JULIUS SU YÜZÜNE ÇIKIYOR, büyük bir cesaret örneği sergileyen ve doğru destekle kendini aşmayı başaran bir ufaklığın öyküsüdür. JULIUS SU YÜZÜNE ÇIKIYOR Julius Zorn GmbH Juliusplatz 1 86551 Aichach Almanya info@juzo.de www.juliustauchtauf.de Juzo. Hayat harekettir
Bu kitabın sahibi:
Julius, denizin ta dibinde, bir deniz otu tarlasının ortasında yer alan sevimli küçük evinde yaşıyordu. Hep orada, en dipte yaşamıştı ve bundan farklı bir hayatı hayal bile edemiyordu. Bazen biraz yalnızlık çekse de Julius genellikle hayatından memnun ve mutluydu.
Çoğu zaman kocaman rahat koltuğuna oturuyor, pencerenin önünde bir sağa bir sola kaçışan rengarenk balıkları seyrediyor ve çok sevdiği deniz otu goncalarını atıştırıyordu. Julius, deniz otundan yapılan tüm yemeklere bayılıyordu. En sevdikleri arasında deniz otu makarnası, deniz otu köftesi ve deniz otu şinitseli vardı.
Bu nedenle Julius'un, günde bir defa evinden ayrılıp deniz otu toplaması gerekiyordu. Suyun altında nefes alabilmek ve denizin dibinde kalabilmek için, demirden bir dalgıç çanı ve ağır pabuçlar kullanmak zorundaydı. Havanın geldiği hortumun uzunluğu ise, ancak Julius'un deniz otu tarlasının sonuna kadar ağır ağır yürümesine izin veriyordu.
Bir gün bir temizlikçi balık olan arkadaşı Fridolin ziyaretine geldi. Fridolin, koca Balina Abi için çalışır ve onunla birlikte dünyanın bütün denizlerini gezerdi. Julius'un evinin pek yakınında, sık sık gelip dinlendikleri bir yerleri vardı. Fridolin hep Julius'la, dalgıç çanıyla ve ağır pabuçlarıyla dalga geçiyordu. Sana söylüyorum Julius, yüzmeyi ve dalmayı bilsen deniz otunu çok daha hızlı toplardın. Ben de sana denizde, deniz otu tarlasının ötesinde keşfedilecek daha nelerin olduğunu gösterirdim. Julius tereddüt etti. Aslında deniz otunu toplarken, hortum yetmediği için uzaklara gidemiyor olsa da herhangi bir sıkıntısı yoktu. Fridolin ise arkadaşının üstüne gelmeye devam etti: Herhalde deniz otu goncalarını yiye yiye çok şişmanladın, baksana patronum Balina Abi'den daha da şişmansın. O bile yüzebiliyor ve nefes almak için su yüzüne çıkabiliyor! Julius bu lafların altında kalamazdı: Hiç de bile diyerek karnını içine çekti. Tabii ki yüzmeyi ve dalmayı öğrenebilirim! İyi o zaman, dedi Fridolin. Hemen yarın sabah derse başlayalım.
Ertesi sabah Fridolin Julius'un penceresine geldiğinde Julius biraz tedirgindi. Üstelik Balina Abi de seyretmeye gelmişti. Acaba yüzmeyi ve dalmayı becerebilecek miyim? Hiç korkma, dedi Fridolin. Bak, ben yanındayım ve sana yardım edeceğim! Julius tüm cesaretini toplayarak derin bir nefes aldı ve yanaklarını şişirdi. Sonra kendini deniz otu tarlasına attı. Önce sadece birkaç metre, daha sonra ortasına kadar gidebildi. Bir saatlik denemeden sonra, dalarak deniz otu tarlasının sonuna kadar gidip geri dönmeyi başarmıştı. Oley, oley, oley diye haykıran Fridolin, sevincinden takla attı: Çok harika bir iş başardın! Balina Abi de çok etkilenmişti. Julius'a koca bir sürprizi vardı: Yüzmeyi ve dalmayı bu kadar güzel söktüğün için seni yarın, nefes almak için bir dahaki sefer su yüzeyine çıktığımda yanıma alacağım.
Ertesi sabahın erken saatinde Fridolin ve Balina Abi, deniz otu tarlasının ötesinde Julius'u bekliyorlardı. Julius da alışkanlıktan dalgıç çanını ve ağır pabuçlarını giymeye çalışıyordu. Bunlara artık gerek yok ki! diye seslendi Fridolin. Julius derin bir nefes aldı, yanaklarını şişirdi ve deniz otu tarlasının arasından dalarak arkadaşlarının yanına kadar ilerledi. Orada cesurca Balina Abi'nin koca yan yüzgecine tutundu. O kadar hızlı yukarıya çıktılar ki neredeyse başı dönüyordu. Gözünün ucundan, evinin ve deniz otu tarlasının gitgide küçüldüğünü görüyordu. Yukarısı ise giderek aydınlanıyor, her taraf parıldamaya ve ışıldamaya başlıyordu.
Birden Julius büyük bir patırtı ile suyun dışına fırlatıldı ve ortalık bir anda çok aydınlıktı. Ne oldu diye pofurdadı Julius, Balina Abi'nin yüzgecine daha sıkıca tutunarak. Su yüzüne çıktık diye cevap verdi Balina Abi, ve tepemizdeki aydın şeyin adı da güneştir. Julius, çok derin bir nefesle havayı içine çekti. Ah, ne kadar da hoş kokuyor ve güneş ne kadar da sımsıcak! Hemen su yüzeyinin altında arkadaşı Fridolin'i gördü. Ona, Yardımın için ve bana yüzmeyi ve dalmayı öğrettiğin için çok teşekkürler! diye seslendi ve heyecanla el salladı. Yukarıda olduğum sürece biraz deniz otu toplayabilir misin? Ben buralarda biraz daha kalayım. O akşam Julius, Fridolin'e bir deniz otu ziyafeti çektirdi. Ve emindi ki: Yarın yine su yüzüne çıkmak istiyorum. Çünkü ufukta küçük bir adayı görmüş ve maceracı ruhu uyanmıştı.
Gerek siz gerekse çocuğunuz "Julius" ve Juzo yara izi tedavisi ile ilgili daha fazla bilgiyi www.julius-taucht-auf.de adresinde bulabilirsiniz. Almanya'da irtibat adresleri: Paulinchen Initiative für brandverletzte Kinder e. V. Sizin gibi yanık yaraları olan bir çocuğu olan ailelerle dayanışmak istediğinizde veya daha fazla bilgiye ihtiyaç duyduğunuzda Paulinchen Girişimi ile iletişime geçiniz: Paulinchen Initiative für brandverletzte Kinder e. V. Segeberger Chaussee 35 22850 Norderstedt Ücretsiz danışma hattı: 0800 0112123 info@paulinchen.de www.paulinchen.de Deutscher Bundesverband für Narbentherapie e. V. DBNT e. V. (Alman Federal Yara İzi Tedavisi Birliği), ortopedi tekniği alanı yara izi tedavisi dalından uzmanların bir araya geldiği bir kuruluştur. Birliğin başlıca amacı, hastaların en iyi şekilde bakımını sağlamaktır. Konu ile ilgili daha fazla bilgiyi ayrıca buradan da alabilirsiniz: Deutscher Bundesverband für Narbentherapie e. V. c. o. Innungsgeschäftsstelle der Gesundheitshandwerke Bei Schuldts Stift 3 20655 Hamburg info@dbnt-ev.de www.dbnt-ev.de