ULTRASONİKLER İLE EL ALETLERİNİN İN VİTRO OLARAK KARŞILAŞTIRILMASI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ULTRASONİKLER İLE EL ALETLERİNİN İN VİTRO OLARAK KARŞILAŞTIRILMASI"

Transkript

1 T.C. Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı ULTRASONİKLER İLE EL ALETLERİNİN İN VİTRO OLARAK KARŞILAŞTIRILMASI BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi Buğra TÜRKKANI Danışman Öğretim Üyesi : Prof. Dr. Arslan AKGÜNLÜ İZMİR 2007

2 ÖNSÖZ Ultrasonikler ile el aletlerinin in vitro olarak karşılaştırılması adlı tezimin hazırlanmasında bana yol gösteren hocam Sayın Prof.Dr.Arslan AKGÜNLÜ ye teşekkür ederim. Ayrıca çalışmamın düzenlenmesinde bana yardımcı olan Sayın Dt.Buket HAN SAYGAN a ve öğrenim hayatım boyunca benden desteğini esirgemeyen ailem ve arkadaşlarıma teşekkürü bir borç bilirim. Stj.Dişhekimi Buğra TÜRKKANI

3 1.GİRİŞ ve AMAÇ 2.DİŞTAŞLARI Supragingival diştaşı Subgingival diştaşı İçerik Diş Yüzeyine Tutunma Oluşum Mikroorganizmaların Diştaşı Mineralizasyonunda Rolü..7 3.PERİODONTAL ENSTRUMANSYON Periodontal aletlerin sınıflandırılması Periodontal Küretler Ultrasonik Cihazlar Endikasyonlar ve Kontraendikasyonlar ULTRASONİKLER İLE EL ALETLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI Aletlerin Yan Etkileri Klinik Sonuçlardaki Değişiklikler Yara İyileşmesi El Aletleri ve Ultrasonik Aletlerdeki Son Gelişmeler GEREÇ ve YÖNTEM BULGULAR 37 7.TARTIŞMA.39 8.SONUÇ 41 9.ÖZET KAYNAKLAR...44

4 1. GİRİŞ ve AMAÇ Tüm dünyada yapılan epidemiyolojik çalışmalar periodontal hastalığın, gerek prevelans gerekse insidans açısından en yüksek orana sahip hastalıkların başında geldiğini ortaya koymuştur. Periodontal hastalığın başlıca nedeni mikrobiyal dental plaktır. Mikrobiyal dental plak zamanla matris oluşturarak diştaşını meydana getirmektedir. Periodontal tedavinin en önemli amaçlarından biri periodontal patojenik mikroorganizmaların yoğun olarak bulunduğu subgingival bakteriyel biofilmin, diştaşlarının ve hastalıklı sementin uzaklaştırılmasıdır. Bu amaca yönelik olarak yapılan kök kazıması ve kök düzleştirmesi işlemlerinin rutin el aletleriyle gerçekleştiriliyor olmasına karşın bu aletlerin kullanımın teknik gerektirmesi, zaman alması ve hem hasta hem de hekim yönünden yorucu olması, elektrikle çalışan çok sayıda kazıyıcı aletin (sonik, ultrasonik) geliştirilmesine neden olmuştur. Günümüze kadar tüm ultrasonik alet uçları büyük ve hacimli olmalarından dolayı çoğunlukla supragingival diş yüzeylerinin kazınmasında ya da iltihaplı ve yapışma özelliğini kaybetmiş olan dişeti dokularının altındaki kök yüzeylerinin kazınmasında kullanılmışlardır. Ancak yıllar içerisinde geliştirilen ince uçların derin periodontal ceplerde etkin olarak kullanılmasıyla beraber hasta konforu da artmıştır. Bu aletler ilk çıktığından beri ikisini kıyaslayan birçok araştırma yapılmıştır. Yapılan birçok araştırma ultrasoniklerle el aletleri arasında pek bir fark olmadığını ortaya koymuştur. Bu çalışmada ultrasonik aletler ile el aletlerinin kullanımı sonucunda kök yüzeyi üzerinde oluşturdukları düzensizliklerin in vitro olarak karşılaştırılması amaçlanmıştır.

5 2. DİŞTAŞLARI Gingival enflamasyonun (şekil 1) primer etkeni mikrobiyal dental plaktır. Bunun yanında diştaşı, kötü restorasyonlar,ortodontik tedavi komplikasyonları, sigara kullanımı gibi predispozan faktörler vardır (1). Şekil 1: Gingival enflamasyon Şekil 2: Diştaşı Diştaşı: Doğal dişlerin ve dental protezlerin yüzeylerinde oluşan mineralize olmuş bakteriyel plağa denir Supragingival diştaşı: Gingival marjinin koronalinde yerleşir ve ağız içinde gözlenir. Genellikle beyaz ya da beyaz sarı renktedir (şekil 2). Kolaylıkla diş yüzeyinden uzaklaştırılır. Uzaklaştırıldıktan sonra çok kısa surede özellikle mandibular keserlerin lingual yüzeylerinde tekrar oluşur. Renk, sigara kullanımına ve gıda artıklarının rengine bağlı olarak değişir. Tek bir diş üzerinde, bir diş grubunda,

6 dişlerin bir yüzlerinde, veya ağız içerisindeki dişlerin bütün yüzlerinde görülebilir. İlk teşekkül ettiği zaman yumuşak ve pörözdür. En sık yerleşim gösterdiği yerler maksiller molarların bukkal yüzleri ve mandibular dişlerin lingual yüzleridir. Stennon kanalı ile üst molarlarda ;wharton ve bartholin kanallarının açılma yerleri ile komşu mandibular keser dişlerde sık supragingival taş gözlenmektedir (2). Supragingival diştaşında bulunan mikroorganizmaların en fazla yüzdesini gram-pozitif ipliksi bakteriler; bunu takiben, gram-negatif ipliksi bakteriler ve koklar; gram-pozitif koklar yapar (3) Subgingival diştaşı: Gingival marjinin altında yerleşen ve rutin klinik incelemede görülemeyen diştaşlarıdır. Eksplorer gibi el aletleriyle dikkatli bir şekilde kalkulusların lokalizasyonu belirlenebilir. Subgingival diştaşı sert yapılı siyah-kahverengi veya yeşilimsi-siyah renktedir. Supragingival ve subgingival diştaşları genelde beraber gözlenirler. Mikroskobik incelemelerde kronik periodontitis hastalarında subgingival diştaşının genelde periodontal cebin yakınında yer aldığı ve bağlantı epiteline ulaşamadığı gösterilmiştir. Sri-Lanka da çay işçileri ve Norveçteki bir grup işçi ele alınarak bir çalışma yapılmıştır. Norveç populasyonu hayatları boyunca dişhekimi kontrol altında olmuş, Sri-Lanka daki işçiler kontrol altında olmamışlardır. Sri-Lanka daki işçilerde dişler sürer sürmez kısa sürede supragingival diştaşı oluşumu gözlenmiştir. İlk görülen yerler maksiller molarların bukkal yüzleri ve mandibular keserlerin lingual yüzleri olmuştur. Supragingival diştaşı yaş

7 ilerledikçe artmış ve yaşında maksimum düzeye ulaşmıştır. Bu sürede bütün dişler diştaşıyla çevrilmiş fasiyal yüzeylerin lingual veya palatinal yüzeylere oranla daha az diştaşıyla kaplandığı gözlenmiştir. Subgingival diştaşı genellikle supragingival diştaşının oluştuğu dişlerin interaproksimal yüzlerinde görülmüştür. Norveç popülasyonu oral hijyen eğitimi almış ve arayla dişhekimi kontrolu altında olmuşlardır. Sri-Lanka grubuyla karşılaştırıldığında %80 hastada üst molarların bukkal yüzeylerinde ve mandibular kesicilerin lingual yüzeylerinde diştaşı oluştuğu gözlenmiştir (4). Supragingival-subgingival diştaşları radyografide gözlenebilir. Özellikle yüksek kalsifiye interaproksimal diştaşları radyoopak olarak gözlenirler İçerik: -İnorganik İçerik: Supragingival diştaşı inorganik ve organik içerikten oluşmaktadır. İnorganik bölümü %75.9 kalsiyum fosfat, %3.1 kalsiyum karbonat ve az miktarda magnezyum fosfat oluşturur. İnorganik içerik vücuttaki diğer kalsifiye dokularla aynı orana sahiptir. İnorganik içeriğin 4 ana kristal yapısı ve oranları şöyledir: Hidroksiapatit %58 Magnezyum whitlockite %21 Oktakalsiyum fosfat %12 Brushite %9 Genelde 2 veya daha fazla kristal form diştaşında gözlenir. Hidroksiapatit ve oktakalsiyum fosfat genelde gözlenen kristal formlardır. Brushite genelde mandibular anteriorda, magnezyum whitlockite genelde posterior bölgede gözlenir.

8 -Organik İçerik: Diştaşının organik içeriğini protein, polisakkarit, deskuamoz epitel hücreleri, lökositler ve çeşitli mikroorganizmalar oluşturur. Organik içeriğin %1.9 ile %9.1 oranını karbonhidrat oluşturur. Subgingival diştaşının içeriği supragingival diştaşıyla hemen hemen aynıdır. Hidroksiapatit içeriği aynıdır, daha fazla magnezyum whitlockite, daha az brushite ve oktakalsiyumfosfat içerir. Kalsiyum fosfat içeriği subgingival bölgede daha fazladır. Tükürük proteinleri supragingival diştaşında bulunmasına karşın, subgingival bölgede bulunmaz. Diştaşı, tükürük taşları ve vücuttaki kalsifiye dokular inorganik içerik olarak aynıdır Diş Yüzeyine Tutunma: Diştaşının diş yüzeyine bağlanması hücreler arası madde, bakteriler arası madde ve bakteriler vasıtasıyla olmaktadır. Bağlanış şekilleri değişik olması nedeniyle de diştaşlarını diş yüzeyinden kaldırmak kolay veya zor olmaktadır. Bu konuda aşağıdaki fikirler ileri sürülmüştür (4): 1)Peliküller vasıtasıyla 2)Dentin ve sement dokuları içersine girerek 3)Dişeti çekilmelerinden dolayı meydana gelmiş dentin ve sement rezorbsiyonlarının çukurcuklarına bağlanmak suretiyle 4)Diş yapısındaki anorganik kristaller ile diştaşının anorganik kristallerinin birbiriyle kaynaşmaları şeklinde 5)Sementte ayrılmalar ile meydana gelen aralıklara yerleşmek suretiyle Mine üzerinde biriken supragingival diştaşları ile sement üzerinde biriken subgingival diştaşları arasında yapışma bakımından büyük fark vardır. Nitekim;

9 supragingival olan diştaşını kaldırmak kolay olurken subgingival diştaşını kaldırmak için bazen sementin de bir kısmının diştaşı ile beraber kopması icap etmektedir. Yani, subgingival diştaşı sement üzerine mineden daha sıkı tutunmuştur. Burada ipliksi bakterilerin sement üzerindeki sekonder kutikula adı verilen zar içinde gelişip büyüdükleri hatta bu mikroorganizmaların sement içerisine nüfuz ettikleri ve bazen de dentin-sement birleşimine kadar uzadıkları ileri sürülmektedir (5). Diştaşlarının kireçlenmesi ve birleşimi vücudun diğer kısımlarındaki patolojik kireçlenmelerden biraz daha farklıdır ve ağız içerisindeki yerine, eskilik derecesine, dişetlerinin altında ve üstünde teşekkül etmesine göre de değişiklik gösterir Oluşum: Kalsifiye olmuş bakteriyel plağa diştaşı denir. Yumuşak plak mineral tuzlarından 1 ile 14. günde oluşan plak tipidir. Kalsifikasyon plak yerleştikten 4 ile 8 saat içinde başlar. Kalsifiye plaklar %50 oranında 2 günde, %60-90 oranında 12 günde mineralize olurlar. Bütün plaklar kalsifiye tabakalar oluşturmazlar. Erken yerleşen plaklar az miktarda içerdikleri inorganik yapıyla beraber zamanla diştaşına dönüşler. Diştaşına dönüşmeyen plak 2 gün içinde maksimum mineral düzeyine ulaşır. Diştaşı oluşumunda mikroorganizmalar her zaman önemli değildir çünkü germ-free hayvanlarda da diştaşı oluştuğu gözlenmiştir (6). Tükürük supragingival diştaşının mineralizasyonunda ana kaynaktır. Erken yerleşen plaktan diştaşına dönüşen plakta, diştaşına dönüşmeyen forma göre; daha fazla kalsiyum, 3 kat daha fazla fosfor ve daha az potasyum gözlenmiştir.

10 Bu da fosforun mineralizasyonda kalsiyumdan daha kritik olduğunu düşündürmektedir. Kalsifikasyon supragingival plağın iç yüzlerinde başlar ve subgingival plak oluşarak dişe yapışır. Kalsifikasyon bakteri tipine ve plağın içeriğine göre değişiklik gösterir. Kalsifikasyon işlemi başladıktan sonra flamentöz bakterilerinin sayısı artar ve içerik bazofilikten eosinofiliğe döner (7). Kalsifikasyonun başlangıcı ve oranı kişiden kişiye, dişten dişe ve aynı kişide farklı zamanlara bağlı olarak değişir. Bu faktörlere bağlı olarak insanlar ağır, orta derece ve hafif diştaşı formuna sahip olarak sınıflandırılabilir. Diştaşının maksimum düzeye ulaşabilmesi için 10 hafta ile 6 aya ihtiyaç vardır Mikroorganizmaların Diştaşı Mineralizasyonunda Rolü : Plağın mineralizasyonu ekstrasellüler olarak hem gr ( ) hem de gr (+) mikroorganizmalar tarafından başlar. İntrasellüler olarak da başlar. Flamentöz bakteriler, bakterionemaların intrasellüler apatit kristal oluşturma özellikleri vardır. Bakteriyel plak, diştaşının mineralizasyonunda fosfat oluşturarak aktif rolü oynayabilir (8). Oluşturulan fosfat ortamın ph ını değiştirmektedir. Bazı görüşler bakterilerin diğer plaklara basit bir şekilde bağlandığını ve mineralizasyonda pasif rol oynadığını söyler. Germ-free hayvanlarda kalkulusun oluşması bu fikri desteklemektedir.

11 3. PERİODONTAL ENSTRUMASYON Periodontal aletler diştaşının uzaklaştırılması, kök yüzeyinin düzenlenmesi, hastalıklı dokuların uzaklaştırılması gibi özel amaçlar için üretilmiştir Periodontal aletlerin sınıflandırılması: 1) Periodontal sonda: Cebin yerinin belirlenmesinde, derinliğinin ölçülmesinde kullanılan aletlerdir. (şekil 3) Şekil 3: Periodontal sonda Şekil 4: Eksplorer

12 2) Eksplorer: Diştaşının yerinin belirlenmesinde kullanılan aletlerdir (şekil 4). Bu aletler çok çeşitli şekil, boyut, ve çalışma ucuna sahiptir. Bu nedenle bazıları çürük tayini için uygunken, bazıları ise cep içindeki diştaşının tayini için uygun olarak şekillendirmiştir. Tedavi öncesinde diştaşının varlığı ve lokalizasyonunu tayin etmeye yarayan eksplorer, tedavi sonrasında da diştaşının kaldırılabilme etkinliğini ve yüzey düzgünlüğünü tayin etmek için kullanılır. 3) Periodontal küretler: - Orak Kazıyıcılar: Supragingival diştaşını uzaklaştıran aletlerdir. Şekil 5: Orak kazıyıcı Şekil 6: Küretler - Küretler: Diş yüzeyi temizliği ve kök yüzeyi düzleştirmesi yapan, cep içi yumuşak dokuları uzaklaştıran aletlerdir. - Çapa, Keski: Subgingival diştaşının uzaklaştırılmasında kullanılan aletlerdir. - Eğe: Sınırlı kullanım alanı vardır.günümüzde pek kullanılmamaktadır.

13 Şekil 7 A.Küret B.Orak kazıyıcı C.Keski D.Eğe E.Çapa 4) Ultrasonik ve sonik aletler: Şekil 8: Ultrasonik alet Şekil 9: Sonik alet

14 Periodontal Küretler: 1) Orak Kazıyıcılar: İki tane kesici kenarı olan el aletleridir (9). Aletlerin dizaynı kullanımı esnasında kırılmasını önler. Genel olarak supragingival diştaşının uzaklaştırılması esnasında kullanılır (şekil 5). El aletinin dizaynına bağlı olarak aletin subgingival bölgeye yumuşak dokuya zarar vermeden yerleştirilmesi zordur. Fakat yapılan yeni dizaynlar subgingival bölgede çalışmayı mümkün kılmaktadır. 2) Küretler: Derin subgingival diştaşının uzaklaştırılması, kök yüzeyi düzleştirilmesinin yapılması, periodontal cepteki yumuşak dokunun uzaklaştırılmasında kullanılan aletlerdir (şekil 6). Orak kazıyıcılara göre daha iyi aletlerdir ve keskin köşe içermezler (10). Dizaynlarına bağlı olarak derin ceplere iyi giriş sağlanmakta ve minumum travma yaratılmaktadır. Bir sap üzerinde tek uçlu veya çift uçlu olabilir. Küretin dış ve iç kesici kenarı, bıçak sırtı ve bir bıçak yüzü vardır. Küretler iki ana grupta incelenir. a ) Universal Küretler: Farklı açılandırılmaları, hekimin çeşitli el pozisyonlarına göre ağızda farklı bölgelerdeki dişlerde kullanılabilir. Bıçak büyüklüğü çeşitli farklılıklar göstermesine karşın bıçak yüzünün aletin alt boyun kısmına yaptığı açı standart olup 90 derecedir. İki kesici kenarı vardır.

15 Dış kesici kenarı: anterior dişlerin tüm yüzleri, posterior dişlerin vestibül, lingual, mezyal yüzleri. İç kesici kenarı: Posterior dişlerin distal yüzleri. Yaygın Olarak Kullanılan Küretler: Barnhart 1\2.Posterior bölge. Barnhart 5\6. Derin olmayan cepler. Columbia 4R\4L. Tüm ağız. Columbia 13\14 Anterior bölge. b) Gracey küretler: Alana özgü küretlerdir. Çeşitli anatomik bölgelere özel üretilmiştir (şekil 10). Bu küretler ve modifikasyonları subgingival diştaşının uzaklaştırılması ve kök yüzeyi düzleştirilmesinde en iyi aletlerdir çünkü kompleks kök anotomisine adaptasyonları tamdır. Aletin bıçak yüzü alt boyun kısmı ile 70 derecelik açı yapar. Çalışırken aletin boyun kısmı dişin uzun aksına paralel olmaktadır. Tek kesici kenara sahiptir (11). Gracey # 1-2 ve 3-4: Anterior dişler. Gracey # 5-6: Anterior dişler ve premolarlar. Gracey # 7-8 ve 9-10: Posterior dişler ve vestibül ve lingual yüzler. Gracey # 11-12: Posterior dişler mesial. Gracey # 13-14: Posterior dişler distal.

16 Tablo 1: Gracey Küretlerle Universal Küretlerin Karşılaştırılması (11) BIÇAK YÜZÜ GRACEY KÜRET Bıçak yüzü ile alt boyun kısmı arasında 70º açı vardır. Kullanım sırasında alt boyun kısmı diş UNİVERSAL KÜRET Bıçak yüzü ile alt boyun kısmı arasında 90º açı vardır. Kullanım sırasında sap kısmı diş yüzeyine KULLANIM yüzeyine paralel paralel olmalıdır. olmalıdır. BIÇAK KISMI Bıçak kısmı kıvrıktır. Bıçak kısmı düzdür. KESİCİ KENARI Bir kesici kenarı çalışılırken kullanılabilir. Her iki kesici kenarı çalışırken kullanılabilir. Şekil 10: A Universal küretin bıçak yüzeyi B.Gracey küretin bıçak yüzeyi.

17 Ultrasonik Cihazlar Ultrasonik aygıtlar dişhekimliğinde ilk olarak 1953 te diş kesiminde kullanılmıştır. Bu aygıtların kavite preperasyonlarında kullanımı ise 1959 yılında devirli aletlerin kullanımıyla sona ermiştir (12) yılında ultrasonik aygıtların diş yüzeyindeki eklentilerin uzaklaştırılmasında kullanılabileceği gösterilmiştir. Daha sonraki yıllarda ultrasonik kazıma hekimler tarafından kabul edilen bir işlem olmuş ve 1960 yıllarında el aletlerine alternatif olarak etkili bir şekilde diştaşını uzaklaştırmak için kullanılmaya başlanmıştır. Günümüzde ultrasonik aletlerin uçları modifiye edilerek çapları küçültülmüş, boyun kısımları uzatılmış ve böylece daha etkin subgingival kazıma olanağı sağlanmıştır. Ultrasonik cihazlar manyetositriktif ve piezoelektrik ultrasonik kazıyıcılar olmak üzere ikiye ayrılır. Manyetositriktif kazıyıcılar 1950 li yıllarda kullanılmaya başlanmıştır. Ferrit veya nikel-demir alaşımlı striplerden oluşan metal uçların başlığa takılmasıyla kullanılmaktadır. Başlığın içinde ferro manyetik materyalin ekspansiyonuna ve kontraksiyonuna neden olan elektromanyetik alanı elektriğe bağlı bir bobin oluşturmaktadır. Bunun sonucunda oluşan vibrasyonlar kazıyıcı uca yönlendirildiğinde, mm genişliğinde, ile Hz arasında değişen frekansta eliptik hareketlere neden olmaktadır. Bu eliptik hareketler dişe adaptasyonu sağlayarak ucun tüm yüzlerinin kullanılmasını sağlamaktadır. Kazıyıcı ucun kök yüzeyindeki açısına bağlı olarak vurma veya çizme hareketleri gözlenmektedir.

18 Piezoelektrik kazıyıcılar ile Hz arasında frekanslarda titreşmektedir. Piezoelektrik kazıyıcı uçlar ise optimum 72mm genişliğinde çizgisel tarzda titreşmekte ve ucun her iki yüzü aktive olmaktadır. Ucun hareket şekli kök yüzeyindeki kazıyıcı ucun yönüne bağlı olarak ya hafif dokunuş ya da çizme tarzındadır. Yapılacak tedavide manyetositriktif mi yoksa piezoelektrik mi kullanılacağına karar verirken avantajlar ve dezavantajlar göz önünde bulundurulmalıdır. Tarihsel olarak incelendiğinde ultrasonik uçlar büyük supragingival taşların uzaklaştırılması için dizayn edilmiştir. Günümüzde artık uçlar periodontal ceplere kolay giriş için dizayn edilmektedir. (şekil 11) Araştırıcılar ultrasonik aletlerin sadece vibrasyon hareketi ile etkili olmadığını kanıtlamışlardır. Çalışma esnasında oluşan milyonlarca kabarcıklar bakteri hücre duvarlarının parçalanmasında etkili olmaktadır (13). Manyetositriktif cihazların oluşturduğu ısı da detoksifikasyon oluşmasında etkili olmaktadır. Ultrasonik aletlerle kematerapötik ajanlarda uygunlanabilmektedir. Şekil 11: Ultrasonik uçlar

19 Endikasyonlar ve Kontrendikasyonlar: Ultrasonik kazıma için geçerli olan endikasyonlar ve kontrendikasyonlar, başlangıç ve destekleyici periodontal tedavide kullanılan el aletlerinin endikasyon ve kontrendikasyonlarıyla hemen hemen aynıdır. Ultrasonik aletlerin endikasyonları (14): 1)Yoğun diştaşlarının uzaklaştırılmasında 2)Dikkatli bir şekilde nekrotizan ülseratif gingivitis gibi akut ağrılı durumların başlangıç yüzey temizliğinde. 3)İdame tedavisi sırasında residüel ceplerin tedavisinde, subgingival kök yüzeyi temizliğinde ve plak eliminasyonunda 4)Subgingival küretajda 5)Taşkın restorasyonların ve ortodontik uygulamaların yapıştırılmasından sonra fazlalıkların kaldırılmasında kullanılırlar. Ultrasonik aletlerin kontraendikasyonları: 1)Kalp pili taşıyan hastaların hiçbiri manyetositriktif ultrasonik aletle tedavi edilmemelidir. 2)Çalışma sırasında kullanılan su spreyi operasyon alanına dağılan aerosolü (gaz içerisinde çapı 50mm den daha büyük katı veya sıvı partiküller) oluşturarak personeli ve çalışma ortamındaki yüzeyleri kontamine etmektedir. Aerosolle

20 diğer hastalara geçebilecek, bulaşıcı hastalığı olduğu bilinen hastalar ultrasonik kazıma aletleriyle tedavi edilmemelidir. İşlemden önce antiseptik gargaraların kullanılması supragingival ultrasonik kazıma sırasında oluşan aerosolün mikrobiyal içeriğini azaltmaktadır. Antimikrobiyal gargara (Örneğin;%0.12 lik klorheksidin) ile 1 dakika çalkalama aerosol içindeki bakterilerin sayısını 1 saate yakın bir süre boyunca azaltmaktadır. Fakat subgingival ultrasonik kazıma her zaman kanın ortama saçılmasıyla sonuçlanır (15). Bu yüzden aerosolde patojen patojenik mikroorganizmaların bulunması kaçınılmazdır. 3)Bu küçük parçacıklar uzun süre havada asılı kalmakta ve nazal kaviteden geçerek solunum yollarının derin bölgelerine penetre olabilmelidir mm arasındaki çapa sahip aerosoller solunum yollarının üst kısımlarında kalmaktayken mm arasındaki çapa sahip aerosoller ciğerlere penetre olabilmektedir (16). Bu yüzden immunolojik olarak baskılanmış veya kronik pulmoner rahatsızlığı olan hastalar, solunum yolu hastalıklarının buluşma riski daha yüksek olduğunda, ultrasonik aletlerle tedavi edilmemelidir. 4)Titanyum implantlarda porselen veya rezin restorasyonların bulunduğu dişlerde kullanılmamalıdır. Ultrasonik alet kullanımı, hafif baskıyla ucun devamlı hareketlerle dişin yüzeyine paralel tutulmasıyla yerine getirilir. Ucun tek bir noktada uzun süre tutulması veya en uç noktasının dişin üzerinde tutulması kök yüzeyinde olukların açılmasına ve yüzeyin pürüzlenmesine veya dişin aşırı ısınmasına neden olmaktadır. Aletin düşük devirde ve hafif basınçlarla kullanılması kaldırılan madde miktarını ve derinliğini azaltmaktadır. Ultrasonik aletin çalışan ucu diştaşının kırılıp uzaklaştırılması için diştaşı ile temasta olmalıdır. Ancak fazla

21 keskin olmayan ve titreşmekte olan çalışma uçları ile yapılan hızlı ve hafif darbeler hissetme duyusunu zayıflatmakta devamlı çalışan su spreyi görüşü engellemektedir. Bu nedenle ultrasonik alet kulanımı sırasında yüzey temizliğinin değerlendirilmesinde sık sık sond kullanılmadır. Bu önemli noktalar dikkate alınarak, ultrasonik aletlerin kullanım önerileri şöyle sıralanabilir. 1)Ultrasonik unit, dezenfektanla tamamen silinmelidir. Steril,otoklava konabilecek ultrasonik başlıklar kullanılmalı veya başlık dezenfektanla silinmelidir. Su borularındaki ve başlıktaki su 2 dk süresince akıtılarak borulardaki mikroorganizma sayısı düşürülmelidir. Mümkünse su filtreleri veya steril su kullanılmalıdır. 2)Kontamine aerosolü azaltmak için hastanın ağzı 1 dakika antimikrobiyel ağız gargarası ile (Örneğin;%0.12 klorheksidinle) çalkatılmalıdır. 3)Hekim koruyucu gözlük ve maskeler takmalı ve yüksek hızda çalışan aspiratörleri kullanarak aletin kullanımı sırasında ortaya çıkan kontamine aerosolün ortama dağılması minimalize etmelidir. 4)Ultrasonik aletlerin devir ayarları titreşim genişliğini etkilemektedir. Bu yüzden aletin yüksek devirde ayarlanması hem daha çok aerosol oluşumuna neden olmakta hem de periodontal cep içine dağıtılan soğutucu ajanın hacmini azaltmaktadır. Tedavinin sonuçları aletin devir ayarlarıyla değişmektedir, aletin yüksek devirde ayarlanması aşırı madde kaldırılmasını kolaylaştırmaktadır. Düşük devirde başlatılmalı ve diştaşlarının kaldırılması için yeterli olan devirden

22 daha yüksek devirde kullanılmamalıdır. Orta devirden yüksek devire kadar olan ayarlarda aletin ucunun kök yüzeyine paralel olmaması dişte hasara neden olmaktadır. 5)Maksimum alet stabilizasyonunu sağlamak için aletin gövdesi kalem gibi tutulmalıdır. İntraoral parmak desteği üst ön dişler bölgesinde ve alt çenede tavsiye edilirken, mandibular dişler için intraoral veya ekstraoral destek noktaları kullanılabilmektedir. 6)Üniti çalıştırdıktan sonra uygun uç seçilmeli, uç başlığa yerleştirilmeli ve alet çalışan uçtan fazla basınçlı olmayan bir suyun çıkması için ayarlanmalıdır. Ağızda biriken suyun uzaklaştırılması için yeterli aspirasyona ihtiyaç vardır. 7)Kısa, hafif, vertikal, horizontal veya oblik ardı ardına gelen darbeler yapılmalıdır. Çalışan uç eklentilerin üzerinden geçerken diş yüzeyine adapte olacak şekilde tutulmalıdır. Ağır yatay basınçlar gereksizdir çünkü aletin vibrasyonel enerjisi diştaşını uzaklaştırmak için yeterlidir. Ancak madde kaldırımı için çalışan ucun eklentiye teması şarttır. 8)Çalışan uç devamlı hareket halinde olmalı ve aletin ucu diş yüzeyine paralel tutularak veya 15 derecelik açıdan büyük olmayacak bir açı ile tutularak diş yüzeyinin çizilmesi veya oyulması engellenmelidir. 9)Alet suyun aspirasyonu için periodik olarak kapatılmalı ve diş yüzeyi sondla sık sık gözden geçirilmelidir.

23 10)Eğer gerekli ise kök yüzeyinde kalan herhangi bir düzensizlik keskin küretlerle kaldırılmalıdır. Ultrasonik kazıma uçlarının yüksek frekanslı titreşimleri ısı oluşturmaktadır. Bu yüzden kazıma ucunun çevresindeki dokuların fizyolojik sıcaklık seviyesinde tutulması için soğutucu irrigasyonunun uygulanması gerekmektedir. Soğutucu sıvının akım oranının 14ml/dak ile 24ml/dak arasında olması, periodontal cepteki termal hasarı engellemede yeterli olmaktadır (17). Fakat yüksek hacimli aspiratörlerin, kazıyıcı uca yakın olması kazıma yapılan alana gelen soğutucu sıvı miktarını azaltmakta ve aşırı ısı oluşumuna neden olabilmektedir. Ultrasonik kazıyıcı ucun titreşimli hareketi veya soğutucu suyun ultrasonik biyofiziksel hareketi plağı kaldırmaktadır. Su içindeki kazıyıcı ucun titreşimli hareketi akustik mikrodalgalanmalara neden olmaktadır. Bu mikrodalgalanmalar hidrodinamik parçalanma gücüne sahip olduklarından bu kuvvetler biyolojik hücreleri ve dokuları parçalama parçalama veya hasara uğratma riski taşıyabilmektedirler. Dental plak organizmalardan ve ekstrasellüler matrisken oluşmaktadır ve bu yüzden ultrasonik parçalanma kuvvetinden etkilenmektedir. Gram(-) bakteriler ultrasonik dalgalara duyarlıdır fakat gram( + ) bakteriler, sporlar, ve virusler bu mikrodalgalanma kuvvetine direnç göstermektedirler. Bu direnç büyüklükleri, rijiditeleri ve hücre duvarının dayanıklılığı ile açıklanmaktadır. Ultrasonik kazıyıcılar plağı diş üzerinden dalgalanma kuvveti ile kaldırmaktadır. Ancak bu dalgalanma kuvvetiyle eklentilerin kaldırılması bazı değişkenlere bağlıdır. Bunlar ucun yer değiştirme çapı, ucun şekli, aletin dişe olan uyumu, ultrasonik uç ile olan mesafedir.

24 Plağın uzaklaştırılması kavitasyonla da olmaktadır. Kavitasyon akustik bir alanda gaz kabarcıklarının çizgisel olmayan hareketini tanımlayan bir terimdir. Plak içine giren küçük hava kabarcıkları kavitasyon çekirdeklerini oluşturur ve daha sonra dalgalanma kuvveti mevcut plağı ortamdan uzaklaştırır. Hem kavitasyon hem de akustik mikrodalgalanma ultrasonik kuvvetin fiziksel sonuçlarıdır ve sinerjistik bir etki göstermektedirler. Walmsey ve arkadaşları (17) eritrosin boyasıyla boyanarak plağın varlığını gösterildiği çekilmiş dişlerde, ultrasonik başlığı ilk önce susuz kullanmışlar ve 9.2mm 2 bir madde kaybı gözlemlemişlerdir. Daha sonra su sistemi açık olarak aynı başlığı kullanmışlar ve 138mm 2 bir madde kaybı gözlemlemişler ve aradaki 129mm 2 lik farkı kavitasyon ve akustik mikrodalgalanmaya bağlı olabileceğini rapor etmişlerdir.

25 4. ULTRASONİKLER İLE EL ALETLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI İki tekniğin karşılaştırılması üzerine birçok araştırma yapılmıştır. Yapılan çalışmalar ikisinin eşit olduğunu, bazıları ise ultrasoniklerin daha üstün olduğunu kanıtlamıştır (17). El aletleri ve ultrasonik aletlerin subgingival plağı uzaklaştırmda eşit etkiye sahip oldukları kanıtlanmıştır. Oosterwall tarafından 6-9 mm periodontal cebe sahip dişlerde her 2 yöntem uygulanarak incelemeler yapılmış ve sonuçta yapılan mikroskobik incelemelerde rod, spiroket mikroorganizmalarının sayısında eşit miktarda azalma gözlenmiştir (18). Jotikasthira tarafından in vitro olarak yapılan bir çalışmada ultrasoniklerle el aletlerinin diştaşı uzaklaştırma etkinliği değerlendirilmiş. İkisinin plak ve diştaşı uzaklaştırmada eşit etkiye sahip oldukları kanıtlanmıştır (18).

26 Tablo 2 Plak ve kalkulusu uzaklaştırmada alet etkinliğinin kıyaslanması (18) Araştırıcılar Ultrasonikler Sonikler El aletleri Materyal ve method Sonuç Oosterwall Baehni Copulos Jotikasthira Busslinger TFI-10 tipinde Cavitron A tipinde Piezon- Titan-S Master Cavitron (modifiye tip) Hygenist 3(standa rt tip) Cavitron (TFI- EWPP tip) Cavitron (Slimlin e Tip) Sonosoft (prototy pe tip) Phatelus (universal Tip) SonicFlex2000 Titan-S Gracey küretler Gracey küretler EVA aletleri(tip 3) M23A universal küretler 12 hastada 6-9 mm cebe sahip tek köklü dişler. Bakteriyolojik gözlemler. 31 hastada 66 periodontal cep. Bakteriyolojik gözlemler. 10 hastada 90 periodontal cep.bakteriyolojik gözlemler. 120 tane mandibular dişte plak ve kalkulus. SEM gözlemleri. 30 tane çekilmiş dişte supra ve subgingival diştaşı. SEM gözlemleri. Mikroskobik veya kültürel olarak ultrasoniklerle el aletleri arasında fark yok. Mikroskobik veya kültürel olarak ultrasoniklerle sonikler arasında fark yok. Modifiye ultrasonikler mikrobiyal içeriği gracey küretlere göre daha kısa zamanda uzaklaştırır. Sonik aletler daha etkin diştaşını kaldırmakta fakat kök yüzeyinde daha fazla pürüzlülüğe yol açmakta Piezoelektrik ultrasonikler magnetostriktive göre daha verimli ama kök yüzeyini daha pürüzlü bırakır.

27 Periodontal hastalığın gelişmesi esnasında kök yüzeyi özellikle sement ilşkide olduğu patolojik çevrenin etkisiyle yapısal değişikliğe uğramaktadır. Açığa çıkmış kök yüzeyinde aşağıdaki değişiklikler meydana gelir: -Ca ve P miktarındaki değişiklikler olur. -Kollagen fibrillerin yapısının bozulur. -Sementte dekalsifikasyon gözlenir. -Hiperkalsifikasyon gözlenir. -Endotoksin miktarı artar. Açığa çıkmış sement yüzeyinde dikkate değer en önemli değişiklik endotoksin içermesidir. Bu endotoksinin fibroblast gelişimini engellediği bilinmektedir. Aleo isimli araştırmacının yaptığı araştırmaya göre sementte bulunan endotoksinin fibroblast hücrelerinin gelişimini durdurmakta ve kök yüzeyine bu hücrelerin tutunmasını olumsuz etkilemektedir (19) yılında Daly (20) isimli araştırmaının yaptığı araştırmaya göre; semente penetre olan mikroorganizmaların uzaklaştırılması için bütün enfekte olan sementin tamamen uzaklaştırılması gerekmektedir. Oda 57 tane periodontal hastalıktan ötürü çekilmiş dişte çalışmıştır.dişler üzerinde I.tabaka 2 küret darbesiyle, II.tabaka 3 küret darbesiyle, III.tabaka 4 küret darbesiyle elde edilmiştir. Elde edilen sonuçlar I.tabakanın diğer tabakalara göre 7,4-24 kat daha fazla endotoksin içerdiğini kanıtlamıştır (20). Moore isimli araştırmacı kök yüzeyindeki lipopolisakkarit oranını araştırmış %39 oranında lipopolisakkaritin su ile 1 dakikada uzaklaştığını, %60nın ise fırçalama ile uzaklaştığını saptamıştır (21).

28 El aletleri ile yapılan çalışma sonucunda sement yüzeyinde 40 darbe sonucunda 57,8 µm madde kaybı oluşmaktadır. Ultrasonik alette ise her darbede 1-7,2 µm arasında madde kaybı olmaktadır. Sonuç olarak el aletlerinin daha fazla madde kaybına neden olduğu kanıtlanmıştır Bu madde kayıpları aletin uygulama şekline ve kök yüzeyinin durumuna göre değişmektedir (22). Johnson ve Wilson, Moskow ve Bressman (23) ultrasonik araçların el araçlarına oranla ağız birikintilerini daha çabuk temizlediğini iddia etmişlerse de Burman, Alderman ve Ewen her iki tip aracın yaklaşık olarak eşit zamanlarda fonksiyonlarını tamaladıklarını bildirmişlerdir. Daha sonraları Stewart, Drisko ve Herlach ultrasonik araçlarının yalnızca alt çenede el araçlarını oranla daha çabuk fonksiyon yaptığını açıklamışlardır. Aynı yazarlar yoğun supragingival diştaşı olan vakalarda ultrasonik araçların daha etkin olduklarını bildirmişlerdir. Bir çeşit aracı beceri ile uygulayan bir kimse diğer tip aracın daha etkili ve çabuk iş yapabildiğini belirtmek amacıyla yapılan araştırmalarda yer alan kişilerin, araçlardan bir çeşidini uzun zaman kullanıp yalnızca ona alışması gerekir. Günümüze kadar yapılan birçok çalışma furkasyon bölgesinde flep açılarak veya açılmayarak yapılan kök kazımasının eklentileri kaldırmada yetersiz kaldığını göstermiştir. Bunun sebebi küret uçlarının genişliğinin ortalama 1 mm olması ve genişliği ortalama 1 mm den az olan furkasyon açıklığına girememesi olarak gösterilmiştir. Furkasyon bölgesinde alet kullanımını kolaylaştırmak için hazırlanan yeni sonik ve ultrasonik başlıklar 0.55 mm veya daha küçük çaptaki

29 uçlara sahiptir. Ultrasonik ince kazıma uçları furkasyon bölgesine girişe izin vermektedir. İn vitro çalışmalarda, mekanik aletlerin el aletlerine göre furkasyon bölgesinin temizlenmesinde daha üstün olduğu gösterilmiştir. Takacks ve arkadaşları (24) çektikleri alt ve üst molar dişlerin diştaşlarını ultrasonik aletlerle tamamen temizledikten sonra sonra dişlerin furkasyon tavanının 3 mm apikaline kadar yapay diştaşı boyasıyla boyamışlardır. Daha sonra dişler köklerin boyanmamış kısmına kadar alçı blokların üzerine yerleştirilmiş ve dişler minesement sınırlarına kadar izole edilmiştir. Ultrasonik ve el aletleriyle molar dişlerin furkasyon bölgelerinde kazıma yapıldıktan sonra stereomikroskopla incelemeleri yapılmıştır.yapay diştaşının en az kaldığı bölgelerde top uçlu ultrasonik aletin kullanılğı sonucuna varılmıştır. Sondalanabilen derinlik arttıkça kök kazıma ve düzleştirme işleminin yapılması zorlaşmaktadır. Waerhaug un el aletleriyle kazıma sonrası çekilen dişlerde yaptığı çalışmasında, 3 mm den az cep derinliklerinde kazıma etkinliğinin tüm kök yüzeyinde gerçekleştiği, 3-5 mm arasında değişen cep derinliklerinde subgingival plak uzaklaştırılmasında başarısızlık oranının başarı oranına göre daha yüksek olduğu, 5mm den daha derin ceplerde ise kök kazımasının büyük oranda başarısızlıkla sonuçlandığı gösterilmiştir (25). Aynı şekilde Stambaugh ve arkadaşları el aletleriyle kazıma sonrası çekilen dişlerede yaptıkları çalışmada 3.73 mm altındaki ceplerde subgingival plak ve diştaşının tamamen kaldırılmadığını rapor ederek Waerhaug un çalışmasını doğrulamış ve yaptıkları çalışmada diştaşının uzaklaştırılmasında ultrasonik aletlerin el aletlerine göre daha üstün olduğunu rapor etmişlerdir (25). Bu çalışmada orta ve derin ceplerdeki penetrasyonun herhangi bir aletle tam olarak uzaklaşmadığı gösterilmiştir. Ayrıca bu çalışmada el aletlerinin standart

30 veya ince uçlu ultrasonik kazıyıcılara göre cebe penetrasyonda daha etkisiz kaldığı rapor edilmiştir. Dragoo çalışmasında çekim endikasyonu konmuş 28 dişte el aletleriyle ve ince uçlu kazıma aletleriyle kök kazıması ve kök düzleştirmesi uygulamıştır. İşlemden sonra dişler çekilmiş %1 lik toludin mavisi solusyonunda 5 dakika bekletilmiş ve takiben 15 dakika akan su altında yıkamıştır. Daha sonra boyanmış dişler üzerinde periodontal sondla cep tabanı, el aletlerinin ve ultrasonik aletlerin ulaşabildiği ve etkin olabildikleri derinlikler ölçülmüştür. El aletlerinin cebin ortalama 1.25 mm lik taban kısmına ulaşamadığı, modifiye ultrasonik uçlara ise bu mesafenin ortalama 0.78 mm olduğu gösterilmiştir. Ayrıca el aletleriyle etkin giriş mesafesinin 3.45 mm ve ince uçlu ultrasonik aletlerle bu mesafenin 4.65 mm olarak gösterilmiştir (26) Aletlerin yan etkileri : Ultrasonik araçlarına aktif uçlarının dişlerin kök ve kron yüzeylerinde düzensizliklere neden olduğu birçok araştırmada gösterilmiştir. Uygulanan kuvvet, aracın ayarlanabilen gücü, uygulama zamanı ve fonksiyon gören ucun hareket yönü oluşan düzensizleri etkileyen faktörlerdir. Björn ve Lindhe, ultrasonik araçlarla çalışma sırasında gramı aşan bir N baskısı (yüzeye dik açı ile uygulanan ağırlık) uygulandığına düz yüzeylerin düzensizleştiğini baskının artmasıyla doğru orantılı olarak artığını bildirmişlerdir. Ayrıca aynı araştırmacılar bir çeşit el aracı olan fantom küretlerin yapılan baskı ne oranda olursa olsun diş yüzeylerinde hemen hiçbir düzensizlik oluşturmadığını belirtmişlerdir.yapılan diğer araştırmalar da baskı ile yüzeysel düzensizliklerin el ele gittiği sonucunu vermiştir. Ayrıca araştırmalar yüksek

31 amplitüd ün orta derecedekine oranla daha çok yüzeyel düzensizliklere neden olduğu, uygulama zamanın yapılan baskıya oranla önemsenmeyeceği şeklindedir. Kardel, aktif uç hareket yönü bilinmeden uygulandığında diş yüzeyinden depozitleri kaldıracağı yerde dişe gömüleceğinden, hem ağrıya ve hem de yüzey düzensizliklerine neden olacağını belirtmiştir (27). Scanning elektron mikroskobuyla yapılmış son araştırmalar birbirini tutmayan sonuçlar ortaya çıkarmıştır. Pannier ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada 1,2,9,10,13,14 no lu Gracey küretleriyle P-10 tipi Cavitron aktif ucu karşılaştırılmış ve neticede el araçlarının kök yüzeyinden madde yitirilmesine neden olarak yüzeysel düzensizlikler yarattığını, ultrasonik araçların ise kökün doğal biçimini hemen hemen hiç değiştirmediğini saptamışlardır. Diğer yönden Wilkinson ve Maybury Gracey no:1-10 küretleri ile Cavitron P-11L ve P-11R uçlarını karşılaştırmışlar ve ultrasonik araçların el araçlarına oranla daha çok yüzey düzensizliklerine neden olduğunu bildirmişlerdir. Aynı bilimsel dergide yayınlanan araştırmalar, araştırıcıların olabilecek yanıltıcı nedenleri açıklayarak, ileride yapılacak araştırmalara bir yön verebileceğini saptamalarına yardım etmiştir (28). El araçlarıyla yapılan ağız temizliği sırasında dişeti cebi epitelinin bir kısmı çıkarılmaktadır. Schaffer, Stende ve King, (29) dişeti cebi epitelinin bir kısmının ultrasonik araçlara tarafından da yitirildiğini bildirmişlerdir. Aynı araştırmacıların Nadler in yaptığı araştırmayı onaylayarak, yitirilen cep epitelinin çoğunlukla derin kısımlardan olduğunu bildirmişlerdir. Bugün bu olayın ne şekilde oluştuğu bilinmemektedir. Mikroskobik olarak epitel altı bağ dokusunda bazı koagüle olmuş bölgelere rastlanılmaktadır. Diğer yönden

32 ultrasonik titreşimlerden 30 saniye etkilenmiş dişeti bağ dokusunda normalden farklı hiçbir bulguya rastlanılmamıştır. Cep epitelindeki rejenerasyon el araçlarına oranla ultrasonik araçlarla yapılan tedaviden sonra daha çabuk olmaktadır. Köpeklerle yapılan araştırmalarda ultrasonik titreşimlerden sonra alveol kemiği, periodontal membran ve dişetlerinde makrosobik ve mikroskobik hiçbir patolojik durumun oluşmadığını, su irrigasyonu nedeniyle de iyileşmenin çabuklaştığı bildirilmiştir. Sonuç olarak ultrasonik ve el araçlarıyla yapılan işlemlerde cep epitelinin bir kısmının çıkarıldığını, ayrıca aktif uç keskin olmadığından bağ dokusunda herhangi bir patalojik değişimin olmadığını söyleyebiliriz. Ultrasonik titreşimlerin uygulandığı vakalarda dişetindeki iyileşme el araçlarına oranla daha çabuk olmakta ve her iki tip uygulama periodontal membran ve alveol kemiğinde bir zarara yol açmamaktadır. Yapılan iki araştırmaya göer ultrasonik araçlarla yapılan ağız temizliği sırasında oluşan dişeti kanamaları el araçlarıyla yapılan aynı işleme oranla daha az olmaktadır. Diğer yönden Burman, Alderman ve Ewen ultrasonik temizlikten sonra dişetlerinde çok uzun süreli sızıntı şeklinde kanamalar olduğunu bildirmişlerdir. Stewart, Drisko ve Herlach ise her iki tip ağız temizliği sırasında dişeti kanamalarının niceliği ve zamanı arasında belirgin fark olmadığını savunmuşlardır (30). Subgingival küretaj, gingivektomi ve diğer periodontal operasyonlardan sonra kanda geçici bir bakteriyemi oluştuğu bilinmektedir. Bu konuda yapılan karşılaştırmalı araştırma el araçları ve ultrasonik araçlar arasında bakteriyemik insidans açısından bir fark bulunmadığını ortaya koymuştur.

33 Çok iyi planlanmış bir araştırmada yazarlar ultrasonik araçlarla yapılan ağız temizliği sırasında çevre bakteri sayısında el araçlarıyla yapılan temizliğe oranla 30 kat bir artış olduğunu bildirmişlerdir. Aynı yazarlar sonuç olarak aralarında patojenik olanların da bulunduğu bol sayıda mikroorganizmaları bulunduran su taneciklerinin solunduklarında genel sağlığa son derece zararlı olabileceklerini savunmuşlardır Klinik sonuçlardaki değişiklikler: El aletleri ve ultrasonik aletlerin kök yüzeyindeki etkilerinin tarihsel persfektifini anlamak oldukça önemlidir. Eski tasarımlı uçlara yapılan geçmiş dönem çalışmalarda ultrasonik aletlerin küretlere göre daha pürüzlü ve daha fazla hasara uğramış yüzeyler bıraktığı gösterilmiştir. Son yapılan çalışmalarda ise ince uçlu ultrasonik aletlerle, el aletleriyle sağlanan pürüzsüz yüzeylerin elde edilebileceği hatta daha da düzgün yüzeylerin oluşturulabileceği rapor edilmiştir.ayrıca kök kazıması sonrası pürüzsüz bir yüzey elde edilmesi önemli olsa da, tamamiyle pürüzsüz bir yüzey sağlanması gerekliliği açıkca kantlanamamıştır. Fakat hangi frekansın veya uç hareketinin klinik sonuçları en iyi şekilde etkilediği belirsizliğini korumaktadır. Sonik, ultrasonik, ve el aletlerini karşılaştıran bir çalışmada uçlar arasındaki frekans ve hareket farklılıkları klinik sonuçları etkilememiştir yılında Dünya Periodontal Workshop toplantısında el aletleriyle yapılan kazıma ve kök düzleştirmesi ile ilgili 27 çalışmanın özeti olarak, orta derinlikli ceplerde (4-6mm) sondalanabilen derinlikte ortalama azalmanın 1.29 mm ve derin ceplerde ( 7 mm) sondalanabilen derinlikteki ortalama azalmanın ise 2.26 mm olduğu rapor

34 edilmiştir. Bu verilere dayanarak sondalama derinliğindeki azalmanın başlangıç cep derinliğiyle ilişkili olduğu gösterilmiştir. Aynı çalışmada ultrasonik aletlerle yapılan kazıma ve kök düzleştirmesi ile ilgili 9 çalışma incelenmiş ve el aletleriyle elde edilen sondalamadaki azalma miktarıyla neredeyse aynı bulunmuştur. Ayrıca bu çalışma diğer çalışmalarla benzer sonuçları göstermektedir. Mekanik kazıyıcıların, el aletleriyle karşılaştırıldığı in vivo çalışmalarda ise sondalanabilen cep derinliğindeki azalma veya kanamanın azalması istatistiksel bir farlılık göstermemiştir. Badersten ve arkadaşları cep derinliği 5mm den daha derin 4-10 dişe sahip 49 bireyde kazıma ve kök düzleştirme işlemlerini ya el aletleriyle ya da ultrasonik aletlerle yapmışlar ve 5 yıl boyunca 6 ayda bir sondalama derinliklerini, kanama skorlarını, plak skorlarını değerlendirmişlerdir. Beş yıllık bu çalışmanın sonucunda bu parametreler temelinde el aletleriyle ultrasonik aletler arasında herhangi bir fark bulunamamıştır. Kök kazıması için yeterli zaman harcandığında tüm kazıma aletleriyle neredeyse aynı klinik sonuçlar elde edilmektedir (31). Cobb kazıma ve kök düzleştirmesinin el aletleriyle yapıldığı 27 çalışmayı, kazıma ve kök düzleştirmesinin ultrasonik ve sonik aletlerle yaptığı 9 çalışmayı karşılaştırmıştır ve sonuçta sondalamada kanama ve sondalama derinliğindeki azalma yönünden herhangi bir fark bulunmadığını göstermiştir (14). Copulos ve arkadaşları cep derinliği 3 mm den fazla olan 10 bölgeye sahip 9 hastada yaptıkları bir çalışmada, her hastanın 5 bölgesine el aletleriyle ve diğer 5 bölgesine ultrasonik aletlerle, 0, 90 ve 180 günlerde kazıma ve kök düzleştirmesi yapmışlardır.sıfırıncı, 14., 45., 90.,135., 180., günlerde klinik parametre olarak plak indeks, gingival indeks, sondlamada kanama değerleri, sondlama derinliği ve ataşman seviyesi ölçümleri alınmıştır. Ayrıca aynı bölgelerden alınan

35 subgingival plak örnekleri karanlık saha mikroskobisinde incelenmiş ve bölgelerin biyokimyasal incelenmesinde elastaz markır testi kullanılmıştır. Sonuç olarak ultrasonik aletlerin el aletlerine göre mikrobiyal çevreyi daha kısa zamanda azalttığı ve bu azalmanın klinik parametrelere yansıdığı gösterilmiştir (32). Hem el aletleriyle tedavi sonrası hem de ultrasonik aletlerle tedavi sonrası plak ve gingival indeks skorlarında, sondalamada kanama ve sondlamada derinliğinde belirgin azalma gözlenmiştir. Fakat bu klinik parametreler esas alındığında el aletleriyle ultrasonik aletler arasında fark bulunamamıştır. İki kazıma aletiyle de neredeyse aynı ataşman kazancı elde edilmiştir. Karanlık saha mikroskobisinde incelenen subgingival plak örneklerinde patojenik mikroorganizma sayısında belirgin azalma gözlenmiştir. Sonuç olarak mikrobiyal dental plağın ve diştaşının kaldırılmasındaki etkinlik, bakterilerin sayısında azalma, enflamasyonda azalma, cep derinliğindeki azalma ve klinik ataşman miktarındaki artma göz önüne alınırsa ultrasonik aletlerin kullanımıyla elde edilen klinik sonuçların tatmin edici olduğu söylenebilir. Ultrasonik ve sonik kazıyıcıların el aletlerine göre en büyük avantajı kazıyıcı uçların bileylenmesine ihtiyaç duyulmayışıdır. El aletleriyle başarılı olabilmek için etkili bir çalışma ucuna sahip olunması gerekirken mekanik aletlerde böyle bir gereklilik yoktur.

36 Tablo 3:Klinik sonuçlardaki değişikliğe göre alet etkinliğinin kıyaslanması Materyal ve Araştırmacılar Ultrasonik Sonik El aletleri methodlar Sonuç P-10 Gracey 4 ile 6 mm Klinik parmetre olarak Torfason tipinde küretler periodontal ultrasonik ve el aletleri Cavitron 5/6,11/12 cebe sahip 51 arasında bir fark 13/14 tane tek köklü yok.ultrasoniklerle daha kısa dişler sürede sonuç alınıyor. Badersten TFI-10 Ach 13/14 16 tane Ultrasoniklerle el aletleri tipinde Columbia periodontitis arasında fark yok Cavitron 13/14 hastası 852 tane kesici,kanin,pr emolar yüzeyi,2 yıllık gözlem Loos TFI-10 Universal 10 tane Ultrasoniklerle sonikler tipinde tipte periodontitis arasında fark yok.sadece Cavitron Titan-S hastasında soniklerle biraz daha uzun 1245 yüzey çalışma zamanı gerekiyor.

37 4.3. Yara İyileşmesi: El aletleriyle veya mekanik aletlerle yapılan tedavi sonrası yara iyileşmesinin incelendiği çalışmalarda herhangibir fark olmadığı ortaya konmuştur. Copulos ve arkadaşları el aletlerini ultrasonik aletlerle karşılaştırdığı çalışmalarında sondalama derinliğndeki azalmayı ve ataşman miktarındaki artmayı esas alarak el aletleriyle ultrasonik aletler arasında bir fark olmadığını rapor etmişlerdir (32). Ayrıca Oberholzer ve Rateitschak periodontitis hastalarında flep açıldıktan sonra kök yüzeyinde ultrasonik aletlerle kazıma yapılan bir grup hastada el aletleriyle kazıma yapılan diğer gruba göre daha pürüzlü bir kök yüzeyi elde edildiğini göstermişler. Her iki grupta da klinik ataşman miktarındaki kazanç ve cep derinliğindeki azalma açısından yani iyileşme açısından herhangi bir fark bulunamamıştır (33). Copulos ve arkadaşları total mikrobiyal sayıdaki azalmanın el aletleri ve ultrasonik aletlerle neredeyse aynı olduğunu ve etkin bir kök kazıması ve kök düzleştirmesi için hijyenistlerin ultrasonik aletlerle diş başına 3.9 dakikaya ve el aletlerinde 5.9 dakikaya ihtiyaç duyulduğunu rapor etmişlerdir (32). Dragoo ve arkadaşları çalışmalarında ince uçlu ultrasonik aletleri kullanan hekimlerin ortalama 7.5 dakikada ve el aletlerini kullanan hekimlerin ise ortalama 9.6 dakikada tüm kök yüzeyini pürüzsüz hale getirdikleri hissine vardıkları göstermiştir. Buna göre kazıma zamanının %25 oranında azaldığı rapor edilmiştir (26).

38 4.4. El aletleri ve ultrasonik aletlerdeki son gelişmeler: Hekimlerin mekanik debridman yapmakta zorlandığı bölgelerde daha rahat çalışılması amacıyla küretaj aletlerinde yıllar içerisinde çeşitli modifikasyonlar yapılmıştır. Özellikle subgingival bölgede ulaşılamayan bölgelere ulaşmak için aletlerin bıçak yüzlerinde boyun açılarında çeşitli değişiklikler yapılmıştır. Aşağıdaki tabloda da bu yeni nesil aletler ve derin ceplerde çalışma durumuna göre farklılıkları karşılaştırılmıştır. Tablo 5:Yeni nesil aletlerin kıyaslanması Araştırmacılar Ultrasonik Sonik El aletleri 10 L tipinde El Dragoo Cavitron aletleri Gantes Yukna Modifie tip Cavitron,standart tip Cavitron Dyna tipinde Titan- S(plastik) Periotip Titan- S(metal) Gracey küret 5/6 Gracey küretler Materyal ve methodlar 28 tane umutsuz tek veya çok köklü dişler, maksimum her dişte 10 dakika çalışma süresi İn vitro olarak dentin yüzeyinden madde uzaklaştırma,in vivo olarak 5 haftalık supragingival plağı uzaklaştırma 15 hastada 5-12 mmlik cebe sahip tek köklü dişlerde subgingival plak Sonuç Modifie edilmiş ultrasoniklerle daha iyi sonuç alınmış. Plastik tip sonik kazıyıcılar daha az dentini etkilemekte metal tipe ve el aletine göre daha fazla pürüzlü alan bırakmakta Modifie tip ultrasonik daha etkili plak uzaklaştırmakta ama kök yüzeyini daha pürüzlü bırakmakta

39 5. GEREÇ veyöntem: Bu çalışmaya Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Cerrahi Anabilimdalı na başvuran hastaların, periodontal hastalık nedeniyle çekim endikasyonu konmuş dişleri dahil edilmiştir. 80 adet diş araştırma için kullanılmış ve dahil edilen dişlerde tek köklü olma, kök konkavitesinin bulunmaması gibi özellikler aranmıştır. Daha sonra tüm dişlerin mine-sement sınırı belirlenmiş sabit kalemle sınır çizilmiştir. Bu sınır ile mine-sement sınırından 3 mm apikalde ikinci bir sınır belirlenmiş, çalışma sahası olarak bu iki sınır arasındaki bölge kullanılmıştır. Dişlerin bir yüzünde EMS Piezon Master 400 ultrasonik cihazla göstergedeki en yüksek şiddette, 1 dakika boyunca; diğer yüzünde yeni 11/12 ve 13/14 KKD gracey küretlerle 30 küret darbesi olacak şekilde çalışılmış ve her yeni dişe geçerken arkansas taşı ile bileme yapılmıştır. Her iki alette de çalışma prensiplerine özen gösterilmiştir. Çalışma sonrasında çalışılan bölge bazik fuksin boyasıyla boyanmıştır. Tüm dişlerde işlemler tamamlandıktan sonra dişler Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Parazitoloji Anabilim dalında Olympus SZ 60 Stereomikroskop ile 6.3 büyütmede incelenmiştir. Bu incelemede daha önceden belirlenen ve çalışılan bölgedeki kök yüzeyi üzerindeki meydana gelmiş olan çizikler ve düzensizlikler belirlenmiştir.

40 6. BULGULAR: Çalışmamızda 80 adet diş üzerinde çalışılmış ve el aletleri ile ultrasonik aletlerin kök yüzeyi üzerinde oluşturdukları düzensizlikler değerlendirilmiştir.elimizde olmayan birtakım yetersizlikler çalışmada istatistiksel bir sonuç vermemizi engellemiştir. Diğer bir deyimle bu çalışmada sadece objektif değerlendirme yapılmıştır. Stereomikroskop ile değerlendirildiğinde el aletleri ile çalışılan bölgelerde ultrasonik aletler ile çalışılan bölgelere oranla daha fazla çizik olduğu gözlenmiştir.

41 7. TARTIŞMA: Çalışmamızda 80 adet diş üzerinde çalışılmış ve el aletleri ile ultrasonik aletlerin kök yüzeyi üzerinde oluşturdukları düzensizlikler değerlendirilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre el aletlerinin daha çok kök yüzeyi düzensizliği oluşturduğu gözlenmiştir. Björn ve Lindhe, ultrasonik araçlarla çalışma sırasında gramı aşan bir N baskısı (yüzeye dik açı ile uygulanan ağırlık) uygulandığına düz yüzeylerin düzensizleştiğini baskının artmasıyla doğru orantılı olarak artığını bildirmişlerdir. Ayrıca aynı araştırmacılar bir çeşit el aracı olan fantom küretlerin yapılan baskı ne oranda olursa olsun diş yüzeylerinde hemen hiçbir düzensizlik oluşturmadığını belirtmişlerdir. Yapılan diğer araştırmalar da baskı ile yüzey düzensizliğin direk ilişkili olduğu sonucunu vermiştir (27). Bizim çalışmamızda herhangi bir baskı ölçümü yapılmamıştır ve çalışmamızda saptanan kök yüzeyindeki düzensizliğin el aleti ile daha fazla olması baskının fazla olmasından kaynaklanabilir. Scanning elektron mikroskobuyla yapılmış son araştırmalarda farklı sonuçlar ortaya çıkmıştır. Pannie ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada Gracey küretlerle P-10 tipi Cavitron karşılaştırılmış ve bizim çalışmamızın sonuçları ile benzer olarak el aletlerinin kök yüzeyinden madde yitirilmesine neden olarak yüzeysel düzensizlikler yarattığını, ultrasonik araçların ise kökün doğal biçimini hemen hemen hiç bozmadığını saptamışlardır (24). Kawashima ve arkadaşları 15 hastadan periodontitis nedeniyle çekilmiş dişleri ultrasoniklerle el aletlerinin kıyaslanması için kullanmışlardır. Ultrasonik alet olarak Vector, el aleti olarak da bizim çalışmamıza benzer şekilde Gracey küretler kullanılmıştır. Kök

Periodontal hastalığın başlıca nedeni mikrobiyal dental plaktır. Mikrobiyal dental plak zamanla matris oluşturarak diştaşını meydana getirmektedir.

Periodontal hastalığın başlıca nedeni mikrobiyal dental plaktır. Mikrobiyal dental plak zamanla matris oluşturarak diştaşını meydana getirmektedir. Prof.Dr.Yaşar Aykaç Periodontal hastalığın başlıca nedeni mikrobiyal dental plaktır. Mikrobiyal dental plak zamanla matris oluşturarak diştaşını meydana getirmektedir. Periodontal tedavinin en önemli amaçlarından

Detaylı

DOÇ.DR. NİLSUN BAĞIŞ PERİODONTAL ALETLER PERİODONTAL ALETLER

DOÇ.DR. NİLSUN BAĞIŞ PERİODONTAL ALETLER PERİODONTAL ALETLER Periodontal tedavide kullanılan aletler spesifik amaçla dizayn edilmiş; periodontal hastalıkların teşhisi, kalkulus uzaklaştırılması, kök yüzey temizliği, periodontal dokuların küretajı, ileri cerrahi

Detaylı

FLEP OPERASYONU ve YARA İYİLEŞMESİ. Prof.Dr.Yaşar Aykaç

FLEP OPERASYONU ve YARA İYİLEŞMESİ. Prof.Dr.Yaşar Aykaç FLEP OPERASYONU ve YARA İYİLEŞMESİ Prof.Dr.Yaşar Aykaç PERİODONTAL CERRAHİ TEDAVİNİN AMAÇLARI Tam bir profesyonel temizlik için kök yüzeyini görünür ve ulaşılabilir hale getirmek Patolojik olarak derinleşmiş

Detaylı

Periodontoloji nedir?

Periodontoloji nedir? Periodontoloji 1 2 Periodontoloji Periodontoloji nedir? Periodontoloji, dişleri ve implantları çevreleyen yumuşak ve sert dokuların iltihabi hastalıkları ve bunların tedavisi ile ilgilenen bir dişhekimliği

Detaylı

DİŞHEKİMLİĞİNDE ULTRASONİK KAZIYICILAR

DİŞHEKİMLİĞİNDE ULTRASONİK KAZIYICILAR T. C. Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı DİŞHEKİMLİĞİNDE ULTRASONİK KAZIYICILAR BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi Kaya DEMİRDAŞ Danışman Öğretim Üyesi: Doç. Dr. Eralp BUDUNELİ

Detaylı

Günümüzde diş ve diş eti hastalıkları bütün dünyada yaygın ve önemli bir sorundur. Çünkü ağız ve diş sağlığı genel sağlığımızla yakından ilişkilidir.

Günümüzde diş ve diş eti hastalıkları bütün dünyada yaygın ve önemli bir sorundur. Çünkü ağız ve diş sağlığı genel sağlığımızla yakından ilişkilidir. Ağız ve Diş Sağlığı Günümüzde diş ve diş eti hastalıkları bütün dünyada yaygın ve önemli bir sorundur. Çünkü ağız ve diş sağlığı genel sağlığımızla yakından ilişkilidir. Ağız sağlığı: Dişler ve onları

Detaylı

SİGARA KULLANAN VE KULLANMAYAN BİREYLERİN PERİODONTAL DURUMLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

SİGARA KULLANAN VE KULLANMAYAN BİREYLERİN PERİODONTAL DURUMLARININ KARŞILAŞTIRILMASI SİGARA KULLANAN VE KULLANMAYAN BİREYLERİN PERİODONTAL DURUMLARININ KARŞILAŞTIRILMASI ÖZET: Birçok araştırma periodontal sağlıkla sigara kullanımı arasında önemli bir ilişki olduğunu göstermiştir. Bu gerçeği

Detaylı

2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 2. SINIF RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ TEORİK DERS PROGRAMI

2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 2. SINIF RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ TEORİK DERS PROGRAMI 2. SINIF RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ TEORİK DERS PROGRAMI 1. hafta Konservatif Diş Tedavisine giriş, Diş yüzeyi terminolojisi 2. hafta Kavite sınıflandırması ve kavite terminolojisi (Sınıf I ve II kaviteler)

Detaylı

ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ

ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ Prof. Dr. Feridun ŞAKLAR ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ BAŞARI ORANLARI Kök kanal tedavisindeki başarı oranlarının belirlenmesi için bu güne kadar çok sayıda çalışma yapılmıştır.

Detaylı

Prof. Dr. Gökhan AKSOY

Prof. Dr. Gökhan AKSOY Prof. Dr. Gökhan AKSOY * Çiğneme, Beslenme * Yutkunma, * Estetik, * Konuşma, * Psikolojik Kriterler * Sosyolojik Kriterler Mandibüler: alt çene kemiğine ait, alt çene kemiğiyle ilgili Örnek: * mandibüler

Detaylı

SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI

SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI Diş Eti Hastalıkları Dişeti hastalıkları (Periodontal hastalıklar) dişeti ve dişleri destekleyen diğer dokuları etkileyen hastalıklardır. Erişkinlerde diş kayıplarının %70

Detaylı

Periodontoloji nedir?

Periodontoloji nedir? Periodontoloji Periodontoloji nedir? Periodontoloji, dişleri ve implantları çevreleyen yumuşak ve sert dokuların iltihabi hastalıkları ve bunların tedavisi ile ilgilenen bir dişhekimliği dalıdır. Periodontoloji,

Detaylı

ULTRASONİKLER İLE EL ALETLERİNİN KÖK YÜZEYİ DÜZLEŞTİRİLMESİ AÇISINDAN KARŞILAŞTIRILMASI

ULTRASONİKLER İLE EL ALETLERİNİN KÖK YÜZEYİ DÜZLEŞTİRİLMESİ AÇISINDAN KARŞILAŞTIRILMASI T.C Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı ULTRASONİKLER İLE EL ALETLERİNİN KÖK YÜZEYİ DÜZLEŞTİRİLMESİ AÇISINDAN KARŞILAŞTIRILMASI BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi Özden Sav Danışman

Detaylı

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma Oral İmplantolojide Temel Kavramlar, Teşhis ve Tedavi Planlaması 13.30-15.00 Dental implantların kısa tarihçesi

Detaylı

FORAMEN APİKALE'NİN DİŞ KÖKLERİNİN ANATOMİK APEKSLERİYLE İLİŞKİSİ. Tayfun ALAÇAM*

FORAMEN APİKALE'NİN DİŞ KÖKLERİNİN ANATOMİK APEKSLERİYLE İLİŞKİSİ. Tayfun ALAÇAM* G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt IV, Sayı 1, Sayfa 67-74, 1987 FORAMEN APİKALE'NİN DİŞ KÖKLERİNİN ANATOMİK APEKSLERİYLE İLİŞKİSİ Tayfun ALAÇAM* Foramen apikale bütün olgularda kök apeksinin merkezinde yer almamaktadır.

Detaylı

Kanser Hastalarında Dental Yaklaşım. Dr.Kıvanç Bektaş-Kayhan İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş, Çene Cerrahisi Anabilim Dalı

Kanser Hastalarında Dental Yaklaşım. Dr.Kıvanç Bektaş-Kayhan İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş, Çene Cerrahisi Anabilim Dalı Kanser Hastalarında Dental Yaklaşım Dr.Kıvanç Bektaş-Kayhan İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş, Çene Cerrahisi Anabilim Dalı İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi- İstanbul

Detaylı

2. HAFTA MİKROSKOPLAR

2. HAFTA MİKROSKOPLAR 2. HAFTA MİKROSKOPLAR MİKROSKOPLAR Hücreler çok küçük olduğundan (3-200 µm) mikroskop kullanılması zorunludur. Soğan zarı, parmak arası zarlar gibi çok ince yapılar, kesit almadan ve mikroskopsuz incelenebilir.

Detaylı

Memorial Hastanesi İç Hastalıkları Bölüm Koordinatörü Prof. Dr. Yavuz Baykal Ağız kokusunun nedenleri ve önlemenin yolları hakkında bilgi verdi.

Memorial Hastanesi İç Hastalıkları Bölüm Koordinatörü Prof. Dr. Yavuz Baykal Ağız kokusunun nedenleri ve önlemenin yolları hakkında bilgi verdi. Ağız Kokusuna Karşı Dilinizi de Fırçalayın Memorial Hastanesi İç Hastalıkları Bölüm Koordinatörü Prof. Dr. Yavuz Baykal Ağız kokusunun nedenleri ve önlemenin yolları hakkında bilgi verdi. İSTANBUL - Sağlıklı

Detaylı

ORTOPEDİK PROTEZ ENFEKSİYONLARINDA SONİKASYON DENEYİMİ

ORTOPEDİK PROTEZ ENFEKSİYONLARINDA SONİKASYON DENEYİMİ ORTOPEDİK PROTEZ ENFEKSİYONLARINDA SONİKASYON DENEYİMİ Dr. Şua Sümer Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Enf. Hast. ve Klin. Mikr. AD 17 Mayıs 2016 Prostetik eklem ameliyatları yaşlı popülasyonun artışına

Detaylı

TEHLİKELİ KİMYASAL MADDELERİN OLUŞTURDUĞU RİSKLER İÇİN GENEL ve ÖZEL ÖNLEME YÖNTEMLERİ

TEHLİKELİ KİMYASAL MADDELERİN OLUŞTURDUĞU RİSKLER İÇİN GENEL ve ÖZEL ÖNLEME YÖNTEMLERİ TEHLİKELİ KİMYASAL MADDELERİN OLUŞTURDUĞU RİSKLER İÇİN GENEL ve ÖZEL ÖNLEME YÖNTEMLERİ Dr. Fatma IŞIK COŞKUNSES İSG Uzmanı / İSGÜM Kimyasal maddeler sanayimizin ve günlük yaşantımızın içinde bir çok alanda

Detaylı

AYNI YÖREDE BULUNAN 242 BİREYİN PROTETİK MUAYENE BULGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

AYNI YÖREDE BULUNAN 242 BİREYİN PROTETİK MUAYENE BULGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt III, Sayı 1, Sayfa 121-125, 1986 AYNI YÖREDE BULUNAN 242 BİREYİN PROTETİK MUAYENE BULGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Hüsnü YAVUZYILMAZ* Celil DİNÇER** M. Emin TOPÇU*** Koruyucu

Detaylı

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ PERİODONTOLOJİ ANABİLİM DALI

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ PERİODONTOLOJİ ANABİLİM DALI İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ PERİODONTOLOJİ ANABİLİM DALI Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Özay Uslu (Anabilim Dalı Başkanı) Uzman Dt. Vesile Elif Toy Dt. Ömer Alperen Kırmızıgül Arş. Gör. Semih Akgül

Detaylı

OROHEKS % 0,2 ORAL SPREY

OROHEKS % 0,2 ORAL SPREY OROHEKS % 0,2 ORAL SPREY FORMÜL %0.2 klorheksidin glukonat içerir. Yardımcı madde olarak; gliserin, limon esansı ve nane esansı içerir. Bir püskürtme 0.15 ml dir ve 0.0003 g klorheksidin glukonat içerir.

Detaylı

DENTAL RESTORASYONLARIN PERİODONSİYUM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN KLİNİK ARAŞTIRILMASI

DENTAL RESTORASYONLARIN PERİODONSİYUM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN KLİNİK ARAŞTIRILMASI T.C. Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı DENTAL RESTORASYONLARIN PERİODONSİYUM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN KLİNİK ARAŞTIRILMASI BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi Deniz GÖÇHAN Danışman

Detaylı

YÜZEY ÖZELLİKLERİ. Rahatınız Bizim Hedefimizdir

YÜZEY ÖZELLİKLERİ. Rahatınız Bizim Hedefimizdir 01 YÜZEY ÖZELLİKLERİ İmplant uygulaması bir cerrahi müdahale olduğu için akabinde iflamasyon tepki eşlik eder. Bu tepkinin kısa ya da uzun sürmesi kullanılan materyal, implantın konulduğu yer ve üzerine

Detaylı

DÖNER ALETLERİN KANAL TEDAVİSİNDE KULLANIMI

DÖNER ALETLERİN KANAL TEDAVİSİNDE KULLANIMI TC. EGE ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ ENDODONTİ ANABİLİM DALI DÖNER ALETLERİN KANAL TEDAVİSİNDE KULLANIMI BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi Javid JAFARZADA Danışman Öğretim Üyesi: Prof.Dr. M. Kemal ÇALIŞKAN

Detaylı

İÇME SULARININ DEZENFEKSİYONUNDA NANOMATEYALLERİN KULLANIMI

İÇME SULARININ DEZENFEKSİYONUNDA NANOMATEYALLERİN KULLANIMI İÇME SULARININ DEZENFEKSİYONUNDA NANOMATEYALLERİN KULLANIMI Behzat Balcı, F. Elçin Erkurt, E. Su Turan Çukurova Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Giriş İçme sularında dezenfeksiyon,

Detaylı

Biyolojik Biyomekanik İmplant Başarısızlığı İmplant Başarısızlığı Krestal Kemik Kaybı Protez Komplikasyonları Mekanik Süreçler

Biyolojik Biyomekanik İmplant Başarısızlığı İmplant Başarısızlığı Krestal Kemik Kaybı Protez Komplikasyonları Mekanik Süreçler F. Emir Biyolojik İmplant Başarısızlığı Cerrahi başarısızlık İyileşme Krestal Kemik Kaybı Periosteal Refleksiyon(kaldırma) Otoimmün (bakteriyel etki) Biyolojik mikro aralık Protez Komplikasyonları Vida

Detaylı

PERİODONTAL HASTALIK VE TEDAVİSİNİN DİĞER DİŞ HEKİMLİĞİ ALANLARI İLE İLİŞKİSİ PERİODONTOLOLOJİ-PROTEZ

PERİODONTAL HASTALIK VE TEDAVİSİNİN DİĞER DİŞ HEKİMLİĞİ ALANLARI İLE İLİŞKİSİ PERİODONTOLOLOJİ-PROTEZ PERİODONTAL HASTALIK VE TEDAVİSİNİN DİĞER DİŞ HEKİMLİĞİ ALANLARI İLE İLİŞKİSİ PERİODONTOLOLOJİ-PROTEZ Restoratif tedavilerin planlama aşamasında iyi bir periodontal değerlendirme gereklidir. Hastaya planlanacak

Detaylı

Yaşlılarda düzenli fiziksel aktivite

Yaşlılarda düzenli fiziksel aktivite Düzenli fiziksel aktivite ile kazanılmak istenen yaşam kalitesi artışı özellikle yaşlı nüfusta önemli görülmektedir. Bu kısımda yaşlılar için egzersiz programı oluşturulurken nelere dikkat edilmesi gerektiği

Detaylı

EN ÇOK KULLANDIĞIMIZ TIBBİ ALET

EN ÇOK KULLANDIĞIMIZ TIBBİ ALET EL HİJYENİ EN ÇOK KULLANDIĞIMIZ TIBBİ ALET GÜNÜMÜZDE NOZOKOMĐAL ENFEKSĐYONLARIN ÖNLENMESĐNDE EN ÖNEMLĐ TEK PROSEDÜR EL YIKAMADIR* EL YIKAMA El Florasi Kalici flora (koagülaz negatif stafilokok, difteroid,

Detaylı

Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri

Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri Diagnostik görüntüleme ve teknikleri, implant ekibi ve hasta için çok amaçlı tedavi planının uygulanması ve geliştirilmesine yardımcı olur. 1. Aşama Görüntüleme Aşamaları

Detaylı

Ateşli Silah Yaralanmaları

Ateşli Silah Yaralanmaları Ateşli Silah Yaralanmaları Ateşli silah yaralanmalarında şu soruların cevabı aranmalıdır. 1. Mesafe tespiti, 2. Giriş-çıkış delikleri, 3. Traje, 4. Ölüm sebebi, 5. Öldürücü lezyonun tespiti, 6. Kurşunun

Detaylı

Meyve ve Sebze Depolanması ve İhracatında Kullanılan Modifiye Atmosfer Ambalajlarındaki Gelişmeler Doç. Dr. Fatih ŞEN

Meyve ve Sebze Depolanması ve İhracatında Kullanılan Modifiye Atmosfer Ambalajlarındaki Gelişmeler Doç. Dr. Fatih ŞEN Meyve ve Sebze Depolanması ve İhracatında Kullanılan Modifiye Atmosfer Ambalajlarındaki Gelişmeler Doç. Dr. Fatih ŞEN Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü fatih.sen@ege.edu.tr Modifiye

Detaylı

TRAVMA. Doç Dr. Onur POLAT Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

TRAVMA. Doç Dr. Onur POLAT Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı TRAVMA Doç Dr. Onur POLAT Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı HEDEFLER Travmanın tarihçesi Travmanın tanımı Travma çeşitleri (Künt, Penetran, Blast,

Detaylı

SİNÜS - AĞRI, BASINÇ, AKINTI

SİNÜS - AĞRI, BASINÇ, AKINTI SİNÜS - AĞRI, BASINÇ, AKINTI Yardım edin sinüslerim beni öldürüyor! Bunu daha önce hiç söylediniz mi?. Eğer cevabınız hayır ise siz çok şanslısınız demektir. Çünkü her yıl milyonlarca lira sinüs problemleri

Detaylı

ULTRASON GÖRÜNTÜLEME

ULTRASON GÖRÜNTÜLEME ULTRASON GÖRÜNTÜLEME Ultrason görüntüleme 50 yıldan uzun zamandır kullanılmaktadır. Tahribastsız, görceli olarak ucuz, mobil ve mükemmel bir çözünürlüğe sahip bir tekniktir. Sadece tıpta değil, tahribatsız

Detaylı

İMPLANT VAKALARININ SINIFLANDIRILMASI

İMPLANT VAKALARININ SINIFLANDIRILMASI İMPLANT VAKALARININ SINIFLANDIRILMASI Prof. Dr. HALDUN İPLİKÇİOĞLU İmplant vakaları neden sınıflandırılmalıdır? İmplantoloji yüksek düzeyde bilgi ve deneyim gerektiren bir alandır. Bu konuda çalışmalar

Detaylı

KORUYUCU EKİPMAN KULLANMA TALİMATI

KORUYUCU EKİPMAN KULLANMA TALİMATI YÖN.TL.26 28.05.2013 14.01.2014 01 1/6 1.0 AMAÇ: sağlık hizmetleri ile ilişkili enfeksiyonların ve çapraz bulaşların önlenmesi amacıyla sağlık personeli,hasta,hasta refakatçileri ve ziyaretçiler için uygun

Detaylı

YAŞAMBOYU SPOR ve ANTRENMAN BİLGİSİ. HAZIRLAYAN Zekeriya BAŞEKEN Beden Eğitimi Öğretmeni 1

YAŞAMBOYU SPOR ve ANTRENMAN BİLGİSİ. HAZIRLAYAN Zekeriya BAŞEKEN Beden Eğitimi Öğretmeni 1 YAŞAMBOYU SPOR ve ANTRENMAN BİLGİSİ HAZIRLAYAN Zekeriya BAŞEKEN Beden Eğitimi Öğretmeni 1 Spor insanoğlunun var oluşundan beri onunla beraber olan, belirli kurallar içeren, rekabet ortamı olan, haz veren

Detaylı

KEMİK VE DİŞ ETİ SORUNLARI İÇİN EN GÜVENİLİR VE EN ETKİLİ ÇÖZÜM

KEMİK VE DİŞ ETİ SORUNLARI İÇİN EN GÜVENİLİR VE EN ETKİLİ ÇÖZÜM DOKU YENİLENMESİNDE OTOLOG ÇÖZÜM TÜRKİYEDE TEK DENTAL PRP KİTİ KEMİK VE DİŞ ETİ SORUNLARI İÇİN EN GÜVENİLİR VE EN ETKİLİ ÇÖZÜM YENİLENMEK KENDİ İÇİMİZDE ONARICI DOKU YENİLENMESİNİ HIZLANDIRAN YENİLİKÇİ

Detaylı

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU. Periodontoloji Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU. Periodontoloji Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU Periodontoloji Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu Periodontoloji Uzmanlık Eğitimi Çekirdek Eğitim Müfredatı 2011 Ankara 1 TUK

Detaylı

DETERJAN VE DEZENFEKTANLAR. Fırat ÖZEL, Gıda Mühendisi 2006

DETERJAN VE DEZENFEKTANLAR. Fırat ÖZEL, Gıda Mühendisi 2006 DETERJAN VE DEZENFEKTANLAR Fırat ÖZEL, Gıda Mühendisi 2006 ÖNEMLİ! Gıdaları insanların sağlıklarını çok ciddi şekilde etkiler. Bu nedenle, gıda üreten kişilerin temizlik kurallarına uyması çok önemlidir.

Detaylı

ORTODONTİ ANABİLİM DALI

ORTODONTİ ANABİLİM DALI ORTODONTİ ANABİLİM DALI Ortodonti; Latince de "düzgün diş anlamına gelmektedir. Genel olarak; çocuklar ve yetişkin bireylerin diş ve çene yapılarında meydana gelen bozuklukların teşhisi, tedavisi ve önlenmesi

Detaylı

BASAMAKLI DİŞ PREPARASYONU

BASAMAKLI DİŞ PREPARASYONU BASAMAKLI DİŞ PREPARASYONU Prof. Dr. HASAN NECDET ALKUMRU Basamaklı diş kesiminde kendi geliştirdiğim yöntem olan dişin önce bir yarısının prepare edilerek kesim miktarının gözlenmesi ve olası hataların

Detaylı

Etkin Madde Klorheksidin glukonat (%1)tır. Yardımcı madde olarak; Kuş üzümü aroması, Kiraz aroması ve Nane esansı içerir.

Etkin Madde Klorheksidin glukonat (%1)tır. Yardımcı madde olarak; Kuş üzümü aroması, Kiraz aroması ve Nane esansı içerir. KULLANIM KILAVUZU KLORHEX ORAL JEL Birim Formülü Etkin Madde Klorheksidin glukonat (%1)tır. Yardımcı madde olarak; Kuş üzümü aroması, Kiraz aroması ve Nane esansı içerir. Tıbbi Özellikleri Klorheksidin

Detaylı

Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K DPE 603 Fiziksel, psikolojik, sosyal gelişim ve davranış

Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K DPE 603 Fiziksel, psikolojik, sosyal gelişim ve davranış PEDODONTİ Ders Koordinatörü: Prof. Dr. Serap Çetiner, scetiner@neu.edu.tr DersSorumluları: Prof. Dr. Serap Çetiner, scetiner@neu.edu.tr Prof.Dr. Şaziye Aras, saziye_aras@yahoo.com Prof.Dr. Leyla Durutürk,

Detaylı

Gıda artıkları, Ölü epitel hücreleri, Bakteriler, Nötrofil gibi hücrelerden oluşan yumuşak eklenti

Gıda artıkları, Ölü epitel hücreleri, Bakteriler, Nötrofil gibi hücrelerden oluşan yumuşak eklenti DENTAL PLAK Materia alba Gıda artıkları, Ölü epitel hücreleri, Bakteriler, Nötrofil gibi hücrelerden oluşan yumuşak eklenti Hava-su spreyi ile, hastanın ağzını çalkalamasıyla kolayca uzaklaşır. Pellikül

Detaylı

TÜBİTAK-BİDEB Lise Öğretmenleri (Fizik, Kimya, Biyoloji ve Matematik) Proje Danışmanlığı Eğitimi Çalıştayı LİSE-2 (ÇALIŞTAY 2012) SUYUN DANSI

TÜBİTAK-BİDEB Lise Öğretmenleri (Fizik, Kimya, Biyoloji ve Matematik) Proje Danışmanlığı Eğitimi Çalıştayı LİSE-2 (ÇALIŞTAY 2012) SUYUN DANSI TÜBİTAK-BİDEB Lise Öğretmenleri (Fizik, Kimya, Biyoloji ve Matematik) Proje Danışmanlığı Eğitimi Çalıştayı LİSE-2 (ÇALIŞTAY 2012) SUYUN DANSI Ali EKRİKAYA Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi KAYSERİ Ömer

Detaylı

ECH 208 KOZMETİK ÜRÜNLER. 2.Hafta Ders Notları Deri ve Bakımı

ECH 208 KOZMETİK ÜRÜNLER. 2.Hafta Ders Notları Deri ve Bakımı ECH 208 KOZMETİK ÜRÜNLER 2.Hafta Ders Notları Deri ve Bakımı 1 Deri en geniş ve en ağır organ (9 kg) tüm vücut ağırlığının ~ % 16 sını kaplar ve alanı yetişkinlerde ~ 1.8 m²- 2 m 2, bebeklerde ~ 0.25 m²dir

Detaylı

Silifoz Filtre Sistemi

Silifoz Filtre Sistemi Silifoz Filtre Sistemi RMF BSFT ATK 11 SA - Enerji ve bakım masraflarında tasarruf sağlar. - Su sistemlerinizin ömrünü uzatır. RMF BSFT ATK 11 SA Silifoz - Oteller, kamu binaları, konutlar gibi ortak yaşam

Detaylı

YARA VE YARA ÇEŞİTLERİ. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

YARA VE YARA ÇEŞİTLERİ. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL YARA VE YARA ÇEŞİTLERİ Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL YARA VE YARA ÇEŞİTLERİ Travma; ani olarak dıştan mekanik bir etki sonucu meydana gelen, sağlığı tehdit eden, fiziksel ve ruhsal hasarlara yol açan bir olaydır.

Detaylı

KİNEZYOLOJİ ÖĞR.GÖR. CİHAN CİCİK

KİNEZYOLOJİ ÖĞR.GÖR. CİHAN CİCİK KİNEZYOLOJİ ÖĞR.GÖR. CİHAN CİCİK 1 2 Lokomotor sistemi oluşturan yapılar içinde en fazla stres altında kalan kıkırdaktır. Eklem kıkırdağı; 1) Kan damarlarından, 2) Lenf kanallarından, 3) Sinirlerden yoksundur.

Detaylı

Doç. Dr. Fatih ÇALIŞKAN Sakarya Üniversitesi, Teknoloji Fak. Metalurji ve Malzeme Mühendisliği EABD

Doç. Dr. Fatih ÇALIŞKAN Sakarya Üniversitesi, Teknoloji Fak. Metalurji ve Malzeme Mühendisliği EABD BİYOUYUMLULUK (BIO-COMPATIBILITY) 10993-1 Bir materyalin biyo-uyumluluğunun test edilmesi için gerekli testlerin tümünü içerir. (Toksisite, Hemoliz, sitotoksisite, sistemik toksisite,...vs.) Hammaddelerin

Detaylı

Dekontaminasyon. Manuel Dekontaminasyon. Temizlik. Bir nesnenin mikroorganizmalardan arındırılarak güvenli hale getirilmesi için yapılan işlemler

Dekontaminasyon. Manuel Dekontaminasyon. Temizlik. Bir nesnenin mikroorganizmalardan arındırılarak güvenli hale getirilmesi için yapılan işlemler Dekontaminasyon Manuel Dekontaminasyon Dr. Aydan Özkütük Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji AD Bir nesnenin mikroorganizmalardan arındırılarak güvenli hale getirilmesi

Detaylı

PERİTON DİYALİZİNDE ENFEKSİYÖZ KOMPLİKASYONLAR

PERİTON DİYALİZİNDE ENFEKSİYÖZ KOMPLİKASYONLAR PERİTON DİYALİZİNDE ENFEKSİYÖZ KOMPLİKASYONLAR Peritonit (en sık) PD-ilişkili enfeksiyonlar Çıkış yeri enfeksiyonu Tünel enfeksiyonu PERİTONİT TANISI Diyalizat sıvısında hücre sayısı > 100/mm³ ( > %50

Detaylı

UZM.FZT.NAZMİ ŞEKERCİ

UZM.FZT.NAZMİ ŞEKERCİ UZM.FZT.NAZMİ ŞEKERCİ Ses maddesel ortamdan oluşan periyodik dalgalanmalardır. Sıkışma ve genleşme periyodları vardır. Bu nedenle ses enerjisinin iletilmesi için madde ortamına gereksinim vardır. Havada

Detaylı

FONKSİYONEL OKLÜZAL MORFOLOJİ. Dr. Hüsnü YAVUZYILMAZ

FONKSİYONEL OKLÜZAL MORFOLOJİ. Dr. Hüsnü YAVUZYILMAZ FONKSİYONEL OKLÜZAL MORFOLOJİ Dr. Hüsnü YAVUZYILMAZ FONKSİYONEL OKLÜZAL MORFOLOJİ Dişlerin oklüzal yüzlerindeki anatomik oluşumların, mandibula hareketleri ile fonksiyonel uyum içinde şekillendirilmeleri.

Detaylı

diastema varlığında tedavi alternatifleri

diastema varlığında tedavi alternatifleri diastema varlığında tedavi alternatifleri Prof. Dr. L. Şebnem TÜRKÜN Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Restoratif Diş Tedavisi Anabilim Dalı Etken Muayene Tedavi Planı Etiyoloji Süt/daimi diş geçiş

Detaylı

KESİM VE MONTAJDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR

KESİM VE MONTAJDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR KESİM VE MONTAJDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR Gözlük Camının Müşteriye Teslim Edilmeden Önce Geçirdiği Evreler Camların, kontrollerinin yapılması ve işaretlenmesi Ped kullanımı ve bloklama Sıkıştırma

Detaylı

İMPLANT. Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu

İMPLANT. Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu İMPLANT Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu İMPLANT NEDİR? İmplant, herhangi bir nedenden dolayı kaybedilen dişlerin, fonksiyon ve görünüşünü tekrar kazandırmak amacıyla, kişinin çene kemiğine yerleştirilen, kişinin

Detaylı

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER Canlıların yapısında bulunan moleküller yapısına göre 2 ye ayrılır: I. İnorganik Bileşikler: Bir canlı vücudunda sentezlenemeyen, dışardan hazır olarak aldığı

Detaylı

PLAK KAYNAKLI PERİODONTAL HASTALIĞIN ETYOLOJİSİ MİKROBİYAL DENTAL PLAK

PLAK KAYNAKLI PERİODONTAL HASTALIĞIN ETYOLOJİSİ MİKROBİYAL DENTAL PLAK PLAK KAYNAKLI PERİODONTAL HASTALIĞIN ETYOLOJİSİ MİKROBİYAL DENTAL PLAK Oral kavitede mikrobiyolojik dengenin bozulması ile ekoloji değişir. Yararlı türler (S.salivarius, S.mitis..vb) azalır, patojen türler

Detaylı

Çalışma Ortamında Kişisel Maruziyet ve Ortam Ölçümleri

Çalışma Ortamında Kişisel Maruziyet ve Ortam Ölçümleri T.C. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Çalışma Ortamında Kişisel Maruziyet ve Ortam Ölçümleri ZEKİYE KARAKAYA İş Sağlığı ve Güvenliği Araştırma ve Geliştirme

Detaylı

EL HİJYENİ VE ELDİVEN KULLANIMI TALİMATI

EL HİJYENİ VE ELDİVEN KULLANIMI TALİMATI AMAÇ Sağlık hizmetiyle ilişkili enfeksiyonların ve çapraz bulaşmaların önlenmesi amacıyla sağlık personeli, hasta, hasta refakatçileri ve ziyaretçiler için, uygun el temizliği ve eldiven kullanma yöntemlerini

Detaylı

Pool Fresh!up. Sphere. VitroSphere nano. Yüzme havuzu filtresi için DIN normlarına uygun eşsiz cam bilyalar. NSF DIN. Certified to NSF/ANSI 61

Pool Fresh!up. Sphere. VitroSphere nano. Yüzme havuzu filtresi için DIN normlarına uygun eşsiz cam bilyalar. NSF DIN. Certified to NSF/ANSI 61 Pool Fresh!up Vitro Sphere VitroSphere nano Yüzme havuzu filtresi için DIN normlarına uygun eşsiz cam bilyalar. Geprüft nach DIN 19603 & KSW-Richtlinie DIN 19603 NSF Certified to NSF/ANSI 61 Genel sorun

Detaylı

BMM307-H02. Yrd.Doç.Dr. Ziynet PAMUK

BMM307-H02. Yrd.Doç.Dr. Ziynet PAMUK BMM307-H02 Yrd.Doç.Dr. Ziynet PAMUK ziynetpamuk@gmail.com 1 BİYOELEKTRİK NEDİR? Biyoelektrik, canlıların üretmiş olduğu elektriktir. Ancak bu derste anlatılacak olan insan vücudundan elektrotlar vasıtasıyla

Detaylı

BEL AĞRISI. Dahili Servisler

BEL AĞRISI. Dahili Servisler BEL AĞRISI Dahili Servisler İnsan omurgası vücut ağırlığını taşımak, hareketine izin vermek ve spinal kolonu korumak için dizayn edilmiştir. Omurga kolonu, birbiri üzerine dizilmiş olan 24 ayrı omur adı

Detaylı

EGE ÜNİVERSİTESİ EGE MYO MEKATRONİK PROGRAMI

EGE ÜNİVERSİTESİ EGE MYO MEKATRONİK PROGRAMI EGE ÜNİVERSİTESİ EGE MYO MEKATRONİK PROGRAMI SENSÖRLER VE DÖNÜŞTÜRÜCÜLER SEVİYENİN ÖLÇÜLMESİ Seviye Algılayıcılar Şamandıra Seviye Anahtarları Şamandıralar sıvı seviyesi ile yukarı ve aşağı doğru hareket

Detaylı

Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması

Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması Melis Demirci, Özlem Tünger, Kenan Değerli, Şebnem Şenol, Çiğdem Banu

Detaylı

RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ

RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ Ders Koordinatörü: Prof. Dr. Nuran Ulusoy, nulusoy@neu.edu.tr Ders Sorumluları: Prof. Dr. Nuran Ulusoy, nulusoy@neu.edu.tr Prof. Dr. Hikmet Solak, hsolak@neu.edu.tr Prof. Dr. Arzu

Detaylı

Sınıf II Div 1 Anomaliler ve Tedavi Prensipleri

Sınıf II Div 1 Anomaliler ve Tedavi Prensipleri Dr. Levent Vahdettin Sınıf II Div 1 Anomaliler ve Tedavi Prensipleri Ortodontik tedavilerin başlıca hedeflerinden biri de yüz estetiği ve güzelliğini sağlayıp, geliştirmektir. Yüz profilindeki değişiklikler,

Detaylı

ÜST ÇENE ÖN BÖLGEDE TEK DİŞ EKSİKLİĞİNDE İMPLANTLARIN YERİ VE ÖNEMİ

ÜST ÇENE ÖN BÖLGEDE TEK DİŞ EKSİKLİĞİNDE İMPLANTLARIN YERİ VE ÖNEMİ T.C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı ÜST ÇENE ÖN BÖLGEDE TEK DİŞ EKSİKLİĞİNDE İMPLANTLARIN YERİ VE ÖNEMİ BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi: Gülsen KİRAZ Danışman Öğretim

Detaylı

I. Histoloji nedir? II. Niçin Histoloji öğreniyoruz? III. Histolojik inceleme nasıl yapılır?

I. Histoloji nedir? II. Niçin Histoloji öğreniyoruz? III. Histolojik inceleme nasıl yapılır? Histolojiye Giriş I. Histoloji nedir? II. Niçin Histoloji öğreniyoruz? III. Histolojik inceleme nasıl yapılır? Histology (Eski Yunanca,Grekçe ): /histo- doku /logia- bilim Histoloji DOKU BİLİMİ demektir

Detaylı

AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞIMIZ ELİMİZDE

AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞIMIZ ELİMİZDE AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞIMIZ ELİMİZDE Ağız ve diş sağlığı anne karnında başlar Doğum öncesi yeterli beslenen ve sağlam doğan bebeklerin 6 aylıktan itibaren ilk SÜT DİŞLERİ çıkar 2,5 3 yaşın sonuna kadar çocuğun

Detaylı

FİBER OPTİK ÜTÜLEME DIODE LAZER!

FİBER OPTİK ÜTÜLEME DIODE LAZER! ÜTÜLEME DIODE LAZERDE EN SON TEKNOLOJİ FCD FİBER OPTİK ÜTÜLEME DIODE LAZER! HAFİF EN BAŞLIĞI (300 gr) DÜNYANIN 60.000.000 ATIŞ ÖMRÜ 20.000.000 Garanti 2 YIL GARANTİ BUZ BAŞLIK K142186/878.4810 17.04.2015

Detaylı

Epitel hücreleri glikokaliks denen glikoprotein örtüsü ile çevrilidir. Epitel hücrelerinin birbirine yapışmasını sağlar. Epitel hücrelerinin üzerine

Epitel hücreleri glikokaliks denen glikoprotein örtüsü ile çevrilidir. Epitel hücrelerinin birbirine yapışmasını sağlar. Epitel hücrelerinin üzerine EPİTEL DOKU EPİTEL DOKU Birbirine bitişik hücrelerden yapılmıştır. Hücreler arası madde çok azdır. Ektoderm, mezoderm ve endoderm olmak üzere her üç embriyon yaprağından köken alır. Epitel dokusu mitoz

Detaylı

ÇÜRÜK AKTİVİTE TESTİ (ÇAT):

ÇÜRÜK AKTİVİTE TESTİ (ÇAT): ÇÜRÜK AKTİVİTE TESTİ (ÇAT): Çürük risk değerlendirmesinin bir parçası olarak 1- Her yaş için ağız diş bakımını öğretmek için; 2- Hamilelerde; 3- Ortodonti hastalarında; 4- Yaygın restorasyon çalışmalarında;

Detaylı

Dişlerin Ark İçerisindeki ve Karşılıklı İlişkileri. Prof. Dr. Mutahhar Ulusoy

Dişlerin Ark İçerisindeki ve Karşılıklı İlişkileri. Prof. Dr. Mutahhar Ulusoy Dişlerin Ark İçerisindeki ve Karşılıklı İlişkileri Prof. Dr. Mutahhar Ulusoy Dişler belirli bir düzene uyarak, ağızda karşılıklı iki grup meydana getirmişlerdir: Maksiller kemiğe ve böylelikle sabit olan

Detaylı

TEKNO ELEKTROMEKANİK MÜHENDİSLİK SANAYİ ve TİCARET A.Ş.

TEKNO ELEKTROMEKANİK MÜHENDİSLİK SANAYİ ve TİCARET A.Ş. HTL TEMİZ ODA UYGULAMALARI BİYOGÜVENLİK KABİNLERİ Çeker ocaklar : Çeker ocaklar Biyogüvenlik kabini değildir. Kimyasal korunma amacıyla kullanılır. Radyoaktif malzeme ile çalışılabilen modeller vardır.

Detaylı

EL YIKAMA. Acıbadem Kadıköy Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Funda Peker

EL YIKAMA. Acıbadem Kadıköy Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Funda Peker EL YIKAMA Acıbadem Kadıköy Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Funda Peker El Yıkama-tarihçesi Tıp tarihi incelendiğinde, el yıkama ile infeksiyon hastalıklarının önlenebildiğine dair veriler XIX. yüzyıla

Detaylı

Kullanım Kılavuzu Beton Nemi Ölçer PCE-WP21

Kullanım Kılavuzu Beton Nemi Ölçer PCE-WP21 PCE Teknik Cihazları Ltd.Şti. Halkalı Merkez Mah Ataman Sok. No.:4/4 Türkiye Tel: 0212 471 11 47 Faks: 0212 705 53 93 info@pce-cihazlari.com.tr www.pce-instruments.com/turkish Kullanım Kılavuzu Beton Nemi

Detaylı

PERİODONTİTİSLER I- KRONİK PERİODONTİTİS

PERİODONTİTİSLER I- KRONİK PERİODONTİTİS PERİODONTİTİSLER Periodontitis, spesifik mikroorganizmalar veya spesifik mikroorganizma gruplarının neden olduğu, periodontal ligaman ve alveolar kemiğin cep oluşumu, dişeti çekilmesi veya her ikisiyle

Detaylı

Ünite. Dalgalar. 1. Ses Dalgaları 2. Yay Dalgaları 3. Su Dalgaları

Ünite. Dalgalar. 1. Ses Dalgaları 2. Yay Dalgaları 3. Su Dalgaları 7 Ünite Dalgalar 1. Ses Dalgaları 2. Yay Dalgaları 3. Su Dalgaları SES DALGALARI 3 Test 1 Çözümleri 3. 1. Verilen üç özellik ses dalgalarına aittir. Ay'da hava, yani maddesel bir ortam olmadığından sesi

Detaylı

YÜZME HAVUZU SAUNA SPA

YÜZME HAVUZU SAUNA SPA YÜZME HAVUZU SAUNA SPA GRANDER SU YAŞATMA TEKNOLOJİSİ GRANDER CİHAZLARI NASIL ÜRETİLİR? Avusturya da Tirol bölgesindeki Alp Dağlarında bir maden sahasından çıkan özel kaynak suyu, Johann Grander in doğayı

Detaylı

Güç ve Enerji. Güç; Enerji; Birimi = W - kw - MW. Birimi = Wh - kwh - MWh

Güç ve Enerji. Güç; Enerji; Birimi = W - kw - MW. Birimi = Wh - kwh - MWh Temel Kavramlar Gerilim (Voltaj) V, v, E, e volt V Yük (Charge) Q, q coulomb C Direnç R ohm W Kapasitans C farad F Endüktans L henry H Frekans f hertz Hz Güç P, p watt W Enerji E watt-saat Wh Ohm Kanunu

Detaylı

PROGRESİF AKIMLAR UZM.FZT.NAZMİ ŞEKERCİ

PROGRESİF AKIMLAR UZM.FZT.NAZMİ ŞEKERCİ PROGRESİF AKIMLAR UZM.FZT.NAZMİ ŞEKERCİ Elektrik Akımları Eski sınıflamada elektrik akımları: Yönüne göre: Doğru akım (Galvanik akım) Alternatif akımlar Klinik ve elektrofizyolojik etkileri göz önüne alındığında:

Detaylı

DENEY 3. MADDENİN ÜÇ HALİ: NİTEL VE NİCEL GÖZLEMLER Sıcaklık ilişkileri

DENEY 3. MADDENİN ÜÇ HALİ: NİTEL VE NİCEL GÖZLEMLER Sıcaklık ilişkileri DENEY 3 MADDENİN ÜÇ HALİ: NİTEL VE NİCEL GÖZLEMLER Sıcaklık ilişkileri AMAÇ: Maddelerin üç halinin nitel ve nicel gözlemlerle incelenerek maddenin sıcaklık ile davranımını incelemek. TEORİ Hal değişimi,

Detaylı

2)Subatomik parçacıklardan oluşan radyasyon. α, β ışınları

2)Subatomik parçacıklardan oluşan radyasyon. α, β ışınları B) RADYASYON UYGULAMALARI Radyasyon = enerji yayılması 1)Elektromanyetik radyasyon. UV, X ve γ ışınları 2)Subatomik parçacıklardan oluşan radyasyon. α, β ışınları İyonizan ışınların canlı hücreler üzerine

Detaylı

Kasetin arka yüzeyi filmin yerleştirildiği kapaktır. Bu kapakların farklı farklı kapanma mekanizmaları vardır. Bu taraf ön yüzeyin tersine atom

Kasetin arka yüzeyi filmin yerleştirildiği kapaktır. Bu kapakların farklı farklı kapanma mekanizmaları vardır. Bu taraf ön yüzeyin tersine atom KASET Röntgen filmi kasetleri; radyografi işlemi sırasında filmin ışık almasını önleyen ve ranforsatör-film temasını sağlayan metal kutulardır. Özel kilitli kapakları vardır. Kasetin röntgen tüpüne bakan

Detaylı

AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI ve ANTİBİYOTİK PROFİLAKSİ REHBERİ

AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI ve ANTİBİYOTİK PROFİLAKSİ REHBERİ T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU Kahramanmaraş İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği Kahramanmaraş Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI ve ANTİBİYOTİK

Detaylı

BRUSELLOZUN İNSANLARDA ÖNLENMESİ VE KONTROLÜ

BRUSELLOZUN İNSANLARDA ÖNLENMESİ VE KONTROLÜ BRUSELLOZUN İNSANLARDA ÖNLENMESİ VE KONTROLÜ Prof. Dr. Fatma Ulutan Gazi Üniversitesi Tıp T p Fakültesi Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıklar kları Anabilim Dalı BRUSELLOZ KONTROLÜ VE ERADİKASYONU

Detaylı

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ)

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ) TOPRAK Toprak esas itibarı ile uzun yılların ürünü olan, kayaların ve organik maddelerin türlü çaptaki ayrışma ürünlerinden meydana gelen, içinde geniş bir canlılar âlemini barındırarak bitkilere durak

Detaylı

Burun yıkama ve sağlığı

Burun yıkama ve sağlığı Burun yıkama ve sağlığı Yayınlanmış bir çok klinik çalışmada günlük yapılan nazal yıkmanın burnumuzla ilgili yaşam kalitesini arttırdığı ve sinüslerimizden kaynaklanan semptomları azalttığı gösterilmiştir.

Detaylı

Hücre Biyoloji Laboratuarı Güz dönemi Alıştırma Soruları (Dr.Selcen Çelik)

Hücre Biyoloji Laboratuarı Güz dönemi Alıştırma Soruları (Dr.Selcen Çelik) Hücre Biyoloji Laboratuarı 2014-2015 Güz dönemi Alıştırma Soruları (Dr.Selcen Çelik Konular: ph ve tamponlar, hücre kültür tekniği, mikrometrik ölçüm ph ve Tamponlar 1. ph sı 8.2 olan 500 ml. 20mM Tris/HCl

Detaylı

İşyerinde oluşan hastalığa neden olan, sağlık ve

İşyerinde oluşan hastalığa neden olan, sağlık ve MESLEKİ RİSKLER VE İŞ HİJYENİ İş Hijyeni; İşyerinde oluşan hastalığa neden olan, sağlık ve iyilik ilik halini i bozan, işçiler il ve toplumdaki bireyler arasında önemli ölçüde huzursuzluk ve verimsizlik

Detaylı

Diyabet ve diş-dişeti sorunları TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU

Diyabet ve diş-dişeti sorunları TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU TEMD DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU HASTA EĞİTİM KİTAPÇIKLARI SERİSİ 13 Diyabet ve diş-dişeti sorunları

Detaylı

DEZENFEKTANLARA DİRENÇ TANIMLAR TANIMLAR STERİLİZASYON YAPMADAN TEMİZLİK YAPABİLİRSİNİZ TEMİZLİK YAPMADAN STERİLİZASYON YAPAMAZSINIZ DEZENFEKSİYON:

DEZENFEKTANLARA DİRENÇ TANIMLAR TANIMLAR STERİLİZASYON YAPMADAN TEMİZLİK YAPABİLİRSİNİZ TEMİZLİK YAPMADAN STERİLİZASYON YAPAMAZSINIZ DEZENFEKSİYON: Hidrojen peroksit sterilizasyon DEZENFEKSİYON EL ANTİSEPSİSİ iyod formaldehit gluteraldehit Perasetik asit fenol Çamaşır suyu Etilen oksit klor zefiran alkol ozon ppm Dr. Melda SINIRTAŞ TANIMLAR Hipokrat

Detaylı

PALATİNAL KÖKÜNDE DİŞETİ ÇEKİLMESİ BULUNAN ÜST BİRİNCİ BÜYÜK AZI DİŞLERİNİN OKLUZAL TEMASLARININ İNCELENMESİ

PALATİNAL KÖKÜNDE DİŞETİ ÇEKİLMESİ BULUNAN ÜST BİRİNCİ BÜYÜK AZI DİŞLERİNİN OKLUZAL TEMASLARININ İNCELENMESİ G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt III, Sayı 2, Sayfa 81-85, 1986 PALATİNAL KÖKÜNDE DİŞETİ ÇEKİLMESİ BULUNAN ÜST BİRİNCİ BÜYÜK AZI DİŞLERİNİN OKLUZAL TEMASLARININ İNCELENMESİ Doç. Dr. Kenan ERATALAY* Dr. Ezel

Detaylı

Prof. Dr. Yaşar AYKAÇ

Prof. Dr. Yaşar AYKAÇ Prof. Dr. Yaşar AYKAÇ Tedavi planlaması periodontal sorunu olan hastaların tedavisi yönünden son derece önemli olduğu gibi, hekimin başarısı ile yakından ilgilidir. Tedavi planı Teşhis ve prognozun belirlenmesinden

Detaylı