Romatizma kasları etkiler mi?
|
|
- Ebru Özek
- 8 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 Romatizmal Hastalıklar Hakkında Daha Fazla Bilgi İçin YIL:5 SAYI:11 EYLÜL / EKİM / KASIM / ARALIK 2015 Gazete sizin için hazırlanmıştır, alabilirsiniz. Romatizma kasları etkiler mi? Romatizmal kas hastalıklarında kol ve bacakların gövdeye yakın kaslarında güçsüzlük en önemli bulgudur. Doç. Dr. Metin Özgen Sayfa 4-5 Sistemik Lupus Eritematoz (SLE) ve Gebelik SLE de gebelik en doğru zamanda planlanmalıdır. Prof. Dr. Süleyman Serdar Koca Sayfa Editörden Prof. Dr. Mehmet Sayarlıoğlu Ondokuz Mayıs ÜTF, İç Hastalıkları - Romatoloji BD Merhaba, Gazetemizin yeni sayısını sizlerle buluşturmanın heyecanını yaşıyoruz. Her sayımızda ele aldığımız farklı konular sayesinde hastalarımızın romatizmal hastalıkları çok daha iyi anladığını ve tedavi uyumlarının çok daha iyi olduğunu düşünüyoruz. Gazetemizin bu sayısında Raynaud belirtisi, romatizmal kas hastalıkları, anti-fosfolipid sendromu, gut hastalığında diyet, Henoch-Schönlein vasküliti, SLE ve ankilozan spondilitte gebelik konularını bulacaksınız. Ayrıca bu sayımızda hastalarımızın tanı ve takiplerini daha iyi yönetmek için kurulmuş olan iki birimin tanıtımını bulacaksınız. Bunlardan biri Gaziantep üniversitesi iç hastalıkları-romatoloji bilim dalındaki öğretim üyelerinin yoğun emek harcadıkları erken artrit kliniği projesi, diğeri Ondokuz Mayıs üniversitesi iç hastalıkları-romatoloji bilim dalında yeni kurulan BETTAM (Behçet hastalığı tanı, tedavi ve araştırma merkezi) Sağlıklı günler dileğiyle Bu Gazete Merck Sharp Dohme İlaçları Ltd.Şti nin katkılarıyla basılmıştır. Bu gazetede yer alan yazı ve fotoğraflar yazarlarının görüşlerini yansıtmakta olup, Merck Sharp Dohme İlaçları Ltd.Şti. nin gazetenin içeriğinin doğruluğunu ve güncelliğini temin etmek sorumluluğu yoktur. Copyright (2015) Whitehouse Station, NJ, U.S.A. adresinde bulunan Merck & Co., Inc. nin iştiraki olan Merck Sharp & Dohme Corp. Tüm hakları saklıdır. Merck Sharp Dohme İlaçları Ltd. Şti. Esentepe Mahallesi Büyükdere Caddesi No:199 Levent 199 Ofis Bloğu K: Levent İstanbul Tel: Faks: Sept RHEU
2 2 Neden parmaklarım soğukta mosmor oluyor? Uz. Dr. Orhan Küçükşahin / Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Romatoloji Kliniği, Ankara Soğuk ve stres Raynaud belirtisini ortaya çıkaran en önemli iki nedendir. Raynaud belirtisi çoğu kez soğuk, stres gibi uyaranlar sonucunda el veya ayak parmaklarının kan dolaşımının ani ve geçici olarak durmasıdır. Olay önce parmakların beyazlaşması sonra morarması daha sonrada kırmızılaşması şeklinde belirti verir. Aslında Raynaud bulgusu bir çok hastalıkla örneğin kol damarlarının hastalıkları, çeşitli romatizmal hastalıklarla beraber görülebildiği gibi hiçbir hastalıkla beraber olmayıp sadece Raynaud belirtilerinin olduğu durum şeklinde de görülebilmektedir. Bu durum Raynaud hastalığı olarak kabul edilir. Bu kendiliğinden olan ya da birincil (primer) Raynaud hastalığına kadınlarda erkeklere nazaran 9 kat daha sık rastlanılmaktadır. Hastalıklara ikincil (sekonder) olarak gelişen Raynaud belirtisi çok daha yaygın, ciddi ve daha karmaşıktır. Raynaud belirtisi neden olan başlıca hastalıklar arasında sistemik lupus eritematozus, sklerodermanın da olduğu çeşitli romatizmal hastalıklar, kol ve el damarlarının hastalıkları, kan hastalıkları, donuklar ve torasik outlet sendromu bulunmaktadır. Raynaud belirtisinin rastlanma sıklığı ve bağ dokusu hastalığı gibi diğer hastalıklarla birlikte görülme özelliğinden dolayı önem arz etmektedir. vraynaud belirtisine toplumda %3-4 oranında rastlanabildiği ve kadınların erkeklere göre 5 kat daha fazla tutuluma maruz kaldığı bilinmektedir. Raynaud belirtisi nasıl bulgu verir? Raynaud belirtisinde genelde üç evre bulunur. Başlangıçta kan akımı azaldıkça parmaklar solar ve beyazlaşır. Bir süre sonra parmaklar morarır. Bu aşamada parmaklar soğuktur ve hissizleşmiştir. Daha sonra kan akımı tekrar dönünce parmaklar kızarır ve ağrılı hale gelirler. Bu ataklar bazen bir dakika bazen saatlerde sürebilir. Daha ileri aşamalarda ve özellikle hastalıklara bağlı gelişen Raynaud belirtisinde parmaklarda yaralar ve gangrenler gelişebilir. Klasik olarak beyazlaşma, morarma ve kızarma sırasıyla görülen üç renk cevabı stresle veya ilgili bölgelerin soğuğa maruz kalmasıyla başlar. TIP ARAŞTIRMALARI VE EĞİTİM DERNEĞİ ADINA İMTİYAZ SAHİBİ AHMET MESUT ONAT YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ ELİF HAYIRLIOĞLU EDİTÖR Prof. Dr. Mehmet Sayarlıoğlu EDİTÖR YARDIMCILARI Prof. Dr. Ahmet Mesut Onat Doç. Dr. Bünyamin Kısacık Doç. Dr. Umut Kalyoncu Doç. Dr. Timuçin Kaşifoğlu Doç. Dr. Süleyman Serdar Koca İLETİŞİM ADRESİ SAMSUN ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI / ROMATOLOJİ BİLİM DALI Tel: (0362) / 4115 DİZGİ TASARIM QPHARMAWORLD (0212) BASKI Eray Basım Hizmetleri Ticaret Limited Şirketi Mas-Sit No:191-1 Bağcılar İstanbul / Türkiye Tel: (90 212) Pbx Fax: (90 212) YASAL UYARI Gazetemizin içeriği, okuyucuyu bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Gazetemizde yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Gazetemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.
3 3 Soğuk veya stresle vücudun uç kısımlarında kan akımının azalması Raynaud belirtisinin nedeni nedir? Soğukta ve streste damarlarda daralma normalde herkeste olur. Ancak Raynaud belirtisi olan hastalarda spazm çok daha derin ve uzun süreli olabilmektedir. Bunun nedeninin sinir sistemi ile ilgili olabileceği düşünülmüştür. Raynaud belirtisinin nedeni tam olarak bilinmemektedir. Ancak hastalıklara bağlı gelişen Raynaud belirtisinde temelde küçük ya da büyük damar hastalığı olabilmektedir. Raynaud belirtisine yol açan başlıca hastalıklar şunlardır; 1. Bağ dokusu hastalıkları Skleroderma CREST Sendromu Sistemik lupus eritematozus (SLE) Romatoid artrit Dermatomiyozitis, polimiyozitis Hepatitis B antijenine bağlı kriyoglobülinemik vaskülit Sjögren Sendromu Mikst konnektif doku hastalığı 2. Tıkayıcı atardamar hastalıkalrı Thromboangiitis obliterans Arteriyosklerozis obliterans Akut arter tıkanmaları (periferik embolizasyon) Torasik çıkış sendromları 3. Travmatik Direkt atardamar travması Vibrasyon travması Elektrik çarpması Termal travma (soğuk) Daktilo kullanmak Piyano çalmak 4. İlaçlara bağlı Ergot alkaloidleri Beta adrenerjik reseptör blokerleri Metiserjid Vinblastin Sisplatin Vinil klorid Bleomisin 5. Pulmoner hipertansiyon 6. Nörolojik Siringomiyeli Spinal kord tümörleri Karpal Tünel Sendromu Poliomiyelit 7. Hematolojik Kriyoglobulinemi Soğuk aglütininler Multipl myeloma Dissemine intravasküler koagülasyon Waldenström makroglobulinemisi Miyeloproliferatif hastalıklar 8. Diğerleri Neoplaziler Kronik böbrek yetmezliği Paraneoplastik sendrom Hipotiroidizm Raynaud belirtisinin tanı ve tedavisi bir sonraki romatizma ve yaşam gazetesinde anlatılacaktır. Sağlıklı ve güzel günler dilerim...
4 4 Romatizma Kasları Etkiler Mi? Doç. Dr. Metin Özgen / Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Romatoloji Bilim Dalı, Samsun Romatizmal kas hastalıklarında kol ve bacakların gövdeye yakın kaslarında güçsüzlük en önemli bulgudur. Romatizmal kas hastalıkları denildiğinde anlaşılması gereken nedir? Romatizmal kas hastalıkları, kas iltihabına (inflamasyona) bağlı kas yıkımına neden olan hastalıklardır. Kas iltihabına miyozit denir. Halk arasında fibromiyalji hastalığına kas romatizması denmektedir, ancak fibromiyalji iltihaplı değildir ve fibromiyaljide kas yıkımı da olmaz. Romatizmal kas hastalıkları nelerdir? Dermatomiyozit, polimiyozit, juvenil dermatomiyozit, juvenil polimiyozit, diğer romatizmal hastalıklarda ortaya çıkan miyozitler, otoimmün nekrotizan miyopati. Jüvenil, çocukluk çağında başlayan anlamındadır. Hangi sıklıkta görülür? Az görülen romatizmal hastalıklar arasında yer alırlar. Yılda yüz binde bir yeni hasta ortaya çıkar. Romatizmal kas hastalığının belirtileri nelerdir? Kol ve bacakların gövdeye yakın kaslarında güçsüzlük en önemli bulgusudur. Bu grup kasları ilgilendiren El sırtında görülen kızarıklıklar (Gottron papülleri) hareketleri yapmakta zorlanma olur. Kalça grubu kasların çalışmasını gerektiren hareketlere örnekler; sandalyeden kalkma, merdiven çıkma, çömeldiği yerden ayağa kalma gibi. Kollarda güçsüzlüğün fark edilebileceği hareketler ise başüstüne kol uzanmasına gerektiren hareketlerdir; yüksekten bir şey alma, saç tarama, tıraş olma gibi. Ayrıca, şunu da hatırlatmakta yarar var, kol ve bacakların gövdeye uzak kas gruplarında kas gücünde azalma olmamaktadır, örneğin el gücünde azalma olmaz. Kol ve bacak kasları dışında diğer organlar da etkilenir mi? Yemek borusu kasları etkilenebilir ve yutma güçlüğüne yol açar. Deri ve akciğer tutulumu en sık tutulan diğer organlardır. Kaslarım ağrıyor, romatizmal kas hastalığı olabilir miyim? Romatizmal kas hastalıklarında genellikle ağrı belirgin bir yakınma değildir. Ağrı olmaması veya belirsiz düzeyde olması hastaların doktora geç başvurmasına neden olabilmektedir. Güçsüzlük daha önemli bir bulgudur.
5 5 Hastalık ne kadar sürede ortaya çıkar? Genellikle birkaç hafta veya ay içinde ortaya çıkar. Hastalığın tanısı için hangi tahliller yapılıyor? Kan tahlillerinde kas enzimleri ve ANA (antinükleer antikor) bakılır. Nöroloji uzmanları tarafından EMG yapılması (elektromiyografi; kas ve sinir hastalıklarının tanısında kullanılır, kas içine iğne elektrotlar konur), kas biyopsisi (kastan parça alınması) ve MR (manyetik rezonans görüntüleme) tanıda yardımcı olmaktadır. Deri bulguları herkeste çıkar mı? Deri bulguları nelerdir? Deri bulguları dermatomiyozit (deri-kas iltihabı anlamında) tanılı hastalarda görülür. Göz çevresinde (heliotrop raş), ellerde (Gottron belirtisi) pembe-morumsu renk değişiklikleri olabilmektedir. Dermatomiyozit hastalarında güneşe ışınlarına karşı hassasiyet de olabilmekte ve vücudun güneşe maruz kalan bölgelerinde kırmızılaşma olabilmektedir. Yüz, boyun ve göğüsün üst bölgeleri (V belirtisi), omuzlar, ense ve sırtın üst bölgeleri (Şal belirtisi) bu kırmızılaşmadan etkilenebilmektedir. Tamirci eli, tırnak etrafı ve saçlı bölge derisinde değişiklikler görülebilir. Tedavi hangi ilaçlar kullanılmaktadır? Başlangıçta steroidler (kortizon diye bilinir), metotreksat ve azatioprin içeren ilaçlar ilk tercih edilen ilaçlardır. Dirençli hastalıklarda başka tedavilerde verilebilir. İlaçlar mutlaka uzman kontrolünde verilmeli ve takip edilmelidir. İlaç dışı tedaviler nelerdir? Verilen ilaçlar kas yıkımını (kas erimesini) önlemek içindir. Ancak, yıkılan kasları geri getirmeyecektir. Ama hastalarımızın çoğunda kalan kaslar egzersiz ile güçlendirildiğinde hastalarımız normal yaşamlarını sürdürebilecek hale gelmektedirler. Bu nedenle; hastalarımızın rehabilitasyonu için egzersiz programları almaları gerekmektedir. İlaç dışında tedavi önerileriniz var mı? 1. Osteoporozu (kemik yoğunluğunda azalma) önlemesi açısından kalsiyumdan zengin beslenme (süt ve süt ürünleri), 2. Kas gücünü artırmak ve ek olarak kemik yapısını güçlendirmek için egzersiz, 3. Hastalığın aktivitesini azaltmak ve önlemek için güneş ışınlarından korunma, 4. Yemek borusu kasları tutulan hastalarımızın yediklerinin nefes borusuna kaçmaması için yavaş ve dikkatli yeme ve içmeleri gerekir. Sağlıklı bir yaşam dilerim..
6 6 Gut hastasıyım, hangi gıdalardan uzak durmalıyım? Doç.Dr. Burak Erer / İstanbul Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Romatoloji Bilim Dalı, İstanbul Ürik asit düzeyinin belli bir seviyenin altına düşürülemediği hastalarda gut atakları sık ve sürekli bir hale gelebilir. Gut hastalığı, kanda ürik asit adı verilen maddenin yükselmesi sonucu ortaya çıkan iltihaplı bir romatizmadır. Böbreklerden atılımının azalması ya da pürinden zengin yiyeceklerin fazla miktarda tüketilmesi sonucu kanda yükselen ürik asit, eklem içinde ya da eklem kıkırdağında birikerek ağrı, şişlik ve kızarıklık ile karakterize iltihabi bir reaksiyona yol açar. Özellikle 50 yaşın üzerindeki erkeklerde en sık görülen iltihaplı romatizmaların başında gelen gut, ataklarla seyreder ve sıklıkla ayak başparmağını tutar. Ürik asit miktarının belirli düzeylere düşürülemediği hastalarda gut atakları kronik bir hal alabilir ve eklem bulguları dışında başta kalp ve damar sistemi olmak üzere diğer organlarımızı da etkileyebilir.
7 7 Gut hastalığında doğru bir diyet, tedavinin önemli basamaklarından biridir. Gut hastalığının tedavi ve kontrolünün sağlanmasında pürin içerikli besin tüketiminin azaltılması çok büyük bir önem taşımaktadır. Bu amaçla uygulanacak doğru bir diyet düzenlemesinin en az ilaç tedavisi kadar etkili olacağı dikkate alındığında, gut hastalarının tüketecekleri besinler konusunda bilinçlendirilmesi yerinde bir koruyucu tedavi yöntemi olacaktır. Gut hastalarının aşağıda maddeler halinde sıraladığımız bazı hayat tarzı değişikliklerini yapmaları ve özellikle pürinden zengin bulunan bazı yiyecek ve içecekleri kontrolsüzce tüketmekten uzak durmaları ile hem kanda ürik asit miktarında yükselmenin önüne geçilmesi hem de bir ölçüde azaltılması mümkün olabilecektir. Obezite yani aşırı şişmanlık kan ürik asit düzeyini yükseltir. Eğer fazla kilolu iseniz planlı olarak kilo vermek için medikal destek almanız yerinde olacaktır. Yaş ve sağlık durumunuz dikkate alınarak uygulanacak egzersiz programları hem kilo kontrolünüzü sağlamada hem de sağlıklı bir yaşam tarzını geliştirmenizde yardımcı olacaktır. dana eti, tavuk veya hindi eti ya da balık tüketilebilir. oranında tutulmalıdır. Bazı sebzelerin ölçülü olarak tüketilmesi tavsiye edilir. Ispanak (günde 200 gram), bezelye (günde 60 gram- 4 çorba kaşığı), karnabahar (günde 200 gram), mantar( günde 50 gram, 4 çorba kaşığı) kadar yenilmesi uygun kabul edilmektedir. Diğer sebzelerin ise istenilen miktarda tüketilmesinde belirgin bir sakınca bulunmamaktadır. Proteinden zengin beslenme kan ürik asit düzeyini artıracaktır. Ürik asit miktarını yükseltecek besinler ya da ilaçlar (idrar söktürücü ilaçlar, bazı tansiyon ilaçları, vb.) konusunda doktorunuzla görüşmeniz tedavideki başarıyı artıracaktır. Bol sıvı alınız. Yetersiz sıvı alımı ile ürik asit kristallerinin böbrekler üzerinde yapabileceği potansiyel riskler artacaktır. Alkollü içecekler tüketilmemelidir. Özellikle mayalı içecekler (bira, boza, vb.) zengin pürin içerikleri ile kanda ürik asit miktarının artmasına yol açacaklardır. Şeker tatlandırıcılı veya fruktozdan zengin içeceklerin (meşrubat, mısır şurubu, gazoz, vb.) tüketiminin gut atağı riskini artırabileceği bilimsel olarak gösterildiğinden kullanılmamaları önerilir. İstenildiği miktarda çay ya da kahve içilebilir. Kırmızı et, beyaz et ve balık hastalığın akut atak dönemlerinde yasaklanır. Atak dönemi dışında ise, günlük gram (2 köfte kadar) yağsız Ellerde sert şişlikler (tofüs) Kabuklu deniz hayvanları (istakoz, midye, vb), kalamar, karides, havyar, sardalya gibi besinlerden kaçınılmalıdır. Sakatatlar (karaciğer, böbrek, dalak, işkembe, paça, dil, beyin, kokoreç, vb.), salam, sucuk, pastırma ve sosis gibi hayvani gıdalar tüketilmemelidir. Yağsız ya da az yağlı süt ürünlerinin kan ürik asit seviyesini düşürmeye yardımcı olduğu gösterilmiştir. Gut hastalığında tüketilebilecek en iyi protein kaynakları arasında az yağlı süt, yoğurt ya da peynir ve haşlanmış yumurta gösterilebilir. Yağlı gıdalar böbreklerden ürik asit atımını azalttığı için, diyette günlük yağ alımı sınırlandırılarak %20-25 Kuru baklagiller de pürinden zengin içerikleri nedeniyle günlük sınırlı miktarlarda tüketilmelidirler. Kuru fasulye, nohut, mercimek ve bulgur günde 6-8 çorba kaşığı kadar tüketilebilir. Koyu yeşil yapraklı sebzeler, turunçgiller, biber, kivi gibi C vitamini içeriği yüksek besinlerin bolca tüketilmesi gut atağı gelişimini önleyebileceğinden tavsiye edilmektedir. Ekmek olarak kepekli ekmek yerine daha çok beyaz ekmek veya mısır ekmeği tercih edilebilir. Kızartılmamak kaydıyla pirinç, makarna, erişte, şehriye ve patates istenildiği miktarda tüketilebilir. Günümüzde diyet ve yaşam değişikliklerinin yanı sıra, başta ürik asit düşürücü tedavilerin ve gerekli görüldüğünde iltihabı baskılayıcı diğer ilaçların birlikte uygulanması sonucunda gut hastalığı etkili ve yüz güldürücü şekilde başarıyla tedavi edilebilmektedir. Sağlıklı günler temennisiyle..
8 8 Küçük damarların romatizmal bir hastalığı: Henoch-Schönlein vasküliti Prof. Dr. Gökhan Keser / Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Romatoloji Bilim Dalı, İzmir Nasıl bir hastalıktır? Bulguları nelerdir? Özellikle çocukluk yaş grubunda daha sık görülen, ancak erişkinlerde de ortaya çıkabilen ve küçük damarlarda iltihap ve zedelenme ile seyreden sistemik bir hastalıktır. Vaskülit damar duvarındaki iltihabı ifade eder. Henoch ve Schönlein sözcükleri ise, hastalığı ilk tanımlayan doktorların soyadlarıdır. Hastalığın diğer bir ismi de Henoch Schönlein purpurası dır. Purpura sözcüğü derideki küçük kırmızı lekelere verilen isimdir. Zaten bu hastalığın en önemli ve tipik özellikleri, en sık bacaklarda olmak üzere deriden hafif kabarık ve kırmızı renkli deri lezyonlarının ortaya çıkmasıdır. Genellikle karın ağrısı de eşlik eder. Böbreklerin etkilenmesine bağlı olarak idrarda kanama ve protein (albumin) kaçağı olabilir. Vücuttan protein kaybına bağlı olarak, göz kapaklarında şişlik olabilir. Ateş, halsizlik ve eklemlerde ağrı ve şişlik görülebilir. En sık tutulan eklemler diz ve ayak bilekleridir. Daha nadir olarak diğer organlar da etkilenebilir. Kesin tanısı nasıl konulur? Klinik bulgular, özellikle bacaklardaki kırmızı deri lezyonları çok tipiktir. Kan ve idrar tahlilleri de, tanıda yardımcıdır. Örneğin kanda iltihap düzeyi (sedimantasyon hızı ve serum CRP düzeyi) yüksek çıkar. Böbrek tutuluşu varsa idrar tahlili tanıda yardımcı olur. Kuşkulu olgularda deri lezyonlarından biyopsi (parça) alınarak tanı doğrulanabilir. Böbrek tutuluşu varlığında, tanıyı kesinleştirmek veya böbrek tutuluşunun ciddiyetini anlamak için bazen böbrek biyopsisi de yapılabilir. Alınan parçanın mikroskop altında incelenmesinde, damar duvarında immunglobulin A (IgA) isimli bir proteinin görülmesi çok tipik ve tanıda kıymetlidir. Henoch Schönlein Vasküliti niçin oluşur? Hepimizin vücudunda var olan ve normal görevi vücudumuzu çeşitli enfeksiyonlardan ve dış dünyadaki zararlı etkenlerden korumak olan bağışıklık sistemimizin bozulması söz konusudur. Bağışıklık sistemimizin bozulmasının nedenleri genetik yatkınlıklar, geçirdiğimiz enfeksiyon hastalıkları, aşırı stres ve üzüntüler, aşırı yorgunluk ve uykusuzluklar ve kullandığımız bazı ilaçlar şeklinde özetlenebilir. Bozulan ve yanlış çalışmaya başlayan bağışıklık sistemimiz, kendi doku ve organlarımıza zarar vermeye başlar. Sonuçta, vücudumuzdaki çeşitli doku ve organlar zarar görür. Bağışıklık sisteminin yanlış çalışarak kendi doku ve organlarımıza zarar verme sürecine otoimmünite ; otoimmünite sonucunda ortaya çıkan hastalıklara da otoimmün hastalıklar denir. Henoch Schönlein Vasküliti de, küçük damarların ön planda tutulduğu otoimmün bir hastalıktır. Küçük damar iltihaplarının bir alt grubu olarak ta tanımlanabilir. Sıklıkla, bu hastalığa zaten genetik olarak yatkın bir kişide, bir üst solunum yolları enfeksiyonu sonrasında ortaya çıkmaktadır. En sık kimlerde görülür? Bulaşıcı bir hastalık mıdır? En sık küçük çocuklarda görülür. Bununla birlikte her yaş grubunda görülebilir. Bulaşıcı bir hastalık değildir.
9 9 Deride küçük, kırmızı, deriden kabarık döküntüler Henoch Schönlein Vasküliti tedavisi nasıl yapılır? Tedavide temel prensip, bozuk ve kontrolsüz çalışan bağışıklık sisteminin dizginlenmesi ve düzenlenmesidir. Tedaviyi belirleyen en önemli faktör tutulan organlardır. Örneğin deri bulgularının ön planda olduğu bir hastada, çok daha hafif ilaçlar kullanılırken, karın ağrısının şiddetli olduğu veya böbrek tutuluşunun ağır seyrettiği hastalarda çok daha kuvvetli tedaviler verilir. Günümüzde bu hastalığın tedavisinde en yaygın kullanılan ilaç grupları; yapısında kortizon içermeyen iltihap giderici ilaçlar ve kortizonlu ilaçlardır. Çoğu olguda, özellikle çocuklarda bu iki grup ilaç yeterli olmakta ve haftalar içinde hasta iyileşmektedir. Hastalığın daha ağır seyrettiği tedaviye dirençli olgularda veya kortizon tedavisi azaltıldığında hastalığı tekrar eden kişilerde üçüncü bir grup ilaç daha devreye girebilir. Aksi takdirde, kortizon tedavisinin uzun süre ve yüksek dozda verilmesi çeşitli yan etkilere neden olacaktır. Bu durumda, tıpta kanser tedavisinde kullanılan veya organ nakli tedavisinde, organ reddini önlemek için kullanılan bazı ilaçlar düşük dozlarda kullanılabilir. Etki mekanizmaları kontrolsüz çalışan ve vücuda zarar veren bağışıklık sistemini dizginlemektir. Hangi grup ilaç veya ilaçlar olursa olsun, uygun dozda ve sürede ve bilinçli olarak kullanırsa ve hasta ile işbirliği içinde olası yan etkilere karşı önlemler alınırsa, tedavinin etkinliği artacak; buna karşılık ilaç yan etkileri gelişme riski azalacaktır. Doktorunuzun önereceği aralıklarla, kan sayımı, karaciğer ve böbrek testleri ve idrar tahlili yapılması ve düzenli olarak kontrollere gelinmesi önemlidir. Geçici bir hastalık mıdır? Tedaviye iyi yanıt verir mi? Bu hastalığın özellikle çocuklarda daha iyi seyrettiğini ve hatta bazen kortizon tedavisi bile verilmeden muhafazakâr bir yaklaşımla gerileyebildiğini söyleyebiliriz. Oysa erişkinlerde tedaviye daha dirençli olabilir ve yineleyebilir. Böbrek tutuluşu da genelde erişkinlerde daha sık görülür ve çocuklara göre daha ciddi seyredebilir. Ancak, hastaların çoğunun uygun tedaviyle iyileştiğini belirtmek gerekir. Hastaların da verilen ilaçları düzenli kullanması ve kendilerini iyi hissetse bile, kendi başına ilaçlarını kesmemesi ve düzenli olarak kontrollere gitmesi gereklidir. Sağlıklı bir yaşam dileğiyle...
10 10 Antifosfolipid Sendromu Doç. Dr. Bünyamin Kısacık / Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları - Romatoloji Bilim Dalı, Gaziantep Atardamar ve toplardamarlarda pıhtılaşmaya neden olabilir. Tekrarlayan Düşüklerim Oluyor, Acaba Romatizma Hastası mıyım?
11 11 Her gebelik sağlıklı bir doğumla sonuçlanamayabilir, bir kısmında düşük gelişebilmektedir. Tekrar eden düşüklerin çok farklı nedenleri olabilmektedir. Bu nedenler arasında romatizmal hastalıklar da olabilir. Antifosfolipid sendromu gebelerde tekrarlayan düşüklerin nedenlerinden biridir. Bu hastaların önemli bir kısmı tekrarlayan düşükleri nedeniyle kadın hastalıkları ve doğum uzmanları tarafından Romatoloji bölümüne yönlendirilmektedir. Tekrarlayan düşükler ve/veya tekrarlayan damar tıkanıklıklarının varlığında Antifosfolipid sendromu akla gelmelidir. Antifosfolipid sendromu ya bazen tek başına (birincil-primer) bir hastalık olarak, bazen de sistemik lupus eritematozus hastalığı gibi romatolojik bir hastalığa eşlik ederek (ikincil-sekonder) ortaya çıkmaktadır. Romatizmal hastalıklara eşlik eden Antifosfolipid sendromunda tanı genellikle daha kolaydır. Ancak başka bir romatizmal hastalığın eşlik etmediği hastalarda tanı biraz daha gecikebilmektedir. Bu hastalarda daha önceden olan tekrarlayan damar tıkanıklıkları çok önemli bir ipucudur. Örneğin hastanın altı ay önce olan ayak damarlarında tıkanıklık gelişmişse bu durum tanı için büyük önem taşımaktadır. Ya da hastanın önceden tekrar eden düşüklerinin olması, gebelik sırasında tansiyon yüksekliklerinin olması, tansiyon yüksekliklerinin yanı sıra hastanın nöbet geçirmesi Antifosfolipid sendromunu akla getirmektedir. Tanı koymak için sadece düşük ya da damar tıkanıklığı gibi bulguların olması yetmemektedir, ayrıca bu hastalık için belirlenmiş testlerin pozitif olması gerekmektedir. Ayrıca hastalık sırasında görülebilecek bazı laboratuar testlerindeki değişiklikler de değerlendirilmelidir. Özetlemek gerekirse Antifosfolipid sendromunun tanısı için hastanın düşük ve/ veya damar tıkanıklığı gibi bulguların yanı sıra, hastalık için belirlenmiş laboratuar testlerinin pozitifliği gerekmektedir. Tedavide altta yatan başka bir romatizmal hastalık varsa onun tedavisinin yanında, pıhtılaşmayı önleyici ilaçlar kullanılmaktadır. Şunu unutmamak gerekir ki her hastanın yakınmaları, laboratuar testleri bireysel farklılıklar gösterebilmektedir. Bu durumla ilişkili olarak her hastanın tedavisi de kişisel farklılıklar gösterebilmektedir. Bu nedenle Antifosfolipid sendromunun tanı, tedavi ve izlenmesinde bir iç hastalıklarıromatoloji uzmanının düzenli takibi çok önemlidir. Herkese sağlıklı bir hayat dileğiyle..
12 12 Ankilozan Spondilit ve Gebelik Yrd. Doç. Dr. Dilek Solmaz / Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları-Romatoloji Bilim Dalı, Tekirdağ Ankilozan spondilit (AS) omurganın iltihaplı romatizması olarak bilinmekte ve çoğunlukla genç erişkinleri etkilemektedir. Hastalık geneline bakıldığında erkek ağırlıklı olarak görülmesine karşın doğurganlık yaş grubundaki kadınları da etkilemektedir. Bu yazıda hastalığın gebelik sırasındaki seyri, oluşabilecek komplikasyonlar ve ilaç kullanımına değinilecektir. AS gebelik sırasında nasıl seyreder? Bu konuya ilişkin olarak 1998 yılında 939 kadın hasta ile yapılmış bir çalışmaya göre AS li bir hastanın gebelik sırasında hastalığının kötüleşmesi, daha iyi olması veya aynı şekilde devam etme olasılığı benzerdir. Yine bu çalışmaya göre periferal eklem (uç eklem ) tutulumu olan hastaların omurga bulgularına kıyasla daha iyi seyrettiği bulunmuştur. Hastalık aktifken gebe kalındığında doğum sonrası kısa bir süre sonra atak geçirme olasılığı oldukça yüksektir. Çalışmada hastaların %60 kadarı doğum sonrası atak yaşamıştır. Bu nedenle özellikle hastalık kontrolü sağlandıktan sonra gebe kalınması önerilmektedir. AS hastası normal doğum yapabilir mi? AS li olmak bebeğinizi etkilemez buna karşın doğum sürecini etkileyebilir. Spinal inflamasyon veya füzyon oluşu sezeryan veya normal doğum sırasında ağrının kontrolü için kullanılan bir yöntem olan omurgaların arasına spinal kanalın dış yüzüne uygulanan epidural uygulamanın yapılmasını zorlaştırabilir. Ciddi omurga tutulumu olan kadınlar için alternatif ağrı giderici yöntemler tartışılabilir. Sezeryan gerekliyse -AS hastalarında çoğunlukla gerekli olabilir- genel anesteziye ihtiyaç olmaktadır. Kalça tutulumu olması veya kalça protezinin bulunması normal doğumu oldukça zorlaştırmaktadır. Hastalık sakin dönemde olsa ve gebelik sorunsuz olsa bile sezeryan bu hasta grubunda daha uygun olacaktır. Düşük veya erken doğum riski artmış mıdır? AS nin gebelik ve fetüs (anne karnındaki bebek) üzerine zararlı bir etkisi yoktur. Düşük, ölü doğum ve düşük bebek ağırlığı oranı normal sağlıklı kadınlarınkine benzer sınırlardadır. AS li kadınların sağlıklı kadınlardan daha fazla olarak preeklampsi veya erken doğum riski bulunmamaktadır. Sadece sağlıklı kadınlara göre daha fazla sezeryan yapılmaktadır. Gebelik ve emzirme sürecinde ilaç kullanımı nasıl olmalıdır? Spondilitli hastaların bazı gebelik evrelerinde sıklıkla aktif artriti (eklemlerde ağrı-şişlik) olmaktadır. Bir ya da sınırlı sayıda eklemi etkilenmiş bireyler için eklem içi kortizon uygulaması yararlı olmaktadır. AS li hastalarda asetaminofen gibi analjezikler veya düşük doz kortizon kullanımı omurgadaki belirgin gece ağrısı veya sabah tutukluğunun kontrolü için sıklıkla yeterli olmamaktadır. Bu bağlamda kortizondan başka ağrı
13 13 kesici ilaçlar (indometasin, diklofenak, naproksen, ibuprofen gibi) etkilidirler. Steroid (kortizon) olmayan ağrı kesiciler gebeliğin ilk yarısında kullanılabilmektedir. Artmış düşük riski oluşturmadıkları son zamanlarda gösterilmiştir. Gebeliğin son sekiz haftasında steroid olmayan ağrı kesiciler kullanıldığında bazı yan etkileri olabilmektedir. Doğumdan önce bebekte küçük damarları kasarak akciğerler ve böbrek fonksiyonlarında bozukluklara neden olabilmektedirler. Bu yan etkilere ilaçların son sekiz haftada kullanılmasından kaçınılarak engel olunabilir ya da yan etki gelişmiş ise tekrarlayan ultrason ile takipleri ile izlenebilir. Her iki yan etki ilaç bırakıldıktan sonra 24 saat içerisinde çözülmektedir. karar verilmelidir. Hastalık aktifse uygun bir anti TNF ilaç iyi bir seçenek olabilir, doğum sonrası süreçte de dikkatli bir şekilde devam edilebilir. Son olarak AS hastaları genellikle gebelik süreçlerini uygun kontrollerle sorunsuz geçirmektedirler. Hastaların gebelik öncesi, gebelik ve doğum sonrası süreci hekimleri ile birlikte takip edilmelidir. Doğum şekli hastalığın tutulumuna göre değerlendirilmeli ve ilaç kullanımı gerekli ise uygun şekilde düzenlenmelidir. Sağlıklı bir ömür dileğiyle.. Çoğu klasik steroid olmayan ağrı kesici emzirme boyunca kullanılabilmektedir ve çok az bir kısmı anne sütüne geçmektedir. Yeni kuşak COX-2 inhibitörlerinden gebelik ve emzirme döneminde kaçınılmalıdır. Bazı AS hastaları metotreksat (MTX), sülfasalazin ve tümor nekroz faktör (TNF) alfa inhibitörleri gibi immunsupresif ilaçlar kullanmaktadır. MTX doğumsal anomalilere yol açabilmektedir ve doğum süresince alınmamalıdır. Aktif metobolitlerinin dokularda kalmasından dolayı gebelikten en az 3 ay öncesinde kesilmelidir. Folat desteği gebelik öncesi ve süresince devam etmelidir. Sülfasalazin gebelik ve emzirme süresince dikkatli bir şekilde kullanılabilir. Fetusa veya emzirme dönemindeki çocuğa bilinen net bir zararı yoktur. Sülfasalazin folik asit ile etkileşmesinden dolayı ilacı kullanmakta olan doğurganlık çağındaki kadınlara folik asit desteği gebelik öncesi ve süresince yapılmalıdır. TNF inhibitörlerinin hayvan çalışmalarında üreme süresince kullanımında zararlı bir etkisi saptanmamıştır. İnsanlardaki gebelikte kullanımları ile ilgili bilgiler kısıtlı olmakla birlikte günümüzde kullanımda olan anti TNF inhibitörü ilaçların gebelik kullanım kategorisi B olarak belirlenmiştir. Bu ilaçların gebelikte kullanımı hasta temelli olarak değerlendirilmeli, potansiyel yarar ve zararlar göz önünde bulundurularak
14 14 Sistemik Lupus Eritematoz (SLE) ve Gebelik Prof. Dr. Süleyman Serdar Koca / Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi / İç Hastalıkları - Romatoloji Bilim Dalı, Elazığ SLE de gebelik en doğru zamanda planlanmalıdır. Sistemik lupus eritematoz (SLE) kronik iltihabi bir hastalıktır. Kronik hastalıklarda o anda veya daha öncesinde kullanılmış olan ilaçlar, hastalığın o andaki aktivitesi ve hastalığın neden olduğu organ hasarları gebelik sürecinde hem anne adayını hem de müstakbel yavrusunu etkileyebilmektedir. Bu nedenle, gebelik en doğru zamanda planlanmalıdır. SLE li hastaların büyük çoğunluğu kadındır ve en sık doğurganlık çağında ortaya çıkar. SLE kadınlarda erkeklerden 9 kat daha sık oluşur ve hastaların çoğunda tanı yirmili yaşlarda konulur. Doğurganlık yaşları hastalığın en sık ortaya çıktığı dönemdir. Hastalığın belirli bir süre tedavisinden sonra hasta ve yakınları rahatlarlar ve doğal olarak çocuk isteklerini doktorlarına iletirler. Romatoloji pratiğinde sık karşılaştığımız bu nazik talep en sık SLE hastalarından gelmektedir. Bu talep hastalar ve yakınları kadar doktorlarını da zorlar. Romatizmal hastalıkların tedavisi bir takım oyunudur. Doktorları kadar, belki daha fazla hastalara ve yakınlarına da görevler düşmektedir. Hangi hastanın, ne zaman gebe kalması gerektiği kararı tam da böylesi bir takımın işidir. Bu süreçte dikkat edilmesi gereken konuları üç alt başlıkta toparlamak mümkündür. 1. Hastalığın aktivitesi/şiddeti ve eşlik eden organ hasarlarının varlığı Sık karşılaşılan bir diğer romatizmal hastalık olan romatoid artritin tersine, SLE gebelik sürecinde sıklıkla alevlenmektedir. Gebe olan SLE hastasında hastalık alevlendiğinde kullanılabilecek, bebeğe zarar vermeyen tedavi yöntemleri ise oldukça azdır. Bu nedenle, gebe kalınmadan önce hastalığın aktivitesinin tam olarak kontrol altına alındığından emin olunmalıdır. Yakınmaların geçmiş olması yetmez, hastalığın laboratuar olarak da yatıştığından emin olunmalıdır. Yapılacak bir kısım kan tetkikleri ile hastalığın yatışıp-yatışmadığı gösterilebilmektedir. Doktorunuz siz iyi olmanıza rağmen, gebeliğe izin vermiyorsa bundan olduğu bilinmelidir. Diğer taraftan, SLE hastaları çok farklı şekillerde etkileyebilmektedir. Örneğin, bazılarında böbrek yetmezliği oluşmaktadır. Etkin tedavi ile böbrek fonksiyonları yerine getirilemez ise gebelik hastada önemli sorunlara neden olmaktadır. SLE hastalarında çok az oranda akciğer damarlarında hipertansiyon (pulmoner hipertansiyon) gelişebilmektedir. Yapılan çalışmalarda eğer hastanın pulmoner hipertansiyonu var ve gebe kalırsa, %30-60 olasılıkla ölüm riskinin olabileceği bildirilmektedir. Bu örnekler daha da genişletilebilir. Ancak, hangi hastanın gebe kalabileceğini, hastanın gebe kalması için en uygun zamanı en iyi kendi doktoru bilecektir. 2. Neonatal lupus (yenidoğan lupusu) Gebelikleri sırasında kanda anti- Ro antikoru pozitif olan annelerin bebeklerinde neonatal lupus oluşabilmektedir. Kan dolaşımı ile anneden bebeğe geçen bu antikor hastalığın oluşumundan sorumludur. Bu hastalıkta bebekte en sık kalp ve derinin etkilendiği görülmektedir. Deri döküntüleri doğumda ortaya çıkar ve doğumdan 6 ile 8 ay sonra kendiliğinden
15 15 SLE el eklemlerinde ağrı ve şişliğe neden olabilir. kaybolur. Tedaviye gerek kalmamaktadır. Kalp tutulursa blok dediğimiz kalp ritim sorunu oluşmakta, bu durum ölümcül olabilmektedir. SLE tanılı hastaların gebelik planı varsa, gebelik öncesinde bu antikorlar tetkik edilmelidir. İdeal olan antikor negatifleştikten ve hastanın klinik yakınmaları yatıştıktan sonra gebe kalmalarıdır. Bu ideal şart oluşmadan gebe kalan hastaların, en azından gebeliğin erken evresinde bu antikor yönünden tetkik edilmesi gereklidir. Hastalarda gebelik sırasında anti- Ro antikoru pozitifleşirse neonatal lupus riski vardır ama %5 ten azdır. Ancak, kalp tutulumu olursa ölümcül olabilmektedir. Bu nedenle, anti-ro pozitif gebe hastalarımızın neonatal lupusun kalp tutulumu açısından takibi gereklidir. Gebeliğin 18. haftasında başlayıp, 32. haftaya kadar, ayda iki defa bebeğin ekokardiyografi (EKO) ile değerlendirilmesi gerekmektedir. Neonatal lupusta oluşan kalp bloğu üç evredir. Birince dereceden kalp bloğu ya kendiliğinden düzelir ya da ikinci derece kalp bloğuna ilerleyebilir. Bu nedenle, birinci derece kalp bloğunda tedaviye hemen başlanılmamakta, hasta izlenmektedir. İkinci derece kalp bloğu oluşursa kortizon tedavisi verilmelidir. Anne karnında iken tespit edilirse, anneye, bu amaçla günde 4 mg deksametazon verilmektedir. İkinci derece kalp bloğu doğumda tespit edilirse kortizon tedavileri bebeğe uygulanmalıdır. Üçüncü derece kalp bloğunda kortizon tedavisine yanıt alınamamaktadır. Bu hastalara kalp pili takılması gerekmektedir. Bu amaçla, riskli hastaların doğumlarını, çocuk yoğun bakım birimi olan ve çocuk kardiyoloji uzmanı bulunan tam teşekkülü sağlık kuruluşlarında yapması önerilmektedir. 3. Anti-fosfolipid antikor (AFA) sendromu Bir kısım SLE hastalarında ilaveten anti-fosfolipid antikor (AFA) sendromu isimli diğer bir hastalık bulunmaktadır. AFA sendromu damar tıkanıklıklarına neden olabildiği gibi çoğu hastada düşük veya ölü doğumlara neden olabilmektedir. Gebeliğe başlamadan AFA sendromuna özgü olan kan tetkikleri yapılmış olmalıdır. AFA sendromu eşlik ediyorsa hastalara gebelik süresince kan sulandırıcı iğnelerin yapılması gerekmektedir. Bu şekilde düşükler engellenebilmektedir. Toparlamak gerekirse, annelik kutsaldır. Gebelik sürecinde, kadınlar evrenin en kutsal, en güzel, en gururlu, en mutlu olayını, ama bir o kadar da zorlu sürecini yaşarlar. Bedenleri içerisinde başka bir bedeni besler, büyütür, taşır ve ona ruhundan bir parça katarlar. Kimse bu mucizevi olaya karşı koymak istemez. Ancak, SLE hastalarında gebelik bazı zorluklara neden olabilmektedir. Uzaktan, ne SLE hastaları gebeliği hayal dahi etmesinler demek, ne de her bir hasta sorunsuz çocuk sahibi olabilir demek doğru olur. Hangi hastanın bu kutsal görevin üstesinden gelebileceğini, en uygun zamanın hangisi olduğunu en iyi kendi doktoru bilecektir. Bu nedenle, SLE hastalarının gebelik planları varsa, bu konuyu önce doktorları ile görüşmeleri gerekmektedir. Mutlu ve sağlıklı günler dilerim..
16 Karadeniz bölgesinde bir ilk BETTAM (Behçet Hastalığı Tanı, Tedavi ve Araştırma Merkezi) Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi nde hasta kabulüne başladı. Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Romatoloji bilim dalında Behçet hastaları için kurulan BETTAM (Behçet Hastalığı Tanı, Tedavi ve Araştırma Merkezi) hasta kabulüne başladı. Konu ile ilgili olarak açıklama yapan Romatoloji bilim dalı başkanı Prof. Dr. Mehmet Sayarlıoğlu BETTAM ın amacını şöyle açıkladı; 2,5 yıldır Samsun ve çevresine hizmet veren bilim dalımızın en karmaşık hasta gruplarından biri de Behçet hastalarıdır. Düzenli takibimizde olan 400 den fazla Behçet hastası vardır. Gözlemimiz şudur ki; Karadeniz bölgesindeki Behçet hastalarında damar tutulumu belirgin olarak fazla görülmektedir. Damar tutulumu Behçet hastalığının en önemli tutulum şekillerinden birisidir. Çok sayıda santral sinir sistemi, akciğer - karaciğer damarları, kalp ve kalbe gelen damarların etkilendiği hastalarımız vardır. Bu hastalarımızın daha yakından ve düzenli takibi gerekmektedir. Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Romatoloji Klinigi nde BETTAM Salı günleri hizmet vermektedir. Bu amaçla polikliniğimizin Salı gününü Behçet hastalarımıza ayırdık. Hastalarımız uzman doktorlarımız ve öğretim üyelerimiz tarafından takip ve tedavisi yapılmaktadır. Hasta takiplerimiz bölümümüzde online randevu sistemi ile yapılmaktadır. Hastalarımız poliklinik sekreterimizden telefonla veya internet üzerinden randevu alabilirler. Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Romatoloji Bilim Dalı Erken Artrit Kliniği Projesi Bugüne kadar 1500 den fazla hasta erken hastalık döneminde bu proje dahilinde Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları - Romatoloji Kliniği ne sevk edildi. Romatizmal hastalıklar yaşamda oluşturdukları engeller nedeniyle dünyada her geçen gün daha da önem kazanmaktadır. Hastalığın oluşturduğu mali yük her geçen gün artmaktadır. Bununla birlikte her hastalıkta olduğu gibi romatolojik hastalıklarda da erken tanı ve tedavi büyük önem taşımaktadır. Bu bilinçle 2010 yılında Prof. Dr. Ahmet Mesut Onat ve Doç. Dr. Bünyamin Kısacık önderliğinde Gaziantep Romatoloji Erken Artrit Taraması (GREAT) projesi hayata geçirildi. Temel amaç, tanı süresinin genellikle uzun olduğu romatizmal hastalıkların tanısının daha kısa sürede konulması ve tedaviye daha erken başlanılması. Proje kapsamında üç ilde aile hekimi uzmanlarına 16 ayrı eğitim toplantısı gerçekleştirilerek 600 aile hekimine ulaşıldı. Aile hekimlerine sık görülen romatizmal hastalıklar hakkında detaylı bilgi, laboratuar testlerinin yorumlanması, romatizmal hastalıkların tedavisi ile ilgili bilgiler verildi. Aktif hasta muayenesi yapılarak muayenede ip uçları öğretilmeye çalışıldı. Bugüne kadar 1500 den fazla hasta bu proje dahilinde Gaziantep üüniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları - Romatoloji Kliniği ne sevk edildi. Hastaların %35 kadarına erken ve doğru tanı kondu ve tedavileri düzenlendi. Proje halen aile hekimlerinin yönlendirmesiyle hasta kabulüne devam etmektedir. Romatizma ve Yaşam a yeni bir pencereden bakın! Romatizma ile yaşam konusunda size ipuçları sunan güncel video, bilgi ve haberlerin yer aldığı Romatizma ve Yaşam web sitesi yenilendi, içeriği daha da zenginleşti. Yenilenen versiyonuyla Romatizma ve Yaşam sizlerle.
Romatizma BR.HLİ.066
Nedir? başta eklemler olmak üzere, birçok organ ve dokunun doğrudan ya da dolaylı olarak zarar görmesine yol açabilen hastalıklar grubudur. Kanda iltihap düzeyinde yükselmeye neden olup olmamasına göre
DetaylıRomatizma ve Tedavisi Hakkında Yanlışlar ve Doğrular
Romatizma ve Tedavisi Hakkında Yanlışlar ve Doğrular BR.HLİ.067 Romatizma hastalıkları toplumda oldukça sık görülen hastalıklardır. Bunların sıklıkla günlük yaşamı etkilemesi, kişinin yaşam kalitesini
DetaylıYaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011
Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri Sena Aydın 0341110011 PATOFİZYOLOJİ Fizyoloji, hücre ve organların normal işleyişini incelerken patoloji ise bunların normalden sapmasını
DetaylıAnkilozan Spondilit BR.HLİ.065
Gençlerde Bel Ağrısına Dikkat! Bel ağrısı tüm dünyada oldukça yaygın bir problem olup zaman içinde daha sık görülmektedir. Erişkin toplumun en az %10'unda çeşitli nedenlerle gelişen kronik bel ağrıları
Detaylıneden az yağlı az kolesterollü diyet?
neden az yağlı az kolesterollü diyet? DYT-YRD07 Rev / 2 Yürürlük Tarihi / 30.12.2005 Rev Tarihi / 17.18.2012 neden az yağlı az kolesterollü diyet? Kolesterol insan vücudunda doğal olarak bulunan yağa benzer
DetaylıVitaminlerin yararları nedendir?
Vitaminlerin yararları nedendir? Vitamin ve mineraller vücudun normal fonksiyonlarının yerine getirilmesinde, büyüme ve gelişiminde çok önemlidir. Az miktarlarda yeterlidirler. Gebelikte anne yanında bebeğin
DetaylıLOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ
LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ Prof.Dr.Ayşe Kılıç draysekilic@gmeil.com AMAÇ Lokomotor sistemin temel yapılarını ve çocuklarda görülen yakınmalarını, öykü, fizik muayene ve basit tanı yöntemlerini öğrenmek
DetaylıBÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar?
BÖBREK HASTALIKLARI Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Böbrekler ne işe yarar? Böbreğin en önemli işlevi kanı süzmek, idrar oluşturmak ve vücudun çöplerini (artık ürünleri) temizlemektir. Böbrekte oluşan idrar, idrar
DetaylıJuvenil SPondiloArtrit/Entezit İle İlişkili Artrit (SPA-EİA)
www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Juvenil SPondiloArtrit/Entezit İle İlişkili Artrit (SPA-EİA) 2016 un türevi 1. JUVENİL SPONDİLOARTRİT/ ENTEZİT İLE İLİŞKİLİ ARTRİT (SPA- EİA) NEDİR? 1.1 Nedir?
DetaylıPIHTIÖNLER (KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI }EDOKSABAN (LİXİANA)
1 EDOKSABAN (LİXİANA) pıhtıönler ilaç grubundadır. Halk arasında kan sulandırıcı ilaç olarak bahsedilen ilaçlardan bir tanesidir. Kan damarları içerisinde pıhtı oluşmasını ve oluşan pıhtının büyümesini
DetaylıMULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D.
MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. Multipl Myeloma Nedir? Vücuda bakteri veya virusler girdiğinde bazı B-lenfositler plazma hücrelerine
DetaylıİNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak
İNME Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Rana Karabudak TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü Türk Nöroloji Derneği (TND) 2014 Beyin Yılı Aktiviteleri çerçevesinde hazırlanmıştır. Tüm hakları TND ye aittir. Kaynak
DetaylıTROMBOSİTOPENİ KONTROLÜ
TROMBOSİTOPENİ KONTROLÜ GÜLDER GÜMÜŞKAYA HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ ONKOLOJİ HASTANESİ TROMBOSİT NEDİR? 1 Kemik iliğinde yapılan kan hücrelerinden biridir. Pıhtılaşma hücreleri olarak bilinir. 1mm 3 kanda
DetaylıNÖROMUSKÜLER HASTALIKLAR
NÖROMUSKÜLER HASTALIKLAR Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Rana Karabudak TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü Türk Nöroloji Derneği (TND) 2014 Beyin Yılı Aktiviteleri çerçevesinde hazırlanmıştır. Tüm hakları
DetaylıEKLEM HASTALIKLARI. Romatizmal Eklem Hastalığı
EKLEM HASTALIKLARI Ellerimiz, kollarımız, boynumuz, ayaklarımız gibi yürümemizi, hareket etmemizi ya da bir cismi tutmamızı sağlayan tüm fonksiyonlarımız eklemlerimiz sayesinde görevlerini yerine getirmektedir.
DetaylıKRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin;
KRİYOGLOBÜLİN Cryoglobulins; Soğuk aglutinin; Kriyoglobülin kanda bulunan anormal proteinlerdir ve 37 derecede kristalleşirler. Birçok hastalık sırasında ortaya çıkabilirler ancak vakaların %90ı Hepatit
DetaylıEpilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;
Epilepsi bir kişinin tekrar tekrar epileptik nöbetler geçirmesi ile niteli bir klinik durum yada sendromdur. Epileptik nöbet beyinde zaman zaman ortaya çıkan anormal elektriksel boşalımların sonucu olarak
DetaylıGenellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır.
Bölüm 9 Astım ve Gebelik Astım ve Gebelik Dr. Metin KEREN ve Dr. Ferda Öner ERKEKOL Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır. Erişkinlerde astım görülme
DetaylıKansız kişilerde görülebilecek belirtileri
Kansızlık (anemi) kandaki hemoglobin miktarının yaş ve cinsiyete göre kabul edilen değerlerin altında olmasıdır. Bu değerler erişkin erkeklerde 13.5 g/dl, kadınlarda 12 g/dl nin altı kabul edilir. Kansızlığın
DetaylıT.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ. Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum ÜVEİT EL KİTABI
T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum ÜVEİT EL KİTABI Üveit nedir? Üveit atağı nedir? Gözün iris (gözün renkli kısmı), siliyer
DetaylıDAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI D.P.Ü. KÜTAHYA EVLİYA ÇELEBİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR PROF. DR. AHMET HAKAN VURAL OP. DR. GÜLEN SEZER ALPTEKİN ERKUL OP. DR. SİNAN ERKUL
DetaylıDİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler
DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler Diyabet nedir? Diyabet hastalığı, şekerin vücudumuzda kullanımını düzenleyen insülin olarak adlandırdığımız hormonun salınımındaki eksiklik veya kullanımındaki yetersizlikten
Detaylıwww.pediatric-rheumathology.printo.it ÇOCUKLUK ÇAĞI DERMATOMYOZİTİ (Jüvenil dermatomiyozit)
www.pediatric-rheumathology.printo.it ÇOCUKLUK ÇAĞI DERMATOMYOZİTİ (Jüvenil dermatomiyozit) Nasıl bir hastalıktır? Çocukluk çağı dermatomiyoziti (ÇDM) otoimmün bir hastalıktır (kendi dokularına zarar veren
DetaylıGÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU)
Op.Dr. Tuncer GÜNEY Göz Hastalıkları Uzmanı GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU) HASTALIĞINI BİLİYOR MUSUNUZ? Glokom=Göz Tansiyonu Hastalığı : Yüksek göz içi basıncı ile giden,görme hücrelerinin ölümüne
DetaylıLENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR!
LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR! Lenfödem, lenf sıvısının dolaşımındaki yetersizlik yüzünden dokular arasında proteinden zengin sıvı birikimine bağlı olarak şişlik ve ilerleyen
DetaylıGEBELİKTE YETERLİ ve DENGELİ BESLENME
GEBELİKTE YETERLİ ve DENGELİ BESLENME NEDEN ÖNEMLİDİR? Hayat sağlıkla güzeldir BESLENME ve DİYET POLİKLİNİĞİ Gebelik öncesi ideal ağırlığında olan yetişkin kadınların ortalama 9-14 kg arasında (ayda 1-1,5kg)
DetaylıHenoch-Schöenlein Purpurası
www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Henoch-Schöenlein Purpurası 2016 un türevi 1. HENOCH-SCHÖENLEİN PURPURASI NEDİR? 1.1 Nedir? Henoch-Shöenlein purpurası (HSP), küçük kan damarlarının (kapilerlerin)
DetaylıSu Çiçeği. Suçiçeği Nedir?
Suçiçeği Nedir? Su çiçeği varisella zoster adı verilen bir virüs tarafından meydana getirilen ateşli bir enfeksiyon hastalığıdır. Varisella zoster virüsü havada 1-2 saat canlı kalan ve çok hızlı çoğalan
DetaylıMEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler
MEME KANSERİ Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler KANSER NEDİR? Hücrelerin kontrolsüz olarak sürekli çoğalmaları sonucu yakındaki ve uzaktaki başka organlara yayılarak kötü klinik
DetaylıKan Kanserleri (Lösemiler)
Lösemi Nedir? Lösemi bir kanser türüdür. Kanser, sayısı 100'den fazla olan bir hastalık grubunun ortak adıdır. Kanserde iki önemli özellik bulunur. İlk önce bedendeki bazı hücreler anormalleşir. İkinci
DetaylıRomatoid Artrit (RA)ve Ankilozan Spondilit (AS) Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Araştırması FTR
Romatoid Artrit (RA)ve Ankilozan Spondilit (AS) Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Araştırması RA AS FTR Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Saha Araştırması Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon saha araştırması n=250
Detaylıİç Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı
ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ İç Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı HASTA BİLGİLENDİRME FORMU HİPERLİPİDEMİ Hiperlipidemi; kanda çeşitli yağların yüksekliğini
DetaylıOp Dr Aybala AKIL. ACIBADEM Bodrum Hastanesi
Sağlıklı bir anne için Sağlıklı beslenme Düzenli hekim kontrolü Gebelik öncesi hastalıkların sıkı takibi Sağlıklı bir yaşam tarzı Huzurlu bir gebelik süreci Sağlıklı beslenme = Dengeli beslenme Proteinler
DetaylıBOYUN VE BEL FITIKLARI
BOYUN VE BEL FITIKLARI Genel Bilgilendirme Boynumuzda 7 adet belimizde ise 5 adet omurga kemiği vardır. Bu kemikler arasında da disk adı verilen kıkırdak yapılar bulunmaktadır. Diskler omurganın hareketliliğine
DetaylıT.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ NEDİR
T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ NEDİR Anemi (Kansızlık) Araştırması Korkuttu Bursa'da, Uludağ
Detaylı30.12.2014. Anne Sütünün Önemi. 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı. Anne Sütünün Önemi. Anne Sütünün Önemi. Anne Sütünün Önemi
10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı 15.Hafta ( 22-26 / 12 / 2014 ) ANNE SÜTÜNÜN ÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ Slayt No: 22 Bebeğin bağışıklık sisteminin gelişimini kolaylaştırır. Bebekte kulak enfeksiyonları
DetaylıGÜVENLİ ANNELİK. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı 2016
GÜVENLİ ANNELİK Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı 2016 Bu sunum; Arş. Gör. Dr. Tuğçe Şanver, Arş. Gör. Dr. Can Keskin ve Prof. Dr. Şevkat Bahar Özvarış tarafından hazırlanmıştır.
DetaylıSAĞLIKLI BESLENME BİRECİK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ ZEYNEP ŞAHAN KARADERE
SAĞLIKLI BESLENME BİRECİK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ ZEYNEP ŞAHAN KARADERE Sağlıklı büyümek ve gelişmek için yeterli ve dengeli beslenmeliyiz. BESLENME İnsanın yaşına, cinsiyetine, çalışma ve özel
DetaylıSÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ
SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Özellikle çocuk ve adölesanlarda protein, kalsiyum ve fosfor alımı nedeniyle; kemiklerin ve dişlerin gelişiminde Önemlidir.
DetaylıNEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit
NEFRİT Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Genel Bilgiler Böbreğin temel fonksiyonlarından birisi idrar üretmektir. Her 2 böbrekte idrar üretimine yol açan yaklaşık 2 milyon küçük ünite (nefron) vardır. Bir nefron
DetaylıGEBELİK VE LOHUSALIK
GEBELİK VE LOHUSALIK ANA SAĞLIĞI Sağlık hizmetleri açısından doğurganlık çağındaki (15-49 yaş arası) tüm kadınlara ana denir. 15-49 yaş doğurganlık çağındaki kadınlar nüfusumuzun % 27 sini oluşturmaktadır.
DetaylıBESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ
BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Özellikle çocuk ve adölesanlarda protein,
DetaylıOSTEOARTRİT. Uzm. Fzt. Nazmi ŞEKERCİ
OSTEOARTRİT Uzm. Fzt. Nazmi ŞEKERCİ Eklem kıkırdağından başlayıp, eklemlerde mekanik aşınmaya ve dejenerasyona yol açan kronik bir eklem hastalığıdır. LİTERATÜRDEKİ İSİMLERİ ARTROZ DEJENERATİF ARTRİT Yavaş
DetaylıProf. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan
Kalp Kapağı Hastalıkları Nelerdir? Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan Bozok Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD. Giriş
DetaylıKanser tedavisi sırasında sağlıklı bir diyet hemen hemen başka zamanlardakiyle aynıdır. Her gün çeşitli gıdalar yemeniz gerekir.
KANSER HASTALARINDA BESLENME DESTEĞİ Dengeli ve sağlıklı beslenme sadece tedavi gören kanser hastaları için değil tedavi sonrası süreçte de sağlıklı yaşamı oluşturan önemli unsurlardan biridir. Kanser
DetaylıBEL AĞRISI. Dahili Servisler
BEL AĞRISI Dahili Servisler İnsan omurgası vücut ağırlığını taşımak, hareketine izin vermek ve spinal kolonu korumak için dizayn edilmiştir. Omurga kolonu, birbiri üzerine dizilmiş olan 24 ayrı omur adı
DetaylıPIHTIÖNLER(KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI DABİGATRAN(PRADAXA)
DABİGATRAN (PRADAXA) NE İÇİN KULLANILIR? Dabigatran (PRADAXA) pıhtıönler ilaç grubundadır. Halk arasında kan sulandırıcı ilaç olarak bahsedilen ilaçlardan bir tanesidir. Kan damarları içerisinde pıhtı
Detaylıİnfluenza virüsünün yol açtığı hastalıkların ve ölümlerin çoğu yıllık grip aşıları ile önlenebiliyor.
Her yıl milyonlarca kişiyi etkileyen bir solunum yolu enfeksiyonu olan grip, hastaneye yatışı gerektirecek kadar ağır hastalık tablolarına neden olabiliyor. Grip ve sonrasında gelişen akciğer enfeksiyonları
DetaylıEmzirme dönemindeki beslenmeniz en az hamilelikte beslenmenize dikkat etmeniz kadar önemlidir.
Emzirme dönemindeki beslenmeniz en az hamilelikte beslenmenize dikkat etmeniz kadar önemlidir. Bir anne adayı anne olduğunu öğrendiği andan itibaren yavrusu ve kendisi için en iyi şekilde yaşamaya çalışır
DetaylıYAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy
YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR Prof. Dr. Mehmet Ersoy DEMANSA NEDEN OLAN HASTALIKLAR AMAÇ Demansın nedenleri ve gelişim sürecinin öğretmek Yaşlı bireyde demansa bağlı oluşabilecek problemleri öğretmek
DetaylıOmega 3 nedir? Balık ve balık yağları, özellikle Omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA açısından zengin besin kaynaklarıdır.
Alfalino Omega 3 nedir? Omega 3 yağ asitleri vücut için gerekli olan ama vücudun üretemediği yağ asitleridir. Besinlerle alınamadığı durumlarda gıda takviyeleri ile alınmaları gerekmektedir. Temel Omega-3
DetaylıPeriodontoloji nedir?
Periodontoloji 1 2 Periodontoloji Periodontoloji nedir? Periodontoloji, dişleri ve implantları çevreleyen yumuşak ve sert dokuların iltihabi hastalıkları ve bunların tedavisi ile ilgilenen bir dişhekimliği
DetaylıYETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR?
YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR? Vücudun, büyümesi yenilenmesi çalışması için gerekli olan enerji ve besin öğelerinin yeterli miktarda alınmasıdır. Ş. İKİBUDAK BİYOLOJİ ÖĞRETMENİ SAĞLIKLI BİR Y AŞAMIN
DetaylıSAĞLIKLI BESLENME TABAĞI
SAĞLIKLI BESLENME TABAĞI Ekmek, diğer tahıllar ve patates Meyve ve sebzeler Et, balık ve alternatifleri Yağ ve şeker oranı yüksek yiyecek ve içecekler Süt ve süt ürünleri Sağlıklı beslenme tabağı insanların
DetaylıHisar Intercontinental Hospital
Varisler BR.HLİ.92 Venöz Hastalıklar (Toplardamarlar) Varis Hastalığı: Bacaklarımızda kirli kanı yukarı taşımak üzere görev alan iki ana ven sistemi bulunur. Yüzeyel ve derin ven sistemi olarak adlandırılan
DetaylıOSTEOPOROZ. Uzm Dr Duygu KURTULUŞ HNH FTR Kliniği K
OSTEOPOROZ Uzm Dr Duygu KURTULUŞ HNH FTR Kliniği 28.11.2011K Osteoporoz nedir? Osteoporoz; kemik miktarında azalma ve kalitesindeki bozulma nedeniyle ve kemiklerin zayıflaması ve kırılmaya çok yatkın bir
DetaylıTip 2 Diyabet Hastaları için. Beslenme Kılavuzu*
Tip 2 Diyabet Hastaları için Beslenme Kılavuzu* Değerli hastalar, Hazırladığımız bu kısa kılavuz ile size günlük hayatınızda tüketeceğiniz gıda maddelerini seçerken, yönünüzü daha iyi belirleyebilmenize
DetaylıKaraciğer vücudun en büyük organıdır. Vücudun birçok fonksiyonu karaciğer tarafından idare edilir.
KARACİĞER BİYOPSİSİ Karaciğer biyopsisi karaciğerden küçük bir parçanın alınıp mikroskopta incelenmesi ile hastalıkların karaciğere verdiği zararın tespit edilmesidir. Karaciğer biyopsisi genellikle ince
DetaylıHİPERLİPİDEMİ TEDAVİ KILAVUZU VE YAŞAM TARZI ÖNERİLERİ
HİPERLİPİDEMİ TEDAVİ KILAVUZU VE YAŞAM TARZI ÖNERİLERİ Hiperlipidemi; kanda çeşitli yağların yüksekliğini ifade etmek için kullanılan bir terimdir. Bu çeşitli yağ tipleri kolesterol, trigliserid, LDL-kolestroldür.
DetaylıDiYABET VE BESLENME N M.-
DiYABET VE BESLENME Diyabet tedavisinin amacı;kan şekeri kontrolünü sağlayarak diyabetin seyrinde gelişebilecek bozuklukları (komplikasyonları) önlemek veya geciktirmek; böylece yaşam kalitenizi yükseltmektir.
DetaylıKalp Kapak Hastalıkları
BR.HLİ.085 içerisinde kanın bulunduğu dört odacık vardır. Bunlardan ikisi sağ, ikisi ise sol kalp yarımında bulunur. Kalbe gelen kan önce sağ atriuma gelir ve kalbin sağ kulakcığı ve sağ karıncığı arasında
DetaylıKAWASAKİ HASTALIĞI Kawasaki Sendromu; Mukokütanöz Lenf Nodu Sendromu;
KAWASAKİ HASTALIĞI Kawasaki Sendromu; Mukokütanöz Lenf Nodu Sendromu; Kawasaki hastalığı sebebi bilinmeyen ateşli çocukluk çağı hastalığıdır. Nadiren ölümcül olur. Hastalık yüksek ateş, boğazda ve dudaklarda
DetaylıGEBELİK DÖNEMİNDE BESLENME. Dr. Hülya YARDIMCI A.Ü. Beslenme ve Diyetetik Bölümü
GEBELİK DÖNEMİNDE BESLENME Dr. Hülya YARDIMCI A.Ü. Beslenme ve Diyetetik Bölümü GEBELİKTE BESLENMENİN ÖNEMİ Gebelik kadınlar için doğal fizyolojik bir olaydır. Annenin yeterli ve dengeli beslenmesi bebeğin
DetaylıSigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı
Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı çeken sigara vücuda birçok zarar vermekte ve uzun süre
DetaylıKarolinska Üniversite Hastanesi Onkoloji Kliniği, DOCETAXEL TEDAVİSİ HAKKINDA BİLGİLENDİRME
Karolinska Üniversite Hastanesi Onkoloji Kliniği, DOCETAXEL TEDAVİSİ HAKKINDA BİLGİLENDİRME Size bir antikanser ajan olan Docetaxel tedavisi önerildi. Tedavi yaklaşık 1,5 saat sürer ve üç hafta aralıklarla
Detaylıgereksinimi kadar sağlamasıdır.
Yeterli beslenme, vücudun yaşamı ve çalışmasını sürdürebilesi için gerekli olan enerjinin sağlanması anlamına gelir. Dengeli beslenme ise, alınan enerjinin yanında bütün besin öğelerini gereksinimi kadar
DetaylıDiyabette Beslenme. Diyabet
Diyabette Beslenme Diyabet BR.HLİ.044 Diyabet Hastası Nasıl Beslenmeli? Halk arasında şeker hastalığı olarak adlandırılan diyabet, düzenli beslenme programı gerektirir. Düzenli ve bilinçli bir beslenme
DetaylıÇOCUKLARDA HAREKET SİSTEMİ MUAYENESİ (ROMATOLOJİK MUAYENE) Özgür KASAPÇOPUR
ÇOCUKLARDA HAREKET SİSTEMİ MUAYENESİ (ROMATOLOJİK MUAYENE) Özgür KASAPÇOPUR HAREKET SİSTEMİ Üç ana yapı taşı Kemikler Kaslar Eklemler Oynamaz eklemler (Kafa tası) Yarı oynar eklemler (Omurga) Oynar eklemler
DetaylıNörovasküler Cerrahi Öğretim Ve Eğitim Grubu Hasta Bilgilendirme Formu
Nörovasküler Cerrahi Öğretim Ve Eğitim Grubu Beyin-Omurilik Arteriovenöz Malformasyonları ve Merkezi Sinir Sisteminin Diğer Damarsal Bozuklukları Hasta Bilgilendirme Formu 5 AVM ler Ne Tip Sağlık Sorunlarına
DetaylıKocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Kübra Öztürk Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi
DetaylıDIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU
DIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU Hastanın Adı, Soyadı: TC Kimlik No: Baba adı: Ana adı: Doğum tarihi: Sayın Hasta, Sayın Veli/Vasi,
DetaylıKULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
KULLANMA TALİMATI LEODEX % 1.25 jel Haricen uygulanır. Etkin madde: 1 g jel, 12.50 mg deksketoprofene eşdeğer 18.45 mg deksketoprofen trometamol Yardımcı maddeler: Karbomer 980 NF (Carbomer Homopolymer),
DetaylıGEBELİKTE SİFİLİZ. Dr. Mustafa Özgür AKÇA Bursa Yüksek İhtisas E.A.H. Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği
GEBELİKTE SİFİLİZ Dr. Mustafa Özgür AKÇA Bursa Yüksek İhtisas E.A.H. Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği SİFİLİZ TANIM T.pallidum un neden olduğu sistemik bir hastalıktır Sınıflandırma: Edinilmiş (Genellikle
DetaylıKULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir kapsül, 180 mg kırmızı üzüm yaprağı kuru ekstresi (4-6:1) içerir.
KULLANMA TALİMATI ANTISTAX 180 mg Sert Jelatin Kapsül Ağız yoluyla alınır. Etkin madde: Her bir kapsül, 180 mg kırmızı üzüm yaprağı kuru ekstresi (4-6:1) içerir. Yardımcı maddeler: Susuz kolloidal silisyum
DetaylıHİZMETE ÖZEL. T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu DOSYA
HİZMETE ÖZEL T.C. NORMAL Sayı : 77893119-000- Konu : Asetil salisilik asit içeren tekli veya kombine ilaçlar hk. DOSYA 19.07.2007 tarihli Asetil Salisilik Asit ve Askorbik Asit Kombinasyonu İçeren Preparatlar
DetaylıYeterli ve Dengeli Beslen!
Yeterli ve Dengeli Beslen! Hareketli Ol, Egzersiz Yap! Kişisel Bakımına ve Günlük Hijyenine Özen Göster! Uyku Düzenine Dikkat Et! Stresten Uzak Dur! Yeterli ve dengeli beslenme «4 Yapraklı Yonca» içerisindeki
DetaylıKalp Krizini Tetikleyen Durumlar ve Tedavisi. Doç. Dr. Bülent Özdemir Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı
Kalp Krizini Tetikleyen Durumlar ve Tedavisi Doç. Dr. Bülent Özdemir Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Kalp Krizini Tetikleyen Durumlar ve Tedavisi KALP KRİZİ Kalp krizi (miyokard
DetaylıÇOCUKLARDA BESLENME. Dr.Belkıs Kütük Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Liv Hospital Ankara
ÇOCUKLARDA BESLENME Dr.Belkıs Kütük Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Liv Hospital Ankara **Bir ülkenin sosyal ve ekonomik yönden, beklenen uygarlık seviyesine ulaşabilmesi, ancak bedensel ve zihinsel
DetaylıANTİNÜKLEER ANTİKOR. ANA Paterni İlişkili Antijen Bulunduğu Hastalık. Klinik Laboratuvar Testleri
ANTİNÜKLEER ANTİKOR Kısaltmalar: ANA, FANA. Kullanım amacı: Sistemik romatizmal hastalık yani otoimmun kollajen doku hastalığı olasılığının değerlendirilmesi amacıyla kullanılan bir tarama testidir. Genel
DetaylıBlau Hastalığı/ Jüvenil Sarkoidoz Nedir
www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Blau Hastalığı/ Jüvenil Sarkoidoz Nedir 2016 un türevi 1. BLAU HASTALIĞI/ JÜVENİL SARKOİDOZ NEDİR 1.1 Nedir? Blau sendromu genetik bir hastalıktır. Hastaların
DetaylıPankreas, midenin arkasında karın içine yerleşmiş bir organdır. Gıdaların sindirim ve kullanımında büyük rol alır. Vücut için önemli hormonlar
Pankreas, midenin arkasında karın içine yerleşmiş bir organdır. Gıdaların sindirim ve kullanımında büyük rol alır. Vücut için önemli hormonlar üretir. Bunların başında insülin gelmektedir. İnsülin, pankreastan
DetaylıSporcu Beslenmesi Ve Makarna. Prof. Dr. Funda ELMACIOĞLU Beslenme ve Diyetetik Bölümü Bölüm Başkanı
Sporcu Beslenmesi Ve Makarna Prof. Dr. Funda ELMACIOĞLU Beslenme ve Diyetetik Bölümü Bölüm Başkanı BESLENME Genetik yapı PERFORMANS Fiziksel kondisyon Yaş Cinsiyet Yaş Enerji gereksinimi Vücut bileşimi
DetaylıTÜBERKÜLOZ Tüberküloz hastalığı gelişimi için risk faktörleri
TÜBERKÜLOZ Tüberküloz, Mycobacterium tuberculosis mikrobu ile oluşan bulaşıcı bir hastalıktır. Kişiden kişiye solunum yoluyla bulaşir. Hasta kişilerin öksürmesi, aksırması, hapşurması, konuşması ile havaya
DetaylıGastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM
Gastrointestinal Sistem Hastalıkları Dr. Nazan ÇALBAYRAM ÇÖLYAK HASTALIĞI Çölyak hastalığı bir malabsorbsiyon sendromudur. Hastalık; gluten içeren unlu gıdalara karşı genetik bazda immünojik bir intolerans
Detaylı1 gr yağ: 9 kilokalori, 1 gr protein ve karbonhidrat: 4 kilokalori, 1 gr alkol 7 kilokalori verir.
Doğru beslenme için karbonhidrat, yağ ve proteinler belirli oranlarda belirli miktarlarda düzenli olarak alınmalıdır. Alınan kalori verilen kaloriden fazla olduğu zaman kilo alımı başlar. Her gün yenilen
DetaylıProf. Dr. Sedat BOYACIOĞLU
Prof. Dr. Sedat BOYACIOĞLU 173 Prof. Dr. Sedat BOYACIOĞLU Hiçbir canlının beslenmeden yaşamını sürdürmesi mümkün değildir. Bu, her yaşta olmak üzere, insanlar için de geçerlidir. Özellikle bebekler ve
DetaylıTEMEL, İLK 3 YILDA ATILIYOR!
Acıbadem Hastanesi Büyüme ve Ergenlik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz ile, çocuğun doğumundan itibaren vücudunda hangi hormonların ne gibi işlevleri olduğunu, ilk 3 yılın önemini ve ergenlik
DetaylıSDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP C TEORİK DERS PROGRAMI
SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI 0-05 EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP C TEORİK DERS PROGRAMI Hft Tarih Saat Konu Süre Öğretim Üyesi 0 Nisan 05 09.00 İç Hastalıkları ve Anamnez () Toraks muayenesi
DetaylıKOAH VE EGZERSİZ KOAH TA EGZERSİZ TAVSİYELERİ
KOAH VE EGZERSİZ KOAH kalıcı nefes darlığı ile kendini gösteren, geri dönüşü olmayan bir akciğer hastalığıdır. Sigara ve cevre kirliliği gibi faktörlerin etkisiyle hasta sayısı hızlı bir şekilde artmaktadır.
DetaylıHipertansiyon. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015
Hipertansiyon HT Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Bu sunum Arş. Gör. Dr. Neslihan Yukarıkır ve Arş. Gör. Dr. Dilber Deryol Nacar
DetaylıKanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri...
Kanser Nedir? Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri... Kanser, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birisi. Sık görülmesi ve öldürücülüğünün yüksek olması nedeniyle de bir halk
DetaylıSDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP A TEORİK DERS PROGRAMI
SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI 0-05 EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP A TEORİK DERS PROGRAMI Hft Tarih Saat Konu Süre Öğretim Üyesi 7 Kasım 0 09.00 İç Hastalıkları ve Anamnez () Toraks muayenesi
DetaylıSDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP D TEORİK DERS PROGRAMI
SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI 0-05 EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP D TEORİK DERS PROGRAMI Hft Tarih Saat Konu Süre Öğretim Üyesi 09 Şubat 05 09.00 İç Hastalıkları ve Anamnez () Toraks muayenesi
DetaylıOmurga-Omurilik Cerrahisi
Omurga-Omurilik Cerrahisi BR.HLİ.017 Omurga cerrahisi, omurilik ve sinir kökleri ile bu hassas sinir dokusunu saran/koruyan omurga üzerinde yapılan ameliyatları ve çeşitli girişimleri içerir. Omurga ve
DetaylıPankreas Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu
Tarih :././20 Hastanın adı ve soyadı: Protokol numarası: Pankreas Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Bana yapılan muayene ve tetkikler sonucunda doktorlarım tarafından, pankreasımda tümör olduğu
DetaylıSDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP C TEORİK DERS PROGRAMI.
SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI 08-09 EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP C TEORİK DERS PROGRAMI. Hft Tarih Saat Konu Süre Öğretim Üyesi 5 Nisan 09 09.00 İç Hastalıkları ve Anamnez () Toraks muayenesi
DetaylıBöbrek Hastalıklarında BESLENME. TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ Hayat sağlıkla güzeldir. BESLENME ve DİYET POLİKLİNİĞİ
Böbrek Hastalıklarında BESLENME TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ Hayat sağlıkla güzeldir BESLENME ve DİYET POLİKLİNİĞİ Böbrek Hastalıklarında BESLENME Diyetiniz günlük enerji gereksiniminize
DetaylıKULLANMA TALİMATI. CASODEX film tablet 28 tablet içeren ambalajda sunulmaktadır.
KULLANMA TALİMATI CASODEX 50 mg film tablet Ağız yoluyla alınır. Etkin madde : 50 mg bikalutamid Yardımcı maddeler: Laktoz monohidrat, magnezyum stearat, polividon, sodyum nişasta glikolat, metil hidroksi
Detaylıİnsülin tedavisi ile daha
İnsülin tedavisi ile daha iyi oldum Konvensiyonel İnsülin tedavisi için Monika Grüßer, Viktor Jörgens ve Peter Kronsbein Sevgili okuyucular! Bu kitabı özellikle yıllarca diet ya da şeker düşürücü ilaçlarla
DetaylıMENİSKÜS ZEDELENMELERİ
MENİSKÜS ZEDELENMELERİ Diz eklemi uyluk (femur) ve kaval (tibia) kemikleri arasında kusursuz bir uyum içinde çalışır. Bu uyumun sağlanmasında, diz içerisinde yer alan menisküs denilen yarım ay şeklindeki
Detaylı