TIP VE HUKUK KONTENJANLARI DÜSTÜ

Transkript

1 Portal Adres TIP VE HUKUK KONTENJANLARI DÜSTÜ : İçeriği : Gündem Tarih : : 1/3

2 TIP VE HUKUK KONTENJANLARI DÜSTÜ 2/3

3 TIP VE HUKUK KONTENJANLARI DÜSTÜ 3/3

4 Portal Adres ÜNIVERSITE KONTENJANLARI AÇIKLANDI : İçeriği : Gündem Tarih : : 1/3

5 ÜNIVERSITE KONTENJANLARI AÇIKLANDI 2/3

6 ÜNIVERSITE KONTENJANLARI AÇIKLANDI 3/3

7 Portal Adres SAHI, ÇIÇEKLERI MASAYA NASIL KOYDUNUZ? : İçeriği : Haber Tarih : : 1/4

8 SAHI, ÇIÇEKLERI MASAYA NASIL KOYDUNUZ? 2/4

11 ISTANBUL ÜNIVERSITESI'NDEN BASARILI KALP NAKLI Portal Adres : İçeriği : Gündem Tarih : : 1/3

12 ISTANBUL ÜNIVERSITESI'NDEN BASARILI KALP NAKLI 2/3

13 ISTANBUL ÜNIVERSITESI'NDEN BASARILI KALP NAKLI 3/3

14 Portal Adres AB DEN TURIZM EGITIMINE YENI BIR SOLUK : İçeriği : Turizm Tarih : : 1/2

15 AB DEN TURIZM EGITIMINE YENI BIR SOLUK 2/2

16 'DIN EGITIMI SÜREKLI DARBE ALIYOR' Portal : İçeriği : Gündem Tarih : Adres : Â?Â?din-egitimi-surekli-darbe-aliyorÃ Â?Â 'Din eğitimi sürekli darbe alıyor' İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü nün öğretmenlere yönelik düzenlediği konferanslar devam ediyor. Hizmet içi eğitimler kapsamında Pazartesi günü başlatılan eğitim konferanslarının ikincisi dün İmam Hatip Lisesinin çok amaçlı salonunda gerçekleştirildi. Öğretmenlerin yoğun katılım gösterdiği `Türkiye de din eğitiminin tarihsel süreci başlıklı konferansın konuşmacısı ise Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Din Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Öcal oldu. OSMANLININ EN TEMELLİ EĞİTİM KURUMU MEDRESELER Mustafa Öcal; 'Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı nın devlet geleneğinden istifade edilerek kurulup geliştiği gibi eğitim sistemi de özellikle son dönem Osmanlı eğitim geleneğinden istifade etmiştir. Osmanlı Devleti nin en temelli ve geleneksel eğitim kurumu medreselerdir.' 'Osmanlı Devleti, medrese kurmaya ve geliştirmeye Anadolu Selçukluları tecrübesinden yararlanmak suretiyle başlamıştır. Yapılan bir araştırmada Osmanlı toprakları üzerinde 500 e yakın yeni medresenin inşa ettirildiği tespit edilmiştir.' 'Ancak Cumhuriyet in ilanından birkaç ay sonra 3 Mart 1924 te Tevhid-i Tedrisat Kanununun kabulünden sonra kanunla değil, Maarif Vekâletinin bir genelgesi ile 11 Mart 1924 tarihinde medreseler kapatılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde 465 medrese olduğu tespit edilmiştir' dedi. ÖĞRENCİSİZLİK BAHANESİ Cumhuriyetin ilânından sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilen Tevhid-i Tedrisat Kanunun 6 Mart 1924 te yürürlüğe girdiğini belirten Öcal konferansta şöyle konuştu; 'Tevhid-i Tedrisat Kanununun ilk üç maddesi gereği, Osmanlı Devleti döneminde açılıp Cumhuriyet dönemine intikal eden bütün medrese ve mektepler bütçeleriyle birlikte Maarif Vekâletine bağlanmışlardır. Tevhid-i Tedrisat Kanununun nakledilen maddesi gereği 1924 yılında Cumhuriyet döneminin ilk ve tek üniversitesi olan Dârulfünûn bünyesinde bir ilâhiyat fakültesi açılmıştır.' 'Toplam 9 yıl süreyle eğitim ve öğretim faaliyetinde bulunabilmiş olan İlâhiyat Fakültesi 10. yılında iken, tarih ve 2252 sayılı kanunla Dârulfünûn da, İstanbul Üniversitesi adıyla isim değişikliğine gidildiği sırada öğrencisizlik bahane gösterilerek kapatılmıştır. Onun yerine İslâm Tetkikleri Enstitüsü kurulmuştur. Bu enstitü de bazı hocalarının emekliye ayrılması veya emekli edilmesi, bazılarının başka görevlere atanması sonucu 1936 da kapatılmıştır.' İMAM VE HATİP MEKTEPLERİ 1926 YILINDA KAPATILDI 'Yüksek İslâm Enstitüleri 1982 de İlâhiyat Fakültesi adıyla üniversitelere bağlanmışlardır. Bu tarihten sonra da yeni kurulan üniversitelerin çatısı altında yeni İlâhiyat Fakülteleri açılmıştır. Tevhid-i Tedrisat Kanununun 4. maddesinin devamında yer alan ifadeler gereği, Mart 1924 te 29 yerleşim merkezinde İmam ve Hatip Mektebi açılmıştır. Sonraki yıllarda açılanlarla birlikte mektep sayısı toplamı 34 e veya 38 e ulaşmıştır.' 'Ancak bu mektepler öğrenci yokluğu gerekçesiyle daha açılışının üzerinden 2-3 ay geçmeden sistemli bir şekilde kapatılmaya başlanmış, öğretim yılı sonuna gelindiğinde İstanbul ve Kütahya dakiler hariç tamamı kapatılmıştır. En sona bırakılan bu iki ilimizdeki İmam ve Hatip Mektebi ise 1930 da kapatılarak tarihe intikal ettirilmişlerdir.' 1997 YILINDA ORTAOKULLAR KAPATILDI 'İlâhiyat Fakültesi için olduğu gibi İmam ve Hatip Mekteplerinin kapatılma gerekçesi olarak da öğrenci yokluğu bahanesi ortaya atılmıştır. Ancak sonradan yapılan araştırmalar neticesinde bu iddiaların pek de inandırıcı ve doğru olmadığı gerçeğine ulaşılmıştır. O dönemin Bakanlık mensupları bu mekteplerin gelişmesine pek sıcak bakmamış ve gerekli tedbirleri alarak kendiliğinden kapanmalarını sağlamışlardır.' '1973 te Milli Eğitim Temel Kanunu yürürlüğe girip okulun adı `İmam-Hatip Lisesi ne çevrilip mezunlarına üniversiteye giriş hakkı tanındıktan sonra okul sayısı yüzlerle ifade edilirken öğrenci sayısı da yüz binlere ulaştı. 16 Ağustos 1997 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisinden, kamuoyunda `8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim yasası olarak bilinen yasa geçirilmiştir. Bu yasa ile bütün ortaokullar ve İmam-Hatip Liselerinin orta kısımları kapatılmıştır.' 'Öte yandan üniversiteye giriş sisteminde yapılan değişiklikler neticesinde çok hızlı bir şekilde öğrenci kaybına uğramıştır. Ayrıca, 1997 de 510 a kadar yükselen okul sayısında da azalmalar görülmüştür. Bir ara 452 ye kadar düşen İmam Hatip Okullarının sayısında son yıllarda tekrar artış gözlendi.'

17 CAHIT ZARIFOGLU KIMDIR? 75. YASINDA SAYGIYLA ANILDI Portal : teknokule.com İçeriği : Haber Tarih : Adres : Cahit Zarifoğlu Kimdir? 75. Yaşında Saygıyla Anıldı TRT yapımlarından Yedi Güzel Adam dizisine şiiri ile ad veren ölümsüz Şair Cahit Zarifoğlu,vefatının 28. yılında, yüreklerde bıraktığı zarif şiirlerle anıldı. Moderatörlüğünü Zafer Acar'ın yaptığı, şairin hikayecilik ve dergicilik yönünün ele alındığı panelde konuşan yazar Üzeyir İlbak, Zarifoğlu'na yazılan metinlerin de yüreğe dokunan bir yanı olduğunu belirterek, yaşadığı dönemde Afganistan'da, Eritre'de ve Hama'da olanlara karşı sessiz kalmadığını kaydetti.'mavera', 'Yedi İklim' ve 'Hece' gibi dergilerde Zarifoğlu'yla ilgili özel sayılar yayınlandığına değinen İlbak, 'Bizi inşa edenlerdendi. Biz, onu çok sevdik. İç dünyası çok zengin olduğu için genellikle sükut ederdi. Sessizliği severdi' dedi.atasoy Müftüoğlu da OT Edebiyat Dergisi'nde Cahit Zarifoğlu için yazdı. ; font-weight:bold; line-height:20px; color: #363636'>TRT yapımlarından Yedi Güzel Adam dizisine şiiri ile ad veren ölümsüz Şair Cahit Zarifoğlu,vefatının 28. yılında, yüreklerde bıraktığı zarif şiirlerle anıldı. Moderatörlüğünü Zafer Acar'ın yaptığı, şairin hikayecilik ve dergicilik yönünün ele alındığı panelde konuşan yazar Üzeyir İlbak, Zarifoğlu'na yazılan metinlerin de yüreğe dokunan bir yanı olduğunu belirterek, yaşadığı dönemde Afganistan'da, Eritre'de ve Hama'da olanlara karşı sessiz kalmadığını kaydetti.'mavera', 'Yedi İklim' ve 'Hece' gibi dergilerde Zarifoğlu'yla ilgili özel sayılar yayınlandığına değinen İlbak, 'Bizi inşa edenlerdendi. Biz, onu çok sevdik. İç dünyası çok zengin olduğu için genellikle sükut ederdi. Sessizliği severdi' dedi.atasoy Müftüoğlu da OT Edebiyat Dergisi'nde Cahit Zarifoğlu için yazdı. Bu haber :17:53 eklenmiş ve 13 kez görüntülenmiştir. Tweetle İSTANBUL (AA) - Şair-yazar Cahit Zarifoğlu, vefatının 28. yılında, 'Yedi Güzel Adam'ın Zarif Şairi Cahit Zarifoğlu 75 Yaşında' etkinliğiyle anıldı. Abdurrahman Cahit Zarifoğlu (d. 1940, Ankara - ö. 7 Haziran 1987[1][2], İstanbul), şair, yazar. Çocukluğu Siverek, Maraş ve Ankara'da geçti. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Alman Dili ve Edebiyatını bitirdi. Diriliş dergisinde şiirleri yayımlandı. Arvasilerden, Seyyid Kasım Arvasi'nin kızı Berat Hanım'la evlendi ve bu evlilikten üç kız, bir erkek evladı oldu. Nikahında şahitliğini Necip Fazıl Kısakürek yapmıştır[3] yılında Sarıkamış'ta vatani hizmetine başlamış, 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatı'na katılmış ve 1975 yılında askerliğini tamamlamıştır[4] yılında Mavera dergisinin kuruluş Çalışmalarında yer aldı. 7 Haziran 1987 tarihinde kanser hastalığından İstanbul'da vefat etti. Kabri Üsküdar Beylerbeyi'ndeki Küplüce Mezarlığı'nda ve kayınpederi olan Kasım Arvasi ile yan yanadır. Her sene 7 Haziran'da sevenleri tarafından mezarı başında anılır. Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi ve Eyüp Belediyesi'nce, Eyüp Cafer Paşa Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen etkinlikte, Çeşitli yönleriyle Zarifoğlu konuşuldu. Moderatörlüğünü Zafer Acar'ın yaptığı, şairin hikayecilik ve dergicilik yönünün ele alındığı panelde konuşan yazar Üzeyir İlbak, Zarifoğlu'na yazılan metinlerin de yüreğe dokunan bir yanı olduğunu belirterek, yaşadığı dönemde Afganistan'da, Eritre'de ve Hama'da olanlara karşı sessiz kalmadığını kaydetti. 'Mavera', 'Yedi İklim' ve 'Hece' gibi dergilerde Zarifoğlu'yla ilgili özel sayılar yayınlandığına değinen İlbak, 'Bizi inşa edenlerdendi. Biz, onu Çok sevdik. İÇ dünyası Çok zengin olduğu için genellikle sükut ederdi. Sessizliği severdi' dedi. Yazar Asım Gültekin de 'Zarifoğlu benim için yaş arasında bir şairdir. 17 yaş Çılgınlığında, 33 yaş ölmezliğinde bir şair. Onu okuduğumuzda insanı dirilten bir taraf vardır. Dolayısıyla Zarifoğlu şiirinden okumak, ölmezlik şurubundan içmek gibidir' ifadelerini kullandı. Programa katılan Zarifoğlu'nun eşi Berat Zarifoğlu ise programın gerçekleşmesinden ötürü memnuniyetini dile getirerek, Cahit Zarifoğlu'nun eşi olmaktan gurur duyduğunu anlattı. Bünyamin Yılmaz'ın yönettiği ikinci bölümde Hüseyin Akın, Şakir Kurtulmuş, Bestami Yazgan, Mahmut Bıyıklı, Ercan Köksal ve Cengizhan OrakÇı, Zarifoğlu'nun şiirlerinden örnekler sundu. Kaynak: Anadolu Ajansı ETİKETLER : Cahit Zarifoğlu Yedi Güzel Adam Türk Edebiyatı Şiir Berat Zarifoğlu Türkiye Yazarlar Birliği Necip Fazıl Kısakürek Abdülhakim Arvasi Nuri Pakdil Rasim Özdenören Ot Dergisi Atasoy Müftüoğlu Mavera Dergisi Hece Ede

18 EN ESKI 5 ÜNIVERSITE BINASI! Portal : İçeriği : Emlak Tarih : Adres : En Eski 5 Üniversite Binası! En eski 5 üniversite binası ne durumda? Bilmek ister misiniz? Emlakwebtv.com ekibi gerek merak edenler gerekse üniversite tercihlerini yapacaklar için en eski 5 üniversite binasını mercek altına aldı. İşte En Eski 5 Üniversite Binası! 1.İstanbul Üniversitesi 1933 yılında Türkiyenin ilk ve tek üniversitesi olarak kurulan İstanbul Üniversitesi bugüne kadar Çok fazla mezun verdi. İstanbulda birçok ilçede yerleşkesi bulunan İstanbul Üniversitesi Osmanlı Döneminden itibaren varlığına devam etmektedir. İstanbulda ilk tercih edilen üniversiteler arasında yer alan İstanbul Üniversitesi mimari özellikleri de dikkat Çekiyor. 2.Galatasaray Üniversitesi GeÇtiğimiz yıllarda Çıkan yangın ile İstanbulluları korkutan Galatasaray Üniversitesi 1481 yılında kuruldu. Galata Sarayı Enderun-u Hümayunu adı ile kurulan üniversite TürkÇe ve Fransızca eğitim veriyor. Sarkis Balyan tarafından inşa edilen Galatasaray Üniversitesi Beşiktaşta yer alıyor. 3.Marmara Üniversitesi 1883 yılından itibaren varlığına devam eden Marmara Üniversitesi geçmişi Suphi Paşa tarafından, Hamidiye Ticaret Mekteb-i Ã?lisi adı altında kurulan Yüksek Ticaret Okuluna kadar uzanmaktadır. Marmara Üniversitesinin 12 ayrı noktadaki tüm kampüsleri KüÇükyalı semtindeki yeni yerleşkede toplanacaktır. 4.İstanbul Teknik Üniversitesi 1773 tarihinde inşa edilen İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ)nin bugünkü hali 1944 yılında kuruldu. İstanbul Teknik Üniversitesi'nin eğitim binaları 5 yerleşkeye yayılmıştır. Farklı yerlede olan yerleşkeler öğrencileri ağırlamaya devam etmektedir. 5.BoğaziÇi Üniversitesi 1863 yılında Robert Koleji olarak kurulan BoğaziÇi Üniversitesi 1971 yılında şuan ki halini almıştır. 6 farklı yerleşkeye sahip olan BoğaziÇi Üniversitesinin kuruluşu şöyle gerçekleşmiştir; Robert Koleji Bebek'teki kampüsünü, üzerinde bir üniversitenin kurulması şartıyla devlete bağışlamış, böylece BoğaziÇi Üniversitesi'nin temelleri atılmıştır.