ÜNİTE. ÇOCUK PSİKOLOJİSİ VE RUH SAĞLIĞI Doç. Dr. Ayşe OKANLI İÇİNDEKİLER HEDEFLER DUYUM VE ALGI KAVRAMLARI
|
|
- Ekin Doğan
- 8 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 HEDEFLER İÇİNDEKİLER DUYUM VE ALGI KAVRAMLARI Duyum, Algı ve Algılama Algının Özellikleri Algıyı Etkileyen Faktörler Algı Yanılması Duyum ve Algı arasındaki farklılıklar ÇOCUK PSİKOLOJİSİ VE RUH SAĞLIĞI Doç. Dr. Ayşe OKANLI Bu üniteyi çalıştıktan sonra; Algı, algılama ve duyumun ne olduğunu açıklayabilecek, Algılama biçimleri hakkında genel bilgi sahip olabilecek, Algının özelliklerini ifade edilebilecek, Algıyı etkileyen faktörleri sıralayabilecek ve duyum ile arasındaki farkları açıklayabileceksiniz. ÜNİTE 3
2 GİRİŞ Bilgilerimiz algılarımıza, algılarımız duyularımıza bağlıdır. Çevremizdeki cisimleri ve renkleri nasıl ayırt ediyoruz? Davranışlarımızı belirleyen temel süreçlerden olan duyum ve algı kavramlarını ve aralarındaki ayrımı tanımlamayı, çevremizden gelen uyarıcıların farkında olmamızı ve dolayısıyla bu uyarıcılara uygun davranışlarda bulunmamızı duyum ve algı adı verilen iki süreç sağlamaktadır. İçinde yaşadığımız dünyada, duygularımızı uyaran sayısız nesne, olay ya da durumlar vardır. Bir ışık noktası, tek başına bir ses, bir şekil ya da renk gibi tek bir uyarana maruz kaldığımız anlar çok istisnadır. İnsan nasıl bir çevre içinde olduğunun farkındadır. Çevresindeki nesneleri, nesnelerin niteliklerini duyuları yolu ile tanır. İnsan, duyuları yoluyla elde ettiği bu uyarıcılara bazı anlamlar verir. Duyumların yorumlanarak anlamlı hâle getirilmesi sonucu algılama gerçekleşir. Algının oluşumunda, duyu organlarımızın yapısının ve işleyişinin rolü vardır. Fakat bundan fazla olarak duyuma bir anlam yüklediğimiz zaman algı meydana gelir. Böylece insan ne tür bir tepkide bulunacağına karar verir ve çevresi ile uyumunu devam ettirir. Duyumlar basit yaşantıların hammaddesidir; ancak yaşantı sadece bir dizi duyumla sınırlı değildir. Uyarıcıların duyu organları tarafından alınıp beyne iletilmesidir. Duygularımız bize ham veriler sağlar. Bu ham bilgi yorumlandıkça gürültü ya da vızıltı karmaşası olarak kalır. Duyumlar bağımsız olaylarda değildir. Hemen her duyumla birlikte algılama da yapılır. Günlük hayatımızda duyumlarımızı sürekli bir yorumlama işlemine tabi tutarız. Tonlar dizsini melodi olarak, küp şeklinde büyük ve kırmızı bir cismi kırmızı bir ev olarak, soğuk ve ıslak bir duyumu yağmur olarak yorumlarız. İçten ve dıştan gelen uyarıcıların duyumlar aracılığıyla anlamlı hâle getirilmesine, beyne ulaşan duyumların organize edilerek tanıma, anlama ve anlamlandırma işlemine algı denir. Bir tat almak duyum iken, ne tadı olduğunu anlamak algıdır. Bir ses duymak duyum iken, kimin veya neyin sesi olduğunu anlamak algıdır. DUYUM VE ALGI Algılama, duyumların çeşitli biçimlerde örgütlenip anlam kazanması, yorumlanmasıdır. Uyarıcılar farklı kişilerde farklı yorumlanacağı gibi; aynı kişi, aynı uyarıcılara değişik bakış açısına göre farklı biçimlerde anlamlandırabilir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
3 Algılama, duyumların çeşitli biçimlerde örgütlenip anlam kazanması, yorumlanmasıdır. Bireylerde sadece saf duyum ile ilgili deneyimler çok nadirdir. Ne zaman garip bir gürültü duysak, bu gürültü ne kadar alışık olmadığımız bir gürültü olursa olsun, onu hemen tanıdık bir gürültü ile bağdaştırırız. Aynı şekilde, hiç tanımadığımız, bize tamamen yabancı ve garip bir cisim görsek, onu bilinçsiz olarak daha önce gördüğümüz benzer bir biçim veya şekille bağdaştırırız. Hangi yaşta olunursa olsun duyu organlarımızla aldığımız bilgi birikimleri, yorumlama işlemine tabi tutulur. Bir çocuk için portakal, oynanacak renkli bir top iken, bir yetişkin için kahvaltıda suyu içilecek bir meyvedir. Immanuel Kant'a göre, biz bazı şeyleri olduğu gibi değil, bizim istediğimiz biçimde görürüz. Herhangi bir zamanda algıladıklarımız sadece uyaranın yapısına bağlı değil, aynı zamanda ortama, önceki deneyimlerimize, o andaki duygularımıza, genelde istek, tutum ve amaçlarımıza bağlıdır. Algılama, uyarının duygusal yapısı, ortam veya zemin, daha önceki duyusal deneyimler, kişisel duygu, tutum, amaç ve dürtüler tarafından etkilenir. Gestalt Algılama Kuramı Gestalt psikologları "Bütün, kendisini oluşturan parçaların toplamından farklıdır" ilkesini vurgulamışlardır. Yirminci yüzyılın başında, Almanya'da gelişen bir psikoloji okulu olan Gestalt psikolojisinin savunucuları, uyaranların organizasyonunun, algının gerçekleşmesinde önemli bir rol oynadığını vurgulamışlardır. Gestalt psikologları "Bütün, kendisini oluşturan parçaların toplamından farklıdır" ilkesini vurgulamışlardır. Gestaltçılar, uyarıcıların nesneye yönelik olarak örgütlenmesi biçiminde beliren temel eğilimin, bireyin duyu organları ve sinir sistemlerinin doğuştan gelen bir özelliği olduğunu kabul etmişlerdir. Gestalt okulunun öncülerinden biri olan Max Wertheimer, ard arda seri bir biçimde gösterilen hareketsiz bir dizi resmin yarattığı hareket hissinin, aslında tek tek ele alındığında hiçbir resimde olmadığına dikkati çekmiştir. Algılama biçimleri Normal olarak algılamamızı belirleyen işlemlerin farkında olmayız. Sadece kendimizde ve dış dünyada olup biten her şeyi görme, işitme, dokunma gibi bütün duyu organları aracılığıyla algılıyoruz. Böylece biz eşyaları zihnimizde anlamlı bir bütün olması için biçim, şekil, ses veya görüntü biçiminde organize ederiz. Birçok algı biçimi vardır. Görme algısı İlgilendiğimiz nesnelere dikkatimizi tam olarak nasıl yönlendiririz? En basit araç duyusal reseptörlerimizi bu nesnelere uygun biçimde fiziksel olarak ayarlamaktadır. Görme için bu, nesne retinamızın en duyarlı bölgesine düşene kadar gözlerimizi hareket ettirmemiz anlamına gelir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
4 Görsel dikkat konusunda yapılan araştırmalar bir resme ya da bir sahneye bakan deneğin gözlemini gerektirir. Deneğin gözlerine bakarsak, sabit olmadığını, aksine bir tarama içinde olduğu görülür. Gözün üzerinde durduğu noktalar rastlantısal değildir. Bu duraklamaların, dikkat çekici alanlara yöneldiği görülmektedir. Algılamanın, bu duraklama sırasında yapılan kayıtların bütünü olduğu anlaşılmaktadır. Bir saate baktığımızda onun parçalarını görmeyiz, onu bir bütün olarak algılar, bir zaman dilimi olarak tanırız. Algılama, karışık ve karmaşık bir olaydır. Kısacası, bireyin bir olayı neden o biçimde algıladığını etkileyen birbiriyle ilişkili birçok olaylar ve nedenler vardır. İşitme algısı Resim 1.1: Bir Resme Bakarken ki Göz Hareketleri Bir eşyanın biçimlenmesinde, görme ve dokunma birbirine yardım eder. Dinlemede göz hareketlerine en yakın olan şey, kulaklarımızı ses kaynağına yöneltecek şekilde başımızı çevirmemizdir. Bir saz topluluğundan gelen sesi, ayrı ayrı müzik aletlerinden çıkan sesler gibi değil, ahenkli ve bütün bir ses olarak kavrarız. Bunun yanında, kalabalık bir ortamda iken, işitmek istemediğimiz sesleri eleyip, duymak istediğimiz sesleri algıladığımız olur. Bunun nedeni, müziği toplu olarak, gürültüyü ayırt ederek algılama isteğimizdir. Dikkat edilmeyen uyaranların kısmen işlendiğini gösteren bulgulardan biri, dikkat edilmeyen bir konuşma sırasında kendi adımız hafifçe söylense bile işitebilmemizdir. Dokunma algısı Dokunduğumuz eşyanın biçimi, yüzey durumundaki özellikleri bize eşya ile ilgili bilgiler verir. Bu bilgileri birleştirerek eşyayı algılarız. Örneğin; pürüzlü ve dört Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
5 köşe, pürüzsüz ve yuvarlak özellikler taşıyan bir eşyanın biçimlenmesinde, görme ve dokunma birbirine yardım eder. Tat ve koku algıları Bir çikolatalı pastanın tadına baktığımızda, içindeki besin maddelerini ayrı ayrı değil de bir çikolatalı pasta tadı olarak algılarız. Hoşa giden bir yemek kokusunun algılanmasında, bu kokunun hangi yemeğe ait oluşunu bilmemizde, sebzenin, salçanın, soğanın ve diğer yemek malzemelerinin meydana getirdiği bir bütünlük vardır. Uzay algısı Bir nesneyi algıladığımızda onu uzayda bir yere yerleştiririz. Onun yerini belirtirken yukarıda, aşağıda, sağda, solda, önde, arkada gibi ifadeler kullanırız. Mekân algısının oluşmasında bütün duyu organları rol oynar. Görme ve dokunma duyumlarının etkisi diğer duyumlardan daha fazladır. Çevremizdeki eşya ve uyarıcıları kendimize göre örgütler, onları bir "yön" içinde algılarız. Duyu organlarımız uyarıcıların kendimize göre hangi yönden geldiğini anlamamıza yardımcı olur. Eşyalarını bir boşluk içindeki yerini belirtmeye "yerleştirme" denir. Bu faaliyet çeşitli duyu organlarının ortaklaşa çalışmasıyla meydana gelir. Uzay duygusu, önce görmede sonra dokunmada en son da işitme duyumlarında vardır. Demek ki uzay algısının meydana gelmesinde tüm duyu organlarımızın rolü büyüktür. Uzay algılarımız izafiyet noktaları yardımıyla kolaylaşır. Uzaklıkların anlaşılmasında izafiyet noktaları yardımcı olur. Örneğin; elimizde ölçecek bir alet bulunmasa bile ne kadar, kaç kilometre yol yürüdüğümüzü böyle belirli noktalara göre ayarlayabiliriz. Zaman algısı Kişinin belli bir anda çevresinde duyu organlarıyla görebildiği, işitebildiği, koklayabildiği, dokunabildiği her şey o kişinin algı alanını oluşturmaktadır. Zaman algımız relativ (göreli) bir algıdır. Etrafımızdaki periyodik hareketlere bağlıdır. Objektif (nesnel) zaman ölçüsü, güneşin hareketlerine göre düzenlenmiştir. Subjektif (öznel) zaman ise yaşadığımız anı iyi, hoş görmemize bağlıdır. Yaşadığımız süre zevkli ise zaman kısa, zevksiz ise uzun olarak algılanır. Bazen 90 dakikalık bir film süresi çok kısa geldiği halde, 90 dakikalık sıkıcı bir konferans süresi çok uzun gelebilir. Subjektif zaman için, "gençlerde günler kısa, yıllar uzun; yaşlılarda günler uzun, yıllar çabuk geçer." sözü de örnek verilebilir. Uzaydaki eşya ve olayların algılanması belirli bir sürenin geçmesini gerektirir. Uzayda meydana gelen her şeyi süre ifadesi olan "zaman"la göstermeye çalışırız. Örneğin; sınav olurken, kitap okurken, film seyrederken, gece-gündüzlerin peşi sıra gelmesinden zamanın geçtiğini anlarız. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
6 ALGININ ÖZELLİKLERİ Algı Alanı Kişinin belli bir anda çevresinde duyu organlarıyla görebildiği, işitebildiği, koklayabildiği, dokunabildiği her şey o kişinin algı alanını oluşturmaktadır. Örneğin; sınıfta çevremizde çok çeşitli uyarıcılar vardır. Bunlardan farkında olduklarımız, algı alanımızı oluşturur. Biz çevremizdeki her şeyi algılayamayız. Bu nedenle algı alanı da sürekli değişir. Algı Dayanağı Organizmaya aynı anda birçok uyarıcı etki eder. Ancak, organizma bunlardan bazılarını algılar, bazılarını algılamaz. Bu duruma algıda seçicilik denir. Algılarımızı etkileyen daha önceki tüm öğrenme ve yaşantılarımıza algının dayanağı denir. İnsan dış dünyayı olduğu gibi anlamlandırmaz. Daha önceden öğrenilmiş bilgiler ve yaşantılar algılamasına yön verir. Farklı toplumsal normlara sahip iki insan aynı durumla karşılaşırsa (Örneğin; bir Türk ile bir Fransız, salyangoz yemeği ile karşılaşırsa) her ikisi de bu durumu farklı şekilde görecekler ve farklı tepki göstereceklerdir. Farklı görüşteki iki kişi farklı tepkiler gösterirler. İnsanın içinde yaşadığı toplumdan edindiği deneyimleri, onun ilk sosyal dayanağını oluşturur. Daha sonraki deneyimleri de bu ilk çerçeve etrafında şekillenir. Çeşitli fikirleri, sistemleri savunur ya da karşı tavır alır. Ruhsal durum Geçmiş yaşantılar Beklentiler ALGI Eğitim ihtiyaçlar Kültür ilgiler ortam Şekil 1.2: Algıyı etkileyen faktörler Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
7 Algıda seçicilik ve dikkat Algının en belirgin özelliklerinden birisi seçici oluşudur. Organizmaya aynı anda birçok uyarıcı etki eder. Ancak, organizma bunlardan bazılarını algılar, bazılarını algılamaz. Bu duruma algıda seçicilik denir. Örneğin; şu anda kitabınızı okurken duyu organlarınız çok sayıda uyarıcı tarafından uyarılmaktadır. Ancak, büyük bir olasılıkla siz sadece okuduklarınızı algılamakta, diğer uyarıcıları ise ya hiç algılamamakta ya da belli belirsiz bir biçimde algılamaktayız. Algının seçici özelliğinden yaşamsal bir önemi ardır. Eğer algılarımız seçici olmasaydı beynimiz aynı anda değerlendiremeyeceği kadar çok uyarıcı alacak ve dolayısıyla bu uyarıcılardan hiç birine uygun davranımda bulunmamız mümkün olmayacaktı. Algısal seçimde en önemli işlev dikkattir. Dikkat, zihinsel çabanın bir nokta üzerinde toplanması demektir. Dikkatin hangi uyarıcılar üzerinde yoğunlaşacağına ise, kısmen uyarıcıların yapısal özellikleri, kısmen de algılayan kişinin özellikleri belirler. Algıda Seçiciliği ve Dikkati Belirleyen Faktörler Algıda seçiciliği ve dikkati belirleyen faktörler iç ve dış faktörler olmak üzere ikiye ayrılır. İç faktörler (Kişiden kaynaklanan) Benzer veya aynı uyarıcıların olduğu bir ortamda, bu uyarıcılara zıt olan uyarıcılar daha kolay fark edilir. İhtiyaçlar ve güdü: Bireylerin ihtiyaçları hangi uyarıcılara dikkat edeceklerini ve dolayısıyla algılayacaklarını belirleyen önemli etkendir. İhtiyacı duyulan şeyleri daha çabuk algılarız. Örneğin; aç olan bir insanın dikkatini yiyeceklerin üstünde toplaması gibi. İlgiler: Hangi uyarıcının algılanacağını belirleyen başka bir etkendir (9). İnsanlar, ilgi duydukları uyarıcıları daha çabuk algılar. Örneğin; gazete okurken erkeklerin dikkatini daha çok spor sayfasının çekmesi gibi. Meslek: İnsanlar, meslekleri ile ilgili uyarıcıları daha çabuk algılar. Örneğin; televizyonda hava durumu haberi geçtiği zaman denizcilerin ve şoförlerin dikkatini hemen çekmesi gibi. Beklentiler: Bireylerin beklentileri de hangi uyarıcıları algılayacaklarını belirleyen bir etkendir. Bir takım beklentilerde olan insanlar, bu beklentileri karşısında dikkatlerinin yoğun olması gibi. Örneğin; telefon bekleyen birisinin dikkatinin telefonda olması gibi. Tutumlar: İnsanlar, tutumları doğrultusunda dikkatlerini, bu uyarıcılara çok gösterir. Örneğin; bir futbol takımını tutan kişi gazetede tuttuğu takımla ilgili haberleri hemen fark etmesi gibi. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
8 Geçmiş yaşantılar ve deneyimler: Daha önceki öğrenmelerin de dikkat üzerinde etkisi vardır. Önceki öğrenmeler şimdiki algıları etkiler. Mesela; trafik kazası geçirmiş birisi, kaza geçirdiği bölgeden geçerken burayı hemen fark etmesi gibi. Dış faktörler (Uyarıcıdan kaynaklanan) Uyarıcının şiddeti ve büyüklüğü: Kuvvetli uyaranların zayıf uyaranlara göre dikkat çekme ihtimali daha yüksektir. Örneğin; şiddetli bir ses veya şiddetli bir ışığın hemen dikkat çekmesi gibi. Uyarıcının tekrar etmesi: Bir uyarıcının tekrarlanması, fark edilme ihtimalini artırır. Sık sık tekrarlanan uyarıcılar daha çabuk fark edilir. Örneğin; öğretmenin kalemini tahtaya vurarak dikkat çekmek istemesi gibi. Uyarıcının zıtlığı veya karşıtlığı (Kontrast): Benzer veya aynı uyarıcıların olduğu bir ortamda, bu uyarıcılara zıt olan uyarıcılar daha kolay fark edilir. Örneğin; karla kaplı bir ortamda siyah tavşanlar, beyaz tavşanlardan daha kolay fark edilir. Ani değişiklikler (Yenilik): Farklı olan, çevrenin geri kalan kısmı ile tezat oluşturan durumlar dikkati fazla çeker. Örneğin; odamızdaki eşyaların her zamanki yerleri değiştirildiği zaman bunu hemen fark ederiz. Uyarıcının Tuhaflığı: Alışık olmadığımız tuhaflıklar, gariplikler hemen dikkatimizi çeker. Örneğin; yolda yürürken Kızılderililer gibi giyinmiş birisini hemen fark etmemiz gibi. Uyarıcının Hareketliliği: Hareket halindeki nesnelerden gelen uyarıcıların algılanma olasılığı, sabit nesnelerden gelen uyarıcılardan daha yüksektir. Örneğin; gökyüzüne bakarken kayan yıldızı hemen fark etmemiz gibi. Algıda değişmezlik Daha önce çeşitli özellikleriyle algılanan nesnelerin, bu özellikleri değişmesine rağmen algılarının aynı kalması yani aynı nesne olarak algılanması algıda değişmezliktir. İnsan algısında, nesne algılamaya ilişkin kuvvetli eğilimin yanı sıra büyük bir istikrarlılık vardır. Daha önce çeşitli özellikleriyle (renk, büyüklük, şekil) algılanan nesnelerin, bu özellikleri değişmesine rağmen, algılarının aynı kalması, yani aynı nesne olarak algılanmasına algıda değişmezlik denir. Örneğin; televizyonda gördüğümüz bir fili ekran boyutunda görmemize rağmen, biz onu yine gerçek boyutuyla algılarız (büyüklük değişmezliği). Üç türlü algıda değişmezlik vardır. Parlaklık-renk değişmezliği, büyüklük değişmezliği ve şekil değişmezliği. Parlaklık ve renk değişmezliği: Daha önce algılanan nesnelerin, renkleri değişik koşullarda bize farklı renkte görünmesine karşın nesneyi hep aynı renkte algılamamız parlaklık ve renk değişmezliğidir. Nesne üzerine düşen ışığın şiddeti ne olursa olsun az veya fazla, rengi ve parlaklığı değişmez. Parlaklık değişmezliği nesnenin üzerine düşen ışık miktarından bağımsızdır. Örneğin; insanların kömürü, Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
9 ay ışığına da parlak güneş ışığı altında da siyah olarak görürler; aynı koşullarda, kar ise daima beyaz olarak görülür. Bu olayın nedeni, algılanan parlaklığın, parlaklık açısından nesnenin zemine olan orantıya bağlı olmasıdır. Büyüklük değişmezliği: Bütün süreklilikler içinde en çok araştırma konusu olan büyüklük değişmezliği bir nesnenin algılanan büyüklüğünün, uzaklığı ne olursa olsun göreli olarak değişmez kalmaya devam etmesidir. Bir nesne bizden uzaklaştıkça onu küçülen bir nesne olarak görmeyiz. Örneğin; uçaktayken evler çok küçük görülür, fakat biz onları gerçek büyüklükleriyle algılamaya devam ederiz. Şekil değişmezliği: Daha önce algılanan nesnelerin, değişik açılardan bize farklı biçimlerde görünmesine karşın nesneyi hep aynı biçimde algılamamız, şekil değişmezliğidir. Örneğin; bir tabak üstten bakınca çember, yandan elips şeklinde göründüğü hâlde biz onu hep yuvarlak olarak algılarız. Açılan bir kapının yol açtığı çeşitli retinal imgeler tamamen farklıdır, ama biz gene de değişmez biçimi, yani dörtgen olan bir kapı algılarız. Algıda Organizasyon (Örgütleme) Algıda örgütlenme özelliğinin, insanda doğuştan getirilen tabii bir eğilim olduğu kabul edilmektedir. Tüm algılardaki çarpıcı gerçek, ilgili sürecin duyusal bilgiyi daima nesnelere dönüştürmesidir. Uyarıcıların tek tek değil de organize, anlamlı ilişkiler bütünü hâlinde algılanması olayıdır. Algının bu özelliği sayesinde çevremizi düzenli ve anlamlı olarak algılarız. Örneğin; bir insanın yüzünü kaş, göz, burun, ağız toplamı olarak değil de bir bütün yüz olarak algılarız. Bir müzik parçası dinlediğimiz zaman tek tek notalar değil, bütünlüğü olan bir melodi işitiriz. Algıda örgütlenme özelliğinin, insanda doğuştan getirilen tabii bir eğilim olduğu kabul edilmektedir. Algıda organizasyon Şekil-Zemin algısı ve Gruplama olmak üzere iki şekilde gerçekleşir. Şekil (figür) - zemin (fon) algısı: Birden çok farklı bölgeyi içeren bir uyaranda, doğal olarak uyaranın bir parçasını şekil, geri kalanını ise zemin olarak görürüz. Şekil gibi görünen bölgeler, ilgilenilen nesneleri kapsar ve zeminden daha belirgin ve daha önde görünür. Bu, algısal düzenlemenin en ilksel biçimidir. Şekil 1.2: A şeklinde birbirine bakan iki siyah yüz mü, yoksa beyaz bir vazo mu görüyorsunuz? B şeklinde hangi yöne doğru olan diagonal çizgileri görüyorsunuz? Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
10 Ortamdaki çeşitli ipuçlarından (benzerlik, yakınlık, devamlılık, tamamlama) yararlanarak birçok uyarıcının gruplanarak tek bir uyarıcı olarak algılanmasıdır. Bakış süresi içerisinde, zemin ile şekil zaman zaman yer değiştirebilir ve ilişki bütün duyu organlarını kapsar. Bir biçimi önce şekil, sonra zemin olarak algılayabiliriz. Ama bir biçimi, aynı anda, hem şekil hem de zemin olarak algılayamayız. Ayrıca, şekil-zemin ilişkisi bütün duyu organları için geçerlidir. Mesela; sokakta yürürken kuş sesini (şekil) dinlerken şehrin trafiğinin sesi arkada zemin oluşturur (işitme). Oturduğumuz odanın alışageldiği kokusu zemin, mutfaktan gelen balık kokusu şekildir (koku). Okuduğun kitabın sayfaları zemin, kelimeler ise şekildir (görme). Algıda gruplama: Biz nesneleri sadece bir zemine karşı değil, aynı zamanda onları bir araya getirip gruplayarak da görmekteyiz. Basit bir çizgiler ve noktalar örüntüsü bile gruplar halinde görünür. Ortamdaki çeşitli ipuçlarından (benzerlik, yakınlık, devamlılık, tamamlama) yararlanarak birçok uyarıcının gruplanarak tek bir uyarıcı olarak algılanmasıdır. Benzerlik ilişkisi: Benzer olan uyarıcılar bir arada bir bütün olarak algılanır. Şekil 1.3: Benzer yuvarlakların bir algısal birim oluşturdukları görülmektedir. Yakınlık İlişkisi: Birbirine yakın olan nesneler birlikte bir bütün olarak algılanır. Yakınlık, zemin içinde olduğu kadar zaman içinde de işleyen bir kuraldır. Şekil 1.4: Çift olarak görünen çizgilerin yakınlığı bizim onları 3 çift çizgi, sağda da tek bir çizgi hâlinde görmemize yol açar. Devamlılık (Süreklilik) ilişkisi: İnsan algısı, uzanan bir şekli (devamlılık/süreklilik arz eden), yönelimine göre bitiş noktasından devam ettirme eğilimindedir (Kapalılık etkisi ile de ilgilidir). Bir melodi meydana getiren notalar ayrı ayrı sesler olarak değil, zaman içinde birbirine bağlanmış sürekli bir melodi olarak algılanır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
11 Şekil 1.5: Süreklilik Tamamlama: Bireyler, görsel dünyada algıladıkları uyaranlarda var olan boşlukları doldurarak örgütleme ve bu yolla da kopuk parçalar yerine, bütün bir nesne algılamaya eğilimlidirler. Bu şekiller tamamlanmamış olmalarına rağmen, onları tamamlanmış gibi algılamamız için güçlü bir eğilim vardır. Böylece, zihinsel olarak, şekilleri kapatıp veya boşlukları doldururuz. Bu olgu, algılamada tamamlama olarak geçer. Derinlik Algısı Şekil 1.6: Tamamlama Nesnelerin üç boyutlu (en, boy ve derinlik) olarak algılanmasına derinlik algısı denir. İnsan gözü en ve boy olmak üzere iki boyutludur. Fakat, biz birtakım algısal ipuçlarını kullanarak nesnelerin derinliğini de (üçüncü boyutu) algılarız. Nesnelerin üç boyutlu (en, boy ve derinlik) olarak algılanmasına derinlik algısı denir. Bu algısal ipuçları aşağıda belirtilmiştir. Doğrusal (Çizgisel) perspektif ipucu: Doğrusal perspektifte büyüklükleri bilinen nesneler uzakta iken birbirlerine daha yakın ve kesişiyormuş gibi görünürler. Örneğin; demir yolu üzerinde bulunan raylar, uzaklaştıkça birbirine yakınlaşmaktadır. Açıklık/Netlik ipucu: Uzaktaki nesneler bulanık ve silik gözükürken, yakındaki nesneler net gözükür. Gölge ipucu: Işığın geliş açısına bağlı olarak nesnelerin bazı kısımlarının daha net, bazı kısımlarının ise gölgeli olarak görülmesi, derinlik algısına yol açar. Araya girme ipucu: Bir nesnenin bir başka nesnenin görünmesini kısmen engellemesidir. Bu durumda tam olarak görünen nesne yakında, görünüşü engellenen nesne ise onun arkasında ve daha uzaktaymış gibi görünür. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
12 Hareket paralaksı ipucu: Hareket eden cisimler derinliği algılamamıza yardım eder. Hareket eden bir aracın içindeyken yakın nesneler bize göre zıt yönde ve hızlı hareket ediyor algılanırken, uzak nesneler bizimle aynı yönde ve yavaş hareket ediyor algılanır. İnsanların dış dünyadan edindiği algıların bazıları doğru değildir. Gözün yapısından kaynaklanan etmenler: İki gözün birbirinden biraz uzak olması nedeniyle, bir nesnenin gözlerimizin ağ tabakalarına düşen imgeleri birbirinden farklı olur. Yani, gözlerimizden her biri nesnelere hafifçe farklı açılardan baktığımız için bu nesnenin farklı bir yönünü görür (ağtabakası uymazlığı). Beyin birbirinden farklı bu iki görüntüyü birleştirdiğinde derinlik algısı ortaya çıkar. Nesne yaklaştıkça, daha net bir görüntü sağlamak için gözler içeriye doğru döner ve gözbebekleri de birbirine yaklaşarak nesnenin derinliğini (uzaklığını) oluşturur (Konverjans). Algı Yanılmaları Şekil 1.7:. Derinlik algısı İnsanların dış dünyadan edindiği algıların bazıları doğru değildir. Yanlış ve kusurlu algılamaları da olabilir. Yanlış algılamalarda ya duyu organlarının yapısının ya da geçmiş yaşantıların etkisi vardır. İllüzyon (Yanılsama): İllüzyon, var olan bir nesne veya. Canlıyı organik ya da psikolojik nedenlerle yanlış algılamadır. Çay bardağına batırılmış kaşığın kırık gibi görülmesi bir fiziksel ilüzyon, korkan birinin ıssız yolda giderken bir ipi yılan olarak algılaması psikolojik ilüzyondur. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
13 Tartışma Duyum ve Algı Kavramları Yanlış algılamalarda ya duyu organlarının yapısının ya da geçmiş yaşantıların etkisi vardır. Şekil 1.8: Yanılsama Halüsinasyon (Sanrı): Ortada bir uyarıcı yokken kişinin bir şeyler algıladığını sanmasıdır. Yani, gerçekte var olmayan bir uyarıcının varmışçasına algılanmasıdır. Örneğin; kapı çalmadığı halde zilin sesini duymak, ellerimizin üstünde böcek olmadığı halde ellerin üstünde böcek var denmesi gibi. ALGIYI ETKİLEYEN FAKTÖRLER İç Etmenler Duygular (korku, öfke, üzüntü, sevinç vb.) Dürtü, güdü ve ihtiyaçlar Psikolojik ve zihinsel durum Algıya hazır olma Geçmiş yaşantılar ve öğrenme Tutum ve önyargı Meslek ve ilgiler Beklentiler Dışsal Etmenler Fiziki çevre (ısı, ışık, sıcaklık, iklim) Sosyal çevre (kültür). Uygulama için gittiğiniz eğitim kurumlarında "su dolu bardağın içine konulam kalem" uygulamasını yaptırınız? Bu testin sonuçlarının algılamayı nasıl etkilediğini öğretmenlerle tartışınız Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
14 DUYUM Göz bakar, beyin görür. Duyu organlarımız, dışarıdan gelen uyarıları alır, bu uyarıları sinirler vasıtası ile beyindeki ilgili merkeze iletir. Böylece, duyum meydana gelir. Duyum; sestir, ışıktır, kokudur, basınçtır. Duyum algılamada önemli rol oynar. Örneğin; elini ütüye değdiren insan bir anda elini çeker. Fakat duyum her zaman o andaki bir yaşantı olarak kalmayıp algının oluşması için bir temel olabilir. Bu aşamada geçmiş yaşantılar işe karışır ve duyumun verdiği yalın bilgiye bir anlam yüklenir. Böylece algı meydana gelir. O hâlde algının olabilmesi için duyumun; duyumun olması için uyarımın; uyarımın olması için de uyarıcının olması gerekmektedir. Duyumla İlgili Temel Kavramlar Duyu 0rganı: Belirli uyarıcı türüne duyarlı olan, o uyarıcıya ilişkin fiziksel enerjiyi çözümleyen beden bölümüdür. Örneğin; göz. Duyum, algının ön koşuludur. Duyum olmadan algı olmaz. Alıcılar: Duyu organlarında belirli uyarıcı türüne duyarlı olan birimlerdir. Örneğin; gözde koniler. Duyusal sistem: Duyu organlarıyla başlayıp beyin kabuğuna kadar uzanan yol üzerindeki yapı ve sinir liflerinden oluşan bütünlüktür. Örneğin; görsel sistem. Duyum: Uyarıcıların, duyu organları aracılığıyla elektrik akımına dönüştürülüp beyne ulaştırılmasıdır. Mesela; görme, işitme, tat alma, koku, cilt duyumu. Duyumsama: Duyu deneyimini sağlayan işlemler bütünüdür. Örneğin; görsel işlemleme. Uyarıcı: Duyu organlarını harekete geçiren her türlü iç (açlık, susuzluk) veya dış etkendir (ışık, ses). Tepki: Uyarıcıların organizmayı etkilediği anda, organizma tarafından yapılan yalın davranımdır. Uyarım: Uyarıcıların organizmaya ulaşmasıyla oluşan duruma denir. Yani uyarıcı-tepki ilişkisidir. Duyumun koşulları: Duyu organlarımız çevredeki tüm uyarıcıları alamaz. Bir uyarıcının duyum oluşturması için gerekli koşullar şunlardır. Ortamda uyarıcı bir kaynak olmalıdır. Uyarıcıyı organizmaya iletebilecek uygun bir ortam olmalıdır. Duyu organı, sinir sistemi ve beyin uyarıcıyı alabilmek için sağlıklı olmalıdır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
15 Ödev Duyum ve Algı Kavramları Uyarıcının şiddeti, duyum eşiği sınırları içerisinde olmalıdır. Duyumun eşiği: Duyu organlarının bir uyarıcıyı almaya başladığı sınırdır. Alt Eşik: Duyu organlarının bir uyarıcıyı belli belirsiz almaya başladığı en düşük şiddettir. Üst Eşik: Duyu organlarının bir uyarıcıyı duyumsamasının kaybolduğu en yüksek şiddettir. Farklılaşma Eşiği: Bir uyarıcıda fark edilebilen, en küçük şiddet değişmesidir. Yani, aynı türden iki uyarıcıda şiddet farkının ayırt edildiği ilk noktadır. ALGI İLE DUYUM ARASINDAKİ FARKLAR Duyum fizyolojik bir olaydır. İnsanda görme, işitme, tatma, koklama, dokunma, organ duyumları vardır. Duyu organları tarafından alınıp beyne iletilen uyarımlar kümelenip yorumlanır. Algı ise, tamamen psikolojik bir olaydır. Algılama anında, geçmiş yaşantılar, diğer duyu organlarından gelen başka duyular, o andaki beklentiler, toplumsal ve kültürel etkenler ve değerler işin içine girerler. Yani, dünya ile ilgili birincil bilgileri algılama şeklimiz, duyu sistemi ve beynin başlangıçtaki yapılanma tarzından çok etkilenir. Duyu sistemimizin yapısı nedeniyle, dünyayı ancak belirli bir şekilde algılayabiliyoruz ve uyaranlardan alınan ilk duyuma birçok anlam veren geçmiş deneyimlerimizde algılama şeklimizi çok etkiliyor. Duyum, bir organizmanın iç ve dış uyarıcılara karşı duyarlılığını gösteren bir terimdir Algı, duyumdan daha ileri bir adımdır ve algısal süreçler, duyularımızın bizde oluşturduğu yaşantıların en ufak parçalarını bile anlamlı, örgütlü bir bütün hâlinde yorumlanmasını içerir. Çevrenizde bulunan harhangi bir yeri hem gündüz hem gece gözlemleyiniz ve gözlemleriniz arasındaki farkları belirtiniz. Hazırladığınız ödevi sistemde ilgili ünite başlığı altında yer alan Ödev bölümüne yükleyebilirsiniz. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
16 Özet Duyum ve Algı Kavramları Beyne ulaşan duyumların organize edilerek tanıma, anlama ve anlamlandırma işlemine algı denir. Duyum fizyolojik bir olaydır. İnsanda görme, işitme, tatma, koklama, dokunma, organ duyumları vardır. Algılama, duyumların çeşitli biçimlerde örgütlenip anlam kazanması, yorumlanmasıdır. Uyarıcılar, farklı kişilerde farklı yorumlanacağı gibi; aynı kişi, aynı uyarıcılara değişik bakış açısına göre farklı biçimlerde anlamlandırabilir. Eşyaları zihnimizde anlamlı bir bütün olması için biçim, şekil, ses veya görüntü biçiminde organize ederiz. Bunun için de algılama biçimlerinden (görme, koklama, duyma, uzay, zaman, dokunma vb.) faydalanırız. Kişinin belli bir anda çevresinde duyu organlarıyla görebildiği, işitebildiği, koklayabildiği, dokunabildiği her şey o kişinin algı alanını oluşturmaktadır. Algılarımızı etkileyen daha önceki tüm öğrenme ve yaşantılarımıza algının dayanağı denir. İnsan dış dünyayı olduğu gibi anlamlandırmaz. Daha önceden öğrenilmiş bilgiler ve yaşantılar algılamasına yön verir. Algısal seçimde en önemli işlev dikkattir. Dikkat zihinsel çabanın bir nokta üzerinde toplanması demektir.dikkatin hangi uyarıcılar üzerinde yoğunlaşacağına ise, kısmen uyarıcıların yapısal özellikleri, kısmen de algılayan kişinin özellikleri belirler. İnsan algısında, nesne algılamaya ilişkin kuvvetli eğilimin yanı sıra büyük bir istikrarlılık vardır. Daha önce çeşitli özellikleriyle (renk, büyüklük, şekil) algılanan nesnelerin, bu özellikleri değişmesine rağmen, algılarının aynı kalması yani aynı nesne olarak algılanmasına algıda değişmezlik denir. Üç türlü algıda değişmezlik vardır. Bunlar; parlaklık-renk değişmezliği, büyüklük değişmezliği ve şekil değişmezliğidir. Algıda örgütleme, uyarıcıların tek tek değil de organizeli, anlamlı ilişkiler bütünü halinde algılanması olayıdır. Algının bu özelliği sayesinde çevremizi düzenli ve anlamlı olarak algılamamızı sağlar. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
17 DEĞERLENDİRME SORULARI Değerlendirme sorularını sistemde ilgili ünite başlığı altında yer alan bölüm sonu testi bölümünde etkileşimli olarak cevaplayabilirsiniz. 1. Aşağıdakilerden hangisi duyumla ilgili yanlış bir bilgidir? a) Duyumlar basit yaşantıların hammaddesidir b) Duyum fizyolojik bir olaydır c) Yaşantı sadece bir dizi duyumla sınırlıdır d) Duyumlar bağımsız olaylar değildir e) Hemen her duyumla birlikte algılama da yapılır 2. Aşağıdakilerden hangisi algılama için yanlış bir bilgidir? a) Duyumların çeşitli biçimlerde örgütlenip anlam kazanması, yorumlanmasıdır b) Uyarının duygusal yapısı, ortam veya zemin tarafından etkilenir c) Daha önceki duyusal deneyimler, kişisel duygu, tutum, amaç ve dürtüler algılamayı etkiler d) Algılama karışık ve karmaşık bir olaydır e) Algılama kişiden kişiye değişmeyen sabit bir yapıdadır 3. Uzay duygusu öncelikle hangi duyu veya duyularla ilgilidir? a) Görme ve koklama b) Dokunma, tatma ve koklama c) İşitme, tatma ve görme d) Görme, dokunma ve işitme e) Görme, tatma ve zaman 4. Aşağıdakilerden hangisi algıda seçiciliği ve dikkati belirleyen dış faktörlerdendir? a) Geçmiş yaşantılar ve deneyimler b) İlgiler c) Tutumlar d) Ani değişiklikler e) İhtiyaçlar Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
18 5. Gökyüzüne bakarken kayan yıldızı hemen fark etmemiz algıda seçiciliği belirleyen hangi faktörle açıklanabilir? a) Uyarıcının hareketliliği b) Uyarıcının tuhaflığı c) Uyarıcının tekrar etmesi d) Uyarıcının şiddeti ve büyüklüğü e) Uyarıcının zıtlığı veya karşıtlığı (kontrast) 6. Sınıfta ders dinleyen bir öğrencinin dışardan ani bir ses gelmesiyle ilgisinin dışarı kayması hangi algıda örgütlemenin hangi özelliği ile ilişkilidir? a) Benzerlik ilişkisi b) Yakınlık ilişkisi c) Devamlılık ilişkisi d) Tamamlama ilişkisi e) Şekil-Zemin ilişkisi 7. Aşağıdaki hangisi algıyı etkileyen iç faktörlerden biri değildir? a) Geçmiş yaşantılar ve öğrenme b) Tutum ve önyargı c) Meslek ve ilgiler d) İhtiyaçlar ve güdü e) Sosyal çevre 8. Bir melodi meydana getiren notalar ayrı ayrı sesler olarak değil, zaman içinde birbirine bağlanmış bir melodi olarak algılamak algıda gruplamalardan hangisine örnek olarak gösterilebilir? a) Benzerlik ilişkisi b) Yakınlık ilişkisi c) Devamlılık ilişkisi d) Tamamlama e) Derinlik Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
19 9. Gençlerde günler kısa, yıllar uzun; yaşlılarda günler uzun, yıllar çabuk geçer. Sözü ile aşağıdaki algılardan hangisine dikkat çekilmiştir? a) Uzay algısı b) Dokunma algısı c) Zaman algısı d) İşitme algısı e) Tat algısı 10. Aşağıdakilerden hangisi algıyı etkileyen dış faktörlerden biri değildir? a) Uyarıcının tekrar etmesi b) Yenilik c) Uyarıcının farklılığı d) Beklentiler e) Uyarıcının kontrastlığı Cevap anahtarı: 1.C,2.E,3.D,4.D,5.A,6.E,7.E,8.C,9.C,10.D. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
20 YARARLANILAN VE BAŞVURULABİLECEK DİĞER KAYNAKLAR Algı. Erişim Tarihi: Algılama. Erişim Tarihi: Arkonaç, S. A. (2005). Psikoloji Zihin Süreçleri Bilimi (4. Baskı). İstanbul: Alfa. Atkinson, R., Atkinson, R.C., Smith E.E, Bem D.J., Nolen, S. (2002). Psikolojiye Giriş (2. Baskı). Ankara: Arkadaş Bacanlı, H. Gelişim ve Öğrenme. Ankara: Nobel Yayın Dağıtım, Duyum ve Algı. notoku.com Sosyoloji / Psikoloji Ders: Davranış Bilimlerine Giriş. Erişim Tarihi: Hökelekli, H. (2008). Psikolojiye Giriş (1. Bakı). İstanbul: Düşünce İnceoğlu, M. (2004). Tutum, Algı ve İletişim. İstanbul: Elips Kitabevi. Özkalp, E. (2003). Psikolojiye Giriş Dersleri. Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınları. Morris, C. (2002). Understanding Pyschology, (Psikolojiye Giriş), Morgan, C.T. (2009). Psikolojiye Giriş. Sirel Karakaş, Rükzan Eski (Eds.). Algı. (pp ). Konya: Eğitim Akademi. Birinci Basım, Ankara: Türk Psikologlar Derneği Yayınları. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Gestalt Kuramı. Doç. Dr. Tülin ŞENER
Gestalt Kuramı Doç. Dr. Tülin ŞENER Wertheimer, Köhler ve Koffka nın çalışmaları bu kurama önemli ölçüde katkı getirmiştir. Algıyla ilgili ilk araştırmalar Gestalt psikologları tarafından yapılmıştır.
DetaylıUzaktan Eğitim. Doç.Dr. Ali Haydar ŞAR
Uzaktan Eğitim Doç.Dr. Ali Haydar ŞAR Kurucuları: Max wertheimer, Wolfgang,Köhler, Kurt Koffka ve Kurt Lewin Gestalt kuramına göre bütün,parçaların toplamından daha fazladır ve birey, bütünü parçalarına
DetaylıALGI VE ALGISAL ÖRGÜTLEME YASALARI
ALGI VE ALGISAL ÖRGÜTLEME YASALARI Çevredeki nesneleri ve olayları, tanıma, kavrama ve anlama, etiketleme ve tepki vermeye hazırlanma gibi işlemlerdir. ALGI Duyu organlarıyla gelen bilginin anlamlandırılmasıdır.
DetaylıODTÜ G.V. ÖZEL LĠSESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ZÜMRESĠ. 2011-2012 Eğitim-Öğretim Yılı. Ders Adı : Algı ÇalıĢma Yaprağı: 6
ODTÜ G.V. ÖZEL LĠSESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ZÜMRESĠ 2011-2012 Eğitim-Öğretim Yılı Ders Adı : Algı ÇalıĢma Yaprağı: 6 Adı Soyadı : No: Sınıf: 10/ ALGI Duyumlanan uyarıcıların anlamlandırılması, bütünlüklü kavranmasıdır.
DetaylıWertheimer, Köhler ve Kofka tarafından geliştirilmiş bir yaklaşımdır. Gestalt psikolojisi, bilişsel süreçler içerisinde özellikle "algı" ve "algısal
Gestalt Psikoloji Wertheimer, Köhler ve Kofka tarafından geliştirilmiş bir yaklaşımdır. Gestalt psikolojisi, bilişsel süreçler içerisinde özellikle "algı" ve "algısal örgütlenme" konularında yoğunlaşmış
DetaylıBÖLÜM Duyum ve Algılama
BÖLÜM - 3 1.5.5. Duyum ve Algılama İnsan çevresinde olup bitenleri duyu organları aracılığıyla fark eder. Duyum bir uyarıcının beyindeki yalın etkisidir. Çevremizdeki nesneleri, sesleri, kokuları ve tüm
DetaylıTEMEL ALGISAL SÜREÇLER VE BİLGİ İŞLEMEDE ALGININ YERİ VE GESTALT PRENSİPLERİ BİLGİ İŞLEME SÜREÇ VE YAKLAŞIMLARI
TEMEL ALGISAL SÜREÇLER VE BİLGİ İŞLEMEDE ALGININ YERİ VE GESTALT PRENSİPLERİ BİLGİ İŞLEME SÜREÇ VE YAKLAŞIMLARI ALGI Dünya ile ilgili tüm bilgilerimiz algısal süreçlere dayanmaktadır. Bu nedenle algı konusu
DetaylıÜNİTE 4 Algılama. Amaçlar. İçindekiler. Öneriler
ÜNİTE 4 Algılama Amaçlar Bu üniteyi çalıştıktan sonra, Algının tanımını bilecek, Algılama biçimlerini bilecek, Gestalt algılama kuramını kavrayacak, Algılamayı etkileyen iç ve dış etmenleri anlayacak,
DetaylıGESTALT KURAMI Gestalt kuramcılarına göre bütün, parçaların toplamından daha anlamlıdır ve farklıdır. Birey herşeyi bir bütün olarak algılama
GESTALT KURAMI Gestalt kuramcılarına göre bütün, parçaların toplamından daha anlamlıdır ve farklıdır. Birey herşeyi bir bütün olarak algılama eğilimindedir. Gestalt kuramcıları Köhler Wertheimmer ve Koffka
DetaylıDuyum ve Algı. Prof. Dr. Güler Bahadır Dr. Nilüfer Alçalar İ. Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı
Duyum ve Algı Prof. Dr. Güler Bahadır Dr. Nilüfer Alçalar İ. Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Amaç: Algı ve algının özelliklerini tanımlamak 2 Öğrenim Hedefleri: Öğrenciler; Algı ve duyumu
Detaylı1. ALGILAMA KAVRAMI VE TANIMI
ALGILAMA 1. ALGILAMA KAVRAMI VE TANIMI Algılama bir çeşit duyumsal bir bilgilenmedir. Böyle bir süreçte, dış dünya dan, duyma, tatma, görme, koklama ve dokunma duyuları yardımı ile bilgiler toplarız. Algılama,
DetaylıDuyum ve Algı. Fiziksel Uyarandan Anlamlı Algılara Uzanan Bir Süreç
Duyum ve Algı Fiziksel Uyarandan Anlamlı Algılara Uzanan Bir Süreç Duyum Dışarıdan alınan uyaranların sinir sistemine iletilmesi sürecidir. Duyusal uyarılma deneyimidir. Uyaranın sinir sisteminin tanıdığı
DetaylıHavacılıkta Ġnsan Faktörleri. Uçak Müh.Tevfik Uyar, MBA
Havacılıkta Ġnsan Faktörleri Uçak Müh.Tevfik Uyar, MBA BÖLÜM 1 Biyolojik Varlık Olarak İnsan Birinci Bölüm: Fiziksel Faktörler ve Algı Geçen Hafta GEÇEN HAFTA İnsan, Fiziksel Faktörler ve İnsan Performansı
Detaylı2011-2012 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI PSİKOLOJİ DERSİ 10. SINIFLAR I. DÖNEM II. ORTAK YAZILI SINAVI
Adı: 2011-2012 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI A GRUBU AAA ADI SOYADI: SINIFI: NO: 08.01.2011 AAA Soyadı: PSİKOLOJİ DERSİ 10. SINIFLAR PUAN 2010 2011 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI.11.A SINIFI SOSYOLOJİ DERSİ 1.DÖNEM 2.YAZILI
DetaylıALGI BİLGİ İŞLEME SÜREÇ VE YAKLAŞIMLARI
ALGI BİLGİ İŞLEME SÜREÇ VE YAKLAŞIMLARI Hesap Yapan Beyin Uyaranların kodlanması, bilgilerin saklanması, materyallerin dönüştürülmesi, düşünülmesi ve son olarak bilgiye tepki verilmesini içeren peş peşe
DetaylıALGI. Yard. Doç. Dr. Aybala SARIÇİÇEK İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıbbi Psikoloji Dersi 2012
ALGI Yard. Doç. Dr. Aybala SARIÇİÇEK İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıbbi Psikoloji Dersi 2012 Edgar Müller Escher KONU BAŞLıKLARı Tanımlar Duyum ve algı arasındaki farklar Duyu ve algının nörofizyolojik
DetaylıBilişsel Gelişimle İlgili Kavramlar
Bilişsel gelişimi anlayabilmek için gizil güç, yetenek, algı, dikkat, kavram oluşturma, belek ve hatırlama gücü, akıl yürütme ve problem çözme ile yaratıcılık kavramlarının açıklaması gerekir. Gizil Güç:
Detaylıünite1 Fen Bilimleri Beş Duyumuz Beş Duyumuz 3. Burundaki kılları koparmak Çok sıcak cisimlere dokunmak
ünite1 Beş Duyumuz Beş Duyumuz Fen Bilimleri 1. Özgür Selin TEST 1 Kitapları okumamı sağlar. Annemin yaptığı kekin tadını almamı sağlar. Öğrencilerin sözünü ettiği duyu organları hangileridir? Özgür Selin
DetaylıÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I
HEDEFLER İÇİNDEKİLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I Gelişim Psikolojisinin Alanı Gelişim Psikolojisinin Temel Kavramları Gelişimi Etkileyen Faktörler Gelişimin Temel İlkeleri Fiziksel Gelişim Alanı PSİKOLOJİ Bu
DetaylıTÜKETİCİ DAVRANIŞLARI SORU VE CEVAPLARI
TÜKETİCİ DAVRANIŞLARI SORU VE CEVAPLARI 2014-2015 1 ) Güdülenme süreci aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak sıralanmıştır? İhtiyaç - Dürtü - Davranış - Güdü Güdü - Dürtü - İhtiyaç - Davranış Davranış
DetaylıPSİ153 Psikolojiye Giriş I - Prof. Dr. Hacer HARLAK
Alıcı organların çevredeki enerjinin etkisi altında uyarılmasıyla ortaya çıkan nörofizyolojik süreçlerdir. Beyin Uyarıcı (Dış çevre ya da iç çevre) duyu organı (alıcılar) Birincil Duyular Görme İşitme
DetaylıProje 3: Seminer. Planlama Raporu
Proje 3: Seminer Planlama Raporu Seçim Rasyoneli Okul Psikolojik Danışmanı Levent Hocamız ile yaptığımız görüşmede bize okuldaki öğrencilerin bir psikoloji kulübü olduğunu ve semineri bu psikoloji kulübündeki
DetaylıPSİKOLOJİYE GİRİŞ DUYUM VE ALGI. Öğr. Gör. Ezgi Deveci. Işık Üniversitesi Psikoloji Bölümü
31.10.- 02.11. 2016 PSİKOLOJİYE GİRİŞ DUYUM VE ALGI Öğr. Gör. Ezgi Deveci Işık Üniversitesi Psikoloji Bölümü 31.10.- 02.11. 2016 1. Görsel Sistem 2. İşitme 3. Diğer Duyular 4. Algıda Organizasyon Süreçleri
DetaylıWeb adresi. Psikolojiye Giriş. Diğer hayvanlar da aynı türde bir dile sahip midir? Dil (devam) Şimdinin Bilinci, Geçmişin Bilinci Ders 7
Psikolojiye Giriş Web adresi Şimdinin Bilinci, Geçmişin Bilinci Ders 7 2 Dil (devam) Diğer hayvanlar da aynı türde bir dile sahip midir? (eğer değilerse, bunu öğrenebilirler mi?) 3 4 İnsan dışı iletişim
DetaylıGESTALT KURAMıN ORTAYA ÇıKıŞı
GESTALT KURAMI HAYVANLARDA ZE GESTALT KURAMıN ORTAYA ÇıKıŞı Gestalt hareket, 1912 de Almanya Wertheimer in yazdığı bir makale ile başlamıştır. Gestalt kuramının ilkeleri Wertheimer,Köhler ve Koffka tarafından
DetaylıBÖLÜM 2 1.5. Organizma ve Çevre İlişkileri 1.5.1. Organizma, Davranış ve Zihinsel Süreçler. 1.5.2. Çevre. 1.5.3. Fizik Çevrenin Organizmayı Etkilemesi
BÖLÜM 2 1.5. Organizma ve Çevre İlişkileri 1.5.1. Organizma, Davranış ve Zihinsel Süreçler İnsan davranışının temelini oluşturan zihinsel süreçleri açıklamadan önce davranış terimini iyi anlamamız gerekir.
DetaylıPSİKOLOJİYE GİRİŞ ALGI-BÖLÜM 5. Fatma Gül Cirhinlioğlu
PSİKOLOJİYE GİRİŞ ALGI-BÖLÜM 5 Fatma Gül Cirhinlioğlu Duyum (Sensation) Duyum, dışsal bir uyarıcıyla ilgili ilk farkındalığımızdır. Dışsal uyarıcılar duyu reseptörlerini harekete geçirir ve bunlar beyin
DetaylıBirey ve Çevre (1-Genel)
Birey ve Çevre (1-Genel) Prof. Dr. Turgut Göksu PA GBF Öğretim Üyesi tgoksu@hotmail.com Turgut Göksu 1 DAVRANIŞ NEDİR? İnsanların (ve hayvanların) gözlenebilen veya herhangi bir yolla ölçülebilen hareketlerine
DetaylıGerçekçi (Realistic) görseller, üzerinde durulan gerçek nesneyi gösterir. Örneğin bir arabanın resmi gerçekçi bir görsel öğe olarak kullanılabilir.
GÖRSEL TASARIM UNSURLARI Görsel Unsurlar Sözel Unsurlar Çekicilik Katan Unsurlar Gerçekçi Yazı Tipi Dikkat Çekici Şematik Stil Sayısı Dokunulabilir Benzeşik Büyük Harf Etkileşimli Dr. Sakıp KAHRAMAN Bayburt
DetaylıREHBERLİK VE İLETİŞİM 5
REHBERLİK VE İLETİŞİM 5 Yrd. Doç. Dr. M. İsmail BAĞDATLI mismailbagdatli@yahoo.com İletişim Süreci KAYNAK Kodlama MESAJ KANAL Geri Besleme Kod Açma ALICI MESAJ Mesaj nedir? Mesaj; Kaynağın alıcısı ile
DetaylıGÖRSEL OLMAYAN DUYU SİSTEMLERİ
GÖRSEL OLMAYAN DUYU SİSTEMLERİ MEKANİK DUYULAR İnsanlarda dokunma, basınç, sıcaklık ve ağrı gibi bir çok duyu bulunmaktadır. Bu duyulara mekanik duyular denir. Mekanik duyuların alınmasını sağlayan farklı
DetaylıDUYUSAL ve MOTOR MEKANİZMALAR
DUYUSAL ve MOTOR MEKANİZMALAR Duyu Algılama, Tepki Verme ve Beyin Algılama beyinsel analiz tepki Sıcaklık, ışık, ses, koku duyu reseptörleri: elektriksel uyarılara dönüşür Uyarı beyin korteksindeki talamus
DetaylıMateryal Çeşitleri. koninin dayandığı ilkeler, Çilenti (1984:57) tarafından şu şekilde açıklanmıştır:
Materyal Çeşitleri Yaşantı Konisi (Dale) Farklı öğretim materyallerinin, öğretim ortamındaki işlevleri ve önemi, Edgar Dale tarafından oluşturulan yaşantı konisinde gösterilmektedir.(1969) Bu koninin dayandığı
DetaylıDAVRANIŞ BİLİMLERİ DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN İNCELENDİĞİ SİSTEMLER
DAVRANIŞ BİLİMLERİ DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN İNCELENDİĞİ SİSTEMLER Doç. Dr. Mahmut AKBOLAT Davranış Bilimleri I. Fizyobiyolojik Sistem A Biyolojik Yaklaşım II. Psikolojik Sistem B. Davranışçı Yaklaşım C. Gestalt
DetaylıGestalt Öğrenme. Gestalt Öğrenme
Gestalt Öğrenme Gestalt Öğrenme 2 Gestalt çı yaklaşım, 20. Yüzyılın ilk yarısında Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinde gelişen ve etkilerini günümüzde de sürdüren önemli psikoloji akımlarından biridir.
DetaylıMADDENİN ÖZELLİKLERİ
Çevremizde gördüğümüz, dokunduğumuz, kokladığımız birden çok varlık vardır. Az veya çok yer kaplayan her varlık madde olarak adlandırılır. Çiçekler, kalemimiz ve hatta bizde birer maddeyiz. Peki, çevremizde
DetaylıTEMEL GRAFİK TASARIM AÇIK-KOYU, IŞIK-GÖLGE
TEMEL GRAFİK TASARIM AÇIK-KOYU, IŞIK-GÖLGE Öğr. Gör. Ruhsar KAVASOĞLU 23.10.2014 1 Işık-Gölge Işığın nesneler, objeler ve cisimler üzerinde yayılırken oluşturduğu açık orta-koyu ton (degrade) değerlerine
DetaylıÖğretim Materyallerinin Eğitimdeki Yeri ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI. Dr. Ümmühan Avcı Yücel Esin Ergün
ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI Dr. Ümmühan Avcı Yücel Esin Ergün Bu bölümü tamamladıktan sonra; Bu bölümü tamamladıktan sonra; Bir öğretim materyali seçerken hangi unsurlara dikkat edilmesi
DetaylıGÖRSEL ALGI VE GÖRSEL YANILSAMALAR. İnci Ayhan, PhD. Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü
GÖRSEL ALGI VE GÖRSEL YANILSAMALAR İnci Ayhan, PhD Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü İkinci Bahar Programı, Aralık 2014 Görsel bilgi görsel sistemde nasıl bir yol izler? Retina Optik sinir Talamus
DetaylıÖĞRENME ALANI : FİZİKSEL OLAYLAR ÜNİTE 5 : IŞIK
ÖĞRENME ALANI : FİZİKSEL OLAYLAR ÜNİTE 5 : IŞIK C IŞIĞIN KIRILMASI (4 SAAT) 1 Kırılma 2 Kırılma Kanunları 3 Ortamların Yoğunlukları 4 Işık Işınlarının Az Yoğun Ortamdan Çok Yoğun Ortama Geçişi 5 Işık Işınlarının
DetaylıMBA 507 (7) ALGILAMA VE KARAR ALMA
MBA 507 (7) ALGILAMA VE KARAR ALMA Algı Bireylerin çevrelerini anlamlandırabilmek adına duyumsal izlenimlerini düzenleme ve yorumlama sürecine verilen isimdir. davranışlarımız algıladığımız dünyaya göre
DetaylıRENK İLE İLGİLİ KAVRAMLAR
RENK İLE İLGİLİ KAVRAMLAR Tanımlar Renk Oluşumu Gökyüzünde yağmur sonrasında olağanüstü bir renk kuşağı ( gökkuşağı ) görülür. Bunun nedeni yağmur damlalarının, cam prizma etkisi ile ışığı yansıtarak altı
DetaylıAdı Soyadı :. Numarası :.
Adı Soyadı :. Numarası :. Çalışma Kağıdı Konu: Beş Duyumuz Kazanım 1: Duyu organlarının önemini fark eder. 2: Duyu organlarının temel görevlerini açıklar. 3: Duyu organlarının sağlığını korumak için yapılması
Detaylı-DERS PLANI- Görsel Sanatlar Dersi. 2 Ders Saati (40+40dk)
DERS SINIF KONU SÜRE AMAÇLAR HEDEF VE DAVRANIŞLAR DERS İÇERİĞİ VE SÜREÇ Görsel Sanatlar Dersi 9. Sınıf Doku 2 Ders Saati (40+40dk) -DERS PLANI- 1. Işığın etkisiyle objelerin dokusal özelliklerini tanır.
DetaylıEğitimin Psikolojik Temelleri
Eğitimin Psikolojik Temelleri Eğitim sürecinin daima iki boyutu olmuştur. Bunlardan birincisi yukarıda değindiğimiz toplumsal ya da sosyal boyut, diğeri ise bireysel boyuttur. Eğitim ne kadar sosyal amaçlarla
Detaylı28.03.2013. Algılama üzerinde etkilidir. Hareketi ve yönü belirleyici etki yaratırlar. Ayırma amaçlı. Kalın çizgiler daha etkilidir.
Hazırlayan ve sunan: Süleyman Nihat ŞAD 2 Kontrast/ Zıtlık ÇİZGİ ALAN-BOŞLUK DOKU Çizgi; gözü, belirli bir alanda ya da bir alan etrafında hareket ettirerek dikkatleri çeken tek boyutlu bir araçtır. ŞEKİL-FORM
DetaylıAVRASYA ÜNİVERSİTESİ
Ders Tanıtım Formu Dersin Adı Öğretim Dili PSİKOLOJİYE GİRİŞ Türkçe Dersin Verildiği Düzey Ön Lisans () Lisans (X) Yüksek Lisans() Doktora( ) Eğitim Öğretim Sistemi Örgün Öğretim (X) Uzaktan Öğretim( )
DetaylıDAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI
1 DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI Örgütte faaliyette bulunan insan davranışlarının anlaşılması ve hatta önceden tahmin edilebilmesi her zaman üzerinde durulan bir konu olmuştur. Davranış bilimlerinin
DetaylıÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER SOSYAL PSİKOLOJİ
HEDEFLER İÇİNDEKİLER SOSYAL PSİKOLOJİ Sosyal Psikoloji Nedir? Sosyal Psikolojinin Çalışma Konuları Sosyal Etki Ve Uyma Davranışı Tutumlar Sosyal Psikolojide Temel Kuramlar PSİKOLOJİ Bu üniteyi çalıştıktan
DetaylıBeş Duyumuz Duyu Organları ve Görevleri
Beş Duyumuz Duyu Organları ve Görevleri Çözümlü Soru - 4 Deri ile ilgili olarak verilen aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? A) Vücudumuzu bir örtü gibi kaplayarak güzel bir görünüm kazandırır. B)
DetaylıMADDEYİ TANIYALIM Bahri Yılmaz Fen ve Teknoloji
MADDEYİ TANIYALIM Bahri Yılmaz Fen ve Teknoloji Çevremizde dokunduğumuz, gördüğümüz, kokladığımız birbirinden farklı varlık vardır. Az veya çok yer kaplayan her varlık madde olarak adlandırılır. Çiçekler,
DetaylıYÖNETİCİ DURUMUNDA OLANLARIN
EĞİTİM PSİKOLOJİSİ GİRİŞ En küçüğünden en büyüğüne kadar bütün işyerleri belirli bir örgütlenme ile meydana gelip çalışmaktadır. bu örgütlenmenin temel unsuru olan insan o işyerinde yönetici, iş gören,
Detaylı2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İLKOKULU 3. SINIF FEN BİLİMLERİ DERSİ BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PLANI
ARALIK KASIM EKİM BEŞ DUYUMUZ KUVVET VE HAREKET MADDEYİ TANIYALIM 1.1.1 Duyu organlarını tanır. 1.1.2. Duyu organlarının temel görevlerini açıklar. 1.1.3. Duyu organlarının sağlığını korumak için yapılması
DetaylıPsikoloji - II. Ünite : Organizma ve Çevre
Psikoloji - II. Ünite : Organizma ve Çevre A-) ORGANİZMA VE ÇEVRE a-) Organizma: Psikolojide organizma dendiğinde geniş anlamı ile insan ve hayvan dar anlamı ile sadece insan anlaşılır. b-) Çevre: Organizmanın
DetaylıBilinç. Dikkat ve Algı. Uyanıklık Bilinç (2) Bilinçlilik Durumu
Bilinç ve Algı Yrd. Doç. Dr. Emrah SONGUR Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD Karar vermek, plan yapmak, hatırlamak, uyumak, rüya görmek, belirli bir işe yoğunlaşmak
DetaylıÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI
ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI Öğretim Teknolojisinin Kavramsal Çerçevesi Dr. Erinç Erçağ Kaynak: Editör: Prof. Dr. Hüseyin Uzunboylu - Öğretim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı Eğitim Doğumdan
DetaylıT.C. İSTANBUL RUMELİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU AMELİYATHANE HİZMETLERİ PROGRAMI 2. SINIF 1. DÖNEM DERS İZLENCESİ
T.C. İSTANBUL RUMELİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU AMELİYATHANE HİZMETLERİ PROGRAMI 2. SINIF 1. DÖNEM DERS İZLENCESİ Kodu: KİT201 Adı: Kişilerarası İletişim Teorik + Uygulama: 2+0 AKTS:
DetaylıGÜNEŞİN ELEKTROMANYETİK SPEKTRUMU
GÜNEŞİN ELEKTROMANYETİK SPEKTRUMU Güneş ışınımı değişik dalga boylarında yayılır. Yayılan bu dalga boylarının sıralı görünümü de güneş spektrumu olarak isimlendirilir. Tam olarak ifade edilecek olursa;
DetaylıTEKNOLOJI VE TASARıM DERSI
TEKNOLOJI VE TASARıM DERSI Temel Tasarım Etkinliği Gurup çalışması Yrd.Doç.Dr. Doğan Arslan Bu çalışmada Tasarım eleman ve ilkelerin neler olduğu açıklanacak. Her bir eleman ve ilkelere endüstriyel ürünler
DetaylıANLAMA TEKNİKLERİ I: OKUMA EĞİTİMİ YRD.DOÇ.DR. GÖKHAN ARI
ANLAMA TEKNİKLERİ I: OKUMA EĞİTİMİ YRD.DOÇ.DR. GÖKHAN ARI OKUMA BECERİSİ A. OKUMA EĞİTİMİNİN FİZİKİ UNSURLARI 1. GÖZÜN YAPISI 2. NETLİK ALANI, NETLİK AÇISI, OKUMA MESAFESİ, SESLE İLGİLİ UZUVLAR B. OKUMA
DetaylıÜNİTE DAVRANIŞ BİLİMLERİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER ALGILAMA VE ALGI YASALARI. Doç.Dr.Hasan TUTAR
HEDEFLER İÇİNDEKİLER ALGILAMA VE ALGI YASALARI Algılama ve Algı Kavramı Algılama Süreci Algı Türleri Algıların Özellikleri Algı Yasaları Algılama ve Atfetme (Yükleme) DAVRANIŞ BİLİMLERİ Doç.Dr.Hasan TUTAR
Detaylı2. SINIF İŞİTME ENGELLİ ÖĞRENCİLERİ İÇİN TEST ÇALIŞMASI. Hazırlayan Engin GÜNEY İşitme Engelliler sınıf Öğretmeni
2. SINIF İŞİTME ENGELLİ ÖĞRENCİLERİ İÇİN TEST ÇALIŞMASI Hazırlayan İşitme Engelliler sınıf Öğretmeni 1 Saçları hangisi tarar? o A) Bıçak o B) Tarak o C) Eldiven o D) Makas 2 Hangisi okul eşyası değil?
DetaylıSANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ
SANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ 1.Sanatsal düzenleme öğeleri Çizgi: Çizgi, noktaların aynı veya değişik yönlerde sınırlı veya sınırsız olarak ardı arda dizilmesinden elde edilen şekildir. Kalemimizle
DetaylıGİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ AKTS
GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ AKTS Dersin Adı Psikolojiye Giriş Dersin Kodu OKÖ105 Dersin Türü Zorunlu Dersin Seviyesi Lisans Dersin AKTS kredisi 4 Haftalık Ders
DetaylıTrafik Psikolojisi Trafik psikolojisi,
Trafik Psikolojisi Trafik psikolojisi, ***İnsanların trafikteki davranışlarını ve bu davranışların altında yatan psikolojik süreçleri inceleyen bir psikoloji alt alanıdır. Burada özellikle sürücülerin
DetaylıBILISSEL GELISIMİ TANIMI ÖNEMİ
BİLİŞSEL GELİŞİM BILISSEL GELISIMİ TANIMI ÖNEMİ Yenı dogan cocugun yasadıgı dunyayı ogrenmesı ve anlamaya calısması bas etmesı gereken en buyuk problemdır.bu durum yetıskınler ıcın kolay gozukebılır ama
DetaylıBeş Duyumuz Duyu Organları ve Görevleri
Duyu Organları ve Görevleri 1 Duyu Organları ve Görevleri Etkinlik Can ve arkadaşları uçan balonlar ile oyun oynarken balonları ellerinden kaçırdılar. Balonların üzerinde yazan bilgilerden yararlanarak,
DetaylıTüketici Satın Alma Davranışı Tüketici Davranışı Modeli
Bölüm 6 Pazarları ve Satın alma Davranışı Bölüm Amaçları davranış modelinin unsurlarını öğrenmek davranışını etkileyen başlıca özellikleri belirtmek Alıcı karar sürecini açıklamak Satın Alma Davranışı
DetaylıSİNİR SİSTEMİ VE BEYİN ANATOMİSİ 2
SİNİR SİSTEMİ VE BEYİN ANATOMİSİ 2 Bilgiyi işlemede büyük rol oynar HİPOKAMPUS Hafıza, öğrenme, bilişsel haritalama ve dikkat ile yakından ilişkilendirilmiştir Bu bölgeye zarar gelmesi öğrenme ve hatırlamada
Detaylı1- Matematik ve Geometri
GEOMETRİ ÖĞRETİMİ 1- Matematik ve Geometri Matematik ve Geometri Bir çok matematikçi ve matematik eğitimcisi matematiği «cisimler, şekiller ve sembollerle ilişkiler ve desenler inşa etme etkinliği» olarak
DetaylıTasarım Psikolojisi (GRT 312) Ders Detayları
Tasarım Psikolojisi (GRT 312) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Tasarım Psikolojisi GRT 312 Bahar 2 0 0 2 3 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili
DetaylıBĠLĠŞSEL GELĠŞĠM. Jean Piaget ve Jerome Bruner. Dr. Halise Kader ZENGĠN
BĠLĠŞSEL GELĠŞĠM Jean Piaget ve Jerome Bruner Biliş ne demektir? Biliş; düşünme, öğrenme ve hatırlama süreçlerine denir. Bilişsel gelişim neleri kapsar? Bireydeki akıl yürütme, düşünme, bellek ve dildeki
DetaylıSHAPYY. HEDEF 2. Belirtilen şekillere ait kartı bulur
SHAPYY HEDEF -1. Oyunu ve kurallarını tanır. 1-1 Oyunun adını doğru söyler 1-2 Oyunun bir grup uygulaması olduğunu belirtir. 1-3 Oyuna ait parçaları tanır. 1-4 Uygulamaya başlamak için gerekli parçaları
Detaylı6. SINIF FEN BİLGİSİ DERSİ GÜNLÜK DERS PLANI
6. SINIF FEN BİLGİSİ DERSİ GÜNLÜK DERS PLANI ÜNİTE 2 CANLININ İÇ YAPISINA YOLCULUK,VÜCUDUMDA NELER VAR? ÇEVREMİZİ NASIL ALGILIYORUZ? Önerilen Süre:1 ders saati KONU Dilimizle Nasıl Tat Alırız? HEDEF: Dil
DetaylıCANLILAR VE YAŞAM BEŞ DUYUMUZ DUYU ORGANLARI VE GÖREVLERİ
CANLILAR VE YAŞAM 2. ÜNİTE BEŞ DUYUMUZ DUYU ORGANLARI VE GÖREVLERİ DUYU ORGANLARININ TEMEL GÖREVLERİ GÖZ: Görme Organımız Göz, cisimlerin şeklini, rengini ve büyüklüğünü kısacası görüntüsünü algılamamızı
DetaylıÖğrenme, Örgütsel Öğrenme
Öğrenme, Örgütsel Öğrenme Öğrenme: Kişide istediği sonuca ulaşmak amacıyla hareket etmesini engelleyecek çeşitli eksiklikleri tamamlamasını sağlayacak bir süreç Hayatın her sürecinde öğrenme İşyerinde
DetaylıELEKTRİK-ELEKTRONİK MÜHENDİSLİĞİ Elektrik ve Elektronik Ölçmeler Laboratuvarı Deney Adı: Sensörler. Deney 5: Sensörler. Deneyin Amacı: A.
Deneyin Amacı: Deney 5: Sensörler Sensör kavramının anlaşılması, kullanım alanlarının ve kullanım yerine göre çeşitlerinin öğrenilmesi. Çeşitli sensör tipleri için çalışma mantığı anlaşılıp sağlamlık testi
Detaylıİlk izlenimler önemli midir? Yoksa, sonraki bilgilerle aslında kolayca değiştirilebilir mi?
İZLENİM OLUŞTURMA İlk izlenimler önemli midir? Yoksa, sonraki bilgilerle aslında kolayca değiştirilebilir mi? Sosyal grupları tanımlayıcı birtakım özelliklere göre mi düşünürsünüz? Yoksa somut bir örneğe
DetaylıBİLİŞSEL AÇIDAN ÇOCUK GELİŞİMİNİN BASAMAKLARI
BİLİŞSEL AÇIDAN ÇOCUK GELİŞİMİNİN BASAMAKLARI REYHAN SAĞLAM ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ÖĞRETMENİ BILIŞ NE DEMEKTIR? Biliş; düşünme, öğrenme ve hatırlama süreçlerine denir. Bilişsel gelişim neleri kapsar?
DetaylıPragnanz Yasaları Cemil YAYLAR
Pragnanz Yasaları Cemil YAYLAR 251-259 Kaynak II; Eğitim Psikolojisi Yazar;B.YEŞİLYAPRAK Hazırlayan;Cemil YAYLAR 2005-2006 Ders Sor.; Doç. Dr. Nasip DEMİRKUŞ, 1-Önce Soruları Tıklayın Yanıtlamaya Çalışın.
Detaylı3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? OCAK
3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? 04 22 OCAK TÜRKÇE ÖĞRENME ALANI: DİNLEME 1. Dinleme Kurallarını Uygulama 1. Dinlemeye hazırlık yapar. 2. Dinleme amacını belirler. 3. Dinleme amacına uygun yöntem belirler.
DetaylıTERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU 2031-2014 EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI
TERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU 2031-2014 EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI Okul öncesi dönem genel anlamda tüm gelişim alanları açısından temellerin atıldığı
DetaylıBEYİN ANATOMİSİ TEMPORAL VE FRONTAL LOB
BEYİN ANATOMİSİ TEMPORAL VE FRONTAL LOB TEMPORAL LOB Üst temporal gyrus Orta temporal gyrus Alt temporal gyrus Temporal loblar; duyusal girdilerin organize edilmesinde, işitsel algılamada, dil ve konuşma
DetaylıEĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF PSİKOLOJİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ
KASIM EKİM 017-018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF PSİKOLOJİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı 1 ÜNİTE: 1 PSİKOLOJİ BİLİMİNİ
DetaylıGestalt ve İnsancıl Yaklaşımında Öğrenme Erhan KILIÇ
Gestalt ve İnsancıl Yaklaşımında Öğrenme Erhan KILIÇ 244-268 Kaynak II; Eğitim Psikolojisi Yazar;B.YEŞİLYAPRAK Hazırlayan;Erhan KILIÇ 2005-2006 Ders Sor.; Doç. Dr. Nasip DEMİRKUŞ, 1-Önce Soruları Tıklayın
DetaylıKm/sn IŞIĞIN KIRILMASI. Gelen ışın. Kırılan ışın
Işık: Görmemizi sağlayan bir enerji türüdür. Doğrusal yolla yayılır ve yayılmak için maddesel ortama ihtiyacı yoktur. Işınlar ortam değiştirdiklerinde; *Süratleri *Yönleri *Doğrultuları değişebilir Işık
DetaylıÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı. ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri. ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri
ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri ÜNİTE:4 Bilişsel Psikoloji 1 ÜNİTE:5 Çocuklukta Sosyal Gelişim ÜNİTE:6 Sosyal
DetaylıDr. Halise Kader ZENGİN
Bilişsel öğrenme kuramları, insanın dünyayı anlamada kullandığı zihinsel süreçleri inceleyen kuramlardır. Kuramcılar, gözlenilebilen davranışlara ek olarak öğrenenin kafasının içinde olup bitenlerle, yani
DetaylıÖğretim Teknolojileri ve Materyal Geliştirme İLETİŞİM
Öğretim Teknolojileri ve Materyal Geliştirme İLETİŞİM Yrd.Doç.Dr. Gülçin Tan Şişman Eğitim Programları ve Öğretim İletişim "Ne kadar çok bilirsen bil, söylediklerin karsındakinin anlayacagı kadardır."
DetaylıBitkilerle Alan Oluşturma -1
Bitkilerle Alan Oluşturma -1 Peyzaj Mekanlarının 3 Temel Elemanı Yüzey Zemin Düzlemi: Mekanın tabanını oluşturur. Mekanın diğer elemanları bu tabanın üzerinde yer alır.örneğin üstünde hiçbir bitki veya
DetaylıPetrifilm Maya ve Küf Sayım Plakalarında maya ve küf kolonilerini birbirinden ayırmak için aşağıda belirtilen genel özelliklere dikkat edin: MAYA
Petrifilm Maya ve Küf Sayım Plakasında maya ve küf kolonileri kolayca sayılabilir. Gösterge boya, maya ve küf kolonilerini boyar, böylece kontrast sağlar ve sayım işlemini kolaylaştırır. Petrifilm Maya
DetaylıDUYGULAR - 1 YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ
DAVRANIŞ BİLİMLERİ ve İLETİŞİM DUYGULAR - 1 YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ Duygu ile ilgili alanyazında araştırmacıların, biyolojik temelli olan, diğer hayvanlarla paylaşılan, tüm kültürlerde görülen ve evrensel
DetaylıBİLGİYİ İŞLEME KURAMI
BİLGİYİ İŞLEME KURAMI HEDEFLER Bilgiyi işleme kuramı ile ilgili temel terimleri kavrayabilme Bilgiyi işleme kuramında yer alan bellek türlerini ve özelliklerini kavrayabilme Bilgiyi işleme kuramına göre
DetaylıAna fikir: Oyun ile duygularımızı ve düşüncelerimizi farklı şekilde ifade edebiliriz.
2018-2019 Eğitim- Öğretim Yılı Özel Ümraniye Gökkuşağı İlkokulu Sorgulama Programı Kim Olduğumuz Bireyin kendi doğasını sorgulaması, inançlar ve değerler, kişisel, fiziksel, zihinsel, sosyal ve ruhsal
DetaylıDERS ÖĞRETİM PLANI TÜRKÇE. 1 Dersin Adı: Psikolojiye Giriş. 2 Dersin Kodu: PSİ 1071. 3 Dersin Türü: Zorunlu. 4 Dersin Seviyesi: Lisans
DERS ÖĞRETİM PLANI TÜRKÇE Dersin Adı: Psikolojiye Giriş 2 Dersin Kodu: PSİ 07 3 Dersin Türü: Zorunlu 4 Dersin Seviyesi: Lisans 5 Dersin Verildiği Yıl: 6 Dersin Verildiği Yarıyıl: Güz 7 Dersin AKTS Kredisi:
DetaylıMADDEYİ TANIYALIM ÇEVREMİZDE SAYISIZ MADDE VARDIR MADDENİN ISI ETKİSİYLE DEĞİŞİMİ MADDENİN HALLERİ MADDELER DOĞADA KARIŞIK HALDE BULUNUR
MADDEYİ TANIYALIM ÇEVREMİZDE SAYISIZ MADDE VARDIR MADDENİN HALLERİ MADDENİN ÖLÇÜLEBİLİR ÖZELLİKLERİ MADDENİN DEĞİŞİMİ MADDENİN ISI ETKİSİYLE DEĞİŞİMİ MADDELER DOĞADA KARIŞIK HALDE BULUNUR KARIŞIMLAR AYRILABİLİR
DetaylıDAVRANIŞ BİLİMLERİ TIPSAL PSİKOLOJİYE GİRİŞ. Doç. Dr. Lü)ullah Beşiroğlu
DAVRANIŞ BİLİMLERİ TIPSAL PSİKOLOJİYE GİRİŞ Doç. Dr. Lü)ullah Beşiroğlu DAVRANIŞ (Behavior): Organizmanın doğrudan veya dolaylı olarak gözlenebilen tüm etkinlikleridir. Duygular, tutumlar, zihinsel süreçler
DetaylıPERSPEKTİF VE DERiNLiK
PERSPEKTİF VE DERiNLiK Yrd.Doç. Nafıa ÖZDE.MiR* fotoğrafçılığın en büyük sınırlamalarından biri üç boyutlu cisimlerin film veya fotoğraf kağıdı gibi iki boyutlu bir araç ile gösterilmesidir. Bir fotoğrafa
DetaylıTutum ve Tutum Ölçekleri
Tutum ve Tutum Ölçekleri tutum bireye atfedilen ve bireyin psikolojik bir obje ile ilgili düşünce, duygu ve davranışlarını düzenli bir biçimde oluşturan eğilim Smith ( 1968 ) psikolojik obje birey için
Detaylı