DEDİKODU. Yusuf Atılgan ın öykü kitabı Bodur Minareden Öte, Aylak Adam ın yazıldığı yıl

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "DEDİKODU. Yusuf Atılgan ın öykü kitabı Bodur Minareden Öte, Aylak Adam ın yazıldığı yıl"

Transkript

1 Sevinç 1 Gizem Sevinç Laurent Mignon EDEB Ocak 2011 DEDİKODU Yusuf Atılgan ın öykü kitabı Bodur Minareden Öte, Aylak Adam ın yazıldığı yıl olan 1959 tan bir yıl sonra, 1960 yılında yazılmış ve a Dergisi nde yayımlanmıştır. Kitap; köyden, kasabadan ve kentten olmak üzere üç bölümden oluşmakta ve buralarda yaşayan insanların öykülerini anlatmaktadır. Atılgan ın öyküleri de tıpkı romanları gibi insanların bunalımlarını, daralmışlıklarını, komplekslerini, sıkışmışlıklarının sıkıntısını konu edinmekte ve bu sıkıntıları kişilerin kendi ağızlarından aktarmaktadır. Kitapta bulunan, Kümesin Ötesi ve Yük öykülerinde de yine alegorik olarak bu sıkıntılar konu edilmiştir. İster köyde, ister kasabada, ister kentte yaşasın, dönemin popüler akımı olan varoluşçuluğun da etkisi ile, öykülerin tamamı bu insanların var olma sıkıntısı üzerine kurgulanmıştır. Nurdan Gürbilek taşra da yaşayan inanların bu sıkıntısını, Taşra Sıkıntısı adlı yazısında şu şekilde dile getirmiştir: Ancak taşrada bulunmuşların, hayatlarının şu ya da bu aşamasında taşranın darlığını hissetmişlerin, hayatı bir taşra olarak yaşamışların, kendi içlerinde bir şeyin daraldığını, giderek bir taşradan ibaret kaldığını hissedenlerin anlayabileceği bir sıkıntı. (56) Öyküler, işte bu sıkıntı ile yaşayan insanların, yine bu sıkıntıları bilen bir yazar tarafından dile getirilmesidir. Bu yerleşim yerlerinin hepsinde hayatının bir bölümünü geçirmiş olan Atılgan, bu düzenlerin içindeki yaşayış biçimlerinin tamamına hakimdir. Atılgan, Bu durumun getirdiği dolulukla, fazladan tek bir kelime söylemeden, en az kelime

2 Sevinç 2 ile, hatta Orhan Barlas ın deyimiyle elisıkı (Barlas, Bodur Minareden Öte dekiler, 263) bir biçimde öykülerini oluşturmuştur. Az önce de söylediğimiz gibi Atılgan ın öykülerinde esas olan insanlardır. Şimdiye kadar bu öyküler üzerinde çalışmış olan yazarlar, Yusuf Atılgan ın öykülerinde önemli olanın insanların davranışları ve tutkuları olduğu, çevre ve konunun önemli olmadığı yönünde bir fikirde birleşmişlerdir. Hikmet Dizdaroğlu Bodur Minareden Öte yazısında bunu şu şekilde dile getirmiştir: Zati Yusuf Atılgan için önemli olan ne çevre, ne de konudur; kişilerin davranışları ve tutkuları ona yetmektedir. İnsan oluşumuzun bizi içine itelediği durumlar, bunaltılar, tedirginlikler Hikayelerin ekseni budur (Dizdaroğlu 173). Dizdaroğlu yazısına şu şekilde devam etmiştir: Kasabadan, köyden ve kentten topladığı hikayeleri, bölüm adlarının aldatıcılığına kapılmazsanız, belli bir ortamı yansıtmıyor asla. Böyle demese de olurdu. Sözgelimi konusunu köyden alan üç hikayenin, olayların köyde geçtiği söylenmese, köyle ilişiklerini bulmak güçtür. Köyde olduğu adar kente de geçebilirdi. (173) Bu görüşlere katılmak, en azından bu yazıda incelenecek olan Dedikodu öyküsü bağlamında, mümkün değildir. Çünkü Dedikodu öyküsü ancak ve ancak köy gibi çok dar bir alanda geçebilecek bir konuyu ele almaktadır. Mahrem mekanların ihlal edilmesi sonucu ortaya çıkan bu stres en iyi köy ortamında gözler önüne serilebilirdi. Küçük gelinin iç konuşmalarından duyduğumuz; Kalkıp dünküne benzer yeni bir güne başlamakta ne var? Gene,sayanın bacası tütsün diye ocağı yakıp, dışı isten kapkara tenekedeki geceden doldurulmuş o lüzumsuz suyu ısıtmayacak mıyım? Başkaları bizi, baca dumanı gibi dışarıya bıraktığımız belirtilere göre tanırlar (60)

3 Sevinç 3 cümleleri, bu stresi en iyi ortaya koyan düşüncelerdir. Yine aynı şekilde toplumun tasvip etmediği davranış hakkında dedikodu yaparak cezalandırma uygulaması (Cüceloğlu, İnsan ve Davranışı 547) da, köy gibi, kişilerin doğru olana değil, inanmak istediğine inandığı ve kendi inançlarını yaşattıkları ortamlarda söz konusudur. Dedikodunun bir tür ceza olduğu fikrini, kendi yaptığı dedikoduları küçük gelin yapmışçasına Fadimaba ya anlatan ve bunun sonucunda da küçük gelini, köydeki tek eğlence olan dedikodu saatlerine katılmaktan men eden büyük gelinin davranışları ile temellendirmek mümkündür. Bu durumu küçük gelinin ağzından şu şekilde dinleriz: Gitmiş Fadimaba ya; kızı için, torunu için söylediklerini sanki ben söylemişim gibi anlatmış. Bir hafta evlerine şöyle bir uğrayayım dedim de Fadimaba beni kapıdan kovdu. [ ] Bir haftadır her gün kuşluğa yakın eltime geliyor; ama duyurmak için bağıra bağıra -Koca geliiin! Mahallenin şenliği! Kahve getirdim bak; pişir de içelim diyor. Hıncımdan ağlıyorum. (63) Füsun Akatlı Daralan Dünyalar adlı makalesinde kadınların dedikodu yapmasının nedenini dar mı dar bir dünyayı kendilerince genişletmenin bir yolu (Akatlı 270) olarak tespit etmiştir. Bu kadınlar umutlarını, öfkelerini, hınçlarını, yetinmezliklerini hep dedikoduya dökerler (270). Akatlı nın bu yorumu da, kadınların öfke duydukları kişileri cezalandırmak için dedikoduyu kullandıkları yönündeki tezi destekler niteliktedir. Böyle dar bir çevrede, insanların kalıplara sıkışmış bir şekilde düşünüp yaşadığı bir toplumda geçebilecek bir öyküdür bu. Öyküde geçen şu satırlar, bu durumu en iyi ortaya koyan cümleleri barındırmaktadır: Dedesi koyunları baytara aşılatmakla yetinmeyip otlakların sınırlarına muskalar gömdüğü gibi çocuğu da hem doktora baktırdı, hem hocalara okuttu (Atılgan 52). Özürlü olan torununa doktorların koyduğu iyileşmez tanısına inanmayıp, aksakallı hocaların bir tas suyun içine bakıp gördüğü şeylere dayanarak söylediği bu çocuğun hastalığı geçici [ ] bir ay okumam gerek; ama okurken sudan geçmeyecek

4 Sevinç 4 (67) öğüdünü dinleyen ve buna inanan dede de, torunun iyileşmesine, doktorun verdiği hapların mı yoksa hocanın yazdığı muskaların mı vesile olduğuna karar veremeyen Fadimaba da yine köylerde gördüğümüz insanlardandır. Bunun dışında Atılgan köy insanın ağızlarında yer alan söz öbeklerine ve inanışlarına da yer vererek bu öykünün ancak köyde geçebileceği düşüncesini kuvvetlendirmiştir. Bubamın adııı, şekerin tadı (52), Gün yalamış, yüzü kabık kabık olmuş (55), Deliler kessin yollarını da ödleri çatlasın su diyemeden gebersinler (66) gibi örnekleri çoğaltmak mümkündür. Öyküde, üç kadının ağzından aynı olaylar anlatılır. Kadınların dedikodularının dışında kalan kısımlarda bu üç kadının iç seslerini duyarız: Koca gelin, Küçük gelin, Fadimaba. Öykünün kahramanlarının tamamı kadındır, bu sıkışmışlığı en çok köyde yaşayan kadınlar hisseder; okutulmazlar, istediklerinde köyden çıkamazlar, kocalarının dizlerinin dibinden ayrılmazlar. Erkeklerin iş, askerlik gibi sebeplerle köyden ayrılabilme özgürlüklerinin var olduğunu bilen yazar, bu çaresiz sıkıntıyı kadınların ağzından daha iyi anlatabileceğinin farkındadır. Kadınlar arasında bu sıkışmışlığı en çok yaşayan küçük gelindir. Öykünün tamamına bakıldığında bu sıkıntıyı yaşayan ve dillendiren yalnızca küçük gelindir aslında. Köye, kasabadan gelen küçük gelin, koca gelin ve Fadimaba nın aksine, köy dışında nasıl bir yaşam olduğunu bilir. Onun özlemi gerçektir. Küçük gelinin iç konuşmalarını okuduğumuz bölümde açıkça bu sıkıntıyı ve köyden kaçma isteğini anlatan söylemler duyarız: Ne yaptım onlara? Aralarına isteye isteye mi karıştım? Bir otobüs dolusu gelip beni bu köye kendileri getirmediler mi? [ ] Köye gitmem derdim. [ ] Kocama kaç kere söyledim. -Olmaz, diyor. Yapamam. Şehir yerinde mahvoluruz. Korkuyor. O (İsmail) korkmaz. Beni çepeçevre kuşatan düşmanlardan kurtaracak bir o var. [ ] Yoksa herkes ölünceye kadar bu köyde

5 Sevinç 5 mi yaşamalı? Arada birinin ayrıldığı duyulunca, kadınlar öyle bir güvenle - Kocaçeşmenin suyundan içmiş. Döner dolaşır yine gelir demeleri vardır, insanı ürpertir. (63-65) Bu söylemlerden de anlaşılacağı üzere küçük gelin, Atılgan ın taşra sıkıntısı na düşmüş kahramanlarından biridir. Bu sıkıntının dışında, öyküde küçük gelinle ilgili üzerinde durulması gereken en önemli konu, gelinin cinselliğidir. Küçük gelin cinselliğini istediği gibi yaşayamaz, bu açıdan tatmin olmamış bir kadındır. Tüm köylünün, kocası ile muhabbetinin iyi olduğu düşüncesine kapılması için her gün ısıtılan su Ayda bir, bilemedin iki kere gerektiği iş için kullanılır (Atılgan, 61). Kocası ile cinsel tatmin yaşayamayan küçük gelin, bu konuda güçlü ve tam bir erkek olduğunu düşündüğü komşusu İsmail in hayalini kurar. İsmail, hem onu bu köyden çıkarabilecek fiziksel güce hem de onu tatmin edecek cinsel güce sahiptir. Tedirgin edici bir istekle bana İsmail i daha çok düşleten şu iğrenç yarım geceler olmasa (62) diyerek İsmail in cinsel gücünü dile getiren cümleler kuran küçük gelin; O zaman belki böyle sık sık İsmail i düşünmezdim. Bir umudum onda. Kocama kaç kere söyledim -Olmaz, diyor. Yapamam. Şehir yerinde mahvoluruz. Korkuyor. O korkmaz (65) diyerek de İsmail in, onu bu sıkıştığı köyden kurtarabilecek fiziksel güce sahip olduğunu anlatır. Köy yerinin sıkıştıran baskısını bu konuda da yaşamaktadır. Tıpkı bütün köylü kocası ile muhabbetinin iyi olduğunu sansın diye her sabah suyu ısıtan küçük gelin, kadınlar arasında da bu konunun anlaşılmaması için savunma mekanizmaları geliştirir. Kadınlar arasında cinselliğe gönderme yapan konuşmalarda kendisine söylenen Çocuk korkusu yok. Ne olacak, sarılır sarılır yıkanırsınız sözleri karşısında utanıyormuş gibi yapar, başını öne eğer. Aslında başına öne eğmesinin sebebi utanması değil, diğer kadınların, aslında iyi bir karı-koca hayatının olmadığını anlamalarından korkmasıdır.

6 Sevinç 6 Jale Özata, Yazınsal Kavrayışta Köklü Bir Değişim: Türk Öykücülüğünde 1950 Kuşağı adlı tezinde, Yusuf Atılgan ın öykülerinde cinselliğin nasıl yer aldığını açıklarken şunları söyler: Öykü kişilerini genellikle kendilerini dar bir alana sıkışıp kalmış hisseden ve kimi zaman bulundukları yerden kurtulmaya çalışsalar da bunu gerçekleştir(e)meyen kişiler olarak betimleyen Yusuf Atılgan ın öykülerinde cinsellik pis ve iğrenç tir. (Özata 158) Dedikodu öyküsünde yalnızca küçük gelinin cinsellikle ilgili düşünceleri okunabilmektedir ve bu düşünceler, Özata nın da dediği gibi, bu olayın pis ve iğrenç olduğu yönündedir. Hem kocasını bu yönden eksik bulduğu hem de cinselliğin onun için pis bir iş olduğu, İdare lambasının titrek ışığında, yüzüme yakın, kocaman iri iri açılmış, korkulu gözlerini, sessiz kıpırdayan dudaklarını görürüm. Kollarının hoyratlığı beceremeyen pörsük sarılmaları sonundaki o yapış yapış, gerçek kirlenme (61) sözlerinden anlaşılabilir. Küçük gelinin cinselliği pis ve iğrenç bulmasının ardında yatan sebep çok daha önce yaşamış olduğu cinsel deneyimle alakalıdır. Bu deneyimi, Nişancıpaşa mescidinin arkasındaki küçük, eski mezarlık gün ışığında sanki değişir, geceleri içime acaip ürpertiler salan kocaman sarıklı taşlar başka bir dünyanın korkunç yaratıkları olmaktan çıkarlardı. Aralarında saklambaç oynardık. Nereye saklansam Binbaşının Orhan da gelirdi. Hoşlanırdım. Çoğu üstü mermer kapaklı çukurlardan birine inerdim. Sarılır öperdi. Bir gün elimi aldı, orasına götürdü. Boyuna öpüyordu. Parmaklarımda bir ıslaklık, bir yapışkanlık. Baktım: İrin gibi - Ne yaptın? Pis! Hıncımdan ağlıyordum. [ ] Bütün gün elimi yıkadım durdum. (61)

7 Sevinç 7 cümleleriyle anlatan kadın, bu olayı neden iğrenç bulduğunun ipuçlarını da verir. Özellikle romanlarında psikanalitik unsurları çokça kullanan yazar, bunun bir örneğini de küçük gelinin cinselliğe karşı duyduğu iğrentiyi geçmişine bağlayarak vermiştir. Küçük gelin in kendini köydeki diğer kadınlardan farklı göründüğünü, şehir gördüğü için köyde bulunmanın sıkıntısını daha çok yaşadığını daha önce de belirtmiştik. Bunun yanı sıra köydeki diğer kadınlar da küçük gelinin farklı olduğunu iddia eder ve küçük gelin de kendini köydeki diğer kadınlardan farklı görür. Eltisi, koca gelin, onun farklılığını şu cümlelerle anlatır: Eltim ova işine gitmez. Elleri apapaktır. İnsanın burnuna burnuna uzatır; herkes öğsün ister. Morarmasınlar diye çamaşırı ılık suyla yıkar (Atılgan 53). Küçük gelinin ellerinin apapak olması onu, tarlada çalışıp elleri narinliğini kaybetmiş kadınlardan ayırır. Küçük gelin de kendisinde bulunan bu ayrıcalık ın farkındadır. Köyde, başka kadınlar çoğu nalın giyerler. Topukları çatlaktır, karadır. Ben nalın giymem; arkaları kalkık terlik giyerim. Topuklarım bana yeter (61). Küçük gelinin bu apapak elleri ve çatlaksız topukları onun, kadınlar arasındaki yerini farklılaştırır. Bu farklık, küçük gelinin iş yapmadığı dolayısıyla diğer kadınlar gibi tarlada çalışmadığı ve ben hanımefendiyim, iş yapmam alt metnine sahip olduğu şeklinde yorumlanabilir. Fakat bu el ve ayak konusunda çok fazla hassas olması, bunların onu farklı kadın yaptığını düşünmesi, bu üstünlükleri sayesinde İsmail in dikkatini çekeceğini düşünmesi ve bu unsurlara cinsellik atfetmesi küçük gelinin bu unsurları birer fetiş öğe olarak gördüğü şeklinde de yorumlanabilir. Ellerimden ayaklarımdan başka neyim kaldı? İsmail bakar. Aklından neler geçer acaba? Benim düşündüklerimi bilir mi? demesi, el ve ayaklarının onun cinsel çekiciliğini arttırıcı birer unsur olarak gördüğüne kanıt olarak gösterilebilir. El ve ayak gibi fetiş öğe olabilecek unsurların normal yaşamı etkilememesi durumunda bunlara fetiş öğe demek doğru olmaz. Fakat öyküde görüldüğü üzere küçük gelin için cinsel çekiciliğini tamamlayan unsurlardır bunlar. Hikmet Dizdaroğlu, makalesinde Yusuf Atılgan la ilgili şunları söylemiştir:

8 Sevinç 8 Yusuf Atılgan, romancı ve hikayecilerimiz arasında, cinsel sorunlarla en çok ilgilenenidir, denebilir. Belki de köyde yetişmesinden ve uzun süre köyde kalmasından olacak, kadına dişi açısından bakıyor. Kadın söz konusu olunca, bir yolunu bulacak ve cinsel eğilimini sezdirecektir muhakkak. (Dizdaroğlu 175) Dedikodu öyküsüne bakıldığında kadınların konuşmalarında sürekli cinsel eğilimin var olduğu tespit edilebilir. En masum, en küçük hareketler bile cinselliğe bağlanır. Hayriye nin çocuğu ağlamaya başladı. Göğsünden bir düğme çözdü, kar gibi bir meme çıkardı, çocuğun ağzına dayadı. Eltim gözlerini dikmiş bakıyor. Göğüsleri yoktur; tahta gibi. Bak da gör. El kızında neler var! teyzem, - Ört kız göğsünü, dedi. Geçenler var. - Aman be Fatmaba! Kim bakacak?. - Bakarlar, bakarlar!. Fıkırdadı. (Atılgan 56) Örneğinde de görüldüğü gibi en masum bir çocuk emzirme olayında bile cinselliğe gönderme yapılmıştır. Bunu da şurada eklemek yerinde olacaktır: Küçük gelin belki de göğüsleri tahta gibi olduğu için el ve ayaklarına bu kadar özen göstermektedir. Göğüsleri yoktur, bu nedenle de topuklarım bana yeter (61) demektedir, el ve ayaklarının güzelliğinin onun en kadınsı yönü olduğunu düşünmektedir. Yine sonu cinselliğe bağlanan konuşmalardan biri şu şekildedir: - Kocası iyi. Sabahları yıkanma suyunu kocası ısıtırmış. - Hadi kız! Değildir. - Valla! Kendi diyo. Kalkar suyu ısıtırmış. - Bari eliyle de yıkasın. - Belkim yıkar da, kimbilir. - Hi, hi, hi (58). Son bir örnek; Ne Hasan dı o gençken? Karılar onu gördü mü şır şır işerlerdi (55). Öyküde koca gelin ile ilgili dikkati çeken noktalar ise daha farklıdır. Koca gelin köy yaşantısının bu sıkıntısını hissetmez. Küçük gelinin aksine koca gelin köy dışında bir yer görmemiştir, buradan başka bir yerde yaşamanın hayalini hiç kurmamış, böyle bir yaşantının olabileceğini hiç düşünmemiştir bile. Aksine, koca gelin köy yaşantısının bir parçası olmaktan

9 Sevinç 9 mutludur ve böyle kalmak için çaba sarfeder. Öykü boyunca, küçük geline edeceği oyunu akıl edene kadar, Fadimaba hakkında yaptığı dedikodunun tedirginliğini yaşar, küçük gelinin bunlara Fadimaba ya anlatacağından korkar: Söyliyecek. Eltim dedi ki diyecek.. (54) gibi söylemlerden bunu anlamak mümkündür. Sıkıntı duyduğu şey dedikodu yapmanın verdiği rahatsızlık değil, bu dedikoduları Fadimaba nın öğrenmesi durumunda dışında kalkacağı dedikodu lardır. Bu korku koca gelinin ağzından şu şekilde duyulur: Ama olmaz, bana küsmelerini istemem. Önümüz kış. Hüseyin kahveden dönmek bilmez. Geceleri onların evde toplanırız. Darı patlatılır, oyun çıkarılır. Ne yaparım yalnız? (60). Koca gelinin, bu dar ortamda bulunmaktan dolayı çektiği tek sıkıntı belki de çiğnediği sigara kağıtlarının diğer kadınlar tarafından fark edilmesinden duyduğu sıkıntıdır. Anlamasınlar. Bir bilseler! Sakız sanıyorlar. Bir bilseler (59) söyleminden bu sıkıntı anlaşılabilir. Farklı bir bakış açısı ile değerlendirilecek olursa; sigara kağıtlarını çiğneme, koca gelini bu sıkıntılı yaşam içinde rahatlatan bir olay olarak yorumlanabilir. Fakat öykünün geneline bakıldığında koca gelinin bu sıkışmış ortamda yaşamaktan duyduğu bir rahatsızlıkla ilgili hiçbir söylem bulunamaz. Koca gelin ile ilgili dikkati çeken bir değer mesele sigara paketi kağıtlarını çiğnemesi meselesidir. Mustafa Öneş, Bodur Minareden Öte makalesinde koca gelinin sigara kağıdı çiğnemesi ile ilgili şu yorumu yapar: Gene, ikiyüzlü davranışları ve kötü sayılabilecek bazı alışkanlıkları nedeniyle kendileri için verilmesi olası olumsuz yargıları çocukluk yıllarında kesitler sunarak hafifletmeye çalışmaktalar. Örnekse, çocukluğunda babasından gizli yemek taşıdığı dayısı ile ilgili anıları [ ] Koca gelinin ortanca kızına 10 kuruş verip pazaryerinden toplattığı boş sigara paketlerinin kağıdını sakız gibi çiğneyişi. (Öneş 361)

10 Sevinç 10 Öneş in bu düşüncelerle değerlendirdiği kağıt çiğneme meselesi başka bir şekilde de temellendirilebilir: Koca gelinin bu alışkanlığı da yine küçüklüğünden etkilenen bir şeydir. Küçükken dayısına yemek götürmek için gittiği eskici dükkanına dair anıları arasında ilk dikkati çeken şey, dayısına duyduğu sevgi ve bu sevgi neticesinde dayısını mutlu etmiş olmanın verdiği sevinçtir; ikincisi ise içeri girdiğinde duyduğu tütün kokusudur. Elimizdeki bu iki bilgiyi birleştirerek ve Yusuf Atılgan ın, çocuklukla ilgili olayların kişinin tüm hayatına yansıdığı temasını çok işlemesinden yola çıkarak koca gelinin tütün paketlerini çiğnemesi, onu mutlu eden dayısı ile özdeşleştirdiği bu kokuyu duyduğunda hissettiği rahatlama ile yorumlanabilir. Yani, Yusuf Atılgan koca gelinin kağıt çiğneme alışkanlığını çocukluğuna götürerek kötü sayılabilecek bir alışkanlığı hafifletmiştir yorumunun alternatifi olarak; Yusuf Atılgan koca gelinin kağıt çiğneme alışkanlığını çocukluğuna götürerek bu alışkanlığın psikanalitik çıkarımını yapmıştır yorumu sunulabilir. Öyküde son konuşan Fadimaba dır. Özürlü bir torunu olan Fadimaba nın konuşması gelinlerin merhum kaynanası olan Hatçedudu ya sesleniş şeklindedir. Küçük gelinin yaptığını sandığı dedikodu yüzünden onu kaynanasına şikayet ettiği duyulur. Hatçedudu ya göre küçük gelinin yumurtaları sabunla yıkamak, kapı mandallarını sabunla silmek gibi davranışlarının ardında yatan sebep tarla işine gitmememi, bunları yapacak çokça vaktinin olmasıdır. Yani aylak lık bu öyküde de söz konusudur. Bu tarz saçma işler yapmamak için çözüm aylak lıktan kurtulmak, yani tarla işlerine gitmeye başlamaktır. Füsun Akatlı, Daralan Dünyalar adlı makalesinde Fadimaba nın konuştuğu bölümü şu şekilde değerlendirir: Fadimaba nın dediği ise, ölü Hatçeduduya sesleniştir. Şikayet eder, dert yanar, köyden haber iletir, dedikodu yapar tüm yaşamdır, hep birlikte ve teker teker yaşadıklarının serimidir Fadimabanın sözü. Ama söyleşisi ölüyledir (Akatlı 271). Sonuç olarak baktığımızda Yusuf Atılgan ın Bodur Minareden Öte öykü kitabında geçen Dedikodu öyküsü de Atılgan ın eserlerinin tamamında olduğu gibi insanların ve

11 Sevinç 11 insanların bunalmışlıklarının, sıkıntılarının merkezde olduğu bir öyküdür. Küçük gelin üzerinden taşra sıkıntısı, köy yaşantısının kadın üzerinde yarattığı baskı, küçük gelin in ve diğer kadınların cinselliğe yaklaşımları ortaya konmuştur. Koca gelin üzerinden bu sözü geçen sıkıntıyı yaşamayan fakat köyde bulunmanın getirdiği diğer sıkıntılar, köy yaşamına dahil olmak için yapılanlar yani bir anlamda taşrada bulunabilmenin, var olabilmenin sıkıntısı işlenmiştir. Yaşadığı çevrenin karakteristik özelliklerini taşıyan kahramanlar üzerinden yaşanılan bunalımı anlatmıştır. Dedikodunun, aynı zamanda içinde yaşanılan toplumun kurallarını belirlemede de etkin rol oynadığını gözler önüne seren Atılgan bunu yaparken yalın üslubunu ve yoğun anlatımını da ortaya koymuştur.

12 Sevinç 12 KAYNAKÇA Akatlı, Füsun. Daralan Dünyalar. Yusuf Atılgan a Armağan. Haz. Turan Yüksel. İstanbul: İletişim Yayınları, 1992 Atılgan, Yusuf. Eylemci. Dedikodu. İstanbul: Simavi Yayınları, 1992 Barlas, Orhan. Bodur Minareden Öte dekiler. Yusuf Atılgan a Armağan. Haz. Turan Yüksel. İstanbul: İletişim Yayınları, 1992 Cüceloğlu, Doğan. İnsan ve Davranışı. İstanbul: Remzi Kitabevi,? Dirlikyapan, Jale Özata. Yazınsal Kavrayışta Köklü Bir Değişim: Türk Öykücülüğünde 1950 Kuşağı. Bilkent Üniversitesi: Yayımlanmamış Doktora Tezi, 2007 Dizdaroğlu, Hikmet. Bodur Minareden Öte. Yusuf Atılgan a Armağan. Haz. Turan Yüksel. İstanbul: İletişim Yayınları, 1992 Gürbilek, Nurdan. Yer Değiştiren Gölge. Taşra Sıkıntısı. İstanbul: Metis Yayınları, 2010 Öneş, Mustafa. Bodur Minareden Öte. Yusuf Atılgan a Armağan. Haz. Turan Yüksel. İstanbul: İletişim Yayınları, 1992

13 Sevinç 13

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67)

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67) KOCAER 1 Tuğba KOCAER 20902063 KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA... Hepsi için teşekkür ederim hanımefendi. Benden korkmadığınız için de. Biz ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya...

Detaylı

SEVGİNİN GÜCÜ yılında Manisa da doğan İlhan Berk, Türk şiirinin en üretken, usta şairlerinden

SEVGİNİN GÜCÜ yılında Manisa da doğan İlhan Berk, Türk şiirinin en üretken, usta şairlerinden Kavrama 1 ECE KAVRAMA 21102516 TURK 101 Ali TURAN GÖRGÜ SEVGİNİN GÜCÜ 1918 yılında Manisa da doğan İlhan Berk, Türk şiirinin en üretken, usta şairlerinden biridir. Şiirlerinde genellikle değişim içinde

Detaylı

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin. Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz

Detaylı

Herkese Bangkok tan merhabalar,

Herkese Bangkok tan merhabalar, Herkese Bangkok tan merhabalar, Başlangıcı Erasmus stajlarına göre biraz farklı oldu benim yolculuğumun aslında. Dünyada mimarlığın nasıl ilerlediğini öğrenmek için yurtdışında staj yapmak ya da çalışmak

Detaylı

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Güzel Bir Bahar ve İstanbul Güzel Bir Bahar ve İstanbul Bundan iki yıl önce 2013 Mayıs ayında yolculuğum böyle başladı. Dostlarım, sınıf arkadaşlarım ve birkaç öğretmenim ile bildiğimiz İstanbul, bizim İstanbul a doğru yol aldık.

Detaylı

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 Issue #: [Date] MAVİSEL YENER İLE RÖPOTAJ 1. Diş hekimliği fakültesinden mezunsunuz. Bu iş alanından sonra çocuk edebiyatına yönelmeye nasıl karar verdiniz?

Detaylı

KİTABININ GELİRİNİ, İHTİYACI OLAN KIZ ÇOCUKLARINA VERECEK

KİTABININ GELİRİNİ, İHTİYACI OLAN KIZ ÇOCUKLARINA VERECEK KİTABININ GELİRİNİ, İHTİYACI OLAN KIZ ÇOCUKLARINA VERECEK Sosyal ve siyasi yaşamda Bodrum un tanınmış simalarından biri olan Nuran Yüksel yaşamını kitap haline getirdi. Nuran Yüksel kitabının sadece kendi

Detaylı

Yüksek Topuk Gölgesinde Hayatlar

Yüksek Topuk Gölgesinde Hayatlar Yüksek Topuk Gölgesinde Hayatlar Kadın ve erkek yaratılıştan bu yana birbirinin yarısı olarak kabul edilir. Bu elmanın birbirine hiç de benzemeyen iki yarısı, her anlamda birbirlerinden oldukça farklıdır.

Detaylı

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU Nereden geliyor bitmek tükenmek bilmeyen öğrenme isteğim? Kim verdi düşünce deryalarında özgürce dolaşmamı sağlayacak özgüven küreklerimi? Bazen,

Detaylı

22 İL. Hane Ziyaretleri 2015 Raporu

22 İL. Hane Ziyaretleri 2015 Raporu 22 İL Hane Ziyaretleri 2015 Raporu 2015 yılı içerisinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde bulunan 22 ilde 22864 kadın evlerinde ziyaret edilerek onlara aileleri, evlilikleri ve çocuklarıyla ilgili

Detaylı

Azrail in Bir Adama Bakması

Azrail in Bir Adama Bakması Mevlâna (1207 1273) Güçlü bir bellek, çağrışım yeteneği, üretkenlik, olağanüstü görüş ve anlatım gücü, derin duygusallık ve hüzün, her yönüyle İslam kültürüne hâkimiyet... İşte Mevlâna deyince akla gelen

Detaylı

Değişen Değerlerimiz. Çizim: Nat Wibberley

Değişen Değerlerimiz. Çizim: Nat Wibberley 2 Değişen Değerlerimiz Çizim: Nat Wibberley Mesih imanlısının bir imanlı olarak özel bir dünya görüşü vardır. Peki, imanlının dünya görüşü dediğiniz olgu benim günlük hayatımı nasıl değiştirecek? 1. Selanikliler

Detaylı

KARANLIKTA FİLİZLENEN TOHUM

KARANLIKTA FİLİZLENEN TOHUM KARANLIKTA FİLİZLENEN TOHUM ÊMILE ZOLA-GERMINAL Kara elmas Nice canlar yaktı, nice gülüşleri söndürdü yüzyıllardır. Milyonlarca madenci indi yerin derinlerine, kimisi çıkamadı, kimisi canının yarısını

Detaylı

Renkli Bir Yazarın Kitabı: Renkli Masallar. Bazı insanlar gezi yazısı okumanın sadece daha önce gitmedikleri ya da hayatlarının

Renkli Bir Yazarın Kitabı: Renkli Masallar. Bazı insanlar gezi yazısı okumanın sadece daha önce gitmedikleri ya da hayatlarının Arköse-1 Pelin Arköse 21100610 TURK 102-15 Ahmet Kaya Renkli Bir Yazarın Kitabı: Renkli Masallar Bazı insanlar gezi yazısı okumanın sadece daha önce gitmedikleri ya da hayatlarının ileriki evrelerinde

Detaylı

Bu cümledeki boşluğa aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi uygun olur?

Bu cümledeki boşluğa aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi uygun olur? 7. Sınıf Türkçe Deneme Sınavı 1 1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde zaman zarfı yoktur? A) Adana ya gidip üç beş gün kalacağım. B) Toplantı saatini dün Pınar dan öğrendim. C) Eşyalarımızı toplayıp hemen

Detaylı

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu! Kaybolmasınlar Diye Mesleğini sorduklarında ne diyeceğini bilemezdi, gülümserdi mahçup; utanırdı ben şairim, yazarım, demeye. Bir şeyler mırıldanırdı, yalan söylememeye çalışarak, bu kez de yüzü kızarırdı,

Detaylı

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik.

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik. Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik. Sizi tanıyabilirmiyiz? 1953 Söke doğumluyum. Evli, 2

Detaylı

Okul fobisi nasıl gelişir?

Okul fobisi nasıl gelişir? Eğer bir kelimenin sonuna "fobi" eklenmişse, hemen bir şeylerden korkulduğunu düşünürüz. Ancak okul fobisi gelişen çocukların okula gitmek istememelerinin tek nedeni okuldan korkmaları değil. Çocuğa bu

Detaylı

MERYEM ALTI PATLICANI DÜŞÜRDÜ. YUSUF YEDİ DOMATESİ YIKADI. KERİM SEKİZ PATATESİ KAYBETTİ. SANEM DOKUZ PORTAKALI SAKLADI.

MERYEM ALTI PATLICANI DÜŞÜRDÜ. YUSUF YEDİ DOMATESİ YIKADI. KERİM SEKİZ PATATESİ KAYBETTİ. SANEM DOKUZ PORTAKALI SAKLADI. BİRİNCİ MATRİSE GİRİŞ MERYEM ALTI PATLICANI DÜŞÜRDÜ. YUSUF YEDİ DOMATESİ YIKADI. KERİM SEKİZ PATATESİ KAYBETTİ. SANEM DOKUZ PORTAKALI SAKLADI. Yukarıdaki 4x4 tablo dinleyiciye çeşitli cümleler kurmakta

Detaylı

FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ

FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ 1- Beni çok iyi tanımlıyor 2- Beni iyi tanımlıyor 3- Beni az çok iyi tanımlıyor 4- Beni pek tanımlamıyor 5- Beni zaman zaman hiç tanımlamıyor 6- Beni hiç tanımlamıyor

Detaylı

Anksiyete ve gerginlik veya endişe. Eminim bunu son zamanlarda hepimiz yaşıyoruz.

Anksiyete ve gerginlik veya endişe. Eminim bunu son zamanlarda hepimiz yaşıyoruz. Rüyalar genellikle en saçma göründüklerinde en derindedir. Sigmund Freud Anksiyete ve gerginlik veya endişe. Eminim bunu son zamanlarda hepimiz yaşıyoruz. Anksiyete: kendinize kötü bir şey olacağını ve

Detaylı

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır?

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır? 1. (1) Şair yeni bir şiir kitabı yayınladı.(2) Kitap, şairin geleneksel şiir kalıplarını kullanarak yazdığı şiirlerden oluşuyor.(3) Bu şiirlerde kimi zaman, şairin insanı çok derinden etkileyen sesini

Detaylı

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ ÖĞRETİM PROGRAMI

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ ÖĞRETİM PROGRAMI Uzun Dönemli Amaç : İLK OKUMA-YAZMA Tümceyi sözcüklere ayırır. 1. Tümcenin kaç sözcüklü olduğunu söyler. 2. Tümcenin sözcüklerinin altlarını çizerek gösterir. 3. Tümce kartını sözcüklerinden keserek ayırır.

Detaylı

AŞKI, YALNIZLIĞI VE ÖLÜMÜYLE CEMAL SÜREYA. Kalsın. Mutsuz etmeye çalışmayacak sizi aslında, sadece gerçekleri göreceksiniz Cemal Süreya nın

AŞKI, YALNIZLIĞI VE ÖLÜMÜYLE CEMAL SÜREYA. Kalsın. Mutsuz etmeye çalışmayacak sizi aslında, sadece gerçekleri göreceksiniz Cemal Süreya nın Irmak Tank Tank 1 Vedat Yazıcı TURK 101-40 21302283 AŞKI, YALNIZLIĞI VE ÖLÜMÜYLE CEMAL SÜREYA Yalnız, huzurlu bir akşamda; şiire susadığınızda huzurunuzu zorlayacak bir derleme Üstü Kalsın. Mutsuz etmeye

Detaylı

Evren Nağmesinde Bir Gelincik Tarlası

Evren Nağmesinde Bir Gelincik Tarlası Monet, 1873 Evren Nağmesinde Bir Gelincik Tarlası Zaman, çiçeği burnunda bir öğle vakti. Saçaklı bir güneş, taç yaprak beyazı bulutların arasından geçip cömertçe merhametini sunuyor bizlere. Çiçekli bir

Detaylı

ÇOCUK İSTİSMARININ MEDYADA YER ALMA BİÇİMİNİN RUHSAL ETKİLERİ

ÇOCUK İSTİSMARININ MEDYADA YER ALMA BİÇİMİNİN RUHSAL ETKİLERİ ÇOCUK İSTİSMARININ MEDYADA YER ALMA BİÇİMİNİN RUHSAL ETKİLERİ Doç. Dr. Nusret Soylu İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları ABD Öğretim Üyesi İKİ UÇTA, İKİ OLGU

Detaylı

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu AİLE İÇİ İLETİŞİM

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu AİLE İÇİ İLETİŞİM PDR BÜLTENİ Bülten Tarihi: Aralık 2016 Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu AİLE İÇİ İLETİŞİM Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu Psikolojik Danışma ve

Detaylı

Nasuh Mitap ı Ankara dan tanırım. Kendisi hakkında bir şey yazmayacağım.

Nasuh Mitap ı Ankara dan tanırım. Kendisi hakkında bir şey yazmayacağım. Nasuh Mitap ı Ankara dan tanırım. Kendisi hakkında bir şey yazmayacağım. Cenaze namazıyla yapılan cenaze törenine bir kere daha canım sıkıldı da diyemeyeceğim Devrimcilerin bu türlü davranışlarına alıştık

Detaylı

ÜMRANİYE REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ÜMRANİYE REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ÜMRANİYE REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ 1 Düşüncelerini, duygularını rahat ifade edebilen, Çevresiyle olumlu ilişkiler kurabilen, Kendine güvenen, Öğrenmeye istekli, Mutlu, başarılı çocuklar yetiştirelim.

Detaylı

İNSANIN YARATILIŞ'TAKİ DURUMU

İNSANIN YARATILIŞ'TAKİ DURUMU 25 Ders 3 İnsan Bir gün ağaçtan küçük bir çocuk oyan, ünlü bir ağaç oymacısı hakkında ünlü bir öykü vardır. Çok güzel olmuştu ve adam onun adını Pinokyo koydu. Eserinden büyük gurur duyuyordu ama oyma

Detaylı

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ BÖLÜM. İLETİŞİM, NLM VE DEĞERLENDİRME ( puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKYESİ 8 Hayatı boyunca mutlu olmadığını fark eden bir adam, artık mutlu olmak istiyorum demiş ve aramaya

Detaylı

Üniversite Öğrencilerine Altın Değerinde Tüyolar - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Üniversite Öğrencilerine Altın Değerinde Tüyolar - Genç Gelişim Kişisel Gelişim Prof. Dr. Erol ÖZMEN erolozmen@yahoo.com Üniversiteye başlamak her gençte büyük bir heyecan yaratır. Yaşamının önemli bir dönemecinde olduğunu fark etmesi yanında genci üniversite yaşamının albenisi de

Detaylı

..OKULU ÖZEL EĞİTİM SINIF I. EĞİTİM-ÖĞRETİM YLILI HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİLER; SINIFLAR TÜRKÇE DERSİ ÇERÇEVE PLANI

..OKULU ÖZEL EĞİTİM SINIF I. EĞİTİM-ÖĞRETİM YLILI HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİLER; SINIFLAR TÜRKÇE DERSİ ÇERÇEVE PLANI SÜRE YÖNTEM- TEKNİKLER ETKİNLİKLER ARAÇ- GEREÇLER GEZİ- GÖZLEM- İNCELEME ATATÜRKÇÜLÜK ÖLÇME- DEĞERLENDİRME..OKULU ÖZEL EĞİTİM SINIF I. EĞİTİM-ÖĞRETİM YLILI HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİLER; 1.-2.-3.-4

Detaylı

Gelin şimdi bu harflerle ilgili örnekler verelim.

Gelin şimdi bu harflerle ilgili örnekler verelim. Merhaba çocuklar, www.ingilizcemiyi.com sitemize hoş geldiniz.. İngilizceyi öğrenmeye ilk başladığınızda önce alfabesinin farklılığını görürsünüz. Sonrada içinizden şunları sessizce mırıldanırsınız. Türkçede

Detaylı

Düşünce Özellikleri Ölçeği

Düşünce Özellikleri Ölçeği Düşünce Özellikleri Ölçeği Yönerge: Bu ankette sizin kullandığınız farklı düşünce tarzlarını tespit etmeye çalışıyoruz. Bu anket boyunca 10 değişik tarzda düşünce tarzı göreceksiniz. Öncelikle her düşünce

Detaylı

Kıbrıs'ta öğrenci olmak

Kıbrıs'ta öğrenci olmak On5yirmi5.com Kıbrıs'ta öğrenci olmak Kıbrıs'ı tercih etmek isteyenler, bu haberimizi okumadan tercih formlarını doldurmayın! Yayın Tarihi : 2 Ağustos 2012 Perşembe (oluşturma : 4/13/2019) Zuhal Erkek'in

Detaylı

Kahraman Kit Misafirlikte

Kahraman Kit Misafirlikte Technical Assistance for Promoting Registered Employment Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. This project

Detaylı

Metin Edebi Metin nedir?

Metin Edebi Metin nedir? Metin Nedir? Metin, belirli bir iletişim bağlamında, bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen anlamlı bir yapıdır. Metin çok farklı düzeylerde dille iletişimde bulunmak amacıyla

Detaylı

Hazırlayan: Tuğba Can Resimleyen: Pınar Büyükgüral Grafik Tasarım: Ayşegül Doğan Bircan

Hazırlayan: Tuğba Can Resimleyen: Pınar Büyükgüral Grafik Tasarım: Ayşegül Doğan Bircan Hazırlayan: Tuğba Can Resimleyen: Pınar Büyükgüral Grafik Tasarım: Ayşegül Doğan Bircan Mart 2009 Kendi Yaşam Öykünüzü Yazın Diyelim ki edebiyatla uğraşmak, yazı yazmak, bir yazar olmak istiyorsunuz. Bu

Detaylı

Yeşilcan la. Temiz Hava. İlkokul

Yeşilcan la. Temiz Hava. İlkokul Yeşilcan la Temiz Hava İlkokul SUNUM İÇERİĞİ Bağımlılık Nedir? Tütün Ürünleri Nelerdir? Sigaranın Arttırdığı Riskler Kendimi Nasıl Korurum? Sigara İçmemenin Faydaları 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15

Detaylı

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda Bir gün sormuşlar Ermişlerden birine: Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır? Bakın göstereyim demiş Ermiş. Önce sevgiyi dilden gönle indirememiş olanları çağırarak onlara

Detaylı

Bir gün insan virgülü kaybetti. O zaman zor cümlelerden korkar oldu ve basit ifadeler kullanmaya başladı. Cümleleri basitleşince düşünceleri de basitleşti. Bir başka gün ise ünlem işaretini kaybetti. Alçak

Detaylı

"ben sana mecburum, sen yoksun."

ben sana mecburum, sen yoksun. Ad-Soyadı: Kübra Nur Akkoç Numara: 21302138 Ders - Şube: Türkçe 101-19 Öğretmen: Başak Berna Cordan Tarih: 17.11.2014 "ben sana mecburum, sen yoksun." Kavuşulamayandı. Erişilemeyen hedefti, sonu mutlu

Detaylı

SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT)

SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT) SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT) HAZIRLAYAN: MERYEM KAYA İlköğretim 6.sınıf öğrencilerine yönelik bir çalışma. NURAY GEDİK BİLGİSAYAR 1 DERSİ 07.12.2012 İÇİNDEKİLER KONU SAYFA NUMARASI Sözcükte Anlam

Detaylı

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Üstüne, günlerin yorgunluðu çökmüþtü. Bunu ancak oyunla atabilirdi. Caný oyundan

Detaylı

ilkokul Yeşilcan la Temiz Hava

ilkokul Yeşilcan la Temiz Hava ilkokul Yeşilcan la Temiz Hava SUNUM İÇERİĞİ Bağımlılık Nedir? Tütün Ürünleri Nelerdir? Sigaranın Arttırdığı Riskler Kendimi Nasıl Korurum? Sigara İçmemenin Faydaları 2 3 4 5 Bağımlılık Nedir? Bağımlılık

Detaylı

AVAZI ÇIKTIĞI KADAR SUSMAK

AVAZI ÇIKTIĞI KADAR SUSMAK Bingöl 1 Ümran Bingöl 21102179 TURK 101 Sec. 43 Vedat Yazıcı 25 Kasım 2014 AVAZI ÇIKTIĞI KADAR SUSMAK Modern dünya edebiyatının genç yazarı Franz Kafka nın ölümsüz eseri Babaya Mektup, Franz Kafka nın

Detaylı

YAZILIYA HAZIRLIK SINAVI TÜRKÇE 5. SINIF

YAZILIYA HAZIRLIK SINAVI TÜRKÇE 5. SINIF TÜRKÇE 5. SINIF 1 Metinde verilen ipuçlarından hareketle, karşılaştığı yeni kelimelerin anlamlarını tahmin eder. 2 Metnin giriş, gelişme ve sonuç bölümleri hakkında tahminlerde bulunur. 3 Okuduklarındaki

Detaylı

Sevgili dostum, Can dostum,

Sevgili dostum, Can dostum, Sevgili dostum, Her insanı hayatta tek ve yegâne yapan bir öz benliği, insanın kendine has bir kişiliği vardır. Buna edebiyatımızda, günlük yaşantımızda ve dini inançlarımızda çeşitli adlar vermişlerdir.

Detaylı

22 İL Hane Ziyaretleri-2015 Sonuçları. Katılan kişi sayısı: 22864

22 İL Hane Ziyaretleri-2015 Sonuçları. Katılan kişi sayısı: 22864 22 İL Hane Ziyaretleri-2015 Sonuçları Katılan kişi sayısı: 22864 Görüşmenin yapıldığı dil Sayı % Türkçe 19562 85,6 Kürtçe 3252 14,2 Zazaca 15 0,1 Arapça 35 0,2 Rusça 0 0,0 Farsça 0 0,0 Diğer 0 0,0 Toplam

Detaylı

10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK

10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK 10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK İnsanoğlu yaşam boyu farklı gelişme dönemleri yaşar. Çocukları daha iyi tanımak için onların içinde bulundukları gelişme döneminin özelliklerinin bilinmesi aileyi rahatlatır,

Detaylı

Solunum Alıştırmaları Alıştırma 1

Solunum Alıştırmaları Alıştırma 1 Solunum Alıştırmaları Alıştırma 1 Diyaframdan doğru soluma için aşağıda belirtilen hususlara dikkat ederek alışkanlık edinene kadar 2 hafta boyunca her gün bu çalışmayı gerçekleştiriniz. Başarılı olabilmeniz

Detaylı

YALNIZ BİR İNSAN. Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem

YALNIZ BİR İNSAN. Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem YALNIZ BİR İNSAN Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem öyle sonunda hep iyilerin kazandığı, kötülerin cezalandırıldığı veya bir suçluyu bulmak için

Detaylı

5. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

5. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ 5. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ 1. TEMA: BİREY VE TOPLUM 2. TEMA: ATATÜRK 3. TEMA: DEĞERLERİMİZ 4. TEMA: DÜNYAMIZ VE UZAY 5. TEMA: ÜRETİM TÜKETİM VE VERİMLİLİK 6. TEMA: SAĞLIK VE ÇEVRE 7. TEMA: GÜZEL ÜLKEM

Detaylı

ÇiKOLATAYI KiM YiYECEK

ÇiKOLATAYI KiM YiYECEK ÇiKOLATAYI KiM YiYECEK Geçen gün amcam bize koca bir kutu çikolata getirmişti. Kutudaki çikolataların her biri, değişik renklerde parlak çikolata kâğıtlarına sarılıydı. Mmmh, sarı kâğıtlılar muzluydu,

Detaylı

AİLE PİRAMİDİ = EVLİLİK 2

AİLE PİRAMİDİ = EVLİLİK 2 5- İletişim ve Karşılıklı Anlayışa Önem Verin: Yalnızca konuşmak yerine iletişim kurmayı öğrenin. Kaçmak veya vazgeçmek yerine iletişim kurmak için çaba gösterin. Sırlarınızı paylaşın. Karınız anneniz

Detaylı

FARELER VE İNSANLAR ADLI ROMAN ÜZERİNE DÜŞÜNCELER Fareler ve İnsanlar İnsan ilişkilerine ve alt tabaka insanların umut dolu

FARELER VE İNSANLAR ADLI ROMAN ÜZERİNE DÜŞÜNCELER Fareler ve İnsanlar İnsan ilişkilerine ve alt tabaka insanların umut dolu Sarıgül 1 Hasan Murathan SARIGÜL 21202808 TURK-102- Sec.13 Ahmet KAYA FARELER VE İNSANLAR ADLI ROMAN ÜZERİNE DÜŞÜNCELER Fareler ve İnsanlar İnsan ilişkilerine ve alt tabaka insanların umut dolu dünyasına

Detaylı

HAYAT BİLGİSİ A TEMASI: OKUL HEYECANIM. Gözümüzün rengi Saçımızın rengi Okula gitmemiz Yukarıdakilerden hangisi fiziksel özelliğimiz değildir?

HAYAT BİLGİSİ A TEMASI: OKUL HEYECANIM. Gözümüzün rengi Saçımızın rengi Okula gitmemiz Yukarıdakilerden hangisi fiziksel özelliğimiz değildir? 1. SINIF OKULA YARDIMCI VE SINAVLARA HAZIRLIK A TEMASI: OKUL HEYECANIM TEST-1 1. Gözümüzün rengi Saçımızın rengi Okula gitmemiz Yukarıdakilerden hangisi fiziksel özelliğimiz değildir? A) Okula gitmemiz

Detaylı

SATRANÇ. Satranç öğrenmek benim için her zaman zor olmuştur. Yirmi yaşıma gelmeme rağmen

SATRANÇ. Satranç öğrenmek benim için her zaman zor olmuştur. Yirmi yaşıma gelmeme rağmen Cenk Benli 21200399 TURK 102- Sec. 15 Ahmet Kaya SATRANÇ Satranç öğrenmek benim için her zaman zor olmuştur. Yirmi yaşıma gelmeme rağmen halen oynamakta zorlanıyorum. Sadece satranç da değil, tavla, dama,

Detaylı

Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var)

Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var) Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var) Yazan: Yücel Feyzioğlu Resimleyen: Mert Tugen Ne varmış, ne çokmuş, gece karanlık, güneş yokmuş. Her kasabada kabadayı insanlar varmış.

Detaylı

AİLE PİRAMİDİ = EVLİLİK

AİLE PİRAMİDİ = EVLİLİK 1- Evlilik piramidi 2- Emir cümlesi 3- Yargılayıcı ve suçlayıcı olma 4- Rolleri paylaşma 5- İletişime ve karşılıklı anlayışa önem verme 6- Kıyaslama FATİH HANOĞLU AİLE PİRAMİDİ = EVLİLİK 7- Sevgi, saygı

Detaylı

BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN

BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN 4. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN (28 Ekim 2013-13 Aralık 2013) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında 28 Ekim 2013-13 Aralık 2013 tarihleri arasında işlediğimiz

Detaylı

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor. Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor. İşçi Cephesi: Direnişiniz nasıl başladı? Kazova dan bir işçi: Bizim direnişimiz ilk önce 4 aylık maaşımızı, kıdem ve tazminat

Detaylı

Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5

Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5 Magozwe Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5 Kalabalık bir şehir olan Nairobi de, sıcak bir yuvası olmayan bir grup evsiz çocuk yaşıyormuş. Her gün onlar için yeni ve bilinmeyen bir

Detaylı

» Ben işlerimi zamanında yaparım. cümlesinde yapmak sözcüğü, bir yargı taşıdığı için yüklemdir.

» Ben işlerimi zamanında yaparım. cümlesinde yapmak sözcüğü, bir yargı taşıdığı için yüklemdir. CÜMLENİN ÖĞELERİ TEMEL ÖĞELER Yüklem (Fiil, Eylem) Cümledeki işi, hareketi, yargıyı bildiren çekimli unsura yüklem denir. Yükleme, cümlede yargı bildiren çekimli öge de diyebiliriz. Yüklem, yukarıda belirttiğimiz

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim,

Detaylı

ÇOCUK VE YETİŞKİN HAKLARI

ÇOCUK VE YETİŞKİN HAKLARI 1. DÜŞÜNME DERSİ Sevgili Lale, sevgili Murat ve sevgili okuyucumuz, önce malzeme kutusundan çıkardığımız şu karikatüre bir göz atmanda yarar var: Örnek: 1 ÇOCUK VE YETİŞKİN HAKLARI Tan Oral, Cumhuriyet

Detaylı

Yukarıdaki soru, bu yazının meselesini tüm boyutlarıyla içermese de konuyla ilgili karşılaştığım soruların özünü teşkil etmektedir.

Yukarıdaki soru, bu yazının meselesini tüm boyutlarıyla içermese de konuyla ilgili karşılaştığım soruların özünü teşkil etmektedir. Evlilik öncesi cinsel ilişki, bir mesele olarak, pek çok insan açısından spesifik bir önem taşımamaktadır. Ancak, konuyla ilgili bana gelen sorular, psikolojik danışma seanslarında karşılaştığım hikâyeler,

Detaylı

Hafta Sonu Ev Çalışması HAYAL VE GERÇEK

Hafta Sonu Ev Çalışması HAYAL VE GERÇEK Hafta Sonu Ev Çalışması HAYAL VE GERÇEK Babasının işi nedeniyle çocuğun orta öğretimi kesintilere uğramıştı. Orta ikideyken, büyüdüğü zaman ne olmak ve ne yapmak istediği konusunda bir kompozisyon yazmasını

Detaylı

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an Ece Şenses 21001982 ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an oldu mu hiç? Louvre müzesi benim için tam olarak böyle oldu. Sadece benim

Detaylı

MACERA AKADEMİSİ. Anneciğim ve Babacığım,

MACERA AKADEMİSİ. Anneciğim ve Babacığım, BARBAR YARATIKLAR İÇİN KURNAZLIK OKULU ZOR İŞÇİLER İÇİN BAŞKANLAR: SAYIN BAŞKÖTÜ KURT SAYIN KÜÇÜK KURT VE SAYIN BAĞIRTKAN KURT Lütfen lütfen lütfeeeen gelip buraya taşının, taşınacağınızı söylemiştiniz.

Detaylı

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (07 Aralık Ocak 2016)

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (07 Aralık Ocak 2016) ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ (07 Aralık 2015-15 Ocak 2016) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ DERS SAATİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ DERS SAATİ AY HAFTA 016-017 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE DERS SAATİ KONU ADI 1 FİİLİMSİLER SÖZCÜKTE ANLAM KAZANIMLAR Fiilimsiyle, fiil ve isim soylu kelimeler arasındaki farkları kavrar.

Detaylı

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. FARE NİN DERS VEREN ÖYKÜSÜ

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. FARE NİN DERS VEREN ÖYKÜSÜ BÖLÜM. İLETİŞİM, NLM VE DEĞERLENDİRME ( puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. FRE NİN DERS VEREN ÖYKÜSÜ 8 Evin minik faresi, duvardaki çatlaktan bakarken çiftçi ve eşinin mutfakta bir paketi açtıklarını

Detaylı

Etkinlik 5: Astronota isim verip boyayalım.

Etkinlik 5: Astronota isim verip boyayalım. Etkinlik 5: Astronota isim verip boyayalım. Serbest Okuma DÜNYA Dünya Güneş ten koptu. Önce ateşten toptu. Geçince uzun yıllar, Yavaş yavaş soğudu. Yağmur yağdı,sel oldu. Çukurları doldurdu. Büyük yerlerde

Detaylı

OYUNCAK AYI. Aysel çok mutluydu. Çünkü bugün doğum. Annesi Elvan a oyuncak bir ayı aldı. Elvan. günüydü. Babası Aysel e hediye aldı.

OYUNCAK AYI. Aysel çok mutluydu. Çünkü bugün doğum. Annesi Elvan a oyuncak bir ayı aldı. Elvan. günüydü. Babası Aysel e hediye aldı. OKUMA ANLAMA ÇALIŞMASI 1 OYUNCAK AYI Annesi Elvan a oyuncak bir ayı aldı. Elvan ayının adını Yumoş koydu. Halasına oturmaya giderken Yumoş uda götürdü. Halasının kızı Songül ile birlikte oynadılar. Sorular:

Detaylı

Yazar : Didem Rumeysa Sezginer Söz ola kese savaşı Söz ola kestire başı Söz ola ağulu aşı Yağ ile bal ede bir söz Yunus Emre

Yazar : Didem Rumeysa Sezginer Söz ola kese savaşı Söz ola kestire başı Söz ola ağulu aşı Yağ ile bal ede bir söz Yunus Emre Hayatta, insanlar üzerinde en çok etkili olan şeyi arayan bir kız, bu sorusunu karşılaştığı herkese sorar. Çeşitli cevaplar alır ama bir türlü ikna olamaz. En sonunda şehrin bilgesi bir nineye gönderilir.

Detaylı

ÇOCUKLAR İÇİN OYUN TERAPİSİ BİLGİLENDİRİCİ EL KİTABI. Oyun Terapisi Nedir? Oyun Terapisti Kimdir?

ÇOCUKLAR İÇİN OYUN TERAPİSİ BİLGİLENDİRİCİ EL KİTABI. Oyun Terapisi Nedir? Oyun Terapisti Kimdir? ÇOCUKLAR İÇİN OYUN TERAPİSİ BİLGİLENDİRİCİ EL KİTABI Oyun Terapisi Nedir? Oyun Terapisti Kimdir? Ebeveynler için Notlar Bu kitapçık, yaklaşık 4 ila 12 yaş aralığındaki, psikoterapi düşünülmüş çocuklar

Detaylı

ANA SINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (19 Aralık Şubat 2017)

ANA SINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (19 Aralık Şubat 2017) ANA SINIFI PYP VELİ BÜLTENİ (19 Aralık 2016-10 Şubat 2017) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca

Detaylı

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ 6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ OKUMA KÜLTÜRÜ (5 EYLÜL - 21 EKİM) - Konuşmacının sözünü kesmeden sabır ve saygıyla dinler. - Başkalarını rahatsız etmeden dinler/izler. - Dinleme/izleme yöntem ve tekniklerini

Detaylı

SORU-- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

SORU-- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? İşitme Engelliler Milli Hentbol Takımının en genç oyuncusu Mustafa SEMİZ : Planlı çalışarak, disiplinli çalışarak zamanını ve gününü ayarlayarak nerede ve ne zaman is yapacağıma ayarlarım ondan sonra Her

Detaylı

ÇALIŞKANLIK NİSAN 2017

ÇALIŞKANLIK NİSAN 2017 ÇALIŞKANLIK NİSAN 2017 Ağustos Böceği ile Karınca Hafta Sınıf Düzeyi ve 4. Sınıf Süre Yöntem ve Teknik 40 Dakika drama, beyin fırtınası KAZANIM SÜREÇ Araç - Gereç Çizgi film CD si veya Masal kitabı Karınca

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı FİİLLER (Anlam-Kip-Kişi- Anlam

Detaylı

OYUNCAK AYI. ayının adını Yumoş koydu. Halasına oturmaya. giderken Yumoş uda götürdü. Halasının kızı. Sorular: 1- Annesi Elvan a hangi hediyeyi aldı?

OYUNCAK AYI. ayının adını Yumoş koydu. Halasına oturmaya. giderken Yumoş uda götürdü. Halasının kızı. Sorular: 1- Annesi Elvan a hangi hediyeyi aldı? OKUMA ANLAMA ÇALIŞMASI 1 OYUNCAK AYI Annesi Elvan a oyuncak bir ayı aldı. Elvan ayının adını Yumoş koydu. Halasına oturmaya giderken Yumoş uda götürdü. Halasının kızı Songül ile birlikte oynadılar. Sorular:

Detaylı

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1.

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1. 1. Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1. Sence, farklı insanların, farklı tanımlar yapmasına

Detaylı

3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? OCAK

3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? OCAK 3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? 04 22 OCAK TÜRKÇE ÖĞRENME ALANI: DİNLEME 1. Dinleme Kurallarını Uygulama 1. Dinlemeye hazırlık yapar. 2. Dinleme amacını belirler. 3. Dinleme amacına uygun yöntem belirler.

Detaylı

Giriş. Ad öbekleri nasıl yorumlanır?

Giriş. Ad öbekleri nasıl yorumlanır? Bağlama Kuramı Giriş Ad öbekleri nasıl yorumlanır? Bazı AÖler anlamlarını bağlamdan ve söylemden alır. 1) Fatma Lazca ile ilgili güzel bir makale yazdı. Gönderimsel anlatım (G-anlatım) Anlamını dünyadaki

Detaylı

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. ANKET SONUÇLARI Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. Bu anket, çoğunluğu Ankara Kemal Yurtbilir İşitme Engelliler Meslek Lisesi öğrencisi olmak üzere toplam 130 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya

Detaylı

Şimdi yukarıdaki karikatürden yola çıkarak küçük bir öykü yazın. Hayal gücünüzün derinliklerine inmeye hazır mısınız? Yalnız bazı kurallarımız var!

Şimdi yukarıdaki karikatürden yola çıkarak küçük bir öykü yazın. Hayal gücünüzün derinliklerine inmeye hazır mısınız? Yalnız bazı kurallarımız var! Aşağıdaki karikatürde bir aile tablosu yansıtılmaktadır. Karikatürü iyice inceleyin. Söz konusu durumu sınıfta canlandıracaksınız. Bunun için bir anne, bir baba ve bir çocuğa ihtiyaç var. Gönüllü olan

Detaylı

yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan

yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan Karganın Rengi Siyah! Siyah mı? Evet Emre, siyah. Kara değil mi? Ha kara, ha siyah Cenk, bence kara ile siyah arasında fark var. Arkadaşım Cenk le hâlâ aynı şeyi, kargaların rengini tartışıyoruz. Galiba

Detaylı

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ ETKİLİ ÖĞRENME, uygun yöntem ve teknikleri kullanarak öğrenme amacını gerçekleştirmektir. ETKİLİ ÖĞRENME İÇİN, Zamanı planlama, Çalışma ortamı düzenleme, Etkili okuma, Etkili

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar MARIA MONTESSORI Hayatın en önemli dönemi üniversite çalışmaları değil, doğumdan altı yaşa kadar olan süredir. Çünkü bu, bir çocuğun gelecekte olacağı yetişkini inşa ettiği

Detaylı

2014-2015 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI TÜRKÇE DERSİ 2. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI ATATÜRKÇÜLÜK, ARA DİSİPLİNLER VE DİĞER DERSLERLE İLİŞKİLENDİRME

2014-2015 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI TÜRKÇE DERSİ 2. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI ATATÜRKÇÜLÜK, ARA DİSİPLİNLER VE DİĞER DERSLERLE İLİŞKİLENDİRME AFFETMEK BÜYÜKLÜK- TÜR (Dinleme Metni) TRAFİK BİREY TOPLUM 5 EYLÜL - 0 EKİM 6 ders saati MİSAFİR AĞIRLAMAK UĞURLAMAK ÖĞRETMENİM N ADI 0-05 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI TÜRKÇE DERSİ. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK

Detaylı

Aynı kökün "kesmek", "kısaltmak" anlamı da vardır.

Aynı kökün kesmek, kısaltmak anlamı da vardır. Kıssa, bir haberi nakletme, bir olayı anlatma hikâye etmek. Bu Arapça'da kassa kelimesiyle ifade edilir. Anlatılan hikâye ve olaya da "kıssa" denilir. Buhâri, bab başlıklarında "kıssa"yı "olay" anlamında

Detaylı

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış; Yemek Temel, Almanya'dan gelen arkadaşı Dursun'u lokantaya götürür. Garsona: - Baa bi kuru fasulye, pilav, üstüne de et! der. Dursun: - Baa da aynısından... Ama üstüne etme!.. Ölçüm Bir asker herkesin

Detaylı

Engin arkadaşına uğrar, eve gelir duşunu alır ve salona gelir. İkizler onu salonda beklemektedirler.

Engin arkadaşına uğrar, eve gelir duşunu alır ve salona gelir. İkizler onu salonda beklemektedirler. ENGİN VE İKİZLER ALIŞ VERİŞTE Hastane... Dr. Gamze Hanım'ın odası, biraz önce bir ameliyattan çıkmıştır. Elini lavaboda yıkayarak koltuğuna oturur... bu arada telefon çalar... Gamze Hanım telefon açar.

Detaylı

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi BÝRÝNCÝ BÖLÜM 1 Dünya döndü Son ders zili çalýnca tüm öðrenciler sevinç çýðlýklarý atarak okulu terk etti. Ýkili öðretim yapýlýyordu. Sabahçýlar okulu boþaltýrken, öðleci grup okula girmeye hazýrlanýrdý.

Detaylı

Patronun hizmetini yapıyor Çalışan kadından bahsediyorum. Ben kocama muhtaç değilim diye evvela ailesini dağıtıyor.

Patronun hizmetini yapıyor Çalışan kadından bahsediyorum. Ben kocama muhtaç değilim diye evvela ailesini dağıtıyor. Babalarını Yola Getiren Kızlar! Prof. Dr. Hasan Şimşek İstanbul Kültür Üniversitesi (www.hasansimsek.net) 28 Aralık 2014 Yakın geçmişte Cübbeli Ahmet Hoca hakkında bir yazı yazdım. Özellikle dindar geçinen

Detaylı

Sayfa 148,149,150,151,152,153,154

Sayfa 148,149,150,151,152,153,154 Sayfa 148,149,150,151,152,153,154 Bir Göl Nasıl Bingöl Oldu? www.cevaplari.org 1. ETKİNLİK a. b. Cümleler: Zamanında dediklerimi yapsaydın şimdi dizini dövmezdin. Her gün saat altı da kalkmak onu perişan

Detaylı

BU ÜÇ HAFTA NE YAPALIM?

BU ÜÇ HAFTA NE YAPALIM? BU ÜÇ HAFTA NE YAPALIM? En az 6 aydır sınava hazırlanıyorsun. Ya gerçekten çalıştın hakkını vererek, ya da çalışmadığını düşündün. Ama dışarıdan biri baktığında senin saatlerce kendi geleceğini elleriyle

Detaylı