Masum ve Tehlikeli 1



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu

Carol Marinelli - Masum ve Tehlikeli

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Okul günüm. Anne-babalar ve çocuklar için için okula başlama rehberi. Niedersächsisches Kultusministerium

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

1. Bölüm. Uçağın kalkmasına bir saat vardı. Birkaç dakika içinde kapıya çağırılacaklardı. Eğer yapacaksa, şimdi yapması gerekiyordu.

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı.

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

Herkese Bangkok tan merhabalar,

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı,

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

LanguageCert AÜ TÖMER B2 TürkYet (Konuşma) Örnek Sınav 1

ÇiKOLATAYI KiM YiYECEK

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz

ÖZEL GÜNLER. Doğum günü/kadınlar günü/anneler günü/babalar günü/sevgililer günü/ Öğretmenler günü

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN

yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim :05 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim :08

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 24 Ağustos :42 - Son Güncelleme Çarşamba, 26 Ağustos :20

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

Sosyal Ajan. Melek mi Şeytan mı? ÖYKÜ. Marka Uzmanı GİZEM. Kokusunda Davet var ÖZKAN

WILDERNESS HOTEL & GOLF RESORT, Wisconsin Dells - WI

ÖYKÜLERİ Yayın no: 170 ADALET VE CESARET ÖYKÜLERİ

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

MERHABA ARKADAŞLAR BEN YEŞİLCAN!

Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap

TEST. 7. Dişer ne zaman fırçalanmalıdır? A. Yemeklerden sonra B. Okuldan gelince C. Evden çıkmadan önce

Kahraman Kit ve Akıllı Can. Technical Assistance for Promoting Registered Employment. Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

WILDERNESS HOTEL & GOLF RESORT, Wisconsin Dells - WI

edersin sen! diye ciyaklamış cadı. Bunun hesabını vereceksin! Kadının kocası kendisini affetmesi için yarvarmış cadıya. Karısının bahçedeki marulları

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde

ADIN YERİNE KULLANILAN SÖZCÜKLER. Bakkaldan. aldın?

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik.

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

Rukia Nantale Benjamin Mitchley Nahide Büşra Ertekin Turkish Level 5

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir.

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

* Balede, ayak parmakları ucunda dans etmek. [Ç.N.] ** Balede, ayaklarını birbirine vurarak zıplamak; antrşa şeklinde okunur. [Ç.N.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

Bu testi yapın, kendinizi tanıyın!

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 6 (ΔΞΙ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή:

Turkiye' ye dönmeden önce üniversiteyi kazandığımı öğrenmistim. Hayatımın en mutlu haberini de orada almıştım.

Sonsuz Mutluluğa Gerçek Bir Dokunuş...

TEOG ÖNCESİ ÖĞRENCİLERİMİZE VE VELİLERİMİZE KÜÇÜK TAVSİYELER

GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67)

MİRKET NİNELER. Parti Veriyor

Edwina Howard. Çeviri Elif Dinçer

Kahraman Kit Misafirlikte

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

LanguageCert AÜ TÖMER C1 TürkYet (Konuşma) Örnek Sınav 1

tellidetay.wordpress.com

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ KONUKLARIMIZ

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

ANLATIM BOZUKLUKLARI

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

SINAV ÖNCESİ SON UYARILAR...

İletişim Yayınları 2472 Çağdaş Türkçe Edebiyat 426 ISBN-13: İletişim Yayıncılık A. Ş. 1. BASKI 2017, İstanbul

5. SINIF TÜRKÇE NOKTALAMA İŞARETLERİ TESTİ

Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5

AFYONKARAHİSAR REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ

ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Öykü KURABİYE EV. Resimleyen: Burcu Yılmaz

LanguageCert AÜ TÖMER B1 TürkYet (Konuşma) Örnek Sınav 1

Aşağıdaki 5 cümlenin hepsine evet demiyorsanız, bu pdf dosyasını incelemek için gereken 3 dakikayı ayırmasanız da olur

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı


Bir sözcüğün zihinde uyandırdığı ilk anlama gerçek anlam denir. Kelimelerin sözlükteki ilk anlamıdır. Bu yüzden sözlük anlamı da denir.

İSFAHAN I GÖRÜNCE ŞAŞIRDIM. Nüfusun En Az Yüzde Kırkı Türkçe Konuşuyor... Ülkeyi 1925 e Kadar Türkler Yönetmiş...

Başarıda İç Disiplin. Herkes insanlığı değiştirmeyi düşünür. Ama kimse önce kendini değiştirmeyi düşünmez.

Elvan & Emrah PEKŞEN

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

A2 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: PASAPORT NO:

ISBN :

Kulenizin en üstüne koşup atlar mısınız? Tabii ki, hayır. Düşmanınıza güvenip onun söylediklerini yapmak akılsızca olur.

Transkript:

Masum ve Tehlikeli 1

2

Masum ve Tehlikeli 3 Harlequin High Life-2 ISBN 978-605-339-240-8 Đngilizce Adı: THE ONLY WOMAN TO DEFY HIM Türkçe Adı: MASUM VE TEHLĐKELĐ Copyright 2014 by Đngilizce Adı: THE ITALIAN NEXT DOOR... Türkçe Adı: SOLUK SOLUĞA Copyright 2011 by Anna Cleary Yayının Adı: Harlequin High Life Đki Roman Birarada Tüzel Kişiliği: Harlequin Polska Spolka Z Ograniczona Odpowiedzialnoscia Đstanbul Şubesi Đmtiyaz Sahibi ve Uyruğu: Berkant Yıldırım T.C. Sorumlu Müdür ve Uyruğu: H. Rıza Bankoğlu T.C. Đdarehane Adresi: Mühürdar Cad. Uras Apt. No:83 D.1 Kadıköy Đstanbul Türkiye

4 Masum ve Tehlikeli Çeviri Deniz Bulut HARLEQUIN TÜRKĐYE Mühürdar Cad. Uras Apt. No.83/1 Kadıköy - ĐSTANBUL Tel: (0216) 418 12 72 (pbx) Faks: (0216) 338 87 12 info@harlequintr.com www.harlequintr.com www.facebook.com/harlequinbeyazdizi twitter.com/harlequintr

Masum ve Tehlikeli 5 ROMANIN KARAKTERLERĐ Demyan Zukov Yakışıklı Rus iş adamı Alina Ritchie Utangaç asistan Annika Zukov Demyan ın alkolik annesi Katya Demyan ın teyzesi Nadya Demyan ın eski karısı Ramon Zukov Demyan ın oğlu Boris Demyan ın şoförü Elizabeth Alina nın çalıştığı ajansın sorumlusu Marianna Demyan ın Amerika daki asistanı Cathy Alina nın ev arkadaşı Pierre Alina nın çalıştığı restoranın müdürü Libby Emlakçı

6 ~ GĐRĐŞ ~ DEMYAN Zukov özel uçağının penceresinden dışarı baktığında çoktan iniş için alçalmaya başlamışlardı. Manzara oldukça güzeldi. Boylu boyunca uzanan geniş arazilerin çoğu Demyan a aitti. Masmavi deniziyle, limandaki gösterişli tekneleriyle Sydney gerçekten de harika görünüyordu. Zaten Avustralya nın muhteşem manzarası Demyan ı her zaman büyülemişti. Uçaktan inmesiyle birlikte Demyan Avustralya ya ilk gelişini hatırladı. O zamanlar ne o denli şaşalı bir hayat sürmekteydi, ne de adımını attığı her yerde fotoğrafını çekebilmek için bekleyen gazeteciler vardı. Henüz on üç yaşındaydı ve doğup büyüdüğü Rusya dan ilk kez ayrılıyordu. Teyzesi Katya ile beraber tarifeli bir uçakta, ekonomi sınıfında yolculuk ediyorlardı. O günlerde özel bir uçak satın alabileceğini hayal bile edemiyor olsa da, bir iz bırakacağından emindi. Teyzesi, yolculuk boyunca beraber yaşayacakları çiftlik evinden bahsedip durmuştu. O evde çok güzel günler geçireceklerini anlatıyor, küçük Demyan ı neşelendirmeye çalışıyordu. Yine de Demyan yol boyunca son derece sessizdi. Geleceğin ne getireceğini düşünüp durmuştu. Ne de olsa çocukluk günleri oldukça zor geçmişti ve endişe etmekte ya da fazla umutlanmamakta haklıydı. Babasını tanımamıştı ve bekâr bir anne tarafından büyütülmüştü. Annesi alkolün ve fakirliğin pençesinden bir türlü kurtulamamıştı. Devletin yaptığı yardımlar da artık geçinmelerine yetmemeye başlamıştı. Demyan beş yaşına geldiğinde annesi artık çalışamaz bir duruma gelmişti. Eskisinden daha fazla içmeye başladığı için pazarda meyve, sebze de satamaz olmuştu. Aileyi geçindirmek küçük Demyan a kalmıştı. Demyan hem derslerine çalışıyor, hem de geçinebilmeleri için para kazanmaya çalışıyordu. Okuldan sonra arkadaşı Mikael ile beraber kırmızı ışıkta bekleyen arabaların camlarını silip, karşılığında para istiyorlardı. Zaman zaman civardaki turistlerden de para istedikleri oluyordu. Para kazanamadıkları zaman ise restoran ve otellerin çöplerini karıştırıp, akşam yemeklerini çıkarmaya çalışıyorlardı. Annesinin yemek yemeye ihtiyacı olmasa da, Demyan ın içi, annesini aç bırakmaya el vermiyordu. Alkolik bir kadın olan Annika nın tek derdi, daha fazla votka bulabilmekti. Alkol ihtiyacı giderildiği sürece başka bir şeye ihtiyacı olmuyordu. Annesi öldüğü zaman Demyan, arkadaşı Mikael ile beraber sokaklarda yaşamaya karar verdiyse de, teyzesi Katya buna izin vermemiş, yeğenini yanına almaya karar vermişti. Demyan annesini rahat ettirmek için ne kadar uğraşmış olursa olsun, ölümü pek de iyi bir ölüm olmamıştı. Zaten cenazesi de pek kalabalık sayılmazdı. Demyan, teyzesi ve kiliseden gelen birkaç kişi dışında kimse yoktu. Annika her zaman iyi olduğunuzu söylerdi. Neden bana o kadar kötü du-

Masum ve Tehlikeli 7 rumda olduğunuzu söylemedi ki? diye sormuştu teyzesi, Annika nın mezarının başında dua ederlerken. Katya nın sorusu Demyan ın gülümsemesine neden olmuştu. Annesi yardım istemeyecek kadar gururlu bir kadın olduğu için o kadar zor günler geçirmişlerdi. Hem çok gururluydu, hem de hayatını değiştiremeyecek kadar zayıftı. Demyan her zaman bu durumun ilginç bir çelişki olduğunu düşünmüştü. Her şey yoluna girecek sevgili yeğenim, demişti Katya mezarlıktan ayrılırken. Sert Rusya kışından, sıcak Avustralya yazına uçmuşlardı. Yol boyunca sessizce annesinin yasını tutan Demyan ın yüzü uçak penceresinden Sydney i gördüğü anda gülmüştü. Dünyanın en güzel limanını gördüğünü düşünmüştü. Yola çıkmadan önce teyzesi Sydney in ne kadar güzel bir yer olduğundan bahsettiyse de, Demyan pek inanmamıştı. Ne de olsa vaat edilen şeylerin gerçekleşmesine alışık değildi. Uzun zamandır ilk defa bir vaat gerçekleşmişti. Bu durum Demyan ın çok hoşuna gitmişti. Sanki güneşi görmek gibiydi Acı veren ve kör eden bir deneyim olsa da Demyan gözlerini o muhteşem manzaradan alamıyordu. Genç delikanlının kalbi, annesinin yattığı kara toprak kadar soğuk olsa da, Sydney in harika sokaklarını ve yaşayacakları çiftlik evini gördükten sonra bir daha Rusya ya geri dönmemeye yemin etmişti. Yeni bir başlangıç yapıp, her fırsatı değerlendireceğine dair kendine söz vermişti. Demyan gerçekten de her fırsatı değerlendirmişti. Hem de her birini. Rus aksanıyla da olsa Đngilizce konuşmaya başlamış, eğitim hayatı boyunca derslerinden hep yüksek notlar almıştı. Dersleri her şeyden önemli olsa da, kitaplarını kapattıktan sonra arzularına yenik düşerdi. Çok az insan Demyan ın yakışıklı yüzüne ve sıcak gülüşüne karşı koyabilirdi. Seks her zaman önemli olmuştu ama öpücüklerle ya da güzel sözlerle yaşadığı kaçamakları romantik bir hale getirmeyi sevmezdi. Hatta bundan kaçınırdı çünkü çok çabuk sıkılır, dikkati hemen başka bir yöne kayardı. Nadya ile yaşadığı ilişki de çok farklı değildi. Avustralya da bir Rus ile karşılaşmak Demyan ın çok hoşuna gitmişti çünkü Đngilizce konuşmaktan çok daha kolaydı Rusça konuşmak. Ta ki o geceye kadar Nadya ile olan ilişkisi gayet iyi gitmişti. Henüz on dokuz yaşındaydı ve baba olmak üzere olduğunu öğrenmişti. Okulu bırakıp, bir işe girmişti. Kısa zamanda tüm firmaların dikkatini çekmeyi başarmıştı. Herkes onunla çalışmak istese de Demyan kendini tek bir firmaya adamak istemiyordu. Annesinin hayatını kontrol etmeyi başaramamış olsa da, kendi hayatının kontrolü tamamen ellerindeydi. Yirmi bir yaşına geldiğinde ise artık kazandığı para Nadya yı mutlu etmeye yetmemeye başlamış ve boşanmışlardı. O evlilikten doğan oğlu Ramon ise hayattaki en büyük başarısı haline gelmişti. Özel uçağının tekerlekleri piste değdiği an Demyan, Nadya yı düşünme-

8 mek için gözlerini kapatmıştı. Sydney e sorunları ile yüzleşmek için gelmişti. Geçmişi düşünmenin kimseye bir faydası olmazdı. Zor bir süreç olacağı belliydi. Basın, Nadya nın Vladimir ile evlenip, on dört yaşındaki oğulları Ramon u da yanlarına alarak Rusya ya yerleşeceklerini öğrenmişti. Zukovlar, Avustralya kraliyet ailesine denk bir aileydi. O yüzden gazeteciler, onlara dair haber yapabilecekleri hiçbir fırsatı kaçırmazdı. Havaalanı güvenliği, Demyan ı gazetecilerden kaçırmak için üstün bir çaba harcamıştı. Hem zaten Demyan o kadar gergindi ki, tek bir gazeteci bile yanına yaklaşacak olsa yumruklarını kullanmaktan çekinmezdi. Daha kendi oğluna bile bir açıklama yapamamışken, basına açıklama yapmasının ne gereği vardı. Ramon un kendi oğlu olmayabileceği söylentisi kafasını kurcalayıp duruyordu. Öyle bir şeyin mümkün olup, olmayacağını düşünüp duruyordu. O konuyu düşünmek bile başına ağrıların saplanmasına sebep oluyordu. Dobryy den, Demyan. Sydney deki şoförü, Boris, Demyan ı selamlamıştı. Arabaya binip yola çıktıklarında Demyan, Ramon u defalarca aradıysa da oğlu bir türlü telefona cevap vermemişti. Sonunda dayanamayıp Nadya yı aradı. Ramon ile konuşmak istiyorum. Ramon arkadaşları ile tatilde. Rusya ya gitmeden önce onlarla biraz zaman geçirmek istedi. Beni oyalamaktan vazgeç Nadya. Sydney deyim ve oğlumla zaman geçirmek istiyorum. Bana oğlumun nerede olduğunu söyle! Neden bir yerlerde buluşup, konuşmuyoruz? Sana gelebilirim. Nadya nın yumuşayan ses tonu, Demyan ın hınzır bir şekilde gülmesine sebep olmuştu. Nadya hâlâ Demyan ı baştan çıkarabileceğini düşünüyor olmalıydı. Oysaki böyle bir şeyin artık ihtimal dâhilinde bile olmadığını bilseydi, nefesini boşuna yormazdı. Düğünlerine bir ay kalmışken, Nadya yı Vladimir den ayırmaya çalışmak, Demyan ı pek de mutlu etmezdi. Demyan isteseydi, eski karısını yatağa atabilirdi ama böyle bir arzusu yoktu. Seninle konuşacak bir şeyim yok, Nadya. Demyan Nadya daha cümlesini bitiremeden Demyan telefonu kapatmıştı bile. Eğer telefonu kapatmasaydı, Nadya ya onun hakkındaki gerçek düşüncelerini söyleyebilirdi ve bu durum pek de hoş olmazdı. Beni bir otele götür, Boris. Evine gitmek istemiyordu çünkü orası artık evi gibi değildi. Herhangi bir tercihiniz var mı? Yeni kumarhane ne zaman açılacak?

Masum ve Tehlikeli 9 Önümüzdeki hafta. Açılışa sizi de davet etmiş olmalılar. Tabi ki, dedi Demyan. Şuan ki ruh haline en iyi gelecek şey, yeni bir kumarhaneden başka bir şey olamazdı. Kral dairesi müsait olan bir otel bul ve en az bir aylık rezervasyon yaptır. Normalde bu tarz işler Demyan ın asistanı Marianna nın işiydi. Patronu ne isterse istesin hemen hallederdi ama Marianna Amerika da olduğu için bu işler Boris e kalmıştı. Boris birkaç yere telefon açmış sonra da lüks bir otelin önünde durmuştu. Otel personeli, beklenmedik bir şekilde gelen müşterilerine en iyi şekilde hizmet edebilmek için Demyan ın etrafında adeta pervane olmuştu. Boris in ettiği telefondan sonra kral dairesi Demyan a özel olarak hazırlanmıştı. Demyan, ne odanın şıklığıyla, ne de manzaranın harikalığıyla pek ilgilenmiyordu. Ne de olsa, ne kadar lüks olurlarsa olsunlar tüm oteller birbirine benziyordu. Herhangi bir arzunuz var mı?, diye sordu Demyan a odasına kadar eşlik eden otel görevlisi. Mahremiyet Eğer arzu ederseniz Sadece yalnız kalmak istiyorum. Bir şeye ihtiyacım olursa haber veririm. Otel görevlisinin odadan çıkmasıyla birlikte, Demyan, uzun zamandır ilk kez yalnız kalabilmeyi başarmıştı. Skandal haberler patlak verdiğinden beri yalnız kalabilmesi pek mümkün olmamıştı. Nadya nın patlattığı magazin bombasından beri tek başına kalıp, kafa dinlemeye hasret kalmıştı. Ramon un, oğlu olmama olasılığını düşünmek bile istemiyordu. Böyle bir şey ihtimal dâhilinde değildi. Olamazdı. Mümkün değildi. Ramon doğduğunda, Demyan onu kollarına almış, gözlerinin içine bakmış ve oğlu olduğundan tamamen emin olmuştu. Göz göze geldikleri an aralarında derin bir sevgi bağı oluşmuştu. Demyan ın skandalla başa çıkmaya çalışma yöntemleri pek de etkili olmamıştı. Aklını alkolle ve kadınlarla dağıtmaya çalıştıysa da, bu soru kafasını kurcalamaya devam etmişti. Acaba Ramon un babası başka biri olabilir miydi? Masanın üzerinde duran gazetelerden birini aldı. Günlük haberlere göz gezdirip, içinde bulunduğu ruh halinden biraz uzaklaşabilmeyi umuyordu. Gazetenin sayfalarını karıştırırken gördüğü haberle donup kaldı. Kocaman bir başlık atmışlardı. Siz olsaydınız kimi seçerdiniz? Gazetecilerin atladığı bir detay vardı; Nadya nın seçim şansı yoktu ki. Nadya, zaman zaman Demyan ile yeniden bir araya gelebilme olasılıkları olduğunu hayal etse de, Demyan ın biten evliliklerine ikinci bir şans vermeye niyeti yoktu. Demyan bu gerçeği defalarca net bir şekilde ifade etmiş olsa da, gazetecilerin hâlâ o tarz haberler yapmasına engel olmayı başaramamıştı.

10 Habere koca bir sayfa ayırmışlardı. Bir yanda elli yaşındaki, son derece varlıklı bir adam olan Vladimir vardı. Vladimir in her şeyi vardı. Tek eksiği, varisi olabilecek bir oğuldu. Diğer yanda ise Demyan vardı. Otuz üç yaşında, esmer, yakışıklı bir adamdı. Hem Vladimir den çok daha genç ve yakışıklıydı, hem de serveti Vladimir in servetinin birkaç katıydı. Yani, bu hesaba göre Demyan, Vladimir den açık ara öndeydi. Peki ya olumsuz yanları nelerdi? Demyan ın, olumsuz yanlarını öğrenmek için gazetedeki haberi okumaya ihtiyacı yoktu. Neler yazılmış olabileceğini gayet iyi biliyordu. Evet, Demyan uslanmaz bir çapkındı. Evet, lüks otellerde ve kumarhanelerde zaman geçirip, âlem yapmayı severdi. Evet, zaman zaman bir grup sarışın modelle birlikte denize açılıp, günlerce ortadan kaybolabilirdi. Demyan eğlenmeyi iyi bilen bir iş adamıydı. Hem bir süredir bekârdı da, biraz eğlenmesinin ne mahsuru olabilirdi ki? Gazetedeki haberi okumaya devam ettikçe basının ilk defa adil davrandığını fark etti. Evet, çapkınlığı yüzünden birçok skandala imza atmıştı ama her zaman iyi bir baba olmuş ve kaçamaklarını daima yurt dışında yapmıştı. Demyan nereye giderse gitsin sonunda hep Sydney e dönerdi. Sydney, Demyan ın eviydi. Haberde tekrar tekrar sorulan soru ise; Demyan kadar iyi bir babanın, oğlunu yanında tutabilmek için neden hiçbir çaba göstermediğiydi. Neden Nadya nın, Ramon u alıp Rusya ya götürmesine karşı çıkmıyordu? Demyan Zukov aklına koyduğu her şeyi başaran bir adamdı. Neden dava açıp, oğlunun yanında kalmasını talep etmiyordu? Demyan okumaya devam ettikçe boğazı düğümleniyor, başına ağrılar saplanıyordu. Aynı haberi oğlu Ramon un da okuduğunu düşündükçe, başının ağrısı iyiden iyiye şiddetleniyordu. Haberin sonlarına doğru, yazı dili iyice sertleşmeye başlamıştı. Yaşananların Demyan ın umurunda bile olmayabileceğini, muhteşem baba- oğul pozlarının sadece reklâm amaçlı olabileceğini, hatta belki de yeni bir Bayan. Zukov olabileceğini iddia ediyorlardı. Acaba Demyan, baba olmaktan sıkılmış ve oğlunun tüm sorumluluğunu Nadya ya bırakmak için can mı atıyordu? Demyan okuduklarına daha fazla dayanamayıp, gazeteyi elinden bıraktı. Bir bardak içki alıp, pencereye doğru yürüdü. Muhteşem manzaranın kafasını dağıtabileceğini umuyordu. Bulunduğu yerden, evini görebiliyordu. Üç katlı, ihtişamlı bir binaydı. Hele evin çatısında bir terası vardı ki, oğlu ve yakın arkadaşlarıyla beraber geçirdiği nice keyifli anıya ev sahipliği yapmıştı. Demyan, Ramon a yüzmeyi çatıdaki havuzda öğretmişti. O güzel anıları düşünmek Demyan ı hem üzmüş, hem

Masum ve Tehlikeli 11 de sinirlendirmişti. Elindeki bardağı fırlatıp, pencereden uzaklaştı. Artık o evi görmeye tahammülü yoktu. Bir an önce evin satılmasını istiyordu. Teyzesinin çiftliğinin de satılması gerekiyordu. Ne de olsa artık Avustralya ya dönmek için bir sebebi yoktu. Asistanını arayıp, Avustralya ya gelmesini söyleyebilirdi. Sydney e gelir, patronunun tüm sorunlarını çözerdi. Bu fikir ilk başta cazip bir fikir gibi göründüyse de, Marianna nın geceleri yatak odasında ne kadar yapışkan bir kadın olabildiğini hatırlayıp, onu aramaktan vazgeçti. Hem zaten bu sorun, kişisel bir sorundu, işle ilgili değildi. Özel asistanı olmadan da halledebilirdi. Eğer Demyan, Avustralya ya bir daha gelmeyecekse, gitmeden önce halletmesi gereken bir sürü sorun var demekti ve bu süreç kesinlikle kolay olmayacaktı. Demyan telefonu alıp, danışmayı aradı. Bir süreliğine bir asistana ihtiyacım olacak. Belki birkaç haftalığına, belki bir aylığına Emlak işlerinde tecrübeli biri olsun. Tabi efendim. Ne zaman işe başlamasını istersiniz? Sabah 08.00 de burada olsun. Sabah, Demyan ın halletmesi gereken bir sürü sorun olacaktı. Sydney deki işlerini bitirir bitirmez, Sydney den gidecekti. Artık onu Avustralya ya bağlayan bir şey kalmamıştı. Odadaki bara doğru ilerleyip, bir içki daha aldı. Çarşamba akşamı Sydney de ne yapabileceğini düşünmeye başladı. Zil zurna sarhoş olma fikri çok cazip gelmişti. Daha önce Avustralya da böyle bir şey yapmamıştı. Taşkınlıklarını hep yurtdışı gezilerine saklardı. Ne de olsa Ramon, Avustralya da yaşıyordu ve babasının alkolik bir çapkın olduğunu düşünmemeliydi ama bu kez durum farklıydı. Artık Demyan ın kaybedecek pek bir şeyi kalmamıştı. Sarışın, esmer, belki de kızıl Bir türlü karar veremiyordu. Yalnız kalmak istemiyordu. Bir karar vermeliydi. Sonunda geceyi üç kadınla birlikte geçirmeye karar verdi. Bir sarışın, bir esmer ve bir kızıl Sabah olmayacakmış, güneş doğmayacakmış gibi eğlenecekti. Đçkisinden bir yudum aldı ve muhteşem manzarayı seyre daldı. ~ BĐRĐNCĐ BÖLÜM ~ BĐNDĐĞĐ taksi lükse otele yaklaşırken, Alina Ritchie derin bir nefes aldı. Arabaya bindiğinden beri elindeki küçük aynaya bakıp, makyajını kontrol ediyordu. Otele çok yaklaştıklarını fark edince ayakkabılarını ayağına giydi. Çorabının altındaki kocaman delik bir anda kaybolmuştu. Çok heyecanlı olması

12 dışında her şey yolundaydı. Makyajı güzeldi, uzun saçları fönlüydü, kıyafeti ütülüydü. Ne de olsa ilk iş günüydü, her şeyin iyi gitmesi gerekiyordu. Alina iş fırsatını şans eseri yakalamıştı ve belki de bu fırsat, hayatı boyunca beklediği fırsat olabilirdi. Alina, annesinin sert eleştirileri yüzünden resim aşkını bir yana bırakıp, işletme okumuştu. Annesi her zaman şöyle söylerdi, Sanat, karın doyurmaz, Alina. Oysaki Alina nın tek yapmak istediği şey, resim yapmaktı. Çiçek resimleri yapardı Tuvale, kâğıda, kumaşa çiçek resimleri yapardı. Annesi ise Alina nın repertuarının yeterli olmadığını, çiçek resimleri yaparak para kazanamayacağını, düzgün bir iş bulması gerektiğini söyler dururdu. Her kadın kendi parasını kazanmalıdır, Alina. Hayatının sonuna kadar sana bakamam. Ne yapıyorsam, senin için yapıyorum. Hiçbir erkeğe muhtaç olmadan yaşayabilmen için uğraşıyorum kızım. Annesinin sözleri Alina nın kulağında çınlayıp dururdu. Hem annesinin cesaret kırıcı sözleri, hem de aile geçimlerini sağladıkları çiçekçilik işinin pek de iyi gitmiyor oluşu, Alina nın kaderini değiştirmişti. Ressam olma hayallerini bir yana bırakıp, iş hayatına atılmıştı. Tabi ki kolay bir süreç olmayacaktı. Đş bulmak sandığı kadar kolay değildi. Alina gibi bir sürü işsiz asistan vardı. Hem çok az iş fırsatı vardı, hem de Alina nın hayalperest doğası acımasız iş dünyasına pek de uygun değildi. Alina geçimini garsonluk yaparak sağlıyordu. Haftada dört, bazen de beş gece çalışıyordu. Önceki akşam gelen telefona kadar hayatı evi ve çalıştığı restoran arasında geçip, gidiyordu. Đşe gitmek için hazırlanırken çalan telefon belki de Alina nın hayatını değiştirecekti. Alina, birkaç ay önce annesinin ısrarlarına dayanamayıp, seçkin bir ajansa kaydolmuştu. Đş adamları için asistan bulan bir ajanstı. Alina yı birkaç kez küçük işler için aramışlardı çünkü Alina nın fiziği pek de aradıkları asistan tipine uymuyordu. Genelde uzun boylu, uzun bacaklı sarışınlar tercih sebebi oluyordu. Ansızın Alina yı aradıklarına göre oldukça çaresiz olmalıydılar. Telefondaki kadın konuştukça Alina nın gözleri fal taşı gibi açılmaya başlıyordu. Duyduklarına inanamıyor gibi bir hali vardı. Lüks bir otel, çok önemli bir misafirleri için özel asistan talebinde bulunmuştu. Talep hem çok aniydi, hem de sadece birkaç haftalığınaydı. Ajansta çalışan asistanlardan hiçbiri müsait değildi, bu yüzden Alina yı aramak zorunda kalmışlardı. Özgeçmişinde emlak işlerinde tecrübeli olduğun yazıyor, demişti Elizabeth. Elizabeth in sesindeki kuşku, Alina nın dikkatinden kaçmamıştı. Ne de olsa Elizabeth, Alina yı ajansa kaydeden kadındı ve hayatını değiştirebilecek fırsatın elçisiydi. Evet, emlak işleri konusunda tecrübeliyim.

Masum ve Tehlikeli 13 Pek de yalan sayılmazdı. Özgeçmişinde belirtmediği şey ise, tek bir emlak deneyimi olduğuydu. O da, banka el koymadan önce satmak zorunda kaldıkları aile çiftliklerinin satışıydı. Elizabeth, Alina ya kimin için çalışacağını söylemişti. Demyan Zukov! Demyan Zukov un kim olduğunu biliyorsun değil mi, Alina? Demyan Zukov u kim tanımaz ki! Demyan, Alina nın garsonluk yaptığı restoranda defalarca yemek yemişti ama yolları hiç kesişmemişti. Demyan ın restorana son gelişi ise Alina nın hasta olduğu için izinli olduğu bir akşama denk gelmişti. Đşe geri döndüğünde ise bütün çalışanların tek konuştuğu konu, Demyan olmuştu. Alina ilk başta bu özel müşterinin boyunu aşacağını düşündüyse de, Demyan Zukov u özgeçmişine ekleme fikri çok cazip gelmişti. Ajans kontratın hemen hazırlanıp, imzalanması için titizlikle çalışmıştı. Hatta Elizabeth bizzat Alina nın çalıştığı restorana gelip, Alina ya kontratı imzalatmıştı. Tüm müşterilerimiz bizim için önemlidir, ama umarım bu müşterinin ne kadar önemli olduğunu hatırlatmama gerek yoktur. Tabi ki yok, Elizabeth. Bu işi istediğinden emin misin, Alina? Evet, eminim. Alina taksiden inerken kendisine bu işin altından kalkabileceğini hatırlatıyordu. Biraz sakinleşebilirse, işlerin yolunda gitmemesi için hiçbir sebep yoktu. Zaten eğer bu işin de altından kalkamazsa, artık ne iş bulmak için, ne de para kazanmak için çaba göstermeyecekti. Alina aklından bu düşünceleri geçirirken, otele girip çıkan zayıf ve güzel kadınları gördü. Eğer diyet yapmayı başarabilseydi, Alina da gördüğü kadınlar gibi olabilirdi. Bütün suç, çalıştığı restoranın aşçıbaşısındaydı. Eğer o kadar güzel yemekler yapmasaydı, Alina da diyet yapıp, zayıf bir kadın olabilirdi. Alina derin bir nefes aldı ve otelden içeri girdi. Danışmaya doğru yürüyüp, kendini tanıttı. Demyan Zukov la görüşmek istediğini söyledi. Bir saniye lütfen Neden bekletiyorlardı ki? Yoksa danışmadan ileri geçemeyecek miydi? Neyse ki birkaç dakika sonra Alina ya asansöre binebilmesi için bir kart vermişlerdi. Demyan Zukov kral dairesinde kalıyordu. Odası en üst kattaydı. Asansör hızla yukarı çıkarken, Alina nın heyecandan midesi bulanmaya başlamıştı. Asansör yirmi dördüncü kata ulaştığında kapısı açıldı. Alina asansörden çıkarken, esmer bir kadın asansöre bindi. Geceyi Demyan Zukov ile beraber geçirmiş olmalıydı. Koskoca milyarder geceyi yalnız geçirecek değildi ya, diye düşündü Alina. Magazin basınında Demyan ın çapkınlıklarına sıklıkla yer verilirdi. Bu durum, Alina için pek de sürpriz olmamıştı.

14 Alina koridorda yürürken, bu sefer de sarışın bir kadınla karşılaştı. Arkasını dönüp kaçmak istediyse de, kendine sürekli olarak, bu işe ne kadar ihtiyacı olduğunu hatırlatıp durdu. Odanın önüne geldiğinde, kapının yanındaki zili çaldı. Alina nefesini tuttu. Kapı açıldığı zaman Demyan Zukov ile karşılaşacağını düşünüyordu. Kapı açıldı ve karşısındaki hiç de Demyan Zukov a benzemiyordu. Kızıl saçlı bir kadın, baştan aşağı Alina yı süzüyordu. Alina nın içeri girmesiyle birlikte, kızıl saçlı kadın da odadan çıkıp, asansöre doğru yürümeye başlamıştı. Alina sıradan bir kadın olduğu için baştan aşağı süzülmeye çok alışıktı. Bazı müşteriler sıradan asistanlarla çalışmayı tercih ederlerdi. Bu sayede karılarının kıskançlık krizlerini de önlemiş olurlardı. Merhaba! Alina açık kapıyı bir kez daha çalıp, beklemeye başladı. Ne gelen vardı, ne de giden. Daha ne kadar beklemesi gerektiğini düşünürken, saatine baktı. Sekize iki vardı. Ajanstan saat sekizde orada olmasını söylenmişti. Merhaba! Ben, Alina Ritchie. Ajanstan geliyorum. Söylediklerine bir cevap alamamıştı. Belki de Demyan uyuyakalmıştı. Geçirdiği hareketli geceden sonra uykuya ihtiyacı olmalı, diye düşündü Alina. Bir süre daha kapı girişinde bekledikten sonra Alina odaya girmeye karar verdi. Oda darmadağınıktı. Kıyafetler, bardaklar, tabaklar yerlere saçılmıştı. Merhaba! Alina şansını bir kez daha denedi. Yine cevap alamamıştı. Artık endişelenmeye başlamıştı. Acaba Demyan Zukov un başına bir şey mi gelmişti? Aklından geçen yüzlerce fikirle başa çıkmaya çalışan Alina, duyduğu sesle irkildi. Güzel, vaktinde gelmişsin. Alina arkasını dönüp, sesin geldiği yöne doğru baktığında Demyan ı gördü. Demyan hiç de sabaha kadar eğlenmiş bir adam gibi gözükmüyordu. Adeta tüm günü otelin spa merkezinde geçirip, bakım yaptırmış gibi bir hali vardı. Alina nın görmeyi umduğu o derbeder halden eser yoktu. Alina, Demyan ın adeta katalogdan fırlamış bir manken olduğunu düşünüyordu. Siyah, özel kesim takım elbisesi Demyan ın uzun ve yapılı fiziğini gözler önüne seriyordu. Gümüş renkli kravatı, gözlerine uygun seçilmiş gibiydi. Alina daha önce gri gözleri olan bir erkek görmemişti. Demyan ın gözleri o kadar güzeldi ki, Alina, gözlerini Demyan ın gözlerinden ayıramıyordu. Merhaba. Ben, Demyan. Alina zaten bunu biliyordu. Alina elini uzatıp, Demyan ın elini sıktı. Demyan ın uzun, güçlü parmaklarına dokunmak bile Alina yı heyecanlandırmıştı. Demyan ın parfümünün ko-

Masum ve Tehlikeli 15 kusu Alina nın başını döndürmüştü. Adeta büyüleyici bir kokusu vardı. Ben, Alina. Alina mı? Bu bir Slav ismi değil mi? Pek sayılmaz. Bir Kelt ismi. Demyan o kadar çekiciydi ki, Alina zar zor konuşabiliyordu. Demyan ın siyah saçları geriye özenle taranmıştı. Daha yeni traş olduğu ise her halinden belliydi. Gözleri kan çanağı gibi de olmamıştı. Eğer Alina, Demyan ın içtiği kadar içki içmiş olsaydı, kıpkırmızı gözleri ve akşamdan kalma hali ile yataktan kalkma mücadelesi veriyor olurdu. Demyan ın çılgın bir gece geçirdiğine dair tek bir fiziksel kanıt yoktu. Aslında haklı olabilirsiniz. Alina ismi sanırım Slav larda da var. Yanılmadığımı biliyordum. Demyan bu küçük sohbetten sıkılmaya başlamış gibiydi. Sert bir kahveye ihtiyacı vardı. Sabahları yataktan kalkar kalkmaz ilk işi sert bir kahve içmek olurdu, ama bu sefer o kadar vakti olmamıştı. Alina nın saat sekizde geleceğini bildiği için yataktan kalktığı gibi duşa girmişti. Demyan için iş her şeyden önce gelirdi. Şimdiye kadar ne işe geç kalmış, ne de bir randevusunu kaçırmıştı. Bulunduğu yere şans eseri gelmemişti. Başarısını, dişiyle, tırnağıyla kazıyarak elde etmişti. Alina, Demyan ın ilgisizliğini fark edip, konuyu değiştirmesi gerektiğini anlamıştı. Sizin için ne yapabilirim? Kahve Kocaman bir fincan kahve, bir de, odayı toplaması için birini göndermelerini söyler misin? Kahvaltı da ister misiniz? diye sordu Alina, sipariş vermek için telefona doğru giderken. Kahve istiyorum, dedi Demyan, ama Alina nın telefona doğru gittiğini fark ettiği an Alina yı durdurdu. Mutfaktaki zile basman yeterli. Alina daha bir kahve siparişi almayı bile beceremiyordu. Asistanlık kariyeri boyunca birkaç iş adamıyla çalışmış olmasına rağmen, daha önce hiç kral dairesinde bulunmamıştı. Sipariş vermek için mutfaktaki zile basması gerektiğini bilmiyordu. Kapı çaldığında, Alina kapıyı açtı. Gelen garsona, Büyük bir fincan kahveye ve odayı toplaması için birine ihtiyacımız var, dedi. Emredersiniz efendim. Demyan gözleri ile Alina yı yanına çağırdı. Odanın ortasında duran kocaman masanın üzerinde yer açıp, bilgisayarını masaya koymaya çalışıyordu. Önümüzdeki haftalarda senden neler beklediğimi anlatacağım. Satılmasını istediğim iki mülküm var Demyan tereddüt etmişti. Daha önce sessiz sedasız bir şekilde bir sürü mülk alıp, satmıştı ama bu mülklerin hepsi Avust-

16 ralya dışındaydı. Bu seferki satışlar son derece kişisel olacaktı. Son derece gizli bir şekilde, birkaç emlakçıdan mülklerim için teklif almanı istiyorum. En iyi iki ya da üç teklifi bana getir. Ben de teklifleri inceleyip, hangi emlakçı ile çalışmak istediğime karar vereyim. Hemen birkaç yere telefon ederim. Telefon edip ne diyeceksin? Demyan ın ses tonu birden sertleşmişti. Öncelikle, daha mülkleri görmedin bile. Đkinci olarak da, bu işleri sessiz sedasız bir şekilde halletmen gerekiyor. Đstediğim son şey ben şeye söylemeden önce basının bu durumdan haberdar olması Demyan yeniden tereddüt etmişti. Oğlu Ramon ile ilgili konuları Alina ile tartışacak değildi. Emlakçılarla yüz yüze görüşeceksin. Görüşmelerin sonuçları hakkında bir rapor hazırlayıp, bana sunacaksın. Ben de kiminle görüşeceğime karar vereceğim. Demyan homurdanmaya başlamıştı. Daha önce bu tarz işlerle ilgilendiğinden emin misin? Çünkü bir de çiftliğim var ve satışının hiç de kolay olmayacağından eminim. Tecrübesiz biriyle zaman kaybetmeye niyetim yok. Kiracılarınız çiftlikten gelir elde ediyorlar mı? Alina, Demyan ın sözünü tam zamanında kesmişti. Demyan başıyla onay verdi. Alina nın emlak işleri konusundaki tek tecrübesi, annesinin çiftliğinin satılışıydı. Tanıdığım iyi bir çiftlik emlakçısı var. Bu tarz satışlarda oldukça tecrübelidir. Ayrıca birkaç farklı emlakçıdan daha da teklif alacağım. Alina durumu son anda kurtarmıştı çünkü az önceki kahve siparişinden sonra, Demyan, Alina nın işine yaramayacağını düşünmeye başlamıştı. Sen bir taşra kızı mısın? Eskiden öyleydim ama ne derler bilirsiniz Hayır, bilmem. Taşra kızları ile ilgili bir deyiş vardır ama çok da önemli bir şey değil. Zaman kaybetmeden kiracıları arasam iyi olacak. Alina, Demyan ın bir telefonla kiracılara haberi nasıl verdiğini seyretti. Avustralya daki mülklerimi satışa çıkarıyorum. Artık burayla bir bağım kalsın istemiyorum, dedi Demyan çiftlikteki kiracısına. Anlıyorum ama yapabileceğim bir şey yok, Ross. Kararımı çoktan verdim. Ross neredeyse yalvarmaya başlamıştı ama Demyan ın kararı oldukça kesin görünüyordu. Üzgünüm, Ross. Đşlemleri halleder halletmez, çiftliği satışa çıkaracağım. Ross un neler hissettiğini düşünmek bile, Alina nın gözlerini yaşartmıştı. Demyan ın nasıl bu kadar soğukkanlı olabildiğini merak ediyordu. Alina, Ross un sesinin yükseldiğini duyabiliyordu. Demyan a neden daha erken haber vermediğini sorup duruyordu. Demyan ın cevabı ile birlikte Alina ilk defa Demyan ın sesinde bir duygu kalıntısı duymuş oldu. Çünkü yeni karar verdim.

Masum ve Tehlikeli 17 ~ ĐKĐNCĐ BÖLÜM ~ ALĐNA temizlik görevlilerinin odayı toplamaya çalışmalarını seyrediyordu. Ortalık o kadar dağınıktı ki, neredeyse Alina görevlilerden özür dileyecekti. Demyan ise oldukça rahat görünüyordu. Hiç de utanmış gibi bir hali yoktu. Odasının başkaları tarafından toplanmasına alışık olduğu her halinden belliydi. Diğer mülkünüzde de kiracılar var mı? diye sordu Alina. Hayır. Demyan cevap verirken Alina nın yüzüne bile bakmamıştı. Benim özel mülküm. Şimdi neden her şeyi sessiz sedasız halletmek istediğimi anlıyor musun? Civardaki satılık mülkleri araştırmamı ister misiniz? Gerek yok. Satın almak değil, satış yapmak istiyorum. Demyan ın sert ifadesinden Alina, Demyan ın Avustralya ile olan tüm bağını kopartmak istediğini anlamıştı. Çok yoğun bir ay olacak, o yüzden zaman kaybetmeden işe koyulsan iyi olur. Bana sormak istediğin başka bir şey var mı? Hayır, yok. Alina amatör gibi görünmek istemiyordu, bu yüzden gereksiz sorularla Demyan ın canını sıkmak istememişti. Eminim sormak istediğin birçok soru vardır. Günlük iş programımı ayarlayacak ve iki mülkümün satışını gerçekleştireceksin ve bu şartlar altında bile bana sormak istediğin hiçbir şey yok mu? Daha önce de belirttiğim gibi, tüm günü şeye ayırdım Demyan ın Đngilizcesi son derece akıcıydı ama nasıl olduysa söylemek istediği kelime bir türlü aklına gelmiyordu. Şeye ayırdım Alina sessizce oturmuş, Demyan ın cümlesini bitirmesini bekliyordu. Ağzını açıp da, Demyan ı sinirlendirecek bir şey söylemek istemiyordu. Derken, çok garip bir şey oldu ve Demyan ın sert ifadesi birden yumuşadı. Hatta gülümsemeye bile başlamıştı. Daha da ilginç olan ise, bu gülümsemenin direk olarak Alina ya oluşuydu. Kekeme değilim, dedi Demyan. Alina yutkundu. Demyan ın ne demek istediğini anlamamıştı. Orada durup, doğru kelimeyi bulamadığımın farkında değilmişsin gibi davranmana gerek yok. Demyan gülümsemeye devam ediyordu ve gülümsediği zaman çok daha çekici oluyordu. Đstediğin zaman lafa girip, bana yardım edebilirsin. Ne de olsa senin işin bu. Alina, Demyan ın ne dediğini duymuyordu bile. Demyan ın dolgun dudaklarını seyretmeye dalmıştı. Bir an Demyan ı öpmeyi düşündüyse de, kendini

18 hemen topladı. Bilgilendirmek Tüm günü beni bilgilendirmeye ayırdınız. Bu yüzden günü iyi değerlendir. Önümüzdeki günlerde sormak istediğin bir şey olursa Size sorarım. Yanlış cevap Alina, yanlış bir cevap verdiğini Demyan ın sertleşen ifadesinden anlamıştı. Sözümü bitirmeme izin verseydin, Amerika daki asistanım Marianna ile görüşebileceğini söyleyecektim. Aramızdaki saat farkına rağmen mi? Beni gereksiz şeylerle meşgul etme. Bir sorun olursa Marianna yı ara. Şimdi Hassan ın asistanını ara, dedi Demyan. Saat neredeyse on bir olmak üzereydi. O sabah Alina nın hayatındaki en uzun sabahlardan biri olmuştu ve hiç de iyiye gidecekmiş gibi görünmüyordu. Hassan sadece bir haftalığına burada, bu yüzden önceliğin ona ulaşmak olsun. Asistanı ile konuş ve Hassan ın yarın akşam yemeği için müsait olup, olmadığını öğren. Demyan konuşmasına ara vermek zorunda kalmıştı çünkü Alina, Demyan ın söylediği her şeyi not alıyordu. Sydney de Hassan ın çok sevdiği bir restoran var. Ben de uzun zamandır orada yemek yememiştim. Rezervasyonu oradan yaptır. Alina, Demyan ın başka bir restoran ismi vermesini ummuştu ama şans bu ya, Demyan tam da Alina nın çalıştığı restoranın ismini söylemişti. Bir sorun mu var? diye sordu Demyan. Hayır, sorun yok. Neden olsun ki? Söylediklerimi yazmadın da Demyan ın gözünden hiçbir şey kaçmıyordu. Alina, kendinden beklendiği üzere Demyan ın son sözlerini de yazıp, yeni talimatlarını beklemeye başlamıştı ama Demyan birden sessizleşmişti. Belki de Demyan, Alina nın bunca işin altından kalkamayacağından emin olmuş ve sadık asistanı Marianna yı çağırmaya karar vermişti. Alina, tespitinde yanılmamıştı. Demyan a göre; Alina, bir asistanın tırnağı bile olamazdı. Hayatında hiç bu kadar utangaç bir insanla karşılaşmamıştı. Sürekli özür diliyor, patronu ne söylese hemen yüzü kızarıyordu. Demyan gerçekten de Marianna yı aramıştı ama sadık asistanı daha telefonu açar açmaz Demyan a kur yapmaya başlamıştı. Bu yüzden de Demyan, Alina ya bir şans daha vermeye karar vermişti. Demyan, Marianna ile konuşmasını bitirdiğinde, Alina çoktan Hassan ın asistanını ve restoranı aramıştı bile.

Masum ve Tehlikeli 19 Bana ağrı kesici getirebilir misin? Banyoda bir kutu olacaktı. Temizlik görevlileri titizlikle çalışarak, odayı eski haline getirmeyi başarmışlardı. Demyan ın üç kadınla birlikte sabaha kadar eğlendiğine dair hiç iz kalmamıştı. Đşte, Demyan böyle bir adam, diye düşündü Alina. Demyan dan gerçekten çok etkilenmişti. Hem de, hayatında hiç kimseden etkilenemediği kadar çok. Demyan ın, Alina ya o gözle bakma olasılığı yok denecek kadar az olsa da, Alina büyülenmişti bir kez. Demyan, Alina ya birkaç beden büyük gelirdi. Hatta Elizabeth e iş tecrübesi hakkında yalan söyleyip, Demyan ın asistanı olmayı kabul etmesi bile, Alina için büyük bir hataydı. Alina banyoya gittiğinde, oraya ne için gittiğini unutup, Demyan ın eşyalarını incelemeye başladı. Eşyaları da, kendisi kadar hoştu. Her şey şık ve metalden yapılmaydı. Plastik tek bir eşyası bile yoktu. Temizlik görevlileri her şeyi temizlemiş olsalar da, Demyan ın parfümünün kokusu hâlâ mis gibi kokuyordu. Alina, sonunda dayanamayıp, kristal parfüm şişesini eline aldı. Parfümün markasını okumaya çalışıyordu. Đş çıkışı en yakın parfümeriye gidip, o kokuyu doya doya içine çekmeyi planlıyordu ama bu isteği pek de mümkün olamayacaktı. Parfüm markasını gördü. Demyan Kendi adını taşıyan bir parfümü vardı. Alina parfüm şişesinin kapağını açıp, o harika kokuyu içine çekti. Gerçekten de Demyan gibi kokuyordu. Sert, egzotik ve ateşli bir kokuydu. Orada durup, o kokuyu saatlerce içine çekebilirdi ama içerden gelen telefon sesiyle irkildi ve parfümün kokusu ellerine bulaştı. Alina aceleyle parfümün kapağını kapatıp, şişeyi yerine koydu. Kutudan iki ağrı kesici alıp, Demyan ın yanına gitti. Demyan telefonla konuşuyordu. Rusça konuşuyordu. Ses tonu ise normal tonundan çok daha sertti ve sürekli olarak Nadya diyordu. Alina, Demyan ın eski karısıyla konuştuğunu düşündü ve patronunun telefon görüşmesi bitene kadar yan odada beklemeye karar verdi. Demyan, Nadya ya bağırıp, çağırıyordu. Tam olarak ne söylediği anlaşılmasa da, bağırmak evrensel bir şeydi. Alina, Demyan ın gazabından nasibini almadan günü bitirebilmeyi umuyordu. Annesi, Alina ya hep şöyle söylerdi, Bir erkeği, eski karısıyla konuşma şeklinden tanıyabilirsin. Demyan, Alina nın nefesini kesiyor olabilirdi ama bu, Demyan ın kaba bir adam olduğu gerçeğini değiştirmiyordu. Alina nın aklı buna inansa da, vücudu aksini iddia ediyordu. Demyan telefonu kapattığında, Alina elindeki ağrı kesicileri patronuna götürdü. Đki tabletten daha fazlasına ihtiyacım var. Kutuyu getirsen daha iyi olur. Bir bardak da buzlu su getir lütfen.