ÇEVRE SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNDE VAKIFLARIN ROLÜ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÇEVRE SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNDE VAKIFLARIN ROLÜ"

Transkript

1 ÇEVRE SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNDE VAKIFLARIN ROLÜ SEMPOZYUM - II. OTURUM 08 Mayýs 2007 Salý - TOBB Üniversitesi Salonu Oturum Baþkaný: Prof. Dr. Metin SÖZEN / ÇEKÜL Vakfý Baþkaný Teblið Sunanlar: Prof. Dr. Ruþen KELEÞ / Doðu Akdeniz Üniversitesi Kamu Yönetimi Teblið Konusu: Çevrenin Korunmasýnda Yasalar Prof. Dr. Mehmet BORAT / Fatih Üniversitesi Çevre Mühendisliði Bölümü Teblið Konusu: Vakýf Su Yapýlarýndan Öðrendiklerimiz ve Öðreneceklerimiz Prof. Dr. Mustafa ÖZTÜRK / Çevre ve Orman Bakanlýðý Müsteþar Yardýmcýsý Teblið Konusu: Haliç Çalýþmalarý, Ýklim Deðiþiklikleri, Mevzuat ve Uygulamalar Prof. Dr. Þerif Ali TEKALAN / Fatih Üniversitesi Mütevelli Heyet Baþkaný Teblið Konusu: Çevre Duyarlýlýðý ve Zararlý Alýþkanlýklar Yrd. Doç. Dr. Ömer MADRA / Açýk Radyo Teblið Konusu: Vakýflar ve Küresel Isýnma 62

2 Prof. Dr. Metin SÖZEN / Oturum Baþkaný - ÇEKÜL Vakfý Baþkaný Geçmiþimizin, ayrýntýlarý ne kadar itina ile hesapladýklarýný hayretle görüyoruz. Arkadaþlarýmýz, arþivlerde kalan bilgileri gün yüzüne çýkararak, bizleri bilgilendirdiler. Biz uzmanlar, iþin içine girdiðimiz zaman, vakýf denen kavramýn boyutlarýný tam anlamýyla çizemiyoruz. Özellikle küreselleþen dünyada, bireyin gittikçe yalnýzlýða itildiði bir dünyada, insanýn korunmasýnýn yeteri kadar olmadýðý bir dünyada, geçmiþimizin ne yaptýðýnýn sorgulanmasý çok önemli. Bugün ile dün arasýnda yapacaðýmýz tartýþma, akýþý saðladýðýmýz oranda, toplumumuzun ürettiði bütün deðerlerin, bugüne akan ve bugünün anlayýþý içinde tartýþýlan bir ortama gelmedikçe, kültürel, tarihsel miras saðlam olarak bir toplumda yerine oturmadýkça, eksiklikler var olacaktýr. Bu toplantý, bu topraklarý nasýl kullandýðýmýzý, hangi bilgilerle kullandýðýmýzý ve bunu dayanýþmaya nasýl dönüþtürdüðümüzü gösteriyor. Yani sonunda nasýl devlet olduðumuzu ve insanlarýn nasýl o devletin bir parçasý olduðunu gösteren sistemin bir parçasý olarak burada bulunuyoruz. Bütün ayrýntýlar bize gösteriyor ki, bir toplum, ayrýntýya dikkat ettikçe büyüktür. Ýmparator olmak için halkýnýn sorunlarýný bilmek, nasýl yaþadýðýný bilmek ve yaþama sevincini var etmek gerekiyor. Bizim bugün kendi sýnýrlarýmýz içerisinde, o büyüklüðü yakalamamýz için, o toplumun üretim iliþkilerine, akýl, bilgi ve tecrübe birikimine ulaþarak, zamanýmýzla o zamaný yargýlamamýz gerekiyor. Biz, tarihi bugüne çekerek, inandýðýmýz biçime yorumlayarak deðil, tarihin tarih olduðu, yani tarihin kendisini var ettiði her þeyi dönemiyle birlikte, bugüne akan dinamikleriyle birlikte deðerlendirmeliyiz. O zaman nereden gelip nereye gittiðimizi bilebiliriz. Eðer doða varsa, onun içinde insan varlýk olarak kendisini bulundurup bunu bir medeniyet haline getiriyorsa, temel üçgen kurulmuþ demektir. Bir toplum doðasýný diri tutmadýkça, onun içinde üretme iliþkilerini, doðanýn ona vereceði üretme gücünü kýsýtladýðý zaman, yani havasý hava, suyu su, topraðý toprak olmaktan çýktýktan sonra üretimin, yani esin kaynaðýnýn kuruduðunu görüyoruz. Dünya bunu, yok olunca anlamaya baþladý, kötü kullanýnca anladý. Sanayileþen ve tüm topraklarý kirleten devletler de þimdi bizim topraklarýmýz üzerinde yaptýklarý tahribatýn sorumluluðunu paylaþmak istemiyorlar. Hâlbuki dünya birlikte yok oluyor. Buzullarýn erimesi ve güneþin zararlý hale gelmesi, bizi beraber düþünmeye itiyor. Ama düþünmeye iten sebeplerin kaynaklarýný ellerinde tutanlar, yani bugünü bugüne getirenler, dünyada, bütün çaðlar boyunca, savaþlarýn getirdiði yýpranmalar ve kirliliðin çok ötesinde en büyük kirliliðe sebep olanlardýr. Hiçbir dünya savaþý bu kadar etkili olmadý ve bu kadar yanlýþ yapmadý. O nedenle, Türkiye deki insanlarýn, tüm bu yanlýþlarý fark edecek bir bilince ulaþmalarý gerekiyor. Bu bilinç, kendi ülkelerindeki yanlýþlarý da, dýþarýdan gelen yanlýþlarý da karþýlayabilmeli ve fark etmelidir. Türkiye yi ve dünyayý kendi vakfýmýz gibi görmek istiyoruz. Dünya bizim vakfýmýz. Vakýflarýn çaðlar boyu bir sisteme ulaþtýrýldýðý bir medeniyetin de çocuðuyuz. Vakýf sisteminin yaþanýr hale gelerek, dinamik bir þekilde uzun yýllar, ulusun, devletin temel kavramlarýndan biri olarak taþýmýþ olan bizler, bugün bu sorumluluðu daha geniþ daha çok paylaþmak zorundayýz. O yüzden böyle toplantýlarý geçmiþe bir öykünme, geçmiþ deðerliydi, þimdi ne olacak, mantýðý üzerine kurmadýðýmýz zaman, faydalanabiliriz. Böylelikle biz de bir sistem ve erk kurmuþ oluruz. O nedenle vakýf sözcüðünü çok geniþ anlamda kullanacaðýz. Yaþama sevincimizi, örgütlenerek vakýf gibi yaþayarak bulabiliriz. Yani biz bugün yaþayacaðýz, o vakýf sayesinde de çocuklarýmýz yarýn huzurlu bir þekilde yaþayacaklar. Vakýf kavramýný geniþ anlamýyla kullanacaðýz. Bu geniþ anlam dün vardý. Böylesi bir geçmiþi olan bir toplum, bugün sevgisiz, daðýnýk, anlaþmasýz, dayanýþmasýz olamaz. Türkiye de bugün tarihsel mirasa sahip çýkma konusunda büyük bir gayret var. Çalýþmalar hýz kazandý. 63

3 Bütün vakýf eserlerini ve tarihi koruyanlar alkýþlanmalýdýr. Yeteri kadar nitelikli proje üretemiyoruz, kurullardan geçiremiyoruz. Artýk nitelikli projeler ve uzmanlar istiyoruz ve sonuna kadar bu sürecin beraber yaþanmasýný istiyoruz. Yani uzmanlar iyi araþtýracak, kontrol edenler iyi edecek, çalýþan ara elemanlar eksikleri iyi onaracak ve hep beraber vakýflarýn iþlevini yerine getirmelerine yardýmcý olacaðýz. Eðer bu sürecin içinde bazý kýsýmlar kesik kalýyorsa, týk nefesse, bunu paylaþmak zorundayýz. O yüzden nasýl vakýf eþittir dünya diyorsak, býrakýlmýþ miras eþittir, yine hepimizin. Burada mülkiyet sorunu yoktur. Bugün vakýflarýn elindedir, Kültür Bakanlýðý nýn elindedir, Saðlýk Bakanlýðý nýn elindedir, özel kesimin elindedir. Ama o topraklarýn üzerinde oturuyorsa o miras, o benim malýmdýr, her birinde hakkým vardýr, hissem vardýr. Bu bilinçle bu büyüklükle geleceðe ve bugüne bakmak zorundayýz. Bu toplantýnýn amacý, birliðe, bütünlüðe giden yolun kapýsýný aralamaktýr. Bir ülkede yanlýþ, ne kadar büyürse, karþý güç de o kadar büyür. Dünya kurumaya baþladýysa, sularýn deðeri anlaþýlmaya baþlanýyor. Ciðerine çektiðin hava kirleniyorsa, havanýn deðerini bulmaya baþlýyorsun. Tarihi kültürel miras yok olduðu zaman yaþam çevreleri bitiyor demektir. Kent, köy, kasaba bitiyor demektir. Yaþama bu kadar karþý çýkmanýn bir bedeli olmalýdýr. O yüzden bu topraklardaki her birey, kültürel mirasý, kimlik açýklamasýnýn temel nedeni olarak görmelidir. Bu açýdan, yol aldýðýmýza inanýyorum. Her yerin tarihi ve kültürel mirasýna sahip çýkan insanlarý arýyoruz ve bunlarýn sayýsýnýn artmasýný istiyoruz. O nedenle gerçek vakýf örgütlenmelerinin, sivil insiyatif sahiplerinin sayýsýný çoðaltmak istiyoruz yýlýnda kurduðumuz Tarihi Kentler Birliði yle, yerel yönetimleri, sivil toplum örgütleriyle birlikteliðe çaðýrdýk. Þu an 215 tane, kültürel mirasýný korumaya söz vermiþ belediye baþkaný, Tarihi Kentler Birliði nin üyesidir, Avrupa Tarihi Kentler Birliði üyesidir ve yönetimine girmiþtir. Beraber olmadýkça, örgütlenmedikçe, düþünceyi ve aklý bütünleþtirmedikçe, diri durmanýn imkaný yoktur. Þimdi biz, vakýflarýn bütün eserlerine bizim varlýðýmýz olarak bakýyoruz. O yüzden diyoruz ki, kamunun diri güçleri bizimle olmalýdýr: valileri, kaymakamlarý, belediye baþkanlarý, sivil toplum örgütleri Özelikle bu topraklarda para kazananlarýn, kazandýklarýnýn bir kýsmýný bu topraklara katmasýný istiyoruz. Yani, doðanýn, kültürün desteklenmesine katsýn, örgütlenmeye de katýlsýn istiyoruz. Sponsorluk, bize lütfedilmiþ bir para deðildir. Þimdi de kurumsal destek diyoruz, kurumsal desteklerini kendi tanýtýmlarý için kullanacaklarýný zannettiler. Böyle bir þey yok. Kurumsal destek vermek, ortak paydada kendi de bulunsun, kendi de onurlansýn diyedir. Kavramlarýn içini doðru dolduracaðýz. Ýthal kavramlarla, bu ülkenin deðerleri arasýndaki iliþkide çeliþkiye düþmemeye çalýþacaðýz. Kendi bilincimizi, kendimiz oluþturacaðýz. Göbek baðsýz doðru bir birey, doðru bir ülke, doðru bir devlet olmak istiyoruz. O bakýmdan bu kadar insanýn bugün burada bulunmasýný bu bilincin bir tezahürü olarak görüyor, hepinizi sevgi ile selamlýyorum. 64

4 Prof. Dr. Ruþen KELEÞ / Doðu Akdeniz Üniversitesi Kamu Yönetimi Çevrenin Korunmasýnda Yasalar Çevre konusunda söyleyeceklerim direk vakýflarla ilgili olmamakla birlikte, genel olarak vakýf insanlarý ve vakýflarla baðlantýsýnýn olacaðýný düþünüyorum sayýlý Çevre Kanunumuz, 2006 yýlýnda bir deðiþikliðe uðradý, 5491 sayýlý yasayla. Burada, tanýmýna baktýðýmýzda, bütün canlýlarýn ortak alaný olan çevrenin, korunmasýný saðlamak diye bir amaç belirtilmiþ. Bu koruma nasýl saðlanacaktýr, sürdürülebilir kalkýnma ve sürdürülebilir çevre doðrultusunda deniliyor. Sürdürülebilir çevre, gelecek kuþaklarýn ihtiyaç duyduklarý kaynaklarýn, varlýðýný ve kalitesini tehlikeye atmadan hem bugünün hem de gelecek kuþaklarýn çevresini oluþturan, tüm çevresel deðerlerin her alanda ýslah edilmesi, korunmasý ve geliþtirilmesi süreci, diye tanýmlanýyor. Sürdürülebilir kalkýnmayý ise; günün ve gelecek kuþaklarýn saðlýklý bir çevrede yaþamalarýný güvence altýna alan, çevresel ekonomik hedefler arasýnda denge kurulmasý esasýna dayalý, bir kalkýnma ve geliþme olarak tanýmlýyor. Çevre, bizim kitaplarýmýzda doðal çevre ve yapay çevre diye tanýmlanýyor. Yapay çevre ile insanýn bilgi ve kültür birikimine dayanarak, doðal çevresinde bulmuþ olduðu yeraltý ve yer üstü zenginliklerini kullanarak oluþturduðu çevre, diye tanýmlanýyor. Anayasamýzýn 56. maddesi, türlü çevre kavramlarý arasýnda bir ayrým yapmaksýzýn, dengeli ve saðlýklý bir çevreden, çevreyi geliþtirmekten, çevre saðlýðýný korumaktan, çevre kirlenmesini önlemekten söz etmektedir. Ayrýca anayasanýn birçok maddesinde çevreyi doðrudan ya da dolaylý ilgilendiren hükümler var. 43, 44, 45, 57, 63, 169. maddelerin içeriðine girmek gerekirse; kýyýlarla ilgili olan, toprakla, erozyonla, tarih ve tabiat varlýlarýnýn korunmasýyla, ormanlarla ilgili maddeler, doðrudan doðruya çevreyi ilgilendiren maddelerdir. Biz, yirminci yüzyýlýn ikinci yarýsýndan itibaren, bir takým olaylarla karþýlaþtýk. Hýzlý nüfus artýþý ve kentleþme bunlarýn baþýnda geliyor. Sanayi ve teknolojik devrim, bunlara eklenmelidir. Bu geliþmeye paralel olarak, teknosantrizmden, ekosantrizme doðru bir kayma olduðunu düþünsel bazda hissediyoruz. Artýk, iktisatçýlarýn, homoekonomikus diye tanýmlamaya çalýþtýklarý kavramýn yerini, homoekolojikus denilen kavramýn aldýðýný, çevreyi, bütün düþünce ve eylem sisteminin merkezine aldýðýný gören bir düþüncenin var olduðunu görüyoruz. Konular güncel: hava, su, çevre, gürültü Gürültü kirliliðine tanýk oluyoruz. Bunlara son zamanlarda toplumsal kirlenme de eklendi. Doða tarih ve kültür deðerlerinin tahribinin yaný sýra küresel ýsýnma insanlýðý tehdit eden boyutlar kazandý. Bir baþka açýdan, artýk ulusal egemenlikle küreselleþmenin bir mücadele içine girdiðini görüyoruz. Uluslar, devletler, kendi egemenliklerine sahip çýkma þanslarýný giderek yitiriyorlar. Bugünün ve gelecek kuþaklarýn çýkarlarý arasýndaki tercihte, gelecek nesillerin çýkarlarý en az bugün kadar önem taþýmaktadýr. Ekonomi ile ekolojinin baðdaþtýrýlýp baðdaþtýrýlmayacaðý konusundaki tartýþmalar, Stockholm den, Riyo Toplantýsý na kadar, belli bir süreç içerisinde olumlu bir geliþme seyri izledi. Riyo Toplantýsý nýn hemen öncesinde Hailderberg te toplanan 500 kadar bilim adamý, ki bunlarýn 100 e yakýný Nobel ödülü almýþ kimselerdi, çevreciliði ön plana çýkarmanýn akýl dýþý bir ideoloji olduðu deðerlendirmesini yapmýþlardýr. Çevrecilikte, sözlü bir bilimsellik vardýr, demiþlerdir. Bugün bile, nükleer santralleri savunanlar, çevrecileri irrasyonel olarak suçlamaktadýrlar. Ýnsanýn çevre ile olan iliþkilerinde davranýþlarýný belirleyen belli kurallar olduðunu biliyoruz. Din kurallarý ve akýl ötesi güçler, insanýn çevre ile olan iliþkilerinde hakim olabilir. Ýnsanýn çevre ile olan iliþkilerini, ahlak kurallarýnýn rehberliðine baðlayabiliriz. Öte yandan hukuk kurallarý, insan ile çevrenin iliþkilerini, yaptýrýmlar açýsýndan dengeleyen bir unsur olarak iþlev görüyor. Ýyi davranýþý belirleyen, yerleþik kurallardan bazýlarýný zikredersem, bunlarýn insan çevre iliþkilerinde belirleyici bir rol oynadýklarý sonucuna hemen varabiliriz. Bunlarýn baþýnda adalet, eþitlik, nesnellik, hayýrseverlik, kamu yararý, hayvanlara kötü davranmaktan kaçýnma ve sayýlarýný artýrabileceðimiz bir takým önemli deðerler olduðunu görüyoruz. Çevrenin amaçsal ve araçsal yorumu, bugün eylemlerimize geniþ ölçüde yansýyor. Ýnsan merkezli çevre yaklaþýmla- 65

5 66 rýyla, çevre merkezli yaklaþýmlara karþýlýk amaçsal ve araçsal yorumlar yapýlmaktadýr. Çevre kendi baþýna bir deðer taþýyor mu? Çevre, kendi baþýna bir deðer olarak algýlanýyorsa, öznel bir deðer taþýyor demektir. Yok, çevrenin insana hizmetin bir aracý olarak algýlanmasý tercih ediliyorsa, bu baþka bir deðerlendirme konusudur. Derin ekoloji adlý bir çevre akýmý, hayvan haklarýný ön plana çýkarýyor. Bu anlayýþa göre, doðadaki canlýlarýn da doðada, insanlar kadar haklarý vardýr. Çevre, uluslar arasý hukuk belgelerine geçti. Dengeli ve saðlýklý bir çevrede yaþamayý, insan haklarýndan sayan anayasalar çoðunluktadýr. TC anayasasý, 1982 de bu kavramý vurguladý. Çevrede olup bitenler hakkýnda bilgi isteme hakký, çevre hakkýnýn ayrýlmaz bir parçasýdýr. Karar sürecine katýlma, yine çevre hakkýnýn doðal bir süreci olarak görülmelidir. Yargý yollarýndan yararlanma, bunun çok doðal bir sonucudur. Bu baðlamda, yurttaþ, yasa, devlet konularýnda kýsaca durmakta yarar görüyorum. Etik yaklaþýmlara da birkaç örnek vermek istiyorum. Bir takým filozoflar, doðal durumun en iyi durum olduðunu söylemiþler, yazmýþlardýr. Aristoteles ve Sentomadakan bunlarýn baþýnda gelir. Birisi, doðal durumun en iyi durum olduðunu bilim kurallarýna dayandýrmýþ, öteki doðal durumun en iyi durum olduðunu doðal durumun tanrý tarafýndan yaratýlmýþ olmasýyla açýklamýþtýr. Her ikisi için de bozulmayan bir çevre bir doða en iyi doðadýr. Ýkinci yaklaþým, faydacý yaklaþýmdýr. En çok sayýda insana, en büyük mutluluðu yaþatan davranýþý, en iyi davranýþ olarak deðerlendirmiþlerdir. Bundan, insan çevre iliþkileri açýsýndan önemli sonuçlar çýkarýlabilir. Ýyinin kendisinin ne olduðundan çok, neye göre, örneðin, saðladýðý yararýn ne olduðuna göre belirlendiði, bu anlayýþýn hareket noktasýný oluþturmaktadýr. Üçüncü bir yaklaþým, ödevlerle haklarýn birbirlerini bütünlemeleri gerektiði tezini savunan, Kant ýn yaklaþýmý, deontolojik yaklaþýmdýr. Bütün rasyonel varlýklarýn, kabul edilebilir sayacaklarý biçimde davranmak esastýr. Baþkalarýnýn haklarýna her zaman ve her koþul altýnda saygýlý olmak gerekir. Kendisine yapýlmasýný istemediði bir davranýþý, baþkalarýna da yapmaktan kaçýnacaktýr insan. Bu, bir kesin buyruktur. Ýnsanlarla Doða tarih ve kültür deðerlerinin tahribinin yaný sýra küresel ýsýnma insanlýðý tehdit eden boyutlar kazandý. Bir baþka açýdan, artýk ulusal egemenlikle küreselleþmenin bir mücadele içine girdiðini görüyoruz. toplumsal kurumlar arasýndaki iliþkiler, sözü asýl getirmek istediðimiz yerdir. Ýnsanlar, yaþadýklarý toplumun kurumlarýný kendileri oluþtururlar. Tersi de doðrudur, insanlarýn oluþturduðu kurallar, insanlarýn davranýþlarýna yön vermektedir. Çevre insan iliþkisi bakýmýndan en öneli kurumun, mülkiyet kurumu olduðunu söyleyebiliriz. John Locke: Kurumlar toplumu biçimlendirir, mülkiyet çevre iliþkileri insanlarýn davranýþýný belirtir. diyor. Devamla, topraðýn, doðal durumunda sahipsiz bir meta olduðunu söylüyor. Bu, Ýslam hukukunda, Roma hukukunda da böyleydi. Mülkiyet, emeðin toprakla birleþmesi sonucunda oluþmuþtur. Bazý düþünürler de, Karl Marks gibi, mülkiyeti hýrsýzlýk saymýþlardýr. Bugün gelinen noktada, özel mülkiyet her þeyin önünde gelmektedir. Topraðý ve çevreyi kullanmanýn ahlaki bir sorumluluðu vardýr. Toprak sahiplerine, bu mülkiyet hakký belli bir sorumluluk duygusu yüklemektedir. Çevre sorunlarýnýn altýnda, bireysel mülkiyet hakkýnýn yattýðýný, günümüzde artýk kimse yadsýmýyor. Vakýf, bence, özelleþtirmenin tam karþýtý olan bir kavramý ifade ediyor. Özel olarak kurulan vakýflarda bile vakfedilen malýn, vakfýn kurucusu olan bireyin elinden çýkarýlarak, toplumsallaþtýrýlmasý durumu var. Bu açýdan 1855 te Amerikan Cumhurbaþkaný na bir mektup yazan Ceyatel in þu sözleri çok önemli. Kýzýlderili olan Ceatel, beyaz derilileri, topraða ve doðaya saygýlý olmadýklarý gerekçesiyle suçlamaktadýr: Yeryüzünün her karýþ topraðý kutsaldýr. Bizler yeryüzünün birer parçasýyýz. Beyaz derili insanlar, topraðý, suyu, havayý, alýnýp satýlacak birer meta olarak görmektedirler. Bu kiþilerin açlýðý topraðý yeyip bitirecek ve arkalarýnda çölden baþka bir þey býrakmayacaktýr. Oysa insan, yaþam kumaþýnýn dokuyucusu deðil, ipliðidir. Ýnsanýn topraða vereceði zarar, kendine vereceði zarardýr, insanlýðýn bütününe vereceði zarardýr. Buna benzer bir düþünceyi, Atatürk ün Nutuk unda da buluyoruz yýlýnda Nutuk un üçüncü cildinde þunlar yazýlý: Milletler iþgal ettikleri arazinin sahibi olmakla beraber, beþeriyetin vekilleri olarak da o arazide bulunmaktadýrlar. O topraðýn doðal kaynaklarýndan hem kendileri istifade ederler hem de beþeriyeti istifade ettirirler. Burada, vakýf anlayýþýyla mülkiyet anlayýþýnýn arasýndaki ince iliþkinin var olduðunu görmemek mümkün deðildir. Devleti ve kamu mallarýný

6 yönetenlere düþen önemli bir sorumluluk var yýlýnda bütün çiftliklerini hazineye baðýþlayan Atatürk ün söylediði þu sözler, bütün yöneticilerin kulaðýna küpe olacak deðerdedir: Ýnsanýn serveti manevi kiþiliðinde olmalý. Mal ve mülk bana aðýrlýk veriyor, bunlarý ulusuma vermekle ferahlýk duyuyorum. Ýnsanlýk, yurttaþlýk ve çevre iç içe kavramlardýr. Eðer bir yurttaþsak, çevre için bir takým sorumluluklarýmýz vardýr. Çevre yasasýnýn 30. maddesine göre çevreye zarar veren davranýþlarý bilen ve haber alan vatandaþlarýn, bu faaliyetlerin durdurulmasýný istemeye haklarý var. Tabi bunu, örgütlü olarak yaptýklarý takdirde sonuç alabileceklerine hiç kuþku yok. Ancak böyle konulara ilgi duymakla, bilinçle, ilgilenmekle ve ekonomik rahatlýkla da ilgili bir bir durumdur. O nedenle bütün sivil itaatsizlik durumlarýnda ilgiyi, bilinç düzeyini ve ekonomik koþullarý dikkate almak lazým. Cumhurbaþkanýnýn, vakýflar yasasýný veto ederken öne sürdüðü sebeplerin içinde, vakýflarýn sivil toplum örgütü olamayacaðýna dair iddialarý var. Ben buna olanaklý görmüyorum. Böyle bile olsa, ilgili konularda yargýya baþvurma hakký sivil toplum örgütlerine de verilmiþtir. Haklarýna halel gelen kurumlarýn yasalara baþvurma haklarý vardýr. Kamu görevlilerimize de çevreyi korumak açýsýndan önemli sorumluluklar düþüyor. Memurlarýn yargýlanmasýyla ilgili yasalarda bu iþlevlerini kolaylaþtýrýcý düzenlemelere ihtiyaç olacaðýný düþünüyorum. Seçilmiþler için de bir meslek etiði kodunun hazýrlanmasý ve yürürlüðe konmasý þarttýr. Yeni çevre yasamýzda eðitim önemli bir vurgu ile yasaya sokulmuþtur. Çevre bilinci ile ilgili konularda okul öncesi dönemden baþlayarak, devlete baðlý örgün eðitim kurumlarýnýn müfredatýna bilgilendirici konularýn eklenmesi istenmektedir. Ayrýca yaygýn eðitim kurumlarý da gündemdedir. Radyolarda ayda yarým saat, televizyonlarda da ayda iki saat, çevre ile ilgili konularda bilgi verilmesi istenmektedir. Bin yýllýk tarihin bize býraktýðý kültür varlýðýnýn en güzel örneklerine sahip bir ulusun çocuklarý olarak, vakýf bir yed-i emindir, böyle görülmektedir sayýlý Tabiat ve Kültür Varlýklarý ile ilgili kanunumuz, mazbut ve mülhak vakýflara ait taþýnmaz kültür varlýklarýnýn envanterinin yapýlmasý görevini Vakýflar Genel Müdürlüðü ne veriyor. Yeni Vakýflar Kanunu nun üzerinde kýsaca durmak isterim. 22. maddede; Koruma imar planlarý düzenlenirken vakýf kültür varlýklarý konusunda, Vakýflar Genel Müdürlüðü nün görüþü alýnýr. Buna dikkatle uymak gerekmektedir. Belediyeler, imar ve parselleme planlarý askýya çýkmadan önce, Vakýflar Genel Müdürlüðü ne bildirmek zorundadýr. Ýmar düzenlemeleri, mazbut taþýnmaz mallarýn akar niteliðini koruyacak þekilde düzenlenmelidir. denilmektedir. Gönüllü kuruluþlara ve sivil toplum örgütlerine çok önemli kurallar düþüyor. Bu kuruluþlarýn dikkate al- 67

7 68 malarý gereken üç dört madde þunlar olmalýdýr: toplum ya da kamu yararýnýn ne olmasý gerektiði konusunda, merkezi siyasal düþünceden ayrý bir görüþleri olmalýdýr. Diðer karakter özellikleri de saydamlýklarý, dürüstlükleri, hizmet anlayýþýný ön planda tutmalarý ve yardýmseverlikleridir. Prof. Dr. Mehmet BORAT / Fatih Üniversitesi Çevre Mühendisliði Bölümü Vakýf Su Yapýlarýndan Öðrendiklerimiz ve Öðreneceklerimiz Ýnsanlarýn bütün faaliyetleri için lüzumlu temel madde sudur. Suyun yerine baþka bir madde kullanýlmasý da mümkün deðildir. Ferhat ile Þirin adlý halk hikâyesinde Ferhat Elma Daðý ný külünkle (sivri taþçý kazmasý ile) delerek Amasya ya su getirmeye çalýþýr. Ferhat bir þehre, bir yerleþim bölgesine su getirme ve insanlýk için çalýþma ülküsünü sevgiyle birleþtirir. Ýnsan topluluklarýna su getirmek, toplum ve insanlýk için yapýlabilecek faydalý iþlerin baþýnda gelmektedir. Türkiye nin artan nüfusu yanýnda Batý Anadolu da yaklaþýk 100 seneden bu yana yaðýþlardaki düzenli azalma, ülkenin önemli bir kesiminde suyun yeterli olmadýðýný, su kaynaklarý açýsýndan zengin olmadýðýný göstermektedir. Dünya üzerinde bulunan, debi ve kapasiteleri sýnýrlý olan içme ve kullanma suyu kaynaklarý memba (pýnar), yeraltý suyu, göl ve akarsulardan oluþmakta, bu kaynaklardan suyun temin edilmesinde bazý zorluk ve problemler ortaya çýkmaktadýr. Nüfus artýþýna baðlý olarak, toplam su tüketimi arttýðý gibi ekonomik ve sosyal geliþmeye paralel olarak kiþi baþýna günlük su sarfiyatý da seneler geçtikçe artmaktadýr. Sanayide az su tüketen ve kirleten üretim yöntemleri dikkate alýnmamaktadýr. Aþaðýda sýralanmýþ bulunan diðer sebepler de dünyanýn sýnýrlý ve kullanýlabilir tatlý su kaynaklarýnýn azalmasýna sebep olmaktadýr: 1- Sera etkisine ve küresel ýsýnmaya baðlý olarak artan kuraklýk, 2. Atýk su arýtma tesislerinin yokluðu veya iyi iþletilmemeleri yüzünden, evsel ve endüstriyel atýk sularla mevcut temiz sularýn kirlenmesi, 3- Aþýrý gübreleme ve tarým mücadele ilaçlarýnýn uygunsuz þekilde kullanýlmasýndan ileri gelen kirlenme, 4. Radyoaktif maddelerden ileri gelen kirlenme, 5. Deniz kenarýnda açýlan kuyulardan yýllýk su girdisini aþan miktarda aþýrý su çekilmesi sonucunda tuzlu sularýn kara içlerine doðru bir daha gerilememek üzere ilerlemesi, denize yakýn kýyýlardan baþlamak üzere yeraltý sularýný derleyip alma amaçlý tesislerin kullanýlmaz hale gelmesi (1). Dünyada sýnýrlý olan su kaynaklarýnýn korunup geliþtirilmesi için detaylý etütler, uzun vadeli planlamalar yapýlmalý, aþaðýdaki çalýþmalar gerçekleþtirilmelidir: 1. Su rezervleri araþtýrýlýp belirlenmelidir. 2. Yeraltý ve yerüstü su rezervleri arttýrýlmalýdýr. Bu amaçla erozyon azaltýlmalý, yeraltý sularýný suni besleme metotlarý uygulanmalýdýr. 3. Yeraltý ve yerüstü sularý kirlenmeye karþý korunmalýdýr. 4. Atýk sularýn arýtýlýp endüstri ve tarýmda yeniden kullanýlmasý yöntemleri geliþtirilip gerçekleþtirilmelidir. 5. Deniz suyunun arýtýlmasý yöntemleri geliþtirilmelidir. 6. Su tasarrufu tedbirleri sýký bir þekilde uygulanmalýdýr. Beþikten mezara kadar eðitim prensibi uyarýnca, vatandaþ su kullanýmýnda tasarruf için eðitilmelidir (2). Gerekli yapýlarýn büyüklük ve özellikleri yüzünden þehirlere su ileten içme suyu tesislerinin ilk tesis masraflarý, çok defa bir kiþinin karþýlamayacaðý kadar büyük, bazen bir devlet bütçesini sarsacak büyüklüktedir. Büyük tesislerin yapýmý, kiþilerden daha çok devlet hazinesi ve özellikle bu amaçla oluþturulmuþ vakýflarla mümkün olmuþtur (3). Bu tesisler hizmete giriþ tarihinden sonra seneler ve yüzyýllar boyunca deprem, erozyon ve sel baskýný gibi doðal tesirler yanýnda insanlarýn olumsuz müdahalelerine maruz kalmýþlardýr. Bakým ve onarýmlarýnýn saðlanmasý ve hizmet sürelerinin uzatýlmasý vakýflar eliyle gerçekleþtirilmiþtir. Keza iletilen içme suyu miktarýnýn daha sonra arttýrýlmasý da hem kurulan vakýflar ve hem de devlet hazinesinin katkýlarý ile saðlanabilmiþtir. Vakýflar oluþturulmadan içme suyu temin etmeyi amaçlayan tesislerin deðil yüzyýllar, seneler boyunca dahi insanlýða hizmet edebilmesi mümkün deðildi. Ýnsanlara hizmet duygusundan kaynaklanan vakýflarýn yardýmý ile suyollarýnýn bakým ve onarýmý yapýlmýþ, yeni memba ve kerhizlerle katmalar oluþturulup debileri arttýrýlmýþ, yeterli içme suyunun temini edilip su temini hizmeti sürdürülmüþtür. Mesela Ýstanbul daki Taksim sularý, birincisi 1731 tarihinde olmak üzere 4 aþama halin-

8 de, hepsi vakýf su olarak deðiþik zamanlarda inþa ve tamir edilmiþ, sonraki safhalarda ilaveler ve katmalarla sistem geliþtirilmiþ, debisi arttýrýlmýþtýr (4, 5). Yapým, iþletme, bakým ve onarýmlarý vakýflarla desteklenmiþ bulunan büyük su yapýlarýnýn memba ve kaynaklarýnýn tahsis iþlemlerinden baþlamak üzere kaptaj, bent, katma kaptajý, kerhiz ilavesi, galeri, su kemeri, suyollarý, maslak, maskem, su terazisi, ters sifon, çeþme gibi su yapýlarýnýn inþaasý, bu tesislerin iþletilmesi, bakýmý, onarýmý, saldýrý ve kirlenmeye karþý korunmalarý, su haklarý ve su hukuku ile ilgili bütün konularda asýrlarca uygulanmýþ iþlemler bugün için ayni konularda yol göstericiliðini sürdürmektedir. Bu tesisler sadece su hukukunu ilgilendiren yol göstericilikleri yanýnda su yönetimi, fen ve san at kaidelerine uygunluk ve su mühendisliðine iliþkin tatbikatta güzel örnekler vermektedirler (6). Osmanlý Ýmparatorluðu nda padiþahlarýn, saray mensuplarýnýn, Þeyh ul Ýslam larýn, vezir ve emirlerin su vakýflarý vardý. Halkalý suyollarý fetihten sonra inþa edilmiþ ilk vakýf suyoludur. Ýstanbul da Fatih Sultan Mehmet, Kanunî Sultan Süleyman su vakýflarý, Çengelköy ve Beylerbeyi havalisinde Kavas Ahmet Aða çeþmeleri, Beykoz da Karakulak Ahmet Aða suyu ve Alemdaðý nda Nurbânu Sultan ýn Taþdelen suyu, Ankara da Þeyh ul-ýslâm Mehmet Efendi, Bursa da Þeyh ul-ýslâm Kara-Çelebi Zade Abdü l- Aziz Efendi sularý ve çeþmeleri, Edirne de Taþlýmüsellim suyollarý, Ýzmir de Köprülü Zade Fazýl Ahmet Paþa ve Kethüda Osman Aða vakýf sularý, Kýbrýs ta Ebu-Bekir Paþa, Pertev Paþa, Ahmet Paþa ve Silahtar Aða su vakýflarý bu kabildendir. Su ile ilgili vakýflardan Karaman Beylerbeyi Murat Paþa nýn Antalya da bir su vakfý bulunuyordu (7). XVIII. Asýrda, bugünkü Türkiye sýnýrlarý içinde kurulan ve vakfiyeleri Vakýflar Genel Müdürlüðü Arþivi nde bulunan vakýftan vakfiyeleri tahlil edilen 330 unda, %35 i su temin eden yapýlara, % 32 si kütüphaneler dâhil eðitim müesseselerine, % 20 si cami ve mescitlere, % 8 i tekke ve zaviyelere, geriye kalaný ise imârethâne, köy odasý, fener, kale, iskele, lonca odasý, abdesthâne ve umumi helâlara tahsis olunmuþtur. Osmanlý Ýmparatorluðu nda XVI. asýr baþlarýnda, topraklarýnýn beþte birini vakýf topraklarý teþkil etmekte idi. Keza bu dönemde vakýflarýn sadece topraklardan geliri, imparatorluk genel gelirinin % 12 si olarak hesap edilmiþtir (8). Vakýf gelirlerinin miktarca büyüklüðü ile bu gelirlerin tahsis edildiði amaçlardan baþta gelenin su temini olmasý yüzünden önemli suyollarýnýn bugünlere iþlevlerini kaybetmeden ulaþmalarý mümkün olmuþtur. ESKÝ SUYOLLARINA ÝHTÝYAÇ VAR MI? Osmanlý Devleti zamanýnda padiþah fermaný ile korunan bu tesisler daha sonra gereði gibi korunamamýþtýr. Bir insanýn yaþamasý için gerekli içme suyu miktarý günde 2,5-3 litredir. Günümüzde yeraltý ve yerüstü su kaynaklarý Çernobil nükleer enerji santrali kazasý benzerleri ile süregelen nükleer deneyler gibi nükleer kirlenmeler yanýnda diðer türden kimyasal ve bakteriyolojik çevre kirlenmelerine maruz kalmaktadýr. Nüfuslarý artan þehirlere yetecek içme ve kullanma sularý ancak pompalar yardýmýyla, deprem ve diðer tabiî tehlikelere açýk olarak çok uzak mesafelerden getirilebilmektedir. Mesela Ýstanbul için Büyük Melen projesi ile 180 km uzaktan Anadolu yakasýndaki Cumhuriyet Arýtma Tesisine ham sular iletilecektir. Burada arýtýldýktan sonra, Boðaziçi ni yeraltýndan geçen tüneller ve pompalar yardýmýyla Avrupa Yakasý nda yine çok uzaklara aktarýlacaktýr. Mesafenin büyüklüðü yanýnda tesislerin gerekli kýldýðý donamýmýn çokluðu, deprem, elektrik kesilmesi, muhtelif riskler ve acil durumlar dikkate alýndýðýnda Ýstanbul un kullanma amaçlý deðil, sadece içme suyu ihtiyacýný karþýlayacak tarihi vakýf suyollarýnýn özenle korunmasý gerektiði kabul edilecektir. Maalesef bu tesisler korunmamakta, debilerinin, yani ilettikleri sularýn az olduklarý veya çevreden gelen müdahalelerle kirlendikleri gerekçeleri ile korunmalarýna gerek olmadýklarý ileri sürülebilmektedir. Birer kültür ve tarih varlýklarý olmalarý bir yana bu vakýf su yapýlarý acil durum ve kriz hallerinde Ýstanbul gibi bulunduklarý þehirlerin sadece içme suyu ihtiyacýný rahatlýkla karþýlayabilecekleri unutulmamalýdýr. 69

9 70 KORUMA BÖLGELERÝ Su derleme tesisleri ile suyollarýnýn korunmasý için oluþturulan vakýflara ek olarak çýkarýlan fermanlar yani bugünkü deyimle yasal düzenlemeler ile bunlarýn çevresinde her türlü yapýnýn, bina, mandýra, ahýr ve benzerlerinin inþasý, çöp ve gübre yýðýnlarý konmasý, bað ve bahçe teþkili ve aðaç dikilmesi yasaklanmýþtýr. Bað ve bahçelerdeki aðaç ve çalýlarýn çok derin ve uzaða gidebilen kökleri su taþýyan mecra içine girip çoðalarak mecralarda kesit daralmasýna ve týkanmalara sebep olmaktadýr. Kolera, tifo, amipli dizanteri, basilli dizanteri, mikrobik sarýlýk gibi hastalýklar su ile taþýnan, su ile geçen hastalýklardandýr. Suyun insan ve memeli hayvan dýþkýlarýndan ve diðer kirlenme odaklarýndan ve etkenlerden korunmasý gerekmektedir. Vakýf su yapýlarýnda hem suyun derlendiði membaýn çevresinde hem de güzergâh boyunca su iletim hattýnýn iki yanýnda birer koruma bölgesi oluþturulmuþtur. Pasteur ve diðer uzmanlarýn bulaþýcý hastalýklara iliþkin çalýþmalarýnýn henüz ortaya çýkmadýðý çaðlarda içme sularýnýn temizliðini ve çevre saðlýðýný saðlamak amacýyla yayýnlanmýþ fermanda suyolunun ekseninden itibaren iki tarafýna doðru 30 ar mimar arþýný mesafede yukarýda belirtildiði üzere bina, ahýr ve diðer türden yapýlar ile gübre yýðýnlarýnýn bile yasaklanmasý o dönemden öðrenilmesi gereken bir husustur. Bugün Taksim Su Yollarýnýn güzergâhýnda eksenin iki tarafýna ancak 7,5 ardan toplam 15 m lik þeritvari bir arazi ÝS- KÝ Ýstanbul Su ve Kanalizasyon Ýdaresi adýna tapuya mülkiyet olarak kaydedilebilmiþtir. Katmalarýyla birlikte 55 km uzunluktaki bu su temini sisteminin en uzaktaki membadan mansabdaki Taksim e mesafesi 25 km dir. 25 km lik bu hattýn baþtan itibaren Sarýyer Hacý Osman Bayýrýna kadar 12 km lik kýsmý aktif olup þu anda günde metreküp su getirmektedir. Bundan sonraki kýsým, özellikle, Sarýyer ilçesinin Maslak semti baþta olmak üzere, deðiþik yerlerde bu tarihi su yapýlarýnýn 13 kilometrelik kýsmý tahrip edilmiþ, bazý kýsýmlarda tümüyle ortadan kaldýrýlmýþ, buralara alýþveriþ ve iþ merkezleri inþa edilmiþtir. Bölgede yetkili Kültür ve Tabiat Varlýklarýný Koruma Kurulu bu su yapýlarýna ait koruma geniþliðinin iki tarafa doðru 100 er metreden toplam 200 m olmasýný gerekli görmektedir. TARÝHÝ SUYOLLARINA SALDIRI Ýstanbul, Maslak semtindeki tarihi suyolundaki taþ iþçiliði ince yonu taþ iþçiliðinin en güzel örneklerindendir. Eser yerin altýnda, görünmüyor. Aptal belediye baþkaný yeraltýna yatýrým yapar diyen asfalt lakaplý bir kiþinin bir büyük þehirde birkaç dönem belediye baþkaný olabildiði Türkiye de, gözlerden uzak bu yapýda iþçilik ve yapýmda gösterilmiþ özeni, ihtimamý, büyük bir beðeni ile izliyoruz. Altyapýsý olmayan þehirlerin þehir deðil, gecekondularla kaplanmýþ, insanlarý sorunlarla boðuþan, sefalete kucak açmýþ yerleþim bölgeleri olduðu unutmamalýdýr. Ne var ki Taksim suyolunun semte adýný veren özel su yapýsý Maslak saldýrýya uðramýþ, Maslak þimdilik kurtulmuþ ise de suyolu tahrip edilmiþtir. Dolayýsýyla tarihî vakýf suyolu yýkýlarak gerçekleþtirilmiþ her türlü yapý, kaç katlý olursa olsun, içinde hangi aktiviteler gerçekleþtirilse gerçekleþtirilsin iþgalcidir, tarihi esere tecavüz etmiþtir, ilkeldir. KORUMA BÖLGELERÝ Bugün içme ve kullanma sularýnýn saðlandýðý havzalarýn bir kýsmý konutlarýn iþgali altýndadýr. Ýstanbul da Elmalý, Küçükçekmece ve Ömerli Havzalarý hemen akla gelen örneklerdir. Oysa Osmanlý Devleti nde vakýf su yapýlarýnýn kirlenmelerden korunmasý amacýyla su kaynaklarýnýn bulunduðu köylere yazýlý izinlerle, mürur tezkereleri ile girebilmiþtir (9).

10 Saðlýk Bakanlýðý hem bu kanunun 235 ve 242. maddeleri, hem de Avrupa Birliðine üye ülkelerce esas alýnan Ýnsani Kullaným Amaçlý Sularýn Kalitesine Dair 98/83/EC sayýlý Konsey Direktifi ile diðer direktiflerini dikkate alarak hazýrladýðý tarih ve sayýlý Resmi Gazete de yayýnlanan Ýnsani Tüketim Amaçlý Sular Hakkýnda Yönetmelik te de sadece derleme yapýlarý için bir koruma bölgesinin teþkilini yeterli görülmüþtür. Hâlbuki geçtiðimiz yýllarda bazý il ve ilçelerde içme ve kullanma sularý kanalizasyon sularýyla ve diðer çevre kirleticileri ile kirlenmiþ, halk saðlýðýna, ishallere iliþkin olumsuz vakalarla karþýlaþýlmýþtýr. Sularý korumak üzere mürur tezkerelerinin varlýðýný ve uygulanýþýný öðrendikten sonra zamanýmýzda sadece sularýn derlendiði memba kaptajlarýný deðil, bunun yanýnda içme ve kullanma suyu saðlanan ve içinde göl, baraj gölü ve akarsular bulunan su havzalarýný, isale hatlarýný ve diðer su yapýlarýný da koruma altýnda tutan yeni yasal düzenlemelere acil ihtiyaç bulunduðu anlaþýlmaktadýr tarihinde kabul edilen ve halen yürürlükte bulunan 1593 sayýlý Umumi Hýfzýssýhha Kanunu nun 237. maddesi þehir kasabalara iletilip daðýtýlacak sularda membalarýn, yani kaptaj veya derleme yapýlarýnýn etrafýnda bir koruma mýntýkasýnýn oluþturulmasýný emretmektedir. Umumi Hýfzýssýhha Kanunu nun belirtilen hükmüne raðmen Ýstanbul a içme ve kullanma suyu saðlayan Elmalý barajý havzasý içindeki Beykoz- Çavuþbaþý köyündeki nüfus artýþýný engellemek yerine, burasý 7 Nisan 1996 tarihinde, 1580 sayýlý kanunun 7469 sayýlý kanunla deðiþik maddesi uyarýnca müstakil belde haline getirilmiþ, belediye binasý baraj gölünün mutlak koruma alaný içine inþa edilmiþtir. Havzanýn iskâna açýlmasý sonunda bir gün gelmiþ Elmalý bendi sularýnda azot içeriði sýnýr deðeri aþmýþtýr. Ýçme suyu arýtmada klor kullanýldýðýndan klor ve azotun birleþiminden kanser sebep olan kimyasal maddelerin oluþmasý tehlikesi ortaya çýkmýþ, bunu engellemek üzere arýtmada pahalý ve yeni yöntemlere geçilmiþtir. Oysa ÝSKÝ Ýstanbul Su ve Kanalizasyon Genel Müdürlüðü nün Ýçme suyu Havzalarý Yönetmeliði uyarýnca mutlak koruma alanýndaki bu bölge içinde ÝSKÝ tarafýndan yapýlacak veya yaptýrýlacak arýtma tesisleri hariç hangi maksatla olursa olsun hiçbir þekilde yapý yapýlamaz hükmü bulunmaktadýr. EÐÝMLER Vakýf su yapýlarýnda 0,0005 gibi çok düþük eðimler yanýnda yaygýn olarak uygulanan 0,002-0,003 gibi eðimler de gözlenmektedir. Taksim Su Yollarý 25 km de brüt 70 metre kot farký ile Taksim e su iletmiþtir. Bu deðerler maslak, maksem ve su terazilerinde yer alan lüle ve savaklardaki düþüm yükseklikleri ve kot kayýplarý dikkate alýnýrsa 0,002 gibi, bugün bile çok titiz çalýþmayý gerektirecek düþük eðimlerin vakýf su yapýlarýnda uygulandýðý sonucuna varýlmaktadýr. Gerçekleþtirilen su yapýlarýnýn tümünde büyük bir özen, büyük bir ihtimam ve titiz bir çalýþma gözlenmektedir. Pompalar, yüksek basýnca dayanýklý deðiþik malzemeden borular ve geniþ hudutlar içinde deðiþik nitelikte diðer donaným yanýnda nivo, teodolit, takeometre, bilgisayarlý distomat ve coðrafi bilgi sistemleri ile uzaktan algýlamanýn bilinmediði yüzyýllarda su terazisi ve çekülle kilometrelerce uzaklardan insan topluluklarýna su iletilmesi ancak öyle bir çalýþma ile mümkün olmuþtur. Su iletmek için yapýmý zaman ve büyük harcamalarý gerektiren su kemerleri inþa edilmiþ, toprak veya piþmiþ kilden yapýlmýþ borular etrafýna ip sarýlarak iç ve dýþ basýnçlara olan dayanýklýlýk arttýrýlmaya çalýþýlmýþ, dere geçiþlerinde kurþun borulardan yapýlmýþ sifonlar ve sifon tahliyeleri kullanýlmýþtýr. Vanalarýn icat edilmediði dönemlerde su yapýlarýnda maskem ve su terazileri, basýnç kýrýcý vananýn bilinme- 71

11 72 diði çaðlarda maslaklar inþa edilerek su isalesinin, sularý iletmenin problemleri çözülmüþtür. BORULAR Font veya kýr döküm demir borular 17. yüzyýlda icat edilmiþ ve bütün dünyada kullanýlmaya baþlanmýþtýr. Vakýf isale hatlarýnda yaklaþýk bir atmosfer veya 10 metre su basýncýna dayanýklý kilden yapýlmýþ borular kullanýlmýþtýr. Daha yüksek basýnca dayanýklý borularýn gerekli olduðu yerlerde boru iç çapýna göre et kalýnlýðý 2 ila 4 mm arasýnda deðiþen kurþun levhalardan kývrýlmasý ile borular üretilip etrafýna 5,5-6 cm kalýnlýkta yedirme denen bir malzeme uygulanmýþ, yedirme üzerine borunun etrafýna 12 mm kalýnlýkta ip sarýlarak borunun basýnçlara dayanýmý arttýrýlmýþtýr. Yedirme adlý malzeme, bezir yaðý, kireç ve pamuk ve benzerlerinden üretilmiþ olup priz yaptýktan sonra gayet sert bir malzeme haline gelmektedir. Tarihi su tesislerinde sular galeriler, taþtan yapýlmýþ üzeri genellikle kapalý kanallar, daha sonraki yüzyýllarda piþmiþ kilden borular veya daha az sayýda olmak üzere taþtan oyulmuþ boru veya künkler kullanýlmýþtýr. Ýsalede ve þebekede piþmiþ kilden yapýlmýþ künklerin iç çaplarý cm, boylarý cm kadar alýnmýþtýr. Künkler konik biçimde, birbirine giren kýsýmlarý bir miktar inceltilmiþ olup et kalýnlýklarý ambuvatmanlý kýsýmda 4 cm, ambuvatmansýz kýsýmda 2 cm, ambuvatman içine giren kýsým 1,3 cm et kalýnlýðýndadýr. Osmanlý döneminde künklerin eklenmesinde aðýrlýkça 6 ölçü keten yaðý, 8 ölçü kalker taþý tozu ve 1 ölçü pamuk karýþtýrýlýp elde olunan macun künklerin birleþim yerlerinin arasýna yerleþtirilmiþtir. Bu karýþým hemen sertleþmeyip plastikliðini haftalarca koruduðundan ve birkaç ay sonra sertleþtiðinden künklerin döþenmesinden sonra ortaya çýkan oynamalardan dolayý su sýzýntýsý oluþmamýþtýr. Künkler 10 metre su sütunu veya bir atmosfer basýnca dayanmakta idiler. Künklerin iç çapý arttýkça kenar gerilmesi artacaðýndan daha büyük çaplarda et kalýnlýðý bir miktar arttýrýlsa dahi bunlar daha küçük basýnçlara dayanabiliyordu. Ýsale ve þebekede basýncýn bir atmosferi veya olmasý gereken deðerleri aþmamasý için su terazileri kullanýlmýþtýr. SU TERAZÝLERÝ Su terazileri isale ve þebekede kullanýlmýþ, taþtan yapýlmýþ dairesel veya kare kesitli, kesik koni veya kesik piramit þeklinde, tabanda çapý veya bir kenarý yüksekliðine göre artmak üzere, en az 1,5 metre olan, bacaya benzer yapýlardýr. Yükseklikleri en az 3 metre civarýnda olup bu deðer 15 metreye kadar çýkmýþtýr. Nuruosmaniye suyollarýna ait Saraçhanede Þehzade Camii ndeki su terazisi, kesme taþlarla yapýlmýþ olup bu türün sanat deðeri yüksek bir örneðidir. Nuruosmaniye Sularý, Þehzade Camii Avlusundaki Su Terazisi Su terazisinin üzerinde genellikle mermerden yapýlmýþ bir sandýk veya havuz bulunur. Suyun fazla gelmesi halinde kontrol dýþý taþmalarý engellemek üzere bir dolu savak yapýlmýþtýr. Savaklanan suyun yeniden isale veya þebekeye alýnmasýna çalýþýlmýþtýr. Ýsale veya þebekeden gelen bir düþey boru bu sandýða su getirip dökmektedir. Su terazisi 4 görevi yerine getirmektedir: 1- Ýsale veya þebekedeki su basýncýnýn azaltýlmasýný saðlamak. 2- Suyun iki veya daha fazla kola ayrýlmasýný ve ayrýlan bu borulardaki debilerin belli deðerlerde tutulmasýný temin etmek. 3- Otomatik vantuz gibi boru içindeki havayý boþaltmak. 4- Gelen suyun debisini ölçmek. Su terazisinin üzerindeki sandýðýn üzeri demirden bir kafes ile kuþlara karþý korunmuþtur. Eðer su terazisi su daðýtýmýný yapamayacak ise gelen suyun döküldüðü havuzun tabanýndaki bir delikten isale veya þebeke borusuna inmektedir. Böylece su terazisi çýkýþýnda isale veya þebeke borusundaki basýnç havuzdaki su seviyesi zemin içindeki boru arasýndaki yükseklik farký kadar su basýncýna eþit tutulmuþtur. Bu deðer o dönemlerde ulaþýlan teknolojik seviyeye baðlý olarak elde mevcut borular yüzünden en fazla 10 metre olabilirdi. Su terazisi mansab tarafýnda su daðýtacak ise havuz bir ölçü sandýðý þeklinde inþa edilirdi. ÖLÇÜ SANDIKLARI Su terazisinin daðýtacaðý kol sayýsýna göre ölçü sandýðý çýkýþýnda o sayýda çýkýþ bölmesi bulunmaktadýr. Geliþ bölmesinden çýkýþ bölmelerine aktarýlan suyun debileri dolu savak geniþlikleri ile ayarlanmýþtýr. Böylece ölçü sandýklarý o dönemlerde icat edilmemiþ olan vanalarýn yerine kullanýlmýþtýr. Ýsale ve þebeke borusunda biriken havanýn boþaltýlarak debinin azalmasýný, hatta akýmýn tamamen kesilmesini engellemek üzere bugün kullanýlan otomatik vantuzla-

12 rýn yerine su terazileri kullanýlmýþtýr. Su terazisi üzerindeki havuz veya sandýk debi ölçmede de kullanýlmýþtýr. Bu iþ için Osmanlýlar su terazisi üzerindeki sandýk yanýnda isale hatlarý üzerine ölçü sandýðý yerleþtirmiþlerdir. Þekil 8 de gösterilen ölçü sandýðýnda belirtilen þartlardaki bir lülenin debisi, yani boþalttýðý suyun miktarýna için bir lüle denmiþtir. Ölçme sýrasýnda savak üzerinden taþan suyun bir saman çöpünü sürükleyecek kadar olmasý, baþka bir deyiþ ile 1 mm den fazla yüksek olmamasý þartý saðlanmalýdýr. Osmanlýlarda su miktarý ifadesi sýrasý ile þöyle idi: Lüle-Kamýþ-Masura-Çuvaldýz-Hilal. 1 lüle = 4 kamýþ; 1 kamýþ = 2 masura; 1 masura = 4 çuvaldýz; 1 çuvaldýz = 2 hilal. Bu günkü debi ifadesi ile 1 lüle = 0,6 lt/sn = 36 lt/dk = 51,84 m 3 /gün olarak hesaplanmýþtýr. VAKIF SU YAPILARINDAKÝ ÖZEN VE GÜZELLÝK Ölçü Sandýklarý-Taksim deki Maksemin Lüle ve Savaklarý Taksim de, Taksim meydanýndan Ýstiklal Caddesine girerken sað tarafta bu yöreye adýný veren maskem, maksim veya suyu taksim eden tesis bulunmaktadýr. Taksim suyollarý adý altýnda Kemerburgaz dan Taksim Meydanýna ulaþan sular burada mermer ve bronzdan sanatkârca yapýlmýþ bir daðýtým ve ölçü sandýðý ile Kasýmpaþa, Beyoðlu ve Galata ile Fýndýklý ve Tophane olmak üzere üç kola ayrýlmaktadýr. Kayýtlara göre Kasýmpaþa ya 4, Beyoðlu ve Galata ya 18, Fýndýklý ve Tophane ye 18 lüle ile su verilmiþtir. Dolayýsýyla Taksim suyollarý 134 lüle, m 3 /gün daðýtmakta ve bunun 24 lüle veya 1244 m 3 /gün suyu Taksim e iletmekte idi. Ýçme ve kullanma suyu temini amacýyla inþa edilmiþ vakýf suyollarý bent, kemer, maksem, su terazisi, depolu ve deposuz çeþmeler ve diðerleri, hepsi özenle yapýlmýþ, çevresine güzellik katan su yapýlarýndan oluþmaktadýr. Osmanlý Ýmparatorluðu nun su mühendisleri veya mimarlarý sýnýrlý imkân ve malzeme ile fakat çok özenli çalýþmalarla Topkapý Sarayýndaki su dolabý denen kuyu veya çukur çeþmelere yer çekimi ile sularý akýtabilmiþlerdir. Su yapýlarýnýn depolu çeþme örneklerinden Üsküdar daki Sultan III. Ahmet ve Beþiktaþ-Akaretler deki Valide çeþmeleri ile deposuz çeþme örneklerinden Üsküdar daki Gülnuþ Valide Sultan ve Üsküdar daki Ayþe Hatun çeþmeleri kendilerinden beklenen görevlerini yerine getirirken taþ iþçiliði ve hat sanatý yönünden güzellikler sergilemektedirler. Keza vanalarýn henüz bilinmediði ve teknolojik yönden üretilemediði dönemlerde vana görevini yapan su terazisi örneklerinden Þehzade Camii avlusundaki su terazisi fonksiyon yanýnda estetiðin nasýl saðlandýðýný göstermektedir. Osmanlý dönemi vakýf su yapýlarý, pompanýn, yüksek basýnçlara dayanýklý deðiþik malzemeden üretilmiþ borularýn, geniþ bir yelpaze içinde yer alan malzeme ve donaným gibi makine ve malzemelerin, nivo ve takeometre gibi ölçme cihazlarýnýn bilinmediði çaðlarda çok uzak mesafelerden su terazisi ve çekül ile ancak çok titiz çalýþmalar, hesaplar ve su yapýlarý ile gerçekleþtirilen tesislerdir yýlýnda çoðundan hâlâ yararlanýlan eski vakýf suyollarý, Osmanlý Devletinin o dönemlerdeki teknolojik üstünlüðü yanýnda özenli, titiz çalýþmalarýn 73

13 yapýldýðýný da göstermektedir. Görevlerini eksiksiz yerine getirmiþ, hemen hepsi vakýf olan su yapýlarýnda ince bir zevk ve estetik anlayýþ gözlenmektedir. Su teminine yönelmiþ sistemler, baraj, bend, kaptaj yapýsý, pompa binasý, ayaklý su deposu, arýtma tesisleri ve diðer yapýlardan bugün sadece kendisinden beklenen vazifeyi yerine getirmesine yetecek sadelikte ve daima ucuza mal etme gayreti ile genellikle betonarmeden, çok sade, fakat hiçbir estetik kaygý taþýmadan projelendirip inþa edilmektedir. Birkaç istisnai yapý dýþýnda, bütün ülkelerde uygulama bu yöndedir. Yapýlarýn dýþýna tatbik edilen sýva, boya ve badanalarýn renklerine ve çevreye uyumuna bile özen gösterilmemektedir. Bunun yanýnda su yapýlarýnda tasarým-yapým ve iþletmedeki özensizlikten kaynaklanan eksiklikler, arýzalar, sorunlar, zararlar ve çevrede oluþan olumsuzluklar sürüp gitmektedir. Osmanlý dan kalan su yapýlarý ise güzellikleri ve etrafa uyumlarý ile peyzaja katkýda bulunmakta, kendinden beklenen görevi yerine getirirken çevreyi güzelleþtirmektedir. Sadece Ýstanbul da deðil, Osmanlý Devleti ne ait bütün topraklarda bulunan ve hâlâ istifade edilen, her biri inþaat mühendisliði, mimarlýk, hat sanatý, taþ oymacýlýðý ve güzel sanatlarýn diðer dallarýnýn seçkin uygulamalarýný içeren su bendi yani barajý, suyolu, su terazisi, maksem, maslak, çeþme, þadýrvan, sebil, kuyu, hamam ve diðer su yapýlarý bugünün insanlarýna özenli çalýþmak gerektiðini, tasarýmda çevreye uyumlu, çevre kirlenmesini en aza indiren niteliklerde, geliþen yeni teknolojilerden yararlanan güzel eserler üretmeleri gerektiðini bildirmektedir. Kaynaklar: 1- Borat, Mehmet (2005), Su Temini, Ýstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliði Bölümü, Ýstanbul. 2- Borat, Mehmet (1995), Su Kültürü, Ýstanbul. 3- Borat, Mehmet (2000), Vakýf Su Yollarý, Osmanlý Su Medeniyeti Sempozyumu, 5-8 Mayýs 2000, Osmanlý nýn 700. Yýlý Ýçin Uluslararasý Sempozyum, Eyüp-Feshane, Ýstanbul. 4- Yüngül, Naci (1957), Taksim Suyu Tesisleri, Ýstanbul Belediyesi Sular Ýdaresi, Sayý 3, Ýstanbul. 5- Çeçen, Kazým (1991), Taksim ve Hamidiye Sularý, ÝSKÝ Ýstanbul Su ve Kanalizasyon Ýdaresi Genel Müdürlüðü, Ýstanbul. 6- Çeçen, Kazým (1996), Sinan s Water Supply System in Ýstanbul, ÝSKÝ Ýstanbul Su ve Kanalizasyon Ýdaresi Genel Müdürlüðü, Ýstanbul. 7- Güneri, Hasan (1971), Vakýf Sularý ve Su Vakýflarý, Vakýflar Dergisi, cilt IX, sayfa 67-79, Vakýflar Genel Müdürlüðü, Ankara. 8- Yediyýldýz, Bahaeddin (1986), Vakýf maddesi, Ýslâm Ansiklopedisi, 13. Cilt, sayfa , Kültür ve Turizm Bakanlýðý, Milli Eðitim Basýmevi, Ýstanbul. 9- Çelik, Gülfettin (2006), Su Tesislerinin Bakýmý, Korunmasý ve Tamiri bölümü, Osmanlý Arþiv Belgelerinde Ýstanbul un Tarihi Su Yollarý Muhafaza ve Bakýmý, ÝSKÝ Genel Müdürlüðü, Ýstanbul. Prof. Dr. Mustafa ÖZTÜRK / Çevre ve Orman Bakanlýðý Müsteþar Yardýmcýsý Haliç Çalýþmalarý, Ýklim Deðiþiklikleri, Mevzuat ve Uygulamalar Sayýn baþkan, kýymetli misafirler! Vakýflar Genel Müdürlüðü nün bu seneyi çevre yýlý ilan edip, böyle bir organizasyon yapmasý bizi gururlandýrdý. Ýlgili bütün arkadaþlarýmýza teþekkür ederiz. Konuþmamý üç baþlýða bölmek istiyorum. Birincisi; Haliç le ilgili olarak, dün ne idi, bugün nasýl, yarýn nasýl olacak? Ýkincisi; iklim deðiþikliði ile ilgili konunun üzerinde durmak istiyorum. Üçüncüsü de; bugüne kadar çýkardýðýmýz mevzuatlar ve uygulamalar konusunda bilgi vermek li yýllara kadar Haliç tertemiz. Haliç te özellikle çanak çömlek yapýlýyor, öyle bir sanayi var. Özellikle bu bölgede erozyon olmamasý için, burada ayrýk otu (dikkat edin baþka ot deðil, çünkü ayrýk otu topraðý tutar) dikimi yapýlmýþ de, Kýrým Savaþý ndan sonra, ilk defa Haliç tepelerine yerleþim baþlamýþ. Ondan sonra Silahtaraða Termik Santrali kurulmuþ buraya, deniz yoluyla kömür getirilmiþ. Gemilerin buraya kadar gelmesi için denizde, alüvyon taramasý yapýlýyor, deniz temizleniyor ve gemiler de buraya geliyor ye gelindiðinde, Türkiye de bir cinayet iþlenmiþ. Bir plan yapýlmýþ. Bir Fransýz plancý, çizdiði plan ile Haliç i sanayi alaný ilan etmiþ. Ýki tane temel sanayi 74

14 sektörü burada kurulmuþ. Birinin adý deri sanayi, diðerinin adý tekstil sanayi. Bu iki sanayi de, Haliç e çok miktarda kirli su ve atýk býrakýyorlar. Oysaki önceden, Haliç e balýklar gelir, dinlenir, yumurtlar ve yoluna devam edermiþ. Burasý bu þekilde korunaklý ve temiz bir alanmýþ. Sonra bu sanayiler kurulmuþ. Ayný zamanda ciddi bir tersanecilik olayý da oluþmuþ. Su, kaldýrabileceðinin üzerinde kirletilirse, bunu kaldýramaz ve yok olma tehlikesiyle karþý karþýya kalmýþ olur te Haliç artýk çok kötü bir kirlilik noktasýna geliyor ten itibaren artýk; Biz bu Haliç i nasýl temizleyeceðiz? tartýþmasý baþlýyor da, otuz tane profesör, Ýstanbul Belediyesi nde toplantý yapýyor. Yüzde sekseninin cümlesi þu: Burayý doldurun. Çünkü burada bir tehlike var, aðýr metal var. Biyolojik gazýn çýktýðý Haliç in çevresi, 1985 ten itibaren artýk laðým kokuyor. Kokusunu iki üç metreden itibaren hissediyorsunuz. Burasýnýn doldurulmasý talebi çýkýyor, ancak, burada biyolojik gaz var. Biyolojik gazýn olduðu yerde faaliyet var demektir. Faaliyet varsa, burada baþka iþlemler de yapabilirsiniz. Yani temizleyebilirsiniz. Biz de buranýn, yani Altýn Boynuz denilen yerin, 2004 yýlýndan itibaren temizlenmesine karar verdik. Bununla ilgili, üniversitelerimizdeki hocalarýmýzla tekrar toplantýlar yaptýk. Projeleri tamamladýk ve ihaleye çýkardýk. Hollandalýlar dediler ki, Bize gelen beþinci belediyesiniz. Hepsi istedi, konuþtu ama bir þey olmadý. Sonuç olarak Haliç tarandý, temizlendi, aþaðý yukarý eski haline getirildi ama kimsenin haberi olmadý. Sadece bir gazete aradý, dedi ki; Hocam, 15 milyon dolar, artý üç yüz milyar lira para harcadýnýz, bir müteahhide para kazandýrdýnýz. Biyolojik faaliyetler yavaþ hareket eder. Kirlenme de böyledir, temizlenme de. Ama o gazetenin aradýðý dönemlerde kefal balýklarý buraya gelmiþti. Bu arkadaþýmýzý aldýk, Haliç e götürdük, tam Eyüp te, suyun önünde bir kefal çýktý, süzülerek suya geri daldý. Arkadaþ da bunu çekti. Bunu yarýn yayýnlayýp yayýnlamayacaðýný sorduk. Þöyle dedi: Hocam, yukarýdakiler izin verirse yayýnlarým. Biz devam ettik. Haliç in temizlenebilmesi için ikinci süreç lazým, Haliç te yosun olmasý lazým. Bir su kirlenirken de yosun olur, temizlenirken de yosun olur. Yosun olmalý dedik, altý ay sonra haliçte anormal yosun olmaya baþladý. Bu süreç devam etti. Ondan sonra midye gelmeye baþladý. Ondan sonra enteresan bir hadise oldu, köpek balýklarýnýn yavrulama merkezi oldu. Türkiye de 1982 de Çevre Kanunu çýkarýlmýþ. Ama hiçbir þey uygulanamýyor. Deðiþiklikler için meclise yedi defa gelmiþ, ancak çýkarmak bize nasip oldu. Bazýlarý da çok þaþýrdý. Bu doðal olayda, böyle bir süreç olur. Demek ki kirlettiðiniz bir yeri temizlemek için, böyle bir süreci kabul edeceksiniz. Bugünden yarýna bunu ortadan kaldýrmanýz mümkün deðil. Sene Doðada atmosfer seviyesi, 285 ppm. Eðer yeryüzünde karbondioksit olmasa, yeryüzünün sýcaklýðý eksi on beþ derece olacak. Bunu özellikle söylüyorum. Yeryüzüne gelen güneþ ýþýnlarýnýn bir kýsmýný karbondioksit absorbe ediyor, bir kýsmýný geri yansýtýyor. Böylece yeryüzünde bir denge oluþuyor. Ancak biz, sanayileþmeyle, atmosfere çok ciddi metan gazlarý ve karbondioksit atmaya baþladýk. Denge bozuldu. 285, 385 oldu. Güneþten gelen ýþýnlar daha fazla absorbe edildi. Böyle olunca yeryüzünün iklimi deðiþmeye baþladý. Önceden tatlý ve dengeli deðiþimler olurken, þimdi anormal deðiþiklikler oluyor. Anormal ýsýnýyor, soðuyor vs. Bu anormallik de üretiminizi, tüketiminizi, yeryüzündeki canlýlarýn bütün özelliklerini deðiþtiriyor. Biz, 1985 ten itibaren karbondioksiti tehlikeli madde kabul ettik. Oysaki sadece o deðil, nem de tehlikeli. O da havayý absorbe ediyor. Bunu da unutmayalým Ýklim Deðiþikliði Sözleþmesi yürürlüðe girdi. Bu sözleþme sadece bir iyi niyetti. Bu bir uyarýydý ama önlem ve çare deðildi. Sözleþmeye imza atan üyeler dahi bu sözleþmeyi uygulamýyor. Hepsi sera gazý salýyor atmosfere. Örneðin, Çin, Hindistan, Meksika, Brezilya, istediði kadar sera gazý salabilir. Bunlara kýsýtlama yok. Ancak 2008 den itibaren sera gazýyla ilgili yaptýrýmlar baþlayacak. Biz de Türkiye olarak bu uygulamalara katkýda bulunmak, proje sunmak istiyoruz. Yoksa ileride bu sorunlar karþýmýza bir handikap olarak çýkacaktýr. Ancak, hepimizin de yapacaðý küçük þeyler vardýr. Mesela evimizdeki bütün musluk baþlarý havalý olabilir. Yarý su akýyor, yarý hava akýyor. Ayný iþlemleri yapabilir, ancak yarý yarýya su tüketebilirsiniz. Böylece su tüketimimizi yarý yarýya düþürebiliriz. Suyu çeþmeden çýkmadan temizlememiz lazým li yýllarda, Bir kiþi bir günde ortalama 250 litre su tüketir derdik. Bugün diyoruz ki, Bir kiþi bir günde Avrupa ülkelerinde 125 litre su tüketiyor. Daha fazla su tüketmemek için, gerekli önlemlerin bu þekilde alýnmasý ve suyun korunmasý gerekir. Türkiye de 1982 de Çevre Kanunu çýkarýlmýþ. Ama hiçbir þey uygulanamýyor. Deðiþiklikler için meclise ye- 75

15 76 di defa gelmiþ, ancak çýkarmak bize nasip oldu. Çevre kanununda sürdürülebilir kalkýnmayý esas aldýk. Odaðýnda, çevre ve insan var. Bunlarý koruyucu bir mantýkla hareket ettik. Belediyelerin, Avrupa ülkelerinin çevre standartlarýna ulaþabilmesi için harcamasý gereken miktar, 62 milyar Euro. Yani derelerimiz laðým akýyor, çoðu göllerimizde çok sýkýntýlarýmýz var, çöplerimiz denizlerimize dolduruluyor, sularýmýz doðru bir þekilde arýtýlmýyor. 62 milyar euroluk yatýrýmýn 32 milyarý, su ve atýk su konusunda. 18 milyonluk kýsmýnda sanayicinin yapmasý gereken yatýrým var. 9 milyar Euro da, katý atýklarla ilgili yatýrýmlarý kapsýyor. Þimdi biz belediyelere diyoruz ki, Osmanlý zamanýnda insanlara su ücretsiz verilirmiþ. Ama bir membaý varmýþ. O kaynakla bu korunurmuþ. Belediyelere diyoruz ki, doðru su bedelini doðru bir þekilde almýyorsan bu su kaynaklarýný koruman ve vatandaþlara ulaþtýrman mümkün deðildir. Çýkardýðýmýz önemli yasalardan biri de acil müdahale kanunu. Örneðin bir kirlilik oluyor, bundan on sekiz tane kurum sorumlu. Bu iþin on sekiz tane sahibi olduðu için kimse sorumluluðu üstüne almýyor. Þimdi bu kanunla bunun iki sorumlusunu tayin ettik, bu sayede müdahale daha saðlýklý yapýlabilecek. Çýkardýðýmýz önemli kanunlardan biri de, Hayvanlarý Koruma Kanunu. Bununla ilgili olarak, hayvan barýnaklarý demedik, hayvan bakým evleri dedik. Hayvanlarý bir yere kapatmanýz çözüm deðil. Saðlýklý koþullar olmalý. Özür dileyerek söyleyeceðim, köpeklerde genel olarak seks arzusu olmazmýþ. Bilim adamlarýmýz böyle söylüyor. Diþi bir koku salgýlarmýþ ve erkek de on km öteden bunu alýrmýþ. O zaman da erkek köpek, anormal saldýrganlaþýrmýþ. Kapalý yerlerdeki köpeklere bakýn, hepsi birbirine saldýrýyor. Böyle bir þart altýnda, o köpekleri sakin tutmak mümkün deðil. Dolayýsýyla dünyanýn her yerinde kýsýrlaþtýrmalar yapýlýyor, bunu uzmanlar yapýyor, saðlýklý bir þekilde yapýyor. Hayvanlarý korumak da sadece köpeklerle ilgili deðildir. Köpekler dýþýnda da bir sürü hayvan var. O nedenle, buna da özellikle dikkat etmemiz gerektiði kanaatindeyim. Çevreyle ilgili yatýrým yapmak isteyenlerden, önce yaptýðý yatýrýmýn çevreyle uyumlu olmasýný istiyoruz. Biz havzalarýmýza üç bin metre mesafe koyuyoruz. Bazen bin veya iki bin metre koyuyoruz. Bununla ilgili görüþünü almadýðým ülke yok. Dünyanýn hiçbir yerinde mesafe olayý yok. Mesafe ile bir nevi kirlet diyoruz. Kirletmeyin, dememiz lazým. Atýk su ve katý atýk oluþturulmamasýný istemek lazým. Bu mesafenin dýþýnda ne yapýyorsan yap deniyor. Bu yönetmeliði çýkaran hocama, bu üç bin metre mesafesini nereden aldýðýný sordum. Baþka bir arkadaþ Boston Belediyesi nden alýndýðýný söyledi. O hocamýz da oradaydý. Boston Belediyesi nde bu, üç bin fitti. Bin fit, üç yüz metredir. Üç bin fit, bin metre demek. Dolayýsýyla bu fiti, metre haline getirdiler. O zaman, o arsa sahibi vatandaþ soruyor: Benim arsam ne olacak? Ya alýn, ya býrakýn yatýrým yapayým. Bizde ikisi de yapýlmýyor. Temel olay, yatýrým yapmamak deðil, çözüm üretmek, ama kirletmeden çözüm üretmektir. Hepinizi saygýyla selamlarým. Prof. Dr. Þerif Ali TEKALAN / Fatih Üniversitesi Mütevelli Heyet Baþkaný Çevre Duyarlýlýðý ve Zararlý Alýþkanlýklar Sayýn baþkan, deðerli konuklar! Çok kýymet verdiðim ve daðcýlýkla ilgilenen bir arkadaþýmla konuþurken, Türkiye nin geliþmemesinin sebebini, daðcýlýðýn geliþmemesine baðlamýþtý. Kendisine, nasýl baðlantý olduðunu sorduðumda þöyle dedi: Daða týrmanýrken lojistik desteði düþüneceksin, rüzgârý düþüneceksin, riskleri düþüneceksin vs. Bunlarý bilen insanlar, Türkiye nin neresine giderlerse gitsinler, tüm riskleri bilirler ve hiçbir þeyi göz ardý etmezler. Bu, esasen doðrudur. Fakat baþka doðrular da var. Örneðin, vakýflar çok önemli, çevre çok önemli. Türkiye nin ve dünyanýn neresinde olursa olsun, insanlar, kendi ilgilendikleri hadiseleri dünyanýn en önemli meselesi zannederler. Fakat maalesef bunlarýn koordinasyonunu iyi yapamadýðýmýz için, öncelikler sýrasý deðiþiyor ve yapmamýz gerekenler arada kaynayýp gidiyor. Bundan altý yýl önce, Antalya da bir konferans olmuþtu, konferansa benim de hocam olan Ýsviçre den bir profesör gelmiþti. Orada, konferans baþlamadan önce Türk Sanat Müziði icra edildi. Dýþarý çýktýðýmýzda bana dedi ki; Ben Türkiye de olmasaydým ve bu müziðin nerede icra edildiðini bilmeseydim bile, çok büyük bir milletin müziði olduðunu düþünürdüm. O kadar mükemmel ayrýntýlarý ve üslubu var ki, bunu ancak büyük bir milletin sanatçýlarý yapabilir. Bizim, kendi kültürümüz yanýnda vakýflarýmýz da var, estetiðimiz de var, spor da var. Bir milletin kollektif baþarýsý önemlidir. Tek bir þeyde baþarýlý olmanýz yetmez. Toptan bir baþarý saðlayamadýysanýz, yalnýzca sporda baþarý elde et-

16 mek çok da önemli deðildir. Toptan düþtüyseniz, spordan da düþersiniz, kültürden de düþersiniz, bilimden de düþersiniz. Yükseldiðiniz zaman, her þeyle yükselirsiniz. Osmanlý, imparatorluk deðildi, Devlet-i Ali idi. Her þey üst düzeydeydi. Vakýflara bakýn, her konuda vakýf kurulmuþ. Biz þimdi bugün, geçmiþten bir izdüþümü alabiliyor muyuz, bu önemli. Dünya Saðlýk Örgütü saðlýðý þöyle tarif eder: Bedenen ve ruhen tam bir iyilik hali. Aradan yýllar geçince buna çevre de eklendi. Yani bedenen, ruhen ve çevresel olarak iyilik hali. Sonra Dünya Saðlýk Örgütü buna bir þey daha ekledi. Yýllar önce, belki hatýrlayacaksýnýz, Ýsrail askerleri Filistinli bir gencin kolunu tüm dünyanýn önünde taþla kýrdýlar. Bu, moral ve sinir bozan bir görüntüydü. O nedenle örgüt, tanýmý þu hale getirdi: Bedenen, ruhen, çevresel ve görüntü olarak tam bir iyilik hali. Osmanlý, imparatorluk deðildi, Devlet-i Ali idi. Her þey üst düzeydeydi. Vakýflara bakýn, her konuda vakýf kurulmuþ. Biz þimdi bugün, geçmiþten bir izdüþümü alabiliyor muyuz, bu önemli. Esas olan saðlýklý yaþam ama saðlýklý yaþam sadece bedenen ve ruhen olmuyor. Bunlarýn da mutlaka tamamlanmasý gerekiyor. Ýçinde bulunduðumuz çevrede, zararlý alýþkanlýklar diye bildiðimiz alýþkanlýklar da çevreyi kirletmekte etkili. Gürültüyü de belirtmek gerekir. Bulunduðumuz ortamlarda buna duyarsýz olabiliyorsunuz. Her ortamda, insanýn bir dinleme kapasitesi vardýr. Yani çok yüksek þiddetteki seste, insanlar otomatik olarak yorulur. Siz o gürültüye maruz kaldýðýnýzda, bazý insanlarda o çok þiddetli etki yapar. Saðlýk bozulur. Geliþmiþ ülkelerde hava alanlarý çok dýþarýdadýr. Ama ille þehrin ortasýnda olacaksa, gece 23 ten sonra uçuþ yasaklanýyor. Bu da çevreye nasýl önem verilmesi gerektiðini gösteren önemli bir örnektir. Zararlý alýþkanlýklar baþlý baþýna çevreyi bozan birer unsurdur. Sigara, içki, uyuþturucu, alkol, internet baðýmlýlýðý, sýradan birer kirlilik olarak ele alýnmamalýdýr. Bunu sektör haline getirip, bu baðýmlýlýklardan milyarlar kazananlar var. Ýþi bu boyutuyla ele alýrsanýz, tam olarak ele almýþ olursunuz. Bizi ilgilendiren yönü ise, sivil toplum kuruluþlarýnýn bunu, insanlara, zorlamadan, bugünün insanýnýn anlayacaðý ikna yöntemiyle, tekrar tekrar anlatýlmasýdýr. Þunu herkes bilmelidir ki, çocuklarýnýz birilerinin avýdýr. O nedenle ayaklandýðý andan itibaren devamlý onu takip etmek zorundasýnýz. Çünkü insanlar, onlarý nasýl kötü alýþkanlýklara alýþtýracaklarýnýn ve üzerlerinden para kazanacaklarýný hesaplarýný yapmaktadýrlar. Afyon faydalýdýr ama narkoz yönüyle deðil de, uyuþturucu yönüyle kullanýrsanýz, zararlý olur. Özellikle Ýkinci Dünya Savaþý ndan sonra bu yönde kullanýlmaya baþlandý. Sigara içinde de altý binden fazla zararlý madde vardýr. Az miktarda nikotin bile insaný öldürebilir. Bu kadar zehrin nasýl etkili olacaðý da, herkes tarafýndan daha iyi anlaþýlabilir. Ýnsan solunum yollarýnýn epiteli, son derece düzenlidir. Yani dýþarýdan aldýðýmýz havayý ýsýtýyor, nemlendiriyor, akciðere uygun hale getiriyor, daha sonra da yabancý cisimlerden arýndýrýyor. Ama sigara içildiði zaman, oralar tahrip olur, vücut reaksiyon gösterir, tahrip olur. Devam ettiðinde de bu reaksiyon artýyor. Sonra hücreler yabancýlaþmaya baþlýyor, daha sonra kanser meydana geliyor. Bu, sadece bedenen, kiþiyi ilgilendiren yönü. Bu sektörden para kazanan kiþinin o paralarla baþka zararlý iþler yaptýðýný düþünecek olursanýz, zarar daha da büyür. Vücutta ses telleri vardýr. Bu teller mükemmeldir. Ancak bazý hastalýklar o telleri tahrip eder. Orta yaþ üzerinde bu daha da belirginleþir. Belki ses tellerine uygulanacak bazý tedavilerle teller kurtulur, ama gýrtlak kanseri gibi durumlarda, yapýlacak çok þey yoktur. Ýleri boyutlarýnda, gýrtlaðý bile almak gerekebilir. Sigara içen bir insanla, içmeyen bir insanýn akciðerleri arasýndaki fark, öldükten sonra da çok belirgin olarak kendini hissettirir. Biri çürümüþtür, diðeri ise taze ve lekesizdir. Kapalý yerlerde sigara içilmesine karþý da en azýndan uyarýlarýmýzý yapmalý, nezaketle uyarabilmeliyiz. Çünkü bunun zararý, bizim bedenimize de olacak- 77

17 týr. Sigara ile baþlayan yol, insaný içki, uyuþturucu, alkole götürebiliyor. Özellikle gençlerimiz bu konuda ciddi tehdit altýnda. Sanal baðýmlýlýk da üzerinde durmamýz gereken bir konudur. Sanal âlem, bilgiye ulaþmak için önemlidir. Ancak biz, sokakta gördüðümüz her kapýyý çalmýyoruz. Ýnternetin bilinçsizce kullanýlmasý, her kapýyý çalmaya benzer. O nedenle gençlerin özel odalarýnda internetin olmamasý gerekiyor. Bu yüzden Türkiye de yaþanmýþ çok feci olaylar vardýr. O nedenle internetin filtrelendirilmesi gerekiyor, belli sitelere girilememesi gerekiyor. Ne kadar girildiðinin görülmesi gerekiyor. Ýnternetten anlamayan anne-babalarýn, bunu, anlayan birileriyle konuþmasý gerekiyor, çünkü bazen bu baðýmlýlýk, diðer üç baðýmlýlýktan bile daha zararlý bir baðýmlýlýk haline gelebiliyor. Ýnsan, bütün deðerlerini kaybedebiliyor. Netice olarak sivil toplum kuruluþlarý, bu konularda çok önemlidir. En büyük sivil toplum kuruluþu da vakýflardýr. Geçmiþte olan bu yapýlarýn, bugünlerinin de takibi ve devamý gerekir. Devam ettirebilirken, insan bir takým engellerle karþýlaþabiliyor. Bürokratik engeller olabiliyor, insan tek baþýna kalabiliyor. Yýlmadan devam etmek gerekiyor. Çünkü bu, devletten ayrý bir sorumluluk alanýdýr. Toplumsal refleks alanlarýdýr. Geliþme içerisinde sadece otoyol, kâðýt, enerji önemli deðildir. Sivil toplum kuruluþlarý da çok önemli ve iþlevseldir. O nedenle bu gibi aktiviteler düzenleyen vakýflar genel müdürlüðünün daha deðiþik aktivitelere imza atmasýný da talep ederek, hepinize teþekkürlerimi sunuyorum. ve bizim de içerisinde küçük birer unsur olduðumuz konusundan hareket etmiþlerdi. Size birkaç rekordan bahsetmek istiyorum. Mesela bu sene hava sýcaklýklarý normalin çok üzerinde. Ankara, Ýstanbul ve Adana da, normal deðerlerin çok üzerinde olduðuna dair haberler geçiliyor. Beyþehir Havzasý çiftçisinin, toplu olarak yaðmur duasýna çýkmýþ olduðunun haberleri de medyada yer aldý. Büyük bir kuraklýktan korkmalarý nedeniyle duaya çýkmýþlardý. Yetkililer, en azýndan, henüz kuraklýk olmadýðýný ve þimdilik korkulacak bir þey olmadýðýný söylüyorlar. Ancak ben, doðrusunu isterseniz, bundan çok da emin deðilim. Ýngiltere de de, hava olaylarýnýn kayýt altýna alýndýðý tarihten itibaren, sanýrým 1600 lü yýllarda oluyor ilk kayýt iþlemleri, en sýcak nisanýný yaþadýðý, mayýsýn da bu þekilde olacaðýný yazýyorlar. Avustralya da tarihinin en büyük kuraklýðýný yaþýyor. Bütün bunlar insaný alarma geçirecek niteliktedir. Bilinen tarihsel deneyimimiz dýþýnda bir olay cereyan ediyor. Bunu, bütün dünyadan gelen haberlerde ve uzmanlarýn raporlarýnda görmemiz mümkün. Buradaki çeliþki ise þu noktada: Bütün bunlar insanlarýn þimdiye kadar hiç görmedikleri bir olayla karþý karþýya. Sýcaklýklar, kuraklýklar Bilim adamlarý da, ciddi bir tehlike ile karþý karþýya olduðumuzu söylüyorlar. IPSS hükümetler arasý iklim paneli yapýldý. Burada bilim insanlarý oturdu konuþtu. Burada 2000 bilim adamý çalýþýyor ve hükümetlere raporlar sunuyorlar. Onlarýn son raporlarý, tüm olaylarýn yüzde doksanýnýn, insan kaynaklý olduðunu söylediler. Bu bilim adamlarý, Yunanistan, Türkiye ve Kuzey Afrika, Maðrip Ülkeleri ni, içine alacak olan bir kuraklýk çýka- 78 Yrd. Doç. Dr. Ömer MADRA / Açýk Radyo Vakýflar ve Küresel Isýnma Vakýflarla küresel ýsýnma arasýnda nasýl baðlantý kurarým diye düþünürken, burada açýlan sergiyi gezdim. Sergide mansiyon ödülü alan kompozisyonlardan birisinin, küresel ýsýnma ile mücadele vakfý kurarým, dediðini görünce, doðru bir konuya temas ettiðimi anladým. Ýkinci olarak da, Daraðacýnda Dünya, isimli kompozisyonun da buna deðindiðini görünce, konunun doðruluðunu bir kere anladým Roma Anlaþmasýyla konuya bakýþ, çok radikal bir deðiþiklik geçirmiþti. Ýnsanlar ilk defa dünyayý, kaynaklarý sonsuz olan ve sömürülecek olan bir yer deðil, kaynaklarý sýnýrlý olan

18 caðýndan söz ediyorlar. Yani ortada artýk çok da tartýþabileceðimiz bir konu yok. Bu konuda tüm dünyada hiç görülmemiþ bir konsensüs var. Biz, çaðdaþ endüstri medeniyeti diyeceðimiz dönemdeyiz. Ayný zamanda da, çok ciddi bir tehlikeyi de kendi ellerimizle hýzlandýrýyoruz. En azýndan bilim dünyasý bunu böyle söylüyor. Bizim, sadece sigara gibi baðýmlýlýklarýmýz yok. Petrol, kömür ve doðalgaz baðýmlýlýðýmýz da var. Rahat yaþayabilmek için, dünyayý þimdiye kadar gördüðü en kötü yýllara getirmiþ bulunuyoruz. Atmosferi de þimdiye kadar gördüðü en büyük oranda karbondioksit ve sera gazlarýna boðmuþ durumdayýz. Bu, çok ciddi bir mesele ve çok ciddi baþka meseleleri de beraberinde getiriyor. Geliþmiþ ülkelerin çoðunluðu, ýlýman iklim yaþanan bölgelerde oturuyorlar. Paralarý ve organizasyon yetenekleri de olduðu için, küresel ýsýnmanýn olumsuz sonuçlarýyla daha kolay baþ edebileceklerini düþünüyorlar. Ama Afrika gibi ülkelere baktýðýnýz zaman, durumun pek de öyle olmadýðýný görüyorsunuz. Bu kendini beðenmiþlik, ölüm getirecektir. Amerika halký da Katrina Kasýrgasý ný yaþadý ve 5000 civarýnda iklim mültecisi var. Belki de hiçbir zaman geri dönemeyecekler; çünkü çok ciddi tahribatlar var. Kiyoto Anlaþmasý ný imzalamayan iki ülke var. Bunlardan biri Amerika biri de Avustralya. Avustralya geçenlerde yaptýðý açýklama ile ülkenin yaþadýðý en büyük kuraklýðýn yedinci yýlýna girdiðini kabul ve itiraf etti. Buna, bir nevi Ýlahi adalet olarak da bakabilirsiniz. Avustralya, Hindistan dan sonra, çiftçilerin toplu intiharlar gerçekleþtirdi ikinci ülke. Avustralya, nehir sularýndan, gelecek mayýs ayýna kadar faydalanýlmasýný yasakladý. Bu nedenle çiftçi, kuraklýktan borçlarýný ödeyemiyor ve yýkýma doðru gidiyor. The Economist dergisi Avustralya nýn durumu hakkýnda çok ayrýntýlý bir yayýn çýkarttý. Son derece önemli bir cümleyi telaffuz etti. Avustralya, kolonileþmeyi çok önce tamamlamýþ, kapitalistleþmiþ, iyi organize olmuþ, eski bir toplum. Ýklim deðiþikliði yüzünden çaresizlik içinde. Eðer onlar öyleyse, geliþmekte olan ülkelerin halinin çok daha vahim olduðunu ifade ediyordu. Dünyada iklim araþtýrmalarý ve havacýlýk konularýnda araþtýrmalarý olan ve NASA da görevli en önemli bilim adamlarýndan James Hansen 1988 de iklim deðiþikliði modelini tamamlamýþtý. Suçlu insandýr, dünya Bizim, sadece sigara gibi baðýmlýlýklarýmýz yok. Petrol, kömür ve doðalgaz baðýmlýlýðýmýz da var. Rahat yaþayabilmek için, dünyayý þimdiye kadar gördüðü en kötü yýllara getirmiþ bulunuyoruz. ýsýnmaktadýr ve derhal tedbir alýnmalýdýr, demiþti. Bunu dediðinde insanlar kendisine, bu tahminlerinin doðru çýkmayacaðýný söylemiþti. O da, Bu öyle bir an ki, model doðru, dünya yanlýþ demiþti. O zamanlardan beri NASA nýn baþýnda Hansen. Geçenlerde Washington da çok önemli bir konuþma yaptý. Þunlarý söyledi: Son otuz yýl içinde 0.6 derecelik bir küresel ýsýnma yaþadýk ama borularda bir derece daha fazla ýsýnma var. Atmosferde bulunan gazlardan dolayý borularýn içinde var. Vazgeçmediðimiz enerji altyapýlarý nedeniyle de, borularda bir derecelik fazla ýsýnma var. Söküp atmadýðýmýz termik santraller ve araçlarýmýz nedeniyle. Küresel ýsýnma ile mücadele etmeye karar vermiþ bile olsak, bu artýþ olacak. Küresel ýsýnma ile mücadeleyi kaybetmiþ durumdayýz aslýnda. Sadece var olma mücadelesi vermekteyiz. Bu bir felaket senaryosu deðil. Buzullarýn eriyeceði, sýcaklýklarýn yükseleceði, kuraklýklarýn baþlayacaðý, orman yangýnlarýnýn artacaðý buna baðlý olarak þiddetli iç çatýþmalarýn olacaðý tahmin ediliyor. Hansen, ekonomimizi, ulusal güvenliðimizi ve enerji baðýmsýzlýðýmýzý koruyup ayný zamanda bütün canlýlar alemini koruyabilmek için de beþ tane önerim var dedi: Birincisi; Amerika da kömürle çalýþan bütün termik santrallerin durdurulmasý. Karbondioksit gazlarýný yakalayýp gömme teknikleri henüz yeterince geliþtirilmediði için, araþtýrma geliþtirme çalýþmalarý on yýl içinde halledilebilir. Onun için, o nedenle durdurmamýz gerekir diyor. ABD için bu, radikal bir tedbir olur. Ancak bunu söyleyen de dünyanýn en önemli iklim bilimcisi ve NASA nýn da baþýndaki kiþidir. Ýkincisi, karbondioksit emisyonlarýna bir vergi konmasý. Oradan gelecek gelirlerin de enerji etkinliðini artýrýcý ve yenilenebilir (rüzgâr, güneþ vs) enerji tekniklerine ayrýlmasý. Bu, ekonomi için de iyi olur iddiasýndadýr. Ayný zamanda, ileri teknoloji kullanýlan istihdamlarýný da açar diyor. Üçüncüsü; bütün ulus çapýnda uygulanacak enerji standartlarýna ihtiyacýmýz var. Bu, yýllardýr ispat edilmiþ bir konudur. En önemlisi, binalarýn, evlerin, iþ yerlerinin yalýtýmýnda kullanýlmasýdýr. Hükümet bunu zorunlu kýlmalýdýr, diyor. Böylece yüzde elli tasarruf edi- 79

19 80 lebiliyor. Bütün araçlarda da verimliliði yüze otuz artýrmak mümkün. Hipit denen araçlarýn da hükümet tarafýndan teþvik edilmesi gerekiyor. Dördüncüsü; Amerika daki bütün bilim insanlarýnýn bilim akademisi çevresine davet edilerek, buzlarýn davranýþ biçimleri konusunda derinlemesine araþtýrma yapmalarýný saðlamaktýr. Çünkü Grönland ýn ve Antarktika nýn, yani Güney ve Kuzey Buzul Bölgeleri nin, beklenenin çok ötesinde erimekte olduðu hesaplandý. On binlerce yýl almasý hesaplanýrken, birkaç yüzyýlda erimesi, deniz seviyesinin de çok üzerine çýkýlmasýna sebep olacak. Bu da önemli þehirlerin su altýnda kalmasýna sebep olacaktýr. Tüm bunlarýn incelenmesi gerekiyor. Beþincisi de; kamuoyu ile bilim adamlarýnýn ve karar alýcýlarýn bildikleri arasýnda ciddi bir açýk var. Bu açýðýn giderilebilmesi için de mali reform yapýlmasý gerekir. Lobiciliðin olmamasý ve büyük petrol þirketleri baþta olmak üzere çýkarlarýnýn bozuþacaðýndan korkan oluþumlarýn, hükümetle baðlarýnýn koparýlmasý gerekiyor. Hansen in Amerika için yaptýðý öneriler bunlar. Ancak, Hansen in Amerika için söylediklerinin, bütün dünya için geçerli olduðu konusunda benim hiçbir þüphem yok. Kendisinin konuþmalarýný, zaman zaman Bush yönetiminin engellemeye çalýþtýðýný da göz ardý etmemek gerekiyor. 280 den, 385 e yükselmiþ bir ppm seviyesi var. Yani bu, milyonda parçacýk seviyesidir. Bu, yeryüzünün önündeki en korkunç durumun ölçülebilir olduðunu gösteriyor. Bununla da uðraþýlmasý gerekiyor. Hepimizin yapacaðý çok þey var, ama burada hükümetlerin almasý gereken kararlar var. Mesela Avustralya da olduðu gibi, 2008 den itibaren bütün tasarruflu ampullerin yasaklanmasý, akkor ampuller yerine yeni yapýlan tasarruflu ampullere geçilmesi gibi. Ayný zamanda iklim deðiþiklikleri ile ilgili olarak uzmanlarýn yaptýklarý uyarýlara hükümetlerin ne kadar uyduklarýný göstermeleri ve bizi bu konuda ikna etmeleri gerekiyor. Bilimin vardýðý noktalar var. Bilim þunu söylüyor: Dünyanýn ýsýnmasýný iki derecede tutamazsak, aklýnýzýn alamayacaðý noktalara gelmiþ olacaðýz. Çünkü baþka bir gezegenden bahsediyor olacaðýz. Artýk iki kutuplu bir dünya mý tek kutuplu bir dünya mý tartýþmalarý, metaforik olarak doðru olacak, kuzey kutup ortadan kalkmýþ olacak ve dünya tek kutuplu olacak. Ve yaþanabilir, gelecek kuþaklara býrakýlýr bir dünya olmayacak. Bana, konferansa gittiðim okullarýn birinde bir öðrenci þöyle sordu: Madem bu kadar tehlikeli olaylar var, neden hükümetler hiçbir tedbir almýyorlar? Bu bence çaðýn sorusu. Neden tedbir alýnmýyor? Dünyadaki tüm hükümetlerin felaketlerin kaynaðý olan devletlere tavýr almasý ve medyanýn da bu konuda duyarlý olmasý gerekiyor. Çünkü sessizlik bir felakettir. Reklâm baðlarýnýn dýþýnda ve ötesinde düþünmek gerekiyor yýlýnda tüm dünyadaki fosil yakýt tüketiminin, yüzde altmýþ azalmaya uðramasý gerekmektedir. Geliþmiþ ülkelerde ise bu çok daha fazla olmalýdýr. Teþekkür ederim. Yusuf BEYAZIT / Vakýflar Genel Müdürü Deðerli hazirûn, ben de fazla zamanýnýzý almayacaðým. Tüm konuþmacýlara teþekkür ederken, sadece bir haftalýk çalýþmalarda neler olduðunu arz edeceðim. Ancak, sabahtan bu vakte kadar büyük bir sabýrla konuþmalarý takip eden siz kýymetli dinleyenlere de þükranlarýmý ifade etmek istiyorum. Sabahki oturumumuzda, Geleneksel Vakýf Kültürümüzde Çevre ve Çevre Vakýflarý konusunu inceledik. Kýymetli hocalarýmýz, bu konu ile ilgili çok ayrýntýlý tebliðlerini sundular. Öðleden sonraki oturumda ise, çevre sorunlarýnýn çözümünde vakýflarýn rolü konulu bir oturum gerçekleþtirildi. Bu oturumda da kýymetli konular konuþuldu. Bu seneyi biz, Vakýf Medeniyeti ve Çevre Yýlý ilan ettik. Yani çevre unsurunu ön planda tuttuk. Çevre ile sivil inisiyatifin bir arada olmasýnýn altýný çizmek istedik. Sivil oluþumlar, yerel yönetim ve merkezi yönetim bir birliktelik saðlarsa, daha olumlu sonuçlarýn çýkacaðýný düþündük. Oturum baþkanýmýz Metin Hoca da, Türkiye de bu anlayýþý ihdas etmiþ, bunu pratiðe geçirmiþ ve bu anlamda da çok olumlu sonuçlar almýþ. Merkezi yönetimin temsilcilerini, yerel yönetimin temsilcilerini ve sivil oluþumlarý bir araya getirerek, ciddi çalýþmalara imza atmýþtýr. Genel müdürlüðümüzde yaptýðýmýz çalýþmalarýmýzda en büyük desteði, hocamýzýn bu çalýþmalarýndan alýyoruz. O nun çalýþmalarý neticesindeki yöneticilerin olumlu yaklaþýmlarýndan alýyoruz. O nedenle Metin Hocamýzýn bu oturumu yönetmesini arzuladýk. Mustafa Öztürk Hocamýz, hem bir öðretim görevlisi, hem de icranýn içerisindedir. Pratik sahibidir. Ýstedik ki, Türkiye de çevre sorunlarý ve çözüm önerileri noktasýnda hangi bilgilere sahipse, bizlere bunu anlatsýn. Ama bir baþka boyutu daha var. Biz bu vakýflar haftasýnýn içerisini doldurduk, zaten geçen sene de yaptýðýmýz olay buydu. Sadece kutlamalar olmamalý. Mutlaka bir þeyler konuþulmalý, bize yön göstermeli, bizler de

20 bir þeyleri ifade etmeliyiz. Mesela nedir? 12 tane müze açýyoruz. Bu, dünyada bir rekordur. Dün, Vakýf Kültür Müzesi ni açmak suretiyle bu haftayý da deðerlendirdik. Ýkincisi, boþ olan vakýf arazilerini aðaçlandýrma kampanyasý baþlattýk. Türkiye deki arazilerin büyük bir kýsmýnýn vakýf arazisi olduðunu, bu arazilerin de büyük bir kýsmýnýn imar izni dýþýnda olduðunu düþünecek olursanýz, ne kadar büyük bir çaptan bahsettiðimizi takdir edersiniz. Milyonlarca aðaçtan bahsediyoruz. Orman Bakanlýðý yla biz bu çalýþmamýzý beraber yönetiyoruz. Cumartesi günü de inþallah tüm Türkiye de bu çalýþmamýzý gerçekleþtirmiþ olacaðýz. Türkiye yi bir nevi, vakýf ormanlarý hadisesiyle tanýþtýrmýþ olacaðýz, ayný zamanda buralar bizim zenginliðimiz olacak. Ruþen Hocamýn, çevre etik ve gönüllü kuruluþlar noktasýnda, özellikle 5555 sayýlý yasayý deðerlendirdiði için çok mutluyum. Fakat o yasadan, imar ile ilgili yetkide, tarihi eserler noktasýnda mutlaka Vakýflar Genel Müdürlüðü nün onayý alýnmalýdýr, maddesi maalesef meclisten geçmedi. Türkiye de çok güzel iþler yapmak istediðiniz zaman, çok büyük engellerle karþýlaþýyorsunuz. Tarihi eserler, yýkýlmasýn, var olsun. Bunlar bizim kültürümüz, tarihi varlýðýmýz, medeniyetimiz. Sadece bizim de deðil, tüm insanlýðýn medeniyeti, zenginliði, varlýðý. Eðer bir tarihi eser yýkýlacak ve üzerinden yol geçecekse, oradan yol geçmeyiversin, o arabalar oradan geçmeyiversin. Eðer bir tarihi eserin boynu bükük kalacaksa, o apartmanlar o yapýnýn üzerinde boynuz gibi salýnmasýn. Boðazda durun, Sarayburnu tarafýna bakýn. Topkapý Sarayý nýn o manzara ile nasýl örtüþtüðünü görürsünüz. Baþýnýzý Sultanahmet ten Süleymaniye ye çevirin, o eserlerin o coðrafya ile örtüþtüðünü görürsünüz. Ancak hemen altýna baktýðýnýzda, sarý- kýrmýzý, uzun- kýsa, yeþil- mavi, bir sürü ucube bina görüyorsunuz. Hani medeniyet geldi, yüzyýllar geçti, nerede medeniyet? Oradaki eksiklik nedir? Hem muhteþem yapacaksýnýz hem insaný ezmeyeceksiniz, ecdadýmýz bunu becermiþ. Ama hiç olmazsa bunu koruyalým. Ben o nedenle Ruþen Hocama çok teþekkür etmek istedim. Mehmet Borat Hocamýz, suyu anlattý. Su olmadan medeniyet olmaz. Su, medeniyettir. Bu konuda ayrýntýlý bir deðerlendirme içinde oldu. Bizim de su vakýflarý ve orman arazileri çalýþmalarýmýzý takip ettiðini söyledi. Bundan da çok memnun olduðumu ifade etmek isterim. Þerif Ali Hocam, çevre sorunlarý içindeki zararlý alýþkanlýklardan korunmada vakýflarýn rolünü özetledi. Bizi biraz korkuttu ancak, sallanýp kendimize gelmemiz için, olaylarý daha iyi deðerlendirmemiz için, bizim böyle bir sallanmaya ihtiyacýmýz vardý. Sergilerimizde neler yaptýk, bunlardan kýsaca bahsetmek istiyorum. Örnek Restorasyon sergisi ile, iyi yapýlan restorasyonlarý sergiledik. Teþvik ettik. Bir nevi dedik ki müteahhitlerimize, biz sizin reklâmýnýzý yapalým. Gelin örnek alýn. Ama týk yok. Hangi eser iyi yapýlmýþ, örnek alan yok, ilgi gösteren yok. Aðlayan Vakýf Eserleri sergisi ile ayýbýmýzý fotoðrafladýk. Bunlarý seneye güldürmeyi hedefledik. Gülen Vakýf Eserleri sergisi ile aðlamaktan kurtardýðýmýz eserleri sergiledik. Ýlginç Vakýf Eserleri sergisi ile Kuþ Evleri sergisi ile olaylarý deðerlendirmek istedik. Genç Gözüyle Vakýf konulu resim yarýþmasý düzenledik ve lise düzeyindeki öðrencilerimizin dikkatini vakýflara çekmek istedik. Ödül olarak da beþ milyar para verdik. Bu, bir öðrenci için iyi bir miktardýr. Ýstedik ki öðrencilerimiz vakýf konusuna kafa yorsunlar. Bize yüzlerce, binlerce resim geldi. Ýlçelerden illere gitti, illerden buraya geldi. Biz de bize gelenleri kataloglar haline getirip deðerlendireceðiz. Ne güzel düþünceler, deðerlendirmeler var. Ben Bir Vakýf Kursam konulu kompozisyon yarýþmasýný da üniversiteler arasýnda yaptýk. Ýlgi yine yoðun oldu. Uygulanmýþ Çevre konulu vakýf projeleri yarýþmalarýný da, vakýflarýmýzýn ilgisini çekmek için gerçekleþtirdik. Bu konuda, sivil inisiyatif daha fazla konuþmalý. Yöneticiler daha fazla katýlým göstermeli. Dinlemek, algýlamak, öðrenmek lazým. Bu anlamda, daha fazla katýlým olmalý ve rehberlik hizmeti alýnmalý. Ýlginç Vakýflar Sergi mizi de gerçekleþtirdik yýlýnda, Ýzmir in Ödemiþ inde, Leylek Vakfý kuruluyor. O tarihlerdeki medeniyetimizde, hayvanlarý koruma ile ilgili bir zihniyet var yýlýnda, duvar ve sokak temizliði için, Fatih Sultan Mehmet tara- 81

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz!

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz! Asýlsýz iddia neden ortaya atýldý? Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz! 19 Haziran 2004 tarihinde, Ovacýk Altýn Madeni ile hiçbir ilgisi olmayan Arsenik iddialarý ortaya atýlarak madenimiz

Detaylı

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ IPA Cross-Border Programme CCI No: 2007CB16IPO008 BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ SINIR ÖTESÝ BÖLGEDE KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLÝ ÝÞLETMELERÝN ORTAK EKO-GÜÇLERÝ PROJESÝ Ref. ¹ 2007CB16IPO008-2011-2-063, Geçerli sözleþme

Detaylı

Simge Özer Pýnarbaþý

Simge Özer Pýnarbaþý Simge Özer Pýnarbaþý 1963 yýlýnda Ýstanbul da doðdu. Ortaöðrenimini Kadýköy Kýz Lisesi nde tamamladý. 1984 yýlýnda Ýstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü nü bitirdi.

Detaylı

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU.

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU. ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU. Sendikamýz Yönetim Kurulu Üyesi Erhan KAMIÞLI, 28 Mart 2001 tarihi itibariyle H.Ö. Sabancý Holding Çimento Grubu Baþkanlýðý'na atanmýþtýr.

Detaylı

Gelir Vergisi Kesintisi

Gelir Vergisi Kesintisi 2009-16 Gelir Vergisi Kesintisi Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/16 Gelir Vergisi Kesintisi 1. Gelir Vergisi Kanunu Uyarýnca Kesinti Yapmak Zorunda Olanlar: Gelir Vergisi

Detaylı

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF 2009-10 Dövize Endeksli Kredilerde KKDF Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/10 Dövize Endeksli Kredilerde KKDF 1. Genel Açýklamalar: 88/12944 sayýlý Kararnameye iliþkin olarak

Detaylı

Matematik ve Türkçe Örnek Soru Çözümleri Matematik Testi Örnek Soru Çözümleri 1 Aþaðýdaki saatlerden hangisinin akrep ve yelkovaný bir dar açý oluþturur? ) ) ) ) 11 12 1 11 12 1 11 12 1 10 2 10 2 10 2

Detaylı

2 - Konuþmayý Yazýya Dökme

2 - Konuþmayý Yazýya Dökme - 1 8 Konuþmayý Yazýya Dökme El yazýnýn yerini alacak bir aygýt düþü XIX. yüzyýlý boyunca çok kiþiyi meþgul etmiþtir. Deðiþik tasarým örnekleri görülmekle beraber, daktilo dediðimiz aygýtýn satýlabilir

Detaylı

ÖRNEK RESTORASYONLAR SERGÝSÝ

ÖRNEK RESTORASYONLAR SERGÝSÝ 210 ÖRNEK RESTORASYONLAR SERGÝSÝ Örnek Restorasyonlar Sergisi Vakýf eseri için restorasyon, adeta ikinci bahar demektir. Zor, çetin ve ince bir iþtir. Bu nedenle, tarihi ve kültürel deðerlerimizin baþarýlý

Detaylı

Örgütsel Davranýþýn Tanýmý, Tarihsel Geliþimi ve Kapsamý

Örgütsel Davranýþýn Tanýmý, Tarihsel Geliþimi ve Kapsamý NOT : Bu bölüm önümüzdeki günlerde Prof.Dr. Hüner Þencan ýn incelemesinden sonra daha da geliþtirilerek son halini alacaktýr. Zaman kaybý olmamasý için büyük ölçüde- tamamlanmýþ olan bu bölüm web e konmuþtur.

Detaylı

AÐLAYAN VAKIF ESERLERÝ SERGÝSÝ

AÐLAYAN VAKIF ESERLERÝ SERGÝSÝ 224 AÐLAYAN VAKIF ESERLERÝ SERGÝSÝ Aðlayan Vakýf Eserleri Sergisi Tarihimizde çok önemli roller üstlenmelerine raðmen bazý vakýf eserlerimiz günümüzde oldukça kötü haldedir. Bu eserlerin tespiti, yeniden

Detaylı

1. ÝTHÝB TEKNÝK TEKSTÝL PROJE YARIÞMASI

1. ÝTHÝB TEKNÝK TEKSTÝL PROJE YARIÞMASI Yarýþmanýn Amacý 1. ÝTHÝB 1.ÝTHÝB Teknik Tekstiller Proje Yarýþmasý, Ýstanbul Tekstil ve Hammaddeleri Ýhracatçýlarý Birliði'nin Türkiye Ýhracatçýlar Meclisi'nin katkýlarýyla Türkiye'de teknik tekstil sektörünün

Detaylı

ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI

ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI MEMUR PERSONEL ÞUBE MÜDÜRLÜÐÜ GÖREV TANIMI Memur Personel Þube Müdürlüðü, belediyemiz bünyesinde görev yapan memur personelin özlük iþlemlerinin saðlýklý bir

Detaylı

Depo Modüllerin Montajý Öncelikle depolarýmýzý nerelere koyabileceðimizi iyi bilmemiz gerekir.depolarýmýzý kesinlikle binalarýmýzda statik açýdan uygun olamayan yerlere koymamalýyýz. Çatýlar ve balkonlarla

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Kanguru Matematik Türkiye 2017 Kanguru Matematik Türkiye 07 4 puanlýk sorular. Bir dörtgenin köþegenleri, dörtgeni dört üçgene ayýrmaktadýr. Her üçgenin alaný bir asal sayý ile gösterildiðine göre, aþaðýdaki sayýlardan hangisi bu dörtgenin

Detaylı

ünite1 Sosyal Bilgiler

ünite1 Sosyal Bilgiler ünite1 Sosyal Bilgiler Ýletiþim ve Ýnsan Ýliþkileri TEST 1 3. Ünlü bir sanatçýnýn gazetede yayýnlanan fotoðrafýnda evinin içi görüntülenmiþ haberi olmadan eþinin ve çocuklarýnýn resimleri çekilmiþtir.

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Kanguru Matematik Türkiye 2015 3 puanlýk sorular 1. Hangi þeklin tam olarak yarýsý karalanmýþtýr? A) B) C) D) 2 Þekilde görüldüðü gibi þemsiyemin üzerinde KANGAROO yazýyor. Aþaðýdakilerden hangisi benim þemsiyenin görüntüsü deðildir?

Detaylı

5. 2x 2 4x + 16 ifadesinde kaç terim vardýr? 6. 4y 3 16y + 18 ifadesinin terimlerin katsayýlarý

5. 2x 2 4x + 16 ifadesinde kaç terim vardýr? 6. 4y 3 16y + 18 ifadesinin terimlerin katsayýlarý CEBÝRSEL ÝFADELER ve DENKLEM ÇÖZME Test -. x 4 için x 7 ifadesinin deðeri kaçtýr? A) B) C) 9 D). x 4x ifadesinde kaç terim vardýr? A) B) C) D) 4. 4y y 8 ifadesinin terimlerin katsayýlarý toplamý kaçtýr?.

Detaylı

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. KONSOLÝDE BÜTÇE ÝLE ÝLGÝLÝ ORANLAR (Yüzde)

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. KONSOLÝDE BÜTÇE ÝLE ÝLGÝLÝ ORANLAR (Yüzde) V KAMU MALÝYESÝ 71 72 KAMU MALÝYESÝ Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. A. KONSOLÝDE BÜTÇE UYGULAMALARI 1. Genel Durum 1996 yýlýnda yüzde 26.4 olan

Detaylı

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum ÇEVRE VE TOPLUM 11. Bölüm DOÐAL AFETLER VE TOPLUM Konular DOÐAL AFETLER Dünya mýzda Neler Oluyor? Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum Volkanlar

Detaylı

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn 4. SINIF COÞMAYA SORULARI 1. BÖLÜM 3. DÝKKAT! Bu bölümde 1 den 10 a kadar puan deðeri 1,25 olan sorular vardýr. 1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn toplamý kaçtýr? A) 83 B) 78 C) 91 D) 87

Detaylı

Saman-i Viran-i Evvel Camii (Çukur Çeþme Camii)

Saman-i Viran-i Evvel Camii (Çukur Çeþme Camii) 264 Âbideler Þehri Ýstanbul Saman-i Camii (Çukur Çeþme Camii) camiinin minaresi deðiþik bir biçimde inþâ edilmiþtir. Süleymaniye Camii nin doðusunda arka cephesinde yer alan ve Çukur Çeþme Mescidi olarak

Detaylı

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar Öðrencinin Adý ve Soyadý Doðum Yeri ve Yýlý Fakülte Numarasý Bölümü Yaptýðý Staj Dalý Fotoðraf STAJ BÝLGÝLERÝ Ýþyeri Adý Adresi Telefon Numarasý Staj Baþlama Tarihi Staj Bitiþ Tarihi Staj Süresi (gün)

Detaylı

Faaliyet Raporu. Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi

Faaliyet Raporu. Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi 10 Faaliyet Raporu Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi Ýçindekiler Yönetim ve Denetim Kurulu Temettü Politikasý Risk Yönetim Politikalarý Genel Kurul Tarihine Kadar Meydana

Detaylı

OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008

OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008 OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008 6 Eylül 2008 CUMARTESÝ Resmî Gazete Sayý : 26989 YÖNETMELÝK Millî Eðitim Bakanlýðýndan: OKUL ÖNCESÝ

Detaylı

3. FASÝKÜL 1. FASÝKÜL 4. FASÝKÜL 2. FASÝKÜL 5. FASÝKÜL. 3. ÜNÝTE: ÇIKARMA ÝÞLEMÝ, AÇILAR VE ÞEKÝLLER Çýkarma Ýþlemi Zihinden Çýkarma

3. FASÝKÜL 1. FASÝKÜL 4. FASÝKÜL 2. FASÝKÜL 5. FASÝKÜL. 3. ÜNÝTE: ÇIKARMA ÝÞLEMÝ, AÇILAR VE ÞEKÝLLER Çýkarma Ýþlemi Zihinden Çýkarma Ýçindekiler 1. FASÝKÜL 1. ÜNÝTE: ÞEKÝLLER VE SAYILAR Nokta Düzlem ve Düzlemsel Þekiller Geometrik Cisimlerin Yüzleri ve Yüzeyleri Tablo ve Þekil Grafiði Üç Basamaklý Doðal Sayýlar Sayýlarý Karþýlaþtýrma

Detaylı

Ne-Ka. Grouptechnic ... /... / 2008. Sayýn Makina Üreticisi,

Ne-Ka. Grouptechnic ... /... / 2008. Sayýn Makina Üreticisi, ... /... / 2008 Sayýn Makina Üreticisi, Firmamýz Bursa'da 1986 yýlýnda kurulmuþtur. 2003 yýlýndan beri PVC makineleri sektörüne yönelik çözümler üretmektedir. Geniþ bir ürün yelpazesine sahip olan firmamýz,

Detaylı

Yat, Kotra Ve Her Türlü Motorlu Özel Tekneler Ýçin Geçerli Olan KDV Ve ÖTV Ora

Yat, Kotra Ve Her Türlü Motorlu Özel Tekneler Ýçin Geçerli Olan KDV Ve ÖTV Ora 2009-40 Yat, Kotra Ve Her Türlü Motorlu Özel Tekneler Ýçin Geçerli Olan KDV Ve ÖTV Ora Ýstanbul, 25 Aðustos 2009 Sirküler Numarasý : Elit - 2009/40 Sirküler Yat, Kotra Ve Her Türlü Motorlu Özel Tekneler

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Kanguru Matematik Türkiye 2015 3 puanlýk sorular 1. Aþaðýdaki þekillerden hangisi bu dört þeklin hepsinde yoktur? A) B) C) D) 2. Yandaki resimde kaç üçgen vardýr? A) 7 B) 6 C) 5 D) 4 3. Yan taraftaki þekildeki yapboz evin eksik parçasýný

Detaylı

01 Kasým 2018

01 Kasým 2018 Geri Dönüþüm Markasý... www.adametal.com.tr 01 Kasým 2018 Ada Metal Demir Çelik Geri Dönüþüm San. ve Tic. A.Þ. 1956 yýlýndan bu yana, özellikle metal sektöründe, fabrikalarýn üretim artýklarýný toplayýp

Detaylı

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip proses filtreleri ile, siklonlar, seperatörler çalýþma koþullarýna göre anti nem,anti

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip proses filtreleri ile, siklonlar, seperatörler çalýþma koþullarýna göre anti nem,anti Filtre Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip proses filtreleri ile, siklonlar, seperatörler çalýþma koþullarýna göre anti nem,anti statik seçenekleri, 1-200m2 temizleme alaný ve

Detaylı

Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir

Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir 2008-96 Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir Ýstanbul, 19 Kasým 2008 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2008/96 Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir 4857 sayýlý

Detaylı

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI Yargýtay Kararlarý T.C Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI Davalý þirketin ayný il veya diðer illerde baþka iþyerinin

Detaylı

Tehlikeli Atýk Çözümünde EKOVAR...

Tehlikeli Atýk Çözümünde EKOVAR... ARA DEPOLAMA www. ekovar.com info@ ekovar.com Hilal Mah. 50. Sokak, 4. Cad. No: 8/8 Yýldýz - Çankaya / ANKARA Tel : +(90) 312 442 13 05 +(90) 312 442 11 43 Faks : +(90) 312 442 13 06 Tehlikeli Atýk Çözümünde

Detaylı

Mart 2010 Otel Piyasasý Antalya Ýstanbul Gayrimenkul Deðerleme ve Danýþmanlýk A.Þ. Büyükdere Cad. Kervan Geçmez Sok. No:5 K:2 Mecidiyeköy Ýstanbul - Türkiye Tel: +90.212.273.15.16 Faks: +90.212.355.07.28

Detaylı

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr.

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. V KAMU MALÝYESÝ 73 74 KAMU MALÝYESÝ Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. A. KONSOLÝDE BÜTÇE UYGULAMALARI 1. Genel Durum 2000 yýlýnda uygulamaya konulan

Detaylı

0.2-200m3/saat AISI 304-316

0.2-200m3/saat AISI 304-316 RD Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip hava kilidleri her türlü proseste çalýþacak rotor ve gövde seçeneklerine sahiptir.aisi304-aisi316baþtaolmaküzerekimya,maden,gýda...gibi

Detaylı

7. ÝTHÝB KUMAÞ TASARIM YARIÞMASI 2012

7. ÝTHÝB KUMAÞ TASARIM YARIÞMASI 2012 7. ÝTHÝB KUMAÞ TASARIM YARIÞMASI 2012 KÝMLER KATILABÝLÝR? Yarýþma, Türkiye Cumhuriyeti sýnýrlarý dahilinde veya yurtdýþýnda okuyan T.C. vatandaþlarý veya K.K.T.C vatandaþý, 35 yaþýný aþmamýþ, en az lise

Detaylı

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta Mikro Dozaj Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta ve aðýr hizmet tipi modellerimizle Türk

Detaylı

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3 ünite1 Sosyal Bilgiler Sosyal Bilgiler Öðreniyorum TEST 1 3. coðrafya tarih biyoloji fizik arkeoloji filoloji 1. Ali Bey yaþadýðý yerin sosyal yetersizlikleri nedeniyle, geliþmiþ bir kent olan Ýzmir e

Detaylı

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI Kýzýlcaþar Geleceðe Hazýrlanýyor Gelin Birlikte Çalýþalým ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI Mart 2014 ALPER YILMAZ Halkla Bütünleþen MUHTARLIK Ankara Gölbaþý Kýzýlcaþar Köyünde 4 Mart 1979

Detaylı

Kalite Güvence Sistemi Belgesi.... Sulamada dünya markasý.

Kalite Güvence Sistemi Belgesi.... Sulamada dünya markasý. Kalite Güvence Sistemi Belgesi... Sulamada dünya markasý. Borular Sulama Borularý & Spagetti Borular Aþýndýrýcý sývýlara karþý yüksek derecede dayanýklýdýr. Güneþin UV ýþýnlarýna karþý dayanýklý ve esnektir.

Detaylı

.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::.

.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::. Membership TÜM ÇEVÝRÝ ÝÞLETMELERÝ DERNEÐÝ YÖNETÝM KURULU BAÞKANLIÐINA ANTALYA Derneðinizin Tüzüðünü okudum; Derneðin kuruluþ felsefesi ve amacýna sadýk kalacaðýmý, Tüzükte belirtilen ilke ve kurallara

Detaylı

Yükseköðretimin Finansmaný ve Finansman Yöntemlerinin Algýlanan Adalet Düzeyi: Sakarya Üniversitesi Paydaþ Görüþleri..64 Doç.Dr.

Yükseköðretimin Finansmaný ve Finansman Yöntemlerinin Algýlanan Adalet Düzeyi: Sakarya Üniversitesi Paydaþ Görüþleri..64 Doç.Dr. MALÝYE DERGÝSÝ Temmuz - Aralýk 2011 Sayý 161 Sahibi Maliye Bakanlýðý Strateji Geliþtirme Baþkanlýðý Adýna Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Yayýn Kurulu Baþkan Füsun SAVAÞER Üye Ali Mercan AYDIN Üye Nural KARACA

Detaylı

Modüler Proses Sistemleri

Modüler Proses Sistemleri Ürünler ve Hizmetlerimiz 2011 Modüler Proses Makineleri Modüler Proses Sistemleri Proses Ekipmanlarý Süt alým tanklarý Süt alým degazörleri Akýþ transfer paneli Vana tarlasý Özel adaptör Tesisat malzemeleri

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Kanguru Matematik Türkiye 2017 4 puanlýk sorular 1. Dünyanýn en büyük dairesel pizzasý 128 parçaya bölünecektir. Her bir kesim tam bir çap olacaðýna göre kaç tane kesim yapmak gerekmektedir? A) 7 B) 64 C) 127 D) 128 E) 256 2. Ali'nin

Detaylı

YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI

YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI ENCÜMEN VE KARARLAR ÞUBE MÜDÜRLÜÐÜ 5393 Sayýlý Belediye Kanununun 35. maddesi gereði Baþkanlýk Makamýnca Encümen Gündemine girmek üzere havale edilen

Detaylı

Ýlknur Menlik TGDF Kurumsal Ýletiþim Direktörü TGDF 24 sektörel üye dernek Türkiye Gýda ve Ýçecek Sanayisinin Üretim, Ýstihdam, Ýhracat ve ithalatýnýn %95 ni temsil etmekte Food Drink Europe TGDF 2006

Detaylı

* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim:

* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim: 3. SINIF 1.ta haf * Okuyalım: Eșek * Matematik: Çevremizdeki Üçgenler * Alıștırma-Bulmaca: Sözcük Avı * Gezelim-Görelim: Doğal Yașam Parkı * Alıștırma-Bulmaca: Sıradaki Șekil Hangisi * Doğa: Karıncaların

Detaylı

Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi

Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi 2009-11 Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/11 Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi

Detaylı

21-23 Kasým 2011 Çeþme Ýzmir www.tgdfgidakongresi.com organizasyon Ceyhun Atýf Kansu Caddesi, 1386. Sokak, No: 8, Kat: 2, 06520 Balgat / Ankara T:+90 312 284 77 78 F:+90 312 284 77 79 Davetlisiniz Ülkemiz

Detaylı

Yeni zirvelere doðru, mükemmellikle... ÝNÞAAT, TAAHHÜT VE MÜHENDÝSLÝK GÜÇLÜ BAÞLADI GÜCÜNE GÜÇ KATARAK DEVAM EDÝYOR! Deðerlerimiz Vizyonumuz Mevcut kültür, iþ ahlaký ve deðerlerini muhafaza ederken, tüm

Detaylı

3AH Vakum Devre-Kesicileri: Uygun Çözümler

3AH Vakum Devre-Kesicileri: Uygun Çözümler 3AH Vakum Devre-Kesicileri: Uygun Çözümler Beþ tipin saðladýðý üç büyük avantaj: Uyumlu, güçlü, ekonomik Devre-kesicileri günümüzde, trafolarýn, enerji nakil hatlarýnýn, kablolarýn, kondansatörlerin, reaktör

Detaylı

DENEME Bu testte 40 soru bulunmaktadýr. 2. Bu testteki sorular matematiksel iliþkilerden yararlanma gücünü ölçmeye yöneliktir.

DENEME Bu testte 40 soru bulunmaktadýr. 2. Bu testteki sorular matematiksel iliþkilerden yararlanma gücünü ölçmeye yöneliktir. 1. Bu testte 40 soru bulunmaktadýr. 2. Bu testteki sorular matematiksel iliþkilerden yararlanma gücünü ölçmeye yöneliktir. 1. a, b, c birbirinden farklý rakamlardýr. 2a + 3b - 4c ifadesinin alabileceði

Detaylı

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý Spor Bilimleri Derneði, üyeler arasýndaki haberleþme aðýný daha etkin hale getirmek için, akademik çalýþmalar yürüten bilim insaný, antrenör, öðretmen, öðrenci ve ilgili

Detaylı

O baþý baðlý milletvekili Merve Kavakçý veo refahlý iki meczup milletvekili þimdi nerededirler?

O baþý baðlý milletvekili Merve Kavakçý veo refahlý iki meczup milletvekili þimdi nerededirler? 28 Þubat Bildirisi MGK'nun 28 Þubat 1997 TARÝHLÝ BÝLDÝRÝSÝ Aþaðýdaki bildiri, o günlerdeki bir çok tehdidin yolunu kapatmýþtý. Ne yazýk ki, þimdiki Akepe'nin de yolunu açmýþtýr. Hiç bir müdahale, darbe

Detaylı

ISO 9001 CERTON N.008/02. SAIT Abrasivi S.p.A.

ISO 9001 CERTON N.008/02. SAIT Abrasivi S.p.A. C TIFIE D ER ISO 9001 CERTON N.008/02 SAIT Abrasivi S.p.A. 1953 yýlýnda kurulmuþ olan SAIT ABRASIVI, üstün kaliteli aþýndýrýcý imalatýnda lider firmadýr. Torino fabrikasý ve Piozzo Fabrikasý tamamen otomatik

Detaylı

Montaj. Duvara montaj. Tavana montaj. U Plakalý (cam pencere) Açýsal Plakalý Civatalý (cam pencere)

Montaj. Duvara montaj. Tavana montaj. U Plakalý (cam pencere) Açýsal Plakalý Civatalý (cam pencere) Genel Özellikler Hava perdeleri yüksek debili ve ince formlu hava akýmý saðlamak amacýyla üretilmiþlerdir. Kullanýlýþ amacý birbirinden farklý sýcaklýk deðerlerine sahip iki ortamý hareket serbestisi saðlayacak

Detaylı

Kafes Sisteminde Gübrenin Uzaklaþtýrýlmasý ve Yönetimi. Manure Management and Removal at Cage System

Kafes Sisteminde Gübrenin Uzaklaþtýrýlmasý ve Yönetimi. Manure Management and Removal at Cage System 5 Kafes Sisteminde Gübrenin Uzaklaþtýrýlmasý ve Yönetimi Ömer CAMCI 1 Musa SARICA 2 Ahmet ÞEKEROÐLU ÖZET: Kafes Tavukçuluðunda gübrenin kýsa zamanda ve saðlýklý bir þekilde kümesten uzaklaþtýrýlmasý hayvan

Detaylı

ÇALIùMA HAYATINA øløùkøn ANAYASA DEöøùøKLøKLERø "Türkiye Cumhuriyeti Anayasasýnýn Bazý Maddelerinin Deðiþtirilmesi Hakkýnda Kanun" Av.

ÇALIùMA HAYATINA øløùkøn ANAYASA DEöøùøKLøKLERø Türkiye Cumhuriyeti Anayasasýnýn Bazý Maddelerinin Deðiþtirilmesi Hakkýnda Kanun Av. ÇALI MA HAYATINA L K N ANAYASA DE KL KLER I. Avrupa Birliði sürecinde demokrasi ve insan haklarý açýsýndan önemli bir dönüm noktasý olarak kabul edilen Anayasa deðiþiklikleri, 17 Ekim 2001 tarih ve 24556

Detaylı

1 Sinmiþ analar, kavruk çocuklar Her sene bazý çevreler ve kiþiler "kadýnlar günü de ne demek, erkekler günü diye bir sey var mý ki'' "Aslýnda bir gün deðil, her gün kadýnlar günü

Detaylı

Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU 13 OCAK 2011 Bu program, Avrupa Birliði ve Türkiye Cumhuriyeti tarafýndan finanse edilmektedir. YENÝLÝKÇÝ YÖNTEMLERLE KAYITLI ÝSTÝHDAMIN

Detaylı

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor Türkiye'nin insanlarý, mevcut saðlýk düzeyini hak etmiyor. Saðlýk hizmetleri için ayrýlan kaynaklarýn yetersizliði, kamunun önemli oranda saðlýk

Detaylı

TÜRKÝYE BÜYÜK MÝLLET MECLÝSÝ ÜYELERÝNÝN ÖDENEK, YOLLUK VE EMEKLÝLÝKLERÝNE DAÝR KANUN

TÜRKÝYE BÜYÜK MÝLLET MECLÝSÝ ÜYELERÝNÝN ÖDENEK, YOLLUK VE EMEKLÝLÝKLERÝNE DAÝR KANUN TÜRKÝYE BÜYÜK MÝLLET MECLÝSÝ ÜYELERÝNÝN ÖDENEK, YOLLUK VE EMEKLÝLÝKLERÝNE DAÝR KANUN Kanun Numarasý : 3671 Kabul Tarihi : 26/10/1990 Resmi Gazete :Tarih: 28/10/1990 Sayý: 20679 Ödenek, Yolluk, Diðer Mali

Detaylı

Nokia Holder Easy Mount HH-12 9249387/2

Nokia Holder Easy Mount HH-12 9249387/2 Nokia Holder Easy Mount HH-12 1 4 2 3 9249387/2 5 7 6 TÜRKÇE 2006 Nokia. Tüm haklarý mahfuzdur. Nokia i Nokia Connecting People su ¾igovi ili za¹tiæeni ¾igovi firme Nokia Corporation. Giriþ Bu montaj cihazý,

Detaylı

Ýnsan hayatýný korur

Ýnsan hayatýný korur Ýnsan hayatýný korur Yangýn güvenliði kablolar ile baþlar Kablolar, bir binanýn toplam maliyetinde yüzde 0.5'den daha az bir miktarý oluþturmaktadýr. Ancak, kamu güvenliðinin saðlanmasýnda, hayati öneme

Detaylı

3. Tabloya göre aþaðýdaki grafiklerden hangi- si çizilemez?

3. Tabloya göre aþaðýdaki grafiklerden hangi- si çizilemez? 5. SINIF COÞMY SORULRI 1. 1. BÖLÜM DÝKKT! Bu bölümde 1 den 10 a kadar puan deðeri 1,25 olan sorular vardýr. Kazan Bardak Tam dolu kazandan 5 bardak su alýndýðýnda kazanýn 'si boþalmaktadýr. 1 12 Kazanýn

Detaylı

ClimaTech Yaþam ve bütçe konforu için... 142 Subasman Baþlangýç Profili Alüminyum Subasman Profili Alüminyumdan mamül (0,6 mm et kalýnlýðý) damlalýklý subasman baþlangýç profilidir. Üzerine inþa edilecek

Detaylı

MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER MALÝYE DERGÝSÝ. Ocak - Haziran 2008 Sayý 154

MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER MALÝYE DERGÝSÝ. Ocak - Haziran 2008 Sayý 154 MALÝYE DERGÝSÝ Ocak - Haziran 2008 Sayý 154 Sahibi Maliye Bakanlýðý Strateji Geliþtirme Baþkanlýðý Adýna Doç.Dr. Ahmet KESÝK Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Doç.Dr. Ahmet KESÝK MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER Yayýn

Detaylı

4691 sayýlý Teknoloji Geliþtirme Bölgeleri Kanunu kapsamýnda kurulan ULUTEK TEKNOLOJÝ GELÝÞTÝRME BÖLGESÝ, Uludað Üniversitesi Görükle Kampüsü içerisinde 471.000 m2 alanda hizmet vermektedir. 2006 yýlýnda

Detaylı

Fiskomar. Baþarý Hikayesi

Fiskomar. Baþarý Hikayesi Fiskomar Baþarý Hikayesi Fiskomar Gýda Temizlik Ve Marketcilik Ticaret Anonim Þirketi Cumhuriyetin ilanýndan sonra büyük önder Atatürk'ün Fýndýk baþta olmak üzere diðer belli baþlý ürünlerimizi ilgilendiren

Detaylı

EÞÝTSÝZLÝKLER. I. ve II. Dereceden Bir Bilinmeyenli Eþitsizlik. Polinomlarýn Çarpýmý ve Bölümü Bulunan Eþitsizlik

EÞÝTSÝZLÝKLER. I. ve II. Dereceden Bir Bilinmeyenli Eþitsizlik. Polinomlarýn Çarpýmý ve Bölümü Bulunan Eþitsizlik l l l EÞÝTSÝZLÝKLER I. ve II. Dereceden Bir Bilinmeyenli Eþitsizlik Polinomlarýn Çarpýmý ve Bölümü Bulunan Eþitsizlik Çift ve Tek Katlý Kök, Üslü ve Mutlak Deðerlik Eþitsizlik l Alýþtýrma 1 l Eþitsizlik

Detaylı

Metapan Metal Panel CLIP-IN TAVANLAR

Metapan Metal Panel CLIP-IN TAVANLAR Metapan Metal Panel CLIP-IN TAVANLAR Clip-In (gizli) tip taþýyýcý sistemlerde taþýyýcý sistem görünür deðildir. Sistem, ana taþýyýcýlar, bunlara dik açýyla kenetlenen clip-in profilleri ile tüm kenarlardan

Detaylı

düþürücü kullanmamak c-duruma uygun ilaç kullanmamak Ateþ Durumunda Mutlaka Hekime Götürülmesi Gereken Haller:

düþürücü kullanmamak c-duruma uygun ilaç kullanmamak Ateþ Durumunda Mutlaka Hekime Götürülmesi Gereken Haller: Ayna-Gazetesi-renksiz-11-06.qxp 26.10.2006 23:39 Seite 2 Çocuklarda Ateþ Deðerli Ayna okuyucularý, bundan böyle bu sayfada sizleri saðlýk konusunda bilgilendireceðim. Atalarýmýz ne demiþti: olmaya devlet

Detaylı

Metapan Metal Panel DOGRUSAL TAVANLAR

Metapan Metal Panel DOGRUSAL TAVANLAR Metapan Metal Panel DOGRUSAL TAVANLAR Asma tavan çözümleri arasýnda fonksiyonel ve esnek bir alternatif olarak yer alan lineer tavan, hem iç mekan hem de dýþ mekan kullanýmýna uygun özellikleriyle, uzun

Detaylı

BÝREY DERSHANELERÝ SINIF ÝÇÝ DERS ANLATIM FÖYÜ MATEMATÝK

BÝREY DERSHANELERÝ SINIF ÝÇÝ DERS ANLATIM FÖYÜ MATEMATÝK BÝREY DERSHANELERÝ SINIF ÝÇÝ DERS ANLATIM FÖYÜ Ders Adý Bölüm Sýnav DAF No. MATEMATÝK TS YGSH YGS 04 DERSHANELERÝ Konu TEMEL KAVRAMLAR - III Ders anlatým föyleri öðrenci tarafýndan dersten sonra tekrar

Detaylı

MALÝYE DERGÝSÝ ULAKBÝM ISSN 1300-3623

MALÝYE DERGÝSÝ ULAKBÝM ISSN 1300-3623 MALÝYE DERGÝSÝ ISSN 1300-3623 Temmuz - Aralýk 2007, Sayý 153 YAZI DANIÞMA KURULU Prof. Dr. Güneri AKALIN Prof. Dr. Abdurrahman AKDOÐAN Prof. Dr. Figen ALTUÐ Prof. Dr. Engin ATAÇ Prof. Dr. Ömer Faruk BATIREL

Detaylı

Türkiye Muhasebe Standartlarý Sorularý Gönderen : abana - 02/03/ :03

Türkiye Muhasebe Standartlarý Sorularý Gönderen : abana - 02/03/ :03 Türkiye Muhasebe Standartlarý Sorularý Gönderen : abana - 02/03/2009 01:03 TÜRKÝYE MUHASEBE STANDARTLARI 1. Yüksek Enflasyon Dönemlerinde Finansal Raporlama' isimli TMS'a göre, varlýklarýn cari piyasa

Detaylı

17 ÞUBAT kontrol

17 ÞUBAT kontrol 17 ÞUBAT 2016 5. kontrol 3 puanlýk sorular 1. Ahmet, Beril, Can, Deniz ve Ergün bir çift zar atýyorlar. Ahmet Beril Can Deniz Ergün Attýklarý zarlarýn toplamýna bakýldýðýna göre, en büyük zarý kim atmýþtýr?

Detaylı

DENEME Bu testte 40 soru bulunmaktadýr. 2. Bu testteki sorular matematiksel iliþkilerden yararlanma gücünü ölçmeye yöneliktir.

DENEME Bu testte 40 soru bulunmaktadýr. 2. Bu testteki sorular matematiksel iliþkilerden yararlanma gücünü ölçmeye yöneliktir. 1. Bu testte 40 soru bulunmaktadýr. 2. Bu testteki sorular matematiksel iliþkilerden yararlanma gücünü ölçmeye yöneliktir. 1. 3 2x +1 = 27 olduðuna göre, x kaçtýr? A) 0 B) 1 C) 2 D) 3 E) 4 4. Yukarýda

Detaylı

3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? AA 2 1 1 2 1. BÖLÜM

3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? AA 2 1 1 2 1. BÖLÜM 7. SINIF COÞMAYA SORULARI 1. BÖLÜM DÝKKAT! Bu bölümde 1 den 10 a kadar puan deðeri 1,25 olan sorular vardýr. 3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? 2 1 1 2 A) B) C) D) 3 2 3

Detaylı

KOBÝ'lere AB kapýsý. Export2Europe KOBÝ'lere yönelik eðitim, danýþmanlýk ve uluslararasý iþ geliþtirme projesi

KOBÝ'lere AB kapýsý. Export2Europe KOBÝ'lere yönelik eðitim, danýþmanlýk ve uluslararasý iþ geliþtirme projesi 12 1 KOBÝ'lere AB kapýsý Export2Europe KOBÝ'lere yönelik eðitim, danýþmanlýk ve uluslararasý iþ geliþtirme projesi 2 3 Projenin amacý nedir Yurt dýþýna açýlmak isteyen yerli KOBÝ'lerin, Lüksemburg firmalarý

Detaylı

EQ Kapasitif Seviye Transmitterleri, endüstride yaygýn kullanýlan, kapasite ölçüm yöntemini kullanýr. Elektrod çubuðu ile tank duvarý arasýnda prosesi oluþturan malzeme nedeniyle deðiþen kapasiteyi ölçerek

Detaylı

verter Suya güç veren biziz.. A member of the Uygulama Alanlarý: (l/s) Q 100 Sarfiyat Tekstil Fabrikalarý Hotel, Ýþ Merkezi, Site, Tatil Köyleri v.b. 80 60 Çalýþma Aralýklarý Gýda ve Ambalaj Tesisleri

Detaylı

TMH ÝSTANBUL UN TARÝHSEL GELÝÞÝM SÜRECÝ ÝÇÝNDE ÖNE ÇIKAN BÝR ÖGE: SU TMH - TÜRKÝYE MÜHENDÝSLÝK HABERLERÝ SAYI 413-2001/3 25 KENTLEÞME VE ÝSTANBUL

TMH ÝSTANBUL UN TARÝHSEL GELÝÞÝM SÜRECÝ ÝÇÝNDE ÖNE ÇIKAN BÝR ÖGE: SU TMH - TÜRKÝYE MÜHENDÝSLÝK HABERLERÝ SAYI 413-2001/3 25 KENTLEÞME VE ÝSTANBUL ÝSTANBUL UN TARÝHSEL GELÝÞÝM SÜRECÝ ÝÇÝNDE ÖNE ÇIKAN BÝR ÖGE: SU Ýlhan AVCI (*) 1. ÝSTANBUL UN KURULUÞ TARÝHÇESÝ Bugünkü Ýstanbul un çekirdeðini, M.Ö. 750-550 yýllarý arasýndaki Grek göçleri sýrasýnda

Detaylı

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen.

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen. Gesundheitsamt Freie Hansestadt Bremen Sozialmedizinischer Dienst für Erwachsene Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung Yardýma ve bakýma muhtaç duruma

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Kanguru Matematik Türkiye 2017 3 puanlýk sorular 1. Aþaðýdaki seçeneklerden hangisinde bulunan parçayý, yukarýdaki iki parçanýn arasýna koyarsak, eþitlik saðlanýr? A) B) C) D) E) 2. Can pencereden dýþarý baktýðýnda, aþaðýdaki gibi parktaki

Detaylı

ASIL ÝÞVEREN - ALT ÝÞVEREN ÝLÝÞKÝSÝ TANIM VE KAVRAMLAR Erdoðan ÇUBUKÇU*

ASIL ÝÞVEREN - ALT ÝÞVEREN ÝLÝÞKÝSÝ TANIM VE KAVRAMLAR Erdoðan ÇUBUKÇU* TÜHÝS Ýþ Hukuku ve Ýktisat Dergisi Cilt: 21 Sayý: 2-3 ASIL ÝÞVEREN - ALT ÝÞVEREN ÝLÝÞKÝSÝ TANIM VE KAVRAMLAR Erdoðan ÇUBUKÇU* GÝRÝÞ 4857 sayýlý Ýþ Kanunu ile deðiþtirilen bir önceki 1475 sayýlý Ýþ Kanunu'nun

Detaylı

FEN BÝLÝMLERÝ. TEOG-2 DE % 100 isabet

FEN BÝLÝMLERÝ. TEOG-2 DE % 100 isabet TEOG-2 DE % 1 isabet 1. Geyik Aslan Ot Fare ýlan Atmaca Doðal bir ekosistemde enerji aktarýmý þekildeki gibi gösterilmiþtir. Buna göre, aþaðýdaki açýklamalardan hangisi yanlýþtýr? Aslan ile yýlan 2. dereceden

Detaylı

Mart 2010 Proje Hakkýnda NBÞ sektörünün ana girdisi olan mýsýrýn hasadý, hammadde kalitesi açýsýndan yetiþtirilmesi kadar önemli bir süreçtir. Hasat sýrasýnda gerçekleþtirilen yanlýþ uygulamalar sonucunda

Detaylı

BETONSA GÜVENCESÝYLE KENDÝLÝÐÝNDEN YERLEÞEN HAZIR BETON! VÝSKOBETON VÝSKOTEMEL VÝSKOKAT VÝSKOPERDE VÝSKOBETON Viskobeton, BETONSA nýn geleneksel betona göre birçok üstünlüðe sahip olan kendiliðinden yerleþen

Detaylı

Geometriye Y olculuk. E Kare, Dikdörtgen ve Üçgen E Açýlar E Açýlarý Ölçme E E E E E. Çevremizdeki Geometri. Geometrik Þekilleri Ýnceleyelim

Geometriye Y olculuk. E Kare, Dikdörtgen ve Üçgen E Açýlar E Açýlarý Ölçme E E E E E. Çevremizdeki Geometri. Geometrik Þekilleri Ýnceleyelim Matematik 1. Fasikül ÜNÝTE 1 Geometriye Yolculuk ... ÜNÝTE 1 Geometriye Y olculuk Çevremizdeki Geometri E Kare, Dikdörtgen ve Üçgen E Açýlar E Açýlarý Ölçme Geometrik Þekilleri Ýnceleyelim E E E E E Üçgenler

Detaylı

BÝRÝNCÝ BASAMAK SAÐLIK HÝZMETLERÝ: Sorun mu? Çözüm mü?

BÝRÝNCÝ BASAMAK SAÐLIK HÝZMETLERÝ: Sorun mu? Çözüm mü? BÝRÝNCÝ BASAMAK SAÐLIK HÝZMETLERÝ: Sorun mu? Çözüm mü? Hükümetler birinci basamak saðlýk hizmetleri konusundaki yasalarý açýkça çiðnemektedir. Türkiye saðlýk sisteminde, birinci basamaktaki kurumlar (saðlýk

Detaylı

TÜRKÝYE / Fabrika SWITZERLAND. Tel : ( 0090 ) 246 281 29 29 - ( 0090 ) 246 281 29 30 Fax : ( 0090 ) 246 281 29 31 Gönen / ISPARTA

TÜRKÝYE / Fabrika SWITZERLAND. Tel : ( 0090 ) 246 281 29 29 - ( 0090 ) 246 281 29 30 Fax : ( 0090 ) 246 281 29 31 Gönen / ISPARTA TÜRKÝYE / Fabrika Tel : ( 0090 ) 246 281 29 29 - ( 0090 ) 246 281 29 30 Fax : ( 0090 ) 246 281 29 31 Gönen / ISPARTA SWITZERLAND Tel : ( 0041 ) 56 610 48 43 Cep Natel : ( 0041 ) 79 605 72 93 E-mail : tuerkel@dplanet.ch

Detaylı

HPL Laminar Akýþ Ünitesi

HPL Laminar Akýþ Ünitesi HPL Laminar Akýþ Ünitesi H P L Lam i na r Aký þ Ünitesi Taným Ameliyathane tipi Laminar Akýþ Üniteleri, ameliyathane masasý ve üstünde istenen laminar akýþý saðlamak ve bu laminar akýþ sayesinde bulunduklarý

Detaylı

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar 2017 Öðrencinin Adý ve Soyadý Doðum Yeri ve Yýlý Fakülte Numarasý Bölümü Yaptýðý Staj Dalý Fotoðraf STAJ BÝLGÝLERÝ Ýþyeri Adý Adresi Telefon Numarasý Staj Baþlama Tarihi Staj Bitiþ Tarihi Staj Süresi (gün)

Detaylı

Ballorex Venturi. Çift Regülatörlü Vana

Ballorex Venturi. Çift Regülatörlü Vana Ballorex Venturi Çift Regülatörlü Vana Isýtma ve soðutma sistemlerinin balanslanmasý Precision made easy Ballorex Venturi ýsýtma ve soðutma sistemlerini balanslamasýný saðlayan olan yeni jenerasyon çift

Detaylı

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Açýldý TOHAV'ýn mülteci ve sýðýnmacýlara yönelik devam ettirdiði çalýþmalar kapsamýnda açtýðý SURUÇ MÜLTECÝ DANIÞM

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Açýldý TOHAV'ýn mülteci ve sýðýnmacýlara yönelik devam ettirdiði çalýþmalar kapsamýnda açtýðý SURUÇ MÜLTECÝ DANIÞM MD Mülteci Danýþma M TOHAV e-bülten n S AYI: 1 TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Ýletiþim Bilgileri Adres: Yýldýrým Mah. Ziyademirdelen Sok. N0: D: 1 Suruç/ÞANLIURFA Tel: 0 (414) 611 98 02 TOHAV Suruç

Detaylı

KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için

KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için NEDEN KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için SAP Business One çözümünü seçmelerinin nedeni 011 SAP AG. Tüm haklarý saklýdýr. SAP Business One müþterileri SAP'ye olan güvenlerini gösteriyor.000+

Detaylı

Bat Guano, Agriculture & Mining Ltd.

Bat Guano, Agriculture & Mining Ltd. TUKUVAZ YAASA GÜBESİ TAIM ÜÜNLEİ MADENCİLİK SANAYİ ve TİCAET LİMİTED ŞİKETİ 71 Evler Mh. Tarih Bulvarı No: 43/A Odunpazarı/ESKİŞEHİ Tel&Faks: 0 222-237 03 05 Gsm: 0 545-237 03 05-0 532-790 41 49 www.yarasagubresi.com.tr

Detaylı