ΕΘΝΙΚΟ ΚΑΙ ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΣΧΟΛΗ ΟΙΚΟΝΟΜΙΚΩΝ και ΠΟΛΙΤΙΚΩΝ ΕΠΙΣΤΗΜΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ και ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθημα: ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ - Μορφολογία - Σύνταξη Διδάσκουσα: Σοφία ΠΡΟΚΟΥ Ακαδημαϊκό Έτος: 2014-2015, Εαρινό Εξάμηνο Κεφάλαιο ΙΙ: Η ΥΠΟΤΑΞΗ ΣΤΑ ΤΟΥΡΚΙΚΑ / Οι Δευτερεύουσες Προτάσεις: -DIk/-(y)AcAk eki alan AD işlevli YAN TÜMCELER ALIŞTIRMALAR 1. Aşağıdaki sözcükleri altı çizili olan sözcüklerin yerine koyunuz. 1 Örnek: -Arkadaşın ne söyledi? -Apartmandan bir iki komşu gel- -Arkadaşım apartmandan bir iki komşu-(nun) gel-eceğ-i-ni söyledi. / Komşular saat üçte gel- / Amcamlar mezuniyet törenine yetişeme- / Bu kış çok soğuk geç- / İstanbul Devlet Tiyatrosu nda çok güzel bir piyes oyna- / Ablam şemsiyesini unut- / Karnı acık- / Bebek ağla- / Bora sakal bırak- / Yemek pişir- / Kadınlar da pilot olabil- / İstanbul da metro inşaatı iki yıl önce başla- / En güzel halılar Hereke de yapıl- / Kazada on altı kişi yaralan- / 2.Örnek: Ayşe, Sınav çok zor, dedi. Ayşe sınav-ın çok zor ol-duğ-u-nu söyledi. / hava soğuk / Ayten kardeşi öğretmen / sofra hazır / ablası sarışın / kadının yeri mutfak değil / bu yıl da Fenerbahçe şampiyon / yüzme havuzu saat 6 ya kadar açık / Gaziantep baklavası en lezzetli baklava / yeni çıkan ilaç sivrisineklere karşı en etkili önlem / el öpme Akdeniz ülkelerinde bir gelenek / masanın üstünde üç dergi var / hergün dört saat ders var / bu oda çok kirli / bu harika bir fikir / 1 ÖZSOY S., Türkçe, Boğaziçi Üniversitesi Yayınları, İstanbul 1999,ss. 109-116 1
3.. Arkadaşım radyonun hava raporunu ver-ip ver-me-diğ-i-ni soruyor. / biz haberleri dinle- / film başla- / yağmur_ yağ- / Marmara da yağış beklen- / komşular gel- / siz ikinci kanalı dinle- / onlar kazayı gör- / Turgay Bey in yeğeni o otobüste ol- / çocuğun durumu ciddi ol- / Turgay Bey hastaneye telefon et- / 4. Polis kaza-nın nerede ol-duğ-u-nu sordu. / nasıl / saat kaçta / meydana gel- / o olay / nerede / nasıl / ortaya çık- / açıklan- / ne zaman / haber alın- / 5. Aşağıdaki tümceleri dolaylı anlatım biçimiyle tamamlayınız. Βüyükbaba: Kapanı kurdum ama fareyi yakalayamadım. Torun: Büyükbabam ne dedi? Babaanne:... söyledi. Kerim: Bugünkü gazeteleri almayı unuttum. Ahmet: Kerim ne dedi? Akif:...söyledi. Mine: Yemeği ocakta unuttum. Emine: Mine ne dedi? Berna:... söyledi. Çağla: Siyah-beyaz televizyonumuzu sadece 20 T.L. ya sattık. Esin: Çağla ne dedi? Oya:...söyledi. Müşteri: Cüzdanımı kaybetmişim! Şef: Sayın müşterimiz ne dedi? Satıcı:... söyledi. 6. Aşağıdaki soru tümcelerini dolaylı soru tümcesine çeviriniz. Örnekler: 1. Arif, (sen) Geçen hafta Ankara ya gittin mi? diye sordu. Arif geçen hafta Ankara ya gid-ip git-me-diğ-im-i sordu. 2. Pınar, Yemek hazır mı? diye sordu. 2
Pınar yemeğ-in hazır ol-up ol-ma-dığ-ı-nı sordu. 3. Pınar, Ön tarafta iki kişilik yer var mı? diye sordu. Pınar ön tarafta iki kişilik yer ol-up ol-ma-dığ-ı-nı sordu. 1. Kemal: Zeynep, yolculuğunuz iyi geçti mi?... 2. Berna: Gönül ün babası eski halılara meraklı mı?... 3. Anne: Çocuklar çiçekleri suladınız mı?... 3. Patron: Araba çalışmıyor mu?... 4. Veteriner: Kedi sonunda doğurdu mu?... 5. Gözetmen: Sınav kâğıtları dağıtılacak mı?... 6. Herkes toplandı mı?... 7. Klasik Türk müziğini sever misiniz?... 8. Ödevini yaptın mı?... 9. Ahmet beni partisine davet etmeyecek mi?... 7. Aşağıdaki tümceleri söyle-veya (diye) sor- eylemleriyle dolaylı anlatım biçiminde yapılandırın. 1.Müşteri: Bu lokanta temiz mi?... 2.Oda arkadaşı: Ahmet bulaşıkları yıkadı mı?... 3.Ünlü tarihçi: Edirne de Mimar Sinan ın eseri var mı?... 4.Uzman: Kışın hava sıcaklığı İstanbul da ortalama 6 derecedir.... 3
5.Ev sahibi: Kahvaltıda kahve içiyor musunuz?... 6.Konuşmacı: Yüksek sesle mi konuşuyorum?... 7.Dinleyiciler: O çok etkileyici bir konuşmacıymış.... 8.Oturum başkanı: Konferans salonunun koltukları rahat değil miydi?... 9.Akşamları televizyon seyredebiliyorlar mı?... 10.Öğrenci: Müdür odasında yok muymuş?... 8. Aşağıdaki dolaylı anlatım tümcelerini dolaysız biçime çeviriniz. 1. Başkan herkesin memnun olup olmadığını sordu.... 2.Kemal televizyonun da, kaset çaların da bozuk olduğunu söyledi.... 3.Küçük çocuğun annesi çocuğa odasını temizlemesini söyledi.... 4.Yolcular o iskeleye vapur olup olmadıpını sordular.... 5.Otel müdürü koltuğun üstündeki lekenin çay lekesi olduğunu söyledi.... 6.Mimar binanın duvarlarının yeterli derecede kalın olup olmadığını sordu.... 7.Öğrenciler hangi günler ders olmadığını sordular.... 8.Doktor hastaya öksürmesini söyledi.... 9. Nikah memuru Uğur un ağabeyinin evli olup olmadığını sordu.... 10.Turistler vize için resmin şart olup olmadığını sordu.... 10. Ece yeni şemsiyesinin kırık, eskisinin de tamirde olduğunu söyledi. 4
... 12.Kız arkadaşı Oğuz un partide olup olmadığını sordu.... 13.Biletçi yolcuya sigarasını söndürmesini emretti.... 14.Sınıf arkadaşları Uğur un o toplantıda olup olmadığını sordular.... 15.Adam tamirciye musluğu biran önce tamir etmesini söyledi.... 16.Sabıkalı hırsız arabayı kendisinin aldığını ve ağaca çarptığını itiraf ediyor.... 17.Kardeşim eski bilgisayarını ve orgunu satacağını ve yeni bir bilgisayar alacağını söylüyor. 8. KİM, NE DEDİ? DOLAYLI ANLATIM Aşağıdaki metnin boşluklarını tamamladıktan sonra dolaylı anlatıma çevirelim. Yani, bu anneannenin torunu sizin arkadaşınız ve size yaptıklarını anlatıyor. Anneannemin FOTOĞRAF ALBÜMÜ Anneannemi çok severim. Çok güleryüzlü ve konuşkan bir insandır. Onunla sohbet etmek çok güzeldir. Geçen gün onu ziyarete git ve beraber çok güzel zaman geçir. Öğleyin, anneannem eski bir fotoğraf albümüyle odaya geldi. Bana eski resimlerini göstermek iste. Albümün ilk sayfasında genç bir hanımın fotoğrafı var. Anneanne bu kim? diye sor. Benim, yavrum. dedi. Çok şaşırdım. Anneannem, Niçin şaşırdın? Ben de bir zamanlar genç dedi. Resimde anneannemin yanında bir adam vardı. Peki bu adam kim? diye sor. O da deden. Tanımadın mı? Çok yakışıklı bir adam. Bak, şu resimde deden ve ben birlikteyiz. dedi. Anneannem 5
başka bir siyah-beyaz fotoğraf gösterdi. Fotoğrafta anneannem bir sandalyede otur, dedem ise onun yanında ayakta dur. Çok güzel bir fotoğraf dedim. Anneannem gül. Bu bizim birlikte ilk fotoğrafımız. Evlendikten üç-dört yıl sonra çektir. O zamanlar çok fazla fotoğrafçı yok. Fotoğraf çektirmek pahalı. Ama deden bir gün bana sürpriz yap ve eve bir fotoğrafçı çağır dedi. Anneanne, Dedem gençken romantik? diye sor. Anneannem güldü. Elli yıl önce romantik olmak ayıp yavrum. Biz sokakta el ele gez, pastanelerde otur. Her şey gizli. Ama evlenmeden önce deden bana sık sık mektup yaz dedi. Anneannem anlatıyor, ben de dikkatle dinliyordum. Anneannemle yine çok hoş zaman geçirdik. Ah benim ne cici bir ninem var! 9. Örneğe uygun şekilde cümleler yazalım. Örnek: Trafik polisi çocuklara Trafik kurallarına mutlaka uyun. diyor. Trafik polisi çocuklardan trafik kurallarına uymalarını istiyor. 1. Uzmanlar Günde 2 saatten fazla TV izlemeyin diyor. 2. Biz ona Sakın eve geç kalma dedik. 3. Öğretmen bize Daha çok Türkçe konuşun. diyor. 4. Görevli bana Lütfen adınızı tekrar söyleyin. dedi. 5. Resepsiyonist, müşteriye Formu doldurun lütfen dedi. 6. Müdür sekreterine Bana bir saat telefon bağlama dedi. 7. Ona Artık beni arama diyeceğim. 8. Murat bana Yarın bize gel dedi. 9. Öğretmen bize Sınavda soruları dikkatle okuyun. dedi. 10. Müdür Bey bize Yarın hepiniz 9.30 da burada olun dedi. 11. Görevli yolculara Lütfen uçağa gidin. diyor. 12. Anne çocuğuna Yemeğini bitir dedi. 6
10. GÖZLÜĞÜMÜ GÖRDÜN MÜ? 2 Murat: Pınar, gözlüğümü gördün mü canım? Pınar: Hangi gözlüğünü, güneş gözlüğünü mü, okuma gözlüğünü mü? Murat: Güneş gözlüğümü. Pınar: Masanın üstüne baktın mı? Murat: Baktım, orada yok. Pınar: Ceketinin cebine baktın mı? Murat: Oraya da baktım, ama yok. Allah Allah nereye gitti bu gözlük yahu? Pınar: Sen de her gün bir şey kaybediyorsun! Murat: Pınar lütfen, yine başlama. Saat sekiz buçuğa geliyor, haydi bana biraz yardım et! Pınar: Mümkün değil, çünkü şu anda banyodayım. Murat: Masanın üstünde yok, ceketin cebinde yok, bir de şu dolabın çekmecesine bakayım. Kapı sesi Pınar banyodan çıkar Pınar: Ne oldu, gözlüğünü buldun mu? Murat: Hayır, her yeri aradım, ama gözlüğüm yok. Sanki yer yarıldı da içine girdi! 2 Yusuf Polat 2008Yabancılar için Türkçe TÜRKÇE NİN KAPILARI, Kurmay Yayınları, Ankara 7
Pınar: Ha, ha, gözlüğünü buldum ama yerini sana söylemeyeceğim.. Murat: Pınar, lütfen dalga geçme! Saat dokuza çeyrek var ve ben hâlâ buradayım. Pınar: Ha, ha, lütfen banyoya git ve aynaya bak! Murat: Gözlüğüm banyoda mı yoksa? Pınar: Haydi, banyoya git ve aynaya bak! Çabuk! Murat banyoya gider, Pınar da arkasından... Murat: Hay Allah! Demek gözlük başımdaymış, neden söylemiyorsun? Haydi hoşça kal! Pınar: Güle güle, benim sevgili dalgın hocam. YAZMA: Aşağıdakileri bir konuşma şeklinde yazınız. Evdesiniz; eşiniz çantasını kaybetti. Size çantayı görüp görmediğinizi soruyor. Siz hangi çantasını (deri el çantası, sırt çantası) aradığını soruyorsunuz. Eşiniz, deri el çantasını aradığını söylüyor. Siz salona ve yatak odasına bakıp bakmadığını soruyorsunuz. Eşiniz baktığını, ama çantanın orada olmadığını söylüyor. Siz de ona sürekli bir şeyler kaybettiğini söylüyorsunuz. Sonunda çantayı kapının yanında buluyorsunuz. 8