MESNEVİ HADİSLERİ (TESBÎT VE TAHRÎC)
|
|
- Metin Akan
- 8 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1
2
3
4 MESNEVİ HADİSLERİ (TESBÎT VE TAHRÎC)
5
6 MESNEVİ HADİSLERİ (TESBÎT VE TAHRÎC) Prof. Dr. Ali YARDIM ( ) İSTANBUL -2008
7 Damta Yayınevi Nu ISBN DAMLA YAYINEVİ Prof. K. İsmail Gürkan Cad. Nu.: Cağaloğlu-İSTANBUL tel.: (pbx) faks: OI Copyright : Damla Yayınevi, Dizgi: Dr. M. Sinan Yardım, Basla: Çevik Matb., Cilt: Erdoğanlar Ciltevi, İstanbul 2008/9.
8 ithâf : Hak Dost Hz. Mevlânâ'nın azîz hâtırasına.
9
10 ESER ÜZERİNE Hz. Mevlânâ'nın Mesnevî'sindeki hadîslerin tesbît, tahrîc ve değerlendirmesini konu alan bu eseri, 2007'de Mevlânâ Yılı dolayısıyla kamuoyuna arz etmek niyetindeydik. Ancak fiilî şartların zorlamasıyla, tüm gayretlerimize rağmen, bu niyetimizi geçen sene içinde gerçekleştirmek maalesef mümkün olamadı. Mesnevî Hadîsleri adlı bu eser, merhum Prof. Dr, Ali Yardım'ın Kayseri Yüksek İslâm Enstitüsü hocalığı yıllarında ( ) Prof. M. Tayyib Okiç nezâretinde hazırladığı Liyâkat Tezine dayanmaktadır. Çalışma, 1984 yılında tekrar gözden geçirilerek Doktora Tezi hâline getirilmiştir. Bizim neşrine esas aldığımız bu nüsha, Doktora Tezi olarak sunulan nüshadır. Müellifin de belirttiği gibi, bu eser "Mevlânâ'da Hadîs" mes'elesini ele almayıp, sâdece "Mesnevî'nin HadîslerV'ni esâs alan bir çalışmadır. Aslında vefatından önceki konuşmalanmızdan, Ali Yardım'ın, artık Mesnevî'nin yanısıra Fîhi Mâfıh, Dîvân-ı Kebîr ve Mecâlis-i Seb 'a ile Hz. Mevlânâ'nın oğlu Sultan Veled'in Maârifinin de içinde bulunduğu eserleri beraberce aynı metod ve anlayışla değerlendirdiği "Mevlânâ'da Hadîs Kültürü" projesini tamamlama niyetinde olduğunu biliyoruz. Kendisi bu büyük çalışmayı 2007 senesinde neşretmeyi düşündüğünü de bize söylemişti. Ancak, o yıllarda 2007'ye daha iki üç sene vardı ve Ali Yardım Hoca'nm tezgâhında başka eserier bulunuyordu. Nitekim benzeri bir çalışmayı, 20. asrın mütefekkir ve mutasavvıf yazarlannda Sâmiha Ayverdi'nin eserleri için de başlatmış, bu çerçevede yıllarında, yeniden Ayverdi okumaları (o dönemde çıkan en son kitabı Mülakatlar da dâhil olmak üzere) yapmıştı. Büyük ölçüde fişlenip tahrîc işlerinin bitirildiği "Sâmiha Ayverdi'de Hadîs Kültürü" adlı bu çalışmayı Aralık 2005'de neşretmek (Adı geçen çalışmayı önümüzdeki dönemlerde evlâtları ve talebeleri olarak neşretmek üzere tezgâhımızın bir VII
11 köşesine almış bulunuyoruz), ardından da "Mevlânâ'da Hadîs Kültürü" projesini tekrar tezgâhına almak istiyordu. Buna ömrü vefa etmedi. Bu iki çalışma neticelendiğinde, 13. asırdaki Mevlânâ ve 20. asırdaki Sâmiha Ayverdi arasındaki irtibatı kurmak niyetindeydi. Prof. Dr. Ali Yardım, "zora talip olma"y\ prensip edinmiş, çalışmalannda hep ortaya orijinal eserler koymak gayreti içinde olan bir ilim adamı tipi idi. Bu bakımdan da, çalışmalanm her zaman "yeni bir şeyler söylemek ve yapmak" adına yürütürdü. İlk yetişme çağlarından beri kendisini besleyen ve şekillendiren eserler, "Türk-İslâm kültürünün klâsik kaynaklan "dır. Bu mânâda, gerek muhaddislik cephesinde, gerek kültür adamlığı cephesi nde hep birinci el klâsik kaynaklara dayanma ve bunları maharetle kullanma titizliği ve disiplini müşahade edilir. Günümüz hadîsçileri arasında, "Kültür Hadîsçiliği" konusundaki çalışmalanyla çığır açmıştır. Hâmili olduğu birikim ve tecrübeyle, günümüz hadîsçiliğinin sâdece masa başında yapılamayacağını; buna mukabil "hadîs bereketi"mn vatan coğrafyasının her karışma saçılmış bulunduğunu bizzat göstermiştir. Buhârî'nin kendi döneminde yaptığı meşakkatli "hadîs yolculukları"nm bir benzerini günümüzde icra etmiş ve "mimarî eser kitabelerinde hadîs aramak" maksadıyla, iki vilâyet dışında, ülkemizdeki her yere gitmeye muvaffak olmuştur (Hadîs Kıvdcımları, bu sürecin sonunda ortaya çıkan bir eseridir). Diğer taraftan, "hadîs arayışlarım" yazma eser kütüphanelerinde de sürdürmüş, binlerce yazmayı tedkîk etmiş ve tesbît ettiği "yazma hadîs kitapları" üzerine doktora tezleri yöneterek de ayn bir çığır açmıştır. Mesnevi Hadîsleri çalışması, işte bu "Kültür Hadîsçiliği"mn nüvesi olması bakımından da ayn bir önemi hâizdir. Esasen bizim burada yaptığımız merhum Prof. Dr. Ali Yardım tarafından dikkatle hazırlanmış, ince ayarlan sabırla yapılmış kıymetli bir çalışmayı, kamuoyunun dikkatlerine arz etmekten ibarettir. Hadîs ve Tasavvuf sahasının mensubu olmamamıza rağmen, böylesine ağır bir yükün altına girmiş bulunmamız, kamuoyu ve özellikle sahanın mütehassısları tarafından hayretle karşılanıp, yadırganmış olabilir. 1983'lerden vefatına kadar geçen uzun yıllar boyunca, bizi yazdıklarının neşredilmesi hususunda çalışma ekibinin dışarısında bırakmayarak, bizzat işin içinde pişirme gayretinde olan Babamızın, emekleri semeresinin zâyî olması da söz konusu değildi. Prof. Dr. Ali Yardım, bu güne kadar, bilaistisna, yazıp çizerek tezgâhında işlediği VIII
12 makale, tebliğ, konferans metni, proje, kitap, mühim bir mesele hakkında ricale yazdığı mektup vs. türünden tüm eserlerini, neşretmeden önce mutfağmda bizlerle paylaşırdı. Kendisini ikna etmemiz kaydıyla, tenkid ağımıza takılan bazen bir kelimenin, bazen bir cümlenin, bazen de bir paragrafın üzerini çizmekten kaçınmazdı. Bir büyüğünün kaliteli yazı hususunda kendisine: "İnsan yazdıklarının üzerini çizebilmeli" dediğini, sık sık hatırlatırdı. Ali Yardım, çalışma disiplini gereği, seviyeli ve ilmî mesnedi olan tenkidlerden çekinmeyen, bilâkis eserlerinin kemâle ermesi yolundaki katkılarından dolayı memnun olan bir ilim adamıydı. Biz de elimizden geldiğince, vüs'at ve vukufumuz çerçevesinde bu işi tamamlama gayretinde olduk. Çok şükür, etrafımızdaki "Ali Yardım dostları" sıkıştığımız ve ihtiyaç duyduğumuz her ânımızda seve seve yardımımıza koştular. Yine de Ali Yardımsız geçen günlerin ve firakın hüznünü, bu eseri yayına hazırlarken her safhada, iliklerimize kadar, tekrar tekrar hissettik. Maâmâfıh ölüm Hakk'h ve Âdetullâh'a muhalefetimiz de mevzu bahis değildi. Çok daralınca onun rûhâniyetinden istimdâd dilediğimiz zamanlar da oldu; o da hep yetişti. Burada üzerinde durmak istediğimiz bir diğer hususu da şöylece ifâde etmekte fayda var: Muhakkak ki, Ali Yardım'ın hadîs sahasında muvaffak olmasının ve sözü dinlenen bir o t o r i t e seviyesine gelmesinin muhtelif sebepleri vardır. Şahsî kabiliyetleri, sağlam karakter ve mantık yapısı, aldığı husûsî ve resmî eğitim, özellikle dört yıllık İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü dönemini azamî bir verimlilikle geçirmesi. Klâsik Türk ve İslâm kaynaklarına merakı ve bunları kullanmadaki mahareti, hocalarından ve İstanbul'un ilim ve kültür muhitlerinden, bilgi, edep, erkân ve âdaba dâir hususları adetâ sağarcasına dağarcığına doldurması, sürekli okuyup araştırması, ilim adamlığını bir hayat tarzı olarak benimsemesi, sindirilmiş bilgilerinin üzerine dâima yeni bir şeyler ilâve etme gayreti, yüksek meslekî ahlâkı, ilk kalemde sayabildiklerimizdendir. Ancak bunların ötesinde, onun muvaffakiyetini, hadîsi, sâdece nazarî bir bilgi olarak değil, fakat aynı zamanda bir h â 1 bilgisi olarak telâkki etmesinde de aramak yerinde olur. Hadîs sahasında tefekkür ederek, yazıp çizdiği konulan pek çok defâ doğmdan bir Peygamber emri ve hayat düstûru formasyonunda algılamıştır. Yazdıklanndan, yaşayabildiklerini yaşamış; yaşayamadıklanna ise en azından muhalefet etmeme hassasiyetini göstermiştir. Bu bakımdan muhaddis olmak. IX
13 onun için hadîs usûlüne ve literatürdeki malumata hakkıyla vâkıf olmaktan öte, hakkıyla yaşayabilmek ti. Bu yaşayış da kendisinde hep gördüğümüz dosdoğru, tutarlı bir hayat çizgisi şeklinde tezahür etmişti. Bir seferinde kendisine kaç hadîs bildiğini sorma cahilliğinde bulunmuştuk. Önce yüzümüze sessizce, manidar ve hüzünlü bir nazarla baktı. Bir süre sonra da illâki bir cevap bekleyen bizlere, kısık bir ses tonuyla: "Saymadım", dedi. Bu hâl ehli olabilme çilesi, onun mutasavvıf veçhesinin bir aksi idi. Bu çileyi her ânında yaşadığı için olsa gerek, hikâyesi bir "hüzün hikâyesi", belki de "o kamışlıktan kopanlma"nm hikayesiydi. Allahıyla samimiyetinin, Peygamberiyle samimiyetinin, Mevlânâsıyla samimiyetinin kaynağı da belki bu hâlindendi. Mesnevi Hadîsleri, bu açıdan mutasavvıf-muhaddis bir ilim adamının emekleri mahsûlüdür. Malûmdur ki Ali Yardım'ın bir eserini neşretmek, Ali Yardım'ın bir eserini kendisinin neşretmesi gibi olamazdı. Bu bakımdan, varsa, hatâlar ve eksikler bize, bizim kifayetsizliğimize aittir. Eseri, yazıldığı dönemin şartlan içinde, olduğu gibi neşretme gayreti içinde bulunduk. Genel bir prensip olarak bâzı kelime, imlâ ve dizgi tashihleri dışında (ki bu tür tasarruflar, Ali Yardım Hoca da böyle isterdi, diye çok emîn olduklanmızdır) orijinal metnin içine müdâhale etmedik. Eser 1970 senesinde, devrin imkânlan dâhilinde tamamlandığından, o t a n t i k 1 i ğ i korunsun istedik. Bu bakımdan, kitapta yer yer geçen "... hiçbir yerde tesbît edemedik", "... kaynaklarda rastlayamadık" nev'inden bâzı ifâdelerin, okuyucu tarafından bu nokta göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi yerinde olur. Nitekim Ali Yardım da sağlığında, günümüz bilgisayar imkânlarını kullanarak, yeniden bir tahrîc çalışması yapmak niyetindeydi. Biz, çok îcâb ettiğini düşündüğümüz durumlarda ise "Naşirin notu" ibaresiyle dipnotlarında okuyucuya bilgi verme yoluna gittik. Ali Yardım'ın Önsözündtn önce, 1970 senesinde Mesnevi Hadîsleri çalışmasının tamamlanmasını müteâkib, merhum Prof. M. Tayyib Okiç Hoca'mn kaleme aldığı takdim yazısını, özellikle bir vesika hüviyeti taşıması hasebiyle, kitaba ilâve etmeyi uygun bulduk. Mesnevi Hadîsleri hakkında kamuoyunun ilk defâ bilgilendirildiği ve Kubbealtı Akademi Mecmuası 'nm 1979 senesindeki ilk sayısında neşredilen, kısa araştırma makalesini de bu düşünceyle aldık ve E k olarak kitabın sonuna koyduk. Giriş kısmına, dizgiye esas aldığımız nüshadaki "Mevlânâ'nın hayâtı kısaca anlatılacak" noti- X
14 na istinaden, ana hatlarıyla Hz. Mevlânâ'nın hayâtını ilâve ettik. Biliyoruz ki, Hazretin hayâtını bir defa da Ali Yardım'ın kaleminden okumak çok daha başka olurdu. Ali Yardım'ın son dönemlerinde tercih ettiği ayrıntılı indeks usûlünü burada da tatbîk ettik. Bunun dışında ayrıca, kitabın sonuna da Mesnevî Hadîsleri İndeksi adıyla bir liste koyduk. Dizgi sırasında bazı tasarruflarda bulunduk. Orijinal metinde Arapça karşılığı "kaf" olup da "q" harfi ile gösterilen yerleri "k" ile değiştirdik. Özellikle şahıs, kitap ve yer adlarının yazıhşında dikkatimize takılan bazı küçük farklılıkları gidererek, azamî seviyede imlâ birliğini sağlamaya çalıştık. Ali Yardım'ın önceki eserlerinde olduğu gibi yine şahıs adlarını koyu, kitap adlarını beyaz-italik, konuşma metinlerini "tırnak içinde koyu-italik" yaptık. Bu kitapta "hüküm" fasıllarında sıkça kullanılan ve de sıhhat derecelerini gösteren "sahîh", "hasen", "zaîf, "mevzu"', "merfu"', "mevkuf, "garîb", "leyyin", "münker" gibi hadîs ıstılahlarını "tırnak içinde-koyuitalik-ar alıktı" olarak yazdık. Orijinal nüshadaki çoğu yerde, bu iföde- 1er tırnak içinde, aralıklı olmalannın yanı sıra, bazen ilk harfleri büyük yazılmıştı. Biz, yeknesaklığı temin için bunlan küçük harfli yazmayı tercih ettik. Mesnevî 'den iktibas edilen Farsça kısımlan dizerken de ta 'lîk fontunu tercih ettik. Yine orijinal nüshada, bir kaçı hâriç, "benzeri beyitler", Veled İzbudak tercümesi ve Ankaravî şerhindeki yerlerine sâdece atıf yapma şeklinde belirtilmişti. Dipnotlarına "Naşirin notu" ibaresiyle bunlann Veled İzbudak tercümelerini de yazdık. Neşre esâs nüshada Ali Yardım Hoca'nın kurşun kalemle sonradan ilâve ettiği beş adet notu [Müellifin hadîsle ilgili derkenarı] ibaresiyle dipnotlarında verdik. Merhumun yazma hâlde kullandığı kaynakların sonradan basılmış olanlarına da işaret etmedik. Bu neşir çalışmasında bizim kullandığımız birkaç kaynağı ise, [Naşirin ilâvesi] ibaresiyle bibliyografyaya ekledik. Tâ işin en başında, yıllan arasında, eserin vücûda gelmesi sürecinde gerek ilmî metod, gerek kaynakların tesbîti gerekse de değerlendirilmesi hususlannda merhum Ali Yardım'a önemli katkılarda bulunan, bugün de eserin neşri sırasında, dizgileri bir muhaddis hassasiyetiyle gözden geçirmenin yanı sıra, takriz yazılması ricamızı kırmayarak bizi şevklendiren, XI
15 kıymetli ve müşfik büyüğümüz Prof. Dr. Mehmed Hatiboğlu Beyefendi'ye en samîmi hislerimizle teşekkür eder, sıhhat ve âfıyetli uzun ömürler dileriz. Baba dostlan hocalanmız, muhterem Prof. Dr. Mustafa Fayda, Prof. Dr. Mustafa Tahralı, Prof. Dr. Mehmet Demirci ve Prof. Dr. Ali Osman Ateş Beyefendilere, kitabın yayına hazırlanma sürecindeki çeşitli safhalarda, gerek bilgi, gerek tecrübe cihetinden, verdikleri her türlü destek ve katkıdan dolayı teşekkürü bir borç biliriz. Farsça beyitler ve Arapça hadîs metinlerinin ilk dizgilerini hazırlayan ve kitabın neşri hususunda merhum Ali Yardım'la sağlığındaki muhaverelerini bize aktararak desteğini esirgemeyen, gerekli gördüğü yerlerde açıklayıcı bilgilerle kitaba katkı sağlayan. Babamızın asistanı, azîz kardeşimiz Dr. Mehmet Sait Toprali'a hassaten teşekkür ederiz. Farsça beyitlerin dikkatli bir okumayla gözden geçirilmesi ve bazı dizgi eksiklerinin giderilmesi işini, ricamızı kırmayarak, deruhte eden Mevlevilik ve Mesnevi sahaları mütehassısı, muhterem Dr. Safî Arpaguş'a teşekkürü bir borç biliriz. Farsça beyitleri kendi anadiliyle okuyan, dikkat nazarına takılan tashihleri bize bildiren, öğrencimiz, genç Mesnevi Dostu Elnaz Forouzesh'e de teşekkür ederiz. Kitabın hazırlanmasındaki her safhada, bize anlayışla gerekli kolaylığı ve çalışma imkânlarını sunan. Damla Yayınevi sahibi, merhum Ali Yardım'ın bizi kardeşleştirdiği, kadîm dostumuz Hasan Hüseyin Doğru Beyefendi'ye de teşekkürlerimizi sunuyoruz. Eserin neşri sürecinde en baştan beri maddî ve manevî her türlü desteğini sürekli yanımda hissettiğim ve dizgileri bir başka gözle okuyarak, tashih eden Ağabeyim Ali Şîr Yardım'a da hürmetle teşekkürlerimi arz ediyorum. Mesnevi Hadîsleri çalışmasının neşrinden dolayı Büyük Mutasavvıf Hz. Mevlânâ ve Babamız Prof. Dr. Ali Yardım'ın azîz ruhlarının şâd olduğuna inanıyor, Cenâb-ı Hak'dan rahmet niyaz ediyoruz. Eserin fikir, kültür ve irfan hayatımıza kazandırılmasına bizi vesîle kılarak, bu şerefi ve hazzı bizlere tattıran Mevlâmız'a sonsuz hamd ü senalar... Fâtih, 13 Mayıs 2008 Dr. Mustafa Sinan YARDIM Neşre hazırlayan XII
16 TAKRİZ Kur'ân-ı Kerîm't göre, beşeriyetin tek üstünlük ölçüsünün "Takva" mertebesi olduğu malûmdur. Müttakî, yânî takvâlı kimse demek, her çeşit müsbet değere sâhib çıkıp, Yaratıcı'ya hakkiyle kulluk eden kimse demektir. Bu mertebeye ulaşabilmekte, neseb, haseb, zaman, devir, çevre, dil, cinsiyet, meslek... gibi farklılıkların hiçbir dahli olmayacağı da açıktır. Gerçek mü'min olabilmek en üstün insanlık derecesidir. Bu dereceye ancak j_]jmj/e ahlâkla ulaşılabilecektir. Bunlara sırtını dönmüşlerin ne Yaratan'a kulluğundan, ne de topluma yararından bahsedilebilir. Hz. Peygamber, bu eskimez ölçüleri dünj/evî hayatta hâkim kümakla uğraştı ve gelecek nesillere vasiyet olarak bıraktı. Sonraki nesillerin kültürlü kesimleri, müsbet ve rûhânî ilim mensupları şeklinde kısımlara ayrıldı ve 11/ VIII. asrın aydınları arasında zühd hayâtını tercih edenler Tasavvuf iklimini vücûda getirdiler. İlk devir mutasavvıflarının temel hedefleri. Kur'ân ve Sünnet'ten kaynaklanan bir şahsiyet modelinin temsilcileri olmakdı. Tasavvuf ilminin dayanması gereken kaynak konusunda bu yolun ulularının gayet açık beyânları bizlere kadar ulaşmışdır. Meselâ III/IX. asrın bir velîsi, Şeyh'ul-Ârifîn unvanlı Sehl-i Tusterî (ö: 283/896), şu yedi maddeyi tasavvufun temelleri olarak göstermektedir: "Allah'ın kitabı Kur'ân'a bağlanmak, Resûlullah 'in Sünneti 'ne uymak, helâl yemek, eziyet etmekten uzak durmak, günâhlardan sakınmak, tevbekâr olmak, hukuka riâyet etmek". Yine meselâ meşhur Cüneyd-i Bağdadî (ö: 298/911) aynı mâhiyette olarak: "İlmimiz Kur'ân ve Sünnet'le kayıdlıdır. Bunları bilmeyenlerin ardından gidilmez" demektedir. Emsali çoğaltılabilecek bu tesbîtlerin ışığında yürümek, tabîatiyle her zaman ve çevre için mümkin olabilmiş değildir. Bizzat tasavvuf müntesibleri arasında bile, çürümeler, yoldan çıkmalar görülünce, idrak sahibi pek çok XIII
17 âlim ve edîb, tenkidlerini dile getirmekten geri kalmadılar, pek çok eser yazdılar. Tek gayeleri vardı: "Mensub oldukları millete İslâm'ın gerçeğini anlatmak ve onları bu yola çevirmek", VII/XIII. asrın Mevlânâ'sı da ilk devir Tasavvuf imamlarının çizdiği yolda, İslam Peygamberim kendisine ufuk bilmiş ve eserlerinde, edindiği Kur 'ân ve Sünnet kültürünü geleceğin istifadesine sunmuştur. Asırlardır huşu içinde dinlenen Itrî bestesi na'tinde Peygamberine: "Nûr-i çeşm-i enbiyâ, çeşm-i çerâğ-ı mâ Tuyî - Nebilerin gözlerinin nuru, bizim nûr kaynağımız sensin " diye hitâb eden, kendisini "Pâk Muhammed yolunun toprağı" sayan bu büyük zât, acaba O Muhammed'in hangi sözlerini, hangi fiillerini bizlerle paylaşmak istemişdi? Binlerce sahîfe tutan kitabî mîrâsmda bu yolda neler diyordu? İşte bucâzib kültürel endîşe nin cevâbı sadedinde, bilhassa geçen asırdan beri, pek değerli eserler ortaya konmuş bulunmaktadır. Şahsen bilebildiğim kadarıyla, Mevlânâ'nın Mesnevî'smde zikrettiği hadîsleri kitablık çapta bir ilmî araştırma konusu yapan ilk âlim, İranlı Bedîuzzamân Fürûzanfer ( ) olmuştur. Yedi yüz elli beş sahîfelik son baskısı 2002'de yapılmış: "Ehâdis ve Kısas-ı Mesnevi" isimli değerli eserinin ilk baskısına yazdığı önsöz, 21 Mayıs 1954 târihini taşıyor (Hicrî 1373, Şemsî 1333). Türkçemizde bu çapta bir çalışmaya nail olmak için, merhum Ali Yardım'ı beklememiz gerekti. Seneler önce O'nun ilmî hassasiyet ve eğilimini müşahede etmiş bir takdirkârı olarak, Mevlânâ'nın hadîs kültürünü bizlere aydınlatmasını teklîf edenlerden olmuşdum. Ali Bey, kendi, zamanının bütün imkânlarını kullanarak ilim dünyâmıza müstesna bir eser kazandırdı; ama, takdir-i İlâhî, basılmış hâlini dünyâ göziyle görmek kendisine kısmet olmadı. Başta pek değerli evlâdı Mustafa Sinan Bey olmak üzere O'nun bu muhalled eserini Türk Kültür Dünyâsına, kazandıranlara şükran duymamak mümkin değildir. Diğer pek çok ilmî hizmetlerinin yanı sıra, husûsîyle bu kitabı Ali Bey'in ruhunu ilelebed şâd ettirecektir. Bizlere düşen vazife, bu çileli ilmî emekten yeterince faydalanma liyâkati göstermek olacaktır. Mevlâmız'ın rahmet ve gufranı üzerinden eksik olmasın, âmin. Ankara,!^ Nisan 2008 Pazartesi Mehmed S. HATİBOĞLU XIV
18 PROF. M. TAYYİB OKİÇ'İN TAKDÎMİ Dünya çapında şöhret olan Muhamtned Celâlüddîn er-rûmî'nin meşhur eseri "Kitabu'l-Mesnevf'de birhayli Hadîs-i şerif mevcud bulunmaktadır. Tahran Üniversitesi profesörlerinden, büyük âlim, merhum Bedî'u'z-Zaman Firuzanfer'in "Ehâdîs-i Mesnevî" isimli risalesi varsa da, müellif, mevzuu tamamiyle eserine almadığı gibi, ilmî tahlîl ve tenkîdler de yapmamıştır. Bay Ali Yardım, Millî Eğitim Bakanlığının nâzik müracaatı üzerine, bize bağlanıp nezâretimizin altında, ciddî ve yorucu tedkîklere girişmiş ve bugün elimizde olan "Mesnevî Hadîsleri" isimli eserini ortaya koymuş bulunmaktadır. Mevzuun daha iyi anlaşılabilmesi için Bay Yardım, önsözünü müteâkıb, araştırmasına faydalı bir Giriş kısmıyla başlamaktadır ki şöylece bâblar sıralanmaktadır: Hadîs'in ehemmiyeti; Hadîslerin toplanışı ve yazıya geçirilişi; Hadîsleri tasnîf faaliyeti ve semereleri (Sünenler, Câmi'ler, Müsnedler ve Müstedrekler); Tasnîf devri Hadîs mecmualarının hususiyetleri; Hadîslerin tahrici (Tahrîcu'l-Ahâdîs); Mesnevî Hadîslerinin tahrîci; Mesnevî Hadîsleri üzerinde yapılan diğer çalışmalar; Mesnevideki Hadîslerin kaynakları bakımından durumu; Mesnevideki Hadîslerin değer hükümlerine göre tasnîfı; Mesnevideki Hadîslerin nakil tarzı; Araştırmamızda ta'kîb ettiğimiz metod. Bu girişten sonra müellif, eserinin asıl mevzuuna geçmekte, Celâlüddîn Rûmî'nin Mesnevisinde kullandığı Hadîs-i şerifleri tedkîk ederek, bunları Mesnevî cildlerine göre sırasıyla sunmaktadır. Hadîs-i şeriflerin geçtiği farsça beyitleri, türkçe tercemeleriyle birlikte başa alan yazar, daha sonra, Hadîslerin, tedkîkleri sonunda bulduğu arabça metinlerini, yine türkçe\eriy\e birlikte, vermekte ve bu Hadîslerin muhteva bakımından ben- (*) Metin, merhum M. Tayyib Okiç Hoca'nın imlâ hususiyetleri muhafaza edilerek dizilmiştir. XV
19 zerleri varsa, onlara da işarette bulunmaktadır. Metin üzerindeki tedkîklerini böylece bitirdikten sonra müellif. Hadîslerin kaynakları üzerine eğilmiş, münekkıdlerin görüşlerini ele alarak. Mesnevide geçen her Hadîsin sıhhat yönünden değeri hakkında nihâ'î değer hükmünde bulunmaktadır. Celâlüddîn Rûmî, Mesnevısme bazan farsça olarak ancak hadîsin hulâsasını hattâ ondan bir tek kelimeyi almış olduğu için, bu gibi Hadîslerin kaynaklarını veya arabça asıllarını tesbît etmek tabiî ki hayli zor bir iştir. Müellif bu noktada büyük bir sabır ve sebat göstererek. Hadîsin senedini veya senedlerini arabça metinleriyle tesbît etmeğe çalışmıştır ki, araştırmasının zâten en güç tarafı da burasıdır. Bay Ali Yardım, tedkîkleri sonunda. Mesnevide 158 Hadîs bulmuştur. Bunlardan 78 inin, yani yarısına yakın bir kısmının, sahîh olduğu neticesine varmaktadır. Zaîf Hadîsler 38, apokrif (mevdu') olanlar ise, 14 kadardır. Mesnevide Hadîs olarak geçtiği halde. Hadîs olmayan, fakat benzerleri bulunan Hadîsler 8 olup, kaynaklarını tesbît ettiği, fakat değerlendirmelerine tesadüf edemediği Hadîs sayısı ise 4 dür. Yazarın tesbît edebildiği kadarıyla Hadîslerin kayn,klara dağılışı da enteresandır. Mesnevi Hadîslerinin büyük kısmı, altı otantik (Sahîh) Hadîs kitabında bulunmaktadır (el-buhârî ve Müslim'in Sahîhlen, Ebû Dâvûd, et-tirmizî, en-nesâî ve İbn Mâca'nın Sünen]en). ed-dârimî'nin es- Sünen 'i ile Ahmed İbn Hanbel ve et-tayâlisî'nin Müsned\en de bu Hadîslerin pek çoğunu ihtiva etmektedir. Bu eserler dışında diğer bazı Hadîs mecmuaları da nazar-ı itibâra alınmıştır. Doğrudan doğruya mevdu', apokrif, olan Hadîslerin sayısı çok sayılamaz (14). Yazar bu rakamı tesbît etmekle, Mesnevînm. büyük müellifi lehine olacak bir hakikati tesbît etmiş olmaktadır. Bay Yardım'ın bu çalışmalarından önce, Mesnevî'de Mevdu' Hadîs mikdârmın daha kabarık olacağı tahmin edilebilirdi. Böylece bu gibi teşevvüşlerden Celâlüddîn Rûmî asırlar sonra tebriye edilmiş oluyor. Zayıf sayılan Hadîslerin sayısı her ne kadar küçümsenemezse de (38), didaktik ve tasavvufî eserler için, bu durum tabiî karşılanabilir. Netîce itibârı ile yazar, Mesnevi Hadîslerini sıhhat yönünden vuzuha kavuşturmuştur ki, tedkîkinin asıl ehemmiyeti de buradadır. XVI
20 ONSOZ İslâm âlimleri, başlangıçtan hicri V. asrın ikinci yarısına kadar, te'lif ve tasnif etmiş oldukları eserlerinde, h a d î s ve haber nev'inden vesikaları, umumiyetle senedli olarak kaydetmeyi bir prensip hâline getirmişlerdi. Bu durumun, V. asır sonları ve VI. asır başlarından itibaren terk edilmeye başlandığı dikkati çekmektedir. Artık, o devirden günümüze kadar sürdürülen nakil geleneği, -hadîs sahasındaki eserler de dâhil- hadîs ve haberlerin senedini atıp, sâdece metnini kaydetmek şeklinde ortaya çıkmıştır. Ancak, kendi devir ve şartları içinde belki normal karşılanan bu şekilde bir nakil tarzının, zamanla bir kusur sayılmaya ve tenkîd konusu edilmeğe başladığı müşahede edilmektedir. Nitekim, senedsiz hadîs nakletme geleneğinin başlamasından iki asır bile geçmeden, ortaya çıkan mahzûrlan telâfi edici yeni bir çalışma metodunun geliştirilmesi, bunun bir tezahürü olmalıdır. İçinde hadîs bulunan her hangi bir eserin. Hadîs ilmi bakımından değerini tesbît etmek maksadıyla geliştirilen bu metoda "Tahrîc" adı verilmiştir. Mevlânâ'nın MesnevTsı de, yazıldığı zaman bakımından, hadîslerin senedsiz olarak nakledildiği devre rastlar. Eserinde, azımsanmayacak kadar hadîs zikreden Mevlânâ, kendine has metoduyla onların bir nevi açıklamalarını yapmıştır. Ne var ki, gerek üzerinde durduğu hadîsler, gerekse onları ele alış tarzı, MesnevTnm hadîsleri ve onun sahibinin hadîslere bakışı konusunda bâzı tereddütlerin yayılmasına yol açmıştır. Türk-îslâm kültürü üzerinde olduğu kadar, diğer yabancı kültürler üzerinde de derin izleri bulunan MesnevVnm, sâdece Hadîs ilmi bakımından bir değerlendirmesini yapma hedefini güden bu araştırma, onun hadîslerinin XVII MESNEVİ HADİSLER) FORMA 2
21 metinlerini, senedlerini, kaynaklarmı ve sıhhat derecelerini tesbît etmeye çalışmaktadır. Çalışmalarım sırasında yardım ve alâkalarını esirgemeyen Hocam Prof. M. Tayyib OI<iç Bey'e ve Sayın Prof. Dr. Mehmed Hatiboğlu'na şükranlarımı sunarım. Her şeyin en doğrusunu bilen ve doğru yolu gösteren Allah'dır. Kulun vazifesi; gayret, titizlik ve sadâkatten ibarettir. Kay seri,\1 Ocdk 1970 Ali YARDIM XVIII
22 İÇİNDEKİLER ESER ÜZERİNE VII TAKRİZ PROF. M. TAYYİB OKİÇ'İN TAKDİMİ ÖNSÖZ İÇİNDEKİLER XIII XV XVII XIX GİRİŞ 1 1- MEVLÂNÂ VE MESNEVİSİ 1 2- HADÎSLERİN TAHRÎCİ KAYNAK VE ARAŞTIRMALARA BİR BAKIŞ 17 I. BÖLÜM MESNEVİ HADÎSLERİ GİRİŞ 27 MESNEVİ I. CİLD HADÎSLERİ 29 MESNEVİ II. CİLD HADÎSLERİ 91 MESNEVİ III. CİLD HADÎSLERİ 129 MESNEVİ IV. CİLD HADÎSLERİ 161 MESNEVİ V. CİLD HADÎSLERİ 197 MESNEVİ VI. CİLD HADÎSLERİ 233 XIX
23 11. BÖLÜM MESNEVÎ HADÎSLERİ'NİN DEĞERLENDİRİLMESİ GİRİŞ MESNEVÎ HADÎSLERİ'NİN MUHTEVASI MESNEVÎ HADÎSLERİ'NİN KAYNAKLARI MESNEVÎ HADÎSLERİ'NİN SIHHAT DERECELERİ 272 SONUÇ 275 BİBLİYOGRAFYA 281 EK-1: MESNEVÎ HADÎSLERİ ÜZERİNDE BİR ARAŞTIRMA 287 EK-2: AÇIKLAMALAR 299 EK-3: CÂMİ'UL-ÂYÂT'IN YAZMA NÜSHALARI 303 EK-4: MESNEVÎ HADÎSLERİ İNDEKS 307 MESNEVÎ HADÎSLERİ'NDE BENZERİ BEYİTLER İNDEKSİ İNDEKS 315 XX
24 GİRİŞ İslâm'ın uzun târihi ve geniş coğrafyası içinde, çeşitli sahalarda pek çok yazılı eser verilmiştir. Bunların arasında ilmîleri olduğu gibi, öğretici ve eğitici mâhiyette olanları da vardır. Belli bir ilim ve san'at zümresine hitâb edenleri yanında, geniş kütlelerin anlayacağı dil ve muhteva ile kaleme alınanları da mevcûddur. İşte, Mevlânâ'nın eserleri bu gözle ele alındığında, onların, öğretici, eğitici ve sevdirici karakterli oluşları kendini gösterir. Klâsik İslâmi eserlerde, hangi türden olursa olsun, az-çok hadîslere yer verilmeyeni hemen hemen yok gibidir. Tefsir, Fıkıh, Târih, Kelâm, Tasavvuf, Ahlâk, Tıb, Edebiyat, Tabakât, Menâkıb, Lügat vb. dallardaki eserlerde, dâima, hadîsler bulunagelmiştir. Esasen bu neviden eserler, hadîsleri hayâta aktaran, onları toplumun malı yapan aracılar rolünü oynamışlardır. Ancak, bunlar içerisinde, eserlerinde kullandıkları hadîsleri, hadis kaynaklarından alanlar olduğu gibi, hiçbir kaynağa baş vurmadan, duyduğu işittiği ve hafızasında kaldığı şekliyle kaydedenler de olagelmiştir. Bu durum, sonraki nesiller tarafından dikkate alınmış ve klâsik eserlerin ciddiyeti ve güvenilirliği konusundaki değerlendirmelerinde ölçü olarak kullanılmıştır. 1-MEVLÂNÂ VE MESNEVİSİ Hicrî 604 senesinde (M. 1207) Belh\e doğup, 672 yılında (M. 1273) Konya'ddi vefat eden Mevlânâ'nın ciddî bir medrese tahsili geçirdiği bilinir. Uzun süre, Konya'da müderrislik yaptığı da adına tahsîs edilen bir medresenin mevcudiyetinden anlaşılmaktadır. Nitekim tabakât kitapları, onun, "Hanefi mezhebi sahasında, Hilaf ilminde ve çeşitli ilim dallarında otorite
25 bir âlim" olduğunu kaydeder<". Mevlânâ'nın Hayâtı'' Sahanın klâsik kaynaklarında'^* belirtildiği üzere Hazreti Mevlânâ 6 Rebîülevvel 604 (30 Eylül 1207)'de bir ilim merkezi olan ve bugün Afganistan sınırları içinde bulunan Horasan'ın Belh şehrinde doğdu. Künyesini Mesnevinin girişinde Muhammed b. Muhammed b. Hüseyin el-belhî olarak kaydetmiştir. Lakabı Celâleddîn'dir. "Efendimiz" anlamına gelen Mevlânâ unvanından başka kendisine babası tarafından verilen Hüdâvendigâr (Farsça, Sultan anlamında) lakabıyla da bilinir. Hayâtının mühim bir kısmını Anadolu (Diyâr-ı Rûmyda geçirdiği için Mevlânâ-yı Rûm, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî adlarıyla; müderrisliğine nisbetle de Molla Hünkâr, Mollâ-yı Rûm unvanlarıyla anılır. Soyu Hz. Ebû Bekir'e kadar gitmektedir. Babası Sultan'ül Ulemâ (Alimlerin Sultânı) lakabıyla bilinen Muhammed Bahâeddîn Veled'dir. Annesi ise Hârizmşahlar hanedanına mensup olan Belh Emîri Rukneddîn'in kızı Mü'mine Hâtun'dur. Kübreviyye'nin kurucusu Necmeddîn-i Kübrâ (ö: 618/1221)'nin müridi kabul edilen Bahâeddîn Veled, Belhli bir ulemâ (1) Bkz. Kasım b. Kutluboğa, Tâc'üt-Terâcimfi Tabakât'il-Hanefiyye, s. 57, Bagdâd (...(.jull ^1 y\) uj>u-lj L_J.ÜL ÎİU OlT...) (2) Naşirin notu: Bu başlık altındaki bilgiler, merhum Ali Yardım'm muhtemelen Doktora Tez Savunması sırasmda yöneltilen bazı tenkîdler üzerine 9 Nisan 1984 târihinde kaydettiği "Mevlânâ'nın hayâtı kısaca anlatılacak" notum, istinaden tarafımızdan ilâve edilmiştir. İlgili not kağıdı, "Tenkidler" başlığı altında sekiz madde olarak yazılmış ve bu kitabın hazırlanmasına esas olan tez nüshasına âit cildli kapağının iç kısmına yapıştırılmış vaziyettedir. Söz konusu tenkidler, görebildiğimiz kadarıyla esâsa taalluk etmeyen, daha ziyâde küçük tashihleri içeren kısa notlar olarak listelenmiştir. (3) Naşirin notu: Hz. Mevlânâ'nın hayâtına dâir birinci el bilgiler, kendi eserlerinde verdikleri hâriç tutulursa, büyük ölçüde Sultan Veled'in İbtidânâme (Velednâme)'si, Ferîdûn-i Sipehsâlar'ın Risâle'si ve Ahmed Eflâkî'nin Menâkıb'üt-'Arifin'ine dayanmaktadır (Bkz. Reşat Öngören, "Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî", TDVİslâm Ansiklopedisi, C. XXIX, s , Ankara 2004). Biz de Mevlânâ'nın hayâtını ana hatlarıyla kaleme alırken, büyük ölçüde bunlara dayanılarak hazırlandığını gördüğümüz üç kaynaktan istifâde ettik: 1- Dr. Reşat Öngören'in TDV İslâm Ansiklopedisi için kaleme aldığı "Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî" maddesi. 2- Mesnevîhan Şefik Çan'ın Mevlânâ.- Hayatı, Şahsiyeti ve Fikirleri (Ötüken Neşriyat, yayın nu: 305, İstanbul 1995) adlı geniş etüdü. 3- Dr. Sâfı Arpaguş'un "Mevlânâ Celâleddîn Rûmî ( )" {İSTEM, yıl:5, sayı; 10, s , Konya 2007) adlı muhtasar makalesi.
26 ailesine mensup, halk tarafından sevilen, sözüne itibâr edilen kâmil bir şahsiyetti. Vaazlannda icâbmda, hakikat adma, Hârizmşah idarecilerini ve diğer âlimleri tenkîd etmekten çekinmeyen bir üslûbu vardı. Nitekim özellikle Yunan felsefesinin te'siri alında kaldıklarım düşündüğü Fahreddîn-i Râzî ve Zeyn-i Kîşî ile Hârizmşah Alâeddîn Muhammed'i ağır bir şekilde eleştirmesi, o dönemde ciddî bir tatsızlık yarattı. Bunun sonucunda Belh'i terk etmek durumunda kaldı. Bahâeddîn Veled, yanma en yakın mürîdlerini, halîfelerini ve ailesini alarak 609 ( ) senesinde Hicaz'a gitmek üzere Belh şehrinden ayrıldı. Bu göçte yaklaşan Moğol istilâsının etkisi üzerinde de önemle durulur. Nitekim bir süre sonra bölge Moğolların işgaline uğrar. İlk duraklan olan Semerkand 'dan sonra, yol üzerindeki Nişâbur 'a vardılar. Burada Ferîdüddîn Attâr (ö: 618/1221) kendilerini ziyaret etti. Bu iki velînin karşılaşması sırasında Attâr, Sultan'ül Ulemâ'ya Mevlânâ'yı kasdederek: "Bu senin oğlun çok zaman geçmeyecek, âlemde yüreği yanıkların yüreğine ateşler salacaktır" dedi; Mevlânâ'ya da meşhur mesnevisi Esrâr-nâme'yi hediye etti. Daha sonra dönemin Abbasî Devleti'nin başkenti ve hilâfet merkezi olan Bağdâd'a ulaşan kafile burada fazla kalmadan Hac farizasını edâ etmek üzere Mekke'ye yöneldi. Dönüşte Medine'de Ravza-i Mutahhare, Kudüs 'te Mescid-i Aksa ziyaretlerinden sonra Şam 'a doğru yol aldılar. Kısa süreli duraklamalarla Şam, Halep, Malatya, Sivas üzerinden Erzincan 'm Akşehir kasabasına geldiler. Bahâeddîn Veled, Mengücek Sultânı Fahreddîn Behramşah ve eşi İsmetî Hâtun'un kendi adına yaptırdığı medresede bir müddet ders okuttu. Buradan da ayrılarak Sivas, Kayseri, Niğde yoluyla hârende (bugünkü KaramanYye gelişleriyle en nihâyetinde büyük yolculuk tamamlandı. Sultan'ül Ulemâ'yı burada Karaman Emîri Mûsâ Bey karşıladı. Kendisine iltifat etti. Lârende 'de kalması için ısrar etmekle kalmayıp adma bir medrese yaptırdı. Ailesi ve mürîdleriyle buraya yerleşen Bahâeddîn Veled yedi yıl süreyle ders verip, vaaz etti. Semerkandlı Mevlânâ on yedi veya on sekiz yaşlarında iken Lârende'de âlim Şerefeddîn Lâlâ'nın kızı Gevher Hâtun'la evlendi. Düğün merasimini tâkib eden günlerde önce Mevlânâ'nın annesi Mü'mine Hâtûn; ardından ağabeyi Alâeddîn Muhammed; son olarak da kayın validesi vefat etti. Bu hüzünlü dönemin sonunda 623 (1229)'de önce büyük oğlu Sultan Veled, bir yıl sonra da ağabeyinin adını verdiği Alâeddîn Çelebi dünyâya geldi. Mevlânâ hanımı Gevher Hâtun'un vefatından sonra Konyalı
İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...
İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi...13 BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...27 5 İKİNCİ BÖLÜM Husrev ü Şirin Mesnevisinin İncelenmesi...57
DetaylıLütfi ŞAHİN /
Lütfi ŞAHİN / www.lutfisahininsitesi.com Gel, gel, ne olursan ol yine gel, İster kâfir, ister Mecusi, ister puta tapan ol yine gel, Bizim dergâhımız, ümitsizlik dergâhı değildir, Yüz kere tövbeni bozmuş
Detaylıİçindekiler. Giriş Konu ve Kaynaklar 13 I. Konu 15 II. Kaynaklar 19
Önsöz Kur an tefsirleri üzerine yapılan araştırmalar bir hayli zenginleşmesine karşın, yüzlerce örneğiyle sekiz-dokuz asırlık bir gelenek olan tefsir hâşiyeciliği, çok az incelenmiştir. Tefsir hâşiye literatürü;
DetaylıESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ
ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ a. 14.Yüzyıl Orta Asya Sahası Türk Edebiyatı ( Harezm Sahası ve Kıpçak Sahası ) b. 14.Yüzyılda Doğu Türkçesi ile Yazılmış Yazarı Bilinmeyen Eserler c.
DetaylıRevak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: 23108. Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4. Fakrnâme Vîrânî Abdal
Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: 23108 Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4 Fakrnâme Vîrânî Abdal Yayına Hazırlayan Fatih Usluer ISBN: 978-605-64527-9-6 1. Baskı:
DetaylıİLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür
İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ Bu Beldede İlim Ölmüştür Rivayet edildiğine göre Süfyan es-sevrî (k.s) Askalan şehrine gelir, orada üç gün ikamet ettiği halde, kendisine hiç kimse gelip de ilmî bir mesele hakkında
DetaylıKİTABİYAT. Mevlānā Celāleddin-i Rumî, Mesnevî 1-2/3-4/5-6, Nazmen Tercüme: Ahmet Metin Şahin, Kaynak Yayınları, İstanbul 2006.
KİTABİYAT Mevlānā Celāleddin-i Rumî, Mesnevî 1-2/3-4/5-6, Nazmen Tercüme: Ahmet Metin Şahin, Kaynak Yayınları, İstanbul 2006. Yayınlanalı yedi yıl olmuş. İlk yayınlandığını bir gazetede mütercim ile yapılmış
DetaylıO, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.
İslam çok yüce bir dindir. Onun yüceliği ve büyüklüğü Kur an-ı Kerim in tam ve mükemmel talimatları ile Hazret-i Resûlüllah (S.A.V.) in bu talimatları kendi yaşamında bizzat uygulamasından kaynaklanmaktadır.
DetaylıESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 13.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî Yunus Emre Hacı Bektaş-ı Velî Sultan Veled
ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 13.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî Yunus Emre Hacı Bektaş-ı Velî Sultan Veled ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî/ Eserleri Mesnevi Dîvân-ı Kebir
DetaylıGADİR ESİNTİLERİ -9- Şiir: İsmail Bendiderya
GADİR ESİNTİLERİ -9- Şiir: İsmail Bendiderya GADİR ESİNTİLERİ (9) Şiir: İsmail Bendiderya Edit: Kadri Çelik - Şaduman Eroğlu Son Okur: Murtaza Turabi Hazırlayan: D.E.K. Kültürel Yardımcılık, Tercüme Bürosu
DetaylıEHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.
EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ www.almuwahhid.com 1 Müellif: Şeyhu'l-İslam İbni Teymiyye (661/728) Eser: Mecmua el-feteva, cilt 4 بسم هللا الرحمن الرحيم Selefin, kendilerinden sonra gelenlerden daha alim, daha
Detaylıİçindekiler. Kısaltmalar 13 GİRİŞ I. ÇALIŞMANIN KONUSU VE AMACI 15 II. İÇERİK VE YÖNTEM 16 III. LİTERATÜR 17
İçindekiler Kısaltmalar 13 GİRİŞ I. ÇALIŞMANIN KONUSU VE AMACI 15 II. İÇERİK VE YÖNTEM 16 III. LİTERATÜR 17 BİRİNCİ BÖLÜM MUHAMMED EBÛ ZEHRE NİN HAYATI, İLMÎ KİŞİLİĞİ VE ESERLERİ I. MUHAMMED EBÛ ZEHRE
DetaylıEbû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu
Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu Cilt/Volume: II Sayı/Number: 1 Yıl/Year 2016 Meridyen Derneği hadisvesiyer.info Ankara: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları 2012, 472 sayfa.
DetaylıHocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz
Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz PROF. DR. 133 Prof. Dr. Alaattin AKÖZ SÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Hiç unutmadım ki! Akademik olarak hem yüksek lisans, hem de doktora
DetaylıSULTAN VELED DİVANI (ÇEV. PROF. DR. VEYİS DEĞİRMENÇAY) ŞEYDA ARISOY
SULTAN VELED DİVANI (ÇEV. PROF. DR. VEYİS DEĞİRMENÇAY) ŞEYDA ARISOY Divan yazma Anadolu da 13. ve 19. yüzyıllar arasında görülen şairlerin değişik nazım türlerinde kaleme alınmış şiirlerini bir araya topladıkları
DetaylıDivan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.
Edebiyatı Sanatçıları Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. ı vardır. MEVLANA: XIII.yüzyılda yaşamıştır. Birkaç
DetaylıHacı Bayram-ı Velî nin Torunlarından Şair Ahmed Nuri Baba Divanı ndan Örnekler, Ankara Şehrengizi ve Ser-Güzeşt i
Hacı Bayram-ı Velî nin Torunlarından Şair Ahmed Nuri Baba Divanı ndan Örnekler, Ankara Şehrengizi ve Ser-Güzeşt i Yazar Mustafa Erdoğan ISBN: 978-605-9247-81-8 1. Baskı Kasım, 2017 / Ankara 100 Adet Yayınları
Detaylı20 Derste Eski Türkçe
!! 20 Derste Eski Türkçe Ders Notları!!!!!! Cüneyt Ölçer! !!! ÖNSÖZ Türk Nümismatik Derneği olarak Osmanlı ve İslam paraları koleksiyoncularına faydalı olmak arzu ve isteği île bu özel sayımızı çıkartmış
DetaylıİÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17
İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ... 15 MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17 SAFAHAT TA DEĞERLERİMİZ... 41 Adâlet... 43 Adamlık... 47 Ahlâk... 50 Azim... 42 Birleştiricilik...
DetaylıTÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYINLARI
Kitâbü Takrîbi l-garîb Kāsım b. Kutluboğa (ö. 879 h. / 1474 m.) Tahkik Dr. Öğr. Üyesi Osman Keskiner TÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYINLARI Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları Yayın No. 743 İSAM Yayınları 200 Klasik
DetaylıSabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)
Zikir, hatırlayıp yâd etmek demektir. İbâdet olan zikir de Yüce Allah ı çok hatırlamaktan ibârettir. Kul, Rabbini diliyle, kalbiyle ve bedeniyle hatırlar ve zikreder. Diliyle Kur ân-ı Kerim okur, duâ eder,
DetaylıTAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla
TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla (Farz kılınan oruç) sayılı günlerdir. Sizden kim, (o günlerde) hasta veya seferde ise o, (tutamadığı) günler sayısınca başka günlerde
DetaylıNOT : İMAM-I RABBANÎ Hz. bu mektubu muhterem şeyhi Muhammed Bakibillah'a yazmıştır.
6.MEKTUP MEVZUU : a) Cezbe ve sülûk husulünün beyanı. b) Celâl ve cemal sıfatları ile terbiye almak. c) Fenanın ve bekanın beyanı. d) Nakşibendî tarikatına mensub olmanın üstünlüğü. Belâ ve musibet için
DetaylıİÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7
İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 GİRİŞ / Bilal Kemikli...9 1. Din Edebiyat İlişkisi...9 2. Tasavvuf: İrfan ve Hikmet...12 3. Türk-İslâm Edebiyatı: Konu ve Kapsam...16 4. Türk-İslâm Edebiyatının Kaynakları...18 a.
DetaylıTürkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de
DetaylıÜnite 1. Celâleyn Tefsiri. İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I. Doç. Dr. Recep DEMİR
Celâleyn Tefsiri Ünite 1 İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I Doç. Dr. Recep DEMİR 1 Ünite 1 CELÂLEYN TEFSİRİ Doç. Dr. Recep DEMİR İçindekiler 1.1. CELÂLEYN TEFSİRİ... 3 1.2. CELALÜDDİN
DetaylıGoldziher. Goldziher ve Hadis. Hadis. Hüseyin AKGÜN. Hüseyin AKGÜN Goldziher ve Hadis. Hüseyin AKGÜN
117 Hüseyin AKGÜN Goldziher ve Hadis Oryantalizm tarihinde, Yahudi kökenli bir Macar olan Goldziher in ayrı bir yeri vardır. Zira o, gerek Batı da, gerekse Doğu da görüşleriyle çok sayıda araştırmacı üzerinde
DetaylıTEMEİ, ESER II II II
1000 TEMEİ, ESER II II II v r 6n ıztj BEHÇET K E M A L Ç A Ğ L A R MALAZGİRT ZAFERİNDEN İSTANBUL FETHİNE (Dört destan) BİRİNCİ BASILIŞ DEVLET KİTAPLARI MİLLİ EĞİTİM BASIMEVİ _ İSTANBUL 1971 1000 TEM EL
DetaylıMehMet Kaan Çalen, 07.04.1981 tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı. 2004 yılında Trakya
ÖTÜKEN MehMet Kaan Çalen, 07.04.1981 tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı. 2004 yılında Trakya Üniversitesi, Tarih Bölümü nden mezun oldu. 2008 yılında
DetaylıProf. Dr. ÂMİL ÇELEBİOĞLU HATIRA DOSYASI
Prof. Dr. ÂMİL ÇELEBİOĞLU HATIRA DOSYASI Divan Edebiyatı Araştırmaları Dergisi 10, İstanbul 2013, 1-4. Âmil Çelebioğlu nun Hayatı SEBAHAT DENİZ * Âmil Çelebioğlu, 20 Nisan 1934 tarihinde Konya nın Karaman
DetaylıİÇİNDEKİLER. Takdim... 9 İTİKAD ÜNİTESİ. I. BÖLÜM Din Din Ne Demektir?... 11 Dinin Çeşitleri... 11 İslâm Dini nin Bazı Özellikleri...
IGMG Islamische Gemeinschaft Millî Görüş e. V. İslam Toplumu Millî Görüş Eğitim Başkanlığı İÇİNDEKİLER Ders Kitapları Serisi Takdim... 9 İTİKAD ÜNİTESİ Din Din Ne Demektir?... 11 Dinin Çeşitleri... 11
DetaylıVEFEYÂT. Doç. Dr. Musa Süreyya Şahin
İslâm Araştırmaları Dergisi, Sayı 22, 2009, 155-181 VEFEYÂT Doç. Dr. Musa Süreyya Şahin Doç. Dr. M. Süreyya Şahin i 24 Ocak 2008 tarihinde Hakk ın rahmetine tevdi ile ebedî yolculuğuna uğurladık. Akademik
DetaylıMevlânâ dan Bilgelik Katreleri - Genç Gelişim Kişisel Gelişim
Üzerindeki bilgelik hırkasından, madde ve mânâ dünyasındaki mutluluğun şifrelerini verir bize Mevlânâ. Onun ilmini ve söylemlerini kâğıtlara, kitaplara, ansiklopedilere sığdıramamakla birlikte, deryada
DetaylıARAPÇA YAZMA ESERLERİN DİZGİSİNDE TAKİP EDİLECEK YAZIM KURALLARI
ARAPÇA YAZMA ESERLERİN DİZGİSİNDE TAKİP EDİLECEK YAZIM KURALLARI 1. Âyetlerin yazımında Resm-i Osmânî esas alınacaktır. Diğer metinlerde ise güncel Arapça imlâ kurallarına riâyet edilecek, ancak özel imlâsını
DetaylıİLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü
İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016 EN GÜZEL İSİMLER O NUNDUR Aziz Müminler! Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah tır. Güzel isimler O nundur.
DetaylıTASAVVUFÎ ŞİİR GELENEĞİNDE MEVLÂNÂ'NIN YERİ VE ÖNEMİ
Galata Mevlevihanesi Mevlana Rumi Mevlevi Musiki ve Sema Topluluğu Eğitim Kültür ve Yardımlaşma TASAVVUFÎ ŞİİR GELENEĞİNDE MEVLÂNÂ'NIN YERİ VE ÖNEMİ Fikirleri, takip ettiği yol ve eserleriyle farklı bilim
DetaylıAli Nihanî nin Manzum Hacı Bektaş-ı Veli Velayetnamesi (İnceleme-Metin-Sadeleştirme-Dizin)
Ali Nihanî nin Manzum Hacı Bektaş-ı Veli Velayetnamesi (İnceleme-Metin-Sadeleştirme-Dizin) Yazar Sedat Kardaş ISBN: 978-605-2233-01-6 1. Baskı Şubat, 2018 / Ankara 100 Adet Yayınları Yayın No: 266 Web:
DetaylıMesnevi den (ş 7 irli) r H i k â y ele
Mesnevi den (şiirli) H 7 i k â e y r l e ÖNSÖZ Sevgili Çocuklar, Cömertlik ve Yardım Etmede Akarsu Gibi Ol Mevlânâ Celâleddîn Şehrimizde büyük, güçlü ve kalıcı bir proje başlattık. Projemiz şehrimizden
Detaylıİsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular.
Müminlerin annesi... İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular. Hazret-i Meymune, Hazret-i Abbas ın hanımı Ümm-i Fadl ın kızkardeşi idi. İlk
DetaylıAna Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de. 2014 İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te
9 da AK YIL: 2012 SAYI : 164 26 KASIM 01- ARALIK 2012 BÜLTEN İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI T E Ş K İ L A T İ Ç İ H A F T A L I K B Ü L T E N İ 4 te Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır
DetaylıMÂTÜRÎDÎ KELÂMINDA TEVİL
Önsöz Klasik ilimler geleneğimizin temel problemlerinden birine işaret eden tevil kavramını en geniş anlamıyla inanan insanın, kendisine hitap eden vahyin sesine kulak vermesi ve kendi idraki ile ilâhî
DetaylıTÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri,
TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS 2018 Afrika Ülkelerinin Değerli Büyükelçileri, Sayın Valim, Belediye Başkanım, İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri, Değerli
DetaylıAynı kökün "kesmek", "kısaltmak" anlamı da vardır.
Kıssa, bir haberi nakletme, bir olayı anlatma hikâye etmek. Bu Arapça'da kassa kelimesiyle ifade edilir. Anlatılan hikâye ve olaya da "kıssa" denilir. Buhâri, bab başlıklarında "kıssa"yı "olay" anlamında
DetaylıOSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar
OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar Eda Yeşilpınar Hemen her bölümün kuşkusuz zorlayıcı bir dersi vardır. Öğrencilerin genellikle bu derse karşı tepkileri olumlu olmaz. Bu olumsuz tepkilerin nedeni;
DetaylıAzrail in Bir Adama Bakması
Mevlâna (1207 1273) Güçlü bir bellek, çağrışım yeteneği, üretkenlik, olağanüstü görüş ve anlatım gücü, derin duygusallık ve hüzün, her yönüyle İslam kültürüne hâkimiyet... İşte Mevlâna deyince akla gelen
DetaylıSayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz
Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,
DetaylıÖlülerinizi onların iyilikleri ile yâd edin (anın). Onların kötülüklerini anlatmayın. Hadis-i şerif.
AHMETLER KÖYÜ SOY AĞACI Hazırlayan: Ali Varol GİRİŞ Ölülerinizi onların iyilikleri ile yâd edin (anın). Onların kötülüklerini anlatmayın. Hadis-i şerif. Peygamberimizin bu sözünü düşününce ne gelir aklımıza?
DetaylıKur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu
Question Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu belirtir misiniz? Kur an ın lafızdan soyut olduğu bir merhale var mıdır? Answer: Her şeyin lâfzî
Detaylıİstanbul İmam Hatip Liseliler Derneği
BİRİ MATEMATİK Mİ DEDİ? BİZ KİMİZ? Yüce Rabbimiz dünya hayatını insanoğluna imtihan yeri kılmış, sırat-ı müstakim olarak göndermiş olduğu dinin yaşanabilmesi ve birbirlerine ulaştırılabilmesi için Müslümanları
DetaylıMerkez / Bitlis Temel İslam Bilimleri /Tasavvuf Ana Bilim Dalı.
Adı Soyadı Ünvan Doğum Yeri Bölüm E-posta : Bülent AKOT Doç. Dr. Merkez / Bitlis Temel İslam Bilimleri /Tasavvuf Ana Bilim Dalı. bulentakot@hotmail.com EĞİTİM BİLGİLERİ Derece Bölüm Program Üniversite
DetaylıKURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ
KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ Kur an-ı Kerim : Allah tarafından vahiy meleği Cebrail aracılığıyla, son Peygamber Hz. Muhammed e indirilen ilahi bir mesajdır. Kur an kelime olarak okumak, toplamak, bir araya
DetaylıRisale-i Nuru Samsat-ta Lise öğrencisi iken Teyzem oğlu vasıtasıyla tanıdım.
ABUZER KARA 1.Kendinizi tanıtırımsınız. Ben Abuzer Kara 1961 Samsat doğumluyum.ilk ve orta öğrenimimi Samsat ta bitirdim.19 82 yılında evlendim.1983-1984 Yılları arasında askerlik görevimi ifa ettim.1987
DetaylıMevlana Değişim Programı
Mevlana Değişim Programı Mevlana Değişim Programı, yurtiçinde eğitim veren yükseköğretim kurumları ile yurtdışında eğitim veren yükseköğretim kurumları arasında öğrenci ve öğretim elemanı değişimini gerçekleştirmeyi
DetaylıKİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR?
KİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR? Kişisel gelişim, insanın gelişimi merak etmesi, yeni insanlar tanıması, gazetede güzel yazı yazan veya kitap yazmış insanları merak ederek onları tanımak, sadece yazılarından
DetaylıKitap Değerlendirmeleri. Book Reviews
Kitap Değerlendirmeleri Book Reviews HAK ÂŞIĞI VE HALK OZANI ÂŞIK YOKSUL DERVİŞ Cem ERDEM * İlmin Medinesi Ahmed-i Muhtar Onun kapıcısı Haydarı Kerrar Hakka girer burdan ervah-ı ebrar Erişir onlara fazl-ı
DetaylıRisale-i Nur Kur anın ruhunu, gayesini, hedefini izah eden çok mükemmel bir tefsirdir.
ABUZER DEMİR Risale-i Nur Kur anın ruhunu, gayesini, hedefini izah eden çok mükemmel bir tefsirdir. Risale-i Nur Kur anın ruhunu, gayesini, hedefini izah eden çok mükemmel bir tefsirdir. -Kısaca kendinizden
DetaylıALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN
KUR AN KARANLIKLARDAN AYIDINLIĞA ÇIKARIR Peygamber de (şikayetle): Ya Rabbi! Benim kavmim bu Kur an ı (okumayı ve hükümlerine uymayı bırakıp hatta menedip onu) terkettiler. dedi. (Furkân /30) Elif, Lâm,
DetaylıBilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.
Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz
DetaylıM. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller
yayın no: 117 PEYGAMBERİMİZİN DİLİNDEN HİKMETLİ ÖYKÜLER Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi
DetaylıKur ân ve iman hakikatlerine ulaşmanın adresi
Kur ân ve iman hakikatlerine ulaşmanın adresi Adres: İ.O.S.B. Turgut Özal Cad. B-Blok No: 126 K: 3 Başakşehir/İSTANBUL Tel: +9 0212 696 13 70 - Fax: +9 0212 696 13 71 www.altinbasaknesriyat.com R İ S Â
DetaylıİSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE
İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Türk toplumlarında ilk kez medrese denen eğitim
DetaylıSayın Hava Kuvvetleri Komutanım, Kıymetli konuklar,
Sayın Hava Kuvvetleri Komutanım, Kıymetli konuklar, Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür denir... Sizleri yakın tarihimizde kısa bir yolculuğa çıkarmak istiyorum: Sene 1923 Çetin mücadeleler neticesinde,
DetaylıHac & Umre Kültür Turları Uçak Bileti
Hac & Umre Kültür Turları Uçak Bileti İnanç odaklı bir firma olarak biz, Hz. Allah ın ve Resulullah Efendimiz in (s.a.v.) misafirlerine hizmet etme şuuruna sahibiz 29 yıllık tecrübemiz ve yüksek ilmi değerlerle
Detaylı3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler
3. ÜNİTE: EN GÜZEL ÖRNEK HZ. MUHAMMED İN İBADETLERİ 3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler KAZANIMLARIMIZ O Bu ünitenin sonunda öğrenciler Hz. Muhammed'in: O 1. Öncelikle bir kul olarak davrandığını kavrar.
Detaylızaferin ve başarının getirdiği güzel bir tebessüm dışında, takdir belgesini kaçırmış olmanın verdiği üzüntü. Yanımda disiplinli bir öğretmen olarak bilinen ama aslında melek olan Evin Hocam gözüküyor,
DetaylıBir başka ifadeyle sadece Allah ın(cc) rızasına uygun düşmek için savaşmış ve fedayı can yiğitlerin harman olduğu yerin ismidir Çanakkale!..
BABAN GELİRSE ÇAĞIR BENİ OĞUL.. Çanakkale destanının 99. yıl dönümünü yaşadığımız günlere saatler kala yine bir Çanakkale k ahramanının hikayesiyle karşınızdayım.. Değerli okuyucular; Hak için, Hakikat
DetaylıGADİR ESİNTİLERİ -10- Şiir: İsmail Bendiderya
GADİR ESİNTİLERİ -10- Şiir: İsmail Bendiderya GADİR ESİNTİLERİ (10) Şiir: İsmail Bendiderya Edit: Kadri Çelik - Şaduman Eroğlu Son Okur: Murtaza Turabi Hazırlayan: D.E.K. Kültürel Yardımcılık, Tercüme
Detaylıİnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler
İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler Hani, Rabbin meleklere, Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım demişti. Onlar, Orada bozgunculuk yapacak, kan dökecek birini mi yaratacaksın? Oysa biz sana hamd
Detaylı(Seni sevdiğim için eğer benden bedel isterlerse, iki cihânın mülkünü versem bile bu bedeli ödemeye yetmez.)
Ben seni sevdiğim için eğer bahâ derler ise İki cihân mülkün verem dahı bahâsı yetmeye (Seni sevdiğim için eğer benden bedel isterlerse, iki cihânın mülkünü versem bile bu bedeli ödemeye yetmez.) İki cihân
Detaylı20 Derste Eski Türkçe
20 Derste Eski Türkçe Sunuş: Yaklaşık iki yıldır Osmanlı madeni paraları toplamaktayım. Paraların üzerindeki eski türkçeyi okumak için bir kaç kitap inceledim, olmadı. Bu konudaki kurslara katılmaya da
DetaylıPROF. DR. MESERRET DĐRĐÖZ
2 Meserret DĐRĐÖZ PROF. DR. MESERRET DĐRĐÖZ ÖZGEÇMĐŞĐ: Enis Alapaytaç ve Hafize Hanım ın kızları olarak 1923 te Tarsus ta doğdu. Đlkokul ve ortaokulu Tarsus ta, liseyi de Đstanbul da Kandilli Kız Lisesi
Detaylı1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar
1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar İÇİNDEKİLER KUR AN NEDİR? KUR AN-IN AMACI? İNANÇ NEDİR İBADET NEDİR AHLAK NEDİR KISSALAR AYETLER KUR AN NEDİR? Kur an-ı Hakîm, alemlerin Rabbi olan Allah ın kelamıdır.
DetaylıYeni Osmanlılar Cemiyeti Kurucularından Mehmed Âyetullah Bey Dönem-İnsan-Eser
Yeni Osmanlılar Cemiyeti Kurucularından Mehmed Âyetullah Bey Dönem-İnsan-Eser Yazar Ferhat Korkmaz ISBN: 978-605-9247-84-9 1. Baskı Kasım, 2017 / Ankara 100 Adet Yayınları Yayın No: 252 Web: grafikeryayin.com
DetaylıARİF NİHAT ASYA'NIN NESİRLERİ
ARİF NİHAT ASYA'NIN NESİRLERİ %> KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI / 1252 Kültür Eserleri Dizisi! 160 ARİF NİHAT ASYA'NIN NESİRLERİ Saadettin YILDIZ (c) Kültür Bakanlığı / Ankara 1991 ISBN 975-17-0785-4 Kapak
DetaylıYard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı
Adı Soyadı: Mustafa KARATAŞ Ünvanı: Doç.Dr. Ana Bilim Dalı: Hadis Ana Bilim Dalındaki Konumu: Öğretim Üyesi E-Posta: mkaratas@istanbul.edu.tr Web: www.mustafakaratas.com ÖĞRENİM DURUMU VE AKADEMİK ÜNVANLAR
DetaylıSelman DEVECİOĞLU. Gönül Gözü
Selman DEVECİOĞLU Gönül Gözü SİVAS CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ ENGELLİLER BİRİMİ YAYINLARI Yayın No: 4 Editör Prof. Dr. Recep Toparlı Baskı Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Matbaası Kapak ve İç Düzen Sivas Cumhuriyet
DetaylıŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU. Habib KARTALOĞLU
e-makâlât Mezhep Araştırmaları, IV/2 (Güz 2011), ss. 179-183. ISSN 1309-5803 www.emakalat.com ŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU Halil İbrahim Bulut, Araştırma Yayınları, Ankara, Nisan 2011,
Detaylı"15 Temmuz Şehidimiz hemşehrimiz Mustafa Cambaz ın kendisi artık belki aramızda değil, ancak onun Fotoğrafları Batı Trakya da sergileniyor.
ŞEHİDİMİZ MUSTAFA CAMBAZ ARTIK ARAMIZDA DEĞİL AMA FOTOGRAFLARI MEMLEKETİNDE SERGİL "15 Temmuz Şehidimiz hemşehrimiz Mustafa Cambaz ın kendisi artık belki aramızda değil, ancak onun Fotoğrafları Batı Trakya
DetaylıÝslâm Ahlak Teorileri (Ethical Theories in Islam)
ve referanslar ve elbette tarihsel ve entelektüel ardalan ileri derecede önemlidir. Çünkü genelde Batýlý kavramlar, kendilerinde ne olduklarý na bakýlmaksýzýn (aslýnda akademik ve entelektüel bir soruþturmanýn
DetaylıTürkiye nin Yeni Anayasa Arayışı: 2011-2013 TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu Tecrübesi
Taylan BARIN Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Türkiye nin Yeni Anayasa Arayışı: 2011-2013 TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu Tecrübesi AK Parti, CHP, MHP ve BDP
DetaylıArap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor.
Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor. Bugün her şeyi sorgulayan genç beyinlere ikna edici cevaplar
Detaylıİçindekiler. Önsöz 11 Kısaltmalar 15
İçindekiler Önsöz 11 Kısaltmalar 15 EBÛ MANSÛR EL-MÂTÜRÎDÎ 17 Hayatı 17 Siyasî ve İlmî Çevresi 20 İlmî Şahsiyeti 22 Eserleri 25 a. Kelâm ve Mezhepler Tarihi 25 b. Usûl-i Fıkıh 29 c. Tefsir ve Kur an İlimleri
Detaylıİnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI DEĞERLER EĞİTİMİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Bir milletin ve topluluğun oluşumunda maddi
Detaylıİçindekiler. İndeks. İKTİSADÎ DÜŞÜNCE TARİHİ 1. Giriş 1-19
İçindekiler Önsöz. İndeks Sahif e: III XI İKTİSADÎ DÜŞÜNCE TARİHİ 1. Giriş 1-19 1) İktisadî düşünce tarihine düşen vazife 1 2) İktisadî ilimler zümresinin muhtelif disiplinleri arasında bir mukayese 3
DetaylıBAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47
Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığında, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneğinin girişimleriyle Yunanistan'dan gelen Batı Trakyalı öğrencilerle
DetaylıOĞUZ KAĞAN DESTANI METİN-AKTARMA-NOTLAR-DİZİN-TIPKIBASIM
Uygur Harfli OĞUZ KAĞAN DESTANI METİN-AKTARMA-NOTLAR-DİZİN-TIPKIBASIM FERRUH AĞCA Ankara / 2016 TÜRK KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ YAYINLARI Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, 2016. Türk Kültürünü Araştırma
DetaylıErmenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi
Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi PROF. DR. NEJAT GÖYÜNÇ ARMAĞANI 305 Mevlüt ESER Prof. Dr. Yusuf KÜÇÜKDAĞ NEÜ A. Keleşoğlu Eğitim Fakültesi, Sosyal Bilgiler Eğitimi Mevlevilik, Mevlâna
DetaylıTOKAT IN YETİŞTİRDİĞİ İLİM VE FİKİR ÖNDERLERİNDEN ŞEYHÜLİSLAM MOLLA HÜSREV. (Panel Tanıtımı)
TOKAT IN YETİŞTİRDİĞİ İLİM VE FİKİR ÖNDERLERİNDEN ŞEYHÜLİSLAM MOLLA HÜSREV (Panel Tanıtımı) Mehmet DEMİRTAŞ * Bir şehri kendisi yapan, ona şehir bilinci katan unsurların başında o şehrin tarihî ve kültürel
DetaylıAŞKIN ACABA HÂLİ. belki de tek şeydir insan ilişkileri. İki ayrı beynin, ruhun, fikrin arasındaki bu bağ, keskin
AŞKIN ACABA HÂLİ Varoluştan bu yana herhangi bir metoda uydurulup bu doğrultuda devam edilemeyen belki de tek şeydir insan ilişkileri. İki ayrı beynin, ruhun, fikrin arasındaki bu bağ, keskin hatlarla
Detaylı1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.
İBADET 1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir. 2 İslam ın şartı kaçtır? İslam ın şartı beştir.
DetaylıHZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ
ب س م الله الر ح من الر ح يم الل ه ل نت ل ه م و ل و ك نت ف ظ ا غ ل يظ ال ق ل ب ف ب م ا ر ح م ة م ن لا نف ض وا م ن ح و ل ك İmran, 159) (Al-i HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ Muhterem Müslümanlar!
DetaylıZirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım
Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım İLETİŞİM, DİL VE KÜLTÜR 1. İletişim 2. İnsan, İletişim ve Dil 3. Dil Kültür İlişkisi DİLLERİN SINIFLANDIRILMASI VE TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ 1. Dillerin Sınıflandırılması
DetaylıŞerif Mardin in tespitiyle bu coğrafyada en etkili faktör : Din
Güncelleme talebine uygulamalı model önerilerimiz: Aliya nın Camisi nde - Uzman Cemil Paslı Kişisel S Şerif Mardin in tespitiyle bu coğrafyada en etkili faktör : Din Dinin ağırlık ve çekim merkezi camii.
DetaylıMEVLÂNÂ NıN İNCİLERİ (Rubâîler) Farsça asıllarından çeviren: Ahmet Kırca
MEVLÂNÂ NıN İNCİLERİ (Rubâîler) Farsça asıllarından çeviren: Ahmet Kırca AHMET KıRCA: 18 Şubat 1936 da Suşehri nde doğdu. Suşehri Cumhuriyet İlkokulu nda ilkokulu; Şebinkarahisar, Tirebolu ve Sivas ta
DetaylıİSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler
İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler OLAY ÇEVRESINDE GELIŞEN EDEBI METINLER Oğuz Türkçesinin Anadolu daki ilk ürünleri Anadolu Selçuklu Devleti
DetaylıEzan Vakti/Kuran-ı Kerim Pro [Faydalı Android Uygulamalar]
Ezan Vakti/Kuran-ı Kerim Pro [Faydalı Android Uygulamalar] Ezan Vakti uygulaması sadece bir ezan vakti icin yola baş koymuş zamanla gelişerek farkli ozelliklere sahip olmuş çok faydalı ve önemli bir
DetaylıAcaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir?
Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir? Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir? Kısacası
Detaylıİslâm Düşüncesinin Dönüşüm Çağında. Editörler: Ömer Türker Osman Demir
Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları Yayın No. 739 İSAM Yayınları 153 İlmî Araştırmalar Dizisi 65 Her hakkı mahfuzdur. İslâm Düşüncesinin Dönüşüm Çağında FAHREDDİN er-râzî Editörler: Ömer Türker Osman Demir
DetaylıDünyayı Değiştiren İnsanlar
Dünyayı Değiştiren İnsanlar Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim,
DetaylıGıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23)
Dedikodu (Gıybet) Gıybet Dedikodu (gıybet), birisinin yüzüne söylenmesinden hoşlanmadığı şeyleri arkasından söylemektir. O kimse söylenen şeyi gerçekten yapmış ise bu gıybet, yapmamış ise iftira olur (Hadis,
Detaylı