YÖNETIM BILIMININ GELIŞIM SÜRECI IÇERISINDE SIBERNETiK YAKLAŞlM VE ÖRGÜTSEL SIBERNETIKLER

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "YÖNETIM BILIMININ GELIŞIM SÜRECI IÇERISINDE SIBERNETiK YAKLAŞlM VE ÖRGÜTSEL SIBERNETIKLER"

Transkript

1 @) T. C. ANADOLU ÜNiyERSITESI SOSYAL BILIMLER ENSTITüsü, YÖNETIM BILIMININ GELIŞIM SÜRECI IÇERISINDE SIBERNETiK YAKLAŞlM VE ÖRGÜTSEL SIBERNETIKLER ( Yüksek Lisans Tezi ) Ahmet SEVIÇIN ( ESKIŞEHIR

2 ŞEKİLLER KISALTMA İ ç İ N D E K İ L E R L A R G İ R İ ş VI VII B i r i n c i B ö 1 ü m S İ B E R N E T İ K B İ L İ M İ N İ N E S A S L A R I 1. SİBERNETİK BİLİMİNİN TANIMI. 5.. : 2. SİBERNETİK BİLİMİNİN KAPSAMI, KONUSU VE AMACI SİBERNETİK BİLİMİNİN KAPSAMI SİBERNETİK BİLİMİNİN KONUSU SİBERNETİK BİLİMİNİN AMACI 8 3. SİBERNETİK BİLİMİNİN VARSAYIMLARI SİBERNETİK BİLİMİNDE ANALİZ VE SENTEZ SİBERNETİK BİLİMİNİN GELİSİM SÜRECİ ll 5.1. SİBERNETİK BİLİMİNİN DÜNYADAKİ GELİŞİM SÜRECİ. ll SİBERNETİK BİJJİMİNİN TÜRKİYE' DEKİ GELİŞİM SÜRECİ ,, '('.".'

3 - II- 6. SİBERNETİK YAPI 6.1. SİSTEMLER MO DELLER SİBERNETİK SİSTErll MODELİ SPESİFİK AMAÇLAR.. SİSTEM Girdi... _ Süreç QktJ KONTROL SİSTEMİ 7.4. GERİBESLE1lli Negatif Geribesleme ve Kararl Denge Dururrn Negatif Geribesleme Kararl Denge Durumu Tek Elemanl Sistem ler ve Denge Durumu Çok Elemanl Sistemler ve üstün Denge Durumu Pozitif Geribesleme ve Kararsz Denge Durumu Pozitif Geribesleme Kararsz Denge Durumu Negatif ve Pozitif Geribeslemenin Genel Kural lar HABERLEŞME

4 - III-... " Sibernetik Haberleşme Dili İkili (Binary) Sistem Boole Cebri SİBERNETİK SİSTEMLERİN ÖZELLİKLERİ KENDİ KENDİNİ DÜZENLEME İHTİMALİYET 8.3. KARMAŞIKLIK SİBERNETİK İNCELEMELER YÖNÜNDEN SİSTEMLER SİBERNETİK VE ENTROPİ. 54 İ k i n c i B ö ü m Y ö N E T İ M B :i: L İ M İ N İ N G E. L İ Ş İ M S ü R E C İ İ Ç E R İ S İ N D E S İ B E R N E T İ K Y A K L A Ş I M BİLİMSEL YÖNETİM ÖNCESİ DÖNEM (l880'den ÖNCE) KLASİK (GELENEKSEL) YÖNETİM DÖNEMİ (l l 62 3, NEO-KLASİK (DAVRANI SAL) YÖNETİM DÖNEMİ ( :1 MODERN YÖNETİM DÖNEMİ (1950'DEN SONRA) 4.1. AÇIK SİSTEM YAKLAŞIMI VE UZANTISI SİBERNETİK YAKLAŞIM 80 ~.2.1. Sibernetik Yaklaşm'n Tanm Sibernetik Yaklaşm'n Amaçlar ve Kapsam Örgütlerin Sibernetik Yönden Görünüşü Açk Sistemlerde Geribesleme, Kontrol ve Denge Süreçleri 89

5 - IV İnsan Organizmas-Örgüt Ben-, zer g 94 V Sibernetiğin Örgüt Kuramna Getirdiği Yenilikler ve Bundan. Beklenen Faydalar Sibernetiğin Örgüt Kuramna Getirdiği Yenilikler Sibernetiğin Örgüt Kuram1na Getirdiği Yeniliklerden Beklenen Faydalar oo ü ç ü n e ü ÖR G U TS EL S İ B ö 1 ü m B~ R N ET tk L.~:R 1. SİBERNETİK YAKLAŞIM AÇISIN.DAN ÖRGÜTTEKİ TEMEL OLGU- LAR VE BUNLARIN ETKİLEŞİMİ ÖRGÜTSEL HABERLEŞMEDE SİBERNETİK w ÖRGÜTSEL HABERLEŞME KAVRAl1I VE ÖRGÜTSEL HABER LEŞlVIEYE ÇEŞİTLİ YAKLAŞIMLAR SİBERI~TİK ANLAMDA ÖRGÜTSEL HABERLEŞME ÖRGÜTSEL HABERLEŞME İLİŞKİLERİNDE SİBERNETİK 110 2,1.1. İnsan-insan Haberleşme İlişkisinde Sibernetik ;3.2. İnsan-Makina Haberleşme İlişkisinde Sibernetik Makina-Makina Haberlesme İlişkisinde Sibernetik ÖRGÜTSEL KARAR ALMADA SİBERNETİK KARAR ALMA İŞLEMİ VE ÖRGÜTSEL KARAR ALMADA SİBERNETİGİN UYGULANDlGI KARAR TÜRLERİ 114

6 - V SİBERNETİK ANLAMDA KARAR ALMA ÖRGÜTSEL KONTROLDA SİBERNETİK D ö r d ü n c ü B ö 1 ü m T.C. HAL K B A N KA S I S.W.I.F.T. U Y G U L A MA S I N I N S İ B E R N E T İ K A Ç I D A N İ NdE LE NME s İ 1. TÜRKİYE HALK BANKASI HAKKINDA GElillL BİLGİLER s.w.i.f.t. HAKKINDA GEilliL BİLGİLER s.w.i.f.t'in İŞLEYİŞİNİN SİBERlillTİK AÇIDAN İNCE- LENIVIESİ. 133 SONUÇ FAYDALANILA N KAYNAKLAR. 144 i-vi E K L E R vii-xxi

7 ŞEKİLLER Şekil- Şekil- 2 şekil- 3 Şekil- 4. Şekil- 5 Şekil- 6 şekil- 7 Şekil- 8 : şekil- 9 Şekil-lO Şekil-ll. Şekil-12. şekil-13 : Şekil-14 Şekil-15 Sibernetik Sistem Modeli James Watt'~n Buhar Makinas Modeli Negatif Geribesleme ve Denge Durumu Kuplaj Bağlant~ 34 İkil~ Kuplaj Bağlants. 34 Pozitif Geribesleme ve Kararsz Denge Durumu 37 Laswell'in Haberleşme Shannon'un Haberleşme Sibernetik Haberleşme Süreci Süreci Modeli Basit Bir Telekomunikasyon Mode~i 43 Sibernetik İncelemeler Aç~sndan Stafford Beer'in Sistemleri S~nflandrmas~ 53 Açk Bir Sistem Olarak Örgüt 77 Termostatik Istma Sistemi Sibernetik Bir Sistem Olarak Örgüt.. 88 Negatif-Pozitif Geribildirim Dönüşümleri Büyüme 9 2 Şekil-16 : Beyin ile Organlar Arasndaki Haberleşme ile Oluşan Geribesleme Sistemi Modeli Şekil-17 Örgütlerde Haber, Karar ve Kontrolun Etkileşimi ve

8 K I S A L T M A L A R A.ü.A.Ö.F. A.Ü.E.F. A.Ü.E.S.B.A.Ç.V. A.Ü.S.B.F. B. c. İ.ü.İ.F. İ.T.İ.A. M.P.M. No. s. s. S.W.I.F.T. : Anadolu Üniversitesi Aç2k Öğretim Fakültesi Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi : Anadolu Üniversitesi Eğitim Sağlk ve Bilimsel Araştrma ÇalJ.şmalar Vak:fJ. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Bask Cilt İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi : Milli Prodüktivite Merkezi Numara Say Sayfa Society :for World wide Interbank Financial Telecommunication (Dünya Bankalararas Mali Telekomunikasyon Birliği) Ya.

9 G İ R İ ş Ksaca,kontrol ve haberleşme bilimi olarak tanmlanabilen sibernetik, yirminci yüzyln en genç bilimlerinden birisidir. İkinci Dünya Savaş yllarnda ortaya çkan slbernetik, o zamandan beri sürekli gelişme göstermiş ve bugünkü düzeyine ulaşmştr. Sistem yaklaşm çerçevesinde ele alnan sibernetik, yepyeni bir bilim olarak ortaya çknakla kalmamş, ' bugünkü bilimin ve tekniğin felsefesi olmuştur. Hem bir bilim hemde bir felsefe olan sibernetik, bugün, diğer bilim dallarna da uygulanabilen, onlar birleştirebilen bilimler-aras bir disiplin olmuştur. Bu açdan, örgütlerin yönetilmesi konusuna da uygulanabilmektedir. Ancak, sibernetiğin bu alanlarla ilişkisi oldukça az araştrlmştr. Baz düşünürlerce, bir faaliyetin etkinliğini sağlama bilimi olarak tanmlanan sibernetik, örgütlerin sibernetik kurallar içersinde düşünülmesi halinde, örgütsel faaliyetlerin etkinliğinin arttrlmas açsndan büyük kazançlar sağlayacak gibi. görünmektedir. Gittikçe büyüyen, karmaşklaşan ve ulusal snrlarn dşna taşan örgütlerde, yöneticiler yönetim faaliyetlerini

10 - 2 - tam olarak yerine getirmede yetersiz kalmaktadrlar. Haberleşme ve kontrol işlerinin otomatik makinalara bağlanmas, yöneticilerin çevreleri üzerindeki denetimlerini arttracaktr. Sibernetiğin haberleşme ve kontrol konularn kapsamna almas ve bu iki konunun ister kamu ister özel sektör işletmelerinde olsun, işletmecilik yönünden paha biçilmez bir öneme sahip olmas, ülkemizin de sibernetiğe eğilmesini zorunlu klmaktadr. Bu amaca hizmet etmesi bakmndan;sibernetik ve bunun yönetim bilimine uygulanabilirliği tez konusu olarak seçilmiştir. Bu nedenle; çalşmamzn konusunu, sibernetik biliminin tantlmas ve sibernetiğin hem bir bilim hem de bir felsefe olarak yönetim bilimine uygulanabilirliği oluşturmaktadr. Konuya ilişkin incelemelerimiz dört bölümden oluşmak tadr: Birinci bölümde, genel hatlary;ta sibernet ik bilimi tantlmaya çalşlmştr. Özellikle, sibe~netiğin esasn oluşturan haberleşme~ kontrol ve geribesleme kavramlar-~a daha çok ağrlk verilmiştir. Bu bölümde, sibernetik bilimine yeni bir bakş açsndan bakmaktan ziyade, sibernetiğin ne olduğu ortaya konmaya çalşlmştr. İkinci bölümde, sibernetiğin düşünsel yönünün yönetim bilimine uygulanabilirliği incelenmiştir. Bunu yaparken de "sibernetik yaklaşm", çeşitli yönetim yaklaşmlar içersinde nerede bulunduğunu göstermek amacyla, yönetim biliminin gelişim süreci içersinde ele alnmştr. Ayrca sibernetik yakla-

11 - 3 - ş1m1n diğer yaklaş1mlardan ayr1 olarak getirdiği yenilikler ve bundan beklenen ~aydalar ortaya konmaya çal:.şj.lmj.ştj.r. Üçüncü bölümde, örgütsel sibernetikler ad1 altj.nda, sibernetik yaklaş1m1n makinalar düzeyinde de uygulanabileceği ve sibernetik yönetimin fonksiyonlar! olarak nitelendirdiğimiz; haberleşme, karar alma ve kontrolun örgütlerdeki durumu, sibernetik yaklaşj.m aç1s1ndan, inc el.etmeye çalj.şj.lm>:rştj.r~ Dördüncü bölüm ise, sibernetik yaklaşj.mj.n kapsami içersinde düşünülen haberleşme konusunda, T.C. Halk Bankas:. SWIFT uygulamasj.nj.n sibernetik aç1dan incelenmesine ilişkin bir uygulamay:. içermektedir. Bu bölümde, sibernetik yaklaş1m1n haberleşmede, makinalar düzeyinde, gerçek işletme koşullar1nda na"' s1l uyguland1ğ1 ve bu yaklaş1m1n haberleşmedeki etkinlik ve verimliliği nas1l sağladiğj. ortaya konmaya çalj.şj.lm:.ştj.r. Çal1şmam1z sonuç k1sm1yla tamamlanm1ş ve bu k1s1mda çalj.şmam1z1n bir özeti yap1lmj.şt1r.

12 B i r i n c i B ö ü m S İ B E R N E T İ K B İ L İ M İ N İ N E S A S L A R I Sibernetik kelimesi, kendisiyle ilk defa karş1laşanlara oldukça esrarl1 gelmektedir. Sibernetik, ülkemizde yeni yeni tan1nmaya başlayan, ancak yeteri kadar üzerinde durulmamş bir konudur. Sistem yaklaş1m1 çerçevesinde ele alnan sibernetiğin, gü~ümüzde ulaştğ düzey ve sağladğ1 olanaklar, daha şimdiden dünyann geleceğini şekillendirecek tohumlar1 taşmaktad1r. İkinci Dünya Savaş1 s1rasnda ortaya ç1kan sibernetik, yaln1zca yeni bir bilim dal1 olarak ortaya ç1kmakla kalmamş, bugünkü bilimin ve tekniğin felsefesi olmuştur. Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin temelinde sibernetiğin çok önemli bir yer tuttuğu anlaş1l1nca, çağmza "sibernetik çağ" diyenler de çkmştr. Sibernetik, bugün, diğer bilim dallarna da uygulanabilen, onlar birleştirebilen "bilimler-arasn veya "bilimler-üstü" bir disiplin olmuştur.

13 - 5 - Bu bölümde, sibernetik bilimi genel olarak tantlmaya çalşlacaktr. 1. SİBERNETİK BİLİMİNİN TANIMI Sibernetik kelimesinin kökü Eski Yunanca'da "kontrol ve yönetim" anlamna gelen "kübernetes"den gelmektedir (1). Türçe'de ise, sibernetiğin karşlğ olarak "güdüm bilim" kelimesi önerilmiştir. Sibernetik kelimesi, günümüzde de en geniş şekliyle hemen hemen bu anlamda kullanlmaktadr. Bununla birlikte, değişik bilim adamlarnca farkl şekillerde tanmlanmaktadr. Bu tanmlarn belli başl olanlarn sralamakta yarar vardr. Sibernetik biliminin babas saylan Prof.Dr. Norbert Wiener, 1948 ylnda yaynladğ "Cybernetics or Control and Communication in the Animal and the Machinen adl eserinde sibernetiğin orjinal bir tanmn yapmştr. Bu tanma göre sibernetik, "hayvanlarda ve makinalarda kontrol ve haberleş~ men anlamna gelmektedir (2). Bir diğer ünlü sibernetik bilgini ve nöroloğu İngiliz Prof.Dr. Ross AshbY sibenetiği, n insan organizmasndaki denge durumunun (homeostatis), makinalarda uygulanmas ve böylece de daha üstün denge durumunun sağlanmas çalşmalardr" şeklinde tanmlamaktadr (3). (1) Toygar AKR~N, Bilimler Bilimi Sibernetik, Karacan Yaynlar, B.3, İstanbul, 1982, s.l8. (2) Ayhan SONGAR, Sibernetik, Yeni Asya Yaynlar, İlim ve Teknik Serisi No: 7, İstanbul, 1979, s.). (3) AKMAN, s.l9.

14 - 6 - Alman sibernetikçi Karl Steinbuch da sibernetiği, " Teknik ve teknik dş alanda, bilgi alş - verişine ilişkin yapya sibernetik denir" (4) şeklinde tanmlamaktadr. Brunel üni versitesi sibernet.ik bölüm müdürü Prof.Dr. F.H. George ise sibenetiği, "yapay akl üzerinde yaplan çalşmalarn tamam.dr" şeklinde tanmlamaktadr (5). Bu ta-ri.mlar ne-kadar_ç.oğaltlrsa çoğaltlsn, hepsinde ortak olan dört unsur vardr. Bunlar: Haberleşme, karar alma, kontrol ve denge kurmadr. Böylece sibernetik, temelde bu dört unsuru kapsayan bir kavram olmaktadr. Temelini bu kavramlarn oluşturduğu yukardaki tanmlar çerçevesinde, canllarda ve makinalarda haberleşme ve kontrol olaylarn inceleyen bilim dalna Sibernetiğin "sibernetik bilimi" denilmektedir. dört temel_ unsuru olarak nitelendirilen haberleşme, karar alma, kontrol ve denge kurma bir eylemin doğmas, devam etmesi ve sonuçlandrlmas sürecinde bir bütün olarak oluşmaktadr. Bu bütünlüğü basit bir örnekle açklamak mümkündür. Örneğin, sehbann üzerinde duran kahve fincann alp, kahve içme eylemini bu açdan inceleyelim: Fincann sehbadan alnmas için beyin fincann sehbadan alnmas kararn alacak (bu karar ayn zamanda bir mesaj olacaktr), bu:karer _sinir yollaryla parmak uçlarna ve gözlere yollat 4) AKIVIAN, s 19. (5) AKl'JIAN, s.l9'd tnjf.h.george, Cybernetics In Ivianagemen~, Pan Books Ltd., London, 1970, s.44.

15 - 7 - yacakt1r. Gözler ve parmak uçlar1ndaki bilgi alc merkezler, bu bilgiyi alacak ve alnd haberini ayn yolla beyine iletecektir. Bu aşamada haberleşme unsuru gerçekleşmiş olacaktr. Daha sonra gözlerfincann, elin ve ağzn kesin yerlerini ve kulpa doğru Bu haberleşme giden elin durumunu sürekli beyine bildirecektir. sonucu parmaklar fincan1 tutup, sehbadan alacaktr. Beyin bu defa gözlere fincann, kahveyi içmeye uygun duruma getirilip getirilmediğini soran mesaj1 gönderecek ve olumlu yant alacaktr. Böylece kontrol süreci başlamş olacaktr. Tüm içme eylemi boyunca sürekli olarak yaplan haberleşme ve kontrol sonucunda ise, bir denge kurulacakt1r. Ksaca haberleşme yoluyla kontrol ve denge kurma olarak tanmlanabilen sibernetiği, "kendi kendine yönetim sistemi" o larak düşünebiliriz. Zaten Wiener sibernetiği, insanlarn ve makinalarn organlar arasnda haberleşme ve kontrol yaparak kendi kendilerini yönetmeleri ve dengelemeleri olarak değerdirmiştir. 2. SİBERNETİK BİLİMİNİN KAPSAMI, KONUSU VE AMACI 2.1. SİBERNETİK BİLİMİNİN KAPSAMI Daha önce sibernetik bilimini, hayvanlarda ve makinalarda haberleşme, kontrol ve denge kurma konular1yla uğraşan bir bilim dal olarak tanmlamştk. Bu tanma dayanarak, sibernetik biliminin kapsamn ortaya koyabiliriz. Tanmdan da anlaşlacağ gibi, bu bilim dal kapsamna hayvanlar ve makinalar almaktadr. Burada n makinalar",ye-

16 - 8 - rine " mekanizma", "hayvanlar" yerine de "organizma" kelimesini kullanrsak, hayvan ve makina her iki yapy da belirtmek üzere karma bir "merganizma" kelimesi veya terimi kullanlabilir (6). Genel olarak tüm merganizmalar kapsamna aldğ için, bilimler aras bir disiplin olmaktadr. 2 2.~. S İBERNETİK B İ LİMİNİN KO NUSU Sibernetik bilimi, ister canl ister cansz bütün "organize sistemlerin" haberleşme, kontrol ve denge prensip ve mekanizmalarn yani işleyiş tarzlarn kendisine konu e d±nir (7). Sibernetik diğer bilim dallar gibi, bu neye yarar, nasl işler veya yaps nasldr gibi sorularla ilgilenmez. Daha genel düzeyde bunlarn hengi girdilerle hengi çktlar ürettiklerini kendisine inceleme alan olarak seçer. Dolaysyla sibernetiği ilgilendiren o sistemin fonksiyonudur. Bu nedenle, sibernetik, esas itibariyle bir fonksiyonlar bilimidir. Örneğin, ister kürekli, ister buharl, ister elektrikli olsun bütün gemi çeşitleri sibernetikte, fonksiyon bakmndan eş değerli analog sistemlerdir SİBERNETİK BİLİMİNİN AMACI Genel olarak kontrol ve haberleşme sorunlarn çözmenize yardmc olacak bir dili ve metodlar geliştirmek ve bu- (6) Özcan BAŞKAN, Bildirişim: İnsan Dili ve Ötesi, B.l, İstanbul, 1988, s.304. (7) SONGAR, s.j.

17 - 9 - nun dşnda elde edilecek sonuçlarn, belirli kavramlar içinde snflandrlp, uygulama yollarnn bulunmas sibernetiğin amacdr (8). Çevremizi denetlernek amacyla ilettiğimiz buyruklar, iletim srasnda (yolda) baz bozulmalara ve karşklğa uğrayabilirler. Kontrol ve haberleşmeyle biz, doğann düzenli~ lik derecesini azaltna ve anlamlar yok etme eğilimi ile savaşrz..... ' SİBERNETİK BİLİMİNİN VARSAYIMLARI Sibernetik biliminin varsaymlarn şu şekilde özetleyebiliriz (9): - Sibernetik bilimi inceleme konusu olarak seçtiği olgular, yalnzca dş görünüşleriyle inceler ve sadece bünlar arasnda farkettiği benzerlikleri kurallar haline getirir. Bu-. nu yaparken de, bu olgularn "nasl varolmuştur", "ne tür bir çevre içindedir" gibi ön gerçeklerini göz önüne almaz. - Her türlü sibernetik yap, temel olarak tekniktir. Sibernetik teknoloji seçimini ve ilgili uzmanlarn tutumunu belirler. Ancak, bu durumun ihtiyaçlara uyup uymadğn araştrmaz. (8) Norbert WIENER (Çev.İbrahim KESKİN), Sibernetik, Say Yaynlar No: 9, İstanbul, 1982, s.29. (9) Zeynep KURU DÜREN, "İşletme Yönetiminde Sibernetik Yakla ~m"t VERİMLİLİK DERGİSİ,. C.XVII, S.4, Yl:l988/3, s.8-9.

18 ; Sibernetik anlayş, her türlü sistemin dengede ve sürekli olduğu ilkesini kabul eder. Eğer sistemde böyle bir denge yoksa, sistemin baştan düzeltilmesi yoluna gitmek gerekir. - Sibernetik düşünce, sistemleri bağmsz olarak al- - Sibernatik düşünce yalnzca maddi öğeleri inceler. Buna göre, haberleşme olgusu, bilgileri ve haberleri taşyan fiziksel araçlara indirgenmiştir. Hedefler çok ksa ve öz olarak belirlenmiştir. Kararlar ise, uygulanacaklar kantitatif modeller araclğla irdelenmektedir. Sistemlerin öğeleri fiziksel olarak ölçülebildikleri oranda ancak sibernetik analizlerde göz önüne alnrlar. 4. SİBERNETİK BİLİMİNDE ANALİZ VE SENTEZ Sibernetik biliminde analiz ve sentez aşamalar şu şekildedir (lo): Sibernetik kapal ve otonem sistemler üzerine kurulu bir yaklaşmdr. Buna göre organizmalar, makinalar ve sosyal organizasyonlar kapal sistem özelliği taş1yan çeşitli alt bölümlerden oluşur. Sibernetik analiz de, bu alt bölümlerin birleşmesinin, nas1l tek bir bütünü meydana getirdiğini inceler. (10) KURU DÜREN, s.lo.

19 - ll - Sibernetik sentez ise, çeşitli aşamalardan oluşur. bunlar: - Önce, belirlenmiş koşullar yerine getirecek olan kapal bir sistem tasarlan1r. - Çeşitli basit kapall sistemlerden bir liste yap1l1r, - Bir önceki aşamada listesi yaplan basit kapall sistemlerden bir ksm1 seçilerek birleştirilir ve böylece ilk a şamada tasarlanan sisteme var1l1r. - Bazan tasarlanan iş, olanaks1z görünebilir. O zaman iş, yeniden gerçekleştirilmesi olanakl1 bir şekilde formüle edilir. Bu yaplllrken de, ya belirlenmiş kurallar yumuşat1l1r ya da basit sistem çeşitliliği artt1r1l1r. - Çoğu zaman birden fazla çözüm yoluyla karşllaşlabilir. Bu durumda genel likle her çözüm şekli incelenir. Maliyet, randman, gerçekleştirme h1z1 gibi faktörler göz önüne alnarak bu çözümlerin en iyisi seçilir. Sibernetik analiz ve sentezlerde m~tem tik ve mgnt1kla ilgili bilim dallar1 önemli rol oynarlar. Bunlar1n başl1calar1 şunlard1r: Matemetik mant1ğ1, soyut cebir, fonksiyenel analiz, diferansiyel denklemler, olas1l1k hesaplar1, matemetiksel is~ tatistik ve oyun teorisi. 5. SİBERNETİK BİLİMİNİN GELİŞİM SÜRECİ 5. l. SİBERNETİK BİLİJviİiNİN DÜNYADAKİ GELİŞİM SÜRECİ Sibernetik biliminin doğuşu ana hatlar1yla şu şekilde

20 olmuştur (ll): İkinci Dünya Savaşnda en etkin silahlar bombardman uçaklar ve bunlara karş kullanlan uçaksavar toplaryd. Bu nedenle, uçaksavar toplarndan atlacak merrnilerin uça~n neresinde patayacağ ve o anda pilotun ne gibi davranşlarda bulunacağ ile pilotun bu davranşlar düşünüp taşnarak m yoksa kendiliğinden mi yapacağ önemli bir konu haline gelmişti. Amerika'da bu konuyu tartşan bilim adamlarndan olan Wiener, baz davranşlarn kendiliğinden olabileceği üzerinde duruyordu. Çünkü fizyoloji ve noroloji bilginleri, pilotun bütün davranşlarnn sinir sistemi içinde akan " animal elektrik akmlar" ile meydana geldi~ini ve bu akmlarn geri merkez tarafndan durmakszn kontrol edildiğini belirtmişlerdi. Bu da, o geri merkez ile organlar arasnda bir " haberleşme (feed-back)" nin olduğunu gösteriyordu. Başka bir deyişle, e lektrik akmlarnn (sembollerin) iletiminde her hangi bir hasar olmad~ takdirde, sistem geri merkezle haberleşme sayesinde kendili~inden çalşmaktadr. Bunun üzerine Wiener, ayn sistemin makinalarda da kurularak, makinalarda kendiliğinden heberleşme, kontrol ve yönetim sisteminin kurulabileceğini belirtmiştir. (ll) Toygar AiaAAN, Sibernetik Yaratlck, 'Bilgi Yaynlar, Bilgi Dizisi No:35, Ankara, 1984, s.l04-ll0.

21 Böylece Wiener V.$ arkadaşlar Bigelow ile Rosenblueth' in birlikte hazrladklar "Behavior, Purpose and Teleology (Davranş, Amaç ve Uzaktan Yönetim Bilimi)"adl makalenin A merika'da çkan" Philosophy of Science (Bilim Felsefesi)" adl dergide yaynlamasyla, sibernetik bir bilim dal olarak doğmuştur. Bundan sonra Wiener, çalşmalarn bu konuda yoğunlaştrmşt1r. Sibernetik biliminin doğuşunu bu şekilde belirttikten sonra, şimdi de onun geçirmiş olduğu gelişim sürecine bir göz atalm (12): Sibernetiğin 1948 ylnda Wiener tarafndan dünyaya tantlmasndan sonra,?zellikle Ros4 Ashby ve Stafford Beer tar.afiiiuaii ~geliştiri~miş ve kuramsal ya_, da teknolojik yenilik ve uygulamalara yön vermiştir. M. Maruyama'nn 1963 ylnda ":.\3irinci Sibernetik" veya "Geleneksel Sibernetik" olarak tanmladğ bu dönemde, birinci sibernetikçiler, daha çok negatif geribesleme (feed-back) üzerinde durmuşlar ve geribesleme olaynn evrensel olduğunu, hedef arayan canl-cansz tüm sistemlerin davranşlarnda yer aldğn belirtmişlerdir. Maruyama, 1963 ylndan sonraki, sistemdeki büyümeleri pozitif geribesleme ile açklayan ve.sapma arttrc ilişkileri inceleyecek olan sibernetiği de "İkinci Sibernetik" olarak tanmamştr. Çalşmalarnda pozitif geribeslerneyi inceleyen ( 12) özcan ESMER; "ÜÇüncü Siherrte{t'i'K üze-rine -13 i r 'Tartişma~"', YÖNEYLEM ARAŞTIR~~SI, SIBERNETIK VE YONEYLEM OTURUMU, Ankara, 1980, s

22 diğer düşünürler aras~nda J.Milsum ve D.Stanly Jones'i sayabiliriz. Son yllara kadar sibernetik, dinamik sistemlerdeki değişmeleri açklamakta bu iki yaklaşmn getirmiş olduğu kavramlar kullanmaktayd. E. Teschdjian 1976 ylnda, birinci ve ikinci sibernetiğin temel önerrielerinin genelleştirilmesi ile geribeslernelere zaman içinde süreklilik kazandrlabileceğini "Üçüncü Sibernetik" olarak ileri sürmüştür. Bu dönem.de, negatif ve pozitif geribeslernelerin birlikte ele alnmas gerektiği ve geribesleme sistemindeki değişmezlik koşulunun gevşetilmesi ve tersine de çalşabiiirliği ileri sürülmüş tür. Biz bu çalşmamzda sibernetiği daha çok geleneksel anlamda ele almş bulunmaktayz SİBERNETİK BİLİMİNİN TÜRKİYE'DEKİ GELİŞİM SÜRECİ Sibernetik ülkemize ilk defa yllarnda Nejmettin Pelvan'n sibernetik hakknda okuduğu bir makaleyi arkadaşlarna da göstermesiyle girmiştir. Daha sorira 1961 ylnda Amsterdam'da "Uluslararas Tbbi Sibernetik Kongresi"ne İstanbul Üniversitesi öğretim üyelerinden olan Ayhan Songar gönderilmiştir. Bu sra yurt dşnda sibernetik konusunda araştrmalar yapan Ali İrtem ile tanşan Songar, "Sinir Sistemi ve Fizyolojisi" adl kitabna, Ali İrtem tarafndan yazlan "Sibernetik" bölümünü de eklemiştir. Böylece, Türk bilim hayatna sibernetiği tantan ilk.kişinin Ali İrtem olduğu kabul edilmektedir (13). (13) SONGAR, s.l0-11.

23 Gene o tarihlerde sibernetikle ilgilanneye başlayan T&yg ar Akman, daha sonralar sib.ernetik konusunda çeşitli kitaplar ve makaleler yaynlamştr. T&ygar Akman ve Ayhan Songar'n, sibernetik biliminin ülkemizde tantlmasnda büyük katklar olmuştur. Ancak sibernetik konusundaki. bilimsel gelişmelerin ülkemizde yeterince izlendiğini, üniversitelerimizin ve di~ ğer araştrma kurumlarmzn konuya gereken önemi verdiklerini söylemek çok güçtür. Ülkemizde bu alandaki çalşmalar düzenlenen birkaç seminer ve bu konuda uzman bir kaç kişinin kişisel çabalarndan ileri gidememiştir. Dünya'nn geleceğini böylesine etkileyebilecek bir konuya karş sürdürülen ilgisizliğin bir an önce sona erdirilmesi ve üniversitelerimiz:... ile diğer araştrma kurumlarmzn konuya eğilmeleri gerekmektedir. Bu konudaki çalşmalara bir an evvel geçilmesi halinde, çağdaş uygarlk düzeyine erişmede en önemli admlardan birisi atlmş olacaktr. 6. SİBERNETİK YAPI Sistemler ve modeller sibernetik yapnn esasn o luşturmaktadr. Çünkü, sibenetikçi inceleme alan olarak seçtiği karmaşk sistemleri çözebilmak için onlarn bir.modelini oluşturmal ve bu model üzerinde çalşmalarn sürdürmelidir. Başka bir deyişle, ~ibernetik, inceleme alan olarak seçtiği.... karmaşk sistemlere modeller yoluyla yaklaşmaktadr.

24 SİSTEMLER Sibernetik biliminin esas uğraş konusu sistemdir. Yani sibernetik, sistem kavramn esas olarak almaktadr. Sibernetiğe esas olan sistemler ise, transformasyon yeteneğine sahip karmaşk, dinamik sistemlerdir. Bu sistemlerin işleyebilmesi çevrelerindeki değişikliklere ait bilgi (informasyon) almalar için, gerek kendilerindeki gerekse dş gerekir. Sibernetikte informasyon terimiyle, organize sistemlerde hal değişikliğine neden olan her türlü etki anlaşlr. Sibernetik sistemler ileride ayrntl olarak açklanacağ için burada daha fazla detaya girilmeyecektir MODELLER Model en yaln anlamyla, gerçek sistemin bir görüntüsü, onun soyutlanmş bir biçimidir. Model görüntülediği sistemi, ana çizgileriyle kaba taslak olarak ortaya koyar. Ancak böyle bir yolla karmaşk problemler basite indirgenerek çözülebilmektedir. Sibernetik biliminin inceleme alan olarak seçtiği sistemlerin transformasyon süreci, ileride açk gibi, "kara kutu (black-box)" olarak kabul edil karmaşk lanacağ mektedir. Karmaşk sistemler üzerinde doğrudan inceleme yapmaya elverişli olmadklar için, kendilerine ait tüm veriler toplanarak bir modelleri oluşturulmaya çalşlmaktadr. Sibernetikçi bu kara kutu problemini çözmek için, onun bir modelini oluşturmal ve bu model üzerinde çalşmaldr.

25 ÇalJ.şmalarJ. sonucu girdilerle çj.ktj.lar arasj.ndaki ilişkiyi keşfeden bir sibernetikçi için, kara k~tu demektir. problemi çözülmüş Modeller sibernetik çalşmalar için vazgeçilmez a raçlardj.r. Şöyle ki (14): Sibernetik bir fonksiyonlar bilimi olduğu için, sibernetikte analog modeller çok önemlidir. Bu modeller, yaptj.ğj. iş, fonksiyon bakj.mj.ndan eşdeğerli o lan, aynj. şema içerisinde değerlendirilebilen modellerdir(l5). Başka bir deyişle, modeli kurulacak sistem veya süreçle bir paralellik kurulacak şekilde, gerçek duruma ilişkin bileşenlerin yerine geçebilecek yani onlarj.n fonksiyonlarj.nj. ifa edecek elemanlar desteğinde kurulan modellerdir. Sibernetik belli bir sistemin modelini, analoğunu oluştururken, yapj. bakj.mj.ndan bir benzerlik aramaksj.zj.n, o nunla aynj. fonksiyon şemasj.na girebilecek bir model oluşturmaya çalşj.r. Bu noktada, sibernetikçilerin canlj. varlğa benzer elektronik makinalar oluşturduklarj.nj. söyleyebiliriz. Sibernetik, yepyeni bir bilim ve yepyeni bir teknik olmasj.na rağmen, sistemini, canlj. varlj.klarj.n işleyişini esas alarak kurabilmiştir. Bu bakj.mdan, bilim ve tekniği, animal elektrik akj.mlarnj.n bilgi alj.ş-verişi, kontrol ve yönetimi üzerine kuruludur. Sibernetik çalşmalarda modeller yararlj. ve gereklidir. Ancak, bir modelin geçerli olabilmesi için, bu modelin (14) KURU DÜREN, s.ll. (15) SONGAR, s.7.

26 yeteri kadar benzerlik göstermesi gerekir. Bu benzerliklerin ayn zamanda çeşitli organlarn temel işlevleri konusunda da yeteri kadar gerçekçi olmalar gerekir. Ancak baz hallerde, tüm temel işlevleri kesin matematiksel ifadelere dönüştürmek kolay olmaz. Bu durumda, model yapmnda somut elemanlar yetersiz kalnca, olaslk hesaplamalarn içeren metodlara yönelme gereği ortaya çkar. Bu metodlarn da modeldeki ağrlklar arttkça veya böyle bir durumda matematiksel bir formüle ulaşmak için basitleştirici varsaymlarn çok kullanlmas halinde, model amacndan uzaklaşmaya, dolaysyla da gerçeklerden sapmaya başlamaktadr. Kantitatif ilişkiler, bir sistemde oluşan soyut olgular göz önünde bulundurmaz. Bu nedenle de, bu 'tür denklemler ve veriler, sistemi oluşturan temel işlevleri tanmlamakta yetersiz kalrlar. Modeller, gerçekleri yanstmay amaçladklarnda, kantitatif ve biçimsel olmayan veri ve olgular da göz önünde bulundurmalar gerekir. O zaman da, bu tür modeller sibernetiğin araştrma alannn dşna çkmakta ve sibernetik bir yap olma özelliğini kaybetmektedirler. 7. SİBERNETİK SİSTEM MODELİ Sistem kavram çeşitli kaynaklarda, değişik şekillerde tanmlanmştr. Sibernetik bilimi açsndan da sistem kavramn açklayan ve birbirini tamamlayan iki tanm vermek mümkündür: Sistem, herbiri değişik durumlar ve şekiller alabilen elemanlar butünüdür ve yine sistem, değiş-

27 kenlerin o anda ald1ğ1 değerlerin bir listesinden oluşmaktadlr. Bu durumda sistemin herhangi bir anda aig1lanan bir hali, asl1nda her eleman1n hallerinin bir listesinden ibarettir. Ayn1 şekilde belirli bir anda, bir sistem, değişkenlerinin o anda ald1ğ1 değerlerin bir listesinden oluşmaktadlr (16). Karmaş1k sistemlerin başar1l1 bir şekilde ineelenebilmesi için, öncelikle sistemin bir modelinin geliştirilmesi gerekir. Bu nedenle Şekil-l'de basit bir sibernetik sistem modeli verilmiştir. Şekil-1: Sibernetik Sistem Modeli l Amaclar 1, l , 1 : KONTROL SISTEMI 1 Bellekj l! T : l L 1 1 Düz el t. Kars1las. Hata Bl.! J,-----t GİRDİ r j ] SÜREÇ 1 ÇIKTI l l SİSTEM ~ _ t Kaynak: Atilla SEZGİN, "Üretim Sistemlerinde Sibernetik Yaklaşlm", İ.ü. İŞLETME FAK.DERGİSİ, c.vr, S.l, Nisan- 1977, s.278. Şekilde de görüldüğü gibi, bu sistem modeli şu unsurlarl kapsamaktad1r: Spesifik amaçlar, sistem (girdi, (16) KURU DÜREN, s.. l2.

28 süreç, ç1kt), kontrol sistemi, geribesleme ve haberleşme. Şimdi bu unsurlar açklamaya çalşalm SPESİFİK AMAÇLAR Her sistemin ulaşmak isteği kararl1lk, etkij:eşim ve büyüme gibi ortak amaçlarn yan1 sra, ayr1ca her sistemin ulaşmak istediği en az bir spesifik amac1n varl1ğndan söz edebiliriz. Amac1 ise, sistemin ulaşmak istediği sonuçlar olarak tanmlayabiliriz. Sistemler ulaşmak istedikleri spesifik amaçlara göre dizayn edilirler SİSTEM Sibernetik incelemelere söz konusu olan sistemler, dinamik sistemlerdir. Dolay1syla bu sistemlerde girdi, süreç ve ç1kt akş1nn olmas gerekir Girdi Girdi, sistemin belirli bir düzeyde faaliyet gösterebilmesi için çevresinden ald1ğ1 herşeydir (17). Bunlar sibernetik dilinde "parametreler" olarak adland1r1larlar (18). Bir sistemin girdisi, onun spesifik amaçlarna bağld1r. Yani sistemden istenilen çkt1lar ayn1 zamanda onlarn hangi girdilerden elde edileceğini bir ölçüde belirlemiş olur. (17) T~mer KOÇEL, İşletme Yöneticiliği: Yönetici Geliştirme, Organizasyon ve Davranl, ±.U. İşletme Fak. Ya.No:205, İstanbul, 1989, s.llo. (18) KURU DUREN, s.l3.

29 Süreç Girdileri çktlara dönüştüren eylemler olarak tanmlanabilen süreçleme, sibernetik dilinde "transformasyon" o- larak adlandrlr. Sibernetik sistemlerde yalnz girdi ve çktlarn bilinmesi önemlidir. Girdilerin nasl çktlara dönüştüğünün bilinmesine gerek yoktur (19). Zaten bu işlemler o kadar karmaşktr ki, transformasyon süreci boyunca oluşan herşeyi tesbit etmek ve anlamak mümkün olmaz. İstenilen sonuçlar bütün detaylar bilinmeksizin bulunur. Bu nedenle transformasyon süreci "kara kutu" (black-box)" olarak kabul edilir (20). Bu süreçler bazan hiç bilinmez, bazan da ksmen bilinir. Böyle durumlarda girdi ile çkt arasndaki ilişkileri inceleyerek bilinmeyen sürecin baz özelliklerini zmmen ortaya çkartmak mümkündür (21). Ancak, bu her zaman kara kutu içinde neler olduğunu bilmernek anlamnda ele alnmamaldr. Transformasyon çalşmalaryla bu süreci daha hzl veya daha verimli hale getirmek mümkün olabileceği gibi, çktlar:. değiştirmek ve geliştirmek de mümkündür. Bu noktada, karmaşk bir süreç olan transformasyon sü.recinin kontrol edilmesi önemli bir sorun olarak karşm-... za çkmaktadr. (19) SEZGİN, s.277. (20) S.Bernard ROSENBLATT ve Diğ., Modern Business: A Systems Approach, Houghton Mifflin Coop., Boston, 1973, s.43. (21) Mehmet ŞAHİN, "Üretim Yönetiminde Kontrol Modelleri, Kestirme ve Geribildirim", ESKİŞEHİR İKTİSADİ VE TİCA Rİ İLİMLER AKADEMİSİ DERGİSİ, C.XIII, S.2, Haziran- 1977, s.l39.

30 Eğer kara kutunun kontrol edilmesi istenirse, o zaman böyle bir problemi basitleştirmek gerekir. Bunun için, kara l~utu, tanmlanamayan temel karakteristik özelliklerini kaybetmeden basitleştirme transformasyonuna uğrar. Bu basitleştirme, Basitleştirmede onu daha kolay incelenebilir bir duruma getirir. ise böyle bir kutunun ne kadar çeşitliliği içerdiğine dikkat etmek önemlidir. Çünkü, çeşitlilik karmaşk sistemlerin temel özelliklerindendir. Ancak, bu çeşitliliğin yeterli olmas ve bunun için de çeşitliliğin ölçülebilir olmas gerekir. Etkin bir kontrol sisteminin kuru- Iabilmesi için, kontrol edilen sistem ile kontrol sistemi arasnda, yeterli değişken çeşidi açsndan, bire bir geçişin sağlanmas gerekir (22). Bu nedenle, sibernetik biliminde kontrol mekanizmas da bir kara-kutu olarak nitelendirilir Çkt Girdiler belirli transformasyon eylemlerine tabi tutulduktan sonra, sistemde girdilerden daha değişik tepkiler elde edilir. Bu tepkiler sistemin çktlardr. Başka bir deyişle çkt, dş çevreye yani diğer sistemlere etki eden faktörlerdir. Eğer sistem doğru olarak dizayn edilmişse, çkt spesifik amaçlar başaracak veya başarlmasna yardmc olacaktr. (22) Stafford BEER, Cybernetics And Management, John Wiley and Sons Ine., New York, 1959, s

31 KONTROL SİSTEMİ Sibernetik modeldeki kontrol sistemini açklamadan önce, kontrol kavramnn sibernetik anlam üzerinde durmamz gerekir. "Kontrol" kelimesi Türkçerde, denetleme yapmak için bu.anlamda tanmaktadr. bilgi toplamak anlamna gelmektedir. İngilizce'de ise, sistemin yönetilmesi, bir amaca doğru yürütülmesi için, bilgi toplanmas, toplanan bu bilgilerin işlenerek, amaca ulaşmak için gerekli önlemlerin alnmasnda kullanlmas anlamna gelmektedir. İşte sibernetik bilimi "kontrol" kavramn Sibernetik sistemler, önceki davranşlarnn sonuçlarna ilişkin bilgi geribeslemesiyle, kendi kendilerini kontrol ederler. Başka bir deyişle enerjilerinin bir ksmn, performansn standartlarla karşlaştrlmas sonuçlarna ait bilgilerin geribildiriminde kullanrlar (23). Kontrol sistemlerinin temelinde geribesleme kavram yer alr. Geribesleme, kontrol edilen sistem ile kontrol sistemi arasndaki bilgi akşn sağlar. Sistemin gelecekteki davranşlarnn düzeltilmesi, geçmişteki davranşlarna ilişkin bilgilere dayandğ için, geçmişteki davranşlara ilişkin gerekli bilgi akş geribesleme tarafndan sağlanmaktadr. Geribesleme kavramna dayanan düzeltici kont- (23) Harold KOONTZ, Cyril O 'DO:NELL, Heinz WEIHRICH, Manage ~' Seventh Ed., McGraw-Hill Book Co., 1980, s.725.

32 rol sisteminde, sapmalara belirli lim±.tler içerisinde izin verilmekte ve bu durumda sistemin kontrol altnda ve dengede olduğu söylenmektedir. Sapmalarn limitlerin dşna çkmas halinde ise, sistemin dengesi bozulmakta ve düzeltici önlemlerin alnmas gerekmektedir. Şimdi modelimizdeki kontrol sistemine dönecek olursak, bu sistemde beş eleman bulunmakta ve bu elemanlar sibernetik sistemin öngördüğü bütün kontrol sistemleri için geçerli olmaktadr. Bunlar (24): - Değişken; kontrol edilen işlem ~.veya çkt, - Hata bulucu; kontrol edilen işlem veya çktnn özelliklerini ölçen birim, - Karşlaştrc; hata bulucudan gelen bilgileri önceden saptanmş değer veya standartlarla karşlaştran birim, - Bellek; değişkene ilişkin standart bilgi ve özellikleri saklayan birim, - Düzeltici; karşlaştrcdan aldğ emirle sapmay düzeltici eylemi yerine getiren birim. Kontrol sisteminin amac, kontrol edilen sistemin önceden belirlenen amaçlar doğrultusunda çalşmasn sağlamaktr. Bu nedenle, kontrol, çktlarn standartlarla karşlaştrlarak, sapmalarn olmas halinde girdilerde ve süreçte düzeltmeler yaplmas işlemlerini kapsar. Bu işlem- (24) SEZGİN, s.278'den; V.L. Parsegian, This Cybernetics World, Doubleday and Com. Ine., New York, 1972, s

33 ler sisteminin varlğn devam ettirmesi açsndan çok ö- nemlidir. Geribesleme, sistemin kontrol mekanizmasyla yakndan ilişkili olduğu için, kontrol kavramyla birlikte incelenmelidir. Burada geribesleme kavramna bağl olarak iki tür kontrol sisteminden söz edebiliriz. Geribeslemeli sistemler "kapal devreli kontrol sistemi"ni oluştururken, geribeslemesiz sistemler "açj.k devreli kontrol sistemi"ni oluştururlar (25). Ancak, bu kavramlarj.n açk ve kapal sistem kavramlaryla karştrlmamalar gerekir. Kapal devreli kontrol sistemine sahip en basit sibernetik sistem termostattr. Açlk devre kontrol sistemlerine sahip sistemlere ise, para atldğ zaman sigara, ciklet, kola vb. şeyler veren otomatik satj.c makinalar örnek olarak verebiliriz. Her iki sistem arasndaki farkl belirtmek açj.sndan sokak lambalar iyi bir örnek olabilir. Sokak lambalarnn, günün belirli saatlerinde yaklp söndürülmesi açk devreli kontrol sistemine, havann kararmasna göre değişik saatlerde kendiliğinden yanj.p sönmesi ise kapal devreli kontrol sistemine örnektir. Bu açklamalarmza dayanarak sibernetik sistemlerin, kapal devreli kontrol meranizmalarna sahip sistemler olduğunu söyleyebiliriz. (25) Emin Doğan AYDIN, Bilişim, Genel Sistemler ve Siberne-.w tik Terimler Sözlüğü, İstanbul, 1988, s.4 22.

34 Sibernetik sistemin varlj.ğj.nl devam ettirebilmesi için iyi bir kontrol sistemine sahip olmas1 gerekir. Sibernetik biliminde, transformasyon süreci kara kutu olarak nitelendirildiği kontrol edilmesi çok zordur. için, böyle bir sürecin bütün ayrj.ntlaryla Bu nedenle, iyi bir kontrol sisteminin tasar1m, kontrol edilecek sistemin davranş düzeninin karmaşklğna bağlj.dr. Karmaşkilk ise, kontrol edilmek istenen sistemdeki ilişkilerin çeşitliliğinin bir fonksiyonudur. Bu nedenle, kontrol sisteminin tasar1m1nda "çeşitlilik" kavram önem kazanmaktadr. Bu noktada sibernetik biliminin geliştirdiği bir ilkeden söz etmek gerekir (26)! ünlü sibernetik bilgini, İngiliz nöroloğu Prof.Dr.Ross Ashby geliştirdiği bu ilkeyi "gerekli çeşitlilik (requisite variety)" olarak tanj.mlamştr. Bu ilkeye göre, bir kontrol sisteminde en az kontrol edilen sistemdeki değişken çeşidi kadar kontrol eleman1 bulunmaldr. Başka bir deyişle, her iki sistemdeki çeşitlilik seviyesi birbirine eşit olmal1dr. Sibernetik biliminin geliştirdiği bu ilke, kavram olarak çok basit olmas1na rağmen, kontrol sistemlerinin tasarmna önemli görüşler getirmektedir. Şöyle ki: Etkili (26) SEZGİN, s.285'ten; W.Ross ASHBY, An Introduction to _Gybernetics Fourth Ed., John Wiley and Sons Ine., New York, 1961, s

35 bir kontrol sistemi tasarmnda en az kontrol edilen sistemdeki değişken çeşidi kadar, kontrol eleman bulunmaldr. Dolaysyla bu ilke, eylemlerin gerekli çeşitliliğinin kontrolunda minimum seviyesi göstermektedir. Bu nedenle, kontrol sistemi, bir sistemin kontrolunda daha önceden görülmeyen baz problemler için kullanlmak üzere, gerekli saydan fazla yedek kontrol elemann kapsayabilir. Ancak, kontrol sisteminin sahip olduğu elemanlar gerekli çeşitlilik saysndan az olmamaldr. Bu ilkenin getirdiği diğer önemli bir görüş de, kontrol edilecek sistemin etkin kontroluna iki yaklaşmda bulunulabilir. Bunlar; kontrol sisteminin çeşitliliğini arttrmak veya kontrol edilen sistemin çeşitliliğini azaltmaktr. Yukardaki ikinci yaklaşm canl organizmalarda a çkça görmek mümkündür. Örneğin, insan vücudu belirli snrlar içinde scaklk değişikliklerine kendisini ayarayabilir ancak, her koşulda yaşayamaz. Örneğin, bir frnn içinde yaşayamaz. Dolaysyla organizma yaşayabilmek için çevre genişliğini snrlamaktadr. Aksi taktirde her koşulda yaşaşabilen bir insan vücudunun şimdikinden çok değişik bir yapda olmas gerekirdi. Bu görüşler çerçevesinde, bir kontrol sistemi, kontrol ettiği sistemin girdi, süreç ve çktlarn belirli ölçüler içinde snrlayarak, sistemin dengeli çalşmasn sağlayabilir.

36 GERİBESLEME Sibernetik sistemin esasn oluşturan "feed-back"in İngilizce tam karşlğ "geribesleme"dir. Ancak biz feedback'i "geri merkezden gelen bilgilerle beslenme" yani "geri merkezle sürekli haberleşme" şeklinde ele alrsak tam anlamyla açklamş oluruz. Geribesleme denilen durum ksaca, kendi kendini düzenleyen bir sistemin sonucunun, o sonucu doğuran nedeni kontrol etmesini sağlayan bilgi akşdr (27). Sibernetik biliminin kurucusun. Wiener ise geribeslemeyi, "geçmişteki davranşlara bağl olarak, gelecekteki davranşlarn düzenlenmesi özelliğidir" şeklinde tanmlamaktad1r~ Geribesleme bir refleks kadar basit olabileceği gibi, çok karmaşk da olabilir. Öyle ki, geçmişteki deneyimlere bağl olarak sadece baz davranşlar değil, bütündavranşlar toptan değiştirecek kadar karmaşk ve yüksek dereceli olabilir. Böyle geniş kapsaml bir geribesleme, genellikle baz durumlarda şartl refleks, baz durumlarda da öğrenme olarak kendini gösterir (28). En basit geribesleme sistemleri sonuç olarak bir işlemin yaplp yaplmadğn bildirenlerdir. Örne~in, (27) Ayhan SONGAR, "Denge Durumu (Homeostasis)", IIDKUKTA SİBERNETİK VE BİLGİSAYAR KULLANIMI SEMİNERİ, M.P.M. Ya.No:l72, Ankara, 1975, s.313. (28) WIENER (Çev.KESKİN), s.47.

37 almak istediğimiz bir şeyin alnp alnmadğnl bildiren bilgiler bu türdendir. Ancak davranşn bütününe ilişkin ve daha karmaşk yapda olan geribesleme çeşitleri de vardr. Bir stratejinin başarya ulaşp ulaşmadğ1na ilişkin bilgiler de bu tür geribeslerneye örnek olarak verilebilir. Bu aç1klamalara dayanarak geribesleme durumunun temel özelliklerini şu şekilde sralayabiliriz (29): - Bilgi iletimi, - Bilgi işlem denetimi, - Geçmişteki davran1şlara bağl olarak, gelecekte ayn1 hatalar1n yaplmamas1, - Yalnzca baz özel durumlarn ayarlanmas değil, tüm sistem davran1şlar1nn ayarlanmas söz konusudur. Geribeslemenin negatif ve pozitif olmak üzere iki ana biçimi vard1r. Ancak, sibernetikçiler geribesleme deyince, negatif geribeslerneyi anlamaktad1rlar Negatif Geribesleme ve Kararll Denge Durumu Negatif Geribesleme Negatif geribesleme, "sistemin daha önceden belirlenen amaçlardan ne kadar sapt1ğn 'gösteren bilgi ak1şn1 ifade eder" (30) şeklinde tanmlanabileceği gibi, "bir değişim ters yönde başka bir değişime neden oluyorsa buna (29) Taygar AKl\'lAN, "Feed-Back ya da Geri Merkezle Durmakszn Haberleşme", BİLGİSAYAR DERGİSİ, Kasm-Arallk-1980, s.45. (30) KOÇEL, s.lll.

38 negatif geribesleme denir" (31) şeklinde de tanmlanabilir. Bu tanrnlara dayanarak negatif geribeslemenin, sisternde düzeltici (pozitif) etkiler oluşturmak, sistemin hatasn düzeltmek amacnda olduğunu söyleyebiliriz. Negatif geribeslerneyi bir örnekle daha açk bir şekilde gösterebiliriz: Geribeslemeli kontrol mekanizmasyla çalşan 'ilk a;ygt olarak kabul edilen, James watt'n yaptğ buhar makinalarnda, yük ve buhar girişi (girdi), makinann hzn (çkt) etkiler. Buhar makinas kendi hzn1 belirli s1nrlarda sabit tutmaktadr. Makinaya konulacak yük arttkça, makinann hz azalr, h1z azal1nca buhar girişi fazlalaşr, buhar girişi fazlalaşnca da hz artar. Burada makinann hzna etki eden faktörler olarak, buhar miktar kontrol edilebilirken, yük miktar kontrol edilememektedir. Bu sistemde yükün değişimi kontrol edilemediği i çin, yükteki değişmelere göre hzn kontrol edilmesi istenir. Hzn (ç1kt1) kontrol edilmesi ise, ancak buhar girişinin ayarlanmasyla sağlanabilir. Buhar girişlerini ayarlayan geribesleme devresine "Watt buhar ayarlay1cs 11 denir. Bu aygt kontrol edilemeyen faktörlerin (yük) değişmesiyle oluşan hedeften sapmalar gidermekted~r. Bu sistem Şekil- 2'de gösterilmiştir (32). (31) KURU DÜREN, s.22. (32) Hasan ERİŞKON, uorganizasyon ve Sibernetik", ÖZEL GA LATASARAY YÜKSEK İKTİSAT ve TİCARET OKULU DERGİSİ, S.3, Yll:l970, s

39 Şekil- 2: James Watt'n Buhar Makinas Modeli Yük Makina Hz Buhar Geribesleme Watt Buhar AyarlaycsJ. Bu noktada, sistemin dengesini sağlamaya çalşan geribesleme bağlantlarj.nda ortaya çkabilecek "yetersizlik" ve "gecikme" gibi baz düzenleme bozukluklarndan söz etmek yerinde olur (33): Geribesleme bağlantlarnda meydana gelen bozulmalar, ypranmalar, kopmalar mesaj iletimini güçleştirip, yetersiz hale getirirse, yetersiz geribeslemeden söz edilir. Bu durumda sistem sapmalardan tam anlamyla haberdar ola~şyacağ için, sistemin dengesi bozulabilir. Geribesleme bağlantlar olmakla birlikte, mesajlarn kontrol sistemine gelmesinde veya burada değerlendirilmesinde bir yavaşlama, bir gecikme olursa bu durumda da gecikmiş geribeslemelerden söz edilir. Bu durumda da kontrol sisteminden çkacak emirler yerine geç ulaşr ve bu zaman süresi içersinde de sistem gereğinden fazla denge durumunu belirleyen noktadan sapmş olur. Bu durumda, yeni durumu bildiren geribildirim mesaj- (33) SONGAR, s

40 lar kontrol merkezine geç ulaşacak ve denge noktas aksi yönde yine gereğinden fazla aşlacaktr. Hastalk hali olarak bilinen el titremesi, gecikmiş geribeslernelere örnek olarak verilebilir. Yani her hata düzeltmesi yeni bir hataya neden olmaktadr. Bu iki çeşit bozukluk arasndaki fark; yetersiz geribeslerneyle ortaya çkan dalgalanmalarn "rastgele" olmasna karşlk, gecikmiş geribeslemeyle ortaya çkan dalgalanmalarn "ritmik" olmasdr. Ancak, buradaki dalgalanmalar kabul edilebilir snrlar dşna taşan dalgalanmalardr. Bu snrlar içinde kalan dalgalanmalar normal saylr. Bu tür geribesleme yetersizlikleri veya gecikmeleri hayvanlar, makineler veya sosyal sistemler için de geçerli olabilir. Sistemin haberleşme kanallar kopar veya yavaş işlerse, gerekli düzelt.melerin yaplamadğ veya zamannda alnmadğ görülür. Bu durumda da sistemin dengesi bozulur Kararl Denge Durumu Negatif geribesleme, sistemdeki denge durumunu sağlamaya çalşr ve bu denge kararl bir dengedir. Bozulmayan bir dengedir. Bu dengenin bozulmasn amaçlayan her türlü dş ~üdahale negatif geribesleme ile giderilmeye çalşr. Başka bir deyişle~sistem denge durumuna gelmek için kararldr ve bu den- / ge durumuna gelmek ancak negatif geribesleme ile olur.

41 Şekil- 3: Negatif Geribesleme ve Denge Durumu + Sistemin Hareket Yönü Denge Noktas Zaman Kaynak: H.Öner ESEN, İşletme Yönetiminde Sistem Yaklaşm, İ.Ü.İ.F. Ya.No:3352/l74, İstanbul, 1985, s.35. Şimdi de tek boyutlu, basit sibernetik sistemler ile karmaşk sibernetik sistemlerde bu denge durumunun nasl sağlandğna göz atalm Tek Elemanl Sistemler ve Denge Durumu Daha önce ilk geribeslemeli aygt olarak James Watt'n buhar makinalarnn kabul edildiğini belirtmiştik. Konulan yükle dengesi bozulan makina, buhar girişinin yüke göre ayarlanmasyle yeniden denge durumuna ulaşmaktadr Çok Elemanl Sistemler ve üstün Denge Durumu Kendi kendini düzenleyen, yani sahip olduğu geribesleme bağlantlar ile kendi iç dengesini sağlamaya çalşan iki ayr sistemin geribesleme bağlantlarn birbirine bağlayacak olursak, her iki sistem için bir "ortak denge" durumu oluşacaktr.

42 Bu ortak veya üstün denge durumuna sibernetik'te "ultrastabilite11 ad verilmektedir. Sistemlerden birinin çktsnn, başka bir sistemin girdisine bağlanmasna da rkuplaj (coupling)" veya"bağlant" ad verilmektedir. Şekil 4'te bir kuplaj bağlants görülmektedir (34). Şekil- 4: Kuplaj Bağlants Geribesleme Geribesleme Girdi Girdi Şimdi yukardaki şekilde (B) sisteminin çktsn (A) sisteminin girdisine bağlayacak olursak, yani her iki sistemin de geribesleme informasyonlarn birbiriyle ilişkendirirsek, ikinci bir kuplaj bağlants daha yapmş oluruz. Sonuçta, (A) ve (B) sisteminden oluşan komleks mekanizma üstün denge durumuna ulaşacaktr. Bu durum şekil-5'te gösterilmiştir (35). Şekil- 5: İkili Kuplaj Bağlants Girdi Girdi ' (34) SONGAR, (35) SONGAR, s.70.

43 Pozitif Geribesleme ve Kararsz Denge Durumu Pozitif Geribesleme Karşlkl e.tki-tepki ilişkilerinin (mutual causal interactions) bulunduğu bir sistemde, " bir değişim aynj. yönde başka bir değişime neden oluyorsa buna pozitif geribesleme denir" (36). Yani sonuç nedene ayn yönde bir etki yapmaktadj.r. Pozitif geribesleme daima potansiyel olarak bir tehlikeye işaret eder. Pozitif geribeslemenin kontrolden ÇJ.kmas halinde sistem, maksi~uma veya sfj.ra kaçma eğilimi gösterir. Maksimuma ka ÇJ.Ş (runaway to maximum) sistemin tahrip olmasn, parçalanmasj. n. ifade ederken, sfj.ra kaçş (runaway to zero) sistemin durmasn veya ölmesini ifade etmektedir (37). Pozitif geribesleme ile kaçj.ş durumuna girmiş olan bir sistem, negatif geribeslemenin düzenleyici etkisinden kurtulmuş demektir. Böyle bir sistemi maksimuma veya SJ.fra kaçj.ştan korumann iki yolu vardr. Bunlar, ya pozitif geribesleme bağlantlar dj.şardan bir müdahale ile kesilir, ya da sistemin enerji kaynaklar tükenir (38). Pozitif geribeslerneye aşağj.daki örnekler verilebilir: ütünün termostat ters bağlandj.ğ zaman, e,lektrik girişi 1 yükselen s il.e artar, ütü gittikçe snr ve sonunda ütü :fazla sdan parçalanj.r (maksimuma kaçş). Olayn ters yönde gelişme- (36) KURU DÜREN, s.22. (37) SONGAR, s.84. (38) SONGAR, s.85.

44 sinde de akm azalacağndan, ütü soğuyacak ve sonuçta oda scaklğna (sfra) doğru bir kaçş olacaktr. James watt'n buharl motoru da pozitif geribeslerneye göre ayarlansa idi motor yine ya kendisini parçalayacak ya da sfra kaçacakt. İyi bir örnek olmas açsndan turbo-jet uçaklarn da verebiliriz: Bu uçaklarda pozitif geribesleme yapsal olarak vardr. Motorun arkadan tepkisi arttkça hz da yükselir. Hzla birlikte giren hava fazlalaşr ve çkan hava ile bir kat daha artar. Girdi ve çktlar birbirini pozitif geribeslemenin etkisiyle sonugelmez bir şekilde kovalar. Pozitif geribeslemeli bir jet motorunu maksimuma kaçştan yani parçalanmaktan kurtarmann tek yolu, akaryaktn snrlamaktr. Jet motoru bu olağar üstü gücünü sadece pozitif geribeslemeden almaktadr. Ancak uçuşun düzbir çizgide gitmesini sağlayan bir negatif geribesleme mekanizmasnn olduğunu da söyleyebiliriz. Yani jet uçaklarnn işlemesinde her iki geribeslerneyi de üstlenen mekanizmalar vardr. Geleneksel sibernetikçiler daha çok negatif geribeslemeye. ağrlk vermişler, pozitif geribeslemenin var olduğunu bildiklerini ancak analizlerinde kullanmadklarn, yani sapma arttrc (pozitif geribesleme) ilişkilere gerekli önemi vermediklerini belirtmişlerdir.

45 ~2.2. Kararsz Denge Durumu Sistemdeki pozitif geribeslemenin etkisiyle bozulan dengeye "ka.rarsz dengen ad verilmektedir. Sistemin tekrar denge dur.umuna gelebilmesi için, dşardan bir müdahalenin yaplmas gerekir. Burada kararsz denge, sistemdeki sapmalarn gittikçe artmasn yani sistemin denge noktasndan gittikçe uzaklaşmasn ifade etmektedir. Bu durum şekil-6'da gösterilmiştir. Şekil- 6: Pozitif Geribesleme ve :Kararsz Denge Durumu + De. r~ e. J.lok.h:\sl O F======= lam~ Kaynak: ESEN, s Negatif ve Pozitif Geribeslemenin Genel Kurallar Negatif ve pozitif geribeslerneye ilişkin olarak buraya kadar yaptğmz açklamalar genel kurallar olarak şöyle sralayabiliriz (39): - Negatif geribesleme denge durumu ile ilgilidir ve sistemindenge kurmasn sağlamaya yöneliktir. Başka bir deyişle, (39) SONGAR, s

T.C. YALOVA ÜNİVERSİTESİ Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı. İÇ KONTROL ve RİSK YÖNETİMİ 2 İÇ RİSK YÖNETİMİ

T.C. YALOVA ÜNİVERSİTESİ Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı. İÇ KONTROL ve RİSK YÖNETİMİ 2 İÇ RİSK YÖNETİMİ T.C. YALOVA ÜNİVERSİTESİ Strateji Geliştirme Daire Başkanlğ İÇ KONTROL ve RİSK YÖNETİMİ 2 İÇ RİSK YÖNETİMİ EYLÜL 2015 1-) Risk Yönetimi Nedir? Üniversitemizde, risk olarak tanmlanan muhtemel olumsuz olay

Detaylı

T.C. YALOVA ÜNİVERSİTESİ Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı. İÇ KONTROL ve RİSK YÖNETİMİ 1 İÇ İÇ KONTROL

T.C. YALOVA ÜNİVERSİTESİ Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı. İÇ KONTROL ve RİSK YÖNETİMİ 1 İÇ İÇ KONTROL T.C. YALOVA ÜNİVERSİTESİ Strateji Geliştirme Daire Başkanlğ İÇ KONTROL ve RİSK YÖNETİMİ 1 İÇ İÇ KONTROL EYLÜL 2015 1-) İç Kontrol Nedir? Üniversite varlklarnn korunmas, kurumsal ve yasal düzenlemelere

Detaylı

İZMİR KENT SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNDE YAYGIN VE KURUMSAL EĞİTİMLERİN ÖNEMİ. Ali ÖZDERE Makina Mühendisi ali@safranfide.com

İZMİR KENT SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNDE YAYGIN VE KURUMSAL EĞİTİMLERİN ÖNEMİ. Ali ÖZDERE Makina Mühendisi ali@safranfide.com 225 İZMİR KENT SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNDE YAYGIN VE KURUMSAL EĞİTİMLERİN ÖNEMİ Ali ÖZDERE Makina Mühendisi ali@safranfide.com ÖZET Kentler sürekli toplumsal gelişme içersinde bulunan ve toplumun yerleşme,

Detaylı

YÖNETİM Sistem Yaklaşımı

YÖNETİM Sistem Yaklaşımı YÖNETİM Sistem Yaklaşımı Prof.Dr.A.Barış BARAZ 1 Modern Yönetim Yaklaşımı Yönetim biliminin geçirdiği aşamalar: v İlk dönem (bilimsel yönetim öncesi dönem). v Klasik Yönetim dönemi (bilimsel yönetim, yönetim

Detaylı

Simülasyon Modellemesi

Simülasyon Modellemesi Simülasyon Modellemesi Doç. Dr. Mustafa Yüzükrmz myuzukirmizi@meliksah.edu.tr Ders -2: Metod ve Veri Analizi Contents 1 Metod Analizi 1 1.1 Giri³.................................. 1 1.2 Metod Müh.'de Sistematik

Detaylı

TEMEL AFET BİLİNCİ, AFET TOPLANMA MERKEZLERİ AFET HAZIRLIK MÜDAHALE KURULU NUN AMAÇLARI VE ÇALIŞMALARI

TEMEL AFET BİLİNCİ, AFET TOPLANMA MERKEZLERİ AFET HAZIRLIK MÜDAHALE KURULU NUN AMAÇLARI VE ÇALIŞMALARI TMMOB 2. İzmir Kent Sempozyumu / 28-30 Kasım 2013 1 TEMEL AFET BİLİNCİ, AFET TOPLANMA MERKEZLERİ AFET HAZIRLIK MÜDAHALE KURULU NUN AMAÇLARI VE ÇALIŞMALARI Abdullah İNCİR İnşaat Mühendisi abdullah_incir@yahoo.com.tr

Detaylı

YENİ KENT MERKEZİNDE YAPILACAK YÜKSEK BİNALAR İÇİN HAZIRLANAN TEKNİK ÖNERMELER

YENİ KENT MERKEZİNDE YAPILACAK YÜKSEK BİNALAR İÇİN HAZIRLANAN TEKNİK ÖNERMELER TMMOB 2. İzmir Kent Sempozyumu / 28-30 Kasım 2013 313 YÜKSEK YAPILARIN; İZMİR YÜKSEK YAPI YÖNETMELİĞİ VE YENİ KENT MERKEZİNDE YAPILACAK YÜKSEK BİNALAR İÇİN HAZIRLANAN TEKNİK ÖNERMELER AÇISINDAN DEĞERLENDİRMESİ

Detaylı

İZMİR İN OTOPARK SORUNU. Doç.Dr. Serhan TANYEL serhan.tanyel@deu.edu.tr

İZMİR İN OTOPARK SORUNU. Doç.Dr. Serhan TANYEL serhan.tanyel@deu.edu.tr 645 İZMİR İN OTOPARK SORUNU Doç.Dr. Serhan TANYEL serhan.tanyel@deu.edu.tr GİRİŞ Şehirlerin Merkezi İş Alan (MİA) olarak tanmlanan kesimlerinde, sürdürülebilir ulaşm ve dolaysyla otopark stratejilerinin

Detaylı

MESLEK HASTALIKLARI YÖNÜNDEN İZMİR ANALİZİ. Saadet ÇAĞLIN saadetcaglin@gmail.com

MESLEK HASTALIKLARI YÖNÜNDEN İZMİR ANALİZİ. Saadet ÇAĞLIN saadetcaglin@gmail.com TMMOB 2. İzmir Kent Sempozyumu / 28-30 Kasım 2013 731 MESLEK HASTALIKLARI YÖNÜNDEN İZMİR ANALİZİ Saadet ÇAĞLIN saadetcaglin@gmail.com Giriş Tümüyle önlenebilir olan meslek hastalklar sonucu maddi ve manevi

Detaylı

TUTANAK 13/05/2015. : Türkiye Kooperatif İstatistiklerinin Geliştirilmesi Projesi. : ILO Türkiye Ofisi, Ankara

TUTANAK 13/05/2015. : Türkiye Kooperatif İstatistiklerinin Geliştirilmesi Projesi. : ILO Türkiye Ofisi, Ankara 13/05/2015 TUTANAK Konu Yer : Türkiye Kooperatif İstatistiklerinin Geliştirilmesi Projesi : ILO Türkiye Ofisi, Ankara Tarih/Saat : 13 Mays 2015, Saat:10.00-12.00 Gündem Gerekenler : Kooperatif İstatistiklerinin

Detaylı

MODELLEME VE BENZETİM

MODELLEME VE BENZETİM MODELLEME VE BENZETİM Hazırlayan: Özlem AYDIN Not: Bu sunumda Yrd. Doç. Dr. Yılmaz YÜCEL in Modelleme ve Benzetim dersi notlarından faydalanılmıştır. DERSE İLİŞKİN GENEL BİLGİLER Dersi veren: Özlem AYDIN

Detaylı

MODERN YÖNETİM TEKNİKLERİ Prof. Dr. Fatih YÜKSEL

MODERN YÖNETİM TEKNİKLERİ Prof. Dr. Fatih YÜKSEL Kavramına Genel SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI MODERN YÖNETİM TEKNİKLERİ Prof. Dr. Fatih YÜKSEL 1 Ünite: 1 YÖNETİM KAVRAMINA GENEL BAKIŞ Prof. Dr. Fatih YÜKSEL İçindekiler

Detaylı

OTOMATİK KONTROL SİSTEMLERİ TEMEL KAVRAMLAR VE TANIMLAR

OTOMATİK KONTROL SİSTEMLERİ TEMEL KAVRAMLAR VE TANIMLAR OTOMATİK KONTROL SİSTEMLERİ TEMEL KAVRAMLAR VE TANIMLAR KONTROL SİSTEMLERİ GİRİŞ Son yıllarda kontrol sistemleri, insanlığın ve uygarlığın gelişme ve ilerlemesinde çok önemli rol oynayan bir bilim dalı

Detaylı

17 AĞUSTOS ETKİNLİKLERİ VE YAPILAN ANKET ÇALIŞMALARININ DEĞERLENDİRİLMESİ. Abdullah İNCİR İnşaat Mühendisi abdullah_incir@yahoo.com.

17 AĞUSTOS ETKİNLİKLERİ VE YAPILAN ANKET ÇALIŞMALARININ DEĞERLENDİRİLMESİ. Abdullah İNCİR İnşaat Mühendisi abdullah_incir@yahoo.com. 169 17 AĞUSTOS ETKİNLİKLERİ VE YAPILAN ANKET ÇALIŞMALARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Abdullah İNCİR İnşaat Mühendisi abdullah_incir@yahoo.com.tr GİRİŞ Her yl 17 Ağustos tarihinde, Marmara Depreminin yldönümü

Detaylı

B A. A = B [(A B) (B A)] (2)

B A. A = B [(A B) (B A)] (2) Bölüm 5 KÜMELER CEB R Do a olaylarnn ya da sosyal olaylarn açklanmas için, bazan, matematiksel modelleme yaplr. Bunu yapmak demek, incelenecek olaya etki eden etmenleri içine alan matematiksel formülleri

Detaylı

Çarpm ve Bölüm Uzaylar

Çarpm ve Bölüm Uzaylar 1 Ksm I Çarpm ve Bölüm Uzaylar ÇARPIM UZAYLARI 1 ÇARPIM TOPOLOJ S 2 KARMA P R O B E M L E R 1. A ile B, srasyla, (X, T )X ile (Y, S ) topolojik uzaylarnn birer alt-kümesi olsunlar. (a) (A B) = A B (b)

Detaylı

WATTPILOTE ÖLÇME VE KONTROL SİSTEMLERİ.

WATTPILOTE ÖLÇME VE KONTROL SİSTEMLERİ. 2018 WATTPILOTE ÖLÇME VE KONTROL SİSTEMLERİ www.tempocnc.com info@tempocnc.com WattPilote, Digital Way şirketi tarafndan geliştirilen ve güç kontrolünü kullanan cihazlarn genel addr. Takm aşnmalarn ve

Detaylı

BÖLÜM 4 ARAŞTIRMA TASARIMININ ÖĞELERİ

BÖLÜM 4 ARAŞTIRMA TASARIMININ ÖĞELERİ BÖLÜM 4 ARAŞTIRMA TASARIMININ ÖĞELERİ Araştırma Süreci 1.Gözlem Genel araştırma alanı 3.Sorunun Belirlenmesi Sorun taslağının hazırlanması 4.Kuramsal Çatı Değişkenlerin açıkça saptanması ve isimlendirilmesi

Detaylı

İÇİNDEKİLER 1 Genel Bilgiler 1.1 Hakk m zda 1.2 Vizyon-Misyon 1.3 Hesap Dönemi 1.4 Şirket Ünvan 1.5 Sermayesi ve Toplam Hisse Senedi 1.

İÇİNDEKİLER 1 Genel Bilgiler 1.1 Hakk m zda 1.2 Vizyon-Misyon 1.3 Hesap Dönemi 1.4 Şirket Ünvan 1.5 Sermayesi ve Toplam Hisse Senedi 1. İÇİNDEKİLER 1 Genel Bilgiler 1.1 Hakkmzda 1.2 Vizyon-Misyon 1.3 Hesap Dönemi 1.4 Şirket Ünvan 1.5 Sermayesi ve Toplam Hisse Senedi 1.6 Ortaklk Yaps 1.7 Yönetim Organ, Yönetici ve Personel Bilgileri 1.8

Detaylı

SİSTEM DİNAMİĞİ VE KONTROL

SİSTEM DİNAMİĞİ VE KONTROL ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK MİMARLIK FAKÜLTESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ SİSTEM DİNAMİĞİ VE KONTROL (1. Bölüm) Yrd. Doç. Dr. Turan ŞİŞMAN 2012 - BOLU 1 Otomatik Kontrol Kuramı Belirli

Detaylı

TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ VE OKUL YÖNETİMİ. Nihan Demirkasımoğlu

TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ VE OKUL YÖNETİMİ. Nihan Demirkasımoğlu TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ VE OKUL YÖNETİMİ Nihan Demirkasımoğlu 1 İçerik Sistem Kuramları Eğitime Sistem Yaklaşımı Eğitim sisteminin Alt Sistemleri Bu konu, Başaran ve Çınkır ın (2012) Türk Eğitim Sistemi ve

Detaylı

Yavuz HEKM. Egekons Prefabrike Metal Yap San. Tic. Ltd.!ti. ve. Hekim Gemi n$a A.!. Firmalarnn Kurucusu ve Yönetim Kurulu Ba$kan.

Yavuz HEKM. Egekons Prefabrike Metal Yap San. Tic. Ltd.!ti. ve. Hekim Gemi n$a A.!. Firmalarnn Kurucusu ve Yönetim Kurulu Ba$kan. Yavuz HEKM Egekons Prefabrike Metal Yap San. Tic. Ltd.!ti. ve Hekim Gemi n$a A.!. Firmalarnn Kurucusu ve Yönetim Kurulu Ba$kan. 8. Mükemmelli+i Aray$ Sempozyumu Ana Tema, Yerellikten Küresellie EGE Oturum

Detaylı

Optimal Kamu Alm haleleri ve Rekabetçi Ortam: Türkiye

Optimal Kamu Alm haleleri ve Rekabetçi Ortam: Türkiye Motivasyon Optimal Kamu Alm haleleri ve Rekabetçi Ortam: Türkiye Analizi TOBB ETÜ ktisat Bölümü Stratejik Dü³ünce Enstitüsü, 28 Aralk 2012 Motivasyon Kamu Alm halelerinin Önemi Ara³trma Sorular Kamu Alm

Detaylı

ANKARA DEVLET OPERA VE BALESİ NDE (ADOB) HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİ THE PUBLIC RELATIONS OF ANKARA STATE OPERA AND BALLET (ASOB) İlkben Akansel

ANKARA DEVLET OPERA VE BALESİ NDE (ADOB) HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİ THE PUBLIC RELATIONS OF ANKARA STATE OPERA AND BALLET (ASOB) İlkben Akansel ğ ğ İ İ ş Ğ ü ğ ğ İ ü ü üü İ ş ü İ ğ ü İ 1 ANKARA DEVLET OPERA VE BALESİ NDE (ADOB) HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİ THE PUBLIC RELATIONS OF ANKARA STATE OPERA AND BALLET (ASOB) İlkben Akansel 2 ANKARA DEVLET

Detaylı

Pedagojik Formasyon Eğitimi

Pedagojik Formasyon Eğitimi Pedagojik Formasyon Eğitimi SERTİFİKA PROGRAMI EĞİTİMDE ÖLÇME ve DEĞERLENDİRME Yrd. Doç. Dr. Ahmet TEKBIYIK Ders İçeriği Hafta 1 Hafta 2 Hafta 3 Hafta 4 Hafta 5 Hafta 6 Hafta 7 Hafta 8 Eğitimde Ölçme ve

Detaylı

Bir-Yönlü ANOVA (Tamamen Rasgele Tasarm)

Bir-Yönlü ANOVA (Tamamen Rasgele Tasarm) Bir-Yönlü ANOVA (Tamamen Rasgele Tasarm) Birdal eno lu ükrü Acta³ çindekiler 1 Giri³ Giri³ 2 3 4 LS Tahmin Edicilerinin Özellikleri 5 Genel Kareler Toplamnn Parçalan³ ndirgenmi³ Model-Tam Model Yakla³m

Detaylı

MER A YLETRME ve EROZYON ÖNLEME ENTEGRE PROJES (YENMEHMETL- POLATLI)

MER A YLETRME ve EROZYON ÖNLEME ENTEGRE PROJES (YENMEHMETL- POLATLI) MER A YLETRME ve EROZYON ÖNLEME ENTEGRE PROJES (YENMEHMETL- POLATLI) I- SORUN Toprak ve su kaynaklarnn canllarn yaamalar yönünden tad önem bilinmektedir. Bu önemlerine karlk hem toprak hem de su kaynaklar

Detaylı

(i) (0,2], (ii) (0,1], (iii) [1,2), (iv) (1,2]

(i) (0,2], (ii) (0,1], (iii) [1,2), (iv) (1,2] Bölüm 5 KOM ULUKLAR 5.1 KOM ULUKLAR Tanm 5.1.1. (X, T ) bir topolojik uzay ve A ile N kümeleri X uzaynn iki alt-kümesi olsun. E er A T N olacak ³ekilde her hangi bir T T varsa, N kümesine A nn bir kom³ulu

Detaylı

SİMÜLASYON Hazırlayan: Özlem AYDIN

SİMÜLASYON Hazırlayan: Özlem AYDIN SİMÜLASYON Hazırlayan: Özlem AYDIN Not: Bu sunumda Yrd. Doç. Dr. Yılmaz YÜCEL in Modelleme ve Benzetim dersi notlarından faydalanılmıştır. SİMÜLASYONUN ORTAYA ÇIKIŞI Simülasyonun modern anlamda kullanılışı

Detaylı

ÇOCUK DOSTU KENT ÜZERİNE STRATEJİLER. Yard. Doç. Dr. Hikmet SİVRİ GÖKMEN hikmet.gokmen@deu.edu.tr

ÇOCUK DOSTU KENT ÜZERİNE STRATEJİLER. Yard. Doç. Dr. Hikmet SİVRİ GÖKMEN hikmet.gokmen@deu.edu.tr 821 ÇOCUK DOSTU KENT ÜZERİNE STRATEJİLER Yard. Doç. Dr. Hikmet SİVRİ GÖKMEN hikmet.gokmen@deu.edu.tr Giriş Endüstrileşme, tüketim, nüfus büyümesi, yoksulluk, çevresel bozulma, suç ve savaş; atmosferdeki,

Detaylı

Sosyal Bilimler Enstitüsü. Beden Eğitimi ve Spor Öğretimi (Yüksek lisans,tezli) 1. Yarı Yıl

Sosyal Bilimler Enstitüsü. Beden Eğitimi ve Spor Öğretimi (Yüksek lisans,tezli) 1. Yarı Yıl Sosyal Bilimler Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Öğretimi (Yüksek lisans,tezli) 1. Yarı Yıl BES505 Spor Bilimlerinde Araştırma Teknikleri K:(3,0)3 ECTS:8 Bilimsel araştırma niteliği ve tanımı özellikleri,

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM YÖNETİM İLE İLGİLİ KAVRAMLAR VE YÖNETİM SÜRECİNE BAKIŞ

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM YÖNETİM İLE İLGİLİ KAVRAMLAR VE YÖNETİM SÜRECİNE BAKIŞ İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM YÖNETİM İLE İLGİLİ KAVRAMLAR VE YÖNETİM SÜRECİNE BAKIŞ 1. YÖNETİM İLE İLGİLİ KAVRAMLAR... 2 1.1. Yönetimin Anlamı ve Tanımı... 3 1.2. Yönetici Tanımı... 5 1.2.1. Yöneticinin Nitelikleri...

Detaylı

BÖLÜM 1. stanbul Kültür Üniversitesi. Fonksiyonlar - Özellikleri ve Limit Kavram. ³eklinde tanmlanan fonksiyona Dirichlet fonksiyonu ad verilir.

BÖLÜM 1. stanbul Kültür Üniversitesi. Fonksiyonlar - Özellikleri ve Limit Kavram. ³eklinde tanmlanan fonksiyona Dirichlet fonksiyonu ad verilir. BÖLÜM 1 0, Q 1. f() = 1, R/Q, Fonksiyonlar - Özellikleri ve Limit Kavram ³eklinde tanmlanan fonksiyona Dirichlet fonksiyonu ad verilir. Buna göre a³a da verilen tanm bölgeleri altnda görüntü cümlelerini

Detaylı

UTEK2007. Bildiriler. Türkçenin Söz Dizimi ve Türk Edebiyatında Üsh1p Arayışları. 27-28 Ağustos 2007. Editör Hayati DEVELi

UTEK2007. Bildiriler. Türkçenin Söz Dizimi ve Türk Edebiyatında Üsh1p Arayışları. 27-28 Ağustos 2007. Editör Hayati DEVELi İstanbul Kültür Üniversitesi Uluslararas Türk Dili ve Edebiyat Kongresi UTEK2007 27-28 Ağustos 2007 Bildiriler Türkçenin Söz Dizimi ve Türk Edebiyatnda Üsh1p Arayşlar c.l Türkçenin Söz Dizimi Editör Hayati

Detaylı

References. 2 Sistem Kavram. 2.1 Tanmlar. Ders Kitab

References. 2 Sistem Kavram. 2.1 Tanmlar. Ders Kitab Yçerik Contents 1 Ders Tantm 1 1.1 Ders çeri i.............................. 1 2 Sistem Kavram 2 2.1 Tanmlar................................ 2 2.2 Sistem Dü³üncesi........................... 7 2.3 Bile³enler...............................

Detaylı

ANKARA GÖÇ ANALİZİ. www.ankaraka.org.tr

ANKARA GÖÇ ANALİZİ. www.ankaraka.org.tr ANKARA GÖÇ ANALİZİ www.ankaraka.org.tr Kasm 2014 Araştrmalar serisi - 5 Ankara Kalknma Ajans Tüm haklar sakldr. 1. GÖÇÜN KAVRAMSAL TANIMI...6 2. GÖÇÜN ÇEŞITLERI...8 2.1. ÜLKE SINIRI ESASINA GÖRE GÖÇ ÇEŞITLERI...8

Detaylı

14. HAFTA YÖNETİMİN FONKSİYONLARI DENETİM. SKY108 Yönetim Bilimi-Yasemin AKBULUT

14. HAFTA YÖNETİMİN FONKSİYONLARI DENETİM. SKY108 Yönetim Bilimi-Yasemin AKBULUT 14. HAFTA YÖNETİMİN FONKSİYONLARI DENETİM 1 2 DERS İÇERİĞİ Denetimin tanımı ve özellikleri Denetimin diğer yönetim fonksiyonları ile ilişkisi Denetim kaynakları ve özellikleri 3 YÖNETİM NEDİR? Kaynaklar

Detaylı

KARA YOLLARINDA TRAFiK GÜVENLİGİ VE TRAFiK KAZALARlN EKONOMİK AÇlDAN BİR DEGERLENDİRMESİ

KARA YOLLARINDA TRAFiK GÜVENLİGİ VE TRAFiK KAZALARlN EKONOMİK AÇlDAN BİR DEGERLENDİRMESİ SAÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 5.Cilt, 1.Sayt (M art 2001) 29.. 35 KARA YOLLARINDA TRAFiK GÜVENLİGİ VE TRAFiK KAZALARlN EKONOMİK AÇlDAN BİR DEGERLENDİRMESİ Abdulmuttalip DEMiREL, Ali Paydar AKGÜNGÖR

Detaylı

ÇOCUK DOSTU SOKAK PROJESĠ ÖĞRETMEN EĞĠTĠMLERĠ ARA RAPORU

ÇOCUK DOSTU SOKAK PROJESĠ ÖĞRETMEN EĞĠTĠMLERĠ ARA RAPORU ÇOCUK DOSTU SOKAK PROJESĠ ÖĞRETMEN EĞĠTĠMLERĠ ARA RAPORU 1. Eğitimin Amac Eğitimin amac, ilkokullara bağl anasnf ve birinci snf öğretmenlerine Çocuk Dostu Sokak ve sokağn çocuklarn gelişimlerine katklarna

Detaylı

Toros Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Sağlık Yönetimi - 2. sınıf

Toros Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Sağlık Yönetimi - 2. sınıf Toros Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Sağlık Yönetimi - 2. sınıf SAĞLIK YÖNETİMİ II AKTS Kredisi 5 Hasta hakları, sorumlulukları, Sağlık İşletmelerinde Pazarlama Yönetimi Hasta ve Çalışan Güvenliği

Detaylı

3. Keynesyen Makro İktisat Teorisi nin Bazı Özellikleri ve Klasik Makro İktisat Teorisi İle Karşılaştırılması

3. Keynesyen Makro İktisat Teorisi nin Bazı Özellikleri ve Klasik Makro İktisat Teorisi İle Karşılaştırılması BOCUTOĞLU 109 yemek pişirirken yağı, salçayı, soğanı, eti, sebzeyi, suyu aynı anda tencereye doldurmaz; birinci adımda yağı ve salçayı hafifçe kızartır, ikinci adımda soğanı ve eti ilave ederek pişirmeye

Detaylı

11. HAFTA YÖNETİMİN FONKSİYONLARI ÖRGÜTLEME. SKY108 Yönetim Bilimi-Yasemin AKBULUT

11. HAFTA YÖNETİMİN FONKSİYONLARI ÖRGÜTLEME. SKY108 Yönetim Bilimi-Yasemin AKBULUT 11. HAFTA YÖNETİMİN FONKSİYONLARI ÖRGÜTLEME 1 2 DERS İÇERİĞİ Örgütleme tanımı Örgütleme modelleri ve ilkeleri Örgütleme-planlama ilişkisi Eşgüdümleme Örgütleme süreci 3 ÖRGÜTLEME Örgüt: İnsanların belirli

Detaylı

DENEY 5 TRANSİSTOR KUTUPLAMA KARARLILIK ve DC DUYARLILIk

DENEY 5 TRANSİSTOR KUTUPLAMA KARARLILIK ve DC DUYARLILIk DENEY 5 TRANSİSTOR KUTUPLAMA KARARLILIK ve DC DUYARLILIk AMAÇLAR Bipolar transistorleri kullanarak güncel bazı kutuplama devreleri tasarımı ve analizi. Kutuplama devrelerinin sıcaklığa karşı kararlılık

Detaylı

SPORDA STRATEJİK YÖNETİM. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER

SPORDA STRATEJİK YÖNETİM. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER SPORDA STRATEJİK YÖNETİM Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER 1 TEMEL KAVRAMLAR YÖNETİM YÖNETİM FONKSİYONLARI STRATEJİK YÖNETİMLE İLGİLİ KAVRAMLAR STRATEJİK YÖNETİM STRATEJİK YÖNETİM SÜRECİ 2 YÖNETİM Yönetim, sınırları

Detaylı

aofsoru.blog 1. belirli amaçlara başkaları vasıtasıyla ulaşma sanatıdır.

aofsoru.blog 1. belirli amaçlara başkaları vasıtasıyla ulaşma sanatıdır. ÜNİTE 9 1. belirli amaçlara başkaları vasıtasıyla ulaşma sanatıdır. A YÖNETİM C STRATEJİ D ORGANIZASYON CEVAP : A 2 Yönetim fonksıyonları hangıleridir A planlama, B örgütleme, C yü rütme, D koordinasyon

Detaylı

Sistem kavramı ile ilgili literatürde birçok tanım vardır. Bu tanımlara göre sistem; Aralarında karşılıklı ilişkiler olan elemanlar kümesidir.

Sistem kavramı ile ilgili literatürde birçok tanım vardır. Bu tanımlara göre sistem; Aralarında karşılıklı ilişkiler olan elemanlar kümesidir. 1 Sistem kavramı ile ilgili literatürde birçok tanım vardır. Bu tanımlara göre sistem; Aralarında karşılıklı ilişkiler olan elemanlar kümesidir. Birbirleri ile etkileşimli elemanların oluşturduğu topluluktur.

Detaylı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ. ilahiyat FAKÜL TESİ DERGİSİ. The Review of the Faculty of Divinity University of Çukurova. Sayı: ı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ. ilahiyat FAKÜL TESİ DERGİSİ. The Review of the Faculty of Divinity University of Çukurova. Sayı: ı ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ ilahiyat FAKÜL TESİ DERGİSİ The Review of the Faculty of Divinity University of Çukurova Say: Cilt: Yl: 1 2001 11 Bulgar Devleti'nin Tarihi Üzerine Denemeler R. G. Fahreddinof * Arş.

Detaylı

Bölüm 2 Programlama Dilleri 2.1 Programlama Dilleri ve C Bölüm ba³l nn aksine, burada programlama dillerinin çok uzun ve ilginç geli³im öykülerine girmeyecek ve onlarn tam snandrmasn yapmak gibi zor bir

Detaylı

2. REGRESYON ANALİZİNİN TEMEL KAVRAMLARI Tanım

2. REGRESYON ANALİZİNİN TEMEL KAVRAMLARI Tanım 2. REGRESYON ANALİZİNİN TEMEL KAVRAMLARI 2.1. Tanım Regresyon analizi, bir değişkenin başka bir veya daha fazla değişkene olan bağımlılığını inceler. Amaç, bağımlı değişkenin kitle ortalamasını, açıklayıcı

Detaylı

YÖNETİMDE SİSTEM YAKLAŞIMI

YÖNETİMDE SİSTEM YAKLAŞIMI YÖNETİMDE SİSTEM YAKLAŞIMI Sistem yaklaşımı veya sistem analizi diye adlandırılan bu yaklaşım biyolog olan Ludwig Van Bertalanffy tarafından ortaya atılan ve modern yönetim teorisinin felsefe temelini

Detaylı

1 YÖNETİM VE ORGANİZASYONLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

1 YÖNETİM VE ORGANİZASYONLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR ÖNSÖZ İÇİNDEKİLER III Bölüm 1 YÖNETİM VE ORGANİZASYONLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR 11 1.1.Yönetim Kavramı 12 1.1.1Yönetim Kavramının Kapsam ve Önemi 13 1.1.2. Yönetimin Tanımı 15 1.1.3. Yönetim Faaliyetinin

Detaylı

BÖLÜM 1. Matematiksel ndüksiyon Prensibi

BÖLÜM 1. Matematiksel ndüksiyon Prensibi BÖLÜM 1 Matematiksel ndüksiyon Prensibi Matematiksel indüksiyon prensibini kullanarak a³a daki e³it(siz)liklerin her n N için gerçeklendi ini ispatlaynz. 1. 1 2 + 2 2 + 3 2 + + n 2 = n(n+1)(2n+1) 6 2.

Detaylı

KALİTE SİSTEM YÖNETİCİSİ EĞİTİMİ

KALİTE SİSTEM YÖNETİCİSİ EĞİTİMİ FMEA-HATA TÜRLERİ VE ETKİ ANALİZİ Tanımlama Mevcut veya olası hataları ortaya koyan, bu hataların yaratabileceği etkileri göz önünde bulunduran ve etkilerine göre hataları önceliklendirerek oluşmalarının

Detaylı

Simülasyon Modellemesi

Simülasyon Modellemesi Doç. Dr. Mustafa Yüzükrmz myuzukirmizi@meliksah.edu.tr Melik³ah Üniversitesi Ders -2: Metod ve Veri Analizi çerik 1 Giri³ Metod Müh.'de Sistematik Yakla³m çerik 1 Giri³ Metod Müh.'de Sistematik Yakla³m

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm Üretim Yönetiminde Temel Kavramlar

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm Üretim Yönetiminde Temel Kavramlar İÇİNDEKİLER Birinci Bölüm Üretim Yönetiminde Temel Kavramlar 1.1. Giriş... 2 1.2. Üretim Faktörleri ve Üretim... 3 1.3. Üretim ve İşlemler Yönetimi... 6 1.4. Üretim ve İşlemler Yönetiminin Kapsamı... 7

Detaylı

Ş ş Ç Ş ğ ğ ş ğ öğ ü ü ö ş ş Öğ

Ş ş Ç Ş ğ ğ ş ğ öğ ü ü ö ş ş Öğ ş ü Ş ş Ç Ş ğ ğ ş ğ öğ ü ü ö ş ş Öğ Ş ş Ş Ş ç ş ü ü ö ü ö ç ğ ğ Ğ ş ğ ş ü Ğ Ö ü Ş Ş Ö ö Ç ş ü ğ ş ü ü Ü ü ş Ü ş Ö ğ ğ ğ Ö ğ Ç ö ü ğ Ç ğ ç ç ğ Ü ş ğ Ç ü Ç ş ş Ç ğ ö ş ş ş ş ş Ç ş ğ Ç ş ğ ğ ö ş ö ö Ç ö ü

Detaylı

Anadolu Üniversitesi (eskişehir) 2016 taban tavan puanları ve başarı sırası

Anadolu Üniversitesi (eskişehir) 2016 taban tavan puanları ve başarı sırası On5yirmi5.com Anadolu Üniversitesi (eskişehir) 2016 taban tavan puanları ve başarı sırası Anadolu Üniversitesi (eskişehir) 2016 taban tavan puanları ve başarı sırası OSYS 2016 sınavları için Anadolu Üniversitesi

Detaylı

1.Yönetim ve Yönetim Bilimi. 2.Planlama. 3.Örgütleme. 4.Yöneltme. 5.Denetim. 6.Klasik Yönetim. 7.Neo-Klasik Yönetim. 8.Sistem ve Durumsallık Yaklaşımı

1.Yönetim ve Yönetim Bilimi. 2.Planlama. 3.Örgütleme. 4.Yöneltme. 5.Denetim. 6.Klasik Yönetim. 7.Neo-Klasik Yönetim. 8.Sistem ve Durumsallık Yaklaşımı 1.Yönetim ve Yönetim Bilimi 2.Planlama 3.Örgütleme 4.Yöneltme 5.Denetim 1 6.Klasik Yönetim 7.Neo-Klasik Yönetim 8.Sistem ve Durumsallık Yaklaşımı 0888 228 22 22 WWW.22KASİMYAYİNLARİ.COM 1 Dersin Adı :

Detaylı

PROSES TASARIMINA GİRİŞ [1-4]

PROSES TASARIMINA GİRİŞ [1-4] PROSES TASARIMINA GİRİŞ [1-4] KAYNAKLAR 1. J.M. Coulson, J.F. Richardson ve R.K. Sinnot, 1983. Chemical Engineering V: 6, Design, 1st Ed., Pergamon, Oxford. 2. M.S. Peters ve K.D. Timmerhaus, 1985. Plant

Detaylı

EKOLOJİK TASARIM KRİTERLERİNE GÖRE KENT PARKI İYİLEŞTİRME MODELİ: İZMİR KÜLTÜRPARK ÖRNEĞİ. Ayşe KALAYCI Araşt rma Görevlisi ayseklyc@gmail.

EKOLOJİK TASARIM KRİTERLERİNE GÖRE KENT PARKI İYİLEŞTİRME MODELİ: İZMİR KÜLTÜRPARK ÖRNEĞİ. Ayşe KALAYCI Araşt rma Görevlisi ayseklyc@gmail. TMMOB 2. İzmir Kent Sempozyumu / 28-30 Kasım 2013 329 EKOLOJİK TASARIM KRİTERLERİNE GÖRE KENT PARKI İYİLEŞTİRME MODELİ: İZMİR KÜLTÜRPARK ÖRNEĞİ Cemal Onur ALPAY Peyzaj Mimar cemal@odakpeyzaj.com Ayşe KALAYCI

Detaylı

BÖLÜM 5 DENEYSEL TASARIMLAR

BÖLÜM 5 DENEYSEL TASARIMLAR BÖLÜM 5 DENEYSEL TASARIMLAR Temel ve Uygulamalı Araştırmalar için Araştırma Süreci 1.Gözlem Genel araştırma alanı 3.Sorunun Belirlenmesi Sorun taslağının hazırlanması 4.Kuramsal Çatı Değişkenlerin açıkça

Detaylı

Örüntü Tanıma (EE 448) Ders Detayları

Örüntü Tanıma (EE 448) Ders Detayları Örüntü Tanıma (EE 448) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Örüntü Tanıma EE 448 Bahar 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü Dersin

Detaylı

Ders Planı - AKTS Kredileri: II. Yarıyıl Ders Planı Kodu Ders Z/S T+U Saat Kredi AKTS Mikro İktisat Zorunlu

Ders Planı - AKTS Kredileri: II. Yarıyıl Ders Planı Kodu Ders Z/S T+U Saat Kredi AKTS Mikro İktisat Zorunlu Ders Planı - AKTS Kredileri: II. Yarıyıl Ders Planı Kodu Ders Z/S T+U Saat Kredi AKTS Mikro İktisat Zorunlu 3+0 3 4 AKTS Kredisi Toplam 4 DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl Z/S T+U Saat Kredi AKTS Mikro

Detaylı

İŞ SAĞLIĞI VE YÖNETİM SİSTEMLERİ

İŞ SAĞLIĞI VE YÖNETİM SİSTEMLERİ İŞ SAĞLIĞI VE YÖNETİM SİSTEMLERİ YÖNETİM, en genel anlamıyla, başkaları vasıtasıyla iş yapmak olarak tanımlanır. İktisatçılara göre YÖNETİM, emek, sermaye ve doğal kaynaklar ile beraber üretim faktörlerinden

Detaylı

f 1 (H ) T f 1 (H ) = T

f 1 (H ) T f 1 (H ) = T Bölüm 15 TIKIZLIK 15.1 TIKIZ UZAYLAR 15.1.1 Problemler 1. Her sonlu topolojik uzay tkzdr. 2. Ayrk bir topolojik uzayn tkz olmas için gerekli ve yeterli ko³ul sonlu olmasdr. 3. Ayn bir küme üzerinde S T

Detaylı

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Strateji Geliştirme Başkanlığı. (Đl Sağlık Müdürlüğü) GENELGE 2009/64

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Strateji Geliştirme Başkanlığı. (Đl Sağlık Müdürlüğü) GENELGE 2009/64 Hi zmetal ml ar ndaçal şt r l acakişçi Say s n n Tespi t iveöngör ül ecek Ücr et l er 2 (2009/64) T ar i h :09. 10. 2009 Say :10194 S r ano:2009/ 64 Ekl er : Per sonelçal şt r l mas nadayal Hi zmetal ml

Detaylı

Çapa ve CerrahpaĢa YerleĢkelerinin Yeniden Yapılanması Kapsamında Master Plan ÇalıĢması ve Problemler

Çapa ve CerrahpaĢa YerleĢkelerinin Yeniden Yapılanması Kapsamında Master Plan ÇalıĢması ve Problemler 6. İnşaat Yönetimi Kongresi, 25-26-27 Kasm 211, Bursa 281 Çapa ve CerrahpaĢa YerleĢkelerinin Yeniden Yaplanmas Kapsamnda Master Plan ÇalĢmas ve Problemler Cemil Akçay 1, AyĢen ġolt 2, Ekrem Manisal 3,

Detaylı

Ekonominin Kapsamı. ve Yöntemi PART I INTRODUCTION TO ECONOMICS. Prepared by: Fernando & Yvonn Quijano

Ekonominin Kapsamı. ve Yöntemi PART I INTRODUCTION TO ECONOMICS. Prepared by: Fernando & Yvonn Quijano PART I INTRODUCTION TO ECONOMICS Ekonominin Kapsamı 1 ve Yöntemi Prepared by: Fernando & Yvonn Quijano 2009 Pearson Education, Inc. Publishing as Prentice Hall Principles of Economics 9e by Case, Fair

Detaylı

18.034 İleri Diferansiyel Denklemler

18.034 İleri Diferansiyel Denklemler MIT AçıkDersSistemi http://ocw.mit.edu 18.034 İleri Diferansiyel Denklemler 2009 Bahar Bu bilgilere atıfta bulunmak veya kullanım koşulları hakkında bilgi için http://ocw.mit.edu/terms web sitesini ziyaret

Detaylı

ISO NEDİR? TSE, ISO nun üyesi ve Türkiye deki tek temsilcisidir. EN NEDİR?

ISO NEDİR? TSE, ISO nun üyesi ve Türkiye deki tek temsilcisidir. EN NEDİR? ISO Türk Standardları Enstitüsü 132 sayılı kuruluş yasası ile kendisine verilen Standardlara uygun ve kaliteli üretimi teşvik edecek her türlü çalışmayı yapmak ve bunlarla ilgili belgeleri düzenlemek görevini

Detaylı

İşletmeye Giriş I (MGMT 111) Ders Detayları

İşletmeye Giriş I (MGMT 111) Ders Detayları İşletmeye Giriş I (MGMT 111) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS İşletmeye Giriş I MGMT 111 Güz 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin

Detaylı

BİLİŞSEL AÇIDAN ÇOCUK GELİŞİMİNİN BASAMAKLARI

BİLİŞSEL AÇIDAN ÇOCUK GELİŞİMİNİN BASAMAKLARI BİLİŞSEL AÇIDAN ÇOCUK GELİŞİMİNİN BASAMAKLARI REYHAN SAĞLAM ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ÖĞRETMENİ BILIŞ NE DEMEKTIR? Biliş; düşünme, öğrenme ve hatırlama süreçlerine denir. Bilişsel gelişim neleri kapsar?

Detaylı

MC 311/ANAL Z III ARA SINAV I ÇÖZÜMLER

MC 311/ANAL Z III ARA SINAV I ÇÖZÜMLER MC 311/ANAL Z III ARA SINAV I ÇÖZÜMLER (1) A³a daki her bir önermenin do ru mu yanl³ m oldu unu belirleyiniz. Do ruysa, gerekçe gösteriniz; yanl³sa, bir kar³-örnek veriniz. (a) (a n ) n N dizisi yaknsak

Detaylı

Planlama Nedir? Planlama Ne Değildir? Başarılı Bir Plan. www.eminkaya.net 1. Pazarlama Planlaması

Planlama Nedir? Planlama Ne Değildir? Başarılı Bir Plan. www.eminkaya.net 1. Pazarlama Planlaması 2 Pazarlama Planlaması Planlama Nedir? Plan, bir amaca ulaşmada izlenecek yol ve davranış biçimini gösterir. Planlama ise, bir yöneticinin ileriye bakmasına ve kendine açık olan seçenekleri bulmasına yardım

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÜNİTE I TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ VE OKUL YÖNETİMİ...

İÇİNDEKİLER ÜNİTE I TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ VE OKUL YÖNETİMİ... İÇİNDEKİLER ÜNİTE I TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ VE OKUL YÖNETİMİ... 2 YÖNETİM VE OKUL YÖNETİMİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR... 4 Yönetsel egemenlik... 10 Yetke... 10 Yetki... 11 Makam Yetkisi... 11 Kişilik ve Uzmanlık

Detaylı

H04 Mekatronik Sistemler. Yrd. Doç. Dr. Aytaç Gören

H04 Mekatronik Sistemler. Yrd. Doç. Dr. Aytaç Gören H04 Mekatronik Sistemler MAK 3026 - Ders Kapsamı H01 İçerik ve Otomatik kontrol kavramı H02 Otomatik kontrol kavramı ve devreler H03 Kontrol devrelerinde geri beslemenin önemi H04 Aktüatörler ve ölçme

Detaylı

1.1 FET Çal³ma Bölgeleri. Elektronik-I Laboratuvar 6. Deney. Ad-Soyad: mza: Grup No: JFET; jonksiyon FET. MOSFET; metal-oksit yar iletken FET

1.1 FET Çal³ma Bölgeleri. Elektronik-I Laboratuvar 6. Deney. Ad-Soyad: mza: Grup No: JFET; jonksiyon FET. MOSFET; metal-oksit yar iletken FET Elektronik-I Laboratuvar 6. eney Ad-oyad: mza: rup No: 1 FET ve FET Çal³ma Bölgeleri Alan etkili transistorlar ksaca FET (Field-Eect Transistor) olarak bilinmektedir. Aktif devre eleman olan alan etkili

Detaylı

Bölüm 4 Button 4.1 Button Nedir? Button (dü me), tkinter içinde bir snftr; ba³ka bir deyi³le bir widget'tir. Üstelik, Button, öteki GUI araç çantalarnn hemen hepsinde ayn ad ile var olan standart bir widget'tir.

Detaylı

kişinin örgütte kendini anlamlandırmasına fırsat veren ve onun inanış, düşünüş ve davranış biçimini belirleyen normlar ve değerler

kişinin örgütte kendini anlamlandırmasına fırsat veren ve onun inanış, düşünüş ve davranış biçimini belirleyen normlar ve değerler 1 Örgüt Kültürü Örgüt Kültürü kişinin örgütte kendini anlamlandırmasına fırsat veren ve onun inanış, düşünüş ve davranış biçimini belirleyen normlar ve değerler bütünüdür. 2 Örgüt kültürü, temel grupsal

Detaylı

KAMU POLİTİKASI. Doç. Dr. Nuray E. KESKİN

KAMU POLİTİKASI. Doç. Dr. Nuray E. KESKİN KAMU POLİTİKASI Doç. Dr. Nuray E. KESKİN nekeskin@omu.edu.tr Kamu politikası, kamu hizmetleri ile ilgili toplum taleplerinin ortaya çıkması, bu taleplerin devlete taşınma biçimleri ve siyasal-yönetsel

Detaylı

A = i IA i = i I A = A = i IA i = {x α((α I) (x A α ))} (7.7) A = (α,β I) (α β) A α A β = (7.8) A A

A = i IA i = i I A = A = i IA i = {x α((α I) (x A α ))} (7.7) A = (α,β I) (α β) A α A β = (7.8) A A Bölüm 7 KÜME A LELER 7.1 DAMGALANMI KÜMELER E er inceledi imiz kümelerin says, alfabenin harerinden daha çok de ilse, onlara,b,...,w gibi harerle temsil edebiliriz. E er elimizde albenin harerinden daha

Detaylı

S = {T Y, X S T T, S S} (9.1)

S = {T Y, X S T T, S S} (9.1) Bölüm 9 ÇARPIM UZAYLARI 9.1 ÇARPIM TOPOLOJ S Bo³ olmayan kümelerden olu³an bo³ olmayan bir ailenin kartezyen çarpmnn da bo³ olmad n, Seçme Aksiyomu [13],[20], [8] ile kabul ediyoruz. imdi verilen aileye

Detaylı

(sf) F C = [(s,f) sf] x [0,1] = (sf)(x) = sf(x)

(sf) F C = [(s,f) sf] x [0,1] = (sf)(x) = sf(x) Bölüm 13 MATEMAT KSEL YAPILAR 13.1 YAPI KAVRAMI Ça da³ Matematik kümeleri, kümeler üzerindeki yaplar, yaplar arasndaki dönü³ümleri inceler. Buraya dek ö e, küme, i³lem, fonksiyon kavramlarn kullandk. Bunlar

Detaylı

Eğitimin Psikolojik Temelleri

Eğitimin Psikolojik Temelleri Eğitimin Psikolojik Temelleri Eğitim sürecinin daima iki boyutu olmuştur. Bunlardan birincisi yukarıda değindiğimiz toplumsal ya da sosyal boyut, diğeri ise bireysel boyuttur. Eğitim ne kadar sosyal amaçlarla

Detaylı

TÜRKÇE TESTÝ ÇÖZÜMLERÝ

TÜRKÇE TESTÝ ÇÖZÜMLERÝ TÜRKÇE TESTÝ ÇÖZÜMLERÝ 1. Bu cümlede geçen kalburüstü sözcüðü; seçkin, sivrilmiþ, baþarl anlamnda kullanlmþtr. Rehberlik etmek, yeni bir akm yaratmak ya da çaðlara seslenmek anlamlar yoktur. B seçeneðinde

Detaylı

Çatışma Yönetimi ve Çözüm Rehberi

Çatışma Yönetimi ve Çözüm Rehberi Çatışma Yönetimi ve Çözüm Rehberi Copyright 2017 Dale Carnegie & Associates, Inc. 290 Motor Parkway, Hauppauge, New York 11788. All rights reserved. 1 Çatışma Yönetimi ve Çözüm Rehberi Bu yönergeleri izleyerek,

Detaylı

Sa lk Ekonomisi. Berk KÜSBEC Bozok Üniversitesi Berk KÜSBEC (BOZOK) KT / 18

Sa lk Ekonomisi. Berk KÜSBEC Bozok Üniversitesi Berk KÜSBEC (BOZOK) KT / 18 Sa lk Ekonomisi Berk KÜSBEC Bozok Üniversitesi berk.kusbeci@bozok.edu.tr 01.03.2017 Berk KÜSBEC (BOZOK) KT310 01.03.2017 1 / 18 Ceteris Paribus Latince kökenli bir iktisat terimidir ve "Di er tüm faktörler

Detaylı

Olasılık ve Rastgele Süreçler (EE213) Ders Detayları

Olasılık ve Rastgele Süreçler (EE213) Ders Detayları Olasılık ve Rastgele Süreçler (EE213) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Olasılık ve Rastgele Süreçler EE213 Güz 3 0 0 3 7 Ön Koşul Ders(ler)i

Detaylı

1. LİDER 2. LİDERLİK 3. YÖNETİCİ LİDER FARKI

1. LİDER 2. LİDERLİK 3. YÖNETİCİ LİDER FARKI YÖNETİCİ-LİDER FARKI VE LİDERLİĞİN YÖNETİMDEKİ ÖNEMİ Ahmet VERAL (Rapor) Eskişehir, 2011 1. LİDER Genel bir kavram olarak ele alındığında lider, bir grubun hedef oluşturma ve bu hedeflere ulaşma ve ilerleme

Detaylı

Temel ve Uygulamalı Araştırmalar için Araştırma Süreci

Temel ve Uygulamalı Araştırmalar için Araştırma Süreci BÖLÜM 8 ÖRNEKLEME Temel ve Uygulamalı Araştırmalar için Araştırma Süreci 1.Gözlem Genel araştırma alanı 3.Sorunun Belirlenmesi Sorun taslağının hazırlanması 4.Kuramsal Çatı Değişkenlerin açıkça saptanması

Detaylı

Termodinamik (ENE 203) Ders Detayları

Termodinamik (ENE 203) Ders Detayları Termodinamik (ENE 203) Ders Detayları Ders Adı Ders Dönemi Ders Uygulama Laboratuar Kredi AKTS Kodu Saati Saati Saati Termodinamik ENE 203 Güz 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i MATH 157 Dersin Dili Dersin

Detaylı

18.702 Cebir II 2008 Bahar

18.702 Cebir II 2008 Bahar MIT Açk Ders Malzemeleri http://ocw.mit.edu 18.702 Cebir II 2008 Bahar Bu materyallerden alnt yapmak veya Kullanm artlar hakknda bilgi almak için http://ocw.mit.edu/terms ve http://tuba.acikders.org.tr

Detaylı

Sistem nedir? Başlıca Fiziksel Sistemler: Bir matematiksel teori;

Sistem nedir? Başlıca Fiziksel Sistemler: Bir matematiksel teori; Sistem nedir? Birbirleriyle ilişkide olan elemanlar topluluğuna sistem denir. Yrd. Doç. Dr. Fatih KELEŞ Fiziksel sistemler, belirli bir görevi gerçekleştirmek üzere birbirlerine bağlanmış fiziksel eleman

Detaylı

Diferansiyel Denklemler (MATH 276) Ders Detayları

Diferansiyel Denklemler (MATH 276) Ders Detayları Diferansiyel Denklemler (MATH 276) Ders Detayları Ders Adı Diferansiyel Denklemler Ders Kodu MATH 276 Dönemi Ders Uygulama Laboratuar Kredi AKTS Saati Saati Saati Bahar 4 0 0 4 6 Ön Koşul Ders(ler)i Math

Detaylı

OTOMATİK KONTROL SİSTEMLERİ. DİNAMİK SİSTEMLERİN MODELLENMESİ ve ANALİZİ

OTOMATİK KONTROL SİSTEMLERİ. DİNAMİK SİSTEMLERİN MODELLENMESİ ve ANALİZİ OTOMATİK KONTROL SİSTEMLERİ DİNAMİK SİSTEMLERİN MODELLENMESİ ve ANALİZİ 1) İdeal Sönümleme Elemanı : a) Öteleme Sönümleyici : Mekanik Elemanların Matematiksel Modeli Basit mekanik elemanlar, öteleme hareketinde;

Detaylı

Ö R G Ü T PSİKOLOJİSİ. Dr. Mustafa Aydın BAŞAR

Ö R G Ü T PSİKOLOJİSİ. Dr. Mustafa Aydın BAŞAR Ö R G Ü T PSİKOLOJİSİ Dr. Mustafa Aydın BAŞAR YÖNETİM ile ÖRGÜT birbirinden ayrıl(a)maz iki kavramdır. Bir yerde örgütlenmeye gidilmiş, örgüt oluşmuş ise, YÖNETSEL BİR SORUNUN varlığından da söz edilebilir.

Detaylı

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI 1 DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI Örgütte faaliyette bulunan insan davranışlarının anlaşılması ve hatta önceden tahmin edilebilmesi her zaman üzerinde durulan bir konu olmuştur. Davranış bilimlerinin

Detaylı

GİRİŞ BÖLÜM I DEĞİŞİM İLE İLGİLİ KAVRAMLARIN TANIMLARI VE DEĞİŞİM TÜRLERİ Değişim Türleri... 22

GİRİŞ BÖLÜM I DEĞİŞİM İLE İLGİLİ KAVRAMLARIN TANIMLARI VE DEĞİŞİM TÜRLERİ Değişim Türleri... 22 İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1 BÖLÜM I DEĞİŞİM İLE İLGİLİ KAVRAMLARIN TANIMLARI VE DEĞİŞİM TÜRLERİ... 11 Değişim Türleri... 22 BÖLÜM II ÖRGÜTSEL DEĞİŞİMİN TEMELLERİ... 23 Örgütsel Değişim Süreci ve Doğası... 23

Detaylı