ŞUBAT - MART

Transkript

1 ŞUBAT - MART

2 AT BESLENMESİNDE MÜKEMMELLİYET YENİLİKLER SAYESİNDE BAŞARI Atların bakımında ve beslenmesinde mükemmellik sağlama İrlanda merkezli TRM, atlarda yem katkı maddesi üretiminde Avrupa nın önde gelen firmasıdır. Şirket, Newbridge deki üretim tesisinden 60 dan fazla pazara dağıtım yapıyor. GOOD AS GOLD ve ELEUTHROMAX gibi uluslar arası düzeyde beğeni toplayan ürünleri dünyanın her yerinde bulunabilir. TRM ÜRETİM TESİSİ, İRLANDA TÜRKIYE DISTRIBÜTÖRÜ: TÜRKİYE YARIŞ ATI YETİŞTİRİCİLERİ VE SAHİPLERİ DERNEĞİ İKTİSADİ İŞLETMESİ Veliefendi Hipodromu - Bakırköy / İstanbul Tel: Tel: Web: satis@tyaysd.com Manufactured in Ireland by: TRM *As per current FEI guidelines jan 2017

3 ŞUBAT - MART ŞUBAT - MART İmtiyaz Sahibi Atçının Sesi Adına Sahibi Talip ÖZTÜRK Genel Yayın Yönetmeni Haydar ÇEVİK Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Celalettin EREN Grafik ve Tasarım Prime Ajans R. Kerem GÜRCAN Halkla İlişkiler Yaprak ERTAN İdare - İrtibat - Hazırlık TYAYS Derneği TJK Veliefendi Hipodromu Bakırköy / İSTANBUL Tel: Fax: Basım Yeri Sanatkar Ofset Sanatkar Ofset San. Tic. Ltd. Şti. Davutpaşa V.D. / Maltepe Mah. Litros yolu 2. Matbaacılar sitesi 4NF/4-5 Topkapı Zeytinburnu - İST. İletişim tyaysd1943@gmail.com Atçının Sesi Şubat - Mart 2017 Sayı 16 (İki ayda bir yayımlanır) Atçının Sesi basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir. Atçının Sesi Dergisi nde yayınlayan yazılar, fotoğraflar ve sair konuların her türlü telif hakları TYAYS Derneğine ait olup kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yazıların sorumluluğu yazarlara, yayınlanan ilanların sorumluluğu ise sahiplerine aittir. İÇİNDEKİLER Haberler /// 06 Dernekten /// 26 TYAYSD nin 74. Yılı Özel Yazı /// 36 Ayakları Mühürlü Atlar Uzman Görüşü /// 46 Mevsim Değişiminde At Bakımı Nasıl Olmalıdır?

4 Sevgili Atçı Kardeşlerim, Türkiye aylardır kamuoyunun gündeminde en başta gelen konu olan ve ülkemizin bekasını ilgilendiren halk oylaması gibi çok önemli bir süreci tamamlamış bulunmaktadır. Yeni dönemin ülkemize ve atçılarımıza hayırlara vesile olması en büyük dileğimizdir. Biz atçılar, bu ülkenin fertleri ve kurumları ile işlerimizin, güçlerimizin başındayız, ekonomik ve sosyal hayatın bir parçası olarak faaliyetlerimize devam ederek milletimize ve devletimize maddi ve manevi desteğimizi her zaman sürdürmekteyiz. Diğer sektörler gibi Atçılık endüstrisi de ülkenin ekonomik ve sosyal şartlarından etkilenmektedir. Sektörün sıkıntılarının çözülmesi noktasında ilgili Kamu Kurum ve Kuruluşlarının bundan böyle artık, yatırımcıların çözüm beklemekte olan konularına yönelerek çalışmalarını hızlandıracaklarını ümit etmekteyiz. Atçılık Çalıştay ında görüşülen ve sonuç bildirgesinde yer alan ve bildirgede yer almasa da hâlihazır Yarış Otoritesi Bakanlık YKK makamına arz edilen atçımız için önemli konulara getirilecek çözümlerin hayatiye geçirilmesinin süratle tamamlanmasını beklemekteyiz. Bilindiği gibi Hükümetimizce Türkiye de at yarışları düzenleme, yurt içinde ve yurt dışında düzenlenen at yarışları üzerine yurt içinden ve yurt dışından müşterek bahis kabul etme hak ve yetkilerine ilişkin lisansların, topluca 01/01/2018 tarihinden itibaren 49 yıl süreyle Otorite Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından alınarak TVF A.Ş te devredildiği ilan edilmiştir. At yarışçılığının idaresinde önümüzdeki yıldan itibaren devreye gireceği tahmin edilen söz konusu radikal değişiklikler camiamızda merakla beklenen önemli konu olarak gündemi işgal etmeye devam etmektedir. Sektörde karar mekanizması katında rollerin tamamen değişecek olması ve gelecekle ilgili henüz aydınlığa kavuşmamış olan hususlar ister istemez atçımızı tedirgin etmeye devam etmektedir. Atçılığımızı hayati anlamda etkileyen yarış ikramiyeleri ve yetiştiricilik primleri tutarlarının ve yıllık yarış programının akıbeti ve yetiştiricilik hizmetlerinin yürütülmesi gibi konularda çeşitli rivayetler camiamızda tartışılmaktadır. Belirsizliklerin sektörde iştigal eden ve yatırım yapan veya yapacak müteşebbisleri yakından ilgilendirildiği malumdur. Yarış Müessesi TJK, bir yandan TVF A.Ş yetkilileri ile görüşmelerini sürdürerek sektörün gerçekleri ve önemi konusunda bilgilendirmeler yapmaya çalışmakta, bir yandan da atçılık dernekleri ile belirli periyodlarda toplantılar yapılarak gelişmeler ve atçının hak ve hukukunun korunması noktasında görüş ve dil birliği sağlanmaya çalışılmaktadır. TVF A.Ş in en kısa süre içerisinde kendi yapılanmasını tamamlaması ve kuracağı Şirket ve/veya Komiteler ile yine aynı KHK ile kendisine devredilen Milli Piyango ile birlikte at yarışlarının da içerisinde bulunduğu şans oyunları sektörünün yönetim katında bundan sonra etkin bir şekilde rol alması beklenen bir gelişmedir. TVF A.Ş ilk etapta özelleştirme kapsamından çıkarılarak kendisine devredilen atçılık sektörünün ekonomiye katkısı, yönetim yapılanması ve finansal/varlık değerlemesi konusunda uluslararası saygın denetleme kuruluşlarına incelemeler yaptırarak atçılık endüstrisini çok daha detaylı değerlendirmeye ve stratejik kararlarını bu doğrultuda almayı düşündüğünü beyan etmiştir. Atçılık endüstrisi ile ilgili olarak, en önemli amacın öncelikle etkin ve verimli bir yönetim oluşturarak, varlıkların değerinin arttırılması ve büyüyen sektörden uluslararası markalar yaratabilme çalışmaları yapmak olduğu en yetkili ağızlardan açıklamıştır. Ülkemizde yüz yıllardır devam etmekte olan at yarışlarının Türkiye ekonomisine ve sosyal hayatına sağladığı katma değer ve istihdam v.b gibi hususlar söz konusu çalışmalarda bir kez daha ortaya konulmasının sağlayacağı katkılar ile Türk

5 atçılığının bundan böyle önünün süratle açılacağına inancımızı sürdürmekteyiz. Dolayısıyla, kendi yarattığı kaynaklar ile gerçekleştirdiği yatırımlar sayesinde gittikçe büyüyerek dev bir endüstri haline gelmiş bulunan at yarışları ve safkan yarış atı yetiştiriciliğinin yeni yönetim anlayışı ile arzu edilen hedefler doğrultusunda geleceğine çok daha umutla bakmasının önünde hiç bir engel bulunmamaktadır. Ancak, bütün bu beyanat ve gelişmelere rağmen, yine de atçılık kurumları olarak atçılığımızda yeniden yapılanma ile bu devasa sektörü çok daha ileri seviyelere taşımak için ortaya çıkan bu önemli değişikliği bir fırsata çevirerek, belirlenecek stratejilere katkılarımızı sunmanın yollarını aramak mecburiyetindeyiz. Çünkü atçının halinden en iyi atçı anlar öngörüsü ile sektörümüz için verilecek hayati kararlara müdahil olmamızı sağlamak en önemli görevimizdir. Atçılık sektörünün den fazla at sahibi ve yetiştirici üyesi ile en köklü ve büyük sivil toplum kuruluşlarından birisi olan TYAYSD bu yıl 74.faaliyet dönemini idrak etmektedir. Sektörde çatı dernek olarak bundan sonra da nice yıllar amaç ve misyonu doğrultusunda faaliyetlerine devam edecektir. Yönetim Kurulu olarak göreve geldiğimiz ilk günden itibaren camia da birlik ve beraberlik içerisinde hareket edilmesi gerektiğini her fırsatta kamuoyuna deklare ettik. Her zaman işbirlikçi ve uzlaşmacı olduk. Atçılığın bekası için görüş ve önerilerimizi her vesile ile başta Yarış Otoritesi Bakanlığımız olmak üzere Yarış Müessesi TJK ve camia ile paylaştık, paylaşmaya devam ediyoruz. Söz konusu görüş ve önerilerimiz sektör yönetiminin yeni yapılanma sürecinde de ilgili mercilerle paylaşılmaya devam edilecektir. TVF A.Ş ve TJK ile ve Derneklerimizle müştereken yapılan çalışmalara desteğimiz ve katkımız devam etmektedir. Yüz binlerce kişiye aş ve iş sağlayan atçılık endüstrisinin ülkemize ve insanımıza çok daha fazla katma değer yaratan bir duruma getirilmesi ve atçımızın hak ve hukukunun korunması için her türlü iş birliğinde en ön saflarda yer alacağız. Sektörde yeniden yapılanma sürecinde maddi manevi tüm riski sırtında taşıyan siz atçı kardeşlerimizin kurulacak olan karar mekanizması içerisinde taraf ve/veya söz sahibi olması için gereken girişimlerimizi yapmaktayız. Bu konuda en büyük gücü siz atçı ve yetiştirici kardeşlerimizin destek ve dayanışmasından almaktayız. Gelişmelerin milletimizin ve atçılığımızın hayrına olması ümidiyle, bir kez daha işlerinizde başarılar, bol kazançlar ve atlarınızın ayaklarının düz basmasını dilerim. Talip ÖZTÜRK TYAYSD BAŞKANI

6 ATÇININ SESİ Haberler T.Y.A.Y.S.D.İzmir Şubesi Olağan Genel Kurulunda Yeni Yönetim Seçildi 5 Mart 2017 Pazar günü gerçekleştirilen T.Y.A.Y.S.D.İzmir Şubesi Olağan Genel Kurulunda 165 geçerli oy kullanılmış olup,mete MAZICI 45 oy, Özcan SELİK ise 120 oy alarak başkan seçilmiştir. TYAYSD İzmir Şubesinde Genel Kurulunda aday olan Özcan SELİK ve Mete MAZICI dan gelen davet üzerine TYAYSD II.Başkanı Ş.Turgay KOP ve TYAYSD Genel Sekreteri Haydar ÇEVİK TYAYSD İzmir Şubesinin Genel Kuruluna katıldılar. Divan Başkanından gelen davet üzerine TYAYSD II.Başkanı Ş.Turgay KOP,Türk Varlık Fonu nun 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Türkiye de düzenlenmekte olan at yarışlarını tertip etme ve müşterek bahis kabul etme hak ve yetkisini devralması ile ilgili sektörümüzdeki yeni gelişmeleri ve atçılığımızın hak ve hukuku noktasında yapılan çalışmaları ve derneğimizin çok daha modern ve etkin çalışmasını sağlamak amacıyla yapılması için çalışılan yeni tüzük değişikliği ve Dernek Merkez ve Şubeler arasındaki ilişkiler ve genel konular ile ilgili bir konuşma gerçekleştirdi. TYAYSD II.Başkanı Ş.Turgay KOP ve TYAYSD Genel Sekreteri Haydar ÇEVİK atçılarımızdan gelen soruları cevaplandırarak,atçılarımızın sorunlarını dinledi. Konuşmalarından ardından TYAYSD II.Başkanı Ş.Turgay KOP Dernek İzmir Şube Üyemiz ve TJK Asli Üyesi Gür ÖZBELGE adına Dernek İzmir Şube Üyemiz ve TJK Asli Üyesi Ahmet ÖZBELGE ye,tyaysd Genel Sekreteri Haydar ÇEVİK TYAYSD Onur Kurulu Üyesi ve Dernek İzmir Şube Üyemiz Ümit GÜNAL a,tyaysd Yönetim Kurulu Üyesi F.Murat İPKİN Dernek İzmir Şube Üyemiz Erdinç SALTABAŞ a atçılığa hizmetlerinden dolayı birer plaket verdiler. 6

7 ŞUBAT - MART TYAYSD İzmir Şubesinin Olağan Genel Kurulunda yeni seçilen Yönetim Kurulu Asil ve Yedek Üyeleri, Denetim Kurulu Asil ve Yedek Üyeleri ise şöyledir; T.Y.A.Y.S.D. İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Asil Üyeleri Özcan SELİK Erdinç SALTABAŞ Mustafa DURMUŞ İrfan ILGAZLI Cüneyt BUĞDAYCI T.Y.A.Y.S.D. İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Yedek Üyeleri Mehmet KUZUKULAK Kağan KÖYLÜ Faruk ŞAMLI Hüseyin YILDIZ Fadıl BAYDAN T.Y.A.Y.S.D.İzmir Şubesi Denetim Kurulu Asil Üyeleri Mahmut BAGUÇ İpek GÜR İlhan CİNOĞLU T.Y.A.Y.S.D.İzmir Şubesi Denetim Kurulu Yedek Üyeleri Münir YILMAZ Güray ADIŞEN Levent DEMİRGÜNEŞ 7

8 ATÇININ SESİ Haberler 8

9 9 ŞUBAT - MART

10 ATÇININ SESİ Haberler Derneğimiz TRM Yetkilileri İle Biraraya Geldi 13 Mart 2017 Pazartesi günü TYAYSD Genel Merkezinde TYAYSD II.Başkanı Ş.Turgay KOP,TYAYSD Genel Sekreteri Haydar ÇEVİK ve dernek yetkili personelleri, derneğimizin distribütörü olduğu TRM firmasının sahiplerinden Raoul MASTERSON ve TRM Türkiye Temsilcisi Semih ÖZ ile bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda yıllık genel değerlendirme ve TRM firmasının yeni ürünleri ile ilgili görüşme yapıldı. Toplantı sonucunda Raoul MASTERSON yapılan görüşmeden çok memnun olduğunu ve görüşmenin çok verimli geçtiğini belirtti. Yekta Kavçın ve Umut Can Acar Evlilik Yolunda İlk Adımı Attı Derneğimiz muhasip üyesi Erhan Kavçın ın kızı Yekta Kavçın ile Umut Can Acar ın nişan töreni 1 Nisan 2017 Cumartesi günü Bursa Club Altın Ceylan da yapıldı.nişan törenine II.Başkanımız Ş.Turgay Kop, genel sekreterimiz Haydar Çevik ve idari işler müdürümüz Celalettin Eren katıldılar. Genç çifte bir ömür boyu mutluluklar dileriz. 10

11 TYAYSD ŞANLIURFA ŞUBESİ SATIŞ MAĞAZASI VE TYAYSD ŞANLIURFA ŞUBESİ LOKALİ HİZMETE AÇILMIŞTIR.

12 ATÇININ SESİ Haberler Şanlıurfa nın Kurtuluşu Koşusu nu BİLDENHAN kazandı Şanlıurfa yarış sezonunun en önemli koşularından biri olan Şanlıurfa nın Kurtuluşu Koşusu (Açık-A3/DHÖ), 30 Mart Perşembe akşamı düzenlendi. 6 koşulu yarış programının 4. koşusu olarak gerçekleşen ve başarılı Arap atlarının birincilik mücadelesi verdiği koşuyu; Salih Yıldızer in sahibi olduğu 5 yaşındaki kır erkek safkan BİLDENHAN (Ateştopu - Neşe / Tulyad) jokeyi Ferit Yardımcı idaresinde kazanmayı başardı. 4+ yaşlı 9 safkan Arap atının katıldığı Şanlıurfa nın Kurtuluşu Koşusu, kum pistte 1200 metre mesafe üzerinden düzenlendi. Mücadeleyi, Kadir Tokaçoğlu idaresindeki EMBİR HAN (Emael - Birgi / Tunca) ikinci olarak tamamlarken, PEKKURT (Kara Yağız - K. Irak 65 / Alkuruş 14) Ahmet Taş ile üçüncü, Müslüm Çelik ile bu önemli mücadeleye katılan TAŞÇI PEHLİVAN (Caş - Almimruhiye 27 / Alaz) ise tabelayı tamamlayan safkan oldu. Kazanan BİLDENHAN için koşunun bitiriş derecesi olurken, farklar 3,5 Boy - 1 Boy - 2 Boy şeklinde sonuçlandı. Koşu sonrası düzenlenen törende, koşuyu kazanan atın sahibi adına Sefer Kayhan a kupasını, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Nihat Kılıç verdi. Kupa törenine, Şanlıurfa İl Emniyet Müdür Yardımcısı Halil Atabey, ile T.Y.A.Y.S.D Şanlıurfa Şube Başkanı Yakup Elgaç da katıldı. Çakabey Koşusu nu CANKARDEŞLER kazandı 30 Mart Perşembe günü, İzmir Şirinyer Hipodromu nda düzenlenen ve 4+ yaşlı Arap atlarını bir araya getiren Çakabey Koşusu nu (Açık - G3 / DHÖ); Muzaffer Can ın sahibi olduğu, koşuya jokey Selim Kaya ile katılan CANKARDEŞLER (Yalaz - Bedel 2 / Tunca) isimli safkanı kazandı. Üst üste 4., toplamda ise 32. birinciliğini elde eden başarılı safkan CANKARDEŞLER, İzmir Şirinyer Hipodromu nda start almış olduğu tüm koşuları kazanarak (8 koşu) önemli bir başarıya imza attı. CANKARDEŞLER son olarak, 26 Şubat tarihinde yine İzmir Şirinyer Hipodromu nda start aldığı Şirinyer Koşusu nu (G2) bugünkü jokeyi Selim Kaya idaresinde kazanmayı başarmıştı. ŞAHPAZLI isimli safkanın Komiserler Kurulu Kararı ile start almadığı koşu 4 safkanın katılımıyla kum pistte 1400 metre mesafede gerçekleştirildi. Birincilik ikramiyesi TL olan koşuda ikinciliği geçen sene bu koşuyu kazanma başarısı gösteren YILMABAŞAR (Tamerinoğlu-Seyyare.55/ Taşkent) elde ederken, TRAKYA ATEŞİ (Anadolu Ateşi-Nurmelek/Alaz) üçüncü, YALNIZEFE (Tamerinoğlu-Mercanhanım/Bamka.3) de dördüncü oldu. Kazanan CANKARDEŞLER için koşunun bitiriş derecesi olurken, farklar ise 1 Boy - Uzak - Uzak şeklinde oluştu. 12

13 ŞUBAT - MART Adil Tügel Koşusu nu ESKAYRA kazandı Şanlıurfa yarış sezonunun en önemli koşularından biri olan Şanlıurfa nın Kurtuluşu Koşusu (Açık-A3/DHÖ), 30 Mart Perşembe akşamı düzenlendi. 6 koşulu yarış programının 4. koşusu olarak gerçekleşen ve başarılı Arap atlarının birincilik mücadelesi verdiği koşuyu; Salih Yıldızer in sahibi olduğu 5 yaşındaki kır erkek safkan BİLDENHAN (Ateştopu - Neşe / Tulyad) jokeyi Ferit Yardımcı idaresinde kazanmayı başardı. 4+ yaşlı 9 safkan Arap atının katıldığı Şanlıurfa nın Kurtuluşu Koşusu, kum pistte 1200 metre mesafe üzerinden düzenlendi. Mücadeleyi, Kadir Tokaçoğlu idaresindeki EMBİR HAN (Emael - Birgi / Tunca) ikinci olarak tamamlarken, PEKKURT (Kara Yağız - K. Irak 65 / Alkuruş 14) Ahmet Taş ile üçüncü, Müslüm Çelik ile bu önemli mücadeleye katılan TAŞÇI PEHLİVAN (Caş - Almimruhiye 27 / Alaz) ise tabelayı tamamlayan safkan oldu. Kazanan BİLDENHAN için koşunun bitiriş derecesi olurken, farklar 3,5 Boy - 1 Boy - 2 Boy şeklinde sonuçlandı. Koşu sonrası düzenlenen törende, koşuyu kazanan atın sahibi adına Sefer Kayhan a kupasını, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Nihat Kılıç verdi. Kupa törenine, Şanlıurfa İl Emniyet Müdür Yardımcısı Halil Atabey, ile T.Y.A.Y.S.D Şanlıurfa Şube Başkanı Yakup Elgaç da katıldı. Kartepe Koşusu nu SAADIN GÜCÜ kazandı 28 Mart Salı günü, Kocaeli Kartepe Hipodromu nda düzenlenen ve 4 yaşlı Arap atları için sezonun önemli koşularından biri olan Kartepe Koşusu nu (Açık - A3 / DHÖ); Uğur Kazancı nın sahibi olduğu SAADIN GÜCÜ (İzbatur - Allıbahar / Sideways) isimli safkan jokeyi Gökhan Kocakaya idaresinde kazanmayı başardı. Doru erkek safkan bu önemli koşuyu kazanarak 16. startında 8. birinciliğine ulaşmış oldu. üçüncü, İLGAR TAY (Magrip-Uçarı/ Haberbatur) da dördüncü oldu. 6 safkan Arap atının, kum pistte 1700 metre mesafede birincilik mücadelesi verdiği koşuda; ikinciliği KADHAN (Turbo-Kirazkızı/ Şövalye) elde ederken, ALPTUĞHAN (Araslı-Sevinçkan/Özgün) Birincilik ikramiyesi TL olan koşuda, kazanan SAADIN GÜCÜ için koşunun bitiriş derecesi olurken, farklar ise 2 Boy - 1/2 Boy - 3,5 Boy şeklinde gerçekleşti. Koşuyu kazanan atın sahibi adına Ümit Öztürk e kupasını, Kartepe Belediye Başkanı Hüseyin Üzülmez verdi. 13

14 ATÇININ SESİ Haberler GAP Koşusu nu AKYILDIRIM kazandı Şanlıurfa Hipodromu nda 27 Mart Pazartesi günü gerçekleştirilen ve günün en önemli mücadelesi olan GAP Koşusu nu, S. Bülent Karabağlı nın sahibi olduğu AKYILDIRIM (Cuvee Dinara / SRI PEKAN) isimli safkanı, jokeyi Ahmet Çelik idaresinde luk bitiriş deresiyle beyaz bayrak ayna yaparak kazandı. 3 yaşlı safkan İngiliz taylarını buluşturan kum pistteki 1900 metre mesafeli koşudan (KV 8 / S) ROJHATAĞA (Velociraptor Elmabağ / RAKAN) ikincilikle ayrılırken, SMILING BABY (Dai Jin Sheriff s Posse / SILVER DEPUTY) koşunun üçüncüsü, CHEAT (d.e. Dai Jin Gimme Hope Joanna / SRI PEKAN) isimli tay da tabelanın son sırasında yer aldı. Birincilik ikramiyesi TL olan koşuda farklar, uzak uzak 2 boy şeklinde sonuçlandı. Kazanan safkanın sahibi adına Bülent Demir e kupayı GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkan Yardımcısı Mehmet Açıkgöz verdi. Şeref tribününde gerçekleştirilen kupa törenine, TYAYSD Şanlıurfa Şube Başkanı Yakup Elgaç, Şanlıurfa Hipodrom Müdürü Mehmet Kazoğlu ile davetliler de katıldı. Fevzi Lütfi Karaosmanoğlu Koşusu nu KARADAMAR kazandı Türkiye Jokey Kulübü nün Kurucu Üyesi ve ilk Başkanı olan merhum Fevzi Lütfi Karaosmanoğlu anısına düzenlenen koşu, 26 Mart Pazar günü, Ege nin incisi İzmir Şirinyer Hipodromu nda, programın 5. Koşusu olarak saat 17:30 da düzenlendi. Kulübümüzün; Saim Önhon, Halim Sait Türkhan, Nejat Evliyazade ve Sait Akson ile birlikte Kurucu Üyesi olan ve 1981 yılından bu yana aralıksız olarak düzenlenen 2017 yılı Fevzi Lütfi Karaosmanoğlu Koşusu nu (Açık - G3), Ahmet Özçılnak ın sahibi olduğu doru erkek safkan KARADAMAR (Lion Heart - Kemençem / Entrepreneur) jokeyi Barış Kurdu idaresinde kazanmayı başardı. İzmir yarış sezonunun bu seneki ilk çim pist koşusu olarak gerçekleşen Fevzi Lütfi Karaosmanoğlu Koşusu nu, geçtiğimiz yıl Oğuz Dağlaroğlu nun KINOWA isimli atı kazanmayı başarmıştı. 3 yaşlı 17 safkan İngiliz tayının katılımıyla, çim pistte 1700 metre mesafede gerçekleşen ve sonucu merakla beklenen bu önemli randevunun son metreleri, büyük bir heyecana sahne oldu. Start almış olduğu tüm koşuları ilk 3 içerisinde tamamlayan başarılı safkan KARADAMAR, yarış kariyerinin en önemli başarısına Fevzi Lütfi Karaosmanoğlu Koşusu nu kazanarak ulaştı TL ikramiyeli koşuda, Mehmet Kaya idaresindeki MY BABOŞ (Divine Light - Epona / Eagle Eyed) ikinci olurken, Sinan Özen ile bu önemli mücadelede boy gösteren BABADOĞAN (Lion Heart - Momentum / Lockton) üçüncü, sonlardaki etkili atakları ile UTKUNBABA (Bosporus - Sırnaşık / Red Bishop) ise Mustafa Çiçek idaresinde dördüncü olarak tabelayı tamamladı. Kazanan KARADAMAR için koşunun bitiriş derecesi olurken, koşuda farklar 1/2 Boy - 1 Boy - Baş şeklinde oluştu. 14

15 ŞUBAT - MART Akdeniz Derbisi Koşusu nda zafere GLOIN uzandı Adana yarış sezonunun, sonucu merakla beklenen en önemli koşularından biri olan Akdeniz Derbisi Koşusu (Açık-G2), 26 Mart Pazar akşamı, Adana Yeşiloba Hipodromu nda düzenlendi. 400 metre boyunca GLOIN ve KINOWA ikilisinin enfes mücadelesine sahne olan 2017 yılı Akdeniz Derbisi Koşusu nu, Azad Kızılca nın sahibi olduğu, İbrahim Bekiroğulları nın antrene ettiği, Sadettin Boyraz ile bu önemli mücadelede boy gösteren GLOIN (Drosselmeyer - Marys Dream / Skywalker) son metrelerde rakibine direnerek kazanmayı başardı. Son 5 koşusundan 3 ncü birinciliğini çıkarmayı başaran GLOIN, yarış kariyerinin en önemli başarısına, Akdeniz Derbisi Koşusu nu kazanarak ulaştı. Başarılı safkan ayrıca, İskenderun Koşusu (KV-8), Gelidonya Feneri Koşusu (KV-8), Galip Ekenler Koşusu (KV-8) ve Halis Kökbudak Koşusu (KV-6) galibidir. Kum pistte 2000 metre mesafede, geçmiş koşu performansları son derece parlak 7 safkanın birincilik için mücadele verdiği Akdeniz Derbisi Koşusu nda ikinciliği, Halis Karataş idaresindeki bir diğer başarılı safkan KINOWA (Mountain Cat - October Baby / Eagle Eyed) elde ederken, kazanan GLOIN isimli safkanın ekürisi EUPRHATES (Curlin - Sacred Sue / Holy Bull) Selim Kaya ile üçüncü, Uğur Polat ile Akdeniz Derbisi Koşusu nda mücadele eden BAVİ REŞ (Yonaguska - White Diamond / Dilum) ise tabelanın son basamağının sahibi oldu. Kazanan GLOIN için koşunun bitiriş derecesi olurken, farklar Boyun - Uzak - 1/2 Boy şeklinde sonuçlandı. Koşu sonrası düzenlenen törende, koşuyu kazanan atın sahibi adına Hikmet Kızılca ya kupasını, Adana Vali Yardımcısı Cengiz Horozoğlu verdi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Koşusu nu PAIX kazandı 12 Nisan Çarşamba akşamı, İstanbul Veliefendi Hipodromu nda düzenlenen ve programın bir diğer önemli mücadelesi olan 2017 yılı İstanbul Emniyet Müdürlüğü Koşusu nu (KV-6); Anna Çakmak ın sahibi olduğu, Can Artam tarafından yetiştirilen 5 yaşındaki doru erkek safkan PAIX (Oratorio - Miss Lopez / Key Of Luck) jokeyi Uğur Polat idaresinde, son metrelerdeki güçlü atakları ile kazanmayı başardı. Koşu öncesi, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ne bağlı Önleyici Hizmetler Şube Müdürlüğü motosikletli Yunus timleri Hipodrom da bulunan yarışseverlere ve ekran başındaki izleyicilere eşsiz bir gösteri sundu. Kum (sentetik) pistte, 2000 metre mesafe üzerinden düzenlenen koşuya, 4+ yaşlı 6 safkan İngiliz atı katıldı TL birincilik ikramiyeli olan koşuyu, iç kulvara yakın safkanlardan BIG BROWN (Unaccounted For - Prize Moment / Pure Prize) ikinci olarak tamamlarken, KRAL AMED (Luxor - Amasis / Highest Honor) üçüncü, KATSUYA (Kaneko - Murderous Myrtle / Dehere) isimli kısrak ise tabelayı tamamladı. Kazanan PAIX için koşunun bitiriş derecesi olurken, farklar Burun - 2 Boy - 1,5 Boy şeklinde sonuçlandı. Koşu sonrası düzenlenen törende, koşuyu kazanan atın sahibi adına Büşra Öztürk Karatepe ye kupasını, İstanbul İl Emniyet Müdür Yardımcısı Turgay Aytepe verdi. 15

16 ATÇININ SESİ Mohaç Koşusu nu STORM GIRL kazandı Haberler 4 yaşlı safkan Arap atlarının, İstanbul yarış sezonu içerisindeki en önemli sınavlarından biri olan Mohaç Koşusu (Açık-G2/DHÖ), 14 Nisan Cuma akşamı, İstanbul Veliefendi Hipodromu nda programın 6. randevusu olarak gerçekleşti. Geçmiş koşu performansları son derece parlak safkanların bir araya geldiği bu mücadeleyi; son metrelerde yaptığı etkili atakları ile, F. Sedat Dağyudan ın sahibi ve yetiştiricisi olduğu, STORM GIRL (Sağanak -Dağ Ateşi / Odinhan) jokeyi Selim Kaya ile kazanmayı başardı. Koşuya katılan tek kısrak olarak dikkat çeken STORM GIRL, elde ettiği Mohaç Koşusu galibiyetiyle yarış kariyerinin 9. birinciliğine uzandı. Çim pistte, 1600 metre mesafe üzerinden düzenlenen koşuya, 4 yaşlı 11 safkan Arap atı katıldı TL birincilik ikramiyeli olan koşuda ikinciliği, Halis Karataş ile bu önemli mücadelede boy gösteren DENİZİM (Altaha - İlkehanım / Yelhan) elde ederken, dış kulvarda yer alan isimlerden SAADIN GÜCÜ (İzbatur - Allıbahar / Sideways) Gökhan Kocaya idaresinde üçüncü, Mehmet Kaya ile Mohaç Koşusu na katılan ÜNALAMCA (Hürbatur - Neame 56 / Kayhanbey) ise tabelanın son basamağının sahibi oldu. Kazanan STORM GIRL için koşunun bitiriş derecesi olurken, farklar Baş - 1 Boy - 3 Boy şeklinde sonuçlandı. Koşu sonrası düzenlenen törende, koşuyu kazanan atın sahibi adına Sedat Dağyudan a kupasını, Türkiye Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği Başkanı Talip Öztürk verdi. Törene, TJK Başkanı Yasin Kadri Ekinci, Genel Sekreter H. Turgut Alakuş, TJK Asli Üyeleri Yüksel Göktürk ile Selman Erdemirci ve İstanbul Hipodrom Müdürü Çetin Özdemir de katıldı Dubai World Cup ta zafer ARROGATE in oldu Tüm dünyanın sonucunu merakla beklediği 22. Dubai World Cup bu yıl 25 Mart Cumartesi günü Meydan Hipodromu nda koşuldu. Koşuya büyük favori olarak katılan ancak start çıkışınca yaşadığı şanssızlık sonucunda grubun gerisinde kalan ARROGATE (Unbridled s Song Bubbler / Distorted Humor) tüm bunlara rağmen jokey Mike Smith idaresinde son metrelerde farkı da açarak zafere uzanmayı başardı. 10 Milyon $ toplam ikramiyeli Dubai World Cup ta bu yıl 14 safkan start aldı metre kum pistteki koşuda Juddmonte Harası nın sahibi olduğu, Bob Baffert in antrene ettiği Arrogate in ardında ikinciliği bu koşu için Amerika dan gelen bir başka isim GUN RUNNER (Candy Ride-Quiet Giant/ Giant s Causeway) elde ederken, aygırlarımızdan VICTORY GALLOP un kısrak babası olduğu NEOLITHIC (Harlan s Holiday-Swingit/Victory Gallop) üçüncü, MUBTAAHIJ (Dubawi-Pennegale/Pennekamp) ise dördüncü oldu. Ortaya koyduğu olağanüstü performans neticesinde kazanan Arrogate için bitiriş derecesi olarak kayıtlara geçerken, farklar 2 ½ Boy-5 Boy-1 ¾ Boy şeklinde oluştu.

17 ŞUBAT - MART Karşıyaka Beld. Başk. Koşusu nu AĞAPERSEN kazandı 23 Mart Perşembe günü, Hüseyin Cesurlar Koşusu ile birlikte, programın bir diğer kupalı mücadelesi olan Karşıyaka Belediye Başkanlığı Koşusu nu (KV-8/S/DHÖW); Mehmet Altın ın sahibi olduğu al erkek safkan AĞAPERSEN (Joker - Persenin Kızı / Beyaz Martı) jokeyi Halis Karataş idaresinde kazanmayı başardı. Kum pistte 1900 metre mesafede gerçekleştirilen koşuda, 4 yaşlı 6 safkan Arap atı birincilik için mücadele verdi TL ikramiyeli olan ve son metrelere kadar büyük bir heyecana sahne olan Karşıyaka Belediye Başkanlığı Koşusu nda ikinciliği, eküri safkanlardan METAL FIRTINASI (Kara Yağız - Hakikat / Yavuzca) elde ederken, HARZEMŞAHLI (Ağa Karaca - Algül / Tırpan) üçüncü, YEŞİL YOL (Özgünhan - Efruz / Hedban 2) isimli safkan ise tabelayı tamamladı. Kazanan AĞAPERSEN için koşunun bitiriş derecesi olurken, farklar Baş - 2 Boy - 4 Boy şeklinde sonuçlandı. Koşu sonrası düzenlenen törende, koşuyu kazanan atın sahibi adına Bozan Altın a kupasını, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar verdi. Mevlana Koşusu nu ULAN BATOR kazandı İstanbul Veliefendi Hipodromu nda, 18 Mart Cumartesi günü düzenlenen 22. yarış gününün en önemli mücadelesi olan Mevlana Koşusu (Açık-A3), 7 koşulu yarış programının 5. koşusu olarak saat de gerçekleşti. Geçmiş koşu performansları parlak, tamamı erkek 3 yaşlı İngiliz taylarının birincilik için mücadele verdiği bu önemli koşuyu; Hatice Yıldız ın sahibi olduğu ULAN BATOR (Luxor - Gençceren / Kaneko) isimli tay, jokeyi Kadir Tokaçoğlu idaresinde kazanmayı başardı. 2 yıl önce antrene ettiği American Pharoah ile önce 12. Triple Crown galibi olan ve daha sonra G1 Breeders Cup Classic ile tarihteki ilk Grand Slam galibiyetine ulaşan antrenör Bob Baffert yaptığı açıklamada: Start çıkışını gördükten sonra düzlüğü dönerken, Arrogate buradan da kazanırsa Secretariat tan bu yana gördüğümüz en iyi at derim dedim içinden. Gördüğüm, antrene ettiğim en iyi at Arrogate. şeklinde konuştu. 2 yaşlılığında start almayan ve Nisan 2016 da 3 yaşlı olarak katıldığı Maiden koşuda yakın ara 3. olarak yarış hayatına başlayan Arrogate, ilk yarışında kullandığı Kapalı Gözlük takısı çıkarıldıktan sonra önce Santa Anita da Maiden a veda etti. Akabinde biri Santa Anita, diğeri Del Mar da olmak üzere 2 ayrı Şartlı koşuda kolay galibiyetlere uzandı TL ikramiyeli, kum (sentetik) pistte 1500 metre mesafede gerçekleştirilen koşuda, startla beraber numarayı alan ve hiç bir rakibini yanına yaklaştırmadan Mevlana Koşusu ndan galip ayrılan ULAN BATOR isimli tayın arkasında ikinciliği, Halis Karataş idaresindeki SEYYAH (Cape Cross - Kiwani Bay / Nayef) elde ederken, Mehmet Kaya ile bu önemli mücadelede boy gösteren KING OF ROCK (Derviş Ağa - Number Stone / Mujdahit) üçüncü, EL ASESINO (Three Valleys - Amarilou / Slicky) isimli tay ise Özcan Yıldırım idaresinde tabelayı tamamladı. Kazanan ULAN BATOR için koşunun bitiriş derecesi olurken, farklar 4,5 Boy - 4,5 Boy - 3 Boy şeklinde sonuçlandı. Arrogate in adını ciddi bir şekilde duyurduğu ilk büyük başarısı 27 Ağustos 2016 tarihinde geldi. G1 Travers Stakes i en yakın akranının 13 boy farkla önünde ve Saratoga nın 2000 metre kum pist rekorunu kırarak kazanan Arrogate, daha sonra G1 Breeders Cup Classic te de şampiyon California Chrome u geride bırakarak bu galibiyetini taçlandırdı. Muhteşem 3 yaşlılık sezonunun ardından bu yıl yeni adı ve 12 Milyon $ lık rekor ikramiyesiyle ilk kez koşulan G1 Pegasus World Cup ta da galibiyete çok zorlanmadan ulaşan Arrogate, G1 Dubai World Cup taki olağanüstü zaferiyle birlikte üst üste ve toplamda 7. galibiyetini elde etti. 17

18 İSTANBUL ATÇININ SESİ İstanbul Veliefendi Hipodromu nda sezonun ve günün ilk koşusunda 4 yaşlı Arap atları, kum (Sentetik) pistte 2000 metre mesafede birincilik için mücadele verdi. Sezonun bu ilk koşusu nu, Eylem Taniyit in sahibi olduğu, Anadolu Tarım İşletmesi yetiştirmesi GÜRGÜRBABA (Altaha - Özgün Çiçek / Özgün) jokeyi Halis Karataş ile kazanmayı başardı. Koşu sonrası padok alanında düzenlenen törende, koşuyu kazanan atın ilgilisi İbrahim Erşakar a plaketini TYAYSD II.Başkanı Ş.Turgay KOP,blanketi ise TYAYSD Genel Sekreteri Haydar ÇEVİK verdi.törene ayrıca TYAYSD Yönetim Kurulu Üyesi Adil TEKİNALP, TJK Genel Sekreteri H. Turgut Alakuş, TJK Yönetim Kurulu Üyesi Şükrü Erdem, İstanbul Hipodrom Müdürü Çetin Özdemir de katıldı. Haberler Hipodromlarda İlkbahar-Yaz Yarış Sezonu Açıldı ŞANLIURFA Şanlıurfa Hipodromu nda 12 yarış gününü kapsayan 2017 yılı İlkbahar Yaz Yarış Sezonunun startı, 10 Nisan Pazartesi günü 3 yaşlı safkan Arap taylarına mahsus olarak düzenlenen İlktay Koşusu ile verildi. Koşu sonrası düzenlenen törende, sezonun ilk koşusunu kazanan safkanın sahibi adına Mehmet Dilber e plaketini ve jokey Ferit Yardımcı ya çiçeğini, Türkiye Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği Şanlıurfa Şube Başkanı Yakup Elgaç verdi. Törene, Derneğin Şanlıurfa Şubesi Yönetim Kurulu Üyelerinin yanı sıra Şanlıurfa Hipodrom Müdürü Mehmet Kazoğlu da katıldı. Şanlıurfa Hipodromu nda 12 yarış gününde 73 koşunun yapılması planlanırken, bunların 35 inde safkan İngiliz atları, 38 koşuda ise safkan Arap atları start alacak. Şanlıurfa da yarışlar; Nisan-Mayıs ve Haziran aylarında Pazartesi günleri düzenlenecek. Şanlıurfa yarış sezonu 26 Haziran Pazartesi günü sona erecek. BURSA Bursa İlkbahar-Yaz yarış sezonu, 8 koşulu programla 10 Nisan Pazartesi günü açıldı. Sezonun ve günün ilk koşusunda 3 yaşlı 7 safkan Arap tayı, kum pistte 1000 metre mesafede birincilik mücadelesi verdiler. Koşuyu H. Tarık Dikencik in MÜNAYİM (Tuncal - Bozçin / Sergen) isimli safkanı jokeyi Deniz Yıldız idaresinde lik derece yaparak kazandı. ADRİYATİK, DÜZGÜN ve YÜCEDAĞ isimli safkanların Komiserler Kurulu Kararı ile start almadığı, birincilik ikramiyesi TL olan koşuda, BOĞAZLI (İzbatur-Alselma/ Pegasus) ikinci, AYSEL HATUN (Uçarbey-Çumralı/Tiki Tork Ku) üçüncü, AYKARA (Bilgin- Aybastı/Sülo) da dördüncü olurken, farklar 4,5 Boy - 1/2 Boy - 4 Boy şeklinde oluştu. Koşu sonrasında sezonun ilk yarışını kazanan tayın sahibi adına antrenör Hakan Cansu ya ödülünü Türkiye Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği Muhasip Üyesi Erhan Kavçin verdi. Törende ayrıca antrenör Hakan Cansu plaketini TYAYSD Bursa Şubesi Başkanı Faruk Kavçin in, blanketini ise TYAYSD Bursa Şubesi Muhasip Üyesi Kadir Fidan ın elinden aldı. Bursa Hipodrom Müdürü Devrim Evcim de koşuyu kazanan jokey Deniz Yıldız a bir buket çiçek verdi. 18

19 Bursa Yarış Sezonu Bursa Osmangazi Hipodromu nda İlkbahar-Yaz yarış sezonunda 61 yarış gününde 392 koşunun yapılması planlandı. ŞUBAT - MART i çim ve 287 si kum olmak üzere toplam 392 koşuda safkanlar birincilik için mücadele edecekler. Bunların 220 sinde safkan İngiliz atları, 172 koşuda ise safkan Arap atları start alacak. 10 Nisan Pazartesi günü başlayan Bursa İlkbahar-Yaz yarış sezonunda yarışlar; Nisan- Mayıs-Haziran-Temmuz-Ağustos-Eylül, Ekim ve Kasım aylarında Pazartesi ve Cuma günleri olmak üzere haftada 2 gün yapılacak. Bursa yarış sezonunda; (G2) Osmangazi 14 Temmuz Cuma, (G3) Ertuğrul Gazi 25 Ağustos Cuma ve Yunus Emre Koşuları 4 Eylül Pazartesi günü gerçekleştirilecek. Bursa yarış sezonu 10 Kasım Cuma günü sona erecek. ANKARA Ankara İlkbahar-Yaz yarış sezonu, 7 koşulu programla 11 Nisan Salı günü açıldı. Sezonun ve günün ilk koşusunda 3 yaşlı 4 safkan İngiliz tayı, 75. Yıl Ankara Hipodromu nun kum pistinde birincilik mücadelesi verdi metre mesafeli koşuyu düzlükteki etkili sprintiyle Fedai Kahraman ın ORANGE BLOSSOM (Sports Hero - Bimini Breeze / Danzig) isimli safkanı, jokey Özcan Yıldırım ile lik derece yaparak kazandı. Birincilik ikramiyesi TL olan koşuda, MACADAMIA (Sidney s Candy-Match Point/ Toccet) ikinci, CARACAS (Yonaguska-Çavlan/Mujtahid) üçüncü, POWERRUN (Dai Jin-Tayyareci/Prımo Dominie) da dördüncü olurken, farklar 5 Boy - Uzak - 5 Boy şeklinde oldu. Koşu sonrasında sezonun ilk yarışını kazanan tayın sahibi adına Tevfik Bardakçı ya çiçeğini, TJK Genel Sekreteri H. Turgut Alakuş verdi. Törende aynı zamanda kazanan tayın sahibi adına Tevfik Bardakçı ya plaketini Türkiye Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği Ankara Şube Başkanı Engin Bekiroğulları verirken, antrenör Tevfik Bardakçı çiçeğini Şube 2. Başkanı Sefa Çıkmaz ın elinden aldı. Padok alanında ise Türkiye Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği tarafından kazanan tay ORANGE BLOSSSOM a blanket giydirildi. Ankara Hipodromu, yeni yarış sezonunda da yine önemli koşulara sahne olacak. (G1) koşulardan; TBMM 6 Mayıs Cumartesi, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 27 Mayıs Cumartesi, Yüksek Komiserler Kurulu 8 Temmuz Cumartesi, Karayel 12 Ağustos Cumartesi, Yıldırım Bayezıd 9 Eylül Cumartesi, Ankara ve Sürat 23 Eylül Cumartesi, Hatay ve TSK 30 Eylül Cumartesi, Ankara Kalesi 21 Ekim Cumartesi ve Cumhuriyet ve Cumhurbaşkanlığı ise 28 Ekim Cumartesi günü koşulacak. (G2) koşulardan; Adnan Menderes 20 Mayıs Cumartesi, Mehmet Akif Ersoy 3 Haziran Cumartesi, Fevzi Çakmak 8 Temmuz Perşembe, Karacabey Tarım İşletmeleri 13 Temmuz Perşembe, 15 Temmuz Şehitleri 15 Temmuz Cumartesi, Anadolu Tarım İşletmeleri 15 Ağustos Salı, Sultansuyu Tarım İşletmeleri 26 Ağustos Cumartesi, TİGEM 31 Ağustos Perşembe ve Uluslararası Kraliçe II. Elizabeth 7 Ekim Cumartesi günü, (G3) mücadelelerden; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 13 Mayıs Cumartesi, Vali 10 Haziran Cumartesi, Mehmet Ali Kiper 17 Ağustos Perşembe ve Necip Fazıl Kısakürek Koşuları 28 Ekim Cumartesi günü gerçekleştirilecek. Ankara yarış sezonu 11 Kasım Cumartesi günü düzenlenecek yarışlarla sona erecek. Ankara Yarış Sezonu 11 Nisan Salı günü 75. Yıl Hipodromu nda başlayacak olan Ankara yarış sezonunda, 83 yarış gününde 617 koşunun yapılması planlandı. 354 ü çim ve 263 ü kum olmak üzere toplam 617 koşuda safkanlar birincilik için mücadele edecekler. Bunların 341 inde safkan İngiliz atları, 276 koşusunda ise safkan Arap atları start alacak. Yarışlar Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında Salı, Perşembe ve Cumartesi günleri (Salı günleri Kocaeli ile, Perşembe günleri İzmir ile, Cumartesi günleri ise Adana yarışları ile birlikte) olmak üzere haftada 3 gün, Eylül, Ekim ve Kasım aylarında Perşembe ve Cumartesi günleri (Perşembe günleri İzmir ile, Cumartesi günleri ise Adana yarışları ile birlikte) olmak üzere haftada 2 gün yapılacak. Ankara sezonunun açılış gününde, 4 yaşlı Arap atları çim pistte 1400 metre mesafede, handikaper Cevdet Karataş ın adına düzenlenen koşuda (KV-18 / DHÖW), 4+ yaşlı İngiliz atları da kum pistte 2000 metre mesafeli Polis Günü Ankara Koşusu nda (KV-7) birincilik mücadelesi verecekler. Cumhuriyet ve Cumhurbaşkanlığı koşuları 28 Ekim de 19

20 KOCAELİ ATÇININ SESİ Kocaeli Kartepe Hipodromu nda 40 yarış gününün yapılması planlanan İlkbahar / Yaz Yarış Sezonu, 11 Nisan Salı günü 8 koşulu yarış programıyla açıldı. Sezonun ve günün ilk koşusu, 3 yaşlı safkan İngiliz taylarının birincilik mücadelesine sahne oldu. 8 safkanın start aldığı kum pistteki 1400 metre mesafeli koşuyu, Haluk Cançeker in sahibi ve yetiştiricisi olduğu BALYECİ SALİH (d.e. Perfecto Coralia / MOUNTAIN CAT), jokeyi Doğukan Savidaresinde startla birlikte aldığı liderliğini potoya kadar sürdürerek beyaz bayrak ayna yaparak kazandı. Sezonun ilk koşusunda ikinciliği SKY MASTER (Bosporus Sardes / PRIOLO) elde ederken, BEKİRİM (Pressing Selma / UNACCOUNTED FOR) koşunun üçüncüsü, BLACK ADLER (Goldat Lady Maxima / SRI PEKAN) isimli tay da dördüncü olarak koşuyu tamamladı. Koşuyu kazanan BALYECİ SALİH için müddet olurken, farklar 4 boy 1 boy 3 boy şeklinde sonuçlandı. 1. Koşu sonrasında Kocaeli Kartepe Hipodrom Müdürü Gürkan Vidinli, safkanın sahibi ve yetiştiricisi Haluk Cançeker e plaket ile safkanın ilgilisi ve jokeyi Doğukan Sav a sezonun ilk koşusunu kazanmalarından dolayı çiçek vererek tebrik etti. Haberler İlktay Koşusu nu ŞAHGÖZÜ kazandı Sezonun açılış gününün 3. koşusunda ise, 3 yaşlı safkan Arap tayları yarış hayatlarındaki ilk sınavlarına İlktay Koşusu nda verdiler. Kum pistte gerçekleştirilen 1000 metre mesafeli koşuyu, Feyat Altın ın sahibi ve yetiştiricisi olduğu ŞAHGÖZÜ (k.a. Bilgin Kutlu / KAN CAN SAN) jokeyi İ. Halil Ketme idaresinde lik bitiriş derecesiyle kazandı. Çekişmeli geçen bir birincilik mücadelesine sahne olan koşuda baş farkıyla ikinciliği YURDAKUL (Şövalye Nargül) isimli tay elde ederken, BEYZA SULTAN (Özgünhan Bersun) üçüncü, BERDUŞALİ (Uçanbey Hilal Şah) isimli safkan da dördüncü olarak koşudan ayrıldı. 3. Koşu sonrası gerçekleştirilen törende, Türkiye Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği Üyesi ve aynı zamanda Sapanca Belediyesi Meclis Üyesi Cengiz Emil koşuyu kazanan safkanın sahibine günün anısına plaket takdim etti. Sapanca Belediyesi Başkan Yardımcısı Özcan Yavuz da jokey İ. Halil Ketme ye; Anıl Köseoğlu atın antrenörü Mustafa Baydan a çiçek verdiler. Törene, Kocaeli Kartepe Hipodrom Müdürü Gürkan Vidinli de katıldı. Türkiye Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği tarafından kazanan taya blanket giydirildi. 20

21 21 ŞUBAT - MART

22 İZMİR ATÇININ SESİ İzmir İlkbahar-Yaz yarış sezonu, 9 koşulu programla 13 Nisan Perşembe günü açıldı. Sezonun ve günün ilk koşusunda start almamış 3 yaşlı 7 safkan Arap tayı, İzmir Şirinyer Hipodromu nda kum pistte 1000 metre mesafede (Şartlı 1 / DHÖW) birincilik mücadelesi verdi. Koşuyu H. Hüseyin Ayrancı nın yetiştirdiği, Melahat Baguç un sahibi olduğu NEHİRİNOĞLU (Uçanbey -Cunda / Okaner) isimli tay, aprantisi Muharrem Ok idaresinde derece yaparak kazandı. SÜZÜLKAN, GÜZEL KUMRU ve KAÇAKKIZ isimli tayların Komiserler Kurulu Kararı ile start almadığı, koşudan;, SULTANLAR SULTANI (Sultan De Faust-Cahide Sultan/Özgün) ikinci, HARBİ CİHAN (Berkay Efe-Minel/ Nevzatbey) üçüncü, SAVAŞTEPE (Deviren-Peteğim/ Şovalye) de dördüncü olarak ayrıldı. Birincilik ikramiyesi TL olan koşuda, farklar 1/2 Boy - 1,5 Boy - Uzak şeklinde gerçekleşti. Haberler Koşu sonrasında sezonun ilk yarışını kazanan tayın sahibi adına Mehmet Baguç a, TYAYSD İzmir Şubesi Genel Sekreteri Erdinç Saltabaş plaket, TYAYSD İzmir Şubesi Muhasip Üyesi Mustafa Durmuş, TYAYSD İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi İrfan Ilgazlı ve İzmir Hipodrom Müdürü Kaan Eren birer buket çiçek verdi. İzmir Şirinyer Hipodromu nda İlkbahar-Yaz yarış sezonunda 61 yarış gününde 427 koşunun yapılması planlandı. 228 i çim ve 199 u kum olmak üzere toplam 427 koşuda safkanlar mücadele edecekler. Bunların 238 inde safkan İngiliz atları, 189 koşuda ise safkan Arap atları start alacak. İzmir İlkbahar-Yaz yarış sezonunda yarışlar; Nisan-Mayıs ve Haziran aylarında Perşembe ve Pazar günleri olmak üzere haftada 2 gün, Temmuz ve Ağustos aylarında Cumartesi ve Pazar günleri olmak üzere haftada 2 gün, Eylül, Ekim ve Kasım aylarında yine Perşembe ve Pazar günleri olmak üzere haftada 2 gün yapılacak. İzmir yarış sezonu 12 Kasım Pazar günü sona erecek. 22

23 23 ŞUBAT - MART

24 ATÇININ SESİ Haberler İZMİR ÇİM PİSTİNDE SON DURUM VE UZMANLARDAN BİLGİLER 16 Mart 2017 Perşembe günü İzmir Şirinyer Hipodromu nda, hipodrom yetkilileri tarafından, TYAYSD Yönetim Kurulu Üyesi F.Murat İPKİN, TYAYSD İzmir Şube Başkanı Özcan SELİK, TYAYSD İzmir Şube Yönetim Kurulu Üyeleri Cüneyt BUĞDAYCI ve İrfan ILGAZLI, at sahipleri, antrenörler ve idman jokeylerinin de katıldığı bilgilendirme toplantısı gerçekleşti. İzmir Şirinyer Hipodrom Müdürü Kaan Eren in de katıldığı toplantıda, pistler, ahırlar ve hipodromdaki genel uygulamalar ile ilgili görüş alışverişinde bulunuldu. Toplantıda görüşülen ana konular ise; Pistler bakım uygulamaları, pistlerin son durumu, antreman sırasındaki uygulamalar, antreman pistine alınan start gösterme yeri, ahırlar bölgesi zemin iyileştirmeleri, ahırlar bölgesi tadilatlar, jokey odası tadilatları, yeni at hastanesi ve uygulamaları, hipodrom genelindeki genel uygulamalar hakkında bilgilendirme, karşılıklı bilgi alışverişi, önerilerdir. Vefatının 3. Yılında Begüm Atman Karataş Mezarı Başında Anıldı TJK Asli Üyesi Begüm Atman Karataş, ölümünün üçüncü yılında Kanlıca daki aile kabristanında ailesi ve sevenleri tarafından dualarla anıldı. Bizde, genç yaşında aramızdan ayrılan Begüm Atman Karataş ı bir kere daha sevgi, saygı ve rahmetle anıyoruz. 24

25 25 ŞUBAT - MART

26 ATÇININ SESİ Özel Yazı Haydar Çevik Fikret YÜZATLI Ahmet ATMAN F. Lütfi KARAOSMANOĞLU Vehbi KOÇ Sait AKSON Prens Halim SAİT Zeki SERTOL Fehmi SİMSAROĞLU T.Y.A.Y.S.D. nin 74. Yılı Türkiye Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği 25 Mart 1943 tarihinde kurulmuştur. Kurucuları Fikret YÜZATLI, Ahmet ATMAN, Fevzi Lütfü KARAOSMANOĞLU, Vehbi KOÇ, Ferruh AĞAN, Sait AKSON, İlhami AYTAÇ, Ali ERSAN, Suat KARAOSMAN, Nuri ORAK,Halim SAİT,Zeki SERTOL,Fehmi SİMSAROĞLU,Saip SUNAY dır. Yarış Atları Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği nin kuruluşu için 25 Mart 1943 tarihinde Ankara Valiliğine başvuruda bulunur yılından itibaren İstanbul yarışlarında, müşterek bahis düzenlenmesi ve yarış yerinin işletimi, 1953 yılında TJK kuruluncaya kadar Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği tarafından yürütülmüştür. Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği, 1947 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla Türkiye sözcüğünü adında kullanılmasına izin verilmesi neticesinde bugünkü adı olan Türkiye Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği adını almıştır. Sait Akson Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği nin kuruluşunu şöyle anlatıyor; Evvela,ilk bir merhale olarak Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Cemiyeti kuruldu.bay Atıf Esenbel bunun kurulmasını teşvik ve terviç ediyordu. Bir cemiyet kurun. Toplu halde sesinizi daha fazla duyurabilirsiniz. Bu her bakımdan faideli olur diyordu senesi Yarış ve Islah Encümeni Umumi Katip Muavini olmuştum. İkinci Cihan Harbi çıkınca, askere çağrıldım ve Yedek Subay Okuluna gittim. Okuldan mezun olup 46. Süvari Alayına iltihak ettim. Altı ay burada çalıştıktan sonra Genel Kurmayda Hava Müşavirliği Hava İstihbarat Şubesine tayin olundum. Burada, Profesör Ete ve Avukat Süleyman Ali Subaşı da askerlik vazifelerini yapıyorlardı. Bu arkadaşlarla beraber, Yarış Atları Yetiştiricileri ve Sahipleri Cemiyetinin statüsünü hazırladık. Cemiyetin müessis üyeleri içtimaa davet edildi. Statü tetkik ve kabul edildi. Yalnız Bay Fevzi Lütfi Karaosmanoğlu nun teklifi üzerine cemiyetin ismi Yarış Atları Sahipleri ve Yetiştiricileri Cemiyeti den, Yarış Atları ve Sahipleri Cemiyetine tebdil edildi. Sayın Fevzi Lütfi: Atın sahibinden evvel yetiştiricisi gelir,yetiştirici tabiri, sahibi tabirine tekaddüm etmelidir, dedi ve bu fikir ittifakla kabul edilerek cemiyetin ismi bu şekilde tesbit edildi. Emsaline uygun olarak üyeliği her yarış atı sahibine ve yarış atı yetiştirebilecek evsafta bir kısrak veya aygır sahiplerine açıktı. Bu toplantıda Atıf Bey de hazır bulundu. Cemiyetin Yarış ve Yetiştiriciliğimize sağlıyacağı faideler görüşüldü, böyle bir teşebbüse geçildiğinden dolayı bütün atçılık camiasının memnuniyet hisleri tebarüz ettirildi ve statü hukuki muamelenin ikmali için vilâyet makamına gönderildi. 26

27 ŞUBAT - MART Toplantı eski Atlıspor binasının salonunda yapılmıştı. İçtimaa gelenler Bay Atıf Esenbel e ve müteşebbislere teşekkür ederek ayrıldılar. Statü vilâyetçe tasdik edilip cemiyete iade edildi. İkinci bir içtimaa aktedilerek cemiyetin idare heyeti seçildi ve Bay Fikret Yüzatlı reis oldu. Bir müddet sonra cemiyet faideli faaliyet göstermeye başladı ve Yarış ve Islah Encümeni İstanbul yarışlarının idaresini buna tevdi etti. Cemiyetin işletilmesi ile İstanbul yarışları inkişaf etmeğe başladı. Nimet ÜYKEN ise Yarış Atları Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği nin kuruluşunu şöyle anlatmaktadır; 1926 da kurulun Yüksek Yarış ve Islah Encümeni at yarışlarını, bir nebze, istikrara kavuşturmuştu. Koşular, yıllık program çerçevesinde fasılasız yapılıyor, yeni koşular ihdas ediliyor ve ikramiyeler az da olsa arttırılıyordu. Lakin Encümen in gelişmiş ve genişletilmiş bir kadrosu ve hatta parası yoktu. Handikapörlüğü yıllarca Atıf Bey(Esenbel)yapmış,sonra Orhan Meker e bırakmıştı. Sait Akson teknik konularla uğraşıyor, Abdurrahman Atçı starterlik yapıyordu, ki çoğu zaman da ücret alamıyorlardı. Yarışların organizasyonunda çok başlılık veya bir başka deyimle kargaşa vardı. Birkaç haftalık Taşra(yani Mahalli yarışlar)koşu yapılan vilayetlerce yönetiliyordu. Ankara, İzmir ve İstanbul da koşu kayıtları Veteriner Müdürlüklerince yapılır, Hipodromların idaresi Hususi Muhasebe, Belediye, Tarım Bakanlığı gibi ayrı ayrı kurumlarla yürütülürdü ya kadar İstanbul yarışlarını Fikret Yüzatlı yönetmiş ve bütün imkansızlıklara rağmen en iyi yönetim İstanbul da görülmüştü. İşte bu sebeplerden ötürü, belli başlı at sahipleri hem yarışların daha iyi idare edilmesine yardımcı olmak, hem de bazen geciken ikramiyeler gibi, haklarını daha iyi savunabilmek için bir dernek kurmaya karar verdiler. Gayesi, Türk yarışçılığına hizmet, yetiştiriciyi teşvik, at neslinin ıslahı şeklinde özetlenebilir. Nimet ÜYKEN, Türkiye Jokey Kulübü nün kuruluş aşamasında Yarış Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği nden maddi destek almasını ise şöyle anlatmaktadır; 1950 yılında Jokey Kulübü resmen kurulmuştu ama, maddi hiçbir olanağa sahip değildi. Atçılık ve yarışçılık alanında faaliyet gösteren ve İstanbul koşuları ile şehirlerarası müşterek bahis satışlarını organize eden(yarış Atları Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği) nin parası vardı. Jokey Kulübe üye olanların çoğu, zaten bu derneğin de üyesi idiler. Dernek ten ( )lira borç alındı ve Ankara da Ziya Gökalp (eski Kazım Gökalp)caddesinde B.M.M.Başkanı Refik Koraltan a ait bir ev kiralandı ve Türkiye Jokey Kulübü nün merkezi olarak tefrişine başlandı. Bu işlerle İstanbul Hipodrom Müdürü Feridun Oruntak meşgul oluyordu.feridun Oruntak uzun süre Ankara da kaldı, çok çalıştı ve kısa zamanda evi bir Kulüp merkezi haline getirdi. Evin restorasyonunu, bir başka deyimle, ikametgah olan binayı bir derneğin merkez lokali haline getirme işini yüksek mimar Selçuk Milar üstlenmiştir. Nihayet 14 Nisan 1951 Cumartesi günü bina resmen hizmete girdi. 19 Nisan tarihli Derbi de bu açılışa dair şu haber yayınlanıyordu: Türkiye Jokey Kulübü nün açılışı münasabetiyle geçen Cumartesi kulüp binasında bir kokteyl parti verildi. Cumhurbaşkanı Celal Bayar ın da bulunduğu açılış törenine Büyük Millet Meclisi Başkanı Refik Koraltan, Bakanlar, Kordiplomatik, milletvekilleri gelmiş bulunuyorlardı. 27

28 ATÇININ SESİ Haberler Dernek Üyemiz ve TJK Asli Üyesi M. Muhlis AKALIN Son Yolculuğuna Uğurlandı Dernek Üyemiz ve TJK Asli Üyesi Dr. M. Muhlis AKALIN için 29 Mart Çarşamba günü Veliefendi Hipodromu nda tören düzenlendi.törene Derneğimiz adına II.Başkanımız Ş.Turgay KOP katıldı. Merhumun cenazesi, Ataköy 5. Kısım Camii nde, öğle namazının ardından kılınan Cenaze namazı sonrası, defnedilmek üzere Yeni Topkapı Mezarlığı na götürüldü. Merhum M. Muhlis Akalın a Allah tan rahmet, kederli ailesine ve sevenlerine başsağlığı dileriz. ARAMIZDAN AYRILANLAR Derneğimiz üyesi Can EYÜPOĞLU nun annesi Necmiye KAYA vefat etmiştir. Cenazesi 18 Şubat 2017 Cumartesi günü ikindi namazına müteakip İstanbul Bakırköy Yenimahalle camiinden kaldırılmıştır. Derneğimizin Şanlıurfa Şubesi üyeleri Mustafa YARDIMCI ve Mehmet Ali YARDIMCI nın ağabeyleri Emin YARDIMCI vefat etmiştir. Cenazesi 23 Şubat 2017 Perşembe günü Öğlen namazına müteakip Şanlıurfa Hilvan Ağılmus Köyünden kaldırılmıştır. Derneğimizin Adana Şubesi üyesi Sami KANDİL in annesi Sakine KANDİL vefat etmiştir. Cenazesi 26 Şubat 2017 Pazar günü ikindi namazına müteakip Adana Kabasakal camiinden kaldırılarak Kabasakal mezarlığına defnedilmiştir. Derneğimiz Bursa Şubesi II. Başkanı Gülseren SEZAL ın kayınpederi Ahmet KIZILTUĞ vefat etmiştir. Cenazesi 11 Mart 2017 Cumartesi günü ikindi namazına müteakip İzmir Karabağlar Üçkuyular Camiinden kaldırılmıştır. Derneğimiz üyesi Mehmet Eren DOĞANBEY vefat etmiştir. Cenazesi 13 Mart 2017 Pazartesi günü ikindi namazına müteakip İstanbul Kilyos Camiinden kaldırılarak Kilyos mezarlığına defnedilmiştir. Derneğimiz üyesi ve aynı zamanda Derneğimiz İktisadi İşletmesinin yönetiminde görev almış olan Ahmet ÇELİKKOL vefat etmiştir. Cenazesi 26 Mart 2017 Pazar günü öğlen namazına müteakip İstanbul Bakırköy Osmaniye Hamidiye Camiinden kaldırılarak, Altınşehir mezarlığına defnedilmiştir. Derneğimiz üyeleri Baha YARGI ve Birol YARGI nın babaları Necmi YARGI vefat etmiştir. Cenazesi 27 Mart 2017 Pazartesi günü öğlen namazına müteakip Adana Kabasakal camiinden kaldırılarak Kabasakal mezarlığına defnedilmiştir. Derneğimiz üyesi ve T.J.K. Asli üyesi M.Muhlis AKALIN vefat etmiştir. Cenazesi 29 Mart 2017 Çarşamba günü öğlen namazına müteakip İstanbul Bakırköy Ataköy 5. Kısım camiinden kaldırılarak, Topkapı mezarlığına defnedilmiştir. Aramızdan ayrılanlara Allah tan rahmet, yakınlarına ve sevenlerine baş sağlığı dileriz. TYAYSD 28

29 29 ŞUBAT - MART

30 ATÇININ SESİ Magazin Hakan Demirci Şirinyer in Şirinleri Onlar için ne yoruma gerek var ne de bir anlatıma işte İzmir ve Şirinyer in Şirinleri..Kimi kendi arabasını iterken, kimi babasının omuzunda güzelim safkanları izleyeme koyulmuş.. Babası kuponları hazırlarken yorum yapanda yok sayılmaz. İşte size minik Ebru dan günün yorumu..bize dil çıkarıp kaçan yada patenleri ile hayli havalı olanlarda yok sayılmaz.. Yarıştaki atlara avaz, avaz bağıranlar yada bize en güzel gülücüklerle poz verenlerde yok değil..ama çocuk bahçesindeki at ile yarışı kazanmak bir başka keyifli canım. 30

31 31 ŞUBAT - MART

32 ATÇININ SESİ Araştırma Hakan Demirci TARİHTEN GÜNÜMÜZE VELİEFENDİ HİPODROMU Veliefendi Hipodromu nun bulunduğu arazi, Osmanlı döneminde İstanbul un en gözde mesire yerlerinden biriydi. Bu arazi Sultan III. Mustafa tarafından, bir dönem iftira üzerine sürgün ettiği Şeyhülislam Veliyüddin Efendi ye, özür mahiyetinde verildi. Döneminin en değerli bölgesindeki bu arsayı mesire alanı olarak vakfeden Şeyhülislam Veliyüddin Efendi, kendine küçük bir köşkü de yaptırdı. Veliyüddin Efendi, mesire yerini vakfetmekle yetinmeyip buranın bakımını da üstlenmişti. Çeşmeler yaptırmış, 1768 yılındaki ölümünden sonra da bakımının yapılması için gereken para için evler, dükkânlar vakfetmişti. At yarışlarına oldukça elverişli bir alan olan bu yerde bakınız daha sonraları neler yaşandı. ENVER PAŞA VE ALMANLARIN ATÇILIMIZA KATKISI! Veliefendi Çayırı nın söz konusu dönemlerde bilinen adı Çırpcı çayırı olarak anlatılmaktadır. kaderi Enver Paşa nın 1911 de Almanlardan oluşan bilim kurulu oluşturup İstanbul da at yarışı düzenlenilebilecek bir arazi tespit edilmesini istemesiyle değişti. Almanların yarışlar için uygun gördüğü Veliefendi Çayırı na hipodrom inşa edildi. Savaş yılları olmasına rağmen Türkiye Jokey Kulübü nün düzenlediği yarışlara İstanbul un zenginleri ve yabancıları bir hayli ilgi gösterdi yılında. Tarım Bakanlığı tarafından Türkiye Jokey Kulübü ne kiralandı. 32

33 ŞUBAT - MART Saranta 33

34 ATÇININ SESİ Araştırma Hakan Demirci Arap Kan Hattından Bir Efsane DEMİRKIR Kır Erkek Yozgatlı.1 - Neame.23 / Kuruş.8 ( ) Geçtiğimiz ay derneğimizin elinizdeki bu önemli yayın organında ATÇININ SESİ adına S AAD soyunu anlatmış ve önemli yavrularının başarılarından sizlere kısaca notlar iletmiştik. Ancak ülkemizin bir diğer unutulmaz Arap kan hatlarından olan KURUŞ soyunu seven atçılarımız bu soy hattını da yazmamızı istemişler söz konusu kan hattı ile ilgili yaptığımız araştırmada ise karşımıza çıkan en önemli safkanlardan biri ile bu konudaki isteği de yerine getirmiş olalım istedik. Kazandığı yarışlar ve kupaların üzerine kazanç sıralamalarında liste başı olmuş, yarış camiasında DEMİRBANK olarak isimlendirilmiştir. 34

35 ŞUBAT - MART BİR EFSANE BAŞLIYOR; tarihinde Adana yarış programında hiç start almamış 10 tayın katıldığı 5. Koşudaki maiden yarışta, M.Güneş ile start alan Demirkır, ilk startında birincilik ile tanışırken, Baturbey, Veliaht ve Kamacı yı geride bırakmıştı. İkinci startı olan Şartlı koşuda, Veliaht, Sultansoylu ve Kamacı önünde ikinci birinciliğine ulaştı. Bu koşu sonrasında 800m mesafedeki Ömer Caf koşusuna katıldı, Kılıçefe, Final ve Kamacı yı geride bıraktı. Ardından G3 Çukurova koşusuna katıldı. Bahri konuk ile start alan safkan ilk mağlubiyetini de bu koşuda almıştı. Veliaht ın kazandığı koşudan ikincilik ile ayrıldı. Bu koşudan 1 hafta sonra, Akkor, Serter, Toptepe, Baybora ve Demirkır olmak üzere 5 tayın katıldığı Açık-Fuar koşusuna çıktı. Akkor, Toptepe ve Baybora önünde kolay bir birincilik elde etmişti. Bu koşu sonrası İstanbul a gelir, uyumlu binicisi M.Güneş ile G3 Kazım Karabekir koşusuna katılır. Altaylım, Tulfer ve Taç1 önünde kazanır. 1 aylık kısa bir aradan sonra 1.koşuda ki Açık-Aziziye koşusundadır, şampiyon adayı tay. Altaylım, Baybora ve Kılıçefe önünde birinciliğe emin adımlar ile uzanır.ardından Açık-Satvet koşusu galibiyeti gelir, Taç1, Baybora ve Tülfer önünde Sırada G1 Çanakkale Zaferi koşusu vardır. M.Güneş ile katıldığı koşularda geçilmemiş olan Demirkır, bu durumu koruyarak koşuyu kazanırken, Altaylım ikinci, Akkor üçüncü, Sürbatur da dördüncü olarak tabelayı tamamlar. Erkek taylara ait G3 Tarzan koşusunun, büyük favorisidir ve güvenenlerini yanıltmaz. Altaylım, Akkor ve Sert4 önünde yine zafer Demirkır ın olur. Yılın en önemli koşularından biri olan G1 Malazgirt koşusuna, Ekrem Kurt ile katılır. Bodrum, Tulyad, Erbatur, üst üste kazanma başarısı gösteren Sadun gibi sıkı rakipler arasına çıkmıştır. Erbatur, Bodrum ve Oymapınar önünde birinci değişmez Sonrasında katıldığı Tigem koşusunda, birinciliklerine bir yenisini daha ekler, Altaylım, Baybora ve Tülfer önünde. Sırada 3 yaşlı Arap taylarına ait, G1 Hatay koşusu vardır. Aldığı üst düzey başarılar ile çoktan şampiyonluğunu ilan etse de, Hatay galibiyeti ile bu durumu taçlandırır. Taç1, Binnur ve Akkor önünde kazanır. Sezon sonuna doğru şampiyon tay, tek üç yaşlı isim olarak, yaşça büyük rakipler arasında G1 Cumhuriyet koşusuna katılır. Sadun, Özay ve Arslanbey önünde seriyi sürdürür. Artık yarış severin de sevgilisi haline gelmiştir. Bu koşuyu kazanırken, 1.44,98 derece elde ederek pist rekoru kırar. Artık Demirkır, yılın en çok kazanan tayı unvanının da sahibidir. Demirbank adını alır bu sebepten ötürü, Banka gibi bir tay olarak görülürken, devam eden yaşamında Demir-bank olarak anılmaya başlanır Sezon bitimine doğru, Açık koşuda Akkor önünde bir birincilik daha alır. Ve G1 Haralar koşusuna katılır. Taç1, Akkor ve Starliçe önünde yine birinciliğe koşar ve yılı 16 startta 15 birincilik 1 de ikincilik ile kapatır. Birçok başarıya imza atmış olan KURUŞ soy hattından olan bu safkan ülkemizde 11 yaşına kadar yarış koşmuş ve unutulmaz yarışlarda unutulmaz birincilikler kazanmıştır. Ancak günü geldiğinde aygırlığa ayrılan bu büyük şampiyon sahalarımıza birçok klas yarış atının gelmesine neden olurken BABA DEMİRKIR olarak da büyük başarılara imza atmıştır. 11 yaşına kadar start alan Demirkır; 72 koşudan oluşan kariyerinde 36 birincilik, 10 ikincilik, 2 üçüncülük, 8 de dördüncülük elde etmiştir. ARTIK BIRAKMA ZAMANIDIR Demirkır ın şampiyonluk öyküsü pistlerle sınırlı kalmamış, harada da şampiyon bir aygır olarak yarış camiasına bir çok şampiyon tay kazandırmıştır yılında doğan Demirkır, 1984 yılında yarış yaşamına başlamış deki son startına kadar olan 9 yıllık yarış yaşamı süresince bir çok koşu ve kupaya adını yazdırmış döneminin unutulmazları arasındaki yerini almıştır. Pistlere veda ettikten sonra kariyerini aygır olarak sürdürmüş ve adına yakışır yavrular vererek Şampiyon unvanını günümüze dek taşımıştır dan bu yana 89 yavrusu koşmuş, 68 yavrusu kazananlar içindeki yerini almıştır. Daha çok kısa ve orta mesafeli yarışlarda koşan yavrular verse de kum pistte çok etkili koşan tayları ve uzun mesafeli tempo yarışlarını da sevdiği görülmüştür. EN BİLİNEN YAVRULARI; Dağhanbey, Demirkazık, Mukadder, Karayağız, Didim, İlbeyi, Sürşan, Delidolu, Hansaray,Bahribaba, Orfe, Bababekir, Makber, Çukurova, Fenerlim, Saylık, Hanımeli, Gürhanbey,Asyalı, Nazlıserim aygırımızın bazı başarılı yavrularıdır... Anadolu tarım işletmeleri mahmudiye harasında Aygırlık yapmakta olan Demirkır tarihinde hayata gözlerini yummuş olup, artık aramızda olmadığını üzülerek bildiririz... 35

36 ATÇININ SESİ Ayakları Mühürlü Atlar Bir çivi bir nalı, Bir nal bir tırnağı, Bir tırnak bir ayağı, Bir ayak bir atı, Bir at bir kumandanı, Bir kumandan bir vatanı mahvedebilir. Cengiz Han Roman yazmak, tarih yazmak anlamına gelmez. Ama roman da yaşanarak yazılır; tarihe not düşer, tarihten bir sayfadır. Eğer şu yeryüzünde at üzerine roman yazılacaksa bunu da Türkler yazmalı, diye aklımdan geçerdi. Yaşanmış bir at medeniyeti, oluşmuş bir at kültürü varsa o da Türklerde mevcuttur. Türk tarihinde atın yerini görmezlikten gelmek bir kültürün büyük bir bölümünü yok saymaktır ki bu da nesiller arası kopukluklara sebep olacaktır. Cengiz Han ın yukarıdaki sözü söylediği günden bu yana at ile bilinen bir tarihi geçmişe sahibiz. Türklerdeki at uygarlığını şehirleşmenin dışında düşünmek gerekir. Her ne kadar bu medeniyet Taşkent, Semerkant, Buhara gibi şehir medeniyetleri meydana getirmiş olsa da sürekli olarak taşradaki insanın gönlündeki sıcaklığını korumuştur. Türk tarihi ve toplumu hakkındaki asıl ve sağlam görüşlerden hareket edilerek hem mahalli ağızları hem de Türkçenin küçümsenmiş ve unutulmuş nesir dilini yeni gelişmelerle kaynaştırarak kullanmak gerekir. Yazılmayan/konuşulmayan kültür zamanla hafızalardan silinir. Önce konuyla ilgili terminoloji bilinmelidir. Eğer Türklere koyun ile at arasında bir tercih yapma hakkı sunulsaydı, belki çok düşünülebilir. Koyun ve at kültürü çok eskilere dayanır. Hayatını sürdürmek ve geçim için koyun kaçınılmaz ve çok tercih edilmesine rağmen bu göçebe millet sanırım atı seçerdi. Yalnız hayatta kalmak, yeni otlaklar elde edebilmek, yurt kurabilmek, millet olmak, bağımsız kalabilmek için, sözün kısası Kaf Dağı nın ötesindeki hedeflere (kızılelmaya) varabilmek için ata ihtiyaç vardı. Kızılelma ülküsü, elbette atın kısa zamanda ulaşacağı bir yer değildi ama başını dikip keskin gözlerle en iddialı bakış ondaydı. Bakışlarıyla uzak hedefleri en iyi gözüne kestiren ve hayalini kuran sanırım ki atlardır. Bir tepenin üzerinde dikilip sonsuzluğa gözlerini dikerek dakikalarca kıpırdamadan bakabilir. Onsuzda o hedeflere ulaşmak mümkün görünmüyordu. Türkler, attan cesaret, attan kuvvet, attan can almıştır! Yeryüzünde at sütünü içen Türklerden başka bir millete daha rastlayamazsınız. Bu bir akrabalık gibi kabul edilebilir. Kımız olarak kullanılmanın yanı sıra, annesi ölen, ya da annesinin sütü olmayan bebeklere at sütü çoğu zaman atın memesinden emzirilmiştir, sütanne olmuştur, taylara kardeş olmuştur. Yiğit yiğidin yoldaşı / At yiğidin öz kardaşı... derken Karacaoğlan bunu kastetmiş olmalı. At sütünün bebekler için şifalı olduğu düşünülmektedir. Anam; Allah, atların ayaklarını mühürlemiştir, derdi. Yıllarca bu kafama takıldı. Halk arasında da, Atların ayakları mühürlüdür ya da Atın girdiği yerde bereket vardır, sözlerini duyardım. Mutlaka bu sözlerin bir dayanağı olmalıydı Uzun yıllar aradım durdum. Ta ki dört bacağında o işareti bulana kadar. Hz Süleyman ın atların bacaklarını sıvazlamasını, düşünüyorum, ayette öyle geçiyordu (Sâd sûresi 33). Mührü yıllarca ben atların tırnaklarında aramışım meğer. Annemin mühür dediği bu olsa gerek!.. Ön bacaklarının iç tarafında, dirsek ekleminden dört/beş parmak üste ortanın biraz gerisine düşecek şekilde, elips bir oluşum durur. Orada tüy olmazdı. Neden şimdiye kadar gözümden kaçtı ona hayıflandım. Aynı şeklin benzeri ama daha küçük, arka ayakların diz eklemlerinin bir/iki parmak aşağısında, iç kısımda oldukça geriye doğru yer almaktadır. Bu oluşum diğer hayvanlarda bulunmaz, yalnız atlara mahsus bir oluşumdur. Bu oluşumdan dolayı halk arasında, ayakları mühürlü atlar denmiş olmalı. Doğrusu bu mührün hikmeti henüz çözülememiştir. 36

37 ŞUBAT - MART de Tolu Biğ (Dolu Bey) adında bir Türk beyinin emriyle yazılmış olan (Kitab ı riyazat ı hayil) isimli bir risalede El hayru makûdun bi-nevasıyıl hayl ilâ yevm ilkıyame hadis i şerifi Türkçeye nakledilerek şöyle denilmektedir: Eş şumu Yani Nebi eydür kim ercellik üç nesnede türür. Biri apcıda ve biri atta ve biri evde (Uğur ya da uğursuzluk üç şeydedir: Kadın, ev ve at.) İşte dini cevaz halinde kendilerinden uğur beklenmesi gereken üç şeyin içinde at... Bu peygamberin sözü... Sanırım Türklerdeki, kadın, at ve silah kutsallığı buradan gelmektedir ve kimseye emanet edilmez. Dilimizde bu olay; at, avrat, silah darbı mesel halini almıştır. İnsanlığın ufku, kâinatın efendisi ve Allah ın Sevgilisi Peygamberimizi Miraç gecesinde ilâhi visal âlemine uçuran ışıktan hızlı vasıtanın Burak isimli kanatlı at şeklinde yaratılışındaki hikmet, Allah tarafından atın manasına bağışlanmış ne büyük şereftir. Kâinatın Efendisine ait her kelime, her hareket, her eda bir hadis olduğuna göre, Allah ın Sevgilisi, Allah ın ve kendisinin sevdiği ata dair, söz, hareket, iş ve eda halinde birçok hadis vermişlerdir. Hayır, atların alınlarına nakşedilmiştir. ya da Dünya saadeti atların sırtındadır. Ata dair ne söylense, bu muhteşem sadeliğin kavrayışı içinde atı çepeçevre saramaz. Son derece sade bir ifade içinde öğle girift ve derin bir mana kuyusu ki, ancak, Peygamber sözü olabilir. Allah, Kur an da, bazı mahlûklar üzerine yemin eder. Bunlardan biride at. Allah a mahsus sır... Kur an ın El âdiyât sûresinden, (Âdiyât, koşan atlar demektir) dört ayet meali: Kasem olsun, soluk soluğa koşanlar üzerine... Tırnaklarıyla taştan kıvılcım fışkırtanlar üzerine... Sabah vakti düşmanı basıp etrafı toz dumana boğanlar üzerine... Peşinden doğruca düşman saflarının içine dalanlar üzerine... Dış perdeden bakıldığında muazzam bir nur cümbüşü içerisinde atı seyrediyoruz. İşte asil atın koşu ve yarış tablosu... Sâd sûresinin 31, 32, 33. ayetlerinde; Akşama doğru kendisine, üçayağının üzerine durup bir ayağını tırnağının üzerine diken çalımlı ve safkan koşu atları sunulmuştur. Süleyman: Gerçekten ben mal sevgisini, Rabbimi anmak için istedim, dedi. Nihayet güneş battı. (O zaman:) Onları (atları) tekrar bana getirin, dedi. Bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başladı. Yahya Kemal in rindlerin ölümü şiirinin; Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter. mısrasında olduğu gibi Türk edebiyatında gül ve bülbül mazmunları çok fazla kullanılmaktadır. Bülbülün sesi, gülün rengi ve kokusu Türk edebiyatının içine oldukça fazla sinmiştir. Çoğu yerde gül ve bülbül beraber zikredilmektedir. Bu birliktelik Türk Edebiyatında bir aşk hikâyesine dönüşmüştür. Bülbül ve gül anlatımı daha çok bir şehirli olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunlardan fazla birlikte olduğumuz, iç içe yaşadığımız at ise taşralı bir bakış açısı ile ele alınmıştır! Yazmaktan çok sözlü edebiyatımızda rastlanmaktadır. Neredeyse Köroğlu hikâyeleri olmasa edebiyatımızda atlara rastlayamayacağız. Hâlbuki dünyada en çok ata yakın olan, seven, sırdaş olan daha ileri gidersek kardeş (gardaş) olan Türklerdir. Türkler atı bir hayvan, bir ticari mal, ya da iş gücünden faydalanılan bir araç olarak düşünmemişlerdir. Onu bir dost, kardeş, aileden bir birey olarak görmüşlerdir. Türkler atı kendilerinden bir parça olarak bilmiştir. Aynı dili değil aynı duyguları paylaşanlar anlaşırlar, diyor Mevlana, yoksa rüzgârlarla yarışan atlarla insan nasıl bu kadar iyi anlaşırdı?.. Canlılar arasında erkek ile dişi kıyaslandığında; erkeği kadar gösterişli, albenili, hızlı ve cesur sanırım yalnız atlarda çıkar. Şu yeryüzünde erkeğine meydan okuyan canlı, bir kadın bir de at. Başarıda erkeğinden geri kalmazlar Dede Korkut ta; kız ve delikanlı yarışlarına çok zaman şahit oluruz. Atla olan bağlılığımız, cesaret ve hayat tarzı olarak olmasının yanında duygusal bir yaklaşımdır. Bu sebeple eski Türklerde at ile insan aynı çadırda kaldıklarına şahit oluyoruz. İnsanlarla atlar arasında ilginç bir benzerlik daha vardır. Kısrağı döversen huysuz olur, aygırı döversen sessiz (pısırık) olur sözü incelendiği zaman ortaya benzerlikler çıkmaktadır. Mesela kadını dövmekle, sövmekle sindiremezsin, itaat ettiremezsin; severek, yüzüne gülerek, okşayarak (pişpişleyerek) onu yola getireceksin. Kısraklara da vurursan azar, huysuzlanır ve itaat etmez. Kısrağı döverek emir altına alamazsın. Erkekler ise dövülmeyi onurlarına sığdıramazlar; onlar için küçümsenmek, küçük düşmek, hakaret sayılır. Yani atlar korkuyu bilir. Aygırlara vurmaya kalkışırsan siner. Yarışlarda kamçılarsan ya hedefi göğüsler ya da koşarken ölür (çatlar). Bu karakterlerin iz düşümleri insanlarla çakışmaktadır. Baş eğmeyen, yükseklere bakan/yüksekten bakan at, beraber olduğu insanla yan yana, omuz omuza yürürken, ortak bir benzerlik bulmuştur. Asildir, onurludur, dik başlıdır diye birçok meziyetini saysak da her şeye rağmen atlar yarı yabani hayvanlardır. Göçmen toplumlarda şehirli dışında meziyetlere sahiptir. Mesela ikisi de dağları, hür yaşamayı sever. Yılkı atlarında görüldüğü gibi serbest kaldıkları an dağların en yüksek tepelerini, yaylaları tercih ederler. Kar düştükçe ovalara doğru inerler. Bu bir Yörük yaşantısıdır. Bu birliktelikte elbette karşılıklı çıkar ilişkileri olduğu gibi çok daha ayrı sebepler bulabiliriz. Şirazlı Sadi nin dediği gibi; Önemli olan olaylara kuş bakışı bakmaktır kuş gibi değil. Kısacası bu bir ailenin birlikte yaşaması gibidir. Aslında bu iş; bir sevda bir aşktır. Hâlâ Anadolu nun köylerinde atın yeri özel yapılır ve altı tahtayla kaplanır. Atın kaşağısı, gebresi, toz bezi, ter bezi vardır. Atın soğuk ve yağmurlu günler için sırtına atılacak minderi vardır. Atın nafakası ayrı hazırlanır, yatsıdan sonra yem verilir. Son dört bin yıllık verilere baktığımızda şunu söyleyebiliriz: galiba bu Millet ata âşık... 37

38 ATÇININ SESİ Her şeye rağmen Türk Edebiyatında at hak ettiği yeri alamamıştır yani bülbül kadar hatta mizahlarda önemli yer tutan eşek kadar bile boy gösterememiştir. Benim anladığım manada, Türk Edebiyatında at istendiği gibi şahlanamamıştır. Bunun da sebepleri vardır. At kültürünün çok eski olmasına rağmen yazılmamasında önemli bir sebep, yazarların atın çok uzağında olması, at terminolojisini bilmemeleri veya ata yakın olanların yazmaya meyilli olmamasıdır. At, Türklerde hiçbir zaman şehirli olamamıştır, taşrada kalmıştır. Mevlana diyor ki: Yeryüzünde söylenmedik söz yok ancak bunu söyleme şekli var. Hâlbuki at konusunda daha çok söylenmedik söz var. Eğer edebiyatta konuşulmaya/yazılmaya başlanırsa karşımıza çok zengin bir arşiv çıkacağından eminim. Kaşkarlı Mahmut, At Türk ün kanadıdır sözünü, gününde düşünürsek ufuk ötesi geçişleri görmek mümkündür. Zaman zaman kanat, en sadık dost, iş arkadaşı, yoldaş, kara gün dostu olmuştur. Türkler at ile o kadar içli dışlı olmuş ki kendinden bir parça görmüş yazmaya gerek bile görmemiştir. Bu samimiyeti normal bir yaşantı olarak kabul etmiştir. Zaman içerisinde de bazı yazarlar heveslenip bir şekilde ata yaklaşmışlar. Ama bu da tam olarak anlaşma değil, uzak bir akrabalık gibi olmuş. Atı tanımaya yetmemiştir. Her dönem, atın cazibesi, albenisi insanları etkilemiştir. Bu şekilde yazılan yazılar öze dönük değil ufki/geriden bakış şeklinde bir çalışma olmuştur. Uzak, at tarifinden öteye geçilemediğine rastlıyoruz. Bu bakış açısı fotoğraf çekme/ resim yapma anlayışıdır. Atlar özenilerek yaratılmış, kibar, estetik, sevimli, gösterişli oluşlarıyla insanların dikkatini çeken tablo olarak kusursuz yaratıklardır. Genç ve yakışıklı bir kız/delikanlı kadar düzgün olan vücut, onunla uyumlu insanın aklını başından alan parlak tüyler, dalga dalga yeleler, kâkül, uzun bir kuyruk ve mükemmel bir duruş. Hâlbuki bunun bir de duygu, ruh ve görülmeyen yanları vardır. Hırslı, sevimli, sevilen/sevmeyi bilen, korkusuz, duygu tarafı da vardır. Türk edebiyatında öyle efsanevi atlara rastlanmaz. Yani uçan, olağanüstü koşan, acayip şekillere giren, boynuzlu atlar olmaz. At olduğu gibi kabul edilmiştir. Yeterince özenerek yaratıldığı için ona başka bir sıfat vermek yakışık almazdı. Türkler, hayatındaki güzellikleri, zorlukları, çileleri atıyla paylaşmış; sırrını ona anlatmıştır. Çoğu zaman ölüme beraber gittiklerine rastlıyoruz. Bu sebeple at bir şekil değil bir tür aslında bir boy/soy olarak anlatılmıştır. Türkülerde, şiirlerde, yazılarda atı kendimiz gibi bilerek yer vermemişiz. Hâlbuki onun Türk Tarihinde çok özel bir yeri var. Fatih Sultan Mehmed Hanın, İstanbul surlarının önünde Venedik gemilerini durduramadığı için Çandarlı Halil Paşaya kızarak denize sürdüğü kırata bakın!.. Kıratın azametini ve binicisinin zapt edilmez halini göreceksiniz. Bu tablo atla insanın en iyi birlikteliğini, kararlılığını, uyumunu gösteren tablodur. Denize dalan kırat ile Sultanın kararlığı aynı. Bu bir düğün değil, bayram değil, tören değil neden Sultan kıratın üzerinde?... Mahir ADIBEŞ Yönetim Kurulu Başkanı Türkiye Yazarlar Birliği İzmir Şubesi 38

39 Magazin Hakan Demirci ŞUBAT - MART İsmail Koyuncu Yurt Dışındaki Yüz Akımız Oldu Ele avuca sığmaz karakterleri ile sahalarımızın fırtına ikizleri; Tolga ve İsmail Koyuncu kardeşler Babalarının yani Abdullah Koyuncu nun izinden yürümüş ve meslek olarak Jokeyliği benimsemişlerdir. İkizlerden İsmail atak ve sosyal bir kişiliğe sahip olduğunu yaptı yurt dışı gezileri ve edindiği dostluklarla da kanıtlamıştır. İsmail Koyuncu ülkemizde düzenlenen uluslararası yarışlarda konuk jokeylere rehberlik ve yardımcılıkta yaparak yurt dışında daha fazla tanınmayı başarmıştır. Bu yurt dışı gezilerinden birinde hayatının prensesi ile karşılaşan İsmail Koyuncu kendisi gibi bir Jokey olan bayan Salima Al Taleei ile çok kısa bir süre içerisinde evlenmiş ve eşi ile yurt dışına yerleşerek hayatına devam etmiştir. İsmail ve gelinimiz Salima evlilik sonrası da Jokeyliğe devam ederken. Sevimli çiftimiz ortak istekleri olan minik bir prensese yakın geçmişte kavuşmuşlardır. Yurt dışındaki bu güzel aileyi hasretle yanaklarından öpüyor başarılarının devam haberlerini bekliyoruz. İsmail Koyuncu Dubai de Yılın Aprantisi Seçildi Ülkemizi yurt dışında başarı ile temsil eden ve Dubai de at bindiği yarışlarda oldukça ilgi çekici sonuçlar alan ismail Koyuncu Dubai de bu sene yapılan değerlendirme sonucu yılın aprantisi olarak seçildi. Kendisini kutluyor başarılarının devamını diliyoruz. 39

40

41 ŞUBAT - MART İstanbul yeni yarış sezonunda koşacak olan tayınızın hazırlık aşamasında nelere dikkat ediyorsunuz? Öncelikle bu kadar çok ince detayların olduğu hazırlık aşamasından geçeceğimizi düşünmüyordum. Bu da gayet normal çünkü atçılıkta çok yeniyim. Tamamen kendimden örnek verirsem bizim sezon öncesi yapılan kamplar maçlara hazırlık ve maçtan önceki son hazırlıkların aynılarını atlarda da görmüş olmam beni son derece şaşırttı. Dışardan bakıldığında hiç bu kadar zor bir iş olduğunu tahmin etmiyordum. Ama işin içine girdikten sonra tamamen bir sporcu maçlara nasıl hazırlanıyorsa o şekilde taylarında hazırlandığını görmüş oldum. Ben öncelikle seyisim ilk geldiği gün kendimde inanılmaz bir hayvan sevgisi olduğu için kesinlikle kötü davranmamasını kendisinden istedim. Sağolsun kendisi de bu zamana kadar o tarz davranışlar göstermemiştir. Ben bu işte ekibin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü atlar bizden çok onlarla vakit geçiriyor. Atçılıkla ilgili hedefleriniz nelerdir? Öncelikle birden çok at alarak değil de yavaş yavaş ilerlemek istiyorum. Şu an sahibi olduğum Kweuke isimli tayımın göstermiş olduğu performans benim bundan sonraki yolumu çizmiş olacak. Yarış camiasına mesajınız var mı? Yeni sezon öncesinde binbir emekle sahada koşturulan taylarımızın ayaklarının düz basması en büyük temennimdir. Ayrıca size de bana bu imkanı tanıdığınız için çok teşekkür ediyorum. Başarılar diliyorum. 41

42 ATÇININ SESİ Röportaj Ercan FIRTINA Başarının Şifresi Atları Çok Sevmektir ERCAN FIRTINA : Sevgili yarışseverler, atçılık ve yarışcılık camiasının kıymetli temsilcileri olan at sahibi dostlarımız, sizlere bu sayımızda bir başka başarı öyküsünden bahsedecek ve VETERİNER HEKİM liğin ve Antrenörlüğün bir arada olmasının bazı avantajlarını ve şifrelerini çözeceğiz. İşte bugünkü konuğumuzda kulvarında tanınan ve sevilen bir antrenör olan ve aynı zamanda başarılı bir veteriner hekim olan TANER TÜRKMEN ile bilinmeyenleri, merak edilenleri soracak ve değerlendireceğiz, öncelikle buradan TANER beye ilk sorumu sormak istiyorum, Taner Hocam ilk evvela bizleri kırmayıp zaman ayardığınız için teşekkür ederim, bize birazcık kendinizi tanıtabilirmisiniz, TANER TÜRKMEN kimdir?, atçılıkla ne zaman ne şekilde buluşmuştur, kısaca anlatırsanız sevinirim hocam. TANER TÜRKMEN : Ben de TYAYSD olarak sizin şahsınızda Türk atçılığının bugünlere gelmesine vesile olmuş olan başta MUSTAFA KEMAL ATATÜRK olmak üzere, vefat etmiş ve yaşamakta olan tüm büyüklerimi saygı ile anıyor, bana bu imkanı tanıdığınız için teşekkür ediyorum. Taner Türkmen kim sorusuna size kısaca cevap vermek isterim, Hipodroma ilk girişim 2000 yılında olup, bu yıldan 2010 yılına kadar zaman zaman diğer hipodromlara görev icabı gitmiş olsam da en büyük mesaimi ADANA YEŞİLOBA HİPODROMU ve ADANA SEYHAN AŞIM İSTASYONU nda sarfettim diyebilirim. Buradaki çalışmalarım esnasında atların genel olarak sıklıkla karşılaştıkları sorunlar hakkında çok yol katederek oldukça fazla tecrübe kazandığımı söylemek isterim yılında ise kendi insiyatifimle almış olduğum bir kararla hipodromdaki görevimden ayrılarak bilahare kariyerime bir antreör olarak İSMET ÇAKMAKOĞLU ekürisinde devam etmeye başladı, sırasıyla, SEFA ÇIKMAZ, AKTAY SERİCİ, SAMSA KARAMEHMET, GÜLER TÜRKSEV, ERGİN YILDIRIM, BÜLENT DOĞAN, FERİT EKEN ve AHMET BAKIR ekürilerinde görev aldım. Bu zaman zarfında KING DROK, ACTARGO, YILDIRIMBEY, OĞLUM BERAT, ABSULETE POWER ve daha bir çok başarılı safkanın bebekliğinden tutun, kupalar kazanmasına değin, nezaret ettim ve bir anlamda onlar benim birer çocuklarım misali sayısız başarılar kazandım. ERCAN FIRTINA : Sayın Hocam; bize bir gününüzü anlatabilirmisiniz, hipodrom dahilinde gün içerisinde neler yapıyorsunuz? TANER TÜRKMEN : Sabahları saat gibi kalkıyorum, gibi hipodromda oluyorum, saat civarında da yardımcılarımdan ahırla alakalı sabah raporunu aldıktan sonra, sağlıklı olan tüm atlarımı proğramlı idmanları için sahaya çağırıyorum gibi idmanların bitimine müteakiben bu arada KAYIT ve DEKLARE leride bir taraftan takip ettikten sonra ahırlar bölgesine giderek bütün ahırları ve safkanları tek tek dolaşıp, safkanlarımın genel sıhhat durumlarını gözlemliyor, gerekiyorsa müdahalede bulunuyorum. Safkanlarımın istirahate geçmelerinden sonra bende kişisel olarak ve akşam gezintisine kadar istirahat ediyorum. Saat gibi tekrar ahıra gelerek tüm safkanlarımı bir kez daha gözden geçirdikten sonra yardımcılarımla ertesi günün planlamasını yapıp bir sonraki sabah idmanı için hazırlıklara başlıyorum. ERCAN FIRTINA : Taner hocam birde çok merak ettiğim bir konu var koşuda koşacak atlarınızın padoğunda jokeylerinize verdiğiniz direktifin, yarış içinde jokey tarafından insiyatif kullanılarak değişmesi durumunda neler hissediyorsunuz? 42

43 ŞUBAT - MART TANER TÜRKMEN : Aslında bu soruya cevap vermeden önce yarışcılığımızdaki bir gerçeği kabul etmek lazım gerekir diye düşünüyorum, mesela bir yarışta 15 at koşuyor diye düşünecek olursak, genelde gidin bakın her at sahibi veya safkanın ilgilisi padokta jokeyine iyi bir start alalım, veya 6.lıkta kendimize bir konforlu yer temin edelim diye söylerler ve halada eminim söylenmektedir lakin tabiî ki bu aynı yarıştaki 15 at için geçerli olamaz zira buna matematik müsaade etmez, dolayısıyla binaaleyh, özellikle jokeyime yarışın gidişatı, giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinde hesap dışı bir durum oluşursa insiyatif kullanması yönünde telkinde bulunurum çünkü yarıştaki 15 atında aynı serilikte aynı ilk depar süratinde olmadığını, olamayacağını bilir buna göre önlemimi alırım. ERCAN FIRTINA : Sizce genel olarak ifade ediyorum, hipodromlarımızda ahır sıkıntısı varmı? Var ise neler tavsiye etmek istersiniz? TANER TÜRKMEN : Siz genel olarak sordunuz bende genel olarak cevap vereyim, elbette ahır sıkıntısı dün de vardı bugünde var, özellikle kış sezonunu düşünecek ve baz alacak olursak aktif yarış yapılan bir hipodromda bir taraftan sıfır tayların kırılması eğitimi bir taraftan da tecrübeli diye tabir ettiğimiz yarış atlarının aynı saat dilimi içerisinde idmanlarını yapması hem bir kaz riski oluşturmakta hemde çalışılan pistin genel yorgunluktan ötürü bakımı noktasında haklı olarak safkanların sakatlanma riskini ortaya çıkarmaktadır. Hatta şunuda ekleyebiliriz, öyle bir an geliyorki sahada 100 e yakın kenter, tırıs, galop yapan atların mevcudiyeti oldukça büyük riskler doğurmaktadır. Bu konuyla alakalı nacizhane önerim ise içinde sadece tayların olduğu bir tay kırma merkezi veya taylara da ahır tahsisinin yapılmasıdır. Ahır sıkıntısı yüzünden hipodrom etrafındaki özel çiftliklerin ahırında kalmak durumunda olan bir safkanın idman sahasına geliş gidişlerinde fiziki bazı tehlikelerde yaşanabileceği unutulmamalıdır. Hatta hipodroma sırt sırta dayalı bir yerleşkede zaman zaman ahır sorunundan zaman zaman da keyfi ahır parası ödememek adına ticari dükkanlardan araba garjlarından bozma ahırlara da rastlanmaktadır. ERCAN FIRTINA : Hocam biraz da hedeflerinizden bahsedelim? TANER TÜRKMEN : Belki biraz klasik olacak ama başta ulu önderimiz Gazi MUSTAFA KEMAL ATATÜRK adına icra edilen GAZİ KOŞUSU başta olmak üzere tüm büyük koşular ve bununla beraber alacağımız bu abaşarıları yurt dışına taşımak benim en büyük hedefim ve hayalimdir. ERCAN FIRTINA : Taner hocam şimdi bana göre en önemli sorunumuz olan bir durumu sizede sormak istiyorum, yurtdışında seyrediyoruz atlar start kutusuna neredeyse kuzu gibi hemde fazla sıkıntı bir tarafa hiç sıkıntı yaratmadan ve adeta 1 dakika içinde giriyorlar, bunula birlikte daha da önemlisi bizim yarışlara bakıyorum 10 at koşuyor 9 adedi kesin olmakla birlikte neredeyse 10 atın tamamı KAPALI GÖZLÜK, KULAKLIK ve buna benzer takılarla start alıyorlar, sevgili hocam sizce biz nerede hata yapıyoruz da bunları yaşıyoruz? TANER TÜRKMEN : Sevgili FIRTINA sana işin özünü hiç uzatmadan söyleyeyim mi? ERCAN FIRTINA : Buyrun hocam söz sizde. 43

44 ATÇININ SESİ TANER TÜRKMEN : Bana göre Taylar çiftlikten geldikten sonra yeni bir dünyaya gelip afallıyorlar, bir çoğu kamyondan indiğinde lounch a götürülüp, bir hışımla yorulup, üstüne eyeri konup binilmeye çalışıyorlar buda onların insanlara olan güveninlerinin kaybolmasına ve çoğunlukla mutsuz olmalarına sebebiyet veriyor, taylara çoğunlukla seyis arkadaşlar binek yapıyorlar, bu arkadaşların çoğu binek konusunda hem kilo hemde tecrübe bakımından bir apranti kadar pratik olmadıklarından doğal olarak yedekçi, kapalı gözlük ve kulaklık ile bineklere devam edilmiş oluyor, çünkü yeni bir tay her türlü ses e ve görüntüye karşı hassas olduklarından zaman zaman ister istemez tehlikeli davranışlar sergiliyebiliyorlar bu kısmı atlatıp idman sahasına geçtiğinizde başka bir sorun ile karşılaşıyorsunuz, çünkü aynı anda kenter, galop, tırıs yapan yetişkin atlarla buluştuğunda diğer atların dikkati dağolmaması, veya herhangi bir olumsuzluktan etkilenmemesi adına mecburen kapalı gözlük ve kulaklığa başvurulmaktadır. Kısacası işin püf noktası, tayın doğumundan itibaren insana güvenmesi konusunda eğitimlerini ve zamanlamayı tam yaparsak, inanıyorm ki; bir çok tay aparata ihtiyaç duymayacaktır. ERCAN FIRTINA : Hocam açıkcası sizin bir veteriner hekim olmanız ve aynı zamanda bir antrenör olmanız hasebiyle sizin bağlı bulunduğunuz ekürilerdekiatları nispeten daha şanslı olduklarını düşünüyorum. Siz bunun avantajlarını kabul ediyormusunuz? Birde iyi bir antrenör olmak için ne gibi meziyetler gerekmektedir? TANER TÜRKMEN : Öncelikle sondan başlayayım, iyi bir antrenör iyi bir ekip için bir defa kişinin yapması gerekeni ifade edeyim, kendine teslim edilen bir atın kapasitesine göre, en iyi, en sağlıklı ve en uzun koşan kişi bana göre iyi bir antrenördür, geneli tenzih ederek söylüyorum, her açık koşu kazanan iyi bir antrenör olamayabilir ve bu kıstas kişiye göre göreceli olarak değişebilmektedir. Diğer sorunuza gelecek olursak, bunu kabul etmek lazım avantajları çok büyük, bir yarış hekimi olmak hakikaten çok önemli. Bu bütün dünyada da böyledir başarılı olan bir çok antrenör veteriner kökenlidir, bundaki fark şudur, ufak bir problemin daha büyük bir soruna çevirip çevirmeyeceği noktasında vakit kaybetmeden, doğru teşhis ve reel tedavi yapabilmek çok öenmlidir diye düşünüyorum, buna kısaca nokta atış yapmak da diyebiliriz esasında. ERCAN FIRTINA : Son olarak hocam sizce başarının şifresi nedir desek size. TANER TÜRKMEN : Bana göre başarının şifresi elbette işimizi ve bilhassa canyoldaşlarımız olan atlarımızı çok ve hep sevmektir. 44

45 45 ŞUBAT - MART

46 ATÇININ SESİ Uzman Görüşü Vet. Hek. Önder Yıldırım Mevsim Değişiminde At Bakımı Nasıl Olmalıdır? Öncelikle yaz sezonuna hazırlanan tüm atçılarımıza hayırlı ve kazançlı, tüm atlarımıza ise sağlıklı, başarılı ve ayaklarının düz basacağı bir sezon olması temennisi ile yazıma başlamak istiyorum. Bu sayıdaki yazımda; kış sezonunu bitirip sıcaklıkların artacağı yaz aylarına geçerken değişen koşullara karşı atlarımıza bu koşullara adaptasyon konusunda herhangi bir sakatlık yaşamamaları için nasıl yardımcı olabiliriz diyerek bazı noktalara dikkat çekmeye çalışacağım. Havaların ısınması ile atlarımızda kiloya ve antrenman performansına bağlı olarak terle kaybedilen sıvı ve elektrolit oranları artacağından, atlarımızın düzenli olarak önlerinde taze su bulunmalı ve elektrolit ihtiyacı suya katılarak giderilmelidir. Fazla kilosu bulunan atlarımız gerek yedirilen yemlerdeki tahıl oranı düşürülüp protein oranı artırılarak, gerekse yemlerinde genel bir azalmaya gidilerek sıcak havanın vücutlarında sıcak çarpması gibi problemler oluşturmaması için zayıflatılmalı ve ideal kondisyonlarında olmalıdırlar.aynı zamanda su,mineral ve protein ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri daha kaliteli yeşil ot bulabileceğimiz bu dönemde günlük rasyonlarına daha fazla yeşil ot katmalıyız. Antrenmanlarda; fazla kilosu bulunan atlar, yağ yakımı sırasında açığa çıkan ısı enerjisi dikkate alınarak sıcaklıkların yüksek olduğu dönemlerde yine ısı çarpması sorunu göz önünde bulundurup fazla zorlanmamalıdır. 46

47 ŞUBAT - MART Yazın gelmesi ile beraber sineklerin taşıyacağı larvalar sebebiyle parazit sorunlarıyla karşılaşmamak için; atlarımızın önündeki su ve yem kapları günlük olarak temizlenmeli, ahır içerisi temizliği daha sık yapılmalı, çevrede sinek çekebilecek çöp konteynerleri düzenli temizlenmeli ve balçık olan alanlar kurutulmalıdır. Hipodrom içerisi ve çevresinde düzenli sinek ve kene gibi parazitlerle mücadele yapılmalıdır. Ayrıca deride oluşabilecek mantar hastalığına önlem olarak atlarımızın ahır içerisini düzenli havalandırmalı, vücutlarını serinletmek amacıyla ıslattığımız zaman nemli kalabilecek bölgeleri kurulamalıyız. Kış aylarından yaz aylarına geçerken atlarımız, gerek yaşanan dengesiz hava koşulları gerekse bağışıklık düzeyinin düşük olmasına bağlı olarak üst ve alt solunum yolları enfeksiyonlarını yaşamış ve bazıları bu enfeksiyonları yeni atlatmışken bazıları ise hala sakağı atmaya çalışmaktadır. Aynı zamanda ısınan hava ile birlikte kum pistte ve ahır aralarında yükselmiş olan toz ve kum tanecikleri atlarımızın bronş ve akciğerlerine girerek onların solunum yollarının hassaslaşmasına yol açmaktadır. Sıcak havaların bir başka etkisi olarak atlarımızın dolaşım hızı artmakta, bu nedenle tansiyonları yükselmekte ve hassaslaşmış olan bronş ve akciğerler bu yüksek tansiyonun sonucu olarak egzersiz sırası ve sonrasında kanama yaşamaktadır. Atlarımızın performansını etkileyen bu kanama problemini önleyebilmek için atlarımızın tansiyonunu egzersiz ve yarışlar öncesi düzenlemeli, bronş ve akciğerleri sakağı ile dolu olan atlarımızı tam olarak iyileşmeden antrenmana almamalı, özellikle bu kanamaları kontrol altına almak için düzenli vitamin takviyesi yapılmalıdır. Atlarımızın bu dönemde kum pistte yarış ve antrenmanları sırasında daha fazla toz ve kum yükselmesinden dolayı kum yuttuklarını, bu sebeple sindirim problemleri yaşadıklarını ve aldıkları besinlerden yeteri kadar yararlanamadıklarını görmekteyiz. Bu sebeple atlarımızın düzenli olarak kontrollerini yaptırmalı, kum yutma sebebiyle performans kayıpları yaşayan atlarımızın sindirim sistemlerinde biriken kum uzaklaştırılmalıdır. Atlarımızın tırnak bakımlarının da yaza girişte kontrol altında tutulması gerektiğini düşünmekteyim. Havalar ısındıkça tırnaklarda kuruma ve çatlama gibi problemler daha sık rastlayacağımız problemlerden olacaktır. Bu sebeple atlarımızın tırnaklarını düzenli olarak törpülemeli, yağlamalı ve düzgün uzamasını sağlamak için desteklemeliyiz. Keza ısınan hava kışın ıslak ve çamurlu olan pistlerimizi daha kuru ve sert zeminler haline getireceğinden hem tırnaklar hem de kemik, eklem, tendon ve kaslar daha fazla baskıya maruz kalacaklardır. Bu sebeple atlarımıza hem kum pistteki oluşan değişiklikten dolayı hem de çim piste geçerken kademeli bir antrenman ve yarış sağlanmalı ve bu geçişte kemik, eklem, tendon ve kaslarda problemler yaşamamak için düzenli destek yapılmalıdır. Yazın gelişiyle ülkemize Güneş ışınlarının daha fazla geleceği bu dönemde gerek yeni doğmuş taylarımızı gerekse sahaya gelen tay ve yarışmakta olan atlarımızı mümkün olduğunca kemik gelişimlerini desteklemek amacıyla Güneş enerjisi almalarını sağlamalıyız. Lakin atlarımızı ve taylarımızı yine karşımıza çıkabilecek bir problem olan ısı çarpması olayını unutmayarak Güneş ışınlarının dik geldiği özellikle 11:00-15:00 saatleri arası dışarıda bırakmamalıyız. 47

48 İSTATİSTİKLER ANTRENÖRLER (1 OCAK - 31 MART) ADI - SOYADI At Sayısı Start Sayısı 1.lik 2.lik 3.lük 4.lük 1. lik % ESMA ÇETİN İBRAHİM BEKİROĞULLARI CUMA GÜNEŞ SERDAR VEYSEL KAYA İLHAMİ GÜMÜŞ AHMET AKBULUT YASİN DEMİRKIRAN SİBEL CAN AHMET ÖCAL METİN SAÇAN TOP 10 / 1 OCAK - 31 MART / 3 YAŞLI İNGİLİZ AYGIRLARI AYGIR ADI Koşan Kazanan Start 1.lik 2.lik 3.lük 4.lük Kazanç (TL) BOSPORUS (IRE) TL KANEKO TL LION HEART (USA) TL VICTORY GALLOP (CAN) TL DAI JIN (GB) TL LUXOR TL ROYAL ABJAR (USA) TL COUNTRY REEL (USA) TL DEHERE (USA) TL YONAGUSKA (USA) TL TOP 10 /1 OCAK - 31 MART / 3 ve YUK. YAŞLI İNGİLİZ AYGIRLARI AYGIR ADI Koşan Kazanan Start 1.lik 2.lik 3.lük 4.lük Kazanç (TL) VICTORY GALLOP (CAN) TL YONAGUSKA (USA) TL LION HEART (USA) TL KANEKO TL UNACCOUNTED FOR (USA) TL BOSPORUS (IRE) TL ROYAL ABJAR (USA) TL MOUNTAIN CAT (USA) TL STRIKE THE GOLD (USA) TL OKAWANGO (USA) TL AT SAHİPLERİ (1 OCAK - 31 MART) AT SAHİBİ At Sayısı Start Sayısı 1.lik 2.lik 3.lük 4.lük 1. lik % İLHAN GÜÇLÜ MEHMET GÜNDÜZELİ TARHAN H. ONAR DENİZ KURTEL ERKUL ÜCAL ENGİN ALAGÖZ UĞUR KAZANCI İRFAN SUAT KUTLU KEMAL KURT MURAT SELİM GÜLEŞEN JOKEYLER (1 OCAK - 31 MART) ADI - SOYADI At Sayısı Start Sayısı 1.lik 2.lik 3.lük 4.lük 1. lik % HALİS KARATAŞ ÖZCAN YILDIRIM KADİR TOKAÇOĞLU AHMET ÇELİK ONUR YILDIZ AKIN SÖZEN MUSTAFA ÇİÇEK MEHMET KAYA FERİT YARDIMCI MURAT GÜNDÜZELİ

49

50 İSTATİSTİKLER ATÇININ SESİ YETİŞTİRİCİLER (1 OCAK - 31 MART) ADI -SOYADI AT SAYISI START SAYI 1.lik 2.lik 3.lük 4.lük 1.LİK % ANADOLU T. İŞLETMELERİ KARACABEY T.İŞLETMELERİ SULTANSUYU T.İŞLETMELERİ İRFAN SUAT KUTLU DEMİRHAN YILMAZ FEME HAY. TAR. LTD. ŞTİ KEMAL KURT SERDAL ADALI TAYRAL TUTUMLU MURAT SELİM GÜLEŞEN DİCLE KİMYA TİC. SAN. A.Ş OĞUZ YALÇIN MUZAFFER BUĞDAYCI TOP 10 / 1 OCAK - 31 MART / 4 YAŞLI ARAP AYGIRLARI AYGIR ADI Koşan Kazanan Start 1.lik 2.lik 3.lük 4.lük Kazanç (TL) TURBO TL İZBATUR TL BİLGİN TL KAIZBERT (RUS) TL ÖZGÜNHAN TL ARASLI TL YAŞARCIK TL HABERBATUR TL KARA YAĞIZ TL JOKER TL TOP 10 / 1 OCAK - 31 MART / 4 ve 4 YUK. YAŞLI ARAP AYGIRLARI AYGIR ADI Koşan Kazanan Start 1.lik 2.lik 3.lük 4.lük Kazanç (TL) TAMERİNOĞLU TL YALAZ TL GOBAKBEY TL KAFKASLI TL BİLGİN TL TURBO TL YAŞARCIK TL HİSARHAN TL KARA YAĞIZ TL ÖZGÜNHAN TL TOP 10 / 1 OCAK - 31 MART / İNGİLİZ ATI ADI YAŞI START SAYI 1.lik 1.lik % 2.lik 3.lük 4.lük Kazanç (TL) KINOWA 4 yş da TL OĞLUM BERAT 3 yş de TL CEMCEM 6 yş da TL MISTER STRONG 5 yş da TL UTKUNBABA 3 yş de TL SİVEREK DİYARI 3 yş de TL GLOIN (USA) 4 yş aa TL BAVİ REŞ 4 yş da TL DUQUAN 5 yş da TL GÜRSOYHAN 3 yş ae TL TOP 10 /2017 OCAK / ARAP ATI ADI YAŞI START SAYI 1.lik 1.lik % 2.lik 3.lük 4.lük Kazanç (TL) YILMABAŞAR 6 yş ka TL CANKARDEŞLER 6 yş aa TL SAADIN GÜCÜ 4 yş da TL KADHAN 4 yş aa TL BİLDENHAN 5 yş ka TL ALPTUĞHAN 4 yş ka TL EGEBEYİ 5 yş da TL GÜMBÜRGÜMBÜR 7 yş aa TL AŞEMEZ 6 yş aa TL ŞAHİNTER 5 yş ka TL 50

51

52