TARLA BİTKİLERİ HASTALIKLARI



Benzer belgeler
Ziraat Mühendisi Ayşegül DEMİRÖRS

Macar Fiği Neden Önemlidir? Hangi Topraklarda Yetişir?

BAĞ MİLDİYÖSÜ Plasmopara viticola

ÜRETİM AŞAMASINDA ADIM ADIM HASTALIKLARLA MÜCADELE

Buğday ve Arpa Gübrelemesi

ZİRAİ MÜCADELE TEKNİK TALİMATLARI CİLT IV. BAĞ MİLDİYÖSÜ Plasmopara viticola (Berk. Et Curt) Berl et de Toni

EKİN KURDU (Zabrus Spp.) Özden Güngör Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkanı 23.Temmuz Ankara

FİĞ TARIMI Prof. Dr. Mustafa TAN Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ERZURUM

Toprak hazırlığı İyi bir tohum yatağı hazırlamak için; Bir önceki üründen kalan sap-samanın uygun ekipmanla çok iyi parçalanması gerekli Toprakta

NOHUT HASTALIKLARI VE ZARARLILARI

Prof. Dr. Mustafa TAN Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ERZURUM

HUBUBAT ÖNSÖZ. Mehmet Mehdi EKER Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı

YULAF YETİŞTİRİCİLİĞİ

TARLA BİTKİLERİ MERKEZ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ TESCİL YILI:

Hastalık Adı Etkili Madde Adı ve Oranı Ticari Adı Formülasyonu Doz İlaçlama Zamanı Hasat Aralığı (Gün) BUĞDAY PAS HASTALIKLARI

ELMA KARALEKESİ Venturia inaequalis (Cke) Wint.

BAHRİ DAĞDAŞ ULUSLARARASI TARIMSAL ARAŞTIRMA ENST. ALDANE TRAKYA TARIMSAL ARAŞTIRMA ENST./EDİRNE

HUBUBAT Hastalık ve Zararlıları ile Mücadele

BAĞ MİLDİYÖSÜ Plasmopara viticola. MANĠSA TARIM ĠL MÜDÜRLÜĞÜ BĠTKĠ KORUMA ġb. MD.

GAP Bölgesinde Yetiştirilen Bitkilerin Sulama Proğramları

TANIMI VE ÖNEMİ Susam dik büyüyen tek yılık bir bitkidir. Boyu ( cm) ye kadar uzayabilir. Gövdeler uzunlamasına oluklu (karıklıdır) ve sık tüylü

zeytinist

Tohum yatağının hazırlanması:

BAĞLARDA KÜLTÜREL İŞLEMLER. Doç. Dr. Murat AKKURT

BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİ

zeytinist

GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI

Bitki Hastalıkları Standart İlaç Deneme Metotları

PAMUK TARIMI TOHUM YATAĞI HAZIRLAMA

Arpada Hastalıklara Bağlı Olmayan Yaprak Lekeleri

T.C. TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü. HUBUBAT Hastalık ve Zararlıları ile Mücadele

ÖNEMLİ ZARARLILARI. Spodoptera spp. (Yaprak kurtları) yumurta

Ceviz Fidanı-Ağacı İklim ve Toprak İstekleri

Uzm. Sedat EREN AĞUSTOS-2015 Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü/DİYARBAKIR

ÖLÜKOL HASTALIĞI Phomopsis viticola. MANĠSA TARIM ĠL MÜDÜRLÜĞÜ BĠTKĠ KORUMA ġb. MD.

Patates te Çözümlerimiz

Dünyada 3,2 milyon tona, ülkemizde ise 40 bin tona ulaşan pestisit tüketimi bunun en önemli göstergesidir. Pestisit kullanılmaksızın üretim yapılması

Ürün Kataloğu

kalkerli-kumlu, besin maddelerince zengin, PH sı 6-8

Sert çekirdekli meyvelerde görülen depo hastalıkları

BUĞDAY (Triticum spp.) Buğdayda Toprak Hazırlığı:

BİTKİ TANIMA VE DEĞERLENDİRME IV DERSİ ÇİM ALANLARDA BAKIM İŞLEMLERİ

SOĞAN YETİŞTİRİCİLİĞİ GİRİŞ:

İNCİRİN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ. Yrd. Doç. Dr. Mehmet ZENGİN

Tütün Mildiyösü ( Mavi Küf) Peronospora tabacina. Dünyanın tütün üretim alalarında görülen en önemli hastalık etmenidir. Hastalık gerek fidelik ve

Eski Köye Yenilikçi Çiftçi

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

BAĞ KÜLLEMESĠ Uncinula necator. MANĠSA TARIM ĠL MÜDÜRLÜĞÜ BĠTKĠ KORUMA ġb. MD.

AYLARA GÖRE BAKIM İŞLEMLERİ Ocak-Şubat Aylarında Bakım İşlemleri

Yem Bitkilerinin Kraliçesi Yonca, bütün dünyada ve ülkemizde en fazla ekilen yem bitkilerinden birisidir. Farklı iklim ve toprak şartlarında

BÖRÜLCE (Vigna sinensis) 2n=22

BÖRÜLCE YETĠġTĠRĠCĠLĠĞĠ Black Strong Ürünlerinin Börülce YetiĢtiriciliğinde Kullanımı Besin maddelerince zengin toprakları sever. Organik madde oranı

MISIR TARIMI. Giriş. İklim ve Toprak İstekleri

BROKKOLİ (Brassica oleracea var. italica)

PAS ve SEPTORİA HASTALIKLARI GAP TEYAP. Kerem AKDOĞAN Bitki Yetiştirme Uzmanı

KAVUN Orijin ve Tarihçe: Kokulu kavunlar: Afrika Anadolu-İran-Hindistan Dünya Yazlık kavunlar: Güney Anadolu (Adana kavunları) Kışlık kavunlar: Batı

MISIR TARIMI. GAP TEYAP Kerem AKDOĞAN

TRAKYA TARIMSAL ARŞ.ENS./EDİRNE ANADOLU TARIMSAL ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ESKİŞEHİR 2000

DOĞRU VE DENGELİ GÜBRE KULLANIMI BİTKİLERE HASTALIK VE ZARARLILARA KARŞI DAYANIKLILIK KAZANDIRIR

Umbelliferae. Daucus carota L. (HAVUÇ) Apium graveolens var. dulce (YAPRAK KEREVİZİ) Apium graveolens var. rapaceum (KÖK KEREVİZİ) Anethum graveolens

12. BÖLÜM: TOPRAK EROZYONU ve KORUNMA

Modern (Bodur) ve Geleneksel Meyve Yetiştiriciliği. 04 Şubat 2014 İzmir

Sakarya İli Fındık Alanlarındaki Bitki Sağlığı Sorunları Çalıştayı Raporu

A. Tahıl ve Tahıl Ürünlerinin Sınıflandırılması B. Mikrobiyel Bozulmalar C. Depolama Koşulları

Korunga Tarımı. Kaba yem açığının giderilmesinde, maliyetlerin düşürülmesinde etkili, kıraç topraklara ekilebilmesi ile üstün bir yem bitkisi.

BEZELYE (Pisum sativum) 2n=14. Bezelye

AHUDUDUNUN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ

Orijin: Asya ve Avrupa (Mısır, Yunan ve Roma medeniyetleri döneminden beri biliniyor. Yabani form: Lactuca serriola x L.

DEPOLAMA UYGULAMALARI. Fırat ÖZEL, Gıda Mühendisi 2006

Kullanım Yerleri. İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir

Magnezyum Sülfat. Magnezyum Sülfat nedir?

Dünya nüfusunun hızla artması sonucu ortaya çıkan dünyanın artan besin ihtiyacını karşılamak ve birim alandan daha fazla ürün almak amacı ile

Gübre Kullanımının Etkisi

Fasulye Antraknozu Colletotrichum lindemuthianum

Sertifikalı tohumlukta çeşit saflığı tamdır. İçerisinde yabancı madde ve yabancı tohum olmadığı için hangi ürünü ekmişseniz onu alırsınız.

TURUNÇGİLLER İÇİN YILLIK ÇALIŞMA TAKViMi

Buğday da Çökerten Hastalığı ve Mücadele Yöntemleri. Ocak 2013 Trakya Sunumu

KIRAÇ ARAZİLERE UYGUN ALTERNATİF BİR TAHIL TRİTİKALE YETİŞTİRİCİLİĞİ

zeytinist

2. KONU: BİTKİLERDE HASTALIK GELİŞİMİ

DOĞU ANADOLU TAR.ARŞ.ENS./ERZURUM 1988

Kullanma Kılavuzu. 10 dönüm için 1 l gübre kullanılarak ilkbaharda sürgünler püskürtme(ya da damlama) yöntemiyle

AYÇİÇEĞİ TARIMI TOPRAK İSTEKLERİ Ayçiçeği yetişeceği toprak tipi yönünden çok seçici olmamasına rağmen organik maddece zengin, derin ve su tutma

ŞEKER PANCARI BİTKİSİNDE GÜBRELEME

Elmada Acı Benek (bitter pit)

Prof. Dr. Necmi İŞLER M.K.Ü. Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü

NERGİS ZARARLILARI

Gemlik Zeytini. Gemlik

TARLA BİTKİLERİ. Prof.Dr.Hayrettin EKİZ Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü 2017

KAVAK VE HIZLI GELİŞEN TÜRLER

BADEM YETİŞTİRİCİLİĞİ

KAPLAN86 CEVİZİ. Kaplan 86 Cevizi

E-BÜLTEN ŞUBAT 2017, SAYI: 50

Elma kış dinlenmesine ihtiyaç duyan meyve türü olup, soğuklama gereksinimi diğer meyvelere göre uzundur.

Prof.Dr. Filiz ERTUNÇ

ÇİLEK YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME

Şeker Kamışı Sugarcane (Saccharum officinarum L.)

Buğday Yetiştiriciliği (Tarımı)

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ

Transkript:

TARLA BİTKİLERİ HASTALIKLARI BUĞDAY PAS HASTALIKLARI Sarı Pas ( Pucinia striiformis ) Hastalık buğday tarlalarında ilkbaharda hava sıcaklığının 10-15 ºC olduğu zaman görülmeye başlar. Yaprakların üst yüzeyinde makine dikişine benzer şekilde limon veya portakal renginde püstüller oluşur. Bu püstüllerden oluşan milyonlarca yazlık spor rüzgarla çevreye dağılır. Uygun koşullarda taşındığı buğday bitkilerini enfekte ederek yeni püstüller oluşturur. Yazlık sporların çimlenip konukçuya giriş yapabilmesi için %100`e yakın nisbi neme ve yağışa ihtiyaç vardır. Hastalık yaprak sap ve başaklarda görülse de esas görüldüğü yer yapraklardır. Zira en erken görülen pas türüdür. Şiddetli enfeksiyonlar verim ve kalite kayıplarına neden olmaktadır.

Kahverengi Pas ( Pucinia recondita tritici ) Yaprak ayası ve kınının üst yüzeyinde üst boğum arası ve kılçıklarda yuvarlağa yakın şekilde, kahverengi ürediospor (yazlık spor) kümelerinden oluşan püstüller halindedir. Bazen bu pas ta bir esas püstül etrafında çepeçevre bir veya iki daire halinde daha küçük püstüller oluşur. Bu belirti özellikle kahverengi pas ın tanımında önemlidir. İlk enfeksiyonlar rüzgar yardımıyla uzaklardan da gelebilen ürediosporlarca meydana getirilir. Yüksek nem ve 10-18 ºC arası sıcaklıkta hastalık hızla gelişir ve her 10-14 günde yeni bir yazlık spor nesli oluşur. Bitkiler olgunlaştığında siyah renkli teliospor (kışlık spor) kümeleri oluşur. Kahverengi pas da verim ve kalite kayıplarına neden olur. Kara Pas ( Pucinia graminis tritici ) Kara pas etmeni kışı hastalıklı bitki parçacıkları üzerinde teliospor formunda geçirir. İlkbaharda uygun koşullarda çimlenerek oluşturduğu sporlar ara konukçu olan berberis veya mahonia bitkilerinin yapraklarına ulaştığında çimlenerek enfekte eder. Yaprağın alt yüzeyinde meydana gelen esiosporlar rüzgarla tahıl, yaprak ve sapların üzerine taşınarak uygun koşullarda (5-18 ºC sıcaklık, %100 civarında nem) çimlenerek yazlık sporlar meydana gelir. Uygun şartlar sürdükçe yazlık sporlar devamlı çoğalarak epidemilere (salgınlara) neden olurlar. Koyu kırmızı kahverengi püstüller yaprağın iki yüzünde, sapta ve başakta oluşabilir. Bu püstülleri oluşturan spor kümeleri epidermisi yırtıp çıktığında bitki yüzeyi pürüzlü ve yırtık bir görünüş alır. Bitki olgunlaştığında siyah spor kümeleri oluşur. Kara pas kardeşlenmeyi azaltır, miktar ve kalite kaybına eden olur. Hastalığa uygun şartlar tam oluştuğunda bütün ürün kaybedilebilir.

PAS HASTALIKLARI İLE MÜCADELE A ) Kültürel Tedbirler : Sık ekim yapılmamalı Yabancı ot mücadelesi zamanında yapılmalı Fazla azotlu gübre verilmemeli Paslara karşı dayanıklı çeşitler seçilmeli Tarla içinde ve çevresinde ara konukçu olan bitkiler imha edilmelidir B ) Kimyasal Mücadele : Hastalığın her yıl şiddetli görüldüğü yerlerde ve duyarlı buğday çeşitlerinde yeşil akşam ilaçlaması uygulanabilir. Bunun için ilk pas püstülleri görüldüğünde bitkinin tamamı ıslanacak şekilde aşağıdaki ilaçlardan biri uygulanır.

BUĞDAY VE ARPADADA KÖK VE KÖKBOĞAZI ÇÜRÜKLÜĞÜ (Fusarium spp.-bipolaris sorokiniana (Sacc.)- Rhizoctonia spp.-pseudocercosporella herpotrichoides Ggt.) Kurak geçen uzun ilkbahar periyodundan sonraki yağışlarda şiddetli hastalık oluşturur. Oksijenin yetersiz olduğu ağır topraklarda ve zayıf topraklarda hastalık daha fazla ortaya çıkar. Bitkilerin alt yaprak kınlarında sap ve boğumda bal renginde bir görünüm alır. Bazı dönemlerde bitki gelişme döneminin ortasında bitkiler ve kardeşlerinde veya fide döneminde sararma ve ölüm meydana gelir. Hastalıklı bitkinin başakları bükülür bazı başaklar tane bağlamaz. Hastalık için uygun şartlar oluştuğunda üründe %50 veya daha fazla kayıplara neden olur. Bitkilerde tüm gelişme dönemlerinde ve tüm organlarda hastalık meydana getirmektedir. Bu nedenlerle tane ölümleri, fide yanıklığı, kök ve kökboğazı çürüklüğü; yapraklarda noktalar halinde nekrotik lekeler; başakta kavuz ve tane yanıklığı, embriyo kararmasına ait belirtiler meydana getirmektedir. Hastalık kök ve kökboğazında meydana getirdiği lekeler koyu veya soluk kahverengi görünümdedir. Bitkilerde gelişme geri kalır. Hastalıklı bitkiler donuk, mor veya koyu yeşil bir renk alır. Bitkilerin kök sistemleri daha kısa olur ve kökleri kahverengi bir görünüm alır. Bitkilerin saplarında kenarları belirgin oval lekeler oluşur.

Hastalık buğdayın çeşitli gelişme dönemlerinde etkili olur. Bu nedenle bitkilerde fide yanıklığı, kök ve kökboğazı yanıklığı ile sap çürüklüğü de meydana gelir. Genç yaprak kınlarında, daha sonrada bitki sapında hastalığın tipik belirtisi olan donuk oval lekeler meydana getirir. Bitkiler bu çürük kısımlardan kıvrılmakta ve değişik yönlere doğru gelişi güzel yatmalar olur. Ayrıca hasat sırasında boş başaklar ve cılız, buruşuk tanelerin oluştuğu başaklar göze çarpmaktadır. Hastalık etmenleri buğdaygil bitkilerinin çoğunda hastalık oluşturabilir. Bunların başında buğday, arpa, ve diğer Hordeium türleri ile Triticale, yulaf ve çavdar gelmektedir. Kültürel Önlemler : MÜCADELE YÖNTEMLERİ Dayanıklı çeşitlerin ekimi tercih edilmelidir. Erkenci çeşitler hastalıklara geçci çeşitlerden daha fazla duyarlıdır. İyi bir toprak işlemesi yapılmalı, ekim derinliği ve toprak tavı uygun olmalıdır. Ekimden önce topraktaki yeşil bitki ve bitki artıklarını yok etmek amacı ile toprak işlemesi yapılmalı ya da herbisit uygulaması ile ortadan kaldırılmalıdır. İyi ve dengeli bir gübreleme ile bitkide dayanıklılık oluşması sağlanmalıdır. İz elementlerinin eksikliği giderilmelidir. Hastalığın yoğun olduğu tarlalarda bu etmenlerin konukçusu olmayan bitkilerin yanında yulafta ekilebilir. Yulaf bu etmenlerin saldırısına hassastır ancak bu funguslar yulaf içinde çok yavaş geliştiği için kısa sürede yok olmaktadır. Hastalık için 2-3 yıl rotasyon uygun olur. Anızların gömülmesi hastalığın seviyesini düşürür. Kimyasal Mücadele : Tohumluk ekimlerinden önce tohum ilaçlarından biri ile ilaçlanmalıdır.

BUĞDAYDA SEPTORYA YAPRAK LEKESİ (Septoria tritici) Hastalığın ilk belirtileri, yaprak üzerinde damarlar ile sınırlandırılmış, küçük, düzensiz, kırmızımsı-kahverengi lekeler şeklindedir. Hastalık, kül rengi lekelerin merkezinden gelişir. Bu lekelerin genişlemesi ve birleşmesi sonucunda yaprağın tümü lekelerle kaplanır. Daha sonra lekeler üzerinde küçük koyu noktalar şeklinde piknitler görülür, bu nedenle hastalık "benekli yaprak lekesi" olarak da bilinir. Bazen aynı bitkide diğer yaprak hastalıkları da görülebilir. Bu nedenle hastalıklar karıştırılmamalıdır. Hastalığın ilk belirtileri yapraklarda bulaşmadan 14-21 gün sonra görülmekle birlikte, orantılı nemin yüksek olduğu durumlarda 5-6 gün sonra da görülebilir. Hastalık ilk olarak alt yapraklarda görülür. Üst yapraklarda yayılma hızı çevre koşulları ve çeşidin duyarlılığına bağlı olarak değişir. Hastalığın şiddeti, bitki olgunlaşmaya yaklaştıkça daha az olmaktadır. Gelişme esnasında yaprak dokusu içine gömülüdür. Olgunlaşmada epidermisin yarılıp, çatlaması ile beyazdan deve tüyüne kadar değişen renkte spor kitlesi dışarı akar.

MÜCADELE YÖNTEMLERİ : Kültürel Önlemler : Duyarlı çeşitlerin ekiminden kaçınılmalı, dayanıklı çeşitler ekilmelidir. Ekim nöbeti uygulanmalıdır. Bir yıl nadas yada bir yıl sulanan ürün yetiştirmek Septorya nın düzeyini büyük oranda düşürmektedir. Geç ekim yapılarak Septorya nın şiddeti düşürülebilir. Derin sürüm yapılarak, bitki artıklarının toprağa gömülmesi sağlanmalıdır. Sık ekimden kaçınılmalıdır. Mibzerle ekim tercih edilmelidir. Bitkinin ihtiyacından fazla azotlu gübre vermekten kaçınılmalıdır. Kimyasal Mücadele : Eğer iklim koşulları hastalığın gelişmesine uygun gidiyorsa ve epidemik bir durum olasılığı varsa yeşil aksam ilaçlaması uygulanır. Kardeşlenme başlangıcından itibaren yağışlı havalar uzarsa Septorya zararı artar. Genel olarak ilaçlama için en iyi zaman bayrak yaprağının tamamen açıldığı kın döneminin sonu veya başak çıkışı öncesidir. Erken dönemde bitkinin üst kısımlarına doğru tırmanan bir enfeksiyon için bayrak yaprağının çıkması beklenmemelidir. Aynı şekilde, tarla bulaşıksa ve başaklanma döneminde yağışlı havalar devam ediyorsa ekonomik zarar söz konusu olabileceğinden ilaçlamaya gerek duyulabilir. İlaçlamanın tekrarlanması gerektiği durumlarda, bitki koruma ürünlerinin etiketinde belirtilen etki süreleri dikkate alınmalıdır.

BUĞDAY SÜRME HASTALIĞI 1.ETMENİN TANIMI VE YAŞAYIŞI: Sürme, memleketimizde kör, karadoğu, karamuk gibi isimlerle de anılan bir başak hastalığıdır. Buğday sürmesi enfeksiyonlarında ilk kaynak kör adı verilen hastalıklı tanelerdir. Hasat, harman sırasında ezilen bu kör tanelerden çıkan sporlar sağlam tanelere ve toprağa bulaşır. Bulaşık tohumlar ekildiğinde, uygun koşullarda, tohumla beraber, sporlarda çimlenir ve oluşturdukları hifle, tohumun genç sürgününü (koleoptil) delerek enfekte ederler. Böylece bitki bünyesine giren misel, onunla birlikte sistemik olarak gelişir, çiçek devresinde başağa kadar ulaşır. Burada çoğalır ve tanenin içi sürme sporları ile dolar.

Tohum üzerinde bulunan sporların enfeksiyonu yanında, toprağa karışanların da bitkiyi hastalandırması mümkündür. Ancak, memleketimiz için önemli görülmemektedir. Sürme hastalığının oluşmasında bir çok etken söz konusudur (toprak tipi, toprak sıcaklığı, toprak nemi, besin maddeleri içeriği, çeşit, ekim derinliği, spor miktarı, fungusun fizyolojik ırkı gibi). Bu etkenler içinde en önemlileri toprak sıcaklığı ve nemidir. Toprakta sporların çimlenmesi için en uygun sıcaklık 10-15 C, buğdayın ise 20 C'dir. Fakat en iyi enfeksiyon 5-10 C'de olmaktadır. Hastalığın düşük sıcaklıkta çok görülmesi buğdayın düşük sıcaklıkta gelişmesinin yavaş olması nedeni ile uzun bir süre enfeksiyonla karşı karşıya bulunmasından ileri gelmektedir. Tohum çimlenmesi sırasında toprak sıcaklığı yüksekse (20 C civarı) buğday çimi hızla gelişip, enfeksiyondan kurtulmaktadır. Sürme sporlarının çimlenmesine en uygun toprak nemi % 23-30 dur. Çok kumlu ve çok killi topraklarda enfeksiyon az olmaktadır. Sürme sporlarının topraktaki canlılıklarını 3-5 yıl sürdürebildikleri kaydedilmiş olmakla beraber, bu süre tarlanın işlenmesine, toprak nemlilik derecesine göre değişmektedir. Tohumlar üzerinde ve laboratuvar koşullarında kalmış sporların 10-15 yıl canlılıklarını koruyabildikleri saptanmıştır. 2.HASTALIĞIN BELİRTİLERİ, EKONOMİK ÖNEMİ VE YAYILIŞI: Hastalığa yakalanmış buğday bitkileri, başaklar süt olum dönemine gelinceye kadar sağlamlardan ayırt edilemezler. Tarlada hasta bitkiler, sağlamlara nazaran biraz kısa boyludur ve daha uzun süre yeşil kalırlar. Hastalıklı başakların renkleri mavimtrak-yeşil olup sağlamlara nazaran daha hafif olduklarından dik dururlar. Buğday çeşitlerinin bir çoğunda sürmeli başakların kavuzları açılarak kirli-gri renkte kör daneler görülür. Bazı çeşitlerde ise, bu daneler dıştan hiç belli olmaz. Bu nedenle pratik teşhis, kör danelerin parmaklar arasında ezilmesi ile olur. Parçalanan kör dane içinden siyah kahverenginde mantarın sporları çıkar. Bunlar da içerdikleri trimetil amin maddesi nedeni ile balık kokusuna benzer koku yayarlar. Buğday sürmesi, memleketimizin buğday yetiştirilen tüm yörelerinde bulunmaktadır. Çeşitli bölgelerde yapılan inceleme ve sayımlara göre, mücadele yapılmadığı takdirde ortalama % 10-20 ürün kaybı ortaya çıkmaktadır. Bu kayıp çevre koşullarına ve buğdayın çeşidine göre yaklaşık olarak % 70-95'e kadar yükselebilmektedir. Hastalığın bu nicel kaybı yanında birde tohumluğun kalitesini düşürerek nitel zarara neden olmaktadır. Kör danelerin ezilmesi, parçalanması sonucu sağlam danelere bulaşan sporlar onların, rengini ve kokusunu değiştirerek un kalitesini etkilemektedir. Esmer renk alan unlarla beslenen insanlarda ve bulaşık dane ve saman yiyen inek, koyun, domuz ve kümes hayvanlarında sindirim sistemi bozukluklarının oluştuğu bildirilmektedir. 3.KONUKÇULARI: Sürme hastalığı etmenlerinin asıl konukçusu buğday (Triticum spp.) türleridir. Bunların dışında başka kültür bitkilerini ve yabani gramineleri de hastalandırdıkları kayıtlıdır. 4.MÜCADELESİ: Kültürel Önlemler: Buğdayın ekim zamanı ile hastalıklı bitki yüzdesi arasında yakın bir ilişki vardır. Düşük sıcaklıklarda (5-15 C) bitki gelişimi yavaşlamakta, fakat sürme sporlarının çimlenmesi artmaktadır. Buna karşın toprak sıcaklığının yüksekliği sporların çimlenmesini olumsuz yönde etkileyerek, hastalık çıkışını azaltmaktadır. Bu nedenle güzlük ekimler erken, yazlık ekimler ise geç yapılabilirse, hastalık daha az oranda kendini gösterir. Tohumluğun selektör veya triyörlerden geçirilerek yabancı maddeler yanında sürmeli tanelerden temizlenmesi, hastalığın bulaşma kaynağını azaltma bakımından önemli olmakla beraber, sporların tohumlara bulaşması esas olarak harman sırasında meydana geldiğinden, hastalıkla mücadelede yeterli bir yol değildir. Bu hastalığa karşı en iyi korunma çaresi dayanıklı çeşit yetiştirilmesidir. Ancak bu, süratli ve kolay çözümlenememektedir. Çünkü etmenlerin buğday çeşitlerini hastalandırma gücü birbirinden farklı ırkları bulunmaktadır.

Kimyasal Mücadele Bu hastalıkla mücadelede en etkin yol kuru tohum ilaçlamasıdır. Tohumun yetiştirildiği tarladaki hastalık oranı ve sürme sporları ile bulaşıklılık derecesi ne olursa olsun, ilaçlanması gerekir. Çünkü tarlada eseri sürmeli bitki bulunsa bile, harman sırasında sporlar sağlam tohumlara bulaşır. Bir kör tanede yaklaşık 1-9 milyon spor bulunduğu ve bir sürme sporunun uygun koşullarda bir bitkiyi hasatlandırmaya yeterli olduğu dikkate alındığında tohumluk bulaşıklılık derecesine bakılmadan ilaçlanmalıdır. İlaçlama Zamanının Tesbiti Tohumlar ekim öncesi önerilen tohum ilaçlarından herhangi biri ile metoduna uygun olarak ilaçlanırlar. Kullanılacak Alet ve Makinalar Tohumluğun ilaçlama düzeni olan selektörlerde ilaçlanması tercih edilmelidir. Selektör bulunmayan veya selektör merkezlerinden uzakta olan yerlerde ise kolla çevrilen içi paletli ilaçlama bidonları kullanılmalıdır. Memleketimizde imal edilen bu ilaçlama bidonlarının 50 ve 100 litre hacminde iki tipi vardır. Bu olanaklardan yoksun çiftçilerimizin uyguladığı kürekle karıştırılarak yapılan ilaçlamada ise tohumluğun her tarafı ilaçla kaplanmadığından, çoğu kez hastalık görülmektedir. İlaçlama Tekniği Tohum ilaçlamasında, ilaçların önerilen dozlarda kullanılması ve her bir tohumun homojen bir şekilde ilaç zerreleri ile bulaşmasını sağlamak esastır. Eğer doz önerilenin altında uygulanmışsa, ilaçlamanın başarısı azdır, daha yüksek ise tohumluğun çimlenme ve çıkma gücünde zararlar (fitotoksite) oluşur. Ayrıca kullanılan ilaçlar, tohum üzerindeki sporlara temas yoluyla etki yaptıklarından her bir tohumun bütün yüzeyi ilaçla kaplanmamışsa ilaçlamaya rağmen çoğu kez hastalık çıkabilmektedir. Tohum ilaçlamasında % 99-100 başarı elde etmek için, selektörlerde ilaçlamaya başlamadan önce, ilaçlama aygıtının tohuma gereken oranda ilaç verecek biçimde ayarlanmasına özen gösterilmelidir. Selektörlerde yabancı ot tohumları ile birlikte kör taneleri temizlenen tohumlar, ilaçlama cihazında seri halde ilaçlanarak ekime hazır hale gelirler. Kürekle ilaçlama yapmaktan kaçınılmalıdır. Ancak başka bir olanak bulunmayan durumlarda tohumluk temiz bir yere yığılıp üzerine ilaç serpildikten sonra kürekle 8-10 kez, bir taraftan diğer tarafa aktarılarak, ilacın tohumların her tarafına bulaşması sağlanmalıdır. Tohumluğun ilaçlandıktan sonra hemen ekilmeyip bekletilmesi gerekirse, kuru ve serin bir yerde saklanmasına özen gösterilmelidir. Quintozen (PCNB)'li ilaçlarla ilaçlanmış tohumluklar bekletilmeden ekilmelidir. Ancak, zorunlu durumlarda bu süre daha önce de belirtildiği gibi l.5 ayı geçmemelidir. İlaçlanmış tohumluğun, çimlenme ve çıkma gücünü aynı zamanda hastalıktan koruyuculuk etkisine zararlı olmayan depolama süreleri; ilacın çeşit ve dozuna, tohumun nemine, depolama tipine, depo sıcaklık ve orantılı nemine, havalandırma ve aynı zamanda tohum çeşit ve niteliklerine göre değişmektedir. Sürme hastalığına karşı ilaçlamanın, ambar zararlılarına olduğu gibi, toprak altı zararlılarına karşı da (ilaçların karışabilirlikleri dikkate alınarak) kombine uygulanması mümkündür.

BUĞDAY RASTIĞI (Ustilago nuda) ARPADA AÇIK VE YARI AÇIK RASTIK HASTALIKLARI (Ustilago nigra) Buğday ve arpa yetiştirilen her alanda görülür. Buğday ve arpanın çiçeklenme zamanında rastıklı başaklardan rüzgarla taşınarak buğday çiçeklerine konan teliosporlar çimlenir ve tanenin gelişmekte olan embriyosunu enfekte eder. Bu başaklardan alınan tohumlar normal bir görünümdedir fakat rastığın miselini taşımaktadır. Bu tohumlar ekildiğinde miseller bitkinin büyüme noktası ile birlikte sistematik olarak ilerler ve çiçeklenme zamanında başağın çiçek organları yerini siyah spor kümeleri ile doldurur. Bu sporlar daha sonra rüzgarla etrafa dağılır ve sadece başak ekseni kalır. ARPADA KAPALI RASTIK HASTALIĞI (Ustilago hordei) Açık rastıktan farkı hastalıklı başaklardaki sporların rüzgar gibi etkenlerle dökülmemesi ve bulaşma şeklinin çiçekle değil tohumla olmasıdır. Arpa sarı olum döneminde hastalık geldiğinde başaklar grimsi renkte görünmeye başlar. Hastalığa yakalanmış başaklar, sarı olum ve tam olum devresinde siyahımtırak-gri renkte görülür.

MÜCADELE YÖNTEMLERİ: Kültürel Önlemler: Dayanıklı çeşitlerin ekimine öncelik verilmeli Rastığın, yoğun olduğu yerlerde kışlık ekimler geç, yazlık ekimler erken Ayrıca, yüzeysel ekim yapılmalıdır. Kimyasal Mücadele: Ekimden önce tohumlar sistemik etkili ilaçla ilaçlanabilir.

TAHIL KÜLLEMESİ (Erysiphe graminis) Ilıman ve yağışlı alanlarda daha sık görülen bir tahıl hastalığıdır.yapraklarda önceleri nokta halinde beyaz-gri renkte püstüller halinde görülür, daha sonra esmerleşir. Uygun koşullarda püstüller birleşir, yaprağın tamamını kaplayabilir, hatta sap ve başağa kadar ulaşabilir. Hastalığa yakalanan bitkiler yatmaya daha elverişli olduğundan dolayı mahsul kaybına ve nekrozlar meydana getirerek özümleme yüzeyini azaltmakla da verimi düşürürler.

MÜCADELE YÖNTEMLERİ : Kültürel Önlemler : Hastalıkla mücadelede en güvenilir yol dayanıklı çeşit ekilmesidir. Sık ekim ve fazla azotlu gübre vermekten kaçınılmalıdır. Ekim nöbeti de etkili olmaktadır. Kimyasal Mücadele : Hastalık belirtileri görülmeye başladığında fazla yoğunluk yaşanmadan ilaçlanmaya başlanmalıdır. İlaçlar önerilen dozlarda yaprakların alt ve üst yüzeylerinin kaplanmasını sağlayacak şekilde uygulanmalıdır.