Kornea Hastalıkları DERMAN. Sibel İnan. Derman Tıbbi Yayıncılık 1

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Kornea Hastalıkları DERMAN. Sibel İnan. Derman Tıbbi Yayıncılık 1"

Transkript

1 Kitap Bölümü DERMAN Kornea Hastalıkları Sibel İnan ANATOMİ Kornea gözün ön kısmında avaskuler saydam doku tabakasıdır. İki önemli fonksiyonu bulunur. Göze gelen ışığın retinaya düşmesini sağlar ve aynı zamanda gözü koruyan bir yapıdır ve enfeksiyon girişini engeller. Sklera ile birlikte okuler konturun devamını sağlar. Korneadaki kollajen dokusu mekanik direnci sağlar ve gözün iç kısmını hasardan korur. Pürüzsüz yüzeyi görsel netliği sağlar. Horizontal çapı mm, vertikal çapı mmdir. Yaklaşık 43 dioptrilik kırma gücü ile gözün refraktif gücünün 2/3 ünden fazlasını oluşturur. Dıştan içe doğru epitel, bowman, stroma, dua, descement ve endotel tabakası mevcuttur. Korneal dokunun beslenmesi gözyaşından, limbal bölge çevresindeki kapiller ağlardan ve humor aközden sağlanır. Epitel tabakası; Nonkeratinize çok katlı yassı epitelden oluşur. Üstte yüzey hücreleri, ortada kanatsı hücreler, altta bazal membran ile bowman tabakasına bitişik bazal hücreler bulunur. Sürekli mitozla bazal kısımdan yenilenir. Korneal kök hücreler limbusun bazal hücre tabakasında lokalize sınırsız kendini yenileme kapasitesine sahip hücrelerdir. Kornea epiteli ortalam her 7 günde rejenere olur. Üst kısımdaki hücreler dökülerek gözyaşına karışır. Epitel tabakası mikroorganizmalara karşı bariyer görevi görür. (Neisseria gonorrhea, coryneobacterium diphteriae, listeria, haemophilus gibi intakt epitelden geçen mikroorganizmalar hariç) Bowman tabakası; Hücre yoktur. Hasarlanınca yenilenemez. Duyu sinirleri Bowman tabakasında seyrederek epitelyum hücreleri arasında sonlanır. Stroma tabakası: Tüm korneanın % 90 ını oluşturur. Düzenli sıralanmış kollajen fibriller bulunur. Böylece korneanın saydamlığına katkı sağlar. Ekstraselüler bölge proteoglikan yapısında madde (keratan sülfat,kondroidin sülfat vb) ile doludur. Kollajen lifler arasında fibroblastlar( keratositler) yerleşmiştir. DOI: /DERMAN.3942 Received: Accepted: Published Online: Corresponding Author: Onur Polat, Göz Hastalıkları Kliniği, Afyonkarahisar Devlet Hastanesi, 03200, Afyonkarahisar, Türkiye. T.: GSM: F.: dr_onurpolatt@hotmail.com Derman Tıbbi Yayıncılık 1

2 Korneada Dua tabakası adı verilen stroma ile descement membranı arasında altıncı bir tabaka da tanımlanmıştır. Descement membranı; İnce kollajen liflerden oluşur. Stromadan kolaylıkla ayrılabilir. Rejenere olabilir. Endotel tabakası: Tek sıra hekzagonal hücrelerden oluşmuştur. Rejenerasyon kabiliyeti yoktur. Azalan hücrelerin yerini komşu hücreler genişleyerek doldurur. Humor aköze karşı bariyer görevi görür. Korneanın saydamlığını devamında önemli görevi vardır. Endotelyal metabolik aktif bikarbonat pompa aktivitesi ile stromal su içeriği sabit tutulur (% 75). Fazla sıvıyı kornea dışına pompalar. Endotel hücrelerindeki harabiyette kornea ödemi gelişir. Kalıcı değişiklikler yapar ve görme bozulur. FİZYOLOJİ Kornea ışığın retinaya ulaşmasını sağlamak için ışık kırıcı saydam bir ortam sağlar. Korneanın saydamlığı, avaskuler yapısından, su içeriği düzeyinini sabit tutulmasından ve stromadaki uniform yapıdaki kollajen diziliminden kaynaklanır. Endoteldeki aktif bikarbonat pompası, endotel ve epitelin bariyer fonksiyonu relatif dehidratasyona katkı sağlar. İntakt epitelden yağda eriyen moleküller geçebilirken, stromadan suda eriyebilenler geçer. Hem yağda hem suda eriyebilen özellikte olmaları gerekir. KORNEA KONJENİTAL ANOMALİLERİ Mikrokornea: Kornea çapının yetişkinde 10 mm ( yenidoğanda 9 mm) veya altında olması durumudur. Sıklıkla kornea düz olduğu için hipermetroptur. Konjenital katarakt, glokom, lökom gibi okuler birliktelikleri olabilir. Ehler Danlos, fetal alkol sendromu gibi sendromik birliktelikleri olabilir. Tüm göz küresi küçük ve malforme ise mikroftalmus, göz küresi küçük fakat diğer açılardan normal ise nanoftalmus terimi kullanılır. Megalokornea: Göz içi basıncı normal seyrederken kornea çapının 13 mm veya daha geniş olması durumudur. Sıklıkla bilateraldir. Kornea saydamdır. Görme keskinliği normaldir. Alport sendromu, Marfan sendromu gibi sendromik birliktelikleri olabilir. Sklerokornea: Periferik korneal vaskularizasyon ve opasifikasyon mevcuttur ve böylece kornea küçük görünür. Tüm kornea da tutulabilir. Kornea plana: Kornea düzdür. Ön kamara dar olduğu için açı kapanması glokomuna yatkınlık vardır. Mikrokornea, skleroderma, Peter s anomalisi gibi sendromlarla birliktelikleri mevcuttur. Posterior keratokonus: Kornea posteriorunda nadir görülen tek taraflı armış eğim ile karakterize hastalıktır. Anterior taraf normaldir. Görme etkilenmez. KERATİTLER BAKTERİYEL KERATİTLER Bakteriyel kaynaklı korneal enfeksiyonlardır. İlerlemesi durumunda korneal skar, perforasyon, çevre dokulara yayılım gibi ciddi durumlara yol açabilir. Patogenez Patojenler; Genellikle okuler koruma mekanizmaları hasarlanınca meydana gelirler. İntakt kornea epiteli önemli savunma faktörüdür. Ancak, N. gonorrhoeae, L. monocytogenes, C diphteriae, H. aegyptius gibi bazı bakteriler sağlam kornea epitelini inva- Derman Tıbbi Yayıncılık 2

3 ze edebilirler. En sıklıkla neden olan mikroorganizmalar P.aeruginosa, Staphylococcus aureus ve streptokoklardır. Predispozan faktörler Travma, kontakt lens kullanımı, okuler yüzey hastalıkları (kronik blefarit, kuru göz, rekurren epitel erozyonları, herpetik keratit, büllöz keratopati gibi) ve immün yetmezlik oluşturan durumlar, diabet, A vitamini eksikliği sayılabilir. Klinik Belirtiler: Konjonktivada hiperemi, ağrı, fotofobi, bulanık görme, pürülan akıntı. Bulgular: Sınırları belirgin korneal infiltrat, epitel defekti, çevre stromada ödem, ön kamara reaksiyonu, ağır olgularda kemozis ve kapak ödemi, hipopyon, endotel plağı görülebilir (Resim 1-4). Genellikle gram + mikroorganizmalar fokal lezyonlar oluştururken gram negatif mikroorganizmalar diffüz hızla yayılan nekrotik ülserlere neden olur. Resim 1. Korneal infiltrasyon ve çevre dokularda stromal ödem ile karakterize bakteriyel keratit. Derman Tıbbi Yayıncılık 3

4 Kornea Hastalıkları Resim 2. Konjonktival hiperemi, kemozis ve korneal infiltrasyon ile karakterize bakteriyel keratit Resim 3. Epitel defektinin ve hipopiyonun eşlik ettiği bakteriyel keratit Derman Tıbbi Yayıncılık 4

5 Resim 4. Hipopiyonun eşlik ettiği süture sekonder gelişmiş bakteriyel keratit Skarlaşma, vaskularizasyon ve korneal opasifikasyon (lökom) izlenebilir (Resim 4). Özellikle psödomonas ciddi keratitlerde sıklıkla izole edilir, enfeksiyonlarında infiltrat hızlı ilerler etkilenmemiş stromada buzlu cam görünümü vardır ve epitelyum diffüz grimsi görünür. Desmatosel (ülserasyon ilerleyince descement membranının göz içi basıncı etkisiyle öne prolabe olması), perforasyon gelişebilir. Ayırıcı tanı Diğer enfeksiyöz keratitler, Marjinal keratit, toksik keratit, inflamatuar korneal infiltratlar, Mooren ülseri, periferik ülseratif keratitler düşünülebilir Tanı Başlıca klinik hikaye ve oftalmolojik muayeneye dayansada kesin tanı korneal kazıntıların boyanması (sıklıkla gram giemsa) ve kültür incelemesi ile belirlenir. Kornea kazıntısı; Steril iğne ucu, bistüri, spatül ile lezyon sınırları ve tabanından (kornea çok incelmemişse) topikal anestezi altında alınır. Kontakt lens kullanım hikayesi olanlarda kullanılan lens kabı ve solusyon şişesi kültür incelemeleri de yapılır. Korneal biyopsiye antibiyotik tedavisine dirençli, kazıntı materyalden etkenin izole edilemediği ya da şüpheli sonuç durumlarında başvurulur. PCR tekniği hızlı ve yüksek sensitivitede sonuç vermesine rağmen yalancı pozitiflik oranı da yüksektir ancak acanthamoeba, mantar gibi kültür ortamında zor izole edilen mikroorganizma incelemelerinde tanısal önemi vardır. Derman Tıbbi Yayıncılık 5

6 Tedavi Kültür alınmasından hemen sonra ampirik geniş spektrumlu antibiyotik tedavisi başlanır. Topikal tedavi kornea ve ön kamara da yüksek doku konsantrasyonuna ulaşmada yeterlidir. Çevre dokulara yayılım (sklera), korneal perforasyon ve endoftalmi riski mevcutsa topikal tedaviye ek sistemik antibiyotik tedavi başlanır. Tedaviye uyum şüpheli, skleral yayılım yakın ise subkonjonktival antibiyotik uygulanır. Hastalığın durumuna göre doz ayarlanır. Ciddi olgularda başlangıçta yükleme dozu uygulanır (İlk dakikada 5 dakikada bir damla) Ön kamara reaksiyonu varsa posterior sineşiyi gidermek ve silier spazmı çözmek için sikloplejik ajanlar verilebilir. Gonokok enfeksiyonundan şüpheleniliyorsa sistemik antibiyotik tedavi gerekir. Başlangıç ampirik tedavide florokinolonlar tek başına ya da başka bir ajanla kombine kullanılabilir ya da fortifiye sefazolin ve aminoglikozid kombinasyonu kullanılabilir. Aminoglikozid olarak sıklıkla gentamisin ve tobramisin kullanılır. Gentamisinin gram + etkinliği de bulunmasından dolayı gram + etki istenen durumlarda kullanılabilir. Keratit tablosunun ciddiyetine göre hastaların takibi sıkılaştırılır. Başlangıç antibiyotik tedavisine cevapsız olgularda kültür ve antibiyotik duyarlılık sonucuna göre tedavi yeniden düzenlenir. Ağrının, pürülan sekresyonun, konjonktival hipereminin ve korneal ödemin azalması, infiltratın küçülmesi, lezyonun epitelizasyonu iyileşme göstergeleridir. Topikal antibiyotiklerin dozu klinik tablo düzeldikçe azaltılır. Enfeksiyona eşlik eden enflamasyon sonucu oluşabilecek korneal skar ve dolayısıyla görme kaybını engellemek için steroidler tedaviye eklenebilir. Topikal antimikrobiyal tedaviye ek cross-linking tedavisinin iyileşme zamanına etkisinin olmadığı ancak korneal komplikasyon oranını azalttığı gösterilmiştir. Korneanın yoğun incelmesi veya perfore olduğu durumlarda doku yapıştırıcıları, penetran ya da lameller keratoplasti gerekebilir. VİRAL KERATİTLER Herpes simpeks virüs keratiti Gelişmiş ülkelerde enfeksiyona bağlı en sık körlük nedenidir. Primer olarak HSV ailesinden HSV tip 1 orofasiyal ve okuler infeksiyonlardan sorumludur. Primer enfeksiyon maternal antikorların koruyuculuğuna bağlı olarak 6 aydan sonra yaşamın ilk yıllarında çoğu zaman hafif üst solunum yolu enfeksiyonu gibi geçirilir. Gözde keratokonjonktivit, blefarit, akut folliküler lonjonktivit gibi bulgularla seyreder. Primer enfeksiyondan sonra virüs enfekte bölgeden duyusal sinir ucuna girip trigeminal gangliona latent olarak yerleşir. Rekurrenste trigeminal ganglionda reaktive olan virüs akson boyunca ilerleyerek sıklıkla kornea yüzeyinde lezyonlar oluşturur. Göz kapağı ve/ya konjonktiva da tutulabilir. Herpetik keratit geçirildikten sonra korneada bölgesel yada yaygın kornea duyarlılığında azalma görülür. Klinik formları 1- Enfeksiyöz epitelyal keratit Korneal veziküller Dendritik ülser Jeografik ülser Marjinal ülser 2- Stromal keratit Derman Tıbbi Yayıncılık 6

7 Nekrotizan stromal keratit İmmün stromal keratit 3- Endotelit Disciform Diffüz Lineer 4- Nörotrofik keratopati 1-Epitelyal keratit Epitelyal keratitin sorumlusu canlı virüslerdir. Epitelde önce küçük veziküller görülür. Bundan sonra tipik dendritik lezyonlar oluşur. Kuru ağaç dalı görünümünde dallanan lezyonlardır. Dalların sonundaki uç bölgeleri aktif virüs ile doludur (Resim 5). Resim 5. Dendritik ülser ile karakterize herpetik keratit Geografik ülserde dendritik kenarlı geniş ülserasyon bölgesi izlenir. Genellikle steroid kullanımı sonrası gelişir. Marjinal ülser sıklıkla infiltrasyon limbusa yakınsa izlenir. Dendritik lezyonlara göre tedavisi daha zordur. Stafilokokal marjinal keratitten blefaritin olmayışı, limbus infiltrasyon bölgesi arası saydam bölgenin olmayışı, bitişik limbal hiperemi, korneal neovaskularizasyon ile ayrılır. Epitelyal keratitte topikal antiviral tedavi verilir. Asiklovir yada gansiklovir 5x1 kullanılır gün devam edilir. Korneal debridman da uygulanabilir. Derman Tıbbi Yayıncılık 7

8 2-Stromal keratit Rekurren herpetik keratitlerde sıklıkla görülür. İmmün stromal keratitte beraberinde epitelyal keratit yoksa sıklıkla epitel intaktır. Bir ya da daha fazla stromal infiltrasyonlar mevcuttur. Diskiform keratit diye de isimlendirilir. Ön kamara reaksiyonu, stromal ödem bulunabilir. İlerlerse kornea incelmesi, lipid keratopati, neovaskularizasyon, skarlaşma ve sonuç olarak görme kaybı görülebilir. Nekrotizan tipinde direk virüs invazyonu ön plandadır ve nadir görülür. Şiddetli inflamasyon, ön kamara reaksiyonu, stromada erime, epitel defekti görülür, perforasyona ilerleyebilir. Tedavide stromal keratitte antiviral (oral/topikal) tedaviyle birlikte topikal steroid verilir. İyileşme oldukça doz azaltılır. Steroid yan etkisi durumlarında topikal siklosporin önerilebilmektedir. Nekrotizan tipte oral asiklovir, düşük doz steroid kullanılır. Gerekirse amniotik membran transplantasyonu uygulanabilir. 3-Endotelit Çoğunlukla keratik presipitat ve stromal ödem, iritis bulunur. Ödem yoğun olursa keratik presipitat ve iritis seçilemez. Keratik presipitatların dağılımı ve ödemin şekline göre diskiform, diffüz, lineer diye ayrılır. En önemli bulgusu keratik presipitattır. Keratik presipitat bulunan endotel işlevi bozulur, stroma ödemi olur. Ön üveitlerde görülen keratik presipitatlardan farkı kornea ödeminin bulunmasıdır. Tedavide oral/ topikal antiviral tedaviyle birlikte topikal steroid verilir. İnflamasyon geriledikçe doz azaltılır. İridosiklit Keratit hikayesi olsun olmasın görülebilir. Fotofobi, ağrı, hiperemi semptomları olur. Ön kamara reaksiyonu, keratik presipitat görülür. İris stromasının nekrozuna bağlı bölgesel iris atrofisi ve trabekülite bağlı göz içi basıncı yüksekliği görülebilir. Topikal steroid ve oral antiviral tedaviden fayda görebilir. 4-Nörotrofik keratopati Yüzeyel (punktat epitelyal erozyon) ya da derin nörotrofik ülser olabilir. Trigeminal sinirin innervasyonu bozulduğu için gelişir. Epitel hücrelerinde dökülme ve epitelizasyonda bozulma, dirençli ülserler meydana gelir. Tedavide epitele toksik damlalar kesilir. Prezervansız suni gözyaşları, otolog serum, terapotik lensler, amniotik membran transplantasyonu uygulanabilir. Perforasyon ihtimalinde keratoplasti uygulanır. Herpes zoster keratiti Primer enfeksiyon çocukluk çağında suçiçeği şeklinde geçirilir. Sonrasında Varisella zoster virüsü trigeminal gangliona yerleşir. Nüks yaşları arasında görülür. KOAH, astım, depresyon, RA, kronik böbrek ve inflamatuar barsak hastalığında rekürrensin arttığı gösterilmiştir. Nazosilier sinir dalının tutulumu ile görülen Hutschinson belirtisi (burun ucu kenarında lezyon) %76 okuler tutulum riskine işaret eder. Herpes zoster oftalmikusda trigeminal sinir ve oftalmik dalı sıklıkla etkilenir. Korneada erken dönemde punktat epitelyal keratit, subepitelyal stromal infiltratlar, psödodendrit (HSVden farklı kabarıktır, ülsere değilidir) görülür. Rose bengal ve lissamin yeşili ile boyanırlar. Şiddetli olgularda endotelit, keratoüveit, trabekülite bağlı göz içi basıncı yüksekliği görülebilir. Ataklarla seyreden keratitlerde ise mukus plak- Derman Tıbbi Yayıncılık 8

9 ları (korneadan kolayca ayrılabilen ancak tedaviye dirençli), korneal duyarlığın azalmasına bağlı nörotrofik keratit ve diskiform keratit görülür. Tanı 60 yaş üstünde yüz bölgesindeki ağrılı veziküller tanıya koydurucudur. Korneal sürüntüden PCR, virüs kültürü tanıya yardımcı labaratuar testleridir Tedavi Sistemik antiviral tedavi verilir. Topikal antiviraller etkisizdir. Korneal skar ihtimaline karşı topikal steroid kontrollü verilebilir. Steroid keratit iyileşmesini yavaşlatır, nüks ihtimalini arttırtır. Gerekirse düşük doz verilir. Mukus plaklarında suni gözyaşı, asetilsistein kullanılır. Nörotrofik keratit durumunda suni gözyaşı verilir. Terapotik lens, tarsorafi, punktum tıkacı, konjonktival flepler, kapak cerrahisi tedavi seçenekleri uygulanabilir. Epidemik keratokonjonktivit Adenovirüslerin özellikle 8,19,37 serotiplerinin neden olduğu yüksek bulaşıcılıkla seyreden bir sendromdur. Bulaştan 1 hafta-10 gün sonra punktat epitelyal keratopati ile birlikte şiddetli akut folliküler konjontivit gelişir. Fotofobi, batma hissi, sulanma şikayetleri bulunur. Preaurikuler lenfadenopati görülür. Peteşi ya da geniş tarzda subkonjonktival hemoraji görülebilir. Membran, psödomembran formasyonu, korneal subepitelyal infiltratlar görülebilir. Hastalık 1-3 hafta içinde kendini sınırlayabilir. Tedavi destekleyicidir. Soğuk kompres, suni gözyaşı, topikal nonsteroid antiinflamatuar, profilaktik antibiyotik damla verilebilir. Subepitelyal infiltratlar dirençli olabilir ve aylarca kalabilir (Resim 6). Subepitelyal infiltratlar için topikal steroid, siklosporin damla verilebilir. Bulaşın önlenmesi için kişisel hijyene dikkat edilmelidir, kalabalık mekanlarda çalışan hastalara bulaşın önlenmesi için istirahat verilebilir. Resim 6. Adenoviral keratit, subepitelyal infiltrat Derman Tıbbi Yayıncılık 9

10 FUNGAL KERATİTLER Bakteriyel keratite göre daha az sıklıkla görülür. En sık nedeni bitkilerle yada toprak kaynaklı ortaya çıkan travmalardır. Kontakt lens kullanımı, uzun süreli topikal steroid kullanımı, okuler yüzey hastalıkları, immüniteyi zayıflatan durumlarda da görülebilir. Filamentöz keratitlerde Fusarium suşları, Aspergillus, Curvularia sık nedenlerindendir. Daha çok travma nedenli gelişir. Maya mantarları keratiti sistemik ya da okuler yüzeyle ilgili problemler sonrası daha çok gelişir. Klinik bulgular bakteriyel keratite göre daha azdır. Yabancı cisim hissi, giderek artan ağrı, fotofobi, akıntı, epitelyum defekti, stromal infiltrasyon, ön kamara reaksiyonu görülebilir. Filamentöz keratitte tüysü kenarlı infiltrat, kandida keratitinde sarı-beyaz fokal abse görünümünde infiltrat ve yoğun akıntı gözlenir. Keratit ilerledikçe endotelyal plak, hipopiyon, pupiller blok gelişebilir. Tanı Klinik olarak bakteriyel keratitten kesin ayrımı zordur. Korneal kazıntıdan direk mikroskobik inceleme, kültür ekimi yapılır. Derine yerleşim eğilimi bulunmasına rağmen tanı için aşırı kazıma yapma tedavi sonrası görme düzeyini azaltabilir. PCR hızlı tanı ve tiplendirme sağlar ancak pahalı bir yöntemdir. Non invaziv olarak konfokal mikroskobi derine yerlesmiş filamentöz keratitte büyük mikroorganizmaları göstermede yardımcı olabilir. Tedavi Fungal keratitlerin tanı ve tedavisi oldukça zordur. Medikal tedavide sistemik-topikal antifungal, sekonder enfeksiyonu önlemek için geniş spektrumlu antibiyotikler ve sikloplejikler kullanılır. Fungal keratitlerde bakteriyellere göre tedavi süresi sıklıkla uzundur. Sıklıkla topikal tedavi uygulanır. Sağlam kornea epiteli çoğu topikal antifungalin penetrasyonuna engeldir. Antifungal ajanın etkinliğini arttırmak için lezyon üzerindeki epitelyum taşınabilir. Mukus ve nekrotik dokunu uzaklaştırılmasına da katkı sağlar. Topikal antifungaller ilk 24 saatte saatlik verilir ve sonra azaltılır. Tedavi en az 12 hafta devam eder. Çünkü çoğu antifungaller sadece fungustatiktir. Candida enfeksiyonunda amphoterasin B %0.15 ya da ekonazol %1 kullanılır. Alternatif olarak %5 natamisin, % 2 flukonazol, klotrimazol % 1 ya da Vorikonazol % 1-2 düşünülebilir. Filamentöz enfeksiyonda natamisin % 5 ya da ekonazol % 1 kullanılır. Alternatif olarak Amphoterasin B % 0.15, Mikonazol % 1 ya da vorikonazol %1-2 düşünülebilir. Bakteryel enfeksiyonu önlemek için geniş spektrumlu antibiyotiklerde düşünülebilir. Ciddi vakalarda subkonjonktival flukonazol verilebilir. Lezyonlar limbus yakınındaysa ve endoftalmi şüphesi varsa sistemik antifungaller verilir.(vorikonazol, Itrakonazol, Flukonazol) Önemli incelme işareti varlığında antikollajenaz etki için tetrasiklin-doksisiklin verilebilir. Antibiyotiklerin bazısında da antifungal etki bulunmaktadır. Tobramisin, moksifloksasin fusarium a, Kloramfenikol fusarium ve aspergillus a etkilidir. İntrakamaral antifungal enjeksiyonu cevapsız vakalarda düşünülebilir fakat endotelyal eksudasyon genişleyebilir. Siklosporin A antifungal ve immun baskılayıcı etkileri vardır. Derman Tıbbi Yayıncılık 10

11 Steroidler enfeksiyon kontrol altına alındıktan sonra antifungal tedavi altında kullanılmalıdır. Küçük yüzeyel ülsere keratitlerde korneal debridman ile ilaç penetrasyonu artar, yüzeyel funguslar uzaklaşır mukus ve nekrotik doku temizlenir. Tarsorafi veya yüzeyel lameller keratektomi uygulanabilir. Tedaviye dirençli şiddetli keratitlerde yada perforasyon eğilimi varsa doku yapıştırıcıları, keratoplasti, konjonktival flep uygulanabilir. Erken evre ya da dirençli vakalarda korneal cross linking uygulamaları da gerçekleştirilmiştir. PARAZİTER KERATİTLER Acanthamobe keratiti Paraziter keratitten kastedilen keratit acanthamobea keratititidir. Parazit deniz, göl, havuz, toprak, musluk suyu, kaplıca, havalandırma gibi yerlerde yaygındır. Trofozoit formu aktif formdur. Kist formu ise zor ortam şartlarına dayanıklıdır. Yumuşak kontakt lens kullanımı ve su ile temas en önemli etkendir. Klinik Şiddetli ağrı, fotofobi, kızarıklık, sulanma, görme azalmasıdır. Erken dönemde punktat epitelyopati, psödodendritler, epitelyal infiltratlar izlenir. Herpetik lezyonla karışabilirler. İnflamasyonla uyumsuz ağrı antibiyotik ve antivirallere cevapsızlık şüphe uyandırmalıldır. Sonraki dönemde patogonomik sayılabilecek korneada halkasal infiltrat izlenir. Stromal tutulumda radyal keratonörit tanıyı destekelyici buldudur. Ön üveit, endotelyal plak ve hipopiyonda izlenebilir. Geç evrede korneal erime ve perforasyon görülebilir. Tanı Klinikte radyal keratonörit ve halka infiltrat tanıya destek olur. Korneal kazıntıdan direk incelemede gram giemsa PAS akridin turuncu boyaları ile kist ve trofozoit form gösterilebilir. Kazıntı materyaline ek olarak kontakt lens solusyonlarındanda örneklerle kültür incelemesi yapılabilir. Sonuç alınamazsa korneal biyopsi yapılır. PCR incelemesi ya da elektron mikroskobi ya da konfokal mikroskobide organizmayı gösterebilir. Tedavi Erken dönemde enfeksiyoz diğer keratitlerle ve topikal anestezik suistimali ile karışabilir. Stromal infiltrasyon başlayınca tedavi güçleşir. Trofozoit form antibiyotiklerden antivirallere antineoplastiklere kadar birçok ajana duyarlı iken kist formunu uzaklaştırmak zordur. İlaçların çoğuna direnç gösterir ilaç etkisi azalmaya başlayınca trofozoite (aktif form) dönüşerek nükse neden olur. Tedavi ayları bulabilir. Topikal tedavide Diamidinler (%0,1 propamidin isetiyonat(brolen),hekzamidine), biguanidler (polihekzametilen biguanid, klorheksidin) kullanılır. Trofozoit fomuna daha çok etkilidirler. Oral itrakanazol ve ketakonazolde aditif etkiye sahiptir. Medikal tedaviye yanıt alınamıyorsa korneal cross linkig tedavisi de önerilmiştir. Perforasyona giden vakalarda amniotik membran transplantasyonu ve terapotik keratoplasti uygulanabilir. Keratoplasti sonrasında da en az 6 ay antiamibik tedavi gerekir. Derman Tıbbi Yayıncılık 11

12 Mikrosporoidal keratit Özellikle AIDS hastalığı ile sıklığı artmıştır. Punktat epitelyal keratopati ve stromal keratit yapar. Topikal fumagillin verilir. AIDS tedavisi ilaçları da keratitin gerilemesine katkı sağlar. İNTERSTİSYEL KERATİT Genellikle mikroorganizma ya da antijenlerine immünolojik cevap sonucu gelişir. Başlangıçta epitel ya da endotel tutulum olmaksızın stromanın infiltrasyonu görülür. Genelde konjenital sfilize bağlı gelişir. Diğer nedenler arasında herpetik keratit, diğer viral enfeksiyonlar, tüberküloz, Lyme hast., sarkaidoz, Cogan sendromu sayılabilir. İnterstisyel keratit konjenital sfilizin geç bir belirtisidir. 1. veya 2. dekatta ortaya çıkar. Beraberinde sfilize bağlı sistemik bulgular görülebilir. Stromal infiltrasyon, keratik presipitatlar, periferik stromada kalınlaşma, derin vaskularizasyon görülebilir. Vaskularizasyon arttıkça kornea sarı pembe görünür (somon lekesi). İlerlemesi durumunda korneada incelme, skar, hayalet damarlar görülür. Akut dönemde topikal steroid ve sikloplejikler verilir. Beraberindeki sistemik hastalık ta tedavi edilir. Cogan sendromu Bilateral interstisyel keratit, işitme kaybı,tinnutus,negatif sfiliz serolojisi olan otoimmün vaskulit tablosudur. Göz tutulumu topikal, diğer bulgular sistemik steroidle tedavi edilir. MARJİNAL KERATİT Limbustan saydam bir alanla ayrılan subepitelyal marjinal infiltratlar görülür. Genellikle kronik marjinal blefarit ve komşuluğunda episklerit ve konjonktivit bulunur. Kapak kenarındaki stafilokokların ekzotoksinlerine ya da hücre duvar proteinlerine bir cevap olarak geliştiği düşünülür. Üzerindeki epitelyum defekti infiltrasyon alanından küçüktür. Tedavisiz 3-4 haftada düzelir. İncelme, yüzeyel skar kalabilir. Kapak hijyeni, topikal antibiyotik ve düşük potentli steroid faydalıldır. Rekürren vakalarda oral tetrasiklin (çocuklarda emzirenlerde ve hamilelikte eritromisin) gerekebilir. FLİKTENÜLOZİS Genellikle kendiliğindan gerileyen bir hastalık fakat nadiren ilerleyebilir. Fotofobi lakrimasyon görülür. Konjonktiva veya limbusta yoğun hiperemi ile seyreden küçük beyaz bir nodül mevcuttur. İlerleyerek korneaya uzanabilir. Korneada incelme ve skar bırakarak iyileşebilir. Tedavide topikal steroid hastalık tekrarlıyorsa oral tetrasiklin verilebilir. İleri olgularda perforasyon gelişebilir. SUPERİOR LİMBİK KERATOKONJONKTİVİT yaş arası kadınlarda sıklıkla gözlenir. Tekrarlayıcı kızarıklık ve okuler irritasyon mevcuttur. Papiller reaksiyon, konjonktivada hiperemi limbusta hipertrofi komşuluğundaki korneada punktat boyanma ve filamanlar gözlenir. Üst bulber ve tarsal konjonktivanın mekanik travması mevcuttur. Tanı genellikle klinikle konur. Tiroid fonksiyon bozukluğu ile birlikteliği olabilir. Tedavide suni gözyaşları, siklosporin A, bandaj kontakt lensler, vitamin A pomadı, üst bulber konjonktiva koterizasyonu ya da rezeksiyonu tedavi modaliteleri arasındadır. Derman Tıbbi Yayıncılık 12

13 DELLEN Kornea periferinde gözyaşı düzensizliğine bağlı lokalize incelmedir. Kabarık limbal lezyonlar, sert kontakt lens kullanımı yaşlılığa bağlı görülebilir. Genelde saat sürer. Lokalize skarlaşma ve vaskularizasyon gelişir. Nedenin kaldırılması kapama suni gözyaşı tedavisi ile iyileşir. ROZASEA KERATİTİ Akne rozasea hastalarında kapak kenarı telenjiektazi, posterior blefarit, meibomious kistleri, marjinal keratit ilerleyen dönemde skatrisyel konjonktivit, korneal skarlaşma, vaskularizasyon şekillerinde görülebilir. Tedavide lubrikanlar, kapak hijyeni, sıcak kompres, topikal fusidik asit pomadı yada azitromisin pomad ve kısa süreli düşük etkili steroidler verilir. Uzun süreli tetrasiklin yada doksisiklin hastalığı baskılayabilir. Korneal incelme ciddiyse sistemik immunsupresanlar verilir. TERRİEN MARJİNAL DEJENERASYONU Periferik korneada stromanın incelmesi ile karakterize dejenerasyonudur. Epitel intaktır stromal incelme ve vaskularizasyon mevcuttur. Yüksek astigmatizmaya neden olur. Hastalarda sıklıkla vernal konjunktivit de bulunur. Lipid keratopati gelişebilir. Perforasyon riski olanlara keratoplasti uygulanabilr. PERİFERİK ÜLSERATİF KERATİT Mooren ülseri: Kornea periferinde ilerleyici kronik stromal ülserasyon mevcuttur. Otoimmün reaksiyon ve inflamasyon sorumlu tutulsa da nedeni belli değildir. Şiddetli ağrı fotofobi lakrimasyon mevcuttur. Epitel bütünlüğü bozulmuş yarım ay şeklinde ülserlerdir. Tedavilere cevap veren sınırlı tipi ve hızlı ilerleme ve genelde bilateralite gösteren, tıbbi ve cerrahi tedaviye iyi cevap vermeyen progresif tipi mevcuttur. Topikal steroid,siklosporin, asetilsistein, suni gözyaşları, bandaj lens, konjonktival rezeksiyon, keratoplasti sistemik steroid,immunsupresanlar tedavi seçenekleridir. Sistemik otoimmün hastalıklarda gelişen periferik ülseratif keratit: En sık romatoid artritle birlikte görülür. Stromada incelmeyle karakterize korneal ülser görülür. Romatoid artritte stromada opaklaşma ve skleritle karakterize sklerozan keratit, periferik korneada incelme, stromal infiltrasyonla akut stromal keratit ve akut korneal erime görülebilir. Topikal steroid, lubrikanlar oral tetrasiklin, bandaj lens, ileri olgularda sistemik immunsupresyon, konjonktival eksizyon, keratoplasti gerekebilir. NÖROTROFİK KERATİT Trigeminal sinir innervasyonu bozulmuştur. Epitel iyileşmesi bozulur, intraselüler ödem eksfoliasyon, iyileşmeyen ülserler oluşur. Trigeminal sinirin zarar gördüğü durumlarda, diabet, lepra gibi sistemik hastalıklarda, herpes sımpleks, herpes zoster keratiti, kimyasal yanık ya da konjenital nedenlerle bu durum gelişebilir. Kornea duyarlılığı azalmıştır. Kliniğinde punktat epitelyopati epitelyum ve stromada ödem, stromada incelme görülür. Tedavide prezervansız suni gözyaşı, otolog serum, antikollajenaz ajanlar, terapotik kontakt lensler, tarsorafi, botox ile pitozis, amnion zarı transplantasyonu uygulanabilir. LİMBAL KÖK HÜCRE YETMEZLİĞİ Limbal kök hücre yetmezliği limbal kök hücrelerin yokluğu ya da hasar görmesinden kaynaklanabilir. İdiopatik, travma, iatrojenik, otoimmün (SJS vb.), konjenital (aniri- Derman Tıbbi Yayıncılık 13

14 di vb.) nedenlerle gelişebilir. Göz hastalıklarıyla beraber görülebilir. Klinik muayenede çoğunlukla neovaskularizasyonla beraber konjonktiva hücrelerinin korneaya doğru ilerlediği gözlenir. Persistan epitel defekti bulunur. Tedavisinde limbal kök hücre transplantasyonu uygulanır. EKSPOJUR KERATOPATİ Normal gözyaşı fonksiyonuna rağmen yüz felci, kapaklarda skar, lagoftalmi gibi nedenlerle ya da ileri derece proptozise bağlı olarak göz kapağının tam kapanamaması sonucu ekspojur keratopati gelişebilir. Semptomlar kuru gözdeki gibidir. İnferiorda punktat epitelyopati, stromal incelme, fibrovaskuler değişiklikler görülebilir. Tedavide reversbl olgularda prezervansız suni gözyaşları, gece kapaması, bandaj lensler, geçici tarsorafi uygulanır. İrreversbl durumda kalıcı tarsorafi, kapağa altın implant uygulaması, konjonktiva flebi, ileri proptozisi mevcutsa orbita dekompresyonu uygulanabilir. DİĞER KERATİTLER İnfeksiyöz kristalin keratopati Genelde uzun süreli topikal steroid kullanımına bağlı sıklıkla strep. viridans nedeniyle gelişen kristalin depozit görünümünde bakteri kolonileri ile karakterize nadir hastalıktır. Sıklıkla keratoplasti sonrası gözlenir. Tanı kültür yada korneal biyopsi ile konur, inflamasyon yoktur ve epitel intaktır. Tedavide uzun süre topikal antibiyotikler kullanılır. Keratoplasti gerekebilir. Thygesonun yüzeyel punktat keratiti Korneada floresein ya da rose bengal ile boyanan noktasal çok sayıda opasite mevcuttur. Fotofobi, lakrimasyon, görme azalması şeklinde tekrarlayan şikayetleri mevcuttur. Suni göz yaşı, düşük etkili steroid verilir. Siklosporin A kullanılabilir. Filamenter keratit Nörotrofik keratit, keratokonjonktivitis sikka, büllöz keratopati gibi nedenlerle gelişebilir. Göz kırpma ile hareket eden mukus ve dejenere epitel hücreleri görülür. Rose bengal ile boyanırlar. Filamanlar mekanik olarak temizlenir. Kuru göz tedavisi, topikal steroid, NSAI ilaçlar, hipertonik salin, asetil sistein ve bandaj lensler tedavide yardımcıdır. Tekrarlayan epitelyum erozyonu Kornea epiteli bazal membranın zayıf yapışmasına bağlı epitel defekti mevcuttur. Şiddetli ağrı, fotofobi, sulanma şikayeti vardır. Topikal antibiyotik, NSAI, siklopleji, lubrikan, bandaj lens, hipertonik salin, epitel debridmanı uygulanabilir. Kseroftalmi Gece körlüğü, gözlerde kuruluk şeklinde vitamin A eksikliğine bağlı gelişen hastalıktır. Korneada punktat epitelyopati, steril erime (keratomalazi) sonrası perforasyon, konjonktivada kuruma, keratinizasyon görülür. Tanıda impresyon sitolojisinde goblet hücre kaybı squamöz metaplazi görülür. Acil tedavi gerektirir. Oral intramuskuler vitamin A, yoğun suni gözyaşı, topikal retinoik asit verilir. Perforasyonda cerrahi uygulanır. Derman Tıbbi Yayıncılık 14

15 KORNEAL EKTAZİLER Keratokonus Korneanın santral ve parasantral incelmesi ve konik şeklini alması ile karakterize noninflamatuar ektazisidir. Sıklıkla bilateraldir. İlerlemesi puberte döneminde başlar. Down sendromu, Ehler danlos, atopik hastalık gibi sistemik hastalıklarla, retinitis pigmentoza, Leber in konjenital amarozisi, vernal keratokonjonktivit gibi okuler hastalıklarla beraber görülebilir. Klinik Düzensiz astimatizmaya bağlı progresif görme bozukluğu, fotofobi, monookuler diplopi şikayetleri bulunabilir. Aşağı bakışta alt kapağın kon yüzünden dışa itilmesine munson belirtisi denir. Epitelyum tabakasında demir depolanması (Fleischer halkası) ve kornea stromasında Vogt striaları denilen vertikal çizgilenmeler görülebilir. Descement membranında akut yırtıklar stromal ödeme neden olur bu duruma akut korneal hidrops adı verilir. Birkaç ay içinde ödem iyileşir. Skar dokusu kalıcıdır. Tanı Düzensiz astigmatizmaya yol açar. Bilgisayarlı korneal topografi tanı koymada üstündür (Resim 7,8). Keratokonusta arka yüzey aberasyonlar ön yüzeydekilerden daha sık ve aynı zamanda daha erken görüldüğü için topografi erken tanı ve şüpheli paternlerden ayrımına yardımcı olur. Refraktif cerrahi öncesi, posterior korneal elevasyon gösteren subklinik (forme fruste) keratokonus ayırıcı tanısı yapılarak oluşabilecek keratektazinin önüne geçilmiş olur. Resim 7. Keratokonus, kombine Scheimpflug-placido disk topografisi görntüsü, sağ göz Derman Tıbbi Yayıncılık 15

16 Resim 8. Keratokonus, kombine Scheimpflug-placido disk topografisi görntüsü, sol göz Tedavi Gözlükle düzeltme Kontakt lensle tashih (Gözlükle düzeltme yetersizse). Gaz geçirgen kontakt lensler, yumuşak keratokonus lensleri, piggyback lensler Korneal çapraz bağlama (cross-linking) tedavisi progresyon gösteren hastalarda kollajen lifleri arasında çapraz bağı epitel debridmanı sonrası % 0,1 lik riboflavin damlatılarak UV-A aracılığıyla kuvvetlendirilmesi prensibiyle çalışır. Progresyonu durdurmaktadır. İntrakorneal halka segmenti implantı korneada düzleştirici etki ile görne keskinliğini arttırır Keratoplasti (Lameller,penetran) Keratoglobus Korneanın özellikle periferde olmak üzere yaygın bir incelmesiyle karakterize ektazisidir. Travmalara daha hassastır. Diğer kornea ektazilerinden ayırıcı tanısı yapılmalıdır. Tedavide gözlükle düzeltme önerilir. İntrastromal ring,cross linking yararlı olabilir. İleri aşamada lameller keratoplasti gerekebilir. Pellusid marjinal dejenerasyon Kornea inferiorunda öne büyüme ve incelmeyle düzensiz astigmatizmanın geliştiği bir dejenerasyondur. Tedavide gözlük, kontakt lens verilir. Gerekirse keratoplasti yapılır. KORNEA DEJENERASYONLARI Arcus senilis Periferik korneada lipid birikimi ile karakterizedir. En yaygın periferral korneal opasitedir. Sıklıkla yaşlı hastalarda ortaya çıkar. Limbusdan şeffaf bir zonla ayrılır. Tedavi gerektirmez. 40 yaş altı hastaları koroner arter hastalığı ve dislipidemi yönünden değerlendirmek gerekir. Derman Tıbbi Yayıncılık 16

17 Lipid dejenerasyonu Primer formunda kornea avaskulerdir. Nadir görülür. Sekonder formu vaskularize kornealarda görülür. Sarımsı beyaz stromal kolesterol depozitlerini içerir. Altta yatan nedenin tedavisi, besleyici damarların fotokoagulasyonu tedavi uygulamalarıdır. Sferoidal dejenerasyon Kornea ve konjonktivada subepitelyal saydam damla şeklinde birikimler vardır. Ultraviyole maruziyeti etyolojik faktörlerdendir. Amiloid dejenerasyon Amiloidozisin lokal ve sistemik formları şeklinde görülebilir. Primer lokalize dejeneratif formu korneayı etkiler. Korneal keloid Korneal skar üzerinden gelişen fibröz doku proliferasyonudur. Salzmannın noduler dejenerasyonu Sarımsı beyaz kabarık hyalinize subepitelyal lezyonlardır. Stromaya ilerlerse keratoplasti gerekebilir. Band keratopati İnterpalbebral alanda kalsiyum tuzlarının birikmesi ile karakterize limbustan şeffaf zonla ayrılmış keratopatidir. Üveit,ön kamarada silikon yağı,fitizis bulbi, yaş, metabolik herediter nedenlerle yada idiopatik olabilir. Tedavide epitel debridmanından sonra EDTA uygulaması,fototerapotik keratektomi ve keratoplasti sayılabilir. Vogt un limbal kuşağı İnterpalpebral alanda sıklıkla nazalde olmak üzere nazal ya da temporal limbusta yarım ay şeklinde sarımsı beyaz renkte görülür. 40 yaş üsünde % 60 oranında görülür. Tedavi gerekmez. Terrien in Marjinal dejenerasyonu Korneanın periferinde stromanın incelmesiyle karakterize bir ienflamasyondur. Epitel etkilenmez. Yaşılarda ağrı görülmez gençlerde episklerit ve skleritle seyredebilir ve tedavi verilebilir. Yüksek astigmatizmaya neden olur. Perforasyon riski olanlara keratoplasti uygulanabilr. KORNEA DİSTROFİLERİ Genellikle bilateral görülen, progresif, genetik geçişli korneal opasifikasyon bozukluklarıdır. Hastaların çoğunda görme azalması şikayeti bulunur. Kliniğe göre medikal yada cerrahi (keratoplasti) tedavi uygulanır. Yerleşimlerine göre sınıflandırılırlar. Epitelyal distrofiler Bowman tabakası/ anterior stromal distrofiler Stromal distrofiler Descement membranı ve endotelyal distrofiler Derman Tıbbi Yayıncılık 17

18 METABOLİK KERATOPATİLER Mukopolisakkaridoz Dermatan ve kondroidin sülfat enzim eksikliğine bağlı olarak korneada mukopolisakkarit birikimi olur ve korneal bulanıklaşmaya yol açar Wilson hastalığı Karaciğer beyin böbrek ve korneada bakır birikimi olur. Korneada bakır birikimi Kayser-Fleischer halkası adı verilen sarımsı renkte görüntüyü oluşturur. Sistinozis Sistin kristallerinin intralizozomal birirkimi ile karakterizedir. Okuler tutulumda kornea konjonktiva, iris ve retinada kristal birikintileri görülür. Tedavide % 0.5 sisteamin topikal kullanılır. İleri vakalarda keratoplasti yapılır Vorteks keratopati Amiadoron klorokin tamoksifen gibi ilaç kullananlarda, Fabry hastalığında görülür. Hat şeklinde limbusa uzanan korneada epitel birikintileri bulunur. Tekrarlayıcı kornea erozyonu Kornea distrofileri veya travmalarla görülebilir. Ağrı, bulanık görme, blefarospazm, fotofobi, yabancı cisim hissi şikayetleri olur. Hafif olgularda suni gözyaşı tedavisi, ileri olgularda epitelyum debridmanı, yüzeyel fototerapotik keratektomi uygulanır. Kristalin keratopati (Chrysiasis) Genellikle romatoid artritli hastalarda altın bileşimlerinin kullanımı korneada altın birikimi görülür. Konjonktiva ve lenste de birikimler olabilir. Keratit altına hipersensitivite reaksiyonu olarak gelişir. Görme bozulmaz, tedaviyi kesmek gerekmez. Tedavi kesildikten 3-5 ay sonra kaybolurlar. KERATOPLASTİ Hastalıklı korneanın sağlam donör korneası ile değiştirilmesine denir. Başlıca optik, terapotik, tektonik ve kozmetik amaçlı yapılır. Greft tam kalınlıkta olursa penetran, parsiyel olursa lameller, endotelyal kısım nakledilirse endotelyal keratoplasti denir (Resim 9). Derman Tıbbi Yayıncılık 18

19 Resim 9. Penetran keratoplasti sonrası görünüm Kaynaklar 1. Bowling B. Kanski s Clinical Ophthalmology. Cornea. 8. Baskı, Elsevier 2016, P Nishida T,Saika S. Cornea and sclera: Anatomy and Phsiology. İçinde: Krachmer JH, Mannis MJ, Holland EJ (editörler). Cornea, 3. Baskı. Vol. 1., Elsevier/ Mosby, P Schwartz GS, Holland EJ. Classification and staging of ocular disease. İçinde: Krachmer JH, Mannis MJ, Holland EJ (editörler). Cornea, 3. Baskı. Vol. 2., Elsevier/ Mosby, P Akova YA, Yaycıoğlu RA. Anatomi, embriyoloji, fizyoloji, muayene yöntemleri, morfolojik sınıflandırma, Kornea iltihapları. İçinde: O Dwyer PA, Akova YA (editörler).temel Göz Hastalıkları. 2. Baskı, Güneş Tıp Kitabevi,2011, P Yağmur M,Şekeroğlu HT, Korneal ektazi, kornea dejenerasansları, distrofiler, yaralanmalar, keratoplasti. İçinde: O Dwyer PA, Akova YA (editörler). Temel Göz Hastalıkları.2. Baskı, Güneş Tıp Kitabevi,2011, P Edelstein SL, Wichiensin P, Huang AJW. Bacterial keratitis. İçinde: Krachmer JH, Mannis MJ, Holland EJ (editörler). Cornea, 3. Baskı.Vol. 1., Elsevier/Mosby, 2011, P Holland EJ,Schwartz GS, Neff KD. Herpes simplex keratitis. İçinde: Krachmer JH, Mannis MJ, Holland EJ (editörler). Cornea, 3. Baskı. Vol. 1., Elsevier/Mosby, 2011, P Alfonso EC, Galor A, Miller D. Fungal Keratitis. İçinde: Krachmer JH, Mannis MJ, Holland EJ (editörler). Cornea, 3. Baskı. Vol. 1.,Elsevier/ Mosby, 2011, P American Academy Of Ophthalmology. External Disease and Cornea. Clinical approach to ocular surface disorders.2013,p Dua HS, Faraj LA, Said DG, Gray T, Lowe J.Human corneal anatomy redefined: a novel pre-descemet s layer (Dua s layer). Ophthalmology Sep;120(9): Yıldız HE, Bakteriyel keratitler. 35. Nisan kursu kitapçığı.2015.p Kemer ÖE, Herpetik keratitler. 35. Nisan kursu kitapçığı.2015.p Burcu A, Fungal keratitler. 35. Nisan kursu kitapçığı.2015.p Özbek Z,, Paraziterl keratitler. 35. Nisan kursu kitapçığı.2015.p American Academy Of Ophthalmology. External Disease and Cornea. Infectious Diseases of the External Eye : Basic Concepts and Viral Infections. 2013, P Derman Tıbbi Yayıncılık 19

KIRMIZI GÖZ DOÇ.DR.ÖZCAN OCAKOĞLU CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ

KIRMIZI GÖZ DOÇ.DR.ÖZCAN OCAKOĞLU CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ KIRMIZI GÖZG DOÇ.DR..DR.ÖZCAN OCAKOĞLU CERRAHPAŞA A TIP FAKÜLTES LTESİ KANLANMA TİPLERİ YÜZEYEL DERİN MİKST LOKALİZASYON PERİFER MERKEZİ YAYĞIN NEDENİ KONJ.DAMARLANMA SİLİYER ARTER HERİKİSİ ETYOLOJİ YÜZEYEL

Detaylı

Şikayetleri - Gözde kızarıklık, - Bulanık görme, ağrı, ışığa hassasiyet (fotofobi) - Kaşıntı, sulanma, çapaklanma - Yanma-batma, yabancı cisim hissi

Şikayetleri - Gözde kızarıklık, - Bulanık görme, ağrı, ışığa hassasiyet (fotofobi) - Kaşıntı, sulanma, çapaklanma - Yanma-batma, yabancı cisim hissi Kırmızı Göz Sibel İnan Kırmızı göz, birinci basamak sağlık kurumlarına gelen hastaların, en yaygın başvuru şikayetlerinden birisidir. Sıklıkla konjonktivit gibi durumlardan ileri gelse de birçok ciddi

Detaylı

Kornea Laser Cerrahisi

Kornea Laser Cerrahisi Kornea Laser Cerrahisi Doç.Dr.Dr.. Akif Özdamar Refraktif Cerrahi / Kategori Lameller Keratomileusis Lasik İntrakorneal Ring Segment Refraktif Cerrahi / Kategori İnsizyonel Radyal keratotomi Astigmatik

Detaylı

Penetran Göz Yaralanmaları

Penetran Göz Yaralanmaları Penetran Göz Yaralanmaları Pelin Özyol Oküler yaralanmalar özellikle düşük sosyoekonomik düzeydeki bireylerde ve az gelişmiş ülkelerde olmak üzere genel olarak tüm dünyada önemli morbidite nedenidir. Yaralanmaların

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DERS NOTU FORMU

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DERS NOTU FORMU ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DERS NOTU FORMU DERSİN ADI: Enfeksiyöz ve Alerjik Konjonktivitler DERSİ VEREN ÖĞRETİM ÜYESİ: Prof. Dr. Nilüfer Yalçındağ DÖNEM: 5 DERSİN VERİLDİĞİ KLİNİK STAJ: Göz Hastalıkları

Detaylı

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI. Dr Alparslan ŞAHİN

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI. Dr Alparslan ŞAHİN DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI Dr Alparslan ŞAHİN Periferik retina dejenerasyonları Dejeneratif miyopi Yaşa bağlı maküla dejenerasyonu Periferik retina dejenerasyonları Retina periferinde ora serrataya

Detaylı

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI Dr Alparslan ŞAHİN Periferik retina dejenerasyonları Dejeneratif miyopi Yaşa bağlı maküla dejenerasyonu

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI Dr Alparslan ŞAHİN Periferik retina dejenerasyonları Dejeneratif miyopi Yaşa bağlı maküla dejenerasyonu DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI Dr Alparslan ŞAHİN Periferik retina dejenerasyonları Dejeneratif miyopi Yaşa bağlı maküla dejenerasyonu Periferik retina dejenerasyonları Retina periferinde ora serrataya

Detaylı

KORNEA HASTALIKLARI. Yrd. Doç. Dr. Abdullah Kürşat Cingü DÜTF Göz Hastalıkları AD

KORNEA HASTALIKLARI. Yrd. Doç. Dr. Abdullah Kürşat Cingü DÜTF Göz Hastalıkları AD KORNEA HASTALIKLARI Yrd. Doç. Dr. Abdullah Kürşat Cingü DÜTF Göz Hastalıkları AD KORNEA ANATOMİSİ Saydamdır Kurvatürü globdan fazladır Sklerokorneal bileşke (limbus) ile skleradan ayrılır Yatay çap: 12mm

Detaylı

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir. TERCİH EDİLEN YAKLAŞIM MODELİ KILAVUZLARI İÇİN ÖZET KARŞILAŞTIRMALI DEĞERLENDİRMELER Giriş Bunlar Akademinin tercih edilen yaklaşım modeli kılavuzlarının özet kriterleridir. Tercih edilen yaklaşım model

Detaylı

GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU)

GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU) Op.Dr. Tuncer GÜNEY Göz Hastalıkları Uzmanı GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU) HASTALIĞINI BİLİYOR MUSUNUZ? Glokom=Göz Tansiyonu Hastalığı : Yüksek göz içi basıncı ile giden,görme hücrelerinin ölümüne

Detaylı

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ. Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum ÜVEİT EL KİTABI

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ. Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum ÜVEİT EL KİTABI T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum ÜVEİT EL KİTABI Üveit nedir? Üveit atağı nedir? Gözün iris (gözün renkli kısmı), siliyer

Detaylı

GÖZ ACİLLERİ. II-Çift görme. III-Travma. IV-Ani görme kaybı. I-Kırmızı göz. A.Sebepleri. 1. Bakteriyel konjonktivit. 2. Alerjik konjonktivit

GÖZ ACİLLERİ. II-Çift görme. III-Travma. IV-Ani görme kaybı. I-Kırmızı göz. A.Sebepleri. 1. Bakteriyel konjonktivit. 2. Alerjik konjonktivit GÖZ ACİLLERİ I-Kırmızı göz II-Çift görme III-Travma IV-Ani görme kaybı I-Kırmızı göz A.Sebepleri 1. Bakteriyel konjonktivit 2. Alerjik konjonktivit 3. Keratit 4. Episklerit ve sklerit 5. Üveit 6. Subkonjunktival

Detaylı

KORNEA ANATOMİSİ Saydamdır. Kurvatürü globdan fazladır. Sklerokorneal bileşke (limbus) ile skleradan ayrılır

KORNEA ANATOMİSİ Saydamdır. Kurvatürü globdan fazladır. Sklerokorneal bileşke (limbus) ile skleradan ayrılır KORNEA HASTALIKLARI KORNEA ANATOMİSİ Saydamdır. Kurvatürü globdan fazladır. Sklerokorneal bileşke (limbus) ile skleradan ayrılır Yatay çap: 12mm Dikey çap: 11mm Dikey > yatay kurvatür (kurala uygun astigmatizma)

Detaylı

PERİNATAL HERPES VİRUS İNFEKSİYONLARI. Uzm.Dr.Cengiz Uzun Alman Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları

PERİNATAL HERPES VİRUS İNFEKSİYONLARI. Uzm.Dr.Cengiz Uzun Alman Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları PERİNATAL HERPES VİRUS İNFEKSİYONLARI Uzm.Dr.Cengiz Uzun Alman Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Perinatal dönemde herpesvirus geçişi. Virus Gebelik sırasında Doğum kanalından Doğum

Detaylı

Anamnez. Acil Göz Hastalıkları. Acil Göz Hastalıkları. Künt Travma. Travma. Dr. Semra Acer Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları A.D.

Anamnez. Acil Göz Hastalıkları. Acil Göz Hastalıkları. Künt Travma. Travma. Dr. Semra Acer Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları A.D. Acil Göz Hastalıkları Acil Göz Hastalıkları Dr. Semra Acer Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları A.D. TRAVMA en sık KIRMIZI GÖZ ile birlikte olanlar Kapak,gözyaşı yolları enfeksiyonları

Detaylı

PREMATÜRE RETİNOPATİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı

PREMATÜRE RETİNOPATİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı PREMATÜRE RETİNOPATİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Tanım Prematüre bebeklerde retina damarlarının gelişim bozukluğu ile karakterize bir hastalıktır.

Detaylı

Amaç: Temel refraksiyon açıklaması ve myopi, hipermetropi ve astigmatizmatizma izahıve nasıl düzeltilebildiklerini anlatmak.

Amaç: Temel refraksiyon açıklaması ve myopi, hipermetropi ve astigmatizmatizma izahıve nasıl düzeltilebildiklerini anlatmak. DÖNEM 3 DERSLERİ.. GÖZÜN ANATOMİ VE FİZYOLOJİSİ GÖZ MUAYENE YÖNTEMLERİ KIRMA KUSURLARI VE TEDAVİSİ ŞAŞILIK VE TEDAVİSİ GÖZ YAŞI YAPISI, DRENAJ VE HASTALIKLARI KIRMIZI GÖZ GLOKOM OPTİK SİNİR VE GÖRME YOLLARI

Detaylı

Kemik ve Eklem Enfeksiyonları. Dr Fahri Erdoğan

Kemik ve Eklem Enfeksiyonları. Dr Fahri Erdoğan Kemik ve Eklem Enfeksiyonları Dr Fahri Erdoğan KEMİK VE EKLEM ENFEKSİYONLARI Erken tanı ve tedavi Sintigrafi, MRI Artroskopik cerrahi Antibiyotik direnci Spesifik M.Tuberculosis M. Lepra T.Pallidumun Nonspesifik?

Detaylı

Genellikle kırmızı göze neden olan olay, konjonktivit ya da subkonjonktival kanama gibi basit olaylardır.

Genellikle kırmızı göze neden olan olay, konjonktivit ya da subkonjonktival kanama gibi basit olaylardır. Kırmızı Göz Yrd.Doç.Dr. Harun YÜKSEL D.Ü.T.F. Göz Hastalıkları A.D. Genellikle kırmızı göze neden olan olay, konjonktivit ya da subkonjonktival kanama gibi basit olaylardır. Bu gibi durumlar spontan olarak

Detaylı

Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi) Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi) İlk Muayenede Hiakye (Anahtar ögeler) AVD semptomları (II+, Retina dekolmanı, ilişkili genetik bozukluklar

Detaylı

KIRMA KUSURLARI. Dr. Ümit BEDEN

KIRMA KUSURLARI. Dr. Ümit BEDEN KIRMA KUSURLARI Dr. Ümit BEDEN Cisimlerinin görüntülerinin retina üzerinde net olarak oluşabilmesi için sağlıklı bir refraksiyon sistemi gereklidir. Göz görme organıdır, hastalıkları sıklıkla görme bozukluğuna

Detaylı

Oküler Herpesde Ön Segment Bulguları ve Tedavisi

Oküler Herpesde Ön Segment Bulguları ve Tedavisi Oküler Herpesde Ön Segment Bulguları ve Tedavisi DIAGNOSIS AND MANAGEMENT OF OCULAR HERPES INFECTIONS INVOLVING ANTERIOR SEGMENT Şafak ÇAKMAKÇI*, Yonca A. AKOVA**, Pınar AYDIN*** * Arş.Gör.Dr., Başkent

Detaylı

TIBBİ TERMİNOLOJİ 3. GÖZE İLİŞKİN TERİMLER Yrd. Doç. Dr. Perihan ŞENEL TEKİN P. ŞENEL TEKİN 1

TIBBİ TERMİNOLOJİ 3. GÖZE İLİŞKİN TERİMLER Yrd. Doç. Dr. Perihan ŞENEL TEKİN P. ŞENEL TEKİN 1 TIBBİ TERMİNOLOJİ 3 GÖZE İLİŞKİN TERİMLER Yrd. Doç. Dr. Perihan ŞENEL TEKİN P. ŞENEL TEKİN 1 A. Anatomik Terimler Göz görme organıdır. Tıp dilinde Bulbus oculi veya ophthalmos adıyla bilinen göz, göz çukuru

Detaylı

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011 Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri Sena Aydın 0341110011 PATOFİZYOLOJİ Fizyoloji, hücre ve organların normal işleyişini incelerken patoloji ise bunların normalden sapmasını

Detaylı

YARA İYİLEŞMESİ. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger

YARA İYİLEŞMESİ. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger YARA İYİLEŞMESİ Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger YARA Doku bütünlüğünün bozulmasıdır. Cerrahi ya da travmatik olabilir. Akut Yara: Onarım süreci düzenli ve zamanında gelişir. Anatomik ve fonksiyonel bütünlük

Detaylı

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün; Epilepsi bir kişinin tekrar tekrar epileptik nöbetler geçirmesi ile niteli bir klinik durum yada sendromdur. Epileptik nöbet beyinde zaman zaman ortaya çıkan anormal elektriksel boşalımların sonucu olarak

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. PRENACİD göz pomadı 5 gr Göze uygulanır. Etkin madde : Desonid disodyum fosfat 5 gr da 12,5 mg Desonid disodyum fosfat içerir.

KULLANMA TALİMATI. PRENACİD göz pomadı 5 gr Göze uygulanır. Etkin madde : Desonid disodyum fosfat 5 gr da 12,5 mg Desonid disodyum fosfat içerir. KULLANMA TALİMATI PRENACİD göz pomadı 5 gr Göze uygulanır. Etkin madde : Desonid disodyum fosfat 5 gr da 12,5 mg Desonid disodyum fosfat içerir. Yardımcı Maddeler : Likit petrolatum, Susuz lanolin, Beyaz

Detaylı

ORTOPEDİK PROTEZ ENFEKSİYONLARINDA SONİKASYON DENEYİMİ

ORTOPEDİK PROTEZ ENFEKSİYONLARINDA SONİKASYON DENEYİMİ ORTOPEDİK PROTEZ ENFEKSİYONLARINDA SONİKASYON DENEYİMİ Dr. Şua Sümer Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Enf. Hast. ve Klin. Mikr. AD 17 Mayıs 2016 Prostetik eklem ameliyatları yaşlı popülasyonun artışına

Detaylı

İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir

İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir AMAÇ Radyolojik olarak algoritm Tanı ve bulgular Tedavi sonrası takip İnvazif Asperjilloz Akciğer

Detaylı

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ Sağlık hizmeti veren, Doktor Ebe Hemşire Diş hekimi Hemşirelik öğrencileri, risk altındadır Bu personelin enfeksiyon açısından izlemi personel sağlığı ve hastane

Detaylı

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR Prof. Dr. Mehmet Ersoy DEMANSA NEDEN OLAN HASTALIKLAR AMAÇ Demansın nedenleri ve gelişim sürecinin öğretmek Yaşlı bireyde demansa bağlı oluşabilecek problemleri öğretmek

Detaylı

TİROİDİTLERDE AYIRICI TANI. Doç.Dr.Esra Hatipoğlu Biruni Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Diabet Bilim Dalı

TİROİDİTLERDE AYIRICI TANI. Doç.Dr.Esra Hatipoğlu Biruni Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Diabet Bilim Dalı TİROİDİTLERDE AYIRICI TANI Doç.Dr.Esra Hatipoğlu Biruni Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Diabet Bilim Dalı Tiroidit terimi tiroidde inflamasyon ile karakterize olan farklı hastalıkları kapsamaktadır

Detaylı

SPONDİLODİSKİTLER. Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR

SPONDİLODİSKİTLER. Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR SPONDİLODİSKİTLER Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR Vertebra Bir dizi omurdan oluşur Vücudun eksenini oluşturur Spinal kordu korur Kaslar, bağlar ve iç organların yapışacağı sabit bir yapı sağlar. SPONDİLODİSKİT

Detaylı

Plevral Boşluğun Nadir Enfeksiyonları Plevral boşlukta sıklıkla gözlenen enfeksiyonlar parapnömonik

Plevral Boşluğun Nadir Enfeksiyonları Plevral boşlukta sıklıkla gözlenen enfeksiyonlar parapnömonik Plevral Boşluğun Nadir Enfeksiyonları Plevral boşlukta sıklıkla gözlenen enfeksiyonlar parapnömonik effüzyon ve sonrasında gözlenen ampiyemdir. Nadir olarak gözlenen enfeksiyonlar ise fungal, viral ve

Detaylı

Anormal Kolposkopik Bulgular-1 (IFCPC, 2011)

Anormal Kolposkopik Bulgular-1 (IFCPC, 2011) Anormal Kolposkopik Bulgular-1 Genel Değerlendirme Lezyonun lokalizasyonu T/Z içinde veya dışında Saat kadranına göre yeri Lezyonun büyüklüğü Kapladığı kadran sayısı Kapladığı alan yüzdesi Grade-1(Minör)

Detaylı

HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi

HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi Uzm. Dr. Sinem AKKAYA IŞIK Sultan Abdülhamid Han Eğitim ve Araştırma Hastanesi HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi AIDS CMV; nadir ölümcül İlk vaka 1983 Etkili ART sıklık azalmakta, tedavi şansı

Detaylı

28.02.2015. Sarkoidoz. MSS granülomatozları. Sarkoidoz. Sarkoidoz. Granülom / Granülomatoz reaksiyon

28.02.2015. Sarkoidoz. MSS granülomatozları. Sarkoidoz. Sarkoidoz. Granülom / Granülomatoz reaksiyon Granülom / Granülomatoz reaksiyon Non-enfektif granülomatozlar: Sinir sistemi tutulumu ve görüntüleme Küçük nodül Bağışıklık sisteminin, elimine edemediği yabancı patojenlere karşı geliştirdiği ve izole

Detaylı

Prof. Dr. Pınar AYDIN O DWEYER

Prof. Dr. Pınar AYDIN O DWEYER Yazar Ad 139 Prof. Dr. Pınar AYDIN O DWEYER Yaşın ilerlemesine bağlı olarak göz sağlığında değişiklikler veya bozulmalar olabilir. Bu değişikliklerin tümü hastalık anlamına gelmemektedir. Ancak diğer

Detaylı

Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke

Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji 12/o4/2014 Akılcı antibiyotik kullanımı Antibiyotiklere

Detaylı

GEBELİKTE SİFİLİZ. Dr. Mustafa Özgür AKÇA Bursa Yüksek İhtisas E.A.H. Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği

GEBELİKTE SİFİLİZ. Dr. Mustafa Özgür AKÇA Bursa Yüksek İhtisas E.A.H. Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği GEBELİKTE SİFİLİZ Dr. Mustafa Özgür AKÇA Bursa Yüksek İhtisas E.A.H. Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği SİFİLİZ TANIM T.pallidum un neden olduğu sistemik bir hastalıktır Sınıflandırma: Edinilmiş (Genellikle

Detaylı

Administrator tarafından yazıldı. Cumartesi, 16 Haziran :16 - Son Güncelleme Cumartesi, 16 Haziran :25

Administrator tarafından yazıldı. Cumartesi, 16 Haziran :16 - Son Güncelleme Cumartesi, 16 Haziran :25 Tırnak batması nedir? Sert tırnağın yumuşak dokuyu sıkıştırıp tahriş etmesi sonucu oluşan iltihaplanma ve kronik yaraya tırnak batması denir. Genellikle ayaklarda ve birinci parmakta görülür. Tırnak batmasının

Detaylı

her hakki saklidir onderyaman.com

her hakki saklidir onderyaman.com Orşit Orşit, testis içinde ağırlıklı lökositik eksuda ve dışında seminifer tübüllerde tübüler skleroza neden olan testisin inflamatuar lezyonudur. İnflamasyon ağrı ve şişliğe neden olur. Seminifer tübüllerdeki

Detaylı

Primer Açık Açılı Glokom (İlk Değerlendirme)

Primer Açık Açılı Glokom (İlk Değerlendirme) Primer Açık Açılı Glokom (İlk Değerlendirme) İlk Muayenede Hikaye (Anahtar ögeler) Oküler hikaye Irk/ Etnik köken Aile hikayesi Sistemik hikaye Uygun kayıtların gözden geçirilmesi Kullanılan ilaçlar Oküler

Detaylı

KRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin;

KRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin; KRİYOGLOBÜLİN Cryoglobulins; Soğuk aglutinin; Kriyoglobülin kanda bulunan anormal proteinlerdir ve 37 derecede kristalleşirler. Birçok hastalık sırasında ortaya çıkabilirler ancak vakaların %90ı Hepatit

Detaylı

NEFROTİK SENDROM. INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013

NEFROTİK SENDROM. INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013 NEFROTİK SENDROM INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013 NEFROTİK SENDROM NEDİR? Nefrotik sendrom ; proteinüri (günde 3.5gr/gün/1.73 m2), hipoalbüminemi (

Detaylı

Nocardia Enfeksiyonları. Dr. H.Kaya SÜER Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Nocardia Enfeksiyonları. Dr. H.Kaya SÜER Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Nocardia Enfeksiyonları Dr. H.Kaya SÜER Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Nocardia Enfeksiyonları Nocardia insanlarda ve hayvanlarda lokalize veya dissemine enfeksiyonlardan sorumlu olabilen

Detaylı

DİRENÇLİ BAKTERİ ENFEKSİYONLARINA KARŞI KULLANILAN ANTİBİYOTİKLER

DİRENÇLİ BAKTERİ ENFEKSİYONLARINA KARŞI KULLANILAN ANTİBİYOTİKLER DİRENÇLİ BAKTERİ ENFEKSİYONLARINA KARŞI KULLANILAN ANTİBİYOTİKLER 1. Vankomisin Vankomisin, Nocardia Orientalis in (eskiden Streptomyces orientalis olarak bilinen) belli suşlarından elde edilen amfoterik

Detaylı

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit NEFRİT Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Genel Bilgiler Böbreğin temel fonksiyonlarından birisi idrar üretmektir. Her 2 böbrekte idrar üretimine yol açan yaklaşık 2 milyon küçük ünite (nefron) vardır. Bir nefron

Detaylı

Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm

Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm BAZAL HÜCRELİ KARSİNOM Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm Nadiren met. yapar fakat tedavisiz bırakıldığında invazif davranış göstermesi,lokal invazyon,

Detaylı

5 Pratik Dermatoloji Notları

5 Pratik Dermatoloji Notları AİLE HEKİMLERİ İÇİN 5 Pratik Dermatoloji Notları En Sık Görülen Dermatolojik Hastalıklar İçindekiler Vitiligo Eritema Multiforme Ürtiker Uyuz Tahta Kurusu / Pire Isırığı Kaposi Sarkomu 2 Vitiligo 3 Vitiligo

Detaylı

Sunum Planı. Hayatı Tehdit Eden. Enfeksiyon. Kimler Risk Altında? Nasıl Sınıflanıyor MSS Enfeksiyonları

Sunum Planı. Hayatı Tehdit Eden. Enfeksiyon. Kimler Risk Altında? Nasıl Sınıflanıyor MSS Enfeksiyonları Sunum Planı Hayatı Tehdit Eden Enfeksiyonlar Dr. Erkan GÖKSU Acil Tıp Anabilim Dalı MSS Enfeksiyonları Ensefalit Erken dönemde oldukça benign bir görüntü Yoğun yumuşak doku nekrozu Sistemik toksisite Yüksek

Detaylı

SİNOVİTLER. Dr. Güldal Esendağlı Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 16 Ekim 2015

SİNOVİTLER. Dr. Güldal Esendağlı Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 16 Ekim 2015 SİNOVİTLER Dr. Güldal Esendağlı Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 16 Ekim 2015 Sinovyal Dokunun Non-tümöral ve Tümör-benzeri Lezyonları Non-tümöral Lezyonlar Reaktif Tümör-benzeri Lezyonlar

Detaylı

Yenidoğan Konjonktiviti

Yenidoğan Konjonktiviti Yenidoğan Konjonktiviti Rahmi Duman, Reşat Duman Şikayetleri - Doğumdan sonra ilk ayda görülür - Tek taraflı ya da iki taraflı Göz kapağı şişliği Sulanma Koyu renkli yada açık renkli göz akıntısı Gözde

Detaylı

Refraksiyon kusurlarının gözlük ile düzeltilmesi. Astigmatizmanın tedavisi

Refraksiyon kusurlarının gözlük ile düzeltilmesi. Astigmatizmanın tedavisi Refraksiyon kusurlarının gözlük ile düzeltilmesi Astigmatizmanın tedavisi Astigmatizma Kornea ön yüzünün küreselliğini kaybedip silindirik olması astigmatizmaya sebep olur Astigmatizma Sferik mercek Silindirik

Detaylı

FİZYOTERAPİDE KLİNİK KAVRAMLAR. Uzm. Fzt. Nazmi ŞEKERCİ

FİZYOTERAPİDE KLİNİK KAVRAMLAR. Uzm. Fzt. Nazmi ŞEKERCİ FİZYOTERAPİDE KLİNİK KAVRAMLAR Uzm. Fzt. Nazmi ŞEKERCİ İNFLAMASYON VE ONARIM İNFLAMASYON Yaralanmaya karşı dokunun vaskülarizasyonu yolu ile oluşturulan bir seri reaksiyondur. İltihabi reaksiyon.? İnflamatuar

Detaylı

Hasta kişi ile cinsel temas, Gebelerde anneden bebeğe geçiş ( konjenital Sifilis ), Kan teması ile bulaşır.

Hasta kişi ile cinsel temas, Gebelerde anneden bebeğe geçiş ( konjenital Sifilis ), Kan teması ile bulaşır. SİFİLİS Frengi; Lues; Sifilis cinsel yolla bulaşan bulaşıcı mikrobik enfeksiyon hastalığıdır. Tedavi edilmez ise beyin, sinir, göz ve iç organlarda ciddi hasarlar yaparak ölüme neden olur. Sifilis Treponema

Detaylı

HEREDİTER SFEROSİTOZ. Mayıs 14

HEREDİTER SFEROSİTOZ. Mayıs 14 HEREDİTER SFEROSİTOZ İNT.DR.DİDAR ŞENOCAK Giriş Herediter sferositoz (HS), hücre zarı proteinlerinin kalıtsal hasarı nedeniyle, eritrositlerin morfolojik olarak bikonkav ve santral solukluğu olan disk

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI TERRAMYCIN göz merhemi

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI TERRAMYCIN göz merhemi 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI TERRAMYCIN göz merhemi KISA ÜRÜN BİLGİSİ 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Her 1 gram merhemde 5 mg oksitetrasiklin e eşdeğer oksitetrasiklin hidroklorür ve 10.000

Detaylı

%20 En sık neden cilt kuruluğu Gebeliğe özgü cilt hastalıkları İntrahepatik kolestaz İlaç ve diğer allerjik reaksiyonlar Sistemik hastalıklara bağlı

%20 En sık neden cilt kuruluğu Gebeliğe özgü cilt hastalıkları İntrahepatik kolestaz İlaç ve diğer allerjik reaksiyonlar Sistemik hastalıklara bağlı %20 En sık neden cilt kuruluğu Gebeliğe özgü cilt hastalıkları İntrahepatik kolestaz İlaç ve diğer allerjik reaksiyonlar Sistemik hastalıklara bağlı kaşıntılar (kc, bb, troid) Pemfigoid gestasyones Gebeliğin

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. PRENACİD göz damlası 10 ml Göze uygulanır. Etkin madde :

KULLANMA TALİMATI. PRENACİD göz damlası 10 ml Göze uygulanır. Etkin madde : KULLANMA TALİMATI PRENACİD göz damlası 10 ml Göze uygulanır. Etkin madde : Desonid disodyum fosfat 10 ml çözelti 25 mg Desonid disodyum fosfat içerir. Yardımcı Maddeler : Potasyum fosfat monobazik H 2

Detaylı

ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK

ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK Uveitler - Prognoz %22 sinde en az bir gözde kanuni körlükle sonuçlanmakta Morbidite İMMÜN MEKANİZMA Ön Üveit: MHC class I/CD8+ sitotoksik

Detaylı

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Bronşektazi Giriş Subsegmental solunum yollarının anormal ve kalıcı dilatasyonu şeklinde tanımlanır Hastalık olmaktan çok çeşitli patolojik süreçlerin

Detaylı

Referans: e-tus İpucu Serisi K.Stajlar Ders Notları Sayfa:353

Referans: e-tus İpucu Serisi K.Stajlar Ders Notları Sayfa:353 23. Aşağıdakilerden hangisi akne patogenezinde rol oynayan faktörlerden biri değildir? A) İnflamasyon B) Foliküler hiperproliferasyon C) Bakteriyal proliferasyon D) Aşırı sebum üretimi E) Retinoik asit

Detaylı

KULLANMA TALİMATI AZYTER

KULLANMA TALİMATI AZYTER KULLANMA TALİMATI AZYTER 15 mg/g Tek Dozluk Göz Damlası Göze Uygulanır. Etkin madde: 1 g çözelti, 14,3 mg azitromisine eşdeğer 15 mg azitromisin dihidrat içerir. 250 mg çözelti içeren tek dozluk flakonda

Detaylı

Ağızda bulgu veren enfeksiyon hastalıkları. Dr. Hayati Demiraslan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Ağızda bulgu veren enfeksiyon hastalıkları. Dr. Hayati Demiraslan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ağızda bulgu veren enfeksiyon hastalıkları Dr. Hayati Demiraslan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Sunum planı Mantarlar Orofaringeal kandidiyazis Virüsler El-ayak-ağız hastalığı Herpes simpleks

Detaylı

Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller. Dr. Dilara İnan Isparta

Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller. Dr. Dilara İnan Isparta Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller Dr. Dilara İnan 04.06.2016 Isparta Hepatit B yüzey antijeni (HBsAg) HBV yüzeyinde bulunan bir proteindir; RIA veya EIA ile saptanır Akut ve kronik HBV

Detaylı

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ MESLEKİ TEHLİKE ve RİSKLERİ. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ MESLEKİ TEHLİKE ve RİSKLERİ. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL SAĞLIK ÇALIŞANLARININ MESLEKİ TEHLİKE ve RİSKLERİ Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL Sağlık hizmeti sunumu sırasında sağlık çalışanları, bedensel, ruhsal ve sosyal yönden sağlıklarını tehdit eden pek çok riske maruz

Detaylı

ANORMAL TRANSFORMASYON ZONU: ASETİK ASİTİN ETKİSİ NEDİR?

ANORMAL TRANSFORMASYON ZONU: ASETİK ASİTİN ETKİSİ NEDİR? ANORMAL TRANSFORMASYON ZONU: ASETİK ASİTİN ETKİSİ NEDİR? Dr. Murat DEDE GATA Kadın Hast. Ve Doğum AD Jinekolojik Onkoloji Ünitesi Serviks Epiteli Skuamoz epitel: Ektoserviks Kolumnar epitel: Endoserviks

Detaylı

Uzm.Dr. Yunus Karaca KTÜ Acil Tıp AD Öğr. Gör.

Uzm.Dr. Yunus Karaca KTÜ Acil Tıp AD Öğr. Gör. Uzm.Dr. Yunus Karaca KTÜ Acil Tıp AD Öğr. Gör. SUNU PLANI Gözün Anatomisi Kırmızı Göz Görmeyi Tehdit Etmeyen Kırmızı Göz Nedenleri Görmeyi Tehdit Eden Kırmızı Göz Nedenleri Ağrılı Göz Ani Görme Kayıpları

Detaylı

SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI

SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI Diş Eti Hastalıkları Dişeti hastalıkları (Periodontal hastalıklar) dişeti ve dişleri destekleyen diğer dokuları etkileyen hastalıklardır. Erişkinlerde diş kayıplarının %70

Detaylı

Periodontoloji nedir?

Periodontoloji nedir? Periodontoloji 1 2 Periodontoloji Periodontoloji nedir? Periodontoloji, dişleri ve implantları çevreleyen yumuşak ve sert dokuların iltihabi hastalıkları ve bunların tedavisi ile ilgilenen bir dişhekimliği

Detaylı

Deri Layşmanyazisi. Prof. Dr. Mehmet HARMAN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı

Deri Layşmanyazisi. Prof. Dr. Mehmet HARMAN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Deri Layşmanyazisi Prof. Dr. Mehmet HARMAN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Amaç Hastalığın tanısını koyabilmek Uygun tedaviyi yapabilmek Koruyucu yöntemleri sayabilmek İçerik

Detaylı

Yüz Felci (Fasiyal Palsi)

Yüz Felci (Fasiyal Palsi) Yüz Felci (Fasiyal Palsi) Yüz Felci Ne Demektir: Yüz hareketlerini (dudak, yanak, kaş,göz çevresi) yapmamızı yüz siniri (fasial sinir) aracılığı ile sağlarız. Beyinden gelen hareket emirlerini yüz siniri,

Detaylı

Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi) Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi) İlk Muayenede Hikaye (Anahtar ögeler) Semptomlar (metamorfopsi, görmede azalma, skotom, fotopsi, karanlık adaptasyonu) (II-, GQ, SR) Tedavi

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. CORTİMYCİNE göz pomadı 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. CORTİMYCİNE göz pomadı 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI CORTİMYCİNE göz pomadı KISA ÜRÜN BİLGİSİ 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin maddeler: 5 gram pomatta Hidrokortizon asetat 0.05g Yardımcı maddeler için 6.1 e bakınız. 3.

Detaylı

Çeşitli nedenlerle oluşabilen karaciğer fibrozisi hemen daima geri dönüşümsüzdür.

Çeşitli nedenlerle oluşabilen karaciğer fibrozisi hemen daima geri dönüşümsüzdür. SİROZ Çeşitli nedenlerle oluşabilen karaciğer fibrozisi hemen daima geri dönüşümsüzdür. İlerleyici ilerleyici karaciğer hastalıkları sonuçta siroz ile sonuçlanan progresif fibrozise neden olur. Safra kanalikülü

Detaylı

GÖZ HASTALIKLARI STAJI

GÖZ HASTALIKLARI STAJI GÖZ HASTALIKLARI STAJI STAJIN TANITIMI EĞİTİM DÖNEMİ STAJ SÜRESİ YERLEŞKE EĞİTİM BİRİMLERİ DERSHANE : Dönem V : 6 iş günü : Cebeci Hastanesi : Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Kliniği, Polikliniği ve Dershanesi

Detaylı

Bağışıklığı Baskılanmış Olguda Akciğer Sorununa Yaklaşım. Klinik-Radyolojik İpuçları

Bağışıklığı Baskılanmış Olguda Akciğer Sorununa Yaklaşım. Klinik-Radyolojik İpuçları Bağışıklığı Baskılanmış Olguda Akciğer Sorununa Yaklaşım Klinik-Radyolojik İpuçları Çalıştığınız bölüm? 1-İnfeksiyon Hastalıkları 2-Hematoloji 3-Onkoloji 4-Göğüs Hastalıkları 5-Radyoloji 6-Diğer Bağışıklığı

Detaylı

Ia.CERRAHİ PROFİLAKSİ TALİMATI

Ia.CERRAHİ PROFİLAKSİ TALİMATI Ia.CERRAHİ PROFİLAKSİ TALİMATI CERRAHİ BİRİMLERDE ANTİBİYOTİK PROFLAKSİSİ TALİMATI AMAÇ: Operasyon sırasında potansiyel patojen mikroorganizmaların dokularda üremesini engelleyerek cerrahi alan İnfeksiyonu

Detaylı

Erkeklerde Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar

Erkeklerde Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Erkeklerde Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Cinsel ilişki yoluyla bulaşan hastalıklar genç erişkin (seksüel aktif) çiftlerin hastalığıdır. Tedavi sırasında, çiftlerin hastalığı olduğu hatırlanmalı ve tüm

Detaylı

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit 2016 un türevi 2. TEŞHİS VE TEDAVİ 2.1 Nasıl teşhis edilir? Klinik belirtiler ve araştırmalar

Detaylı

Skolyoz. Prof. Dr. Önder Aydıngöz

Skolyoz. Prof. Dr. Önder Aydıngöz Skolyoz Prof. Dr. Önder Aydıngöz Skolyoz Tanım Omurganın lateral eğriliğine skolyoz adı verilir. Ayakta çekilen grafilerde bu eğriliğin 10 o nin üzerinde olması skolyoz olarak kabul edilir. Bu derecenin

Detaylı

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik LAFORA HASTALIĞI Progressif Myoklonik Epilepsiler (PME) nadir olarak görülen, sıklıkla otozomal resessif olarak geçiş gösteren heterojen bir hastalık grubudur. Klinik olarak değişik tipte nöbetler ve progressif

Detaylı

Eklem Protez Enfeksiyonlarında Antimikrobiyal Tedavi

Eklem Protez Enfeksiyonlarında Antimikrobiyal Tedavi Eklem Protez Enfeksiyonlarında Antimikrobiyal Tedavi Dr. Çağrı Büke Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı 26.12.15 KLİMİK - İZMİR 1 Eklem protezleri

Detaylı

Demans ve Alzheimer Nedir?

Demans ve Alzheimer Nedir? DEMANS Halk arasında 'bunama' dedigimiz durumdur. Kişinin yaşından beklenen beyin performansını gösterememesidir. Özellikle etkilenen bölgeler; hafıza, dikkat, dil ve problem çözme alanlarıdır. Durumun

Detaylı

Diyabetik Retinopati Tanı, Takip ve Tedavisi

Diyabetik Retinopati Tanı, Takip ve Tedavisi Diyabetik Retinopati Tanı, Takip ve Tedavisi Diyabeti olan her hasta diyabetik retinopati riski taşır. Gözün anatomisi nedeni (resim 1a) ile iyi görüyor olmak göz sağlığının kusursuz olduğu göstermez,

Detaylı

İnvazif Mantar Enfeksiyonlarının Takibinde Takım Çalışması DR. AHMET ÇAĞKAN İNKAYA HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TİP FAKÜLTESİ

İnvazif Mantar Enfeksiyonlarının Takibinde Takım Çalışması DR. AHMET ÇAĞKAN İNKAYA HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TİP FAKÜLTESİ İnvazif Mantar Enfeksiyonlarının Takibinde Takım Çalışması DR. AHMET ÇAĞKAN İNKAYA HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TİP FAKÜLTESİ Son 20 yılda IFH sıklığı arttı Hematolojik maligniteler Kompleks hastalar ve hastalıklar

Detaylı

EN ÇOK KULLANDIĞIMIZ TIBBİ ALET

EN ÇOK KULLANDIĞIMIZ TIBBİ ALET EL HİJYENİ EN ÇOK KULLANDIĞIMIZ TIBBİ ALET GÜNÜMÜZDE NOZOKOMĐAL ENFEKSĐYONLARIN ÖNLENMESĐNDE EN ÖNEMLĐ TEK PROSEDÜR EL YIKAMADIR* EL YIKAMA El Florasi Kalici flora (koagülaz negatif stafilokok, difteroid,

Detaylı

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir. TERCİH EDİLEN YAKLAŞIM MODELİ KILAVUZLARI İÇİN ÖZET KARŞILAŞTIRMALI DEĞERLENDİRMELER Giriş Bunlar Akademinin tercih edilen yaklaşım modeli kılavuzlarının özet kriterleridir. Tercih edilen yaklaşım model

Detaylı

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI D.P.Ü. KÜTAHYA EVLİYA ÇELEBİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR PROF. DR. AHMET HAKAN VURAL OP. DR. GÜLEN SEZER ALPTEKİN ERKUL OP. DR. SİNAN ERKUL

Detaylı

Postoperatif Noninfeksiyoz Ateş. Dr.Dilek ARMAN GÜTF Enfeksiyon Hastalıkları AD

Postoperatif Noninfeksiyoz Ateş. Dr.Dilek ARMAN GÜTF Enfeksiyon Hastalıkları AD Postoperatif Noninfeksiyoz Ateş Dr.Dilek ARMAN GÜTF Enfeksiyon Hastalıkları AD GT, 62 y, kadın Nüks tiroid papiller CA Kitle eksizyonu (özefagus ve trake den sıyırılarak) + Sağ fonksiyonel; sol radikal

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. FUCİTHALMİC viskoz göz damlası %1 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. FUCİTHALMİC viskoz göz damlası %1 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI FUCİTHALMİC viskoz göz damlası %1 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: %1 anhidr maddeye ekivalan fusidik asit hemihidrat içerir. Yardımcı maddeler:

Detaylı

Ses Kısıklığı Nedenleri:

Ses Kısıklığı Nedenleri: Sesin oluşumunda temel olarak üç sistem rol oynamaktadır. Bu sistemlerden birincisi jeneratör sistemdir. Jeneratör sistem basınçlı hava çıkışını sağlayan akciğerler tarafından oluşturulur. İkincisi vibratuar

Detaylı

LASIK ONAM FORMU. LASIK alternatifleri

LASIK ONAM FORMU. LASIK alternatifleri LASIK ONAM FORMU LASIK olarak bilinen operasyonun gerçekleşmesini sağlayan excimer laser ve mikrokeratom cihazları hakkında bilgilendirme formunu okumaktasınız. LASIK myopiyi düzeltmenin yöntemlerinden

Detaylı

KONJONKTİVA HASTALIKLARI

KONJONKTİVA HASTALIKLARI KONJONKTİVA HASTALIKLARI Konjonktivanın Anatomisi Konjonktiva klinik olarak üç bölüme ayrılır: a. Palpebral konjonktiva: Mukokütanöz birleşimden başlar. Tarsal plakalara sıkıca yapışıktır. b. Forniks konjonktivası:

Detaylı

Hisar Intercontinental Hospital

Hisar Intercontinental Hospital Varisler BR.HLİ.92 Venöz Hastalıklar (Toplardamarlar) Varis Hastalığı: Bacaklarımızda kirli kanı yukarı taşımak üzere görev alan iki ana ven sistemi bulunur. Yüzeyel ve derin ven sistemi olarak adlandırılan

Detaylı

Burun yıkama ve sağlığı

Burun yıkama ve sağlığı Burun yıkama ve sağlığı Yayınlanmış bir çok klinik çalışmada günlük yapılan nazal yıkmanın burnumuzla ilgili yaşam kalitesini arttırdığı ve sinüslerimizden kaynaklanan semptomları azalttığı gösterilmiştir.

Detaylı

Diyabetik Retinopati (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

Diyabetik Retinopati (İlk ve Takip Değerlendirmesi) Diyabetik Retinopati (İlk ve Takip Değerlendirmesi) İlk Muayenede Hikaye (Anahtar ögeler) Diyabetin süresi (II++, GQ, SR) Geçmişteki glisemik kontrol (Hemoglobin A1c) (II++, GQ, SR) İlaçlar (II, GQ, SR)

Detaylı

Gebelik ve Enfeksiyonlar. Prof.Dr. Levent GÖRENEK

Gebelik ve Enfeksiyonlar. Prof.Dr. Levent GÖRENEK Gebelik ve Enfeksiyonlar Prof.Dr. Levent GÖRENEK Olgulara Yaklaşım 2 1. TORCH grubu enfeksiyon etkenleri nelerdir? Toxoplasmosis Other (Sifiliz, Varicella zoster ) Rubella Cytomegalovirus Herpes simplex

Detaylı

Göz Fonksiyonel & Klinik Anatomisi ve Fizyolojisi

Göz Fonksiyonel & Klinik Anatomisi ve Fizyolojisi Göz Fonksiyonel & Klinik Anatomisi ve Fizyolojisi Sağlık Bilimleri Fakültesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü Temel Anatomi ve Fizyoloji Dersi SBF 122 Öğr.Gör.Dr. Nurullah YÜCEL Fonksiyonel & Klinik Anatomisi

Detaylı