KASIM 2017 ÇALIŞMA RAPORU

Transkript

1 KASIM 2017 ÇALIŞMA RAPORU Adres Telefon Elektronik Posta Web Mesudiye mah cad (PBX) yonetim@mersineo.org.tr No: 39\B Kat:3 MERSİN

2 Yönetim Kurulumuzun tarihli toplantısında; Komisyon atamaları yapıldı. ATAMASI YAPILAN KOMİSYONLAR Bilim - Miep Komisyonu İlaç Dışı Sağlık Ürünleri Komisyonu Kadın Dayanışma Komisyonu Kamu Eczacıları Komisyonu Mevzuat Komisyonu Rehber (Smart) Eczanem Komisyonu Sosyal Etkinlik Komisyonu Tevzi Komisyonu Yayın Komisyonu Komisyonlarda görev alacak meslektaşlarımıza çalışmalarında Başarılar Dileriz 01 KASIM 2

3 SAĞLIKTA ŞİDDET SON BULSUN 01 KASIM Mersin Tabip Odası nda Ağır Çalışma Koşullarının Ölümcül Sonuçları ve Sağlıkta Şiddet konulu Sağlık Hakkı Meclisi nin düzenlediği basın açıklamasına katılım sağlandı. SAĞLIKTA ŞİDDET SON BULSUN! BU SON OLSUN! HAYAT VERİRKEN ÖLMEK İSTEMİYORUZ! YAPILAN BASIN AÇIKLAMASI METNI 3

4 SEN YOKSAN BİR EKSİĞİZ 02 KASIM Mersin Elektrik Mühendisleri Odası nda gerçekleşen NKP basın açıklamasına katılım sağlandı. Nükleer santraller kurulumu uzun süren ve yüksek maliyetli tesislerdir. Ömrünü tamamlayan tesislerin sökülmesi işlemi de uzun süreli ve oldukça risklidir. Ayrıca dünyada şu ana kadar radyoaktif atıkların güvenle saklanabilmesine yönelik bir formül bulunabilmiş değildir. Doğa olaylarının (Deprem, tsunami vb.) çokça yaşandığı dünyamızda nükleer santraller sürekli kaza tehlikesi taşımaktadırlar. Nükleer santralin Akkuyu da yapılması, kentimize, ülkemize, ekonomimize, doğamıza, yaşam çevremize sayısız, geri dönüşsüz ve telafisi imkânsız zararlar doğuracaktır. Bu Nükleer Santral Akdeniz in ekosistemini bozacak; tarımını, turizmini, insan sağlığını, yaşamı tehdit edecek düzeyde etkileyecektir. Ayrıca Bölgemiz nükleer atık deposuna dönüşecektir. Mersin in yaşanabilir bir kent olarak kalmaya devam etmesi için hep birlikte mücadeleye devam etmek zorundayız. Bu amaçla 12 Kasım 2017 saat de Tevfik Sırrı Gür stadı önünde insanlarımız ile MERSİN NÜKLEERE HAYIR DİYOR yazarak yapılması planlanan etkinlik, valilik onayı olmaması nedeniyle iptal edildi. Nükleer karşıtı mücadelemiz devam edecektir. 4

5 MEDİKAL FATURA TESLİM DÜZENİ DEĞİŞTİ 02 KASIM Adana SGK Medikal birimi ile yapılan görüşmeler sonrasında fatura teslim düzeni aşağıdaki şekilde güncellendi. Her fatura için aşağıdaki işlemlerin ayrı ayrı yapılması gerektiği bilgisi de duyurumuzda belirtildi. YAPILAN DUYURU METNI 5

6 BÜYÜK KONGRE DELEGELERİ İLE TOPLANTI 06 KASIM Odamızda TEB Büyük Kongre öncesi Büyük Kongre Delegeleri ile değerlendirme toplantısı yapıldı. MEZİTLİ İLÇE TOPLANTISI 07 KASIM Göreve yeni gelen Yönetim Kurulu olarak bölgede yapılan ilk toplantıda, süreç içerisindeki faaliyetler ve TEB Büyük Kongresi öncesi değerlendirmeler yapıldı. 6

7 TARSUS İLÇE TOPLANTISI 08 KASIM Tarsus İlçe Toplantısında Genel Kurul sonrası gelişmeler ve TEB Büyük Kongresi değerlendirildi. Bölgesel sorunların da konuşulduğu keyifli bir toplantı oldu. ECZACILIK FAKÜLTESİ ZİYARETİ 08 KASIM Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı ve öğretim görevlileri Yönetim Kurulumuzu ziyaret etti. Yeni dönem içerisinde ortak yapılabilecek projeler ile ilgili görüş alışverişinde bulunuldu. 7

8 İLÇE TOPLANTILARI 09 KASIM Mut, Gülnar ve Anamur ilçe toplantıları yapıldı. Genel Kurul sonrası projeler ve Kasım ayında yapılacak olan TEB Büyük Kongresi değerlendirildi. MUSTAFA KEMAL ATATÜRK Ü SAYGI, MİNNET VE ÖZLEMLE ANIYORUZ 10 KASIM 8

9 İLÇE TOPLANTILARI 10 KASIM Silifke ve Erdemli ilçe toplantıları yapıldı. Genel Kurul sonrası projeler ve Kasım ayında yapılacak olan TEB Büyük Kongresi değerlendirildi. MERSİN TEKNİSYENLER DERNEĞİ ZİYARETİ 14 KASIM Mersin Teknisyenler Derneği Yönetim Kurulumuzu ziyaret etti. Yeni Yönetim Kurulumuza başarı dileklerini iletti. Kalifiye personel sıkıntısı hakkında yapılabilecek projeler hakkında konuşuldu. Dernek ile Odamız arasında bilgi paylaşımının önemi vurgulandı. 9

10 TEB OLAĞAN BÜYÜK KONGRESİ 16\19 KASIM Ankara da yapılan TEB 41. Olağan Büyük Kongresine katılım sağlandı. Kongrenin 2. Gününde kürsü alan Yönetim Kurulu Başkanımız Uzm. Ecz. Özgün SAĞIR etkili ve beğenilen bir konuşma yaptı. Konuşma metni şu şekildedir; Sayın Divan, Sayın Belediye Başkanım, Merkez Heyetinin değerli başkan ve üyeleri, Denetleme Kurulu başkan ve üyeleri, Yüksek Haysiyet Divanının değerli üyeleri, Eczacı Kooperatiflerinin değerli temsilcileri, Değerli meslektaşlarım ve Türk Eczacılar Birliğinin değerli emekçileri sizleri Mersin Eczacı Odası adına saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Kongreleri her zaman önemseriz çünkü geride bıraktığımız iki yılı değerlendireceğimiz, ardından da önümüzdeki dönemle ilgili fikirlerimizi söyleyeceğimiz bir platformdur. Önümüzdeki dönem ile ilgili önergeler sunuldu ve komisyonlarımız bu konuda çalışıyor. Geçtiğimiz 24 aylık süreci değerlendirirken olaya biraz büyük resimden bakmak gerekir diye düşünüyorum. Bu 24 ayın 16 ayını 5 kez uzatılan OHAL kapsamında geçirdik. Bırakın iş üretmeyi, bırakın bir şeyler söylemeyi, bir şeyleri düşünmekten bile korkar hale geldik. Acaba ne olacak, acaba ne yaşayacağız? diye her gün ürkerek uyuyoruz, ürkerek uyanıyoruz. Umuyorum ki; en kısa sürede Türkiye Cumhuriyeti kendine yakışan, çağdaş ve demokrat bir şekilde yönetileceği günlere geri dönecektir. gündür çok şey konuşuldu, ama biraz düşündüğümde ben de sağlıktan yana neler yaşayacağımızla ilgili 2 çok fazla korkuları olan bir insanım; fakat kötünün iyisiyiz aslında. Birçok konuşmacının da bahsettiği gibi bu hazirun okumuş bir kitledir. Ama ben biraz daha detaylandıracağım; okumanın başı nedir? Eğitim. Değerli meslektaşlarım 15 yıldır aynı politika ile aynı sistemle ülkeyi yöneten bu anlayış 6 kez bakan değiştirip 6 kez eğitim müfredatını değiştirdi ve bu değişiklik ana değişikliklerdi. Detaylarına bakacak olursanız, eğitim sistemimiz toplamda 13 kez değişti. Her gelen bir öncekinin yaptığının kötü olduğunu söyledi. Anlayamadığımız şey şu; bir önceki farklı bir siyasetten mi geliyordu ya da farklı bir partiden mi geliyordu? 10

11 Değerli meslektaşlarım, birçok sorunumuz var ve her geçen gün artıyor. Ama acil olan sorunumuz şu an hepimizin de dile getirdiği gibi istihdam. Çok fazla detayına girmeden değinmek istiyorum. Üniversite sayılarının artmasından bahsediyoruz İstihdam artırılsın, kamu Eczacı alsın, özel sektör Eczacı alsın diyoruz. Yapılan sunumlarda gördük ki ağlanacak bir haldeyiz. Eczacılık Fakültelerinde Eczacı yok. Bu nedenle önümüzdeki süreç ile ilgili çok daha iyi politikalar yürütüp hızlı bir şekilde ilerlememiz gerekiyor. Yıllardır beklediğimiz yasalardan biri 3500 kriteriydi, 2012 yasa ve 2014 yönetmelik değişikliği ile gerçekleşti mezunları geliyor az önce İrfan Başkanın sunumunda gördüğüm kadarıyla 2600 mezun, belki de ilk gelecek 2600 mezun eczane açmakla ilgili çok baskı yaratmayacak. Arkasına bir 2600 daha gelecek. Peki, bu insanlar eczane açamadığında ne olacak? Siyasi otoriteye çok ciddi bir baskı gelecek ve bizim 3500 kriterimiz bugün Yunanistan örneğinde olduğu gibi; 1000 kişiye bir eczane düşecek hale gelecek. Yıllardır hayalini kurduğumuz yasamız yönetmeliğimiz boşa çıkmış olacak. Yardımcı Eczacı ile ilgili kısma gelecek olursak; yardımcı eczacının 1 yıl eczanede çalışması gerekiyor. Yönetmeliğin 16. Maddesinin 4. Fıkrasında Yardımcı Eczacılığı anlatıyor; öğrenci mezun olur, kendine bir eczane bulur. Bulamadığı takdirde Türk Eczacıları Birliği tarafından belirlenen kriterler ölçeğinde eczanelere yerleştirilir. Yardımcı Eczacı maaşı bir buçuk asgari ücret, bugünkü parayla lira. SSK ve diğer masrafları da eklendiğinde bir Yardımcı Eczacının lira masrafı var. Eczacı, bir yardımcı eczacı için yıllık lira gibi bir ödeme yapacak. O bir yıl sonra sizi bırakıp gidecek ve belki de yanınıza gelip eczane açacak. Şimdi ben herkese samimiyetle bir soru sormak istiyorum; biz oda yöneticileri olarak hangi eczacıya zorla Yardımcı Eczacı alacaksın diyeceğiz? Bu kriterlerin o yönetmelik çıktığı dönemde çok net bir şekilde belirlenmesi gerekiyordu. Rakamlardan konuşuyoruz oradan da devam edelim, Türkiye de 1,5 milyon cironun üzerinde olan 3590 tane eczane var, 2600 yeni mezun geldi yerleşti bu eczanelere. Bu 1,5 Milyarlık eczaneler aylık TL ciro yapar, %10 net karlılıktan bakarsanız bu para TL yapar, %8 net derseniz bu para TL yapar. Bu liranın lirasını kendi ceplerinden verecekler. Böyle bir tablo ile karşı karşıya iken derhal ve acil bir şekilde eğer stajyer avukatlıktan yola çıkılarak biz bu cümleyi oraya yazdırdıysak bu işin diğer paydaşı olan Sağlık Bakanlığının da elini taşın altına koyması gerekiyor. KOSGEB in 2 yıllık TL % 60 destekli nitelikli eleman kredisiyle biz bu işi çözemeyiz. Sırf bu iş için İş-Kur dan ya da KOSGEB ten mutlaka ayrı bir fon oluşturulması gerekiyor. Ya da birçok alternatif üretilebilir; Eczacının cebinden çıkacak o para vergisinden düşürülebilir, SSK primlerinden düşürülebilir. Ama bu iş sadece serbest eczacının sorumluluğu değildir. Yardımcı eczacı problemini konuşuyoruz ama gözden kaçan çok ciddi bir problem var. Eczacılık Fakültesinin bulunduğu illerdeki meslektaşlarım Şubat ayından sonra bu problemi yaşayacaklar yılı Ocak ayında çıraklık ve stajyerlik yönergesinde bir değişiklik yapıldı. Bu değişikliğe göre artık Şubat-Mart- Nisan aylarında eczanelerinize gelen stajyerlere de maaş vermek zorundasınız. Dekanlar konseyi bu konuda toplandı bu maddenin kaldırılması için baskı uygulamaya çalıştılar ama siyasi otorite o maddeyi değiştirmedi ve stajyer öğrenci maaşları da eczacının sırtına yüklenmiş durumda. Önümüzdeki acil eylem planlarının en önemlilerinden biri de; biz kendi aramızda reçetesiz ilaç diyoruz ama genel tabirle OTC. OTC ile ilgili biz Mayıs 2017 de bir panel düzenlemiştik. Bu konu ile ilgili tüm otoritelerden temsilcileri davet etmiştik. Orada TİTCK Başkanı Hakkı GÜRSÖZ listemiz hazır 90 gün içerisinde bu işi başlatacağız demişti. Ama gördü ki; Türk Eczacılar Birliğinin yaptığı çalıştaylar var, Eczacı Odalarının verdiği tepkiden dolayı biraz geriye çekildiler. Ama bir taktik yaptılar. Taktik şu; Eczacıyı usandırmak. Bugün herkes bölgesinde yaşıyor, yeni yeni duyduğum başka illerde sayılar da artmaya başlamış, antibiyotikten başladılar, bugün antihistaminiklerin reçeteleri kontrol ediliyor. Çünkü sonuçta 1262 sayılı yasamız var. Peki, ne olacak? Eczacıya bu kadar baskı, bu kadar zorlama ile eczacıyı şu noktaya getirmek istiyorlar; yeter artık OTC ise OTC, gelsin de neyi reçeteli neyi reçetesiz satacağımı bileyim. Kısacası koşullu olarak, zorla bize bunu sindirtmeye çalışacaklar. O yüzden bu anlamda birlik olmamız gerektiğine inanıyorum. 11

12 2017 Kooperatif aidiyet yılı, arkadaşlar bahsetti ben de kısaca geçeceğim. Öncelikle ben Kooperatif Aidiyet yılı kelimesinden rahatsız oluyorum. Tarkan Başkan öğleden önce konuşmasında söyledi 70 li yıllarda kooperatifler kuruldu. Yani 45 yıllık bir mazisi var, Türk Eczacıları Birliğinin 60 yıllık bir mazisi var. Türk Eczacıları Birliği kim? Eczacı Kooperatifleri kim? İkisi de bizim örgütlerimiz değil mi? Bu örgütlerimiz neden yıllardan beri ayrı takıldılar? Neden bir arada durarak ortak projeler yaratmadılar? Kooperatifler neden kendi aralarında farklılık yaratarak, birbirlerine rakip olmak yerine birbirlerini destekleyerek bu ülkede bir sinerji yaratmaya çalışmadılar? Ben 2017 Kooperatif Aidiyet yılının bir milat olmasını temenni ediyorum ve bundan sonraki süreçte Türk Eczacıları Birliğinin ve Eczacı Kooperatiflerinin çok daha rasyonel ve çok daha somut bir şekilde algı yaratması gerektiğini düşünüyorum. Bu bir yılda olacak bir iş değil eğer biz burada zinciri, Alphega yı konuşuyorsak kooperatifleri de artık iyi konuşmamız gerekiyor. Bu anlamda tabii ki TEKB ye ve Birim Kooperatiflerimize büyük sorumluluk düştüğünü düşünüyorum. Hatırlar mısınız? Yeşilkart ilk çıktığında ağırlıklı olarak doğu ve güneydoğu bölgelerinde çıkıyordu. Hatta ben de o dönemde Adıyaman da bir hastane de çalışıyordum. Müthiş sayıda reçete geliyor fakat insanlar 6-7 ay yeşilkarttan parasını alamıyordu ve oradan ses çıkarıyorlardı. Ancak Türkiye de yeşilkart çok yayılmadığı için o ses kuzeyde, güneyde ve batıda çok duyulmuyordu. Ne zaman ki, tamamıyla her yere yayıldı o zaman yeşilkart sorun oldu. O eski yeşilkart dönemini hatırlayın yüklü tutarlı reçete geldiğinde kimse karşılamak istemiyordu. Çünkü kan ürünü reçetesi geldiğinde 45 günde depoya ödemesini yapacağım ama yeşilkarttan 180 günde parasını alacağım. Bu yüzden insanlar ilaç alamıyordu. Sonunda bu kriz, SGK protokolü içerisine konularak çözüldü. Bugün de birebir aynısını yaşıyoruz. Ben yine kendi bölgem Mersin, Adana, Maraş, Osmaniye, Hatay, Gaziantep, Urfa yı katarak söylüyorum; biz Suriyeliler ile ilgili çok ciddi sorunlar yaşıyoruz. Tüm samimiyetimle söylüyorum artık eczacılarımızın telefonlarına bakmaktan utanıyorum. Çünkü söyleyecek lafım yok. Şu an AFAD dan 150 günde para alıyoruz. Yani bir ay daha atarlarsa yeşilkartı yakalayacaklar, bir ay daha atarlarsa rekor kıracaklar. Bizim AFAD ile ilgili acil bir çözüm üretmemiz gerekiyor. Adana da toplantımızda söyledim buradan da tekrar tüm haziruna söylemek istiyorum; eğer bu işi biraz daha savsaklayacaklarsa bir milat koyalım, bu Suriyeliler bizim Suriyelilerimiz değil kim getirdiyse ilaçlarını o karşılasın biz de 1 Ocak itibariyle artık reçeteleri karşılamıyoruz diyelim. Tebeostan bahsedildi, Tebeos u önemsiyorum çünkü da bilişim komisyonu vardı ve ben o komisyon üyelerinden biriydim. İlk yazıldığı dönemde gerçekten de çok kötü doğmuştu. Tepe Holding denen bir holdinge bu iş verilmişti. Eczacılığın E sini bilmeyen sadece bilgisayarda yazmaktan anlayan bir ekibin elindeydi. O dönemde de çok çalıştık başaramadık bugün çok güzel başarılmış. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Tabii bunun yaygınlaştırılmasını ve kullanılmasını sağlamakta biz oda yöneticilerine düşüyor. Programı iyi anlatmak ve geri dönüşlerimizi muhakkak TEB deki ilgili birimlere aktarmak gerekiyor. Az önce dışarıda arkadaşlarıma söyledim buradan bir kez daha yetkililere de söylemek istiyorum. Eczacı değişikliği çok istemez, alıştığına devam etmek ister. Biz eczacının ekonomisine katkı sağlayacak ayrıca örgütümüzün yazdığı doğru düzgün bir programı kullanacaksak özellikle diğer programlardan Tebeos a geçiş ile ilgili kısmı çok iyi kurgulamamız gerekiyor. Çünkü verilerim ne olacak diye eczacının kafasında bir soru işareti var. Mersin olarak ilklerden birini biz yaşadık, 1253 yataklı bir Şehir Hastanemiz var. Mersin i bilen var mı bilmiyorum ama hastane şehrin kuzey ucunda ve yollar yeni yapılıyor hatta hala hastane içerisine otobüsler giremiyor. İçeriye servisler düzenleniyor. Belki İstanbul kadar değil ama bizim de Mersin çapında çok büyük iki hastanemiz kapatıldı. O bölgede hastanelerin kapanmasından dolayı 75 tane eczacımız mağdur duruma düştü. 5-6 ay önce Şehir Hastanesinin mimarları odamızı ziyaret ettiler. Dediler ki; yerleşkemiz içerisinde eczane olabilecek dükkanlarımız var, bu nedenle sizin yasanıza göre eczane açma şartları nedir? Bizim cevabımız şu oldu; oraya gelmeden önce bir yasamız var ve aynı yerleşkede eczane açmanızı engelliyor o yüzden bu hayallerinizden vazgeçin. Hayallerinden vazgeçtiler mi? Hayır. 4 dükkân hala bomboş duruyor orada. İşte OHAL den o yüzden korkuyorum. Çünkü bir gece yarısı yapılacak değişiklik ile 6197 sayılı yasa; hani şu havalimanları, otogarlar yazan cümlemiz var ya, oraya bir de Şehir Hastaneleri ibaresi eklenirse ne yapacağız? 12

13 Değerli meslektaşlarım, Şehir Hastanelerinden sonra bir de ASM sıkıntıları çıktı. Hekim sıfırdan nüfusla gidip ASM yi kuruyor, 4 yıl çalışıyor. O sırada 2-3 tane eczane konuşlanmış, sermayesini koymuş oluyor. Hekimin sonra kafasına esiyor oradan çıkıp iki sokak arkaya gidiyor. Peki, eczaneler ne olacak? Bu kadar rahat mı gerçekten yer değiştirmek? Ya da Sağlık Müdürlüğü yeni ASM ler kurmayı planlıyor. Bunu sadece bu iş ile uğraşanlar biliyor ve şöyle bir etik dışı olay ile karşılaşıyoruz; satın almak isterseniz lira etmeyecek dükkanların hiç haberiniz yokken karşısına bir ASM konduruluyor arkasından da o liraya satın aldığı dükkanı eczacıya aylık liraya kiraya veriyor. Bu etik dışı durum ile ilgili ASM lerin yasalarında bir değişiklik yapılabilir mi bilmiyorum ama artık çok ciddi bir sorun haline geldi. Etik anlamda eczacıları birbirine düşüren, bomboş dükkanlara lira hava parası verir hale geldik. Değerli meslektaşlarım, sorunlar çok genel kurullar da bunun için var diye düşünüyorum. Biz Mersin Eczacı Odası olarak mimliyizdir. Bu dönem de divan başkanlığına 42 adet önergemizi verdik. Birçok düşüncemizi değişmesini istediğimiz şeyleri oraya bildirdik o yüzden onların çok detayına girmeyeceğim. Ama umarım başarabiliriz, umarım yapabiliriz. Tabii bu umarımın altında tek bir söz var: Birlikte olmak şartıyla. Esen kalın. 13

14 TEB OLAĞAN BÜYÜK KONGRESİ 16\19 KASIM 14

15 DİŞ HEKİMLERİ GÜNÜ KUTLU OLSUN 22 KASIM EN DEĞERLİLERİMİZ, ÖĞRETMENLERİMİZİN GÜNÜ KUTLU OLSUN 24 KASIM 15

16 DİŞ HEKİMLERİ ODASI BALOSU 25 KASIM Mersin Diş Hekimleri Odası balosuna katılım sağlandı. EDAK DEĞERLENDİRME TOPLANTISI 27 KASIM Edak Ecza Kooperatifi Olağanüstü Genel Kurulu öncesi Edak üyesi eczacılarımız ile değerlendirme toplantısı yapıldı. İL SAĞLIK MÜDÜRÜNE ZİYARET 28 KASIM İlimize ataması yapılan, Sağlık Müdürümüz Dr. Sinan BAHÇACI makamında ziyaret edildi. Odamızın yereldeki en önemli iş paydaşı olan, Sağlık Müdürlüğümüz ile beraber yapılabilecekler konusunda görüş alışverişinde bulunuldu. 16

17 28 KASIM 2017 EŞDEĞER İLACA FARKLI SUT UYGULAMASI İÇİN YAZI YAZILDI Medula Sistemi üzerinden eşdeğer görülmesine rağmen farklı SUT uygulamaları veya Medula Sistemi üzerinde farklı kısıtlamaları (yaş aralığı gibi) olan ilaçlarda gerekli düzenlemenin yapılması için Türk Eczacıları Birliği ne yazı yazıldı. 17

18 28 KASIM 2017 TARIM BAKANLIĞI DENETİMLERİNİN DURDURULMASI İÇİN YAZI YAZILDI 18

19 28 KASIM 2017 SURİYE KESİNTİLERİ İÇİN TOPLANTI TALEBİNDE BULUNULDU 19

20 KASIM AYI KOMİSYON ÇALIŞMALARI SGK İTİRAZ KOMİSYONU tarihlerinde yapılan SGK Kesinti İtiraz Komisyonu toplantılarında 80 reçete kesintisi görüşülmüş olup, 55 reçetenin ödenmesi, 23 itirazın reddi ve 2 reçete kesintisinin üst itiraz inceleme komisyonuna havale edilmesine karar verilmiştir. SGK ECZANE UYARI VE CEZAİ ŞART İTİRAZ DEĞERLENDİRME KOMİSYONU SGK Adana SSGM Müdürlüğü nün Yazılı uyarı ve para cezalarında yapılacak itiraz işlemleri hakkında Odamıza göndermiş olduğu yazıda; SGK Protokolünün 5.2. Savunma başlıklı maddesinde Sözleşme feshi uyarı ve cezai şartlara yapılacak itirazlar EK-7 de yer alan Eczanelerin Sözleşmeden Kaynaklı Yaptırımlara İlişkin İtirazlarının Değerlendirilmesine İlişkin Usul Ve Esaslar doğrultusunda değerlendirilir. aynı protokolün İtiraz başlığı 4. Maddesinin 2. Bendinde Eczane tarafından, tebligatın eczaneye ulaşmasını takip eden 5 (beş) iş günü içerisinde işlemin Eczane Uyarı ve Cezai Şart İtiraz Değerlendirme Komisyonu tarafından değerlendirilmesi için yazılı olarak itirazda bulunabilir. denildiğinden; Eczanelerin kuruma gerekli itirazları sonucunda tarihinde yapılan komisyon toplantısında 12 kesinti itirazı görüşülmüş olup, toplantı 6 kabul, 6 red olarak sonuçlanmıştır. TEVZİ KOMİSYONU Tevzi komisyonunun ilk toplantısı tarihinde yapıldı. Tevzi hakkında odamıza ulaşmış dilekçeler değerlendirildi. Komisyon oylamasına sunularak dilekçeler hakkında yapılacaklar belirlendi. 20

21 REHBER (SMART) ECZANEM KOMİSYONU tarihinde yapılan ilk komisyon toplantısında Rehber Eczanem olarak Türkiye nin ve Mersin in bulunduğu ve olması beklenen konum konuşuldu. Bundan sonraki süreçte izlenecek yol haritası belirlendi. Yeni başlayacak olan Diyabet eğitimlerinin Aralık ayı içerisinde yapılması planlandı. BİLİM-MİEP KOMİSYONU tarihinde ilk toplantısını yapan komisyonumuzda eğitim konularının neler olması gerektiği konuşuldu. Bu konu ile ilgili bir anket hazırlanarak eczacılarımızdan fikir alınması planlandı. Anket içerisinde eczacının istediği eğitim konusunu ve eğitimlerin olmasını istediği saati seçme şansı olacak. ECZANE ARAŞTIRMA KOMİSYONU Komisyonun ile tarihleri arasında yaptığı çalışma sonuçlarına göre; DOSYA TÜRÜ ADET İŞLEM YAPILAN TOPLAM DOSYA 10 KARARA BAĞLANAN DOSYA 10 YENİ AÇILIŞ DOSYASI 4 NAKİL DOSYASI 6 21

22 MERSİN ECZACI ODASI KASIM 2017 ÇALIŞMA RAPORU Adres Mesudiye mah cad. No: 39\B Kat:3 MERSİN Telefon (PBX) Elektronik Posta yonetim@mersineo.org.tr Web