Baharın bu güzellikleri yanında, beraberinde getirdiği bazı tehlikeli sonuçları da vardır.



Benzer belgeler
BEDİÜZZAMAN IN TABİATÇILARA KARŞI MÜDAFAA STRATEJİSİ

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

Onuncu Söz, Yedinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz?

ALLAH`I (C.C.) BİZE TANITAN ÜÇ BÜYÜK TARİF EDİCİ

_MEYVENIN ÇEKİRDEĞİ AĞACIN ÇEKİRDEĞİN NE AYNDIR NE GAYRDIR..._

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

Asr-ı Saadette İçtihat

AYRILMAMAK ÜZERE İNKIYAD ETMEK.

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

Anlamı. Temel Bilgiler 1

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti

İmam-ı Muhammed Terkine ruhsat olmayan sünnettir der. Sünnet-i müekkededir.[6]

Kelime anlamı itibarıyla kudsi,mukaddes,bütün kusur ve noksanlıklardan uzak,pâk ve temiz olan anlamınadır.

İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir.

İLİ : GENEL TARİH : Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

SELİM GÜNDÜZALP ALLAH AŞK

Maksut Genç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Risale-i Nuru Samsat-ta Lise öğrencisi iken Teyzem oğlu vasıtasıyla tanıdım.

(1) BÜYÜK PEYGAMBER (S.A.A) KONULU, BÜYÜK YARIŞMA

Yirmi Altıncı Söz'de geçen, "Ezel; mazi, hâl ve istikbali birden tutar, yüksekten bakar bir âyine misâldir." cümlesini izah eder misiniz?

Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin we ala alihi we sahbihi ecmain. Allahumme Rabbena ya Rabbena takabbel minna inneke entessemiul alim.

kaza, hükmetmek, Terim anlamı ise kaza, yaratılması demektir.


AİLE KURMAK &AİLE OLMAK

Ev ve apartmana dair / H.Cahit YALÇIN

Adıyaman merkez köylerinden Kışla köyüne bağlı Meşetli köyünde doğdum.sonra köyümüz baraj altında kalınca Adıyaman a göç ettik.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer

BİLMEN LAZIM BİTKİLERİN VE HAYVANLARIN DÜNYASINA TEFEKKÜR PENCERESİNDEN BAKALIM

TEMİZLİK HAZIRLAYAN. Abdullah Cahit ÇULHA

Risale-i Nurun kerametini gördüm.inayet altında olduğumuzu anladım.

ICERIK. Salih amel nedir? Salih amelin önemi Zekat nedir? Zekat kimlere farzdır? Zekat kimlere verilir? Sonuc Kaynaklar

MERSİN İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 YILI RAMAZAN AYI VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI VAİZİN

Senin için gelmesi mukadder olan şeylere hırs göstermen yersizdir. Senin için olmayan, başkasının hakkı olan şeylere, hasret çekmen yakışıksızdır.

Asiye Türkan MÜ MİNLERİN ANNESİ HZ. AİŞE

KRAL JAMES İNCİLİ 1611 APOCRYPHA DUA AZARYA & üç Yahudi şarkı. Azarya ve şarkının üç Yahudi duası

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler

BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI

PEYGAMBERİMİZİN VASİYETİ VE GÖZÜMÜN NURU DEDİĞİ NAMAZ

7.SINIF SEÇMELİ KUR AN-I KERİM DERSİ ETKİNLİK (ÇALIŞMA) KÂĞITLARI (1.ÜNİTE)

Siz, Kimi Seviyorsunuz? Perşembe, 07 Ekim :38

Mutluluk nedir? Kenan Kolday


BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

M14 esnevi den (şirli) r H i k â y ele

BEYANAT. Ahmed el Hasan (a.s)

Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4. Fakrnâme Vîrânî Abdal

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55


İSLAM KURUMLARI VE MEDENİYETİ

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Dua ve Sûre Kitapçığı

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla ESMA-İ HÜSNA 02 ER-RAHMAN

Ahiret Gününe (Haşre) İman

Mekke; Kabenin etrafında Öteller

İmam Gazali'nin Kalp Risalesi isimli güzel kitabını mutlaka okumak lazım. Oldukça önemli bir eser.

MERAKLI KİTAPLAR Kavramlar

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Onuncu Söz, Beşinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz?


Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. ( ) M. Mehtap Türk

Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır

Betül Erdoğan.

Yakup Şakir Ali MEKTEP VE MİLLİ DİL. Parlaq fikir, teren aqıl qazanılır mektepte, Bundan maxrum qalan adam aqir olur elbette.

Nefsini Bilen Rabbini Bilir

KURAN YOLU- DERS 3. (Prof.Dr. Mehmet OKUYAN ın Envarul Kuran isimli 3 no lu dersinin ilk 50 dakikasının özeti)

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bundan önceki mektuplar gibi. bunu da büyük şeyhi Bakibillah'a yazmıştır.

Kur an ın Bazı Hikmetleri

Günah Hastalığından Kurtulmanın İlâcı: Tevbe ve İstiğfar

KASTAMONU LÂHİKASI NDA SOSYOLOJİK ARKA PLAN

Onuncu Söz, Mukaddime, Birinci İşaret hakkında bilgi verir misiniz?

dinkulturuahlakbilgisi.com Konu Anlatımı MELEKLER Hazırlayan Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu

Göl, gökyüzü ve deniz... Eşsiz bir huzur içindesiniz...


Adı: REMBRANDT HARMENSZOON VAN RİNJN Doğum: 15 Temmuz 1606 Leiden Hollanda Milliyeti: Hollandalı Sanat Akımı: Lüministik sanat Alanı: Resim Baskı

Gıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23)

M. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Bir insan, nefs kılıcını ve hırsını çekip hareket edecek olursa, akıbet o kılıçla kendi maktül düşer. Hz. Ali

Peki, bu bayramın bizlere nasıl hediye edildiğini biliyor musunuz? Dilerseniz bu kıssayı hep birlikte hatırlayalım.

Hz. Adem den Hz. Muhammed (s.a.v.)e güzel ahlakı insanda tesis etmek için gönderilen dinin adı İslam dır.

M VE NAZARDAN KORUNMA VE KURTULMA YOLLARI. lar aha beteri. dir veya 7 2. Y. 4. a bakarak " " dersek h 6. olarak sadaka verme.

URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün. Dua. Dua İbadetin Özüdür. Niçin ve Nasıl Dua Edilir? Kur'an'dan ve Hz. Peygamber'den Dua Örnekleri BÖLÜM: 2

- Kurslara, seminerler katılın, farklı mekanlar keşfedin. Kendiniz için bir şeyler yapın. Böylelikle eşinize anlatacağınız farklı şeyler olacaktır.

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun da acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

Erhan tarafından yazıldı. Çarşamba, 31 Ekim :03

Okul Çağı Çocuğunda Sevgi Yetersizliği Çalma Davranışına mı Neden Oluyor? Pazartesi, 02 Eylül :14

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Yaz l Bas n n Gelece i

ARAMIZDA ÇOK FARKLAR VAR

Pir Sultan ABDAL. Sana kıyanlar tarihin kara sayfalarında, sen ise milyonların kalbindesin Ey Ali Aşığı Pir Sultan

Diyanet'in yaz Kur'an kursları bugün başladı

Dünya: Ilahi bir TV kanalından ibarettir

Transkript:

Sorularlarisale.com RENGARENK BAHARLAR! Bahar geldi, safalar getirdi. İçimiz güller kokmaya, ruhumuz güzel bahar çiçekleri açmaya hazırlanıyor. Tebessüm eden kainat bahçesinin her tarafta açmaya çalışan çiçek ve yaprakları gibi, insanların yüzlerinde de tatlı bir tebessüm eşliğinde çiçekler açmaya başladı. İnsanlar, baharın yaydığı pozitif enerjisinin tesiriyle, etraflarına sevgi ve mutluluk sinyalleri yayarlar. Çünkü, havaya, suya ve toprağa düşen cemre, insanın ruhuna da düşer. Bu cemreler vasıtasıyla kainat bahçesi rengarenk çiçekler ve yeşilliklerle dolarken, insanın kalb bahçesi de çeşit çeşit güzellikte manevi çiçekler açar. Baharın bu güzellikleri yanında, beraberinde getirdiği bazı tehlikeli sonuçları da vardır. Bunlar; bahar yorgunluğu, bahar depresyonu ve bahar alerjisidir. Çünkü bahar kimileri için bir hayat kaynağı ve cıvıl cıvıl faaliyetlerin sebebi olurken, kimileri için de yorgunluk, bitkinlik ve tembellik nedenidir. Ayrıca çiçek polenlerine karşı alerjisi olanlara da bir kabus gibidir. Bazı insanların, bahardaki canlanma ve uyanışa paralel olarak gösterdikleri uyanış ve canlanma, biyolojik saatlerinin sağlamlığındandır. Zira, biyolojik saat, bulunulan ortama veya yaşanan değişikliğe göre insanın fizyonomisini ayarlamaktadır. Bu saatin güzelce işlemesi, kainat ağacının meyvesi olan insanın, fıtratını bozmadığının bir göstergesidir. Bazı insanlar ise, baharda bir gerileme ve mutsuzluk durumuna giriyor. Hatta bu tarz depresyona giren hastaların çoğu, güneşin doğuşundan ve etrafı aydınlatmasından son derece rahatsız olur. Sabahları herkes aşk ve şevk ile baharın tadını çıkarırken, onlar perdeyi çekip yataklarında uyumayı tercih ederler. Bu gibi insanların bu hali ise, biyolojik saatlerinde bir problem olduğunun göstergesidir. Uzmanlar, bu tarz bir hastalıktan kurtulmanın çeşitli yollarından bahsederler. Bunlar; a) Pozitif bir düşünce, yaklaşım ve kararlılığa sahip olmaktır. Pozitif düşünce; güzel görmek, güzel düşünmek ve hayattan zevk almasını bilmek anlamına gelir. Çünkü, Bediüzzaman Said Nursi güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından lezzet alır. demekle bu hakikate işaret etmektedir. Ayrıca olaylara çok eksenli bakmak, alternatifli düşünmek, nedenlere takılmaktan ziyade çözüm odaklı düşünmektir. Çaresi ve çözümü olan konularda asla yılgınlığa kapılmamak; çaresiz ve çözümsüz konuları 'kulak arkası' yapmaktır. Zira, çaresi bulunan şeyde acze yapışmamak ve çaresi bulunmayan şeyde de kendimizi zora sokup sıkıntıya düşürmemek, esaslı bir hayat kaidesidir. b) Kainatın kanunlarıyla uyum içerisinde olmak ve kainatın bir parçası olduğumuzun farkına varmaktır. Çünkü insan, kainatın en mühim bir parçasıdır. Kainatı ağaç olarak kabul edersek, insan o ağacın en mühim bir meyvesi olur. Nasıl ki, baharda page 1 / 5

ağaçların canlanması, uyanması ve neşelenmesinin neticesinde, meyveleri ve uzuvları da canlanır ve tebessüm etmeye başlar. Aynı şekilde şu kainat ağacının baharla canlanmasının arkasında, meyveleri olan hayat sahipleri de canlanır ve özellikle insanlara farklı bir neşe kaynağı oluşturur. Baharın bir özelliği de, kış boyunca ev ve işyerlerinin biriken ve fazla görülmeyen bazı kirlerin ve süprüntülerin, temizlenmesidir. Buna Bahar temizliği diyoruz. Baharda kainatın uyanışıyla birlikte, insanların da iç dünyalarında meydana gelen müspet gelişmelerin teşvik ve tahrikiyle evlerde, sokaklarda ve işyerlerinde köklü bir temizlik yapılır. Bu umumi faaliyetlere, yukarıda bahsedilen biyolojik saatleri problemli bazı kişiler müstesna, herkes iştirak eder. Baharlar, şairlere ve yazarlara ilham kaynağı olur. Ressamlara harikulade ve cömertçe resimler sunan bir dost gibidirler. Bu yüzden ressamlar, kendilerine sunulan bu güzel manzaraları kaçırmamak için, resim aletlerini çok önceden hazırlarlar. Belgesel programlarına mükemmel bir veri kaynağı olur. Hayat cevherinin oluşması ve meydana gelmesi, rengarenk çiçeklerin açması ve büyümeleri, cıvıl cıvıl öten kuşların ve kelebeklerin ortaya çıkması, belgesel yapımcılarına eşsiz bir kaynak hükmündedirler. Bahar denilince, elbetteki sadece yukarıda bahsedilen ve yılın içerisinde yaşanan baharı kastetmiyoruz. Kainatın da büyük bir baharı vardır. O da: Risalet-i Muhammediye (a.s.m) baharı ile ahirzamanda gelmesi beklenen İslam inkişafının baharıdır. Ayrıca, öldükten sonra meydana gelecek olan Haşir Baharı da meydana gelecektir. Bu baharların çok güzel tarafları olduğu gibi, daha önceden bahsedilen bazı istenmeyen sonuçları da olabilir. Bunlar: Bahar alerjisi, Bahar yorgunluğu ve Bahar depresyonudur. Bu istenmeyen durumlar, insanın iradesi ile doğrudan ilgilidir. Ayrıca bahar temizliği yapmak ta gerekecektir. Bu konuların izahını şöyle yapabiliriz. 1- Kainatın Baharı: Risalet-i Muhammediye (a.s.m) ve Ahirzamanda İslam'ın İnkişaf Baharı Bu konuyu iki başlık altında işlemek mümkündür. a-peygamber Efendimiz (a.s.m)'ın dünyaya teşrif etmeleri ve İslam dinini yayması. Evet Peygamberimiz ( a.s.m) gelmeden evvel, kainat manevi bir kış mevsimi yaşıyordu. İnsanlar, Allah'ı tanımıyor. Ahiretin güzelliğinden ve cennetin varlığından mahrum yaşıyorlardı. İnsanlar diri diri çocuklarını toprağa gömüyor ve o taşlaşmış kalpler bundan hiç etkilenmiyorlardı. Alem mahzun, insanlık mahzun ve asırlar mahzundu. Güzellik namına ne varsa, cehalet ve şirk buzları altında gizlenmiş ve manevi soğuklar her tarafta insanlığı donduruyordu. İşte manevi buzlar hükmündeki cehalet ve zulüm ortamının yaşandığı bu dönemde, İlahi rahmet Hz. Muhammed (a.s.m) güneşini aydınlattı. Bu güneş, tüm karanlıkları ve manevi kışları ve soğukları izale edecek bir güçte idi. Mazlumların içi gülmüş ve ferah çiçekleri açmaya başlamıştı. Kalbi kırıkların elemleri izale olmuş ve rahmet güneşiyle ısınmışlardır. Küfür buzları erimiş, altından kardelenler fışkırmaya page 2 / 5

başlamıştır. Alemdeki istidat çekirdekleri, artık neşv-ü nema etmeye ve meyve vermeye başlamışlardı. İşte yüzyirmidörtbin sahabe çiçeği o baharda yetişti. Yetişen o çiçekler, dünyaya güzel kokular yaymaya başladı. Dünyanın her tarafına, adalet, merhamet, iman, hidayet, ibadet kokularını neşrettiler. Onların gittikleri yerlere çekirdeklerini ve tohumlarını bıraktılar. Böylece 15 asırdır, o baharın tazeliği ve tecellisi hala devam etmektedir. İşte, Ebubekir'ler, Ömer'ler, Osman'lar, Ali'ler ve anam babam sana feda olsun ya Resulüllah diyen tüm sahabe efendilerimizin hayatı ortada. Her birisi ayrı çiçek, ayrı bir meyve verdi. Bu asırda muazzam bir bahar temizliği gerçekleşti. Herkes içini ve dışını temizledi. Küfür ve şirk kirinden temizlendikleri gibi, maddi kirlerden de temizlendiler. Bu bahar temizliği yanında bahar alerjisine, depresyonuna ve yorgunluğuna yakalananlarda oldu. Maalesef kendi iradelerini yanlış kullandıklarından, müthiş bir nefis titremesine, kalp depresyonuna ve akli yorgunluğa maruz kaldılar. Cahillerin babası olan Ebu cehil, Ebu Leheb gibi hastalıklı insanlar, bu bahardan kendi iradeleriyle olumsuz etkilendiler. Bununla beraber, bu gibi insanlar içlerini kirlettikleri için, başkaları zarar görmesin diye kalb kapılarına mühür vuruldu. Bu konuda Bediüzzaman Said Nursi Kalb gözü, sanki cevahire bir hazine olmak üzere Cenab-ı Hak tarafından yapılan bir binadır. Vakta ki sû'-i ihtiyarlarıyla ifsada uğradı ve cevherlere yapılan yerler, yılanlar ve akreplerle doldu; kapısı hatmedildi ki, o sâri hastalıktan başkaları mutazarrır olmasın. ( İşarat-ul İ'caz, 77) b-ahirzamanda, İslam dininin bir bahar dönemini yaşayacağı müjdesi. Hadiste Ümmetim mübarek bir ümmettir, evveli mi yoksa sonu mu daha iyidir bilinmez. (Râmûzul-Ehâdîs s. 83, 1151. hadis.) buyurulmakla, ahirzamanda da Asr-ı saadete yakın bir dini inkişafın olacağının işaretleri verilmektedir. Nasıl ki, Peygamberimiz (a.s.m) dünyaya teşrif etmeden önce emsali görülmemiş bir fetret ve Cahilliye kışı yaşandı. Bu nedenle İslam güneşinin tesiri, daha güzel ve berrak hissedilebildi. Aynı şekilde, ahirzamanda beklenen bu inkişaf baharının evvelinde de dehşetli bir kış mevsimi yaşanacaktır. Bu konuyu istikbalde gelecek altın nesle mesaj sadedinde, Bediüzzaman hazretleri, Ne yapayım, acele ettim, kışta geldim, sizler cennet-âsâ bir baharda geleceksiniz. (Münazarat) ifadesiyle, güzel bir şekilde özetlemektedir. Gerçekten Bediüzzaman, İslâmiyet'in gurbete düştüğü ve kışın şiddetinin tam hissedildiği zemheri gibi bir zamanda geldi. İslâmiyet adına her şeyin silinmek istendiği karanlık bir devirde, çorak bir zeminde vazife başına geçti. O, bu dinin sahipsiz olmadığını ve Peygamberimiz (a.s.m)'ın ahirzamanda müjdelediği baharın geleceğini görüyor gibiydi. Bu nedenle muasırlarına hep ümit vermeye çalışıyordu. Evet ümitvar olunuz! Şu istikbal inkılabatı içerisinde en yüksek gür sada İslam'ın sadası olacaktır. ayrıca bir Rus polisine Bu kışın devamına ihtimâl verebilir misin? Her kışın bir baharı, her gecenin bir neharı vardır (Tarihçe-i Hayat ) gibi ifadelerle müminlerin daima ümit taşımaları gerektiğini de daima vurgulamıştır. Kendi zamanında yaşayan çoğu müminlerin, istikbalde meydana gelecek olan islami page 3 / 5

inkişafı fazla idrak edemediklerini ve ihtimal vermediklerini görünce de, onları bırakıp müstakbel İslam fedailerine seslenmiştir. Şöyle ki: Neden dünya herkese terakki dünyası olsun da, yalnız bizim için tedennî dünyası olsun? Öyle mi? İşte, ben de sizinle konuşmayacağım. Şu tarafa dönüyorum; müstakbeldeki insanlarla konuşacağım. Ey 300 seneden sonraki yüksek asrın arkasında gizlenmiş ve sâkitâne Nur'un sözünü dinleyen ve bir nazar-ı hafiyy-i gaybî ile bizi temaşa eden Saîdler, Hamzalar, Ömerler, Osmanlar, Tahirler, Yusuflar, Ahmedler ve saireler..! Sizlere hitap ediyorum. Başlarınızı kaldırınız "Sadakte" deyiniz. Ve böyle demek sizlere borç olsun. Şu muasırlarım (çağdaşlarım) varsın beni dinlemesinler. Tarih denilen mazi derelerinden sizin yüksek istikbalinize uzanan telsiz telgrafla sizin ile konuşuyorum. Ne yapayım acele ettim, kışta geldim. Sizler cennet-asa (cennet gibi) bir baharda geleceksiniz. Şimdi ekilen nur tohumları, zemininizde çiçek açacaktır. (Münazarat) Ahirzaman çok cihetlerle, asr-ı saadet dönemine benzemektedir. Çünkü, ikisinde de dehşetli manevi kışlar görülmüş, ikisinde de kıştan sonra çok meyvedar baharlar yaşanmış veya yaşanacaktır. Ayrıca, nasıl ki, asr-ı saadette bahar mevsiminden bazıları olumsuz etkilenmiştir. Ahirzamanda beklenen baharda da, elbette bazı kişi ve topluluklar bahar nezlesi, alerjisi, yorgunluğu ve depresyonu yaşayacaktır. Bu nedenle, bazı hastalıklarla mücadelede asr-ı saadetten alınacak çok dersler vardır. 2- Haşir Baharı. İnsanların yaşadığı ve yaşayacağı baharların en görkemlisi ve en haşmetlisi, elbette haşir baharı olacaktır. Bütün semavi dinler, Allah'ın varlığı ve birliği konusundan sonra en fazla haşir ve ahiretten bahsediyorlar. Kur'anın üçte birisi haşirdir. Haşir baharında çoğu yüzler gülebileceği gibi, çoğu yüzler kararacaktır. Bazıları Tuba çiçeklerini koklayacak, ama bazıları Zakkum ağacının dehşetli kokusuyla baş başa kalacaklardır. Kimileri ilahi rahmetin süslediği bağ ve bahçelerde gezinti yaparken, kimileri de ilahi gazabın tecelli ettiği cehennem çukurlarına atılacaklardır. Haşir meselesinin ispatı sadedinde, Bediüzzaman Said Nursi'nin bazı ifadelerine yer vermemiz çok uygun olacaktır. Evet, âhirete nisbeten gayet dar bir sayfa hükmünde olan rûy-i zeminde had ve hesâba gelmeyen hârika san'at numûnelerini ve Haşir ve Kıyâmetin misâllerini göstermek ve üç yüz bin kitap hükmünde olan muntazam enva-ı masnuâtı, o tek sayfada kemâl-i intizam ile yazıp derc etmek, elbette geniş olan âlem-i âhirette latîf ve muntazam Cennetin binâsından ve icâdından daha müşküldür. Evet, Cennet bahardan ne kadar yüksek ise, o derece, bahar bahçelerinin hilkati o Cennetten daha müşküldür ve hayretfezâdır denilebilir. Evet, baharımızda yeryüzünü bir mahşer eden, yüz bin haşir numunelerini icâd eden Kadîr-i Mutlaka, Cennetin icâdı nasıl ağır olabilir? Haşr-i baharîde görüyoruz ki, beş altı gün zarfında küçük ve büyük hayvanât ve nebâtâttan üç yüz binden ziyâde envâı haşredip neşrediyor. Bütün ağaçların, otların köklerini ve bir kısım hayvanları aynen ihyâ edip iâde ediyor. Başkalarını ayniyet page 4 / 5

Powered by TCPDF (www.tcpdf.org) derecesinde bir misliyet sûretinde icâd ediyor. Halbuki, maddeten farkları pek az olan tohumcuklar o kadar karışmışken, kemâl-i imtiyaz ve teşhis ile, o kadar sürat ve vüs'at ve suhûlet içinde, kemâl-i intizam ve mîzan ile, altı gün veya altı hafta zarfında ihyâ ediliyor. Hiç kâbil midir ki, bu işleri yapan Zâta birşey ağır gelebilsin, semâvât ve arzı altı günde halk edemesin, insanı bir sayha ile haşredemesin? Hâşâ! Hem, bu bahar haşrine benzeyen, dünyanın her devrinde, her asrında, hattâ gece gündüzün tebdilinde, hattâ cevv-i havada bulutların icâd ve ifnâsında haşre numune ve misâl ve emâre olacak ne kadar nakışlar yaptığını gözünle görüyorsun. Hattâ, eğer hayalen bin sene evvel kendini farz etsen, sonra zamanın iki cenâhı olan mâzi ile müstakbeli birbirine karşılaştırsan, asırlar, günler adedince misâl-i haşir ve Kıyâmetin numunelerini göreceksin. Haşirde sizi ihya edecek Zât, öyle bir Zâttır ki, bütün kâinat O'na emirber nefer hükmündedir. Emr-i "Kün Fe Yekün" 'e karşı kemâl-i inkıyad ile serfürû eder. Bir baharı halketmek, bir çiçek kadar O'na ehven gelir. Bütün hayvanatı îcad etmek, bir sinek îcadı kadar kudretine kolay gelir bir Zâttır. ( 10. Söz) page 5 / 5