Lesson 27: Prepositions of Direction (from, to, into, onto, away from) Ders 27: Yön Edatları Yön Edatlarını Kullanmak.

Ebat: px

Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Lesson 27: Prepositions of Direction (from, to, into, onto, away from) Ders 27: Yön Edatları Yön Edatlarını Kullanmak."

Hazan Nazif
7 yıl önce
İzleme sayısı:

1 Lesson 27: Prepositions of Direction (from, to, into, onto, away from) Ders 27: Yön Edatları Yön Edatlarını Kullanmak. Reading (Okuma) I come from Austria. ( Avusturya dan geliyorum.) Last summer, I went from Korea to Japan by plane. ( Geçen yaz, Kore den Japonya ya uçakla gittim. ) I went to the gym. ( Spor salonuna gittim. ) I have never been to Australia. ( Avustralya da hiç bulunmadım. ) 1

2 A fly got into my soup while I was eating. ( Ben yemek yerken, çorbamın içine sinek düştü. ) The dog jumped into the lake. ( Köpek göle atladı. ) The cat jumped onto the roof. ( Kedi çatının üzerine atladı.) Alex fell onto the platform. ( Alex platformun üzerine düştü. ) He warned them to keep away from his daughter. ( Kızından uzak durmaları için onları uyardı. ) She ran away from the policeman. ( Polisten kaçtı. ) 2

3 Grammar focus (Dil Bilgisi) Yön için kullanılan edatlar; from, to, into, onto, away from, vb. Edatların nasıl kullanılacağını aşağıdaki tabloda inceleyin. Edatlar Anlamı Açıklama From -den bir şeyin kökenini ifade ederken To -e/-a Bir şeyin konumunu belirtirken; yön gösterirken Into içine bir şeyin içine doğru yönelmeyi ifade ederken Onto üzerine bir şeyin yüzeyine doğru yönelmeyi ifade ederken away from uzak durmak mesafeyi korumak veya bir şeyin kökeninden uzağa gitmek 3

4 Speaking (Konuşma) 1) We went to the hotel from the airport by bus. (Havaalanından otele otobüsle gittik.) 2) How far is your house from the bus stop? (Evin otobüs durağından ne kadar uzak?) 3) All of us went to the movie theater. (Hepimiz sinemaya gittik.) 4) Marie has returned to her town. (Marie kendi şehrine döndü.) 5) Jess almost fell into the river. (Jess neredeyse nehire düşüyordu.) 6) Don t go into your sister s room. (Kız kardeşinin odasına girme.) 7) How does he get onto the roof? (Çatıya nasıl çıktı?) 8) He put his key onto the table. (Anahtarını masanın üzerine bıraktı.) 9) The children suddenly ran away from their house. (Çocuklar aniden evlerinden kaçtı.) 10) Please don t go away from me. (Lütfen benden uzağa gitme.) 4

5 Gap Filling (Boşluk Doldurma) Doğru İngilizce kelimeleri kullanarak boşlukları doldurunuz. Eugene : Hello, Monica! Eugene : Merhaba, Monica! Monica : Hi, Eugene! What are you doing? Monica : Merhaba, Eugene! Ne yapıyorsun? Eugene : I m searching for my cat. Maybe it climbed the roof? Eugene : Kedimi arıyorum. Belki çatıya tırmanmıştır. Monica : Oh, I saw it running. I think it went somewhere near here. Monica : Oh, ben onu senin evinden kaçarken gördüm. Yakınlarda bir yere gitmiş olabilir. Eugene : Oh my God! Yesterday, it went too. Eugene : Aman tanrım! Dün de komşumun evine girmişti. Monica :Really, don t worry, it will surely come back soon. Monica: Gerçekten mi? Üzülme, yakında geri dönecektir. Eugene : Yes, I think so. How about you? Eugene : Evet, bence de. Senden naber? Monica : I m going with my friends. Do you want to come with us? 5

6 Monica : Arkadaşlarımla parka gidiyorum. Sen de bizimle gelmek ister misin? Eugene : Maybe next time, Monica. I need to go later. Eugene : Belki bir dahaki sefere Monica. Daha sonra kütüphaneye gitmeliyim. Monica : I see. How far is the library, Eugene? I have never been there. Monica : Anladım. Kütüphane buradan ne kadar uzak Eugene? Ben daha önce hiç gitmedim. Eugene : About 3 kilometers. Do you want to come with me next time? Eugene : Yaklaşık 3 kilometre. Gelecek sefer benimle gelmek ister misin? Monica : Sure! Thanks, Eugene. Monica : Elbette! Teşekkürler, Eugene. 6

7 Translating (Çeviri) Aşağıdaki cümleleri İngilizce ye çeviriniz. 1) Avrupa dan geldiler. 2) Başkan, Fransa dan gelir. (yardımcı kelime: hediye = present) 3) Afrika ya gitmeyi severim. 4) Singapur da üç kez bulundum. 5) O (erkek), mağazanın içine gitti. 6) O (kadın), ben uzaktayken yatak odamın içine gitti. (yardımcı kelime: uzakta olmak = to be away) 7) Köpek, kanepenin üstüne çıktı. 8) Kedi, çalışma masasının üstüne zıpladı. 9) Çocuklar, evelerinden gittiler. (yardımcı kelime: çekip gitmek = walk away) 10) Oğlumuzdan uzaklaşmamalıyız. (yardımcı kelime: uzaklaşmak = move away) 7

Benzer belgeler

Lesson 25: Prepositions of Place (in, at, on, under, over, near, into, in front of) Ders 25: Yer Edatları Yer Edatlarını Kullanmak

Lesson 25: Prepositions of Place (in, at, on, under, over, near, into, in front of) Ders 25: Yer Edatları Yer Edatlarını Kullanmak Reading (Okuma) He lives in Hong Kong. (Hong Kong da yaşar.) I watch TV