TÜKETİMİN SOSYOLOJİK ANLAMI
|
|
- Gülbahar Metin
- 1 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 TÜKETİMİN SOSYOLOJİK ANLAMI Dr. Bei-lü Eli İÜ Yerçekimi kelimesi nasıl zihnimizde ilk önce fizik, element kimya, sosyal sınıf sosyoloji bilimiyle ilgili çağrışımlar yaralıyorsa, tüketim denilince de iktisat biliminin alanına girdiğimizi düşünürü?. Oysa tüketim faaliyeti, iktisadi olgular içinde sosyal [aktörlerin ağrrlığuu en fazla hissettirdiği alanların en başta gelenidir. Bu yüzdendir ki tüketim, diğer iktisadi faaliyet konularının aksine iktisat biliminin çerçevesi içine oldukça geç ve biraz da güçlükle girebilmiştir. İktisat biliminin varlık sebebi olan. sonsuz ihtiyaçların tatmininin kıt kaynaklarla en dengeli çözüme nasıl ulaştırılabileceği temelindeki ihtiyaçların tatmini meselesi, tüketim ile başlamasına rağmen iktisadî bir faaliyet olarak söz konusu olgunun ilk defa J, B. Say'in kitabında ayrı bir bilim olarak ele alındığını görüyoruz. Daha önceleri çoğu iktisatçılar konudan uzak durmuşlar, bazıları ise çok kısa ve sathî bir şekilde tüketim meselesine temas etmişlerdi. Tüketim olgusunun, iktisatta, özellikle Keynes'e kadar, pek fazla ilgi görme fırsatını bulduğu söylenemez. Bu gecikmiş ilginin canlanmasını sağlayan değişmeleri üç noktada toplayabiliriz. Birincisi, tasarrufun ülke refahında taşıdığı Önemin anlaşılması olmuştur. Toplam hasılanın tüketim ve tasarruf arasındaki dağılımında, oranın ikincisi yönünde artması, ülke refahım yükseltici etkenlerden biridir. Tüketim yaşanılan zaman içinde üretim kaynaklarının kullanımı iken, tasarruf gelecekteki üretim ve tüketim İçin mevcut kaynakların arttırılmasını sağlar. Şüphesiz terazinin tasarruf kelesinin ağır çekmesi, tüketimin bulunduğu kefedeki azalışa bağlıdır, iktisadî politikadaki değişme olarak ifade edebileceğimiz ikinci faktör 1930'larm deprasyonu sonucu ortaya çıkmıştır. İktisadî poli-
2 414 r I 1.! (ikanın sosyal refahın loplumurı bütün katlarına yaygın batırılması yönündeki değişimi* gelir ile tasarruf ve tüketim arasındaki ilişkiler üzerindeki çalışmaların yoğunlaşmasına sebep olmuştur. l M U. M etken ise.ilk ikisinden dalıa farklı bir nilelik taşıyor. İktisat biliminin iktisadi konulara bakısının değişmesi olarak ifade edebileceğimiz bu gelişme aslında söz konusu ilk iki faktörü içten içe besleyen ve halta kendisinden önce ortaya çıkaran özelliğe sahiptir diyebiliriz. Kısaca iktisadi düşüncenin iktisadi olgulara yaklaşımındaki içten içe değişme. Önce iktisadî politikaya ülke refahının toplum katlarına yaygınlaştırılması özelliği kazandırarak ürününü verdikten sonra, varlığı görülür hale gelmiştir. iktisat bilimi insan faaliyetlerini konu alan bülün sosyal bilimler içinde fiziki bilimlere en yakın bilim dalı olarak kabul edilir. Şüphesiz bu yakınlık iktisadın insanda odaklaşan konusu yönünden değil, labil olaylar gibi düzenlilik göstermeyen insanî faaliyetlerin karmaşıklığını inceleme tarzından yani metodundan doğmaktadır. İktisat, karını maksimize etmeğe çalışırken zevk. alışkanlık, statü kazanmak gibi psikolojik ve sosyal etkilerin baskısından uzak. mantıki düşünebilen hıımo-economicus u varsayarak iktisadi faliyetlcri incelemeğe başlar. Oysa toplum hayalında feriler, lıerlıangi bir zaman ve mekandan bu soyul insan varsayımını gerçekte yaşatabilmiş değildir. Bu yüzden çoğu iktisatçıların uzun yıllar direnmelerine rağmen, insanları toplum hayatında birer Robenson Crııseuu olarak varsayarak Ortayı konulan İkıisadi prensîblerin somut gerçekliğinin aslmda sosyal şartlara bağlı okluğu ve tek başına geçerliliği bulunmadığı düşüncesi iktisat biliminde serpilip gelişmeğe başlamışlır. Sosyal zemini bozmayan iktisadi prensiplerin bir çoğu, "boş bir iktisadi çorçeve"dfln başka bir şey meydana getirememe tehlikesi ile karşı karşıya kalat_-.ııiı nüıulmu^hır. Hu tehlike özellikle tüketim gibi nsyml ve pifloolojik faktörlerin insan üzerinde adeta yarış edercesine etkili oldukları iktisadi faaliyetlerde çok daha fazladır. Şüphesiz, iktisat dışı faktörlerin hesaba kalılrnası iktisat biliminin mctodundakl soyut model kurma tekniğinin verdiği ürünlerden sonraki safhaya girer. Aksi takdirde iktisadî analizin başlangıcında sosyal çevreden gelen faktörlerin gözönüne alınması halinde, analiz kelimesinin başındaki iktisadî teriminin kaldırılması gerekir- Oysa her bilim dalının ilk ve temel belirleyicisi konusu ve metodudur.
3 Tüketimin Smyololik Anlamı 415 "İktisatçı elindeki pür analiz âletleri ile ilk adımda elbette gerçek dünyayı değil, modeli karsısına alıyor, onu soruşturuyor, belli davranış türlerinin saf ve öz mantığına yoldan varacağım bildiği için! Bir açmaz değil- tek açar ve çıkar yol!" 1 Önemli olan soyut iktisadî modelin, yaşanan dünyayı gösterdiği düşüncesinde ısrar edilip edilmemesidir. Nitekim konusunu oluşturan sosyal olguların o geniş kapsamlı ve karmaşık ilişkilerine rağmen, sosyolojide soyul model tekniğini ilk defa Weber yaşanan gerçek ile aradaki mesafeyi de koruyarak başarıyla kullanmış ve sosyoloji metoduna yeni bir teknik kazandırmıştır. Sosyal olguların dağınıklığı ve karmaşıklığım, benzer ve ortak özelliklerini toparlayan çizgilerle "saf şekiller*' (ideal tipler) halinde düzenlemiştir, Weber hakimiyet şekillerini ananevi, karizmatik ve demokratik almak üzere üç ideal tip halinde sınıflandırırken, buradaki kullanılışıydı 'îdea!" kelimesinin "olması gerekeni" ifade eden bir değer H yapısı taşımadığını ve "belli çizgileri haddinden fazla sivriltip vurgulamakla meydana getirilen" bu modellerin somut gerçeği bütünüyle 1 kavramadığım da ısrarla belirtmiştir. Aslında mesele, ilgi alam İnsani faaliyetlerde temellenen disiplinlerin, kesin sınırı belli olmayan bazı olgularda olgunun gerçek görünümünü sergileyebilmek için bakış açılarını gen işletebil meleri ve birbirlerhıin kavramları ile bulgularından faydalanmak suretiyle yardımlaşmalarında düğümlenmektedir. İncelenen olgunun özellikleri gerektirdiğinde her disiplin diğerinin sahasına uzanabilmekeedir. Uzun bir süre çoğu iktisatçılar, analizlerinde sabit varsaydıkları sosyal ve psikolojik şartların etkilerinin yoğun olduğu İktisadî faaliyet tiplerini ele almada bir labirente girme endişesi ile uek de istekli davranmamışlar, bu etkenleri sabit varsaymaya devam etmişlerdir. Ancak insan faaliyetleri ile ilgili diğer sosyal bilimlerdeki ilerleme ve sahaların aydınlanması, özellikle İnsani ve faaliyetlerini bütün karmaşıklığı içinde inceleyen disiplinlerin ilgi alanının diğerleri ' 1) S. Ulgener Bilim, tdcooîji ve Marksizm (Marksist Teori ve Neo - Klâsik iktisat), l.tj. İktisat Fakültesi. Cilt 36, Sayı t-4'den ayn basım. İstanbul. 1078, a ) S. Ülgener. aynı makale, s. 45.
4 416 Eeğlii EKE için bir labirent gibi görünmesini engellemiştir. İktisadi faaliyetlerin ancak karmaşık modern hayal içindeki işleyişleri ile açık ve kesin bir şekilde ortaya konulabileceği düşüncesi de bu elverişli ortamda ürünlerini verebilmeğe başlamıştır, İktisat ve sosyoloji arasında sınırların belirsizleştigi alanlarda iktisatçılar, sosyal etkenlere de ağırlık vererek dalıa gerçekçi teoriler ortaya koymağa başlamışlardır, özellikle tüketim konusunda Keynes ile yoğunlaşan ifgi, zamanla iktisat dışı faktörlere ağırlık verildiği oranda derinleşerek yeni tüketim teorilerinin sosyal zeminden beslenmesini sağlamıştır. Tüketim olgusunu ele alan iktisatçılar içinde Vebfen ile Dııesenberry'ih sosyal ve psikolojik faktörlerin yoğun etkisini görmezlikten gelmeyen yeni düşün cenin öncüleri olarak benimsiyoruz. Gerçi Veblen ile aşağı yukarı aym zamanlarda Marslıall talep teorisinde iktisat dışı faktörlerin etkilerine yer vermiş ve daha sonraları Keynes toplam hasıla yönünden kanunun önemini iktisat bilimine yerleştirirken aynı faktörleri söz konııso etmişti. Ancak her İki iktisatçıda da tüketicinin kârını maksini um I aştırmağa çalışan akılcı adam olarak belirleyen ilke devam etmiştir. Belirli basamaklarda sosyolojik tespitler yapılması gereken bu konuda söz konusu İktisatçılar meseleyi iktisadî analiz çerçevesi içinde ele almışlardır. Bu yüzden lüketimin sosyolojik anlamını belirlemeden önce, fiyat değişmelerinin toplam hasıla üzerindeki in'ikası bertaraf edilmiş haliyle reel tüketim harcamalarını sadece reci gelirin bir fonksiyonu c = f(y) olarak düşiinmeyiph sabit veri sayılan iktisat dışı faktörleri de dikkate alan Veblen ile Dııesenberry'nin görüşlerine yer vereceğiz, Ancak Dıtesenberry'e geçmeden önce onun tüketim teorisi Keynezyen anlayışın bir eleştirisi olarak başlayıp, serpildigi için Keynezyen mutlak gelir hipotezi ve yankıları üzerinde durmamız da gerekiyor. X. VEBLEN'İN GÖSTERMELİK TÜKETİM TEORİSİ Neoklasik ekonominin iktisadi adam ve mantıkî davranış modeline karşı çıkan Veblen'e göre tüketici toplumdan ayrı düşünülemez. "Bu çeşit bir soyutlama somut gerçeklerin çeşitliliğinin ve insanî güdülerin değişkenliğinin görülmesini engelliyerek gerçeğin tahrif edilmesine sebep olmaktadır. Bu gibi yaklaşımlara karşı olan Veblen görünen insanı, hedonistik tatminin rasyonel hesap makinası olmaktan çıkarıp hareketli ve çok yönlü bir aktör olarak ele almıştır/' Bu 3
5 Tüketimin 417 yüzden modern iktisadi hayalı alışkanlıklarla. alışkanlıkların belirlediği kurumlar ve düşünce şekilleri ile açıklanmağa çalışırken "kurumun" (inst i tu ti ona list) İktisat düşüncesinin tohumunu allığını belir Lebi liriz. Ancak "göstermelik tüketim teorisi neoklasik değer teorisini reddetmez. Onu çok kez istisnai bir dunun diye kabullendiği bir tür tüketici davranışına cesaretle yürür, Neoklasik teorinin üzerine ilmcriiği soruna ilâve bir boyut getirerek izaha çalışır** Geniş yankılar uyandıran "The Theory of leisure Class" adını taşıyan eserinde kullandığı göstermelik tüketim kavramı ile Veblen, belirli bir sınıfın üyesi olarak ferdin, statüsünü göstermek üzere sergüenebilirlik özelliğine sahip lüks ve pahalı mal ve hizmetlerin kullanımını tanımlamış olmaktadır Göstermelik tüketim ile tüketiciler satın aldıkları mallarda faydadan çok kendi iktisadi güçlerini, dolayısıyla sosyal statülerini ortaya koyacak mallara yönelirler. Tüketiciler arasında hayranlık ve haset duygularının alışverişine yol açan sergilenebilir özelliğe sahip elmas bir gerdanlık, lüks bir araba gibi mallar belirli bir iktisadi gücü gerektirir. Bu yüzden "gösteriş tüketimi ile ilgili ünlü teorisinde Thorsten Veblen (1B.7M829) göstermelik tüketim ile sosyal sınıf durumu arasında sıkı bir bağ kurmuş tur". 1 Veblen tüketiciyi toplumdan soyutlamaz ve insanların toplum hayalında daha yüksek bir statüye ulaşma ya di yüksek statüyü koruma yarışında* statülerini sergilenebilir malların tüketimi ile sembolize etmeğe çalıştıklarını ortaya koymak ister. Göstermelik tüketim ilk önce, sosyal sıralamada en üstte y era lan mutlu azınlık (leisure class) içinde gerçekleşir. "Mutlu azınlığın üyeleri nadide ve lüks mallarla hayatın tadını çıkarırlarken, herkesin dikkatlerini üzerlerine çeken bir yaşama standardım örerler. Yeni ve pahalı olan her mal ünce bu sınıf tarafından kullanılır, denenir ve göstermelik tüketim içine girerek zamanla toplumun diğer kademelerine geçer'*. 3) L A, Coser, Masters of Sociological Thought, 38 NFW York 1977, s. 291 {liareoupl Brace Javanovich, Inc). O AG- Sayar. Veblen v.- Göstermelik Tüketim, istanbul. 1071, s. H (Doktora Teıl) 5 N, SmMser. Th* Sociology of Economic Life. New Jersey s. B4 1 Prentice - Hall, Inc.). 6) T. Veblen, The Theory of The Leisure Class; An Economic Study of Institutions, New York 1953, (New American Library)- Sosyal Siyaset Konferansları 27
6 418 Öûâlû EKE Göstermelik tüketimin sosyal statünün en gm: 1, 1 işareti olma ilı.-ır:> taşıması ve daha yüksek slalü elde etme yarısında mutlu azınlığın tüketim standardına göre şekillenmesi, bize Veblen ile tüketim laaliyelüün sosyal gerçekteki dinamizmine kavuştuğunu göstermektedir. Tüketim faaliyeti, sadece gelirin bir fonksiyonu olmaktan kurtulmuş, aslında özü bir yarışma olan sosyal hayatta en üst sınıfa göre diğer sınıfların da etkilendiği bir sosyal süree olarak dinamik özelliği İçinde gerçekte ne olduğunun yeni ve anlamlı bir boyutu ile açıklığa kavuşmuş uluyor. Veblcn'iu bu yaklaşımı tüketim faaliyetini kuşbakış* görünümü ile değil, yeni ve anlamlı bir boyut ilâvesiyle içerden, bütün dinamiği ile kavramamıza yardım etmiştir. Toplum hayatında İnsan ilişkilerini belirli bir kalıba dükmeğe çalışmak yerine, Iem ellendiği o canlı özünden yakalamanın yolunu açmıştır. Şüphesiz Vrbleu'in iktisadi ulgular için yeni ve değişik sayılacak yaklaşımı onun bakış açısını belirleyen zihni yapısı ile İlgilidir- "Veblen in insan faaliyetlerine h bakısı diğer iktisatçılardan farklıdır. Zira unun zihni yapısı sosyal ve psikolojik fikirlerle don atılmıştır "* "Veblen'in düşüncesine göre klasik İktisat- insan güdüleri hakkındaki basit fikirleri, modem parasal medeniyetteki insan faaliyetinin genişliğinin açıklanmasına imkân vermez. Modern dünyada ınsam harekele geçiren, trampa mübadele ve tasarruf eğilimi değil, komşusundan üstün olma eğilimidir. Modern iktisadi davranışın kurumsal çatısı anlaşıldığında, rekabet için mücadele temel veri halini alır"". Ferdin, kendi sosyal seviyesindeki diğerlerinden daha yüksek statü kazanmak için yaptığı mücadelede Veblen'e göre, mutlu azinlı 'm tüketiminden etkileneceği bir başka sınıf yoktur. Ancak "kendilerini toplumun diğer katlarından soyutlamalarına rafimen iktisadî yarışma gene vardır, bu da sınıfın kendi üyeleri arasında olmakta dır**. Çağımızda gelişmekte olan ülkelerdeki göstermelik tüketime. Veblen m 19. yüzyıl sonlarında bu meseleye yeril ve yeni olduğu kadar da önemli bir derinlik kazandıran bakış açısından yaklaştığı- 7) K-E. Bouldüıg. The Development ot Economic Thought. New York IMS, s. 393 (John Wiley and Sons. Inc.). B) L A. Coi«. a.g.e., a, 369. B) T. Veblen. Mâ, k 137-
7 TUkeUnıjn Sosyolojik Arlımı 413 ımz zaman, tüketimin söz konusu ülkeler için neden aşılmaz güçlükler yara Ilığını kavrayabiliriz. Bir toplumda sosyal sınıflar tabakalaşma düzeni içinde nasıl sosyal anlamda alt vc üsl anlayışına imkân verecek tarzda sıralanmışlara, ülkeler de benzeri bir tabakalaşma gösterirler diyebiliriz. 13u anlamdaki tabakalaşmada her ülkenin mutlu azınlığı, toplumlarının İçinde değil kenarında yasar. Ancak daha alt sıralarda yer alan ülkelerin mutlu azınlıkları, en üst tabakadaki ülkelerin mutlu azınlıkları gibi sadece kendi aralarında yarışmayıp, onların tüketim alışkanlıklarından etkilenirler. Gelişen ülkeler için bir başka grubun tüketiminden etkilenmeyen bir sosyal sınıfın varlığından sözedemeyiz. Bu yüzden günümüzde iktisadi ve sosyal bakımdan gelişmeğe gayret eden ülkelerde toplam tüketim meselesinin, ülkenin üretim gücünü kat kal aşan bir özellik taşıyan konulardan biri halini almasında bu etkileşimin en büyük pay aldığım ifade edebiliriz. D, KEYNEZYEN MUTLAK GELİR HİPOTEZİ VE YANKILARI Tüketimi mutlak gelirin bir fonksiyonu olarak ele alan Keynes'm gelir hipotezinde gelirde herhangi bir artış veya eksiliş durumunda, gelirin ne kadarının tüketime ayrılmış olacağını gösteren marjinal tüketim eğilimi büyük önem (aşır. Değişik gelir seviyelerinde, gelir artışına bağlı ufarak marjinal tüketim eğilimi farklı özellikler göstermektedir. Yüksek gelir gruplarında gelir seviyesi yükseldikçe tüketim harcamaları mutlak sayı utarak çoğalır, fakat bu artış gelirdeki arlış derecesinde ulmaz. Kısaca yüksek gelir seviyesinde gelirde herhangi bir artış sonucu marjinal tüketim eğitimi azalmakla, dolayısıyla marjinal tasarruf eğilimi yükselmektedir. Düşük gelir seviyesinde ise tüketim zaten gelirüı hamamını kapladığı için gelirdeki artış tüketime yönelmekte ve marjinal tüketim eğilimi yüksek olmaktadır, Keynes'e göre "toplumda tüketim harcamaları (i) kısmen gelir miktarına, {ii) kısmen diğer objektif şartlara ve (üi) kısmen de sübjektif İhtiyaçlara, alışkanlıklara ve gelirin fertler arasındaki bolünü-
8 «M süne bağlıdır"". Ancak sübjektif ve objektif faktörler ancak anor mal ve revolüsyoner durumlarda değişebileceğim]eıı. tüketim eğili mi kısa dönemde temel bir değiişkliğe uğraması muhtemel olmayan Lararh hiı fonksiyondur. Keynes'in Genel Teorisinin yaymını takip eden yıllarda yapılan İsta t ist iki araştırmalar mutlak gelir hipotezini destekler mahiyetteydi. "Tüketim fonksiyonu iki çeşit veri yardımıyla tatmin edilebilmektedir, Birincisi, Dünya Savaşı sonrası dönemler için uygun ve kullanışlı olan ıitkellmh tasarruf» gelir ve fiyatlar gibi benzer değişkenlerle ilgili zaman serileridir. İkincisini İse. son çeyrek asırda yapılan çeşitli örnek araştırmalarda faydalanılan fert ve ailelerin tüketimin tasarruf ve gelirleri ile ilgili bütçeler oluşturur. İler iki veri kaynağı da ilk bakışta Keynes'in varsayımını destekler görünmektedir. Cari tüketim harcamaları ile gelir arasında yüksek bir korelasyon vardır ve marjinal tüketim eğilimi gelir artışından ardır. Böylece tasarruf payı gelirle birlikte artmaktadır. Ancak, ortaya çıkan delillerin ciddi çatışmaları getirmesi sözkonusudıır. KıızneuTİn. A.B.D.'de lsoö'dan beri yapmış olduğu tasarruf tahminleri, son çeyrek asırda reel gelirdeki artışa rağmen gelirin tasarruf yüzdesinin yükselmediğini ortaya koymaktadır. Kuznels'in tahminlerine göre. bütün bu süre boyunca gelirin tasarruf yüzdesi aynı kalmıştır, /aman serileri ve bütçe veri ter inden hesap edildiği üzere, tüketim harcamalarının gelire oranı ortalama ve marjinal tüketim eğilimi anlamındaki kararlığı kesinlikle marjinal eğilimlerinden yüksektir. Yakın zamanları kapsayan süreler için yapılan bütçe çalışmalarının incelenmesi bu zıdhğı kuvvetlendirmektedir. Ortalama tüketim eğilimi, ortalama reel gelirdeki büyük ve önemli farklara rağmen, farklı tarihlerde kabaca ayrıdır. Sonuç olarak. İkinci Dünya Savaşından sonraki dönemlerde tasarruf oram. savaş dönemindeki gelir ve tasarruf arasındaki ilişki ile ilgili bulguların gösterdiği orandan düşüktür. Bu tecrübe tüketim fonksiyonunun veya tasarrufların sadece cari gelire hağh olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını göstermekledir.'. 111 İD) J.M. Keynps, Tbf General Theory of Employmcnt Jnterest and Money. Londra lb5lh ÛI ÍMc Millón and Ltd.). 11} M. Fritdman, A. Theory of tne Comaumptlon Purcllon, Princenton T'-'V. s. 3 (Prineenton Universiiy Frcu),
9 'fükt-imıhı Sosyolojik Anlamı «21 Keyneg'in uzun dönem analizleri yapmadığı bilinmekledir. Bu yüzden kısa dönem tütelim fonksiyonu ile uzun dönem tüketim fonksiyonu arasındaki fark. mutlak gelir hipotezinin geçerliliği hakkında tereddütler doğurmuştur. Ancak Keynes'ın takipçileri kısa dönem tüketim fonksiyonlarının kendisine paralel sıçramalar yaparak uzun donem boyunca hareket ettiğini ileri sürmüşler, mutlak gelir hipotezini savumuıışlardırr Yeni tüketim mallarının icadı, nüfusun yaş dağılımındaki dığlşme, birikmiş servetteki artış gibi etkenler uzun devrede gelir arlarken tüketimi çoğaltıcı bir rol oynamakladır. m_ DUE EK BERR V NUH TÜKETİM DAVRANIŞ İN A YAKLAŞİMİ Keynes'in büyük ilgi gören tüketim teorisine en ciddi ve yankı uyandırıcı ilk itiraz Dııesenberry/niıı tüketim teorisinde bulunmakladır. Nitekim, limd'da yayınlanmış olduğu " Income, Suving and Consumer Behavıor" adını taşıyan eserinin giriş bölümünde Duesen- Uerry de. "kitabın Keynezyen tüketim fonksiyonun eleştirisi ile başladığını ve bu İtirazım iki lemel varsayım ile belirlediğini" ifade etmiştir 11 Duesenberry. Kcynes'm iki lemel varsayımını eleşlirmekledir Her ferdin tüketim davranışı diğer ferllerinkinden bağımsızdır ve 2) Vüksek gelirden daha düjük gelir seviyesine inen ferilerin tüketim ve tasarruf davranışı, daha düşük gelir seviyesinden aynı seviyeye yükselmiş leıilerüı davranışı gibidir"'. Ducsenberrye göre bu varsayımların aksine. Lükclim davranışları birbirine bağımlıdır ve lüketün 1 ilişkileri zamanlu tersine çevrilebilir özelliktedir. 1. Nisbi Gelir Hipotezi DuescnbeTry'nİn nisbi gelir hipotezine göre. tüketicinin lüketüni gelirinin mullak miktarına değil, içinde yaşadığı toplumdaki diğer 12) Bkz. J.S. Duusenherry, Income, Saving and Consumer Uphavior, 2. b. Mauachussetis 1952 <Oxford University Presi). 13) N- Smelser. *-^e, s. 95.
10 UogLü EKE ferilerin gelir bakımından gösterdiği dağılımda kendisinin işgal elliği yere bağlı olmakladır. 2. Tüketim Harcamalarmt Arttıran FaMörler f TüJcefim Uavranıslanmn lîağuulıiıgı M. ıı iıi.. toplumda fertlerin tüketim davranışlar mm birbirinden etkilendiğini kabul ederek. Kcynes'iu bu konudaki varsayımına karşı çıkmıştır. Belirli gelir seviyelerine bağlı olarak fertlerin tüketim harcamalarının hangi miktara varacağını gösteren fonksiyonel bir ilişki olarak ferdi tüketim fonksiyonları. Duesenberryc göre hareket tanlarında ve tepkilerinde hiçbir zaman bağımsı/ olmayıp, aksine birbirleri de sıkı bir şekilde bağlı bulunmaktadır. İktisatçıların ilgilendikleri yönün, tek bir ferdi davranış değil fertlerin grup halindeki davranışları olduğunu biliyoruz. Tüketim fonksiyonunda değişik tip aile ve gruplardan giderek her bitine ait nikelim fonksiyonlarının toplamını almakla genei davranışa varılacağının zannedilmesi hatalıdır. /ıra iktisatçıları ilgilendiren fertlerin grup halindeki davranışları, ferdi lıarekellerin toplamı gibi görünürse' de> aslında biri diğerinin etkisi altında kalmış olacağından, toplam birimlerin eğiliminden farklı bir karakter taşın Şu hakle karşılıklı tesir ve bağlılık tüketim davranışları İçin de söz konusudur. Duesenberry tüketici davranışlarının karşılıklı bağımlılığını dikkate alarak, "diğer ferilerin harcamalarının etkisi ile birleşmiş bir fayda indeksi gc t işi i rm iştir." ferdin herhangi bir mala verdiği değer. 11 Sadece o mala karşı olan ihtiyacının şiddeti, bir başka ifade ile son birimin kendisine sağladığı fayda ile belirlenmektedir. Uiğcr ferilerin tüketim fuırcamalanmn söz konusu mala olan yönelişlerinin etkisi de söz konusudur. "Tüketicinin fayda teorisi, diğer fertlerin tüketim ortalaması ile etkilenen tüketim oranı ile değişmektedir"", Duesenberry'e göre fertler, aynı amaçları sağlayacak çeşitli mal ve hizmetlerle karşı karşıyadır. "Ulaşımı gerçekleştirmek için lertler 14) Aynı eser. i. B5\ İM J.5. Duearnbcrry» fug-e-, t. 41.
11 Tüketimin...lolik An lan] t kendi iıı unlarına göre yürümeyi tercih edebilirler, trene veya otobüse binebilirler... Ünemfi olan nokta bir şeyi yapmanın farklı yolları olduğudur. Halta daha önemli olan, malların tamamen aynı olmadığıdır." 11 Ancak hangi gaye için olursa olsun fertler malların kalitesini geliştirmeği arzularlar. Bu arzuyu yaralan ve arttıran faktör, fertlerin tüketim davranışlaruun birbirini etkilemesidir." Daha kaliteli mallara zorlanan tüketim harca maları m anlamanın en İyi yolu. okuyucudan kendi tecrübelerinden netice çıkarmasını istemektir. Arkadaşınızın sizin sahip bulımduğnnuzdan dalıa İyi olan yeni arabasını veya evini gördüğünüz zaman tepkiniz nasıl oluyor? Kendi arabanız veya eviniz ile tatmin olmadığınızı hisseti iğinizi söylerseniz, bizim bu konudaki düşüncemizi yansılmış olursunuz. Eğer bu duygu, sizi bunlun elden çıkartmak gibi bir davranışa yöneltiyorsa, harcamalarınız artacaktır/'" Duescuberı-y'c göre bu etkenlerin Sıklığı ve harcamaları arttırma gücü, yüksek malları sürekli olarak tüketenlerle temasın sıklığına bağlı olmaktadır. ii) Tüketimin Sosyal Anlamı Duesenberry tüketici davranışlarının kaliteli ve pahalı malları sürekli olarak tüketenlerle temasın sıklığı nedeniyle etkilenişini, tüketim harcama!arının artmasına tesir eden faktörlerden sadece birisi olarak kabul etmiştir. Duesenberry'e göre, sosyal temastan bu etkilenig sadece benzemeğe çalışmağa ve göstermelik tüketime bağlı değildir. Harcamaların anmasına sebep olan bir başka önemli elken de. tüketimin sosyal anlamıdır. Tüketim harcamalarını etkileyen faktörler hususunda benzer ya dn farklı görüşler ileri süren bütün tüketim teorileri, yüksek gelir seviyesindeki ailelerin düşük gelir seviyesin dek ilere nazaran dalıa çok lıarcaına yaptıkları gerçeğinde birleşmişlerdir. Duesenberry c göre h toplumda, yüksek tüketim standardı, üst seviyedeki statünün en somut kriteri olarak kabul edilmiştir ve fertlerin sosyal hedeflerüıden 16) Aynı eser, s ) Aynı eser. s. 30.
12 Uoglü EKE biri de sahip oldukları lükelim standardını genişletmek lir. /İra stalü yük millikçe ferdin toplumdaki etkinliği artacaktır. Ducsenberry'nin konuya psikolojik açıdan da yaklaştığını görmekteyiz. Sosyal hedeflere ulaşmağı başaran fertlerin toplum nazanndaki yeri ve önemi, başaramayanların sahip oldukları itibar ve etkinliğe nazaran daha büyük ve anlamlıdır. "Bu yüzden herhangi bir sosyal hedefe ulaşma isteği, sosyalleşme süreci içinde her ferdin zihomde yerleşmiştir. Belirli derecelerde başarı sağlanması, ferdin kendisine ulan güveninin devamlılığı için zurunlu bir hedef İmlini alır. Çünkü kendine güvenin korunması, her fert için temel saiktlr." Gelir Seviyesindeki Değişmeler ve Tüketim Harcamaları Lhıescııbcrry'nin Keynes'e karşı olarak orlaya kuyduğu ikinci varsayımın, tüketim ilişkilerinin zamanla tersine çevrilebilirliği ile ilgili uldıığuuu belirtmiştik. Keynes'e güre tüketim fonksiyonu, anormal haller dışında kararlılık gösteren bir özelliğe sahipti. Düşük gelir seviyelerinin aksine yüksek gelir seviyelerinde marjinal tüketim eğilimi düşük, marjinal tasarruf eğilimi ise yüksekti. Ancak zamanı dinamik bir unsur olarak analiz içine sokunca, gelir seviyesinin zaman şeridi üzerindeki durumu meselesi ortaya çıkmaktadır. "Gelir esasen akım batinde incelenecek bir mefhum olduğuna güre, tüketim harcamalarım o akım içinden rastgele çıkarılıp alınmış bir zaman kesiti üzerinde araştırmanın yetersizliği aşikârdır, üyleyse, lükelim fonksiyonunu genişletmek yolunda arlım, belli bir dönemin tüketimini ya bir evvelki dönemin gelir seviyesine bağlamak, yahut ileride elde edileceği umulan bir gelirin fonksiyonu olarak düşünme istikametinde olabilirdi-" Nitekim, bu yoldaki ilk 1 0 adımı, lükelim harcamalarını carî gelirin seviyesi kadar geçmişle elde edilen gelire de bağlamak suretiyle yaptığı açıklamalarla Duesen berry'nin atmış olduğunu görüyoruz. DuesenbcTTy'o göre dünkü ve bugünkü gelir seviyeleri arasındaki farkın carî tüketim harcamalarını hangi yönde etkilediği husu- 18) Aynı eser, ) S. Ulfencr, Milli Gelir. İstihdam ve İktisadi Büyüme, Vb, istanbul 1«?4. l 173 'İt: İktisat Fakültesi Yayını No. 33&).
13 Tukeilmin Sosyololtk Anlamı 498 i... yüksek ve düşük gelir seviyelerindeki azalma yününden inceledikten sonra gelir seviyesinin yükseldiği durumlarda da açıklamağa çalışalım. (İ) Yüksek Gelir Gruplarında Getir Seviyeshıtlckl Azalmanın Tüketime Etkisi Üst gelir grubuna mensup bir ailenin cari gelirinde herhangi bir I!- azalma olduğunu farzedetim. TU kelim harcamaları geçmişteki yüksek tüketim standardının devam eden etkisi altında, eski seviyeyi bir süre daha muhafaza edecektir. Duesenbcrry'e göre bu durumun sebebi, üst gelir gruplarında gelirin büyük bir kısmının tasarruf edilmesidir. Eski gelir seviyesi V* O seviyede gerçekleşmiş olan tasarruflar, cari gelir seviyesinin düşmesi ile meydana gelen zararı belirli İm süre karşıhyabijmektcdir. "Yüksek gelir gruplarındaki aileler gelirdeki kayıplara karşı dayanabilirler. Zira aynı çevrede yasamakta, ve aynı sosyo-ekonomik statüdeki fertlerle kurmuş oldukları ilişkilerini devam ettirmektedirler. Cari gelirlerindeki azalma başlamadan önceki yabama tarzını genel olarak muhafaza ederler. Şüphesiz bazı doğrultudaki tüket imlerini, öncelikle dayanıklı nikelim mallarındaki harcamalarını kısarlar" *. 1 Duesenberry'c göre. gelir seviyesindeki azalış daha hızlı ve sürekli olduğu takdirde, eski tüketim alışkanlıklarının yeni gelir seviyesinin gerektirdiği tüketim standardına dönüşmesi daha çabuk olacaktır,.r Düsiik Gelir Gruplarında Gelir Seviyesindeki Azalmanın Tüketime Etkisi Cari gelir seviyesinin düşmesine rağmen, eski gelirin yarattığı tasarruflar nedeniyle önceki yaşama tarzım devam ettirebilen yüksek gelir grubl arında ki aileler, toplam nüfusun çok az bir bölümünü meydana getirir. Oysa toplam nüfusun büyük bir kısmını meydana getiren alt gelir gruplarında durum daha farklıdır. "Un grupların gelirindeki azalma ekseriya işsizlik ile birleşmişbv 1, tşsiz kalmadan önceki dönemlerde gerçekleşebilen tasarruf 201 J S. Duesenberry,,ı ı; e. S. B7. aij Aynı eıer, s. a?. <
14 426 Beelû EKE inik La r mm çok asj. olması, deprasyou esnasında uğradıkları zararları uzun süre karşılayabilmelerine İmkân vermez. Bu yüzden "eski yaşama standartları kısa sürede daha düşük seviyelere doğru inecektir.'^.1. Gefir Sı ı ı -ı-. u.-j.', Yükseldiği Durumlarda Gelir seviyesi alçaklığı zaman eski gelir seviyesinin bir fonksiyonu olarak tüketim harcamalarının, yüksek ve düşük gelir gruplarında hangi yönde ve hızda değiştiği hakkındaki orjinal izahının yancını Duesenberıy gelir seviyesinin yükseldiği durumda karşılaşılan manzara ile de ilgili değişik açıklamalar getirmiştir, Keynes'e göre marjinal tasarruf eğiliminin gelir seviyesine bağlı olarak değişmekle olduğunu biliyoruz. Duesenberıy ise bu konuda daha farklı bir görüşe sahiptir. Marjinal tasarruf eğilimi gelir seviyesine bağlı olarak daima bir yünde değişmeyip* zaman zaman ileri veya geri hareketler gösterir. Fertlerin şimdiye kadar kullanmış oldukları mal çeşitlerini kalitesiz görerek toplumda yüksek statü kazanmak amacıyla daha göesterişli ve pahalı malları tüketmeğe başlamaları, "gösteriş etkisi" (demostration effecl) ile açıklanabilir. Aynı olguyu Veblen'in "göstermelik tükelim" (conspicuous eonsumption) kavramı ile açıkladığını biliyoruz. Ancak "her kaide gibi gösteriş etkisinin nerede başlayıp nerede biteceğini dikkatle belirtmemiz ve bilmemiz gerekir. Gelir seviyesinde her artış, bu yolda bir tesiri muhakkak harekete geçirecek değildir, liin esasım biraz daha kurcalayınca, sosyolojik bakımdan ilgi çekici ayrımlar ve inceliklerle karşılaşılır.. Nitekim Dueseuberry gösteriş etkisini sadece belirtmekle yetinmemiş, sosyal hayatın özellikleri içinde nasıl şekillendiğini de açıklamıştır. Hangi tabakadan olursa olsunt gelir seviyeleri yüselipde belirli bir sınıftan diğerine atlayabilecek duruma gelen fert veva ailelerin marjinal tasarruf eğilimi yükselebilir. Mevcut sınıf ile ait olmak istenen sınıf arasındaki sınırın aşılması, arzulanan tüketim standardını gerçekleştirebilecek seviyedeki tasarruf miktarına bağlıdır. Yeterli tasarruf miktarına ulaşılınca yeni yaşama tarzına biran ünce kavuşmak isteği, marjinal tüketim eğilimini arttıracaktır. Zira daha yüksek statüye varmanın baskısı kalkmış ve tüketim harcamalarında gösteriş etkisi kendini göstermeğe başlamıştır.
15 Tükelimin Sosyolojik Anlamı IV İKTİSAT SOSYOLOJİSİ AÇİSİNDAN TÜKBTlM iktisat Sı uy ol o j isinin [ilkelim laaliyetüıi ele alınışı cidale i çerçeve, melod fa ıkil lığından dolayı iktisa.1 hil i mülkinden çok daha geniştir. Mudern susyolujl olgunun bütün içindeki yerini, bütünle ve diğer olgularla etkileşimini ortaya koymağa çalışır. Ancak sosyal olguların bu karmaşık derinliği içinde eie alırken, meseleyi dağıtmak tehlikesi de bütün ağırlığı ite yanı başındadır sosyal bilimcinin, İtan hallerde olguyu etkileyen başlıca faktörlerin yamsıra diğerlerini karşılıklı ilişkileri ile birlikle kapsayan temel bir hareket noktasının da belirlenmesi gerekir. İktisadi anlamda gelirin bir fonksiyonu ularak belirlenen tüketim, iktisat dışı faktörler N dikkate alındığında ( Of (VJV) şeklinde ifade edilir. Bu anlamda tüketim, iktisat biliminin sahasından iktisat sosyolojisine kaymış olacakhr. Ancak bu ifadedeki V nisanın sosyal bir varlık olmasından doğan bütün etkenlerin toplamı değildir, zevkler, alışkanlıklar ve davranışlara sosyal sınıfın ortalama özelliğini damgalayan ve sosyal hayalın hareketliliğini de özünde loşıyan yasama tarzım ifade eder. Ancak toplum yapısında sosyal tabakalaşma düzeni içinde daha üst seviyedeki bir sınıfa katılma ve dolayısıyla sosyal statüyü yükselime işleğinin, sosyalleşme süreci içinde her ferdin zihninde yerleşmiş olduğunu İfade edebiliriz, Sosyal sıralamada tabakalaşma piramidinin (epesinde yer alan üst -ıml üyeleri, statülerini kurumağa çalışırlarken, diğer sınıf mensupları daha üst seviyeye ulaşmak arzusuyla aradaki sosyal mesafeyi kapatmağa gayret ederler. Yaşama arzının, sosyal slalünün en başta gelen unsurlarından biri olması, dikine sosyal hareketliliği canlandıran önemli [aktörlerin başında yer almasına neden olmuştur. Halta yaşama tarzım sosyal statü de özdeş kabul edenler de vardır. Sosyolojinin konu ve melodimu belirleyerek bağımsız bir bilim dalı olarak kurulmasında verimli gayretleriyle önemi ve etkisi günümüzde de devam eden M. \Veber*e göre. 22) Aynı eser, s, ) S. Ulgcner, a.g.e., s I
16 Befilü EKE statüleri tâyin eden "sosyal Kibar, toplumda herkesin ulaşmayı arzuladrğı belirli bir yaşama tarzına göre ifade edilmektedir."'. 4 Yaşama tarzım ailenin sosyal sınıf durumuna ve bu sınıfa sosyolojik anlamda oturmuş olup olmama özelliğine göre beliren alışkanlıklar, tutumların ve ilişkiler sisteminin etkisiyle aile hayalını oluşturan unsurların gerçekleştiriliş biçimidir, şeklinde tanımlayabiliriz. Yaşama tana, sosyal sınıfları belirlemede gelir seviyesi, eğitim ve meslek durumu, sınıf şuuru kriterleriyle birlikte kullanılır. Belirli bir sosyal sınıfa nıaledilebilecek, kesin çizgilerle belirlenmiş belirli bir yaşama tarzından söz edemeyiz ama, her sınıfın temel özelliklerini yansıtan farklı yaşama tarzlarının varlığını da inkâr edemeyiz. Zira her sosyal sınıf farklı sosyal dünyalarda yaşar. Barınma, beslenme- eğitim, giyim, haberleşme ve ulaşım, eğlence, sağlığı koruma ve ilişkiler şeklinde sekiz kategori içinde toplanabilen aile hayatım çeşitli incelediğimiz zaman, yaşama tarzı birbirini bütünleyen iki yönü ile karşımıza çıkıyor. Gerektiğinde rakamlar ve fiyallarla ifade edebileceğimiz maddî unsurların (tüketim standardı) yamsıra. bu kantitatif unsurlarla etkileşim halinde bulunan ve alışkanlıklar, tulumlar ve zevkleri de kapsayan aile içi ilişkiler sisteminin bir sonucu olarak tarm yaralan maddî olmayan (kantitatif) unsurların varlığı yaşama tarzını meydana getirmektedk". Birbirini tamamlayan iki yönü İle yaşama tarzı dikine sosyal hareketliliğin özünü verirken, iktisadi analizde sabit vaısayıl&n dağınık sosyal çevre faktörlerini bir tek ışık halinde yansıtan bir mercek görevini de taşımaktadır. Tüketim faaliyetinin açıklanmasında iktisat dışı faktörler bir dehliz olmaktan kurtulmuş oluyor. Şu halde iklisat sosyolojisi açısından tüketimin, gelir ile yaşama tarzının etkileşiminin bir fonksiyonu olduğunu ifade edebiliriz, 24) M. Weber, ' Class and Mailcet Situation" Modern Sociology içinden yayınlayan: Peter Wrosley. Middesex s. 3W (Per gui n Books). 25) Bkz. B. Eke, Yaşama Tarzı ile Gefer Seviyesi Arasındaki İlişki, Prof. Dr. Cavit Orhan Tüten gil Armağanı, 1980 yılı Sosyoloji Konferansları, istanbul 1980, (ît). İktisat Fakültesi Yayın No, 46»),
Komisyon İKTİSAT ÇEK KOPAR YAPRAK TESTİ ISBN 978-605-364-577-1. Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.
Komisyon İKTİSAT ÇEK KOPAR YAPRAK TESTİ ISBN 978-605-364-577-1 Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. 2014 Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Pegem Akademi
DetaylıİKTİSADA GİRİŞ - 1. Ünite 4: Tüketici ve Üretici Tercihlerinin Temelleri.
Giriş Temel ekonomik birimler olan tüketici ve üretici için benzer kavram ve kurallar kullanılır. Tüketici için fayda ve fiyat kavramları önemli iken üretici için hasıla kâr ve maliyet kavramları önemlidir.
DetaylıSORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA
SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA Problem 1 (KMS-2001) Kısa dönem toplam arz eğrisinin pozitif eğimli olmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
DetaylıDURGUNLUK VE MALİYE POLİTİKASI
1 DURGUNLUK VE MALİYE POLİTİKASI Durgunluk Tanımı Toplam arz ile toplam talep arasındaki dengesizlik talep eksikliği şeklinde ortaya çıkmakta, toplam talebin uyardığı üretim düzeyinin o ekonominin üretim
Detaylı3. Keynesyen Makro İktisat Teorisi nin Bazı Özellikleri ve Klasik Makro İktisat Teorisi İle Karşılaştırılması
BOCUTOĞLU 109 yemek pişirirken yağı, salçayı, soğanı, eti, sebzeyi, suyu aynı anda tencereye doldurmaz; birinci adımda yağı ve salçayı hafifçe kızartır, ikinci adımda soğanı ve eti ilave ederek pişirmeye
DetaylıYÖNETİMDE SİSTEM YAKLAŞIMI
YÖNETİMDE SİSTEM YAKLAŞIMI Sistem yaklaşımı veya sistem analizi diye adlandırılan bu yaklaşım biyolog olan Ludwig Van Bertalanffy tarafından ortaya atılan ve modern yönetim teorisinin felsefe temelini
Detaylıİktisat Nedir? En genel haliyle İktisat bir tercihler bilimidir.
Giriş ve Kavramlar İktisat Nedir? İktisat insan davranışlarının iktisadi yönünü inceler En genel haliyle İktisat bir tercihler bilimidir. İktisat esas olarak insanın mal ve hizmetlerin üretim, değişim
DetaylıMakro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120
Makro İktisat II Örnek Sorular 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120 Tüketim harcamaları = 85 İhracat = 6 İthalat = 4 Hükümet harcamaları = 14 Dolaylı vergiler = 12
DetaylıÇALIŞMA SORULARI TOPLAM TALEP I: MAL-HİZMET (IS) VE PARA (LM) PİYASALARI
ÇALIŞMA SORULARI TOPLAM TALEP I: MAL-HİZMET (IS) VE PARA (LM) PİYASALARI 1. John Maynard Keynes e göre, konjonktürün daralma dönemlerinde görülen düşük gelir ve yüksek işsizliğin nedeni aşağıdakilerden
DetaylıEKONOMİK SÜREÇ İÇİNDE DEVLETİN FONKSİYONLARI KAMU HİZMETLERİ DIŞSALLIKLAR KAMU HARCAMALARININ ARTIŞINA YÖNELİK GÖRÜŞLER
4.bölüm EKONOMİK SÜREÇ İÇİNDE DEVLETİN FONKSİYONLARI KAMU HİZMETLERİ DIŞSALLIKLAR KAMU HARCAMALARININ ARTIŞINA YÖNELİK GÖRÜŞLER EKONOMİK SÜREÇ İÇİNDE DEVLETİN FONKSİYONLARI 1.Kaynak Dağılımında Etkinlik:
DetaylıİÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR...
İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR... 1 1.1. EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER... 3 1.1.1. Romalıların Ekonomik Düşünceleri... 3 1.1.2. Orta Çağ da Ekonomik Düşünceler...
DetaylıBAHAR DÖNEMİ MAKRO İKTİSAT 2 DERSİ KISA SINAV SORU VE CEVAPLARI
2015-2016 BAHAR DÖNEMİ MAKRO İKTİSAT 2 DERSİ KISA SINAV SORU VE CEVAPLARI 1. Toplam Talep (AD) doğrusunun eğimi hangi faktörler tarafından ve nasıl belirlenmektedir? Açıklayınız. (07.03.2016; 09.00) 2.
DetaylıİKTİSAT. İktisata Giriş Test Dolmuş ile otobüs aşağıdaki mal türlerinden
İktisata Giriş Test - 1 1. Doğada insan ihtiyaçlarına oranla kıt olan elde etmek için çaba sarf edilen ve fiyatı olan mallara ne ad verilir? A) Serbest mallar B) İktisadi mallar C) Nihai mallar D) Üretici
Detaylıİstihdam Faiz ve Paranın Genel Teorisi, makro iktisadın kökenini oluşturur.
1-John Maynard Keynes in en önemli eseri ve bu eserin içeriği nedir? İstihdam Faiz ve Paranın Genel Teorisi, makro iktisadın kökenini oluşturur. 2-Keynes in geliştirdiği görüş nedir? Toplam talebin istihdamı
DetaylıÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... XI BİRİNCİ BÖLÜM MAKRO İKTİSADA GİRİŞ
İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... XI BİRİNCİ BÖLÜM MAKRO İKTİSADA GİRİŞ 1.Makro İktisat Nedir?...1 2. Makro İktisat Ne İle Uğraşır?... 4 3. Başlıca Makro İktisat Okulları...5 3.1.Klasik Makro İktisat
Detaylı1. KEYNESÇİ PARA TALEBİ TEORİSİ
DERS NOTU 06 IS/LM EĞRİLERİ VE BAZI ESNEKLİKLER PARA VE MALİYE POLİTİKALARININ ETKİNLİKLERİ TOPLAM TALEP (AD) Bugünki dersin içeriği: 1. KEYNESÇİ PARA TALEBİ TEORİSİ... 1 2. LM EĞRİSİ VE PARA TALEBİNİN
Detaylı1. Yatırımın Faiz Esnekliği
DERS NOTU 08 YATIRIMIN FAİZ ESNEKLİĞİ, PARA VE MALİYE POLİTİKALARININ ETKİNLİKLERİ, TOPLAM TALEP (AD) EĞRİSİNİN ELDE EDİLİŞİ Bugünki dersin içeriği: 1. YATIRIMIN FAİZ ESNEKLİĞİ... 1 2. PARA VE MALİYE POLİTİKALARININ
Detaylı1 TEMEL İKTİSADİ KAVRAMLAR
ÖNSÖZ İÇİNDEKİLER III Bölüm 1 TEMEL İKTİSADİ KAVRAMLAR 11 1.1. İktisat Biliminin Temel Kavramları 12 1.1.1.İhtiyaç, Mal ve Fayda 12 1.1.2.İktisadi Faaliyetler 14 1.1.3.Üretim Faktörleri 18 1.1.4.Bölüşüm
Detaylı1 MAKRO EKONOMİNİN DOĞUŞU
İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 MAKRO EKONOMİNİN DOĞUŞU ve TEMEL KAVRAMLAR 11 1.1.Makro Ekonominin Doğuşu 12 1.1.1.Makro Ekonominin Doğuş Süreci 12 1.1.2.Mikro ve Makro Ekonomi Ayrımı 15 1.1.3.Makro Analiz
Detaylı1 YÖNETİM VE ORGANİZASYONLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR
ÖNSÖZ İÇİNDEKİLER III Bölüm 1 YÖNETİM VE ORGANİZASYONLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR 11 1.1.Yönetim Kavramı 12 1.1.1Yönetim Kavramının Kapsam ve Önemi 13 1.1.2. Yönetimin Tanımı 15 1.1.3. Yönetim Faaliyetinin
Detaylı8.1 KLASİK (NEOKLASİK) MODEL Temel Varsayımlar: Rasyonellik; Para hayali yoktur; Piyasalar sürekli temizlenir.
1 BÖLÜM 8: HASILA VE FİYAT DÜZEYİ: ALTERNATİF MAKRO MODELLER Bu bölümde AD ve farklı AS eğrileri birlikte ele alınarak farklı makro modellerde P ve Y düzeylerinin nasıl belirlendiği incelenecektir. 8.1
DetaylıGiriş İktisat Politikası. İktisat Politikası. Bilgin Bari. 28.Eylül.2015
28.Eylül.2015 1 Giriş Temel Kavramlar Politika Etkilerinin Analizi 2 nın Yürütülmesi Tanımlar Giriş Temel Kavramlar Politika Etkilerinin Analizi İktisat kıt kaynakların etkin dağılımı üzerine çalışır.
Detaylıİktisada Giriş I. 17 Ekim 2016 II. Hafta
İktisada Giriş I 17 Ekim 2016 II. Hafta Ekonomilerdeki Temel Sorunlar İktisat Biliminin ortaya çıkış nedeni kıtlıkla savaştır. Tam kullanım sorunu: Tam istihdam Eksik İstihdam Etkin kullanım sorunu: Hangi
DetaylıFİYATLAR GENEL DÜZEYİ VE MİLLİ GELİR DENGESİ
FİYATLAR GENEL DÜZEYİ VE MİLLİ GELİR DENGESİ Bu bölümde Fiyatlar genel düzeyi (Fgd) ile MG dengesi arasındaki ilişkiler incelenecek. Mg dengesi; Toplam talep ile toplam arzın kesiştiği noktada bulunacaktır.
DetaylıMİLLİ GELİR VE MARJİNAL TÜKETİM EĞİLİMİ
MİLLİ GELİR VE MARJİNAL TÜKETİM EĞİLİMİ Bu çalışmayı yapmamızın amacı; marjinal tüketim eğilimi ve milli gelir arasında bir ilişkinin olup olmadığını göstermektir. Gelişmiş olan ülkelerde kişi başına düşen
Detaylıİşletme - Ders 1. Temel Ekonomik Kavramlar
İşletme - Ders 1 Temel Ekonomik Kavramlar 1.1. İhtiyaç İhtiyaç, herhangi bir şeye duyulan istektir. İhtiyaç hissi tatmin edildiği zaman haz, aksi durumda ise elem duyarız. İhtiyaçlarımız zaman boyunca
DetaylıGENEL EKONOMİ DERS NOTLARI
GENEL EKONOMİ DERS NOTLARI 1. BÖLÜM Öğr. Gör. Hakan ERYÜZLÜ İktisadın cevap bulmaya çalıştığı temel amaçlarını aşağıdaki sorular ile özetleyebiliriz; Hangi mallar/hizmetler ne miktarda üretilmelidir? Hangi
DetaylıYAŞLANMA /YAŞLANMA ÇEŞİTLERİ VE TEORİLERİ BEYZA KESKINKARDEŞLER 0341110024
YAŞLANMA /YAŞLANMA ÇEŞİTLERİ VE TEORİLERİ BEYZA KESKINKARDEŞLER 0341110024 YAŞLANMA Hücre yapısını ve organelleri oluşturan moleküler yapılarından başlayıp hücre organelleri,hücre,doku,organ ve organ sistemlerine
DetaylıSORU SETİ 7 IS-LM MODELİ
SORU SETİ 7 IS-LM MODELİ Problem 1 (KMS-2001) Marjinal tüketim eğiliminin düşük olması aşağıdakilerden hangisini gösterir? A) LM eğrisinin göreli olarak yatık olduğunu B) LM eğrisinin göreli olarak dik
Detaylıİktisat Tarihi I. 27 Ekim 2017
İktisat Tarihi I 27 Ekim 2017 İktisat Tarihi Biliminin Doğuşu 18. yüzyıla gelene değin özellikle sosyal bilimler felsefeden bağımsız olarak ayrı birer bilim disiplini olarak özerklik kazanamamışlardı Tarih
Detaylı2018/1. Dönem Deneme Sınavı.
1. Aşağıdakilerden hangisi mikro ekonominin konuları arasında yer almamaktadır? A) Tüketici maksimizasyonu B) Faktör piyasası C) Firma maliyetleri D) İşsizlik E) Üretici dengesi 2. Firmanın üretim miktarı
Detaylı1.Yönetim ve Yönetim Bilimi. 2.Planlama. 3.Örgütleme. 4.Yöneltme. 5.Denetim. 6.Klasik Yönetim. 7.Neo-Klasik Yönetim. 8.Sistem ve Durumsallık Yaklaşımı
1.Yönetim ve Yönetim Bilimi 2.Planlama 3.Örgütleme 4.Yöneltme 5.Denetim 1 6.Klasik Yönetim 7.Neo-Klasik Yönetim 8.Sistem ve Durumsallık Yaklaşımı 0888 228 22 22 WWW.22KASİMYAYİNLARİ.COM 1 Dersin Adı :
DetaylıTOPLAM TALEP VE TOPLAM ARZ: AD-AS MODELİ
TOLAM TALE VE TOLAM ARZ: AD-AS MODELİ AD-AS IS LM ve IS LM B modellerinde fiyatlar genel düzeyinin sabit olduğu varsayılırken, bu analizde fiyatlar genel düzeyi () ile reel milli gelir (Y) arasındaki ilişkiler
DetaylıEĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI
3-4 Aile bireyleri birbirlerine yardımcı olurlar. Anahtar kavramlar: şekil, işlev, roller, haklar, Aileyi aile yapan unsurlar Aileler arasındaki benzerlikler ve farklılıklar Aile üyelerinin farklı rolleri
DetaylıÇalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Çalışma Ekonomisi Dersi Çalışma Soruları - 1
Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Çalışma Ekonomisi Dersi Çalışma Soruları - 1 1. Ünite 1. Basit ekonomik akım tablosunu çiziniz ve kısaca anlatınız. 2. Emek piyasalarının özelliklerini maddeler
Detaylı2009 VS 4200-1. Gayri Safi Yurt içi Hasıla hangi nitelikte bir değişkendir? ) Dışsal değişken B) Stok değişken C) Model değişken D) kım değişken E) içsel değişken iktist TEORisi 5. Kısa dönemde tam rekabet
DetaylıEkonomi I. Ne Öğreneceğiz?? Ne Öğreneceğiz?? Tüketicilerin neden öyle davrandıkları ve neden fiyatı düşen bir maldan normal olarak daha fazla,
Ekonomi I Tüketici Teorisi Ne Öğreneceğiz?? Tüketicilerin neden öyle davrandıkları ve neden fiyatı düşen bir maldan normal olarak daha fazla, fiyatı yükselen bir maldan da daha az aldıklarıyla ilgileneceğiz.
DetaylıMAKROEKONOMİ BÜLTENİ TEMMUZ 2018
BUSİAD Hazırlayan: Doç.Dr.Metin 05.08.2018 1 ENFLASYON ENFLASYON AÇIKLAMASI ve AYLIK MAKROEKONOMİK DEĞERLENDİRME Haziran 2018 itibariyle tüketici fiyatlarının, %2,61 olarak gerçekleştiği ve %12,15 olan
DetaylıDERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ
DERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ Bugünki dersin içeriği: 1. MALİYE POLİTİKASI VE DIŞLAMA ETKİSİ... 1 2. UYUMLU MALİYE VE
DetaylıBulanık Kümeler ve Sistemler. Prof. Dr. Nihal ERGİNEL
Bulanık Kümeler ve Sistemler Prof. Dr. Nihal ERGİNEL İçerik 1. Giriş, Temel Tanımlar ve Terminoloji 2. Klasik Kümeler-Bulanık Kümeler 3. Olasılık Teorisi-Olabilirlik Teorisi 4. Bulanık Sayılar-Üyelik Fonksiyonları
DetaylıTÜRK PERAKENDE SEKTÖRÜ VE BEKLENTİLERİMİZ
TÜRK PERAKENDE SEKTÖRÜ VE BEKLENTİLERİMİZ Türkiye de perakende sektörü, 300 milyar dolara ulaşan büyüklüğü, 365 bin mağaza sayısı ve 2009-2013 yılları arasında yıllık bileşik %7 büyüme ile öne çıkan sektörler
DetaylıZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası FĐNANSAL EĞĐTĐM VE FĐNANSAL FARKINDALIK: ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Durmuş YILMAZ Başkan Mart 2011 Đstanbul Sayın Bakanım, Saygıdeğer Katılımcılar, Değerli Konuklar
DetaylıIS-LM MODELİNİN UYGULANMASI
IS-LM MODELİNİN UYGULANMASI IS ve LM eğrilerinin kesiştiği nokta milli geliri belirliyor. Birinin kayması kısa dönem dengeyi değiştiriyordu. Maliye politikası Hükümet harcamaları artışı IS eğrisi sağa
DetaylıONBĠRĠNCĠ BÖLÜM BÜYÜME, KALKINMA VE YOKSULLUKLA MÜCADELE
ONBĠRĠNCĠ BÖLÜM BÜYÜME, KALKINMA VE YOKSULLUKLA MÜCADELE Bu ünite tamamlandığında; Büyümenin kaynaklarının neler olduğunu belirtebileceğiz Büyüme teorilerini açıklayabileceğiz Hızlı büyüme için nelerin
DetaylıPARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ
PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ Bu bölümde faiz oranlarının belirlenmesi ile faizin denge milli gelir düzeyinin belirlenmesi üzerindeki rolü incelenecektir. IS LM modeli, İngiliz iktisatçılar John
DetaylıKARŞILAŞTIRMALI ÜSTÜNLÜK TEORİSİ
KARŞILAŞTIRMALI ÜSTÜNLÜK TEORİSİ Ricardo, bir ülkenin hiçbir malda mutlak üstünlüğe sahip olmadığı durumlarda da dış ticaret yapmasının, fayda sağlayabileceğini açıklamıştır. Eğer bir ülke her malda mutlak
DetaylıÜNİTE:1. Sosyolojiye Giriş ve Yöntemi ÜNİTE:2. Sosyolojinin Tarihsel Gelişimi ve Kuramsal Yaklaşımlar ÜNİTE:3. Kültür ve Kültürel Değişme ÜNİTE:4
ÜNİTE:1 Sosyolojiye Giriş ve Yöntemi ÜNİTE:2 Sosyolojinin Tarihsel Gelişimi ve Kuramsal Yaklaşımlar ÜNİTE:3 Kültür ve Kültürel Değişme ÜNİTE:4 Aile ve Toplumsal Gruplar ÜNİTE:5 1 Küreselleşme ve Ekonomi
DetaylıTOPLAM TALEP I: IS-LM MODELİNİN OLUŞTURULMASI
BÖLÜM 10 TOPLAM TALEP I: IS-LM MODELİNİN OLUŞTURULMASI IS-LM Modelinin Oluşturulması Klasik teori 1929 ekonomik krizine çare üretemedi Teoriye göre çıktı, faktör arzına ve teknolojiye bağlıydı Bunlar ise
DetaylıIS LM MODELİ ÇALIŞMA SORULARI
IS LM MODELİ ÇALIŞMA SORULARI Soru KPSS 2001 Otonom tüketim harcamalarının artması aşağıdakilerin hangisine neden olur? a) Denge üretim düzeyinin artmasına, LM eğrisinin sağa doğru kaymasına b) Denge üretim
DetaylıİKTİSAT BİLİMİ VE İKTİSATTAKİ TEMEL KAVRAMLAR
İÇİNDEKİLER Önsöz BİRİNCİ BÖLÜM İKTİSAT BİLİMİ VE İKTİSATTAKİ TEMEL KAVRAMLAR 1.1.İktisat Bilimi 1.2.İktisadi Kavramlar 1.2.1.İhtiyaçlar 1.2.2.Mal ve Hizmetler 1.2.3.Üretim 1.2.4.Fayda, Değer ve Fiyat
DetaylıAVRO BÖLGESİ NDE YENİ KORKU: DEFLASYON Mehmet ÖZÇELİK
Mehmet ÖZÇELİK Bilgi Raporu Ekonomik Araştırmalar ve Proje Müdürlüğü KONYA Şubat, 2016 www.kto.org.tr 0 GİRİŞ 2008 küresel ekonomik krizinin ardından piyasalarda bir türlü istenilen hareketliliği yakalayamayan
DetaylıENFLASYON (Genel bakış)
ENFLASYON (Genel bakış) Gazi Üniversitesi Ekonometri Bölümü -KADİR ÖZKAN - SUNUM KİTLESİ: İKTİSADİ İDARİ BİLİMLER ÖĞRENCİLERİ 1 ENFLASYON NEDİR? Latince bir kelime olan "enflasyon", şişkinlik ya da genişleme
Detaylı1 İKTİSAT İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR
İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 İKTİSAT İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR 13 1.1.İktisadın Konusu ve Kapsamı 14 1.2. İktisadın Bölümleri 15 1.2.1.Mikro ve Makro İktisat 15 1.2.2. Pozitif İktisat ve Normatif İktisat
Detaylıİçindekiler kısa tablosu
İçindekiler kısa tablosu Önsöz x Rehberli Tur xii Kutulanmış Malzeme xiv Yazarlar Hakkında xx BİRİNCİ KISIM Giriş 1 İktisat ve ekonomi 2 2 Ekonomik analiz araçları 22 3 Arz, talep ve piyasa 42 İKİNCİ KISIM
DetaylıEK : DIŞSAL TASARRUFLAR ( EKONOMİLER )
EK : DIŞSAL TASARRUFLAR ( EKONOMİLER ) Genel denge teorisinin sonuçlarının yatırım kararlarında uygulanamamasının iki temel nedeni şunlardır: 1) Genel denge teorisinin tam bölünebilirlik varsayımı her
DetaylıSosyal Etki Teorisi. Sunan: M.Benan YAZICIOĞLU Sunum Tarihi: 27.02.2014
Sosyal Etki Teorisi Sunan: M.Benan YAZICIOĞLU Sunum Tarihi: 27.02.2014 Sosyal Etki ve Uyma Davranışı Sosyolojinin, toplumun bütününü kapsayan kanunu insan toplum hayatı yaşar kanunudur. İnsan bir toplumda
DetaylıGENEL EKONOMİ DERS NOTLARI
GENEL EKONOMİ DERS NOTLARI 3. BÖLÜM Öğr. Gör. Hakan ERYÜZLÜ Kıtlık, Tercih ve Fırsat Maliyeti Fırsat maliyeti, bir tercihi uygularken vazgeçilen başka bir tercihtir. Örneğin, bir lokantada mevcut iki menüden
Detaylı5. İşçi fazlasını, işveren fazlasını ve iş fazlasını şekil yardımıyla gösteriniz.
1. Emeğin marjinal ürününün formulü nedir? 2. İşçi fazlasının formulü nedir? 3. İşveren fazlasının formulü nedir? 4. İş fazlasının formulü nedir? 5. İşçi fazlasını, işveren fazlasını ve iş fazlasını şekil
DetaylıYEDİNCİ BÖLÜM MAKROEKONOMİ: TANIM, KAPSAM VE GELİŞİM
YEDİNCİ BÖLÜM MAKROEKONOMİ: TANIM, KAPSAM VE GELİŞİM Neler Öğreneceğiz? Makroekonominin tanımı Makroekonomi ve Mikroekonomi Ayrımı Makroekonominin Gelişim Süreci ve Tarihi Düşünce Okullarının Makroekonomik
DetaylıDAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI
1 DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI Örgütte faaliyette bulunan insan davranışlarının anlaşılması ve hatta önceden tahmin edilebilmesi her zaman üzerinde durulan bir konu olmuştur. Davranış bilimlerinin
Detaylıİktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017
İktisat Tarihi I 18 Ekim 2017 Kuruluş döneminin muhafazakar-milliyetçi bir yorumuna göre, İslam ı yaymak Osmanlı toplumunun en önemli esin kaynağını oluşturuyordu. Anadolu'ya göçler İran daki Büyük Selçuklu
DetaylıTemel Kavramlar Bilgi :
Temel Kavramlar Bilim, bilgi, bilmek, öğrenmek sadece insana özgü kavramlardır. Bilgi : 1- Bilgi, bilim sürecinin sonunda elde edilen bir üründür. Kişilerin öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile çaba
Detaylıİktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri
İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı Mikroekonomik Analiz I IKT751 1 3 + 0 8 Piyasa, Bütçe, Tercihler, Fayda, Tercih,
Detaylı2001 KPSS 1. Aşağıdakilerden hangisi A malının talep eğrisinin sola doğru kaymasına neden olur?
2001 KPSS 1. Aşağıdakilerden hangisi A malının talep eğrisinin sola doğru kaymasına neden olur? A) A malını tüketen insanların sayısının artmasına yol açan bir nüfus artışı B) A normal bir mal ise, tüketici
DetaylıEkonomi I. Doç.Dr.Tufan BAL. 6.Bölüm: Tüketici Davranışı Teorisi
Ekonomi I 6.Bölüm: Tüketici Davranışı Teorisi Doç.Dr.Tufan BAL Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından faydalanılmıştır. 2 Teorik Altyapı Piyasa ekonomisinin
DetaylıGİRİŞİMCİNİN GÜNDEMİ
GİRİŞİMCİNİN GÜNDEMİ Girişimcinin Gündemi GİRİŞİMCİLER VE KOBİ LER AÇISINDAN MARKA VE ÖNEMİ Günal ÖNCE Günümüzde markalara, Amerikan Pazarlama Birliği nin tanımladığının yanı sıra sadece sahip oldukları
DetaylıA İKTİSAT KPSS-AB-PS / 2008 5. Mikroiktisadi analizde, esas olarak reel ücretlerin dikkate alınmasının en önemli nedeni aşağıdakilerden
1. Her arz kendi talebini yaratır. şeklindeki Say Yasasını aşağıdaki iktisatçılardan hangisi kabul etmiştir? A İKTİSAT 5. Mikroiktisadi analizde, esas olarak reel ücretlerin dikkate alınmasının en önemli
Detaylıiktisaoa GiRiş 7. Ürettiği mala ilişkin talebin fiyat esnekliği değeri bire eşit olan bir firma, söz konusu
2009 BS 3204-1. şağıdakilerden hangisi dayanıksız mal veya hizmet grubu içerisinde ~ almaz? iktiso GiRiş 5. Gelirdeki bir artış karşısında talebi azalan mallara ne ad verili r? ) Benzin B) Mum C) Ekmek
Detaylı1. Sosyolojiye Giriş, Gelişim Süreci ve Kuramsal Yaklaşımlar. 2. Kültür, Toplumsal Değişme ve Tabakalaşma. 3. Aile. 4. Ekonomi, Teknoloji ve Çevre
1. Sosyolojiye Giriş, Gelişim Süreci ve Kuramsal Yaklaşımlar 2. Kültür, Toplumsal Değişme ve Tabakalaşma 3. Aile 4. Ekonomi, Teknoloji ve Çevre 5. Psikolojiye Giriş 1 6. Duyum ve Algı 7. Güdüler ve Duygular
DetaylıRUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu
RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu 11 1 13 1 * GSMH (milyar dolar) 1.9..79 1.86 1.3 1.83 1.578 1.61
DetaylıNüfus ve Kalkınma İlişkisi: Türkiye (TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında)
(TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında) ESAGEV - Ekonomik ve Sosyal Düşünce Araştırma Geliştirme Vakfı www.esagev.org iletisim@esagev.org +90 (312) 750 00 00 Oğuzlar Mh. 1397. Sokak No: 11/1 Balgat,
DetaylıTufan Samet ÖZDURAK THEMIS MAKRO İKTİSAT
Tufan Samet ÖZDURAK THEMIS MAKRO İKTİSAT İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... VII BİRİNCİ BÖLÜM Makro İktisat 1. MAKRO İKTİSATIN ANLAMI... 1 2. MAKRO İKTİSATTA KARAR BİRİMLERİ (SEKTÖRLER)... 2 3. MAKRO İKTİSATTA PİYASA
DetaylıTemel ve Uygulamalı Araştırmalar için Araştırma Süreci
BÖLÜM 8 ÖRNEKLEME Temel ve Uygulamalı Araştırmalar için Araştırma Süreci 1.Gözlem Genel araştırma alanı 3.Sorunun Belirlenmesi Sorun taslağının hazırlanması 4.Kuramsal Çatı Değişkenlerin açıkça saptanması
DetaylıSERMAYE VE DOĞAL KAYNAK PİYASALARI 2
SERMAYE VE DOĞAL KAYNAK PİYASALARI 2 1. SERMAYE, YATIRIM VE TASARRUF 2 1.1. SERMAYE VE YATIRIM 2 1.2. TASARRUF VE PORTFÖY TERCİHİ 2 1.3. SERMAYE PİYASASI 3 2. SERMAYE TALEBİ 3 2.1. YATIRIMIN NET BUGÜNKÜ
DetaylıStandart Ticaret Modeli
Chapter 6 Standart Ticaret Modeli Copyright 2012 Pearson Addison-Wesley. All rights reserved. Önizleme Relatif arz ve relatif talep Dış Ticaret Hadleri (Terms of Trade) ve refah Ekonomik büyüme, ithal
DetaylıORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )
ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME (2014-2016) I- Dünya Ekonomisine İlişkin Öngörüler Orta Vadeli Program ın (OVP) global makroekonomik çerçevesi oluşturulurken, 2014-2016 döneminde; küresel büyümenin
DetaylıBÖLGE VE NÜFUSUN GENEL DURUMU. Doç.Dr.Tufan BAL
BÖLGE VE NÜFUSUN GENEL DURUMU Doç.Dr.Tufan BAL GİRİŞ Türkiye Cumhuriyeti 1923 yılında kurulan, o tarihten bu güne kadar ekonomik ve sosyal yapısını değiştirme anlayışı içinde gelişmesini sürdüren ve gelişmekte
Detaylıİktisat Tarihi I. 6-7 Ekim
İktisat Tarihi I 6-7 Ekim Giriş İnsanoğlu dünyada var olduğundan bugüne değin hayatını devam ettirebilmek için üretim ve tüketim faaliyeti içinde olmuştur. İktisat tarihi üzerindeki önemli bir problemli
DetaylıTeknik Bülten 30 Kasım 2016 Çarşamba
Güne Başlarken Fed Guvernör'ü Jerome Powell, işsizlik ve enflasyonun merkez bankasının hedeflerine yaklaşmasıyla faiz oranlarını artırmaya hazır olduğunu işaret etti. Powell, yaptığı konuşmasında, "Bu
DetaylıÜNİTE 1: Pazarlamanın Konusu, Kapsamı, Gelişimi ve. Değer Kavramı. ÜNİTE 2: Pazarlama Çevresi ve Bilgi Sistem ÜNİTE 3: Pazarlar ve Davranışlar
ÜNİTE 1: Pazarlamanın Konusu, Kapsamı, Gelişimi ve Değer Kavramı ÜNİTE 2: Pazarlama Çevresi ve Bilgi Sistem ÜNİTE 3: Pazarlar ve Davranışlar ÜNİTE 4: Pazarlama Yönetimi ÜNİTE 5: 1 Ürün Yönetimi ÜNİTE 6:
DetaylıPARA TALEBİ VE KURAMLARI
PARA TALEBİ VE KURAMLARI Kişilerin servetlerinin bir kısmını ellerinde para olarak tutmalarına para talebi adı verilir. İktisadi düşünceler anlamında bakıldığında para talebi kuramları paranın fonksiyonlarına
DetaylıGirişimciliğin Fonksiyonları
Girişimciliğin Fonksiyonları 1-Yeni üretim yöntemleri geliştirmek ve uygulamak, üretimi organize etme fonksiyonu: Girişimciler mevcut ürün ve hizmetler ile yetinmeyip, sürekli olarak farklı ve tüketici
DetaylıMATEMATiKSEL iktisat
DİKKAT!... BU ÖZET 8 ÜNİTEDİR BU- RADA İLK ÜNİTE GÖSTERİLMEKTEDİR. MATEMATiKSEL iktisat KISA ÖZET KOLAY AOF Kolayaöf.com 0362 233 8723 Sayfa 2 içindekiler 1.ünite-Türev ve Kuralları..3 2.üniteTek Değişkenli
DetaylıDENEME SINAVI A GRUBU / İKTİSAT
DENEME SINAVI A GRUBU / İKTİSAT 2 1. A malının fiyatındaki bir artış karşısında B malına olan talep azalıyorsa A ve B mallarının özellikleriyle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? A) A ve B
Detaylı2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi
2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisadi ve Mali Analiz Yüksek Lisansı Bütçe Uygulamaları ve Mali Mevzuat Dersi Kıvanç
Detaylı7.Ders Bazı Ekonometrik Modeller. Đktisat (ekonomi) biliminin bir kavramı: gayrisafi milli hasıla.
7.Ders Bazı Ekonometrik Modeller Đktisat (ekonomi) biliminin bir kavramı: gayrisafi milli hasıla. Kaynak: TÜĐK dönemler gayri safi yurt içi hasıla düzeyi 1987-1 8680793 1987-2 9929354 1987-3 13560135 1987-4
DetaylıFİNAL ÖNCESİ ÇÖZÜMLÜ DENEME MALİYE POLİTİKASI 1 SORULAR
SORULAR 1- Genişletici maliye politikası uygulanması sonucunda faiz oranının yükselmesine bağlı olarak özel yatırım harcamalarının azalması durumuna ne ad verilir? A) Dışlama etkisi B) Para yanılsaması
DetaylıDersin Planı (Bu ders sunumunun hazırlanmasında büyük ölçüde Nevzat Güran ve Sadık Acar ın ders notu ve kitaplarından yararlanılmıştır)
Dersin Planı (Bu ders sunumunun hazırlanmasında büyük ölçüde Nevzat Güran ve Sadık Acar ın ders notu ve kitaplarından yararlanılmıştır) Bir Bilim Dalı Olarak Uluslararası İktisadın Konusu ve Kapsamı Uluslararası
DetaylıAraştırma Notu 14/162
p Araştırma Notu 14/162 4 Şubat 2014 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI ARTIYOR Seyfettin Gürsel * ve Melike Kökkızıl ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon
DetaylıSORU SETİ 7 IS-LM MODELİ
SORU SETİ 7 IS-LM MODELİ Problem 1 (KMS-2001) Marjinal tüketim eğiliminin düşük olması aşağıdakilerden hangisini gösterir? A) LM eğrisinin göreli olarak yatık olduğunu B) LM eğrisinin göreli olarak dik
DetaylıDURUMSALLIK YAKLAŞIMI
1960 lı yıllarda ortaya çıkan ancak 1980 li yıllara doğru kabul gören bir yönetim teorisidir. Prof. Dr. Fatih YÜKSEL Durumsallık yaklaşımının temel savunusu; her yerde ve her koşulda genel geçerli bir
DetaylıİÇİNDEKİLER. Önsöz... v İçindekiler... ix Tablolar Listesi... xv Şekiller Listesi... xv BİRİNCİ BÖLÜM SOSYOLOJİ VE TURİZM SOSYOLOJİSİ
İÇİNDEKİLER Önsöz... v İçindekiler... ix Tablolar Listesi... xv Şekiller Listesi... xv BİRİNCİ BÖLÜM SOSYOLOJİ VE TURİZM SOSYOLOJİSİ SOSYOLOJİNİN TANIMI VE KONUSU... 1 SOSYOLOJİNİN GENEL AMAÇLARI... 3
Detaylı9. DERS : IS LM EĞRİLERİ: MALİYE VE PARA POLİTİKALARI
9. DERS : IS LM EĞRİLERİ: MALİYE VE PARA POLİTİKALARI 1. Maliye Politikası ve Dışlama Etkisi...2 A. Uyumlu Maliye ve Para Politikaları...4 2. Para Arzı ve Açık Piyasa İşlemleri...5 3. Klasik Para ve Faiz
DetaylıSosyal Bilimler Enstitüsü. Beden Eğitimi ve Spor Öğretimi (Yüksek lisans,tezli) 1. Yarı Yıl
Sosyal Bilimler Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Öğretimi (Yüksek lisans,tezli) 1. Yarı Yıl BES505 Spor Bilimlerinde Araştırma Teknikleri K:(3,0)3 ECTS:8 Bilimsel araştırma niteliği ve tanımı özellikleri,
Detaylı2. REGRESYON ANALİZİNİN TEMEL KAVRAMLARI Tanım
2. REGRESYON ANALİZİNİN TEMEL KAVRAMLARI 2.1. Tanım Regresyon analizi, bir değişkenin başka bir veya daha fazla değişkene olan bağımlılığını inceler. Amaç, bağımlı değişkenin kitle ortalamasını, açıklayıcı
DetaylıİNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ
İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ YÖNETİM İşletme amaçlarına etkili ve verimli bir şekilde ulaşmak üzere planlama, örgütleme, yöneltme, koordinasyon ve denetimin yapılması sürecidir. 2 YÖNETİM TEORİLERİ KLASİK
DetaylıİŞLETMELERİN EKONOMİDEKİ ÖNEMİ IMPORTANCE OF ENTERPRISES IN THE ECONOMY
IMPORTANCE OF ENTERPRISES IN THE ECONOMY İşletmelerin bir ülke ekonomisi içindeki yeri ve önemini, "ekonomik" ve "sosyal" olmak üzere iki açıdan incelemek gerekir. İşletmelerin Ekonomik Açıdan Yeri ve
DetaylıÇALIŞMA EKONOMİSİ II
ÇALIŞMA EKONOMİSİ II KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ.
DetaylıA. IS LM ANALİZİ A.1. IS
A. ANALZ A.. Analizi (Mal Piyasası) (Investment aving) (atırım Tasarruf) Eğrisi, faiz oranları ile gelir düzeyi arasındaki ilişkiyi gösterir. Analizin bu kısmında yatırımları I = I bi olarak ifade edeceğiz.
Detaylı