DERNEKLER ARASI DAYANIŞMA VE YARDIMLAŞMA

Transkript

1 DERNEKLER ARASI DAYANIŞMA VE YARDIMLAŞMA Kısa adı SAM-DER olan SAMSUNLULAR DERNEĞİ tarihinde Avusturya nın başkenti Viyana da kuruldu. Dernek tüzüğü Avrupa genelinde teşkilatlanmaya müsaittir ve başta Avusturya olmak üzere Avrupa genelinde ve Türkiyede de üyeleri mevcuttur. Dernek website ve sosyal medya vasıtasıyla Samsunlu üyelerini ve ilgi duyanları faaliyetleri hakkında bilgilendirmeye gayret göstermektedir. Kurulduğundan bugüne kadar sosyal ve kültürel alanlarda panel, seminer, konferans, yıllık eğlence şölenleri, milli ve dini bayramı kutlamaları, iftar yemekleri, gençlik ve kadın kolları faaliyetleri, eğitim ve eğitime katkı gibi geniş etkinlik alanında çalışmalarını günden güne artan üyeleri ile sürdürmekte. Gelecek nesillere birlik, beraberlik ve dayanışma duygusunun daha sistemli şekilde aktarılabilmesi için kalıcı mekan sahibi olma çalışmalarına devam etmektedir. Avusturya da yaşayan hemşerilerimizin sevinçli ve üzüntülü anlarında yanlarında olmakta, gençlerimizlede ilgili her konularda yardım hizmet vermektedir. Özellikle Avrupa da doğup büyüyen gençlerimizin milli kimliklerini koruyabilmeleri, kendi kültürlerini, örf, adet, gelenek ve göreneklerini öğrenip yaşatabilmelerini sağlayıcı hususlarda yardımcı olmak ve dolayısıyla kötü yollara düşmelerini engellemek icin çalışmalarda katkıda bulunmak önceliklilerimiz arasındadır. Türkiye ile olan bağlarımızı, köklerimizi muhafaza ederek, kimliklerimizi kaybetmeden içinde yaşadığımız toplumla daha kolay uzlaşarak yaşamalarını sağlamak. Artık Avrupa`da kalıcı oldukları görülen insanlarımızın dernekler gibi organize kurumlarla içinde yaşadıkları toplumla dayanışmalarını artırarak sürdürmeleri gerekmektedir. Birlik ve beraberliğimizi güçlendirerek dayanışma ve yardımlaşma faaliyetlerimizi sürdürme arzumuz devam etmektedir. Türk sivil toplumunun sorunu sayilarca dernek acmasi degil. Hatta tam tersine bu derneklerin sayısı berekettir ve bizler icin alternatif demektir. Her kuruluşun farklı bir yoğunluğu vardır. Avusturya da tüm türk kökenli vatandaşlarımızın sorunlarıyla, istekleriyle sırf bir kurum ilgilenemez. Bu derneklerin tümü Türklerin sorunlariyla ilgilenme ve onlara hizmet edebilme acısından bir görev paylaşımı olarak algılanmalıdır. Asıl sorun derneklerin artan sayısında değil birlikte çalışamamalarıdır. Bu da ne yazikki farklı fikir, düşünce, ideolojiye, saygı ve tolerans tanınmayıp bu kuruluşlara ön yargılarla yaklaşıp birlikte çalışmak istemediklerinden kaynaklanmaktadır. Bunları bir kenara bırakarak Türkler hakkında cıkan olumsuz konularda Avusturya da bulunan derneklerin bir araya gelmesi ve sorunları konuşması lazim. Dernekler arası diyaloğun gerçekleşmesi çok önemli. Sadece Viyana da 200 ü aşkın sivil toplum kuruluşumuz var. Bu derneklerimizin ortak hareket edip el ele vermesi sorunlarımızın çözümünde elbette daha etkili olur. Dernek çalışmalarında ve etkinliklerinin gerçekleşmesine maddi, manevi, zaman ve emek olarak her türlü yardimsever vatandaşlarımıza teşekkür eder ve başarılarının devamını dilerim. Saygı ve Sevgilerle Mustafa Köse SAM-DER E HiZMET VEREN GÜZEL İNSANLAR Derneğimize aktiv Hizmet veren ve emeği geçen arkadaşlarımıza teşekkür ederiz ve şu an dergiye sığdıramadığımız bir çok arkadaşlarımıza bir sonraki dergilerde yer vermek istiyoruz. Kemal Vural Yaşar Güney Burcu Özkan Mesure Karaca Serdar Aydemir Nevzat Başaran Üyelik Aidatlarımız Aile Paketi, Emekli Aile Paketi, Öğrenci paketi ve Aylık Paket olmak üzere değişmektedir. Sam-Der kart avantajlarından sadece yıllık ödeme yapan Üyelerimiz faydalanabilecektir. Yıllık Aile Paketi : 100,- Yıllık Emekli Aile Paketi : 50,- Yıllık Ögrenci Paketi : 50,- Aylık Paket : 10,- Kayıt irtibat Tel: Derneğimiz ayrıca üyelerine özel olarak belirli yerlerden indirim almaları için SAM-DER üyelik kartı anlaşmaları yapmaktadır.üyelik Kartını alırken yönetimdeki arkadaşlar size detaylı bilgi verecektir. 10

2 Senefeldergasse WIEN 11

3 Geleneksel 19 Mayıs Samsunlular Şölen Günü! Mayıs Samsunlular Şölen Günü

4 Samsunlular Şöleni her sene olduğu gibi bu senede HAN PALAST tadır Ayhan Akdin Beye teşekkür ederiz Emeği geçen bütün arkadaşlarımıza ve sponsorlarımıza SAM-DER Avusturya adına teşekkür ederiz Sizleri herzaman derneğimize bekliyoruz Biz SAM-DER ekibi olarak sizlerin emanetçisiyiz 13

5 EL ELE ENGELLERİ BİRLİKTE AŞALIM FOTOĞRAF : Özürlüler Destek Programı (ÖDES) çerçevesinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Samsun Valiliği ve Canik Belediyesi işbirliği ile düzenlenen Engelliler Gözüyle Samsun Projesi nde, Canik Başarı Üniversitesi ve Canik Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi ile Sevgi Seli Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezinde fotoğrafçılık eğitimi alan engelli öğrenciler.. YAĞLIBOYA : Denizde yaşadığı kaza sonucu felç olarak yaklaşık 8 yıldır tekerlekli sandalyeye bağımlı hayatını sürdüren, 2009 da Dünya Engelli Güzeli seçilen Nergis Demirarslan EL ELE ENGELLERİ BİRLİKTE AŞALIM 19 MAYIS ŞÖLENİ ENGELLILER GÖZÜYLE SAMSUN FOTOĞRAF VE YAĞLIBOYA RESİM KARMA SERGİSİ

6 BİR PROJE, BİR İNSAN, BİR UMUT BU PROJE İLE ENGELLİLER SORUNU İNSANLIK TARİHİ KADAR ESKİDİR EN- GELLİLERİN TOPLUMA EŞİT KATILIMLARI İÇİN BAZI ÖN KOŞULLARDAN SÖZ ETMEK GEREKİR. BİLİNÇLENDİRME, TIBBİ BAKIM, REHABİLİTASYON VE YARDIM HİZMETLERİ. ENGELLİLERİ VE AİLELERİNİ BİLİNÇLENDİRMEYE VE HAYATA OLAN BAĞLARINI GÜÇLÜ KILMAYA YÖNELİK, ENGELLİLERİN KENDİ KENDİLERİNE YETERLİLİK VE İŞLEVSELLİK KONUSUNDA OLABİLECEK EN İYİ DÜZEYE ÇIKARILMASI VE BU DÜZEYİN KORUNMASIYLA YAPILAN TÜM BU ÇALIŞMALARIN NETİCESİNDE ENGELLİLERİN TOPLUMA BAŞARILI BİR ŞEKİL- DE ENTEGRE OLMASINI SAĞLAMAYI AMAÇLIYORUZ. Türkiye Özürlüler Araştırması sonuçlarına göre: Engellilerin %36.3 ü okuma yazma bilmiyor. %33 ü ilkokul, % 1.8 ise üniversite mezunu Sağlık hizmetlerinden yararlananların oranı % 55 iken eğitim hizmetinden yararlanan engellilerin oranı maalesef %12.27 Bakım ve Rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanan engellilerin oranı sadece % 5.9 Aile Rehberliği ve Danışmanlık hizmeti, sosyal, kültürel hizmetlerden yararlanamayan engellilerin oranı ne yazık ki %99 u buluyor Engellilerin yaşadığı bina cadde ve sokaklarda engellerine bağlı herhangi bir düzenleme olmayanların oranı %68 Engelliler Gözüyle Samsun Projesi ile engelli bireylerin sanatsal yönlerini ortaya çıkararak sosyal hayata entegrasyonlarını kolaylaştırma hedefleniyor.engelli çocukların bir an önce toplum içindeki yerlerini almaları ve hak ettikleri eğitimi görmeleri hepimizin sorumluluğudur. Bütün anne babalar, çocuklarımızı engelli arkadaşlarına nasıl davranmaları ve nasıl yardımcı olmaları konusunda eğitmekle yükümlüyüz. Üstelik kendisinden daha az şanslı bir akranına yardımcı olan çocukların empati ve vicdan duygularının daha gelişmiş olduğu,insani değerleri daha kolay kazandıkları yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur. Herşeyin ötesinde toplumun tüm bireylerinin her an engelli olma ihtimalinin çok yüksek olduğunu da unutmamak gerekiyor. Engelli olmadan, engellerin ortadan kaldırılmasına yardımcı olmak hem ahlaki hem vicdani hem de insani görevimizdir. Engeller,gerçekten engel olmasın ve hiçbir çocuk sahip olduğu engel nedeniyle kaliteli eğitim ve yaşam hakkından mahrum kalmasın. Proje sonunda öğrencilerin çektiği fotoğraflardan oluşan bir Sergi ile ilgili olarak bu serginin Avusturyanın Başkenti Viyanada Sam-Der Avusturya Samsunlular Derneğinde sergilenmesini ve tüm masraflarını Sam-Der olarak üstleniyor.. Sergilenen Fotografların ve Yağlıboya tabloların düzenlenecek olan ELELE EN- GELLERİ BİRLİKTE AŞALIM 19 MAYIS ŞÖLENİNDE açık artırma ile satılarak o geceden elde edilen gelirin Samsunlu Engelliler için bağışlanacağını bildiririz.. SAM-DER ADINA PROJE SORUMLUSU Ufuk Ömür Al

7 Başkonsolosluk SAM-DER Heyeti ziyaretlerini sürdürmeye devam ediyor. Hızla gelişen ve büyüyen Sam-Der i heyetimiz tanıtmak için ellerinden geleni yapıyorlar. SAM-DER ilk dönemden bu zamana kadar hep gelişmektedir ve gelişmeyede devam edecektir. Büyükelçilik Samsun Valiliği 16

8 Başkonsolosumuz Sayın T. Kağan Akay ile yaptığımız mülakat Sn. T. Kağan Akay Sayın Başkonsolosumuz, ilk olarak kendinizi tanıtır mısınız? 1977 yılında Ankara da doğdum. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden 1997 yılında mezun oldum ve aynı sene içinde Dışişleri Bakanlığımızda çalışmaya başladım. Moldova ve Hollanda daki Büyükelçiliklerimizde ve bilahare Brüksel deki NATO Karargahında görev yaptım. Ankarada da Bakanlık içerisinde değişik birimlerde hizmet verdim Ekim ayından itibaren de Türkiye Cumhuriyetinin Viyana Başkonsolosu olarak atandım. Görev süreniz ne kadar öğrenebilir miyiz? Görev süreme ilişkin kesin bir zaman aralığı vermem doğru olmaz. Selefim olan Başkonsolosumuz Sayın İbrahim Mete Yağlının yaklaşık 3.5 senelik bir görev süresi olmuştu. Aktif dış politikamız ve tüm dünya genelinde yeni açılmakta olan dış temsilciliklerimizdeki personel ihtiyacı çerçevesinde Dışişleri Bakanlığımızdaki personel hareketleri de artmış bulunmaktadır. Biz diplomatlar bulunduğumuz görevlerde kalıcı olacakmış gibi hizmet veririz, yarın ayrılacakmış gibi de olağanüstü gelişmelere hazır yaşarız. Başkonsolosluğumuzun buradaki vatandaşlarımız için verdiği hizmetler nelerdir? Başkonsolosluğumuzun temel görevi burada yaşayan Türk toplumunun hak ve menfaatlerini korumaktır. Bizler vatandaşlarımızın karşılaştığı sorunları ulusal makamlarımıza ve ev sahibi ülke yetkililerine iletip, çözüm getirmek üzere buradayız. Aynı zamanda temsilciliğimiz konsolosluk hizmetleri vermektedir. vatandaşlarımız pasaport, doğum/evlilik gibi tescil, vatandaşlık, askerlik ve noterlik işlemlerini Başkonsolosluğumuz kanalıyla halledebilmektedir. Sunduğumuz konsolosluk hizmetlerinin yanısıra kültürel ve sosyal faaliyetlerimizle Türk Kültürünü Avusturyalı dostlarımıza tanıtıyoruz. Vatandaşlarımız ve sivil toplum kuruluşlarımız Başkonsolosluğumuzun faaliyetlerini ve özellikle konsolosluk hizmetlerine ilişkin duyurularımızı aşağıda adresi kayıtlı resmi internet ve Facebook sayfalarımızdan takip edebilir: Web : Facebook : T.C. Viyana Başkonsolosluğu Görev süreniz boyunca halkımıza yararlı ne tür yenilikler yapmayı planlıyorsunuz? Başkonsolos olarak önceliğim vatandaşımızın sevinç ve kederlerinde yanında olmaktır. Umarım Türk toplumu olarak iyi günümüz kötü günümüzden fazla olur. Vatandaşlarımız için Başkonsoloslarının etkinliklerde kendilerinin yanında olması, ona istediğinde ulaşabiliyor olmaları çok önemli. Bu duygu vatandaşımıza ihtiyaç duyduğu özgüveni veriyor. Sahipsiz olmadığını, anavatandaki 76 milyon yurttaşının arkasında olduğunu hissedince, buradaki insanımız da psikolojik olarak motive oluyor ve sorunlar karşısında mücadele etmek için kendinde güç buluyor. Biz buna psikolojik zemin diyoruz ve en öncelikli konu olarak bu alanda elimizden gelen katkıyı yapmaya çalışıyoruz. Yeniliklere gelince, Başkonsolosluğumuz fiziki altyapısı bakımından ülkemizin sahip olduğu en yeterli ve donanımlı dış temsilcilerden biridir. Devletimizin malıdır ve vatandaşımıza hizmet verecek şekilde tasarlanmış ve hizmete sokulmuştur. Bize de bu altyapıyı muhafaza etmek düşüyor. Konsolosluk hizmetlerindeki yeniliklere gelince, bu alanda Dışişleri Bakanlığımız zaten sürekli bir reform ve yenilik çabası içinde. Son olarak, örneğin, vatandaşlarımıza yönelik konsolosluk hizmetlerinin kalitesinin artırılması amacıyla konsolosluk hizmetleri hakkında bilgi vermek amacıyla Konsolosluk TV Projesi başlatıldı. Bu çalışma kapsamında internet sitesinde, vatandaşlarımız tarafından sıkça sorulan soruların yanıtları sadece metin olarak yer almayıp, konular hakkında kısa filmler aracılığıyla da bilgi veriliyor. Bu tür yenilikler devam edecek ve vatandaşımıza verdiğimiz hizmetin kalitesi daha da yükselecek. 17

9 Avusturya vatandaşlığı alan arkadaşlarımız Mavi Kart sahibi oluyorlar. Mavi Kartın anlamı nedir ve halkımız için faydaları nelerdir? Türkiye Cumhuriyeti mevzuatı çifte vatandaşlığa imkân tanımaktadır. Ancak, özellikle Avrupa da bazı ülkelerin kanunlarının çifte vatandaşlığa izin vermemesi nedeniyle bu ülkelerdeki insanlarımız hukuken çifte vatandaş olamamaktadır. Biz devlet olarak Türk vatandaşlarının bulundukları ülkelerin vatandaşlıklarını kazanmasını destekliyoruz. Bu amaçla devletimiz Mavi Kart (eski adıyla Pembe Kart) uygulamasını başlatmıştır. Bu uygulamayla, doğumla Türk vatandaşlığını kazanmış olup da sonradan Bakanlar Kurulundan çıkma izni almak suretiyle yabancı bir devlet vatandaşlığını kazanan kişiler ve bunların kanuni mirasçıları diğer yabancılardan ayırt edilmiş ve bu kişilerin Türkiyedeki bazı haklarının devamına imkân tanınmıştır. Şu hususu da yeri gelmişken duyurmak isterim: Mavi Kartlara ilişkin mevzuatta yapılan son değişiklikle Mavi Kartların biçim ve görünümü de değişmiştir. Eski tip Mavi Kart sahiplerinin bu kartlarını yenileri ile değiştirmeleri gerekiyor. Kasım 2013 ten itibaren Başkonsolosluğumuzda Mavi Kartları yeni tipleri ile değiştiriyoruz. Yeni tip Mavi Kartlarla şu kolaylıklar getirilmiştir: * Eski Mavi Kartlar, ancak pasaport veya ilgili ülke kimlik belgesiyle birlikte ibraz edilmesi halinde kabul edilmekte iken, yeni tip Mavi Kartlar teki başına kimlik belgesi olarak kullanılabilecektir. * Geçmişte Türk vatandaşlığından çıkıldıktan sonra nüfus kaydı kapatılmakta ve kişi hallerine ilişkin hiçbir değişiklik kayıtlara işlenememekteydi. Yeni düzenleme ile vatandaşlıktan izinle çıkıldıktan sonra doğan çocuklar da dahil olmak üzere tüm çocuklar nüfusa kaydedilebilecek, ayrıca evlenme, boşanma ve soyadı değişikliği gibi bilgiler nüfusa işlenebilecektir. Bu kapsamda, geçmişte çocuğunun nüfusa kaydını gerçekleştirememiş, ayrıca medeni hal ya da soyadına ilişkin değişiklikleri kayıtlara işletmemiş Mavi Kart hamillerinin söz konusu işlemleri tamamlamak üzere durumu kanıtlayan belgeler ve onaylı Türkçe çevirileriyle birlikte Başkonsolosluğumuza başvurmaları uygun olacaktır. Kısaca, eski tip Mavi Kartların yenileriyle değiştirilmesi kart sahipleri için yararlı olacaktır. Son olarak, Mavi Kart ile ilgili hakların kullanılmasında, uygulamada, daha önce öngörülmeyen sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Bu sorunlar, özellikle kurumların kendi kanunları ve Mavi Kart ile ilgili verilen hakların kullanılması arasındaki uyumsuzluktan kaynaklanmaktadır. İlgili makamlarımız tarafından yaşanan sorunların kalıcı bir şekilde çözülmesi için çalışmalar devam etmektedir. İlgili kurumlar arasında koordinasyon sağlanarak ileriye dönük tedbirler alınacaktır. Yeni tip Mavi Kartların kullanıma girmesiyle bu sorunların da azalacağını düşünüyorum. 18 Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın örf, adet ve geleneklerini koruyabilmesi ve kültürünü geleceğe taşıyabilmeleri için görüş ve tavsiyeleriniz nelerdir? Vatandaşlarımızın yaşadıkları ülkede kendi örf, adet ve geleneklerini yitirmeden, bulundukları toplumda her alanda katkı sağlamalarını istiyoruz. Kendi kültürümüzü muhafaza edeceğiz, aynı zamanda Avusturyalı komşularımız ve dostlarımızla da kaynaşacağız ve buradaki yaşamın bir parçası olacağız. Kültür iki unsurdan oluşuyor, dil ve din. Bu iki unsurun korunması için hem devlet olarak bize, hem de anne ve babalar olarak vatandaşlarımıza önemli görevler düşüyor. Çocuklarımıza kültürümüzü öğretmeli ve sonraki kuşaklarca yaşatılmasını sağlamalıyız. Avusturyada mutlu olabilmek için anadilimiz Türkçenin yanında, buranın dilinin yani Almancanın da çok iyi öğrenilmesi ve konuşulması önemli. Yabancı bir dili öğrenebilmek için de ana dil bagajının olması gerekiyor. Yani Türkçeyi iyi bilmeden, Almancanın layıkıyla öğrenilmesi zor. Avusturyalı muhattaplarımız da bu bilimsel gerçeğin farkında ve Türkçe eğitimi konusunda çalışmalar yapıyorlar. Doğduğu andan itibaren çifte vatandaşlıklarını hak etmiş olan çocuklarımız 18 yaşına geldiklerinde çifte vatandaşlıklarını koruyabiliyorlar mı? Ebeveynlerinden birine bağlı olarak doğumundan itibaren çifte vatandaşlığı kazanan çocuklar, Türk vatandaşı eşin bilahare Türk vatandaşlığından çıkmadığı takdirde (çocuk 18 yaşına gelinceye kadar), ömür boyu çifte vatandaşlık hakkını elde ediyor. Gençlerimizi kumar ve bahis gibi kötü alışkanlıklardan koruyabilmek ve bunların önüne geçebilmek için neler yapmalıyız ve neler yapabiliriz? Kumar ve bahis oyunlarının burada gerçekten toplumumuz için büyük bir sorun olduğunu ben de gözlemledim. Burada sorumluluk yine velilerimize düşüyor. Çocuklarımıza sahip çıkmalı, boş zamanlarında onlarla vakit geçirmeli, ilgilenmeli, spor ve sanat gibi alanlara yönlendirmeliyiz. Az önce çocuklarımızı yüksek öğrenime yönlendirmekten bahsettim. Bunu yapabilirsek, bu sorunun da gündemimizden kendiliğinden kalkabileceğini düşünüyorum. Amacı olmayan, hayatla ilgili bir perspektifi ve gelecek beklentisi bulunmayan gençlerin sayısı ne kadar azalırsa, bu kötü alışkanlıklara kurban vereceğimiz çocuklarımızın da sayısı o kadar düşecektir.

10 Vatandaşlarımıza Hizmet vermek bizim için onurdur Saygı deger Başkonsolosumuz, Samdergi ekibi olarak sizinle röportaj yapmadan önce hemşerilerimizle sohbetler yaptık ve onların sorunlarını ve isteklerini dinledik. Hemşerilerimizle yaptığımız sohbetlerden edindiğimiz bilgiler doğrultusunda size birkaç sorumuz daha olacak. Zaman zaman Başkonsoloslukla iletişim sorunlarımız olabiliyor, telefonla her zaman ulaşamıyoruz, internetle de sıkıntılarımız olabiliyor, bunları nasıl çözebiliriz? Telefonla Başkonsolosluğa ulaşmak için, vatandaşımızın telefonda karşısına çıkan yönlendirme menüsünü dikkatli ve sabırla dinlemesi ve doğru seçeneği seçmesi çok önemli. Birçok vatandaşımızın bu menüyü yeterince etkin kullanamadığını tespit ettik. Bu noktada vatandaşımızı rahatlatacak yeni bir uygulamayı da hayata geçirmiş bulunmaktayız. Bunun hakkında kısaca bilgi vermek isterim. Biliyorsunuz Ankarada Konsolosluk Çağrı Merkezimiz var. Bu Merkez yurtdışındaki vatandaşlarımızın konsolosluk işlemleri hakkında bilgi edinmelerinde ve şikayet/dileklerini iletmelerinde aktif bir rol oynuyor. Çağrı Merkezine numarası üzerinden ulaşılabilmektedir. Yeni uygulama ile, bu numaraya ek olarak Avusturyada yaşayan vatandaşlarımız için numaralı özel bir telefon hattı tahsis ettik. Bu hattı arayan vatandaşlarımız uluslararası görüşme ücreti ödemiyor. Viyana dan arayan vatandaşlarımız şehiriçi, Viyana dışındaki şehirlerden arayan vatandaşlarımız ise şehirlerarası telefon görüşmesi tarifesine tabi oluyor. Tavsiyemiz buradaki vatandaşlarımızın numaralı telefondan Konsolosluk Çağrı Merkezine ulaşmaları ve konsolosluk işlemleri hakkında bilgi taleplerini bu hattan gerçekleştirmeleridir. Elbette Başkonsolosluğumuzla da telefonlaşmaları her zaman mümkündür. Pasaport için randevu alırken verilen süre kısaltılabilir mi? Pasaport için internet üzerinden alınan randevuların makul bir süre içinde verildiğini biliyorum. Vatandaşlarımızın, yapacakları seyahatlerden makul bir süre önce pasaport için randevu almaları, bu işi son güne bırakmamaları aynı döneme rastlayan yığılmalardan doğan mağduriyetleri önleyecektir. Konsoloslukta bekleme salonundaki bekleme süresi kısaltılabilir mi? Bu konu bizim önceliklerimiz arasında geliyor. Vatandaşımızın işlemini mümkün olduğunca hızlı bitirip, kendilerini işlerine veya evlerine göndermek istiyoruz. Başkonsolosluğumuzda bir işlem, ortalama 45 dakika- 1 saat 15 dakika arasında bir sürede tamamlanıyor. Bunun makul bir süre olduğuna inanıyorum. Ancak elbette bu süreyi daha da kısaltmak için çalışacağız. Bir Orta Karadeniz yöresi hemşerimiz olarak, sizi kendimize (Samder e) çok yakın hissediyoruz, görev süreniz boyunca, sizinle birlikte güzel projelere imzalar atmak istiyoruz. Saygılarımızla, Samdergi ve Samsun halkı 19

11 20 SAMSUNUMUZUN Viyanadaki başarılı genç iş adamı (E.F.E. Bau) Sayın Efraim Özkan dan Genç Girişimcilerimize tavsiyeleri 1977 yılında Samsunun Çarşamba ilçesinde dünyaya geldim, 7 senelik okul hayatımı Türkiyede tamamladıktan sonra 1989 yılında Avusturyaya geldim yılına kadar orta öğretimimi bitirdim ve akabinde, iş hayatıma baba mesleği olan inşaat sektöründe başladım yılından 2001 yılına kadar çıraklıkla başlayan iş hayatımı, usta ve son olarakta yönetici olarak devam ettirirken, kendi iş yerimi kurabilecek kadar kendimi yetiştirdiğime inanarak 2001 yılında kendi işimi kurdum. Iş hayatına 13 yıldır inşaat sektöründe ve son 3 yıldır da Avrupa ülkelerinden ithal ettiğimiz inşaat yapı malzemelerini tesir magazalarımızda müşterilerimize sunmaktayız aynı zamanda müşterilerimize kaliteyi uygun sunabilmek için yurt dışında ürettirdiğimiz ölçü üzerine mutfak ve mobilyalarıda aynı şekilde tesir mağazalarımızda sunmaktayız. Avusturya ya adımımı attığım ilk yıllar burada çoğu vatandaşımız gibi zorlu dönemler geçirdim. Bu zorluklar temel olarak; ev bulmada yaşadıgımız sorunlar, ekonomik zorluklar ve vize alma sıkıntısıydı. Bu sorunların beraberinde bulunduğumuz toplumun kültürüne ve değerlerine ayak uydurmakta yaşadığımız sıkıntılarda eklenince bir çoğumuz gibi ilk zamanlarda bende geri dönmeyi düşündüm. Fakat bu güçlükleri yavaş yavaş aşmaya başladıkça bu düşüncelerden sıyrılıp işlerime odaklandım, üzerine basa basa belirtmek isterimki bu zorlukları aşarken büyüklerimizden almış olduğumuz eğitimlerin (Milli, manevi ve temel değerlerimiz ) birinci derecede faydası olduğu idi, ve bu konuda okuyucularımıza: Çocuklarımıza gereken eğitimi ( Milli, manevi ve temel değerlerimizi) vermemiz ve unutturmamamız gerekiyor. Çocuklarımızın yaşantılarında birinci derecede faydasi olacağina inanıyorum. Bireyin bir konuda başarılı olması için öncelikle vizyonunu belirlemesi gerekmektedir ve akabinde kısaca hedeflerini ( Günlük, Haftalık ve Aylık) zaman planlaması yaparak çalışmalarına devam etmesi. Belirlemiş olduğumuz hedeflerimizin arasında insanları ayırt etmeden her kesime faydalı olma amacıyla yapmamız gerektiğine inanıyorum, bu şekilde hareket edinilinecek olunursa bulunmuş olduğumuz ülkede hem kendimize hemde ulaşabiliceğimiz insanlara güzel ve faydalı işler yapmış oluruz. İnsanımıza tavsiyemiz tabiki ticarete atılmalarıdır, maddi ve manevi güçlü olursak insanlığa daha faydalı oluruz, yalnız ticaret koltuğuna otururken dürüst ve cesaretli olmamız gerekmektedir, yeteneklerinizin de yardımı ile işinizi ne kadar çok severek yaparsanız bir o kadar başarılı olursunuz, bende iş hayatım boyunca meslegimi severek kendimi geliştirdim dahada geliştirmekteyim, atalarımızında söylediği gibi öğrenmenin yaşı yoktur. Çalışırken işvereninizin sizden beklentilerini karşılamalı ve beklenenden daha fazla çalışmalısınız ki hem kariyerinizde yükselebilesiniz hemde işinizin tekniklerini ve önemli noktalarını derinlemesine öğrenebilesiniz. Firma sahibi olmanın da tahmin edeceğiniz üzere birçok zorluğu vardır. Bu zorluklar başlıca, çalışanlarınızın sizden memnuniyetini gözetmelisiniz ki çalışanlarınızdan olabildiğince verim alabilesiniz, iş yerinizde onlara güvenli ve huzurlu bir ortam sunabilmelisiniz. İşci- işveren arasında ki saygı sınırlarını aşmadığı sürece onlarla iyi bir iletişim kurup onların sıkıntılarını çözmek için çaba sarf etmeliyiz, böylelikle onlarda calişma saatleri içerisinde kendilerini işlerine vermek için özen gösterirler. Hem gençlerimize hemde bu sektörde çalışmayı hedefleyen kardeşlerimize öncelikli tavsiyem kendilerine yatırım yapmalarıdır. Kendilerine yatırımdan kastım, çalışmak istedikleri alanlarda iyi Sn. Efraim Özkan Tümsiad Avusturya Baskanı bir eğitim almak için ellerinden geleni yapmalıdırlar. Eğitimlerini tamamladıktan sonra ise alanlarında olan teknolojik yenilikleri sürekli takip etmeleri ve bu yenilikleri çalışma sahalarında kullanmanın yollarını aramalıdırlar ve böylelikle insanımıza faydalı olmak, onlara daha güzel yaşam alanları sunmak olması gerekir tabiki çalışanlar olarakta kesinlikle dürüstlükten şaşmamamız gerekmektedir. Yukarıda da bahsettiğim gibi insana yapılan yatırım çok değerlidir, bu nedenle elimizden geldiğince insana hizmetin ve yatırımın olduğu sosyal projelerde bulunmak ve destek vermek gerekir.sizlerinde bildiği üzere Avusturya çapında yaklaşık Samsun lu vatandaşımız bulunmaktadır. Bu nedenledir ki SAM- DER in kurulmakta gecikmiş bir kurum olduğunu belirterek fakat insanlarımıza kısa zamanda çok faydalı oldugunu ve olacağını düşünmekteyim ve bir Samsunlu olarak SAM-DER ailesinin içinde olmak bana onur ve gurur vermektedir,burada hemşerilerimize faydalı olabilmek bir Samsunlu olarak görevimiz olduğuna inanıyorum, ve SAM-DER in kurucularına ve tüm yöneticilerine tabiki tüm üyelerine vermiş oldukları destekten dolayı cani gönülden teşekkür ederek tüm hemşerilerimizi bize milli, manevi ve temel değerlerimizi unutturmayan SAM- DER e destek olmaya davet ediyor, atalarımızında söyledigi gibi birlikten kuvvet doğar diyerek hemşerilerimizin arasında birlik beraberlik vesilesi olacağına inanarak tüm hemşerilerimizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.