Dil bilim. Jones'un bulguları, düşünceleri, XIX. yy. başlarında çağdaş dil bilimin doğmasıyla sonuçlandı. Sonraki 100 yıl
|
|
- Çağatay Öztoprak
- 8 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 Dil bilim Dil bilim, Dili inceleyen bilim dalı. Dilbilimin konusu, birtakım yan alanlara sapılmaksızın, yalnızca insan dili olgusunun incelenmesidir. Yerleşik bir kanı da, dil bilimin, yalnızca, dillerin tarihini ve kökenini inceleyen bir bilim dalı olduğudur. Bu iki konu, her ne kadar, dil bilimin önemli bir dalını oluşturursa da, alanı yalnızca bu ikisiyle de sınırlı kalmaz. Ayrıca birçok dil bilimci, yabancı dilleri inceler ve çoğunlukla, yabancı dil öğretim araçlarının ve yöntemlerinin geliştirilmesine katkıda bulunurlar. Ancak bu gibi etkinlikler de dil bilim demek değildir. Yabancı dillerin en iyi biçimde öğrenilmesi, kavranılması ve bunların öğretilme yöntemlerinin geliştirilmesi, uygulamalı dil bilimin alanına girer ve dil bilim çözümleme ve araştırmalarının birer alt-ürünüdür. Dilin kavranmasında örtük ve açık bilgi: Yabancı dillerin kavranmasında tam bir yeterlilik elde edilmesi, dil bilimin gereçlerinden birini oluşturur ama, bu, son derece kullanışlı ve önemli bir gereç de olsa, yalnızca bir gereçtir; bir son ya da bir amaç değildir. Asıl sözü edilmesi gereken ayırım, dille ilgi örtülü ya da açık bilgidir. Dili konuşma yeterliliği gösteren kişinin, dille ilgili örtük, belirginleşmemiş bir bilgisi vardır; oysa dil bilimci, dille ilgili açık, kesin bir bilgilenmenin yollarını arar. Dille ilgili örtük bilgi dili konuşmakta, anlamakta, okumakta ve yazmakta, kısacası, özellikleri bilinçli olarak anlaşılmış olsun ya da olmasın, dili ustaca kullanmada dile gelir. Dille ilgili açık bilgilenmeyse, dilin özelliklerinin bilinçli olarak kavranılmasını konu alır. Geleneksel dilbilgisi: Batı'da, dil konusudaki tartışmalar, eski Yunanlılarla başlamıştır. Eflatun gibi Eskiçağ filozoflarının çabaları, her ne kadar, Yunanca sözcüklere yüzlerce gerçek dışı köken, etimoloji bulmaktan öteye gitmemiş de olsa, daha İ.Ö. I. yy'da dilbilgici Trakyalı Dionysios, ilk kez geniş ölçüde,eski Yunanca'nın yapısını ve özelliklerini temel alarak, gelişmiş bir sistem (sonradan "geleneksel dilbilgisi" diye adlandırılmıştır) üstünde çalışmıştır. Romalı Aelius Donatus ve Priscianus (İ.S. VII. yy.) da bu sistemi kendi dilleri Latince'ye kolayca uygulamışlardır: Eski Yunanca da, Latince de, Hint-Avrupa dilleri ailesindendirler ve yapıları aynıdır. Geleneksel dilbilgisinin yarattığı zoriuklar, Latince'den, İtalyanca, Fransızca ve İspanyolca gibi Roman dillerinin türedikleri döneme kadar, yani yüzyıllar boyunca tam olarak anlaşılamamıştır. Ama türeyen bu yeni dillerin Latince'den çok büyük ölçüde farklı olmaiarı nedeniyle, geleneksel dilbilgisinin neredeyse kutsal sayılan ve hiç el sürülmeyen alışılmış çözümlemelerinin, hiçbir geçerliliği kalmamıştır. Öte yandan Latince'nin yüksek bir kültür dili olarak saygı görmesi, ondan türeyen Roman dillerinin, klasik Latince'nin yozlaşmış, bozulmuş bir biçimini oluşturduğu gibi yanlış bir yargıya varılmasına da neden olmuştur. O dönemin bilim adamları, bu varsayılan yozlaşmanın, Latince'nin temelini oluşturan klasik, arkaik dil biçimlerine, kalıplarına bilinçli bir biçimde sadık kalma yoluyla üstesinden gelinebileceğini ileri sürüyorlar, eski biçim ve kalıpların daha kusursuz ve arı olduğuna inanıyorlardı. Bu temelden hatalı görüş (buna göre, dildeki değişme dilin kendi iç kurallarından değil, yozlaştırıcı nedenlerden kaynaklanmaktaydı; bundan ötürü de, halk dili, olağan gelişme sürecinden uzak tutulmalıydı) " kuralcı dil bilim" diye adlandırılmıştır. Rönesans'la, XV. yy'la birlikte ticaret ve keşiflerdeki patlamayla, Avrupa'ya eski Yunanca'yla ve Latince'yle hiçbir ilintisi olmayan, dahası, bu dillerden neredeyse bütünüyle farklı dillerin var olduğuna ilişkin bilgiler de ulaşmaya başladı. Geleneksel dilbilgisi, bu yeni, "egzotik dilleri açıklamaya, doğal olarak elverişli değildi. Dilin özelliklerini kavramaktaki eski ölçütlerle, yeni keşfedilen dillerin karşı karşıya gelmesinin, çatışmasının olumlu sonuçlarından biri de, bütün dillerin ortak özelliklerini belirleme (özellikle evrensel mantık kurallarına başvurmakla) konusunda bir felsefi eğilimin gelişmesi oldu. Söz konusu akım, XVII. yy'ın genel dilbilgileriyle doruğa ulaştı. Çağdaş dil bilimin doğuşu: XVIII. yy. boyunca, Hindistan'daki İngiliz sömürgeciliği, eski bir din, felsefe ve edebiyat dili olan Sanskrit dilinin varlığını keşfetti. Hindistan yarımadasında Sanskrit dili, eskiden hıristiyanlığın başlangıç dönemi Avrupa'sında Latince'nin önemini, saygınlığını, ayrıcalığını taşımaktaydı. Dilbilimciler, Sanskrit dilinin, eski Yunanca ve Latince'yle ilgi çekici bir benzerlik gösterdiğini kavramakta gecikmediler; bu benzerlik yalnızca biçimsel yönden ya da sözcükler yönünden (söz gelimi mata= "ana" ve asti="dır, dir", eski Yunanca'daki "meter" ve "esti"ye, Latince'deki, "mater" ve "est"e çok yakındı) değil, dilin morfolojisinin, sözcük yapısının ve söz diziminin (sentaks) düzenlenmesi yönünden de geçerliydi. Sanskrit dili de, ortaya çıktığı bölgede,üç bin yıl geriye giden dilbilgisi araştırmalarına (bunların en önemlisi Panini'nin yapıtıdır) konu olmuştur. Hintli dilcilerin dilé yaklaşımıysa, gerek felsefi yoğunluğu, gerek çözümlemelerdeki kusursuzluğuyla, Batı'nın geleneksel dilbilgisini kat kat aşıyordu. Panini'nin Sanskritçe dilbilgisinin sağlamlığı, kesinliği, doğruluğu, Avrupalı bilim adamlarını, sonradan Sanskrit dilinin eski Yunanca ve Latince'yle kuşku götürmeyen benzerliği konusunda araştırmaya yöneltecek bir düşünce ve mantık modeli oluşturdu. Geriye doğru bakıldığında, çağdaş dil bilimciler, bu benzeşmenin anahtarının, Avrupalı ilk büyük Sanskrit dili uzmanı Sir William Jones tarafından kuramlaştırdığı konusunda birleşmektedirler; Jones, 1786'da, Sanskrit dili, eski Yunanca ve Latince'nin, "belki de artık varlığını yitirmiş bulunan belirli bir ortak kökten kaynaklandığım" varsaymıştır. Jones'un bulguları, düşünceleri, XIX. yy. başlarında çağdaş dil bilimin doğmasıyla sonuçlandı. Sonraki 100 yıl
2 boyunca, dil bilimcilerin ilgi odağı öncelikle tarihsel ve karşılaştırmalı dil bilim oldu; Sanskrit dilinin, eski Yunanca'nın ve Latince'nin, Germen dillerinin, Kelt dillerinin ve varlığını belirledikleri başka bazı Hint-Avrupa dillerinin evrimini ve karşılıklı ilişkilerini araştırdılar. Başta Ural-Altay dil ailesi, öbür dil aileleri de incelemelere konu oldu; ne var ki, tarihsel dil bilimin Avrupa'dan ötelere yayılması ancak XX. yy'da başladı. Eş süremli dil bilim: XIX. yy'ın sonuna doğru dil bilimciler dikkatlerini, dilin düzenlenmesinin ve işlevlerinin, tarihsel olmayan yönlerine çevirmeye başladılar. Dili, kendi özgeçmişinden, tarihinden bağımsız olarak, var oluşunun belirli bir döneminde, işlevini sürdüren bir nesne olarak inceleme yollarını, yöntemlerini geliştirdiler. Dile bu tarihsel olmayan yaklaşımın açık ve ayrıntılı bir sergilenmesiyse, ancak İsviçreli dil bilimci Ferdinand de Saussure'ün Genel Dil Bilim Derslerinin (Cours de Linguistique Générale, 1916) ölümünden sonra öğrenciler ve arkadaşları tarafından yayınlanmasıyla gerçekleşti. Dile bu yeni ve yetkin bakış, tarihsel ya da artsüremli (diyakronik) dil bilimle arasındaki farkı belirtmek için, eşzamanlı ya da eş süremli (senkronik) dil bilim diye nitelendirildi. Dil bilimsel araştırmada rakip yöntemler olmak bir yana, birbirlerini tamamlayan yöntemler olarak ortaya çıkan çözümlemedeki bu iki farklı bakış açısının bilim adamları tarafından benimsenmesi, dil bilimin temelini oluşturdu. Birinci Dünya Savaşı'nı izleyen yirmi yıl içinde, dil bilim,'gerek Avrupa'da, gerek ABD'de hızla gelişti; bilim dünyası, önemini kabul etmekle birlikte, eşsüremli dil bilime gereken dikkati yöneltmedi. Avrupa'da Cenevre dil bilim okulu, Saussure'ün öncü çalışmalarını sürdürdü; Danimarka'da, Otto Jespersen ve Louis Hjelmslev'in, İngiltere'de J.R. Firth, vb. bilim adamlarının katkılarıyla, önemli dil bilim odakları oluştu yıllarında, Avrupa'daki en önemli dil bilim akımı, Roman Jakobson, Nikolay Trubetzkoy, vb. dil bilimcilerin öncülüğûnü yaptıkları Çekoslovakya Prag Çevresi (ya da okulu) oldu. Davranışçılık: Eş süremli dil bilim, 1920 yıllarında ABD'de derinlemesine bir gelişme ve yayılma gösterdi. ABD'li bilim adamlarının dil bilime ilgisini, son derece çeşitli Amerika Kızılderilileri dillerinin inceleme ve çözümleme çalışmaları yöneltti. Özellikle oluşma döneminde, ABD dil bilimi, toplumsal antropolojiyle sıkı bir ilişki içinde gelişti: Franz Boas, Edward Sapir, Alfred L. Kroeber, vb. bilim adamları, dil bilimci oldukları kadar da, antropologdular. Bununla birlikte, 1930 yıllarının başlarında dil bilim alanına egemen olan betimleyici çalışmalar, gün geçtikçe, kuramsal temeller konusundaki çalışmalarla bütünlenmeye, desteklenmeye başladı. "Davranışçılık dönemi" diye adlandırılabilecek dönem içinde, ABD dil biliminin kapsamlı ilkelerini, 1933'te Léonard Bloomfield, Language (Dil) adlı kitabında ortaya koydu. İkinci Dünya Savaşı sırasında ve savaşı izleyen on yıl içinde dil bilim, ABD'deki gelişmesini sürdürdü; bu gelişmeye, özellikle savaş çabalarına destek olarak hazırlanan yabancı dil öğretimi ders araçlarının katkısı oldu. Öte yandan savaşın bir süre kesintiye uğrattığı "Avrupa dil bilimi" 1950 yıllarında, İngiltere'de M.A.K. Halliday'in sistematik dil bilim konusudaki, Fransa'da da André Martinet'nin işlevsel dil bilim konusundaki çalışmalarıyla yeniden canlandı. Savaş sonrasında, Hollanda, Çekoslovakya, Polonya, SSCB, vb. ülkelerde de, yeni ya da yenilenen ilerlemeler gözlendi yıllarının sonları ile 1950 yıllarının başlangıcında, ABD dil bilimi sağlam temellere oturtuldu. Bir kuşak önce Bloomfield, vb. tarafından kapsamlı biçimde açıklanan davranışçı anlayış, dünya dillerine uygulandı ve bu kez, Bernard Bloch, Zellig Harris, Charles Hockett, Eugene Nida, Kenneth Pike gibi dil bilimciler, çalışmalarını, ABD'de "yeni Bloomfield'ci" dil bilim diye adlandırılan dil çözümlemelerinin tutarlı bir kuramını geliştirmede odakladılar (yeni Bloomfield'ci dil bilim, yapısal dil bilimin birçok paralel dalından ayırdedilmesi "ABD yapısalcılığı" diye de adlandırılır). Davranışçı temelleri nedeniyle, ABD yapısalcılığı, dil bilim araştırmalarının kapsamına girebilecek dil olgularının neler olacağına ilişkin bazı sınırlamalar getirdi. Özgül sınırlamalar, dönemden döneme, okuldan okula değişiklikler gösterseler de, tümü, dil bilimsel araştırmanın, bütünüyle açık ve seçik, belirli ve kendiliğinden yinelenebilir çözümleme yöntemlerini temelalması gerektiği konusundaki yapısalcı ilkeyi benimsediler. Benimsenen bir başka ilke de, söz konusu yöntemlerle varılan postulatların, fiziksel olarak tanımlanması gerekliliğiydi. Araştırma konusu dil olunca, bu yöntem, cümlelerin, fiillerin, ünlü seslerin ve davranışsal olarak kendini gösteren öbür dil olgularının tanımlanan özelliklerine gereksinme duyulmasıyla aynı anlama geliyordu (bu da, konuşanların dışsal davranışlarına, dili kullanırken gösterdikleri yetilerine bağlıydı). Dönüşümcü dilbilgisi: Yapısalcıların kendilerine getirdikleri en ciddi sınırlama, anlam olgusunun, bilimsel olarak incelenemeyeceğiydi (bu, anlam olgusunun davranışçı gereklere yanıt verecek kadar yeterli bir fiziksel belirti göstermediği görüşünden kaynaklanıyordu) yıllarının başlangıcında, en etkili yapısalcılardan Zellig Harris (Pennsylvania Üniversitesi'nde ders veriyordu), anlam olgusunu bilimsel olarak incelemeye yönelik teknikleri geliştirmekle kalmayıp, dil bilimde bir devrimi de gerçekleştirecek bir dizi önemli araştırmaya girişti. Yapısalcı çözümlemeyi cümlenin sınırlarının ötesine doğru genişletme olanaklarını araştırdı ve farklı tipte cümleler arasındaki sistematik dil bilimsel bağıntıları saptamaya yarayacak formüller, şemalar geliştirerek "dönüşüm formülleri" diye nitelendirdi: Sözgelimi, etken çatıdaki; "Harry bira içti" gibi bir cümle, dönüşümcü açıdan, edilgen çatıdaki karşılığıyla, yani, "Bira Harry tarafından içildi" biçimiyle çözümleniyordu. Dönüşümün, daha da ileri giderek yapısalcı açıdan da temellendirilebilmesiyle, Harris'in kuramı yeni bir çığır açıyordu :Anlamın dil bilimsel açıdan incelenmesi.geçmişte, anlamla bağıntılı gibi görülen, hep anlama bağlanan şeyin (yapısalcıların çoğu, birbiriyle bağıntılı olan etken ve edilgen cümleleri, anlamları denk, ancak yapıları farklı cümleler olarak görüyorlardı) artık, dönüşümcü açıdan olduğu gibi, yapısal bağıntı açısından da ilişkili olduğu
3 anlaşılmıştı. Harris'in dönüşümcü dil bilim kuramını geliştirmeyi sürdürdüğü sırada, Massachusetts Teknoloji Üniversitesi profesörlerinden Noah Chomsky'nin Syntactic Structures (Sözdizim Yapıları, 1957) adlı yapıtını yayınlaması, 1933'te Bloomfield'in Language adlı kitabının yayınlanışından sonra ABD dil biliminde en önemli olay oldu. Harris'in eski öğrencilerinden Chomsky, dönüşümcü anlayıştan yola çıkarak, bunu, günümüzde genel olarak "dönüşümcü-üretici dil bilim" ya da kısaca "üretici dil bilim" diye adlandırılan yeni bir dil bilim kuramının kapsamına aldı. Bu kuramın yapısalcılıktan farklı yanı, kurama ve yönteme ilişkin öğelerini, matematikten ve dil felsefesinden geliştirmesi ve yapısalcı davranışçılığı bırakarak, kökeni XVII. yy'ın genel dilbilgisi anlayışına uzanan, "yeni akılcı" bir felsefi tutum izlemesiydi. Dönüşümcü anlayışla kusursuzlaşan betimleyici-çözümleyici çaba, Chomsky'nin davranışçılıktan uzak felsefesinin olanaklı kıldığı, dile bakış açısını çok daha genişleten çözümleyici kavrayışla birleşince, arasında üreticı dil bilgisinin engellenemez yükselişi ve bununla orantılı olarak da yapısalcılığın gerilemesi başladı. Günümüzde, dönüşümcülük ile yapısalcılık arasındaki bilimsel kavga, her ne kadar sona ermeye yüz tutmuşsa da, hâlâ, dönüşümcülükten kaynaklanan, ancak kuramsal açıdan tam anlamıyla dönüşümcü olmayan, bağıntı kuramı gibi yeni dil bilim akımları varlığını sürdürmektedir. Günümüzde dil bilim dünyanın her yanında gelişmekteyse de, kuramlar öylesine çok ve karmaşıktır ki, gelecekteki eğilimlerin neler olabileceğini tam anlamıyla kestirmek, aşağı yukarı olanaksızdır. DİL BİLİMİN TEMAL DALLARI İnsanlar arasındaki yaygın kanı, dilin, "sözcük" olarak adlandırılan öğeler aracılığıyla işlediği, sözcüklerin de bir araya gelerek, düşünceleri dile getiren cümleleri oluşturduklarıdır. Bu görüş, her şeyi aşırı basitleştirmeden ve çoğunlukla olayı saptırmaktan öteye gitmese de, dil konusunda birçok gerçeği yansıtır. Genel kanıya göre, sözcüklerin de ikili bir işleyi vardır. Birincisi, cümlelerin yapıtaşlarını oluştururlar; her sözcüğün tek başına bir anlamı olduğu düşünülür. İkincisi, sözcükler de hecelere bölünmüşlerdir ve belirli söyleniş biçimleri vardır; heceler az ya da çok değiştirilemez, bozulamaz; ne var ki, bunlar da telaffuz biçimine bağlı oldukları ölçüde, olağanüstü bir kararsızlık ve bozulma eğilimi gösterirler. Bu görüşlerden birincisi, anlam taşıma konusundaki genel yargı, çeşitli yönlerden bulanıklık taşıması ve kesinlikten yoksun olması dışında, temelde doğru gibi görünmektedir. Buna karşılık ikinci anlayış çok gerilerde kalmıştır; çünkü, hem tarihsel, hem de işlevsel açıdan, telaffuz, önce gelir; dolayısıyla sözcüğün hecelere bölünmesi, telaffuzun bir sonucu olmasının yanı sıra gerçekte göz ardı edilebilir bir olgudur: Günümüzde bile birçok dil, yazı sistemlerinden yoksundur; buna karşılık, bu dillerin sözcükleri, kurulu bir yazım düzeni olan herhangi bir başka dilin sözcüklerinden daha çok değişkenlik ya da kararsızlık göstermezler. Sözcük, anlam ve telaffuzu kendi içinde birleştiren bir öğedir, ancak, birbirleriyle hiçbir bağıntısı bulunmayan dillerin karşılaştırılması anlam ile telaffuz arasında temel bir bağımsızlık bulunduğunu göstermiştir. Sözgelimi Türkçe'deki ayak sözcüğü,ibranice'deki en yakın eşdeğerli sözcük olan "regel" le karşılaştırılabilir. Bu sözcükler, telaffuz açısından büyük farklılık göstermelerinin yanı sıra, anlamları da farklıdır. Regel de, ayak da, bedenin alt ucundaki, organı tanımlarlarsa da, regel, bitim noktası ayak olan bütün bacağı da belirtir; oysa insan anatomisinin bu bölümü, Türkçe'de bacak sözcüğüyle tanımlanır. Fonetik: İnsan söylemindeki seslerin özelliklerini, niteliklerini ve mekanizmasını, bu seslerin ilettiği, taşıdığı anlamlardan bağımsız olarak inceleyen dil bilim dalına "fonetik" (ses bilgisi) adı verilir. Fonetik, konuşma sırasında devreye giren çeşitli organları belirlemek ve ses gereçlerinin tutarlı bir sınıflamasını yapmak için, anatominin ve fizyolojinin verilerini kullanarak, ünlüler ile ünsüzlerin söyleniş biçimlerini ve söyleniş noktalarını tanımlar. Anlam bilim: İnsan diliyle iletilen anlamların özelliklerini ve düzenlenişini, bu anlamları simgesel yoldan belirtmeye yarayan söylemdeki seslerden bağımsız olarak inceleyen dil bilim dalı, anlam bilim (semantik) diye adlandırılır. Söz dizimi: Cümleler ile düşünceler arasındaki ilişki, eskiden sanıldığı kadar açık ve bakışımlı değildir. "Ruhsal dil bilim" diye adlandırılan bilim dalı, düşünce teriminden olanaklar ölçüsünde kaçınmak, daha uygun, açık ve kullanışlı kavramlara yönelmek gerektiğini ortaya koymuştur. Söz konusu kuramlardan biri, anlam taşımadır: İnsan dili, anlamları, "sözcükler" diye adlandırılan simgeler aracılığıyla,sesler biçiminde şifreler; sözcüklerse, cümle denen bileşimlerde yer alırlar. Cümlenin ses yapısı, bileşimindeki sözcüklerin bir ölçüde toplamıdır; ama bütünüyle toplamı değildir. Aynı biçimde cümlenin anlam bilimsel yapısının da, bileşimindeki sözcüklerin tek tek anlamlarıyla bütünüyle belirlendiği söylenemez. Dilin tek düzenlenme düzeyi, ses bilgisi ve anlam bilim (ses ve anlam) düzeyleriyse de, diller, aralarında, yalnızca teleffuz ya da anlam bakımından ya da her ikisi bakımından farklılıklar gösterebilirler.
4 Söz gelimi, İngilizce'deki foot (ayak) sözcüğüyle, Almanca'daki fuss, aynı anlamı taşıyıp ancak telaffuzda farklılık gösterirken, İngilizce'deki foot ile Türkçe'deki ayak her iki bakımdan da farklılık gösterirler. Basit bir İngilizce cümleyi, sözgelimi, I don't know (bilmiyorum) cümlesini alalım. Genel anlamıyla bu cümle, kişinin belirli bir konuda bilgisi olmadığını anlatır ve bir bilgi isteme dileği taşır. Bütün dillerde, işlev bakımından I don't know'a eşdeğerde bir cümle vardır ve sonuçta bu cümlelerin tümü anlam açısından eşdeğerli olacaktır. Dilin iki düzeyi, yalnızca anlam bilimsel ve ses bilgisel düzeylerse, "bilmiyorum" cümlesinin, herhangi iki dilde yalnızca telaffuzda farklılık göstermesi gerekir. Oysa varılan bu sonuç, çok büyük bir yanılgıdır. "I don't know" cümlesinin Almanca'daki karşılığıyla karşılaştırılması bunu açıkça ortaya koyar. Almanca'daki lch weiss nicht, cümlesi, İngilizce cümleden yalnızca telaffuz açısından farklılık gösterseydi, İngilizce telaffuz edildiği biçimiyle, Almanca'sının sözcük sözcük yerine koymakla lch yerine l, weiss yerine know, nicht yerine de not-almanca'daki cümlenin İngilizce'dekiyle aynı sonuca ulaşılırdı; oysa ulaşılamaz. Çünkü I know not elde edilir; bu da gündelik İngilizce'de kabul edilecek bir söyleyiş değildir. Sonuç olarak, İngilizce ve Almanca cümleler arasında ses bilgisel değişiklikler soyutlandığında, hiçbir ölçüye gelmeyen birtakım farklılıklar bulunduğu görülür: Söz gelimi,dillerin birinde bulunup,öbüründeyer almayan öğeler (do yalnızca İngilizce cümlede görülür); çeşitli biçimlerde ifade bulan öğeler (sözcük sözcük çevrildiğinde "I not know not" [Ben olumsuzluk eki-bilmek-şimdiki zaman-ikinci bir olumsuzluk eki); ayrıca sözcüklerin düzeninde, sıralanışında da bakışımsızlıklar, çelişkiler (sözgelimi, olumsuzluk eki İngilizce'de fiilden öncedir; Almanca'da fiilden sonra gelir) ortaya çıkar. İster ses bilgisi düzleminde olsun, ister anlam düzleminde, bunlar ne tür farklılıklardır? Dilbilimciler (oybirliğiyle olmasa da), söz konusu farklılıkların, dilin düzenlenmesinde üçüncü bir düzeyin varlığını gösterdiğini kabullenme eğilimindedirler, "söz dizim düzeyi" adı verilen bu üçüncü düzeyin kesin özellikleri ve niteliğinin belirlenmesi henüz çözümlenmemiştir. Fonoloji: Dilin düzenlenmesinde dördüncü bir düzey de bulunduğunu gösteren kanıtlar vardır. Bu düzey, fonoloji (sesbilim) diye adlandırılan, dilin hem fonetik, hem de söz dizimi yönlerini kapsayan bilim dalı tarafından açıklanır. Temelde, dilin fonoloji sistemi, dilin fonetik kaynaklarının, söz diziminin sağladığı çerçeve içinde açığa vuruluşuna bir özgüllük getirir. Fonoloji sistemi, titreşimli, ünlü sesler ile ünsüzler arasında özel ilişkiyi sağlar. Bu özgül ilişki, ne bütünüyle bir fonetik olgudur; ne de bütünüyle bir söz dizimi olgusundur. Biçim bilim ve sözcük bilim: Dil bilimcilerin çoğu en azından iki düzenlenme düzeni olduğunu kabul etmektedirler. bunlar sözcük bilim (leksikoloji) ve biçim bilimdir (morfoloji). Geleneksel dilbilgisinde biçim bilim sözcüğün iç şemasını verir; söz dizimse, cümle içindeki sözcükler arasında bulunan ilişkileri inceler. Çağdaş uygulamada belki en yaygın eğilim de, geleneksel biçim bilim işlevlerinin söz dizimi ile fonoloji arasında paylaşılmasıdır. Sözcük bilim, kuramsal dil bilimin bir dalıdır; bu nedenle de dilin sözcük dağarı sorunuyla ve öbür sözcük bilim konularıyla ilgilenir. Çağdaş uygulamada, dilin sözcük dağarı ya da sözlük, bu dilin anlam bilimini, söz dizimini, biçim bilimini ve fonolojisini bütünler. ZAMAN VE UZAM İÇİNDE DİL Dilin, zaman içinde gelişen ve değişen bir nesne olarak incelenmesi "art süremli (diyakronik) dil bilim" ya da "tarihsel dil bilim" diye adlandırılır. Tersine, dil geçmişi göz önüne alınmadan, var oluşunun belirli bir evresinde, özgül nitelikler gösteren bir nesne olarak incelendiğinde, söz konusu inceleme "eş süremli (senkronik, eşzamanlı) dil bilim" ya da "betimleyici dil bilim" diye adlandırılan bilim dalının kapsamına girer. Söz konusu ayırımın önemine karşın, bu iki dil bilimsel inceleme yöntemi (eş süremli ve art süremli incelemeler), dil bilimciler tarafından birbirlerinden kesin bir biçimde ayrı tutulmaz. Dilin zaman içinde değişikliğe uğraması tarihsel (art süremli) dil bilimin konusunu, dilin uzam içinde çeşitlilik göstermesi de coğrafi dil bilimin gerecini oluşturur. Coğrafi dil bilim, hem coğrafyayı, hem de lehçe bilimi içerir. Coğrafi dil bilim, yörelere, coğrafi bölgelere göre, dilin kullanımındaki farklılıkları inceler; bunu yaparken de, dil bilimsel olguların yaygınlaşmasının, coğrafya ve nüfus koşulları tarafından nasıl güçlendirildiği ya da engellendiği üstünde durur. Lehçe bilim, belirli bir dilin bölgesel ve toplumsal farklı biçimleri arasındaki ilişkileri ve gelişmeleri konu alır. DİL, KÜLTÜR, TOPLUM VE BİREY: Dil, bütünüyle insana özgü bir olgu olduğuna göre, dil bilimin konusu da, kimya ya da biyoloji gibi bilimlerin konularından farkiı olarak, yalnızca insandır. Bu olgu bile, dil bilimin öbür toplum bilimleriyle özel ilişkiler içinde
5 olmasına yeterlidir; dil çeşitli insan yetenekleri ve kurumlarıyla öylesine iç içedir ki, bu olgunun her yönünü ayrı ayrı incelemek için, dil bilimde özel altdallar gelişmiştir.iantropolojik dil bilim ve etnolojik dil bilim, dil ile kültür arasındaki ilişkileri inceler; Toplumsal dil bilim, dil ile toplum ilişkilerini konu alır; ruhsal dil bilimse, dil ile düşünce arasındaki karşılıklı etkileri inceler. Bütün bunların yanı sıra, dil ile edebiyat ve dil ile felsefe arasında da yakın bir ilişki vardır; bu da, "dil felsefesi" diye adlandırılan alt-dalın konusudur. Yazının incelenmesi de dil bilimden ayrı tutulamaz; birçok başka bilim dalı ve alt dalı da, dile ilişkin yan konuları incelerler. Söz gelimi gösterge bilim (semiyoloji), dile özel ve önemli bir simgeler sistemi olarak bakar. İletişim, hayvanlarda iletişim, simgesel dil ve davranışların dili gibi dil bilimin bazı yan alanlarını kapsamına alır. Matematiğin birçok dalı, özellikle de mantık ile şifrelerin çözümlenmesini konu alan şifre bilim de, dil bilim için vazgeçilmez yardımcı dallardır. Uygulamalı dil bilimse, dil bilim kuramının dil öğretimi, dil bozukluklarının tedavisi ve çeviri gibi çok geniş bir yelpaze içinde kullanımını konu alan bir daldır.matematiksel dil bilim, dilin biçimsel özelliklerini inceler. İstatistiksel dil bilim, olasılık kuramının, niceliksel özelliklerin hesaba katıldığı çeşitli çözümsel problemlere uygulanmasını konu alır. Bilgisayar destekli dil bilim, pratik ve kuramsal nedenlerle, dil bilimde bilgisayar uygulamaları gerçekleştirir. Sinirsel dil bilim, dilin düzenlenmesindeki özgül düzeylere ve modellere ilişkin olarak, beynin incelenmesini ve anatomisini ele alır. Onomastik de, adların, özellikle kişi ve yer adlarının dil bilimsel incelenmesidir. Kaynak Linki: Dil bilim - Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Bilgisiz Adam
MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR
MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Mit, Mitoloji, Ritüel DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Kelime olarak Mit Yunanca myth, epos, logos Osmanlı Türkçesi esâtir, ustûre Türkiye Türkçesi: söylence DR. SÜHEYLA SARITAŞ
DetaylıİÇİNDEKİLER. II. Bölüm: DİL BİLİMİ VE GÖREVLERİ GİRİŞ DİL BİLİMİ DEYİNCE DİL BİLİMİNİN AMAÇLARI ÖZET... 24
İÇİNDEKİLER I. Bölüm: DİL VE ÖZELLİKLERİ... 1 GİRİŞ... 1 DİL DENİNCE... 1 DİLİN İÇERİĞİNE İLİŞKİN UNSURLAR... 3 İnsan Dilinin Belirleyici Özellikleri... 13 İLETİŞİM... 16 HAYVAN İLETİŞİMİ... 17 ÖZET...
DetaylıGiorgio Graffi, Söz Diziminin 200 Yılı: Eleştirel Bir İnceleme. (15 Mart 2010) Dr.Mustafa Altun
Giorgio Graffi, Söz Diziminin 200 Yılı: Eleştirel Bir İnceleme (15 Mart 2010) Dr.Mustafa Altun Batı'da söz diziminin son 200 yıl içinde nasıl bir seyir izlediğini anlamak açısından dikkate değer bir kitabı
DetaylıTürkçe Eğitimi Anabilim Dalı- Tezli Ortak Yüksek Lisans Programı Ders İçerikleri
Türkçe Eğitimi Anabilim Dalı- Tezli Ortak Yüksek Lisans Programı Ders İçerikleri 1. Yıl Ders Planı Türkiye Türkçesi ETO703 1 2 + 1 8 Türk dilinin kaynağı, gelişimi; Türkiye Türkçesinin diğer dil ve lehçelerle
DetaylıDilbilim ve Çeviri (ETI105) Ders Detayları
Dilbilim ve Çeviri (ETI105) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Dilbilim ve Çeviri ETI105 Güz 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin
DetaylıBussman, Hadumod (1983). Lexikon der Sprachwissenschaft. Stuttgart.
1 Dilbilim: Kendisine insan dilini bütün yönleriyle araştırmayı, onun tasvirini ve açıklanmasını, iç ilişkilerini, işlevini, toplumdaki yerini konu edinen bilim dalı. Türkçede batı dillerindeki linguistics
DetaylıGÜZ YARIYILI YÜKSEK LİSANS DERSLERİ
GÜZ YARIYILI YÜKEK LİAN DERLERİ DER KODU ZORUNLU/ EÇMELİ DERİN ADI KREDİİ ELIT 709 Z Edebiyat Teorisi ve Eleştirisi ELIT 711 Araştırma Yöntemleri ELIT 735 Uygulamalı Dilbilim: Yabancı Dil Öğretimi ve Öğrenimi
Detaylı1. DÜNYADAKİ BAŞLICA DİL AİLELERİ
1. DÜNYADAKİ BAŞLICA DİL AİLELERİ Kaynak bakımından birbirine yakın olan diller bir aile teşkil ederler. Dünya dilleri bu şekilde çeşitli dil ailelerine ayrılırlar. Bir dil ailesi tarihin bilinmeyen devirlerinde
DetaylıGÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ
GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ I.SINIF I.YARIYIL FL 101 FELSEFEYE GİRİŞ I Etik, varlık, insan, sanat, bilgi ve değer gibi felsefenin başlıca alanlarının incelenmesi
DetaylıFen - Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Programı
1 / 7 22.0.2018 1:6 Fen - Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Programı 2017/2018 Ders Listesi 1. YARIYIL Atatürk İlkeleri ve İnkılap 99000 AIT127 Tarihi I Ders Türkçe 2 0 0 2 2 2 990100TDB12Türk
DetaylıArnavutça (DİL-2) Boşnakça (DİL-2)
Arnavutça () Programın amacı, Arnavut dili, kültürü, tarihi ve edebiyatını tanıyan bu alanda çalışma yapacak nitelikte bireyler yetiştirmektir Metinlerinden yola çıkarak Arnavut dilinde metin okur ve yazar,
DetaylıDAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI
1 DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI Örgütte faaliyette bulunan insan davranışlarının anlaşılması ve hatta önceden tahmin edilebilmesi her zaman üzerinde durulan bir konu olmuştur. Davranış bilimlerinin
DetaylıI. BÖLÜM I. DİL. xiii
I. BÖLÜM I. DİL DİL NEDİR?... 1 İNSAN HAYATINDA DİLİN ÖNEMİ... 3 ÇOCUĞUN İNSAN OLMA SÜRECİNDE DİLİN ÖNEMİ... 5 ANA DİLİNİN ÖNEMİ... 6 DİL VE DÜŞÜNCE... 7 DİL, SEMBOL VE İŞARET İLİŞKİSİ... 12 DİL, KÜLTÜREL
DetaylıTürkçe Eğitimi Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans Programı Ders İçerikleri
Türkçe Eğitimi Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans Programı Ders İçerikleri 1. Yıl Ders Planı 1. Yarıyıl Türkçe Öğretiminde Çağdaş Yaklaşımlar ETO701 1 2 + 1 7 Türkçe öğretiminde geleneksel uygulamalardan
DetaylıKARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ BATI DİLLLERİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ
KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ BATI DİLLLERİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ Ders Planı - AKTS Kredileri T: Teorik (saat/hafta) U: Uygulama (saat/hafta) AKTS: Avrupa Kredi Transfer Sistemi 1. Yarıyıl
DetaylıMatematik Ve Felsefe
Matematik Ve Felsefe Felsefe ile matematik arasında, sorunların çözümüne dayanan, bir bağlantının bulunduğu görüşü Anadolu- Yunan filozoflarının öne sürdükleri bir konudur. Matematik Felsefesi ; **En genel
DetaylıKANUNİLİK İLKESİ BAĞLAMINDA CEZA VE CEZA MUHAKEMESİ HUKUKUNDA YORUM
Dr. Öğr. Üyesi ABDULLAH BATUHAN BAYTAZ İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi KANUNİLİK İLKESİ BAĞLAMINDA CEZA VE CEZA MUHAKEMESİ HUKUKUNDA YORUM
DetaylıANKARA ÜNİVERSİTESİ DİL ve TARİH-COĞRAFYA FAKÜLTESİ DİLBİLİM BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİĞİ
ANKARA ÜNİVERSİTESİ DİL ve TARİH-COĞRAFYA FAKÜLTESİ DİLBİLİM BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİĞİ Kod Dersin Adı Yıl/Yarıyıl Dersin İçeriği DBB119 Dilbilime Giriş I. Yıl I. Yarıyıl DBB121 Dilbilgisi Kavramları
DetaylıBÖLÜM 1 Nitel Araştırmayı Anlamak Nitel Bir Araştırmacı Gibi Düşünmek Nicel Araştırmaya Dayalı Nitel Bir Araştırma Yürütme...
İÇİNDEKİLER Ön söz... xiii Amaç... xiii Okuyucu Kitle... xiv Kitabı Tanıyalım... xiv Yazım Özellikleri... xv Teşekkür... xvi İnternet Kaynakları... xvi Çevirenin Sunuşu... xvii Yazar Hakkında... xix Çeviren
DetaylıSOSYOLOJİK SORU SORMA VE YANITLAMA
SOSYOLOJİK SORU SORMA VE YANITLAMA Bilimin amacı: olguları tanımlamak, olgular arasında nedensellik ilişkileri kurmak, bu ilişkileri genelleyip yasalar biçimine dönüştürmek. Bu amaçları gerçekleştirmek
DetaylıKARġILAġTIRMALI EĞĠTĠM
KARġILAġTIRMALI EĞĠTĠM Toplumlarda var olan eğitim sorunlarını ve bu sorunları doğuran nedenleri, diğer toplumlarda benzer faktörlere değinerek saptayan, yorumlayan bir inceleme ve araştırma alanıdır.
DetaylıSosyoloji. Konular ve Sorunlar
Sosyoloji Konular ve Sorunlar Ontoloji (Varlık) Felsefe Aksiyoloji (Değer) Epistemoloji (Bilgi) 2 Felsefe Aksiyoloji (Değer) Etik Estetik Hukuk Felsefesi 3 Bilim (Olgular) Deney Gözlem Felsefe Düşünme
DetaylıT.C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ. Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı İLGİLİ MAKAMA
Sayı : 10476336-100-E.531 29/01/2019 Konu : Ders İçerikleri-Çağdaş Türk Lehçerleri ve Edebiyatları Bölümü İLGİLİ MAKAMA Bu belge 5070 Elektronik İmza Kanununa uygun olarak imzalanmış olup, Fakültemiz Çağdaş
DetaylıÇoğuldizge Kuramı. Ünal Yoldaş* Giriş
Çoğuldizge Kuramı Ünal Yoldaş* Giriş Kuram, çeviribilimin en temel unsurlarındandır. Dünyada çeviribilim üzerine çalışan birçok insan mutlak suretle ortaya konulan temel çeviribilim kuramlarından faydalanmakta,
DetaylıBaşkent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü. Doç. Dr. S. EKER
TÜRK DİLİ ÜZERİNE BİRKAÇ NOT Başkent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Doç. Dr. S. EKER 1 Millî his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir Dilin millî ve zengin olması millî
DetaylıYÖNETİM Sistem Yaklaşımı
YÖNETİM Sistem Yaklaşımı Prof.Dr.A.Barış BARAZ 1 Modern Yönetim Yaklaşımı Yönetim biliminin geçirdiği aşamalar: v İlk dönem (bilimsel yönetim öncesi dönem). v Klasik Yönetim dönemi (bilimsel yönetim, yönetim
DetaylıÜNİTE:1. Dil Nedir? ÜNİTE:2. Dil Kültür İlişkisi ÜNİTE:3. Türk Dilinin Gelişimi ve Tarihsel Dönemleri ÜNİTE:4. Ses Bilgisi ÜNİTE:5
ÜNİTE:1 Dil Nedir? ÜNİTE:2 Dil Kültür İlişkisi ÜNİTE:3 Türk Dilinin Gelişimi ve Tarihsel Dönemleri ÜNİTE:4 Ses Bilgisi ÜNİTE:5 1 Yapı Bilgisi: Biçim Bilgisi ve Söz Dizimi ÜNİTE:6 Türkçenin Söz Varlığı
DetaylıÖzge Can (Ed.), Dilbilim Kuramları, İki Düzlem Beş Kuram, İstanbul, 2018, İthaki Yayınları, 382 sayfa ISBN: Erkan HİRİK *
Karadeniz Araştırmaları XV/59 - Güz 2018 - s.306-311 Makale gönderim tarihi: 05.09.2018 Yayına kabul tarihi: 05.09.2018 Özge Can (Ed.), Dilbilim Kuramları, İki Düzlem Beş Kuram, İstanbul, 2018, İthaki
Detaylı03 Klasik Arkeoloji Birleşik Doktora 42 Kredi + 2 Seminer BATI DİLLERİ VE EDEBİYATLARI ANABİLİM DALI 01 Alman Dili ve Edebiyatı
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ANABİLİM DALI Program Bitirme Kredisi ARKEOLOJİ ANABİLİM DALI Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi 35 Kredi + 1 Seminer 01 Birleşik 59 Kredi + 2 Seminer Protohistorya ve Önasya
DetaylıHALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1
HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Yapısalcı Halkbilimi Kuram ve Yöntemleri DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 KONULAR Yapısalcı Halkbilimi Kuram ve Yöntemleri A) Kahraman biyografisinin yapısal çözümleme modelleri
DetaylıANABİLİM DALI ARKEOLOJİ ANABİLİM DALI. Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi. 21 Kredi + 1 Seminer
1 2 SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MEZUNİYET İÇİN GEREKLİ ASGARİ TOPLAM KREDİ BİLGİLERİ TABLOSU (29/03/22 tarihli 48/11 sayılı EKK ile 22-13 eğitim-öğretim yılı güz yarıyılından geçerli olmak üzere kabul edilmiştir)
DetaylıÜçüncü baskıya ön söz Çeviri editörünün ön sözü Teşekkür. 1 Giriş 1
XI İçindekiler Üçüncü baskıya ön söz Çeviri editörünün ön sözü Teşekkür Sayfa vii viii x 1 Giriş 1 Tanımlar: Kültürlerarası psikoloji nedir? 3 Tartışmalı konular 5 Konu 1: İçsel olarak ya da dışsal olarak
DetaylıSunum İçeriği: I. Dilbilim Hk. II. Bölüm Hk.
Sunum-1: Sunum İçeriği: I. Dilbilim Hk. II. Bölüm Hk. I. Dilbilim Hakkında Dilbilim (linguistics) nedir? İletişimin en yaygın ve en temel aracı olan insan dilinin sistematik yapısını; fizyolojik, psikolojik,
DetaylıAŞKIN BULMACA BAROK KENT
AŞKIN BULMACA 18.yy'da Aydınlanma filozoflarıyla tariflenen modernlik, nesnel bilimi, evrensel ahlak ve yasayı, oluşturduğu strüktür çerçevesinde geliştirme sürecinden oluşur. Bu adım aynı zamanda, tüm
DetaylıTürk Dili I El Kitabı
Türk Dili I El Kitabı Editörler Osman Gündüz Osman Mert Yazarlar Sıddık Bakır Yasin Mahmut Yakar Osman Mert Kürşad Çağrı Bozkırlı Erhan Durukan Nurşat Biçer Oğuzhan Yılmaz M. Abdullah Arslan Osman Gündüz
Detaylıİktisat Tarihi II. 13 Nisan 2018
İktisat Tarihi II 13 Nisan 2018 Modern Çağ ın Başlangıcında Avrupa Ekonomisi 11 yy başından itibaren Avrupa Rostow'un deyimiyle kalkışa geçmiştir. Bugünün ölçütleriyle baktığımızdaavrupa gelişmemiş bir
DetaylıBILIMSEL Eğitimde ortaya çıkan problemlere bilimsel arastırma yöntemlerini kullanarak çözüm arama EKONOMİK Mevcut olanaklarla uyumlu,
PROGRAMIN TEMELLERİ PROGRAMIN TEMELLERİ BILIMSEL Eğitimde ortaya çıkan problemlere bilimsel arastırma yöntemlerini kullanarak çözüm arama EKONOMİK Mevcut olanaklarla uyumlu, SOSYAL Programlar bireyin sosyal
DetaylıFevzi Karamuc;o TARIH 11 SHTEPIA BOTUESE LIBRI SHKOLLOR
Fevzi Karamuc;o TARIH 11 SOSYAL BiLiMLER LiSESi DERS KiTABI SHTEPIA BOTUESE LIBRI SHKOLLOR Prishtine, 2012 ic;indekiler I ÜNiTE: BÜYÜK COGRAFYA KESiFLERi 3 1. BÜYÜK COGRAFYA KESiFLERi 3 A. COGRAFYA KESiFLERi
DetaylıTemel Kavramlar Bilgi :
Temel Kavramlar Bilim, bilgi, bilmek, öğrenmek sadece insana özgü kavramlardır. Bilgi : 1- Bilgi, bilim sürecinin sonunda elde edilen bir üründür. Kişilerin öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile çaba
Detaylı225 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ. Yrd. Doç. Dr. Dilek Sarıtaş-Atalar
225 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ Yrd. Doç. Dr. Dilek Sarıtaş-Atalar Bilgi Nedir? Bilme edimi, bilinen şey, bilme edimi sonunda ulaşılan şey (Akarsu, 1988). Yeterince doğrulanmış olgusal bir önermenin dile getirdiği
DetaylıBilim ve Bilimsel Araştırma
Bilim ve Bilimsel Araştırma Bilim nedir? Scire / Scientia Olaylar ve nesneleri kavramak, tanımak ve sınıflandırmak üzere çözümleyen, olgular arasındaki nesnellik ilişkilerini kuran, bu ilişkileri deney
DetaylıİSLAM KURUMLARI VE MEDENİYETİ
DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. İSLAM KURUMLARI VE MEDENİYETİ KISA ÖZET
DetaylıÜNİTE:1. Sosyal Psikoloji Nedir? ÜNİTE:2. Sosyal Algı: İzlenim Oluşturma ÜNİTE:3. Sosyal Biliş ÜNİTE:4. Sosyal Etki ve Sosyal Güç ÜNİTE:5
ÜNİTE:1 Sosyal Psikoloji Nedir? ÜNİTE:2 Sosyal Algı: İzlenim Oluşturma ÜNİTE:3 Sosyal Biliş ÜNİTE:4 Sosyal Etki ve Sosyal Güç ÜNİTE:5 1 Tutum ve Tutum Değişimi ÜNİTE:6 Kişilerarası Çekicilik ve Yakın İlişkiler
DetaylıSöylem Çözümlemesi (ETI205) Ders Detayları
Söylem Çözümlemesi (ETI205) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Kredi AKTS Saati Söylem Çözümlemesi ETI205 Güz 3 0 0 3 6 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin
DetaylıÖğretmenlik Meslek Etiği. Sunu-2
Öğretmenlik Meslek Etiği Sunu-2 Tanım: Etik Etik; İnsanların kurduğu bireysel ve toplumsal ilişkilerin temelini oluşturan değerleri, normları, kuralları, doğru-yanlış ya da iyi-kötü gibi ahlaksal açıdan
DetaylıDAVRANIŞ BİLİMLERİNE GİRİŞ
DAVRANIŞ BİLİMLERİNE GİRİŞ DAVRANIŞIN TANIMI Davranış Kavramı, öncelikle insan veya hayvanın tek tek veya toplu olarak gösterdiği faaliyetler olarak tanımlanabilir. En genel anlamda davranış, insanların
DetaylıTürk Dili II (TURK 102) Ders Detayları
Türk Dili II (TURK 102) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Türk Dili II TURK 102 Her İkisi 2 0 0 2 2 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü
DetaylıİNSAN ANATOMİSİ VE FİZYOLOJİSİ FBÖ331, Ders Notları. Dr. Aktan, iders Projesi Kapsamında Tasarlanmıştır
İNSAN ANATOMİSİ VE FİZYOLOJİSİ FBÖ331, Ders Notları Dr. Aktan, iders Projesi Kapsamında Tasarlanmıştır DERS NOTU I - TANIM İnsan Anatomi ve Fizyolojisi Bir bilim alanı olarak anatomi canlıların vücut yapıları
DetaylıİÇİNDEKİLER 1: DİL VE DÜŞÜNCE ARASINDAKİ İLİŞKİ...
İÇİNDEKİLER Bölüm 1: DİL VE DÜŞÜNCE ARASINDAKİ İLİŞKİ... 1 1.1. Bir İleti Kodu Olarak Dil... 1 1.1.1. Dilin Bireysel ve Toplumsal Yönü / Uzlaşımsal Niteliği... 4 1.1.2. Dilin Yapısal Yönü / Dizge Olma
DetaylıFELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ
FELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ FELSEFENİN BÖLÜMLERİ A-BİLGİ FELSEFESİ (EPİSTEMOLOJİ ) İnsan bilgisinin yapısını ve geçerliğini ele alır. Bilgi felsefesi; bilginin imkanı, doğruluğu, kaynağı, sınırları
Detaylı1.Tarih Felsefesi Nedir? 2.Antikçağ Yunan Dünyasında Tarih Anlayışı. 3.Tarih Felsefesinin Ortaçağdaki Kökenleri-I: Hıristiyan Ortaçağı ve Augustinus
1.Tarih Felsefesi Nedir? 2.Antikçağ Yunan Dünyasında Tarih Anlayışı 3.Tarih Felsefesinin Ortaçağdaki Kökenleri-I: Hıristiyan Ortaçağı ve Augustinus 4.Tarih Felsefesinin Ortaçağdaki Kökenleri-2: İslâm Ortaçağı
DetaylıFelsefe Nedir OKG 1201 EĞİTİM FELSEFESİ. Felsefe: Bilgelik sevgisi Filozof: Bilgelik, hikmet yolunu arayan kişi
Felsefe Nedir OKG 1201 EĞİTİM FELSEFESİ Felsefe: Bilgelik sevgisi Filozof: Bilgelik, hikmet yolunu arayan kişi GERÇEĞİ TÜMÜYLE ELE ALIP İNCELEYEN VE BUNUN SONUCUNDA ULAŞILAN BİLGİLERİ YORUMLAYAN VE SİSTEMLEŞTİREN
DetaylıDERS İÇERİKLERİ. DILB1001 Dilbilimine Giriş
DERS İÇERİKLERİ DILB1001 Dilbilimine Giriş 1 2 0 0 2 4 Türkçe Zorunlu Dil bilimi tarihine kısa bir bakış, dil biliminin konusu, yazının saygınlığı, ses biliminin ilkeleri, dil göstergesinin öz niteliği,
DetaylıFAYLARDA YIRTILMA MODELİ - DEPREM DAVRANIŞI MARMARA DENİZİ NDEKİ DEPREM TEHLİKESİNE ve RİSKİNE FARKLI BİR YAKLAŞIM
FAYLARDA YIRTILMA MODELİ - DEPREM DAVRANIŞI MARMARA DENİZİ NDEKİ DEPREM TEHLİKESİNE ve RİSKİNE FARKLI BİR YAKLAŞIM Ramazan DEMİRTAŞ Afet İşleri Genel Müdürlüğü Deprem Araştırma Dairesi, Aktif Tektonik
DetaylıBundan sonra Sabahlatan da hayatın çeşitli alanlarına dair eğitim serileri bulunacak. Bunlara da bu İspanyolca eğitim makalesi ile başlıyoruz.
İspanyolcaya Giriş 1 Bundan sonra Sabahlatan da hayatın çeşitli alanlarına dair eğitim serileri bulunacak. Bunlara da bu İspanyolca eğitim makalesi ile başlıyoruz. Bir yabancı dili ilk defa öğrenmeye heveslenmiş
DetaylıSEMBOLİK MANTIK MNT102U
DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. SEMBOLİK MANTIK MNT102U KISA ÖZET KOLAY
DetaylıDil, sınırlı sayıda sözcük ve kuraldan yararlanarak türetilebilecek sınırsız sayıda sözcükler bütünüdür. (Chomsky) (3)
Genel Dil Bilim Ders Notları 1 Dil Nedir? Dil insanlar arası anlaşmayı sağlayan, kendi kuralları içinde yaşayan canlı varlık, insanları birbirine bağlayan mucize, sesten örülmüş yapıdır. (M. Ergin) I.
DetaylıYAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI FELSEFE
YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI FELSEFE CEVAP 1: (TOPLAM 7 PUAN) Galileo Galilei Dünya yuvarlaktır dediğinde, hiç kimse ona inanmamıştır. Bir dönem maddenin en küçük parçası molekül zannediliyordu. Eylemsizlik
DetaylıÇAĞDAŞ YUNAN DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI 2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI GÜZ PROGRAMI
ANADAL EĞİTİM PROGRAMI ZORUNLU DERSLERİ 1 SINIF I.YARIYIL YDİ 101 Temel Yabancı Dil (İngilizce) YDA 101 Temel Yabancı Dil (Almanca) 1 1 YDF 101 Temel Yabancı Dil (Fransızca) ATA 101 Atatürk İlkeleri ve
DetaylıKAMU YÖNETİMİ LİSANS PORGRAMI
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ KAMU YÖNETİMİ LİSANS PORGRAMI ANAYASA HUKUKU DOÇ. DR. KASIM KARAGÖZ ANAYASA KAVRAMI, TANIMI VE SINIFLANDIRILMASI, ANAYASACILIK HAREKETLERİ ANAYASA
DetaylıHazırlayan. Ramazan ANĞAY. Bilimsel Araştırmanın Sınıflandırılması
Hazırlayan Ramazan ANĞAY Bilimsel Araştırmanın Sınıflandırılması 1.YAKLAŞIM TARZINA GÖRE ARAŞTIRMALAR 1.1. N2tel Araştırmalar Ölçümlerin ve gözlemlerin kolaylık ve kesinlik taşımadığı, konusu insan davranışları
DetaylıARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI
ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI ZORUNLU DERSLER BİRİNCİ YIL BİRİNCİ YARIYIL 1 YDİ 101
DetaylıUNI-101 Üniversite Yaşamına Giriş Dersi İNGİLİZ DİLBİLİMİ BÖLÜMÜ
UNI-101 Üniversite Yaşamına Giriş Dersi İNGİLİZ DİLBİLİMİ BÖLÜMÜ Sunum-1: Prof. Dr. S. Nalan Büyükkantarcıoğlu 2018-2019 Eğt.- Öğr. Yılı Sunum İçeriği: I. Dilbilim Hk. II. Bölüm Hk. I. Dilbilim Hakkında
Detaylı45 2 Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi (Felsefe)
DİL VE TARİH COĞRAFYA FAKÜLTESİ ÇİFT ANADAL PROGRAMI Bölüm/Program/Anabilim Dalı Toplam Kredi Kontenjan Kabul Edilen Bölümler/Programlar Alman Dili ve Edebiyatı* 0 5 Eğitim Bilimleri Fakültesi ( Bilgisayar
DetaylıDers Kod Ders Ad T U L K AKTS DİL
ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ FRANSIZ DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ 2015/16 ÖĞRETİM PROGRAMI 08.02.2016 Hazırlık YD002 Fransızca Hazırlık Sınıfı 24 0 0 24 60 60 1. Yarıyıl AI101 Atatürk
DetaylıTED ZONGULDAK KOLEJİ VAKFI ÖZEL LİSESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 2. KANAAT DÖNEMİ 9/A SINIFI YAZILI SINAV TAKVİMİ
9/A SINIFI YAZILI TAKVİMİ İNGİLİZCE 1 08.03.2016 Salı MATEMATİK 1 11.03.2016 Cuma FİZİK 1 14.03.2016 Pazartesi DENEME I 3 28.03.2016 Pazartesi COĞRAFYA 1 30.03.2016 Çarşamba ALMANCA/FRANSIZCA 1 01.04.2016
DetaylıDİL VE KONUŞMA GÜÇLÜĞÜ OLAN BİREYLER İÇİN PERFORMANS BELİRLEME FORMU
T.C Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdürlüğü DİL VE KONUŞMA GÜÇLÜĞÜ OLAN BİREYLER İÇİN PERFORMANS BELİRLEME FORMU 2009 PROGRAMDA YER ALAN MODÜLLER VE SÜRELERİ
DetaylıSOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MEZUNİYET İÇİN GEREKLİ ASGARİ TOPLAM KREDİ BİLGİLERİ TABLOSU
1 2 3 4 SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MEZUNİYET İÇİN GEREKLİ ASGARİ TOPLAM KREDİ BİLGİLERİ TABLOSU ANABİLİM DALI Program Bitirme Kredisi ARKEOLOJİ ANABİLİM DALI 35 Kredi + 1 Seminer 01 Protohistorya ve Önasya
DetaylıREHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ
REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ Psikoloji RPD 101 Not II Uz. Gizem ÖNERİ UZUN Psikolojide Ekoller & Yaklaşımlar *1879 da Alman psikolog Wilhelm Wundt tarafından kurulan psikoloji laboratuarı
DetaylıEğitimin Psikolojik Temelleri
Eğitimin Psikolojik Temelleri Eğitim sürecinin daima iki boyutu olmuştur. Bunlardan birincisi yukarıda değindiğimiz toplumsal ya da sosyal boyut, diğeri ise bireysel boyuttur. Eğitim ne kadar sosyal amaçlarla
DetaylıT.C. UFUK ÜNİVERSİTESİ
T.C. UFUK ÜNİVERSİTESİ FAKÜLTE: BÖLÜM: ANABİLİM DALI: PROGRAM: Eğitim Fakültesi Yabancı Diller Eğitimi Bölümü İngiliz Dili Eğitimi Lisans PROGRAM DERSLERİ VE ÇIKTILARI BAĞLANTI MATRİKSİ PROGRAM DERSLERİ
DetaylıPEYZAJ SANATI TARİHİ Ders İzlence Formu. Kodu: PEM 112 Dersin Adı: PEYZAJ SANATI TARİHİ Toplam Saat
Diploma Programı Peyzaj Mimarlığı Bölümü Yarıyıl Teorik Uygulama Laboratuar PEYZAJ SANATI TARİHİ Ders İzlence Formu Kodu: PEM 112 Dersin Adı: PEYZAJ SANATI TARİHİ Toplam Saat AKTS Dersin Anlatıldığı Dil
Detaylı10. hafta GÜZELLİK FELSEFESİ (ESTETİK)
10. hafta GÜZELLİK FELSEFESİ (ESTETİK) Estetik, "güzel in ne olduğunu soran, sorguluyan felsefe dalıdır. Sanatta ve doğa varolan tüm güzellikleri konu edinir. Hem doğa hem de sanatta. Sanat, sanatçının
DetaylıHACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE VE YABANCI DİL ÖĞRETİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ DİL KURSLARIMIZ BAŞLIYOR
HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE VE YABANCI DİL ÖĞRETİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ DİL KURSLARIMIZ BAŞLIYOR - MESLEKİ ALMANCA: ARKEOLOJİ OTOMOTİV VE MAKİNE TIP - MESLEKİ RUSÇA: DIŞ TİCARET - YDS
DetaylıT.C. DÜZCE ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü. Eğitim Programları ve Öğretimi Tezsiz Yüksek Lisans Programı Öğretim Planı.
Ders T.C. DÜZCE ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Eğitim Programları ve Öğretimi Tezsiz Yüksek Lisans Programı Öğretim Planı Tablo 1. ve Kredi Sayıları I. Yarıyıl Ders EPO535 Eğitimde Araştırma Yöntemleri
DetaylıÜNİTE:1 Antropoloji Nedir? ÜNİTE:2 Kültür Kavramı ÜNİTE:3 Kültüre Yaklaşımlar: Temel Antropoloji Kuramları ÜNİTE:4 İnsanın Canlılar Dünyasındaki Yeri ve Biyolojik Çeşitliliği ÜNİTE:5 İnsanın Evrim ÜNİTE:6
Detaylıİlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu
İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu Prof. Dr. Bülent Yılmaz Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü E-posta : byilmaz@hacettepe.edu.tr
DetaylıTÜRK EĞİTİM SİSTEMİ VE OKUL YÖNETİMİ. Nihan Demirkasımoğlu
TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ VE OKUL YÖNETİMİ Nihan Demirkasımoğlu 1 İçerik Sistem Kuramları Eğitime Sistem Yaklaşımı Eğitim sisteminin Alt Sistemleri Bu konu, Başaran ve Çınkır ın (2012) Türk Eğitim Sistemi ve
DetaylıİLETİŞİM KURAMLARI EYLÜL 2016
İLETİŞİM KURAMLARI EYLÜL 2016 İLETİŞİM KURAMLARI BİLİM SOSYAL BİLİM İLETİŞİM KURAM / MODEL TEMEL KURAMLAR ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ BİLİM sistematik bilgilerin birikimi sistematik bilgi kümesi ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ
DetaylıSANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni
SANAT FELSEFESİ Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni Estetik güzel üzerine düşünme, onun ne olduğunu araştırma sanatıdır. A.G. Baumgarten SANATA FELSEFE İLE BAKMAK ESTETİK Estetik; güzelin ne olduğunu sorgulayan
DetaylıTÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DOKTORA PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI
TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DOKTORA PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI GÜZ DÖNEMİ DERSLERİ Kodu Dersin Adı Statüsü T P K AKTS TAE 700 Özel Konular Z 5 0 0 30 TAE 701 Kültür Kuramları ve Türkiyat Araştırmaları
DetaylıTÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI
TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI GÜZ DÖNEMİ DERSLERİ Kodu Dersin Adı Statüsü T P K AKTS TAE 600 Özel Konular Z 4 0 0 30 TAE 601 Türkiyat Araştırmalarına Giriş I Z
DetaylıEĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAHAR YARYILI ÇİFT ANADAL VE YANDAL KONTENJANLARI
Çift Anadal Açılan Bölümler Toplam Kredi Kontenjan Kabul Edilen Bölümler/Programlar Yandal Açılan Bölümler Toplam Kredi Kontenjan Kabul Edilen Bölümler/Programlar Alman Dili ve Edebiyatı* 160(240 AKTS)
DetaylıYrd. Doç. Dr. Hüseyin Odabaş
Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Odabaş Bütün araştırmalar kendilerinden önce yapılan araştırmalara, bir başka deyişle, var olan bilgi birikimine dayanırlar. Bir araştırmaya başlarken yapılacak ilk iş, daha önce
DetaylıTRAKYA ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI GÜZ YARIYILI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖRGÜN ÖĞRETİM ARA SINAV PROGRAMI (SEÇMELİ)
17.11.2017 CUMA 16.11.2017 PERŞEMBE 15.11.2017 ÇARŞAMBA 14.11.2017 SALI 13.11.2017 PAZARTESİ 2017-2018 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI GÜZ YARIYILI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖR ÖĞRETİM ARA SINAV PROGRAMI (SEÇMELİ) Altay
Detaylıİktisat Tarihi II
İktisat Tarihi II 23.02.2018 İkincil özeklerde yalnızca ekonomik yapı benimsenmekle kalmamıştır. - Biblos - Kapadokya uygarlıkları birincil özeklerin yapısı ile zorlanmıştır. İkinci devrimin yaygınlaşmasında
DetaylıBölüm 1: Felsefeyle Tanışma
İÇİNDEKİLER Bölüm 1: Felsefeyle Tanışma 1. FELSEFE NEDİR?... 2 a. Felsefeyi Tanımlamanın Zorluğu... 3 i. Farklı Çağ ve Kültürlerde Felsefe... 3 ii. Farklı Filozofların Farklı Felsefe Tanımları... 5 b.
DetaylıT.C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
T.C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TEZ ÖNERİSİ HAZIRLAMA KILAVUZU MART, 2017 MUĞLA T.C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ.... ANABİLİM DALI.... BİLİM
DetaylıBilimsel Metin Üretimi 1
Diyalog 2014/2: 105-109 Bilimsel Metin Üretimi 1 İrem Atasoy, Barış Konukman, İstanbul Günümüzde bilim insanlarının çalıştıkları alanlarda başarılı olabilmeleri, aynı alanda çalışmalar yapan diğer araştırmacılarla
DetaylıJEOPOLİTİK KAVRAMI VE UNSURLARI
318 SUAT LHAN JEOPOL T K KAVRAMI VE UNSURLARI JEOPOLİTİK KAVRAMI VE UNSURLARI Suat LHAN* In this article, a structural analysis of the concept of geopolitics is made and the elements of this concept and
Detaylı9. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM
SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM İletişim Dil - Kültür İlişkisi İnsan, İletişim ve Dil Dillerin Sınıflandırılması Türk Dilinin Tarihi Gelişimi ve Türkiye Türkçesi Türkçenin Ses Özellikleri Telaffuz (Söyleyiş)
DetaylıJORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN
JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES (1899-1986) ARJANTİNLİ ŞAİR, DENEME VE KISA ÖYKÜ YAZARIDIR. 20. YÜZYILIN EN ETKİLİ
DetaylıBilgi Erişim Sorunu. Yaşar Tonta. Hacettepe Üniversitesi tonta@hacettepe.edu.tr yunus.hacettepe.edu.tr/~tonta/ BBY163 Bilgi Yönetimi Kavramları
Bilgi Erişim Sorunu Yaşar Tonta Hacettepe Üniversitesi tonta@hacettepe.edu.tr yunus.hacettepe.edu.tr/~tonta/ BBY163 Bilgi Yönetimi Kavramları 1 Plan Bilgi artışı Bilgi erişim sorunu Tanım Bilgi erişim
DetaylıDr. Uğur URUŞAK. Ceza Hukukunda Hukuka Uygunluk Sebebi Olarak Bir Hakkın Kullanılması
Dr. Uğur URUŞAK Ceza Hukukunda Hukuka Uygunluk Sebebi Olarak Bir Hakkın Kullanılması İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... vii İÇİNDEKİLER...ix KISALTMALAR...xv GİRİŞ...1 I. KAVRAM...5 A. Genel Açıklama...5 B. Hak Kavramı...5
DetaylıPERFORMANS YÖNETİM SÜRECİ
PERFORMANS YÖNETİM SÜRECİ Performans yönetimi hangi yöntem ya da yaklaşımı içerirse içersin aşağıdaki evrelerden oluşur: Değerlendirmenin ilk evresi yöneticilerin bireyin performansını ölçmek için gerek
DetaylıMantıksal Operatörlerin Semantiği (Anlambilimi)
Mantıksal Operatörlerin Semantiği (Anlambilimi) Şimdi bu beş mantıksal operatörün nasıl yorumlanması gerektiğine (semantiğine) ilişkin kesin ve net kuralları belirleyeceğiz. Bir deyimin semantiği (anlambilimi),
Detaylı2018 YGS Konuları. Türkçe Konuları
2018 YGS Konuları Türkçe Konuları 1. Sözcük Anlamı 2. Söz Yorumu 3. Deyim ve Atasözü 4. Cümle Anlamı 5. Cümle Yorumu 6. Paragrafta Anlatım Teknikleri 7. Paragrafta Konu-Ana Düşünce 8. Paragrafta Yapı 9.
DetaylıBoğ aziçi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Çeviribilim Bölümü LİSANS PROGRAMI
Boğaziçi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Çeviribilim Bölümü LİSANS PROGRAMI Dört yıllık lisans programının amacı Türkçe ve İngilizce dil bilinci gelişmiş, her iki dilin kültürü ve kurumları konusunda
DetaylıÜretici Dilbilgisi I
http://cemkeskin.wordpress.com/ Üretici Dilbilgisi I «sınırlı imkanların sınırsız kullanımı» 2012 Cem Keskin Dilbilim Ses bilgisi ve sesbilim Biçimbilim SÖZDİZİM Anlambilim Bilişsel bilimler DİLBİLİM Psikoloji
DetaylıAST101 ASTRONOMİ TARİHİ
AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 10. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü RÖNESANS Fransızca da yeniden doğuş
Detaylı