TÜRKİYE DE TARIMSAL YAPININ TARIMDA GELİR DAĞILIMI ÜZERİNE ETKİLERİ ve DEĞİŞİM ÖNERİLERİ

Benzer belgeler
TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Karşılıksız İşlemi Yapılan Çek Sayılarının İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı (1) ( 2017 )

3. basamak. Otomobil Kamyonet Motorsiklet

Gayri Safi Katma Değer

2015 KOCAELİ NÜFUSUNUN BÖLGESEL ANALİZİ TUİK

Fren Test Cihazları Satış Bayiler. Administrator tarafından yazıldı. Perşembe, 05 Mayıs :26 - Son Güncelleme Pazartesi, 30 Kasım :22

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TABLO-4. LİSANS MEZUNLARININ TERCİH EDEBİLECEĞİ KADROLAR ( EKPSS 2014 )

TABLO-3. ÖNLİSANS MEZUNLARININ TERCİH EDEBİLECEĞİ KADROLAR ( EKPSS 2014 )

Yatırım Teşvik Uygulamalarında Bölgeler

Türkiye Bankacılık Sistemi Banka, Şube, Mevduat ve Kredilerin İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı

TAŞRA TEŞKİLATI MÜNHAL TEKNİKER KADROLARI

KARABÜK ÜNİVERSİTESİ PERSONEL DAİRE BAŞKANLIĞI

Yığma Yapıların Deprem Güvenliklerinin Arttırılması

KPSS-2014/3 Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Sözleşmeli Pozisyonlarına Yerleştirme (Ortaöğretim)

OTO KALORİFER PETEK TEMİZLİĞİ - VİDEO

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

İL ADI UNVAN KODU UNVAN ADI BRANŞ KODU BRANŞ ADI PLANLANAN SAYI ÖĞRENİM DÜZEYİ

Ekonomik Rapor Bileşik faiz formülü ile hesaplanmış olan, nüfus artış hızıdır. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

EK 1: TABLO VE ŞEKİLLER

LİSTE - II TÜRKİYE HALK SAĞLIĞI KURUMU - TAŞRA

İZMİR İN EN BÜYÜK SORUNU İŞSİZLİK RAKAMLARININ ANALİZİ

İLLERE GÖRE NÜFUS KÜTÜKLERİNE KAYITLI EN ÇOK KULLANILAN 5 KADIN VE ERKEK ADI

Yrd. Doç. Dr. Tahsin KARABULUT

LİSTE - II TÜRKİYE HALK SAĞLIĞI KURUMU - TAŞRA

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

YEREL SEÇİM ANALİZLERİ. Şubat, 2014

1. KDV İstisnası. 4. Faiz desteği

İleri Teknolojili Tıbbi Görüntüleme Cihazları Yoğunluğu. Prepared by: Siemens Turkey Strategy and Business Development, SBD Istanbul, March 2010

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TABLO 27: Türkiye'deki İllerin 2006 Yılındaki Tahmini Nüfusu, Eczane Sayısı ve Eczane Başına Düşen Nüfus (2S34>

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Tüvturk Araç Muayene Gezici Mobil İstasyon Programı

İllere ve yıllara göre konut satış sayıları, House sales by provinces and years,

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

BAYİLER. Administrator tarafından yazıldı. Çarşamba, 18 Nisan :29 - Son Güncelleme Cuma, 03 Mayıs :39

7 Haziran Kasım 2015 Seçimleri Arasındaki Değişim

VERGİ BİRİMLERİ. Taşra Teşkilatındaki Birimlerin Yıllar İtibariyle Sayısal Durumu

2016 Ocak İşkolu İstatistiklerinin İllere Göre Dağılımı 1

C.C.Aktan (Ed.), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Mart 2012 SAGMER İstatistikleri

PROGRAM EKİNİN GAYRİ RESMİ ÇEVİRİSİDİR. E K L E R EK DAİMİ İKAMET EDENLERİN SAYISI, TOPLAM NÜFUS, İLLERE GÖRE ŞEHİR VE KIRSAL

Ajans Press; Marka Şehir ve Belediyelerin Medya Karnesini açıkladı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TABİP İL BÖLGE SE PDC KAD ORAN GRUP KİLİS ,09% A1 KARAMAN ,36% A2 İZMİR ,36% A3 MALATYA

Tüvturk Araç Muayene Gezici Mobil İstasyon Programı

Türkiye'de Bankacılık Sistemi Seçilmiş Göstergelerin İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Mayıs 2012 SAGMER İstatistikleri

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TABLO-1. İLKÖĞRETİM/ORTAOKUL/İLKOKUL MEZUNLARININ TERCİH EDEBİLECEĞİ KADROLAR (2015 EKPSS/KURA )

AR& GE BÜLTEN ARAŞTIRMA VE MESLEKLERİ GELİŞTİRME MÜDÜRLÜĞÜ. Teşvik Yasasındaki Değişiklikler Ekonomiyi Nasıl Etkileyecek (II)?

KPSS-2014/3 Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Kadrolarına Yerleştirme Sonuçlarına Göre En Büyük ve En Küçük Puanlar (Lisans)

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE DE GELİR DAĞILIMI VE İÇ GÖÇ. Özet

SON EKONOMİK GELİŞMELERDEN SONRA ESNAF VE SANATKARLARIN DURUMU

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Doğal Gaz Sektör Raporu

Mart SAGMER İstatistikleri

Mart SAGMER İstatistikleri

Ocak SAGMER İstatistikleri

Ocak SAGMER İstatistikleri

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

Ulusal Gelişmeler. Büyüme Hızı (%) Türkiye ekonomisi 2017 itibariyle dünyanın 17. Avrupa nın 6. büyük ekonomisidir. a r k a. o r g.

BÖLGESEL VERİMLİLİK İSTATİSTİKLERİ METAVERİ

Haziran SAGMER İstatistikleri

Kasım SAGMER İstatistikleri

TABLO-2. ORTAÖĞRETİM MEZUNLARININ TERCİH EDEBİLECEĞİ KADROLAR ( EKPSS 2014)

Ağustos SAGMER İstatistikleri

Mart SAGMER İstatistikleri

ADNAN BEDLEK TÜİK KARS BÖLGE MÜDÜRÜ 13/07/2016

Ocak SAGMER İstatistikleri

Doğal Gaz Sektör Raporu

2016 Türkiye de 185 bin 128 adet ölümlü yaralanmalı trafik kazası meydana geldi Ülkemiz karayolu ağında 2016 yılında toplam 1 milyon 182 bin 491 adet

KPSS /2 ve Ek Yerleştirmedeki En Küçük ve En Büyük Puanlar ( TABLO-2 Önlisans Mezunları III. Grup Yeni Kadrolar )

Ocak SAGMER İstatistikleri

TABLO-1. MERKEZİ YERLEŞTİRMEDEKİ EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR ( ORTAÖĞRETİM MEZUNLARI )

Talepte Bulunan PersonelinÜnvanlara Göre Dağılımı

ALANYA NIN BAZI EKONOMİK VE SOSYAL VERİLERİNİN MEVCUT İLLER İLE KARŞILAŞTIRMALI ANALİZİ

Yerel yönetimler, Kamu ve Sivil toplum kurum/kuruluşları, İşletmeler, Üniversiteler, Kooperatifler, birlikler

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

KPSS-2014/3 Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Kadrolarına Yerleştirme Sonuçlarına Göre En Büyük ve En Küçük Puanlar (Önlisans)

Mayıs 2014 SAGMER İstatistikleri

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

2012-ÖMSS Sınav Sonucu İle Yapılan Yerleştirme Sonuçlarına İlişkin Sayısal Bilgiler (Ortaöğretim)

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

Transkript:

TÜRKİYE DE TARIMSAL YAPININ TARIMDA GELİR DAĞILIMI ÜZERİNE ETKİLERİ ve DEĞİŞİM ÖNERİLERİ Metin TALİM* Şule IŞIN" 1. GİRİŞ Tarımın yapısı (1) fiziksel yapı, (2) tarımsal yapı, (3) kırsal yapı şeklinde üç farklı açıdan ele alınabilir: Fiziksel yapı terimi ile tarımdaki üretim birimlerinin (işletmelerin) ve parsellerin (arazi parçalarının) sayıları, genişlikleri ve dağılımı ifade edilmektedir. Tarımsal yapı terimi, yukarda dikkate alınmayan arazi mülkiyet durumunu da içerir. Kırsal yapı terimi ise, belirli bir dönemde kırsal alanda mevcut sosyo-ekonomik öğelerin tümünü içerir ve bu arada kırsal kesimde yaşayanların faaliyetlerini kapsar. Bu bildiride esas olarak tarımsal yapı kavramı çerçevesinde, Türkiye tarımında gelir durumu incelenerek değerlendirilecektir. Yapılacak analiz ve değerlendirmelerin gerçeği yansıtır derecede geçerli ve anlamlı olabilmesi için, bunların doğru ve ayrıntılı istatistiksel verilere dayandırılmaları kaçınılmazdır. Oysa ne yazık ki, ülkemizde bu konudaki verilerin yetersiz ve doğruluğunun tartışılabilir nitelikte olduğu, zaman zaman birbirleriyle uyumlu olmadığı ve hatta çeliştiği görülmektedir. İşte bu nedenle bu bildirinin, ancak mevcut verilerin elverişliliği ölçüsünde sağlıklı ve kapsamlı olacağı açıktır. Bununla beraber mevcut durumun ana çizgileri ve genel eğilimi içinde ortaya konabileceği umut edilmektedir. Burada konu üç aşamada ele alınacaktır, önce metodolojik bir açıklama yapılacak, ikinci aşamada tarımda gelir durumu incelenerek bölgesel farklılıklar üzerinde durulacaktır. Daha sonra iyileştirme olanakları ve bu yolda alınabilecek önlemler ana başlıklar halinde verilecektir. 2. METODOLOJİK ESASLAR Tarımın yalnız mesleği çiftçilik olanların değil, ayrıca başka meslek sahiplerinin de kısmen bir uğraş alanı olması ve tarımdan elde edilen gelirin bir kısmının tarımın dışındaki kimselere de (esas mesleği tarım dışında olan arazi sahipleri) gidebilmesi ve yine çiftçilerin gelir kaynağını sadece tarımsal faaliyetlerin oluşturmaması, tarımsal gelirin kapsam ve mahiyet bakımından farklı şekillerde ele alınmasına yol açmakta, hatta bunu gerekli kılmaktadır. Bu bağlamda şu şekilde bir ayrım yapılabilir: * ^Prof.Dr., Ege Üniv Ziraat Fakültesi, Tarım Ekonomisi Bölümü, İzmir. ** Yard Doç D r, Ege Üniv. Ziraat Fakültesi, Tarım Ekonomisi Bölümü. İzmir. 98

i) Tarımsal faaliyetin üretim ve geliri, yani çiftçiler ve diğer meslek mensuplan tarafından tarımdan elde edilen üretim ve gelir; ii) Tarım sektörünün üretim ve geliri, yani çiftçilerin işletmelerinde yaptıkları tarımsal ve tamamen tarımsal olmayan (işletmede ürün işleme-mamülecilik-faaliyetine dayalı) faaliyetlerden elde edilen üretim ve gelir, İÜ) Çiftçi ailelerinin (veya tarımsal nüfusun) üretim ve g eliri; yani çiftçi ve ailelerinin tarım işletmesi içi ve dışındaki faaliyetlerden sağladıkları üretim ve gelir. Kuşkusuz böyle bir yaklaşım, tarım ve tanm nüfusuna ilişkin ayrıntılı istatistiksel verilerin bulunması halinde bir anlam taşır ve geçerli olur. Oysa gelişmiş ülkelerde bile bu konuda zorlukla karşılaşılmaktadır ve özellikle ülkemizde bu tip değerlendirmeler için tatminkar veri bulmak çok zordur. Bu incelemede, ülkemizde mevcut istatistiksel verilerin niteliği dikkate alınarak tarım faaliyet kolunun (tarımın) gelirinin hesaplanmasına çalışılmıştır. Bunun için, Türkiye ekonomisinin 1990 input-output yapısının yansıtıldığı tablolardan yararlanılmış ve toplam brüt üretim değeri içinde bitkisel ve hayvansal üretime ait faktör fiyatlarıyla net katma değer oranları bulunmuş, bu oranlar Devlet İstatistik Enstitisü'nün tarımsal yapı ve üretime ilişkin yayınladığı bitkisel ve hayvansal üretim değerlerine uygulanarak, bölgeler ve iller bazında tarım faaliyet kolunun geliri 1994-96 yılları ortalaması olarak, 1994 yılı sabit fiyatlarıyla bulunmuştur. Yani faktör fiyatlarıyla net katma değer, gelir olarak kabul edilmiştir. Sonra bunlar birim alana ve faal tarım nüfusuna düşen değerler olarak incelenmiştir. Bu şekilde elde edilen bilgiler tarımsal yapıya ilişkin çeşitli göstergeler dikkate alınarak yorumlanmıştır. 1994-96 dönemine ilişkin tarımsal faal nüfus rakamları, 1985 ve 1990 yıllarında yapılan nüfus sayımı verileri dikkate alınarak tahmin edilmiştir. 3. TÜRKİYE'DE TARIMSAL YAPIYA GENEL BAKIŞ 3.1. Tarım ın Fiziki Yapısı Tarımsal yapıyı belirleyici öğelerin en başta geleni tarım işletmelerinin büyüklüğüdür. Sermaye, işgücü, ürün satış tutarları v.b. konularındaki veri yetersizliği veya yokluğu nedeniyle de en yaygın şekilde arazi genişliği büyüklük ölçütü olarak ele alınmaktadır. Çizelge 1'de Türkiye de bölgelere göre ortalama işletme genişlikleri ve işletmelerin genişlik gruplarına göre yüzde dağılımı verilmiştir. Çizelgede tarımda Türkiye genelinde ortalama işletme genişliğinin 59.12 dekar olduğu ve 20 dekarın altındaki işletmelerin % 34.92; 100 dekarın altındaki işletmelerin ise % 85.03 oranında bulunduğu görülmektedir. Bu arada gelişmiş ülkelerde aksine zaman içinde Türkiye de tarım işletmeleri sayıca artmakta ve dolayısıyla alan itibariyle küçülm ektedir. 99

Tarımsal yapıyı belirleyen bir başka gösterge tarımda arazi tasarruf şeklidir. En son 1991 yılında yapılan tarım sayımı sonuçlarına göre Türkiye de tarım işletmelerinin ortalama % 92.57 si sadece mülk arazi üzerinde, % 5.78 i hem mülk hem de kira, ile tutulan arazi üzerinde çalışmaktadır. Yalnız kiracılık yoluyla arazi işleyenler % 1.18 dir. Ortakçılık ve diğer şekiller çok azdır. O halde Türkiye tarımında mülk arazi işletmeciliği mutlak derecede hakimdir. Kuşkusuz bölgelere göre az çok farklılıklar bulunmakla beraber yine mülk arazi üzerinde çalışanlar % 87 den fazladır. Tarımsal yapının göstergelerinden bir diğeri tarım işletmelerindeki parsel sayıları ve bunların genişlikleridir. 1991 tarım sayımına göre Türkiye de tarım işletmelerinde ortalama parsel sayısı 5.45 dir. İşletmelerin küçüklüğü yanında çok parçalı oluşları toprakların rasyonel olarak işlenememesi sonucunu doğurmaktadır. Bir başka gösterge olarak, faal tarım nüfusuna düşen arazi genişliği ele alınabilir. Çizelge 1 e göre Türkiye genelinde faal nüfusa ortalama olarak 18.69 dekar arazi düşmektedir. Oysa 1985 yılında faal nüfus başına düşen arazi genişliği 23 dekardı. Demek oluyor ki faal nüfus başına arazi zaman içinde azalmaktadır. Buna karşın gelişmiş ülkelerde örneğin AB nde aksi yönde bir gelişme vardır. 3.2 Üretimin Yapısı (Üretimin Bileşimi) Türkiye'de tarımsal üretimin bileşiminde bitkisel üretim baskın durumdadır ve 1996 yılı rakamlarıyla üretimin % 68.40 ını oluşturmaktadır. Hayvansal üretim % 31.60 olup, toplam tarım üretiminin üçte birinden dahi azdır (DİE, 1998). Konu katma değer açısından ele alınacak olursa 1994-96 yılları ortalaması olarak, bitkisel ve hayvansal üretimin oluşturduğu toplam katma değerin % 75.98'i bitkisel üretime, ancak % 24.02 si hayvansal üretime aittir, öte yandan ekili dikili arazinin yaklaşık % 88 i tarla arazisi, % 3 kadarı sebze ve % 9'u meyve arazisidir. Ekili alanların % 80 den fazlası tahıl üretimine tahsis edilmiş olup, bu oran yaklaşık 50 yıldan beri hemen hemen değişmemiştir. Bu arada tarıma yarayacak alan içinde nadas alanlar Türkiye genelinde % 19 kadardır. 4. TÜRKİYE DE TARIM FAALİYET KOLUNUN GELİRİ VE BÖLGELERE GÖRE DAĞILIMI Türkiye de tarımsal üretim faaliyetinden elde edilen katma değer 1994-1996 yılları ortalaması olarak ve 1994 yılı fiyatlarıyla 525.5 trilyon lira olup, bunun 399.3 trilyon lirası (%75.98) bitkisel üretime, 126.2 trilyon lirası (%24.02) hayvansal üretime aittir. 100

Çizelge 1. Ortalama İşletme Genişlikleri (daa) ve İşletme Genişlik Gruplarına Göre Dağılın (%) (1M1) Ort İşi Gen Faal Nüfusa D 5 den 5-19 20-49 50-99 100 + (daa) İşi Gen (daa) az daa daa daa Türkiye 5912 1869 635 2857 32.13 1796 1497 Ortakuzey 75.89 24,00 340 1863 31.41 22.70 23.86 Ege 3663 14.20 7.48 34.31 36.12 15.42 6.67 Marmara 52.98 16.56 566 23.74 3380 22 78 14.02 Akdeniz 45.71 12.73 999 32.64 X.91 1618 10.28 Kuzeydoğu 59.82 17.31 5.27 2905 28.31 19 76 17.61 Güneydoğu 146.73 3526 635 1569 23.03 20 22 34.71 Karadeniz 28.13 9 6 0 666 4296 3622 1054 362 Ortadoğu 57.88 16.72 3 26 25 00 3516 20 95 1563 Ortagüney 80.54 26.46 6.52 18.72 26.14 22.18 26.44 Kaynak: DİE, 1991 Genel Tarım Sayımı, çeşitli sayfalardaki verilerden yararlanılarak hazırlanmıştır. Çizelge 2'de 1994-1996 yıllan ortalama tarım katma değerinin bölgelere göre oransal dağılımı verilmiştir. En yüksek katma değeri Ege bölgesi sağlamakta, bunu önem sırası itibariyle Akdeniz, Ortakuzey ve Marmara bölgeleri izlemektedir. En düşük katma değer Kuzeydoğu bölgesine aittir. Faal tarım nüfusu başına katma değer bakımından bir karşılaştırma yapılacak olursa yine başta Ege bölgesi olmak üzere Marmara ve Akdeniz bölgeleri ön sırayı almaktadır. Burada bölgeler arasında ikibuçuk kata varan önemli farklılıklar bulunduğu görülmektedir, öte yandan bitkisel üretim katma değerinin birim alana düşen miktarları dikkate alındığı takdirde yine Ege, Akdeniz ve Marmara bölgeleri başta gelmekte ve bunları Karadeniz bölgesi izlemektedir. Oysa Karadeniz bölgesi faal tarımsal nüfus başına düşen katma değer bakımından sekizinci sırada yer almaktadır. Çizelge 2. Bölgelere Göre Katma Değerin Dağılanı %), Faal Taran Nüfusuna (000 TL) ve Birim Alana Düşen Katma Değer (000 TUha) (1904-1996 ort) Bitk.Ür. K.D. (%) Hayv.Ür. K.D (%) Toplam K.D <%) Faal Tar.Nüf.D. Top K D (000 TL) Birim Alana D.Bitk Ü.K.D (000 TUha) Türkiye Ort.ı 100.00 100.00 100.00 39978 14806 Ortakuzey 11.48 13.96 12.07 44750 8 748 Ege 23.64 18.21 22.33 54 731 32 043 Marmara 10.88 14.00 11.63 53 306 23345 Akdeniz 1887 9.57 16.64 48 486 27601 Kuzeydoğu 1.83 6.85 3.04 21 306 5 974 Güneydoğu 8 2 4 8.99 842 28 519 10121 Karadeniz 7.72 9.84 8.23 21 917 17324 Ortadoğu 5.09 7.73 6.18 30251 10196 Ortagüney 11.65 10.85 11.46 47124 8145 101

Türkiye de tarımsal katma değerin en yüksek ve en düşük olduğu onar il ele alınacak olursa; genelde Kuzey ve Doğu Anadolu illerinin dezavantajlı durumda olduğu buna karşın, Orta ve Batı Anadolu'da yer alan illerin avantajlı konumda bulunduğu görülmektedir. Bu ikinci grup illerde faal tarım nüfusuna düşen arazi genişliklerinin diğer grubu oluşturan illerinkine göre daha fazla olması yanında toplam katma değer içinde bitkisel üretime ait katma değerin oranı % 70 in üzerindedir. Bu durum; varolan koşullarda bitkisel üretimin getirisinin hayvancılığa göre daha yüksek olduğunu ve faal nüfus başına arazi genişliğinin büyük olmasının, daha yüksek gelir sağlamada belirleyici rol oynadığının bir göstergesi olarak yorumlanabilir (Çizelge 3). Bitkisel üretimde birim alana (ha) düşen katma değerlerin en yüksek ve en düşük olduğu iller araştırıldığı ve tarımsal yapıya ilişkin bazı göstergelerle karşılaştırma yapıldığı zaman (Çizelge 4) aşağıdaki sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Birim alana katma değerin en yüksek olduğu illerde ortalama işletme genişliği hem Türkiye ortalamasının hem de düşük gelir sağlayan illerin ortalamalarının çok altındadır. Bu arada yalnız kendi arazisini işleyenlerin oranı da bu grupta daha düşüktür. Ayrıca tarla alanı içinde nadasa bırakılan alan oranı da yine bu grupta çok düşüktür. Buna karşın 100 ha a düşen traktör sayısı ve birim alana azotlu gübre kullanımı bu grubu oluşturan illerde yüksektir. Keza sulanan alan oranı da nisbeten daha büyüktür. Bu duruma göre ekolojik ve teknolojik koşulların daha elverişli bulunduğu ve entansif ürünlerin yetiştirildiği bölgelerde doğal olarak birim alana çok daha yüksek katma değer yaratılmaktadır. Birim alana ve faal tarım nüfusuna düşen katma değerlerin bölgelere göre en yüksek ve en düşük olduğu iller araştınldığı zaman (Çizelge 5) dikkati çekici sonuçlar elde edilmektedir, örneğin birim alana düşen bitkisel katma değer bakımından aynı bölgede iki ekstrem arasında önemli farklar bulunmaktadır ve Kuzeydoğu bölgesinde bu fark en büyüktür. Faal nüfusa düşen katma değer bakımından aynı bölgedeki iller arasında fark, Güneydoğu bölgesi dışında ençok üç kattır. Kuşkusuz bu önemsenmeyecek bir oran olmamakla beraber birim alana düşen değerlere göre daha dar sınırlar içinde kalmaktadır. 102

Çizelge 3. Faal Tarım Nüfusuna Düşen Katma Değerin ve Olduğu İllerde Faal Tarım Nüfusuna Düşen Arazi Genişlikleri (ha) ve Katma Değerde Bitkisel Üretimin Payı (%) (1994-96 ort) 10 İl Faal Tar.Nüf. Düşen KD. (000TL) Faal Tarım Nüf.Düş. Arazi Gen.(ha) Katma D.İçinde Bit.Ür. Payı (%) 10 İl Faal Tar.Nüf. Düşen KD. (000 TL) Faal Tarım Nüf.Düş. Arazi Gen. (ha) Katma D.İçinde Bit.Ür. Payı (%) Bursa 78 060 1.36 86.60 Zonguldak 10 567 0.67 61.77 Nevşehir 77 099 3.55 91.28 Bingöl 12 249 0.48 24.72 Ankara 72 574 7.03 76.35 Van 13 930 1.38 35.34 Balıkesir 69 038 1.61 72.74 Ağrı 15 797 2 34 40.88 Tekirdağ 64 297 3.43 76.21 Bitlis 16415 1.31 47.82 Bilecik 61 733 2.42 80.78 Hakkari 17 291 0.23 12.71 Adana 60 777 2.01 86.07 Trabzon 17 630 0.41 64.41 Aydın 59 209 1.38 86.13 Muş 18 775 1.72 45.80 Eskişehir 58 168 5.74 72.38 Siirt 18 851 0.92 74.10 Çanakkale 57 914 1.68 78.86 Sinop 19 118 1.26 64.11 Türkiye 39 978 2.05 75.98

ọ u Çizelge 4. Birim Alana Düıen Katma Değerin ve Olduğu İllerin Sazı ölçütlere Gfire Karşılaştırılması İşletme genişliği Yalnız kendi arazisini işleyen Traktör/100 ha Azotlu Gübre Sulanan Alan Toplam Tarla Ar. İçinde Nadas İller (daa) İşi. % Kul. (kg/ha) (%) Ar. Payı (%) EN YÜKSEK Bursa 37.3 93.57 8.54 318.72 35.43 12.14 Hatay 35.5 70.96 3.33 371.89 40.79 1.73 İzmir 33.8 83.65 7.06 309.21 37.89 0.35 Manisa 42.6 91.89 8.04 240.30 25.67 3.48 İçel 33.9 89.74 3.63 348.31 X. 3 5 7.29 Antalya 35.5 88.17 5.87 324.01 31.17 16.05 Rize 18.0 99.04-51.54 - - Muğla 25.4 90.95 4.04 235.85 X.7 1 2.14 Aydın 32.6 92.52 5.48 253.03 37.90 2.28 Balıkesir 32.9 89.26 6.18 377.85 14.89 3.65 Ortalama 33.8 89.43 5.96 296.53 31.07 6.37 EN DÜŞÜK Ağrı 99.8 96.44 0.71 30.52 22.25 31.40 Kayseri 79.5 97.86 0.85 58 50 22.36 58.24 Van 90.0 100.00 1.24 23.09 32.86 28.85 Sivas 80.5 95.29 1.87 40.48 16.77 43.87 Kars 56.9 99.56 1.73 6 2 1 9 2 5 1 5 13.02 Muş 94.0 91.00 1.69 27.57 15.97 17 02 Kırşehir 106.9 93.13 1.24 143.47 9.40 3 7 X Tunceli 53.4 97.74 0.94 20.20 2 9 X 38.22 Bitlis 144.1 99.46 1.04 30.13 X. 7 9 3 6.7 9 Erzurum 62.9 99.72 1.83 45.61 38.11 23.54 Ortalama 80.2 97.66 1. X 55.45 23.09 X. 6 7 TÜRKİYE 59.1 92.52 2.99 185.89 21.06 21.47 Kaynak: - DİE, 1990 Genel Tarım Sayımı, Yayın No: 1691, Ankara, 1994 - DİE, Tarımsal Yapı ( Üretim, Fiyat, Değer), 1996, Yayın No: 2097, Ankara, 1996, - DİE, Türkiye İstatistik Yıllığı, 1996, Yayın No:1965, Ankara, 1997, çeşitli sayfalardan yararlanılarak hazırlanmıştır.

Çizelge S. Bölgelere Göre Birim Alana ve Tarımsal Faal Nüfusa Düfen Katma Değerlerin ve Olduğu lller( 1994-1996 ort.) Faal Nüfusa Düşen Katma Değer Bölge Birim Alana Düş.Blk.Ü. Katma Değeri [000 TL/ha) Bitkisel Üretim (000 TL) Hayvansal Üretim (000 TL) Toplam (000 TL Ortakiizey Bilecik Kırşehir 2 05 75 5 0 7 5 Ankara Kütahya 55 408 19979 Bolu Kütahya 19390 7 837 Ankara Kütahya 7 2 5 7 4 2 7 8 1 6 Eae İzmir Burdur 42 937 13 762 Aydın İsparta 50 994 3 4489 Balıkesir Denizli 18818 5 757 Balıkesir Denizli 69 038 41 358 M a rm a ra E r Y ü ksek E r D üşük Bursa K rklareli 49 831 11 147 Bursa K n r a e l I 67 5 9 6 1 7 5 Ö F latarhul filrsa 2 5616 10463 Bursa K nrael 78 060 34 465 Akdeniz Hatay K.Maraş 44 229 13516 Adana K.Maraş 52311 23 624 Adana Hatay 8 466 4 2 3 4 Adana K.Maraş 60 777 29 745 Kuzeydoğu Artvin Ağrı 2 7 2 8 4 2 765 Erzincan Ağrı 23391 6 458 Erzincan Artvin 16 243 8 077 Erzincan Ağrı 39 633 15 797 Güneydoğu Siirt Van 15200 3 5 7 3 Mardin Hakkari 42 649 2196 Hakkari Siirt 15093 4 882 Mardin Bınçtfl 49 380 12 249 Karadeniz En Y ü ksek En d ü ş ü k Rize G ü m ü ş h a re 37 403 6 3 1 9 Samsun Zonguldak 27 465 6 5 2 7 Gümüşhane Zonguldak 11 094 4 0 4 0 Samsun Zonguldak 3 4 1 9 3 10567 Ortadoğu Amasya Sivas 17549 3 8 2 8 Amasya Tunceli 3 6193 11 241 Sivas Adıyaman 15 400 4 5 0 0 A m asya İ L f c e i 45 721 2 3 0 1 3 Ortagüney E r Y ü ksek E r D ü şü k Nevşehir Kayseri 19 806 2 92C Nevşehir Kayseri 70 379 23365 Kayseri Niğde 16 271 5 8 1 9 Nevşehir Afyon 7 7099 3 7 6 9 3

5. S O N U Ç ve Ö N E R İL E R Türkiye'de tarımın durumunu yansıtıcı sınırlı verilerin değerlendirilmesi, ülkede bölgeler arası ve hatta aynı bölgedeki iller arasında birim alana ve faal tarım nüfusuna düşen gelir düzeyinin çok farklı olduğunu göstermektedir. Tarımda nüfus yoğunluğunun fazla olduğu dolayısıyla toprak insan oranının düşük bulunduğu, ekstansif bir tarım sisteminin yer aldığı, hayvancılık faaliyetinin yoğun bulunduğu, ileri teknolojiden gereğince yararlanılamadığı yörelerde tarımsal gelir düzeyi düşük bulunmaktadır. İşte bu durum dezavantajlı yöreler için alternatif tarım politikalarının oluşturulması gereğini ortaya çıkarmaktadır. Esasında, ekonomik gelişme süreci içinde tarımdaki yoğun nüfusun tarım dışında yaratılan istihdam olanakları ile azalması tarımda kişi başına gelir artışı için ön koşuldur. Ancak gelişmiş ülkelerde bile bunun herzaman yeterli olmadığı görülmüş ve elverişsiz yöreler için alternatif politikalar uygulanmaya konmuştur. Türkiye açısından da fiziki ve ekonomik açıdan elverişsiz konumda olan yörelere yönelik alternatif politikaların geliştirilmesi bir zorunluluktur. Bu doğrultuda aşağıdaki öneriler ileri sürülebilir. 1. Doğrudan tarımsal geliri artırıcı politika araçlarına yer verilmesi düşünülebilir. Burada ayrıcalıklı fiyat desteklemeleri, üretim faktörlerine sübvansiyonlar ve doğrudan ödemeler gibi çeşitli seçenekler bahis konusu olacaktır. 2. Elverişsiz yörelerdeki mevcut işletmelerin, özellikle marjinalin üstünde olan ve pazara dönük üretim yapabilmeye elverişli işletmelerin etkinliğini artırmaya yönelik programlar üzerinde durulabilir. Bu programlar işletme içi iyileştirmeler için özel koşullu kredi ve sübvansiyonlar ve çiftçi eğitim hizmetlerine dayanacaktır. 3. Geri kalmış yörelerde üretici örgütlenmelerini, kooperatifleşmeyi eğitim, teknik ve mali bakımdan desteklemek kaçınılmazdır. 4. Pazarın etkin bir şekilde işleyişini ve üreticinin eline daha yüksek fiyat geçmesini sağlayacak pazar organizasyonuna ve bu amaçla geçmişte bu konuda yararlı uygulamaları görülen Et-Balık Kurumu gibi kuruluşlara yer verilmelidir. 5. Nihayet ülkemizde birkaç yöredeki uygulamaların deneyiminden de yararlanarak entegre kırsal kalkınma programlarına daha geniş ölçüde yer verilmesi ayrıca üzerinde önemle durulması gereken bir husustur 106

Y A R A R L A N IL A N K A YN A K LA R - DİE (1989), 1985 Genel Nüfus Sayımı, Nüfusun Sosyal ve Ekonomik Nitelikleri, Yayın No: 1369, Ankara - DİE (1993), 1990 Genel Nüfus Sayımı, Nüfusun Sosyal ve Ekonomik Nitelikleri, Yayın No:1616, Ankara. - DİE (1994), 1991 Genel Tarım Sayımı, Yayın No: 1691, Ankara. - DİE (1994), Türkiye Ekonomisinin Input-Output Yapısı 1990, Yayın No:1692, Ankara - DİE (1996), Tarımsal Yapı (Üretim, Fiyat, Değer),1994, Yayın No:1873, Ankara. - DİE (1997), Tarımsal Yapı (Üretim, Fiyat, Değer),1995, Yayın No:2031, Ankara - DİE (1997), Türkiye İstatistik Yıllığı,1996, Yayın No: 1985, Ankara. - DİE (1998), Tarımsal Yapı (Üretim, Fiyat, Değer),1996, Yayın No:2097, Ankara. - DPT (1998), Temel Ekonomik Göstergeler, Ankara. 107