Nitratlar ve Nitritler. 1.Genel Özellikler

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Nitratlar ve Nitritler. 1.Genel Özellikler"

Transkript

1 Nitratlar ve Nitritler 1.Genel Özellikler Nitratlar; suda yüksek çözünme özelliğine sahip inorganik kimyasallardır. Esas kaynakları gübre ve kanalizasyon olmakla birlikte doğal sulardaki nitrojen içeren materyallerin çoğu nitrata dönüşüm göstermektedir. Nitratların diğer kaynakları; mineral depozitleri, toprak, deniz suyu, taze su sistemleri ve atmosfer olup bu kaynaklar aracılığıyla çevrede doğal olarak da bulunabilmektedir. Ayrıca nitrit ve nitratlar işlenmiş etlerde koruyucu ve renk arttırıcı olarak da kullanılabilmektedirler. Nitrat maruziyeti esas olarak gıdalar aracılığıyla gerçekleşmektedir. Örneğin ABD de tipik bir diyetle günlük nitrat alımı miligram/gün olarak değerlendirilmiştir. Gıdalar arasında nitratların esas kaynakları; ıspanak, kereviz, pancar ve kök sebzelerdir. Bu tür gıdalardan ağırlıklı beslenen kişilerde günlük nitrat alımı 250 mg a kadar yükselebilmektedir. Çoğu ülkede; Yüzeysel kaynaklardan elde edilen içme sularında nitrat seviyesi genellikle 10 mg/l seviyesinin altında izlenirken, Kuyulardan elde edilen içme sularında nitrat seviyesi genellikle 50mg/l düzeyini geçmektedir, Nitrit seviyeleri ise çoğunlukla litrede birkaç miligram olacak şekilde çok düşük seviyelerde izlenmektedir. Dışarıdan nitrat alımı dışında vücut tarafından da günlük 62 mg kadar nitrat üretilebilmekte, hastalık ve enfeksiyon durumlarında vücutta oluşan nitrat miktarında da artış gözlenmektedir. 1

2 Çevredeki nitrat kaynakları açısından yüzeysel kuyular derin olanlara kıyasla nitrat kontaminasyonu açısından daha yüksek risk altındadır. Bunun dışındaki yüksek riskli alanlar; yüksek gübre veya hayvan dışkısı içeren toprağa yakında bulunan kuyular ile uygun olmayan kanalizasyon sitemleri ve patlatıyıcı kullanan inşaat sahalarıdır. 2.Sağlık Etkileri 2.1 Nitrat- Nitrit Dönüşümü Nitratların sağlık üzerine olumsuz etkileri nitrite dönüşüm göstermelerinden kaynaklanmaktadır. Ağız yoluyla alınan nitrat, tüm yaş gruplarında tükrükte, infantlarda ise buna ek olarak gastrointestinal sistemde nitrite dönüşüm göstermektedir. İnfantlarda sindirilen nitratın yaklaşık %10 u nitrite dönüşüm gösterirken diğer yaş gruplarında bunun yarısı yani sindirilen nitratın yaklaşık %5 i nitrite dönüşmektedir. 2.2 Akut Sağlık Etkileri Kanda bulunan hemoglobin dokulara ihtiyaçları olan oksijeni taşıma görevi üstlenmektedir. Nitrit ise hemoglobin yapısında değişiklik meydana getirerek methemoglobine dönüşümüne neden olmakta, methemoglobin ise dokulara oksijen taşıyamamaktadır. Bu nedenle yüksek miktarlarda nitrat konsantrasyonları infantlarda mavi bebek sendromu olarak da adlandırılabilen methemoglobinemiye yol açmaktadır. Genellikle geçici olan bu kan hastalığı ciddi ve /veya tedavi edilmeyen vakalarda kalıcı beyin hasarına ve hatta ölüme yol açabilmektedir. 2

3 ABD Çevre Koruma Ajansı(EPA) nın 2003 yılında yayınlamış olduğu rapora göre nitratlar için sulardaki sınır değer 10 mg/l olup, Dünya Sağlık Örgütü(DSÖ) nün 2004 yılında yayınlanmış raporuna göre de 50mg/L dir. Ancak burada unutulmaması gereken diyet veya sularda mikrobiyal kontaminasyon ve sonrasında beraberinde gelen gastrointestinal enfeksiyon varlığında methemoglobinemi riski artmakta bu nedenle de bu durumlarda özellikle belirlenen sınır değerlere yakın olunduğunda daha dikkatli olunması gerekmektedir. DSÖ sınır değerleri, methemoglobinemi riskini önlemek amacıyla belirlenmiş olup bu değerler ayrıntılı olarak açıklanacak olursa; Biberonla beslenen infantlarda Nitrat alımı için sınır değer 50mg/L, Biberonla beslenen infantlarda Nitrit alımı için sınır değer 3mg/L, Nitratla birlikte nitrit alımı için belirlenen sınır değer ise 50mg/L dir. Methemoglobineminin erken belirtileri arasında; huzursuzluk, enerji kaybı, baş ağrısı, baş dönmesi, kusma, ishal, zorlu nefes alma, ciltte mavi-gri renk değişimi ( gözler,ağız, dudakların etrafında, el ve ayaklarda). 6 aylığa kadar olan bebekler nitratların potansiyel zararlı etkilerine karşı en duyarlı popülasyondur. Bunun nedenleri; a. Bu yaş grubunda nitratların nitrite dönüşüm oranının yüksek olması, b. Hemoglobinin methemoglobine dönüşümünün diğer yaş gruplarına kıyasla daha kolay olması ve, c. Methemoglobini hoksijen taşıma özelliğine sahip hemoglobine dönüştüren enzim düzeylerinin düşük olmasıdır. 3

4 Methemoglobinemi, <10ppm nitrat nitrojeni içeren su tüketenlerde görülmemekledir. Bu vakaların büyük kısmını >50 ppm nitrat nitrojeni içeren suyu tüketenler oluşturmaktadır. Belirtilen nitrat seviyelerinde sağlıklı erişkinlerde methemoglobinemi gelişmemektedir. Ancak aşağıdaki koşullar erişkinler için methemoglobinemi riskini arttırmaktadır; a. Gebeliğin 30. Haftasından sonra (Bu gebelik haftası sonrasında gebelerde doğal olarak kan methemoglobin seviyesinde artış izlenir, bunun sonucunda da gebeler nitratlara karşı daha duyarlı hale gelirler), b. Sindirimsel problemi olanlar (azalmış mide asiditesine bağlı olarak bu grupta nitratların olası etkilerine karşı duyarlılık artmıştır), c. Nitrat seviyesi yüksek olan suyun kaynatılması durumunda da su buharlaştığından nitrat konsantrasyonu yükselmekte bu da zararlı etkilerinin görülme olasılılığını arttırmaktadır. 2.3 Kronik Etkiler Nitrat maruziyeti ile ilgili günümüze dek gösterilmiş kanser dışı tek sağlık etkisi methemoglobinemidir. Bunun dışında kronik etkisi günümüze dek gösterilmemiş olduğundan bu bölümde nitratların olası karsinojenik etkileri tartışılacaktadır. 3. Nitratlar ve Kanser Et, balık gibi gıdalar, sular ve birtakım ilaçlar içerisinde yer alan nitrat ve nitritler, sindirim sonrası N-nitroso bileşiklere dönüşüm gösterirler. Sularda nitrat içeriği genellikle çoğu ülkede 50mg/L sınırının altında olduğundan 4

5 nitratların diyetteki esas kaynağı sebzelerdir. Sebzelerin içerisinde yer alan C vitamini ve diğer polifenoller ise nitratların vücuttaki nitrozisasyonu yani N-nitroso bileşiklere dönüşümününü engellemektedir. Bu nedenle bu raporda sular ve sebzeler kaynaklı nitratlar farklı bölümlerde değerlendirilecektir. İçme sularındaki nitratlar ile kanser ilişkisini inceleyen çalışmaların çoğu mide kanseri ile ilgili olup, diğer kanser tipleriyle ilişkisini inceleyen az sayıda vakakontrol ve kohort çalışması mevcuttur. Ekolojik çalışmalar nitrat- kanser ilişkisini değerlendirmede bilimsel nitelik açısından edilememektedir. güvenilir olarak kabul Nitratların diyet aracılığıyla esas alımı tuzlanmış etler, fırınlarda üretilen ürünler ve mısır gevrekleri ile olmaktadır. Diyetle nitrat alımı ile kanser gelişimi arasındaki ilişkiyi inceleyen çalışmalarda nitratlı besinleri yüksek oranda tüketen ve C vitamini alımı az olan kişiler değerlendirmeye tabii tutulmuştur. Bu nedenle bu çalışmalarda elde edilen sonuçlar bilimsel olarak güvenilir nitelik taşımaktadırlar. 3.1 Diyetle alınan Nitratlar ile Özefagiyal ve Mide Kanseri İlişkisi Ekolojik Çalışmalar Nitrat maruziyeti ile mide ve özefagus kanseri gelişim riskine dair yapılmış ekolojik çalışmaların çoğu sözkonusu kanserlere bağlı mortalite ile nitrat maruziyeti ilişkisini inceleme yönündedir. Diğer ekolojik çalışmalarda ise nitrat maruziyeti ile özefagus ve mide kanseri insidansında artış olup olmadığı incelenmiştir.. 5

6 Asya; Wang ve ark. tarafından yapılarak 1979 yılında yayınlanmış çalışmada içme sularındaki nitrat konsantrasyonu (ortalama değer mg/l) ile özefagus kanseri insidansı arasında pozitif korelasyon olduğu, bu korelasyonun da istatistiksel olarak anlamlı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Zhang ve ark. tarafından yapılarak 2003 yılında yayınlanan çalışmada içme sularında nitrat konsantrasyonunun 19.6 mg/l olduğu, bu değer ile özefagus kanserinin artmış mortalitesi arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. Avrupa; Jensen ve ark. tarafından 1982 yılında Danimarka da yapılarak yayınlanan çalışmada içme sularında yüksek nitrat içeriği olan bölgede (27.1mg/L) az olan bölgeye kıyasla (0.2 mg/l) mide kanser insidansında istatistiksel olarak anlamlı artış olduğu ancak benzer sonucun özefagus kanseri insidansı için geçerli olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Zemla ve ark. tarafından 1979 yılında Polonya da yapılarak yayınlanan çalışmada içme sularında yüksek nitrat içeriği olan bölgede yaşayan erkeklerde mide kanseri insidansında istatistiksel olarak anlamlı artış olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Gulis ve ark. tarafından 2002 yılında Slovakya da yapılan çalışmada 60 adet köyde mide kanseri gelişimi ile içme sularındaki nitrat içeriği arasındaki istatistiksel ilişki incelenmiştir. Bu çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesinde artış ile mide kanseri insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. 6

7 Gilli ve ark. tarafından 1984 yılında İtalya da yapılan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile mide kanseri insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir pozitif korelasyon izlenmiştir.sanz ve ark. tarafından İspanya da yapılarak 1989 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile mide kanseri insidans ve mortalitesi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir pozitif korelasyon izlenmiştir. Morales-Suarez-Varela ve ark. tarafından İspanya da yapılarak 1995 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat miktarı ile mide kanseri insidans ve/veya mortalitesi arasında belirgin bir ilişki gözlenmemiştir. Hill ve ark. tarafından İngiltere de yapılarak 1973 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki yüksek (93mg/L) nitrat seviyesi ile mide kanserine bağlı mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki gözlenmiştir. Yine aynı çalışmada kontrol olarak alınan ve içme sularındaki nitrat seviyesi düşük (15 mg/l) olan bölgelerde ise mide kanserine bağlı mortalitede istatistiksel olarak anlamlı artış gözlenmemiştir. Ancak bu çalışma tekrar değerlendirilerek sosyal statü ve madencilik işiyle uğraşma faktörleri de hesaba katıldığında benzer risk artışı izlenmemiştir. Güney Amerika Geleperin ve ark. tarafından yapılarak 1976 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile özefagus kanserine bağlı mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmamıştır. Van Leeuwen ve ark. tarafından yapılarak 1999 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile erkeklerde mide kanseri 7

8 gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif korelasyon bulunmuştur. Kuzey Amerika Zaldivar ve ark. tarafından yapılarak 1977 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile mide kanserine bağlı mortalite gelişimi arasında kuvvetli pozitif korelasyon bulunmuştur. Zaldivar ve ark. tarafından yapılarak 1978 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile mide kanserine bağlı mortalite gelişimi arasında ilişki bulunmamıştır Kohort Çalışmaları İçme sularındaki nitrat seviyesi ile kanser gelişimi arasındaki ilişkiyi inceleyen kohort çalışmaları ve elde edilen sonuçlar aşağıda yer alan tabloda özetlenilmeye çalışılmıştır. Her iki çalışmada da mide kanseri insidansı ile sulardaki nitrat seviyesi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır Vaka-Kontrol Çalışmaları Çin; Yang ve ark. tarafından yapılarak 1998 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile mide kanserine bağlı mortalite gelişim riski arasında ilişki bulunmamıştır. 8

9 Avrupa; Buiatti ve ark. tarafından yapılarak 1990 yılında yayınlanan çalışmada diyet ile alınan nitrat miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Palli ve ark. tarafından Buiatti ve ark. nın çalışması yeniden incelemeye alınmış ve 2001 yılında yayınlanan bu analizde diyetle alınan nitrat miktarı ile mide kanser gelişim riski arasında istatistiksel olarak anlamlı bir negatif korelasyon izlendiği sonucuna ulaşılmıştır. Boeing ve ark. tarafından yapılarak 1991 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki izlenmediği sonucuna ulaşılmıştır. Gonzalez ve ark. tarafından yapılarak 1994 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında negatif korelasyon izlendiği, bu korelasyonun da istatistiksel olarak anlamlı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Hansson ve ark. tarafından yapılarak 1994 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında negatif korelasyon izlendiği, bu korelasyonun da istatistiksel olarak anlamlı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ancak aynı çalışmada C vitamini ve alfa tokoferola göre düzeltme yapıldığında negatif korelasyon ortadan kalkmış, mide kanseri gelişim riski ile diyette alınan nitrat miktarı arasında ilişki izlenmemiştir. La Vecchia ve ark. tarafından yapılarak 1994 ve 1997 yılllarında yayınlanan çalışmalarda diyetle alınan nitrat miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında negatif korelasyon izlendiği, bu korelasyonun da istatistiksel olarak anlamlı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. 9

10 Pobel ve ark. tarafından yapılarak 1995 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında ilişki olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Güney Amerika Risch ve ark. tarafından yapılarak 1985 yılında yayınlanan çalışmada diyette alınan nitrat miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında negatif korelasyon olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ancak aynı çalışmada C vitamini ve alfa tokoferola göre düzeltme yapıldığında negatif korelasyon ortadan kalkmış, mide kanseri gelişim riski ile diyette alınan nitrat miktarı arasında ilişki izlenmemiştir. Rademacher ve ark. tarafından yapılarak 1992 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat miktarı ile mide kanserine bağlı mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Rogers ve ark. tarafından yapılarak 1995 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında negatif korelasyon olduğu, benzer ilişkinin gerekli düzeltmeler(c vitamini dahil) yapıldıktan sonra da devam ettiği sonucuna ulaşılmıştır. 10

11 3.2 Diyetle Alınan Nitritlar ile Özefagiyal ve Mide Kanseri İlişkisi Ekolojik Çalışmalar Çin; Zhang ve ark. tarafından yapılarak 1984 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile mide kanserine bağlı mortalite gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmuştur. Zhang ve ark. tarafından yapılarak 2003 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile özefagus kanserine bağlı mortalite gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmuştur. Avrupa; Zemlla ve ark. tarafından yapılarak 1979 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrit seviyesi ile mide kanseri gelişim riski arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif korelasyon bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. Forman ve ark. tarafından yapılarak 1985 yılında yayınlanan çalışmada tükrükteki nitrit miktarı ile mide kanserine bağlı mortalite gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif korelasyon izlenmiştir Kohort Çalışmaları Diyetle alınan nitrit miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasındaki ilişkiyi inceleyen iki kohort çalışmasında da (Finlandiya ve Hollanda) istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmamıştır. 11

12 3.2.3 Vaka-Kontrol Çalışmaları Avrupa Buiatti ve ark. tarafından yapılarak 1990 yılında yayınlanan çalışmada ve bu çalışmanın Palli ve ark. tarafından 2001 yılında yapılan analizinde diyetle alınan nitrit miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında istatistiksel olarak anlamlı bir pozitif korelasyon olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Gonzalez ve ark. tarafından yapılarak 1994 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında belirgin bir ilişki izlenmemiştir. Pobel ve ark. tarafından yapılarak 1995 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında ilişki izlenmemiştir. Güney Amerika Risch ve ark. tarafından yapılarak 1985 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile mide kanseri gelişim riski arasında istatistiksel olarak anlamlı bir pozitif korelasyon izlenmiştir. Mayne ve ark. tarafından yapılarak 2001 yılında yayınlanan çalışmada ve bu çalışmanın Engel ve ark. tarafından 2003 yılında yapılan analizinde diyetle alınan nitrit miktarı ile mide ve özefagus kanseri gelişim riskleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir pozitif korelasyon bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. 12

13 3.3 Diyetle alınan Nitratlar ile Beyin Kanseri İlişkisi Ekolojik Çalışmalar Van Leeuwen ve ark. tarafından yapılarak 1999 yılında yayınlanan çalışmada sulardaki nitrat seviyesi ile beyin kanseri gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanmamıştır. Barett ve ark. tarafından yapılarak 1998 yılında yayınlanan çalışmada sulardaki nitrat içeriği ile beyin kanseri gelişim riski arasında belirgin ilişki saptanmamıştır Vaka-Kontrol Çalışmaları A) Erişkinlerde Yapılan Vaka-Kontrol Çalışmaları Giles ve ark. tarafından yapılarak 1994 yılında yayınlanan çalışmada diyette alınan nitrat miktarı ile beyin tümörü gelişim riski arasındaki ilişki incelenmiş ve; o Erkeklerde diyetle alınan nitrat miktarı ile glioma gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadığı, o Kadınlarda ise diyetle alınan nitrat miktarı ile glioma gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir negatif korelasyon izlendiği sonuçlarına ulaşılmıştır. Steindorf ve ark. tarafından yapılarak 1994 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile beyin tümörü gelişim riski arasında ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Kaplan ve ark. tarafından yapılarak 1997 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile beyin tümörü gelişim riski arasında ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. 13

14 Blowers ve ark. tarafından yapılarak 1997 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile beyin tümörü gelişim riski arasında ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Lee ve ark. tarafından yapılarak 1997 yılında yayınlanan çalışmada diyette alınan nitrat miktarı ile glioma gelişim riski arasındaki ilişki incelenmiş ve; o Erkeklerde diyetle alınan nitrat miktarı ile glioma gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif korelasyon bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. Chen ve ark. tarafından yapılarak 2002 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile glioma gelişim riski arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. B) Çocuklarda Yapılan Vaka-Kontrol Çalışmaları Cordier ve ark. tarafından <15 yaş grubunda yapılarak 1994 yılında yayınlanan çalışmada gebelikte diyette alınan nitrat miktarı ile beyin tümörü gelişim riski arasında istatistiksel olarak belirgin bir ilişki saptanmamıştır. Lubin ve ark. tarafından 0-18 yaş grubunda yapılarak 2000 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile beyin tümörü gelişim riski arasında istatistiksel olarak ilişki saptanmamıştır. Mueller ve ark. tarafından yapılarak 2004 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat miktarı ile beyin tümörü gelişim riski arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanmamıştır. 14

15 3.4 Diyetle alınan Nitritlar ile Beyin Kanseri İlişkisi Vaka-Kontrol Çalışmaları A) Yetişkinlerde Yapılan Vaka-Kontrol Çalışmaları Giles ve ark. tarafından yapılarak 1994 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile glioma gelişim riski arasında istatistiksel olarak belirgin bir ilişki saptanmamıştır. Boeing ve ark. tarafından yapılarak 1993 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile glioma gelişim riski arasında istatistiksel olarak belirgin bir ilişki saptanmamıştır. Kaplan ve ark. tarafından yapılarak 1997 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile glioma gelişim riski arasında istatistiksel olarak ilişki saptanmamıştır. Blowers ve ark. tarafından yapılarak 1997 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile glioma gelişim riski arasında istatistiksel olarak ilişki saptanmamıştır. B) Çocuklarda Yapılan Vaka-Kontrol Çalışmaları Lubin ve ark. tarafından yapılarak 2000 yılında yayınlanan çalışmada hamilelik esnasında gıdalarla alınan nitrat miktarı ile çocukluk çağı beyin tümörü gelişim riski arasında istatistiksel olarak ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Bunin ve ark. tarafından yapılarak 1993 ve 1994 yılında yayınlanan çalışmalarda hamilelik esnasında gıdalarla alınan nitrat miktarı ile çocukluk çağında astrositik glioma ve nöroektodermal tümör gelişim riski arasında istatistiksel olarak ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. 15

16 Mueller ve ark. tarafından yapılarak 2004 yılında yayınlanan çalışmada gebelikte içme suları aracılığıyla alınan nitrat miktarı ile çocuklarda beyin tümörü(sadece astroglial tümörler için geçerli) gelişim riski arasında istatistiksel olarak anlamlı bir pozitif korelasyon olduğu sonucuna ulaşılmıştır. 3.5 Diyetle Alınan Nitrit-Nitrat ve Üriner Sistem Kanserleri Nitrat ve Üriner Sistem Tümörleri Ekolojik Çalışmalar Jensen ve ark. tarafından 1982 yılında Danimarka da yapılan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi yüksek (ortalama 27.1 mg/l) olan ve düşük (ortalama 0.2 mg/l) olan iki farklı kasaba arasında üriner sistem kanser insidanslarında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Van Leeuwen ve ark. tarafından yapılarak 1999 yılında yayınlanan çalışmada mesane kanseri gelişimi ile içme sularındaki nitrat seviyesi arasında istatistiksel olarak bir ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Gulis ve ark. tarafından yapılarak 2002 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile mesane ve böbrek kanser insidansları arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Volkmer ve ark. tarafından yapılarak 2005 yılında yayınlanan çalışmada; o İçme sularında nitrat konsantrasyonunun yüksek olduğu bölgede üriner sistemin transisyonel hücreli karsinomlarının nitrat seviyesi düşük olan bölgeye kıyasla istatistiksel olarak anlamlı derecede 16

17 yüksek olduğu(1.98, %95CI, ; Kadınlar için 1.52,%95CI, ; Erkekler için 2.26, %95 CI, ) sonucuna ulaşılmıştır. Ancak her ne kadar her iki grup arasında tütün kullanımı açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmasa da bu ve benzer eşlik eden olası faktörlerin çalışmada hesaba katılmamış olmasının çalışma sonucunu etkilemiş olabileceği akılda bulundurulmalıdır Kohort Çalışmaları Weyer ve ark. tarafından yapılarak 2001 yılında yayınlanan çalışmada; Diyette alınan nitrat miktarı ile böbrek kanseri gelişme riski arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı, Diyette alınan nitrat miktarı ile mesane kanseri gelişme riski arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı, İçme sularındaki nitrat seviyesine göre değerlendirme yapıldığında; o Mesane kanseri insidansı ile içme sularındaki nitrat seviyesi yüksek (ortalama değer>2.46mg/l) olan yerler ile düşük(ortalama değer<0.36mg/l)arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif korelasyon bulunduğu (RR 2.83,%95 CI, ) ve o Böbrek kanseri insidansı ile içme sularındaki nitrat seviyesi yüksek (ortalama değer>2.46mg/l) olan yerler ile düşük(ortalama değer<0.36mg/l)arasında istatistiksel olarak belirgin olmayan bir pozitif korelasyon bulunduğu (RR 1.31,%95 CI, ) sonuçlarına ulaşılmıştır. 17

18 Vaka-Kontrol Çalışmaları Ward ve ark. tarafından 2003 yılında yapılarak yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat seviyesi ile mesane kanseri gelişim riski arasında kadınlarda istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı, hatta erkeklerde ikisi arasında negatif korelasyon izlendiği sonucuna ulaşılmıştır Nitrit ve Üriner Sistem Tümörleri Wilkens ve ark. tarafından yapılarak 1996 yılında yayınlanan çalışmada; o Japon erkeklerinde diyetle alınan nitrit miktarı ile alt üriner sistem kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif korelasyon bulunduğu ( OR 2.0, %95 CI, ) ve, o Benzer ilişkinin Kafkas erkeklerinde izlenmediği; hatta bu grupta diyetle alınan nitrit miktarı ile alt üriner sistem kanserleri arasında negatif korelasyon bulunduğu sonuçlarına ulaşılmıştır. Ward ve ark. tarafından yapılarak 2003 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile mesane kanseri insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. 18

19 3.6 Diyetle Alınan Nitrit-Nitrat ve Meme Kanserleri, Genital Tümörler Diyetle alınan nitrit miktarı ile meme kanseri ve genital tümör gelişimi arasındaki ilişkiye dair çalışma bulunmadığından bu bölümde sadece nitratlar ile ilgili yapılmış çalışmalar özetlenilmeye çalışılacaktır Diyetle Alınan Nitrat-Meme Kanseri ilişkisi Ekolojik Çalışmalar Diyetle nitrat alımı ile meme kanseri ve genital tümörler arasındaki ilişkiye dair yapılmış ekolojik çalışmalara dair şu örnekler verilebilir; Jensen ve ark. tarafından yapılarak 1983 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile rahim kanseri insidansı arasında pozitif korelasyon bulunduğu (%44 daha fazla), ancak diğer kanserler için benzer ilişkinin geçerli olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Morales-Suarez ve ark. tarafından yapılarak 1995 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrat miktarı ile prostat kanserine bağlı mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır Kohort Çalışması Weyer ve ark. tarafından yapılarak 2001 yılında yayınlanan çalışmada diyet ile alınan nitrat miktarı ile meme, over ve rahim kanseri insidansları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. 19

20 Vaka-Kontrol Çalışmaları Diyetle nitrat alımı ile endometriyum ve testis kanseri arasındaki ilişkiye dair yapılmış vaka- kontrol çalışmaları genel olarak incelendiğinde istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. 3.7 Diyetle Alınan Nitrit-Nitrat ve Lösemi-Lenfoma Diyetle Alınan Nitrat-Lösemi/Lenfoma ilişkisi Ekolojik Çalışmalar Weisenburger ve ark. tarafından yapılarak 1987 yılında yayınlanan çalışmada <%10 kuyuda >10mg/L nitrat içeren bölgeye kıyasla >%20 kuyuda >10 mg/l nitrat içeren bölgede Non-Hodgkin Lenfoma İnsidansının 2 kat yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Van Leeuwen ve ark. tarafından yapılarak 1999 yılında yayınlanan çalışmada Non-Hodgkin Lenfoma insidansı ile içme sularındaki nitrat seviyesi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Gulis ve ark. tarafından yapılarak 2002 yılında yayınlanan çalışmada içme suyundaki nitrat içeriği ile Non-Hodgkin Lenfoma insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif korelasyon bulunmuştur. Law ve ark. tarafından yapılarak 1999 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile Non-Hodgkin Lenfoma insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Cocco ve ark. tarafından yapılarak 2003 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile Non-Hodgkin Lenfoma insidansı arasında istatistiksel olarak ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. 20

21 Kohort ve Vaka-Kontrol Çalışmaları Weyer ve ark. tarafından yapılarak 2001 yılında yayınlanan kohort çalışmasında içme sularındaki nitrat seviyesi ile Non-Hodgkin Lenfoma insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Freedman ve ark. tarafından yapılarak 2000 yılında yayınlanan vakakontrol çalışmasında içme sularındaki nitrat seviyesi ile Non-Hodgkin Lenfoma insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ward ve ark. tarafından yapılarak 2006 yılında yayınlanan vaka-kontrol çalışmasında da içme sularındaki ve/veya diyetteki nitrat seviyesi ile Non-Hodgkin lenfoma insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır Diyetle Alınan Nitrit-Lösemi/Lenfoma ilişkisi Ward ve ark. tarafından yapılarak 1996 yılında yayınlanan vaka-kontrol çalışmasında diyetle alınan nitrit miktarı ile Non-Hodgkin Lenfoma insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. 21

22 3.8Nitrat-Nitrit alımı ile Oral-Faringeal ve Laringeal Kanser İlişkisi Nitrat ile Oral-Faringeal ve Laringeal Kanser İlişkisi Knekt ve ark. tarafından yapılarak 1999 yılında yayınlanan kohort çalışmasında diyetle alınan nitrat miktarı ile baş-boyun kanserleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Rogers ve ark. tarafından yapılarak 1995 yılında yayınlanan vaka- kontrol çalışmasında diyet ile alınan nitrat miktarı ile oral ve laringeal kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir negatif korelasyon bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır Nitrit ile Oral-Faringeal ve Laringeal Kanser İlişkisi Knekt ve ark. tarafından yapılarak 1999 yılında yayınlanan kohort çalışmasında diyetle alınan nitrit miktarı ile baş-boyun kanserleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Rogers ve ark. tarafından yapılarak 1995 yılında yayınlanan vaka- kontrol çalışmasında diyet ile alınan nitrat miktarı ile oral ve laringeal kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. 22

23 3.9 Nitrit-Nitrat ve Nasofaringeal Kanser İlişkisi 3.9.1Nitrit ve Nasofaringeal Kanser İlişkisi Ekolojik Çalışmalar Wu ve ark. Tarafından yapılarak 1993 yılında yayınlanan çalışmada üriner nitrat düzeyi ile Nasofaringeal kansere bağlı mortalite arasındaki ilişki incelenmiştir. Bu çalışmada üriner nitrat düzeyi ile nasofaringeal kansere bağlı mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı bir pozitif korelasyon saptanmıştır(r=0.28, P 0.05) Vaka- Kontrol Çalışmaları Ward ve ark. Tarafından yapılarak 2000 yılında yayınlanan çalışmada o Diyetle alınan nitrit miktarı ile nasofaringeal karsinom gelişme riski arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır( yetişkin ve 10 yaşındakilerin geri bildirimlerine göre yapılan analizde) o Diyetteki soya fasulyesinden kaynaklanan nitrit miktarı ile nasofaringeal kanser gelişim riski arasında negatif korelasyon bulunmuştur(annelerin çocuklarının 10 yaş, 3 yaş ve weaning dönemlerine dair yaptıkları geri bildirimlere dayalı analizde) o Diyetteki soya fasulyesi dışındaki gıdalardan kaynaklanan nitrit miktarı ile nasofaringeal kanser gelişim riski arasında pozitif korelasyon bulunmuştur(annelerin çocuklarının 10 yaş, 3 yaş ve weaning dönemlerine dair yaptıkları geri bildirimlere dayalı analizde) 23

24 3.10 Diyetle Alınan Nitrit-Nitrat ile Kolorektal Kanser İlişkisi Diyetle Alınan Nitrat ile Kolorektal Kanser İlişkisi Ekolojik Çalışmalar Gulis ve ark. Tarafından yapılarak 2002 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile kolorektal kanser gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Morales-Suarez-Varela ve ark. Tarafından yapılarak 1995 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile kolorektal kansere bağlı mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Wu ve ark. Tarafından yapılarak 1993 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile kolorektal kansere bağlı mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır Kohort ve Vaka-Kontrol Çalışmaları Knekt ve ark. Tarafından yapılarak 1999 yılında yayınlanan kohort çalışmasında diyetle alınan nitrat miktarı ile kolorektal kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Weyer ve ark. Tarafından yapılarak 2001 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki nitrat seviyesi ile kolorektal kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. 24

25 Diyetle Alınan Nitrit ile Kolorektal Kanser İlişkisi Knekt ve ark. Tarafından yapılarak 1999 yılında yayınlanan kohort çalışmasında ve De Roos ve ark. Tarafından yapılarak 2003 yılında yayınlanan vaka-kontrol çalışmasında diyetle alınan nitrit miktarı ile kolorektal kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ancak yine aynı çalışmalarda en yüksek nitrat düzeyi alındığında kolorektal kanser insidansı ile istatistiksel olarak anlamlı bir pozitif korelasyon bulunmuştur Diyetle Alınan Nitrit-Nitrat ile Pankreatik Kanser ilişkisi Diyetle Alınan Nitrat ve Pankreatik Kanser İlişkisi Weyer ve ark. Tarafından yapılarak 2010 yılında yayınlanan kohort çalışmasında içme sularındaki nitrat seviyesi ile pankreatik kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Howe ve ark. Tarafından yapılarak 1990 yılında yayınlanan vaka-kontrol çalışmasında diyetle alınan nitrat miktarı ile pankreatik kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Baghurst ve ark. Tarafından yapılarak 1991 yılında yayınlanan vakakontrol çalışmasında diyetle alınan nitrat miktarı ile pankreatik kanser insidansı arasında negatif korelasyon bulunmuştur (0.45, %95CI, ). Coss ve ark. Tarafından yapılarak 2004 yılında yayınlanan vaka-kontrol çalışmasında içme sularındaki nitrat miktarı ile pankreatik kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. 25

26 Diyetle Alınan Nitrit ve Pankreatik Kanser İlişkisi Howe ve ark. Tarafından yapılarak 1990 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile pankreatik kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Baghurst ve ark. Tarafından yapılarak 1991 yılında yayınlanan çalışmada diyetle alınan nitrit miktarı ile pankreatik kanser insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır Diyetle alınan Nitrit-Nitrat ve Akciğer Kanseri ilişkisi Diyetle alınan Nitrat ile Akciğer Kanseri İlişkisi Weyer ve ark. Tarafından yapılarak 2001 yılında yayınlanan çalışmada içme sularındaki ve diyetteki nitrat miktarı ile akciğer kanseri insidansı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Goodman ve ark. Tarafından yapılarak 1992 yılında yayınlanan vakakontrol çalışmasında diyetle alınan nitrat miktarı ile akciğer kanser insidansı arasına negatif korelasyon bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır Diyetle alınan Nitrit ile Akciğer Kanseri İlişkisi Goodman ve ark. Tarafından yapılarak 1992 yılında yayınlanan vakakontrol çalışmasında diyette alınan nitrit miktarı ile akciğer kanser insidansı arasında erkeklerde istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. 26

27 3.13 Diyetle alınan Nitrit-Nitrat ve Karaciğer Kanseri ilişkisi Diyetle alınan nitrit-nitrat ve karaciğer kanseri arasındaki ilişkiyi inceleyen vakakontrol veya kohort çalışması bulunmamaktadır. Wu ve ark. Tarafından yapılarak 1993 yılında yayınlanan ekolojik çalışmada üriner nitrat konsantrasyonu ile karaciğer kanserine bağlı mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı bir pozitif korelasyon izlenmiştir. SONUÇ Nitratlar; suda yüksek çözünme özelliğine sahip inorganik kimyasallardır. Esas kaynakları gübre ve kanalizasyon olmakla birlikte doğal sulardaki nitrojen içeren materyallerin çoğu nitrata dönüşüm göstermektedir. Nitratların diğer kaynakları; mineral depozitleri, toprak, deniz suyu, taze su sistemleri ve atmosfer olup bu kaynaklar aracılığıyla çevrede doğal olarak da bulunabilmektedir. Ayrıca nitrit ve nitratlar işlenmiş etlerde koruyucu ve renk arttırıcı olarak da kullanılabilmektedirler. Nitrat maruziyeti esas olarak gıdalar aracılığıyla gerçekleşmektedir. Nitrat ve nitritlerin sağlık etkilerine yönelik yapılan çalışmalarda akut yan etki olarak Methemoglobinemi ye yol açması gösterilmiş, bu etkisinin ortaya çıkmasını engellemek amacıyla da uluslararası sağlık kuruluşlarınca bir takım sınır değerler belirlenmiştir; ABD Çevre Koruma Ajansı(EPA) nın 2003 yılında yayınlamış olduğu rapora göre nitratlar için sulardaki sınır değer 10 mg/l olup, Dünya Sağlık 27

28 Örgütü(DSÖ) nün 2004 yılında yayınlanmış raporuna göre de 50mg/L dir. Ancak burada unutulmaması gereken diyet veya sularda mikrobiyal kontaminasyon ve sonrasında beraberinde gelen gastrointestinal enfeksiyon varlığında methemoglobinemi riski artmakta bu nedenle de bu durumlarda özellikle belirlenen sınır değerlere yakın olunduğunda daha dikkatli olunması gerekmektedir. Kronik yan etkiler açısından yapılan çalışmaların en önemli kısmı kanser konusuna yoğunlaşmış, bu alanda da özellikle diyetle nitrat-nitrit alımının gastrik kanser oluşumu üzerindeki etkisi araştırılmıştır. Yapılan hayvan deneylerinde nitratın hayvanlar için kanserojenik olmadığı, nitritin ise ancak çok yüksek dozlarda kanserojenik olabileceği sonucuna ulaşılmıştır. Ancak son dönemlerde yapılan çalışmalarda nitritin hayvanlarda genotoksik etkisine dair yeterli veri elde edilememiş, bu nedenle de nitritin de hayvanlarda kanserojenik olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Kanserle ilgili yapılan hayvan deneyleri ve insan çalışmaları bütün olarak değerlendirildiğinde herhangi bir kanser tipi ile diyetle alınan nitrit- nitrat miktarı arasında nedensel bir ilişki olduğuna dair yeterli kanıt elde edilememiştir. Kanserojen olduklarına dair yeterli kanıt bulunmaması nedeniyle de IARC tarafından 2010 yılında Grup 2 A yani insanlar için muhtemel kanserojen olarak sınıflandırılmışlardır. 28

HİDROJEN PEROKSİT, SAÇ BOYALARI ve KANSER

HİDROJEN PEROKSİT, SAÇ BOYALARI ve KANSER HİDROJEN PEROKSİT, SAÇ BOYALARI ve KANSER A)HİDROJEN PEROKSİT Hidrojen peroksit; ısı, kontaminasyon ve sürtünme ile yanıcı özellik gösteren, renksiz ve hafif keskin kokuya sahip olan bir kimyasaldır ve

Detaylı

TÜRKİYE DE MİDE KANSERLİ HASTALARIN KLİNİKOPATOLOJİK ÖZELLİKLERİ: -Çok Merkezli Retrospektif Çalışma- Türk Onkoloji Grubu

TÜRKİYE DE MİDE KANSERLİ HASTALARIN KLİNİKOPATOLOJİK ÖZELLİKLERİ: -Çok Merkezli Retrospektif Çalışma- Türk Onkoloji Grubu TÜRKİYE DE MİDE KANSERLİ HASTALARIN KLİNİKOPATOLOJİK ÖZELLİKLERİ: -Çok Merkezli Retrospektif Çalışma- Türk Onkoloji Grubu TÜRKİYE ve ABD de ERKEKLERDE GÖRÜLEN KANSERLERİN KARŞILAŞTIRILMASI Türkiye (1986-1990)

Detaylı

TÜRKİYE DE MİDE KANSERLERİ SIKLIĞI, COĞRAFİ DAĞILIMI VE KLİNİK ÖZELLİKLERİ. Prof.Dr.Fikri İçli

TÜRKİYE DE MİDE KANSERLERİ SIKLIĞI, COĞRAFİ DAĞILIMI VE KLİNİK ÖZELLİKLERİ. Prof.Dr.Fikri İçli TÜRKİYE DE MİDE KANSERLERİ SIKLIĞI, COĞRAFİ DAĞILIMI VE KLİNİK ÖZELLİKLERİ Prof.Dr.Fikri İçli ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİNDE 1990 YILINDA GÖRÜLEN KANSERLERİN DAĞILIMI (PATOLOJİ KAYITLARI) Erkek 1898

Detaylı

(İnt. Dr. Doğukan Danışman)

(İnt. Dr. Doğukan Danışman) (İnt. Dr. Doğukan Danışman) *Amaç: Sigara ve pankreas kanseri arasında doz-yanıt ilişkisini değerlendirmek ve geçici değişkenlerin etkilerini incelemektir. *Yöntem: * 6507 pankreas olgusu ve 12 890 kontrol

Detaylı

Tütsü ve Kanser. Tütsü Nedir ve Bileşenleri Nelerdir?

Tütsü ve Kanser. Tütsü Nedir ve Bileşenleri Nelerdir? Tütsü ve Kanser Tütsü Nedir ve Bileşenleri Nelerdir? Eski inanışlara göre kokusuyla kötülükleri uzaklaştırdığına inanılan tütsü geleneksel bir alışkanlık olarak özellikle batı kültüründe yer almıştır.

Detaylı

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri Kansızlık (anemi) kandaki hemoglobin miktarının yaş ve cinsiyete göre kabul edilen değerlerin altında olmasıdır. Bu değerler erişkin erkeklerde 13.5 g/dl, kadınlarda 12 g/dl nin altı kabul edilir. Kansızlığın

Detaylı

Elektromanyetik Alanlar ve Kanser. Uz.Dr.Ezgi Hacıkamiloğlu 0 5380574146 ezguner@gmail.com

Elektromanyetik Alanlar ve Kanser. Uz.Dr.Ezgi Hacıkamiloğlu 0 5380574146 ezguner@gmail.com Elektromanyetik Alanlar ve Kanser Uz.Dr.Ezgi Hacıkamiloğlu 0 5380574146 ezguner@gmail.com Türkiye de ve Dünyada Kanser 1 2012 den 2025 e Dünyada Kanser 14 milyon yeni vaka 19,3 milyon 8.2 milyon ölüm 11

Detaylı

Vitaminlerin yararları nedendir?

Vitaminlerin yararları nedendir? Vitaminlerin yararları nedendir? Vitamin ve mineraller vücudun normal fonksiyonlarının yerine getirilmesinde, büyüme ve gelişiminde çok önemlidir. Az miktarlarda yeterlidirler. Gebelikte anne yanında bebeğin

Detaylı

TÜTÜN ÜRÜNLERİNİN ZARARLARI PASİF ETKİLENİM

TÜTÜN ÜRÜNLERİNİN ZARARLARI PASİF ETKİLENİM TÜTÜN ÜRÜNLERİNİN ZARARLARI VE PASİF ETKİLENİM TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ Başlıca tütün ürünleri nelerdir? SİGARA ELEKTRONİK SİGARA PİPO PURO NARGİLE ESRAR

Detaylı

Zeytin ve Zeytinyağının Besin Değerleri

Zeytin ve Zeytinyağının Besin Değerleri Zeytin ve Zeytinyağının Besin Değerleri Zeytin meyveleri sofralık ve yağlık olmak üzere iki şekilde değerlendirilir. Siyah Zeytinde Yağ içeriği ve Enerji miktarı yüksek, Yeşil zeytinde A vitamini, Demir,

Detaylı

Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma

Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma Johanna M. Geleijnse,* Cees Vermeer,** Diederick E. Grobbee, Leon J. Schurgers,** Marjo H. J. Knapen,**

Detaylı

Manisa'da tütün kullanımı, meslek ve seçili hastalıklara göre mesane kanseri riski

Manisa'da tütün kullanımı, meslek ve seçili hastalıklara göre mesane kanseri riski Manisa'da tütün kullanımı, meslek ve seçili hastalıklara göre mesane kanseri riski Koray Ömer Erdurak 1, Pınar Erbay Dündar 2, Beyhan Cengiz Özyurt 2, Eva Negri 3, Carlo La Vecchia 3, Ziya Tay 1 1 Manisa

Detaylı

KANSER İSTATİSTİKLERİ

KANSER İSTATİSTİKLERİ 1 KANSER İSTATİSTİKLERİ Kanser, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından biridir. Sık görülmesi ve öldürücülüğünün yüksek olması nedeniyle de bir halk sağlığı sorunudur. Tanı olanaklarının gelişmesi ve

Detaylı

IYE'D -' """ A 1 IGI. Pror. Hr. İlhan Ti ~( ~R. Editörler. Dr. Ediz F~ ( 'f lşa R. lh>\'- i>r. ~afi1 8()ZDl-:\1İR. Uo~. Ur. Rl"fik Rl 'Rt;l'T.

IYE'D -'  A 1 IGI. Pror. Hr. İlhan Ti ~( ~R. Editörler. Dr. Ediz F~ ( 'f lşa R. lh>\'- i>r. ~afi1 8()ZDl-:\1İR. Uo~. Ur. Rlfik Rl 'Rt;l'T. TU lt@ IYE'D -' """ A 1 IGI Editörler Pror. Hr. İlhan Ti ~( ~R Uo~. Ur. Rl"fik Rl 'Rt;l'T lh>\'- i>r. ~afi1 8()ZDl-:\1İR Dr. Ediz F~ ( 'f lşa R ANKARA NUMUNE HASTANESİ'NDE 1985-1990 YILLARI ARASINDAKİ

Detaylı

ORAL KONTRASEPTİFLER MEME KANSERİ YAPAR MI? DR. MURAT ULUKUŞ EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM AD BORNOVA - İZMİR

ORAL KONTRASEPTİFLER MEME KANSERİ YAPAR MI? DR. MURAT ULUKUŞ EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM AD BORNOVA - İZMİR ORAL KONTRASEPTİFLER MEME KANSERİ YAPAR MI? DR. MURAT ULUKUŞ EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM AD BORNOVA - İZMİR SUNUM PLANI Meme ca epidemiyoloji ve risk faktörleri Estrojen

Detaylı

Gübre Kullanımının Etkisi

Gübre Kullanımının Etkisi 1 Gübre Kullanımının Etkisi Tarımsal üretimi artırmanın en kolay yollarından biri gübre Dünyada gübre kullanımı sürekli artıyor. En çok tüketilen azotlu ve fosforlu gübreler Kirlilik açısından ahır gübresi

Detaylı

KAFEİN. HAZIRLAYANLAR Harun ÇOBAN Murat ALTINKAYA Soner SARUHAN

KAFEİN. HAZIRLAYANLAR Harun ÇOBAN Murat ALTINKAYA Soner SARUHAN KAFEİN HAZIRLAYANLAR Harun ÇOBAN Murat ALTINKAYA Soner SARUHAN KAFEİN NEDİR? Önemli fizyolojik etkileri olan alkoloid grubunun azotlu organik bir bileşiğidir. Kimyasal ismi trimethylxanthine dir ve formülü

Detaylı

İSTATİSTİK, ANALİZ VE RAPORLAMA DAİRE BAŞKANLIĞI

İSTATİSTİK, ANALİZ VE RAPORLAMA DAİRE BAŞKANLIĞI RAPOR BÜLTENİ İSTATİSTİK, ANALİZ VE RAPORLAMA DAİRE BAŞKANLIĞI Tarih: 10/09/2015 Sayı : 8 Dünya Lenfoma Farkındalık Günü 15 Eylül 2015 Hazırlayan Neşet SAKARYA Birkaç dakikanızı ayırarak ülkemizde 2011

Detaylı

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ NEDİR

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ NEDİR T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ NEDİR Anemi (Kansızlık) Araştırması Korkuttu Bursa'da, Uludağ

Detaylı

TÜMÖR BELİRTEÇLERİNİN KLİNİK TANIDA ÖNEMİ. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006

TÜMÖR BELİRTEÇLERİNİN KLİNİK TANIDA ÖNEMİ. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006 TÜMÖR BELİRTEÇLERİNİN KLİNİK TANIDA ÖNEMİ Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006 1 Tümör (kanser), Vücudumuzun herhangi bir hücre veya hücre topluluğunun kontrolsüz bir şekilde çoğalması, büyümesi,

Detaylı

SOĞUK DEPOLAMANIN ANNE SÜTÜNDEKİ E VE C VİTAMİNLERİ ÜZERİNE ETKİSİ

SOĞUK DEPOLAMANIN ANNE SÜTÜNDEKİ E VE C VİTAMİNLERİ ÜZERİNE ETKİSİ SOĞUK DEPOLAMANIN ANNE SÜTÜNDEKİ E VE C VİTAMİNLERİ Arş. Gör. Feray ÇAĞIRAN YILMAZ Prof. Dr. Ayşe Özfer ÖZÇELİK Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ANNE SÜTÜ Anne

Detaylı

Malignite ve Transplantasyon. Doç. Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı

Malignite ve Transplantasyon. Doç. Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Malignite ve Transplantasyon Doç. Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Sunum Planı -Pretransplant malignitesi olan alıcı -Pretransplant malignitesi olan donör -Posttransplant de

Detaylı

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı çeken sigara vücuda birçok zarar vermekte ve uzun süre

Detaylı

ÇOCUKLARDA İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI (TANI&GÖRÜNTÜLEME) DOÇ.DR. DENİZ DEMİRCİ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÜROLOJİ ANABİLİM DALI

ÇOCUKLARDA İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI (TANI&GÖRÜNTÜLEME) DOÇ.DR. DENİZ DEMİRCİ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÜROLOJİ ANABİLİM DALI ÇOCUKLARDA İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI (TANI&GÖRÜNTÜLEME) DOÇ.DR. DENİZ DEMİRCİ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÜROLOJİ ANABİLİM DALI Uriner enfeksiyon Üriner kanal boyunca (böbrek, üreter, mesane ve

Detaylı

POLİKİSTİK OVER SENDROMU VE GENİTAL KANSER İLİŞKİSİ

POLİKİSTİK OVER SENDROMU VE GENİTAL KANSER İLİŞKİSİ POLİKİSTİK OVER SENDROMU VE GENİTAL KANSER İLİŞKİSİ Prof. Dr. Fırat ORTAÇ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD. Jinekolojik Onkoloji Departmanı Polikistik Over Sendromu(PKOS)

Detaylı

ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM

ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM 9.11.2015 ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM Konular Doğum öncesi gelişim aşamaları Zigot Doğum öncesi çevresel etkiler Teratojenler Doğum Öncesi G elişim Anneyle ilgili diğer faktörler Öğr. Gör. C an ÜNVERDİ Zigot

Detaylı

ALFA FETOPROTEİN (TÜMÖR BELİRLEYİCİSİ)

ALFA FETOPROTEİN (TÜMÖR BELİRLEYİCİSİ) ALFA FETOPROTEİN (TÜMÖR BELİRLEYİCİSİ) Diğer adı ve kısaltma: α fetoprotein, AFP. Kullanım amacı: Primer karaciğer, testis ve over kanserlerinin araştırılması ve tedaviye alınan cevabın izlenmesi amacıyla

Detaylı

Günde bir elma doktoru evden uzak tutar.

Günde bir elma doktoru evden uzak tutar. ELMANIN FAYDALARI Günde bir elma doktoru evden uzak tutar. Elmanın Sağlığa Faydaları Elma A, E, B6, C, K vitamin kaynağıdır, bunun yanında yüksek miktarda potasyum ve çeşitli mineralleri içeren su içerir.

Detaylı

Viral Hepatitler. Hepatit A Virus. Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış. Hepatit Tipleri. Hepatit A Klinik Özellikler

Viral Hepatitler. Hepatit A Virus. Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış. Hepatit Tipleri. Hepatit A Klinik Özellikler Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış Viral Hepatitler İnfeksiyöz Viral hepatitler A NANB E Enterik yolla geçen Dr. Ömer Şentürk Serum B D C F, G, TTV,? diğerleri Parenteral yolla geçen Hepatit Tipleri A B

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. ROBİSİD 500 mg film tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Bir film kaplı tablet 500 mg sodyum fusidat içerir.

KULLANMA TALİMATI. ROBİSİD 500 mg film tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Bir film kaplı tablet 500 mg sodyum fusidat içerir. KULLANMA TALİMATI ROBİSİD 500 mg film tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Bir film kaplı tablet 500 mg sodyum fusidat içerir. Yardımcı maddeler: DL-alfa tokoferol, mikrokristalin selüloz, laktoz monohidrat,

Detaylı

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı Aydın Aytekin Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı Rafiye Çiftçiler Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları

Detaylı

Su / Hasta Değil Susuzsunuz adlı kitapta suyun önemi anlatılıyor ve yazara göre vücudumuz tam 46 nedenle suya ihtiyaç duyuyor.

Su / Hasta Değil Susuzsunuz adlı kitapta suyun önemi anlatılıyor ve yazara göre vücudumuz tam 46 nedenle suya ihtiyaç duyuyor. Su / Hasta Değil Susuzsunuz adlı kitapta suyun önemi anlatılıyor ve yazara göre vücudumuz tam 46 nedenle suya ihtiyaç duyuyor. 1- Hiçbir şey susuz yaşayamaz. 2- Göreceli su yetersizliği vücudun bazı fonksiyonlarını

Detaylı

- Çok genel olmayan sağ taraf abomasum yer değiştirmelerinde gözlenen semptomlar biraz daha farklıdır.

- Çok genel olmayan sağ taraf abomasum yer değiştirmelerinde gözlenen semptomlar biraz daha farklıdır. semptomları ketozisin belirtilerine benzer. yem tüketiminin durması veya kesilmesi, sınırlı bağırsak hareketi, normal vücut ısısı, süt veriminin azalması, halsizlik ve rahatsızlık ortaya çıkar. - Çok genel

Detaylı

Türkiye de Kanser İstatistikleri Kanser, Türkiye'de 1982 yılında 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunu'nun 57. Maddesi gereğince "bildirimi zorunlu

Türkiye de Kanser İstatistikleri Kanser, Türkiye'de 1982 yılında 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunu'nun 57. Maddesi gereğince bildirimi zorunlu 6 Türkiye de Kanser İstatistikleri Kanser, Türkiye'de 1982 yılında 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunu'nun 57. Maddesi gereğince "bildirimi zorunlu hastalıklar listesi"ne alınmış olmasına rağmen ülkemizde

Detaylı

2. Çocukluk çağında demir eksikliği anemisi?

2. Çocukluk çağında demir eksikliği anemisi? DEMİR EKSİKLİĞİ 1. Demir eksikliği anemisi nedir? Demir eksikliği anemisi : kan hücrelerinin yapımı için gerekli olan demirin dışarıdan besinlerle yetersiz alınması yada vücuttan aşırı miktarda kaybedilmesi

Detaylı

2. MUĞLA MULTİDİSİPLİNER ONKOLOJİK ARAŞTIRMALAR SEMPOZYUMU. ""Her Yönü ile Kanserde Tartışmalı Konular"" (MORE 2018) 05 Ekim 2018 CUMA

2. MUĞLA MULTİDİSİPLİNER ONKOLOJİK ARAŞTIRMALAR SEMPOZYUMU. Her Yönü ile Kanserde Tartışmalı Konular (MORE 2018) 05 Ekim 2018 CUMA 08.30-09.00 AÇILIŞ 2. MUĞLA MULTİDİSİPLİNER ONKOLOJİK ARAŞTIRMALAR SEMPOZYUMU ""Her Yönü ile Kanserde Tartışmalı Konular"" (MORE 2018) 05 Ekim 2018 CUMA GASTROİNTESTİNAL KANSERLERDE TARTIŞMALI KONULARA

Detaylı

Gübre Kullanımının Etkisi

Gübre Kullanımının Etkisi Gübre Kullanımının Etkisi Tarımsal üretimi artırmanın en kolay yollarından biri gübre Dünyada gübre kullanımı sürekli artıyor. En çok tüketilen azotlu ve fosforlu gübreler Kirlilik açısından ahır gübresi

Detaylı

Elazığ İlinde Bir Maden Sahasından Kaynaklanan Sızıntı Sularının Maden Çayına Etkisi: II. Diğer Parametreler

Elazığ İlinde Bir Maden Sahasından Kaynaklanan Sızıntı Sularının Maden Çayına Etkisi: II. Diğer Parametreler Karaelmas Science and Engineering Journal/Karaelmas Fen ve Mühendislik Dergisi 2 (1): 15-21, 212 Karaelmas Fen ve Mühendislik Dergisi Journal home page: www.fbd.karaelmas.edu.tr Araştırma Makalesi Elazığ

Detaylı

MEMEDEN BARDAĞA AKAN DOĞALLIK ÖZKAN ŞAHİN U.Ü.KARACABEY MYO GIDA TEKNOLOJİSİ PROGRAMI/SÜT OPSİYONU

MEMEDEN BARDAĞA AKAN DOĞALLIK ÖZKAN ŞAHİN U.Ü.KARACABEY MYO GIDA TEKNOLOJİSİ PROGRAMI/SÜT OPSİYONU MEMEDEN BARDAĞA AKAN DOĞALLIK ÖZKAN ŞAHİN U.Ü.KARACABEY MYO GIDA TEKNOLOJİSİ PROGRAMI/SÜT OPSİYONU MEMEDEN BARDAĞA AKAN DOĞALLIK Dünya nüfusundaki hızlı artış ile teknolojik gelişmeler insanları tarımsal

Detaylı

E vitamininin kimyasal adı Tokoferol dur E vitamini etkinliği gösteren alfa, beta ve gama tokoferoller ve tokotrienoller denilen moleküller vardır En

E vitamininin kimyasal adı Tokoferol dur E vitamini etkinliği gösteren alfa, beta ve gama tokoferoller ve tokotrienoller denilen moleküller vardır En E vitamininin kimyasal adı Tokoferol dur E vitamini etkinliği gösteren alfa, beta ve gama tokoferoller ve tokotrienoller denilen moleküller vardır En etkin olanı alfa tokoferoldür Tokoferoller antioksidan

Detaylı

Kilo verme niyetiyle diyet tedavisinin uygulanamayacağı durumlar nelerdir? -Hamilelik. -Emziklik. -Zeka geriliği. -Ağır psikolojik bozukluklar

Kilo verme niyetiyle diyet tedavisinin uygulanamayacağı durumlar nelerdir? -Hamilelik. -Emziklik. -Zeka geriliği. -Ağır psikolojik bozukluklar Diyet denilince aklımıza aç kalmak gelir. Bu nedenle biz buna ''sağlıklı beslenme programı'' diyoruz. Aç kalmadan ve bütün besin öğelerinden dengeli biçimde alarak zayıflamayı ve bu kiloda kalmayı amaçlıyoruz.

Detaylı

Op Dr Aybala AKIL. ACIBADEM Bodrum Hastanesi

Op Dr Aybala AKIL. ACIBADEM Bodrum Hastanesi Sağlıklı bir anne için Sağlıklı beslenme Düzenli hekim kontrolü Gebelik öncesi hastalıkların sıkı takibi Sağlıklı bir yaşam tarzı Huzurlu bir gebelik süreci Sağlıklı beslenme = Dengeli beslenme Proteinler

Detaylı

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi 03.05.2016 OLGU 38 yaşında evli kadın hasta İki haftadır olan bulantı, kusma, kaşıntı, halsizlik, ciltte ve gözlerde

Detaylı

SU KALİTE ÖZELLİKLERİ

SU KALİTE ÖZELLİKLERİ SU KALİTE ÖZELLİKLERİ Su kirliliği Su kaynağının kimyasal, fiziksel, bakteriyolojik, radyoaktif ve ekolojik özelliklerinin olumsuz yönde değişmesi şeklinde gözlenen ve doğrudan veya dolaylı yoldan biyolojik

Detaylı

Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografik Koroner Anjiyografi Sonrası Uzun Dönem Kalıcı Böbrek Hasarı Sıklığı ve Sağkalım ile İlişkisi

Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografik Koroner Anjiyografi Sonrası Uzun Dönem Kalıcı Böbrek Hasarı Sıklığı ve Sağkalım ile İlişkisi Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografik Koroner Anjiyografi Sonrası Uzun Dönem Kalıcı Böbrek Hasarı Sıklığı ve Sağkalım ile İlişkisi Hamza Sunman 1, Mustafa Arıcı 2, Hikmet Yorgun 3, Uğur Canpolat 3, Metin

Detaylı

raşitizm okul çağı çocuk ve gençlerde diş çürükleri büyüme ve gelişme geriliği zayıflık ve şişmanlık demir yetersizliği anemisi

raşitizm okul çağı çocuk ve gençlerde diş çürükleri büyüme ve gelişme geriliği zayıflık ve şişmanlık demir yetersizliği anemisi büyüme ve gelişme geriliği diş çürükleri zayıflık ve şişmanlık okul çağı çocuk ve gençlerde demir yetersizliği anemisi 0-5 Yaş Grubu Çocuklarda iyot yetersizliği hastalıkları vitamin yetersizlikleri raşitizm

Detaylı

BİR BAKIŞTA SAĞLIK -AVRUPA 2010 -

BİR BAKIŞTA SAĞLIK -AVRUPA 2010 - BİR BAKIŞTA SAĞLIK -AVRUPA 2010 - (OECD ve Avrupa Birliği işbirliğinde hazırlanan Bir Bakışta Sağlık-Avrupa 2010 adlı yayının özetidir) AĞUSTOS 2011 ANKARA İçindekiler ÖZET 1 BÖLÜM 1- SAĞLIĞIN DURUMU...

Detaylı

Adet döneminin gecikmesi ile beraber göğüslerde aşırı şişkinlik ve hassasiyet oluşur. Gebelik ilerledikçe göğüsler büyür ve göğüs uçları koyulaşmaya

Adet döneminin gecikmesi ile beraber göğüslerde aşırı şişkinlik ve hassasiyet oluşur. Gebelik ilerledikçe göğüsler büyür ve göğüs uçları koyulaşmaya Adet döneminin gecikmesi ile beraber göğüslerde aşırı şişkinlik ve hassasiyet oluşur. Gebelik ilerledikçe göğüsler büyür ve göğüs uçları koyulaşmaya başlar. Ayrıca esmerleşme göbekte ve karnın orta kısmında,

Detaylı

Türkiye de Kanser Taramalarında Yeni Stratejiler

Türkiye de Kanser Taramalarında Yeni Stratejiler Türkiye de Kanser Taramalarında Yeni Stratejiler Sunum Planı A Türkiye de Kanser 2-5 B Kanser Taraması 6-31 B1 - AB de Durum 6-8 B2 - Ülkemizdeki Durum 9-17 B3 - İhtiyaçlar 18-24 B4-2013 de Yapacaklarımız

Detaylı

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr. Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi Dr. Aslı KANTAR GİRİŞ GENEL BİLGİLER Akut böbrek hasarı (ABH) yenidoğan yoğun bakım

Detaylı

AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNDE İLK 1000 GÜNDE BESLENME DR.GÖNÜL KAYA

AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNDE İLK 1000 GÜNDE BESLENME DR.GÖNÜL KAYA AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNDE İLK 1000 GÜNDE BESLENME DR.GÖNÜL KAYA AİLE SAĞLIĞI BİRİMİNDE EKİP Aile Hekimi Aile Sağlığı Elemanı Sözleşmeli Hemşire-Ebe BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM AİLE SAĞLIĞI BİRİMİNDE HİZMETLER Kayıtlı

Detaylı

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar.

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Vücutta küçük miktarda bakır varlığı olmaz ise demirin intestinal yolaktan emilimi ve kc de depolanması mümkün değildir. Bakır hemoglobin yapımı için de

Detaylı

Hidrasyon ve Sağlık Paneli. Moderatör : Prof Dr Ferit Saraçoğlu, YİSAV

Hidrasyon ve Sağlık Paneli. Moderatör : Prof Dr Ferit Saraçoğlu, YİSAV Hidrasyon ve Sağlık Paneli Moderatör : Prof Dr Ferit Saraçoğlu, YİSAV Neden Hidrasyon Paneli Konuldu? SU : Unuttuğumuz çok önemli bir besin Su hayati öneme sahip 6 besinden birisidir Karbonhidratlar Yağlar

Detaylı

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Kahramanmaraş 1. Biyokimya Günleri Bildiri Konusu: Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Mehmet Aydın DAĞDEVİREN GİRİŞ Fetuin-A, esas olarak karaciğerde

Detaylı

Nitrit ve nitrat nedir? Nitrit gıdalara niçin eklenir? Genel Özellikler

Nitrit ve nitrat nedir? Nitrit gıdalara niçin eklenir? Genel Özellikler Nitrit ve nitrat nedir? Nitrit ; et, balık ve tavuk gibi gıdaları korumak için kullanılan bir tuzdur. Nitrit aynı zamanda insan vücudunda bulunan kimyasal bir maddedir, normal fizyolojik yollarla ve nitrit

Detaylı

KANSER TANIMA VE KORUNMA

KANSER TANIMA VE KORUNMA KANSER TANIMA VE KORUNMA Uzm. Dr Dilek Leyla MAMÇU Sunum İçeriği Genel Bilgiler Dünyada ve Ülkemizdeki son durum Kanser nasıl oluşuyor Risk faktörleri neler Tedavi seçenekleri Önleme mümkün mü Sorular/

Detaylı

GEBELİK VE MEME KANSERİ

GEBELİK VE MEME KANSERİ GEBELİK VE MEME KANSERİ Doç. Dr. Ramazan YILDIZ Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı, 27 Kasım 2014, Ankara Gebelikte Kanser Gebelikte kanser insidansı % 0.07-0.1 arasında Gebelik

Detaylı

Farmasötik Toksikoloji

Farmasötik Toksikoloji Farmasötik Toksikoloji 2015-2016 II Prof.Dr.Buket Alpertunga Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı 1 Doz-cevap ilişkisi «Her madde zehirdir, zehir olmayan madde yoktur, zehir ile ilacı birbirinden ayıran

Detaylı

MESLEKSEL KANSERLER. Ülkemizde ve Dünyada Durum. Doç. Dr. Engin TUTKUN

MESLEKSEL KANSERLER. Ülkemizde ve Dünyada Durum. Doç. Dr. Engin TUTKUN 2015 MESLEKSEL KANSERLER Ülkemizde ve Dünyada Durum Doç. Dr. Engin TUTKUN Temel Tanım Kanser, hem dünyamızda, hem ülkemizde nedeni belirlenebilen ölümler arasında 2. sırada bulunmaktadır. Dünya Sağlık

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI LORDES 5 mg film kaplı tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Desloratadin 5 mg Yardımcı maddeler: Dibazik kalsiyum fosfat dihidrat DC, mikrokristalin selüloz, mısır nişastası, talk, film

Detaylı

KOLOREKTAL KARSİNOMLARDA HPV NİN ROLÜ VE KARSİNOGENEZ AÇISINDAN P53 VE BCL-2 İLE İLİŞKİSİ

KOLOREKTAL KARSİNOMLARDA HPV NİN ROLÜ VE KARSİNOGENEZ AÇISINDAN P53 VE BCL-2 İLE İLİŞKİSİ KOLOREKTAL KARSİNOMLARDA HPV NİN ROLÜ VE KARSİNOGENEZ AÇISINDAN P53 VE BCL-2 İLE İLİŞKİSİ Ruksan ELAL 1, Arsenal SEZGİN ALİKANOĞLU 2, Dinç SÜREN 2, Mustafa YILDIRIM 3, Nurullah BÜLBÜLLER 4, Cem SEZER 2

Detaylı

Prof.Dr. C. Tayyar Şaşmaz Mersin Üniversitesi Tıp Fak Halk Sağlığı AD Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER)

Prof.Dr. C. Tayyar Şaşmaz Mersin Üniversitesi Tıp Fak Halk Sağlığı AD Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER) Prof.Dr. C. Tayyar Şaşmaz Mersin Üniversitesi Tıp Fak Halk Sağlığı AD Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER) 1 Literatürde Aşı Aşılama Çalışmaları PubMed de yıl sınırlaması yapılmadan; Vaccine, vaccination,

Detaylı

Kolistin ilişkili nefrotoksisite oranları ve risk faktörlerinin değerlendirilmesi

Kolistin ilişkili nefrotoksisite oranları ve risk faktörlerinin değerlendirilmesi Kolistin ilişkili nefrotoksisite oranları ve risk faktörlerinin değerlendirilmesi DR. FATİH TEMOÇİN Fatih TEMOÇİN, Meryem DEMİRELLİ, Cemal BULUT, Necla Eren TÜLEK, Günay Tuncer ERTEM, Fatma Şebnem ERDİNÇ

Detaylı

MENOPOZ. Menopoz nedir?

MENOPOZ. Menopoz nedir? MENOPOZ Hayatınızı kabusa çeviren, unutkanlık, uykusuzluk, depresyon, sinirlilik, halsizlik şikayetlerinin en büyük sebeplerinden biri menopozdur. İleri dönemde idrar kaçırma, kemik erimesi, hipertansiyona

Detaylı

Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü

Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Tarih boyunca; İnsan diyeti, Aktivite kalıpları, Beslenme durumu. Paleolithic dönemden beri: Diyet kalıpları, Fiziksel aktivite

Detaylı

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a)

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a) - Azotlu bileşikler Su ürünleri yetiştiricilik sistemlerinde oksijen gereksinimi karşılandığı takdirde üretimi sınırlayan ikinci faktör azotlu bileşiklerin birikimidir. Ana azotlu bileşikler; azot gazı

Detaylı

Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır.

Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır. Bölüm 9 Astım ve Gebelik Astım ve Gebelik Dr. Metin KEREN ve Dr. Ferda Öner ERKEKOL Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır. Erişkinlerde astım görülme

Detaylı

KOLOREKTAL KANSERE DUR DEMENİN 12 YOLU

KOLOREKTAL KANSERE DUR DEMENİN 12 YOLU KOLOREKTAL KANSERE DUR DEMENİN 12 YOLU Kolorektal kanseri engellemek için benimseyeceğiniz yaşam biçimi kalbinize yardım etmek için benimsemeniz gereken yaşam biçimiyle birebir örtüşüyor. Yani bir yandan

Detaylı

KANSER NEDIR? TARAMA YÖNTEMLERI NELERDIR? BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ KANSER ŞUBE DR.AYŞE AKAN

KANSER NEDIR? TARAMA YÖNTEMLERI NELERDIR? BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ KANSER ŞUBE DR.AYŞE AKAN KANSER NEDIR? TARAMA YÖNTEMLERI NELERDIR? BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ KANSER ŞUBE DR.AYŞE AKAN 2005 DEN 2030 A DÜNYADA KANSER 7 milyon ölüm 17 milyon 11 milyon yeni vaka 27 milyon 25 milyon kanserli kişi

Detaylı

DÜNYADA VE TÜRKİYEDE MESLEK HASTALIKLARI

DÜNYADA VE TÜRKİYEDE MESLEK HASTALIKLARI 1 DÜNYADA VE TÜRKİYEDE MESLEK HASTALIKLARI Meslek hastalıkları, işyeri ortamında bulunan faktörlerin etkisi ile meydana gelen hastalıkların ortak adıdır. Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Çalışma Örgütü

Detaylı

Bruselloz. Muhammet TEKİN. Bulaşıcı Hastalıklar Çevre ve Çalışan Sağlığı Şube Müdürü

Bruselloz. Muhammet TEKİN. Bulaşıcı Hastalıklar Çevre ve Çalışan Sağlığı Şube Müdürü Bruselloz Muhammet TEKİN Bulaşıcı Hastalıklar Çevre ve Çalışan Sağlığı Şube Müdürü Bruselloz Esas olarak hayvanların hastalığı olan bulaşıcı bakteriyel bir enfeksiyon hastalığı Hayvanlardan insanlara mikroplu

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI FUSİNAT 500 mg film tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Bir film kaplı tablet 500 mg sodyum fusidat içerir. Yardımcı maddeler: Mikrokristal selüloz PH 200, krospovidon, laktoz anhidrat,

Detaylı

Omega 3 nedir? Balık ve balık yağları, özellikle Omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA açısından zengin besin kaynaklarıdır.

Omega 3 nedir? Balık ve balık yağları, özellikle Omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA açısından zengin besin kaynaklarıdır. Alfalino Omega 3 nedir? Omega 3 yağ asitleri vücut için gerekli olan ama vücudun üretemediği yağ asitleridir. Besinlerle alınamadığı durumlarda gıda takviyeleri ile alınmaları gerekmektedir. Temel Omega-3

Detaylı

KAYSERİDEKİ İÇME SULARINDA NİTRAT VE DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ

KAYSERİDEKİ İÇME SULARINDA NİTRAT VE DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ KAYSERİDEKİ İÇME SULARINDA NİTRAT VE DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ NİTRİT 1 Serap ŞAHİN KOLSUZ 2 Canan GÖNÜLALAN Danışman: Yrd. Doç.Dr.Fatih DUMAN Yrd. Doç.Dr. İskender PARMAKSIZ ÖZET: Bu çalışma Kayseri deki

Detaylı

: Her bir tablette, 16 mg betahistin dihidroklorür içerir.

: Her bir tablette, 16 mg betahistin dihidroklorür içerir. VERTİN 16 mg Tablet Ağızdan alınır Etkin madde Yardımcı maddeler : Her bir tablette, 16 mg betahistin dihidroklorür içerir. : Mikrokristalize selüloz, mannitol, sitrik asit monohidrat, susuz kolloidal

Detaylı

KULLANMA TALĐMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALĐMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALĐMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALĐMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALĐMATI ZEFFĐX 100 mg film tablet Ağızdan alınır Etkin madde: Her tablette; 100 mg lamivudin içerir. Yardımcı maddeler: Titanyum dioksit, sentetik kırmızı demir oksit, sentetik sarı demir oksit

Detaylı

SAĞLIK ÖLÇÜTLERİ. Doç. Dr. Zeliha Öcek EÜTF Halk Sağlığı AD

SAĞLIK ÖLÇÜTLERİ. Doç. Dr. Zeliha Öcek EÜTF Halk Sağlığı AD SAĞLIK ÖLÇÜTLERİ Doç. Dr. Zeliha Öcek EÜTF Halk Sağlığı AD 1 8 Ağustos 2001 de Bayer kolestrol düzeyini düşeren bir ilaç olan cerivastatin i ABD ve Avrupa daki 52 ölümle ilişkili bulunması nedeniyle piyasadan

Detaylı

Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması

Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması Melis Demirci, Özlem Tünger, Kenan Değerli, Şebnem Şenol, Çiğdem Banu

Detaylı

1. DOĞAL ÜZERİNDEKİ ETKİLER. PDF created with pdffactory trial version www.pdffactory.com

1. DOĞAL ÜZERİNDEKİ ETKİLER. PDF created with pdffactory trial version www.pdffactory.com SULAMANIN ÇEVRESEL ETKİLERİ SULAMANIN ÇEVRESEL ETKİLERİ Doğal Kaynaklar Üzerindeki Etkiler Biyolojik ve Ekolojik Kaynaklar Üzerindeki Etkiler Sosyoekonomik Etkiler Sağlık Etkileri 1. DOĞAL KAYNAKLAR ÜZERİNDEKİ

Detaylı

D vitamini Güneş Işınları, UVB ve Kanser

D vitamini Güneş Işınları, UVB ve Kanser D vitamini Güneş Işınları, UVB ve Kanser Doç. Dr. Murat Gültekin, Uzm. Dr. Ezgi Hacikamiloglu Giriş D vitamini yağda çözünen bir hormon öncülü olup sağlık üzerinde kanserden korunma da dahil pek çok olumlu

Detaylı

Abdominal Myomektomi Fertiliteyi Arttırıyor

Abdominal Myomektomi Fertiliteyi Arttırıyor Abdominal Myomektomi Fertiliteyi Arttırıyor Amaç: Bu çalışmanın amacı, abdominal myomektomi sonrası fertiliteyi değerlendirmek ve uterin fibroid lerin sayı, büyüklük ve lokalizasyonunun cerrahi sonrası

Detaylı

Türkiye'de Tütün Ekonomisi ve Tütün Ürünlerinin Vergilendirilmesi

Türkiye'de Tütün Ekonomisi ve Tütün Ürünlerinin Vergilendirilmesi 'de Tütün Ekonomisi ve Tütün Ürünlerinin Vergilendirilmesi Ek Yürekli A, Önder Z, Elibol HM, Erk N, Çabuk A, Fisunoğlu M, Erk SF, Chaloupka FJ Şekil A1: Batı Avrupa Ülkelerinde Erkeklerde Yaşa Göre Standardize

Detaylı

HASTA VE ÇALIŞAN GÜVENLİĞİNDE STANDARTLAR NELERDİR?

HASTA VE ÇALIŞAN GÜVENLİĞİNDE STANDARTLAR NELERDİR? 5. TÜRK TIBBİ ONKOLOJİ KONGRESİ HASTA VE ÇALIŞAN GÜVENLİĞİNDE STANDARTLAR NELERDİR? Araş. Gör. Sevcan TOPÇU Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi, Halk Sağlığı Hemşireliği Anabilim Dalı Değişen sağlık

Detaylı

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ. ERZURUM HALK ÇEġMELERĠNĠN FĠZĠKSEL-KĠMYASAL- MĠKROBĠYOLOJĠK YÖNDEN ĠNCELENMESĠ VE DEĞERLENDĠRĠLMESĠ. Banu TULUK, Figen ORHAN

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ. ERZURUM HALK ÇEġMELERĠNĠN FĠZĠKSEL-KĠMYASAL- MĠKROBĠYOLOJĠK YÖNDEN ĠNCELENMESĠ VE DEĞERLENDĠRĠLMESĠ. Banu TULUK, Figen ORHAN ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ERZURUM HALK ÇEġMELERĠNĠN FĠZĠKSEL-KĠMYASAL- MĠKROBĠYOLOJĠK YÖNDEN ĠNCELENMESĠ VE DEĞERLENDĠRĠLMESĠ Banu TULUK, Figen ORHAN Erzurum ilinde içme-kullanma suyu 2008 yılı öncesine kadar

Detaylı

TÜM MİDE BİYOPSİLERİNE RUTİN OLARAK GIEMSA VE ALCIAN BLUE UYGULAMALI MIYIZ?

TÜM MİDE BİYOPSİLERİNE RUTİN OLARAK GIEMSA VE ALCIAN BLUE UYGULAMALI MIYIZ? TÜM MİDE BİYOPSİLERİNE RUTİN OLARAK GIEMSA VE ALCIAN BLUE UYGULAMALI MIYIZ? PROF. DR. SÜLEN SARIOĞLU¹, DR. EVREN UZUN¹, DOÇ. DR. MEHTAT ÜNLܹ, PROF. DR. HÜLYA ELLİDOKUZ² DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ TIBBİ

Detaylı

NUTRI -PASS. Amonyak ve çözünebilir protein bağlayıcı DAHA İYİ

NUTRI -PASS. Amonyak ve çözünebilir protein bağlayıcı DAHA İYİ Amonyak ve çözünebilir protein bağlayıcı NUTRI -PASS DAHA İYİ Protein Kullanımı Enerji Kullanımı Süt Kalitesi Karaciğer Fonksiyonları Döl Verimi BY-PASS PROTEİN ÜRETİMİNİ VE ENERJİ ÇEVRİMİNİ ARTTIRMAK,

Detaylı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Dönem III - 5. Ders Kurulu. Gastrointestinal Sistem. Eğitim Programı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Dönem III - 5. Ders Kurulu. Gastrointestinal Sistem. Eğitim Programı ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2017-2018 Dönem III - 5. Ders Kurulu Gastrointestinal Sistem Eğitim Programı Eğitim Başkoordinatörü Dönem Koordinatörü Koordinatör Yardımcısı : Doç.Dr.Erkan

Detaylı

TRANSFERRİN ERİTROSİT. Transferrinin normal değerleri: Transferin seviyesini düşüren sebepler. Eritrosit; RBC: Red Blood Cell = Alyuvar

TRANSFERRİN ERİTROSİT. Transferrinin normal değerleri: Transferin seviyesini düşüren sebepler. Eritrosit; RBC: Red Blood Cell = Alyuvar TRANSFERRİN Transferin kanda demiri taşıyan bir proteindir. Her bir trasferrin molekülü iki tane demir taşır. Transferrin testi tek başına bir hastalığı göstermez. Beraberinde serum demiri, ferritin, demir

Detaylı

Pediatriye Özgü Farmakoterapi Sorunları

Pediatriye Özgü Farmakoterapi Sorunları [Çocuklarda Akılcı İlaç Kullanımı] Pediatriye Özgü Farmakoterapi Sorunları Ayşın Bakkaloğlu Hacettepe Üniversitesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Pediatrik Nefroloji Ünitesi İlaç Metabolizması Esas organ

Detaylı

TÜRKİYE DE SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN GENEL GÖRÜNÜMÜ

TÜRKİYE DE SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN GENEL GÖRÜNÜMÜ SAKARYA ÜNİVERSİTESİ İşletme Fakültesi Sağlık Yönetimi Bölümü SAĞLIK POLİTİKASI VE PLANLAMASI TÜRKİYE DE SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN GENEL GÖRÜNÜMÜ Doç. Dr. Mahmut AKBOLAT Bölüm Hedefi *Bu derste; Türkiye de genel

Detaylı

PIHTIÖNLER (KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI }EDOKSABAN (LİXİANA)

PIHTIÖNLER (KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI }EDOKSABAN (LİXİANA) 1 EDOKSABAN (LİXİANA) pıhtıönler ilaç grubundadır. Halk arasında kan sulandırıcı ilaç olarak bahsedilen ilaçlardan bir tanesidir. Kan damarları içerisinde pıhtı oluşmasını ve oluşan pıhtının büyümesini

Detaylı

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır.

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır. Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır. Lohusalık döneminde ruhsal hastalıklar: risk etkenleri ve klinik gidiş Doç.Dr. Leyla Gülseren 25 Eylül 2013 49. Ulusal

Detaylı

Dünya nüfusunun hızla artması sonucu ortaya çıkan dünyanın artan besin ihtiyacını karşılamak ve birim alandan daha fazla ürün almak amacı ile

Dünya nüfusunun hızla artması sonucu ortaya çıkan dünyanın artan besin ihtiyacını karşılamak ve birim alandan daha fazla ürün almak amacı ile Dünya nüfusunun hızla artması sonucu ortaya çıkan dünyanın artan besin ihtiyacını karşılamak ve birim alandan daha fazla ürün almak amacı ile uygulanan kültürel önlemlerden biri de tarım ilacı uygulamalarıdır.

Detaylı

NAZOFARENKS KARSİNOMUNDA CLAUDIN 1, 4 VE 7 EKSPRESYON PATERNİ VE PROGNOSTİK ÖNEMİ

NAZOFARENKS KARSİNOMUNDA CLAUDIN 1, 4 VE 7 EKSPRESYON PATERNİ VE PROGNOSTİK ÖNEMİ NAZOFARENKS KARSİNOMUNDA CLAUDIN 1, 4 VE 7 EKSPRESYON PATERNİ VE PROGNOSTİK ÖNEMİ Dinç Süren 1, Mustafa Yıldırım 2, Vildan Kaya 3, Ruksan Elal 1, Ömer Tarık Selçuk 4, Üstün Osma 4, Mustafa Yıldız 5, Cem

Detaylı

KULLANMA TALĐMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALĐMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALĐMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALĐMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALĐMATI ZĐNCOBEST 15 mg / 5 ml şurup Ağızdan alınır. Etkin madde: Her 5 ml şurupta 15 mg çinkoya eşdeğer 66 mg çinko sülfat heptahidrat Yardımcı maddeler: Metil paraben sodyum, sükroz, portakal

Detaylı

Prostat Kanseri Tarama ve PSA Dr. Cemil Uygur 30 Mayıs 2009 Eskişehir

Prostat Kanseri Tarama ve PSA Dr. Cemil Uygur 30 Mayıs 2009 Eskişehir Prostat Kanseri Tarama ve PSA Dr. Cemil Uygur 30 Mayıs 2009 Eskişehir PSA nın tarihsel süreci ve klinik kullanımı 1. Tarama / Erken Tanı 2. Gelecekteki Kanseri öngörme 3. Evreleme T evresi N evresi M evresi

Detaylı

Doç. Dr. Halil Coşkun. Dr. Hüseyin Kazim Bektaşoğlu

Doç. Dr. Halil Coşkun. Dr. Hüseyin Kazim Bektaşoğlu Doç. Dr. Halil Coşkun Dr. Hüseyin Kazim Bektaşoğlu GİRİŞ 2010 verilerine göre dünyada erişkinlerde (20-79 yaş) diabet prevalansı %6,4 (285 milyon). 2030 da bu oranın %7,7 ye (439 milyon) yükseleceği öngörülüyor.

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir ağızda dağılan tablet 24 mg Betahistin dihidroklorür içerir.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir ağızda dağılan tablet 24 mg Betahistin dihidroklorür içerir. KULLANMA TALİMATI ROTASTİN 24 mg ağızda dağılan tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Her bir ağızda dağılan tablet 24 mg Betahistin dihidroklorür içerir. Yardımcı maddeler : Mannitol E421, mikrokristalin

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir 8 g lık saşe, 3.0 g fosfomisine eşdeğer g fosfomisin trometamol içerir.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir 8 g lık saşe, 3.0 g fosfomisine eşdeğer g fosfomisin trometamol içerir. KULLANMA TALİMATI MONUROL saşe Ağızdan uygulanır. Etkin madde: Her bir 8 g lık saşe, 3.0 g fosfomisine eşdeğer 5.631 g fosfomisin trometamol içerir. Yardımcı maddeler: Mandalina esansı, portakal esansı,

Detaylı

KULLANMA TALĐMATI. MEGACE 160 mg tablet Ağız yoluyla alınır.

KULLANMA TALĐMATI. MEGACE 160 mg tablet Ağız yoluyla alınır. KULLANMA TALĐMATI MEGACE 160 mg tablet Ağız yoluyla alınır. Etkin madde: Her bir tablet 160 mg megestrol asetat içerir. Yardımcı maddeler: Laktoz monohidrat, mikrokristalize selüloz, kolloidal silikon

Detaylı