KABİR AZABININ TÜRLERİ



Benzer belgeler
Kabir azabı kıyâmet kopuncaya kadar devam eder mi?

KIYÂMET GÜNÜ KULA SORULACAK SORULAR NELERDİR?

KABİR NİMETLERİNİN ŞEKİLLERİ

KABİRDE SORULAN ÜÇ SORU. Muhammed Şahin. Vaizler Muhammed b. Salih el-muneccid. Terceme edenler. Tetkik edenler Ümmü Nebil

Abdestte başı mesh etmenin şekli

İHLAS VE NİYET. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Mikrofonlar aracılığıyla ölünün üzerine Kur'an okumanın hükmü

ORUCA BAŞLAMADA ASTRONOMİK HESABA MI GÜVENİLMELİ YOKSA HİLALİ GÖRMEK Mİ GEREKİR? İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi

Terceme : Muhammed Şahin

Ehl-i Sünnet ve l-cemaat in akîde ve diğer dîni konulardaki esasları

Orucun fazîleti hakkında Selmân'ın rivâyet ettiği zayıf hadis. İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi

Abdestte başın bir kısmını mesh etmek yeterli midir? Muhammed b. Salih el-useymîn

RAMAZAN ORUCUNU DEVAMLI OLARAK 30 GÜN TUTAN KİMSENİN HÜKMÜ

Arafat'ta vakfenin vakti

Her elini uzatana (isteyene) zekât verilir mi?

AYETLERLE MÜBTEDA -HABER

Dînî yükümlülük bakımından orucun kısımları. Muhammed b. Salih el-useymîn

MUSKA VE NAZARLIK TAKMANIN HÜKMÜ

Münker ve Nekir'in vasfı konusundaki sahih hadisler

Damla Yayın Nu: Editör Mehmet DO RU. Dil Uzman lyas DİRİN. Görsel Tasar m Uzman Cem ÇERİ. Program Gelifltirme Uzman Yusuf SARIGÜNEY

Kar veya yağmur sebebiyle Cuma namazını terk etmenin hükmü. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

لا حرج من قضاء رمضان ا صف ا اk من شعبان

Ne kadar kötü ب ئ س Temel-esas. Alçattı-küçük

Abdest alırken kep ve şapka veya kufiyenin üzerini mesh etmenin hükmü. Muhammed Salih el-muneccid

Muhammed Salih el-muneccid

Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in doğum gününün müslümanlar için önemi

HAC KURBANI İLE İLGİLİ HÜKÜMLER

Kadının abdestte başörtüsünün üzerini mesh etmesinin hükmü. Muhammed b. Salih el-useymîn

Altı aylık iken anne karnından düşen ceninin cenaze namazını kılmanın hükmü

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER

Cenaze namazının kılınışı

Kabirleri ziyaret etmenin, Fatiha sûresi okumanın ve kadınların kabirleri ziyaret etmelerinin hükmü

Şiddetli soğuk günlerde cünüplükten arınmak için teyemmüm almanın hükmü. Abdulaziz b. Abdullah b. Baz

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

SELÂMIN ŞEKLİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Mübarek Ramazan ayının gelişi için nasıl hazırlık yapmalıyız? كيف نستعد لقدوم شهر رمضان املبارك باللغة الرتكية

Abdestte başı mesh etmenin şekli

KABİR AZABININ ŞEKİLLERİ

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR


Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar. Muhammed Salih el-muneccid

TEVBE ETMİŞ BİRİSİNİN KISSASI

Muhammed Salih el-muneccid

Orucun hükmü ve hikmeti nedir? ما حكم الصيام وحكمته. Abdurrahman b. Nâsır es-sa'dî

DİLİN TEHLİKESİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5)

GIDA DEPOSUNDA ÇALIŞAN VE DOMUZ ETİNİ TIRLARA TAŞIMASI İSTENEBİLEN KİMSENİN HÜKMÜ

Haccı mı edâ etmesi yoksa oğlunu mu evlendirmesi gerekir?

Kur'an ve Sahih Sünnetten Kabir Azabının Sebeplerinin Delilleri

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II

Arefe günü ile ilgili meseleler ve hükümleri مساي ل وأح م تتعلق بيوم عرفة. Bir Grup Âlim

MÜSLÜMANLAR İÇİN. Muhammed Salih el-muneccid. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ümmü Nebil

Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? Muhammed Salih el-muneccid

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

فضل صالة الرتاويح اسم املؤلف حممد صالح املنجد

SALÂT I NÛR VE TERCÜMESİ

TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI

Hilalin bir ülkede görülmesiyle oruca başlamak. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Kadir gecesi, her yıl belirli bir gece ile sâbit midir?

SAHÎH ÂŞÛRÂ FIKHI MUKADDİME:

HİRA DAĞI. Hazırlayan: Heyet. Terceme: Muhammed Şahin Tetkik: Ali Rıza Şahin

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.

Misbah İmam Zeynulâbidîn den (a.s.) Mekârimu l Ahlâk / Yüce Erdemler Duası Kış 2014, Yıl: 2, Sayı: 6

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني

Cidde'de yaşayan ve hac için Mekke'den ihrama giren kimsenin hükmü. Muhammed Salih el-useymîn

TEVBENİN GEREKLİLİĞİ VE FAZÎLETİ

Kur an Kelimelerinin %80 i. (Kolay ezberleme için Sınıflandırılmış kelime listesi)

Terceme : Muhammed Şahin

Kıyâmet gününün küçük ve büyük alâmetleri. Muhammed Salih el-muneccid

Bir selam ile selamlandığınızda ondan daha iyisiyle veya aynısıyla selamı alın (Nisa 86)

Altın takmanın erkeklere haram kılınmasındaki hikmet nedir?

HACDA KADINLARLA İLGİLİ HÜKÜMLER

ARAPÇA ÖĞRENCİ ÇALIŞMA KİTABI İLKÖĞRETİM YAZARLAR. Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Kılay ARAZ Selahattin DEMİRCİ Murat DEMİR

Mikat yerini geçtikten sonra ihrama girmenin hükmü

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu an hayatta ve yeryüzünde hazır mıdır? Abdulkerim el-hudayr

DÖRT SORU. Muhammed b. Ahmed el-ammârî. Terceme : Muhammed Şahin. Tetkik : Âdem Adıyıl

Âşûrâ Gününün Fazîleti Yeni Yılın Başlangıcı ve Nefis Muhasebesi

Bir kişinin kalbinde iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. (İbn Hanbel, II, 349)

( ) 2 ﻥﺎﺗﺪﻴﺼﻗ ﻭ ﻥﺍﺮﻋﺎﺷ ﻕﺎﻳﺁﲑﻣﺩ ﻥﺎﻌﻨﻛ ﺭﻮﺘﻛﺪﻟﺍ ﺫﺎﺘﺳﻷﺍ :ﺩﺍﺪﻋﺇ

Hâmile kadın için haccın hükmü

Ramazan'ın gündüzünde oruç tutmayanlara ve kâfirlere yemek satmanın hükmü

ALLAH TEÂLÂ'NIN ARŞA İSTİVÂ ETMESİ

11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Teşrik günlerinde zevâlden önce cemreleri taşlamanın hükmü

Kur'an'ı hızlı okumanın ve namazı hızlı kılmanın hükmü. Abdulaziz b. Baz

اقتناء للكب ملسه وتقبيله. şeyh Muhammed Salih el-muneccid

YAŞLILAR YURDUNDA ÇALIŞAN, DOMUZ ETİ PİŞİREN VE İÇKİ SUNAN KADININ HÜKMÜ

CENAB-I HAKK IN O NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT A SALÂT VE SELAM

NİÇİN RAMAZAN ORUCUNU TUTUYORUZ? ملاذا نصوم رمضان اسم املؤلف حممد صالح املنجد

İNSANLARA İLİM ÖĞRETMENİN VE ONLARI İYİLİĞE DÂVET ETMENİN FAZÎLETİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

KURBANLIK HAYVANLARDA ARANAN ŞARTLAR. Muhammed b. Salih el-useymîn

Bayramları münâsebetiyle kâfirleri kutlamanın hükmü

ADÂB-I MUÂŞERET VE GÖRGÜ KURALLARI

Selâmın önemi ve selâmı almak

DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ

Transkript:

KABİR AZABININ TÜRLERİ ] ريك Turkish [ Türkçe İbn-i Kayyim Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2013-1434

أنواع ذا اقر» اغة ارت ية «ن قيم اجوز ة رمجة: مد مسم شاه مراجعة: ع رضا شاه 2013-1434

Kabir azabı sürekli midir yoksa bir süre sonra kesilir mi? konusunda İbn-i Kayyim -Allah ona rahmet etsin- şöyle demiştir: "Kabir azabı iki türlüdür: Birincisi: İsrâfil -aleyhisselâm-'ın birinci sûra üfleyişi ile ikinci sûra üfleyişi arasındaki sürede kabir azabı görenlerden azabın hafifletileceğine dâir bazı hadisler gelmiştir.bunun dışındaki kabir azabı süreklidir. Nitekim azap görenler kabirlerinden kalktıkları zaman şöyle diyeceklerdir: ص د ق ٱر ح ن و عد ر ذا ما و ا م ن ن ث ن م ن ع قد نا و ا ق اوا سو ن ٥ ] سورة س اا ية: [ ٥٢ ر ٱم "(Yeniden dirilişi inkâr edenler pişmanlık içerisinde) bize yazıklar olsun! Bizi kabirlerimizden kim kaldırdı (çıkardı)? derler. (Onlara cevap olarak şöyle denilir:) Bu, 3

Rahmân'ın vadettiği ve doğru sözlü elçilerin haber verdikleri şeydir (yeniden diriliştir)! " 1 Kabir azabının sürekli olduğuna Allah Teâlâ'nın şu sözü delâlet etmektedir: د ن و ف رع أ خ وا ءا قوم ٱ س اعة م و ا و عش ي و دو عيها غ ع رض ون ر ٱ ا أ د ٱ عذا ٤ [ورة اغفر اا ية :٤٦] "Onlar (Firavun âilesi, kabirlerinde azap olunurlar ve hesap gününe kadar) sabah- akşam ateşe sunulurlar: Kıyâmetin kopacağı gün de (yaptıkları kötü amellerine karşılık olarak) Firavun âilesini en şiddetli 2 azaba sokun!"1f Yine, kabir azabının sürekli olduğuna Semura b. Cündüb'ün -Allah ondan râzı olsun- rivâyet ettiği ve Nebi - sallallahu aleyhi ve sellem-'in rüyâsında gördüklerini haber verdiği hadis delâlet etmektedir. Bu hadiste Semura b. Cündüb şöyle anlatır: 1 Yâsin Sûresi: 52 2 Ğâfir (Mü'min) Sûresi:46 4

م ا ن ي ذ ا ص ص ا ر : ة أ ذغ ين او جه ه )) دي ه ؤ ي : ى أ ش اء س ي ااه! ف ة ر ي رو : ما رأ ف ن غيغ أى م ن م ر ؤ د م ن م ر غ ج : ا. ي : ق رأ ي اغ يغ ة ر قن أى أ ر : ا ه ر يوم خ ج ى ة ام ر دس ر س ر ج ج ورج ف أ ي ا فا ي د ف ي اا ا غ ف يه ش د اقو و ي م ي د و م د يد ن ه يد ي م ث و غتي ش دقه ه اا ي ت: ما عو د ي نع م ثغ ه ق يه اا ع ش د ف طغق ع نن رن أ ر ف طغ ع ف طع ع ور ج يم ط م رج اا ي ا: ا ه ق عر فا طغ ه ر ده د ا ا ع رأس ه اف هر أو ص خ ية ف ن ش دخ اه رأس ه ف ي غتي ر أس ه اا وع د رأس ه ك م هو ع د ي ه خ اف ا ي يج ع ه ه اا طغق رم ا ن ور أ ذا ت: م ه ي ا: ا ق طغ رن مث ق ض ي ف ف ض ه ر ا د تته ن و ي فغه واس ع د أ ن رجوا وا ار فع ا ف ف ا ا ت و أس ت د ت رج عوا ي ه رت اا اا: ج و سء ع ياة ي ا طغق : من ه و ي ه ر خ ع أ ر نن م وع ش د ي ع و س ا يه هي م يه رج ي م طغ رن ف ي هي ا يج اي ا ا أراد أ ن رج ر ي هي رج ي ديه ع رة ف ف ا يد ي ن ر يه ج ع ر ي ج م ج ء خ عع ا يج ج عي يه ف ف م ن اا طغق و ضة ن ا ت هين ى ر : م ه ي ا: ا طغ ر رت ف ج ع ك ض اء ي ن ا رج ي ي م م شع ية ذظ يمة و أص غ ه ش يخ وص و ي ه شع ية ع دا ا ر وأد ا دار ا أ ه ف ا شع ية ي ديه ن ر يويد أ س م ن ه ع د ا ج ش يوخ وش و سء وص ي ن ف ج م نه أ ي ي ه ر ف د ا ت: يها ش يوخ وش ق س ن وأف ط أ شع ية ا دار ا 5

دقه أيت م ت ه شق ش م اي رأ ف ا م ر ي ا: ع م اغ يغ ة ت أ و م ى يو ت ح م ن غ اا فاق ين ع اه ه اا ة اا د ثاق ف رآن و يج ذغ مه أ ته ش دخ رأس ه ف ااه اق ن م نه اغ ي اري م ة واي ر ة م اري م ى يو ع اه ناة ز ي هر هم ت ه ا رم و ي رأ ع م يه ا ف اي ا ا شع ية ا ياه يم ت ه ا ي هي آ وا شيخ أ ص واي رأ و ف وا يويد ا ير م زن ا ير و ار اا و واي واي ن د ا ي س دار اشه د اء امو م ن د غ دار ع مة م ها ا ار ف ت اا وه وأ وأ ن ج ا ق س ح و مث ا ع ر أس ميك ي ف ر ف ذ ف ا ع رأ ي ا: اك م ف ي س ت مغه ا س ت مغ ي ا: دع أدخ م مي ف غ و ن ه ا ق ت: ق أ ي م.)) ] واه اخاري [ "Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- sabah namazını kıldırdığı zaman yüzünü bize döner ve: sorardı. sordu. -Bu gece sizden rüya göreniniz var mı? diye Eğer birisi rüya görmüş ise onu anlatır, o da: -Mâşâallah, derdi. Yine bir gün bize: - Bu gece sizden rüya göreniniz var mı? diye 6

Biz de: -Hayır (rüyâ görenimiz yoktur), dedik. Bunun üzerine O: -Ama ben bu gece bana gelen iki adamı gördüm. Elimden tutup beni Mukaddes Toprağa çıkardılar. Bir de baktım ki orada oturan bir adam ile elinde demir çengel bulunan ayakta bir adam var. Ayaktaki adam kancayı oturan adamın avurtunun içine sokup ensesine kadar yırtıyordu. Sonra da avurtunun diğer tarafına sokup aynısını yapıyordu, bu arada diğer tarafı iyileşince bu tarafa dönüp tekrar aynısını yapıyordu. Ben: -Bu nedir (bu adamın hâli niçin böyledir veya bu adam kimdir)? Diye sordum. -Yürü! Dediler.Yürüdük, sonunda sırt üstü uzanmış bir adamın yanına geldik. Başucunda ise ayakta elinde avuç dolusu veya bir kaya parçası bulunan bir adam vardı, onunla başını eziyordu. Taşı vurduğunda taş yuvarlanıp gidiyor, o da taşı almak 7

için arkasından gidiyordu.adam geri geldiğinde onun başı iyileşip eski halini alıyor, o adam da tekrar gelip `başına vuruyordu. Ben: -Bu da kimdir? Diye sordum. -Yürü! dediler.yürüdük,sonunda üstü dar, altı geniş ve altında ateş yanan tandır gibi bir deliğin yanına geldik. Ateş yaklaştırıldığında (alevler yükseldikçe) içindekiler de yükseliyor, neredeyse dışarı çıkacak oluyorlar, ateş sönünce tekrar içerisine dönüyorlardı. Tandrıın içinde çıplak erkekler ve kadınlar vardı. Ben: -Bunlar da kimdir? Diye sordum. -Yürü! dediler.yürüdük, nihayet ortasında bir adam bulunan kandan bir nehre geldik. Nehrin kıyısında ise önünde birtakım taşlar bulunan bir adam duruyordu. Nehirdeki adam gelip dışarı çıkmak istediğinde nehrin kıyısındaki adam onun ağzına bir taş atıp onu bulunduğu yere gönderiyordu. Nehirden 8

çıkmak için geldiğinde her defasında adam onun ağzına bir taş atıp yerine gönderiyordu. Ben: -Bu da nedir? Diye sordum. -Yürü! dediler.yürüdük, sonunda içerisinde büyük bir ağacın bulunduğu yemyeşil bir bahçeye geldik. Ağacın dibinde yaşlı bir adamla birtakım çocuklar vardı. Bir de baktım ki ağacın yakınında,önünde yakıp tutuştur-duğu ateş bulunan bir adam var. Nihayet beni ağacın içinden yukarı çıkararak bir eve girdirdiler ki bu evden daha güzelini asla görmedim. Evin içinde yaşlılar, gençler, birtakım erkekler, kadınlar ve çocuklar vardı. Sonra beni oradan çıkarıp yine ağaçtan yukarı kaldırdılar ve bir eve girdirdiler ki bu ev daha güzel ve daha iyil idi. Onun içinde de yaşlılar ve gençler vardı. Ben: -Bu gece beni gezdirip dolaştırdınız. Artık gördük-lerimin ne olduğunu bana haber verin bakalım, dedim. 9

-Olur, dediler. -Avurtu yarılıp parçalandığını gördüğün adam, yalancıdır. Yalan konuşur ve kendisinden her tarafa yalan taşınırdı. Bundan dolayı kıyâmet gününe kadar ona böyle azap edilir. Başının taşla parçalandığını gördüğün adam, Allah'ın kendisine Kur an'ı öğrettiği halde uykuyu Kur'an'a tercih eder, gündüz de Kur an-ı Kerim'e göre yaşamazdı. Bundan dolayı kıyâmet gününe kadar ona böyle azap edilir. Deliğin içinde gördüğün erkekler ve kadınlar, zinâkârlardır. Nehirde gördüğün adam fâiz yiyendir. Büyük ağacın altında gördüğün yaşlı adam, İbrahim -aleyhisselâm-'dır. Çevresindeki çocuklar, insanların çocuklarıdır.ateşi yakan adam ise cehennem bekçisi Mâlik tir.ilk girdiğin ev, bütün mü'minlerin evi, bu ev ise şehitlerin evidir. Ben Cebrâil im. Bu da Mikâil dir. Başını yukarı kaldır! dedi. Başımı kaldırdım, bir de baktım ki üstümde bulut gibi bir şey duruyor. Bana: -İşte bu de senin evindir, dediler. 10

Ben: -Beni bırakın da evime gireyim, dedim. Onlar: -Fakat henüz tamamlamadığın bir ömrün var, eğer tamamlamış olsaydın, evine girerdin, dediler." 1 İbn-i Abbas'tan -Allah ondan ve babasından râzı olsun- rivâyet olunan hadiste o şöyle demiştir: م ع صوت ي م عض ي طن امد ينة ف س (( يج ع اا ن ور ه م. ر: اا ن ك و ن ه ق : ن ع ع اا ن وم س م ا ه د و ا يم يمة ي م ن اا د ع ي دة ف س ه أ س ر ت م ا و ه اا ة ع كس ع ف و تت أ ه اا ة ق را: ع غه و س ا س يس م نه م ا.)) فف ] واه اخاري [ "Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- (bir gün) Medine'de bir hurma bahçesinden geçerken kabirlerinde azap görmekte olan iki insanın sesini işitti. 1 Buhârî 11

Bunun üzerine şöyle buyurdu: -Bu ikisi azap çekiyorlar. Çektikleri azap da büyük bir şey değildir (kolay olan, fakat ondan korunmaları nefislerine zor gelen bir şey idi). Oysa o şey, büyük günah idi. Sonra şöyle buyurdu: -Evet! Onlardan birisi, idrar sıçrantısına karşı korunmaz, diğeri ise (insanlar arasında) laf getiripgötürürdü (koğuculuk yapardı). Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- sonra yaprağı olmayan yaş bir hurma dalı isteyerek onu ikiye ayırdı. Bir parçasını birinin üzerine dikti, diğerini de öbürünün üzerine dikti ve şöyle buyurdu: -Bu iki dal, yaş kaldıkça o ikisinden azabın hafifletilmesini ümit ederim." 1 Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- bu hadiste azabın hafifletilmesini, iki hurma dalının yaş kalmasıyla sınırlı kılmıştır. 1 Buhârî 12

Ebu Hureyre'den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- o şöyle buyurmuştur: س خ ت م رديه ي دأ ذ عته ف ااه ه ف خ س ف ر ج ي ر (( ا نن م ة ري م م ا و ع ي ه ى ي و ت عغ ر ه ((. ] رواه مسم [ اه ا "Vaktiyle kendini beğenmiş bir adam güzel elbise-sini giymiş, çalım satarak yürüyordu. Allah Teâlâ onu yerin dibine geçiriverdi. O, kıyâmet gününe kadar debelenerek yerin dibini boylamaya devam 1 edecektir."4f Berâ b. Âzib'den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o şöyle demiştir: ن ا ر ن م ع ا ي ج نازة ر ج م اا (( يج ق ر ا س ر س و هين عغ ا اه و جغ س ن ا ي حد و ف م ف ت ا قط رءو سن أ سه ي ع ر اا ر ن ع و ف ن و ي د ذود و د ر ي ا ذ اا اق - أو ا ن اع ث ا- : م ي وا ااه م ر: اس تع يذ ر طع م ي و م اا ية ن ي ه ما م ة م ا ن ان و ام و نة م أ فن ا ج ك ن وج و هه ا شمس م عه كف م ا س مء يض او 1 Müslim 13

اه اه ص ت و م و نو م نوا نة غسوا منه م د ا ء مغ ا ي ج اق طية جي ى س ه ي ر و : س ذن د رأ س! ا ت ت ه ا يف غ رط ية م اس رء ك م س ي اق س ي ا ن. ي : ت خ ر ج ف ية م ا ور ض و مة وه ذ ذ خ ف ة ي خ ه ي و ه ي د ه ي دذ ي ف ا أ ا ف حة ا ف يم ا ك ا نو و رج م نه و ي ع عغو ه ه فا ه اا ر ع وج ي ن ا ع ا ه و ن ع ي ي : عد و م م س وج دت ما و اق طيم اا اي ف ا وا : ا ا ي ا : ف ا ن ن ن ي روون م م م ة م ه ا س م ء ا وا اه ته ي ي وا سم ا ن أ س ممه اق ت س ون ه ا ه ا و ه ا س مء س مء م ري يف ت ه ف ن شيع ه م ي ف ن س ت ف تحو ن ا : ا و كت ة ي ر و ااه ذ و ج ا س مء ا ساع ت اه اق ت ر غي ه ي و يها ا غ رتهم ف م نه وأ يدو ى اا ر د ذغي كت يى يه وم ن ه أخيجه م ر ر ة أخ ي : تعاد رو ح ه ج س د ي أ يد هم ي ر و : ر ااه ي ر و ا ن : ما سن ه ي ر و ا ن : م ر مغ كن ي جغ ع ي م اا ا يج اي م ي ر و ا ن : م ه ي دن ي ر و : د ي اا سا م و رس و ا ي ر و : ه ي ر و ا ن : و م ذغ ي ر و : يأ ت ي ت اه و ص دي ا ف م من د ن د ا س مء أ ن ص د ق ين د م ك ت ة ن ة ن نة ا ا ا ا يه ا وأ ق س وه م وا ت حوا ي ا: ي ف شوهم في ه و ي ه ص و ر م د ا يه ر ج س ن ي ا: و و ف س م اا يوم! ه م ي ي ر و : اي سك أ ه سا ي ي ا ج او ء ا : ي ر و ذد وج ه ي ج وجه ا ي ر و : أن م أن اي ك ن تو ف 14

اه ة مغ ق ي : و ن أ ي أ رج ع ى أه و م. ا ي ر و : ر ا سذ ة ر طع م كف ي ا ن ان ن ي ه م اا ي ي و م اق ع د اق ا ص ي ع غسو ن منه م د ا ا س مء م م ة س ود اوج و م عه م ا مس وح نثة غس ذن د رأس ه ي رو ت مو س ا! : ت ت ه ا يف ي ج ء مغ ا يق ج س د ا م ا ك يت ه م ا و غط م ي : تف س خ خي اس ف ود ع و ه يد ي دذ ف ذ ا أ ا ه ه و ي ا م يت م ص وف ا م سو ح عغو ه رغ ا ت ر ج يفة و يج من ه ك ف ة ي ي ن اها فا م ع ما عد و ه ه اا ر ع وج و ن ا ي م وج دت ما ف ا : ف ا ن ن ن ا يث ي روون و ا وا : م هاا اي ا م ة ا ي ي ف ن ستفت ا س مء ا ت اه ي ي ه ا ن س ا أس ممه اق ت رذ يأ رس و ف ا فت ي ت نا : ن ٱ ين وا ااه ج ن ة حر ي خو ن ٱ د ء و ي م ٱ سما ه ت ح ها وا ك وٱست : ر م ٤ ي ر و ااه ذ و ج ج ك ز ي ٱم ٱ ي اط و سم ٱ م اس ف ر ه س ع ا ي... يأ: حا ت ط ي رو ح ه ي اكتوا كت ا تخ ه ح ٱ ط أو و ي ه ٱر ء ط فه ك ٱ ف ك ما خ ر م ن ٱ سما ن وم يج غسان ه يه مغ كن م ن ق ١ ت عد ر و ه ج س د و س ح ي : د ا د ين ا أ ر ي ر و ا ن :م ه! ي ر و ه! ن : م ر ي ر و ا : د ع ي م اا ا يج اي ه! ا أ ر ي ر و ا ن : م ه ي ر و ه! د ن د م ا س مء أ ن كا ففي و ا ش م ر و : ا أ ر ين د م ه! ي ه! 15

ا ير ه ا ا وم ه و ط يق ذغ يه يه م ي ه وس م ا ير وا ت حوا ي ض ا ه تت غ ف ي ه أ ا ي ت يي من ه ج و ج ي يح ا يه ر ع و ن ن ذد تو! ي ر و : م! ه اا ي و م اي ك اي ي ر و : أ اي سوءك يث ء ا وج ه ي ج ا وجه ا ي ر و : أ ن مغ ي ر و : ر ا أن ف.)) [واه أمحد وأو داود وصححه ا أحاكم اجناي ز] ر ا س ذة ر "Ensar'dan birisinin cenâzesini defnetmek için Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- ile birlikte çıktık, kabristana geldiğimizde kabir henüz kazılmamıştı. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- oturunca, biz de onun meclisine saygıdan dolayı sanki başımızda kuş duruyormuşçasına hepimiz hareketsiz bir şekilde onun etrafında oturduk. Elinde bir çubuk vardı ve düşünceli bir şekilde çubuğun bir ucuyla yeri eşeliyordu. Başını kaldırdı ve -iki veya üç defa-: -Kabir azabından Allah'a sığının, buyurdu. Ardından şöyle buyurdu: -Mümin kul,dünyadan ayrılmak ve âhirete yönelmek üzere olduğunda ona gökten yüzleri sanki güneş gibi beyaz yüzlü melekler iner.yanlarında cennet kefenlerin-den ve kokularından vardır. Onun 16

görebileceği yere otururlar. Sonra ölüm meleği gelir, baş tarafına oturur ve şöyle der: -Ey güzel ruh, çık ve Rabbinin mağfiretine ve rızâsına gel. Bunun üzerine o ruh, tulumun ağzından damlayan bir damla gibi çıkar ve ölüm meleği onu alır.ölüm meleği, mü'min kulun ruhunu aldığında, melekler onu göz açıp kapayacak kadar -bir an olsun bile- ölüm meleğinin elinde bırakmazlar. Onu ölüm meleğinin elinden alırlar ve bu kefene koyarlar. O ruhtan, yeryüzünde bulunan en güzel mis kokusu gibi bir koku çıkar. Onu melekler arasından geçirirken: -Bu güzel ruh nedir? derler. Dünyadaki en güzel isimlerini söyleyerek: -Falan oğlu falandır' derler. Dünya semâsına ulaşıncaya kadar çıkarırlar. Melekler onun için kapının açılmasını isterler. Onlara kapı açılır. Bunun üzerine yedinci semâya ulaşıncaya kadar her semâda bulunan Allah'a yakın melekler o 17

ruha eşlik ederler. Nihâyet Allah -azze ve celleşöyle buyurur: 'Kulumun amel defterini, İlliyyîn'e yazın ve ruhunu yeryüzüne geri gönderin. Çünkü ben, onları ondan (topraktan) yarattım ve yine ona döndüreceğim. Bir defa daha onları (hesaba çekmek üzere) topraktan çıkaracağım.' Ardından mü'min kulun ruhu bedenine iâde edilir. Sonra yanına iki melek gelip onu oturtur ve: -Rabbin kimdir? Diye sorarlar. Mü'min kul: -Rabbim Allah'tır, der. İki melek: -Dînin nedir? Diye sorarlar. Mümin kul: -Dînim İslâm'dır, der. İki melek: 18

- Size gönderilen adam hakkında ne dersin? Diye sorarlar. Mümin kul: - O Allah'ın elçisidir, der. İki melek: -Sana bunları bildiren nedir? Diye sorarlar. Mümin kul: -Allah'ın kitabını okudum, ona inandım ve onu tasdik ettim, der. Bunun üzerine semâdan bir ses gelir: 'Kulum doğru söyledi. Cennet'ten bir yer döşeyin (makamını hazırlayın), onu cennet elbiselerinden giydirin ve ona cennetten bir kapı açın.' Bunun üzerine ona cennetin esintisinden ve güzel kokusundan kokular gelir, gözünün görebileceği yere kadar kabri genişletilir. Sonra ona, güzel yüzlü, güzel elbiseli ve güzel kokular içerisinde olan birisi gelir ve: 19

-Seni mutlu edecek şeyle sevin. Bugün, sana va'd olunan gündür, der. Bunun üzerine o: -Sen kimsin? Senin o hayırlı yüzün nedir? der. O: -Ben, senin sâlih amelinim, der. Bunu işitince, Ey Rabbim! Kıyâmeti çabuk kopar ki, âileme ve malıma kavuşayım, der. Kâfir kul ise,dünyadan ayrılmak ve âhirete yönelmek üzere olduğu zaman, yanlarında kaba ve sert elbise olan siyah yüzlü melekler gökten inerler ve onun görebileceği bir yerde otururlar. Sonra ölüm meleği yanına gelip başucunda oturur ve ona: -Ey çirkin ruh, haydi çık! Allah'ın öfkesine ve gazabına gel! der. Bunun üzerine ruhu bedenine dağılır ve ıslak yüne dolaşan pıtrağın 1 yünden çekilip çıkarıldığı gibi, 1 Pıtrak: Dikenli tohumları hayvanların kıllarına ve insanların giysilerine takılan yıllık ve otsu bir bitkidir.botanik (Bitki Bilimindeki) adı; 'Xantium spinosum'dur. 20

ölüm meleği onun ruhunu bedeninden çekip alır (ruhu bedenin-den güçlükle ayrılır). Ölüm meleği ruhunu alınca da, melekler onu göz açıp kapayacak kadar ölüm meleğinin elinde bırakmazlar. Onu ölüm meleğinin elinden alırlar, kaba ve sert elbisenin içine koyarlar. Ondan yeryüzünde bulunan en pis leş kokusu gibi bir koku çıkar. Onu semâya yükseltirler. Her semâda bulunan meleklerin yanından geçerken onlar: -Bu pis ruh kimindir? derler. Melekler, dünyadaki en kötü ismini zikrederek: -Falan oğlu falandır, derler. Dünya semâsına gelince, onun için semânın kapıla-rının açılmasını isterler, fakat kapılar ona açılmaz. Sonra Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu âyeti okudu: "(Öldükleri zaman) onlar(ın ruhların)a gök kapıları açılmaz ve deve, iğne deliğinden geçinceye kadar 21

onlar cennete giremezler.işte biz, suçluları böyle cezâlandırırız." 1 Ardından Allah -azze ve celle- şöyle buyurur: -Onun amel defterini yerin en aşağı tabakasına olan Siccîn'e yazın. Sonra ruhu, gökten yere fırlatılıp atılır. Sonra Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu âyeti okudu: "Kim Allah'a ortak koşarsa, sanki o, gökten düşüp de parçalanmış da kendisini kuşlar kapmış veya rüzgâr onu uzak bir yere sürükleyip atmış kimse gibidir." 2 Daha sonra ruhu bedenine iâde olunur. (Münker ve Nekir adlı) iki melek ona gelip yanına oturur ve: -Rabbin kimdir? Diye sorarlar. Kâfir kul: -Hah Hah Bilmiyorum, der. 1 A'râf Sûresi: 40 2 Hac Sûresi:31 22

İki melek: -Dinin nedir? Diye sorarlar. Kâfir kul: -Hah Hah Bilmiyorum, der. İki melek: -Size gönderilen adam hakkında ne dersin? derler. Kâfir kul: -Hah Hah Bilmiyorum, der. Bunun üzerine semâdan bir ses: 'Yalan söyledi, ona cehennemdeki yerini hazırlayın ve ona cehennemden bir kapı açın' der. Cehennemin harareti ve sıcak rüzgârı gelir, kaburgaları birbirine geçecek şekilde kabri ona daraltılır (onu sıkıştırır).sonra çirkin yüzlü, kötü elbiseli ve pis kokulu bir adam ona gelir ve şöyle der: -Seni üzecek şeye sevin! Bugün, va'd olunduğun gündür. 23

Kâfir ruh ona: -Sen kimsin? Çirkin yüz kötülük getirdi, der. O da: -Ben senin çirkin amelinim, der. Bunun üzerine o: -Rabbim! Kıyameti koparma, der." 1 İkincisi: Belirli bir süreye kadar azap gördükten sonra kabir azabı kesilir.bu azap türü,günahları az olan bazı günahkâr mü'minler içindir.böyle kimse,günahına göre azap görür. Cehennemde azap gördükten sonra kendisinden azap kaldırılan kimse gibi, daha sonra azap ondan kaldırılır. Ölünün yakın akrabası veya başkası tarafından kendisi için yaptığı duâ, verdiği sadaka, yaptığı istiğfar veya haccın 1 İmam Ahmed, hadis no: 17803, Ebû Dâvûd, hadis no: 4753, Elbânî;"Ahkâmu'l-Cenâiz", sayfa: 156'da "hadis sahihtir" demiştir. 24

sevabının kendisine ulaşmasından dolayı kabir azabı ölüden kesilebilir." 1 İbn-i Kayyim'in sözünün sonunda söylemiş olduğu şeyler, sorunun ikinci kısmına bir cevap niteliğindedir. Allah Teâlâ'dan bize rahmetiyle muamelede bulunmasını dileriz. Allah Teâlâ, Nebimiz Muhammed'e salât ve selâm eylesin. 1 İbn-i Kayyim, "Ruh", sayfa: 89 25