Atatürk ü kapýda karþýlayan Postniþin torunu: Veliyeddin Ulusoy

Transkript

1 YIL:3 SAYI: YKR 3 ARALIK 2008 ÇARÞAMBA BEKTAÞ ECZANESÝ Ecz. Tel: Ev Tel: Atatürk ü kapýda karþýlayan Postniþin torunu: Veliyeddin Ulusoy Veliyeddin Ulusoy, "Bizi bize býrakýn. Bize farklý gömlek giydirmek istemeyin" diyor. Veliyeddin Ulusoy: Bizi asimile etmek isteyen pek çok güç var. Fethullahçýlar, Diyanet, Alman Katolik Kilisesi, Ýran... En baþarýlýlarý da Fethullahçýlar... Alevi dünyasý hareketli. Alevi Sivil Toplum kuruluþlarý 7 Kasým da Türkiye nin deðiþik kentlerinde yürüyüþe baþladýlar. 9 Kasým da Ankara da büyük bir mitingle sona erecek bir yeni eylem dönemine girildi. Bugün binlerce Alevi, Alevi örgütlerinin ortaklaþa düzenlediði AKP nin gerici uygulamalarý ný protesto etmek amacýyla miting meydanýndalar. Bu yazý dizisinde Alevi dünyasýnda neler oluyor sorusuna cevap aradýk. >>4 ve 5 DE Alevi Dedeler Toplantýsý Sonuç Bildirgesi Alevi Dedeler Toplantýsý 29 Kasým 2008 Cumartesi günü Ankara da Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý (HBVAKV) Genel Merkezi Ali Doðan Konferans Salonu nda gerçekleþtirildi. Hacý Bektaþ Veli Dergâhý Postniþini Sayýn Veliyettin Ulusoy ve Abdal Musa Dergahý Postniþini Hüseyin Halife Baba nýn himayelerinde, üç yüzü aþkýn yol önderinin katýlýmýyla yapýlan toplantýda aþaðýdaki sonuçlara ulaþýlmýþtýr: Köþe Yazýsý Köþe Yazýsý Hüseyin Ceyhan Haklar Ve Özgürlükler Bir Bütündür Ezgi Aksoy YARA 300 fidan toprakla buluþtu >>2 DE >>2 DE TEMA Vakfý ve Nevþehir Kadýn Derneði üyeleri, 300 fidan daha dikerek aðaçlandýrma çalýþmalarýna destek verdi. Türkiye Erozyonla Mücadele Aðaçlandýrma ve Doðal Varlýklarý Koruma Vakfý (TEMA) ve Nevþehir Kadýn Derneði'nin (NEVKAD) iþbirliði ile Nevþehir TOKÝ konutlarý yakýnýndaki Karayazý mevkiine Lübnan sediri ve sarý çam olmak üzere toplam 300 adet fidan dikildi. >>7 DE 'Maaþlý dedelik, Aleviliðe ihanettir' 1. Alevi yol önderlerine maaþ ya da benzeri biçimlerde düzenli ödeme yapma planý, ayný zamanda devletin Alevi yol önderlerine iliþkin bakýþ açýsýnýn, onlarý bir tür imam gibi deðerlendirdiðinin açýk göstergesidir. Alevi enstitüsü için yola çýkýldý Aleviler, Alevilik Araþtýrma Araþtýrma, Dokümantasyon ve Uygulama Enstitüsü nü (AL-EN) kuruyor. Baþkanlýða eski DSP Milletvekili Prof. Güleç getirildi Ankara daki miting ve TBMM deki temaslarýyla gündeme gelen Aleviler, þimdi de Alevilik Araþtýrma Araþtýrma, Dokümantasyon ve Uygulama Enstitüsü nü (AL-EN) kuruyor. Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý ve Alevi Kültür Dernekleri nin desteðiyle kurulacak enstitünün baþkanlýðýna eski DSP Milletvekili Prof. Dr. Cengiz Güleç getirildi. >>7 DE Okur, 8 Mart Dünya Emekçi Kadýnlar Günü nde konuþmasýný yaparken 2. Nasýl laik bir devletin imamý olmazsa ve nasýl ki bugün binlerce imama maaþ ödeyen bir devletle karþý karþýyaysak, bu gösterge devletin laik olmadýðýnýn, Sünni karakterinin de açýk itirafýdýr. >6 DA Okur emeklilik dilekçesini verdi Okur, emeklilik dilekçesini verdi. 29 Mart 2009 yerel secimlerinde aday olacaðý gerekçesi ile Hacýbektaþ Belediyesi Hesap Ýþleri Müdüresi Aliye Okur 22 yýl hizmet verdiði kurumundan emekli olmak için dilekçesini Hacýbektaþ Belediye Baþkanlýðý na verdi. Hacýbektaþ Belediyesi Hesap Ýþleri Müdüresi Aliye Okur a mesai arkadaþlarý belediye binasýnda uðurlama töreni gerçekleþtirdiler. Bugüne kadar belediye çalýþmalrýnda aktif olarak görev aldýðýný belirten Okur, önümüzdeki yerel secimlerde Güç Birliði çalýþmasý içinde bulunacaðýný bildirerek meclis üyeliðine aday olaçaðýný belirtti. >>6 DA Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý (HBVAKV) ve Alevi Kültür Dernekleri Genel Merkezi tarafýndan Ankara da buluþturulan Alevi dedeleri, AKP nin Alevi Açýlýmý ný, Alevi dedelerinin maaþa baðlanmasýný Aleviliðe ihanet olarak deðerlendirdiler. >3 DE Kýrþehir OSB' de toplu açýlýþ gerçekleþtirildi. Tarým ve Köyiþleri Bakanlýðý'nýn Kýrsal Kalkýnma Yatýrýmlarýný Destekleme Programý çerçevesinde verilen desteklerle Kýrþehir'de kurulan tesislerin açýlýþý törenle Tarým ve Köyiþleri Bakanlýðý Teþkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüðü tarafýndan yürütülen Kýrsal Kalkýnma Yatýrýmlarýnýn Desteklenmesi Projesi kapsamýnda desteklenen projelerden olan Altýnýþýk Süt Ürünleri Ýþletmesi'nin açýlýþ törenine Vali M. Lütfullah Bilgin, >>7 DE

2 2 3 Aralýk 2008 Çarþamba Hüseyin Ceyhan Haklar Ve Özgürlükler Bir Bütündür Düþünün ki, düzenin muhalefeti olan bu iki parti, gerici, faþist bir iktidara karþý altý yýldýr hak ve özgürlükleri bir tek kez olsun savunmamýþlardýr. Ýþkencelerin, infazlarýn, Kürt- Alevi halkýna, gecekondu halkýna, iþçilere, memurlara, gençliðe, devrimcilere, demokratlara yönelik saldýrýlarýn her zaman yanýnda oldular. Peki, hemen her konuda haklar ve özgürlüklerin karþýsýnda olan bu iki parti, bir anda, herhangi bir hakkýn, özgürlüðün savunucusu olabilir mi? Elbette bu mümkün deðildir. Hak ve özgürlüklerden yana olmak, bir düþünce tarzý, bir politik tercihtir. Þu ya da konuda, hak ve özgürlüklerden yana tavýr alabilmek için, en azýndan burjuva anlamda bile olsa, demokrasiye inanmak, demokrat olmak gerekir. Demokrat olanlar ise, hak ve özgürlükleri tek bir konu ile sýnýrlamazlar. Eðer ki; 'türban takma hakkýný' bir inanç özgürlüðü olarak savunuyorlarsa, Alevilerin inançlarýna özgürlüðü savunuyorlarsa, düþünce ve ifade özgürlüðünü, örgütlenme özgürlüðünü, Kürt halkýnýn kaderini tayin etme hakkýný ve daha bir çok hak ve özgürlükleri de savunurlar. Elbette, bu saydýklarýmýz, MHP ve CHP'nin karakteri ile temelden terstir. MHP de, CHP de, düþünce özgürlüðüne karþý devletin baský yasalarýndan biri olan 301'inci maddeyi savunan partilerdir. Hem böyle bir yasayý savunup hem de düþünce ve inanç özgürlüðü savunuculuðuna soyunmanýn bir inandýrýcýlýðý olabilir mi? Yine bugün iþkencecilikte ve katliamcýlýkta sýnýr tanýmayan polislere sýnýrsýz yetkiler bahþeden "polis vazife ve selahiyetleri kanunu"nu her þeyiyle savunup onaylayan ve hatta yetersiz bulan bu partilerin inanç özgürlüðü üzerine yaptýklarý konuþmalarýn inandýrýcýlýðý olabilir mi? Þu andaki 'özgürlükçülük'leri, sadece ve sadece oy avcýlýðý içindir. Deðilse, her iki partinin de özgürlüklere düþmanlýklarý, halka düþmanlýklarý hep geçerlidir. Ýnanç Özgürlüðünü De Savunamazlar MHP Genel Baþkaný Devlet Bahçeli diyor ki; "Alevilik bir inanç konusudur...". Fakat, MHP Alevilerin inanç özgürlüðünü savunabilecek, en son parti bile deðildir. MHP herhangi bir inanç için özgürlük savunucusu olamaz. Onlar, Sünni inancý dýþýndaki tüm inançlara düþmandýrlar. Örneðin Bahçeli, dün Maraþ'ta, Çorum'da, Sivas' ta, Aleviler neden katledildi açýklamalýdýr? Taþýdýklarý Alevi düþmanlýðýnýn kökenlerini de açýklamalýdýr. Bugün neyin deðiþtiðini de açýklamalýdýr. En azýndan söylediklerinde inandýrýcý olmak isteyen bir parti bunu yapar. Fakat, MHP 'nin Alevilere yönelik söyleminin bu ölçüde bile bir deðeri yoktur. Seçim propagandasýnýn da, en kaba haliyle yapýlanýdýr. Bahçeli'nin, "Alevi vatandaþlarýmýzýn taleplerinin anlaþýlmasý, bir karþýlýklý hoþgörü ortamýnýn yaratýlmasý için MHP üzerine düþen görevi yerine getirecektir" sözlerinin siyasal bir hükmü yoktur. Çünkü MHP'nin Alevi düþmanlýðý köklüdür. Bu düþmanlýðýn kökeninde, Sünni bakýþ açýsýnýn yaný sýra, Aleviler'in ilerici düþünceleri, sömürü ve zulüm düzenine karþý tavýrlarý da vardýr. MHP'nin, oligarþik düzenin sadýk bekçisi olma karakteri, komünizm düþmanlýðý deðiþmediði sürece, Alevi halkta bu deðerleri görecek ve düþmanlýðýný sürdürecektir. Bu düþmanlýðýn, fiili saldýrýlara dönüþüp dönüþmemesi, süreç sorunudur. Fakat, MHP' nin düþünce yapýsý ve kimliðinin buna bugün de uygun olduðu tartýþmasýz gerçektir. Benzer bir yaklaþým, CHP ve türban sorunu için geçerlidir. CHP de, laiklik zemininde, türban karþýtlýðýný örgütleyen bir partidir. Varlýðýný adeta "laikliði korumak" üzerine þekillendirmektedir. CHP'nin laiklik kavrayýþýnda, inanç özgürlüðü yoktur. Ýnançlarýn yasaklanmasý, baský altýna alýnmasý vardýr. Bugün, bir kaç çarþaflý, türbanlý kadýna parti rozeti takmalarý bu durumu deðiþtirmez. CHP kafasý, düzen içindeki konumunu korumayý, halkýn dini inançlarýnýn baský altýna alýnmasýnda görmektedir. Bu nedenle de, gerçek anlamda inanç özgürlüðünü ve buna baðlý özgürlükleri savunamaz. CHP için, türbana karþý çýkmak, halkýn gericiliðin etkisinden kurtarýlmasý, ilerici düþüncelerle aydýnlatýlmasý sorunu deðildir. Bu nedenle de, böyle bir çalýþmasý yoktur. Çünkü, CHP kendisi ileri düþüncelerin savunucusu deðildir. Ýlericilik, CHP için, propagandasý yapýlan bir malzemeden ibarettir. CHP, ülkemizdeki faþist düzenin savunucusu bir partidir. CHP'nin bu yapýsý da deðiþmiþ deðildir. Baykal'ýn, "Baþörtülüsü, türbanlýsý, açýk baþlýsý, genci, yaþlýsý, kadýný, erkeði hep birlikte yola çýkýyoruz." sözleri en kaba biçimiyle inanç istismarýndan ibarettir. Kýsacasý, MHP ve CHP de, inanç istismarýnda AKP'den geri kalmamaktadýrlar. Seçimler yaklaþýrken, AKP, MHP, CHP, gerek sünni halkýn gerekse de Alevi halkýn inançlarýný istismar etmede birbirleriyle yarýþmaktadýrlar. Diðer düzen partileri de "yarýþ" dýþýnda deðil elbette. Düzen partileri, kimi zaman, Sünni inancýný, kimi zaman Alevi inancýný istismar etmiþler, kimi zaman da faþist düzenin devamý için Alevi- Sünni çatýþmasý yaratmaktan geri kalmamýþlardýr. Bugün Alevilerin inançlarýný istismar etmeye çalýþan MHP'nin yarýn ihtiyaç duyduklarýnda yine Alevi düþmanlýðý yapacaðýndan, Alevilere karþý Sünnileri kýþkýrtacaðýndan þüphe duyulamaz. Ayný durum AKP için de geçerlidir. CHP de, düne kadar Alevilerin inançlarýný istismar edip türban karþýtlýðýný bayrak haline getirirken, bugün türbanlý kesimlerin inançlarýný da istismar etmeye çalýþýyor. Yarýn yine türbanlýlara düþmanlýðýn baþýný çektiðinde kimse þaþýrmamalýdýr. YARA : "Tarihimizde yaþanmýþ, unutulan ya da unutturulmak istenen yaralarýmýzýn, semahlarýmýzýn özünde bulunan hoþgörü, kardeþlik ve zulme karþý baþkaldýrý duygularýyla anlatýmý" Yara'lar semaha durdu Unutturulmak istenen tarihi Yara lar, ODTÜ Türk Halk Bilimi Topluluðu nun çalýþmasýyla semahla buluþtu hissetmelerine neden olduðunu ifade ediyor ve diyor ki: Biliyoruz ki, bu denizler daha çok fýrtýnalara gebe. Olmasý muhtemel fýrtýnalara karþý; geçmiþten ders çýkararak, semahýn evrenselliðinde bulunan hoþgörümüzü, kardeþliðimizi ve insanlýðýmýzý hep en önde tutarak, dostluk ve barýþ gemisinde hep bir arada kalarak sonsuza kadar kardeþçe yaþamayý diliyoruz. Gösterinin hazýrlanýþ sürecinde semah ekibini çalýþtýran ve ayný zamanda kendileri de semahta yer alan THBT üyesi Canan Büyükaþýk Çolak ve Þener Polat ile Yara yý konuþtuk. Canan Büyükaþýk Çolak: Seyirci kitlemiz genelde ileri yaþlardaki, çoðunun zaten bildiði, bazýlarýnýn yaþadýðý Çorum, Maraþ, Sivas olaylarýný, o dönemi çok iyi hatýrlayan insanlar oluyor ve gösteriyle birlikte tekrar geçmiþe döndüklerini söylüyorlar. Amacýmýz kutuplaþmayý artýrýcý, destekler bir þey yapmanýn aksine insanlara o dönem belki Alevi-Sünni meselesi belki de baþka biçimde yansýtýldý ama bunlarýn altýnda yatan çok daha derin olaylar vardýr mesajýný vermeye çalýþtýk. Örneðin Alevi olup, Aleviliðe çok baðlý olan insanlar da durup aslýnda hakikaten öyle deðilmiþ diyebiliyorlar. Ülkemizin en eski ve en köklü öðrenci topluluklarýndan biri, Orta Doðu Teknik Üniversitesi nin (ODTÜ) ise en eski öðrenci topluluðu olan Türk Halk Bilimi Topluluðu (THBT), 1961 yýlýndan günümüze kadar halkbilim alanýnda imza attýðý sayýsýz çalýþmaya bir yenisini daha ekledi sonbaharýndan beri yürüttükleri semah çalýþmalarýný, temelden ileri düzeye kadar bütüncül bir yaklaþýmla ülke geneline yayarak semahlarýn araþtýrýlmasý, öðrenilmesi ve sunulmasý noktasýnda gerçekleþtirdiði atölye çalýþmalarý ve sunumlarla devam ettiren THBT, ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi nde YARA isimli gösterisiyle semahta özgün bir çalýþma sergiledi. Semahlar adýna özgün bir çalýþma Gösterinin temel amacýný Tarihimizde yaþanmýþ, unutulan ya da unutturulmak istenen yaralarýmýzýn, semahlarýmýzýn özünde bulunan hoþgörü, kardeþlik ve zulme karþý baþkaldýrý duygularýyla anlatýmý olarak ifade eden THBT, Yara da çok sayýda gayrimüslim vatandaþýn öldüðü ve 5 binin üzerinde mekanýn saldýrýya uðradýðý 6-7 Eylül olaylarýndan Sivas katliamýna, Maraþ tan Çorum a, Uður Mumcu dan Abdi Ýpekçi ye, Metin Göktepe ye kadar bu topraklardaki yaralarý semahýn evrensel duygularýyla anlattý. Arka planýnda aylar süren semah çalýþmalarý, tarihsel konular üzerine araþtýrmalar, izlenen görüntüler, okunan kitaplar ve görüþülen kaynak kiþiler olan ve belgesel görüntülerle daha da zenginleþtirilen Yara, Türkiye de semahlar adýna yapýlmýþ özgün bir çalýþma. Hoþgörü ve kardeþlik istiyoruz Yaralarýmýzý anlattýk sizlere, bir daha yara lanmasýn diye yarýnlarýmýz söylemiyle yola çýkan THBT adýna Yara Teknik Komitesi, gösteriyle ilgili hazýrlanan bültende Anadolu kültürünün önemli bir ögesi olan semahý ve deyiþleri nedensellik çerçevesinde incelemenin kaçýnýlmaz olduðunu belirtiyor. Yara ekibi, Pir Sultan ve Kaygusuz Abdallarýn, Abdal Musalarýn deyiþlerinde rastlanan insan sevgisi, hoþgörü ve kardeþlik vurgularý ile zulümlere karþý baþkaldýrý nýn kendilerini onlar gibi Yara nýn ortaya çýkýþ sürecini anlatabilir misiniz? Þener Polat: 2006 da Mimarlýk Amfisi ndeki semah gösterimiz için yaptýðýmýz araþtýrmalarý bir adým ileri götürmek istedik. Çünkü araþtýrdýkça yeni þeyler gördük. Anlatmak istediðimizi anlatmaya yetmeyecekti yaptýklarýmýz ve Yara ya baþlamýþ olduk böylece. Baþlarken Yara diye bir þey düþünmemiþtik aslýnda. Araþtýrdýkça gördük ki, bizden saklanmýþ birçok þey. Sakladýklarý için de beþ on yýlda bir tekrarlanmýþ bu olaylar. Ýnsanlar ders almamýþlar. Biz de bize unutturulan bu yaþanmýþ olaylarý halkýmýz unutmasýn ve ileride bunlar tekrarlanmasýn diye bu gösteriyi sizlere sunduk. Canan Büyükaþýk Çolak: Mimarlýk Amfisi ndeki semah gösterimiz de Pir Sultan Abdal temalýydý. Geniþletelim, sadece Alevilerin deðil bu toplumda yaþayan diðer kültürlerin yaþadýðý sorunlarý da bir araya getirip insanlýk çerçevesinde bir gösteri hazýrlayalým dedik ve böyle bir þey çýktý. Tabii sadece burada anlattýklarýmýzla sýnýrlý deðil ne yazýk ki yaþananlar ama biz þimdilik sýnýrladýk. Bu gösteriyi daha önce hem ODTÜ de hem de Ýstanbul da sunmuþtunuz. Seyircilerden aldýðýnýz tepkiler nasýldý? Þener Polat: Neden semahlarla bunlarý anlattýnýz diye bir tepki geldi bize. Semah ekibi olduðumuzdan dolayý yola semah gösterisi yapmak için çýkmýþtýk ama olaylarýn içine dalýnca semah arka planda kaldý. Semahlarýn özünde bulunan sevgi, kardeþlik, hoþgörü ve zulme karþý baþkaldýrý duygularýyla anlatabileceðimizi düþündük. Bizler yeri geldi Sivas ta yananlar olarak döndük, yeri geldi Maraþ ta kurþunlananlar olarak döndük. En köklü topluluklardan ODTÜ Türk Halk Bilimi Topluluðu (THBT) 1961 yýlýnda kurulmuþ, ülkenin en eski ve en köklü öðrenci topluluklarýndan biri olarak halk bilim alanýnda halk oyunlarýndan halk müziðine, halk tiyatrosundan kuramsal çalýþmalar ve yöre araþtýrmalarýna kadar sayýsýz çalýþmaya imza atarak kültürel deðerlerimizi yaþatmaya çalýþan bir topluluktur. Kurulduðu günden bu yana çalýþmalarýný aralýksýz sürdüren topluluðun gerçekleþtirmeye çalýþtýðý etkinlikler arasýnda halk müziði çalgýlarý eðitimi, notalama, derleme ve arþivleme, asýllarýna uygun halk oyunlarýný öðrenme ve öðretme, halk kültürünü çaðdaþ ve bilimsel yöntemlerle araþtýrma, üyelerine bu konuda seminer ve kurslar düzenleme bulunuyor. Ezgi Aksoy - EVRENSEL - 1 Aralýk 2008

3 3 ARALIK 2008 ÇARÞAMBA 'Maaþlý dedelik, Aleviliðe ihanettir' Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý (HBVAKV) ve Alevi Kültür Dernekleri Genel Merkezi tarafýndan Ankara da buluþturulan Alevi dedeleri, AKP nin Alevi Açýlýmý ný, Alevi dedelerinin maaþa baðlanmasýný Aleviliðe ihanet olarak deðerlendirdiler. Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý (HBVAKV) ve Alevi Kültür Dernekleri Genel Merkezi tarafýndan Ankara da buluþturulan Alevi dedeleri, AKP nin Alevi Açýlýmý ný, Alevi dedelerinin maaþa baðlanmasýný Aleviliðe ihanet olarak deðerlendirdiler. AKP nin yeniden gündeme getirdiði Alevi Açýlýmý ile Alevi dedelerine maaþ baðlama ve cemevlerine parasýz elektrik, su verilmesi gibi önerileri tartýþmak üzere Türkiye nin çeþitli illerinden Alevi dedeleri dün Ankara da, Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý Ali Doðan Salonu nda bir araya geldiler. Ýlk sözü alan HBVAKV Genel Baþkaný Ercan Geçmez, Alevi Dedelerine maaþ baðlanmasý ve cemevlerinden su ve elektrik parasý alýnmamasý konularýný cem halinde istiþare edeceklerini söyledi. Din ve inanç gibi hassas konularýn her toplumun kendi iþi olduðunu kaydeden Geçmez, Biz, Alevi toplumu olarak iç iþlerimize karýþýlmasýný istemiyoruz. Biz de baþka toplumlarýn iç iþçilerine karýþmak istemiyoruz dedi. Geçmez, çok daha fazla dedelerine ulaþmak için Türkiye nin birçok yerinde benzer toplantýlarý yapacaklarýný, 6 Aralýk Cumartesi günü Mersin de, 7 Aralýk Pazar Günü de Ýstanbul da dedelerle bir araya geleceklerini söyledi. Hala yasaklýyýz Alevi Kültür Dernekleri Genel Baþkaný Tekin Özdil ise Alevilerin çözüm bekledikleri Cumhuriyet döneminde de çözüm bulamadýklarýný belirterek, Hala yasaklýyýz. Ýnanç merkezlerimiz kabul edilmemekte dedi. Her þeye raðmen taleplerini barýþ özlemleriyle, hukuk çerçevesinde dile getirmeye devam edeceklerini belirten Özdil, Alevi dedelerinin, önderlerinin, Alevi toplumunun görüþleri alýnmadan yapýlan uygulamalarýn Alevi inancý bünyesine uygun olmayacaðýný söyledi. Sadece eþit yurttaþlýk hakký istediklerini belirten Özdil, geçmiþte de benzeri önerilerin getirilip, sonra rafa kaldýrýldýðýný, þimdi yine raflardan indirilerek önlerine getirilmeye çalýþýlmasýný eleþtirdi. Aleviliði öldürme giriþimi Hacý Bektaþ Veli Dergahý Postniþini Velihettin Ulusoy Dede ise Alevilerin 9 Kasým da Ankara da büyük yürüyüþlerinin ardýndan gündemin hýzla deðiþtiðini, masumane ve haklý taleplerinin tartýþýlmaya baþlandýðýný söyledi. Hükümetin somut, elle tutulur bir giriþimi SATILIK DAÝRE TOKÝ 2. Etap B 1. Kat 5 12 N0 lu daire satýlýktýr. Ýrtibat telefonu: olmamasýna raðmen medyada tartýþýlmasýna da vurgu yapan Ulusoy, Alevi-Bektaþilerin daha geniþ ve kapsamlý taleplerinin görmezden gelindiðini söyledi. Alevi-Bektaþi toplumu olarak, laikliði savunduklarýný, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý diye bir kuruluþ olduðu sürece de laik ülke olunduðuna kimseyi inandýramayacaklarýný belirten Ulusoy, Bize sadece gülüp geçerler dedi. Ulusoy, hiçbir çaðdaþ, laik ve demokratik devlette Baþbakanlýða baðlý Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý nýn olmayacaðýný, bu nasýl yanlýþsa Alevi-Bektaþilerin devlette temsili için de bir genel müdürlük ya da benzeri kurumun ayný olacaðýný söyledi. Dedeler ve zakirlere maaþ verilmesi konusunun en önemli konularý olduðunu kaydeden Ulusoy, Bunlar Alevi-Bektaþi toplumunda asla kabul görmeyeceklerdir. Maaþlý dede benim dedem olamaz, ona maaþ verenin görevlisi olur, bu da Aleviliðe ihanettir. Önceleri Aleviler öldürülüyordu, þimdi de bu gerçekleþirse, Aleviliði öldürme düþüncesinden baþka bir þey deðildir dedi. Abdal Musa Dergahý Postniþini Hüseyin Halife Baba da özgürlük, inanç, siyaset her alanda eþit paylaþým istediklerini ifade etti. Türkiye de birçok etnik köken, inancýn olduðuna dikkat çeken Hüseyin Halife Baba, Herkesin hakký eþit verilsin ki, güzel bir Türkiye olsun dedi. Aylýk vererek Alevilerin seslerini keseceklerini düþünüyorlarsa hiç düþünmemelerini öneren Halife Baba, Önce Alevilerin kimliði tanýnsýn. Ýbadethaneleri yasal statüye kavuþturulsun dedi. Toplantýda söz alan tüm dedeler, para deðil, Alevilik kimliðinin tanýnmasýný istediklerini belirttiler. Ankara / EVRENSEL - 30 Kasým 2008 Devletin maaþlý memuru olmayýz Dedeler, hükümetin kendilerine maaþ baðlanmasý planýný oylamayla reddetti. Bir dede, Ýnanç önderine Manukyan ýn vergisinden para veremezsiniz dedi Dedelerin en büyük ruhani lideri Velayettin Ulusoy, dedeleri selamladý. Ankara da Alevi Kültür Dernekleri ve Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý öncülüðünde bir araya gelen Alevi dedeleri, hükümetin Alevi açýlýmýný tartýþtý. Alevi Dedeleri Ýstiþare Toplantýsý isimli toplantýya Türkiye nin çeþitli yerlerinden 800 e yakýn dede katýldý. Dedeler, Devlet Bakaný Said Yazýcýoðlu ve Alevi kökenli AKP Ýstanbul Milletvekili Reha Çamuroðlu nun inisiyatifinde baþlatýlan Alevi açýlýmýný tartýþtý. Toplantýnýn açýlýþýnda konuþan Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý Genel Baþkaný Ercan Geçmez, her inanç grubunun kendi ihtiyacýný karþýlamasý gerektiðini belirterek, Ýçiþlerimize karýþýlmasýný istemiyoruz dedi. Alevi inancýna bomba Dedelere maaþ verme giriþimi için Alevi inancýnýn içine konulan bir bomba olduðunu düþünüyorum ifadesini kullanan Alevi Kültür Dernekleri Genel Baþkaný Tekin Özdil de hükümetin bin-2 bin dedeye maaþ baðlamak istediðini savunarak, 50, 60, 10 bin dede var, kalanlar ne olacak dedi. Hacý Bektaþ Veli nin soyundan geldiði belirtilen Hacý Bektaþ Dergahý postniþini (Alevi önderi) Veliyettin Ulusoy, Devletten maaþ alan dede bizim dedemiz olamaz, maaþ aldýðý yerin dedesidir. Bu, Aleviliði öldürme anlamý taþýyor dedi. Alevi dedeleri ne dedi? Açýlýþ konuþmalarýndan sonra söz alan bazý dedeler de þu deðerlendirmelerde bulundu: Adýgüzel Dede (Çorum): Bir Alevi dedesine Manukyan ýn (eski vergi rekortmeni genelev patroniçesi Matild Manukyan) vergisinden para veremezsiniz. Yazgülü Aðýrgöl (Alevi anasý): Kimsenin verdiði sadakayla dedelerimiz bugüne gelmedi. Hüseyin Metin Gazi: Bir maaþa satýlacak kadar ucuz muyuz? Hasan Simiroðlu (Elbistan): Biz Alevi dedeleri, maaþ istemiyoruz. Cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesini istiyoruz. Elvan Çelen: Devletin memuru olmayacaðýz, o devletten aylýk almayacaðýz. Devlet hak vermiyor, bizi birbirimize düþürüyor. Bektaþ Piroðlu (Gaziantep): Maraþ, Sivas olaylarý meydandayken, cemevlerine cümbüþevi denirken bunlar Alevilikten dem vuruyor. Böylelerine kargalar güler. Toplantý, dedelere maaþ baðlanmasý konusuna yoðunlaþýnca divan heyeti bu konuda oylama yaptý. Salondaki dedelerin tamamýna yakýný devletten maaþ almaya karþý çýktý. Dedelerin bu konudaki tavrýnýn, toplantýyla ilgili hükümete sunulacak belgeye de yansýyacaðý belirtildi. MÝTHAT YURDAKUL Ankara Hükümet Alevilerle kamp yapacak AKP, Alevi açýlýmýna yönelik yeni bir adým daha atmaya hazýrlanýyor. Hükümet, Alevi temsilcileriyle 2 günlük bir kamp yaparak Alevi sorunlarýný tartýþacak. Devlet Bakaný Said Yazýcýoðlu ve AKP nin Alevi kökenli milletvekili Reha Çamuroðlu nun katýlacaðý toplantýda Alevilerle bir otelde bir araya gelinecek. Aralýk ayýnýn ikinci haftasýndaki kampta, Alevi dedelerine maaþ baðlanmasý, cemevlerinden elektrik ve su parasý alýnmamasý ve müfredat deðiþikliðiyle zorunlu din dersinin kaldýrýlmasý tartýþýlacak. MÝLLÝYET GEREKLÝ TELEFONLAR Kaymakam Kaymakamlýk Yazý Ýþ Sos. Yar. ve Day Özel Ýdare Nüfus Belediye Baþkanlýðý Milli Eðitim Müd Halk Eðitim Müd Askerlik Þubesi Kapalý Spor Salonu Devlet Hastanesi Ýlçe Saðlýk Grup Bþk Tapu Sicil C.Savcýlýðý Adliye Adliye Kütüphane H.B.V Kültür Merkezi Müze Turizm Danýþma Emniyet Amirliði Karakol Amirliði Jandarma Ýlçe Tarým Lise Kýz Meslek Lisesi Mal Müdürlüðü Kadastro Karaburna Belediye Kýzýlaðýl Belediye PTT T.M.O Türkiye Ýþ Bankasý Ziraat Bankasý Þoförler Cemiyeti Esnaf Odasý Tarým Kredi Koop TEDAÞ Çiftci M.K.Baþkanlýðý Rýfat Kartal Huzurevi Sulucakarahöyük Gzts Taþýyýcýlar koop Nevþehir Seyahat Þanal Seyahat Mermerler Seyehat Dergah Taksi Duraðý Terminal Taksi SATILIK MÜSTAKÝL EV 5+1 ODA, KALORÝFERLÝ, GÜNEÞ ENERJÝLÝ, BAHÇE DUVARLI FUL YAPILI, ASMA TAVAN FAYANS LAMÝNANT SAHÝBÝNDEN ACÝLEN SATILIKTIR. Not: Ýki Cemevi arasý, Kayseri Yolu na 30 m. Çarþý Merkezine 500 m. MÜRACAAT: ÝMDAT ANIL YILMAZ Cep: Ýþ:

4 ARAÞTIRMA 3 ARALIK 2008 ÇARÞAMBA ATATÜRK'Ü KAPIDA KARÞILAYAN POSTNÝÞÝN TORUNU: VELÝYEDDÝN ULUSOY Aleviler anlattý, Oral Çalýþlar yazdý: burada telaffuz ediyor. Veliyeddin Ulusoy, "Bizi bize býrakýn. Bize farklý gömlek giydirmek istemeyin" diyor. Veliyeddin Ulusoy: Bizi asimile etmek isteyen pek çok güç var. Fethullahçýlar, Diyanet, Alman Katolik Kilisesi, Ýran... En baþarýlýlarý da Fethullahçýlar... Alevi dünyasý hareketli. Alevi Sivil Toplum kuruluþlarý 7 Kasým da Türkiye nin deðiþik kentlerinde yürüyüþe baþladýlar. 9 Kasým da Ankara da büyük bir mitingle sona erecek bir yeni eylem dönemine girildi. Bugün binlerce Alevi, Alevi örgütlerinin ortaklaþa düzenlediði AKP nin gerici uygulamalarý ný protesto etmek amacýyla miting meydanýndalar. Bu yazý dizisinde Alevi dünyasýnda neler oluyor sorusuna cevap aradýk. Boynuna Hazreti Ali nin kýlýcý Zülfikar ý takan gençler hangi kimlik talebini ve hangi tepkiyi dile getiriyorlardý? Cem evleri, dergâhlar, TV kanallarýyla Alevi dünyasý bir canlýlýk yaþýyor. Bu canlýlýðýn arkasýnda hangi toplumsal talepler yer alýyor? Geçmiþte bir köylü topluluðu olan Aleviler, þimdi þehirlerde, yeni bir deðiþim ve dönüþüm yaþýyorlar? Bu deðiþim ve dönüþümün ne gibi sonuçlarý oluyor? Aleviler, geleneklerinden ve inançlarýndan uzaklaþýyorlar mý? Yeni bir kimlikle yeniden kendilerini tanýmlýyorlar mý? Alevilerin çok deðiþik temsilcileriyle bu yeni dönemi konuþtuk. Hacýbektaþ taki yeni tartýþmalardan, Alevilerin siyasetteki yeni yerlerine kadar aklýmýza gelen, merak ettiðimiz her konuyu onlara sorduk, onlardan öðrenmeye çalýþtýk. Kurtuluþ Savaþýnda Mustafa Kemal e destek veren Hacýbektaþ Postniþini Cemalettin Çelebi nin torunu Veliyeddin Ulusoy la Hacýbektaþ ta konuþtuk. Hacýbektaþ Belediye Baþkaný Ali Rýza Selmanpakoðlu, Alevi Bektaþi Federasyonu Genel Baþkaný Ali Balkýz, Cem Vakfý Baþkaný Profesör Dr. Ýzzettin Doðan, Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu Genel Baþkaný Turgut Öker, Ehlibeyt Vakfý Baþkaný Fermani Altun, Alevi araþtýrmacý AKP milletvekili Reha Çamuroðlu, sendikacý yazar Yaþar Seyman, YOLTV Yönetim Kurul Baþkaný Necdet Saraç, YOLTV den Birsen Temir, Alevi tarihine iliþkin araþtýrmalarýyla tanýdýðýmýz Kelime Ata, TBP Genel Baþkaný Mustafa Timisi, Hacýbektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý Genel Baþkaný Ercan Geçmez, ve Alevilerin Kemalizmle Ýmtihaný kitabýnýn yazarý Cafer Solgun Sultanbeyli Cem evinin kadýn baþkaný Sadegül Çavuþ, Alevi dedesi Mustafa Karayünlü gibi Alevi dünyasýnýn bir çok ismiyle konuþtuk. Alevilerin günümüzdeki halini, sorunlarýný, taleplerini, aralarýndaki ayrýlýklarý ve geleceðe iliþkin beklentilerini anlamaya ve sizlere aktarmaya çalýþtýk. Bu yazý dizisini hazýrlarken Ankara Bürosundan Behzat Miser arkadaþým, Hacýbektaþ a kadar benimle birlikte geldi. Fotoðraflarý çekti, söyleþilerin yayýna hazýr hale gelmesi için çalýþtý. Ýstanbul Ýstihbarat tan Ýsmail Saymaz, Cem evlerini dolaþtý, dedelerle, Alevi gençlerle, kadýnlarla konuþtu. Muhsin Akgün Ýstanbul daki görüþmeleri fotoðrafladý. Genç stajyer arkadaþlarýmýz Olcay Can Kaplan ve Ezgi Demir bantlarýn bir çoðunu çözdüler... Hepsine çok teþekkür ediyorum... Bu yazý dizisinin Alevi gerçeðinin kavranmasýna yardýmcý olmasý dileðiyle... ATATÜRK'Ü KAPIDA KARÞILAYAN POSTNÝÞÝN TORUNU: VELÝYEDDÝN ULUSOY Mustafa Kemal, Milli Mücadeleyi örgütlemek için Anadolu ya geçtiðinde en büyük desteklerinden birisini Hacýbektaþ dergâhýnýn postniþinlerinden aldý. Cemalettin Çelebi(Ulusoy) Mustafa Kemal i dergâhýn kapýsýnda karþýladý. Milli Meclis in ilk baþkanvekili de olan Cemalletin Çelebi ölünce yerine kardeþi Veliyeddin Çelebi geçti. Tekke ve Zaviyelerin Kapatýlmasýna iliþkin kanun çýkarýlýnca Hacýbektaþ Dergâhý da kapatýldý. O dönemin postniþini Veliyeddin Çelebi, Cumhuriyet yönetiminin uygulamasýna sitem ederek içine kapandý. Þu anda dergâhýn postniþini olarak kabul edilen ve Alevi dünyasýnýn en saygýn isimlerinden Veliyeddin Ulusoy, Cemaleltin Çelebi nin ve Veliyeddin Çelebi nin torunu. Kendisiyle Hacýbektaþ taki evinde onun deyimiyle dem (evde hazýrlanmýþ þarap) içtik ve söyleþiye baþladýk. Kurtuluþ Savaþý denince Aleviler akla geliyor; çünkü dedeniz Atatürk ü Hacýbektaþ ta misafir ediyor. Bu dedelik size ne zamandan gelme? Önce ben þunu düzeltmek istiyorum;biz dede deðiliz. Biz, dedelik kurumunu kontrol eden müesseseyiz; dedeleri atayan, azleden ve onlarý kontrol eden Ne oluyor bunun adý? Bu, Hacýbektaþ Veli nin postniþini oluyor. Bir takým sýfatlar var Ýkincisi, Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluþunda deðil, Osmanlý nýn kuruluþunda da Alevi-Bektaþi düþüncesinin hakim olduðunu görüyoruz. Edebali gibi, Seydali Sultan gibi zatlarýn. Tabii, TC nin kuruluþunda da yine ailemizin, orada da büyük etkisi var. Seydali Sultan ý Hacýbektaþ Veli nin oðlu olarak kabul ediyoruz. Yeniçerilerin kuruluþu, onlardan dua almasý vs. Felsefe olarak, düþünce olarak Osmanlý nýn kuruluþunda da, yakýn tarihimizde Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluþunda da ailemizin yeri var, yani tarihi bir aileyiz. Siz,o gün bugündür burada mý doðdunuz, burada mý yaþýyorsunuz? Bizim zamanýmýzda lise yoktu burada; eðitim için ayrýldýk. Liseyi bitirdikten sonra Avrupa ya gittim, üniversiteyi orada bitirdim de tekrar döndüm buraya. Niye döndünüz peki? Bunu anlatmak çok zor. Hacýbektaþ görünüm itibariyle çok þahane bir yer deðil, ama her nedense buraya bizi çeken bir þeyler var. Hem aile baðlarý olarak var, hem nereye gidersek gidelim dönüþümüz buraya. Bunun anlatmak zor, gerçekten zor. 11 yýl kadar Almanya da kaldým; bunun 5 yýlý çalýþmakla, geri kalaný okulla geçti. Ne yapýyorsunuz burada? Dönünce Hacýbektaþ Belediyesi nde Fen Ýþleri Müdürlüðünde müdürlük yaptým; mimarým ben. Herkes hayret ediyor, Avrupa da oku, dönünce de Hacýbektaþ Belediyesi'nde mimar ol. Ama piþmanlýk duymuyorum. Elimden geleni, gücümün yetiðini yaptým. Bu da benim için bir manevi hizmettir. Ruhen tatminkar oldum. Kaç kardeþsiniz? Biz üç erkek bir kýz Aðabeyimi 1986 da trafik kazasýnda kaybettik. Benim bir küçüðüm kýz kardeþim;o kýþ aylarýnda Ankara da kalýr. En küçüðümüz olan kardeþim de Ýzmir de; oraya yerleþti. Akrabalar var mý? Tabii, tabii Kýþ aylarýnda kimse kalmýyor ama yaz aylarýnda herkes burada olur. Atatürk konusuna biraz deðinelim isterseniz. Atatürk, buradan Ankara ya giderken Cemalettin Çelebi nin atlý adamlarýnýn korumasý arasýnda gittiðini bilmem biliyor muydunuz? Ýkincisi, biz aile içinde biliyoruz ama bunun belgesi yok. Cemalettin Çelebi, maddi olarak neyi varsa Atatürk e veriyor. Aile içinde hep anlatýlýr; çok kýymetli bir taþ varmýþ. Bu taþ, Balkan Harbi sýrasýnda ailenin sigortasý olarak kullanýlmak üzere muhafaza ediliyormuþ. Cemalettin Çelebi nin ölümünden sonra o taþ da yok,bir þey de çýkmamýþ. Hiç þüphesiz, hiç tereddütsüz Kurtuluþ Savaþý na, Atatürk e vermiþtir. Bu aile içinde konuþuluyor. Benim adaþým olan ve dedem Veliyeddin Çelebi nin baðýþlarýnýn belgeleri var ama, Cemalettin Çelebi nin belgeleri yok. Atatürk, Cemalettin Çelebi ile görüþürken, ilk kez Cumhuriyet sözcüðünü Bu taþ ne aþý? Ne olduðunu bilmiyorum, görmedim. Anlatýlan ailenin sigortasý olan kýymetli bir taþ. Zor günlerde kalýrsak eðer, o taþý satarak Bu taþ, dedemle birlikte yok oluyor. Yýllarca Aleviler bu ülkede yok sayýldýlar, kendi kimliklerini gizlemek zorunda kaldýlar. Osmanlý da ezilen Aleviler, Cumhuriyet döneminde de ezildiler. Siz o dönemi nasýl yaþadýnýz? Þimdi bakýn, bir duyduðumuz var bir de yaþadýðýmýz. Duyduðumuz þöyle Þimdiki belediye binasýnýn olduðu yerde jandarma karakolu var. O zaman nahiye müdürü (O dönemde Hacýbektaþ ilçe deðil, kasaba durumunda) buranýn kralý ve kraldan fazla kralcý. Ailemi kontrol ediyor sürekli, isyan edeceklermiþ gibi haftada bir baskýn uyguluyor. Tabii, þikayetler var. Veliyeddin Çelebi ile yani dedemle Atatürk ün arasýnda çok iyi münasebetler olmasýna raðmen, ben halen hayret ediyorum neden Atatürk e bir telgraf çekilmedi diye kilometre ileride, Kayseri-Ankara karayolu üzerinde bizim bir çiftlik vardý, þimdi bize ait deðil. Evimize gelmek isteyenler, oraya gelirlerdi, gizli saklý haberleþerek, evimize gece gelirlerdi. Sakallarý kesilmiþ, akla gelmeyecek bin bir türlü eziyetler uygulanmýþtýr. Bunlar cumhuriyet döneminde yapýlmýþtýr. Yalnýz, Latife Haným kitabýný okuduktan sonra Atatürk ün olaydan haberinin olmadýðýný anladým; ayný durum Latife Haným ýn da baþýna gelmiþ; o da sýký bir þekilde kontrol edilmiþ. Nihayet dayanamamýþ ve Atatürk e bildirmiþ durumu. Bildirdikten sonra Atatürk çok sinirlenmiþ ve o sýký kontrol ortadan kalkmýþ. Ayný durum bizim de baþýmýza gelmiþtir. Niye bildirmemiþler peki? Biraz çekingenlik var tabii. Böyle de þeyler olmuþ. Korkardýk biz de tabii Cumhuriyet döneminde tutuklama, gözaltýna alma falan var mý? Yok Tutuklama var, fakat aileden birisinin Çok önemi þeyler deðil. Sizin, Hacýbektaþ ta açýktan kendinizi ifade ederek toplanmaya baþlamanýz kaç yýlýndadýr? 60 lý yýllardýr. O zamana kadar gizli, saklý, çekinerek toplanýlýrdý Nerelisin diye sorunca Kýrþehirliyiz derdik. Babam, Yozgat ta çalýþýrken, ben çocuktum daha, okula gitmiyordum, 6 yaþlarýnda. Komþular gelirdi, nerelisin diye sorarlardý, Kýrþehirliyim derdim. Hacýbektaþ hiç söylenmezdi. Yine 50 liyýllarýn sonunda ben Kayseri Lisesi nde yatýlý okudum. Ramazan geldi, dediler ki, Kim oruç tutacak? Herkes kaldýrdý, biz de kaldýrdýk parmaðýmýzý. 5-6 gün sonra fire vermeye, oruçlar bozulmaya baþlandý. Biz inat ettik, sonuna kadar tuttuk. Hayatýmýn ilk ve son Ramazan orucudur. Buranýn müze olarak açýlmasýndan sonra, rahmetli Ali Celalettin amcam Hacýbektaþ Tanýtma Derneðini kurduktan sonra açýlým oldu. Törenlerin falan mimarýdýr o. O zamandan sonra yavaþ yavaþ açýlmaya baþladýk; þimdi ise daha mý iyiyiz, yoksa çok tehlikeli bir dönemden mi geçiyoruz Devamý sayfa 5 de

5 3 ARALIK 2008 ÇARÞAMBA ATATÜRK'Ü KAPIDA KARÞILAYAN POSTNÝÞÝN TORUNU: VELÝYEDDÝN ULUSOY Siz ne düþünüyorsunuz? alýyorlar. Gidiþ o gidiþ. Çok tehlikeli bir dönemden geçtiðimize inanýyorum ben. Çünkü, bizi asimile etmek isteyen çok güç var. Fethullahçýlardan tutun, Diyanetten tutun, Alman Katolik Kilisesi, Ýran Bunlarýn hepsi bizi asimile etmeye çalýþýyorlar. Bin yýl o kadar o kadar zulme dayandýktan sonra Þimdi gevþedik galiba! Özelliklerimizi kaybettik, þehirleþme bizim geleneklerimizi periþan etti. Çaresi yok, uyum saðlamak zorundayýz; böyle bir bocalama dönemindeyiz, zayýf düþtük. Ve bizim örgütlerimiz ne yazýk ki birliði temin etme yolunda pek adým atmýyorlar. Kýsýr çekiþmeler içindeyiz ve hepsiyle de konuþurum. Hepsiyle de ayný mesafedeyim. Ancak birlik temin etme yolunda ne yazýk ki bir þeyler yapamýyoruz. Hacýbektaþ ýn tarihine geri dönmek istiyorum. Bu büyük törenler ne zamandan beri yapýlýyor? 1964 den beri yapýlýyor. Ýlk törende izinli gelmiþtim. Aile içinde muazzam bir çalýþma. Amcam o zaman dernek baþkaný Bütün Türkiye den insanlar geldi, arabalarla köylere yatmak için misafirler gitti. Zemzem suyu þiþeledik; etiketler yapýþtýrdýk. Böyle muazzam bir etkinlikti Þimdikiler böyle deðil, biraz yapay. Gerçek Alevi-Bektaþi geleneklerinin yaþandýðý törenler oluyordu. Üzülerek söylüyorum; (Rýza) Yörükoðlu nun sözünün hatýrlatmak durumundayým: O kitabýnda diyor ki, biz Alevi-Bektaþileri incelemeden yola çýktýk,bu bizim için büyük hataydý diyor. Gerçekten de biz, çok þey kaybettik. Bir bu þehir göçünden, bir de gerçekten bu yola emek vermiþ, dedelerin, sadýklarýn, aþýklarýn inkar edildiði, kovulduðu bir dönem yaþadýk. Þimdi anladýlar gerçekleri. Bizim yaþantýmýzda da sol vardýr; o bölüþmüþlük vardýr. Ýslam tarihinde Ebu Zer diye birisi vardýr; bu Alevi-Bektaþi tarihinde semahýn piri sayýlýr, Ehlibeyt in izinden ayrýlmamýþ bir zattýr. Ve tek komünisttir o. Bizim yaþantýmýzda o sosyal bölüþüm vardýr, onun için de biz solun yanýndayýz. Ortada biz büyük yara aldýk ve bu büyük bir gerçektir. Þimdi nasýl iþliyor kurumlar, mesela dedelik kurumu Ayný þeyler devam ediyor ama o 15.asrýn sonundaki dönemde olduðu gibi Hacýbektaþ Dergahý nýn Ser çeþme olduðu ve bütün dergahlarýn buraya baðlý olduðu gerçeði þimdi ne yazýk ki yaþanmýyor. Nasýl yaþanmýyor; bölünmüþ. Osmanlý bizi parça parça etmiþ,üç ana gruba bölmüþ. Bunlar, Babagan kolu, Çelebi kolu (Benim mensup olduðum) ve Dedegan kolu. Dedegan kolunun büyük bir kýsmý bize baðlýdýr. Bize baðlý olmayan Dedegan kolu da vardýr. Üç ana grupta toplanýyoruz. Bize baðlý olan dedelerin kontrolü yine bizde devam ediyor. Yýllýk belgeler veriyoruz yine onlara. Bunlar da iki grupta olur; birisi direkt baðlý olan buraya, diðeri ise dedeler kanalýyla baðlý olan Alevi- Bektaþi toplumu. Direkt baðlý olanlara istediðiniz dedeyi gönderirsiniz belgelerle. O gider orada görevini yapar gelir. Öbür taraftan da kendi taliplerine giderler; kendi taliplerini görgüden geçirir, hizmetlerini yaparlar. Bunun ne zamandan beri yapýyorsunuz? Bu devam ediyor, Hacýbektaþ Veli den beri devam ediyor. Halen de devam ediyor, gizli saklý devam ediyor. Mevcut yasarýmýza göre dedelerin ibadet ettirmesi suçtur. Yasalaþmasýný istiyoruz. Laikliði koruyarak yasalaþmalý. Bu tarihi gerçekse eðer, bu devam etmeli. Yasaklasanýz da devam edecektir. Nereye kadar yasaklayacaksýnýz ki? Bu bir gelenek Þimdi biz dedemize görev verdiðimizde talip soracak o belgeyi. Sen gittin, yundun, yýkandýn mý? diyecekler. Bunu bir Hacýbektaþ Dergahý yapýyor, Eskiþehir deki dergah yapýyor mu, bilmiyorum. Babagan kolu çok farklý,bilmiyorum. Sizin buradaki rolünüz nedir? Veliyiddin Ulusoy un Alevi toplumu üzerindeki anlamý ne? Anlamý, Hacýbektaþ Dergahýnda postta oturan aile anlamýndadýr. Günümüz Aleviliði, þehirlerde cem evleri kuruluyor, çeþitli dergahlar var. Bunlar ne anlam ifade ediyor. Bu bir tepki bence. Sivil toplum örgütleri kurulmaya baþlandý; beraberinde de cem evleri de yapýlmaya baþlandý. Tamam yapýlmalý ama bunlar cami gibi, mantar gibi çýkmamalý. Önemli olan onun içindeki insanlarýn yetiþmesi, bu daha önemli. Cemevi bir ihtiyaç, bu bir gerçek; cemevleri sýrf ibadet yeri olarak kabul edilmiyor; yani bir kültür evi niteliðinde. Orada bir düðün de yaparsýnýz, bir yemek verirsiniz, ibadet de yaparsýnýz. Her türlü toplumsal ihtiyacýn giderildiði yerler olarak biz onu görüyoruz, iþin gerçeði de o zaten. Tarihte, peygamber döneminde de aynýsýymýþ; þimdi Allah ýn evi oldu. Allah ýn evinde ticarethaneler var. Cemevlerinde de var?! Benziyoruz mu diyorsunuz? Aslýnda benziyoruz, televizyonda yapýlan cemlere bakýyorum; gülbenkler kalkmýþ, bir kandil gecesi gibi dualar okunuyor. Uyarmýyor musunuz siz? Bizim gücümüzün, kolumuzun yettiði yerler belli. Bize baðlý dedeler öyle yapmazlar. Yýllýk görgü cemleri olur, örneðin Tokat ýn bilmem ne köyü kiralar, dedeleri baþýnda cemlerini yaparlar. Onlar televizyonda yayýnlanmaz. Siz mi istemiyorsunuz Televizyonlarda yayýnlanmasýný? Yok, gizlimiz saklýmýz yok. Yayýnlanabilir ama orada bir ses, soluk getirmez; kimse duymaz, bilmez, farkýnda deðildir. Alevilerin yeni örgütlenmelerine ne diyorsunuz? Destekliyor musunuz? Tabii destekliyorum. Ama örgütler arasýnda problemler de olmasa.yoksa örgütlenmek zorundayýz. Bugün Avrupa nýn en büyük örgütü bizim Alevi Bektaþi Konfederasyonu. Bugün Avrupa Parlamentosu nda aðýrlýðý olan bir sivil toplum örgütü Bugün bin kiþiyi sokaða dökebilecek bir örgütümüz var. Haa, Konfederasyon baþkanýyla yüzde yüz ayný düþüncede miyiz? Olmayabiliriz. Ama onun destekçisi olmak zorundayýz. Hacýbektaþ Belediye Baþkaný ile Alevi örgütleri arasýndaki gerginlik hakkýnda ne düþünüyorsunuz? Ben siyasal bir þey söylemek istemiyorum. Þimdi bakýn, Belediye Baþkanýmýzýn yaptýðý bazý þeyleri tasvip etmiyorum; bu bir gerçek. Ama Hacýbektaþ Belediye Baþkaný olduðu için de saygý duyuyorum. Hacýbektaþýmýz, biri de ben olmak üzere destekledik ve seçtik. Alevi kesiminin bir takým istekleri var. Bunu ilave etmek istediðiniz þeyler var mý? Bunlarý ben de destekliyorum. Benim söylemek istediðim, bizi bize býrakmalýlar. Bize farklý gömlek giydirmek istememeliler. Yani, ne ise o olmak istiyoruz, hiç müdahale edilmeden. Hiç müdahale edilmesin bize. Kendi inancýmýzý, kendi sosyal yaþantýmýzý yaþamak istiyoruz. Ýlle de bize benzetelim, inancýnýzýn, kültürünüzün yanýnda olalým Bu bize yapýlacak en büyük hakaret. Ama ne yazýk ki, hep bunun hücumu altýndayýz, hep benzetilmek isteniyoruz. Ve bunlarda çok da baþarýlýlar, özellikle Fethullahçýlar. Fethullah la sizin ne alakanýz var? Nasýl bir iliþki var Alevilerle Fethullah arasýnda? Dost olmak istiyorlar bizimle. Gençlerimizin beyni yýkanýyor. Sýnavlarda iyi puan almýþ birisinin daha kayýt yaptýrýrken yanlarýna Fethullahçý Alevi çocuklarý var mý? Çok, hayal bile edemeyeceðiniz kadar çok. Ve bizi beðenmiyorlar, biz yanlýþ yapýyormuþuz diyorlar. Ama Alevi-Bektaþi olduklarýný biliyorlar. Ve pýrýl pýrýl da zeki çocuklar hepsi. Toplantýlarýna çaðýrdýlar beni, birkaç defa katýldým. Gördüðüm farklý bir takým insanlar oluyor. Sayý olarak bilemiyorum, son bildiðim 2 yýl kadar önce yetiþmiþ doktor, mühendis, avukat, her meslekten olan kalabalýk bir grupla bir araya geldim. Onlarla bir kadeh þarap içemezsiniz. Onlarla, Aþk olsun, aþkýn cemal olsun diyemeyiz. Veyahut da cemde gönülleri birlememiz mümkün deðil. Hacýbektaþ Dergahý na girdim. Orada cami var, ibadet etmek mümkün. Sizin kanunen cem yapmanýz mümkün mü? Yok, deðil. Bence cem yapýlmamalý orada. Eskiden cem yapýlýrmýþ orada; þimdi müze olarak kalsýn ama belediyeye devredilsin. Benim istediðim budur. Bizim örgütlerimiz ailemize iade edilmesini istiyorlar. Müze olarak Hacýbektaþ Belediyesi ne devredilmeli, tabii bu hayal. Bakanlar Kurulu kararý, yasa gerekli bunu için. O zaman Hacýbektaþ Belediyesi nin maddi yönden bir sýkýntýsý olmaz. Ora müze olarak kalmalý, ora korunmalý, ora kirletilmemeli. Buna karþýlýk Bakýn eski Belgrat gelir aklýma; bir eski Belgrat vardýr, bir de yeni. Buraya çok büyük bir cem ve kültür evi yapýlmalý bin metrekare. Gelen misafirler orada aðýrlanmalý, Hacýbektaþ Dergahý nýn iþlevi orada görülmeli. Ama burasý tertemiz müze olarak kalmalý. Alevilerin buna gücü var Birlik olsak her þeye yeter gücümüz. Ama bizim darma duman haldeyiz. Çok da daðýnýk deðilsiniz Daðýnýk olmasak, siyasi yönden bir aðýrlýðýmýz olur. Þehirleþen Alevilik dediniz. Alevilik kendini yenilemeli mi,günümüz koþullarýna uyarlanmalý mý? Bizim geleneklerimiz ve kanunlarýmýz köy ortamýna göre ele alýnmýþtýr. Örneðin musahiplik Bizim yol kurallarýna göre, musahiplerden biri suç iþledi mi, öbürü de yoldan kalýr. Yani düþkün olur. Þimdi düþünelim, musahiplerden biri Almanya da, diðeri Türkiye de Türkiye deki suç iþliyor, Almanya daki suçlu oluyor. Böyle bir saçmalýk olabilir mi? Evvelden köydelermiþ, herkes 24 saat berabermiþ. Sen suç iþleyeceksen, diðerinin haberi oluyor. Ve mani oluyor. Þimdi nasýl mani olacak Halbuki musahiplik, Aleviliðin bugüne gelmesinde çok önemli rol oynamýþtýr. Ama bugün miadýný doldurmuþ. Ýlle de musahip olmak isteyene mani olmam ama ille de yola musahiple çýkýlacak diye bir þey olmamalý. Buna benzer daha birçok þeyler var. Zaman içerisinde Biz yeniklere çok da açýk bir toplumuz, zamanla deðiþecektir. Dayatmayla olmaz. Toplum, kendi kararýnýn kendisi verecektir. Aleviliðin bölünmesi nasýl çözülecek? Ýran da Þiilik var; kendileriyle Ehlibeyt dýþýnda hiçbir ortak yanýmýz yok. Bizde kadýnýn yeri gerçekten çok farklýdýr. Pratikte böyle deðil ama kadýnýn yeri çok ayrýdýr. Ýnancýmýzda kadýn bir adým daha öndedir. Bu geçiþ dönemidir.

6 3 ARALIK 2008 ÇARÞAMBA Alevi Dedeler Toplantýsý Sonuç Bildirgesi Erzincan Valiliði dilekçeyi aldý Sulucakarahöyük HACIBEKTAÞ Erzincan ili Refahiye ilçesi Kürelik Köyü (Alevi Köyü) ve bir mezrasýnda bulunan iki adet kadrolu imamýn geri çekilmesi için köylüler tarafýndan imza toplanmýþ ve Erzincan Valiliði ile Refahiye Kaymakamlýðýna götürülmüþtü. Sulucakarahhöyük/HACIBEKTAÞ Alevi Dedeler Toplantýsý 29 Kasým 2008 Cumartesi günü Ankara da Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý (HBVAKV) Genel Merkezi Ali Doðan Konferans Salonu nda gerçekleþtirildi. Hacý Bektaþ Veli Dergâhý Postniþini Sayýn Veliyettin Ulusoy ve Abdal Musa Dergahý Postniþini Hüseyin Halife Baba nýn himayelerinde, üç yüzü aþkýn yol önderinin katýlýmýyla yapýlan toplantýda aþaðýdaki sonuçlara ulaþýlmýþtýr: 1. Alevi yol önderlerine maaþ ya da benzeri biçimlerde düzenli ödeme yapma planý, ayný zamanda devletin Alevi yol önderlerine iliþkin bakýþ açýsýnýn, onlarý bir tür imam gibi deðerlendirdiðinin açýk göstergesidir. 2. Nasýl laik bir devletin imamý olmazsa ve nasýl ki bugün binlerce imama maaþ ödeyen bir devletle karþý karþýyaysak, bu gösterge devletin laik olmadýðýnýn, Sünni karakterinin de açýk itirafýdýr. 3. Laik olduðu kabul ve iddia edilen bir devlette, yalnýzca belirli bir biçimde inananlara hizmet götüren din görevlilerinin ücretleri, o dine mensup olmayanlara karþý da borçlu ve sorumlu durumda olan devlet tarafýndan ödenemez. 4. Belirli din hizmetlerinden yararlananlarýn aldýklarý hizmetin karþýlýðýný kendilerinin ödemesi esastýr. Burada devletin rolü yalnýzca eþgüdüm ve denetimle sýnýrlýdýr. 5. Alevilikte yol önderliði, belli kurallar çerçevesinde, hizmeti alanla hizmeti veren arasýndaki rýza iliþkisine dayanýr. Bu rýza iliþkisine, ilgili taraflar dýþýnda hiç kimse müdahale edemez. 6. Yol önderlerinin kimlerden oluþtuðu, kimlerin yol önderliðine layýk olduðu, kimlerin kimi görüp soracaðý yalnýzca ve yalnýzca Alevilik ekseninde Alevilerin sorunudur. Alevilerin, Alevilik içinden koyacaklarý, koyduklarý ve geliþtirdikleri ölçütler dýþýnda, hiç kimse herhangi birinin yol önderliðini sorgulayamaz, dedelik ve babalýk hizmetini herhangi bir ön þarta ya da yeterliliðe baðlayamaz. 7. Bugün ülkemizde Alevilik sorunu yoktur; Alevilerin sorunlarý vardýr. Alevilerin Alevilik gibi bir sorunu yokken, hiç kimse Alevilerin sorunu Alevilikmiþ gibi Aleviliðe müdahale edemez. Yol önderliðini soy þartý gibi, icazet gibi ve en temelde rýza gibi temellerinden kopararak baþka ölçüler üzerinden tanýmlama ve bu tanýmlar üzerinden devlet kontrolüne sokma giriþimleri apaçýk Alevilerin sorunlarýný çözme giriþimi deðil, siyasal iradenin kendi gereksinimleri doðrultusunda yeni bir Alevilik inþa etme giriþimidir. 8. Günümüzde giderek kendisini devletle özdeþleþtirmeye koyulan AKP hükümeti sorunu çözmek istiyorsa öncelikle sorunu Alevilik sorunu olarak görmekten vazgeçtiðini göstermeli ve bunun bir iþareti olarak cem evlerinin ibadethane olarak kamusal tanýnýrlýk ve onayýnýn önündeki engelleri kaldýrmalýdýr. Hükümet tanýsa da tanýmasa da Alevilerin kendi inançlarý gereði cem evlerinde yaptýklarý þey ibadettir ve cem evleri de ibadethaneleridir! Bu ibadetin ve ibadethane olarak cem evlerinin ve bu mekanlarda hizmet verenlerin niteliðini sorgulamak kimsenin üstüne vazife olmadýðý gibi; Aleviler nasýl kimsenin ibadetini ve ibadet mekanýný sorgulamýyorsa, kimsenin haddine deðildir. 9. Alevilerin sorunlarýnýn merkezinde Alevilik durmadýðý gibi, Aleviler de durmamaktadýr. Bu sorunlar yumaðýnýn merkezinde bir devlet dini olarak örgütlenmiþ haliyle, inananý inanmayaný, Alevisi Sünnisi, Müslimi Gayri-Müslimiyle bütün yurttaþlarýmýzý demirden bir cendereye sokan, bütün çocuklarýmýz için baþtan beri bir zulüm makinasý gibi iþleyerek insanlarýmýza ikiyüzlülüðü ve gizlenmeyi dayatan zorunlu din dersleri gibi uygulamalarla Türk-Ýslam Sentezci zihniyet durmaktadýr. Sonuç olarak, biz Alevi yol önderleri, her ne þekilde ve hangi uygulamalarla olursa olsun Aleviliðin Aleviler dýþýnda yeniden inþasý, tanýmlanmasý, partileþtirilmesi, hükümetleþtirilmesi ya da devletleþtirilmesine karþý duracaðýmýzý; Hükümetin ve devletin þu ya da bu dini kayýrýcý, kollayýcý, yayýcý ve inþacý uygulamalardan ve buna dönük kurumsallaþmalardan derhal vazgeçmesi gerektiðini; Bu gerekliliðin ülkemizdeki bütün inançlarýn kardeþçe ve eþitlik zemininde bir arada yaþabilmesi için temel koþul olduðunu kabul ettiðimizi saygýn kamuoyuna duyururuz. KAYNAK : Alevihaberajansi.com Kaymakamlýk dilekçenin Valiliðe hitaben yazýldýðýný belirterek oraya verilmesi gerektiðini söylemiþ, valilik yazý iþleri ise Kaymakamlýða verilmesi gerektiðini söylemiþti. Bugün 1 Aralýk 2008 tarihi itibariyle dilekçe bizzat Erzincan Valisi tarafýndan alýndý ve iþleme konuldu. Dilekçenin sunulmasý esnasýnda Sayýn Vali daha evvelce getirilen dilekçeden kendisinin bilgisinin olmadýðýný söyledi. Erzincan Valisi dilekçeyi müftülüðe sevk etti. Refahiye Kaymakamý ise dilekçenin Valiliðe hitaben yazýldýðýný yine de buna raðmen kendisinin yardýmcý olduðunu, bundan Sulucakarahöyük HACIBEKTAÞ Haber: Aydýn Þimþek Okur, emeklilik dilekçesini verdi. 29 Mart 2009 yerel secimlerinde aday olacaðý gerekçesi ile Hacýbektaþ Belediyesi Hesap Ýþleri Müdüresi Aliye Okur 22 yýl hizmet verdiði kurumundan emekli olmak için dilekçesini Hacýbektaþ Belediye Baþkanlýðý na verdi. Hacýbektaþ Belediyesi Hesap Ýþleri Müdüresi Aliye Okur a mesai arkadaþlarý sonra da köylülerin talepleri doðrultusunda yardýmcý olacaklarýný söyledi. Kürelik Köylüleri þimdi biran evvel dilekçenin gereðinin yerine getirilerek, köylerinde bulunan iki imamýn geri çekilmesini bekliyorlar. Hubyar.org Okur emeklilik dilekçesini verdi Okur, 8 Mart Dünya Emekçi Kadýnlar Günü nde konuþmasýný yaparken belediye binasýnda uðurlama töreni gerçekleþtirdiler. Bugüne kadar belediye çalýþmalrýnda aktif olarak görev aldýðýný belirten Okur, önümüzdeki yerel secimlerde Güç Birliði çalýþmasý içinde bulunacaðýný bildirerek meclis üyeliðine aday olaçaðýný belirtti. Okur, Hacýbektaþa ve Hacýbektaþlý vatandaþlara hizmete kaldýðý yerden devam edeceðine dikkat çekerek Önümüzdeki yerel secimde Güç Birliði çalýþmasý içerisinde belediye meclis üyeliðine aday olacaðým. Emeklilik dilekçemi Belediye baþkanlýðýna verdim. 22 yýllýk hizmet verdiðim görevimden emekli oluyorum. Ama Hacýbektaþ için görevde emeklilik olduðunu düþünmüyorum. Ýlçeme ve halkýma sivil alanda hizmet vermek her Hacýbektaþlýnýn kaçýnýlmaz görevi olmalýdýr. dedi. SATILIK EV Aþýklar Köyü nde Müstakil bahçeli ev ve iki adet ( 26 ve 22 dönüm) tarla satýlýktýr. Tel:

7 3 Aralýk 2008 Çarþamaba 300 fidan toprakla buluþtu Türkiye Erozyonla Mücadele Aðaçlandýrma ve Doðal Varlýklarý Koruma Vakfý (TEMA) ve Nevþehir Kadýn Derneði'nin (NEVKAD) iþbirliði ile Nevþehir TOKÝ konutlarý yakýnýndaki Karayazý mevkiine Lübnan sediri ve sarý çam olmak üzere toplam 300 adet fidan dikildi. Alevi enstitüsü için yola çýkýldý Aleviler, Alevilik Araþtýrma Araþtýrma, Dokümantasyon ve Uygulama Enstitüsü nü (AL-EN) kuruyor. Baþkanlýða eski DSP Milletvekili Prof. Güleç getirildi 7 TEMA Vakfý ve Nevþehir Kadýn Derneði üyeleri, 300 fidan daha dikerek aðaçlandýrma çalýþmalarýna destek verdi. Tarým ve Köyiþleri Bakanlýðý'nýn Kýrsal Kalkýnma Yatýrýmlarýný Destekleme Programý çerçevesinde verilen desteklerle Kýrþehir'de kurulan tesislerin açýlýþý törenle gerçekleþtirildi. Tarým ve Köyiþleri Bakanlýðý Teþkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüðü tarafýndan yürütülen Kýrsal Kalkýnma Yatýrýmlarýnýn Desteklenmesi Projesi kapsamýnda desteklenen projelerden olan Altýnýþýk Süt Ürünleri Ýþletmesi'nin açýlýþ törenine Vali M. Lütfullah Bilgin, milletvekili Abdullah Çalýþkan, Teþkilatlanma ve Destekleme Genel Müdür Yardýmcýsý Nihat Dolaþ, Vali Yardýmcýsý Mustafa Harputlu, Belediye Baþkan Vekili Berat Býçakçý, Tarým Ýl Müdürü Ömer Þimþek, sivil toplum kuruluþlarýnýn temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, daire müdürleri, iþ adamlarý ve çiftçiler katýldý. Kýrsal Kalkýnma Yatýrýmlarýnýn Desteklenmesi Projesi'nde yürütülen çalýþmalar ve proje hakkýnda açýlýþ konuþmasýný Tarým Ýl Müdürü Ömer Þimþek yaptý. Projesi kaynaklarý ile yapýlan Altýnýþýk Süt Ýþleme Tesisi sahibi Mustafa Altýnýþýk'ýnda bir konuþma yaptýðý açýlýþta, daha sonra Vali Bilgin kürsüye çýktý. Vali Bilgin, kýrsal alanda ekonomik geliþmeyi saðlamak ve üretimi teþvik etmek amacýyla hükümetin büyük destekler verdiðini söyledi. Bilgin, "Kýrsal Kalkýnma Yatýrýmlarýnýn Desteklenmesi Projesi ile tarým üreticileri desteklenerek elde edilen tarýmsal üretimin iþlenmesi, deðerlendirilmesi, pazarlanmasý ve bu yönde faaliyet gösteren tesislerin güçlendirilmesi hedeflenmektedir. Bu kapsamda, ilimizde uygulanan proje ile 2 yem fabrikasý, 1 kuruyemiþ paketleme tesisi kurulmuþ, 1 yem fabrikasý ile 1 süt iþleme tesisi modernize edilmiþ, 6 hububat depolama silosu yapýlarak 11 yatýrýmcýya 1 milyon 799 bin YTL, basýnçlý sulama sistemi Fidan dikimine Nevþehir Valisi M. Asým Hacýmustafaoðlu, Cumhuriyet Baþsavcýsý Necmettin Saygýn, Belediye Baþkan Yardýmcýsý Yusuf Kaya, Ýl Emniyet Müdürü Ömer Gurulkan, Çevre ve Orman Ýl Müdürü Eren Bircan ve Sosyal Hizmetler Ýl Müdürü Mehmet Yýldýrým da katýlarak birer fidan dikti. TEMA Vakfý Nevþehir Ýl Temsilcisi Orhan Çalýk, Karayazý mevkisindeki alanda toplam bin 500 fidan dikeceklerini, aðaçlandýrma çalýþmalarýna hýz vereceklerini bildirdi. ÝHA Kýrþehir OSB'de toplu açýlýþ ve makine ekipman desteði kapsamýnda 135 yatýrýmcýya 1 milyon 6 bin YTL olmak üzere toplam 2 milyon 805 bin YTL hibe yardýmý saðlanmýþtýr. Ayrýca, tarýmsal üretim ve yatýrým yapmak isteyen 6 yatýrýmcýnýn müracaatý da Tarým ve Köyiþleri Bakanlýðýmýza gönderilmiþtir. Yapýlan bu çalýþmalar çiftçilerimizin ve tarýmsal yatýrýmcýlarýn ekonomik açýdan kalkýnmasýna doðrudan yapýlan katkýlardýr. Sorumluluk sahibi olan herkesin ortak amacý, halkýmýzý mutlu kýlmak, kalkýnmýþ bir toplum ve ülke meydana getirmektir. Ýþte bu projelerde tarýmla iþtigal eden insanlarýmýzý ve tarýmsal yatýrýmcýlarý kalkýndýrmaya yönelik olarak hükümetimizin ortaya koyduðu uygulamalardýr. Yapýlan bu desteklemelerle tarýmsal alanda kapasite kullanýmý ve verimlilik artacak, dolayýsýyla bu sektörde faaliyet gösteren vatandaþlarýmýzýn ekonomik gelirleri artacaktýr. Huzurlarýnýzda, destekleme programýný uygulamaya koyan Sayýn Baþbakanýmýza, Sayýn Bakanlarýmýza ve teþviklerin Kýrþehir'de uygulanmasýný saðlayan Sayýn Milletvekillerimize þükranlarýmýzý sunuyoruz. Kýrsal Kalkýnma Yatýrýmlarýnýn Desteklenmesi Projesi kapsamýnda yenilenen ve inþa edilen tesislerin sahiplerine, çalýþanlara ve ilimize hayýrlý olmasýný diliyor, tüm katýlýmcýlara saygýlar sunuyorum" dedi. Konuþmalarýn ardýndan yatýrýmcý firmalar olan Altýnýþýk Süt Ýþleme Tesisi, Kýrþehir Yem Fabrikasý, Kurt Yem Fabrikasý, Altýn Kardeþler Un Fabrikasý, Kadir Altýn, Aslantürkler Hububat Depolama Tesisi, Nur Tarým Kuru Gýda Paketleme Tesisi, Ýlci Tarým'ýn sahiplerine plaketler verildi. ÝHA KAYIP ÝLANI Nüfus Cüzdanýmý kaybettim. Hükümsüzdür. Müslüm Akil Karabacak Ankara daki miting ve TBMM deki temaslarýyla gündeme gelen Aleviler, þimdi de Alevilik Araþtýrma Araþtýrma, Dokümantasyon ve Uygulama Enstitüsü nü (AL-EN) kuruyor. Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý ve Alevi Kültür Dernekleri nin desteðiyle kurulacak enstitünün baþkanlýðýna eski DSP Milletvekili Prof. Dr. Cengiz Güleç getirildi. Enstitüde, Alevi tarihi, Alevilerin sorunlarý ve maruz kaldýklarý insan haklarý ihlalleri konusunda güncel çalýþmalar yapýlacak. Enstitüde, Alevi olmayan bilim adamlarýna da yer verilecek. Kuruluþu nedeniyle hazýrlanan bildiride, Türkiye nin din, dil, inanç ve etnik bakýmlardan çeþitlilik içermesine karþýn devletin ve hükümetlerin ayrýmcý politikalarla bunu ortadan kaldýrmaya ve Türk-Ýslam Sentezi anlayýþý içerisinde türdeþ bir toplum yaratmaya çalýþtýðý belirtildi. Bu sistemin, hâkim Sünnilik anlayýþý dýþýnda Yozgat'ta 120 öðrenci, yedikleri yemekten zehirlendikleri þüphesiyle Akdaðmadeni Devlet Hastanesi'ne müracaat etti. Edinilen bilgiye göre, Yozgat'ýn kalan Sünnileri bile ayrýmcýlýða uðrattýðý kaydedildi. Enstitünün hak ihlallerini raporlaþtýracaðý vurgulandý. Enstitü Bilim Kurulu üyelerinden Ankara Üniversitesi Ýletiþim Fakültesi öðretim üyesi Doç. Bedriye Poyraz, Tamamen akademik ve özerk bir kurum olacak. Diyanet in ve ilahiyat fakültelerinin Aleviliði tanýmlama biçimlerine karþýyýz. Bizim, Aleviliðin ne olduðunu tanýmlamak gibi bir iddiamýz elbette olmayacak. Ama, Alevilerin Aleviliði nasýl anladýðýný araþtýrmak gibi bir derdimiz var dedi. MÝLLÝYET - 1 Aralýk 2008 Arý kovanlarýna plaka takýlacak Niðde'de arýcýlýk faaliyetlerinin belirli bir standart ve kayýt altýnda tutulabilmesi için her arý kovanýna barkod sistemli plakalar takýlacak. Niðde Tarým Ýl Müdürlüðü, 2008 yýlýnda baþlayan arýcýlýk kayýt sistemi için çalýþmalarýný aralýksýz sürdürüyor. Proje kapsamýnda arý yetiþtiricileri birliðine kayýtlý bütün arýcýlarýn kovanlarý barkod sistemli plakalar ile kayýt altýna alýnacak. Kayýt altýna alýnan kovanlardan, üç çerçevesi yavrulu olmak koþuluyla ana arýsý bulunan ve 7 çerçeve arýya sahip olan aktif koloni baþýna 2008 yýlý için 5 YTL karþýlýksýz hibe desteði verilecek. Kovanlarýn kayýt altýna alýnabilmesi için ise yetiþtiricilerin 30 ila 1000 arasýnda aktif koloniye sahip olmalarý ve arý yetiþtiricileri birliðine üye olmalarý gerekiyor. ÝHA 120 öðrenci yemekten zehirlendi Akdaðmadeni ilçesinde taþýmalý sistemle eðitim veren Mehmet Kaplan Ýlköðretim Okulu öðrencileri, öðle yemeðinin ardýndan karýn aðrýsý ve mide bulantýsý þikayetiyle Akdaðmadeni Devlet Hastanesi'ne müracaat etti. Akdaðmadeni Kaymakamý Erhan Günay, hastaneye baþvuran öðrencilerin 15'inde zehirlenme þüphesinin bulunduðunu söyledi. Günay, "Diðer öðrenciler de arkadaþlarýndan etkilenerek psikolojik olarak hastaneye baþvurmuþtur. Öðrencilerimiz çok iyi durumda, doktorlarýmýz gerekli müdahaleleri yapmaktadýr. Tarým Müdürlüðü'nden gelen yetkililer de yemeklerden örnekler alarak gerekli incelemelere baþladý" þeklinde konuþtu. Öte yandan geçtiðimiz hafta içerisinde ayný ilçeden 105 öðrenci, yemekten zehirlendikleri þüphesiyle hastaneye müracaat etmiþti. ÝHA ÝLAN HACIBEKTAÞ ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ESAA NO : 2008/ 71 KARAR NO : 2008/ 86 Davacý Gülay Damðacý tarafýndan, Hacýbektaþ Nüfus Müdürlüðü aleyhine açýlan Nüfus ( soy isim düzeltilmesi istemi) davasýnýn yapýlan açýk yargýlamasý sonunda; 27/ 11/2008 tarih ve 2008/ 71 esas, 2008/86 karar sayýlý kararla; davanýn KABÜLÜ ile, Nevþehir Ýli Merkez Ýlçesi Cumhuriyet Mahallesi cilt no: 7 hane no: 57, T.C. Kimlik No: 'da nüfusa kayýtlý Hüseyin ve Güllü kýzý Üsküdar 01/01/1974 doðumlu GÜLAY DAMÐACI'nýn nüfustaki DAMÐACI olan isminin BULANER olarak TASHÝHEN NÜFUSA KAYIT VE TESCÝLÝNE karar verilmiþtir.

8 TOKÝ, 4 bin 112 yoksul konutu için ihaleye çýktý Toplu Konut Ýdaresi (TOKÝ), yoksul kesim için yapýlacak ve 100 YTL baþlangýç taksiti ile satýlacak 45 metrekarelik konutlar için ihaleleri baþlattý TOKÝ, Ankara, Van, Diyarbakýr, Mersin ve Bursa'da, toplam 4 bin 112 konut için ihaleye çýktý. TOKÝ, "yoksula konut" projesi kapsamýnda ilk ihaleyi, Bursa-Kestel'de 420 konut için yapacak. Ýhale, gelecek yýl 2 Þubat'ta gerçekleþtirilecek. Mersin-Tarsus'ta 480 konut için gelecek yýl 5 Þubat'ta, Diyarbakýr Üçkuyular'da bin 152 konut için 23 Þubat'ta, Van- Merkez Kevenli'de 800 konut için 24 Þubat'ta, Ankara Mamak'ta bin 260 konut için 5 Mart'ta ihale yapýlacak. TOKÝ, genelde ihalelerde oluþan fiyatlara göre satýþ fiyatý belirlerken, bu konutlarýn vatandaþlara 100 YTL baþlangýç taksiti ile 20 yýl vadeli satýlacaðý açýklandýðý için, aradaki fark, TOKÝ tarafýndan karþýlanacak. Konutlarýn taksitleri, normal satýþlarda her yýl memur maaþýna ve TEFE'ye endeksli olarak artýrýlýyor. TOKÝ, "yoksula konut" projesi kapsamýnda, ilk aþamada, 18 ilde 15 bin 266 konutluk proje hazýrlamýþtý. Yetkililer, hazýrlýklarý sürdürülen bazý projelerle ilgili ihalenin daha erken tarihlerde yapýlabileceðini kaydetti. Projede, konutlarýn net büyüklüðü metrekare, brüt büyüklüðü ise ortalama Gebze de kriz gerekçesiyle iþten çýkarmalara tepki sokaktan geldi. Yapýlan eyleme 5 bin kiþi katýldý. Gebze Sendikalar Birliði hükümetin önlem almasýný talep etti. Gebze Sendikalar Birliði nin zam, iþsizlik ve krizi protesto etmek amacýyla düzenlediði mitinge katýlan yaklaþýk 5 bin kiþi hükümeti uyardý. Gebze Sendikalar Birliði sözcüsü ve Çelik-Ýþ Gebze Þube Baþkaný Þerafettin Koç Henüz ortada bir kriz yokken bile kimi iþveren çevrelerinin kriz ticareti yaparak dýþ borçlarýný devlete yýkmaya ve iþçileri iþsiz býrakma yoluna gidiyor" dedi TOKi Baþkaný Bayraktar, konutlarýn satýþýna mart ayýndan önce baþlayacaklarýný söyledi. 50 metrekare olacak ve deðiþik ihtiyaçlar dikkate alýnarak 3 deðiþik model uygulanacak. Ortalama bin YTL'ye mal olacak konutlarýn, gerçekten yoksul kesime satýlmasý için kaymakamlýklarýn, valilerin, yerel yönetimlerin gereken önlemi "Dün devletin ekonomik alandan çekilmesini isteyenler bugün devletin müdahalesini istiyorlar. Bugüne kadar kriz dönemlerinde fatura iþçi, memur, emekli, çiftçi kýsaca dar gelirli vatandaþlar tarafýndan ödenmiþtir." Ülke yönetiminden anladýklarý zam yapmak Koç, Hükümetin ülkeyi yönetmekten anladýðý, iþine geldiði gibi zam yapmak. Doðalgaza bugüne kadar yapýlan zam vergiler dahil yüzde 80 i geçerken elektriðe yapýlan zam oraný da yüzde 60 oldu. Sayýn baþbakan hamdolsun iyiyiz diyor ama milyonlarca emekçi ve giderek yoksullaþan halk için bunu söylemek çok zor dedi. Kriz döneminde istihdamýn korunmasý gerektiðini vurgulayan Koç, krizi gerekçe yapýlarak iþçilerin iþlerinden çýkarýlmalarýnýn önlenmesinin þart olduðunu dile getirdi. Krizin bedelini ödemeyeceðiz Kortejin en önünde, Krizin bedelini ödemeyeceðiz yazýlý, Gebze Sendikalar Birliði imzalý pankart yer aldý. Hamdolsun iþsiz kaldýk, Babalar alacaðýný belirten TOKÝ Baþkaný Erdoðan, TOKÝ kaynaklarý ile yapýlacak konutlarýn maliyetinin 450 milyon YTL olduðunu, ilk aþamada 15 bin olarak planlanan sayýnýn daha ileri aþamalarda 50 bine çýkarýlacaðýný açýklamýþtý. CNN Gebze'de Beþ Bin Kiþi Ýþten Çýkarmalara Karþý Yürüdü iþsiz çocuklar aç, Parasýz eðitim parasýz saðlýk, Öldürdüðünüz yetmedi mi? Þimdi de aç býrakýyorsunuz. Tersane iþçileri, Ýþçi düþmaný AKP yi istemiyoruz, Çeliðe su vermenin zamanýdýr yazýlý dövizler taþýndý. Mitinge Gebze Sendikalar Birliði ni oluþturan sendikalarýn þube baþkan, yönetici ve üyelerinin yaný sýra EMEP Genel Baþkaný Levent Tüzel, Nakliyat-Ýþ Sendikasý Genel Baþkaný Ali Rýza Küçükosmanoðlu, Türk Harb-Ýþ Sendikasý Genel Sekreteri Salim Tilkici; Ýstanbul ve Ýzmit ten çeþitli sendikalar yer aldý. Mitinge ayrýca CHP Gebze Belediye Baþkan aday adayý doktor Semih Dinç, siyasi partilerden EMEP, ÖDP, TKP, ÝP ve HKP nin baþkan, yönetici ve üyeleri; demokratik kitle örgütlerinden Yurtsever Cephe Ýþçi Birliði, Gebze Tuncelililer Derneði, Gebze Ýþçi Dayanýþma Evi Derneði, Halk Kültür Merkezi ile Alýnteri Gazetesi okuyucularý da katýlarak destek verdi.(au/ezö) Sendika.org - Gebze Saðlýkta akýllý kart dönemi Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Baþkan Vekili Fatih Acar, saðlýk alanýndaki istismarlarý önlemek için "Akýllý Kart" uygulamasýna geçileceðini söyledi Acar, Topkapý Eresin Oteli'nde sosyal güvenlik reformunu tanýtmak amacýyla düzenlenen akþam yemeðinde basýn mensuplarýyla bir araya geldi. Sosyal güvenlik reformunun Türkiye'nin uzun süredir beklediði bir reform olduðunu dile getiren Acar, Türkiye'deki genç nüfusa raðmen aktif-pasif oranýnýn çok düþük olduðunu belirtti. Acar, OECD kriterlerine göre dört çalýþana bir emekli olmasý gerekirken, erken emeklilik ve kayýt dýþý istihdam nedeniyle iki çalýþana bir emekli oranýnýn dahi tutturulamadýðýný ifade etti. Kanuna göre 2000 yýlýndan sonra ilk defa iþe giren kadýn sigortalýlarýn 58, erkeklerin ise 60 yaþýnda emekli olacaðýný anlatan Acar, 2036'ya kadar emeklilik yaþýnda bir deðiþiklik olmayacaðýný, bu tarihten sonra emekli olacaklarda ise kademeli bir artýþ ile erkeklerde 2046, kadýnlarda ise 2048 yýlýnda 65 yaþýn uygulanacaðýný kaydetti. Akýllý Kart uygulamasý Acar, genel saðlýk sigortasý düzenlemeleri ile ülkedeki tüm vatandaþlarýn saðlýk güvencesine kavuþturulduðunu belirterek, 18 yaþýndan küçüklerin de otomatik olarak güvence altýna alýndýðýný anýmsattý. Genel Saðlýk Sigortasý primini ödeme gücü olmayan vatandaþlarýn primlerinin devlet tarafýndan karþýlanacaðýný ifade eden Acar, amaçlarýnýn etkin ve verimli çalýþan bir sosyal güvenlik kurumu oluþturmak olduðunu belirtti. Acar, "Saðlýk alanýndaki istismarý önlemek için Akýllý Kart uygulamasýna geçeceðiz. TÜBÝTAK ile çalýþmalara baþladýk. Aralýk ayýnda Bolu'da pilot uygulamaya baþlayacaðýz. Bolu'da 76 kart eriþim cihazý kurduk" dedi. Milliyet