sıcaklıkta su buluncaya kadar yavrulamayı erteleyerek yumurtaları vücutlarında tuttukları bilinmektedir. Dolayısıyla yumurtlama ne zaman uygun sıcaklıkta su bulunursa o zaman gerçekleşebilecektir. Alabalık ve sazan türleri yumurtlama sezonu maksimum standart sıcaklık seviyesi ise Aralık, Ocak, Şubat ve Mart aylarında karşılanmaktadır. Nehir şartlarını tercih eden türler Çağırgan deresi ve kollarının akış yukarısına göç edecektir. Bölgedeki karasal fauna Güvercin HES inşaatı çalışmalarının vereceği rahatsızlık ve rezervuarda su tutulmasından dolayı oluşacak bitki örtüsü ve arazi kaybı ve yuvalarının bozulması sonucu alandaki faaliyetlerinden doğal olarak etkilenecektir. Civar bölgelerdeki benzer hayvan topluluklarının populasyonu çok sık ve yoğun olmadığı için rezervuar alanı ve inşaat alanında uzaklaşıp civardaki benzer habitatların varlığından dolayı hayvanlar bitkilere oranla daha az etkileneceklerdir Kara Ekosistemine Etkileri Güvercin Regülatörüı ve HES projesi kapsamındaki faaliyetlerin gerçekleştirilmesi için ortadan kaldırılacak başlıca bitki örtüsü, Regülatörü ve santral yerindeki flora türleridir. Bu türler için, projenin Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği kapsamında yapılacak çalışmalar sırasında detaylı araştırma yapılacaktır. Ayrıca kesilecek ağaçlar için ilgili Çevre ve Orman Bölge Müdürlüğünden izin-irtifa hakkı alınacaktır. İnşaat faaliyetleri ve malzeme ocaklarındaki çalışmalar sırasında oluşacak gürültü düzeyleri nedeniyle karasal fauna elemanları alandan geçici olarak uzaklaşabilmektedir. Ancak oluşacak gürültü seviyelerinden etkilenmesi beklenen memeli ve kuş türlerinin kullanabileceği alternatif proje alanının yakın çevresinde mevcuttur. Ayrıca Regülatörü devreye girdikten sonra su yüzeyi alanının artması sonucu alana yeni canlı türleri gelebilecek, bu da fauna için olumlu bir etki olacaktır. Göl oluşumu, birçok kuş türünün alana göç etmesine neden olacak, zengin bir fito ve zooplankton ortamı oluşacağından, kuş türlerine beslenme ortamı da sağlanacaktır. Kara ekosisteminde oluşması beklenen bu değişimler göl oluşumunun yaratacağı doğal etkileridir, Bunu önleme imkanı yoktur. Yeni bir ekosistem oluşacak ve çevrede yaşayan türler buna zamanla adapte olacaktır. 6. TEHDİTLER ve DİĞER KORUMA KONULARI 6.1. Araştırma alanının floristik ve faunistik yapısını tehdit eden faktörler Arazi çalışmalarımız sırasında yapılan gözlemlerde, aşırı otlatma, ağaç kesimi, erozyon ve otların biçilmesi gibi nedenlerle alanın bitki örtüsünde yoğun bir tahribat olduğu belirlenmiştir. Çalışma alanımızın eğiminin oldukça dik olması nedeni ile bölgede tarım yapılamamaktadır. Dolayısı ile yöre halkının tek geçim kaynağını hayvancılık oluşturmaktadır. Gerek yakacak temini gerekse hayvan yemi temini için aşırı şekilde yapılan kesim sonucu alandaki ağaçlar oldukça seyrelmiştir. Kesim yapılan alanlarda da sürdürülen otlatmalarla yeni gelişmeye başlayan genç sürgünlere büyüme Temmuz

29 olanağı tanınmamaktadır. Bu durum doğal olarak ağaçların bodurlaşmasına yol açmıştır. Aşırı otlatma, çalışma alanımızın hemen her yerinde görülmektedir. Çok az miktarda bulunan düzlük alanlarda da hayvan yemi olarak yonca ekilmektedir. Bitki örtüsü bakımından zengin olan bazı alanlar ise otlatılmamakta, kışlık yem ihtiyacını karşılamak amacı ile Temmuz ve Ağustos aylarında biçilmektedir. Aralıksız devam eden otlatma ve otların biçilmesi gibi nedenlerle pek çok bitki gelişme fırsatı bulamamaktadır. Dolayısı ile meyveye geçmeden tahrip edilen otsu bitkilerden özellikle tek yıllık olanlar, bu durumun sürekliliği sonucu kısmende olsa yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Ayrıca yapılan ağaç kesimleri sonucu oluşan açık alanlar yöre halkı tarafından otlak ve ot biçme alanı olarak kullanılmaktadır. Bu durum bölgedeki otlatma baskısını giderek arttırmaktadır. Tüm bu sebeplerden dolayı bitki örtüsü giderek zayıflamakta, bütün bunlara arazinin eğimi de eklenince alanda ciddi bir erozyon sorunu ortaya çıkmaktadır. Çalışma alanında söz konusu faktörlerin, bilinçsiz ve kontrolsüz bir şekilde giderek artması, acil koruma önlemlerinin alınmasını gerektirmektedir Yangın ve Diğer Ekosistem Tehditleri Proje kapsamında yangın veya ekosistem tehdidi oluşturacak bir işlem yapılmayacaktır. Tesis üniteleri işletme sistemi yönünden yangın tehdidi oluşturmayan bir sistemdir. Ancak, işletme aşamasında çıkabilecek bir yangın tehlikesine karşı tesis ünitelerinde yeterli miktarda yangın söndürücü bulundurulacaktır. Proje alanında yapılacak tüm çalışmalarda tarih ve sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 'Yapı İşlerinde İşçi Sağlığı ve iş Güvenliği Tüzüğü'ndeki maddelere aynen uyulacaktır Toprak Kaynaklarına Etkileri Projenin Regülatörü gölalanı içinde kalacak araziler dışında toprak kaynaklarına herhangi bir etkisi olmayacaktır Proje ile Sebep olunan Kirlilik Kaynakları Projenin yapılması ve malzeme ocaklarının işletilmesiyle herhangi bir kirlilik kaynağı oluşmayacaktır. Hidroelektrik santraller, çevreyi ve insanları en az etkileyen faaliyetlerden birisidir. En temiz enerji kaynağı olduklarından çevreyi kirletecek herhangi bir emisyon oluşturmamaktadır. Su kaynağının potansiyel enerjisi elektrik enerjisine çevrildikten sonra aynı akışı kirlenmeden devam etmektedir. Hidroelektrik santralinin insan hayatı açısından tehlikeli üniteleri; salt sahası, yüksek gerilim hattı ve trafolardır. Bu nedenle bu üniteler yüksek tel örgülerle koruma altına alınacak ve ikaz levhalarıyla donatılacaktır. İnşaatlar sırasında çıkan toz geçici bir süre hava kalitesini etkileyecektir. Ancak 'Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği'ndeki istenilen şartlara uyulacaktır. Bu nedenle toz oluşumunun yaratacağı olumsuz etkiler minimum düzeyde kalacaktır. Projenin inşaat ve işletme aşamalarında oluşacak katı atıklar ve atık sular, 'Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği' ve 'Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği'nde belirtilen standartlara göre toplanacak ve deşarj edilecektir. Katı atıkların ve atık suların deşarjı için ilgili idarelerden gerekli izinler alınacaktır. İnşaatlar sırasında oluşacak gürültü geçici olup inşaatın bitmesiyle sona erecektir. İşletme aşamasında ise gürültü oluşmayacaktır. Katı atıklar ve atık sular için gereken tedbirler alınacaktır. Temmuz

30 7. KAYNAKLAR ( FLORA İÇİN SEÇİLMİŞ LİTERATÜR LİSTESİ ) AKÇAKAYA, R., 2005 (Çeviri). ICUN Kırmızı Liste Sınıfları ve Ölçütleri. www. ramas.com AKMAN, Y. (1955), Türkiye Orman Vejetasyonu, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Botanik Anabilim Dalı, Ankara. AKMAN, Y., İklim ve Biyoiklim. Palme Yayınları Mühendislik Serisi No: 103, Ankara AKMAN, Y., Ketenoğlu, O., Vejetasyon Ekolojisi ve Araştırma Metodları. Ankara Ünv. Fen Fak. Biyoloji Bölümü, Ankara. AKSAY, A., Tekeli, O., Ürgün, B.M., Işık, A., Amanoslar ın Paleozoik Birimleri ve Mezozoik Platform Karbonat istifleri, MTA Rap (yayımlanmamış), Ankara. ALTAN, Y. ve ŞAHİN, A. (1989), Türkiye Florasındaki Çeşitli Kareler İçin Yeni Kayıtlar (New records for the various squares in the Flora of Turkey).- DOĞA TU. Botanik D., 13,2, ALTINAYAR., G. 1987, Bitki Bilimi Terimler Sözlüğü, D.S.İ. Basım ve Foto-Film İşletme Müdürlüğü Matbaası, Ankara, 308 s. ANONİM (1973) Kahramanmaraş İli Toprak Kaynağı Envanter Raporu. Köy. İşl. Bak. Topraksu Gn. Md., Ankara. ANONİM, Red List Categories: Version 3.1. Prepared by the IUCN Species Survival Commission. Gland, Switzerland and Cambridge. ANONIM, Turkiye Jeoloji Haritası ( ) ATAN, O., Eğribucak-Karacaören (Hassa) Ceyhanlı- Dazevleri (Kırıkhan) arasındaki Amanos Dağlarının Jeolojisi, MTA Yayını, No: 139. AYTUĞ, N. ve ÇAKMAN, A. (1972), Türkiye flora bibliyografyası (A Bibliyography of Turkish Flora) , Arıkara-Turkey / Bibi. / Türk. Eng. preface. BEHÇET, L., Özgökçe, F., Doğu Anadolu Bölgesinin Bazı Göllerindeki Sulak Alanların Florası. Ot Sistematik Botanik Dergisi. 3 (2):3-14. BRUMMİTT, R. K., & Powell, C. E., (eds) Authors of Plant Names. Kew: Royal Botanic Gardens. ÇENET, M., 1998, İmalı Deresi Civarının (Türkoğlu-K.Maraş) Floristik Yönden Araştırılması, Gazi Üniversitesi Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 96 s. Temmuz

31 DAVIS, P.H., (ed.) Flora of Turkey and the East Aegean Islands. Vol.1-9, Edinburgh Univ. Press., Edinburgh. DAVIS, P.H., Mill, R.R., Tan, K., (eds.) Flora of Turkey and the East Aegean Islands. Vol.10, Edinburgh Univ. Press., Edinburgh. DEAN, W.T., Monod, O., The Lower Paleozoik Stratigraphy and Faunas of the Taurus near Beysehir (Turkey), The trilobites of the Seydişehir Formation (Ordovician), British Museu (Nat. Hist.) Geology, 20(1): 1-24, London. DEAN, W.T., Monod, O., A New Ordovician Stratigraphy in the Bahçe area, Northern Amanos Mountains, South Central Turkey, Geological Magazine, 122: DEAN, W.T., Martin, F., Monod, O., Gunay, Y., Kozlu, H., Bozdoğan, N., Precambrian and Cambrian Stratigraphy of the Pembegli-Tut inlier, southeastern Turkey, Geological Magazine, 134: 37-53, London. DEMİRİZ, H. (1983), Türkiye Florası Atlası Fasikül 2, İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Yayınlarından Sayı:3063, No: 177, Fen Fakültesi Basımevi, İstanbul. DMİ, Meteoroloji Bülteni. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, Ankara. DONNER, J., Distribution maps to P.H. Davis, Flora of Turkey. Vol Linzer Biol. Beitr., 22 (2): DONNER, L. (1985), Verbreıtungskarten zu P.H.Davis, " Flora of Turkey, 1-8 ", Linzer Biol. Beitr.- 17/1, DUMAN, H. AYTAÇ, Z., 1994, Ahır, Berit, Binboğa ve Öksüz Dağları (Kahramanmaraş- Kayseri) Yüksek Dağ Stebinin Flora ve Vejetasyonu, TUBİTAK, TBAG- 940, Ankara, 186 s. DUMAN, H. VURAL, M., C6 Karesinden Yeni Floristik Kayıtlar, Doğa Türk Botanik Dergisi, Ankara, 15(2): DUMAN, H., 1985, Engizek Dağı (Kahramanmaraş) Vejetasyonu, Gazi Üniversitesi Doktora Tezi, Ankara, 146 s. DÜZENLİ, A., 1976, Hasan Dağının Bitki Ekolojisi ve Bitki Sosyolojisi Yönünden Araştırılması, Orman Araştırma Enstitüsü Dergisi, 22 (2): EKEN, G., Evans, M., Karataş, A., Balkız, Ö., Karaçetin, E., Kılıç, T., Özbağdatlı, N., Neumann- Denzau, G., Gem, E., Karataş, A., Irano-Anatolian. Hotspots Revisited Earth Biologically Richest and Most Endengered Terrestrial Ecoregions. Conservation International. Univarsity of Virginia. EKEN, G., Tufandan sonra biyolojik çeşitlilik, Yeşil Atlas Dergisi, 3: 12-21, İstanbul EKEN, G., Bozdoğan, M., İsfendiyaroğlu, S., Kılıç, D.T., Lise, Y., (Edt.) Türkiye nin Önemli Doğa Alanları, Doğa Derneği, Ankara. EKEN, G., ve ark Türkiyenin biyolojik çeşitlilik atlası, Yeşil Atlas Dergisi, 3:22-33, İstanbul EKIM, T., Türkiye nin Biyolojik Zenginlikleri. Türkiye Çevre Sorunları Vakfı Yayını. Ankara. Temmuz

32 EKİM, T., Koyuncu, M., Vural, M., Duman, H., Aytaç, Z. ve Adıgüzel, N. (2000), Türkiye Bitkileri Kırmızı Kitabı (Eğrelti ve Tohumlu Bitkiler), Türkiye Tabiatını Koruma Derneği.- Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, 246 s. ERİK, S. (1995), Türkiye'nin yok olan ve tehdit altındaki bitkileri, OT Sistematik Botanik Dergisi 2, 2, ERIK, S., Tarıkahya, B., Türkiye Florası Üzerine. Kebikeç, 17 (1): GEMİCİ, Y., Bolkar Dağları'nın (Orta Toroslar) Flora ve Vejetasyonu Üzerine Genel Bilgiler. Turk J Bot, 18, 2, GRAF, J. (1975), Einführung in das natürliche System der Blütenpflanzen mit nevartiger Bildmethode J.F.Lehmanns Verlag München, "Tafelwerk zur Pflanzensystematich", München. GÜNAY, T., (1993).Orman, Ormansızlaşma, Toprak ve Erozyon. TEMA, Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı Yayınları, 1, GÜNER, A., Özhatay, N., Ekim, T., Başer, K.H.C., (eds.) Flora of Turkey and the East Aegean Islands. Vol. 11, Edinburgh University Press., Edinburgh. GÜRBÜZ, M. KORKMAZ, H., GÜNDOĞAN, R., DIĞRAK, M., 2003, Gavur Gölü Bataklığı Coğrafi Özellikleri ve Rehabilitasyon Planı, İl Çevre Müdürlüğü Yayınları, Kahramanmaraş, 137 s. HEDGE, I.C. (1957), Studies in East Mediterranean species of Salvia.- Notes Roy. Bot. Gard. Edinburgh 22(3): HEYWOOD, V. H., Flowering Plants of The World. Oxford University Press, England. 335s. HİDROKON, Güvercin Regülatörü ve HES Projesi Revize Fizibilite Raporu, Hidrokon Mühendislik Müşavirlik A.Ş: HUBER-MORATH, A. (1987), Conservatoire Et Jordm Botaniques De Geneve, Letzte Erganzungen zu P.H. Davis "Flora of Turkey and The East Aegean Islands" 1-9 ( ). İLARSLAN, R., 1998, Tohumlu Bitkiler Sistematiği Laboratuar Kılavuzu, Ankara Üniversitesi Fen- Fakültesi Yayınları, Ankara, 94 s. KARA, C., 1995, Yukarı Ceyhan Vadisi Florası (Kahramanmaraş), Dumlupınar Üniversitesi Yüksek Lisans Tezi, Kütahya, 136 s. KETİN, İ., Güneydoğu Anadolu nun Kamrien teşekkülleri ve Bunların Batı İran Kambrieni ile Mukayesesi, MTA, Dergisi, 66: ÖZHATAY, N., Byfield, A., Atay, S., Türkiye nin 122 Önemli Bitki Alanı. WWF Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı). MAS Matbaacılık A.Ş., s ÖZHATAY, N., KÜLTÜR, Ş. ve AKSOY, N. (1984), Check-List of Additional Taxa to the Supplement Flora of Turkey. Turkish Journal of Botany 18, Temmuz

33 ÖZHATAY, N., Kültür, Ş., Towards the Third Suppplement of Flora of Turkey and the East Aegean Islands. VI th Plant Life of Southwest Asia Symposium, June 2002, Van ÖZHATAY, N., Kültür, Ş., Aslan, S., Check-List of Additional Taxa to the Supplement Flora of Turkey IV. Turk J Bot 33 (3): PAMİR, H.N., / Ölçekli Türkiye Jeoloji Haritası Açıklaması (Hatay Paftası). M.T.A Enstitüsü. RECHINGER, K. H., (ed.) Flora Iranica. Graz. Akademisch Drucku Verlangsanstalt. Graz-Austria. RECHINGER, K.H. (1939), Zur Flora von Armenian und Kurdistan.- Ann. Naturhist. Mus. Wien 49: ŞENGÜLER, A., Toprak, R., Türkiye Jeoloji Bülteni, C. 34, 15-22, SORGER, F. (1985), Beitrage zur flora der Turkei VI, Linzer Biol. Beitr., 17/1, TOWSEND, C.C., Guest, E., (eds.) Flora of Iraq. Vol. 1-8, Ministry of Agriculture Republic of Iraq, Baghdad. TUTIN, T.G., Heywood, V.H., Burges, N.A., Moore, D.M., Valentine, D.H., Walters, S.M., Webb, D.B., (eds.) Flora Europaea. Univ. Press, Cambridge, Vol TÜRKMEN, N., Düzenli, A., The Flora of Dörtyol and Erzin Districts of Hatay Province in Turkey. Turk J Bot, 22, 2, VAROL Ö., Kara, C., İlçim, A., New Floristic Records for C6 Grid Square. Turk J Bot, 22, 4, VAROL, Ö., İlçim, A., Tatlı, A., New observation on two poorly known Turkish species, Thaiszia-Journal of Botany, 8, VAROL, Ö., Tatlı, A., Vegetation of Çimen Mountain. Turk J Bot, 25, VAROL, Ö., 2003, Başkonuş Dağı (Kahramanmaraş) Florası, Turkish Journal of Botany, 27: VAROL, Ö., Tatlı, A., 2003, Çimen Dağı (Kahramanmaraş) ın Floristik Özellikleri, Çev-Kor Dergisi, 12 (46): VURAL, M., Türkiye nin Bitkileri Kırmızı Liste Taslağı, anasayfa. (15/12/2007) WALTER, H., Anadolu nun Vejetasyon Yapısı. İst. Ünv. Orman Fak. Yay., 80. YILDIZ, B., 2001, Berit Dağı (Kahramanmaraş) Florası, Turkish Journal of Botany, 25: ZOHARY, M., Flora Palaestina. Vol. 1-4, Jerusalem Academic Pres., Israel. ZOHARY, M., Geobotanical Foundations of the Middle East. vol 1-2: Gustav Fischer Verlag, Amsterdam. Temmuz

34 ( FAUNA İÇİN SEÇİLMİŞ LİTERATÜR LİSTESİ ) ADIZEL,Ö., Durmuş,A. and Akyıldız,A. (2004) The Effects of Pollutants on Birds and Other Organism Living in Lake Van Basin. 1 st International Eurasian Ornithology Congress 8-11 April Antalya / TURKEY. ALAŞ, A., Solak, K., Balık Sistematiği, Bölüm 1. Balık Biyolojisi Araştırma Yöntemleri( Editör: M. Karataş).Nobel Yayın Dağıtım, Yay. No: 772.Ankara.498. ANONİM ( ) BARAN, İ., Atatür, M.K., Turkish Herpetofauna, Republic of Turkey Ministry of Environment. No:97/17. BIBBY, C. J., Burgess, N. D.,1992. Bird Census Techniques. Academic Pres Limited, NW1 7D, London DMİ, Meteoroloji Bülteni. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, Ankara. DOBINSON, H. M., Bird Count, Keztrel Books, Published by Penguin Books Ltd. Hormondsworth, Middlesex, England ERTAN,A., Kılıç,A. and Kasparek, M. (1992) Türkiye nin Önemli Kuş Alanları. DHKD-ICBP, İstanbul 156 sf. GELDİAY, R., Balık, s.,1996. Türkiye Tatlı Su Balıkları. EÜ,Su ürünleri fak.yay.no: 46.İzmir.532. HESSELBARTH, G., Oorschot, H.v., Wagener, S., Die Tagfalter der Türkei. Bochum, Germany. KARA, C., Gürbüz, M., Kanat, M., Büyükçapar, H.M., Kahramanmaraş Merkez İlçe Orman Köylerinde Su Ürünleri Potansiyeli ve değerlendirilmesi, Ekoloji Çevre Dergisi, 7 (28): KILIÇ, D.T., Eken, G. ( 2004) Türkiye nin Önemli Kuş Alanları 2004 Güncellemesi. Doğa Derneği, Ankara, 232 sf. KİZİROĞLU, İ. (1989) Türkiye Kuşları. Orman Genel Müd. Eğitim Dairesi Başkanlığı Yayın ve Tanıtme Şube Müd. Basım Tesisleri, Ankara, 314 sf. KİZİROĞLU, İ. (1993) The Birds of Türkiye ( Species List in Red Data Book). Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Yayın No: 20, Ankara. KOÇAK, A. Ö. & M. Kemal, Revized and Annotated Checklist of the Lepidoptera of Turkey. Cent. Ent. Stud., Priamus Suppl., 8: KUMERLOEVE, H. (1967) Neue Beitrage zur Kenntnis der Avifauna von Nordst- und Ost- Kleinasian. İstanbul Üniv. Fen Fak. Mecm. 32: TENNANT, D.L., Instream flow regimes for fish, wildlife, recrecation and related environmental resources, Fisheries, 1: Temmuz

35 VANDER VEN, J.A. and Gheyselinck. G.F. (1981) Birds in Eastern Turkey II. Report, Utrecht. VIELLIARD, J. (1968) Resultats Ornithologiques d une Mission a Travers la Turquie. İstanbul Üniv.Fen Fak. Mecm. 33: YARAR, M., Magnin, G., Türkiye nin Önemli Kuş Alanları. Doğal Hayatı Koruma Derneği, İstanbul. 313 sf. YILMAZ, Y., Amanos Dağlarının Jeolojisi, İ.Ü. Müh., Fak (TPAŞ Rap.1920), İstanbul. Temmuz

36 Ek 1: SUCUL VE KARASAL FLORA VE FAUNANIN İÇERDİĞİ TÜRLERİN LİSTESİ Çalışma alanının Florası (Çalışma alanında tespit edilen bitkiler) FLORA TABLOSU FAMİLYA NO TAKSON TÜRKÇE / YÖRESEL İSİM FİTOCO- ĞRAFİK BÖLGE LOKALİTE BERN E GÖRE BİTKİNİN TESPİT ŞEKLİ HABİTAT ÖRTÜŞ BOLLUK (Braun- Blanquet Metodu) Şube : PTERIDOPHYTA Familya: 1 Adianthum capillus-veneris ADIANTACECE L A HYPOLEPIDACEAE 2 Pteridium aquilinum (L.) A Kuhn ASPLENIACEAE 3 Ceterach officinarum DC A END TEHLİKE SINIFI ASPIDIACEAE 4 Dryopteris filix-mas (L.) Schott Şube : SPERMATOPHYTA Alt Şube : GYMNOSPERMAE Familya : PINACEAE Abies cilicica (Ant. & Kotschy) Carr. subsp. cilicica Cedrus libani A. Rich. Pinus nigra Arn. subsp. pallasiana (Lamb.) Holmboe Pinus brutia Ten. Pinus pinea L. Kızıl çam Fıstık çamı Med. E. Med. E AL A A A A A CUPRESSACEAE 10 Juniperus oxycednıs L. Dikenli A [Şirket adını yazın]

37 subsp. oxycedrus Ardıç EPHEDRACEAE 11 Ephedra major Host. 2.4 A Alt Şube : ANGIOSPERMAE A Sınıf : DICOTYLEDONES Familya : RANUNCULACEAE 12 Helleborus vesicarius Aucher Çöpleme Med.E AL END NT 13 Eranthis hyemalis (L.) AL Salisb. 14 Nigella unguicularis (Lam.) Çörekotu A Spenner 15 Consolida orientalis (Gay) Hezeran Ir.-Tur. 2.4 A Schröd. 16 Delphinium virgatum Poiret AL 17 Anemonea blanda Schot & Anemon - L Kotschy 18 Ranunculus argyreus Boiss. Düğün A Çiçeği 19 R. reuterianus Boiss. Düğün A Çiçeği 20 R. arvensis L. Düğün A Çiçeği 21 R. chius DC. Düğün A Çiçeği PAPAVERACEAE 22 Glaucium corniculatum (L.) Med. E. 2.3 A Rud. subsp. corniculatum 23 Papaver rhoeas L. Haşhaş A 24 P. stylatum Boiss. & Bal. Haşhaş - L 25 P. postii Fedde. Haşhaş Med. E. - L 26 P. dubium L. Haşhaş - L 27 Roemeria hybrida (L.) DC A subsp. hybrida 28 Fumaria asepala Boiss. Şahtere Ir.-Tur. 1.1 A otu 29 Fumaria kralikii Jordan Şahtere Ir.-Tur. 1.1 AL otu 30 F. vaillantii Lois Şahtere otu BRASSICACEAE / CRUCIFERAE 31 Sinapis arvensis L AL Temmuz

38 32 Hirschfeldia incana (L.) A Lag. 33 Raphanus raphaniastrum Turp A L. 34 Lepidium perfoliatum L. Kerdeme A 35 Lepidium ruderale L. Tere A 36 Cardaria draba (L.) Desv A subsp. chalepeıısis (L.) O. E. Schulz 37 Conringia perfoliata (C.A. 2.4 A Mey) Busch 38 Isatis tinctoria L. subsp. Çivit otu 2.3 A tomentella (Boiss.) Davis 39 Aethionema heterocarpum 3.6 A J.Gay 40 Ae. schistosum Boiss. & 3.5 A Kotschy 41 Thlaspi perfoliatum L A 42 Capsella bursa-pastoris (L.) Çobançant 3.6 A Medik ası 43 Euclidium syriacum (L.) R A Br. 44 Neslia paniculata (L.) Desv A 45 Matthiola longipetala A (Vent.) DC. subsp. bicornis (Sibth. & Smith) P.W.Ball 46 Fibigiaclypeata (L.) Medik A 47 Fibigia ericarpa (DC.) A Boiss. 48 Alyssum minus (L.) Rothm. Kevke A var. minus 49 Alyssum condensatum Kevke A Boiss. & Hausskn. subsp. flexibile (Nyar) Dudley 50 Alyssum meniocoides Boiss. Kevke Ir.-Tur A 51 Clypeola jonthlaspi L. 2.4 A 52 Cardemine tenera L. 2.4 A 53 Erophila verna (L.) Chevall subsp. verna 54 Arabis caucasica Willd. 2.4 A subsp. caucasica 55 Nasturtium officinale R. Br. Su Teresi A Temmuz

39 56 Barbarea minor C. Koch A var. robusta Cullen & Coode 57 Erysimum macrostigma Ir.-Tur. 2.4 A Boiss. 58 Erysimum purpureum 2.4 A Aucher 59 Sisymbrium loeselii L. 2.4 A 60 Descurainia sophia (L.) 1.2 A Webb. ex Prantl CISTACEAE 61 Cistus creticus L. Med. Elm AL 62 Tuberaria guttata (L.) A Fourr. var. plantaginea (Willd.) Gross. VIOLACEAE 63 Viola alba Besser subsp. Menekşe 1.2 A dehnhardtii (Ten.) Becker CARYOPHYLLACEA 64 Arenaria leptoclados A E (Reichb.) Guss. 65 Minuartia hamata 3.5 L (Hauuskn.) Mattf. 66 M. meyeri (Boiss.) Bornm. 1.1 A 67 Holosteum umbellatum L. 1.1 A var. tenerrimum (Boiss.) Gay 68 Dianthus micranthus Boiss. Karanfil 1.1 L & Heldr. 69 Saponaria glutinosa Yapışkan Med.E L M.Bieb. otu 70 Vaccaria pyramidata A Medik. var. grandiflora (Fisch. ex DC.) Cullen 71 Velezia rigida L Silene italica (L.) Pers. 2.4 A 73 S. arguta Fenzl. Salkım Ir.-Tur A Çiçeği 74 Silene vulgaris (Moench) Yapışkan 2.4 A Garcke var. vulgaris otu 75 Agrostemma githago L A ILLECEBRACEAE 76 Herniaria incana Lam. 3.5 A 77 Scleranthus uncinatus Schur Temmuz

40 POLYGONACEAE 78 Polygonum aviculare L. Kuşyemi A 79 Rumex nepalensis Sprengel Evelik otu A 80 R. crispus L. Evelik otu 3.5 A 81 Rumex acetosella L. Evelik otu A CHENOPODIACEAE 82 Chenopodium botrys L. 3.5 A 83 C. foliosum (Moench) 3.5 A Aschers AMARANTHACEAE 84 Amaranthus retroflexus L. Horoz 3.5 A ibiği PHYTOLACCACEAE 85 Phytolacca pruinosa Fenzl. Medt Elm. TAMARICACEAE 86 Tamarix smyrenensis DC. Ilgın A HYPERICACEAE / 87 Hypericum olympicum L. Kantaron Medt. elmt A GUTTIFERAE 88 Hypericum scabrum L. Kantaron Ir.-Tur A MALVACEAE 89 Malva neglecta Walls. Ebegümeci 3.5 A 90 Alcea digitata (Boiss.)Alef. Hatmi Ir.-Tur. 3.5 A GERANIACEAE 91 Geranium lucidum L. Turnagaga 2.4 A sı 92 G. tuberosum L. subsp L tuberosum 93 Erodium malacoides - L (L.)L Herit ACERACEAE 94 Acer campestre L. ssp. Akça ağaç Euro.-Sib A campestre RHAMNACEAE 95 Paliurus spina-christi Tiken - L Miller 96 Rhamnus libanoticus Boiss. Medt Elm. ANACARDIACEAE 97 Rhus coriaria L. Sumak A 98 Cotinus coggyria Scop Pistacia terebinthus L. Çitlenbik Medt. 2.4 A subsp. palaestiana (Boiss.) Engler Elm. FABACEAE / 100 Acacia karoo Hayne Akasya 2.4 A LEGUMINOSAE 101 Cercis siliquastrum L subsp. siliquastrum 102 Calicotome villosa (Poiret) Medt Temmuz

41 Link Elm. 103 Colutea cilicica Boiss. & Bal. 104 Astragalus fraxinifolius DC. Keven Ir.-Tur. - L 105 A. amblolepis Fischer Geven Ir.-Tur. 2.4 A 106 A. kurdicus Boiss. var. Geven Ir.-Tur. 3.5 A kurdicus 107 Astragalus gummifer Lab. Geven Ir.-Tur A 108 Astragalus lagopodioides Geven Ir.-Tur A Vahl. 109 Astragalus aureus Willd. Geven Ir.-Tur. - L 110 Glycyrrhiza glabra L. var. Meyan A glandulifera ( Waldst. & Kit) Boiss. 111 Psoraleae glutinosa L. Medt. E A 112 Phaseolus vulgaris L. Fasülye 3.5 A 113 Vicia cracca L. subsp. Burçak Euro.-Sib A cracca 114 Vicia cracca L. subsp. Fiğ 3.5 A tenuifolia (Roth) Gaudin 115 Vicia ervilia (L.) Willd Fiğ 2.4 A 116 Lathyrus incurvus (Roth.) Mürdümü 2.4 A Willd. k 117 Lathyrus rotundifolius Mürdümü A Willd. subsp. miniatus (M. Bieb. ex Stev.) P.H. Davis k 118 Ononis spinosa L. subsp. Kayışkıran A leiosperma (Boiss.) Sirj. 119 Trifolium repens L. var. Üçgül A repens 120 Trifolium montanum L. Üçgül A subsp. humboldtianum (A. Br. & Aschers.) Hossain 121 Trifolium pratense L. var. Üçgül A pratense 122 Melilotus officinalis (L.) Taş Ir.-Tur. 3.5 A Desr. yoncası 123 Medicago sativa L. subsp. Yonca 2.4 A sativa 124 Lotus corniculatus L. var A tenuifolius L. 125 Onobrychis radiata (Desf.) Korunga A Temmuz

42 M.Bieb. 126 Alhagi pseudoalhagi (M.Bieb.)Desv. ROSACEAE 127 Prunus divaricata Ledep. subsp. divaricata 128 Cerasus microcarpa (C.A. Mey.) Boiss. subsp. microcarpa 129 Cerasus prostrata (Lab.) Ser. var. prostrata 3.5 A Yabani erik AL Kiraz - L Temmuz L 130 Persica vulgaris Miller Filipendula ulmaria (L.) Euro.-Sib A Maxim 132 Rubus sanctus Schreber Ahududu 2.4 A 133 Potentilla detommasii Ten. Beşparma A k otu 134 P. kotschyana Fenzl Beşparma E. Medt A k otu Elm. 135 Potentilla reptans L. Beşparma A k otu 136 P. crantzii (Crantz) G. Beck Beşparma Euro.-Sib A ex Fritsch var. crantzii k otu 137 Agrimonia eupatoria L. Koyun otu A 138 Sanguisorba officinalis L. Çayır 3.5 A düğmesi 139 Sanguisorba minor Scop. subsp. muricata (Spach) Briq. Çayır düğmesi A 140 Alchemilla sericea Willd. Arslan Euxin elm A pençesi 141 Rosa hemisphaerica J. Kuşburnu 3.5 A Herrm. 142 Rosa pulverulanta M. Bieb. Kuşburnu Çok A Bölgeli 143 Rosa canina L. Kuşburnu 3.5 A 144 Cotoneaster nummularia Tavşan A Fisch. & C.A.Mey. elması 145 Crataegus curvisepala Alıç L Lindman 146 Crataegus stevenii Pojark Alıç 2.4 L 147 Malus sylvestris Miller. subsp. orientalis (A. Elma 2.4 A

43 Uglitzkich) Brawicz var. orientalis 148 Cydonia oblonga Miller Ayva 2.4 A PUNICACEAE 149 Punica granatum L. Nar A LYTHRACEAE 150 Lythrum salicaria L. Aklar ot Euro-Sib. 3.7 A ONAGRACEAE 151 Epilobium parviflorum Yakı otu 2.4 A Schreber 152 Epilobium hirsutum L. Yakı otu 3.5 A 153 Epilobium palustre L. Yakı otu A CUCURBITACEAE 154 Bryonia multiflora Boiss & Şeytan Ir.-Tur A Heldr. şalgamı CRASSULACEAE 155 Umblicus erectus DC. 3.6 A 156 Sedum album L. Dam - L koroğu 157 Sedum sp A 158 Sedum nanum Boiss. Ir.-Tur. - L 159 Sedum hispanicum L. var A hispanicum SAIFRAGACEAE 160 Saxifraga cymbalaria L APIACEAE / UMBELLIFERAE var. cymbalaria 161 Eryngium falcatum Delar E. Medt A Elm. 162 Lagoecia cuminoides L. Medt. 2.4 A Elm. 163 Grammosciadium daucoides Ir.-Tur A DC. 164 Anthriscus nemorosa (M. Frenk Geniş Yay. 2.4 A Bieb.) Sprengel. maydanoz 165 Scandix iberica M.Bieb A 166 Scandix pecten-veneris L. Yıldız otu 2.4 A 167 Bunium paucifolium DC. İncirop Ir.-Tur A var. paucifolium 168 Pimpinella peregrina L. Anason Ir.-Tur. 3.5 A 169 Falcaria vulgaris Bernh. Kaz ayağı A 170 Astrodaucus orientalis (L.) Ir.-Tur. 2.4 A Drude 171 Turgenia latifolia (L.) Geniş Yay A Hoffm. 172 Daucus carota L. Havuç 2.4 A CAPRIFOLIACEAE 173 Lonicera nummulariifolia Jaub & Spach. subsp. Hanımeli - L Temmuz

44 nummulariifolia 174 Sambucus ebulus L. Mürver Euro.-Sib A VALERIANACEAE 175 Valeriana dioscoridis Sm. Kediotu E.Med. 1.2 A 176 Centranthus longiflorus Kırmızı Ir.-Tur A Stev. subsp. longiflorus Kedi out 177 Valerianella dactylophylla A Boiss. & Hohen. DIPSACACEAE 178 Cephalaria joppica Pelemir Ir.-Tur A (Sprengel) Malthews 179 Knautia integrifolia (L.) Bert. var. bidens (Sm.) Borbas E. Med. 2.4 A ASTERACEAE / COMPOSITAE 180 Scabiosa rotata M.Bieb. Uyuz out Ir.-Tur. 3.5 A 181 Pulicaria dysenterica (L.) A Bernh. 182 anthium strumarium L. Pıtrak A subsp. strumarium 183 Doronicum orientale 2.4 A Hoffm. 184 Helichrysum plicatum DC. Herdemtaz Geniş Yay. 3.5 A subsp. plicatum e 185 Logfia davisii Holub ex Ir.-Tur. 3.5 A Grierson 186 Erigeron acer L. subsp. Geniş Yay. 3.5 A acer 187 Bellis peennis L. Koyun Euro.-Sib. 2.4 A Gözü 188 Senecio vernalis Waldst. & Kanarya Geniş Yay. 2.5 A Kit Tan otu 189 Senecio doriiformis DC. Ir.-Tur A subsp. orientalis (Fenzl.) Matthews 190 Anthemis kotschyana Boiss. var. discoidea (Bornm.) Grierson Papatya 2.4 A 191 Achillea grandifolia Friv Civanperç 2.4 A emi 192 Achillea biebersteinii Afan. Civanperç Geniş Yay A emi 193 Artemisia vulgaris L. Pelinotu A 194 Artemisia spicigera C.Koch. Pelinotu Ir.-Tur. 1.3 A 195 Gundelia tournefortii L. Kenger A Temmuz

45 var. tournefortii 196 Arctium tomentosum Miller var. glabrum (Körnicke) Arenes 197 Onopordum carduchorum Bonm &Beauverd Dulavrat otu Temmuz A Eşek Ir.-Tur A Dikeni 198 Onopordum acanthium L. Kangal out 3.5 A 199 Cirsium vulgare (Savi) Ten. Köy A göçüren 200 Carduus nutans L. var A nutans Sensulato 201 Carduus pycnocephalus L. 3.5 A subsp. albidus (Bieb.) Kazmi 202 Acroptilon repens (L.) DC. Kekre Ir.-Tur A 203 Tyrimnus leucographus (L.) Medt Cass. Elm. 204 Centaurea aggregata Fisch. & Mey. ex DC. subsp. aggregata Peygambe r Çiçeği A 205 Centaurea solstitialis L. Peygambe Geniş Yay. 2.4 A subsp. solstitialis r Çiçeği 206 Centaurea iberica Trev. ex Peygambe Geniş Yay. 1.2 A Sprengel r Çiçeği 207 Centaurea triumfettii All. Peygambe Geniş Yay A r Çiçeği 208 Centaurea depressa M. Peygambe Ir.-Tur A Bieb. r Çiçeği 209 Crupina crupinastrum (Moris) Vis 210 Cnicus benedictus L. var. Şevketi 2.4 A benedictus bostan 211 eranthemum annuum L. Dağ Geniş Yay. 3.5 A karanfili 212 Siebera pungens (Lam.) J. Ir.-Tur A Gay 213 Scolymus hispanicus L. Medt. Elm A 214 Scorzonera mollis M.Bieb. Sakız otu 1.3 A subsp mollis 215 Scorzonera latifolia (Fisch Sakız otu Ir.-Tur. 2.5 A & C.A. Mey.) DC. 216 Tragopogon dubius Scop. Teke sakalı 3.5 A

46 217 Leontodon hispidus L. var. 3.5 A hispidus 218 Urospermum picroides (L.) Medt. Elm F.W. Schmidt 219 Rhagadiolus stellatus (L.) Medt. Elm Gaertner var. edulis (Gaertner) DC. 220 Sonchus palustris L A 221 Pilosella hoppeana (Schultes) C.H. & F.W. Schultz subsp. troica (Zahn) Sell & West 222 P. piloselloides (Vill.) Sojak subsp. megalomastix (NP.) Sell & West 223 Cicerbita mulgedioides (Schultz Bip. ex Vis. & Panc.) Beauverd 224 Lactuca serriola L. Yabani Euro.-Sib A Marul 225 Scariola viminea (L.) F. W. Geniş Yay. 2.4 A Schmidt 226 Lapsana communis L subsp. intermedia (M.Bieb.) Hayek 227 Taraxacum bithynicum DC. Kara A hindiba 228 Crepis foetida L. subsp A rhoeadifolia (M. Bieb.) Celak CAMPANULACEAE 229 Campanula stricta L. var. Çan Çiçeği Ir.-Tur. 3.5 A stricta 230 Legousia falcata (Ten.) Çan Çiçeği Medt. Elm A Fritsch 231 L. pentagonia (L.) Thellung Çan Çiçeği 3.5 A ERICACEAE 232 Erica manipuliflora Salisb. E. Med Elm. PRIMULACEAE 233 Primula auriculata Lam. Çuha ç. Ir.-Tur. 2.4 A 234 Androsace maxima L. 1.2 A 235 Cyclamen persicum Miller. Siklemen 1.2 A 236 Lysimachia atropurpurea L. E. Medt A Temmuz

47 Elm. STYRACACEAE 237 Sytrax officinalis L A OLAECEAE 238 Phillyrea latifolia L. Medt. Elm A GENTIANACEAE 239 Centaurium erythraea Rafn A subsp. turcicum (Velen.) Melderis CONVOLVULACEAE 240 Convolvulus siculus L. Sarmaşık Medt. Elm 2.4 A subsp. siculus 241 Convolvulus arvensis L. Sarmaşık 3.5 A CUSCUTACEAE 242 Cuscuta planiflora Ten. Küsküt ot Ir.-Tur. 2.5 A BORAGINACEAE 243 Heliotropium europeum L. Siğil otu 2.4 A 244 Heliotropium circinatum Siğil otu Ir.-Tur. 1.2 A Griseb. 245 Lappula patula (Lehm) A Aschers. ex Gurke 246 Rochelia disperma (L. fil.) A C. Koch. var. disperma 247 Asperugo procumbens L. Euro.-Sib. 2.4 A 248 Myosotis lazica M. Popov Unutma Euro.-Sib A beni 249 Rindera lanata (Lam.) Ir.-Tur. 2.4 A Bunge var. canescens (A.DC.) Kusn. 250 Onosma nemoricolum Emzik otu Ir.-Tur A Hausskn & Bornm ex Bornm. 251 Cerinthe glabra Miller Mum otu Euro.-Sib A 252 Anchusa aucheri DC. Sığır dili A 253 Anchusa azurea Miller var. Sığır dili A azurea 254 Nonea anchusoides Boiss. 2.4 A & Buhse 255 Alkanna orientalis (L.) Havacıva Ir.-Tur. 3.5 A Boiss. var. orientalis otu 256 Solenanthus stamineus (Desf.) Weltst 257 Cynoglossum montanum L. Euro.-Sib Buglossoides arvensis (L.) 3.5 A Johnston 259 Brunnera orientalis Euro.-Sib (Schenk) Johnston SOLANACEAE 260 Hyoscyamus niger L. Ban otu A Temmuz

48 SCROPHULARIACEAE 261 Verbascum ceiranthifolium Boiss. var. cataonicum (Hand.-Mazz.) Murb. 262 Pedicularis commosa Boiss. & Hohen 263 Scrophularia umbrosa Dum. 264 Linaria genistifolia (L.) Miller subsp. linifolia (Boiss.) Davis 265 L. kurdica Boiss. & Hohen. subsp. kurdica 266 Kickxia lanigera (Desf.) Hand.-Mazz. 267 Veronica hispidula Boiss. & Huet subsp. hispidula 268 Veronica orientalis Miller subsp. orientalis 269 Veronisa anagallis-aquatica L. subsp. aquatica 270 Lagotis stolonifera (C. Koch.) Maxim 271 Odontites verna (Bellardi) Dumort 272 Parentucellia latifolia (L.) Caruel subsp. flaviflora (Boiss.) Hand.-Mazz. OROBANCHACEAE 273 Phelypaea coccinea (M.Bieb.) Poiret Sığır kuyruğu Muhabbet Çiçeği Muhabbet Çiçeği Muhabbet Çiçeği - L - L Euro.-Sib A Ir.-Tur Medt. elm Ir.-Tur A A Ir.-Tur A Ir.-Tur A Euro.-Sib A A Orobanche minor Sm. Canavar A otu ACANTACEAE 275 Acanthus dioscoridis L. var. 3.5 A Perringii (Siehe) E. Hossain VERBENACEAE 276 Vitex agnus-castus L. Medt. Elm LAMIACEAE / LABIATAE 277 Ajuga orientalis L. 2.4 A 278 A. chamaepitys (L.) Screber subsp. rechingeri (M.Bilik) P.H. Davis Ir.-Tur. 2.4 A 279 Teucrium chamaedrys L. E.Medt Temmuz

49 subsp. lydium O. Schwarz Elm 280 Scutellaria rubicunda E. Medt Hornem. subsp. subvelutina (Rech.fil.) Edmondson Elm. 281 Lamium truncatum Boiss. E. Medt Elm. 282 Phlomis viscosa Poiret Ayı kulağı E. Medt. - L Elm. 283 Sideritis moııtana L. Medit elm 3.5 L 284 Thymus fallax Fisch.& Kekik A C.A.Mey. 285 Nepeta fissa C.A. Mey. Nane Ir.-Tur. 3.5 A 286 Prunella vulgaris L. Euro.-Sib. 287 Origanum onites L. E. Medt A Elm. 288 Satureja cilicica P.H. Davis E. Medt. 1.2 AL END NT Elm. 289 Mentlta longifolia (L.) Nane, A Hudson ssp. typhoides (Briq.) Hariey var. typhoides Punk 290 Ziziphora capitata L. Ir.-Tur. 3.5 A 291 Ziziphora clinopodioides Dağ Çok A Lam. reyhanı Bölgeli 292 Salvia macrochlamys Boiss. Adaçayı Ir.-Tur. 3.5 A & Kotschy 293 Salvia trichoclada Adaçayı Ir.-Tur. 1.3 A Bentham 294 Salvia sclarea L. Adaçayı A 295 Salvia tomentosa Miller Adaçayı A 296 Salvia verticillata L. subsp. Adaçayı Euro.- Sib. 3.5 A verticillata PLUMBAGINACEAE 297 Acantholimon acerosum Kirpi otu Ir.-Tur (Willd.) Boiss. var. acerosum PLANTAGINACEAE 298 Plantago major L. subsp. Sinir otu A major 299 Plantago lanceolata L. Yılan dili 2.4 A ELAEAGNACEAE 300 Elaeagnus angustifolia L. İğde Geniş Yay A var. orientalis (L.) Kuntze SANTALACEAE 301 Thesium bergeri Zucc. E. Medt. E A Temmuz

50 EUPHORBIACEAE 302 Andrachne telephioides L. 3.5 A 303 Euphorbia apios L. Sütleğen E. Medt. E A 304 Euphorbia macroclada Sütleğen Ir.-Tur A Boiss. 305 Euphorbia heteradena Sütleğen Ir.-Tur A Jaub. & Spach. URTICACEAE 306 Parietaria judaica L A 307 Urtica dioica L. Isıgan otu 2.4 MORACEAE 308 Ficus carica L. subsp. İncir Ir.-Tur. 3.5 A rupestris (Hausskn.) Browicz JUGLANDACEAE 309 Juglans regia L. Ceviz 2.4 A PLATANACEAE 310 Platanus orientalis L. Çınar 3.5 A FAGACEAE 311 Fagus orientalis Lipsky Euro-Sib A 312 Quercus cerris L. var. cerris Meşe 313 Q. libani Olivier Meşe 314 Quercus coccifera L. Meşe Medt. E. 1.1 A CORYLLACEAE 315 Carpinus orientalis L Ostrya carpinifolia Scop. Medt. E SALICACEAE 317 Salix alba L. Söğüt Geniş Yay A 318 Populus tremula L. Kavak Euro.-Sib. - L RUBIACEAE 319 Crucianella exasperata Ir.-Tur A Fisch. & C.A. Mey. 320 Galium tricornotum Dandy Medt. E A 321 Cruciata taurica (Pallas ex Ir.-Tur. 2.4 A Willd.) Ehrend. Sınıf : 322 MONOCOTYLEDONES Familya : BUTOMACEAE Butomus umbellatus L. Hasır otu Euro.-Sib A LILIACEAE 323 Smilax aspera L Ruscus aculeatus L. var. - L angustifolius Boiss. 325 Asparagus palaestinus E. Medt. - L Baker Elm. 326 Asphodelus aestivus Brot A Temmuz

51 327 Asphodeline taurica (Pallas) Medit elm Kunth 328 Ornithogalum narbonense Medit elm A L. 329 Allium akaka L. Soğan Ir.-Tur. 3.5 A 330 Muscari commosum (L.) Dağ Medt. 3.5 A Miller sümbülü Elm. 331 Muscari neglectum Guss. Dağ A sümbülü 332 Bellevalia latifolia Dağ Ir.-Tur A Feinbrun sümbülü 333 Fritillaria minuta Boiss. & Ters lale 2.4 A Noe. 334 Gagea taurica Steven Ir.-Tur. 3.5 A IRIDACEAE 335 Gladiolus atroviolaceus Karga Ir.-Tur. 2.4 A Boiss. soğanı AMARYLLIDACEAE 336 Ixiolorion tataricum (Palas) Tatarcık Ir.-Tur A Herbert. subsp montanum (Labill) Takht. ORCHIDACEAE 337 Epipactis veratrifolia Boiss. Ir.-Tur. - L & Hohen. 338 Cephalanthera rubra (L.) L.C.M. Richard 339 Limodorum abortivum (L.) Swartz 340 Anacamptis pyramidalis (L.) - L L.C.M. Richard 341 Neotinea maculata (Desf.) Med. Elm. - L Stearn 342 Orchis tridentata Scop. Salep Med. Elm AL 343 O. simia Lam. Salep Med. Elm. - L 344 Dactylorhiza umbrosa (Kar. Salep Ir.-Tur. 3.5 A & Kir.) Nevski DIOSCOREACEAE 345 Tamus communis L. - L TYPHACEAE 346 Typha lotifolia L. Hasır otu 2.6 A JUNCACEAE 347 Juncus inflexus L. Saz otu 2.4 A CYPERACEAE 348 Eleocharis quinqueflora Ir.-Tur A (Hartmann) O. Schwarz 349 Eleocharis palustris (L.) Geniş Yay A Roemer & Schultes 350 Schoenoplectus lacustris 2.4 A Temmuz

52 POACEAE / GRAMINEAE (L.) Pallas subsp. tabernaemontani (C.C. Gmelin) A.D. Löve 351 Bolboschoenus maritimus A L. var. cymosus (Reichb.) Kit Tan & Oteng-Yeboah 352 Carex divulsa Stokes subsp. divulsa A 353 Trachynia distachya (L.) Med. Elm A Link 354 Elymus panormitanus Med. Elm. 2.4 A (Parl.) Tzvelev 355 Aegilops triuncialis L. - L subsp. triuncialis 356 Triticum aestivum L. Geniş Yay AL 357 Secale cereale L. var. 3.5 AL vavilovii (Grossh.) Mayss. 358 Hordeum bulbosum L. Pisipisi otu Ir.-Tur A 359 Taeniatherum caputmedusae A (L.) Nevski subsp. crinitum (Schreber) Melderis 360 Bromus lanceolatus Roth. 3.5 A 361 Bromus tomentellus Boiss. Ir.-Tur A 362 Bromus inermis Leysser 2.5 A 363 Avena eriantha Durieu 364 Koeleria cristata (L.) Pers A 365 Deschampsia caespitosa Geniş Yay. 2.4 A (L.) P. Beauv. 366 Calamagrostis epigejos (L.) Euro.-Sib A Roth. 367 Calamagrostis Euro.-Sib A pseudophragmites (Haller f.) Koeler 368 Apera intermedia Hackel & Ir.-Tur A Zederbauer 369 Alopecurus arundinaceus Tilki Euro.-Sib A Poiret. kuyruğu 370 Festuca pratensis Hudson Yumak ot A 371 Festuca arundinacea Yumak A Schreber subsp. otu arundinacea Temmuz

53 372 Lolium persicum Boiss & Delice Ir.-Tur. 2.4 A Hohen ex Boiss. 373 Lolium perenne L A 374 Poa bulbosa L A 375 Eremopoa persica (Trin.) Ir.-Tur A Roshev. 376 Dactylis glomerata L. Ayrık otu Euro.-Sib A subsp. glomerata 377 Phragmites australis (Cav.) Kamış Euro.-Sib A Trin ex Steudel 378 Cynodon dactylon (L.) Pers Ayrık otu A var. villosus Regel 379 Piptatherum coerulescens A (Desf.) P. Beauv 380 Chrysopogon gryllus (L.) A Trin. FLORA TABLO LEJANDI HABİTAT SINIFLARI NİSBİ BOLLUK 1. Su içi vejetasyonu + : Türler bol değil ve yayılım düşük 2. Step 1 : Türler bol, ancak yayılım düşük 3.Kültür Alanları (Tarla, Bağ, Bahçe) 2 : Türler boldur ve alanın % 5-24 nü kapsar 4. Dere kenarları, çayırlık alanlar, sıkıştırılmış alan ve yol kenarı 3 : Türler yeterince bol ve alanın % nu kapsar 5. Ormanlık Alan 4 : Türler yeterince bol ve alanın % nü kapsar 6. Bataklık-sazlık 5 : Türler yeterince bol ve alanın % nü kapsar 7. Hareketli taşlar, moloz, kayalık alanlar END. (ENDEMİZM) LOKALİTE L : Lokal Endemik Bitkinin tam adresi ve yüksekliği B : Bölgesel Endemik 1. C6 Kahramanmaraş, Andırın ilçesi, Çağırgan Deresi, Çokran Santral Mevkii Y: Yaygın Endemik 1.1. İstasyon: Santral- Çokran 1.2. İstasyon: Çokran- Gölpınar arası, BİTKİNİN TESPİTİNİN NASIL YAPILDIĞI A: Arazi çalışması sonucu L: Literatür taraması sonucu 2. C6 Kahramanmaraş, Andırın ilçesi, Çağırgan Deresi, Gölpınar-Kalekaya AL: Her iki yolla 2.3. İstasyon: Gölpınar- İletim Hattı mevkii 2.4. İstasyon: Gölpınar- Arıklı TÜRKÇE İSİM: Türkçe Bitki adları sözlüğü Yöre halkının kullandığı isimler Temmuz

54 3. C6 Kahramanmaraş, Andırın ilçesi, Çağırgan Deresi, Sandıklı-Başpınar İstasyon: Köroğlular-Regülatör Mevkii İstasyon: Regülatör- Başpınar arası KAYNAK: BAYTOP, T., 1994b.Türkçe Bitki Adları Sözlüğü. Türk Tarih Kurumu Basımevi, Anakara, DAVİS, P.H., (edt) Flora of Turkey and The East Aegean Islands, vol: 1-9, Edinburgh Univ. Pres, Edinburgh. DAVİS, P. H., Mill, R. R., Tan, K, Flora of Turkey and The East Aegean lslands, V: 10, Edinburgh Universty Press. Edinburgh GÜNER, A., Özhatay, N., Ekim, T., Başer, K.H.C. (eds.), Flora of Turkey and East Eagen Islands(Ek 2), vol. 11, Edinburgh University Pres, Edinburgh VAROL, Ö., Tatlı, A., Vegetation of Çimen Mountain. Turk J Bot, 25, VAROL, Ö., Tatlı, A., 2003, Çimen Dağı (Kahramanmaraş) ın Floristik Özellikleri, Çev-Kor Dergisi, 12 (46): VURAL, M., Turkey's Red List of Plants Draft, home. (15/12/2009) TEHLİKE KATEGORİLERİ Ex :Extinct (nesli tükenmiş) EW : Extring in the wild (Doğal ortamında nesli tükenmiş) CR : Critically endangered (Kritik düzeyde tehlikede ) EN : Endangered (Tehlikede) VU : Vulnerable (Zara görebilir) LR : Lower risk (Az riskli) cd : concervation dependent (korumaya bağlı) nt : near threatened (tehlikeye yakın) lc :least concern (düşük risk) DD : Data deficient (Veri eksik) NE : Not evaluated (değerledirilmemiş) Temmuz

55 Ek 2: Çalışma alanının Faunası (Çalışma alanında tespit edilen hayvanlar) LATINCE ADI TÜRKÇE ADI İNGILIZCE ADI MEMELİLER Temmuz Fİ FD EVRDB IUCN END BERN SÖZLEŞMESI MEMELİLER Anx2 Anx3 1. INSECTİVORA Erinaceidae Erinaceus concolor Martin 1838 Kirpi LC - - G Soricidae Sorex minutus Linnaeus 1766 Cücefare LC G CHIROPTERA Rhinolophidae Rhinolophus euryale Blasius 1853 Akdeniz Nalburunlu Yarasa AVL VU L Vespertilionidae Pipistrellus pipistrellus (Schreiber, 1774) Cüce Yarasa LC L LAGOMORPHA Leporidae LC G Lepus cepensis Linnaeus1758 Tavşan RODENTİA Muridae Rattus rattus (Linnaeus 1758) Siyahsıçan LC - - G Apodemus sylvaticus (Linnaeus 1758) Orman LC - - A;L Faresi Apodemus mystacinus (Denford & Alston Kayalık LC - - G;L 1877) Faresi CARNIVORA Mustelidae Mustela nivalis Linnaeus 1766 Gelincik LC G Mustela erminea Linnaeus 1758 Büyük LC G;L KAYNAK

56 Glincik Martes martes (Linnaeus 1758) Ağaç Sansarı LC A; L Conidae Vulpes vulpes Linnaeus 1758 Tilki LC - - G Canis lupus Linnaeus 1758 Kurt LC A;L Fİ FD EVRDB AVL ( ) END KAYNAK A G H L : Faaliyet Alanı ve Çevresindeki Populasyon Yoğunluğu : Faaliyet Alanı ve Çevresi Dışındaki Populasyon Yoğunluğu : European Vertabrate Red Data Book : Merkez Av Komisyonu Kararı : Endemik : Anket (Yöre Halkından Alınan Bilgiler) : Gözlem : Habitat Uygunluğu : Literatür "E" (extinct nesli tükenmiş), "EN" (endangered tehlikede), "NT" (neat threatened tehlikeye yakın), "VU" (vulnerable zarar görebilir), "LC" (lower risk az riskli) or "DD" (insufficient data veri yetersiz) Temmuz

57 KUŞLAR LATINCE ADI TÜRKÇE ADI Fİ FD RDB * IUCN 2007 Temmuz END BERN SÖZLEŞMESI KUŞLAR Anx2 Anx3 Tadorna ferruginea Angıt A.4 LC G Anas platyrhynchos Yeşilbaş ördek A.5 LC G Anas cylpeata Kaşıkgaga A.4 LC G Anas acuta Kılkuyruk A.5 LC G Ciconia ciconia Akleylek A.3.1 LC G Milvus milvus Kızıl çaylak A.4 LC A;L Circaetus gallicus Yılan kartalı A.4 LC G Accipiter nisus Atmaca A.3 LC G Buteo rufinus Kızıl şahin A.3 LC G Buteo buteo Şahin A.3 LC G Aegypius monachus Kara akbaba A.2 NT A;L Aguila cyhrysaetos Kaya kartalı A.1.2 LC G Pernis apivorus Arıcıl A.3 LC A;L Falco tinnunculus Kerkenez A.2 LC G Falco subbuteo Delice doğan A.3.1 LC G Falco vespertinus Kızılayak doğan A.3 NT G Alectoris chukar Kınalı keklik A.2 LC G Coturnix coturnix Bıldırcın A.3 LC G Fulica atra Sakarmeke A.5 LC G Vanellus vanellus Kızkuşu A.5 LC G Tringa (Actitis) hypoleucos Akkarın A.3 LC A;L yeşilbacak Tringa tetanus Kızılbacak A.4 LC G Scolopax rusticola Çulluk A.3 LC G Columba livia Kaya güvercini A.5 - G Columba oenas Gökçe güvercin A.3.1 LC G Merops apiaster Arı kuşu A.3.1 LC L Streptopelia turtur Üveyik A.3.1 LC G AVL Kaynak

58 Cuculus canorus Guguk kuşu A.2 LC G Asio otus Kulaklı orman A.2 LC A;L baykuşu Coracias garrulous Gök kuzgun A.2 NT G Upupa epops Ibibik A.2 LC G Hirundo rustica Is kırlangıcı A.5 LC A;L Ptyonoprogne rupestris Kaya kırlangıcı A.5 LC G Delichon urbica Pencere kırlangıcı A.3 LC G Anthus cervinus Algerdan A.2 LC G incirkuşu Motacilla flava spp Sarı A.3.1 LC G kuyruksallayan Motacilla cinerea Dağ A.2 LC G kuyruksallayanı Motacilla alba Ak A.3.1 LC G kuyruksallayan Cinclus cinclus Derekuşu A.1.2 LC G Troglodytes troglodytes Çit kuşu A.1.2 LC G Erithacus rubecula Kızıl gerdan A.3 LC G Phoenicurus ochruros Ev kızılkuyruğu A.2 LC G Phoenicurus phoenicurus Dağ kızılkuyruğu A.3 LC G Saxicola torquata Taşkuşu A.3 LC G Oenanthe hispanica Karakulak A.2 LC G kuyrukkakan Oenanthe finschii Kaya A.1.2 LC G kuyrukkakanı Oenanthe isabellina Toprak renkli A.3 LC G kuyrukkakan Sylvia atricapilla Karabaş ötleğen A.2 LC A Phylloscopus collybita Cif caf,çıvgın A.3.1 LC AL Phylloscopus nitidus Ardıç bülbülü A.2 LC G Lanius collurio Kızılsırtlı A.3 LC G çekirgekuşu Garrulus glandarius Alakarga A.3.1 LC - - G, A;L Pica pica Saksağan A.5 LC - - G Pyrrhocorax prrhocorax Kızılgagalı dağ kargası A.3 LC G Temmuz

59 Corvus monedula Cüce karga A.5 LC - - G Corvus frugilegus Ekin kargası A.5 LC - - G Corvus corene cornix Leşkargası A.5 LC - - G Corvus corax Karakarga x A.5 LC G Sturnus vulgaris Sığırcık A.5 LC - - G Passer domesticus Ev serçesi A.5 LC - - G Passer montanus Dağ serçesi A.3 LC G Passer hispaniolensis Bataklık serçesi A.3 LC G Petronia petronia Kayalık serçesi A.3 LC G Carduelis carduelis Saka A.3.1 LC G Carduelis cannabina Ketenkuşu A.3 LC G Emberiza caesia Kızıl kirazkuşu A.2 LC G Emberiza hortulana Kirazkuşu A.3 LC Emberiza melanocephala Karabaş A.4 LC G kirazkuşu Miliaria (Emberiza) calandra Tarla kirazkuşu A.4 LC G Kiziroğlu, I. (2008).Türkiye Kuşları için Red Data Book. (Türkçe/İngilizce). Ankamat Matbaası, Ankara. 151s. Red Data Book Değerlendirmesi; A.1.1=EW; extinct; A.1.2=CR;critically endangered; 1 birey-10 çift; A.2=EN;endengered; çift ;A.3=VU; vulnerable; çift; A.3.1.=D; Declining; çift ; A.4= NT; near threatened; çift; A.5= LC: (least concern)); A.6= Data Deficient= DD ; A.7= NE: (not evaluated) Temmuz

60 LATINCE ADI TÜRKÇE ADI İNGILIZCE ADI SÜRÜNGENLER Fİ FD EVRDB IUCN END BERN SÖZLEŞMESI SÜRÜNGENLER Anx2 Anx3 SQUAMATA Bataguridae Mauremys caspica Gmelin, 1774 caspica Testudinidae Testudo graeca (L.,1758) İbera Palas, 1814 Agamidae Agama stellio L., 1758 stellio Çizgili kaplumbağ ası Temmuz AVL A; L VU A; L Dikenli A; L keler Agama ruderata Olivier, 1805 Bozkır A; L keleri Amphisbaenidae Blanus strauchi Bedriago, 1884 bedriagae Boulenger 1884 Kör kertenkele G Lacertidae Lacerta trilineata Bedriaga 1886 Lacerta cappadocica F.nevner, 1902 urmiana Lantz- Suchon, 1934 Iri yeşil kertenkele Kayseri kertenkelesi - G A; L Ophisops elegans Menetries Tarla - G 1832 kertenkelesi Scincidae Eumeces schneideri Daudin, Sarı G KAYNAK

61 1802 princeps Eichwald,1839 kertenkele Mabuya aurata L., 1758 Tıkraz A; L kertenkele Colubridae Eirenis modestus Martin Uysal yılan - G 1838 Natrix tessellate (Laurenti Su yılanı - G 1768) Columber schmidti Nikolsky Kırmızı - G 1909 yılan Coluber jugularis L., 1758 Kara yılan A; L Elaphe quatuorlineata Larapede,1789 Sarı yılan A; L Natrix natrix L., 1758 persa Pallas, 1814 Typhlopidae Typhlops vermicularis Merrem, 1820 Yarı sucul yılan A; L Kör yılan A; L Temmuz

62 LATINCE ADI TÜRKÇE ADI İNGILIZCE ADI İKİ YAŞAMLILAR Fİ FD EVRDB IUCN END BERN SÖZLEŞMESI İKİ YAŞAMLILAR Anx2 Anx3 AVL KAYNAK SINIF ANURA Ranidae Rana ridibunda Pallas 1771 Bufonidae Bufo viridis Laurenti 1768 Hylidae Hyla savignyi Audoin, 1827 Pelobatidae Pelobates syriacus Boettger, 1889 Ranidae Rana camerani Boulenger, 1886 Rana ridibunda Palas, 1771 ridibunda Ova kurbağası Gece kurbağası Yeşil kurbağa Toprak kurbağası Şeritli kurbağa Ova kurbağası NT G,A,L NT G,L NT G; A; L NT G NT G; A; L NT A; L Temmuz

63 Fİ FD EVRDB AVL ( ) END KAYNAK A G H L : Faaliyet Alanı ve Çevresindeki Populasyon Yoğunluğu : Faaliyet Alanı ve Çevresi Dışındaki Populasyon Yoğunluğu : European Vertabrate Red Data Book : Merkez Av Komisyonu Kararı : Endemik : Anket (Yöre Halkından Alınan Bilgiler) : Gözlem : Habitat Uygunluğu : Literatür A.1.1=EW; extinct; A.1.2=CR;critically endangered; 1 birey-10 çift; A.2=EN;endengered; çift ;A.3=VU; vulnerable; çift; A.3.1.=D; Declining; çift ; A.4= NT; near threatened; çift; A.5= LC: (least concern)); A.6= Data Deficient= DD ; A.7= NE: (not evaluated) Temmuz

64 LATINCE ADI TÜRKÇE ADI İNGILI ZCE ADI CYPRINIDAE Barbus luteus Heckel, 1843 Bıyıklı Balık BALIKLAR Fİ FD EVRDB IUCN BERN SÖZLEŞMESI Barbus grypus Heckel, Şabut, L 1843 Bıyıklı Balık Aspius vorax Heckel, 1843 Sis balığı L Cyprinus carpio Linnaeus, Sazan G ; A 1758 balığı Carassius carassius Linnaeus G 1758 Ot Sazanı, Havuz Balığı Anx2 Anx3 AVL KAYNAK G Fİ FD EVRDB AVL ( ) END A G H L : Faaliyet Alanı ve Çevresindeki Populasyon Yoğunluğu : Faaliyet Alanı ve Çevresi Dışındaki Populasyon Yoğunluğu : European Vertabrate Red Data Book : Merkez Av Komisyonu Kararı : Endemik : Anket (Yöre Halkından Alınan Bilgiler) : Gözlem : Habitat Uygunluğu : Literatür A.1.1=EW; extinct; A.1.2=CR;critically endangered; 1 birey-10 çift; A.2=EN;endengered; çift ;A.3=VU; vulnerable; çift; A.3.1.=D; Declining; çift ; A.4= NT; near threatened; çift; A.5= LC: (least concern)); A.6= Data Deficient= DD ; A.7= NE: (not evaluated) Temmuz

65 LATINCE ADI TÜRKÇE ADI İNGILIZC E ADI OMURGASIZLAR Fİ FD IUCN BERN SÖZLEŞMESI OMURGASSIZLAR Anx2 Anx3 Potamon fluviatilis Tatlı su G yengeci ODANATA Subakireleri Cordulegasteridae Cordulegaster insignis Schneider A; L 1845 Coenagrionidae Ischnura elegans (Vander Linden 1820) G Libellulidae Orthetrum brunneum (Fonscolombe 1837) AVL KAY NAK A; L Sympetrum flaveolum(linnaeus G 1758) Libellula depressa Linnaeus G Aeshnidae Anax imperator Leach G NEUROPTERA Sinirkanatlılar Chrysopidae Chrysopaformosa Brauer G Chrysoperla carnea (Stephens G 1836) Dichochrysa prasina (Burmeister G 1839) Italochrysa italica (Rossi 1790) A; L Myrmeleontidae Macronemurus bilineatus Brauer A; L Temmuz

66 1868 Ascalaphidae Bubopsis hamatus (Klug 1834) A; L NEMOPTERA Nemopteridae Nemoptera sinuata Olivier G HETEROPTERA Yarım kanatlılar Pentatomidae Aelia acuminata (Linnaeus 1758) G Eurydema ornatum (Linnaeus A; L 1758) Apodiphus amygdal (german A; L 1817) Carpocoris fuscispinus (Boheman G 1851) Carpocoris pudicus (poda 1761) G Graphosoma semipunctatum A; L (Fabricius 1775) Graphosoma lineatum (Linnaeus G 1758) Polomena prasina (Linnaeus G 1761) Ancyrosoma leucogrammes G (Gmelin 1789) Reduvidae Reduvius personatus (Linnaeus G 1758) Rhynocoris punctivetnris G (Herrich-Schaeffer 1846) Lygaeidae Lygaeus equestris (Linnaeus 1758) A; L Alydidae Temmuz

67 Camptopus tragacanthae (Kolenati 1845) A; L HOMOPTERA Çatıkanatlılar Cercopidae Cercopis sanguinolenta (Scopoli G 1763) Cercopis vulnerata Rossi G Lepyromia coleoptrata (Linnaeus G 1758) Philaenus spumarius (Linnaeus A; L 1758) Delphacidae Delphax pulchellus (Curtis 1833) A; L Aphrophoridae Neophilaenus lineatus (Linnaeus G 1758) Cicadidae Tibicen plebejus (Scopoli 1763) G Cicadellidae Macropsis scutellata (Boheman 1845) G Thamnotettix confinis A; L (Zetterstedt 1828) Cicadella viridis (Linnaeus 1758) A; L Aphrodes makarovi Zachvatkin A; L 1948 Issidae Mycterodus denticulatus (Lindberg 1948) G Issus coleoptratus (Fabricius G 1781) Membracidae Stictocephala bisonia Kopp & G Temmuz

68 Yonke 1977 LEPİDOPTERA Kelebekler Pieridae Pieris rapae (Linnaeus 1758) A; L Pieris napi Linnaeus A; L Pieris (Artogeia) ergane G (Geyer, [1828]) Colias crocea (Fourcroy, 1785) G Aporia (s. str. ) crataegi G (Linnaeus, 1758) Gonepteryx rhamni (Linnaeus G 1758) Pontia edusa (Fabricius 1777) G Pieris brassicae (L. 1758) G Lycaenidae G Lycaena phlaeas (Linnaeus 1761) G Polyommatus icarus (Linnaeus G 1758) Vacciniia optilete (Knoch 1781) G Aricia agestis (Denis & G Schiffermüller 1775)) Satyrium ilicis Esper G Chilades trochylus (Freyer, A; L [1845]) Satyrium (Nordmannia) A; L abdominalis (Gerhard, [1850]) Hesperiidae Thymelicus sylvestris (Poda 1761) G Thymelicus lineolus G (Ochsenheimer, 1808) Nymphalidae Aglais urticae (Linnaeus 1758) A; L Melitaea cinxia (Linnaeus 1758) A; L Temmuz

69 Issoria lathonia (Linnaeus 1758) A; L Araschnia levena Linnaeus A; L Melitaea phoebe Juni A; L Papilionidae A; L Papilio machaon Linnaeus A; L Iphiclides podalirius (Linnaeus A; L 1758) Saturniidae Saturnia pyri (Denis & A; L Schiffermüller 1775) Sphingidae Macroglossum A; L stellatarum(linnaeus 1758) Zygaenidae Zygaena filipendula Linnaeus A; L 1758 Satyridae Hipparchia parisatis (Kollar 1849) A; L Hipparchia syriaca G (Staudinger, 1871) Kirinia roxelana (Cramer, G [1777]) Esperarge clymene (Fabricius, G 1787) Coenonympha saadi (Kollar, G 1849) Hyponephele (s. str. ) lupina G (Costa, [1836]) Melanargia grumi Standfuss, G 1892 Lasiommata megera (Linnaeus, G 1767) Pseudochazara (s. str. ) G Temmuz

70 pelopea (Klug, 1832) Pseudochazara thelephassa G (Geyer, [1827]) Argynnidae Cynthia cardui (Linnaeus, G 1758) Vanessa atalanta (Linnaeus, G 1758) Nymphalis polychloros G (Linnaeus, 1758) Nymphalis xanthomelas G (Esper, [1781]) Argynnis (Fabriciana) niobe G (Linnaeus, 1758) Papilionidae Archon apollinaris (Staudinger, G 1892) Libytheidae Libythea celtis (Laicharting, G 1782) DİPTERA Sinekler Anx2 Anx3 Bibionidae Bibio marci (Linnaeus 1758) G Enpididae Empis bivittata Wiedemann G Empis femorata Fabricius G Bombyliidae Conophorus nobilis (Loew 1873) G Conophorus virescens (Fabricius G 1787) Hemipenthes morio (Linnaeus G 1758) Bonbylius medius Linnaeus G Temmuz

71 Bonbylius ater Scopoli G Bonbylius vulpinus Wiedeman in G Meigen 1820 Lomatia polyzona Loew G Villa tomentosa Becker G Amictus validus Loew G Asilidae Leptogaster cylindrica (De Geer G 1776) Empis (Pachymeria) tessellate G Fabricius, 1794 Pycnopogon mixtus (Loew 1847) A; L Dysmachus praemorsus (Loew A; L 1854) Dysmachus cephalenius Loew A; L 1871 Stenopogon elongatus (Meigen A; L 1804) Stenopogon junceus (Wiedemann A; L in Meigen 1820) Tabanidae Pangonius (pangonius) fulvipes G (Loew 1859) Syrphidae - Didea fasciata Macquart G Episyrphus balteatus (De Geer G 1776) Paragus (Paragus) bicolor G (Fabricius 1794) ylota segnis (Linnaeus 1758) G G Chrysotoxum festivum (Linnaeus 1758) Scaeva pyrastri (Linnaeus 1758) G Temmuz

72 Epistrophe grossulariae (Meigen G 1882) Epistrophe eligans (Harris 1780) G Calliphoridae G Calliphora lata Coquillet G Sarcophagidae Sarcophaga carnaria (Linnaeus A; L 1758) Muscidae Pollenia rudis (Fabricius 1786) A; L Stomoxys calcitrans (Linnaeus A; L 1758) COLEOPTERA Kınkanatlılar Carabidae Carabus scabrosus Olivier G Cicindela campestris Linnaeus G 1758 Coccinellidae Coccinella semptempunctata G Linnaeus 1758 Cetonidae Cetonia aurata (Linnaeus 1761) A; L Potosia funebris (Gory & A; L Percheron 1833) Valgus hemipterus (Linnnaeus A; L 1758) Oxythyrea cinctella (Schaum A; L 1841) Oxythyrea funesta (Poda 1761) A; L Tropinota hirta (Poda 1761) A; L Malachidae Malachius aeneus (Linnaeus 1758) G Tenebrionidae Temmuz

73 Pachyscelis quadricollis Brulle G 1832 Blaps mucronata Latreille G Cleridae Trichodes suturalis Seidlitz G Cerambycidae Pedostrangalia verticenigra (Pic G 1892) Opsilia coerulescens (Scopoli A; L 1763) Stenopterus rufus (Linnaeus A; L 1767)- Purpuricenus kaehleri (Linnaeus A; L 1758) Purpuricenus budensis (Götz A; L 1783) Paracorymbia fulva Degeer A; L Alleculiade A; L Omophlus rufitarsis(leske 1785) A; L Melyridae G Enicopus hirtus(linnaeus G Meloidae Mylabris flexuosa Olivier G Mylabris polymorpha G (Pallas1771) HYMENOPTERA Arılar Anthophoridae ylocopa violacea (Linnaeus G 1758) Vespidae Vespula vulgaris (Linnaeus 1758) Eşekarısı G Temmuz

74 [Şirket adını yazın]

TÜRKİYE NİN İKLİMİ. Türkiye nin İklimini Etkileyen Faktörler :

TÜRKİYE NİN İKLİMİ. Türkiye nin İklimini Etkileyen Faktörler : TÜRKİYE NİN İKLİMİ İklim nedir? Geniş bir bölgede uzun yıllar boyunca görülen atmosfer olaylarının ortalaması olarak ifade edilir. Bir yerde meydana gelen meteorolojik olayların toplamının ortalamasıdır.

Detaylı

MEKANSAL BIR SENTEZ: TÜRKIYE. Türkiye nin İklim Elemanları Türkiye de İklim Çeşitleri

MEKANSAL BIR SENTEZ: TÜRKIYE. Türkiye nin İklim Elemanları Türkiye de İklim Çeşitleri MEKANSAL BIR SENTEZ: TÜRKIYE Türkiye nin İklim Elemanları Türkiye de İklim Çeşitleri Türkiye de Sıcaklık Türkiye de Yıllık Ortalama Sıcaklık Dağılışı Türkiye haritası incelendiğinde Yükseltiye bağlı olarak

Detaylı

Bölgesel iklim: Makroklima alanı içerisinde daha küçük alanlarda etkili olan iklimlere bölgesel iklim denir.(marmara iklimi)

Bölgesel iklim: Makroklima alanı içerisinde daha küçük alanlarda etkili olan iklimlere bölgesel iklim denir.(marmara iklimi) YERYÜZÜNDEKİ BAŞLICA İKLİM TİPLERİ Matematik ve özel konum özelliklerinin etkisiyle Dünya nın çeşitli alanlarında farklı iklimler ortaya çıkmaktadır. Makroklima: Çok geniş alanlarda etkili olan iklim tiplerine

Detaylı

ÖZEL EGE LİSESİ İKLİM

ÖZEL EGE LİSESİ İKLİM ÖZEL EGE LİSESİ İKLİM Rehber Öğretmen : Şule Yıldız Hazırlayanlar : Bartu Çetin Burak Demiral Nilüfer İduğ Esra Tuncer Ege Uludağ Meriç Tekin 2000-2001 İZMİR TEŞEKKÜR Bize bu projede yardımda bulunan başta

Detaylı

TÜRKİYE DE BİTKİ ÇEŞİTLİLİĞİ VE ENDEMİZM. Özet

TÜRKİYE DE BİTKİ ÇEŞİTLİLİĞİ VE ENDEMİZM. Özet TÜRKİYE DE BİTKİ ÇEŞİTLİLİĞİ VE ENDEMİZM Mesut Uyanık 1*, Ş. Metin Kara 2, Bilal Gürbüz 1, Yasin Özgen 1 1 Ankara Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü, Dışkapı-Ankara 2 Ordu Üniversitesi,

Detaylı

ÇAMLIDERE (ANKARA) NEOJEN SİLİSLEŞMİŞ AĞAÇLARI PALEOEKOLOJİ-PALEOKLİMATOLOJİ

ÇAMLIDERE (ANKARA) NEOJEN SİLİSLEŞMİŞ AĞAÇLARI PALEOEKOLOJİ-PALEOKLİMATOLOJİ ÇAMLIDERE (ANKARA) NEOJEN SİLİSLEŞMİŞ AĞAÇLARI PALEOEKOLOJİ-PALEOKLİMATOLOJİ Mehmet Sakınç*, Aliye Aras**, Cenk Yaltırak*** *İTÜ, Avrasya Yerbilimleri Enstitüsü, Maslak/İstanbul **İ.Ü. Fen Fakültesi, Biyoloji

Detaylı

Dünya kendi içinde benzerlik gösteren 6 büyük flora alemine ayrılır: 1.Holarktikflora alemi 2.Paleotropis, 3.Neotropis, 4.Australis 5.

Dünya kendi içinde benzerlik gösteren 6 büyük flora alemine ayrılır: 1.Holarktikflora alemi 2.Paleotropis, 3.Neotropis, 4.Australis 5. Dünya kendi içinde benzerlik gösteren 6 büyük flora alemine ayrılır: 1.Holarktikflora alemi 2.Paleotropis, 3.Neotropis, 4.Australis 5.Arkensis, 6.Kapensis Flora alemleri flora bölgelerine (region), flora

Detaylı

BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ

BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ Topraklar zonal, intrazonal ve azonal topraklar olmak üzere üçe ayrılır. 1. Zonal (Yerli) Topraklar iklim ve bitki örtüsüne bağlı olarak oluşan ve bütün katmanların(horizonların)

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara TÜRKİYE EKONOMİSİ Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü 1 Ankara Ülke Ekonomisinde Etkili Olan Faktörler Tarih Doğal Kaynaklar Coğrafi yer Büyüklük Arazi şekilleri

Detaylı

COĞRAFYA-2 TESTİ. eşittir. B) Gölün alanının ölçek yardımıyla hesaplanabileceğine B) Yerel saati en ileri olan merkez L dir.

COĞRAFYA-2 TESTİ. eşittir. B) Gölün alanının ölçek yardımıyla hesaplanabileceğine B) Yerel saati en ileri olan merkez L dir. 2012 LYS4 / COĞ-2 COĞRAFYA-2 TESTİ 2. M 1. Yukarıdaki Dünya haritasında K, L, M ve N merkezleriyle bu merkezlerden geçen meridyen değerleri verilmiştir. Yukarıda volkanik bir alana ait topoğrafya haritası

Detaylı

DOĞU AKDENİZ BÖLGESİ BİTKİLERİ. Plants of East Mediterranean Region

DOĞU AKDENİZ BÖLGESİ BİTKİLERİ. Plants of East Mediterranean Region DOĞU AKDENİZ BÖLGESİ BİTKİLERİ Plants of East Mediterranean Region Deniz KARAÖMERLİOĞLU Biyoloji Anabilim Dalı Atabay DÜZENLİ Biyoloji Anabilim Dalı ÖZET Bu çalışma Doğu Akdeniz Bölgesi nin sahip olduğu

Detaylı

BİNA BİLGİSİ 2 ÇEVRE TANIMI - İKLİM 26 ŞUBAT 2014

BİNA BİLGİSİ 2 ÇEVRE TANIMI - İKLİM 26 ŞUBAT 2014 BİNA BİLGİSİ 2 ÇEVRE TANIMI - İKLİM DOÇ. DR. YASEMEN SAY ÖZER 26 ŞUBAT 2014 1 19.02.2014 TANIŞMA, DERSLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER, DERSTEN BEKLENTİLER 2 26.02.2014 ÇEVRE TANIMI - İKLİM 3 05.03.2014 DOĞAL

Detaylı

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır. PLATO: Çevresine göre yüksekte kalmış, akarsular tarafından derince yarılmış geniş düzlüklerdir. ADA: Dört tarafı karayla

Detaylı

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri Okyanuslar ve denizler dışında kalan ve karaların üzerinde hem yüzeyde hem de yüzey altında bulunan su kaynaklarıdır. Doğal Su Ekosistemleri Akarsular Göller Yer altı su kaynakları Bataklıklar Buzullar

Detaylı

İKLİM TİPLERİ. Yıllık ortalama sıcaklık 25 C dolayındadır. Yıllık ve günlük sıcaklık farkı 2-3 C yi geçmez. Yıllık yağış miktarı 2000 mm den

İKLİM TİPLERİ. Yıllık ortalama sıcaklık 25 C dolayındadır. Yıllık ve günlük sıcaklık farkı 2-3 C yi geçmez. Yıllık yağış miktarı 2000 mm den İKLİM TİPLERİ Dünya'nın hemen her bölgesinin kendine özgü bir iklimi bulunmaktadır. Ancak, benzer iklim kuşaklarına sahip alanlar büyük iklim kuşakları oluştururlar. Yüzlerce km 2 lik sahaları etkileyen

Detaylı

ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ

ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ Erzurum, 2015 Proje adı Şenkaya ilçe merkezinin mekan olarak değiştirilmesi

Detaylı

Akdeniz iklimi / Roma. Okyanusal iklim / Arjantin

Akdeniz iklimi / Roma. Okyanusal iklim / Arjantin Akdeniz iklimi / Roma Okyanusal iklim / Arjantin Savan iklimi/ Meksika Savan iklimi/ Brezilya Okyanusal iklim / Londra Muson iklimi/ Calcutta-Hindistan 3 3 Kutup iklimi/ Grönland - - - - - - -3-4 -4 -

Detaylı

Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler

Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler Nüfusun Dağılışında Etkili Faktörler Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler 1-Doğal Faktörler: 1.İklim : Çok sıcak ve çok soğuk iklimler seyrek nüfusludur.

Detaylı

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI:

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: Ülkemizin güney doğusunda yer alan bölge nüfus ve yüzölçümü en küçük bölgemizdir. Akdeniz, Doğu Anadolu Bölgeleriyle, Suriye ve Irak Devletleriyle

Detaylı

BÖLÜM 3. Artvin de Orman Varlığı

BÖLÜM 3. Artvin de Orman Varlığı BÖLÜM 3 Artvin de Orman Varlığı Özgür EMİNAĞAOĞLU Orman, oldukça geniş bir alanda kendine özgü bir iklim oluşturabilen, belirli yükseklik, yapı ve sıklıktaki ağaçlar, ağaçcık, çalı ve otsu bitkiler, yosun,

Detaylı

Anadolu nun Biyoçeşitliliğini oluşturan sebepler

Anadolu nun Biyoçeşitliliğini oluşturan sebepler Anadolu nun Biyoçeşitliliğini oluşturan sebepler BYL118 Çevre Biyolojisi-II Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü lisans dersi Çağatay Tavşanoğlu 2016-2017 Bahar Biyoçeşitlilik - Tür çeşitliliği - Genetik

Detaylı

Fiziki Özellikleri. Coğrafi Konumu Yer Şekilleri İklimi

Fiziki Özellikleri. Coğrafi Konumu Yer Şekilleri İklimi KİMLİK KARTI Başkent: Roma Yüz Ölçümü: 301.225 km 2 Nüfusu: 60.300.000 (2010) Resmi Dili: İtalyanca Dini: Hristiyanlık Kişi Başına Düşen Milli Gelir: 29.500 $ Şehir Nüfus Oranı: %79 Ekonomik Faal Nüfus

Detaylı

B A S I N Ç ve RÜZGARLAR

B A S I N Ç ve RÜZGARLAR B A S I N Ç ve RÜZGARLAR B A S I N Ç ve RÜZGARLAR Havadaki su buharı ve gazların, cisimler üzerine uyguladığı ağırlığa basınç denir. Basıncı ölçen alet barometredir. Normal hava basıncı 1013 milibardır.

Detaylı

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3 DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3 İnsan yaşamı ve refahı tarihsel süreç içinde hep doğa ve doğal kaynaklarla kurduğu ilişki ile gelişmiştir. Özellikle sanayi devrimine kadar

Detaylı

10. SINIF KONU ANLATIMI. 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar

10. SINIF KONU ANLATIMI. 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar 10. SINIF KONU ANLATIMI 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar EKOSİSTEM İLE BİYOM ARASINDAKİ İLİŞKİ Canlıların yeryüzünde dağılışını etkileyen abiyotik ve biyotik faktörlere olarak bitki ve hayvan topluluklarını

Detaylı

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA EKOSİSTEM İLE BİYOM ARASINDA İLİŞKİ Canlıların yeryüzünde dağılışını etkileyen abiyotik ve biyotik faktörlere bağlı olarak bitki ve hayvan topluluklarını barındıran

Detaylı

BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ

BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ Doğal, beşerî ve ekonomik özellikler bakımından çevresinden farklı; kendi içinde benzerlik gösteren alanlara bölge denir. Bölgeler, kullanım amaçlarına göre birbirine benzeyen

Detaylı

Vejetasyon, herhangi coğrafi bölgenin bir kesimi üzerinde, yaşam koşulları birbirine benzeyen bitkilerin bir arada toplanma şeklidir

Vejetasyon, herhangi coğrafi bölgenin bir kesimi üzerinde, yaşam koşulları birbirine benzeyen bitkilerin bir arada toplanma şeklidir Vejetasyon, herhangi coğrafi bölgenin bir kesimi üzerinde, yaşam koşulları birbirine benzeyen bitkilerin bir arada toplanma şeklidir 30.12.2017 1 Vejetasyon, ağaç, çalı, yosun, mantar ve likenlerden oluşan

Detaylı

ve 20 Tekne Kapasiteli Yüzer İskele

ve 20 Tekne Kapasiteli Yüzer İskele MUĞLA İLİ, FETHİYE İLÇESİ, GÖCEK MAHALLESİ, 265 ADA 1 PARSEL, 266 ADA 1 PARSEL 433 ADA 1 PARSEL ve 20 Tekne Kapasiteli Yüzer İskele 1 İÇİNDEKiLER BÖLUM -1: TAŞINMAZLARA YÖNELiK MEVCUT DURUM ANALiZi...

Detaylı

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA CEVAP 1: (TOPLAM 10 PUAN) 1.1: 165 150 = 15 meridyen fark vardır. (1 puan) 15 x 4 = 60 dakika = 1 saat fark vardır. (1 puan) 12 + 1 = 13 saat 13:00 olur. (1 puan) 1.2:

Detaylı

Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Projesi

Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Projesi Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Projesi Proje Alanının Genel Özellikleri: Iğdır ili Türkiye nin en kurak ili olup yıllık yağış miktarı 250 mm civarındadır (Meteoroloji kayıtları). Yağan yağış ya da

Detaylı

10. SINIF KONU ANLATIMI. 48 EKOLOJİ 10 BİYOMLAR Sucul Biyomlar

10. SINIF KONU ANLATIMI. 48 EKOLOJİ 10 BİYOMLAR Sucul Biyomlar 10. SINIF KONU ANLATIMI 48 EKOLOJİ 10 BİYOMLAR Sucul Biyomlar SUCUL BİYOMLAR Sucul biyomlar, biyosferin en büyük kısmını oluşturur. Fiziksel ve kimyasal özelliklerine göre tatlı su ve tuzlu su biyomları

Detaylı

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YATIRIM VE İŞLETMELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YATIRIM VE İŞLETMELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YATIRIM VE İŞLETMELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ MANİSA TURGUTLU URGANLI TERMAL TURİZM MERKEZİ 1/25000 ÖLÇEKLİ ÇEVRE DÜZENİ PLANI PLAN NOTU İLAVESİ AÇIKLAMA RAPORU 2017-ANKARA 1 ALAN TANIMI

Detaylı

IĞDIR ARALIK RÜZGÂR EROZYONU ÖNLEME PROJESİ İZLEME RAPORU

IĞDIR ARALIK RÜZGÂR EROZYONU ÖNLEME PROJESİ İZLEME RAPORU Rapor No. :1 Tarihi: 04/12/2012 IĞDIR ARALIK RÜZGÂR EROZYONU ÖNLEME PROJESİ İZLEME RAPORU Projenin Adı: Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Projesi Proje Alanının Genel Özellikleri: Iğdır İli Aralık İlçesinde

Detaylı

COĞRAFİ KONUM ÖZEL KONUM TÜRKİYE'NİN ÖZEL KONUMU VE SONUÇLARI

COĞRAFİ KONUM ÖZEL KONUM TÜRKİYE'NİN ÖZEL KONUMU VE SONUÇLARI COĞRAFİ KONUM Herhangi bir noktanın dünya üzerinde kapladığı alana coğrafi konum denir. Özel ve matematik konum diye ikiye ayrılır. Bir ülkenin coğrafi konumu, o ülkenin tabii, beşeri ve ekonomik özelliklerini

Detaylı

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik TARIM VE EKONOMİ Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik düzeyine bağlıdır. Bazı ülkelerde tarım tekniği

Detaylı

GÖL EKOSİSTEMİNDE EKOLOJİK KUŞAKLAR

GÖL EKOSİSTEMİNDE EKOLOJİK KUŞAKLAR GÖL EKOSİSTEMİNDE EKOLOJİK KUŞAKLAR ILIMAN KUŞAK GÖLLERİNDE MEVSİMLERE BAĞLI OLARAK GÖRÜLEN TABAKALAŞMA VE KARIŞMA Ilıman veya subtropikal bölgelerde 20 metreden derin ve büyük göllerde mevsimsel sıcaklık

Detaylı

2016 Yılı Buharlaşma Değerlendirmesi

2016 Yılı Buharlaşma Değerlendirmesi 2016 Yılı Buharlaşma Değerlendirmesi GİRİŞ Tabiatta suyun hidrolojik çevriminin önemli bir unsurunu teşkil eden buharlaşma, yeryüzünde sıvı ve katı halde değişik şekil ve şartlarda bulunan suyun meteorolojik

Detaylı

Murat TÜRKEŞ ve Telat KOÇ Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü, Çanakkale

Murat TÜRKEŞ ve Telat KOÇ Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü, Çanakkale (*)Türkeş, M. ve Koç, T. 2007. Kazdağı Yöresi ve dağlık alan (dağ sistemi) kavramları üzerine düşünceler. Troy Çanakkale 29:18-19. KAZ DAĞI YÖRESİ VE DAĞLIK ALAN (DAĞ SİSTEMİ) KAVRAMLARI ÜZERİNE DÜŞÜNCELER

Detaylı

Vejetasyon Çevre İlişkileri - Analitik Değerlendirmeler. Eğitmen: Yrd. Doç. Dr. Serkan GÜLSOY SDÜ Orman Fakültesi Orman Müh.

Vejetasyon Çevre İlişkileri - Analitik Değerlendirmeler. Eğitmen: Yrd. Doç. Dr. Serkan GÜLSOY SDÜ Orman Fakültesi Orman Müh. Sütçüler (Isparta) Yöresinde Ağaç ve Çalı Türlerinin Yayılışı İtibariyle Yetişme Ortamı Sınıflandırılması ve Haritalanması (Hiyerarşik Sınıflandırma Örneği) Eğitmen: Yrd. Doç. Dr. Serkan GÜLSOY SDÜ Orman

Detaylı

Ö:1/5000 25/02/2015. Küçüksu Mah.Tekçam Cad.Söğütlü İş Mrk.No:4/7 ALTINOLUK TEL:0 533 641 14 59 MAİL:altinoluk_planlama@hotmail.

Ö:1/5000 25/02/2015. Küçüksu Mah.Tekçam Cad.Söğütlü İş Mrk.No:4/7 ALTINOLUK TEL:0 533 641 14 59 MAİL:altinoluk_planlama@hotmail. ÇANAKKALE İli, AYVACIK İLÇESİ, KÜÇÜKKUYU BELDESİ,TEPE MAHALLESİ MEVKİİ I17-D-23-A PAFTA, 210 ADA-16 PARSELE AİT REVİZYON+İLAVE NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU Ö:1/5000 25/02/2015 Küçüksu Mah.Tekçam

Detaylı

BİYOMLAR SUCUL BİYOMLAR SELİN HOCA

BİYOMLAR SUCUL BİYOMLAR SELİN HOCA BİYOMLAR SUCUL BİYOMLAR SELİN HOCA SUCUL BİYOMLAR Sucul biyomlar, biyosferin en büyük kısmını oluşturur. Fiziksel ve kimyasal özelliklerine göre tuzlu su ve tatlı su biyomları olmak üzere iki kısımda incelenir.

Detaylı

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE KURAKLIK ANALİZİ. Bülent YAĞCI Araştırma ve Bilgi İşlem Dairesi Başkanı

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE KURAKLIK ANALİZİ. Bülent YAĞCI Araştırma ve Bilgi İşlem Dairesi Başkanı T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI DEVLET METEOROLOJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE KURAKLIK ANALİZİ Bülent YAĞCI Araştırma ve Bilgi İşlem Dairesi Başkanı İklim Değişikliği 1. Ulusal Bildirimi,

Detaylı

B- Türkiye de iklim elemanları

B- Türkiye de iklim elemanları B- Türkiye de iklim elemanları Sıcaklık Basınç ve Rüzgarlar Nem ve Yağış Sıcaklık Türkiye de yıllık ortalama sıcaklıklar 4 ile 20 derece arasında değişmektedir. Güneyden kuzeye gidildikçe enlem, batıdan

Detaylı

TRABZON İLİ SÜRMENE İLÇESİ ÇAMBURNU YÖRESİNDE ÇIKAN ORMAN YANGINI HAKKINDA RAPOR

TRABZON İLİ SÜRMENE İLÇESİ ÇAMBURNU YÖRESİNDE ÇIKAN ORMAN YANGINI HAKKINDA RAPOR TRABZON İLİ SÜRMENE İLÇESİ ÇAMBURNU YÖRESİNDE ÇIKAN ORMAN YANGINI HAKKINDA RAPOR 1. Giriş Türkiye Ormancılar Derneği genel merkezinin talebi ve görevlendirmesi üzerine TOD KTÜ Orman Fakültesi temsilcisi

Detaylı

İKLİM ELEMANLARI SICAKLIK

İKLİM ELEMANLARI SICAKLIK İKLİM ELEMANLARI Bir yerin iklimini oluşturan sıcaklık, basınç, rüzgâr, nem ve yağış gibi olayların tümüne iklim elemanları denir. Bu elemanların yeryüzüne dağılışını etkileyen enlem, yer şekilleri, yükselti,

Detaylı

BÖLÜM 16 YERYÜZÜ ŞEKİLLERİNİN GELİŞMESİ

BÖLÜM 16 YERYÜZÜ ŞEKİLLERİNİN GELİŞMESİ BÖLÜM 16 YERYÜZÜ ŞEKİLLERİNİN GELİŞMESİ TOPOĞRAFYA, YÜKSELTİ VE RÖLİYEF Yeryüzünü şekillendiren değişik yüksekliklere topoğrafya denir. Topoğrafyayı oluşturan şekillerin deniz seviyesine göre yüksekliklerine

Detaylı

Herhangi bir noktanın dünya üzerinde bulunduğu yere COĞRAFİ KONUM denir. Coğrafi konum ikiye ayrılır. 1. Matematik Konum 2.

Herhangi bir noktanın dünya üzerinde bulunduğu yere COĞRAFİ KONUM denir. Coğrafi konum ikiye ayrılır. 1. Matematik Konum 2. Herhangi bir noktanın dünya üzerinde bulunduğu yere COĞRAFİ KONUM denir. Coğrafi konum ikiye ayrılır. 1. Matematik Konum 2. Özel Konum 1. Türkiye nin Matematik (Mutlak) Konumu Türkiye nin Ekvatora ve başlangıç

Detaylı

YABANI MEYVELER ve KULLANıM ALANLARı. Araş. Gör. Dr. Mehmet Ramazan BOZHÜYÜK

YABANI MEYVELER ve KULLANıM ALANLARı. Araş. Gör. Dr. Mehmet Ramazan BOZHÜYÜK YABANI MEYVELER ve KULLANıM ALANLARı Araş. Gör. Dr. Mehmet Ramazan BOZHÜYÜK Dünyada kültüre alınıp yetiştirilmekte olan 138 meyve türünden, yaklaşık 16'sı subtropik meyve türü olan 75'e yakın tür ülkemizde

Detaylı

BÖLÜMLERİ: - 1. Adana Bölümü - 2. Antalya Bölümü YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ: AKDENİZ BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: Akdeniz Bölgesi

BÖLÜMLERİ: - 1. Adana Bölümü - 2. Antalya Bölümü YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ: AKDENİZ BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: Akdeniz Bölgesi AKDENİZ BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: Bölge yurdumuzun güneyinde, Akdeniz boyunca bir şerit halinde uzanır. Komşuları Ege, İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu Bölgeleri, Suriye, Kıbrıs

Detaylı

ağaç arbor belli bitkilerin yetiştirildiği alan - etum

ağaç arbor belli bitkilerin yetiştirildiği alan - etum Arboretum Arboretum terimi Latince "ağaç" anlamına gelen arbor sözcüğü ile "belli bitkilerin yetiştirildiği alan" anlamındaki - etum son ekinin birleşmesinden oluşur. Bilimsel araştırma ve gözlem amacıyla

Detaylı

Ekoloji, ekosistemler ile Türkiye deki bitki örtüsü bölgeleri (fitocoğrafik bölgeler)

Ekoloji, ekosistemler ile Türkiye deki bitki örtüsü bölgeleri (fitocoğrafik bölgeler) Ekoloji, ekosistemler ile Türkiye deki bitki örtüsü bölgeleri (fitocoğrafik bölgeler) Başak Avcıoğlu Çokçalışkan Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği Biraz ekolojik bilgi Tanımlar İlişkiler

Detaylı

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA Güneydoğu Anadolu Bölgesinde Tarımsal Ormancılık Uygulamaları ve Potansiyeli Bölgenin Genel Özellikleri: Bölge geniş ovalar ve alçak platolardan

Detaylı

-İÇİNDEKİLER- 1.1.ANTALYA... 2. Tarihi... 2. Nüfus... 3 4.PLANLAMA ALAN TANIMI... 6 5.PLAN KARARLARI... 7

-İÇİNDEKİLER- 1.1.ANTALYA... 2. Tarihi... 2. Nüfus... 3 4.PLANLAMA ALAN TANIMI... 6 5.PLAN KARARLARI... 7 -İÇİNDEKİLER- 1.KENTİN GENEL TANIMI... 2 1.1.ANTALYA... 2 Tarihi... 2 Coğrafi Yapı... 2 İklim ve Bitki Örtüsü... 3 Nüfus... 3 Ulaşım... 3 2.JEOLOJİK-JEOTEKNİK ETÜT RAPORU... 4 3.ÇED BELGESİ... 5 4.PLANLAMA

Detaylı

EK-3 NEWMONT-OVACIK ALTIN MADENİ PROJESİ KEMİCE (DÖNEK) DERESİ ÇEVİRME KANALI İÇİN TAŞKIN PİKİ HESAPLAMALARI

EK-3 NEWMONT-OVACIK ALTIN MADENİ PROJESİ KEMİCE (DÖNEK) DERESİ ÇEVİRME KANALI İÇİN TAŞKIN PİKİ HESAPLAMALARI EK-3 NEWMONT-OVACIK ALTIN MADENİ PROJESİ KEMİCE (DÖNEK) DERESİ ÇEVİRME KANALI İÇİN TAŞKIN PİKİ HESAPLAMALARI Hydrau-Tech Inc. 33 W. Drake Road, Suite 40 Fort Collins, CO, 80526 tarafından hazırlanmıştır

Detaylı

COĞRAFYA ARAZİ KULLANIMI VE ETKİLERİ ASLIHAN TORUK 11/F-1701

COĞRAFYA ARAZİ KULLANIMI VE ETKİLERİ ASLIHAN TORUK 11/F-1701 COĞRAFYA ARAZİ KULLANIMI VE ETKİLERİ ASLIHAN TORUK 11/F-1701 Türkiye de Arazi Kullanımı Türkiye yüzey şekilleri bakımından çok farklı özelliklere sahiptir. Ülkemizde oluşum özellikleri birbirinden farklı

Detaylı

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ:

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ: TARİHİ : Batı Toroslar ın zirvesinde 1288 yılında kurulan Akseki İlçesi nin tarihi, Roma İmparatorluğu dönemlerine kadar uzanmaktadır. O devirlerde Marla ( Marulya) gibi isimlerle adlandırılan İlçe, 1872

Detaylı

128 ADA 27 VE 32 PARSEL NUMARALI TAŞINMAZLARA YÖNELİK 1/5000 ÖLÇEKLİ AÇIKLAMA RAPORU

128 ADA 27 VE 32 PARSEL NUMARALI TAŞINMAZLARA YÖNELİK 1/5000 ÖLÇEKLİ AÇIKLAMA RAPORU AKÇAKALE KÖYÜ (MERKEZ/GÜMÜŞHANE) 128 ADA 27 VE 32 PARSEL NUMARALI TAŞINMAZLARA YÖNELİK 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU 2016 AKÇAKALE KÖYÜ-MERKEZ/GÜMÜŞHANE 128 ADA 27 VE 32 NUMARALI PARSELLERE

Detaylı

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Meteoroloji Genel Müdürlüğü DEĞERLENDİRMESİ MAYIS 2015-ANKARA

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Meteoroloji Genel Müdürlüğü DEĞERLENDİRMESİ MAYIS 2015-ANKARA T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Meteoroloji Genel Müdürlüğü 20142012 YILI ALANSAL YILI YAĞIŞ YAĞIŞ DEĞERLENDİRMESİ MAYIS 2015-ANKARA T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Meteoroloji Genel Müdürlüğü 2014

Detaylı

Klimatoloji Ve Meteoroloji. Prof.Dr. Hasan TATLI

Klimatoloji Ve Meteoroloji. Prof.Dr. Hasan TATLI Klimatoloji Ve Meteoroloji Prof.Dr. Hasan TATLI Klimatoloji ve Meteoroloji Prof. Dr. Hasan TATLI Coğrafya Bölümü Fen Edebiyat Fakültesi Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi 2 Ünite 11 Bölgesel İklimler

Detaylı

Dünya'da Görülen Đklim Tipleri

Dünya'da Görülen Đklim Tipleri Dünya'da Görülen Đklim Tipleri Bir yerde benzer sıcaklık, basınç, rüzgar, nemlilik ve yağış özelliklerinin uzun süre etkili olmasıyla iklim tipleri belirmektedir. Đklimi oluşturan bu öğelerden birinin

Detaylı

AĞAÇLANDIRMALARDA UYGULAMA ÖNCESİ ÇALIŞMALAR

AĞAÇLANDIRMALARDA UYGULAMA ÖNCESİ ÇALIŞMALAR AĞAÇLANDIRMALARDA UYGULAMA ÖNCESİ ÇALIŞMALAR Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER 1 Ağaçlandırma çalışmalarında amaç tespiti ile işe başlamak ilk hedeftir. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER 2 Amaç tespiti ülkemizin ormancılık

Detaylı

BOLKAR DAĞLARI (EREĞLİ-DÜMBELEK DÜZÜ- MERSİN ARASI) ÖRNEĞİ

BOLKAR DAĞLARI (EREĞLİ-DÜMBELEK DÜZÜ- MERSİN ARASI) ÖRNEĞİ Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Fırat University Journal of Social Science Cilt: 17, Sayı: 1 Sayfa: 1-15, ELAZIĞ-2007 BOLKAR DAĞLARI (EREĞLİ-DÜMBELEK DÜZÜ- MERSİN ARASI) ÖRNEĞİ Relationship

Detaylı

Kahramanmaraş Ahir Dağı Bitki Örtüsünün Biyoiklim Katları Doğrultusunda İncelenmesi

Kahramanmaraş Ahir Dağı Bitki Örtüsünün Biyoiklim Katları Doğrultusunda İncelenmesi II. ULUSAL AKDENİZ ORMAN VE ÇEVRE SEMPOZYUMU Akdeniz ormanlarının geleceği: Sürdürülebilir toplum ve çevre 22-24 Ekim 2014 - Isparta Kahramanmaraş Ahir Dağı Bitki Örtüsünün Biyoiklim Katları Doğrultusunda

Detaylı

Ağır Ama Hissedemediğimiz Yük: Basınç

Ağır Ama Hissedemediğimiz Yük: Basınç Ağır Ama Hissedemediğimiz Yük: Basınç Atmosfer çeşitli gazlardan oluşmuştur ve bu gazların belirli bir ağırlığı vardır. Havada bulunan bu gazların ağırlıkları oranında yeryüzüne yaptığı etkiye atmosfer

Detaylı

Dersin Kodu 1200.9133

Dersin Kodu 1200.9133 Çevre Bilimi Dersin Adı Çevre Bilimi Dersin Kodu 1200.9133 Dersin Türü Zorunlu Dersin Seviyesi Dersin AKTS Kredisi 3,00 Haftalık Ders Saati (Kuramsal) 3 Haftalık Uygulama Saati 0 Haftalık Laboratuar Saati

Detaylı

Büyük İklim Tipleri. Ata Yavuzer 9- A Coğrafya Performans Ödevi. Bu çalışma Bilgi ve İletişim Teknolojileri dersinde hazırlanmıştır.

Büyük İklim Tipleri. Ata Yavuzer 9- A Coğrafya Performans Ödevi. Bu çalışma Bilgi ve İletişim Teknolojileri dersinde hazırlanmıştır. Büyük İklim Tipleri Ata Yavuzer 9- A Coğrafya Performans Ödevi Hisar Okulları İçindekiler Büyük İklim Tipleri... 3 Ekvatoral İklim... 3 Görüldüğü Bölgeler... 3 Endonezya:... 4 Kongo:... 4 Tropikal İklim:...

Detaylı

Taşların fiziksel etkiler sonucunda küçük parçalara ayrılmasına denir. Fiziksel çözülme, taşları oluşturan minerallerin kimyasal yapısında herhangi

Taşların fiziksel etkiler sonucunda küçük parçalara ayrılmasına denir. Fiziksel çözülme, taşları oluşturan minerallerin kimyasal yapısında herhangi TOPRAK Yer kabuğunu oluşturan çeşitli kaya ve minerallerin fiziksel ve kimyasal yoldan ayrışmasıyla meydana gelen, içinde son derece zengin flora, hayvan varlığı barındıran ve inorganik maddeler ile hava,

Detaylı

KIZILDAĞ (ISPARTA) VE ÇEVRESİNDEKİ ALANLARIN FLORİSTİK ANALİZİ

KIZILDAĞ (ISPARTA) VE ÇEVRESİNDEKİ ALANLARIN FLORİSTİK ANALİZİ XIV. Ulusal Biyoloji Kongresi 7-10 Eylül 1998, SAMSUN Cilt I, 420-440 (1998) KIZILDAĞ (ISPARTA) VE ÇEVRESİNDEKİ ALANLARIN FLORİSTİK ANALİZİ ÖZET Akşehir, Eğridir ve Beyşehir Gölleri arasında kalan Kızıldağ

Detaylı

(*) Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Beytepe

(*) Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Beytepe AMAÇ: Araştırma alanının cep şeklinde Sovyetler Birliği toprakları içine doğru girinti yapmasına bağlı olarak Türkiye Florası için yeni olabilecek bitki türlerinin floraya kazandırılması, Floristik açıdan

Detaylı

MARMARA BÖLGESi. IRMAK CANSEVEN SOSYAL BiLGiLER ÖDEVi 5/L 1132

MARMARA BÖLGESi. IRMAK CANSEVEN SOSYAL BiLGiLER ÖDEVi 5/L 1132 MARMARA BÖLGESi IRMAK CANSEVEN SOSYAL BiLGiLER ÖDEVi 5/L 1132 COĞRAFİ KONUMU Marmara Bölgesi ülkemizin kuzeybatı köşesinde yer alır. Ülke yüz ölçümünün %8,5'i ile altıncı büyük bölgemizdir. Yaklaşık olarak

Detaylı

Büyük İklim Tipleri COĞRAFYA DERSİ PERFORMANS ÖDEVİ. Doruk Aksel Anil

Büyük İklim Tipleri COĞRAFYA DERSİ PERFORMANS ÖDEVİ. Doruk Aksel Anil Büyük İklim Tipleri COĞRAFYA DERSİ PERFORMANS ÖDEVİ Doruk Aksel Anil YERYÜZÜNDEKİ BAŞLICA İKLİM TİPLERİ Dünya'nın hemen her bölgesinin kendine özgü bir iklimi bulunmaktadır. Yüzlerce km² lik sahaları

Detaylı

Coğrafi Yapı GENEL KONUM YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ DAĞLAR

Coğrafi Yapı GENEL KONUM YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ DAĞLAR Coğrafi Yapı GENEL KONUM Bir bölümü Akdeniz, bir bölümü ise Doğu Anadolu Bölges'inde kalan Kahramanmaraş il toprakları, 37 o 11' ve 38 o 36' kuzey enlemleriyle 36 o 15' ve 37 o 42' doğu boylamları arasında

Detaylı

AKÇADAĞ KEPEZ LİSESİ-HACI OSMAN DERELİ-COĞRAFYA ÖĞRETMENİ İKLİM TİPLERİ

AKÇADAĞ KEPEZ LİSESİ-HACI OSMAN DERELİ-COĞRAFYA ÖĞRETMENİ İKLİM TİPLERİ AKÇADAĞ KEPEZ LİSESİ-HACI OSMAN DERELİ-COĞRAFYA ÖĞRETMENİ İKLİM TİPLERİ İklim Tipleri Dünya da İklim ve Doğal Bitki Örtüsü Dünya da Görülen İklim Tipleri Bir yerde benzer sıcaklık, basınç, rüzgar, nemlilik

Detaylı

İklim---S I C A K L I K

İklim---S I C A K L I K İklim---S I C A K L I K En önemli iklim elemanıdır. Diğer iklim olaylarının da oluşmasında sıcaklık etkilidir. Güneşten dünyamıza gelen enerji sabittir. SICAKLIK TERSELMESİ (INVERSİON) Kışın soğuk ve durgun

Detaylı

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA 6.3.2.4. Akdeniz Bölgesinde Tarımsal Ormancılık Uygulamaları ve Potansiyeli Bölgenin Genel Özellikleri: Akdeniz kıyıları boyunca uzanan Toros

Detaylı

Akdeniz in Pleyistosen Deniz Düzeyi Değişimlerini Karakterize Eden, Çok Dönemli-Çok Kökenli Bir Mağara: Gilindire Mağarası (Aydıncık-İçel)

Akdeniz in Pleyistosen Deniz Düzeyi Değişimlerini Karakterize Eden, Çok Dönemli-Çok Kökenli Bir Mağara: Gilindire Mağarası (Aydıncık-İçel) Akdeniz in Pleyistosen Deniz Düzeyi Değişimlerini Karakterize Eden, Çok Dönemli-Çok Kökenli Bir Mağara: Gilindire Mağarası (Aydıncık-İçel) The Cave With Multiple-Periods And Origins Characterizing The

Detaylı

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA Ülkemizde Tarımsal Ormancılık Çalışmaları Ülkemizde tarımsal ormancılık çalışmalarını anlayabilmek için ülkemiz topraklarının yetişme ortamı özellikleri

Detaylı

FRANSA. Turizm,Ulaşım,Sanayi. www.sosyal-bilgiler.com

FRANSA. Turizm,Ulaşım,Sanayi. www.sosyal-bilgiler.com FRANSA FİZİKİ ÖZELLİKLERİ Coğrafi konum Yer şekilleri İklimi BEŞERİ ÖZELLİKLER Nüfusu Tarım,Maden Turizm,Ulaşım,Sanayi www.sosyal-bilgiler.com FRANSANIN KİMLİK KARTI Başkenti: Paris Dili: Fransızca Dini:

Detaylı

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir?

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir? 1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir? a. Ova b. Vadi c. Plato d. Delta 2- Coğrafi bölgelerle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? a. Coğrafi özellikleri

Detaylı

Meteoroloji. IX. Hafta: Buharlaşma

Meteoroloji. IX. Hafta: Buharlaşma Meteoroloji IX. Hafta: Buharlaşma Hidrolojik döngünün önemli bir unsurunu oluşturan buharlaşma, yeryüzünde sıvı ve katı halde farklı şekil ve şartlarda bulunan suyun meteorolojik faktörlerin etkisiyle

Detaylı

Tarım Alanları,Otlak Alanları, Koruma Alanları Öğrt. Gör.Dr. Rüya Bayar

Tarım Alanları,Otlak Alanları, Koruma Alanları Öğrt. Gör.Dr. Rüya Bayar Tarım Alanları,Otlak Alanları, Koruma Alanları Öğrt. Gör.Dr. Rüya Bayar Tarım, yeryüzünde en yaygın olan faaliyetlerden olup, gıda maddeleri ve giyim eşyası için gerekli olan hammaddelerin büyük bölümü

Detaylı

Tablo : Türkiye Su Kaynakları potansiyeli. Ortalama (aritmetik) Yıllık yağış 642,6 mm Ortalama yıllık yağış miktarı 501,0 km3

Tablo : Türkiye Su Kaynakları potansiyeli. Ortalama (aritmetik) Yıllık yağış 642,6 mm Ortalama yıllık yağış miktarı 501,0 km3 Dünyadaki toplam su miktarı 1,4 milyar km3 tür. Bu suyun % 97'si denizlerde ve okyanuslardaki tuzlu sulardan oluşmaktadır. Geriye kalan yalnızca % 2'si tatlı su kaynağı olup çeşitli amaçlar için kullanılabilir

Detaylı

EDİRNE UZUNKÖPRÜ DOĞAL ORTAMI TEMİZ HAVASI İLE SÜPER BİR YAŞAM BURADA UZUNKÖPRÜ DE. MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI İSTER YATIRIM YAPIN KAZANIN

EDİRNE UZUNKÖPRÜ DOĞAL ORTAMI TEMİZ HAVASI İLE SÜPER BİR YAŞAM BURADA UZUNKÖPRÜ DE. MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI İSTER YATIRIM YAPIN KAZANIN EDİRNE UZUNKÖPRÜ MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI Yunanistan sınırına 6 kilometre uzaklıkta yer alan Edirne nin Uzunköprü ilçesi, Osmanlı İmparatorluğu nun Trakya daki ilk yerleşimlerinden biri. Ergene

Detaylı

ÖZET. Yüksek Lisans Tezi MAHLEP (PRUNUS MAHALEB L.) İN BİTKİ KISIMLARINDA MİNERAL BİLEŞİMİNİN BELİRLENMESİ. Seval Aknil MERALER

ÖZET. Yüksek Lisans Tezi MAHLEP (PRUNUS MAHALEB L.) İN BİTKİ KISIMLARINDA MİNERAL BİLEŞİMİNİN BELİRLENMESİ. Seval Aknil MERALER MAHLEP (PRUNUS MAHALEB L.) İN BİTKİ KISIMLARINDA MİNERAL BİLEŞİMİNİN BELİRLENMESİ Seval Aknil MERALER YIL: 2010 Sayfa: 56 Bu çalışmada, Mahlep (Prunus mahaleb L.) bitkisinin yaprak, çiçek, meyve, meyve

Detaylı

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1247

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1247 KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1247 KAHRAMANMARAŞ İLİNİN GENEL MEYVECİLİK DURUMU Mehmet SÜTYEMEZ*- M. Ali GÜNDEŞLİ" Meyvecilik kültürü oldukça eski tarihlere uzanan Anadolu'muz birçok meyve türünün anavatanı

Detaylı

Düzce ve Batı Karadeniz Bölgesindeki Endemik ve Nadir Bitki Taksonlarının Ex-situ Korunması Amacıyla

Düzce ve Batı Karadeniz Bölgesindeki Endemik ve Nadir Bitki Taksonlarının Ex-situ Korunması Amacıyla Düzce ve Batı Karadeniz Bölgesindeki Endemik ve Nadir Bitki Taksonlarının Ex-situ Korunması Amacıyla Küçük Ölçekli Botanik Bahçesi Oluşturulması ve Süs Bitkisi Olarak Kullanım Olanaklarının Belirlenmesi

Detaylı

III.BÖLÜM A - KARADENİZ BÖLGESİ HAKKINDA

III.BÖLÜM A - KARADENİZ BÖLGESİ HAKKINDA III.BÖLÜM Bu bölümde ağırlıklı olarak Kızılırmak deltasının batı kenarından başlayıp Adapazarı ve Bilecik'in doğusuna kadar uzanan ve Kastamonu yu içine alan Batı Karadeniz Bölümü, Kastamonu ili, Araç

Detaylı

TÜRKİYE NİN DÜNYA ÜZERİNDEKİ YERİ

TÜRKİYE NİN DÜNYA ÜZERİNDEKİ YERİ İ İ İ İ Ğ TÜRKİYE NİN DÜNYA ÜZERİNDEKİ YERİ TÜRKİYE VE YAKIN ÇEVRESİ NEOTEKTONİK HARİTASI TÜRKİYE VE ÇEVRESİ LEVHA HARİTASI TÜRKİYE VE ÇEVRESİ LEVHA HARİTASI-2 TÜRKİYE PALEOZOİK ARAZİLER HARİTASI TÜRKİYE

Detaylı

Hitit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü. Öğr. Gör. Kayhan ALADOĞAN

Hitit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü. Öğr. Gör. Kayhan ALADOĞAN Hitit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü Öğr. Gör. Kayhan ALADOĞAN ÇORUM 2017 Alp - Himalaya kıvrım kuşağı üzerinde yer alan ülkemizde tüm jeolojik zaman ve devirlere ait araziler görülebilmektedir.

Detaylı

1. İnsan etkisi dışında, kendiliğinden oluşan her unsur doğayı oluşturmaktadır. Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bir doğal unsurdur?

1. İnsan etkisi dışında, kendiliğinden oluşan her unsur doğayı oluşturmaktadır. Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bir doğal unsurdur? COĞRAFYA, yeryüzünü oluşturan doğal ortamların özelliklerini, Dünya üzerindeki dağılışlarını; doğal ortamla insan toplulukları ve etkinlikleri arasındaki karşılıklı ilişki ve etkileşimi nedenleriyle birlikte

Detaylı

DOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI:

DOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: DOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: Ülkemizin doğusunda yer alan bölge kabaca üçgene benzer. Marmara ve Ege Bölgeleri hariç her bölge ile komşudur. Suriye hariç bütün doğu komşularımızla

Detaylı

GRUP ENDEMİKUS. Doç. Dr. Ali ÇELİK Denizli, KAZ DAĞI GÖKNARI Abies nordmanniana subsp. equi-trojani

GRUP ENDEMİKUS. Doç. Dr. Ali ÇELİK Denizli, KAZ DAĞI GÖKNARI Abies nordmanniana subsp. equi-trojani GRUP ENDEMİKUS KAZ DAĞI GÖKNARI Abies nordmanniana subsp. equi-trojani ÇANAKKALE İLİ ENDEMİK BİTKİ TÜRLERİNİN SÜRDÜRÜLEBİRLİĞİNİN SAĞLANMASI Doç. Dr. Ali ÇELİK Denizli, 2010 Proje Ekibi Abuzer BERKKAYA

Detaylı

Toprak etütleri; Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER 1

Toprak etütleri; Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER 1 Toprak etütleri; Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER 1 Toprak haritası Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER 2 Toprak ağaçlandırma başarısını en çok etkileyen faktörlerden birisidir. İklim koşulları bakımından yeterlilik olsa

Detaylı

İKLİM TİPLERİ VE BİTKİ ÖRTÜSÜ ÇALIŞMA TESTİ

İKLİM TİPLERİ VE BİTKİ ÖRTÜSÜ ÇALIŞMA TESTİ İKLİM TİPLERİ VE BİTKİ ÖRTÜSÜ ÇALIŞMA TESTİ A. Aşağıdaki soruları yandaki şekle bakarak cevaplayınız. 1. Yağış rejimi. 2. Burası. Kuşakta bulunur. 3. Yarımküresi 4. Bitki örtüsü. 5. Yaz kuraklığı isteyen

Detaylı

Fonksiyonlar. Fonksiyon tanımı. Fonksiyon belirlemede kullanılan ÖLÇÜTLER. Fonksiyon belirlemede kullanılan GÖSTERGELER

Fonksiyonlar. Fonksiyon tanımı. Fonksiyon belirlemede kullanılan ÖLÇÜTLER. Fonksiyon belirlemede kullanılan GÖSTERGELER Fonksiyonlar Fonksiyon tanımı Fonksiyon belirlemede kullanılan ÖLÇÜTLER Fonksiyon belirlemede kullanılan GÖSTERGELER Fonksiyona uygulanacak Silvikültürel MÜDAHALELER 2) ETÇAP Planlarının Düzenlenmesine

Detaylı

RÜZGARLAR. Birbirine yakın iki merkezde sıcaklık farkı oluşması durumunda görülecek ilk olay rüzgarın esmeye başlamasıdır.

RÜZGARLAR. Birbirine yakın iki merkezde sıcaklık farkı oluşması durumunda görülecek ilk olay rüzgarın esmeye başlamasıdır. RÜZGARLAR Yüksek basınçtan alçak basınca doğru olan hava hareketidir. Birbirine yakın iki merkezde sıcaklık farkı oluşması durumunda görülecek ilk olay rüzgarın esmeye başlamasıdır. Rüzgarın Hızında Etkili

Detaylı

TÜRKĠYE NĠN ĠKLĠMĠ BĠTKĠ ÖRTÜSÜ VE TOPRAK TĠPLERĠ

TÜRKĠYE NĠN ĠKLĠMĠ BĠTKĠ ÖRTÜSÜ VE TOPRAK TĠPLERĠ COĞRAFYA TÜRKĠYE NĠN ĠKLĠMĠ BĠTKĠ ÖRTÜSÜ VE TOPRAK TĠPLERĠ Türkiye nin Matematik Konumunun İklim Üzerindeki Etkileri Dört mevsim belirgin olarak yaşanır Akdeniz iklim kuşağında bulunur Batı rüzgarlarının

Detaylı

EGE BÖLGESİ BÖLGENİN YERİ VE SINIRLARI

EGE BÖLGESİ BÖLGENİN YERİ VE SINIRLARI 1/5 EGE BÖLGESİ BÖLGENİN YERİ VE SINIRLARI Türkiye nin 7 coğrafi bölgesinden biri olan Ege Bölgesi, 85.000 km2 lik yüzölçümüyle Türkiye topraklarının %11 ini kaplar. (Harita:1) Ege Bölgesi, Anadolu nun

Detaylı

TÜRKİYE PEYZAJI (FAKÜLTE)

TÜRKİYE PEYZAJI (FAKÜLTE) TÜRKİYE PEYZAJI (FAKÜLTE) YRD.DOÇ.DR.IŞIL KAYMAZ, 2017, ANKARA ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ BU SUNUMU KAYNAK GÖSTERMEDEN KULLANMAYINIZ YA DA ÇOĞALTMAYINIZ! Peyzaj kavramı insanlar tarafından algılandığı

Detaylı