Lesson 57 : all, both, each. Ders 57: Hepsi, her ikisi de, her biri

Ebat: px

Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Lesson 57 : all, both, each. Ders 57: Hepsi, her ikisi de, her biri"

Bariş Cihan
6 yıl önce
İzleme sayısı:

1 Lesson 57 : all, both, each Ders 57: Hepsi, her ikisi de, her biri Reading (Okuma) All the birds flew away. ( Bütün kuşlar uçtu.) Did you eat all of the cakes? ( Tüm kekleri yedin mi?) Not all the seats were taken. ( Tüm koltuklar tutulmadı.) My parents both work in the same company. ( Ebevenlerimin ikisi de aynı şirkette çalışıyor.) Both the movie and the play were good. ( Hem film hem de oyun iyiydi.) Both of my sisters are rich. ( Her iki kızkardeşim de zengin.) 1

2 My parents can both speak English fluently. (Ebeveynlerimin ikisi de akıcı bir şekilde İngilizce konuşabilir.) Each of the members has one vote. (Her üyenin bir oyu var.) Each student has a book. (Her öğrencinin bir kitabı var.) Each of the children received a special gift. (Çocukların her biri özel bir hediye aldı.) 2

3 Grammar focus (Dil Bilgisi Detayı) All" neye atıfta bulunulduğuna bağlı olarak tekil veya çoğul olabilir (Sayılabilen isimlere atıfta bulunup bulunmadığına bağlı olarak). All the girls in the class are intelligent. (Sınıftaki bütün kızlar zeki.) Kız" sayılabilir bir isim, bu yüzden bu cümledeki "bütün" kelimesi çoğuldur. All the water is gone. (Bütün su gitti.) Su", sayılamayan bir isimdir, bu cümledeki "Bütün" tekildir. Both + sıfat/isim + and + sıfat/isim, birlikte değerlendirilen anlamına gelir. Herzaman çoğuldur. Both the movie and the play were good. (Hem film hem de oyun iyiydi.) Both (of) + belirleyici + (çoğul isim)" her iki belirleyicinin de (çoğul isim) olduğu anlamına gelir. Her ne kadar BOTH OF kalıbı Amerika'da daha yaygın olsa da anlam bakımından hiçbir fark yoktur. Both of my sisters are rich. (Her iki kızkardeşim de zengin.) Aynı zamanda "Both + diğer fiiller" ve "modal fiiller (can, should, would) + both + fiil formlarını da kullanırız. My parents both work in the same company. (Ebeveynlerimin ikisi de aynı şirkette çalışıyor.) My parents can both speak English fluently. (Ebeveynlerimin ikisi de akıcı bir şekilde İngilizce konuşabilir.) 3

4 Bir gruptaki bir bireyi vurguladığımızda "each" kullanırız. Ardından "of" + nesne zamiri (siz, onlar vb.) veya belirleyici ile isim (benim, sizin gibi) izleyebilir. Each student has a book. (Her öğrencinin bir kitabı var.) The principal gave a medal to each of the students. (Müdür, öğrencilerin her birine madalya verdi.) Her" bir zamir olarak da kullanılabilir ve tekil fiil gerektirir. Each of the rooms has a TV. (Her odada bir TV bulunmaktadır.) 4

5 Speaking (Konuşma) 1) I have four daughters. They all have a car. (Benim dört kızım var. Hepsinin bir arabası var.) 2) All 50 students took the test. (50 öğrencinin tamamı teste girdi.) 3) Not all of my cousins were at the wedding. (Tüm kuzenlerim düğünde değildi.) 4) They should both try harder. (Her ikisi de daha fazla denemeli.) 5) There are 10 worksheets. Please take one of each. (10 çalışma kağıdı var. Lütfen her birinden bir tane alın.) 6) Both Greg and Joseph are attending the wedding this weekend. (Hem Greg hem de Joseph bu haftasonu düğüne katılıyor.) 7) Do you both want to attend the dance lesson? (İkiniz de dans dersine katılmak ister misiniz?) 5

6 8) Each test contains 50 questions. (Her test 50 soru içeriyor.) 9) Each of us has a car. (Her birimizin bir arabası var.) 10) Give each child some chocolate cake. (Her çocuğa biraz çikolatalı kek verin.) 6

7 Gap Filling (Boşluk doldurma) Boşlukları doğru cevaplarla doldurun. 1) We are going to Japan during the vacation. (Tatil boyunca hepimiz Japonya'ya gidiyoruz.) 2) (of) my brothers and sisters were at the airport to send me off. (Kardeşlerimin hepsi havaalanından beni yolcu etti.) 3) These oranges cost 200 yen. (Bu portakalların her birinin fiyatı 200 yen.) 4) Not of my friends agree. (Arkadaşlarımın hepsi katılmıyor.) 5) He is tall and handsome. (O hem uzun boylu hem de yakışıklı.) 6) My sister and my brother would be shocked if they knew the truth. (Kardeşim ve abim her ikisini de gerçeği bilselerdi şok olurdu.) 7) She speaks English and Japanese. She speaks languages. (Hem İngilizce hem de Japonca konuşuyor. İki dilide konuşuyor.) 7

8 8) employee was given a bonus. (Her çalışana bir bonus verildi.) 9) There are two girls. is smiling. (İki kız var. İkisi de gülümsüyor.) 8

9 Translating (Çeviri Çalışması) Aşağıdaki cümleleri İngilizce'ye çevirin. 1) Bütün arkadaşlarım futbol sever. 2) Bütün kızlar sırada duruyorlar. 3) Her kız yeni bir elbise ister. 4) Siz ikiniz de toplantıya katılıyor musunuz? 5) Benim iki kızım var. İkisinin de bir arabası var. 6) İkisi de sürprizlerden hoşlandı. 7) Polis tüm sürücüleri sorguladı. 8) Çocuklarının her birine bir hediye verdiler. 9) Lütfen her cümleyi dikkatle inceleyin. 10)Her iki ikizde de satranç oynayabilir. 9

Benzer belgeler

Lesson 58 : everything, anything. each, every Ders 58: her şey, herhangi bir şey. Her biri, her

Lesson 58 : everything, anything each, every Ders 58: her şey, herhangi bir şey Her biri, her Reading (Okuma) Is everything okay? (Her şey yolunda mı?) Don t worry, everything will be fine. (Endişelenme,