BİLİM TARİHİ II. BÖLÜM: ESKİ YUNAN DA BİLİM

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "BİLİM TARİHİ II. BÖLÜM: ESKİ YUNAN DA BİLİM"

Transkript

1 BİLİM M TARİHİ II. BÖLÜM: B ESKİ YUNAN DA BİLİMB Yrd. Doç.. Dr. Ayfer KÜÇÜK ÜÇÜK

2 2. ESKİ YUNAN DA BİLİMB Tarihçiler, iler, Yunan dönemini d ikiye ayırmaktad rmaktadır. r. M.Ö yüzyıldan Büyük B İskender'in ölümüne (M.Ö.323).323) kadar geçen en dönemid Antik Çağ ve Romalılar ların, Ptolemaios Krallığı ığı'na son verdikleri M.Ö yılına y kadar geçen en dönemi ise Hellenistik Çağ olarak adlandırmaktad rmaktadırlar. rlar. ARTEMİS S TAPINAĞI-EFES 2

3 2.1. ANTİK ÇAĞ'DA BİLİMB Yunan halkının n varlığı M.Ö yılları etrafında Ege Denizi kıyılark larında hissedilmeye başlan lanıyor. Bu halkı oluşturanlar arasında İyonyalılar, Dorlar, Akalar başta geliyordu. Bu insanların n bilim adına fazla bir şeyleri yoktu, fakat enerjik, yaşama ama sevinci taşı şıyan, öğrenme ve anlama isteği i ile dolu bir topluluktu. Dünyayı irili ufaklı bir sürüs doğaüst stü kuvvetlerin yönettiğini ini sanıyorlard yorlardı,, ilk ortaya koydukları efsaneler son derece güzel g masallardan ibaretti. Daha sonra, M.Ö yüzyy zyılda Küçük k Asya, Yunanistan, Güney G İtalya ve Sicilya'da kurdukları kentlere yerleştiler ve çok geçmeden zengin bir edebiyat oluşturdular. 3

4 Barbarlıktan, demir çağı uygarlığı ığına geçişleri ve deniz ticaretine el atmaları zor olmadı. Fenikelilerden aldıklar kları alfabe hem çivi yazısından, hem de hiyerogliften daha kullanış ışlı,, daha basitti. Ne yazık k ki, aynı üstünlüğü sayı sisteminde sağlayamad layamadılar. lar. Rakamları alfabe harflerinden alınm nmıştı. 4

5 Yunanlılar lar soyut düşünceden d hoşlan lanıyor,, pratik problemlere çözüm m arama yerine, doğa a felsefesi yapmayı yeğliyorlard liyorlardı. Yunanlılar lar bu dönemde d çok küçük üçük k bağı ğımsız z kent devletleri biçiminde iminde olsalar da bir bütün b olduklarının n bilincinde olduklarından, kendilerini diğer toplumlardan ayırarak Hellenlik anlayışı ışını geliştirdiler. Hellen olmak, aslında barbar olmamak anlamına na geliyordu. 5

6 Aşağıdaki görüşg iki temel felsefe akımını doğurmu urmuştur; Doğada ve insanda her an değişen en bir şey vardır, r, bu inkar edilemez. Ama değişen en her şeyde değişmeyen bir şey vardır r buda inkar edilemez. Çünk nkü bu değişimlerin imlerin içinde i inde değişmeden kalan bir şey olmasaydı değişim im olmazdı. İdealizm: Değişirliğin in içinde i inde değişmeden kalan şey ruhdur dur. Materyalizm: kalan şey ey maddedir. Değişirliğin in içinde i inde değişmeden dir. 6

7 2.1.1.Thales ve Onu İzleyenler Yunan bilimi, KüçüK üçük k Asya'nın n batı İyonya'da doğdu. du. kıyısı Hakkında bilgi sahibi olduğumuz umuz ilk bilgin Thales'dir dir.. M.Ö hareketli bir ticaret merkezi olan Milet'de yetişen en Thales'le başlayan düşünce d geleneği i bugün n bile kaybolmuş değildir. Bu gelenek, mitolojik düşünceden rasyonel düşünceye d geçişi simgeler. 7

8 Thales, matematik, astronomi ve doğa a felsefesi ile uğrau raşan an büyük b k bir bilgeydi. Kendi çağında erişti tiği i parlak ününü geniş bilgisine borçluydu. B A ABC=ACB C THALES TEOREMİ M.Ö.585'de.585'de meydana gelen Güneş tutulmasını daha önce haber verecek kadar astronomide bilgi sahibi olduğu u söylentisi s vardır. r. Matematiksel yoldan gemilerin kıyıdan k uzaklığı ığını hesaplayabiliyordu. Mısır r gezisinden geometri öğrenerek döndd ndüğü, birkaç teoremi (örne( rneğin, bir ikizkenar üçgenin taban açılara larının n birbirine eşit e olduğu u teoremini) bulduğu u söylenir. s 8

9 Thales in evren hakkındaki bilimsel nitelikte ilk görüşüg yani her şeyin sudan meydana geldiği i hipotezini ortaya atmış ve böylece b doğaya yepyeni devrimsel bir yaklaşı şım m getirmiştir. tir. Thales'in evrensel ilke olarak suyu seçmesinin gerçek ek nedenini bilmemekle birlikte, suyun yaşam am için i in zorunlu olması, sıvı,, katı ve gaz biçimlerini imlerini alması akla yakın n nedenler olarak gösterilebilir. g 9

10 Thales'e göre, evreni anlamak, onun yapısal niteliği'ni i'ni anlamayı gerektirir; bu ise maddeden başka bir şey değildir. Böylece Thales, materyalist felsefeyi başlatm latmış oluyordu. Evrenin yapısal niteliğini ini belirlemeye çalışırken Thales ve onu izleyenler bu niteliğin in basit bir madde olduğunu, unu, ancak bu basit maddenin değişik ik biçimlere imlere dönüşmesiyled evrenin karmaşı şık k bir yapı niteliği i kazandığı ığını belirtmekten geri kalmıyorlard yorlardı. 10

11 Gerçi Thales'in düşünceleri nceleri arasında bize çocukça a görünenleri g de yok değildir. Örneğin Dünyayı bir tahta parças ası gibi suda yüzen y düz z bir tepsi sayıyordu. yordu. Ancak önemli olan söylediklerinin doğru ya da yanlış olmasından çok, bu tür t r konular üzerinde durmasıyd ydı. 11

12 Doğada olup bitenlerin doğaüst stü mitolojik güçlere başvurmaks vurmaksızın n anlaşı şılabilir olması varsayımı, Thales'le başlayan geleneğin düşüncemize kazandırd rdığı en büyük b k katkıdır. Thales'in iki yönde y açtığıa çığır, ününün n gerçek ek nedenini oluşturur. Geometriye ispat fikrini sokmasıyla matematiksel düşünce d ampirik işlemlerin sınırlays rlayıcı kayıtlar tlarından kurtulmuştur. tur. Evrendeki tüm t m nesneleri bir tek maddeye indirgemesi; böylece evrende olup bitenleri evrensel bir ilkeye bağlayarak açıklama a yolunu açmıştır. 12

13 Miletli ve Thales in öğrencisi rencisi Anaximendros a (M.Ö ) göre g her şeyin kökeni k keni olan ana madde somut bir şey olarak düşünülmemelidir. d Onun bir tek niteliği i vardır r ki, o da sonsuz ve sınırsız olmasıdır. Anaximandros a göre sonsuz sayıda Dünya D vardı ve bunlar sonsuz bir evrenden kopmuştu ve bir gün n geri dönüp d p bu evren ile tekrar birleşeceklerdi. eceklerdi. 13

14 Yer ve çevresi için i in de şu u açıklamalara klamaları vardı; Madde önce parçalara alara ayrılm lmış ve bir dönme hareketinin etkisinde kalmış ıştı. Bunun sonucu ağır r maddeler merkeze düşmüşd ve yer meydana gelmişti. Ateş ve hava çevrede kalmış oluşturmu turmuştu. tu. Güneş ve Ay hava ile çevrili ateş oluşmaktayd maktaydı. ve gök g k cisimlerini halkalarından Havanın n içinde i inde boru şeklinde geçitler vardı ve güneşin ışığı bu geçitlerden geçmekteydi. Dünya kısa bir silindir şeklindeydi. Bütün n hayvanlar güneg neş ışığının n etkisi ile denizdeki maddelerden ve insan da balıktan türemit remişti. 14

15 Kuşkusuz, kusuz, bu görüşlerin g doğrulu ruluğu u kabul edilemez. Ancak, önemli olan Anaximandros un gök k cisimlerini, tanrılar ların n arabaları olarak sayma geleneğini bir tarafa itip, onları fizik nesneler olarak düşünmesidird nmesidir. Bu tür t r düşünmeyi d nmeyi Anaximandros'dan 20 yaş kadar küçük üçük k olan Anaximenes daha ileri götürdg rdü. 15

16 Anaximenes hava veya buharı temel nesne olarak önermiştir. Ona göre, g inceltilen veya seyrekleştirilen hava ısınır, böylece b ateş olur; sıkışs ıştırılan hava ise soğur, böylece b önce rüzgâra, sonra buluta, daha sonra suya, en sonunda da toprak ve taşa a dönüşür. d Hava aynı zamanda nefes niteliğindedir. indedir. O halde, yaşam amın n da kaynağı ğıdır. Anaximenes'in meteorolojik oluşumlardan umlardan söz s z etmesi, doğa olaylarına karşı artan ilgiyi gösterir. g Bizi çevreleyen atmosferin, ruhlardan değil, fiziksel nesnelerden oluştu tuğu u düşüncesi d kesinlikle belirmiştir. 16

17 Anaximenes e göre; Yer havanın üzerinde yüzmekteydi ve havanın n yoğunla unlaşmasından oluşmu muştu. GüneG neş ve Ay Yer in etrafında dönen d ateşten ten yapılm lmış disklerdi. İyonya Okulundan Efesli Heracleitos (M.Ö ) 480) için in ise her şeyin temeli ateşti ti. 17

18 M.Ö.550'den.550'den sonra gelen yüzyy zyıl l içinde, i inde, Yunanlılar, lar, Pers ordularına karşı ölüm-kalım savaşı verdiler ve İyonya'da başlayan bilimsel çalışmalarda bir ilerleme olmadı. Bilginlerden bazılar ları,, bu arada Pythagoras (Pisagor) Ege'den ayrılıp p Güney G İtalya'daki Yunan kolonisine yerleştiler. İyonya okulu üyelerinden hiçbiri Pythagoras kadar sonraki kuşaklar üzerinde etkili olmadı. 18

19 M.Ö civarında Sisam Adası doğumlu Pisagor bilim adamı olarak kabul edebileceğimiz imiz ilk örnek, aynı zamanda dini bir lider. PITHAGORAS Yeni bir tür t r kutsallık k anlayışı ışına sahip olan bir kardeşlik tarikatının n lideri olmuş.. Pisagor Tarikatının üyeleri keşiş gibi davranır, r, etyemez, alkol kullanmaz, yün y n gibi hayvan ürünlerini giymekten kaçınır r ve yalınayak dolaşı şırlarmış. 19

20 Pisagor un dini fikirleri ile siyasi fikirleri zamanla kaynaşmış ve sonuçta Sisam'ı terk etmek zorunda kalmış ış. Güney İtalya'daki Kroton'a gitmiş ve orada ahlaki-siyasi siyasi-felsefi bir akademi kurmuş. Pisagor gençli liğinde inde Mısır r ve Babil ülkelerini ziyaret etmiş.. Onu matematik öğrenmeğe e ve her şeyin sayılardan ibaret olduğunu unu açıklamaya a iten muhtemelen bu gezi olmuştur. 20

21 Öncelikle ncelikle sayılar ların n notalarla olan ilişkisini fark etmiş buna istinaden 12, 8 ve 6 sayılar larının n "armonik dizi" teşkil ettiğini ini söylemiş ve bu fikri geometriye uygulamış ış.. Ve sonuç olarak 6 yüzüy 8 köşesi ve 12 kenarı olduğu u için i in küpün k geometrik armoni içinde i inde olduğunu unu iddia etmiş. 21

22 İkinci gözlemi g de dik açılıa üçgenlerle ilgiliydi ki hepimiz onu 3,4,5 veya 6,8,10 veya benzeri üçlü düzenlerde en büyük k sayının n karesinin diğer iki sayının karelerinin toplamına eşit e olduğu ifadesi ile hatırl rlıyoruz. Aslında bu fikri MısırlM rlılar lar ve Babilliler den öğrenmiş olması da çok kuvvetli ihtimaldir. PYTHAGORAS TEOREMİ 22

23 Üçünc ncü gözlem ise gök k cisimlerinin yer çevresindeki yörüngelerini y tamamlaması için in geçen en süreler s arasında belirli sayısal sal bağlant lantılarlar bulunduğuydu. uydu. Pisagorcuların güzelliğe e ve simetriye olan sevgileri, sayılarla uğrau raşmaları onları evren konusunda bazı önemli görüşlere g ulaştırd rdı. Küre çok mükemmel m bir geometriydi bu sebeple Yer küre k şeklinde olmalıyd ydı. Bir kere hem simetrisi vardı hem de bir tepsi veya yarım m küreden k çok daha zarifti. 23

24 Zaman içerisinde i Pisagorcular sayılara inanmayı öyle abarttılar ki her şey sayılardan ibarettir şeklinde bir sonuç çıkarıp p sayılara ilahi bir mevki verdiler. Evren bir sayı uyumudur. Aklın, ruhun karşı şılığıığı olan sayılar vardır. r. Adalet bir sayı ile temsil edilir. 220 nin çarpanları 1,2,4,5,10,11,20,22,44,55, ün çarpanları 1,2,4,71,142 24

25 Pisagorcular için in 10 kutsal sayı idi ve yeminlerini bu sayı üzerine ediyorlardı. İnanılacak gibi değil ama 10 sayısı ile ilgili görüşg onları Yer in diğer gezegenler gibi hareketli olduğu u yani bir yörüngesi olduğuna una ulaştırm rmıştır. Evrendeki hareket eden cisimlerin sayısını ifade etmek için i in ancak 10 gibi mükemmel m bir sayı kullanılabilirdi. labilirdi. Ancak bunu elde etmek için i in bazı düzenlemeler yapmaları gerekiyordu. Buda evrenin merkezine Yer in değil merkezi ateş in konması ve diğer her şeyin onun çevresindeki yörüngelere y yerleştirilmesi ile başar arıldı. 25

26 Böylece hareket etmeyen bir merkezi ateş vardı; Yer, Ay, GüneG neş,, beş gezegen ve yavaşça a hareket eden yıldy ldızlar küresi k bu ateşin etrafında dönmekteydi. d Ancak bunlar bize 10 değil yalnızca 9 adet hareketli cisim vermekteydi. Bu meseleyi çözmek için i in antikthon veya karşıt t dünyad nya varlığı ileri sürüldü.. Bu cisim merkezi ateşin çevresindeki yörünge üzerinde ve Yer ile aynı hızda hareket etmekteydi. Bunun sonucu olarak karşı şıt t dünya d her zaman Yer ile merkezi ateş arasında kalmaktaydı.. Bu sebeple yeryüzünden görülememekteydi. Dünya Merkezi Ateş Karşı şıt t DünyaD 26

27 Bütünüyle ele alınd ndığında bu fikir gerçektende ektende dâhicedir. Ancak bilimsel yaklaşı şımdan nekadar uzak olduğu u açıkta ktır. Çünk nkü olması gereken durum önceden belirlenip yani gözlemin g önemi hiçe e sayılıp p bu sonuca varmak için i in en geçerli erli mantıkl klı görüşler ortaya atılm lmıştır. Yine de, doğru olmamasına rağmen evreni tasvir yolunda gerçekten ekten cesur bir girişimdir. imdir. 27

28 2.1.2.Yunan Atom Teorileri Materyalist ve rasyonalist görüşlerin g lerin karşı şılıklı eleştiri ve etkileşimi imi evren üzerinde daha belirgin kavramların ortaya çıkmasına yol açmışa ıştır. M.Ö.. 450'den sonra ortaya atılan teorilerin, sayı,, gök g cisimleri, canlı ve cansız z varlıklar ile ilgili daha sağlam lam ve ayrınt ntılı bilgilere dayandığı görülmektedir. Bu teorilerden yalnız z ikisine değinmekle inmekle yetineceğiz: iz: Empedocles'in nicel (kantitatif) dünya d görüşü, g Demokritos'un atomsal evren görüşü. 28

29 Sicilyalı Empedocles (M.Ö ) 424) tek madde yerine dört değişmez madde ve iki temel kuvvet fikrine ulaşmış ıştır. Toprak, su, hava, ateş ve bunların n yanında nda sevgi ve nefret gibi iki kuvvet her şeyin temelini oluşturur. Sevgi, maddeleri birleştirir, nefret ise bunları birbirinden ayırır. r. Mesela bu dört d elemanın birbirine oranı tahtanın n cinsini belirlemektedir. 29

30 Üstünlük k sevgideydi, fakat hareket ve değişiklik iklik için i in nefrete ihtiyaç vardı. Dünyamız z iki kuvvetin çarpışmasından bir rastlantı sonucu doğmu muştur. Aynı şekilde başka dünyalard nyaların n da ortaya çıkması beklenebilir. Gene iki kuvvetin arasındaki uyuşmazl mazlıktan gece ile gündg ndüz, gök g k cisimleri ve bildiğimiz imiz evren ortaya çıkmıştır. 30

31 Empedokles ilk kez deneye dayalı bazı araştırmalar rmalar yapmış ıştır. Havanın n maddi varlığı ığını ispat etmek için i in bir su saati kullandı ve havanın n su altında hapsedildiğinde inde baloncuklar oluşturdu turduğunu unu fark etti. Boş gibi görünen g yer vakum değildir fikrini ileri sürds rdü. 31

32 Empedocles'in organik evrim üzerinde de oldukça garip fikirleri vardı. Başlang langıçta organizma bütünlb nlüğü yoktu: Organlarımız z ayrı ayrı birimler halinde (örneğin göz, el, bacak, baş,, kol gibi) serbest dolaşmaktayd maktaydı.. Sevginin çekiciliği i altında rasgele birleşen en bu birimler çeşitli organizmaların meydana gelmesini sağlam lamıştır. 32

33 Empedocles'in astronomi ile ilgili düşünceleri d de ilginçtir. Güneş tutulmasının n Ay ın n GüneG neş ışığını engellemesi neticesinde olduğunu unu ilk o fark etti. Ay ın n GüneG neş ışığını yansıtt ttığı için in parladığı ığını ilk o anlamış ıştı. Su saatindeki suyun hareketini dikkate alarak kanın n da vücut v için i in de gelgit hareketi yaptığı ığını ileri sürms rmüştür. r. 33

34 Demokritos'a gelince, onun teorisi günümüzdeki g atom fiziğinin inin ilk habercisi olarak daha da ilginçtir. Empedocles in Pythagoras ç çı düşünceden esinlenerek organik dünyaya d uyguladığı birim kavramını Demokritos fizik dünyaya d uygulamış atomsal evren görüşünüg başlatm latmıştır. 34

35 Bu görüşe g e göre g evrende her şey, fiziksel olarak bölünemeyen atomlardan meydana gelmiştir. Atomların sayısı sonsuzdur ve sonsuz bir boşlukta yer alan atomlar sürekli hareket halindedirler. Büyüklükleri, kleri, biçimleri, imleri, hatta ağıa ğırlıkları değişik ik olan atomlar ezelden beri vardırlar rlar ve yok edilemezler. Katılar birbirine sıkıca s geçmi miş, çengelli, Sıvılar birbiri üzerinden kayan, yuvarlak, Gazlar yine yuvarlak, hafif ve ince atomların birleşmesidir. 35

36 Tanrı bile atomlardan oluşmu muştu. Ateş ve insan ruhu da atomlardan oluşmu muştu. Her ikisi de çok hızlı hareket eden ve birbirine bağlanamayan atomlardan oluşmu muştu. Ölümle ruhun atomları vücudu terk etmekte fakat bu ayrılma çok yavaş olmaktaydı.. Atomlar bedeni terk ettiklerinde ölüm m vuku bulmaktaysa o halde yaşam am için i in gereken kuvvet yani yaşam amın özü atomlardı. 36

37 Atom teorisi, Thales'le başlayan geleneğe e uygun olarak kelimenin tam anlamıyla ateist ve materyalist bir felsefe içeriyordu. i Öyle ki, bu anlayış ışta evrende düzenleyici d bir ruh, bir kuvvet veya tanrısal bir düzen d söz s z konusu değildi; her şey, hatta insanın n ruh ve zekâsı, maddesel parçac acıkların n mekanik birleşiminden iminden doğmu muş nesnelerdi. Modern bilimin ortaya çıkışına kadar etkinlik gösteremeyen bu görüş, g özellikle Yunan dünyasında nda iyi bilinmekle birlikte, fazla popüler olmamış ıştır. Teori vaktinden önce doğmu muşa benzemektedir. 37

38 İstanköylü Hippokrates ve Yunan TıbbT bbı Tarihin ilk dönemlerinden d itibaren Yunan tıbbında belli başlı dört ekol vardı; Bunlardan birisi Pithagoras Tıp p Ekolüyd ydü ve lideri Krotonlu Alkmaion du du. Sağlık k vücut v içindeki indeki kuvvetlerin dengesine bağlıdır r ve beyin duyuların n merkezidir. İkinci kinci ekol ise, Sicilya Tıp T p Ekolüyd ydü. Kurucusu dört eleman teorisi ile tanıdığı ığımız Empedokles idi. Empedokles in öğrencilerinden Akron ve Filistion,, vücut v içindeki i indeki ve dışıd ışındaki havanın önemini vurguladılar. lar. 38

39 Üçünc ncü ekol bazı kadavraların n kesilerek anatomi yapıld ldığı İyonya Tıp p Ekolüyd ydü. Dördüncü ekolde ise özellikle beden eğitimi ve perhizin tıpta uygulanmasına na önem verilmişti. Bu ekolün n liderlerinden biri atomist Demokritos tur tur. M.Ö.5.y.y..5.y.y. sonu ve 4.y.y. ilk yıllary lları bu dört d tıp p ekolü yerini biri Knidos ta bulunan ve ebelik ve kadın-do doğum hastalıklar kları ile ilgilenen ve diğeri de İstanköy de olan ve daha genel tıp t p konuları ile meşgul olan iki merkeze bıraktb raktı. Hippokrates M.Ö da İstanköy de doğdu. du. 39

40 İstanköylülerinlerin iç organlar üzerine fazla bilgisi mevcut değildi bu sebeple vücudun v işleyii leyişi hakkında genel bir yaklaşı şım vücut sıvılars ları teorisini ortaya koydular. İnsan nsan ve hayvan vücudunda v kan ve safra gibi çok hayati sıvılar s vardı ve gerçekten ekten bazı fiziksel durumlar sıvıs salgılanmas lanmasını da beraberinde meydana getirmekteydi. Burun, kulak akınt ntısı,, kusma veya ishal farklı hastalıklara işaret i etmekteydi. Bu gözlemler g sağlığı vücuttaki dengenin ürünü olarak gören g Pithagoras ç çı görüş ile birleşti. Empedokles in dört unsuru ve bunun yanısıra dört keyfiyet kuruluk, ıslaklık, k, sıcak s ve soğukta birleşerek erek Hippokrates versiyonunu oluşturdu. 40

41 Vücutta kan, kara safra, sarı safra ve balgam olmak üzere dört d sıvıs vardı.. Bu sıvılar s sağlıkl klı bir insan için i in dört d keyfiyetle dengede idi. Bir veya ikisinin fazlalığı vücutta bir rahatsızl zlığa a sebep oluyordu. Hippokrates i eleştirenler onu bireyi tedavi etmektense genel bilgi üretmekle suçlam lamışlarsa da Hippokrates in in hedefini yüksek tuttuğu u açıkta ktır. Bilimsel tıbbt bbın batı daki ilk işaretleri i onunla belirmiştir. Hippokrates bilimsel bakış açısını telkin etmiş ve batıl itikadları ret etmiştir. tir. Ayrıca Hippoktares tedavi ettiği i hastaların n tıbbi t kayıtlar tlarını tutmuştur. tur. 41

42 2.1.3.Doğa a Felsefesine Tepki Thales'le başlayan evreni açıklama a klama çabası aşağı yukarı M.Ö.. 400'e kadar sürms rmüştür. r. Materyalist görüşün n egemen olduğu u bu gelenekte, başlıca sorun evrenin yapısal niteliğini ini belirlemekti. Ortaya atılan açıklamalar a birer hipotez niteliğindeydi. indeydi. Ne var ki, birbiriyle bağda daşır nitelikte olmayan bu tür t r hipotezleri çoğaltmak giderek etkili olmaktan çıktı. Filozoflar başka sorunlarla ilgilenmeye başlad ladılar. lar. M.Ö yüzyılın n sonlarında nda doğaya dönük d k felsefeye tepkinin kuvvet kazandığı ığı, gözlerin evrenden insana çevrildiği i görülmektedir. g 42

43 Atina pek çok ok düşünür, d matematikçi i ve bilginin uğrağı,, hatta gelip yerleşti tiği i yer olmuştu. Bunlardan bir çoğu u artık k dağı ğılmış olan Pythagoras ç çı Kardeşlik derneğinin üyeleriydi. Geçimlerini bilgi öğretmekle sağlayan bu göçg öçmen düşünürlere d "Sofist" deniyordu. Sofistler gerçeği i aramaktan çok, tartış ışmada üstünlük k kazanma sanatı üzerinde duruyorlardı. 43

44 Sofistlerin bu tutumu karşı şısında rahatsızl zlık k duyan Atina'lılar ların başı şında tüm t m yaşam amını gerçeği aramaya vermiş Sokrates geliyordu. Sokrates doğru sonuca götüren g tartış ışmayla ilgileniyordu, sofistlerin yaptığı gibi, tartış ışmayı kazanmakla değil. Sokrates, doğa a ile değil, insan sorunları ile uğraşıyordu. Amacı,, insanı iyi, akıll llı ve dürüst d yapmanın n yollarını bulmak ve göstermektig stermekti. Bir tür t mantıksal çözümleme yöntemi y kullanarak "doğruluk", "iyilik", "adalet", "erdem" gibi soyut kavramların n "gerçek" ek" anlamlarını saptamayı deniyordu. Diyaletik metodu Sokrates bulmuştur. Yönteminin özü,, ustaca yönelttiy nelttiği i sorularla karşı şısındakini düşünmeye d sevk etmek ve doğruyu ona adım m adım m buldurmaktı. SOKRATES 44

45 Sokrates'in derin etkisi altında, doğa a felsefesi karşı şısında, tek sorunu insan ve onun davranış sorunları olan bir ahlak felsefesi yükselir. Filozoflar artık k iki kampa ayrılm lmıştır. Bir yanda dışd dünyayı anlamaya çalışanlar, öbür r yanda insanı iç ve dışd dünyayla ilişkileri içinde i inde ele alanlar. Platon'un AKADEMİ'si ile Aristoteles'in LYCEUM'u bu iki geleneğin güçg üçlü kaynakları olmuştur. 45

46 2.1.4.Platon'un Akademi'sine Kimler Giremezdi? Sokrates düşüncelerini d ne bir sistem içinde i inde birleştirdi, ne de yazılı bir metin bıraktb raktı.. Bu düşünceleri Parmenides ve Pythagoras gelenekleri ile birleştirip insanlık k düşünce d tarihinde çok önemli bir yer tutan tutarlı bir felsefe sistemini Platon (Eflatun) ortaya koymuştur. Sokrates 71 yaşı şında ölüm m cezasına çarptırıldığında (M.Ö.399).399) Platon 30 yaşlar larında genç bir adamdı. Hocasını yitirmiş olmanın üzüntüsüyle Atina'yı terk etti, yıllarca y dönmedi. d DöndD ndüğünde nde ünlü AKADEMİ'sini kurdu. Akademi'nin kapısında, BURAYA MATEMATİK K BİLMEYENLER B GİREMEZ" G yazılıyd ydı. PLATON 46

47 Platon'a göre g evren, fikirler dünyasd nyası ve olgular dünyası olmak üzere ikiye ayrılm lmıştır, fikirler dünyasd nyası soyut "fikir"lerin, veya "form"ların n barınd ndığı yetkin, sürekli ve değişmeyen asıl l gerçekli ekliği i oluşturan dünyaydı.. Olgular dünyasd nyası ise fikirler dünyasd nyasının üstünkörü bir kopyasıyd ydı. Olgular dünyasd nyasında nda her şey geçici, kusurlu ve aldatıcıyd ydı.. Duyularımıza gerçek ek gibi görünen g olgular aslında birer illüzyondan başka bir şey değildi. Platon'un duyularımıza değil, aklımıza güvenig vardı. Yalnız z eğitilmie itilmiş akıl l bizi "doğru'ya, fikirler dünyasına götürebilirdi. Bu eğitimin, e en etkili aracı matematikti; çünk nkü matematiksel nesneler, örneğin geometrideki üçgen, daire gibi şekiller soyut kavramlardır; r; kâğı ğıt üstünde çizilen şekillerle değil, soyut kavramlarla düşündd ndüğü içindir indir ki, gerçeğe ulaşma olanağı ğını elinde tutar. 47

48 Platon, evreni birtakım m maddesel nesnelerin rastlantı sonucu birleşimlerinden imlerinden ibaret görmek g şöyle dursun, evreni akıll llı bir yaratıcının oluşturdu turduğu u inancına sımsıkı bağlıyd ydı.. Evren amaçsız z değil, amaçlarla dolu, nerdeyse canlı bir varlıkt ktı; ; kendine özgü bir ruhu vardı. Kendisinden önce gelen pek çok kimse gibi Platon da, evrenin başlang langıçta kendiliğinden inden var olan bir kaos olduğu u kanısındayd ndaydı.. Kaos'un düzenli d evrene dönüşümü, İyonya'lı filozofların n dediği i gibi, mekanik bir süres reç sonucu değil, doğaüst stü bir gücün n işidir. i idir. Evren bu tanrısal gücün g n tasarladığı rasyonel bir plana uygun kurulmuştur. Planın uygulanmasına na ilişkin pratik ve mekanik süres reçlere gelince, konunun bu yönüy Platon'u ilgilendirmemiştir. 48

49 2.1.5.Astronominin Kuramsal Nitelik Kazanması Platon'un doğa a felsefesi temelde mistik ve matematikseldi. Astronomiyi matematiğin in bir uzantısı veya dalı gibi görüyordu, öğrencilerine, yıldy ldızlı göklerin gözlemini bir yana bırakb rakıp, geometride olduğu u gibi, astronomide de problem çözme yöntemini y kullanmalarını öğütlüyordu. Ne var ki, öğrencilerden bazılar ları onun önerdiği yoldan gitmediler; gökyg kyüzü incelemelerini gözleme g bağlı kalarak yürütmeyi y tercih ettiler. Bunlardan biri, astronomide ilk bilimsel teorinin kurucusu Eudoxus (M.Ö )' 356)'du. 49

50 Eudoxus a göre gök k cisimlerini taşı şıyan küreler k ortak merkezleri olan dünya d çevresinde değişmeyen bir hızla h dönüyordu. d Kürelerin merkezleri ortak olmakla birlikte, çapları ve dönme eksenleri değişikti. ikti. Bu değişiklik iklik her kürenin farklı dönüşünün n nedeniydi. Küreler K fiziksel değil, matematiksel nesnelerdi. Bu yüzden görünmezlerdi. g EŞ MERKEZLİ KÜRELER 50

51 2.1.6.Aristoteles Φ Φ Aristoteles (M. (M.Ö ) 322) Makedonyalıdır. Yunan biliminin en önemli şahsiyetidir ve bilime katkılar larıyla yeni bir çağın n başlad ladığı düşünülmektedir. 18 yaşı şındayken Atina'ya gelmiş,, Platon'un ölümüne (M.Ö.. 347) kadar Akademi'de matematik ve felsefe öğrenimini sürds rdürmüştür. r. Aristoteles Platon'un öğrencisidir ancak Platon onun için i Aristoteles in Aristoteles beni tayların n kendilerini doğuran analarını tekmeledikleri gibi tepti demiştir. Φ Aristoteles Platon'un ölümünden nden sonra onun meşhur okulu Akademi yi ve Atina yı terk etmiştir. tir. 51

52 Φ Φ Φ Makedonyalı İskender'in üç sene hocalığı ığını yaptı. Aristoteles, İskender tahta geçtikten sonra Atina'ya dönüp insanlığı ığın n kültk ltür r tarihinde Akademi kadar önemli yer tutan kendi okulu ünlü LYCEUM'u kurdu. Ona ait bugün n elimizde bulunan tüm t yapıtlar, Lyceum'da verdiği i derslerin notlarından ndan oluşmu muştur. Aristoteles Platon'un aksine gözlem g olmadan doğa aleminin anlaşı şılabileceğine ine inanmıyor. Aristoteles'in kafasında bazı sorular vardı : cisimler niçin in yere düşmekteydi? d su niçin in hep kendi seviyesini bulmaktaydı? hava niçin in etraftaki mekana yayılmaktayd lmaktaydı? alevler neden hep yukarı doğru yükseliyordu?.. y 52

53 Φ Φ Φ Φ Φ Bulduğu çözüm her şeyin kendi doğal yeri olduğu şeklindeydi. Yeryüzündeki doğal cisimlerin doğal yeri Yer'in merkezi idi: bir cisimde ne kadar çok toprak varsa o cisim yere ulaşmak için i in o kadar uğrau raşıyordu. Böylece Aristo ya göre g ağıa ğır r nesneler yani daha fazla toprak içerenler i yere hafif nesnelerden daha hızlh zlı düşecekti. Su yere döküldd ldüğünde yere yayılmaktayd lmaktaydı çünk nkü suyun doğal yeri Yer'in yüzeyi y idi. Havanın n doğal yeri Yer'in çevresi idi. Ateşin doğal yeri ise başı şımızın üzerinde bulunan bir küreydi. k Alevler doğal mekanlarına na dönmek d istedikleri için i in yukarı doğru yükselmekteydi. y Sizce de bu açıklamalar o gün g n için i in eksiksiz ve çok tutarlı değil mi? 53

54 Φ Aristoteles bir yanı ile Platon'a, bir yanı ile atomculara bir tepkidir. DünyayD nyayı anlamada duyulara verdiği önemle Platon'a, olguları nicel ve ölçülebilir açıdan a değil nitel açıdan a incelemeye yönelmesiyle y atomculara karşı çıkmıştır. Bilimin gelişimini imini birinci yanı ile olumlu, ikinci yanı ile olumsuz etkilediği söylenebilir. 54

55 Aristoteles'in Evrene Bakışı Başlang langıçta astronomi anlayışı yöntem yönünden y nden spekülatif, içerik i yönünden y nden Eudoxus ç çuydu. Evren sistemi; bir dizi içi içe e yuvalanmış kürelerden oluşmaktad maktadır. Sabit yıldy ldızları taşı şıyan en dışd ıştaki kürenin k hareket kaynağı ğı,, tüm t m evreni çevreleyen ve yöneten y "hareketsiz hareket ettirici" bir güçg (bir anlamda Tanrı) ) vardı.. Gök G cisimlerini taşı şıyan küreleri k Aristoteles, Eudoxus gibi kavramsal değil, düpedd pedüz z fiziksel olarak yorumlar. Bunlar saf, bozulmayan bir maddeden yapılm lmış,, somut nesnelerdir. 55

56 Ona göre, g gökyg kyüzü nesnelerinin yapıld ldığı maddeyle yeryüzü nesnelerinin yapıld ldığı madde apayrı nitelikte şeylerdir. Birinciler sonsuza dek kalıcı,, değişmez ve bozulmaz; ikinciler tam tersine, geçici, kusurlu ve bozulur cinsten şeylerdir. Birincilerin hareketleri çembersel ve tekbiçim; im; ikincilerinki doğrusal ve değişik ik biçimler imler gösterir. Platoncu anlayış ışta olduğu u gibi evreni hem kalıcı hem yaratılm lmış saymak Aristoteles için i in bir çelişkidir. Bir şey yaratılm lmışsa er-ge geç bozulmaktan kurtulamaz; kalıcı ise, o zaman da bir başlang langıç noktası yoktur, daima var olmuş demektir. 56

57 Nesnelerin hareketliliği i evrenin merkezinden uzaklığı ığına bağlıyd ydı.. GökyG kyüzü cisimleri arasında en az hareketli olanı,, merkeze en yakın n olma durumuyla Ay'dı.. En çok hareketli olanı ise merkezden en uzakta olan, en dışd ıştaki küre ile onu harekete sevk eden "ilk hareket ettirici" güçg üç, yani Tanrı'yd 'ydı. Gökyüzü cisimlerinin parlaması onların n ateşten ten yapılm lmış olduğu u sanısına na yol açmışa ışsa da, bu yanlış ıştır. Onlar ateşten ten değil, "esir" denilen beşinci bir öz z maddeden meydana gelmiştir. Parlamaları,, dönen d kürelerin k havanın sürtüşmesine, hava sürts rtüşmesinin de ışık k ve ısının meydana gelmesine yol açmasa masından ileri geliyordu. 57

58 Aristoteles'in ortaya koyduğu u sistem hem olumlu hem de olumsuz sonuçlara yol açmışa ıştır. Sistemin uzun süreli s etkisi bilimin gelişimini imini durdurucu olmuştur: Daha üstün n bir sistemi düşünmek d yüzyıllar boyunca olanaksız z sayılm lmış, özellikle ortaçağda "bilenlerin üstadı" diye anılan Aristoteles'in her sözüs nerdeyse gökten g inmiş âyet niteliği i kazanmış ıştır. Sistemin kısa k süreli s etkisi daha olumlu görünmektedir: Aristoteles'i izleyen yüzyy zyıl l içinde i inde birçok önemli bilimsel çalışmalar için i in iyi bir model ve esinlenme kaynağı olduğu u söylenebilir. s 58

59 Aristoteles'in Biyoloji Alanındaki ndaki Çalışmaları Aristoteles in in canlılar lar üzerindeki incelemeleri, basit bir sınıflamadan s fazla ileri geçmemekle birlikte, doğaya ampirik yaklaşı şımı temsil etmeleri bakımından önemlidir. 540 kadar değişik ik hayvan türünü sınıflama, en azından 50 değişik ik türden t hayvan üzerinde teşrih (diseksiyon( diseksiyon) ) incelemesi yapma küçük üçümsenecek bir çalışma değildir. Aristoteles sınıflamasını yaparken en başta hayvanların n anatomik yapı özelliklerini göz g önündende tutuyordu.. Bazı gözlem sonuçlar ları oldukça a ilginçtir; örneğin, bir memeli ya boynuzludur ya da yırty rtıcı dişlidir, iki özelliği i bir arada bulmak olanaksızd zdır; çünk nkü,, ona göre, g doğa a israfa gitmez. Hayvan kendini ya boynuzuyla ya da dişiyle iyle savunur. Böyle B doğan anın n bir yerde harcadığı ığını başka bir yerde tutuma giderek dengelediğini ini söyler s Aristoteles. 59

60 Bazı gözlem sonuçlar ları oldukça a ilginçtir; örneğin, bir memeli ya boynuzludur ya da yırty rtıcı dişlidir, iki özelliği i bir arada bulmak olanaksızd zdır; çünk nkü,, ona göre, doğa a israfa gitmez. Hayvan kendini ya boynuzuyla ya da dişiyle iyle savunur. Böyle B doğan anın bir yerde harcadığı ığını başka bir yerde tutuma giderek dengelediğini ini söyler s Aristoteles. Bunun başka bir örneğini geviş getiren hayvanlarda bulunur. Bunlarda birkaç mideye karşı şılık k dişlerin eksik ve yetersiz olduğu görülmektedir. Bir başka gözlemi de, tek tırnaklt rnaklıların n boynuzlu olmadığı ile ilgilidir. Gene, doğuran dört d ayaklı hayvanların n postlu, yumurtlayan dört d ayaklılar ların n kabuklu olduklarına dikkati çeker. 60

61 Aristoteles, bir yandan tüm t m evreni kapsayan sistem kurucularının n sonuncusuyken, öbür r yandan kendisinden sonra başlayan Helenistik çağın n güçg üçlü bilimsel atılımını besleyen kaynak olmuştur. Kendisinden önce nce gelenler sistemlerini yetersiz ve sınırls rlı gözlem verilerine dayamış ışlardı.. Ondan sonra gelenler gözlemlerinin g sınırlars rlarını pek aşmamaya dikkat ettiler. O, başlang langıçtaki astronomi görüşleriyle g kendisinden önce gelenleri izlerken, sonraki biyoloji çalışmalarında kendisinden sonra gelenlere, olgulara yönelme y gereğini duyurmuştur. 61

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 4. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Antik Yunan Bilimi Sokrat Öncesi Dönem

Detaylı

KOZMOLOJİK DEVİR 1 MİLET MEKTEBİ, PYTAGORASÇILIK Milet Mektebi

KOZMOLOJİK DEVİR 1 MİLET MEKTEBİ, PYTAGORASÇILIK Milet Mektebi KOZMOLOJİK DEVİR 1 MİLET MEKTEBİ, PYTAGORASÇILIK Milet Mektebi Fizikçiler ismi ile de tanınan bu felsefe akımı Batı Anadolu kıyılarında, İzmir in güneyinde, Söke-Milas yolu üzerindeki bugünkü Balat köyünün

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 6. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü A r i s t o (Aritoteles) (M.Ö. 384-322)

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ RASATHANESİ AY

ANKARA ÜNİVERSİTESİ RASATHANESİ AY ANKARA ÜNİVERSİTESİ RASATHANESİ AY Uydumuz Ay Yer in tek doğal uydusu Ay, DünyaD nya nın n tek doğal uydusudur. Geceleri gökyg kyüzümüzü aydınlat nlatır r ve bazen onu gündüzleri de görürüz. g Üzerinde

Detaylı

İlk Uygarlıkların Astronomilerinin Genel Özellikleri:

İlk Uygarlıkların Astronomilerinin Genel Özellikleri: İlk Uygarlıkların Astronomilerinin Genel Özellikleri: Beş gezegeni tanımaktadırlar (Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter, Satürn). Ay ve Güneş i de birer gezegen olarak düşünmüşlerdir. Gezegenlerin hareketlerine

Detaylı

BİLİM TARİHİ I 5.ders. Dr. İsmail BAYTAK. Eskiçağ da Bilim Milet Okulu İonialı Filozoflar

BİLİM TARİHİ I 5.ders. Dr. İsmail BAYTAK. Eskiçağ da Bilim Milet Okulu İonialı Filozoflar BİLİM TARİHİ I 5.ders Dr. İsmail BAYTAK Eskiçağ da Bilim Milet Okulu İonialı Filozoflar Yunan uygarlığı M.Ö. 8. yy da İonia da canlanmışsa da, bilimsel gelişmelerin başlaması için 200 yıl kadar daha beklemek

Detaylı

ESKİ MEDENİYETLERDE BİLİM. Teknik Başarıları SÜMERLR. Gerileme Neden Mezopotamya ve Mısır?

ESKİ MEDENİYETLERDE BİLİM. Teknik Başarıları SÜMERLR. Gerileme Neden Mezopotamya ve Mısır? ESKİ MEDENİYETLERDE BİLİM Neden Mezopotamya ve Mısır? Bütün bilim tarihçileri bilim tarihinin başlangıcını Mezopotamya ve Mısır medeniyetleri olarak kabul etmektediler. Bu iki medeniyet de batı biliminin

Detaylı

Gök Mekaniği: Giriş ve Temel Kavramlar

Gök Mekaniği: Giriş ve Temel Kavramlar Gök Mekaniği: Giriş ve Temel Kavramlar İnsanoğlunun yıldızları izleyip anlamaya çalıştığı ilk zamanlarda; bazı yıldızların farklı hareketler yaptığını fark etmesiyle başlayan bir hikaye gök mekaniği. Farklı

Detaylı

Matematik Ve Felsefe

Matematik Ve Felsefe Matematik Ve Felsefe Felsefe ile matematik arasında, sorunların çözümüne dayanan, bir bağlantının bulunduğu görüşü Anadolu- Yunan filozoflarının öne sürdükleri bir konudur. Matematik Felsefesi ; **En genel

Detaylı

ASTRONOMİ TARİHİ. 1. Bölüm Bilim Tarihine Genel Bakış. Serdar Evren 2013

ASTRONOMİ TARİHİ. 1. Bölüm Bilim Tarihine Genel Bakış. Serdar Evren 2013 ASTRONOMİ TARİHİ 1. Bölüm Bilim Tarihine Genel Bakış Serdar Evren 2013 Fotoğraf: Eski Yunan mitolojisinde sırtında gök küresini taşıyan astronomi tanrısı, ATLAS. Bilim Tarihine Genel Bakış Modern bilimin

Detaylı

ASTRONOMİ TARİHİ. 3. Bölüm Mezopotamya, Eski Mısır ve Eski Yunan da Astronomi. Serdar Evren 2013

ASTRONOMİ TARİHİ. 3. Bölüm Mezopotamya, Eski Mısır ve Eski Yunan da Astronomi. Serdar Evren 2013 ASTRONOMİ TARİHİ 3. Bölüm Mezopotamya, Eski Mısır ve Eski Yunan da Astronomi Serdar Evren 2013 Fotoğraf: Eski Yunan mitolojisinde sırtında gök küresini taşıyan astronomi tanrısı, ATLAS. Daha modern nesil

Detaylı

17. yy. Dehalar Yüzyılı

17. yy. Dehalar Yüzyılı 17. yy. Dehalar Yüzyılı 20. yy a kadar her bilimsel gelişmeyi etkilediler. 17. yy daki bilimsel devrimin temelleri 14.yy. da atılmıştı fakat; Coğrafi keşifler ile ticaret ve sanayideki gelişmeler sayesinde

Detaylı

Şehir devletlerinin merkezlerinde tapınak bulunurdu. Yönetim binası, resmî yapılar ve pazar meydanları tapınağın etrafında yer alırdı.

Şehir devletlerinin merkezlerinde tapınak bulunurdu. Yönetim binası, resmî yapılar ve pazar meydanları tapınağın etrafında yer alırdı. M.Ö 2000 den itibaren Eski Yunan da ve Ege de polis adı verilen şehir devletleri ortaya çıkmıştır. Bunlardan en önemlileri Atina,Sparta,Korint,Larissa ve Megara dır. Şehir devletlerinin merkezlerinde tapınak

Detaylı

GÖKYÜZÜNDE HAREKET. Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi. 19 Şubat 2011

GÖKYÜZÜNDE HAREKET. Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi. 19 Şubat 2011 GÖKYÜZÜNDE HAREKET Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi 19 Şubat 2011 Astronomi (Gökbilim) bilinen ilk uygarlıklarla birlikte başlıyor. Mısır ve Mezopotamya uygarlıkları yazı ile birlikte bilimin ilk yeşermeye

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2016-2017 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 7. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Romalılar Döneminde Bilim (devam) Romalılar

Detaylı

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI 4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI 1. Dünya mızın şekli neye benzer? Dünyamızın şekli küreye benzer. 2. Dünya mızın şekli ile ilgili örnekler veriniz.

Detaylı

THALES. Hazırlayanın: Adı-Soyadı:Selin Selvi Şanlıtürk. Sınıfı-Numarası:10/A-434. Öğretmenlik Mesleğine Giriş Ödevi

THALES. Hazırlayanın: Adı-Soyadı:Selin Selvi Şanlıtürk. Sınıfı-Numarası:10/A-434. Öğretmenlik Mesleğine Giriş Ödevi THALES Hazırlayanın: Adı-Soyadı:Selin Selvi Şanlıtürk Sınıfı-Numarası:10/A-434 Öğretmenlik Mesleğine Giriş Ödevi Thales Kimdir? Miletli Thales Miletos doğumlu Sokrates öncesi dönemde yaşamış olan bir filozoftur.ilk

Detaylı

BİLİM TARİHİ I 7.ders. Dr. İsmail BAYTAK. Eskiçağ da Bilim Pisagorcular-Stoa-Megara

BİLİM TARİHİ I 7.ders. Dr. İsmail BAYTAK. Eskiçağ da Bilim Pisagorcular-Stoa-Megara BİLİM TARİHİ I 7.ders Dr. İsmail BAYTAK Eskiçağ da Bilim Pisagorcular-Stoa-Megara PİSAGORCULUK (PYTHAGOREANİSM) İtalya kıyılarındaki bilim/felsefe türüdür. İonialı doğa filozoflarından etkilenirler. Dini

Detaylı

DÜNYA VE EVREN 1.ÜNİTE GEZEGENİMİZİ TANIYALIM. 1. BÖLÜM: Dünya nın Şekli. 2. BÖLÜM: Dünya nın Yapısı

DÜNYA VE EVREN 1.ÜNİTE GEZEGENİMİZİ TANIYALIM. 1. BÖLÜM: Dünya nın Şekli. 2. BÖLÜM: Dünya nın Yapısı DÜNYA VE EVREN 1.ÜNİTE GEZEGENİMİZİ TANIYALIM 1. BÖLÜM: Dünya nın Şekli 2. BÖLÜM: Dünya nın Yapısı DÜNYA NIN ŞEKLİ NASILDIR? Teknolojinin henüz gelişmemiş olduğu eski zamanlarda yaşamış İnsanlar, Dünya

Detaylı

Yunan Medeniyeti kendinden sonraki Hellen ve Roma Medeniyetleri üzerinde etkili olmuştur.

Yunan Medeniyeti kendinden sonraki Hellen ve Roma Medeniyetleri üzerinde etkili olmuştur. Yunan Grek Uygarlığı Video Ders Anlatımı YUNAN (GREK) (M.Ö. 1200 336) Akalara son veren DORLAR tarafından kurulan bir medeniyettir. Yunan Medeniyeti kendinden sonraki Hellen ve Roma Medeniyetleri üzerinde

Detaylı

V. Descartes ve Kartezyen Felsefe

V. Descartes ve Kartezyen Felsefe V. Descartes ve Kartezyen Felsefe Rönesans tan sonra düşüncedeki salınım birliğe kapalılığa doğru bir yol aldı. Descartes la birlikte bilgi felsefesi ön plana çıktı ve kapalı bir sistem meydana geldi.

Detaylı

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir?

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir? Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri BİLİM TARİHİ Yrd. Doç. Dr. Suat ÇELİK Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir? Bilim tarihi hangi bileşenlerden oluşmaktadır. Ders nasıl işlenecek? Günümüzde

Detaylı

Yenilik yaratma süreci, s. şımlar. Dördüncü Nesil Yaklaşı. reç olarak tanımlayam yaptığı demektir. W. Edwards Deming. olarak

Yenilik yaratma süreci, s. şımlar. Dördüncü Nesil Yaklaşı. reç olarak tanımlayam yaptığı demektir. W. Edwards Deming. olarak Marmara Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme Bölümü Teknoloji ve Yenilik Yönetimi Dersi Yenilik Yaratma SüreciS Yaptığınızı bir süres reç olarak tanımlayam mlayamıyorsanız, ne yaptığı ığınızı bilmiyorsunuz

Detaylı

SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ (TAR222U)

SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ (TAR222U) DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ (TAR222U) KISA

Detaylı

VAN HIELE GEOMETRİ ANLAMA DÜZEYLERİ

VAN HIELE GEOMETRİ ANLAMA DÜZEYLERİ VAN HIELE GEOMETRİ ANLAMA DÜZEYLERİ Van Hiele teorisi, 1957 de, iki matematik eğitimcisi olan Pier M. Van Hiele ve eşi Dina van Hiele-Gelfod tarafından Ultrehct üniversitesindeki doktora çalışmaları sırasında

Detaylı

Skolastik Dönem (8-14.yy)

Skolastik Dönem (8-14.yy) Skolastik Felsefe Skolastik Dönem (8-14.yy) Köklü eğitim kurumlarına sahip olma avantajı 787: Fransa da Şarlman tüm kilise ve manastırların okul açması için kanun çıkardı. Üniversitelerin çekirdekleri

Detaylı

MATE 417 MATEMATİK TARİHİ DÖNEM SONU SINAVI

MATE 417 MATEMATİK TARİHİ DÖNEM SONU SINAVI Öğrenci Bilgileri Ad Soyad: İmza: MATE 417 MATEMATİK TARİHİ DÖNEM SONU SINAVI 23 Ocak 2014 Numara: Grup: Soru Bölüm 1 Bölüm 2 Bölüm 3 21 22 23 24 25 TOPLAM Numarası (1-10) (11-15) (16-20) Ağırlık 20 10

Detaylı

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni SANAT FELSEFESİ Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni Estetik güzel üzerine düşünme, onun ne olduğunu araştırma sanatıdır. A.G. Baumgarten SANATA FELSEFE İLE BAKMAK ESTETİK Estetik; güzelin ne olduğunu sorgulayan

Detaylı

21.10.2009. KIŞILIK KURAMLARı. Kişilik Nedir? Kime göre?... GİRİŞ Doç. Dr. Halil EKŞİ

21.10.2009. KIŞILIK KURAMLARı. Kişilik Nedir? Kime göre?... GİRİŞ Doç. Dr. Halil EKŞİ KIŞILIK KURAMLARı GİRİŞ Doç. Dr. Halil EKŞİ Kişilik Nedir? Psikolojide kişilik, kapsamı en geniş kavramlardan biridir. Kişilik kelimesinin bütün teorisyenlerin üzerinde anlaştığı bir tanımlaması yoktur.

Detaylı

GÖKYÜZÜNDE HARKET. Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi. DAY - Galileo Öğretmenler Ağı Çalıştayı Ağustos 2009

GÖKYÜZÜNDE HARKET. Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi. DAY - Galileo Öğretmenler Ağı Çalıştayı Ağustos 2009 GÖKYÜZÜNDE HARKET Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi DAY - Galileo Öğretmenler Ağı Çalıştayı Ağustos 2009 GÖKYÜZÜ YIL BOYUNCA NASIL DEĞİ İYOR? Sakarya 1 OCAK 2008 22:00 Sakarya 1 UBAT 2008 22:00 Sakarya 1

Detaylı

ASTRONOMİ TARİHİ. 4. Bölüm Kopernik Devrimi. Serdar Evren 2013

ASTRONOMİ TARİHİ. 4. Bölüm Kopernik Devrimi. Serdar Evren 2013 ASTRONOMİ TARİHİ 4. Bölüm Kopernik Devrimi Serdar Evren 2013 Fotoğraf: Eski Yunan mitolojisinde sırtında gök küresini taşıyan astronomi tanrısı, ATLAS. Kopernik Devrimi Güneş sisteminin merkezinde Güneş

Detaylı

Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı

Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı Russell ın dil felsefesi Frege nin anlam kuramına eleştirileri ile başlamaktadır. Frege nin kuramında bilindiği üzere adların hem göndergelerinden hem de duyumlarından

Detaylı

BİLİM İLE BİLİMSEL YÖNTEM İLİŞKİSİ

BİLİM İLE BİLİMSEL YÖNTEM İLİŞKİSİ BİLİM İLE BİLİMSEL YÖNTEM İLİŞKİSİ Bilim Bilim, genel geçerlik ve kesinlik nitelikleri gösteren yöntemli ve sistemli bilgi açıklamasıdır. Bilimin Amacı: Doğayı ve doğa olaylarını anlamak, Daha iyi yaşama

Detaylı

Aristarchus Yöntemi ile Ay ve Güneş. 1. Giriş

Aristarchus Yöntemi ile Ay ve Güneş. 1. Giriş Aristarchus Yöntemi ile Ay ve Güneş Oktay Yılmaz ve Çılga Misli, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi-Fizik Bölümü En yakın gökcisimleri arasında yer alan Ay ve Güneş eskiden beri insanoğulunun ilgisini

Detaylı

FİZİK. Mekanik 12.11.2013 İNM 103: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir?

FİZİK. Mekanik 12.11.2013 İNM 103: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir? İNM 103: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ 22.10.2013 MEKANİK ANABİLİM DALI Dr. Dilek OKUYUCU Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır. FİZİK Mekanik

Detaylı

UZAY VE ZAMAN NEDİR? İnsanın var olduğundan beri kendine sorduğu kendineve evrenedair en önemli soru!

UZAY VE ZAMAN NEDİR? İnsanın var olduğundan beri kendine sorduğu kendineve evrenedair en önemli soru! UZAY VE ZAMAN NEDİR? İnsanın var olduğundan beri kendine sorduğu kendineve evrenedair en önemli soru! Giordano Bruno, Galileo Galilei, Nicolaus Copernicus, Johannes Kepler, René Descartes ARİSTO (ARİSTOTELES)

Detaylı

İktisat Tarihi II

İktisat Tarihi II İktisat Tarihi II 23.02.2018 İkincil özeklerde yalnızca ekonomik yapı benimsenmekle kalmamıştır. - Biblos - Kapadokya uygarlıkları birincil özeklerin yapısı ile zorlanmıştır. İkinci devrimin yaygınlaşmasında

Detaylı

6 Sofistlerin O rtaya Ç ıkışın d a Etkili O lan Felsefe-D ışı N edenler ıo Felsefi N ed enler

6 Sofistlerin O rtaya Ç ıkışın d a Etkili O lan Felsefe-D ışı N edenler ıo Felsefi N ed enler İçindekiler xiii Önsöz ı BİRİNCİ KISIM Sofistler 3 1 Giriş 6 Sofistlerin O rtaya Ç ıkışın d a Etkili O lan Felsefe-D ışı N edenler ıo Felsefi N ed enler 17 K a y n a k la r 17 Sofistlerin G enel Ö zellikleri

Detaylı

İşletmeye Giriş Dersi. İşletmeye Giriş. Ders notları ve duyurular için; in; 4 adet soru 4 adet cevap. Giriş. Temel Kavramlar İşletme Nedir?

İşletmeye Giriş Dersi. İşletmeye Giriş. Ders notları ve duyurular için; in; 4 adet soru 4 adet cevap. Giriş. Temel Kavramlar İşletme Nedir? İşletmeye Giriş Dersi Ders Notu - 1 Yrd. Doç.. Dr. M. Volkan TÜRKERT vturker@marmara.edu.tr vturker@gmail.com www.volkanturker.com.tr Ders notları ve duyurular için; in; www.volkanturker.com.tr Ana menü

Detaylı

Bölüm 1: Felsefeyle Tanışma

Bölüm 1: Felsefeyle Tanışma İÇİNDEKİLER Bölüm 1: Felsefeyle Tanışma 1. FELSEFE NEDİR?... 2 a. Felsefeyi Tanımlamanın Zorluğu... 3 i. Farklı Çağ ve Kültürlerde Felsefe... 3 ii. Farklı Filozofların Farklı Felsefe Tanımları... 5 b.

Detaylı

BİLİM TARİHİ VE JEOLOJİ 6

BİLİM TARİHİ VE JEOLOJİ 6 BİLİM TARİHİ VE JEOLOJİ 6 ROMALILARDA BİLİM http://www.tarihbilimi.gen.tr/icerik_resimler/roma-imparatorlugu.jpg Prof.Dr. Atike NAZİK Ç.Ü. Jeoloji Mühendisliği Bölümü GİRİŞ M.Ö.3.y.y. da Romalılar bütün

Detaylı

FİZİK. Mekanik İNM 221: MUKAVEMET -I. Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır.

FİZİK. Mekanik İNM 221: MUKAVEMET -I. Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır. İNM 221: MUKAVEMET -I 03.07.2017 GİRİŞ: MEKANİK ANABİLİM DALI Dr. Dilek OKUYUCU Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır. FİZİK Mekanik 1 Mekanik

Detaylı

Örnek...2 : Örnek...3 : Örnek...1 : MANTIK 1. p: Bir yıl 265 gün 6 saattir. w w w. m a t b a z. c o m ÖNERMELER- BİLEŞİK ÖNERMELER

Örnek...2 : Örnek...3 : Örnek...1 : MANTIK 1. p: Bir yıl 265 gün 6 saattir. w w w. m a t b a z. c o m ÖNERMELER- BİLEŞİK ÖNERMELER Terim: Bir bilim dalı içerisinde konuşma dilinden farklı anlamı olan sözcüklerden her birine o bilim dalının bir terimi denir. Önermeler belirtilirler. p,q,r,s gibi harflerle Örneğin açı bir geometri terimi,

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 10. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü RÖNESANS Fransızca da yeniden doğuş

Detaylı

DİKKAT BU ÖZET 8 ÜNİTE

DİKKAT BU ÖZET 8 ÜNİTE DİKKAT BU ÖZET 8 ÜNİTE OLUP,BURADA YALNIZ İLK ÜNİTE GÖSTERİLMEKTEDİR İLKÇAĞ SEFESİ KISA ÖZET www.kolayaof.com 2 1.Ünite-Antik Yunan Mitolojisi ve Felsefe FELSEFE SÖZCÜĞÜNÜN ANLAMI Bugün dilimize felsefe

Detaylı

değildir. Ufkun ötesini de görmek ve bilmek gerekir

değildir. Ufkun ötesini de görmek ve bilmek gerekir Yalnız z ufku görmek g kafi değildir. Ufkun ötesini de görmek ve bilmek gerekir 1 Günümüz bilgi çağıdır. Bilgisiz mücadele mümkün değildir. 2 Türkiye nin Jeopolitiği ; Yani Yerinin Önemi, Gücünü, Hedeflerini

Detaylı

FELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ

FELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ FELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ FELSEFENİN BÖLÜMLERİ A-BİLGİ FELSEFESİ (EPİSTEMOLOJİ ) İnsan bilgisinin yapısını ve geçerliğini ele alır. Bilgi felsefesi; bilginin imkanı, doğruluğu, kaynağı, sınırları

Detaylı

Tıp Tarihine Yaklaşım

Tıp Tarihine Yaklaşım Tıp Tarihine Yaklaşım Avcılık-Toplayıcılık Aşaması Mezopotamya Uygarlıklarında Tıp Eski Mısır Tıbbı Çin Tıbbı Eski Hint Tıbbı Yunan Tıbbı Modern Dönem (Batı) Tıbbı Avcılık-Toplayıcılık Aşaması Bütün gün

Detaylı

philia (sevgi) + sophia (bilgelik) Philosophia, bilgelik sevgisi Felsefe, bilgiyi ve hakikati arama işi

philia (sevgi) + sophia (bilgelik) Philosophia, bilgelik sevgisi Felsefe, bilgiyi ve hakikati arama işi FELSEFE NEDİR? philia (sevgi) + sophia (bilgelik) Philosophia, bilgelik sevgisi Felsefe, bilgiyi ve hakikati arama işi Felsefe değil, felsefe yapmak öğrenilir KANT Felsefe, insanın kendisi, yaşamı, içinde

Detaylı

Bilimsel Yasa Kavramı. Yrd.Doç.Dr. Hasan Said TORTOP Kdz.Ereğli-2014

Bilimsel Yasa Kavramı. Yrd.Doç.Dr. Hasan Said TORTOP Kdz.Ereğli-2014 Bilimsel Yasa Kavramı Yrd.Doç.Dr. Hasan Said TORTOP Kdz.Ereğli-2014 Bilimsel yasa her şeyden önce genellemedir. Ama nasıl bir genelleme? 1.Bekarla evli değildir. 2. Bahçedeki elmalar kırmızıdır 3. Serbest

Detaylı

2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İLKOKULU 3. SINIF FEN BİLİMLERİ DERSİ BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PLANI

2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İLKOKULU 3. SINIF FEN BİLİMLERİ DERSİ BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PLANI ARALIK KASIM EKİM BEŞ DUYUMUZ KUVVET VE HAREKET MADDEYİ TANIYALIM 1.1.1 Duyu organlarını tanır. 1.1.2. Duyu organlarının temel görevlerini açıklar. 1.1.3. Duyu organlarının sağlığını korumak için yapılması

Detaylı

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T+U Kredisi Akts Felsefeye Giriş IV

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T+U Kredisi Akts Felsefeye Giriş IV Adı Kodu Yarıyılı T+U Kredisi Akts Felsefeye Giriş IV 2+0 2 2 Ön Koşul Dersler Yardımcıları Amacı Öğrenme Bu dersin genel amacı; felsefe adı verilen rasyonel faaliyetin ne olduğu, nasıl ortaya çıktığı,

Detaylı

ARİSTOTELES VE FİZİK Ömer Faik ANLI *

ARİSTOTELES VE FİZİK Ömer Faik ANLI * ARİSTOTELES VE FİZİK Ömer Faik ANLI * Antik Yunan Uygarlığı nda hareket ya da yer değiştirme kavramları daha genel bir kavram olan değişim kavramı bağlamında ele alınmıştır. Varlığı genel olarak kendisine

Detaylı

2013 YGS SORU DAĞILIMLARI VE UZMAN YORUMLARI

2013 YGS SORU DAĞILIMLARI VE UZMAN YORUMLARI MEHMET ÖZÖNCEL ANADOLU LİSESİ REHBERLİK SERVİSİ 2013 YGS SORU DAĞILIMLARI VE UZMAN YORUMLARI TÜRKÇE 2013 YGS soruları geçmiş yıllardaki sınav müfredatına uygun olarak geldiği söylenebilir. 2013 YGS soruları,

Detaylı

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ DENEYİN AMACI Gazlarda söz konusu olmayan yüzey gerilimi sıvı

Detaylı

KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI

KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI SİYASAL DÜŞÜNCELER TARİHİ YARD. DOÇ. DR. MUSTAFA GÖRKEM DOĞAN 2. ESKİ YUNAN SİYASAL DÜŞÜNCESİ 2 ESKİ YUNAN SİYASAL DÜŞÜNCESİ

Detaylı

M: İLK UYGARLIKLAR ÜÇÜK

M: İLK UYGARLIKLAR ÜÇÜK BİLİM M TARİHİ M: İLK UYGARLIKLAR VE ESKİ ÇAĞDA BİLİMB I. BÖLÜM: B Yrd. Doç.. Dr. Ayfer KÜÇÜK ÜÇÜK 1 Bilim tarihini incelerken amaç tarihini incelemek değildir. insanlık İlkel insandan topluluk kuran insana

Detaylı

İNSANIN YARATILIŞ'TAKİ DURUMU

İNSANIN YARATILIŞ'TAKİ DURUMU 25 Ders 3 İnsan Bir gün ağaçtan küçük bir çocuk oyan, ünlü bir ağaç oymacısı hakkında ünlü bir öykü vardır. Çok güzel olmuştu ve adam onun adını Pinokyo koydu. Eserinden büyük gurur duyuyordu ama oyma

Detaylı

BİLGİ EDİNME İHTİYACI İnsan; öğrenme içgüdüsünü gidermek, yaşamını sürdürebilmek, sayısız ihtiyaçlarını karşılayabilmek ve geleceğini güvence altına a

BİLGİ EDİNME İHTİYACI İnsan; öğrenme içgüdüsünü gidermek, yaşamını sürdürebilmek, sayısız ihtiyaçlarını karşılayabilmek ve geleceğini güvence altına a BİLİMSEL YÖNTEM Prof. Dr. Şahin Gülaboğlu Mühendislik Fakültesi -------------------------------------------------------------------- BİLİM, ETİK ve EĞİTİM DERSİ KONUŞMASI 19 Ekim 2007, Cuma, Saat-15.00

Detaylı

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Türk toplumlarında ilk kez medrese denen eğitim

Detaylı

FİZİK. Mekanik İNM 101: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir?

FİZİK. Mekanik İNM 101: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir? İNM 101: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ 12.10.2017 MEKANİK ANABİLİM DALI Dr. Dilek OKUYUCU Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır. FİZİK Mekanik

Detaylı

Astronomi kelimesi, Yunanca iki kelimeden türer: t. Astronomi, nomos: : kanun, gelenek veya tayin etmek anlamına na gelir.

Astronomi kelimesi, Yunanca iki kelimeden türer: t. Astronomi, nomos: : kanun, gelenek veya tayin etmek anlamına na gelir. Astronomi kelimesi, Yunanca iki kelimeden türer: t astron: : Gök G k cismi, nomos: : kanun, gelenek veya tayin etmek anlamına na gelir. Buna göre g astronomi,, evrende gök g k cisimlerinin dağı ğılımını

Detaylı

BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ (1) Y R D. D O Ç. D R. C. D E H A D O Ğ A N

BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ (1) Y R D. D O Ç. D R. C. D E H A D O Ğ A N BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ (1) Y R D. D O Ç. D R. C. D E H A D O Ğ A N İnsan var olduğu günden bu yana, evrende olup bitenleri anlama, tanıma, sırlarını çözme ve doğayı kontrol altına alarak rahat ve

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ YUNAN UYGARLIĞI

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ YUNAN UYGARLIĞI ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ YUNAN UYGARLIĞI İÇİNDEKİLER Yunan Uygarlığı Hakkında Genel Bilgi Yunan Dönemi Kentleri Yunan Dönemi Şehir Yapısı Yunan Dönemi

Detaylı

İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MISIR UYGARLIĞI İRAN UYGARLIĞI HİNT UYGARLIĞI ÇİN UYGARLIĞI DOĞU AKDENİZ UYGARLIĞI

İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MISIR UYGARLIĞI İRAN UYGARLIĞI HİNT UYGARLIĞI ÇİN UYGARLIĞI DOĞU AKDENİZ UYGARLIĞI İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MISIR UYGARLIĞI İRAN UYGARLIĞI HİNT UYGARLIĞI ÇİN UYGARLIĞI DOĞU AKDENİZ UYGARLIĞI MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI Kelime anlamı İki nehrin arası olan Mezopotamya,

Detaylı

Laboratuvara Giriş. Adnan Menderes Üniversitesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü TBT 109 Muavviz Ayvaz (Yrd. Doç. Dr.) 3. Hafta (03.10.

Laboratuvara Giriş. Adnan Menderes Üniversitesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü TBT 109 Muavviz Ayvaz (Yrd. Doç. Dr.) 3. Hafta (03.10. ADÜ Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü Laboratuvara Giriş Adnan Menderes Üniversitesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü TBT 109 Muavviz Ayvaz (Yrd. Doç. Dr.) 3. Hafta (03.10.2013) Derslik B301 1 BİLGİ EDİNME İHTİYACI:

Detaylı

DENİZLERDE BÖLGESEL SU ÇEKİLMESİNİN METEOROLOJİK ANALİZİ

DENİZLERDE BÖLGESEL SU ÇEKİLMESİNİN METEOROLOJİK ANALİZİ Mahmut KAYHAN Meteoroloji Mühendisi mkayhan@meteoroloji.gov.tr DENİZLERDE BÖLGESEL SU ÇEKİLMESİNİN METEOROLOJİK ANALİZİ Türkiye'de özellikle ilkbahar ve sonbaharda Marmara bölgesinde deniz sularının çekilmesi

Detaylı

TASARIM, DOĞAL TASARIM, ZEKİ TASARIM. Ayhan Sol

TASARIM, DOĞAL TASARIM, ZEKİ TASARIM. Ayhan Sol TASARIM, DOĞAL TASARIM, ZEKİ TASARIM Ayhan Sol ODTÜ Felsefe BölümüB Sunuş Gündelik tasarım m anlayışı Doğal tasarım Zeki Tasarım Gündelik Tasarım Erek güdümlg mlü tasarım: Belirli bir ereğe e yönelik y

Detaylı

REÇLERİ VE BANKACILIK SİSTEMİNİN N YENİDEN YAPILANDIRILMASINDA KURUMSAL İŞBİRL VE KOORDİNASYON: RLİĞİ

REÇLERİ VE BANKACILIK SİSTEMİNİN N YENİDEN YAPILANDIRILMASINDA KURUMSAL İŞBİRL VE KOORDİNASYON: RLİĞİ BANKA ÇÖZÜMLEME SÜRES REÇLERİ VE BANKACILIK SİSTEMİNİN N YENİDEN YAPILANDIRILMASINDA KURUMSAL İŞBİRL RLİĞİ VE KOORDİNASYON: TÜRKİYE DENEYİMİ Dr. Hicabi ERSOY Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu, TürkiyeT Sunum

Detaylı

Mitosta, arkaik anaerkil yapı Ay tanrıçalığı ile Selene figürüyle sürerken, söylencenin logosu bunun tersini savunur. Yunan monarşi-oligarşi ve tiran

Mitosta, arkaik anaerkil yapı Ay tanrıçalığı ile Selene figürüyle sürerken, söylencenin logosu bunun tersini savunur. Yunan monarşi-oligarşi ve tiran Ay tanrıçası Selene, Yunan mitolojisinde, Güneş tanrısı Helios un kız kardeşidir. Ay ı simgeler. Selene de Helios gibi bir arabayla dolaşırdı. Selene nin arabasını iki at, katır ya da boğa çekerdi. Zeus

Detaylı

Bilgisayar II, 2013-2014 Bahar, Kültür Üniversitesi, İstanbul, 08-15 Nisan

Bilgisayar II, 2013-2014 Bahar, Kültür Üniversitesi, İstanbul, 08-15 Nisan FİLOZOF BEYİN Yücel KILIÇ İstanbul Kültür Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Programı Bilgisayar II: «Konular ve Sunumlar» İstanbul, 08-15 Nisan

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI 3-4 Aile bireyleri birbirlerine yardımcı olurlar. Anahtar kavramlar: şekil, işlev, roller, haklar, Aileyi aile yapan unsurlar Aileler arasındaki benzerlikler ve farklılıklar Aile üyelerinin farklı rolleri

Detaylı

ATOM MODELLERİ BERNA AKGENÇ

ATOM MODELLERİ BERNA AKGENÇ ATOM MODELLERİ BERNA AKGENÇ DEMOCRITOS Atom hakkında ilk görüş M.Ö. 400 lü yıllarda Yunanlı filozof Democritus tarafından ortaya konmuştur. Democritus, maddenin taneciklerden oluştuğunu savunmuş ve bu

Detaylı

HESAP. (kesiklik var; süreklilik örnekleniyor) Hesap sürecinin zaman ekseninde geçtiği durumlar

HESAP. (kesiklik var; süreklilik örnekleniyor) Hesap sürecinin zaman ekseninde geçtiği durumlar HESAP Hesap soyut bir süreçtir. Bu çarpıcı ifade üzerine bazıları, hesaplayıcı dediğimiz somut makinelerde cereyan eden somut süreçlerin nasıl olup da hesap sayılmayacağını sorgulayabilirler. Bunun basit

Detaylı

Newton ve Einstein nin Evren Anlayışları

Newton ve Einstein nin Evren Anlayışları Newton ve Einstein nin Evren Anlayışları Planck COPERNİCUS 1473-1543 (6 Milyon Yıl) Rutherford (M.Ö.10.000) Thales (M.Ö.625) Sokrates (M.Ö.469-399) Eudoxus Platon (M.Ö.408-355) Aristarchos (M.Ö.427-347)

Detaylı

HAREKET HAREKET KUVVET İLİŞKİSİ

HAREKET HAREKET KUVVET İLİŞKİSİ HAREKET HAREKET KUVVET İLİŞKİSİ Sabit kabul edilen bir noktaya göre bir cismin konumundaki değişikliğe hareket denir. Bu sabit noktaya referans noktası denir. Fizikte hareket üçe ayrılır Ötelenme Hareketi:

Detaylı

M.Ö. 1200' LERDEN GÜNÜMÜZE ANADOLU UYGARLIKLARI

M.Ö. 1200' LERDEN GÜNÜMÜZE ANADOLU UYGARLIKLARI M.Ö.. 1200' LERDEN GÜNÜMÜZE G ANADOLU UYGARLIKLARI M.Ö.. II. binin sonlarında, nda, boğazlar üzerinden Anadolu'ya olan Deniz Kavimleri GöçG öçleri köklk klü değişikliklere ikliklere neden olur. Anadolu'nun

Detaylı

9. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM

9. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM İletişim Dil - Kültür İlişkisi İnsan, İletişim ve Dil Dillerin Sınıflandırılması Türk Dilinin Tarihi Gelişimi ve Türkiye Türkçesi Türkçenin Ses Özellikleri Telaffuz (Söyleyiş)

Detaylı

DEV GEZEGENLER. Mars ın dışındaki dört büyük gezegen dev gezegenler grubunu oluşturur.

DEV GEZEGENLER. Mars ın dışındaki dört büyük gezegen dev gezegenler grubunu oluşturur. DEV GEZEGENLER DEV GEZEGENLER Mars ın dışındaki dört büyük gezegen dev gezegenler grubunu oluşturur. Bunlar sırasıyla Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün gezegenleridir. Bunların kütle ve yarıçapları yersel

Detaylı

Eski çağlara dönüp baktığımızda geçmişteki gç ş insan topluluklarının yazılı, yazısız kültür miraslarında Güneş ve Ay tutulmalarının nedeni hep doğaüstü güçlerle açıklanmaya çalışılmıştır. Yapılan tasvirlerde

Detaylı

TABLO-1 KPSS DE UYGULANACAK TESTLERİN KAPSAMLARI Yaklaşık Ağırlığı Genel Yetenek

TABLO-1 KPSS DE UYGULANACAK TESTLERİN KAPSAMLARI Yaklaşık Ağırlığı Genel Yetenek TABLO-1 KPSS DE UYGULANACAK TESTLERİN KAPSAMLARI Yaklaşık Ağırlığı Genel Yetenek Yaklaşık Ağırlığı 1) Sözel Bölüm %50 2) Sayısal Bölüm %50 Sözel akıl yürütme (muhakeme) becerilerini, dil bilgisi ve yazım

Detaylı

Evrim Eğitiminde Engeller

Evrim Eğitiminde Engeller Evrim Eğitiminde Engeller 1 Sınıftaki kavram yanılgıları Serhat İrez Evrimsel bakış açısı olmadan biyoloji anlamsızdır. 2 Evrim teorisi biyolojinin en temel teorisidir çünkü yaşamın hem bütünlüğünü hem

Detaylı

11.1 11.2. Tanım Akışkanların Statiği (Hidrostatik) Örnekler Kaldırma Kuvveti. 11.3 Örnek Eylemsizlik Momenti. 11.4 Eylemsizlik Yarıçapı

11.1 11.2. Tanım Akışkanların Statiği (Hidrostatik) Örnekler Kaldırma Kuvveti. 11.3 Örnek Eylemsizlik Momenti. 11.4 Eylemsizlik Yarıçapı 11.1 11. Tanım Akışkanların Statiği (Hidrostatik) Örnekler Kaldırma Kuvveti 11.3 Örnek Eylemsizlik Momenti 11.4 Eylemsizlik Yarıçapı 11.5 Eksen Takımının Değiştirilmesi 11.6 Asal Eylemsizlik Momentleri

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ I.SINIF I.YARIYIL FL 101 FELSEFEYE GİRİŞ I Etik, varlık, insan, sanat, bilgi ve değer gibi felsefenin başlıca alanlarının incelenmesi

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Tarihteki Önemli Buluşlar Bilim, Türk ve İslam Devletlerinde yaşayan bilginler ile yükseliyor Coğrafi Keşifler...

İÇİNDEKİLER. Tarihteki Önemli Buluşlar Bilim, Türk ve İslam Devletlerinde yaşayan bilginler ile yükseliyor Coğrafi Keşifler... 4. ÜNİTE İÇİNDEKİLER Tarihteki Önemli Buluşlar... 6 Bilim, Türk ve İslam Devletlerinde yaşayan bilginler ile yükseliyor...21 Coğrafi Keşifler... 26 Rönesans... 32 Reform... 36 Mucitler... 43 Düşünce, sanat

Detaylı

BİLİMSEL ARAŞTIRMA SÜRECİ ve BECERİLERİ

BİLİMSEL ARAŞTIRMA SÜRECİ ve BECERİLERİ 3/14/12 BİLİMSEL ARAŞTIRMA SÜRECİ ve BECERİLERİ Olay ve nesnelerin hareketlerinin duyu organlarının kullanılması ile doğal ortamlarında izlenmesidir. İki türlü gözlem vardır; a) Kontrollü gözlem (Deney)

Detaylı

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler Hani, Rabbin meleklere, Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım demişti. Onlar, Orada bozgunculuk yapacak, kan dökecek birini mi yaratacaksın? Oysa biz sana hamd

Detaylı

kaza, hükmetmek, Terim anlamı ise kaza, yaratılması demektir.

kaza, hükmetmek, Terim anlamı ise kaza, yaratılması demektir. ÖRNEKLER DERS: DİN KÜLTÜRÜ VE AHL. BİLGİSİ ÜNİTE: 1. ÜNİTE (KADER İNANCI) KONU: KAZA VE KADER İNANCI KADER: Kelime olarak KAZA: Kelime olarak kader; bir şeye gücü kaza, hükmetmek, - Su 100 yetmek, biçimlendirmek,

Detaylı

EKVATORAL KOORDİNAT SİSTEMİ

EKVATORAL KOORDİNAT SİSTEMİ EKVATORAL KOORDİNAT SİSTEMİ Dünya nın yüzeyi üzerindeki bir noktayı belirlemek için enlem ve boylam sistemini kullanıyoruz. Gök küresi üzerinde de Dünya nın kutuplarına ve ekvatoruna dayandırılan ekvatoral

Detaylı

ASTRONOMİ TARİHİ. 2. Bölüm Antik Astronomi. Serdar Evren 2013

ASTRONOMİ TARİHİ. 2. Bölüm Antik Astronomi. Serdar Evren 2013 ASTRONOMİ TARİHİ 2. Bölüm Antik Astronomi Serdar Evren 2013 Fotoğraf: Eski Yunan mitolojisinde sırtında gök küresini taşıyan astronomi tanrısı, ATLAS. En Eski Astronomi (Antik veya Teleskop Öncesi) Kültürel

Detaylı

BİLİM TARİHİ IV. BÖLÜM: ROMALILAR DA BİLİM

BİLİM TARİHİ IV. BÖLÜM: ROMALILAR DA BİLİM BİLİM M TARİHİ IV. BÖLÜM: B ROMALILAR DA BİLİM Yrd. Doç.. Dr. Ayfer KÜÇÜK ÜÇÜK 1 M.Ö.3.y.y..3.y.y. da Romalılar lar bütün b İtalya'yı hakimiyetleri altına almış ıştı. Bundan iki yüzyy zyıl l sonra, Yunan

Detaylı

ASTRONOMİ VE UZAY BİLİMLERİ SINAVI SORULARI VE CEVAPLARI (Şıkkın sonunda nokta varsa doğru cevap o dur.)

ASTRONOMİ VE UZAY BİLİMLERİ SINAVI SORULARI VE CEVAPLARI (Şıkkın sonunda nokta varsa doğru cevap o dur.) ASTRONOMİ VE UZAY BİLİMLERİ SINAVI SORULARI VE CEVAPLARI (Şıkkın sonunda nokta varsa doğru cevap o dur.) Her sorunun doğru cevabı 5 puandır. Süre 1 ders saatidir. 02.01.2013 ÇARŞAMBA 1. Güneş sisteminde

Detaylı

2. Konum. Bir cismin başlangıç kabul edilen sabit bir noktaya olan uzaklığına konum denir.

2. Konum. Bir cismin başlangıç kabul edilen sabit bir noktaya olan uzaklığına konum denir. HAREKET Bir cismin zamanla çevresindeki diğer cisimlere göre yer değiştirmesine hareket denir. Hareket konumuzu daha iyi anlamamız için öğrenmemiz gereken diğer kavramlar: 1. Yörünge 2. Konum 3. Yer değiştirme

Detaylı

2013 2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF MATEMATİK DERSİ KONULARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ ALT ÖĞRENME. Örüntü ve Süslemeler

2013 2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF MATEMATİK DERSİ KONULARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ ALT ÖĞRENME. Örüntü ve Süslemeler 2013 2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF MATEMATİK DERSİ KONULARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ SÜRE ÖĞRENME Ay Hafta D.Saati ALANI EYLÜL 2 Geometri 2 3 Geometri 2 Geometri 2 Olasılıkve ALT

Detaylı

SOSYAL ÖĞRENME KURAMI İlhan AYDOĞDU

SOSYAL ÖĞRENME KURAMI İlhan AYDOĞDU SOSYAL ÖĞRENME KURAMI İlhan AYDOĞDU 219-228 Kaynak II; Eğitim Psikolojisi Yazar;B.YEŞİLYAPRAK Hazırlayan;İlhan AYDOĞDU 2005-2006 Ders Sor.; Doç. Dr. Nasip DEMİRKUŞ, 1-Önce Soruları Tıklayın Yanıtlamaya

Detaylı

Ahlâk ve Etikle İlgili Temel Kavramlar

Ahlâk ve Etikle İlgili Temel Kavramlar Ahlâk Kavramı Yrd. Doç. Dr. Rıza DEMİR İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İnsan Yönetimine Etik Yaklaşım Dersi Etik Türleri Mesleki Etik Türleri 2017 Ruhumu kudret altında tutan Allah'a yemin ederim

Detaylı

4. Yazılı belgeler dikkate alınırsa, matematiğin M.Ö. 3000 2000 yılları arasında Yunanistan da başladığı söylenebilir.

4. Yazılı belgeler dikkate alınırsa, matematiğin M.Ö. 3000 2000 yılları arasında Yunanistan da başladığı söylenebilir. MATE417 ÇALIŞMA SORULARI A) Doğru/Yanlış : Aşağıdaki ifadelerin Doğru/Yanlış olduğunu sorunun altındaki boş yere yazınız. Yanlış ise nedenini açıklayınız. 1. Matematik ile ilgili olabilecek en eski buluntu,

Detaylı

Hazırlayan. Ramazan ANĞAY. Bilimsel Araştırmanın Sınıflandırılması

Hazırlayan. Ramazan ANĞAY. Bilimsel Araştırmanın Sınıflandırılması Hazırlayan Ramazan ANĞAY Bilimsel Araştırmanın Sınıflandırılması 1.YAKLAŞIM TARZINA GÖRE ARAŞTIRMALAR 1.1. N2tel Araştırmalar Ölçümlerin ve gözlemlerin kolaylık ve kesinlik taşımadığı, konusu insan davranışları

Detaylı

Temel Kavramlar Bilgi :

Temel Kavramlar Bilgi : Temel Kavramlar Bilim, bilgi, bilmek, öğrenmek sadece insana özgü kavramlardır. Bilgi : 1- Bilgi, bilim sürecinin sonunda elde edilen bir üründür. Kişilerin öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile çaba

Detaylı